Bağlaçlı
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 46.048 başlık/FaRk ile birlikte,
46.048 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(182/186)
- YÖNTEM/METOD ile YOL
- YÖNTEM/TARZ/YAKLAŞIM SORUNU ile/ve/değil/daha çok SONUÇ ÇIKARMA SORUNU
- YÖNTEM/USÛL["USÜL" değil!]/METOD[İng. < METHOD] ile/ve ÜSLÛB
- YÖNTEM ile/ve/değil/yerine AHLÂK
( [not] METHOD vs./and/but MORALS
MORALS instead of METHOD )
- YÖNTEM ile/ve/<> BİLİNÇ
( METHOD vs./and CONSIOUSNESS )
- YÖNTEM ile FORMÜL
( vs./and/||/<> FORMULA )
- YÖNTEM/USÛL ile/ve/||/<>/> İZİN
- YÖNTEM ile/ve/||/<> KAVRAM
( YÖNTEM: Kavramın bilinci. )
( Yöntem, mantığın içeriğinin, içsel özdeviniminin biçimi üzerindeki bilinçtir. )
( METHOD vs./and/||/<> CONCEPT )
- YÖNTEM ile/ve LOJİ[Yun. < LOGOS]
( METHOD vs./and LOGIC )
- YÖNTEM ile/ve SORU
( Doğru bir yanıtı nasıl alabilirim? Doğru bir soru sorarak! )
( Soru sorma, soru konusu yapılan alana ilişkin sorunların çözümü üzerine düşünüldüğünü gösterir. )
( Bellekte toplanan unsurları kullanma süreci soru ya da sorunla başlar. )
( METHOD vs./and QUESTION
How am I to get a true answer? By asking a true question! )
- YÖNTEM ile SÜREÇ
( METHOD vs. PROCESS )
- YÖNTEM ile/ve TARZ
( METHOD vs./and STYLE )
- YÖNTEM ile/ve/<> TUTUM
( METHOD vs./and/<> ATTITUDE )
- YÖNTEM ile/ve ÜSLÛB
- YÖNTEM ile/ve USÛL
- YÖNTEM ile/ve/<>/değil/yerine YAKLAŞIM
( [not] METHOD vs./and/<>/but APPROACH
APPROACH instead of METHOD )
- YÖNTEM ile/ve/||/<>/< YEĞLEME/TERCİH
- YÖNTEM ile/ve/||/<> YÖNETİM
- YÖNTEM ile/ve/<>/değil/yerine YÖNTEMSELLİK
( Bir şeyler için önceden belirli bir yöntem yoktur(aranamayabilir/bulunamayabilir). İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Herşeye uygun bir yöntemsellik vardır(aranabilir/bulunabilir). )
- YÖNTEM ile YÖNTEMSİZ YÖNTEM
( METHOD vs. THE METHOD WITHOUT METHOD )
- YÖNTEM ile/ve YORDAM
( METHOD vs./and WAY )
- YÖNTEM ile YORDAM(MELEKE)
- YÖNTEMLER:
AŞKINSAL ile/ve/||/<>/> KURGUL ile/ve/||/<>/> EYTİŞİMSEL/DİYALEKTİK ile/ve/||/<>/> OLGUSAL/FENOMENOLOJİK
( Kant'ta. İLE/VE/||/<>/> Hegel'de. İLE/VE/||/<>/> Marx'ta. İLE/VE/||/<>/> XX. yüzyılda. )
- YÖNTEM/USÛL ile/ve/||/<>/> İŞLEYİŞ
- YÖNÜ TERS ile YÜZEYİ TERS
- YONUGİ ile/ve/<> KARENBİ ile/ve/<> GİNDO ile/ve/<> SEBU ile/ve/<> DEGOGO
( Mali'nin, Dogon bölgesindeki, Songo köyünde yaşayan kabileler. )
( [görevleri] Şef ailesi. İLE/VE/<> Halkla ilişkiler. İLE/VE/<> Sağlık ve tıp. İLE/VE/<> Tüze ve adâlet. İLE/VE/<> Ticaret ve dış ilişkiler. )
- [ne yazık ki]
YORAN:
KOŞULLARIN "AĞIRLIĞI" ile/ve/değil/||/<>/< ETRAFINI ANLAMAYAN KİŞİLERİN SAĞIRLIĞI
- YORAR ile/>< VERİR
- YÖRE ile/ve İRMİK
( İri un. İLE/VE İri taneli un. )
- YÖREL ile/ve/||/<> YEREL
- YÖRESEL ile/ve/<> BÖLGESEL
- YORGUN/LUK ile/ve/||/<> SAYRI/LIK(HASTA/LIK[Fars. < HASTE: Yorgun.])/İGLELMEK[: Sayrılanmak/hastalanmak.][dvnlgttrk]
( TA'B ile MARÎZ[< MARAZ]/ÂLİL[: Sayrı(hasta). | Sakat, kör.], VASIB
TAVSÎF-ÜL-EMRÂZ: Sayrılıklar ilmi. )
( ... ile BÎMÂR/Î )
- YORGUN/LUK ile/ve/değil/||/<>/< YOĞUN/LUK
- YORMAK ile YORMAK
( Yorgun duruma getirmek. İLE Bir nedenle bağlamak, bir duruma işaret saymak, bir anlam vermek, yorumlamak. )
- YORTU[Yun.] ile YORTU
- YORTU[Yun.] ile YORTU
( Hristiyan bayramı. İLE Kiliselerde, Hz. İsa ve havarilerini gösteren resimler/ikonalar. [12 resim] )
( FERIAL vs. ... )
- YORUCU" ile/değil SIKICI/BEZDİRİCİ/BUNALTICI
( Fiziksel. İLE/DEĞİL Zihinsel/düşünsel. )
- YÖRÜK ÇADIRLARINDA:
SAĞ TARAF ile/ve/||/<>/> SOL TARAF
( Kadınların oturduğu. İLE/VE/||/<>/> Erkeklerin oturduğu. )
( Ev sahibinin oturduğu. İLE/VE/||/<>/> Konuğun oturduğu. )
( Kapı, güneydedir. )
- YÖRÜK/YÜRÜK ile/ve/||/<> Yörük/Yürük
( Göçebe Türkmen boyu. Anadolu ve Rumeli'de göçebe olarak yaşayan, mevsimlere göre ova ya da yaylalarda kurdukları çadırlarda oturan Oğuz Türklerine verilen ad. Bunlara, Türkmenler adı da verilir. [Göçebe yaşam tarzını seçmiş Türkmenler. "Yürümek" sözcüğünden türetilmiştir. Anadolu'da yaylak-kışlak yaşamı sürdüren Türkmen aşiretleri [obaları] için de kullanılır. Anadolu halkının çok önemli nüfus çoğunluğunu oluştururlar. Balkanlar'daki Türkler arasında da yüksek oranda Yörük bulunmaktadır. Rumeli Yörükleri: Tanrıdağı Yörükleri, Kocacık Yörükleri, Naldöken Yörükleri, Vize Yörükleri vb. öbeklere ayrılmaktadır. Bugün Bulgaristan, Yunanistan ve Makedonya'nın dağ köylerinde yaşamaktalar. Osmanlı, tüm Balkanlar'da elde ettiği topraklara sahip olunması için sadece Türkmen/Yörükleri göndermiş ve görevlendirmiştir. “Cesur, muhârip, iyi yürüyen, eli ayağı sağlam” gibi anlamları yansıtan "Yörük" sözcüğü yerine, “yürük” sözcüğü de kullanılır. Genel olarak göçer-konar yaşam sürdüren tüm topluluklar için kullanılan bu ad, daha çok göçebe Oğuz boyları için simge (özel ad) olmuştur. XI. yüzyılda Orta Asya'dan göç eden ve göçebe yaşam sürdüren Oğuzlar, İran'dan geçerek, Malazgirt Zaferi'nden sonra Anadolu'ya geldi. Burada da eski yaşam tarzını aynen devam ettirdiler. İlk zamanlar, Türkmen adıyla anılan Oğuzların bir bölümü, yerleşik yaşama geçti. Anadolu'nun İslâmlaştırılıp Türkleştirilmesi sırasında, Oğuz boyları, Anadolu'nun her tarafına yayıldı. Bir bölümü yerleşik yaşama geçerek Türkmen adını aldı, bir bölümü de göçebe yaşamını sürdürüp Yörük adıyla anıldı. Osmanlıların Rumeli'ye geçişinden sonra, Yörüklerin önemli bir bölümü de Rumeli'ye göç ettirildi. Yörük aşiretleri ve obaları adlarında genellikle koyun ve keçi sözcüklerini barındırır. "Karakeçili", "Sarı keçili" gibi. Aynı zamanda Koyunlu Yörükler diye bilinen Akkoyunlu ve Karakoyunlu aşiretlerinin adı, bu obaların nerede yaşadığını da belirli kılar.] İLE/VE/||/<> Çok ve çabuk yürüyen, iyi yol alan, hızlı giden. | Osmanlı döneminde, otuzar kişilik ocaklar olarak Rumeli'ye yerleştirilen ve savaş zamanlarında geri hizmetlerde çalıştırılan tımarlı asker. )
- YÖRÜK["YÜRÜK" değil!] ile TÜRKMEN[< TURKOMAN < TÜRK-İMAN]
( Sünnî göçer. İLE Sünnî olmayan göçer. )
- YORULDUĞUMUZDA:
"BIRAKMAK/VAZGEÇMEK" ile/ve/değil/yerine/||/></< DİNLENMEK
- YORULMADA:
HAREKET ile/değil DURGUNLUK
( Kişiyi, hareket değil durgunluk yorar. )
- YORULMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AŞINMAK
- YORULMAK ile/ve/<>/değil SIKILMAK/BEZMEK
( Bilişsel[felsefe/bilim/sanat] konular, fiziksel değil zihinseldir! Kötü bir benzetmedir ve kişinin nalıncı keseri gibi kendine yonttuğu, asalaklaştırılmış bir sözcük olarak başka bir kötüye kullanımdır. [Acı ile/değil ıstırap farkı gibi.] )
- YORULMAK" ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< SÖZCÜK DAĞARCIĞI/N YETERSİZ
- YORULMAK ile/ve/<> YOĞRULMAK
- YORUM:
"DOĞRU ANLAMA" UĞRAŞI ile/ve/değil/<> YANLIŞ ANLAMAMA ÇABASI
- YORUM:
[ne yazık ki]
YANLIŞ ile ÇILGINCA ile ZORLAMA
- YORUM YAPMAK/YAPABİLMEK ile/ve BAĞLANTI KURMAK/KURABİLMEK
( Yorum, doğruyu tespit için değil, yanlıştan kaçınmak için yapılan bir etkinliktir. )
- YORUM ile AÇIKLAMA
( INTERPRETATION/COMMENT vs. EXPLANATION )
- YORUM ile/ve/değil/yerine/||/<> BAĞLAM
- YORUM ile/ve/değil/yerine BAĞLAYICI OLMAYAN YORUM
- YORUM ile "BAKIŞ"
( INTERPRETATION/COMMENT vs. "LOOKING" )
- YORUM ile "BİR BAKIMA"
( INTERPRETATION/COMMENT vs. "IN ONE RESPECT" )
- YORUM ile/ve/<>/= ÇEVRİ/TE'VİL[< Ar.]
( ... İLE Bir söz ya da davranışı, görünür anlamından başka bir anlamda kabul etme. | Burgaç. )
- YORUM ile ÇIKARSAMA
- YORUM ile/ve/değil/yerine ÇOK ANLAMLILIK
( [not] INTERPRETATION/COMMENT vs./and/but MULTI MEANING
MULTI MEANING instead of INTERPRETATION/COMMENT )
- YORUM ile/değil DEDİKODU
( [not] INTERPRETATION/COMMENT vs./but GOSSIP )
- YORUM ile/ve DEĞERLENDİRME
( INTERPRETATION/COMMENT vs./and EVALUATION )
- YORUM ile/ve DÖNÜŞTÜRÜCÜ NİTELİKTE YORUM
( INTERPRETATION/COMMENT vs./and TRANSFORMER INTERPRETATION/COMMENT )
- YORUM ile/ve/<> DÖNÜŞÜM
( INTERPRETATION/COMMENT vs./and/<> TRANSFORMATION )
- YORUM ile/ve DÜŞÜNCE/FİKİR
( ... İLE/VE Düzenlemek, tertip etmek. | Ham düşünce, haber. )
( Fikir, varolanlar üzerine değil varolması gerekenler üzerinedir/olmalıdır. )
( Ancak bizi arzu, korku ve yanlış düşüncelerden kurtaracak olan iyidir. )
( INTERPRETATION/COMMENT vs./and IDEA
Only what liberates you from desire and fear and wrong ideas is good. )
- YORUM ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< GERİBİLDİRİM
( [not] INTERPRETATION/COMMENT vs./and/but/||/<>/>/< FEEDBACK
FEEDBACK instead of INTERPRETATION/COMMENT )
- YORUM ile/ve KURGU/SPEKÜLÂSYON
( INTERPRETATION/COMMENT vs. SPECULATION )
- YORUM ile YAKLAŞIM
( INTERPRETATION/COMMENT vs. APPROACH )
- YORUM ile/ve YÖNTEM
( INTERPRETATION/COMMENT vs./and METHOD )
- YORUM ile/ve YORUMUN ETKİSİ/EGEMENLİĞİ
- YORUMA AÇIKLIK ile/ve/değil/<> YORUMA MUHTAÇLIK
- YORUMA UYGUN/LUK ile/ve/değil/yerine YORUMA AÇIK/LIK
- YORUMBİLİM/HERMENEUTİK ile/ve DİL
- YORUM(KEYFİYET / LÂF | KÜFÜR | HERZE) ile/değil/yerine/>< DÜŞÜNCE
- YORUMLAMA ile/ve DEĞİŞİM
( TO INTERPRET vs./and ALTERATION )
- YORUMLAMA ile/ve/||/<>/> DİRİLTME
- YORUMLAMA ile/ve YARATMA
( TO INTERPRET vs./and TO CREAT )
- YORUMLAMA ile/ve YENİDEN KURMA
( TO INTERPRET vs./and RE-ESTABLISH )
- YORUMLAMA ile/değil YORUMBİLİM
( [not] TO INTERPRET vs./but HERMENEUTIC )
- YORUM(LAMA)DA:
VARLIK BAKIMINDAN ile/ve ANLAM BAKIMINDAN
( TO INTERPRET: IN EXISTENCE vs./and IN MEANING )
- YORUMLAMAK ile/ve/değil/||/<> SONUÇLANDIRMAK
( [not] TO INTERPRET vs./and/but/||/<>/> TO CONCLUDE )
- YORUMLU HABER ile/değil/yerine HABER
- YORUMSAMA ile/ve/değil/||/<>/< YORUMLAMA
- YÖRÜNGE:
DAİRESEL ile/ve/değil/||/<> ELİPTİK
- YÖRÜNGE ile/ve/değil EŞİK
- YÖRÜNGE/MAHREK[< HAREKET] ile MENZİL-İ KÜLLÎ[Ar.]
( Hareketli bir noktanın güttüğü yol. | Bir gök nesnesinin hareketinde, ağırlık merkezinin geometri bakımından yeri. İLE Mahrekin en son noktasına kadar olan mesafe. )
- YOSUN ile FUKUSGİLLER
( Suyosunlarından, gelgitli denizlerin kayalıklara yakın yerlerinde yetişen, esmer bir yosun. )
- YOSUN ile KETENCİK
( ... İLE Deniz yosununun ince bir cinsi. | Turpgillerden, küçük sarı çiçekli, yağlı bir bitki.[Chamaelina sativa] | Bu bitkiden elde edilen, sabun yapımında ve ressamlıkta kullanılan bir yağ. )
( ... cum MUSCUS ARBOREUS | CHAMAELINA SATIVA )
- YOSUN ile PASİFİK YOSUNU
( Sularda yetişen, ilkel yapıdaki örneklerine verilen genel ad. İLE Patagonya'da. )
- YOSUN ile SFAGNUM
( ... İLE Bataklıklarda, nemli yerlerde, kümeler durumunda yetişen, küçük yapraklı bir tür yosun. )
( ... cum SPHAGNUM )
- YOSUN ile/değil SU MERCİMEĞİ
( ... İLE Su mercimeğigillerden, mercimeğe benzeyen, yaprakları, suların yüzünü kaplayan bir su bitkisi. )
( )
( ... cum LEMNA )
- YOSUN ile TEMRİYE
( ... İLE Kara yosunu. | Deride yer yer küme durumundaki birtakım kabartılarla kendini gösteren hastalık. )
- YOSUN ile/ve/<> YOSUNCUL
( Sularda yetişen, ilkel yapıdaki örneklerine verilen genel ad. İLE/VE/<> Yosunla beslenen ya da yosunların içinde yaşayan. )
- YOUNG DENKLEMİ ile/||/<> LAPLACE BASINCI
( Young katı-sıvı denge, Laplace eğri yüzey ΔP = 2γ/r. )
( Formül: Düz İLE eğri )
( Pierre-Simon Laplace tarafından 1799 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- YOYO ile DİYABOLA
- YOZLAŞMA ile/ve/||/<> KANIKSAMA
- YOZLAŞMA ile/ve/||/<> KURUMLAŞMA
- YOZLAŞMA ile YOBAZLAŞMA
- YÜCE ile YÛCE[Fars.]
( Yüksek, büyük, ulu, ulvî. İLE Damla. )
- YÜCELİK/YÜKSEKLİK ile/değil/yerine DOSTLUK
( Allah'ta. İLE/DEĞİL/YERİNE Eşitlik'te. )
- YÜCE/LİK ile/ve/<> MUTLAK/LIK
( Belirlenim. İLE/VE/<> Belirlenimsizlik. )
- YÜCELTME ile KUTSAMA
- YÜCELTME ile/ve/değil/yerine SAYGI DUYMA
( [not] TO EXALT vs./and/but TO RESPECT
TO RESPECT instead of TO EXALT )
- YÜCEL(T)MEK ile YÜKSEL(T)MEK
( İTİLA[Ar.]: Yükselme, yücelme. )
( TO BECOME LOFTY, (TO EXALT/SUBLIMATE) vs. TO RISE/INCREASE, (TO PROMOTE) )
- YUDRİKU[Ar.] ile YEHUSSU[Ar.]
( İdrâk eder. İLE Hisseder. )
- YUDUM ile/ve LOKMA/SOKUM
( İçeceklerde. İLE/VE Yiyeceklerde. )
( ... ile/ve TELAKKUM: Lokma lokma yutma. | Karın gurultusu. )
( MÜTECERRİ'[< CÜR'A]: Yudumlayarak içen, tecerrü' eden. )
( CÜRA, TECERRU'[< CUR'A][: Yudum yudum içme.], TECRÎ'[< CER'/CERE'] ile/ve LOKMA, TU'ME[çoğ. TUAM] )
- YUFKA ile/ve/||/<>/> KURU YUFKA(İŞKEFE/ŞİKEFE)
- YUFKAYÜREKLİ/LİK ile GÖZÜKARA/LIK
- YUFKAYÜREKLİ/LİK ile/ve/değil MERHAMET/Lİ
- YUH ile ÇÜŞ
- YUH ile YUHA
( Hoşnutsuzluk ve öfke anlatır. İLE Birine karşı beğenilmeyen bir durumda, hep birden haykırılan bir hakaret sözü. )
- YUHSİNU[Ar.] ile YA'LEMU[Ar.]
- YÜK ile/ve/değil/yerine AĞIRLIK
( [not] (")FREIGHT(") vs./and/but BURDEN
BURDEN instead of (")FREIGHT(") )
- YÜK ile/ve/||/<> BASINÇ
- YUKARI KUARK ile/ve/||/<> AŞAĞI KUARK
- YUKARI MISIR ile/ve AŞAĞI MISIR
( Doğu. İLE/VE Batı. )
- YUKARI ile AŞAĞI [özellikle asansörde]
( Yukarı çıkacaksanız aşağı okuna basılmaz! Hangi yöne gidecekseniz onun tuşuna basılır. Kendinizi asansör yerine koymayın. Siz nereye gidecekseniz onu bilin yeter. Asansörün programlanması sizin nasıl düşüneceğinizin önceden planlanmış durumudur. Siz tekrar düşünürseniz programı bozmuş olursunuz. )
- YUKARI/DA ile/değil AŞAĞI/DA
( Yukarılarda fazla durma, yel alır; aşağılarda fazla durma, sel alır. )
- YÜKLEDİĞİN ile/ve/||/<> YÜKLENDİĞİN
- YÜKLEME ile/ve/değil/yerine "AKTARMA"
- YÜKLEME ile YÜKLENME
- YÜKLEMEK ile/ve/değil/||/<> GENİŞLETMEK
- YÜKLEMLEME ile/ve/||/<> ÇELİŞMEZLİK
- YÜKLEMLEME ile/ve/||/<> TERİMLERİN SINIFLANDIRILMASI
- YÜKLEM/LER ile/ve/||/<> ÇELİŞİK YÜKLEM/LER
- YÜKLENME ile/değil/yerine DÜŞÜNME
- YÜKLENME ile/değil/yerine ÜSTLENME
- YÜKLENMEK" ile/ve/<> ABANMAK
- YUKLİMA ile ...
( Kuyu ağzına konulan örtü. )
- YÜKLÜ PROGRAM ile YOĞUN PROGRAM
- YÜKLÜ ile/ve/<>/> AĞIRAYAK
( Karnında yavru(bebek/fetüs) bulunan. İLE/VE/<>/> Doğurması yakın yüklü. )
- YÜKSEK ATEŞTE(HARLIDA) ISITMAK ile/değil/yerine KISIK ATEŞTE ISITMAK
- YÜKSEK FREKANS ile/||/<>/> ÇOK AŞIRI YÜKSEK FREKANS
( Frekansı 3 MHz - 30 MHz, dalga boyu da 100 m. - 10 m. aralığındaki radyo-TV dalgaları bandı. İLE/||/<>/> Frekansı 30 GHz - 300 GHz ve dalga boyu da 1 mm. - 1 cm. aralığındaki radyo-TV dalgaları bandı. )
( TEVALî-i âLi İLE TEVALî-i âLi-i âLâ )
( HiGH FREQUENCY VS. EXTREMELY HiGH FREQUENCY )
( LA FRéQUENCE HAUTE AVEC LA FRéQUENCE HAUTE EXTREMENT )
( HOCHFREQUENZ MiT ULTRAHOCHFREQUENZ )
- YÜKSEK KALDIRIM ile ...
( Tünel ile Karaköy arasında bulunan yokuş yol ve semt adı. [Adını eskiden burada bulunan merdivenlerden almıştır] )
- YÜKSEK MALİYET/Lİ ile PAHA/LI
- YÜKSEK OMURGALILAR ile/ve AŞAĞI OMURGALILAR
( FIKARİYYE-İ/FEKARİYYE ÂLİYYE ile/ve FIKARİYYE-İ/FEKARİYYE SÜFLİYYE )
- YÜKSEK ORAN ile/ve YARAR
- YÜKSEK SPİN İLE DÜŞÜK SPİN ile/||/<> KOMPLEKS MANYETİZMASI
( Geçiş metali komplekslerinde spin durumları. )
( Formül: μ = √(n(n+2)) BM )
- YÜKSEK SPİN ile/||/<> DÜŞÜK SPİN
( Yüksek spin zayıf alan maksimum eşleşmemiş İLE düşük spin güçlü alan. )
( Formül: Δ < P İLE Δ > P )
- YÜKSEK ZEKÂ ile/ve/değil/<> YARATICILIK
- YÜKSEK ile SAĞLAM
- YÜKSEKLİK KORKUSU ile/değil/yerine "ALÇAKLIK" KORKUSU
- YÜKSEK/LİK ile/ve/değil/yerine AŞKIN/LIK, MÜTEAL, YÜCE/LİK
( ... ile/ve/değil/yerine PARA )
- YÜKSEKTEN KORKMAK ile/ve/değil DÜŞMEKTEN KORKMAK
- YÜKSELİM ile YÜKSELİŞ
( Bir yıldızın, gökküresindeki ekvator düzlemine göre açısal uzaklığı. İLE Yükselme eyleme ya da biçimi. )
- YÜKSELİP/İLERLEYİP BİRLEŞMEK ile/değil/yerine BİRLEŞİP YÜKSELMEK/İLERLEMEK
( 23 + 43 = 72 İLE/DEĞİL/YERİNE (2 + 4)3 = 216 )
(
)
- YÜKSELİŞ ile/ve/||/<>/> AŞMAK
- YÜKSELİŞ ile/ve KAYNAĞA DÖNÜŞ
- YÜKÜMLÜLÜK KİPİ ile ...
( DEONTIC MODALITY )
- YULAF ile BROM
( ... İLE Yabani yulaf. )
- YULAF ile ÇAYIRYULAFI
( ... İLE Buğdaygillerden, yulafa benzeyen bir kır bitkisi. )
( ... cum AVENASTRUM )
- YÜLÜME/YÜLMEK/TRAŞ/TIRAŞ[Fars. < TERAŞ] ile/ve/||/<>/> PERDAH[Fars.]
( Saç ya da sakalı kesme işi. | Erkek saçını belirli bir biçim vererek kesme. | Kesilme ve kazınma zamanı gelmiş saç ve sakal. | Bir şeyin üzerindeki pürüzleri alma, belirli bir biçim vermek üzere yontma. | Yalan, asılsız, bıktırıcı, gereksiz söz. İLE/VE/||/<>/> Parlatma, parlaklık verme. | Tıraştan sonra tersine yapılan ikinci tıraş. )
- YUMAK ile YUMAK
( Yıkamak. İLE Yuvarlak biçimde sarılmış iplik vb. şey. | Yuvarlak biçimde sarılmış olan. )
- YUMULMAK ile GÖMÜLMEK
- YUMULMAK ile/ve/<>/> "YAMUL(T)MAK"
- YUMURTA ile/ve/<> VİTELLÜS[Lat.]
( ... İLE/VE/<> Yumurtada, kabuk ve çekirdek dışında kalan maddelerin tümü. )
- YUMURTANIN KABUĞUNUN KIRILMASI:
DIŞARIDAN ile/değil/yerine/>< İÇERIDEN
( Ölüm. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yaşam. )
- YUMUŞAK DAMAK ile/ve SERT DAMAK
( Arkada/ki. İLE/VE Önde/ki. )
( SOFT PALATE vs./and HARD PALATE )
( PALATUM DURUM-PALATUM MOLLE )
- YUMUŞAK KABUKLU KAPLUMBAĞA ile YANGTZE DEV YUMUŞAK KABUKLU KAPLUMBAĞASI
( TRIONYCHIDAE: Yumuşak kabuklu kaplumbağalar sınıfı. )
(
İLE
)
( Sidik boşaltımını ağzından yapar. [Daha sonra ağzını tuzlu suyla yıkar.] İLE Ne yazık ki, Nisan 2019 itibariyle yaşayan son Yangtze kaplumbağasının soyu tüketilmiştir. :( )
( TRIONYCHIDAE: PELODISCUS SINENSIS cum RAFETUS SWINHOEI )
( SOFTSHELL TURTLE vs. YANGTZE GIANT SOFTSHELL TURTLE )
- YUMUŞAK/NERM[Fars.] ile İNCE
- YUMUŞAK OLMA(!) ile/ve/<>/>< SERT OLMA(!)
( Ezilirsin. İLE/VE/<>/>< Kırılırsın. )
- YUMUŞAK/SULU ile VICIK
( ... İLE Sulanarak, kıvamı gevşemiş. )
- YUMUŞAK ile/ve/||/<> AFFETTUOSO[İt.]
( Biraz yumuşak ve duygulu bir biçimde çalınarak. )
- YUMUŞAK ile/ve/değil PÜRÜZSÜZ
- YUMUŞAKBAŞLI ile YUFKAYÜREKLİ
- YUMUŞAKÇA ile BALIK
( MOLLUSC vs. FISH )
- YUMUŞAKÇA ile ERATO
- YUMUŞAKÇA ile EŞİTÇENETLİ
( ... İLE İki çeneti birbirine eşit olan yumuşakçalar. )
- YUMUŞAMA ile/ve/değil/yerine/||/<> GERİ ADIM
- YUMUŞAMA ile YAVŞAMA
- YUMUŞATMA ile/ve/<> DENGELEME
- YUNAN HARFLERİ ile ...
- YUNAN MİTOLOJİSİ ile/ve/değil MISIR MİTOLOJİSİ ile/ve/değil MEZOPOTAMYA MİTOLOJİSİ
- TİYATRO:
YUNAN ile ROMA TİYATROSU
( Caveası sırtını bir dağ yamacına yaslar. İLE Tonoz ve kemer düzeni üzerinde yapılandırılır. )
( Orkestra, yarım daire düzenini aşar. İLE Yarım daire düzenine sahiptir. )
( Öğreticidir, bilim ve güncel olaylar vurgulanırdı. Oyunlarda, genel olarak Dionysos törenleri yapılır ve koro halinde şarkılar söylenirdi. Tragedya daha güçlüydü. İLE Dini özellikler taşımadığından, orkestrada varsıl kişilerin sürekli ayrılmış yeri bulunurdu. Oyunlarda ise eğlendirici konulara yer verilirdi. )
( Oyunların arka tarafı genelde doğal bir manzaraya bakardı. İLE Sahnenin herhangi bir yere bakması gerekmiyordu çünkü arkaya gösterişli bir Scene binası yapılırdı.
[İki mimaride de scene bulunur. Ancak Yunan Mimarisi'nde scene, cavea'dan bağımsız inşâ ediliyordu. İLE Tersine scene ile cavea sıkışık bir biçime sahiptir.] )
(
)
( Maske kullanılırdı. İLE Genellikle maske yoktu.[özellikle mimus oyunlarında] )
- YUNAN ile GOTİK
( Daha çok ışık işlenir ve ışık biçimlendirilir. İLE Daha çok gölge işlenir ve gölgeyi biçimlendirir. )
- YUNAN ile/ve/<> KENAN
( Dışrak/egzotorik. İLE/VE/<> İçrek/ezotorik. )
- YUNAN ile ROMA
( Kavramlar. İLE Kurumlar. )
- YUNAN ile/ve/değil RUM
- YUNANCA ile/ve LATİNCE
(
ile/ve ... )
- YÜNLÜGELİN ile/değil DENİZLİ YÜNLÜGELİNİ
( Denizli'nin, Çameli ilçesi sınırlarında bulunmuştur. )
( RINDERA )
- YUNUS EMRE RİVÂYETLERİNDE:
KÂDI ile/ve/<> ÇİFTÇİ
- YUNUS EMRE ile/ve İSMAİL EMRE
- YUNUS ile BAIJI BEYAZ YUNUS
( ... İLE Ne yazık ki, soyu tükenmiştir. :( )
- YUNUS ile BALİNA
( Yunuslar ve balinalar 38 cins ile 90 türden oluşur. )
( Yunuslar, balina ailesinden gelir. )
( Yunuslar, beyinlerinin bir yarısını ve aynı anda zıt yöndeki gözlerini kapatarak uyur. Beynin geri kalanı uyanık kalırken öteki göz, yırtıcı hayvanları ve engelleri izler ve su yüzüne çıkıp soluk almayı anımsar. İLE ... )
( 260'a kadar dişleri olabilir. [Dişleri sadece avı kavramaya yarar.][Avlarını bütün olarak yutar.] İLE ... )
( Yunusların derisi su akışını en üst sınıra çıkaracak biçimde iki saatte bir dökülür ve yenilenir. İLE ... )
( Yunusların ses telleri yoktur. [Çıkardıkları dil şaklatması, ıslık, inilti, ciyaklama ve havlamaya benzer seslerin tümü burun kanallarının altıdanki keselerden gelir ve saniyede 1200'ü bulduğu olur.] İLE ... )
( ... İLE Balinaların kemikleri süngerimsidir ve içi yağla doludur. [Bu sayede su üstünde durabilirler.] )
( Yağlı ve saydam bir salgı, gözleri denizin olumsuz etkisinden korur. )
( Gebelik süreleri 330-360 gündür. İLE Gebelik süreleri 330-365 gündür. )
( Doğum anında dişi yunusların yanında başka iki dişi yunus daha bulunur. Bu hayvanlar anne yunusun iki yanında yüzerler. Görevleri doğum anında savunmasız kalan anne yunusu ve yavruyu korumaktır. Doğum sırasında akan kanın kokusuna gelebilecek köpek balıklarına karşı anneyi ve yavruyu bu yardımcı yunuslar korur. )
( MECÂRÎ-İ HEVÂİYE: Balina, yunus, gergedan gibi bazı hayvanların başlarının üst tarafında bulunan bir ya da iki delik. )
(
ile
)
( Gözleri açık uyurlar. İLE ... )
(
)
(
)
( DOLPHIN vs. WHALE )
( DELPHINUS cum BALAENA MISTYCETUS )
( ... con LA BALLENA )
- YUNUS ile ÇİN IRMAK YUNUSU
( ... İLE Yangçe Nehri'nde yaşarlar. )
- YUNUS ile ÇİZGİLİ YUNUS
( ... cum STENELLA COERULEOALBA )
- YUNUS ile DOMUZBALIĞI
( ... İLE Yunusbalığıgillerden, bir memeli türü. )
( ... cum PHOCAENA COMMUNIS )
- YUNUS ile DÖNÜCÜ YUNUS
( ... İLE Her sıçrayış ve dönüşlerinin, farklı anlamları ve iletileri olduğu düşünülmektedir. )
- YUNUS ile FALYANOS
( ... İLE Yunus balığının irisi. )
- YUNUS ile/ve GANJ IRMAĞI YUNUSU
( ... ile Hindistan'da, Ganj Nehri'nde yaşarlar. )
( ... ile
)
- YUNUS ile/ve MEVLÂNÂ
( Bizim Yunus. İLE/VE Hz./Pîr Mevlânâ. )
- YUNUS ile TATLI SU YUNUSU
( ... İLE Bolivya'da, Amazon Nehri'nde ve Çin'de, Yangtze Irmağı'nda yaşarlar.[Baiji Yunusu] )
- YUNUS/BALİNA ile PASİFİK DOMUZ BALİNASI (MUTUR/YUNUS/AZAK YUNUSU)
( ... cum PHOCOENA PHOCOENA )
- YÜREKTEN ile/ve/||/<> YALIN
- YURT ile/ve YUVA
- YURTLUK ile YURTLUK
( Büyük ve zengin köşk, mâlikâne. İLE Bir yerin gelirinin, bir kişiye, sadece ölünceye kadar kullanılması koşuluyla ayrılması yöntemi. )
- YURTSEVERLİK SÖYLEMİ ile/değil/yerine YURTTAŞLIK
- YURTTAŞ ile/ve/||/<> BİREY
- YURTTAŞLIK ile/ve/||/<>/>/< ÖZYÖNETİM
- YURTTAŞLIKTA:
EŞİTLİK ile/ve/||/<> ETKİNLİK
- YÜRÜK ile/ve SENGİN
- YÜRÜMEK:
HIZLI OLSUN İSTERSEK ile/ve/değil/||/<> UZAĞA GİTMEK İSTERSEK
( Yalnız. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Birlikte. )
- YÜRÜMEK:
TOPUĞA BASARAK ile/değil/yerine TABANI BASARAK
- YÜRÜMEK ile/ve BAHTERE[Ar.]/HİRÂM[Fars.]
( ... İLE/VE Salına salına, hoş yürüyüş. )
- YÜRÜMEK ile/ve VOLTA[İt.] (ATMAK)
( ... İLE/VE Bir halatı, bir yere, bir kez dolaştırma ya da babalara, yöntemince sarma. | Zincirin, demire ya da iki zincirin birbirine dolaşması. | Geminin yele karşı gidebilmek için sağa sola zikzak yapması. | [argo] Aşağı-yukarı gidip gelme. )
- YÜRÜTME ile/ve/||/<>/> SÜRDÜRME
- YÜRÜTME ile TUTTURMA
( EXECUTION vs. TO FASTEN )
- YÜRÜTME ile/ne yazık ki "YÜRÜTME"
( Sürdürme. İLE/NE YAZIK Kİ Çalma. )
- YÜRÜTMEK ile/ve/||/<> TAKİP ETMEK
- YÜRÜTMEK ile/değil/yerine/>< YÜRÜMEK
( Bir şeyleri, parçaları. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yaşamı, yolu ve bütünü. )
- YÜRÜYÜŞ ile HERVELE YÜRÜYÜŞÜ
- YÜRÜYÜŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İŞLEYİŞ
- YUSUFÇUK/KIZBÖCEĞİ ile YUSUFÇUK
( Böcek. İLE Kuş. )
( Yusufçuk böceği, yalnızca 24 saat yaşar. )
( Parlak renkli, iri kanatlı ve büyük bir böcek. İLE Dağlık ve ormanlık bölgelerde yaşayan, güvercine benzeyen, ondan daha küçük bir kuş. )
( LIBELLUIA VARIEGATA cum TURTUR AURITUS )
- YUSUFPAŞA ile/ve AKSARAY
- YUTMAK ile ŞOROLOP
( Birdenbire ve hırsla (yutmak). | Yalan. )
- YUTMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> YEMEK
( Hayvanlarda. İLE/VE/YERİNE/||/<>/> İnsanda. )
- YUTTURMA ile/değil/yerine/>< TUTTURMA
- YUTUVERMEK/İÇİVERMEK ile/değil/yerine YUTMAK/İÇMEK
( Yeterince çiğnemeden/ağızda tutmadan. İLE/DEĞİL/YERİNE Yeterince[uzunca] çiğnedikten/ağızda tuttuktan sonra. )
( ŞÜRB[Ar.]: İçme, içilme. )
- YUTUVERMEK/İÇİVERMEK(/"MİDEYE İNDİRMEK/BIRAKMAK/ATMAK") ile/değil/yerine ÇİĞNEMEK
- YUVA ile KÖRE[Fars < KÛRE]
( ... İLE Karınca yuvası. | Demirci körüğünün, kömürlerin yandığı bölüme açılan deliği. )
- YUVALANMA ile/ve/||/<> YAPILANMA
- YUVARLAK YÖNDEÇ(PUSULA) ile "SİLVA" TİPİ YÖNDEÇ(PUSULA)
( Küçük ve yuvarlak. İLE Harita ile birlikte kullanılır. )
- YUVARLAK ile/ve ALTIGEN
( En uygun/ideal biçim. İLE/VE Küreye en yakın biçim. | Belirli/sınırlı bir alanı en iyi ve en az boşluk kalacak biçimde değerlendirmeyi sağlayan biçim. | Arı peteğinin her bir kovuğu. )
- YUVARLAK ile MÜHRE[Fars.]
( ... İLE Her tür yuvarlak şey, küçük top. | Cam boncuk. | Kâğıda yumuşaklık, parlaklık ve düzlük vermek için kullanılan camdan araç. | Bir yıl saklama. | Deniz böceği kabuğu. | Demirci çekici. | Yılanın başında bulunan, taca benzer çıkıntı. )
- YUVARLAK ile YUMRU
( ... İLE Yuvarlak, şişkin şey, kabartı. | Şişkin, kabarık, yuvarlak biçimli. | Sap, kök ya da dallarda bulunan, yedek besin taşıyan şişkinlik. )
- YUVARLAMA ile/ve GÖRMEMEZLİKTEN GELMEK
- YUVARLAMA ile/ve/||/<> KESTİRME
- YUVARLAMAK ile BURMAK
- YUVARLAMAK/İNDİRMEK/GÖTÜRMEK ile/değil/yerine YEMEK
( Lokmalar olabildiği kadar ağızda kalmalı, iyi çiğnenmelidir! Acele etmemeli ve yutma arzusunu kontrol edebilmelidir! )
( Yediğinizi için, içtiğinizi yiyin! )
( İSÂGA-İ TAÂM[Ar.]: Yemeğin kolaylıkla yutulması. )
- YUVARLANMAK ile/ve/||/<> AĞNAMAK
( ... İLE/||/<> Hayvanın yere yatıp yuvarlanması. )
- YÜZ GİYDİRMEDE[Adli Tıp'ta]:
AMERİKAN MODELİ ile RUS MODELİ ile İNGİLİZ MODELİ ile İSTANBUL MODELİ
- YÜZ-GÖZ OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/></< SAMİMİ OLMAK
- YÜZ KIZARMASI ile YÜZ MORARMASI
( Utanma. İLE Bozulma. )
- YÜZ KIZARMASI ile YÜZ SARARMASI
( Utanma. İLE Korku. )
( Bağın olsun, üzüm olsun, yiyecek yüzün olsun. )
( ... ile RÛY-İ ZERD[: Sararmış, solgun yüz.] )
- YÜZ VERİLDİ DİYE ASTARINI İSTEMEK ile ENSEYE TOKAT, GÖTE PARMAK
- YÜZ VERMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> YOL VERMEK
- YÜZ ile/ve/||/<> ÇEHRE[Fars.]
( ... İLE/VE/||/<> Yüze bakıldığında göze çarpan tüm örgenler. )
- YÜZ ile/ve/<> GÖVDE(BEDEN)
( FACE vs./and/<> BODY )
- YÜZ ile/ve/||/<> GÖZ
( DÎDÂR ile/ve/||/<> DÎDE )
( FACE vs./and/||/<> EYE )
- YÜZ ile/ve/||/<>/> GÖZ ile/ve/||/<>/> DİL ile/ve/||/<>/> SÖZ
( İnsanın süsü. İLE/VE/||/<>/> Yüzün süsü. İLE/VE/||/<>/> Aklın süsü. İLE/VE/||/<>/> Dilin süsü. )
- YÜZ ile/ve/<> YÖN
- YÜZ ile/ve/||/<> YÜREK
( Yüzümüz kime ve kiminle gülüyorsa yüreğimiz de onunladır. )
- YÜZ ile YÜZ
( Doksandokuzdan sonra gelen sayını adı ve bu sayıyı gösteren im. 100 | Kez, kere sözcükleri ile birlikte kullanılarak, yapılan işin çokluğunu abartılı bir biçimde anlatı.[Yüz kere söyledi.] İLE Başta, alın, göz, burun, ağız, yanak ve çenenin bulunduğu ön bölümü. | Keskin kenar. | Bir şeyin ön tarafta bulunan bölümü, alnaç, cephe. | Bir kumaşın dikiş sırasında dışa getirilen gösterişli bölümü. | Yastığa geçirilen kılıf. | Bir şeyin, görünün bölümünde kullanılan kumaş. | Utanma. | Birinin, görülegelen ya da umulan hoşgörürlüğüne güvenilerek gösterilen cüret. | Nedeniyle. | Yan, taraf. | Bir yapının dışa bakan düşey yüzeylerinin tümü. )
( FACE/SURFACE vs. FACE/SURFACE )
- YÜZBAŞI/BİNBAŞI ile KOLAĞASI
( ... İLE Osmanlı ordusunda yüzbaşı ile binbaşı arasında yer alan rütbe: )
- YÜZÇEÇ ile GÖĞÜS YÜZGECİ ile SIRT YÜZGECİ ile KARIN YÜZGECİ ile KUYRUK YÜZGECİ ile ANAL YÜZGEÇ
( FIN vs. PECTORAL FIN vs. DORSAL FIN vs. PELVIC FIN vs. CAUDAL/TAIL FIN vs. ANAL FIN vs. )
- YÜZERGEZER/SUCULKARACIL/AMFİBİ[Fr. < AMPHIBIE] ile/ve/||/<> AMFİBYUMLAR
( İki yaşamlılar. | Yüzergezer. İLE/VE/|/<> Kurbağa ve semenderleri içine alan iki yaşamlı omurgalılar sınıfı. )
- YÜZEY GERİLİMİ İLE ARA YÜZEY İLE TEMAS AÇISI ile/||/<> YÜZEY ÖZELLİKLERİ
( Faz sınırlarındaki özellikler. )
( Formül: γ_SV = γ_SL + γ_LV cosθ )
- YÜZEY KİMYASI ile/||/<> ARA YÜZEY KİMYASI
( Yüzeylerdeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Ara yüzeylerdeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )
- YÜZEY KİMYASI ile/||/<> OYLUM/HACİM KİMYASI
( Yüzeylerdeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Oylum içindeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )
- YÜZEY ile/ve DÜZLEM
( Derinlik varsa. İLE En ve boydan oluşuyorsa. )
( Şeklin parçası olarak yorumlanması ile. İLE/VE Sonsuz. )
( SURFACE vs./and PLANE )
- YÜZEY ile/ve DÜZLEM
( Derinlik varsa. İLE En ve boydan oluşuyorsa. )
( Şeklin parçası olarak yorumlanması ile. İLE/VE Sonsuz. )
( SURFACE vs./and PLANE )
- YÜZEYSEL (ETKİ) ile DERİN (ETKİ)
( Yüzeysel olduklarını bilmek, deneyimlerinize değer kazandırmış olmaz. )
( Su, derinlerden durmaksızın fışkırarak yinelenen derini simgeler. )
( Yetersiz derinlik yani yüzeysel anlayış ya da plânlama, dikkatsizlik, aşırılık ve ihmal konularında tedbirli olun. )
( SUPERFICIAL (EFFECT) vs. DEEP (EFFECT)
Knowing them to be superficial, give no value to your experiences. )
- YÜZEYSEL ile/değil/yerine/>< ANSİKLOPEDİK
itibarı ile 46.048 başlık/FaRk ile birlikte,
46.048 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(182/186)
(1996'dan beri)