
K ile biten FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 16.971 başlık/FaRk ile birlikte,
16.971 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(41/69)
- KUPA ile/ve/||/<>/> MAÇA ile/ve/||/<>/> KARO ile/ve/||/<>/> SİNEK
( [simgeledikleri] Asiller. İLE/VE/||/<>/> Ordu. İLE/VE/||/<>/> Orta sınıf. İLE/VE/||/<>/> (Yoksul) Halk. )
( İskambil kartları, tarım takvimi düzenlemesidir. Bir yılda 52 kart olduğundan, her kart, bir haftayı simgelemektedir.[Kart renkleri de dört mevsimi simgeler.]
Her rengin, onüç olması, bir mevsimde, onüç haftanın olmasına karşılık gelir.
Her rengin kartlarının değerini topladığımızda 91 eder.
[1 + 2 + 3 + 4 + 5 + 6 + 7 + 8 + 9 + 10(Vale) + 11(Dam/kız) + 12(Rua/Papaz) + 13 = 91]
(Bu da bir mevsimdeki gün sayılarını simgeler.)
Yılda dört mevsim olduğundan, 91 x 4 = 364 gün olarak bir yıla karşılık gelir.
İki "Joker"den biri, yılı tamamlar.[364 + 1]
İkinci "Joker" de dört yılda bir gelen "artık yıl"ın gün sayısını tamamlar.
Her mevsim, Rua/Papaz ile simgelenir. Mevsim değişikliğini de "As" sağlar. )
( )
( HEARTS vs./and/||/<>/> SPADES vs./and/||/<>/> DIAMONDS vs./and/||/<>/> CLUBS )
- KÜPEŞTE[Yun.]/PARAPET[İt. < PARAPETTO] değil/yerine/= KORKULUK
( Gemide güverte hizasında ıskarmoz bağlarına tutturulan dikmelerin dış yüzlerine kaplanan kaplamaların oluşturduğu siper, borda kaplamalarının en üstü, güverteden yukarı kalan bölüm, korkuluk. | Duvarların üzerine, balkon ya da pencerelerin içine çimento ve mozaik karışımı ile yapılan dolgu set. )
- KÜPİG ile YASTIK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Arasına pamuk ya da benzer bir malzeme koyulan iki kat kumaştan dikilen herhangi bir şey. İLE ... )
- KURA ÇEKMEK değil/yerine/= ÇEKİ YAPMAK
- KURABİYE[Ar. < QUREYBİYYE] değil/yerine/= ÇÖREK
( Şekerli ya da tuzlu küçük çörek. )
- KURAK/LIK ile/ve KIT/LIK
- KURAL KOYMAK ile/ve/değil/yerine KURAL/LARI BELİRLEMEK
( Bilenler kurallar koyar, bilmeyenler kurallara uyar. )
( Kuraldan çok kuralcı, kraldan çok kralcı olmamak gerek! )
( [not] "TO MAKE THE RULE" vs./and/but "TO DETERMINE THE RULE/S"
"TO DETERMINE THE RULE/S" vs./and "TO MAKE THE RULE" )
- KURAL KOYUCU/LUK ile/ve/değil/yerine KURAL BULUCU/LUK
- KURAL ile/ve OLURLUK
( RULE vs. LAW )
- KURALA UY/MAK ile/ve/||/<> KUR'AN'A UY/MAK
- KURALCI/LIK ile/ve BİLGİSİZ/LİK
- KURALLAR ile/ve/||/<>/> KURALLILIK
- KURAL(LILIK) ile/ve NEDEN(SELLİK)
- KURALSIZLIK ile/değil/yerine/>< KURALLILIK
( En kötü "kurallılık", en iyi kuralsızlıktan iyidir. )
- KURAM ve/||/<> KİŞİ ve/||/<> SAYRILIK/HASTALIK ve/||/<> KİŞİLİK BOZUKLUĞU
( Davranışçı Terapi | Benedict | Paraonoid Bozukluk | Depresif Kişilik
Bilişsel Kuram | Beck | Obsesif Kompulsif Bozukluk | Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu
Bireysel Psi.(Adler) | Adler | Karşı Olma, Karşı Gelme Bozukluğu | Şizotipal
Ego state | Ecstein | Paylaşılmış Psikotik bozukluk | Pasif Agresif
Psikotoplumsal Gelişim | E.Erickson | Eşeysel İşlev Bozukluğu | Antisosyal
Kendilik Psikolojisi | Kohut | Uyku Bozukluğu | Mazoşistik
DDDT | Ellis | Özgül Fobiler | Çekingenlik
Evrimsel Psikiyatri | Maslow | Vajinismus | Paranoid
Roger'cı Sağaltım | Rogers | Yaygın Kaygı Bozukluğu | Histriyonik
Ego Psikolojisi | Anna Freud | Travma Sonrası Stres Bozukluğu[PTSB] | Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu
Varoluşçu Terapi | Yalom | Yaz Etkileşimi | Self-defeating
Bireysel Psikoloji(Adler) | Bandura | Somatizasyon Bozukluğu | Pasif Agresif
Ayrılma-Bireyleşme | Mahler | Panik Bozukluk | Çekingenlik
Masterson Kuramı | Masterson | Şizofreni | Narsisistik
Transpersonel Psi. | Jung | Depresyon | Şizoid
Fenomenolojik Kuram | Kernberg | Sosyal Fobi | Borderline
Dürtü-Savunma Kuramı | Fairbairn | Madde Bağımlılığı | Şizoid
Biyolojik Kuram | E. Fromm | Egodistonik | Eşeşeysellik | Antisosyal
T.A | Watkins | Tikler | Sadistik
Oyun ve Gerçeklik | Winnicott | Kimlik krizi | Paranoid
Dürtü-Savunma Kuramı | Freud | Fobiler | Antisosyal
Logoterapi | Frankl | Dürtü Kontrol Bozukluğu | Pasif agresif
Hümanistik Psi. | Otto Rank | Konversiyon Bozukluğu | Histriyonik
Nöropsikanaliz | Schore | Hiperaktivite | Karışık tip
Nesne ilişkileri | Sullivan | Yeme Bozukluğu | Depresif Kişilik
Varoluşçuluk | Rollo May | Bipolar Bozukluk | Bağımlı
T.A. | Jacobson | İntihar | Self-Defeating
Gestalt | Bowlby | Davranım Bozukluğu(Ergen) | Narsisistik
Toplumsal Travama | Vamık Volkan | Toplumsal Travmanın Çözümü | Onarıcı ve Yıkıcı Önder
Şema Terapi | Risley | Parafidiler | Borderline )
- KURAMSAL/TEORİK FİZİK ile MATEMATİKSEL FİZİK
- KURAMSAL/TEORİK AHLÂK(MORAL) ile/ve UYGULAYIMSAL/KILGISAL/PRATİK AHLÂK
( THEORICAL MORALS vs./and PRACTICAL MORALS )
- KURAMSALLIK ile/ve/<> YARATICILIK
( Aklın mâbedi. İLE/VE/<> Kalbin mâbedi. )
- KURAM/TEORİ ile/ve/<> UYGULAMA/PRATİK
- KUR'AN OKUMAK değil KUR'AN'I TİLÂVET ETMEK
- KUR'ÂN-I KERÎM'İ:
ARAPÇA'SINDAN OKUMAK ile/ve/= YÜZÜNDEN OKUMAK
- KUR'AN-I NÂTIK ile KUR'AN-I SÂMİT
( Âşıklar, Kur'ân'ı, canlı Kur'ân'dan okur. )
- KURBACIK ile/ve/||/<> TUNÇ ile/ve/||/<> İĞ
( )
( Kaynak: "ANADOLU'DA KAYBOLMAKTA OLAN BİR MADDİ KÜLTÜR UNSURU: SU DEĞİRMENLERİ (BEYPAZARI ÖRNEĞİ)" - Reşide Gürses, E. Banu Karababa Taşkın )
- KURBAĞA ile KURBAĞACIK
( ... İLE Kurbağa yavrusu, küçük kurbağa. | Küçük İngiliz anahtarı. | Ayarlanabilir somun anahtarı. | Pencere çerçevesi gibi yukarıya sürülen nesnelerin alt kenarlarına yerleştirilen tutacak. | Ağız tabanında çıkan sıvı içeren bir tür küçük kist. )
- KURBAN KESMEK değil KURBAN/YAKINLIK KESBETMEK[: Çalışarak kazanma.]
- KURD ile İPLİCİK
( ... İLE Sığırların soluk borularına yerleşen ve arakonakçısız bulaşan, en çok 8 cm. uzunluğunda, akciğer kılkurdu. )
( ... cum DICTYOCAULUS VIVIPARUS )
- KURDA KUŞA (YEM ETMEMEK)
- KURDU KUZUYU (BİR TUTMAK)
- KÜRE ile/ve ZORUNLULUK
( SPHERE vs./and COMPULSORY )
- KÜREK ÇEKMEK ile/ve/değil/yerine/<>/>< LAVA[İt.]
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Herhangi bir yere yanaşmış filikanın, kürek çekmeden ilerlemesi için söylenilen söz/emir. )
- KÜREK ile/ve/||/<>/> FIRIN
( Düzgün. İLE/VE/||/<>/> Kızgın. )
- KÜREK ile ISIRAN
( ... İLE Teknelerdeki hamuru kazımaya yarayan araç. | Fırında, ekmek, börek çörek çevirmeye yarayan, bir tür kürek. )
- KÜREK ile SIYIRGA
( ... İLE Harmanda, samanı, bir yere toplamaya ya da damlardan, karı küremeye yarayan araç. )
- KÜREMEK/KÜRÜMEK = KÜRELEMEK
( Kürekle atıp temizlemek. )
- KÜRESELLEŞME:
[ne yazık ki]
"ULUSLARARASILAŞMANIN GENİŞLEMESİ" ile/ve/||/<> KURUMSAL ZORBALIK
- KÜRESELLEŞME ve/||/<> YOKSULLUK
- KÜRESELLEŞ(TİR)MEK ile/ve/değil/yerine EVRENSELLEŞ(TİR)MEK
( )
- KÜRƏK[Azr.] = SIRT[Tr.]
- KÜRGEK ile KÜRGEK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Sandal küreği. İLE Toprağı kazmaya ya da kar küremeye yarayan her tür kürek. )
- KURGUDA:
KESMEK ile/ve/||/<>/> YONTMAK ile/ve/||/<>/> EKLEMEK
- KURGU/LAMAK ile/ve/<> VURGU/LAMAK
- ÖYKÜSEL KENDİLİK'TE:
KURGUSAL ile TÖZSEL
( [ÖYKÜSEL KENDİLİK: Zamana yayılmış, geçmiş ve geleceğe sahip kendilik.]
Öznenin ve ötekilerin özne hakkında anlattığı öykülerden oluşan "soyut" kendilik. İLE/VE/||/<> Öznenin ve ötekilerin özne hakkında anlattığı öykülerin toplamından oluşan "gerçek" kendilik. )
( DAVID HUME: "Kendilik, anlık izlenimler demetidir. Fakat bu izlenimler demetinin bir gerçekliği yoktur."
DANIEL DENNETT: "Kendimiz hakkında anlattığımı öyküler, bizi inşâ eder. Kendilik, bu öykülerin soyut bir kesişim noktasıdır. Fakat öykülerimizin inşâ ettiği kendilik, boş bir soyutlamadır."
ile/ve/||/<>
RICOEUR: "Öznenin, kendi hakkında anlattığı öykülerin toplamıdır. Bu öyküler, kendi aralarında çelişki, kararsızlık ve kendini aldatmayı içerse de bütünlüklü ve gerçek bir yaşamı oluşturur." )
- KURMACA GERÇEKLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÜNDELİK GERÇEKLİK
- KURMAK ile/ve/değil DİZGELEŞTİRMEK/SİSTEMLEŞTİRMEK
( TO ESTABLISH vs./and TO SYSTEMATIZE )
- KURMAK ile/yerine DÜŞÜNMEK
( Kuruntu/vesvese ile zihne düşenler düşünme değildir! [kuruntulardan vazgeçebilmeli!] )
( Bırak, farklı düşünce/duygu kuşları başının üzerinden uçsunlar. Sen ancak başının üzerinde yuva yapmamalarını sağlayabilirsin! )
- KURMAK ile/ve/> GELİŞTİRMEK
- KURMAK ve/> KORUMAK
- ... KURMAK ile/ve/||/<>/> ... OLUŞTURMAK
- KURMAK ile ÖNCÜLÜK ETMEK
( TO ESTABLISH vs. PIONEERING )
- KURMAK ile/ve/||/<> ÖRMEK
- KURMAK ile UYDURMAK
- KURMAK ile/ve YAPILANDIRMAK
( TO ESTABLISH vs./and TO SYSTEMATIZE )
- KURMAK ile/ve YÜRÜ(T)MEK
- KURNAZLIK ile/değil/yerine AKIL
- KURNAZ/LIK ile/değil/=/<>/>/< APTAL/LIK
( İkisinin de hiçbir "kazanımı", kalıcı değildir/olamaz. )
- KURNAZ/LIK ile BENCİL/LİK
- KURNAZ/LIK ile/değil CERBEZE
( ... İLE/DEĞİL İyi konuşma. | Beceriklilik, girginlik. | Kurnazlık, hilekârlık. )
- KURNAZ/LIK ile SİNSİ/LİK
- KURNAZLIK ile/değil/yerine ZEKÂ/ZEKİ
- KURNAZ/LIK ile/değil/yerine ZEKİ/LİK
- KURS[Fr.] değil/yerine/= ÖĞRENEK
- KURS değil/yerine/= ÖĞRENEK
- KURS[Fr. < COURS] değil/yerine/= ÖĞRETİ/ÖĞRENEK
- KÜRT BÖREĞİ değil KÜT BÖREK
- KURTARMAK" ile "DOĞRULTMAK"
- KURTARMAK ile TOPARLAMAK
- KURTÇUK ve/||/<>/> KURTÇUL
( Bazı hayvanların, özellikle böceklerin yumurtadan çıktıktan sonra, krizalit ya da ergin karakterlerini kazanmadan önceki evresi. VE/||/<>/> Kurtçuklarla beslenen hayvan. )
- KURTULMAK ile ÖZGÜRLEŞMEK
( Özgürleşme, kişinin kendi kendine empoze etmiş olduğu yanlış fikirlerden kurtulmasıdır. )
( Bir canlı varolan, kurtuluşun onun ulaşabileceği bir yerde olduğunu bir kez işitir ve anlarsa, asla unutmayacaktır. )
( Liberation is of the self from its false and self-imposed ideas.
Once a living being has heard and understood that deliverance is within his reach, he will never forget, for it is the first message from within. )
( DELIVERANCE, EXTRICATION vs. TO BECOME FREE )
( PRAJNA ile ... )
( NECÂT ile HÜRRİYET )
- KURTULMAK ile REDDETMEK
( Kurtulmak, reddetmekle olanaklı değildir. )
( VARESTE[Fars.]: Kurtulmuş, halas olmuş. )
- KURTULMAK ile SIYRILMAK
- KURTULMAK ile TERK
- KURTULMAK ile/ve/||/<>/< YADSIMAK
( KURTULMAK WV< YADSIMAK )
- KURTULUŞ SAVAŞI'MIZDA:
KAĞNI ve/||/<>/> UÇAK
( )
- KURTULUŞ ve/> PAKLIK
- KURU ÇİÇEK ile BAŞAK
- KURU KURU (DÜŞÜNMEK)
( Bir şey yapmak yerine sadece düşünerek zaman geçirmek, işe yaramamak. )
- KURU KURU "ÜZÜLMEK" / "ÜZÜLÜYORUM" DEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< YAPABİLECEĞİN BİR ŞEY/LER
( Yok. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Var. )
- KURU SARIMSAK ile/ve TAZE SARIMSAK
( ... İLE/VE Yedikten sonraki ağız kokusu daha fazla olabilir. )
- KURUCU BAĞLILIK ile NEDENSEL BAĞLILIK
- KURUCU KLÂSİK ile BÜYÜK SENTEZ KLÂSİĞİ ile MEDENİYETLERİ YATAY/DİKEY(/HEM YATAY, HEM DİKEY) KESEN KLÂSİKLER
( FOUNDER CLASSIC vs. BIG SYNTHESIS CLASSIC vs. CLASSICS IN, TO CEASE THE CIVILIZATIONS VERTICAL/HORIZONTAL(/BOTH) )
- KURUCU/LUK ile/ve KALICI/LIK
- KURUCU/LUK ile/ve/||/<>/< KURGUCU/LUK
- KURUMSAL BİR KARARI(/A):
BENİMSEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> UYMAK
- İNSANLIK:
"KURUŞ" İLE ile/değil/yerine DURUŞ İLE
- KUŞ ile ÂTIK
( ... İLE Yavru kuş. )
- LEYLEK ile AYAKKABI GAGALI LEYLEK
( )
( ... cum BALAENICEPS REX )
- KUŞ ile ÇAVUŞKUŞU/İBİBİK
( ... İLE Çavuşkuşugillerden, uzun yay biçimli gagalı, güvercinden küçük, başı sorguçlu, kısa kanatlı bir kuş. )
( ... ile HÜDHÜD[çoğ. HEDÂHÎD], EBÛ-R-REBÎ' )
( ... ile BÜDBÜDEK )
( ... cum UPUPA EPOPS )
- KUŞAK = NESİL[Ar.] = GENERATION[İng., Alm.] = GÉNÉRATION[Fr.] = GENERATIO < GENERARE:DOĞURMAK[Lat.] = GENERACIÓN[İsp.]
- KUŞAK ile/||/=/<> TRABLUS/DARABULUS KUŞAĞI
- KUŞAK ile ZÜNNÂR[Ar. çoğ. ZENÂNÎR]
( ... İLE Papazların, bellerine bağladıkları, ucları sarkık, ipten örme kuşak. )
- KUŞATAMAMADA:
NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> YASALI/LIK ile/ve/||/<> GERÇEK/LİK ile/ve/||/<> RASTGELE/LİK
- KUŞATILMIŞLIK ile/ve/||/<> ÇARESİZLİK
- KUŞATMAK ile/ve KİLİTLEMEK
- KUŞKU/ŞÜPHE ile/ve/değil/yerine TERK
- KUŞKU ile/ve/<> İKİRCİK
( ŞÜPHE ile/ve/<> TEREDDÜD )
- KUŞKU ve/||/=/<>/> KARANLIĞA KOŞMAK
- KUŞKUCULUK ile/değil/yerine GÖRELİLİK
- KUŞKUCULUK = HİSBANİYE, REYBİYE = SCEPTICISM[İng.] = SCEPTICISME[Fr.] = SKEPTIZISMUS[Alm.] = SKEPTESTHAI[Yun.]
- KUŞKULANMAK ile/değil/yerine/>< YAPMAK
( )
( [not] DOUBT vs./but/>< DO
DO instead of DOUBT )
- KÜSKÜN/LÜK ile/ve/+/||/<>/> BIKKIN/LIK
( Yaşama değil yanlış kişilere. İLE/VE/+/||/<>/> Yanlış/yetersiz "zihinliler"in, yüzlerine bakmak zorunda kalmaktan. )
- KÜS/LÜK ile/ve/||/<> DARGIN/LIK
- KUŞLUK ile/ve/> ÖĞLE
- KUSMA/İSTİFRA[Ar.] ile/ve/||/<> KUSMAK
( Kusmak durumu. | Üzerine bir boya uygulandığında alttaki rengin üste çıkması. İLE Midenin içindekini basınçla ağızdan dışarı atmak, çıkarmak. | Reddetmek. | Boyanan ve temizlenen şeyler yeniden ortaya çıkmak. | İçinde birikmiş kinini, öfkesini söyleyerek açığa vurmak. )
- KUSMAK ile/ve KUSAR GİBİ OLUP KUSAMAMAK
( TEHVÎ: Kusturma, kusturulma. )
( ... ile/ve TAKAYYÜ' )
- KUSMAK ile/ve SIÇMAK/YESTEHLEMEK
( Fiziksel ve psikolojik hastalıklarda/uyumsuzluklarda. İLE/VE Doğal ve zorunlu. )
( İSTİFRAĞ[< FERÂG], GASEYAN, TEHVÎ'[: Kusturma, kusturulma.], KAY' ile/ve DEF'İ-HÂCET, ITRAH, TEGAVVUT[< GAİTA] )
( BİŞKÛFE ile/ve ... )
( VOMIT/EXCRETE vs./and TO SHIT/DEFECATE/EGESTION/EXCRETION/PUPE )
- KÜSMEK ile/değil/yerine KONUŞMAMAK
( "Görüşmemek, birarada olmamak üzere". İLE/DEĞİL/YERİNE Görüşme, birarada olma durumu söz konusudur. )
- KUSMUK ile KARA KUSMUK
( ... İLE İçinde bol miktarda kara kan bulunan kusmuk. )
- KÜŞNE = KARABURÇAK
( Baklagillerden, hayvan yemi ve gübre olarak kullanılan bir tür. )
( ERVUM ERVILLA )
- KÜSTAH/LIK ile FODUL/LUK[Ar.]
( ... İLE Üstünlük taslayan, kibirlenen. )
- KÜSTAHLIK değil "GÜÇLÜ OLMA(/GÖRÜNME)" TAKLİDİ
( Küstahlık, zayıf kişinin, güçlü olma çabasıdır/taklididir. )
- KÜSTAH/LIK ile/ve/=/< HAREKETİN AŞIRISI
- [ne yazık ki]
KÜSTAH/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÖZENSİZ/LİK
- [ne yazık ki]
KÜSTAHLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "ÖZGÜVEN"
- KUŞTÜYÜMSÜ YAPRAK, PİNNAT YAPRAK = VARAK-I RÎŞÎ = FEUILLE PENNÉE
- KUSUNTU = KUSMUK
- KUSURA BAKMA(MA)K ile/ve GÖNÜL KOYMA(MA)K
- KUSURLARI/NI ÖRTMEK ve/||/<> EKSİKLERİ/Nİ TAMAMLAMAK
( 54097, 54098 )
- KUSURLU SORUMLULUK(/HİZMET ve GÖREV) ile/ve/||/<> KUSURSUZ SORUMLULUK ile/ve/||/<> TOPLUMSAL OLASILIK
- KUSURSUZLUK ile/değil/yerine BÜTÜNLENME
- KUSURSUZLUK ile/ve/<>/||/>< UYUMSUZLUK
( Yaşam, kusursuzluk ile/ve uyumsuzluk arasında bir yerlerde akıp gider. )
- KÜT KÜT (VURMAK)
- KÜTLE ile/ve/||/<> AĞIRLIK
( Bir nesnenin miktarı.[Kavram] İLE/VE/||/<> Bir nesnenin yerçekimi gücü ile çekilmesi. )
( )
( 1 gram [g] = 0.001 kilogram [kg]
1 milligram [mg] = 1.0E-6 kilogram [kg]
1 ton (metric) [t] = 1000 kilogram [kg]
1 pound [lbs] = 0.45359237 kilogram [kg]
1 ounce [oz] = 0.0283495231 kilogram [kg]
1 carat [car, ct] = 0.0002 kilogram [kg]
1 ton (short) [ton (US)] = 907.18474 kilogram [kg]
1 ton (long) [ton (UK)] = 1016.0469088 kilogram [kg]
1 Atomic mass unit [u] = 1.6605402E-27 kilogram [kg]
1 exagram [Eg] = 1.0E+15 kilogram [kg]
1 petagram [Pg] = 1000000000000 kilogram [kg]
1 teragram [Tg] = 1000000000 kilogram [kg]
1 gigagram [Gg] = 1000000 kilogram [kg]
1 megagram [Mg] = 1000 kilogram [kg]
1 hectogram [hg] = 0.1 kilogram [kg]
1 dekagram [dag] = 0.01 kilogram [kg]
1 decigram [dg] = 0.0001 kilogram [kg]
1 centigram [cg] = 1.0E-5 kilogram [kg]
1 microgram [µg] = 1.0E-9 kilogram [kg]
1 nanogram [ng] = 1.0E-12 kilogram [kg]
1 picogram [pg] = 1.0E-15 kilogram [kg]
1 femtogram [fg] = 1.0E-18 kilogram [kg]
1 attogram [ag] = 1.0E-21 kilogram [kg]
1 dalton = 1.6605300000013E-27 kilogram [kg]
1 kilogram-force square second/meter = 9.80665 kilogram [kg]
1 kilopound [kip] = 453.59237 kilogram [kg]
1 kip = 453.59237 kilogram [kg]
1 slug = 14.5939029372 kilogram [kg]
1 pound-force square second/foot = 14.5939029372 kilogram [kg]
1 pound (troy or apothecary) = 0.3732417216 kilogram [kg]
1 poundal [pdl] = 0.0140867196 kilogram [kg]
1 ton (assay) (US) [AT (US)] = 0.02916667 kilogram [kg]
1 ton (assay) (UK) [AT (UK)] = 0.0326666667 kilogram [kg]
1 kiloton (metric) [kt] = 1000000 kilogram [kg]
1 quintal (metric) [cwt] = 100 kilogram [kg]
1 hundredweight (US) = 45.359237 kilogram [kg]
1 hundredweight (UK) = 50.80234544 kilogram [kg]
1 quarter (US) [qr (US)] = 11.33980925 kilogram [kg]
1 quarter (UK) [qr (UK)] = 12.70058636 kilogram [kg]
1 stone (US) = 5.669904625 kilogram [kg]
1 stone (UK) = 6.35029318 kilogram [kg]
1 tonne [t] = 1000 kilogram [kg]
1 pennyweight [pwt] = 0.0015551738 kilogram [kg]
1 scruple (apothecary) [s.ap] = 0.0012959782 kilogram [kg]
1 grain [gr] = 6.47989E-5 kilogram [kg]
1 gamma = 1.0E-9 kilogram [kg]
1 talent (Biblical Hebrew) = 34.2 kilogram [kg]
1 mina (Biblical Hebrew) = 0.57 kilogram [kg]
1 shekel (Biblical Hebrew) = 0.0114 kilogram [kg]
1 bekan (Biblical Hebrew) = 0.0057 kilogram [kg]
1 gerah (Biblical Hebrew) = 0.00057 kilogram [kg]
1 talent (Biblical Greek) = 20.4 kilogram [kg]
1 mina (Biblical Greek) = 0.34 kilogram [kg]
1 tetradrachma (Biblical Greek) = 0.0136 kilogram [kg]
1 didrachma (Biblical Greek) = 0.0068 kilogram [kg]
1 drachma (Biblical Greek) = 0.0034 kilogram [kg]
1 denarius (Biblical Roman) = 0.00385 kilogram [kg]
1 assarion (Biblical Roman) = 0.000240625 kilogram [kg]
1 quadrans (Biblical Roman) = 6.01563E-5 kilogram [kg]
1 lepton (Biblical Roman) = 3.00781E-5 kilogram [kg]
1 Planck mass = 2.17671E-8 kilogram [kg]
1 Electron mass (rest) = 9.1093897E-31 kilogram [kg]
1 Muon mass = 1.8835327E-28 kilogram [kg]
1 Proton mass = 1.6726231E-27 kilogram [kg]
1 Neutron mass = 1.6749286E-27 kilogram [kg]
1 Deuteron mass = 3.343586E-27 kilogram [kg]
1 Earth's mass = 5.9760000000002E+24 kilogram [kg]
1 Sun's mass = 2.0E+30 kilogram [kg] )
- KÜTLEÇEKİM ile ELEKTROSTATİK
( Kütlelerin birbirine uyguladığı çekim gücü. İLE Elektrik yüklerinin birbirine uyguladığı çekim ya da itme gücü. )
- KUTSALLIK ile ...
( İnsan emeğinin katıldığı (her) şey. )
- KUTSAL/LIK ile/ve/değil/=/< BÜTÜNSEL/LİK / BÜTÜNLÜKLÜ
- KUTSALLIK ile/ve/değil DUYGU YÜKLÜLÜK
- KUTSAL/LIK ile/ve/||/<> GİZLİ/LİK
- KUTSAMAK ve/<> TEMİZLEMEK
- KÜTTEDEK = BİRDEN BİRE
( "küt" diye ses çıkararak. )
- KÜTÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< FİDE/FİDAN
( Büyük ve "güçlü". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>< İnce ve "zayıf". )
( Cansızdır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>< Canlıdır. )
- KÜTÜK ile (")KÜTÜK(")
( Kalın ağaç gövdesi. | Kesilmiş ağaç gövdesi. | Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü. | Asma fidanı. | Kütük demir. İLE Resmî kayıt defteri. | Nüfus kütüğü. | Birarada işlenen ve birbiriyle ilgili olan kayıtların tümü. | Görgüsüz, kaba kişi. )
- KÜTÜK ile/değil/||/<>/> ODUN
( Kalın ağaç gövdesi. | Kesilmiş ağaç gövdesi. | Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Yakılmak için kesilmiş, parçalanmış ağaç. | Bitkilerde besi suyunu ileten damarlarla bunlara eşlik eden özek doku ve liflerden oluşan, aynı zamanda bitkiye destek görevi yapan nesne. )
- TIRNAK:
KUTUP AYISINDA ile BOZ AYIDA ile KARA AYIDA
- KUTUP ile/ve/değil EŞİK
- KUTUPSUZ/LUK ile TEK KUTUPLU/LUK
- KÜTÜR KÜTÜR (YEMEK)
- KÜVLÜK/KÜWLÜK ile KÜVRÜG/KÜWRÜG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Kilden yapılmış ufak misketler.[Kurumadan önce ya da kuruduktan sonra yuvarlanarak oynanır.] İLE Kös. )
- KUVÖZ/INCUBATOR[İng.] değil/yerine/= YAŞANAK
- KÜVÜK/KÜWÜK ile KÜVÜK[Oğuz]
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Eril [hayvan]. İLE Saman. )
- KUVVET ile/ve/||/<> AĞIRLIK
- KUVVET ile/ve/<> GRAMKUVVET/GRAMAĞIRLIK
( ... İLE/VE/<> Bir gram kütleye, 45° enlemindeki deniz yüzeyinde, Yer'in uyguladığı kuvvet. )
- KUVVETLER AYRILIĞI ve/> AŞILMIŞ BİRLİK
- KUVVET/LER ve/<> BÜTÜN/LÜK
- KUYRUĞU DİK TUTMAK" ile/değil "OMURGALI" DURMAK/DAVRANMAK
- KUYRUK SALLAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖZ KIRPMAK
- KUYRUK ile/yerine SIRA
( QUEU vs. TURN
TURN instead of QUEU )
- KUYTU ile KUYTULUK
( Issız, sessiz ve göze çarpmayan, tenha yer. | Uğrak olmayan, içerlek, sapa yer. | Güneş ışığı ya da rüzgâr almayan yer. İLE Kuytu olma durumu. | Kuytu, sessiz yer. )
- KUYU ile KAK
( ... İLE Ağaç ve kaya kovuklarındaki su birikintisi. | Su birikmiş çukur. )
- KÜZEÇ ile/||/<>/> KÜZEÇLİK ile/||/<>/> KÜZEÇLİG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Testi, ibrik. İLE/VE/||/<>/> Çömlek yapılacak kil.[KÜZEÇLİK TİTİG] İLE/VE/||/<>/> Bu kile sahip olan kişi. )
- KUZEY YERUCU/ANTARTIC değil/yerine/= GÜNEY YERUCU
- KUZGUNCUK ile Kuzguncuk
( Hapishane kapılarındaki demir kafesli pencere. İLE Üsküdar'da bir semt. )
- KUZU KUZU (KABUL ETMEK/GİTMEK, BOYUN EĞMEK)
- KÜZÜK ile KÜZÜK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bir dokuma tezgâhında üst çözgülerin alt çözgülerden ayrılmasını sağlayan düğümlenmiş iplikler. İLE Süslü bir kumaş ya da benzerlerini dokuyan kişi. )
- KUZUKULAĞI = EKŞİKULAK
( Karabuğdaygillerden, nemli yerlerde yetişen, yaprakları salata olarak kullanılan, çiçekleri iki evcikli ve kırmızımtırak bir bitki. )
( RUMEX ACETOSA )
- KVAA/WIRELESS BODY AREA NETWORK[İng.] değil/yerine/= KABLOSUZ GÖVDE ALAN AĞLARI
- KVKK ile/ve/||/<> GDPR
- LÂ İLÂHE:
REDDETMEK değil YÜKSELT(GEN)ME
- LABOR :/yerine EMEK
- LABORATUVAR/LABORATORY[İng.] değil/yerine/= DENEYLİK
- LACİVERT değil/yerine/= KOYUGÖK
- LACİVERT[Far.] değil/yerine/= KOVAK, KEVEK
- LACK :/yerine EKSİKLİK
- LAF ETMEK ile DİL UZATMAK
- LÂF YETİŞTİRMEK ile/değil/yerine/>< KENDİNİ YETİŞTİRMEK
- LAGUN ile BARDAK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( İçecek kabı. İLE ... )
- LAHİD KABARTMALARINDA:
ERKEK ile KADIN
( Kadın da yanında yer alır. İLE Tek başına yer alır. )
- LÂHİKE/LÂHİKA[Ar. çoğ. LEVÂHİK] değil/yerine/= EK
- LÂİK ile LAYIK
- LAİKLİK ve/<> ADÂLET
- LAİKLİK ile SEKÜLERLİK
( Yönetim biçimi. İLE Dindışılık. )
( LAICISM vs. SECULARISM
Management style. WITH To be out/far of religion. )
- LÂİKLİK ile YERİNE KOYMA
- LAKAYIK" değil LAKAYIT
- LAKONİK[Fr. < Yun.] değil/yerine/= DEYİM
( Kısa, özlü söz. )
- LÂM'I-CİM'İ (YOK)
( Lâm, ÂN'ı; Cim, Zaman'ı simgeler. )
( "Beklenilecek, zaman geçirilebilecek yanı yok!" anlamında kullanılır. )
- LAMINER KABİN/LAMINAR FLOW CABINET[İng.] değil/yerine/= ÇEKER OCAK
- LAN/LOCAL AREA NETWORK[İng.] değil/yerine/= YEREL ALAN AĞI
- LAND :/yerine ARAZİ, İNMEK
- LANGUISHING[İng.] değil/yerine/= YAŞAMA KARŞI "İSTEKSİZLİK"
- LANSE[Fr.] (ETMEK) değil/yerine/= ÖNE SÜRMEK
- LAP :/yerine KUCAK
- LAPA LAPA (YAĞMAK)
( Karın yoğun ve tanecikleri ayırd edilir biçimde yağması. )
- LAPPADANAK
- LARGE :/yerine BÜYÜK
- ...'LARI:
SAYMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SIRALAMAK
- LASTİK ile POLİÜRETAN[Fr.]
( ... İLE Yoğunluğu çok düşük cam, vernik, kauçuk ya da köpük görünüşündeki lastiğe benzeyen madde. )
- LASTİK değil/yerine/= SÜĞÜÇ
- LÂTİF/LETÂFET ile/ve/||/<>/> AŞKIN/LIK
- LAUBALİLİK (YAPMAK/YAPMAMAK) ile/ve/değil/yerine YÜZ GÖZ (OLMAK/OLMAMAK)
- LAUBALİ/LİK ile LAKAYİT/LİK
- LAUBALİLİK ile/değil/yerine/< SAMİMİYET
- LAUBALİ/LİK ile "SULU/LUK"
- LÂÜBÂLİ/LİK değil/yerine/= YILIŞIK/LIK
- LAUGH :/yerine GÜLMEK
- LAUNCH :/yerine BAŞLATMAK
- LAVUK[Kürtçe(Kurmanci) < LAWİK: Oğlan çocuğu. < LAW: Oğul/oğlan.][argo] değil/yerine/= GEREKSİZ KONUŞAN
( Gereksiz konuşan kişi. | Önemsiz konular üzerinde fazlaca duran, hareketleri ve sözlerinde meymenet olmayan kişi. )
- LAY :/yerine KOYMAK, SERMEK
- LÂYIK değil/yerine/= YARAŞIK, YAKIŞIR
- LEADERSHIP :/yerine LİDERLİK
- LEAF :/yerine YAPRAK
- LEAN :/yerine YASLANMAK
- LEARN :/yerine ÖĞRENMEK
- LEAVE :/yerine AYRILMAK, BIRAKMAK
- LEB DEMEDEN, LEBLEBİYİ ANLAMAK ile/ve/değil/||/<>/< LEB DEMEDEN LÜB'Ü ANLAMAK
- LEG :/yerine BACAK
- LEK ile LEK[Fars.] ile LEK[Fars.]
( Sana, senin için. İLE Ahmak, sersem. | Yüz bin. İLE Kırmızı boya çıkarmaya yarayan maden. )
- LEM'A[Ar.] ile/ve BALG/BALK
( Parıltı, parlayış. İLE/VE Ufukta görülen parıltı. )
- LENGTH :/yerine UZUNLUK
- LET :/yerine İZİN VERMEK
- LEUKONYCHIA:
GERÇEK ile YALANCI
( Tırnağı tamamını etkiler. VE/||/<> Tırnağa bastırınca kaybolur. )
( Çinko ve B6 vitaminin eksikliğinden kaynaklanır. VE/||/<> Albümin eksikliğinden kaynaklanır. )
- LEVREK ile/değil BARGAM
( ... İLE/DEĞİL Levreğe benzer bir balık. )
- LEVREK ile BUHAR LEVREĞİ
- LEVREK ile ÇARPANBALIĞI
( ... İLE Levrekgillerden, yüzgeçleri dikenli ve zehirli bir balık. )
( ... cum TRACHINUS DRACO )
- LEVREK[Yun.] ile MİNAKOP
( ... İLE Taş levreği. )
( BASS vs. ... )
( LABRAX LABRAX cum ... )
- LEVREK ile NİL LEVREĞİ
( ... İLE Viktorya Gölü'ne [Doğu Afrika] sonradan sokulmuştur. [Bu nedenle 200 tür yok olmuştur!] )
( ... İLE Boyu 2 metreye, ağırlığı 450 kiloya kadar erişebilmektedir. )
- LEVREK ile PERKİ[Yun.]
( ... İLE Tatlı su levreği. )
( ... cum PERCA FLUVIATILIS )
- LEVREK ile SİYAH LEVREK
- LEVREK ile SUDAK
( Levrekgillerden, tatlı sularda yaşayan bir balık. )
( LUCIOPERCA FLUVIATILIS )
- LEVREK ile UZUNLEVREK
( ... İLE Kemiri balıklar takımından, 50-100 cm. boyunda, Avrupa tatlı sularında yaşayan, etçil ve yırtıcı bir balık. )
( ... cum LUCIOPERCA SANDRA )
- LEYLAK[Ar.] ile/ve/||/<>/> LEYLAK[Ar.]
( Zeytingillerden, yaprakları karşılıklı bir ağaççık. [Lat. SYRINGA VULGARIS] İLE/VE/||/<>/> Bu ağacın, koni durumunda toplanmış, beyaz, eflatun ya da pembe renkte, güzel kokulu çiçekleri. )
- LEYLEK ile AÇIK GAGALI LEYLEK
- LEYLEK ile/değil GRİ BALIKÇIL
- LEYLEK ile İNSAN-I KÂMİL
( İNSAN-I KÂMİL )
- LEYLEK ile/ve JABİRU, MARABU
- LEYLEK ile KARA LEYLEK
( 100 – 115 cm. uzunluğunda, 2.3 ile 4.5 kg. ağırlığındadır. Kanat açıklığı, 155 – 215 cm.'dir. [Kanatlarındaki uçuş tüyleri dışında tamamen beyaz renge sahiptir. Yavruların gagası siyah iken; erişkinlerde kırmızıdır.] )
( Uçarken balıkçılların aksine, boyunlarını gergin ve uzun tutarlar. Balıkçıl kuşlarda ise boyun "S" şeklinde kıvrılır. )
( Uzun göç kuşlarıdır. Göç mevsiminde Sahra Altı Afrika'ya kadar göç ederler. Ardından havalar ısınınca tekrar Avrupa'ya dönerler.[28 Şubat] [Göç ederken, Akdeniz üzerinden değil, Doğu'da Levant üzerinden, Batı'da da Cebelitarık Boğazı üzerinden geçerler.(Uçmak için gereksinim duydukları sıcak termal akımların deniz üzerinde oluşmamasından dolayı)] )
( Etçillerdir. Küçük memeliler, amfibiyenler, sürüngenler ve balıklar ile beslenirler. )
( )
( CICONIA CICONIA cum CICONIA NIGRA )
- LEYLEK ile MURABIT/MURABUTKUŞU
( ... İLE Uzunbacaklılardan, leyleğe benzeyen, gagası iri ve uzun bir kuş. )
( ... cum LEPTOPTILUS )
- LEYLEK ile SARI GAGALI LEYLEK
( CICONIA CICONIA cum MYCTERIA IBIS )
- LEYLEK ile TURNA
( ... İLE Japon kültüründe, 1000 yıllık uzun bir yaşamı simgeler. )
( LAKLAK ile ... )
( LEGLEG ile BÂTİR )
( STORK vs. CRANE )
( CICONIA CICONIA cum GRUS GRUS )
- LEZZET[Ar.]/TAT ile TATMAK
( Lezzet yeterli miktarda kalarak oluşur. )
( Ağız yoluyla alınan tat. | Herhangi bir şey karşısında duyulan zevk, haz.[mecâz] İLE Canlıların besinlerdeki uçucu olmayan bileşikleri damak, boğaz ve dil yüzeyindeki mukoza noktaları aracılığıyla algıladığı duyum. )
( FLAVOR vs. TO TASTE )
( RASA ile ... )
- LİBERAL AKILCILIK ve/||/<> ARAÇSAL LİBERALİZM
- LİBERALİZM değil/yerine/= ERKİNCİLİK
- LİBERALİZM ile/ve/||/<>/> SOSYALİZM ile/ve/||/<>/> MUHÂFAZAKÂRLIK
( * Bireycilik
* Özgürlük
* Sınırlı devlet
* Piyasa ekonomisi
İLE/VE/||/<>/>
* Birliktelik
* Eşitlik
* Yeniden dağıtım
* Dayanışma
İLE/VE/||/<>/>
* Aile
* Aşamalı değişim
* Ara kurumlar
* Sınırlı etkinlik olarak siyaset )
- LIE :/yerine YALAN SÖYLEMEK
- LİF değil/yerine/=/değil/yerine/= TELÇİK değil/yerine/=/değil/yerine/= KILCIK
- LIFT :/yerine KALDIRMAK
- ...LIK HİSSETMEK ile ...LAŞMAK
- LİKİDİTE/LIQUIDITY[İng.] değil/yerine/= AKIŞKANLIK
- LIKIR LIKIR (İÇMEK)
- LİMAN ile MENDİREK[Yun.]
( ... İLE Dalgakıranı bulunan liman. )
- LİME LİME, PÂRE PÂRE/CEV CEV[Fars.] (PARÇA PARÇA) (ETMEK) (DOĞRAMAK)
( Kavgalarda ya da ebeveynlerin, çocukları "korkutmaya" çalışmalarında söylenilen. )[Yanlıştır!] )
- LIMIT :/yerine SINIR, SINIRLAMAK
- LİMKEN ile ERİK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Sarı erik. İLE ... )
- LİNÇLEMEK değil LİNÇ ETMEK
- LİNGUİSTİK değil/yerine/= DİL(SEL)
- LİNK[İng.] değil/yerine/= BAĞLANTI
- LINK :/yerine BAĞLANTI
- LINK ile/ve/||/<> HYPERLINK
- LİNK ile LINK[İng.]/URL
( Atın eşkin yürüyüşü. İLE İlişim, ilişik, bağlantı.[site bağlantısı, url] )
- LİNK ile LİNK[İng.]
( Atın, eşkin yürüyüşü. İLE İletişim dizgesi birliği. )
- LİNYİT değil/yerine/= GÖYNÜK
- LIP :/yerine DUDAK
itibarı ile 16.971 başlık/FaRk ile birlikte,
16.971 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(41/69)
🔒 Sınırlı Erişim
Tüm başlıkları görmek için üyeliğiniz/katılımınızı rica ediyoruz...
Giriş Yap / Üye Ol