
K ile biten FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 16.971 başlık/FaRk ile birlikte,
16.971 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(30/69)
- HOŞLANMAK ile KAPILMAK
- HOŞLANMAK ile/ve "YAKIN BULMAK"
- HOŞNUT/LUK ile/ve/<> RIZÂ/RÂZI
- HOŞNUT/MEMNUN ETMEK değil/yerine/= KIVANDIRMAK
- HOŞNUT/MEMNUN OLMAK değil/yerine/= KIVANMAK
- HOŞNUT/MEMNUN değil/yerine/= KIVANIK
- HOSPİTALİZE ETMEK ile HOST ile HOSTİLİTE
( Hastaneye yatırmak. İLE Konak. İLE Düşmanlık. )
- HOSTILITE/HOSTILITY[İng.] değil/yerine/= DÜŞMANLIK
- HOT :/yerine SICAK
- HOVARDA/LIK ile ÇAPKIN/LIK
( Zevki için para harcamaktan kaçınmayan/kaçınmama. | Çapkın/lık. İLE Geçiçi, kısa süreli aşklar peşinde koşan/koşmak. )
( ... İLE Her ne kadar erillere atfedilse de karar verenler ve/ya da kabul edenler dişiller olduğundan dolayı erillerin çok fazla belirleyicilikleri yoktur. )
( ... ile ZAMPARA/CEMMÂŞ )
( RAKISHNESS vs. DEBAUCHERY )
- HOWEVER :/yerine ANCAK
- HOYRATLIK[Yun.] ile HUŞÛNET[Ar.]
( Kaba, kırıcı ve hırpalayıcı. İLE Sertlik, kabalık, kırıcılık. )
- HUB ile/ve/||/<>/>/< AŞK
( ... İLE/VE/||/<>~>~< Kendi olgunluğuna olan tutku. )
- HÜCUM (ETMEK) değil/yerine/= SALDIRI (SALDIRMAK)
- HÛDÂHUB ile/ve YEK BİR ALLAH YEK
( Kervanların nöbet/nevbet tutarken etrafa [dosta/düşmana] seslendirdikleri sözler. )
- HÜDAVENDİGÂR/İMPARATOR ile/||/<> İMPARATOR ile/||/<> HÜKÜMDAR ile/||/<> HAKAN/MELİK ile/||/<> HÜNKÂR/SULTAN ile/||/<> HULAGUHAN
( XIV. ve XV. yüzyılda Osmanlı sultanları tarafından imparator anlamında kullanılan san. İLE/||/<> Çok uluslu devleti yöneten hükümdar. İLE/||/<> En üst ve gücü elinde tutan yönetici. İLE/||/<> Hükümdarlar hükümdarı anlamında kullanılan san. İLE/||/<> Osmanlı'da devlet başkanına verilen san. İLE/||/<> İlhanlı Devleti'nin kurucusu olan ünlü Moğol hükümdarı. )
- HÜKMETMEK değil/yerine/= EGEMENLENMEK
- HUKUK:
ZORUNLULUK ile/ve/değil/||/<>/< GEREKLİLİK
- HUKUK ile/ve/||/<>/>/< HUDÛD
- [ne yazık ki]
HUKUKSUZ/LUK ve/> ACIMASIZ/LIK
- HUKUKSUZLUK ile/ve/||/<> AYIP
- HUKUKSUZ/LUK ve/> KAYITSIZ/LIK
- HUKUKTA, KARDEŞLİK değil KARDEŞLİK HUKUKU
- HUKUKU:
DELMEK ile/değil/yerine DEĞİŞTİRMEK
- HÜKÜMDARLIK değil HÜKÜMRANLIK
- HÜKÜMETİ/HÜKÜMETLERİ CİDDİYE ALMAK yerine DEVLETİN/VATANIN BÜTÜNLÜĞÜ VE GELECEĞİ İÇİN ÇABA HARCAMAK/ÜRETİMDE BULUNMAYA DEVAM ETMEK
- HÜKÜMRANLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
DİSİPLİN ile/ve/> YÖNETİMSELLİK
- HÜKÜMSÜZLÜK değil/yerine/= GEÇERSİZLİK
- HUMAR[Ar.] ile/değil/yerine SERSEMLİK
( ... İLE/DEĞİL/YERİNE İçki ya da uyku sersemliği. )
- HUMUS ile/<> TOPİK
( ... İLE/<> Nohut püresi. )
- HÜNER:
BİLMEK ile/ve/değil/<> İÇİNDE YAŞAMAK
- HÜNGÜR HÜNGÜR (AĞLAMAK)
- HURDA/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AVADANLIK
- HÜRMET ETMEK ile/ve HİZMET ETMEK
( Bir'e hizmet, bin'e hizmet; bin'e hizmet, bir'e hizmet. )
- HÜRMETTE KUSUR ETMEMEK[Ar.] değil/yerine/= SAYGIYI EKSİK ETMEMEK
- HURT :/yerine İNCİTMEK
- HURÛFÎ(LÎK) ile/ve/yerine SÜRÛRÎ(LİK)
- KONTRPLAKTA:
HUŞ ile KAVAK
- HÛŞENK[Fars.] ile Hûşenk[Fars.]
( Akıl, idrak, iz'an. İLE Siyam bin Kiyumerz'in oğlu ve Câvidân Hurd'un yazarı/müellifi. )
- HÜSN ile/ve/> IŞK ile/ve/> HÜZN
( Güzellik. İLE/VE/> Aşk. İLE/VE/> Tasa. )
- HÜSNÜNİYET değil/yerine/= İYİCİLLİK
- HUSUSİYET değil/yerine/= ÖZELLİK
- HÜVİYET[Ar.] değil/yerine/= KİMLİK
- HUY değil/yerine HUY EDİNMEK
( Bilinçsiz. DEĞİL/YERİNE Farkındalıkla. )
- HUYSUZLAŞMAK ile/değil HUYSUZLANMAK
- HUYU HUYUNA (GÖRE OLMAK)
- HUYU-SUYU (ANLAŞILMAMAK)
- HUYUNU "BİLMEK" ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> "SUYUNA GİTMEK"
- HUZUR değil/yerine/= ERİNÇ/DİRLİK
- HUZUR ve/<> ZEVK ve/<> AŞK
- HUZURSUZ/LUK ile RAHATSIZ/LIK
( Her insan huzur verir. Kimileri gelince, kimileri gidince. )
- HUZURSUZLUK ile/ve/<> SIKINTI
( Dıştakilerden kaynaklı. İLE/VE/<> İçeride olanlar. )
- HUZURSUZLUK >< UYGARLIK
- HUZURUNDA OLMAK ile/ve HUZURUYLA OLMAK
( HUZURUNA, HUZURUNDAN GÖNDERDİĞİN GİBİ DÖNMEYİ NASİP ET! )
- HZ. İBRAHİM ile/ve HZ. İSHAK ile/ve HZ. YAKUP ile/ve HZ. MUSA ile/ve İSRAİLOĞULLARI
( Ahid. İLE/VE And. İLE/VE Yasa/Akıl. İLE/VE Yollar. İLE/VE İşler. )
- HZ. MUHAMMED GİBİ OLMAK ile/ve/değil/yerine/<> MUHAMMED OLMAK
- IABP/INTRAAORTIC BALLOON PUMP INTRAAORTIC[İng.] değil/yerine/= BALON POMPASI, AORT İÇİ BALON POMPASI, ANA ATARDAMAR İÇİ BALON POMPASI
- İADE[Ar.] ETMEK değil/yerine/= GERİVERİ/GERİ VERMEK/ÇEVİRMEK
- ŞİİRDE ÖLÇÜ:
İAMBİK ile/ve/||/<>/> TROKHAİK
( Şiirde, birincisi kısa ve ikincisi uzun olmak üzere iki heceli yapılar tarafından belirlenen ölçü/vezin. İLE Birincisi uzun ve ikinci kısa olduğunda. )
- İBÂDET ve CÖMERTLİK
( İBÂDETLE, BULANLAR BULDU HAKK'I İBÂDETSİZ, KİMİN VAR HAKK'TA HAK'I )
- İBÂDET ile/ve/||/<>/< İŞTİYÂK
- İBÂDET ve/||/<> NEFSİNİ DÜZELTMEK
- İBÂDET ve/<>/= VAROLANA VE KİŞİLERE HİZMET ETMEK
( İBÂDET: Sevgiliyi göreyim de, ona hizmet etmeyeyim mi? )
( Kazası/ertelemesi vardır. VE/||/<> Kazası/ertelemesi yoktur. )
- İBRAZ BANKASI/PRESENTİNG BANK değil/yerine/= SUNUM BANKASI
- İBRET (ALMAK) ile/ve/||/<> DERS (ALMAK)
( Kötü sonuç veren bir olgudan alınan ders. İLE/VE/||/<> İzlenmesi gereken bir durum. )
( İBRET/TÂBİR < UBÛR[: Dar geçit.] İLE/VE/||/<> ... )
( Görülenden, yaşanandan aktarma. İLE/VE/||/<> Duyulandan, düşünülenden aktarma. )
- İBRET[Ar.] değil/yerine/= ÖĞÜTÖRNEK
- İBRETLE BAKMAK ile/ve/||/<>/> HİKMETİ ARAMAK
- İBRİK ile SU İBRİĞİ
( ... İLE Suibriğigillerden, yaprakları almaşık, sapları uzun ve sülüksü, yaprak ayası ibrik biçiminde gelişmiş olan, sıcak ülkelerde yetişen, tırmanıcı bir bitki. )
( NEPENTHES DESTILLATORIA )
- İÇ BEN/LİK ile/ve/<> DIŞA YANSIYAN BEN/LİK
( İçte ne varsa, dışta da o vardır. )
( Çektiğimiz eziyet, benlik hamalı olduğumuzdandır. )
- İÇ BÜTÜNLÜK ile/ve TUTARLILIK
( INNER INTEGRITY vs./and CONSISTENCE )
- İÇ):
ÇOCUK ile/ve/||/<> YETİŞKİN ile/ve/||/<> EBEVEYN
- İÇ DEVİMSEL/HAREKİ[Ar.]/DİNAMİK ile/ve DIŞ DEVİMSEL/HAREKİ/DİNAMİK
( Onun bütününü dikkate alın, yalnızca dış belirtilerini değil. )
( INTERIOR DYNAMIC vs./and EXTERNAL DYNAMIC )
- EGEMENLİK:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ ile/ve/||/<> EVRENSEL
- İÇ ETMEK ile/ve/||/<>/> HİÇ ETMEK ile/ve/||/<>/> PİÇ ETMEK
- İÇ İÇE GEÇMİŞ/LİK ile/ve/||/<> KATMANLI/LIK
- İÇ TUTARLILIK ile/ve/<> İÇ BÜTÜNLÜK
( Mantık. İLE/VE/<> Şiir. )
- SUSABİLMEK/SUSABİLEN:
İCÂBEN ile/ve/değil/||/<>/< EDEBEN
- İCABINA BAKMAK değil/yerine/= GEREĞİNİ YAPMAK
- İCAP ETMEK değil/yerine/= GEREKMEK
- İCAT ETMEK ile DÖNÜŞTÜRMEK
- İCÂT HALK
( Yoktan. İLE Vardan. )
- İCBAR ETMEK/MECBUR ETMEK değil/yerine/= GÜCEMEK
- İÇE ÇARPIK/LIK ile/||/<> DIŞA ÇARPIK/LIK
( VALGUS vs./||/>< VARUS )
- İÇEDÖNÜK/LÜK ile DIŞADÖNÜK/LÜK
( INTROVERT vs. EXTROVERT )
- İÇEKAPANIK/LIK ile/ve/değil/yerine İÇEDÖNÜK/LÜK
- İÇERİK ile/ve ANLATIM
( Süreklilik | Töz | Biçim İLE/VE Biçim | Töz | Süreklilik )
( Doğal dilin göstergebilimsel bir közü/modeli. )
( Avrupa Kültüründe Kusursuz Dil Arayışı - Umberto Eco )
- İÇERİK ile/ve BAĞLAM
( CONTENT vs./and CONTEXT )
- İÇERİK ile BİÇİM
- İÇERİK ve/||/<> BİÇİM ve/||/<> TEKNİK
- İÇERİK = CONTENT[İng.] = CONTENU[Fr.] = INHALT[Alm.] = CONTENUTO[İt.] = CONTENIDO[İsp.]
- İÇERİK ile/ve/||/<> DEĞER
- İÇERİK ile İÇERİM
- İÇERİK ile/değil İÇİRİK
( ... İLE/DEĞİL Yatak doldurmaya yarayan, pamuk, kıtık vb. şeyler. )
- İÇERİK ile/ve İDDİA
( CONTENT vs./and ASSERTION )
- İÇERİK ile/ve SINIR
( Sınırlarını tartış, onların gerçekten senin olup olmadığından emin ol. )
( CONTENT vs./and LIMIT )
- İÇERİM değil İÇERİK
- İÇERLEMEK ile/ve/||/<> İNCİNMEK
- İÇGÖRÜ KAZANDIRMA ile/ve/||/<> FARKINDALIK
- İÇGÜDÜ ile/ve/||/<> KENDİLİĞİNDENLİK
- İÇGÜDÜ/DOĞALİTKİ = SEVK-İ TABİÎ, GARİZE, İNSİYAK = INSTINCT[İng., Fr.] = INSTINKT[Alm.] = INSTINCTUS[Lat.] = INSTINTO[İsp.]
- İÇ İÇE/LİK ile BAĞIMLI/LIK
( Bağımlı olduğunu imgeleyen yalnızca zihindir. )
( ... ile MENÛTİYYET )
( ONE WITHIN THE OTHER vs. DEPENDENCE, BONDAGE, ADDICTION
It is only the mind that imagines bondage. )
- İÇİÇE/LİK ile/ve GEÇİŞLİ/LİK
- İÇİÇE/LİK ile/ve/> GÖRELİ/LİK
( NESTED/NESS vs./and/> RELATIVITY )
- İÇİÇELİK ile/ve/değil/yerine İLİŞKİLİLİK
- İÇİÇELİK ile/değil/yerine İLİŞKİ/LİLİK
- İÇİN İÇİN (AĞLAMAK)
- İÇİN İÇİN (AĞLAMAK/GÜLMEK/ÜZÜLMEK/DÜŞÜNMEK)
- İÇİNDE BOŞALMAK ile DIŞARI BOŞALMAK
- İÇİNDE BOŞALMAK ile İÇİNE BOŞALMAK
- İÇİNDE OLMAK ile/ve GÖMÜLÜ OLMAK
( TO BE IN IT vs./and TO BE EMBEDED )
- İÇİNDE OLMAK ile/ve PARÇASI OLMAK
( TO BE IN IT vs./and TO BE PART OF )
- İÇİNE GİRMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNCELEMEK
- İÇİNİ DOLDURMAK ve/||/<>/> ARDINI GETİRMEK
- İÇKİ ile/ve/değil/yerine İÇECEK
- İÇKİN/LİK ile/ve/değil BAŞAT/LIK
- İÇKİYLE SARHOŞ/LUK ile/değil/yerine AŞK İLE SARHOŞ/LUK
( Biri, iki gösterir. İLE/DEĞİL/YERİNE İkiyi [çeşitliliği/herşeyi], bir gösterir. )
- İÇLENMEK ile/ve BOZULMAK
- İÇLİ-DIŞLI (OLMAK)
- İCMÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İTTİFAK[Ar.]
- İÇREK = BÂTINÎ = ESOTERIC[İng.] = ÉSOTÉRIQUE[Fr.] = ESOTERISCH[Alm.] = ESO[Yun.]
- İÇSEL FUKARALIK ile/ve/<> EN BÜYÜĞÜN SAHİPLENİLMESİ
( INNER POVERTY vs./and/<> TO CLAIM THE BIGGEST )
- İÇSELLEŞTİRME ile/ve SAHİP ÇIKMAK
- İÇSELLEŞTİRME ile/> SÜREKLİLİK/SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
- İÇSELLEŞTİRMEK ile/değil (İYİ) ANLAMAK
- İÇSEL/LİK ile/ve/||/<> İLKESEL/LİK
- İÇSELLİK ile/ve KENDİLİK
( INNERNESS vs./and SELFNESS )
- İÇTEN İÇE (ÜZÜLMEK)
- İÇTENLİK (SIDK)
- İCTİHAD >< TAHKÎK
- İD değil/yerine/= ALTBENLİK
- İDARE ETMEK ile/değil/yerine ÇÖZÜM BULMAK
- İDARE ETMEK ile/ve/<> OYALAMAK
- "İDARE ETMEK" ile YETİNMEK
- İDARE ETMEK değil/yerine/= YETMEK
- İDÂRE[Ar.] ETMEK değil/yerine/= YÖNETMEK/YÖNETİM
- İDÂRÎ KOLLUK ile/ve/<> ADLÎ KOLLUK
( ... İLE/VE/<> Uzmanlık gerektirir. )
- [ne yazık ki]
"İDDİA (ETMEK)" ile/ve/değil/||/<>/>/< (")MASTÜRBASYON(")
- İDDİA ETMEK" değil "ÖNE SÜRMEK"
- İDDİA ETMEK ile/ve/değil/yerine/fakat/<> SÖYLEMEK
( Edilemez. İLE/VE/FAKAT/<>/DEĞİL/YERİNE Söylenilebilir. )
- İDDİA (ETMEK) ile TAAHHÜT (ETMEK)
- İDDİA ile/ve BENCİLLİK
( Bencillik, parçanın adına ve bütünün zararına, açgözlülük etmek, ele geçirmek, biriktirmek demektir. )
( Tüm çatışmaların kökeninde "ben" ve "benim" fikirleri yatar. )
( Sadece kendi ötenize, egonuzdan öteye uzanmalısınız, o zaman onu bulacaksınız. )
( Bencillik, ıstırabın nedenidir. )
( Kendinin, gövde ve zihin olmadığını bilen bir kişi, bencil olamaz, çünkü bencillik nedeni olabilecek bir şeye sahip değildir. )
( Tek kötülük, budalalık ve bencilliktir. )
( Bencillik merkezi yok olduğu zaman, tüm haz arzusu ve ıstırap korkusu biter. )
( ASSERTION vs./and EGO
To be selfish means to covet, acquire, accumulate on behalf of the part against the whole.
The ideas of 'me' and 'mine' are at the root of all conflict.
You have only to reach out beyond yourself, and you will find it.
Selfishness is the cause of suffering.
A man who knows that he is neither body nor mind cannot be selfish, for he has nothing to be selfish for.
Stupidity and selfishness are the only evil.
When the center of selfishness is no longer, all desires for pleasure and fear of pain cease. )
- İDDİA ile DAYANAK
( İddiaya itiraz edilmez! Ancak "delil"lerine edilebilir. )
( UMDE: Dayanılacak, güvenilecek şey/kişi/yer, destek. | İlke. | Herkesin güvendiği kişi. )
( CLAIM vs. BASE )
- İDDİA ile KESİNLİK
- İDDİACI OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İDDİALI OLMAK
- İDDİALI OLMAK ile/yerine/değil ÇABA(SINI) GÖSTERMEK
( Başarı, ancak yorulmaksızın doğru çabaları göstererek kazanılır. )
( İyi huyluluğun etkisi, alçakgönüllü ve sıralı çabalarla elde edilen kalıcı durumlarda görünür. )
( [not] TO BE ASSERTIVE vs./but TO MAKE AN EFFORT
TO MAKE AN EFFORT instead of TO BE ASSERTIVE )
- [ne yazık ki]
"İDDİAYA GİRMEK" ile/ve/||/<> "İDDİA ETMEK"
- İDEA:
RASYONEL ile/ve/||/<> ESTETİK
- İDEAL OLAN değil/yerine UYGUN/LUK
- İDEAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEREKLİLİK
- İDEALİST" OLMAK değil/yerine İLKELİ OLMAK / HAYIR DİYEBİLME GÜCÜ
- İDENTİFİKASYON ile İDENTİK ile İDENTİTE
( Kimliklendirme, tanımlama, özdeşleme. İLE Özdeş. İLE Kimlik, özdeşlik. )
- IDENTIFY :/yerine TANIMLAMAK
- IDENTITY :/yerine KİMLİK
- İDEOGRAFİ(K)/LOGOGRAFİ(K) değil/yerine/= DÜŞÜNYAZIM(SAL)/İMLEKYAZIM(SAL)
- İDEOLOJİ KAYIRMACILIĞINDA:
SİYASAL ile/ve/||/<> SIRADÜZENSEL(HİYEROKRATİK)
- İDEOLOJİK TAVIR ile SONUÇ ODAKLILIK
- İDEOLOJİK değil/yerine/= DÜŞÜNGÜSEL
- İDİOPATİ değil/yerine/= ÖZGÜSAYRILIK
- IDISI-DIDISI(YLA) (ANLATMAK)
- İD(İ)(Y)OPATİK ile İD(İ)(Y)OSENKRAZİ ile İDİ(Y)OT
( Nedeni bilinmeyen. İLE Özgün duyarlık. İLE Geri anlaklı/zekâlı. )
- İDİYOSENKRAZİ/IDIOSYNCRACY[İng.] değil/yerine/= ÖZGÜN DUYARLIK
- İDRÂK[< DERK]
( ANLAYIŞ, AKIL ERDİRME | YETİŞME, ERİŞME | OLGUNLAŞMA | [fels. ALGI] )
- İDRAK:
DERK ile/ve/<> EDREKE
( Kovayı, suya atıp su almak. İLE/VE/<> Koşarak ulaşıp elde etmek. )
- İDRAK[Ar.] değil/yerine/= ALIMLAMA
- İDRAK ve/<> GAYRET
- İDRAK >< HAYRET
- İDRÂK[Ar.] ile İHSÂS[Ar.]
- İDRAK ve/||/<> İHYÂ
- İDRAK ile/ve İLİM
- İDRAK ve/=/||/<>/>/< İTİBÂR
- İDRAK ile/ve/> NİYET
- İDRAK ile/ve/= TASAVVUR
- İDRÂK[Ar.] ile VİCDÂN[Ar.]
- İDRÂR[Ar.] değil/yerine/= SİDİK
( OURON )
- İFADE ETMEK ile DİLE GETİRMEK
- İFADEDE:
KARIŞMA(MA)K ile AÇMA(MA)K
- İFÂKAT[Ar. < FEVK]
( Hastalıktan kalkma, iyiliğe dönme. )
- İFK[Ar.] ile KEZİB[Ar.]
- İFLÂH (OLMA[MA]K) ile İSLÂH (OLMA[MA]K)
- İFLÂS ETMEK ile/ve DİBİ/Nİ BULMAK
- İFŞÂ ETMEK ile AFİŞE ETMEK
( İÇERİK[sanatta]: Yapıtın ifşâ ettiği fakat afişe etmediği. Sezdirdiği fakat göstermediği. )
- İFŞALAMAK değil İFŞA ETMEK
- İFTİDA'[Ar. < FİDYE] ile/ve/||/<> TALAK[Ar.]
( [evliliğin sona ermesi] Kadının, kocasını boşaması. İLE/VE/||/<> Evliliğin sona ermesi. Erkeğin, karısını boşaması. )
- İFTİHÂR (ETMEK)/MEMNUNİYET değil/yerine/= KIVANÇ (DUYMAK)/ÖVÜNÇ, ÖĞÜNMEK
- İFTİRA ile/ve/||/<> ÇAMUR ATMAK
- [ne yazık ki]
!İFTİRA ile !İFK
( Birine, aslı olmayan bir suç yükleme. İLE Bir suçu, birine yükleme. )
- İFTİRA ile/ve KARALAMA/KARAMA/KARA ÇALMAK/KARA SÜRMEK
( !TAKVÎL[çoğ. TAKVÎLÂT], İSNÂD[çoğ. İSNÂDÂT] ile/ve ... )
- İĞ ile İĞİPLİK
( Pamuk gibi şeyleri eğirmekte kullanılan, ortası şişkin, iki ucu sivri ve bunlardan biri, çoğu kez çengelli ağaç araç, eğirmen, kirmen. | Araba okunun ekseni. | Değirmen taşının ortasında bulunan ve üstündeki üst taşa geçen demir eksen. | İğiplik. İLE Mitoz bölünme sırasında oluşan, iğ biçimindeki uzantı. )
- İĞNE ile KIYIK
( ... İLE Kalın yorgan iğnesi. )
- İĞNEMSİ YAPRAKLAR = SERÎDİYYÜ'L-EVRÂK = FEUILLES ACICULAIRES
- IGNORE :/yerine GÖRMEZDEN GELMEK
- İĞRENMEK/TİKSİNMEK ile ÇİĞRİMEK
( ... İLE Tiksinmek, ürpererek iğrenmek. )
( İKRAH ile ... )
- İĞSİ KÖK = CEZR-İ MİĞZELÎ = RACINE FUSIFORME
- İHÂLE ETMEK ile/ve EMÂNET ETMEK
- İHANET ETMEK değil/yerine/= SATKINLIK ETMEK
- İHKAK-I HAK[Ar.] ile/ve/||/<>/> YARGILAMA
( Bir hakkı, usûlü dairesinde yerine getirme, mürâfaa ve muhâkeme sonucunda, ispat ve izhâr etme. )
- İHLÂK[Ar.] ile İ'DÂM[Ar.]
- İHMAL ETMEK ile/ve/değil/yerine İMAL ETMEK
- İHMAL/İHMALKÂRLIK değil/yerine/= SAVSAMA/SAVSAKLAMA/SAVSAKLIK/BOŞLAMA
- [ne yazık ki]
İHMAL ile/ve/<> İŞGÜZARLIK
- İHMAL ile TERK
( NEGLIGENCE vs. ABANDONMENT )
- İHRAÇ (ETMEK) değil/yerine/= ÇIKARMAK/DIŞARI ATMAK
- İHRAÇ ETMEK değil/yerine/= DIŞA SATMAK
- İHRÂK[Ar.] ile İHRÂK[Ar. < HARK]
( Dökme, akıtma. İLE Yakma, yakılma. )
- İHSÂN ETMEK ile İKRÂM ETMEK
( İstenileni vermek. İLE Elindekini vermek. )
- İHSAN FAZLIOĞLU BETİKLERİNDE:
KENDİLİK ile/ve/||/<> KİMLİK
- İHTİKÂK[Ar. < HİKKE] ile İHTİKAK["ka" uzun okunur]
( Değme, birbirine sürünme. | Kaşınma. İLE İki taraftan her birinin "hak benimdir" diye ayak diremesi. )
- ÎHTİLÂF-ÜL MENZAR/PARALAKS değil/yerine/= IRAKLIK
- İHTİLÂF yerine İTTİFAK
- İHTİLÂK[Ar.] ile İHTİLÂK[Ar.]
( Traş etme/edilme. İLE Yalan uydurma. )
- İHTİMÂL değil/yerine/= OLASILIK
- İHTİMÂM[Ar. < HEMM] (GÖSTERMEK) değil/yerine/= ÖZEN (GÖSTERMEK)
- İHTİŞÂM değil/yerine/= GÖRKEM/GÖZALICILIK
- İHTİVÂ ETMEK değil/yerine/= İÇERMEK
- İHTİYACA CEVAP VERMEK değil/yerine/= GEREKSİNİMİ KARŞILAMAK
- İHTİYÂR ile/ve/değil/||/<>/> BİLGE/LİK
- İHTİYÂR[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİMSÂK[Ar.]
( "Hayır!" deme bilgisi/becerisi, isteği. İLE/VE/||/<> Kendini/nefsini tutma. )
- İHTİYÂR ile/ve/||/<> ÖLÇÜLÜLÜK ile/ve/||/<> EMEK
( Kişiler arasında bu üçü dışında hiçbir ayrım yapamayız, yapmamak gerekir. )
- İHTİYAT KAYDI İLE değil/yerine/= SAKINARAK/SAKINILARAK
- II. ANALİTİK ve/+ GÖRSELLİK[Cetvel, pergel vb.]
- İKÂME (ETME) değil/yerine/= ORNATMA
( Bir türün yerine onun değişik bir biçiminin geçmesi. | [kimya] Molekülün geri kalan bölümünde değişikliğe yol açmadan, bir atom ya da bir kök yerine bir başka atom ya da kökün geçmesi. | [mat.] Bir cebirsel ifadenin yerine bir başkasını koyma işlemi. )
- İKÂMET[Ar.] ETMEK değil/yerine/= OTURMAK/KONA YAŞAMAK
- İKİ AYAĞINI BİR PABUCA SOKTURMAK ile BOĞAZINA DİZDİRTMEK
- İKİ BİLİM:
REKLAMCILIK ile/ve/||/<>/> FİZİK
- [ne yazık ki]
İKİ BÜYÜK YANLIŞ(IMIZ):
DÜŞÜNMEDEN HAREKET ETMEK ve/||/<> HİÇ HAREKET ETMEDEN, SADECE/BOŞ BOŞ "DÜŞÜNMEK"
- İKİ DÜZLEMLİ/LİK ile BAĞDAŞIK/LIK
( Gizli bir bilgiden daha çekici bir şey yoktur. Varolduğu bilinir ancak bilginin kendi bilinmez, dolayısıyla çok derin bir bilgi olduğu varsayılır. )
- İKİ İKİ AYIRMAK ile ÇİFTLEŞTİRMEK
( TO SEPARATE IN PAIR vs. TO MAKE A PAIR )
- İKİ KELİME LÂF ETMEK değil İKİ KELÂM LÂF ETMEK
- İKİ KÖK ile/<> KARE KÖK ile/<> KÜP KÖK
( İki kök. İLE/<> Kare kök. İLE/<> Küp kök. )
( CEZR-İ MUZÂAF ile/<> CEZR-İ MURABBA ile/<> CEZR-İ MİK'ÂB )
- İKİ SORUN:
ADÂLETSİZLİK ile/ve/||/<> ANLAMSIZLIK
( Tüze(hukuk) ile sağlanmaya/çözülmeye çalışılmaktadır fakat hukuka ulaşılamamıştır. İLE/VE/||/<> Sanat ile giderilmeye çalışılmaktadır fakat ne yazık ki, sanat, kişilere ulaşamamıştır. )
- İKİ TARAFLILIK ile/ve ÇOK TARAFLILIK
- [ne yazık ki]
İKİ YANLIŞ!:
SUSULACAK YERDE, KONUŞMAK ve/||/<> KONUŞULACAK YERDE, SUSMAK
- İKİ YUMURTAYI BİRDEN ALMAK ile/yerine/değil TEK YUMURTAYI ALMAK
- İKİCİLİK ile/ve/değil İKİLİK
- İKİCİLİK = SÜNAİYE = DUALISM[İng.] = DUALISME[Fr.] = DUALISMUS[Alm.] = DUALIS[Lat.]
- İKİLEM ile İKİLEME ile İKİLİ ile İKİRCİK
( DILEMMA/CONFLICT vs. DUPLICATE/DOUBLING vs. DOUBLE/DUAL/BINARY/BILATERAL vs. HESITATION/INCERTITUDE )
- İKİLEM ile/ve/||/<> İKİRCİK
( DILEMMA vs. HESITATION )
- İKİLİK değil/yerine/>< BİREŞİM/TEVHİD
- İKİLİK/İKİLEM ile ÇELİŞKİ
( İkiliğin geçerli olmadığı âlemde her şey tamam, kendi kendinin kanıtı, anlamı ve amacıdır. )
( DICHOTOMY/DUALITY vs. CONTRADICTION
In the realm of non-duality everything is complete, its own proof, meaning and purpose. )
- İKİ/LİK ile/ve/||/<>/> ÇOK/LUK
- İKİLİK ile İKİYÜZLÜLÜK
- İKİLİK ile/ve/||/<> YANILSAMA
- İKİLİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜÇLÜLÜK
- IKINA-SIKINA (ANLATMAK)
- DÜŞÜNMEK:
İKİNCİL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRİNCİL
- İKİNCİ/L EL(LER)DEN ÖĞRENMEK ve/||/=/<>/> ÖĞRENMEMEK
- İKİNCİL KAYNAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRİNCİL KAYNAKLAR
- İKİNCİLLER ile/ve/<> ÇEŞİTLİLİK
- IK/IQ ile HIÇKIRIK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Soğuk su içilip hemen sonrasında ekmek yenildiğinde ortaya çıkan hıçkırık. İLE ... )
- İKİRCİK ile/ve/||/<> ÇATIŞMA
itibarı ile 16.971 başlık/FaRk ile birlikte,
16.971 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(30/69)
🔒 Sınırlı Erişim
Tüm başlıkları görmek için üyeliğiniz/katılımınızı rica ediyoruz...
Giriş Yap / Üye Ol