F ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 21.828 başlık/FaRk ile birlikte,
21.828 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(38/89)
- İBÂRET ile/ve/<> İBRET
- İBDÂ[Ar.] ile İCÂD/İCÂT[Ar.]
( Yoktan, ortaya koyma. İLE Var etme. | Yeniden bir şey çıkarma. | Yeni bir düşünceyi, yeni bir konuyu, zihinde bulma. )
- İBKA'["ka" uzun okunur] ile İBKÂ[Ar.]
( Sürekli kılma, devamlı, daim, bâki. | Yerinde, önceki durumunda bırakma. | Sınıf geçememe. İLE Ağlatma. )
- İBN ARABÎ ile HEGEL
( Teşbihte tenzih. İLE Tenzihte teşbih. )
- İBN HALDUN ile/ve AUGUST COMTE
- İBN NEDİM[v. 385/995] ve/<> HAYYAM et-TEVHÎDÎ[v. 400/1009] ve/<> YÂKÛT-ÛL HAMEVÎ[v. 629/1229]
( İlk varrak. | İlk kez ücretle kitap istinsah eden.[Kitab-ül Fihrist'in müstensihi/yazarı.] VE/<> ... VE/<> ... )
- İBN YUNUS ile KEMALEDDIN İBN YUNUS
( Mısır'da, Fatimî döneminde yaşayan, büyük astronom ve matematikçi. Halife için hazırladığı Zicü'l-Hakimî astronomi tarihindeki önemli ziclerden kabul edilir. Bu zicte, ayrıca, trigonometrik işlevlerin algoritmasında, ilerlemeler görülür. )
- İBN-İ HEYSEM ile/ve/||/<>/>< GALILEO
(
)
- İBN-İ HEYSEM ile İBN-İ HEYSEM
( Filozof. İLE Matematikçi. )
( )
( "İbn-i Heysem: İlk Modern Bilim İnsanı" yazısını okumak için burayı tıklayınız... )
- İBRET (ALMAK) ile/ve/||/<> DERS (ALMAK)
( Kötü sonuç veren bir olgudan alınan ders. İLE/VE/||/<> İzlenmesi gereken bir durum. )
( İBRET/TÂBİR < UBÛR[: Dar geçit.] İLE/VE/||/<> ... )
( Görülenden, yaşanandan aktarma. İLE/VE/||/<> Duyulandan, düşünülenden aktarma. )
- İBRET[Ar.] değil/yerine/= ÖĞÜTÖRNEK
- İBRETLE BAKMAK ile/ve/||/<>/> HİKMETİ ARAMAK
- İBTİDA ile/ve İNTİHA
( Başlangıç. İLE/VE Son. )
( Bilinemeyen ve bölünemeyenlerdir. )
- İÇ AÇI ile/||/<> DIŞ AÇI
( İç açı içerde İLE dış açı dışardadır )
( Formül: Çokgen içi İLE dışı )
- İÇ VE DIŞ (BİLİNCİ):
HAYVANDA ile İNSAN'DA
( Yoktur. [Birdir!] İLE Vardır. )
- İÇ DEVİMSEL/HAREKİ[Ar.]/DİNAMİK ile/ve DIŞ DEVİMSEL/HAREKİ/DİNAMİK
( Onun bütününü dikkate alın, yalnızca dış belirtilerini değil. )
( INTERIOR DYNAMIC vs./and EXTERNAL DYNAMIC )
- DİRSEK KEMİĞİ:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ
( [Ar.] ZEND[içteki]/KÛ'BERE[dıştaki] )
( CUBITUS )
( CUBITUS )
- İÇ > DIŞ ile/ve/||/<> DIŞ > İÇ
( Dışlaş(tır)ma, zuhurat. İLE/VE/||/<> İçselleştirme, hayalat. )
- EGEMENLİK:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ ile/ve/||/<> EVRENSEL
- İÇ ENERJİ ile/||/<> ISI (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( İç enerji sistemin toplam enerjisi, ısı enerji transferidir )
( Formül: U İLE Q )
- İÇ ENERJİ ile/||/<> KİNETİK ENERJİ
( İç enerji moleküllerin toplam enerjisi İLE kinetik enerji hareket enerjisidir. )
( Formül: U = nCᵥT İLE KE = ½mv² )
- İÇ GEÇİŞ METALLERİNDE:
LANTANİTLER ile/ve/||/<> AKTİNİTLER
- İÇ GÖZLEM ile/ve/||/<> İÇE DİKKAT ile/ve/||/<> ÖZ DÜŞÜNÜM
( INTROSPECTION vs./and/||/<> SELF-ATTENDING vs./and/||/<> SELF-REFLECTION )
- İÇ İÇE GEÇMİŞ/LİK ile/ve/||/<> KATMANLI/LIK
- İÇ ORBİTAL ile/||/<> DIŞ ORBİTAL
( İç orbital (n-1)d kullanır İLE dış orbital nd kullanır. )
( Formül: d²sp³ İLE sp³d² )
- İÇ SEVİNÇ ve/<> GÜLÜMSEME :)
( Aydınlanmış kişideki durum/lar. )
- İÇ STANDART İLE DIŞ STANDART İLE STANDART EKLEME ile/||/<> KALİBRASYON YÖNTEMLERİ
( Kantitatif analizde kullanılan kalibrasyon stratejileri. )
( Formül: C = (A-b)/m )
- İÇ TUTARLILIK ile/ve/<> İÇ BÜTÜNLÜK
( Mantık. İLE/VE/<> Şiir. )
- KOŞULLAR:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ ile/ve/||/<> GENEL ile/ve/||/<> ÖZEL ile/ve/||/<> KİŞİSEL ile/ve/||/<> FİZİKSEL ile/ve/||/<> ZİHİNSEL ile/ve/||/<> ZORUNLU ile/ve/||/<> İTİBARİ ile/ve/||/<> YAKIN ile/ve/||/<> UZAK
- İÇ ile/değil HİÇ
- İÇ ve/=/<> ZİHİN/DÜŞÜNCE
- ÎCÂB[< VÜCÛB][çoğ. ÎCÂBÂT] -ile
( GEREK, LÂZIM GELME | BİR SÖZLEŞME İÇİN İLK SÖYLENEN SÖZ | OLUMLAMA/AFFIRMATION[İng.] )
- SUSABİLMEK/SUSABİLEN:
İCÂBEN ile/ve/değil/||/<>/< EDEBEN
- İCÂBEN ile ALÇAKGÖNÜLLÜLÜKLE
- İCÂB-I HÂL[Ar.] değil/yerine/= DURUM GEREĞİ/İSTERİ
- İCÂT HALK
( Yoktan. İLE Vardan. )
- İCAZ ile/ve/||/<> İCÂZET
( Az sözle çok şey anlatma. İLE/VE/||/<> İzin, onay, onaylama. )
- İCÂZET ile HİLÂFET
- İCÂZET ile/değil İZAHAT
( Olurlama, yetki. İLE/DEĞİL Açıklama. )
- İCÂZET[Ar.]/DİPLOMA[Fr./İng.] değil/yerine/= İZİN | ESKİ BİR YAZI TÜRÜ
- İCBÂR ile/değil/yerine İTİBÂR
- İÇBÜKEY/OBRUK/MUKAAR[Ar.]/KONKAV[Fr. < CONCAVE] ile DIŞBÜKEY/MUHADDEB[Ar.]/KONVEKS[Fr. < CONVEXE]
( MUHÂSIR[< HASR], MUKAAR ile SATH-I MUHADDEB )
( CONCAVE vs. CONVEX )
- İÇCİNSEL ile/||/<> ARASI CİNSEL
( İçcinsel aynı cins rekabet İLE arası cinsel karşı cins seçim. )
( Formül: Competition İLE choice )
- İÇE ATMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> HİÇE ATMAK/ALMAK
- İÇE ÇARPIK/LIK ile/||/<> DIŞA ÇARPIK/LIK
( VALGUS vs./||/>< VARUS )
- ICECUBE İLE XENON İLE DUNE İLE CTA ile/||/<> YENİ NESİL DEDEKTÖRLER
( Gelecek parçacık/astrofizik deneyleri. )
( Formül: km³ ölçeğinde dedektör )
- İÇEGÜ ile ÖRGEN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Kaburga kemikleri tarafından çevrilen örgenlerin tümüne verilen ad. İLE ... )
- İÇERİĞİN:
BELİRSİZLİĞİ ile/ve/||/<> MUTLAKLIĞI
- İÇERİK DEĞER ile/ve/<> KÜLTÜREL DEĞER
( İç değerimizi bilmeliyiz, ona güvenmeliyiz ve günlük yaşantımızda istek ve korkularımızı fedâ ederek bunu belirgin kılmalıyız. )
( We must know our inner worth and trust it and express it in the daily sacrifice of desire and fear. )
( CONTENT VALUE vs./and/<> CULTURAL VALUE )
- İÇERİK ÖNEMLİ DEĞİL değil İÇERİĞİ, (BURADA/BUGÜN[ÇAĞIMIZDA]) ÖNEMLİ DEĞİL
- İÇERİK ile/ve/||/<> DEĞER
- İÇERİK ile/ve/||/<> İŞLEYİŞ
- İÇERME ile/ve/<> KAPSAMA
( Ayrıştırıcı/ayrıştırılmış. İLE/VE/<> Birleştirici/birleşik. )
( İçine almak, içinde bulundurmak. | Bir şeyin, başka bir şeyin varoluşunu gerektirmesi, birinin ötekini ister istemez düşündürmesi. İLE/VE/<> Sınırları içine başka konuları ya da anlamları alma durumu. )
( Bir kümenin/öbeğin/başlığın altında, belirli olan bir parçayı/üyeyi işaret etmek. İLE/VE/<> Bir kümenin/öbeğin/başlığın altında, olası dışarıda kalmış/kalabilecek parçalarına/üyelerine işaret etmek. )
( İçtekileri işaret eder. İLE/VE/<> Dıştaki çerçeveleyenin sınırlarını işaret eder. )
( TO CONTENT vs./and/<> TO CONTAIN )
( İHTİVÂ ile/ve/<> ŞÜMÛL )
- İÇGÖRÜ KAZANDIRMA ile/ve/||/<> FARKINDALIK
- İÇGÜDÜ" ile/ve "ALLAH BİLİR"
( Bilimin, çıkmaz(lar/in)da kulandığı. İLE/VE Dinin, çıkmaz(lar/in)da kulandığı. )
- İÇGÜDÜ ile/ve/değil NİYET
( [not] INSTINCT vs./and/but INTENTION )
- İÇİ YAKAN ATEŞ ile DIŞI YAKAN ATEŞ
( ŞÛLE: Mum ateşinin her bir kezlik kıpırtısı. )
( "WHICH THE FIRE BURNS INSIDE" vs. "WHICH THE FIRE BURNS OUTSIDE" )
- İÇİÇE/LİK ile/ve/> GÖRELİ/LİK
( NESTED/NESS vs./and/> RELATIVITY )
- İÇİÇELİK ile/ve/değil/yerine İLİŞKİLİLİK
- İÇİN İÇİN (AĞLAMAK/GÜLMEK/ÜZÜLMEK/DÜŞÜNMEK)
- ... İÇİN değil ... İÇİN GEÇERLİDİR
- OL!:
İÇİNDE ve/||/<> KIÇINDA ve/||/<> BAŞINDA ve/||/<> YANINDA
( Tarlan varsa. VE/||/<> Teknen varsa. VE/||/<> İşin varsa. VE/||/<> Eşin varsa. )
- İÇİNDE OLMAK ile/ve PARÇASI OLMAK
( TO BE IN IT vs./and TO BE PART OF )
- İÇİNDE ile/ve/değil/||/<>/>/< İÇİNDEKİ İÇİNDE(FİH-İ MA FİH)
- İÇİNDEN SÖYLENİLMESİ GEREKEN ile AĞIZDAN DIŞARIYA ÇIKMASI/ÇIKMAMASI GEREKEN
- İÇİNE GİRİLEMEZLİK / NÜFÛZ EDİLEMEZLİK[İng. IMPENETRABILITY]:
ÂN'A ve/||/<> NESNEYE
( TEMPORAL and/||/<> SPATIAL )
- İÇİNİ DOLDURMAK ve/||/<>/> ARDINI GETİRMEK
- DOĞA:
İÇKİN ile/ve/||/<> AŞKIN
- SİMGE:
İÇKİN ile/ve/||/<> AŞKIN
- İÇKİN/IMMANENT ile/ve TİNSEL/AŞKIN/TRANSANDANS
( İçrek/Ezoterik bilgi. İLE/VE Evrenselin bilgisi. )
( AŞKINSAL/TRANSANDANTAL: Ampirik deneyimi ya da matematiği vb. olanaklı kılanlar.
* Uzay - Zaman
* İmgelemin/Muhayyilenin Şemaları
* Kategoriler(Şemaların birliği)
* Saf akıl kavramları/muhakemeyi olanaklı kılanlar]
(Bunların hepsi saf ya da apriori olarak [ampirik olmayan olarak] var olanlar.)
(Kendinde şey[Ding an sich] ya da Tanrı, Ruh gibi numen değillerdir.)
(Ampirik olanı belirleyen olarak var olabilenler.)
(Ampirik deneyimin teşrihi[Alm. Zergliederung] üzerinden, anlamlı bir biçimde konuşulabilenler.)
Zergilederung (İng. Dissection): Ampirik deneyimin şerh edilmesi üzerinden söz konusu deneyimi olanaklı kılan unsurların açığa çıkarılması. )
- İÇKİN ile/ve İÇSEL
( IMMANENT vs./and INTERNAL )
- İÇKİYLE SARHOŞ/LUK ile/değil/yerine AŞK İLE SARHOŞ/LUK
( Biri, iki gösterir. İLE/DEĞİL/YERİNE İkiyi [çeşitliliği/herşeyi], bir gösterir. )
- İCMÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İTTİFAK[Ar.]
- İCMÂ ile/ve/II TEVÂTÜR
( Fıkıh'ta. İLE/VE/II Hadis'te. )
- ICP-MS İLE ICP-OES İLE XRF İLE NAA ile/||/<> ELEMENT ANALİZİ
( Element tayini spektroskopi yöntemleri. )
( Formül: m/z izotop oranı )
- ICP-MS ile/||/<> AAS
( ICP-MS çoklu element ppb İLE AAS tek element ppm. )
( Formül: Plazma İLE alev )
- İCRÂ ve/> İHYÂ
- İCRAAT[Ar.] değil/yerine/= İŞ YAPMA; UYGULAMALAR
- İÇREK = BÂTINÎ = ESOTERIC[İng.] = ÉSOTÉRIQUE[Fr.] = ESOTERISCH[Alm.] = ESO[Yun.]
- İÇSEL" ve/||/<> DÜŞÜNSEL
- İÇSELLEŞTİRME ile/||/<> BENİMSEME
- İÇSELLEŞTİRME ve/||/<> COŞKU
- İÇSELLEŞTİRME ve/+/||/<>/> İŞSELLEŞTİRME
- İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<> "İYİ-KÖTÜ" BİRLEŞTİRMESİ
- İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> KAVRAMA/KAVRAMSALLAŞTIRMA
- İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/>/< KAYNAĞINA YÖNELME/KAYNAĞINDAN YARARLANMA
- İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> NORMALLEŞTİRME
- İÇSELLEŞTİRME ile/ve/<> ÖZDEŞLEŞTİRME
- İÇSELLEŞTİRME ile ÖZÜMSEME
- İÇSELLEŞTİRME ile/> SÜREKLİLİK/SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
- İÇSELLEŞTİRME ile/ve YAŞAMA YANSITMA
( INTERNALIZATION vs./and PROJECTION TO THE LIFE )
- İÇSELLEŞTİRMEK ile/değil (İYİ) ANLAMAK
- İÇSELLEŞTİRMEK ile/>< KURTULMAK
- İCTİBÂ ile/ve/||/<>/> İSTİFÂ ile/ve/||/<>/> İHTAR ile/ve/||/<>/> İSTİNÂD
( Seçme. | Toplama. İLE/VE/||/<>/> Affını isteme. | Bir işten kendi isteğiyle çekilme. İLE/VE/||/<>/> Anımsatma. | Dikkatini çekme, tenbih. İLE/VE/||/<>/> Dayanma. | Güvenme. | Senet, delil, hüccet sayma. )
- İÇTİHAT, İÇTİHÂD["İŞTİYAT" değil!] değil/yerine/= GÖRÜŞ; ANLAYIŞ/KAVRAYIŞ
( Görüş, özel görüş, anlayış, kavrayış. | Yasada ya da örf ve âdet tüzesinde uygulanacak kuralın açıkça ve ikirciksiz olarak bulunmadığı konularda, yargıcın ya da tüzecinin düşüncelerinden doğan sonuç. )
- İCTİMÂ-İ ŞERÂİT ve/||/<> İMTİNÂ-İ MEVÂNİ
( Koşulların, biraraya gelmesi. VE/||/<> Engellerin, ortadan kalkması. )
- İCTİMÂÎ/YYE[Ar.] değil/yerine/= TOPLUMSAL
- İCTİNÂB/İHTİYAT[Ar.] değil/yerine/= SAKINMA, ÇEKİNME, UZAKLAŞMA
- ÎD[çoğ. A'YÂD] değil/yerine/= BAYRAM
- İDAM" ETMEK/ETTİRMEK ile/değil/yerine/>< İDAME ETMEK/ETTİRMEK
- İDAM değil/yerine ADÂLET
( [not] DEATH PENALTY but JUSTICE
JUSTICE instead of DEATH PENALTY )
- İDARE ETMEK ile/değil/yerine ÇÖZÜM BULMAK
- "İDARE ETMEK" ile YETİNMEK
- İDÂRE[Ar.] ETMEK değil/yerine/= YÖNETMEK/YÖNETİM
- İDÂRÎ ile İRÂDÎ
( Yönetimsel. İLE Yapma bilgisi/isteği. )
- İDDİA ETMEK/EDİLEN ile/değil/yerine İLERİ SÜRMEK/SÜRÜLEN
- [ne yazık ki]
"İDDİA (ETMEK)" ile/ve/değil/||/<>/>/< (")MASTÜRBASYON(")
- İDDİA ETMEK ile/ve/değil/yerine/fakat/<> SÖYLEMEK
( Edilemez. İLE/VE/FAKAT/<>/DEĞİL/YERİNE Söylenilebilir. )
- İDDİA ile/ve/değil/||/<>/< AVUNTU
- İDDİA ile/ve BENCİLLİK
( Bencillik, parçanın adına ve bütünün zararına, açgözlülük etmek, ele geçirmek, biriktirmek demektir. )
( Tüm çatışmaların kökeninde "ben" ve "benim" fikirleri yatar. )
( Sadece kendi ötenize, egonuzdan öteye uzanmalısınız, o zaman onu bulacaksınız. )
( Bencillik, ıstırabın nedenidir. )
( Kendinin, gövde ve zihin olmadığını bilen bir kişi, bencil olamaz, çünkü bencillik nedeni olabilecek bir şeye sahip değildir. )
( Tek kötülük, budalalık ve bencilliktir. )
( Bencillik merkezi yok olduğu zaman, tüm haz arzusu ve ıstırap korkusu biter. )
( ASSERTION vs./and EGO
To be selfish means to covet, acquire, accumulate on behalf of the part against the whole.
The ideas of 'me' and 'mine' are at the root of all conflict.
You have only to reach out beyond yourself, and you will find it.
Selfishness is the cause of suffering.
A man who knows that he is neither body nor mind cannot be selfish, for he has nothing to be selfish for.
Stupidity and selfishness are the only evil.
When the center of selfishness is no longer, all desires for pleasure and fear of pain cease. )
- İDDİA ile DAYANAK
( İddiaya itiraz edilmez! Ancak "delil"lerine edilebilir. )
( UMDE: Dayanılacak, güvenilecek şey/kişi/yer, destek. | İlke. | Herkesin güvendiği kişi. )
( CLAIM vs. BASE )
- İDDİA ile/değil/yerine DAYANAKÇA
- İDDİA ile/ve/||/<>/> GEREKÇE
( ASSERTION vs./and/||/<>/> JUSTIFICATION )
- İDDİA ile/değil/yerine HAKİKAT
- İDDİA ve/> İSPAT
( İddia ettin mi, ispat isterler. )
( HALLAC-I MANSUR )
- İDDİA ile KESİNLİK
- [ne yazık ki]
İDDİA ile/ve/||/<>/< ÖFKE
- İDDİA ile/değil/yerine/> ÖZGÜVEN
( Özgüven oluşunca/oluşursa, "iddia" sonlanır. )
- İDDİÂ değil/yerine/= SAV
- İDDİACI OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İDDİALI OLMAK
- [ne yazık ki]
"İDDİAYA GİRMEK" ile/ve/||/<> "İDDİA ETMEK"
- İDEAL ÇÖZELTİ ile/||/<> GERÇEK ÇÖZELTİ
( İdeal Raoult yasasına uyar, gerçek sapmalar gösterir )
( Formül: ΔHkarışma=0 İLE ΔH≠0 )
- İDEAL GAZ ile/||/<> GERÇEK GAZ
( İdeal gaz PV=nRT İLE gerçek gaz Van der Waals denklemi )
( Formül: PV = nRT (ideal) İLE (P + a/V²)(V - b) = nRT (Van der Waals) )
- İDEAL İLE ASAL İDEAL İLE MAKSİMAL İDEAL ile/||/<> HALKA İDEALLERİ
( Halkalardaki özel alt kümeler. )
( Formül: R/I cisim ⇔ I maksimal )
- İDEAL İLE GERÇEK İLE VAN DER WAALS ile/||/<> GAZ DAVRANIŞLARI
( Gazların farklı koşullardaki davranış modelleri. )
( Formül: (P + a/V²)(V - b) = RT )
( Johannes van der Waals tarafından 1873 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1837-1923) (Ülke: Hollanda) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Van der Waals kuvvetleri, gerçek gaz denklemi) (Nobel: 1910) )
- İDEAL İLE REEL İLE VAN DER WAALS ile/||/<> GAZ YASALARI
( Gaz davranışı modelleri. )
( Formül: (P + a/V²)(V - b) = RT )
( Johannes van der Waals tarafından 1873 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1837-1923) (Ülke: Hollanda) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Van der Waals kuvvetleri, gerçek gaz denklemi) (Nobel: 1910) )
- İDEAL OLAN ile/ve GERÇEK OLAN
- İDEAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEREKLİLİK
- İDEAL ile/ve MİSYON
( IDEAL vs./and MISSION )
- İDEALAR ile/||/<> GÖLGELER
( Platon un mağara alegorisi )
( Platon tarafından -380 yılında keşfedildi/formüle edildi. (-428--348) (Ülke: Antik Yunan) (Alan: Felsefe, Matematik) (Önemli katkıları: İdealar teorisi, Akademi kurucusu) )
- İDEA/LAR ile/ve/<> KATEGORİ/LER ile/ve/<> AYÂN-I SÂBİTE/LER
( Platon. İLE/VE/<> Aristoteles. İLE/VE/<> İbn Arabi. )
- İDEALİST" OLMAK değil/yerine İLKELİ OLMAK / HAYIR DİYEBİLME GÜCÜ
- İDEALİST" ile ÜTOPYACI
- İDEFİKS değil/yerine/= SAPLANTI
- İDEOLOG değil/yerine/= DÜŞÜNGÜMEN
- İDEOLOJİDE ile/ve/değil/yerine TİNDE
( Destek. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Zevk ediş. )
- İDEOLOJİK TAVIR ile SONUÇ ODAKLILIK
- İDİ ile İDİ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Efendi [seyyid, mevlâ]. İLE Geçmiş zaman eki. )
- İDOLA = SANEM[Ar.] = PUT[Fars.] = IDOL[İng.] = IDOLE[Fr.] = IDOL[Alm.] = EIDOLON[Yun.] = ÍDOLO[İsp.]
- İDRÂK[< DERK] ile ANLAYIŞ, AKIL ERDİRME | YETİŞME, ERİŞME | OLGUNLAŞMA | [fels. ALGI]
( ANLAYIŞ, AKIL ERDİRME | YETİŞME, ERİŞME | OLGUNLAŞMA | [fels. ALGI] )
- İDRAK:
DERK ile/ve/<> EDREKE
( Kovayı, suya atıp su almak. İLE/VE/<> Koşarak ulaşıp elde etmek. )
- İDRAK (ETMEK/EDEMEMEK) ile/ve/||/<>/> İZAH (ETMEK/EDEMEMEK)
- İDRAK[Ar.] değil/yerine/= ALIMLAMA
- İDRAK >< HAYRET
- İDRAK ve/||/<>/> İNŞÂ
- İDRAK ve/=/||/<>/>/< İTİBÂR
- İDRAK ile/ve/> NİYET
- IDUK/IDUQ ile IDUK TAG/IDUQ TAG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Kutsanmış herhangi bir şey. İLE Geçit vermeyen ve uzayıp giden dağ. )
- İFÂ[< VEFÂ] değil/yerine/= YERİNE GETİRME | BİR İŞİ YAPMA | İŞ GÖRME
- İFADE (EDİLEBİLEN) ile/ve/||/<>/>/< İŞARET (EDİLEBİLEN)
- İFADE ETMEK ile DİLE GETİRMEK
- İFADE değil/yerine/= DIŞAVURUM
- İFADE ile/ve/||/<>/> EDEBİ İFADE
- İFÂDE ile/ve/||/<>/> İSTİFÂDE
- İFFET = UT = CHASTITY[İng.] = CHASTETÉ[Fr.] = KEUSCHHEIT[Alm.] = CASTITAS[Lat.]
- İFHÂM[Ar. < FUHÛM] ile İFHÂM[Ar. < FEHM]
( Ağız açtırmama, susturma. İLE Anlatma/anlatılma, bildirme/bildirilme. )
- İFLÂS[Ar.] ile/değil/yerine/>< İFLÂH[Ar.]
( Borçlarını ödeyemediği mahkeme kararı ile tespit ve ilân olunan iş adamının durumu. | Yenilgiye uğrama, değerini yitirme. | İşlevini ya da görevini yapamama. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Kutlu, başarılı olma. | Kötü bir durumdan kurtulup iyi bir duruma girme, felâh bulma, selâmete çıkma. )
- İFLÂS[Ar.] ile/değil/yerine/>< İHLÂS[Ar.]
- İFNÂ / İCBÂR değil/yerine İKNÂ
- İFRÂD >< TEFRÎT değil/yerine İTİDAL
( Tek olarak söyleme, müfred. | Ayırma. | Tek başına hacca gitme. | Aşırı gitme, aşırılık. >< Tersine aşırılık, ortalamanın çok altında kalma.
DEĞİL/YERİNE
Denge, ölçülülük. | Aşırı olmama durumu, ılımlılık. | İnce oranlarda karışım. )
- İFRAT/TEFRİT ve/> TENKİT" değil/ne yazık ki/||/<>/< İFRAT ve/>< TEFRİT
- IFS İLE L-SYSTEMS İLE CELLULAR AUTOMATA ile/||/<> FRAKTAL ÜRETİM
( Fraktal oluşturma yöntemleri. )
( Formül: F → F+F--F+F )
- İFŞÂ ile DEŞİFRE[Fr. < DÉCHIFFRÉ]
( Gizli bir şeyi açığa çıkarma, yayma. İLE Çözülmüş, açıklanmış. )
- İFŞÂ ile İMÂ
( Gizli bir şeyi yayma, ortaya dökme, açığa vurma. İLE İşaret. | İşaretle/dolaylı anlatma. )
- İFŞÂ ile/ve/<> KEŞF
( Varoluş. İLE/VE/<> Şuur. )
( Yukarıdan aşağı.[İNZAL] İLE/VE/<> Aşağıdan yukarı.[URÛC] )
- İFTÂR[< FITR] ||/<>/> İSRAF |
ile/değil/yerine/><
ORUÇ
( "Kaptırıp koyvermek." İLE/DEĞİL/YERİNE Kendini tutmak. )
- İFTİHÂR (ETMEK)/MEMNUNİYET değil/yerine/= KIVANÇ (DUYMAK)/ÖVÜNÇ, ÖĞÜNMEK
- [ne yazık ki]
!İFTİRA ile !İFK
( Birine, aslı olmayan bir suç yükleme. İLE Bir suçu, birine yükleme. )
- İFTİRA ile/ve KARALAMA/KARAMA/KARA ÇALMAK/KARA SÜRMEK
( !TAKVÎL[çoğ. TAKVÎLÂT], İSNÂD[çoğ. İSNÂDÂT] ile/ve ... )
- İFTİRÂS[Ar.] ile İFTİRÂZ[Ar. < FARZ]
( Yırtıp paralama, zorla yere yıkma. İLE Gerekli sayma, farz kılma. )
- İG ile İRİG/İDRİG[Argu] ile İRİG ile İRİG ile İRİG ile İRİNG ile İRİNÇÜ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Sayrılık. İLE Katı olan herhangi bir şey. İLE Çürümüş herhangi bir nesne. İLE Sadık ve becerikli. İLE Uyuz olmuş birinin kafası.[yara kabukları nedeniyle] İLE iririg. İrin, cerahat. İLE Günah. )
- İĞFAL["İFAL" DEĞİL!] ile/değil/yerine/||/>< İFLÂH
- IGG ile/||/<> IGM
( IgG ikincil cevap uzun İLE IgM birincil cevap pentamer. )
( Formül: Secondary İLE primary )
- İĞNE ile/değil/< ÇUVALDIZ[< Fars. CÜVÂL-DÛZ, BENDERZ]
( Dikim sağlayan alet. İLE/DEĞİL Çuval gibi şeyleri dikmekte kullanılan büyük iğne. )
( İğneyi, başkasına; çuvaldızı, kendimize batırmalıyız! )
- İĞRETİ" ile/değil EĞRETİ/İĞRENÇ
- İĞTİLÂF[Ar.] ile İHTİLÂF[Ar. < HİLÂFET, çoğ. İHTİLÂFÂT] ile İTİLÂF[Ar. < ÜLFET, çoğ. İTİLÂFÂT]
( Kılıf içine girme. İLE Ayrılık, uymayış/uymama, anlaşmazlık, aykırılık. İLE Alışma, ülfet etme. | Uyuşma, uygunluk. )
- İHÂNET değil/yerine/>< SADÂKAT
( Sözler verilir, sözler unutulur; gün gelir, ihânet eden, sadâkat ister. )
- İHÂNET değil/yerine/>< SEVGİ
( İhânet, sevgiyi öldürür. )
( KÂBİL >< HÂBİL )
- İHÂTA değil/yerine/= KAVRAYIŞ/ANLAYIŞ
( Bir şeyin etrafını çevirme, sarma, kuşatma. | Tam kavrayış, anlayış, geniş bilgi. )
- İHKAK-I HAK[Ar.] ile/ve/||/<>/> YARGILAMA
( Bir hakkı, usûlü dairesinde yerine getirme, mürâfaa ve muhâkeme sonucunda, ispat ve izhâr etme. )
- [ne yazık ki]
İHLÂL ile/ve/||/<> JUS COGENS İHLÂLLERİ
- İHLÂS:
YANLIŞIN KARŞITI değil YALANIN KARŞITI
- İHLÂS ve/<> EYLEM
( İhlâs, bir eylemi, o eylemin özüne özgü kılmaktır. )
- İHLÂS ve/||/<>/> İSLÂM[< SLM] ve/||/<>/> İMÂN[< EMN] ve/||/<>/> İKÂN[< YAKÎN] ve/||/<>/> İHSÂN[< HÜSN]
( Elimizde ve dilimizde. VE/||/<>/> Zihnimizde.[İSLÂM: Bilinçli ihlâs.] VE/||/<>/> Kalbimizde. VE/||/<>/> Kalbimizde. VE/||/<>/> Kalbimizde. )
(
)
- İHLÂS ve/||/<> SEKÎNE
- İHMÂL ve/||/<>/> İHTİMÂL/OLASILIK (ARTIŞI)
- İHMAL ile TERK
( NEGLIGENCE vs. ABANDONMENT )
- İHMÂLÎ ile/ve/<> İCRÂÎ
- İHSAN FAZLIOĞLU BETİKLERİNDE:
KENDİLİK ile/ve/||/<> KİMLİK
- İHSAN ve/<> EDEB
- İHSÂN ile/ve/||/<>/< İSÂR
( Fazlasıyla vermek. İLE/VE/||/<>/< Kendi muhtaçken vermek. )
- İHSÂN ile LÜTÛF
- İHSAS[Ar.] değil/yerine/= DUYUM
- İHTÂ'[Ar.] ile İHTÂR[Ar. < HUTÛR | çoğ. İHTÂRÂT]
( Hataya düşürme/düşürülme. | Yanılma/yanıltılma. İLE Anımsatma. | Dikkatini çekme, tenbih. )
- İHTÂR[Ar.] değil/yerine/= UYARI/UYARMA
- İHTİDÂ'[Ar. < HİDÂYET] ile İMTİDÂD[Ar. < MEDD]
( ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK, TEVAZÛ [bkz. İHTİZÂ] | HÎLEKÂRLIK | ALDATMA | DOĞRU YOLA GİRME, HİDAYETE ERME | İSLÂM DİNİNİ KABUL ETME, MÜSLÜMAN OLMA )
- İHTİLÂC[Ar.] değil/yerine/= ÇARPINTI | ÇIRPINMA | SEĞİRME
- İHTİLÂF[< HİLÂFET] -ile
( AYRILIK, UYUŞMAZLIK, ANLAŞMAZLIK, AYKIRILIK )
- İHTİLÂF ile TEFRİKA
- İHTİLÂL[Ar.] değil/yerine/= DEVİRİ/DEVRİM
- İHTİLÂL ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNKILÂP
( Başlar ve biter. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Sürer. )
- İHTİMAL DAHİLİNDE[Ar.] değil/yerine/= OLASILIK İÇİNDE
- İHTİMÂL değil/yerine/= OLASILIK
- İHTİMAM[Ar. < HEMM] ile/ve/||/<>/>/< İTİBAR[Ar.]
- İHTİMAM ile/ve/||/<>/< İHTİYÂR
- İHTİMAM[< HEMM] ile/ve/||/<> İTİNÂ[< UNİYY]
( Dikkatle, çabayla çalışma, özenle iş görme. İLE Çok dikkat etme. )
- İHTİMÂM[Ar. < HEMM] (GÖSTERMEK) değil/yerine/= ÖZEN (GÖSTERMEK)
- İHTİRÂ'[Ar.] ile İBTİDÂ'[Ar.]
( Daha önce benzeri olmayan bir şey icat etme; türetme. | Uydurulan bir yalanı gerçek gibi gösterme. | Daha önce kimse tarafından söylenmemiş yeni şeyler söyleme. | Özgün söz, şiir vb. İLE Başlangıç. | Bir işe başlama. | Önceleri, en önce, ilk önce. )
- İHTİRÂS[< HIRS] ile/ve/değil/yerine İŞTİYÂK[< ŞEVK]
( Gövdeye/fiziğe yönelik. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Aşkınlığa yönelik. )
- İHTİRAS ile İTİRAZ
- İHTİYAÇ HALİNDE[Ar.] değil/yerine/= GEREK OLDUĞUNDA
- İHTİYAÇ ve/=/<> İHTİYÂR
( İhtiyârımız[Hayır! deme bilgisi/gücü], bizi biz yapan, en öncelikli işleyiş, gereksinim ve bilgimizdir[mârifet]. )
- İHTİYAÇ ile/ve/||/<>/> İMTİYÂZ
- İHTİYACA CEVAP VERMEK değil/yerine/= GEREKSİNİMİ KARŞILAMAK
- İHTİYÂR SAHİBİ (OLMAK/OLAN) ile/ve/<>/|| TASARRUF SAHİBİ (OLMAK/OLAN)
- İHTİYÂR ile/ve/değil/||/<>/> BİLGE/LİK
- İHTİYÂR ve/||/<> EDEBİ KORUMA/MUHAFAZA, SÜRDÜRME
- İHTİYÂR ve/||/<>/> İFFET
- İHTİYÂR[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİMSÂK[Ar.]
( "Hayır!" deme bilgisi/becerisi, isteği. İLE/VE/||/<> Kendini/nefsini tutma. )
- İHTİYÂR ile/ve/||/<> ÖLÇÜLÜLÜK ile/ve/||/<> EMEK
( Kişiler arasında bu üçü dışında hiçbir ayrım yapamayız, yapmamak gerekir. )
- İHTİYÂR ile/ve/||/<>/> SABIR
- İHTİYÂR ile/ve/||/<>/>/< TAKDİR
- İHTİYÂREN[Ar.] ile/ve/||/<> İHTİYÂRÎ[Ar.]
( Olumsuzdan, yanlıştan, zararlıddan, kötüden uzak durarak, zihnini/dilini/gözünü/elini/belini çekerek. İLE/VE/||/<> Reddetmeyi ve "Hayır!" demeyi yeğleyerek.["Evet!" demekten, istenç/irâdeden(yapma isteğinden/bilgisinden) önce olarak.] )
- İHTİYAT KAYDI İLE değil/yerine/= SAKINARAK/SAKINILARAK
- İHTİYÂT ile/ve/||/<>/< İHTİYÂR
- İHTİYATÎ TEDBİR değil/yerine/= SAKINTIL ÖNLEM
- İHTİYAT/Î[Ar.] değil/yerine/= SAKINTI/L
- İHTİYAT/LI[Ar.] değil/yerine/= SAKINMA/SAKINGAN
( Herhangi bir korku ya da düşünce ile bir şeyi yapmaktan uzak uzak durmak, içtinap etmek. | Olabileceği düşünülen kötülüklere karşı önlemler almak. | Korumak, esirgemek, gözetmek. )
- İHTİYOLOJİ değil/yerine/= BALIK BİLİMİ
- İHTİZAZ[Ar.]/VİBRASYON[Fr./İng.]/REZONANS[Fr./İng. < RESONANCE] değil/yerine/= TİTREŞİM/SESELİM/TINLAŞIM
- İHYÂ'[< HAYÂT] ile MUHYÎ[< HAYÂT]
( Diriltme, diriltilme, canlandırma, maddî-manevî can kazandırmak. | Taze can verircesine iyilik, lütfetme. | Yeniden güçlendirme. | Uyandırma, canlandırma, tazelik verme. İLE İhyâ eden, dirilten, canlandıran, hayat veren. )
- II. MAHMUT ve/||/<>/> ABDÜLAZİZ ve/||/<>/> FEYZİ PAŞA/FEYZULLAH İZMİDÎ
( )
- IIT İLE GWT İLE HOT İLE PREDİCTİVE PROCESSİNG ile/||/<> BİLİNÇ KURAMLERİ
( Bilincin bilimsel kuramları. )
( Formül: Φ (phi) = integrated information )
- İKAL ile/ve/||/<> AKIL
( İçten. İLE/VE/||/<> Dıştan. )
- İKÂME (ETME) değil/yerine/= ORNATMA
( Bir türün yerine onun değişik bir biçiminin geçmesi. | [kimya] Molekülün geri kalan bölümünde değişikliğe yol açmadan, bir atom ya da bir kök yerine bir başka atom ya da kökün geçmesi. | [mat.] Bir cebirsel ifadenin yerine bir başkasını koyma işlemi. )
- İKÂME[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKMAL[Ar.]
- İKİ ALTERNATİF/ALTERNATİFLER değil ALTERNATİF
( Alternatif, bir durumdaki/yapıda, tek ya da çoklu seçeneklerden sonraki, son ve/ya da yan seçenek/olanak anlamında, tekil anlamlı bir kullanım için geçerlidir. )
- İKİ) AYAK > (İKİ) EL ile/ve/||/<>/> İFFET[Ar. < ŞEHVET] ile/ve/||/<>/> ŞECAAT[Ar. < ÖFKE]
( ... İLE/VE/<>/> Kendini (")savunur/korur("). İLE/VE/<>/> Haksızlığa gösterilen öfke. [Hakk'ı savunur/korur.] )
( ... İLE/VE/<>/> Temizlik. | Namus. İLE/VE/<>/> Yiğitlik, yüreklilik, koçaklık. )
- İKİ AYRI ŞEYİN BULUŞMASI ile/ve/değil VAROLANIN ALGILANMASI
- İKİ BİLİM:
REKLAMCILIK ile/ve/||/<>/> FİZİK
- [ne yazık ki]
İKİ BÜYÜK YANLIŞ(IMIZ):
DÜŞÜNMEDEN HAREKET ETMEK ve/||/<> HİÇ HAREKET ETMEDEN, SADECE/BOŞ BOŞ "DÜŞÜNMEK"
- İKİ CİSİM ile/ve/||/<>/> ÜÇ CİSİM
( Dünya ve Ay. İLE/VE/||/<>/> Dünya, Ay ve Güneş. )
- İKİ DEĞERLİ MANTIK ile/||/<> ÇOK DEĞERLİ MANTIK
( İki değerli mantık sadece doğru-yanlış İLE çok değerli mantık ara değerler içerir. İki değerli mantık klasik sistem İLE çok değerli mantık belirsizliği modelleyebilir. İki değerli 0 ve 1 İLE çok değerli 0-1 arası değerler kullanır. )
( Jan Łukasiewicz tarafından 1920 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1878-1956) (Ülke: Polonya) (Alan: Mantık, Felsefe) (Önemli katkıları: Çok değerli mantık, Polonya notasyonu, modal mantık, mantık tarihi çalışmaları) )
- İKİ DÜZLEMLİ/LİK ile BAĞDAŞIK/LIK
( Gizli bir bilgiden daha çekici bir şey yoktur. Varolduğu bilinir ancak bilginin kendi bilinmez, dolayısıyla çok derin bir bilgi olduğu varsayılır. )
- İKİ "HAFTADIR" ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKİ OTURUMDUR/DERSTİR ...
- [ne yazık ki]
2 x 2 = 4 "ETMESİN" ile/ve/||/<>/> 2 x 2 = 5 "ETSİN"
("DİLEĞİ/BEKLENTİSİ")
- İKİ KİŞİ ARASINDAKİ İLİŞKİYE/İLETİŞİME:
[ne yazık ki]
| "BEL ALTI/NDAN" "BAKAN/YAKLAŞAN" ile/ve/||/<> "KARINDAN" "BAKAN/YAKLAŞAN" ile/ve/||/<> "ZİHİN/DEN" "BAKAN/YAKLAŞAN" |
ile/değil/yerine/><
KALP/TEN BAKAN/YAKLAŞAN
( [ne yazık ki]
| "Eşeysel/cinsel ilişki ("olarak") görür." İLE/VE/||/<> "Çıkar ilişkisi ("olarak") görür." İLE/VE/||/<> "İdeolojik ilişki ("olarak") görür." |
İLE/DEĞİL/YERİNE/><
Yalnızca/koşulsuz, ilişki görür. / Yalnızca/koşulsuz, saygı ve sevgi ilişkisi görür. )
- İKİ KİŞİ ARASINDAKİ İYİLİK KURALLARI:
BİRİNİN ve/||/<> ÖTEKİNİN
( Verdiğini, hemen unutması. VE/||/<> Aldığını, hiç unutmaması. )
- 2 KİŞİ OLARAK KONUŞMAK/KONUŞULAN ile 3 VE ÜZERİ KİŞİNİN BULUNDUĞU ORTAMDA KONUŞMAK/KONUŞULAN
- İKİ MISIR'LI -ile
( AHMES VE EMHETOP )
itibarı ile 21.828 başlık/FaRk ile birlikte,
21.828 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(38/89)
(1996'dan beri)