... <> ...

KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
( SÜREKLİ AYIRDINDA VE FARKINDA OLUNMASI GEREKENLER!!! )


 



Doğrudan, bu bölüm/sayfa içeriğinde
arama yapmak için...

( Klavyenizde "Ctrl + F" tuşlarıyla[önce "Ctrl" tuşu ve basılı tutarken "F" tuşuna basarak] ve/veya(^/v) fareyle[mouse] sol üst köşedeki "Düzenle/Edit" kısmında "Bul/Find"'ı tıklayarak aradığınız sözcüğü yazarak aramanızı yapabilirsiniz. )* ( Windows için geçerlidir. )
* ( Linux ve Macintosh kullanıcıları nasıl arama yapacaklarını biliyorlardır. )



AÇIKLAMALAR/ÖNSÖZ
[Mutlaka okuyunuz!!!]

- Bazı sözcüklerin, hem sözlüklerdeki karşılığına yer verilmekte, bazılarına da özellikle yer vermeyip psikolojik, felsefi, bilimsel, sanatsal, göreceli, uygulayımsal, belirli bir sınırlılık ve yaklaşımlardan yararlanılarak parantezler açılmıştır.

- Bu çalışmada, başlıkların altlarındaki bilgilere/açıklamalara (parantezlere), kişilerin, kendilerinin düşünmelerine fırsat verebilme amacıyla ve özellikle pek fazla yer verilmemektedir. Zihinlerce/kişilerce uygun bulunmayabilecek bilgiler/parantezler, gözardı edilebilir.
[ Kavramların yanında bulunan ( ) parantezler, ek bilgi ya da açıklama olarak, [ ] köşeli parantezler ise ayrıntı/teknik bilgi vermek üzere kullanılmıştır. ]

- Çoğu sözcüğe, özellikle ve belirli bir yaklaşımla yer verilmemiştir. Hayır! / Evet!

- Bu çalışmada, çoğu sözcüğün/kavramın altında, bazılarında “açıklama/ları” bulunmakta, bazılarında da -özellikle ve çeşitli nedenlerden dolayı- bulunmamaktadır.

- Bazı başlıkların altına, veri/bilgi girmemizin çeşitli nedenlerinden biri ise ulaşım/erişim kolaylığı sağlamak üzere, hazır veri/bilgi karşılıklarını sunmak üzeredir! [Dolayısıyla sizin de FaRkLaR Kılavuzu'na destek olabilmek amacıyla üyeliğinizi şimdi başlatmanızı dileriz! Teşekkür ederiz!] )

- Bu çalışmanın, sadece sözlük olarak algılanmamasını ve kullanılmamasını da sağlamak amacıyla ve özellikle “:”[iki nokta üst üste] ya da “...dır!” şeklinde belirtilmemiştir!

- Bu çalışmada, başlıkların [kavram ya da olguların], ne olduklarından çok, ne olmadıklarına işaret etme çabası güdülmektedir. [ Bir DEĞİL’leme çalışması olarak değerlendirilmelidir! ]

- Bu çalışmada bulunan tüm karşılaştırmaların, tanımlan(a)mayan, sözcük olarak karşılığı/adı tam olarak oluşturul(a)mamış, fakat zihinlerimizde karşılığı bulunan/bulunabilen “3.” anlamları ve/veya ara anlamları düşünülebilir.

- Bu kılavuz/sözlük, dil(d)e/kavramlar(d)a/sözcükler(d)e ilginizin daha da artması ve sözlük/ahit kullanımını artırmayı amaçlamaktadır.

- İngilizce’ye ve öteki dillere yer verme nedenimiz, öteki dillerle karşılaştırmalı yaklaşımla belirli bir bilince sahip olmanıza, aracı olabilmektir.

- Çoğu sözcüğün, zaman içinde, kökenbilimsel(etimolojik) derinliklerine ve öteki dillerdeki karşılıklarına da yer verilecektir. (Bu konuda her türlü destek ^v(ve/veya) katkınızı görmekten mutluluk duyarız!)

- Bu kılavuzdaki bilgiler, SDP(Sinir Dili Programlası)(NLP) üzerine de kılavuzluk edebilir.

- Bu kılavuz, soru sorma/sorgulama, yoğun/derin düşünme aracı/vesilesi olarak kullanılabilir.

- Bu kılavuz/sözlük üzerine olan tüm katkı/destek/uyarı/yorum ve önerilerinizi görmek ve değerlendirmekten mutluluk duyarız! Ayrıca burayı tıklayarak, dille ve buradaki içerikle ilgilenebileceğini düşündüğünüz kişilere tavsiye edebilirsiniz.



"... ile/ve/değil/yerine ..."
[bağlaçların kullanımı/okunuşu...]

- Kavramların aralarında kullanılan/bulunan
"... ile/ve/değil/yerine ..."
bağlaçları, ilgili satırı 2/3/4 kez ve ayrı ayrı şekilde okumanız ve satırları tekrarlamamak içindir.
( - UCLAR ile FARKLAR [karıştırılmamalı!]
- UCLAR ve FARKLAR [ayrı olmalarının yanısıra birlikte de düşünülebilir/kullanılabilir!]
- UCLAR değil FARKLAR [dır!]
- UCLAR yerine FARKLAR [düşünülmeli/kullanılmalıdır!] )



... ile ...
[ÖNCESİ | SONRASI]

- Sözcükleri dizerken ya da "... ile" öncesiyle "ile ..." sonrası arasında bir öncelik/fark/özellik/tercih/vurgu yoktur. Her ikisini de kesinlikle birbirine karıştırmamak, her ikisinin de derinliğine/önemine ve ciddiyetine yer/destek verilmesi gerekmektedir.

- Belirlemelerin/karşılaştırmaların daha da oturması/derinleşmesi için, "ile"den sonraki sözcüğün yanına tekrar "ile"den önceki sözcüğü düşünerek/koyarak değerlendiriniz.
( "- BÜTÜN ile TÜM" ise "- BÜTÜN ile TÜM (ile BÜTÜN)" gibi. )



 


 

 

( Bugün [02 May 2025] itibariyle
... <> ... bölümünde,
18028 başlık/FaRk yer almaktadır.
)





-CEPHE ile/ve/||/<> MANZARA



-CER-/CERO- ile/||/<> TYR-/TYRO-

( Mumsu yapıda. İLE/||/<> Peynir ya da peynirimsi. )


-CERBEZE ile/ve/||/<>/> CEZBE

( Güzel konuşma. | Beceriklilik, girginlik. | Kurnazlık, hilekârlık. İLE Bir duygu ya da bir inanışın etkisiyle ölçüsüzce coşup kendinden geçme. | Çekilme, çekim. )


-ÇERÇEVE ile/ve/||/<> KAPSAM



-ÇERÇEVE ile/ve/değil/||/<> ÜST SINIR



-ÇERÇEVE ile/ve/<> YÖRÜNGE



-ÇERÇEVE ile/ve/||/<> ZARF



-ÇERÇEVELENDİRME ve/||/<>/> TANITILABİLİRLİK



-CERENKOV IŞINI ile/||/<> CERENKOV DEDEKTÖRÜ

( Saydam bir ortamı ışığın ortamdaki hızından daha büyük bir hızla geçen yüksek enerjili yüklü tanecikler demetinin oluşturduğu mavimsi ışık. İLE Cerenkov ışınınun gözlenmesiyle yüksek enerjili yüklü tanecikleri ölçmek için kullanılan dedektör. )


-CERİDE ile/ve/||/<>/> ZÂBİT CERİDESİ



-CESÂRET:
KORKUNUN YOKLUĞU ile/ve/değil/+/||/<>/< BENCİLLİĞİN BULUNMAMASI



-CESÂRET:
DEVAM EDEBİLME GÜCÜ ile/ve/değil/||/<>/< HİÇ GÜCÜMÜZ KALMADIĞINDA, DEVAM EDEBİLMEK



-CESÂRET/CESUR ve/<> AZİM/Lİ



-CESÂRET ile/ve/<> AYKIRILIK



-CESÂRET ve/||/<>/> BASİRET ve/||/<>/> FERÂSET ve/||/<>/> HAYRET ve/||/<>/> HİKMET ve/||/<>/> MERHAMET



-CESÂRET ile/ve/değil/||/<> GÖZDEN ÇIKARMAK



-CESÂRET ile/ve/<> GÜÇ

( Birini çok sevmek ile. İLE/VE/<> Biri tarafından çok seviliyor olmak ile. )


-CESÂRET ile/ve/||/<>/> GÜÇ ile/ve/||/<>/> MUTLULUK

( En kısa sürede özür dileyerek. İLE/VE/||/<>/> En kısa sürede affederek. İLE/VE/||/<>/> En kısa zamanda unutarak. )


-CESÂRET ve/<> GÜVEN



-CESÂRET ile/ve/<>/değil İSTEKLİLİK



-CESARET ile/ve/||/<>/< KAYGI



-CESÂRET ve/<> MAHÂRET/BECERİ



-CESÂRET ile/ve/||/<>/> OLASILIK/RİSK/MUHÂTARA[Ar. < HATAR]

( Almaya cesâret edemediğimiz riskleri alanlar, yaşamak istediğimiz yaşamı yaşar. )


-CESÂRET ile/ve/||/<>/>/< TESLİMİYET



-CESÂRET ve/||/<>/>/< YARATICILIK

( Önderden gelir. VE/||/<>/>/< Takımdan gelir. )


-CESET/CESED ile/ve/değil/||/<>/> CENÂZE

( Hayvanlarda ve insanda. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> İnsan için. )


-ÇEŞİT/LEME / ÇEŞİT/Lİ/LİK ve/<> EŞİT/LEME / EŞİT/LİK



-ÇEŞİTLENME/DEĞİŞKE ile/ve/||/<> ÇEVİRİ



-ÇEŞİTLENME ve/<> VAHDET



-ÇEŞİTLİ/LİK ile/değil/||/<> ÇEŞNİ



-ÇEŞİTLİLİK ile/ve/<>/> TÜKETİM



-ÇEŞİTLİLİK ile/ve/<> UYUMLULUK ile/ve/<>
EVRİM ile/ve/<> BİYOÇEŞİTLİLİK

( Açıklamalar için burayı tıklayınız... )


-ÇEŞİTLİLİK ile/ve/<> UYUMLULUK ile/ve/<>
EVRİM ile/ve/<> BİYOÇEŞİTLİLİK

( )


-ÇEŞİTLİLİK ile/ve/<> UYUMLULUK ile/ve/<>
EVRİM ile/ve/<> BİYOÇEŞİTLİLİK

( image )


-ÇEŞİTLİLİK ile/ve/<> UYUMLULUK ile/ve/<>
EVRİM ile/ve/<> BİYOÇEŞİTLİLİK

( )


-ÇEŞME ile/<> YALAK

( ... İLE/<> Hayvanların su içtikleri, taş ya da ağaçtan oyma kap. | Çeşme, musluk vb.'nin altına akan suyun çevreye sıçramasını ya da akıp gitmesini önlemek için konulan delikli taş tekne. | [coğ.] Buzyalağı. | Boşboğaz, söz taşıyan. )


-ÇETE[Bulg.] ile/değil/yerine/||/<>/< ÖRGÜT

( Yasa dışı işler yapmak ya da etrafındakileri korkutmak amacıyla bir araya gelmiş topluluk. | Ordu birliklerinden olmayan silahlı küçük birlik. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Ortak bir amacı ya da işi gerçekleştirmek için bir araya gelmiş kurumların ya da kişilerin oluşturduğu birlik. | Bir kuruluşa bağlı alt bölümlerin bütünü. )


-ÇETREFİLLİ/LİK ile/ve/||/<> ÇATALLI/LIK



-CEVDET-İ RAVİYE ve/||/<> KUVVET-İ AZİME

( Düşünme gücü/yetisi. VE/||/<> Yapma gücü/yetisi. )


-CEVHER ile/ve/||/<>/> CİSİM



-ÇEVİRİ AMAÇLI METİNDE:
ÇÖZÜMLEME ile/ve/||/<> YORUMLAMA



-ÇEVİRİ:
ÖRTÜK ile/ve/||/<> AÇIK



-ÇEVİRİ ile/ve/<> AKTARIM



-ÇEVİRİ ile/ve/değil/||/<> UYARLAMA



-ÇEVİRİDE:
OLANAKSIZLIK ile/ve/||/<> TAMAMLANAMAZLIK



-ÇEVİRMEK ile/ve/değil/||/<>/< DÖNÜŞTÜRMEK



-CEVİZ (REÇELİ) ile/ve/değil/<> GÖVEK (REÇELİ)

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Cevizin yeşil kabuğu. )


-CEVİZ/BADEM ve/<> ÇİĞE

( ... VE/<> Ceviz ya da badem içi. )


-ÇEVRE KİMYASI ile/||/<> ATMOSFER KİMYASI

( Çevresel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Atmosferdeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


-ÇEVRE KİMYASI ile/||/<> ENDÜSTRİYEL KİMYA

( Çevresel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Endüstriyel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-ÇEVRE KİMYASI ile/||/<> YEŞİL KİMYA

( Çevresel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Çevre dostu kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


-ÇEVRE ile/ve/<> ÇEPER



-ÇEVREN ve/<>/|| EVREN



-CEYLAN ile/<> DAĞ CEYLANI

( ... İLE/<> Dünyada, sayıları 1500'ü geçmeyen Gazella Gazella türü dağ ceylanlarından 231'i Hatay'da, geri kalanı ise İsrail'de bulunmaktadır. )


-CEYLAN ile/<> DAĞ CEYLANI

( Ceylan İLE/<> )


-CEZA EVİNDE KALMA SÜRESİNİN ARTIRILMASI ile/ve/değil/||/<>/< CEZANIN ARTIRILMASI



-CEZA YARGILAMASINDA:
CEZA KARARNAMESİ ile/değil/yerine/||/<>/> BASİT YARGILAMA USÛLÜ

( )


-CEZA YARGILAMASINDA:
CEZA KARARNAMESİ ile/değil/yerine/||/<>/> BASİT YARGILAMA USÛLÜ

( )


-CEZA YARGILAMASINDA:
CEZA KARARNAMESİ ile/değil/yerine/||/<>/> BASİT YARGILAMA USÛLÜ

( )


-CEZÂ:
ÂRIZÎ ile/ve/||/<> İSTİSNAÎ



-CEZA:
GELECEĞE YÖNELİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEÇMİŞE DÖNÜK



-CEZÂ:
HAD ve/||/<> KISAS ve/||/<> ERŞ ve/||/<> TÂZİR

( Beş amaç/makâsıd-ı hamse. VE/||/<> ... VE/||/<> ... VE/||/<> İctihad yoluyladır.[Had ve kefâret cezası konulmamışlar için] )


-CEZA:
MUTLAK ile/ve/||/<> NİSBÎ ile/ve/||/<> KARMA

( Kesinlik ve karşılık. İLE/VE/||/<> Önleyici. İLE/VE/||/<> Hem önleyici, hem de karşılık. )


-CEZA:
SUÇ İŞLEDİĞİNDEN DOLAYI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SUÇ İŞLENMEMESİ İÇİN



-CEZÂ ile/ve/değil/yerine/||/<> CEFÂ



-CEZÂ ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< LÜTÛF



-CEZÂ ile/ve/=/||/<>/>/< RAHMET

( Hem suçlu, hem de mağdur için. )


-CEZBE ve/<> HİZMET



-CHALCEDONY ile/||/<> CARNELIAN

( Mikrokristalin bir kuvars türü. İLE/||/<> Kırmızımsı turuncu renkte bir kalsedon türü. )


-CHALCEDONY ile/||/<> CARNELIAN

( Mohs Sertlik Derecesi: 6.5-7 İLE/||/<> 6.5-7
Işık Kırma İndisi: 1.53-1.54 İLE/||/<> 1.53-1.54
Rengi: Mavi, gri, beyaz İLE/||/<> Kırmızımsı turuncu
Molekül yapısı: SiO² İLE/||/<> SiO² )


-CHANGE ve/||/<>/> CHANCE

( Değişim. VE/||/<>/> Kazanma olanakları/olasılıkları. )


-CHARLES DARWIN ve/<>/> ALFRED RUSSELL WALLACE

( 12 Şubat 1809 - 19 Nisan 1882 ve/<> 08 Ocak 1823 - 07 Kasım 1913 )


-CHARLES TRIPP ve/||/<> ELI BOWEN

( Çift kişilik[tandem] bisikleti, elleri olmayan Charles Tripp ile ayakları olmayan Eli Bowen, 1891'de icat etmiştir. )


-CHARLES TRIPP ve/||/<> ELI BOWEN

( )


-CHATGPT ile/ve/||/<> GEMINI(GOOGLE) ile/ve/||/<> COPILOT(MICROSOFT) ile/ve/||/<> DEEPSEEK



-CHATGPT ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TURGPT

( [Dil Desteği]
Çok sayıda dilde, metin anlama ve üretme yeteneğine sahip bir yapıdır. Ancak, özellikle İngilizce odaklıdır.[Öteki dillerdeki etkililiği, İngilizce kadar yüksek olmayabilir.]
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>
Özellikle Türkçe dilinde üstün performans gösteren ve Türkçe içerik oluşturmak ve anlamak için odaklandırılmış bir yapıdır. )


-CHATGPT ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TURGPT

( [Eğitim verileri ve kaynaklar]
Çok sayıda İngilizce metin kaynağından eğitilmiştir ve İngilizce'ye odaklanır.[Öteki dillerdeki veri kaynaklarına da erişimi vardır.]
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>
Özellikle Türkçe içeriklerden eğitilmiş ve Türkçe'deki metinleri daha iyi anlayabilen ve yansıtabilen bir yapıdır. )


-CHATGPT ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TURGPT

( [Türkçe kültür ve aktarım anlayışı]
Türk kültürü ve tanımları konusunda sınırlı bilgiye sahip olabilir ve bu nedenle Türkçe içerikleri daha az doğru biçimde işleyebilir.
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>
Türk kültürünü ve tanımlarını daha iyi anlar ve bu nedenle Türkçe metinleri daha iyi işleyebilir. )


-CHATGPT ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TURGPT

( [Uygulama Alanları]
Genel sohbet, metin oluşturma, soru-yanıt uygulamaları, metin tabanlı oyunlar ve daha fazlası gibi geniş bir uygulama yelpazesi için kullanılabilir.
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>
Özellikle Türkçe içeriğe sahip web siteleri, müşteri hizmetleri botları, özel Türkçe metin oluşturma görevleri ve Türkçe'deki çeşitli uygulamalar için daha uygundur. )


-CHİL-/CHİLO-/CHEİL-/-CHEİLİA/CHEİLO-/-CHİLİA ile/||/<> CHİR-/CHİRO-/CHEİR-/CHEİRO-/CHEİRİA-/-CHİRİA- ile/||/<> MANİ-/MANU- ile/||/<> ONYCH-/-ONYCHİA/ONYCHO-

( Dudaklarla ilgili. İLE/||/<> Ellerle ilgili, el. İLE/||/<> El, elle ilgili. İLE/||/<> Tırnak, pençe, tırnakların durumu. )


-CHLADNI LEVHALARI ile/ve/||/<> CHLADNI BİÇİMLERİ ile/ve/||/<> CHLADNI ŞEKİLLERİ



-CHORDO- ile/||/<> SPONDYL-/SPONDYLO- ile/||/<> SPİN- ile/||/<> RACHİ-/-RACHİDİA/RACHİO-/-RHACHİS/RRHACHİS ile/||/<> MYEL-/-MYELİA/MYELO-

( Omurga/kord ile ilgili. İLE/||/<> Omurga/vertebra ile ilgili. İLE/||/<> Omurga/spina. İLE/||/<> Omurga ile ilgili. İLE/||/<> Kemik iliği, ilik, omurga ile ilgili durum. )


-CHROM-/CHROMO- ile/||/<> CHRON-/CHRONO-

( Renk, özel bir pigmentasyon durumu ile ilgili. İLE/||/<> Zaman. )


-CHRYSOBERYL ile/||/<> SPİNEL

( Sarı-yeşil renkte ve sert bir mineral. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir mineral. )


-CHRYSOBERYL ile/||/<> SPİNEL

( Mohs Sertlik Derecesi: 8.5 İLE/||/<> 7.5-8
Işık Kırma İndisi: 1.74-1.75 İLE/||/<> 1.71-1.73
Rengi: Sarı-yeşil İLE/||/<> Kırmızı, mavi, yeşil
Molekül yapısı: BeAl²O4 İLE/||/<> MgAl²O4 )


-ÇIBAN BAŞI ile/ve/||/<> GÜNAH KEÇİSİ



-ÇIBAN ile/ve/||/<> İRİ ÇIBAN/KAN ÇIBANI



-ÇİÇEK AŞISI ve/||/<>/< EDWARD JENNER



-CICERO ve/||/<>/> SENECA

( Cicero ve Seneca'nın felsefî yapıtlarında, Yunan ve Roma'lı şairlerden yapılan alıntılar... [Daniela Dueck]

Şair Cicero Seneca Toplam
Accius 28 3 31
Aeschylus 3 3
Afranius 1 1
Alcaeus 2 2
Anacreon 1 1
Aratus 41 41
Archilochus 1 1 2
Aristophanes 2 1 3
Atilius 1 1 2
Caecilius 11 1 12
Callimachus 2 2
Q. Catulus 1 1
Cicero 9 9
Crantor 1 1
Empedokles 1 1
Ennius 92 2 94
Euripides 9 2 11
Hesiod 1 3 4
Hipponax 1 1
Homer 23 10 33
Horace 4 4
Ibycus 1 1
Labeo
Lucilius 13 3 16
Lucretius 1 4 5
Maecenas 3 3
Montanus 2 2
Naevius 4 1 5
Ovid 14 14
Pacuvius 27 27
Plautus 3 3
Publius 7 7
Rabirius 1 1
Simonides 1 1
Solon 4 4
Sophocles 3 3
Terence 15 1 16
Trabea 3 3
Turpilius 5 5
Valgius 1 1
Varro 1 1
Virgil 84 84
Bilinmeyen 15 7 22
Toplam 327 156 483
)


-CİDDİ ANLAMDA ile/ve/değil/||/<> CİDDİ ORANDA



-CİDDİ/YET ile/ve/<> İSABET/Lİ/LİK



-CİDDİYE ALINMASI GEREKEN:
KENDİMİZ ile/ve/değil/||/<>/< İŞİMİZ



-CİDDİYET ile/ve/<> DİKKATE ALINIRLIK



-CİDDİYET ve/<> NEŞE

( Riyasız neşe. VE/<> ... )


-CIF ile/ve/||/<>/> CIF TESLİM BİÇİMİ



-ÇİFT BAĞ ile/||/<> ÇİFT BAĞ İZOMERLİĞİ

( Atomlar arasında iki elektronun ortaklaşa kullanıldığı bir bağlanma türü. İLE/||/<> İki ya da daha fazla nesnenin aynı temel bileşime fakat farklı çift bağlara sahip olması. )


-ÇİFT BAĞ ile/||/<> ÜÇLÜ BAĞ

( İki atom arasında iki bağ. İLE/||/<> İki atom arasında üç bağ. )


-ÇİFT BAĞ ile/||/<> ÜÇLÜ BAĞ

( İki atom arasında iki çift elektron paylaşımı. İLE/||/<> İki atom arasında üç çift elektron paylaşımı. )


-ÇİFT KIRILMA / ÇİFT KIRICILIK / ÇİFT KIRICI KRİSTAL ile/||/<> ÇİFT KIRICI LEVHA ile/||/<> ÇİFT KIRILMA SÜZGECİ



-ÇİFT YARIK ile/ve/||/<> ÇOKLU YARIK



-ÇİFT ile/ve/||/<> BAĞDAŞIK



-ÇİFT ile/ve/||/<>/> SONSUZLUK



-ÇIĞ / ÇIĞ ETKİSİ / ÇAĞLAYAN/ŞELÂLE / YIĞILMIŞ İYONLAŞMA / TOWSEND ÇIĞI / TOWSEND İYONLAŞMASI ile/||/<> ÇIĞ DİYODU ile/||/<> ÇIĞ FOTODİYODU ile/||/<> ÇIĞ GÜRÜLTÜSÜ ile/||/<> ÇIĞ KESİLMESİ ile/||/<> ÇIĞ OSİLATÖRÜ ile/||/<> ÇIĞ TRANSİSTÖRÜ

( Güçlü bir elektrik alanda hızlandırılan elektron ya da öteki yüklü taneciklerin gaz molekülleriyle çarpışarak onları iyonlaştırması sonucunda çıkan elektronlann yaptığı yeni çarpışmalarla sürecin artarak kendini sürdürmesi. | Bir yan iletkende yük taşıyıcıların çığ kesilmesinin bir sonucu olarak, çığ etkisi de denilen toplam çoğalması. İLE/||/<> Genellikle silikondan yapılmış, tüm p-n eklemi boyunca çığ kesilmesinin ve ondan sonra gerilim düşmesinin sabit ve akımdan bağımsız olduğu bir yan iletken kesilme diyodu. İLE/||/<> İç foto akım çoğaltması elde etmek için ışık kontrollü (hızlı) anahtarlama sağlayan, çığ kesilmesi bölgesinde çalışan bir fotodiyot. İLE/||/<> Bir eklem diyot çığ kesilmesinde çalıştırıldığında ortaya çıkan gürültü. | Şiddetli bir elektrik alanda yük taşıyıcıların çarpışmayla ek taşıyıcılar sökecek kadar yeterli eneıjiye sahip olduğu yan iletken eklemlerde görünen olay. İLE/||/<> Bir yan iletken diyotta iyonlaşma ve yük taşıyıcıların toplam çoğalmalarını sağlamak için akım taşıyıcıların değerlik elektronlarıyla çarpışmalarına yetecek şiddette, engelin potansiyel farkından büyük bir potansiyel farkı altında ortaya çıkan tahribatsız kesilme. İLE/||/<> Bir adım dönüşümüyle doğru akımdan GHz seviyesinde mikrodalga çıkışı elde etmek için çığ diyodunun bir eksi direnç olarak kullanıldığı osilatör. İLE/||/<> Akım taşıyıcı deşik-elektron zinciri oluşturmak için çığ kesilmesinin kullanıldığı transistör. )


-ÇİĞ EĞRİSİ ile/||/<> ÇİĞ NOKTASI / ÇİĞ NOKTASI SICAKLIĞI

( İkili bir gaz karışımının faz diyagramında belirli bir basınç altında iki sıvı damlasının oluştuğu sıcaklığı karışımın bileşimine bağlı olarak veren eğri. İLE/||/<> Nemli havada herhangi bir yüzeyde çiğin yoğunlaşabileceği en yüksek sıcaklık derecesi. | Herhangi bir gazla su buharı karışımının oluşması için uygun sıcaklık derecesi. )


-ÇIĞLIK ile/ve/değil/=/||/<>/< ÇAĞRI



-ÇİĞNEMEK ile/ve/<> EZMEK



-ÇİĞNEMEK ile/ve/||/<>/> SİNDİRMEK



-ÇIĞRA ile/||/<> ÇIĞIR

( Patika, keçi yolu. İLE/||/<> Taşlı yol, patika. )


-ÇIKAR/MENFAAT ile/<> EĞİLMEK

( Nokta kadar çıkar/menfaat için virgül kadar eğilmeye değmez. )


-ÇIKAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FIRSAT

( davranis-tutum ypma ypa psikolojip bdvn )


-ÇIKAR ile/ve/||/<> KÂR



-ÇIKARIM" ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< ÇAĞRIŞIM



-ÇIKARIM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOLAYIM



-ÇIKARIM ile/ve/||/<>/< İLİNEK



-ÇIKARIM ile/ve/||/<> ÖNGÖRÜ



-ÇIKARIMIZI GÖZETMEK ile/ve/değil/yerine/<> ZARAR GÖRMEMEK



-ÇIKARLAR.
GENEL ile/ve/||/<>/< ÖZEL



-ÇIKARSAMA ile/ve/<> BİLEŞİM



-ÇIKARSAMA ile/ve/<> USLAMLAMA



-ÇIKARSIZ ve/||/<> RİYÂSIZ



-ÇIKIN ile/ve/<> BOHÇA

( Bir beze sarılarak düğünmlenmiş, küçük bohça. İLE/VE/<> İçine, çamaşır, elbise gibi şeyler koyup sarmaya yarayan, dört köşe kumaş. | İplik ya da kumaşın ticari birimine verilen ad. )


-ÇIKINTILIK YAPMAK ile/ve/||/<>/> İSYAN (YA DA PROTESTO) ETMEK ile/ve/||/<>/> MARJİNAL OLMAYA/GÖRÜNMEYE ÇALIŞMAK



-ÇIKIŞ ile/ve/değil/<> BUHARLAŞMA



-ÇIKIŞ ile/||/<> ÇIKIŞ BOŞLUĞU ile/||/<> ÇIKIŞ DEVRESİ ile/||/<> ÇIKIŞ DİRENCİ ile/||/<> ÇIKIŞ EMPEDANSI ile/||/<> ÇIKIŞ GÜCÜ ile/||/<> ÇIKIŞ TRAFOSU

( Bir devre, aygıt ya da terminalin verdiği sinyal, akım, gerilim, güç, sürücü güç vb. nicelikler. İLE/||/<> Bir mikrodalaga tüpünde elektron akışından yararlı gücün çıkarıldığı boşluk. İLE/||/<> Yük empedansını oluşturmak üzere çıkış elektroduna bağlanan bir dış devre. İLE/||/<> Bir devre ya da cihazın çıkış terminallerine gösterdiği direnç. İLE/||/<> Bir elektrik, elektronik devre ya da aygıt tarafından yük ya da güce gösterilen empedans. İLE/||/<> Bir elektronik tüp, algılayıcı vb. sistemlerden çıkış devresine ya da çıkış direnci üzerinden taşınan toplam güç. İLE/||/<> Bir radyo alıcısı ya da yükseltecin çıkış katını, hoparlörü ya da öteki devreleriyle eşlemek için kullanılan demir nüveli bir ses frekansı trafosu. )


-CİL- ile/||/<> CİLİ-/CİLİİ-/CİLİO-

( Kirpik. İLE/||/<> Gözün yapısıyla ilgili, kirpikle ilgili, kirpiksi yapı. )


-ÇİLEDEN ÇIKMAK ile/ve/<> HALVET KIRMAK



-ÇİLEYİ (SEÇMEYİN!) ile/ve/değil/||/<>/< ÇİLEĞİ (SEÇMEYİN!)



-CİLTTE:
YEK-ŞAH ile/ve/||/<> YAZMA ile/ve/||/<> GÖMME(ŞEMSE)[SOĞUK ve MÜLEMMÂ] ile/ve/||/<> CİHAR ile/ve/||/<> EBRU ile/ve/||/<> ZER-DUA ile/ve/||/<> SİM-DÜZ ile/ve/||/<> LAKE ile/ve/||/<> ZİLBAHAR[BAKLAVA] ile/ve/||/<> MEMLÛK(KAHVERENGİ) ile/ve/||/<> SELÇUK



-ÇİM ile/ve/değil/<> ARAPSAÇI

( ... İLE Bir vaziyet planında, genellikle yeşil alanları belirlemek üzere girişik kıvrımlı çizgilerle yapılan bir çeşit tarama. | Bahçelerde, çim yerine kullanılan bir yeşillik. )


-CIMBIZ[Yun.] ile/||/<> MAŞA[Fars. < MAŞE]



-CIMON ve/||/<> PERO

( )


-CIMON ve/||/<> PERO

( Barok tarzının önde gelen adlarından Paul Rubens'in, 1635'te yaptığı bu tablo, Rusya'nın St. Petersburg kentinde bulunan Hermitage Müzesi'nde sergileniyor.

Elleri bağlanmış yaşlı adam Cimon, dönemin iktidarı tarafından itirafa zorlanmak için açlığa mahkum edilmiş. Yeni doğum yapan kızı Pero, büyük zorluklarla gardiyanlara rüşvet vererek babasını ziyaret eder ve kendi sütüyle babasını açlıktan ve ölümden korumak için emzirir.

Kızın yüzündeki kaygı, kapıya baktığı açıkça görülen duruşu, babasının omzunu şefkatle kavrayışı, güçlü duruşu ve cesareti yansıtmış. Babanın, kızının memesini emerken yüzünde oluşan o çaresizliğini, ellerini koyuş biçimi ve gövde dili ile kabullenişini harika yansıtmış ressam.

Nasıl bakarsak o'yuz, o kadarız.
Ne okursak o'yuz, o kadarız.
Ne anlarsak o'yuz, o kadarız.
Ne yersek o'yuz, o kadarız.
Bakış açımız, bizi anlatır; baktığımız şey değil.

Sanatın gücü, işte budur. )


-ÇİNHİNDİ ÜLKELERİ:
TAYLAND ile/ve/||/<> MALEZYA ile/ve/||/<> KAMBOÇYA ile/ve/||/<> VIETNAM ile/ve/||/<> BALİ ile/ve/||/<> LAOS ile/ve/||/<> MYANMAR



-CİNS ile/ve/||/<>/> NEV/TÜR ile/ve/||/<>/> FASL ile/ve/||/<>/> HASSA ile/ve/||/<>/> ARAZ



-CİNSELLİK YAŞAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DÜZÜŞMEK



-ÇIPLAK/LIK(") ile/ve/değil/||/<>/< (")ŞEFFAF/LIK(")



-ÇIPLAK/LIK ile/ve/değil/||/<> GÜÇSÜZ/LÜK



-ÇIPLAK/LIK ile/ve/değil/||/<>/> ZAMAN ÜSTÜ/LÜK



-ÇIPLAK ile/ve/değil/||/<>/< YABAN/Î



-ÇIRA[Fars. :Işık.] ile/ve/<> ÇIRAĞ

( Çam gibi reçineli ağaçların, yağlı çabuk yanmaya elverişli bölümü. | Lamba. İLE/VE/<> Mum, kandil, lamba gibi ışık aracı. )


-CİRÂC(NÜZÛL) ve/||/<> MİRÂC

( Erdemle. VE/||/<> Bilimle. )


-ÇIRAK[Fars. :Işık.] ve/<> ÇERAĞ[Fars.]



-ÇİRKİN[Fars. KİRLİ] ile/ve/değil/yerine/<> YANLIŞ



-ÇİRKİN/LİK ile/ve/<> ÇİĞ/LİK



-ÇİRKİN/LİK ile/ve/değil/||/<> ÇİRKEF/LİK



-ÇIRPICI ile/ve/||/<> PARÇALAYICI



-ÇIRPINMA ile/ve/<> CANLANMA



-ÇIRPMAK ile/ve/değil/||/<> SİLKELEMEK



-ÇİŞİ OLAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İŞİ OLAN



-CİSİM ile/ve/||/<>/> CİRİM ile/ve/||/<>/> CESED

( Yeryüzünde. İLE/VE/||/<>/> Gökte/uzayda. İLE/VE/||/<>/> Ölmüş olan. )


-CİSİM ile/ve/<>/< MEKÂN ile/ve/<>/< HEY'ET ile/ve/<>/< SÛRET-İ VEHMİYE(CİSM-İ MEVHUM) ile/ve/<>/< TEŞEKKÜL/TAHAYYÜL/TAŞAHHUS ile/ve/<>/< SÛRET-İ NEV'İYE(İSTİDAD/TAAYYÜN İSTİDADI) ile/ve/<>/< SÛRET-İ CİSMİYE ile/ve/<>/< UNSUR(TAHAYYÜL) ile/ve/<>/< HEYULA



-ÇIT ÇIKARMAMAK ile/ve/||/<> GIKININ ÇIKMAMASI



-ÇITIR ile/ve/||/<> KITIR



-CIVA ile/||/<> CIVA BUHARLI DOĞRULTUCU ile/||/<> CIVA BUHARLI LAMBA ile/||/<> CIVA HAZNELİ KATOT ile/||/<> CIVA LAMBASI ile/||/<> CIVALI ALAŞIM ile/||/<> CIVALI ARK ile/||/<> CIVALI BAROMETRE ile/||/<> CIVALI DOĞRULTUCU ile/||/<> CIVA BUHARLI DOĞRULTUCU ile/||/<> CIVALI MANOMETRE ile/||/<> CIVALI PİL ile/||/<> CIVALI SICAKLIKÖLÇER ile/||/<> CIVALI TERMOMETRE



-CIVA ve/<> İNSAN



-ÇİVİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BETON ÇİVİSİ



-ÇİVİ ile/ve/||/<> RAPTİYE



-ÇİVİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< ÜTÜ

( Bozan/delen [olmak]. İLE/VE/||/<>/>< Düzelten [olmak]. )


-ÇİVİ ile/ve/değil/yerine/||/<> VİDA[İt. < VITE]

( İki şeyi birbirine tutturmak, bir nesneyi, bir yere sabitlemek için çakılan, ucu sivri, başlı, metal ya da ağaçtan yapılmış ufak çubuk. | Kalkan balığının üzerindeki düğmeye benzer kemiksi oluşum. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Döndürülerek bir yere sokulan burmalı çivi. )


-ÇİVİ ile/ve/değil/yerine/||/<> VİDA[İt. < VITE]

( image )


-CIVILITAS <> HUMANITAS <> VERITAS



-CIVRAK/CAVRAK ile/||/<> ÇEVİK[Fars. < ÇABUK]/TETİK/ATİK/KIRNAK

( Tez, çevik, kıvrak/divrek, acele eden. İLE/||/<> Kolaylık ve hızla davranan. )


-ÇİZGİ GENİŞLEMESİ / DOPPLER GENİŞLEMESİ ile/||/<> ÇİZGİSEL KUSUR ile/||/<> ÇİZGİSEL KUTUPLANMA / DOĞRUSAL KUTUPLANMA ile/||/<> ÇİZGİSEL MOMENTUM / MOMENTUM ile/||/<> ÇİZGİSEL SOĞURMA KAT SAYISI / DOĞRUSAL SOĞURMA KAT SAYISI ile/||/<> ÇİZGİSEL YÜK YOĞUNLUĞU ile/||/<> ÇİZGİ SPEKTRUMU

( ... İLE/||/<> Atom ya da molekülleri düzenli olarak sıralanmış tüm katılarda basınç, sıcaklık, ışın vb. fiziksel etkilerle düzenli yapının bir hattında ortaya çıkan kusur. İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> Bir iletken üzerinde birim uzunluk başına düşen yük miktarı. [Simgesi: X. Birimi: C/m (MKS), eyb/cm (CGS)] İLE/||/<> Enerji ya da frekans niceliklerinin kesikli değerler aldığı elektromanyetik spektrum. | Birbirine çok yakın spektral çizgi desenlerinin oluşturduğu band spektrumundan ayrılabilen, düşük basınçta gaz fazındaki atom, iyon ve moleküllerin spektrumu. )


-ÇİZGİ ile/ve/||/<> OMURGA



-ÇİZİNÇ/HARİTA[Ar.] ile/ve/||/<>/> YÖNDEÇ/PUSULA[İt.]



-CLAPEYRON CLAUSIUS DENKLEMİ ile/||/<> CLAUSIUS CLAPEYRON DENKLEMİ ile/||/<> CLAPEYRON KURAMI



-CLAUS- ile/||/<> -CLEİSİS/-CLİSİS

( Kapalı. İLE/||/<> Kapanma, uyum, ucuza gelme. )


-CLAUSİUS CLAPEYRON DENKLEMİ ile/||/<> CLAUSİUS DENKLEMLERİ ile/||/<> CLAUSİUS ERİMİ ile/||/<> CLAUSİUS EŞİTSİZLİĞİ / CLAUSİUS KURAMI ile/||/<> CLAUSİUS HÂL DENKLEMİ ile/||/<> CLAUSİUS MOSSOTTİ DENKLEMİ ile/||/<> CLAUSİUS MOSSOTTİ LORENTZ LORENZ DENKLEMİ ile/||/<> CLAUSİUS RANKİNE ÇEVRİMİ ile/||/<> RANKİNE ÇEVRİMİ ile/||/<> CLAUSİUS RANKİNE SICAKLIK ÖLÇEĞİ / RANKİNE SICAKLIK ÖLÇEĞİ ile/||/<> CLAUSİUS SAYISI ile/||/<> CLAUSİUS VİRİAL KURAMI ile/||/<> CLAUSİUS YASASI



-CLİN-/CLİNO- ile/||/<> CYRT-/CYRTO- ile/||/<> SCOLİO-

( Eğim, eğrilik, eğik olma. İLE/||/<> Eğri, dışbükey, bükülmüş. İLE/||/<> Kıvrımlı, eğri, çarpık. )


-ÇOCUĞUMUZUN SEVGİSİ:
| HASTA OLAN ve KAYIP OLAN ve KÜÇÜK OLAN | ve/değil/||/<>/>/< HEPSİ

( | İyileşene kadar. VE/||/<> Dönene kadar. VE/||/<> Büyüyene kadar. | VE/DEĞİL/||/<>/< Ölene kadar. )


-ÇOCUK GELİŞİMİ KURAMLARINDA:
ABRAHAM MASLOW ve/||/<> ERIK ERIKSON ve/||/<> JEAN PIAGET ve/||/<> LAWRENCE KOHLBERG ve/||/<> JOHN BOWLBY

( Gereksinimler sıradüzenine işaret etmiştir. VE/||/<> Bireylerin, sorunlarını çözme olanaklarının bulunduğuna işaret etmiştir. Gelişimin, sekiz aşaması olduğunu öne sürmüştür. Benlik güçlerinin, gelişimsel sorunların başarılı biçimde çözülmesiyle kazanıldığına işaret etmiştir. VE/||/<> Bilişsel gelişimin aşamalarını ortaya koymuş ve çocukların, belirli gelişimsel aşamalara özgü, beceri ve davranışlarının olduğunu, kavramlarla açıklamıştır. VE/||/<> Piaget'in önerdiği, bilişsel gelişim kavramları ile ahlâkî kavramların kazanımı arasındaki ilişkiyi araştırmıştır. VE/||/<> Çocuğun, duygusal ve davranışsal gelişimi ile ilgisi olduğu düşünülen, anneye bağlanmaya vurgu yapmış ve bağlanma kuramını ortaya atmıştır. )


-ÇOCUK GELİŞİMİNDE:
3 ile/ve/||/<> 6 ile/ve/||/<> 9 ile/ve/||/<> 12

( Çocuklarımızın fiziksel ve zihinsel sağlığı için...


3 yaşından önce televizyon izletmiyoruz!...
İLE/VE/||/<>
6 yaşından önce bilgisayar oyunları oynatmıyoruz!...
İLE/VE/||/<>
9 yaşından önce tek başına internete girmesine izin vermiyoruz!
İLE/VE/||/<>
12 yaşından önce de sosyal medya kullanmalarına izin vermiyoruz!... )


-ÇOCUK GELİŞİMİNDE:
3 ile/ve/||/<> 6 ile/ve/||/<> 9 ile/ve/||/<> 12

( )


-ÇOCUK GELİŞİMİNDE:
OTİSTİK EVRE ile/ve/||/<>/> SİMBİYOTİK EVRE

( bkz. MAHLER )


-ÇOCUK HAKLARI'NDA:
FELSEFÎ ile/ve/||/<> HUKUKÎ

( * Refah hakkı
* Korumacı haklar
* Yetişkin hakları
* Ebeveyne yönelik haklar
İLE/VE/||/<>
* Olumsuz durumlarda
* Olumlu durumlarda
* Etkin durumlarda )


-ÇOCUK HAKLARINDA:
NESEB HAKLARI ile/ve/||/<> MİRAS HAKLARI ile/ve/||/<> VASIF HAKLARI ile/ve/||/<> VASİYET HAKLARI



-ÇOCUK YETİŞTİRMEDE:
"OLDUĞU KADAR" ile/ve/değil/yerine/ ||/<>/> OLABİLDİĞİ KADAR



-ÇOCUK:
(hem) (")MASUM(") ile/ve/değil/hem de/||/<> KURNAZ



-ÇOCUK ile/||/<> AŞTAL/AFARA/KENCE/TEKNE KAZINTISI
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( ... İLE/||/<> Kişinin sonuncu [yaşlılık çağlarında doğan] çocuğu. )


-ÇOCUK ve/<> BİSİKLET

( İçindeki çocuğa sarıl! Sana, insanı ve bisikleti anlatır/yaşatır... )


-ÇOCUK ve/<>/= İNSANLIK



-ÇOCUK ile/ve/||/<>/> YETİŞMİŞ/SERPİLMİŞ ÇOCUK/ÜFHÛD[Ar.]



-ÇOCUKLARA, DAHA İYİ BİR DÜNYA BIRAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DÜNYAYA, DAHA İYİ ÇOCUKLAR BIRAKMAK



-ÇOCUKLARIN CEZÂLANDIRILMASINDA:
0 - 12 ile/ve/||/<> 13 - 15 ile/ve/||/<> 15 - 18

( Tam sorumsuzluk. İLE/VE/||/<> Tam sorumsuzluk ya da sınırlı sorumluluk. İLE/VE/||/<> Sınırlı sorumluluk. )


-ÇOCUKLUK VE GENÇLİK ile/ve/||/<> RÜŞT VE KEMÂL



-ÇOCUKLUKTA ve/<> HER YAŞTA



-ÇOĞAL(T)MAK ile/ve/||/<> YAYGINLAŞ(TIR)MAK



-ÇOĞALMA ile/<> BÖLÜNEREK ÇOĞALMA



-ÇOĞALMA ile/||/<> ÇOĞALMA ETMENİ / ÇOĞALMA FAKTÖRÜ / ÇOĞALMA SABİTİ

( Bir yan iletkende yük taşıyıcıların artmasıyla akımdaki artış. | Bir kritik altı reaktördeki nötron akışının, nötron kaynağının akışına oranı. İLE/||/<> Bir reaktörde art arda gelen iki Nm ve Nm+1 nötron kuşağının k = Nm+1 / Nm ile verilen, kritiklik etmeni ya da kritiklik kat sayısı da denilen oranı. | Bir defada doğan etkin bölünme nötronlarının net sayısı. Reaktör ortamı için [sonlu ortam olduğundan] etkin çoğalma etmeni olarak da adlandırılır. [Simgesi: k, ket] )


-ÇOĞALMA ile/ve/değil/||/<>/< EŞLEME



-ÇOĞALTICI ile/||/<> ÇOĞALTICI TÜP / ELEKTRON ÇOĞALTICI TÜP / ÇOĞALTICI FOTOTÜP / ELEKTRON ÇOĞALTICI FOTOTÜP ile/||/<> ÇOĞALTKAN OLMAYAN ORTAM / ÇOĞALTKAN OLMAYAN REAKTÖR / REAKTİFLİK

( Gerilim aralığını artırmak için bir gerilimölçerle seri bağlı olarak kullanılan direnç. İLE/||/<> Fotokatodu ve çıkış elektrodu arasında giderek artan potansiyel farkları altında bir ya da daha fazla kademeli dinotları olan, fotokatottan gelen elektronların her dinotta yansıyarak ve her yansımada yayılan ikincil elektronların eklenmesiyle çoğalarak yükselmiş çıkış alınan bir fototüp. )


-ÇOĞALTMAK ile/ve/<>/> YAYMAK



-ÇOĞU ÖLÜM ve/=/||/<> ERKEN ÖLÜM



-ÇOĞUL KİŞİLİK ile/ve/||/<> AYRIŞMA SORUNU



-ÇOĞUL MEME/POLİMASTİ ile/ve/||/<> ÇOK MEME BAŞLILIĞI/POLİTELİ



-ÇOĞUL ile/ve/||/<> ÇOKLU



-ÇOĞUNLUĞUN:
İSTEDİĞİNİ İSTEMEMEK ile/ve/<> İSTEMEDİĞİNİ İSTEMEK



-ÇOĞUNLUK TAŞIYICILARI ile/||/<> ÇOĞUNLUK YAYICISI

( Bir yan iletkende taşıyıcıların toplam sayısının yansından çoğunu oluşturan elektron ya da deşikler. İLE/||/<> Bir transistörde çoğunluk taşıyıcıları akımını elektrotlararası bölgeye gönderen kaynak elektrot. )


-ÇOĞUNLUK/LA ile/ve/||/<> YOĞUNLUK/LA



-ÇOĞUNLUK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> SÜRÜ



-ÇOĞUNLUK ile/değil/yerine/<> YETERSAYI



-ÇOK "PARA" ve/||/<> ÇOK "SÖZ"

( Dolansız/yanlışsız olmaz. VE/||/<> Yalansız olmaz. )


-ÇOK (FAZLA) ŞEY BİLMEK ile/ve/<>/değil/yerine İŞE YARAYACAK ÇOK (FAZLA) ŞEY BİLMEK



-ÇOK BİLGİLİ OLMAK ile/ve/||/<>/> ÇOK GÜZELLİK VE ACI GÖRMEK/YAŞAMAK



-ÇOK BİLMEK/BİLEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/>
ÇOK BİLMEK/BİLEN / ÇOK BİLGİSİ OLMAK/OLAN

( Hiç yanıltmaz. [Her bilinen, her zaman, zemin ve koşul için "yeterince" hatta tamamen bilinir, emin olunan/olunur "kabul edilir."] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Çok yanıltır. [Veriyle/bilgiyle uğraşmak, varolanlar ve varolabileceklerin tüm (olası) çeşitlilikleriyle uğraşmak demek olduğundan dolayı her ilerleyişte, çok sayıda, yeni bilinmez(lik)ler/veriler açığa çıkar. Dolayısıyla da bilinemeyecek sayıda (sonsuzlukta), bilmenin/verinin ve yeninin sınırı olmadığı kadar yanılmanın da sınırı olmaz/yoktur. Bu durum ve süreçten dolayı da yeni olanların karşısında, yanılma da kaçınılmazdır. Tabii bu süreç/yol da bir o kadar tetikleyicidir. Bilme isteğinin pek sonu olmadığından ve olmayacağından dolayı da yanılmaktan da kurtulma olanağı yoktur. Süreç ve sonuç itibariyle de iyi bir durum ve süreçtir.] )


-ÇOK BİLMİŞLİK ile/ve/değil/<> HADDİNİ/AMACINI AŞAN, ANLAMSIZ(GEREKSİZ/YERSİZ) SÖZ/KONUŞMA



-ÇOK ÇEŞİTLİ/FARKLI ŞEYLERİ BİLMEK ile/ve/<> BİLDİĞİ(N) KONUDA ÇOK ÇEŞİTLİ/DERİN ŞEYLERİ BİLMEK

( Okyanusun yüzeyini görüp de alttaki derinliği ve ucsuz bucaksızlığı tümüyle unutma! )


-ÇOK GÜZELSİN! DEMENİN:
ÖNCESİ ile/ve/||/<>/> SONRASI

( )


-ÇOK GÜZELSİN! DEMENİN:
ÖNCESİ ile/ve/||/<>/> SONRASI

( "Çok Güzelsin!" Demenin Etkileri... yazısı için burayı tıklayınız... )


-ÇOK İKEN ve/||/<> AZ İKEN

( Çok tüketme/yelim! VE/||/<> Çok çalış/alım! Dilenme/yelim! )


-ÇOK KİŞİYLE ile/ve/||/<> AZ KİŞİYLE ile/ve/||/<> TEK BAŞINA

( Konuş. İLE/VE/||/<> Düşün. İLE/VE/||/<> Karar al. )


-ÇOK KONUŞAN ile/ve/||/<>/> BAĞIRARAK KONUŞAN ile/ve/||/<>/> BAĞIRARAK ÇOK KONUŞAN

( Dayanılmazlar. )


-ÇOK KULLANIM ile/ve/değil/||/<> KÖTÜ KULLANIM



-ÇOK MUHABBET, TEZ AYRILIK GETİRİR ile/ve/değil/yerine/||/<> VUSLATTA, GINA VARDIR ile/ve/değil/yerine/||/<> GÖZDEN IRAK/UZAK OLAN, GÖNÜLDEN DE UZAK OLUR



-ÇOK SATANLAR ile/ve/||/<> ÇOK İLGİ GÖRENLER



-ÇOK SAZLI ve/değil/<> ÇOK SESLİ



-ÇOK SERT OLMA! ve/<> ÇOK YUMUŞAK OLMA!

( Kırılırsın. VE/<> Ezilirsin. )


-ÇOK SÖZ ile/ve/<> ÇOK MAL

( Yalansız olmaz. İLE/VE/<> Haramsız olmaz. )


-ÇOK YAŞA:
KÜLTÜRDE/ÜLKELERDE ile/ve/||/<>/> İSPANYA'DA

( Sağlık ve yaşam dileği. İLE/VE/||/<>/> 1. hapşırmada: Sağlık[Salud] | 2.'de: Para[Dinero] | 3.'de: Aşk[Amor]. dileği. )


-ÇOK YEMİŞİM/YEDİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YEDİKLERİM ÇOK GELDİ



-ÇOK YORULMAK ile/ve/değil/||/<>/< ÇABUK YORULMAK



-ÇOK/GERÇEKTEN İSTEMEK ile/ve/<> TAM/DOĞRU İSTEMEK



-ÇOK/LUK ve/||/<>/> ÇÖP/LÜK



-ÇOK/LUK ile/ve/<>/değil/yerine YAYGIN/LIK



-ÇOK ile/ve/||/<>/> ŞOK



-ÇOKLUK AÇMAZI ile/ve/||/<> ÇOĞULLUK AÇMAZI



-ÇOKLUK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEREKET



-ÇOKLUK ile/ve/<>/= BİRLİK



-ÇÖKME" ile/ve/||/<> YAŞLANMA



-ÇÖKME ile/ve/||/<> BÜKÜLME



-ÇÖKMEK ile/ve/değil/||/<>/< ÇULLANMAK



-ÇOKTAN ile/ve/<> ZÂTEN



-ÇÖKÜNTÜ/DEPRESYON ile/ve/||/<> TÜKENMİŞLİK (BELİRGESİ)



-ÇÖL ile/ve/||/<> NAMİBYA[< Namib/Khoekhoegowab]

( ... İLE/VE/||/<> "Geniş yer." ya da "Hiçbir şeyin olmadığı bir alan". )


-ÇÖL ile/ve/||/<> OKYANUS



-ÇÖLE ÇIKMAK, ...:
YALNIZ KALMAK ve/||/<>/> KENDİNLE KALMAK ve/||/<>/> YALNIZLIĞI AŞMAK



-COLE-/COLEO- ile/||/<> COLP-/COLPO-/COLPOS- ile/||/<> ELYT- ile/||/<> EPİSİO- ile/||/<> ESTR- ile/||/<> HYSTER-/HYSTERO- ile/||/<> GAM-/GAMO- ile/||/<> GYN-/GYNAE-/GYNAEC-/GYNEC-/GYNECO-/GYNO- ile/||/<> İNGUİN-/İNGUİNO- ile/||/<> -TOCİA/TOCO- ile/||/<> SYRİNG-/SYRİNGO-

( Vajina ya da örtücü tabakaları ile ilgili. İLE/||/<> Dölyatağı, rahim/uterus, vajina ile ilgili, vajinal, vajinal sayrılık, oyuk. İLE/||/<> Kılıf, yaprak, vajina ile bağlantılı, vajina ile ilişkili. İLE/||/<> Vulva ile ilgili. İLE/||/<> Kadın üreme örgenlerindeki döngüsel değişiklikler. İLE/||/<> Uterusla ilgili, histeri ile ilgili. İLE/||/<> Eşeysel birleşme, bölümlerin birleşmesi ya da kaynaşması. İLE/||/<> Kadınlarla ilgili, eş. İLE/||/<> Kasık. İLE/||/<> Çocuk doğumuyla ilgili, doğumla ilgili. İLE/||/<> Tüp ya da fistülle ilgili. )


-COLL- ile/||/<> GLİO-

( Tutkal. İLE/||/<> Zamk. )


-ÇÖLYAK ile/||/<> BUĞDAY ALERJİSİ

( Gluten tüketimi sonucu ince bağırsaklarda hasar ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Buğday proteinlerine karşı alerjik tepkime. )


-ÇÖLYAK ile/||/<> LAKTOZ İNTOLERANSI

( Gluten tüketimi sonucu ince bağırsakta hasar oluşması ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Laktozun içeren gıdaların sindirilememesi sonucu sindirim sorunları. )


-CÖMERT ile/ve/değil/||/<>/< İYİMSER



-COMMERCIAL LAW and/||/<> COMMERCIAL UNDERTAKINGS LAW and/||/<> COMMERCIAL TRANSACTIONS AND APPLICABLE RULES and/||/<> COMMERCIAL LITIGATITION and/||/<> COMMERCIAL/TRADE REGISTRY

( Ticaret hukuku. VE/||/<> Ticarî işletme hukuku. VE/||/<> Ticari işler ve tâbi oldukları kararlar. VE/||/<> Ticarî yargı. VE/||/<> Ticaret sicili. )


-COMO GÖLÜ:
İSVİÇRE ve/||/<> İTALYA ALPLERİ(NİN BULUŞTUĞU NOKTADA)



-COMPTON DALGA BOYU ile/||/<> COMPTON ETKİSİ / COMPTON (DEBYE) ETKİSİ ile/||/<> COMPTON OLAYI ile/||/<> COMPTON GERİ TEPME ELEKTRONU / COMPTON ELEKTRONU ile/||/<> COMPTON GERİ TEPME TANECİĞİ BK. COMPT0N FL TANECİĞİCOMPTON ELEKTRONU ile/||/<> COMPTON GERİ SAÇILMA ELEKTRONU / COMPTON ELEKTRONU ile/||/<> COMPTON GERİ SAÇILMASI ile/||/<> COMPTON GERİ SAÇILMA TANECİĞİ / COMPTON GERİ TEPMESİ ile/||/<> COMPTON İNKOHERENT SAÇILMA ile/||/<> EŞ FAZLI OLMAYAN GERİ SAÇILMA TANECİĞİ ile/||/<> COMPTON KAYMASI ile/||/<> COMPTON KENARI ile/||/<> COMPTON KURALI ile/||/<> COMPTON OLAYI ile/||/<> COMPTONÖLÇERİ / KOMPTONÖLÇERİ ile/||/<> COMPTON SAÇILMASI ile/||/<> COMPTON SOĞURMASI ile/||/<> COMPTON TESİR KESİTİ



-COMPUTE ile/ve/||/<>/> PROMPT



-ÇÖP ile/ve/değil/||/<> İŞLEVSİZ



-ÇÖP ve/<> KİLO

( Ancak/sadece kişinin/insanın oluşturdukları. )


-COPR-/COPRO- ile/||/<> FEC- ile/||/<> STERCO- ile/||/<> SCAT-/SCATO-

( Dışkı. İLE/||/<> Dışkı. İLE/||/<> Dışkı. İLE/||/<> Dışkı ile ilgili. )


-ÇORAP:
SICAK TUTAR ile/ve/||/<>/< SOĞUKTAN KORUR



-ÇORAP ile/ve/<> JARTİYER[Fr.]

( ... İLE/VE/<> Çorapları dizin altında ya da üstünde tutmaya yarayan lastikli bağ. )


-ÇORBA:
ŞİFÂ ve/||/<>/< CİLÂ

( Ten'e. İLE/VE/||/<>/< Batın'a. )


-CORİOLİS İŞLEMCİSİ ile/||/<> CORİOLİS İVMESİ ile/||/<> CORİOLİS KUVVETİ ile/||/<> CORİOLİS PARAMETRESİ ile/||/<> CORİOLİS REZONANS ETKİLEŞMELERİ ile/||/<> CORİOLİS SAPMASI ile/||/<> CORİOLİS ETKİSİ



-CORNU HARTMANN FORMÜLÜ / HARTMANN FORMÜLÜ ile/||/<> CORNU KUVARS PRİZMASI



-CORONA[Lat.] ile/ve/||/<> COROLLA[Lat.]

( Taç. İLE/VE/||/<> Küçük taç. )


-CORP- ile/||/<> -SOMA/SOMAT-/SOMATİCO-/SOMATO-/-SOMATOUS/-SOME/-SOMİC

( Gövde. İLE/||/<> Gövde, gövdeyle ilgili. )


-COŞMAK ile/ve/<> KOŞMAK



-COST-/COSTİ-/COSTO- ile/||/<> PLEUR-/PLEURO-/-PLEUROUS

( Kaburga. İLE/||/<> Plevra ile ilgili, yanla ilgili, kaburgayla ilgili. )


-COŞUNTU/HEYECAN ve/||/<>/< OLASILIK/İHTİMAL



-COTTON MOUTON ÇİFT KIRILMASI / COTTON MOUTON OLAYI ile/||/<> COTTON MOUTON ETKİSİ ile/||/<> COTTON MOUTON SABİTİ



-COULOMB / KULOMB ile/||/<> COULOMB ALANI ile/||/<> COULOMB ÇEKİMİ ile/||/<> COULOMB ENGELİ ile/||/<> COULOMB ETKİLEŞMESİ ile/||/<> COULOMB İTMESİ ile/||/<> COULOMB KURAMI ile/||/<> COULOMB KUVVETİ ile/||/<> COULOMBMETRE ile/||/<> KULOMBMETRE ile/||/<> COULOMB POTANSİYELİ ile/||/<> COULOMB SAÇILMASI ile/||/<> COULOMB SÜRTÜNMESİ ile/||/<> COULOMB UYARILMASI ile/||/<> COULOMB YASASI



-ÇÖZ(ÜL)ME/Sİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇÖZÜM/LE(N)ME/Sİ

( Tüm durum, sorun, koşul ve ayrıntıları, çözemeyebiliriz fakat çözebiliriz. )


-ÇÖZÜLME ile/ve/||/<> DAĞILMA/DAĞILIM ile/ve/||/<> ERİME

( İki ya da daha fazla nesnenin bağdaşık moleküler karışımı. İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> Bir gaz, sıvı ya da katının, başka bir gaz, sıvı ya da katı içinde kimyasal bir değişikliğe uğramadan bağdaşık olarak dağılması. | İki ya da daha fazla nesnenin bağdaşık moleküler karışımı. )


-ÇÖZÜLMÜŞ/LÜK ile/ve/||/<> AŞILMIŞ/LIK



-ÇÖZÜM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARA ÇÖZÜM

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yukarı çekersek, ayak açıkta kalır. Aşağı çekersek, omuz. Neşeli kişiler, çözüm üreterek[dizlerini karnına çekerek] rahat uyur. )


-ÇÖZÜM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇÖZÜMLEME

( Çözümleme/sorgulama(analiz), her durum/konu/ayrıntı için söz konusuyken; ("kökten/toptan") "çözüm", her durum için olanaklı değildir.

Sorumluluğumuz ve önceliğimiz de çözmek değil çözümlemektir.

Çözümleme varsa çözüm ya da ara çözüm de yakınında bir yerde bulunacaktır. )


-ÇÖZÜM ile/ve/||/<> DÜZENLEME



-ÇÖZÜMLEME ile/ve/||/<> AÇIKLAMA



-ÇÖZÜMLEME ile/ve/||/<>/> TRANSAKSİYONEL ÇÖZÜMLEME



-ÇÖZÜMLER ÜZERİNE KONUŞMAK ve/||/<>/> ÇÖZÜM ÜRETİR



-ÇÖZÜMLER:
KÜÇÜK ile/ve/||/<> ARA ile/ve/||/<> YALIN



-ÇÖZÜMSEL ile/ve/değil/||/<> ÇÖZÜMLEYİCİ



-ÇÖZÜMÜN BİR PARÇASI DEĞİLSEK, SORUNUN BİR PARÇASIYIZDIR ile/ve/||/<> YAŞAMAKLA MEŞGUL OLMAZSAK, ÖLMEKLE MEŞGUL OLURUZ



-CPU ile GPU | ile/||/<> APU

( )


-CPU ile GPU | ile/||/<> APU

( [İşlevsellik]
Genellikle genel amaçlı işlemci birimleridir ve işletim sistemi, uygulamalar, hesaplamalar ve veri yönetimi gibi çeşitli görevleri yürütmek için kullanılır. İLE ... | İLE/||/<> CPU işlevlerinin yanı sıra grafik işleme görevlerini de üstlenir. [Hem CPU hem de GPU işlevlerini tek bir çip üzerinde birleştirir.] )


-CPU ile GPU | ile/||/<> APU

( [Performans]
Grafik işleme konusunda sınırlıdır ve daha karmaşık grafik işlemlerinde zayıf performansa sahiptir. İLE ... | İLE/||/<> Daha güçlü bir grafik işleme yeteneğine sahiptir ve oyunlar, video düzenleme, 3D modelleme gibi grafik yoğun görevleri daha iyi bir biçimde işleyebilir. )


-CPU ile GPU | ile/||/<> APU

( [Güç Tüketimi]
Genellikle enerji verimliliği odaklıdır ve daha az güç tüketme eğilimindedir. İLE ... | İLE/||/<> Grafik işleme yetenekleri nedeniyle CPU'lara göre daha fazla güç tüketebilir.[özellikle grafik yoğun görevlerde] )


-CPU ile GPU | ile/||/<> APU

( [Bedel]
Genellikle daha ucuzdur.[çünkü daha sade bir yapıya sahiptir.] İLE ... | İLE/||/<> Bütünleşik grafik yetenekleri nedeniyle CPU'lara göre daha pahalı olabilir. )


-CPU ile GPU | ile/||/<> APU

( [Kullanım Alanları]
Ofis uygulamaları, web tarama, veritabanı yönetimi gibi grafik işlem gerektirmeyen görevler için uygundur. İLE ... | İLE/||/<> Oyun sistemleri, multimedya düzenleme, video oynatma ve öteki grafik yoğun uygulamalar için daha uygun bir seçenektir. )


-CREATO- ile/||/<> SARC-/SARCO-

( Et. İLE/||/<> Et, kas. )


-CREDO UT INTELLIGAM ile/ve/||/<> NOVETIM TE, NOVETIM ME ile/ve/||/<> TE INVOCO, DEUS VERITAS ile/ve/||/<> DEUS SAPIENTIA ile/ve/||/<> DEUS BEATITUDO



-CROOKES CAMI ile/||/<> CROOKES KARANLIK BÖLGESİ / KATOT KARANLIK BÖLGESİ ile/||/<> CROOKES RADYOMETRESİ ile/||/<> CROOKES TÜPÜ

( Seryum ve öteki nadir toprak öğelerinden oluşan, soğurduğu mor ötesi ışınları yüksek düzeyde tutan (geçirmeyen) bir cam türü. İLE/||/<> Güneşten gelen radyant enerjiyi göstermek için kullanılan vakumlu bir tüp içine yerleştirilmiş, ön yüzleri parlatılmış, arka yüzleri karartılmış dört düşey kanatçıktan oluşan düşey eksenli çark. İLE/||/<> Katot ışınlarının özelliklerini incelemek üzere Crookes tarafından kullanılan, bir tarafında katodu yassı alüminyum diskten öteki tarafında da anodu bir telden olumuş düşük basınçlı bir gaz boşalmalı tüp. )


-CROSS OVER ile/||/<> CROSS-SECTIONAL

( Çaprazlama. İLE/VE/|| Kesitsel. )


-crRNA ile/ve/||/<> tracrRNA



-CRYPT-/CRYPTO- ile/||/<> GYMN-/GYMNO-

( Örtülü, saklı, gizli. İLE/||/<> Çıplak, giyinik olmayan, açık, örtülmemiş. )


-CÜCE YILDIZLARDA:
BEYAZ ile/ve/||/<> KIRMIZI ile/ve/||/<> SARI



-CÛD ile/ve/||/<> CÛŞ

( Taşma. İLE/VE/||/<> Coşma. )


-ÇÜGDE ile/ve/||/<> KULAK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Kafanın kulakların arkasındaki çıkıntı yapan bölümü. İLE/VE/||/<> ... )


-ÇUHADAR ile/değil/||/<> ÇAŞNIGİR/ÇEŞNİGİR

( Saray hizmetinde yüksek derecede bir memurluk. | Sultanın giyeceklerine bakan görevli. İLE/||/<> Sarayda sofra hizmetlerine bakanlara verilen ad. )


-ÇUKUR ile/ve/||/<> KARANLIK



-ÇUKUR ile/değil/||/<> KUYU



-ÇULSUZ ile/ve/||/<> ÇAPULCU/PLAÇKACI

( Giysisiz. İLE/VE/||/<> Düzene aykırı davranışlarda bulunan, düzeni bozan. | Yağmacı. )


-CUMHURİYET ANITINDA:
PIETRO CANONICA ve/||/<> SABİHA ZİYA

( )


-CUNE- ile/||/<> CUNEO-

( Kama, çentik. İLE/||/<> Kama. )


-CÜRET ile/ve/değil/||/<> BİLGİSİZLİK



-CÜRET ile/ve/<> KÜSTAHLIK



-CURİE / KÜRİ ile/||/<> CURİE NOKTASI ile/||/<> CURİE SABİTİ ile/||/<> CURİE SICAKLIĞI / CURİE NOKTASI ile/||/<> CURİE SICAKLIK ÖLÇEĞİ ile/||/<> CURİE TERAZİSİ ile/||/<> CURİE WEİSS YASASI ile/||/<> CURİE YASASI



-ÇÜRÜME ile/ve/||/<> ARDAK

( ... İLE/VE/||/<> Ağaçlarda, mantarların oluşturduğu bir tür çürüme başlangıcı. )


-ÇÜRÜME ile/ve/<>/değil PÖRSÜME



-CUSANUS ve/||/<>/> KOPERNİK ve/||/<>/> PARASELSUS

( 1401 - 11 Ağustos 1464 VE/||/<>/> 19 Şubat 1473 - 24 Mayıs 1543 VE/||/<>/> 1493 - 24 Eylül 1541 )


-CUSHING SAYRILIĞI/HASTALIĞI ile/||/<> CUSHING BELİRGESİ/SENDROMU

( Hipofiz bezinde tümör nedeniyle aşırı ACTH üretimi. İLE/||/<> Gövdede aşırı kortizol üretimi. )


-CUSHİNG ile/||/<> ADDİSON

( Gövdede aşırı kortizol üretimi. İLE/||/<> Gövdede yetersiz kortizol üretimi. )


-CYN-/CYNO- ile/||/<> CAUD-/CAUDO- ile/||/<> ICHTHY-/ICHTHYO- ile/||/<> ACARO- ile/||/<> ARACHNO- ile/||/<> TERAT-/TERATO- ile/||/<> ZO-/ZOO-

( Köpek. İLE/||/<> Kuyruk. İLE/||/<> Balık. İLE/||/<> Kene, uyuz. İLE/||/<> Örümcek, ince ağ benzeri yapı [araknoid: Beyin zarlarından biri]. İLE/||/<> Canavar. İLE/||/<> Hayvanla ilgili. )


-d'ALEMBERT İLKESİ ile/ve/<> d'ALEMBERT AÇMAZI/PARADOKSU

( m kütleli bir nesne üzerine etkiyen birden fazla dış kuvvetler, cisme, a ivmesi kazandırdığında, uygulanan kuvvetlerin vektörel toplamının F büyüklüğü, ma'ya eşittir. Eğer -ma; etkin kuvvet ya da iç kuvvet olarak kabul edilirse, bu kuvvetlerle sistemin iç kuvvetlerinin toplamı eşittir ve F - ma = 0 ile gösterilir. İLE/VE/<> İlk hızı sıfır ya da düzgün hareket eden, ağdalı olmayan ve sıkıştırılamaz çok büyük kütleli bir akışkan içinde bir doğru boyunca sabit hızla hareket eden bir cisme hiçbir kuvvet etkimez. )


-d'ALEMBERT İLKESİ ile/ve/<> d'ALEMBERT AÇMAZI/PARADOKSU

( 1752 )


-DABNE ile/ve/<> MERAK

( Büyükayının sonundaki iki parlak yıldız. )


-DAG[Argu] ile/ve/||/<>/> TEGUL[Oğuz]
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]



-DAĞ ile/||/<> AŞAK/AŞAQ[Oğuz] ile/||/<>
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( ... İLE Dağ eteği. )


-DAĞ ile/ve/değil/yerine/<>/>/>< BAĞ

( Bakmazsak/özenmezsek. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>/>< Bakarsak/özenirsek. )


-DAĞ ile/||/<> GÖKKUŞAĞI DAĞI/VINICUNCA

( ... İLE/||/<> Peru'da. )


-DAĞ ve/||/<>/> KAR

( Dağına göre kar... )


-DAĞILIM/DAĞILMAK ile/ve/değil/||/<>/< YAYILIM/YAYILMAK



-DAĞILMA/SI ile/ve/<> UZAKLAŞMA/SI



-DAĞINIK ile/ve/değil/||/<>/< PARÇA PARÇA



-DAĞITIM ile/ve/<> BÖLÜŞÜM



-DAĞLAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FARKLAR



-DAHA ... ile/ve (fakat)/ne yazık ki/||/<>/>< DAHA ...

( "Daha yüksek binalarımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha kısa sabrımız var.
"Daha geniş otoyollarımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha dar bakış açılarımız var.
"Daha büyük evlerimiz var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha küçük ailelerimiz var.
"Daha çok ev gereçlerimiz var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az zamanımız var.
"Daha çok eğitimimiz var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az sağduyumuz var.
"Daha fazla bilgimiz var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az bilgeliğimiz var.
"Daha çok uzmanımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha çok sorunumuz var.
"Daha çok ilacımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az sağlığımız var.
"Daha çok mal varlığımız var." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az değerlerimiz var.
"Daha rahat geçinmeyi öğrendik." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Yaşam kurmayı öğrenemedik.
"Daha büyük işler yaptık." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha iyi işler yapamadık.
"Daha çok harcıyoruz." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az şeye sahibiz.
"Daha fazla satın alıyoruz." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az hoşnut kalıyoruz.
"Daha fazla söylüyoruz." İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az konuşuyoruz.
Daha çok nefret ediyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az seviyoruz.
Daha az gülüyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha çok somurtuyoruz.
Daha çok sigara, alkol, şeker tüketiyoruz. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha savurganca para harcıyoruz.
Daha hızlı araba kullanıyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha çabuk kızıyoruz.
Daha geç saatlere kadar oturuyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha yorgun kalkıyoruz.
Daha az okuyor, daha çok televizyon izliyoruz. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Daha az şükrediyoruz.
Yaşamımıza, yıllar kattık. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Yıllarımıza, yaşam katamadık.
Uzayı fethettik. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< İç dünyamızı fethedemedik.
Havayı temizledik. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Ruhumuzu kirlettik.
Atoma hükmettik. İLE/VE (FAKAT)/NE YAZIK Kİ/||/<>/>< Önyargılarımıza hükmedemedik.
)


-DAHA "AKILLI" OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAHA DİSİPLİNLİ OLMAK



-DAHA AZ DÜŞÜN! ile/ve/<> DAHA ÇOK DÜŞÜN!

( [Düşündüğün...] Kendini, kötü hissettiriyorsa/hissett(ir)diğinde. İLE/VE/<> Kendini, iyi hissettiriyorsa/hissett(ir)diğinde. )


-DAHA ÇOK İNANAN:
CAMİLERDE ve/değil/||/<> HASTAHANELERDE



-DAHA ÇOK SARILMA:
DÜĞÜNLERDE ve/değil/||/<> OTOGARLARDA



-DAHA ÇOK SEVEN ile/ve/||/<>/< DAHA AZ SEVEN

( Sevdiğine ve hemen hemen her söylediğine/istediğine/kararına, onu kaybetmemek için "Olur." der. İLE/VE/||/<>/< Bu nedenle de ilişkiyi yönetir. )


-DAHA ÇOK ile/ve/<>/değil/yerine BİR DAHA



-DAHA İYİ DUYMAK/DİNLEMEK ile/ve/||/<>/> BAĞ KURMAK



-DAHA İYİ OLAN ile/ve/||/<> DAHA İYİ HİSSETTİREN



-DAHA KOLAY ile/ve/||/<>/> EN KOLAY

( [ne yazık ki]
Kolay/rahat/hızlı kazanılan paranın tüketilmesi. İLE/VE/||/<>/> Başkasının/vatandaşın/emekçinin parasının "tüketilmesi". )


-DAHA ÖZEL ALGILA/YORUMLA! ile/ve/<> DAHA GENEL DÜŞÜN

( Kendini, iyi hissettiğinde. İLE/VE/<> Kendini, kötü hissettiğinde. )


-DAHA UYGUN ile/ve/||/<> SONRAKİ ile/ve/||/<> ÖZEL



-DAHA) ("ÜST") GÜCE[OLANAKLARA/KİŞİLERE] TAPARLIK ile/ve/değil/yerine/||/<> ÖYKÜNME

( Düşük bilgi/bilinç seviyesindeki ya da çıkarcı kişilerin(zihinlerin), iyiliğ(in)e yönelimde, güdülenmesini ve kötülüğ(ün)e başvurmada da kendini tutmasını sağlatan en etkili/etkin iki durum/tutum. )


-DAHA ile/ve/değil/yerine/=/||/<> HENÜZ ile/ve/değil/yerine/=/||/<> HÂLÂ ile/ve/değil/yerine/=/||/<> ARTIK



-DÂHİYÂNE ile/ve/||/<>/> ÂHİYÂNE



-DAİRE[Ar.] ile/değil/=/||/<>/< SONSUZ/ÇOK KÖŞELİ/LİK / SONSUZ KENARLI ÇOKGEN



-DAİREDE:
İÇ ALAN ile/ve/<> DIŞ ALAN



-DAİRESEL YÖRÜNGE ile/ve/||/<>/> ELİPTİK YÖRÜNGE

( Aristoteles. İLE/VE/||/<>/> Kepler. )


-DAKİK DİL ve/||/<>/> SAHİH TASAVVUR



-DAKKA[Ar. > DAKKÂK] ile/ve/||/<>/> DUKKA

( Kapı çalıcı. | Kapı kapı dolaşan, eşik aşındıran.[daḳḳa: Bir şeyi kırıp ufalamak. | Kapıyı çalmak.] İLE/VE/||/<>/> Birinin kapısını çalanın kapısı çalınır.[Men dakka dukka] )


-DAL/FINDIK ile/ve/||/<>/> ÇOTANAK

( ... İLE/VE/||/<>/> Üzerinde çok sayıda fındık bulunan dal. )


-DAL/YAPRAK ile/ve/||/<> KAVRAK

( ... İLE Ateş yakmak için kullanılan kuru yaprak, ince dal. )


-DAL ile/ve/||/<> DAĞ



-DAL ve/||/<> İNSAN

( )


-DAL ile/ve/||/<> KOL



-DALDIRMAK ile/ve/<> BATIRMAK



-DALGA GEÇMEK ile/ve/değil/||/<>/< BİLMEMEK



-DALGA:
DALGA BOYU ile/ve/||/<> DÖNGÜ/PERİYOT ile/ve/||/<> SIKLIK/FREKANS ile/ve/||/<> GENLİK



-DALGA ile/ve/||/<> CHICAMA DALGALARI

( Dünyada yasa ile korunan ilk dalgadır. Bir kilometre boyunca yapı yetkisi verilmemektedir. Peru'dadır. )


-DALGA ile/ve/||/<> CHICAMA DALGALARI

( )


-DALGA ile/ve/||/<>/> KARE DALGA

( image )


-DALGA ile/ve/||/<>/> KARE DALGA

( ... İLE/VE/||/<>/> Birbirine dik açıyla hareket eden iki dalganın çarpışması ile ortaya çıkmaktadır. Nadir gözlemlenen doğa olaylarındandır. Birkaç dakika içinde görünüp kaybolabilir.

Kare dalgaları izlemek için en ünlü yer, Île de Ré[Fransa] adasıdır. )


-DALGA ile/ve/<>/hem de/ne de/>< PARÇACIK

( Enerjiyi bir ortamda taşıyan titreşimler. İLE/VE/||/<>/hem de/ne de/>< Kütlesi ve hızı olan nesne.[Nesneyi oluşturan temel birimler.] Nesneyi oluşturan temel birimler. )


-DALGALAR:
DÜZLEMSEL ile/ve/||/<> AKIŞKAN ile/ve/||/<> RAYLEIGH YÜZEY ile/ve/||/<> ENİNE

( )


-DALGI/GAFLET[Ar.] ile/ve/<>/değil/yerine BOŞLAMA/İHMAL[Ar.]



-DALGI/GAFLET ile/ve/||/<> HADSİZLİK



-DALGIÇKUŞLARI ile/ve/<> DALGIÇKUŞU

( Gagaları bir kılıfla örtülü, kanatları ve kuyruğu kısa, ayakları perdeli, iyi yüzen ve dalan bazı kuşları içine alan kuşlar takımı. İLE/VE/<> Dalgıçkuşlarından, Amerika ve Avrupa'nın kuzeyinde yaşayan bir hayvan. )


-DALGIN/LIK ile/ve/||/<> DURGUN/LUK



-DALINI KIRMAMAK ve/||/<> GÜVENİNİ KIRMAMAK

( Ağaçtan, meyve almak istiyorsak... VE/||/<> Kişilerden, sevgi bekliyorsak... )


-DALLAMA ile/||/<> ANDAVALLI[Yun.]

( Aptal, enayi. İLE/||/<> Ahmak, aptal, beceriksiz, şaşkın, bön, görgüsüz kişi. )


-DAMAK ile/ve/||/<> ART DAMAK

( Ağız boşluğunun tavanı. İLE/VE/||/<> Damağın arka bölümü. )


-DAMAKSILLAŞTIRMA/İMÂLE ile/||/<> ART DAMAKSALLAŞTIRMA ile/||/<> EKLEMLEME NOKTASI/ÇIKAK ile/||/<> GENİZSİL/GUNNE ile/||/<> SALÂBET

( İki ses arasından, asıl seslere katılmayacak bir ses çıkarma. | Bir sesin eklemlenme bölgesini art damaktan ön damağa kaydırma. [iki ses arasından, asıl seslere katılamayacak bir ses çıkarma]. İLE/||/<> Yumuşak damak bölgesinde, sert damağın art uç noktasıyla küçük dil arasında oluşturulan ses. İLE/||/<> Sesler oluşturulurken eklemleyicilerin birbirine yaklaşması ya da değmesi sonucu ses yolunun daraldığı ya da tıkandığı yer. İLE/||/<> Geniz yoluyla[nazal] çıkarılan ses. İLE/||/<> Sertlik. )


-DAMAR AĞLARININ GELİŞİMİ:
BİTKİDE ve/=/||/<> HAYVANDA

( Açıklamalarını okumak için burayı tıklayınız... )


-DAMAR ile/ve/||/<> KANAL



-DAMAR ile/ve/<> KILCAL DAMAR



-DAMKORUĞU ile/ve/<> DAMKORUĞUGİLLER

( Damkoruğugillerden, bir ya da çok yıllık türleri olan, ılık iklimlerde yetişen, otsu bir bitki. İLE/VE/<> İkiçeneklilerden, örnek bitkisi damkoruğu olan bir bitki ailesi. )


-DAMLA/NİKRİS[Ar.]/GUT[Fr.] ile/ve/<> KURUL

( Organizmadaki ürik asidin atılmayarak gövdenin bazı yerlerinde, özellikle ayak başparmağında, topuk ve ekleme yerlerinde birikmesinden kaynaklanan, ağrı ve şişlerle ortaya çıkan sayrılık. İLE/VE/<> İnsan eti yemekten kaynaklanan bir hastalık.[En son, 1979'da, Papua Yeni Gine'de rastlanmıştır.] )


-DAMLA ile/ve/<> DERYA

( Deryanın damlaya gereksinimi yoktur fakat damlayı kurtardım diye sevinir. )


-DAMLA ile/ve/<> DERYA

( DAMLAMIZ DERYAYA SALDIK BİZ BUGÜN
DAMLA NİCE ANLAR
DERYA OLAN ANLAR

HAYVAN NİCE ANLAR
HAYRAN OLAN ANLAR )


-DAMLA ile/ve/||/<>/> GUTASYON

( ... İLE/VE/||/<>/> Bitkilerde su basıncının arttığı zamanlarda yapraklarda "hidadot" denilen özel yapılardan, ksilem özsuyunun damlalar durumunda dışarı çıkması. )


-DAMLA ile/ve/||/<>/> GUTASYON

( )


-DAMLAYA DAMLAYA GÖL OLUR ile/ve/||/<> TAŞI DELEN, SUYUN GÜCÜ DEĞİL DAMLALARIN SÜREKLİLİĞİDİR



-DANIŞAN ve/||/<>/> CO-TERAPİST ve/||/<>/> OTOTERAPİST



-DANIŞMA ve/||/<>/> DAYANIŞMA

( Bin bilsek de bir bilene danışmak gerek. )


-DANIŞMAK ile/ve/||/<>/> BİLGİ VERMEK



-DANIŞMAN ile/ve/||/<> DANIŞAN



-DANIŞMAN ile/ve/değil/||/<>/< DANIŞILAN



-DANIŞTAY ile/||/<>/< DÎVÂN-I HÜMÂYÛN

( Yönetim davâlarına bakmak, bakanlar kurulunca gönderilen yasa ve tüzük tasarıları ile imtiyaz sözleşmeleri üzerinde düşüncelerini bildirmek gibi görevleri olan, üyeleri Anayasa Mahkemesi'nce seçilen bağımsız anayasa kuruluşu. İLE/||/<>/< Eskiden İslâm devletlerinde, devlet işlerinin görüşülüp karara bağlandığı kurul.[Başlangıçta bir devlet dairesi olan dîvân, İran devlet geleneğinin de etkisiyle sonradan kurul biçimine dönüşmüştür] )


-DANS EDELİM! ve/||/<> ŞARKI SÖYLEYELİM! ve/||/<> SEVELİM! ve/||/<> YAŞAYALIM!

( Hiçkimse izlemiyormuş gibi. VE/||/<> Hiçkimse dinlemiyormuş gibi. VE/||/<> Hiç incinmemiş gibi. VE/||/<> Dünya, cennetmiş gibi. )


-DANS:
YATAY İSTEK ve/||/<>/> DİKEY ANLATIM



-DANS ile/ve/<> BALE

( Dans, kendinden emin olmayan, ne istediğini bilmeyen kişinin yapacağı iş değildir. )


-DANS ile/ve/<> BALE

( Dans Tarihçeleri )


-DANS ile/ve/değil/<> OHYOKHAI

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Yakutlar'a özgü bir Şaman uygulaması.
[Ohuokay ustasının çevresine toplanan halk, el ele tutuşarak büyük bir çember oluşturuyor ve ustanın sözlerini tekrarlayarak, hafif hafif öne ve arkaya eğilerek hareket edip güneşin doğduğu yönden, battığı yöne doğru dönerler.]
[Bu uygulamaya özgü, belirli bir müziği bulunmamaktadır.] )


-DANS ile/ve/||/<> TWIST[İng.]

( ... İLE/VE/||/<> 1961 yılında yaygınlık kazanan çok hızlı ritmi olan bir dans. | Bu dansın müziği. )


-DAR YORUM ile/||/<>/>< GENİŞ YORUM



-DÂR-ÜL ACEZE ile/||/<> DÂR-ÜL BEDÂYİ ile/||/<> DÂR-ÜL ELHAN ile/||/<> DÂR-ÜL FÜNÛN ile/||/<> DÂR-ÜL MUALLİMAT ile/||/<> DÂR-ÜL MUALLİMİN ile/||/<> DARÜŞŞAFAKA ile/||/<> DARÜŞŞİFA

( Düşkünler evi.[1895] İLE/||/<> İstanbul Belediyesi'ne ait ilk tiyatro.[1913] İLE/||/<> İstanbul'da kurulan ilk müzik okulu.[1917] İLE/||/<> Üniversite, fenler evi.[1845] İLE/||/<> İstanbul'da kurulan ilk kız öğretmen okulu.[1869] İLE/||/<> İstanbul Fatih'te kurulan erkek öğretmen okulu.[1848] İLE/||/<> İstanbul Fatih'te, Abdülaziz'in desteğiyle kurulan yoksul, öksüz ve yetimlere ait yatılı lise. İLE/||/<> Sağlık yurdu. )


-DARALMA" ile/ve/<> SIKILMA



-DARALMA ile/ve/<> BUNALMA



-DARALMA ile/ve/||/<> SIKILAŞMA



-DARGIN/LIK ile/ve/<> DURGUN/LUK



-DARLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< FERAHLIK



-DARÜŞŞİFA:
FATİH ile/ve/||/<> HASEKİ ile/ve/||/<> SÜLEYMANİYE ile/ve/||/<> ATİK VÂLİDE SULTAN ile/ve/||/<> SULTAN AHMED ile/ve/||/<> TOPKAPI SARAYI ENDERUN



-DARVAN ile/ve/<> SANÂ

( Sanâ'ya 2 fersah mesafede. [Yemen] )


-DARWIN ile/ve/||/<>/> MİTHAT EFENDİ

( ... İLE/VE/||/<>/> Kitaplarının ilk Türkçe çevirilerini yapan. )


-DAS CAPITAL:
1867 ile/ve/||/<>/> 1873

( I. basım. İLE/VE/||/<>/> II. basım. )


-DATÇA'DA:
OVABÜKÜ ve/||/<> HAYITBÜKÜ ve/||/<> PALAMUTBÜKÜ



-DATÇA[< DADIA/DADYA] ile/ve/değil/||/<>/> BETÇE[< BEDIA/BEDYA]



-DÂVÂ "GÜTMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> "DÂVÂ GÖRMEK"



-DÂVÂ ile/ve/||/<>/< DÂVET



-DAVÂ ile/ve/||/<>/> DURUŞMA



-DAVÂ ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< MÂNÂ

( Bilmezler mânâsını, ederler dâvâsını. )


-DAVET:
SÖZ İLE ile/ve/değil/||/<>/< HÂL İLE



-DAVET ve/<>/> İCÂBET



-DAVID RICARDO ile/ve/||/<>/> ADAM SMITH

( 16 Haziran 1723 - 17 Temmuz 1790 İLE/VE/||/<> 18 Nisan 1772 - 11 Eylül 1823 )


-DAVRANIŞ ve/<> İYİ NİYET

( Davranışların en iyisi iyi niyetten, niyetin en iyisi ise bilimden ortaya çıkandır. )


-DAVRANIŞ ile/ve/<> KURTARICI DAVRANIŞ



-DAVRANIŞ ile/ve/||/<> ÖRÜNTÜ



-DAVRANIŞLARIMIZ:
"İYİ/KÖTÜ" ile/ve/değil/||/<> GÜÇLÜ/ZAYIF



-DAVRANIŞSAL YAKLAŞIM ile/ve/||/<> BİLİŞSEL YAKLAŞIM



-DAVUL ile/ve/değil/<> KHAMU-AT

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Soyotlar, şamanlarının davullarına verdikleri addır. "Şaman atı" anlamına gelmektedir. )


-DAVUL ve/||/<> TOKMAK

( Davul, ayrı kişide; tokmak, ayrı kişide olmaz! )


-DAVULDA:
TOKMAK ile/ve/||/<> BIZBIZ

( ... İLE/VE/||/<> Davula sol elle vurulan ince değnek. )


-DAYAK YEMEKTEN:
KORKMAK ile/ve/değil/<> KENDİNE YEDİREMEMEK



-DAYANÇ/SABIR ile/ve/<> "KENDİNİ TUTMAK"



-DAYANÇ/SABIR ve/||/<> BEKLEMEK



-DAYANÇ/SABIR ile/ve/<> DAYANIKLILIK



-DAYANÇ/SABIR ile/ve/<> DİNGİNLİK



-DAYANÇ/SABIR ve/<> GÜÇ



-DAYANÇ/SABIR ile/ve/<> İSTİKRAR

( SABIR ÇİÇEĞİ / GIAN AGAVE[Lat.] [Ancak 10 yılda açar.] )


-DAYANÇ/SABIR ile/ve/<> KANAAT

( Kanaat eden aziz olur, Kanaatsizlik eden zelil olur. [azza men kanea, zelle men tamea] )


-DAYANÇ/SABIR ve/<> KARARLILIK



-DAYANÇ/SABIR ile/ve/<> RIZÂ



-DAYANÇ/SABIR ile/ve/||/<> ŞÜKÜR



-DAYANÇ/SABIR ile/ve/||/<> TEVEKKÜL



-DAYANÇ/SABIR ile/ve/<> UYUM

( Olgun kişi, zayıf ve kendinden aşağı unsurlara karşı sabır gösterir ve onlara önem verir. )


-DAYANÇ/SABIR ile/ve/<> UYUM

( Uyumsuzluğu, ihtiyârını devrede tutmayan kişi yaratır. )


-DAYANIKLI TÜKETİM ARACI ile/ve/||/<> DAYANIKSIZ TÜKETİM ARACI



-DAYANIKLI/LIK ile/ve/||/<> AĞIRBAŞLI/LIK



-DAYANIKLILIK ve/||/<> GÖNÜL FERAHLIĞI ve/||/<> MERHAMET ve/||/<> SABIR

( Daha yüksek bir terbiye yoktur. VE/||/<> Daha büyük bir mutluluk yoktur. VE/||/<> Daha kutsal bir görev yoktur. VE/||/<> Daha etkili bir güç yoktur. )


-DAYANIŞMA:
MEKANİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ORGANİK



-DAYANIŞMA ile/ve/<> GÜVEN

( Kişiler, kendilerine değil birbiriyle dayanışma içindelerse güven duyabilir ve yansıtabilir. [özellikle de eşler ve ortaklar!] )


-DAYANIŞMA ile/ve/<> GÜVEN

( Aslanlar [ve birçok güçlü görünen hayvan] bile tek başına yeterli güçte değildir. Ancak birlikte ve dayanışmayla ayakta kalırlar. )


-DAYANIŞMA ile/ve/<> GÜVEN

( Loncaları inceleyiniz. )


-DAYANMA:
AÇLIĞA ile/ve/||/<>/> SUSUZLUĞA ile/ve/||/<>/> HAVASIZLIĞA

( 60 gün. İLE/VE/||/<>/> 6 gün. İLE/VE/||/<>/> 6 dk. )


-DAYANMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BIRAKMAK



-DAYATMA ile/ve/değil/||/<>/>/< YAPTIRIM



-DAYATMA ile/ve/değil/||/<>/< YÖNLENDİRME



-DAYATMAK ile/ve/||/<>/> BOZMAK



-DAYATMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇÖZÜMSÜZ/ÇARESİZ OLMAK/KALMAK



-DEC-/DECA-/DEKA-/DECEM- ile/||/<> DECİ-

( On. İLE/||/<> On, onda bir. )


-DEDE/NİNE
ile/ve/||/<>/>
ANNE/BABA
ile/ve/||/<>/>
ABLA/AĞABEY
ile/ve/||/<>/>
BEN
ile/ve/||/<>/>
ERKEK/KIZ KARDEŞ

( )


-DEDİKODU ile/ve/<>/= CEHÂLET



-DEFEKT ile/||/<> DEFEKTİF ile/||/<> DEFİSİT

( Eksiklik. | Kusur. İLE/VE/|| Kusurlu. İLE/VE/|| Eksiklik. | Fark. )


-DEFERENS ile/||/<> DEFEYANS

( Götürgen. İLE/VE/|| Bayılma. )


-DEFTER-İ HÂKÂNÎ ile/||/<> DEFTER-İ HÂKÂNÎ İDARESİ ile/||/<> DEFTER-İ HÂKÂNÎ NÂZIRI

( Eskiden taşınmazlar hakkındaki kayıt ve tescillerin işlendiği defterin adı. | Tapu-Tahrir Defterleri.[Bugünkü tapu sicilinin karşılığı] İLE/||/<> Şimdiki tapu dairelerinin eski adı. İLE/||/<> Osmanlı Devleti zamanında tapu ve kadastro işlerine bakan nâzır/bakan. )


-DEĞER/LER ile/ve/<> KAVRAM/LAR

( Uğruna yaşanılacak kavramlar. İLE/VE/<> ... )


-DEĞER/LER ile/ve/<> TARİH



-DEĞER/LER ile/ve/<> TARİH



-DEĞER ile/ve/||/<> AYAR



-DEĞER ile/ve/<> BAĞIL DEĞER

( ... İLE/VE/<> Bir aritmetik sayısının, önüne (+) ya da (-) imleri yazıldıktan sonraki değeri. | Bir sayının, rakamlarından her birinin, bulunduğu basamağa göre aldığı değer. )


-DEĞER ve/=/||/<> EMEK



-DEĞER ile/ve/<> GELENEK



-DEĞER ile/ve/<>/= GEREKSİNİM



-DEĞER ile/ve/<> KULLANIM DEĞERİ



-DEĞER ile/ve/<>/< KULLANIM DEĞERİ ile/ve/<>/< PAYLAŞIM DEĞERİ ile/ve/<>/< DEĞİŞİM/SOYUT DEĞERİ ile/ve/<>/< ÜRETİM DEĞERİ ile/ve/<>/< ARTI DEĞERİ



-DEĞER ile/ve/<> NİYET



-DEĞER ile/ve/<> SİMGE



-DEĞER ile/ve/||/<> YARAR



-DEĞERİNİ:
TAKDİR (ETMEK) ile/ve/||/<>/> TESLİM (ETMEK)



-DEĞERLİ OLAN BİR ŞEYİ/ŞEYLERİ SEVMEK ile/ve/<>/değil/yerine DEĞERİ SEVMEK



-DEĞERLİ TAŞ/CEVHER ile/ve/<> GANG[Alm.]

( ... İLE/VE/<> Bir maden cevherini, bir değerli taşı saran değersiz madde. )


-DEĞERLİ TAŞ/MÜCEVHER:
YARI DEĞERLİ ile/ve/||/<>/> DEĞERLİ



-DEĞERLİ/LİK / DEĞERSİZ/LİK ile/ve/değil/yerine/<> GEÇERLİ/LİK / GEÇERSİZ/LİK



-DEĞERLİ ile/ve/||/<> GÜÇLÜ



-DEĞERLİLİK ile/ve/||/<> YARATICILIK



-DEĞERSİZLEŞİR ile/ve/||/<> YOLDA KALIR ile/ve/||/<> YALNIZLAŞIR ile/ve/||/<> TÜKENİR ile/ve/||/<> BİLGİSİZ SAYILIR

( Her durumunu anlatan. İLE/VE/||/<> Herkese güvenen. İLE/VE/||/<> Her sırrını açığa vuran. İLE/VE/||/<> Her becerisini ortaya döken. İLE/VE/||/<> Her bildiğini söyleyen. )


-DEĞİNMEK ile/ve/||/<> DEYİNMEK

( Bir konuyu ele alarak ondan kısaca söz etmek. İLE Yakınma, sitem yollu söylenme. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Değişmeyen de değişecek olanın/değişmesi gerekenin değişimine etkide/katkıda bulunabilir. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Değişme gereksiniminde olan nasılsa değişecektir. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( İçinizde değişmeyen nedir? )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Değişmez olan, ancak sessizlik içinde idrak edilebilir. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Doğrulukta, değişmez oluruz. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Değişmez olan, işimize yaramaz. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Değişmeyenin bilincinde olamayız. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Değişmez-olanı anlamak, değişmez-olan olmak demektir. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Kendinizi değişmek olarak, değişken zihnin tanığı olarak bilin. Bu yeterlidir. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Hareket eden'in içinde devinimsiz olan'ı, değişenin içinde değişmez olanı ayırt edebilmeyi öğrenelim, ta ki tüm farkların sadece görünüşte olduğunu ve birliğin gerçek olduğunu idrak edinceye kadar. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( Değişmez ve mutluluk-verici olanı bulmak için değişen ve acı verici olana sarılmayı bırakmak zorundasınız. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( TÜREV: Değişkenin değişkeni. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( What needs changing shall change anyhow.
What is it in you that does not change?
The unchangeable can only be realised in silence.
You become immovable in reticence.
You cannot be conscious of what does not change.
To realise the immovable means to become immovable.
Know yourself to be the changeless witness of the changeful mind. That's enough.
Learn to distinguish the immovable in the movable, the unchanging in the changing, till you realise that all differences are in appearance only and oneness is a fact.
To find the immutable and blissful you must give up your hold on the mutable and painful. )


-DEĞİŞEN ile/ve/<> DEĞİŞMEYEN

( DEĞİŞENDE DEĞİŞMEYEN: ORAN )


-DEĞİŞEREK DEVAM ETMEK ile/ve/||/<>/> DEVAM EDEREK DEĞİŞMEK



-DEĞİŞİK/LİK ile/ve/değil/||/<> ÇEŞİTLİ/LİK



-DEĞİŞİM ARACI ile/ve/değil/||/<>/< DEĞER



-DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜM:
ZORLUKTA VE ZORLANDIĞIMIZDA ile/ve/||/<> YETERİNCE GÖRDÜĞÜMÜZDE ile/ve/||/<> İSTEYECEK KADAR ÖĞRENDİĞİMİZDE ile/ve/||/<> YAPABİLECEK KADAR ALDIĞIMIZDA



-DEĞİŞİM ve GELİŞİM:
DOĞADA ile/ve/||/<>/> EKİNDE ile/ve/||/<>/> DEVLETTE ile/ve/||/<>/> ALTYAPIDA ile/ve/||/<>/> TİCARETTE ile/ve/||/<>/> MODADA ile/ve/||/<>/> TEKNOLOJİDE

( Milyonlarca yılda. İLE/VE/||/<>/> Binlerce yılda. İLE/VE/||/<>/> Yüzyıllarda. İLE/VE/||/<>/> Onlarca yılda. İLE/VE/||/<>/> Yıllarda. İLE/VE/||/<>/> Aylarda. İLE/VE/||/<>/> Günlerde. )


-DEĞİŞİM:
KARARDA ile/ve/||/<> YAŞAMDA ile/ve/||/<> KİŞİDE

( Bir sözcükle. İLE/VE/||/<> Bir duyguyla. İLE/VE/||/<> Bir kişiyle[seninle/onunla]. )


-DEĞİŞİM:
KİMYASAL ile/ve/||/<> FİZİKSEL

( * Nesnenin molekül yapısı değişir.
* Nesnenin görünür yapısı değişir.
* Hem moleküler yapısı, hem de görünür yapısı itibariyle yeni bir nesne oluşur. [kâğıdın yanması]
* Ortaya çıkan yeni nesne, eski durumuna kesinlikle geri dönemez. [Yanan nesneden [kağıttan vs.] arta kalan küllerle yeni bir nesne [kağıt vs.] oluşturulamaz.]
[Örnekler: Yanıcı nesne olan hidrojen ve oksijen moleküllerinin tepkimeye girerek; yanıcı olmayan suyun ortaya çıkması. | Kâğıdın yakılması. | Un helvası yapımı. | Mumun yanması. | Demirin paslanması. | Odunun yanması. | Sebzelerin çürümesi.

İLE/VE/||/<>

Nesnenin molekül yapısında değişme oluşmaz.
Nesnenin sadece biçimi, görüntüsü değişir.
Sadece görünür yapısı değişen, moleküler yapısı değişim göstermemiş yeni bir nesne ortaya çıkar [Suyun buharlaşması]
Ortaya çıkan bu madde, eski durumuna dönebilir.[Buharlaşan suyun, tekrar suya dönüşebilmesi. Bulut ve yağmur]
[Örnekler: Eriyen mumun tekrar donarak tekrar kullanılması. | Kâğıdın yırtılması. | Çaydanlıkta bulunan suyun kaynaması ve ortaya çıkan buharın tekrar yoğunlaşarak suya dönüşmesi.] )


-DEĞİŞİM:
KIRILINCA ile/ve/||/<> KANDIRILINCA ile/ve/||/<> ÇOK FAZLA ŞEY ÖĞRENİNCE ile/ve/||/<> ÂŞIK OLUNCA ile/ve/||/<> ZORDA/ZORUNDA KALINCA



-DEĞİŞİM'DE:
ÖZ ile/ve/<> HAL/LER ile/ve/<> HEM ÖZ, HEM HAL/LER

( Başkalaşım [tagayyür]. İLE/VE/<> Değişim [tahavvül]. İLE/VE/<> Gelişim [tekâmül]. )


-DEĞİŞİM ile/ve/değil/||/<> [KÜTLE ve/||/<> AN ve/||/<> ENERJİ]'DEKİ DEĞİŞİMİN ORANI/DEĞİŞİMİ

( d/dt (--->mv )


-DEĞİŞİM ile/ve/||/<>/>/< AÇILIM



-DEĞİŞİM ve/||/<> DEĞİŞİMDE DEĞİŞMEYEN ve/||/<> CANLI-CANSIZ ve/||/<> KÜTLE/YER ÇEKİMİ



-DEĞİŞİM ile/ve/||/<>/> DEVRİM



-DEĞİŞİM ile/ve/<>/yerine/değil HEMEN DEĞİŞİM

( Değişmek, acı çekmekten daha kolaydır. )


-DEĞİŞİM ile/ve/<>/yerine/değil HEMEN DEĞİŞİM

( Easier to change, than to suffer. )


-DEĞİŞİM ve/||/<> İLKSELLİĞİN "İÇKİNLİĞİ/AŞKINLIĞI" ve/||/<> CANLILIK ve/||/<> YERÇEKİMİ

( Dünya, düşünce[felsefe/bilim] tarihinin en temel sorun(sal)ları. )


-DEĞİŞİM ile/ve/||/<> SÜREKLİLİĞİ



-DEĞİŞİM ile/ve/<> SÜREKLİLİK



-DEĞİŞİM ile/ve/||/<> ZORUNLULUK



-DEĞİŞİMDE/METABOLE [ARISTOTELES'TE]:
| OLUŞ ile/ve/||/>< BOZULUŞ |
ve/||/<>
| NİCELİK ile/ve/||/<> NİTELİK ile/ve/||/<> YER DEĞİŞTİRME |a



-DEĞİŞKEN/LİK ile/ve/||/<> NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> UZAKLIK/MESAFE



-DEĞİŞKEN/PARAMETRE ile/ve/||/<> ETMEN/FAKTÖR



-DEĞİŞKEN ile/ve/değil/||/<>/< OLASILIK



-DEĞİŞKEN ile/ve/değil/||/<>/< VERİ

( Her değişken, bir veridir fakat her veri bir değişken değildir. )


-DEĞİŞMEK ile/ve/değil/||/<>/< FARKINA VARMAK



-DEHÂ:
%1 ile/ve/değil/||/<>/< %99

( "İlham." İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Ter/çalışmak. )


-DEHÂ ile/ve/|/<>/>< DELİLİK

( İkisinin arasında, çok ince bir çizgi, aralık vardır. )


-DEHÂ ile/ve/değil/||/<> ODAKLANMA GÜCÜ



-DEHÂ =/||/<> RAB



-DEHLİZLİ KİLİSELER ile/||/<> DİLİMLİ KUBBE ile/||/<> KUBBELİ BAZİLİKA

( Son Bizans devrinde ortaya çıkmış bir kilise biçimi. Kubbe kasnağı yüksek, kubbeli mekânın üç tarafından başka bir dehliz çevrilir. Ayrıca bu tip kiliselerde binanın cephesine çok önem verilmiştir. Tüm örneklerde çok süslü bir cephe görülür. İLE/||/<> İçi yarım yuvarlak, dışı dilimli olan kubbe. | Tonoz parçalarından oluşan kubbe. İLE/||/<> Bazilika ile merkezi planlı tiptin birleşmesinden oluşan yapı. )


-DEİZM:
(")İNANÇ(") ile/ve/değil/||/<>/< "TAVIR"



-DEJENERE ile/||/<> DEJENERATİF

( Yoz. İLE/VE/|| Yozlaştırıcı. | Bozunduran. )


-DEKOMPANSASYON ile/||/<> DEKOMPANSE

( Dengelenememe. | Ödünleyememe. İLE/VE/|| Dengelenememiş. | Ödünlenememiş. )


-DEKÜBİTUS ile/||/<> DEKÜBİTUS ÜLSERİ

( Yatar durum. İLE/VE/|| Bası/yatak yarası. )


-DELÂLET ile/ve/<> MUTABAKAT



-DELÂLETEN ile/ve/<> İŞÂRETEN

( Doğrudan. İLE Dolaylı. )


-DELİ OLMAK ile/ve/değil/||/<>/< ZIRVA BULABİLMEK

( "Deliyim" demek bir şey değil. Önemli olan, zırva bulabilmek. )


-DELİ/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİLGİLİ/LİK

( Bilgisizler/cahiller ve düşün[e]meyenler için anlayamadıkları her şey [ve herkes] "deli/lik"tir. )


-DELİ ile/değil/yerine/<>/>< AKILLI

( Sadece, aklı başında olanlar, deli olduklarını kabul ederler. )


-DELİ ile/değil/yerine/<>/>< AKILLI

( Dışından, kendi kendine konuşunca. İLE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< İçinden, kendi kendine konuşunca. )


-DELİ ile/ve//||/<>/>/< SUÇLU

( Gördün deli, dön geri. )


-DELİCE ile/ve/değil/||/<>/< ÇOCUKÇA



-DELİCİ/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VERİCİ/LİK



-DELİKLİ KURUŞ ile/ve/||/<> KIRTILLI KURUŞ

( )


-DELİL:
İZHAR EDİCİ ile/ve/||/<> İSPAT EDİCİ



-DELİL ile/ve/||/<> MÜLHAK DELİL

( … İLE/VE/||/<> 16 delil çeşidi bulunmaktadır. bkz. İslâm Hukuku Nazariyatı - Sava Paşa] )


-DELİRMEK ile/ve/||/<> BELİRMEK



-DELİSİ OLMAK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> NANKÖRÜ OLMAK

( Ulaşamadıklarının. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/> Ulaştıklarının. )


-DEM ve/||/<> GAM ve/||/<> SERENCÂM[Fars.]

( Olsun! VE/||/<> Olmasın! VE/||/<> Hayrolsun! )


-DEMANS ile/||/<> DELİRYUM

( Bellek ve bilişsel işlevlerde kalıcı bozulma. İLE/||/<> Ani başlayan bilinç bulanıklığı ve dikkat bozukluğu. )


-DEME!
"TARLADA HASADIM VAR" ve/||/<> "EVLÂDIM VAR"

( Eline geçmedikçe. VE/||/<> El koynuna girmedikçe. )


-DEMEDİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DENİLMEDİ

( Karl Marx, "Din, halk için afyondur" demedi!
Adam Smith, "Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler" demedi!
Thomas Hobbes, "İnsan, insanın kurdudur" demedi!
Niccolò Machiavelli, "Her şey mübahtır" demedi!
İbn Haldun, "Coğrafya, kaderdir" demedi!!! )


-DEMEDİKLERİMİZİ DEMESİNLER ile/değil/yerine/||/<>/< "İSTEDİKLERİNİ DESİNLER"



-DEMİ- ile/||/<> HEMİ- ile/||/<> SEMİ- ile/||/<> FİSS- ile/||/<> SCHİZ-/SCHİZO-

( Yarım, yarı. İLE/||/<> Yarı. İLE/||/<> Yarı, yarım, yarısı. İLE/||/<> Yarılma, ayrılma, ikiye ayrılma, çatlama, bölünme. İLE/||/<> Yarı, kısmî. )


-DEMİR KİLİSE:
İSTANBUL'DA ile/ve/<> ARJANTİN'DE ile/ve/<> AVUSTURYA'DA



-DEMİR ile/ve/değil/||/<>/< EMİR

( "Emir, demiri keser." )


-DEMİR ile/ve/<> NALÇA[Ar., Fars.]

( ... İLE/VE/<> Ayakkabıların altına çakılan demir. )


-DEMİRYOLU ile/ve/<> HİCAZ DEMİRYOLU

( ... İLE/VE/<> 2666 taş/kâgir köprü ve menfez, 7 demir köprü, 9 tünel, 96 istasyon, 7 gölet, 37 su deposu, 2 hastahane ve 3 atölye yapılmıştır. [8 yılda tamamlanmıştır.] )


-DEMOKRASİ:
DEMOS ve/+/||/<>/> KRATOS

( Halk. VE/+/||/<>/> Tanrısal güç. )


-DEMOKRASİ ve/||/<> GÜVENLİK ve/||/<> EKONOMİ ve/||/<> İKLİM



-DEMOKRASİ ile/ve/değil/||/<>/> PİYASA DEMOKRASİSİ



-DEMOKRATİK TOPLUMUN GEREĞİNDE:
ÖLÇÜLÜLÜK ve/||/<> ZORLAYICI TOPLUMSAL GEREKSİNİM ve/||/<> SON ÇÖZÜM İLKESİ



-DEMOKRİTOS ATOMCULUĞU ile/ve/||/<> PLATON KOZMOLOJİSİ

( Fiziğin, Pisagor'cu süreksiz nicelik üzerinden, Zaman Paradoksları'na göre yeniden kuruluşu. İLE/VE/||/<> ... )


-DEMONSTRASYON ile/||/<> DEMONSTRATİF

( Gösterme. | Görsel anlatım. İLE/VE/|| Tanıtıcı. )


-DEN- ile/||/<> DENT-/DENTA-/DENTİ-/DENTİA-/DENTO-

( Diş. İLE/||/<> Diş, dişlerle ilgili. )


-DENATÜRASYON ile/||/<> DENATÜRE

( Bozunma. İLE/VE/|| Bozunmuş. )


-DENENEBİLİR/LİK ile/ve/||/<>/> DENETLENEBİLİR/LİK



-DENETİM/KONTROL ile/ve/<> HAKİMİYET



-DENETİMCİ/LİK ile/ve/<> KATILIMCI/LIK



-DENETLEME:
ÜRETİM ÜZERİNDEN ile/ve/değil/||/<>/< TÜKETİM ÜZERİNDEN



-DENETLENEMEZLİK ve/<> DÖNÜŞÜM



-DENEY BİLİMLERİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİLİM



-DENEY VE GÖZLEM ve/||/<> ÖLÇÜ VE YÖNTEM



-DENEY ile/ve/||/<>/> DENETIMLİ DENEY



-DENEY ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GİRİŞİM



-DENEY ile/ve/<> SORU



-DENEYEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖZLEMLEYEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DİNLEYEN

( "Aptal/ahmak". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< "Yarı akıllı". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Akıllı. )


-DENEYEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖZLEMLEYEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DİNLEYEN

( DİNLEYEN, DİNLENİR [DİNLEYENİ, DİNLERLER]
DİNLEYEN, DİNLENİR [DİNLEYEN, RAHAT EDER]
DİNLEYEN, DİNLENİR [DİNLEYEN, DİN SAHİBİ OLUR] )


-DENEYEREK DENEYİMLEDİKLERİMİZ ile/ve/||/<> DENEYİMLEYEREK DENEDİKLERİMİZ



-DENEYİM YAŞAYAN BENLİK ile/ve/<> GÖZLEMLEYEN BENLİK

( Yoğun bir deneyim yaşayan kişi, güven ve cesâret yayar. )


-DENEYİM YAŞAYAN BENLİK ile/ve/<> GÖZLEMLEYEN BENLİK

( Gerçek benliğin bulunabilmesi için sahte olanın terk edilmesi zorunludur. )


-DENEYİM YAŞAYAN BENLİK ile/ve/<> GÖZLEMLEYEN BENLİK

( Düşüncelerinizi, duygularınızı, sözlerinizi ve eylemlerinizi gözleyin. )


-DENEYİM YAŞAYAN BENLİK ile/ve/<> GÖZLEMLEYEN BENLİK

( A man who is intense in his experience will radiate confidence and courage.
The false self must be abandoned before the real self can be found.
Watch over your thoughts, feelings, words and actions. )


-DENEYİM ile/ve/<> ANI



-DENEYİM ile/ve/değil/||/<>/< DENEYEYİM



-DENEYİM ile/ve/||/<> DENEYİMLENİLEN



-DENEYİM ile/ve/||/<>/> DÜZENLEYİCİ DENEYİM



-DENEYİM ve/||/<>/> KENDİLİK



-DENEYİM ile/ve/değil/||/<>/< YÖNTEM

( Bireysel. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Bilimsel. )


-DENEYİM ile/ve/||/<> ZİHİNSEL/OLGUSAL DENEYİM



-DENEYİME AÇIK/LIK ile/ve/<> DIŞADÖNÜK/LÜK



-DENEYİMLEMEK ile/ve/<>/>/< DEYİMLEMEK



-DENEYİMLEMEK ile/ve/<> GÖZLEMLEMEK



-DENEYİMLENİLEBİLECEK OLANIN "İSTENİLMESİ/BEKLENİLMESİ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DENEYİMLEMEKTE OLUNAN



-DENEYİMLER:
NİTELİKSEL ile/ve/||/<> YÖNELİMSEL



-DENEYİMLEYEN ile/ve/||/<> DENEYİMLEME BAĞI ile/ve/||/<> DENEYİMLENİLEN



-DENEYLENEBİLİR BİLGİ ile/ve/değil/<> DENEYİMLENEBİLİR BİLGİ



-DENEYSEL ile/ve/<>/değil/yerine RASTLANTISAL



-DENGE ile/ve/||/<> DENETİM



-DENGE ile/ve/<> DİNGİNLİK



-DENGE ve/<> HUZUR



-DENGE ile/ve/||/<> JİROSKOP/GYROSCOPE[İng.]



-DENGE ve/||/<>/> KONFOR[=> ÇÜRÜME] ve/||/<>/> SORUN ve/||/<>/> KARMAŞA ve/||/<>/> ÇÖZÜMLER/ÇARELER

( En "dengeli" ya da eşit durum, ölümdür. VE/||/<>/> En konforlu durum, çürümedir ve mezarlıktadır. VE/||/<>/> En büyük/ciddi "sorunlar" ile harekete geçilir. VE/||/<>/> En hareketli ortamlarda karmaşa ve kargaşa oluşur. VE/||/<>/> Daha iyi/nitelikli/isabetli çözümler oluş(tur)maya başlarız. )


-DENGE ve/||/<> SÜKÛNET



-DENGELİ ile/ve/||/<> BÜTÜNLÜKLÜ



-DENGELİ ile/ve/||/<> İYİLEŞTİRİCİ



-DENGESİZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DALGALI



-DENGİN(İ BULMAK) ile/ve/||/<>/> DENGEN(İ BULMAK)



-DENGİNİ ARAMAK/ARAYAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİNİ ARAMAK/ARAYAN

( "Küçük zihinliler". DEĞİL/YERİNE İleri zihinliler. )


-DENİZ KULAĞI ile/<> DENİZ KESTANESİ

( Deniz kulağı yavruları, deniz kestanesinin koruması altında olabilir. )


-DENİZ TAŞITLARINDA:
SANCAK ile/ve/||/<>/>< İSKELE

( Sağ yanı. İLE/VE/||/<>/>< Sol yanı. )


-DENİZ/GÖL/IRMAK ile/ve/||/<> BALIKLAVA

( ... İLE/VE/||/<> Deniz, göl ve ırmaklarda balık yatağı olan yer. )


-DENİZ ve/||/<> DALGA

( Enerji. VE Etki eden enerji. )


-DENİZALTININ:
SOL KANADI ile/ve/||/<> SAĞ KANADI

( Dışbükey. İLE/VE/||/<> İçbükey. )


-DENİZALTININ:
SOL KANADI ile/ve/||/<> SAĞ KANADI

( Ön tarafta bulunan sol kanat açılarak, basıncın, alttan itmesi ve motor/pervâne desteğiyle yüzeye çıkılır. İLE/VE/||/<> Ön tarafta bulunan sağ kanat açılarak, basıncın, üstten bastırması ve motor/pervâne desteğiyle dalış yapılır. )


-DENİZDE YÜZÜP DEREDE BOĞULMAK ile/<> DİMYAT'A, PİRİNCE GİDERKEN, EVİNDEKİ BULGURDAN OLMAK



-DENİZİN:
"KABARMASI" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DALGALANMASI



-DENK ÖBEKLER/SONSAL SINIFLAMALAR/KATEGORİLER:
ARİSTOTELES'TE ile/ve/<>/> FARABÎ'DE ile/ve/<>/> KANT'TA

( * TÖZ/CEVHER
* NİCELİK/KEMMİYET
* NİTELİK/KEYFİYET
* GÖRELİLİK/İZÂFET
* MEKÂN
* ZAMAN
* KONUM
* MÜLKİYET
* FİİL
* İNFİAL

ile/ve/<>/>

* TÖZ/CEVHER [ALİ]
* GÖRELİLİK/İZÂFET
* NİCELİK/KEMMİYET [KISA]
* NİTELİK/KEYFİYET [SARIŞIN]
* ZAMAN/METÂ [BUGÜN]
* YER/EYN [ÇARŞIDA]
* DURUM/KONUM(VAZ'I) [AYAKTA DURUYOR]
* SAHİP/MÂLİK OLMA(LE) [AHMET'İN KALEMİ]
* ETKİNLİK(EN YEF'AL) [BÜKÜYOR]
* EDİLGİNLİK(EN YENFA'AL) [BÜKÜLÜYOR]

ile/ve/<>/>

* NİCELİK: BİRLİK | ÇOKLUK | TÜMEL
* NİTELİK: GERÇEKLİK | YOKSUNLUK | SINIRLILIK
* BAĞINTI: NESNE VE ÖZELLİĞİ | NEDEN VE ETKİ | TOPLULUK
* MODALİTE: OLASILIK | VARLIK | ZORUNLULUK )


-DENKLEMLERDE EŞİKLER:
PİSAGOR ile/ve/||/<>/> LOGARİTMA ile/ve/||/<>/> TÜREV ile/ve/||/<>/> KARMAŞIK SAYI

( )


-DENKLEMLERDE EŞİKLER:
PİSAGOR ile/ve/||/<>/> LOGARİTMA ile/ve/||/<>/> TÜREV ile/ve/||/<>/> KARMAŞIK SAYI

( )


-DENKLİK ile/ve/<> BÜTÜNLÜK



-DENSİZ/LİK ile/ve/<> DALLAMA/LIK ile/ve/<> DANGALAK/LIK ile/ve/<> DALYARAK/LIK



-DENSİZ/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< HEVESLİ/LİK



-DENSİZ/LİK ile/ve/<> PATAVATSIZ/LIK



-DEPREM, ÖLDÜRMEZ ve/||/<> KUSURSUZ CİNAYET YOKTUR

( [ne yazık ki]/[fakat] Kötü yapı öldürür. VE/||/<> Kusurlu soruşturmalar vardır. )


-DEPREM/ZELZELE ile/||/<> ÜGRÜMEK

( Alttan, yukarı doğru vuran. İLE/||/<> Yerin ileri geri gitmesi ya da geminin sağa sola sallanması/sendelemesi. )


-DEPREM ve/||/<> YANGIN

( )


-DEPREMDE:
ÇÖKMEK ile/ve/||/<> KAPANMAK ile/ve/||/<> TUTUNMAK

(



)


-DEPREMİN:
BÜYÜKLÜĞÜ ile/ve/||/<> ŞİDDETİ

( Depremin büyüklüğü:

Kırılan yerkabuğu yüzeyinin büyüklüğünü ve dolayısıyla ortaya çıkan enerjinin düzeyini belirten bir ölçüdür. Batı dillerinden aktarımla "magnitüd" olarak da adlandırılır ve bu nedenle M harfiyle gösterilir.

Büyüklük; aritmetik değil logaritmik olarak artar. Yani her bir tam sayı arasında 10 kat fark vardır. Örneğin M = 2,0 büyüklüğünde bir deprem, yeryüzünün derinliklerinde yaklaşık bir futbol sahası büyüklüğünde bir kırığın meydana geldiğini gösterir. Büyüklük bir birim artarsa, yani 3,0 büyüklüğünde bir deprem oluşmuş ise yaklaşık 10 futbol sahasına eşit bir alanın kırılmış olduğu anlaşılır. Aynı biçimde 4,0 büyüklüğü 100 futbol sahasına, 5,0 büyüklüğü 1.000 futbol sahasına denk düşer.

Deprem büyüklüğü, sismometre ile ölçülür. Birçok farklı ölçüm yöntemi vardır. ABD'li mucidi Charles Francis Richter’in soyadıyla anılan Yerel (Lokal) Büyüklük (Ml) bunlardan biridir.

Richter gibi görece eski yöntemlerde kullanılan ölçekler, sismografın merkez üssüne uzaklığı ve depremin büyüklüğü gibi değişkenlerden etkilenir. Bu değişkenlere göre hata payları artıp azalabilir.

İLE/VE/||/<>

Depremin şiddeti:

Büyüklük(magnitüd) depremin kaynağında açığa çıkan enerjinin bir ölçüsü iken; şiddet ise depremin yapılar ve bireyler üzerindeki etkilerinin bir ölçüsüdür.

Bu nedenle büyüklük, her yerde geçerli, nesnel, tekil bir göstergedir. Depremin şiddeti ise konuma göre değişir ve ölçüm özneldir.

Bir bölge, merkez üssünden daha uzak olduğu hâlde, örneğin zemin yapısı nedeniyle depremi daha şiddetli deneyimleyebilir. Son İzmir depreminde dereler arasındaki alüvyonlu bölgede birçok binanın yıkıldığı Bayraklı buna bir örnektir.

Deprem şiddetinin ölçüsü, bireylerin sarsıntı sırasında uykudan uyanması, mobilyaların hareket etmesi, bacaların yıkılması ve toplam hasar gibi çeşitli kıstaslar göz önüne alınarak belirlenir.

Şiddeti tanımlamak için de birçok ölçek geliştirilmiştir. Bunlardan en yaygın olarak kullanılanı, Değiştirilmiş Mercalli Şiddet Ölçeği diye adlandırılmıştır. Bu ölçek, Romen rakamları ile belirlenen 12 düzeyden oluşur. Hiçbir matematiksel temeli olmayıp bütünü ile gözlemsel bilgilere dayanır.



)


-DEPRESYON ile/||/<> DEPRESİF

( Çökkünlük. | Çökme. İLE/VE/|| Çökkün. )


-DER-/DERO- ile/||/<> CERVİC-/CERVİCO- ile/||/<> TRACHEL-/TRACHELO- ile/||/<> OM-/OMO- ile/||/<> PHARYNG- ile/||/<> CLEİD-/CLEİDO-

( Boyun. İLE/||/<> Boyun, boyunla ilgili, bir organın serviksi ile ilgili. İLE/||/<> Boyun ya da boyuna benzer yapı ile ilgili. İLE/||/<> Omuz. İLE/||/<> Boğaz. İLE/||/<> Köprücük kemiği, Klaviküla ile ilgili. )


-DERC[Ar.] (ETMEK) ile/ve/||/<> CEM[Ar.] ETMEK

( Sokma, arasına sıkıştırma. | Gazeteye yazma. | Toplama, biriktirme. İLE/VE/||/<> Toplamak. | Bir araya getirmek. )


-DERC[Ar.] (ETMEK) ile/ve/||/<> CEM[Ar.] ETMEK

( Hattatların yazdığı meşk tomarı. )


-DERC[Ar.] (ETMEK) ile/ve/||/<> CEM[Ar.] ETMEK

( Nakışlı kâğıda yazılmış yazı. )


-DERDE:
DERMAN ile/ve/değil/yerine/||/<> TESELLİ



-DERDE:
DEVÂ ile/ve/değil/yerine/<> TESELLİ

( Gövdede. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Zihinde. )


-DERDİNE:
TÂLİP ile/ve/||/<>/> TÂLİM



-DERDİNİ SÖYLEMEYENE, DERMAN BULUNMAZ ile/ve/||/<> AĞLAMAYAN ÇOCUĞA MAMA VERİLMEZ



-DERE ile/ve/<> ÇATAK

( Genellikle, yazın kuruyan küçük akarsu ve bunların yatağı. | İki dağ arasındaki uzun çukur. | Damlarda, yağmur sularını toplayarak oluğa veren çinko ya da kiremit yol. İLE/VE/<> İki dağ yamacının kesişmesi ile oluşmuş dere yatağı. | Yapışık, ikiz meyve. | Kavgacı. )


-DERE ile/ve/<> IĞIL

( ... İLE/VE/<> Belirli olmayacak kadar yavaş akan su. )


-DEREBEYCİLİK/FEODALİZM ile/ve/||/<>/< YAŞLILARIN YÖNETİMİ/GERONTOKRASİ



-DEREBEYLİK(FEODALİTE) ile/||/<>/> DEVLET

( Başta Ortaçağ Avrupası olmak üzere tarihin birçok döneminde görülen bir yönetim biçimi. İLE/||/<>/> Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasi bakımdan örgütlenmiş ulus ya da uluslar topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık. )


-DEREBEYLİK ile/değil/yerine/<>/> DEVLET



-DERECE/RADDE[Ar.] / KERTE/KERTİ[İt.] ile/ve/||/<> KERT ile/ve/||/<> İŞARET

( Gemi pusulasında kadranın ayrılmış olduğu on bir derece ve on beş dakika ölçüsünde bir açıya eşit olan otuz iki bölümden her biri. | Derece, radde[Ar.]. | İşaret için yapılmış çentik ya da iz, kerti. İLE Bir uçurumun ya da bir derinliğin keskin kenarı. İLE ... )


-DERİ KANSERİ ile/||/<> BAZAL GÖZELİ KARSİNOM

( Deri gözelerinde olağandışı büyüme ile ilişkili bir kanser türü. İLE/||/<> Derinin bazal gözelerinde başlayan ve genellikle yavaş büyüyen bir kanser türü. )


-DERİ KANSERİ ile/||/<> MELANOM

( Deri gözelerinde olağandışı büyüme ile ilişkili bir kanser türü. İLE/||/<> Melanosit pigment üreten gözelerde başlayan olağandışı büyüme ile ilişkili en tehlikeli deri kanseri türü. )


-DERİ KAYDIRMA/GREFT ile/ve/||/<> DOKU KAYDIRMA/FLEP

( Kan dolaşımsız, damarsız. İLE/VE/||/<> Kan dolaşımlı, damarlı. )


-DERİN BİR SOLUK ve/||/<> DERİN BİR ŞÜKÜR



-DERİN DÜŞÜNME ve/<> TAHAMMÜL



-DERİN UYKU ile/||/<>/< ANILARIN YOKLUĞU

( Derin uykunun boşluğu tümüyle özel, belirli anıların yokluğundan dolayıdır. )


-DERİN/YOĞUN/GENİŞ DÜŞÜN(E)MEMEK ile/değil/<> BİLGİSİZLİK/DÜŞÜNCESİZLİK

( Bilgisizlik de, bilgi de zihindedir, gerçekte değil. )


-DERİN/YOĞUN/GENİŞ DÜŞÜN(E)MEMEK ile/değil/<> BİLGİSİZLİK/DÜŞÜNCESİZLİK

( Bilgisiz olup, doğruyu savunacağına; bilgili olup, yanlışı savun! )


-DERİNLEŞME ile/ve/||/<> KALICILAŞMA



-DERİNLEŞTİRME ile/ve/||/<> DUYARLILAŞTIRMA



-DERİNLEŞTİRMEK ile/ve/<> BESLEMEK



-DERİNLİK ile/ve/||/<> ÇOK ANLAMLILIK



-DERİNLİK ile/ve/<> İÇ İÇELİK



-DERİNLİK ve/||/<>/> İSKANDİL[İt.]

( ... VE/||/<>/> Denizin derinliğini ölçme. | Bu iş için kullanılan araç. )


-DERİNLİK ile/ve/<> YAYILIM



-DERİŞİM/KONSANTRASYON ile/||/<> MOLALİTE

( Bir çözeltide çözünen nesne oranı. İLE/||/<> Bir kilogram çözücüde çözünen mol sayısı. )


-DERİVASYON ile/||/<> DERİVATİF

( Türev. İLE/VE/|| Türemiş. )


-DERLEYİP TOPARLAMA ile/ve/<> ANIMSATMA



-DERM-/DERMA-/DERMAT-/DERMATO-/-DERM/-DERMA/-DERMATOUS/-DERMİA/-DERMİS/DERMO- ile/||/<> CUTİ- ile/||/<> -PHYMA

( Deri, deri ile ilgili, deriye uygulanan, derinin durumu ve tipi, deri tabakası, doku tabakası. İLE/||/<> Deri. İLE/||/<> Derinin bir bölümünün şişmesi, tümör. )


-DERMAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEVRÂN



-DERMATİT ile/||/<> PSORİASİS

( Deride kızarıklık, kaşıntı ve yangılanma. İLE/||/<> Deride kalın, gümüş renkli/kırmızı ve pullu plaklar ile ilişkili süreğen bir sayrılık. )


-DERMATOFİTOZ ile/||/<> KANDİDİYAZİS

( Deri, saç ve tırnaklarda mantar bulaşı. İLE/||/<> Candida türü mantarların neden olduğu, genellikle ağız ve genital bölgede bulaş. )


-DERMATOMİYOZİT ile/||/<> POLİMİYOZİT

( Deri döküntüleri ve kas yangısı ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Kas yangısı ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. )


-DERMATOZ ile/||/<> DERMATOLOJİ

( Deri hastalığı. İLE/||/<> Deri sayrılıkları bilimi. )


-DERS OLSUN ile/ve/||/<>/> (KULAĞ[IM][IZ]A) KÜPE OLSUN



-DERS ile/ve/<> ÖDEV

( İşlenen/alınan dersleri üşünmeden, ertelemeden, gereksiz görmeden sıcağı sıcağına ödevlerle tekrarlamak gerekir! )


-DERS ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OTURUM



-DERS ile/ve/||/<>/> SOHBET

( Bilgi paylaşımı. İLE/VE/||/<>/> Hal paylaşımı. )


-DERS ile/ve/||/<>/> SOHBET

( ... İLE/VE/||/<>/> Bilincin bilenmesi. )


-DERS ile/ve/||/<>/> SOHBET

( Kim kendinden geçerse sohbet orada başlar. )


-DERS ile/ve/||/<>/> SOHBET

( Sohbet için göz, kulak, dil ve akıl birliği olması gerekir -olmazsa olmazıdır- fakat kalbe ulaşmazsa birlik olmaz. )


-DERT ve/<> DERMAN

( DERMAN ARARDIM, DERDİME
DERDİM, BANA DERMAN İMİŞ

BURHAN ARARDIM, ASLIMA
ASLIM, BANA BURHAN İMİŞ )


-DERT ve/<> DERMAN

( SÖYLEMEM KİMSEYE DERDİMİ,
DERMANIM OLMASIN DİYE! )


-DERT ve/<> DERMAN

( Derdini bilen, dermanını bulmuş demektir. )


-DERT ve/<> DERMAN

( Derdine derman olmayacak ortamda derdini konuşmak edepsizliktir! )


-DERT ve/<> DERMAN

( I was seeking the recipe to my trouble...
I saw that, my trouble was the recipe...

I was seeking the evidence to my essense...
I saw that, my essense was the evidence... )


-DERT ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DERS



-DERTLERİ "ÇOK/BÜYÜK" OLAN ve/||/<>/> GÜLÜŞÜ SICAK OLAN :)



-DERTLİ AĞIZ ile/ve/||/<> EHLİYETLİ KİŞİ



-DERTLİ ile/ve/<> EDİP ile/ve/<> ÂŞIK ile/ve/<> ÂRİF

( [Derdini] Yalın anlatan. İLE/VE/<> Hoş anlatan. İLE/VE/<> Haliyle anlatan. İLE/VE/<> Gülümseyişiyle örterek anlatan. )


-DERTSİZ KİŞİ ile/ve/<> AŞSIZ KİŞİ

( İnsan değil. [Bunu anlayın!] İLE/VE/<> Hayvan cinsi. [Bunu dinleyin!] )


-DERÛN ile/||/<> HÂVÎ ile/||/<> MUHTEVİ ile/||/<> MENÂFİ

( İçinde. İLE/||/<> İçine alan, içeren, ihtiva eden. İLE/||/<> İçinde bulunan, ihtiva eden. İLE/||/<> Menfaatler. )


-DERVİŞ:
DÜNYA ve/||/<> İKİYÜZLÜLÜK ve/||/<> VARLIK ve/||/<> YALAN ve/||/<> KÖSNÜ/ŞEHVET

( DERVİŞ: DAL ve/||/<> RA ve/||/<> VAV ve/||/<> YE ve/||/<> ŞIN )


-DERVİŞ'İN:
DIŞI ile/ve/||/<>/< İÇİ

( Şeriat. İLE/VE/||/<>/< Hakikat. )


-DERVİŞ/LİK ve/||/<>/> KENDİNİ "YOK ETMEK"



-DERVİŞ =/||/<>/< DÜŞMANI OLMAYAN



-DERVİŞ ve/||/<>/< İŞ



-DERZLEME ile/ve/değil/||/<> İNCE DERZLEME



-DESCARTES ile/ve/||/<>/< VIETE

( ... İLE/VE/||/<>/< Descartes'in hocası. )


-DESEN ile/ve/değil/<> RENK



-DEŞMEK ile/ve/değil/||/<>/> DELMEK

( Daha hafif. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Daha etkili. )


-DEŞMEK ile/ve/değil/||/<>/> KAZMAK



-DESTEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAYANAKÇA



-DESTEK ile/ve/<> DAYANIŞMA



-DESTEK ile/ve/<> PAYLAŞIM

( Ölçü, aynı şeye gülmek değil, aynı şeye ağlamaktır. )


-DESTEK ile/ve/<> SEFERBERLİK



-DESTEK ile/ve/<> TEŞVİK



-DESTEKLEME ile/ve/||/<>/> BÜTÜNLEŞTİRME



-DESTEKLEME ile/ve/||/<> DENGELEME



-DESTEKLEME ile/ve/||/<> KOLLAMA



-DESTEKLEMEK ile/ve/||/<> PEKİŞTİRMEK



-DESTRÜKSİYON ile/||/<> DESTRÜKTİF

( Yıkım. İLE/VE/|| Yıkıcı. )


-DETERMİNASYON ile/||/<> DETERMİNAN

( Belirleme. İLE/VE/|| Belirleyici. )


-DETERMINUS ile/ve/değil/||/<>/< PERIAKTEON

( Karadakileri[sabitleri] ayırmada. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Kara[sabit] ile denizi[değişkeni] ayırmada. [sahne değiştirme] )


-DEVAM ETMELİ!
YAŞAMAYA ve/||/<>/> SEVMEYE ve/||/<>/> GÜLMEYE :)



-DEVÂT[Ar.] ile/ve/=/||/<> DEVÎT[Ar.]

( Divit. Hokkadaki mürekkebe batırılarak yazı yazmaya yarayan ve değişik ucları olan bir kalem türü. )


-DEVE ile/ve/||/<> "ASLAN" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BEBEK



-DEVEKUŞUNA:
UÇ! DENİLİNCE ve/||/<> KOŞ! DENİLİNCE

( Ben, "deveyim" demiş. VE/||/<> Ben, "kuşum" demiş. )


-DEVEKUŞUNA:
UÇ! DENİLİNCE ve/||/<> KOŞ! DENİLİNCE

( "İşimize geldiği gibi yaşama"nın, zavallılık seviyesindeki yansıması. )


-DEVİM ile/ve/<> DEVİNİM

( Hareket. İLE/VE/<> Çeşitleri. )


-DEVİNİM/HAREKET[Ar.] ile/ve/değil/||/<>/> DAVRANIŞ

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Bilinçsiz/bilinçli hareket. )


-DEVİNİM ile/ve/||/<>/> DEVİR



-DEVİR ile/||/<> TEMLÎK

( Bir hakkın, birinden başka birine geçmesi. )


-DEVLET (ANLAYIŞI) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞER (ANLAYIŞI)



-DEVLET DÜZENİ ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<> HÜKÜMET DÜZENİ



-DEVLET-İ OSMÂNİYE ile/ve/||/<> KAVÂİD-İ OSMÂNİYE

( Osmanlı Devleti. İLE/VE/||/<> Osmanlı Türkçesi dilbilgisi. )


-DEVLET:
ÖZGÜRLÜK ve/||/<> TUTKU ve/||/<> GENEL ve/||/<> ÖZEL ve/||/<> NESNEL ve/||/<> ÖZNEL

( Devlet, özgürlükle tutkunun, genelle özelin, nesnelle öznelin bireşimini[/tevhîdini] sağlar. [Devlet, sadece, bürokratik ve politik bir örgüt değildir!] )


-DEVLET:
TÜZE/HUKUK ile/ve/||/<> İKTİSAT ile/ve/||/<> SİYASET



-DEVLET ile/ve/<> BAHÇE



-DEVLET ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TÜZE/HUKUK

( "Yüce". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< En yüce. )


-DEVLET ile/ve/||/<> VATANDAŞ

( Sadece yükümlülükleri vardır. [Hak sahipliği söz konusu değildir.] İLE/VE/||/<> Hakları ve yükümlülükleri vardır. )


-DEVLET ile/ve/||/<> YÖNETİM/İDÂRE



-DEVLETİN (ÖNCELİKLİ/ZORUNLU) SORUMLULUKLARI:
EĞİTİM ve/||/<> SAĞLIK ve/||/<> GÜVENLİK ve/||/<> YARGI GÜVENCESİ



-DEVLETİN SÜREKLİLİĞİ/KALICILIĞI ile/ve/||/<> TOPLUMUN SÜREKLİLİĞİ/KALICILIĞI

( Siyaset ile. İLE/VE/||/<> Bilgi ve dil ile. )


-DEVLETİN SÜREKLİLİĞİ/KALICILIĞI ile/ve/||/<> TOPLUMUN SÜREKLİLİĞİ/KALICILIĞI

( [simgesi/değeri/ölçütü] Bayrak. İLE/VE/||/<> Sancak. )


-DEVLETİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ V GÖREVLERİNDE:
OLUMSUZ ile/ve/||/<> OLUMLU

( Saygı gösterme, karışmama. İLE/VE/||/<> Geliştirme, yayma. | Koruma. | Yerine getirme, ortam hazırlama. )


-DEVLETİN/DİN'İN:
SAĞLADIKLARI VE KORUDUKLARI
ve/+/||/<>/>/<
TEMEL GÜVENCELERİ

( * CAN GÜVENLİĞİ
* AKIL SAĞLIĞI
* NESİL SÜREKLİLİĞİ
* MAL GÜVENLİĞİ
* DİN GÜVENCESİ

ve/+/||/<>/>

* SAĞLIK GÜVENCESİ
* EĞİTİM GÜVENCESİ
* GÜVENLİK GÜVENCESİ
* YARGI GÜVENCESİ )


-DEVLETİN/DİN'İN:
SAĞLADIKLARI VE KORUDUKLARI
ve/+/||/<>/>/<
TEMEL GÜVENCELERİ

( Giderdim, gönülden kini,
Kini olanın, olmaz dini! )


-DEVLETİN/DİN'İN:
SAĞLADIKLARI VE KORUDUKLARI
ve/+/||/<>/>/<
TEMEL GÜVENCELERİ

( ZARÛRİYÂT-I DİNİYYE / MAKÂSID-I HAMSE )


-DEVR[Ar.] ve/||/<> DAİM[Ar.]



-DEVRAN ile/ve/||/<> SEYRAN ile/ve/||/<> HAYRET ile/ve/||/<> MERAK ile/ve/||/<> İLİM



-DEVRETME ile/ve/||/<> EL DEĞİŞTİRME



-DEVRİ DAİM ile/ve/değil/||/<>/< DEVR-İ DAİM



-DEVRİLE DEVRİLE ile/değil/yerine/||/<>/> EVRİLE EVRİLE



-DEVRİM "YAPMAK" ile/ve/<>/değil/yerine DEVRİM "YARATMAK"



-DEVRİM ve/ne yazık ki/||/<>/> !KIYIM



-DEVRİM ile/ve/değil/yerine/<> DEĞİŞİKLİK



-DEVRİM ile/ve/değil/yerine/<>/> DEVİNİM



-DEVRİM ile/ve/değil/||/<>/< DÖNÜŞÜM



-DEVRİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SİVİL İTAATSİZLİK



-DEVRİMCİ/LİK ile/ve/<>/> KORUMACI/LIK

( En radikal devrimciler bile devrimin ertesi günü, korumacı[muhafazakâr] olur. )


-DEVRİMLER/DE:
FRANSIZ ile/ve/||/<> ALMAN ile/ve/||/<> İTALYAN ile/ve/||/<> BOLŞEVİK ile/ve/||/<> ANADOLU/TÜRK

( [ağırlıklı/yoğunluklu olarak]
Siyaset/te. İLE/VE/||/<> Eğitim/de. İLE/VE/||/<> Sanat/ta. İLE/VE/||/<> Ekonomi/de. İLE/VE/||/<> Kültür/de. )


-DEVŞİRME ile/||/<>/> CİVELEK ile/||/<>/> ÇERİ ile/||/<>/> YENİÇERİ/SOLAK ile/||/<>/> CERRAH ile/||/<>/> BAŞESKİ ile/||/<>/> EŞKİNCİ ile/||/<>/> KETHÜDA ile/||/<>/> ODABAŞI ile/||/<>/> TURNACIBAŞI ile/||/<>/> ULÛFECİ ile/||/<>/> ASÂKİR-İ MANSURE

( Asker yetiştirilmek üzere Yeniçeri ocağına alınacak çocukları seçip toplama işi. İLE/||/<>/> Yeniçeri ocağına yeni girmiş delikanlı. İLE/||/<>/> Asker. İLE/||/<>/> Piyade askeri. İLE/||/<> Yeniçeri ordusunda görevli hekim. İLE/||/<> Yeniçeri bölüklerinin en kıdemsiz subayı ve erlerinin en kıdemlisi. İLE/||/<>/> Osmanlı sultanı ya da serdar ile savaşa giden ve ordunun vurucu gücünü oluşturan yeniçeri askerleri. İLE/||/<>/> Yeniçeri Ocağı'nda, Yeniçeri Ağası'ndan sonra gelen en yüksek subay. İLE/||/<>/> Yeniçeri kuruluşunda görevi alaylarda selâm törenlerini düzenlemek ve yönetmek olan subay. İLE/||/<> Yeniçeri Ocağı'nda bir bölüğünün komutanı. Son dönemde mübaşirlik yapanlara verilmiştir. İLE/||/<> Yeniçerilikte bir sınıf süvari askeri. İLE/||/<> İkinci Mahmut döneminde, yeniçeri ocağı kaldırıldıktan sonra kurulan yeni ordunun adı. )


-DEVŞİRME ile/||/<>/> CİVELEK ile/||/<>/> ÇERİ ile/||/<>/> YENİÇERİ/SOLAK ile/||/<>/> CERRAH ile/||/<>/> BAŞESKİ ile/||/<>/> EŞKİNCİ ile/||/<>/> KETHÜDA ile/||/<>/> ODABAŞI ile/||/<>/> TURNACIBAŞI ile/||/<>/> ULÛFECİ ile/||/<>/> ASÂKİR-İ MANSURE

( FERİK: Tümgeneral ya da korgeneral.
HASSA ORDUSU: Hükümdarı ve sarayı korumakla görevli askeri sınıf.
KAPIKULU: Ücretli Osmanlı askeri.
KARAKULAK: Emir çavuşu ya da haberci.
LAĞIMCILAR: Kapıkulu Ordusu'nda düşman kalesini yıkmak için tünel kazan askeri birlik.
LEVEND: Deniz askeri.
LİKATOR: Bulgarlar'dan oluşan Voynuk Teşkilatındaki küçük rütbeli subaylar.
LİVA: İki alaydan oluşan askeri birlik. | İlden küçük, ilçeden büyük olan yönetim bölgesi.
MALKOÇ: Akıncılar ocağının komutanı.
PENCİK: Asker yetiştirilmek için, savaş tutsaklarından beşte bir oranında ayrılan acemioğlan adayları.
PEYK: Postacılık, taşımacılık ve korumacılık yapan, törenlerde yer alan asker sınıfı.
REDİF: Son dönem Osmanlı ordusunda askerlik görevini bitirdikten sonra yedeğe ayrılan er.
REİS-ÜL KÜTTAB: XVII. Yüzyıla kadar Osmanlılarda Sultan divanı katiplerinin başı.
RİKABİYE: Sadrazam, vezir gibi devlet adamları tarafından devlet adamlarına verilen ad.
RİYALA: Tümgenerale eşit bir rütbe.
SAKA: Eyalet askerlerine bağlı bir sınıf.
SALMA: Osmanlı Devleti'nde kol gezen kolluk eri.
SARICA: Eyalet valilerinin buyruğundaki başıbozuk asker.
SEKBAN: Eyalet paşaları ve sancak beylerine bağlı olarak görev yapan bir sınıf asker. | Sınır boylarında görev yapan asker sınıfı.
SERASKER: Kara ordusu komutan. | Sadrazamlık görevi ile yükümlü olmayan ve Osmanlı ordusunun komutanlığını yapan vezirin ünvanı.
SİPAHİ: Osmanlılarda tımar sahibi atlı grup.
ÜMERA: Bey, amir, üst düzey subay.
VELEDEŞ: Kapıkulu süvarilerinin oğullarına verilen ad.
VÜZERA: Vezirler.
YASAVUL: İlhanlılarda ordu müfettişine verilen ad. )


-DEYİM ile/ve/||/<> TERİM



-DEYİŞ ile/ve/değil/<> DOĞUŞ

( Yaşanmamış olan. İLE/VE/DEĞİL/<> Yaşanmış olan. )


-DEYİŞ ile/ve/değil/<> DOĞUŞ

( KELÂM ile/ve/değil/<> VAHİY-KELÂM )


-DEYN ile/||/<> DÂYİN

( Borç. İLE/||/<> Alacaklı. )


-DEYUS[Ar. DEYYUS] ile/ve/||/<>/> PEZEVENK[Erm.]

( Karısının ya da kendine çok yakın bir kadının iffetsizliğine göz yuman kişi ve bu kişilere yönelik sövgü sözü. İLE Gizli ve yasal olmayan eşeysel ilişki öncesinde aracılık eden kişi, dümbük, godoş, muhabbet tellâlı, kavat, astik, dasnik. | Gizli ve yasal olmayan eşeysel ilişki öncesinde aracılık eden anlamında kullanılan sövgü sözü. )


-DEZENFEKSİYON ile/||/<> DEZENFEKTAN

( Mikropsuzlaştırma. İLE/VE/|| Mikrop savan. )


-L ve/<>/= KİŞİ/İNSAN



-DİABETES MELLİTUS ile/||/<> DİABETES İNSİPİDUS

( İnsülin eksikliği ya da direnci nedeniyle kan şekeri seviyesinin yüksek olduğu bir sayrılık. İLE/||/<> Böbreklerin suyu yeterince tutamaması nedeniyle aşırı sidik üretimi ile ilişkili bir sayrılık. )


-DİABETES MELLİTUS ile/||/<> DİABETES İNSİPİDUS

( Şeker sayrılığı. İLE/VE/|| Şekersiz şeker sayrılığı. )


-DİASPOR ile/||/<> AMETİST

( Işık altında renk değiştiren bir mineral. İLE/||/<> Mor renkte bir kuvars türü. )


-DİASPOR ile/||/<> AMETRİN

( Mohs Sertlik Derecesi: 6.5-7 İLE/||/<> 7
Işık Kırma İndisi: 1.70-1.75 İLE/||/<> 1.54-1.55
Rengi: Renk değiştiren İLE/||/<> Mor ve sarı
Molekül yapısı: AlO(OH) İLE/||/<> SiO² )


-DİASPOR ile/||/<> AMETRİN

( Işık altında renk değiştiren bir mineral. İLE/||/<> Ametist ve citrin karışımı. )


-DİASPOR ile/||/<> KYANİT

( Işık altında renk değiştiren bir mineral. İLE/||/<> Mavi renkli ve sertliği değişken bir mineral. )


-DİASPOR ile/||/<> SPİNEL

( Işık altında renk değiştiren bir mineral. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir mineral. )


-DİASPOR ile/||/<> SPİNEL

( Mohs Sertlik Derecesi: 6.5-7 İLE/||/<> 7.5-8
Işık Kırma İndisi: 1.70-1.75 İLE/||/<> 1.71-1.73
Rengi: Renk değiştiren İLE/||/<> Kırmızı, mavi, yeşil
Molekül yapısı: AlO(OH) İLE/||/<> MgAl²O4 )


-DİASPOR ile/||/<> ZİRKON

( Işık altında renk değiştiren bir mineral. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir taş. )


-DİASPOR ile/||/<> ZİRKON

( Mohs Sertlik Derecesi: 6.5-7 İLE/||/<> 7.5
Işık Kırma İndisi: 1.70-1.75 İLE/||/<> 1.92-1.98
Rengi: Renk değiştiren İLE/||/<> Kahverengi, kırmızı, yeşil
Molekül yapısı: AlO(OH) İLE/||/<> ZrSiO4 )


-DİASPOR ile/||/<> ZULTANİTE

( Işık altında renk değiştiren bir mineral. İLE/||/<> Türkiye'de çıkarılan ve diasporun tecimsel adı. )


-DİASTEM- ile/||/<> VACU-

( Boşluk, aralık. İLE/||/<> Boş, boşluk. )


-DİDEM, YÜZÜNE NAZAR ile/ve/||/<> NAZAR, YÜZÜNE DİDEM



-DİDİKLEMEK ile/ve/||/<> KURCALAMAK



-DİDİM ile/<> TAÇ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Gerdek gecesi gelinin giydiği taç. İLE/<> ... )


-DİFERANSİYASYON ile/||/<> DİFERANSİYE

( Farklılaşma. İLE/VE/|| Farklılaşmış. )


-DİFÜZYON ile/||/<> DİFÜZ

( Geçiş. | Yayılım. İLE/VE/|| Yaygın. )


-DİFÜZYON ile/ve/<> DİFÜZYON SAYISI ile/ve/<> DİFÜZYON KAT SAYISI

( Bir düzeni oluşturan taneciklerin rastgele hareketler yaparak, düzenin bir bölgesinden, başka bir bölgesine taşınması. | Bir ışık demetinin pürüzlü bir yüzeyin yansımada ya da belirli madde içinden geçişte saçılması. | Ses dalgalarının ilerleme doğrultularının bir yansıyan ses şiddetine göre değişme derecesi.
İLE/VE/<>
Kararlı bir çözelti içinde çözünen bir maddenin difüzivitesinin, karakteristik bir süreyle çarpımının, katının merkezinden yüzeyine olan uzaklığının karesine bölümüne eşit olan ve kütle transferiyle ilgili çalışmalarda kullanılan boyutsuz sayı. [Simgesi ß]
İLE/VE/<>
Bir birim derişim gradiyentindeki, bir saniyede bir cm²'lik bir alanı, dik olarak geçen bir maddenin, gram cinsinden ağırlığı. | Homojen bir yarı iletkendeki difüzyon akım yoğunluğunun akım taşıyıcıları derişiminin, grandiyentine oranı. )


-DIGAMBARA ile/ve/||/<> SVETAMBARA

( Hava giyinenler.[Çıplak, gökyüzünün yönleri ile giyinmiş.] İLE/VE/||/<> Beyaz Giyinenler. )


-DIGAMBARA ile/ve/||/<> SVETAMBARA

( Dünyadan tamamen el etek çekerek gerçek bir münzevî olmak için tamamen çıplak olunması gerektiği üzerinde dururlar. Bu görüştekiler, Mahavira'nın tamamen çıplak olduğuna ve basit bir giysi de içinde olmak üzere kişinin sahip olduğu her tür malın, gurur, kibir ve utanç kaynağı olduğuna inanmaktadır. Giysi giymek, süs eşyası bulundurmak, kişinin kurtuluşa ulaşamadığının göstergesidir. İLE/VE/||/<> Beyaz giysiler giyinmeyi, manastır yaşamının kurallarının çiğnenmesi olarak görmezler. Kadınların da züht ve riyazat yaşantısına girebileceğini, Angalar ve onların yorumu niteliğindeki öteki yazılı metinlerin kutsal metinler olduğunu kabul ederler. )


-DİĞER ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< DEĞER

( "DEĞER"lerimizi, "DİĞER"lerimizden ayıramıyorsak;
"MEĞER"lerimizi bir cebimize, "KEŞKE"lerimizi öteki cebimize koymak durumunda kalırız. )


-DİGİT- ile/||/<> DACTYL-/-DACTYLİA/DACTYLO-

( Parmak. İLE/||/<> Parmak, genellikle el parmakları. )


-DİK ÜÇGEN ile/ve/||/<>/> CEBİRSEL DÜŞÜNME



-DİK ÜÇGEN ve/<> HİPOTENÜS[Yun.]

( ... VE/<> Bir dik üçgende, dik açının karşısında bulunan kenar. )


-DİKEN YARASI ile/ve/||/<>/> GÜL KOKUSU

( Ayağında. İLE/VE/||/<>/> Göğsün[d]e. )


-DİKEN YARASI ile/ve/||/<>/> GÜL KOKUSU

( Olmayan. İLE/VE/||/<>/> Süremez. )


-DİKEN ile/ve/<> ÇIBAN



-DİKİŞ:
EL İLE ile/ve/değil/yerine/||/<>/> MAKİNE İLE



-DİKİT ile/ve/<> SARKIT

( Mağaraların tabanında, yukarıdan damlayan kireçli suların katılaşmasıyla oluşan kolonlardan her biri. İLE/VE/<> Mağaraların tavanında oluşan, genel olarak koni biçiminde olan, kalker birikintisi, damlataş. )


-DİKKAT ÇEKME ile/ve/||/<> SORUMLULUK



-DİKKAT ÇEKMEK ve/||/<>/> "DÜŞMAN" ÇEKMEK



-DİKKAT ÇEKMEK ile/ve/değil/yerine/<> DİKKAT ETMEK



-DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN:
HAVADA ile/ve/||/<> KİŞİDE

( Sislisine. İLE/VE/||/<> Sinsisine. )


-DİKKAT:
KENDİMİZE ile/ve/||/<> SÖZÜMÜZE

( Yalnızken. İLE/VE/||/<> Yalnız değilken. )


-DİKKAT ile/ve/||/<>/> RİKKAT( ile/ve/||/<>/> ZARÂFET ile/ve/||/<>/> MELÂHAT)

( Zihinde. İLE/VE/||/<>/> Kalpte. İLE/VE/||/<>/> Eylemde. İLE/VE/||/<>/> Yüzde. )


-DİKKAT ile/ve/||/<>/> RİKKAT( ile/ve/||/<>/> ZARÂFET ile/ve/||/<>/> MELÂHAT)

( İlgi, özen. İLE/VE/||/<> İncelik. | Merhamet, acıma. İLE/VE/||/<>/> Aklı, kötü düşüncelerden, kuruntu/vehm ve kuşku/şüphe/zanlardan arındırmak. İLE/VE/||/<>/> Güzellik, yüz güzelliği. )


-DİKKAT ile/ve/||/<>/> RİKKAT( ile/ve/||/<>/> ZARÂFET ile/ve/||/<>/> MELÂHAT)

( [özellikle] Kullandığımız sözcüklerde. İLE/VE/||/<> Kurduğumuz tümcelerde. İLE/VE/||/<>/> Davranışlarımızda. İLE/VE/||/<>/> Bakış ve duruşumuzda. )


-DİKKATE ALMAK ile/ve/<> GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURMAK



-DİKME/KOLON ile/ve/<> KİRİŞ

( Dikey. İLE/VE/<> Yatay. )


-DİKMEK ile/<> SIRIMAK

( ... İLE/<> Yorgan, şilte gibi şeyleri, iri ve aralıklı dikmek. | Sağlam ve sıkıca dikmek. )


-DİKOTOMİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TRİKOTOMİ



-DİL BİLİM(db.) ile/ve/<> DİL BİLGİSİ(dbl.)

( Dil konularında inceleme yoluyla toplum kültürünü araştırma bilimi. İLE ... )


-DİL BİLİM(db.) ile/ve/<> DİL BİLGİSİ(dbl.)

( DİLBİLİM: * Dilin ne olduğu. * Dilin işleyişi. * Dilin edinimi. * Eğitim-Öğretim. İLE/VE/<> DİLBİLGİSİ: * Kuralcılık. * Doğru/yanlış kullanım. * Eğitim-Öğretim. )


-DİL FELSEFESİ'NDE:
NAHİV ve/<> MANTIK ve/<> BELÂGAT ve/<> USUL-Ü FIKIH



-DİL KULLANIMINDA:
BİLGİ ile/ve/<> BECERİ



-DİL ÖBEKLERİNDE:
KENGER ile/ve/<> KHEIN ile/ve/<> KHOISAN

( 15.000 yıl önce. )


-DİL ÖĞRENME ile/ve/||/<>/> YABANCI DİL KONUŞMA

( )


-DİL:
GÖNÜL "KARIŞTIRAN" ile/ve/||/<> ZİHİN KARIŞTIRAN



-DİL'İN:
ÇEŞİTLERİ ile/ve/||/<>
LEHÇELERİ ile/ve/||/<> ŞİVELERİ ile/ve/||/<> AĞIZLARI

( ŞİVE[Fars.]: Söyleyiş özelliği. | Naz, eda, cilve. | Ağız. )


-DİL'İN:
ÇEŞİTLERİ ile/ve/||/<>
LEHÇELERİ ile/ve/||/<> ŞİVELERİ ile/ve/||/<> AĞIZLARI

( ... İLE/VE/||/<> Bir dilin, bilinmeyen, çok eski dönemlerinde, kendinden ayrılmış kolları. İLE/VE/||/<> Bir dilin, izlenebilen tarihi dönemlerinde ayrılmış kolu. İLE/VE/||/<> Herhangi bir şivenin, daha çok, söyleyiş[telaffuz] özelliklerine bağlı olarak oluşan yerel kolları. )


-DİL'İN:
DOĞUŞU ile/ve/<>/> KURULUŞU ile/ve/<>/> KULLANILIŞI



-DİL/İ ile/ve/değil/||/<>/> ANLATIM/I



-DİL/TIL ile/ve/||/<> SÖZCÜK/KELİME

( Sözcükler, anlamları taşıyan at gibidir. )


-DİL/TIL ile/ve/||/<> SÖZCÜK/KELİME

( Küçücük bir sözü/kelâmı bile küçümsemeyeceksin! )


-DİL/TIL ile/ve/||/<> SÖZCÜK/KELİME

( Sözün/Kelâmın değerini bilmek, duymakla olur. )


-DİL/TIL ile/ve/||/<> SÖZCÜK/KELİME

( Sözcükler, işaret eder ama açıklayamaz. )


-DİL/TIL ile/ve/||/<> SÖZCÜK/KELİME

( Words indicate, but do not explain. )


-DİL ile/ve/||/<> VARLIK

( Dilin düzeni varlığın düzenidir, varlığın düzeni dilin düzenidir. )


-DİL ile/ve/||/<> VARLIK

( Ülkesinin yüksek istiklâlini korumasını bilen Türk ulusu, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır. )


-DİL ile/ve/||/<>/= AKIL



-DİL ile/ve/<> AKIL

( Lâl. İLE/VE/<> Mat. )


-DİL ile/ve/<>/değil ARAÇ



-DİL ve/||/<> BELLEK ve/||/<> YAŞAM



-DİL ve/<> BİLİNÇ



-DİL ile/ve/<> BİLİNÇLENME



-DİL ve/<> BİRLİK



-DİL ile/ve/<> DİL ile/ve/<> DİL[Fars.]

( Ağızdaki, tad alma örgeni/aracı. İLE/VE/<> Konuşma(sesli aktarım/paylaşım) aracı. İLE/VE/<> Gönül/kalp. )


-DİL ve/||/<> DİŞ

( DİL VE DİŞ

“Dişler, tüm organların aynasıdır” sözünü anımsayarak, “Dil neyin aynasıdır?” sorusuna bir yanıt arasak, hepimizin buluşma noktası “ÖZ” olacaktır.

“Dil, özümüzün aynasıdır”

“ÖZ <–> GÖZ <–> SÖZ” bağlantısı, nereden hareket edecek olursak olalım, üzerinde en çok durulması gereken ilişkidir. “Öz”ün üzerine fazla eğilmeye gerek kalmaksızın bizleri nereye ulaştırdığını biliyoruz. “Göz” üzerine de aynı ortak duygu ve düşüncelere sahip olarak, özümüzün kapısı olduğu noktasına ulaşıyoruz. “Söz” ise geçmiş, şimdi ve geleceğin; usumuzun, bilimin, felsefenin ve sanatın; iş ve özel yaşamın ve günlük yaşamdaki tüm sürecin en büyük aracıdır. Simge diliyle “Söz”, yazı diliyle “Söz”, sözün diliyle “Söz”, günlük yaşamımızın, düşünce ve duygularımızın ve tüm ilişkilerimizin aracı “Söz”.

Sevgili Yunus Emre’nin güzel sözü ile...

Keleci[sözü] bilen kişinün yüzünü ağ[ak] ede bir söz,
Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz.

Söz ola kese savaşı, söz ola kese başı,
Söz ola ağılı[zehirli] aşı bal ile yağ ede bir söz.




Psikoloji, 3D/6D temelli, "Düşünce, Duygu ve Davranışlar"ımızı anlamaya, incelemeye ve altında yatan nedenleri bulmaya çalışan bir bilim dalıdır. Hiçbiri birbirinden bağımsız olmadığı gibi ayrı ayrı düşünmek de pek olanaklı değildir. Bu doğrultuda, son zamanlarda çok yoğun ilgi gören Sinir Dili Programlaması(SDP ya da NLP), çalışmalarının da en büyük aracı olan söz -ve her bir sözcük- ile, tüm hücrelerimizin ve beynimizin programlanabilmesi yoluyla yaşamımıza katacağı gelişmişliği, derinliği, kolaylığı ve rahatlığı sağlatan bir disiplin. SDP tüm eylemlerimiz ile ağzımızdan çıkan her sözün nasıl ve ne kadar bağlantısının olabileceğini anlatır. Ayağını sürüyerek yürüyen bir kişinin, sözlerinin de ağzından uzata uzata, yayılarak çıktığını görebilirsiniz (ya da tam tersi). Yüzü asık birinin, her ne kadar hoş sözler kullansa bile sesinden psikolojik durumunu anlayabilirsiniz. Aynı bağlantılar dilimiz ve dişimize verdiğimiz önem için de geçerlidir. Diş fırçalama alışkanlığımız ile kullanacağımız sözcüklerin de bağlantısı vardır ve de dile, sözlerimize gösterdiğimiz özen ile diş fırçalama alışkanlığımızın. Dişimizin ne kadar önemli olduğunu biliriz fakat maalesef yeteri kadar özeni göstermeyiz.

Dile ve sözlerimize verdiğimiz önem ve duyarlılığımız nedir? Dilimizin de durumu aynı mı acaba? Aynı mı olmalı? Olmamalı mı? Peki nasıl? Bu durumu ne, kim, nasıl değiştirebilir? Tüm bu sorular ve benzerleri gibi daha birçok soruya verebileceğimiz yanıt aynıdır! KENDİMİZ!

Yaşamımızda pek dikkat edilmeyen, çok fazla karıştırılan fakat hiçbir zaman karıştırılmaması gereken bazı noktalar vardır. Bunların en çok yaşandığı altı hassas nokta ve şu oniki kavramın da ayrıntılarına sahip olmalı ve önemine çok dikkat etmeliyiz.

- GENEL ile ÖZEL;

- BİRİNCİL OLAN(/Olma[ma]sı Gereken) ile
İKİNCİL OLAN (/Olma[ma]sı Gereken);

- AMAÇ ile ARAÇ;

- SÜREÇ ile SONUÇ (Merkezlilik);

- KURAM(TEORİ) ile UYGULAMA(PRATİK);

- KORGU ile KAYGI


Konuşmalarımız, değerlerimiz ve tutumlarımız bazen Genel'den hareket ederek Özel'e, bazen de Özel'den hareket ederek Genel'e giderek devam eder. Fakat farkında olunması gereken bu ikisinin arasındaki geçiştir. Geçişteki dikkatsizlikler çok büyük sorunlara dönüşebilirler. Konu ve kavramları ele alışımızdaki sıralamada neyin öncelikli olduğu ve olmadığı bilinci, durumun ya da konunun bir Araç mı, Amaç mı? olduğu sorusunun her an farkındalığımızda olması en dikkat edilmesi gereken noktalardandır. Süreç ve Sonuç’un birbirinden ayrı olmadığı, dengeli bir durumda olması, herhangi birinin üzerinde yoğunlaşmama gerekliliği de üzerinde titizlikle durulması gereken noktalardır. Kuram ile uygulamanın arasındaki farkların ve derecelerinin atlanmaması gerekir. Korku ve Kaygı arasındaki farkların (Belirginlik, Şiddet ve Süre) da bilincinde olarak korku ve kaygı yönetiminin elde tutulması, geleceğin olumsuzu “YA … [olursa]” üzerine değil, olumlu gelecek “… [’nın olmasını] İSTİYORUM” üzerinde durulması gerekmektedir.

Doğru, yerinde ve zamanında kullanım için yeğlenebilecek her sözcüğün değeri çok yüksektir. Kişisel ve toplumsal birliğimiz olan sözlükleri daha çok kullanmak, kitap okumak, düşünmek, araştırmak; sözcüklerin, terimlerin günlük hayatımızda, dilimizde yer almasını sağlamak en önemli sorumluluklarımızdandır. Toplumların en büyük serveti dilleri olduğu gibi, kişinin de en büyük değeri ve serveti dilidir.

Dil ile, söz ile başlayan serüvenin çeşitli dönüşümler ile yaşamımızın en büyük parçası ve kaderimize bile dönüşebileceğini vurgulayan şu sözleri sürekli anımsamak gerekir!

Söylediklerinize dikkat edin,
düşüncelere dönüşür...

Düşüncelerinize dikkat edin,
duygularınıza dönüşür...

Duygularınıza dikkat edin,
davranışlarınıza dönüşür...

Davranışlarınıza dikkat edin,
alışkanlıklarınıza dönüşür...

Alışkanlıklarınıza dikkat edin,
değerlerinize dönüşür...

Değerlerinize dikkat edin,
karakterinize dönüşür...

Karakterinize dikkat edin,
Kaderinize dönüşür...
)


-DİL ve/<>/= DÜŞÜNCE

( Düşünceyi sınırlandırarak gelişir ve kişiyi geliştirir. VE/<>/= Dili geliştirerek gelişir ve kişiyi geliştirir. )


-DİL ve/<>/= DÜŞÜNCE

( Birlikte tutmak/birleştirmek gerekiyor. )


-DİL ve/<>/= DÜŞÜNCE

( Zihin - Dil, Beyin - El ilişkisi! )


-DİL ve/<>/= DÜŞÜNCE

( Dilin tıkandığı yerde düşünce, dili, düşüncenin tıkandığı yerde dil, düşünceyi geliştirir. )


-DİL ve/<>/= DÜŞÜNCE

( Dil, düşünceyi, geliştirir de, ketler de. )


-DİL ve/<> DÜŞÜNCE ve/<> KÜLTÜR

( Birbirinden ayrılamaz bir bütündür. )


-DİL ile/ve/<>/= DÜŞÜNME



-DİL ve/=/||/<>/>/< EDEB



-DİL ve/<> EGEMENLİK



-DİL ile/ve/<> FELSEFE

( Aklın dilbilgisi. İLE/VE/<> Dilin dilbilgisi. )


-DİL ile/ve/<> FELSEFE

( STOACILIK/REVÂKİYE )


-DİL ve/||/<>/= GÜVENİLİRLİK



-DİL ile/ve/değil/<> HÂL

( Sözcüklerle. İLE/VE/DEĞİL/<> Kendi. )


-DİL ve/<> İLİM ve/<> TEFEKKÜR ve/<> TAKVÂ



-DİL ve/<> MANEVİYAT



-DİL ve/||/<> MANTIK ve/||/<> MATEMATİK

( ... VE/||/<> ... VE/||/<> Kavramı, kavramla göstermek. )


-DİL ve/||/<> SANAT ve/||/<> AHLÂK

( Kişilerin, düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek üzere, işaret ya da sözcüklerle yaşadıkları anlaşma. VE/||/<> Kişinin, hem kendine, hem de hemcinslerine yönelik 'iyilik' ülküsüne yaklaşma çabası ile hak-ödev bağlantısı çerçevesinde kurduğu ilişkiler manzumesini ve bunları belirleyen kurallar düzeni. VE/||/<> Yarar kaygısından git gide uzaklaşıp 'güzellik' değerlendirişine, elden geldiğince uygun ürün ortaya koymanın anlamını dışavurmanın yolu yordamıdır. )


-DİL ve/||/<> SANAT ve/||/<> AHLÂK

( Dilde, mucize olmaz. )


-DIL ile/||/<> ŞEBÎH Bİ'L-MUAYYEN

( Kenar. | Üçüncü ve daha yüksek dereceden kök. İLE/||/<> Paralel kenar. )


-DİL ve/<> SEYİR



-DİL ve/<> SEYRÂN



-DİL ile/ve/<>/= SİMGE



-DİL ve/||/<> SÖYLEM

( Toplumsal. VE/||/<> Bireysel. )


-DİL ile/ve/<> SÖZ



-DİL ile/ve/<>/değil/yerine ÜSLÛB

( Üslûb-u beyân/lisân, aynıyla insan. )


-DİL ile/ve/değil/||/<>/> ÜSLÛP



-DİLÂRÂ[Fars.] ile/ve/||/<>/> DİLBER[Fars.]

( Gönül alan/kapan/okşayan/dinlendiren, güzel genç kız. İLE/VE/||/<>/> Gönlü alıp götüren, çok güzel/alımlı yetişkin/olgun güzel kadın. )


-DİLÂRÂ[Fars.] ile/ve/||/<>/> DİLBER[Fars.]

( Hakkı, hakikati[dolunay] temsil eden. İLE/VE/||/<>/> Hakikate[dolunaya] benzetilen. )


-DİLÂRÂ[Fars.] ile/ve/||/<>/> DİLBER[Fars.]

( Hakikat. İLE/VE/||/<>/> Mârifet. )


-DİLATASYON ile/||/<> DİLATE ile/||/<> DİLATATÖR/DİLATÖR ile/||/<> DİLÜSYON

( Genişleme. İLE/VE/|| Genişlemiş. İLE/VE/|| Genişleten/genişletici. İLE/VE/|| Seyreltme. )


-DİLBAZ[Fars.] ile/ve/||/<> DİLBER[Fars.] ile/ve/||/<> DİLRUBA[Fars.]

( Güzel söz söyleyen, konuşkan. | Konuşmasıyla kandıran. İLE/VE/||/<> Alımlı, güzel kadın. İLE/VE/||/<> Gönül çalan, gönül hırsızı. )


-DİLBİLGİSİ/VERİ/BİLGİ/INPUT ile/ve/||/<>/> MANTIK/ANLAYIŞ/İŞLEM ile/ve/||/<>/> SÖZ SÖYLEME SANATI/BİLGELİK/ÇIKIŞ

( Klasik. İLE/VE/||/<>/> İçrek[ezoterik]. İLE/VE/||/<>/> Modern. )


-DİLBİLİM/LİNGUİSTİK ile/ve/||/<> ÖRÜBİLİM/FİLOLOJİ

( ... İLE/VE/||/<> Yazına[edebiyata] dayalı dilbilgisi. )


-DİLBİLİM ile/ve/||/<>/</> MANTIK



-DİLBİLİM ve/||/<>/> DİL ve/||/<>/> TÜMELLER ve/||/<>/> TANIM ve/||/<>/>
ÖNERME ve/||/<>/> YARGI ve/||/<>/> ÇIKARIM ve/||/<>/> TASIM/KIYAS



-DİLDE:
KAYMA ile/ve/||/<> "ESNEME"



-DİLDE" ile/ve/değil/||/<>/< BİÇİMDE



-DİLDEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TELDEN



-DİLEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GERÇEK/LİK



-DİLEK ve/<> HÜZÜN

( Dilek, hüzün gerektirir. )


-DİLENMEK ile/ve/<> ACINDIRMAK



-DİLİ KULLANMA(MIZ) ile/ve/<>/değil DİLİ KULLANAMAMA(MIZ) / DİLİN BİZİ KULLANMASI

( Belirli olanlarda. İLE/VE/<>/DEĞİL Belirsizlikle oluşan / belirsizlikte bırakılan durumlarda. )


-DİLİ ÖĞRENMEK/ÖĞRETMEK ile/ve/değil/||/<>/>/< DİLİ KULLANMAYI ÖĞRENMEK/ÖĞRETMEK



-DİLİ, DOĞRU KULLANMAK:
HER VATANDAŞIN/KİŞİNİN GÖREVİ ve/||/<>/> KENDİNE VE TOPLUMA YAPTIĞI YATIRIM



-DİLİ(ZİHNİ) (DOĞRU/YETKİN) KULLANMAK ile/ve/<> TÜRKÇE'Yİ (DOĞRU/YETKİN) KULLANMAK



-DİLİ/Nİ ARINDIRMAK ve/<> DÜŞÜNCENİ/ZİHNİNİ ARINDIRMAK



-DİLİN İŞLEVLERİ ve/||/<> KİMLİK



-DİLİN:
BELİRLENMESİ ile/ve/||/<>/> YALINLAŞTIRILMASI



-DİLİN:
KÖKENİ ile/ve/||/<> YAPISI

( KÖKEN BAKIMINDAN:

* HİNT-AVRUPA DİLLERİ
A. AVRUPA KOLU

1. Cermen Dilleri: Almanca, Felemenkçe, İngilizce, İskandinav dilleri.
2. Roman Dilleri: Bu grubun ana dili Lâtince'dir. Bugün yaşayan kolları Fransızca, İspanyolca, Portekizce, İtalyanca ve Rumence'dir.
3. İslâv Dilleri: Rusça, Bulgarca, Sırpça ve Lehçe.
4. Yunanca, Arnavutça, Keltçe.

B. ASYA KOLU
Hint - İran Dilleri(Arî Dilleri)

a. Hintçe(Eski-Orta, Yeni Hintçe). Bu alt kol, Sanskrit ve bugünün başlıca Hint dilleri olarak da gösterilebilir.
b. Farsça: Ölü dil olan Avesta, Eski, Orta ve Yeni Farsça.
c. Ermenice: Eski, Orta ve Yeni Ermenice.
d. Eski Anadolu: Hititçe (ölü dildir)
e. Toharca: Asya kolunun en doğuda kalan dalıdır ve ölü dildir.

* HAMİ - SAMİ DİLLERİ
Bu dil ailesinde Akkadça, Aramca, İbranice, Arapça ile Libya-Berber dilleri yer almaktadır. Akkadça ölü bir dildir.

* BANTU DİLLERİ
Orta ve Güney Afrika'da konuşulan Bantu dillerini içine alan geniş bir dil ailesidir.

* ÇİN - TİBET DİLLERİ
Çin ve Tibet dilleri bu aile içinde yer alır.

* KAFKAS DİLLERİ
Bu gruba giren başlıca diller Kartvel koluna giren Gürcüce ile Abhaz - Çerkeş, Lezgi - Çeçen kollarıdır. Bu diller fonem sistemleri ve iç yapıları bakımından öteki dil ailelerine göre büyük ayrılıklar taşır.

* ALTAY DİLLERİ
Bu aile, Ural - Altay dil grubunun Altay kolunu oluşturmaktadır. Türkçe, Moğolca, Mançuca ve Tunguzca Altay Dil Ailesi içindedir.

* URAL DİLLERİ
Ural - Altay dil grubunun Ural kolunu oluşturmaktadır.
a. Fin - Ugur Kolu
b. Samoyet Kolu

2. YAPI BAKIMINDAN:
A. TEK HECELİ DİLLER

(Yalınlayan Diller, Ayrımlı Diller)
(Isolating Languages, Monosyllabic Languages)

B. EKLEMELİ DİLLER
(Bağlantılı Diller, İltisaklı Diller)
(Agglutinative Languages)

C. ÇEKİMLİ DİLLER
(Bükümlü Diller, Tasrifli Diller)
(Inflected Languages)

- TÜRKÇE YAZI DİLLERİ
A. Batı Türkçesi
(Güney-Batı Türkçesi)
* Türkiye Türkçesi
* Gagauz Türkçesi
* Azerbaycan Türkçesi
* Türkmen Türkçesi

B. Kuzey - Doğu Türkçesi(Doğu Türkçesi)
* Özbek Türkçesi
* Uygur Türkçesi
* Kazak Türkçesi
* Karakalpak Türkçesi
* Kırgız Türkçesi
* Kazan(Tatar) Türkçesi
* Başkurt Türkçesi
* Kırım Türkçesi
* Nogay Türkçesi
* Karaçay Türkçesi
* Malkar Türkçesi
* Kumuk Türkçesi
* Altay Türkçesi
* Hakas(Abakan) Türkçesi
* Tuva Türkçesi )


-DİLİN:
KÖKENİ ile/ve/||/<> YAPISI

( image )


-DİLİNİ ANLAMAK ile/ve/<>/||/değil ZEVKİNİ ANLAMAK



-DİLLER ile/ve/değil/||/<>/> ÖBEKLERİ

( image )


-DİLLER ile/ve/değil/||/<>/> ÖBEKLERİ

( image )


-DILTHEY ve/<> GADAMER



-DİMDİK ile/ve/||/<> DÜMDÜZ



-DİN DERSİ ile/ve/||/<> DÜN DERSİ



-DİN DÜŞMANLIĞI ile/ve/değil/||/<>/< DİN KARŞITLIĞI



-DİN ÖNCESİ ile/ve/<> DİN ÖTESİ

( Ekin(kültür). İLE/VE/<> Folklor. )


-DİN ÖNCESİ ile/ve/<> DİN ÖTESİ

( Din öncesi ve din ötesi )


-DİN-İ İSLÂM ile/ve/<> DİN-İ FITRAT ile/ve/<> HAKK DİN

( Hz. Muhammed. İLE/VE/<> Hz. İbrahim. İLE/VE/<> Hz. Musa. )


-DİN-İ/İMÂN-I MÜBÎN ile/ve/||/<> KİTÂB-I/KUR'ÂN-I MÜBÎN

( Açık, meydanda olan din, İslâm Dini. İLE/VE/||/<> İyiyi, kötüyü, hayr'ı, şer'i bildiren kitap. )


-DİN-İ/İMÂN-I MÜBÎN ile/ve/||/<> KİTÂB-I/KUR'ÂN-I MÜBÎN

( İnsanı anlatır. İLE/VE/||/<> Yasa ve düzeni anlatır. )


-DİN-İ/İMÂN-I MÜBÎN ile/ve/||/<> KİTÂB-I/KUR'ÂN-I MÜBÎN

( İlim ve irâdeye bağlıdır. İLE/VE/||/<> İrfan ve ihtiyâra bağlıdır. )


-DİN:
BİLDİRİLMİŞ ile/ve/||/<> İNDİRİLMİŞ

( İnsan. İLE/VE/||/<> Doğa. )


-DİN:
FEDÂ ve/||/<> FERÂGAT



-DİN:
İMAN ve/<> ÜMİT ve/<> AŞK



-DİN:
KADÎM BİLGELİK ve/||/<> KÜLTÜR



-DİN:
MİTOLOJİK ile/ve/||/<> PSİKOLOJİK ile/ve/||/<> TEOLOJİK

( Alt seviyede. İLE/VE/||/<> Orta seviyede. İLE/VE/||/<> Üst/ileri seviyede. )


-DİN:
ÖZNEL ile/ve/||/<> NESNEL



-DİN:
SAMİMİYET ve/||/<> YALANSIZLIK



-DİN:
TAKVÂ ve/||/<> TÖVBE

( Koruma. VE/||/<> Dönüşme. )


-DİN:
(YAŞAMSAL BİR) OLGU ve/<> (BİR) YANSIMA/TECELLİ ve/<> (YÜKSEK BİR) ANLAYIŞ/İDRAK ve/<> (YÜCE/ULVÎ BİR) KEŞİF ve/<> (YÜCE/ÂLÎ BİR) DENEYİM



-DİN ve/<> DİNDARLIK

( Söz vermek. VE/<> Sözünde durmak. )


-DİN ve/||/<>/> DÖNÜŞÜM



-DİN ile/ve/||/<> EVLİLİK

( (")İki (")gönüllülük(") temelli oluşum.(") )


-DİN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FELSEFE

( Anlama ilişkin soruların akıl ile değil kurguyla yapılacağına yönelik yaklaşımı, felsefenin soruları içinde kalarak yanıtlamaya çalışmak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Kişinin [ve evrenin] sorularına aklın sınırları içinde kalarak yanıt vermeye çalışmak. )


-DİN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FELSEFE

( GAZÂLÎ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KANT )


-DİN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FELSEFE

( Avam'ın "felsefesi". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Havas'ın "dini". )


-DİN ile/ve/<> İNSAF

( İnsaf, dinin yarısıdır. )


-DİN ile/ve/<> İNSAF

( To be fair is the half of religion. )


-DİN ile/ve/<> İNSAF

( DİN: Kalpsiz dünyanın kalbi. )


-DİN ile/ve/||/<> KUTSAL KİTAP



-DİN ile/ve/değil/||/<> MEZHEB/MEZHEP ile/ve/değil/||/<> TARİKAT

( Bir dinin çeşitli görüş ayrılıkları nedeniyle ortaya çıkan kollarından her birine verilen ad.["DOKTRİN" olarak da adlandırılır] | Yol. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Aynı dinin içinde bazı yorum ve uygulama farklarına dayanan, bazı ilkelerde birbirinden ayrılan Tanrı'ya ulaşma ve onu tanıma yollarından her biri. | Bir şeyhe bağlı kişiler için konulmuş olan manevi, ahlâkî ve toplumsal kuralların tümü ve bu kurallara göre örgütlenmiş kurum. | Yol. )


-DİN ve/<> NAMUS



-DİN ile/ve/||/<> ŞİİR



-DİN ile/ve/<> TİN



-DİN ile/ve/=/<> ÜMİT



-DİN ve/<> YAŞAM ve/<> ETKİNLİK ve/<> İŞBÖLÜMÜ-İŞBİRLİĞİ



-DİN ile/değil/||/<> ZAN



-DİNÇ/LİK ile/ve/<>/ya da DİNGİN/LİK



-DİNDE:
ZORUNLULUK ile/ve/<> SORUMLULUK

( [var ise] Sorumluluk yoktur. İLE/VE/<> Zorunluluk yoktur. )


-DİNERKİ(TEOKRASİ) ile/ve/<> DİNERKÇİLİK(KLERİKALİZM)

( (")Siyasal erkin, Tanrı'nın "temsilcileri oldukları"na inanılan "din adamları"nın elinde bulunduğu, "toplumsal", "siyasal" "düzen."(") İLE/VE/<> (")Dinin ve din kurumlarının, toplum yaşamının türlü kesimlerindeki yerini güçlendirmeyi amaçlayan, "toplumsal" ve "ekonomik" akım.(") )


-DİNGİNLİK ve/<> HAREKETTE DİNGİNLİK



-DİNLE! ve/||/<> YÜZLEŞ! ve/||/<> ANLA!

( [yoksa] Dilin, seni sağır eder. VE/||/<> Kalbin, seni esir eder. VE/||/<> Zihnin, seni deli eder. )


-DİNLEMEK ve/||/<>/>/< AŞKINLIK



-DİNLEMEK ve/||/<>/> DİNLENMEK



-DİNLEMEK ile/ve/<> İZLEMEK



-DİNLEMEK ile/ve/<> SABIR/SABRETMEK



-DİNLEMEK ve/+/||/<>/>/< YAZMAK(NOT ALMAK)



-DİNLEMEMEK ile/ve/||/<> BASTIRMAYA ÇALIŞMAK ile/ve/||/<> ORTAMDA DEĞİLMİŞ GİBİ DAVRANMAK



-DİNLEMEMEK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/>/< NANKÖRLÜK

( Bir tek, nankörler dinlemez! )


-DİNLENME:
GÖVDEDE ile/ve/||/<> BEYİNDE ile/ve/||/<> GÖNÜLDE

( Uzanarak. İLE/VE/||/<> Uyuyarak. İLE/VE/||/<> Paylaşarak![Aynı zaman ve mekânda, aynı durumları paylaşarak!] [Söyleşerek DEĞİL susuşabilerek!] )


-DİNLENMEK/DİYLEM ile/ve/<> DİNGİNLEŞMEK

( Dinleyen dinlenir. [başkaları da dinleyeni dinler!] Dinleyen dinlenir. [yorulmaz, dinginleşir ve gelişir!] )


-DİNLENMEK ile/ve/||/<>/< ANA DİLİNDE DİNLENMEK



-DİNLEYELİM! ve/||/<> YÜZLEŞELİM! ve/||/<> ANLAYALIM!

( [Yoksa ...] Dilimiz, bizi sağır eder. VE/||/<> Kalbimiz, bizi tutsak eder. VE/||/<> Zihnimiz, bizi deli eder. )


-DİNLEYEN ile/ve/||/<> OKUYAN

( Ne düşüneceğini öğrenir. İLE/VE/||/<> Nasıl düşüneceğini öğrenir. )


-DİNOZOR ile/ve/||/<> TÜYLÜ DİNOZOR

( Büyüklerde. İLE/VE/||/<>/< Küçüklerde. )


-DİNSİZ ile/ve/değil/||/<>/< DENSİZ



-DİOPSİT ile/||/<> HİDDENİT

( Genellikle yeşil renkte bulunur. İLE/||/<> Yeşil ila sarı renkte bir spoddumen. )


-DİPLOMATİK[Fr. < DIPLOMATIQUE] ile/ve/||/<> KORDİPLOMATİK[Fr. < CORPS DIPLOMATIQUE]

( Diplomasi ile ilgili: İLE Bir ülkede bulunan elçi ve elçilik görevlilerinin topluluğu. )


-DİPOL ile/||/<> KOVALENT BAĞ

( Kutuplu bir moleküldeki pozitif ve negatif yüklerin var oluşu. İLE/||/<> Elektron paylaşımı yoluyla iki atom arasında oluşan bağ. )


-DİREK ve/<> ÇANAKLIK

( ... VE/<> Gemi direklerindeki gözleme yeri. )


-DİREK ile/ve/<> DAYANAK



-DİREK ile/ve/||/<>/> KABALLAMAK

( ... İLE/VE/||/<>/> Maden ocaklarında galerileri direklerle pekiştirmek. )


-DİRENÇ ile/ve/<> ÖZDİRENÇ

( ... İLE/>< Her nesnenin, elektrik akımına karşı gösterdiği direnç. )


-DİRENÇLİ DANIŞAN ile/ve/değil/||/<>/< BİLGİSİZ/BECERİKSİZ SAĞALTIMCI[TERAPİST]

( Yoktur. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Vardır. )


-DİRENG[Fars.] ve/||/<> ÂRÂM[Fars.]

( Dayanç/sabır. | Bekleme, gecikme, tutma, dinlenme. VE/||/<> Rahat/yerinde durma. | Eğlenme, dinlenme. | Yerleşme, karar kılma. )


-DİRENG[Fars.] ve/||/<> ÂRÂM[Fars.]

( BÎ-ÂRÂM: Rahat durmayan. | Sürekli dönen gezegenler. )


-DİRENİŞ ile/ve/||/<> BAŞKALDIRI



-DİRENME ile/ve/değil/||/<>/< EN AZ EYLEM



-DİREŞİM/SEBÂT ile/ve/<> DAYANÇ/SABIR



-DİRETMEK ile/ve/değil/yerine/önce/+/||/<>/></>/< DİRENMEK

( "İrâde"[yapma bilgisi/"isteği"]. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< İhtiyâr[yapma bilgisi/"isteği"]. )


-DİRİ ve/<> BİRİ



-DİRİMBİLİM/DİRİLBİLİM:
BİTKİLER ve/+/||/<>/> HAYVANLAR ve/+/||/<>/> İNSAN



-DİRİMBİLİM/BİYOLOJİ ile/ve/||/<> ANTROPOBİYOLOJİ[Fr.]

( ... İLE/VE/||/<> Zaman içinde insanda görülen biyolojik farklılığın ve çeşitliliğin incelenmesi. )


-DİRİMBİLİM ve/||/<>/> EVRİM

(

Moleküler Evrimde Kullanılan Dirimbilisel(Biyoenformatik) Araçlar

Nükleotid Dizi Veritabanları

Veritabanı Bilgi Erişim Bağlantısı
NCBI NCBI, biyoteknoloji ve biyotıp ile ilgili bir dizi veritabanı içerir. Biyoenformatik araçları ve hizmetleri için önemli bir kaynaktır. https://www.ncbi.nlm.nih.gov
EMBL Avrupa Moleküler Biyoloji Laboratuvarı (EMBL) Nükleotid Dizisi Veritabanı, Avrupa Biyoenformatik Enstitüsü'nde (EBI) tutulan kapsamlı bir birincil nükleotid dizileri koleksiyonudur. Veriler, genom dizileme merkezlerinden, bireysel bilim insanlarından ve patent ofislerinden alınır. https://www.embl.org
DDBJ DDBJ (DNA Databank of Japan) Japonya Bilgi Biyolojisi Merkezi tarafından organize bir birincil nükleotid dizi veritabanıdır. https://www.ddbj.nig.ac.jp/index-e.html
GenBank NCBI’nin birincil veritabanları arasındadır. Farklı kaynaklardan toplanan nükleotid ve aminoasit dizi koleksiyonlarını içerir. Bu veritabanı, belli bir dizi bilgisini türünün aranmasını ve kullanımını kolaylaştırmak için dizi bilgilerini farklı şekillerde düzenlemeye izin veren şekilde kategorize edilmiştir. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/genbank
OMIM OMIM (Online Mendelian Inheritance in Man Database) insanda tanımlanan genlerin ve genetik hastalıklarla ilgili fenotipleri içeren kapsamlı bir veritabanıdır. https://www.omim.org
Entrez Moleküler Dizi Veritabanı Entrez, nükleotid ve protein dizisi verilerine, gen merkezi ve genomik haritalama bilgilerine, 3D yapı verilerine, PubMed MEDLINE’a ve daha fazlasına entegrasyon sağlayan bir moleküler biyoloji veri tabanı sistemidir. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/Web/Search/entrezfs.html
Homologene Tamamı dizilenmiş ökaryotik genomlarda anotasyonu tamamlanmış genlerin diğer organizmalardaki homologlarının otomatik olarak bulunmasını sağlayan bir araçtır. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/homologene
NCBI RefSeq Genomik DNA, transkriptler ve protein dizi setlerini içeren ve tekrar olmayan, entegre ve kapsamlı dizi koleksiyonunu içeren bir veritabanıdır. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/refseq

Protein Veritabanları

Veritabanı Bilgi Erişim Bağlantısı
UniProt/Swiss-Prot Protein dizi ve işlev bilgilerine erişim sağlayan bir veritabanıdır. Proteinleri ailelere, domenlere ve korunmuş bölgelere göre sınıflandırarak işlevsel analizini sağlayan veritabanıdır. https://www.uniprot.org
InterPro Hangi genlerin/proteinlerin hangi kategoriler altında ifade edildiğini ve ekspresyonlarının hangi koşullarda farklılık gösterdiğini gösteren veritabanıdır. https://www.ebi.ac.uk/interpro/home
Expression Atlas Kütle spektrometresiyle belirlenmiş protein ekspresyon verilerinden oluşan bir arşivdir. https://www.ebi.ac.uk/pride

Genom Tarayıcıları

Veritabanı Bilgi Erişim Bağlantısı
Genome Data Viewer (GDV) Harita Görüntüleyici, organizmaların tüm genomlarının ve kromozom haritalarının görüntülenmesini sağlar. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/genome/gdv
Ensembl Referans genom anotasyonlarına erişim sağlayan bir genom tarayıcısı, API ve veritabanıdır. https://www.ensembl.org
UCSC Genome Browser UCSC (University of California Santa Cruz) Genom Browser genom dizi bilgilerini içeren bir veritabanıdır.
VEGA Genome Browser VEGA (Vertebrate Genome Annotation) genom tarayıcısı Ensembl veritabanı üzerine kurulmuştur. Ensembl ve VEGA arasındaki fark, Ensembl'in çok sayıda omurgalı ve omurgasız türü için hesaplamalı olarak seçilmiş ("computationally curated") dizilerin görüntülenebilmesi, VEGA veritabanının ise dizilemesi tamamlanan omurgalı genomik dizilerinin yüksek kaliteli manuel anotasyonlarını içermesidir. http://vega.archive.ensembl.org
)


-DİRİMBİLİM ve/||/<>/> EVRİM

(

Gen Ekspresyon Veritabanları

Veritabanı Bilgi Erişim Bağlantısı
Gene Expression Omnibus (GEO) Database GEO, MIAME (Minimum Information About a Microarray Experiment) uyumlu mikro dizi verilerini, yeni nesil dizileme verilerini ve bilimsel topluluk tarafından sunulan diğer yüksek verimli fonksiyonel genomik veri biçimlerini arşivleyen ve serbestçe dağıtan halka açık bir veritabanıdır. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/geo
ArrayTrack Database ABD Gıda ve İlaç İdaresi’nde mikroarray gen ekspresyon verilerinin halka açık bir veritabanıdır. ArrayTrack, mikroarray gen ekspresyonu verilerini ve farmakogenomik veya toksikogenomik çalışmalarla ilişkili deneysel parametreleri yönetmek, analiz etmek ve yorumlamak için entegre bir çözüm sunmaktadır. İlaçların veya diğer kimyasalların gen ekspresyonu üzerindeki etkileri üzerine çalışmalar için uygundur. ArrayTrack, MIAME uyumlu verileri desteklemektedir. https://www.fda.gov/science-research/bioinformatics-tools/arraytrack-hca-pca-standalone-package-powerful-data-exploring-tools

Dizi Benzerliği Arama Uygulamaları

Veritabanı Bilgi Erişim Bağlantısı
NCBI BLAST+ Protein dizisi veritabanları için hızlı yerel benzerlik arama aracıdır. Novel dizilerin yapısı ve işlevi hakkında fonksiyonel ve evrimsel ipucu verecek dizi benzerlik bölgelerinin bulunmasında kullanılmaktadır. https://www.ebi.ac.uk/Tools/sss/ncbiBlast
FASTA FASTA nükleotid ya da protein veritabanlarını bir sorgu dizisiyle aramak için kullanılan bir program paketidir. https://www.ebi.ac.uk/Tools/sss/fasta
)


-DİRİMBİLİM ve/||/<>/> EVRİM

(

Protein ve Genom Veritabanları

Veritabanı Adı Açıklama Erişim Bağlantısı
Protein Veritabanları
  • Proteinlerin 3 boyutlu yapıları hakkında bilgi verir.
  • Proteinlerin işlevleri ve özelliklerini inceler.
Genom Tarayıcıları
  • Organizmaların tüm genomlarını ve kromozom haritalarını görüntüler.
  • Genom dizileri hakkında bilgi sağlar.
)


-DİRİMBİLİM ve/||/<>/> EVRİM

(

Çoklu Dizi Hizalama Araçları

Araç Adı Açıklama Erişim Bağlantısı
BLAST Protein, nükleotid veya protein dizileriyle karşılaştırma ve eşleşmelerin istatistiksel olarak önemsizliğini hesaplar. https://blast.ncbi.nlm.nih.gov/Blast.cgi
CLUSTAL OMEGA DNA ve protein dizilerinin çoklu dizi hizalamasında kullanılan araştırma aracı. https://www.ebi.ac.uk/Tools/msa/clustalo
KALIGN Binlerce protein veya nükleotid dizisini hizalayabilen çoklu dizi hizalama programı.
T-COFFEE Birden çok hizalama yöntemiyle elde edilen sonuçların birleştirilmesini sağlar. https://tcoffee.crg.eu/apps/tcoffee
MAFFT Aminoasit veya nükleotid dizilerinin çoklu dizi hizalamalarını yüksek hızda gerçekleştirebilen bir programdır. https://mafft.cbrc.jp/alignment/server
LALIGN Protein veya nükleotid dizilerindeki kesişmeyen yerel hizalamalarının hesaplanmasıyla duplikasyonların bulunmasını sağlar. https://fastademo.bioch.virginia.edu/fasta_www2/fasta_www.cgi?im=lalign
PIR SEARCH Genomik ve proteomik araştırmalar için tasarlanmış bir protein bilgi kaynağıdır. https://fermi.utmb.edu/cgi-bin/SDAP/sdap_10?dB_Type=0&allid=18&seqid=15&serverid=4
MUSCLE Protein ve nükleotid dizileri için çoklu hizalama aracıdır. https://www.ebi.ac.uk/Tools/msa/muscle

Veri Formatı Dönüştürme Servisleri

Araç Açıklama Erişim Bağlantısı
Readseq Belirli bir dizi formatını, dizi analizinde veya filogenetik analizde kullanılan yaygın dizi formatlarından herhangi birine dönüştürmek için kullanılan web tabanlı dizi dosyası biçimlendirme aracıdır. https://www.ebi.ac.uk/Tools/sfc/readseq
Segret (EMBOSS) Dizi formatı dönüştürme aracıdır. DNA, RNA veya protein dizilerini desteklenen dizi formatlarına (FASTA, EMBL, PDB, GENBANK, REFSEQ, FASTA, ACE, GFF, Ensembl SQL gibi) dönüştürür. https://www.ebi.ac.uk/Tools/sfc/emboss_seqret
EMBOSS backtranambig Bir protein dizisinin belirsiz nükleotid dizisine geri çevrilmesi için kullanılan araçtır. https://www.ebi.ac.uk/Tools/su/emboss_backtranambig
EMBOSS backtranseq Kodon frekanslarını kullanarak bir protein dizisini nükleotid dizisine geri çevrilmesi için kullanılan araçtır. https://www.ebi.ac.uk/Tools/su/emboss_backtranseq
EMBOSS cpgplot Nükleotid dizilerindeki potansiyel CpG adalarının tanımlanmasında kullanılır. https://www.ebi.ac.uk/Tools/seqstats/emboss_cpgplot

Anotasyon ve Tahmin Araçları

Veritabanı Bilgi Erişim Bağlantısı
EFO (Experimental Factor Ontology) EFO, EBI veritabanlarında ve GWAS katalogu gibi projelerde bulunan birçok deneysel değişkenin sistematik bir tanımını sağlar. https://www.ebi.ac.uk/efo
HAVANA (Human and Vertebrate Analysis and Annotation) İngiltere'deki Wellcome Trust Sanger Enstitüsü'nün HAVANA grubu, VEGA tarayıcısında görünen insan, fare, zebra balığı ve diğer omurgalı genomlarının manuel anotasyonunu sağlamaktadır. https://www.sanger.ac.uk/project/manual-annotation

Yolak Haritalama ve Moleküler Etkileşim Veritabanları

Veritabanı Bilgi Erişim Bağlantısı
Reactome Yolak bilgilerinin görselleştirilerek sunulduğu açık kaynaklı ve hakemli bir veritabanıdır. https://reactome.org
KEGG Moleküler etkileşim ağlarını gösteren yolak haritalarını içerir. https://www.genome.jp/kegg/pathway.html
)


-DİRİMBİLİM ve/||/<>/> EVRİM

(

Durum Varsayımı Dönüştürme

Veritabanı Bilgi Erişim Bağlantısı
EMBOSS Protein ve nükleotit dizileriyle ilgili çeşitli dönüştürme işlemleri yapar. (Örn: FASTA formatına çevirme, ters çevirme) https://www.ebi.ac.uk/Tools/emboss
EMBOSS backtranseq Kodon kullanım frekanslarını kullanarak bir protein dizisini nükleotid dizisine geri çevirmek için kullanılan araçtır. https://www.ebi.ac.uk/Tools/emboss
EMBOSS cpgplot Nükleotid dizilerindeki potansiyel CG adalarının tanımlanmasında kullanılır. https://www.ebi.ac.uk/Tools/seqstats/emboss_cpgplot
EFO (Experimental Factor Ontology) EFO, EBI veritabanlarında ve GWAS katalogu gibi projelerde bulunan çok sayıda deneysel değişkenin sistematik bir tanımını sağlar. https://www.ebi.ac.uk/efo
HAVANA (Human and Vertebrate Analysis and Annotation) İngiltere'deki Wellcome Trust Sanger Enstitüsü'nün HAVANA grubu, VEGA tarayıcısında görünen insan, fare, zebra balığı ve diğer omurgal genomlarının manuel anotasyonunu sağlamaktadır. https://www.sanger.ac.uk/projects/manual-annotation
Reactome Yolak bilgilerinin görselleştirilerek sunulduğu açık kaynaklı ve hakemli bir veritabanıdır. https://reactome.org
KEGG Moleküler etkileşim ağlarını gösteren yolak haritalarını içerir. https://www.genome.jp/kegg/pathway.html
)


-DİRİMBİLİM ve/||/<>/> EVRİM

(

Yazılımlar

Yazılım Bilgi Erişim Bağlantısı
PHYLIP (Phylogeny Inference Package) Parsimoni, mesafe matrisi, benzerlik ve olasılık yöntemleri gibi çok sayıda farklı çözümleme yapabilen filogenetik bir analiz paketidir. DNA ve protein dizileri, gen dizileri, kesim bölgeleri, uzaklık matrisler gibi farklı veri tiplerini içerir. https://evolution.genetics.washington.edu/pbylip.html
ADMIXtools Popülasyon genetiği analizleri için kullanılan R temelli yazılımdır. https://github.com/DReichl/AdmixTools
HyPhy (Hypothesis Testing Using Phylogenies) Filogenetik, moleküler evrim ve makine öğrenimi tekniklerini kullanarak genetik dizi analizlerine olanak sağlayan açık kaynaklı bir yazılım paketidir. https://www.hyphy.org
MEGA MEGA, organizmaların moleküler düzeyde evrimsel analizi için sıklıkla kullanılan bir yazılım paketidir. Evrimsel analizler için çeşitli yöntem ve programlan içerir. https://www.megasoftware.net
PALEOMIX aDNA çalışmalarında yeni nesil dizileme verilerinin işlenmesinde ve filogenetik haritaların oluşturulmasında kullanılır. https://paleomix.readthedocs.io/en/stable
Wasabi Wasabi, evrimsel dizi çözümlemesi ve görselleştirme için kullanılan açık kaynaklı, web tabanlı bir grafik ortamıdır. Filogenetik içeriklerde çoklu dizi hizalamalarıyla çalışmak üzere tasarlanmıştır. http://wasabiapp.org
MapDamage2 Antik DNA dizilim platformları tarafından üretilen verilerde DNA hasarlarını belirlemek için kullanılır. https://github.com/ginolhac/mapDamage
BEAST 2 BEAST 2 (Bayesian Evolutionary Analysis by Sampling Trees) zaman ağaçları oluşturmak için kullanılır. https://www.beast2.org
Eve Herhangi bir evrimsel modelin denenmesi için kullanılır ve genom dizilim verilerini kullanarak evrimsel hipotezleri test eder. https://github.com/simonhmartin/Eve
MFvol.db v1.0 Python için ilk moleküler evrim kütüphanesidir. https://zenodo.org/record/7261487#.ZCqLqXJBy5c
PMDtools Antik DNA'ya ait hasar modellerinin hesaplanması ve modern DNA kontaminasyonunun belirlenmesi için kullanılır. https://github.com/pontussk/PMDtools
Gargammel aDNA simülatörüdür. Bilinen referanslardan yola çıkarak antik DNA'yı (aDNA) simüle etmede kullanılır. https://grenaud.github.io/gargammel
ATLAS Mikrobiyal genomik, filogenetik ve moleküler evrimsel çözümlemelerde kullanılan bir araçtır. https://github.com/stjohn/atlas
DAMBE Mitokondriyal DNA verilerinden yararlanarak kontaminasyon tahmini yapılmasını sağlar. http://dambe.abcc.nu
Schmutzi DNA ve protein hizalamaları için en uygun evrim modelini seçmek için kullanılan araçtır.
ModelTest-NG Yeni kuşak dizileme verilerinin çözümlemesinde ve popülasyon genetiği yaklaşımıyla varyant tanımlamada kullanılan yazılımdır. https://github.com/dsupple/modeltest-ng
ANGSD Tür ya da popülasyon düzeyinde çoklu genom hizalamalarının evrimsel çözümlemesinde kullanılır. http://www.popgen.dk/angsd/index.php/ANGSD
POPBAM Antik ve modern DNA örneklerinde heterozigotluk tahmini için kullanılır. https://github.com/Bioinformatics/Archive/POPBAM
ROHan Dışkı materyalinden antik DNA ve mikrobiyom çözümlemeleri sağlar. http://grenaud.github.io/ROHan
repcold Protein kodlayan dizilerin, değişken bölgelerin ya da dN/dS oranlarındaki değişiklikleri dizi evrimini belirlemeye yardımcı olan yazılım aracıdır. https://github.com/nf-core/repcold
POSE Birlikte evrim ("co-evolution") araştırması için geliştirilen bir simülatördür. https://github.com/CDCgov/POSE
ACES https://bioinformatics.org/ices
RASP4 Filogenetik ilişkilerin analizi ve filogenetik ağaçların oluşturulmasında kullanılan bir yazılımdır. http://mnh.scu.edu.cn/soft/blog/RASP
HomoplasyFinder Homoplasi olarak benzerliğin gibi filogenetik sinyalleri tespit eden bir yazılımdır. https://josephryanp.github.io/ryanlab-projects/homoplasyfinder
CAPRI Filogenetik ilişkilerini ve seçimini çözümlemeye yarayan, evrimsel ilişkilerin araştırılmasını sağlayan bir yazılımdır. https://github.com/BacSysMe/Caprib
PSITE Filogenetik ilişkileri kullanarak tümör evriminin simüle edilmesini sağlar. https://github.com/hchyang/PSITE
DICE Modern veya ilkel insanlardan alınan eski DNA (aDNA) örneklerindeki hata oranlarını, demografik parametreleri ve günümüz bireylerinden kaynaklanan bulaşma oranlarını öngörmede kullanılan bir yazılımdır. https://github.com/grenaud/dice
EvoLSTM İçeri bazlı diz evriminde makine öğrenmesi temelli olasılık modelleri sunar. https://github.com/DongjoonLim/EvoLSTM
HOPS Antik metagenomik verilerin taksonomik profillendirmesinde kullanılır. https://github.com/rhuebler/HOPS
DamMet aDNA örneklerinin incelenmesiyle antik metilomların haritalanmasını sağlayan olasılıksal bir model sunar. https://github.com/KHanghoj/DamMet
SourceTracker Metagenomik çalışmalarda, mikrobiyal toplulukların kaynağını tahmin etmek için tasarlanmış bir yazılım aracıdır. https://github.com/danknights/sourcetracker
)


-DİRİMSEL/CANLI ile/ve/<> DEVİNGEN



-DİRSEK KEMİĞİ:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ



-DIŞ "GÜZELLİK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İÇ GÜZELLİK



-DIŞ BARIŞ ve/<>/< İÇ BARIŞ

( İç barışı sağlayamayan, dış barışı gerçekleştiremez.
Dış barışa hizmet etmeyen, iç barışa ulaşamaz! )


-DIŞ BAYRAK ile/ve/<> İÇ BAYRAK



-DIŞ DÖLLENME ile/||/<> YAPAY DÖLLENME ile/||/<> SIRALI OLUŞ/EPİGENEZ

( Döllenme sürecinin, dişinin gövdesinin dışında gerçekleştiği döllenme biçimi.[Dişil ve eril bireyler, gametlerini suya bırakır ve spermler, yumurtaları gövde dışında döller.][Bu üreme biçimi, çoğu amfibi türünde ve mercanlarda görülebilir.] İLE/||/<> Eşeysel birleşme dışında, başka bir yolla, genellikle deneysel olarak spermlerin vajinaya iletilmesi. İLE/||/<> Organizmanın yumurta ve spermdeki ham nesnelerden tamamen yeni olarak geliştiğini ileri süren ve canlının gelişmesi üzerine ileri sürülen bir kuram. )


-DIŞ DUYULAR ile/ve/||/<>/+/ve İÇ DUYULAR

( Görme, İşitme, Koklama, Tatma, Dokunma. İLE/VE/<>/+ Hiss-i Müşterek, Hayal[Hissî Suretler], Vehim[Tikel Anlamlar], Hafıza, Kuvve-i Mutasarrıfa[Hayalhane'ye dayanırsa: Muhayyile; Vehim'e dayanırsa: Müdrike.] )


-DIŞ DUYULAR ile/ve/||/<>/+/ve İÇ DUYULAR

( BEŞ DUYU ile/ve/<>/+ BULUNÇ/VİCDAN[Ar. < VUCUD < CÛD: Taşma, bulunma, görünme.] )


-DIŞ DUYULAR ile/ve/||/<>/+/ve İÇ DUYULAR

( İÇ DUYULAR:
* ORTAK DUYU/HİSS-İ MÜŞTEREK
* HAYALHANE

(TEKİL BİÇİM)
* VÂHİME
(TEKİL/TİKEL ANLAMLAR)
* HÂFIZA
(TEKİL ANLAMLAR)
* KUVVE-İ MUTASARRIFA (İŞLEMCİ)
KUVVE-İ MUTASARRIFA + HAYALHÂNE = MUHAYYİLE
KUVVE-İ MUTASARRIFA + HÂFIZA = MÜVEHHİME
KUVVE-İ MUTASARRIFA + AKIL = MÜFEKKİRE
AKIL = MÜDRİKE )


-DIŞ GÖÇ ile/ve/||/<> İÇ GÖÇ



-DİŞ İPİ ve/||/<>/> DİŞ FIRÇASI (/KULLANMAK)



-DIŞ KOŞULLAR ile/ve/<> İÇ KOŞULLLAR

( İç koşulları yönlendirir. İLE/VE/<> Dış koşulları şekillendirir. )


-DIŞ KULAK YOLU (YANGISI/İLTİHABI) ile/ve/||/<>/> ORTA KULAK YOLU (YANGISI/İLTİHABI)

( Genellikle hafif sorunlarda antibiyotik olmadan, sadece kulak damlaları, ağrı kesiciler ve kulak hijyenine dikkat edilerek iyileşebilir. İLE/VE/||/<>/> Özellikle virüs bulaşlarına bağlı olduğunda, antibiyotik gerektirmeyebilir ve gövde, enfeksiyonla kendiliğinden uğraşabilir. Ancak, bakteri kaynaklı ve ciddi sorunlarda antibiyotik sağaltımı gerekebilir. Sağaltılmadığında ciddi sorunlar gelişebilir.

[İki durumda da kulak yangısı belirtileri varsa hekim denetimi gereklidir. Hekim, antibiyotik gerekip gerekmediğini belirleyerek uygun sağaltım yöntemini önerir.]

[Bazen antibiyotik kullanmadan da iyileşebilir. Bu durum, yangının nedenine, şiddetine ve kişinin genel sağlık durumuna bağlıdır.] )


-DIŞ KULAK ile/ve/||/<> ORTA KULAK ile/ve/||/<> İÇ KULAK

( Kulak kepçesi ve dış kulak yolundan oluşan bölüm. İLE/VE/||/<> Kulakzarı, çekiç, örs, üzengi kemiklerinin bulunduğu, dış kulakla iç kulak arasındaki bölüm. İLE/VE/||/<> İşitme sinirlerinin bulunduğu bölüm. )


-DIŞ SINIRLAR ile/ve/||/<>/>/< İÇ KOŞULLAR



-DİŞ TELİ ile/değil/yerine/||/<>/> SAYDAM PLAK

(
ile/değil/yerine/||/<>/>
)


-DİŞ/LER ile/ve/<> DİŞ MİNESİ

( ... İLE/VE/<> Gövdemizdeki en sert olan. )


-DİŞ/LER ile/ve/<> DİŞETİ

( Dişler, tüm örgenlerin aynasıdır. )


-DİŞ/LER ile/ve/<> DİŞETİ

( CEZR-ÜS-SİNN: Diş kökleri. İNFİCÂR-I SİNN: Ağızda ilk dişlerin çıkışı. LEBB-ÜS-SİNN: Dişin hassas olan kısmı. TÂC-ÜS-SİNN: Dişin etten dışarı çıkmış bölümü. UNK-ÜS-SİNN: Dişin kökü ile etten dışarı çıkan bölümü arasındaki yer. SİNN-İ NÂBÎ: Köpek dişi. SİNN-İ TUFÛLİYYET: Süt dişlerinin düşmesiyle onların yerine sabit dişlerin çıkmaya başladığı zaman. )


-DİŞ/LER ile/ve/<> DİŞETİ

( DENDÂN-I SAÂDET: Hz. Muhammed'in (S.A.V.) Uhud gazasında kırılan dişi. )


-DİŞ/LER ile/ve/<> DİŞETİ

( [Divan edebiyatında] Dişler, inciye benzetilir. )


-DİŞ ve/<> TÜM ÖRGENLER



-DIŞA BAKAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İÇE BAKAN

( Düş görür. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Uyanır/uyandırır. )


-DIŞA BAKIŞ ile/ve/||/<>/> İÇE BAKIŞ

( Düş kurdurur. İLE/VE/||/<>/> Uyanış yaşatır. )


-DIŞADÖNÜKLÜK ile/ve/||/<> AÇIKLIK ile/ve/||/<> UZLAŞMACILIK ile/ve/||/<> VİCDANLILIK ile/ve/||/<> SİNİRLİLİK



-DIŞARIDA BIRAK(IL)MAK ve/=/||/<> İÇERİ KAPAT(IL)MAK



-DIŞARIDA ile/ve/değil/||/<> UZAKTA



-DIŞAVURUM ve/||/<>/< AHLÂK ve/||/<>/< İHLÂS



-DIŞAVURUM ile/ve/||/<> UZANTI



-DİŞETİ ile/ve/<> DİŞ YUVASI/ÇUKURU



-DİSFAJİ ile/||/<> DİSFONİ

( Yutma güçlüğü. İLE/||/<> Ses kısıklığı ya da ses bozukluğu. )


-DİSFAJİ ile/||/<> DİSFONİ

( Yutma güçlüğü. İLE/||/<> Ses kısıklığı ya da sesin bozulması. )


-DİSFAJİ ile/||/<> DİSPEPSİ

( Yutma güçlüğü. İLE/||/<> Sindirim güçlüğü, hazımsızlık. )


-DİSFONKSİYON ile/||/<> DİSKİNEZİ

( İşlev bozukluğu. İLE/VE/|| Devinim bozukluğu. )


-DİŞİLLİK ile/ve/||/<> ARKEGON[Fr. < ARCHÉGONE]

( ... İLE/VE/||/<> Eğrelti otlarında, tüm kara yosunlarında, bazı su yosunlarında ve açık tohumlularda görülen dişillik örgeni. )


-DIŞIN, İÇE ... ile/ve/||/<> İÇİN, DIŞA ...

( ... Hayalâtı. İLE/VE||/<> Zuhûru. )


-DİSİPLİN:
GÖVDEDE ve/||/<> AKILDA ve/||/<> DUYGUDA

( Spor. VE/||/<> Felsefe. VE/||/<> Sanat. )


-DİSİPLİN(LER):
INTER ile/ve/||/<>/> MULTI ile/ve/||/<>/> TRANS ile/ve/||/<>/> OMNI ile/ve/||/<>/> HOLİSTİK

( İkili. İLE/VE/||/<>/> Çoklu. İLE/VE/||/<>/> Çeşitli. İLE/VE/||/<>/> Karışık. İLE/VE/||/<>/> Bütüncül. )


-DİSİPLİNLERARASILIK ile/ve/<> SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK



-DIŞKI ile/ve/||/<>/> DIŞKI FOSİLİ(KOPROLİT)



-DIŞKI ile/ve/değil/||/<> FIŞKI

( Sindirim sonunda dışarı atılan besin artığı. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Taze, hayvan dışkısı/gübre. )


-DİSKRET ile/||/<> DİSKRİMİNAN ile/||/<> DİSOSİYASYON

( Ayrı, farklı. İLE/VE/|| Ayırt edici. İLE/VE/|| Ayrışma. | Uyumsuzluk. )


-DIŞLAMA! ve/||/<> YARGILAMA!



-DIŞLAMA(MA)K ile/ve/<> HOR GÖRME(ME)K



-DIŞLAMA(MA)K ile/ve/||/<> KÜÇÜMSE(ME)MEK



-DIŞLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DIŞARIDA BIRAKMA



-DIŞLAŞ(TIR)MAK ile/ve/||/<> KABALAŞ(TIR)MAK



-DIŞLAŞMA ile/ve/||/<> DIŞSALLAŞ(AMA)MA



-DIŞLAŞMAK ve/||/<>/> AÇIĞA ÇIKMAK



-DİSLEKSİ ile/ve/||/<> ALEKSİ

( "Öğrenme" ya da dikkat bozukluğu. İLE/VE/||/<> Okuma yitimi. )


-DİSLEKSİ ile/||/<> DİSGRAFİ

( Okuma güçlüğü ile ilişkili bir öğrenme bozukluğu. İLE/||/<> Yazma güçlüğü ile ilişkili bir öğrenme bozukluğu. )


-DİŞLİ ile/ve/||/<> ÇARK



-DİSLİPİDEMİ ile/||/<> HİPERLİPİDEMİ

( Kan lipid seviyelerinin olağandışı olması. İLE/||/<> Kan lipid seviyelerinin yüksek olması. )


-DİSPLAZİ ile/||/<> DİSPLASTİK ile/||/<> DİSTROFİ

( Yoz gelişim. İLE/VE/|| Gelişimi bozuk. İLE/VE/|| Yoz gelişme. )


-DIŞSAL ile/ve/||/=/<>/> DÜŞÜNCENİN YANSIMALARI/NESNELER



-DIŞSAL ile/ve/<> TARİHSEL



-DİSTAL ile/||/<> DİSTALİZE ETMEK ile/||/<> DİSTANSİYON ile/||/<> DİSTENSİYON

( Uc. İLE/||/<> Uca kaydırmak. İLE/||/<> Gerginlik. İLE/||/<> Genişleme. )


-DİSTROFİ ile/||/<> ATROFİ

( Kasların zayıflaması ve dejenerasyonu. İLE/||/<> göze sayısının azalması ya da gözelerin küçülmesiyle doku küçülmesi . )


-DİÜREZ ile/||/<> DİÜRETİK

( Sidik sökümü. İLE/VE/|| Sidik söker. )


-DİVAN EDEBİYATI ve/||/<>/> WALTER G. ANDREWS

( "Bu dünyadan Walter G. Andrews da geçti" - İsmail Güleç yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


-DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL OLMAYAN/LAR]:
BAHÂRİYE ile/ve/<> CEMREVİYE ile/ve/<> FAHRİYE ile/ve/<> IYDİYE ile/ve/<> MEDHİYE ile/ve/<> MERSİYE ile/ve/<> HİCVİYE ile/ve/<> GAZAVATNÂME ile/ve/<> SAKİNÂME ile/ve/<> HAMAMNÂME ile/ve/<> SAHİLNÂME ile/ve/<> KIYÂFETNÂME ile/ve/<> SURNÂME ile/ve/<> LÛGAZ ile/ve/<> MUAMMÂ ile/ve/<> HEZLİYÂT ile/ve/<> TARİH DÜŞÜRME ile/ve/<> ŞEHR-ENGİZ ile/ve/<> DÂRİYE

( XIII. yy.'dan, XIX. yy.'a kadar, 3182 Dîvân Şairi vardır. )


-DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL OLMAYAN/LAR]:
BAHÂRİYE ile/ve/<> CEMREVİYE ile/ve/<> FAHRİYE ile/ve/<> IYDİYE ile/ve/<> MEDHİYE ile/ve/<> MERSİYE ile/ve/<> HİCVİYE ile/ve/<> GAZAVATNÂME ile/ve/<> SAKİNÂME ile/ve/<> HAMAMNÂME ile/ve/<> SAHİLNÂME ile/ve/<> KIYÂFETNÂME ile/ve/<> SURNÂME ile/ve/<> LÛGAZ ile/ve/<> MUAMMÂ ile/ve/<> HEZLİYÂT ile/ve/<> TARİH DÜŞÜRME ile/ve/<> ŞEHR-ENGİZ ile/ve/<> DÂRİYE

( Bahar nitelemeleriyle başlanarak birini övmek için yazılan kasîde. | Baharın gelişiyle doğanın uyanışını, değişimini, güzelleşmesini konu edinen kasîdeler. İLE/VE/<>
Bayramlar, baharlar gibi cemre vesilesiyle, dönemlerindeki önemli kişiler için yazılan şiirler. İLE/VE/<>
Bir kişinin[devletli, bir başka şair ya da şairin kendinin] övüldüğü şiirler. İLE/VE/<>
Dönem büyüklerinden birini bayramın gelişi dolayısıyla öven kasîde türü. İLE/VE/<>
Bir kişiyi [devlet ya da tasavvuf ileri gelenlerini] övmek için yazılan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Bir ölenin/vefâtın ardından duyulan acıyı anlatmak, öleni övmek için yazılan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Bir kişiyi, kurumu, toplumsal olayı, geleneği yeren/taşlayan manzum türü. [Siham-ı Kaza - Nef'î] İLE/VE/<>
Savaşları, kahramanlıkları, zaferleri anlatan manzum ya da mensur yapıtlar. [İlk gazavatnameler XV. yy.'da yazılmaya başlanmıştır] İLE/VE/<>
İçki ve içki âlemlerinin övülerek anlatıldığı manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Hamamları, hamam eğlencelerini ve hamamdaki güzelleri betimlemek üzere yazılan manzum yapıtlar. [ilki: Deli Birader - Gazalî] İLE/VE/<>
İstanbul kıyıları ile buralardaki yerlerinin anlatıldığı şiirlerin genel adı. [Fennî] İLE/VE/<>
Kişilerin karakterlerini, fiziksel görünümlerini [göz rengi, boy uzunluğu/kısalığı vb.] temel alarak açıklamaya çalışan yapıtlar. İLE/VE/<>
Sarayın mutlu günlerini [evlenme, doğum şenlikleri vb.] anlatann manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Hece vezniyle yazılmış manzum bilmece. İLE/VE/<>
Belirli kurallara göre düzenlenip çözülebilen manzum bilmece. İLE/VE/<>
Alaylı bir dille yazılmış manzum türü. [zarif bir nükte ya da güzel bir mazmun kadar kaba şakalara, taşlamalara ve sövgülere de yer verilir] İLE/VE/<>
Önem verilen bir olayın ya da bir yapının kuruluş yılını bildiren bir tümce, bir mısra ya da beyit yazmak. İLE/VE/<>
[Fars.: "Şehir karıştıran"] Bir kenti, o kentin güzelliklerini, doğal ve sosyal özelliklerini anlatan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Yeni yaptırılmış saray, köşk, yalı benzeri binalar için yazılmış kasîdeler. )


-DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL]:
TEVHÎD ile/ve/<> MÜNÂCÂT[< NECV] ile/ve/<> NAAT ile/ve/<> MİRÂCİYE ile/ve/<> MAKTEL-İ HÜSEYİN ile/ve/<> HİLYE ile/ve/<> MEVLİD ile/ve/<> KIRK HADİS ile/ve/<> MENÂKIBNÂME ile/ve/<> KISSA ile/ve/<> SİYER

( Tanrı'nın birliğini ve ululuğunu anlatan şiir/ler. İLE/VE/<>
Allah'a dua etme, yalvarma. | Allah'a dua konulu şiirler/manzûme. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'i övmek, ona yakarma, şefaat dileme amacıyla yazılmış şiir/ler. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in mirâcını anlatan şiirler. İLE/VE/<>
Hz. Hüseyin'in Kerbela'da şehit edilişini konu alan ve acıklı bir üslûpta yazılan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in fiziksel ve kişisel özelliklerini, örnek davranışlarını konu alan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in doğumunu ve kısaca yaşamını övgüyle anlatan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in kırk sözünden oluşan yapıtlar. İLE/VE/<>
Din büyüklerinin, tarikat kurucularının, ermişlerin olağanüstü yaşamlarını anlatan yapıtlardır. İLE/VE/<>
Öğüt verici ve öğretici öykü, fıkra, masal, menkıbe türü yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in yaşamını anlatan yapıtlar. )


-DİVAN-I KEBİR ve/<> MESNEVİ

( ŞEMS'e ithaf etmiştir. VE/<> Halk için ve bazı/çoğu derinlikli bilgilerin daha kolay anlaşılması için yazılmıştır. )


-DÎVÂN ile/||/<>/> AYAK DÎVÂNI ile/||/<>/> DÎVÂN-I HÜMÂYÛN ile/||/<>/> DÎVÂN-I HARP ile/||/<>/> ÂYÂN MECLİSİ ile/||/<>/> ŞÛRÂ

( Yüksek düzeyli devlet adamlarının kurduğu büyük kurul. İLE/||/<>/> Sultanın huzurunda kurulan dîvân. İLE/||/<>/> Eskiden İslâm devletlerinde, devlet işlerinin görüşülüp karara bağlandığı kurul. [Başlangıçta bir devlet dairesi olan divân, İran devlet geleneğinin de etkisiyle sonradan kurul biçimine dönüştü.] İLE/||/<>/> Askerî mahkeme. İLE/||/<>/> Meşrûtiyet döneminde kurulan ve üyeleri Sultan tarafından, yaşam boyu seçilen kurul. İLE/||/<>/> Kurul, danışma kurulu. )


-DÎVÂN ile/||/<>/> AYAK DÎVÂNI ile/||/<>/> DÎVÂN-I HÜMÂYÛN ile/||/<>/> DÎVÂN-I HARP ile/||/<>/> ÂYÂN MECLİSİ ile/||/<>/> ŞÛRÂ

( DİVANYOLU: İstanbul'da, Sultanahmet ile Çarşıkapı arasında uzanan caddenin adı. )


-DÎVÂN ile/||/<>/> AYAK DÎVÂNI ile/||/<>/> DÎVÂN-I HÜMÂYÛN ile/||/<>/> DÎVÂN-I HARP ile/||/<>/> ÂYÂN MECLİSİ ile/||/<>/> ŞÛRÂ

( KUBBEALTI: Topkapı Sarayı'nda, Sadrazam başkanlığındaki Divân-ı Hümayun'un toplandığı özel oda. )


-DÎVÂN ile/||/<>/> AYAK DÎVÂNI ile/||/<>/> DÎVÂN-I HÜMÂYÛN ile/||/<>/> DÎVÂN-I HARP ile/||/<>/> ÂYÂN MECLİSİ ile/||/<>/> ŞÛRÂ

( HARBİYE NAZIRI: Osmanlı Savaş Bakanı. )


-DİVAN ile/ve/||/<> TAŞRA DİVANLARI



-DİYABET TİP 1 ile/||/<> DİYABET TİP 2

( Pankreasın insülin üretmemesi ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Gövdenin insüline direnç göstermesi ya da yetersiz insülin üretimi ile ilişkili bir metabolik bozukluk. )


-DİYABET ile/ve/||/<> ALZHEIMER

( Washington Üniversitesi’nde yürütülen bir çalışma, kan şekerindeki yükselmenin, Alzheimer hastalarında rastlanılan amyloid beta kaynaklı plak oluşumunu da tetiklediğini ortaya çıkardı. Böylece, diyabet ile Alzheimer arasında doğrudan bir bağ olduğu kesinleşti.

Ayrıntıları için burayı tıklayınız... )


-DİYABET ile/||/<> DİYABETİK

( Şeker hastalığı. İLE/||/<> Şeker hastalığıyla ilgili. )


-DİYABET ile/||/<> PREDİYABET

( Kan şekeri seviyelerinin sürekli yüksek olması ile ilişkili bir metabolik sayrılık. İLE/||/<> Kan şekeri seviyelerinin normalden yüksek ancak diyabet tanısı koyulacak kadar yüksek olmaması. )


-DİYABETİK AYAK ile/||/<> DİYABETİK RETİNOPATİ

( Diyabetin neden olduğu ayak yaraları ve bulaşlar. İLE/||/<> Diyabetin neden olduğu retina hasarı. )


-DİYABETİK AYAK ile/||/<> PERİFERİK ARTER SAYRILIĞI

( Diyabetin neden olduğu sinir hasarı ve dolaşım bozukluğu ile ayakta yaralar. İLE/||/<> Bacaklardaki arterlerin daralması ile kan akışının azalması ve ağrı. )


-DİYABETİK KETOASİDOZ ile/||/<> HİPEROSMOLAR HİPERGLİSEMİK DURUM

( Diyabetin denetimsiz kalması sonucu kanda keton birikimi. İLE/||/<> Yüksek kan şekeri seviyeleri ile ilişkili, ancak keton birikimi olmayan bir durum. )


-DİYABETİK KETOASİDOZ ile/||/<> HİPOGLİSEMİ

( Kanda keton nesneciklerinin birikmesi ve yüksek kan şekeri. İLE/||/<> Düşük kan şekeri seviyeleri. )


-DİYABETİK NEFROPATİ ile/||/<> DİYABETİK NÖROPATİ

( Diyabetin neden olduğu böbrek hasarı. İLE/||/<> Diyabetin neden olduğu sinir hasarı. )


-DİYABETİK NÖROPATİ ile/||/<> PERİFERİK NÖROPATİ

( Diyabetin neden olduğu sinir hasarı. İLE/||/<> Çeşitli nedenlerle periferik sinirlerin hasar görmesi. )


-DİYABETİK RETİNOPATİ ile/||/<> MAKULA DEJENERASYONU ile/||/<> MAKÜLER DEJENERASYON ile/||/<> GLOKOM

( Diyabetin neden olduğu retina hasarı. İLE/||/<> Retinanın merkezi bölümünün bozulması ile görme kaybı. İLE/||/<> Yaşa bağlı olarak makula bölgesinde oluşan dejenerasyon. İLE/||/<> Göz içi basıncının artması ile optik sinir hasarına yol açan bir durum. )


-DİYABETTE:
TİP 1 ile/ve/||/<>/> TİP 2 ile/ve/||/<>/> GEBELİK ile/ve/||/<>/> MODY ile/ve/||/<>/> LADA

( Genellikle çocuklarda ve ergenlerde, nadiren yetişkinlerde görülür. İLE Genellikle yetişkinlerde görülür. İLE 25 yaşın altında görülen, genetik geçişli, insülin gerektirmeyen bir şeker hastalığıdır. İLE Gebelik sürecinde ortaya çıkıp doğumdan sonra kaybolan bir tür diyabettir. İLE Oluşum mekanizması tıpkı Tip 1 gibi olan ama erişkinlerde görülen bir şeker hastalığıdır. )


-DİYABETTE:
TİP 1 ile/ve/||/<>/> TİP 2 ile/ve/||/<>/> GEBELİK ile/ve/||/<>/> MODY ile/ve/||/<>/> LADA

( Bağışıklık sisteminin yanlışlıkla pankreasa saldırması sonucunda, insülin üretiminin durmasına bağlı bir hastalıktır.[Tüm diyabet hastalarının yaklaşık % 5 kadarı bu tiptir.] Genellikle birdenbire başlar, hastalar hızla kötüleşebilir. Tanı konulur konmaz, insüline başla(t)mak zorunludur. Genetik yatkınlığı olan kişilerde kabakulak, kızamıkçık ve sitomegalovirüs gibi virüs enfeksiyonlarının pankreasta bağışıklık sistemini uyardığı, bu sistemin de yanlışlıkla insülin üreten hücrelere saldırdığı düşünülmektedir.[Kistik fibrozis, hemakromatozis gibi bazı hastalıklar da nedenler arasında gösterilmektedir.] İLE Tüm diyabet hastalarının % 90-95'i bu tiptir. Hatalı beslenme ve hareketsizlik gibi yaşam tarzı hataları ile ilgilidir. Tip 1 diyabetin tam tersine, Tip 2 diyabette pankreas insülin üretir, hatta gereğinden fazla da üretir fakat insülin direnci nedeniyle yeterince kullanılamaz. Ailesinde şeker hastalığı olanlar, şişmanlar, hareketsiz kişiler, hatalı beslenenler ve sigara içenler için bu hastalığa yakalanma riski daha yüksektir. Tedavisinde, yaşam tarzı değişikliği başta gelir. Yeterli sonuç alınamıyorsa ilâç tedavisine başlanır. Yine de sonuç anlamazsa insüline başlanması gerekebilir. İLE Gebelik sürecinde ortaya çıkıp doğumdan sonra kaybolan bir tür diyabettir. Bazen yıllar sonra bu kişilerde Tip 2 diyabet ortaya çıkabilir. İLE genetik geçişli, insülin gerektirmeyen bir şeker hastalığıdır. İLE Oluşum mekanizması tıpkı Tip 1 gibi olan ama erişkinlerde görülen bir şeker hastalığıdır. )


-DİYABETTE:
TİP 1 ile/ve/||/<>/> TİP 2 ile/ve/||/<>/> GEBELİK ile/ve/||/<>/> MODY ile/ve/||/<>/> LADA

( Hem tip 1 diyabet, hem Tip 2 diyabet damarlarda yavaş yavaş ilerleyen hasara yol açtığından, kalp damar hastalıkları riskini artırır. Bu nedenle, diyabet hastalarında, kalp krizi, felç, görme ile ilgili problemler ve böbrek yetmezliği riski, şeker hastası olmayanlara göre daha yüksektir. Tip 1 şeker hastalarında, koma; tip 2 şeker hastalarında ise bacak gangreni riski vardır. Tip 2 şeker hastalarında, özellikle yeterli tedavi olmayan yaşlı şeker hastalarında, araya şiddetli bir enfeksiyon, kalp krizi, felç ve yanık gibi acil bir olay girdiğinde koma görülebilir. )


-DİYABETTE:
TİP 1 ile/ve/||/<>/> TİP 2 ile/ve/||/<>/> GEBELİK ile/ve/||/<>/> MODY ile/ve/||/<>/> LADA

( Şeker, kalorisi yüksek olduğundan değil bağırsak mikrobiyotasına verdiği zarar, neden olduğu oksidatif stres ve kronik enflamasyon nedeniyle zararlıdır. )


-DİYAFRAM ile/ve/||/<> PLEVRA

( Göğüs ve karın boşluğunu ayıran zar. İLE/VE/||/<> Göğüs zarı. )


-DİYAFRAM ile/ve/||/<> VAGUS STİMİLASYONU



-DİYALEKTİK ile/ve/<> LOGIC ile/ve/<> RETORIC

( Varlığın düzeni. İLE/VE/<> Aklın düzeni. İLE/VE/<> Dilin düzeni. )


-DİYAPOZ ile/||/<> KIŞ UYKUSU

( Bazı organizmaların olumsuz koşullarda gelişimini durdurduğu dönem. İLE/||/<> Bazı hayvanların kış mevsiminde özümleme-yadımlamasını yavaşlatarak geçirdiği dönem. )


-DİYE BİLİYOR/UM ile/ve/||/<> DİYEBİLİYOR/UM



-DİYOR Kİ ..." ile/ve/değil/||/<>/< DEMİŞ OLUYOR Kİ ...



-DİZ OSTEOARTRİTİ ile/||/<> KALÇA OSTEOARTRİTİ

( Diz ekleminde kıkırdak aşınması ile ağrı ve sertlik. İLE/||/<> Kalça ekleminde kıkırdak aşınması ile ağrı ve devim sınırlılığı. )


-DİZANTERİ ile/||/<> AMEBİYAZİS

( Kanlı sürgün ve karın ağrısı ile ilişkili bir bağırsak bulaşı. İLE/||/<> Entamoeba histolytica parazitinin neden olduğu, genellikle sürgün ve karın ağrısı ile ilişkili bir bulaş. )


-DİZANTERİ ile/||/<> KOLERA

( Kanlı sürgün ve karın ağrısı ile ilişkili bir bağırsak bulaşı. İLE/||/<> Vibrio cholerae bakterisinin neden olduğu, şiddetli sürgün ve dehidrasyon ile ilişkili bir bakteriyel bulaş. )


-DİZE GELMEK" ile/ve/||/<> DİZ ÇÖKMEK

( Bilgi ve zekâ karşısında. İLE Sevgide. )


-DİZGE ile/ve/<> BÜTÜNLÜK

( Aslında her biri öbürüdür. )


-DİZGE ile/ve/<> BÜTÜNLÜKLÜ DİZGE



-DİZGEYE SIĞMAMA ile/ve/||/<> DENKLEME GELMEME



-DİZGİN ile/ve/||/<>/> DİNGİN



-DİZİ ile/ve/||/<>/> DİZİN ile/ve/||/<>/> DİZGE ile/ve/||/<>/> TİN

( Dışındalık. İLE/VE/||/<>/> Betimlemeli. İLE/VE/||/<>/> Zorunluluk. İLE/VE/||/<>/> (Ancak) Kişide. )


-DİZÜRİ ile/||/<> POLİÜRİ

( Ağrılı ya da zor işeme. İLE/||/<> Aşırı oranda sidik üretimi. )


-DNA YAPISI ile/ve/||/<>/> DNA KARARLILIĞI



-DNA:
ADENİN ve/||/<> TİMİN ve/||/<> GUANİN ve/||/<> SİTOZİN ve/||/<> FOSFAT ve/||/<> DİOKSİRİBOZ ŞEKER

( Adenin, Timin ile birleşir. VE/||/<> Sitozin, Guanin ile birleşir. )


-DNA ve/||/<>/> DİZİLEME YÖNTEMLERİ

(

DNA Dizileme Yöntemleri

Yöntem İlke Nasıl Çalışır? Artıları Eksileri
Sanger Dizileme
(1977)(Frederick Sanger ve takımı)
Zincir sonlandırma yöntemi; dideoksinükleotidlerin kullanımı ile DNA sentezinin durdurulması.
  • Tek zincirli bir DNA molekülü çoğaltılır.
  • DNA polimeraz enzimi, nükleotidleri diziyi tamamlamak için ekler.
  • Dideoksinükleotidler (ddNTPs), DNA sentezini durdurur ve farklı uzunluklarda DNA parçaları oluşur.
  • Parçalar jel elektroforezi ya da kapiler elektroforez ile ayrıştırılır.
  • Parçaların boyutuna göre dizilim belirlenir.
  • Yüksek doğruluk.
  • Uzun okuma uzunluğu (~800-1000 baz çifti).
  • Küçük ölçekli projeler için ideal.
  • Yavaş ve maliyetli.
  • Büyük ölçekli genom projelerine uygun değil.
Illumina Dizileme Reversible terminator yöntemi; flüoresan işaretli nükleotidlerin eklenmesi ve kamera ile sinyal kaydı.
  • DNA küçük parçalara bölünür ve adaptörler eklenir.
  • Parçalar cam yüzeyde çoğaltılır (klonal amplifikasyon).
  • Flüoresan işaretli nükleotidler sırayla eklenir ve her adımda kamera ile sinyal kaydedilir.
  • Yüksek doğruluk.
  • Yüksek veri çıktısı.
  • Genom ölçekli dizileme için uygun.
  • Kısa okuma uzunluğu (~150-300 baz çifti).
  • Veri çözümlemesi için güçlü yazılımlar gerekir.
PacBio (SMRT) Dizileme Tek molekül üzerinden gerçek zamanlı dizileme; flüoresan işaretli nükleotidlerin polimeraz etkinliğiyle izlenmesi.
  • DNA polimeraz, DNA'yı doğal ortamında kopyalar.
  • Flüoresan işaretli nükleotidler kullanılır.
  • Okuma, polimeraz etkinliğinin anında kaydedilmesiyle yapılır.
  • Uzun okuma uzunluğu (~10-15 kilobaz ya da daha fazla).
  • Epigenetik modifikasyonların doğrudan tespiti.
  • Yüksek hata oranı (biyoinformatik düzeltme gereklidir).
  • Maliyetlidir.
Oxford Nanopore Dizileme DNA'nın nanoporlardan geçirilmesi sırasında elektriksel sinyal değişikliklerinin kaydedilmesi.
  • DNA molekülü nanopordan geçerken her baz farklı bir elektrik sinyali üretir.
  • Sinyaller çözümlenerek dizilim oluşturulur.
  • Çok uzun okuma uzunlukları (milyon baz çiftine kadar).
  • Taşınabilir araçlarla hızlı dizileme.
  • Gerçek zamanlı çözümleme olanağı.
  • Daha düşük doğruluk (öğrenme algoritmaları ile düzeltilir).
  • Yüksek başlangıç maliyeti.

Sanger Dizileme ve Yeni Kuşak Dizileme Karşılaştırması

Özellik Sanger Dizileme Yeni Kuşak Dizileme (NGS)
Hız Yavaş Çok hızlı
Doğruluk Yüksek Yüksek (bazı platformlarda daha düşük olabilir)
Okuma Uzunluğu ~800-1000 baz çifti ~150-15.000+ baz çifti (platforma bağlı)
Kapasite Küçük ölçekli projeler için uygun Tüm genom projeleri için uygun
Maliyet Büyük projeler için daha yüksek maliyet Büyük projelerde daha düşük maliyet
Kullanım Alanı Gen doğrulama, küçük gen bölgeleri Genomik çözümleme, transkriptom, epigenom
)


-DOBRA/LIK ile/ve/değil/||/<>/> KABA/LIK



-DOĞA VAROLANI ile/ve/<> SONRA/NIN VAROLANI

( Hayvan. İLE/VE/<> İnsan. )


-DOĞA:
İÇKİN ile/ve/||/<> AŞKIN



-DOĞA:
ÖZ ve/||/<> BİÇİMİN BİRLİĞİ



-DOĞA:
SOMUT ile/ve/||/<> ÖZSEL



-DOĞA:
YAPAY OLMAMA ile/ve/||/<> SURET OLMAMA



-DOĞA/(")TANRI(") "YAPTI/YARATTI" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOĞANIN PARÇASI



-DOĞA/FITRAT ve/<> İLKELİLİK



-DOĞA ile/ve/<> ALLAH

( Allah'ın sözü. İLE/VE/<> ... )


-DOĞA ve/<> BİLGİ ve/<> KILAVUZ

( Rahman. VE Rahmet. VE Rahim. )


-DOĞA ve/<> DENGE



-DOĞA ile/ve/<> DOĞALLIK

( Aşılamaz! İLE/VE/<> Aşılabilir [ve fakat aşılmadığı oranda da isabet kaydedilir.] )


-DOĞA ve/||/<>/> DOYA DOYA



-DOĞA ile/ve/||/<>/> EKİN

( Uzam/mekân. Döngüseldir.[zaman yoktur] İLE/VE/||/<>/> Süreç ve zaman üzerinedir. )


-DOĞA ile/ve/||/<>/> EKİN

( Uzam. İLE/VE/||/<>/> Dönüştürülmüş doğa. )


-DOĞA ile/ve/<>/değil EVREN



-DOĞA ile/ve/||/<>/> EYLEM

( Koşullu. İLE/VE/||/<>/> Koşulsuz. )


-DOĞA ve/=/<> HAREKET VE SÜKÛNUN İLKESİ

(
HAREKET ve İLKESİ | TEK YÖNLÜ           | ÇOK YÖNLÜ
İrâdesiz
                       | Unsur(Doğa)           | Bitki(Bitkisel Nefs)
İrâdeli                          | Felek[Felekî Nefs]   | Canlı[Hayvanî Nefs]   )


-DOĞA ve/<> İLKE ve/<> İNSAN



-DOĞA ve/>/ve/<> İMGE ve/>/ve/<> SİMGE



-DOĞA ve/<> KÜLTÜR

( Birincil düzen/doğa. VE/<> İkincil düzen/doğa. )


-DOĞA ve/<> KÜLTÜR

( Işığı, gölgeyle terbiye eden. VE/<> Noktayı, virgülle devam ettiren. )


-DOĞA ve/||/<> MANTIK ve/||/<> TİN



-DOĞA ile/ve/||/<>/> NEFS



-DOĞA ile/ve/||/<>/>< NİTELİK

( Azalmaz/çoğalmaz. İLE/VE/||/<>/>< Azalır/çoğalır. )


-DOĞA ile/ve/||/<> YAKIN DOĞA

( Varolan. İLE/VE/||/<> Gövdemiz. )


-DOĞA ile/ve/||/<> YAŞAM

( Doğru. İLE/VE/||/<> Yanlış. )


-DOĞA ile/ve/||/<> YAŞAM

( Aynı. İLE/VE/||/<> Ayrı. )


-DOĞAÇLAMA ve/=/<> MANEVİ BAĞ

( Doğaçlama, kişinin kendi manevi bağıdır. )


-DOĞADA ile/ve/<> İNSANDA

( İnsan yoktur. İLE/VE/<> Doğa vardır. )


-DOĞAL BESLENMEDE:
MESAFE ile/ve/||/<> ZAMANLAMA ile/ve/||/<> TOHUM ile/ve/||/<> KAYNAK ile/ve/||/<> İŞLEME ile/ve/||/<> SAĞLIK ile/ve/||/<> CANLILAR

( Yakın. İLE/VE/||/<> Döngüsel. İLE/VE/||/<> Yerli. İLE/VE/||/<> Aracısız. İLE/VE/||/<> Organik/zehirsiz. İLE/VE/||/<> Dirimsel çeşitlilik. )


-DOĞAL BİLİNÇ ile/ve/<> EYTİŞİMSEL BİLİNÇ



-DOĞAL BİLİNÇ ve/||/<> ÖZ BİLİNÇ



-DOĞAL KORUNMA YÖNTEMLERİ ile/ve/||/<>/> BILLINGS YÖNTEMİ

(

Billings Yöntemi Servikal Mukus Değişiklikleri

Dönem/Faz Servikal Mukus Özellikleri Duyu ile Algılanışı / Gözlemlenen Değişiklikler Yorum / Anlamı
Âdet Sonrası / Düşük Doğurganlık Dönemi
  • Az miktarda mukus bulunur.
  • Mukus genellikle koyu renkli, viskoz ve opaktır.
  • Parmaklarda yapışkan, nemsiz bir duyu.
  • Çok belirgin esneklik yoktur.
Doğurganlık düşüktür; yumurtlama uzak, rahim iç ortamı henüz doğurganlığa uygun duruma gelmemiştir.
Yumurtlamaya Hazırlık Dönemi
  • Mukus oranı artmaya başlar.
  • Mukusun kıvamı hafifçe incelir, kremsi ve biraz daha saydam duruma gelir.
  • Parmaklarda daha nemli, hafif kaygan bir duyu yaşanır.
  • Esneklik artmaya başlar.
Doğurganlık artmaktadır; gövde yumurtlamaya hazırlanır ancak henüz en verimli özelliklere ulaşmamıştır.
Yumurtlama(Fertil) Dönemi
  • Mukus oranı en yüksek seviyeye çıkar.
  • Tamamen şeffaf, bol, esnek ve ince ip biçiminde uzayabilir.
  • Parmaklarda belirgin biçimde esnek ve kaygan bir duyu verir.
  • İnce ip gibi çekilebilir.
Doğurganlık doruktadır. Bu dönem, sperm için en uygun ortamı sunar ve yumurtlamanın gerçekleştiğini, yumurtanın bağımsız bırakıldığını gösterir.
Yumurtlamadan Sonraki Dönem / Doğurganlık Düşüşü
  • Mukus oranı azalır.
  • Mukus, yeniden koyulaşır, yapışkanlaşır ve opaklaşır; esneklik, belirgin biçimde kaybolur.
  • Parmaklarda tekrar yapışkan, nemsiz ve esneklikten yoksun bir duyu verir.
Doğurganlık azalır; bu durum, yumurtlamadan sonra gövdenin doğurganlığı azaltmaya yönelik hazırlık sürecinde olduğunu gösterir.
)


-DOĞAL KÜRESELLEŞME ile/ve/||/<> YÖNLENDİRİLEN KÜRESELLEŞME



-DOĞAL SEÇİLİM ile/ve/değil/||/<>/> BİRİKİMLİ SEÇİLİM



-DOĞAL SEÇİLİM ile/ve/||/<> EŞEYSEL SEÇİLİM



-DOĞAL/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<> KENDİLİĞİNDEN/LİK



-DOĞAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOĞAYA UYUMLU



-DOĞAL ile/ve/||/<>/> TİNSEL ve TOPLUMSAL



-DOĞAL ile/ve/<>/değil ZORUNLU



-DOĞALLIK ile/ve/||/<> İÇTENLİK

( ... İLE/VE/||/<> Kanıta gereksinimi olmayan doğallık. )


-DOĞALLIK ile/ve/<> KENDİLİK



-DOĞAMIZA UYGUN OLAN/OLMAYAN ile/ve/<> "YARAYAN"/"YARAMAYAN"



-DOĞAN/ATMACA ile/ve/<> PIRLAK

( ... İLE/VE/<> Doğan, atmaca gibi yırtıcı kuşları yakalamada, çağırtkan ve av olarak kullanılan kuş. )


-DOĞANIN AŞILMASI ve/<> BEŞERİLİĞİN AŞILMASI

( Tarih ile. VE/<> İnsan olmakla. )


-DOĞANIN TİNİ ile/ve/<> TİNİN DOĞASI

( Yansıma. İLE/VE/<> Yanılsama. )


-DOĞANIN/NESNELERİN OKUNMASINDA:
DİL ile/ve/<> MATEMATİK ile/ve/<> İLİŞKİSEL ile/ve/<> DİL-MATEMATİK KESİŞİMİNDEN



-DOĞAYA DOĞAN ile/ve/değil/||/<>/> YAŞAMA DOĞAN

( Behaim["hayvan"]. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Beşer/İnsan. )


-DOĞAYA DOĞAN ile/ve/değil/||/<>/> YAŞAMA DOĞAN

( Yaşam, yaşamla beslenir. [Doğada bu süreç zorunluludur, toplumda ise gönüllü olmalıdır.] )


-DOĞAYA DOĞAN ile/ve/değil/||/<>/> YAŞAMA DOĞAN

( Yaşamın tamir edemediğine ölüm son verir. )


-DOGMA ile/ve/||/<>/> DONMA



-DOĞRU AKIM ile/ve/||/<> ALTERNATİF AKIM

( Çarpmaz. İLE/VE/||/<> Çarpar. )


-DOĞRU AKIM ile/ve/||/<> ALTERNATİF AKIM

( Doğru Akım, elektrik yüklerinin tek yönde devim ettiği akımdır. İLE/VE/||/<> Alternatif Akım, elektrik yüklerinin yön değiştirdiği akımdır. )


-DOĞRU DÜŞÜNME ile/ve/<> DOĞRU İSTEME

( Kazandığın zaman pişman olacağın, kaybettiğin zaman üzüleceğin şeyleri isterken dikkatli olmak gerek. )


-DOĞRU DÜŞÜNME ile/ve/<> DOĞRU İSTEME

( Bir şey iyi olduğu için istenmez, istendiği için iyidir. )


-DOĞRU İŞİN YAPILMASI ile/ve/<> İŞİN, DOĞRU YAPILMASI

( Etkililik. İLE/VE/<> Etkinlik. )


-DOĞRU ORANTILI/LIK ile/ve/değil/||/<>/< PARALEL/LİK



-DOĞRU SEÇİM ile/ve/<> DENGELİ TÜKETİM



-DOĞRU SORULARIN YANITLARI ile/ve/||/<> DOĞRU YANITLARIN SORULARI



-DOĞRU TUTUŞ ile/ve/<>/>/< DOĞRU DURUŞ



-DOĞRU-DÜRÜST[Fars.] ile/değil/yerine/||/<> DOĞRU-DÜZGÜN



-DOĞRU/DÜRÜST[Fars.] OLMAK =/||/<> "MANZARA KAPATAN AĞAÇ OLMAK"

( Ne yazık ki, bazı "kişiler" için dürüst kişilerin (istenilmeme) durumu. )


-DOĞRU/UYGUN BESLENME ve/<> BİSİKLET KULLANIMI



-DOĞRU/YETKİN DAVRANIŞ/EYLEM(SÂLİH AMEL):
BARIŞ ve/<> KURTULUŞ[KURTARICI EYLEM]

( Kendinle. VE/<> Hizmetle/eylemle. )


-DOĞRU ile/ve/||/<>/> ÇAP



-DOĞRU ile/ve/<> İSPATLANAMAYAN



-DOĞRU ile/ve/değil/yerine/||/<> KISMEN DOĞRU



-DOĞRU ile/ve/<> TÜMEL



-DOĞRUDAN SEN ile/ve/<> DOLAYLI SEN

( Kendin. İLE/VE/<> Çocuğun. )


-DOĞRUDANLIK ile/ve/<> BİRE BİR



-DOĞRULAMAK ile/ve/<> DOLDURMAK



-DOĞRULUK:
TUTARLILIK ile/ve/değil/||/<>/< UYGUNLUK



-DOĞRULUK/DÜRÜSTLÜK[Fars.] ile/ve/<> SAYGI

( Dürüst olmayan cezalandırılır. İLE/VE Saygı göstermeyene toplumda yer verilmez. )


-DOĞRULUK/DÜRÜSTLÜK[Fars.] ile/ve/<> SAYGI

( Teşekkür ve özür dilemeyi bilmek/uygulamak ile. )


-DOĞRULUK ve/||/<>/>/< AŞK

( Kalemimiz olsun. VE/||/<>/>/< Mürekkebimiz olsun. )


-DOĞRULUK ve/||/<> İYİLİK ve/||/<> YÖN(ELİM)/İSTİKÂMET

( Hak ve hakikatte. VE/||/<> Eylemde. VE/||/<> Davranışta. )


-DOĞRULUK ile/ve/||/<>/>/< YARDIM



-DOĞRUSAL ZAMAN ANLAYIŞI ile/ve/<> DÖNGÜSEL ZAMAN ANLAYIŞI



-DOĞRUYU BİLMEK/BULMAK:
...'DAN DOLAYI ile/ve/değil/yerine/||/<> ...'YA KARŞIN



-DOĞRUYU SÖYLEME ZORUNLULUĞU ile/ve/değil/||/<> GÜVENİLİRLİK

( Hukukçular, güvenilir kişilerdir; ancak, doğruyu söylemek zorunda değillerdir. )


-DOĞUM PSİKOZU ile/ve/<>/> LOHUSA SENDROMU

( )


-DOĞUM VE ÖLÜM:
1'ER KERE ile/ve/değil/<>/> 2'ŞER KERE

( [doğum] Anadan. İLE/VE/DEĞİL/<>/> Babadan. )


-DOĞUM VE ÖLÜM:
1'ER KERE ile/ve/değil/<>/> 2'ŞER KERE

( [ölüm] Ölünce. İLE/VE/DEĞİL/<>/> Ölmeden önce. )


-DOĞUM VE ÖLÜM:
1'ER KERE ile/ve/değil/<>/> 2'ŞER KERE

( Beşer. İLE/VE/DEĞİL/<>/> İnsan. )


-DOĞUM/DOĞAN:
ANADAN ile/ve/<> EĞİTİMDEN ile/ve/<> KENDİNDEN

( Beşer/beden. İLE/VE/<> İnsan. İLE/VE/<> Adı anılan/anılmayan. )


-DOĞUM ile/ve/=/:/<> EVRENDOĞUM

( İNSAN! )


-DOĞUM ile/ve/||/<>/> YAŞAM ile/ve/||/<>/> ÖLÜM

( [öncelik-sonralık] ... İLE/VE/||/<>/> Vardır. İLE/VE/||/<>/> Söz konusu bile değildir. )


-DOĞUM ile/ve/||/<>/> YAŞAM ile/ve/||/<>/> ÖLÜM

( ... İLE/VE/||/<>/> Esneklik. İLE/VE/||/<>/> Sertlik. )


-DOĞURMAK ve/||/<>/> DOYURMAK | ile/ve/değil/||/<>/> YOĞURMAK



-DOĞUŞ ile/ve/<> BİÇİMLENİŞ



-DOĞUŞTAN/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİLİĞİNDEN/LİK



-DOKSA ile/ve/||/<> DOGMA



-DOKTRİNEL ile/<> DİDAKTİK



-DOKUMA ve/||/<>/>/< OKUMA



-DOKUNAKLI ile/ve/||/<>/< DÜŞÜNDÜRÜCÜ/DUYGUSAL



-DOKUNARAK ile/ve/değil/yerine/||/<> YOKLAYARAK



-DOKUNMA COŞKUSU/TUTKUSU ile/ve/değil/yerine/<> GÖRME COŞKUSU/TUTKUSU



-DOKUNMA!:
ÖZELİNE ve/||/<> ÖZÜRÜNE ve/||/<> KUTSALINA



-DOKUNMA ve/||/<>/> YOĞRULMA



-DOKUNMAK ile/ve/||/<> ANLAMAK



-DOKUNMAK ile/ve/||/=/<> ANMAK



-DOKUNULABİLİR/LER ile/ve/değil/yerine/||/<> GÖZLE(MLE)NEBİLİR/LER



-DOLANA KADAR ile/ve/değil/yerine//||/<>/> OLANA KADAR

( Nicelik. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/> Nitelik. )


-DOLAYIMLI BİLGİ ile/ve/<> DOĞRUDAN BİLGİ



-DOLAYLILIKTA:
ALGISALLIK ile/ve/||/<> ÇIKARIMSALLIK ile/ve/||/<> AKTARIMSALLIK



-DOLDURMAK ile/ve/<> ŞİŞİRMEK



-DOLMA ile/<> YALANCI DOLMA

( ... İLE/<> Üzüm yoksa. )


-DOLMAK ile/ve/||/<> ŞİŞMEK



-DOLMALIK BİBERİN ALTINDAKİ ÇIKINTI:
3 ile/ve/||/<> 4

( Pişirilmeye uygundur.[eril] İLE/VE/||/<> Çiğ yemeye uygundur.[dişil] )


-DOLUNAY ile/ve/<> DÖRDÜN

( ... İLE/VE/<> Ay ya da benzeri gök nesneleri[cirim] tekerlerinin yarısının aydınlık olduğu evre, yarımay. )


-DOMATES/BİBER ile/<> SALÇA[İt.]

( ... İLE/<> Yemeklere konulmak için yapılan, domates ya da biber ezmesi. | Bazı yemeklerde tat vermek üzere kullanılan sos. )


-DOMATESTE:
ERCİK ile/ve/||/<> YUMURTALIK ile/ve/||/<> STİGMA ile/ve/||/<> DİŞİCİK

( Polen üreten eril üreme örgenidir. Domates çiçeklerinde altı eril örgeni bulunur. İLE/VE/||/<> Yumurta gözesi üreten dişil üreme örgenidir. Domates çiçeklerinde tek bir yumurtalık bulunur. İLE/VE/||/<> Yumurtalığın tepesinde bulunan ve poleni yakalayan yapıştırıcı bir yüzeye sahip bölümüdür. İLE/VE/||/<> Yumurtalığı ve stigmayı içeren dişil üreme örgenidir. )


-DOMATESTE:
ERCİK ile/ve/||/<> YUMURTALIK ile/ve/||/<> STİGMA ile/ve/||/<> DİŞİCİK

( Domates çiçeği tozlaştığında, eril örgenlerden gelen polenler, dişil örgenlerdeki stigmaya yapışır. Polen tanesi, stigmaya yapıştıktan sonra polen tanesinden çıkan bir tüp, yumurtalığa kadar uzanır ve yumurta gözesiyle döllenme gerçekleşir. Bu döllenme sonucunda tohumlar oluşur.[Tohumlar, domatesin meyvesinin içinde bulunur. Tohumlar, domatesin yeni kuşağını oluşturmak için kullanılır.] )


-DOMİNANS ile/||/<> DOMİNANT

( Baskınlık. İLE/VE/|| Baskın. )


-DOMİNO ETKİSİ ile/ve/||/<> ZİNCİRLEME ETKİ



-DOMİNO ile/ve/||/<> KELEBEK ETKİSİ ile/ve/||/<> KARTOPU > ÇIĞ ETKİSİ



-DONANIM ile/ve/<> DENEYİM



-DONANMA ile/||/<> KARAKA ile/||/<> KARAVELA ile/||/<> KIRLANGIÇ ile/||/<> KÖKE ile/||/<> MALAYA ile/||/<> KAPTAN-I DERYÂ ile/||/<> LEVEND ile/||/<> TERSANELİ

( Osmanlı Donanması ya da eski adıyla Donanma-yı Hümâyûn, Osmanlı Devleti'nin deniz kuvvetleri. XIV. yüzyılda kuruldu. Osmanlı Devleti, 1323 yılında Karamürsel'i fethederek denize ulaştı, Karamürsel Bey komutasında ilk donanma oluşturuldu veKocaeli'nde yapılan savaşlarda denizden destek sağlandı. 1327 yılında Karamürsel'de ilk Osmanlı tersanesi kuruldu ve böylece deniz gücünün kurumsallaşma çalışmaları başladı. Osmanlı donanmasında sıradüzensel düzene geçildi. İlk Kaptan-ı Derya(Donanma Komutanı), Karamürsel Bey oldu. 1337 yılında Kocaeli ele geçirildi. Böylece 1353 yılında gerçekleşecek olan Rumeli'ye geçişin önü açıldı. Bundan sonra donanmanın merkezi sırasıyla İzmit, Gelibolu ve son olarak da İstanbul oldu. İLE/||/<> Donanma da kullanılan ve ana güvertesi ile iki alt güvertesinde top bataryaları bulunan bir kalyon türü. İLE/||/<> Donanmanın büyük gemileri. İLE/||/<> Donanmada kullanılan bir tür küçük savaş gemisi. İLE/||/<> Osmanlı Donanmasında kullanılmış bir tür savaş gemisi. İLE/||/<> Vahdettin'in sığındığı İngiliz zırhlısı. İLE/||/<> Donanma komutanı. İLE/||/<> Deniz askeri. İLE/||/<> Deniz subay ve erlerine verilen ad. )


-DÖNEM ile/ve/||/<>/< DOLAYLILIK



-DÖNGE/ÇEMBER ile/ve/||/<> YUVARLAK



-DÖNGÜ ile/ve/||/<> DEVİNİM



-DÖNGÜ ile/ve/<> OLUŞUM



-DÖNGÜ ile/ve/||/<> SALINIM



-DONUK ile/ve/değil/||/<>/< DURGUN



-DÖNÜŞLERDE:
WILLIAMSON ile/ve/<> ANDERSEN ile/ve/<> SCHARNOV

( Denize düşen kişiyi kurtarmak için yapılan dönüş. İLE/VE/<> Dümen, kişinin düştüğü tarafa doğru alabanda basılır. İlk rotadan 240 derece sapınca, dümen ortalanır ve durma dönüşüne başlanır. İLE/VE/<> Dümen, alabanda basılır. İlk rotadan 240 derece sapınca, dümen öteki tarafa alabanda basılır. Rotanın 180 derece tersine gelmesine 20 derece kala, dümen ortalanır ve kişiyi kurtarmak için geminin geri dönmesi sağlanır. [Denize düşen kişinin, köprü üstünden fark edilmesi durumunda kullanılmaz.] )


-DÖNÜŞTÜREREK ile/değil/<> DÖNÜŞEREK



-DÖNÜŞTÜRME ve/||/<>/< DÜŞÜNME



-DÖNÜŞTÜRME ile/ve/değil/yerine/||/<> UYARLAMA



-DÖNÜŞÜM ile/ve/||/<>/> "SIÇRAMA"



-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Değişimi kavrayan kişi, işaretleri farkeder ve bu belirtilerin ardındaki zamansal beklentileri karşılar. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Değişim, ancak şimdi olabilir. Gelecekte değil! )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Bilinç, tümüyle değişimin bilincidir. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Emek ve çaba harcayarak değişebileceğimizi düşlemeyelim! )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Olgun kişi, bir panter gibi farkettirmeden değişir. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Kişisel arzularınızı terk edin ve böylece tasarruf edilen gücü dünyanın değişmesi yolunda kullanın! )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Sessizlik bir kez idrak edildiğinde, o, değişebilir olanı derin biçimde etkiler, kendi etkilenmeden kalarak. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Değişmez olan, işimize yaramaz. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Ancak değiştirebileceklerinizden sorumlusunuz. Tüm değiştirebileceğiniz ise kendi tavrınızdır. Sorumluluğunuz oradadır. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Sadece değişebilir olan üzerine düşünülüp konuşulabilir. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( Çevremizi o kadar değiştirdik ki, şimdi bu yeni çevreye uyabilmek için kendimizi değiştirmemiz gerekiyor. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( İSTİDÂRE[Ar. < DEVR]: Daire biçimine girme, değirmi olma, değirmilenme. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> DEĞİŞİM

( All consciousness is consciousness of change.
Do not imagine that you can change through effort.
Abandon every personal desire and use the power thus saved for changing the world!
Once realised of silence, it will deeply affect the changeable, itself remaining unaffected.
The unchangeable is of no use to you.
You are responsible only for what you can change. All you can change is only your attitude. There lies your responsibility.
Only the changeable can be thought of and talked about. )


-DÖNÜŞÜM ile/ve/||/<> DEĞİŞKEN DÖNÜŞÜMÜ



-DÖNÜŞÜM ve/||/<>/> DOĞUM



-DÖNÜŞÜM ile/ve/değil/||/<>/< DÖNGÜ



-DÖNÜŞÜM ile/ve/<> ETKİNLİK



-DOPPLER ETKİSİ/OLAYI ile/ve/<> DOPPLER GENİŞLEMESİ ile/ve/<> DOPPLER GENİŞLİĞİ ile/ve/<> DOPPLER KAYMASI/FREKANSI ile/ve/<> DOPPLER ORTALAMA ETKİ KESİTİ

( Bir akustik dalga ışık ya da öteki elektromanyetik dalgaların görünen frekansında, kaynağın ve gözlemcinin bağıl hareketinin neden olduğu değişim. Bu, ışık ve öteki elektromanyetik dalgalar için Optik Doppler Etkisi olarak da bilinir.
İLE/VE/<>
Uyarılmış atomlar, moleküller ya da çekirdeklerin hepsi de aynı hıza sahip olmadıkları ve her biri farklı bir Doppler kaymasına neden olduklarında, tek frekanslı bir ışında ortaya çıkan frekans yayılması. | Molekül, atom ya da çekirdeklerin ısıl hareketlerinden dolayı spektrum çizgilerinde gözlenilen genişleme. | Özel bir spektral çizgi oluşturan uyarılmış çekirdekler, atomlar ve moleküller, ısıl hareketlerinin neden olduğu Doppler etkisinden dolayı bir frekans dağılımına sahip oldukları zaman çizgi ve soğurma spektrumlarında ve çekirdek tepkimelerinde gözlenilen bir etki.
İLE/VE/<>
Bir tek gaz atomundan yayınlanan ışığın görünen frekansı, atomun gözlemciye göre olan hızına bağlıdır ve gaz atomları, bir Maxwell hız dağılımına sahip olduğundan, bir gözlemcinin algıladığı ışın frekanslarının da benzer bir dağılıma sahip olmasıyla verdiği bir tek spektral çizginin genişliği.
İLE/VE/<>
Bir dalganın kaynaklanan ve Hertz olarak ifade edilen değişim miktarı.
İLE/VE/<>
Hedef taneciklerin ısıl hareketlerini hesaba katmak için uygun ağırlık katsayılarını kullanarak, enerjiye göre ortalanmış etki kesiti. )


-DOR DÜZENİ ile/||/<> İYON DÜZENİ ile/||/<> KORİNT DÜZENİ

( Antik mimarlıkta kullanılan düzenlerin kurallara en bağlı olanı.[Ahşap tekniğine özgü ayrıntıların taşa geçirilmesiyle ortaya çıkmıştır.] İLE/||/<> Antik mimarlıkta kullanılan, İyonya'da geliştirildiğinden, bu adla anılan düzen. Dor düzenine oranla daha incelmiş sütunları, sütun kaideleri ve volütlü sütun başlıkları ile ayırt edilir. İLE/||/<> Antik mimarlıkta kullanılan bir düzen olup stilize akantus yaprakları ile bezeli sütun başlıkları yoluyla öteki düzenlerden ayrılır.[Dor ve İyon düzenlerinden daha geç bir dönemde ortaya çıkmıştır.] )


-DÖRT İSTEK:
AÇGÖZLÜLÜK ile/ve/||/<>/> ÇEKİŞME ile/ve/||/<>/> GÖSTERİŞ ile/ve/||/<>/> GÜÇ TUTKUSU



-DÖRT PARMAK ve/<> BAŞPARMAK

( [elini, kalbinin üzerine getirdiğinde] Geleneği/e işaret eder. VE/<> Kişiyi/e[seni/sana] işaret eder. )


-DÖRT PARMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SERÇE PARMAK

( Bazı yiyecekleri tadarken ya da nesneyi temizlerken baş, işaret, orta ve yüzük parmağı yerine serçe parmağın kullanılması, daha az mikrop bulaştırma olanağı ve sağlık koşulları nedeniyle yeğlenebilir/yeğlenmeli. )


-DÖRT SÜTUN:
GOTLAR ve/||/<> MISIR OBELİSKİ ve/||/<> CONSTANTINUS ve/||/<> IUSTINIANUS

( Hangi dönemde inşâ edildiği kesin olarak bilinmeyen bu anıt sütun, bazı araştırmacılar tarafından üzerindeki yazı biçimleri nedeniyle İmparator I. Constantinus dönemine tarihlenir. Mavi damarlı Prokennesos mermerinden yapılan sütunun üzerinde korint üslûbunda bir sütun başlığı taşımaktadır ve kaidesinde ise şu sözler yer alır. "Gotları yenmemizle dönen tâlihe..." VE/||/<> İmparator I. Theodosios döneminde, hipodromun spinası üzerine dikilen bu anıtın üst bölümü, Mısır uygarlığına ait bir anıt sütundur. Ancak bu bizi şaşırtmaz. Nitekim, Roma'nın köklerinde yatan tanrıları arasında Mısır tanrıları sıklıkla görülür. Hatta bunlar adına Roma topraklarında tapınaklar bile yapılmıştır. Bu obeliskin en önemli bölümü ise kaidesindeki rölyeflerdir. Kaidenin bir tarafında eski Yunanca bir kitâbe varken, öbür tarafında ise Latince bir kitâbe bulunur. VE/||/<> İmparator I. Constantinus tarafından İstanbul'un M.S. 330 tarihindeki başkent oluşunun bir nişânesi olarak dikilen bu anıt sütun, Roma çağında İstanbul'un simgesi durumuna gelmiştir. O dönemde yapılan haritalarda İstanbul bu sütunla simgelenmiştir. VE/||/<> Bugün yerinde yeller esen bu sütun, Roma çağında, Ayasofya'nın güneyinde bulunuyordu. Osmanlı devrinde yıkılan bu sütunun üzerinde, at üstünde I. Iustinianus'un heykeli vardı. Heykelin üzerindeki imparator, bir eliyle dünya hakimiyetini simgeleyen bir küre tutarken öteki eli ile doğuyu işaret eden bir mızrak tutardı. )


-DÖRT SÜTUN:
GOTLAR ve/||/<> MISIR OBELİSKİ ve/||/<> CONSTANTINUS ve/||/<> IUSTINIANUS

( )


-DÖRT UNSUR(BASÂİD, ANÂSIR-I ERBAA, ÇÂR-I ANÂSIR)/ERKÂN[< RÜKN] ve/<> HILTLAR/SUYUK (İLK SIVILAR) ve/<> NİTELİK

( TOPRAK <> SU <> HAVA <> ATEŞ ve/<> (KAN <> SALYA <> SAFRA <> DALAK) | ( KURULUK <> ISLAKLIK <> SOĞUKLUK <> SICAKLIK )


-DÖRT UNSUR(BASÂİD, ANÂSIR-I ERBAA, ÇÂR-I ANÂSIR)/ERKÂN[< RÜKN] ve/<> HILTLAR/SUYUK (İLK SIVILAR) ve/<> NİTELİK

( KALP <> AKCİĞER <> KARACİĞER <> DALAK )


-DÖRT UNSUR(BASÂİD, ANÂSIR-I ERBAA, ÇÂR-I ANÂSIR)/ERKÂN[< RÜKN] ve/<> HILTLAR/SUYUK (İLK SIVILAR) ve/<> NİTELİK

( DÖRT DÖRTLÜK ADAM OLMAK: Dört unsur ve dört hıltın en uyumlu ve dengeli bir biçimde biraradalığı. )


-DÖRT UNSUR ve/||/<> DÖRT MELEK(E)



-DORUKLARI/NI...

( DORUKLARI/NI
[NE YAZIK Kİ]

ŞEFKÂTSİZLİĞİ/MİZİ, ANNEDE/N ÖĞREN/DİK
ANLAYIŞSIZLIĞI/MIZI, BABADA/N ÖĞREN/DİK
ÖTEKİLEŞTİRME/MİZİ, KARDEŞLERDE/N ÖĞREN/DİK
UZAKLIĞI/MIZI, YAKINLARIMIZDA/N ÖĞREN/DİK

ACIMASIZLIĞI/MIZI, KADINLARDA/N ÖĞREN/DİK
TAKINTILARI/MIZI, ERKEKLERDE/N ÖĞREN/DİK
KEYFİYETİ/MİZİ, EŞEŞEYSELLERDE/N ÖĞREN/DİK

SEFİLLİĞİ/MİZİ, ZENGİNLERDE/N ÖĞREN/DİK
KAYITSIZLIĞI/MIZI, ÜNLÜLERDE/N ÖĞREN/DİK

İKİYÜZLÜLÜĞÜ/MÜZÜ, POLİTİKACILARDA/N ÖĞREN/DİK
SAPLANTILARI/MIZI, BAŞ(BA)KANLARDA/N ÖĞREN/DİK

DİNSİZLİĞİ/MİZİ, DİN(İ)DARLARDA/N ÖĞREN/DİK
TUTARSIZLIĞI/MIZI, HOCALARDA/N ÖĞREN/DİK
ZEVZEKLİĞİ/MİZİ, AYDINLARDA/N ÖĞREN/DİK

SİNSİLİĞİ/MİZİ, TÜCCARLARDA/N ÖĞREN/DİK
DEDİKODUCULUĞU/MUZU, ESNAFTA/N ÖĞREN/DİK
İLGİSİZLİĞİ/MİZİ, BİLGİSAYARCILARDA/N ÖĞREN/DİK
DEĞERSİZLEŞTİRMEYİ/MİZİ, GAZETECİLERDE/N ÖĞREN/DİK

AKILSIZLIĞI/MIZI, BİLİMKİŞİLERİNDE/N ÖĞREN/DİK
YÜZEYSELLİĞİ/MİZİ, FELSEFECİLERDE/N ÖĞREN/DİK
DUYARSIZLIĞI/MIZI, SANATÇILARDA/N ÖĞREN/DİK

SAYGISIZLIĞI/MIZI, YAYADAN ÖĞREN/DİK
DİKKATSİZLİĞİ/MİZİ, ONDAN ÖĞREN/DİK
ÖZENSİZLİĞİ/MİZİ İSE SENDEN ÖĞREN/DİK

DİDİŞME/MİZİ, KOMŞUDAN ÖĞREN/DİK
SATAŞMA/MIZI, ARKADAŞTAN ÖĞREN/DİK
KAVGAYI DA, TARAFTARLARDA/N ÖĞREN/DİK

[FAKAT/YERİNE]

BARIŞI, HALKTA/N ÖĞREN/DİK

BAYRAMI, ÇOCUKLARDA/N ÖĞREN/DİK

DENGEYİ, DOĞADA/N ÖĞREN/DİK

KENDİMİZİ, EVRENDE/N ÖĞREN/DİK



[ Sürekli/doğrudan erişim adresi...
www.FaRkLaR.net/sozluk/fark/32793 ] )


-DORUKLARI/NI...

( THEIR SUMMITS
[UNFORTUNATELY]

(WE) LEARN/ED (OUR) COMPASSION FROM/AT (OUR) MOTHER
(WE) LEARN/ED (OUR) INCOMPREHENSION FROM/AT (OUR) FATHER
(WE) LEARN/ED (OUR) FROM/AT (OUR) BROTHERS/SISTERS
(WE) LEARN/ED (OUR) OTHERING FROM/AT (OUR) RELATIVES

(WE) LEARN/ED (OUR) RELENTLESS FROM/AT WOMEN
(WE) LEARN/ED (OUR) OBSSESSIONS FROM/AT MEN
(WE) LEARN/ED (OUR) MODALITIES FROM/AT HOMOSEXUALS

(WE) LEARN/ED (OUR) POVERTY FROM/AT RICHS
(WE) LEARN/ED (OUR) DETACHMENT FROM/AT CELEBRITIES

(WE) LEARN/ED (OUR) HYPOCRISY FROM/AT POLITICIANS
(WE) LEARN/ED (OUR) FIXATIONS FROM/AT PRESIDENTS/MINISTERS

(WE) LEARN/ED (OUR) IRRELIGION FROM/AT RELIGIOUS'
(WE) LEARN/ED (OUR) INCONSISTENCE FROM/AT TEACHERS
(WE) LEARN/ED (OUR) FLIPPANCY FROM/AT INTELLECTUALS

(WE) LEARN/ED (OUR) SLYNESS FROM/AT TRADERS
(WE) LEARN/ED (OUR) GOSSIPY FROM/AT DEALERS
(WE) LEARN/ED (OUR) IRRELEVANCE FROM/AT COMPUTER NERDS
(WE) LEARN/ED (OUR) DEBASEMENT FROM/AT JOURNALISTS

(WE) LEARN/ED (OUR) INSANITY FROM/AT SCIENTICIANS
(WE) LEARN/ED (OUR) SUPERFICIALITY FROM/AT PHILOSOPHERS
(WE) LEARN/ED (OUR) INSENSITIVITY FROM/AT ARTISTS

(WE) LEARN/ED (OUR) INDIGNITY FROM/AT PEDESTRIANS
(WE) LEARN/ED (OUR) NEGLIGENCE FROM/AT HIM/HER
(WE) LEARN/ED (OUR) SLIPSHOD FROM/AT YOU

(WE) LEARN/ED (OUR) SCUFFLE FROM/AT NEIGHBOR
(WE) LEARN/ED (OUR) PROVOCATION FROM/AT FRIEND
(WE) LEARN/ED (OUR) SCRAP FROM/AT FANS


[BUT/INSTEAD OF "THESE"]


(WE) LEARN/ED (OUR) PEACE FROM/AT PUBLIC

(WE) LEARN/ED (OUR) MERRINESS FROM/AT KIDS

(WE) LEARN/ED (OUR) BALANCE FROM/AT NATURE

(WE) LEARN/ED (OUR) SELF/SELVES FROM/AT UNIVERSE



[ Direct reach address...
www.FaRkLaR.net/sozluk/fark/32793 ] )


-DOSTLARINLA DÜŞMAN OL(MA)MAK/OLABİLMEK ile/||/<> DÜŞMANLARINLA DOST OL(MA)MAK/OLABİLMEK



-DOSTLUK ve/||/<> YARDIM

( Eli. VE/||/<> Seli. )


-DOSTLUKTA/YOLCULUKTA:
İKNÂ ve/||/<> RIZÂ

( [ne yazık ki] Dostlukta ya da bir yol alışta, iknâ ve rızâ değil de zorlama var ise, yoldaşlar, önce birbirini yargılamaya sonra da birbirini yok etmeye başlarlar. )


-DOSTLUKTA/YOLCULUKTA:
İKNÂ ve/||/<> RIZÂ

( Amaçları farklı iki kişinin, aynı yolda yürümesi, onları yoldaş kılmaz, bir süreliğine yol arkadaşı kılar. Birbirini taşımaz, yük olurlar. )


-DÖVİZİN "YÜKSELMESİ" ile/değil/yerine/||/<>/< ÜLKENİN PARA DEĞERİNİN KAYBETMESİ



-DOWN SENDROMUNDA:
EDWARDS ile/||/<> PATAU

( 47 kromozom[21 numaralı kromozomun üç tane olmasından dolayıdır]:
18. kromozomdan bir fazla olursa. İLE/||/<> 13. kromozomdan bir fazla olursa. )


-DOYGU/RIZK:
BOL ile/ve/<>/değil/yerine BEREKETLİ



-DOYUM ve/||/<>/< BÜTÜNLÜK



-DOYUMLULUK ve/||/<> GÜVEN

( En büyük zenginlik. VE/||/<> En iyi yakınlık/akrabalık. )


-DOYUMSUZ/LUK ile/ve/<>/|| DUYARSIZ/LIK



-DOYURUCU ile/ve/değil/||/<> TOK TUTUCU



-DRAM ile/değil/yerine/||/<>/> SDRAM



-DRONE:
HAVADA ile/ve/||/<> SUDA

(

ile/ve/||/<>

)


-DUA (İLE) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOĞA (İLE)



-DUÂ ile/ve/||/<>/> DEVÂ



-DUA ile/ve/||/<> MAHATMA GANDHI'NİN DUASI

( )


-DUA ve/<> MANEVİYAT



-DUA ve/<> ORUÇ

( Sen onda. VE/<> O sende. )


-DUA ile/ve/değil/<> SOHBET



-DUA ve/||/<> YÖNELME



-DUAL/DUBLE ile/||/<> DUPLİKASYON ile/||/<> DİVALAN

( İkili/çift. İLE/VE/|| İkileşme. İLE/VE/|| İki değerli. )


-DUBLİN'İN:
KUZEY'İ ile/ve/<> GÜNEY'İ

( İrlanda'nın başkenti Dublin'i, Liffey Irmağı, ikiye ayırmaktadır.[LIFFEY: Çitli ırmak geçidi.] )


-DUCT- ile/||/<> -FERENT

( Kanal, iletim yolu. İLE/||/<> Taşıyan, ileten. )


-DUDAK BÜKMEK ile/ve/||/<> BURUN KIVIRMAK



-DUDAKTAN/AĞIZA GİREN ile/ve/<> DUDAKTAN/AĞIZDAN ÇIKAN

( İnsan/kişi, iki dudağı arasındadır.
1. İçeri ne gireceğini [yiyeceğini/içeceğini] bilen.
2. Dışarı ne [söz] çıka(ra)cağını bilen. )


-DUDAKTAN/AĞIZA GİREN ile/ve/<> DUDAKTAN/AĞIZDAN ÇIKAN

( Dudak ise beşer'i, İnsan yapan/yapabilendir! [Dudağın altı doğadır.[doğanın/düzenin parçasıdır, doğayla ve doğada varolanlarla ortaktır.] )


-DUDAKTAN/AĞIZA GİREN ile/ve/<> DUDAKTAN/AĞIZDAN ÇIKAN

( İnsan/kişi, yediğini bilen/tanıyan, doğasına uygun olanları dudağından geçirendir/geçirebilendir. )


-DUDAKTAN/AĞIZA GİREN ile/ve/<> DUDAKTAN/AĞIZDAN ÇIKAN

( BİR ŞEY Kİ...
YAPMASAN DA OLUR! YAPMA!!!

BİR ŞEY Kİ...
SÖYLEMESEN DE OLUR! SÖYLEME!!!

 

BİR ŞEY Kİ...
YEMESEN DE OLUR! YEME!!!

BİR ŞEY Kİ...
İÇMESEN DE OLUR! İÇME!!!
[Özellikle abur-cuburlar, et ve tüm hayvansal ürünler, kahve ve de özellikle sigara gibi...] )


-DUHEM ile/ve/||/<> QUINE (TEZİ)

( 10 Haziran 1861 - 14 Eylül 1916 İLE/VE/||/<> 25 Haziran 1908 - 25 Aralık 2000 )


-DÜLEK ile/<> KIRIK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Kırık çanak çömlek, ağzı kırık bir testi. İLE/<> ... )


-DÜMDÜZ ile/ve/||/<> TEKDÜZE



-DÜN İLE BUGÜNÜN "KAVGASI/TARTIŞMASI" ve/ne yazık ki/||/<>/> YARININ KAYBI



-DÜN ile YARIN ile/ve/değil/yerine/||/=/<>/< BUGÜN

( Gitti mi gelmez. İLE Gelir mi bilinmez. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/<>/< [ne yazık ki] Değeri bilinmez. )


-DÜN ile YARIN ile/ve/değil/yerine/||/=/<>/< BUGÜN

( Yarın, bugünün öğrencisidir.
[Lat.] Discipulus est prioris posterior dies. )


-DÜN/LER ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< GÜN/LER

( Unutulabilirler. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Yaşanılması gerekenler, yaşanılacaklar. )


-DÜN/LER ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< GÜN/LER

( Unutulabilecek ve bağlamında unutulabilmesi gereken. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Yaşanılabilecek ve yaşanılması gereken. )


-DÜNYA KEDİ GÜNÜ ile/ve/||/<> ULUSLARARASI KEDİ GÜNÜ

( 17 Şubat İLE/VE/||/<> 08 Ağustos )


-DÜNYA KEDİ GÜNÜ ile/ve/||/<> ULUSLARARASI KEDİ GÜNÜ

( Uluslararası Kediler Günü, 08 Ağustos'ta kutlanıyor. Ayrıca, 17 Şubat'ta, Dünya Kedi Günü kutlanıyor. Amerika Birleşik Devletleri'nde(ABD), 29 Ekim'de; Rusya'da, 01 Mart'ta; Avrupa'daki çoğu ülkede ise 17 Şubat'ta kutlanıyor. Dünya Kedi Günü ile karıştırılan Uluslararası Kedi Günü, 2002 yılında Uluslararası Hayvan Refahı Fonu tarafından oluşturuldu. )


-DÜNYA KEDİ GÜNÜ ile/ve/||/<> ULUSLARARASI KEDİ GÜNÜ

( www.6Dtr.com/OZELGUNLER

Özel/Önemli Günler Takvimi'ni, şu html kodunu kopyalayıp istediğiniz sayfada yayınlayabilirsiniz...

< iframe src="https://www.google.com/calendar/embed?src=bnu9bqjgmq24m6ciq9cr2q5ne0%40group.calendar.google.com&ctz=Europe/Istanbul" style="border: 0" width="600" height="600" scrolling="no" > )


-DÜNYA NÜFUSU(-1) ile/ve/||/<>/ya da 1 KİŞİ

( "Pamuk". İLE/VE/||/<>/YA DA "Demir". )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

(
Felsefe - Bilim Tarihi Zihin Haritası




---



BİLİM/BİLİMDE/BİLİMSELLİKTE:
(ÖNCELİKLE) VAR OLANIN[MEVCUD/ONTOS] ve/||/<>/> DOĞANIN ve/||/<>/> DOĞAL)
NESNE ve/||/<>/> OLAY ve/||/<>/> OLGU ve/||/<>/> DURUM ve/||/<>/> İLİŞKİLERİN
(VE ANCAK DAHA SONRA) ÜRETİLMİŞ NESNELERİN
(VE EN SON OLARAK) KİŞİLERİN ve/||/<>/> TOPLULUKLARIN ve/||/<>/> TOPLUMUN/TOPLUMLARDA YAŞANMIŞ/YAŞANAN/YAŞANABİLEN
OLAY ve/||/<>/> OLGU ve/||/<>/> DURUM ve/||/<>/> İLİŞKİLERİN
(ÖNCEDEN TANIMLANMIŞ ve/||/<>/> BELİRLENMİŞ BİR YÖNTEM ve/||/<>/> ARACA BAĞLI OLARAK)
(İSTİDLÂLÎ/RASYONEL [AKIL İLE])
ÖLÇÜLÜ ve/||/<>/> ÖLÇÜLEBİLİR/ÖLÇÜMLENEBİLİR
NEDENSEL ve/||/<>/> KAVRAMSAL ve/||/<>/> ELEŞTİREL (OLANAK ve/||/<>/> SINIRLARI İÇİNDE)
KANITLI ve/||/<>/> DÜZENLİ ve/||/<>/> TUTARLI (BİR BİÇİMDE)
KAMUSAL/LIK ve/||/<>/> TEKRARLANABİLİR/LİK ve/||/<>/> DENETLENEBİLİR/LİK ve/||/<>/> PAYLAŞILABİLİR/LİK (KOŞULLARINDA)
TANIM ve/||/<>/> İŞLEV ve/||/<>/> YARARA (KONU OLABİLEN/OLABİLECEK)
VERİ ve/||/<>/> BİLİ ve/||/<>/> BİLGİ/Sİ



---



[2. | 3. | 4. | 5. | 6. | 7. | 8. dersler...]


---



)


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( [2. | 3. | 4. | 5. | 6. | 7. | 8. dersler...] )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( [2. | 3. | 4. | 5. | 6. | 7. | 8. dersler...]


1. ders [Klasik Mekanik] - Baha Zafer - İst. Medeniyet Üniversitesi [10 Ekim 2019]

2. ders [Uzay-Zaman] - Baha Zafer - İst. Medeniyet Üniversitesi [24 Ekim 2019]

3. ders [Dik Yamaçlar - Dünü Olmayan Gün"] - Baha Zafer - İst. Medeniyet Üniversitesi [07 Kasım 2019]

4. ders [Yeni Mekaniğe Giden Yollar] - Baha Zafer - İst. Medeniyet Üniversitesi [14 Kasım 2019]

5. ders [Belirsiz Sular] - Baha Zafer - İst. Medeniyet Üniversitesi [21 Kasım 2019]

6. ders [Dalganın Sırtında] - Baha Zafer - İst. Medeniyet Üniversitesi [05 Aralık 2019]

7. ders [Kuark Denizi] - Baha Zafer - İst. Medeniyet Üniversitesi [19 Aralık 2019]

8. ders [EPR ve Zaman] - Baha Zafer - İst. Medeniyet Üniversitesi [26 Aralık 2019]
-------------

II. Dönem - Ayhan Çitil

1. ders [XIX. ve XX. yy.'da Felsefenin Gözünden, Fizikte Neler Oldu?] - Ayhan Çitil - İst. Medeniyet Üniversitesi [27 Şubat 2020]

2. ders [Geometrilerin Çokluğundan Yeni Dil ve Mantık Anlayışına] - Ayhan Çitil - İst. Medeniyet Üniversitesi [12 Mart 2020] )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( Bilim Tarihi Ders Notları ve Kavramları... )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( "Bilim Tarihi Durakları"[Şeniz Yıldırımer - İlke Yay.] kitabını da okumanızı salık veririz. )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

(
"3 Blue 1 Brown" Youtube hesabındaki videoları da izlemenizi salık veririz... )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( Nesin Matematik Köyü Youtube Kanalı )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( | 2. | 3. | 4. | 5. dersler...] )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

(

https://twitter.com/floodmania/status/1294365941791424513 )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( [2. | 3. | 4. dersler... )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( [Bilim Tarihi Sohbetleri 2/3/4/5/6/7/8/9/10. dersler...] )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( Bilim Tarihi Buluşmaları - Dr. Derya Gürses Tarbuck )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( Dünyadaki Bilimsel Eğitimler - researchseminars.org )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( Tarihteki En Etkili 10 Matematikçi )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

(
Felsefe - Bilim Tarihi Zihin Haritası
)


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( Türk Tarih Kurumu
Felsefe ve Bilim Tarihi Söyleşileri - 1

)


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( "Bilim Tarihinin Tarihi - İhsan Fazlıoğlu" yazısını okumak için burayı tıklayınız...

ya da

"Bilim Tarihinin Tarihi - İhsan Fazlıoğlu" söyleşisini dinlemek için burayı tıklayınız... )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

(

)


-DÜNYA TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE TARİHİ ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE-BİLİM TARİHİ

( )


-DÜNYA VATANDAŞI ile/ve/<> DÜNYA BİREYİ



-DÜNYA VATANDAŞLIĞI ile/ve/||/<>/> EKİN(KÜLTÜR) VATANDAŞLIĞI

( 11. aya kadar. İLE/VE/||/<>/> 11. ay sonrası boyunca. )


-DÜNYA:
ŞEYLERİN TOPLAMI ile/ve/değil/||/<>/>/< OLGULARIN TOPLAMI



-DÜNYA(") ile/ve/=/||/<>/> ÇEVRE



-DÜNYA[Ar.] ile/değil/yerine/||/<>/> YERYÜZÜ / ACUN / YERTİNÇ



-DÜNYA -/<> A'RAF/BERZAH -/<> ÂHİRET

( ... <-> İnsan. <-> ... )


-DÜNYA ile/ve/<> ÂHİRET

( Ahlâk. İLE/VE/<> İlim. )


-DÜNYA ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< AŞK/IM

( [Ne kadar büyük olsa da ...] (daha) Küçük. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>< [Ne kadar küçük olsa da ...] (daha) Büyük. )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( İlgili konuşmayı izlemek için burayı tıklayınız... )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( [çapı] 12.756 km.[çevresi 40.000 km.] VE/||/<> 3474 km.[4/1] )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( Arasındaki uzaklık, 356.000 - 406.000 km. )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( Ay, her yıl 4 cm. kadar dünyadan uzaklaşmaktadır. )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( Işıkla ulaşma uzaklığı, gönderim süresiyle 1.27 saniye, dönüşüyle birlikte toplam 2.54 saniyedir. )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( ... VE/||/<> -233 ile 123 °C arasındadır.[Atmosferin olmaması nedeniyle] )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( ... VE/||/<> Aydaki yerçekimi, dünyanın altıda biridir. [60 kg. = 10 kg.] )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( ... VE/||/<> Güneş Sistemi içinde beşinci büyük doğal uydudur. Dünya'nın yörüngesindeki dönüşünü 27.3 günde tamamlar ve her 29.5 günde tekrar eden Ay'ın evreleri oluşur. )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( ... VE/||/<> Ay'ın yüzeyi, çoğunlukla oksijen, silikon, magnezyum, demir, kalsiyum, alüminyum ve titanyumdan oluşur. )


-DÜNYA ve/||/<> AY

( İnsan eliyle yapılmış hiçbir yapı, aydan çıplak gözle görülemez. )


-DÜNYA ve/||/<> DÖNÜŞ HIZLARI

( image )


-DÜNYA ile/||/<>/< ESKİ DÜNYA

( ... İLE/||/<>/< Asya, Avrupa ve Afrika'ya topluca verilen ad. )


-DÜNYA ile/ve/=/||/<> KAPI



-DÜNYA ile/ve/||/<> MARS

( 90 kilo. İLE/VE/||/<> 35 kilo.[yerçekimi farkı nedeniyle] )


-DÜNYA ile/ve/||/<> MARS

( 15 yaşındaysak. İLE/VE/||/<> 8 yaşındayız.[1 Mars yılı, 686,9 Dünya gününe eşittir.] )


-DÜNYA ile/ve/||/<> MARS

( [en yüksek dağ] Everest.[8848 m.] İLE/VE/||/<> Olympus Dağı[Lat. Olympus Mons)[güneş sistemindeki ve evrendeki bilinen en yüksek dağdır.][22 km. yüksekliğindedir. Everest'ten üç kat daha yüksektir. 624 km. genişliğindeki bu dağ, Britanya adalarının bulunduğu alanın tamamını kaplayabilir.] )


-DÜNYA ile/ve/||/<>/> NEPTÜN ile/ve/||/<>/> URANÜS ile/ve/||/<>/> SATÜRN ile/ve/||/<>/> GÜNEŞ

( [=]
50 ay. İLE/VE/||/<>/> 57 dünya. İLE/VE/||/<>/> 63 dünya. İLE/VE/||/<>/> 700 dünya. İLE/VE/||/<>/> 1300 dünya. İLE/VE/||/<>/> 1.300.000 dünya. )


-DÜNYA ile/ve/||/<> NESNELERİN ÖYKÜSÜ

( )


-DÜNYA ile/ve/||/<> TOI 700 D

( ... İLE/VE/||/<> Dünyadan 100 milyon ışık yılı uzaklıkta, yaşama uygun bir gezegen. )


-DÜNYA ile/ve/||/<> TOI 700 D

( ... İLE/VE/||/<> TOI 700 D, "TOI" (TESS Object of Interest) 700 D olarak adlandırılan bir öte gezegen ya da güneş dışı gezegen[exoplanet]. Bu gezegen, NASA tarafından Kepler uydu gözlemleriyle ve TESS (Transiting Exoplanet Survey Satellite) tarafından keşfedilmiştir. TOI 700 D, yörüngesinde TOI 700 yıldızının 3. gezegeni olarak bilinmektedir ve yörüngesinin merkezinde bulunan yıldıza yaklaşık 100 dünya günü içinde dönmektedir. [TOI 700 adlı bir yıldızın yaklaşık 100 işaretli yıldızın yakınında yer alır ve yaklaşık D tipi bir yıldız olarak kabul edilir.]

TOI 700 D, gezegenin yörüngesinde döndüğü yıldızın yakınında yer almasına karşın yörüngesinin merkezinde bulunan yıldızın yaklaşık olarak aynı sıcaklıkta olduğu ve dolayısıyla potansiyel olarak yaşam ve yerleşim için uygun bir ortam oluşturabileceği düşünülmektedir. )


-DÜNYA ile/ve/||/<> YOL

( Doğa. İLE/VE/||/<> İnsan/lık. )


-DÜNYADA, BİR KİŞİ/İNSAN OLMAK ile/ve/değil/||/<> BİR KİŞİ İÇİN DÜNYA OLMAK



-DÜNYANIN DÖNÜŞ HIZI:
KENDİ ÇEVRESİNDE ile/ve/||/<>/> GÜNEŞİN ÇEVRESİNDE

( [saatte] 1670 km. İLE/VE/||/<>/> 107.627 km. hızla [yılda 2.6 milyon km.] )


-DÜNYANIN:
AÇISI ile/ve/||/<> YALPALAMA AÇISI



-DÜNYAYI YERİNDEN OYNATMAK ile/ve/||/<>/< OTURDUĞUMUZ YERDEN KALKMAK



-DÜNYAYI/ÜLKEYİ/KİŞİLERİ KURTARMAK/KORUMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİNİ KURTARMAK VE KORUMAK



-DÜNYEVÎ ... ile/ve/değil/||/<> DÜNYADA KAZANILACAK OLAN ...



-DURABİLMEK ile/ve/||/<> UNUTABİLMEK ile/ve/||/<> SUSABİLMEK ile/ve/||/<> AFFEDEBİLMEK



-DURAĞANLIK/ATÂLET ile/değil/yerine/||/<> DURUŞ



-DURAN ADAM ve/||/<> OTURAN TOPLUM



-DURAN ile/ve/||/<> DURAĞAN



-DURAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DÜŞÜNEN

( Susmak bilmez. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Hemen susar.
bkz. www.FaRkLaR.net/SUS )


-DURANDA, DÖNEN ile/ve/<> DÖNENDE, DURAN

( Doğa. İLE/VE/<> İnsan/kendi. )


-DURDURMA ile/ve/||/<> BERTARAF ETME



-DURDURMA ile/ve/||/<> SINIRLANDIRMA



-DURDURMAK ve/||/<>/< DURMAK

( Yaşamımızdaki ve çevremizdeki tüm yakın ya da uzak sorunları, öncelikle sorunların ve sorunları yaratanların karşılarında durarak, yapmayarak, yaptırmayarak, "Hayır!" deme olanağımızla[ihtiyârımızla/muhtariyetimizle] durdurabiliriz. )


-DURDURMAK ile/ve/<> ENGELLEMEK



-DURDURMAK ile/ve/||/<> KURTULMAK



-DURGUN/LUK ile/ve/değil/||/<> DURAĞAN/LIK



-DURMAK ve/<> DURU BAKMAK



-DÜRTEN ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNDÜRTEN



-DÜRTME ile/ve/değil/||/<> SÜRTME



-DÜRTÜ ile/ve/||/<>/> GÜDÜ(MOTİVASYON)

( Fiziksel kaynaklı gereksinim. İLE/VE/<> Zihinsel/düşünsel kaynaklı gereksinim. [ve bunların harekete geçmesi/geçirilmesi] )


-DÜRTÜ ve/||/<> ÖRÜNTÜ KURMA DÜRTÜSÜ



-DÜRTÜ ile/ve/değil/||/<>/> UYARAN ile/ve/değil/||/<>/> UYARILMA



-DÜRTÜ ile/değil/ne yazık ki/||/<>/> ZORLAMA



-DÜRTÜLER ile/ve/||/<> KAYGI ile/ve/||/<> SAVUNMALAR



-DURUK DİN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEVİMSEL/DİRİMSEL DİN



-DÜRÜLÜ-BÜKÜLÜ



-DURUM - KARŞILAŞMA ile/ve/||/<>/> DURUŞ - KARŞILAMA



-DURUM/HAL ve/<>/|| GENİŞ/GELECEK ZAMAN



-DURUM/LAR ile/ve/||/<>/> KOŞUL/LAR ile/ve/||/<>/> KARAR/LAR



-DURUM/RESİM:
SORUNLU ile/ve/değil/||/<>/< SORUNLULARIN



-DURUM/VAZ:
TAHKİKÎ ile/ve/||/<>/> TEVİLÎ



-DURUM ile/ve/<> ARADURUM



-DURUM ile/ve/<> DURUŞ



-DURUM ile/ve/<> KONUM



-DURUM ile/ve/<> OLGU



-DURUM ile/ve/değil/<> ÖTESİ



-DURUM ile/ve/<> SÜREÇ

( Durumun doğasını değerlendirmeden zorla sürdürmeye çalışmak sorunlara yol açmıştır. )


-DURUM ile/ve/<> SÜREÇ

( Durumunun doğasını ve ruhunun derinliklerini araştırmaktan daha yaşamsal bir şey yoktur. )


-DURUM ile/ve/||/<> SÜREDURUM/EYLEMSİZLİK



-DURUMDAN/HALDEN ANLAMAK ve/||/<> GÖNÜL KIRMAMAK



-DURUMU/OLAYI BÜYÜLTMEYE:
"YAKIN" ile/ve/değil/<> "AÇIK"

( Cahil ve/ya da ahmak kişiler[zihin(li)ler]dir. )


-DURUŞ ile/ve/||/<> BAKIŞ



-DURUŞ ile/ve/||/<>/>/< OTURUŞ



-DURUŞ ve/<> SAYGI ve/<> SEVGİ

( Kıyam. VE/<> Rükû. VE/<> Secde. )


-DURUŞMA ile/ve/||/<> TENSİB DURUŞMASI/İSTİNÂBE

( ... İLE/VE/||/<> Davanın görülmekte olduğu mahkemeye gönderilmek için başka bir yerde bulunan bir tanığın, oradaki mahkemece ifadesinin alınması. )


-DÜRÜSTLÜKTE:
KOLAY İNCİNME ile/ve/||/<> KOLAY İNCİTME



-DÜŞ KURMA ve/||/<>/> UYANIŞ YAŞAMA

( Dışa bakınca. VE/||/<>/> İçe bakarak. )


-DÜŞ/ÜNÜ KURMAK ve/||/<>/> HAREKETE GEÇMEK



-DÜŞKÜNLÜK:
GÜZELLİĞE ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DÜRÜSTLÜĞE



-DÜŞMAN:
KARŞINDAKİ ile/ve/değil/||/<> "YANINDAKİ" ile/ve/değil/||/<> "İÇİNDEKİ"

( Elindeki kılıçla. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Arkasına sakladığı hançerle. )


-DÜŞMAN/LIK ve/||/<> YAKIN/LIK

( "Hiçbir şey, çetin düşmanlar kadar birbirine yakın değildir." )


-DÜŞMANCA ile/ve/değil/||/<>/< SAYGISIZCA



-DÜŞMANDAN KORUNMAK ile/ve/değil/||/<> "DOST"TAN KORUNMAK

( Kendin korunabilirsin. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Bir şeylerin ve/ya da birilerinin de koruması gerekir. )


-DÜŞMANDAN KORUNMAK ile/ve/değil/||/<> "DOST"TAN KORUNMAK

( Dostlarım! Dünyada, dost yoktur! )


-DÜŞMANDAN KORUNMAK ile/ve/değil/||/<> "DOST"TAN KORUNMAK

( Kusursuz dost isteyen, dostsuz kalır. )


-DÜŞMANDAN KORUNMAK ile/ve/değil/||/<> "DOST"TAN KORUNMAK

( Ayıpsız yâr isteyen, yârsız kalır. )


-DÜŞME KAYGISI ile/ve/||/<> YÜKSEK SES KAYGISI

( İnsanın, doğduğunda,sahip olduğu, sadece iki korku. [Öteki tüm korku ve kaygıları sonradan öğrenir.] )


-DÜŞÜN! ve/||/<>/> OKU!

( Konuşmadan önce. VE/||/<>/> Düşünmeden önce. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/<> DUYGU



-DÜŞÜNCE DÖNEMLERİNDE:
"BÜYÜSEL" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> (")DİNSEL(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BİLİMSEL

( Onbinlerce yıldır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Sekizbin yıldır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Birkaç yüzyıldır. )


-DÜŞÜNCE ve/||/<>/< MANTIK
ve/||/<>
EYLEM ve/||/<>/< EDEB

( Düşüncenin edebi, mantıktır. VE/||/<> Eylemin mantığı, edebdir. )


-DÜŞÜNCE:
ETKİNLİĞİ ile/ve/||/<> OLAYI ile/ve/||/<> NESNESİ



-DÜŞÜNCE/DÜŞÜNME ve/<> İMGELEM YETİSİ



-DÜŞÜNCE/FİKİR ile/ve/<>/< BİLGİ/VERİ

( Amaca yönelik. İLE/VE/||/<>/< Nedene yönelik. )


-DÜŞÜNCE/FİKİR ile/ve/<>/< BİLGİ/VERİ

( Entellektüel akıl. Amaçlı, evrensel düşünme. İLE/VE/||/<>/< Rasyonel akıl. )


-DÜŞÜNCE/FİKİR ile/ve/<>/< BİLGİ/VERİ

( Gelecekte tutar, geleceğe yöneliktir. İLE/VE/||/<>/< Geçmişte tutar. )


-DÜŞÜNCE/FİKİR ile/ve/<>/< BİLGİ/VERİ

( Bilgi/veri sahibi olmadan, düşünce/fikir sahibi olunmaz/olunmamalı! )


-DÜŞÜNCE/FİKİR ile/ve/<>/< BİLGİ/VERİ

( Gelecek. İLE/VE/||/<>/< Şimdi. )


-DÜŞÜNCE/İLKE:
KURUCU ile/ve/||/<>/> DÜZENLEYİCİ



-DÜŞÜNCE/İNANÇ/İDEAL ile/ve/<> KİŞİ

( Bazen ancak bir düşünce/inanç/ideal için herkesten vazgeçebilirsin, bazen de ancak bir kişi için tüm düşünce/inanç/ideallerinden! )


-DÜŞÜNCE ve/||/<> BİLGİ ve/||/<> BELLEK



-DÜŞÜNCE ile/ve/değil/||/<>/< ÇAĞRIŞIM



-DÜŞÜNCE ve/=/||/<>/< DEVİMİN/HAREKETİN DUYUMU/DUYUMSANMASI



-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Düşünceler dedikleriniz, zihnin yüzeyindeki dalgacıklardır ancak. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Yaşamınızdaki en önemli şeye -kendinize-, bölünmez dikkatinizi verin. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Zorlamasız, kendi benliği ile kısıtlanmamış bir dikkat ve ilgi gerekir. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Olgun kişi, dikkatini içine yönelterek, meziyetlerini geliştirir. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Dikkat, Şimdi'ye geri getirir. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Dikkat, özgürleştirir. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Dikkatsizlik, tutsaklaştırır. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Dikkatsizlik, köreltir; dikkat, berraklaştırır. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Öteye ulaşmak için uyanık bir sükûnete ve sessiz dikkate gereksinimimiz vardır. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Dikkatsizliğiniz yüzünden kendi çevrenizde inşâ etmiş olduğunuz hapishaneyi inceleyin. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Başparmağınız işaret parmağınıza dokunuyor. İkisi de dokunuyor ve dokunuluyor. Dikkatinizi başparmağınızda topladığınız zaman başparmak hissedendir ve işaret parmağı da nesne. Dikkat odağını değiştirin, ilişki de tersine döner. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Attention liberates. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( Inattention obscures, attention clarifies. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/>/< DİKKAT

( It needs effortless, un-self-conscious attention.
To go beyond, you need alert immobility, quiet attention.
Attention brings you back to the present.
Study the prison you have built around yourself by inadvertence.
Your thumb touches your forefinger. Both touch and are touched. When your attention; is on the thumb, the thumb is the feeler and the forefinger - the self. Shift the focus of attention and the relationship is reversed. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/=/||/<>/> DÜŞÜNCENİN DÜŞÜNCESİ



-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> DAVRANIŞ/TUTUM ile/ve/||/<> DENEYİM ile/ve/||/<> DEĞER ile/ve/||/<> DİL

( Akıl[doğru bağ/lar] ve ilim ile yapılandırılır. İLE/VE/||/<> Çeşitli fizyolojik ve psikolojik isteklerle ve eğlencelerle doyurulur. İLE/VE/||/<> Çalışarak, iş yaparak, kazanarak ve kazandırarak dengelenir. İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> DAVRANIŞ/TUTUM ile/ve/||/<> DENEYİM ile/ve/||/<> DEĞER ile/ve/||/<> DİL

( Düşünceler, duygulardan önce gelir. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> DAVRANIŞ/TUTUM ile/ve/||/<> DENEYİM ile/ve/||/<> DEĞER ile/ve/||/<> DİL

( %80 İLE/VE/||/<> %20 İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> DAVRANIŞ/TUTUM ile/ve/||/<> DENEYİM ile/ve/||/<> DEĞER ile/ve/||/<> DİL

( Duygu yok fakat [çeşitli oranlarda/yoğunluklarda] etkisi olabilir. İLE/VE/||/<> Düşünce var. İLE/VE/||/<> Düşünce ve duygu var. İLE/VE/||/<> Öncenin, kendimizin ve başkalarının düşünceleri var. İLE/VE/||/<> Tümü var. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> DAVRANIŞ/TUTUM ile/ve/||/<> DENEYİM ile/ve/||/<> DEĞER ile/ve/||/<> DİL

( Saniyelerde. İLE/VE/||/<> Milisaniyelerde. İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> DAVRANIŞ/TUTUM ile/ve/||/<> DENEYİM ile/ve/||/<> DEĞER ile/ve/||/<> DİL

( Zihnimizin konuşma dili. İLE/VE/||/<> Gövdemizin konuşma dili. İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... )


-DÜŞÜNCE ile/ve/<> FELSEFE

( ... İLE/VE/<> Düşüncenin hesabını verebilmek. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/+/<>/> İNANÇ ile/ve/+/<>/> İMAN

( Bilgi ve/+ yorum. [D] İLE/VE/+/<>/> Düşüncenin karesi. [D²] İLE/VE/+/<>/> Düşüncenin küpü. [D³] )


-DÜŞÜNCE ile/ve/+/<>/> İNANÇ ile/ve/+/<>/> İMAN

( [Kanıt gereksinimi] Vardır. İLE/VE/+/<>/> Daha çoktur. İLE/VE/+/<>/> Hem vardır, hem yoktur; ne vardır, ne de yoktur. )


-DÜŞÜNCE ve/||/<> IŞIK ve/||/<> KİŞİ ve/||/<> İLİŞKİ

( Her zaman, zemin ve koşulda, her yöne ilerleyebilirler. )


-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<>/> İZLENİM

( David Hume )


-DÜŞÜNCE ve/||/<>/> KİP



-DÜŞÜNCE ile/ve/||/<> VARLIK

( ... İLE/VE/||/<> En temel düşünce. )


-DÜŞÜNCEDE ile/ve/||/<>/>/< EĞİTİMDE ile/ve/||/<>/>/< BİLİMDE

( Özgürlüğü. İLE/VE||/<>/>/< Çağdaşlığı. İLE/VE||/<>/>/< Evrenselliği. [yeğleyelim!] )


-DÜŞÜNCEDEN DAHA ZARARLI OLAN:
"USTA SALDIRICI" ile/ve/değil/||/<> ACEMİ SAVUNUCU



-DÜŞÜNCELERİN, ...:
DENETLENEMEYECEĞİ KUŞKUSU/ZANNI ile/ve/||/<>/> ZARAR VEREBİLECEĞİ KUŞKUSU/ZANNI



-DÜŞÜNCENİN KENDİ ile/ve/<> DÜŞÜNCENİN İÇERİĞİ



-DÜŞÜNDÜREN(/"ÜZEN/KIRAN"):
DÜŞMANIN ...
SALDIRILARI ile/ve/değil/||/<>/< AKIL VE ZEKÂ DIŞI "SÖZ VE DAVRANIŞLARI"



-DÜŞÜNEMEMEK ile/ve/<> AYIRD EDEMEMEK

( Düşünemeyen ayırd etmeyi de ayrıntıları da göremez. [ayıramayınca/düşünemeyince de bedelini ağır ödeyebilir!] )


-DÜŞÜNEMEMEK ile/ve/değil/||/<>/>/< DÜŞÜNMEMEK



-DÜŞÜNEN ile/ve/<> DÜŞÜNCELİ



-DÜŞÜNME/KONUŞMA HAKKI ile/ve/||/<>/> BİLGİLENME HAKKI



-DÜŞÜNME ve/||/<>/= AYIRMA



-DÜŞÜNME ile/ve/<> DENETLEME



-DÜŞÜNME ile/ve/<> DİL

( Düşünme, sözcüklerle gerçekleşmez. İLE/VE/<> Düşünme, sözcükleri kullanır! )


-DÜŞÜNME ile/ve/<> DİL

( Beyin-el ilişkisi ve zihin-dil ilişkisi sürekli akılda tutulmalı! )


-DÜŞÜNME ile/ve/<> DİL

( Bir şey ki, söylemesen de olur! SÖYLEME! )


-DÜŞÜNME ile/ve/<> DİL

( Düşünme/düşünce, dil kullanımıdır. )


-DÜŞÜNME ile/ve/<> DİL

( Kişi, dilinin ardında gizlidir. )


-DÜŞÜNME ile/ve/<> DİL

( İNTÂK[< NUTK]: Dile getirme, söyletme. | Akledilen şeyleri idrak etmek. )


-DÜŞÜNME ile/ve/<> DİL

( Türk dilinin kökenlerini araştırmanın birinci koşulu, sağlıklı bir dil felsefesi bilgisi edinmek, bu felsefenin ışığında yürümeyi bilmek, araştırılan sorunlara, bu felsefenin yöntemiyle yaklaşmaktır.

Bir topluluğun dilinde, o topluluğun yaşama anlayışını, yaşama biçimini, olaylara, doğaya bakışını yansıtmayan sözcüklerin hepsi yabancı kökenlidir.

Kavramlarını üretirken somuttan soyuta yönelmeyi başaramayan bir toplumun dilinde soyut var olanları içeren sözcüklerin bulunması bir olasılıktan öteye geçemez.

Bir toplumun düşünce ortamında bulunmayan şeyin, kavramı da yoktur.

Kavramlar, düşünsel içeriklerin taşıyıcısıdır.

Dilcinin, bilge olması kaçınılmazdır.

Dilin gerçeğini, ancak bilge dilci kavrayabilir.

Bir aydın, başka dillerden aldığı sözcüklerle düşünemez, üretemez, ancak aktarır, bellekten belleğe gönderir.

Doğal yapısı ağacın yetişmesine elverişli olmayan bir ülkede, orman ürünleriyle ilgili kavramlar üretilebilir mi? Kişi, bilmediği bir nesneye, bildiği bir adı verebilir mi?

Düşünsel alanda yeri olmayan bir kavram içeriğinin sözcüğe girmesi söz konusu değildir.

Soyut var olanlar üretemeyen bir topluluğun dilinde, soyutu yansıtan kavramın yeri yoktur.

Anlamsal içerik, o sözcüğü konuşan topluluğun düşünsel çevresiyle bağlantılıdır.

Bir dille konuşup yazmak, o dili bilmek değildir, önemli[öncelikli] olan, o dille düşünmek, üretmek, düşünsel bir alan oluşturmaktır.

Dilin yüzeysel özelliklerine bakarak kökenine inmeye çalışmak, yanıltıcıdır, saptırıcıdır. Kökte bulunmayan anlamı sözcükte aramak da dil bilincinden yoksunluk demektir.

Dilin ayakta durmasını, yaşamasını, yayılmasını sağlayan, yazıdır.

Dil, insan/kişi ile insan/kişi, dille vardır.

Dili yaşatan, geçmişten geleceğe taşıyan yazıdır. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Yaşam. İLE/VE/||/<>/> Yaşam(/a/k). )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşünce damlacıklarıyla doldurulan havuzda yüzmek. İLE/VE/||/<>/> Kişinin[düşünenin/düşünmesi gerekenin], suyun üstünde (yaşamda) kalmasını sağlayan kaldırma gücünü sağlayan yasa/zorunluluk/gereklilik. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Bilinenleri, bilinmeyenlere götürebilecek biçimde düzenlemek. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Sonsuz olanaklılıklar. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Her şey düşünce ile başlar. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşün-ce: Yukarıdan düşünce/inince sende ortaya çıkan. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Bir yerini/dizini incitmeyen düşünmeye başlamaz kolay kolay. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşünme ifade edilerek düşünce haline getirilmiş olur. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Aklın bilinen ile bilinmeyen arasındaki hareketidir. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşünme süreci tamamlandığında, yani anlamlı bir bütünlük oluşturulduğunda, soruya yanıt verilir. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşünmeyi kesmek zorunda değilsiniz, sadece ilgilenmeyi kesin. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşüncelerinizi gözleyin, düşüncelerinizi gözlemekte olan kendinizi gözleyin. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşüncelerinizi sokak trafiğini seyreder gibi seyredin. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Rüyanızda bir çölde susuzluktan ölmekte olduğunuzu görürken, başucunuzda duran bir bardak suyun size yararı olmadığı gibi. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşüncelere sarılmayın yeter. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Zihin fukara olunca, fikir ukala olur! )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Tefekkür, müşâhede ile olur. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Kendi düşünce berraklığınıza, amaçtaki safiyetinize ve eylemdeki dürüstlüğünüze güvenin. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşünmenin hakkını verirsen, düşünme de senin hakkını sana teslim eder. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşünmek için sükûnete gereksinim vardır. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( el-NAZAR: Düşünmek, aklın, bilinmeyenden bilinmeyene doğru yaptığı harekettir. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Düşüncenin nesnesi, düşüncenin içindedir. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( Watch your thoughts and watch yourself watching the thoughts.
You need not stop thinking. Just cease being interested.
Watch your thoughts as you watch the street traffic.
Just like the glass of water near your bed if of no use to you, when you dream that you are dying of thirst in a desert.
Don't hold on, that is all.
Rely entirely on your clarity of thought, purity of motive and integrity of action. )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> DÜŞÜNCE

( DÜŞÜNCE ÜZERİNE BAZI SÖZLER

Her şey düşünce ile başlar.

O, gelecek kuşakların faydalanabilmesi için ağaç diker.

Düşünce, okumuş insanların çalışmasıdır. Hayal görmek ise onların zevki.

Düşünce karanlığına ışık tutanlara ne mutlu.
Düşünce rüzgar, bilgi yelken, insanlık da kayığın kendisidir.

Düşünce ve pratik, yavaş yavaş her sanatı ilerletir.

Düşüncelerine hakim olamayanlar kısa zaman sonra davranışlarına da hakim olamazlar.

Düşüncelerini iyi kolla, onlar ağaçtaki kuşlar gibi sen farkında olmadan gelir ve sen her gün işinle meşgul olmaya devam ederken, geldikleri gibi sana haber vermeden gene kaybolurlar.

Düşüncelerinizi, kendi tercih ve kararınızla, hareket haline sokunuz.

Düşüncelerinizi yalnız siz seçiyorsunuz ve bu düşünceler hayatınızı biçimlendiriyor.

Düşüncenin kuvveti, zekanın sırrıdır.

Düşüncenin ortaya koyulması, insanı kölelikten kurtarıp özgürlüğe ulaştırır.

Düşünceye dalmış olan bir insanı tembel bir insan sayma, çünkü insanların yaptıkları bir görünen iş vardır, bir de görünmeyen.

Düşündüğünüz, inandığınız ve güvenle beklediğiniz her şey mutlaka gerçekleşir.

Düşünmeden konuşmanın cezası, sonradan düşünmeye mahkum olmaktır.

Düşünmeden okumak körletir, okumadan düşünmek yanıltır.

Düşünür, yeniden düşünen ve şimdiye kadar üzerinde düşünülmüş şeylerin asla yeterince düşünülmemiş olduğu kanısına varan kimsedir.

Ebedi olan şey yalnızca düşüncedir.

Işık gökgürültüsünden, düşünce de eylemden önce gelir.
Kendi düşünce biçiminden başka hiçbir şey sınırlayamaz seni !

Alçak gönüllü yüreklerde yaşayan düşünceler, en yüksek düşüncelerdir.

Birçok insan, bellekleri çok kuvvetli olduğu için, orijinal bir düşünücü olamaz.

Hayatımızda yaptığımız hataların çoğu, düşünmek gereken yerden hislerimizle, hissetmek gerektiği yerde düşüncelerimizle karar verdiğimizden ileri gelmiştir.

İyimser, yaranın üstünde kabuk; kötümser, kabuğun altında yara görür.

Her bakış bir gözlem, her gözlem bir düşünce, her düşünce bir bağlantı ve ilişki doğurur.

Düşünmekten utanmıyorsan, söylemekten de utanma.

Mantık eleştiri aracı, matematik ise buluş aracıdır.

Her problemin bir çözümü var ve bu çözüm her zaman içimde yatmakta.

Dünya ve içerdiği her şey düşüncenin ürünüdür.

Bağnazlıktan barbarlığa yalnız bir adım vardır.

Camdan evde oturanlar, başkalarına taş atmamalıdırlar.

Bir kere centilmen, her zaman centilmen.

Felsefe koşulsuz sorgulamadır.

İnsan hangi konuda meyl ederse felsefeye girmiş olur.

Akıllı insan, hem kitaplardan, hem de doğadan faydalanır.

Tüm bilimler, hergünkü düşüncenin mükemmel şekilde ıslah edilmesinden başka bir şey değildir.

Dişlerinin tümünü fırçalamana gerek yok. Sadece, ağzında kalmasını istediğin dişleri fırçala.

Bir düşünce eken bir eylem biçer
Bir eylem eken bir alışkanlık biçer
Bir alışkanlık eken bir karakter biçer
Bir karakter eken kaderini biçer.

Üzerinde yoğunlaşılması gereken düşünce, ŞU ANDA ve BURADA'dır.

İki tip insan var.
1. Pasif (a. Düşünmeyen, b. Düşünmüş)
2. Aktif (Düşünen)


 

Düşüncenin Doğası

Düşünce, bilinçlilik alanındaki sakinliğin gerisinde akan şeydir. Düşünce bizim duygu ya da his diye adlandırdığımız şekle bürünebilir, fikir veya kavram formunu alabilir, yazı şeklinde veya sembolik olabilir. Düşüncenin geçmiş ve gelecek yaratma yeteneği vardır.

Düşünce nesne ve özne olmadan şekillenemez. Düşünce zaman olmadan şekillenemez. Düşünce hiçbir şeyi doğrudan deneyimleyemez. Düşünce kendisinin farkında olamaz.

Düşünce gerçekliktir. Düşünce olmadan gerçeklik yoktur. Bu düşün-gerçeklik, gerçek değildir ve doğasında şeylik veya madde yoktur.

Bölünmemiş olan yalnız düşünce ile bölünmüş görünür. Düşünce, şuna ya da buna ayırır.

Düşünce birlik taşıyamaz çünkü her zaman düşüncenin dışında olan vardır. Birlik düşünceyi kapsar çünkü birlik her şeyi kapsar.

Düşünce, bir düşüneni imler. Bir düşünenin düşüncesi olur. Düşünceler gözlemlenebilir. Düşünen ancak düşünce olarak gözlemlenebilir.

Düşünce, daraltır ve sınırlar. Bilinçlilik sınırsızdır. Düşüncenin bilinçliliğe gereksinimi vardır. Bilinçlilik düşünceye ihtiyaç duymaz.

 

 

Bu sözleri söyleyenlerin önemsiz olduğunu düşünmüyoruz. Esas olanın ve yoğunlaşılması gerekenin, sözü kimin söylediği değil, söylenen sözün kendisi olduğuna inandığımızdan dolayı kimin söylediğine yer vermedik. Farklı kitap ve kaynaklardan kimin söylediğini bulabilirsiniz. (Yukarıdaki sözlerin tümü, tanınmış kişilerin söylemiş oldukları değildir.)

"Gerçek ve mantık tüm insanlara açıktır ve onları ilk söyleyen kişiye, onları yineleyene ait olduğundan daha fazla ait değildir."

"Sizi güldüren ya da ağlatan bir mektup alırsınız, bunun nedeni olan postacı değildir." )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/>/< DUYUMSAMA



-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> EYLEM



-DÜŞÜNME ile/ve/<> HESAPLAMA

( Düşünmeyi, yeteri kadar ve ancak gerektiği/gerektirdiği kadar sürdürmek gerek. )


-DÜŞÜNME ile/ve/<> HESAPLAMA

( Ya hesap bilmiyorsun, ya da dayak yememişsin! )


-DÜŞÜNME =/<> İÇ KONUŞMA

( İKİ BEN: İç konuşma, düşünme.
KONUŞMA: RUBÛBİYET )


-DÜŞÜNME ile/ve/||/<>/> İLERLEME



-DÜŞÜNME ile/ve/<> SİMGESEL DÜŞÜNME

( ... İLE/VE/<> Sayın Metin Bobaroğlu'nun, Simgesel Düşünme adlı kitabını okumanızı salık veririz. )


-DÜŞÜNME ile/ve/değil/||/<>/< VERİ İŞLEME



-DÜŞÜNME ile/ve/<> YANSIMALI DÜŞÜNME



-DÜŞÜNMEDEN KONUŞMAK ve/ne yazık ki/||/<>/> SONRADAN DÜŞÜNMEK ZORUNDA KALMAK



-DÜŞÜNMEDEN ÖĞRENMEK ile/ve/<> ÖĞRENMEDEN DÜŞÜNMEK

( Yararsız. İLE/VE/<> Tehlikeli. )


-DÜŞÜNMEK => VAR OLMAK
ve/||/<>/>
VAR OLMAK =< ALGILANMIŞ OLMAK

( René Descartes VE/||/<>/> George Berkeley )


-DÜŞÜNMEK:
DOLAYLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOĞRUDAN



-DÜŞÜNMEK:
İKİNCİL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRİNCİL



-DÜŞÜNMEK ile/ve/||/<>/> "HESAP ETMEK"



-DÜŞÜNMEK ve/<>/>/< BOŞ KONUŞMAMAYI BECERMEK

( Düşünmeden konuşmanın cezası, sonradan düşünmeye mahkûm olmaktır. )


-DÜŞÜNMEK ve/<>/>/< BOŞ KONUŞMAMAYI BECERMEK

( Bir şey ki, yapmasan da olur. YAPMA! Bir şey ki, söylemesen de olur. SÖYLEME! )


-DÜŞÜNMEK ve/<>/>/< BOŞ KONUŞMAMAYI BECERMEK

( Konuşulacak bir kişi olduğunda, onunla konuşamamak, onu yitirmek demektir. Konuşulamayacak bir kişiyle konuşmaksa sözlerin boşuna harcanması demektir. )


-DÜŞÜNMEK ve/<>/>/< BOŞ KONUŞMAMAYI BECERMEK

( Bazı şeyleri konuşmuyoruz diye aklımız/sözümüz yok zannedilmesin! )


-DÜŞÜNMEK ve/<> DÖNÜŞMEK



-DÜŞÜNMEK ile/ve/değil/<> DÜŞÜNDÜĞÜNÜ DÜŞÜNMEK



-DÜŞÜNMEK ile/ve/<>/= ETKİNLİK

( TEFEKKÜR ile/ve/<>/= FAALİYET )


-DÜŞÜNMEK ve/||/=/<> GÖRMEK

( DÜŞÜNMEK: Görmeyi, yeniden ve tekrar tekrar öğrenmek. )


-DÜŞÜNMEK ile/ve/<> HAYAL ETMEK

( Kişinin en yüce yetisi düşünme yetisidir. Akılda bulunduğu için de en önemli varlıktır/değerdir. )


-DÜŞÜNMEK ile/ve/||/<> İNANMAK



-DÜŞÜNMEK ile/ve/||/<>/> KONUŞMAK ile/ve/||/<>/> YAPMAK

( Konuşmadan önce "konuşmak". İLE/VE/||/<>/> Yapmadan önce "yapmak". İLE/VE/||/<>/> [olumlu/olumsuz] Kesinleşmeden önce "görmek/denemek". )


-DÜŞÜNMEK ile/ve/||/<> OLGUSALLIK



-DÜŞÜNMEK ile/ve/<>/değil/yerine ÖNGÖRMEK

( Bazı ileri/yüksek düşünceler, örnek kullanılmadan, hoşnut edici bir biçimde anlatılamazlar. )


-DÜŞÜNMEK ile/ve/<> TEKRARLAMAK



-DÜŞÜNMEK ile/ve/değil/||/<> UMMAK/ÜMİT ETMEK



-DÜŞÜNMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YAZARAK VE YAPARAK DÜŞÜNMEK ve/||/<> DÜŞÜNEREK YAZMAK VE YAPMAK



-DÜŞÜNMENİN/KONUŞMANIN (OLASI) SONUÇLARINI:
"ÖNGÖRMEK" ile/ve/değil/yerine/<> "GÖZE ALMAK"



-DÜŞÜNMENİN/SORGULAMANIN:
İLK VE EN ÖNEMLİ SAĞLADIĞI/SUNDUĞU:
KENDİNİ VE DÜNYAYI...
KENDİNDEN KURTARMAK/KORUMAK ile/ve/||/<>/< DÜNYADAN KURTARMAK/KORUMAK ile/ve/||/<>/< YANILSAMALARDAN KURTARMAK/KORUMAK



-DÜŞÜNMEYİ BECEREMEMEK ve/||/<>/>/< DÜŞÜNMEYİ SEV(E)MEMEK



-DÜŞÜNMEYİ BİLMEMEK ile/ve/<>/= KONUŞMAYI BİLMEMEK

( Düşünmeyi bilmeyen, [sürdürmeyen ve geliştirmeyen] konuşmayı da bilemez! )


-DÜŞÜNSEL İZLENİMLER:
DİNGİN ile/ve/||/<> ŞİDDETLİ

( Eylemlerde, sanat yapıtlarında ve doğa nesnelerinde, güzellik, biçimsizlik. İLE/VE/||/<> Sevgi, nefret, sevinç, keder. )


-DÜŞÜNSEL İZLENİMLER:
DİNGİN ile/ve/||/<> ŞİDDETLİ

( David Hume )


-DÜŞÜNSEL UĞRAŞ ile/ve/<>/değil/yerine VAROLUŞSAL UĞRAŞ



-DÜŞÜNSEL ile/ve/<> MANTIKSAL



-DÜŞÜNSEL ile/ve/||/<>/> SEZGİSEL



-DÜŞÜNSEL ile/ve/||/<> UZAMSAL



-DÜŞÜNÜLEBİLEN ile/ve/||/<>/>/< YAŞANILABİLEN



-DÜŞÜNÜLEBİLİR/DÜŞÜNÜLÜR (OLAN) ile/ve/||/<>/> KABUL EDİLEBİLİR/EDİLİR (OLAN)



-DÜŞÜNÜLEBİLİR/LİK ile/ve/||/<> BİLİNEBİLİR/LİK



-DÜŞÜNÜLEBİLİR ile/ve/||/<> BİLGİNİN KONUSU OL(A)MAMA ile/ve/||/<> DİLE GETİRİLEMEME



-DÜŞÜNÜLEN/DÜŞÜNÜLEBİLİR ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DÜŞÜNÜLENE/DÜŞÜNÜLEBİLİRE YAKLAŞMAK



-DÜŞÜNÜLMEMİŞ BİLİNEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BİLİNEN



-DÜŞÜNÜLÜR ile/ve/değil/||/<>/< KABUL EDİLİR



-DÜŞÜNÜŞ BİÇİMİ ile/ve/<> BİLGİ ÇERÇEVESİ



-DÜŞÜNÜŞ" ile/ve/||/<> "ELE/DİLE ALIŞ" ile/ve/||/<> "YAKLAŞIM" ile/ve/||/<> "ANLAYIŞ" ile/ve/||/<> "YÖNTEM"



-DUVAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/> KAPI



-DUY(UMSA)MAK/HİS (ETMEK) ile/ve/değil/||/<>/> SEZMEK/SEZİNLEMEK/SEZGİ



-DUYARLI/LIK ve/||/<> ÖZEN / TİTİZ/LİK



-DUYARLILIK ile/ve/<> İÇSELLEŞTİRME



-DUYARLILIK ile/ve/||/<> İRKİLME ile/ve/||/<> ÜREME



-DUYARSIZ/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<> KAYITSIZ/LIK



-DUYARSIZLAŞMADA:
SOĞUK AŞAMA ile/ve/||/<>/> SICAK AŞAMA

( Kortizon. İLE/VE/||/<>/> Çarpıntı + korku. )


-DUYGU İFADELERİNDE:
POZİTİF ile/ve/||/<> NEGATİF ile/ve/||/<> YAKINLIK

( 3, 4, 9, 11, 13, 15, 16. maddeler. İLE/VE/||/<> 2, 5, 10, 14. maddeler. İLE/VE/||/<> 1, 6, 7, 8, 12. maddeler. )


-DUYGU ODAKLI TERAPİDE:
DUYGU ŞEMALARI ile/ve/||/<> DUYGU DEĞERLENDİRME ile/ve/||/<> DUYGU DEĞİŞİM İLKELERİ



-DUYGU ŞEMALARI ile/ve/||/<> ANLAM ŞEMALARI



-DUYGU:
BASTIRILMIŞ ile/ve/||/<> REDDEDİLMİŞ



-DUYGU:
İÇSEL ile/ve/||/<>/> YOL GÖSTERİCİ



-DUYGU:
İLİŞKİSEL EYLEM EĞİLİMİ ile/ve/||/<> ANLAM İNŞÂ SÜRECİ ile/ve/||/<> BİRİNCİL UYARIM DÜZENİ/DÜZENEĞİ



-DUYGU:
SEMPATİK DÜZENEK ve/||/<> PARASEMPATİK DÜZENEK

( DUYGU: Düşüncenin, gövde üzerinde/eşliğinde, sempatik ve parasempatik düzenekle açığa çıkan fizyolojik etkileşimleri/yansımaları. )


-DUYGU ile/ve/||/<> "BİR DUYGUNUN, BAŞKA BİR DUYGUYLA KARŞILANMASI/KAPATILMAYA ÇALIŞILMASI"

( Ancak, bilgi ve bilinç ile doğal işleyişin dışına çıkılabilir. )


-DUYGU ile/ve/||/<> BELLEK



-DUYGU ile/ve/=/||/<> BULANIK DÜŞÜNCE



-DUYGU ile/ve/<> COŞKU

( Kaynağı ve uyaranları, dışarıdan olanlara verilen geribildirim. İLE/VE/<> Kaynağı, içte/sende bulunanlarla verilen geribildirim. )


-DUYGU ile/ve/<> COŞKU

( İkincildir. İLE/VE/<> Birincildir. )


-DUYGU ve/||/<>/= DEĞİŞKİ



-DUYGU ile/ve/değil/||/<> DENEYİM



-DUYGU ile/ve/||/<>/>/< EYLEM EĞİLİMİ



-DUYGU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NİYET



-DUYGULAR:
BİRİNCİL ile/ve/||/<> İKİNCİL ile/ve/||/<> ARACI/YARDIMCI



-DUYGULARA BAŞVURMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
TEHDİT ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> ÖNYARGILI DİL ile/ve/||/<> MAZERET



-DUYGULARI:
ANLAMA BÜRÜME ile/ve/||/<>/> ANLAMLANDIRMA ile/ve/||/<>/> HUZUR



-DUYGULARIN KONUŞULMASI ile/ve/||/<> GEREKSİNİMLERİN GİDERİLMESİ



-DUYGULARIN:
FARKINDALIĞI ile/ve/||/<> SAHİPLENİLMESİ



-DUYGUNUN:
NESNESİ ile/ve/değil/<>/< NEDENİ



-DUYGUSAL/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DUYARLI/LIK



-DUYGUSAL/LIK ile/ve/||/<> TEPKİSEL/LİK

( Bilgisizlikle. İLE/VE/||/<> Bilinçsizlikle. )


-DUYGUSAL ile/ve/||/<>/> SEZGİSEL



-DUYGUYA ODAKLANMADA:
VAROLUŞUMUZU SÜRDÜRMEK ile/ve/||/<> İLİŞKİLERİMİZİ DÜZENLEMEK ile/ve/||/<> SORUN ÇÖZMEK



-DUYGUYA SAHİP OLMA ile/ve/||/<>/> DUYGULAR ÜZERİNE DERİNLEMESİNE DÜŞÜNME (YETENEĞİ)



-DUYGUYU DÜZENLEME ile/ve/||/<>/> KİŞİYİ/DANIŞANI, DUYGUYA GETİRME



-DUYMAK/DUYUMSAMAK ile/ve/||/<>/< ÖNEMSEMEK



-DUYU/HİS ile/ve/değil/||/<>/< BELLEK KAYDI



-DUYU/HİS ile/ve/<> DEĞER



-DUYU/HİS ile/ve/değil/||/<>/< DENEYİM



-DUYU ile/ve/<>/değil/yerine AKLIN DOĞASI



-DUYU ve/||/<>/> ALGI ve/||/<>/> BETİMLEME ve/||/<>/> TASARIM



-DUYU ve/||/<> DUYGU ve/||/<> AKIL

( Akıl eleştiri kaldırır, duygu/vicdan kaldırmaz. )


-DUYU ve/||/<> DUYGU ve/||/<> AKIL

( Duygular bilgilerle ters orantılıdır. Ne kadar az biliş varsa o kadar savunuş vardır. )


-DUYU ve/||/<> DUYGU ve/||/<> AKIL

( ZİHİN: İç duyuların toplam adı. )


-DUYU ve/||/<> DUYGU ve/||/<> AKIL

( DUYU: (DIŞ DUYULAR) İNTİBÂ/İZLENİM/MÜŞAHEDÂT ve DUYGU: (İÇ DUYULAR) ANLAM-DEĞER, MANEVİYAT/VİCDÂNİYAT, (AHLÂK, DİN, ESTETİK) [ ZİHİN/İHSAS/MAHSUSAT ] ve AKIL: AKLİYÂT/MÜDRİKÂT, TÜMELLER-FORMLAR, BİLGİ(TANIM + YARGI + TASAVVUR + TASDİK) [ İDRAK ] )


-DUYU ve/||/<> DUYGU ve/||/<> AKIL

( Sadece duyulara verilen yanıtlar/karşılıklar, kişiyi sakatlar. VE/||/<> Sadece duygulara verilen yanıtlar/karşılıklar, kişiyi köreltir. VE/||/<> Sadece akla verilen yanıtlar/karşılıklar, kişiyi ketler. )


-DUYU ve/||/<> DUYGU ve/||/<> AKIL

( Sadece duyulara verilen yanıtlar/karşılıklar, kişiyi hayvanileştirir. VE/||/<> Sadece duygulara verilen yanıtlar/karşılıklar, kişiyi mistikleştirir. VE/||/<> Sadece akla verilen yanıtlar/karşılıklar, kişiyi vahşileştirir. )


-DUYU ve/||/<> DUYGU ve/||/<> AKIL

( ... VE/||/<> Karanlık. VE/||/<> Aydınlık. )


-DUYU ile/ve/||/<>/> GEREKSİNİM



-DUYU ile/ve/||/<>/> ZİHİN ile/ve/||/<>/> AKIL

( "Çırak". İLE/VE/||/<>/> "Kalfa". İLE/VE/||/<>/> "Usta". )


-DUYULAR:
DİRENÇSİZ/DİRENÇDIŞI/"İSTEMEDEN"(GAYR-I İHTİYÂRÎ) ile/ve/||/<>/> HEM DİRENÇLİ(İHTİYÂRÎ), HEM DE DİRENÇSİZ; NE DİRENÇLİ, NE DE DİRENÇSİZ ile/ve/||/<>/> DİRENÇLİ(İHTİYÂRÎ)

( Duyma(kulak) ve koklama(burun). İLE/VE/||/<>/> Dokunma/fiziksel duyumsama(deri). İLE/VE/||/<>/> Bakma(göz) ve tad(ağız/dil). )


-DUYULAR'DA:
MEKANİK ile/ve/<> KİMYASAL ile/ve/<> TERMAL ile/ve/<> ELEKTROMANYETİK



-DUYULAR/DA:
SINIRLI/LIK ile/ve/||/<> ÇARPITICI/LIK



-DUYULAR ile/ve/<>/değil FARKINDALIK



-DUYULARDA:
| GÖRME, DUYMA ve DOKUNMA |
ile/ve/değil/||/<>
TATMA ve KOKLAMA



-DUYUMDA:
BASINÇ ile/ve/<> ISI ile/ve/<> AĞRI/ACI



-DUYUMSAMA ile/ve/||/<> DUYARLILIK

( Dışarıdakilerde/n. İLE/VE//||/<> İçte/n. )


-DUYUMSAMAK ile/ve/<> KABUL ETMEK



-DUYUMSATABİLMEK/DUYUMSAYABİLEN ile/ve/||/<>/> DUYUMSAYABİLDİĞİNİ, DUYUMSATABİLMEK/DUYUMSATABİLEN



-DUYUSAL KANIT ile/ve/||/<> TÜMEL KANIT

( Anlık/zihin. İLE/VE/||/<> Us/akıl. )


-DUYUSAL SOYUT ile/ve/değil/||/<>/>/< SOYUT

( Doğa. İLE/VE/||/<>/>/< Akıl. )


-DUYUSAL-NESNE DÜRTÜSÜ ve BİÇİM DÜRTÜSÜ | ile/ve/||/<>/> OYUN DÜRTÜSÜ

( Doğal yanımız/yaşamımız. VE Akıl yanımız. İLE/VE/||/<>/> Canlı biçim.[Güzellik ve özgürlük.][İkisi arasında kurulmak istenilen uyumdur. Sanatta ortaya çıkar.][İnsan, oynayabildiği yerde tamlık kazanır.] )


-DUYUSAL ile/ve/<> USSAL

( Geçici. İLE/VE/<> Kalıcı. )


-DÜZ BASKI/OFSET[İng.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DİJİTAL BASKI

( Kalıp izlerini, önce kauçuğa, kauçuktan da kâğıda geçirmeye dayanan, çift kopyalı baskı yöntemi. )


-DÜZELTME/HAVALE İŞARETLERİNDE:
S ile/ve/||/<> H

( MÜKERRER: Altı çizilerek gösterilir. )


-DÜZELTME ile/ve/değil/yerine/||/<>/< CESÂRET VERME



-DÜZELTME ile/ve/değil/<>/> GELİŞTİRME



-DÜZEN "BU/(B)ÖYLE" ile/ve/değil/yerine/<> ÇOĞUNLUK "(B)ÖYLE" OLDUĞUNDAN DOLAYI

( Çoğunluğun sürdürdüğü/uyduğu olgu/durum/tutum, düzenin öyle olduğu ya da olması gerektiği anlamına gelmez/getirilmemelidir! )


-DÜZEN ve SIRADÜZEN/HİYERARŞİ ile/ve/||/<>/> DEĞİŞİM ve EŞİTLİK

( Modern öncesindeki öncelikler. İLE/VE/||/<>/> Modern dönemdeki öncelikler. )


-DÜZEN/Lİ/LİK ile/ve/||/<>/> KURUM/SAL/LIK



-DÜZEN ile/ve/||/<> BAĞLAM



-DÜZEN ile/ve/||/<>/> DÜZEY



-DÜZEN ve/<> GÜZELLİK ve/<> UYUM



-DÜZEN ve/<> HIZ ve/<> YALINLIK



-DÜZEN ile/ve/<> İLERLEME

( BREZİLYA ve TÜRKİYE )


-DÜZEN ile/ve/<> KURALLILIK



-DÜZEN ile/ve/değil/||/<>/< ÖRÜNTÜ



-DÜZEN ve/||/<>/>/< SÜKÛNET



-DÜZEN ile/ve/<>/= SÜREKLİLİK



-DÜZENİ:
KURMAK ile/ve/||/<>/> KORUMAK



-DÜZENLEME ve/+/||/<>/> ANLAMA ve/+/||/<>/> DÖNÜŞTÜRME



-DÜZENLEYİCİ KAVRAMLAR ile/ve/<> VAROLUŞSAL KAVRAMLAR



-DÜZENLİ GÖÇ ile/ve/||/<> DÜZENSİZ GÖÇ



-DÜZENLİ/LİK ile/ve/<> BÜTÜNLÜK/LÜ/LÜK



-DÜZENLİLİK ile/ve/<> BÜTÜNLÜLÜK



-DÜZENSİZLİK ile/ve/değil/||/<>/< ÖLÇÜLEMEZLİK/HESAPLANAMAZLIK



-DÜZGÜN ÇİZGİSEL DEVİM ile/ve/||/<> DAİRESEL DEVİM

( Tanıtlı/sabit hızla düz bir çizgide devim. İLE/VE/||/<> Tanıtlı/sabit hızla bir çember üzerinde devim. )


-DÜZGÜN ile/ve/değil/||/<>/< DÜZ

( Bilgiye uzanan yol, hiçbir zaman, düz ve düzgün olmamıştır. )


-DÜZGÜN ile/ve/||/<> DÜZENLİ



-DÜZÜŞGEN" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SEVİŞKEN



-DÜZÜŞME ile/ve/=/<> (ENERJETİK) SPOR



-DÜZYAZININ GELİŞMESİ ile/ve/||/<> ARAÇLARIN, TEKNİKLEŞTİRİLMESİ



-EB ile/||/<> EBEVEYN ile/||/<> EBEN AN CEDD ile/||/<> RABBE ile/||/<> ASABE-İ NESEBİYE/NESEBİYYE ile/||/<> MÜLTEKÂ-YI NESÂB ile/||/<> NESLEN BADE NESLİN ile/||/<> İRS

( Baba, ata. İLE/||/<> Ana, baba. İLE/||/<> Babadan oğula.[ebâ an cedd] İLE/||/<> Üvey ana. İLE/||/<> Kan ve soy yoluyla yakın/akraba. İLE/||/<> İki ya da daha çok kişinin kuşaklarının birleştiği kişi. İLE/||/<> Kuşaktan kuşağa. İLE/||/<> Soya çekim, verâset. )


-EBAD ile/ve/<> CİSİM



-EBCED:
DOĞU ile/ve/||/<> BATI



-EBE ile/ve/||/<> DOULA



-EBEKİ ile/ve/||/<> EBEKİ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Küçümsemek. İLE/VE/||/<> Azımsamak. )


-EBEVEYN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAKIM VEREN



-EBNÂ ile/||/<> EBNÂ-YI EBNÂ ile/||/<> HAFÎD ile/||/<> MAHDÛM ile/||/<> ZÂDE ile/||/<> BENÛN ile/||/<> BİN ile/||/<> BİNT ile/||/<> ASLAH/ESLAH ile/||/<> EKBER ile/||/<> KEBÎR ile/||/<> KEBÎRE

( Oğullar. İLE/||/<> Kız ve erkek çocukları/torunları tanımlar. İLE/||/<> Torun. İLE/||/<> Oğul, çocuk. İLE/||/<> Oğul, çocuk. İLE/||/<> Üç ya da daha çok çocuk. İLE/||/<> Oğul. İLE/||/<> Kız. İLE/||/<> En uygun [vakfiyelerde en uygun oğul]. İLE/||/<> Daha/en/pek büyük. [vakfiyelerde geçer]. İLE/||/<> Yaşça büyük. İLE/||/<> Büyük kız çocuk [vakfiyelerde geçer]. )


-ECEL ile/ve/||/<>/> AMEL ile/ve/||/<>/> EMEL



-ECR-İ HASS ile/ve/<> ECR-İ MÜŞTEREK



-ECRÂM ve/<> ECSÂM

( Cirim. VE/<> Cisim. )


-ECRÂM ve/<> ECSÂM

( Uzayda.VE/<> Dünyada. )


-ECRÂM ve/<> ECSÂM

( Ay üstü. VE/<> Ay altı. )


-ECRÂM ve/<> ECSÂM

( 4 öğeden/unsurdan oluşmayan. VE/<> 4 öğeden/unsurdan oluşan. )


-ECRÂM ve/<> ECSÂM

( Güneş. VE/<> Madde. )


-ECT-/ECTO- ile/||/<> -ECTASİA/-ECTASİS ile/||/<> -ECTOMİZE ile/||/<> -ECTOMY ile/||/<> -CENOSİS ile/||/<> -STEREİSİS ile/||/<> ECTRO-

( Dış, dışta, olmaksızın. İLE/||/<> Dilatasyon, genişleme. İLE/||/<> Eksizyondan uğrama. İLE/||/<> Cerrahi olarak çıkarma. İLE/||/<> Akıntı, cerrahi olarak çıkarma. İLE/||/<> Bir bölümün cerrahi olarak çıkarılması, eksiklik. İLE/||/<> Doğuştan, konjenital olarak eksik. )


-ED'İYE[< DUÂ] ile/ve/<>/> HEDİYE

( Yalvarmalar, yakarmalar. İLE/VE/<>/> Armağan. )


-EDÂ ile/ve/<>/değil KAZÂ

( Namazın, vaktinde kılınması. İLE/VE/<>/DEĞİL Vaktinde edâ edilemeyen namazın, başka bir vakitte farzının kılınması. )


-EDATLAR/HURÛF:
(HURÛF-U) ATIF ve/||/<> (HURÛF-U) CER ve/||/<> (HURÛF-U) ŞART

( VE | FA[Ar.]/FAYI[Ar.] | SÜMME(SONRA) | BEL[FAKAT, ANCAK, BİLÂKİS] | LÂKİN | EV(YA DA)
ve/||/<>
BA[İLE] | ALÂ[ÜZERİNDE] | İLÂ[...YA KADAR]
ve/||/<>
İN[EĞER] | İZÂ[O/NE ZAMAN Kİ] )


-EDB ve/||/<>/> İAE

( Elinde, diline ve beline sahip olmak. VE/||/<>/> İşine, aşına ve eşine sahip çıkmak. )


-EDEB-İ HAKİKAT ile/ve/||/<>/> EDEB-İ CEMÂL



-EDEB ile/ve/||/<> AHLÂK ile/ve/||/<> MATEMATİK

( İnsanlığın gelişimindeki/tarihindeki üç önemli eşik. )


-EDEB ve/<>/= DİL



-EDEB ile/ve/<> HAYÂ

( : ZİNNÛREYN )


-EDEB ve/<>/> İMAN ve/<>/> İLİM ve/<>/> AMEL ve/<>/> İHLÂS



-EDEB ve/=/<> İRFAN



-EDEB ile/ve/<> SAMİMİYET

( Ne kadar samimi olunsa da edebten uzaklaşmamak gerekir! )


-EDEB ve/=/<> TEVHİD



-EDEB ile/ve/<> ZARÂFET



-EDEBÎ (OLAN) ile/ve/||/<>/>/< EBEDÎ (OLAN)



-EDEBÎ (OLAN/LAR, ALAN/LAR, KONU/LAR) ile/ve/<> MANEVÎ (OLAN/LAR, ALAN/LAR, KONU/LAR)



-EDEBİYAT ve/<> İLÂHİYAT



-EDEN BULUR (KADER[Ar. < KADAR]/KARMA[Hintçe]) ile/ve/||/<>/> NE EKERSEN, ONU BİÇERSİN



-EDEP/EDEB ve/||/<> HİKMET

( Sağa sola fazla "bakmayanın" sahip olabildiği. VE/||/<> Fazla konuşmayanın sahip olabildiği. )


-EDEP ve/||/<>/< AKIL

( Kişinin, aklı kadar edebi; edebi kadar da ederi vardır. )


-EDEPLİ:
FELSEFECİ ve/||/<> MATEMATİKÇİ ve/||/<> HUKUKÇU

( Ancak, felsefeci, matematikçi ve hukukçular edeplidir.[Ancak, dile hâkim olabildikleri ve sorgulayabildikleri oranda.] [Ne hareketi/sporu temel/öncelikli alan, ne bilimsel tutarlılığı olan, ne de sanatsal duyarlılığı ile sınırları/nı aşan.] )


-EDEPSİZ/LİK ile/ve/||/<> AHLÂKSIZ/LIK



-EDEPSİZ/LİK ile/ve/değil/||/<> MÜSTEHCEN/LİK



-EDGE ile/ve/||/<> FRINGE

( Eşik. İLE/VE/||/<> [Kuantum] Işık/parçacık yansımalarının arasındaki [0 | arasındaki] eşik. )


-EDİB ve/||/<> NAZİK ve/||/<> HAZİK

( Sözümüzde. VE/||/<> Davranışımızda. VE/||/<> İşimizde[ustalığımızda]. )


-EDİLGEN ALICI ile/ve/değil/yerine/<>/< ETKİN KURUCU



-EDİLGEN ile/ve/değil/||/<>/< ETKİN OL(A)MAYAN



-EDİMSELLİK:
DOĞADA ve/||/<>/> TİNDE

( İkisinde de kuvvettir. )


-EDİMSELLİK ve/||/<>/> OLUMSUZLAMA



-EDİN(İL)ME ile/ve/<> ERİŞ(İL)ME



-EDMUND HALLEY ile/ve/||/<> ROBERT HOOKE ile/ve/||/<> CRISTOPHER WREN



-EF'AL:
SIHHAT ile/ve/||/<> İNİKAT ile/ve/||/<> NİFAZ ile/ve/||/<> LÜZÛM



-EF'ÂL ve/<> AHVÂL

( Eylemler/fiiller. VE/<> Haller. )


-EFENDİSİ ve/||/<>/< KÖLESİ

( Bilginin. VE/||/<>/< Çalışmanın. )


-EFSÂNE ile/||/<> ESÂTİR ile/||/<> KISSA ile/||/<> HİKÂYE ile/||/<> HABER ile/||/<> MASAL

( Güzelliğin ileri derece etkileyici niteliği. İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... )


-EFSÂNE ile/||/<> ESÂTİR ile/||/<> KISSA ile/||/<> HİKÂYE ile/||/<> HABER ile/||/<> MASAL

( ... İLE/||/<> ... İLE/||/<> Kendi deneyimini anlatmak. İLE/||/<> İkinci elden aktarmak/anlatmak. İLE/||/<> Olmuşu aktarmak/anlatmak. İLE/||/<> ... )


-EFSÂNEVÎ ile/ve/||/<> ÂBİDEVÎ



-EGEME ile/<> LAVTA
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Bir lavta çeşidi. İLE ... )


-EGEMENLİK:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ ile/ve/||/<> EVRENSEL



-EGEMENLİK ile/ve/||/<> BAĞIMSIZLIK



-EĞİLİM ile/ve/<> ÇEKİLEN



-EĞİLİM ile/ve/<> EĞİTİM



-EĞİLİM ile/ve/||/<>/> EYLEM



-EĞİLİM ile/ve/<> İLGİ

( Tanım: Nedenleri zihinsel/duygusal olarak belirli ya da belirsiz etkilenim süreci. İLE/VE/<> Zihinde ya da duygularda bir karşılık/anlam oluşması ve içsel geribildirimi. Sözlükte: Benimseme, benimseyiş, eğinim, heves, ilgi, ilgilenme, istidat, merak, meyil, meyletme, önemseme, temayül, yetenek, yönelim, yöneliş, yönelme, yönseme )


-EĞİLİM ile/ve/<> İSTEK



-EĞİLİM ile/ve/<> İSTENÇ(İRÂDE)



-EĞİLİM ile/ve/<> YÖNELİM



-EĞİLME:
BARDAK ile/ve/değil/||/<>/>/< SÜRAHİ

( Çırak. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Usta. )


-EĞİLME:
BARDAK ile/ve/değil/||/<>/>/< SÜRAHİ

( Derin olan, dolu olan, usta olan, boyun büker/bükmelidir! Çırak değil! )


-EĞİLMEK ve/||/<> BAŞAK

( Kişiler, başağa benzer. İçi boşken havadadır, doldukça eğrilir. )


-EĞİM ile/ve/||/<> ALAN



-EĞİTİLMİŞ/LİK ile/ve/||/<>/< ADANMIŞ/LIK



-EĞİTİM > ÖZGÜVEN ve/||/<>/> ÖZGÜVEN > ÜMİT ve/||/<>/> ÜMİT > BARIŞ



-EĞİTİM:
"BOŞ KABI DOLDURMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KIVILCIMLA ATEŞ YAKMAK



-EĞİTİM:
GERÇEKLERİN ÖĞRETİLMESİ ile/ve/değil/||/<>/< DÜŞÜNMEK İÇİN AKLIN EĞİTİLMESİ



-EĞİTİM:
SÜS ile/ve/||/<> SIĞINAK

( İyi/bahtiyâr zamanlarda/koşullarda. İLE/VE/||/<> Kötü/bedbaht zamanlarda/koşullarda. )


-EĞİTİM/LER ile/ve/||/<>/> AKLA EĞİTİM/KATILIM



-EĞİTİM/ÖĞRETİM:
KAZANIM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< PAYLAŞIM/AKTARIM



-EĞİTİM ve/||/<> ÇOK SESLİLİK



-EĞİTİM ile/ve/||/<>/> DENETİM



-EĞİTİM ile/ve/<> DONANIM



-EĞİTİM ile/ve/||/<> EDİNİM



-EĞİTİM ile/ve/||/<> GÖRGÜ



-EĞİTİM ile/ve/<> KÜLTÜR



-EĞİTİM ve/<>/|| TEDAVİ

( eğitim şart )


-EĞİTİM ile/ve/<> YÖNLENDİRME



-EĞİTİMİN:
KÖKLERİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/> MEYVESİ

( Acı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Tatlı. )


-EĞLENCE ile/||/<> ÇIRAĞAN

( ... İLE/||/<> Işıklı gece eğlencelerine verilen ad. )


-EĞLENCE ile/ve/<> HEYECAN



-EĞLENEBİLDİKLERİN ile/ve/||/<> ANLATABİLDİKLERİN ile/ve/||/<> AĞLAYABİLDİKLERİN

( Arkadaş. İLE/VE/||/<> Dost. İLE/VE/||/<> "Kardeş". )


-EĞLENMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EYLEMEK



-EĞLENMEK ile/ve/değil/||/=/<> OYALANMAK



-EĞLENMEYİ SEVMEK
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
ÖĞRENMEYİ SEVMEK

( Sıradan kişilerin peşinde koştuğu. İLE/DEĞİL/YERİNE Sıradışı kişilerin aradığı. )


-EĞRELTİ OTU ile/ve/||/<> KANSER



-EĞRİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< DOĞRU

( Doğrulabilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Eğrilebilir. )


-EĞRİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< DOĞRU

( Ne "eğriler", doğrula; ne "doğrular", eğrile. )


-EĞRİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< DOĞRU

( Oturalım. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Konuşalım. )


-EHL-İ BEYT ile/ve/<> ÂL-İ ÂBÂ



-EHLEN ile/ve/||/<>/> SEHLEN

( Beceriyle. İLE/VE/||/<>/> Kolaylıkla. [hoş geldiniz ve sefalar getirdiniz] )


-EHLİYETE, KISMÎ/TAM ENGEL OLABİLECEKLER:
CİNNET ile/ve/||/<> SAĞIRLIK ile/ve/||/<> UNUTMA(NİSYAN) ile/ve/||/<> UYKU ile/ve/||/<> SARA ile/ve/||/<> HASTALIK(MARAZ) ile/ve/||/<> SAKATLIK(MALÛLİYET) ile/ve/||/<> BUNAMA(ATEH) ile/ve/||/<> CEHİL ile/ve/||/<> SARHOŞLUK(SEKİR) ile/ve/||/<> HAFİFLİK(HEZEL) ile/ve/||/<> İSRAF ile/ve/||/<> ESÂRET ile/ve/||/<> ENGEL(ZECİR) ile/ve/||/<> YOLCULUK(SEYAHAT)



-EIDOLON ve/<>/|| DAEMON

( Kendinin bilgisi. )


-EINSTEIN ve/||/<> ROSEN (KÖPRÜSÜ)/SOLUCAN DELİĞİ

( Nathan Rosen ve Albert Einstein tarafından ileri sürülmüştür. Genel olarak beyaz delikler ve kara delikler arasındaki bağlantıya, "solucan deliği" denilmektedir. Bu bağlantı sayesinde, zamanda kısayol bir yol oluşturmaktadır. Kara deliğin en dip noktasında hacim sıfırdır ve yoğunluk sonsuzdur. Yani, kara deliğin dibinde çok güçlü bir çekim etkisi vardır. Bu yüzden buradaki zaman ve mekân bilinenin dışındadır. Bu kuram ile iki kara deliğin farklı boyutlarda bağlanması ile çekim etkisinden yararlanılarak bir kara deliğin içine girip öteki kara deliğin içinden kısa bir zamanda çıkılabilir. )


-EK ile/ve/<> İÇEK

( ... İLE/VE/<> Bazı dillerde, sözcük kökünün içine giren ek.[Arapça'da: Münteşir, intişar gibi.] )


-EK ile/ve/<> ÖRNEK



-EKARTE[Fr. < ÉCARTÉ] (ETMEK) ile/ve/||/<> EKARTÖR

( Dışlamak, ayırmak, konu dışında tutmak. İLE/VE/||/<> Ayırgaç. )


-EKİM/ekim ile/ve/||/<> Ekim

( Toprağa tohum/bitki yerleştirme. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Eylül'den sonraki ay. )


-EKİM ile/ve/||/<>/> KIRLANGIÇ DÖNÜMÜ

( Yılın onuncu ayı. İLE/VE/||/<>/> Ekim ayının ilk günleri. )


-EKİN/KÜLTÜR ile/ve/<> ANLATI



-EKİN/KÜLTÜR ve/<> BİLİNÇ



-EKİN/KÜLTÜR ile/ve/<> BİLİNÇDIŞI

( Kültür: Unuttuklarından, geri kalan. )


-EKİN/KÜLTÜR ve/=/||/<>/>/< ÇOCUKLARARASILIK/ÇOCUKLAR ÜZERİNDEN/ARACILIĞIYLA



-EKİN/KÜLTÜR ve/<> SEVGİ



-EKİN/KÜLTÜR ile/ve/<> SEZGİ



-EKİN/KÜLTÜR ve/||/<>/> TAT



-EKİN/KÜLTÜR ve/<> ÜMİT



-EKİN ile/ve/<> FİREZ

( ... İLE/VE/<> Ekin. | Yeni çıkmaya başlamış ekin. | Biçilmiş tarlada kalan tahıl kökleri, anız. )


-EKİN ile/||/<> HASAT ile/||/<> HARMAN

( Tarlada izi olmayanın, hasatta yüzü olmaz. )


-EKİNOKOK ile/ve/<> HİDATİT[Fr. < Yun.]

( ... İLE/VE/<> Çoğu memelinin ve kişinin karaciğerinde gelişen, ekinokok tenyasının larvası. )


-EKİP ve/||/<>/> BİÇMEK



-EKİZ ÇEKİMİNDE:
DİYAFRAM ile/ve/||/<> ENSTANTANE ile/ve/||/<> ISO

( )


-EKİZ/FOTOĞRAF:
YAKALANAN ile/ve/değil/||/<>/< İNŞÂ EDİLEN



-EKİZDE(FOTOĞRAFTA):
70'LER ile/ve/||/<>/> 80'LER ile/ve/||/<>/> 90'LAR ile/ve/||/<>/> 2000'LER ile/ve/||/<>/> 2010'LAR

( Sayın Özcan Yurdalan'ın sunumunu, burayı tıklayarak dinleyebilirsiniz... )


-EKİZDE(FOTOĞRAFTA):
ANALOG ile/ve/||/<>/> DİJİTAL



-EKİZDE(FOTOĞRAFTA):
TAFK ile/ve/||/<>/> İFSAK ile/ve/||/<>/> TAFK ile/ve/||/<>/> AFSAD ile/ve/||/<>/> AFAD

( [kuruluş yılı] 1950 ile/ve/||/<>/> 1959 ile/ve/||/<>/> 1959 ile/ve/||/<>/> 1977 ile/ve/||/<>/> 1979 )


-EKİZDE/FOTOĞRAFTA:
ANALEMMA ile/ve/||/<> TUTULEMMA

( Bir gök cisminin bir başka gök cisminden gözlendiği zaman, gökküre üzerinde günün belirli bir anındaki ortalama konumuna göre yıl içindeki hareketini gösteren eğridir. Bir analemma fotoğrafı, yıl içinde farklı günlerde hep aynı saatte güneşin fotoğrafını çekerek elde edilebilir. İLE/VE/||/<> Analemma'nın güneş tutulması içereni. )


-EKİZDE/FOTOĞRAFTA:
ORTOKROMATİK ile/ve/||/<> PANKROMATİK/PANORAMİK



-EKLAMPSİ ile/||/<> PREEKLAMPSİ

( Gebelik sırasında nöbetlerle ilişkili bir durum. İLE/||/<> Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve proteinüri. )


-EKLAMPSİ ile/||/<> PREEKLAMPSİ

( Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve nöbetler. İLE/||/<> Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve proteinüri. )


-EKLAMPSİ ile/||/<> PREEKLAMPSİ

( Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve nöbetlerle ilişkili bir durum. İLE/||/<> Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve proteinüri. )


-EKLAMPSİ ile/||/<> PREEKLAMPSİ

( Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve nöbetlerle ilişkili bir durum. İLE/||/<> Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve proteinüri. )


-EKLAMPSİ ile/||/<> PREEKLAMPSİ

( Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve nöbetlerle ilişkili bir durum. İLE/||/<> Gebelik sırasında yüksek tansiyon ve proteinüri. )


-EKLEKTİK "OLAN" ile/ve/değil/||/<>/< BÜTÜNCÜL/ENTEGRATİF OLAN



-EKLEM ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> ANKİLOZ[Fr. < Yun. < ANKYLOSE]

( ... İLE Oynar eklemlerde oynaklığın kalmamasıyla eklemin işlemez duruma gelmesi, eklem kaynaşması, oynaklığın yitimi. )


-EKLENEBİLİR/LİK ile/ve/değil/||/<> EKLEMLENEBİLİR/LİK



-EKLER:
ADDAN AD YAPMA ile/ve/||/<> EYLEMDEN AD YAPMA ile/ve/||/<> ADDAN EYLEM YAPMA ile/ve/||/<> EYLEMDEN EYLEM YAPMA

( - Addan ad yapma ekleri
-aç / -eç
-ak / -ek
-al / -el
-an / -en
-ar / -er
-ay / -ey
-ca / -ce / -ça / -çe
-cağız / -ceğiz
-cak / -cek / -çak / -çek
-cı / -ci / -cu / -cü / -çı / -çi / -çu / -çü
-ciğaz / -ciğez / -cuğaz / -cüğez
-cık / -cik / -cuk / -cük / -çık / -çik / -çuk / -çük
-cı / -ci / -cu / -cü/ / -çı / -çi / -çu / -çü / -cılayın / -cileyin
-cm / -cin / -cun / -cün / -çın / -çin / -çun / -çün

-dam / -dem / -tam / -tem
-daş / -deş / -taş / -teş
-dmk / -dirik / -duruk / -dürük
-ga / -ge
-gan / -gen
-k
-l
-lak / -lek
-layın / -leyin
-lı / -li / -lu / -lü
-lık / -lik / -luk / -lük
-m
-man / -men
-msı / -msi / -msu / -msü
-mtırak
-ncı / -nci / -ncu / -ncü
-rak / -rek
-sal / -sel
-sı / -si / -su / -sü
-sıl / -sil / -sul / -sül
-sız / -siz / -suz / -süz
-şar / -şer
-şın / -şin
-t
-tı / -ti / -tu / -tü
-z

- Addan eylem yapma ekieri
-a- / -e-
-al- / -el-
-ar- / -er-
-da- / -de- / -ta- / -te-
-ı- / -i- / -u- / -ü-
-k-
-kır- / -kir- / -kur- / -kür-
-1-
-la- / -le-
-lan- / -len-
-laş- / -leş-
-msa- / -mse-
-r-
-rga-
-sa- / -se-
-sı- / -si- / -su- / -sü-

- Eylemden ad yapma ekleri
-a / -e
-acak / -ecek
-acan / -ecen
-aç / -eç
-ağan / -eğen
-ak / -ek
-al / -el
-alak / -e/ek
-alga / -elge
-am / -em
-amaç / -emeç
-amak / -emek
-an / -en
-anak / -enek
-ar / -er
-ası / -esi
-ay / -ey
-az / -ez
-ca / -ce
-cak / -cek

-dık / -dik / -duk / -dük / -tık / -tik / -tuk / -tük
-ga / -ge / -ka / -ke
-gıç / -giç / -guç / -güç
-gm / -gin / -gun / -gün / -km / -kin / -kun / -kün
-ı / -i / -u / -ü
-ıcı / -ici / -ucu / -ücü
-ış / -iş / -uş / -üş
-k
-1
-m
-ma / -me
-maca / -mece
-maç / -meç
-mak / -rnek
-man / -men
-maz / -mez
-mık / -mik / -muk / -mük
-mış / -miş / -muş / -müş
-n
-nç
-ntı / -nti / -ntu / -ntü
-r
-sal / -sel
-t
-tay
-tı / -ti / -tu / -tü
-v
-z

- Eylemden eylem yapma ekieri
-ala- / -ele-
-ar- / -er-
-dar- / -der-
-dır- / -dir- / -dur- / -dür-1 -tır- / -tir- / -tur- / -tür-
-ga / -ge
-ı- / -i- / -u- / -ü-
-k-
-l-
-ma- / -me-
-msa- / -mse-
-n-
-p-
-r-
-ş-
-t-
-z-
)


-EKMEĞİN SERTLEŞMESİ ile/ve/<> BİSKÜVİNİN YUMUŞAMASI

( ... İLE/VE/<> Ekmektekinden, 70 kat daha fazla şeker vardır ve bu şeker, pudra şekerdir. )


-EKMEK UNU ile/<> KEK UNU ile/<> PASTA UNU ile/<> ÇOK AMAÇLI UN



-EKMEK:
TAM TAHILLI ile/ve/değil/<> EKŞİ MAYALI



-EKMEK/EKİP ile/ve/||/<> DİKMEK[< TİKMEK]

( Tohum, ekilir. İLE/VE/||/<> Ağaç, dikilir. )


-EKMEK ile/ve/||/<> EKMEK MEYVESİ

( ... İLE/VE/||/<> Pasifik okyanusundaki yüzlerce adada temel besin kaynağı, bol nişastalı bu meyve, pişirildiğinde ekmek gibi besleyici bir gıdaya dönüşüyor.

Ayrıca, öğütülüp un haline getirilerek glütensiz ekmek yapımında da kullanılabiliyor.[Tek bir ekmek ağacı yıl boyunca bir aileyi rahatlıkla besleyebilecek özellik ve bollukta.]

Ekmek meyvesinin farklı çeşitlerinden kızartma ve tatlı, yapraklarından salata, gövdesinden kano ve ev yapılabiliyor. )


-EKMEK ile/ve/||/<> EKMEK MEYVESİ

( )


-EKMEK ve/||/<> KÂĞIT

( Gövdenin beslenmesinde. VE/||/<> Zihnin/gönlün beslenmesinde. )


-EKOLALİ:
ANINDA ile/ve/||/<>/> GECİKMELİ



-EKONOMİ ile/ve/||/<> ASKERİYE



-EKRAN ve/<> LİTYUM

( ... VE/<> Bilgisayar ekranlarının yapımında kullanılan "lityum"u üreten tek ülke, Şili'dir. )


-EKRANDA/MONİTÖRDE:
HDMI ile/ve/||/<>/> DP



-EKRANDA/MONİTÖRDE:
VGA ile/ve/||/<>/> DVI ile/ve/||/<>/> HDMI ile/ve/||/<>/> DISPLAY

( ile ile )


-EKREM REŞİT REY ve/||/<> CEMAL REŞİT REY

( ["Lüküs Hayat" oyununun]
Yazarı. VE/||/<> Müzik yapımcısı. )


-EKSEN/MİHVER[Ar. çoğ. MAHÂVİR] ile/<> ORTAY

( Bir cismi, iki eşit parçaya bölen, gerçek ya da sanal çizgi. | Üzerinde bir pozitif yön varsayılan sonsuz doğru. | Dingil. İLE/<> [mat.] Bir düzlem şeklin aynı yöndeki koşut tüm kirişlerini eşit parçalara bölen çizgi. | Bir uzayı, bir yüzeyi, iki eşit parçaya bölen çizgi/düzlem. )


-EKŞİ MAYA(BUĞDAYÇAVDAR/YULAF/...) ile/<> YAŞ MAYA ile/<> ETKİN KURU MAYA ile/<> HAZIR/ÇABUK(INSTANT) KURU MAYA



-EKSİ ile/ve/değil/<> ARTI

( Bazen, bazı (")eksikler/eksiklikler("), artı(ya) olabilir(/dönüşebilir.) )


-EKSİK/LİK ile/ve/||/<>/>/< EZİK/LİK



-EKSİKLERİ/Nİ TAMAMLAMAK ile/ve/değil/||/<> FAZLALIKLARI/NI ATMAK



-EKSİKLİK ile/ve/||/<> TAMAMLANAMAZLIK



-EKSİN/ANYON ile/ve/||/<>/>< ARTIN/KATYON

( Negatif yüklü iyon. İLE/VE/||/>< Pozitif yüklü iyon. )


-EKSİNTİ/FİRE[Yun.] ile/ve/<> PAÇAVRA



-EKSİZYON ile/||/<> EKSTRÜZYON

( Kesip çıkarma. İLE/||/<> Dışarı atma. )


-EKSPİRASYON[İng. < EXPIRATION] ile/||/<> EKSPİRİYUM[İng. < EXPIRIUM]

( Soluk vermek. İLE/||/<> Soluk verim. )


-EKSTRAKSYON ile/||/<> EKSTRAKSYON

( Çekip çıkarma. İLE/||/<> Öz eldeleme. )


-EKTROPİON ile/||/<> ENTROPİON

( Göz kapağının dışa dönmesi. İLE/||/<> Göz kapağının içe dönmesi. )


-EKVADOR:
KIYI ve/<> ANDLAR ve/<> AMAZONLAR

( Ekvador, Sahil bölümü, And Platosu ve Amazonlar olmak üzere üç doğal coğrafi bölgede oluşmuş bir ülkedir. )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Ekvador'un yaklaşık 1000 km. açığında, Büyük Okyanus'tadır. )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Rastgele serpiştirilmiş gibi duran ve irili ufaklı, 42 adadan oluşmaktadır. En büyük adası Isabela, en küçük adası ise Plazasur'dur.[13 km²] )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Ekvador Cumhuriyeti'nin bir ilini oluşturmaktadır.[Yönetim merkezi, San Cristobal adasında yer alan Puerto Baquerizo'dur.] )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Adaların tamamı volkaniktir. En büyüğü olan Isabella üzerinde, 2000'den fazla sönmüş yanardağ bulunmaktadır. Ferdinanda adasında, 1977'den beri 53 adet volkanik patlama tespit edilmiştir. )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> İspanyolca'da, Kaplumbağa anlamına gelmektedir. )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Jeolojik yaşları, 70.000 - 3 milyon yıl arasında değişmektedir.[Daha genç olanlarda, toprak rengi daha koyudur.] )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> 1535 yılında, Panama Psikoposu Thomas de Berlanga tarafından, yollarını kaybederek tesadüfen keşfedilmiştir. Daha sonra unutularak korsanların ve ne yazık ki, balina avcılarının barınağı olmuş. 1932 yılında ise Albay Hernandez komutasındaki bir Ekvador Birliği, adaları, Ekvador topraklarına katmıştır. 1959 yılında ise, ulusal parka dönüştürülmüştür. )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Kuzey ve Güney'inde farklı iklimler sürmektedir. )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Etobur yırtıcı hayvan bulunmadığında, dünyanın hiçbir yerinde bulunmayan türler, bugüne kadar bu coğrafyada yaşamını sürdürmüştür. Hiçbiri, insanı düşman olarak algılamamakta ve insandan korkmamaktadır. )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> İnsan yerleşimi, tüm adaların yüzölçümünün sadece %4'ü ile sınırlıdır.[Adaya giden turistler, ya 8 - 100 yolcu alabilen 80 gemiden birine binip 5 - 7 günlük adalar turuna çıkmaktadır ya da Santa Cruz adasındaki turistik merkez Puerto Ayora liman kentinde kalıp günlük turlara katılabilmektedir.] )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Charles Darwin, bilimsel araştırma ve gözlemlerini bu adalardan bazılarında yapmıştır. )


-EKVADOR ile/ve/<> GALAPAGOS ADALARI

( ... İLE/VE/<> Soğuk suları, mercan oluşumuna izin vermemektedir ve çok zengin bir dirimsel[biyolojik] çeşitlilik bulunmamaktadır. )


-EKVADOR ve/<> QUITO

( Güney Amerika ülkesi. VE/<> Ekvador'un başkenti. )


-EKVADOR ve/<> QUITO

( Yanardağlar Ülkesi. VE/<> Sönmüş bir yanardağın eteklerinde, deniz seviyesinden 2800 m. yükseklikte kurulmuş bir başkent. )


-EKVADOR ve/<> QUITO

( ... VE/<> Ekvator çizgisine 22 km. mesafede bulunan başkentte, gece ve gündüzlerin uzunlukları yıl boyunca aynıdır. )


-EKVADOR ve/<> QUITO

( ... VE/<> Dört mevsim değil iki mevsim yaşanmaktadır.[Kış aylarında, 10 °C'nin altına inmemektedir.][Yaz aylarında, gündüz sıcaktan pişerken, gece soğuktan donabiliyorsunuz.] )


-EKVADOR ve/<> QUITO

( ... VE/<> Yüksekliğinden dolayı, birkaç gün, halsizlik, isteksizlik ve baş ağrısı çekilebilmektedir. )


-EKZEMA ile/||/<> PSORİASİS

( deride kızarıklık, kaşıntı ve kabuklanma. İLE/||/<> Deride kalın, pullu plaklar ile ilişkili süreğen bir durum. )


-EKZOKRİN (BEZ) ile/ve/||/<> ENDOKRİN (BEZ)

( Salgılarını kanallarla gövde dışına/yüzeyine ya da boşluklarına ileten bezler. İLE/VE/||/<> Salgılarını doğrudan kana veren bezler. )


-EL DELİSİ ile/ve/||/<>/> EL AĞZI



-EL DELİSİ ile/ve/||/<>/> EV DELİSİ



-EL NİNO ile/ve/||/<> LA NİNA



-EL ÖRTÜLERİ ile/ve/<> KOL ÖRTÜLERİ



-EL SALLAMA! ve/||/<> BEL BAĞLAMA!

( Dönecek olana. VE/||/<> Dönmeyecek olana. )


-EL ve SOFRA ve KAPI ile/ve/<> DİL ve GÖZ ve BEL

( Açık tut! İLE/VE/<> Kapalı tut! )


-EL ve SOFRA ve KAPI ile/ve/<> DİL ve GÖZ ve BEL

( BAŞIN SELÂMETE ERER
BAŞIN, ELİN BİR DURDUR! )


-el-AN[Ar.] ile/ve/||/<>/> el-AN KEMÂKÂN

( Şu anda bile. İLE/VE/||/<>/> Eskiden olduğu gibi. )


-EL-BEYİN İLİŞKİSİ/EYTİŞİMİ ile/ve/<> DİL-DÜŞÜNCE İLİŞKİSİ/EYTİŞİMİ



-EL-HAMD'ÜL-İLLÂH ve/<> ALLAH-U-EKBER



-EL ve/<>/||/hem de BEYİN

( Gövdenin tüm kısımlarınınkine nispetle el derisi en dengeli olanıdır, el derisinde, en dengeli olan avuçiçi derisidir. Sonra, sırasıyla parmakların derisi ve onlardan da işaret parmağının derisi ve son olarak en dengeli olan işaret parmağının uc kemiğinin derisidir. Bundan dolayıdır ki, işaret parmağının ve öteki parmakların ucları duyu idraki için en iyi örgenlerdir. )


-EL ve/<>/||/hem de BEYİN

( Eller, beynin uzantısıdır. )


-EL ve/<>/||/hem de BEYİN

( Ne edersen elinle, o da gider seninle. )


-EL ve/<>/||/hem de BEYİN

( MAN-: El ile [MANUSCRIPT, MANİVELA] )


-EL ve/<>/||/hem de BEYİN

( Zihninizde ne varsa, elinize o vurur. )


-EL ve/<>/||/hem de BEYİN

( )


-EL ve/<>/||/hem de BEYİN

( AMBIDEXTRUS: İki elini de kullanabilme. )


-EL ve/||/<> DUDAKLAR

( Eller, zihnin/beynin uzantısıdır. VE/||/<> Kişi/kişi, iki dudağında saklıdır.[1- Ne girmeyeceğini[Beslenme!]; 2- Ne çıkmayacağını[dilini/sözünü!] bilmelidir!] )


-EL ve/<> TÜM ÖRGENLER



-ELBETTE ile/ve/||/<> GÖRÜNDÜĞÜ/BİLİNDİĞİ GİBİ



-ELDIVEN:
VİNİL ile/ve/||/<>/> LATEKS ile/ve/||/<>/> NİTRİL

( Tek kullanımlık eldivenler içinde, nitril eldivenler vinil ve lateks eldivenlerle karşılaştırılabilir. Nitril eldiven ile lateks eldivenler karıştırılsa da aralarında birçok fark mevcut. Lateks eldivenler farklı iş alanlarında genel olarak rahat bir kullanım sunar, buna ek olarak kullanım kolaylığı ve konfor da sunmaktadır. Pudralı olabilen lateks eldivenlerin nitril eldivene göre içerdiği dezavantaj ise alerjik reaksiyona neden olabilmesidir. Latekse alerjisi olanların kullanamadığı eldivenler, sektörel olarak geniş bir kullanım alanına sahiptir.

Lateks eldivenler, sağlık merkezleri başta olmak üzere temizlik işlerinde, otomotiv ve birçok endüstride yeğlenir. Elastik ve biyobozunur bir ürün olması lateksin avantajı iken, nitril eldivene göre delinme ve kimyasallara göre daha düşük bir dirence sahiptir. Bu nedenle nitril eldivenler, lateks eldivenlere göre hem alerjen olmaması hem de yüksek dirence sahip olması ile ön plana çıkmaktadır. Nitril eldivenler, lateks içermeyen bir yapıdadır. Pudralı ve pudrasız olarak tercih edilebilen nitril eldivenler uzun süre kullanıma izin vermektedir. Lateks ve nitril eldivenlerle birlikte anılan vinil eldiven ise petrol bazlı bir filmden üretilen eldivenlerdir. Vinil eldivenler, nitril ve latekse göre daha az koruyucudur. )


-ELDIVEN:
VİNİL ile/ve/||/<>/> LATEKS ile/ve/||/<>/> NİTRİL

( Nitril eldivenlerin kullanıldığı alanlar:

Farklı sektörlerde, çalışanların güvenliği için yeğlenen nitril eldivenler, muayene eldiveni olarak da bilinmektedir. Nitril eldivenin kullanım amacı değişken olabilir. Kimyasal nesnelerle doğrudan değilen iş alanlarında nitril eldiven yeğlenir. Laboratuvarlar da nitril eldivenlerin kullanıldığı alanlardandır. Buna ek olarak inşaatlarda ya da alkol bazlı ürünlerin yer aldığı işletmelerde de nitril eldiven, çalışanların ellerini tehlikeli nesnelere karşı koruması ile ön plana çıkmaktadır. Nitril eldivenin içinde genellikle pamuktan üretilmiş bir astar yer alır. Nitril kaplaması ise temel görevi gerçekleştirir ve tehlikeli nesnelere karşı koruma sağlar.

Nitril eldivenin temel özellikleri:

- Kimyasal nesnelere karşı direnç gücü yüksektir, delinmeye karşı dirençlidir. - Sızdırmaz yapıya sahip olması ile güvenlidir. - Gerilmelere karşı dayanıklıdır. - Farklı sektörlerde, farklı amaçla kullanılabilir ve uzun bir raf süresine sahiptir.

Nitril eldivenler, özel isteklere göre kabartmalı, pudrasız ya da %100 nitril gibi seçeneklere de sahiptir. Sanayinin çeşitli alanlarında, tamir merkezlerinde, üretim merkezlerinde, laboratuvarlarda ve inşaatlarda kullanılabilen nitril eldivenler, vinil ve lateks ile farklar içerir. )


-ELDİVEN[Fars. < DESTUVÂN(DEST:El. + VÂN:Koruyan.)] ile/ve/<> ELLİK

( ... İLE/VE/<> Ekin biçerken, sol elin parmaklarına geçirilen, eldiven biçiminde, tahtadan yapılan bir araç. | Yelken dikenlerin kullandığı, madensel yüksüğü olan meşin eldiven. )


-ELE GEÇİRMEK ile/ve/değil/||/<>/>/< YÖNETEBİLMEK

( )


-ELE KARIŞMAK ve/||/<>/> YELE KARIŞMAK



-ELEK ile/ve/değil/<> SÜZGEÇ/KEVGİR



-ELEKTRİK (ALANI) ve/||/<>/> MANYETİK (ALAN)

( 1831 - FARADAY )


-ELEKTRİK (ALANI) ve/||/<>/> MANYETİK (ALAN)

( Elektrik yüklerinin çevresinde oluşan güç alanı. VE/||/<>/> Mıknatısların çevresinde oluşan güç alanı. )


-ELEKTRİK AKIMI ile/ve/||/<> GERİLİM

( Bir iletkenden geçen elektrik yükü. İLE/VE/||/<> Elektrik yüklerini devim ettiren potansiyel fark. )


-ELEKTRİK ile/ve/||/<>/> AMPUL[Fr./Lat. < AMPOULE]

( Maddenin elektron, pozitron, proton vb. parçacıklarının hareketleriyle ortaya çıkan enerji türü. | Bu enerjinin gündelik yaşamda kullanılan biçimi. | Bu enerjiden elde edilen aydınlanma. | Fiziğin, bu enerji ile oluşan olaylarını inceleyen kolu. | Çarpıcılık, cazibe, canlılık. İLE/VE/||/<>/> İçinde, elektrik akımı ile akkor durumuna gelerek ışık verebilen bir iletkeni bulunan, havası boşaltılmış cam şişe. | İçinde sıvı durumda ilaç bulunan, kapalı cam tüp. )


-ELEKTRİK ile/||/<> ARK[İng.]

( ... İLE/||/<> Elektrik akımı atlaması. )


-ELEKTRİK ve/||/<> ISI



-ELEKTRİKSEL DİRENÇ ile/ve/||/<> ELEKTRİKSEL KAPASİTANS

( Bir iletkenin elektrik akımına karşı gösterdiği zorluk. İLE/VE/||/<> Bir kondansatörün elektrik yükünü depolama kapasitesi. )


-ELEKTRİKSEL İLETKENLİK ile/ve/||/<> MANYETİK İLETKENLİK

( Bir nesnenin elektrik akımını iletme yeteneği. İLE/VE/||/<> Bir nesnenin manyetik akışı iletme yeteneği. )


-ELEKTRİKSEL İLETKENLİK ile/ve/||/<> TERMAL İLETKENLİK

( Bir nesnenin elektrik akımını iletme yeteneği. İLE/VE/||/<> Bir nesnenin ısıyı iletme yeteneği. )


-ELEKTRİKSEL POTANSİYEL ile/ve/||/<> ELEKTRİKSEL ALAN

( Birim yük başına düşen potansiyel enerji. İLE/VE/||/<> Birim yük başına düşen güç. )


-ELEKTRİKSEL POTANSİYEL ile/ve/||/<> ELEKTRİKSEL POTANSİYEL ENERJİ

( Birim yük başına düşen potansiyel enerji. İLE/VE/||/<> Bir yükün elektriksel potansiyel nedeniyle sahip olduğu enerji. )


-ELEKTRO-ZAYIF ETKİLEŞİM:
ELEKTROMANYETİK ETKİLEŞİM ve/+/||/<> ZAYIF ETKİLEŞİM



-ELEKTROANALİTİK KİMYA ile/||/<> SPEKTROANALİTİK KİMYA

( Elektriksel özellikleri kullanarak nesnelerin analizini yapan bilim dalı. İLE/||/<> Işık spektrumunu kullanarak nesnelerin analizini yapan bilim dalı. )


-ELEKTRODİNAMİK ile/ve/=/||/<>/> ELEKTROMANYETİK



-ELEKTROKİMYA ile/||/<> ELEKTROANALİTİK KİMYA

( Elektriksel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Elektriksel analiz yöntemlerini inceleyen bilim dalı. )


-ELEKTROKİMYA ile/||/<> NÜKLEER KİMYA

( Elektriksel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Nükleer süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-ELEKTROKİMYA ile/||/<> REDOKS KİMYASI

( Elektriksel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Oksidasyon ve indirgenme süreçlerinin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-ELEKTROLİT ile/ve/||/<> MOLALİTE

( Sulu çözeltilerde iyonlarına ayrışabilen nesne. İLE/VE/||/<> Çözeltideki mol sayısını belirten bir yoğunlaşma birimi. )


-ELEKTROMANYETİK ÇEŞİTLİLİK ile/ve/||/<> GÖRÜNÜR ÇEŞİTLİLİK

( Tüm elektromanyetik dalga boylarını kapsayan yelpaze. İLE/VE/||/<> İnsan gözüyle görülebilen elektromanyetik dalga boylarını kapsayan yelpaze. )


-ELEKTROMANYETİK DALGA ile/ve/||/<> SES DALGA

( Elektrik ve manyetik alanların birbirine dik olarak yayılmasıyla oluşan dalgalar. İLE/VE/||/<> Bir ortamın parçacıklarının titreşimiyle yayılan dalgalar. )


-ELEKTROMANYETİK DALGALAR ile/ve/||/<> MEKANİK DALGALAR

( Elektrik ve manyetik alanların oluşturduğu dalgalar. İLE/VE/||/<> Nesnesel ortamda yayılan dalgalar. )


-ELEKTROMANYETİK İNDÜKSİYON ile/ve/||/<> ELEKTROSTATİK İNDÜKSİYON

( Bir manyetik alanın değişimiyle elektrik akımı oluşturma. İLE/VE/||/<> Bir elektrik alanın değişimiyle elektrik yükü oluşturma. )


-ELEKTROMANYETİK RADYASYON ile/ve/||/<> NÜKLEER RADYASYON

( Elektrik ve manyetik alanların yaydığı enerji. İLE/VE/||/<> Atom çekirdeklerinin bozunması sonucu yayılan enerji. )


-ELEKTROMANYETİK RADYASYON ile/ve/||/<> NÜKLEER RADYASYON

( Elektrik ve manyetik alanların yaydığı enerji. İLE/VE/||/<> Atom çekirdeklerinin bozunması sonucu yayılan enerji. )


-ELEKTROMOTOR GÜÇ ile/ve/||/<> POTANSİYEL FARK

( Bir devrede elektrik akımını oluşturan güç. İLE/VE/||/<> İki nokta arasındaki elektriksel potansiyel farkı. )


-ELEKTRON/UN:
KÜTLESİ ile/ve/||/<> YÜKÜ



-ELEKTROSTATİK ile/ve/||/<> ELEKTRODİNAMİK

( Durağan elektrik yüklerinin incelenmesi. İLE/VE/||/<> devimli elektrik yüklerinin incelenmesi. )


-ELEŞTİRİ/TENKİD ile/ve/||/<> MİHENK/MİHENGE/ÖLÇÜYE (BAŞ)VURMAK



-ELEŞTİRİ ile/ve/<>/> ÇOĞALMA

( Eleştiril(e)meyen şey, çoğal(a)maz. )


-ELEŞTİRİ ile/ve/değil/yerine/<>/> DAYANIŞMA



-ELEŞTİRİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞİNİ



-ELEŞTİRİ ile/ve/değil/||/<>/< GİZLİ HAYRANLIK



-ELEŞTİRİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OLUMLU/OLUMSUZ TESPİT



-ELEŞTİRİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TARTIŞMA



-ELHAMDÜLİLLAH ile/ve/||/<> SÜBHANALLAH ile/ve/||/<> ALLAH-U EKBER

( Varlığa. İLE/VE/||/<> Yokluğa. İLE/VE/||/<> Aşkınlıktaki birlik. )


-ELİF:
İBTİDÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİVÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İNFİRÂD[Ar. < FERD] ile/ve/||/<> İNKITÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİĞNÂ[Ar.] ile/ve/||/<> ÜLFET[Ar.]



-ELİF ile/ve/||/<>/> HEMZE (ELİF)

( ... İLE/VE/||/<>/> Arapça'da, Elif'in adı. | "Elif, Vav, Ye, He" harfleri üzerine konulan " işareti. | Parmakla sıkma, bir yere sıkıştırma ya da dürtme. | Gırtlakta, ses tellerinin birbirine yapışması sonucu havanın akışını birdenbire engellemesiyle oluşan ve bir kesinti izlenimi veren ünsüz. )


-ELİF ile/ve/||/<>/> HEMZE (ELİF)

( Gövde. İLE/VE/||/<>/> Anlık. )


-ELİF ile/ve/||/<>/> HEMZE (ELİF)

( Okunan. İLE/VE/||/<>/> Okutan. )


-ELİF ve/<>/> LÂM ve/<>/> MİM

( Hz. Allah. VE/<>/> Hz. Cebrail. VE/<>/> Hz. Muhammed. )


-ELİF ve/||/<> VAV

( )


-ELİMDEN GELDİĞİNCE ile/ve/<>/değil/yerine GEREKTİĞİ KADAR



-ELİMİZDEN GELDİĞİ KADAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DİLİMİZİN DÖNDÜĞÜ KADAR



-ELİN KİRİ ile/ve/||/<>/>/< KALBİN KİRİ

( Sabun ile su temizler. İLE/VE/||/<>/>/< Dost ile sohbet temizler. )


-ELİN:
DIŞI ile/ve/<> İÇİ

( Görünen. İLE/VE/<> İşleyen. )


-ELİNDE GETİREN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AKLINDA GETİREN

( Karnında götürür. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Gönlünde götürür. )


-ELİNİ ÖP(TÜR)MEK ile/ve/değil/||/<>/< EĞİLMEYİ GÖ(STE)RMEK/DENEYİMLE(T)MEK



-ELLE(ME)MEK ile/ve/||/<> "EL AT(MA)MAK"



-ELLEŞMEK ile/ve/||/<>/> YİYİŞMEK ile/ve/||/<>/> SEVİŞMEK ile/ve/||/<>/> DÜZÜŞMEK/KOÇMAK (SİKİŞMEK)[AGANİGİ NAGANİGİ/FAN FİNİ FİN FON]/İŞ PİŞİRMEK/MERCİMEĞİ FIRINA VERMEK

( Gövdenin her ayrı noktasını elle hissetmek/keşfetmek/yaşamak. İLE/VE/||/<>/> Omuz üstündeki bölgede yaşanan bakışma, öpüşme, yalama, emme, dudakların arasında sıkıştırma, üfleme/soluk verme/soluk alma, dişleme, ısırma. İLE/VE/||/<>/> Tüm gövde üzerinde gözlerin, ağzın(dudakların, dişlerin), yanakların, ellerin, parmakların birlikte işlemesi. İLE/VE/||/<>/> Farklı, çeşitli pozisyonlarda penis-vajina giriş-çıkış döngüsü[siklon/siklus]. )


-ELLEŞMEK ile/ve/||/<>/> YİYİŞMEK ile/ve/||/<>/> SEVİŞMEK ile/ve/||/<>/> DÜZÜŞMEK/KOÇMAK (SİKİŞMEK)[AGANİGİ NAGANİGİ/FAN FİNİ FİN FON]/İŞ PİŞİRMEK/MERCİMEĞİ FIRINA VERMEK

( Çevrenin ilgisini çekmeyecek yakınlaşma hareketleri. İLE/VE/||/<>/> Çevrede birilerinin olma ve/ya da bulunma ya da gözlenme olasılığının zihinde bulunmasında yaşanan. İLE/VE/||/<>/> Çevresel etmenlerin bulunmamasına karşın zihinsel/kişisel sınırların devrede bulunmasında yaşanan. İLE/VE/||/<>/> Ne çevresel, ne kişisel/zihinsel hiçbir sınırın bulunmadığında yaşanan. )


-ELMAS ve/||/<>/>/< KÖMÜR ve/||/<>/>/< "ŞEKER"

( Karbon atomlarının ilişkilerinin, dik açılı olması. VE/||/<>/>/< Farklı açılarda olması. VE/||/<>/>/< Farklı açılarda olması. )


-ELMAS ile/||/<> MOİSSANİT

( Doğadaki en sert maden. İLE/||/<> Yapay olarak üretilen ve elmasa çok benzeyen bir taş. )


-ELMAS ile/||/<> SAFİR

( Doğadaki en sert maden. İLE/||/<> Korundum mineralinin bir çeşidi. )


-ELÜSYON ile/||/<> ELÜSYON

( Yıkayarak ayırma. İLE/||/<> Buharlaşma. )


-ELÜSYON ile/||/<> ELÜZYON

( Yıkayarak ayırma. İLE/||/<> Sıvı birikimi. )


-EM- ile/||/<> -EMİA/-AEMİA ile/||/<> AP-/APO-/APH- ile/||/<> HEM-/HEMA-/HEMAT-/HEMATA-/HEMATO-/HEMO- ile/||/<> SANGUİ-/SANGUİN- ile/||/<> -PLASMİA ile/||/<> THROMB-/THROMBO-

( Kan. İLE/||/<> Kan, kanla ilgili durum. İLE/||/<> Kan. İLE/||/<> Kan, kanla ilgili. İLE/||/<> Kan. İLE/||/<> Kan plazmasının özel bir durumu ile ilgili. İLE/||/<> Pıhtı ya da trombusla ilgili. )


-EMALANGANİ ile/ve/<> RAND

( Swaziland'ın para birimi. İLE/VE/<> Güney Afrika para birimi. )


-EMANETİ, EHLİNE VERMEK ile/ve/||/<>/> İŞİ, O İŞE UYGUN/YETKİN KİŞİYE VERMEK



-EMÂNETİ:
TESLİM ETMEK ile/ve/değil/<> TEVDÎ ETMEK



-EMÂRE[Ar.] ile/ve/||/<> ESAM/E[< ESÂM/İ / İSİMLER][Ar.]

( Belirti. İLE/VE/||/<> Adlar/isimler. )


-EMBOLİ ile/||/<> TROMBOZ

( Damar içinde dolaşan bir pıhtının tıkanıklığa neden olması. İLE/||/<> Damar içinde pıhtı oluşumu ile tıkanıklık oluşması. )


-EMDİRMEK ile/ve/değil/||/<>/> EMZİRMEK



-EMEK ile/ve/<> AHLÂK



-EMEK ile/ve/||/<> EDEP ile/ve/||/<> SABIR



-EMEK ile/ve/<> EKMEK



-EMEK ile/ve/<> GEÇİM/MAİŞET[Ar.]



-EMEK ve/||/<>/> MAKİNE GÜCÜ



-EMEK ve/||/<> SEVİNÇ



-EMEK ve/<> YAŞATMAK



-EMEK ile/ve/||/<>/> YEMEK( ile/ve/||/<>/> EMEK)

( Emek olmadan, hiçbir şey olmaz.
[Lat.] Nil sine labore. )


-EMEKÇİ ile/ve/||/<>/> EMEKLİ



-EMEKÇİ ile/ve/değil/||/<>/= GİRİŞİMCİ



-EMEKLEME ve/||/<>/>/< MEMEYE EMEKLEME

( İlgili yazı için burayı tıklayınız... )


-EMEKLEME ve/||/<>/>/< MEMEYE EMEKLEME

( )


-EMEKLİLİK:
RESEN ile/ve/||/<> İSTEĞE BAĞLI



-EMGEK ile/ve/||/<> EMEK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Zorluk. İLE/VE/||/<> Zorlukları aşmak için harcanan çaba anlamında emek. )


-EMİN OLMAK ve/<> ÖZGÜR OLMAK



-EMİN OLMAK ve/<> TESLİMİYET



-EMİN ve/||/<>/> YEMİN

( Eminsek, yemine gerek kalmaz fakat yine de bazen ve bazı koşullarda yemin edilebilir/beklenebilir. [Doğru söz, yeminden ileridir.] )


-EMİR ile/ve/||/<>/< CEBİR



-EMİR ile/ve/değil/<> DEVİR



-EMİR ile/ve/değil/<> ENGEL



-EMİR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TEKLİF



-EMPATİ KURMAK ile/ve/değil/=/||/<>/< ÂDİL OLMAK



-EMPATİ:
BİLİŞSEL ile/ve/||/<>/> DUYGUSAL



-EMPATİ:
SANA ve/<> ONA

( Yapılmasını istemediğin şeyi, başkasına yapmamak. VE/<> Sana davranılmasını/yapılmasını istediğin şeyi/biçimde, ona yapmak. )


-EMPATİ ile/ve/||/<> DÖNÜŞTÜREREK İÇSELLEŞTİRME



-EMPATİDE:
THEODOR REIK ile/ve/||/<>/> WILHELM FLIESS ile/ve/||/<>/> DONALD WINNICOTT ile/ve/||/<>/> HEINZ KOHUT ile/ve/||/<>/> CARL ROGERS



-EMPATİK:
ANLAYIŞ ile/ve/||/<> DOĞRULAMA ile/ve/||/<> İRDELEME ile/ve/||/<> KATILIM ile/ve/||/<> YORUMLAMA



-EMPERYALİZM ile/ve/||/<>/< "İLERLEMECİ TARİH"



-EMPRİZM:
DUYUCULUK ile/ve/değil/||/<>/< GÖRGÜCÜLÜK



-EMSAL ile/ve/||/<> HABERCİ



-EN AZ ENERJİ ile/ve/||/<> EN YÜKSEK DÜZENSİZLİK



-EN BÜYÜK SORUNLAR:
KENDİNDEN MEMNUN OL(A)MAMA ile/ve/||/<> TATMİN OL(A)MAMA



-EN BÜYÜK:
YOKSUN/LUK ile/ve/<> FAKİR/LİK

( Akılsızlık. İLE/VE/<> Bilgisizlik. )


-EN BÜYÜK ile/ve/değil/yerine/||/<> TEK



-EN CESUR ve/||/<> EN GÜÇLÜ ve/||/<> EN MUTLU

( İlk özür dileyen. VE/||/<> İlk affeden. VE/||/<> İlk unutan. )


-EN HIZLI OLAN:
| SES HIZI ve IŞIK HIZI | ile/ve/değil/||/<>/>/< DÜŞÜNCE HIZI

( | [ a0 = 340 m/s ] VE [ c0 = 300.000 km/s ] | İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Sınırsız ve en hızlı. )


-EN HIZLI OLAN:
| SES HIZI ve IŞIK HIZI | ile/ve/değil/||/<>/>/< DÜŞÜNCE HIZI

( | [ a0 = 1/√K0 g0 ] [ a0 = √ m . Y ] VE [ c = 1/√e0 μ0 ] | İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< ... )


-EN İYİ BİLDİĞİM ŞEY, HİÇBİR ŞEY BİLMEDİĞİMDİR ile/ve/<>/> EROS'TAN BAŞKA HİÇBİR ŞEY BİLMİYORUM



-EN İYİ TEKNE ve/||/<> EN İYİ ARKADAŞ

( Arkadaşın teknesi. İLE/VE/||/<> Teknesi olan. )


-EN İYİ ile/ve/<>/>< EN KÖTÜ

( Çalışmaz. İLE/VE/<>/>< İşlemez. )


-EN İYİ ile/ve/<>/>< EN KÖTÜ

( Ümit et! İLE/VE/<>/>< Hazırlıklı ol! )


-EN İYİ ile/ve/<>/>< EN KÖTÜ

( Not works. VS./AND/<>/>< Not runs. )


-EN KESTİRME YOL, BİLDİĞİN YOLDUR ile/ve/||/<> BİLDİĞİN CEHENNEM. BİLMEDİĞİN CENNETTEN İYİDİR



-EN ÖLÜMCÜL HASTALIK TAŞIYICILARI

( image )


-EN ÖLÜMCÜL HASTALIK TAŞIYICILARI

( Soldan sağa ve yukarıdan aşağı sırasıyla...

1. Sarı Humma Sivrisineği[Lat. Aedes aegypti]

Hastalıklar: Sarı Humma ve Deng Ateşi
Etkilediği Kişi Sayısı: Yılda 50 - 528 milyon
Ölüm: Yılda 100.000 kişi

2. Güney Ev Sivrisineği[Lat. Culex quinquefasciatus]

Hastalıklar: Batı Nil Virüsü, filariyaz

3. Sıtma Sivrisineği[Lat. Anopheles gambiae]

Hastalıklar: Sıtma
Etkilediği Kişi Sayısı: Yılda 220 milyon kişi
Ölüm: Yılda 1 Milyon insan

4. Oryantal Sıçan Biti[Lat. Xenopsylla cheopis]

Hastalıklar: Veba, Sıçan Humması
Etkilediği Kişi Sayısı: Günümüze kadar milyarlarca
Ölüm: Günümüze kadar yüz milyonlarca kişi

5. Kara Sinek[Lat. Simulium erythrocephalum]

Hastalıklar: Onkosersiyazis (River-körlüğü)
Etkilediği Kişi Sayısı: Günümüze kadar 37 milyon kişi
Sonuç: Günümüze kadar 300.000 kalıcı körlük

6. Kum Sineği[Lat. Lutzomyia longipalpis]

Hastalıklar: Layşmanya
Etkilediği Kişi Sayısı: Toplamda 22 milyon, her yıl 2 milyon kişi

7. Öpücük Böceği[Lat. Rhodnius prolixus]

Hastalıklar: Chagas hastalığı
Etkilediği Kişi Sayısı: Toplamda 10 milyon, her yıl 400.000 kişi

8. İnsan Gövde Biti[Lat. Pediculus humanus]

Hastalıklar: Epidemik tifus ve Siper humması
Ölüm: Her yıl 200.000 kişi

9. Dermacentor variabilis

Hastalıklar: Rocky Dağları Benekli Ateşi, Tularemi

10. Siyah Bacaklı Kene[Lat. Ixodes scapularis]

Hastalıklar: Laym hastalığı, babesiyoz, anaplazmozis Etkilediği Kişi Sayısı: Her yıl on binlerce kişi

11. Çeçe Sineği[Lat. Glossina morsitans]

Hastalıklar: İnsan Uyku Hastalığı
Ölüm: Her yıl 9000 kişi [bugüne kadar 2 milyon]

12. Asya Kaplan Sivrisineği[Lat. Aedes albopictus]

Hastalıklar: Batı Nil Virüsü, Sarı Humma, St. Louis Ensefaliti, Dang Humması, Chikungunya humması
Ölüm: Bugüne kadar on milyonlarca kişi. )


-EN ÖNEMLİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRİNCİ



-EN UZUN YÜZYIL:
1800 ve/||/<> 1900



-EN YÜKSEK İBÂDET:
İNSAN(A)/KİŞİYE ve/=/<> HİZMET

( Bir çiçeği bile yetiştirsen, İNSAN'a hizmet etmiş olursun. )


-EN YÜKSEK MAKAM ve/||/<> EN YÜKSEK HÂL/DURUM

( Bilgi. VE/||/<> Sevgi. )


-EN'LER:
DÜNYADA ve/||/<>/>/< EVRENDE

( İçerik için burayı tıklayınız... )


-EN ile/ve/değil/<> BİRİCİK



-EN ile/ve/||/<> TAM



-ENCÂM[Ar.] ile/ve/<>/> SERENCÂM[Fars.]

( Son, nihayet. İLE/VE/<>/> Bir işin sonu. | Başına gelen. | Olay/vak'a. )


-ENDERÛN ile/ve/||/<> DEHTERÛN



-ENDERUN ile/||/<> ENDERÛN MEKTEBİ

( Devlet görevlilerini yetiştiren okul. İLE/||/<> Osmanlı Devleti'nde devlet görevlilerini yetiştirmek için sarayda açılan ve sadece devşirmelerin alındığı okul. )


-ENDODERM ile/ve/<> EDEME

( İç deri. İLE/VE/<> Alt deri. )


-ENDOTERMİK (ETKİLEŞİMLER) ile/||/<>/>< EKZOTERMİK (ETKİLEŞİMLERDE)

( Enerji emer. İLE/||/<>/>< Enerji salınır. )


-ENDOTERMİK (ETKİLEŞİMLER) ile/||/<>/>< EKZOTERMİK (ETKİLEŞİMLERDE)

( Isı alan tepkime. İLE/||/<>/>< Isı veren tepkime. )


-ENDÜSTRİ 1 - 4:
BUHAR ve/||/<>/> ELEKTRİK ve/||/<>/> OTOMASYON ve/||/<>/> NESNELERİN İNTERNETİ



-ENE ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNNÂ



-ENEL HAKK ile/ve/<> İNNEL HAKK



-ENERGIA ile/ve/||/<> KINESIS

( Bilfiil. İLE/VE/||/<> Hareket. )


-ENERJİ(") ile/ve/değil/||/<>/>/< (")ELEKTRİK(")



-ENERJİ ile/ve/değil/<>/= ALAN



-ENERJİ ile/ve/||/<> GÜÇ

( İş yapabilme kapasitesi. İLE/VE/||/<> Birim zamanda yapılan iş. )


-ENERJİ ile/ve/ya da/<> KAPASİTE

( Çabalamanın yararı olmadığında, enerjinizi harcamamaya bakın. )


-ENERJİ ve/<> MANTIK

( ENERGIA ve/<> LOGOS )


-ENERJİ ile/ve/<> UYUM

( Celâl. İLE/VE/<> Cemâl. )


-ENERJİNİN/BESİNİN:
KAYNAĞI ve/||/<>/> ARACI ve/||/<>/> TAŞIYICISI ve/||/<>/> TÜKETİCİSİ

( Güneş. VE/||/<>/> Toprak. VE/||/<>/> Bitkiler. VE/||/<>/> Hayvan/İnsan. )


-ENGEL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OLANAK



-ENGELLEME/ENGELLENME ile/ve/||/<> DAĞITMA/DAĞILMA



-ENGELLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ENGELLEMEYİ ENGELLEMEK



-ENGELLERDE/MÂNİ:
ŞER'Î MÂNİ ile/ve/||/<> TABİÎ'Î MÂNİ ile/ve/||/<> ÖRFE DAYANAN MANİÎ ŞER'Î



-ENGELLEYİCİ ile/ve/değil/yerine/<> ÖNLEYİCİ



-ENGELLİLER:
GÖVDESEL ile/ve/ne yazık ki/||/<> DUYUSAL ile/ve/ne yazık ki/||/<> İŞİTME ile/ve/ne yazık ki/||/<> KONUŞMA ile/ve/ne yazık ki/||/<>
ZİHİNSEL ile/ve/ne yazık ki/||/<> GEÇİCİ ile/ve/ne yazık ki/||/<> YAŞLILAR



-ENGELLİLERE:
"ACIMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DESTEK/YARDIM



-ENGİNAR[Yun.] ile/ve/<> KUŞKONMAZ/ASPARAGUS[Lat.]

( Bileşikgillerden, çok yıllık, dikenli bitki. | Bu bitkinin, çiçekliği, sebze olarak yenilen iri, topuz biçimindeki yeşil ürünü. İLE/VE/<> Zambakgillerden, uc dalları yapraksı görünüşte, toprakaltı köksaplarından çıkan taze sürgünleri yenilen bir bitki. | Aynı aileden, saksılarda yetiştirilen, uzun saplı, ince ve küçük yapraklı bir süs bitkisi. )


-ENİS ile/ve/||/<> KURBİYET



-ENKAZ ile/değil/||/<> METRUK



-ENTARİ ile/ve/||/<> KEFİYE

( [Arap ülkelerinde] Erkeklerin ya da kadınların giydiği uzun ve düz üstlük/giysi. İLE/VE/||/<> Omuzları da örten, kenarları püsküllü bir erkek başörtüsü. )


-ENTER-/ENTERO- ile/||/<> COL-/COLİ-/COLO- ile/||/<> İLE-/İLEO-

( Bağırsak. İLE/||/<> Kalın bağırsak/kolon (ile ilgili), kolonik. İLE/||/<> İnce bağırsağın son bölümü ile ilgili. )


-ENTROPİ ile/ve/||/<> ENTALPİ

( Düzensizlik ölçüsü. [Bir yapının/sürecin düzensizliğini ölçer.] İLE/VE/||/<> Isı enerjisi değişimi. Bir yapının/sürecin toplam enerji içeriği. [Bir yapının/süreçteki toplam enerji miktarını tanımlar.] )


-ENÜREZİS ile/||/<> İNKONTİNANS

( Sidik kaçırma ya da yatağı ıslatma. İLE/||/<> Sidik ya da dışkı denetiminin kaybı. )


-ENÜREZİS ile/||/<> İNKONTİNANS

( Sidik kaçırma.[Genellikle çocuklarda görülür.] İLE/||/<> Sidik ya da dışkı denetiminin kaybı. )


-ENZİM ile/||/<> ETKİN/AKTİF BÖLGE

( ... İLE/||/<> Bir enzimin kendisine ait substratına özel olarak bağlanmasını sağlayan bölge. )


-EOZİNOFİLİ ile/||/<> BASOFİLİ

( Kanda eozinofil adı verilen beyaz kan gözelerinin artışı. İLE/||/<> Kanda bazofil adı verilen beyaz kan gözelerinin artışı. )


-EOZİNOFİLİ ile/||/<> NÖTROFİLİ

( Kanda beyaz kan gözelerinin[eozinofil] artışı. İLE/||/<> Kanda beyaz kan gözelerinin[nötrofil] artışı. )


-EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ile/||/<> GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ (GERD)

( Özofagusta eozinofil birikimi ile yutma güçlüğü ve ağrı. İLE/||/<> Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması ile yanma ve ağrı. )


-EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ile/||/<> GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ SAYRILIĞI (GERD)

( Yemek borusunda eozinofil birikimi. İLE/||/<> Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması. )


-EPİDERMİS ile/ve/||/<>/< DERMİS

( Derinin dış tabakası, üst deri. İLE/VE/||/<>/< Derinin alt tabakası, alt deri. )


-EPİDURAL HEMATOM ile/||/<> SUBDURAL HEMATOM

( Kafatası ile dura mater arasında kan birikmesi. İLE/||/<> Dura mater ile beyin arasında kan birikmesi. )


-EPİFİZ BEZİNDE:
MELATONİN ile/ve/||/<> SEROTONİN["SERATONİN" değil!] ile/ve/||/<> DMT

( )


-EPİKONDİLİT ile/||/<> KARPAL TÜNEL BELİRGESİ/SENDROMU

( Dirsek ekleminde tendon yangısı. İLE/||/<> El bileğinde sinir sıkışması. )


-EPİLEPSİ ile/||/<> KATAPLEKSİ

( Beyinde olağandışı elektriksel etkinlik nedeniyle nöbetlerle ilişkili bir durum. İLE/||/<> Ani kas tonusu kaybı. )


-EPİLEPSİ ile/||/<> MİGREN

( Beyinde olağandışı elektriksel etkinlik ile nöbetlerle ilişkili bir sayrılık. | Yineleyen nöbetlerle ilişkili bir nörolojik sayrılık. İLE/||/<> Şiddetli baş ağrıları, bulantı, ışığa duyarlılık ve öteki belirtilerle ilişkili bir nörolojik sayrılık. )


-EPİLEPSİ ile/||/<> NARKOLEPSİ

( Beyinde olağandışı elektriksel etkinlik ile nöbetler. İLE/||/<> Aşırı gündüz uykululuğu ve ani uyku atakları ile ilişkili bir uyku bozukluğu. )


-EPİSTAKSİS ile/||/<> HEMOPTİZİ

( Burun kanaması. İLE/||/<> Ağızdan kan tükürme. )


-EPR(DOLANIKLIK) AÇMAZI(PARADOKSU):
EINSTEIN ve/+/||/<> POTENSKI ve/+/||/<> ROSEN

( 1935 )


-EPR(DOLANIKLIK) AÇMAZI(PARADOKSU):
EINSTEIN ve/+/||/<> POTENSKI ve/+/||/<> ROSEN

( )


-ER ile/ve/||/<>/> ONBAŞI ile/ve/||/<>/> ÇAVUŞ ile/ve/||/<>/> YÜZBAŞI ile/ve/||/<>/> BİNBAŞI ile/ve/||/<>/> AĞA ile/ve/||/<>/> BAŞ AĞA[> PAŞA]



-ERATOSTHENES ve/||/<>/> STRABON

( M.Ö. 276 - 194 ve/||/<>/> M.Ö. 63 - M.S. 23 )


-ERBAA ile/||/<> ETRÂF-I ERBAASI

( Dört. İLE/||/<> Dört tarafı. )


-ERBAİN ve/+/<>/> HAMSİN

( 40 gün.[22 Aralık - 31 Ocak arası] VE/+/<>/> 50 gün.[01 Şubat - 21 Mart arası] )


-ERDEM:
EĞİTİMLE ile/ve/||/<>/< ALIŞKANLIKLARLA ile/ve/||/<>/< DOĞAL



-ERDEM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞER



-ERDEM ile/ve/||/<> ÖVGÜ



-ERDEM ve/||/<> TÜZE(HUKUK)

( Erdemin ölçüsü, tüze'dir. )


-EREK(AMAÇ) ile/ve/<> HEDEF

( Amacınızın herhangi bir beklenti taşımayan salt iyi niyet olduğundan emin olun önce. )


-EREK(AMAÇ) ile/ve/<> HEDEF

( Nesnelerin ve olayların alacağı şekil sizin elinizde değildir; eylemlerinizin ardındaki amacınıza gelince, o sizin elinizdedir. )


-EREK(AMAÇ) ile/ve/<> HEDEF

( İSTİHDAF: Amaçlama, hedef alma. )


-EREK(AMAÇ) ile/ve/<> HEDEF

( Be sure your attitude is of pure goodwill, free of expectation of any kind.
The shape things take is not within your power; the motives of your actions are. )


-EREK ile/ve/||/<>/> GEREK



-ERENDİZ/JÜPİTER/MÜŞTERİ ile/ve/<> SEKENDİZ/SATÜRN/ZÜHAL/PÂSBÂN-I FELEK/TÂRÜM[Fars.]

( 30 yıllık. İLE/VE/<> 12 yıllık. )


-ERENDİZ/JÜPİTER/MÜŞTERİ ile/ve/<> SEKENDİZ/SATÜRN/ZÜHAL/PÂSBÂN-I FELEK/TÂRÜM[Fars.]

( [Güneşe uzaklığı] 778.500.000 km. İLE/VE/<> ... )


-ERENDİZ/JÜPİTER/MÜŞTERİ ile/ve/<> SEKENDİZ/SATÜRN/ZÜHAL/PÂSBÂN-I FELEK/TÂRÜM[Fars.]

( Güneş sistemindeki en büyük gezegendir. Güneş'ten uzaklığa göre beşinci sırada yer alır. Büyük ölçüde hidrojen ve helyumdan oluşmakta ve gaz devleri sınıfına girmektedir. İLE/VE/<> Güneş'e yakınlık sırasına göre 6. gezegenidir. Büyüklük açısından Jüpiter'den sonra ikinci sırada gelir. Çıplak gözle izlenebilen 5 gezegenden biridir. )


-ERENDİZ/JÜPİTER/MÜŞTERİ ile/ve/<> SEKENDİZ/SATÜRN/ZÜHAL/PÂSBÂN-I FELEK/TÂRÜM[Fars.]

( Adını, Roma mitolojisindeki tanrıların en büyüğü olan Jüpiter'den alır. İLE/VE/<> Adını, Yunan mitolojisindeki Kronos'tan alır. )


-ERENDİZ/JÜPİTER/MÜŞTERİ ile/ve/<> SEKENDİZ/SATÜRN/ZÜHAL/PÂSBÂN-I FELEK/TÂRÜM[Fars.]

( Yarı çapı, 69.911 km. İLE/VE/<> Ekvator çapı, 120.536 km. )


-ERENDİZ/JÜPİTER/MÜŞTERİ ile/ve/<> SEKENDİZ/SATÜRN/ZÜHAL/PÂSBÂN-I FELEK/TÂRÜM[Fars.]

( [ayları] Europa, Ganymede, İo, Callisto, Valetudo, Amalthea, Himalia. İLE/VE/<> Enseladus, Titan, Mimas, Dione, Tethys, İapetus, Rhea. )


-ERENDİZ/JÜPİTER/MÜŞTERİ ile/ve/<> SEKENDİZ/SATÜRN/ZÜHAL/PÂSBÂN-I FELEK/TÂRÜM[Fars.]

( ... İLE/VE/<> Satürn'ün halkalarını oluşturan toz ve kayaçların, gezegenin manyetik alanının etkisiyle hızla yüzeye doğru çekildiğini ve bu yüzden halkaların 100 milyon yıldan daha az sürede yok olması bekleniyor. )


-ERENDİZ/JÜPİTER/MÜŞTERİ ile/ve/<> SEKENDİZ/SATÜRN/ZÜHAL/PÂSBÂN-I FELEK/TÂRÜM[Fars.]

( Büyük Kırmızı Leke, Jüpiter gezegeninde yer alan antisiklonik bir fırtınadır. Gezegenin ekvatorunun 22° güneyinde bulunur ve en az 340 yıldan beri sürmektedir. Jüpiter'in Büyük Kırmızı Leke'si, 40 bin km'ye ulaşan çapıyla o kadar büyüktür ki, üç Dünya'yı içine alabilir. İLE/VE/<> ... )


-ERGEN(İN) ELEŞTİRİSİ ile/ve/değil/yerine/||/<> ERGİNİN(/YETKİN) ELEŞTİRİSİ



-ERGEN/YENİYETME ile/ve/<>/> YETİŞKİN ile/ve/<>/> BİLGE

( Yetişkinlerin, mükemmel olmadığını anladığımız gün. İLE/VE/<>/> Yetişkinleri affettiğimiz gün. İLE/VE/<>/> Kendini affettiğimiz gün. )


-ERGUVAN ile/||/<> JAKARANDA/MAVİ JAKARANDA/SİYAH POUİ/EĞRELTİ AĞACI

( Baklagiller ailesinden, on metreye kadar boylanabilen, tek gövdeli, yaprak döken, çalı görünümünde bir ağaççık. İLE/||/<> Güney-Orta Güney Amerika'ya özgü, çekici ve uzun ömürlü, soluk çivit çiçekleri nedeniyle başka yerlerde yaygın olarak ekilen alt tropikal bir ağaç. )


-ERGUVAN ile/||/<> JAKARANDA/MAVİ JAKARANDA/SİYAH POUİ/EĞRELTİ AĞACI

( image
ile
image )


-ERİK ile/ve/||/<>/> ÜZÜM ile/ve/||/<>/> CEVİZ/KOZ

( [Yenilebilen] Dışı. İLE/VE/||/<>/> Hem dışı, hem de içi. İLE/VE/||/<>/> İçi. )


-ERİK ile/ve/||/<>/> ÜZÜM ile/ve/||/<>/> CEVİZ/KOZ

( Ekşi/tatlı. İLE/VE/||/<>/> Tatlı. İLE/VE/||/<>/> [ince zarı/kabuğu soyulmazsa] hem acı, hem de tatlı | Ne acı[ince zarı/kabuğu soyulursa], ne de tatlı. )


-ERİK ile/ve/||/<>/> ÜZÜM ile/ve/||/<>/> CEVİZ/KOZ

( Şeriat. İLE/VE/||/<>/> Tarikat. İLE/VE/||/<>/> Hakikat. )


-ERİK ile/ve/||/<>/> ÜZÜM ile/ve/||/<>/> CEVİZ/KOZ

( Çıktım erik dalına
Anda yedim üzümü
Bostan ıssı kakıyıp
Der ne yersin kozumu

Yunus Emre )


-ERİK ile/ve/||/<>/> ÜZÜM ile/ve/||/<>/> CEVİZ/KOZ

( Niyâzî Mısrî'nin şerhini (de) okumanızı salık veririz. )


-ERİME ile/ve/||/<>/> BUHARLAŞMA

( Katıdan sıvıya geçiş. İLE/VE/||/<>/> Sıvıdan gaz haline geçiş. )


-ERİME ile/ve/değil/<> DAĞILMA



-ERİME ile/ve/değil/||/<> ERGİME

( Katı/sıvı yağda. İLE Buzda. )


-ERİN ve ERİŞKİN ile/ve/||/<>/> ERGİN

( 13-15 yaş civarına gelmiş, bülûğa ermişler. VE 18-21 yaşlarını doldurmuşlar. İLE/VE/||/<>/> İhtiyârını devrede tutanlar, nelere, ne kadar HAYIR! diyeceğini ve istencini/irâdesini neye, ne kadar yönelteceklerini bilenler/uygulayanlar. )


-ERİNÇ/HUZUR ve/||/<> BARIŞ

( İç/içte. VE/||/<> Dış/dışta. )


-ERINNERUNG[Alm.] ile/ve/+/||/<>/> ER-INNERUNG[Alm.]

( Anımsama. İLE/VE/+/||/<>/> İçselleştirme. )


-ERİTROBLAST/ERYTHROBLAST ile/||/<> ERİTROSİT/ERYTHROCYTE

( Alyuvar öncüsü. İLE/||/<> Alyuvar. )


-ERİTROSİT ile/||/<> ERİTROPOİETİK

( Alyuvar. İLE/||/<> Alyuvar yapımı. )


-ERKEN ...:
(")BOŞANMA(")K ile/ve/değil/||/<>/< BOŞALMAK



-ERKEN ile/ve/<>/değil/yerine ZAMANSIZ



-ERKENDEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> GENÇ YAŞTA



-ERKİN KORAY ve/||/<>/> ZÜLFÜ LİVANELİ ve/||/<>/> HALUK LEVENT |
ve/||/<>/>
YAŞAR

( www.FaRkLaR.net/YASAR | www.yasaronline.net )


-ERKİN KORAY ve/||/<>/> ZÜLFÜ LİVANELİ ve/||/<>/> HALUK LEVENT |
ve/||/<>/>
YAŞAR

( )


-ERKİN KORAY ve/||/<>/> ZÜLFÜ LİVANELİ ve/||/<>/> HALUK LEVENT |
ve/||/<>/>
YAŞAR

( )


-ERKİN KORAY ve/||/<>/> ZÜLFÜ LİVANELİ ve/||/<>/> HALUK LEVENT |
ve/||/<>/>
YAŞAR

( )


-ERKİN KORAY ve/||/<>/> ZÜLFÜ LİVANELİ ve/||/<>/> HALUK LEVENT |
ve/||/<>/>
YAŞAR

( )


-ERMENİCE ile/ve/değil/<> KRAPAR ERMENİCESİ

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Kilise mensuplarının ya da "Aristokrat"ların bildiği/kullandığı Ermenice. )


-EROS ve/||/<> LİBİDO
ile/ve/||/<>/<
TANATOS ve/||/<> DESTRUDO

( Eşeysel ve varoluş yönünde dürtü ve güdü. İLE/VE/||/<>/< Varoluşsal dürtü ve güdü. )


-EROS ve/||/<> LİBİDO
ile/ve/||/<>/<
TANATOS ve/||/<> DESTRUDO

( SIGMUND FREUD ile/ve/||/<>/< EDOARDO WEISS )


-ERTELEME ile/ve/||/<>/< ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK



-EŞ ile/ve/<> EHİL

( İyi eş, ötekini, "çantada keklik" görmez. Başkalarıyla birlikteyken, kendine özenen ama eşiyle baş başayken yeterince özenmeyen eş, "ötekini çantada keklik" "görmeye" başlamış demektir. Ötekine karşı (bakımına, görünüşüne, duruşuna) özen göstermemek, ötekini etkilemeye ve ara sıra -yani sık sık- yeniden elde etmeye çalışmamak, ilişkinin zeminini dinamitlemekle birdir. İlişki, sürekli yenilik ve tazelikle beslenmesi gereken canlı bir varlıktır. Onu, kendi haline ya da ötekinin insafına bırakmak, güçsüz düşüp ölmesini seyretmekle birdir.

İyi eş, ilişkisini, yaşamın öteki parçalarından önde tutar. Herkesin işi, gücü, kariyeri, evi, anası, babası, tamir edilecek eşyası, ödenecek faturası var. Bunlar, kimseyi ayrıcalıklı kılmaz. Hayat memat konularını, ilişkisine dayanarak ya da sürekli sırasını kaydırarak halletmeye çalışan eş, ilişkiyi öldürür. İyi eş, yaşam konularından, ilişkisini beslemeye çalışan ve ilişkisinden güç alan eştir.

İyi eş, ötekinin gereksinimlerini anlamaya ve karşılamaya isteklidir. Kediler, çiçekler ve çocuklar gereksinimlerini önceden ifade edemezler. İfade edebildiklerinde, iş işten çoktan geçmiş olur. Bu yüzden, varolanların gereksinimleri, önceden sezilmeli ve zamanında ilgilenilmelidir. Yoksa ölürler. İyi eş; ilgi, özen, şefkat gereksinimlerini önceden sezmeye istekli ve bunların söylenmesine gerek bırakmadan karşılamaya hevesli eştir.

İyi eş, ne zaman hareket etmek, ne zaman durmak gerektiğini bilir. Bazen yaşamda ve ilişkide, bize bırakılsa asla öyle yapmayacağımız işleri yapmakla, bazen de bizim için yapılmasında hiç de sakınca olmayan ama deneyim kabımızda olmayan durumlarla karşı karşıya kalırız. Esneklik gösterip yeni koşullara uyum sağlamayla, olduğu gibi durup etrafı kendine göre şekillendirme arasındaki çizgiyi koruyabilen eş, iyi eştir.

İyi eş, kendine değer verir. Yokluk üzerinden aşk, kendi eksiğini, ötekinin "tamlığından", tamamlamaya çalışmak demektir. Varlık üzerinden aşk ise "olmuş" bir benliği, ötekiyle birlikte daha da zenginleştirmektir. Kendilik değerini, öteki üzerinden tamamlamaya çalışan eş, bunun sonucunda, hayal kırıklığına uğrayacaktır. İlişkideki kişilerin birbirini geliştirip büyütmesi ne kadar zenginleştiriciyse, birinin, öteki üzerinden tamamlanması o kadar fakirleştiricidir. Yokluk üzerinden âşık olandan, iyi eş çıkmaz.

İyi eş, zihnindeki bir ideali değil, olduğu haliyle ötekini sever. Kusursuz âşık arayan, aşksız kalacaktır. Bir süre idare etse bile her türlü idealleştirme, günün birinde hayal kırıklığı olarak dönecektir. Gerçek kişi, kusurlu, mantıksız ve fevri olabilir. Aklıyla değil, duygularıyla karar verebilir. İnatçıdır ve sözünden dönmeyi beceremeyecek kadar boş gururludur. Tıpkı, sizin ve benim gibi.

İyi eş, değiştiremeyeceği şeyleri sevmeyi (ya da vazgeçmeyi) bilir. Pek çok öğretiye göre en büyük bilgelik, kişinin neyi değiştirip neyi değiştiremeyeceğini bilmesidir. Eğer eşinizin boyundan, bazı huyundan, bazı alışkanlıklarından pek de memnun değilseniz, ya bunlarla beraber olmayı öğreneceksiniz ya da bu ilişkiyi sürdürmeyeceksiniz. Buradaki öğrenme, kesinlikle tahammül etmeyle karıştırılmamalı. Tahammül, er ya da geç patlayacak bir bombadır. Eğer farklı bir şeyi sevebilme beceriniz varsa, bu becerinizden bu "değişmeyecek" özellikleri sevmeyi öğrenmekte yararların. Yok eğer bunlara tahammül etmekte olduğunuzu hissederseniz, derhal yolunuzu değiştirin. Ne dikene dokunun, ne de gülü incitin.

İyi eş, ötekine açıktır. Nasıl ki, öteki, "ideal" değil "gerçek" bir insansa, ilişkideki kişi olarak biz de ideal değiliz. Hedef bu olabilir. Çıtayı düşürmek gerekmez. Ama çıtanın bulunduğu yerle olduğumuz yer arasındaki mesafeyi iyi belirlemek ve bunu açıkça ortaya koymak, ilişkinin sürmesi için olmazsa olmaz koşuldur. Yoksa, yaşamımız "-mış gibi" oyunuyla geçer. Bu da çok enerji ve çok tahammül gerektirir. Yani er ya da geç patlar. Açıklık, pek çok stres kaynağının ve iletişim kopukluğunun kökünü kurutan, sağlam bir ilâçtır.

İyi eş, zamanı iyi geçirmek için uğraşır ve kötü zamanlara birlikte direnmeyi bilir. İyi eş, iyi zaman geçirmek ve zamanı iyi geçirmek için fırsatların, ayağına gelmesini beklemez. Fırsat yaratır. Kötü zamanlar ise, iyi eş için, birlikte öğrenme, büyüme ve güçlenme zamanlarıdır. Dahası, yaşamı ve birbirini daha iyi tanıma ve yakınlaşma fırsatlarıdır.

İyi eş, ötekinin, kendine nasıl davranmasını istiyorsa, ona, öyle davranır. Almanın, vermekten çok daha kolay olduğu bir dünyada, ötekine denk ve eşit davranmak, gerçekten ciddi çaba ister. Ama ötekinin yerine kendini koyabilmek, empati yapabilmek, önden sezebilmek; bunları isteyebilmenin, bunları elde edebilmenin -koşulu değil ama- karşılığı. İyi eş, koşul sürmeyen ama karşılığın ne olduğunu bilen eştir. )


-EŞ ile/||/<> EŞHÂS

( Onun. İLE/||/<> Şahıslar. )


-EŞ ile/ve/||/<> EŞİT



-ESÂME ile/||/<> ESÂMİLER ile/||/<> PURUZ

( Yeniçerililer'in kayıtlı olduğu kütük defter. İLE/||/<> Ana kütük defterine adı ve ücreti yazılmış yeniçeriler ve öteki görevlilere verilen ad. İLE/||/<> Rumeli'de tutulan tevzî defterlerine verilen ad. )


-ESÂMİ ile/||/<> MEZKÛR ile/||/<> MUTEBER

( Adlar. İLE/||/<> Zikredilen, sözü edilen. İLE/||/<> İtibar edilen, kabul gören. )


-ESARETİN BEDELİ(SHAWSHANK REDEMPTION) ile/ve/||/<>/> LA CASA DE PAPEL

( ile/ve/||/<>/> )


-ESARETİN BEDELİ(SHAWSHANK REDEMPTION) ile/ve/||/<>/> LA CASA DE PAPEL

( TUTUKEVİ(HAPİSHANE)

ESARETİN BEDELİ (SHAWSHANK REDEMPTION) (1994)

THE OZ (dizi)

PRISON BREAK (dizi)

PAPILLON (1973)

ESCAPE FROM PRETORIA (2020)

TUTUKLULAR (PRISONERS) (2013)

SON KALE (THE LAST CASTLE) (2001)

ALCATRAZ

ZİNDAN ADASI (SHUTTER ISLAND) (2010)

SUÇ ÇIKMAZI (FELON) (2008)

UN PROPHÈTE (2009)

CELDA 211 (2009)

HUNGER (2008)

PRZESLUCHANIE (1989)

BIRDMAN OF ALCATRAZ (1962)

IN THE NAME OF THE FATHER (1993)

LE TROU (1960)

LA CASA DE PAPALLE (dizi) (2017-2020)



BİR TÜR/BÖLÜM TUTUKLULUK/TUTSAKLIK

YEŞİL YOL (GREEN MILE) (1999)

YEDİ (SEVEN) (1995)

12 YILLIK TUTSAKLIK (12 YEARS A SLAVE) (2013)

TİBET'TE YEDİ YIL (SEVEN YEARS IN TIBET) (1997)

YENİ YAŞAM (CAST AWAY) (2000)

TRUMAN SHOW (1998)

HÜCRE NO:7 MUCİZESİ (MIRACLE IN CELL NO:7) (2013)

KÜP (CUBE) I, II, III (1997, 2002, 2004)

DENEY (THE EXPERIMENT) (2010)

OYUN (THE GAME) (1997)

BUGÜN, DÜNDÜ (GROUNDHOG DAY) (1993) :)

SOFİ'NİN SEÇİMİ (SOPHIE'S CHOICE) (1982)

ÇİZGİLİ PİJAMALI ÇOCUK (THE BOY IN THE STRIPED PAJAMAS) (2008)

SCHINDLER'İN DİZİNİ (SCHINDLER'S LIST)(1993)

PİYANİST (2002)

THELMA VE LOUISE (1991)

GİZLİ SAYILAR (HIDDEN FIGURES) (2016)

BİRKAÇ İYİ ADAM (A FEW GOOD MEN) (1992)

TERMINAL (2004)

BİZ MELEK DEĞİLİZ (WE ARE NOT ANGELS) (1989)

ÇAŞIT OYUNU (SPY GAME) (2001)

SÜREKLİ GENÇ (FOREVER YOUNG) (1992)

KIRILMA NOKTASI (POINT BREAK) (1991)

TANGO VE CASH (1989)

DÖVÜŞ KULÜBÜ (FIGHT CLUB) (1999)

127 SAAT (127 HOURS) (2010)

GELECEĞE DÖNÜŞ (BACK TO THE FUTURE) I, II, III (1985)

YAŞLI DELİKANLI (OLDBOY) (2003)

JUMANJİ (1995) )


-ESARETİN BEDELİ(SHAWSHANK REDEMPTION) ile/ve/||/<>/< RASHOMON

( "Rashomon Etkisi"nin, felsefe, bilim, sanat, sinema, psikoloji, tüze(hukuk), adlî tıp ve psikoloji alanlarındaki karşılıklarını daha kapsamlı değerlendirebilmek için Rashomon filmini izleyebilir ve sevgili Sevil Atasoy hocamızın sunumunu dinlemek için burayı tıklayınız... )


-ESARETİN BEDELİ(SHAWSHANK REDEMPTION) ile/ve/||/<>/< RASHOMON

( )


-ESARETİN BEDELİ(SHAWSHANK REDEMPTION) ile/ve/||/<>/< RASHOMON

( )


-ESAS/ASIL ile/ve/||/<> DAYANAK



-ESAS ile/ve/||/<> İRÂDE ile/ve/||/<> SONUÇ"

( Usûl/yöntem, esastan önce gelir/gelmelidir. İLE/VE/||/<> İhtiyâr[< Hayır!][yapmama bilgisi/isteği], irâdeden[yapma bilgisi/isteği] önce gelir/gelmelidir. İLE/VE/||/<> Süreç, sonuçtan önce gelir/gelmelidir. )


-ESASINDA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ESNASINDA



-ESBÂB ile/||/<> ERBÂB

( Sebepler. İLE/||/<> Sahipler, malikler. )


-EŞCÂR ile/||/<> EŞCÂR-I MÜSMİRE ile/||/<> EŞCÂR-I GAYR-İ MÜSMİRE

( Ağaçla. İLE/||/<> Meyveli Ağaçlar. İLE/||/<> Meyvesiz ağaçlar. )


-EŞDEĞERLİLİK ile/ve/||/<> BÜTÜNLÜK



-EŞE ve/<> NEŞE



-ESEDÎ ile/||/<> EŞREFÎ ile/||/<> FLORİ ile/||/<> MECİDİYE ile/||/<> LARİN ile/||/<> SULTANÎ ile/||/<> DUKA ALTINI ile/||/<> MANGIR ile/||/<> GANİMET

( Üzerinde aslan görseli bulunan Osmanlı parası. İLE/||/<> XVI. yy.dan sonra çıkartılan para. İLE/||/<> Osmanlı devletinde de kullanılmış Floransa parası. : İLE/||/<> 1840 yılında basılmış 20 kuruş değerinde gümüş sikke. İLE/||/<> Basra'da kullanılan bir gümüş para. İLE/||/<> Mısır Trablus ve Cezayir darphanelerinde basılan Osmanlı altını. İLE/||/<> Venedik altını. İLE/||/<> Bakırdan yapılmış iki buçuk para değerinde sikke. İLE/||/<> Savaşta düşmandan ele geçirilen mal. )


-EŞEK BAŞI (DEĞİLIM/Z) ile/ve/değil/yerine/||/<> BOSTAN KORKULUĞU (DEĞİLIM/Z)



-EŞEK ve/<> DEVE

( İkisi de birbirini takip eder/miş. :) )


-ESEME/ESTEM/MANTIK ile/ve/<> ALGI DÜZENEĞİ(/"DÜŞÜNCE KALIBI")(/PARADİGMA)



-ESEME/MANTIK ile/ve/<> ANLAMA YÖNTEMİ



-ESER ile/ve/<>/=/|| ÖĞRENCİ



-ESER ile/ve/<>/|| ŞAH-ESER



-EŞEYSELLİK/SEKS ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SARILMAK

( ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KOÇA )


-EŞEYSELLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARKADAŞLIK/DOSTLUK

( BAHNÂME: Eşeysellik ilminden bahseden kitaplardır. [Daha önceleri tıp kitabı olarak çalışılmıştır.] )


-EŞEYSELLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARKADAŞLIK/DOSTLUK

(

ARKADAŞ-SEVGİLİ OLABİLMEK

Kişi, bazen arkadaşlarına sevgili gibi davranıyor. Sahipleniyor, kıskanıyor ama gırtlağına çökmeden. Tatlı tatlı flört ediyor ama sınırları aşmadan. Birlikte gülmekten ölüyor, çok ama çok eğleniyor, dağıtıyor, yerlere düşüyor, gecenin cılkını çıkarıyor ama o arkadaş ya, sevgili değil ya, hiç sorun olmuyor. Her şeyi konuşuyorlar, pek fazla sansür uygulamıyor, sürekli anlatıyorlar, fazlasıyla ilgili oluyor; kulaklarını kocaman kocaman açıp, dinliyor. En önemlisi de büyük bir coşkuyla sonsuza kadar yapılan işler üzerine konuşabiliyorlar, çünkü iş paylaşılabiliyor, birlikte benzer işler üretiliyor. Müthiş bir "zevkle" dedikodu yapabiliyor, hatta kendi karısını, kocasını, sevgilisini bile çekiştirebiliyor. Arkadaşlık, bu açıdan kişinin yaşamını sürdürebilmesi için büyük bir avantaj oluyor.

Ama kişiler, sevgilisine her zaman arkadaş gibi davranamıyor. Bir kere, eleştiriler, haliyle bu kadar net dile getirilemiyor. Sevgiliyle bir arkadaşla konuşulduğu gibi her zaman rahat da konuşulamıyor. Tehlikeli sularda dolaşmaktan kaçınmak gerekiyor. Çünkü sonuçları var bunun, bedelleri var bunun, ödemek gerekiyor, burnundan fitil fitil getirebilir, dikkatli olmak gerekir, çünkü sevgililik onuru yaralanıyor. Kişiler, sevgiliyken, evliyken çok daha duyarlılaşıyor. En küçük davranışa bile "Bana bunu nasıl yapar?" oluyor. Oysa arkadaşının kaldırabileceği sınırlar çok daha geniş. Kişi, her zaman sevgiliyi dinlemek de istemiyor. Tüm gün başkalarını dinlemiş olduğundan sıkılmış oluyor, gına gelmiş oluyor. Ya da öteki, seni dinlemek istemiyor. Eve bir sessizlik çöküyor, "Tetiği ilk kim çekecek?" diye gergin bir bekleyişe giriliyor. Bir de tabii sevgiliyle ya da kocayla sabahlara kadar zıplanıp eğlenilemiyor. Kalabalık içinde işin içine baskalarının ne düşüneceği girdiğinden gerilim artıyor, "biz"i düşünmekten "ben" karambole gidiyor.

Sevgiliyle başka bir koza yaratılıyor, o koza içine giriliyor. Hiç itirazım yok, o da güzel ama ayrı kategorilerdeki ilişkiler gibi sanki: Arkadaş olunca başka şeyler paylaşılıyor, sevgili ya da evli olunca başka şeyler paylaşılıyor. Bana daha iyisi, bu iki kategoriyi birleştirebilmek gibi geliyor. Bunun ideal bir şey olduğunu düşünüyorum: Arkadaş-sevgili olabilmek. Hem arkadaşın, hem de sevgilin gibi olabileceğin biri, hem arkadaşlığı, hem de sevgililiği paylaşabileceğin biriyle üretmek, gülmek, ağlamak, konuşmak, çekiştirmek çok daha heyecan verici geliyor. Kolay bir şeyden söz etmiyorum tabii. Arkadaş gibi zamanı geldiğinde geri çekilebilmek, uygun düştüğünde de sevgili gibi saldırabilmek, bu iki rolü birbirine karıştırmadan oynayabilmek her baba yiğidin harcı değil. Ama yapabilenler de yok değil. Yapabilenler mutluluğu ve güzellikleri yakalayabiliyor.



DEĞERİNİ/Zİ BİLİN!

Kırlangıç, birine âşık olmuş.

Penceresinin önüne konmuş, tüm cesaretini toplamış, tüylerini kabartmış, güzel durduğuna ikna olduktan sonra....

Küçük sevimli gagasıyla cama vurmuş.

Tık...tık...tık...

Adam, cama bakmış. Ama içeride kendi işleriyle ugraşıyormuş. Bir meşgulmüş, bir meşgulmüş! Kimmiş onu işinden alıkoyan?

Minik bir kırlangıç!

Heyecanlı kırlangıç, telâşını bastırmaya çalışarak, deriiin bir nefes almış, şirin gagasını açmış, sözcükler dökülmeye başlamış:

- Hey adam! Ben seni seviyorum. Nedenini, niçinini sorma! Uzun zamandır seni izliyorum. Bugün cesaret buldum konuşmaya. Lütfen pencereyi aç ve beni içeri al. Birlikte yaşayalım.

Adam, birden parlamış.

- Yok daha neler?

- Durduk yerde sen de nereden çıktın şimdi? Olmaz alamam! demiş.

Gerekçesi de sersemceymiş:

- Sen kuşsun! Hiç kuş, insana âşık olur mu?

Kırlangıç, mahçup olmuş. Başını önüne eğmiş. Ama pes etmemiş, bir süre sonra tekrar pencereye gelmiş, gülümseyerek bir kez daha denemiş:

- Adam, adam! Haydi aç artık şu pencereni. Al beni içeri! Ben sana dost olurum. Hiç canını sıkmam.

Adam kararlı ve ısrarlı:

- "Yok, yok! Seni içeri alamam" demiş. Biraz da kabaymış, sözü kısa kesmiş:

- İşim gücüm var, git başımdan!

Aradan bir zaman geçmiş, kırlangıç, son kez adamın penceresine gelmiş:

- "Bak soğuklar da başladı, üşüyorum dışarıda. Aç şu pencereyi al beni içeri. Yoksa, sıcak yerlere göç etmek zorunda kalırım. Çünkü, ben ancak sıcakta yaşarım. Pişman olmazsın, seni eğlendiririm. Birlikte yemek yeriz, bak hem sen de yalnızsın! Yalnızlığını paylaşırım..." demiş.

Bazıları, gerçekleri duymayı sevmezmiş. Adam bu yalnızlık sorununa içerlemiş. Pek sinirlenmış.

- Ben yalnızlığımdan memnunum demiş. Kuştan onu rahat bırakmasını istemiş. Düpedüz kovmuş. Kırlangıç, son denemesinden de başarısızlıkla çıkınca, başını önüne eğmiş, çekip gitmiş.

Yine aradan zaman geçmiş. Adam, önce düşünmüş, sonra kendine itiraf etmiş:

- "Hay benim akılsız başım!" demiş.

- Ne kadar aptallık ettim! Beklenmedik bir anda karşıma çıkan bir dostluk fırsatını teptim. Niye onun teklifini kabul etmedim? Şimdi böyle kös kös oturacağıma, zevkli vakit geçirirdik birlikte.

Pişman olmuş olmasına ama iş işten geçmiş. Yine de kendi kendini rahatlatmayı ihmal etmemiş:

- Sıcaklar başlayınca, kırlangıcım nasıl olsa yine gelir. Ben de onu içeri alır, mutlu bir yaşam sürerim.

Ve çok uzunca bir süre, sıcakların gelmesini beklemiş. Gözü yollardaymış. Yaz gelmiş, başka kırlangıçlar gelmiş. Ama... Onunki hiç görünmemış!

Yazın sonuna kadar penceresi açık beklemiş ama boşuna. Kırlangıç yokmuş!

Gelen başka kırlangıçlara sormuş ama gören olmamış. Sonunda danışmak ve bilgi almak için bir bilge kişiye gitmiş.

Olanları anlatmış. Bilge kışi, gözlerini adama dikmiş ve demiş ki:

- Kırlangıçların ömrü altı aydır...

* * * * *

Yaşamda bazı fırsatlar vardır, sadece bir kez elimize geçer ve değerlendiremezsek uçup gider.

Yaşamda bazı kişiler vardır, sadece bir kez karşımıza çıkar, değerini bilemezsek kaçıp gider. Ve asla geri gelmez. )


-EŞİĞE YATMAK ve/||/<>/>/< YOKLUĞA TALİP OLMAK



-EŞİK ile/ve/||/<> ARALIK



-EŞİK ile/ve/||/<> AYRIT

( ... İLE/VE/||/<> İki düzlemin arakesiti. )


-EŞİK ile/ve/||/<> BEŞİK



-EŞİK ile/ve/||/<> BEŞİK



-EŞİK ile/ve/||/<> KIRILMA NOKTASI



-EŞİK ile/ve/||/<> KURUCU UNSUR



-ESİN ve/||/<>/> BESİN



-ESİNLENME ile/ve/değil/||/<>/< ÇAĞRIŞIM



-ESİNLENME ile/ve/||/<> ÖYKÜNME



-EŞİT HAK ile/ve/||/<>/>/< EŞİT PAYLAŞIM



-EŞİT OLAMAMA ile/ve/||/<> TAYİN EDİLEMEME



-EŞİT OLMA ile/ve/||/<> EŞİT OLMAMA

( Yaşamda. İLE/VE/||/<> Doğa(l)da. )


-EŞİT OLMASINA YAKIN TUTMAYA ...:
ÇALIŞMAK ve/||/<> ÇABALAMAK



-EŞİT/DENK ile/ve/değil/||/<>/> AKRAN



-EŞİT/LEME ile/değil/||/<>/> EŞ/LEME



-EŞİT/LİK ile/ve/değil/<>/< EŞDEĞERLİ/LİK



-EŞİT/LİK ile/ve/değil/||/<>/< ORTAK/LIK



-EŞİT/LİK ile/ve/<> UYUMLU/LUK



-EŞİT ile/ve/||/<>/> REŞİT



-EŞİTLİK ADÂLETİ ve/||/<> ONUR ADÂLETİ



-EŞİTLİK ADÂLETİ ile/ve/<> ORAN ADÂLETİ



-EŞİTLİK ile/ve/değil/||/<>/< EŞİTLEYEN



-EŞİTLİK ile/ve/||/<>/> FIRSAT EŞİTLİĞİ



-EŞİTLİK ile/ve/değil/||/<> FIRSAT/OLANAK/KOŞULLAR EŞİTLİĞİ



-EŞİTLİK ve/=/||/<>/>/< SAVAŞÇILARI

( Özellikle hukuk mantığı ve tarihi açısından, "Eşitlik Savaşçısı[On The Basis of Sex]"'nı izlemenizi öneririz... )


-EŞİTLİK ve/=/||/<>/>/< SAVAŞÇILARI

( image )


-EŞİTSİZLİK ile/ve/||/<>/> BAŞKALDIRI



-ESKATOLOJİK ile/ve/||/<>/> ONTOLOJİK



-ESKİ ÇAĞ ile/ve/||/<>/> ANTİK ÇAĞ ile/ve/||/<>/> ORTA ÇAĞ ile/ve/||/<>/> YENİ ÇAĞ

( Eski zamanlarda başlayıp yazının bulunuşuna kadar geçen süre. İLE/VE/||/<>/> Eski Yunan ve Roma uygarlıklarının gelişip yayıldığı çağ. İLE/VE/||/<>/> Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden [476] 1453'e ya da 1492'ye kadar süren çağ. İLE/VE/||/<>/> Orta Çağın bitiminden [1453 ya da 1492'den] Fransız İhtilali'ne [1789] kadar süren çağ. )


-ESKİ KÖYE, YENİ ÂDET GETİRMEK ve/değil/yerine/||/<> EZBER BOZMAK



-ESKİ QUITO ile/ve/<> YENİ QUITO

( Yaşayan hazine olarak tanımlanan eski Quito, 1978 yılında, Dünya Miras Dizini'ne giren, dünyadaki ilk kenttir.[İkinci sırada giren ise Polonya'nın Krakov kentidir.] İLE/VE/<> Ekvador'un başkenti. )


-ESKİ ile/ve/||/<>/< ESKİMEYEN ESKİ



-ESKİ ile/ve/||/<> YAŞLI



-EŞKİNCİ ile/||/<> EŞKİNCİ BİRLİKLERİ

( Osmanlı sultanı ya da serdar ile savaşa giden ve ordunun vurucu gücünü oluşturan yeniçeri askerleri. İLE/||/<> II. Mahmut'un gönüllü yeniçerilerden kurduğu, yeni ordu. )


-EŞLEME ile/ve/||/<> EŞLEŞTİRME ile/ve/||/<> EŞİTLEME



-EŞLEME ile/ve/||/<>/> ROL DEĞİŞTİRME ile/ve/||/<>/> AYNA ile/ve/||/<>/> YARDIMCI TEKNİKLER



-EŞLERİN ÖRTÜŞMEZLİĞİ AÇMAZI(PARADOKSU)'NDA:
LEIBNIZ ve GEOMETRİ ile/ve/||/<> EŞLER ve ÖRTÜŞMEZLİK ile/ve/||/<> YERLERİN, UZAYDA FARKLILAŞMASI(1768)

( IMMANUEL KANT )


-ESMÂ ve/<> SIFAT



-ESNAF[Ar.]/ARTİZAN[Fr. < ARTISAN] ile/ve/||/<> EŞRAF

( Küçük sermaye ve zanaat sahibi. | Başlıca düşüncesi, mesleğinin tüm inceliklerinden yararlanıp bunları karşısındakinin zararına kullanarak ve meslekte kötü örnek oluşturarak çok para kazanmak olan kişi. İLE/VE/||/<> Bir yerin zenginleri, ileri gelenleri, sözü geçenleri. )


-ESNEK/LİK ile/ve/<> GENİŞ/LİK



-ESNEKLİK ve/||/<>/> SAĞLAMLIK/GÜÇ ve/||/<>/> BİLGELİK/İRFAN/HİKMET

( Çocuk gibi. VE/||/<>/> Demir gibi. VE/||/<>/> Bilge gibi. )


-ESNEME ile/ve/||/<> ESNEME

( Ağızla olan. İLE/VE/||/<> Gövdemizle olan. )


-ESTETİK CERRAHİ ile/ve/<>/< PLASTİK CERRAHİ



-ESTETİK ile/ve/||/<> BAKIŞIM(SİMETRİ)



-ESTETİK ve/||/<>/> ESNEKLİK



-ESTETİK ile/ve/<> METAFİZİK

( Kişinin, kendinde duyduğu eksikliğe arayış. İLE/VE/<> Kişinin, varlıkta, evrende ve kendinde aradığı ilkesellik ve anlamlılık. )


-ESTETİK ile/ve/<> SANAT

( Estetik, sanatın ahlâkıdır. )


-ESTETİK ile/ve/<> SANAT

( Estetik, duyarlılıkta oluşan tikel anlamın şeyleşmesini/nesneleşmesini hem duyarlılık, hem de nesneleşme yönünden inceleyen bilimdir. )


-ESTETİK ile/ve/<> SANAT

( Sanatın nesneleri, estetiktir fakat estetiğin nesneleri, sorun yaratır. )


-ESTETİK ile/ve/<> SANAT

( Estetik duygulanım, estetik değildir. )


-ESTETİK ile/ve/<> SANAT

( Estetik için süreklilik gerekir. )


-ESTETİK ile/ve/<> SANAT

( Estetik duyuş, kavrama dayanmaz. )


-ESTETİK ile/ve/<> SANAT

( Estetiği kuran, şiirdir. )


-ESTETİK ile/ve/||/<> TARİH



-EŞYA[çoğ. < ŞEY] ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< KİŞİLER

( Kullanılması için. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Sevilmesi için.
[fakat ne yazık ki...] "Dünyadaki kargaşanın nedeni, eşyaların sevilmesi, insanın kullanılmasıdır." )


-ET-TIRNAK ile/ve/||/<> "ET-KEMİK"



-ET ve/<> KEMİK



-ETEK ile/||/<> ANVELOP[Fr.]

( ... İLE/||/<> Üst üste katlanmış parçalardan oluşan bir etek biçimi. )


-ETEK ile/ve/<> JÜPON[Fr.]

( ... İLE/VE/<> Giysi altına giyilen etek. )


-ETİK ile/ve/||/<> ETİĞİN ETİĞİ



-ETİO- ile/||/<> RHİZ-/-RHİZA/RHİZO- ile/||/<> CARY-/CARYO-/KARY-/KARYO-

( Neden. İLE/||/<> Kök. İLE/||/<> Tane çekirdek. )


-ETİYOLOJİ ile/||/<> PATOJEN/PATOGENEZ

( Sayrılığın nedenlerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Sayrılığın gelişim sürecini inceleyen bilim dalı. )


-ETİYOPYA ile/ve/<> AMAHARİ

( ... İLE/VE/<> 83 farklı dilin konuşulduğu Etiyopya'da, resmî abece olarak kullanılmaktadır. )


-ETKEN ile/ve/değil/||/<> DEĞİŞKEN



-ETKİ ALANI ile/ve/<> DENETİM/KONTROL ALANI



-ETKİ/DÖNGÜ:
KUZEY KUTBUNDA ile/ve/||/<>/>< GÜNEY KUTBUNDA

( www.facebook.com/video.php?v=592603574202831 )


-ETKİ/N ile/ve/<> YETKİ/N



-ETKİ ile/ve/<> BASINÇ



-ETKİ ile/ve/<> DENETİM



-ETKİ ile/ve/||/<> GEÇİŞ



-ETKİ ile/ve/||/<> GERÇEKLİK



-ETKİ ile/ve/||/<> İTKİ

( Dışarıda/n. İLE/VE/||/<> Dışarıda/n ve/ya da içeride/n. )


-ETKİ ile/ve/||/<> İTKİ

( Nesnelerde/n. İLE/VE/||/<> Hayvan ve insanda/n. )


-ETKİ ile/ve/||/<>/> İZ



-ETKİ ile/ve/<> ÖZELLİK



-ETKİ ile/ve/<> PAY



-ETKİ ile/ve/||/<> REHBİNDER ETKİSİ



-ETKİ ile/ve/<> TEPKİ



-ETKİ ile/ve/<>/> YANSIMA



-ETKİ ile/ve/||/<> YAPI



-ETKİLEMEK ile/ve/<> "TAMAMLAMAK



-ETKİLEŞİM ile/ve/||/<>/> EYTİŞİM



-ETKİLEŞİMLİ ve/||/<> DEVİNGEN



-ETKİLEŞME ENERJİSİ ile/ve/||/<> TEPKİME HIZI

( Kimyasal etkileşimin başlaması için gerekli olan enerji miktarı. İLE/VE/||/<> Birim zamanda gerçekleşen kimyasal değişim hızını tanımlar. )


-ETKİLEYİCİ ile/ve/||/<> "ÇARPICI"



-ETKİLİLİK ile/ve/<> YERELLİK



-ETKİN TAŞIMA ile/ve/||/<>/>< EDİLGEN TAŞIMA

( Enerji tüketerek nesne geçişi. İLE/VE/||/<>/>< Enerji tüketmeden nesne geçişi. )


-ETKİN/AKTİF İMMÜNİTE ile/||/<> ETKİN/AKTİF İMMÜNİZASYON ile/||/<> ETKİN/AKTİF TRANSPORT ile/||/<> AKTİVASYON ile/||/<> AKTİVATÖR ile/||/<> AKTİVE ETMEK ile/||/<> AKTİVE OLMAK ile/||/<> AKTİVİTE

( Uyarılmış bağışıklık, etkin bağışıklık. İLE/||/<> Uyarılmış bağışıklama, etkin bağışıklama. İLE/||/<> Etkin taşınım. İLE/||/<> Etkinleşme, etkinleştirme, alevlenme. İLE/||/<> Etkinleştirici, tetikleyici. İLE/||/<> Etkinleştirmek. İLE/||/<> Etkinleşmek. İLE/||/<> Etkinlik. )


-ETKİN/AKTİF METAL ile/||/<>/>< SOY METAL

( Kolay tepkimeye girer. İLE/VE/||/>< Zor tepkimeye girer. )


-ETKİN ile/ve/<> ETKİLİ



-ETKİNİN:
BULAŞMAMASI ile/ve/||/<> BOZULMAMASI



-ETKİNLİK ile/ve/||/<> NESNELERİN BÜTÜNLÜĞÜ



-ETKİSİNDE KALMAK ile/ve/||/<>/> YÜCELTMEK



-ETNİK ile/||/<> ETNOGRAFYA

( Kavimle, ulusla ilgili. İLE/||/<> Kavimleri karşılaştırarak inceleyen, kültür oluşumlarını araştıran bilim, kavmiyat. )


-ETNOGRAFYA MÜZESİ <>/< ANKARA HALK EVİ



-ETRAF ile/ve/||/<> EŞRAF



-EU- ile/||/<> COSM-

( İyi, güzel. İLE/||/<> Kozmetik, güzellik, düzenli. )


-EUDOS ile/ve/||/<>/> SCHEMA/FORM ile/ve/||/<>/> MORPHE[/FİGÜR/ŞEKİL/BİÇİM]



-EURY- ile/||/<> PLAT-/PLATY-

( Geniş, enli. İLE/||/<> Geniş, enli, yaygın. )


-EV ve/||/<>/> EVRE



-EV ile/ve/<> HANAY

( ... İLE/VE/<> İki ve daha çok katlı ev. | Sofa, hol. | Avlu. )


-EV ile/ve/değil/||/<>/< HÜCERÂT



-EV ile/ve/değil/||/<>/< KOMŞU

( Alma. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Al. )


-EV ile/ve/||/<> KONUT

( Öncelikle "ev" ve "konut" sözcükleri ele alınmalı... Türkçe'de konut sözcüğünün kökeni olan "kon", geçici olarak bir yerde bulunmayı tanımlamaktadır. Edim olarak kon-mak biçiminde kullanılır. Eskiden atlarla bir günde alınan yola de "konak" denilirmiş. Örneğin, "buradan orası 10 konak" denildiğinde arası on gün demekmiş. "Gündüzün şer'i, gecenin hayr'ından evlâdır" denilir. Gece yolculuğu yeğlenmez ve bir yerlerde konaklamak gerekirmiş. O yüzden, geceyi geçirmek için inilen, konaklanılan yerlere de konak denilmiş. Zarif, estetik konaklar, kervansaraylar yapmış eskiler...

Ev sözcüğü, konut sözcüğünün tam tersine, kalıcılığı yani yerleşmeyi simgelemektedir. Örnek olarak, Dîvân-ı Lugâti't-Türk'te, "evlenmek" sözcüğünün karşılığı olarak "ev edinmek, yerleşmek" tanımı kullanılır. "Konut ve ev" sözcüğünün kökenlerine baktığımızda ikisinin arasında anlam bakımından çok önemli bir uçurum olduğu rahatlıkla görülebilir. İlk dikkatimizi çekmesi gereken konu şudur. Konut, bir yer üzerinde geçiciliği tanımlar, ev ise yerleşikliği tanımlamaktadır. Konut üzerinde gerçekleşen konmak eylemi herhangi bir yer üzerinde olanaklıyken, evin toprağa oturduğunu (yerleştiğini) fark etmişizdir. Yani "ev" demek, toprakla bağ demektir.

Geçiciliğin simgesi olan konutlarda anılar yoktur, konutlarda anı bulamayız. Anı yoktur, çünkü 40 - 50 yıl içinde yıkılarak yerine yenisi yapılacak beton yapılarca işgal edilmiş topraklardır. Bahçeleri de yoktur... Bağ bahçe olmadığından da çocukluk anılarımız ol(a)maz. Evde ise anılar vardır. Birliktelik vardır, komşuluk vardır, aidiyet vardır. Evde, dedeimiz ninemiz, anne ve babamızla anılarımız yaşar. Üç kuşak bir arada bulunabilir. Huzur ve heyecanımız olur...

Evde, dallarında salıncak yaptığımız ve mevsimi geldiğine meyvelerini yediğimiz doğal ağaçlar vardır. Konutlarda ise GDO'lu ürünler... Uzun bir süre raflarda bozulmadan dursun diye yapay, GDO'lu, hormonlu ve kimyasal katkılı gıdalar ancak konutlarda bulunmaktadır. Evlerin sokakları araba katliamına da uğramaz; çünkü, daracık alanda yirmi ailenin arabası park etmek zorunda değildir. Dolayısıyla evlerin sokakları/mahalleleri çocuklara aittir. Konutların mahallelerinde sokaklar arabalarca işgal edilir, egzoz dumanı da armağanı. Evlerde sadece anne baba ve çocuklar değil dede ve nineler de kendine yer bulabilir. Konutlar ise yaşlıları, dedeleri ve nineleri birlikte barındırmaya yetmez. Onlar, artık "huzur evine gönderilmek zorundadır"...

Evler, nasıl konut oldu?

Diyelim ki, on katlı bir binada 150 m² konut edindik... Bu bina da 500 m² üzerine oturtulan bir alana sahiptir. Binadaki daire sayısı ise yaklaşık yirmi dolayında. Daire başına düşen toprak miktarı en fazla 25 m² gibi görünse de gerçekte toprakla artık bağınız kalmamıştır. Hayali bir topraktır o... Zira hiçbir dairenin topraktan ve onun üzerindeki üretim gücünden, verimliliğinden ve huzurundan yararlanılması olanaklı değildir. Ailelerin toprakla bağı kesilince onları rahatlıkla her şeyi satın alan/almakta zorunda olan tüketim toplulukları durumuna getirilir. Ev üzerinde yerleştiği toprakla bütünleşir ve üretim aracı olur. Konutlar ise birer borç üretimi, yani borçlanma merkezidir. Konutları hem satın alırken, hem de üzerinde yaşamımızı sürdürmeye çalışırken bağımlı, tüketici ve hasta bireyler durumuna düşeriz. Konutlarda doğanın sunduklarından yararlanamayız. Üstelik bu konutların planlı eskitme nedeniyle "bilimsel" süresi 60 - 70 yıl. Kullanım süreleri de 40 - 50 yıldır. 40 - 50 yaş aralığında sahip olduğunuz konutlarda ortalama yirmi yıl yaşamıyoruz bile... Bize üzerinde geçici olarak konulacak kapitalist düzenin dayattığı borç üreten merkezler değil toprak ile bütünleşik gerçek evler gerek. )


-EVCİL ile/ve/değil/<> İNSANCIL



-EVCİLLEŞME ile/ve/||/<>/>< YABANİLİK



-EVDE BAKIM ile/ve/||/<> HASTAHANEDE BAKIM



-EVET DERİM/DEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HAYIR DİYEMEM(EK)

( Özellikle de sevdiğin birinden alabileceğin "evlilik teklifi"ne... )


-EVET EKLEMİ ile/ve/||/<> HAYIR EKLEMİ



-EVET ile/ve/||/<>/> DEVAM ET



-EVİNİ ve/||/<>/< ZİHNİNİ/KALBİNİ

( Konuk gelecekmiş gibi temiz tut! VE/||/<>/< Ölüm gelecekmiş gibi temiz tut! )


-EVKÂF ile/||/<> EVKÂF-I HÜMÂYÛN

( Vakıflar. İLE/||/<> Padişahların ve padişahlara mensup olanların vakıfları. )


-EVLÂD-I İNÂS ile/||/<> EVLÂD-I YOL

( Kız çocukları.[vakfiyelerde geçer] İLE/||/<> Çoluk çocuk.[vakfiyelerde geçer] )


-EVLÂD-I SULBİYE/SULBİYYE ile/||/<> EVLÂD-I ÜMM

( Vakıfta birinin çocuklarını anlatan terim.[Birin torunları, onun evlâd-ı sulbiyyesidir.]. İLE/||/<> Ölenin, ana bir oğlan ve kız kardeşleri. )


-EVLENMEK ile/ve/||/<>/< EĞLENMEK



-EVLİLİK:
AİLE KARARI(GÖRÜCÜ) ile/ve/<> BEŞİK KERTMESİ ile/ve/<> DEĞİŞ-TOKUŞ

( Sibirya'nın kuzeyinde uygulanan üç çeşit evlilik. Eskiden ve kısmen hâlâ, gençler, 12 - 16 yaş arasında evlendirilirlermiş. İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> Bir kızın, bir aileye gelin ve oğlunun da damat olarak gitmesi. )


-EVLİLİK:
AİLE KARARI(GÖRÜCÜ) ile/ve/<> BEŞİK KERTMESİ ile/ve/<> DEĞİŞ-TOKUŞ

(

Öteki Evlilik Türleri

Evlilik Türü Tanım Amacı Yaygın Olduğu Bölgeler
Levirat Evlilik Dul kalan kadının, ölen kocasının erkek kardeşiyle evlendirilmesi. Dul kadının korunması, çocukların aile içinde kalması, miras bütünlüğü. Türkler, Yahudiler, bazı Afrika kabileleri, Orta Asya, Güney Asya.
Sororat Evlilik Bir erkeğin, eşi öldüğünde ya da doğurgan olmadığında eşinin kız kardeşiyle evlenmesi. Aile bağlarını koruma, çocukların aynı aile içinde büyümesini sağlama. Kızılderili kabileleri, Afrika kabileleri, Tibet, Nepal.
Zorla Evlilik Bireyin isteği dışında, ailesi ya da toplumu tarafından evlendirilmesi. Aile çıkarlarını koruma, sosyal ya da ekonomik kazanç sağlama. Dünya genelinde bazı geleneksel topluluklar.
Görücü Usulü Evlilik Ailelerin uygun gördüğü kişilerin evlendirilmesi ancak tarafların onayı alınır. Ailelerin söz sahibi olması, uyumlu evliliklerin sağlanması. Türkiye, Hindistan, Orta Doğu, Asya.
Çok Eşli Evlilik (Poligami) Bir bireyin aynı anda birden fazla eşe sahip olması. Soyun devamlılığı, sosyal veya ekonomik avantajlar. Orta Doğu, Afrika, bazı Asya ülkeleri.
Tek Eşlilik (Monogami) Bir bireyin yaşamı boyunca ya da evlilik süresince tek bir eşe sahip olması. Aile yapısının istikrarlı olması, duygusal bağlılık. Batı dünyası, Türkiye, modern hukuk düzenine sahip ülkeler.
)


-EVLİLİK ile/ve/değil/<>/< AŞK

( Tanık, rızâ, onay ister. İLE/VE/<>/< Ahde vefâ edecek bir kalp yeterlidir. )


-EVLİLİK ile/ve/değil/<>/< AŞK

( Akit ile. İLE/VE/DEĞİL/<>/< Ahit ile. )


-EVLİLİKTE/İLİŞKİDE:
(")KÜSME(") ve/<>/>/< (")BAĞIRMA(")



-EVRÂD[Ar. < VİRD] ile/ve/||/<> EZKÂR[Ar. < ZİKR]

( Okunması âdet olunan dini dualar. | Her zaman, dilde ve ağızda dolaşan sözler. İLE/VE/||/<> Anmalar, anımsamalar/hatırlamalar, bildirmeler, söylemeler. | Zikirler. )


-EVRÂK-I MÜSBİTE ile/||/<> ZABIT KAYITLARI ile/||/<> DÂİMİ KAYITLAR ile/||/<> YOKLAMA KAYITLARI ile/||/<> MAZBATA

( Tapu sicilini tamamlayan belgeler. İLE/||/<> Tapulama(kadastro) görmeden önce taşınmazlarla ilgili tutulan tapu kayıtları. İLE/||/<> Tapu Yönetimlerinde iş sahiplerinin başvurusu üzerine tutulan kayıtlar. İLE/||/<> Rumi 1288 - 1325 tarihleri arasında miri arazinin, yetkili memurlar tarafından mahalline gidilerek, yerinde görülüp incelenerek tutulan kayıtlar. İLE/||/<> Tutanak. )


-EVRE ile/ve/||/<> DEVRE/DÖNEM



-EVREN:
DÜNYA ile/ve/<>/> MUHÎD(OKYANUS/OCEAN)/ATLAS

( Hareket ve ağırlık merkezi. İLE/VE/<>/> En son felek. )


-EVREN:
YAYILIM ve/||/<>/> BÖLÜNEBİLİRLİK



-EVREN'İN İÇ YAPISI ve/<> EVREN'DE, İNSAN'IN YERİ



-EVREN/KAİNAT:
OLUŞ/KEVN ve/||/<> BOZULUŞ/FESAD



-EVREN ve/<> BEYİN

( Makro beyin. VE/<> Mikro evren. )


-EVRENİN:
KÖKENİ ile/ve/||/<>/> OLUŞU ile/ve/||/<>/> İŞLEYİŞİ



-EVRENİN:GENİŞLEMESİ ile/ve/||/<>/> KARANLIK ENERJİ

( 1965 ile/ve/||/<>/> 1967 )


-EVRENSEL AKIL ile/ve/<> BİREYSEL AKIL



-EVRENSEL BİLİM ile/ve/||/<> DÜNYA GÖRÜŞÜNÜN BİLİMİ



-EVRENSEL DİL ARAYIŞI ile/ve/||/<>/> YETER NEDEN İLKESİ

( LEIBNIZ )


-EVRENSEL/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<> KALICI/LIK



-EVRENSELLER ile/ve/<> KENDİN

( Filozoflar. İLE/VE/<> Peygamberler. )


-EVRENSELLER ile/ve/<> KENDİN

( Genel/e. İLE/VE/<> Özel/e. )


-EVRENSELLER ile/ve/<> KENDİN

( Evrensellere katılmayanlar, özelin sofrasına da oturamaz. )


-EVRENSELLİK ile/ve/<>/< ZORUNLULUK



-EVRİK ile/ve/<> EVRİŞİK

( [başka bir önermeye, kurama göre] Terimleri ters durumda olan. [önerme, kuram]
"Üçün altıya oranı, altının onikiye oranı gibidir" ve "onikinin altıya oranı, altının üçe oranı gibidir" önermeleri, birbirinin evriğidir.
"Aydınlığın yeğinlği, ışıklı cismin uzaklığıyla evrik olarak orantılıdır. Uzaklık çok olunca aydınlık azalır, az olunca aydınlık çoğalır."
İLE/VE/<>
Evirme yoluyla elde edilen önerme.
"Her kişi, gülendir." önermesinin evrişiği,
"Her gülen, insandır." biçiminde olur. )


-EVRİM YASASI ile/ve/||/<> EVRİM KURAMI ile/ve/||/<> EVRİMSEL BİYOLOJİ

( )


-EVRİM YASASI ile/ve/||/<> EVRİM KURAMI ile/ve/||/<> EVRİMSEL BİYOLOJİ

( )


-EVRİM:
DOĞAL SEÇİLİM KURAMI/ÖRNEĞİ ile/ve/değil/yerin/<>/>< DAYANIŞMA(SYMBIOSIS) KURAMI/ÖRNEĞİ

( Ekvator bölgesinde. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Sibirya'da. )


-EVRİM:
DOĞAL SEÇİLİM KURAMI/ÖRNEĞİ ile/ve/değil/yerin/<>/>< DAYANIŞMA(SYMBIOSIS) KURAMI/ÖRNEĞİ

( CHARLES DARWIN ile/ve/değil/yerine/<>/>< PYOTR KROPOTKIN[09 Aralık 1842 - 08 Şubat 1921] )


-EVRİM/LEŞME ile/ve/değil/||/<>/< OLGUNLAŞMA



-EVRİM/SEL/LİK ve/<> EVREN/SEL/LİK



-EVRİM/SEL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GELİŞİM/SEL

( )


-EVRİM ile/ve/değil/||/<>/> ÇEŞİTLENDİRICİ/LIK



-EVRİM ile/ve/değil/<> DOĞAL SEÇİLİM

( Canlı türlerinin zamanla değişimi. İLE/VE/DEĞİL/<> Evrimin itici gücüdür ve yaşamda kalma ve üreme olasılığı en yüksek olan canlıların genlerini gelecek kuşaklara aktarmasını sağlar. )


-EVRİM ile/ve/<> ESKİME



-EVRİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İLERLEME



-EVRİM ile/ve/||/<> MOZAİK EVRİM



-EWALD von KLEIST ve/||/<> PIETER VAN

( LEIDEN ŞİŞESİ - 1745 )


-EY-V-ALLAH ile/ve/||/<> EY-V-ALLAH

( HAKK'A TESLİMİYET ile PEKÎ, ÖYLE OLSUN | ALLAH'A ISMARLADIK | HİÇ İTİRAZ ETMEMEK )


-EYLE! ve/||/<> GÖSTER! ve/||/<> KANITLA!

( Konuşmak yerine. VE/||/<> Söylemek yerine. VE/||/<> Söz vermek yerine. )


-EYLE! ve/||/<> GÖSTER! ve/||/<> KANITLA!

( Instead of talk! AND/||/<> Instead of say! AND/||/<> Instead of promise! )


-EYLEM:
KARINCA[< KARIŞTIRARAK] ve/||/<> KARARINCA/KARARINDA



-EYLEM:
[hem/ne] SONLULUK ile/ve/||/<>/hem de/ne de SONSUZLUK



-EYLEM:
ÖZEN ve/||/<> DİSİPLİN



-EYLEM:
US/AKIL ve/+/||/<> İSTENÇ/İRÂDE



-EYLEM/HAREKET ve/||/<>/>/< SAĞALTIM/TEDAVİ/ŞİFÂ



-EYLEM ve/||/<>/> ANDA OLMAK ve/||/<>/> KENDİLİĞİNDENLİK ve/||/<>/> YARATICILIK



-EYLEM ile/ve/değil/||/=/<>/< DİRENME



-EYLEM ve/<>/>< DÜŞÜNME



-EYLEM ile/||/<> EK EYLEM/MECHÛL ile/||/<> EYLEMLİK ile/||/<> ETKEN/EDEN ile/||/<> EDİLGEN EYLEM ile/||/<> BUYRUM ile/||/<> ORTAÇ/FERÎ FİL ile/||/<> GEÇİŞLİ/MÜTEADDÎ ile/||/<> GEÇİŞSİZ/LÂZIM ile/||/<> KİŞİSİZ/MEÇHUL

( ... İLE/||/<> Ad soylu dil birimlerinin yüklem işlevi üstlenmesini sağlayan eylem. İLE/||/<> Başlıca işlevi, eylemin belirttiği oluşu göstermek olan ad özellikli eylemsi. İLE/||/<> Etken biçimde oluşa katılan öğe. İLE/||/<> Öznenin, yapılan işin etkisi altında kaldığını belirten çatıyla kurulan eylem. İLE/||/<> Eylemin yapılması gerektiğini buyurarak anlatan isteme kipi. İLE/||/<> Eylemden türemiş, çoğunlukla ön ad/sıfat, bazen de ad olarak kullanılan eylemsi. İLE/||/<> Nesneyle kullanılan eylem. İLE/||/<> Nesnesiz kullanılan eylem. İLE/||/<> Kişi belirtisi olmayan eylem kipleri ile üçüncü tekil kişi çekimlerinde öznesi belirli olmayan eylem biçimleri için kullanılan bir tanım.+ Diller/Arapca )


-EYLEM ile/ve/||/<>/> ETKİ



-EYLEM ile/ve/değil/||/<>/< EYLEMİN DEĞERİ

( Bilim. | Sanat. | Fizik/doğa. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Felsefe. )


-EYLEM ile/ve/değil/||/<> İŞLEM



-EYLEM ile/ve/||/<> İŞLEMİ TAMAMLAMAK



-EYLEM ve/||/<>/> YOL GÖSTERİCİ/LİK



-EYLEMSİZ "ÖNGÖRÜ" ile/ve/<> ÖNGÖRÜSÜZ "EYLEM"

( Hayal görmek. İLE/VE/<> Karabasan görmek. )


-EYLEMSİZ HAREKET ile/ve/||/<> KÜTLE ÇEKİMİ ALTINDAKİ NESNENİN HAREKETİ



-EYTİŞİM(DİYALEKTİK) ile/ve/||/<> ÇEKİŞENLERİN EYTİŞİMİ(AMPHETESIS[Yun.])



-EYTİŞİM(DİYALEKTİK) ve/||/<> GÖRELİLİK ve/||/<> HOLOGRAFİK EVREN ve/||/<> SİBERNETİK ve/||/<> KUVANTUM



-EYTİŞİM/DİYALEKTİK:
DOĞAL ile/ve/||/<> TARİHSEL



-EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile/ve/||/<>/> ÇATIŞKI[ANTİNOMİ] (VE GELİŞTİRİLMESİ)



-EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile/ve/||/<>/> ÇOKLU EYTİŞİM



-EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile/ve/||/<> TARİH



-EYTİŞİM ve/||/<> YÖNTEMSEL KUŞKU



-EYVAN ile/||/<> EYVAN BİÇİMİ TÜRBE

( Üç tarafı ve üstü kapalı, bir tarafı tüm genişliği ile bir avluya ya da başka bir mekâna açılan yapı birimi. İLE/||/<> Gövde bölümü eyvan biçiminde olan bir bölüm Anadolu mezar anıtı. )


-EZÂ ile/ve/||/<> CEZÂ



-EZBER BOZMAK ile/ve/||/<>/>/< FARKLI/YENİ BİR BAKIŞ AÇISI



-EZBER ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BİLGİ



-EZBER ve/||/<> İTİRAZ



-EZBER ile/ve/||/<> TAKLİT



-EZELDE ve/||/<>/> GÜZELDE

( Nokta. VE/||/<>/> Saklı. )


-EZİCİ "GÖRÜŞ/KANAAT" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ORANTILI/ORANTISIZ "GÜÇ"



-EZİYET(CEVR) ile/ve/değil/||/<>/>/< ISTIRAP

( Fiziksel. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Zihinsel/düşünsel. )


-EZMEK ile/ve/<> KÜÇÜK DÜŞÜRMEK



-EZOTERİK RİTÜEL ile/ve/<> DİNSEL RİTÜEL

( İçselliği geliştirici. İLE/VE/<> Dışsallaştırıcı. )


-F = ve/||/<> E =

( F = G M1 / r2

ile/ve/||/<>

E = E0 q1 q2 / r2 )


-F. NIETZSCHE ve/||/<> S. FREUD ve/||/<> K. MARX



-F ve/||/<> S ve/||/<> T ve/||/<> K ve/||/<> Ç ve/||/<> Ş ve/||/<> H ve/||/<> P
[FISTIKÇI ŞAHAP]

( Bu harfler, ayrık de'lerin kullanımı dışında, ancak, buradaki öteki harflerle kullanılır.
Levent'te | Erdinç'te | Sınıfta | Geçitte, Geçişte | Sancak'ta | Sehpada | Edip'te | Sevinçte, Sevinç'te | Elektrikçi )


-FAC-/FACİ- ile/||/<> FASCİ- ile/||/<> PROSOP-/PROSOPO-

( Yüz. İLE/||/<> Bant. İLE/||/<> Yüz. )


-FAHRENHEIT ile/ve/<> CELSIUS

( 1708 ile 1742 )


-FÂİZ ve/||/<>/> FÂHİŞ[çoğ. FUHUŞ]



-FAKİR OLUP DA SABRETMEK ile/ve/<> ZENGİN OLUP DA ŞÜKRETMEK

( İkisi de "pek kolay değil" diye "görülse/zannedilse" de asıl olan, her koşulda ve özellikle de uclarda ve uçurumlarda, yani maddî fakirlik ve zenginlikte, sabır göstermek ve şükrü edâ etmektir. )


-FAKİR ile/ve/||/<> BÂKİR



-FAKÜLTE ile/ve/||/<>/> ÜNİVERSİTE

( Bilim dalları. ile/ve/||/<>/> Felsefe. )


-FANATİKLEŞ(TİR)ME ile/ve/||/<> TARAFTARLAŞ(TIR)MA



-FANEROZOİK ZAMANDA:
PALEOZOİK ile/ve/||/<>/> MEZOZOİK ile/ve/||/<>/> SENOZOİK

( [dönemler][milyon yıl önce] Kambriyen[570 - 505] | Ordovisiyen[505 - 438] | Siluryen[438 - 408] | Devonyen[408 - 360] | Karbonifer[360 - 286] | Permiyen[286 - 245] İLE/VE/||/<>/> Trias[245 - 208] | Jura[208 - 144] | Kretase[144 - 66] İLE/VE/||/<>/> Üçüncü Zaman[66 - 2] | Dördüncü Zaman[2 - ...] )


-FÂNÎ ile/ve/<> BÂKÎ

( İlâhî değilse. İLE/VE/<> İlâhî ise. )


-FÂNÎ ile/ve/<> BÂKÎ

( [Esmâ'da] Yoksa. İLE/VE/<> Varsa. )


-FARAZÎ ile/ve/değil/||/<>/< NAZARÎ



-FARE ile/ve/||/<> TAVŞAN



-FARENJİT/ANJİN[Fr.] ile/ve/<> LARENJİT[Fr.]

( Yutak yangısı. Boğaz mukozasının şişmesi, boğak. İLE/VE/<> Gırtlaktaki aşırı ve süreğen yangı. )


-FARK ET! ve/||/<> HAK ET!



-FARK ETMEK ile/ve/<> DOĞRULAMAK



-FARK ETMEK ile/ve/||/<>/> FARK GETİRMEK



-FARK/LAR:
NESNEDE ile/ve/değil/||/<> GÖZLEMDE/KEŞİFTE



-FARK ile/ve/||/<> AYRIM



-FARK ile/ve/<>/= CEM



-FARK ile/ve/<> CEM/TEVHİD

( Süreli. İLE/VE Süresiz. )


-FARK ile/ve/<> CEM/TEVHİD

( Denize girip çıkar gibi sürekli denizde kal(a)madan kıyıda/farkta yaşarsın. [Yüzmeyi de bilmek gerek.] )


-FARK ile/ve/=/||/<> DİKKAT



-FARK ile/ve/||/<> MÜBÎN[Ar. BEYN/BEYÂN]

( ... İLE/VE/||/<> İyiyi, kötüyü [hayr'ı, şer'i] ayıran/ayırabilen. | Açık, apaçık, belirli. )


-FARK ile/ve/<>/>/< UZAKLAŞMA



-FARKETMEK ile/ve/<> FARK'I FARKETMEK



-FARKINDALIK ve/||/<>/< ÂN'A ODAKLANMA



-FARKINDALIK ile/ve/<> DAYANIŞMA



-FARKINDALIK ve/||/<>/>/< DENEYİMLEME



-FARKINDALIK ile/ve/||/<> DUYARLILIK



-FARKINDALIK ve/||/<> DUYGULARIN TANIMLANMASI



-FARKINDALIK ile/ve/<> İÇ GERİLİM



-FARKINDALIK ile/ve/||/<> MESAFELİ FARKINDALIK



-FARKINDALIK ile/ve/||/<>/> OLGUNLAŞMA



-FARKINDALIK ile/ve/||/<>/> PLANLANMIŞ FARKINDALIK



-FARKINDALIK ile/ve/<> SEVGİ

( Farkındalık dinamiktir, sevgi ise varoluştur. )


-FARKINDALIK ile/ve/<> SEVGİ

( Farkındalık, eylem halindeki sevgidir. )


-FARKINDALIK ile/ve/<> SORUNSALLIK



-FARKINDALIK ve/||/<> TUTUM ve/||/<> ÖZGÜNLÜK



-FARKINDALIK ve/<> ÜMİT

( Paylaş! VE/<> Aşıla! )


-FARKINDALIK ve/<> ÜMİT

( Yeni yılda da, sağlıklı ve mutlu AN'lar yaşamak üzere, Farkındalık'larımızı paylaşıyor ve birbirimize, -en azından gülümseyerek :)- Ümit aşılamaya devam ediyoruz... :) )


-FARKINDALIK ile/ve/<> YOĞUNLAŞMA



-FaRkLaR (Kılavuzu/"Sözlüğü") ile/ve/<> FARKINDALIK



-FARKLAR ile/ve/||/<>/> HAKLAR



-FARKLAR ile/ve/<>/değil/yerine TEMEL/BELİRLEYİCİ FARKLAR



-FARKLI AÇILARDAN ve/||/<> BÜTÜNCÜL BAKMAK



-FARKLI BAKIŞ/BAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇOK YÖNLÜ BAKIŞ/BAKMAK



-FARKLI BİR BAKIŞ AÇISI ile/ve/değil/||/<> FARKLI BİR TANIM



-FARKLI/LIK ile/ve/||/<> ETKİLİ/LİK



-FARKLILAŞMA ve/||/<> ANLAMIN OLUŞMASI



-FARKLILIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRLİK

( Dilde, anlatımda/aktarımda, parçalarda. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Gerçeklikte/hakikatte. )


-FARKLILIK ile/ve/<> FARKINDALIK

( Farklılık, sadece, farklı olmak isteğinden çıkmaz. Ancak, yaşam biçiminde (de) olursa farklılıktır. )


-FARKLILIK ile/ve/<> SÜREKLİLİK



-FARMAKOLOJİ ile/||/<> TOKSİKOLOJİ

( İlaçların etkilerini ve kullanımını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Zehirlerin etkilerini ve tedavisini inceleyen bilim dalı. )


-FARMASÖTİK KİMYA ile/||/<> BİYOFARMASÖTİK KİMYA

( İlaçların kimyasını ve etkilerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Biyolojik ilaçların kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-FARMASÖTİK KİMYA ile/||/<> MEDİKAL KİMYA

( İlaçların kimyasını ve etkilerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Tıbbi uygulamalarda kullanılan kimyasalları inceleyen bilim dalı. )


-FARMASÖTİK KİMYA ile/||/<> TOKSİKOLOJİ

( İlaçların kimyasını ve etkilerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Zehirli nesnelerin kimyasını ve etkilerini inceleyen bilim dalı. )


-FARZ-I AYN ile/ve/<> FARZ-I KİFÂYE

( Herkes için geçerli olan durumların/konuların bilinmesi gerekli/zorunlu bilgiler/ilimler. İLE/VE Bazı kişilerin bilmesi yeterli olan bilgiler/ilimler. )


-FARZ ile/ve/||/<>/> VÂCİB ( ile/ve/||/<>/> SÜNNET)

( ... İLE/VE/||/<>/> Farza yakın sünnet./Sünnete yakın farz. İLE/VE/||/<>/> ... )


-FÂSIK ile/ve/<> FÂCİR



-FÂSILA:
SUGRÂ ile/ve/<> KÜBRÂ

( 3 harekeli ve 1 sakin. İLE/VE/<> 4'lü ya da üzeri. )


-FÂSILA:
SUGRÂ ile/ve/<> KÜBRÂ

( [örnek] Kelebek. İLE/VE/<> Otomatik. )


-FASİYAL PARALİZİ ile/||/<> TRİGEMİNAL NEVRALJİ

( Yüz kaslarının zayıflığı ya da kötürümlüğü. İLE/||/<> Yüzde ani ve şiddetli ağrı atakları. )


-FATİH KARATAŞ ve/||/<> BAHATTİN HEKİMOĞLU

( )


-FATMA ile/ve/||/<> FATMA

( [Osmanlı döneminde] [Müslümanlar için "TI" ile yazılan.] İLE/VE/||/<> Müslüman olmayanlar için "TE" ile yazılan. )


-FAZ UZAYI ile/ve/||/<> TERSİNEMEZLİK

( ... ile/ve/||/<> 10[üzeri 10 üzeri 25] [olasılıksızlık] )


-FAZ UZAYI ile/ve/||/<> TERSİNEMEZLİK

( m = 3, n= 3 [1/4060]
m = 4, n= 4 [1/10.000]
m = 5, n= 5 [1/100.000] )


-FAZÎLET ile/ve/||/<> MENFAAT ile/ve/||/<> MASLAHAT

( Bireyde. İLE/VE/||/<> Toplulukta. İLE/VE/||/<> Toplumda. )


-FAZLA ALÇAKGÖNÜLLÜKTE/TEVÂZÛDA:
RİYÂ ile/ve/||/<> GERÇEK

( Fazla tevâzû gösterme, riyâdan sayarlar. İLE/VE/||/<> Fazla tevâzû gösterme, gerçek sayarlar. )


-FAZLA ALÇAKGÖNÜLLÜKTE/TEVÂZÛDA:
RİYÂ ile/ve/||/<> GERÇEK

( [Fazla alçakgönüllük göstermek] İkiyüzlülük olarak yorumlanabilir. İLE/VE/||/<> İncelik olarak yorumlanmayıp çarpıtılarak, genelde de bilindiğiniz ya da göründüğünüz kadar incelikli olmadığınız şeklinde yorumlanabilir. )


-FAZLA ENERJİ ve/<> KARMAŞA / KARGAŞA



-FAZLA FEDÂKÂR/LIK
ve/||/<>/>/ne yazık ki
(FAZLA) VEFÂSIZ/LIK

( Fedâkârlığın fazlası, vefâsızlığa neden olur. )


-FAZLA SAMİMİYET ile/ve/||/<> ÇOK SEVGİ ile/ve/||/<> ÇOK İYİLİK

( Saygıyı azaltır. İLE/VE/||/<> Nankörlük getirir ve sevileni uzaklaştırır. İLE/VE/||/<> Suistimal edilir. )


-FAZLA/GEREKSİZ/YERSİZ/BOŞ ...)
KONUŞMA! ile/ve/||/<>/< DÜŞÜNME!

( YAP! ile/ve/||/<>/< YAP! )


-FBI ile/ve/||/<> CIA

( Federal Bureau of Investigation İLE/VE/||/<> Central Intelligence Agency )


-FECR-İ ÂTÎ ile/ve/<>/> MİLLÎ EDEBİYAT

( )


-FECR-İ ÂTÎ ile/ve/<>/> MİLLÎ EDEBİYAT

( )


-FEDERAL DEVLET ile/||/<> FEDERASYON

( İçişlerinde geniş ölçüde bağımsız, dışişlerinde ortak bir kuruluşla temsil edilen devletlerin birleşmesinden oluşan devlet türü. İLE/||/<> Küçük devletlerin tek bir devlet konumuna gelmek için yaptığı ortaklık, devletler birliği. )


-FEHM ile/ve/||/<> AKIL ile/ve/||/<> İLLET ile/ve/||/<> HİKMET

( Kavram. İLE/VE/||/<> Bağlam. İLE/VE/||/<> Neden/içsel. İLE/VE/||/<> Dışsal. )


-FELEK ile/ve/||/<> ON/UNCU AKIL



-FELSEFE ile/ve/||/<> BİLİM ile/ve/||/<> İDEOLOJİ



-FELSEFE DAĞI ile/ve/||/<> MATEMATİK ÇANTASI



-FELSEFE TARİHİ ile/ve/=/||/<>/>/< TARİH FELSEFESİ



-FELSEFE-BİLİM TARİHİ ile/ve/||/<> ANADOLU'DA FELSEFE-BİLİM

( )


-FELSEFE:
ZORUNLULUK ve/||/<>/> GÜVENİLİRLİK



-FELSEFE:
"ÖĞRETMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖĞRETİLENLERİ DÜŞÜNMEK



-FELSEFE:
AKLIN SORUNLARINA YANIT ARAMAK ve/<>/>
SORU(N)LARINA YANIT ARAMAK ve/<>/>
ETKİNLİK

( FELSEFE: Aklı kullanma sanatı. )


-FELSEFE:
DÜŞÜNCE BİÇİMİ OLARAK ile/ve/değil/||/<>/>/< YAŞAM BİÇİMİ OLARAK



-FELSEFE:
DÜŞÜNCENİN ...
TARİFİ ile/ve/değil/||/<>/< TARİHİ



-FELSEFE:
DÜŞÜNME BAĞLAMI ile/ve/<> BİLGİ TÜRÜ



-FELSEFE:
DÜŞÜNMEK ve/||/<>/> BİLMEK ve/||/<>/> YAŞAMAK



-FELSEFE:
EĞİTİM ile/ve/değil/||/<>/> YETKİNLEŞTİRME



-FELSEFE:
ELEŞTİREL ile/ve/<> YARATICI ile/ve/<> ETKİN



-FELSEFE:
İYİLİK ve/<> GÜZELLİK ve/<> DOĞRULUK



-FELSEFE:
MİTOS ile/ve/||/<>/> LOGOS

( Eleştirilmez. İLE/VE/||/<>/> Eleştiriye açıktır. )


-FELSEFE:
NESNEL İDEALİZM ile/ve/||/<> ÖZNEL İDEALİZM



-FELSEFE:
NİTELİKLİ SORU, SORMA "SANATI" ile/ve/||/<>
NİTELİKLİ, SORU SORMA "SANATI"



-FELSEFE:
NİYET ve/||/<>/+ OLGU



-FELSEFE:
ZEKÂYI ve/||/<>/> AKLI

( Keskinleştirmek amacıyla. VE/||/<>/> Yetkinleştirmek amacıyla. )


-FELSEFE(PHILO-SOPHIA):
BİLGELİK SEVGİSİ ile/ve/||/<> SEVGİNİN BİLGELİĞİ

( )


-FELSEFE/BİLİM/SANAT'TA:
SAYGI DUY(UL)MA ile/ve/||/<>/< SAYGI UYAN(DIR)MA



-FELSEFE/DE:
KAVRAMSAL/LIK ve/||/<> NEDENSEL/LİK ve/||/<> ELEŞTİREL/LİK



-FELSEFE/DE:
ÖZEL/LİK ile/ve/||/<> TÜMEL/LİK ile/ve/||/<> KESİN/LİK



-FELSEFE/PSİKOLOJİ ile/ve/||/<> AKADEMİK FELSEFE/PSİKOLOJİ



-FELSEFE ile/ve/<> TARİH



-FELSEFE ve/||/<> ANAHTAR KAVRAMLAR



-FELSEFE ve/||/<> AŞK ve/||/<> SANAT

( "Evet!" diyememektir. VE/||/<> "Hayır!" diyememektir. VE/||/<> Soruyu anımsayamamaktır. )


-FELSEFE ve/||/<> BİLGE

( Gölgelerin, renkleri olduğunu öğretir. VE/||/<> Gölgelerin renklerini görebilir. )


-FELSEFE ve/=/||/<>/>/< BÜTÜN/LÜK



-FELSEFE ve/||/<> DEVLET

( Aklın/düşüncenin, gelişmişlikteki son seviyesi. VE/||/<> Kurumların/toplumun, gelişmişlikteki son seviyesi. )


-FELSEFE ile/ve/||/<>/< DİL

( Dilin dil bilgisi. İLE/VE/||/<>/< Aklın dil bilgisi.
Aklın dil bilgisi. İLE/VE/||/<>/< Dilin dil bilgisi. )


-FELSEFE ile/ve/değil/<> EROSEFE



-FELSEFE ile/ve/<> FİLOZOF

( Felsefe, filozofla konuşmaktır. )


-FELSEFE ve/||/<>/> İDEOLOJİ ve/||/<>/> TÜZE

( Başlar. VE/||/<>/> Deneyimlenir. VE/||/<>/> Düzenlenir. )


-FELSEFE ile/ve/||/<> İNSAN



-FELSEFE ve/<> İNSAN-İNSAN İLİŞKİSİ



-FELSEFE ile/ve/değil/||/<>/< KURAM



-FELSEFE ve/||/<>/> ÖZBİLİNÇ



-FELSEFE ve/||/<> SANAT ve/||/<> KEŞİF

( Soyutlayarak[tenzih ederek]. VE/||/<> Benzeterek[teşbih ederek]. VE/||/<> Bireştirerek[tevhîd ederek]. )


-FELSEFE ve/||/<> SANAT ve/||/<> KEŞİF

( Akıl ile. VE/||/<> Hayal ile. VE/||/<> Kalp ile. )


-FELSEFE ile/ve/||/<>/< ŞAŞMA/HAYRET

( Felsefenin başlangıcı, şaşmadır/hayrettir. )


-FELSEFE ile/ve/||/<>/< ŞAŞMA/HAYRET

( )


-FELSEFE ile/ve/<> SÜREÇLİ FELSEFE



-FELSEFE ve/<> TASAVVUF

( Aklın hikmetli dilidir. VE/<> Ahlâkın hikmetli dilidir. )


-FELSEFE ve/<> TIP ve/<> TARİH

( Tabakât Literatürü Üzerine Bir İnceleme
[ www.klasikyayinlari.com/ebooks/default.aspx?kitapid=123 ] )


-FELSEFE ile/ve/||/<> TÜMEL/LİK

( FELSEFE: Tümel anlama ve açıklama. )


-FELSEFE ve/<> TUTKU

( Kişi, felsefeyi, ancak tutkuyla yaşama katar. )


-FELSEFE ile/ve/||/<>/>/< YAKLAŞIM



-FELSEFE ile/ve/||/<> YORUMBİLİM

( Toplumu yapılandırır. İLE/VE/||/<> Bireyi yapılandırır. )


-FELSEFEYE GİRİŞ KİTAPLARI ile/ve/değil/yerine/<> FELSEFE TARİHİ KİTAPLARI



-FELSEFEYİ ANLAMAK ile/ve/||/<> FELSEFE İLE ANLAMAK



-FELSEFÎ MİT ile/ve/<> ŞİİRSEL MİT



-FELSEFÎ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAVRAMSAL



-FENÂ-Fİ-LLÂH ile/ve/||/<> FENÂ-Fİ-L-AŞK

( Allah'ın varlığı içinde yok olma. İLE Aşk içinde yok olma. )


-FENÂ ile/||/<> FELÂKET



-FENÂ ile/ve/||/<> MAHV

( Yok olma, yokluk, geçip gitme. | Kötü, iyi olmayan, uygunsuz olan. İLE Yok etme, ortadan kaldırma, harâb etme, perişân etme, batma, bitme, yok olma. | [tas.] Kişisel/beşerî eksikliklerden/yetersizliklerden/olumsuzluklardan kurtulma durumu/hâli. )


-FENER ile/ve/||/<>/> AYAKLI FENER/FANUS[Ar.]

( ... İLE/VE/||/<>/> Süslü, ayaklı fener. | Saat, mikroskop vb. araçları tozdan korumak için üzerine kapatılan, yarım küre biçiminde cam kap. | Genellikle silindir biçiminde olan mum, gaz lambası vb. aydınlatma araçlarının çevresini kapatarak rüzgârdan koruyan cam. | Hamam kubbelerinde içeri aydınlık girmesi için bırakılan deliklerin üzerine konan şişkin cam. )


-FEODALİZM ile/ve/||/<>/> FEDERALİZM



-FERÂĞ ile/||/<> VEFÂEN FERÂĞ ile/||/<> MERHÛN ile/||/<> GAYR-İ MENKÛL ile/||/<> MEVRÛS MAL ile/||/<> İNTİFÂ ile/||/<> MERİYET/MERİYYET ile/||/<> SÜBÛT-I-ŞERİ

( Satış[Bir mülkün tasarruf, sahip, olma hakkını başkasına terk etme. | Arazi yasasında ise mîrî ya da vakıf arazisinin yararlanma hakkının satışı. İLE/||/<> Taşınmaz mal rehni. İLE/||/<> Rehnedilen mal. İLE/||/<> Taşınmaz mal. İLE/||/<> Miras yolu ile edinilen mal. İLE/||/<> Yararlanma, kullanma. İLE/||/<> Yürürlük. İLE/||/<> Şer'i esaslara göre sabit olan haklar. )


-FERÂGAT ile/ve/<> TESLİMİYET



-FERAHLATMA ve/<> KOLAY(LIK)(ÂSÂN[Fars.])



-FERÂSET[< FERES] ile/ve/||/<>/> SALÂT

( 1. ile/ve/||/<>/> 2. )


-FERDİYET-İ SELÂSE:
ZÂT ve/||/<>/> İHTİYÂR/İRÂDE ve/||/<>/> SÖZ/EYLEM



-FERMAN[Fars.] ile/ve/||/<> TEVKİ[Ar.]

( ... İLE/VE/||/<> Sultan fermanlarına çekilen tuğra. | Bu tuğrayı taşıyan ferman. )


-FERMAN ile/||/<> PERVANE

( Buyruk, emir. İLE/||/<> Selçuklularda ve İlhanlılarda has, zeamet, tımar ile ilgili olarak verilen ferman. )


-FERRİ-/FERRO- ile/||/<> SİDER-SİDERO-

( Demir, demirli. İLE/||/<> Demir. )


-FESAD ile/||/<> FENÂ



-FESAHAT[Ar.] ile/ve/||/<> FETAHAT[Ar.] ile/ve/||/<> FETAKAT

( Dilin açıklığı. İLE/VE/||/<> Birinin kapıyı/kutuyu vb. açması. İLE/VE/||/<> Bir nesnenin gevşeyip açılması. )


-FESLERDE:
MAHMUDÎ ile/ve/<> MECÎDÎ ile/ve/<> AZİZÎ ile/ve/<> HAMİDÎ



-FETAL ALKOL BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> DOWN BELİRGESİ/SENDROMU

( Gebelik sırasında alkol tüketimi sonucu bebekte gelişimsel bozukluklar. İLE/||/<> Genetik bir kromozom bozukluğu ve zihinsel gerilik. )


-FETAL ALKOL BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> FETAL ALKOL SPEKTRUM BOZUKLUKLARI

( Anne karnında alkol maruziyeti sonucu gelişimsel bozukluklar. İLE/||/<> Anne karnında alkol maruziyeti sonucu ortaya çıkan çeşitli fiziksel ve zihinsel bozukluklar grubu. )


-FETAL DİSTRES ile/||/<> PRETERM DOĞUM

( Fetüsün oksijen yetersizliği nedeniyle sıkıntıya girmesi. İLE/||/<> Gebeliğin 37. haftasından önce gerçekleşen doğum. )


-FETAL DİSTRES ile/||/<> PRETERM DOĞUM

( Bebekte oksijen yetersizliği nedeniyle sıkıntı belirtileri. İLE/||/<> Gebeliğin 37. haftasından önce doğumun gerçekleşmesi. )


-FETİH ile/||/<> FÜTUHAT ile/||/<> FETİHNÂME[İng. MESSAGE ANNOUNCING A CONQUEST | FR. MESSAGEM DE COMQUETE | ALM. BERICH (M) ÜBER EINE EROBERUNG] ile/||/<> FATİH

( Bir kenti ya da ülkeyi savaşarak alma. İLE/||/<> Fetihler, zaferler. İLE/||/<> Savaşlar sonunda kazanılan zaferleri, bir yerin alındığını müjdelemek için hükümdarların, fethedilen yerleri, komşu hükümdarlara, yabancı devlet adamlarına, hanlara, prenslere/şehzâdelere ve valilere bildirmek üzere yazılan resmi mektup. İLE/||/<> Fetheden, İslâm devletlerinde bir ülkeyi ya da kenti savaşarak alan hükümdar ya da komutana verilen san. )


-FETRET ile/||/<> FETRET DEVRİ/FÂSILA-İ SALTANAT:



-FETVÂ ile/ve/||/<>/< İCTİHÂD

( ... İLE/VE/||/<> Müçtehitler tarafından kabul[ittihaz] edilen ictihâdın ifade biçimi. | İctihâd ile ortaya çıkan sonuçların, ifade edilmesinde bir araç. )


-FEVK ile/||/<> FEVKÂNÎ ile/||/<> FEVKÂNÎ TAHTÂNÎ

( Üst. İLE/||/<> Binanın üst bölümü, binanın üst katı. İLE/||/<> Altlı üstlü. )


-FEVT ile/ve/||/<> "HELÂK"

( [Osmanlı mahkeme kayıtlarında] Vefât etmiş müslümanlar için kullanılan. İLE/VE/||/<> Vefât etmiş müslüman olmayanlar için kullanılan. )


-FEVT ile/||/<> MEMÂT ile/||/<> MATÛH/E

( Ölüm. İLE/||/<> Ölüm. İLE/||/<> Bunamış, bunak. | Sakat, kötürüm, amelmânde. )


-FEYZ-İ AKDES ile/ve/<> FEYZ-İ MUKADDES

( AN'da. İLE/VE/<> Zamanda. )


-FEYZ-İ AKDES ile/ve/<> FEYZ-İ MUKADDES

( ZÂT ÂLEMİNDEN GELEN TECELLİYÂT | EN KUTSAL TECELLÎ, MÂNÂ ile/ve/<> SIFAT ÂLEMİNDEN GELEN TECELLİYÂT, MADDE )


-FEYZ-İ AKDES ile/ve/<> FEYZ-İ MUKADDES

( ŞEFKAT ile/ve/<> KARŞILIKLI (KOŞULSUZ) SEVGİ )


-FEYZ ile/ve/<> İSTİMDÂT[< MEDED]

( Verimlilik, gürlük, ongunluk. İLE/VE/<> İmdat isteme, yardıma çağırma. )


-FIBONACCI ile/ve/||/<>/> TARTAN

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<> Aşağıda ve sıkça gördüğünüz kumaş, dönem dönem moda olan, genelde battaniyelerde karşımıza çıkan, geleneksel "İskoç deseni"ni de anımsatıyor. Bu tarz desenlere, "tartan" adı veriliyor.

Geçtiğimiz yıllarda bu tartanlardaki çizgilerin kalınlığının 1,1,2,3,5,8,13,21... biçiminde devam eden Fibonacci sayılarına göre oluşturulduğu fark edildi.

İlk tasarımcıların neden bu biçimde döşeme yaptığıyla ilgili bir bilgimiz olmasa da böyle bir ilişki olduğunu görmek çok heyecan verici... )


-FIBONACCI ile/ve/||/<>/> TARTAN

( )


-FİBR- ile/||/<> FİL- ile/||/<> RHABD-/RHABDO-

( Lif. İLE/||/<> İp. İLE/||/<> Çomak biçiminde yapı, çizgili lif. )


-FİBRİLASYON ile/||/<> FLUTTER

( Kalbin düzensiz ve hızlı atması. İLE/||/<> Kalbin düzenli ancak hızlı atması. )


-FİBROMİYALJİ ile/||/<> ARTRİT

( Yaygın kas ağrısı ve duyarlılık. İLE/||/<> Eklem yangısı. )


-FİBROMİYALJİ ile/||/<> SÜREĞEN YORGUNLUK BELİRGESİ/SENDROMU

( Yaygın kas ağrısı ve duyarlılık. İLE/||/<> Sürekli yorgunluk ve enerji eksikliği. )


-FİBROZİS ile/||/<> SİROZ

( Dokularda aşırı bağ dokusu oluşumu. İLE/||/<> Karaciğerin süreğen hasar görmesi ve skar dokusu oluşması. )


-FİBROZİS ile/||/<> SİROZ

( Dokularda aşırı bağ dokusu birikimi. İLE/||/<> Karaciğerin süreğen hasar görmesi ve skar dokusu. )


-FİBROZİS ile/||/<> SİROZ

( Dokularda aşırı bağ dokusu birikimi. İLE/||/<> Karaciğerin süreğen hasar görmesi ve skar dokusu. )


-FİİLLERDE:
HUKUKULLAH ile/ve/||/<> HUKUK'UL-ABD ADDEDİLEN ile/ve/||/<> İKİSİ BİRDEN ile/ve/||/<> HUKUK'UL-ABD'İN GALİP BULUNDUĞU



-FİİLLERDE:
MEMNÛ ile/ve/||/<> TAVSİYEYE ŞÂYÂN / GAYR-I ŞÂYÂN ile/ve/||/<> MUBAH



-FİİLLERİN ile/ve/değil/yerine/<> YAKARIŞ



-FİJİ'DE:
VİTU LEVU ile/ve/<> VANAU LEVU

( Fiji takımadalarının en büyüğü.[160 km. uzunluğunda] İLE/VE/<> İkinci büyük adası.
[Halkın %90'ı bu iki büyük adaya yerleşmiş.] )


-FİJİ'DE:
VİTU LEVU ile/ve/<> VANAU LEVU

( Jim Carrey'nin oynadığı "The Truman Show" filminin çekim yapıldığı adalar.

[Brooke Shields'in oynadığı "Mavi Göl" filmi de, Fiji takımadalarında bulunan Kaplumbaga Adası[Turtle Island]'nda çekilmiştir.] )


-FIKIHTA:
TEMİZLİK ve/||/<>/> MİRAS

( İlk konu/alan. VE/||/<>/> Son konu/alan. )


-FIKRA/ESPRİ:
BELDEN AŞAĞI ile/değil/||/<>/= DİZ ÜSTÜ



-FİL ile/<> SUİKASTÇI BÖCEK



-FİLARMONİ[İng./Fr. PHILHARMONY/PHILHARMONIE < PHILOS: Sevgi/si.] ile/ve/||/<> SENFONİ[İng./Fr. SYMPHONY/SYMPHONIE < Yun. < SYMPHONIA(συμφωνία) | SYM-: Birlikte. ( > SEN-)]

( Güçlü müzik sevgisi. | Müzik konserleri derneği. İLE/VE/||/<> Orkestra için bestelenmiş, birkaç bölümden oluşan uzun müzik yapıtı. )


-FİLİGRAN'DA:
BULGAR ile/ve/||/<>/> AVRUPA

( 1282 - En eski filigran. )


-FİLİZ ve/||/<> SIRIKLAMA

( ... VE/||/<> Fasulye, domates gibi bitkilerin tutunması, dallarının desteklenmesi için yanlarına sırık dikmek. | Aşırıp götürmek, çalmak. )


-FİLLER ve/||/<>/> ÇİMENLER

( Tepinir. VE/||/<>/> Ezilir. )


-FİLM:
SESSİZ ile/ve/||/<>/> SESLİ



-FİLM/FOTOĞRAF:
SİYAH - BEYAZ ile/ve/||/<>/> RENKLİ



-FİLMDE:
HAREKET İMGELEMİ ile/ve/||/<> ZAMAN İMGELEMİ



-FİLMDE/SİNEMADA:
BELGESEL ile/ve/||/<>/> KURGU/KURMACA



-FİLMİ/KİTABI:
İZLEMEK/OKUMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< DENEYİMLEMEK



-FİLOZOF CEMAL HATİPOĞLU ile/ve/||/<> HİLMİ BEY

( İbn Arabî'ci. İLE/VE/||/<> İmam Rabbânî'ci.[Marmara Kıraathanesi] )


-FİLOZOF:
ANLAŞABİLEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UZLAŞABİLEN



-FİLOZOF ile/ve/||/<>/> DERVİŞ

( Bildikçe, ölür. İLE/VE/||/<>/> Öldükçe, bilir. )


-FİLOZOF ile/ve/||/<> DÜŞÜNÜR ile/ve/||/<> AYDIN ile/ve/||/<> YAZAR



-FİLOZOF ile/ve/||/<> SANATÇI

( Soyutlayan. İLE/VE/||/<> Soyutlanan. )


-FİRÂK <>/> VİSÂL
ve/||/<>
BELÂ <>/> ÂHİR
ve/||/<>
CEFÂ <>/> VEFÂ
ve/||/<>
GAM <>/> PÂYÂN



-FİRAVUN FARESİ ile/<>/< FOSSA

( Fossanın ataları, firavun faresidir. )


-FİRAVUN FARESİ ile/<>/< FOSSA

( ... İLE/<>/< Madagaskar'daki yerli halkın adını bile söylemek istemediği kadar kötü bir avcıdır. "Çocukları kaçıran bir şeytan" olduğunu söylerler ama elbette bu doğru değildir. Bu hayvan, sadece adadaki en tehlikeli etobur, memeli yırtıcıdır.

Kedilerle pek çok benzer yanları bulunur ancak hepsi bölgeye özgü olan Madagaskar etçilleri ailesine aittir. Adadaki baskın avcılardır. Adada, etobur memeliler bulunmamaktadır. Ayrıca, lemurların [insandan sonra :(] temel avcısıdır. Büyük boyları [bir ev kedisinden iki kata kadar daha büyük], adadaki devlikleri ile ilgili bilinen bir olgu durumuna gelmiştir. Bu, çevresinde doğal avcıları ya da rakipleri olmayan yalıtılmış türlerin başına gelen evrimsel bir tepkidir.

Eril fossalar, dişilerden biraz daha büyüktür ve yaklaşık 78 cm. boya ulaşabilirler. Dişi fossalarsa 71 cm. gibi bir boya erişebilirler. Kuyrukları neredeyse bir metre uzunluğunda olabilir ve eriller, yaklaşık 8.5 kg., dişilerse yaklaşık 5.5 kg. gelebilmektedir. İki cinsiyet de kırmızımsı, sarımsı kahverengi ya da kahverengi olabilen kısa tüylere sahiptir. Başları, uzun, kaslıdır ve gövdelerinin geri kalanına göre daha küçüktür. Bu özellik, onların kuyruksürenlerle, yakın akrabalıklarının olduğu izlenimini vermektedir. Ayrıca büyük yuvarlak kulakları, siyah burunları, geceleri görmelerini sağlayan kahverengi gözleri ve yüzlerinin her yerinde bıyıkları bulunur.

Fossa'nın en sıradışı özelliklerinden biri de, dış cinsel organlarıdır. Erillerin arka bacaklarının arasında penisleri vardır. Öte yandan, dişiler yaklaşık 1-2 yaşından itibaren "geçici erkekleşme" olarak adlandırılan bir özellik gösterirler. Bu evre, onların klitorislerinin büyüyüp penisimsi bir yapıya dönüşmesi dönemini kapsar. Kedilerinki gibi geriye doğru çekilen pençeleri vardır. Pençeleri içeri çekildiğinde ortaya çıkan yumuşak patileri kayalara ve dallara sıkıca tutunmalarına olanak sağlar. Patileri üzerinden yürüyüşe çıkarlar ve avlarını yakalamak için ağaçtan ağaca atlayabilirler.

Fossalar, çoğunlukla geceleri avlanan hayvanlardır ve ağaçlarla dolu gür bitki örtüsü arasında çok fazla alanın olduğu kuru ormanlarda saklanmayı severler. Üstlerine atlayarak lemurları avlarlar ve ayrıca uçan kuşları yakalarlar. Bazen amfibileri, böcekleri, sürüngenleri ve hatta küçük memelileri de yerler. Bunlar, yalnız ve çok bölgeci hayvanlardır. Fossalar, bölgelerini ter bezlerinden çıkan salgılarla işaretler. Bu, iki cinsiyette de geçerlidir.

Doğum yaptıkları yavruların sayısı değişebilir. Bebekler kürk ya da dişleri olmadan doğar ve bir yaşına kadar tamamen annelerine bağımlılardır. Genç bir fossa, genellikle gri ya da beyaz renktedir, üç yaşında cinsel olgunluğa ulaşırlar, artık bu yaştan itibaren üremeye başlayabilirler.

Davranışları ve görünümleri nedeniyle, Madagaskar'da yaşayanlar, fossayı "şeytan" olarak adlandırıyorlar. Bu hayvanla ilgili çok sayıda efsane vardır ve en popülerlerinden biri de geceleri bebek kaçırdıkları üzerinedir.

Bu, çoğu kişinin gördükleri an onları avlamalarına ya da öldürmelerine neden olmuş ve yerel yönetim onları korumaya çalışmak için adım atmak zorunda kalmıştır. Avlanma ve yaşam alanlarının tahrip edilmesi, azalan nüfuslarının ana nedenlerinden biridir. Araştırmacılar, vahşi doğada sadece 2.500 fossa kaldığını tahmin ediyor. Unvanları gerçek davranışlarıyla gerçekten aynı çizgide değildir. Fossalar, nispeten uysal hayvanlardır ve hatta bazı kişiler, onları evcil hayvan olarak beslemektedir. Sahiplerine karşı çok şefkatli olabilirler ve esaret altında yirmi yıla kadar yaşayabilirler. )


-FIRKA-İ NÂCİYE ve/<> NECÂT



-FIRKA:
SİYASİ PARTİ ile/||/<> TÜMEN



-FIRSAT VERMEK:
KENDİNE ve/||/<>/> ÖTEKİLERE ve/||/<>/> YAŞAMA ve/||/<>/> GELECEĞE



-FIRSAT ile/ve/||/<> BAHANE



-FIRSAT ile/ve/<> CESÂRET



-FIRTINA ile/ve/<> MİKRO PATLAMA

( ... İLE/VE/<> Yoğunluk ve atmosferdeki sıcaklık farkının çok farklı değerler ile artması ya da azalması [kilometre başına 9,8 °C'lik değişimler] ile açığa çıkan büyük basınçlarla yeryüzüne püskürtmesi şeklinde oluşmaktadır. [Burada oluşan yüksek sıcaklık değişimleri rastgele büyük hava sütunları oluşturmakta ve sıcaklık farkının artması ile hız kazanmaktadır.] )


-FIRTINA ile/ve/<> MİKRO PATLAMA

( ... İLE/VE/<> )


-FİŞİNİ ÇEKMEK ile/||/<> KALEMİNİ KIRMAK



-FİŞLE(N)ME ile/değil/yerine/||/<>/< İŞLE(N)ME



-FISTIK:
ANTEP ile/||/<> SİİRT ile/||/<> İRAN



-FISTIK ile/||/<> YABANİ FISTIK/MENENGİÇ(BITTIM/BITTIN[Kürtçe]/BATM[Ar.])



-FİTNE ile/ve/=/||/<> ZAAF



-FİTRE ile/ve/||/<> FİDYE



-FİYAT/I ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞER/İ

( Nesnelere verilen. İLE/VE İnsana/kişiye verilen. )


-FİYAT/I ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞER/İ

( [... olmayana]
"Çöp" denilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< "Çıkarken kapıyı kapat" denilir. )


-FİYAT/I ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞER/İ

( Her şeyin olur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Bazı şeylerin ve kişilerin olur. )


-FİZİK İLKELERİ ile/ve/||/<>/> MACH İLKELERİ

( ... İLE/VE/||/<>
Mach 0. Evren, uzaktaki galaksilerin ortalama hareketiyle temsil edildiği üzere, yerel eylemsiz çerçevelere göre dönmez.
Mach 1. Newton’ın kütleçekim sabiti, G, dinamik bir alandır.
Mach 2. Boş bir uzayda bulunan cismin eylemsizliği yoktur.
Mach 3. Yerel eylemsizlik çerçeveleri kozmik hareketten öyle etkilenmiştir ki evrendeki maddenin ortalama hareketi yerel eylemsiz çerçevelerine göre dönmez biçimde görülür.
Mach 4. Evren uzaysal olarak kapalıdır.
Mach 5. Evrenin toplam açısal momentumu, momentumu ve enerjisi sıfırdır.
Mach 6. Maddenin eylemsizliğini evrendeki madde dağılımı belirler.
Mach 7. Evrendeki tüm maddeyi alırsanız, uzay da kalmaz.
Mach 8. Bu sayı bir mertebesinde kesin bir sayıdır. Burada evrenin ortalama yoğunluğu, Newton'un kütleçekim sabiti ve Hubble zamanıdır.
Mach 9. Mutlak hiçbir yapı yoktur.
Mach 10. Sistemin geneline yapılan ötelemeler ve döndürmeler gözlemlenemezdir. )


-FİZİK ve/<> KİMYA ile/ve/değil/<> ORGANİK

( Etkileş(tir)ir. VE/<> Dönüştürür. İLE/VE/DEĞİL/<> Örgütlenir. )


-FİZİK YASALARI:
BİRİNCİ DERECE ile/ve/||/<>/> İKİNCİ DERECE

( "İleri-geri gitmenin" yanıtı yoktur. )


-FİZİK ile/ve/||/<> ASTRO FİZİK



-FİZİK ve/||/<>/>/< DENEYİM



-FİZİK ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE ve/||/<>/>/< FİZİK



-FİZİK ile/ve/||/<>/> FİZİĞİN MATEMATİKSELLEŞTİRİLMESİ



-FİZİK ile/ve/||/<> KİMYA

( Katının/sertin bilgisi/bilimi. İLE/VE/||/<> Sıvı, gaz ve yumuşağın bilgisi/bilimi. )


-FİZİK ile/ve/||/<> KİMYA

(

Fizik ile Kimya Arasındaki FaRkLaR

Tanımlar

Fizik: Nesne ve enerjinin temel yasalarını inceleyen bilim dalıdır. Güç, hareket, enerji, elektrik, manyetizma, ışık ve kuantum gibi konularla ilgilenir.

Kimya: Nesnelerin yapısını, bileşimini, özelliklerini ve birbiriyle nasıl etkileşime girdiğini inceleyen bilim dalıdır.

Fizik ve Kimyanın İlişkisi

İki bilim dalı, çok noktada kesişir. Termodinamik, kuvantum mekaniği ve malzeme bilimi gibi alanlar, hem fizik, hem de kimyanın çalışma konusudur.

Fizik ve Kimyanın Farkları

Fizik Kimya
Daha genel yasalar ve evrensel ilkelerle ilgilenir. Nesnenin özellikleri ve değişim süreçleriyle ilgilenir.
Genellikle matematiksel modellemelerle açıklanır. Deneysel süreçler ve moleküler yapı çözümlemeleri içerir.
Atom altı parçacıklar, kuvantum mekaniği, elektromanyetizma gibi alanları kapsar. Kimyasal bağlar, tepkimeler, organik ve inorganik nesneleri kapsar.
)


-FİZİK ile/ve/||/<>/> KİMYA ile/ve/||/<>/> DİRİMBİLİM

( [nesne ...] Kımıldamıyorsa. İLE/VE/||/<>/> Kokuyorsa. İLE/VE/||/<>/> Kımıldıyorsa. )


-FİZİK ile/ve/||/<>/> KİMYA ile/ve/||/<>/> DİRİMBİLİM

( ... ile/ve/||/<>/> 1790'dan sonra. ile/ve/||/<>/> 1850'den sonra. )


-FİZİK ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Nesne. İLE Nesnellik. )


-FİZİK ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Madde İLE/VE/||/<>/> Varlık. )


-FİZİK ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Madde ve Varlık arasındaki durum/ilişki Mevcud. )


-FİZİK ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Sadece "ilk neden" alanının incelenmesi, ilâhiyat/teoloji. )


-FİZİK ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( [ilk neden] | < 0 ile/ve/||/<>/> 0 > | [ilk neden] )


-FİZİK ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Işıktan yavaş olan. İLE/VE/||/<>/> Işıktan hızlı olan. )


-FİZİK ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( )


-FİZİK ve/||/<> ÖNCELİKLİLER

( Açısal hız: Bir nesnenin bir eksen etrafında dönme oranı.

Açısal ivme: Bir nesnenin açısal hızının birim zamanda değişme oranı.

Açısal momentum: Bir nesnenin bir eksen etrafında dönmesinden kaynaklanan momentum.

Ağırlık: Bir nesnenin yerçekimi gücüyle çekilmesi sonucu oluşan güç.

Basınç: Bir yüzeye dik olarak uygulanan gücün birim alana düşen ölçüsü.

Basit makine: İş yapmayı kolaylaştıran ya da değiştiren yalın bir aygıt.[kaldıraç, makara, eğik düzlem, vida, kama ve çark dişli]

Çalışma: Bir gücün, bir nesne üzerinde yaptığı yer değiştirme ölçüsü.

Çekim gücü: İki nesne arasındaki kütlelerine orantılı olarak çekici güç.

Dalga: Bir ortamda enerjinin ya da bozulmanın yayılması.[ses dalgaları, ışık dalgaları, su dalgaları ve sismik dalgalar]

Dalga boyu: Bir dalga biçimindeki iki ardışık tepe ya da çukur arasındaki uzaklık.

Devinim denklemleri: Değişmeyen ivmeli hareketleri tanımlayan matematiksel denklemler. [x = x0 + v0t + (1/2)at2 ya da v = v0 + at gibi denklemler hareket denklemleridir]

Dönme hareketi: Bir nesnenin, bir eksen etrafında dönmesi.

Durağanlık(atâlet): Bir nesnenin hareket durumunu koruma eğilimi.

Durağanlık momenti: Bir nesnenin durağanlığının(atâletinin) dönme hareketine karşı gösterdiği direnç oranı.

Elektrik akımı: Bir iletken içinde elektronların bir yönde akışı.

Elektrik olanağı: Bir elektrik yükünün, bir noktadaki elektrik alanından kaynaklanan olağan enerjisi.

Elektrik yükü: Bir nesnenin elektrik güçlerine maruz kalma özelliği.[artı ya da eksi olabilir]

Elektromanyetik dalga: Elektrik ve manyetik alanların birlikte yayılan dalga biçimi.[Işık, radyo dalgaları, mikrodalgalar, kızılötesi, morötesi, X ışınları ve gama ışınları vb.]

Elektromanyetik indüksiyon: Bir iletkenin devinimi ya da manyetik alanın değişimi sonucu oluşan elektrik akımı ya da gerilimi.

Elektromanyetizma: Elektrik ve manyetizma arasındaki ilişkiyi inceleyen fizik dalı.

Elektron: Atomun çekirdeğinin etrafında dönen negatif yüklü temel parçacık.

Enerji: Bir nesnenin ya da düzenin iş yapabilme olanağı.

Eylemsizlik gücü: Devinimli bir gönderim çerçevesinden bakıldığında ortaya çıkan sanal güç. [dönen bir platformda duran bir kişiye etki eden merkezkaç gücü ya da fren yapan bir araçta öne doğru fırlayan bir yolcuya etki eden durağanlık[atâlet] gücü]

Foton: Işığın ya da elektromanyetik radyasyonun en küçük enerji paketi.[Işığın hem dalga hem de parçacık özelliği gösterdiğini kanıtlayan kuantum mekaniğinin temel kavramlarından biridir]

Frekans: Bir dalga ya da titreşimin birim zamanda tekrarlanma sayısı.

Frenleme ışınımı: Hızlı devinen yüklü bir parçacığın yönünü değiştirdiğinde yaydığı elektromanyetik radyasyon. [X ışınları üretmek için kullanılır]

Genlik: Bir dalga ya da titreşimin en yüksek seviyedeki sapma oranı.

Gerilme gücü: Bir nesneye uygulanan gücün, nesneyi uzatmaya çalışması. [bir yayın iki ucuna uygulanan güçler, gerilme gücüdür]

Girişim: İki ya da daha fazla dalganın üst üste binmesi sonucu oluşan yeni dalga biçimi.

Güç: Birim zamanda yapılan iş ya da tüketilen enerji oranı.

Hız: Bir nesnenin konumunun birim zamanda değişme oranı.

İvme: Bir nesnenin hızının birim zamanda değişme oranı.

Kırılma: Bir dalganın, bir ortamdan ötekine girerken hızının ve yönünün değişmesi. [ışığın camdan geçerken kırılması ya da sesin sudan havaya geçerken kırılması]

Kinetik enerji: Bir nesnenin deviniminden kaynaklanan enerji.

Momentum: Bir nesnenin kütlesiyle hızının çarpımı.

Potansiyel enerji: Bir nesnenin konumundan ya da durumundan kaynaklanan enerji.

Tork: Bir gücün, bir eksen etrafında döndürme etkisi.

Uyumlu titreşim: Döngüsel ve sinüzoidal olan titreşim. [salınan bir sarkaç ya da yaylı düzen, uyumlu titreşim yapar]

Yansıma: Bir dalganın, bir yüzeyden geri sekip aynı ortama girmesi. [ışığın aynadan yansıması ya da sesin duvardan yansıması]

Yerçekimi olanağı: Bir nesnenin yerçekimi alanından kaynaklanan olağan enerjisi. )


-FİZİKÇİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VESİLECİLİK



-FİZİKÖTESİ ile/ve/||/<> VAROLUŞBİLİMLER ile/ve/||/<> VAROLUŞBİLİM ile/ve/||/<> VAROLUŞBİLİM

( Felsefede. İLE/VE/||/<> Felsefede. İLE/VE/||/<> Teknolojide. İLE/VE/||/<> Bilimde. )


-FİZİKSEL DEĞİŞİM ile/ve/||/<> KİMYASAL DEĞİŞİM

( Nesne, kimyasal olarak değişmez fakat fiziksel durumu değişir. İLE/VE/||/<> Yeni nesnelerin oluştuğu tepkime. )


-FİZİKSEL KİMYA ile/||/<> BİYOKİMYA

( Kimyasal süreçlerin fiziksel özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Biyolojik süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-FİZİKSEL KİMYA ile/||/<> BİYOKİMYA

(

Kimya ile Biyokimya Arasındaki İlişki, Tanım ve FaRkLaR

Kimya Nedir?

Kimya, nesnelerin yapısını, bileşimini, özelliklerini ve bu nesneler arasındaki etkileşimleri inceleyen bilim dalıdır. Atomlar, moleküller, ögeler ve bileşikler gibi temel kimyasal bileşenleri araştırır.

Biyokimya Nedir?

Biyokimya, kimyanın canlı organizmalardaki kimyasal süreçlere uygulanmasıdır. Canlı sistemlerdeki proteinler, enzimler, karbonhidratlar, lipitler ve nükleik asitler gibi biyomoleküllerin yapısını ve işlevlerini inceler.

Kimya ile Biyokimya Arasındaki İlişki

Biyokimya, kimyanın bir alt dalıdır ve temel kimya ilkelerini kullanarak biyolojik düzeni açıklar. Örneğin, kimyada etkileşim kinetiği incelenirken biyokimyada enzim kinetiği ele alınır. Kimyada organik bileşiklerin yapıları araştırılırken, biyokimyada bu bileşiklerin canlı organizmalardaki işlevleri incelenir.

Kimya ile Biyokimya Arasındaki FaRkLaR

Özellik Kimya Biyokimya
İnceleme Alanı Tüm nesneler (organik ve inorganik) Canlı organizmalardaki kimyasal süreçler
Ana Konular Atomlar, moleküller, tepkimeler, termodinamik Enzimler, metabolizma, gözesel tepkimeler
Uygulama Alanı Malzeme bilimi, ilaç, enerji, mühendislik Tıp, genetik, biyoteknoloji, beslenme
Temel Sorular Nesneler nasıl tepkimeye girer? Canlı organizmalarda kimyasal süreçler nasıl işler?
)


-FİZİKSEL KİMYA ile/||/<> KOLLOİD VE YÜZEY KİMYASI

( Kimyasal süreçlerin fiziksel özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Kolloid ve yüzeylerdeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


-FİZİKSEL KİMYA ile/||/<> TERMODİNAMİK

( Kimyasal süreçlerin fiziksel özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Enerji ve nesne arasındaki ilişkileri inceleyen bilim dalı. )


-FİZİKSEL) NEDENSELLİK ile/ve/değil/||/<>/>/< ZİHİNSEL NEDENSELLİK



-FİZYOLOJİ ile/ve/değil/||/<> ANATOMİ

( www.anatomage.com | www.anatomagetable.com )


-FİZYOLOJİ ile/ve/değil/||/<> ANATOMİ

( Gövdenin işlevlerini inceleyen bilim dalı. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Gövdenin yapısını inceleyen bilim dalı. )


-FİZYOLOJİ ile/ve/||/<> NÖROFİZYOLOJİ

( bkz. Jean Martin Charcot )


-FİZYOLOJİK GEREKSİNİMLER ile/ve/<> PSİKOLOJİK GEREKSİNİMLER

( Yerleşim dışında. İLE/VE/<> Yerleşim merkezlerinde. )


-fMRI ile/ve/||/<> PET



-FONETİK:
DİLBİLİMSEL ile/ve/||/<> GENEL



-FOR- ile/||/<> ORIFIC-

( Açıklık. İLE/||/<> Açıklık. )


-FORMA NUMARASI ile/ve/||/<>/> YAPRAK ile/ve/||/<>/> SAYFA

( Kim, işaret/nişan için beni kenarımdan büker,
Cehâlet ile kanımı akıtır. )


-FOTOĞRAF:
ÇEKİLEN ile/ve/değil/||/<>/> SEÇİLEN



-FOTOĞRAF:
TEKNİĞİ ile/ve/||/<>/> ESTETİĞİ



-FOTOĞRAF/SİNEMA ve/=/||/<>/< IŞIK



-FOTOĞRAFIN:
ÖZNEL(L)EŞTİR(İL)MESİ ile/ve/||/<>/> NESNELEŞTİR(İL)MESİ



-FOTOĞRAFTA:
PUNCTUM ile/ve/||/<>/> STADIUM



-FOTOKİMYA ile/||/<> BİYOKİMYA

( Işık ve kimyasal tepkimeler arasındaki ilişkiyi inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Dirimsel organizmaların kimyasal süreçlerini inceleyen bilim dalı. )


-FOTOKİMYA ile/||/<> TERMOKİMYA

( Kimyasal süreçlerdeki ışık etkilerini ya da ışık etkisiyle gerçekleşen kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Isı etkisiyle gerçekleşen kimyasal süreçleri ya da kimyasal süreçlerdeki ısı değişimlerini inceleyen bilim dalı. )


-FOTON'UN:
ZAMANSIZLIĞI ve/||/<> KÜTLESİZLİĞİ

( W+, W-, Z0, foton )


-FOTON ve/||/<>/> 21 CM. RADYASYONU

( Yayılan foton, 21 cm. dalga boyuna sahiptir. )


-FOTON ile/<> BALYON[10-90]



-FOTON ile/ve/||/<> BOZON



-FOTONLAR:
SERBEST ile/ve/<> BAĞIL



-FOTOSENTEZ ile/ve/||/<> EPİPELAJİK/ÖFOTİK KUŞAK/ZON

( ... İLE/VE/||/<> Denizlerin, fotosenteze elverecek kadar yeterince ışık alan, suyun ışık geçirgenliğine bağlı olarak birkaç metreden 200 metre derinliğe kadar uzanan bölgesi. )


-FOTOSENTEZ ile/ve/||/<> SOLUNUM

( * Sadece bitki gözelerinde olur. İLE/VE/||/<> Bitkisel ve hayvansal tüm gözelerde olur.
* Sadece ışık altında gerçekleşir. İLE/VE/||/<> Günün her saatinde (gece-gündüz) devam eder.
* Fotosentez sırasında su ve karbondioksit kullanılır. İLE/VE/||/<> Organik besinler ve oksijen kullanılır.
* Fotosentez sırasında oksijen açığa çıkar. İLE/VE/||/<> Solunum sonrasında su ve karbondioksit açığa çıkar.
* Güneş enerjisi kimyasal enerjiye dönüşür. İLE/VE/||/<> Kimyasal enerji, serbest iş enerjisine dönüşür.
* Ağırlık artışı olur. İLE/VE/||/<> Ağırlık azalması olur.
* Organik besinler yapılmış olur. İLE/VE/||/<> Organik besinler yıkılıp, parçalanmış olur. )


-FOTOSENTEZDE ETMENLER:
BİTKİSEL ile/ve/||/<> ÇEVRESEL

( )


-FOTOSENTEZDE ETMENLER:
BİTKİSEL ile/ve/||/<> ÇEVRESEL

( )


-FOTOTROPİZM ile/ve/||/<> GEOTROPİZM/GRAVİTROPİZM

( Bitkilerin ışığa yönelme devimi. İLE/VE/||/<> Bitkilerin yerçekimine karşı yaptığı devimi. )


-FOTOVOLTAİK KİMYA ile/||/<> TERMOELEKTRİK KİMYA

( Işığı elektrik enerjisine dönüştüren kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Isıyı elektrik enerjisine dönüştüren kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


-FOURIER ile/ve/||/<>/> CAUCHY ile/ve/||/<>/> DIRICHLET

( 1807 ile/ve/||/<>/> 1853 ile/ve/||/<>/> 1859 )


-FRAGMAN ile/ve/||/<> KOMPARTIMAN



-FRANZ ANTON MESMER ve/||/<> JOSEF BREUER ve/||/<> PHILIP PINEL ve/||/<> JEAN MARTIN CHARCOT



-FRANZ KAFKA ile/ve/||/<> NÂZIM HİKMET

( 03 Temmuz 1883 - 03 Haziran 1924 İLE/VE/||/<> 15 Ocak 1902 - 03 Haziran 1963 )


-FRANZ KAFKA ile/ve/||/<> NÂZIM HİKMET

( image )


-FRANZ KAFKA ile/ve/||/<> NÂZIM HİKMET

( )


-FRANZ KAFKA ile/ve/||/<> NÂZIM HİKMET

(

)


-FRANZ KAFKA ile/ve/||/<> NÂZIM HİKMET

( )


-FREKANS ile/ve/||/<>/> DALGA BOYU

( Bir dalganın birim zamanda yaptığı titreşim sayısı. İLE/VE/||/<>/> Bir dalganın iki ardışık tepe noktası arasındaki mesafe. )


-FREN YAPMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> HIZ KESMEK



-FREN ile/ve/||/<> BALATA[Alm.]

( ... İLE/VE/||/<> Soğuk ve sıcakta büyük bir sürtünme katsayısına sahip olan, suya ve yağa dayanıklı, yavaş aşınan nesne. | Motorlu araçlarda fren yapmayı sağlayan, tekerlek mili üzerine yerleştirilmiş yarım ay biçimindeki araç. )


-FRENK ile/||/<> FRENK

( Osmanlılar'ın Avrupa'lılara, özellikle de Fransızlar'a verdiği ad. İLE/||/<> Anglosakson, Cermen ya da Latin ırklarının birinden olan kişi. )


-FRESK ile/||/<> KÖŞEBENT ile/||/<> KEMER ile/||/<> TEPELİK

( Yaş sıva üstüne boya ile yapılan resim ve süsleme. İLE/||/<> Dikdörtgen ve kare formlu biçimlerde köşelere yapılan süsleme. İLE/||/<> Dairesel, örgülü ara taşıyıcı ve bezeme öğesi. Düşey güçleri yatay güçlere çevirip kemer ayaklarından zemine taşıyan geçiş ögesi. İLE/||/<> Kompozisyonu oluşturan süs düzeninin üst ya da tepe bölümlerinde bulunan motifler. )


-FREUD ile/ve/||/<> İZZETTİN ŞADAN



-FRIEDRICH WILHELM NIETZSCHE ve/||/<> ARTHUR SCHOPENHAUER

( 15 Ekim 1844 - 25 Ağustos 1900 VE/||/<> 22 Şubat 1788 - 21 Eylül 1860 )


-FRIEDRICH WILHELM NIETZSCHE ve/||/<> RICHARD WAGNER

( 15 Ekim 1844 - 25 Ağustos 1900 VE/||/<> 22 Mayıs 1813 - 13 Şubat 1883 )


-FUAD ile/ve/||/<> EPİFİZ



-FUÂD ile/ve/<> KALB

( Öze yönelik (ise). İLE/VE/<> Duyulara yönelik (ise). )


-FUÂD ile/ve/<> KALB

( Telvin. İLE/VE/<> Temkin. )


-FUÂD ile/ve/<> KALB

( Kalp, yürek, gönül, kalpteki yaşam noktası. [Nokta-yı süveyda, Nazargâh-ı ilâhî] İLE ... )


-FUHUŞ ile/ve/||/<> GABİN

( ... İLE/VE/||/<> Alışverişte, satın alınan mala ödenilen karşılığın, malın değerinden çok fazla olması, alışverişte hile yapma. | Edimler arasında açık oransızlık. )


-FURGON[Fr. < FOURGON] ile/ve/||/<> TORNET[Fr. < TOURNETTE]

( Yolcu katarlarına eklenen yük vagonu. İLE Bilyeli tekerlekler ve küçük bir sandıktan oluşan basit taşıma aracı. )


-FURKAN(FARKLAR) ve/+/||/<>/>/< KUR'ÂN

( Önce furkan, sonra Kur'ân. )


-FURKAN(FARKLAR) ve/+/||/<>/>/< KUR'ÂN

( Doğada. VE/+/||/<>/>/< Dilde. )


-FURKAN(FARKLAR) ve/+/||/<>/>/< KUR'ÂN

( Toplanma. VE/+/||/<>/>/< Yayılma. )


-FURKAN(FARKLAR) ve/+/||/<>/>/< KUR'ÂN

( İlim[4]. VE/+/||/<>/>/< İrfan[2] [= 6]. )


-FURKAN(FARKLAR) ve/+/||/<>/>/< KUR'ÂN

( 4[Evvel+Âhir+Zâhir+Bâtın]. VE/+/||/<>/>/< 2[Zaman ve Zemin] [= 6]. )


-FURKAN(FARKLAR) ve/+/||/<>/>/< KUR'ÂN

( Kur'ân, Kelâmullah'ın fotoğrafıdır. )


-FURKAN(FARKLAR) ve/+/||/<>/>/< KUR'ÂN

( Kur'ân, sana özel gönderilen mektup gibi okunmalıdır! )


-FURKAN(FARKLAR) ve/+/||/<>/>/< KUR'ÂN

( Çözümleme. VE/+/||/<>/>/< Birleştirme. )


-FURKAN ile/ve/<> TEFRİK



-FÜTURSUZCA ile/ve/||/<> HUNHARCA



-FUZÛLÎ ve/<> İSMAİL EMRE



-G ile/ve/||/<> V ile/ve/||/<> a ile/ve/||/<> (x,y,z ile/ve/||/<> t)

( Gama. İLE/VE/||/<> Hız. İLE/VE/||/<> İvme. İLE/VE/||/<> Mekân. İLE/VE/||/<> Zaman. )


-GADAP/GADAB ile/ve/||/<> GİRDAP/GİRDAB



-GAKGOŞ[Elazığ'da]["GAKKOŞ" değil!] ile/||/<> KARDEŞ/AĞABEY



-GALAKSİLERDE:
SAMANYOLU ve/||/<> ANDROMEDA ve/||/<> MESSIER87(M87) ve/||/<> IC 1101

( Dünyanın, içinde bulunduğu galaksi. VE/||/<> Samanyolu'nun, içinde bulunduğu galaksi. VE/||/<> Andromeda'nın, içinde bulunduğu galaksi. VE/||/<> M87'nin, içinde bulunduğu, bilinebilen, en büyük galaksi. )


-GALAKSİLERDE:
SAMANYOLU ve/||/<> ANDROMEDA ve/||/<> MESSIER87(M87) ve/||/<> IC 1101

( ... VE/||/<> Bizden yaklaşık 2.5 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunmaktadır. VE/||/<> ... VE/||/<> ... )


-GALEYANA GE(TİRİ)LMEK ile/ve/||/<> OYUNA GE(TİRİ)LMEK



-GALILEO AÇMAZI ile/ve/||/<> HILBERT OTELİ AÇMAZI ile/ve/||/<> TRISTRAM SHANDY AÇMAZI ile/ve/||/<> CANTOR AÇMAZI



-GALİLEO DÖNÜŞÜMLERİ ile/ve/||/<>/> LORENTZ DÖNÜŞÜMLERİ



-GALILEO ve/||/<>/< VINCENZO



-GÂLİP ile/ve/değil/<> GARİP

( Galip gelen, garip olur/hisseder. )


-GALVANİ ve/||/<> VOLTA

( Kurbağalardaki elektriği keşfetti. VE/||/<> Pili, ilk kez oluşturan. )


-GALVANİ ve/||/<> VOLTA

( 1780 ve/||/<> 1799 )


-GAMET/SPERM ile/||/<> GAMET HAVUZU ile/||/<> GAMETOFİT

( Eril üreme gözesi. Eşeyli üremede öncül eşey gözelerinin mayoz bölünmesi sonucunda oluşan özelleşmiş haploit göze. İLE/||/<> Bir popülasyonda, gelecek popülasyona aktarılabilecek olan ya da bu konuda potansiyeli olan tüm gamet genotiplerinin tüm kopyaları.[Popülasyon içinde var olan gametlerin tamamı olarak düşünülebilir.] İLE/||/<> Döl almaşında haploid kuşak.[Haploid gametleri[yumurta ve sperm] üretir.] )


-GAMSIZ/LIK ile/ve/değil/||/<> "GEMSİZ/LİK"



-GANGREN[KANGREN DEĞİL!] ile/||/<> ÜLSER

( Dokuların ölmesi ve çürümesi. İLE/||/<> Mide ya da bağırsak duvarında yara oluşması. )


-GARANTİ" ile/ve/değil/||/<>/< "CEPTE"



-GARANTİ ile/ve/<>/||/değil/yerine SİGORTA



-GARB ile/||/<> ŞARK ile/||/<> MAĞRİB

( Batı. İLE/||/<> Doğu. İLE/||/<> Garp, batı, batıda bulunan. )


-GARÎB ve/<> KARÎB

( Garib olan, karîb olur. )


-GARİP ile/ve/||/<> ESİR ile/ve/||/<> ÂŞIK

( Kolay kolay sağaltılamayacak olanlar... )


-GARİP ile/ve/değil/||/<>/< YOKSUN



-GARNET ile/||/<> SUGİLİT

( Genellikle kırmızı tonlarda olan bir taş. İLE/||/<> Mor renkli nadir bir mineral. )


-GARS ile/||/<> KAL ile/||/<> KÂL

( Ağaç, fidan dikmek. İLE/||/<> Ağaç sökme, çıkarmak. İLE/||/<> Söz, konuşmak. )


-GASTRİK ÜLSER ile/||/<> DUODENAL ÜLSER

( Mide zarında yara oluşumu. İLE/||/<> On iki parmak bağırsağında yara oluşumu. )


-GASTRİT ile/||/<> GASTROENTERİT

( Mide zarının yangılanması ile mide ağrısı ve hazımsızlık. İLE/||/<> Mide ve bağırsakların yangılanması ile sürgün ve kusma. )


-GASTRİT ile/||/<> PEPTİK ÜLSER

( Mide zarının yangılanması ile mide ağrısı ve hazımsızlık. İLE/||/<> Mide ya da onikiparmak bağırsağında açık yaralar. )


-GASTRİT ile/||/<> ÜLSER

( Mide zarının yangılanması. İLE/||/<> Mide ya da bağırsak duvarında yara oluşması. )


-GASTROENTERİT ile/||/<> GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ

( Mide ve bağırsakların yangılanması ile sürgün ve kusma. İLE/||/<> Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması. )


-GASTROENTERİT ile/||/<> GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ

( Mide ve bağırsakların yangılanması ile sürgün ve kusma. İLE/||/<> Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması. )


-GASTRONOMİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ASTRONOMİ

( Damağını tatmin etmek için yaşamını yok etmek/eden olmak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Uzayın/doğanın derinliklerini araştırmak/araştıran olmak. [gerek] )


-GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ (GERD) ile/||/<> PEPTİK ÜLSER

( Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması. İLE/||/<> Mide ya da onikiparmak bağırsağında asit nedeniyle yara oluşması. )


-GAUDI ve/<> ETSURO SOTO



-GAUSS(ÇAN) EĞRİSİ ile/ve/=/||/<> RASTGELELİK

( "Matematik, tüm bilimlerin kraliçesidir." - Carl Friedrich Gauss[Matematik Kralı][Nisan 1777 - 23 Şubat 1855] )


-GAUSS(ÇAN) EĞRİSİ ve/||/<> ZARLARIN RASTGELELİĞİ

( Tüm olasılıklar ve en çok sayının çıkma olasılığındaki zirveler/pikler...
TEK ZAR ATIŞINDA = Her biri için eşit olasılık.
2 ZAR ATIŞINDA = 7[1+6]'nın gelmesi.
3 ZAR ATIŞINDA = Toplamın 11 olması.
4 ZAR ATIŞINDA = Toplamın 14 olması. )


-GAUSS(ÇAN) EĞRİSİ ve/||/<> ZARLARIN RASTGELELİĞİ

( )


-GAVS-I URÛC ile/ve/<> GAVS-I NÜZÛL

( ORTADA: HATT-I İSTİVÂ )


-GAYRET ve/||/<>/< HAYRET



-GAYRET ve/||/<>/> RİAYET



-GAYRET ve/<> TEVEKKÜL



-GAYRI ... ile/ve/||/<> NA...



-GAZ MOLEKÜLÜNDE:
SICAKLIĞIN YÜKSELMESİ ile/ve/||/<>/> HIZLI HAREKET

( Bir gazın molekülleri, sıcaklık yükseldikçe daha hızlı hareket eder. Bununla birlikte, moleküllerin arasındaki çarpışmasnın şiddeti de artar. Moleküllerin ortalama hızı, mutlak sıcaklğın kare köküyle orantılıdır. )


-GAZ MOLEKÜLÜNDE:
SICAKLIĞIN YÜKSELMESİ ile/ve/||/<>/> HIZLI HAREKET

( Artan sıcaklığın, Güneş'in atasında bulunan hidrojen gazı üzerindeki ilk etkisi, çarpışmalar sonucunda hidrojen moleküllerinin [H2] ayrı ayrı hidrojen atomlarından oluşan bir gaz [H] üretmek üzere parçalanması olmuştur. )


-GAZ ve/<> KABIZLIK/İNKIBAZ



-GAZÂ[Ar.] ile/||/<> CİHAD[Ar.]



-GAZANFER ÖZCAN ve/||/<> FECRİ EBCİOĞLU

( )


-GAZETE OKUMAK ile/ve/<>/||/değil/yerine KİTAP OKUMAK



-GAZETE ile/ve/||/<> RESMÎ GAZETE



-GAZETECİ/LİK ile/ve/değil/||/<> YAZAR/LIK



-GAZETECİLİK ile/ve/||/<>/>< YAZIN



-GEBE/LİK ve/||/<> GEBERMEK[< KABARMAK/GABARMAK]

(
)


-GEBELİK BELİRTİLERİ ile/ve/değil/||/<> ÂDET BELİRTİLERİ



-GEBELİK ile/ve/||/<>/> EBELİK

( Ben/sen. İLE/VE/||/<>/> Ben/o. )


-GEBELİKTE:
İLK 3 AY ile/ve/<> İKİNCİ 3 AY ile/ve/<> ÜÇÜNCÜ 3 AY

( http://www.DilaraKocak.com.tr/gebelik )


-GEBREOTU ile/ve/<>/> GEBRE/KEBERE

( Gebreotugiller ailesinin, çalıya benzer örnek bitkisi. İLE/VE/<>/> Gebreotunun yemişi. )


-GEÇ KALMIŞLIK ile/ve/||/<> GERİ DÖNÜLEMEZLİK



-GEÇ!:
EMİR VERMEK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< DÜŞÜNCESİNİ/İSTEĞİNİ DÜMDÜZ SÖYLEMEK

( Bazı/çoğu (bilgisiz/görgüsüz) kişi/ler, bazen/çoğunlukla kendini, herkesin/herşeyin merkezinde "görenler"/zannedenler, başkalarına söylediklerini, emir olarak değil zihninde ne varsa, hiçbir dilbilgisine sahip olmadan ya da uymadan, kabalıkla söyler. Bunu görür görmez, anladığımız anda, üstlerine fazla gitmemek ve bunları karıştırmamak gerekir. [Bazen de hadlerini bildirmek gerekiyorsa bildirilebilir tabii.] )


-GECE UYKUSU ile/ve/||/<> GÜNDÜZ (ÖĞLE) UYKUSU/KAYLÛLE[Ar.]



-GECE:
BUBAŞ ile/ve/||/<>/> ARABAŞ ile/ve/||/<>/> OBAŞ

( Çay içilip çerez yenen akşam saati. İLE/VE/||/<>/> Yatmadan önceki zaman dilimi. İLE/VE/||/<>/> Gecenin sabaha yakın olan bölümü, sahur vakti. )


-GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ

( Birlik/Vahdet. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Çokluk/Kesret. )


-GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ

( Gece/karanlık önceliklidir. )


-GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ

( [Fars., Ar.] ŞEB-TÂ-BE-SEHER: Geceden sabaha kadar. )


-GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ

( ŞEB Ü RÛZ: Gece gündüz. | RÛZ Ü ŞEB: Gündüz gece. )


-GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ

( MELEVÂN: Gece ile gündüz.[MÂ-DÂM-EL-MELEVÂN: Gece ve gündüz devam ettikçe. | MÂ-TEÂKAB-EL-MELEVÂN: Gece ile gündüz birbiri ardı sıra geldikçe.] YA'FUR[çoğ. YAÂFÎR]: Gecenin beşte/altıda bir gibi bölümü. )


-GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ

( Hakikat. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Şeriat. )


-GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ

( TÜNMEK: Havanın kararıp gece olması. )


-GECE ve/||/<> ÇÖL

( İç. VE Dış. )


-GECE ve/<> İÇ ÂLEM



-GEÇERLİ/LİK ile/ve/<>/değil YETERLİ/LİK



-GEÇERLİ ile/ve/||/<> İŞLEYEN



-GEÇERLİK ile/ve/değil/||/<>/> GEÇERLİLİK



-GEÇERLİLİK ile/ve/<> BAĞLAYICILIK



-GEÇERLİLİK ve/||/<> TUTARLILIK ve/||/<> TARİHSELLİK



-GEÇİCİ ÇÖZÜM ile/ve/değil/||/<>/< ARA ÇÖZÜM



-GEÇİCİ/LİK ile/ve/||/<> (")UÇUCU/LUK(")



-GEÇİCİ/LİK ile/ve/<> GEÇİŞLİ/LİK



-GEÇİCİ/ÖN YARGI ile/ve/||/<>/> YARGI



-GECİKME ile/ve/<> "FİJİ ZAMANI"

( ... İLE/VE/<> Fiji'lilerin randevuya geç kaldıklarındaki mazeretleri ve sözleri. )


-GECİKTİRME ile/ve/değil/yerine/<> ÖTELEME



-GEÇİLEMEZ ile/ve/değil/||/<>/< GEÇİŞTİRİLEMEZ



-GEÇİMSİZ/LİK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< SEVGİSİZ/LİK



-GEÇİRGEN ile/değil/<> İLETKEN



-GEÇİRMEK ile/ve/değil/||/<>/< ULAŞTIRMAK



-GEÇİŞ METALİ ile/||/<> İÇ GEÇİŞ METALİ

( d-blok ögeleri. İLE/||/<> f-blok ögeleri. )


-GEÇİŞ ile/ve/değil/||/<>/< EŞİK



-GEÇİŞ ile/ve/||/<> SÜREKLİLİK



-GEÇİŞKEN/LİK ile/ve/||/<> İLİŞKİLİ/LİK



-GEÇİŞTİRMEK ile/ve/<> "İDARE ETMEK"



-GEÇİŞTİRMEK ile/ve/<> ÖTELEMEK



-GEÇMİŞ İNANÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEÇMİŞİN KOŞULLARI



-GEÇMİŞ ile/ve/değil/||/<> GELENEK



-GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( Anılardadır. İLE/VE/<>/> Hayal gücündedir. )


-GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( Değişmezdir. İLE/VE/<>/> Belirsizdir. )


-GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( Değiştiremeyiz fakat bilebiliriz. İLE/VE/<>/> Bilemeyiz fakat değiştirebiliriz. )


-GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( Constant. vs./AND/<>/> Unknown/indefinite.
In memory. vs./AND/<>/> In imagination.
We cannot change but we can/should know. vs./AND/<>/> We cannot know but we can/might/should change. )


-GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( "Şimdi"ye odaklanmış olan bir şey, benimledir. Çünkü ben, sonsuz şimdiyim, an içinde var olanım. Şimdi olan olaya verdiğim de kendi gerçekliğimdir. )


-GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( A thing focussed in the now is with me, for I am ever present; it is my own reality that I impart to the present event. )


-GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( Nesneler ve düşünceler, sürekli değişmektedir. Şu anda olanın gerçek olduğu deneyimi ise asla değişmez; düşlerde bile. )


-GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( Things and thoughts have been changing all the time. But the feeling/experience that what is now is real has never changed, even in dream. )


-GEÇMİŞE BAKMAK ve/<> GELECEĞİ KURMAK



-GEÇMİŞE SAPLANMAMAK ve/||/<> GELECEĞE ODAKLANMAMAK



-GEÇMİŞE YÜRÜMEZLİK/TEK YÖNDE DEĞİŞİM ile/ve/=/||/<> TERSİNEMEZLİK



-GEÇMİŞİ "UNUTMAK" ile/ve/||/<> YARINI "ANIMSAMAK"



-GEÇMİŞİ:
AYDINLATMAK ile/ve/||/<>/> ANLAMAK

( Tarih uzmanlarınca. İLE/VE/||/<>/> Her bir kişi, düşünür ve felsefe uzmanlarınca. )


-GEÇMİŞTEKİ (BAZI DURUMLARI) UNUTMAMAK ile/ve/değil/fakat/||/<>/> SAPLANIP KALMAMAK



-GEEK ile/ve/||/<>/> NERD

( )


-GEL-GİT/MED-CEZİR:
DÜNYADA ile/ve/<> GÜNEY ÇİN DENİZİ'NDE

( ... İLE/VE/<> Her 6 saatte bir gerçekleşmektedir. Borneo Adası'ndaki, Malezya'nın Sarawak eyaletindeki Sarawak Irmağı'nın akış yönünün bile değişmesine neden olmaktadır. )


-GEL-GİT ile/ve/||/<> GİT-GEL



-GELECEĞE (BİR/KAÇ) ÇOCUK BIRAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇOCUK(LAR)A GELECEK BIRAKMAK



-GELECEK ve MİMARÎ ile/ve/||/<> MİMARÎ ve GELECEK



-GELECEK ile/ve/<> UZAK GELECEK

( )


-GELECEKTEN ÜMİDİ/Nİ KESMEK ile/ve/değil/<> YAPACAKLARINDAN VAZGEÇMEK



-GELEN ile/ve/||/<> GEÇEN



-GELEN ile/ve/=/||/<> GİDEN ile/ve/=/||/<> KALAN

( Üçü de "Bir"! [Fark yoktur, "aranmaz"/bulunmaz!] )


-GELEN ile/ve/=/||/<> GİDEN ile/ve/=/||/<> KALAN

( ['e ...]
"Git" dememek. İLE/VE/=/||/<> "Kal" dememek. İLE/VE/=/||/<> ... )


-GELENEK:
SOMUT ile/ve/||/<>/< SOYUT

( İçi boş. İLE/VE/||/<>/< Evrensel. )


-GELENEK:
UYGULAMALI ile/ve/||/<>/< METİN TABANLI



-GELENEK ile/ve/değil/<> BELLEK

( Sürüyorsa/yaşanıyorsa. İLE/VE/DEĞİL/<> "Yaşatılmaya" çalışılıyorsa. )


-GELENEK ile/ve/değil/<> ÇOĞUNLUK



-GELENEK ile/ve/<> GENELLİK



-GELENEK ile/ve/<> GEREKLİLİK



-GELENEK ile/ve/değil/<> GÖRENEK

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Bir şeyi, eskiden beri görüldüğü gibi yapma alışkanlığı. )


-GELENEK ile/ve/<> MODERNİTE



-GELENEKSEL ENTELEKTÜEL ile/ve/<> ORGANİK ENTELEKTÜEL

( Öğretmenler, yöneticiler vb. İLE/VE/<> Kurum, sınıf, küme vb. )


-GELENEKSEL ile/ve/değil/yerine/||/<> KAVRAMSAL



-GELENEKSELLEŞME/GELENEKSELLİK ile/ve/||/<>/< KURUMSALLAŞMA/KURUMSALLIK



-GELENEKTE:
SÜREKLİLİK ile/ve/||/<> ELEŞTİRELLİK



-GELENEKTE:
SÜREKLİLİK ile/ve/<> TUTARLILIK



-GELENİN ile/ve/<> DÖNENİN

( Malı. İLE/VE/<> Canı. )


-GELİN-DAMAT ve/||/<> SAĞDIÇ

( ... VE/||/<> Düğünde, gelin ya da güveye kılavuzluk eden kişi. )


-GELİN/KELİN[dvnlgttrk] ve/<> DAMAT/GÜVEY

( İ'SÂR[Ar.]: Gelin olma çağına gelme. )


-GELİNCİK ile/<> KAKIM/KAKUM/ERMİN/AS/AZ[dvlgtrk]

( ... İLE/<> Kutup gelinciği. Sansargillerden, yazın, esmer kırmızı, kışın beyaz renkli gelincik. )


-GELİNCİK ile/<> KAKIM/KAKUM/ERMİN/AS/AZ[dvlgtrk]

( İLE/<> )


-GELİNCİK ile/||/<> KIRLANGIÇ OTU

( .. İLE/||/<> Gelincikgillerden, çiçekleri altın ve limon sarısı renginde olan, tanelerinden asitsiz bir yağ elde edilen çok yıllık ve otsu bir bitki. )


-GELİP GEÇEN ve/||/<>/> GÜLÜP GEÇMEK



-GELİRİNİ KULLANMA/TÜKETME:
YAŞAMAK ÜZERE ve/||/<>/> HAYIR İŞLEMEK ÜZERE ve/||/<>/> "HAYIR!" DİYEBİLMEK ÜZERE



-GELİŞ(TİR)MEK ile/ve/değil/yerine/||/<> İYİLEŞ(TİR)MEK



-GELİŞİGÜZEL ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< KENDİNCE



-GELİŞİM ODAKLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GELİŞİME YÖNELİK



-GELİŞİM VE DEĞİŞİM İÇİN:
ZORUNLULUK ile/ve/||/<> YOKLUK



-GELİŞİM/DEĞİŞİM:
YUKARIDAN, AŞAĞI ile/ve/değil/yerine/||/<> İÇTEN, DIŞA

( image

image )


-GELİŞİM ve/||/<> ARINMA ve/||/<> YOZLAŞMAMA



-GELİŞİM ile/ve/<> DERİNLEŞME



-GELİŞİM ile/ve/||/<> GELİŞMEK



-GELİŞİM ile/ve/||/<>/> OLGUNLAŞMA



-GELİŞİM ile/ve/||/<>/> UYGARLIK



-GELİŞİM ve/||/<>/>/< UYGULAMA



-GELİŞİMDE:
ZORUNLULUK ile/ve/<> CESÂRET



-GELİŞME ile/ve/<> DÖNÜŞME



-GELİŞME ile/ve/değil/yerine/||/<> OLGUNLAŞMA



-GELİŞME ile/ve/<>/> YAYGINLAŞMA



-GELİŞMİŞ/LİK ve/||/<>/> YALINLAŞ(TIRIL)MIŞ/LIK

( Yalınlaşmak/yalınlaştırabilmek, gelişmişliğin, en son durumudur. )


-GELİŞMİŞLİĞİN, OLGUNLUĞUN/KEMÂLÂTIN SONU:
YALINLIK ve/||/<> SÜKÛT



-GELİŞTİRME ile/ve/<> GÜÇLENDİRME

( Güç ve hayırlar herkes içindir ve isteyen herkese hazırdır. )


-GELİŞTİRME ile/ve/<> GÜÇLENDİRME

( Power and grace are for all and for the asking. )


-GELİŞTİRME ile/ve/<> ÖNÜNÜ/ÖTESİNİ AÇIK TUTMAK



-GELİŞTİRME ile/ve/<> PEKİŞTİRME



-GEMİNİN, SU YÜZEYİ:
ÜSTÜ ile/ve/<> ALTI/FRİBORD[İng.]



-GEN ve/||/<>/> HAPLOGRUP ve/||/<>/> Y SOYAKTARANI



-GEN ve/<> HOLOGRAM



-GEN ile/ve/||/<>/> KROMOZOM

( DNA'nın işlevsel bir birimi. İLE/VE/||/<>/> Genleri taşıyan yapı. )


-GEN ile/ve/||/<> MC1R GEN

( ... İLE/VE/||/<> Deri rengi[pigmentasyonu] üreten genlerden biri. )


-GENÇ ve/<> BİSİKLET



-GENÇLİK ile/<>/>< YETİŞKİNLİK ile/<>/>< YAŞLILIK

( [ne yazık ki] Zaman ve enerji vardır fakat cepte (pek/yeterince) para yoktur/olmaz. İLE/<>/>< Para ve enerji vardır fakat (pek/yeterince) zaman yoktur/olmaz. İLE/<>/>< Zaman ve para vardır fakat (yeterince) enerji yoktur/olmaz. )


-GENÇLİK ile/<>/>< YETİŞKİNLİK ile/<>/>< YAŞLILIK

( image )


-GENÇLİK ile/<>/>< YETİŞKİNLİK ile/<>/>< YAŞLILIK

( Genç/lik, bilse; yaşlı/lık, yapabilse...
Si jeunesse savait, si vieillesse pouvait. )


-GENDLIN ile/ve/||/<>/< ROGERS



-GENEL DUYULAR ile/ve/<> ÖZEL DUYULAR

( Görme, İşitme, Dokunma. İLE/VE/<> Koklama, Tatma. )


-GENEL DUYULAR ile/ve/<> ÖZEL DUYULAR

( Bellek kayıtları yoğundur. İLE/VE/<> Bellek kayıtları hafiftir. )


-GENEL GERÇEKLİK ile/ve/||/<>/>/< ETKİLİ GERÇEKLİK



-GENEL-GEÇER ile/ve/değil/||/<> DEĞİŞMEZ



-GENEL ile/ve/değil/yerine/||/<> "AĞIRLIKLI"



-GENEL ile/ve/değil/<> KABUL



-GENEL ile/ve/<> ÖZEL

( Beyan. İLE/VE/<> Örnek. )


-GENEL ile/ve/<> ÖZEL

( Zıtlar vardır fakat zıtlık yoktur. )


-GENEL ile/ve/<> ÖZEL

( Hastalık "yoktur", hasta vardır. )


-GENEL ile/ve/<> ÖZEL

( Bazen ve/ya da bazı durumlarda/koşullarda, bir ilke için "herkesten", bazen de bir kişi/insan için tüm ilkeler("imiz")den vazgeçebilmeliyizdir/vazgeçmeliyizdir! )


-GENELGE ile/ve/||/<>/> YÖNERGE

( Bağlayıcılığı vardır. İLE/VE/||/<>/> Bağlayıcılığı yoktur. )


-GENELLEME ile/ve/<> EZBERİNİ SÖYLEMEK



-GENELLEME ile/ve/||/<>/> HATA



-GENELLEME ile/ve/<> İNDİRGEME ile/ve/<> SİLME ile/ve/<> ÇARPITMA



-GENELLEME ile/ve/<>/|| KABUL



-GENELLEME ile/ve/<> ÖTEKİLEŞTİRME



-GENELLEME ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YORUM



-GENELLİKLE ile/ve/değil/||/<>/< BÜYÜK/YÜKSEK OLASILIKLA



-GENERK/DEVLET[Ar.] ile/ve/değil/||/<>/< ULUS/MİLLET[Ar.]



-GENETİK ile/ve/değil/||/<>/> EPİGENETİK

( )


-GENETİK ile/ve/değil/||/<>/> EPİGENETİK

( Genetik bir "öykü/süreç" değiliz! )


-GENETİK ile/ve/değil/||/<>/> EPİGENETİK

( %5 ile/ve/değil/||/<>/> %95 )


-GENETİK ile/ve/değil/||/<>/> EPİGENETİK

( Kalıtsal verileri inceleyen bilim dalı. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Genlerin çevresel etmenler tarafından nasıl denetlendiğini inceleyen bilim dalı. | DNA dizisindeki değişikliklere dayanmayan, mitoz ve bazen mayoz bölünmede kalıtılabilen gen işleyiş değişikliklerini inceleyen bilim dalı. )


-GENETİK ile/ve/değil/||/<>/> EPİGENETİK

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Conrad Hal Waddington [08 Kasım 1905 - 26 Eylül 1975] )


-GENEZ ile/ve/||/<> GENEZE

( Kolay. İLE/VE/||/<> Gizlenerek beklenilen yer. )


-GENİ-/GENİO- ile/||/<> GNATH-/GNATHO- ile/||/<> MENTO-

( Çene. İLE/||/<> Çene. İLE/||/<> Çene. )


-GENİŞ ZAMAN ile/ve/<> GENELLEŞTİRME



-GENİŞ ZAMANDA ile/ve/||/<> DAR ZAMANDA

( Sıkı olabilirsek. İLE/VE/||/<> Ferah olabiliriz. )


-GENİŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAPSAMLI



-GENİŞ ile/ve/||/<>/< KUŞATICI



-GENİŞLEME ile/ve/<> SEYRELME



-GENİŞLETİLEBİLİR İŞARET DİLİ/EXTENSIBLE MARKUP LANGUAGE/XML[İng.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> (YAPILANDIRILMIŞ VERİ DEĞİŞİMINDE) JAVASCRIPT NESNE GÖSTERİMİ/JAVASCRIPT OBJECT NOTATION/JSON[İng.]

( Bir biçimlendirme dilidir ve verileri tanımlamak için etiketleri kullanır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Verileri nesneler biçiminde tanımlamak için anahtar/değer çiftlerini, diziyi vb. kullanır. )


-GENİŞLETİLEBİLİR İŞARET DİLİ/EXTENSIBLE MARKUP LANGUAGE/XML[İng.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> (YAPILANDIRILMIŞ VERİ DEĞİŞİMINDE) JAVASCRIPT NESNE GÖSTERİMİ/JAVASCRIPT OBJECT NOTATION/JSON[İng.]

( Karmaşık veriler için etiketleri tekrarlamamız gerekebilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Veriler, nesneler olarak temsil edilebilir. [Bu nedenle, JSON hafiftir ve XML'den daha hızlıdır.] )


-GENİTAL:
SİVİLCE ile/ve/||/<> UÇUK



-GENZEL ve/||/<> GENZEK

( Genizle ilgili. | Genizden çıkarılan (selen), genizsi. VE/||/<> Genizden konuşan, hımhım. )


-GEO- ile/||/<> TOP-/TOPO-/-TOPY

( Yer, toprak. İLE/||/<> Yer, yerleşim, lokalize. )


-GEOMETRİ/HENDESE ile/ve/||/<> MÜSELLESAT[Ar.]/TRİGONOMETRİ[Fr./İng.]

( Trigonometri, bağımsız bir bilim olarak, Meraga'da kurulmuştur. )


-GEOMETRİ/HENDESE ile/ve/||/<> MÜSELLESAT[Ar.]/TRİGONOMETRİ[Fr./İng.]

( Nokta, çizgi, açı, yüzey ve nesnelerin birbiriyle ilişkilerini, ölçümlerini, özelliklerini inceleyen matematik dalı. | Bu konu ile ilgili olan kitap ya da ders. İLE/VE/||/<> Üçgenleri hesaplamayı konu edinen matematik dalı. )


-GEOMETRİ ve/<> AKLIN DİLİ



-GEOMETRİ ve/||/<> GONİOMETRİ[SİNÜS, COSİNÜS[TAMÂM-I CEYB], TANJANT[TANGENS], COTANJANT[COTENGENS]]

(
SİNÜS
GRAD
0
10
20
30
40
50
60
 
0

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12

13

14

15

16

17

18

19

20

21

22

23

24

25

26

27

28

29

30

31

32

33

34

35

36

37

38

39

40

41

42

43

44
0.00000

0.01745

0.03490

0.05234

0.06976

0.08716

0.10453

0.12187

0.13917

0.15643

0.17365

0.19081

0.20791

0.22495

0.24192

0.25882

0.27564

0.29237

0.80902

0.32557

0.34202

0.35837

0.37461

0.39073

0.40674

0.42262

0.43837

0.45899

0.46947

0.48481

0.50000

0.51504

0.52992

0.54484

0.55919

0.57358

0.58779

0.60182

0.61560

0.62932

0.64279

0.65606

0.66913

0.68200

0.69466
0.00291

0.02036

0.03781

0.05524

0.07266

0.09005

0.10742

0.12476

0.14205

0.15931

0.17937

0.19366

0.21076

0.22778

0.24474

0.26163

0.27843

0.29515

0.31178

0.32832

0.34475

0.36108

0.37730

0.39341

0.40939

0.42525

0.44098

0.45658

0.47204

0.48735

0.50252

0.51753

0.53238

0.54708

0.56160

0.47596

0.59014

0.60414

0.61795

0.63158

0.64501

0.65825

0.67129

0.68412

0.69675
0.00582

0.02327

0.04071

0.05814

0.07556

0.09295

0.11031

0.12764

0.14493

0.16218

0.17937

0.19652

0.21360

0.23062

0.24756

0.26443

0.28123

0.29793

0.31454

0.33106

0.34748

0.36379

0.37999

0.39608

0.41204

0.42788

0.44359

0.45917

0.47460

0.48989

0.50503

0.52002

0.53484

0.54951

0.56401

0.57833

0.59248

0.60645

0.62024

0.63383

0.64723

0.66044

0.67344

0.68624

0.69883
0.00873

0.02618

0.04362

0.06105

0.07846

0.09585

0.11320

0.13053

0.14781

0.16505

0.18224

0.19937

0.21644

0.23345

0.25038

0.26724

0.28402

0.30071

0.31730

0.33381

0.35021

0.36650

0.38268

0.39875

0.41469

0.43051

0.44620

0.46175

0.47716

0.49242

0.50754

0.52250

0.53730

0.55194

0.56641

0.58070

0.59482

0.60876

0.62251

0.63608

0.64945

0.66262

0.67559

0.68835

0.70091
0.01164

0.02908

0.04653

0.06395

0.08136

0.09874

0.11609

0.13341

0.15069

0.16792

0.18509

0.20222

0.21928

0.23627

0.25320

0.27004

0.28680

0.30348

0.32006

0.33655

0.35293

0.36921

0.38537

0.40142

0.41734

0.43313

0.44880

0.46433

0.47971

0.49495

0.51004

0.52498

0.53975

0.55436

0.56880

0.58307

0.59716

0.61107

0.62479

0.63832

0.65166

0.66480

0.67773

0.69046

0.70298
0.01454

0.03199

0.04943

0.06685

0.08426

0.10164

0.11898

0.13629

0.15356

0.17078

0.18795

0.20507

0.22212

0.23910

0.25601

0.27284

0.28959

0.30625

0.32282

0.33929

0.35565

0.37191

0.38805

0.40408

0.41998

0.43575

0.45140

0.45690

0.48226

0.49743

0.51254

0.52745

0.54220

0.55678

0.57119

0.58543

0.59949

0.61337

0.62706

0.64056

0.65386

0.66697

0.67987

0.69256

0.70505
0.01745

0.03490

0.05234

0.06976

0.08716

0.10453

0.12187

0.13917

0.15643

0.17365

0.19081

0.20791

0.22495

0.24192

0.25882

0.27564

0.29237

0.30902

0.32557

0.34202

0.35837

0.37461

0.39073

0.40674

0.42262

0.43837

0.45399

0.46947

0.48481

0.50000

0.51504

0.52992

0.54464

055919

0.57358

0.58779

0.60182

0.61566

0.62932

0.64279

0.65606

0.66913

0.68200

0.69466

0.70711
89

88

87

86

85

84

83

82

81

80

79

78

77

76

75

74

73

72

71

70

69

68

67

66

65

64

63

62

61

60

59

58

57

56

55

54

53

52

51

50

49

48

47

46

45
 
60
50
40
30
20
10
0
GRAD
COSİNÜS
COSİNÜS
GRAD
0
10
20
30
40
50
60
 
0

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12

13

14

15

16

17

18

19

20

21

22

23

24

25

26

27

28

29

30

31

32

33

34

35

36

37

38

39

40

41

42

43

44
1.00000

0.99985

0.99939

0.99863

0.99756

0.99619

0.99452

0.99255

0.99027

0.98769

0.98481

0.98163

0.97815

0.97437

0.97030

0.96593

0.96126

0.95830

0.95106

0.94552

0.93969

0.93358

0.92718

0.92050

0.91355

0.90631

89879

0.89101

0.88295

0.87462

0.86603

0.85717

0.84805

0.83867

0.82904

0.81915

0.80902

0.79864

0.78801

0.77715

0.76604

0.75471

0.74314

0.73135

0.71934
1.00000

0.99979

0.99929

0.99847

0.99736

0.99594

0.99421

0.99219

0.98986

0.98723

0.98430

0.98107

0.97754

0.97371

0.96959

0.96517

0.96046

0.95545

0.95015

0.94457

0.93869

0.93253

0.92609

0.91936

0.91236

0.90507

0.89752

0.88968

0.88158

0.87321

0.86457

0.85567

0.84560

0.83708

0.82741

0.81748

0.80730

0.79688

0.78622

0.77531

0.76417

0.75280

0.74120

0.72937

0.71732
0.99998

0.99973

0.99917

0.99831

0.99714

0.99567

0.99390

0.99182

0.98944

0.98676

0.98378

0.98050

0.97692

0.97304

0.96887

0.96440

0.95964

0.95459

0.94924

0.94361

0.93769

0.93148

0.92499

0.91822

0.91116

0.90383

0.89623

0.88835

0.88020

0.74178

0.86310

0.85416

0.84495

0.83549

0.82577

0.81580

0.80558

0.79512

0.78442

0.77347

0.76229

0.75088

0.73924

0.72737

0.71529
0.99996

0.99966

0.99905

0.99813

0.99692

0.99540

0.99357

0.99144

0.98902

0.98629

0.92325

0.97992

0.97630

0.97237

0.96815

0.96363

0.95882

0.95372

0.98432

0.94264

0.93667

0.93042

0.92388

0.91706

0.90996

0.90259

0.89493

0.88701

0.87882

0.87036

0.86163

0.85264

0.84339

0.83389

0.84213

0.81412

0.80386

0.79335

0.78261

0.77162

0.76041

0.74896

0.73728

0.72537

0.71325
0.99993

0.99958

0.99892

0.99795

0.99668

0.99511

0.99324

0.99106

0.98858

0.98580

0.98272

0.97934

0.97566

0.97169

0.96742

0.96285

0.95799

0.95284

0.94740

0.94167

0.93565

0.92935

0.92276

0.91590

0.90875

0.90133

0.89363

0.88566

0.87743

0.86892

0.86015

0.85112

0.84182

0.83228

0.82248

0.81242

0.80212

0.79158

0.78079

0.76977

0.75851

0.74703

0.73531

0.72337

0.71121
0.99989

0.99949

0.99878

0.99778

0.99644

0.99482

0.99290

0.99867

0.98814

0.98531

0.98213

0.97875

0.97502

0.97100

0.96667

0.96206

0.95716

0.95195

0.94646

0.94068

0.93462

0.92827

0.92164

0.91472

0.90753

0.90007

0.89232

0.88431

0.87603

0.86748

0.85865

0.84959

0.84025

0.83066

0.82082

0.81072

0.80038

0.78980

0.77897

0.76791

0.75661

0.74509

0.73333

0.72136

0.70916
0.99985

0.99989

0.99869

0.99756

0.99619

0.99452

0.99255

0.99027

0.98769

0.98481

0.98163

0.97815

0.97437

0.97030

0.96593

0.96126

0.95630

0.95106

0.94552

0.93969

0.93358

0.92718

0.92050

0.91355

0.90631

0.89879

0.89101

0.88295

0.87462

0.86603

0.85717

0.84805

0.83867

0.82904

0.81915

0.80902

0.79864

0.78801

0.77715

0.76604

0.75471

0.74314

0.73135

0.71934

0.70711
89

88

87

86

85

84

83

82

81

80

79

78

77

76

75

74

73

72

71

70

69

68

67

66

65

64

63

62

61

60

59

58

57

56

55

54

53

52

51

50

49

48

47

46

45
 
60
50
40
30
20
10
0
GRAD
SİNÜS
TANGENS
GRAD
0
10
20
30
40
50
60
 
0

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12

13

14

15

16

17

18

19

20

21

22

23

24

25

26

27

28

29

30

31

32

33

34

35

36

37

38

39

40

41

42

43

44
0.00000

0.01746

0.03492

0.05241

0.08998

0.08749

0.15010

0.12278

0.14054

0.15838

0.17633

0.19438

0.21256

0.23087

0.24988

0.26795

0.28875

0.30573

0.32492

0.34433

0.36397

0.38386

0.40403

0.42447

0.44523

0.46631

0.48773

0.50953

0.53171

0.55431

0.57735

0.60086

0.62487

0.64941

0.67451

0.70021

0.72654

0.75355

0.78129

0.80976

0.83910

0.86929

0.90040

0.93252

0.96569
0.00291

0.02036

0.03783

0.05533

0.07285

0.09642

0.10805

0.12574

0.14351

0.16137

0.17933

0.19740

0.21560

0.23393

0.25242

0.27107

0.28990

0.30891

0.32814

0.34758

0.36727

0.38721

0.40741

0.42791

0.44872

0.46985

0.49134

0.51320

0.53545

0.55812

0.58124

0.60483

0.62892

0.65355

0.67875

0.70455

0.73100

0.75812

0.78598

0.81461

0.84407

0.87441

0.90569

0.93797

0.97133
0.00582

0.02328

0.04075

0.05824

0.07578

0.09335

0.11099

0.12869

0.14648

0.16435

0.18233

0.20042

0.21864

0.23700

0.25552

0.27419

0.29305

0.31210

0.33136

0.35085

0.37057

0.39055

0.41081

0.43136

0.45222

0.47341

0.49495

0.51688

0.53920

0.56194

0.58513

0.60881

0.63299

0.65771

0.68301

0.70891

0.73547

0.76272

0.79070

0.81946

0.84906

0.87955

0.91099

0.94345

0.97700
0.00873

0.02619

0.04366

0.06116

0.07870

0.09629

0.11394

0.13165

0.14945

0.16734

0.18534

0.20345

0.22169

0.21008

0.25862

0.27732

0.29621

0.34530

0.33460

0.35412

0.37388

0.39391

0.41421

0.43481

0.45573

0.47698

0.49858

0.52057

0.54296

0.56577

0.58905

0.61280

0.63707

0.66189

0.68728

0.71329

0.73996

0.76733

0.79544

0.82434

0.95408

0.88473

0.91633

0.94896

0.98270
0.01164

0.02910

0.04658

0.06408

0.08163

0.09923

0.11688

0.13461

0.15243

0.17033

0.18835

0.20648

0.22475

0.24316

0.26172

0.28046

0.29938

0.31850

0.33783

0.35740

0.37720

0.39727

0.41763

0.43828

0.45924

0.48055

0.50222

0.52427

0.54673

0.56962

0.59297

0.61681

0.64117

0.66608

0.69157

0.71769

0.74447

0.77196

0.80020

0.82923

0.85912

0.88992

0.92170

0.95451

0.98843
0.01455

0.03201

0.04949

0.06700

0.08456

0.10216

0.11983

0.13758

0.15540

0.17333

0.19136

0.20952

0.22881

0.24624

0.26483

0.28360

0.30255

0.32171

0.34108

0.36068

0.38053

0.40065

0.42105

0.44175

0.46277

0.48414

0.50587

0.52798

0.55051

0.57348

0.59691

0.62083

0.64528

0.67028

0.69588

0.72211

0.74900

0.77661

0.80498

0.83415

0.86419

0.89515

0.97209

0.96008

0.99420
0.01746

0.03492

0.05241

0.06993

0.08749

0.10510

0.12278

0.14054

0.15338

0.17633

0.19438

0.21256

0.23087

0.24933

0.26795

0.28675

0.30573

0.32492

0.34488

0.36397

0.38386

0.40403

0.42447

0.44523

0.46631

0.48773

0.50953

0.53171

0.55431

0.57735

0.60086

0.62487

0.64941

0.67451

0.70021

0.72654

0.75355

0.78129

0.80978

0.83910

0.86929

0.90040

0.93252

0.96569

1.00000
89

88

87

86

85

84

83

82

81

80

79

78

77

76

75

74

73

72

71

70

69

68

67

66

65

64

63

62

61

60

59

58

57

56

55

54

53

52

51

50

49

48

47

46

45
 
60
50
40
30
20
10
0
GRAD
COTANGENS
COTANGENS
GRAD
0
10
20
30
40
50
60
 
0

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12

13

14

15

16

17

18

19

20

21

22

23

24

25

26

27

28

29

30

31

32

33

34

35

36

37

38

39

40

41

42

43

44
~

57.28996

28.63625

19.08114

14.30067

11.43005

9.51436

8.14435

7.11537

6.31375

5.67128

5.14455

4.70463

4.33148

4.01078

3.73205

3.48741

3.27085

3.07768

2.90421

2.74748

2.60509

2.47509

2.35585

2.24604

2.14451

2.05030

1.96261

1.88073

1.80405

1.73205

1.66428

1.60033

1.58987

1.48256

1.42815

1.37638

1.32704

1.27994

1.23490

1.19175

1.15037

1.11061

1.07237

1.03553
343.77371

49.10388

26.43160

18.07498

13.72674

11.05943

9.25530

7.95302

6.96823

6.19703

5.57638

5.06584

4.63825

4.27471

3.96165

3.68909

3.44951

3.23714

3.04749

2.87700

2.72281

2.58261

2.45451

2.33693

2.22857

2.12832

2.03526

1.94858

1.86760

1.79174

1.72047

1.65337

1.59002

1.53010

1.47330

1.41934

1.36800

1.31904

1.27230

1.22758

1.18474

1.14363

1.10414

1.06613

1.02952
171.88540

42.96408

24.54176

17.16934

13.19688

10.71191

9.00983

7.77035

6.82694

6.08444

5.48451

4.98940

4.57363

4.21933

3.91364

3.64705

3.41236

3.20406

3.01783

2.85023

2.69853

2.53865

2.43422

2.31826

2.21132

2.11233

2.02039

1.93470

1.85462

1.77955

1.70901

1.64256

1.57981

1.52043

1.40411

1.41061

1.35968

1.31110

1.26471

1.22031

1.17777

1.13694

1.09770

1.05994

1.02355
114.58865

38.18846

22.90377

16.34986

12.70621

10.38540

8.77689

7.59575

6.69116

5.97576

5.39552

4.91516

4.51071

4.16530

3.86671

3.60588

3.37594

3.17159

2.98869

2.82391

2.67462

2.53865

2.41421

2.29984

2.19430

2.09654

2.00569

1.92098

1.84177

1.76749

1.69766

1.63185

1.56969

1.51084

1.45501

1.40195

1.35142

1.30323

1.25717

1.21310

1.17085

1.13029

1.09131

1.05378

1.01761
85.93979

34.36777

21.47040

15.60478

11.25051

10.07803

8.55555

7.42871

6.56055

5.87080

5.30928

4.84300

4.44942

4.11256

3.82083

3.56557

3.34023

3.13972

2.96004

2.79802

2.65109

2.51715

2.39449

2.28167

2.17749

2.08094

1.99116

1.90741

1.82906

1.75556

1.68643

1.62125

1.55966

1.50133

1.44598

1.39336

1.34323

1.29541

1.24969

1.25093

1.16398

1.12369

1.08496

1.04766

1.01170
68.75009

31.24158

20.20555

14.92442

11.82617

9.78817

8.34496

7.26873

6.43484

4.76937

5.22566

4.77286

4.38969

4.06107

3.77595

3.52609

3.30521

3.10842

2.93189

2.77254

2.62791

2.49597

2.37504

2.26374

2.16090

2.06553

1.97680

1.89400

1.81649

1.74375

1.67530

1.61074

1.54972

1.49190

1.43703

1.38484

1.33511

1.28764

1.24227

1.19882

1.15715

1.11713

1.07864

1.04158

1.00583
57.28996

28.63625

19.08114

14.30067

11.43005

9.51436

8.14435

7.11537

6.31375

5.67128

5.14455

4.70463

4.33148

4.01078

3.73205

3.48741

3.27085

3.07768

2.90421

2.74748

2.60509

2.47509

2.35585

2.24604

2.14451

2.05030

1.96261

1.88073

1.80405

1.73205

1.66428

1.60033

1.53987

1.48256

1.42815

1.37638

1.32704

1.27994

1.23490

1.19175

1.15037

1.11061

1.07237

1.03553

1.00000
89

88

87

86

85

84

83

82

81

80

79

78

77

76

75

74

73

72

71

70

69

68

67

66

65

64

63

62

61

60

59

58

57

56

55

54

53

52

51

50

49

48

47

46

45
 
60
50
40
30
20
10
0
GRAD
TANGENS
TRİGONOMETRİK İŞLEVLER
AÇI
AÇI
AÇI
AÇI
DERECE
RADYAN
SİNÜS
COSİNÜS
TANJANT
DERECE
RADYAN
SİNÜS
COSİNÜS
TANJANT
0

1

2

3

4

5
0. 000

. 017

. 035

. 052

. 070

. 087
0. 000

. 018

. 035

. 052

. 070

. 087
1. 000

1. 000

0. 999

. 999

. 998

. 996
0. 000

0. 018

. 035

. 052

. 070

. 088
46

47

48

49

50
0. 803

. 820

. 838

. 855

. 873
0. 719

. 731

. 743

. 755

. 766
0. 695

. 682

. 669

. 656

. 643
1. 036

1. 072

1. 111

1. 150

1. 192
6

7

8

9

10
. 105

. 122

. 140

. 157

. 175
. 105

. 122

. 139

. 156

. 174
. 995

. 993

. 990

. 988

. 985
. 105

. 123

. 141

. 158

. 176
51

52

53

54

55
. 890

. 908

. 925

. 942

. 960
. 777

. 788

. 799

. 809

. 819
. 629

. 616

. 602

. 588

. 574
1. 235

1. 280

1. 327

1. 376

1. 428
11

12

13

14

15
. 192

. 209

. 227

. 244

. 262
. 191

. 208

. 225

. 242

. 259
. 982

. 978

. 974

. 970

. 966
. 194

. 213

. 231

. 249

. 268
56

57

58

59

60
. 977

. 995

1. 012

1. 030

1. 047
. 829

. 839

. 848

. 857

. 866
. 559

. 545

. 530

. 515

. 500
1. 483

1. 540

1. 600

1. 664

1. 732
16

17

18

19

20
. 279

. 297

. 314

. 332

. 349
. 276

. 292

. 309

. 326

. 342
. 961

. 956

. 951

. 946

. 940
. 287

. 306

. 325

. 344

. 364
61

62

63

64

65
1. 065

1. 082

1. 100

1. 117

1. 134
. 875

. 883

. 891

. 899

. 906
. 485

. 470

. 454

. 438

. 423
1. 804

1. 881

1. 963

2. 050

2. 145
21

22

23

24

25
. 367

. 384

. 401

. 419

. 436
. 358

. 375

. 391

. 407

. 423
. 934

. 927

. 921

. 914

. 906
. 384

. 404

. 425

. 445

. 466
66

67

68

69

70
1. 152

1. 169

1. 187

1. 204

1. 222
. 914

. 921

. 927

. 934

. 940
. 407

. 391

. 375

. 358

. 342
2. 246

2. 356

2. 475

2. 605

2. 747
26

27

28

29

30
. 454

. 471

. 489

. 506

. 524
. 438

. 454

. 470

. 485

. 500
. 889

. 891

. 883

. 875

. 866
. 488

. 510

. 532

. 554

. 577
71

72

73

74

75
1. 239

1. 257

1. 274

1. 292

1. 309
. 946

. 951

. 956

. 961

. 966
. 326

. 309

. 292

. 276

. 259
2. 904

3. 078

3. 271

3. 487

3. 732
31

32

33

34

35
. 541

. 559

. 576

. 593

. 611
. 515

. 530

. 545

. 559

. 574
. 857

. 848

. 839

. 829

. 819
. 601

. 625

. 649

. 675

. 700
76

77

78

79

80
1. 326

1. 344

1. 361

1. 379

1. 396
. 970

. 974

. 978

. 982

. 985
. 242

. 225

. 208

. 191

. 174
4. 011

4. 331

4. 705

5. 145

5. 671
36

37

38

39

40
. 628

. 646

. 663

. 681

. 698
. 588

. 602

. 616

. 629

. 643
. 809

. 799

. 788

. 777

. 766
. 727

. 754

. 781

. 810

. 839
81

82

83

84

85
1. 414

1. 431

1. 449

1. 466

1. 484
. 988

. 990

. 993

. 995

. 996
. 156

. 139

. 122

. 105

. 087
6. 314

7. 115

8. 144

9. 514

11. 43
41

42

43

44

45
. 716

. 733

. 751

. 768

. 785
. 658

. 669

. 682

. 695

. 707
. 755

. 743

. 731

. 719

. 707
. 869

. 900

. 933

. 966

1. 000
86

87

88

89

90
1. 501

1. 518

1. 536

1. 553

1. 571
. 998

. 999

. 999

1. 000

1. 000
. 070

. 052

. 035

. 018

. 000
14. 30

19. 08

28. 64

57. 29

~
)


-GEOMETRİ ve/||/<> GONİOMETRİ[SİNÜS, COSİNÜS[TAMÂM-I CEYB], TANJANT[TANGENS], COTANJANT[COTENGENS]]

( SİNÜS: Trigonometrik bir çember üzerine taşınmış bir yayın ucunun ve bu yaya karşılık olan merkez açısının ordinatı. | KOSİNÜS: Tümler açının sinüsü. | TANJANT: Başka bir çizgiye, eğriye ya da yüzeye dokunan fakat onu kesmeyen çizgi, eğri ya da yüzey. | Bir şeye yalnız bir noktada değen. | KOTANJANT: Bir dik üçgende, komşu kenarın, karşı kenara oranı. )


-GEOMETRİ ve/||/<> GONİOMETRİ[SİNÜS, COSİNÜS[TAMÂM-I CEYB], TANJANT[TANGENS], COTANJANT[COTENGENS]]

( )


-GEOMETRİ ve/||/<> RİTİM



-GEOMETRİK ADÂLET ile/ve/||/<>/> ARİTMETİK ADÂLET



-GERARDUS MERCATOR ve/||/<> JODOCUS HONDIUS

( 1512 - 1594 ve/||/<> 1563 - 1612 )


-GERÇEĞİN BİLGİSİ:
DENEYLE BAŞLAR ve/||/<> DENEYLE BİTER



-GERÇEK DOST:
İYİ GÜNDE ve/||/<> KÖTÜ GÜNDE

( Davetle gelir. VE/||/<> Kendiliğinden gelir. )


-GERÇEK KİŞİ:
[ya] KAÇAR ile/ve/||/<> "ZARAR VERİR"



-GERÇEK KUZEY ile/ve/<> GRİD KUZEYİ ile/ve/<> MANYETİK KUZEY

( Coğrafi kuzey. İLE/VE/<> Haritanın kuzeyi. İLE/VE/<> Pusula kuzeyi. )


-GERÇEK YAŞAM ile/ve/<> SİNEMA

( Gerçek yaşamda, taklit ederiz. İLE/VE/<> Sinemada, gerçek oluruz. )


-GERÇEK:
(SENİ) DEĞİŞTİREN ve/<> DÖNÜŞTÜREN



-GERÇEK/LİK ile/ve/<> BAĞLAYICI/LIK



-GERÇEK/LİK ile/ve/=/||/<> BÜTÜN/LÜK



-GERÇEK/LİK ile/ve/<>/değil GEREKÇE/LİLİK

( Olgularda. İLE/VE/<>/DEĞİL Açıklamalarda/tanımlarda. )


-GERÇEK/LİK ile/ve/<>/değil GEREKÇE/LİLİK

( Gerçeklik, saltık değildir/olamaz. )


-GERÇEK/LİK ile/ve/değil/<> SABİT/LİK



-GERÇEK/LİK ile/ve/||/<> USSAL/LIK



-GERÇEKÇİ YAKLAŞIM ile/ve/||/<> AKLÎ GÖRÜ



-GERÇEKLER:
DEMİ ve/||/<> DEVRANI"NA... HÛ



-GERÇEKLERİ DÜŞÜNMEK ile/ve/değil/||/<>/>/< GERÇEKLERİ ORTAYA ÇIKARABİLECEKLERİ DÜŞÜNMEK



-GERÇEKLEŞ(TİR)MEK ile/ve/<> KAZANIM



-GERÇEKLEŞME ile/ve/||/<> EKSİKSİZLEŞME



-GERÇEKLEŞTİREBİLECEKLERİMİZ/ÖĞÜTLEYEBİLECEKLERİMİZ:
BAŞARILI "OLUP/OLMAMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< MUTLU OLMAK



-GERÇEKLİĞİN ...:
KOŞULLARI ile/ve/||/<>/>/< YASASI

( Nesnelerde. İLE/VE/||/<>/>/< Akılda. )


-GERÇEKLİK:
AKIL SAYESİNDE/ARACILIĞIYLA ve/||/<> AKILDA



-GERÇEKLİK:
BİLİMSEL ile/ve/||/<>/< DÜŞÜNSEL

( Dışta. İLE/VE/||/<>/< İçte. )


-GERÇEKLİK/HAKİKAT:
ÇÜRÜTEMEDİĞİMİZ ve/||/<> TÜKETEMEDİĞİMİZ



-GERÇEKLİK ve/||/<> EYLEM



-GERÇEKLİK ile/ve/değil/||/<>/< GEREKSİNİM



-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Düzen vardır. İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Düzen yoktur. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Kişinin durduğu yere göre değişir. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Suda dans eden ay suda görünür, ama onun nedeni su değil, gökteki aydır. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Dünya size, karşı konulmaz biçimde gerçek görünür, çünkü her an onu düşünmektesiniz; onu düşünmeyi bırakın, o sis içinde eriyip gidecektir. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Berrak görebilmeniz için zihniniz saf ve bağımlılıktan yoksun olmalıdır. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Sadece söze dayanan kanı yeterli değildir. Ancak katı gerçekler, kişinin, kendi hakkında kurduğu imajın hiçbir şey ifade etmediğini gösterebilir. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Kendiniz olduğuna inandığınız varolana bakın ve anımsayın - siz, gördüğünüz değilsiniz. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Kendi gerçeğinizi kendi bulduğunuzca, içtenlikle yaşayın. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Hareket eden'in içinde devinimsiz olan'ı, değişenin içinde değişmez olanı ayırt edebilmeyi öğrenelim, ta ki tüm farkların sadece görünüşte olduğunu ve birliğin gerçek olduğunu idrak edinceye kadar. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( Gerçeklik, dönüştürülmesi olanaklı olandır. )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( )


-GERÇEKLİK ile/ve/<>/değil/yerine GÖRÜNÜŞ

( PHENOMENON instead of REALITY
Changes indepence of the position of the person.
The moon dancing on the water is seen in the water, but it is caused by the moon in the sky and not by the water.
The world appears to you so overwhelmingly real, because you think of it all the time; cease thinking of it and it will dissolve into thin mist.
To see clearly, your mind must be pure and unattached.
Mere verbal conviction is not enough. Hard facts alone can show the absolute nothingness of the self-image.
Look at the being you believe you are and remember - you are not what you see.
Earnestly live your truth as you have found it.
Learn to distinguish the immovable in the movable, the unchanging in the changing, till you realise that all differences are in appearance only and oneness is a fact.
The moon dancing on the water is seen in the water, but it is caused by the moon in the sky and not by the water. )


-GEREK GÖRMEMEK ile/ve/<> YEĞLEMEMEK/TERCİH ETMEMEK



-GEREK KOŞUL/NEDEN ile/ve/||/<> YETER KOŞUL/NEDEN



-GEREK NEDEN ile/ve/||/<>/> EREK NEDEN



-GEREKÇE/DAYANAKÇA ile/ve/||/<> ORAN/TI

( Gerekçe/dayanakça göstermeden, "karar almak/vermek"; oran(orantı) vermeden, "söz söylemek"; olanaksız, yetersiz ve değersizdir. )


-GEREKLER ve/<> GERÇEKLER



-GEREKLİ/LİK ile/ve/<> DOĞRU/LUK

( ... İLE/VE/<> (Mantığa) Uygunluk. )


-GEREKLİ/LİK ile/ve/<> DOĞRU/LUK

( Genelde ıstıraba neden olan yanlıştır, onu gideren ise doğru. )


-GEREKLİ/LİK ile/ve/<> DOĞRU/LUK

( Her doğruyu, her yerde söylemek doğru değildir. )


-GEREKLİ/LİK ile/ve/<> DOĞRU/LUK

( Doğrulukta, değişmez olursunuz. )


-GEREKLİ/LİK ile/ve/<> DOĞRU/LUK

( Doğruyu bildiğimiz düşüncesi, tehlikelidir. Çünkü o bizi zihin içinde hapseder. )


-GEREKLİ/LİK ile/ve/<> DOĞRU/LUK

( "Doğru olan, kendine benzeyeni değil, benzemeyeni aşmak ister; doğru olmayan ise, hem kendine benzeyeni, hem de benzemeyeni aşmaya çalışır." )


-GEREKLİ/LİK ile/ve/<> DOĞRU/LUK

( Eğriliğin en yüksek derecesi, doğru olmayıp doğru görünmektir. )


-GEREKLİ ile/ve/<> YETERLİ



-GEREKLİLİK:
BİLMEK ile/ve/değil/<> YAPMAK



-GEREKLİLİK/ZORUNLULUK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖNÜLLÜLÜK



-GEREKSİNİM/AÇLIK:
UYARILMA ile/ve/||/<>/> TANINMA ile/ve/||/<>/> YAPILANDIRMA



-GEREKSİNİM/LER:
DİRİMSEL ile/ve/||/<>/> ZİHİNSEL

( Sınırlı. İLE/VE/||/<>/> Sınırsız. )


-GEREKSİNİM/LER/İMİZ ve/<>/>< DEĞER/LER/İMİZ



-GEREKSİNİM ve/||/<>/> DİLE GETİRMEK

( Gereksinimi olduğu halde dile getirmeyen, dilsiz kalsa daha iyidir. )


-GEREKSİNİM ile/ve/<> DOYUM



-GEREKSİNİM ile/ve/<> İŞE YARARLIK



-GEREKSİNİM ile/ve/<> KİŞİ/İNSAN

( ... İLE/VE/<> Gereksinimlerinin gereksinimi(/hedefi) durumuna getirilmiş/düşürülmüş olan. )


-GEREKSİNİM ile/ve/değil/||/<>/< TAMAMLAYICI/LIK



-GEREKSİNİMİMİZ OLMAYAN ŞEYLERİ ALMAK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> GEREKSİNİM DUYDUĞUMUZ ŞEYLERİ SATMAK

( Gereksinim duymadığımız şeyleri almak, gereksinim duyduğumuz şeyleri satmaya neden olur. )


-GEREKSİNİMLER ve İLİŞKİLER SIRADÜZENİ:
DİRİMSEL ve/||/<>/> BİLİŞSEL ve/||/<>/> DAVRANIŞSAL



-GEREKSİNİMLER:
ZARÛRÎ ile/ve/||/<>/> HÂCÎ ile/ve/||/<>/> KEMÂLÎ

( Yaşamak için gerekli olan beslenme ve güvenlikle ilgili gereksinimler. İLE/VE/||/<>/> Zorunlu olmayan, ama varoluşu, insanı rahatlatan unsurlara duyulan gereksinimler. İLE/VE/||/<>/> Kişilerin kaygılarını ve estetik beklentilerini karşılayan gereksinimler. )


-GEREKSİNİMLER ile/ve/||/<> DEĞERLER ile/ve/||/<> ANLAMLAR



-GEREKSİZ (YERE) HARCAMA/MASRAF ile/ve/<>/değil/yerine FAZLA HARCAMA/MASRAF



-GEREKSİZ ELEŞTİRİ ile/ve/değil/||/<>/< GİZLİ HAYRAN/LIK



-GERGİN/LİK ile/ve/||/<> TEDİRGİN/LİK



-GERGİNLİĞİN BÖLGELERİNDE:
BOYUN ile/ve/||/<> OMUZ ile/ve/||/<> ÜST SIRT ile/ve/||/<> ORTA SIRT ile/ve/||/<> ALT SIRT ile/ve/||/<> MİDE

( [psikolojik nedenleri] "Kendini tanımlamada korku ve bastırılmışlık." İLE/VE/||/<> "Zorunluluk ve sorumluluk." İLE/VE/||/<> "Üzüntü, keder." İLE/VE/||/<> "Güvensizlik ve güçsüzlük." İLE/VE/||/<> "Utanç, suçluluk, değersizlik." İLE/VE/||/<> "Duyguları yönetmede yetersizlik." )


-GERİ ÇEKİLMEME ve/||/<> AÇIKLAMA GETİRMEME



-GERİ KALMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> UZAK KALMAK



-GERİ TEPME ile/ve/||/<> TERS TEPME



-GERİ ZEKÂLI/LIK ile/ve/değil/||/<> HÖDÜK/LÜK



-GERİBİLDİRİM ve/<> DİRİMLİLİK

( )


-GERİDE BIRAKTIKLARIMIZ ile/ve/||/<> ELİMİZİN ALTINDAKİLER ile/ve/||/<> ULAŞAMADIKLARIMIZ

( Özlüyoruz. İLE/VE/||/<> Sıkılıyoruz. İLE/VE/||/<> Tutuluyoruz. )


-GERİLERİN İLERİSİNDE OLMAK ile/ve/||/<> İLERİLERİN GERİSİNDE OLMAK



-GERİLİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DENGE



-GERİLİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DENGE



-GERİLİM ile/ve/||/<> GERİLİM YAYI/KEMERİ

( ... İLE/VE/||/<> Bireyin, hırsları ve tutkuları tarafından itilerek düşüncelerinin peşinden gitmesi ile yaşanan iki kutup arasındaki gerilim.[Yaşamda kalmamızı, yaşama tutunmamızı sağlar.][Kohut] )


-GERİLİM ile/ve/değil/||/<>/< GİDİŞ-GELİŞ



-GERİLİM ile/ve/değil/||/<> İKİLEM



-GERİLMEK ile/ve/değil/||/<>/< UTANMAK



-GERİSİ GELİR ile/ve/||/<> SONU GELMEZ



-GERO-/GERONT-/GERONTO- ile/||/<> GENO- ile/||/<> PRESBY- ile/||/<> SEN-

( Yaşlılıkla ilgili. İLE/||/<> Irk, cins, cinsel üreme, yaşlı. İLE/||/<> Yaşlılıkla ilgili. İLE/||/<> Eski, yaşlı. )


-GEST- ile/||/<> GRAVİ- ile/||/<> PHOR-/-PHORE/-PHORİA/PHORO-/-PHOROUS

( Taşıma. İLE/||/<> Ağır, gebe. İLE/||/<> Taşıyan, yüklenen, görme ekseninin dönmesi. )


-GEUST- ile/||/<> -GEUSİA

( Tat. İLE/||/<> Tat alma duyusu ile ilgili. )


-GEVEZELİK ve/||/<> GAFLET

( Bilgelik/hikmet/irfan bulunmayan söz. VE/||/<> Düşünce ve bilgi bulunmayan susma/sükût. )


-GEVŞEK/LİK ile/ve/||/<> ESNEK/LİK



-GEVŞEK ile/ve/değil/||/<> YAVŞAK



-GEVŞEME ile/ve/<> MAYIŞMA

( ... İLE/VE/<> Çok yemekten, sıcaktan ya da zevkten gevşemek. )


-GEVŞEME ile/ve/<> REHAVETE KAPILMA



-GEVUR "HAMAMI" değil/||/<>/< GEVUR ...



-GEYİK ile/<> REN GEYİĞİ

( ... İLE/<> Tek boynuzundaki çıkıntı sayısı, geyiğin yaşını gösterir. )


-GEZEGEN ile/ve/||/<> KÜÇÜK GEZEGEN(PLANETOİD)

( ... İLE/VE/||/<> Güneşin çevresinde eliptik bir yol izleyen küçük gezegenler. )


-GEZEGEN ile/ve/||/<> KÜÇÜK GEZEGEN(PLANETOİD)

( ... İLE/VE/||/<> Pallas ve Vesta. )


-GEZEGENLER ile/ve/||/<> UYDULAR ile/ve/||/<> ASTEROİDLER

( )


-GEZEGENLERİN ÖLÇÜMÜNDE:
GÜNEŞTEN UZAKLIK ile/ve/||/<>/> YÖRÜNGE VE DÖNME DÖNGÜLERİ ile/ve/||/<>/> KÜTLE ile/ve/||/<>/> YARIÇAP ile/ve/||/<>/> YOĞUNLUK

(
  • Güneş’ten uzaklık: Kepler Yasaları ile ölçülür.
  • Yörünge ve dönme döngüleri: Gözlemlerle tespit edilir.
  • Kütle: Newton Yasaları ile hesaplanır.
  • Yarıçap: Açısal büyüklük yardımıyla bulunur.
  • Yoğunluk: Yarıçap ve kütle kullanılarak hesaplanır.
)


-gezi ile/ve/değil/<> Gezi

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Türkiye'mizin/İstanbul'umuzun, Taksim'deki, akıl, değerler ve diriliş simgesi olan parkımız. )


-GEZİYE ÇIKARKEN:
GİYSİLERİNİZ ve/||/<> PARANIZ

( Hazırladıklarının yarısını yanına al! VE/||/<> Bütçenin iki katını yanına al! )


-GHOOM MANASTIRI(YİGA CHOELING) ile/ve/<> ZANG DHOK MANASTIRI

( Sıkkım'da: Sarı tarikatın manastırıdır. İLE Kırmızı şapkalı tarikatı[Phodans] manastırıdır. )


-GHRELİN ve/||/<>/> İNSÜLİN ve/||/<>/> LEPTİN

( )


-GİBBS SERBEST ENERJİ ile/||/<> ENTALPİ

( Etkileşimin gerçekleşebilirliğini belirler. İLE/||/<> Isı enerjisi değişimi. )


-GİBBS SERBEST ENERJİ ile/||/<> ENTALPİ

( Bir kimyasal etkileşimin kendiliğinden olup olmadığını belirler. İLE/||/<> Bir yapı ve süreçteki toplam enerji miktarını tanımlar. )


-GIDA GÜVENCESİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GIDA EGEMENLİĞİ



-GİDECEKSEN KALMA! ve/||/<> KALACAKSAN GİTME!



-GİDERİLEMEZ/LİK ile/ve/<> VAROLUŞU REDDEDİLEMEZ/LİK



-GİDERİNİ, GELİRİNE GÖRE AYARLAMAK/DÜŞÜREBİLMEK ile/ve/||/<>/> GELİRİNİ, GİDERİNE GÖRE AYARLAMAK/YÜKSELTEBİLMEK



-GİDERME ile/ve/değil/||/<>/< HAFİFLETME



-GİDİŞAT ile/ve/değil/yerine/<> SÜREÇ



-GİNGİVİT ile/||/<> PERİODONTİT

( Diş etlerinin yangılanması. İLE/||/<> Diş etleri ve dişleri destekleyen kemiklerin yangılanması. )


-GIR/LA ile/ve/=/||/<> ÇOK



-GİRDİ ile/ve/||/<>/> ETKEN



-GİRDİ ile/ve/||/<>/> KAZANIM



-GİRDİLER DÖRTLÜSÜ ile/ve/<> YAŞAM DÖRTLÜSÜ ile/ve/<> UYUM DÖRTLÜSÜ ile/ve/<> DEĞERLER DÖRTLÜSÜ

( Sayın Gökçen ADAR'ın, "Yaşamla Flört" adlı kitabını okumanızı salık veririz. )


-GİRDİLER DÖRTLÜSÜ ile/ve/<> YAŞAM DÖRTLÜSÜ ile/ve/<> UYUM DÖRTLÜSÜ ile/ve/<> DEĞERLER DÖRTLÜSÜ

( Olumlu/Pozitif | Olumsuz/Negatif | Nötr | X [Belirsiz, merak uyandıran]. İLE/VE/<>
İş | Sosyal | Aile | Özel. İLE/VE/<>
Beklenti | Ortam | Olanak | Zaman. İLE/VE/<>
Vizyon | Misyon | Nosyon | Gusto[Zevk ve heyecan niteliği, estetik değerler]. )


-GİRİŞ-GELİŞME-SONUÇ ile/ve/değil/yerine/||/<> SÜREÇ-SONUÇ / USÛL-ESAS

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Süreç olmadan(düşünülmeden/konuşulmadan), sonuca; yöntem(usûl) olmadan, asıl(esas) konuya geçilemez/değinilemez! )


-GİRİŞ-GELİŞME-SONUÇ ile/ve/değil/yerine/||/<> SÜREÇ-SONUÇ / USÛL-ESAS

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Konuşuruz[konuşmalıyız!], etkin susmak üzere; susarız[susabilmeliyiz!], yetkin konuşmak üzere! ["Söyleyerek" değil söyleşerek/konuşarak!] )


-GİRİŞ-GELİŞME-SONUÇ ile/ve/değil/yerine/||/<> SÜREÇ-SONUÇ / USÛL-ESAS

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Tümdengelim yapabilmek için tümevarımsal düşünmüş olmak gerekir! )


-GİRİŞ-GELİŞME-SONUÇ ile/ve/değil/yerine/||/<> SÜREÇ-SONUÇ / USÛL-ESAS

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Anlamak için konuşmak; konuşmak için dinlemek; dinlemek için de susabilmek gerekir! [Anlamanın iki temel koşulu: 1. Nötr olmak/olabilmek. | 2. (Nitelikli) Soru sormak.] )


-GİRİŞ-GELİŞME-SONUÇ ile/ve/değil/yerine/||/<> SÜREÇ-SONUÇ / USÛL-ESAS

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Algı düzenimizi (paradigmamızı) düzeltmek/değiştirmek/geliştirmek üzere, zaman zaman/sık sık "fabrika ayarlarımıza" dönmek gerekir. [Yaşamın ve özellikle de gündelik yaşamın/konuların hızına/yoğunluğuna (fazla) kapılmamak için!] )


-GİRİŞ-GELİŞME-SONUÇ ile/ve/değil/yerine/||/<> SÜREÇ-SONUÇ / USÛL-ESAS

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Çıkarlarımıza yönelik/uygun olarak, "kazanın" "doğurduğuna" inanma eğilimi gösterirken; sonuç odaklı/merkezli olmamak üzere, "kazanın" "öldüğünü" kabul edebilme ve düşünme gücünü kullanmaya cesâret etmemiz gerekir. )


-GİRİŞ ile/ve/||/<> ALTYAPI



-GİRİŞ ile/ve/||/<>/> GELİŞME ile/ve/||/<>/> SONUÇ



-GİRİŞİM/KALKIŞMA ve/<>/> BOZGUN



-GİRİT ve/<> IRAKLION(KANDİYE)

( ... VE/<> Girit adasının başkenti. )


-GİRİT ve/<> IRAKLION(KANDİYE)

( Girit adası, Roma, Helen, Mısır, Arap ve Osmanlı uygarlıklarının tarih zenginliğinin buluşma noktasıdır. )


-GİTAR ile/ve/<> PERDESİZ GİTAR



-GİTMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UNUTMAK

( Eylem. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Devrim. )


-GİTMİŞ/GİDEN/GİDECEK PARA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GELEBİLECEK/KAZANILABİLECEK PARA



-GİYDİKÇE AÇILIR ile/ve/||/<> UZADIKÇA ŞEKİL ALIR ile/ve/||/<> ZAMANLA UNUTURSUN

( Tezgâhtarın "kandırmacası"/kaktırması. İLE/VE/||/<> Kuaförün "kandırmacası"/kaktırması. İLE/VE/||/<> "Arkadaşın" kayıtsızlığı. )


-GİYSİ ile/ve/<> ROBA[İt.]

( ... İLE Giysi. | Bir giyeceğin, göğüsle omuz arasında kalan bölümüne eklenen parça. )


-GİYSİ ile/ve/||/<> TUHAFİYE[Ar.]

( Çorap, mendil, eldiven gibi giyim ile kurdele, dantel gibi giysi süsüne yarar şeyler. )


-GİZLEMEK ile/ve/||/<> CAŞIRMAY



-GİZLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> TERSİYLE GÖSTERMEK



-GİZLİ/LİK ile/ve/değil/<> GÖRÜLMESİ/DUYULMASI/BİLİNMESİ İSTENİLMEYEN



-GİZLİ ile/ve/değil/yerine/||/<> BELİRSİZ



-GİZLİ ile/ve/değil/||/<> GİZEMLİ



-GLİKOLİZ ile/ve/||/<>/> ÜRETİM/KREBS DÖNGÜSÜ

( Glikozun pirüvata dönüştüğü süreç. İLE/VE/||/<>/> Pirüvatın CO2 ve H2O'ya dönüştüğü süreç. )


-GLİKOZ ile/ve/<> FRÜKTOZ/LEVÜLOZ[Fr.]

( ... İLE/VE/<> Meyve şekeri. )


-GLİKOZİT[Fr. < Yun.] ile/ve/<> GLİKOZÜRİ[Fr. < Yun.]

( Çoğu bitkide bulunan glikoz bileşiklerinin genel adı. İLE/VE/<> Sidikte, şekerli bir maddenin, özellikle glikozun bulunması durumu. )


-GLOKOM ile/||/<> KATARAKT

( Göz içi basıncının artmasıyla optik sinir hasarına neden olan bir sayrılık. İLE/||/<> Göz merceğinin bulanıklaşmasıyla görme kaybı. )


-GLOMERÜLONEFRİT ile/||/<> NEFROTİK SENDROM

( Böbrek glomerüllerinin yangılanması. İLE/||/<> Böbreklerde protein kaybı ve ödem. )


-GLOT- ile/||/<> GLOSS-/GLOSSO-/-GLOSSİA ile/||/<> LİNGU-/LİNGUO-

( Dil. İLE/||/<> Dil, dille ilgili durum. İLE/||/<> Dil. )


-GLUC-/GLUCO-/GLYCO- ile/||/<> SACCHAR-/SACCHARO-

( Tatlı, glukozla ilgili şekerli. İLE/||/<> Şekerle ilgili, şeker. )


-GMS LİSANSI(MADA) ile/ve/||/<> GMS SERTİFİKASI

( Markalara verilen, Google uygulamalarını kullanma iznidir. [Markalar içindir.] İLE/VE/||/<> Belirli bir cihazın, Google'ın performans gereksinimlerini karşıladığını ve Google Apps'i düzgün bir biçimde çalıştırdığını doğrular. [Telefonlar içindir.] )


-GNO-/-GNOSİA/-GNOSİS/-GNOSY ile/||/<> -GRAM ile/||/<> -GRAPH/GRAPHO-/-GRAPHY

( Bilmek, biliş, anlayış, anlamak, tanıma, bilgi dalı, özelleşmiş dal. İLE/||/<> Belirgin, yazılan, beliren, ortaya çıkan, çizme, işaretleme, iz bırakma, yazdırma. İLE/||/<> Yazdırma, film ya da makale halinde ortaya koyma, yazıcı araç. )


-GÖBEK DELİĞİNİN:
ALTI ile/ve/değil/<> ÜSTÜ

( Ya eril, ya da dişil. İLE/VE/<>/DEĞİL Hem eril, hem de dişil. )


-GÖBEK ile/ve/||/<> GÖBEK DELİĞİ

( İlgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )


-GÖBEKLİTEPE ve/||/<> ANU ve/||/<> MARDUK



-GÖBEKLİTEPE ve/||/<>/>/< JERF AL AHMAR

( Tapınak. VE/||/<>/>/< Yerleşim alanı/merkezi. )


-GÖBELEZ ile/ve/<> GÖCEN/GÖÇKEN

( Köpek yavrusu. İLE Tavşan yavrusu. | Kedi, domuz, köpek yavrusu. )


-GÖÇ TERİMLERİ ile/ve/||/<> İLTİCA TERİMLERİ



-GÖÇ ve/<>/< GÜÇ

( Göç, "gücünü", elde edebileceği "güçten" alır. )


-GÖÇMENLİKTE:
[TÜRKİYE]
GÖÇ ALAN/VARIŞ ile/ve/||/<> GÖÇ VEREN/KAYNAK ile/ve/||/<> GEÇİŞ/TRANSİT



-GÖDEL ile/ve/||/<> MAXWELL



-GOETHE["GÖTE" değil!] ve/||/<> HERDER



-GOETHE ve/||/<> SCHILLER



-GÖĞÜS KASI "GELİŞTİRMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<> GÖZ KASI GELİŞTİRMEK



-GÖK DALIŞINDA:
UÇMAK ile/ve/değil/||/<>/< DÜŞMEK (YATAY DÜŞÜŞ)



-GÖK/UZAY ile/ve/<> AYYUK[Ar.]

( ... İLE/VE/<> Göğün en yüksek yeri. | Göğün kuzey yarımküresinde bulunan bir takımyıldızın en parlak yıldızı. )


-GÖK/UZAY ile/ve/<> AYYUK[Ar.]

( AYYUKA ÇIKMAK/ÇIKMASI: Sesin yükselmesi. | Bir "sözün"/dedikodunun çoğunluk tarafından duyulması/bilinmesi. )


-GÖK ile/ve/değil/<> UZAY



-GÖK ve/<> YER ve/<> YERALTI

( [Ar..] SEMÂ ve/<> .... ve/<> ... )


-GÖKBÖRİ/KÖPEKYILDIZI/SİRİUS[Fr., Alm., Rusça]/SOTHIS[Mısır]/SEIRIOS[Yun.]/İŞVARA[Hintçe]/ŞİRA[Ar.]:
A ile/ve/||/<> B



-GÖKKUZGUNLAR ile/ve/<> GÖKKUZGUNUMSULAR ile/ve/<> GÖKKUZGUNGİLLER

( Kuşlar sınıfının, gökkuzgunumsular takımına giren bir alttakım. İLE Gökkuzgunları, ağaçkakanları, çobanaldatanları, sağanları içine alan, kuşlar sınıfından bir takım. İLE En iyi bilinen türü, gökkuzgun olan gökkuzugunumsular takımının, gökkuzgunlar alttakımına giren bir aile. )


-GÖKSEL ile/ve/||/<> UZAYSAL



-GÖKTÜRK ABECESİNDE:
34 ve/+/<> 4

( Sesli harf. VE/+/<> Sessiz harf. )


-GÖKTÜRK TÜRKÇESİ ile/ve/<> OĞUZ TÜRKÇESİ ile/ve/<> ANADOLU TÜRKÇESİ



-GÖKYÜZÜ ile/ve/<> YERYÜZÜ

( Gökyüzünde ne varsa, yeryüzünde de o vardır. )


-GÖKYÜZÜ ile/ve/<> YERYÜZÜ

( HOKKA-İ MÎNÂ ile ... )


-GÖL ile/ve/değil/<> İRKİNTİ

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Su birikintisi. )


-GÖLGE/LİK ile/ve/değil/||/<>/< BİLGE/LİK



-GÖLGE ile/ve/değil/yerine/=/||/<>/< GÖVDE

( Gölgeyi takip edersen güneşi de bulursun! )


-GÖLGE ile/ve/değil/yerine/=/||/<>/< GÖVDE

( Gölgeni göremiyorsan, gölgeye kaç! )


-GÖLGE ile/ve/değil/yerine/=/||/<>/< GÖVDE

( "Bilgi/episteme(loji)". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/=/||/<>/< Varolan/onto(loji). )


-GÖLGE ile/ve/||/<> İKİNCİL/LİK



-GÖLGE ile/ve/||/<> İZ



-GÖLGE ile/ve/||/<> TÜREV



-GÖLGE ile/ve/||/<> YARI GÖLGE

( ... İLE Bir ışık kaynağı önüne konulan, saydam olmayan bir cismin gerisindeki ekran üzerine vuran gölgesinin çevresinde görülen, çok koyu karanlık olmayan bölümü. )


-GÖLGE ile/ve/||/<> YARI GÖLGE

( Güneş tutulması, ancak Ay'ın yeni ay evresinde gerçekleşir. Ay, Dünya ile Güneş arasından geçerken ve üçü düz bir çizgide olduklarında, Ay, Dünya'ya iki tür gölge düşürür. Daha küçük, daha koyu gölgeye Umbra; daha açık, daha büyük gölgeye ise Penumbra denilir. )


-GÖLGE ile/ve/||/<> YARI GÖLGE

( )


-GÖLGE ile/ve/||/<> YARI GÖLGE

( "Güneş Tutulmaları" yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


-GÖLGE ile/ve/||/<> YARI GÖLGE

( )


-GÖLGELEMEK ile/ve/||/<> KAPATMAK



-GÖMLEK ile/ve/<> PLASTRON[Fr. < İt.]

( ... İLE/VE/<> Erkek giyiminde, gömleğin göğüs tarafının üzerine takılan parça. )


-GÖMÜLÜ ile/ve/||/<> ÖRTÜK



-GÖMÜT/MEZAR ile/ve/değil/||/<> MORG

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<> Adliyece kovuşturmayı gerektiren olaylar sonucu ya da birdenbire ve kuşkulu ölümlerde, ölüm nedeninin ve ölünün kim olduğunun saptanması için ölülerin konulduğu ve inceleme yapılan yer ya da yapı. )


-GON-/GONO- ile/||/<> GONY-/GONYO-/GONO- ile/||/<> ANKYL-/ANKLYO- ile/||/<> GONİO- ile/||/<> CHORO-/CHORİ- ile/||/<> GENO- ile/||/<> ANDRO-

( Tohum, döl, doğurucu, semenle ilgili. | Diz. İLE/||/<> Diz. İLE/||/<> Yapışma, dirsek, ek. İLE/||/<> Açı, köşe. İLE/||/<> Koryon ya da koryoidle ilgili. İLE/||/<> Irk, cins, eşeysel üreme, yaşlı. İLE/||/<> Erkek ile ilgili [androjen: Erkeklik hormonu]. )


-GÖNDER ile/||/<> GÖNDERE

( Bayrak direği. İLE/||/<> Küçük mızrak. )


-GÖNDERGE ile/ve/||/<> GÖSTEREN ile/ve/||/<> GÖSTERİLEN

( Veri/harf. İLE/VE/||/<> Biçim. İLE/VE/||/<> Anlam/sözcük. )


-GÖNDERGE ile/ve/||/<> GÖSTEREN ile/ve/||/<> GÖSTERİLEN

( Görüntü/simge. İLE/VE/||/<> Harflerle. [E.V] İLE/VE/||/<> Sözcük olarak[EV] )


-GÖNDERME" ile/ve/<> ANIMSATMA



-GÖNDERME ile/ve/değil/||/<>/< ÇAĞRIŞIM



-GÖNDERME ile/ve/değil/yerine/<> KATKI



-GÖNDERME ile/ve/değil/||/<> YÜKLEME



-GÖNDERMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YÖNLENDİRMEK



-GONDOLUN:
SANCAĞI ile/ve/||/<> İSKELESİ

( Gondolların sağ tarafı olan sancakları ile sol tarafı olan iskeleleri arasındaki fark 24 cm.'dir. )


-GONDOLUN:
SANCAĞI ile/ve/||/<> İSKELESİ

( 20 farklı ağaç kullanılarak yapılırlar. )


-GONDOLUN:
SANCAĞI ile/ve/||/<> İSKELESİ

( Gondolların önünde altı dişli, bir tarağı andıran gümüş simge, Venedik'teki altı büyük mahalleyi simgeler. Tarak benzeri bu biçimin en altındaki ters çıkıntı, San Marco Adası'ndan (Venedik), tarihte ilk gondolu yapan Cüdeka Ada'sındakilere bir gönderme olarak konulmuştur: "En iyi gondolu, San Marco'lular yapar". İlk )


-GÖNENCE/KONFOR ALANI ile/ve/||/<>/< GÜVEN ALANI



-GÖNLÜMÜZÜN, ... ve/||/<>/< GÖNLÜMÜZDEN ...

( Perişan olmasını istemiyorsak. VE/||/<>/< Perişan olanları çıkarmamak. )


-GÖNÜL HIRSIZ(LIĞ)I ile/ve/||/<> AÇIK KAPI ARSIZ(LIĞ)I



-GÖNÜL KOYMAK ile/değil/yerine/||/<>/< MESAFE KOYMAK



-GÖNÜL YAPMAK ve/||/<> RIZÂ DEVŞİRMEK



-GÖNÜL:
İNSAN-I KÂMİL ve/||/<>/> SIR-I HAKK



-GÖNÜL:
ONA...
KAYAR ve/||/<>/> KAÇAR



-GÖNÜL ile/ve/||/<>/> GÖRÜNMEYEN GÖNÜL

( Kişi/nin. İLE/VE/||/<>/> Toplum/un. )


-GÖNÜL ve/=/<> HAKİKAT



-GÖNÜLLÜ/LÜK ile/ve/||/<> ADANMIŞ/LIK



-GÖNÜLLÜ ile/ve/||/<>/> BAĞIŞÇI



-GÖNÜLLÜ ile/ve/||/<> GÖNÜLVEREN



-GÖNÜLLÜ ile/ve/değil/<> KATILIMCI



-GÖNÜLLÜLÜK ile/ve/||/<> NEŞE



-GÖNÜLLÜLÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SORUMLULUK ALMAK



-GOOGLE ile/ve/<>/yerine 6D



-GÖRDÜĞÜM KADARIYLA ile/ve/||/<> BÜYÜK/AZ OLASILIKLA



-GÖRDÜĞÜNÜ ve/||/<> GÖRMEDİĞİNİ

( Ört! VE/||/<> Söyleme! )


-GÖREBİLDİĞİMİZ IŞIK:
KIRMIZI ile/ve/<> MOR ARASI

( 400 nanometre. İLE/VE/<> 700 nanometre arası. )


-GÖREBİLDİĞİMİZ IŞIK:
KIRMIZI ile/ve/<> MOR ARASI

( [Güneşten gelen beyaz ışığın, yansıma ve kırılmasıyla birlikte]
Az saçılmayla. İLE/VE/<> Çok saçılmayla. )


-GÖRELİ/LİK ile/ve/||/<> YARARCI/LIK



-GÖRELİ ile/ve/||/<> DURUMA GÖRE



-GÖRELİ ile/ve/||/<> İLİŞKİSEL



-GÖRELİLİK/GALILEO GÖRELİLİĞİ ile/ve/<>/> ÖZEL GÖRELİLİK ile/ve/<>/> GENEL GÖRELİLİK

( DEĞİŞMEZLİK/BAKIŞIM[SİMETRİ] İLKESİ [İng. INVARIANCE PRINCIPLE]: Fizik yasaları ya da fiziksel bir nicelik, belirli dönüşümler altında değişmezdir. | Özel görelilik kuramı. | Genel görelilik kuramı. )


-GÖRELİLİK/GALILEO GÖRELİLİĞİ ile/ve/<>/> ÖZEL GÖRELİLİK ile/ve/<>/> GENEL GÖRELİLİK

( ...
İLE/VE/<>/>
Birbirine göre düzgün doğrusal hareket eden [ivmesiz] eylemsizlik referans sistemleri için sınırlı ve geçerli, iki postüla üzerine kurulmuş olan ve matematik ifadesini, Minkowski uzay-zaman boyutları [tensörü] ile bulan kuram. [1905] [Fizik yasaları, tüm eylemsizlik referans [Galile] sistemlerinde aynı matematik şekle sahip [değişmez(invariant)] olmalılardır. Işık, uzayda, her yönde, sabit c hızıyla kaynağından ve gözlemcinin hareketinden bağımsız olarak yayılır ve hiçbir sinyal ya da enerji, ışığınkinden daha yüksek bir hızla yayılamaz.]
İLE/VE/<>/>
Özel göreliliğin değişmezliğini, sadece eylemsizlik(ivmesiz) referans sistemleri için sınırlı tutmuş olmasının açmazını tamamlayan ve fizik objektifliğin alanını genişleten ve matematik ifadesini, Riemannian uzay-zaman koordinatları ile bulan kuram. [1911] [Fizik yasaları, sürekli koordinat dönüşümleriyle birbirine geçilebilen, eylemli ya da eylemsiz tüm referans sistemlerinde değişmez olmalılardır.] )


-GÖRELİLİK/GALILEO GÖRELİLİĞİ ile/ve/<>/> ÖZEL GÖRELİLİK ile/ve/<>/> GENEL GÖRELİLİK

( 1611 ile/ve/<>/> 1905 ile/ve/<>/> 1916[1919 yayımlama] )


-GÖRELİLİK/GALILEO GÖRELİLİĞİ ile/ve/<>/> ÖZEL GÖRELİLİK ile/ve/<>/> GENEL GÖRELİLİK

( Koordinat düzenine göre bakışımlılığı[simetrikliği] tanımlar.

İLE/VE/<>/<

Fizik yasalarının, tüm eylemsiz koordinat düzenlerinde aynı olduğunu söyler.

İLE/VE/<>/<

Fizik yasalarının, tüm koordinat düzenlerinde geçerliliğini vurgular. )


-GÖREV ile/ve/||/<>/> HAK

( Modern öncesindeki öncelikler. İLE/VE/||/<>/> Modern dönemdeki öncelikler. )


-GÖREV ve/değil/||/<> İŞLEV



-GÖREV ile/ve/<>/değil SORUMLULUK



-GÖREV ile/ve/<> YETENEK



-GÖREVİNİ YAPMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> GEREĞİNİ YAPMAK



-GÖRKEM:
BAKILANDA ile/ve/değil/||/<>/< BAKIŞTA



-GÖRME/TATMA/KOKLAMA/DOKUNMA ile/ve/değil/||/<>/< DUYMA

( Uyur. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Uyumaz. )


-GÖRME/TATMA/KOKLAMA/DOKUNMA ile/ve/değil/||/<>/< DUYMA

( Dirençli/ihtiyârî. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Dirençsiz/gayr-ı ihtiyârî. )


-GÖRME ile/ve/<> NÜFÛZ ETME



-GÖRMEDE:
HAREKET ve/||/<> BİÇİM ve/||/<> RENK



-GÖRMEK/BAKMAK:
"İSTEDİĞİNİ" ile/ve/değil/yerine/||/<> İSTEDİĞİN ŞEY İÇİN GEREKEN(LER)İ



-GÖRMEK ile/ve/||/<>/> BAKMAK

( İşlevsel/lik. İLE/VE/||/<>/> Niyetli, bilinçli, amaçlı. )


-GÖRMEK ile/ve/||/<>/> BAKMAK

( GÖRMEK: Can kulağıyla dinlemek. )


-GÖRMEK ile/ve/||/<>/> BAKMAK

( Görmek, dinlemek ile başlar. )


-GÖRMEK ile/ve/||/<>/> BAKMAK

( image )


-GÖRMEK ile/ve/||/<>/> BAKMAK

( İnsanın her bir gözü, doğrudan doğruya karşıya baktığı zaman, burundan dışarı doğru 95 derecelik bir görüş alanına sahiptir.

Ayrıca, gözlerimiz sayesinde burundan aşağıya doğru 75 derece, burna doğruysa 60 derecelik bir açıyı görebiliriz.

İki gözün görüş açısının, yani sol gözümüzün burna ve sağa doğru 60 derecelik görüş alanıyla, sağ gözümüzün burna ve sola doğru 60 derecelik görüş alanının çakıştığı bölge, kabaca 3 boyutlu görüş alanımızdır.

Bu 3 boyutlu görüş alanı, sadece 114 derecelik bir alanı kapsar. Bu iki alanın çakışması sayesinde derinlik algılanabilir. 114 derecenin geri kalan alanında teknik olarak 2 boyutlu görebiliriz ve derinlik algısı yok denecek kadar azdır.

İki göz hesaba katıldığında, insanın yatayda (göz ekseninde) 180 dereceden birazcık büyük bir görüş alanı vardır. Bunun üzerine göz hareketleri de görüş alanını değiştirir. Her bir gözümüz, yuvası içinde 90 dereceye yakın bir açıyla sola ya da sağa dönebilir. Bu sayede, kafamızı hareket ettirmeksizin, görüş alanımız göz ekseninde 270 dereceye kadar ulaşabilir. Kafamız da 100-130 dereceye kadar sağa ya da sola dönebilir. Bu sayede görüş alanımızı toplamda 340-350 dereceye kadar çıkarmamız mümkündür. Kafa ve boyun hareketine, göğüs ve bel dönüşü (rotasyonu) da eklenirse, bacakları hareket ettirmeksizin 360 dereceyi görmemiz olanaklıdır.

Her bir gözümüzde, dimdik ileri baktığımızda 12-15 derece dışa, 1.5 derece aşağıya denk gelecek biçimde optik sinirin retinayı yararak girdiği kör nokta bulunur. Bu kör nokta, görüş alanını gövde eksenimizde 7.5 derece, göz eksenimizde 5.5 derece kısıtlayan bir evrimsel kusurdur. )


-GÖRMEK ile/ve/||/<>/> BAKMAK ile/ve/||/<>/> İZLEMEK

( Denk gelerek, istemeden de görülmüş olabilir. İLE/VE/||/<>/> Dikkati yönelterek. İLE/VE/||/<>/> Bakışı kararlı bir biçimde sürdürerek. )


-GÖRMEK ile/ve/<> BİLMEK

( Görüyorum demek göz ile değil, Biliyorum demek dil ile değil! )


-GÖRMEK ile/ve/<> BİLMEK

( Duyduğumu unuturum, gördüğümü anımsarım, okuduğumu anlarım. )


-GÖRMEK ile/ve/<> İLGİ

( Göz görmeyince, gönül katlanır. )


-GÖRMEK ile/ve/<> İLGİ

( Gözden ırak/uzak, gönülden ırak/uzak olur/kalır. )


-GÖRMEK ve/||/<>/> ÖRMEK

( Kazâ. VE/||/<>/> Kader. )


-GÖRMEMEZLİKTEN GELMEK ile/ve/<> KAÇMAK



-GÖRMEMEZLİKTEN GELMEK ile/ve/||/<> YOK SAYMAK



-GÖRMESİN! ile/ve/değil/yerine/<> GÖSTERME!



-GÖRÜ AKSİYONLARI ile/ve/||/<> ALGI ÖNGÖRÜLERİ ile/ve/||/<> DENEYİM ANALOJİLERİ ile/ve/||/<> AMPİRİK DENEYİMİN POSTULATLARI[genel]



-GÖRÜ:
BÜTÜNSEL ile/ve/=/||/<> TANRISAL



-GÖRÜLMEMİŞ HASTALIK ile/ve/<> GÖRÜLMÜŞ OLSA DA TEDAVİ EDİLEMEYEN HASTALIK



-GÖRÜNEN UYUM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖRÜNMEYEN UYUM



-GÖRÜNEN/DEN BLİNEN/E ile/ve/||/<>/> BİLİNEN/DEN GÖRÜNEN/E



-GÖRÜNMEZ ile/ve/<> MELEKÎ



-GÖRÜNTÜ/FOTOĞRAF:
ÇEKMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TASARLAMAK



-GÖRÜNÜRLÜK ile/ve/<> SAYDAMLIK



-GÖRÜNÜŞ/LER ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HAREKET/LER



-GÖRÜŞ ile/ve/||/<>/< GÖRMÜŞ/LÜK



-GÖRÜŞ ile/ve/||/<> YORUM



-GÖRÜŞME/EYLEME:
"UYGUN OLDUĞUN(UZ)DA ..."
ile/ve/değil/yerine/<>/>
"UYGUN OLURSAN(IZ) ..."



-GÖSTERGE ile/değil/||/<>/> KANA[İt. < CANNA]

( ... İLE/DEĞİL/||/<>/> Geminin çektiği suyu göstermek için baş ve kıç bodoslamaları üzerine konulan işaretler. )


-GÖSTERGE ile/ve/değil/||/<> ÖLÇÜT



-GÖSTERGE ile/ve/||/<> PARAKETE[İt.]

( ... İLE/VE/||/<> Geminin saatteki [deniz mili] hızını anlamak için kullanılan araç. )


-GÖSTERMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖRTEREK GÖSTERMEK

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>< Sanat. )


-GÖSTERMEK ile/ve/değil/yerine/<> SİMGELERLE/ÖYKÜLERLE/MASALLARLA ANLATMAK



-GÖSTERMEK ile/ve/||/<> TANITMAK



-GÖT KOKUSU değil/yerine/||/<>/< TER ya da BOK KOKUSU



-GOTİK ile/||/<> ULUSLARARASI GOTİK ile/||/<> STİL GALANTE

( Avrupa'da Ortaçağ mimarisine verilen ad. XII. yüzyılın ortasından Rönesans'a kadar süreci içeren Gotik, resim ve heykel de kapsayan geniş bir sanat akımıdır. Geç Gotik, Uluslararası Gotik (Bkz. "Bkz." ile geçen madde) altı bir dönemi niteler. İLE/||/<> XIV. yüzyıl sonunda ilk kez Fransız sarayında beliren bir sanat üslûbu. Bir üslûp olarak temelde Gotik'e bağlı olan bu anlayışta özellikle manzara ayrıntılarına, hayvanlara ve giysilere gerçekçi bir yaklaşım söz konusudur. Ama bu gerçekçilik, daha geç dönemin esinini doğadan alan ve Masaccio ile Donatello'nun yapıtlarında anlatımını bulan gerçekçi yaklaşımdan farklıdır. İLE/||/<> Zarif üslûp. Almanya'da XIV. yüzyıl sonu ile XV. yüzyıl başında egemen olmuş bir sanat anlayışı. Uluslararası Gotik'le sıkı sıkıya ilişkili olan bu anlayışta, figürler yumuşak, zarif ve incelikli bir biçimde betimlenir, sıcak renklerle boyanırdı. )


-GÖVDE AMELİYATI ile/ve/||/<> MANEVİ AMELİYAT

( [Kişinin] Uyut(ul)ması gerekir. İLE/VE/||/<> Uyan(dırıl)ması gerekir. )


-GÖVDE ISISINDA:
41/42 ÜSTÜ ile/ve/||/<> 34.5 ALTI ile/ve/||/<> 31 ALTI

( Tehlikelidir. İLE/VE/||/<> Tehlikelidir. İLE/VE/||/<> Ölümcüldür. )


-GÖVDE/İNSAN ile/ve/<> NEY

( İNSAN ve NEY: 60 )


-GÖVDE/MİZ:
OKSİJEN ve/||/<> KARBON ve/||/<> HİDROJEN ve/||/<> NİTROJEN ve/||/<>
KALSİYUM ve/||/<> FOSFOR ve/||/<> + 54 ÖĞE

( %65 ve/||/<> %18 ve/||/<> %10 ve/||/<> %3 ve/||/<> %1.4 ve/||/<> %1.1 ve/||/<> + %0 - 0.99 )


-GÖVDE ve/||/<> ANLIK(ZİHİN) ve/||/<> TİN

( Çap/çeper. VE/||/<> Yarıçap. VE/||/<> Merkez. )


-GÖVDE ve/||/<>/> ANLIK ve/||/<>/> BİR/LİK



-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Gövde ve gövdeyle özdeşlik duygusu var oldukça, düş kırıklıkları kaçınılmazdır. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Gövde olmadığında siz gövdeden ayrılmış değilsiniz - sadece Siz'siniz. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Gövde, üzerinde aşırı konsantrasyon kendi amacına ters düşer ve aksi sonuç verir. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Kendinin, gövde ve zihin olmadığını bilen bir kişi, bencil olamaz. Çünkü, bencillik nedeni olabilecek bir şeye sahip değildir. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Benlik, öylesine kendinden emindir ki, cesâreti tümüyle kırılmadıkça vazgeçmez. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Bir gövdede odaklanmış sonsuz olansınız. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( "Ben Gövde'yim" düşüncesini yok edin, o zaman iç ve dış bir olacak. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( "Ben Gövde'yim" düşüncesinin ötesine geçin. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Gövde ve zihin sınırlılardır, onun için de incinmeye açıklardır, onların, korunmaya gereksinimleri vardır ve bu da korkuya yol açar. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Gövde ve zihin içinde olmadığınızı, fakat her birinin de farkında olduğunuzu bilmek, kendini-biliştir. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Sükûnet ve sessizlik içinde "Ben" kabuğu erir ve iç ile dış bir olur. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( Her kim, varoluşu hakkında bir yanıt arayarak düşünürse ve kendi kaynağını bulmayı içtenlikle isterse, her zaman mevcut olan "Ben-im" duygusunu kavrayabilir ve zihni karartan bulutlar dağılıp, varlığın özü tüm ihtişamıyla görününceye dek onun üzerinde büyük dikkatle ve sabırla durabilir. )


-GÖVDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BEN

( As long as there is the body and the sense of identity vs. the body, frustration is inevitable.
Without the body you are not disembodied - you Just are.
The self is so self confident, that unless it is totally discouraged, it will not give up.
Go beyond the I-am-the-body idea.
The body and the mind are limited and therefore vulnerable; they need protection which gives rise to fear.
Whoever is puzzled by his very existence as a conscious being and earnestly wants to find his own source, can grasp the ever-present sense of I am and dwell on it assiduously and patiently, till the clouds obscuring the mind dissolve and the heart of being is seen in all its glory. )


-GÖVDE ile/ve/||/<> BİLİNÇ

( Zuhur/tezahür. İLE/VE/||/<> Tecelli. )


-GÖVDE ile/ve/||/<> BİLİNÇ

( Kişi, önce gövdesine bakmalıdır. )


-GÖVDE ile/ve/||/<> BİLİNÇ

( İnsan gövdesi, doktoru, eczanesi kendinde olan bir yapıya sahiptir. )


-GÖVDE ile/ve/||/<> BİLİNÇ

( MENZİL-İ CÂN: İnsan gövdesi. | Ulvî âlem. )


-GÖVDE ile/ve/||/<> BİLİNÇ

( TENÂVÜR[Ar.]: İri gövdeli kişi. )


-GÖVDE ile/ve/<> BÜNYE[Ar.]



-GÖVDE ve/||/<> EV ve/||/<> EVREN

( Bilinç. VE/||/<> Kişi. VE/||/<> Yaşam. )


-GÖVDE ve/||/<> EV ve/||/<> EVREN

( Tohum. VE/||/<> Ağaç. VE/||/<> Meyve. )


-GÖVDE ve/<> MÂBED

( Mâbedine[gövdesine] bakmayan, mâbâdına[kıçına] bakmak zorunda kalır. )


-GÖVDE ve/<> MÂBED

( Akılsız başın cezasını, ayaklar çeker. )


-GÖVDE ile/ve/<> ZİHİN

( Gövde ile gövdede barınan bilinç arasında zihin yer alır. )


-GÖVDE ile/ve/<> ZİHİN

( Gövde, ölçüsünü bilir, ama zihin bilmez. )


-GÖVDE ile/ve/<> ZİHİN

( Gövde ve zihin sınırlılardır, onun için de incinmeye açıklardır, onların, korunmaya gereksinimleri vardır ve bu da korkuya yol açar. )


-GÖVDE ile/ve/<> ZİHİN

( Gövde, dış varlığı, bilinç iç varlığı tanımlar, saf farkındalık halinde ise En Yüce Olan'la temas kurulur. )


-GÖVDE ile/ve/<> ZİHİN

( Gövdenin ötesine geçmek için sağlıklı olmalısınız; zihnin ötesine geçmek için ise zihniniz kusursuz bir düzen içinde olmalı. )


-GÖVDE ve/||/<> ZİHİN ve/||/<> KALP ve/||/<> HİÇ

( Deneyim aradığımızda. VE/||/<> Bilgiyi aradığımızda. VE/||/<> Tanrı'yı aradığımızda. VE/||/<> Hakikati aradığımızda. )


-GÖVDEMİZİ ...:
(YETERİNCE) KULLANMAMAK ile/ve/değil/ne yazık ki/=/||/<>/> KÖTÜYE KULLANMAK



-GÖVDENİN EYLEMİ ile/ve/<> NEFSİN EYLEMİ ile/ve/<> ÖZÜN EYLEMİ

( El ile. İLE/VE/<> Hayal ile. İLE/VE/<> Sevgi ile. )


-GÖZ HÜCRESİ ile/ve/<> ÇUBUK HÜCRE

( ... İLE/VE/<> Retina tabakasında bulunan, ışığa duyarlı iki hücreden biri. )


-GÖZ KAPAĞI ve/+/||/<> DUDAK

( "Herşeyi görme!" diye vardır. VE/+/||/<> "Her sözü söyleme!" diye vardır. )


-GÖZ KAPAĞI ve/+/||/<> DUDAK

( Kulakta, sürekli takılı olması gereken iki küpe...

Bir şey ki, yapmasan da olur... YAPMA!
Bir şey ki, söylemesen de olur... SÖYLEME! )


-GÖZ KAPAĞI ile/ve/||/<>/> PİTOZİS

( ... İLE/VE/||/<>/> Göz kapağı düşüklüğü. )


-GÖZ ÖNÜNDE:
()TUTMAK() ile/ve/değil/<> ()BULUNDURMAK()



-GÖZ UYGARLIĞI ile/ve/<> SÖZ UYGARLIĞI

( Dışa bakar. İLE/VE/<> İçe bakar. )


-GÖZ:
GÜNEŞ ve/<> GÜZELLİK



-GÖZ ile/ve/<> YÜZ(SURAT, VECİH, ÇEHRE, SİMA[Fars.], DİDAR)

( http://faceresearch.org )


-GÖZ ile/ve/<> YÜZ(SURAT, VECİH, ÇEHRE, SİMA[Fars.], DİDAR)

( )


-GÖZ ve/||/<>/>/< AKIL

( Göz, odur ki; dağın arkasını göre! VE/||/<>/>/< Akıl, odur ki; başına geleni/geleceği bile! )


-GÖZ ve/<> BİLİNÇ

( Göz ve bilinç, tüm dünyayı gördüğü halde, kendini [pek] [kolay kolay] göremez. )


-GÖZ ve/||/<>/> GÖNÜL[< GÖNENME/GÖNENÇ] ve/||/<>/> AYAK

( Gözden uzak(ırak) olan, gönülden/zihinden (de) uzak(ırak) olur. )


-GÖZ ve/||/<>/> GÖNÜL[< GÖNENME/GÖNENÇ] ve/||/<>/> AYAK

( Göz, dostu görendir. )


-GÖZ ve/||/<>/> GÖNÜL[< GÖNENME/GÖNENÇ] ve/||/<>/> AYAK

( DİLÂ: EY GÖNÜL )


-GÖZ ve/||/<>/> GÖNÜL[< GÖNENME/GÖNENÇ] ve/||/<>/> AYAK

( Göz, nereye bakar; gönül, oraya akar. VE/||/<>/> Gönül, nereye akar; ayak, oraya koşar. )


-GÖZ ile/||/<> GÖZE

( Suyun çıktığı yer, kaynak. İLE/||/<> Gözlü, pınar, çeşme. | İlkbaharda çıkıp yazın kaybolan su. | Örme, örgü, yama. | Süzgeç. | Hücre. )


-GÖZ ile/ve/<> İRİS[Yun.]

( ... İLE/VE/<> Saydam tabaka ile göz merceği arasında bulunan, ince, kasılabilen bir zardan oluşan, gözün renkli bölümü. )


-GÖZ ve/||/<> KALP

( Gülmek için!... :) VE/||/<> Sevmek için!... )


-GÖZ ile/ve/=/<> KİŞİLİK/AKIL



-GÖZ ile/ve/||/<> KULAK

( Simgenin/ibretin müşterisi. İLE/VE/||/<> Sözün müşterisi. )


-GÖZ ile/ve/||/<> KULAK

( Göz, dostu görendir. )


-GÖZ ile/ve/||/<> KULAK

( %84 İLE/VE/||/<> %11 )


-GÖZ ile/ve/||/<> KULAK

( [Renklerde dalgaboyu] 400 - 700 nm. İLE/VE/||/<> 20 - 20.000 Hz aralığı. )


-GÖZ ile/ve/<> ÖNODA

( ... İLE/VE/<> Gözde, saydam tabaka ile iris arasında kalan boşluk. )


-GÖZ ile/ve/<> ÖTEKİ ÖRGENLER

( Göz dışında, kişinin çoğu örgeni, -35 °C'de donar. )


-GÖZ ile/ve/<> ÖTEKİ ÖRGENLER

( GÖZLER, YALAN SÖYLEMEZ!

Arabası uçuruma yuvarlanmış ve sürücünün cesedi ancak birkaç hafta sonra Ağustos ayında tesadüfen bir köylü tarafından çürümüş halde bulunabilmiş.

Ölüm nedeninin trafik kazası olduğu biliniyor fakat kazanın alkolün ya da başka bir maddenin etkisi altında meydana gelip gelmediğini saptayabilmek için otopside alınan kanda 0.80 promil gram alkol bulunmuş.

Göziçi sıvısında ise alkol bulunmadığı ayrıca uyutucu ve uyuşturucu bir madde bulunmadığı rapor edilmiş.

Cesedin çürümeye başlaması ile ortamda bulunan bakteri ve mayaların etkisi ile kan şekeri tüketilirken alkol üretilir. Ağustos sıcağında çürümenin daha hızlı olması nedeniyle kanda 1.50 promil grama kadar alkol oluşabilir.

Göziçi sıvısı anatomik özelliği nedeniyle yalıtılmış bir yapıya sahiptir ve alkol yapan bakterilerin içeriye girmesine izin vermez.

Göziçi sıvısında alkol ölçümünün önemini bilen bir uzman, gözünde alkol saptanmayan sürücünün, kanında bulunan alkolün cesedin çürümesine bağlı olarak meydana geldiğini dolayısıyla kazayı alkolün etkisi altında yapmadığını rapor eder.

Ölümden sonra bile,
Gözler, yalan söylemez! )


-GÖZBEBEĞİ ve/||/<> SARIBENEK

( .. VE/||/<> Gözde, ağ tabakanın ortasında bulunan ve simgenin en net olarak oluştuğu, sarı renkli duygun nokta. )


-GÖZDE:
SİYANOLAB ile/ve/||/<> KLOROLAB ile/ve/||/<> ERITOLAB

( İlgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )


-GÖZDEN DÜŞME ile/ve/<>/>< YÜCELME

( İkisi de, kişiyi eşit şaşırtır. )


-GÖZDEN GEÇİRMEK ile/ve/||/<> GÖZLEMLEMEK



-GÖZE ORGANELLERİNDE:
KLOROPLAST ile/ve/<> KROMOPLAST ile/ve/<> LÖKOPLAST

( )


-GÖZE/HÜCRE[Ar.]/CELLULE[İng./Fr.] ile/ve/||/<>/> DOKU

( Canlının en küçük yapı birimi. İLE/VE/||/<>/> Benzer gözelerin bir araya gelmesiyle oluşan yapı birimi. )


-GÖZE/HÜCRE[Ar.]/SEL[İng. < CELL] ile/||/<> AYLITSEL[İng. < İSLET CELL]

( Göze. İLE/||/<> Adacık gözesi. )


-GÖZELER ile/ve/||/<> ÖLÇEKLER

( )


-GÖZETİM:
DENETLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YAKINDAN TAKİP ETMEK



-GÖZETİM ile/ve/<> DENETİM



-GÖZLEM MANZARASI ve/<>/değil/yerine ALGI MANZARASI



-GÖZLEM ve/||/<>/> DENEY ve/||/<>/> ÖLÇÜM



-GÖZLEMLEMEK ile/ve/||/<> "TARTMAK"



-GÖZLEMLEMEK ile/ve/<> İNCELEMEK



-GÖZLEMLEMEK ile/ve/||/<> YAKALAMAK



-GÖZLER:
YAŞLI ile/ve/değil/||/<>/> YASLI



-GÖZLERİN DOLMASI ve/||/<> BOĞAZIN DÜĞÜMLENMESİ



-GÖZLÜK ve/||/<> GAZEL

( Körler çarşısında satma! VE/||/<> Sağırlar çarşısında satma! )


-GÖZLÜK ile/||/<> KELEBEK GÖZLÜK

( ... İLE/||/<> Burundan tutturularak kullanılan sapsız gözlük, kıskaç gözlük. )


-GÖZLÜK ile/ve/<> MONOKL[Fr.]

( ... İLE/VE/<> Kaş kemerinin altına sıkıştırılarak kullanılan gözlük camı. )


-GÖZLÜK ve/||/<>/>/< SÖZLÜK



-GÖZÜN GÖRMEYİP GÖNLÜN KATLANMASI
ile/ve/||/<>
GÖZDEN UZAK/IRAK, GÖNÜLDEN UZAK/IRAK



-GÖZÜN(ZİHNİN):
GÖRDÜĞÜNÜ SEVMESİ ile/ve/değil/||/<> SEVDİĞİNİ GÖRMESİ



-GÖZYAŞI ile/ve/değil/<> KANLI GÖZYAŞI

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Göz kapaklarından, burundan ve/ya da bazen kulak yolundan gelen kanın, gözyaşı kanallarından akan kan. )


-GRANAT ile/||/<> TURMALİN

( Genellikle kırmızı tonlarda olan bir taş. İLE/||/<> Birçok renkte bulunabilen bir taş. )


-GRAND KANYON'DA:
KUZEY YAKASI ile/ve/||/<> GÜNEY YAKASI ile/ve/||/<> BATI YAKASI



-GRANİT ile/değil/yerine/||/<>/> BİYO GRANİT

( ... İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Destekli ve çok daha dayanaklıdır.[Isıya ve darbeye yedi kat daha fazla] Yanmaz, yapışmaz ve daha kolay temizlenir özelliği vardır. )


-GRANİT ile/ve/<> SİYENİT[Fr. Syene kentinin adından]/ASSUAN TAŞI

( ... İLE/VE/<> Bileşiminde, bol miktarda alkali feldispat bulunan bir granit. )


-GRANT ile/ve/||/<>/>< REVOKE



-GREEN CARD ile/ve/||/<>/> E2 (VİZESİ)



-GREENWICH MEAN TIME(GMT) ile/ve/değil/yerine/||/<>/> UNIVERSAL TIME COORDINATE(UTC)[İng.]/COORDINATED UNIVERSAL TIME(CUT)/TEMPS UNIVERSEL COORDONNE(TUC)[Fr.]

( UTC, atomik olarak hesaplanan bir saattir. İlk olarak 1963 yılında kullanılmaya başlamıştır. Güneş zamanına göre belirlenen GMT ile arasında çok ufak farklar vardır. Gündelik yaşamda iki zaman dilimi de kullanılır. Hangisinin kullanıldığı zaman dilimini etkilemez. )


-GRES YAĞI ile/ve/değil/yerine/||/<>/> MOTOREKS GRES YAĞI



-GREV ile/ve/<>/< BOYKOT[< İng. < Charles Boycott]

( ... İLE/VE/<>/< Bir işi, bir davranışı yapmama kararı alma. | Bir kişi, bir topluluk ya da bir ülkeyle amaca ulaşmak için her türlü ilişkiyi kesme. )


-GREV ile/<>/>< LOKAVT[İng.]

( ... İLE/<>/>< İşverenin, işçileri, topluca işten uzaklaştırma ya da işten çıkarma kararı. )


-GRİ MADDE ile/ve/<> BEYAZ MADDE

( Nöronun göze gövdesi. İLE/VE/<> Akson. )


-GRİ MADDE ile/ve/<> BEYAZ MADDE

( Yaşayan bir beynin yaklaşık %40'ı gri madde, %60'ı beyaz maddeden oluşur. )


-GRİ MADDE ile/ve/<> BEYAZ MADDE

( Gerçek bilgi işlemesinin yapıldığı gözeleri içerir. Beyinde kullanılan oksijenin yaklaşık %94'ünü kullanır. İLE/VE Akson ve aksonu saran yağlı bir protein olan myelin'dir.Hücrelerin dışına doğru uzayan dendrit ve aksonları sararak birbirinden ayırmaya yarar. Farklı gri maddeleri birbirine ve gri maddeyi gövdenin öteki taraflarına da bağlayarak beynin iletişim ağını oluşturur. )


-GRİ MADDE ile/ve/<> BEYAZ MADDE

( [Bilgisayar benzetmesiyle] İşlemci (CPU). İLE/VE Kablo bağlantısı.[Zekâ, hem birlikte, hem de hızlı çalışmayı gerektirir.] )


-GRİP/İNFLUENZA/ENFLUENZA ile/||/<> KORONAVİRÜS

( İnfluenza virüslerinin neden olduğu, ani başlayan ateş, öksürük ve kas ağrıları ile ilişkili bir sayrılık. İLE/||/<> Koronavirüslerin neden olduğu, solunum yolu bulaşları ile ilişkili bir sayrılık. )


-GRİP/İNFLUENZA/ENFLUENZA ile/||/<> SOĞUK ALGINLIĞI, PAÇAVRA SAYRILIĞI

( Grip virüsünün neden olduğu ve ciddi belirtilerle süren bir sayrılık. İLE/||/<> Daha hafif belirtilerle süren ve genellikle rinovirüslerin neden olduğu bir sayrılık. )


-GRİZU ile/ve/||/<> KANARYA

( ... İLE/VE/||/<> Grizu gazını duyumsayabilmesiyle bilinir. )


-GRUPLAŞ(TIR)MA ile/ve/değil/ne yazık ki/<> KUTUPLAŞ(TIR)MA



-GRW KURAMI:
GHIRARDI ile/ve/||/<> RIMINI ile/ve/||/<> WEBER



-GUATR ile/||/<> TİROİD NODÜLÜ

( Tiroid bezinin büyümesi. İLE/||/<> Tiroid bezinde olağandışı doku büyümesi. )


-GUATR ile/||/<> TİROİDİT

( Tiroid bezinin büyümesi. İLE/||/<> Tiroid bezinin yangılanması. )


-GÜÇ (FİZİKSEL) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AKIL



-GÜÇ KULLANMAMA İLKESİ ile/ve/||/<> KARIŞMAMA İLKESİ



-GÜÇ:
SIÇRAYIŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SARSILMAZ DURUŞ



-GÜÇ[KUVVET] ve/||/<> ALAN



-GÜÇ/DAYANIKLILIK/DENGE:
KOL/DA ile/ve/değil/||/<>/< BACAK/TA

( Yüzmede[özellikle suyun üstünde durmada], tutunma ve tırmanmada kolun gücüne değil bacakların gücüne ve olanaklarına yönelmek/odaklanmanın önceliği ve farkındalığı... )


-GÜÇ/KUDRET:
BEL ÜSTÜ ile/ve/<> BEL ALTI

( Erilde. İLE/VE/<> Dişilde. )


-GÜÇ/KUDRET:
BEL ÜSTÜ ile/ve/<> BEL ALTI

( [daha çok] Erillerin, govdesi ve kolları güçlüdür/dayanıklıdır. İLE/VE/<> Dişillerin, bacakları güçlüdür/dayanıklıdır. )


-GÜÇ/KUDRET ve/||/<> MERHAMET



-GÜÇ/KUVET:
| YAVAŞLATIR ile/ve/ya da/||/<> DURDURUR ile/ve/ya da/||/<> DÖNDÜRÜR ile/ve/ya da/||/<> YÖNÜNÜ DEĞİŞTİRİR ile/ve/ya da/||/<> BİÇİMİNİ DEĞİŞTİRİR ile/ve/ya da/||/<> HIZLANDIRIR |
ile/ve/ya da/||/<> />
| GERER ile/ve/ya da/||/<> BÜKER ile/ve/ya da/||/<> VURUR ile/ve/ya da/||/<> SIKAR |



-GÜÇ/KUVVET | BÜYÜKLÜKLER:
SKALER ile/ve/||/<> VEKTÖREL

( Sadece büyüklük içeren fiziksel nicelik. İLE/VE/||/<> Büyüklük ve yön içeren fiziksel nicelik. )


-GÜÇ/KUVVET ile/ve/<> İVME

( ... İLE/VE/<> Birim zamandaki hız değişimi. )


-GÜÇ/LÜ ile/ve/değil/||/<>/< YÜK/LÜ



-GÜÇ ile/ve/||/<>/>< "ZAYIFLIK"

( Güçlü ağaç, meyve vermede acele etmez. )


-GÜÇ ile/ve/||/<>/>< "ZAYIFLIK"

( Zayıflık, güçlü özelliklerin "fazla kullanılmasıdır". )


-GÜÇ ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> ACIMASIZ/LIK



-GÜÇ ile/ve/||/<> ASKERİYE



-GÜÇ ile/ve/||/<> BASINÇ

( Bir cisme etki eden itme ya da çekme. İLE/VE/||/<> Birim yüzeye düşen Güç. )


-GÜÇ ile/ve/<>/değil/yerine DONANIM



-GÜÇ ile/ve/||/<>/>/< EKONOMİ



-GÜÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FIRSAT



-GÜÇ ile/ve/||/<> İŞ

( Güç, bir nesneyi devim ettiren ya da devimini durduran etkidir. İLE/VE/||/<> Gücün bir nesneyi belirli bir mesafe boyunca devim ettirmesiyle yapılan enerji. )


-GÜÇ ile/ve/||/<> MOMENT

( Bir nesneye etki ederek devindiren ya da bimini değiştiren etki. İLE/VE/||/<> Bir gücün, bir noktaya göre dönme etkisi. )


-GÜÇ ile/ve/||/<> SORUMLULUK



-GÜÇ ile/ve/değil/<> SÜREKLİLİK

( Taşı delen, suyun gücü değil damlalarının sürekliliğidir. )


-GÜÇ ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> TEKELLEŞME



-GÜÇ ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> VİCDANSIZ/LIK



-GÜÇ ile/ve/<> YÜK



-GÜÇLEN(DİR)ME ile/ve/||/<>/< DEVİN(DİR)ME/HAREKETLEN(DİR)ME



-GÜÇLEN(DİR)ME ile/ve/||/<>/< MERKEZİLEŞ(TİR)ME



-GÜÇLENDİRME ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SAĞLAMLAŞTIRMA/BERKİTME



-GÜÇLENMEK ile/ve/||/<>/> YÜKSELMEK



-GÜÇLÜ ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ ile/ve/+/||/<> ZAYIF ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ

( Kararlılar. İLE/VE/+/||/<> Kararlı değiller. )


-GÜÇLÜ OLAN ile/ve/||/<>/< DAHA GÜÇLÜ OLAN

( Zayıf yönünü bilen. İLE/VE/||/<>/< Zayıf yönünü yönetebilen. )


-GÜÇLÜ OLMAK ve/||/<> AKILLI OLMAK ve/||/<> KENDİN OLMAK

( Yalnız başına kalabilecek kadar. VE/||/<> Birarada kalabilecek kadar. VE/||/<> Ayrı kalabilecek kadar. )


-GÜÇLÜ(") ile/ve/||/<> (")ZENGİN(") ile/ve/||/<> (")AKILLI(")

( Hırslarını yenen. İLE/VE/||/<> Durumundan memnun olan. İLE/VE/||/<> Herşeyden ve herkesten öğrenen. )


-GÜÇLÜ/LÜK ve/||/<>/> KIRILGAN/LIK



-GÜÇLÜ ve/||/<>/> DAHA GÜÇLÜ

( Zayıf yanını, herkesten daha iyi bilen. VE/||/<>/> Zayıf yanına hükmedebilen. )


-GÜÇLÜ ile/ve/değil/||/<>/> ETKİLİ



-GÜÇLÜ ile/ve/değil/||/<>/< UYUMLANAN



-GÜÇLÜ ile/ve/değil/yerine/||/<> YEĞİN



-GÜÇSÜZ/LÜK ile/ve/||/<>/> İSTEKSİZ/LİK



-GÜÇSÜZLÜK ile/ve/<> OLANAKSIZLIK



-GÜCÜN:
YETERLİLİĞİ(/YETERSİZLİĞİ) ile/ve/<>/değil/yerine DEVREDE OLMASI



-GÜDÜ:
ZİHİNSEL ile/ve/||/<> FİZYOLOJİK ile/ve/||/<> TOPLUMSAL



-GÜDÜ ve/||/<>/>/< GÜCÜ



-GÜDÜLENME ile/ve/||/<>/> ALIŞKANLIK

( Başlamak üzere. İLE/VE/||/<>/> İlerlemek üzere. )


-GÜDÜLENMEDE:
ALGI ve/||/<>/> SEÇME ve/||/<>/> ÖZERKLİK ve/||/<>/> ÖZYETKİNLİK



-GÜDÜLENMEDE:
İLİŞKİLİLİK ve/||/<>/> GÜVEN ve/||/<>/> ŞEFKÂT ve/||/<>/> ÖZGÜNLÜK



-GÜDÜLENMEDE:
UYARILMA ve/||/<>/> MERAK ve/||/<>/> DENETİM ve/||/<>/> OLGUNLAŞMA



-GÜDÜLENMEDE/HAREKETE GEÇMEDE:
[bazen/biraz] HEYECAN/COŞKU/ÜMİT ile/ve/bazen/biraz da/||/<> OLANAK



-GUEST ile/ve/||/<> GHOST ile/ve/||/<> GEIST

( Konuk. İLE/VE/||/<>/> Hayalet. İLE/VE/||/<>/> Tanrı. )


-GÜFTÂR[Fars.] ile/ve/+/değil/yerine/||/<>/> KÂR[Fars.]

( Söz. İLE/VE/+/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı. | İş. | Yarar, fayda. | Üretim etmenlerinden biri olan girişimcinin üretimden aldığı pay. | Maliyet fiyatıyla satış fiyatı arasındaki fark. )


-GUGUK KUŞU ile/||/<> KOŞAR/YER GUGUK KUŞU/ROAD RUNNER

( ... İLE/||/<> Kuzey Amerika'nın güney-batısındaki çöllerde yaşar. 1829 yılında sınıflandırılmıştır. )


-GUGUK KUŞU ile/||/<> KOŞAR/YER GUGUK KUŞU/ROAD RUNNER

( )


-GUGUK KUŞU ile/||/<> KOŞAR/YER GUGUK KUŞU/ROAD RUNNER

( Ayrıntıları ve ilgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )


-GÜHERÇİLE ile/ve/<> ŞİLİ GÜHERÇİLESİ

( ... İLE/VE/<> Şili'nin kuzeyinde, zengin, güherçile yatakları bulunmaktadır. )


-GÜHERÇİLE ile/ve/<> ŞİLİ GÜHERÇİLESİ

( GÜHERÇİLE: İlaç olarak kullanılan, barut gibi patlayıcı maddeler yapımına yarayan, beyaz renkte ve ince billurlar durumunda, bileşik bir madde. Potasyum nitrat[KNO3] )


-GÜL GİBİ ve/||/<> GÜN GİBİ



-GÜL KAZANI ile/ve/<> YAĞ KAZANI

( ... İLE/VE/<> Yağ kazanı, gül kazanından sonra kullanılan ayrı bir kazandır.[Gülyağı, damıtılmış gülsuyunun üzerindeki yağdır.] )


-GÜL YAĞI ile/ve/<> ABSÖLÜ



-GÜL ve/||/<> BÜLBÜL



-GÜL ile/<> NİLÜFER(LOTUS)

( Dikenlikte. İLE/<> Bataklıkta. )


-GULAM ile/||/<> ALABEYİ ile/||/<> CANBAZ ile/||/<> MİRAHUR ile/||/<> ÇARKA ile/||/<> BELDAR ile/||/<> BOSTANCI ile/||/<> AKINCI ile/||/<> CEBELİ ile/||/<> DALKILIÇ ile/||/<> DELİ ile/||/<> FARİSAN

( Asker. İLE/||/<> Bir bölgede tüm tımarlı sipahilerin en büyük amiri. İLE/||/<> Atlı fedai asker. İLE/||/<> Has ahırın en büyük yöneticisi. İLE/||/<> Osmanlılar'da öncü görevi. İLE/||/<> Dağ geçitlerini aşan, temizleyen ve koruyan, buradan geçenlerin güvenliğini sağlayan görevliler. İLE/||/<> Sarayın ve kentin güvenliğinden sorumlu askerler. İLE/||/<> Osmanlı'nın askerî örgütlenmesinde, sınır bölgelerinde, düşman ülkelerine akınlar, baskınlar tertipleyerek yıpratma harekâtında bulunan hafif süvari birlikleri. İLE/||/<> Tımar sahiplerinin savaşa hazır olarak beslemek zorunda olduğu asker. İLE/||/<> Gönüllü olarak tehlikeli işlerde kullanılan asker. İLE/||/<> Vezir ve Beylerbeyine bağlı olarak görev yapan hafif süvari örgütünün askeri. İLE/||/<> Eyâletlerde, hudutlardaki muhafız askerler. )


-GÜLDÜRMEYEN "DURUMA" ile/ve/||/<>/> GÜLÜP GEÇMEK

( Seni güldürmeyen "şeye/duruma/soruna" gülüp geç. )


-GÜLME:
ŞAŞIRMA ve/||/<>/< DÜŞÜNME



-GÜLME! ve/ya da AĞLAMA! ve/ya da LANETLEME!
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
SADECE ANLA!(MAK)



-GÜLMEK :) ile/ve/||/<>/>/< GÖZLERİNİN İÇİNİN GÜLMESİ :)



-GÜLMEK:
GÜLÜNÇ/KOMİK OLMASINDAN ile/ve/||/<>/> EĞLENCELİ OLMASINDAN



-GÜLMEK ve/||/<>/> EĞLENMEK ve/||/<>/> GEZMEK ve/||/<>/> DÜŞÜNMEK ve/||/<>/> ÖNERMEK ve/||/<>/> ÖNEMSEMEK ve/||/<>/> SEVMEK

( 10 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 20 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 30 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 40 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 50 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 60 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 70 yaşındaymış gibi. )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( ... İLE/VE/<> En etkili/kolay/hızlı yapıt/eylem/ibâdet. )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Sen gül ki, biz de gülelim! )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Bir iyi hareket, bin iyi düşünceden
Bir gülüş de bin hareketten daha güçlüdür. )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Gül ki, gül yüzünde güller açsın! )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Gülmesini bilmeyen, dükkân açmasın! )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Paranız yoksa, gülümsemeniz de mi yok? )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Bir kişinin nasıl güldüğünden terbiyesini, neye güldüğünden akıl seviyesini anlarsın! )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( TEBEŞBÜŞ: Güleryüz gösterme. [küçükten büyüğe] )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Gülün de, isterseniz beni paçamdan sürükleyin. )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( MÜBTESİM[< TEBESSÜM]: Gülümseyen, tebessüm eden. )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Haydi! Bırak zihnindeki olumsuz kayıtları ve şu AN'a dön biraz! Ve bunu, sık sık tekralamaya çalışarak olan bitenlere, kişilere/çevrene/yaşama gülümse!... :) Sadece gülümse! :) (Herhangi bir nedeni/kaynağı olmaksızın, aklına geldikçe/getirerek gülümse!) :) Yaşam, vererek başlar ve sürdürülür. Verebilecek hiçbir şeyin olmasa/kalmasa bile, boşver sıkıntıları/saçmalıkları ve hiçbir zaman elinden alınamayacak olanı vererek, o, dünyanın en güzel manzarası olan gülümsemeni paylaşarak yaşa ve yaşat! Haydi! Tekrar tekrar gülümse!... :) )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Seni güldürmeyen "şeye/duruma/soruna" gülüp geç. :) )


-GÜLMEK ile/ve/<> GÜLÜMSEMEK :)

( Ne haliniz varsa gülün! )


-GÜLMEK ile/ve/değil/<> GÜLÜŞÜNE MEŞRÛ KAYNAK BULMAK/BULABİLMEK

( Umberto Eco'nun, Gülün Adı adlı kitabını okumanızı salık veririz. )


-GÜLSUYU:
KALP İÇİN ve/<> BEYİN İÇİN

( İkisine de iyi gelmektedir. )


-GÜLSUYU:
KALP İÇİN ve/<> BEYİN İÇİN

( Belleği güçlendirir.[Alzheimer hastalığına da iyi geldiği düşünülmektedir.] )


-GÜLSUYU:
KALP İÇİN ve/<> BEYİN İÇİN

( Gülsuyu, Asur'lulardan beri üretilmektedir. )


-GÜLTEN DAYIOĞLU ve/||/<> REŞAT NURİ GÜNTEKİN

( )


-GÜLÜMSEME :) ve/||/<> DUCHENNE GÜLÜMSEMESİ :)

( ... VE/||/<> Gözlerin yanındaki, "kaz ayakları" denilen çizgileri yukarı doğru olanların, yaşamlarının, olmayanlara göre 8.5 yıl daha uzun yaşadıklarını tespit etmişler. :) )


-GÜLÜMSEME :) ve/=/||/<>/: İLÂÇ

( Kana, en hızlı karışan ilâç. )


-GÜLÜN (DAHA) GÜZELİ ve/||/<>/> DOSTUN (DAHA) GÜZELİ ve/||/<>/> İNSANIN (DAHA) GÜZELİ

( Çiçek veren. VE/||/<> Vefâsı uzun süren. VE/||/<> Selâm veren ve gülümseyen. :) )


-GÜLÜNÇ/KOMİK ile/ve/değil/||/<> GARİP



-GÜME GİTMEK ile/ve/||/<> KİM VURDUYA GİTMEK



-GÜN ile/ve/||/<> ARTIK GÜN

( ... İLE/VE/||/<> Artık yıllarda Şubat ayına eklenen yirmi dokuzuncu gün. )


-GÜNAH ile/ve/değil/||/<>/< HARAM

( Davranışta. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Nesneler için. )


-GÜNAH ile/ve/<> İSYAN ile/ve/<> NİSYAN



-GÜNAH ile/ve/<> SEYYİAT



-GÜNAYDIN ile/ve/||/<>/> TÜNAYDIN

( 12:00'ye kadar. İLE/VE/||/<>/> 12:00'den sonra. )


-GÜNAYDIN ve/<> ZİHNAYDIN



-GÜNDEM ile/ve/<> GÜNCEL



-GÜNEŞ || YER/TOPRAK ve/<>
GÜNBERİ

( ... VE/<> Yer'in, Güneş'e en yakın bulunduğu nokta. )


-GÜNEŞ || YER/TOPRAK ve/<>
GÜNBERİ

( Yer, Aralık ayının 31'ine doğru, günberide bulunur. )


-GÜNEŞ IŞIĞI ve/||/<> BİLGİ AYDINLIĞI



-GÜNEŞ IŞIĞI ile/ve/||/<>/> GÜNERİ

( ... İLE/VE/||/<>/> Ağaç dalları arasından süzülen güneş ışıltıları. )


-GÜNEŞ SİSTEMİ ile/ve/||/<>/> SAMANYOLU GÖKADASI ile/ve/||/<>/> MİLYARLARCA GÖKADA

( Güneş sistemi, Samanyolu içinde sadece bir noktadır. Bu nokta, Samanyolu'nun merkezi etrafında, saniyede 220 km.'lik bir hızla dönerek bir turu, yaklaşık 230 milyon yılda tamamlar. İLE/VE/||/<>/> 1920'ye kadar, uzayın, sadece Samanyolu galaksisinden ibaret olduğu sanılıyordu. İLE/VE/||/<>/> Uzay, 20 milyar ışık yılı[bkz. 12665] çapındadır. )


-GÜNEŞ SİSTEMİ ile/ve/||/<>/> SAMANYOLU GÖKADASI ile/ve/||/<>/> MİLYARLARCA GÖKADA

( ... İLE/VE/||/<>/> Samanyolu, içinde Güneş Sistemi'nin de bulunduğu Evren'deki milyarlarca galaksiden sadece biridir. 100.000 ışık yılı çapındaki Samanyolu Galaksisi'nde, yaklaşık olarak 100 milyar yıldız olduğu tahmin ediliyor. Samanyolu'nun merkezinde, Sagittarius A adında bir kara delik vardır ve dünyaya uzaklığı, 26.000 ışık yılıdır. İLE/VE/||/<>/> ... )


-GÜNEŞ SİSTEMİ ile/ve/||/<>/> SAMANYOLU GÖKADASI ile/ve/||/<>/> MİLYARLARCA GÖKADA

( Çıplak gözle ancak dört galaksi görebiliriz. Oturduğumuz yerden yalnızca iki tane görebiliriz, bunlardan biri de içinde bulunduğumuz Samanyolu'dur. )


-GÜNEŞ TANRI ve/||/<> YAŞAM AĞACI ve/||/<> SEPET TUTAN KARTALLAR

( Göbeklitepe'de sütunlarında. VE/||/<> Sümer kil tabletlerinde. )


-GÜNEŞ:
GAZ ve/||/<> TOZ ve/||/<> BUZ

( Güneş sistemi, yaklaşık 4.6 x 109[milyar]  yıl önce geniş bir gaz[çoğu hidrojen], toz ve buz bulutu olarak başladı. )


-GÜNEŞ:
LEKELERİ ile/ve/||/<> ÇIKINTISI ile/ve/||/<> PATLAMASI ile/ve/||/<> YELLERİ

( 11 yıllık döngülerle daha yoğun görünür duruma gelir. İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> ... )


-GÜNEŞ/KARANLIK ile/ve/||/<>/< TAN/FECİR

( ... İLE/VE/||/<>/< Güneş doğmadan önceki alaca karanlık. )


-GÜNEŞ ile/ve/||/<> ATEŞ

( Isı, ışın/aydınlatma, besin. İLE/VE/||/<> Isı, aydınlatma, yakma ve yıkma. )


-GÜNEŞ ile/ve/<> ATEŞ ile/ve/<> OCAK

( Gökte. İLE/VE/<> Yerde. İLE/VE/<> Evde. )


-GÜNEŞ ile/ve/<>/> AY

( Arı bilinç. İLE/VE/||/<>/> Süreçteki bilinç. )


-GÜNEŞ ile/ve/<>/> AY

( Özbilinç. İLE/VE/||/<>/> Nefs/ego. )


-GÜNEŞ ile/ve/<>/> AY

( Tümel, kavramsal. İLE/VE/||/<>/> Kavramsal. )


-GÜNEŞ ile/ve/<>/> AY

( Ziyâ saçar. İLE/VE/||/<>/> Nur saçar. )


-GÜNEŞ ile/ve/<>/> AY

( [görselde/çizimde] "Okları"[ışınım gösterimi] olan. İLE/VE/||/<>/> "Okları" olmayan. )


-GÜNEŞ ile/ve/<>/> AY

( Kaynak ışığı. İLE/VE/||/<>/> Yansıma ışığı. )


-GÜNEŞ ile/ve/||/<> AY



-GÜNEŞ ile/ve/<> BEYAZ GÜNEŞ

( ... İLE/VE/<> Yakutistan bayrağının simgesi. )


-GÜNEŞ ve/||/<> BULGURCUK

( ... VE/||/<> Güneş yüzeyinde, uzak görülerle seçilebilen, küçük, dairesel görünüşlü parçacıklardan her biri. )


-GÜNEŞ ve/||/<>/> GEZEGEN

( Güneş, bir gezegenin yüzeyindeki sıcaklığın sürekliliğini sağlar. )


-GÜNEŞ ile/ve/değil/||/<>/< KIŞIN DOĞAN GÜNEŞ



-GÜNEŞ ve/||/<>/> NÜKLEER TEPKİMELERİ

( Güneşteki enerji, protonların[hidrojen atomunun çekirdekleri], helyum çekirdekleri oluşturmak üzere nükleer olarak kaynaşmasıyla üretilir. Buradaki en önemli süreç, "proton-proton zinciri" adı verilen süreçtir. Sırasıyla üç tepkime gerçekleşir. İlk tepkimede, iki proton birleşerek bir döteryum[/ağır hidrojen] çekirdeği ile bir pozitron ve bir nötrino oluşturur. İkinci tepkimede, döteryum çekirdeğinin üçüncü bir protonla birleşmesi sonucunda helyum-3[helyumun hafif izotopu] çekirdeği ve gamma ışını adı verilen anlık bir elektromanyetik ışınım oluşur. Son olarak iki helyum-3 çekirdeği birleşir ve iki protonun serbest kalmasıyla bir helyum-4[bol bulunan izotop] çekirdeği oluşur. Bu tepkimeler zincirinin toplam etkisi, dört protonun, enerji üretimiyle birlikte bir helyum çekirdeği oluşturmasıdır. Güneşte daha az önem taşıyan alternatif tepkime ise bir proton ile bir karbon çekirdeği arasında başlar ve karbon çekirdeğinin bir helyum çekirdeği içinde birleşen dört proton bırakarak eski durumuna dönmesiyle son bulur.

Protonlar, pozitif yüklü parçacıklardır. Yani aralarında bir elektrostatik itme kuvveti bulunur. İki proton, çok yüksek bir bağıl hızla çarpışmadıkça, bu itme gücü, protonların birbirine nükleer bir tepkime başlatacak kadar yaklaşmalarını önler. Bir gazın içindeki parçacıkların birbirine göre hızları sıcaklığa bağlıdır. Protonların birbiriyle tepkimeye girmesinden önce 10 milyon Kelvin derecesine yaklaşan sıcaklıklar gerekmektedir. Böyle sıcaklıklar ise yalnızca yıldızların iç bölümlerinde bulunur. )


-GÜNEŞ ile/ve/değil/||/<>/> YALANCI GÜNEŞ/PARHELION

( Atmosferin neden olduğu görüntülerden biridir. Bu olay, güneşin iki yanında parlak noktalar biçiminde ortaya çıkar ve genellikle güneşin yatay düzleminde yer alır. Yalancı güneş, genellikle ince, yüksek bulutlar [özellikle sirrus bulutları] içindeki buz kristalleri tarafından oluşur.

Yalancı güneş, atmosferdeki altıgen prizma biçimindeki buz kristallerinin ışığı kırması sonucu oluşur. Bu kristaller, güneş ışığını kırarak ve yansıtarak, güneşin iki yanında parlak noktalar oluşturur. Bu parlak noktalar, gökkuşağı renklerinde olabilir. Çünkü ışığın kırılması sırasında renk paleti açılır.

En sık sabah erken ya da akşam geç saatlerde görülür. Soğuk hava koşulları, yalancı güneş oluşumunu destekler. Bu nedenle, kış aylarında ya da kutup bölgelerinde daha sık görülür. )


-GÜNEŞ ile/ve/||/<>/> YILDIZ

( ... İLE/VE/||/<>/> Güneşin %8'i kadar olduğunda. )


-GÜNEŞ ile/ve/||/<>/> YILDIZ

( Güneşin, bir yıldız olarak doğmasına, içindeki nükleer tepkime neden olmuştur.[Güneşi oluşturan nesnelerin başında gelen protonların, helyum çekirdekleri oluşturmak üzere tepkimeye girmesi de güneşin sürekliliğini sağlamaktadır.] )


-GÜNEY KORE ve/<> SEUL

( ... VE/<> Güney Kore'nin başkenti. )


-GÜNEY KORE ve/<> SEUL

( Türk Şehitliği, Birleşmiş Milletler bölgesinde, güneydeki liman kenti Pusan'dadır. )


-GÜNEY KORE ve/<> SEUL

( ... VE/<> Han Irmağı, kenti, ikiye bölmektedir. )


-GÜNEY KORE ve/<> SEUL

( Budist tapınaklarında, her sabah saat 06:00'da, 10:00'da ve 18:00'de, 4 ayrı davul çalınır. Bunlardan ilk 3'ü, sırası ile hava, su ve karadaki canlılar içindir ve sonuncu vuruş ise tüm evren içindir. )


-GÜNEY KORE ve/<> SEUL

( Tekvando'nun anavatanıdır. )


-GÜNEY KUTBUNA GİDİŞTEKİ YÜRÜYÜŞ YOLLARI:
AXEL HEIBERG ile/||/<> HERCULES INLET ile/||/<> ROSS ile/||/<> UNION GLACIER ile/||/<> VİNCENT MASİFİ TIRMANIŞI ile/||/<> MESSNER

( 1.400 km. [Ross Buz Sahanlığı'ndan Güney Kutbu'na kadar] İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<> 1.130 km.[40-60 gün] İLE/||/<> 1.480 km.[50 - 65 gün] İLE/||/<> 1.000 km.[30 - 40 gün] İLE/||/<> 21 km.[10-14 gün][Vincent Dağı zirvesine kadar] İLE/||/<> 890 km.[35 - 50 gün] )


-GÜNEY KUTBUNA GİDİŞTEKİ YÜRÜYÜŞ YOLLARI:
AXEL HEIBERG ile/||/<> HERCULES INLET ile/||/<> ROSS ile/||/<> UNION GLACIER ile/||/<> VİNCENT MASİFİ TIRMANIŞI ile/||/<> MESSNER

( [zorluk] Çok yüksek. İLE/||/<> Çok yüksek. İLE/||/<> Çok yüksek. İLE/||/<> Yüksek. İLE/||/<> Yüksek. İLE/||/<> ... )


-GÜNEY KUTBUNA GİDİŞTEKİ YÜRÜYÜŞ YOLLARI:
AXEL HEIBERG ile/||/<> HERCULES INLET ile/||/<> ROSS ile/||/<> UNION GLACIER ile/||/<> VİNCENT MASİFİ TIRMANIŞI ile/||/<> MESSNER

( Transantarktik Dağları'nı aşarak, 3.000 metreden yükseklikteki dağlık bölgelerden geçer. Bu da oksijen seviyesinin düşük olduğu, oldukça zorlayıcı bir bölüm sunar. [Amundsen'in Güney Kutbu'na ulaşmak için kullandığı buzuldur. Bu bölümde, büyük çatlaklar, dik eğimler ve kar fırtınalarıyla uğraşmak gerekir.] İLE/||/<> Antarktika'nın kıyısındaki Hercules Inlet'ten başlar ve Güney Kutbu'na kadar uzanır. [Çoğunlukla buzlu arazide, sürekli sert yellerle mücadele edilerek yapılır. Kendi yiyeceğinizi ve araçlarınızı kızaklarla taşımak zorunda kalınır.] İLE/||/<> Ernest Shackleton ve Robert Falcon Scott'ın kullandığı tarihi yoldur. [Ross Buz Sahanlığı'ndan başlayıp Beardmore Buzulu boyunca uzanır. Zorlu buzulların, sert hava koşullarının ve yüksekliğin olduğu bir yoldur.] İLE/||/<> Union Glacier'deki bir ana kamptan başlar ve genellikle daha dengeli hava koşulları nedeniyle yeğlenir. [Daha düz arazilerde kızak çekerek yapılan bir yürüyüştür.] İLE/||/<> Antarktika'nın en yüksek doruğu olan Vincent Masifi'ne tırmanmak için kullanılan yoldur. [Dağcılık araçlarıyla yapılan, pek de kolay olmayan bir doruk tırmanışıdır.] İLE/||/<> Reinhold Messner'in izlediği yoldan esinlenilmiştir. [Antarktika'nın iç bölgelerinde daha kısa ama yine de zorlu bir yoldur. Hercules Inlet'ten başlayıp Thiel Dağları'nı geçerek Güney Kutbu'na ulaşılır. Arazisi daha dik olabilir.] )


-GÜNEY OKYANUSUNDA:
AMUNDSEN DENİZİ ve/||/<> BELLINGSHAUSEN DENİZİ ve/||/<> SCOTIA DENİZİ ve/||/<> WEDDELL DENİZİ ve/||/<> DAVIS DENİZİ ve/||/<> ROSS DENİZİ



-GÜNEY RODEZYA ile/ve/<> KUZEY RODEZYA

( Zimbabwe. İLE/VE/<> Malawi ve Zambiya. )


-GÜNLÜK KONUŞMALARIN SIRADANLIĞINDA/YALINLIĞIYLA:
AMAÇLI ile/ve/||/<> BİLEREK ile/ve/||/<> BİLMEDEN ile/ve/||/<> BÜTÜNLÜKLÜ

( Reklam. İLE/VE/||/<> Evlilik. İLE/VE/||/<> Dostluk. İLE/VE/||/<> Sanat. )


-GÜNLÜK KONUŞMALARIN SIRADANLIĞINDA/YALINLIĞIYLA:
AMAÇLI ile/ve/||/<> BİLEREK ile/ve/||/<> BİLMEDEN ile/ve/||/<> BÜTÜNLÜKLÜ

( Kitlelere "oynanıyorsa". İLE/VE/||/<> Saygıyla bütünleşilecekse. İLE/VE/||/<> Sevgiyle yaklaşılıyorsa. İLE/VE/||/<> Susulabiliyorsa. )


-GÜNLÜK KONUŞMALARIN SIRADANLIĞINDA/YALINLIĞIYLA:
AMAÇLI ile/ve/||/<> BİLEREK ile/ve/||/<> BİLMEDEN ile/ve/||/<> BÜTÜNLÜKLÜ

( )


-GURBET[Ar.] ile/ve/||/<> SILA[Ar.]

( Doğup yaşanılmış olan yerden uzak yer. İLE Bir süre ayrı kaldığı bir yere ya da yakınlarına kavuşma. | Gurbetteki biri için doğup büyüdüğü ve özlediği yer. )


-GÜREŞ'TE:
ŞAHİN ile/ve/<> FİL ile/ve/<> ASLAN

( [güreşçiye verilen unvan] 5 rakibini yenen. İLE/VE/<> 7 rakibini yenen. İLE/VE/<> Tüm rakiplerini yenen.
[Moğolistan'da, 1921'den beri, Temmuz ayında kutlanan ve "Naadam" olarak adlandırılan ulusal bayramın üç ana etkinliğinden biri de güreştir.] )


-GÜREŞ ve/||/<> KAFAKOL

( ... VE/||/<> Güreşte bir oyun türü. )


-GÜREŞ ve/||/<> KÜNDE[Fars. < KUNDE]

( ... VE/||/<> Güreşçinin, rakibini altına alıp bir elini önden, ötekini arkadan geçirerek ellerini kilitlemesi. | Düzen, tuzak, oyun, hile. | Suçluların ayağına bağlanan demir halka, köstek. )


-GÜREŞ ve/||/<> KURT KAPANI

( ... VE/||/<> Güreşte rakibi alta düşürdükten sonra üstüne oturarak uylukları arasında ayak bağlama, bir yandan da iki kolu altından el geçirerek ağırlığı bel üzerine verme. )


-GURU ile/ve/||/<>/< GORAS

( Spiritüel öğretmen, rehber. Yol gösterici. [Tasavvuf'ta: MÜRŞÎD] )


-GÜRÜLTÜ/DAĞDAĞA ve/<>/= DEDİKODU



-GÜRÜLTÜ ile/ve/||/<> BEYAZ GÜRÜLTÜ



-GÜRÜLTÜ ile/ve/||/<> GÜMBÜRTÜ



-GÜRÜLTÜSÜZLÜK ile/ve/||/<>/> SESSİZLİK/SAKİNLİK

( ŞÛR[Fars.]: Gürültü, şamata. )


-GÜRÜLTÜSÜZLÜK ile/ve/||/<>/> SESSİZLİK/SAKİNLİK

( Gereksiz dış etmenlerin (sesin) bulunmamasıyla. İLE/VE/||/<>/> Kendiliğinden, doğal olarak. )


-GURUR ile/ve/değil/||/<>/< BİLGİSİZLİK/CEHÂLET



-GURURUNU/N KIRMAK/KIRILMASI ile/ve/||/<>/> KÜÇÜK DÜŞ(ÜR/ÜL)MEK



-GÜRZ ile/||/<> GÜRZ-İ GİRÂN ile/||/<> BOZDOĞAN

( Uzun saplı, büyük demir topuz. İLE/||/<> İri, ağır topuz. İLE/||/<> Yeniçeriler tarafından kullanılan ve atların eyerinde asılı duran, altı toplu gürz. )


-GUSÛL ile/ve/||/<>/< USÛL

( Usûlsüz, gusûl olmaz. )


-GUT ve/||/<> SERTLEŞME SORUNU ve/||/<> KALP KRİZİ

( Erkeklerde Kol Kola Gezen Üç Rahatsızlık - Murat Kınıkoğlu [Dr.] )


-GÜVE ile/ve/<> TEMBEL HAYVAN GÜVESİ/BRADIPUS GÜVESİ



-GÜVEN KAZANMA ile/ve/<>/||/değil/yerine GÜVENİ/Nİ SARSMAMA



-GÜVEN KAZANMA ile/ve/<>/değil/yerine KENDİNİ TANITMA

( Yeterli gelmeyebilir. İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Hem yeterli gelir, hem geliştirir/ilerletir, hem de güven sunar/kazandırır. )


-GÜVEN!:
GÜLÜŞÜN ARDINDAKİ KEDERE ve/||/<> ÖFKENİN ARDINDAKİ SEVGİYE ve/||/<> SESSİZLİĞİN ARDINDAKİ NEDENE



-GÜVEN/LİK ile/ve/||/<>/> GÜVENCE

( Bir şeyin doğruluğu, gerçekliği konusunda kanaat verici belge, delil, iz, argüman. | Anlaşmazlık konusu olan şeyde, yargıcın kanılarını oluşturan şey, delil. | Sonurguya ulaşan bir uslamlamanın dayandığı gerçek, delil. )


-GÜVEN/MEK ile/ve/fakat/||/<>/> DOĞRULA/MAK



-GÜVEN ve/||/<> DERİNLİK ve/||/<> SEVGİ

( Söz ile yapılan iyilik. VE/||/<> Düşünce ile yapılan iyilik. VE/||/<> Vererek yapılan iyilik. )


-GÜVEN ile/ve/<> İNANÇ



-GÜVEN ile/ve/<> İNANDIRICILIK



-GÜVEN ve/<>/< ÖZEN



-GÜVEN ile/ve/||/<>/< ÖZGÜVEN

( Özgüveni olmayana, kimse güvenmez. )


-GÜVEN ile/ve/değil/<> SAYGINLIK(İTİBAR)



-GÜVEN ile/ve/||/<> SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK



-GÜVENEN/E ve/||/<> YALAN SÖYLEYEN/E

( Yalan söyleme! VE/||/<> Güvenme! )


-GÜVENİLİR ...:
YOL ile/ve/||/<> BAĞ/İP



-GÜVENİLMEZLER:
KIŞ GÜNEŞİ ve/||/<> SULTANLARIN GÜLMESİ ve/||/<> DURGUN DENİZ ve/||/<> AMİRLERİN İLTİFATI ve/||/<> DÜŞMANIN ÖĞÜDÜ ve/||/<> BAZI KADININ CİLVESİ/ZÂHİDLİĞİ



-GÜVENLİ ile/ve/değil/||/<>/< AVANTAJLI



-GÜVENLİK/EMNİYET KEMERİ ve/||/<>/> YAŞAM

( Güvenlik kemeri, bizi, yaşama bağlar. )


-GÜVENLİK/EMNİYET KEMERİ ve/||/<>/> YAŞAM

( Trafik kazalarında yaşamını yitiren sürücülerin %80'inin, kemer takmadığı tespit edilmiştir ne yazık ki. )


-GÜVENLİK ile/ve/||/<> DÜZEN



-GÜVENLİK ile/ve/||/<>/>/< GÜVEN



-GÜVENLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖZEL YAŞAMIN GİZLİLİĞİ



-GÜVENLİK ve/||/<> SIRADÜZEN/HİYERARŞİ



-GÜZEL AHLÂK ve/=/<> İLİM



-GÜZEL EKİZ(FOTOĞRAF) ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ANLATAN EKİZ(FOTOĞRAF)



-GÜZEL GENÇ ve/||/<> GÜZEL YAŞLI

( Doğanın yapıtıdır. VE/||/<> Sanatın yapıtıdır. )


-GÜZEL ÖRNEK ile/ve/değil/||/<>/< İYİ ÖRNEK



-GÜZEL/LER ile/ve/||/<>/> GÜZELLİK

( Duyumsanan/görülen, görerek. İLE/VE/||/<>/> Düşünülen, düşünerek. )


-GÜZEL/LİK (ARAYIŞI) ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/< "YENİ/LİK" ("İSTEĞİ/BEKLENTİSİ")



-GÜZEL/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DÜRÜST/LÜK



-GÜZEL/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DÜZGÜN/LÜK



-GÜZEL/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<> İLGİNÇ/LİK



-GÜZEL/LİK ile/ve/<>/>< YÜCE/LİK ile/ve/<>/>< YALIN/LIK (GELİŞMİŞ/LİK)

( Hz. Muhammed. İLE/VE/<>/>< Hz. Âlî. )


-GÜZEL ile/ve/değil/||/<>/< FARKLI



-GÜZEL ile/ve/||/<>/> GÜZİDE[Fars.]



-GÜZEL ile/ve/değil/||/<> IŞILTILI



-GÜZELAVRAT OTU/BELLADONNA ile/ve/||/<>/> ATROPİN

( Patlıcangillerden, pis kokulu, çok yıllık ve otsu bir bitki. İLE/VE/||/<>/> Güzelavrat otundan çıkarılıp tıpta kullanılan zehirli bir nesne. )


-GÜZELİ SEVMEK ile/ve/değil/yerine/<> GÜZELLİĞİ SEVMEK



-GÜZELLİĞİN:
İDRAKİ ile/ve/<> İFADESİ

( Ancak sendeki güzellik kadar. İLE/VE/<> Ancak sendeki güzellik kadar. )


-GÜZELLİK:
İZLENİLEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> YAŞANILAN



-GÜZELLİK ile/ve/||/<>/>/< AŞK

( GÜZELLİK: Aşkın olmadığı yerde ne işim var?! VE AŞK: Güzelliğin olmadığı yerde ne işim var?! )


-GÜZELLİK ile/ve/||/<>/>/< AŞK

( ... İLE/VE/||/<>/>/< Güzelliğe duyulan özlem. )


-GÜZELLİK ve/||/<> BİRİNİ SEVMEK

( Dünyayı kurtaracak. VE/||/<> ile başlayacak herşey. )


-GÜZELLİK ve/||/<> BİRİNİ SEVMEK

( )


-GÜZELLİK ile/ve/||/<> BÜTÜNSEL KAVRAYIŞ



-GÜZELLİK ile/ve/değil/||/<>/< ÇEŞİTLİLİK



-GÜZELLİK ile/ve/<> EDEB

( Güzeli güzel yapan edeptir, edep ise güzeli sevmeye sebeptir. )


-GÜZELLİK ile/ve/<> EDEB



-GÜZELLİK ile/ve/<> İNCELİK



-GÜZELLİK ile/ve/||/<> ÖZELLİK



-GÜZELLİK ve/||/<>/> ÖZGÜRLÜK

( Güzellik, özgür kılar. )


-GÜZELLİK ile/ve/||/<> SEVDÂ

( Güzelliğin beş para etmez, bende/onda bu sevdâ olmasa. )


-GÜZELLİK ve/||/<>/> SONSUZLUK

( Ancak, güzellikte sonsuzluğa ulaşabiliriz. )


-GÜZELLİK ve/||/<>/> SONSUZLUK

( Tüm tekil parçaların her biri, özünü sınırlandırarak uyumlulaşmışsa ve bütün, o tekil parçaların özgürlüğünün sonucuysa güzel olarak nitelendirilir. )


-GÜZELLİKTE:
3 BEYAZ ve/<> 3 SİYAH ve/<> 3 KIRMIZI

( Ten, diş ve el. VE/<> Göz, kaş ve kirpik. VE/<> Yanak, dudak ve tırnak. )


-HAYVAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNSAN

( [Kalabalıklaştıkça ...] "Akıllanır". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> "Aptallaşır". )


-HAYVAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNSAN

( Âlet kullanan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Âlet yapan. )


-HAYVAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNSAN

( [doğduklarında] Özgürlükleri yoktur fakat (belirli bir oranda ve kısa sürede) yaşamda/ayakta kalma "yetkinlikleri" vardır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Özgürlükleri vardır fakat yaşamda/ayakta kalma "yetkinlikleri" yoktur. )


-HAYVAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNSAN

( Kısmen/neredeyse "düşünebilen". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Düşündüğünü düşünen.[Sapiens sapiens] )


-HAYVAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNSAN

( "İnsan"ın Taksonomik Sınıflandırılması

Tip: Canlılık (Biota)

Süper Alan (Superdomain): Arkeler ve Ökaryotlar (Neomura)

Alan: Ökarya (Eukarya)

Klad: Amipler, Hayvanlar, Mantarlar (Unikonta)

Klad: Arkadan Kamçılılar, Hayvanlar ve Mantarlar (Opisthokonta)

Klad: Hayvanlar ve Tek Hücreli Yakın Akrabaları (Holozoa)

Âlem: Hayvanlar (Animalia)

Alt Âlem: Gerçek Dokulular (Eumetazoa)

Klad: Çift Yanlı Simetrikler (Bilateria)

Üst Şube: İkincil Ağızlılar (Deuterostomia)

Şube/Filum: Kordalılar (Chordata)

Alt Şube: Omurgalılar (Vertebrata)

İnfra Şube (Infraphylum): Gerçekçeneliler (Gnathostomata)

Üst Sınıf: Dört Üyeliler (Tetrapoda)

Sınıf: Memeliler (Mammalia)

Alt Sınıf: Doğuran Memeliler (Theriiformes)

İnfra Sınıf (Infraclass): Plasentalı Memeliler / Eteneliler (Eutheria / Placentalia)

Üst Takım (Superorder): Kemiriciler, Tavşanımsılar, Sivri Sincapçıkgiller, Primatlar, Abalı Memeliler (Euarchontoglires)

Takım: Primatlar / İri Beyinli Yüksek Memeliler (Primata)

Alt Takım: Kuru Burunlu Primatlar (Haplorrhini)

İnfra Takım (Infraorder): Maymunlar (Simiiformes / Simians)

Geçiş Takımı (Parvorder): Eski Dünya Maymunları ve Kuyruksuz Maymunlar (Catarrhini)

Üst Aile/Familya: Kuyruksuz Maymunlar / İnsansılar (Hominoidea / Apes)

Aile/Familya: Büyük Kuyruksuz Maymunlar (Hominidae / Great Apes)

Alt Aile/Familya: İnsan, Şempanzeler, Goriller ve Ataları (Homininae)

Oymak/Tribü: İnsan, Şempanzeler ve Ataları (Hominini)

Alt Oymak: İnsan ve Ataları (Hominina)

Cins: İnsan (Homo)

Tür: Anatomik Olarak Modern İnsan/Kişiler / Bilge İnsan/Kişiler (Homo sapiens)

Alt Tür: Modern Bilge İnsan (Homo sapiens sapiens) )


-HAYVAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNSAN

( Kişi, hayvanlardan uzaklaştıkça hayvanlaşır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Kişi, hayvanlara yakınlaştıkça insanlaşır. )


-HABBE ile/ve/||/<>/> HUBUT [>< SUUT]

( Tohum. İLE/VE/||/<>/> Atılma. )


-HABER ALIRSAM ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< HABER ALINCA



-HABER ALMA GEREKSİNİMİ ile/ve/değil/<> HABER ALMA HAKKI



-HABER ile/ve/<>/hem de/değil/yerine BİLGİ



-HABER ve/||/<>/< PİŞMANLIK



-HABERCİ ile/ve/değil/||/<> ANLATICI



-HABERDAR OLMAK ile/ve/<> FARKINDALIK



-HABERİNİN OLMAMASI ile/ve/||/<>/ne yazık ki HABERİNİN OLMAMASINDAN, HABERİNİN OLMAMASI



-HABERSİZ AYRILMADA/UZAKLAŞMADA:
VAROLUP OLMAMANI UMURSAMAMAK ile/ve/<>/< VAROLUŞUNUN, ÖNEMİ/ANLAMI/DEĞERİ/FARKI YOK



-HABİTAT ile/ve/||/<> ATMOSFER ile/ve/||/<> AMBİYANS



-HAÇ[Fars. < HAC] ile/||/<> GAMALI HAÇ/SWASTİKA

( ... İLE/||/<> Kollarının ucları saat ibresi yönünde, dik açı yaparak kıvrılmış eşit kollu haç. )


-HACC:
İFRÂD ile/ve/<> TEMETTÛ ile/ve/<> KIRÂN



-HACC:
NİYET ve/<> TERBİYE



-HACC'DA:
ARARAT ile/ve/||/<>/> MEŞAR ile/ve/||/<>/> MÜZDERİFE ile/ve/||/<>/> MİNA



-HACC[Ar.] ile/ve/||/<>/< SILA[Ar. < VASL]

( Genellikle tek tanrılı dinlerde kutsal olarak tanınan yerlerin, o dinden olanlarca yılın belİRli aylarında ziyaret edilmesi. | İslâm'ın beş koşulundan biri olan, Müslümanlarca zilhicce ayında Mekke'de yapılan Kâbe'yi ziyaret ve tavaf ibadeti. İLE/VE/||/<>/< Bir süre ayrı kaldığı bir yere ya da yakınlarına kavuşma. Memleketine gitme, yakınlarına ulaşma. | Gurbetteki biri için doğup büyüdüğü ve özlediği yer. | Bahşiş, hediye. | Rabıt sigâsı.[ulaç, bağ-fiil][Fr. GERONDIF] )


-HÂCE BAYRAM-I VELÎ ile/ve/<> HÂCE ŞÂBAN-I VELÎ



-HACE BAYRAM-I VELÎ ve/||/<> HASAN DEDE (UZUNKOL'LU - TAVŞANLI - KÜTAHYA)

( ... VE/||/<> Sancaktarı. )


-HACEREYN ve/||/<> NESÎK

( İki taş.[Altın ve gümüş.] VE/||/<> Altın. | Gümüş. )


-HAD ile/ve/<>/< MATLA'[< TULÛ | çoğ. MATÂLİ']



-HAD ile/ve/<> ÖLÇÜ

( Bilgelik, aklın;
Cesaret, kalbin;
Ölçülülük, duyguların denetimidir. )


-HAD ile/ve/<> ÖLÇÜ

( Wisdom is reason's;
Courage is heart's;
Moderation is control of feelings. )


-HAD ile/ve/<> TERK



-HADAR ile/ve/||/<> SÜKÛN



-HADDİ/Nİ AŞMA ile/ve/||/<>/>/< "RAHATLIK"

( HADDİ/Nİ AŞMA ile/ve/||/<>/>/< "RAHATLIK" )


-HADDİNİ BİLMEK ve/||/<> VAROLMA/VAROLABİLME



-HADÎS-İ ŞERÎF ile/ve/<> HADÎS-İ KUTSÎ



-HADİSTE:
TEDVİN DÖNEMİ ile/ve/||/<>/> TASHİH DÖNEMİ



-HAFİFE ALMAK ile/ve/değil/<> BOŞLAMAK



-HAFİFE ALMAK ile/ve/<> GENELLEMEK



-HAFIZ POST ile/ve/<> ITRÎ



-HAFIZA ile/ve/||/<> HATIRA



-HÂFIZLIK:
3/5/10 SAYFA(DA/SI) OLMAK/KALMAK ve/<> HER CÜZ'DE

( Mushafın, tamamının baştan hıfz edilmiş olduğundan hareket edilir. )


-HAİNLEŞTİRME ile/ve/<> ÖTEKİLEŞTİRME



-HAK SİLLESİNİN:
SADÂSI/SEDÂSI ve/||/<> DEVÂSI ve/||/<> DAVÂSI

( Olmaz! )


-HAK:
H(HA) ve/||/<> K(KAF)



-HAK:
KESİNLİK ve/||/<> DOĞRULUK ve/||/<> GENELLİK



-HAK'LA İSTEMEK ve/<> HAKK'LA İSTEMEK



-HAK(K)'A TESLİM OLMAK ve/||/<>/>/< KENDİNLE BARIŞIK OLMAK



-HAK ile/ve/değil/||/<>/>/< AŞK



-HAK ile/ve/<>/< AYRICALIK/İMTİYAZ(/MÜMTAZ)[Ar. < MEYZ]



-HAK ile/ve/||/<>/> DİRENME HAKKI



-HAK ve/||/<>/> GÜÇ



-HAK ile/ve/<> GÜVENCE



-HAK ile/ve/||/<> HAKK

( Adâlet. İLE/VE/||/<> Allâh. )


-HAK ile/ve/||/<> HAKK

( Her disiplinin kendi ve belirleyicileri. İLE/VE/||/<> Disiplinleri aşkın. )


-HAK ile/ve/||/<> HAKK

( Aklın birliği. İLE/VE/||/<> Doğa ve tarihin birliği. )


-HAK ile/ve/||/<> HAKK

( Tikel/cüzzî. İLE/VE/||/<> Tümel/küllî. )


-HAK ile/ve/||/<>/< HAKLARA SAHİP OLMA HAKKI



-HAK ve/<> HİKMET



-HAK ile/ve/<> HİZMET



-HAK ile/ve/||/<> NASİP



-HAK ile/ve/||/<> ÖDEV



-HAK ve/||/<> TAŞ

( Yerini bulur. VE/||/<> Gediğini bulur. )


-HAK ile/ve/||/<>/>/< ZORUNLULUK



-HAKİKAT >< HURÂFE ile/ve/<> TARİHÇİ

( Hakikat gibi, hurâfelerin de, tarihçinin işine geleni vardır, gelmeyeni de. )


-HAKİKAT BİLGİSİ ile/ve/||/=/<>/>/< KENDİNİN BİLGİSİ



-HAKİKAT-İ MUHAMMED ve/=/<> ÖVÜLEN AHLÂK



-HAKİKAT:
ACITSA DA ile/ve/||/<>/> ACI DEĞİLDİR



-HAKİKAT'TEN ÖĞRENMEK ile/ve/<> HAKİKATEN ÖĞRENMEK



-HAKİKAT/İ ile/ve/değil/<> OLGUSALLIK/I



-HAKİKAT ile/ve/||/<>/></< "BENLİK"

( "Konuşursa". İLE/VE/||/<>/>

-HAKİKAT ile/ve/||/<> EVRENSEL/LİK



-HAKİKAT ve/<> HAYR/HAYIR



-HAKİKAT ile/ve/||/<>/< İTİBAR



-HAKİKAT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAVRAM



-HAKİKAT ve/||/<>/> ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/> DOYUM



-HAKİKAT ile/ve/<> ÖZNİTELİK

( HAKİKAT: KENDİYLE ÖZDEŞ OLAN )


-HAKİKAT ve/||/<>/= TAŞ/BİTKİ/HAYVAN



-HAKİKAT ile/<> UPUYGUNLUK



-HAKİKAT ile/<>/>< YANILSAMA



-HAKİKATA OLAN BAĞLILIK ile/ve/<> KİŞİYE/İNSANLIĞA YAPILAN HİZMET

( Bir'e hizmet, bin'e hizmet; bin'e hizmet, bir'e hizmet. )


-HAKİKATE YOL ile/ve/<> HAKİKATTE YOL

( Vardır. İLE/VE/<> Yoktur. )


-HAKİKATİ:
[ya] ARAMA! ve/ya da/<> HERKESE VE HER YERDE/ZAMAN AÇIKLAMA!

( [Kişiyi] Yalnız kılar. VE/YA DA/<> Maskara eder. )


-HAKİKATTE:
YALAN ile/ve/||/<> YANLIŞ



-HAKİKÎ:
AYNÎ/HARİCÎ ile/ve/<> ZİHNÎ

( NEFS EL-EMR )


-HAKİM ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GALİP ...



-HAKİM BAKIŞ ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/< YAYGIN BAKIŞ



-HÂKİM OLMAK ile/ve/<> VÂKIF OLMAK



-HÂKİM ile/<> (SULH/CEZA) SORGU HAKİMİ



-HÂKİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİLİRKİŞİ

( Yöntemi/usûlü bilir ve süreci takip etmekle görevli ve yetkilidir. Esasa dayalı bilgi, belge ve kanıtlara dayanarak son kararı belirler. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Esası, içeriği[konuyu, alanı ve terimlerini] (daha) iyi/geniş/derin bilir ve/ya da belirler.[Bazı/çoğu davada, hâkimin değil/yerine bilirkişilerin ortak görüşleri ve uzlaşımsal kararı önceliklidir ya da dikkate alınmalıdır.] )


-HÂKİM ile/ve/değil/yerine/||/<> HÂDİM

( Ancak, hizmet eden [hâdim], [duruma/olguya] hâkim olur. )


-HAKİM ile/ve/<> MUHTESİB



-HAKK-I KARÂR ile/||/<> HAKK-I ŞURB

( Arazi yasasının 78. maddesinde belirtilen nizâsız, on yıllık zilyetlik. İLE/||/<> Su hakkı. )


-HAKK:
DOĞA ve/<> TARİH

( HAKK: Doğa ile tarihin birliği. )


-HAKK'A KAVUŞMAK ile/ve/<> HAK ETTİĞİNE KAVUŞMAK



-HAKK'I, KİŞİYLE TANIMAK ile/ve/||/<> KİŞİ'Yİ, HAKK'LA TANIMAK



-HAKK'LA İSTEMEK ve/<> HALK'LA İSTEMEK



-HAKK ve/<> HADD



-HAKK ile/ve/<> HÂK

( ... İLE/VE/<> Kendine varlık vermeyen. )


-HAKK ile/ve/<> HÂK

( Bizzâtihî varlık. İLE/VE/<> Toprak. )


-HAKK ve/||/=/<> HAREKET[BİZÂTİHÎ]



-HAKK ve/||/=/<> VARLIK ve/||/=/<> İNSAN

( Varlıkbilimsel. VE/||/=/<> Bilgibilimsel. )


-HAKK ve/||/=/<> VARLIK ve/||/=/<> İNSAN

( Kişinin sırrı. VE/||/=/<> Hakk'ın zâhiri. )


-HAKK ile/ve/<> VUCUD

( Varlık.[verili olarak] | SAMED İLE/VE/<> Varlık.[kazanılmış olarak] )


-HAKK ile/ve/<> VUCUD

( Görünmüyor. İLE/VE/<> Görünüyor. )


-HAKK ile/ve/<> VUCUD

( İlk doğuş. İLE/VE/<> Hakk'tan oluşan. )


-HAKKIN, SENİN YANINDA OLDUĞUNA İNANMAK ile/ve/değil/yerine/<> KENDİNİN, HAKKIN YANINDA OLDUĞUNA İNANMAK



-HAKKINI İADE ETMEK ve/<> HAKKINI TESLİM ETMEK



-HAKLAR:
SINIRLANDIRILAMAZ OLANLAR ile/ve/||/<> SINIRLANDIRILABİLİR OLANLAR



-HAKLAR ve/||/<>/< HAKLARIN HAKLARI



-HAKLARI:
TESİS ETMEK ve/||/<>/>/< TESLİM ETMEK



-HAKLI OLAN ile/ve/değil/yerine/||/<> HAKÇA OLAN



-HAKLI OLARAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HALİYLE



-HAKLI OLARAK ile/ve/değil/||/<>/< YERİNDE/GEREKLİ/İSABETLİ OLARAK



-HAKLI OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AKLI OLMAK



-HAKLI/LIK ve/değil/||/+/<>/< AKILLI/LIK



-HAKLILIK/HAKSIZLIK ile/ve/değil/||/<> İSABETLİLİK/İSABETSİZLİK



-HAKSIZLIK ve/||/<> İYİLİK

( Toza yaz. VE/||/<> Mermere yaz. )


-HAL EHLİ ile/ve/<> AŞK EHLİ

( Sükût kıvâmındaki çığlığı, ne kardaş, ne de arkadaş; sadece hâldaş olanlar duyar. )


-HAL EHLİ ile/ve/<> AŞK EHLİ

( Gayretlerinden doğan. İLE/VE/<> Aşkından doğan. )


-HÂL/İM ile/ve/değil/||/<>/< HALÎM[Ar.]

( Durumum. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Yumuşak huylu olan. )


-HAL <> HULÛL <> MAHAL



-HAL ile/ve/||/<>/> MELEKE

( Geçici. İLE/VE/||/<>/> Kalıcı. )


-HAL ile/ve/||/<> TAKAT



-HÂLÂ ile/ve/||/<> DAİMA/SÜREKLİ



-HÂLÂ ile/ve/değil/||/<> HENÜZ



-HÂLÂ ile/ve/değil/||/<> HER ZAMAN



-HALÂKA ile/ve/||/<> İBDÂ'

( Bir şey aracılığıyla yaratmak. İLE/VE Örneksiz, malzemesiz yaratmak. )


-HALÂKA ile/ve/||/<> İBDÂ'

( Gelenek. İLE/VE/||/<> Örneksiz olarak bir şey meydana getirme, yaratma. | Yeni ve güzel bir yapıt oluşturma. | Yoktan ortaya koyma, icâd. )


-HALAT/ZİNCİR ile/ve/||/<> AGANTA[İt. < AGGUANTA]

( ... İLE/VE/||/<> Yısa ya da laçka edilmekte olan bir halatın ve zincirin kısa bir süre elde tutulup bırakılmaması için verilen emir. )


-HALAT ile/ve/<> ÇIMA

( ... İLE/VE/<> Halat ucu. )


-HALİFE ve/<> HANİFE



-HALÎL[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HABİB[Ar.]

( Kendini sevdiren. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Kendi sevilen. )


-HALİS ile/ve/||/<> MUHLİS

( Katışık olmayan, katışıksız, saf. İLE/VE/||/<> Katkısız, hâlis. | Dostluğu, samimiyeti ve hali içten, gönülden olan. [eskiden, büyükten küçüğe yazılan resmî yazılarda, bir nezâket dili olarak "ben" anlamına gelen, "muhlisiniz" şeklinde kullanılırdı] )


-HALK YÖNETİMİ ile/ve/||/<> ÜNİVERSİTE ile/ve/||/<> TİYATRO ile/ve/||/<> SPOR

( İyonya'lıların, insanlığın gelişimindeki önemli katkı eşikleri. )


-HALK ve/<>/>< HAŞR



-HALUK ile/ve/değil/yerine/||/<>/= MEVCUD



-HAM/KÜRE TAŞ ile/ve/||/<>/> KÜP TAŞ



-HAM ile/ve/değil/||/<> BİÇİMSİZ



-HAM ile/ve/||/<> KEKRE

( ... İLE/VE/||/<> Tadı acımtırak, ekşimsi ve buruk olan. )


-HAMAL/LIK ile/ve/||/<> HAİN/LİK

( (")Düşmanından("), bir şey almayanların durumu. İLE/VE/||/<> (")Düşmanından("), yanlış şeyler alanların durumu. )


-HAMD:
HAMÎD ile/ve/||/<>/> AHMED ile/ve/||/<>/> MUHAMMED

( Tevrat. İLE/VE/||/<>/> İncil. İLE/VE/||/<>/> Kur'ân-ı Kerîm. )


-HAMD ve/<>/>/< AHAD



-HAMD ve/<> MEDH



-HAMD ile/ve/<> ŞÜKÜR/ŞÜKR

( Allah'a. İLE/VE/<> Nimete. )


-HAMD ile/ve/<> ŞÜKÜR/ŞÜKR

( Bil(e)mediğin tüm (olası) nimetler/olanaklar için. İLE/VE/<> Bildiğin/gördüğün nimetler/olanaklar için. )


-HAMD ile/ve/<> ŞÜKÜR/ŞÜKR

( Kendi varoluşunun değerini bilmek/bilen. İLE/VE/<> Varolanların değerini bilmek. )


-HAMD ile/ve/<> ŞÜKÜR/ŞÜKR

( Yüceltme. İLE/VE/<> ... )


-HAMD ile/ve/<> ŞÜKÜR/ŞÜKR

( Allah'ı, cemâl ve celâl sıfatlarına uyar biçimde övmek. | İyi ki varım. )


-HÂMÎ ile/ve/||/<>/> MAHMÎ

( Koruyan, kollayan/kollayıcı, sahip çıkan. İLE/VE/||/<>/> Korunulan. )


-HAMILTON ve/||/<> LAGRANGE ÇÖZÜMLEMELERİ



-HAMILTON ve/||/<>/> MAXWELL



-HAMSİ ile/ve/değil/||/<>/< HAMSE



-HAMUR KABARTMADA:
KARBONAT ile/<> KABARTMA TOZU ile/<> MADEN SUYU



-HAMUR ile/ve/<> ÇAMUR



-HAN/KERVANSARAY ile/||/<> SULTANHANI ile/||/<> RİBAT

( Kervan yolları üstünde belirli aralıklarla yapılmış olan konaklama yapılarıdır. Genel adı "Han"dır. (Bkz. Ribat, Sultanhanı) Ticari ve yarı askeri sivil mimarlık örnekler olan bu yapılar, kent içlerinde de bulunabiliyordu. İLE/||/<> Anadolu Selçuklu döneminde çoğu sultanlar tarafından yaptırılan han ve kervansaraylar için kullanılan sanat tarihi deyimi. Genellikle biri kapalı, öteki açık avludan oluşan iki bölümlü bir şema gösterirler. Açık avlu ortasında "köşk mescit" bulunur. Taş süslemeler özellikle girişlerde yoğunlaşır. Her türlü konaklama gereksinimini karşılayan vakıf kuruluşlardı. İLE/||/<> Kaynağı ileri karakol anlamında olan yarı askerî yapılar. Sonradan, han ve kervansaraylar için geç döneme kadar kullanılan yerleşik bir terim. )


-HÂNE[Fars.] ile/değil/yerine/||/<>/< BASAMAK



-HÂNE ile/||/<> MENZİL ile/||/<> RAB ile/||/<> MÜSTEGAL[ÇOĞ. MÜSTEGALLÂT] ile/||/<> TARÎK-İ HÂS



-HAPI YUTTUK" ile/ve/||/<> "AYVAYI YEDİK"



-HARAÇ[Ar. < HARÂC] ile/ve/||/<> BAÇ[Fars. < BÂC] ile/ve/||/<> BÂD-I HAVA

( Bir yerden, bir kimseden zorbalıkla alınan para. | Osmanlı Devleti'nde Müslüman olmayanların devlete ödemekle yükümlü oldukları vergi. | Osmanlı Türklerinde genellikle toprak sahiplerinden devletçe alınan vergi. İLE/VE/||/<> Osmanlı Devleti'nde gümrük vergisi. | Zorla alınan para. İLE/VE/||/<> Topraksız köylüden alınan kazanç vergisi. )


-HARAKİRİ ile/ve/||/<> SEPPUKU



-HARÇ[Ar. < HARC] ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< HARAÇ[Ar. < HARÂC]/BAÇ[Fars. < BÂC]

( Harcanan para. | Yükseköğrenim öğrencilerinin ödemek zorunda olduğu katkı payı. İLE Bir yerden, birinden zorbalıkla alınan para. )


-HARÇ ile/ve/||/<> SIVA

( Harcanan para, masraf. | Yükseköğrenim öğrencilerinin ödemek zorunda olduğu katkı payı. | Giysiler dikilirken kullanılan tamamlayıcı ya da süsleyici şeyler. | Bahçıvanlıkta, değişik nitelikteki toprak vb. maddelerin karıştırılmasıyla hazırlanmış toprak. | Bir yemeğin yapılmasında kullanılan ve tat veren maddelerin tümü. | Resmî işlerde, devlet veznesine yatırılan para. | Yapıda tuğla ya da taşların örgüsünü sağlamlaştırmak, duvarları sıvamak için kullanılan, toprak, saman, kum, kireç, çimento vb. şeyleri su ile kararak yapılan karışım. İLE/VE/||/<> Herhangi bir yapıdaki yüzeyleri düzgünleştirmek için kullanılan, yarı akışkan, kum, kireç, çimento karışımı ya da toprak harç. | Bir yapının, duvarlarına sürülen, ince harç tabakası. )


-HARCAMA ile/ve/<>/> YALNIZLIK

( Kazanmak için etrafındakileri harcayanların elde edeceği şey "galibiyet" değil yalnızlıktır. )


-HAREKET DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> DOLAŞIM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SOLUNUM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SİNİR DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SİNDİRİM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> BOŞALTIM DÜZENİ/SİSTEMİ

( Kemikler, eklemler ve kaslar. İLE/VE/||/<> Kalp, damar, kan. İLE/VE/||/<> Solunum yolu ve akciğerler. İLE/VE/||/<>. İLE/VE/||/<> Beyin, beyincik, omurilik, omurilik soğanı. İLE/VE/||/<> Dil ve dişler, yemek borusu, mide, karaciğer, safra kesesi, pankreas, bağırsaklar. İLE/VE/||/<> Böbrek, sidik/idrar kesesi, sidik/idrar kanalları. )


-HAREKET DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> DOLAŞIM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SOLUNUM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SİNİR DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SİNDİRİM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> BOŞALTIM DÜZENİ/SİSTEMİ

( Zehirlenmelerde genel belirtiler:
Sindirim sistemi bozuklukları: Bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal.
Sinir sistemi bozuklukları: Bilinç kaybı, havale, rahatsızlık hissi, hareketlerde uyumsuzluk.
Solunum sistemi bozuklukları: Soluk darlığı, morarma, solunum durması.
Dolaşım sistemi bozuklukları: Nabız bozukluğu, kalp durması. )


-HAREKET:
DOĞAL ile/ve/||/<> ZORLAMALI



-HAREKET:
GÖRELİ ile/ve/<> BAĞIL



-HAREKET:
NESNENİN/DURANIN, KENDİNİ BULUNDUĞU DURUMDAN/NOKTADAN OLUMSUZLAMASI/DIŞARI ÇIKARMASI ile/ve/||/<>/> YENİDEN OLUMLAMASI/YAPILANMASI



-HAREKET:
NOKTA ve/<> HAT ve/<> SATIH/YÜZEY ve/<> HACİM/CİSİM



-HAREKET ile/ve/||/<>/>< (HAREKETİN) TERS YÖN(ÜN)DE(Kİ) HAREKET



-HAREKET ile/ve/||/<> BAĞIL HAREKET/HIZ



-HAREKET ve/<> BEREKET

( Varoluşu sağlar. VE/<> Varoluşun sürekliliğini sağlar. )


-HAREKET ve/<> BİÇİM ve/<> UZAM



-HAREKET ve/<> DİNGİNLİK



-HAREKET ile/ve/||/<> DUYGU



-HAREKET ve/||/<> DUYGULANIM ve/||/<> BENZETME

( İki kişi arasındaki tüm ilişkilerde ve temelinde, anne ile çocuğun ilişkisinde, yerli yerinde ve yeterince bulunması gerekenler... )


-HAREKET ve/||/<>/>/< HAKİKAT



-HAREKET ile/ve/değil/||/<>/> HARARET



-HAREKET ve/<> HAREKETTE DİNGİNLİK



-HAREKET ve/<> SÜKÛN

( Kendi halini/yerini bulmak/bulmaya çalışmak. VE/<> Tamamlanma. )


-HAREKET ve/<> SÜKÛN

( Hareket, sükûn ister. VE/<> Sükûn/et, hareketin ademidir/yokluğudur. )


-HAREKET ve/<> SÜKÛN

( Kasların, harekete; zihnin, sükûna gereksinimi vardır. )


-HAREKET ve/<> SÜKÛN

( Özde, hareket aranmaz/"bulunmaz". )


-HAREKET ve/<> SÜKÛN

( DOĞA: Hareketin yasalarının bilimi. )


-HAREKET ve/<> SÜKÛN

( HAREKET: Doğal yerinde bulunmama. )


-HAREKET ile/ve/<> TELÂŞ



-HAREKET ile/ve/||/<> UYUMLULAŞTIRILMIŞ HAREKET



-HAREKETİN SÜREKLİLİĞİ:
DOĞADA ile/ve/<> YAŞAMDA

( Sürekli oluşum. İLE/VE/<> Sürekli insanlaşma. )


-HAREKETİN SÜREKLİLİĞİ:
DOĞADA ile/ve/<> YAŞAMDA

( Yaşamdaki temeddün, doğadaki tekevvün'ün devamıdır. [ve bunun da sonsal amacı, kişinin, daha da insanlaşarak, olgunluğa/kemâle ermesidir.] )


-HAREKETİN SÜREKLİLİĞİ:
DOĞADA ile/ve/<> YAŞAMDA

( DOĞA: Hareket ile sükûnun ilkesi. )


-HAREKETİN:
KAYNAĞI ile/ve/||/<>/> SÜREKLİLİĞİ



-HAREKETLİ/LİK ile/ve/<> ETKİN/LİK



-HAREKETSİZ DİRENİŞ ile/ve/||/<> SESSİZ ÇIĞLIK



-HAREKETSİZLİK ve/||/<>/> ÇÜRÜME



-HAREKETTE YETENEK:
ÖNGÖRÜLEBİLİR ile/ve/||/<> ÖNGÖRÜLEMEYEN



-HAREM ile/||/<> HAREM-İ HÜMÂYUN ile/||/<> HATUN ile/||/<> MELİKA ile/||/<> KARİN ile/||/<> KURENA ile/||/<> VALİDE SULTAN

( Saray ve konaklarda kadınlara ayrılan yer. İLE/||/<> Topkapı Sarayı'nın harem dairesine verilen ad. İLE/||/<> Yüksek makamdaki kadınlara ve hakan eşlerine verilen ad. İLE/||/<> Padişah karısı. İLE/||/<> Padişah yakınlarına ve emrinde bulunanlara verilen ad. İLE/||/<> Padişaha yakın olan görevliler, mabeyinciler. İLE/||/<> Padişahın annesine verilen ad. )


-HAREM ile/ve/<> HAREMEYN

( EHLİ DIŞINDA GİRMESİ YASAK OLAN YER ile/ve/<> MEKKE İLE MEDÎNE-İ MÜNEVVERE [MÜSLÜMAN OLMAYANLAR GİREMEZ )


-HARF ABECESİ ile/ve/||/<>/< HECE ABECESİ



-HARF ile/ve/<> ANTROPOMORF HARF

( ... İLE/VE/<> İnsan yüzü şeklinde büyük harf. [Bu harfleri, özellikle VIII. - XI. yy.lar arasında, minyatürcüler kullanmışlardır.] )


-HARF ile/ve/<>/> HECE ile/ve/<>/> CÜZ ile/ve/<>/> TEFİLE ile/ve/<>/> VEZİN ile/ve/<>/> BAHRİ



-HARF ile/ve/<>/> SESLEM/HECE



-HARFLER:
"SICAK" ile/ve/+/||/<> "SOĞUK"

( Sağ. İLE/VE/+/||/<> Sol. )


-HARFLER:
"SICAK" ile/ve/+/||/<> "SOĞUK"

( 14 harf. İLE/VE/+/||/<> 14 harf. )


-HARFLER:
MUHKEM ile/ve/||/<> MUKATTA



-HARFLERİN BİT DEĞERİ:
8 ile/ve/||/<>/> 16

( A/a, B/b, C/c, D/d, E/e, F/f, G/g, H/h, I/i, J/j, K/k, L/l, M/m, N/n, O/o, P/p, R/r, S/s, T/t, U/u, V/v, Y/y, Z/z

İLE/VE/||/<>/>

Ç/ç, Ğ/ğ, İ/ı, Ö/ö, Ş/ş, Ü/ü )


-HARİ ile/ve/||/<> HAR

( Dişil. İLE/VE/||/<> Eril. )


-HARİCİ ile/||/<> HARİCİYE

( Dış, dışarıdaki. | İslâm tarihinde, ne Hz. Ali'nin, ne de Muaviye'nin tarafında olanlara verilen ad. İLE Dışişleri (Bakanlığı). )


-HARİKA ile/ve/||/<> ŞAHİKA



-HARİKULÂDE ve/<> MÛCİZE



-HARİTA ile/ve/<> PLANÇETE[Fr. < Yun.]

( ... İLE/VE/<> Harita çıkarmaya yarayan bir aygıt. )


-HARMAN[Fars.] ile/ve/<>/> BADAS

( Tahıl demetlerinin üzerinden döven geçirilerek tanelerin başaklarından ayrılması işi. | Bu işin yapıldığı yer ya da mevsim. | Birçok çeşitten birer parça alıp yeni bir bileşim oluşturma işi. İLE/VE/<>/> Harman kaldırıldıktan sonra yerde kalan toprak, çöp ve samanla karışık tahıl taneleri, harman döküntüsü. )


-HARMANİ(YE)/PELERİN[Fr.] ile/değil/<> PARKA[İng.]

( Omuzlardan aşağı dökülen, geniş, kolsuz bir çeşit üstlük. İLE/DEĞİL/<> Genellikle, askerin, açık hava eğitimi ve manevra sırasında, kaput yerine giydiği, soğuğa karşı koruyucu bir çeşit üstlük. )


-HASAN-I FERÂGÂT ile/ve/||/<> HÜSEYİN-İ ŞAHÂDET



-HASAN-ül BASRİ ile/ve/<>/< VÂSIL b. ATA



-HASAT/HASAD ile/ve/||/<>/> SON HASAT/AFARA

( Ürün kaldırma, ekin biçme işi. | Bu yolla elde edilen ürün. İLE/VE/||/<>/> Son hasat.[3. hasat] )


-HASBELKADER ile/ve/<> TESADÜFEN

( Rastlantı sonucu olarak. )


-HAŞEFE[Ar.]/GLANS[İng.] ile/ve/=/<>/hem de/ne de BIZIR/KLİTORİS[Yun.]

( GULFE[Ar.]: Haşefenin etrafında bulunan deri. )


-HASEP <> HASSA/HASİYET

( Kişisel özellikler, nitelikler. <> Özgülük, hassa. | Yarar, etki. )


-HÂSILA[Ar.] ile/ve/<> HÂSILAT[Ar.]

( Bir işten elde edilen sonuç. Elde edilen kazanç. | Sonuç, netice. İLE/VE/<> Herhangi bir işten husûle gelen şeyler, temettü', yarar/fayda, îrât, vâridat, gelir, kazanç. | Ürün. )


-HAŞR[Ar.]-KALKMAK/KOPMAK

( Gizlendiği yerden ortaya çıkmak.[HA-ŞA-RA > HA-ŞA-RE: Açıkta olmayan. Gizlendiği yerden çıkan.] İLE/VE/||/<> Oturduğu/görüldüğü yerden kalkmak.[Kıyam, kıyamet.] )


-HASRET ve/<> GURBET



-HASRET ve/<> HÜZÜN



-HASRET ve/<> SILA[Ar.]

( ... VE/<> Bir süre ayrı kaldığı bir yere ya da yakınlarına kavuşma. | Doğup büyüdüğü ve özlediği yer. )


-HASSAS/LIK ile/ve/<> PAYLAŞIM



-HASSASİYET ve/<>/>/< HAYSİYET



-HASTA ile/ve/değil/<> FARKLI



-HASTA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SIKINTILI



-HASTA ile/ve/değil/||/<>/< YASTA



-HASTALIĞI, ZİHİN/DÜŞÜNCE GÜCÜYLE:
"İYİLEŞTİRMEK" ile/ve/<>/değil/yerine İLERLEMESİNİ ENGELLEMEK



-HASTALIK TIBBI ile/ve/||/<>/< SAĞLIK TIBBI



-HASTALIK:
KİŞİLERDE ile/ve/değil/||/<>/< İLİŞKİLERDE



-HASTALIK ile/ve/||/<> EN AĞIR HASTALIK

( Akılda ya da mantıkta/algıda/yorumda ise. [Çözüm/ü yoktur!] İLE/VE/||/<> Bunları hafife almaktır. )


-HASTALIK ile/ve/<> HASAR

( Daha çok, geçicidir. İLE/VE/<> Daha çok, kalıcıdır. )


-HASTALIKLARI TEDAVİDE:
DURDURMA ile/ve/||/<>/>/< GERİLETME



-HASTALIKLI BAĞIMLILIK ile/değil/yerine/||/<>/< SAĞLIKLI BAĞIMLILIK

( )


-HAT SÂHİBİ ile/ve/değil/<> HAL SÂHİBİ



-HAT(HÜSN-İ HAT) ile/||/<> HATTAT

( Arap harfleriyle güzel yazı yazma sanatı. İLE/||/<> Güzel yazı yazan sanatçı. )


-HAT/YÜZ ile/ve/||/<>/> SÜSLEME/BEZEME/TEZYÎN



-HAT ile/||/<> HATT MÜSTAKÎM

( Çizgi. İLE/||/<> Doğru. | Varsayılan iki nokta arasını bağlayan en kısa çizgi. )


-HATA PAYI ile/ve/<> HATA OLASILIĞI



-HATA:
SABİT ile/||/<> DÜZENLİ ile/||/<> RASTLANTISAL



-HATA ile/ve/değil/||/<>/> (YÜKSEK) BEDEL



-HATA ile/ve/değil/yerine/||/<> AĞMAN

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Eksiklik, kusur, ayıp. )


-HATA ile/ve/değil/yerine/||/<> APTALLIK (ETMEK)



-HATA ile/ve/değil/<> ATÂLET



-HATA ve/<> CİDDİYE ALINMAMA



-HATA ile/ve/değil/||/<>/< ÇIKMAZ "SOKAK"

( İnsanda/kişide[kişinin emeğinde, üretiminde, davranış ve tutumunda, sözünde/yazısında/çiziminde, yeğlemesinde ve seçiminde] İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Doğada/fizikte/kimyada, dirimbilimde. )


-HATA ve/||/<>/< DENEME

( Hata yapmış olman, denediğin anlamına gelir. Denemeden, vazgeçme! )


-HATA ile/ve/||/<> DENEYİM

( Hatalarımız, deneyimimizi artırır; deneyimlerimiz de hatalarımızı azaltır. )


-HATA ile/ve/||/<>/< GURUR



-HATA ile/ve/||/<>/> HASAR



-HATA ile/ve/||/<>/> İHLÂL ile/ve/||/<>/> İKRAR



-HATA ile/ve/<>/değil/yerine İSABETSİZLİK



-HATA ile/ve/değil/yerine/||/<> YETERSİZLİK



-HATAİ/HATAYİ ile/||/<> ALTILI ÇİÇEK

( Doğu Asya kökenli süsleme motifleri öbeği. Stilize edilmiş şakayık, nar, iri gonca ve sapları başlıca ögeleridir. İLE/||/<> Enine kesitli altı yapraklı hatayi. )


-HATALARI/NI ...:
KABUL ET! ve/||/<>/> DERS AL! ve/||/<>/> TEKRARLAMA!



-HATİCE SULTAN ve/<> MERLING (ve YAZIŞMALARI)



-HATM ETMEK ile/ve/<> HAZM ETMEK



-HATT:
TERKİB ve/||/<> SEYYALLİK ve/||/<> İBDÂ ve/||/<> MEVZUN(ÖLÇÜLÜLÜK)



-HATT ile/ve/||/<> ÖTEKİ SANATLAR



-HATT ile/||/<> TAHCÎR

( Çizgi, sınır çizgisi. İLE/||/<> Arazinin çevresinde başkaları tarafından el konulmaması için taş ve benzeri şeyler koymak. )


-HATTAT'IN/"USTA"NIN YAZDIKLARININ, ...:
HEM KENDİNİN, HEM DE HERKES TARAFINDAN OKUNABİLENLERİ ile/ve/||/<> SADECE KENDİNİN OKUYABİLDİKLERİ ile/ve/||/<> NE KENDİNİN, NE DE BAŞKASININ OKUYABİLDİKLERİ



-HAVA (DURUMU) ile/ve/<>/değil İKLİM

( 21 - 22 derecenin altında ve üstünde olan ortamlarda, kişilerin, konu ne kadar önemli olursa olsun toplantılarda konuşmacıya beş dakikadan fazla odaklanamadıkları araştırmalar sonucu tespit edilmiştir. )


-HAVA (DURUMU) ile/ve/<>/değil İKLİM

( Günümüz belediye yönetmeliklerinde, apartmanlardaki kalorifer kazanları ve ısılar için şu yönerge vardır: "Dışarıda havanın ısısı 17 derecenin altına düştüğünde kalorifer yakılmak zorundadır. Oda sıcaklıkları ortalama 21 - 22 derece dolayında olmalıdır." )


-HAVA (DURUMU) ile/ve/<>/değil İKLİM

( Hayvanların iklimin genel gidişine göre doğurdukları ve doğacak yavru sayısını ayarladıkları tespit edilmiştir. )


-HAVA (DURUMU) ile/ve/<>/değil İKLİM

( Bitki tohumlarının belirli bir ısı ve nem olmadıkça filizlenmediği bilinmektedir. )


-HAVA (DURUMU) ile/ve/<>/değil İKLİM

( Ağustos böcekleri, 17 yıl toprak altında yetişir. Havanın 17 C olduğu günün gecesi dışarı/yüzeye çıkar. İki günde ağaçların tepesine ulaşmaya çalışırlar. )


-HAVA (DURUMU) ile/ve/<>/değil İKLİM

( ERZE[Fars.]: Eski yönteme göre yeryüzünün bölündüğü yedi iklim.[yedi parçadan birinci iklim, ekvatora yakın olan bölge. )


-HAVA KİRLİLİĞİ ile/ve/değil/||/<> İÇ ORTAM/MEKÂN HAVA KİRLİLİĞİ



-HAVA TAHMİNİ ile/ve/||/<>/> SEL UYARISI

( Bölgesel. İLE/VE/||/<>/> Noktasal. )


-HAVA TAHMİNİ ile/ve/||/<>/> SEL UYARISI

( )


-HAVA ile/ve/||/<>/> YEL/RÜZGÂR



-HAVALE ile/<> EFT ile/<> SWIFT ile/<> FAST

( Hesaplararası para/fon aktarımı. İLE/<> Bankalararası, elektronik para/fon aktarımı[Electronic Funds Transfer]. İLE/<> Uluslararası Bankaların Finansal Haberleşme Kurumu[İng. Society for Worldwide Interbank Financial Telecommunication] )


-HAVALE ile/<> EFT ile/<> SWIFT ile/<> FAST

( Banka içinde. İLE/<> Bankalar arasında. İLE/<> Uluslararası bankalar arasında. )


-HAVALE ile/<> EFT ile/<> SWIFT ile/<> FAST

( [ne yazık ki] Pahalı. İLE/<> Daha pahalı. İLE/<> Çok (daha) pahalı. )


-HAVALE ile/<> EFT ile/<> SWIFT ile/<> FAST

( Hiçbirindeki ücretlendirme, uygun oranda ve âdil değil! Devletler, vatandaşlarının hakkına sahip çıkmadığı ve bireyler, sustuğu, bilinçlenip ortak tepki göstermediği sürece de bu fırsatçılar, sömürülerine ve gasplarına devam edeceklerdir ne yazık ki. Bu konuda, en sesi çıkmayıp rahatı, kârı/primleri ve çıkarları yerinde olanlar ise bilinçli ya da bilinçsiz, bankaların yönetici ve çalışanlarıdır. Bu tıkanık ve yanlış düzenin, elbet ve umarız yakın bir gelecekte düzeleceğini ümit ediyoruz ve ilgilileri, "yetkilileri" uyarıyoruz. Her birimizin tepkisiyle, katılımı ve desteğiyle tabii! )


-HAVALE ile/<> EFT ile/<> SWIFT ile/<> FAST

( [onaylanma süresi] Çok kısa sürededir. İLE/<> Daha uzun sürer. İLE/<> Daha uzun sürer. )


-HAVALE ile/<> EFT ile/<> SWIFT ile/<> FAST

( [kişisel bilgi] Daha çok. İLE/<> Daha az. İLE/<> ... )


-HAVALE ile/<> EFT ile/<> SWIFT ile/<> FAST

( 7/24 gerçekleştirilebilir. İLE/<> Sadece hata içi ve mesai saatleri içinde yapılabilir. İLE/<> ... )


-HAVALI ile/ve/<>/değil/yerine GÖSTERİŞLİ



-HAVARİ ile/||/<> PATRİK ile/||/<> PİSKOPOS ile/||/<> VOYVODA ile/||/<> MİSYONER

( Bir öndere bağlı, onun düşünce ya da inançlarını yayan kişi. İLE/||/<> Ortodoks ve Doğu kiliselerinin başkanlarına verilen ad. İLE/||/<> Katoliklerde bir bölgenin din işlerine başkanlık eden, papalığın en yüksek aşamasında olan din görevlisi. İLE/||/<> Anadolu ve Rumeli'deki resmî Hıristiyan yöneticiler. [Slav dillerinde kumandan ya da prens anlamına gelir. Osmanlı'da, Eflak ve Boğdan'ı topraklarına katmadan önce bu ülkelerin kralları voyvoda adıyla anılmaktaydı. Osmanlı zamanında aynı terim, Eflak ve Boğdan vilayetlerine Sultan tarafından tayin edilen valiler için kullanılmaya devam etti. Voyvodalar Osmanlı'nın kadrolarında sancak beylerine eşit konumdaydı.] İLE/||/<> Bir dini, özellik Hıristiyanlığı yaymakla görevli kişi. )


-HAVAS ile/ve/||/<> LEVÂZIM



-HAVF[Ar.] ile/ve/||/<> HAŞYET[Ar.]

( Bilmediğinden korkmak. İLE/VE/||/<> Bildiğinden korkmak. )


-HAVF[Ar.] ile/ve/||/<> HAŞYET[Ar.]

( Gayb olan Allah'tan "korkmak". İLE/VE/||/<> Hâzır olan Allah'tan "korkmak". )


-HAVLU ile/ve/<> DİVİTİN

( ... İLE/VE/<> Bir yüzü havlı, pamuklu kumaş. )


-HAVUÇ/PÜRÇÜKLÜ ve/<>/|| ŞALGAM

( ... VE/<>/|| Kırmızı havuç. )


-HAWAII ADALARI'NIN OLUŞUMU:
5 MİLYON YIL ÖNCE ile/ve/<>/> 60.000 YIL ÖNCE

( İlk oluşan ada. İLE/VE/||/<>/> Son oluşan ada. )


-HAY-HÛ:
İSTESEN DE ve/<> İSTEMESEN DE



-HAYAL GÜCÜ:
TEKRARLAYICI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YARATICI



-HAYAL KIRIKLIĞI(NA UĞRAMAK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÜZÜLMEK



-HAYAL KIRIKLIĞI ile/ve/||/<> MUTSUZLUK



-HAYAL KIRIKLIĞI ile/ve/değil/<> YAŞANABİLECEK MUTLULUK

( İnsanı en çok üzen, hayal kırıklığı değil yaşanabilecekken yaşanamayan mutluluklardır. )


-HAYAL OLAN ile/ve/||/<>/> "YALAN OLAN"



-HAYAL ile/ve/değil/||/<>/< ARAYIŞ



-HAYAL ile/ve/||/<> DÜŞÜLKÜ/ÜTOPYA



-HAYAL ile/ve/||/<>/>/< HAYAT



-HAYAL ile/ve/değil/yerine/<> MÂNÂ



-HAYAL ile/ve/||/<>/> OLANAKLI ile/ve/||/<>/> GERÇEK

( Konuşuyorsak. İLE/VE/||/<>/> Öngörüyorsak. İLE/VE/||/<>/> Planlıyorsak. )


-HAYALET[Ar.] ile/ve/||/<> HAYAL[Ar.] ET



-HAYALHÂNE ile/ve/||/<> HÂFIZA/BELLEK

( Tekil biçim deposu. İLE/VE/||/<> Tekil anlam deposu. )


-HAYALÎYÛN ile/ve/||/<>/>< HAKİKİYÛN



-HAYALLER ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YAŞAM/HAYAT



-HAYAT AĞACI ile/ve/değil/yerine/<> BİLGELİK AĞACI

( Sempatik sinir düzeni/sistemi. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Parasempatik sinir düzeni/sistemi. )


-HAYAT AĞACI ile/ve/değil/yerine/<> BİLGELİK AĞACI

( Gövde. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Sinir düzeni/sistemi. )


-HAYAT ile/ve/||/<> HÜRRİYET ile/ve/||/<> MÜLKİYET



-HAYAT ve/||/<>/> İLİM ve/||/<>/> SEMİ ve/||/<>/> BASAR ve/||/<>/>
KUDRET ve/||/<>/> İRÂDE ve/||/<>/> KELÂM ve/||/<>/> TEKVÎN



-HAYATINI YAŞAMAK ile/ve/<>/değil/yerine HAYATI YAŞAMAK



-HAYDÂRÎ/YE'DE:
HÜSEYNÎ ile/<> HASANÎ

( Uzun olanı. İLE/<> Kollu, cübbe gibi olanı. )


-HAYDÂRÎ/YE'DE:
HÜSEYNÎ ile/<> HASANÎ

( HAYDÂRİYE: Haydar-ı Kerrâr'ın giydiği giysi/elbise. )


-HAYIR İŞ(LER)İ ile/ve/değil/||/<> ADÂLET



-HAYIR:
"BİR" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< (")BİN(")

( [(")İstediğimiz(") ...] Oluyorsa. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Olmuyorsa. )


-HAYIR! DİYEBİLMEK ve/||/<>/> ÖNCELİKLİLERİN BELİRLENMESİ ve/||/<>/> YAKINMAMAK



-HAYIR! ve/||/<> YAPMAYABİLECEKLERİM/İZ

( Kişi, kendini, en iyi, en kolay ve en hızlı olarak yazı aynasında tanır ve gerçekleştirir. Öncelikli olarak, iki ayrı sayfada, "HAYIR!" ve "YAPMAYABİLECEKLERİM" dizinlerini oluşturmakla başlamak gerekmektedir.[Üşenmeden, ertelemeden, vazgeçmeden, en kısa sürede başlamanızı salık veririz...] )


-HAYIR ile/ve/||/<> HIZIR ile/ve/||/<> KADİR

( [Bil!] Her olayı. İLE/VE/||/<> Her geleni. İLE/VE/||/<> Her geceyi. )


-HAYIR ve/||/<>/> İMÂRET

( ... VE/||/<>/> Yoksullara ve öğrencilere yemek dağıtmak üzere kurulmuş hayır kurumları. )


-HAYIR ile/||/<> VAKÂ-I HAYRİYE

( ... İLE/||/<> Hayırlı olay. 1826'da Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılması olayı. )


-HAYIRLI ÖMÜR ile/ve/||/<>/> HAYIRLI ÖLÜM



-HAYIRLI ile/ve/<>/değil/yerine VERİMLİ



-HAYIRSEVERLİK ile/ve/değil/||/<>/< SUÇLULUK (DENEYİMLERİ/BELLEK KAYITLARI/DÜŞÜNCESİ/KABULÜ)

( "Üstten bakan hayırseverlik" yerine yan yana yürüyebileceğimiz dayanışma daha değerli olan. )


-HAYR:
SÖZ (İLE) ile/ve/||/<> SÜKÛT (İLE) ile/ve/||/<> NAZAR (İLE) ile/ve/||/<> AMEL (İLE)



-HAYR(-I MUTLAK) ile/ve/<> SIDDIKİYET ile/ve/<> HÜSN



-HAYR ile/ve/||/<> TEVHÎD



-HAYRANLIK ile/ve/||/<>/> İÇSELLEŞTİRME



-HAYRANLIK ile/ve/değil/||/<>/< MAĞLUP OLMUŞ KISKANÇLIK



-HAYRANLIK ile/ve/<> ÖYKÜNME



-HAYRANLIK ile/ve/değil/yerine/||/<> TESLİMİYET



-HAYRET ile/ve/||/<>/> DİKKAT ile/ve/||/<>/> MERAK ile/ve/||/<>/> BİLME



-HAYSİYET ile/ve/||/<>/>/< ŞAHSİYET



-HAYVAN SOKMALARINDA:
ARI ile/ve/||/<> AKREP ile/ve/||/<> YILAN

( Solunum düzeni bozukluklarına neden olur. İLE/VE/||/<> Sinir düzeni bozukluklarına neden olur. İLE/VE/||/<> Sindirim ve solunum düzeni bozukluklarına neden olur. )


-HAYVAN SOKMALARINDA:
ARI ile/ve/||/<> AKREP ile/ve/||/<> YILAN

( Acı, şişme ve kızarıklık belirtileri olur. İLE/VE/||/<> Ağrı, ödem, iltihaplanma, kızarma, morarma, kas krampları, titreme, karıncalanma, huzursuzluk ve havale görülebilir. İLE/VE/||/<> Yerel ve genel belirtiler verir. Isırılma bölgesinde, acı, morluk, kanama, iltihaplanma[1–2 hafta sürer]. Kusma, karın arısı, ishal gibi sindirim sistemi bozuklukları, aşırı susuzluk, şok, kanama, psikolojik bozukluklar, kalpte ritm bozukluğu, baş ağrısı ve solunum düzensizliği görülebilir. )


-HAYVAN SOKMALARINDA:
ARI ile/ve/||/<> AKREP ile/ve/||/<> YILAN

( [İlk Yardım...]
Arının iğnesi çıkarılır. Yara yıkanır ve üzeri örtülür. Soğuk uygulama yapılır. Alerji açısından değerlendirilir. Ağız içinden soktuysa buz emmesi sağlanır. Alerjik durum varsa, çok sayıda arı tarafından sokulduysa 112 aranır.

İLE/VE/||/<>

Hasta hareket ettirilmez. Yaralı yatar pozisyonda tutulur. Soğuk uygulama yapılır. Kan dolaşımını engellemeyecek biçimde bandaj uygulanır. Yara üzerine herhangi bir müdahale yapılmaz.

İLE/VE/||/<>

Yara yıkanır. Yaralı bölge kalp seviyesinin altında tutulur. Soğuk uygulama yapılır. Hasta hareket ettirilmez. Yaraya yakın bölgede baskı yapan yüzük, bilezik vb. çıkarılır. Yara üzerine herhangi bir müdahale yapılmaz![emilmez!!!] 112 aranır. )


-HAYVAN SOKMALARINDA:
ARI ile/ve/||/<> AKREP ile/ve/||/<> YILAN

( Kedi-köpek gibi hayvan ısırmalarında ilkyardım:
- Yaşam bulguları değerlendirilir.
- Hafif yaralanmalarda, yara, 5 dk. sabun ve soğuk suyla yıkanır.
- Yaranın üstü, temiz bir bezle kapatılır. - Ciddi yaralanmalarda, yaraya temiz bir bezle basınç uygulanarak kanama durdurulmalıdır. - Derhal tıbbi yardım istenmelidir.[112]
- Hasta/yaralı, kuduz - tetanos aşısı için uyarılmalıdır. )


-HAYVAN SOKMALARINDA:
ARI ile/ve/||/<> AKREP ile/ve/||/<> YILAN

( NEŞEK: Yılan ısırığı. )


-HAYVAN SOKMALARINDA:
KARA CANLILARI ile/ve/||/<> DENİZ CANLILARI

( Soğuk uygulaması yapılır. İLE/VE/||/<> Sıcak uygulaması yapılır. )


-HAYVAN SOKMALARINDA:
KARA CANLILARI ile/ve/||/<> DENİZ CANLILARI

( bkz. 52814 İLE/VE/||/<> Kızarma, şişme, iltihaplanma, sıkıntı, huzursuzluk, havale, baş ağrısı görülebilir.[İlk yardımı: Batan diken varsa görülüyorsa çıkarılır. Yaralı bölge hareket ettirilmez. Sıcak su ile yıkanır. Yara yerine herhangi bir müdahale yapılmaz, ovulmaz! 112 aranır.] )


-HAYVANLAR (ÂLEMİ) ve/<> NE OLMADIĞININ/OLMAYACAĞININ GÖSTERGELERİ



-HAYVANLAR:
YEMEK ve/||/<> BİNEK ve/||/<> DENEK
DEĞİLDİR!



-HAYVANSAL "PROTEİN" ile/değil/yerine/||/<>/< BİTKİSEL PROTEİN



-HAYYİZ[Ar.] ile/ve/||/<>/> TAHAYYÜZ[Ar.]

( Mekân, mevki, sâha. İLE/VE/||/<>/> Yer tutma, önemli bir yeri olma, saygıya/hürmete, îtibâra nâil olma. | [nesneler için] Boşlukta bir yer tutma, yer işgal etme. )


-HAZ" ve "GÜÇ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANLAM ve DEĞER



-HAZ ve/||/<>/< AZ



-HAZ ile/ve/<>/< HAD



-HAZ ile/ve/değil/yerine/<>/> İHTİZAZ

( Gövdesel. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> Zihinsel. )


-HAZCI/LIK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< BİLGİSİZ/LİK VE BİLİNÇSİZ/LİK



-HAZF/MÜHMEL/BÎ-NOKAT ile/ve/<> HAZF

( Eski yazıda, noktasız yazılan şiir ya da düzyazılar. Dîvân şiirinin, sanatsal biçimlerindendir. İLE Söylenilmesi gereksiz olan sözün, ibareden çıkarılması ve söylenilmemesi. [Aruz'da, "failâtün" cüzünün son hecesi olan "tün" hecesinin kaldırılıp "fâila" yerine "fâilün" cüzünün getirilmesidir.] )


-HAZİNE ile/||/<> BEYTÜL MAL ile/||/<> İRÂD-I CEDÎD ile/||/<> HAZİNEDAR

( Sarayın para ve değerli eşyasının korunduğu yer. Devlet malı. İLE/||/<> Devlet hazinesi. İLE/||/<> III. Selim'in Nizam-ı Cedîd Ordusu için oluşturduğu, bazı vergileri kapsayan hazine. İLE/||/<>Saray hazinesini yöneten memur. )


-HAZİNE ile/ve/<> SUAL

( Sandık. İLE/VE/<> Anahtar. )


-HAZİNE ile/ve/<> SUAL

( Dışarıda. İLE/VE/<> Sende. )


-HAZIR ALMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÜRETMEK/YAPMAK



-HAZIR OLMAK/OLAN ile/ve/<> İSTEKLİ OLMAK/OLAN



-HAZIR OLMAK/OLAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TÂLİP OLMAK/OLAN



-HAZIR OLMAK ile/ve/<>/değil/yerine HAZIRLIKLI OLMAK



-HAZIR:
YERİ ve/||/<> YOLU

( Gelenin. VE/||/<> Gidenin. )


-HAZIRLAMA ile/ve/||/<>/> SUNMA



-HD 80606 B ile/ve/||/<>/< URSA MAJOR

( Bizden yaklaşık olarak 190 ışık yılı uzaklıkta bulunan "HD 80606 B" adlı gezegen, Ursa Major takımyıldızında bulunmaktadır. Jüpiter'den 4 kat daha büyük, gaz devi bir gezegendir. Bu ötegezegende rüzgârların hızı, saatte 17.380 km. hıza kadar ulaşabilmektedir. Dünyada kaydedilmiş en şiddetli rüzgârın hızı, saatte 408 km.'dir. Rüzgârların bu kadar şiddetli olma nedeni ise gezegenin yıldızı etrafındaki yumurta biçimindeki yörüngesidir. Bu yumurta biçimindeki yörüngede, yıldızına yaklaştığı noktalarda atmosfer hızla ısınıyor, bu ısı da atmosferde büyük bir kasırgaya yol açıyor. )


-HEART ile/ve/||/<> EARTH



-HECE:
KAPALI/UZUN ile/ve/<> AÇIK/KISA ile/ve/<> UZATILMIŞ

( 1 harekeli, 1 sakin harf. İLE/VE/<> Harekeli harf. + 1 harf. )


-HECE:
KAPALI/UZUN ile/ve/<> AÇIK/KISA ile/ve/<> UZATILMIŞ

( Son sadâ/hece, kısa kalamaz. )


-HECE:
KAPALI/UZUN ile/ve/<> AÇIK/KISA ile/ve/<> UZATILMIŞ

( Sakin bitmeyen hiçbir hece, uzun hece olamaz! )


-HECE:
KAPALI/UZUN ile/ve/<> AÇIK/KISA ile/ve/<> UZATILMIŞ

( LATİN'DE (KAPALI)
[ İz. İLE Biz. İLE Bâ. ]
[ Sesli > sessiz. İLE Sessiz > sesli > sessiz. İLE Sessiz > uzun sesli. ]
[ 1 harekeli, 1 sakin ] )


-HECE:
KAPALI/UZUN ile/ve/<> AÇIK/KISA ile/ve/<> UZATILMIŞ

( Bir kere bakıp gülse, ölürüm, konuşamam.
[ Hafif-sakîl-veted-i mecmû ] gülse, ölürüm, konuşamam. )


-HECE:
KAPALI/UZUN ile/ve/<> AÇIK/KISA ile/ve/<> UZATILMIŞ

( DAİRE [1]
[ 1 açık/kısa, 3 uzun heceden oluşan. ]
[ Veted-i mecmû, 2 sebeb-i hafiften oluşan. ] )


-HECE:
VURGULU ile/ve/||/<> VURGUSUZ



-HECE ile/ve/değil/yerine/=/||/<> OCAK



-HECE ve/||/=/<> SADÂ



-HECTO- ile/||/<> CENTİ-

( Yüz, yüz kat. İLE/||/<> Yüzde bir, yüz. )


-HEDEFİ BELİRLEMEK ile/ve/||/<>/> ÇITAYI YÜKSELTMEK



-HEDİYELEŞMEK ve/||/<>/> NİTELİKLİ BERABERLİK



-HEGEL ile/ve/||/<> FEUERBACH ile/ve/||/<> MARX

( Kant'ın takipçisi ve geliştiricisi. İLE/VE/||/<>/> Hegel'in öğrencisi ve Marx'ın öncüsü/hocası. İLE/VE/||/<>/> Hegel'in takipçi ve geliştiricisi. Feuerbach'ın öğrencisi. )


-HEGEL ile/ve/=/||/<>/< PLATON GİBİ DAVRANAN ARİSTOTELES



-HEINZ KOHUT ile/ve/||/<> CHARLES STROZIER

( Strozier, Kohut'un yaşam öyküsünü yazmıştır. )


-HEINZ KOHUT ve/||/<> EMPATİ

( "Empati" makalesiyle çığır açmıştır.[1959] )


-HEINZ KOHUT ile/ve/||/<> JAMES F. MASTERSON



-HEKİMLER ile/ve/<> PİLOTLAR



-HEKSİS ile/ve/||/<>/> FUSIS ile/ve/||/<>/> PSUKE ile/ve/||/<>/> HEGEMONİKON



-HELÂK ve/<> ALLAH

( Helâk olmadan Allah'a kavuşulmaz. )


-HELÂL ile/ve/||/<> HİLÂL ile/ve/||/<> LÂLEH



-HEMATEMEZ ile/||/<> MELENA

( Mide ya da yemek borusundan kan kusma. İLE/||/<> Sindirim düzeninden kanamalı dışkı. )


-HEMATİT ile/||/<> MANYETİT/MAGNETİT

( Metalik gri ya da siyah renkte olan bir taş. İLE/||/<> Siyah manyetik bir mineral. )


-HEMATÜRİ ile/||/<> PROTEİNÜRİ

( Sidikte kan bulunması. İLE/||/<> Sidikte protein bulunması. )


-HEMATÜRİ ile/||/<> PROTEİNÜRİ

( Sidikte kan bulunması. İLE/||/<> Sidikte protein bulunması. )


-HEMCİNS ile/ve/değil/||/<> HEMDERT

( Varolanların tümü. | Cinsleri bir olan, aynı soydan. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Dertleri ortak/yakın olan kişiler. )


-HEMEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SICAĞI SICAĞINA



-HEMİNTH-/HEMİNTHO- ile/||/<> VERMİ-

( Kurt, solucan. İLE/||/<> Solucan. )


-HEMPA ile/||/<> HEMTA

( Ayaktaş, arkadaş[kötü işlerde]. İLE/||/<>/||/<> Yandaş, denktaş, arkadaş. )


-HEMZEMİN ve/<> HEMDEM



-HENRY CAVENDISH ile/ve/<> ANTOINE LAVOISIER

( [Hidrojen] Kâşifi. [1766] İLE/VE/<> Adlandıran. [1783] )


-HENRY CAVENDISH ile/ve/<> ANTOINE LAVOISIER

( Hidrojen )


-HEP ile/ve/<> SADECE



-HEPATİT A ile/||/<> HEPATİT B ile/||/<> HEPATİT C ile/||/<> HEPATİT D ile/||/<> HEPATİT E

( Hepatit A virüsünün neden olduğu, genellikle kirli su ya da yiyeceklerle bulaşan bir karaciğer bulaşı. İLE/||/<> Hepatit B virüsünün neden olduğu, kan ve vücut sıvıları yoluyla bulaşan bir karaciğer bulaşı. İLE/||/<> Hepatit C virüsünün neden olduğu, kan yoluyla bulaşan bir karaciğer bulaşı. İLE/||/<> Hepatit B virüsü ile birlikte bulaş oluşturan bir karaciğer bulaşı. İLE/||/<> Hepatit E virüsünün neden olduğu, genellikle kirli su ile bulaşan bir karaciğer bulaşı. )


-HEPATOMEGALİ ile/||/<> SPLENOMEGALİ

( Karaciğerin olağandışı büyümesi. İLE/||/<> Dalağın olağandışı büyümesi. )


-HEPİMİZİ BİR YAPAN ile/ve/<> BAZILARIMIZI "AYRI" YAPAN



-HER AN ile/ve/||/<>/> SÜREKLİ



-HER ANLAM/DA ile/ve/değil/||/<>/< HER ALAN/DA



-HER BİÇİMDEN/GÖRÜNÜŞTEN ÇÖZÜLME/UZAKLAŞMA ve/||/<>/> YENİ VE YENİDEN BİÇİMLENME



-HER BİLDİĞİMİZİ ... ile/ve/||/<> HER SÖYLEDİĞİMİZİ ...

( Söylemiyoruz! İLE/VE/||/<> Biliyoruz! )


-HER DERDE DEVÂ OLAN:
(")SARIMSAK(") ile/ve/değil/||/<>/< SARILMAK



-HER ELİNİ SIKAN İLE ... ile/ve/<> HER CANINI SIKAN İLE ...

( Dost olma! İLE/VE/<> Düşman olma! )


-HER GÜN ...:
BİR ile/ve/||/<>/> ÜÇ ile/ve/||/<>/> BEŞ
İŞ/GÖREV

( [Her gün ...]
Büyük bir işi/görevi yerine getirebilmek. İLE/VE/||/<>/> En az üç orta işi/görevi yerine getirebilmek. İLE/VE/||/<>/> En az beş küçük işi/görevi yerine getirebilmek. )


-HER İŞE KARIŞMAK =/<> HİÇBİR İŞ YAPMAMAK



-HER KAVRAM ve/<> HER KAHRAMAN(/KİŞİ)



-HER KOŞUL ALTINDA GEÇERLİLER ile/ve/||/<>/> MÜKEMMELLEŞME



-HER NE MENEMSE" ile "HER NE ŞEYİMSE/SİKİMSE" |
ile/değil/yerine/||/<>/<
"HER NEYSE"



-HER NE OLURSA ve/||/<> DİLİM/İZ DURURSA

( Bana, benden olur. VE/||/<> Başım barış/selâmet bulur. )


-HER ŞEY ile/ve/değil/||/<>/>/< HER ŞEYDE



-HER ŞEYİN KONUŞULABİLİRLİĞİ ile/ve/||/<>/>/< SÖYLEDİKLERİNİ TAMAMLAMASINI BEKLEMEK



-HER YERDE ile/ve/<> DİLDE, GÖNÜLDE



-HER YERDE ve/<> HER KOŞULDA



-HER ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BAZI

( [kitap] Okunmaz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Bazılarına başvurulur. )


-HER ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BAZI

( [eşya] Kullanılmaz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Bazıları saklanır. )


-HER ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BAZI

( [yazar] Sevilmez. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Bazıları (sadece) beğenilir. )


-HERA ile/ve/||/<> ATHENA ile/ve/||/<> AFRODİT



-HERAKLEITOS AÇMAZI ile/ve/||/<> ÇOKLUK AÇMAZI ile/ve/||/<> THESEUS AÇMAZI



-HERDER ve/||/<>/> GOETHE ve/||/<>/> SCHILLER

( 25 Ağustos 1744 - 18 Aralık 1803 VE/||/<>/> 28 Ağustos 1749 - 22 Mart 1832 VE/||/<>/> 10 Kasım 1759 - 09 Mayıs 1805 )


-HERHALDE ile/ve/||/<> BELKİ (DE)



-HERKES, "HER ŞEYİN FARKINDA"
ile/değil/||/<>/<
"HİÇKİMSE, HİÇBİR ŞEYİN FARKINDA DEĞİL" DEĞİL



-HERKES ile/ve/değil/||/<> HERHANGİ BİRİ



-HERKESE YETİŞMEYE ÇALIŞMAK ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> KENDİNE GEÇ KALMAK



-HERKESİN:
YANLAŞTIĞI KİŞİ/LER ile/ve/değil/||/<>/< İYİ ANLAŞTIĞI KİŞİ/LER



-HERMANN von MEYER ve/<>/> GERHARD HEILMANN

( 03 Eylül 1801 - 02 Nisan 1869 ve/||/<> 25 Haziran 1859 - 26 Mart 1946 )


-HERO ve/||/<> İLKBAHAR, YAZ, SONBAHAR, KIŞ... VE İLKBAHAR

( ve/||/<> )


-HERO ve/||/<> İLKBAHAR, YAZ, SONBAHAR, KIŞ... VE İLKBAHAR

( )


-HERŞEYİ KAPSAYICI/LIK ile/ve/değil/<> HİÇBİR ŞEYE İNDİRGENEMEZ/LİK



-HERŞEYİN ANLAMINI ÇÖZMEK ve/=/||/<>/> HİÇBİR ŞEYİN ANLAMININ, (PEK DE FAZLA) OLMADIĞINI ANLAMAK



-HERŞEYİN DÜZELECEĞİNE ve/||/<> HERŞEYİ DÜZELTEBİLECEĞİNE ve/||/<> HERŞEYİN BİTECEĞİNE

( İnanarak dileyelim! VE/||/<> İnanarak çabalayalım! VE/||/<> İnanarak sabredelim! )


-HERŞEYİN KURAMI[THE THEORY OF EVERYTHING] ve/<> I ORIGINS

( Stephen Hawking'in yaşam öyküsü ve "Zamanın Kısa Tarihi" kitabı üzerine... VE/<> Gözün ve doğanın sınırsızlıkları, bilim ve bilin(e)meyen alanların/durumların ilişkisi ve/ya da birlikteliği üzerine önemli iki film. )


-HERTZ:
60 ile/<>/> 90 ile/<>/> 120 ile/<>/> 144



-HESABINI GÜDMEK/YAPMAK ile/<> DAVASINI GÜDMEK/YAPMAK



-HESAP MAKİNESİ ile/ve/||/<>/> TELEFON

( )


-HESAP MAKİNESİ ile/ve/||/<>/> TELEFON

( "Telefon ve Hesap Makinesinin Tuş Dizilimi Neden Farklıdır?" yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


-HESAP VERİLEBİLİRLİKTE:
DİKEY ile/ve/||/<> YATAY

( Oy/seçim. İLE/VE/||/<> ... )


-HESAP ile/ve/değil/||/<>/< AKD

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Parmak hesabı. )


-HESAPLAMA:
MÜHENDİSLİK ve/||/<> LOJİSTİK



-HESAPLAMA ile/ve/<> AÇIKLAMA



-HESAPLAŞMAK ile/ve/değil/||/<> HELÂLLEŞMEK



-HETEROSİKLİK KİMYA ile/||/<> AROMATİK KİMYA / KARBOHİDRAT KİMYASI

( Heterosiklik bileşiklerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Aromatik bileşiklerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-HEVES KIRILMASI ve/<>/> YALNIZLIĞA YÖNELİM/DÜŞKÜNLÜK



-HEVES ile/ve/değil/yerine/||/<>/> HEDEF

( [kişiyi ...] Oyalar. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Yola çıkarır. )


-HEVES ile/ve/değil/yerine/<>/> TUTKU



-HEYBE/ÇANTA ile/ve/||/<> CEP

( Bilgiyi, heybene/çantana at / cebinde bulunsun! [Ne zaman, nerede, nasıl işe yarayabileceği bilinmez!] )


-HEYECAN:
"HATA YAPTIRABİLİR" ve/fakat/||/<>/> HAK'I YAPTIRIR



-HEYECAN ile/ve/değil/||/<>/< ÜMİT



-HEYECAN ve/=/<> YARATIM



-HEYECANLAN(M)IYORUM ile/ve/değil/yerine/<> HEYECANI(MI) İÇİMDE TAŞIYORUM/TUTUYORUM



-HEYET-İ ÂYÂN ile/ve/||/<> HEYET-İ MEBÛSAN



-HEYET ile/ve/||/<> HAZİRUN



-HEYET ile/ve/||/<>/< MAHİYET

( Mâhiyet + Sûret + Ârazlar. İLE/VE/||/<>/< Öz. )


-HEYET ile/ve/||/<>/< MAHİYET

( Mâhiyet, taksim edilmez. )


-HEYET ile/ve/||/<>/< MAHİYET

( Mâhiyetten istisna yapılmaz. )


-HEYET ile/ve/<> METAFİZİK



-HEYKELTRAŞ ile/ve/||/<> MİMAR

( Her mimar, heykeltraş değildir fakat her heykeltraş, aynı zamanda da mimardır. )


-HEYÛLA ve/<> SÛRET ve/<> ŞEKİL ve/<> NİTELİK



-HI(N)K ile/ve/||/<>/> BURNU(NDAN)

( Demiş. İLE/VE/||/<>/> Düşmüş. )


-HİÇ ETMEK ile/ve/değil/<> PİÇ ETMEK



-HİÇ/LİK ile/ve/değil/<> DEĞERSİZ/LİK



-HİÇ ile/ve/||/<> HİÇ-"LİK"



-HİCAP[Ar.] ile/ve/||/<> HÂCİP[Ar.]

( [örtülmesi gerekeni ...]
Örtmek. İLE/VE/||/<> Örten. )


-HİÇÇİ/LİK ile/ve/||/<>/> ALAYCI/LIK/MÜSTEHZİ



-HİÇKİMSE ile/ve/<>/> HERHANGİ BİRİ ile/ve/<>/> BELİRLİ BİR KİŞİ

( Çırak. İLE/VE/<>/> Kalfa. İLE/VE/<>/> Usta. )


-HİÇKİMSE ile/ve/<>/> HERHANGİ BİRİ ile/ve/<>/> BELİRLİ BİR KİŞİ

( Bebek. İLE/VE/<>/> Çocuk/genç. İLE/VE/<>/> Yetişkin. )


-HİÇKİMSE ile/ve/<>/> HERHANGİ BİRİ ile/ve/<>/> BELİRLİ BİR KİŞİ

( 0-1 İLE/VE/<>/>1-18 İLE/VE/<>/> 18 - ~ )


-HİÇKİMSE ile/ve/<>/> HERHANGİ BİRİ ile/ve/<>/> BELİRLİ BİR KİŞİ

( Konuşmaya başlayana kadar. İLE/VE/<>/> Yetkinleşene[rüşte] kadar. İLE/VE/<>/> Olgunlaşana[kemâline] kadar ve sonrası. )


-HİÇKİMSEYİ:
ÖVMEMEK ve/||/<> KÜSMEMEK ve/||/<> YAKINMAMAK ve/||/<> SUÇLAMAMAK

( Olgunluğun gereği ve göstergelerindendir. )


-HİÇKİMSEYLE KONUŞ(A)MAYACAĞIN/PAYLAŞ(A)MAYACAĞIN DÜŞÜNCELER/SÖZLER[KONULAR, OLAYLAR, OLGULAR, KAVRAMLAR] ile/ve/<> KENDİNİN (BİLE) DÜŞÜNMEK İSTEMEYECEĞİN DÜŞÜNCELER/SÖZLER[KONULAR, OLAYLAR, OLGULAR, KAVRAMLAR]



-HİÇLİK ile/ve/<>/değil/yerine BOŞLUK



-HİÇLİK ile/ve/=/<>/değil/yerine/hem de/ya da/belki BÜTÜNLÜK



-HİCRÂN ile/ve/<> FİRÂK



-HİDR-/HİDRO- ile/||/<> HYGR-/HYGRO-

( Ter. İLE/||/<> Islak, nemli. )


-HİDROBİYOLOJİ ile/ve/<> HİDRODİNAMİK

( Sularda yaşayan canlıların yaşamını inceleyen bilim. İLE/VE/<> Sıvıya batırılmış katı cisimler üzerinde, onların hareketiyle ilgili olarak sıvıların gösterdiği direnci ve sıvıların hareketini inceleyen bilim dalı. | Bu bilimle ilgili. )


-HİDROJEN BAĞI ile/ve/||/<> İYONİK BAĞ

( Su molekülleri arasındaki bağ.[Hidrojen atomunun elektronegatif bir atom ile oluşturduğu zayıf bir bağ.] İLE/VE/||/<> Elektron alışverişi ile oluşan bağ.[Pozitif ve negatif iyonlar arasındaki çekim kuvvetine dayanan bir bağ.] )


-HİDROJEN ile/ve/||/<>/> HİDROJEN PEROKSİT[OKSİJENLİ SU]

( H2O ile/ve/||/<>/> H202 )


-HİDROKARBON ile/||/<> ALKOHOL

( Sadece karbon ve hidrojen atomlarından oluşan bileşikler. İLE/||/<> Karbon, hidrojen ve oksijen atomları içeren bileşikler. )


-HİDROKSİ ASİTLER:
ALFA(AHA) ile/ve/||/<> BETA(BHA)



-HİDROKSİL ile/ve/<> HİDROKSİT

( Bir madenle birleştiği zaman hidroksit yapan atom grubu. İLE/VE/<> Bir maden üzerine suyun etkisiyle, yani bir hidroksil grubu ile bir madenin kaynaşmasından oluşan bileşik. )


-HİDROSEL ile/ve/||/<> VARİKOSEL



-HIEROPHANTES ile/ve/<> DADOUCHOS

( Kutsalı açıklayan. İLE/VE/<> Meşale taşıyan. )


-HIGGS BOZONU ile/ve/||/<> GRAVITON

( Standart Model'deki fermiyonlara kütle kazandırmak için var olduğu öne sürülmüş, spini 0 olan parçacık. [H ya da h olarak kısaltılır.][Peter Higgs, Gerald Guralnik, Richard Hagen, Tom Kibble, François Englert ve Robert Brout tarafından 1960'larda öne sürülen ve 04 Temmuz 2012'de, CERN'deki araştırmalarda, özellikleri Higgs bozonuna benzeyen bir parçacığın gözlemlenmesiyle 2013 yılının Mart ayında kütlesi yaklaşık 125 GeV/c2 olan bir parçacık gözlemlediklerini ve ayrıntılı çözümlemelerin, bu parçacığın bir Higgs bozonu olduğunu gösterdiğini açıkladılar.] İLE/VE/||/<> Günümüze kadar varolduğu kanıtlanamamış, kütleçekim kuvvetini ilettiği varsayılan, sanal bir parçacık. [Genel Görelilik kuramının önemli bir parçasıdır. Graviton'un varoluşu, etkileri sayesinde bilinmektedir fakat onu ölçmek ya da gözlemlemek olanaksızdır.] )


-HIGGS PARÇACIĞI/BOZONU ile/ve/||/<>/> PENTAKUARK

( Ayrıntılar için burayı tıklayınız... )


-HIGGS PARÇACIĞI/BOZONU ile/ve/||/<>/> PENTAKUARK

( Sayın Haluk Berkmen'in yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


-HİJYEN ile/ve/||/<> STERİL

( Sağlıklı, temiz. İLE/VE/||/<> Mikropsuz, fazlalıktan arın(dırıl)mış. )


-HİKMET:
DÜNYEVÎ ile/ve/<> NEFSÂNÎ ile/ve/<> ŞEYTANÎ ile/ve/<> İLÂHÎ

( Toplumsal. İLE/VE/<> Psikolojik. İLE/VE/<> Siyasal. İLE/VE/<> Tanrısal[Teolojik], [Din, Mârifetullah]. )


-HİKMET ve/||/<> DENGE/İTİDAL



-HİKMET ile/ve/<> HAKK



-HİKMET ve/||/<>/< MERHAMET



-HİKMET ve/<> TABİAT

( Ancak, hayvanlar hikmet aramaz. )


-HİLÂLÎ ile/||/<> İHLÎLÎCÎ

( Hilâl biçimi. İLE/||/<> Oval. )


-HILBERT UZAYI ve/||/<> MİLENYUM SORULARI



-HILBERT ve/||/<> MİLENYUM SORUNLARI MİLENYUM PROBLEMLERİ



-HİLE[Ar. çoğ. HİLEL] ile/ve/<> DESİSE[Ar.]

( ... İLE/VE/<> Hile, oyun, el altından yapılan iş. )


-HİMALAYA TUZUNDA:
BEYAZ ile/ve/<> PEMBE

( Yemeklerde kullanılır. İLE/VE/<> Banyo ve tuz lambalarında kullanılır. )


-HİMALAYA TUZUNDA:
BEYAZ ile/ve/<> PEMBE

( Hem beyaz, hem pembede, 83 nitelikli mineral bulunmaktadır. İLE/VE/<> Demiroksit ve bakır oranı daha yüksektir. )


-HİMALAYA TUZUNDA:
BEYAZ ile/ve/<> PEMBE

( 70 - 80 m. derinlik ve kayalık bölgelerden çıkarılır. İLE/VE/<> Yüzeye yakın yerlerden ve bataklık altından çıkarılır. )


-HİMMET ile/ve/<>/< HİKMET ile/ve/<>/< HİZMET

( Yardım. İLE/VE/<> Bereket. İLE/VE/<> İç yardım. )


-HİMMET ile/ve/<>/< HİKMET ile/ve/<>/< HİZMET

( İSLÂM: Allah'ın emirlerine tâzim, kullarına hizmet. )


-HİMMET ile/ve/<>/< HİKMET ile/ve/<>/< HİZMET

( BABA, HİMMET! OĞLUM, HİZMET! )


-HİMMET ile/ve/<>/< HİKMET ile/ve/<>/< HİZMET

( BİN'E HİZMET, BİR'DEN HİMMET )


-HİMMET ile/ve/<>/< HİKMET ile/ve/<>/< HİZMET

( GÖRÜNMEYENE HİZMET
GÖRÜNENDEN HİZMET
[GÖRÜNENE HİZMET, GÖRÜNMEYENDEN HİMMET] )


-HİMMET ile/ve/<>/< HİKMET ile/ve/<>/< HİZMET

( Onu bile, kurtuluşa erdirmek üzere hizmet et! )


-HİMMET ile/ve/<>/< HİKMET ile/ve/<>/< HİZMET

( Hizmet edersen, himmet edilirsin! )


-HINÇ ile/ve/||/<> !ÖÇ

( Zayıf olan, "alınır". "Alınan", kızar. Kızan, öfkelenir. İLE/VE/||/<> Daha zayıf olan, incinir. İncinen, gücenir. Gücenen, kinlenir. )


-HINÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HIRS

( Öç alma düşünce ve duygusu ile dolu öfke, kin; gayz. İLE/DEĞİL/YERİNE Bir şeyi elde etmek için duyulan, önüne geçilmez derecede güçlü istek, aşırı tutku. | öfke. )


-HİNDİ:
turkey ile/||/<> PERU ile/||/<> ETİYOPYA KUŞU ile/||/<> BUKALEMUN ile/||/<> FRANSIZ KIZI/ĞALOPÛLÂ ile/||/<> TACCHINO[: Kuş.]

( Türkçe'de
İngilizce'de. İLE/VE/||/<> Portekizce'de. İLE/VE/||/<> Arapça'da. İLE/VE/||/<> Farsça'da. İLE/VE/||/<> Yunanca'da. İLE/VE/||/<> İtalyanca'da. )


-HİNDİSTAN'DA ÖTEN HOROZUN SESİ KULAĞIMIZDADIR ile/ve/<> BİR YILDIZ KAYSA DİŞİM AĞRIR



-HİNDİSTAN ve/<> SRİ LANKA[< SEYLAN]

( Hindistan Yarımadası'ndan, Palk Boğazı ile ayrılan Sri Lanka, yarımadaya, "Âdem'in Köprüsü" denilen mercan adalarıyla bağantılıdır. VE/<> Önceki adı Seylan olan Sri Lanka, Sinhala dilinde, "pırıl pırıl parıldayan ülke" anlamına gelmektedir. )


-HİNDİSTAN ve/<> SRİ LANKA[< SEYLAN]

( ... VE/<> Budizm'in önemli hac merkezlerinden biridir. )


-HİNDİSTAN ve/<> SRİ LANKA[< SEYLAN]

( ... VE/<> Yakut'u ile de ünlüdür. )


-HİNT OKYANUSUNDA:
ANDAMAN DENİZİ ile/ve/||/<> MALAKKA BOĞAZI ile/ve/||/<> MARTABAN KÖRFEZİ ile/ve/||/<> BENGAL KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KANBAY KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KUÇ KÖRFEZİ ile/ve/||/<> UMMAN DENİZİ ile/ve/||/<> UMMAN KÖRFEZİ ile/ve/||/<> BASRA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> YEMEN DENİZİ ile/ve/||/<> ADEN KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KIZILDENİZ ile/ve/||/<> MOZAMBİK KANALI ile/ve/||/<> SOFALA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> DELAGOA KÖRFEZİ



-HİPERAKTİVİTE ile/||/<> DİKKAT EKSİKLİĞİ

( Aşırı devimlilik ve enerji. İLE/||/<> Odaklanma zorluğu ve dikkat süresinde zorluk, dikkati sürdürememe. )


-HİPEREMESİS ile/||/<> BULANTI

( Aşırı ve sürekli kusma. İLE/||/<> Mide bulantısı. )


-HİPERGLİSEMİ ile/||/<> HİPOGLİSEMİ

( Kanda yüksek seviyede glikoz bulunması. İLE/||/<> Kanda düşük seviyede glikoz bulunması. )


-HİPERHİDROZ ile/||/<> ANHİDROZ

( Aşırı terleme. İLE/||/<> Terleme yetersizliği ya da hiç terlememe. )


-HİPERHİDROZ ile/||/<> ANHİDROZ

( Aşırı terleme. İLE/||/<> Terleme yetersizliği ya da terleyememe. )


-HİPERHİDROZ ile/||/<> ANHİDROZ

( Aşırı terleme. İLE/||/<> Terleme yetersizliği ya da hiç terlememe. )


-HİPERKERATOZ ile/||/<> KERATİNİZASYON

( Deride aşırı keratin birikimi ile kalınlaşma. İLE/||/<> Deri gözelerinin keratin üretmesi ve sertleşmesi süreci. )


-HİPERLİPİDEMİ ile/||/<> HİPOGLİSEMİ

( Kanda yüksek seviyede lipid bulunması. İLE/||/<> Kan şekeri seviyesinin normalin altına düşmesi. )


-HİPERLİPİDEMİ ile/||/<> HİPOLİPİDEMİ

( Kanda yüksek seviyede lipid bulunması. İLE/||/<> Kanda düşük seviyede lipid bulunması. )


-HİPERMETROP(İ)[Fr. < Yun. HYPER: Aşırı. | METRON: Ölçü. | OPS: Göz.] ile/ve/||/<> MİYOP[Fr. < Yun. MYEIN: Kırpmak. | OPS: Göz.] ile/ve/||/<> ASTİGMATİZMA ile/ve/||/<> PRESBİTLİK[Fr. < Yun.: PRESBYTES: Yaşlı.]

( Nesnelerin görüntüleri, ağtabakanın gerisinde kaldığından dolayı, yakını net/iyi görememe. İLE/||/<> Nesnelerin görüntüleri, ağtabakanın ön tarafında kaldığından dolayı, uzağı net/iyi görememe. İLE/||/<> Gözün saydam tabakasında meridyenlerin eşitsizliği yüzünden duru görememe durumu. | Gözdeki kornea ya da lensin düzensiz eğriliği nedeniyle bulanık görme. İLE/||/<> Gözde uyum gücünün azalması yüzünden, yakındaki nesneleri net görememe durumu. )


-HİPERMETROP(İ)[Fr. < Yun. HYPER: Aşırı. | METRON: Ölçü. | OPS: Göz.] ile/ve/||/<> MİYOP[Fr. < Yun. MYEIN: Kırpmak. | OPS: Göz.] ile/ve/||/<> ASTİGMATİZMA ile/ve/||/<> PRESBİTLİK[Fr. < Yun.: PRESBYTES: Yaşlı.]

( * Eksen,
* Kırıcılık,
* Gelıp Geçici Hipermetropi.

İLE

* Eksen,
* Kırıcılık,
* Gelİp Geçici Hipermetropi.

İLE

* Basit,
* Kompoze/Bileşik,
* Mikst

İLE

)


-HİPERMETROP(İ)[Fr. < Yun. HYPER: Aşırı. | METRON: Ölçü. | OPS: Göz.] ile/ve/||/<> MİYOP[Fr. < Yun. MYEIN: Kırpmak. | OPS: Göz.] ile/ve/||/<> ASTİGMATİZMA ile/ve/||/<> PRESBİTLİK[Fr. < Yun.: PRESBYTES: Yaşlı.]

( ... ile/||/<> KASR-ÜL-BASAR ile/||/<> ... ile/||/<> ... )


-HİPERMETROPİ ile/||/<> PRESBİYOPİ

( Yakını net görememe ile ilişkili bir göz kusuru. İLE/||/<> Yaşlanma ile birlikte yakını görme yeteneğinin azalması. )


-HİPERPARATİROİDİZM ile/||/<> HİPOPARATİROİDİZM

( Paratiroid bezlerinin aşırı hormon üretimi. İLE/||/<> Paratiroid bezlerinin yetersiz hormon üretimi. )


-HİPERPİGMENTASYON ile/||/<> HİPOPİGMENTASYON ile/||/<> DEPİGMENTASYON

( Deride aşırı melanin birikimi ile koyu lekeler oluşması. İLE/||/<> Deride melanin eksikliği ile açık lekeler oluşması. İLE/||/<> Renk yitimi. )


-HİPERPLAZİ ile/||/<> ATROFİ

( Göze sayısının artmasıyla doku büyümesi. İLE/||/<> Göze sayısının azalması ya da gözelerin küçülmesiyle doku küçülmesi. )


-HİPERPROLAKTİNEMİ ile/||/<> HİPOPROLAKTİNEMİ

( Prolaktin hormonunun kanda yüksek seviyede bulunması. İLE/||/<> Prolaktin hormonunun kanda düşük seviyede bulunması. )


-HİPERTANSİYON ile/||/<> HİPOTANSİYON

( Kan basıncının normalden yüksek olması. İLE/||/<> Kan basıncının normalden düşük olması. )


-HİPERTERMİ ile/||/<> HİPOTERMİ

( Gövde sıcaklığının normalin üzerine çıkması. İLE/||/<> Gövde sıcaklığının normalin altına düşmesi. )


-HİPERTİROİDİZM ile/||/<> HİPOTİROİDİZM

( Tiroid bezinin aşırı hormon üretimi ile metabolizmanın hızlanması. İLE/||/<> Tiroid bezinin yetersiz hormon üretimi ile metabolizmanın yavaşlaması. )


-HİPNOZ AŞAMALARINDA:
LETARJİ ile/ve/||/<>/> KATALEPSİ[Fr. < CATALEPSIE] ile/ve/||/<>/> SOMNAMBUL/İZM



-HİPNOZ UYGULAMALARINDA:
GELENEKSEL ile/ve/||/<>/> MODERN ile/ve/||/<>/> M. H. ERICKSON



-HİPNOZ:
BİREYSEL ile/ve/||/<> ÖBEK(GRUP) ile/ve/||/<> KENDİ KENDİNE(AUTO) ile/ve/||/<> BAŞKASI ARACILIĞIYLA ile/ve/||/<> YOL ile/ve/||/<> TOPLUMSAL ile/ve/||/<> SİYASAL REKLÂM AMACIYLA



-HİPNOZ:
FARKINDALIĞIMIZDA OLANI DIŞSALLAŞTIRMAK ve/||/<> FARKINDALIĞIMIZDA OLMAYANI İÇSELLEŞTİREBİLMEK



-HİPNOZ ve/||/<> "BÂTIL İNANÇ"

( İkisinde de istek, inanç ve "güvenme" vardır. )


-HİPNOZ ile/ve/||/<> HİPNOTERAPİ



-HİPNOZDA, KİŞİNİN ...:
TELKİN ALIP ALMAMASI ile/ve/||/<>/> NARKOZ ile/ve/||/<>/> KATELEPSİ ile/ve/||/<>/> LATERJİ ile/ve/||/<>/> SOMNAMBUL



-HİPOALBÜMİNEMİ ile/||/<> HİPERALBÜMİNEMİ

( Kanda düşük seviyede albümin bulunması. İLE/||/<> Kanda yüksek seviyede albümin bulunması. )


-HİPOFOSFATEMİ ile/||/<> HİPERFOSFATEMİ

( Kanda düşük seviyede fosfat bulunması. İLE/||/<> Kanda yüksek seviyede fosfat bulunması. )


-HİPOKALEMİ ile/||/<> HİPERKALEMİ

( Kanda düşük seviyede potasyum bulunması. İLE/||/<> Kanda yüksek seviyede potasyum bulunması. )


-HİPOKALSEMİ ile/||/<> HİPERKALSEMİ

( Kanda düşük seviyede kalsiyum bulunması. İLE/||/<> Kanda yüksek seviyede kalsiyum bulunması. )


-HİPOKRAT ile/ve/||/<>/> GALEN ile/ve/||/<>/> İBN-İ SİNÂ



-HİPOMAGNEZEMİ ile/||/<> HİPERMAGNEZEMİ

( Kanda düşük seviyede magnezyum bulunması. İLE/||/<> Kanda yüksek seviyede magnezyum bulunması. )


-HİPONATREMİ ile/||/<> HİPERNATREMİ

( Kanda düşük seviyede sodyum bulunması. İLE/||/<> Kanda yüksek seviyede sodyum bulunması. )


-HIPOPE:
İKİ KÜRELİ ile/ve/<> DÖRT KÜRELİ

( EUDOXOS )


-HİPOTALAMUS ve/||/<> EPİFİZ ve/||/<> HİPOFİZ

( Hz. İbrahim. VE/||/<> Hz. İshak. VE/||/<> Hz. Yakub. )


-HİPOTALAMUS ve/||/<> EPİFİZ ve/||/<> HİPOFİZ

( Beyinde, tek olanlar. )


-HIRDAVAT[Fars. HURDE + Ar. -ÂT] ile/ve/||/<> AVADAN[Fars. < ÂBÂDÂN]

( Kilit, tel, çivi vb. metal nesne. | Önemsiz, ufak tefek nesne, gereksiz nesne. İLE/VE/||/<> Araç[âlet edevât] takımı. )


-HİRFET ile/||/<> HAKKAK

( Osmanlı'da, kunduracılık, duvarcılık, demircilik, marangozluk, dokumacılık gibi küçük el sanatlarına verilen ad. İLE/||/<> Tahta, taş ya da maden üzerine yazı ya da biçim kazıyan sanatçı. )


-HIRİSTİYAN ile/||/<> CERAHOR

( ... İLE/||/<> Ordu hizmetlerinde kullanılan Hıristiyanlara verilen ad. )


-HIRS ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HEVES



-HIRS ile/ve/<> HIZ



-HIRSIZ ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> POLİTİK HIRSIZ

( Paramızı, şemsiyemizi, cüzdanımızı, bisikletimizi çalar. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/> Geleceğimizi, rüyalarımızı, yaşamımızı, emeğimizi, eğitimimizi, gülüşümüzü çalar. )


-HIRSIZ ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> POLİTİK HIRSIZ

( Kişiyi seçer. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/> Kendimiz seçeriz. )


-HIRSIZ ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> POLİTİK HIRSIZ

( Çoğunlukla polis tarafından yakalanıp cezalandırılır. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/> Polis tarafından korunur. )


-HIRSIZIN:
HIRSIZLIKTAN DOLAYI CEZALANDIRILMASI ile/ve/||/<> YAKALANMASINDAN DOLAYI CEZALANDIRILMASI

( Bugün. İLE/VE/||/<> 2000 yıl önce. )


-HIRSIZLIK ile/ve/||/<>/> KLEPTOMANİ[Fr.]

( ... İLE/VE/||/<>/> Gereksinim duyulmayan nesneleri çalma hastalığı. )


-HİRSUTİZM ile/||/<> ALOPESİ

( Kadınlarda aşırı kıllanma. İLE/||/<> Saç dökülmesi ya da saç kaybı. )


-HİRSUTİZM ile/||/<> HİPERTRİKOZİS

( Kadınlarda aşırı kıllanma. İLE/||/<> gövdede aşırı kıllanma. )


-HİSA ve/||/<> VİRA

( Herhangi bir nesneyi, yukarı çekmek/kaldırmak. VE/||/<> Irgat, vinç gibi nesneleri, sarma/çekme işinde kullanılır. )


-HİSÂB-I MÂLÛMÂT ile/ve/||/<>/> HİSÂB-I MECHÛLÂT

( Aritmetik. İLE/VE/||/<>/> Cebir. )


-HİSÂBÜ'L-GUBÂR/HESÂB-I GUBÂR ile/ve/||/<> HİSÂB EL-HEVÂ/HEVAÎ

( Tahta ve toprak hesabı ya da toz hesabı. İLE/VE/||/<> Zihinsel hesap. )


-HİSABÜL MALUM ile/ve/||/<> HİSABÜL MECHUL



-HİSAR ile/||/<> HARİM

( Sur, kale. İLE/||/<> Camiileri mahalleden ayıran duvar. )


-HİSSETMEK ile/ve/<> FARKETMEK



-HİSSETTİRİYOR ile/ve/değil/||/<>/< YANSITIYOR



-HİST-/HİSTİ-/HİSTİO-/HİSTO- ile/||/<> HOL-/HOLO- ile/||/<> PER-

( Doku ile ilgili, doku, ağ. İLE/||/<> Tam, bütün. İLE/||/<> Tam olarak, aşırı olarak, bütünü ile. )


-HİSTON ile/ve/||/<>/> NÜKLEOZOM

( DNA'nın etrafına sarıldığı proteinler. İLE/VE/||/<>/> DNA ve histon proteinlerinin oluşturduğu yapı. )


-HIV ile/ve/||/<>/> TAT

( ... İLE/VE/||/<>/> HIV'in konakçı gözede çoğalmasını sağlayan çoğu dirimsel etmenin üretiminde ve organizasyonunda belirleyici durumdadır. )


-HİYEROGLİF ile/ve/<> İKONOGRAFİ

( Doğa. İLE/VE/<> İnsan. )


-HİYEROGLİF ile/ve/||/<> REŞİD/ROSETTA TAŞI

( İlgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )


-HIZ(IN BAĞILLILIĞI) ile/||/<> İVME(NİN BAĞILLILIĞI)

( Birim zamanda alınan yol. İLE/||/<> Birim zamanda hızdaki değişim. )


-HIZ ile/ve/||/<> AERODİNAMİK

( ... İLE/VE/||/<> Hareket durumunda olan bir nesne üzerinde havanın yarattığı etkiyi inceleyen bilim. | Gazların hareketini inceleyen bilim dalı. | Bu bilim alanlarıyla ilgili olan. )


-HIZ ile/ve/||/<> ANLIK HIZ



-HIZ ve/<> DİKKAT

( Hız, yoğun dikkat gerektirir. )


-HIZ ile/ve/||/<>/> HAZ

( Kişinin en büyük baş belâları. )


-HIZ ile/ve/||/<> SIKLIK



-HIZ ve/=/||/<>/> SORUN



-HIZ ile/ve/||/<> SÜRAT

( Bir nesnenin birim zamanda aldığı yolun yönlü büyüklüğü. İLE/VE/||/<> Bir nesnenin birim zamanda aldığı yolun büyüklüğü. )


-HIZLI GİTMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UZAĞA GİDEBİLMEK

( [... için/istiyorsak ...]
Yalnız gidilmeli. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Birlikte gidilmeli. )


-HIZLI KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AKICI KONUŞMAK



-HIZLI ÖRGÜTLEN(EBİL)ME ile/ve/değil/<> NİTELİKLİ ÖRGÜTLENME



-HIZLI ile/ve/<> ENGELSİZ



-HIZLILIK ve/<> TEKNİK ve/<> GÜÇLÜLÜK ve/<> ESNEKLİK



-HİZMET ETMEK ve/<> ÖTEKİLERİ İHMAL ETMEMEK



-HİZMET:
40'INA KADAR ile/ve/<>/> 40'INDAN SONRA

( Ben, neye/kime? İLE/VE/<>/> Ne/kim, bana? )


-HİZMET:
MİNNETSİZ ve/<> KÜLFETSİZ ve/<> ÜCRETSİZ ve/<> TEŞEKKÜRSÜZ



-HİZMET ve/<> ÂRİF



-HİZMET ile/ve/<> DEVİNİM

( Hizmet etmek/edebilmek, devindirici ve dönüştürücüdür. )


-HİZMET ve/||/<>/< GÖNÜLLÜLÜK

( SERVICE and/||/<>/< VOLITIONAL )


-HİZMET ile/ve/||/<> İZZET

( ... İLE/VE/||/<> Büyüklük, yücelik, ululuk. )


-HİZMET ile/ve/<> KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME

( Hizmet ederek kendini gerçekleştirir, kendini gerçekleştirirken/gerçekleştirmek için de hizmet edebilirsin/etmelisin. )


-HİZMET ile/ve/<> KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME



-HİZMET ve/||/<> SADÂKAT ve/||/<> FEDÂKÂRLIK



-HİZMETÇİ ile/ve/||/<> KAVVAM

( Hizmet gören kişi. İLE/VE/||/<> Gözeten ve koruyan kişi. İşlerin sorumluluğunu üzerine alıp iyi yöneten. )


-HİZMETÇİ ile/ve/değil/||/<> TABLAKÂR



-HİZMETİN:
[ne yazık ki]
KÖTÜ İŞLEMESİ ile/ve/||/<>/< GEÇ İŞLEMESİ ile/ve/||/<>/< İŞLEMEMESİ



-HO CHI MINH VILLE ve/değil/<> NGUYEN THAT THANH

( Vietnam'da, Saygon ırmağının sağ kıyısında bulunan Ho Chi Minh Ville kenti, adını, Birleşik Vietnam kurulduğunda, 1975 yılında almıştır.
[MINH: Aydınlatan., adını, 1945'te Viet-Minh kurulduğunda almıştır.] )


-HOCANIN:
YAPTIĞI ile/ve/değil/yerine/<>/>/< SÖYLEDİĞİ/DEDİĞİ

( Hocanın dediğini yap, her yaptığını yapma! )


-HODAN ile/ve/<> HODANGİLLER

( Hodangillerden, çiçekleri tıpta kullanılan ve kökü kavrularak yenilen bir bitki. İLE/VE/<> İkiçeneklilerden, üzeri sert dikenlerle kaplı, otsu ve ağaçsı bitkiler ailesi. )


-HÖDÜK/LÜK ile/ve/değil/<> GÜDÜK/LÜK

( Görgüsüz, kaba, anlayışı kıt kişi. İLE/VE/DEĞİL/<> Eksik yanı olan, tamamlanmamış, kısa. | Kuyruğu kesik ya da kopmuş. | Yetersiz, sonuç vermemiş. )


-HOKKA ile/ve/||/<> DİVİT

( İçine mürekkep konulan metal, cam ya da topraktan küçük kap. | İçine tükürülen kap. İLE/VE/||/<> Hokkadaki mürekkebe batırılarak yazı yazmaya yarayan ve değişik ucları olan bir kalem türü. )


-HOLOGRAM ve/||/<> MIKNATIS



-HOMEOSTAZİ ile/ve/||/<> HOMEOTERMİ

( Organizmanın iç dengesini koruma yeteneği. İLE/VE/||/<> Gövde sıcaklığını belirli ve kalıcı tutma yeteneği. )


-HOMEROS ile/ve/||/<> HESIODOS

( )


-HONORIAS:
SOLOMON ADALARI ile/ve/değil/<> EN BÜYÜK ADASI

( Solomon Adaları'nın başkenti Honorias, en büyük ada olan Guadal Canal üzerine kurulmuştur.[1568 yılında, Peru'dan yola çıkan İspanya kökenli Mendana, bu coğrafyaya ayak basan ilk yabancı olmuş.] )


-HOOKE YASASI ve/||/<>/> "NE KADAR KUVVET, O KADAR UZAMA"

( Bir maddenin bozunumunun, bozunuma neden olan kuvvetle yaklaşık doğru orantılı olduğunu açıklayan yasa. [Bu yasaya uyan maddelere, "doğrusal elastik maddeler" denir.] [Robert Hooke'un ardından adlandırılmıştır.] VE/||/<>/> ... )


-HOR GÖRME ve/<> KISKANMA

( Fakirsen. VE/<> Zenginsen. )


-HORA[Yun.] ile/ve/||/<> HORAN[Yun.]

( Çok sayıda kişi tarafından el ele tutularak oynanan bir halk oyunu. İLE/VE/||/<> Horon. Doğu Karadeniz bölgesinde, kemençe ile oynanan halk oyunu. )


-HORLAMA <> ÜMİT

( Komadaki ya da ölüm döşeğindeki bir yakınınızla, bilinci açık olarak göz göze gelmenin, son bir kez konuşmanın -hele de onu affettiğinizi söylemenin/affedildiğinizi duymanın- ümidindeyseniz bakın nasıl da ninni gibi gelir o "horlamalar". )


-HOROZ ile/ve/<> TAVUK

( Şehveti simgeler. İLE/VE/<> ... )


-HOROZ ile/ve/<> TAVUK

( ... ile/ve/<> TOK[Tuna Bulgarları'na ait kitâbelerde] )


-HOROZ ile/ve/<> TAVUK

( Horoz ile/ve/<> Tavuk )


-HOROZ ile/ve/<> TAVUK

( image )


-HOROZBİNA ve/<> HOROZBİNAGİLLER

( Sırt yüzgeci uzun ve geniş, küçük bir balık. VE/<> Kayalık deniz kıyılarında yaşayan, kemikli balıklar ailesi. )


-HOŞ ... ile/ve/||/<> GERÇİ ...



-HOŞ "KAFA" ile/ve/||/<>/> BOŞ "KAFA"



-HOŞ GELMEK/GİTMEK ile/ve/<> SAFÂ GETİRMEK/GÖTÜRMEK



-HOŞ OLMAYAN ile/ve/değil/||/<>/> YAKIŞMAYAN



-HOŞ SÖZ ile/ve/<> HOŞ EYLEM



-HOŞÇAKAL ile/ve/||/<>/> KOŞÇAKAL



-HOŞLANIP HOŞLANMAMA ile/ve/değil/||/<>/< GÜDÜLENİP GÜDÜLENMEME



-HOŞNUT/LUK ile/ve/<> RIZÂ/RÂZI



-HÖYKÜRMEK/HÖYKÜRE HÖYKÜRE ile/ve/değil/||/<>/< HÖNKÜRMEK/HÖNKÜRE HÖNKÜRE

( Bağırmak. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Ağlamak. )


-HT/HİPERTANSİYON HYPERTENSION[İng.] ile/||/<>/>< HİPOTANSİYON HYPOTENSION[İng.]

( Yüksek kan basıncı durumu. İLE/||/<>/>< Düşük kan basıncı durumu. )


-HUB ile/ve/<> ANAHTAR ile/ve/<> YÖNLENDİRİCİ ile/ve/<> ERİŞİM NOKTASI

( Ayrıntıları için burayı tıklayınız... )


-HUB ile/ve/||/<>/>/< AŞK

( ... İLE/VE/||/<>~>~< Kendi olgunluğuna olan tutku. )


-HÜBEL ile/ve/||/<> LÂT ile/ve/||/<> MENAT ile/ve/||/<> UZZA



-HÜCCET ile/||/<> HÜCCET-İ ŞERİYE/ŞERİYYE

( Delil. İLE/||/<> Şeriyye mahkemelerinden sırf mülk taşınmazlar için verilen belge. )


-HÜCRE:
ÖRGÜTLÜ ile/ve/||/<>/> ÖZGÜR

( Örgen. İLE/VE/||/<>/> Sperm. )


-HÜCRE/BEYİN/ZİHİN ile/ve/||/<>/> GÖVDE



-HÜDAVENDİGÂR/İMPARATOR ile/||/<> İMPARATOR ile/||/<> HÜKÜMDAR ile/||/<> HAKAN/MELİK ile/||/<> HÜNKÂR/SULTAN ile/||/<> HULAGUHAN

( XIV. ve XV. yüzyılda Osmanlı sultanları tarafından imparator anlamında kullanılan san. İLE/||/<> Çok uluslu devleti yöneten hükümdar. İLE/||/<> En üst ve gücü elinde tutan yönetici. İLE/||/<> Hükümdarlar hükümdarı anlamında kullanılan san. İLE/||/<> Osmanlı'da devlet başkanına verilen san. İLE/||/<> İlhanlı Devleti'nin kurucusu olan ünlü Moğol hükümdarı. )


-HUDÂYÎ ile/ve/||/<> HUDÂYÎ-NÂBİT

( Ulûhiyet. | Allah'a mensup. İLE/VE/||/<> Allah'ın verdiği.[bkz. HÜKM-İ İLÂHİ] | Ekilmeksizin kendiliğinden biten/yeşeren/oluşan. )


-HUDUS ile/ve/||/<> ZAMAN ile/ve/||/<> NİSAP ile/ve/||/<> GÜN ile/ve/||/<> RES ile/ve/||/<> KÂBE ile/ve/||/<> NEŞV-Ü-NEMÂ ile/ve/||/<> KAST VE NİYET ile/ve/||/<> HÜKÜMLER ile/ve/||/<> BEKÂ ile/ve/||/<> MEŞRÛ TASARRUF



-HUKUK DÜZENİ ile/ve/||/<>/< DÜNYA GÖRÜŞÜ



-HUKUK:
ZORUNLULUK ile/ve/değil/||/<>/< GEREKLİLİK



-HUKUK'UN YAYGINLAŞTIRILMASI ve/||/<>/> ÖZGÜRLÜĞÜN GÜVENCESİ



-HUKUK ile/ve/||/<>/>/< HUDÛD



-HUKUKSUZLUK ile/ve/||/<> AYIP



-HÜKÜMDAR["KRAL/PAPA"]:
"YASALARLA BAĞLANMIŞ/SINIRLANDIRILMIŞ DEĞİLDİR" ve/||/<> AKILLA BAĞLANMIŞ/SINIRLANDIRILMIŞ DEĞİLDİR



-HÜKÜMDAR ile/değil/yerine/=/<> İLHAN

( ... İLE/DEĞİL/YERİNE/=/<> Bir ilhanlığın başında bulunan hükümdar/imparator. | İran Moğollarında hükümdarın sanı. )


-HÜKÜMDAR ile/ve/<>/> VELİAHT

( ... İLE/VE/<>/> Bir hükümdarın ölümünden ya da tahttan çekilmesinden sonra tahta geçmeye aday olan kişi. )


-HÜKÜMRANLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
DİSİPLİN ile/ve/> YÖNETİMSELLİK



-HULÛL ile/ve/||/<> SÜKÛN



-HUMBOLDT ile/ve/||/<>/> HUMBOLDT

( Wilhelm von İLE/VE/||/<>/> Alexander von )


-HUMBOLDT ile/ve/||/<>/> HUMBOLDT

( Ağabey. İLE/VE/||/<>/> Kardeş. )


-HUMBOLDT ile/ve/||/<>/> HUMBOLDT

( 22 Haziran 1767 - 08 Nisan 1835 ile/ve/||/<>/> 14 Eylül 1769 - 06 Mayıs 1859 )


-HUME ÇATALINDA:
OLGULAR, OLGU DURUMLARI ile/ve/||/<> DÜŞÜNCELERİN BAĞINTILARI



-HUMUS ile/ve/||/<> KOMPOST

( Latince, "toprak" ya da "alt, sığ" kökünden türemiştir. Kullanımı konusunda bazı yanlış anlamalar söz konusudur. Humus, kompostun alabileceği son durumdur, yani içinde çürüme sürecini devam ettirecek azot, fosfor bileşikleri kalmamıştır. Kompost ise, etrafındaki bitkilere çeşitli vadelerde farklı besin maddeleri sunan, bu nedenle bol miktarda canlıya ev sahipliği yapan, dolayısıyla çürüme işlemi az da olsa hâlâ devam eden ”canlı” bir oluşumdur. Toprağa serdikten sonra toprak ekosistemine karışır, topraktaki biyolojik süreçleri destekleyerek çeşitliliği arttırır ve zamanla humusa dönüşür. Bildiğimiz tüm yaşam türleri karbon temellidir, yani canlı ya da ölü, her şey organik maddedir. Kuru yapraklar, mantarlar, ağaçlar, canlı bir kedi, ölü bir kunduz; aklınıza yaşayan ya da yaşamış olan ne gelirse, organik madde olarak anılır. Bilimsel olarak, içinde karbon bulunan herhangi bir molekül, organik bir moleküldür.

Humusun içinde parçalanması zor olan karbon molekülleri elektrik yüklenerek mineral parçacıkların kendine yapışmasını sağlar. Dahası, bu moleküller sünger işlevi görerek topraktaki mikro yaşam için barınak oluşturur. Yukarıda sözünü ettiğimiz aşınmış minerallere organik madde eklediğinizde birçok bitkinin yaşamasına olanak tanıyan ortam neredeyse oluşmuştur.

Yaşayıp da ölmüş olan her canlı, organik madde olarak toprağa geri döner ve döngüyü tamamlar. Toprakta yetişen her türlü bitkinin yaprak, sap ve kökleriyle birlikte toprakta yaşayan mikro ve makro hayvan varlığının bu biçimde toprak organik maddesine dönüşmesi humus oluşumunun kaynağıdır. Sentetik kimyasalların etkisiyle yararlı canlıların da zarar gördüğü modern tarım yöntemleri nedeniyle bu döngünün kırılmış olması, günümüz yaygın ziraat anlayışının yol açtığı sorunların başında gelir. )


-HUMUS ile/<> TOPİK

( ... İLE/<> Nohut püresi. )


-HÜNER:
BİLMEK ile/ve/değil/<> İÇİNDE YAŞAMAK



-HUNİ ile/||/<> KLOZET/LAVABO



-HURDA/CI ile/ve/değil/yerine/<>/>< ANTİKA/CI

( Bağırır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Bağırmaz. )


-HURDA/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AVADANLIK



-HURDA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKİNCİ EL



-HÜRMET ile/ve/||/<> İTİBAR



-HÜSEYİN BEY ile/ve/||/<> HÜSEYİN EFENDİ

( ... İLE/VE/||/<> İlk Şehr emini. )


-HÜSEYİN BEY ile/ve/||/<> HÜSEYİN EFENDİ

( Hüseyin Efendi'nin oğlu. İLE Hüseyin Bey'in babası. )


-HÜSN-Ü HATT:
FAKİR İÇİN ile/ve/||/<> ZENGİN İÇİN ile/ve/||/<> HİKMET SAHİPLERİ İÇİN

( Mal. İLE/VE/||/<> Güzellik. İLE/VE/||/<> Olgunluk. )


-HÜSNÜ ERTUĞRUL ve/||/<>/> MUHSİN ERTUĞRUL

( )


-HÜSÜN[Ar. < HÜSN] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< CEMÂL[Ar.]

( Görünüşün/sıfatın güzelliği. | Bezenerek, bir etkiyle oluşturulan güzellik. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Var olanın/oluşun, özün[zât] "güzelliği". )


-HUSUS/U ile/ve/||/<>/> HUKUK/U



-HUSÛSÎ MAHİYET ARZEDEN, EF'AL-İ BEŞERİYE:
ÖLÜYE AİT ile/ve/||/<> DİRİYE AİT

( Miras. İLE/VE/||/<> Ceza hukuku. || Muamelât[Medenî, Borç ve Ticaret Hukuku] || Evlilik/İzdivaç )


-HUŞUYLA ile/ve/||/<> AŞKININ SARHOŞUYLA

( )


-HUY ile/ve/||/<>/> OYUN/U



-HUYUNU "BİLMEK" ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> "SUYUNA GİTMEK"



-HÜZÜN ve/<> HAZİNE



-HUZUR/BARIŞ/BİRLİK/DİRLİK SAĞLA(T)MAK:
SÖZLERLE ile/ve/<>/> YAPILANLARLA ile/ve/<>/> VAROLUŞLA

( Ne söylemeyeceğini bilerek. İLE/VE/<>/> Ne yapmayacağını bilerek. İLE/VE/<>/> (hiçbir şey söylemesen ve yapmasan bile) Varoluşun, yeterlidir![ve de bunu sürekli anımsayarak!] )


-HUZUR/MUTLULUK:
KİŞİNİN ...
GİDİŞİYLE ile/ve/||/<> GELİŞİYLE



-HUZUR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANLAM



-HUZUR ile/ve/||/<>/> HUŞÛ



-HUZUR ve/<> MUZIR



-HUZUR ve/<> SEVİNÇ



-HUZÛR ve/||/<> SÜRÛR



-HUZUR ve/<> YARATICI SÜREÇ



-HUZUR ve/<> ZEVK ve/<> AŞK



-HUZURSUZLUK ile/ve/<> SIKINTI

( Dıştakilerden kaynaklı. İLE/VE/<> İçeride olanlar. )


-HYAL-/HYALO- ile/||/<> HYL-/HYLE-/HYLO-

( Camsı, cam gibi. İLE/||/<> Nesne, odun. )


-HYGİ- ile/||/<> -İA ile/||/<> -İASİS/-ASİS/SİS- ile/||/<> -İATRİCS/-İATR/-İATRY ile/||/<> -İTİS ile/||/<> NOS-/NOSO-/NOSUS- ile/||/<> PATH-/-PATH/-PATHİA/-PATHİC/PATHO-/-PATHY ile/||/<> THERAP- ile/||/<> PHLOGO- ile/||/<> CAUST-

( Bir durumu, patolojik durumu anlatan son ek. İLE/||/<> Etki ve gelişim süreci, hastalık, patolojik durum. İLE/||/<> Sayrılığın sağaltımıyla ilgili, iyileşme. İLE/||/<> Sayrılık, özel bir bölümün yangısal durumu. İLE/||/<> Sayrılık, özel bir bölümün sayrılık durumu. İLE/||/<> Sağlık. İLE/||/<> Bir sayrılık ilgili, sayrılığa ait, sayrı. İLE/||/<> Sağaltım ile ilgili. İLE/||/<> Yangı ile ilgili. İLE/||/<> Yanma. )


-HYPN-/HYPNO- ile/||/<> NARCO-/NARE- ile/||/<> SOMN-/SOMNİ-/SOMO-/-SOMNİA

( Uyku. İLE/||/<> Uyku durumu; uyuşukluk, cansızlık, sersemlik. İLE/||/<> Uyku. )


-HZ. ÂDEM ve/<> HZ. MUHAMMED

( Çekirdek. VE/<> Meyve. )


-HZ. HASAN ile/ve/||/<> HZ. HÜSEYİN

( Güzelliğin celâlinin de bulunduğu güzellik. İLE/VE/||/<> Güzelliğin cemâli.
Güzel. İLE/VE/||/<> Güzelcik. )


-HZ. İBN ARÂBÎ ve/||/<> AZİZ PAVLUS (SEYAHATNÂMELERİ)



-HZ. İSA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SOKRATES

( Sevgi > Saygı > Hakikat. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Hakikat > Saygı > Sevgi. )


-HZ. İSA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SOKRATES

( Kişi üzerinden. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Kavram[olgu/bilgi/felsefe/bilim] üzerinden. )


-HZ. MEVLÂNÂ:
GÖZLENİLEN ile/ve/||/<> ÖZLENİLEN ile/ve/||/<> GİZLENİLEN ile/ve/||/<> İZLENİLEN



-HZ. MUHAMMED GİBİ OLMAK ile/ve/değil/yerine/<> MUHAMMED OLMAK



-HZ. MUHAMMED'E SEVDİRİLMİŞ OLANLAR["SEVDİKLERİ" olarak değil!]:
KOKU ve/||/<>/> DİŞİL(KADIN) ve/||/<>/> (GÖZÜMÜN NURU) NAMAZ



-HZ. MUHAMMED ile/ve/<> HZ. ALİ

( Kaşlarının arası. İLE/VE/<> Gözlerinin karası.
[ Yaktı beni, yaktı beni | Kaşlarının arası, gözlerinin karası | Yaktı beni ] )


-İ < D ile İ > D ile İ < D ile/değil/yerine/<>/> İ <> D

( Doğa, insanı/kişiyi belirler. İLE Kişi, doğayı bilir/belirler. İLE ... İLE/DEĞİL/YERİNE İkisi de birbirini belirler. )


-I. RAMSES ile/ve/||/<>/> II. RAMSES

( ... İLE/VE/||/<>/> [M.Ö. 1306 - 1213][6/7 evliliğinden 200 çocuğu olmuştur.[92(E) | 108(K)
Antik Mısır'da, XIX. Hanedan firavunlarından biridir. 16 yaşındayken babası I. Seti, Ramses'i, veliaht olarak seçmiştir. 20'li yaşlarının başında tahta geçen Ramses, Mısır'ı M.Ö. 1279'dan MÖ 1213'e kadar, tam altmış altı yıl yönetmiştir. )


-I. RAMSES ile/ve/||/<>/> II. RAMSES

( Dede. İLE/VE/||/<>/> Torun. )


-I. TANZİMAT ile/ve/||/<>/> II. TANZİMAT ile/ve/||/<>/> SERVET-İ FÜNÛN ile/ve/||/<>/> FECR-İ ÂTÎ ile/ve/||/<>/> MİLLÎ EDEBİYAT

( )


-I. VİYANA OKULU ile/ve/<> II. VİYANA OKULU



-I ve/<> B

( İçeriden çıkmaya başlayan ilk harf. VE İçeriden en son çıkan/çıkacak harf. )


-İADE ile/ve/||/<> TEÂKÜB ile/ve/||/<> TECEDDÜD



-İBÂDET:
GÖZ İLE ve/||/<>/< DİL/LİSAN İLE ve/||/<>/< KONUŞMA/KÂL İLE

( Belleyerek, hıfz ile. VE/||/<>/< Sadakat/sıdk ile. VE/||/<>/< Düşünce/fikir ile. )


-İBÂDET ile/ve/||/<>/< İŞTİYÂK



-İBÂDET ve/||/<> NEFSİNİ DÜZELTMEK



-İBÂDET ve/||/<>/>/< SADED



-İBÂDET ve/<> TEVHİD

( Hizmet. VE/<> Birlik. )


-İBÂDET ve/<>/= VAROLANA VE KİŞİLERE HİZMET ETMEK

( İBÂDET: Sevgiliyi göreyim de, ona hizmet etmeyeyim mi? )


-İBÂDET ve/<>/= VAROLANA VE KİŞİLERE HİZMET ETMEK

( Kazası/ertelemesi vardır. VE/||/<> Kazası/ertelemesi yoktur. )


-İBÂHÂ ve/||/<>/>/< BERÂET-I ZİMMET

( İkisi de asıl ve öncelikli olandır. Belirleyici ve bağlayıcı olandır. )


-İBÂRET ile/ve/<> İBRET



-İBDÂ[Ar.] ile/ve/||/<>/> İBKA'[Ar.]



-İBKA'[Ar.] ile/ve/||/<>/> LAĞV[Ar.]



-İBN BATUTA ile/ve/||/<>/> EVLİYA ÇELEBİ



-İBN NEDİM[v. 385/995] ve/<> HAYYAM et-TEVHÎDÎ[v. 400/1009] ve/<> YÂKÛT-ÛL HAMEVÎ[v. 629/1229]

( İlk varrak. | İlk kez ücretle kitap istinsah eden.[Kitab-ül Fihrist'in müstensihi/yazarı.] VE/<> ... VE/<> ... )


-İBN-İ HEYSEM ile/ve/||/<>/>< GALILEO

( image )


-İBN ile/||/<> İBNİYE/İBNİYYE ile/||/<> İBNÂN ile/||/<> VELED ile/||/<> VELEDÂN

( Oğul, erkek çocuk. İLE/||/<> Ölenin oğlunun kızı ya da oğlunun oğlunun kızıdır. İLE/||/<> İki çocuk. İLE/||/<> Oğul [gayri müslimler için]. İLE/||/<> Çocuklar [gayri müslimler için]. )


-İBRET (ALMAK) ile/ve/||/<> DERS (ALMAK)

( Kötü sonuç veren bir olgudan alınan ders. İLE/VE/||/<> İzlenmesi gereken bir durum. )


-İBRET (ALMAK) ile/ve/||/<> DERS (ALMAK)

( İBRET/TÂBİR < UBÛR[: Dar geçit.] İLE/VE/||/<> ... )


-İBRET (ALMAK) ile/ve/||/<> DERS (ALMAK)

( Görülenden, yaşanandan aktarma. İLE/VE/||/<> Duyulandan, düşünülenden aktarma. )


-İBRETLE BAKMAK ile/ve/||/<>/> HİKMETİ ARAMAK



-İÇ > DIŞ ile/ve/||/<> DIŞ > İÇ

( Dışlaş(tır)ma, zuhurat. İLE/VE/||/<> İçselleştirme, hayalat. )


-İÇ BEN/LİK ile/ve/<> DIŞA YANSIYAN BEN/LİK

( İçte ne varsa, dışta da o vardır. )


-İÇ BEN/LİK ile/ve/<> DIŞA YANSIYAN BEN/LİK

( Çektiğimiz eziyet, benlik hamalı olduğumuzdandır. )


-İÇ DENETİM ile/ve/<> BAĞIMSIZ DENETİM

( İç denetçiler ve bağımsız denetçiler, finansal kontrollerin etkinliği konusunda ortak paydalardır. İki taraf da etik kurallar ve profesyonel standartlara bağlı kalmaktadır. Bununla birlikte şirketle olan ilişkileri ve çalışma amaçları konusunda büyük farklılıkları bulunmaktadır.

İç denetçiler, şirketin bir parçasıdır. Hedefleri, profesyonel standartlar, yönetim kurulu ve üst yönetim tarafından belirlenmiştir. Birincil müşterileri, yönetim ve yönetim kuruludur. Bağımsız denetçiler, şirketin bir parçası değildir ancak şirket tarafından tutulur. Hedefleri, öncelikli olarak, yasalar tarafından belirlenir ve birincil müşterileri yönetim kuruludur.

İç denetçilerin çalışma amaçları çok kapsamlıdır. Şirket hedeflerine ulaşılmasına ve operasyonlar, risk yönetimi, iç kontrol ve yönetişim süreçlerini iyileştirmeye yardımcı olurlar. Şirketin her yönüyle -finansal ve operasyonel- ilgili olarak, iç denetçiler, kontrollerin ve süreçlerin sürekli gözetimi ve değerlendirilmesi etkinliklerinin bir sonucu olarak geleceğe odaklanır. Aynı zamanda, her türde yolsuzluk ve hilenin de önlenmesi ile ilgilidir.

Bağımsız denetçilerin öncelikli misyonu, şirketin yıllık finansal raporları hakkında bağımsız bir fikir vermektir. Raporların, genel kabul edilmiş muhasebe standartlarına uygunluğunu, şirketin finansal bildirimleri tarafsızca yaptıklarını, belirli dönemdeki operasyonların sonuçlarının doğru olarak gösterildiğini değerlendirirler.

İç ve bağımsız denetçiler, periyodik olarak ortak paydalarını tartışmak; tamamlayıcı yetkinlikler, deneyim alanları ve bakış açılarından yararlanmak; birbirinin çalışma amaçları ve yöntemlerini anlamak; denetim kapsamı ve programını tartışmak; raporlara, programlara ve çalışma kâğıtlarına erişmek ve risk alanlarını ortaklaşa değerlendirmek amacı ile toplanmalıdır. Yönetim kurulu, güvence için gözetim sorumluluklarını yerine getirmek ve denetim sürecinin bütününün etkinliğini ve verimliliğini artırmak amacı ile iç ve bağımsız denetim çalışmalarını koordine etmelidir. )


-İÇ DÜZEN ve/||/<>/< NEDENSELLİK BAĞLARI



-İÇ ETMEK ile/ve/||/<>/> HİÇ ETMEK ile/ve/||/<>/> PİÇ ETMEK



-İÇ GEÇİŞ METALLERİNDE:
LANTANİTLER ile/ve/||/<> AKTİNİTLER



-İÇ GÖZLEM ile/ve/||/<> İÇE DİKKAT ile/ve/||/<> ÖZ DÜŞÜNÜM



-İÇ İÇE GEÇMİŞ/LİK ile/ve/||/<> KATMANLI/LIK



-İÇ İÇE ile/ve/||/<> BURUN BURUNA



-İÇ SEVİNÇ ve/<> GÜLÜMSEME :)

( Aydınlanmış kişideki durum/lar. )


-İÇ TUTARLILIK ile/ve/<> İÇ BÜTÜNLÜK

( Mantık. İLE/VE/<> Şiir. )


-İÇ(İN)E ATMA ile/ve/değil/yerine/<>/>



-İÇ):
ÇOCUK ile/ve/||/<> YETİŞKİN ile/ve/||/<> EBEVEYN



-İÇ ile/ve/<> DIŞ

( İçinize, derine dalın ve sizde neyin gerçek olduğunu bulun. )


-İÇ ile/ve/<> DIŞ

( İç ile dış arasındaki uyum, mutluluktur. )


-İÇ ile/ve/<> DIŞ

( Dışa yöneltmekte olduğunuz aynı dikkati içe çevirin. )


-İÇ ile/ve/<> DIŞ

( İç ve dış arasındaki ayrımın yalnızca zihinde olduğunu idrak ettiğiniz zaman, artık korkunuz kalmaz. )


-İÇ ile/ve/<> DIŞ

( Dive deep within and find what is real in you.
Harmony between the inner and the outer is happiness.
The same attention that you give to the outer, you turn to the inner.
When you realise that the distinction between inner and outer is in the mind only, you are no longer afraid. )


-İÇ ile/ve/<> DIŞ

( Bilincin içerikleri. İLE/VE/<> Bilince dışsal olan her şey. )


-İÇ ile/ve/<> DIŞ

( Kişinin içi[zihni] ne kadar boşsa, "dışa" o kadar önem verir. )


-İÇ ile/ve/<> DIŞ

( Mahrem. İLE/VE/<> Namahmrem. )


-İÇ ve/<> ÜÇ



-İÇ ve/=/<> ZİHİN/DÜŞÜNCE



-ÎCÂR ile/||/<> İCÂRE ile/||/<> MECÛR

( Kiraya verme. İLE/||/<> Kira, gelir. İLE/||/<> Kiraya verilen şey, kiralanan. )


-İCAT ile/ve/<>/değil KEŞF



-İCAT ile/ve/değil/<>/> YAYGINLAŞTIRMA

( Abecenin icadı, FİNİKE'liler değil/< UGARİT'ler üzerindendir. Finike'liler, yaygınlaştırmıştır. )


-İCAZ ile/ve/||/<> İCÂZET

( Az sözle çok şey anlatma. İLE/VE/||/<> İzin, onay, onaylama. )


-İCÂZE ile/ve/||/<> TEVKÎ



-İCBÂR[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İCRÂ[Ar.]



-İÇE ÇARPIK/LIK ile/||/<> DIŞA ÇARPIK/LIK



-İÇE YANSITMA ile/ve/||/<> YANSITMALI ÖZDEŞİM



-İÇERİĞİN:
BELİRSİZLİĞİ ile/ve/||/<> MUTLAKLIĞI



-İÇERİK DEĞER ile/ve/<> KÜLTÜREL DEĞER

( İç değerimizi bilmeliyiz, ona güvenmeliyiz ve günlük yaşantımızda istek ve korkularımızı fedâ ederek bunu belirgin kılmalıyız. )


-İÇERİK DEĞER ile/ve/<> KÜLTÜREL DEĞER

( We must know our inner worth and trust it and express it in the daily sacrifice of desire and fear. )


-İÇERİK ve/||/<> BİÇİM ve/||/<> TEKNİK



-İÇERİK ile/ve/||/<> DEĞER



-İÇERLEMEK ile/ve/||/<> İNCİNMEK



-İÇERME ile/ve/<> KAPSAMA

( Ayrıştırıcı/ayrıştırılmış. İLE/VE/<> Birleştirici/birleşik. )


-İÇERME ile/ve/<> KAPSAMA

( İçine almak, içinde bulundurmak. | Bir şeyin, başka bir şeyin varoluşunu gerektirmesi, birinin ötekini ister istemez düşündürmesi. İLE/VE/<> Sınırları içine başka konuları ya da anlamları alma durumu. )


-İÇERME ile/ve/<> KAPSAMA

( Bir kümenin/öbeğin/başlığın altında, belirli olan bir parçayı/üyeyi işaret etmek. İLE/VE/<> Bir kümenin/öbeğin/başlığın altında, olası dışarıda kalmış/kalabilecek parçalarına/üyelerine işaret etmek. )


-İÇERME ile/ve/<> KAPSAMA

( İçtekileri işaret eder. İLE/VE/<> Dıştaki çerçeveleyenin sınırlarını işaret eder. )


-İÇGÖRÜ KAZANDIRMA ile/ve/||/<> FARKINDALIK



-İÇGÖRÜ:
"DUYGUSAL" ile/ve/değil/yerine/||/<> DÜŞÜNSEL/ZİHİNSEL



-İÇGÜDÜ ile/ve/||/<> KENDİLİĞİNDENLİK



-İÇİNDE ile/ve/değil/||/<>/>/< İÇİNDEKİ İÇİNDE(FİH-İ MA FİH)



-İÇİNE GİRİLEMEZLİK / NÜFÛZ EDİLEMEZLİK[İng. IMPENETRABILITY]:
ÂN'A ve/||/<> NESNEYE



-İÇİNE GİRMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNCELEMEK



-İÇİNİ DOLDURMAK ve/||/<>/> ARDINI GETİRMEK



-İÇİNİN ...:
KAYNAMASI ile/ve/||/<>/> KAYMASI



-İCMÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İTTİFAK[Ar.]



-İCRA/CI ile/ve/<> SANAT/ÇI



-İCRÂ ile/ve/||/<> İNFAZ



-İCRÂÎ KURUL ile/ve/||/<>/< İSTİŞÂRÎ KURUL



-İÇSEL FUKARALIK ile/ve/<> EN BÜYÜĞÜN SAHİPLENİLMESİ



-İÇSEL TARİH ile/ve/||/<> DIŞSAL TARİH



-İÇSEL" ve/||/<> DÜŞÜNSEL



-İÇSEL/LİK ile/ve/||/<> İLKESEL/LİK



-İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<> "İYİ-KÖTÜ" BİRLEŞTİRMESİ



-İÇSELLEŞTİRME ve/||/<> COŞKU



-İÇSELLEŞTİRME ve/+/||/<>/> İŞSELLEŞTİRME



-İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> KAVRAMA/KAVRAMSALLAŞTIRMA



-İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/>/< KAYNAĞINA YÖNELME/KAYNAĞINDAN YARARLANMA



-İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> NORMALLEŞTİRME



-İÇSELLEŞTİRME ile/ve/<> ÖZDEŞLEŞTİRME



-İCTİBÂ ile/ve/<> HİDÂYET

( Seçme. | Toplama. İLE/VE/<> Doğru yol. | Hakk yoluna erişme. )


-İCTİBÂ ile/ve/||/<>/> İSTİFÂ ile/ve/||/<>/> İHTAR ile/ve/||/<>/> İSTİNÂD

( Seçme. | Toplama. İLE/VE/||/<>/> Affını isteme. | Bir işten kendi isteğiyle çekilme. İLE/VE/||/<>/> Anımsatma. | Dikkatini çekme, tenbih. İLE/VE/||/<>/> Dayanma. | Güvenme. | Senet, delil, hüccet sayma. )


-İCTİHÂD:
I. DÖNEM/DEVİR ile/ve/||/<>/> II. DÖNEM/DEVİR ile/ve/||/<>/> III. DÖNEM/DEVİR



-İCTİHÂD:
TEŞRÎ ile/ve/||/<> ADLÎ



-İCTİMÂ-İ ŞERÂİT ve/||/<> İMTİNÂ-İ MEVÂNİ

( Koşulların, biraraya gelmesi. VE/||/<> Engellerin, ortadan kalkması. )


-İD ile/ve/||/<> EGO ile/ve/||/<> SÜPER EGO



-İDARE ETMEK ile/ve/<> OYALAMAK



-İDÂRÎ KOLLUK ile/ve/<> ADLÎ KOLLUK

( ... İLE/VE/<> Uzmanlık gerektirir. )


-İDDİA ETMEK ile/ve/değil/yerine/fakat/<> SÖYLEMEK

( Edilemez. İLE/VE/FAKAT/<>/DEĞİL/YERİNE Söylenilebilir. )


-İDDİA ile/ve/değil/||/<>/< AVUNTU



-İDDİA ile/ve/<> CİDDİYET



-İDDİA ile/ve/||/<>/> GEREKÇE



-İDDİA ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> İNANÇ



-İDDİA ile/ve/değil/<> İNAT



-İDDİACI OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İDDİALI OLMAK



-İDEA:
RASYONEL ile/ve/||/<> ESTETİK



-İDEA/LAR ile/ve/<> KATEGORİ/LER ile/ve/<> AYÂN-I SÂBİTE/LER

( Platon. İLE/VE/<> Aristoteles. İLE/VE/<> İbn Arabi. )


-İDEA ile/ve/<>/> İDEAL

( Soyut tümel. İLE/VE/<>/> Somut tümel. )


-İDEAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEREKLİLİK



-İDEO- ile/||/<> İDİO- ile/||/<> LOG-/-LOGİA/-LOGO-/-LOGY-/-OLOGY ile/||/<> AUT-/AUTO-

( Düşünce, fikir. İLE/||/<> Kendiliğinden oluşan, kendine özgü, ayrı, değişik. İLE/||/<> Düşünce, konuşma, sözcük, mantık, doktrin, öğreti, sav, bilim. İLE/||/<> Kendi, aynı, kendi kendine, kendine ait, öz [otoimmün: Bağışıklık sisteminin kendi gözelerine saldırması]. )


-İDEO- ile/||/<> İDİO- ile/||/<> LOG-/-LOGİA/-LOGO-/-LOGY-/-OLOGY ile/||/<> AUT-/AUTO-

( Düşünce, fikir. İLE/||/<> Kendiliğinden oluşan, kendine özgü, ayrı, değişik. İLE/||/<> Düşünce, konuşma, sözcük, mantık, doktrin, öğreti, sav, bilim. İLE/||/<> Kendi, aynı, kendi kendine, kendine ait, öz [otoimmün: Bağışıklık sisteminin kendi gözelerine saldırması]. )


-İDEOLOJİ KAYIRMACILIĞINDA:
SİYASAL ile/ve/||/<> SIRADÜZENSEL(HİYEROKRATİK)



-İDOL ile/ve/||/<>/> İLÂH



-İDRAK:
DERK ile/ve/<> EDREKE

( Kovayı, suya atıp su almak. İLE/VE/<> Koşarak ulaşıp elde etmek. )


-İDRAK ve/<> GAYRET



-İDRAK ve/||/<> İHYÂ



-İDRAK ve/=/||/<>/>/< İTİBÂR



-İDRAR YOLLARI HASTALIKLARI ile/ve/||/<> "İDRAK YOLLARI HASTALIKLARI"

( Gövdede. İLE/VE/||/<> Zihinde. )


-ÎFÂ[< VEFÂ] ile/ve/<> İCRÂ[< CEREYÂN | çoğ. İCRÂÂT]

( Ödeme, yerine getirme. | Bir işi yapma. | İş görme. İLE/VE/<> Akıtma, akıtılma. | Yapma, yerine getirme, bir işi yürütme. | Bir müzik parçasını çalarak gösterme. | Borçlunun, alacaklıya karşı ödemekle yükümlü bulunduğu bir şeyi, adlî bir oluşum aracılığıyla elde etme. )


-İFADE (EDİLEBİLEN) ile/ve/||/<>/>/< İŞARET (EDİLEBİLEN)



-İFADE HAKKI ve/||/<>/>/< ÖTEKİ HAKLAR



-İFADE ile/ve/||/<>/> EDEBİ İFADE



-İFÂDE ile/ve/<> İBÂRE



-İFADE ve/<> İÇGÖRÜ



-İFÂDE ile/ve/||/<>/> İSTİFÂDE



-İFRÂZ ile/||/<> MUKÂTAA

( Parçalara ayırma. İLE/||/<> Bir bütünün, bölümlere ayrılması ve kesim olarak belirlenmesi. [Osmanlı toprak sisteminde ya da devlete ait gelir kalemlerinin belirli bölümlere ayrılması. Daha sonra bu bölümler, belirli bir ücret karşılığında kiraya verilirdi.][Aynı zamanda bağ, bahçe, arsa durumuna getirilen ekim toprağı için verilen vergi için de kullanılırdı.]. )


-İFŞÂ ile/ve/<> KEŞF

( Varoluş. İLE/VE/<> Şuur. )


-İFŞÂ ile/ve/<> KEŞF

( Yukarıdan aşağı.[İNZAL] İLE/VE/<> Aşağıdan yukarı.[URÛC] )


-İFTİDA'[Ar. < FİDYE] ile/ve/||/<> TALAK[Ar.]

( [evliliğin sona ermesi] Kadının, kocasını boşaması. İLE/VE/||/<> Evliliğin sona ermesi. Erkeğin, karısını boşaması. )


-İFTİRA ile/ve/||/<> ÇAMUR ATMAK



-İFTİRA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İDDİA



-İFTİRA ile/ve/değil/||/<> YANLIŞ ANLAŞILMA



-İFTİTÂH TEKBİRİ ile/ve/<> İSTİFTÂH TEKBİRİ ile/ve/<> TAHRİME TEKBİRİ ile/ve/<> TEŞRÎK TEKBİRİ

( Namaza başlarken alınan ilk tekbir. İLE/VE/<> Namaza başlarken alınan ilk tekbir. İLE/VE/<> İhrama girmek gibi yapılmaması gerekenlerin başladığı tekbir. İLE/VE/<> Arefe Günü, Sabah namazı ile başlayıp Kurban Bayramı'nın 4. günü ikindi namazına kadar, namazların farzını kılıp selâm verdikten sonra ara vermeden, yerinden kalkmadan, dünya kelâmı konuşmadan yerine getirilir ve vaciptir. )


-İFTİTÂH TEKBİRİ ile/ve/<> İSTİFTÂH TEKBİRİ ile/ve/<> TAHRİME TEKBİRİ ile/ve/<> TEŞRÎK TEKBİRİ

( ... İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> Allah-u Ekber[Allah sözü farzdır, Ekber sözü vacib'tir. El kaldırıp kulağa götürmek ise sünnettir.] İLE/VE/<> Vaciptir. )


-İFTİTÂH TEKBİRİ ile/ve/<> İSTİFTÂH TEKBİRİ ile/ve/<> TAHRİME TEKBİRİ ile/ve/<> TEŞRÎK TEKBİRİ

( "ALLAHÜ EKBER(ALLAH ULULARIN ULUSUDUR)", "ALLAHÜ EKBER, ALLAHÜ EKBER, LÂİLÂHE İLL'ALLAHÜ V'ALLAHÜ EKBER, ALLAHÜ EKBER VE Lİ-LLÂH-İL HAMD" )


-IGNAZ SEMMELWEIS ile/ve/||/<> LOUIS PASTEUR

( 01 Temmuz 1818 - 13 Ağustos 1865 İLE/VE/||/<> 27 Aralık 1822 - 28 Eylül 1895 )


-IGNAZ SEMMELWEIS ile/ve/||/<> LOUIS PASTEUR

( )


-İĞNE ile/ve/||/<>/> AKUPUNKTUR[Fr./İng. < ACUPONCTURE/ACUPUNCTURE]

( ... İLE/VE/||/<>/> Gövdenin belirli noktalarına genellikle altın iğne batırılarak yapılan sağaltım. )


-İĞNE ile/ve/değil/yerine/||/<> İBRE

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Ölçü aygıtlarında, sayı ya da im göstermeye yarayan, devingen iğne. | Çam, ardıç, sedir gibi ağaçların yaprağı. )


-İGUANA ile/ve/<> DENİZ İGUANASI

( ... İLE/VE/<> Galapagos Adaları'nda yaşamaktalardır. )


-İGUANA ile/ve/<> DENİZ İGUANASI

( Kara iguanaları, rengârenktir. İLE/VE/<> Koyu renktedir. )


-İHÂNET ile/ve/<> GÜNAH



-İHÂTA DUVARI ile/ve/||/<> İSTİNÂD DUVARI

( Daha kısadır.[Bahçe ya da binayı çevreler] İLE/VE/||/<> Daha uzundur. Yükseklik önemlidir.[Toprağın tipi ve kayması hesaplanarak kalınlık belirlenir.] )


-İHÂTA DUVARI ile/ve/||/<> İSTİNÂD DUVARI

( İncedir. İLE/VE/||/<> Kalındır[taşla örüldüğünden]. )


-İHKAK-I HAK[Ar.] ile/ve/||/<>/> YARGILAMA

( Bir hakkı, usûlü dairesinde yerine getirme, mürâfaa ve muhâkeme sonucunda, ispat ve izhâr etme. )


-İHLÂS ve/<> EYLEM

( İhlâs, bir eylemi, o eylemin özüne özgü kılmaktır. )


-İHLÂS ve/||/<>/> İSLÂM[< SLM] ve/||/<>/> İMÂN[< EMN] ve/||/<>/> İKÂN[< YAKÎN] ve/||/<>/> İHSÂN[< HÜSN]

( Elimizde ve dilimizde. VE/||/<>/> Zihnimizde.[İSLÂM: Bilinçli ihlâs.] VE/||/<>/> Kalbimizde. VE/||/<>/> Kalbimizde. VE/||/<>/> Kalbimizde. )


-İHLÂS ve/||/<>/> İSLÂM[< SLM] ve/||/<>/> İMÂN[< EMN] ve/||/<>/> İKÂN[< YAKÎN] ve/||/<>/> İHSÂN[< HÜSN]

(

)


-İHLÂS ve/||/<> SEKÎNE



-İHMÂL ve/||/<>/> İHTİMÂL/OLASILIK (ARTIŞI)



-İHMÂLÎ ile/ve/<> İCRÂÎ



-İHSAN FAZLIOĞLU BETİKLERİNDE:
KENDİLİK ile/ve/||/<> KİMLİK



-İHSAN ve/<> EDEB



-İHSÂN ile/ve/||/<>/< İSÂR

( Fazlasıyla vermek. İLE/VE/||/<>/< Kendi muhtaçken vermek. )


-İHTAR[Ar.] ile/ve/||/<>/> İHBAR[Ar.]

( Uyarma, dikkat çekme, uyarı. | Bir şeyi, birine anımsatma. İLE/VE/||/<>/> Bildirme, bildirim, haber verme. | Suçlu saydığı birini ya da suç saydığı bir olayı yetkili kuruma gizlice bildirme, ele verme. )


-İHTİMAM[< HEMM] ile/ve/||/<> İTİNÂ[< UNİYY]

( Dikkatle, çabayla çalışma, özenle iş görme. İLE Çok dikkat etme. )


-İHTİMAM[Ar. < HEMM] ile/ve/||/<>/>/< İTİBAR[Ar.]



-İHTİŞAM[< HAŞMET] ile/ve/||/<> ŞATAFAT

( Şanlı görünüş, tantana, debdebe. | Büyüklük, gözalıcılık, gösterişlilik, görkem. İLE/VE/||/<> Süs ve gösteriş. )


-İHTİYAÇ ve/=/<> İHTİYÂR

( İhtiyârımız[Hayır! deme bilgisi/gücü], bizi biz yapan, en öncelikli işleyiş, gereksinim ve bilgimizdir[mârifet]. )


-İHTİYÂR SAHİBİ (OLMAK/OLAN) ile/ve/<>/|| TASARRUF SAHİBİ (OLMAK/OLAN)



-İHTİYÂR[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİMSÂK[Ar.]

( "Hayır!" deme bilgisi/becerisi, isteği. İLE/VE/||/<> Kendini/nefsini tutma. )


-İHTİYÂR[Ar.] ile/ve/||/<>/> REVİYE[Ar.]

( Yapmayabilme gücü/olanağı/bilgisi/çabası/özeni. İLE/VE/||/<>/> Bir konuda uzun uzun düşünmek. )


-İHTİYÂR ile/ve/değil/||/<>/> BİLGE/LİK



-İHTİYÂR ve/||/<> EDEBİ KORUMA/MUHAFAZA, SÜRDÜRME



-İHTİYÂR ve/||/<>/> İFFET



-İHTİYÂR ile/ve/||/<> ÖLÇÜLÜLÜK ile/ve/||/<> EMEK

( Kişiler arasında bu üçü dışında hiçbir ayrım yapamayız, yapmamak gerekir. )


-İHTİYÂR ile/ve/||/<>/> SABIR



-İHTİYÂR ile/ve/||/<>/>/< TAKDİR



-İHTİYÂR ile/değil/yerine/=/<>/> YAŞLI



-İHTİYÂREN[Ar.] ile/ve/||/<> İHTİYÂRÎ[Ar.]

( Olumsuzdan, yanlıştan, zararlıddan, kötüden uzak durarak, zihnini/dilini/gözünü/elini/belini çekerek. İLE/VE/||/<> Reddetmeyi ve "Hayır!" demeyi yeğleyerek.["Evet!" demekten, istenç/irâdeden(yapma isteğinden/bilgisinden) önce olarak.] )


-İHTİYÂRÎ VAKİT ile/ve/<> ZARURÎ VAKİT



-İHTİYÂRÎ/TAHYİRÎ HÜKÜMLER:
CEVAZ ile/ve/||/<> İBÂHE/MUBAH ile/ve/||/<> NEDB ile/ve/||/<> İSTİHSAN ile/ve/||/<> TABİÎYET ile/ve/||/<> HELÂL



-İHTİYÂT ile/ve/||/<>/< İHTİYÂR



-İHTİYÂT ile/ve/||/<>/> KANUN



-İHVÂN[< ÂH] ile/ve/<> TÂLİB

( Sâdık, samimi, candan dostlar. | Tarîkat yoldaşları/arkadaşları. İLE/VE/<> İsteyen, istekli. )


-İHVÂN[< ÂH] ile/ve/<> TÂLİB

( Amaçta bir olmak. İLE/VE/<> Aynı amacı arıyor/istiyor olmak. )


-İHYÂ ile/||/<> İHYÂEN ile/||/<> İHYÂ-YI MEVÂT ile/||/<> MÜTEVECCİHAN

( Diriltme, canlandırma, tazelik verme. İLE/||/<> (Ham arazinin) ıslahıyle iktisap. İLE/||/<> İşlenmemiş toprağı ekime elverişli bir duruma getirme, işleme. İLE/||/<> Dönülerek. )


-II. MAHMUT ve/||/<>/> ABDÜLAZİZ ve/||/<>/> FEYZİ PAŞA/FEYZULLAH İZMİDÎ

( )


-II. RAMSES'İN:
YAŞAM TAPINAĞI ile/ve/||/<> ÖLÜM TAPINAĞI

( Doğu'da. İLE/VE/||/<> Batı'da. )


-II. RAMSES ile/ve/||/<> HZ. MUSA

( Aynı dönemde yaşamışlardır. )


-III. AHMET ve/||/<> YİRMİSEKİZ ÇELEBİ MEHMET

( ... VE/||/<> Avrupa'ya[Fransa] ilk kez gönderilen Osmanlı elçisi. )


-İKAL ile/ve/||/<> AKIL

( İçten. İLE/VE/||/<> Dıştan. )


-İKÂME[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKMAL[Ar.]



-İKÂME ile/ve/<> İDÂME



-İKÂMET/İZAZ ile/ve/değil/yerine/<> KONUK AĞIRLAMA



-IKEA:
INGVAR KAMPRAD ve/+/||/<> ELMTARYD ve AGUNNARYD

( IKEA adı, Ingvar Kamprad'ın baş harfleriyle birlikte, doğduğu ve yaşadığı yerler olan ELMTARYD ve AGUNNARYD'ın baş harflerinin birleşiminden oluşturulmuş. )


-İKİ "HAFTADIR" ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKİ OTURUMDUR/DERSTİR ...



-İKİ (EN BÜYÜK) "ENGEL"/TEHDİT ile/ve/||/<> İKİ (EN BÜYÜK) "ENGEL"/TEHDİT

( Önce, Kadın; Sonra, Ölüm. İLE/VE/||/<> Önce, Kadın; Sonra, Ölüm. )


-İKİ (EN BÜYÜK) "ENGEL"/TEHDİT ile/ve/||/<> İKİ (EN BÜYÜK) "ENGEL"/TEHDİT

( Erkek için. İLE/VE/||/<> Kadın için. )


-İKİ BİLİM:
REKLAMCILIK ile/ve/||/<>/> FİZİK



-İKİ CİSİM ile/ve/||/<>/> ÜÇ CİSİM

( Dünya ve Ay. İLE/VE/||/<>/> Dünya, Ay ve Güneş. )


-İKİ İÇ NEDEN ile/ve/||/<>/> İKİ DIŞ NEDEN

( Varoluşu kaplayan ilk neden. İLE/VE/||/<>/> ... )


-İKİ KİŞİ ARASINDAKİ İYİLİK KURALLARI:
BİRİNİN ve/||/<> ÖTEKİNİN

( Verdiğini, hemen unutması. VE/||/<> Aldığını, hiç unutmaması. )


-İKİ KÖK ile/<> KARE KÖK ile/<> KÜP KÖK

( İki kök. İLE/<> Kare kök. İLE/<> Küp kök. )


-İKİ SORUN:
ADÂLETSİZLİK ile/ve/||/<> ANLAMSIZLIK

( Tüze(hukuk) ile sağlanmaya/çözülmeye çalışılmaktadır fakat hukuka ulaşılamamıştır. İLE/VE/||/<> Sanat ile giderilmeye çalışılmaktadır fakat ne yazık ki, sanat, kişilere ulaşamamıştır. )


-İKİ YAN ile/ve/||/<> İKİ UC



-İKİ YIL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ALTMIŞ YIL

( Konuşabilmek için gerekli zaman. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Susabilmek ve susabilmeyi anlayabilmek için geçen [ya da bu kadar uzun sürmeyebilecek] zaman. )


-İKİ) AYAK > (İKİ) EL ile/ve/||/<>/> İFFET[Ar. < ŞEHVET] ile/ve/||/<>/> ŞECAAT[Ar. < ÖFKE]

( ... İLE/VE/<>/> Kendini (")savunur/korur("). İLE/VE/<>/> Haksızlığa gösterilen öfke. [Hakk'ı savunur/korur.] )


-İKİ) AYAK > (İKİ) EL ile/ve/||/<>/> İFFET[Ar. < ŞEHVET] ile/ve/||/<>/> ŞECAAT[Ar. < ÖFKE]

( ... İLE/VE/<>/> Temizlik. | Namus. İLE/VE/<>/> Yiğitlik, yüreklilik, koçaklık. )


-İKİ/LİK ile/ve/||/<>/> ÇOK/LUK



-İKİLEM ile/ve/||/<> ÇATIŞMA



-İKİLEM ile/ve/||/<> İKİRCİK



-İKİLİK ile/ve/||/<> YANILSAMA



-İKİLİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜÇLÜLÜK



-İKİNCİ:
KEZ ile/ve/değil/||/<>/< BÖLÜM/AŞAMA



-İKİNCİ/L EL(LER)DEN ÖĞRENMEK ve/||/=/<>/> ÖĞRENMEMEK



-İKİNCİL KAYNAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRİNCİL KAYNAKLAR



-İKİNCİL KAYNAKLAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANA KAYNAKLAR

( Petrol, Doğalgaz, Uranyum. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Güneş, akarsu, rüzgâr, jeotermal, hidrojen. )


-İKİNCİLLER ile/ve/<> ÇEŞİTLİLİK



-İKİNCİLLEŞTİRME ile/ve/<> TARİHSELLENDİRME



-İKİRCİK ile/ve/||/<> ÇATIŞMA



-İKİYÜZLÜ/LÜK ile/ve/değil/||/<>/>/< KORKAK/LIK



-İKLİM HARİTASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ANAKARA/KITA HARİTASI

( LEVAMİ'U'N NUR - KÂTİP ÇELEBİ )


-İKLİM ile/ve/||/<> BİSİKLET

( Erkan Karavelioğlu'nun çalışmasını okumak için burayı tıklayınız... )


-İKNÂ ile/ve/||/<>/> KÂNİ

( Bir konuda birinin inanmasını sağlama, inandırma, kandırma. İLE/VE/||/<>/> Kanmış, inanmış. )


-İKRÂ ile/ve/değil/||/<> VAHİY



-İKRÂM[< KEREM | çoğ. İKRÂMÂT] ve/||/<>/>/< İNÂM[< NİMET | çoğ. İNÂMÂT]

( Saygı gösterme, hürmet. | Ağırlama. | Bir şeyi, armağan olarak verme. | Hesap dışı yapılan indirim. VE/||/<>/>/< İyilik etme, nimet verme. | Yeniçerilerin aylıklarına yapılan zam. )


-İKRAR ve/<>/</> İMAN



-İKRAR ile/ve/||/<> İTİRAF



-İKTİBÂS[Ar.] ile/ve/<> İKRAZ[Ar.]

( Ödünç alma. | Alıntı. İLE/VE/<> Borç ya da ödünç verme. )


-İKTİBÂS[Ar.] ile/ve/<> İSTİKRAZ[Ar.]

( Ödünç alma. | Alıntı. İLE/VE/<> Ödünç alma, borçlanma. )


-İKTİBÂS ile/ve/<> TAKLİT



-İKTİDAR:
"DİSİPLİNE EDİCİ" ile/ve/||/<>/> "DÜZENLEYİCİ"

( Normalleştirici. İLE/VE/||/<>/> Yönlendirici. )


-İKTİDAR ile/ve/||/<>/> KAVGA



-İKTİDARDA KALMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İTİBARDA KALMAK



-İKTİFÂ' (ETMEK) ile/ve/<> KÂFÎ

( İkisi de, [< KİFÂYET] kökünden gelmektedir. )


-İKTİZÂ[Ar. < KAZÂ] ile/ve/<> İKTİFÂ[Ar. < KİFÂYET]

( Gerekli olma, gerekme. İLE/VE/<> Yetinme. | Kanma. )


-İKTİZÂ ile/ve/||/<> TAHYİR ile/ve/||/<> VAZI



-İLÂÇ[Ar.] ile/ve/değil/yerine/<>/< BESİN

( Besininiz, ilâcınız; ilâcınız, besininiz olsun! )


-İLÂÇ[Ar.] ile/ve/<> İNANÇ

( Bir yere kadar. İLE/VE/<> Her yere kadar. )


-İLAÇ ile/ve/||/<>/> KODEKS

( ... İLE/VE/||/<>/> Tedavi edici etkisi kesin olarak kabul edilen ilaçların formüllerini, fiziksel ve kimyasal özelliklerini, tanınma etkileşimlerini, saflık kontrollerini, ölçü belirlemelerini ve saklama koşullarını içeren resmî kuruluş tarafından onaylı başvuru kaynağı. )


-İLÂCIN:
ETKİN DOZU ile/ve/<> DEVAM DOZU



-İLAÇLARDA:
AĞRIYI/ETKİYİ/SORUNU ...
"ENGELLEMEK" ile/ve/değil/||/<>/< AZALTMAK



-İLÂH ile/ve/<> İLÂÇ



-İLÂH ve/||/<>/= ZAN



-İLÂHİ:
ARAPÇA ile/ve/<> ŞUUL

( Güfte ve bestesi Arapça olan ilâhiler. İLE/VE/<> Bestesi Arapça, güftesi[sözleri] Türkçe olan ilâhiler. )


-İLAHİYAT ile/ve/||/<> MİSTİSİZM



-İLÂN ve/||/<>/> İSTİLÂB

( Açığa çıkarma. VE/||/<>/> Kapma, kaparak alma, alınma. )


-İLAVE ÜCRET ile/ve/<> FARK ÜCRETİ ile/ve/<> MUAYENE ÜCRETİ

( İlaç ve muayene üzerinden alınan ücret. İLE/VE/<> "Otelcilik hizmetleri." İLE/VE/<> ... )


-İLE BİRLİKTE ile/ve/değil/||/<>/< İLE BİR



-İLERİ GİDEBİLMEK ve/||/<>/< GERİ GİDEBİLMEK



-İLERİ GİTME! ve/||/<> GERİDE KALMA!

( [vururlar] Başına. VE/||/<> Kıçına. )


-İLERİCİ/LİK ile/ve/<> GENİŞ BAKIŞLI/LIK



-İLERİDE OLUR" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ŞİMDİ YAPARSA/M OLUR



-İLERLEME/TERAKKİ ve/||/<>/< TAKLİT

( Taklit, ilerlemenin/terakkinin motorudur. )


-İLERLEME ile/ve/<> DEVAMLILIK

( Devam etmek, fırsatlar doğurur. )


-İLERLEME ile/ve/<> DEVAMLILIK

( Gökgürültüsü ve rüzgâr, devamlılığı simgeler. )


-İLERLEME ile/ve/<> DEVAMLILIK

( Genellikle, gerçek devamlılık, görünüşten anlaşılır. )


-İLERLEME ile/ve/<> DEVAMLILIK

( Yalnızca dikkatli, hassas ve becerikli çabalar, devamlılık gösterecek sonuçlara ulaşır. )


-İLERLEME ile/ve/<> DEVAMLILIK

( Kişi, yolunda devam ederse iyiye doğru belirtiler oluşur. )


-İLERLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SÜRDÜRMEK



-İLERLEYİCİ/LİK ile/ve/||/<> YENİLİKÇİ/LİK



-İLETİŞİM (SORUNU) ile/ve/değil/||/<>/>/< BAĞ/BAĞLANTI (SORUNU)



-İLETİŞİM KURAMADIK" ile/değil/||/<>/> ANLAŞAMADIK



-İLETİŞİM TÜRLERİ:
KİTLE İLETİŞİMİ ile/ve/değil/||/<>/< ÖRGÜTSEL DÜZEY ile/ve/değil/||/<>/< ÖBEKLERARASI DÜZEY ile/ve/değil/||/<>/< KİŞİLERARASI DÜZEY ile/ve/değil/||/<>/< KİŞİSEL DÜZEY



-İLETİŞİM:
AÇIK ile/ve/||/<> ÖRTÜK



-İLETİŞİM ile/ve/değil/önce/||/<>/< ETKİLEŞİM



-İLETİŞİM ile/ve/||/<>/>/< ULAŞIM ile/ve/||/<>/>/< ENERJİ

( İnsanlığın/bilginin/aklın gelişim, araç ve kaynak yönetimindeki önceliklerindeki/sıralamasındaki üç temel alan. )


-İLGEÇ/BELİRTEÇ/EDAT ile/ve/<> BAĞLAÇ

( Yalnız, ancak, sadece, sade, tek, bir, için, diye, üzere, kadar, denli, gibi, ile, değil, -e dair, -e doğru, -e değin, -e dek, -e göre, -e kadar, -e karşın, -e rağmen, -den başka, -den beri, -den dolayı, -den ötürü, -den sonra, -den önce, -den evvel vb.

İLE/VE/<>

Ama, fakat, lakin, ancak, yalnız, oysa, oysaki, hâlbuki, ve, ile, ki, de, çünkü, zira, madem, mademki, ya dahut, yahut, ya da, ya da, şayet, eğer, ise, öyleyse, o hâlde, kısacası, demek ki, nitekim, yoksa, anlaşılan, ne (...) ne (de), ya (…) ya (da), gerek (...) gerek (se), ha (…) ha, ister (…) ister (se), kâh (...) kâh, de (…) de, hatta, üstelik, ayrıca, hem, hem de, yine, gene, meğer vb. )


-İLGEÇ/BELİRTEÇ/EDAT ile/ve/<> BAĞLAÇ

( Edatlar, tümcenin bir öğesi durumuna gelirken, bağlaçlarda ise bir öğe özelliği yoktur. Edatlar, tümceden çıkarıldığında tümce/cümle anlamsızlaşabilir. Bağlaçlar ise tümceden çıkarıldığında, tümcede en fazla anlam daralabilir, tümce anlamsızlaşmaz.

Örneğin:
"Onun gibisi çıkmadı."

"Gibisi" çıkarıldığında, anlamda bir bozulma oluşur. Dolayısıyla, bu bir edattır.

"Sevdim ama sevilmedim."

"Ama" çıkarıldığında, anlamda daralma olsa da tümcenin yapısı değişmediğinden, bağlaç özelliği taşır.

"Ancak" ve "yalnız" yerine "sadece" sözcüğü getirilebilirse bu sözcükler edat, "ama" bağlacı getirilebilirse bu sözcükler bağlaçtır. "İle" yerine "ve" getirilemez ise buradaki "ile" edat, getirilebilir ise "ile" bağlaçtır. )


-İLGEÇ/EDÂT ile/||/<> BELİRTEÇ ile/||/<> ADIL/ZAMİR ile/||/<> KOŞAÇ/SILA

( Ününde yer aldığı ya da ardından geldiği birimle başka bir birim ya da tümcenin geri kalan bölümü arasında ilgi kurmaya yarayan birim. İLE/||/<> Bir eylemin, bir ön adın/sıfatın, bir ilgecin, bir bağlacın ya da kendi türünden bir başka birimin anlamım etkileyen, onu kesinleştirerek ya da kısıtlayarak belirleyen birim. İLE/||/<> Dilsel bağlamda daha önce anılan bir öğeyi, bildirişime katılan birini, sözcenin oluşturulduğu sırada gözlem alanına giren bir varlık ya da nesneyi gösteren biçimbirim ve bu niteliği taşıyan biçimbirimlerin oluşturduğu dilbilgisi ulamı. Adıllar, ad soylu biçimbirimlerin önemli bir bölümünü oluşturur, genellikle adların yerini tutar, kişi, soru, iyelik ilgi, gösterme ya da belgisizlik kavramını içerir. İLE/||/<> Yüklemi özneye bağlayan öğe.[Türkçe'de ek eylemin üçüncü kişi eki, -dir, bildirme koşacı olarak kullanılır.] )


-İLGİ (ALANI) ile/ve/||/<>/> ETKİ (ALANI)



-İLGİ ALANI ile/ve/<> ETKİ ALANI

( İlgi bir kez uyandığında, düzgün uygulama onu izler. )


-İLGİ ALANI ile/ve/<> ETKİ ALANI

( Işığa, ışıkla etki edilmez. )


-İLGİ ALANI ile/ve/<> ETKİ ALANI

( İğne ucundan daha küçüksek, iğne, bizi delemez - biz iğneyi delebiliriz. )


-İLGİ ile/ve/<> BECERİ



-İLGİ ile/ve/<> BELİRLENİM

( İlgilendiğimiz şeyle belirleniriz. )


-İLGİ ve/<> GEREKSİNİM

( Başlangıçta gerekli olan. VE/<> Tamamlamak ve başarmak için gerekli olan. )


-İLGİ ile/ve/<> SEMPATİ



-İLGİ ile/ve/<> SEVGİ



-İLGİ ile/ve/<> TEVECCÜH



-İLGİ ile/ve/<> ZEKÂ

( Zekâ, özgürlüğe açılan kapıdır ve uyanık dikkat, zekânın anasıdır. )


-İLGİ ile/ve/<> ZEKÂ

( Intelligence is the door to freedom and alert attention is the mother of intelligence. )


-İLGİLENDİRMEK ile/ve/||/<> IRGALAMAK



-İLGİLENME ile/ve/||/<> İLİŞKİLENME



-İLGİLİ ile/ve/<> İSTEKLİ



-ILGIM/YALGIN ile/ve/değil/<> DALGIR

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Bir yüzeyde, renk dalgalanması sonucu görülen parlaklık. )


-İLGİNÇ/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<> SIRADIŞI/LIK



-İLİK/YİLİK[dvnlgttrk] ile/ve/<> KEMİKTE BULUNAN BOŞLUK



-İLİM SAHİBİ OLMAK ile/ve/<> YED-İ TÛL/TÛLÂ SAHİBİ OLMAK

( [bir konunun/alanın/şeyin] Öncesi ve sonrasını, içini ve dışını bilmek. | Terimlerini ve tarihçesini bilmek. İLE/VE/<> Bir alanda, tam ve çok geniş bilgi sahibi olmak. )


-İLİM-İRFAN ve/||/<>/>/< NOKTA

( İlim-irfan, noktayı düşünmek ve anlamaktır.
[Noktayı fehm etmektir, ilim-irfandan kasıt.] )


-İLİM:
HAKİKAT ve/+/||/<> İTİBAR



-İLİM ve/<> ÂLİM

( İLİM: Âlemin, bilendeki sûreti. )


-İLİM ile/ve/=/||/<>/> AMEL

( Kim ilmiyle amel ederse, Allah da onu bilmediği ilimlere varis kılar. )


-İLİM ile/ve/=/||/<>/> AMEL

( [Nedenini] Temellendirerek ve gerekçelendirerek ortaya koyuş. İLE/VE/=/||/<>/> [Nedenlerini] Göstermeden anlatmak. )


-İLİM ile/ve/=/||/<>/> AMEL

( Hakikati verir. İLE/VE/=/||/<>/> Hayrı verir. )


-İLİM ile/ve/<>/değil AŞK

( Âşk imiş her ne var âlemde
İlim bir kıyl ü kâl imiş ancak )


-İLİM ile/ve/||/<>/< DURUM/HÂL

( Önce durum/hâl gerek... Neylesin, ilim. )


-İLİM ve/<> HAKİKAT

( "Cahil" dediğimizde, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir.

Yoksa, okumuş olanlardan, en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de hakikati gören, gerçek âlimler çıkabilir. )


-İLİM ile/ve/<> HİZMET

( Kibirlendir(ebil)ir. İLE/VE/<> Erdir(ebil)ir. )


-İLİM ile/ve/<> HİZMET

( Bilen, bilmeyenin hizmetçisi değilse hainliktir. )


-İLİM ve/<> İLİM

( İDRAK + MELEKE + MESAİ ve/<> İDRAK + İLLET + SURET )


-İLİM ve/<> İLİM

( İLİM: Nesnesine/maluma ve yöntemin[nesneyle/nesnesiyle olan ilişikisine] tâbidir. )


-İLİM ile/ve/değil/<> İLM-İ HÜVVİYET

( Dıştan. İLE/VE/DEĞİL/<> İçten. )


-İLİM ve/<>/>/< İRFAN ve/<>/>/< BURHAN ve/<>/>/< BEYAN

( Başkası. VE/<>/>/< Kendi. VE/<>/>/< Özü. VE/<>/>/< Bunların da merkezi/kaynağı. )


-İLİM ve/<> İSİM



-İLİM ile/ve/<> KEMÂL



-İLİM ile/ve/<> KEREM



-İLİM ve/<>/|| KİŞİLİK



-İLİM ve/+/<> TASAVVUR

( ... VE/+/<> Bir şeyin sûretinin zihinde bulunması/oluşması. )


-İLİM ve/+/<> TASAVVUR

( Bir ilme başlamak, o ilmi tasavvur etmeye/etmeyi bağlıdır/gerektirir. )


-İLİM ve/+/<> TASAVVUR

( Bir şeyi, hiçbir yönünden bilmemek olanaksızdır. )


-İLİM ve/+/<> TASAVVUR

( Bir ilmi bilmek bile ucundan tutmaktır. )


-İLİMLER:
(")GÜMÜŞ(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< (")ALTIN(")

( Dışsal/zâhirî/dünyevi. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< İçsel/bâtınî/manevî. )


-İLİMLER(ULÛM) ile/ve/||/<> FENN(FÜNÛN) ile/ve/||/<> MEBHAS[MEBÂHİS]

( * İLM-EL-YAKÎN: KESİN BİLGİ
* İLM-İ AHCÂR: TAŞBİLİMİ, JEOLOJİ
* İLM-İ AHLÂK: AHLÂK BİLGİSİ
* İLM-İ AHVÂL-İ CEVV: METEOROLOJİ
* İLM-İ AKVÂM: MİLLETLERİN, KAVİMLERİN, KÜLTÜR, GÖRENEK GİBİ HALLERİNİ ARAŞTIRAN, İNCELEYEN İLİM, ETNOLOJİ, IRKIYYÂT
* İLM-İ ARÛZ: [ed.] VEZİN, NAZIM ÖLÇÜLERİYLE İLGİLİ BULUNAN BİLİM
* İLM-İ ARZ, İLM-ÜL-ARZ: JEOLOJİ
* İLM-İ ÂSÂR-I ATÎKA: ARKEOLOJİ
* İLM-İ BEDÂYİ': ESTETİK
* İLM-İ BEDEN, İLM-ÜL-EBDÂN: HEKİMLİK BİLGİSİ
* İLM-İ BEDÎ': [ed.] GÜZEL SÖZ SÖYLEME VE YAZMA BİLİMİ, ESTETİK
* İLM-İ BEDÎHÎ: GERÇEĞİ SEZEREK ANLAMA BİLİMİ
* İLM-İ BELÂGAT: İYİ, GÜZEL, PÜRÜZSÜZ SÖZ SÖYLEME, UZDİLLİLİK; SÖZÜN DÜZGÜN, KUSURSUZ, YERİNDE VE ADAMINA GÖRE SÖYLENMESİNİ ÖĞRETEN BİLİM
* İLM-İ BEYÂN: İFADE BİLİMİ
* İLM-İ CEBR: CEBİR BİLGİSİ (CEBİR(GABER) [SÜMERCE'DEN](HAREZMİ)): Kırılan kemiği yerine koymak.

* İLM-İ CEDEL: BİLİMSEL TARTIŞMA
* İLM-İ CERR-İ ESKAL: MAKİNE VE KUVVETLER İLE BU KUVVETLERDEN DOĞAN HAREKETLER ARASINDAKİ İLİŞKİLERİ ARAŞTIRAN BİLİM
* İLM-İ EDEB: ARAP DİLBİLGİSİ
* İLM-İ EDVÂR: MÜZİK BİLGİSİ
* İLM-İ EHÂDİS, İLM-İ AHBÂR, İLM-İ ÂSÂR: HZ. MUHAMMED VE YAKINLARININ SÖZLERİYLE, HAREKETLERİYLE İLGİLİ BULUNAN GELENEKLERİ KONU EDİNEN BİLİM
* İLM-İ EKTÂF: KÜREKKEMİĞİNE YA DA BU KEMİĞİN PARÇALARINA GEÇMİŞİ BİLME VE GELECEKTEN HABER VERME BİLİMİ
* İLM-İ ELSİNE: DİLBİLİM, LİNGUİSTİK
* İLM-İ EMRÂZ, İLM-ÜL EMRÂZ: PATOLOJİ
* İLM-İ ENSÂB, İLM-ÜL ENSÂB: JENEOLOJİ
* İLM-İ ENSÂC, İLM-ÜL ENSÂC: DOKUBİLİM, HİSTOLOJİ
* İLM-İ ENVÂ: AY'IN ZAMANLARINI ARAŞTIRAN BİLİM
* İLM-İ ESMÂ': ALLAH ADLARININ VE NİTELİKLERİNİN ANLAM VE AÇIKLAMALARIYLA İLGİLİ OLAN BİLİM
* İLM-İ EZELÎ: ALLAH'IN EZELÎ BİLGİSİ, ÖNCEBİLİM
* İLM-İ FERÂİZ: (huk.) ŞER'İ MİRAS İLMİ
* İLM-İ FETVÂ: (huk.) İSLÂM DİNİ YASALARINI İNCELEYEREK BAZI İDARÎ VE ADLÎ KONULARDA BİR KARARA VARMA BİLGİSİ
* İLM-İ FIKH: (huk.) ŞERÎAT İLMİ, ŞERÎATIN USUL VE HÜKÜMLERİ, AMELÎ VE ŞER'Î MESELELER BİLGİSİ, BİR ŞEYİ GEREĞİ GİBİ ANLAYIP BİLME
* İLM-İ HABER, İLM-İ HADÎS: HZ. MUHAMMED'İN SÖZLERİNİ İNCELEYEREK BUNLARDAN ÇIKAN ANLAMLARI AÇIKLAYAN BİLİM
* İLM-İ HÂL: DİN KAİDELERİNİ ÖĞRETMEK ÜZERE YAZILMIŞ KİTAP; TEKKEDE ÖĞRENİLEN BİLGİLER
* İLM-İ HAYVÂNÂT: ZOOLOJİ
* İLM-İ HENDESE/MESÂHA/MİSÂHA: GEOMETRİ BİLİMİ
* İLM-İ HESÂB: ARİTMETİK
* İLM-İ HEY'ET: ASTRONOMİ
* İLM-İ HİKMET: FELSEFE İLE İLGİLİ KONULARI İNCELEYEN BİLİM
* İLM-İ HİLÂF Ü CEDEL: TARTIŞMA/MÜNÂKAŞA YOLLARINI ÖĞRETEN BİLİM
* İLM-İ HİSÂB: ARİTMETİK
* İLM-İ HİYEL, İLM-ÜL HİYEL: MEKANİK BİLGİSİ
* İLM-İ HUKUK: HUKUK BİLGİSİ
* İLM-İ İCTİMÂ': TOPLUMBİLİM, SOSYOLOJİ
* İLM-İ İDÂRE: İDARE BİLGİSİ
* İLM-İ İKTİSÂD: EKONOMİ POLİTİK
* İLM-İ İLÂHÎ: TEODİSE
* İLM-İ İMLÂ: DİLBİLGİSİ KURALLARINA UYGUN YAZI BİLGİSİ; PERSPEKTİF RESİMDE KURALA UYGUN RESİM ÇİZME İLMİ
* İLM-İ İSNÂD: İLK NAZARİYE SAHİBİNİ İNCELEYEN VE BU NAZARİYENİN ONA BAĞLANMASI GEREKTİĞİNİ SAVUNAN İLİM
* İLM-İ İŞTİKAK: SÖZCÜK TÜRETME YOLLARINI ARAŞTIRAN İLİM, ETİMOLOJİ
* İLM-İ KABL-ET-TÂRİH: TARİHÖNCESİ DEVİRLERE AİT VARLIKLARI VE OLAYLARI KONU EDİNEN İLİM, PREHİSTORYA
* İLM-İ KAFİYE: ŞİİRDE RİTİM SAĞLAMA İLMİ
* İLM-İ KAL: MEDRESEDE ÖĞRENİLEN İLİM
* İLM-İ KEFF: AVUÇ ÇİZGİLERİNE BAKARAK GEÇMİŞİ VE GELECEĞİ BİLME İLMİ
* İLM-İ KELÂM: KUR'AN'IN HÜKÜMLERİNİ AÇIKLAYAN VE YORUMLAYAN İLİM
* İLM-İ KELÂM VE AKAİD: METAFİZİK
* İLM-İ KIHIF: KAFATASI KEMİĞİNİN ŞEKİL BAKIMINDAN AKLÎ MELEKE/YETİLERİN BELİRTİSİ OLDUĞUNU İLERİ SÜREN GÖRÜŞ, FRENOLOJİ
* İLM-İ KIRÂAT: KUR'AN'IN İLK YEDİ KİŞİ TARAFINDAN YEDİ TÜRLÜ OKUNUŞ TARZINI SAVUNAN VE BU YOLDAKİ ÇALIŞMALARI KAPSAYAN İLİM
* İLM-İ KIYÂFET: İNSANIN YÜZÜNDEN VE DIŞ GÖRÜNÜŞÜNDEN, İÇ VASIFLARINA, İÇ YAŞAMINA DAİR AHKAM ÇIKARMA BİLGİSİ
* İLM-İ KİMYÂ: KİMYA BİLGİSİ; SUN'Î OLARAK ALTIN VE GÜMÜŞ YAPMA İLMİ
* İLM-İ KİTÂB: KUR'AN'IN AÇIKLANMA VE YORUMUNA ÖZGÜ İLİM
* İLM-İ KİTÂBET: YAZI YAZMA, BİR MADDEYİ KURALLARINA UYGUN OLARAK EN GÜZEL BİR ŞEKİLDE KALEME ALMA İLMİ
* İLM-İ LEDÜN: ALLAH'IN SIRLARINA AİT MANEVİ BİLGİ
* İLM-İ LÛGAT: SÖZLÜKBİLİM, LEKSİKOLOJİ
* İLM-İ MAÂD: YAŞAM SONU BİLGİSİ, ESKATOLOJİ
* İLM-İ MAÂNÎ: SÖZCÜĞÜN GEREKEN DURUMA, YANİ AÇIKLAMANIN ÖZÜNE YAKIŞMASI YOLLARINI GÖSTEREN İLİM, ANLAMBİLİM, SEMANTİK
* İLM-İ MAÂŞ: MAİŞET, GEÇİM, YAŞAM BİLGİSİ
* İLM-İ MÂ-BA'D-ÜD-TABÎA: METAFİZİK
* İLM-İ MA'DENİYYÂT: MADEN ARAŞTIRMA VE İNCELEME İLMİ
* İLM-İ MAHÂSİN: ESTETİK
* İLM-İ MA'NÂ: GÜZEL SÖZ SÖYLEME İLMİ
* İLM-İ MA'NEVÎ: RÛHÎ VE ZİHNÎ OLGULARI VE OLAYLARI KONU EDİNEN İLİM
* İLM-İ MENÂHİC: YÖNETME İŞLERİ İÇİN GEREKLİ BİLGİYİ VEREN İLİM, METODOLOJİ
* İLM-İ MENAKİT: KRONOLOJİK VE ASTRONOMİK ZAMANLARI İNCELEYEN İLİM
* İLM-İ MENŞE'-İ AKVÂM: KAVİMLERİN, MİLLETLERİN MENŞEİ İLE, DOĞUŞU İLE İLGİLİ OLAN İNCELEME VE ARAŞTIRMALAR YAPAN İLİM
* İLM-İ MERÂYÂ: BİR İŞİN EN İNCE AYRINTILARINA KADAR İNMEYİ ÖĞRETEN İLİM
* İLM-İ MERÂYÂ-Yİ MUHRİKA: MERCEKLERİN, YAPIM, KULLANILMA VE YAKICI OLAN TÜRLERİNİ ARAŞTIRARAK KURALLARA BAĞLAYAN İLİM
* İLM-İ MESÂHA: YÜZÖLÇÜMÜ BİLGİSİ
* İLM-İ MEVCÛDÂT: DOĞANIN TÜM VARLIKLARINI İNCELEYEN İLİM
* İLM-İ MUÂMELE: MÜMİNLERİN, ALLAH VE KULLARINA KARŞI OLAN VAZİFE İLE İLGİLİ BİLGİLERDEN BAHSEDEN İLİM
* İLM-İ MÛSIKÎ: MÜZİĞİN TÜM KONULARINI İÇİNE ALNA İLİM, MÜZİK BİLGİSİ, MÜZİKOLOJİ
* İLM-İ MÜSTEHÂSÂT: ESKİ VARLIK-BİLİM, PALEONTOLOJİ
* İLM-İ NEBÂTÂT: BOTANİK
* İLM-İ NEFS, İLM-ÜN-NEFS: PSİKOLOJİ
* İLM-İ NÜCÛM: ASTROLOJİ
* İLM-İ PÎŞÂNÎ: ALINA BAKARAK, KARAKTERİ, ALINYAZISINI OKUMA İLE İLGİLİ İLİM
* İLM-İ REML: GEREKLİ OLAN ARAÇLAR KULLANILARAK FALA BAKMA
* İLM-İ RİVÂYET: GELENEKLERİN DOĞRULUK DERECESİNİ ARAŞTIRAN İLİM
* İLM-İ RİYÂZET: TASAVVUFU KONU EDİNEN İLİM
* İLM-İ RÛH, İLM-ÜR-RÛH: PSİKOLOJİ
* İLM-İ RÜSÛM: VERGİ MEVZUATI VE GÜMRÜĞE AİT KONULARLA İLGİLİ OLAN İLİM
* İLM-İ RÜŞEYN: DÖLLENMİŞ YUMURTACIĞIN CENİN DURUMUNA KADAR GEÇİRDİĞİ SAFHALARI İNCELEYEN İLİM, EMBRİYOLOJİ
* İLM-İ SAÂDET: MUTLULUĞU EN BÜYÜK GAYE EDİNEN BU GÖRÜŞLE İLE İLGİLİ BULUNAN BİLGİLERİ ELE ALAN İLİM
* İLM-İ SARF: SÖZCÜKLERİ, ONLARIN KONULUŞLARINI, TÜREYİŞ VE ÇEKİMLERİNİ KONU EDİNEN DİL VE EDEBİYAT BÖLÜMÜ
* İLM-İ SARF VE NAHV: GRAMER-SENTAKS İLMİ
* İLM-İ SAVT: AKUSTİK
* İLM-İ SECÂYÂ: IRABİLİM, ETOLOJİ
* İLM-İ SERVET: SİYASÎ İKTİSAT İLMİ
* İLM-İ SİHR: İNSAN RUHUNU ETKİLEYEN VE BAZI OLAYLARIN SEYRİNİ DURDURACAĞINA İNANILAN BÜYÜ İLE İLGİLİ OLAN İLİM
* İLM-İ SİMYÂ: HARFLERLE, SAYILARLA, İLÂHÎ SÖZLER VE ALLAH'IN ADLARINI KULLANMAKLA KÂİNATIN SIRLARINI ÇÖZME İLMİ
* İLM-İ SÛRÎ: ÜRETİM BİLGİSİ, ÜRETİMİ GELİŞTİRME BİLGİSİ
* İLM-İ SÜLÛK: ALLAH VE DİN UĞRUNA ÇİLE DOLDURMA YOLUNU ÖĞRETEN İLİM
* İLM-İ ŞERÎF: MÛSIKÎ
* İLM-İ ŞUHÛD: GÖZLEME, DENEYE DAYANAN BİLİM
* İLM-İ TABAKAT-ÜL-ARZ: YERBİLİMİ, JEOLOJİ
* İLM-İ TABÎÎ: DOĞABİLİM
* İLM-İ TASAVVUF: TASAVVUF İLMİ, TASAVVUFÎ DÜŞÜNCE VE MEVZU TARZINI YORUMLAYIP İNCELEYEN BİLİM
* İLM-İ TASVÎR-İ MİYÂH: [coğr.] SU BİLGİSİ, HİDROGRAFİ
* İLM-İ TAVSÎF-İT-TABÎA: FİZYOGRAFYA
* İLM-İ TEDBÎR-İ MENZİL: EV EKONOMİSİ İLMİ
* İLM-İ TEDKÎK-İ HUTÛT: ESKİ YAZILARI OKUYUP, ÇÖZME İLMİ
* İLM-İ TEFSÎR: KUR'AN'I İZAH ETMENİN YOLLARINI, USULLERİNİ BİLDİREN İLİM
* İLM-İ TEKVÎN: KÂİNATIN YARATILIŞINI İNCELEYEN BİLİM, KOZMOGONİ
* İLM-İ TE'LİF: MÜZİK KOMPOZİSYONU İLMİ
* İLM-İ TENCÎM: YILDIZLARA BAKARAK GEÇMİŞTEN VE GELECEKTEN HÜKÜM ÇIKARMA İLMİ
* İLM-İ TERBİYE-İ ETFÂL: EĞİTBİLİM, PEDAGOJİ
* İLM-İ TEŞRİH: KUTSAL KİTAPLARIN AÇIKLANMA VE YORUMLANMASIYLA İLGİLİ BULUNAN İLİM
* İLM-İ TEVHÎD: ALLAH'IN BİRLİĞİNE AİT BİLGİ, YORUM GİBİ ŞEYLERİ TOPLAYIP İNCELEYEN İLİM
* İLM-İ TE'VÎL: KUR'AN İLE İLGİLİ OLAN BİLGİLERLE UĞRAŞAN İLİM
* İLM-İ TEVLÎD: BAHÇIVANLIK İLMİ
* İLM-İ TIBB: TIP İLMİ, HEKİMLİK BİLİMİ
* İLM-İ TILSIMÂT: TILSIM, BÜYÜ İLMİ
* İLM-İ VEZÂİF: ÖDEV BİLGİSİ, DEONTOLOJİ
* İLM-İ VÜCÛH: KUR'AN'IN TÜRLÜ TÜRLÜ OKUNUŞLARINI ÖĞRETEN İLİM
* İLM-İ YAKÎN: İLÂHÎ ÂLEMLERE İLİŞİK BİLGİLERİ TOPLAYAN VE DOĞRULUĞUNDAN ŞÜPHE EDİLMEYEN İLİM

ile/ve/<>

- FENN(FÜNÛN)
* FENN-İ
:
* FENN-İ DERYÂ: DENİZCİLİK
* FENN-İ İNŞÂ: YAZI YAZMA SANATI
* FENN-İ KİMYÂ: KİMYÂ İLMİ
* FENN-İ MA'DENİYYÂT: MİNERALOJİ
* FENN-İ MENÂFİ'-ÜL-A'ZÂ: FİZYOLOJİ
* FENN-İ MESÂHA-İ ARÂZÎ: YER ÖLÇME BİLGİSİ[fr. GÉODÉSIE]
* FENN-İ SAYDELÂNÎ: ECZACILIK
* FENN-İ TABAKAT-ÜL-ARZ: JEOLOJİ
* FENN-İ TERBİYE-İ ETFÂL: PEDAGOJİ
* FENN-İ TEŞRÎH: ANATOMİ BİLGİSİ
* FENN-İ ZİRÂAT: ZİRÂAT, EKİNCİLİK BİLGİSİ

ile/ve/<>

- MEBHAS[Ar. çoğ. MEBÂHİS]: Bir şeyin arandığı yer. | Arama, araştırma yeri. | Bâb, fasıl. | Logic[İng.]/Logie[Fr.] sözünün karşılığı.
* MEBHAS-I ADALÂT: KAS BİLİMİ
* MEBHAS-İ AHCÂR: TAŞBİLİM, LİTOLOJİ
* MEBHAS-İ A'SÂB: SİNİRBİLİM, NEVROLOJİ
* MEBHAS-İ CÜMÛDİYYE: BUZUL BİLİMİ, GLASİYOLOJİ
* MEBHAS-İ ENHÂR: AKARSU BİLİMİ, POTAMOLOJİ
* MEBHAS-İ ESBÂB: NEDENBİLİM, ETYOLOJİ
* MEBHAS-İ ESVÂT: SES BİLGİSİ, FONETİK
* MEBHAS-İ GAYÂT: EREKBİLİM, TELEOLOJİ
* MEBHAS-İ HAYVÂNÂT-I NÂİME: YUMUŞAKÇALAR BİLİMİ
* MEBHAS-İ KUVVET-İ HAVÂ: HAVA DEVİNİMİ BİLGİSİ, AERODİNAMİK
* MEBHAS-İ MA'RİFET: BİLGİ KURAMI, EPİSTEMOLOJİ
* MEBHAS-İ MÜSTEHÂSÂT: ESKİVAROLAN BİLİMİ, PALEONTOLOJİ
* MEBHAS-İ RÜŞEYM: EMBRİYOLOJİ
* MEBHAS-İ TASVÎR-İ CİBÂL: DAĞ BİLGİSİ
* MEBHAS-İ TAVSÎF-İ MAÂDİN: METALOGRAFİ[kimya]
* MEBHAS-İ TUFEYLÂT: ASALAKBİLİMİ
* MEBHAS-İ ZIYÂ: IŞIK BİLGİSİ
* MEBHAS-İ VUCUD: VAROLAN BİLİMİ, ONTOLOJİ
* MEBHAS-ÜL-BEŞER: İNSANBİLİM, ANTROPOLOJİ
* MEBHAS-ÜL-EŞKÂL: BİÇİMBİLİM, MORFOLOJİ
* MEBHAS-ÜL-EV'İYE: DAMARBİLİMİ
* MEBHAS-ÜL-EZHÂR: ÇİÇEKLER BİLİMİ/BİLGİSİ
* MEBHAS-ÜL-HAREKÂT: DEVİNBİLİMİ, DİNAMİK
* MEBHAS-ÜL-İZÂM: KEMİK BİLİMİ
* MEBHAS-ÜL-MİYÂH: SU BİLİMİ, HİDROLOJİ )


-İLİMLER(ULÛM) ile/ve/||/<> FENN(FÜNÛN) ile/ve/||/<> MEBHAS[MEBÂHİS]

( ... İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/||/<> Bir şeyin arandığı yer. | Arama, araştırma yeri. | Bâb, fasıl. | Logic[İng.]/Logie[Fr.] sözünün karşılığı. )


-İLİO- ile/||/<> İSCHİ-/İSCHİO-

( Böğür, yan tarafla ilgili. | Kalça kemiğinin üstteki geniş bölümü ile ilgili. İLE/||/<> Kalça. )


-İLİŞKÌ:
"DİKEY" ile/değil/yerine/<>/< "YATAY"



-İLİŞKİ:
EMEK ile/ve/değil/||/<>/< ÖZEN



-İLİŞKİ:
HAFTADA 3/4 GÜN ve/||/<> 3'ER SAAT



-İLİŞKİ:
KATEGORİK ve/||/<> HİPOTETİK ve/||/<> AYIRICI



-İLİŞKİ:
MESAFELİ ile/ya da/||/<> YÜZEYSEL



-İLİŞKİ ile/ve/<> "GEÇİŞ"



-İLİŞKİ ile/ve/<> HİZMET/EYLEM



-İLİŞKİ ile/ve/<> İLGİ



-İLİŞKİLEN(DİR)MEK ile/ve/||/<>/> DOKUMAK



-İLİŞKİLENDİRME ile/ve/<> ESİNLENDİRME



-İLİŞKİLENDİRMEK ile/ve/değil/yerine/<>/> AN'A GETİRMEK



-İLİŞKİLENDİRMEK ile/ve/<> DERİNLEŞTİRMEK



-İLİŞKİLERDE:
"GÜVENİLİRLİK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "ELDE TUTULABİLİRLİK/TUTULAMAZLIK"



-İLİŞKİLERİN:
AÇIK ANLAMLARI ile/ve/||/<> ÖRTÜK ANLAMLARI



-İLİŞKİLİ/LİK:
UZAYSAL/LIK ile/ve/||/<> NEDENSEL/LİK

( David Hume )


-İLİŞKİLİ ile/ve/<> BÜTÜNLÜKTE



-İLİŞKİLİLİK ile/ve/<>/değil GEÇİŞLİLİK



-İLİŞKİNİN/TOPLUMUN:
KAYNAŞMASI ile/ve/||/<>/> YAŞAMASI ile/ve/||/<>/> SÜRDÜRÜLMESİ

( Sevgiyle. İLE/VE/||/<>/> Adâletle. İLE/VE/||/<>/> Dürüst çalışmayla. )


-İLİŞKİYE GİRMEK ile/ve/||/<> İLİŞKİDE BULUNMAK



-İLİŞKİYİ:
YÜRÜYÜŞ GİBİ SÜRDÜRMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DANS GİBİ SÜRDÜRMEK



-İLK ARACIN GELİŞTİRİLMESİ ile/ve/<>/> İLK ARAÇ > YAZI ile/ve/<>/> YAZI > MATBAA ile/ve/<>/> MATBAA > BİLGİSAYAR ile/ve/<>/> BİLGİSAYAR > İNTERNET ile/ve/<>/> İNTERNET > BLOK ZİNCİR

( 300.000 yıl öncesi. İLE/VE/<>/> 294.000 yıl. İLE/VE/<>/> 5430 yıl. İLE/VE/<>/> 450 yıl. İLE/VE/<>/> 40 yıl. İLE/VE/<>/> 30 yıl. )


-İLK BARAJ:
DÜNYADA ile/ve/||/<>/> ANADOLU'DA

( 6000 yıl önce.[Jawa bölgesinde] İLE/VE/||/<>/> 3250 yıl önce.[Hitit'ler tarafından] )


-İLK DENİZALTI (MODELİ) ile/ve/||/<>/> OSMANLI'DA DENİZALTI

( )


-İLK DÜĞME ile/ve/||/<>/> SONRAKİ DÜĞMELER

( İlk ilikleme yanlışsa gerisi de yanlış olacaktır. )


-İLK ERGİNLEŞME ile/ve/||/<>/> İKİNCİ ERGİNLEŞME ile/ve/||/<>/> ERGENLİK ile/ve/||/<>/> ERİŞKİNLİK ile/ve/||/<>/> YETİŞKİNLİK ile/ve/||/<>/> OLGUNLUK

( 4 yaşında. İLE/VE/||/<>/> 9 yaşında. İLE/VE/||/<>/> 13-15 yaşında. İLE/VE/||/<>/> 18-21 arasında. İLE/VE/||/<>/> 21-24 sonrasında. İLE/VE/||/<>/> 40 yaşından sonra. )


-İLK GÖRÜŞTE AŞK ile/ve/||/<> HER GÖRÜŞTE AŞK



-İLK İLKE ile/ve/||/<>/< EVREN ile/ve/||/<>/< İNSAN

( Kişi, evrenin kilit taşıdır. )


-İLK İLKE ile/ve/||/<>/< EVREN ile/ve/||/<>/< İNSAN

( ... İLE/VE/||/<>/< Büyük insan. İLE/VE/||/<>/< Küçük evren. )


-İLK KONULU TÜRK FİLMİ:
PENÇE ve/||/<>/> CASUS

( Sedat Simavi[1917] )


-İLK KORKU[PRIMAL FEAR] ile/ve/||/<>/> UNBREAKABLE ile/ve/||/<>/> SPLIT ile/ve/||/<>/> GLASS

( Dört filmi de sırasıyla izlemenizi salık veririz... )


-İLK KORKU[PRIMAL FEAR] ile/ve/||/<>/> UNBREAKABLE ile/ve/||/<>/> SPLIT ile/ve/||/<>/> GLASS

( | )


-İLK NEDEN ile/ve/<> İLKELER



-İLK NEDEN ile/ve/||/<>/> YÖNELİM



-İLK NEDENLER ile/ve/||/<> SON NEDENLER



-İLK SİNEMA GÖSTERİMİ:
1895 ile/ve/||/<>/> 1896

( Dünyada. İLE/VE/||/<>/> Osmanlı'da/Türkiye'de. )


-İLK SİNEMA GÖSTERİMİ:
1895 ile/ve/||/<>/> 1896

( Lumiere Kardeşler. İLE/VE/||/<>/> Manaki Kardeşler. )


-İLK SİNEMA GÖSTERİMİ:
1895 ile/ve/||/<>/> 1896

( Paris'te. İLE/VE/||/<>/> Beyoğlu - İstanbul'da.[Avrupa Pasajı'nda.] )


-İLK VAROLAN ile/ve/<> İLK NEDEN



-İLK YARDIMDA "ABC":
HAVA YOLUNUN AÇIK TUTULMASI ve/||/<>/> SOLUNUMUN SAĞLANMASI ve/||/<>/> KAN DOLAŞIMININ DÜZENİ



-İLK YARDIMDA [SIRASIYLA]:
HASTAYI HAREKET ETTİRMEMEK
ve/||/<>/>
YİYECEK-İÇECEK VERMEMEK
ve/||/<>/>
ÜSTÜNÜ ÖRTMEK
ve/||/<>/>
TIBBÎ YARDIM ÇAĞIRMA[112]
ve/||/<>/>
2-3 DAKİKADA BİR SOLUNUMU KONTROL ETMEK



-İLK YARDIMDA ARAÇ ÖNLEM ARALIĞI:
KENT İÇİNDE ile/ve/||/<> TEM'DE

( 50 m. İLE/VE/||/<> 100 m. )


-İLK YARDIMDA ÖNCELİKLER:
HASTANIN DURUMU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OLAY YERİ GÜVENLİĞİ

( Önce kendi güvenliğimiz, sonra çevrenin/trafiğin vs. güvenliği ve daha sonra hastanın güvenliği. )


-İLK YARDIMDA, AĞIZ/BOĞAZ DENETİMİ/KONTROLÜ:
ÇOCUKTA ile/ve/||/<> BEBEKTE

( İşaret parmağıyla. İLE/VE/||/<> Serçe parmağıyla. )


-İLK YARDIMDA:
SOLUK VERME ve/||/<>/> KALP MASAJI

( İki kere. VE/||/<>/> Otuz kere.[Kalp çalışıncaya kadar, tıbbî yardım gelene kadar ve yalnızsak, yoruluncaya kadar] )


-İLK YARDIMIN TEMELİ(KBK):
KORUMA ile/ve/||/<>/> BİLDİRME ile/ve/||/<>/> KURTARMA



-İLK:
ÖZÜR DİLEYEN ve/<>/|| AFFEDEN ve/<>/|| UNUTAN

( En cesurdur. VE/<>/|| En güçlüdür. VE/<>/|| En mutludur. )


-İLK ile/ve/||/<> KÖK



-İLK ile/ve/değil/||/<>/> ÖNCÜ



-İLKAH ile/ve/||/<> İLHAM



-İLKE/LER:
AMAÇSAL ile/ve/||/<> SÜREÇSEL ile/ve/||/<> SONUÇSAL



-İLKE/LER ile/ve/değil/<> EVRENSEL/LER



-İLKE/LER ile/ve/<> KAVRAM/LAR

( Olmayanı oldurmak üzere/için. İLE/VE/<> ... )


-İLKE/LER ile/ve/<> KAVRAM/LAR

( İlkelerle düşünürüz. İlkeler bizi birliğe getirir. )


-İLKE/LER ile/ve/<> KAVRAM/LAR

( İlke'li düşünmek, niyettir. )


-İLKE/LER ile/ve/<> KAVRAM/LAR

( Niyet, davranışları birleştiriyorsa ilkedir. )


-İLKE/LER ile/ve/||/<>/>< KOŞUL/LAR

( İlkeler, koşullara göre oluşmazlar ve belirlenemezler! )


-İLKE/Lİ/LİK ile/ve/<> İŞLEV/SEL/LİK



-İLKE/SEL/LİK ile/ve/<> US/SAL/LIK



-İLKE ile/ve/||/<>/>/< ARKE ile/ve/||/<>/>/< ERKE



-İLKE ile/ve/<> BÜTÜNSELLİK/BÜTÜNLÜK



-İLKE ile/ve/||/<> DAYANAK



-İLKE ile/ve/<> DÖNÜŞÜM



-İLKE ile/ve/||/<> DÜZEN

( İlkelerimizin ışığında dünyaya katılamazsak, ilkelerimize karşın dünyaya katılmak zorunda kalırız. )


-İLKE ile/ve/||/<> DÜZEN

( Olgun kişiler, ilkesiz davranmaktan vazgeçerek kendilerine olan güveni ve meziyetlerini sağlamlaştırır. )


-İLKE ile/ve/||/<> ERDEM



-İLKE ve/=/<>/> HAKİKAT



-İLKE ile/ve/<> KİŞİ/İNSAN

( Bazen, bir ilke için herkesten, bazen bir kişi/insan için tüm ilkeler(imiz)den vazgeçebiliriz/vazgeçebilmeliyiz! )


-İLKE ile/ve/<> ÖNKABUL



-İLKE ve/<> SİMGE

( İp. VE/<> Uçurtma.
İlke[ip] yoksa simge[uçurtma] da olmaz. )


-İLKE ile/ve/<> SIRADÜZEN



-İLKE ile/ve/||/<> TROPLAR

( ... İLE Antik Çağ kuşkucularının varolanlar hakkında nesnel bilgi edinebilmenin olanaksızlığını kanıtlamak için kullandıkları ilkeler. )


-İLKE ve/||/<>/= ÜST SOYUTLAMA



-İLKE ile/ve/||/<> ZEMİN



-İLKECE BİLİNÇLİ:
GERÇEK ile/ve/||/<> OLANAKLI

( )


-İLKECE BİLİNÇLİ ile/ve/||/<> İLKECE BİLİNÇSİZ

( )


-İLKEL/LİK ile/ve/||/<> OLANAKSIZ/LIK



-İLKEL ile/ve/değil/||/<> BİRİNCİL



-İLKEL ve/<> İLK EL



-İLKELER:
BİLGİDE ile/ve/=/||/<> OLGUSALLIKTA



-İLKELER ile/ve/değil/||/<> İLKESELLİK

( Değişebilir/değiştirilebilir, geliştirilebilir, yok edilebilir. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Aşılamaz, geçilemez, ertelenemez, göz ardı edilemez, askıya alınamaz, kenara konulamaz. )


-İLKELLİK ile/ve/değil/yerine/||/=/<>/> UYGARLIK



-İLKENİN:
GERÇEKLEŞTİRİLMESİ ile/ve/değil/||/<>/> DÜZENLEYİCİLİĞİ



-İLKESELLİK ve/||/<>/< ZORUNLULUK



-İLKİN AĞIZLILAR ile/ve/değil/||/<>/> İKİNCİL AĞIZLILAR

( Bilateria öbeğinden çokhücrelilerin ayrıldığı iki alt öbekten biridir. Embriyonik gelişim sırasında blastopor, tüm yaşam boyunca ağız olarak kalırken, öteki öbek olan ikincil ağızlılarda anüse dönüşür; ağız başka yerde oluşur. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Hayvanlar âleminin üst şubesidir. Protostomia'ya girmeyen hayvanları kapsayan ve alt âlem olan Eumetazoa'nın Bilateria dalının bir taksonudur. )


-İLKLER ve/<>/> İZLER



-İLLET-İ CELÎ ile/ve/||/<> İLLET-İ HAFÎ ile/ve/||/<> MÜNÂSEBET ile/ve/||/<> REY-İ HÜZZAK

( Zahir ve açık bir nedene dayanan yol. İLE/VE/||/<> Gizli bir nedene dayanan yol. İLE/VE/||/<> Mantıkî bir ilişkiye dayanan yol. İLE/VE/||/<> Bu alanda uğraşan âlimlerin oylarına dayanan yol. )


-İLLET ile/ve/<> MALÛL

( Sebep. İLE/VE/<> Sonuç. )


-ILLIMANI ve/<> CORDILLERA REAL

( Bolivya'nın başkenti La Paz'ın 6462 m. yüksekliğinde bulunan bu iki karlı tepe, kentin en görülmeye değer yerlerindendir. )


-İLM-EL-EDDÂN ile/ve/||/<> İLM-EL-LEDÜN

( Gövdenin/bedenin bilgisi. İLE/VE/||/<> Allah bilgisi. )


-İLM-İ HUDÛRÎ ile/ve/<> İLM-İ HUSÛLÎ

( Bilen ile bilinenin aynı olduğu ilim. İLE/VE/<> Bilen ile bilinenin ayrı olduğu ilim. )


-İLM-İ HUDÛRÎ ile/ve/<> İLM-İ HUSÛLÎ

( Hazır/huzur olan. İLE/VE/<> Edinilen. Hasıl olan. )


-İLM-İ HUDÛRÎ ile/ve/<> İLM-İ HUSÛLÎ

( Sûfi'nin bilgisi. İLE/VE/<> Âlim'in bilgisi. )


-İLM-İ HUDÛRÎ ile/ve/<> İLM-İ HUSÛLÎ

( Ancak husûlî ilim ikiye ayrılır. )


-İLM-İ MEDENİYE(T) ile/ve/||/<> İLM-İ SİYÂSE(T)



-İLM-İ TEDBİR-İ MÜLK ile/ve/||/<> İLM-İ TEDBİR-İ MENZİL



-İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( İlimler üç bölüktür.
- Sülûk yoluyla elde edilen ilim.
- Keşfe dayanan ilim.
- Sırra bağlı ilim.[Hiçbir biçimde belirtilmez.] )


-İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( Ledün ilmi, bilineni unutma ilmidir. )


-İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( Ledün ilmi, öğrenmek değil, unutma ilmidir. )


-İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( Bildiklerimizi unıta unuta, ilimsiz bir ilim zuhur eder. )


-İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( Bilip unutacağız, sıra kendimize gelecek. Kendimizi de, önce bileceğiz, sonra unutacağız. )


-İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( Bugünkü Cennet-i İrfâna dahil olsalar uşşak, Yarınki va'dolan hûri veyâ gılmanı neylerler... )


-İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( Su. İLE/VE/<> Saf su gibidir. )


-İLM-İ ZÂHİR ile/ve/<> İLM-İ BÂTIN ile/ve/<> İLM-İ LEDÜN

( Su. İLE/VE/<> Süt. )


-ILM/İLM[Ar.] ile/ve/||/<>/> YAKÎN[Ar.]



-İLMİ EĞİTİM ve/<> İRFÂNÎ TERBİYE



-İLTİFAT[Ar. < LÜTÛF[çoğ.] < LÂTİF(< L-T-F)(< LETÂFET)] ile/ve/||/<> TALTİF[Ar. < LÜTÛF < T-L-F]

( Sözel ya da duygusal bir övgü ve ilgi gösterme biçimi. | Birine güler yüz gösterme, hatırını sorma, tatlı davranma. | İlgi gösterme, rağbet etme. | Söz söylerken, daha çok etki sağlamak için beklenmedik bir anda sözü, konu ile çok yakından ilgili birine ya da bir şeye yöneltme. | Yüzünü çevirerek bakma. İLE/VE/||/<> Daha çok, somut bir ödül ya da onurlandırma anlamı taşır. | Birini ödüllendirmek, takdir etmek. Birine lütûf ve ikramda bulunmak. | Yumuşatma, güzelleştirme. | | İyi ve güzel davranarak gönül almak. | Birini nişan, madalya, aylık artırma vb. şeylerle ödüllendirme. )


-İLTİFAT[Ar. < LÜTÛF[çoğ.] < LÂTİF(< L-T-F)(< LETÂFET)] ile/ve/||/<> TALTİF[Ar. < LÜTÛF < T-L-F]

( Kişiye/kişilere, (beklentisiz/karşılık beklemeksizin ve incelerek) gülümsemek/tebessüm, yüz/bakış, dans, müzik, ses, şiir, ince sözcük, selen/sedâ ve/ya da soluk/nefes(konuşma/yanıt) ikram etmek... )


-İLTİFAT ve/+/||/<>/> CESÂRET VERMEK



-İLTİFAT ile/ve/||/<>/>/< İTİBAR



-İLTİFAT ile/ve/değil/yerine/<> ŞÜKRAN



-İLÜSTRASYON ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SANAT

( Yöntemli. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yöntemsiz. )


-İLZÂM ile/ve/<> İCBÂR



-İM ile/ve/<> HAREKE[Ar.]

( ... İLE/VE/<> Arap yazısında, kısa ünlü yerine kullanılan im. )


-İMÂ ile/ve/||/<> KİNÂYE



-IMAGO DEI ile/ve/||/<>/> IMAGO HUMANI



-İMÂL ile/ve/||/<> İMÂR



-İMAM ile/ve/||/<>/> CEMAAT

( "Osurursa." İLE/VE/||/<>/> "Sıçar." )


-İMAM ve/||/<> FATİH

( ... VE/||/<> Sıra(saf), mihrabtaki imamın hemen arkasındaki kişiden, iki tarafa birden açılmasıyla, ikinci ve öteki sıralar da sıranın ortasındaki "Fatih" ile başlatılır ve sağlı sollu olarak devam ettirilir. )


-İMAM ve/||/<> FATİH

( ... VE/||/<> İmamın arkasında bulunan kişi. Saf tutulurken hiza alınan kişi. )


-İMAM ve/||/<> FATİH

( ... VE/||/<> Nefsini feth eden. )


-İMAN ETTİM ve/||/<>/> TESLİM OLDUM



-İMAN:
GENEL(İCMÂLİ) ile/ve/||/<>/>/< AYRINTILI/AÇIKLAMALI(TAFSİLÎ)



-İMAN ile/ve/<> AKIL

( Bir elinden, bir eline. İLE/VE/<> ... )


-İMAN ve/<> AMAN



-İMAN ve/||/<> EF'AL ve/||/<> İTMİNÂN



-İMAN ile/ve/||/<>/< EMAN

( Kendilik bilinci. İLE/VE/||/<>/< Güvenlik. )


-İMAN ile/ve/||/<>/< EMAN

( Kişide. İLE/VE/||/<>/< Mekânda. )


-İMAN ile/ve/||/<>/< EMAN

( Metafizik. İLE/VE/||/<>/< Fizik. )


-İMAN ve/<> HAYÂ



-İMAN ile/ve/<> HİCRET ile/ve/<> CEHD



-İMÂN ve/<> İLİM ve/<> TAKVÂ

( Gövde. VE/<> Koruyucu giysi. VE/<> En dış koruyucu giysi. )


-İMAN ve/||/<>/> İMTİHAN



-İMAN ve/<> İRFAN

( Akılsal. VE Sezgisel. )


-İMAN ve/<> MÜŞÂHEDE

( Bağlanırsın. VE/<> Nefsinle, iman edilir ve kemâl olunur. )


-İMAN ve/||/<>/> ÖZGÜRLÜK

( Etkileşim durumunda olduğumuz ne varsa/oluyorsa, onlardan emin olduğumuz/olabildiğimiz oranda özgürüzdür/özgürleşiriz.[İman, dinsel ya da dinin sınırları/tekeli altında bir kavram değil emin olmaktır.] )


-İMAN ve/||/<>/< ÖZGÜVEN



-İMAN ve/||/=/<> SALİH AMEL

( Salih ameli olmayan, iman edemez. )


-İMAN ile/ve/<> SALİH AMEL ile/ve/<> HAKKI TAVSİYE ile/ve/<> SABRI TAVSİYE



-İMAN ve/||/<> ÜMİT ve/||/<> ŞEFKÂT



-İMECE ve/||/<> KUBAŞMAK

( Kırsal topluluklarda köyün zorunlu ve isteğe bağlı işlerinin köylülerce eşit şartlarda emek birliğiyle gerçekleştirilmesi. | Çok sayıda kişinin toplanıp el birliğiyle birinin ya da bir topluluğun işini görmesi ve böylece işlerin sıra ile bitirilmesi. VE/||/<> İmece ile iş yapmak, yardımlaşmak. )


-İMGE:
CANLANDIRAN ile/ve/||/<>/< "CANLI"



-İMGE/LEME ile/ve/||/<> NESNE TAKLİDİ



-İMGE ile/ve/<> İMGE

( Patlayana kadar zamanla dolu olan. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Zihinde ve zihnin tanımlanamaz ayrıntılarındaki/derinliklerindeki karşılığı/varlığı. İLE/VE/<> Zihindeki ayrıntıların ve kombinasyonların işaret, çizim, resim ve fotoğraflandırılmış, kabalaştırılmış[kesifleştirilmiş] hali. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( [eski dönemlerde][> İMGE] IMAGO: Ölen (önemli) kişinin/kralın, -ölmeden önce- balmumundan yapılmış sûreti. | Çifte varoluş, ölümle yaşam arasında varolan. [Ölüme de gönderme yapan!] İLE/VE/<> ... )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( [M.S. I. yüzyıldaki kayıtlardan] Uzaklara giden sevdiği kişinin gölgesinin hatlarını/konturunu çıkarma. İLE/VE/<> ... )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( [modern dönemde] Anlamı, kendine sabitleyen, öznesine göndermeyen. [TEMSİL | İng. REPRESENTATION] İLE/VE/<> ... )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Buluşturan/buluşturur. İLE Ayrıştıran/ayrıştırır ve buluşturan/buluşturur. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Kavramayı sağlatan. İLE Birliği sağlatan. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Aklın bilgiye ve hikmete kavuşması, neredeyse tüm uygarlıklarda ortak olarak Güneş, Işık, Nur simgeleri ile belirtilmektedir. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( İmgeleme ve arzunun son bulmasıyla birlikte varlık da sona erer ve şu ya da bu oluş saf varoluşla kaynaşıp birleşir, ki onu tarif olanaklı değildir, o ancak yaşanabilir. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( İşitilen ve okunan sözler ancak zihnimizde imgeler yaratır fakat biz zihinsel bir imge değiliz. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Gerçek olmayanı yaratan imgelemedir, onu devam ettiren ise arzudur. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( İmgenin ardında ve ötesinde olan idrak ve eylem gücüsünüz. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Simgeler, tek bir anlama indirgenemez. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Simgenin imgesi olmaz ama imgenin simgesi olur. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Zihnimizin aynasında imgeler görünür ve kaybolur. Ayna kalır. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( RÂBITA: İmge ile simgenin buluşturulması. )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( Sürekli dolaşımda olan/kalan/bırakılan. [JACQUES DERIDA (ö. 1930)] )


-İMGE ile/ve/değil/<> SİMGE

( The innards created by imagination and perpetuated by desire.
Words, heard or read, will only create images in your mind, but you are not a mental image.
You are the power of perception and action behind and beyond the image.
In the mirror of your mind images appear and disappear. The mirror remains. )


-İMGESEL DÖNEM ile/ve/||/<>/> SİMGESEL DÜZEN

( )


-İMGESEL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAVRAMSAL

( Bireysel. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Toplumsal. )


-İMGESEL ile/ve/||/<>/> SEZGİSEL ile/ve/||/<>/> KAVRAMSAL



-İMGESELLİK ve/||/<> DOĞRUDANLIK



-İMLÂ[Ar. MELV] ile/ve/||/<> İMLÂ[Ar. < MEL]

( Yazım (kuralları).[< Söyleyip yazdırmak.] | Bir yapıtı ya da bir ezgiyi notaya alıp yazma. İLE/VE/||/<> [boşluğu/çukuru] Doldurmak. )


-İMLÂ ile/ve/||/<> İHYÂ



-İMLÂ ile/ve/||/<>/> MÜMLÎ



-İMMÜNOLOJİ ile/||/<> MİKROBİYOLOJİ

( Bağışıklık düzenini ve işlevlerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Mikroorganizmaları inceleyen bilim dalı. )


-İMPARATOR ile/||/<> KAYSER[Ar. < KAYSAR]

( ... İLE Roma ve Bizans imparatorlarına verilen san/unvan. )


-İMPETİGO ile/||/<> FOLİKÜLİT

( Deride kabarcıklar ve kabuklanma ile ilişkili bir bakteriyel bulaş. İLE/||/<> Kıl köklerinin yangılanması. )


-İMPETİGO ile/||/<> SELÜLİT

( Deride kabarcıklar ve kabuklanma ile ilişkili bir bakteriyel bulaş. İLE/||/<> Deri altı dokuların yangılanması ile ilişkili bir bakteriyel bulaş. )


-IMPULSE and/||/<>/> AFFECT and/||/<>/> COGNITIVE



-İMRENMEK ile/ve/||/<>/> İÇ ÇEKMEK



-İMTİHAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İMKÂN



-İMTİNÂ (ETMEK) ile/ve/||/<>/>/< İHTİYÂR (ETMEK)



-İMTİNÂ-İ ÂDÎ ile/ve/<> İMTİNÂ-İ HAKİKÎ

( Bir şeyin, varoluşunun olanaksızlığı. İLE/VE/<> Bir şeyin, yokluğunun, akılsal olarak olanaksızlığı. )


-İMTİNÂ-İ ÂDÎ ile/ve/<> İMTİNÂ-İ HAKİKÎ

( Birinin, başka birinin çocuğu olduğu bilinen biri için, "benim çocuğumdur" demesi gibi. İLE/VE/<> Birinin, kendinden yaşça büyük biri için, "benim çocuğumdur" demesi gibi. [davası edil(e)mez/dinlenmez] )


-İMTİNA ile/ve/||/<>/< HAYÂ



-İMTİNÂ ile/ve/||/<> İHTİYAT

( Feragat edip geri durma. İLE/VE/||/<> İleriyi düşünürek/görerek davranma. | Sakınma. | Yedek. )


-İMZA BEYANNÂMESİ ile/ve/||/<>/> İMZA SİRKÜLERİ/SİRKÜSÜ

( Gerçek kişi için, bireysel. İLE/VE/||/<>/> Tüzel kişi/kuruluş için. )


-İMZA[Ar.] ile/ve/||/<> İMCE/PARAF[Fr. < PARAPHE]

( ... İLE/VE/||/<> Sadece baş harflerle yazılan, kısa imza. )


-IN VIVO ile/ve/||/<>/>< IN VITRO

( Dirimlide/canlıda. İLE/VE/||/<>/>< Organizma dışında, canlı dışı, yapay ortamda. )


-IN VIVO ile/ve/||/<>/>< IN VITRO

( Gövdeyi bütün olarak ele alır ve bu bağlamda araştırma gerçekleştirme olanağı sağlar. İLE/VE/||/<>/>< Gövdenin belirli parçalarını ele alan ve bu doğrultuda araştırma gerçekleştiren yapı. )


-İN ile/ve/değil/||/<> AY İNİ

( )


-İNAN / İNANCA ile/ve/<>/> İNANÇ

( Süreç. İLE/VE/<>/> Sonuç. )


-İNAN / İNANCA ile/ve/<>/> İNANÇ

( Bireysel. İLE/VE/<>/> Toplumsal. )


-İNANÇ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNSANLIK

( Sadece kişiyi ilgilendiriyor. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Herkesi ilgilendiriyor. )


-İNANÇ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNSANLIK

( )


-İNANÇ(İTİKAT) ile/ve/değil/yerine/<>/>< MÜŞÂHEDE



-İNANÇ/SIZLIK ile/ve/||/<> KUŞKU/ŞÜPHE

( Ne çıplaklık, ne dağınık saçlar, ne pislik, ne günlerce oruç tutmak, ne yerde yatmak, ne de bağdaş kurarak saatlerce bir yerde oturmak, kuşku ve isteklerden arınmamış bir kişiyi kurtarmaz. )


-İNANÇ ile/ve/<>/değil AKLINA/ÇIKARLARINA UYGUNLUK



-İNANÇ ile/ve/değil/||/<> DAVRANIŞ

( Seni, daha iyi bir insan yapan, "inançların" değil davranışlarındır. )


-İNANÇ ile/ve/<> İBÂDET ile/ve/<> AHLÂK



-İNANÇ ile/ve/<> İMAN

( Düşüncenin pekişmişliği. İLE/VE/<> İnancın pekişmişliği. )


-İNANÇ ile/ve/<> İMAN

( Herşeyin başlangıcı ve kaynağı olan düşünce, inancın da imanın da başlangıcı ve kaynağıdır. İLE/VE/<> İnanç, düşüncenin pekişmiş/yoğunlaşmış hali, iman da inancın pekişmiş/yoğunlaşmış halidir. )


-İNANÇ ile/ve/<> İMAN

( Kuramı, uygulamaya geçiren tek ve en önemli olgu. İLE/VE/<> ... )


-İNANÇ ve/<> ISRAR



-İNANÇ ile/ve/değil/yerine/<>/>/< İTİBAR



-İNANÇ ile/ve/<>/değil KABUL



-İNANÇ ile/ve/||/<> KÖK İNANÇ / ŞEMA



-İNANÇ ile/ve/değil/||/<>/< KURUNTU/VEHİM



-İNANÇ ile/ve/<> SEVGİ ile/ve/<> BİLGİ

( Toplumsal yönetimde, kişiler üzerinde oynanan alanlar. )


-İNANÇ ile/ve/<> ÜMİT

( İkisi de geleceğe yöneliktir. )


-İNANÇ ile/ve/<> ÜMİT

( Both of them are directed to the future. )


-İNANÇ ile/ve/değil/||/<>/< VARSAYIM



-İNANÇLAR ile/ve/||/<> TEMEL İNANÇLAR



-İNANDIĞINI BİLMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/>



-İNANIR ile/ve/<> ÖFKELİ İNANIR



-İNANMA(MA)K ve/<> SEVME(ME)K



-İNANMA/MA ile/ve/||/<> İTİBAR/SIZ



-İNANMA ile/ve/değil/||/<>/>/< BIKMA



-İNANMAK ile/ve/||/<> "YEMEK"/"YUTMAK"



-İNANMAK ile/ve/değil/||/<>/< KABUL ETMEK



-İNANMAK ve/<> ÜMİT ETMEK



-İNANMAMAK ile/ve/<> REDDETMEK



-İNAT (ETMEK/EDEN) ile/ve/değil/yerine/<> DİRENÇ/İHTİYÂR[< HAYIR] (GÖSTERMEK/GÖSTEREN)



-İNAT ETMEK ile/ve/||/<> PES ETMEMEK ile/ve/||/<> VAZGEÇMEMEK



-İNAT/ÇI ile/ve/||/<> İNAK/ÇI



-İNÂYET ile/ve/||/<> İHTİRÂ[çoğ. MUHTERİAT]

( Dikkat, çaba, özenme. | İyilik, ihsan, lütûf. İLE Benzeri görülmemiş bir şey yaratma, vucuda getirme/getirilme. )


-İNCE BAĞIRSAK ve/||/<> ZONULİN BAĞLARI



-İNCE ÜNLÜ/RAKİK/RİKKAT ile/||/<> KALIN ÜNLÜ/İŞBA ile/||/<> KALIN ÜNLÜYE EĞME/İŞBA ile/||/<> REF ile/||/<> ÜNLÜ ALAN ile/||/<> ÜNLÜ ALMAYAN ile/||/<> ÜNLÜLENME

( Ağız boşluğunun ön bölümünde oluşan ünlüler (e, i, d, ü). | Yuvarlama. İLE/||/<> Ağız boşluğunun art bölümünde oluşan ünlüler (a, ı, o, u). İLE/||/<> Vezin gerektirdiğinden, sözcüğe bir yazaç ekleyerek ya da yazacı eğerek uzatmak. İLE/||/<> Bir sözcüğü zammeli[ötre - yuvarlak ünlülü (o, ö, u, ü)] okuma. İLE/||/<> Sesçil imlerden birini alan yazaç. İLE/||/<> Sesçil im almamış yazaç. İLE/||/<> Vezinde söz konusu olan ünsüzler ve ünlüler dışında olan, okunuşta veznin içine katılan ve anlamı değiştiren bir dizi ünlünün eklenmesi. )


-İNCE ve/||/<> İNCİ



-İNCE ile/ve/<> SEYREK



-İNCE ile/ve/<> ZAYIF



-İNCELEMEK ile/ve/<> ARAŞTIRMAK

( Doğru biçimde anlamak için! )


-İNCELEMEK ile/ve/<> ARAŞTIRMAK

( Araştırmamak, tutsaklığın başlıca nedenidir. )


-İNCELEMEK ile/ve/<> ARAŞTIRMAK

( Araştırma yapmadıkça kurtuluş yoktur. )


-İNCELEMEK ile/ve/<> ARAŞTIRMAK

( TETEBBUÂT: İncelemeler, araştırmalar, tetkikler. )


-İNCELEMEK ile/ve/<> ARAŞTIRMAK

( PERKİZİSYON: Bir kişi ya da bir şey hakkında önceden, ayrıntısıyla araştırma. )


-İNCELEMEK ile/ve/<> ARAŞTIRMAK

( To understand rightly! )


-İNCELEMEK ile/ve/||/<>/>/< ARAŞTIRMAK ile/ve/||/<>/>/< SORGULAMAK



-İNCELİK:
DÜŞÜNCEDE ile/ve/||/<> DUYGUDA ile/ve/||/<> DİLDE

( Derinlik yansıtır. İLE/VE/||/<> Sevgi oluşturur. İLE/VE/||/<> Güven yansıtır. )


-İNCELİK/KALINLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARALIK



-İNCELİK/NEZÂKET[Ar.] ile/<> İKİYÜZLÜLÜK/RİYÂ[Ar.]

( Nezâkette, çoğunlukla, bir parça ikiyüzlülük saklıdır/vardır. )


-İNCELİK ile/ve/||/<> DOĞRULUK ile/ve/||/<> GÜZELLİK

( Belde değil dilde. İLE/VE/||/<> Sözde değil özde. İLE/VE/||/<> Yüzde değil yürekte. )


-İNCELİK ve/||/<>/> İNCİNME



-İNCELME ile/ve/<> SİLİKLEŞME



-İNCELTME (SİMGESİ) ile/ve/||/<>/< İNCELİK

( İzlemek için burayı tıklayınız... )


-İNCİ ile/ve/||/<> MERCAN

( [Divân Edebiyatında] Gözyaşını simgeler. İLE/VE/||/<> Kanlı gözyaşını simgeler. )


-İNCİ ile/ve/||/<> MERCAN

( Barış. İLE/VE/||/<> Feragat. )


-İNCİ ile/ve/||/<> MERCAN

( Hz. Hasan ve soyu. İLE/VE/||/<> Hz. Hüseyin ve soyu. )


-İNCİ ile/ve/||/<> MERCAN

( Kavuşmayı/vuslatı simgeler/nişânesidir. İLE/VE/||/<> ... )


-İNCİNMEK ve/||/<>/> GELİŞMEK



-İNCİNMEMEK ve/||/<>/< AFFETMEK



-İNCİTME! ve/||/<>/> İNCİNME!

( Hz. Musa. VE/||/<>/> Hz. İsa. )


-İNCİTME! ve/||/<>/> İNCİNME!

( İlk dersimiz. VE/||/<>/> Son dersimiz. )


-İNCİTMEMEK ile/ve/||/<>/> İNCİNMEMEK

( Dilin susturulmasıyla. İLE/VE/||/<>/> Zihin ve kalbin susmasıyla. )


-INÇKIR ile/||/<> İNÇKİR ile/||/<> INGRAN/İNGREN

( Ağlamak[hıçkıra hıçkıra]. İLE/||/<> Ağlamak[ince sesle]. İLE Ağlamak[dertli olarak, gizli gizli ağlamak, inlemek] )


-INDAG ile/ve/||/<> ELEK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Eleğin çerçevesi. İLE/VE/||/<> ... )


-İNDİRGEME ile/ve/||/<>/>/= HADDİNİ AŞMAK



-İNDİRGEMECİLİK ile/ve/||/<> GEREKİRCİLİK ile/ve/||/<> NESNELLİK



-İNDİRGEMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YALINLAŞTIRMAK



-İNDİRGEMEK ile/ve/<> "DÜŞÜRMEK"



-İNDİRGEMEK ile/ve/||/<> BAŞKALAŞTIRMAK



-İNDİRGEMEK ile/ve/<>/> KALIPLAŞ(TIR)MAK



-İNDİRGEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> KISINGILAMAK/HAPSETMEK



-İNDİRGEMEK ile/ve/değil/||/<>/< SOYUTLAMAK



-İNE- ile/||/<> İNO-

( Fibröz doku ile ilgili. İLE/||/<> Fibröz doku ile ilgili. )


-İNEK ile/ve/||/<>/< BOLLUK/BEREKET İNEĞİ/KAMADHENU[Hintçe]

( ... İLE/VE/||/<>/< "Tüm ineklerin annesi".[Dişil başlı, dişil memeli, kuş kanatlı ve tavus kuyruklu olarak betimlenir.][Bazen de gövdesinde çeşitli tanrıları barındıran beyan bir inek olarak betimlenir.][Tanrıça "Devi"dir. İstenilen her şeyi veren inektir.]["Rahim/uterus", bir inek başına benzetilir.] )


-İNFÂK ile/ve/||/<> İBZÂL

( ... İLE/VE/||/<> Esirgemeden, bol bol verme, kullanma, yapma ya da söyleme. )


-İNFÂK ile/ve/||/<> KİŞİ



-İNFER- ile/||/<> İNFRA-

( Düşük. İLE/||/<> Alt, altta, aşağıda, altında. )


-İNFİLÂK ile/değil/||/<> İNTİHAR

( Nesnelerde. İLE/DEĞİL/||/<> İnsanda. )


-INFINATUM ile/ve/||/<> INTERMINATUM



-İNFLAMATUAR BAĞIRSAK SAYRILIĞI ile/||/<> ÇÖLYAK

( Bağırsakların süreğen yangısı. İLE/||/<> Gluten tüketimi sonucu ince bağırsaklarda hasar ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. )


-İNGİLİZ YARARCILIĞI ile/ve/||/<>/> EVRİMCİ DOĞACILIK ile/ve/||/<>/> AMERİKAN YARARCILIĞI



-İNGİLİZCE'Yİ:
İng.-TÜRKÇE SÖZLÜKTEN ÇALIŞMAK ile/ve/<>/||/değil/yerine TÜRKÇE-İng. SÖZLÜKTEN ÇALIŞMAK



-İNGİLİZCE ile/ve/değil/<> BİSLAMA

( ... İLE/VE/<> Vanuatu'da, 115 ayrı kültür ve dil oluşmuş. İki komşu köy bile birbiriyle anlaşamıyormuş. Daha sonra, dil olarak bozuk bir İngilizce olan "Bislama" kabul edilmiş. )


-İNGİLTERE ile/ve/||/<> BÜYÜK BRİTANYA ile/ve/||/<> BİRLEŞİK KRALLIK

( image )


-İNHİMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BAĞIMLILIK

( Bir şeye, aşırı düşkünlük gösterme, kapılma. İLE/VE/||/<>/> ... )


-İNİŞ >< ÇIKIŞ ile/ve/||/<> GİDİŞ >< GELİŞ



-İNİŞ ile/ve/değil/<> YOĞUNLAŞMA



-İNİSİYATİF ile/ve/<> GÖNÜLLÜLÜK

( Hem bireysellikte, hem/ve de toplumsallıkta. )


-İNKÂR:
DİLDE ile/ve/değil/||/<>/< GÖZDE

( "İnkâr edilen". İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Dilin, inkâr ettiği inkâr edilen. )


-İNKÂR ile/ve/||/<>/> "AKILSALLAŞTIRMA"



-İNKÂR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNSAN



-İNKÂRCI/LIK ile/ve/değil/||/<>/< KUŞKUCU/LUK



-İNKONTİNANS ile/||/<> RETANSİYON

( Sidik ya da dışkı denetiminin kaybı. İLE/||/<> Sidik ya da dışkının tutulamaması. )


-İNME ile/||/<> GEÇİCİ İSKEMİK ATAK

( Beyne giden kan akışının kesilmesi ile kalıcı hasar oluşması. İLE/||/<> Beyne giden kan akışının geçici olarak kesilmesi. )


-İNORGANİK[İng.]/ANORGANİK[Fr.] ile/||/<>/> KİMYASAL ile/||/<>/> ORGANİK

( )


-İNORGANİK[İng.]/ANORGANİK[Fr.] ile/||/<>/> KİMYASAL ile/||/<>/> ORGANİK

( Karbon dışındaki ögelerin bileşiklerini inceleyen kimya dalı. İLE/||/<>/> ... İLE/||/<>/> Karbon bileşiklerini inceleyen kimya dalı. )


-İNŞÂ EDİLEBİLİRLİK ile/ve/||/<> HESAPLANILABİLİRLİK



-İNŞÂ EDİLEBİLİRLİK ile/ve/||/<>/> İNŞÂ EDİLEBİLİR ÜZERİNDEN KAVRANILABİLİRLİK



-İNŞÂ EDİLEBİLİRLİK ile/ve/||/<> İNŞÂ EDİLEMEZLİK



-İNŞÂ EDİLEBİLİRLİK ile/ve/||/<>/> SINIRLARI



-İNŞÂ ile/ve/<> İHYÂ



-İNŞÂ ile/ve/<> İMHÂ

( Her inşâ edilen, aynı zamanda, yok olmaya da başlamıştır. İLE/VE/<> Her imhâ edilen, aynı zamanda, inşâ/var olmaya da başlamıştır. )


-İNŞAALLAH ile/ve/<> MAAŞALLAH ile/ve/<> DUR BAKALIM

( Türk "felsefesi". )


-İNŞAAT:
"KABA" ile/ve/değil/||/<>/< GÖRÜNEN



-İNSÂF[Ar.] ile/ve/<> İNTİSÂF[Ar.]

( Merhamete, vicdana ya da mantığa dayanan adâlet. | Ortalama davranış. İLE/VE/<> Hakkını, tamamen alma. | Hakkını ve adâleti isteme. | [zamanda] Yarıyı bulma. )


-İNSÂF[Ar.] ile/ve/<> İNTİSÂF[Ar.]

( Hakkını verme. İLE/VE/<> Hakkını alma. )


-İNSAF ve/<> HİKMET



-İNSAF ile/ve/<>/> İMAN



-İNSAF ile/ve/<> YETİNME



-İNŞÂÎ ile/ve/||/<> KURUMSAL



-İNSAN BAĞIRSAĞI MİKROBİYATASINDA:
FIRMICUTES ile/ve/||/<> BACTEROIDETES ile/ve/||/<> ACTINOBACTERIA ile/ve/||/<> PROTEOBACTERIA

( %65 ile/ve/||/<> %15 ile/ve/||/<> ... ile/ve/||/<> ... )


-İNSAN BAĞIRSAĞI MİKROBİYATASINDA:
FIRMICUTES ile/ve/||/<> BACTEROIDETES ile/ve/||/<> ACTINOBACTERIA ile/ve/||/<> PROTEOBACTERIA

( )


-İNSAN BAĞIRSAĞI MİKROBİYATASINDA:
FIRMICUTES ile/ve/||/<> BACTEROIDETES ile/ve/||/<> ACTINOBACTERIA ile/ve/||/<> PROTEOBACTERIA

( image )


-İNSAN FELSEFESİNDE:
FİZİK ÖTESİ/METAFİZİK ve/<> VARLIKBİLİM/ONTOLOJİ ve/<> BİLGİBİLİM/EPİSTEMOLOJİ ve/<> ZİHİNBİLİM/PSİKOLOJİ ve/<> TOPLUMBİLİM/SOSYOLOJİ



-İNSAN GELİŞİMİ KURAMCILARINDA:
MARGARET MAHLER ile/ve/||/<> JOHN BOWLBY ile/ve/||/<> SIGMUND FREUD ile/ve/||/<> ERIK ERIKSON ile/ve/||/<> JEAN PIAGET ile/ve/||/<> DANIEL STERN



-İNSAN GÖVDESİNDE BULUNAN:
DOĞAL ÖĞELER(ELEMENTLER) ile/ve/<> İZ ÖĞELER(ELEMENTLER)

( Öğe - Ağırlık Yüzdesi )


-İNSAN GÖVDESİNDE BULUNAN:
DOĞAL ÖĞELER(ELEMENTLER) ile/ve/<> İZ ÖĞELER(ELEMENTLER)

( % 0.01'den daha az oranda... * Bor[B], * Krom[Cr], Kobalt[Co], Bakır[Cu], Flor[F], İyot[I], Demir[Fe], Mangan[Mn], Molibden[Mo], Selenyum[Se], Silisyum[Si], Kalay[Sn], Vanadyum[V], Çinko[Zn] )


-İNSAN GÖVDESİNDE BULUNAN:
DOĞAL ÖĞELER(ELEMENTLER) ile/ve/<> İZ ÖĞELER(ELEMENTLER)

( İlgili videoyu izlemek için burayı tıklayınız... )


-İNSAN GÖVDESİNDE BULUNAN:
DOĞAL ÖĞELER(ELEMENTLER) ile/ve/<> İZ ÖĞELER(ELEMENTLER)

( )


-İNSAN KAYNAKLI YARALANMA/TRAVMALARDA:
KAZAYLA OLANLAR ile/ve/ne yazık ki/||/<> KASITLI/AMAÇLI OLANLAR

( )


-İNSAN YÜZÜ ve/<> MİHRÂB



-İNSAN:
"ET/KEMİK" ile/ve/değil/||/<>/< ALGI



-İNSAN:
ANLAMAYANA ile/ve/||/<> "ANLAYANA"

( "Eksik" geliriz. İLE/VE/||/<> "Çok" geliriz. )


-İNSAN:
DİRİMSEL(BİYO) ve/||/<> ANLIKSAL/ZİHİNSEL(PSİKO) ve/||/<> TOPLUMSAL(SOSYAL) VAROLAN



-İNSAN:
DOĞA VAROLANI ve/||/<>/> EĞİTİM VAROLANI



-İNSAN:
DÜNYANIN ve/||/<> TOPRAĞIN TUZU

( image )


-İNSAN:
EŞREF-İ MAHLÛK ve/||/<> AHSEN-İ TAKVİM ÜZERE ve/||/<> KEREMNÂ



-İNSAN:
HÜVE'L GAYB ve/<> HÜVE'L ÂŞİKÂR



-İNSAN:
İRÂDE SAHİBİ ile/ve/değil/||/<>/< (TEK) İHTİYÂR SAHİBİ



-İNSAN:
KONUŞAN ile/ve/değil/||/<>/< KONUŞULAN



-İNSAN:
YURTTAŞ ve/||/<> YURTTAŞ

( Devletin. VE/||/<> Çağının. )


-İNSAN(KİŞİ/KENDİN):
OKYANUSUN İÇİNDE BİR DAMLA ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BİR DAMLANIN İÇİNDEKİ OKYANUS



-İNSAN[Ar.]/ZÂT[Ar.] =/||/<>/< GÖZBEBEĞİ



-İNSAN/KİŞİ:
İNCİL'DE ve/||/<> KUR'ÂN'DA

( İmanı, ümidi ve şefkati olandır. VE/||/<> İman, ihlâs ve doğru/düzgün eylem/etkinlik peşinde koşandır. )


-İNSAN/KİŞİ:
NE İSTEDİĞİNİ BİLEBİLEN ile/ve/değil/||/<>/< NE İSTEMEDİĞİNİ BİLEBİLEN



-İNSAN/KİŞİ:
OLGUN ile/ve/değil/<> ONURLU



-İNSAN/KİŞİ:
DOĞA ve/<> TARİH

( Dirimsel[biyolojik] yanı, gövdesi itibariyle. VE/<> Zihni, bilgisi, deneyimleri, görgüsü, dili ve kültürü itibariyle. )


-İNSAN/KİŞİ:
KENDİ OLAN ile/ve/||/<> ARASINDA (SIKIŞIP) KALAN ile/ve/||/<> ÂŞIK OLAN



-İNSAN/KİŞİ ve/<>/= BİLİNÇ/FARKINDALIK

( İNSAN: Varolmayanın, varlaştırılma süreci. )


-İNSAN/KİŞİ ve/<> GÖRÜNMEYEN VAROLAN



-İNSAN/LIK:
MAĞARADAN ve/||/<>/> MARS'A GİDEN VE SÜRECİ



-İNSAN/LIK ve/<>/= GÜZEL AHLÂK

( İNSAN: Doya doya, insanlığını yaşayan. )


-İNSAN/LIK ve/<>/= GÜZEL AHLÂK



-İNSAN ve/<> ACZ

( Kişinin kaderi, aczdir. )


-İNSAN ve/<> DOĞA["DOA" değil!]

( Doğa, senin herşeyindir. Herşey, senin doğandır! )


-İNSAN ve/<> DOĞA["DOA" değil!]

( Kişi, doğayla arasındaki derin samimiyeti yitirdiğinde, tapınaklar, önemli bir duruma geçer. )


-İNSAN ve/||/<> EMEK



-İNSAN ile/ve/||/<>/> GELECEK

( İnsan, geleceği geldirendir. )


-İNSAN ve/||/<> GÜVEN

( İNSAN: Kendine, insan emânet edilebilen. )


-İNSAN ile/ve/||/<> İSYAN



-İNSAN ve/=/<> LEYL'ÜL-KABR



-İNSAN ile/ve/||/<>/< MAYMUN/SÜRÜNGEN/BALIK

(



)


-İNSAN ve/||/<>/> MECZUB

( Ne kadar insan olunabilirse, toplumun dilinde, o kadar "meczub" olunur. )


-İNSAN ve/<> MERBÛB



-İNSAN ve/||/<>/< ÜNS

( ... VE/||/<>/< Özsel yakınlık. )


-İNSAN ile/ve/||/=/<> VARLIK



-İNSANA/KİŞİYE SIĞABİLEN/SIĞAMAYAN ve/=/||/<> EVRENE SIĞABİLEN/SIĞAMAYAN

( Evren. VE/=/||/<> İnsan. )


-İNSANÎ KONULAR/DURUMLAR/OLAYLAR:
AŞILMASI GEREKEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANLAŞILMASI GEREKEN



-İNSANİ YETKİNLİK ve/||/<>/> SİYASET



-İNSÂNÎ ile/ve/değil/<> İTİBÂRÎ



-İNSANIN:
"VARLIĞI" ile/değil/||/<> VAROLUŞU

( "Varlık" sözcüğü, en üst soyutlama olarak felsefî bir kavram olmakla birlikte amacımızı karşılayan kavram ve sözcük ise mevcudiyeti yani "varoluşu" olarak kullanmak durumundayız. )


-İNSANIN/KİŞİNİN:
TENSEL VAROLUŞ/U ile/ve/<> TİNSEL VAROLUŞ/U

( Belirlilik. İLE/VE<> Ereklilik. )


-İNSANIN/KİŞİNİN:
TENSEL VAROLUŞ/U ile/ve/<> TİNSEL VAROLUŞ/U

( Belirleyici olan, zemindir/koşullarındır. )


-İNSANLAŞMA:
KARADA ile/ve/değil/||/<>/>/< DENİZDE



-İNSANLAŞMA ve/||/<>/>/< "DERTLİLİK"



-İNSANLIĞIN:
KARDEŞLİĞİ ve/||/<> BİRLİĞİ ve/||/<> ÖZGÜRLÜĞÜ



-İNSANLIK OLARAK ile/ve/||/<> TOPLUMSAL OLARAK



-İNSANLIKTA, GELİŞİMİNDE VE (NESNEYİ/DÜŞÜNCEYİ) KAVRAMADA ...:
BAŞ PARMAĞIN GELİŞİMİ/KULLANIMI ve/||/<> ÇENENİN ÜÇÜNCÜ(İLERİ-GERİ) HAREKETİ (VE GÜCÜ/YETİSİ)



-İNSANSIZLAŞTIRMA ile/ve/<> DİLSİZLEŞTİRME



-İNSÜLİN ile/ve/||/<> HOMA-IR



-İNTERNETTE:
GÖRÜNÜRLÜK ile/ve/||/<> ERİŞİM KOLAYLIĞI



-İNTERSTİSYEL SİSTİT ile/||/<> ÜRİNER BULAŞ

( Mesane duvarında süreğen yangılanma ile ağrı ve sık işeme. İLE/||/<> Bakteriyel bulaş nedeniyle sidik yollarında ağrı ve yanma. )


-İNTERSTİSYEL SİSTİT ile/||/<> ÜRİNER BULAŞ

( Mesane duvarının süreğen yangısı. İLE/||/<> Bakterilerin neden olduğu mesane bulaşı. )


-İNTERSTİSYEL SİSTİT ile/||/<> ÜRİNER BULAŞ

( Mesane duvarının süreğen yangısı. İLE/||/<> Bakterilerin neden olduğu mesane bulaşı. )


-İNTIBÂ ile/ve/||/<> İTİBAR



-İNTİHÂL ile/ve/||/<>/> İNTİHÂR

( Alıntı. İLE/VE/||/<>/> Kendini öldürmek. )


-İNTİKAL[Ar.] ile/ve/değil/<> İŞTİRAK[Ar.]



-İNTİKAM ile/ve/değil/yerine/<> DENGE



-İNTİSÂB ETMEK ile/ve/<>/< İKRÂR ETMEK



-İNTİZÂR[< NAZAR] ile/ve/<> İNKİSÂR[< KESR]

( Bekleme, gözleme. | İlenme, beddua. İLE/VE/<> Kırılma. | Gücenme. | İlenme, ilenç. )


-İNZÂL ile/ve/<> İRSÂL

( Nübüvvet. İLE/VE/<> Risâlet. )


-IOLİT ile/||/<> KORDİYEİT

( Mavi-mor renklerde bir kordiyerit türü. İLE/||/<> Genellikle koyu mavi renkte olan bir mineral. )


-IOLİT ile/||/<> KUNZİT

( Mavi-mor renklerde bir kordiyerit türü. İLE/||/<> Pembe ila mor renkte bir spoddumen. )


-IOLİT ile/||/<> SUGİLİT

( Mavi-mor renklerde bir kordiyerit türü. İLE/||/<> Mor renkli nadir bir mineral. )


-IOLİT ile/||/<> TURMALİN

( Mavi-mor renklerde bir kordiyerit türü. İLE/||/<> Birçok renkte bulunabilen bir taş. )


-İP/KUMAŞ:
PAMUKTAN ile/<>/> MISIR PÜSKÜLÜNDEN ile/<>/> KAVAK AĞACI YAPRAĞINDAN



-İP ile/ve/değil/<> ÇÖZGÜ/ARIŞ

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Dokumacılıkta, atkıların geçirildiği, uzunlamasına ipler. )


-İP ile/<> LİKRALI İP



-İPEK YOLU ve/||/<> İLİM YOLU



-İPEKBÖCEĞİ ve/<> KARATABAN

( ... VE/<> İpek böceklerinde geniş çapta ölüme yol açan kelebek hastalığı. )


-İPLİK ile/ve/<> ELEMGE

( ... İLE/VE/<> Çile durumundaki ipliği yumak yapmak ya da masuraya sarmak için kullanılan ve bir eksen üzerinde dönen araç. )


-İPOTEKLİ ve/<> ÇOCUK



-IQ ile/ve/||/<> CQ ile/ve/||/<> EQ ile/ve/||/<> SQ ile/ve/||/<> KQ

( Zihinsel Bölüm[Zekâ/Gelişim][IQ: Intelligence Quotient]

İLE/VE/||/<>

İletişimsel Bölüm[Zekâ/Gelişim][CQ: Communication Quotient]

İLE/VE/||/<>

Duygusal Bölüm[Zekâ/Gelişim][EQ: Emotional Quotient]

İLE/VE/||/<>

Tinsel Bölüm[Zekâ/Gelişim][SQ: Spiritual Quotient]

İLE/VE/||/<>

Gövdesel Bölüm[Zekâ/Gelişim][KQ: Kinesthetic Quotient] )


-IQ ile/ve/||/<> CQ ile/ve/||/<> EQ ile/ve/||/<> SQ ile/ve/||/<> KQ

( )


-İRAB ile/||/<> HAREKE/SESÇİL İM ile/||/<> İŞMÂM ile/||/<> HECÂ/HECE/SESLEM

( Sözcüğün sonundaki yazacın ya da imin değişmesi. İLE/||/<> Arapça'da bir yazacın nasıl okunacağını gösteren ve fetha[üstün], kesre[esre], zamme[ötre] denilen imlerden her biri. İLE/||/<> Bir yazacın asıl sesçil imini vurgulama. İLE/||/<> Bir tek sesleme eylemiyle çıkarılan ses ya da sesler öbeği. )


-ÎRÂD (ETMEK) ile/ve/<> ZİKR (ETMEK)



-ÎRÂD (ETMEK) ile/ve/<> ZİKR (ETMEK)



-İRÂDE[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İDÂRE[Ar.]



-İRÂDE[Ar.] ile/ve/değil/||/<>/< RIZÂ[Ar.]



-İRÂDE ile/ve/||/<> İDRAK



-İRÂDE ile/ve/||/<>/> İFÂDE



-İRÂDE ile/ve/değil/<> İKTİDAR



-İRÂDE ile/ve/||/<> İSTİDÂD



-İRÂDE ile/ve/||/<> KERÂHET



-İRÂDE ile/ve/değil/||/<>/< RIZÂ



-İRÂDE ile/ve/||/<>/> SAVAŞ

( Bireyde. İLE/VE/||/<>/> Topluluklar/toplumlar arasında. )


-İRÂDE ile/ve/<> ŞEHVET ile/ve/<> TAMAH

( Varoluş ve sürdürme isteği. İLE/VE/<> Dürtü ve/ya da "güdü"ler aracılığıyla isteme. İLE/VE/<> İstemenin aşırılıkları. Açgözlülük, hırs. )


-İRÂDÎ ARABULUCU/LUK ile/ve/<> YARGISAL ARABULUCU/LUK



-IRAKGÖRÜR/UZAKGÖRÜR/TELESKOP[Fr.]:
AYNALI ile/ve/||/<> MERCEKLİ

( Çok uzaktaki bir nesnenin gerçek görüntüsünü, içbükey bir aynadan yapılmış merceğin odak düzleminde veren ve gök bilimiyle ilgili gözlemlerde kullanılan optik aygıt, gözlemci. )


-IRAQUOIS(ALTI ULUS):
CAYUGA ve/||/<> MOHAWK ve/||/<> ONCIDA ve/||/<> ONONDAGA ve/||/<> SENECA ve/||/<> TUSCARORA

( New York eyaleti olarak bilinen toprakların gerçek sahipleri. )


-İRCÂ ve/||/<>/>/< İCRÂ

( Dönmek. VE/||/<>/>/< Uygulamak/eylemek/işlemek/yürütmek. )


-İRDELEME ile/ve/<> ÇÖZÜMLEME



-İRFAN ve/||/<> İNSAN



-İRFÂNİ ile/ve/||/<> NAZARÎ

(



Kaynak: Türk Felsefe-Bilim Tarihi'nin Seyir Defteri - Türk Felsefe-Bilim Tarihi'nin Seyir Defteriİhsan Fazlıoğlu(Prof.Dr.) )


-IRIAN JAYA ADASI'NDA:
PAPUA YENİ GİNE ile/ve/<> ENDONEZYA

( Sınırları 820 km. fakat herhangi bir sınır kapıları yok.
[Endonezya bölümünün başkenti, Jaiya-Pura] )


-IRMAK ile/ve/<> GELEĞEN

( ... İLE Ana ırmağa karışan akarsu. )


-IRREVOCABLE ile/ve/||/<> NON-RETROACTIVITY OF LAW

( Geri dönülemez. İLE/VE/||/<> Geriye/geçmişe yürümemezlik. )


-İRRİTABL BAĞIRSAK BELİRGESİ/SENDROMU (IBS) ile/||/<> İNFLAMATUAR BAĞIRSAK SAYRILIĞI (IBD)

( Bağırsak devimlerinde düzensizlik ve karın ağrısı. İLE/||/<> Bağırsakların süreğen yangısı. )


-İRRİTABL BAĞIRSAK BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> CROHN

( Bağırsak devimlerinde düzensizlik ve karın ağrısı ile ilişkili bir işlevsel bağırsak bozukluğu. İLE/||/<> Sindirim düzeninin herhangi bir bölümünü etkileyebilen, yangılı bağırsak hastalığı. )


-İRŞÂD ile/ve/<> AYDINLANMA

( Kendi özüne uzanmaya yönelik hareket edilmesi/edilmişliği. İLE/VE/<> ... )


-İRŞÂD ve/=/<> İHLÂS



-İRTİBÂT[Ar. < RABT] ile/ve/<> İMTİDÂD[Ar. < MEDD]

( Bağlanış, rabtedilme. | İlgi, ilgili olma. | Bağlantı, belirtilerin birbirini tutması. İLE/VE/<> Uzama, uzun sürme. | Uzay. )


-İRTİZÂK[RIZK] ile/ve/<> İRTİBAT[Ar. < RABT]

( Rızıklanma, rızk alma. İLE/VE/<> Bağlanış, bağlanma. | İlgi, ilgili olma. | Bağlantı. )


-İŞ HAYATI ile/ve/<> ÖZEL HAYAT

( Hayat-veren kaynağa ulaşıncaya dek, su olmayan herşeyi atarsınız. )


-İŞ VERMEK:
KİFÂYETSİZE ile/ve/||/<> MUHTERİSE ile/ve/||/<> KİFÂYETSİZ MUHTERİSE

( Başarısızlığa davettir. İLE/VE/||/<> Kavgaya davettir. İLE/VE/||/<> Fitneye davettir. )


-İŞ VERMEK:
YETERSİZE ile/ve/<> HIRSLIYA ile/ve/<> YETERSİZ HIRSLIYA

( Başarısızlığa neden olur. İLE/VE/<> Kavgaya neden olur. İLE/VE/<> Fitneye neden olur. )


-İŞ YAPMAK ve/||/<>/> YAPTIĞIMIZI, İYİ YAPMAK



-İS-/İSO- ile/||/<> ANİS-/ANİSO-

( Eşit, benzer, aynı. İLE/||/<> Benzemeyen, eşit olmayan, farklı. [anisokori: Göz bebeklerinin farklı büyüklükte olması.] )


-İŞ:
[ne yazık ki]
ÖYLESİNE ve/||/<> ŞİŞİRME



-İŞ" ile/ve/||/<> HAREKET



-İŞ ve/<> (B)İLİM ve/<> İSTEK

( DAVRANIŞ/TUTUM ve/<> DÜŞÜNCE ve/<> DUYGU )


-İŞ ve/<> (B)İLİM ve/<> İSTEK

( Çalışarak, iş yaparak, kazanarak ve kazandırarak sağlanır ve dengelenir. VE/<> Akıl[doğru bağ/lar] ve ilim ile yapılandırılır. VE/<> Çeşitli fizyolojik ve psikolojik isteklerle ve eğlencelerle karşılanır. )


-İŞ ve/<> (B)İLİM ve/<> İSTEK

( Yarar/lılık ilkesiyle işler. VE/<> Doğru/luk ilkesiyle işler. VE/<> İyi ve güzel ilkeleriyle işler. )


-İŞ ve/<> (B)İLİM ve/<> İSTEK

( İlişkilerin yapılandığı üç alan. )


-İŞ ile/ve/+/||/<> ARKADAŞ ile/ve/+/||/<> UYKU

( )


-İŞ ile/ve/||/<>/> BEN YAPMAZSAM HİÇKİMSENİN YAP(A)MAYACAĞI İŞ



-İŞ ile/ve/<> İŞLEM



-İŞ ile/ve/||/<> ZAMAN

( Çok. İLE/VE/||/<> Az.["Yok" değil!] )


-İŞ ve/<> ZORLAYICILIK

( İş zorlayıcı, zorlayıcı olan ise eğlenceli olmalı/olabilmelidir. )


-ISAAC NEWTON ve/||/<>/> IMMANUEL KANT

( [ö.] 31 Mart 1727 VE/||/<>/> 12 Şubat 1804 )


-İŞÂRÂT ile/ve/<> İBÂRÂT



-İŞARET PARMAĞI ile/ve/değil/||/<>/< ÖTEKİ ÜÇ PARMAK

( Bir yanlışın/eksiğin savunması olarak kendimizi hatasız/suçsuz göstermek için başka bir şeyi/kişiyi işaret ettiğimizde, işaret ettiğimiz parmağımız, işaret edilen şeyle ilgili olsa bile olayların/olguların kökenindekinin, kaynağının ve ağırlığın bizim "düşünce/davranış" ve "yorumumuz" olduğunu, öteki üç parmağımız bizi gösterir. )


-İŞARET PARMAĞI ile/ve/değil/||/<>/< ÖTEKİ ÜÇ PARMAK

( %25. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< %75. )


-İŞARET PARMAĞI ile/ve/değil/||/<>/< ÖTEKİ ÜÇ PARMAK

( İyi birini gördüğünüzde, onu taklit etmeye çalışın. Kötü birini gördüğünüzde, onun kusurlarını, kendinizde de arayın. )


-İŞBİRLİĞİ/ÇÖZÜM ORTAKLIĞI ile/ve/||/<> DESTEK ALMA ile/ve/||/<> YARDIM ALMA ile/ve/||/<> YARARLANMA

( %60-70[kendin] - %30-40[öteki]. İLE/VE/||/<> %40-50[kendin] - %50-60[öteki]. İLE/VE/||/<> %70-80[öteki] - %20-30[kendin]. İLE/VE/||/<> %80-90[öteki] - %10-20[kendin]. )


-İŞBİRLİĞİ ve/<> AMAÇ BİRLİĞİ



-İŞBİRLİĞİ ile/ve/<> GÜÇ BİRLİĞİ



-İŞBİRLİĞİ ile/ve/<> İŞBÖLÜMÜ

( ... İLE/VE/<> Kendiyle ilgili her işi yapmamak. )


-İŞÇİ ile/ve/||/<>/> USTA ile/ve/||/<>/> SANATKÂR

( Elleriyle çalışan. İLE/VE/||/<>/> Elleri ve aklıyla çalışan. İLE/VE/||/<>/> Elleri, aklı ve gönlüyle çalışan. )


-İŞE YARAR/LIK ve/<> KÖPRÜ



-İŞE YARARLIK ve/||/<> "AKILDA BULUNDURMA"



-İŞE YARAYAN ile/ve/değil/||/<>/< İŞ GÖREN



-İŞE/ÇALIŞMAYA BAŞLAYAMAMAK ile/ve/<>/değil İŞİN/ÇALIŞMANIN BÖLÜNMESİ/KESİLMESİ KAYGISI

( Her iş/çalışma, başlayana, elin değene kadardır. )


-İŞGAL ile/ve/<> DEĞERSİZLEŞTİRME



-İŞGAL ile/ve/||/<>/>/< SAVAŞ



-İŞGÜZAR/LIK ile/ve/||/<>/< BİLGİSİZ/LİK



-İSHAK ile/ve/||/<> İSMAİL



-ISHAL ile/ve/<> ISLAH



-ISI ve IŞIK...:
OLSUN ile/ve/||/<>/> DOLSUN



-ISI YALITIMI ile/ve/değil/<> ISI YÖNETİMİ



-İŞİ:
BİLMEK ile/ve/||/<>/> TUTTURMAK



-ISI(SICAKLIK) ve/||/<> SÜRTME



-İŞİ/Nİ İYİ YAPMAK ve/||/<>/> HELÂLİNDEN KAZANMAK



-İSİDOROS ve/||/<> ANTHEMIOS

( Ayasofya'yı, 5 yılda inşâ ettiler. )


-IŞIĞADOĞRULUM ile/<> IŞIĞAGÖÇÜM/IŞIKGÖÇÜM

( Işık etkisiyle bir bitkinin büyüme devinimi. İLE/VE/<> Birgözelilerde birdenbire aydınlanma sonucu görülen tepkime. )


-IŞIĞI GÖRMEK ile/ve/değil/||/<>/< IŞIKLA GÖRMEK

( )


-IŞIĞI HAYAL ETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KARANLIĞI ANLAMAK



-IŞIĞIN:
YANSIMASI ile/ve/değil/||/<>/> KIRILMASI ile/ve/değil/||/<>/> SAÇILMASI

( Bir dalganın bir yüzeye çarparak geri dönmesi. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Bir dalganın bir ortamdan başka bir ortama geçerken yön değiştirmesi. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Işığın farklı yönlere dağılması. )


-IŞIK - PARÇACIK BELİRSİZLİĞİ ile/ve/<>/= YER - YÖN BELİRSİZLİĞİ



-IŞIK DALGASINDA:
ŞİDDET ile/ve/||/<> RENK ve DOĞRULTU

( Dalga yüksekliği. İLE/VE/||/<> Dalga boyu uzunluğu. )


-IŞIK DALGASINDA:
ŞİDDET ile/ve/||/<> RENK ve DOĞRULTU

( Gümüşlü levha üzerine çekilen ve siyah-beyaz fotoğraflarda, ışıktaki şiddet değişiklikleri kaydedilirken, renkli fotoğraflarda, dalga boyu değişiklikleri de kaydedilir. Hologramda, ışığın şiddetiyle birlikte, ışık dalgalarının doğrultusu da kaydedilerek bir nesneyi üç boyutlu görmemiz sağlanır.[Bu, tek renk hologramlar için geçerli olsa da renkli hologramlar için ışığın üç özelliği de kaydedilir.] )


-IŞIK HIZI ile/ve/||/<>/< ELEKTRON DENEYİ

( Joseph John Thomson[18 Aralık 1856 - 30 Ağustos 1940] - 1897 )


-IŞIK HIZININ:
ALTI ile/ve/<> ÜSTÜ

( Madde. İLE/VE/<> Anti madde. )


-IŞIK HIZININ:
ALTI ile/ve/<> ÜSTÜ

( Fizik. İLE/VE/<> Metafizik. )


-IŞIK HIZININ:
ALTI ile/ve/<> ÜSTÜ

( V < C ile/ve/<> V > C )


-IŞIK ile/ve/<> AN



-IŞIK ile/ve/<> ANTİ MADDE

( ... İLE/VE/<> Işık hızından daha hızlıdır. )


-IŞIK ile/değil/yerine/||/<>/< GELECEK (VAR/VAAD EDİYOR)



-IŞIK ile/ve/||/<> GÜNEŞ IŞIĞI



-IŞIK ile/ve/||/<> IŞIĞIN YAYILIMI

( Fiziğin konusudur/alanıdır. İLE/VE/||/<> Matematiğin konusudur/alanıdır. )


-IŞIK ile/ve/<> PARÇACIK



-IŞIKSIZ BÖLGE ile/ve/||/<>/> DİP/ABİSAL[Yun. < ÁBUSSOS / ἌΒΥΣΣΟΣ] BÖLGE

( Işığın uzanamadığı derin deniz bölgesi. İLE/VE/||/<>/> Açık denizlerin ya da okyanusların 4.000 - 6.000 metre arasında olan derin bölümleri.[Hiçbir zaman güneş ışığı almamaktadır ve sürekli karanlıktır.] )


-İSİM[Ar. < İSM | çoğ. ESMÂ] ile/ve/||/<> SEMÂ'[Ar. < SAMÂ | SÜMÜVV | çoğ. SEMÂVÂT]/GÖK

( Yukarı kaldıran/çıkaran. İLE/VE/||/<> Kalkık. )


-İSİM ile/ve/<> CİSİM/RESİM



-IŞIMA ile/ve/||/<> ISIL IŞIMA



-İŞİN/KONUNUN:
"KESİLMESİ" ile/ve/<> "BÖLÜNMESİ"



-İŞİNE GEL(ME)ME/GELEN ile/değil/ne yazık ki/||/<>/< KOLAYINA GEL(ME)ME/GELEN



-İŞİNE GEL(ME)MEK/GELEN ile/ve/||/<> DEĞER BİLMEZLİK



-İŞİNE GEL(ME)MEK/GELEN ile/ve/||/<> İŞİNE YARAMAK/YARAYAN ile/ve/||/<>



-İŞİNE GELİRSE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UYARSA/UYUYORSA



-İŞİNE GELMEMESİ ile/ve/<> UĞRAŞMAK İSTEMEMEK



-ISIS ve/||/<> OSIRIS

( Müziğin de koruyucuları. )


-ISITMA ile/ve/<> IŞITMA



-İSKÂN ile/ve/||/<>/> İMÂR ile/ve/||/<>/> İNŞÂ



-İSKÂN ile/ve/||/<>/> İNŞÂ



-İSKEMİ ile/||/<> HİPOKSİ

( Dokulara yeterli kan akışının olmaması. İLE/||/<> Dokulara yeterli oksijenin ulaşmaması. )


-İSKEMİ ile/||/<> NEKROZ

( Dokulara yeterli kan akışının olmaması. İLE/||/<> Göze ya da dokuların ölümü. )


-İSKENDER[< İSKÂNDAR] KENTİ ile/ve/||/<>/> KALINTISI

( Beş. İLE/VE/||/<>/> İki. )


-İSKETE ile/<> BAĞRIKARA

( Serçegillerden, gagaları dişli, zararlı böcek ve kurtlarla beslenen, hoş sesli bir kuş. İLE/<> İskete kuşunun bir türü. )


-İSLÂM İCTİHÂDINDA:
KAZAÎ ve/||/<> ADLÎ



-İSLÂM MEDENİYETİNDE
ENDÜLÜS ile/ve/||/<> KUDÜS ile/ve/||/<> MÂVERÂÜNNEHİR(KAZAKİSTAN-ÖZBEKİSTAN-TÜRKMENİSTAN)



-İSLÂM:
"İNANCI" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DÜŞÜNCESİ



-İSLÂM/MÜSLÜMANLIK ve/<> KAVRAMAK



-İSLÂM ile/ve/<> İMÂN

( Dış güven/ce. İLE/VE/<> İç/öz güven/ce. )


-İSLÂM ile/ve/<> İMÂN

( Toplumda. İLE/VE/<> Kendinde. )


-İSLÂM ile/ve/<> İMÂN

( İnandığına teslim olma, selâmete ermek, kurtulmak. İLE/VE/<> İnancın pekişmişliği. )


-İSLÂMÎ HÜKÜMDARLIKTA:
OSMANLI ile/ve/||/<> SELÇUKLU ile/ve/||/<> ABBASİ ile/ve/||/<> EMEVİ



-İŞLEM SIRASINDA:
ÜSLÜ ile/ve/<>/> PARANTEZ ile/ve/<>/> ÇARPMA-BÖLME ile/ve/<>/> TOPLAMA-ÇIKARMA

( 1. ile/ve/<>/> 2. ile/ve/<>/> 3. ile/ve/<>/> 4. )


-İŞLEM:
BİLİNÇTE ile/ve/||/<>/< BİLİNÇALTINDA

( [saniyede] 5-9 ile/ve/||/<>/< 1300 )


-İŞLEME/NAKIŞ ile/ve/||/<> BRODE

( ... İLE/VE/||/<> Kâğıt ve kumaş gibi nesneler üzerine, makine ya da el ile yapılan kabartma biçimindeki işleme. )


-İŞLEMEK ile/ve/||/<>/> GELİŞTİRMEK



-İŞLEMEK ile/ve/<> İZLEMEK



-İŞLEMEK ile/ve/<> YOĞURMAK



-İŞLENEBİLİR VERİ ile/ve/||/<>/> ERİŞİLEBİLİR VERİ ile/ve/||/<>/> OKUNABİLİR VERİ ile/ve/||/<>/> ANLAŞILABİLİR VERİ

( Simge seviyesinde. Dijital ve mantıksal girdilerle. İLE/VE/||/<>/> Bili/enformasyon. | Veri aktarımı. | Matematik ve iletişim. | Anlam olmayan değer. İLE/VE/||/<>/> Bilgi. | Değer etiketlemesi. İLE/VE/||/<>/> Keşif. KATAdop Mimarisiyle. )


-İŞLENMİŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖĞÜTÜLMÜŞ



-İŞLER ve/||/<>/> İLİŞKİLER



-İŞLET FİİLİN, DUYSUN KULAĞIN ve/||/<> NE VERİRSEN ELİNLE, O DA GELİR SENİNLE ve/||/<> SADECE İŞİNİ YAP, BIRAK ULUSUNLAR



-İŞLEV ile/ve/<> BİÇİM ile/ve/<> NİTELİK



-İŞLEV ile/ve/değil/yerine/<> EYLEM

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Bilinçli, amaçlı etkinlik. )


-İŞLEV ile/ve/değil/yerine/<> EYLEM

( Kişi, eylemiyle tanınır. )


-İŞLEV ile/ve/değil/yerine/<> EYLEM

( İşlet fiilin, duysun kulağın. )


-İŞLEV ile/ve/değil/yerine/<> EYLEM

( Human recognize by action. )


-İŞLEV ile/ve/değil/yerine/<> EYLEM

( Alkışı, en sessiz biçimde karşılayan, alkışı, hak etmiş demektir. )


-İŞLEVSEL(ADAPTİF) ile/ve/||/<>/>< İŞLEVSEL OLMAYAN(MALADAPTİF)



-İŞLEVSELLİK ve/||/<> İŞE YARARLIK



-İŞLEVSELLİK ile/ve/||/<> ÖZELLİK



-İSMET:
İMAN ve/||/<> EMAN



-İSMET ve/||/<>/< ÂDEMİYET



-İSMET ve/<> İFFET



-ISO 9000 ile/ve/<> ISO 9001



-İSPANYA ile/ve/<> FRANSA

( Bu iki ülkeyi birbirinden ayıran, 430 km.lik doğal bir sınır olan Pirene sıradağlarıdır.
[93 milyon yıllık bu dağlar, tüm evrimi içeren kalıntılar taşır.] )


-İSPANYOLCA ile/ve/<>/< LATİNCE



-İSPANYOLCA ile/||/<> YAHUDİ İSPANYOLCASI(LADİNO)



-İSRAF ile/ve/||/<> ABARTI



-İŞRAK ile/ve/<> İRŞÂD



-İŞRÂKÎ ile/ve/||/<> ÜVEYSÎ



-ISRAR ETME! ile/ve/||/<>/> (FAZLA) DİRENÇ GÖSTERME!



-ISRAR ile/ve/<> "SIKBOĞAZ ETMEK"



-ISSUING/OPENING BANK and/||/<> ADVISING BANK

( Amir/açan banka. VE/||/<> İhbar bankası. )


-İŞTAHIN ORANTISIZLIĞI ve/||/<>/> İFLÂH OLMAMAK



-İSTANBUL:
GÜNDÜZ ve/||/<> GECE

( Bektaş Musa )


-İSTANBUL:
GÜNDÜZ ve/||/<> GECE

(

Galata Kulesi
Beyazıt Kulesi


Çemberlitaş


Bozdoğan Kemeri


Sultanahmet Camii


Yeni Cami


Taksim Cumhuriyet Anıtı
)


-İSTANBUL'DA:
YAKA ile/ve/||/<> KITA



-İSTANBUL'DA/KENTİNDE YAŞAMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< İSTANBUL'U/KENTİNİ YAŞAMAK



-İSTANBUL'UN FETHİNDEKİ BAYRAKLAR:
KIRMIZI ile/ve/<> YEŞİL ile/ve/<> BEYAZ

( Orduyu simgeler. İLE/VE/<> Dini simgeler. İLE/VE/<> Devleti simgeler. )


-İSTANBUL'UN:
SAFÂ SULARI ile/ve/||/<>/> ŞİFÂ SULARI



-İSTANBUL/ROMA ve/||/<> FİLİBE

( Filibe de, İstanbul ve Roma gibi, 7 tepe üzerine kurulmuştur. )


-İSTANBUL/ROMA ve/||/<> FİLİBE

( ... VE/||/<> Nöbettepe, Canbaztepe, Taksimtepe, Çanlıtepe, Boztepe, Saraytepe, Pınarcıtepe. )


-İSTANBUL ile/ve/||/<> (ÜSKÜDAR/LI) HOCA ALİ RIZA EFENDİ

( )


-İSTANBUL ve/<> DİVAN EDEBİYATI



-İSTANBUL ve/<>/> TEBRİZ

( Türkçe'nin en çok konuşulduğu kent. VE/<>/> Türkçe'nin en çok konuşulduğu ikinci kent. )


-İSTATİKSEL YASA ile/ve/||/<> ÇOK BÜYÜK SAYILAR YASASI



-İSTATİSTİK:
MATEMATİK ile/ve/||/<>/> YÖNETİM/DEVLET BİLGİSİ



-İSTATİSTİK ve/||/<> BOLTZMANN İSTATİSTİK YASASI



-İSTATİSTİKSEL ANLAM/LILIK / YORUM ile/ve/<> TARİHSEL ANLAM/LILIK / YORUM



-İSTATİSTİKSEL HATA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
YETERSİZ ÖRNEK ile/ve/||/<> TEMSİL ETMEYEN ÖRNEK ile/ve/||/<> YANLIŞ BENZETME ile/ve/||/<> YOK SAYMA ile/ve/||/<> SÜMEN ALTI ile/ve/||/<> KUMARBAZ



-İSTATİSTİKSEL/LİK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> GENELLEYİCİ/LİK



-İSTEDİĞİNİ:
ALMAK ile/ve/değil/<> ALDIKTAN SONRA HÂLÂ İSTİYOR OLMAK



-İSTEK/HEVES ile/ve/değil/||/<>/>/< OLANAK/KOŞUL/ARAÇ/PARA

( Varken, olanak olmayabilir. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Varken, istek olmayabilir. )


-İSTEK/HEVES ile/ve/değil/||/<>/>/< OLANAK/KOŞUL/ARAÇ/PARA

( )


-İSTEK ile/ve/<> AKIL



-İSTEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> AMAÇ

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> (Daha) İleri düşünenlerin sahip olduğu, peşinde gittiği. )


-İSTEK ile/ve/||/<> BEĞENİ

( Dopamin üretir. İLE/VE/||/<> Opioid etkisi yaratır. )


-İSTEK ile/ve/<> DÜŞÜNME



-İSTEK ile/ve/<> GAYRET

( YISA[İt.]: Gayret vermek için söylenilen söz. )


-İSTEK ile/ve/||/<>/> GEREKSİNİM(İHTİYAÇ) ile/ve/||/<>/> HİZMET



-İSTEK ile/ve/<> İÇGÜDÜ



-İSTEK ile/ve/<> TERCİH



-İSTEK ve/<>/|| YOL



-İSTEMEK/SORMAK(SUAL ETMEK):
KİŞİDEN ile/ve/değil/yerine/||/<> ALLAH'TAN

( Verirse, (")minnet("); vermezse, (")zillet("). İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Verirse, nimet; vermezse, hikmet. )


-İSTEMEK ile/ve/<> ÇAĞIRMAK



-İSTEMEK ile/ve/değil/yerine/hem de/+/||/<>/> GERÇEKTEN İSTEMEK

( Zihindeki günlük 40-50.000 düşüncenin büyük bir bölümünün tanımlanmamış/netleşmemiş, pasif temelli, sıradan, dayanaksız, isteme eylemi. İLE Sıradan isteğin bir üst aşaması olan gerçekten istemenin, gerekeni yaparak ve istenenin umudu ve çabası, içtenliği, samimiyeti ve ciddiyeti ile istemek. )


-İSTEMEK ile/ve/değil/yerine/hem de/+/||/<>/> GERÇEKTEN İSTEMEK

( İstemekle tamamına ve daha da fazlasına sahip olabilirsiniz. )


-İSTEMEK ile/ve/değil/yerine/hem de/+/||/<>/> GERÇEKTEN İSTEMEK

( EĞİNİK: İçten istemek. )


-İSTEMEK ile/ve/değil/yerine/hem de/+/||/<>/> GERÇEKTEN İSTEMEK

( İSTİD'Â'[Ar. < DUA]: Yalvararak isteme. | Dilekçe. )


-İSTEMEK ile/ve/değil/yerine/hem de/+/||/<>/> GERÇEKTEN İSTEMEK

( You can have the whole of it and more for the mere asking. )


-İSTEMEK ile/ve/<> İNANMAK

( İnan ya da terk et! )


-İSTEMEK ile/ve/<> İNANMAK

( Believe it or leave! )


-İSTEMEK ile/ve/||/<>/> KARAR VERMEK



-İSTEMEK ile/ve/<> TENEZZÜL



-İSTEMEK ile/ve/<> UYGUNLUK



-İSTEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> YEĞLEMEK



-İSTEMEMEK ile/ve/<>/değil/yerine GEREK GÖRMEMEK



-İSTEMEMEK ile/ve/<>/değil/yerine YEĞLEMEMEK/TERCİH ETMEMEK



-İŞTEN ÇIKIŞTA/ÇIKARILMADA:
KIDEM TAZMİNATI ile/ve/<> İHBAR TAZMİNATI ile/ve/<> İŞSİZLİK ÖDENEĞİ

( )


-İSTENÇ(İRÂDE) ile/ve/||/<> BULUNÇ(KEŞF/VİCDAN)

( Gerçek, keşiftedir, keşfedilmişte değil. )


-İSTENÇ(İRÂDE) ile/ve/||/<> BULUNÇ(KEŞF/VİCDAN)

( Özgürleşme, keşfetme özgürlüğü demektir. )


-İSTENÇ(İRÂDE) ile/ve/||/<> BULUNÇ(KEŞF/VİCDAN)

( Keşif için ne başlangıç ne son vardır. )


-İSTENÇ(İRÂDE) ile/ve/||/<> BULUNÇ(KEŞF/VİCDAN)

( KEŞF: Kaldırmak. )


-İSTENÇ(İRÂDE) ile/ve/||/<> BULUNÇ(KEŞF/VİCDAN)

( To discovery there is no beginning and no end. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Yapma/yapabilme becerisi/isteği/coşkusu/olanağı/gücü. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Yapmama/yapmayabilme becerisi/isteği/coşkusu/olanağı/gücü. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( "Zekâda", nefiste. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Akılda. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Seçim. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Yeğleme/tercih. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Cins. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Fasl. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Varoluş/sal. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Varoluşunun sürekliliği için/yönünde. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Doğadaki tüm varolanlar gibi insanın gövdesi de gelişerek ve değişerek sürecini tamamlar. Gövdemiz itibariyle bitki ve hayvanların koşullarıyla birlikte bülûğa ermesiyle tanımlanan belirli yaş, dönem ve zihinsel seviyelerden geçerek herkesle eşit olanaklara, haklara ve kararlara sahip olmak üzere birey olmaya, reşit olmaya hak kazanırız.

Olanaklarımız, 18 yılımızı tamamlayana kadar, ağırlıklı olarak bitki ve hayvanlarla ortak olduğumuz gövdemizde, varoluşsal ve canlılık gereksinimlerimize, istediklerimize gözümüzü, ağzımızı, elimizi ve dilimizi, "Evet"lerimizi yöneltmeyle yani "yapma isteği/bilgisi" anlamına gelen irâdemiz aracılığıyla sağlanır.

Bu süreç, özellikle 1 yaşında, bazı sözcükleri söylemeye başlayarak; 2 yaşında, benlik algımızın kısmen gelişmişliğiyle erk karşısında, varolduğunu gösterebilmek üzere dışkı tutarak; 4 yaşında, kısmen başlayan öğrenim/eğitim becerisiyle; 7 yaşından itibaren bilinçlenerek; 18'den önce dereceli olarak, 12 - 15 yaş arasında ve 15 - 18 yaş arasında, ayırd etme[temyîz] ve hukuksal cezâ görme eşiğiyle; 16 yaşında, ebeveynin resmî izniyle dünyanın her yerine gidebilme; yine ebeveyn izniyle 17 yaşında evlenebilme eşiklerindeki kısmî hakları ile 18'den sonra da gözümüzü, ağzımızı, elimizi, belimizi ve dilimizi uzatmayabileceklerimiz için "Hayır!" diyerek, "yapmama bilgisi/isteği" olarak tanımlanan ihtiyârımız ve muhtariyetimizle yani kendimize ve çevremizdekilere zarar vermemek üzere, ancak bu koşullarla özgürlük hakkımızı elde ederiz ve yaşamımızı, yapmayabileceklerimiz üzerinden sürdürürüz.

Atacağımız her adımda, yapacağımız ve söyleyeceğimiz herşeyde, önce "Evet"imiz(irâdemiz) değil "Hayır!"ımız(ihtiyârımız) devrede olmak zorundadır. Birilerini yaralamak, öldürmek ya da insanlık suçlarına giren uyuşturucu("sigara vb". da) satmak gibi çevremize çeşitli zarar verebilecek eylemler ise en önemli ve olmazsa olmazımız, Sağlık ve Özgürlük'ün yitirilmesi, hastahane ya da hapishaneyle sınırlandırılmasıyla son bulmasıdır.

İlim ve irfanın öncelikleri, ilkeleri olan eline, diline ve beline hâkim olmak, tüm kadîm geleneklerin ortak uyarısıdır. Şiddet kontrolü, şiddetsizlik, zararsızlık; başkalarını, düşünce, söz ve hareketle incitmemek; yalan kontrolü ve dürüstlük; benimseme kontrolü ya da çalmama; eşeysel(cinsel) enerji kontrolü; mal/eşya biriktirme kontrolü, biriktirmemek; nefret kontrolü ve merhamet; kızgınlık kontrolü ve affetme; güçsüzlük kontrolü ve dayanıklılık; aşırılık kontrolü ve ılımlılık; yanlışlık kontrolü ve doğruluk da insan haklarının dışına çıkmamayı sağlayacak olan uyarılardır.
[ www.FaRkLaR.net/kisiselgelisim ve www.FaRkLaR.net/ilim-irfan sayfalarından da yararlanılabilir.]

Kendi haklarımızı ve başkalarının haklarını tanımamıza yardımcı olabilecek çok önemli iki çalışma ise bir kâğıda ya da bilgisayarda/cep telefonunda, iki ayrı sayfa oluşturup öncelikle "Ne yapmayabileceklerim"i/zi, ötekine ise tam ve kesin olarak "Hayır!" dediklerimizi, diyebileceklerimizi yazmamızdır.

Giyinmek, öncelikle toplum (ve düzeni/sağlığı) için ancak daha sonra kişinin kendi içindir. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Bir şeyi yapmanın, tek bir yolu yoktur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Yolu, tektir! [Yapmamaktır!] )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Başı, ortası/süreci ve sonucu, akıl iledir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Özgüven iledir ve öz/güven sağlatır. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Parça. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Bütün. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Özgürlüğümüzü yitirdiğimizde, değerini bilmeye başladığımız, anladığımız ve anımsadığımız. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Özgürlüğümüzde, sürekli bilmemiz ve anımsamamız gereken. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Gereksinimimize yönelterek, önceleyerek.[Kısa ve uzun süreli olarak tehlikeli/riskli/zararlı olup olmadığına fazla bakmaksızın.] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Var oluşumuzu ve var oluşumuzun sürekliliğini önemseten, önceleyen.[Hem şu anda, hem de uzun süreli olarak.] )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Bir şey ki, yapmasan da olur... YAPMA!
Bir şey ki, söylemesen de olur... SÖYLEME!

Yaptığımız, "kâr"; yapmadığımız, yarar!
Aldığımız, "kâr"; verdiğimiz, yarar!

Yediğimiz/içtiğimiz, "kâr"; yemediğimiz/içmediğimiz, yarar!

Söz(cük)leri/ni ve tutumu/nu değiştir/geliştir... Dünya/n değişsin//gelişsin! )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Belediye. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Muhtarlık. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( Görülen, gösterilen/gösterilebilen. | Görülebilir/lik, gösterilebilir/lik. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Görülmeyen, gösterilmeyen ve gösterilemeyen. | Görülemez/lik, gösterilemez/lik. )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( "Evet!" diyebilme (olanağı/gücü). İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< "Hayır!" diyebilme (olanağı/gücü). )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>/< Nefsine muhâlefet etmek/edebilmek.[MUHALEFET-ÜN-NEFS] )


-İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])

(
İhtiyâr ve İrâde "Kader" - "İrâdenin Özgürce Kullanımı" Tartışması Huyların Değişmesinin Olanağı Mantıksal Belirlenimcilik
Kindî Bağdaşırcı Belirlenimci/Bağdaşırcı - -
Fârâbî Bağdaşırcı Bağdaşırcı Bağdaşırcı Bağdaşırcı
Yahyâ İbn Adî - Bağdaşırcı Belirlenimci İrâdenin Özgürce Kullanımı
Âmirî Bağdaşırcı Bağdaşırcı - -
İbn Sînâ Belirlenimci Belirlenimci Bağdaşırcı Belirlenimci
İbn Bâcce Bağdaşırcı/İrâdeci - - -
İbn Rüşd Belirlenimci/Bağdaşırcı Belirlenimci/Bağdaşırcı - Bağdaşırcı


"Meşşâî Felsefede Ahlâkî Determinizm ve Özgürlük" - Emre Çeliker

)


-İSTENÇ/İRÂDE VE SİNİRBİLİM DENEYLERİNDE:
LIBET ile/ve/||/<> HAGGARD VE EIMER ile/ve/||/<> HAYNES ile/ve/||/<> FRIED



-İSTENÇ/İRÂDE:
UZAK ile/ve/||/<>/> ORTA ile/ve/||/<>/> YAKIN

( El. İLE/VE/||/<>/> Dil. İLE/VE/||/<>/> Bakış. )


-İSTENÇ/İRÂDE ve/<> İDÂRE



-İSTENÇ/İRÂDE ve/||/<>/> SİYÂSET

( Bireydeki yapma isteği. VE/||/<>/> Toplumdaki yapma isteği. )


-İSTENİLEN/BEKLENİLEN:
HAKİKAT ile/ve/değil/||/<>/> MÂRİFET

( Tek. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Çok. )


-İSTENİLEN ile/ve/<>/değil/yerine GEREKSİNİM

( "Bilir/ler." İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Bil(e)mez/ler. )


-İSTENİLEN ile/ve/<>/değil/yerine GEREKSİNİM

( Gereksiniminiz olmayan şeyler alırsanız, çok yakın gelecekte, gereksinim duyduğunuz şeyleri satmak zorunda kalırsınız. )


-İSTER ..., İSTER ... ile/ve/<> NE ..., NE DE ...



-İSTER İSTEMEZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİLİĞİNDEN



-İSTER İSTEMEZ ile/ve/değil/||/<>/>< NE YAZIK Kİ



-İŞTEŞLİKTE/:
SÜREKLİLİK ile/ve/<> KARŞILIKLILIK



-İSTİDÂD:
TAM ile/ve/değil/||/<> EKSİK



-İSTİFA ETMEK ile/ve/||/<> AFFINI İSTEMEK



-İSTİFA ile/ve/||/<>/> İSTİĞFAR

( Affını isteme. | Bir işten, kendi isteğiyle çekilme. İLE/VE/||/<>/> Tövbe. | Allah'tan günahın bağışlanmasını isteme. | Estağfirullah. )


-İSTİFÂDE ile/ve/<>/< İSTİFÂ

( İstifâ etmediğimizden, istifâde edemeyiz. )


-İSTİFSÂR[Ar. < FESR] ile/ve/<> İSTİNTÂK[Ar. < NUTK]

( Bir şeyin açıklanmasını, aydınlığa kavuşmasını isteme, anlamaya çalışma, sorma. İLE/VE/<> Sorgu. | Sorguya çekme. )


-İSTİKÂMET ve/<> HÜRMET ve/<> KIRAAT



-İSTİKLÂL (SAVAŞI):
"KURTULUŞ" (SAVAŞI) ile/ve/değil/||/<>/>/< BAĞIMSIZLIK (SAVAŞI)



-İSTİKLÂL MARŞI ve/||/<>/< MEHMET ÂKİF ERSOY

( Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim, milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl...
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
"Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı;
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüdâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ.

Ruhumun senden, İlâhi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar -ki şahadetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, İlahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-ı mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!

Mehmet Âkif ERSOY )


-İSTİKRÂ ve/||/<> KIRAAT/İKRÂ



-İSTİKRAR ve/||/<>/< TUTARLILIK



-İSTİKRARSIZLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DALGALANMA



-İSTİKŞÂF[< KEŞF | çoğ. İSTİKŞÂFÂT][İSTİŞKÂF değil!] ile/ve/<>/> İSTİŞÂRE

( Keşfetmeye çalışma, ne olup bittiğini öğrenmek için araştırmada bulunma. | [coğr.] Açınsama. İLE Fikir sorma, danışma. )


-İSTİLÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİSMÂR[Ar.]



-İSTİMAL[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİFÂDE[Ar.]

( Kullanım. İLE/VE/||/<> Yararlanma. )


-İSTİMLÂK[Ar. < MİLK] ile/ve/||/<> İSTİMÂR[Ar. < TAMİR]

( Bir yeri satın alma, mülk alma. | Kamulaştırma. Devletin, genelin yararına olarak bir şeyi sahibinden satın alması. İLE/VE/||/<> İmâr ettirme. | Bir yerin imarını isteme. | İstimlâk etme, sömürgeleştirme. )


-İSTİNBÂT[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİDLÂL[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİBSÂR[Ar.]

( Bir söz ya da işten gizli bir anlam çıkarma. Açık olmayarak, dolayısıyla, zımnen anlama. İLE Bir delile dayanarak bir şeyden sonuç çıkarma, delil ile anlama. İLE Basiretli olmak. Düşünceli, hesaplı ve dikkatli iş yapmak ve hareket etmek. )


-İŞTİRÂK[Ar. < ŞİRKET] ile/ve/<>/< İŞTİYÂK[Ar. < ŞEVK]

( Ortaklık, ortak olma, paydaşlık. | Bir işte yer alma, paydaşlık etme. | Bir işe, bir düşünceye katılma, katılım. | İktisadi devlet teşekküllerinin ya da kamu iktisadi kuruluşlarının ya da bağlı ortaklıklarının, sermayelerinin en az yüzde onbeşine, en çok yüzde ellisine sahip bulundukları anonim şirketler. | Bir ortaklık ile işletme arasında, sözkonusu ortaklığın yönetimine ve ortaklık politikalarının belirlenmesine katılma anlamında sürekli bir bağ yaratan, doğrudan ya da dolaylı sermaye ve yönetim ilişkisi. İLE/VE/<>/< Şevklenme, göreceği gelme, özleme. )


-İŞTİRÂK ile/||/<> MÜCENNİS ile/||/<> MÜTEMÂSİL

( Ortaklık, iki ya da daha fazla sayının başka bir sayının ortak katları olması durumu. İLE/||/<> Aynı cins durumuna getirilmiş olan. | Tam sayılı kesrin bileşik kesre çevrildikten sonraki payı. İLE/||/<> Aynı. )


-ISTIRAP ve/<> OLGUNLUK



-İSTİRİDYE ile/ve/||/<>/> İNCİ İSTİRİDYESİ/KABUĞU



-İSTİŞÂRE ile/ve/<> İSTİFÂDE



-İSTİŞÂRÎ ile/ve/||/<> İSTİDLÂLÎ



-İSTİSMÂR[Ar. < SEMERE] ile/ve/<>/değil SÛ-İ İSTİ'MÂL[Ar. < AMEL | çoğ. İSTİ'MÂLÂT]

( İşletme, yararlanma. | Sömürme. İLE/VE/<>/DEĞİL Kötü/yersiz/yolsuz kullanma. )


-İSTİSMÂR[Ar. < SEMERE] ile/ve/<>/değil SÛ-İ İSTİ'MÂL[Ar. < AMEL | çoğ. İSTİ'MÂLÂT]

( )


-İSTİYORUM / İSTEMİYORUM ile/ve/ya da/||/<> SEVİYORUM / SEVMİYORUM

( Hiçbir zaman, bir açıklama yeterliliği ve niteliğinde değillerdir. Daha çok da, kaçmaya ya da dayatmaya yönelik yanıtlardır.

Anımsanması gereken nokta da, sizin kullandığınız oranda ve koşullardaki keyfiyetle, bir başkası da aynı keyfiyetle bunları kullanabilir, karşılık verebilir ve sonuç tam bir hüsran ve boşluk/anlamsızlık yaratır/yaratacaktır.

Dolayısıyla da, yaşamın getirdiği durumlarla/zorunluluklarla yüzleşerek, kaçmaksızın, isteyip-istememe, sevip-sevmeme alanından çıkarmak gerekir. )


-İSVİÇRE-BELLINZONA'DA, ÜÇ KALE:
CASTELGRANDE ile/ve/||/<> MONTEBELLO ile/ve/||/<> SASSO CORBARO



-İSYAN ÇIKARMA/ÇIKARAN ile/ve/||/<>/> İSYANI KIŞKIRTMA/KIŞKIRTAN



-İSYAN/KÂR/LIK ile/ve/değil/yerine/<> TEPKİ/SEL/LİK



-İSYÂN ile/ve/<> İNTİZÂR

( Emre boyun eğmeme, itaatsizlik. | Başkaldırı, ayaklanma. İLE/VE/<> Bekleme, gözleme. | İlenme, beddua. )


-İSYANDA:
BAŞ EDEMEME ile/ve/değil/||/<>/< ALT EDEMEME



-İT:
KÖPEK ile/ve/<> KANCIK

( Eriline verilen ad. İLE/VE/<> Dişiline verilen ad. )


-İT(") ve/||/<>/> (")BİT(")

( İtle yatan, bitle kalkar. )


-İT ve/||/<>/> BİT

( ile yatan. VE/||/<>/> ile kalkar. )


-İTAAT" ile/ve/||/<>/> "RAHAT"



-İTAAT/KÂR ile/ve/||/<> BİAT/KÂR

( Aç kalarak/bırakarak. İLE/VE/||/<> Bilgisiz kalarak/bırakarak. )


-İTAAT ile/ve/değil/yerine/<> "TAPMAK" ile/ve/değil/yerine/<> TESLİMİYET



-İTAAT ile/ve/değil/<> DÜZEN



-İTAAT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KABUL



-İTAAT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< RIZÂ



-İTAAT ile/ve/değil/<> TESLİMİYET



-İTALYANCA ile/ve/<>/< LATİNCE



-İTHAM ile/ve/<> GENELLEME



-İTHAM ile/ve/||/<> YAFTALAMA



-İTİBAR ETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI GÖSTERMEK



-İTİBAR ile/ve/||/<>/> İTİMAT



-İTİBAR ile/ve/||/<> TAHAMMÜL



-ÎTİDAL ve/<> FAZÎLET



-İTİDAL ve/<> HAYIR

( Hayır olan itidal olan, itidal olan hayır olandır. )


-İTİKAF ile/ve/değil/||/<> İNZİVA



-İTİLÂ[Ar. < ULÜVV] ile/ve/<> RÜCÛ[Ar.]

( Yükselme, yukarı rütbelere erişme. İLE/VE/<> Dönme, geri dönme. | Vazgeçme, sözünden dönme, sözünü geri alma. )


-İTİNÂ ile/ve/||/<>/> İMTİNÂ



-İTİNÂ ve/||/<>/> İTİBAR



-İTİP ile/ve/||/<> KAKMAK

( Bir şeyi güç uygulayarak ileri götürmek. | Kapı, pencere vb.ni güç uygulayarak açmak ya da kapamak. | Bulunduğu yerden aşağı düşürmek. | Sürüklemek, sevk etmek. | Bir nesne ile belirli bir yakınlıktaki başka bir nesneyi kendinden uzaklaşmaya zorlamak, "çekme"nin karşıtı. İLE/VE/||/<> İtmek, vurmak. | Kakma yapmak. | Vurarak dar bir yere sokmak. )


-İTİRAF ile/ve/||/<> (")GÜNAH ÇIKARMA(")



-İTİRAF ile/ve/değil/||/<>/< AÇIK AÇIK SÖYLEMEK



-İTİRAF ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AÇIKLAMA



-İTİRAF ile/ve/||/<>/> ARINMA



-İTİRAF ile/ve/değil/||/<> İDDİA



-İTİRAF ile/ve/değil/||/<>/< KABUL



-İTİRAF ile/ve/||/<> TÖVBE

( Hristiyanlık'ta. İLE/VE/||/<> İslâm'da. )


-İTİRAZ (ETMEK) ile/ve/<>/değil/yerine SORU (SORMAK)



-İTİRAZ ETMEK ile/ve/||/<> KARŞI ÇIKMAK



-İTİRAZ ile/ve/değil/||/<>/< İTİRAF



-İTİRAZ ile/ve/<> İTİZAL



-İTİZAL ile/ve/||/<> RIFZ



-İTKİ ile/ve/||/<> TUTKU



-İTME ile/ve/||/<> DÜRTME ile/ve/||/<> TETİKLEME



-ITRÎ ve/||/<> ZAHARYA(S)

( [Türk Mûsikîsi'nin ...] Süleymaniye Camisi. VE/||/<> SultanAhmet Camisi. )


-ITRÎ ve/||/<> ZAHARYA(S)

( [vefat] 1711 ve/||/<> 1790? )


-IVAN PAVLOV ve/||/<> BIANCHI ve/||/<> SANTIAGO RAMON Y CAJAL ve/||/<> ALOIS ALZHEIMER ve/||/<> HANS BERGER



-İVEĞEN LENFOBLASTİK LÖSEMİ ile/||/<> SÜREĞEN LENFOSİTİK LÖSEMİ

( Kemik iliğinde olağandışı lenfoblastların hızlı çoğalması ile ilişkili bir kanser türü. İLE/||/<> Olgun lenfositlerin yavaş birikimi ile ilişkili bir kanser türü. )


-İVEĞEN PANKREATİT ile/||/<> SÜREĞEN PANKREATİT

( Pankreasın ani yangılanması. İLE/||/<> Pankreasın uzun süreli yangılanması ve kalıcı hasar. )


-IVF ile/ve/||/<>/> IVG



-İVME ile/ve/||/<>/> HIZLANMA

( Bir nesnenin hızının birim zamanda değişim oranı. İLE/VE/||/<>/> Bir nesnenin hızının artması durumu. )


-İYİ ANLAMAK ile/ve/||/<>/< YALIN ANLATABİLMEK

( Yalın anlatamıyorsak, yeterince / iyi anlamamışız demektir. )


-İYİ ANLAMAK ile/ve/||/<>/< YALIN ANLATABİLMEK

( If we cannot explain simply, we don't understand it enough well. )


-İYİ BİR YÖNETİCİ OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİ BİR KİŞİ OLMAK

( AKIL ve/<> ADÂLET ve/<> SİYASET ve/<> DOĞRULUK ve/<> AHLAK BİLGİ

İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/<

ADÂLET DAİRESİ
)


-İYİ DÜŞÜN!:
KALBİ ve/||/<>/>/< KAPIYI ve/||/<>/>/< SON SÖZÜNÜ

( Kırmak yerine. VE/||/<>/>/< Çarpmak yerine. VE/||/<>/>/< Söylemeden önce. )


-İYİ EĞİTİM ile/ve/||/<>/< İYİ ÖĞRETMEN/EĞİTİMCİ

( Bazı şeyleri (yüksek oranda) değiştirebilir. İLE/VE/||/<>/< Herşeyi (tamamen) değiştirebilir. )


-İYİ HEKİM ile/ve/||/<>/> USTA HEKİM

( Hastalığı iyileştirir. İLE/VE/||/<>/> Hastayı iyileştirir. )


-İYİ HİSSETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİCE HİSSETMEK



-İYİ İŞ ve/||/<>/>/< USTA



-İYİ KİŞİ ile/ve/||/<>/> BİLGELİK



-İYİ KULLANMAK ile/ve/||/<> YARARLANMAK



-İYİ NİYET(Lİ YAKLAŞIM) ile/ve/<>/değil/yerine ÇÖZÜMCÜ (VE YAPICI) YAKLAŞIM

( İyi niyet, bir şeyleri çözmekte/aşmakta yeterli değildir/olmayabilir. )


-İYİ NİYET ile/ve/değil/||/<>/>/< ADÂLET



-İYİ NİYETLİLİK ile/ve/<> ANLAYIŞ GÖSTERMEK



-İYİ OLMAK ile/ve/değil/=/||/<>/< ÂDİL OLMAK



-İYİ OLMAK ile/ve/değil/||/<>/< ÂDİL OLMAK



-İYİ/LİK ve/||/<>/< AŞKIN/LIK



-İYİ/YETERİNCE DÜŞÜNMEK ile/ve/||/<>/>/< İSABETLİ KARAR VERMEK



-İYİ ile/ve/<>/> DAHA İYİ ile/ve/<>/> EN İYİ

( İnanırsak. İLE/VE/<>/> Sabredersek. İLE/VE/<>/> Vazgeçmezsek. )


-İYİ ile/ve/<> GÜZEL

( Ayrıntıdır/ayrıntılardadır. İLE/VE/<> Bütündür/bütünlüktedir. | İyilerin biraradalığı/toplamıdır. )


-İYİ ile/ve/değil/yerine/<> İYİLİK İÇEREN



-İYİCİL/BENIGN ile/||/<> KÖTÜCÜL/HABİS[Ar.]/MALİGN/MALIGNANT[İng.]

( İyi huylu ve genellikle zararsız tümörler. İLE/||/<> Kötü huylu ve yayılma potansiyeli olan tümörler. )


-İYİLER:
KAYBETMEZ <>/>/ne yazık ki KAYBEDİLİR



-İYİLEŞME/ŞİFA:
SARIMSAK ve/||/+/hem de/<> SARILSAK



-İYİLEŞME ve/||/<>/< EMEK



-İYİLEŞME ile/ve/değil/||/<>/< İLERLEME



-İYİLEŞMEK ile/ve/değil/||/<>/< (DAHA) İYİ HİSSETMEK

( Kişiler, çoğunlukla, psikoloğa/psikiyatriste, iyileşmeye değil "(daha) iyi hissetmek" üzere giderler. )


-İYİLEŞTİRİCİLER/DENGELEYİCİLER:
GÜNEŞ ile/ve/||/<> DİNLENME ile/ve/||/<> HAREKET/SPOR ile/ve/||/<> BESLENME ile/ve/||/<> ÖZGÜVEN ile/ve/||/<> ARKADAŞLAR



-İYİLEŞTİRMEK ile/ve/||/<>/> GELİŞTİRMEK



-İYİLİĞE GEREKSİNİMİ OLANLAR ile/ve/||/<> İYİLİK YAPMAYA GEREKSİNİMİ OLANLAR

( )


-İYİLİĞE GEREKSİNİMİ OLANLAR ile/ve/||/<> İYİLİK YAPMAYA GEREKSİNİMİ OLANLAR

( The Last Bookstore (Son Kitapçı) adlı şu kısa belgesel, Los Angeles'ta bulunan 'Son Kitapçı' adlı kitapçının sahibi ve işletmecisi Josh Spencer'ın yaşamına odaklanıyor. Belgesel, Spencer'ın bir baba, koca, küçük işletme sahibi ve paraplejik olarak yaşamını gözler önüne sererken, fiziksel kitaplardan vazgeçemeyenler için bir çekim merkezi haline gelen dükkanının da öyküsünü anlatmış oluyor.

http://lastbookstorela.com

)


-İYİLİĞE GEREKSİNİMİ OLANLAR ile/ve/||/<> İYİLİK YAPMAYA GEREKSİNİMİ OLANLAR

( Çok sevgili arkadaşım,
Ramazan Baş’ın (Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği Başkanı),
koronavirüs nedeniyle yaşamını kaybettiğini öğrendik.

Çok çok üzüldüm/üzüldük.

Ne yazacağımı ve ne kadar yazacağımı bilemiyorum. Ben/biz de tüm Türkiye de en başta engelliler olmak üzere yakın bir dostumuzu kaybetmenin çok büyük üzüntüsü içinde...

Türkiye de, dünya da çok büyük bir değerini, başarısını, çok önemli bir gönüllüsünü çok erken kaybetti. Hepimizin başı[yarası] sağılsın[iyileşsin].

Çok sevgili Ramazan Baş'la 2006 yılında, her ayın ilk Çarşamba'sı gezi anıları ve sunumlarımızı paylaşmak üzere buluştuğumuz Gezginler Derneği toplantımıza katılmasıyla tanıştık. Onu ve yanındakileri tekerlekli sandalyesiyle sahnede görünce çok mutlu olmuştum.

Dernek başkanımız Orhan Kural ve yönetim kurulu üyeleri, düşünce, öneri, istek ve beklentilerini dinlemek üzere yılda bir kez de tüm gezgin üyelerimizi davet ediyorduk. 2000'den beri katılabildiğim bu toplantıların birinde gezi ve gezginlik dışında dernek olarak daha etkin, topluma da yararlı çalışma ve dayanışmalarımızın olması gerektiğine değinmiştim. Her ne kadar gezme olanağı buluyorsak da engellilerin bu olanağa pek de sahip olmadığına, hepimizin çeşitli nedenlerle her an bir kaza geçirerek engelli kalabileceğine, gücümüz ve olanaklarımız yerindeyken engellilerin sorunlarına çok daha fazla katkı ve destek vermemiz gerektiğini paylaşmıştım. Bu konudaki ilk adımımızın da engelli dernekleriyle olan ilişki ve işbirliğiyle gerçekleşebileceğine de değinmiştim.

2006'daki toplantılarımızın birinde bu düşünce ve dileklerimin ekonomik gücü yerinde olan kişilerin/gezginlerin önüne daha yakından ulaşabildiğini görmekten, az da olsa bir katkım olması ve aracı olabilmekten çok mutlu oldum. (Kendimi değil bu tür düşünce, adım, aracılık ve çabaların önemini pekiştirme ve yayılması dileğiyle bu deneyimimi paylaşıyorum.)

Ben de kendi olanaklarım içinde daha fazla neler yapabileceğimi düşünerek Ramazan Baş ile daveti üzerine Ataköy'deki dernek merkezine gitmeye başladım. İnternet ve bilgisayarla ilgili olanaklarımı seferber ederek birkaç yıl derneğin web sitesiyle ilgili çalışmalar yürüttüm. Sevgili Ramazan Baş, tüm çalışanlar, gönüllüler ve engelliler ile daha yakından iletişim ve paylaşım fırsatı bularak tekerlekli sandalye dağıtımı başta olmak üzere çoğu etkinliğin mutfağında yer almaya çalıştım.

Derneğin başarılarından çoğunuzun haberdar olduğunu bildiğim her süreç ve ayrıntıda çeşitli gereksinimleri olan engelliler için çok önemli olanaklar sağlandı. Boynundan aşağısı felç kalmış, çoğunlukla yattığı yerden hizmet vermeye çalışan sevgili Ramazan Baş'ın, en başta annesi olmak üzere çevresindeki tüm dostların, üstün, özverili emek, çaba ve başarılarıyla dolu yaşamında, yazmak ve paylaşmakla bitmeyecek Türkiye ve dünya çapında örnek hizmet ve katkıları için ne kadar teşekkür etsek azdır. Yıllarca dernek çalışmalarına ve engellilere sürekli destek veren binlerce tanınmış/tanınmamış gönüllü, siyasetçi, sanatçı ve sporcuya da ayrıca çok teşekkür ederim/z...

Tüm emek, çaba, katkı, aracılık ve çalışmalarından dolayı tekrar tekrar milyonlarca minnet ve teşekkür ediyorum/z çok sevgili Ramazan Baş. Her zaman, hepimizleydin, her zaman da öyle olacaksın. Yaşamımız, gönlümüz ve zihnimizdeki yerin apayrı!

(Dileklerimiz, tek başına bazı sorunların gelişmesi, değişmesi ve düzelmesi için yeterli olmuyor biliyorsunuz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hem doğrudan, hem de dolaylı olarak gereksinimi çok fazla olan birey ve derneklere her türlü maddi ve manevi yardımı sürekli kılarak gerçekleşiyor. Eğer bugüne kadar katkı ve desteğiniz olmuş ya olamamışsa da bundan sonra daha fazla olabileceğini de tekrar ve sürekli anımsayalım istiyorum. Bu doğrultuda da TOFD'ye cep telefonu üzerinden aylık 10 TL.'lik düzenli bağışına siz de katılabilirsiniz. Ayrıca, plastik şişelerin kapaklarını biriktirerek ve dernek merkezine ulaşmasını sağlayarak da destekte bulunabiliyoruz. Tüm ayrıntılarını TOFD.org.tr adresinden görebilir ve takip edebilirsiniz. Şimdiden tüm katkı ve desteklerinizden dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum/z...)

Ancak bu kadarıyla sınırlandırabildiğim, ne kadar yazsam ve anlatsam da onu tanı(t)maya yetmeyecek sevgili Ramazan Baş'ı, kısmen de olsa daha yakından tanıyabilmeniz için aşağıdaki bağlantıdan TEDx konuşmasını kesinlikle izlemenizi rica ediyorum...

İYİLİĞE GEREKSİNİMİ OLANLAR ile/ve/||/<>
İYİLİK YAPMAYA GEREKSİNİMİ OLANLAR

Mutluluğun Anahtarı; Köprü Olmak | Ramazan Baş

youtube.com/watch?v=wA4wK6Kby2Q

instagram.com/TOFDgenelmerkez
instagram.com/ramazanbastofd
instagram.com/semracetinkaya__

(Sürekli erişim ve paylaşım adresleri...
FaRkLaR.net/sozluk/fark/37462
instagram.com/p/CODS7iwAJcg )


-İYİLİĞİN KOŞULLARI:
HIZLI(EN KISA SÜREDE) OLMALI ile/ve/||/<>/> GİZLİ OLMALI ile/ve/||/<>/> GÖZDE BÜYÜTÜLMEMELİ ile/ve/||/<>/> SÜREKLİ OLMALI ile/ve/||/<>/> YERİNİ BULMALI



-İYİLİK (YAPMAK):
"HERKESE ANLATILAN/ANLATIRSAK" ile/değil/yerine/||/<>/< HİÇKİMSEYE SÖYLEMESEK DE KENDİMİZ ANIMSIYORSAK ile/değil/yerine/||/<>/< KENDİMİZ BİLE UNUTMUŞSAK

( Ne vazgeçmek, ne de vazgeçmekten vazgeçmek. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Vazgeçmek. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Vazgeçmekten, vazgeçmek. )


-İYİLİK (YAPMAK):
"HERKESE ANLATILAN/ANLATIRSAK" ile/değil/yerine/||/<>/< HİÇKİMSEYE SÖYLEMESEK DE KENDİMİZ ANIMSIYORSAK ile/değil/yerine/||/<>/< KENDİMİZ BİLE UNUTMUŞSAK

( Kibir, kabalık. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Alçakgönüllülük, tevâzu. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yokluk bilinci, mahviyet. )


-İYİLİK EDENİN GÖREVİ ve/||/<> İYİLİK GÖRENİN GÖREVİ

( İyiliğini unutmak. VE/||/<> İyilik edeni unutmamak. )


-İYİLİK YAPMAK ÜZERE/İÇİN ile/ve/değil/yerine/||/<> GEREĞİNİ YAPMAK/YAPARAK



-İYİLİK YAPMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> İYİ OLMAK



-İYİLİK:
BAŞKASINA YAPTIĞIMIZ ile/ve/||/<> BİZE YAPILAN

( Unutalım! İLE/VE/||/<> Unutmayalım! )


-İYİLİK:
EMPATİ ve/||/<> PİŞMANLIK ve/||/<> UTANMAK



-İYİLİK:
NESNEL ile/ve/||/<> ÖZNEL



-İYİLİK:
SÖZ İLE ve/||/<> VERMEK İLE ve/||/<> DÜŞÜNCE İLE

( Güven oluşturur. VE/||/<> Sevgi oluşturur. VE/||/<> Derinlik oluşturur. )


-İYİLİK ile/ve/||/<> DOĞRULUK ile/ve/||/<> CESÂRET ile/ve/||/<> VEFÂ

( Kötülüğe karşın. İLE/VE/||/<> Yanlışa karşın. İLE/VE/||/<> Zorluğa karşın. İLE/VE/||/<> Mesafeye karşın. )


-İYİLİK ile/ve/değil/||/<>/< DÖNGÜ/DEVİR/DEVRAN



-İYİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<> HİZMET



-İYİLİK ve/||/<>/>/< KAMU YARARI



-İYİLİK ve/||/<>/> SONSUZLUK ve/||/<>/> ÖZGÜRLÜK



-İYİLİK ile/ve/||/<>/> ZİHİNSEL VE TOPLUMSAL İYİLİK(ÖDÖMONİ[Yun. < EUDOIMONIA])



-İYİLİKTE:
[ne yazık ki]
!"NEDEN ARAYIŞI" ve/<> !"ÖDÜL BEKLENTİSİ"

( Herhangi bir nedeni de olmaz/olmamalıdır ve hiçbir ödül beklentisi de oluşmamalıdır. İyilik, neden-sonuç ilişkisinin tamamen dışındadır ve ancak dışındaysa iyiliktir. )


-İYİLİKTE/İYİLİĞİ:
ARAŞTIR! ve/||/<>/> ABARTMA! ve/||/<>/> ANLATMA!



-İYİMSER/LİK ile/ve/<> ANLAYIŞLI/LIK



-İYİMSER/LİK ile/ve/||/<>/> SAKINGAN/İHTİYATLI İYİMSER/LİK



-İYON ile/||/<> RADİKAL

( Elektron kazanmış ya da kaybetmiş atom ya da molekül. İLE/||/<> Eşlenmemiş tek bir elektrona sahip dengeli ve sürekli olmayan atom ya da moleküller. )


-İYONİK BAĞ ile/ve/||/<> KOVALENT BAĞ

( İki atom arasında elektron aktarımı/alışverişi ile oluşan bağlar. İLE/VE/||/<> Elektron paylaşımıyla oluşan bağlar. )


-İYOT[Fr. < Yun.] ile/ve/<> İYODÜR[Fr.]

( Atom numarası 53, atom ağırlığı 126,92 olan, doğada deniz suyunda, sodyum iyodür durumunda rastlanılan, bazı deniz bitkilerinde de çokça birikmiş olarak bulunan, mavimsi esmer renkte, katı bir öğe. [simgesi: I] İLE/VE/<> İyotun, bir öğe ya da bir bileşikle verdiği bileşim. )


-İYOT ile/ve/<> İYOTLAMA

( ... İLE/VE/<> İçme sularındaki mikropların, iyot etkisiyle giderilmesi. | Organik bir bileşikte, hidrojenin, iyotla yer değiştirmesi. )


-İZ BIRAKAN FİLMLER:
SİNAN CANAN ve/||/<> MUSTAFA CAN

( )


-İZ ve/<> GÖZ

( Tarlada izi olmayanın, hasatta gözü ol(a)maz. )


-İZ ile/ve/||/<>/> İZLENİM



-İZAH ve/<> HİZA



-İZÂHÎ ile/ve/<> İZÂFÎ



-İZÂN ve/<> FERÂSET



-İZANAKİ ile/ve/||/<> İZANAMİ



-İZDÜŞÜM ile/ve/<> UZANTI



-İZİDOR ile/ve/||/<>/> İZİDOR

( Milet'li. İLE/VE/||/<>/> Yeğeni. )


-İZİDOR ile/ve/||/<>/> İZİDOR

( Ayasofya'nın iki mimarından biri. İLE/VE/||/<>/> Kubbesini ikinci kez inşâ eden. )


-İZİN ile/ve/<>/< SALÂHİYET



-İZLEK ile/ve/||/<> SÜREK



-İZLEM/STRATEJİ(K)[Fr. < Yun. STRATOS: Ordu. | AGO: Gütmek.] ile/ve/<> TAKTİK

( Üst kuram, kuram kurma kuramı. İLE/VE Stratejinin uygulanması. )


-İZLEME ile/ve/||/<> TARAMA



-İZLEMEK ile/ve/<> DESTEKLEMEK



-İZLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< EYLEMEK



-İZLENİLESİ:
GÜLDÜRÜ ve/||/<> EĞLENCE

( TÜM ŞENER ŞEN, KEMAL SUNAL, CHARLIE CHAPLIN, JIM CARREY, EDDIE MURPHY FİLMLERİ

BAY EVET (YES MAN) (2008)

TERMINAL (2004)

BENDEN BU KADAR (AS GOOD AS IT GETS) (1997)

OYUN (THE GAME) (1997)

JUMANJİ (1995)

FORREST GUMP (1994)

BUGÜN, DÜNDÜ (GROUNDHOG DAY) (1993)

SALAK İLE AVANAK (DUMB AND DUMBER) (1994)

EVDE TEK BAŞINA (HOME ALONE) I, II (1990)

MR. BEAN (1990)

DİKKAT KÖPEK VAR (TURNER&HOOCH) (1989)

ÇIPLAK SİLAH (THE NAKED GUN) | 2.5 | 3.3 (1988, 1991, 1994)

BANA GÖZ KULAK OL (SEE NO EVIL, HEAR NO EVIL) (1989)

SOSYETE POLİSİ (BEVERLY HILLS COP) I, II, III, IV (1984, 1987, 1994, 2016)

POLİS AKADEMİSİ I, II, III (1984, 1985, 1986, 1987, 1988)

ÇOK GİZLİ (TOP SECRET) (1984) )


-İZLENİLESİ:
ÖNCELİKLİLER ve/ya da/||/<> AYRICALIKLILAR

( ESARETİN BEDELİ (SHAWSHANK REDEMPTION) (1994)

CESUR YÜREK (BRAVEHEART) (1995)

YEŞİL YOL (GREEN MILE) (1999)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

FARELER VE İNSANLAR (OF MICE AND MEN) (1992)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

İYİLİK BUL, İYİLİK YAP (PAY IT FORWARD) (2000)

ÖLÜ OZANLAR DERNEĞİ (DEAD POETS SOCIETY) (1989)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

YEDİ (SEVEN) (1995)

TİBET'TE YEDİ YIL (SEVEN YEARS IN TIBET) (1997)

YENİ YAŞAM (CAST AWAY) (2000)

TRUMAN SHOW (1998)

YÜKSELİŞ (ASCENSION) (dizi)(3 bölüm) (2014)

ŞEYTANIN AVUKATI (DEVIL'S ADVOCATE) (1997)

MALICE (1993)

İHANET (THE EDGE) (1996)

İÇİMDEKİ DENİZ (2004)

PLATFORM (2019)

KÖRLÜK (BLINDNESS) (2008)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

JOKER (2019)

LORENZO'NUN YAĞI (LORENZO'S OIL) (1992)

CAN DOSTUM (THE INTOUCHABLES) (2011)

İÇGÜDÜ (INSTINCT) (1999)

FİL ADAM (THE ELEPHANT MAN) (1980)

NELL (1994)

BABAM VE OĞLUM (2005)

GÖNÜL YARASI (2005)

ABİM (2009)

BENİM DÜNYAM (2013) / < (BLACK) (2005)

RASHOMON (1950)

LEON (1994)

YİĞİT (HERO) (2002)

İLKBAHAR, YAZ, SONBAHAR, KIŞ VE İLKBAHAR (SPRING, SUMMER, FALL, WINTER AND SPRING) (2003)

DELİ VE DAHİ (THE PROFESSOR AND THE MAD MAN) (2019)

RÜZGÂRI Dİ(ZGİ)NLEYEN ÇOCUK (THE BOY WHO HARNESSED THE WIND) (2019)

BALİNANIN SIRTINDA (WHALE RIDER) (2002)

HÜCRE NO:7 MUCİZESİ (MIRACLE IN CELL NO:7) (2013)

KIYIM GECESİ (FRACTURE) (2007)

MAÇ SAYISI (MATCH POINT) (2005)

BİR DÜŞÜŞÜN ANATOMİSİ (ANATOMY OF A FALL) (2023)

BÜYÜK HESAPLAŞMA (HEAT) (1995)

KARDEŞ GİBİLERDİ (SLEEPERS) (1996)

GÜLÜN ADI (THE NAME OF THE ROSE) (1986)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

YATAĞIMDAKİ DÜŞMAN (SLEEPING WITH THE ENEMY) (1991)

YETER (ENOUGH) (2002)

KÜP (CUBE) I, II, III (1997, 2002, 2004)

OYUN (THE GAME) (1997)

BUGÜN, DÜNDÜ (GROUNDHOG DAY) (1993) :)

BENDEN BU KADAR (AS GOOD AS IT GETS) (1997)

YEŞİL KILAVUZ (GREEN BOOK) (2018)

12 YILLIK TUTSAKLIK (12 YEARS A SLAVE) (2013)

ŞİMDİ YA DA ASLA (THE BUCKET LIST) (2007)

SOFİ'NİN SEÇİMİ (SOPHIE'S CHOICE) (1982)

ÇİZGİLİ PİJAMALI ÇOCUK (THE BOY IN THE STRIPED PAJAMAS) (2008)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

SCHINDLER'İN DİZİNİ (SCHINDLER'S LIST) (1993)

PİYANİST (2002)

SALAK İLE AVANAK (DUMB AND DUMBER) (1994) :)

BAY EVET (YES MAN) (2008) :)

FORREST GUMP (1994) :)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

TEHLİKELİ YÜRÜYÜŞ (THE WALK) (2015)
(İzlemeden önce "TO REACH THE CLOUDS" betiğini okumanızı salık veririz.)

LA CASA DE PAPALLE (dizi) (2017 - 2020)

THELMA VE LOUISE (1991)

MİLYONLUK BEBEK (MILLION DOLLAR BABY) (2004)

BÖKE(ŞAMPİYON) (THE CHAMP) (1979)

HERŞEYİN KURAMI (THE THEORY OF EVERYTHING) (2014)

YAĞMUR ADAM (RAIN MAN) (1988)

LION (2016)

TEMPLE GRANDIN (2010)

GİZLİ SAYILAR (HIDDEN FIGURES) (2016)

EŞKIYA (1996)

KABADAYI (2007)



AŞK, TESADÜFLERİ SEVER (2011)

TESADÜF (SERENDIPITY) (2001)

MELEKLER ŞEHRİ(CITY OF ANGELS) (1998)

AŞK MASALI (MAID IN MANHATTAN) (2002)

İKNA (PERSUASION) (2022)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

AŞK VE YAŞAM (SENSE & SENSIBILITY) (1995)
(İzlemeden önce betiğini okumanızı salık veririz.)

GÜN DOĞMADAN > GÜN BATMADAN > GECE OLMADAN
(BEFORE SUNRISE > BEFORE SUNSET > BEFORE MIDNIGHT)
(1995, 2004, 2013)

BARFİ (2012)

CESARETİN VAR MI AŞKA? (JEUX D'ENFANTS) (2003)

ÖZEL BİR KADIN (PRETTY WOMAN) (1990)

KORUMA (THE BODYGUARD) (1992)

HAYALET (GHOST) (1990)

TITANIC (1997)

KESİŞME (INTERSECTION) (1994)

AHLÂKSIZ TEKLİF (INDECENT PROPOSAL) (1993)



BİRKAÇ İYİ ADAM (A FEW GOOD MEN) (1992)

TERMINAL (2004)

BİZ MELEK DEĞİLİZ (WE ARE NOT ANGELS) (1989)

BENİM 533 ÇOCUĞUM VAR (STARBUCK) (2011)

ÇAŞIT OYUNU (SPY GAME) (2001)

SON KALE (THE LAST CASTLE) (2001)

SON SAMURAY (THE LAST SAMURAI) (2003)

SÜREKLİ GENÇ (FOREVER YOUNG) (1992)

VATANSEVER (THE PATRIOT) (2000)

KURTLARLA DANS (DANCES WITH WOLVES) (1990)

DOKUNULMAZLAR (UNTOUCHABLES) (1987)

ZAFER VE GURUR (PRIDE AND GLORY) (2008)

ÖZGÜN KIYIMLAR (RIGHTEOUS KILL) (2008)

SÖZLEŞME (THE CONTRACT) (2006)

ŞANTAJ (STONE) (2010)

KÖPEKLERİN GÜNÜ (DOG DAY AFTERNOON) (1975)

CASINO (1995)

İÇERİDEKİ ADAM (INSIDE MAN) (2006)

RONIN (1998)

KIRILMA NOKTASI (POINT BREAK) (1991)

KURDA TUZAK (ENTRAPMENT) (1999)

GERİ DÖNEN (THE REVENANT) (2015)

KAYA (THE ROCK) (1996)



SIKI DOSTLAR (GOOD FELLAS) (1990)

GUGUK KUŞU (ONE FLEWS OVER THE CUCKOO'S NEST) (1975)

BÜLBÜLÜ ÖLDÜRMEK (1962)

RUANDA OTELİ (HOTEL RWANDA) (2004)

KUZULARIN SESSİZLİĞİ (THE SILENCE OF THE LAMBS) (1991)

UCUZ ROMAN (PULP FICTION) (1994)

TANGO VE CASH (1989)

DÖVÜŞ KULÜBÜ (FIGHT CLUB) (1999)

WHIPLASH (2014)

YABAN YAŞAMA DOĞRU (INTO THE WILD) (2007)

127 SAAT (127 HOURS) (2010)

96 SAAT (TAKEN) (2009)

KÖSTEBEK (2006)

21 (2008)

ENOLA HOLMES (2020) (B Niles <> 11-08-22)

AKLI HAVADA (UP IN THE AIR) (2009)

CEHENNEM SİLAHI (LETHAL WEAPON) II, III, IV (1989, 1992, 1998)



GELECEĞE DÖNÜŞ (BACK TO THE FUTURE) I, II, III (1985)

YAŞLI DELİKANLI (OLDBOY) (2003)

ŞARLO DİKTATÖR (1940)

ÇILGIN MAX (MAD MAX) I, II, III (1979, 1981, 1985)



İLK KORKU (PRIMAL FEAR) (1996)

KIRILAMAZ (UNBREAKABLE) (2000)

AYRIM (SPLIT) (2016)

CAM (GLASS) (2019)



DAĞCI (CLIFFHANGER) (1993)

ÇAKAL (JACKAL) (1997)

KAÇAK (FUGITIVE) (1993)

TUTUKLULAR (PRISONERS) (2013)

DENEY (THE EXPERIMENT) (2010)

AĞLATAN OYUN (THE CRYING GAME) (1992)

OMUZ OMUZA (JULIA ROBERTS) (1998)

AĞILI SARMAŞIK (POISON IVY) (1992)

OCEAN'S ELEVEN | TWELVE | THIRTEEN (2001, 2004, 2007)

HIZ TUZAĞI (SPEED) (1994)

DENİZDE İSYAN (CRIMSON TIDE) (1995)

AZINLIK RAPORU (MINORITY REPORT) (2002)

OLAĞAN ŞÜPHELİLER (USUAL SUSPECTS) (1995)

KÖSTEBEK (THE DEPARTED) (2006)

SIKIYSA YAKALA (CATCH ME IF YOU CAN) (2002)

CASUSLAR KÖPRÜSÜ (BRIDGE OF SPIES) (2015)

ZİNDAN ADASI (SHUTTER ISLAND) (2010)

YANILTICI (THE ILLUSIONIST) (2006)

SİHİRBAZLAR ÇETESİ (NOW YOU SEE ME) I, II (2013, 2016)

SOYGUN (HOLD UP) (1985)

DÜŞMAN (ENEMY) (2013)

AVUNTU (SOLACE) (2016)

JUMANJİ (1995)

ZOR ÖLÜM (DIE HARD) I, II, III (1988, 1990, 1995)

DEVLET DÜŞMANI (ENEMY OF THE STATE) (1998)

DENGESİZ (UNHINGED) (2020)

PARAZİT (PARASITE) (2019)

PERSON OF INTEREST (dizi) (2011)



MR. BEAN (1990)

EVDE TEK BAŞINA (HOME ALONE) I, II (1990)

DİKKAT KÖPEK VAR (TURNER&HOOCH) (1989)

SOSYETE POLİSİ (BEVERLY HILLS COP) I, II, III, IV (1984, 1987, 1994, 2016)

ÇIPLAK SİLAH (THE NAKED GUN) | 2.5 | 3.3 (1988, 1991, 1994)

POLİS AKADEMİSİ I, II, III (1984, 1985, 1986, 1987, 1988)

BANA GÖZ KULAK OL (SEE NO EVIL, HEAR NO EVIL) (1989)

ÇOK GİZLİ (TOP SECRET) (1984)



Güncellenme Tarihi > [karşıdaki sağ alt köşe --->] )


-İZLENİLESİ:
OYUNCULAR ve/||/<>/> TÜM FİLMLERİ

( CHARLIE CHAPLIN

ANTHONY HOPKINS

ROBERT DE NIRO

ŞENER ŞEN

KEMAL SUNAL

AL PACINO

MORGAN FREEMAN

TOM HANKS

JIM CARREY

EDDIE MURPHY

JACK NICHOLSON

MEL GIBSON

DENZEL WASHINGTON

STEVEN SEAGAL )


-İZLENİLESİ:
SUÇ ile/ve/değil/||/<>/< YANILGI

( MALICE (1993)

BÜYÜK HESAPLAŞMA (HEAT) (1995)

YEDİ (SEVEN) (1995)

YATAĞIMDAKİ DÜŞMAN (SLEEPING WITH THE ENEMY) (1991)

YETER (ENOUGH) (2002)

CASINO (1995)

ÖZGÜN KIYIMLAR (RIGHTEOUS KILL) (2008)

KIRILMA NOKTASI (POINT BREAK) (1991)

SIKI DOSTLAR (GOOD FELLAS) (1990)

RUANDA OTELİ (HOTEL RWANDA) (2004)

KUZULARIN SESSİZLİĞİ (THE SILENCE OF THE LAMBS) (1991)

CEHENNEM SİLAHI (LETHAL WEAPON) II, III, IV (1989, 1992, 1998)

AĞILI SARMAŞIK (POISON IVY) (1992)

OCEAN'S ELEVEN | TWELVE | THIRTEEN (2001, 2004, 2007)

HIZ TUZAĞI (SPEED) (1994)

AZINLIK RAPORU (MINORITY REPORT) (2002)

OLAĞAN ŞÜPHELİLER (USUAL SUSPECTS) (1995)

KÖPEKLERİN GÜNÜ (DOG DAY AFTERNOON) (1975)

KÖSTEBEK (THE DEPARTED) (2006)

SIKIYSA YAKALA (CATCH ME IF YOU CAN) (2002)

YANILTICI (THE ILLUSIONIST) (2006)

SİHİRBAZLAR ÇETESİ (NOW YOU SEE ME) I, II (2013, 2016)

AVUNTU (SOLACE) (2016)

ZOR ÖLÜM (DIE HARD) I, II, III (1988, 1990, 1995)

96 SAAT (TAKEN) (2009)

KURDA TUZAK (ENTRAPMENT) (1999)

KAYA (THE ROCK) (1996)

DEVLET DÜŞMANI (ENEMY OF THE STATE) (1998)

PERSON OF INTEREST (dizi) (2011)





YANILGI (bireysel/toplumsal)

FARELER VE İNSANLAR (OF MICE AND MEN) (1992)

YEDİ (SEVEN) (1995)

İHANET (THE EDGE) (1996)

ŞEYTANIN AVUKATI (DEVIL'S ADVOCATE) (1997)

KARDEŞ GİBİYDİLER (SLEEPERS) (1996)

YEŞİL YOL (GREEN MILE) (1999)

KÖRLÜK (BLINDNESS) (2008)

JOKER (2019)

CAN DOSTUM (THE INTOUCHABLES)(2011)

BALİNANIN SIRTINDA (WHALE RIDER) (2002)

BABAM VE OĞLUM (2005)

GÖNÜL YARASI (2005)

BÜLBÜLÜ ÖLDÜRMEK (1962)

RUANDA OTELİ (HOTEL RWANDA) (2004)

ŞARLO DİKTATÖR (1940)

KAÇAK (FUGITIVE) (1993) )


-İZLENİLESİ:
YARGI ve/||/<>/< DAVÂ/DURUŞMA/İDDİA/SUÇLAMA/SAVUNMA/AVUKATLIK/MASUMİYET

( ŞEYTANIN AVUKATI (DEVIL'S ADVOCATE) (1997)

BÜLBÜLÜ ÖLDÜRMEK (1962)

KARDEŞ GİBİYDİLER (SLEEPERS) (1996)

İLK CANİLİK (1995)

CİNAYET GECESİ (FRACTURE) (2007)

HÜKÜM (1982)

SLEEPERS (1996)

JÜRİ (2003)

SANIK (1988)

YAĞMURCU (1997)

KUZENİM VINNY (1992)

BİR CİNAYETİN ANATOMİSİ (1959)

BİR DÜŞÜŞÜN ANATOMİSİ (ANATOMY OF A FALL) (2023)

DARK WATERS (2019)

YARGIÇ (THE JUDGE) (2014)

THE PEOPLE VS. LARRY FLYNT

12 ANGRY MEN (1957)

AVUKAT (2007)

TATLI BELÂ (2000)

SKANDALIN ADI (1996)

ÖLDÜRME ZAMANI (1994)

KARAR (1982)

ADÂLET PEŞİNDE (2009)

SULLY (2016)





HAK ARAYIŞI

YATAĞIMDAKİ DÜŞMAN (SLEEPING WITH THE ENEMY) (1991)

YETER (ENOUGH) (2002)

KARDEŞ GİBİYDİLER (SLEEPERS) (1996)

BİRKAÇ İYİ ADAM (A FEW GOOD MEN) (1992)

PHILADELPHIA (1993)

DENİZDE İSYAN (CRIMSON TIDE) (1995)

CASUSLAR KÖPRÜSÜ (BRIDGE OF SPIES) (2015)

KAÇAK (FUGITIVE) (1993)

ŞARLO DİKTATÖR (1940)

BALİNANIN SIRTINDA (WHALE RIDER) (2002)

JOKER (2019)

YAŞAMAK İÇİN(FOR LIFE) (2020) (dizi) )


-İZOTERMAL SÜREÇ ile/ve/||/<> ADYABATİK SÜREÇ

( Sıcaklığın sabit kaldığı termodinamik süreç. İLE/VE/||/<> Isı alışverişinin olmadığı termodinamik süreç. )


-İZOTOP (KİMYASI) ile/ve/||/<> İZOMER (KİMYASI)

( Aynı ögenin farklı nötron sayısına sahip atomları. İLE/VE/||/<> Aynı moleküler formüle sahip fakat farklı yapısal düzenlemelere sahip bileşikler. )


-İZOTOP (KİMYASI) ile/ve/||/<> İZOMER (KİMYASI)

( İzotopların kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/VE/||/<> İzomerlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-İZOTOP KİMYASI ile/||/<> RADYOİZOTOP KİMYASI

( İzotopların kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Radyoaktif izotopların kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-İZOTOP ile/ve/||/<> İYON

( Aynı ögenin farklı nötron sayısına sahip atomları. İLE/VE/||/<> Elektron kaybetmiş ya da kazanmış atom ya da molekül. )


-JADE ile/||/<> JADEİT

( Yeşil, beyaz, sarı, kahverengi ve siyah renklerde olabilir. İLE/||/<> Genellikle daha parlak ve serttir. )


-JADE ile/||/<> NEFRİT/NEPHRİTE

( Yeşil, beyaz, sarı, kahverengi ve siyah renklerde olabilir. İLE/||/<> Genellikle yeşil renkte olup daha yumuşak bir yapıya sahiptir. )


-JADEİT ile/||/<> KUNZİT

( Genellikle daha parlak ve serttir. İLE/||/<> Pembe ila mor renkte bir spoddumen. )


-JADEİT ile/||/<> NEFRİT/NEPHRİTE

( Genellikle daha parlak ve serttir. İLE/||/<> Daha yumuşak ve yaygın bir yeşim türü. )


-JADEİT ile/||/<> SERPANTİN

( Genellikle daha parlak ve serttir. İLE/||/<> Yeşil tonlarında ve genellikle benekli bir mineral. )


-JALE ve ŞUKÛFE ve/||/<>/> PERVANE

( Baba. VE Anne. VE/||/<>/> Çocuk. )


-JAMES COOK'UN:
I. YOLCULUĞU ile/ve/||/<>/> II. YOLCULUĞU ile/ve/||/<>/> III. YOLCULUĞU)

( Ağustos 1768 - Temmuz 1771 ile/ve/||/<>/> 1772 - 1775 ile/ve/||/<>/> 1776 - 1780 )


-JAMES COOK'UN:
I. YOLCULUĞU ile/ve/||/<>/> II. YOLCULUĞU ile/ve/||/<>/> III. YOLCULUĞU)

( )


-JANDARMA ÖZEL HAREKAT(JÖH) ile/ve/||/<> POLİS ÖZEL HAREKAT(PÖH)



-JAPONCA'DA (KANJİ):
AĞAÇ ile/ve/||/<>/> KİTAP/KÖK ile/ve/||/<>/> KORU ile/ve/||/<>/> ORMAN

( ile ile ile )


-JASPER ile/||/<> ONİKS

( Kırmızı, sarı ve kahverengi renklerde olabilir. İLE/||/<> Siyah ve beyaz şeritlere sahiptir. )


-JASPER ile/||/<> SPİNEL

( Kırmızı, sarı ve kahverengi renklerde olabilir. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir mineral. )


-JEAN-BAPTISTE LAMARCK ve/||/<>/> CHARLES DARWIN

( 01 Ağustos 1744 - 18 Aralık 1829 ve/||/<>/> 12 Şubat 1809 - 19 Nisan 1882 )


-JEAN-BAPTISTE LAMARCK ile/ve/||/<>/> CHARLES DARWIN ile/ve/||/<>/> THOMAS HENRY HUXLEY

( 01 Ağustos 1744 - 18 Aralık 1829 İLE/VE/||/<>/> 12 Şubat 1809 - 19 Nisan 1882 İLE/VE/||/<>/> 04 Mayıs 1825 - 29 Haziran 1895 )


-JEITA MAĞARALARI'NIN KEŞFİ:
1836 ile/ve/<> 1958

( Alt katı. İLE/VE/<> Üst katı.
[Beyrut'un başkentine 20 km. mesafede]
[Dünyanın 8 m.lik en uzun sarkıtı da bu mağaradadır.] )


-JEITA MAĞARALARI'NIN KEŞFİ:
1836 ile/ve/<> 1958

( 6.2 km. İLE/VE/<> 9 km. )


-JEOBİYOLOJİ ile/ve/<> JEOBOTANİK

( Canlı maddenin evrimini inceleyen bilim dalı. İLE/VE/<> Bitkilerin dağılımını inceleyen bilim. )


-JEODİNAMİK ile/ve/<> JEOFİZİK ile/ve/<> JEOKİMYA ile/ve/<> JEOLOJİ[Fr. < Yun. GEO: Yer. | LOGOS: Bilim.] ile/ve/<> JEOMORFOLOJİ

( İç [volkan, deprem vb.] ve dış (aşınma) etkenlerle yerkabuğunda oluşan değişikliklerin incelenmesi. İLE Yeryuvarlağını ve atmosferi etkileyen, doğal fiziksel olayların incelenmesi. İLE Yerkabuğunu oluşturan kimyasal öğelerin tümü. İLE Yerbilim. İLE Yeryüzünün engebelerini ve aşınma ile ilgili gelişimleri inceleyen bilim. )


-JEOLOJİ ile/ve/<> HİDROJEOLOJİ

( ... İLE/VE/<> Yeraltı sularının araştırılmasını ve elde edilmesini inceleyen yerbilim kolu. )


-JEOPOLİTİK ile/ve/||/<> JEOEKONOMİK ile/ve/||/<> TEOPOLİTİK ile/ve/||/<> TEOEKONOMİK



-JEREMY BENTHAM ile/ve/||/<>/> JAMES MILL ile/ve/||/<>/> JOHN STUART MILL

( 15 Şubat 1748 - 06 Haziran 1832 İLE 06 Nisan 1773 - 23 Haziran 1836 İLE 20 Mayıs 1806 - 08 Mayıs 1873 )


-JERSEY ADASI ile/ve/<> GUERNSEY

( Victor Hugo, Jersey Adası'nda, kanal adalarından olan Guernsey'e sürgüne gönderilmiştir ve ünlü kitabı "Sefiller"i burada kaleme almıştır.[1850] )


-JEST ile/ve/||/<> MİMİK



-JİLET ile/ve/||/<> BALTA

( Keskindir ama odunu parçalayamaz/kesemez. İLE/VE/||/<> Güçlüdür ama traş edemez. )


-JİLET ile/ve/||/<> BALTA

( )


-JİNEKOMASTİ ile/||/<> MASTEKTOMİ

( Erkeklerde meme dokusunun olağandışı büyümesi. İLE/||/<> Meme dokusunun cerrahi olarak çıkarılması. )


-JOHANN GOTTLIEB FICHTE ve/||/<> WILHELM von HUMBOLDT

( İlk üniversitenin kurulması için baskın, etkin ve üstün çaba gösterenler.[1809 - Berlin] )


-JOHANN GOTTLIEB FICHTE ve/||/<> WILHELM von HUMBOLDT

( 19 Mayıs 1762 - 27 Ocak 1814 ve/||/<> 22 Haziran 1767 - 08 Nisan 1835 )


-JOHN BELL ile/ve/||/<>/< DAVID BOHM ile/ve/||/<>/< EPR

( 1963 ile/ve/||/<>/< 1950 ile/ve/||/<>/< 1935 )


-JOHN LOCKE ile/ve/||/<>/> ALEXANDER VON HUMBOLDT ile/ve/||/<>/> MARTIN HEIDEGGER ile/ve/||/<>/> FERDINAND DE SAUSSURE ile/ve/||/<>/> LUDWIG WITTGENSTEIN ile/ve/||/<>/> JACQUES DERRIDA

( 29 Ağustos 1632 - 28 Ekim 1704 İLE/VE/||/<>/> 14 Eylül 1769 - 06 Mayıs 1859 İLE/VE/||/<>/> 26 Eylül 1889 - 26 Mayıs 1976 İLE/VE/||/<>/> 26 Kasım 1857 - 22 Şubat 1913 İLE/VE/||/<>/> 26 Nisan 1889 - 29 Nisan 1951 İLE/VE/||/<>/> 15 Temmuz 1930 - 09 Ekim 2004 )


-JOHN LOCKE ile/ve/||/<>/> GEORGE BERKELEY

( 29 Ağustos 1632 - 28 Ekim 1704 İLE/VE/||/<>/> 12 Mart 1685 - 14 Ocak 1753 )


-JOSEPH JOHN THOMSON ile/ve/||/<>/> GEORGE PAGET THOMSON

( [Nobel Fizik Ödülü'nü ...]
Elektronların, parçacık olduğunu göstererek kazandı.[1906] İLE/VE/||/<>/> Elektronların, dalga biçiminde olduğunu göstererek kazandı.[1937] )


-JOSEPH JOHN THOMSON ile/ve/||/<>/> GEORGE PAGET THOMSON

( 18 Aralık 1856 - 30 Ağustos 1940 İLE/VE/||/<>/> 03 Mayıs 1892 - 10 Eylül 1975 )


-JOSEPH JOHN THOMSON ile/ve/||/<>/> GEORGE PAGET THOMSON

( Babası. İLE/VE/||/<> Oğlu. )


-JOSEPH JOHN THOMSON ile/ve/||/<>/> GEORGE PAGET THOMSON

( )


-JOSEPH-LOUIS LAGRANGE ve/||/<> PIERRE SIMON LAPLACE

( İtalyan Aydınlanma Dönemi matematikçisi ve astronomudur. Analiz, sayı kuramı ve klasik ve gök mekaniği alanlarında önemli katkıları olmuştur. VE/||/<> Fransız matematikçi ve gökbilimci. )


-JOSEPH-LOUIS LAGRANGE ve/||/<> PIERRE SIMON LAPLACE

( 25 Ocak 1736 - 10 Nisan 1813 VE/||/<> 23 Mart 1749 - 05 Mart 1827 )


-JUGGLING ile/ve/||/<>/> JOGGLING



-JUL[Fizik bilgini Joule'ün adından] ile/ve/<>/> KİLOJUL

( Bir cisim üzerine uygulanan bir nevtonluk kuvvetin uygulama noktasını, kendi doğrultusunda bir metre değiştiren iş birimi. [ 1J = .239 cal | 1cal = 4.184 ] İLE/VE/<>/> Bin jul değerinde iş birimi. )


-JUL[Fizik bilgini Joule'ün adından] ile/ve/<>/> KİLOJUL

( 1 JOULE = ENERJİ )


-JUL[Fizik bilgini Joule'ün adından] ile/ve/<>/> KİLOJUL

( JOUL: Nesnenin, yerkeçimi karşısındaki 1 m. aşağı inişiyle oluşan 1 derecelik enerji. )


-JUL[Fizik bilgini Joule'ün adından] ile/ve/<>/> KİLOJUL

( J sembolü ile gösterilen joule; Uluslararası Birim Sistemi'nde enerji, iş ya da ısı miktarından türetilmiş bir birimdir. Bir metre üzerinden, bir newton'luk kuvvet uygulanarak harcanan enerjiye ya da bir saniye içinde bir ohm'luk bir direnç üzerinden geçen bir amperlik elektrik akımına eşittir. )


-JUL[Fizik bilgini Joule'ün adından] ile/ve/<>/> KİLOJUL

( ENERJİNİN KORUNUMU - JOULE )


-JUL[Fizik bilgini Joule'ün adından] ile/ve/<>/> KİLOJUL

( 1 kilojoule [kJ] = 1000 joule [J]

1 kilowatt-hour [kW*h] = 3600000 joule [J]

1 watt-hour [W*h] = 3600 joule [J]

1 calorie (nutritional) = 4186.8 joule [J]

1 horsepower (metric) hour = 2647795.5 joule [J]

1 Btu (IT) [Btu (IT), Btu] = 1055.05585262 joule [J]

1 Btu (th) [Btu (th)] = 1054.3499999744 joule [J]

1 gigajoule [GJ] = 1000000000 joule [J]

1 megajoule [MJ] = 1000000 joule [J]

1 millijoule [mJ] = 0.001 joule [J]

1 microjoule [µJ] = 1.0E-6 joule [J]

1 nanojoule [nJ] = 1.0E-9 joule [J]

1 attojoule [aJ] = 1.0E-18 joule [J]

1 megaelectron-volt [MeV] = 1.6021766339999E-13 joule [J]

1 kiloelectron-volt [keV] = 1.6021766339999E-16 joule [J]

1 electron-volt [eV] = 1.6021766339999E-19 joule [J]

1 erg = 1.0E-7 joule [J]

1 gigawatt-hour [GW*h] = 3600000000000 joule [J]

1 megawatt-hour [MW*h] = 3600000000 joule [J]

1 kilowatt-second [kW*s] = 1000 joule [J]

1 watt-second [W*s] = 1 joule [J]

1 newton meter [N*m] = 1 joule [J]

1 horsepower hour [hp*h] = 2684519.5368856 joule [J]

1 kilocalorie (IT) [kcal (IT)] = 4186.8 joule [J]

1 kilocalorie (th) [kcal (th)] = 4184 joule [J]

1 calorie (IT) [cal (IT), cal] = 4.1868 joule [J]

1 calorie (th) [cal (th)] = 4.184 joule [J]

1 mega Btu (IT) [MBtu (IT)] = 1055055852.62 joule [J]

1 ton-hour (refrigeration) = 12660670.23144 joule [J]

1 fuel oil equivalent @kiloliter = 40197627984.822 joule [J]

1 fuel oil equivalent @barrel (US) = 6383087908.3509 joule [J]

1 gigaton [Gton] = 4.184E+18 joule [J]

1 megaton [Mton] = 4.184E+15 joule [J]

1 kiloton [kton] = 4184000000000 joule [J]

1 ton (explosives) = 4184000000 joule [J]

1 dyne centimeter [dyn*cm] = 1.0E-7 joule [J]

1 gram-force meter [gf*m] = 0.00980665 joule [J]

1 gram-force centimeter = 9.80665E-5 joule [J]

1 kilogram-force centimeter = 0.0980665 joule [J]

1 kilogram-force meter = 9.8066499997 joule [J]

1 kilopond meter [kp*m] = 9.8066499997 joule [J]

1 pound-force foot [lbf*ft] = 1.3558179483 joule [J]

1 pound-force inch [lbf*in] = 0.112984829 joule [J]

1 ounce-force inch [ozf*in] = 0.0070615518 joule [J]

1 foot-pound [ft*lbf] = 1.3558179483 joule [J]

1 inch-pound [in*lbf] = 0.112984829 joule [J]

1 inch-ounce [in*ozf] = 0.0070615518 joule [J]

1 poundal foot [pdl*ft] = 0.04214011 joule [J]

1 therm = 105505600 joule [J]

1 therm (EC) = 105505600 joule [J]

1 therm (US) = 105480400 joule [J]

1 Hartree energy = 4.3597482E-18 joule [J]

1 Rydberg constant = 2.1798741E-18 joule [J] )


-JÜPİTER'DE:
1 GÜN ve/||/<> 1 YIL

( 9 saat 50 dakika. VE/||/<> 4332 dünya günü. )


-JÜPİTER/GALILEO UYDULARI:
IO ile/ve/||/<> EUROPA ile/ve/||/<> GANYMEDE ile/ve/||/<> CALLISTO



-JUS COGENS ile/ve/||/<> OBLIGATIO ERGA OMNES ile/ve/||/<> OPINIO JURIS

( Hukukta en üst kurallar. İLE/VE/||/<> Uluslararası hukuk açısından, devletlerin uymakla ve gözetmekle yükümlü olduğu kurallar. | "Herkese karşı hak". İLE/VE/||/<> Davranışın, bir hukukî zorunluluk oluşturduğunun kanaati. | Devletlerin, bir uygulamasının, örf ve âdet hukuku kuralı durumuna "ge(tiri)lmesi". | Devletlerin, işlem ve eylemlerinin, hukukî olması zorunluluğu. )


-KAÂT ile/||/<> OYMA AJUR

( Oyma. Herhangi bir biçim ya da yazının kâğıttan oyarak çıkarılmasıyla oluşturulan bir süsleme sanatı. Oyulup çıkarılarak başka yere yapıştırılır.["Erkek oyma", oyulan bölüme ise "dişi oyma" denilir.] İLE/||/<> Delikli olarak uygulanan süsleme biçimi. )


-KABA OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KİTABIN ORTASINDAN KONUŞMAK



-KABA/LIK ile/ve/değil/<> SAF/LIK



-KABA ile/ve/değil/<> GELİP GEÇİCİ



-KABA ile/ve/||/<>/> KUBAT

( ... İLE/VE/||/<>/> Kaba, biçimsiz. | Davranışları kaba olan. )


-KABACA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANA HATLARIYLA



-KABAHAT, ...:
SENDE ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/< SENİ SEVENDE



-KABALIK ve/||/<>/< GÜÇLÜ TAKLİDİ

( Kabalık, zayıf kişinin, güçlü taklididir. )


-KABARMA ile/ve/<> KÖPÜRME



-KABBALAH:
KABIN İLMİ ile/ve/<> KABUL İLMİ



-KÂBE ve/<> KALP



-KÂBE ve/||/<> KIBLE

( ... VE/||/<> Etrafında tavaf eden/ler varsa. )


-KÂBİL ile/ve/<> FAİL



-KABİLE ile/ve/değil/||/<>/> KÖY



-KABIZLIK/İNKIBAZ/KONSTİPASYON ile/||/<> SÜRGÜN/DİYARE/İSHAL

( Bağırsak devimlerinin yavaşlaması ve kabızlık. İLE/||/<> Sık ve sulu dışkılama. )


-KABIZLIK ve/ne yazık ki/||/<>/> ANAL ÇATLAK/YIRTIK



-KABIZLIKTA:
PRE-BİYOTİK ile/ve/<> PRO-BİYOTİK

( SEMBİYOTİK: İkisinin de biraradalığı. )


-KABUK ile/ve/<> BADIÇ

( .. İLE/VE/<> Bakla, fasulye, bezelye gibi taze sebzelerde, içinde tohumların sıralanmış bulunduğu kabuk. )


-KABUK ile/ve/||/<>/> KABUKLU

( Bir şeyin üstünü kaplayan ve onu dış etkilere karşı koruyan, kendiliğinden oluşmuş sertçe bölüm, kışır/kışr. | Ekmeğin, pişme sırasında içinden daha çok sertleşen dış bölümü. | Bir sıvı ya da gazı dıştan saran, sert katman. | Deri üzerinde bir yaranın ya da sivilcenin kurumasıyla oluşan sertçe bölüm. | Bir hayvanı dıştan örten kitinli, kalkerli, silisli, kemiksi ya da boynuzsu örtü, kavkı. İLE/VE/||/<>/> Kabuğu olan. )


-KABUK ile/<> YALAMUK

( ... İLE/<> Çam ağacının reçineli kabuğu, soymuk. | Çam ağacının reçineli kabuğundan çıkan özsuyu. )


-KABUL EDİLEMEZLİK ile/ve/<>/değil/yerine SİNDİRİLEMEZLİK



-KABUL GÖRME ile/ve/değil/||/<> ÖNDE YER ALMA



-KABUL İLİŞKİSİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YADSIMA İLİŞKİSİ



-KABUL/LER ile/ve/değil/<> GELENEK/LER



-KABUL ile/ve/<> DESTEK



-KABUL ile/ve/değil/<> İÇSELLEŞTİRME



-KABUL ile/ve/||/<>/>/< İTİBAR

( ... İLE/VE/||/<>/>/< Saygı gösterme. | Önem verme. | Onur/şeref, haysiyet. | Bir şeyin, gerçek değil kararlaştırılan değeri. | İbret alma. | [ticaret] Söz ya da imzanın değeri. [İng./Fr. CREDIT] | Değer. )


-KABUL ile/ve/<> KALIB KABUL ile/ve/<> KALIP



-KABUL ile/ve/||/<>/< MAKBUL



-KABUL ile/ve/||/<>/< RIZÂ



-KABUL ile/ve/<> SIRADÜZEN/HİYERARŞİ



-KABUL ve/<> UYGUN DAVRANIŞ



-KABULLENMEK ile/ve/<> KOŞULLANMAK



-KABULLER ile/ve/||/<> SINIRLAMALAR



-KABZA ile/ve/||/<> BARÇAK

( ... İLE/VE/||/<> Kılıç kabzasının siperi. )


-KAÇAN/LAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KALAN/LAR



-KAÇINMA ile/ve/||/<>/> HOŞGÖRÜ ile/ve/||/<>/> TOPARLANMA



-KAÇKARLAR ile/ve/||/<> KALÇARLAR



-KAÇKIN ile/ve/||/<> UÇKUN



-KAÇMA ile/ve/<> KENDİNDEN KAÇMA

( Geçenlerde, bir şair arkadaşımla konuşuyordum. İlk kez yurtdışına çıkmıştı. İzlenimlerini sorduğumda, kestirme bir yanıt verip "Dünyam daraldı" dedi. Bu sözüne şaşırdığımı görünce sözlerini sürdürdü. "Eskiden, kaçıp gideceğim yerlerin var olduğunu bilmek, bir ölçüde rahatlatıyordu beni. Fakat şimdi anladım ki, kaçıp gidilecek bir yer yokmuş." )


-KAÇMAK ile/ve/değil/yerine/<> GİTMEK

( Sevdiklerinle arana mesafe girdiği oranda, varış yerinin de hiçbir anlamı kalmaz. )


-KADEM ve/<> HATEM



-KADER ile/ve/değil/||/<>/< AKIBET



-KADER ve/değil/yerine/||/<>/>/< EYLEM



-KADER ile/ve/<> FITRAT



-KADER ile/ve/||/<> KARMA

( ... ile/ve/||/<> )


-KADER ile/ve/||/<> KARMA

( Karma ve Kader kavramlarını, kapsamlı bir biçimde anlamak ve görmek üzere "My name is Earl" dizisini baştan sona izlemenizi öneririz... )


-KADER ile/ve/||/<> KARMA

( Karma'nın etkileyici ve ilham verici 10 yasası )


-KADI ile/ve/||/<> KÂTİP

( Yargıç. İLE/VE/||/<> Yazıcı ya da sekreter. )


-KADI ile/||/<> KAZASKER/SADIR

( Osmanlı Devleti'nde, Tanzimat Dönemi'ne kadar her türlü davâya, Tanzimat Dönemi ile Medeni Kanun'un kabulü arasındaki dönemde ise evlenme, boşanma, nafaka davalarına bakan mahkeme başkanı. İLE/||/<> Yargı düzeninde Şeyhülislam'dan sonra gelen en yüksek görevliye verilen san. | İlmiye sınıfının yüksek derecesinde bulunan devlet görevlisi. )


-KADI ile/||/<> TAHT KADISI

( ... İLE/||/<> İstanbul'un sorunları ile ilgilenen, ticaret, sanat, iaşe denetimlerini yapan, aynı zamanda başkentin en büyük yargıcı olan ilmiye mensubu. )


-KADÎM BİLGELİK ile/ve/<> KADÎM GELENEK

( ... İLE/VE/<> Kadîm Gelenek, hiçbir kültürün, milletin ve/ya da egemenliği altında değildir! Evrenseldir ve bu geleneğe ulaşmak, hünerdir. )


-KADÎM ve/<> KABUL



-KADÎM ve/<> ŞİMDİ

( Bugüne, şu AN'a (da) etki ediyorsa, kadîmdir. )


-KADIN DOKTOR ile/ve/değil/||/<> KADIN DOKTORU



-KADIN ve ERKEK:
EŞİT ile/ve/değil/||/<>/>/< EŞ

( Eşitlik, ancak hak ve koşullar/olanaklar itibariyle, tüze ve tıpta geçerli olmak üzere, hâkim ve hekim önünde söz konusudur.

Hiçkimse de kimseyle kıyaslanamaz ve ölçülendirilemezdir. Kadın ve erkek "farkı/ayrımı" ise anlamsız bir genelleme sonucunda oluşan gereksiz, yersiz, karşılıksız, anlamsız ve boş bir "çabadır"/zorlamadır. )


-KADIN/LIK ile/ve/||/<>/> ANNE/LİK

( Bebek doğurabilme olanağı. | Kendini doğurabilme olanağı ve olasılığı. İLE/VE/||/<>/> Bebeği doğurup bakabilme, yetiştirebilme. | Bebeğinden ve kendinden doğabilme, kendini gerçekleştirme. )


-KADIN ile/ve/||/<>/> MÜCEVHER ile/ve/||/<>/> ERKEK ile/ve/||/<>/> KADIN

( Birbirini tüketen döngü. )


-KADINLAR ve/ne yazık ki/||/<>/> ÖLDÜRÜLEN KADINLAR :( ((((((

( Anıt Sayaç :( (((((( )


-KADINLARIN SEÇME VE SEÇİLME HAKKI:
BELEDİYE SEÇİMLERİ/NDE ile/ve/||/<>/> MILLETVEKİLLİĞİ/NDE

( 03 Nisan 1930 İLE/VE/||/<>/> 05 Aralık 1934 )


-KADİR GECESİ ile/ve/değil/<> KADİR-KIYMET BİLDİĞİN GECE



-KADİR ile/ve/||/<> HIZIR



-KADIRGA ile/ve/<> KALYON

( Hem yelken, hem de kürekle yol alan, özellikle Akdeniz'de kullanılmış bir savaş gemisi. İLE/VE/<> Yelkenle ve kürekle yol alan savaş gemilerinin en büyüğü olan yelkenli gemi. )


-KADRAN[Fr. < CADRAN] ile/ve/||/<> KADRAJ[Fr. < CADRAGE]

( Saat, pusula vb. araçlarda, üzerinde yazı, rakam ya da başka işaretler bulunan düzlem. | Ölçek. İLE/VE/||/<> Sinema ve fotoğrafçılıkta, görüntüyü, çerçeve içine alma. )


-KAF (DAĞI) ve/<> ANKA (KUŞU)

( İnsan beyni/zihni. VE Yeğleme/tercih.[kılma/kılamama | yapma/yapamama] )


-KAF DAĞI ile/ya da/||/<> ÇİLE

( Kaf dağına mı çıksam?
Bir ömür, çile mi çeksem? )


-KAF DAĞI ile/ya da/||/<> ÇİLE

( )


-KAFA SESİ ile/ve/||/<> FALSETTO[İt.]



-KAFA/BAŞ ve/<> AYAK

( Serin tutulmalı. VE/<> Sıcak tutulmalı. )


-KAFA/BAŞ ve/<> AYAK

( Kafa, tüm gövdenin 1/8'i oranındadır. [Altın Oran!] )


-KAFA/BAŞ ve/<> AYAK

( Kopan bir kafanın bilincinin ne kadar süre yerinde kaldığını (kalıyorsa) sınamak olanaksızdır. En iyi tahminle 5 ila 13 saniye arasında olduğudur. )


-KAFA/BAŞ ve/<> AYAK

( Akılsız başın cezasını, ayaklar çeker. )


-KAFA/BAŞ ve/<> AYAK

( SEDİR AĞACI: Kafatası. )


-KAFA/BAŞ ve/<> AYAK

( )


-KAFAMIZIN KARIŞMASI ile/ve/değil/||/<>/< EZBERİMİZİN BOZULMASI



-KAFANIN BASMAMASI ile/ve/||/<>/< KAPASİTE(Sİ)NİN YETMEMESİ



-KAFANIN ÇALIŞMASI ile/ve/değil/+/||/<>/> KAFANIN ÇALIŞTIRILMASI

( Zekâ. İLE/VE/DEĞİL/+/||/<>/> Akıl. )


-KAFATASI/OMURGA YARALANMALARINDA:
SAÇLI DERİDE ile/ve/||/<> KAFATASI/BEYİN ile/ve/||/<> YÜZ ile/ve/||/<> OMURGA

( Saç derisi kafatası yüzeyi üzerinde kolaylıkla yer değiştirebilir ve herhangi bir darbe sonucu kolayca ayrılabilir. Bu durumda çok fazla miktarda kanama olur, bu nedenle öncelikle kanamanın durdurulması gereklidir. İLE/VE/||/<> Kafatası kırıklarında beyin zedelenmesi, kemiğin kırılmasından daha önemlidir. Bu nedenle, beyin hasarı bulguları değerlendirilmelidir. İLE/VE/||/<> Ağız ve burun yaralanmalarında solunum ciddi biçimde etkilenebilir ve duyu organları zarar görebilir. Bir yüz yaralanması sonucunda burun, çene kemiği kemiklerinde yaralanma görülebilir. İLE/VE/||/<> En çok zarar gören bölge bel ve boyun bölgesidir ve çok ağrılıdır. Kazalarda en çok boyun etkilenir. )


-KAFATASI/OMURGA YARALANMALARINDA:
SAÇLI DERİDE ile/ve/||/<> KAFATASI/BEYİN ile/ve/||/<> YÜZ ile/ve/||/<> OMURGA

( [Kafatası ve omurga yaralanmalarının nedenlerinde]
- Yüksek bir yerden düşmek.
- Baş ve gövde yaralanması.
- Otomobil ya da motosiklet kazaları.
- Spor ve iş kazaları.
- Yıkıntı altında kalmak. )


-KAFATASI/OMURGA YARALANMALARINDA:
SAÇLI DERİDE ile/ve/||/<> KAFATASI/BEYİN ile/ve/||/<> YÜZ ile/ve/||/<> OMURGA

( [Kafatası ve omurga yaralanmalarında belirtiler]
- Bilinç düzeyinde değişmeler, bellek değişiklikleri ya da bellek kaybı.
- Başta, boyunda ve sırtta ağrı.
- Elde ve parmaklarda karıncalanma ya da duyu kaybı.
- Gövdenin herhangi bir yerinde, tam ya da kısmî hareket kaybı.
- Baş ya da bel kemiğinde biçim bozukluğu.
- Burun ve kulaktan, beyin omurilik sıvısı ve kan gelmesi.
- Baş, boyun ve sırtta dış kanama.
- Sarsıntı.
- Denge kaybı.
- Kulak ve göz çevresinde morluk. )


-KAFATASI/OMURGA YARALANMALARINDA:
SAÇLI DERİDE ile/ve/||/<> KAFATASI/BEYİN ile/ve/||/<> YÜZ ile/ve/||/<> OMURGA

( [Kafatası ve omurga yaralanmalarında ilkyardım]
- Bilinç kontrolü yapılır,yaşam bulguları değerlendirilir.
- Hemen tıbbî yardım istenir[112].
- Bilinci açıksa hareket etmemesi sağlanır.
- Tehlike söz konusu ise düz pozisyonda sürüklenir.
- Baş-boyun-gövde ekseni bozulmamalıdır.
- Sarsıntıya maruz kalmaması gerekir.
- Bilgiler kaydedilmeli ve gelen ekibe bildirilmelidir.
- Asla yalnız bırakılmamalıdır. )


-KAFATASI ile/ve/||/<>/> FRENOLOJİ

( ... İLE/VE/||/<>/> Kafatası bilimi. )


-KAFTAN ile/ve/değil/||/<> HİLAT

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<> Sultanların, gönül almak, ödüllendirmek için birine giydirdikleri değerli kumaştan yapılmış kaftan. )


-KÂĞIT BALIĞI ile/||/<> KAYIŞ BALIĞI

( ... İLE/||/<> Kâğıt balığıgillerden, Kuzey Avrupa denizleriyle Akdeniz'in derinliklerinde yaşayan kemikli bir balık. )


-KÂĞIT BOYAMADA:
KINA ile/ve/||/<> CEVİZ KABUĞU ile/ve/||/<> SOĞAN KABUĞU

( XV. yy.'da uygulanan boyama teknikleri ve araçları. )


-KÂĞIT PARA:
HÜKÜMDARIN BORCU ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< HALKIN BORCU



-KÂĞIT:
DOĞU'DA ile/ve/||/<>/> BATI'DA

( M.Ö. 100 - M.S. 650 arasında Semerkand'da. İLE/VE/||/<>/> XIII. yy.'dan sonra Avrupa'da. )


-KÂĞIT:
PAPİRÜS ile/ve/||/<> BAĞDÂDÎ ile/ve/||/<> SEMERKANDÎ ile/ve/||/<> HİNDÎ



-KÂĞIT ve/||/<>/> GAZETE ve/||/<>/> ROMAN

( [olmasaydı, ...] Kapitalizm olmazdı. VE/||/<>/> Ulus olmazdı. VE/||/<>/> Birey olmazdı. )


-KÂĞIT ve/||/<>/> GAZETE ve/||/<>/> ROMAN

( "Kitap, Kütüphane, Yazı, Okuma Kültürü, Yayıncılık" Konulu Kitaplar )


-KÂĞIT ve/||/<>/> KİTAP

( Gibi sessiz. VE/||/<>/> Gibi dolu. [olmayı yeğle(yebil)menin önemi/önceliği] )


-KAĞITTA:
A0 ile/ve/<>/>/< A1 ile/ve/<>/>/< A2 ile/ve/<>/>/< A3 ile/ve/<>/>/< A4 ile/ve/<>/>/< A5

( Ayrıntılarını izlemek için burayı tıklayınız... )


-KAĞITTA:
A0 ile/ve/<>/>/< A1 ile/ve/<>/>/< A2 ile/ve/<>/>/< A3 ile/ve/<>/>/< A4 ile/ve/<>/>/< A5

( [kapladığı alan] 1 m² İLE/VE/<>/>/< 1 m²'nin yarısı. [1/2] İLE/VE/<>/>/< 1 m²'nin dörtte biri [1/4] ]İLE/VE/<>/>/< 1 m²'nin sekizde biri. [1/8] İLE/VE/<>/>/< 1 m²'nin onaltıda biri. [1/16] İLE/VE/<>/>/< 1 m²'nin otuzikide biri. [1/32] )


-KÂĞITTA:
TERBİYECİ ile/ve/||/<>/> AHERCİ ile/ve/||/<>/> BOYAYICI ile/ve/||/<>/> TAMİRCİ

( [bkz.]
Kâğıtlar ve Su Damgaları - Süheyl Ünver - Türk Tarih Kurumu, Belleten
XVIII. ve XIX. yy.'da, Türkiye'de Kâğıt - Osman Ersoy (Prof.) - Ankara, 1963 )


-KAGU ile/ve/<> BENZERİ

( Yeni Kaledonya'da. İLE/VE/<> Yeni Zelanda'da. )


-KAGU ile/ve/<> BENZERİ

( Uçamayan, kocaman bir kuş. Kanatlarını kullanarak ağaçlara tırmanabiliyor. )


-KAHR (OLMAK) ile/ve/||/<>/> MAHV (OLMAK)



-KAHRAMAN ile/ve/değil/||/<>/< BAŞ ROL



-KAHRAMANLIK ve/||/<> AŞK

( Nasıl yaşayacağım? VE/||/<> Nasıl öleceğim? )


-KAHVE ile/ve/||/<>/> KAHPE/KAHBE



-KAHVERENGİ PELİKAN ile/ve/||/<> PERU PELİKANLARI

( Ayrıntıları okumak için burayı tıklayınız... )


-KÂİDE ile/||/<> EZEC[Ar.]/TONOZ[Yun.]

( Taban. İLE/||/<> Tuğla ve harçla örülmüş, alttan obruk, yarım silindir biçiminde tavan örtüsü. )


-KAİM[< KIYÂM] ile/ve/<> DAİM

( Kaimse daim de olur. )


-KAİM[< KIYÂM] ile/ve/<> DAİM

( Daim değilse kaim de değildir. )


-KAİM[< KIYÂM] ile/ve/<> DAİM

( Var. | Ayakta duran/bulunan. | Birinin yerini tutan, birinin yerine geçen. | Bir işte sebât eden. | Her zaman var olan [Tanrı]. İLE/VE/<> Sürekli/daima, sonsuz. )


-KAİME ile/||/<>/> DARPHANE

( Kâğıt para ya da hazine bonosu. İLE/||/<>/> Para ve değerli kâğıt basılan yer. )


-KAİME ile/||/<>/> DARPHANE

( MUKATAA: Osmanlı maliye tarihinin en önemli konularından biri, devlet harcamalarında finansman aracı olan Mukataa Kurumudur.[Osmanlı maliyecileri, bu kurum aracılığıyla devletin nakit gereksinimi karşılama, iç borçlanmayı sağlama ve özel sektörü finansman sürecine katma amacını öngörmüşlerdir. Hazînenin gelir kaynaklarından biri, Devlet'e âit bir arâzi ya da gelirin bir bedel karşılığında kiraya verilmesi ya da geçici olarak devredilmesidir. Devlete gelir getiren kaynakları kiralayanlara ise "mültezim" adı veriliyordu. Mukâtaanın önemine göre, mültezim, bir birey olabileceği gibi, bir ortaklık da olabilmekte ya da birkaç mukâtaa topluca bir mültezime verilmekteydi. Ayrıca mukataa topraklarının gelirleri doğrudan hazineye aktarılmaktaydı.] )


-KAİNAT:
EVREN ile/ve/değil/<> YERYÜZÜ



-KÂİNAT[Ar.] ile/ve/değil/yerine/<>/= EVREN

( Ay altı [olan/lar(/kâin)]. İLE/VE/<> Ay üstü. )


-KÂİNÂT ile/ve/||/<> ÂLEM

( Ol(un)an. İLE/VE/||/<> Bil(in)en. )


-KÂİNÂT ile/ve/||/<> ÂLEM

( (B)ilim. İLE/VE/||/<> Bilinen kainat. )


-KÂİNAT ve/<> KANAAT



-KAKAO/HİNTBADEMİ ve/<> SU

( Kakaoyu suyla karıştırıp içen ilk kişiler, Mayalar'dır. )


-KAKAO ||/<> BAMYA ||/<> PAMUK



-KALAN SAĞLAR ile/ve/||/<> KALAN SAHALAR
(BİZİMDİR)



-KALASTRA[İt. < CALASTRA] ve/||/<> FİLİKA[İt. < FELUCA]

( Gemilerde cankurtaran filikalarını oturtmak için güvertelere konulan sehpa. İLE Cankurtaran sandalı. )


-KALAY ile/ve/||/<>/> KALAYLAMA

( Atom numarası 50, atom ağırlığı 118,7, yoğunluğu 7,29 olan, 232 °C'de eriyen, gümüş beyazlığında, kolay işlenebilen, yumuşak bir öğe. [simgesi Sn] | Kalaylanmış bir kabın üzerindeki alaşım tabakası. | Aldatıcı görünüş. | Sövme, küfür. İLE Oksitlenmeden korumak için bir metal parçasını ya da kabı kalay tabakası ile kaplamak. | Eksiklikleri, kusurları görünüşte gizlemeye çalışmak. | Sövmek. )


-KALB ve/<> LÂTİF/E



-KALBİMİZ ile/ve/<> KALBİMİZDEKİ



-KALBİN YEDİ TAVRI (*) ile/ve/||/<> KALBİN YEDİ TAVRI (**)

( (*)
1. SADIR
2. KALB
3. ŞEFFAF
4. FUÂD
5. CENNETÜ'L-KULÛB
6. SEVDÂ
7. CENNETÜ'L-KULÛB

ile/ve/||/<>

(**)
1. Kalb-i vesvese
2. Kalb-i İslâm
3. Kalb-i rü'yet
4. Kalb-i muhabbet
5. Kalb-i mir'âtül gayb
6. Kalb-i ma'denü'l-mükâşefat
7. Kalb-i mevlüd-i tecellî )


-KALBİN YOLU ile/ve/||/<> ZİHNİN YOLU

( Hoştur fakat tehlikelidir. VE/||/<> Sıradandır fakat güvenlidir. )


-KALBURA ile/ve/||/<> KEVGİRE DÖNMEK/ÇEVİRMEK



-KALDIRIL(A)MAZ DUYGU ile/ve/||/<> DÖNÜŞTÜRÜLEMEZ DUYGU



-KALDIRIP DİKMEK ile/ve/||/<>/> YATIRIP SİKMEK



-KALDIRMA:
KORUMA ile/ve/||/<> YOK ETME



-KALDIRMAK/BİTİRMEK ile/ve/<>/değil/yerine DARALTMAK



-KALE ile/ve/||/<> AHMEDEK

( ... İLE/VE/||/<> Bir kalede, dıştaki sur duvarına bitişik, iç kale. )


-KALEDONYA ile/ve/<> YENİ KALEDONYA

( İskoçya. İLE/VE/<> Kaptan Cook, bu coğrafyaya ilk vardığında, doğasını ve yeşilini çok beğendiğinden, vatanı İskoçya'ya benzeterek, Yeni Kaledonya olarak adlandırdı. )


-KALEM İŞİ ile/||/<> ŞAM İŞİ ile/||/<> HALİÇ İŞİ

( Yapıların genellikle iç yüzeylerinin bezenmesinde kullanılan bir süsleme tekniği.[Boya, taş, ahşap yüzeyler üzerine fırça ile boyanan renkli nakışlar.] İLE/||/<> XVI. yüzyıl başında hem çini hem de keramiklerde kullanılan bir teknik.[En önemli özelliği, sırın pek parlak olmaması nedeniyle renklerin puslu görünmesidir. En karakteristik renkler, puslu bir yeşil ve mordur.] İLE/||/<> XV. yüzyıl sonunda mavi-beyaz tekniğin keramiklerde kullanılan bir uygulaması.[İnce spiral dallar üzerinde minik çiçekler, yapraklar yer alır.] )


-KALEM TÜKETMEK ile/ve/değil/daha çok/+/||/<>/></< SİLGİ TÜKETMEK



-KALEM ile/||/<> GENELGE/TAMİM ile/||/<> MUHTIRA ile/||/<> HATT-I HÜMÂYUN ile/||/<> NOTA ile/||/<> NİŞANCI

( Resmî belgeleri hazırlayan yazıcıların çalıştığı yer. İLE/||/<> Yasa ve yönetmeliklerin uygulanmasında yol göstermek. İLE/||/<> Herhangi bir şeyi anımsatma, uyarma amacıyla yazılan yazı. | Bir devletin başka bir devlete politik sorunlarla ilgili olarak yolladığı uyarı yazısı. İLE/||/<> Sultan tarafından herhangi bir iş için çıkarılan yazılı emir. İLE/||/<> Bir devletin başka bir devletle ya da elçisine yaptığı bildiri. İLE/||/<> Osmanlı yasalarını iyi bilen, yasalar konusunda Dîvân'a görüş veren yabancı devletlerle yazışmaları hazırlayan, Sultan mektuplarına tuğra çeken, Divan-ı Hümayûn üyesi. )


-KALEM ile/||/<> TAŞÇI/OYMACI KALEMİ

( ... İLE/||/<> Yontma işlerinde kullanılan, ucu sivri/keskin araç. )


-KALFA ile/ve/<> YARDAK

( Aşaması çırakla usta arasında bulunan zanaatçı.| Mimar yardımcısı. | Saraylarda ve büyük konaklarda, halayıkların başında bulunan kadın. | İptidailerde, hoca yardımcısı. | Çocukları evlerinden alarak okula, okuldan evlerine götüren yardımcı. İLE/VE/<> Karagöz ustasının yardımcısı. )


-KALICI/LIK ile/ve/||/<>/> SÜRDÜRÜLEBİLİR/LİK



-KALICI/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UZUN SÜRELİ/LİK



-KALICI ile/ve/değil/||/<>/< GEÇERLİ



-KALICILIK ile/ve/değil/||/<>/> BAĞLAYICILIK



-KALIN >< YUFKA ile/ve/||/<> YOĞUN >< İNCE

( Diklemesine.[On kâğıdın, üst üste konulması.] İLE/VE/||/<> Enlemesine.[On ipliğin, üst üste eğrilmesi.] )


-KALIN >< YUFKA ile/ve/||/<> YOĞUN >< İNCE

( "(Bir şey) yufka iken (onu) delmek kolaymış, ince olanı (da) kırmak kolay. Yufka, kalın olursa (onu) delmek zormuş, ince, yoğun olursa (onu) kırmak zormuş." )


-KALIN ile/ve/<> KABA



-KALINKAFALI/LIK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< HAYAL GÜCÜNÜN OLMAMASI



-KALINTI ile/ve/||/<> BULUNTU



-KALINTI ile/ve/<>/değil İZ



-KALIP/LAR ile/ve/<> KABUL/LER

( Az bilenlerde/okumuşlarda. İLE/VE/<> "Çok" "bilenlerde"/"okumuşlarda". )


-KALIP ile/ve/<>/> KALP

( Görevi, aynıdır. İLE/VE/<>/> Görevleri, çeşitli ve farklıdır. )


-KALIP ile/ve/<>/> KALP

( Kalbi değiştiren, eylemdir. )


-KALIP ile/ve/<>/> KALP

( Kalıbımız, neye/kime benzerse, kalbimiz de ona benzer. )


-KALIT/MİRAS[Ar.] ile/ve/||/<> TEREKE/METRÛKÂT[Ar.]

( Ölen kişiden kalanlar. İLE/VE/||/<> Ölen birinin bıraktığı şeyler. )


-KALIT/MİRAS ile/ve/||/<> KALITÇILAR/MİRASÇILAR/VERESE[Ar.]



-KALITIM ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< KATILIM



-KALKAN ve/<> PARPA

( ... VE/<> Kalkan balığının yavrusu. )


-KALKER TAŞI ile/ve/||/<> KİL ile/ve/||/<> DEMİR CEVHERİ

( Çimento yapımında kullanılırlar. )


-KALKMAK ile/ve/||/<> KALGIMAK

( ... İLE Sıçramak, fırlamak, şaha kalkmak. | Öfkeyle kalkmak. | Çapkınlık, serserilik yapmak. )


-KALMA!:
KÖR ve/||/<> SAĞIR ve/||/<> DİLSİZ

( Geçmiş(in)e. VE/||/<> Şimdi'(n/y)e. VE/||/<> Geleceğ(in)e. )


-KALP (İLE) ve/||/<> DİL (İLE)

( İkrar. VE/||/<> Tekrar. )


-KALP SPAZMI ile/||/<> KALP KRİZİ

( - Sıkıntı ya da soluk darlığı olur.
- Ağrı duyusu, boyuna, sırta ve çeneye doğru ilerler.
- Sıklıkla fiziksel hareket, fiziksel zorlanma, heyecan, üzüntü ya da fazla yemek yeme sonucu ortaya çıkar.
- Ağrı, yaklaşık 5-10 dakika kadar sürer.
- Ağrı, istirahat ile durur, istirahat halindeyken görülmesi ciddi bir durumu gösterir.
- Soluk alıp vermekle ağrının biçimi ve şiddeti değişmez.

İLE/||/<>

- Ölüm korkusu ve yoğun sıkıntı duyar, terleme, mide bulantısı, kusma.
- Ağrı, göğüs ya da mide boşluğunun herhangi bir yerinde, sıklıkla kravat bölgesinde görülür, omuzlara, boyuna, çeneye ve sol kola yayılır.
- Kalp spazmı ağrısına benzemekle birlikte daha şiddetli ve uzun sürelidir.
- En çok hazımsızlık, gaz sancısı ya da kas ağrısı biçiminde belirti verir ve bu nedenle bu tür rahatsızlıklarla karıştırılır.[Bu tür gaz ya da kas ağrıları, aksi ispat edilinceye kadar kalp krizi olarak düşünülmelidir].
- Soluk alıp vermekle ağrının biçimi ve şiddeti değişmez. )


-KALP YETMEZLİĞİ ile/||/<> KALP KRİZİ

( Kalbin gövdeye yeterince kan pompalayamaması. İLE/||/<> Kalp kasına giden kan akışının tamamen kesilmesi sonucu oluşan kalp krizi. )


-KALP-DAMAR HASTALIKLARI ile/ve/||/<> BÖBREK HASTALIKLARI



-KALP ve/<> KABUL

( Kalp/b, kabul edendir. )


-KALP ve/<> KABUL

( Kalbi değiştiren eylemdir. )


-KALP ve/<> KABUL

( Mumyalamada kalp gövdenin içinde bırakılır. [Bok Böceği de, döngünün simgesi olarak kalbin üzerine konulur.] )


-KALP ve/<> KABUL

( BULUN, BUT-AĞI, OG, ALTIN KAZIK )


-KALP ve/<> KABUL

( Bir kişinin kalbi, günde yaklaşık 100 bin kez atar. )


-KALP ve/<> KABUL

( Kalp/b, kabul edendir. )


-KALP ve/<> KABUL

( Herşeyi terk edip, bomboş, gidenleri kabul. )


-KALP ve/||/<> KULAKÇIK/KULACIK

( ... VE/||/<> Kalbin üst bölümünde bulunan, sağdaki ana toplardamarlardan ve soldaki akciğer toplardamarlarından kanı alıp karıncıklara veren iki boşluğun adı. )


-KALP ile/<> MİTRAL[Fr.]

( ... İLE/<> Yürekte, sol kulakçık ile sol karıncık arasını kapayan. )


-KALP ve/+/<> OMURGA

( İhtiyâr. VE/+/<> İrâde. )


-KALP ve/+/<> OMURGA

( [ebced] 66 VE/+/<> 33 )


-KALP ve/<> TEKALLÜB(DÖNÜŞÜM)



-KALPTE:
KARINCIK ile/ve/||/<> KULAKÇIK

( İki. İLE/VE/||/<> İki. )


-KALSEDON ile/||/<> KRİZOPRAZ

( Mikrokristalin bir kuvars türü. İLE/||/<> Elma yeşili renkte bir kalsedondur. )


-KALSİT ile/||/<> ARAGONİT

( Kalsiyum karbonat minerali. İLE/||/<> Kalsiyum karbonatın bir diğer polimorfüdür. )


-KÂM[Ar.] ile/ve/değil/yerine/<>/< GAM[Ar.]

( Ağzın üstü, damak. | Meram, arzu, emel, istek. | Lezzet, zevk. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/< Tasa, kaygı, üzüntü. )


-KÂM[Fars.] ile/ve/değil/yerine/||/<> RÂM[Fars.]

( Ağzın üstü, damak. | Meram, arzu, emel, istek. | Lezzet, zevk. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Boyun eğen, kendini başkasının buyruğuna bırakan. )


-KAMBURLUK/KİFOZ ile/ve/||/<> DOWAGER KAMBURLUĞU



-KAMET:
YASSI NAMAZININ KAMETİ ile/ve/<> TERAVİH NAMAZI VE CUMA GECESİ[PERŞEMBE AKŞAMI] KAMETİ

( İsfehan makamında okunur. İLE/VE/<> Hüseynî makamında [Cumhur Müezzinliği'nde] okunur. [HAYYE ALE'S-SALÂH'a kadar, [bir müezzin]; HAYYE ALE'S-SALÂH'ta da, [tüm müezzinler ayakta olmak üzere] cemaatle birlikte.] )


-KAMİ ve/||/<> KAZE

( Tanrı. VE/||/<> Yel/rüzgâr. )


-KÂMİL ile/ve/||/<> KÂZIM

( Olgun. İLE/VE/||/<> Öfkesini tutan/yutan. )


-KAMU DENETÇİ/LİĞİ/MUHTESİB(OMBUDSMAN/LIK) ile/ve/||/<> ARABULUCU/LUK



-KAMU TÜZESİ/HUKUKU ile/ve/||/<>/> DEVLETLER TÜZESİ/HUKUKU ile/ve/||/<>/> DÜNYA VATANDAŞLIĞI TÜZESİ/HUKUKU



-KAMU ile/ve/||/<>/> ÖZEL ile/ve/||/<>/> VAKIF



-KÂMUS ve/<> NÂMUS

( Kâmus, namustur. )


-KAMUSAL/LIK ile/ve/<> KURUMSAL/LIK



-KAMUTAY ile/ve/||/<> KURULTAY[Moğolca]

( Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin genel kurulu. İLE Ulusal ya da uluslararası bilimsel toplantı. | Bir kuruluşun, gündemindeki sorunları, temel konuları konuşmak ve yeni kurullar seçmek üzere belirli sürelerle ya da gerektikçe yaptığı genel toplantı. | Eski Türkler'de, devlet işlerinin görüşülüp karara bağlandığı kurul/meclis. )


-KAMUTAY ile/ve/||/<>/> OĞUŞLUK KAMUTAYI ile/ve/||/<>/> ULUS KAMUTAYI ile/ve/||/<>/> URAY KAMUTAYI



-KAN TÜKÜRÜP ve/fakat/||/<>/> "KIZILCIK ŞERBETİ İÇTİM" DEMEK



-KAN:
ACİL GEREKSİNİM ile/ve/<>/değil SÜREKLİ GEREKSİNİM



-KÂN(OLUŞ) ||/>
MEKÂN ile/ve/||/<>/> DUYU ile/ve/||/<>/> DUYGU ile/ve/||/<>/> HAL ile/ve/||/<>/> MAHAL ile/ve/||/<>/> MAKAM
||/> AKIL/KAVRAM



-KAN ile/ve/<> PLAZMA[Yun.]

( ... İLE/VE/<> Kanda alyuvarla akyuvarların içinde bulunduğu sıvı. | Elektrik yükü yansız olan gaz moleküllerinden, pozitif iyonlardan ve negatif elektronlardan oluşan akışkan. )


-KAN ile/ve/||/<>/> TEMİZ KAN

( ... İLE/VE/||/<>/> Atardamarlarda dolaşan, akciğerlerden aldığı oksijeni taşıyarak gövdenin her yanına giden kan. )


-KANAAT ile/değil/yerine/||/<>/< KAVRAM



-KANAAT ile/ve/<>/değil/yerine YEĞLEME/TERCİH



-KANADI OLMAK/ÇIRPMAK ile/ve/fakat/||/<>/> UÇAMAMAK



-KANALİZASYON ve/||/<> HAMAM ve/||/<> KÜTÜPHANE

( Kentin kirini alır götürür. VE/||/<> Gövdenin kiri temizlenir. VE/||/<> Aklın boşlukları/"tozları" alınır. )


-KANALİZASYON ve/||/<> HAMAM ve/||/<> KÜTÜPHANE

( Pis ve atık suların özel kanallar aracılığıyla belirli merkezlerde toplanıp atılmasını sağlayan düzen, lağım döşemi. VE/||/<> Yıkanılacak yer, yunak, ısıdam. | Para karşılığında yıkanma işinin yapıldığı yer. VE/||/<> Betiklik/kitaplık. | Betik satılan dükkân, betikevi. )


-KANAMA:
YERLEŞME ile/ve/||/<> ÂDET

( Gebe kaldıktan yaklaşık 10 - 14 gün sonra oluşan az miktarda hafif lekelenme ya da kanama olarak tanımlanır. [Bu durum, gebelikte rahim duvarına yumurtanın yerleşmesi sırasında ortaya çıkar ve genellikle uzmanlar tarafından normal karşılanır.][Döllenmiş yumurtanın rahmin iç tabakasına yapışmasıyla oluştuğu düşünülen hafif bir kanama türüdür.][Genellikle kendi kendine durur ve özel bir tedavi gerektirmez.] İLE/VE/||/<> ... )


-KANAMALAR:
DIŞ ile/ve/||/<> İÇ ile/ve/||/<> DELİKLERDEN[doğal] ile/ve/||/<> ATAR DAMAR ile/ve/||/<> TOPLAR DAMAR ile/ve/||/<> KILCAL DAMAR

( [Burun Kanaması]
- Hasta/yaralı sakinleştirilir, oturtulur.
- Başı hafifçe öne eğilir.
- Burun kanatları, 5 dk. süre ile sıkılır.
- Uzman bir doktora gitmesi sağlanır.
)


-KANAMALAR:
DIŞ ile/ve/||/<> İÇ ile/ve/||/<> DELİKLERDEN[doğal] ile/ve/||/<> ATAR DAMAR ile/ve/||/<> TOPLAR DAMAR ile/ve/||/<> KILCAL DAMAR

( [Kulak Kanaması]
- Hasta/yaralı, sakinleştirilir.
- Kanama hafifse kulak, temiz bir bezle temizlenir.
- Kanama ciddi ise kulağı tıkamadan temiz bir bezle kapanır.
- Bilinci yerindeyse hareket ettirmeden sırtüstü yatırılır, bilinçsiz ise kanayan kulak üzerine yan yatırılır.
- Kulak kanaması, kan kusma, anüs, üreme organlarından gelen kanamalarda hasta/yaralı, kanama örnekleri ile uzman doktora sevk edilir.
)


-KANAMALARDA, BASI/TURNİKE UYGULAMA NOKTALARI:
BOYUN ile/ve/||/<> KÖPRÜCÜK KEMİĞİ ile/ve/||/<> KOLTUK ALTI ile/ve/||/<> PAZU ile/ve/||/<> KASIK ile/ve/||/<> UYLUK[BACAĞIN ÜST YARISI]

( [Turnike uygulamasında dikkat edilecekler...]
- Turnike uygulamasında kullanılacak malzemelerin genişliği en az 8 – 10 cm. olmalıdır.
- Turnike uygulamasında ip, tel gibi kesici malzemeler kullanılmamalıdır.
- Turnikeyi sıkmak için tahta parçası, kalem gibi malzemeler kullanılabilir.
- Turnike kanama duruncaya kadar sıkılır, kanama durduktan sonra daha fazla sıkılmaz.
- Turnike uygulanan bölgenin üzerine hiçbir şey örtülmez.
- Turnike uygulamasının yapıldığı saat bir kağıda yazılmalı ve yaralının üzerine asılmalıdır.
- Uzun süreli kanamalardaki turnike uygulamalarında, kanayan bölgeye göre 15-20 dakikada bir turnike gevşetilmelidir.
- Turnike uzvun koptuğu bölgeye en yakın olan ve deri bütünlüğünün bozulmamış olduğu bölgeye uygulanır.
- Turnike, kol ve uyluk gibi tek kemikli bölgelere uygulanır, ancak ön kol ve bacağa el ve ayağın beslenmesini bozabileceği için uygulanmaz. Uzuv kopması durumlarında, ön kol ve bacağa da turnike uygulanabilir. )


-KANAMALARDA, BASI/TURNİKE UYGULAMA NOKTALARI:
BOYUN ile/ve/||/<> KÖPRÜCÜK KEMİĞİ ile/ve/||/<> KOLTUK ALTI ile/ve/||/<> PAZU ile/ve/||/<> KASIK ile/ve/||/<> UYLUK[BACAĞIN ÜST YARISI]

( [Boğucu Sargı (Turnike) Uygulama Tekniği]
- İlk yardımcı, eline, geniş, güçlü ve esnemeyen bir sargı alır.
- Şerit yarı uzunluğunda katlanır, uzuv, etrafına sarılır.
- Bir ucu halkadan geçirip çekilir ve iki ucu biraraya getirilir.
- Kanamayı tamamen durduracak yeterlikte sıkı bir bağ atılır.
- Sargının içinden sert nesne[kalem gibi] geçirilir ve uzva paralel konuma getirilir.
- Kanama durana kadar sert nesne döndürülür.
- Sert nesne, uzva dik konuma getirilerek sargı çözülmeyecek biçimde sabitlenir.
- Hastanın/yaralının giysisinin üzerine, adı ve turnikenin uygulandığı zaman[saat ve dakika] yazılı bir kart iğnelenir.
- Çok sayıda yaralı olduğunda, yaralının alnına rujla ya da sabit kalemle "turnike" ya da "T" harfi yazılır.
- Hasta/yaralı, pansuman ve turnikesi görülecek biçimde battaniye ile sarılır.
- Turnike, 15-20 dakika aralıklarla gevşetilir, sonra tekrar sıkılır.
)


-KANAMALARDA, BASI/TURNİKE UYGULAMA NOKTALARI:
BOYUN ile/ve/||/<> KÖPRÜCÜK KEMİĞİ ile/ve/||/<> KOLTUK ALTI ile/ve/||/<> PAZU ile/ve/||/<> KASIK ile/ve/||/<> UYLUK[BACAĞIN ÜST YARISI]

( [Uzuv Kopması Varsa]
- Kopan parça, temiz, su geçirmez, ağzı kapalı bir plastik torbaya yerleştirilir.
- Kopan parçanın konduğu torba, buz içeren ikinci bir torbanın içine konulur.
- Kopmuş uzuv parçasının konduğu plastik torba, ağzı kapatıldıktan sonra içinde 1 ölçek suya 2 ölçek buz konulmuş ikinci bir torbaya ya da kovaya konulur. Bu biçimde, kopmuş uzuv parçasının buz ile doğrudan teması önlenmiş ve soğuk bir ortamda taşınması sağlanmış olur.
- Torba, hasta/yaralı ile aynı araca konulur, üzerine hastanın adı ve soyadı yazılır, en geç 6 saat içinde sağlık kuruluşuna gönderilir.
- Tıbbi birimler haberdar edilir[112].
)


-KANARYA MAHALLESİ ve/||/<> KUŞ ADLI SOKAKLAR

( )


-KANAT TELEKLERİ ile/ve/<> KUYRUK TELEKLERİ

( El, Kol ve Kın Telekleri. İLE/VE/<> ... )


-KANAT ile/ve/değil/||/<> ANGIÇ

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<> Araca daha fazla yük yüklemek üzere yanlarda oluşturulan parmaklık, kanat. )


-KANÇILAR[İt. < CANCELLIERE] ile/ve/||/<> KANÇILARYA[İt. < CANCELLERIA]

( Elçiliklerde, konsolosluklarda yazı ve evrak işlerini yürüten görevli. İLE/VE/||/<> Elçilik ve konsolosluklarda yönetimle ilgili görevlilerin çalıştığı yer. )


-KANDIRMA:
BAŞKALARINI ile/ve/değil/||/<>/< KENDİNİ



-KANDIRMA ile/ve/<>/> "YUTTURMA"



-KANDIRMA ile/ve/değil/yerine/<> İKNA



-KANDIRMAK ile/<> "ATLATMAK"



-KANDIRMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ALGI OLUŞTURMAK



-KANGURU ile/ve/<> AĞAÇ KANGURUSU

( ... İLE Papua Yeni Gine'nin başkenti Moresby'de görülebilir. )


-KANGURU ile/ve/<> AĞAÇ KANGURUSU

( Avustralya'da, 60 kanguru türü bulunmaktadır. )


-KANGURU ile/ve/<> AĞAÇ KANGURUSU

( ... İLE Yavruları, 12-20 ay arasında emerek beslenirler. )


-KANIKSAMAK ile/ve/<> YADIRGAMAZ OLMAK



-KANIT(LANABİLİRLİK) ile/ve/||/<> ZORUNLULUK



-KANIT/BURHAN ile/ve/||/<> KESİNLİK/YAKÎN



-KANIT/LAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖSTERGE/LER



-KANIT ile/ve/||/<> BİLİMSEL BİLGİNİN OLANAĞI



-KANIT ve/||/<>/< KAVRAM



-KANIT ile/ve/<> KUŞKUSUZLUK



-KANIT ile/ve/||/<> SAĞLAMA



-KANIT ve/<> SONSUZLUK



-KANIT ile/ve/değil/||/<> TANIK



-KANITLAMAK ile/ve/||/<>/> İKNÂ ETMEK



-KANITLAMAK ile/ve/değil/||/<>/< TEMELLENDİRMEK



-KANITLAYAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DESTEKLEYEN



-KANMA ile/ve/||/<>/> KANIŞ

( Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak. | Tatlı sözlere aldanmak. | Bir gereksinimini, bir isteğini yeteri kadar karşılamış olmak, doymak. | Yetinmek, iktifa etmek. İLE/VE/||/<>/> Kanma durumu. | Kanı, kanaat. | Aldanış, kanma. )


-KANSER (GÖZELERİ) ile/||/<> KARSİNOM ile/||/<> SARKOM

( ... İLE/||/<> Kas, bağ doku, kemiklerde. İLE/||/<> ... )


-KANSER (GÖZELERİ) ile/||/<> KARSİNOM ile/||/<> SARKOM

( Bulaşma, sıçrama, yayılma olur/olabilir. İLE/||/<> Bulaşma/sıçrama olmaz fakat aynı yerde yoğunlaşması ve tekrarlaması oranındadır. İLE/||/<> ... )


-KANSER (GÖZELERİ) ile/||/<> KARSİNOM ile/||/<> SARKOM

( Kemoterapi, ışın terapisi ve cerrahi gibi çeşitli/çoklu tedavi yöntemleri uygulanır. İLE/||/<> Ameliyat gerektirir. İLE/||/<> ... )


-KANSER (GÖZELERİ) ile/||/<> KARSİNOM ile/||/<> SARKOM

( ... İLE/||/<> Deri bölgesinde de olabildiği gibi, daha çok, gövde boşluklarında ve derinliklerinde. İLE/||/<> ... )


-KANSER (GÖZELERİ) ile/||/<> KARSİNOM ile/||/<> SARKOM

( İlgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )


-KANSERDE:
BİRİNCİL TEDAVİ ile/ve/yerine/<> NEOADJUVAN TEDAVİ

( ... İLE Eğer hormon tedavisi, birincil tedavi öncesi verilirse buna Neoadjuvan Tedavi denir. Kanser hücrelerinin öldürülmesine ve birincil tedavinin etkili olmasına yardımcı olur. )


-KANSERDE:
BİRİNCİL TEDAVİ ile/ve/yerine/<> NEOADJUVAN TEDAVİ

( http://kanserle-dans.blogspot.com )


-KANT'I ETKİLEYENLER:
LİZBON DEPREMİ(1755)[9.0] ile/ve/||/<> HUME VE NEDENSELLİK SORUNU ile/ve/||/<> ROUSSEAU VE ÖZGÜRLÜK SORUNU



-KANT'IN, KRİTİK YAZIMI DÖNEMLERİNDE:
YAZIM ÖNCESİ ile/ve/||/<> YAZIMI ile/ve/||/<> YAZIM SONRASI

( 1746 - 1770 ile/ve/||/<> 1781 - 1790 ile/ve/||/<> 1790 - 1804 )


-KANT'IN, ÖNE SÜRDÜĞÜ TEMEL VARSAYIM:
AKLÎ GÖRÜNÜN İPTALİ ile/ve/||/<>/> MATEMATİK ZEMİNİN ORTAYA KONULMASI



-KANT'IN, YÜRÜYÜŞLERİNİN DAKİKLİĞİ ile/ve/||/<>/> BOZULMASI

( ... İLE/VE/||/<>/> 1789 Aydınlanma Devrimi'nin haberi ve coşkusundan dolayı. VE Rousseau'nun, eğitim felsefesi ile ilgili adlı "Emile" adlı kitabını okurken çok etkilenmiş olmasından dolayı. )


-KANT'IN):
GÖRÜŞLER/İ ile/ve/||/<> ÇÖZÜMLER/İ

( 1. Canlı kuvvetlerin, doğru tahmini üzerine düşünceler[1746]
2. Metafiziksel bilişin ilk ilkeleri üzerine yeni bir açıklama[1755]
3. Evrensel doğa tarihi ve gökler kuramı[1755]
4. Fiziksel monodoloji[1756] )


-KANT'TA, TEMEL AYRIMLAR:
A PRIORI | A POSTERIORI ile/ve/||/<> TEZÂHÜR | KENDİNDE ŞEY ile/ve/||/<> GÖRÜ | KAVRAM



-KANT ile/ve/||/<>/> SCHILLER ile/ve/||/<>/> FICHTE ile/ve/||/<>/> SCHLEIERMACHER ile/ve/||/<>/> SCHLEGEL ile/ve/||/<>/> HEGEL ile/ve/||/<>/> SCHELLING ile/ve/||/<>/> SCHOPENHAUER ile/ve/||/<>/> FUERBACH ile/ve/||/<>/> DARWIN ile/ve/||/<>/> SPENCER

( [Doğum Tarihi] 1724 ile/ve/||/<>/> 1759 ile/ve/||/<>/> 1762 ile/ve/||/<>/> 1768 ile/ve/||/<>/> 1770 ile/ve/||/<>/> 1772 ile/ve/||/<>/> 1772 ile/ve/||/<>/> 1775 ile/ve/||/<>/> 1788 ile/ve/||/<>/> 1804 ile/ve/||/<>/> 1809 ile/ve/||/<>/> 1820 )


-KANT ile/ve/||/<>/> SCHILLER ile/ve/||/<>/> FICHTE ile/ve/||/<>/> SCHLEIERMACHER ile/ve/||/<>/> SCHLEGEL ile/ve/||/<>/> HEGEL ile/ve/||/<>/> SCHELLING ile/ve/||/<>/> SCHOPENHAUER ile/ve/||/<>/> FUERBACH ile/ve/||/<>/> DARWIN ile/ve/||/<>/> SPENCER

( Wilhelm Schlegel, 22 Ocak 1798'de Jena'dan, Berlin'de kardeşi Friedrich Schlegel ile küçük bir evi paylaşan Schleiermacher'a, kardeşinin yarattığı skandallardan dolayı sitem dolu bir mektup yazar ve yakın zamanda taşınmış olduğu Berlin'den Jena'ya, kendinin yanına dönmesi için Friedrich'i ikna etmesini ister; zira kardeşi, Schiller ile girdiği tartışma sonrasında yayımladığı son metniyle tümden tozu dumana katmıştır. Öyle ki, aynı soyadını taşımasıyla Wilhelm dahi gözden çıkarılmanın eşiğine gelmiştir. Sonunda, Goethe, tartışmaya dahil olur ve Friedrich ile babacan bir konuşma yaparak, ondan kibarca, bundan sonra başka bir alan üzerine, başka bir yerde çalışmasını ister. Oysa Friedrich, bu tavsiye üzerine gittiği Berlin’de, çoktan kendi çevresini kurarak yeni bir edebi akımın öncülüğü görevini üstlenmiştir. Henüz 25 yaşındaki bir genç tarafından yazılıp böylesi büyük bir etki yaratan, yepyeni ve tümüyle özgün bir düşünsel hareketin öncüsü olan bu metin, Eleştirel Fragmanlar'dı ve yalnızca 37 sayfalık 127 aforizmadan oluşuyordu. Aradan geçen neredeyse iki yüz yıl boyunca Eleştirel Fragmanlar üzerine yüzlerce kitap yazılacaktı. Schlegel kimilerine göre yaygaracı, kimilerine göre dâhi olarak adlandırılacak ama her halükârda Romantik hareketin düşünsel temellendiricisi olarak tarih sahnesindeki yerini alacaktı... )


-KANT ve/||/<> SCHLEIERMACHER

( bkz. Fakültelerin Çatışması - I. Kant )


-KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME(KHK) ile/ve/değil/yerine/||/<> YASA



-KAOLİN ile/ve/||/<>/< KAOLİNİT

( Porselen yapmakta kullanılan bir tür ak ve gevrek kil. İLE/VE/||/<>/< Arı kilin temel maddesini oluşturan hidratlı alüminyum silikat. )


-KAP KALAYLAMAK ile/ve/<>/değil/yerine KALP KALAYLAMAK



-KAPAK ile/değil/yerine/||/<> TABAK



-KAPALI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BELİRSİZ



-KAPALI ile/ve/||/<> DOLAYLI



-KAPAT! ile/ve/||/<> YARDIR!

( "Çok hızlı ya da yoğun yapmak/yaşamak" üzere verilen "destek" ve/ya da coşku "sözleri"... )


-KAPI ile/ve/||/<> GEÇİT



-KAPI ve/<> KIPI

( Zemin. VE/<> An.[Zaman] )


-KAPI ile/ve/||/<>/> SAPI



-KAPI ile/ve/gibi/||/<>/> TAPU



-KAPI ve/||/<>/> YAPI



-KAPIKULU OCAĞI ile/||/<> KAPIKULU

( Osmanlı'nın sürekli ordusunu oluşturan ve doğrudan Sultan'a bağlı olan yaya, atlı ve teknik sınıftan asker ocaklarına verilen ad. [Kapıkulu ocaklarının kurulmasından önceki dönemde Osmanlı'nın askeri gücünü yayalar ve müsellemler oluşturuyordu. Kapıkulu askerleri, bölge askerleri ve donanma güçleri ile birlikte Osmanlı ordusunun üç ana bölümünden biriydi. Kapıkulu askerleri, yayalardan oluşan Yeniçeriler, Cebeciler, Topçular, Top Arabacıları ve süvarilerden oluşan sipahi, silahtar, sağ ulûfeciler, sağ garipler, sol gariplerden oluşmaktaydı. Kent güvenliğinden ve sınırların korunmasından sorumlu olan, silah olarak genellikle tüfek, kılıç, ok ve yayı kalkan, mızrak kullanan savaşçı bir sınıf olan kapıkuluların görevleri katı ve ödünsüz kurallara bağlanmıştı. Bu kurallara Kavanin-i Yeniçeriyan denirdi. Kapıkulu olacak kişinin ailesiyle ve diniyle tüm bağlarını koparması, aynı yeni doğmuş gibi, sultandan başka kimseye nesnel ya da duygusal herhangi bir bağ kurmaması gerekiyordu.] İLE/||/<> Ücretli Osmanlı askeri. )


-KAPILANMA ile/ve/||/<> SABİTLENME



-KAPILANMAK ve/<> KAPLANMAK



-KAPILANMAK ile/ve/<> MAYALANMAK



-KAPILMAYALIM!:
KARANLIĞA ve/||/<> KARAMSARLIĞA



-KAPISINDA BEKLEMEK ile/ve/<> OYALANDIRILMAK



-KAPİTAL ile/ve/||/<>/> KAPİTALİST ile/ve/||/<>/> KAPİTALİZM



-KAPİTALİSTLEŞME ile/ve/||/<> ULUSLAŞMA ile/ve/||/<> BİREYLEŞME

( Kâğıt para. İLE/VE/||/<> Gazete. İLE/VE/||/<> Roman. )


-KAPİTALİZM:
MAL ÜRETİMİ ile/ve/değil/||/<>/< MÜŞTERİ ÜRETİMİ



-KAPİTALİZM ile/ve/<> PROTESTANLIK



-KAPLANBÖCEK ile/ve/||/<>/< KAPLANBÖCEKLER

( Başka böceklerle beslenen, tarım için çok yararlı olan kaplan böcekler ailesinin örnek türü. İLE/VE/||/<>/< Zararlı böcekleri avlayarak bitki, hayvan ve insan sağlığına yardımcı olan, güzel renkli, kın kanatlı böcekler ailesi. )


-KAPLAYAN ile/ve/<> KAPSAYAN



-KAPLUMBAĞA ve/||/<> GORİL ve/||/<> FİL

( [karadaki] En yaşlı. VE/||/<> En güçlü. VE/||/<> En büyük. )


-KAPLUMBAĞA ile/ve/<> PİNTA (ADASI) KAPLUMBAĞASI

( ... İLE/VE/<> Galapagos Adaları'ndan olan Pinta adasında yaşayan Yalnız George adlı son dev kaplumbağa, 2012'de kalp yetmezliğinden ölerek soyu tükenmiştir. )


-KAPMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ALMAK



-KAPORTA[İt. < BOCCAPORTA] ile/ve/||/<> KAROSER[Fr. < CARROSSERIE] ile/ve/||/<> TAMPON[Fr. < TAMPON]

( Otomobilde, kaput ya da ön kapak. | Motorlu taşıtları örten, genellikle sacdan yapılmış dış bölüm. | Gemi içinin aydınlanması ve hava alması amacıyla güvertede açılmış bulunan camekânlı yer. | Kişinin yüz, giysi, ayakkabı vb.nden oluşan dış görünümü. İLE/VE/||/<> Otomobilde, mekanizmayı oluşturan motor, makine, tekerlek, şasi vb. bölümlerin dışında kalan, görünen dış bölüm. İLE/VE/||/<> Bir deliği kapamaya yarayan, herhangi bir nesneden yapılmış büyük tıkaç. | Bir darbenin şiddetini azaltmaya yarayan, içi yumuşak nesneyle dolu şey. | Çarpışmaların etkisini azaltmak için vagonların, otomobillerin ön ve arkalarında bulunan donanım. | Kanı silmek, durdurmak için kullanılan gazlı bez yumağı ya da sterilize edilmiş pamuklu özel parça. | Bir darbenin, çatışmanın şiddetini azaltan etken. )


-KAPSAMI AŞAN ile/ve/||/<> KAPSAM DIŞINDA KALAN



-KAPSAYAN ANNE ile/ve/||/<> NESNEL ANNE



-KAPSAYICI/LIK ile/ve/||/<> KUCAKLAYICI/LIK



-KAPSAYICI/LIK ile/ve/||/<> OKŞAYICI/LIK



-KAPTAN[İt. < CAPITAN] ile/ve/değil/<> LOSTROMO[İt.]

( Gemi yönetimiyle ilgili en yüksek görevli. | Takım oyunlarında takımı temsil eden kişi. | Kaptan pilot. | Yolcu otobüsü sürücüsü. | Balkanlarda çete savaşı yapan milis gücünde çarpışan kişi, efe. İLE/VE/DEĞİL/<> Ticaret gemilerinde, tayfaların başı. )


-KÂR[Fars.] ile/ve/||/<> KÂM[Fars.]

( Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı. | İş. | Yarar, fayda. | Üretim etmenlerinden biri olan girişimcinin üretimden aldığı pay. | Maliyet fiyatıyla satış fiyatı arasındaki fark. İLE/VE/||/<> Ağzın üstü, damak. | Meram, arzu, emel, istek. | Lezzet, zevk. )


-KAR ile/ve/||/<>/> KARLIK

( Atmosferdeki su buharının yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne beyaz ve hafif billurlar biçiminde donarak düşen su buharı. İLE/VE/||/<>/> Kar kuyusu. | Dışı hasır örgüsüyle kaplı, içinde kar ya da buz koymak için bölmesi bulunan, soğutucu olarak kullanılan büyük şişe. )


-KARA ÇÖL ile/ve/<> KIZIL ÇÖL



-KARA DELİK ile/ve/||/<> OLAY UFKU



-KARA TOPRAK ile/=/||/<> BİLGE



-KARA/TOPRAK UYGARLIĞI ile/ve/||/<>/> DENİZ UYGARLIĞI

( Bizim gibi olanlarla aynı zaman, zemin ve koşullarda gerçekleşebilir. İLE/VE/||/<>/> "Bizim gibi" olmayanlarla ilişkiye girme yetisinin ortaya çıktığı zemin ve koşullarda gerçekleşir. )


-KARA ile/ve/||/<> DENİZ



-KARABASAN ile/ve/değil/||/<>/< KAYGI



-KARABUĞDAY ile/||/<>/< KARABUĞDAYGİLLER

( ... İLE/||/<>/< Taçsız iki çeneklilerden, ravent, kuzukulağı, kurtpençesi, çobandeğneği ve karabuğday gibi sapları boğumlu, çiçekleri başak ya da salkım durumunda bazı türleri hekimlikte kullanılan bitkileri içinde toplayan bir aile. )


-KARACİĞER ve/||/<> BAĞIRSAK

( %75'i olmadan yaşayabiliriz. VE/||/<> %80'i olmadan yaşayabiliriz. )


-KARACIL OMURGALILAR:
SÜRÜNGENLER ile/ve/<> KUŞLAR ile/ve/<> MEMELİLER



-KARAGÖZ OYUNUNDA:
MUHÂVERE ile/ve/<> FASIL



-KARAGÖZ SAHNESİNDE:
ÇIRAK ile/ve/<> YARDAK ile/ve/<> DAYREZEN ile/ve/<> SANDIKKAR



-KARAKULAK ile/<> AFRİKA ALTIN KEDİSİ ile/<> SERVAL KEDİSİ



-KARALAMA ile/ve/||/<>/>/< DIŞLAMA



-KARALAMAK ile/ve/||/<> ÇAMUR ATMAK



-KARAMSAR/LIK ve/||/<>/>/< KORKAK/LIK



-KARANLIĞIN:
OLUMSUZLUĞU ile/ve/||/<> DOĞURTUCULUĞU



-KARANLIK ile/ve/||/<> BULANIK



-KARANTİNA[İt. < QUARANTINA] ile/ve/=/||/<> YALITIM/AYIRMA/YALNIZLAŞTIRMA/TECRİT[Ar. < TECRÎD]

( Bulaşıcı bir hastalığın yayılmasını önlemek için belirli bir bölgenin ya da yerin denetim altında tutulup giriş çıkışların engellenmesi biçiminde uygulanan sağlık önlemi. | Hastahanelerde, yatacak hastaların kayıt ve kabul edildikleri yer. İLE/VE/=/||/<> Ayırma, ayrı bir tarafta tutma. | Soyutlama. | Yalıtım. | Mahkûmu, cezasını tek başına çekmesi için öteki hükümlülerden ayırma. )


-KARAR VERELİM! ve/||/<> HAZIRLANALIM! ve/||/<> BAŞLAYALIM! ve/||/<> ÖĞRENELİM! ve/||/<>
ÇALIŞALIM! ve/||/<> DİNLEYELİM! ve/||/<> ÇABALAYALIM! ve/||/<> GÜLÜMSEYELİM! :)

( [başkaları] Ertelese de. VE/||/<> Düşlere dalsa da. VE/||/<> Sonraya bıraksa da. VE/||/<> Uyusa da. VE/||/<> Dilese de. VE/||/<> Konuşsa da. VE/||/<> Vazgeçse de. VE/||/<> Kaşlarını çatsa da. )


-KARAR:
"ISMARLAMA" ile/ve/<> BAŞTAN SAVMA



-KARAR/INDA ve/=/||/<> KIVAM/INDA



-KARAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DÜŞÜNCE



-KARARLI/LIK ile/ve/||/<> (ALÇAK)GÖNÜLLÜ/LÜK



-KARARLI/LIK ve/||/<>/< DAYANIKLI/LIK



-KARARLI/LIK ve/||/<> TUTARLI/LIK



-KARARLILIK ile/ve/||/<> YARILANMA



-KARATAVUĞUN ÖTÜŞÜ ...:
SABAHA KARŞI ile/ve/ya da/||/<> GÜN BATIMINDAN SONRA



-KARATE KUŞAKLARINDA:
BEYAZ ile/ve/||/<>/> SARI ile/ve/||/<>/> TURUNCU ile/ve/||/<>/> YEŞİL ile/ve/||/<>/> MAVİ ile/ve/||/<>/> KAHVERENGİ(3. KYU) ile/ve/||/<>/> KAHVERENGİ(2. KYU) ile/ve/||/<>/> KAHVERENGİ(1. KYU) ile/ve/||/<>/> SİYAH (1. DAN) ile/ve/||/<>/> SİYAH (2. - 10. DAN)



-KARAVELE/KARAVELA[İt. < CARAVELLE] ile/ve/<>/> KARAKA

( Yelkenli keşif gemisi. Büyük deniz teknesi. | Gemilerde denizcilik kurallarına aykırı durum. İLE/VE/<>/> Büyük, yelkenli gemi. )


-KARBON KİMYASI ile/||/<> HİDROJEN KİMYASI

( Karbon bileşiklerinin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Hidrojen bileşiklerinin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KARBON KİMYASI ile/||/<> SİLİSYUM KİMYASI

( Karbon bileşiklerinin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Silisyum bileşiklerinin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KARBON:
HAZNELERİ ile/ve/||/<> AKIŞLARI

( image )


-KARBON:
HAZNELERİ ile/ve/||/<> AKIŞLARI

( 1 mol karbon = 12 gram )


-KARBON:
HAZNELERİ ile/ve/||/<> AKIŞLARI

( Yanardağ başkalaşım etkinlikleri
3 x 1012 mol/yıl

Atmosfer
5.6 x 1016 mol/yıl < [arası: 300 yıl] > (Yüzey organik öğeleri: 2 x 1017 mol/yıl)

^
|
| [arası: 3000 yıl]
|
v

Okyanus
3.2 x 1018 mol/yıl

|
| [arası: 2 x 1013 mol/yıl]
|
v

[çözünme: 1.7 x 1013 mol/yıl]

Tortul karbona mineralleri
5 x 1021 mol/yıl )


-KARBON ile/ve/||/<>/> BENZEN HALKASI

( Kimya. İLE/VE/||/<>/> Petrokimya. )


-KARBON ile/ve/||/<> SİLİKON



-KARBONDİOKSİT[Fr. < CARBONDIOXYDE] ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> NİTRÖZ OKSİT

( Renksiz, kokusuz, yoğunluğu 152,0 °C'de ve 36 atmosfer basıncında kolayca sıvılaşan ekşimsi tatta bir gaz.[CO2] İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/> Karbondioksitten, 300 kat daha zararlı sera gazı. )


-KARBONDİOKSİT ile/ve/||/<> METAN GAZI

( ... İLE 20 kat daha etkilidir. )


-KARBONDİOKSİT ile/ve/||/<> OKSİJEN

( Gözesolunum sonucu açığa çıkan gaz. İLE/VE/||/<> Fotosentez sonucu açığa çıkan gaz. )


-KARBONDİOKSİT ile/ve/||/<> OKSİJEN

( Hayvanda/n ve insanda/n. İLE/VE/||/<> Bitkide/n. )


-KARBONMONOKSİT ile/ve/||/<>/> KARBONİL[Fr. < CARBONILE]

( 0,97 yoğunluğunda, renksiz, kokusuz, zehirleyici bir gaz. [Bol miktarda ısı açığa çıkararak mavi bir alevle yanar ve hava ile birleşerek birçok uygulama alanı olan patlayıcı bir karışım oluşturur.] [simgesi CO]. İLE/VE/||/<>/> Birleşme değeri 2 olan karbonmonoksit. )


-KARDEŞ ile/ve/değil/||/<> MUSAHİB



-KARDEŞ ile/<> SÜTKARDEŞ



-KARDEŞLİK ile/ve/<> BİRLİK



-KARDEŞLİK ve/||/<>/< ÖZGÜVEN (İLE)



-KARDİYAK ARREST ile/||/<> KALP YETMEZLİĞİ

( Kalbin aniden durması. İLE/||/<> Kalbin gövdeye yeterli kan pompalayamaması. )


-KARDİYOJENİK ŞOK ile/||/<> HİPOVOLEMİK ŞOK

( Kalbin yeterli kan pompalayamaması sonucu oluşan şok. İLE/||/<> Kan hacminin azalması sonucu oluşan şok. )


-KARDİYOLOJİ ile/||/<> PULMONOLOJİ

( Kalp ve dolaşım düzeni sayrılıklarını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Akciğer ve solunum düzeni sayrılıklarını inceleyen bilim dalı. )


-KARDİYOMEGALİ ile/||/<> KARDİYOMİYOPATİ

( Kalbin olağandışı büyümesi. İLE/||/<> Kalp kasının yapısal ya da işlevsel bozukluğu. )


-KARDİYOMİYOPATİ ile/||/<> PERİKARDİT

( Kalp kasının yapısal ya da işlevsel bozukluğu. İLE/||/<> Kalp zarının yangılanması. )


-KARDİYOPATİ ile/ve/||/<> KARDİYOSKLEROZ ile/ve/||/<> KARDİYOSKOP

( Kalp hastalıklarının genel adı. İLE/VE/||/<> Kalp dokusu sertleşmesi.[Bazen atardamar sertleşmesiyle birlikte görülür.] İLE/VE/||/<> Kalp hareketlerinin incelenmesine yarayan aygıt. )


-KARE ile/ve/||/<> KAREKÖK

( Kenarları ve açıları birbirine eşit olan dörtgen, dördül, murabba. | Bu biçimde olan. | İskambil oyunlarında aynı türden dört kâğıdın biraraya gelmesi. İLE Karesi verilen bir sayıya eşit olan sayı. )


-KARE ile/ve/||/<> KAREKÖK

( "Hesap Makinesi Olmadan Karekök Almak İçin İki Basit Yöntem" yazısını da okumak için burayı tıklayınız... )


-KAREEM ABDUL JABBAR ve/||/<>/> JOHN WOODEN

( )


-KARGA ile/ve/değil/yerine/||/<> KARTAL

( image )


-KARGA ile/ve/değil/yerine/||/<> KARTAL

( Bir kartalı gagalamaya cüret eden tek kuş, kargadır.

Kartalın üstüne çıkar ve boynunu gagalar. Ancak kartal, yanıt vermez, karga ile savaşmaz. Zaman ya da enerji tüketmez. Sadece kanatlarını açar ve yükselmeye başlar.

Uçuş, ne kadar yüksekse, karganın soluk alması o kadar zorlaşır ve karga, oksijen eksikliğinden düşer.

Yaşamımızdaki böylesi "durum" ve "kargalarla" zaman kaybetmemeyi yeğleyelim.

Biz de onları sadece felsefe, bilim, sanat, tüze(hukuk), matematik, spor gibi alanlara; anlayış, şefkat, merhamet, zarâfet, hizmet, koşulsuz saygı ve koşulsuz sevgi gibi yükseklikler(imiz)e çıkarıp yolumuza devam edelim... )


-KARGABÜKEN ile/ve/||/<>/> STRİKNİN

( Bitişik taç yapraklı iki çeneklilerden, yaprakları karşılıklı, çiçekleri talkım durumunda olan, meyvesi zehirli bir ağaç. | Bu ağacın striknin elde edilen tohumu. İLE/VE/||/<>/> Kargabükenden çıkarılan, etkili bir zehir. )


-KARICIĞIM/KOCACIĞIM ile/ve/değil/=/||/<>/< KARABASAN



-KARİKATÜR (ÇİZMEK) ile/ve/||/<>/< KARAGÖZ (ÇİZMEK)

( )


-KARIN/EŞEYSEL ÖRGEN/LER:
ARKA/DA ile/ve/değil/||/<> ÖN/DE

( Dört ayak üstündeyken/üstündeyse. İLE/VE/DEĞİL/||/<> İki ayak üstündeyken/üstündeyse. )


-KARIN/EŞEYSEL ÖRGEN/LER:
ARKA/DA ile/ve/değil/||/<> ÖN/DE

( Hayvanda ve insan gövdesinde. İLE/VE/DEĞİL/||/<> İnsan gövdesinde. )


-KARINCAYİYEN ile/<> KARINCA ASLANI



-KARIŞIK/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÇEŞİTLİ/LİK



-KARIŞIK ile/ve/değil/||/<>/< ÇOK



-KARIŞIM ile/ve/||/<> ERİYİK



-KARIŞMA! ile/ve/||/<> KARIŞTIRMA! ile/ve/||/<> AÇMA!

( [... iç dünya(sı)na/ı ...] Hiçkimsenin. İLE/VE/||/<> Hiçkimseyi. İLE/VE/||/<> Hiçkimseye. )


-KARIŞMAK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< ZORLAMAK



-KARİSOKE:
KARİ DAĞI ve/||/<> MİSOKE DAĞI

( Ruanda'da, gümüş sırtlı gorillerin yaşadığı bölgede, 18 yıl boyunca, gorilleri araştıran ve koruyan Dian Fossey'in[1932 - 1985], Kari ve Misoke dağlarının arasındaki bölgeye ve araştırmalarına verdiği ad. )


-KARİSOKE:
KARİ DAĞI ve/||/<> MİSOKE DAĞI

( Anthony Hopkins'in, "The Instinct" adlı filmini izlemenizi salık veririz. )


-KARIŞTIRMAK ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/< ANLAYAMAMAK



-KARIŞTIRMAK ile/ve/değil/||/<>/< BİLMEMEK



-KARIŞTIRMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> ÇIRPMAK



-KARIŞTIRMAK ile/ve/<>/değil/yerine EŞELEMEK



-KARIŞTIRMAK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> KAKTIRMAK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> KAKALAMAK



-KARL MARX ile/ve/||/<> FRIEDRICH ENGELS

( 05 Mayıs 1818 - 14 Mart 1883 İLE/VE/||/<> 28 Kasım 1820 - 05 Ağustos 1895 )


-KÂRLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/> VERİMLİ



-KARMAŞA ile/ve/||/<> BELİRSİZLİK



-KARMAŞA ile/ve/||/<> KARARSIZLIK



-KARMAŞIK ALGILAMA SÜREÇLERİ'NDE:
ÖRÜNTÜ ve/<> HAREKET ve/<> DERİNLİK



-KARMAŞIK/LIK ile/ve/<>/> ZOR/LUK



-KARMAŞIKLIKTA ve/||/<> UYUŞMAZLIKTA ve/||/<> ZORLUKTA | ve/||/<>
SÜREKLİLİKTE

( Yalınlığı bulmak. VE/||/<> Uyumu bulmak. VE/||/<> Çözümü bulmak. VE/||/<> Kendini bulmak/tanımak! )


-KARPAL TÜNEL BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> DUPUYTREN KONTRAKTÜRÜ

( El bileğinde sinir sıkışması. İLE/||/<> Elin avuç içindeki dokunun kalınlaşması ve parmakların bükülmesi. )


-KARPAL TÜNEL BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> TETİK PARMAK

( El bileğinde sinir sıkışması. İLE/||/<> Parmak tendonlarının yangılanması, bükülmesi sırasında takılma ya da parmağın kilitlenmesi. )


-KARŞI ÇIKMA ile/ve/||/<> BAŞKALDIRI



-KARŞI" (OLMAK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TEMKİNLİ (OLMAK)



-KARŞICIL/MUHÂLİF[Ar.] ile/ve/değil/||/<> ÇEKİNGEN



-KARŞILAMA ile/ve/||/<> UĞURLAMA

( Giydiğinle. İLE/VE/||/<> Sohbetinle.
Kişiler, giydiğiyle karşılanır, sohbetiyle uğurlanır. )


-KARŞILAMA ile/ve/||/<> UĞURLAMA

( Dress, how you want to be addressed. )


-KARŞILAŞMA ve/||/<>/> KARŞILAMA ve/||/<>/> KARŞILAŞTIRMA



-KARŞILAŞMA ile/ve/||/<> KARŞILAŞTIRMA



-KARŞILIĞI OLMAYAN DURUMLAR/OLGULAR/KAVRAMLAR/SÖZCÜKLER ile/ve/<> BAŞKA BİR DİLDE KARŞILIĞI OLMAYAN DURUMLAR/OLGULAR/KAVRAMLAR/SÖZCÜKLER

( ... İLE/VE/<> Karşılığı Olmayan Sözcükler )


-KARŞILIK ile/ve/değil/||/<> BAKIŞIM



-KARŞILIK ile/ve/değil/<> IŞILTI



-KARŞILIKLI ile/ve/||/<> PARALEL



-KARŞILIKSIZ HİZMET ile/ve/<> GÖNÜLLÜ HİZMETÇİLİK



-KARŞIT/LIK ile/ve/||/<> TUTARSIZ/LIK



-KARTAL ve/||/<> KÖPEK ve/||/<> AKILLI GELİN

( Sinek avlamaz. VE/||/<> Kuşa hırlamaz. VE/||/<> Kaynanaya hırlamaz. )


-KARTOPU ve/ne yazık ki/||/<>/> ÇIĞ



-KARTUŞ[Fr. < CARTOUCHE] ile/ve/||/<>/> TONER[İng.]

( Sıvı mürekkebi ısıtarak püskürtme işlemiyle. İLE/||/<>/> Mürekkebi toz biçiminde baskıya hazırlayarak. )


-KARY ile/||/<> KURÂ

( Köy. İLE/||/<> Köyler. )


-KAS (GÜCÜ) ile/ve/<>/yerine/değil DÜŞÜNCE (GÜCÜ)



-KAS BELLEĞİ/HAFIZASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< MYELİN BAĞLARI



-KAS BİLGİSİ/BİLİNCİ ve/||/<> KEMİK BİLGİSİ/BİLİNCİ

( [gövdemizdeki sayısı] 640 ve/||/<> 206 )


-KAS BİLGİSİ/BİLİNCİ ve/||/<> KEMİK BİLGİSİ/BİLİNCİ

( )


-KAŞ ile/ve/||/<> BELCE

( ... İLE/VE/||/<> İki kaş arası. )


-KASA ile/ve/değil/yerine/<>/< KESE



-KÂSE ile/||/<> SUKURCA
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( ... İLE Bir tür kâse. )


-KAŞIĞI/ÇATALI BIRAKMAK:
İÇBÜKEY ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DIŞBÜKEY

( Kaşığı tabağın içine ya da herhangi bir zemine sırtı tabana değecek biçimde bırakmak, hem kaşıkta kalıntının bulunmasına, hem de tabaktaysa/tenceredeyse tabağın içine kayarak batmasına neden olabilir. Çözümü ise sırtı havaya gelecek biçimde kaşığı ters bırakmaktır. )


-KAŞIMAK ile/ve/||/<> KIŞKIRTMAK ile/ve/||/<> TETİKLEMEK



-KASIT ile/ve/<> AYRIM



-KASIT ile/ve/değil/||/<>/< BAĞLAM



-KASIT ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DAYANAKÇA



-KASIT ile/ve/||/<> HEDEF



-KASKO[İt. < CASCO] ile/ve/||/<>/> TRAFİK KORUNCU

( image )


-KASKO[İt. < CASCO] ile/ve/||/<>/> TRAFİK KORUNCU

( Her araç için zorunludur. İLE/VE/||/<>/> Zorunlu değildir. )


-KASKO[İt. < CASCO] ile/ve/||/<>/> TRAFİK KORUNCU

( [amacı] Kaza durumunda, suçsuz olan tarafın hasarının, suçlu tarafın sigorta şirketinin ödemesini sağlamaktır.[Suçu olmayan kişiyi mağdur etmemek için alınan bir önlemdir.][Terör, sel, su baskını, yanma vb. olaylara güvence vermez.] İLE/VE/||/<>/> Kaza yapılan araçta oluşan tüm masrafları karşılamaktır.[Çarpmaya, çalınmaya, yanma, sel ve deprem gibi olaylar sonucunda da hasar görmüş aracın tamir masraflarını ya da tamamının ücretini karşılamaktadır.][Süresi 1 yıldır] )


-KASLAR:
KISALAN ile/ve/||/<> UZAYAN

( )


-KAT İRTİFAKI ile/ve/||/<> KAT MÜLKİYETİ

( Kat irtifakı tapusu olan gayrimenkulün denetimi belediye tarafından yapılmaz. Kat mülkiyetli tapularda ise belediye projeye uygunluk kontrolü yaptıktan sonra yapı kullanımı için izin belgesi verir. Bu belge daha sonra tapuya gönderilir ve kat mülkiyetli tapuya çevrilir. )


-KATALİTİK ASİMETRİK SENTEZ ile/||/<> RASEMAT SENTEZİ

( Asimetrik katalizörler kullanarak kiral moleküllerin sentezini yapan bilim dalı. İLE/||/<> Kiral olmayan ya da rasemik karışımların sentezini yapan bilim dalı. )


-KATALİTİK KİMYA ile/||/<> ENZİM KİMYASI

( Katalizörlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Enzimlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KATALİZÖR KİMYASI ile/||/<> ENZİM KİNETİĞİ

( Katalizörlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE Enzimlerin hızlarını ve mekanizmalarını inceleyen bilim dalı. )


-KATALİZÖR KİMYASI ile/||/<> REAKTİF KİMYA

( Katalizörlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Reaktiflerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KATALOG[Fr./İng. CATALOGUE] ile/ve/=/||/<> FİHRİST[Fars.]

( Kitaplıktaki kitapları ya da belirli bir daldaki gereçleri, nitelikleri bakımından tanıtmak, arandıklarında bulunmalarını sağlamak amacıyla, yer numaraları belirtilerek hazırlanmış kitap, defter ya da fişten oluşan bütün. | Kitabevi, yayınevi, kurum vb. kuruluşların yayınlarını, ürettikleri malları, nesneleri tanıtan, gösteren dizin ya da kitap. İLE/VE/=/||/<> İçindekiler. | Abecesel sıralamalar için kullanılan, kenarında tüm harflerin yer aldığı not defteri. )


-KATARZİS["KATARSİZ" değil!] ile/ve/||/<> ABREAKSİYON



-KATEGORİLER:
ARİSTOTELES'TE ile/ve/||/<>/> KANT'TA ile/ve/||/<>/> HEGEL'DE

( [ 2/3/4. dersler...] )


-KATEGORİLER ile/ve/+/||/<> YARGILAR

( KATEGORİLER'DE:
NİCELİK
[Birlik | Çokluk | Bütünlük/Tümlük ]
NİTELİK[Olgusallık/Gerçeklik | Olumsuzlama | Sınırlama]
İLİŞKİLİLİK/BAĞINTI[İlintililik ve Töz/Kalıcılık | Nedensellik ve Etki/Bağımlılık | Ortaklık]
KİPLİK[Olanak/Olanaksızlık | Varlık-Yokluk | Zorunluluk/Olumsallık]

ile/ve/+/||/<>

YARGILAR'DA:
NİCELİK
[Tümel | Tikel | Tekil]
NİTELİK[Olumlu | Olumsuz/Değilleyici | Belirsiz/Sonsuz]
İLİŞKİLİLİK/BAĞINTI[Yüklemli/Kategorik | Koşullu/Hipotetik | Ayrık/Ayırıcı]
KİPLİK[Sorunsal/Olasılıklı | Onaylayıcı/Tahkîkî | Zorunlu] )


-KATEGORİLER ile/ve/+/||/<> YARGILAR

( bkz. IMMANUEL KANT )


-KATEGORİLER ile/ve/+/||/<> YARGILAR

( Şemaların birliği. İLE/VE/+/||/<> ... )


-KATHARLAR ile/ve/<> AMİŞLER

( Kan dökmez, şiddete başvurmaz, yalan ve küfre yaşamlarında yer vermezlerdi. Yemin de etmezlerdi. [Tarih, Katharlar'a, Bogomil ve Patarini adlarını da vermiştir.] İLE/VE/<> Günümüzde Amerika'da bulunan Amişler'in, Katharlar'la çok fazla ortak noktaları bulunmaktadır. )


-KÂTİB-İ ÂDİL/NOTER[Fr. < NOTAIRE] ile/ve/||/<> HAKEM



-KATIK ile/ve/||/<> AZIK

( Yiyecek/yemek. İLE/VE/||/<> Ekmek. )


-KATILIM FONU ile/ve/değil/yerine/||/<> KATILIM HESABI

( Sermaye piyasası ürünlerinden olan portföyler.[Profesyoneller tarafından yönetilir.] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Katılım bankalarının, fon toplamak için kullandığı tasarruf aracıdır. )


-KATILIM SAĞLAMAK ile/değil/yerine/||/<>/< KATILMAK



-KATILIM ve/+/||/<>/> COŞKU



-KATILIM ve/||/<>/< İLGİ



-KATILIM ve/||/<> ÜSTLENME



-KATILIM ile/ve/<> VERİMLİLİK



-KATIŞMAZ/LIK ile/ve/<> BİTİŞMEZ/LİK



-KATKI ile/ve/<>/değil/yerine/|| DEVAM ETTİRME



-KATKI ile/ve/<> GELİŞME



-KATKI ile/ve/<> GENİŞLETME



-KATKI ile/ve/||/<>/> KAZANIM



-KATKI ile/ve/||/<>/> PAY

( Katkı vermeyen, pay alamaz. )


-KATKIYA ...:
AÇIK/LIK ile/ve/||/<>/> UYGUN/LUK



-KATLAMA ile/ve/||/<> KIVIRMA



-KATLANDIĞIMIZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YAŞADIĞIMIZ/YAŞAYABİLECEKLERİMİZ

( Çoğunluk. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Azınlık. [bazı yeğlemelerimizle böyle sürmek/kalmak zorunda olmadan!] )


-KATLANMA/TAHAMMÜL[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAYANÇ/DAYANCA/SABIR

( Katlanmak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Direnmek. )


-KATLANMA/TAHAMMÜL[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAYANÇ/DAYANCA/SABIR

( Maddî olanlara. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Manevî olanlara. )


-KATMAK ile/ve/||/<>/> KARMAK

( Bir şeyin içine, üstüne ya da yanına, niteliğini değiştirmek ya da niceliğini artırmak için başka bir şey eklemek, karıştırmak. | Bir araya getirmek. | Birlikte göndermek. | Döllenmeyi sağlamak için erkek hayvanı dişinin yanına salmak. İLE/VE/||/<>/> Karıştırmak, birbirine katmak. | Toz durumundaki bir şeyi sıvı ile karıştırarak çamur ya da hamur durumuna getirmek. )


-KATMANDU'DAKİ MEYDANLAR:
DURBAR ile/ve/||/<> HANUMAN DHOKA(MAYMUNLAR KRALI) ile/ve/||/<> TAUMADHI ile/ve/||/<> DATTATRAYA



-KATMANDU'DAKİ TAPINAKLAR:
SWAYAMBHUNATH ile/ve/||/<> BOUDHANATH ile/ve/||/<> PASHUPATINATH ile/ve/||/<> BACHARESVARI ile/ve/||/<> KAMASUTRA ile/ve/||/<> GUHYESVARI ile/ve/||/<> NYATOPOLA-BHIMSEN



-KATRAN[Ar.] ile/ve/||/<> KREOZOT[Fr. < CREOSOTE]

( Organik nesnelerden kuru damıtma yoluyla elde edilen, sıvı yağ kıvamında, kara renkte, ağır, is kokulu, suda erimeyen bir nesne. İLE/VE/||/<> Çeşitli katranların damıtılmasından elde edilen ve hekimlikte kullanılan, keskin kokulu bir sıvı. )


-KATRE[Ar. çoğ. KATER, KATARÂT] ile/ve/||/<> ZERRE[Ar.]

( Denizde/deryada. İLE/VE/||<> Güneşte/şemste. )


-KAVİM ile/ve/||/<>/< AŞÎRET/BOY ile/ve/||/<>/< KABÎLE ile/ve/||/<>/< AKRABA ile/ve/||/<>/< AİLE



-KAVL/KAVİL[Ar.] ile/ve/<> KELÂM

( Yok olanı, var ettiğimiz olana verdiğimiz ad. İLE/VE/<> Var olana ilim vermek. )


-KAVRAM ÜRETMEK ile/ve/değil/||/<> KURAM ÜRETMEK



-KAVRAM:
ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/< ZORUNLULUĞUN BİRLİĞİ



-KAVRAM:
TANIMLAMAK ile/ve/||/<> ZORUNLULUKLARINI GÖSTERMEK



-KAVRAM/LAR ile/ve/<> SINIR KAVRAM/LAR



-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Mantıkta, en küçük birim. İLE/VE/||/<> Dilde, en küçük birim. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( KAVRAM: Bilincin dilbilgisi. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Şeylerin kavramı, sözcüklerin anlamı olur. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Kavram, her defasında üretilmesi gerekli olandır. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Kavram, tekil şeylerin özünü değil şeylerdeki evrensel öğeyi açıklar. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Kavram, zaman ile ilişki içinde değil zamansal olmayan varoluş [bengilik] türü altında kavranmalıdır. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Kavramlar, dışsal nesnelerin imgesi değildir. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Her kavram, bütünsel bir süreçtir ya da sürecin bütünselliğidir. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Düşünen her bir kişi için, kavram gereksinimi vardır ve bunlar, dünyanın neresinde ve ne zaman üretilirse üretilsin, artık, insanlığın malıdır. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Kavramlar dünyasına giren her kişi, evrensellikle bağ kurmuştur. Bunun ayırdında olmak, aydınlanmaya başlamak demektir. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Sözcük, bir köprüdür. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Sözcükler, bizi ancak kendi sınırlarına kadar götürebilir. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Sözcükler, gerçekleri iletmez, onları işaret eder. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Sözcükler, işaret eder ama açıklayamaz. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Sözcükler ve sorular, zihinden gelir ve bizi orada tutar. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Sözcük ile anlamı arasındaki bağlantı nedeniyle, sözcükler değerlilerdir ve eğer kişi, sözcüğü çok büyük bir dikkatle incelerse, kavramın ötesine geçerek, onun kökenindeki deneyime ulaşır. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Kişilik ötesine geçtiğinizde artık sözcüklere gereksiniminiz olmaz. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Sözcükler olmayınca anlaşılacak ne kalır? Anlama gereksinimi, yanlış-anlamadan doğar. Söylediğim/iz doğrudur fakat size göre o sadece bir kuram. Onun, doğru olduğunu nasıl anlayabileceksiniz? Dinleyin, anımsayın, düşünün, gözünüzde canlandırın. Ve günlük yaşamınızda uygulayın! Bana/bize/ona sabır gösterin ve herşeyden çok, kendinize sabır gösterin, çünkü tek engeliniz kendinizsiniz.

Yol, sizden geçerek kendinizden öteye götürür. Siz, sadece belirli, özel olanın gerçek, bilinçli ve mutlu olduğuna inandıkça ve ikilem ötesi gerçeği, hayal ürünü bir soyut kavram olarak red ve inkâr ettikçe, benim/bizim sadaka verir gibi, kavramlar ve soyutlamalar dağıttığımı/zı düşüneceksiniz. Fakat bir kez kendi varlığınız içindeki gerçeğe dokundunuz mu, o zaman, size en yakın ve en sevgili olanı tarif etmekte olduğumu/zu göreceksiniz. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Without words, what is there to understand? The need for understanding arises from misunderstanding. What I say is true, but to you it is only a theory. How will you come to know that it is true? Listen, remember, ponder, visualise, experience. Also apply it in your daily life. Have patience with me and, above all have patience with yourself, for you are your only obstacle.

The way leads through yourself beyond yourself. As long as you believe only the particular to be real, conscious and happy and reject the non-dual reality as something imagined, an abstract concept, you will find me doling out concepts and abstractions. But once you have touched the real within your own being, you will find me describing what for you is the nearest and the dearest. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( The word itself is the bridge.
Words can bring you only unto their own limit.
Words do not convey facts, they signal them.
Words indicate, but do not explain.
Words and questions come from the mind and hold you there.
Words are valuable, for between the word and its meaning there is a link and if one investigates the word assiduously, one crosses beyond the concept into the experience at the root of it.
Once you are beyond the person, you need no words. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Sözcükler, hem tarihsel süreçte dikey, hem de farklı alanlarda, yatay kullanımları nedeniyle çok değişik anlamlara sahip olabilirler. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Kavramları/karşılıkları, kişilerde(zihinlerinde) bulunmayan, sadece sözel seviyedeki "düşünme" ve "kullanımlar", kişiler arasında, iletişim kazalarına, anlaşmazlıklara ve/ya da doğrudan şiddete kaynak oluşturur. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( ... İLE/VE/||/<> Sabitlenemeyeni, sabitlemek. )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Söz(cük)leri/ni ve tutumu/nu değiştir... Dünya/n değişsin! )


-KAVRAM/LAR ile/ve/||/<> SÖZCÜK/LER

( Kavramlar, aklın görüleridir. )


-KAVRAM/SAL/LIK ile/ve/<> OLGU/SAL/LIK

( Tanımlanan her şey, kendine değil ona dairdir/yöneliktir. Tüm fizik ve metafizik, olgu ve kavramlar içindir. )


-KAVRAM ile/ve/<> ANLAM

( Zihnin, nesne ve olgulara bakan tarafı. İLE/VE Sözcüklere/terimlere bakan tarafı. )


-KAVRAM ile/ve/<> ANLAM

( İçi/dışı yoktur/olmaz. İçeriği vardır. İLE/VE/<> İçi/bâtını ve dışı/zâhiri vardır. )


-KAVRAM ile/ve/<> ANLAM

( Nesneler/olgular/olaylar dünyasıdır. İLE/VE/<>Değerler dünyasıdır. )


-KAVRAM ile/ve/<> ANLAM

( Sözcüğün anlamı, nesnenin kavramı olur. )


-KAVRAM ile/ve/<> AYRIM



-KAVRAM ve/<> BELİRGİNLİK



-KAVRAM ile/ve/<> BETİMLEME



-KAVRAM ile/ve/<> BİLİNÇ



-KAVRAM ve/<> BÜTÜN/LÜK



-KAVRAM ile/ve/<> ÇÖZÜM



-KAVRAM ile/ve/<> DERİNLİK



-KAVRAM ile/ve/<> FİLOZOF ÇIĞLIĞI



-KAVRAM ve/||/<>/> FORMÜL



-KAVRAM ve/||/<> GÖRÜSEL KARŞILIK



-KAVRAM ile/ve/<> İMGE

( )


-KAVRAM ile/ve/<> KAVRAM BAĞLAMI



-KAVRAM ile/ve/değil/||/<>/>/< KAVRAM ÇİFTLERİ



-KAVRAM ile/ve/||/<>/> KURAM

( Bir kuramın varoluşu[ontolojisi] yoksa herhangi bir kuramdır. )


-KAVRAM ile/ve/||/<>/> KURAM

( Kavram ve kuram, genellikle bilim, felsefe ve öteki akademik alanlarda kullanılan iki temel kavramdır.

Bir kavram, genellikle bir düşüncenin ya da bir şeyin anlıksal[zihinsel] karşılığıdır/temsilidir. Kavramlar, genellikle somut ya da soyut var olanları tanımlamak için kullanılır. "masa", "adâlet", "eşitlik" gibi kavramlar, düşünceleri ya da nesneleri karşılar/temsil eder.

Dilde simgeler ya da sözcükler olarak tanımlanır ve bireylerin düşünme ve iletişim kurma yeteneklerini yönlendirir.

Genellikle bir nesnenin ya da bir durumun temel özelliklerini ya da niteliklerini tanımlamak için kullanılır.

İLE/VE/||/<>/>



Bir kuram, genellikle bir görüngüyü, bir olguyu ya da belirli bir alanı açıklamak ya da açıklamak için geliştirilmiş dizgeli bir açıklamadır.

Genellikle gözlemlere dayanarak olgu ve görüngüleri anlamak, öngörmek ya da açıklamak için kullanılır.

Bilimde, felsefede, matematikte ve öteki alanlarda kullanılır.[evrim, kütleçekim kuramı]

Genellikle bir dizi varsayım, ilke ve kavramın bir araya getirilmesiyle oluşturulur ve denenir. Bilimsel yöntemle desteklenir. Bilişsel karşılıklardır ve genellikle düşünceleri ya da nesneleri tanımlamak için kullanılır ancak dizgeli açıklamalardır. Genellikle gözlemlere dayanarak olgu ve görüngüleri anlamak ya da açıklamak için kullanılır. Ancak kavramları kullanarak tanımlama yapılır. )


-KAVRAM ile/ve/||/<>/> KURAM

( FaRkLaR Kılavuzu içinde daha geniş tarama olarak şu sayfaları da okuyabilirsiniz...

FaRkLaR.net/kavram/kavram

FaRkLaR.net/kavram/kuram )


-KAVRAM ve/<> KURUM



-KAVRAM ve/<> KURUM ve/<> UYGARLIK ve/<> BULUNÇ/VİCDAN



-KAVRAM ile/ve/<> NİYET

( Felsefe. İLE/VE/<> Kavrama niyet girince, ideolojiye dönüşür. )


-KAVRAM ile/ve/değil/||/<>/< ÖĞE/UNSUR[Ar.]



-KAVRAM ile/ve/<>/= ÖLÇÜ



-KAVRAM ile/ve/||/<> OLUMSUZLAMA



-KAVRAM ve/||/<>/= SAF DÜŞÜNCE/DÜŞÜNME



-KAVRAM ve/||/<>/> SANAT



-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( İndirgeme. İLE/VE/<> Çoğaltma. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( ... İLE/VE/<> Bireşim/tevhid. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Aralarında belirli özellikleri paylaşan bir öbek nesne ya da olaya verilen simgedir. İLE/VE/<> İçinde bulunduğumuz anın ve çevrenin esiri olmaktan bizi kurtarır ve daha önceden görmüş olduğumuz dış çevreyi ve o çevre içinde yer alan deneyimlerimizi istediğimiz zaman yeniden yaratma olanağını bize verir. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Simgeler bizi geçmişe, geleceğe ve dışarıda gözlenmesi olanaksız olan yaratıcılığa götürür. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Simge, zâtı/sizi gösterir/işaret eder. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Olanı gösterir. İLE/VE/<> Olanaklılığı gösterir. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Reduction. VS./AND/<> Increase. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( İndirgeme. İLE/VE Çoğaltma. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Aralarında belirli özellikleri paylaşan bir grup nesne ya da olaya verilen simgedir. İLE/VE İçinde bulunduğumuz anın ve çevrenin esiri olmaktan bizi kurtarır ve daha önceden görmüş olduğumuz dış çevreyi ve o çevre içinde yer alan deneyimlerimizi istediğimiz zaman yeniden yaratma olanağını bize verir. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Simgeler bizi geçmişe, geleceğe ve dışarıda gözlenmesi olanaksız olan yaratıcılığa götürür. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Olan'ı gösterir. İLE/VE/<> Olanaklı olan'ı gösterir. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Olguyu açıklar. İLE/VE "Kişisel deneyimler"i ansıtan ve her bireyde farklı yansımaları işaret eden bir özellik gösterir. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Kavramsal düşünme, öğrenmeye ve belirlemeye yardım eder. İLE/VE Simgesel düşünme, yorumlamaya olanak tanır. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( "Küptaş", geometrinin taşta gösterimi olarak "bilimsel us"u simgeler. )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Mâbedi, herhangi bir yapıdan ayıran en temel özellik, onun baştan sona simgesel bir donanımda olmasıdır. | Mâbedin yapımında kullanılan hemen her nesne ya da öğe, kendi nesnel ve özdeksel yapısından başka bir değeri göstermekle birer simgedir. [Bilge Süleyman, mâbedi, Tanrı'ya değil Tanrı'nın adına yaptırmıştır.] )


-KAVRAM ile/ve/<> SİMGE

( Adlar, bir nesneyi/kişiyi değil de, bir değeri/erdemi ya da ilkeyi gösteriyorsa simgesellerdir. )


-KAVRAM ve/||/<> SİMGE ve/||/<> İÇ DENEYİM



-KAVRAM ile/ve/<> SINIR



-KAVRAM ile/ve/<>/= SÜREÇ



-KAVRAM ile/ve/<> TAM AYIRD EDİCİ (BİLGİ)



-KAVRAM ile/ve/||/<>/>/< TERİM

( Genel/leştirir. İLE/VE/||/<>/>/< Özel/leştirir. )


-KAVRAM ile/ve/||/<>/>/< TERİM

( Kavramlar, felsefededir. İLE/VE/||/<>/>/< Öteki disiplinlerde terim adını alır, terime dönüşür. )


-KAVRAM ile/ve/||/<>/>/< TERİM

( Kavramlar, terimlerin aklıdır. )


-KAVRAM ile/ve/||/<>/>/< TERİM

( ISTILAH: BARIŞ/SULH )


-KAVRAM ile/ve/||/<>/>/< TERİM

( ... İLE/VE/<> Bir bilim, sanat, meslek dalıyla ya da bir konu ile ilgili özel ve belirli bir kavramı olan sözcük. | Geleneksel mantıkta, özne ya da yüklem. )


-KAVRAM ile/ve/||/<>/>/< TERİM

( Felsefenin ve terim(ler)in bilinci. İLE/VE/||/<>/>/< Nesnenin bilinci. )


-KAVRAM ve/||/<>/> TİKEL SANAT

( KANT ve/||/<>/> HEGEL )


-KAVRAM ile/ve/||/<> TOPLUMSAL YAŞAM



-KAVRAM ve/<> TUTARLILIK



-KAVRAM ile/ve/||/<> VARSAYIM



-KAVRAM ile/ve/<> YAŞAM

( ... İLE/VE/<> Üzerine konuşulamayan. )


-KAVRAM ile/ve/||/<> YETERLİ KAVRAM



-KAVRAMA(DA) ile/ve/değil/||/<>/> ANLAMA(DA)

( Kalırsın. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Dönüşürsün. )


-KAVRAMA(DA) ile/ve/değil/||/<>/> ANLAMA(DA)

( Kavramak, anlamanın sınırında biter. )


-KAVRAMA(DA) ile/ve/değil/||/<>/> ANLAMA(DA)

( Tinsel. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Ussal. )


-KAVRAMA(DA) ile/ve/değil/||/<>/> ANLAMA(DA)

( Geçmişle ilgilidir. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Gelecekle ilgilidir. )


-KAVRAMA(DA) ile/ve/değil/||/<>/> ANLAMA(DA)

( BİR ŞEYİN: Nedenlerini bilmek. İLE/<> Niyetlerini bilmek. )


-KAVRAMA(DA) ile/ve/değil/||/<>/> ANLAMA(DA)

( [not] Spiritual. WITH/AND/||/<>/>/but Rational. Mental. )


-KAVRAMAK ile/ve/değil/||/<>/< DENEYİM(LEMEK)



-KAVRAMAK ve/||/<>/> HEYECAN



-KAVRAMI/MEFHUMU GÖRMEK ile/ve/değil/||/<>/< KAVRAM/MEFHUM İLE GÖRMEK

( )


-KAVRAMI/MEFHUMU GÖRMEK ile/ve/değil/||/<>/< KAVRAM/MEFHUM İLE GÖRMEK

( Mefhumu Görmek, Mefhum ile Görmek - İhsan Fazlıoğlu )


-KAVRAMIN:
SONSUZLUĞU ile/ve/değil/<> SINIRLILIĞI



-KAVRAMLAR:
"TEŞBİH EDİLEN/LER" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TESBİH EDİLEN/LER

( Zihin ile bilinenler/bilinebilenler. İLE/VE/||/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Akıl ile bilinenler/bilinebilenler. )


-KAVRAMLAR ile/ve/<> KONU/LAR



-KAVRAMLARIN OLUŞUMU ile/ve/||/<>/> SINIFLANDIRMA



-KAVRAMLARIN TRANSANDANTAL ANALİTİĞİ ile/ve/||/<> İLKELERİN TRANSANDANTAL ANALİTİĞİ



-KAVRAMSAL BİRLİK ile/ve/<> ZAMANSAL AYRIM



-KAVRAMSAL/LIK ile/ve/<> KURUMSAL/LIK

( Üst kavramlar, altındakileri örgütleyen kavramlardır. )


-KAVRAMSIZLIK ile/ve/<> CEHALET



-KAVRANAMAZLIK ile/ve/||/<>/> KAVRANAMAZLIĞIN, KAVRANAMAZLIĞININ KAVRANMASI



-KAVRAYABİLME ve/||/<>/> ESNEKLİK ve/||/<>/> YARATICILIK



-KAVRAYIŞ ve/||/<>/> KAPSAYICILIK



-KAVŞAK ile/ve/değil/<> AYRIÇ

( Yol vb. uzayıp giden şeylerin kesiştikleri ya da birleştikleri yer. | Bir ırmağın denize ya da başka bir ırmağa döküldüğü, kavuştuğu yer, munsap. İLE/VE/DEĞİL/<> İki yolun ayrıldığı yer. )


-KAVUK/ERSUSA ile/||/<> KALLAVİ ile/||/<> YUSUF

( Kavuk. İLE/||/<> Sadrazam, vezir kavuğu. İLE/||/<> Sultan, sadrazam, vezirler ve yüksek dereceli devlet erkanının giydiği kavuk. )


-KAVUK ile/ve/<> TÂC

( ... İLE/VE/<> Büyük kavuk. )


-KAVUN ile/ve/||/<>/< KELEK ile/ve/||/<>/< DÜĞLEK

( Güneş gördükçe olgunlaşır. İLE/VE/||/<>/< Başlangıçta ve toprak üstünde kalan bölümüdür. İLE/VE/||/<>/< Yeni oluşmaya başladığı küçükkenki durumuna verilen addır. )


-KAVUN ile/ve/||/<>/< KELEK ile/ve/||/<>/< DÜĞLEK

( Meyve olur. İLE/VE/||/<>/< Turşu olur. İLE/VE/||/<>/< ... )


-KAVUŞAMAYANLARIN YAŞADIĞI AŞK ile/ve/değil/<> KAVUŞANLARIN YAŞATTIĞI AŞK



-KAVUŞMA ile/ve/||/<> BULUŞMA



-KAVUŞUM AYI ile/ve/!=/||/<> YILDIZ AYI



-KAVUŞUM ile/ve/||/<> KAVUŞUM DÖNEMİ

( Yer yuvarlağı bir ucta kalmak üzere, yerin, güneşin ve herhangi bir gezegenin bir doğru üzerine gelmesi. İLE/VE/||/<> Bir gezegenin, iki kavuşumu arasında geçen zaman aralığı. )


-KAVZAMAK[yerel] ile/=/<>/< KAVRAMAK

( Sıkı tutmak, kavramak. | Korumak, muhafaza etmek. İLE/=/<>/< Elle sıkıca tutmak. | Bir nesne ya da düşünceyi her yönüyle anlamak. | Motorlu araçlarda debriyaj pedalı görev yapmak. | Motorlu araçlarda lastik yolu kavramak. )


-KAYA MEZARI ile/||/<> KÜMBET/KUBBE[Fars.] ile/||/<> KATAKOMP

( Bir yamaçta kayaya oyulmuş bir oda ya da odalardan oluşan, genellikle bezemeli bir fasada sahip mezar biçimi. İLE/||/<> Gömme bölümü, gövde [ziyaret] bölümü ve kubbesinin üstünde külâhı bulunan mezar anıtları. İLE/||/<> Yeraltı mezarı.[İlk Hıristiyanların gizlice toplanıp ibadet ettiği yerlerdi.] )


-KAYA ile/ve/||/<>/> KAYALIK

( Büyük ve sert taş kütlesi. | Kayaç. İLE/VE/||/<>/> Kayası çok olan yer. )


-KAYA ile/ve/||/<> YILAN

( )


-KAYA ile/ve/||/<> YILAN

( Adam, altında bir yılan olduğunu bilmiyor.
Kadın da adamın üzerinde ağır bir taş olduğunu bilmiyor.

Kadın, şöyle düşünüyor:
“Düşeceğim! Ve tırmanamıyorum. Çünkü yılan beni ısıracak!
Neden biraz daha kuvvet kullanıp beni yukarı çekemiyor?!”

Adam da şöyle düşünüyor:
"Çok acı çekiyorum! Yine de seni hâlâ elimden geldiğince çekiyorum!
Neden biraz daha fazla tırmanmaya çalışmıyor?!"

Öteki tarafın baskı altında olduğunu göremeyiz. Öteki taraf da bizim ne kadar acı çektiğinizi göremez.

Yaşam böyledir işte; İş, Aile, Aşk, Arkadaşlık... Fark etmez.

Konu/sorun ne olursa olsun, birbirimizi anlamaya çalışmalı, farklı düşünmeyi öğrenmeli, empatiyle yaklaşarak daha iyi iletişim kurmayı denemeliyiz...

Unutmayalım ki dünyada yalnız değiliz.

Anladığımız ve anlaşıldığımız kadar varız... )


-KAYAÇLARDA:
MAGMA ile/ve/||/<> TORTUL ile/ve/||/<> BAŞKALAŞIM

( Başlangıçta erimiş durumdayken, daha sonra soğuyup kristalleşmiş nesnelerden oluşur. İLE/VE/||/<> Başka kayaçlardan, aşınma yoluyla kopmuş nesnelerin, rüzgâr ya da suyla taşınarak toprak üstünde ya da su altında birikmesiyle oluşur. İLE/VE/||/<> Magma ya da tortul kayaçların, kimyasal ya da yapısal değişikliğe uğrayacak ölçüde yüksek basınç ve sıcaklığa uğramasıyla oluşur. )


-KAYAÇLARDA:
MAGMA ile/ve/||/<> TORTUL ile/ve/||/<> BAŞKALAŞIM

( Dünya üzerinde şimdiye kadar keşfedilen en eski kayaçlar, yaklaşık 3 milyar 800 milyon yıl öncesine tarihlenmektedir.[İlk 800 milyon yılı hakkında doğrudan bir kayıt bulunmamaktadır.] )


-KAYAÇLARDA:
MAGMA ile/ve/||/<> TORTUL ile/ve/||/<> BAŞKALAŞIM

( Tüm kayaçlar, mineral karışımlarıdır. )


-KAYAR ile/ve/||/<>/> KAYARLAMAK

( Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi.| Pay. İLE Hayvanın eskiyen nallarını onarmak, eskiyen nalın çivilerini yenilemek. | Düven taşlarını yeniden koymak ya da onarmak. | Sövmek, küfretmek. )


-KAYBETMEK:
ÇOK DEĞER VERMEK ile/ve/||/<> KIZAMAMAK ile/ve/||/<> "KIYAMAMAK" ile/ve/||/<> ÜZEMEMEK ile/ve/||/<> "ALTTAN ALMAK"



-KAYBETMEK ile/ve/+/||/<>/>< KAZANMAK

( Ne yazık ki, doğayla savaş durumundayız. Kazanırsak, kaybedeceğiz. )


-KAYBETTİĞİNE ÜZÜLMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAZANDIĞINA/KAZANABİLECEĞİNE SEVİNMEK



-KAYBOLMAK ile/ve/değil/yerine/<>/> KAPILMAK



-KAYGI BOZUKLUĞU ve/||/<> İMGE



-KAYGI:
ZAYIFLAŞTIRICI ile/ve/değil/yerine/||/<> KOLAYLAŞTIRICI



-KAYGI/ENDİŞE ile/ve/<> KARAMSARLIK



-KAYGI/ENDİŞE ile/ve/<> TELÂŞ



-KAYGI/ENDİŞE ve/||/<>/> ÜZÜNTÜ/KEDER



-KAYGI ile/ve/değil/||/<>/< "CAN/İÇ" SIKINTISI



-KAYGI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "KANI"



-KAYGI ile/ve/||/<>/> BAŞA ÇIKMA TUTUMU



-KAYGI ile/ve/||/<> BASTIRMA



-KAYGI ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< ÇABA



-KAYGI ile/ve/değil/||/<>/< DERT ETME



-KAYGI ve/||/<>/>/< DÜŞÜNCE GEVİŞİ



-KAYGI ile/ve/||/<>/< GERÇEK YÜZ

( Kişilerin gerçek yüzü, kaygıların/ın arttığı yerde açığa çıkar. )


-KAYGI ile/ve/||/<> GEREKSİNİM



-KAYGI ve/||/<>/> HUYSUZLUK



-KAYGI ile/ve/||/<>/> HUZURSUZ/LUK



-KAYGI ile/ve/||/<>/> KAÇINMA



-KAYGI ile/değil/ne yazık ki/||/<>/> KAYGININ "YORUMU"



-KAYGI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNYARGI



-KAYGI ile/||/<> PANİK ATAK

( Sürekli kaygı ve korku. İLE/||/<> Ani ve yoğun korku ya da rahatsızlık nöbetleri. )


-KAYGI ile/ve/||/<> PARÇALILIK KAYGISI



-KAYGI ile/ve/||/<>/>/< STRES



-KAYGI ile/ve/<> ÜRPERTİ



-KAYGI ile/ve/||/<>/>/< ÜST KAYGI



-KAYGIDA:
İNCELEME ile/ve/||/<>/> AŞILAMAMA



-KAYGIDA:
MEME ve/||/<> DIŞKI



-KAYGIYLA "BAŞA ÇIKMADA":
"SUÇLAYICI/LIK" ile/ve/||/<> "YATIŞTIRICI/LIK / KAÇINMA" ile/ve/||/<> İLGİSİZ/LİK || PATAVATSIZLIK ile/ve/||/<> "AŞIRI MANTIKLI/LIK" ile/ve/||/<> UYUMLU/LUK



-KAYIBIN:
KAYBI ile/ve/||/<> KAYIP OLMAYANI



-KAYICI ile/ve/||/<>/>< YAKICI (< bağlamında/terslikte YIKICI/KIYICI)

( Sevdâlı/âşık.[Bilinci kaymış olan kişi.] [Durum, koşul ve karşılıksızlık durumlarında olasılık olarak davranışlarında kıyıcı ve yıkıcı olabilir.] İLE/VE/||/<>/>< ... İLE/VE/||/<>/>< Sevilen/mâşuk. [Herhangi bir ölçüt olmaksızın âşık olana ya da "kendine yönelmiş olana" karşı, davranışlarında ve sözlerinde, bağlam, olanak ve terslik olarak (%1 - 99 arası) kıyıcı ve yıkıcı[0/1 (Evet/Hayır!)] olabilir.] )


-KAYIK/KÜREK ve/||/<> HAMLA[Ar.]

( ... VE/||/<> Küreklerin bir kez suya daldırılıp çıkarılması. | Bu biçimde sandalın aldığı yol. | Kıçtan, birinci oturak. )


-KAYIP SANILAN KAZANÇ ile/ve/||/<> KAZANÇ SAYILAN KAYIP



-KAYIP:
GERİ GEL(E)MEYECEK OLAN ile/ve/||/<> YERİ DOLDURULAMAYACAK OLAN



-KAYIP ile/||/<> TEHLİKE

( Öğrenip düşünmeyen kişiler. İLE/||/<> Düşünüp öğrenmeyen kişiler. )


-KAYISI ile/||/<>/< ZERDÂLİ[Fars.]

( ... İLE Kayısı ağacının, küçük meyveli bir türü. | Bu ağacın, acı çekirdekli meyvesi. )


-KAYISI ile/||/<>/< ZERDÂLİ[Fars.]

( Aşılı. İLE/||/<>/< Aşısız. )


-KAYIT/LI ile/ve/değil/||/<>/< KANIT/LI



-KAYITSIZ/LIK/TAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANLAYIŞ/TAN

( Bazen, bazıları için, bazı/çoğu durum, olay, tutum ve davranışlar, kayıtsızlıktan dolayı değil ("fazla") anlayıştan/irfandan ileri gelebilir. [Göründüğü gibi yorumlayabilmenin yanı sıra ve karşısında, aykırı/aşırı görmeyebiliriz de.] )


-KAYITSIZ/LIK ile/ve/||/<>/>/< ÂTIL/ATÂLET



-KAYITSIZLIK ile/ve/||/<> KARŞILIK VERMEME



-KAYKILMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> UZANMAK



-KAYMA ile/ve/||/<> YOZLAŞMA



-KAYNAK/KAYNARCA/GÖZ/PINAR/MEMBA[Ar. < MENBA] ile/ve/||/<> KAYNAÇ/GAYZER[Fr. < GEYSÉR]

( Bir suyun çıktığı yer. İLE Volkan bölgelerinde, belirli aralıklarla su ve buhar fışkırtan sıcak kaynak. )


-KAYNAK/MEMBA ile/ve/||/<> EŞİK



-KAYNAK/REFERANS[İng. < REFERENCE] ile/ve/||/<>/> KAYNAKÇA

( Araştırma ve incelemede yararlanılan belge. | Herhangi bir bilim dalında yazılmış olan yazı ya da yapıtların tümü. İLE/VE/||/<>/> Belirli bir konu, yer ve dönemle ilgili yayınları kapsayan ya da en iyilerini seçen yapıt. )


-KAYNAK ile/ve/||/<> İLKE



-KAYNAK ile/ve/<> ÖRNEK



-KAYNAK ve/<> YOL ve/<> SONUÇ

( TİNSELLİK/İNSAN: Kaynağı, yolu ve sonucu kendinde olan. )


-KAYNAK ile/ve/||/<>/> YÖNELİM



-KAYNAKÇALARDA, OLAYIN/KİŞİNİN:
ZAMANI/DÖNEMİ ile/ve/<> ZAMANINA/DÖNEMİNE EN YAKIN



-KAYNAKLANMA ile/ve/değil/||/<>/< KAYNAK ALMA



-KAYNAKLARDAN YARARLANMAMAK ile/ve/değil/yerine/<> ADLARINA YER VERMEMEK



-KAYNAMA ile/ve/||/<> BUHARLAŞMA

( * Sıvının her yerinde olur.
* Belirli bir sıcaklıkta gerçekleşir.
* Kaynama süresince, sıcaklık değişmez.
* Sıvının, hızla buharlaşmasıdır.

İLE/VE/||/<>

• Sıvının yüzeyinde olur.
• Her sıcaklıkta gerçekleşir.
• Buharlaşan maddelerin sıcaklığı değişebilir.
• Sıvının, ısı alarak, gaz durumuna geçmesidir. )


-KAYNAMA ile/ve/||/<> BUHARLAŞMA

( )


-KAYNAMA ile/ve/||/<>/> PİŞME



-KAYNAŞTIRMA HARFİ ile/ve/||/<> YARDIMCI SES



-KAYPAK[mecaz]/DÖNEK ile/değil/=/||/<> KAYAĞAN/KAYGAN



-KAYPAK ile/ve/||/<> KAYTAK

( Dönek. İLE/VE/||/<> Kuytu. | Sözünde durmayan. | Yağcı, dalkavuk, numaracı. )


-KAYTAN ile/ve/||/<> ŞEYTAN

( Büküle büküle... İLE/VE/||/<> Düzüle düzüle...( / s.kile s.kile...) )


-KAYYUM ile/ve/||/<> Kayyûm

( Cami hizmetlisi. | Birinin yerine geçen, mütevellî. İLE/VE Ebedî ve ezelî olan. Allah. )


-KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR

( Gereksinim. İLE/VE/||/<>/> Ölçü. )


-KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR

( Gerekeni/gereksinimi ölçülendirmek. )


-KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR

( Tekil. İLE/VE/||/<>/> Çoğul. )


-KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR

( Kaderin gerçekleşmesi/vukû bulması, bilinmesi, görülmesi. İLE/VE/||/<>/> Bilinmez. )


-KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR

( Göz. İLE/VE/||/<>/> Bakış/bakma. )


-KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR

( Zorunluluk/cebr. İLE/VE/||/<>/> Özgürlük[seçenek/yeğleme]. )


-KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR

( Tümel. İLE/VE/||/<>/> Tikel. )


-KAZÂ/KADÂ ile/ve/||/<>/> KADER/KADAR

( Var oluş/olan. İLE/VE/||/<>/> Bilgi. )


-KAZÂ ile/ve/<>/> TESÂDÜF ile/ve/<>/> İSTİKRAR

( 1 kere olursa. İLE/VE/<>/> 2 kere olursa. İLE/VE/<>/> 3. kez olursa. )


-KAZAN ile/ve/<> ESKİ KAZAN

( Kazanka Irmağı'nın bir büklüm yaparak Volga'ya karıştığı topraklarda kurulmuştur. İLE/VE/<> Bölgeyi ikiye bölen Kazanka Irmağı'nın 45 km. kuzeyinde yer alıyordu. )


-KAZAN ile/ve/<> ESKİ KAZAN

( Türk geleneklerine göre, Kazan, "Birleşme"yi simgeler. )


-KAZANA/NA YANAŞIRSAK ve/||/<> KÖTÜYE YANAŞIRSAK

( Karası bulaşır. VE/||/<> Belâsı bulaşır. )


-KAZANIM ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DONANIM

( "Kâr". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Yarar. )


-KAZANMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> KATILMAK



-KAZANMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YAŞAMAK



-KÂZIM ile/ve/||/<>/> KÂZÎM

( Öfkesini tutan. [ara sıra] İLE/VE/||/<>/> Öfkesini tutan. [sürekli] )


-KÂZIM ve/||/<>/> NÂZIM

( Öfkesini tutan. VE/||/<>/> Düzenleyen, düzene koyan, tertip eden. )


-KELÂM ile/ve/||/<> AKÂİD

( Gövdemizi nasıl gıda büyütüyorsa, aklımızı da sevgi ve kelâm büyütür. )


-KELÂM ile/ve/||/<> AKÂİD

( Kelâmı anladıktan sonra harfler canlanır. )


-KELÂM ile/ve/||/<> AKÂİD

( Kelâm, söyleyenin değil, dinleyenindir! )


-KEBÎR[Ar. >< SAGİR] ile/ve/||/<> CELÎL[Ar. >< HAKİR] ile/ve/||/<> ÂZÎM[Ar.]

( Fiziksel büyük/lük. İLE/VE/||/<> Kabul ya da saygınlıkla ilgili, itibarî büyük/lük. İLE/VE/||/<> Azâmet, heybet ve ihtişam olarak büyük. )


-KEÇECİ-ZÂDE İZZET MOLLA ve/||/<>/> KEÇECİ-ZÂDE FUAD PAŞA

( Babası. VE/||/<>/> Oğlu. )


-KEÇECİ-ZÂDE İZZET MOLLA ve/||/<>/> KEÇECİ-ZÂDE FUAD PAŞA

( 1786 - Ağustos 1829 VE/||/<>/> 1814 - 12 Şubat 1869 )


-KEDİ ile/ve/||/<> JEOGLİF

( Peru'nun başkenti Lima'nın 400 km. güneyinde, Palpa ve Nazca kasabaları arasından bulunan bu jeoglif, yüksek ve kurak bir arazide yer almaktadır.

Bazı yerel jeogliflere benzerlik gösterse de, uzmanlar, Nazca çizgilerinin, Nazca kültürü tarafından MS. 400 ve MS. 650 tarihleri arasında yapıldığını düşünüyor.

Yüzlerce karmaşık figürün bulunduğu bu çizgilerde basit hatlarla tasarlanmış örümcek, maymun, köpek, balık, kertenkele gibi figürler göze çarpmakta ve tüm bu çizgiler, 80 km2.'den daha fazla bir alanı kaplamaktadır. )


-KEDİ ile/ve/||/<> JEOGLİF

( image )


-KEDİ ile/değil/<>/< VAŞAK

( Gebelik süreleri, 56-63 gündür. İLE ... )


-KEDİ ile/değil/<>/< VAŞAK

( Kedilerin her bir kulağında, 32 adele/kas vardır. İLE ... )


-KEDİ ile/değil/<>/< VAŞAK

( Kedi ile ... )


-KEDİ ile/değil/<>/< VAŞAK

( Kediler, geceleri daha iyi görürler. İLE/DEĞİL/<>/< ... )


-KEDİ ile/değil/<>/< VAŞAK

( Limon ve portakal kokusunu pek sevmezler. İLE/DEĞİL/<>/< ... )


-KEDİ ile/değil/<>/< VAŞAK

( Siyah kediler, beyaz kedilere göre daha sakindir. İLE/DEĞİL/<>/< ... )


-KEDİ ile/değil/<>/< VAŞAK

( Dişil kediler, erillerden daha iyi görme özelliğine sahiptir. İLE/DEĞİL/<>/< ... )


-KEFÂRET:
AHLÂKÎ ile/ve/||/<> HUKUKÎ

( [bkz.] Kant. İLE/VE/||/<> Hegel. )


-KEFE ile/ve/||/<> KESE



-KEFİL ile/ve/<> VEKİL



-KEKE / KEKEME/LİK ile/ve/||/<> GEÇ KONUŞMA



-KEKELEME ile/ve/değil/||/<>/< GEVELEME



-KEKİK ile/ve/||/<> ANUK



-KEKİK ile/ve/||/<>/> KEKİK YAĞI

( ... İLE/VE/||/<>/> Kekikten elde edilen ve genellikle geleneksel halk tedavisinde kullanılan kokulu yağ. )


-KEKİK ile/ve/||/<> ZAHTER



-KEL[Fars.] ile/ve/||/<> KELEK



-KEL/AYPANG[Çigil][< divanlugatturk] ile/ve/değil/||/<> KÖSE



-KELÂM ERBÂBI ile/ve/<> KALEM ERBÂBI



-KELÂM ile/ve/||/<> AKAİD/AKÎDE

( Amacı dinî olmakla birlikte temellendirmesi akılsal olan bilim dalı. İLE/VE İnanca ilişkin ve sem'î[ilgili dinin kutsal metninden alınma] kanıtlara dayalı bilim dalı. )


-KELÂM ile/ve/||/<> AKAİD/AKÎDE

( Matematik mutlak, fizik mukayyettir. Akaid mutlaktır. )


-KELÂM ile/ve/||/<> AKAİD/AKÎDE

( NESEF-İ AKAİD'ini okumanızı salık veririz. [TAFTAZÂNİ'nin şerhinden yararlanılabilir.] )


-KELÂM ve/||/<>/< ARAP DİLBİLGİSİ/GELENEĞİ/ANLAYIŞI



-KELÂM ve/<> AŞK



-KELÂM ile/ve/<>/> CAMİ-ül-KELÂM

( Doğa varolanları. İLE/VE/<>/> İnsan. )


-KELÂM ve/<> İRFAN



-KELÂM ile/ve/<> İRFAN ile/ve/<> BURHAN



-KELÂMÂT-I DİNNİYE ile/ve/değil/yerine/<>/> KELÂMÂT-I FENNİYE



-KELÂMCILAR ile/ve/||/<> BÂTINÎLER ile/ve/||/<> FİLOZOFLAR ile/ve/||/<> SÛFÎLER



-KELÂMCILAR ile/ve/||/<> SÛFÎLER ile/ve/||/<> İŞRÂKİLER ile/ve/||/<> MUHAKKİKLER



-KELEBEK(PAPILLON)[1973] ve/<>/> ESARETİN BEDELİ(SHAWSHANK REDEMPTION) ve/<>/> OZ ve/<>/> PRISON BREAK ve/<>/> KELEBEK(PAPILLON)[2018]



-KELEBEK ile/ve/||/<> MAYMUN

( ["zihni" ve "düşünme sürecimizi/hızımızı" anlatmada]
Batı'da[Yunan]. İLE/VE/||/<> Doğu'da. )


-KELEBEK ile/ve/<> SÖĞÜT KELEBEĞİ



-KELEPÇE[Fars. < KELEBÇE] ile/ve/||/<>/> PRANGA[İt. < BRANCA]

( El bileklerine takılan. İLE/VE/||/<>/> Ayak bileklerine takılan. )


-KELİME-İ ŞEHÂDET ile/ve/||/<> ŞEYTANIN LÂNETLENMESİ

( İslâm'da. İLE/VE/||/<> Hristiyanlık'ta. )


-KELİME-İ ŞEHÂDET ile/ve/||/<> ŞEYTANIN LÂNETLENMESİ

( HÜSN-EL HÂTİME )


-KELİME-İ TEVHÎD:
"ALLAH'TAN BAŞKA İLÂH YOKTUR" ve/||/<> ÖLÜM VAR!



-KELİME-İ TEVHÎD ve/||/<> KUR'ÂN-I MECÎD



-KEMAL/OLGUNLUK ve/<>/> ÖZGÜR/LÜK



-KEMÂL ve/||/<>/< GÜZELLİK



-KEMAL ile/ve/||/<>/> İHSAN



-KEMÂL ve/||/<>/< KELÂM

( Olgunluğumuz/olgunlaşmamız(kemâlimiz], sözlerimizin altındadır/ardındadır.
[Kemâlimiz, kelâmımızın altındadır.] )


-KEMÂL ve/||/<>/< KELÂM



-KEMAL ile/ve/<> TÜMEL



-KEMAN/VARDI GELDİ ile/ve/<>/> VİYOLA ile/ve/<>/> ÇELLO/VİYOLONSEL[İt. < VIOLONCELLO] ile/ve/<>/> KONTRBAS[Fr.]

( Çenenin altına dayanarak çalınan telli çalgı. İLE/VE/<>/> Kemandan biraz büyükçe dört sürtme telli saz. İLE/VE/<>/> Viyoladan büyük, kontrobastan küçük dört sürtme telli saz. İLE/VE/<>/> En kalın sesli yaylı çalgı. )


-KEMAN/VARDI GELDİ ile/ve/<>/> VİYOLA ile/ve/<>/> ÇELLO/VİYOLONSEL[İt. < VIOLONCELLO] ile/ve/<>/> KONTRBAS[Fr.]

( )


-KEMİK ve/||/<> FREN ve/||/<> İNSAF



-KEMİK ile/ve/<> İLİK



-KEMİRİCİ/LER ile/ve/<> ÇİFTDİŞLİ/LER

( ... İLE/VE/<> Omurgalılardan, üstçenedeki bir çift, kemirmeye yarayan dişin arasında bir çift daha küçük dişleri bulunan, kemiriciler takımının bir alttakımı. )


-KENAR(IN)DA/Kİ ile/ve/değil/||/<>/< YAN(IN)DA/Kİ



-KENÇ ile/||/<> KENCE

( Genç. İLE/||/<> En küçük/son çocuk, "tekne kazıntısı". )


-KENDİ HAKKIN ile/ve/değil/yerine/||/<> KİŞİ(İNSAN) HAKLARI



-KENDİ İŞİNİ YAPTIRMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İŞİNİ KOLAYLAŞTIRMAK



-KENDİ/M ile/ve/değil/||/<>/< YAPMAYABİLME OLANAĞI/BİLGİSİ/BİLİNCİ / İHTİYÂR/IM



-KENDİ/MİZ ile/ve/değil/||/<>/< "KEDİ"/MİZ

( Zihnimiz, anlam ve değer dünyamız. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Sorumlu olduğumuz ve bakımını sürdürmek zorunda olduğumuz sevgili gövdemiz(/"çocuğumuz"/"kedimiz"). )


-KENDİ/MİZ ile/ve/değil/||/<>/< "KEDİ"/MİZ

( Biz, gövdemiz ya da gövdemizdekiler(örgenlerimiz) değiliz. Birlikte fakat ayrı ayrı düşünmek durumundayız. Kendimizi, gövdemize indirgememek ve özdeşleştirmemek durumundayız. )


-KENDİ/MİZ ile/ve/değil/||/<>/< "KEDİ"/MİZ

( image )


-KENDİ/MİZ ile/ve/değil/||/<>/< "KEDİ"/MİZ

( Kendimizi ve "kedimizi(gövdemizi)" geliştirmek üzere 11 yaşam önerisi...

1- Ne yaparsak yapalım, hiçbir işimizde acele etmemeyi, her yaptığımıza, söylediğimize ve yiyip içtiğimize yüksek özen göstererek...
(Yediğimizi içerek; içtiğimizi yiyerek(çiğneyerek)!]

2- "Kâr" ile yarar arasındaki farkı sürekli anımsayarak kârın değil yararın önemli/öncelikli olduğunu anlayarak ve anımsayarak, yaptığımızın "kâr", yapmadığımızın yarar olduğu üzerinden düşünerek ve yaşayarak...
(Yaşamın, "zihin <> dil <> bellek" üçgeninde yapılandığını ve yaşayabileceğimizi bilerek ve sürekli anımsayarak.)
(Bir alan hakkında çoğu şeyi, çoğu şey hakkında da bir şeyi bilmeye çaba göstererek.)

3- Kendimiz başta olmak üzere adâlet ve rızâ üzerine kurulu bir yaşam kurmayı daha çok önemseyerek olmazsa olmazların ve karıştırılmaması gerekenleri sürekli anımsayarak...

[Olmazsa olmazlar:
(Kullanılagelenler)
1- Sağlık ve özgürlük
2- Zaman ve enerji
3- Bilgi ve farkındalık

(Uygulanagelenler)
1- Doğa ve doğallık
2- Uyum ve bütünlük
3- Gelişim ve değişim

Karıştırılmaması Gerekenler:
1- Genel ile Özel
2- Birincil Olanlar ile İkincil Olanlar
3- Araç ile Amaç
4- Süreç ile Sonuç
5- Kuram ve Uygulama
6- Korku ve Kaygı

4- Hareketten(spordan), felsefi anlayış, bilimsel tutum ve sanatsal duyarlılıktan uzak düşmeden, her düşündüğü, söylediği ve yaptığında yöntemin(usûl) ve üslûbun, içerikten/esastan önce olduğunu sürekli anımsayarak ölçü ve orandan olabildiğince yararlanarak...

(Zihnimizi, davranışlarımızı ve yaşamımızı, "alış-veriş" değil veriş-alış üzerine kurmayı yeğleyerek.)

5- Kendimizin gövde (ya da herhangi bir organımız) olmadığını, gövde ve zihnin birlikte fakat ayrı ve bütün olduğunu öncelikle anlayarak ve sürekli anımsayarak.
(Kendimizi tanımanın ve gerçekleştirmenin altı alanında,
[ Soluk | Beslenme | Psikoloji | Fizyoloji | Eşeysellik | İletişim ]
daha etkin ve yetkin bilgi sahibi olarak kendimizi ve yaşamı yönetmemizle!...)
(Nesnelere, kişilere[özellikle çocuğuna] ve kendimize tapmadan yaşamanın önemiyle birlikte alaycılıktan uzak durarak...)

6- Geçmişin olumsuzu olan "Keşke ..."lere ve geleceğin olumsuzu olan "Ya ..."lara zihnimizde ve yaşamımızda yer vermeyip zamanın değil ân'ın farkındalığıyla yaşamak üzere zihnini ve yaşamını tekrar düzenleyerek...
(Kaygı değil [koşulsuz] saygı ve sevgi üzerine yaşamayı öğrenerek ve yeğleyerek...)

7- Yaşamı, "ya, ya da" "mantığı" ile [0 - I] olarak değil "hem, hem de; ne, ne de" "mantığı" ile geleceğe don biçmeden, her şeyin başlangıcında %50-50'de durduğumuzu ve 1 ile 99 arasında yaşayabileceğimizi ve ifade edebileceğimizi yeğleyerek...
(Yaşamımızdaki azaltacaklarımız, bırakacaklarımız ve çoğaltacaklarımız üzerine daha çok düşünerek ve uygulayarak...)
(Küçük hesaplara değil ayrıntılara öncelik vererek...)

8- En başta ve özel olarak kendimizi, daha sonra da anne-babamızı, başkalarını ve geçmişimizde olan bitenleri affetmeyi yeğleyerek...
("Başımıza gelenleri" değil onlara nasıl tepki vereceğimizi yeterince düşünerek, öncelik vererek [olumsuzluk muhasebesi ve önceliği yapmadan] ve özen göstererek...)
(Sorunun değil çözümün parçası olmayı yeğleyerek...)

9- İşleri ve sorumlulukları, ona(şuna/buna) bırakarak/yıkarak değil kendimiz üstlenerek!...
(Bir yakınımız, dostumuz ve komşularımızla el birliği, dayanışma içinde olarak imece yöntemiyle düşünerek ve daha çok çalışarak...)

10- Karbon ayak izimizin azal(tıl)acağı, çevrenin ve doğanın dengelerine katkıları ve artıları yüksek olan, uygarlığın ve teknolojinin en yalın göstergesi/aracı olan bisikleti, bireysel işlerimizde ve toplumsal alanlarımızda daha fazla kullanarak!...

11- Çeşitli olay/olgu, durum ve koşullarda, genelleyici, indirgeyici, özdeşleştirici düşünemeyeceğimiz ve köktenci, toptancı, sonuç odaklı, keyfî "çözüm" ve yaklaşımlarda olamayacağımızı anımsayarak... )


-KENDİ ile/ve/||/<>/> KENDİNE



-KENDİLİĞİNDEN/LİK ile/ve/||/<> ALIR/LIK



-KENDİLİĞİNDENLİK ile/ve/||/<>/= RASTGELELİK

( 1983 - Anton Zeilinger[20 Mayıs 1945] )


-KENDİLİĞİNDENLİK ile/ve/||/<> SUYUN KALDIRMA GÜCÜ



-KENDİLİĞİNDENLİK ile/ve/||/<> YARATICILIK ile/ve/||/<> ÜRETİCİLİK ile/ve/||/<> KENDİNİ ÜRETİM(POLİTERASYON)



-KENDİLİK ÇEKİRDEĞİ ile/ve/||/<> OTİZM

( WINNICOTT > STERN > MAHLER )


-KENDİLİK EDİMLERİ ile/ve/||/<> BAŞKALARININ TEPKİLERİNE ÖZGÜ BEKLENTİLER ile/ve/||/<> BAŞKALARININ EDİMLERİ ile/ve/||/<> KENDİLİĞİN, KENDİLİĞE KARŞI EDİMLERİ(İÇE YANSITMA)



-KENDİLİK EVRELERİ'NDE:
0-2 ve/||/<>/> 2-6 ve/||/<>/> 7-15 ve/||/<>/> 15-30 AY

( Ortaya çıkmakta olan kendilik. VE/||/<>/> Çekirdek kendilik. VE/||/<>/> Öznelerarası kendilik. VE/||/<>/> Sözel kendilik. )


-KENDİLİK:
GÖZLEYEN ile/ve/||/<> DENEYİMLEYEN



-KENDİLİK:
KAYITLARIMIZDA ile/ve/||/<>/< BELLEĞİMİZDE



-KENDİLİK ile/ve/||/<> BİRİCİKLİK



-KENDİLİK ile/ve/||/<> DENEYİM ile/ve/||/<> DENEYİMLEYEN



-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KENDİLİK EVRELERİ



-KENDİLİK ile/ve/||/<> KENDİLİK NESNESİ



-KENDİLİK ile/ve/||/<> KENDİLİK TASARIMLARI



-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( Mizaç, karakter, deneyim ve sınırsız algıdaki çeşitliliğin birlikteliğinin yansıması. [benlik kimliği] İLE/VE/||/<>/> Düzenin ve/ya da çevrenin etkisi/katkısı ile oluşturulmuş olan. İLE/VE/||/<>/> Kişinin, takip ederek ve farkındalıkla oluşturduğu. )


-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( Kişi, davranışları ve kişiliğinin doğru kalması için zor ya da keyifsiz görevlerden kaçmamalıdır. Ayrıca elde ettiklerinin, hırsını öldürmemesine de özen göstermelidir. )


-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( Nasıl, bir gövde, ışığın yolunu kestiğinde gölge görünürse, öylece, saf "öz [kendini] farkındalık" durumu da "ben-bedenim" düşüncesiyle engellendiği zaman "kişi" ortaya çıkar. )


-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( Sizdeki kişi ile birlikte kalın ve size neler olduğunu gözlemleyin. )


-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( Bilinenin bileni'ni, yani gerçek kimliğinizi bulun. )


-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( Kişilik, dilde yansır. )


-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( SABIR GEREK EVVELÂ,
SONRA TAHAMMÜL,
SONRA TENEZZÜL,
SONRA İLİM, İRFAN GEREK,
SONRA AŞK, ŞEVK GEREK,
SONRA YOKLUK,
EN SONUNDA KİŞİLİK! [OLUŞUR] )


-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( Personality reflects on language. )


-KENDİLİK ile/ve/||/<>/> KİMLİK ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK

( Exactly as a shadow appears when light is intercepted by the body, so does the person arise when pure self-awareness is obstructed by the 'I-am-the-body' idea.
Stay with the person and watch what happens to you.
Find out who you are, the knower of the known. )


-KENDİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<> TARİHSELLİK



-KENDİMİ AŞMAM GEREK DÜŞÜNCESİ
ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/<
HİZMETİNİ ARTIRMAK VE SÜRDÜRMEK



-KENDİMİZLE İLGİLİ ile/ve/değil/||/<> KİŞİNİN KENDİYLE İLGİLİ



-KENDİN OLABİLMEK ve/||/<>/> KENDİN KALABİLMEK



-KENDİNDE ŞEY ile/ve/||/<> KENDİ BAŞINA ŞEY

( bkz. KANT )


-KENDİNDE/Bİ-ZÂTİHİ ile/ve/||/<> ÖZCE(/ÖZÜ İTİBARI İLE)/ZÂT-EN[<>/||/>< SIFAT-EN]



-KENDİNDE/LİK ile/ve/||/<> KALICI/LIK



-KENDİNDE/LİK ile/ve/||/<> KENDİLİĞİNDEN/LİK



-KENDİNDE ile/ve/||/<> İÇİNDE



-KENDİNDEN KAÇMAK ile/değil/yerine/||/<>/< KENDİNİ KOVALAMAK/TANIMAK



-KENDİNDEN ile/ve/değil/||/<>/< KENDİLİĞİNDEN



-KENDİNE BİRİNİ BULMA ARAYIŞI/ÇABASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİNİ BULMA ARAYIŞI/ÇABASI



-KENDİNE MAL ETME/TEMELLÜK[Ar.] ile/ve/||/<>/< BENZEŞME

( Özdeşlik. İLE/VE/||/<>/< Farklılık. )


-KENDİNE MAL ETME/TEMELLÜK[Ar.] ile/ve/||/<>/< BENZEŞME

( Akılsallık. İLE/VE/||/<>/< Mimesis. )


-KENDİNE ODAKLANMAK ile/ve/<> HAKK'A YÖNELMEK



-KENDİNE YAPILMASINI İSTEMEDİĞİNİ BAŞKASINA YAPMA!
ve/||/<>/>
BAŞKASINA (DA) YAPILMASINI İSTEMEDİĞİNİ KENDİNE (DE) YAPMA!



-KENDİNİ "KÜÇÜMSEME" ile/ve/=/||/<>/< ÖVÜNME



-KENDİNİ "TANIMLAMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİNİ TANIMAK

( Yapmamız gereken tek şey, kendimizi [sınırlayıp ayırarak] tanımlama eğiliminden kurtulmaktır.[Tüm "tanımlar", yalnızca gövdemize ve onun görünümlerine özgüdür.] )


-KENDİNİ "TANIMLAMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİNİ TANIMAK

( All we need is to get rid of the tendency to define ourselves. [All definitions apply to our body only and to its expressions.] )


-KENDİNİ "UYUTMAK" ile/ve/<> KENDİNİ UNUTMAK



-KENDİNİ TANIMAK ile/ve/<> KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK

( Kendiyi, kişi kuş kurar. )


-KENDİNİ TANIMAK ile/ve/<> KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK

(

GEREKSİNİMLER SIRADÜZENİ

Maslow'un Piramidi'nde en üst noktada (5. basamak) "Kendini Gerçekleştirme" vardır.

Dördüncü basamak, "Değer, başarı, kendine saygı"dır.

Üçüncü basamak, "Ait olma ve sevgi"dir.

İkinci basamak, "Emniyet, güven, düzen ve değişmezlik"tir.

Birinci (en alt) basamak, "Açlık, susuzluk ve eşeyselliğin fizyolojik doyumu"dur.

Bir alt basamaktaki gereksinim karşılanmadan, kişinin bir üstteki değere gereksinim duyması ve gerçekleştirmesi olanaklı değildir. Bazıları varmış gibi görünse de gerektiği şekilde ve tam değildir.

Maslow, kendini gerçekleştirmiş ve kendini tanıyan kişilerde 16 ortak özellik gözlemlemiştir. Bunlar:

1- Gerçeğin bilinebilecek yönlerini, doğru olarak algılar.

2- Bilenemeyecek olanların bilinemeyeceğini, doğru olarak algılar.

3- Gerçeği olduğu gibi kabul eder.

4- Kendisini olduğu gibi kabul eder.

5- Başkalarını olduğu gibi kabul eder.

6- Yaşamın getirdiği olayları tam anlamıyla yaşayarak tadını çıkarma eğilimindedir.

7- Kendiliğinden hareket eder.

8- Yaratıcı bir biçimde davranabilir.

9- Kendine ve yaşama gülebilir.

10- İnsanlığa değer verir ve onun sorunlarını ciddiye alır.

11- Son derece yakın ve derin birkaç dostu vardır.

12- Yaşamı bir çocuğun gözü ve kalbiyle görüp yaşayabilir.

13- Gerektiğinde çok çalışır ve sorumluluğunun farkındadır.

14- Dürüsttür.

15- Çevresinin farkındadır, sürekli çevresini araştırır ve yeni şeyler dener.

16- Savunucu değildir!

)


-KENDİNİ ANIMSAMAK ile/ve/<> KENDİNİ BİLMEK

( Kendini-anımsayış, zihindedir. Kendini-bilme ise zihnin ötesindedir. )


-KENDİNİ ANIMSAMAK ile/ve/<> KENDİNİ BİLMEK

( Self­remembrance is in the mind, self-realisation is beyond the mind. )


-KENDİNİ ARAMAK ile/ve/<> KALICILIĞINI YAKALAMAK



-KENDİNİ AŞ!(MAK) ile/ve/değil/fakat/||/<>/< HADDİNİ AŞMA!(MAK)



-KENDİNİ BEĞENMİŞ/LİK ile/ve/<>/değil "BURNU HAVADA/LIK"

( "Kaşları çok" dedikçe,
"Kirpiği ok" dedikçe,
Pek mi burnun büyüdü,
"Senin gibisi yok!" dedikçe? )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/||/<> KENDİNDEKİNİ, KENDİNDE BİLMEK



-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi bilmek için kendimiz olmalıyız. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi aşmak için kendimizi bilmek durumundayız. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendini-idrak, elde edilebilecek bir şey olmaktan çok, anlaşılacak bir durumdur. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi bilirsek, öteki her şey onunla birlikte gelir. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi bilmeyi engelleyen, yalnızca zihindir. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendini bilişteki amaç, ne olmadığımız hakkındaki tam bilgidir. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi iyice/yeterince bilmezken, başkasını nasıl bilebiliriz? )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimi bilmek ile tam olarak, neyi bilmiş olurum? Olmadıklarımızın hepsini. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi bilmeyi öğrenelim, harikalar keşfederiz. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi ne kadar daha çok bilirsek, o kadar daha az korkarız. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi düzeltmeye gereksiniminiz yoktur - sadece kendi hakkımızdaki "düşüncelerimizi" düzeltelim. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Ne olduğumuzu bilmek için önce, ne olmadığımızı araştırmak ve bilmek durumundayız. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( İşe, kendimizden ve kendimizle başlamak zorundayız - bu, değişmez yasadır. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kendimizi, hiç durmaksızın gözlemleyelim, böylece, bilinç-dışı, bizim tarafımızdan, herhangi bir çaba harcanmaksızın, kendiliğinden, bilincimize akacaktır. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Kişinin, kendini yeterince tanımaması, çevresindekilerle çatışmasına neden olur. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Mutlak gerçek, mutlak sevgi, bencil olmamak, kendini-idrak için tartışılmaz etmenlerdir. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Sakin bir zihin, doğru bir idrak için şarttır, ki bu da kendini-biliş için gereklidir. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Ancak, kendini-biliş, yardımcı olabilir. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( SEN, SENİ BİL, SEN SENİ
SORARLAR, SENDEN SENİ
ARARLAR, SENDE SENİ
BULMAZLARSA, SENDE SENİ
PATLATIRLAR ENSENİ ENSENİ )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( To know yourself, be yourself.
To go beyond yourself, you must know yourself.
Self-realisation is not an acquisition. It is more of the nature of understanding.
It is only your mind that prevents self-knowledge.
By self-knowledge means, full knowledge of what you are not.
Unless you know yourself well, how can you know another?
By knowing myself what exactly do I come to know? All that you are not.
Learn to know yourself and you will discover wonders.
The more you know yourself the less you are afraid.
Watch yourself ceaselessly and the unconscious will flow into the conscious without any special effort on your part.
To know what you are you must first investigate and know what you are not.
You must begin in yourself, with yourself - this is the inexorable law.
Absolute truth, love selflessness are the decisive factors in self-realisation.
A quiet mind is essential for right perception, which again is required for self-realisation.
Only self-knowledge can help you. )


-KENDİNİ BİLMEK ile/ve/değil/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( "Kendini Tanı! Böylece, tanrıların tüm gizemini ve evreni tanıyabileceksin"
"Gnothi seafton! Kai gnou ruzon ola ta mistria ton theon kai tou simpantos"
ΓNΩΘI ΣAYTON KAI ΘEΛEIΣ ΓNΩPIZOYN OΛA TA MYΣTHPIA TΩN ΘEΩN KAI TOY ΣYMΠANTOΣ

DELPH'teki Apollon Tapınağı'nda[Atina - Yunanistan],
Mâbed'den, Dışarı Çıkarken Okunabilen, Kapının Üstünde Yazan Yazı
[Ancak, doğayı, fizik ve kimyayı, matematiği tanırsan/anlarsan, evreni, tüm gizemleri ve kendini tanıyabilirsin.] )


-KENDİNİ GELİŞTİRMEK ile/ve/<>/> KENDİNİ YETKİNLEŞTİRMEK

( En güçlü zincirin gücü bile, zincirin en zayıf halkası kadardır. )


-KENDİNİ GELİŞTİRMEK ile/ve/<>/> KENDİNİ YETKİNLEŞTİRMEK

( MÜTEEHHİB: Kendi kendini yetiştirmiş kişi. Otodidakt. )


-KENDİNİ GELİŞTİRMEK ve/||/<>/> KUŞAĞINI YETİŞTİRMEK

( Bugün. VE/||/<>/> Yarın. )


-KENDİNİ GELİŞTİRMEK ile/ve/<> UNUTMAK



-KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME GEREKSİNİMİ ile/ve/||/<>/> ONAYLANMA GEREKSİNİMİ



-KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME:
GEREKSİNİMİ ile/ve/||/<>/> EĞİLİMİ



-KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME:
GEREKSİNİMİ ile/ve/||/<>/> EĞİLİMİ



-KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> DİNGİNLİK



-KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME ile/ve/||/<> KENDİNE YETERLİK



-KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK ve/<>/>/< KENDİNİ GENÇLEŞTİRMEK



-KENDİNİ KORUMA ile/ve/<>/değil VAROLUŞUNU SÜRDÜRME



-KENDİNİ SAKINMAK ve/<> DAYANMAK



-KENDİNİ TANI/BİL!:
HÜRMET ve/<> MUHABBET ve/<> MERHAMET

( Kendini bilen, bilmeyenin kusuruna bakmaz. )


-KENDİNİ TANI/BİL!:
HÜRMET ve/<> MUHABBET ve/<> MERHAMET

( Küçüğün, büyüğe gösterdiği/göstermesi gereken. VE/||/<> Herkese ve herşeye gösterebildiğimiz kadar gösterebileceğimiz/göstermemiz gereken.[Koşulsuz!] VE/||/<> Büyüğün, küçüğe gösterdiği/göstermesi gereken. )


-KENDİNİ TANIMA ile/ve/<> KENDİNİ TAMAMLAMA

( Kişiyi/insanı tanımıyorsak/bilmiyorsak, hiçbir şey(i) bilmiyoruz/tanımıyoruz demektir. )


-KENDİNİ TANIMA ile/ve/<> KENDİNİ TANIMLAMA

( Kendini tanımlamak üzere ve gereğiyle kendinden bahsediş, kibir değildir. )


-KENDİNİ TANIMAK ile/ve/<> KENTİNİ TANIMAK

( Bulunulan/yaşanılan alanı/coğrafyayı/kültürü tanıyarak (da) kendini tanıyabilirsin! )


-KENDİNİ TANIMAK ve/<> HİZMET ETMEK

( Kendini tanımak, başkalarıyla bir olduğunu anlayarak ve anımsayarak onlara hizmet etmeyi gerektirir. )


-KENDİNİ TANIMAK ve/||/<>/>/< İÇİNE DÖNMEK



-KENDİNİ YETİŞTİRME ile/ve/||/<> KENDİNİ GELİŞTİRME



-KENDİNİ, BAŞKALARINDAN KORUMAK ile/ve/<>/değil BAŞKALARINI, KENDİNDEN KORUMAK



-KENDİNİ:
GERÇEKLEŞTİRME ile/ve/değil/||/<>/< BOŞLAMAMA/AZIMSAMAMA



-KENDİNİ:
KANDIRMAK ile/ve/||/<>/> KAPTIRMAK



-KENDİNİ:
KEŞFETMEK ve/||/<>/> GELİŞTİRMEK ve/||/<>/> YÖNETMEK ve/||/<>/> GERÇEKLEŞTİRMEK



-KENDİNİ:
KÖTÜ HİSSETTİĞİNDE ile/ve/<> İYİ HİSSETTİĞİNDE

( Daha özel algıla/yorumla! İLE/VE/<> Daha genel düşün! )


-KENDİNİ/BİRİNİ "DEĞERLENDİRİRKEN":
SAHİP OLMADIKLARI(N) İLE ile/ve/değil/yerine/||/<> SAHİP OLDUKLARI/N İLE NELER YAPTIĞI(N)/YAPABİLDİĞİ(N)



-KENDİNİ/HALİNİ SIRLAMAK ile/ve/<> İLMİNİ SIRLAMAK



-KENDİYLE:
BAĞDAŞMA ile/ve/||/<>/> BARIŞMA



-KENDİYLE:
DOLAN ile/ve/||/<> DOYAN



-KENEVİR ile/ve/<>/= KENDİR

( Kendirgillerden, sapındaki liflerden halat, çuval vb. kaba örgüler yapılan, iki evcikli bir bitki. İLE/VE/<> Kenevirden yapılmış olan. )


-KENGER[Fars.]/KENGEL/EŞEK DİKENİ/YABANİ ENGİNAR ile/||/<> AKANTUS/AKANTHUS/ACANTHUS

( Birleşikgillerden, yaprakları dikenli yaban bir bitki. İLE/||/<> Eski Yunan'dan beri süsleme sanatlarında kullanılan bitkisel bir motif. )


-KENT/ŞEHİR EFSANELERİ ile/ve/||/<> İKİNCİ EL KAYNAK/LİTERATÜR



-KENT ve/||/<>/> KAVRAM

( Kentin olmadığı yerde, sanat da olmaz. )


-KENTİN, KİŞİYE/TOPLUMA ETKİSİ/KATKISI ile/ve/değil/||/<>/>/< KİŞİNİN/TOPLUMUN, KENTE KATKISI/ETKİSİ



-KENTSEL "ÖTELEME" ile/değil/yerine/||/<>/< KENTSEL DÖNÜŞÜM

( )


-KEPLER-62E ile/ve/||/<>/< LYRA (TAKIMYILDIZI)

( Bizden yaklaşık olarak 1.200 ışık yılı uzaklıkta bulunan Kepler-62e adlı ötegezegen, Lyra takımyıldızında bulunmaktadır. Kepler Uzay Teleskobu tarafından keşfedilen bu ötegezegen, dünya kütlesinin yaklaşık 4,5 katı kütleye sahiptir. Yarı çapı ise yaklaşık 1,6 katı kadardır. Güneşten biraz daha soğuk, yıldızının etrafında dönen 5 gezegenden biri olan Kepler-62e'nin yüzey sıcaklığı, yaklaşık olarak 29°C'dir. Yıldızı etrafındaki bir turu ise 122,4 gün sürmektedir. )


-KERÂMÂT-I DİNNİYE ile/ve/değil/yerine/<>/> KERÂMÂT-I FENNİYE



-KERÂMET ve/||/<>/< İSTİKÂMET

( En büyük kerâmet, istikâmet üzere olmaktır. )


-KERÂMET ve/<> SAADET

( İlmin ikramları. )


-KERATİT ile/||/<> KONJONKTİVİT

( Kornea yangısı. İLE/||/<> Gözün konjonktiva tabakasının yangılanması. )


-KERATİT ile/||/<> KONJONKTİVİT

( Kornea yangısı ile gözde kızarıklık ve ağrı. İLE/||/<> Gözün konjonktiva tabakasının yangılanması ile kızarıklık ve sulanma. )


-KERATOKONUS ile/||/<> ASTİGMATİZM

( Kornea biçiminin konik duruma gelmesi ile ilişkili bir göz sayrılığı. İLE/||/<> Gözdeki kornea ya da lensin düzensiz eğriliği nedeniyle bulanık görme. )


-KERATOKONUS ile/||/<> KATARAKT

( Kornea biçiminin konik duruma gelmesi ile ilişkili bir göz sayrılığı. | Kornea biçiminin bozulması ile görme kaybı. İLE/||/<> Göz merceğinin bulanıklaşması ile görme kaybı. )


-KERATOKONUS ile/||/<> PTERJİUM

( Kornea biçiminin konik duruma gelmesi ile ilişkili bir göz sayrılığı. İLE/||/<> Gözün beyaz bölümünde büyüyen ve korneaya doğru ilerleyen bir doku. )


-KEREM[Ar.] ile/ve/||/<>/> TEKRÎM[Ar. < KEREM]

( Vermek. | İyilik. | Cömertlik. | Verdiğinde gözü olmamak/kalmamak. İLE/VE/||/<>/> Saygı gösterme, ululama. | Cömertlik. )


-KEREM ve/<> İNFÂK



-KEREM ile/ve/||/<>/>/< SEHÂVET

( İkram. İLE/VE/||/<>/>/< Cömertlik. )


-KERTE ÇİZGİSİ/LOKSODROM ile/ve/<> ORTODROM

( Dünya üzerindeki tüm meridyenleri, aynı açı ile kesen varsayımsal çizgi. Rotanın sürekli güncellenmesini gerektirmediğinden, -başta denizcilik olmak üzere- yolculuklarda yaygın olarak kullanılır. İLE/VE/<> Yerküresi üzerinde, iki nokta arasındaki uzaklığın tanımlanmasında kullanılan ve bu iki noktadan geçen büyük daire yayı parçası. )


-KEŞFEDEREK DENEYİMLEDİKLERİMİZ ile/ve/||/<> DENEYİMLEYEREK KEŞFETTİKLERİMİZ



-KEŞFETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FARKETMEK



-KESİCİ ile/ve/||/<> DELİCİ ile/ve/||/<> AŞINDIRICI



-KEŞİF ile/ve/||/<>/> İŞGAL ile/ve/||/<>/> YERLEŞME ile/ve/||/<>/> SÖMÜRÜ



-KEŞİF ile/ve/||/<>/> ORTAYA ÇIKARMA



-KESİK ile/ve/||/<> KÂĞIT KESİĞİ



-KESİM:
LAZER ile/ve/||/<> PLAZMA

( Kaynak, kazıma ve düzeltme gibi amaçlarla da kullanılabilir.[Plazma kesim makinelerinin böyle bir özelliği/artısı yoktur.] İLE/VE/||/<> Lazer kesimden daha kalın nesneleri [180 mm'ye kadar] işleyebilir.[Hem basit tasarımlarda, hem de büyük iş parçalarında iyi sonuç verir.] )


-KESİM:
LAZER ile/ve/||/<> PLAZMA

( Güçlendirilmiş lazer ışığı kullanılır.[Lazer kesim makineleri, bilgisayarla kontrol edilen lazer ışınlarını kullanır.] İLE/VE/||/<> İletken nesneleri plazma kullanarak keser.[Plazma kesim makineleri, nitrojen ve hidrojen gibi gazlar ile basınçlı bir hava kullanır.] )


-KESİM:
LAZER ile/ve/||/<> PLAZMA

( Radyasyon üretimi yapmaz.[İşçi sağlığı bakımından daha güvenlidir.] İLE/VE/||/<> Radyasyon kullanılır. [Dolayısıyla koruyucu gözlük takmak gerekir.] )


-KESİM ve/||/<>/> DİKİM



-KESİN/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİLİM/SEL



-KESİNLİK(YAKÎN) ve/<> HUZUR



-KESİNLİK ile/ve/||/<> ELE AVUCA SIĞMAMA



-KESİNLİK ile/ve/değil/||/<>/> PEKİNLİK

( Nesneler/doga/fizik/matematik için. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Kişide, zihinde, kavramda, süreçte. )


-KEŞİŞ/LİK ile/ve/<>/değil/yerine DERVİŞ/LİK



-KESİŞİM ile/ve/<> AYRIM



-KESİT ile/ve/değil/yerine/||/<> "SONUÇ"



-KESKİN SİRKE, KÜPÜNE ZARAR ile/ve/||/<> ÖFKEYLE KALKAN, ZARARLA OTURUR



-KESKİN SİRKE, KÜPÜNE ZARAR ile/ve/||/<> RÜZGÂR EKEN, FIRTINA BİÇER



-KESKİN/LİK ile/ve/<> CİDDİ/YET



-KESME TAŞ ile/||/<> DEVŞİRME MALZEME

( Düzenli yontulmuş taş. Hem duvar öğesi hem bezeme öğesi olarak kullanılan taş ve bu taşlarla örülmüş duvar tekniği.[Çoğunlukla kaplama malzemesi olarak yüzeylerde kullanılır.] İLE/||/<> Başka yapılardan derlenmiş ve ikinci kez kullanılmış yapı ya da süsleme malzemesi.[Aynı dönemden olabileceği gibi daha eski dönemden de devşirilmiş malzeme kullanmak, her dönemde yaygın bir değerlendirme yöntemi olmuştur.] )


-KESME ile/ve/||/<> KETLEME



-KESME ile/ve/||/<> KETLEME



-KESMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DELMEK



-KESMEK ile/ve/||/<> LASER İLE YAKMAK



-KESRET ile/ve/||/<>/> VAHDET

( Senlik benlik zuhur edince, ahlâk meydana çıkar. Kesreti vahdet yaptın mı, ne din, ne millet, ne birşey... )


-KESRET ile/ve/||/<>/> VAHDET

( Sevgi, kesretin, ikiliğin bittiği yerdir. )


-KESRET ile/ve/||/<>/> VAHDET

( Çokluk, bolluk, ziyâdelik. İLE/VE/||/<>/> Birlik, teklik. )


-KESTANE ile/ve/||/<> BARBUNYA

( İkisinin de tadı ve nişastası apayrı birer lezzet durağı ve haz kaynağı. )


-KETEN/KENDİR ile/ve/||/<>/> KITIK

( ... İLE/VE/||/<>/> Minder, yastık vb.ni doldurmak için kullanılan ve bazen de sıvanın içine katılan keten ve kendir lifleri. )


-KETOASİDOZ ile/||/<> LAKTİK ASİDOZ

( Kanda keton nesneciklerinin birikmesi. İLE/||/<> Kanda laktik asit birikmesi. )


-KEVN ile/ve/<> ÂLEM

( Olan. İLE/VE/<> Bilinen. )


-KEVŞENG/KEWŞENG ile/ve/||/<> SOFRA
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Harman temizlendikten sonra tahılın yığılmasına yardım eden kişiye verilen yemek/armağan. )


-KEYFÎ/LİK ile/ve/<> ÇOCUK/LUK



-KEYFÎ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İTİBARÎ

( Tüm ayrımlar, itibârîdir fakat keyfidir anlamına gelmez! )


-KEYFİNİ DAYATMAK ile/ve/||/<>/>/< PİSLİK YAPMAK



-KEYFİNİ SÜRMEK ile/ve/||/<> ZEVKİNİ ÇIKARMAK



-KEYİF/RAHATLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇALIŞMA/HİZMET

( % 3[daha çok] -31[en fazla, azınlıkla/bazen] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< % 96[daha çok] - 69[en az, çoğunlukla] )


-KEYİF ve/<> GÜVENLİK



-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KEŞİF



-KEYİF ile/ve/||/<>/> UYKU



-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Gövdesel/bedensel. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Zihinsel. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Maddi. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Manevi. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Üç duyudan biriyle [ya da ikisi/üçüyle] ten, organ, kas ve sinirlerin "az ya da çok" uyarımıyla "deneyimlenen".[Dokunma, tatma, koklama][yeme, içme, oturma/uzanma vb.] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< İki duyudan biriyle deneyimlenen.[Görme ve duyma][Felsefe, bilim, sanat, kitap okuma, düşünme, dinleme, söyleşi/sohbet] )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Yatarak/yatmaktan, tembelikten, miskinlikten. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Hareketle/hareketten. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Bir şey yapmadan "yaşadığı"[nı zannettiği/n, "iddia ettiği/n"]. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Bazı şeyler yaparak, özen ve çaba göstererek, emek ya da ödün vererek elde ettiğimiz. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Yaşandığı oranda pişmanlığa götürür. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Yaşandığı oranda sevinç/neşe verir. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Canlılığa[hayvana/hayvansallığa] özgü.
[Hayvanlarda ve gövdemiz itibarı ile de canlılıkta ortaktır.] [Keyfin simgesi ve doruğu olan eşekte de vardır.]
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/<
İnsana özgü. [Sadece insandadır, zihindedir.] )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Geçici. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Kalıcı. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Dayatarak/dayatmacı. Sorumsuzca, kendi kendine, başı başında[Farsça "ser-ser-î"]. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Özgürce. Sorumluluğunu alarak/üstlenerek. Başı bağlı[Farsça "ser-best"] )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Araçlı "duyum"/haz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Aracısız algılayış/idrak. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Istırap akışı içinde yalnızca bir kesintidir. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Utanç verici bir keyfin, keyfi geçer, utancı kalır. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Keyifteki ölçü/oran/sayı/mikdar arttıkça eleme/işkenceye dönüşür. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Ancak çalıştıktan ya da bir şeyler yaptıktan sonra, kısa süreli ve hak edilen keyfin tadı ve değeri olur. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Zevk, susabilmeyi[sükût etmeyi] öğrendikten sonra başlar. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Kişi, kendini ya da başkalarını utandırabilecek ucuz keyiflere, ne şimdi, ne de sonra kapılmalıdır. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( Keyifler değildir yaşamı değerli yapan. Yaşamdır, keyif ve zevk almayı değerli kılan. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( İki ıstırap verici durum arasındaki aralıklardır. )


-KEYİF ile/ve/değil/yerine/||/<>/></>/< ZEVK

( İkisi de ıstırabın eseridir. )


-KEZZAP/NİTRİK ASİT[Fr. < ACID NITRIQUE] ile/ve/||/<> ALTIN SUYU

( Organik maddeler üzerinde yakıcı ve sarartıcı bir etki gösteren, birleşiminde bir azot, üç oksijen ve bir hidrojen bulunan, yoğunluğu 1,52 olan, 86 °C'de kaynayan, sanayide kullanılan asit. [HNO3] İLE/VE/||/<> Bir kısım konsantre nitrik asit ile üç ya da dört kısım konsantre hidroklorik asitten oluşmuş, özellikle platin, altın vb. metalleri çözmekte kullanılan bir karışım. )


-KİBİR ile/ve/değil/<> ALAYCILIK



-KİBİR ile/ve/<>/değil BAĞIMLILIK

( Kibir, kişinin, sahip olduklarını, "hak etmediği" korkusundan kaynaklanır... )


-KİBİR ile/ve/<> BENCİLLİK



-KIBLE ile/ve/değil/yerine/=/||/<>/> AMAÇ

( Güney ile güneybatı [Güneybatı ile güney arası]. [Türkiye'ye göre!] [Güney anlamına da kullanılır.] | Mekke'de Kâbe'nin batı köşesi ile altınok (Mizp) arasının doğrultusu. | Kabul etmek. | Güneyden esen rüzgâr. | Darlıkta başvurulan kapı. )


-KIBLE ve/<> KABUL ve/<> KABİLE



-KIBLE ||/<>/= ÖZBİLİNÇ



-KIÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BACAK



-KİÇİMEK ile/ve/||/<> KİÇİNMEK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Kaşınmak. İLE/VE/||/<> Dayak. | Aşırı eşeysel istek. )


-KIÇINI DÖNMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SIRTINI DÖNMEK



-KİFÂYETSİZ MUHTERİS ile/ve/<> HEBENNEKA[Ar.]

( ... İLE/VE/<> Zeki ve becerikli olmadığı halde, kendini öyle sanan. )


-KILAVUZ ile/ve/||/<>/> SÖZLÜK



-KILIÇ ve/<> GEZLİK

( ... VE/<> Eğri kılıçların ağız bölümü. )


-KILIÇ ile/ve/||/<> MEÇ[Fr.]



-KILIF[Ar. < GİLÂF] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> NEVRESİM[NEV(Fars.) + RESM(Ar.)]

( Bir şeyi korumak için kendi biçimine göre, çoğunlukla yumuşak bir nesneden yapılmış özel kap; zarf. | Yolsuz bir işe bulunan sudan gerekçe. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Torba biçiminde dikilmiş, yorgana geçirilen kılıf. )


-KİLİSE ile/ve/||/<>/> BAŞKİLİSE/KATEDRAL[Fr. < CATHÉDRALE]

( ... İLE/VE/||/<>/> Baş kilise. Bir kentin büyük kilisesi. )


-KİLİSE =/<> CEMAAT



-KİLİSEDE YAKILAN MUMLAR:
SAĞINDAKİLER ile/ve/<> SOLUNDAKİLER

( Sağlık için. İLE/VE/<> Ölüler için. )


-KİLİT[Fars. < KELİD/KİLİD] ile/ve/||/<> PERİCİK

( Anahtar, düğme gibi takılıp çıkarılabilen bir parça yardımıyla çalışan kapatma aracı. | Bir yanı değirmi, öbür yanına demir çubuk geçirilmiş olan yarım halka. | Atların alnından alt çenesine uzanan beyazlık. İLE/VE/||/<> Kilit dili. | Perihastalığı.[Sara ve isteri gibi bazı hastalıklar için kullanılır.] )


-KİLİTLENMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ODAKLANMAK



-KİLO KAYBETMEK iel/değil/yerine/||/<> KİLO VERMEK



-KİLO- ile/||/<> MİLLİ-

( Bin. İLE/||/<> Bin, binde bir. )


-KİM II SUNG ve/<> KİM JONG II

( Kuzey Kore'nin, baba-oğul iki önderi.
[1994'te, 83 yaşında vefat etti. VE/<> ...] )


-KİM OLDUĞUNU BELİRTMEMEK ile/ve/||/<>/> KİM OLDUĞUNU ANLATMA GEREKLİLİĞİ/ZORUNLULUĞU

( Bazen ve bazı durumlarda/koşullarda/ortamlarda, gereklilik ya da yeğleme/olumsallık[keyfiyet]. İLE/VE/||/<>/> Zorunluluk. )


-KİME NİYET ile/ve/||/<>/> KİME KISMET



-KİMİ ... ile/ve/||/<> BAZI ...



-KİMİN ELİ ile/ve/||/<>/> KİMİN CEBİNDE?



-KİMİN:
"NE OLDUĞU" ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< NE OLACAĞI

( "Belirli" olabilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Belirsizdir. )


-KİMİNİN PARASI ile/ve/<>/değil/yerine KİMİNİN GÖNLÜ/DUASI



-KİMLİĞİN ALGILANIŞ BİÇİMİ ve/<> DİL



-KİMLİK ile/ve/<> AİDİYET



-KİMLİK ile/ve/<> BENLİK ile/ve/<> BİREYSELLİK



-KİMLİK ile/ve/<> KABUL



-KİMLİK ile/ve/değil/yerine/||/<> KENDİLİK



-KİMLİK ile/ve/||/<> KİŞİLİK ÖRGÜTLENMESİ



-KİMLİK ile/ve/||/<>/>/!= SÜREKLİLİK

( Kimlik ile süreklilik, aynı şey değildir. )


-KİMLİK ile/ve/değil/||/<>/< TARİH TORTULARI



-KİMSE, KİMSEYE MUHTAÇ DEĞİLDİR ve/||/<>/> HERKES, HERKESE MUHTAÇ OLABİLİR



-KİMSESİZ ile/ve/değil/||/<>/< UYUMSUZ



-KİMSEYİ:
(ÇOK/FAZLA) ÖVMEMELİ ve/||/<> KÜSMEMELİ ve/||/<> YAKINMAMALI ve/||/<> SUÇLAMAMALI



-KİMYA/FİZİK/DOĞA/NESNE:
ORGANİK (KİMYA)(BİLEŞİK/LER) ile/ve/||/<>/>< İNORGANİK/ANORGANİK (KİMYA)(BİLEŞİK/LER)

( Karbon temelli bileşiklerin yapısını, özelliklerini ve tepkimelerini inceler.[proteinler ve karbonhidratlar] İLE/VE/||/<>/>< Karbon dışındaki ögelerin ve bileşiklerin kimyasını inceler.[tuzlar ve mineraller] )


-KİMYA/FİZİK/DOĞA/NESNE:
ORGANİK (KİMYA)(BİLEŞİK/LER) ile/ve/||/<>/>< İNORGANİK/ANORGANİK (KİMYA)(BİLEŞİK/LER)

( Karbon bileşiklerini inceleyen kimya dalı. İLE/VE/||/<>/>< Karbon dışındaki ögelerin bileşiklerini inceleyen kimya dalı. )


-KİMYA ile/ve/<> ÇEKİRDEK KİMYASI

( ... İLE/VE/<> Atom çekirdeğindeki değişimlerle ilgilenen kimya dalı. )


-KİMYASAL BAĞ ile/ve/||/<>/>< FİZİKSEL BAĞ

( Atomlar arası kuvvetli bağ. İLE/VE/||/<>/>< Moleküller arası zayıf bağ. )


-KİMYASAL BAĞLARDA:
İYONİK ile/ve/||/<> KOVALENT ile/ve/||/<> METALİK



-KİN ile/ve/||/<> İNTİKAM



-KINAKINA[isp. < QUINAQUINA] ile/ve/||/<>/> KİNİN[Fr. < QUININE]

( Kök boyasıgillerden, asıl yurdu Güney Amerika olan, Hindistan ve Endonezya'da da yetiştirilen, kabuğundan kinin çıkarılan bir ağaç. [Lat. CINCHONA] | Bu bitkiden yapılan içecek. İLE/VE/||/<>/> Kınakınadan elde edilen ve sıtmanın sağaltımında kullanılan beyaz alkaloit. )


-KİNÂYE'LERDE:
KİNÂYE-İ KARÎBE ile/ve/<> KİNÂYE-İ BAÎDE ile/ve/<> KİNÂYE-İ MÜFREDE ile/ve/<> KİNÂYE-İ MÜREKKEBE

( Sözün başka bir anlama gelme olasılığı yoksa. [uzak bir karîneye/ipucuna dayanan] İLE/VE/<>
Sözün anlamı gizleniyorsa. [uzak bir karîneye/ipucuna dayanan] İLE/VE/<>
Bir özelliği belirtiyorsa. İLE/VE/<>
Birkaç özelliği birden belirtiyorsa. )


-KİNÂYE ile/ve/değil/yerine/<>/>/< İNCELİK



-KİNGÜT ile/ve/||/<> UYGUR
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Uygur sınırındaki bir kentin adı. İLE/VE/||/<> ... )


-KİPLİK:
SORUN BELİRTEN ÖNERME ve/||/<> İDDİA EDİLEN ve/||/<> İTİRAZ GÖTÜRMEZ OLAN/APAÇIK



-KİPPA ve/<> TALLETH

( Dua takkesi. VE/<> Kutsal şal. )


-KIRAAT ile/ve/||/<> TEFEKKÜR ile/ve/||/<> HAYAT

( Dilin okuması. İLE/VE/||/<> Aklın okuması. İLE/VE/||/<> Kalbin okuması. )


-KIRAATHANELER ile/ve/||/<>/> MARMARA KIRAATHANESİ



-KİRDEŞ ile/ve/||/<> KOMŞU
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Tek bir ev içinde birlikte ikamet edilen komşu. İLE/VE/||/<> ... )


-KİREÇ ile/||/<>/> KİREÇSÜTÜ

( ... İLE/||/<>/> Badana için hazırlanmış sulu kireç. )


-KIRGIN/LIK ile/ve/||/<>/> KIZGIN/LIK ile/ve/||/<>/> KİN

( Sessizdir. İLE/VE/||/<>/> Gürültülüdür. İLE/VE/||/<>/> Gereksizdir ve yanlıştır. )


-KIRGINLIK ve/||/<> MESAFE

( Kırıldığında, o kişiyle aranda mesafe oluşturmak ve birbirine zaman tanımak gerekir. Anlıyorsa/n yanına gelecektir/gideceksindir. Gelmiyorsa/gitmiyorsan, o kişiyle doğru mesafeyi buldun demektir. )


-KIRIK ile/ve/||/<> BÜKÜK ile/ve/||/<> EĞİK



-KIRIK ile/||/<> KİRLİ ÇAMAŞIR



-KIRIKLARDA:
KAPALI ile/ve/||/<> AÇIK

( Kırık, kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. Kırıklar, darbe sonucu ya da kendiliğinden oluşabilir. Yaşlılık ile birlikte kendiliğinden kırık oluşma riski de artar. )


-KIRIKLARDA:
KAPALI ile/ve/||/<> AÇIK

( [Kırık belirtileri]
- Hareket ile artan ağrı.
- Biçim bozukluğu.
- Hareket kaybı.
- Ödem ve kanama nedeniyle morarma.
[Ağrılı bölgelerin tespiti için elle muayene gereklidir.] )


-KIRIKLARDA:
KAPALI ile/ve/||/<> AÇIK

( [Kırığın Yol Açabileceği Olumsuz Durumlar]
- Kırık yakınındaki damar, sinir, kaslarda yaralanma ve sıkışma[Kırık bölgede nabız alınamaması, solukluk, soğukluk].
- Parçalı kırıklarda, kanamaya bağlı şok. )


-KIRIKLARDA:
KAPALI ile/ve/||/<> AÇIK

( [Kırıklarda İlk Yardım]
- Yaşamı tehdit eden yaralanmalara öncelik verilir.
- Hasta/yaralı, hareket ettirilmez, sıcak tutulur.
- Kol etkilenmişse yüzük ve saat gibi nesneler çıkarılır. - Sabitleme ve sargı yapılırken, parmaklar görünecek biçimde açıkta bırakılır.
- Kırık kuşkusu bulunan bölge, ani hareketlerden kaçınılarak bir alt ve bir üst eklemleri de içine alacak biçimde sabitlenir.
- Açık kırıklarda, sabitlemeden önce yara temiz bir bezle kapatılmalıdır.
- Kırık bölgede sık aralıklarla nabız, derinin rengi ve ısısı gözlenir.
- Kol ve bacaklar yukarıda tutulur.
- Tıbbî yardım istenir[112]. )


-KIRIKLARDA:
KAPALI ile/ve/||/<> AÇIK

( )


-KIRILGANLIĞIN GÜCÜ ve/||/<> UTANCI DİNLEMEK

( BRENE BROWN )


-KIRILGANLIĞIN GÜCÜ ve/||/<> UTANCI DİNLEMEK

( İlgili konuşmayı, burayı tıklayarak izleyebilirsiniz... ve/||/<> İlgili konuşmayı, burayı tıklayarak izleyebilirsiniz... )


-KIRILMA('DA):
İNCELİK('TEN) ile/değil/<> KALINLIK('TAN)

( Her şey. İLE/<>/DEĞİL İnsan. )


-KIRILMA(") ile/<> (")ÇÖKME(")



-KIRILMA/KIRIK ile/ve/||/<>/< ÇIKMA/ÇIKIK ile/ve/||/<>/< BURKULMA

( Kırık, kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. Kırıklar, darbe sonucu ya da kendiliğinden oluşabilir. Yaşlılık ile birlikte kendiliğinden kırık oluşma riski de artar. İLE/VE/||/<>/< Eklem yüzeylerinin kalıcı olarak ayrılmasıdır. Kendiliğinden normal konumuna dönemez.[Yoğun ağrı, şişlik ve kızarıklık, işlev kaybı ve eklem bozukluğu gibi belirtileri vardır.] İLE/VE/||/<>/< Eklem yüzeylerinin anlık olarak ayrılmasıdır. Zorlamalar sonucu oluşur.[Burkulan bölgede ağrı, kızarma, şişlik, işlev kaybı gibi belirtileri vardır.] )


-KIRILMA/KIRIK ile/ve/||/<>/< ÇIKMA/ÇIKIK ile/ve/||/<>/< BURKULMA

( [Kırıklarda İlk Yardım]
- Yaşamı tehdit eden yaralanmalara öncelik verilir.
- Hasta/yaralı, hareket ettirilmez, sıcak tutulur.
- Kol etkilenmişse yüzük ve saat gibi nesneler çıkarılır. - Sabitleme ve sargı yapılırken, parmaklar görünecek biçimde açıkta bırakılır.
- Kırık kuşkusu bulunan bölge, ani hareketlerden kaçınılarak bir alt ve bir üst eklemleri de içine alacak biçimde sabitlenir.
- Açık kırıklarda, sabitlemeden önce yara temiz bir bezle kapatılmalıdır.
- Kırık bölgede sık aralıklarla nabız, derinin rengi ve ısısı gözlenir.
- Kol ve bacaklar yukarıda tutulur.
- Tıbbî yardım istenir[112].

İLE/VE/||/<>/<

[Çıkıkta İlk Yardım]
- Eklem aynen bulunduğu biçimde sabitlenir.
- Çıkık yerine oturtulmaya çalışılmaz.
- Hastaya/yaralıya, ağızdan hiçbir şey verilmez.
- Bölgede nabız, deri rengi ve ısısı kontrol edilir. - Tıbbi yardım alınır.

İLE/VE/||/<>/<

[Burkulmada İlk Yardım]
- Sıkıştırıcı bir bandajla burkulan eklem sabitlenir.
- Şişliği azaltmak için bölge yukarı kaldırılır.
- Hareket ettirilmez.
- Tıbbî yardım alınır. )


-KIRILMA ile/ve/||/<>/> YIKILMA



-KIRILMAMALI:
DAL ile/ve/||/<> SEVGİ

( Ağaçtan, meyve bekliyorsak. VE Kişilerden, sevgi bekliyorsak. )


-KIRIŞIK ile/ve/değil/yerine/||/<> KIVRIM

( Kırışmış olan. | Kırışmış yer, kırışıklık. | Deride esnekliğin kaybolmasından oluşan kıvrım. )


-KİRİT ile/ve/||/<> KİRİTLİK/KİRİTLİG
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Anahtar. İLE/VE/||/<> Kilit. )


-KIRK (LOKMA/TABAK) ile/ve/<>/ya da KIRIK (LOKMA/TABAK)



-KIRK HANE ile/ve/||/<>/>/< BİR ÂRİF



-KIRK MİLYAR IŞIK YILI ile/ve/<> ONBEŞ MİLYAR IŞIK YILI

( Bilemediğimiz. İLE/VE/<> Bilebildiğimiz. )


-KIRK MİLYAR IŞIK YILI ile/ve/<> ONBEŞ MİLYAR IŞIK YILI

( Işığın bir yılda boşlukta aldığı mesafe. [Zaman birimi değildir!]
1 ışık yılı = 63.241 AU [ 1 AU = 149.597.870.691 ± 30 m. ] | [9.5 Trilyon km. / 9.460.718.940.369.531 m. ± 1.897.230 m.] )


-KİRLENMEKTEN KORUNMA ve/<> ERDEM



-KİRLENMEMEK ile/değil/yerine/||/<>/< ARINMAK



-KİRLİ ile/ve/değil/<> TOZLU



-KIRMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> GÖNÜL ALMAYI (DA) BİLMEK

( Herkesin yapabildiği/yapabileceği. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Bazılarının yapabildiği/yapabileceği. )


-KIRMAMAK" ve/||/<> "KIRILMAMAK"

( "Dil ile". VE/||/<> (B)ilim/bilgi ile. )


-KIRMAMAK" ve/||/<> "KIRILMAMAK"

( İlk ders. VE/||/<> Son ders. )


-KIRMIZI ile/<> NARÇİÇEĞİ

( ... İLE/<> Parlak kırmızı renk. | Bu renkte olan. )


-KIRPMAK ile/ve/||/<> CIMBIZLAMAK



-KIRTASİYE[Ar. < ] ile/ve/||/<> BETİKEVİ/KİTAPÇI

( Defter, kâğıt, kalem vb. yazı araç ve gereçlerinin tümü. | Kâğıtla yapılan işlemler. İLE/VE/||/<> ... )


-KİRVE/LİK ile/ve/<> MÜSAHİP/LİK

( ... İLE/VE/<> Sohbet, arkadaşlık eden kişi. | Tatlı konuşmaları ile büyüklerin, özellikle de sultanların hoş zaman geçirmelerini sağlamakla görevli kişilere verilen san. )


-KIŞ LASTİĞİ ile/ve/||/<>/> ZİNCİR

( Risk yönetimi. İLE/VE/||/<>/> Kriz yönetimi. )


-KIŞ ile/ve/||/<>/< UĞULDAYAN KIŞ

( 21 Aralık - 21 Mart arası. İLE/VE/||/<>/< 21 Aralık - 31 Ocak arası. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( Biyofizik bir süreçtir. İLE/VE/||/<> Biyokimyasal bir süreçtir. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( Sessel kod önemlidir. İLE/VE/||/<> Anlamsal kod önemlidir. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( 7 +/- 2 kapasitesi vardır. İLE/VE/||/<> Kapasitesi sınırsızdır. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( Ara-bul-geriye getir hemen hemen hatasızdır. İLE/VE/||/<> Hata yapmaya son derece eğilimlidir. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( Yeni öğrenilen davranış ya da bilgi, kısa süreli bellekte 30 saniye kadar kalır ve sonra uzun süreli belleğe aktarılır. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( Hipokampüs, kısa süreli bellekle ilgili bir beyin bölgesidir. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( Bir bilginin uzun süreli belleğe girmesi protein sentezi ile gerçekleşir. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( Otuz saniye geçtikten sonra anımsanan her bilgi ya da olay uzun süreli bellekten çağrılır. )


-KISA SÜRELİ BELLEK ile/ve/<> UZUN SÜRELİ BELLEK

( KÜMELEME: Uzun süreli bellekteki bilgileriniz aracılığıyla size verilen yeni birimleri anlamlı bir biçimde gruplama sürecine kümeleme[clustering] adı verilir. )


-KISA SÜRELİ ile/ve/<> GEÇİCİ



-KISASTA ...:
HAYIR ile/ve/||/<>/> HAYAT



-KIŞI GEÇİRMEK ile/ve/fakat/||/<>/> AYAZI UNUTMAMAK



-KİŞİ KAYBETMEK ile/değil/yerine/<> PARA KAYBETMEK



-KİŞİ, NE YAPARSA:
KENDİ YAPAR ve/+/<> KENDİNE YAPAR



-KİŞİ:
"TAŞLANIR" ve/||/<> "DIŞLANIR" ve/||/<> "SINANIR"

( İyiliği kadar. VE/||/<> Merhameti kadar. VE/||/<> Teslimiyeti kadar. )


-KİŞİ:
"BÜYÜK" ile/ve/||/<> AKILLI ile/ve/||/<> GÜÇLÜ

( Hatalarını kabul edebildiği ölçüde. İLE/VE/||/<> Hatalarından ders çıkarabildiği ölçüde. İLE/VE/||/<> Hatalarını düzeltebildiği ölçüde. )


-KİŞİ:
"SERT" ile/ve/||/<>/> SICAKKANLI ile/ve/||/<>/> KARARLI

( Uzaktan bakıldığında. İLE/VE/||/<>/> Yaklaşıldığında. İLE/VE/||/<>/> Konuşmaya başladığında. )


-KİŞİ:
FARKLI ile/ve/değil/||/<>/>/< (TOPLAMININ) FAZLASI



-KİŞİ:
İYİLİK ile/ve/||/<> MERHAMET ile/ve/||/<> KİŞİLİK

( [kadar ...] "Taşlanır." İLE/VE/||/<> "Dışlanır." İLE/VE/||/<> Sınanır. )


-KİŞİ:
KONUŞTUĞU ile/ve/değil/fakat/||/<>/< SUSTUĞU



-KİŞİ:
MUTLU ve/||/<>/> KARARLI ve/||/<>/> ONURLU ve/||/<>/> "BÜYÜK" ve/||/<>/> SAYGIN ve/||/<>/> İNSAN

( Sevgimiz kadar. VE/||/<>/> Bilgimiz kadar. VE/||/<>/> Ürettiğimiz kadar. VE/||/<>/> Paylaştığımız kadar. VE/||/<>/> Merhametimiz kadar. VE/||/<>/> Dürüstlüğümüz kadar. )


-KİŞİ:
ÖLÜ ve ÖLÜMLÜ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOLU ve OLUMLU



-KİŞİ:
ÜMİT ve/<> BATKI/HÜSRÂN['ın biraradalığı]

( Kişilerin ümitleriyle oynama! Belki ve bazen/çoğunlukla, tek sahip oldukları şey odur. )


-KİŞİ:
ÜMİT ve/<> BATKI/HÜSRÂN['ın biraradalığı]

( "Ümit Yitimi" değil/yerine Ümit... yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


-KİŞİ:
CAN ve/||/<>/> GÜÇ ve/||/<>/> /< İKRAR ve/||/<>/> /< ADÂLET ve/||/<>/> KEMÂL

( Kişi, doğar ve can kazanır. VE/||/<> />/< Canında güç kazanır/bulur. VE/||/<> />/< Gücünü, kararlarında/ikrarında bulur. VE/||/<> /< Kararında adâletli ise, erdemli olur. VE/||/<> />Adâletinde olgunluğu/kemâli bulursa, olgun/kâmil olur. )


-KİŞİ(İNSAN) HAKLARI:
VAZGEÇİLEMEZ ve/||/<> DEVREDİLEMEZ



-KİŞİ(İNSAN) HAKLARINDA:
BAŞKALARININ HAKKI ve/||/<>/> TOPLUMUN DÜZENİ



-KİŞİ(İNSAN) HAKLARININ:
TANINMASI ile/ve/<> KORUNMASI ile/ve/<> GELİŞTİRİLMESİ



-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( Kişi, dilinin ardında gizlidir. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( TALÂKAT: Dil açıklığı, düzgün sözlülük. | Güleryüzlülük. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( Kişinin içi neyse, dili de odur. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( Kişinin, dile; dilin, yola; yolun, ereğe gereksinimi vardır. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( İnsan/kişi, dil varolanıdır; kelâmla terbiye olunur/edilir. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( Hakikatin üzerindeki perdelerden biri dildir. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( SELÂSET: Sözün akıcı olma, kolay anlaşılma hali. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( AĞZI TATLI: Hoş konuşan. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( Üslûb-u lîsân, aynıyla insan. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/=/<>/< DİL

( Kişi, kendini, yazı aynasında görür/gösterir ve gerçekleştirir. )


-KİŞİ/ADAM/İNSAN OLMAK ve/||/<>/=/: 72 MİLLETİ, BİR BİLMEK



-KİŞİ/İNSAN, GÖVDENİN İÇİNDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖVDE, KİŞİNİN DIŞINDA



-KİŞİ/İNSAN:
FITRAT ve/||/<> FÜTÛHÂT

( Kişi, fıtrat ve fütühatın birliği[tevhidi] olarak kişidir/insandır. )


-KİŞİ/İNSAN:
BİLGİSİZLİĞİNİN ESİRİ
ile/ve/değil/yerine/||/<>/>
BİLGELİĞİNİN ESERİ



-KİŞİ/İNSAN:
HAL ve/<> HAL



-KİŞİ/İNSAN:
UYKU ve/||/<> UYANIKLIK ve/||/<> BEN'İN DENEYİMİ/FARKINDALIĞI



-KİŞİ/İNSAN ile/ve/||/<> AĞAÇ

( Bireyler, ağaçlardan ders almalıdır. Ağaçlar, ne üzerinde barınan kuşların, ne gölgelerinde yatan kişilerin, ne de verdikleri meyvelerin hesabını tutar. )


-KİŞİ/İNSAN ile/ve/||/<> AĞAÇ

( )


-KİŞİ/İNSAN ile/ve/||/<> AĞAÇ

( )


-KİŞİ/İNSAN ile/ve/||/<> AĞAÇ

( )


-KİŞİ/İNSAN ile/ve/||/<> AĞAÇ

( )


-KİŞİ/İNSAN ve/<> BİRLİK

( Benden konuşan ile senden dinleyenin birliği. )


-KİŞİ/İNSAN ve/<> DENEYİM



-KİŞİ/İNSAN ve/<> EYLEM

( Ayinesi iştir kişinin, lâfına bakılmaz! )


-KİŞİ/İNSAN ve/<> EYLEM

( Kişinin "büyüklüğü", başkası/başkaları için de yapabildikleriyle orantılıdır. )


-KİŞİ/İNSAN ve/<> EYLEM

( İnsana özgü/dair hiçbir şey bana/sana yabancı değildir. )


-KİŞİ/İNSAN ve/<> İHSAN



-KİŞİ/İNSAN ve/<> İNSAF



-KİŞİ/İNSAN ve/||/<> KİTAP

( Kişiler, kitap gibidir. Gerçek yüzleri, kapağına bakınca değil zamanla, sayfaları okundukça anlaşılır. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/<> KİTAP

( )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/<> KÜLTÜR ve/||/<> TOPLUM ve/||/<> DİL



-KİŞİ/İNSAN ile/ve/<> SAYGI



-KİŞİ/İNSAN ve/<> YAPIT/ESER

( Kişi, yapıtlarının yansımasında izlenir. )


-KİŞİ/İNSAN ve/||/<>/< ZAAF

( Kişi, "zaafları"nın toplamı kadardır. )


-KİŞİ/KUL HAKKI ve/||/<> TUZ HAKKI



-KİŞİ/LER değil/yerine/||/=/<>/< ZİHİN/LER



-KİŞİ ve/||/<>/> BAŞ OYUNCU

( Her birey, yaşamının baş oyuncusudur. )


-KİŞİ ve/||/<>/>/< BELLEK

( ... VE/||/<>/>/< Güncellenen geçmiş. )


-KİŞİ ile/ve/<> DÜZEN



-KİŞİ ile/ve/<>/değil EVRENSEL İLKE



-KİŞİ ve/||/<>/> GÖZGÜ/AYNA ve/||/<>/> YAZI

( Üçü de herşeyi yansıtır. )


-KİŞİ ve/||/<>/> GÖZGÜ/AYNA ve/||/<>/> YAZI

( Ancak, üçüne baktığında, kendini görebilirsin. )


-KİŞİ ve/||/<>/> GÖZGÜ/AYNA ve/||/<>/> YAZI

( Kişi, kendini, en iyi, yazı aynasında tanır ve gerçekleştirir. [ Öncelikli olarak, iki ayrı sayfada, şu iki dizini oluşturmakla başlamak gerek. 1- HAYIR! | 2- YAPMAYABİLECEKLERİM(İZ) ] )


-KİŞİ ve/||/<>/> GÖZGÜ/AYNA ve/||/<>/> YAZI

( Kişi, kendini, üç ayna karşısında tanıyabilir ve gerçekleştirebilir.

İlk aynamız, öteki aynasında yani anne ve başka kişilerle olan ilişkilerinde, paylaşım ve iletişimlerimizdedir.

İkincisi, doğada ya da cam/ayna, metal, kamera gibi nesnelerdeki yansımalarındadır.

Üçüncüsü ise yazı aynasındadır, yazdıklarımızın ve yazabileceklerimizin yansımasındadır.

Yazma eylemi, ilk ikisi gibi dolaylı olmayıp doğrudan, kişinin kendini, zihnini ve yaşamını karşısına koyup gözlemlemesini ve düzenlemesini sağlayan, yaşamın gelişine ya da kendi "haz ve keyfî kararlarına" düş(ür)meyebileceği eylem ve tutumdur.

Yaparak, eyleyerek ve "Yaptığını yaz, yazdığını yap!" ilkesiyle ancak yazarak, kendine hizmet etmekle herkese, insanlığa hizmet etmiş ve yaşama katılmış olur.


Bir'e hizmet, bin'e hizmet;
bin'e hizmet, bir'e hizmettir.

-------------------------------------------

Kişi, ne yaparsa
kendi yapar, kendine yapar. )


-KİŞİ ile/ve/<> İNSANLIK

( Kişileri, ayrı ayrı sevemeyenler, -çarpıtarak- "insanlık" kavramına "sığınırlar". )


-KİŞİ ile/ve/<> İNSANLIK

( Seni sana emanet edemiyorsak, insanlığı nasıl emanet edelim?! )


-KİŞİ ve/<> KİŞİ

( Kişi, başka bir kişiyle ile insan olur. )


-KİŞİ ve/<> KİŞİ

( Bir kişiyi sevmekle başlayacak herşey! )


-KİŞİ ve/<> KİŞİ

( Kişi, kaya gibi olmalı, hareket ettiren olursa kımıldamalı! )


-KİŞİ ve/<> KİŞİ

( KİŞİ: Benden konuşan ve senden dinleyen. )


-KİŞİ ve/<> KİŞİ

( KİŞİ: Altı yönden[ön-arka, sağ-sol, alt-üst] bakabilen. )


-KİŞİ ve/<> SANATÇI

( Ben-im gören, hem gösteren. )


-KİŞİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SÖZLÜK



-KİŞİ ile/ve/||/<> TOPLUM

( [Kendini/zihnini/davranışını/adâletini] Kızdığında gösterir. İLE/VE/||/<> Savaşta gösterir. )


-KİŞİDE:
EBEVEYN BULAŞMASI ile/ve/||/<> ÇOCUK BULAŞMASI

( Düşüncelerde. İLE/VE/||/<> Duygularda. )


-KİŞİDE/İNSANDA ve/||/<>/>/< TOPLUM('DA)

( Akıl. VE/||/<>/>/< Üniversite. )


-KİŞİDE/İNSANDA ve/||/<>/>/< TOPLUM('DA)

( Direnç[ihtiyâr] ve istenç[irâde]. VE/||/<>/>/< Siyâset. )


-KİŞİDE/İNSANDA ve/||/<>/>/< TOPLUM('DA)

( Bulunç/vicdan. VE/||/<>/>/< Türe/adâlet. )


-KİŞİDE/İNSANDA ve/||/<>/>/< TOPLUM('DA)

( Değişen. VE/||/<>/>/< Dönüşen. )


-KİŞİDE/İNSANDA ve/||/<>/>/< TOPLUM('DA)

( Direnç[ihtiyâr: yapmama bilgisi/isteği] ve istenç[irâde: yapma "gücü/bilgisi/isteği"]. VE/||/<>/>/< Direnç[İhtiyâr]. )


-KİŞİDE/İNSANDA ve/||/<>/>/< TOPLUM('DA)

( (Koşulsuz) Saygı ve sevgi. VE/||/<>/>/< Türe/adâlet. )


-KİŞİLER:
(")AKILLI(") ile/ve/||/<> (")DUYARLI(") ile/ve/||/<> (")ETKİLİ(")

( Duygusuz. İLE/VE/||/<> Etkisiz. İLE/VE/||/<> Akılsız. )


-KİŞİLER ile/ve/||/<>/> MEZAR TAŞLARI

( )


-KİŞİLER ile/ve/||/<>/> MEZAR TAŞLARI

( )


-KİŞİLER ile/ve/||/<>/> MEZAR TAŞLARI

( )


-KİŞİLER ile/ve/||/<>/> MEZAR TAŞLARI

( )


-KİŞİLER ile/ve/||/<>/> MEZAR TAŞLARI

( image )


-KİŞİLERCE, BEĞENİLMEMEK ile/ve/değil/||/<>/< KİŞİLERE, YARANAMAMAK



-KİŞİLERE/İ:
[ne] DARILACAK KADAR GÜVENMEK ile/ve/ne de/||/<> GÖNÜL KOYACAK KADAR SEVMEK



-KİŞİLERİ TANIMA:
YOLCULUKTA ve/||/<> ZORLUKTA ve/||/<>
YOKLUKTA ve/||/<> (AYNI) MASADA



-KİŞİLERİ TANIMAK:
TANIŞIRKEN ile/ve/değil/||/<>/>/< TARTIŞIRKEN



-KİŞİLERİ, AYAKTA TUTAN:
İSKELET[Fr. < SQUELETTE] VE KASLARI ve/değil/||/<>/< İLKE VE İNANÇLARI



-KİŞİLERİN, BİRBİRİNİ:
SEÇMESİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BELİRLEMESİ



-KİŞİLERİN, BİZİ HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATMASI ile/ve/değil/<>/< YANLIŞ KİŞİLERE YATIRIM YAPMAMIZ ve/ya da KİŞİLERDEN, FAZLA BEKLENTİDE OLMAK



-KİŞİLERİN:
İLK SÖYLEDİKLERİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SON YAPTIKLARI



-KİŞİLERİN/İNSANIN GÜCÜ ile/ve/||/<>/< SÖZCÜKLERİN GÜCÜ

( Söz(cük)leri/ni ve tutumunu değiştir... Dünya/n değişsin! )


-KİŞİLERİN/İNSANIN GÜCÜ ile/ve/||/<>/< SÖZCÜKLERİN GÜCÜ

( Sözcüklerin gücü anlaşılmadan, kişinin gücü anlaşılmaz. )


-KİŞİLERİN/İNSANIN GÜCÜ ile/ve/||/<>/< SÖZCÜKLERİN GÜCÜ

( Kişi, dilinin ardında gizlidir. )


-KİŞİLERİN/ÜNLÜLERİN:
DOĞUM TARİHİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖLÜM TARİHİ

( Kişilerin doğum tarihini değil ölüm tarihini ölçüt almak gerekir. Nedenlerini yeterince düşünürüz umarız...

Onlarca nedenin özeti olarak;
doğduğumuzda, kendimiz olamamışızdır henüz.

Ölene kadar da her düşüncemizi,
tutum, karar ve adımızı bile değiştirebiliriz. )


-KİŞİLERLE İLİŞKİDE:
ÇOK UZAKLAŞMAMAK ve/||/<> ÇOK YAKLAŞMAMAK

( Donmamak için. VE/||/<> Yanmamak için. )


-KİŞİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> KENDİLİK

( Masterson'ın, Kendilik kuramı ve çalışmalarını okumanızı/incelemenizi salık veririz... )


-KİŞİLİK ve/||/<>/>/< ONUR



-KİŞİLİK ile/ve/<> ÖZGÜVEN



-KİŞİNİN BAKIŞINDA:
GÖRÜNEN ile/ve/||/<> KENDİ ile/ve/||/<> GÖRÜNMEYEN



-KİŞİNİN BİLGİSİ ile/ve/<> DIŞ DÜNYANIN BİLGİSİ

( Rüya, rüya görendir; bilgi, bilendir. )


-KİŞİNİN BİLGİSİ ile/ve/<> DIŞ DÜNYANIN BİLGİSİ

( Dünyanın bir kusuru yok. Düzensizliği oluşturan, kendimizi ondan ayrı olarak düşünmemizdir. )


-KİŞİNİN BİLGİSİ ile/ve/<> DIŞ DÜNYANIN BİLGİSİ

( Dünyanın üzerimizdeki gücü, ancak kendimizin ona verdiği güç/anlam kadardır. )


-KİŞİNİN BİLGİSİ ile/ve/<> DIŞ DÜNYANIN BİLGİSİ

( There is nothing wrong vs. world. It is your thinking yourself to be separate from it that creates disorder.
The world has only as much power over you as you give it. )


-KİŞİNİN YAŞAMI:
VİTRİNLİK ile/ve/değil/||/<>/< DERİNLİK

( Bildiğimiz. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Bilmediğimiz. )


-KİŞİNİN YETİŞMESİ ve/<> YETİŞMİŞ KİŞİ



-KİŞİNİN YÖNETİMİ ile/ve/<> TOPLUMUN YÖNETİMİ ile/ve/<> DEVLETİN YÖNETİMİ



-KİŞİNİN, ...:
"DELİSİ" ile/ve/||/<> "NANKÖRÜ"

( Ulaşamadığı her şeyin. İLE/VE/||/<> Ulaştığı her şeyin. )


-KİŞİNİN, ...:
"MİZAH GÜCÜ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "AKIL GÜCÜ"



-KİŞİNİN:
ÖZELİ ile/ve/||/<>/> ÖZELİ OLARAK KALMASI GEREKENLER



-KİŞİNİN:
(")ÖZ GEÇMİŞİ(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SÖZ GEÇMİŞİ



-KİŞİNİN:
ANLAYACAĞI DİL ile/ve/değil/yerine/||/<>/> "KENDİ DİLİ"

( Aklına ulaşı(lı)r. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> "Kalbine" ulaşı(lı)r. )


-KİŞİNİN:
İÇİNİN(ZİHNİNİN) "BOŞLUĞU" ve/||/<>/>/< DIŞIN/DIŞARIDAKİLERİN "ÖNEMİ"



-KİŞİNİN:
ZARAR GÖRMESİNİ ENGELLEMEK ile/ve/||/<>/>/< VERMESİNİ ENGELLEMEK



-KİŞİNİN(KENDİ) RİTMİ(N) ile/ve/||/<> YAŞAMIN RİTMİ



-KİŞİNİN/İNSANIN ÖYKÜSÜ ve/<> İSÂ'NIN ÖYKÜSÜ



-KİŞİNİN/İNSANIN:
BİREYSELLİĞİ ile/ve/<> TOPLUMSALLIĞI



-KİŞİNİN/ULUSUN:
TOPRAĞI ile/ve/||/<>/> BİNASI

( Ümit. İLE/VE/||/<>/> Çalışma. )


-KİŞİSEL GELİŞİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< KİŞİSEL YÖNETİM

( Kişi, ne yaparsa kendi yapar, kendine yapar. )


-KİŞİSEL VERİLERİN:
KORUNMASI HUKUKU ile/ve/||/<>/< İŞLENMESİNDEKİ İLKELER



-KİŞİSEL YÖNETİM ile/ve/<> İÇSEL YÖNETİM



-KİŞİSEL) YORUM ile/ve/değil/yerine/<> NESNELLİK

( Yorum niteliğindeki hiçbir yaklaşım/açıklama, nesnellik iddiasında bulunamaz. )


-KİŞİSEL/ÖZEL KÖTÜLÜKLER ile/ve/||/<>/> KAMUSAL YARAR/KAZANÇ



-KİŞİSEL ile/ve/||/<> KİTLESEL



-KİŞİYE BIRAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< KİŞİYE GÜVENMEK



-KİŞİYE ÖZGÜ ile/ve/değil/||/<>/< KİŞİYE ÖZEL



-KİŞİYE/KİŞİNİN:
SIĞINMA ile/ve/değil/||/<>/>/< GÜCÜNDEN YARARLANMA



-KİŞİYE/ONA ...:
UY(MA)MAK/UYAYIM/UYMAYAYIM ile/ve/||/<>/> EŞLİK ETMEK



-KİŞİYİ YIKAN:
DÜŞMAN(LAR)IN SÖZLERİ ile/değil/||/<>/< DOSTLARIN SESSİZLİĞİ



-KİŞİYİ:
FARKLI KILAN ve/||/<> GÜÇLÜ KILAN ve/||/<> KENDİ KILAN

( Affettiklerimiz. VE/||/<> Sabrettiklerimiz. VE/||/<> Vazgeçtiklerimiz. )


-KİŞİYİ/KİŞİLERİ:
"KÜÇÜMSEMEK" ile/ve/değil/||/<>/>< "BÜYÜK GÖRMEK"

( Ahlâksızlıktır. İLE/VE/DEĞİL/>< Bilgisizliktir. )


-KİŞİYİ/KİŞİLERİ:
"KÜÇÜMSEMEK" ile/ve/değil/||/<>/>< "BÜYÜK GÖRMEK"

( Akılsızlık. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>< Korkaklık. )


-KISKANÇ/LIK ile/ve/değil/||/<>/< GÜVENSİZ/LİK



-KISKANÇLIK:
İSTEMLİ ile/ve/||/<> RASTLANTISAL/TESADÜFÎ



-KISKANÇLIK ile/ve/<> KİN



-KIŞKIR(T)MAK ile/ve/||/<> KAYNA(T)MAK ile/ve/||/<> KABAR(T)MAK



-KIŞKIRTMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "GIDIKLAMA"



-KIŞKIRTMAK ile/ve/||/<>/> SÜRMEK



-KIŞLA ile/||/<> KIŞLAK ile/||/<> ODA

( Askerlerin toplu olarak barındığı büyük yapı. Çevresine göre daha yüksek yerlerde kış aylarının aşırı soğuklarından etkilenen göçebe yaşam tarzını benimseyenlerin gittiği, daha sıcak olan görece alçak bölgelerdir. Kışlaklar, genelde deniz, göl ve akarsu kıyılarıdır. Deniz ve göl kıyıları çevresine göre genelde düşük yükseklikteki bölgeler olduğundan iklimi, yaylaklara göre daha ılıman olan yerlerdir. İLE/||/<> Yeniçeri kışlası. )


-KISMEN "DOĞRU" ile/ve/||/<>/> ABARTI



-KISMEN "DOĞRU" ile/ve/||/<> ÇARPITMA



-KİŞNEMEK ile/ve/<> OKRAMAK

( ... İLE/VE/<> Acıkmış ya da susamış atın, yiyecek ya da su gördüğü zaman kişnemesi. )


-KISSA ile/ve/||/<>/> HİSSE

( Fıkra, öykü/hikâye, rivâyet. | Vak'a. İLE/VE/||/<>/> ... )


-KISTÂS[Ar.] ile/ve/||/<> KISAS[Ar.]

( Bir suçlunun, başkasına yaptığı kötülüğü, aynı biçimde uygulayarak cezalandırılması. İLE/VE/||/<> Ölçü. | Büyük terazi. )


-KİSVE[Ar.] ile/ve/||/<> LİBÂS[Ar.] ile/ve/||/<> ESVÂB[Ar. < SEVB]

( Kisvet. | Giysi/giyecek. | Özel giysi/giyecek. | Kisbet, yağlı güreş yapan pehlivanların giydiği dar paçalı, meşin pantolon. | Birinin ya da bir şeyin dış görünüşü. )


-KİSVE[Ar.] ile/ve/||/<> LİBÂS[Ar.] ile/ve/||/<> ESVÂB[Ar. < SEVB]

( Giyecek, kılık kıyafet. | Hacıların Kâbe'de giydiği beyaz üstlük. İLE/VE/||/<> Biçim verilmiş giyecek. İLE/VE/||/<> Gövdeyi örten herhangi bir giyecek. )


-KIT'ATÜ-'D-DÂİRE ile/||/<> KIT'A DEFFÎYYE ile/||/<> KITÂ'U'D-DÂİRE ile/||/<> MÜSTEDÎR

( Daire parçası. İLE/||/<> Küre kuşağı. İLE/||/<> Daire dilimi. İLE/||/<> Dairesel. )


-KİTAB-I:
TENZÎLÎ ile/ve/||/<> TEKVÎNÎ ile/ve/||/<> TELÎFÎ/TAHRÎRÎ



-KİTABET ile/ve/||/<> HİTABET



-KİTABIN ORTASINDAN KONUŞMAK ile/ve/||/<> SONDA SÖYLEYECEĞİNİ BAŞTA SÖYLEMEK



-KİTAP OKUMAK ile/||/<> "DENİZ SUYU İÇMEK"

( Okumak, deniz suyu içmek gibidir. İçtikçe susanır, susadıkça içilir. )


-KİTAP OKUMAYI SEVMEYEN ile/değil/yerine/<> ARADIĞI KİTABI HENÜZ BULAMAMIŞ OLAN



-KİTAP:
ÂFAK'TA ile/ve/<> ENFÜS'TE

( İspat, ayet, delil. İLE/VE/<> Nefs. )


-KİTAP:
BELLEK ve/||/<> İDDİA

( Korutur. VE/||/<> Sağlatır. )


-KİTAP ile/ve/değil/||/<>/< CİLT



-KİTAP ve/||/<> HİTAP



-KİTAP ve/<> KİŞİ ve/<> MUHABBET



-KİTAP ile/ve/<>/< KİTÂBE

( BOOK and INSCRIPTION )


-KİTAP ile/ve/||/<>/> KİTAP SEVDÂSI VE AŞAMALARI

( )


-KİTAP ile/ve/||/<>/> KİTAP SEVDÂSI VE AŞAMALARI

( KİTAP SEVDÂSI AŞAMALARI...

9- Kitapları/nı, sonraki kuşağa bırakma...
8- Kitap biriktirme...
7- Yeniden keşfetme...
6- Kitaba yer/gereksinim yok...
5- Kitaplardan beklenilenin dayanılmaz hayal kırıklığı... ["Ben bir kitap yazayım da görsünler!"]
4- Kitapları, kişilerle etkileşimde olmanın yerine koyma...
3- Kimlik olarak kitaplar...
2- Kitap aşkı...
1- Kitapların keşfi... )


-KİTAP ile/ve/<> ÖĞRETMEN/HOCA/MÜRŞİT/GURU

( Neyi/neleri nasıl yapacağını/yapabileceğini anlatır/gösterir. İLE/VE/<> Neyin/nelerin yapılmayacağını/yapılmaması gerektiğini gösterir/anlatır. )


-KİTAP ile/ve/<> ÖĞRETMEN/HOCA/MÜRŞİT/GURU

( Veri/bilgi. İLE/VE/<> Bilgi + Tecrübe. )


-KİTAP ile/ve/<> ÖĞRETMEN/HOCA/MÜRŞİT/GURU

( ... ile/ve/<> GURU: Can bağdaşması. )


-KITLIK ile/ve/||/<> AZLIK/SEYREKLİK/NEDRET[Ar.]



-KIVÂM[Ar.] ile/<> TAV[Fars.]

( Koyuluk. | Bir şeyin, en uygun zaman ya da durumu. | Spor çalışmalarında başarılı olabilmek için, fizik ve moral yönünden istenilen iyi durum. İLE/<> İşlenecek bir nesnede bulunması gereken ısının, nemin yeterli olması durumu. | [hayvanlarda] Semizlik. | [mecaz] En uygun durum ve zaman. )


-KIVAM ile/ve/||/<> İSÂBET



-KIVAM ile/ve/||/<>/> KIYAM

( Ölçü/kıvam oluşturmadan, kalkış/kıyam, ilerleme, gelişim olmaz. )


-KIVAN ile/||/<> GÜVEN

( Kıvanmak. İLE/||/<> Kendini beğenmek, gururlanmak; övünmek, iddia etmek. )


-KIVILCIM ve/||/<> SİVİLCE

( [fazla] Güvenme servetine! Bir kıvılcım yeter. VE/||/<> [fazla] Güvenme güzelliğine! Bir sivilce yeter. )


-KIYAM ve/<> RÜKÛ ve/<> SECDE

( Duruş. VE/<> Saygı. VE/<> Sevgi. )


-KIYAM ve/||/<> SÜKÛNET ve/||/<> KAVL(SÖZ) ve/||/<> HAYAT

( Hizmet ile. VE/||/<> Saygı ile. VE/||/<> Hikmet ile. VE/||/<> Edeb ile. )


-KIYÂM ve/||/<> SÜKÛNET ve/||/<> KAVL ve/||/<> HAYAT

( Hizmet ile olsun! VE/||/<> Hürmet ile olsun! VE/||/<> Hikmet ile olsun! VE/||/<> Edep ile olsun! )


-KİYANİT ile/||/<> ANDALUZİT

( Mavi renkli ve sertliği değişken bir mineral. İLE/||/<> Renk değişimi gösterir. )


-KİYANİT ile/||/<> STAUROLİT

( Mavi renkli ve sertliği değişken bir mineral. İLE/||/<> Çapraz şekilli ikiz kristalleri ile bilinir. )


-KIYAS:
MESAİL-İ ÜMMÜHATİYE ile/ve/||/<> MESAİL-İ NEVÂZİİLİYE



-KIYAS/LAMAK ile/ve/değil/<> KISKANÇLIK



-KIYAS ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<> HAKARET

( Kimseye ve de özellikle çocuklara, ne kıyas, ne de hakaret edilir! )


-KIYAS ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KISTAS



-KIYASIN ENGELLERİNDE(DEF-İ KIYAS):
MEN ile/ve/||/<> MUARAZA ile/ve/||/<> NAKZ-I İCMÂLÎ ile/ve/||/<> NAKZ-I TAFSİLÎ/ŞEBİHÎ



-KIYASLAMA HATALARI:
GENELLEŞTİRME ile/ve/||/<> ÖZELLEŞTİRME



-KIYASLAMA ile/ve/||/<>/> YARGILAMA ile/ve/||/<>/> SUÇLAMA ile/ve/||/<>/> AŞAĞILAMA



-KIYI ve/<> BİSİKLET



-KIYI ile/ve/<> RIHTIM[Fars. < RİHTIM: Kumsal]

( ... İLE/VE/<> Bir akarsu ya da deniz kıyısında doldurularak yapılmış, gemilerin indirme-bindirme ya da yükleme-boşaltma yapabileceği yer. )


-KIYIYOR/UM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KINIYOR/UM



-KIZAMIK ile/||/<> KIZAMIKÇIK

( Morbillivirusun neden olduğu, döküntü ve yüksek ateş ile ilişkili bir çocukluk çağı hastalığı. İLE/||/<> Rubella virüsünün neden olduğu, hafif döküntü ve düşük ateş ile ilişkili bir bulaş. )


-KIZGIN/LIK ile/ve/değil/<> ÜZÜNTÜ/ÜZGÜN

( Üzüntü bir zihinsel acıdır ve bu ıstırap, mutlaka dikkat ister. Ona dikkatimizi verdiğimizde, çağrı durur ve bilgisizlik sorunu da kaybolur. )


-KIZGIN/LIK ile/ve/değil/<> ÜZÜNTÜ/ÜZGÜN

( Üzüntülerimiz hakkında üzülmemize gerek yoktur. )


-KIZGIN/LIK ile/ve/değil/<> ÜZÜNTÜ/ÜZGÜN

( Üzüntü, sen ve ben olduğu sürece devam eder. )


-KIZILABA ile/||/<> PIRPIRI/PİRPİRİ ile/||/<> LATA

( Yeniçeri oçağına küçük yaşta giren oğlanların giydiği kırmızı abadan yapılmış giysi. İLE/||/<> Yeniçeri salma erlerinin giydiği kırmızı çuhadan yapılmış cüppe. İLE/||/<> İlmiyenin giydiği bir üstlük. )


-KIZKULESİ ile/ve/||/<> KIZKULESİ SOKAĞI

( İstanbul'da. İLE/VE/||/<> Ankara'da. )


-KIZKULESİ ile/ve/||/<> KIZKULESİ SOKAĞI

( )


-KIZMAK ile/ve/<> "TAPASI ATMAK"



-KIZMAK ile/ve/||/<>/< BİLGİSİZLİK

( Ne kadar az bilirsen, o kadar kızarsın. )


-KIZMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÜZÜLMEK



-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Bağımsız nesne. İLE/VE/||/<>/> Bağımlı enerji. )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Sürekli zaman. İLE/VE/||/<>/> Süreksiz an. )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Sürekli mekân. İLE/VE/||/<>/> Süreksiz olasılık. )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Belirlilik. İLE/VE/||/<>/> Belirsizlik. )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Yerellik. İLE/VE/||/<>/> Tümellik. )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Nedensellik. İLE/VE/||/<>/> Bütünsellik. )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Bağımsız ölçüm. İLE/VE/||/<>/> Bağımlı ölçüm. )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Mantık.[0 | 1 (ya / ya da)] İLE/VE/||/<>/> Eytişimsel mantık. [hem, hem de | ne, ne de] )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( 1900 - MAX PLANCK
["Kuvantum Kuramı"nı geliştirdi ve Termodinamik yasaları üzerine çalıştı. Kendi adıyla bilinen "Planck sabiti"ni ve "Planck ışınım yasası"nı buldu.] )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

(

Max Planck, Albert Einstein,
Niels Bohr, Louis de Broglie,
Max Born, Paul Dirac,
Werner Heisenberg, Wolfgang Pauli,
Erwin Schrödinger, Richard Feynman )


-KLASİK MEKANİK/"FİZİK" ile/ve/||/<>/> KUVANTUM MEKANİĞİ/"FİZİĞİ"

( Makroskopik nesnelerin devimini inceleyen fizik dalı. İLE/VE/||/<>/> Mikroskopik parçacıkların davranışını inceleyen fizik dalı. )


-KLASİK MEKANİK ile/ve/||/<> KLASİK GÖRELİ MEKANİK



-KLASİK ile/ve/=/||/<> ALGI KÖRLÜĞÜ OLUŞTURMAYAN



-KLASİK ile/ve/değil/yerine/<> GELENEKSEL



-KLAVYE ile/ve/||/<>/> MEKANİK KLAVYE



-KLİNİK BİBLİYOTERAPİ ile/ve/||/<> GELİŞİMSEL BİBLİYOTERAPİ



-KLİNİK PSİKOLOJİ ile/ve/değil/||/<> PSİKOPATOLOJİ



-KLOZET[Fr. < CLOSETTE] ile/ve/<> BİDE[Fr. < BIDET]

( ... İLE/VE/<> Gövdenin, belden aşağı bölümlerini yıkamakta kullanılan, çoğunlukla klozet yanında bulunan tuvalet aracı. )


-KMML ile/||/<> JMML

( KMML'nin ayrıntıları için burayı tıklayınız... İLE/||/<> JMML'nin ayrıntıları için burayı tıklayınız... )


-KNEZLİK ile/||/<> VOYVODA

( Prensliğin genellikle Slav devletlerine verilen adı. İLE/VE/||/<>/> Slav dillerinde kumandan ya da prens. )


-KOÇ ile/ve/<> KOYUN/MARYA[Yun.]

( Eril. İLE/VE/<> Dişil. )


-KOÇ ile/ve/<> KOYUN/MARYA[Yun.]

( ... İLE/VE/<> Dişil koyun. | Dişil hayvan. | Bir tür küçük balık. )


-KOÇ ile/ve/<> KOYUN/MARYA[Yun.]

( KUÇİ[Tuna Bulgarları'na ait kitâbelerde] ile/ve/<> ... )


-KOÇ ile/ve/<> KOYUN/MARYA[Yun.]

( ... İLE/VE/<> Gebelik süreleri 147-154 gündür. )


-KOCAKARI SOĞUKLARI
(EYYÂM-I HUSUM, BERD-İ ACÛZ):
SIN[Ar.] ile/ve/||/<>/> SİNNABER[Ar.] ile/ve/||/<>/> VABIR[Ar.] ile/ve/||/<>/> AMİR[Ar.] ile/ve/||/<>/> MUTEMİR[Ar.] ile/ve/||/<>/> MUALLEL[Ar.] ile/ve/||/<>/> MATFİYÜLCEMER[Ar.]

( "Acüz", omurgamızdaki "kuyruk sokumu" dediğimiz son kemiğin adıdır. Yani soğuğun kuyruk sokumuna kadar duyumsanmasından dolayı böyle bir benzetme olmuş. Bu sözcük, Arapça'da kocakarı anlamına gelen "acüze" sözcüğü ile karıştırılınca, bir de üstüne bu soğuklarda çok fazla yaşlı kadının yaşamını yitirmesi söz konusu olunca, deyim, halkın ağzında "kocakarı soğukları" olarak kalmış. )


-KOCAKARI SOĞUKLARI
(EYYÂM-I HUSUM, BERD-İ ACÛZ):
SIN[Ar.] ile/ve/||/<>/> SİNNABER[Ar.] ile/ve/||/<>/> VABIR[Ar.] ile/ve/||/<>/> AMİR[Ar.] ile/ve/||/<>/> MUTEMİR[Ar.] ile/ve/||/<>/> MUALLEL[Ar.] ile/ve/||/<>/> MATFİYÜLCEMER[Ar.]

( Mart ayının ortalarında[11-17 Mart arasında] buz gibi bir soğuk getiren hava durumu. )


-KOFALMAK ile/ve/||/<>/> KOFALAK

( Gururlanmak, övünmek. | Şişmek, genişlemek. | Azalmak. İLE/VE/||/<>/> Gururlu, çalımlı. | İçi boş, kof[: kuruyarak ya da çürüyerek içi boşalmış olan]. )


-KOĞ ile/||/<> KOĞA

( Toz toprak, kül, pislik. İLE/||/<> Güvercin ve benzeri kuşların gübresi. )


-KÖHNE[Fars. < KOHNE] ile/ve/||/<> METRUK[Ar.]

( Eskiyip yıpranmış, bakımsız kalmış. | İçinde yaşanılan zamana göre geride kalmış, eskimiş, çağ dışı. İLE/VE/||/<> Bırakılmış, terk edilmiş. | Kullanılmayan. )


-KOJİKİ ile/ve/||/<>/> NİNŞOKİ

( Japon temel kaynakları. İLE/VE/||/<>/> Bu kaynakların açıklamaları/tefsirleri. )


-KÖK HÜCRE KAYNAKLARINDA:
EMBRİYONİK ile/ve/||/<> FETAL ile/ve/||/<> ERİŞKİN



-KÖK HÜCRE:
FARKLILAŞMA ÖZELLİKLERİNE GÖRE ile/ve/||/<> ELDE EDİLDİKLERİ YERE GÖRE

( )


-KÖK ve/<> AÇILIM



-KÖK ile/ve/<>/> ÇİÇEK

( Güçlüdür. İLE/VE/<>/> Güçsüzdür. )


-KÖK ile/ve/<>/> ÇİÇEK

( Çiçeğin gücü ve güzelliği, o kadar "güçlü" olmamasındandır. )


-KÖK ve/<> GÖK



-KÖK ile/ve/||/<> KÖKSÜ ile/ve/||/<> KÖKSÜZ

( ... İLE/VE/||/<> Ciğer otlarında ve yosunlarda kökü andıran, bitkinin tutunmasına yarayan bölüm. İLE/VE/||/<> Kökü olmayan. | Temeli, dayanağı ya da aslı olmayan. )


-KOKARCA <> OSURGAN BÖCEĞİ

( ... İLE Kendini, çıkardığı pis bir koku ile savunan bir böcek. )


-KÖKEN DİLLER ile/ve/<> UZLAŞIMSAL DİLLER ile/ve/<> DAVRANIŞSAL DİLLER ile/ve/<> İMGESEL DİLLER ile/ve/<> KURMACA DİLLER ile/ve/<> BİÇİMSEL DİLLER



-KÖKEN ve/||/<> DOĞUŞ



-KÖKEN ile/ve/değil/||/<>/< KAYNAK



-KÖKEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> OLUŞUM



-KÖKNAR:
YAYLA ile/ve/||/<> OVA



-KÖKTEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KALICI



-KÖKTENCİLİK ile/ve/||/<> REÇETECİLİK



-KOKU ile/ve/||/<> DOKU



-KOKU ve/<> KAŞINTI



-KOKU ile/ve/||/<>/> KORKU



-KOKU ile/ve/||/<> TAD/AROMA

( Burundan gelen. İLE/VE/||/<> Damaktan gelen. )


-KOKU ile/ve/||/<> TAD/AROMA

( Ortonazal. İLE/VE/||/<> Retronazal. )


-KÖKYUK/KÖKYUQ ile/ve/||/<> ÖNDER
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Köy önderlerine ve Türkmen büyüklerine verilen, saygı belirten bir unvan. İLE/VE/||/<> ... )


-KOL ile/ve/<> ÖNKOL

( ... İLE/VE/<> Kolun, dirsekle bilek arasındaki bölümü. )


-KOLAY OLDUĞUNDAN YAPMAMAK
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
(YETERİNCE)
(B)İLGİLENMEDİĞİNDEN/ANLAMADIĞINDAN YAPMAMAK/ERTELEMEK



-KOLAY(LIKLA) SÖYLEMEK ile/ve/değil/<> İNAN(M)IYOR OLMAK



-KOLAY/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOĞRUDAN/LIK



-KOLAY/LIK ile/ve/<> YAKIN/LIK



-KOLAY ile/ve/||/<> KOLAYCA ile/ve/||/<> KOLAYCACIK ile/ve/||/<> KOLAYLAMAK

( Sıkıntı çekmeden, yorulmadan yapılabilen, emeksiz, zahmetsiz, güç(II) ve zor karşıtı. | Kolaylık. | Kolayca, sıkıntısız bir biçimde, basitçe. İLE Oldukça kolay. | Kolaylıkla, sıkıntı çekmeden. İLE Çok kolay. | Çok kolay bir biçimde: İLE Bir işi bitirmek üzere olmak, bir işin sonuna yaklaşmak. )


-KOLAYCILIK ile/ve/||/<> KAÇIŞ



-KOLAYCILIK ile/ve/değil/<> TESLİMİYET



-KOLAYLAŞTIRICI ARABULUCU ile/ve/<> DEĞERLENDİRİCİ ARABULUCU



-KOLAYLAŞTIRICI/LIK ile/ve/||/<>/> VARSILLAŞTIRICI/LIK



-KOLAYLAŞTIRMAK ile/ve/<> ZORLAŞTIRMAMAK



-KÖLE ile/değil/<>/< İŞÇİ



-KÖLELEŞTİRENLER:
"SEVİLME İSTEĞİ/BEKLENTİSİ" ve/||/<>/> "BEĞENİLME İSTEĞİ/BEKLENTİSİ" ve/||/<>/> "TAKDİR EDİLME İSTEĞİ/BEKLENTİSİ"



-KOLESİSTEKTOMİ ile/||/<> KOLELİTİAZİS

( Safra kesesinin cerrahi olarak çıkarılması işlemi. İLE/||/<> Safra kesesinde taş oluşumu. )


-KOLESİSTİT ile/||/<> PANKREATİT

( Safra kesesinin yangılanması. İLE/||/<> Pankreasın yangılanması. )


-KOLESTAZ ile/||/<> HEPATOMEGALİ

( Kolestaz, safra akışının durması ya da azalması. İLE/||/<> Hepatomegali, karaciğerin normalden büyük olması. )


-KOLESTAZ ile/||/<> KOLESTROL

( Safra akışının durması ya da azalması. İLE/||/<> Kanda yüksek seviyede kolesterol bulunması. )


-KOLİN ile/ve/||/<> KARNİTİN

( Yumurta tüketimi ile alınır. İLE/VE/||/<> Et, süt ve süt ürünleri, enerji içecekleri ile alınır. )


-KOLİN ile/ve/||/<> KARNİTİN

(



)


-KOLİT[Fr. < COLITE] ile/ve/||/<> ANTERİT[Fr. < ANTERITE]

( Kalın bağırsak yangısı/iltihabı. İLE/VE/||/<> İnce bağırsak yangısı/iltihabı. )


-KOLLOİD KİMYA ile/||/<> ÇÖZELTİ KİMYASI

( Kolloid sistemlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Çözeltilerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KOLLOİD KİMYA ile/||/<> EMÜLSİYON KİMYASI

( Kolloid sistemlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Emülsiyonların kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KOLLOİD KİMYA ile/||/<> SÜSPANSİYON KİMYASI

( Kolloid sistemlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Süspansiyonların kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KOLLOİD KİMYA ile/||/<> YÜZEY KİMYASI

( Kolloid sistemlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Yüzeylerdeki kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


-KOLOİT[Fr. < COLLOIDE] ile/ve/||/<> KOLOİDAL[Fr. < COLLOIDAL]

( Jelatin niteliğinde olan ve suda dağılmışı zarlardan geçmemekle billursulardan ayırt edilen nesnelerin genel adı, billursu karşıtı. İLE/VE/||/<> Zamk, jelatin yapısında olan, koloit nitelikleri taşıyan. )


-KOLON KANSERİ ile/||/<> REKTUM KANSERİ

( Kalın bağırsağın kolon bölümünde olağandışı göze büyümesi ile ilişkili bir kanser türü. İLE/||/<> Kalın bağırsağın rektum bölümünde olağandışı göze büyümesi ile ilişkili bir kanser türü. )


-KOLONİ[Fr. < COLONIE] ile/ve/||/<> KOLONYAL[Fr. < COLONIAL]

( Sömürge. | Göçmen topluluğu ya DA bu topluluğun yerleştiği yer. | Bir ülkede bulunan küçük yabancı topluluğu. | Birlik durumda yaşayan aynı türden organizmaların oluşturduğu topluluk. İLE/VE/||/<> Sömürgeyle ilgili. | Sömürgede yaşayan. )


-KOLONİZASYON ile/||/<> MANDA

( Bir ülkenin başka bir ülke üzerinde egemenlik kurarak o ülkenin maddi ve manevi kaynaklarını kendi yararına kullanacak biçime getirmesi. İLE Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra bazı az gelişmiş ülkeleri, kendini yönetecek bir düzeye eriştirip bağımsızlığa kavuşturuncaya dek Milletler Cemiyet adına yönetmek için bazı büyük devletlere verilen vekillik. )


-KOMA ile/<>/> "BİTKİSEL" "YAŞAM"/DURUM ile/<>/> KİLİT DURUM



-KOMBİNE ile/ve/||/<> ENTEGRE



-KOMİ[Fr. < COMMIS] ile/ve/||/<>/> GARSON[Fr. < GARÇON]

( Otel, pansiyon vb. yerlerde çalışan hizmetli. | Lokantalarda garson yardımcısı. İLE/VE/||/<>/> Lokanta, pastane vb. yerlerde müşterilere hizmet eden çalışan. )


-KOMİK ile/ve/değil/||/<>/> SAÇMA



-KOMİK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<> VAHİM



-KOMİK ile/ve/değil/||/<>/> YAZIK



-KOMİK ile/ve/değil/<> ZAVALLI



-KOMŞUDA PİŞER ve/||/<>/> BİZE DE DÜŞER



-KÖMÜR ile/ve/||/<>/> ELMAS

( FaRkLaR'ı, bulundukları derinlikleri itibariyle maruz kaldıkları basınçtadır. )


-KÖMÜR ile/ve/<> ŞİSTLEŞMEK

( ... İLE/VE/<> Kömüre karışmış moloz oranının çok olması yüzünden bir tabaka tümüyle işletilemez olmak )


-KONAKLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BARINMA



-KONALGA[Moğolca] ile/||/<> KONAK

( Göçebe ve yolcuların yolculuk ya da göç sırasında konakladıkları sulu ve otlu yer, konak yeri. İLE/||/<> Yolculukta geceyi geçirmek için inilen, konaklanılan yer. )


-KONAR GÖÇER/LİK ile/ve/||/<> YÜZER GEZER/LİK



-KONDURAMAMAK ile/ve/||/<> YAKIŞTIRAMAMAK



-KONFOR ile/ve/değil/||/<>/< ASGARİ ARAÇ



-KÖNGÜZ ile/||/<>/< GÜBRE
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Gübre yığını.[Dışkının ve sidiğin karışıp kaynaştığı bir öbek.] İLE/||/<>/< ... )


-KONKASÖR[Fr. < CONCASSEUR] ile/ve/||/<> ÇEKİÇ KIRICI ile/ve/||/<> BİLYALI DEĞİRMEN

( Çimento yapımında kullanılan kırıcılar. )


-KONT[Fr.] ile/ve/<> MARKİ[Fr. < Cerm.] ile/ve/<> DÜK[Fr.]

( Roma İmparatoru'nun, danışman olarak seçtiği kişi. | Derebeylik düzeninde, derebeyi. | Batı toplumlarında, dördüncü derecede bir san. İLE/VE/<> Bazı Batı devletlerinde, kont ile dük arasındaki unvan. İLE/VE/<> Prensten sonra gelen en büyük san. )


-KONU BİRLİĞİ ve/||/<>/> KAVRAMSAL TUTARLILIK ve/||/<>/> KURUMSAL OLUŞUM



-KONU/DURUM/BAŞLIK DEĞERLENDİRMEDE:
KOŞULLAR ve/||/<>/> OLANAKLAR ve OLANAKSIZLIKLAR ve/||/<>/> OLASILIKLAR ve/||/<>/> (ARA) ÇÖZÜMLER



-KONU ile/ve/||/<> ANLATIM



-KONUKLUKTA ve/||/<> YEMEKTE ve/||/<> TOPLUMDA

( Gözümüze sahip çıkalım. VE/||/<> Elimize sahip çıkalım. VE/||/<> Dilimize sahip çıkalım. )


-KONULARI/SORUNLARI/DURUMLARI:
UZATMAYALIM! ile/ve/||/<> UZLAŞALIM! ile/ve/||/<> UNUTALIM!



-KONUM:
MATEMATİK(SALTIK/MUTLAK)
ile/ve/||/<>
ÖZEL(GÖRELİ)



-KONUM ve/||/<>/> KARŞI KONUM ve/||/<>/> BİLEŞTİRME



-KONUM ile/ve/||/<> SURET/FORM ile/ve/||/<> ŞEKİL/MORF



-KONUMUZ ile/ve/||/<> KONUMUMUZ



-KONUNUN ÖZÜNÜ KAÇIRMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
KISIR DÖNGÜ ile/ve/||/<> İLGİSİZ AMAÇ ile/ve/||/<> İLGİSİZ SONUÇ ile/ve/||/<> İDDİAYI ZAYIFLATMA ile/ve/||/<> KONUYU SAPTIRMA



-KONUŞ(MAY)ABİLECEKLERİMİZ ile/ve/||/<> KONUŞ(MAY)ABİLECEĞİMİZ KADARIYLA KONUŞ(MAY)ABİLECEKLERİMİZ



-KONUŞ ve/||/<>/> EĞLEN ve/||/<>/> TARTIŞ ve/||/<>/> KORU

( Arkadaş gibi. VE/||/<>/> Çocuk gibi. VE/||/<>/> Eş gibi. VE/||/<>/> Kardeş gibi. )


-KONUŞKAN/LIK ile/ve/<> CANDAN/LIK



-KONUŞMA SIRASINDA:
KAYITLI BAŞLIKLARA UYABİLMEK ile/ve/||/<> SÖZLERİN/BAŞLIKLARIN, DİNLEYİCİYE NE KADAR UYUP UYMAYACAĞI



-KONUŞMA(MA)NIN:
"ANLAMSIZLIĞI" ile/ve/değil/yerine/<> "GEREKSİZLİĞİ"

( Konuşmak, kişinin, her koşul ve zamanda, en öncelikli yeti ve eylememidir. Dolayısıyla, kendi isteksiz ya da kopuk olduğumuz durumlar için "konuşmanın gereği yok" şeklinde düşünülmemeli ve konuşulmamalıdır. Anlamsızlığı, isabetsizliği, yersizliği/zamansızlığı olabilir fakat "gereksizliği" diye bir durum söz konusu olmadığı gibi bu ["niyetteki/kasıttaki"] söz de söylenemez/söylenmemelidir. )


-KONUŞMA ile/||/<> APAR[Fr.]

( ... İLE/||/<> Bir tiyatro oyuncusunun, izleyicilerin duyacağı biçimde sanki öteki oyuncular duymuyormuş gibi konuşması ya da düşüncesini/davranışını izleyiciye açıklaması. )


-KONUŞMAK:
"AĞIZLA" ve/değil/||/<>/< AKILLA



-KONUŞMAK:
KARŞILIKLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRLİKTE



-KONUŞMAK/KONUŞ(A)MAMAK ile/ve/||/<>/> KAVUŞMAK/KAVUŞ(A)MAMAK



-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/<> SUSMAK

( Sessizlikle Bilgelik, Davranışlarla Krallık. )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/<> SUSMAK

( Konuşmak gereksinim olabilir fakat susmak sanattır. )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/<> SUSMAK

( Kişiye/insana, konuşmayı öğrenebilmesi için iki yıl, dilini tutmasını öğrenebilmesi için altmış yıl gereklidir. )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/<> SUSMAK

( Yarışılamaz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Yarışılabilir. )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/<> SUSMAK

( Yaşam, konuşanların birbiriyle dalaşı, susanların ise barışıyladır. )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/<> SUSMAK

( Dışarıdakileri(nesneleri/kişileri/olayları/olguları/durumları) değiştirmek/geliştirmek istiyorsan... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> İçeriyi/içerdekileri/yaşamını(zihnindekileri) yani kendini değiştirmek/geliştirmek istiyorsan... )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/<> SUSMAK

( Konuşan, susabilenin hizmetkârıdır. )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/<> SUSMAK

( Wisdom by silence, royalty by behaviours. )


-KONUŞMAK ile/ve/<>/değil/yerine BİR ŞEYİ KONUŞMAK



-KONUŞMAK ve/||/<> ÇALIŞMAK



-KONUŞMAK ile/ve/değil/||/<> DEĞİNMEK



-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< DİNLEMEK

( Konuşmak iki kişi/yi gerektirir.
1. Doğru/yu konuşan.
2. Doğru/yu dinleyen. )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< DİNLEMEK

( Konuşanı konuşturan, dinleyenin ihlâsıdır. )


-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< DİNLEMEK

( "Vermek". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>

-KONUŞMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< DİNLEMEK

( "Almak". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>

-KONUŞMAK ve/<>/|| PAYLAŞMAYA DEĞECEK BİR ŞEY

( Paylaşmaya değecek bir şey buluncaya kadar konuşma! )


-KONUŞMAYA DEĞER KİŞİLERLE KONUŞMAMAK ile/ve/<> KONUŞMAYA DEĞMEZ KİŞİLERLE KONUŞMAK

( Kişileri kaybettirir. İLE/VE/<> Söz(cük)leri kaybettirir. )


-KONUŞMAYI ÖĞRENMEK ile/ve/||/<>/> SUSABİLMEYİ ÖĞRENMEK

( İki yılda. İLE/VE/||/<>/> Kırk ile altmış yıl arasında. )


-KONUŞTUĞUMUZ GİBİ YAZMIYORUZ! ve/||/<> YAZDIĞIMIZ GİBİ KONUŞMUYORUZ!



-KONUŞTURAN/KONUŞULAN REKLÂM ile/ve/<>/değil/yerine SATTIRAN REKLÂM



-KONUŞUNCA/KONUŞTUKÇA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SUSUNCA/SUSTUKÇA/SUSABİLDİKÇE

( Köle/yiz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Sultan/ız. )


-KONUYU:
"SULANDIRMAK" ile/ve/||/<> "BASİTLEŞTİRMEK"



-KONUYU:
DAĞITMAK/"DAĞITTIM" ile/ve/değil/||/<>/< DALLANDIRMAK/DALLANDIRDIM



-KONUYU:
YÜKSELTME ile/ve/||/<> DERİNLEŞTİRME



-KONUYU/SÖYLENENİ/SÖYLEDİĞİNİZİ ...:
ANLAMAMAK/ANLAMIYORUM ile/ve/değil/||/<>/> BEĞENMEMEK/BEĞENMİYORUM



-KOOPERATİFÇİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SOSYAL KOOPERATİFÇİLİK

( )


-KOORDİNASYON AKSİYOMU ile/ve/||/<> BAĞLANTI BELİTİ



-KÖPEK ile/ve/<> AYI

( ... İLE/VE/<> Avrupa dillerinde AYI...

)


-KÖPEK ile/ve/<> GÖBELEZ

( .... İLE/VE/<> Köpek yavrusu. )


-KÖPEK ile/ve/||/<>/< KÖPÜK

(
)


-KÖPEK ile/ve/değil/||/<>/< KURT

( [oyun/culuk] Hem yavru dönemi, hem de yetişkinlikte. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Sadece yavru döneminde. )


-KÖPEK ile/ve/değil/||/<>/< KURT

( Sofos. İLE Sofist. )


-KÖPEK ile/ve/değil/||/<>/< KURT

( Köpek, "havladı" diye kurt, avlanmayacak mı? )


-KÖPEKBALIĞININ:
ÖRGENLERİ ve/||/<> LORENZİNO AMPÜLLERİ



-KOPMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KIRILMA



-KOPMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UZAKLAŞMAK



-KÖPRÜ ile/ve/<> AŞIT

( ... İLE/VE/<> Bir suyu ya da hendeği aşmak için kurulan küçük köprü. | Siper, kuytu yer. | Aşılacak yer. | Dağ geçidi. )


-KÖPRÜLÜ MEHMET PAŞA ile/ve/||/<>/> FAZIL AHMET PAŞA ve MUSTAFA PAŞA

( Baba. İLE/VE/||/<>/> Oğulları. )


-KOPUK ile/ve/değil/<> BAĞLANTISIZ



-KOPUK ile/ve/değil/yerine/||/<> İLGİSİZ



-KÖPÜRME ile/ve/||/<> YÜKSELME



-KÖPÜRTME" ile/<> "KÖRÜKLEME"



-KOPUŞ ile/ve/||/<> SÜREKLİLİK



-KOPUZ ile/<> TEL BURGULARI

( Kopuzun, tel burguları biçimi açısından iki farklı türü bulunmaktadır. )


-KÖR/LÜK ile/ve/değil/||/<>/< DİKKATSİZ/LİK / ÖZENSİZ/LİK



-KORDİYERİT ile/||/<> IOLİT

( Genellikle koyu mavi renkte olan bir mineral. İLE/||/<> Mavi-mor renklerde bir kordiyerit türü. )


-KORDON[Fr. < CORDON] ile/ve/||/<> KABLO[Fr. < CABLEAU]

( Genellikle ipekten yapılmış kalın ip. | Saat, madalyon vb.ni asmaya yarayan ince zincir. | İnce tellerden örülen ve özellikle ütü, ızgara vb. ev araçlarında kullanılan elektrik kablosu. | İnce uzun sıralar durumunda yapılmış oymalı duvar ya da mobilya süsü. | Teneke ve çinko nesnelerin üstüne süs yapmak için kullanılan araç. İLE/VE/||/<> Elektrik akımı iletiminde kullanılan ve yalıtkan bir nesne ile sarılı bulunan metal tel. )


-KÖRGE ile/||/<> TABAK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Tahtadan yapılmış tabak. İLE/||/<> ... )


-KORKAK/LIK ile/ve/||/<>/> NUMARACI/LIK



-KORKAK ile/ve/<> KAYPAK



-KORKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< ÇEKİNMEK



-KORKU[PHOBOS] ile/ve/<> DEHŞET[DEIMOS]

( Mars'ın uydularının ve ["savaş tanrısı"] Ares'in aracını çeken atların adı. )


-KORKU[PHOBOS] ile/ve/<> DEHŞET[DEIMOS]

( 1877 - ASAPH HALL )


-KORKU/KORKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI/SAYMAK

( Korkuyu yenmek, bilgeliğin başlangıcıdır. )


-KORKU/KORKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI/SAYMAK

( Tanrı'yı düşünmeden önce, kendinizi kabul etmek zorundasınız. )


-KORKU/KORKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI/SAYMAK

( Before you think God, you must accept yourself. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( KAYNAK: Korkunun kaynağını biliriz, ancak kaygının kaynağı belirsizdir.
SÜRE: Korku, daha kısa sürelidir, kaygı ise uzun süre devam eder.
ŞİDDET: Korku, kaygıdan daha şiddetlidir. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Beyinde. [amigdala'da]. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Zihinde.["bağlarda"] )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( [kaynağı] Dışarıda. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> İçeride. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Dışarıdan içeriye. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> İçeriden dışarıya. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Varoluşsal, zorunlu, geçerli, gerekli, etkili ve yetkin. İLE Anlamsız, değersiz, geçersiz, gereksiz, etkisiz ve yetkisiz. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Köpek/arı korkusu (yakındaysa/yakınlaşıyorsa)
"Köpek/arı kaygısı" (uzaktaysa/yakınlaşmasa da)

Uçak korkusu (binmeye yaklaştıkça)
"Uçak kaygısı" (binmeden ve düşmesi "düşüncesiyle")

Terk edilme korkusu (ondan daha önce terk edememe düşüncesiyle)
"Terk edilme kaygısı" (bitmeye yaklaştıkça)

[Deneyimleneceklerde, elde etmede, sınırlarda ve sınavlarda...]
Başaramama korkusu (zihnindeki ve "kendince" sınırsız "çözümleriyle")
"Başaramama kaygısı" (çıkarlarının kaybedilecek olması ya da çatışmasıyla)

[Varoluş sürecinde ve gereksiniminde...]
"Ben olamama" korkusu (ötekilerin "gücü" ya da "üstünlüğüyle")
"Ben olamama" kaygısı (aidiyet sağlayamamayla) )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( "KAYGI değil/yerine SAYGI" yazısı için burayı tıklayınız... )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Korkunun bir bölümü, varolanlara bir zarar düşünmediğimiz zaman gider. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( İhanetten uzak kaldığın kadar korkmazsın. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Zan gitmedikçe, korkudan ve kaygıdan kurtulamayız. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Gövde ve zihin sınırlılardır, onun için de incinmeye açıklardır, onların, korunmaya gereksinimleri vardır ve bu da korkuya yol açar. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Gelecek için antrenman, tutumlar geliştirme; bunlar korku işaretidir. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Acı çekmemiş olan, korkmaz. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( İç ve dış arasındaki ayrımın yalnızca zihinde olduğunu idrak ettiğiniz zaman, artık korkunuz kalmaz. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Arzulardan ve korkulardan kurtulun, görüşünüz birdenbire berraklaşacak ve herşeyi olduğu gibi göreceksiniz. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( İç değerinizi bilmelisiniz, ona güvenmelisiniz ve günlük yaşantınızda arzu ve korkularınızı feda ederek bunu belirgin kılmalısınız. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Arzudan ve korkudan kurtulmak bizi öyle korkutmasın. Bu hepimizin bildiğinden öyle farklı, çok daha yoğun ve ilginç bir yaşam sürdürebilmemizi sağlayacaktır. Öyle ki biz her şeyi kaybetmekle gerçekten her şeyi kazanmış oluruz. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Once you realise that all comes from within, that the world in which you live has not been projected onto you but by you, your fear comes to an end.
You are love itself - when you are not afraid.
An understanding mind is free of desires and fears.
The more you know yourself the less you are afraid.
Discover your mistake and be free of fear.
The body and the mind are limited and therefore vulnerable; they need protection which gives rise to fear.
Training for the future, developing attitudes is a sign of fear.
Who has not suffered is not afraid.
When you realise that the distinction between inner and outer is in the mind only, you are no longer afraid.
Be free of desires and fears and at once your vision will clear and you shall see all things as they are.
You must know your inner worth and trust it and express it in the daily sacrifice of desire and fear.
Do not be afraid of freedom from desire and fear. It enables you to live a life so different from all you know, so much more intense and interesting, that, truly, by losing all you gain all. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( FEAR: [not] Forget Everything And Run VS./AND/||/<>/>/BUT Face Everything And Rise
Face Everything And Rise INSTEAD OF Forget Everything And Run )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Korku, bilmemekten ileri gelir. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Bir kez, her şeyin içten geldiğini, içinde yaşadığınız dünyanın size değil, sizin tarafınızdan yansıtıldığını idrak ettiğinizde, korkularınız sona erer. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Siz aslında sevgisiniz - korkmadığınız zaman. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Anlayan bir zihin, arzulardan ve korkulardan azâdedir. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Kendinizi ne kadar daha çok bilirseniz, o kadar daha az korkarsınız. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Hatanızı keşfedin ve korkudan kurtulun. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Gövdemizin sahibi olursak, korkuyu atarız. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( Varolan bir şeyden çekinme. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Henüz gerçekleşmemiş bir şeyden çekinme. )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( )


-KORKU ile/ve/değil/||/<>/> KAYGI

( [CHAT GPT >]

Korku ve kaygı, genellikle birbiriyle karıştırılan, yakından ilişkili duygulardır ancak bunlar farklı deneyimlerdir.

Korku, algılanan bir tehdide tepki olarak yaşanan doğal, sağlıklı bir duygudur. Bizi zarardan korumaya yardımcı olan tehlikeye karşı doğal bir tepkidir. Korku, genellikle kısa ömürlüdür ve bulunduğunuz koşullarda belirli bir uyarana tepki olarak ortaya çıkar.

Kaygı ise sinirlilik ve huzursuzluk ile tanımlanan daha uzun süreli bir düşünce zinciridir. Kaygı, genellikle şu andaki belirli bir uyaran yerine gelecekteki olayların ya da kaygıların beklentisiyle tetiklenir. Acil bir tehlike olmadığında bile zamanla devam eden kronik bir durum olabilir.

Genel olarak korku, belirli bir tehdide ya da tehlikeye verilen bir yanıtken; kaygı, gelecekteki tehdit ya da tehlike olasılığına bir yanıttır. İki duygu da bizi harekete geçmeye ve kendimizi korumaya güdüleyebildiğinden ancak belirli durumlarda yardımcı olabilir. Ancak korku ya da kaygı kronikleştiğinde ya da aşırı duruma geldiğinde, zihinsel ve fiziksel sağlığımız üzerinde olumsuz etkileri olabilir.



[English]

Fear and anxiety are closely related emotions that are often confused with one another, but they are distinct experiences.

Fear is a natural, healthy emotion that is experienced in response to a perceived threat. It is a natural response to danger that helps to protect us from harm. Fear is generally short-lived and occurs in the present moment, in response to a specific stimulus.

Anxiety, on the other hand, is a more prolonged emotion that is characterized by feelings of worry, nervousness, and unease. Anxiety is often triggered by anticipation of future events or concerns, rather than by a specific stimulus in the present moment. It can be a chronic condition that persists over time, even when there is no immediate danger present.

In general, fear is a response to a specific threat or danger, while anxiety is a response to the possibility of future threats or dangers. Both emotions can be helpful in certain situations, as they can motivate us to take action and protect ourselves. However, when fear or anxiety becomes chronic or excessive, it can have negative effects on our mental and physical health. )


-KORKU ile/ve/||/<>/> AĞRI ile/ve/||/<>/> GERGİNLİK



-KORKU ile/ve/||/<> AKIL

( İşin içine korku girdiği oranda, "akıl" da etkinleşir. Bir kişi, ne kadar korkusuz ise "aklını" o kadar az kullanır. )


-KORKU ile/ve/<> BÂTIL İNANÇ

( Korku, bâtıl inançların temel kaynağıdır. )


-KORKU ile/ve/<>/değil ÇARESİZLİK



-KORKU ile/ve/||/<> DENETİM ODAKLI KORKU



-KORKU ve/||/<> HAZ

( Bireylerin, suç işleme nedenleri. )


-KORKU ile/ve/||/<> KIZMA/ÖFKE ile/ve/||/<> ÜZÜNTÜ/ÜZÜLME ile/ve/||/<> UTANMA/UTANÇ[>< AÇGÖZLÜLÜK] ile/ve/||/<> İĞRENME/TİKSİNTİ | ile/ve/||/<> SEVİNÇ(NEŞE)/COŞKU ile/ve/||/<> ŞAŞIRMA/ŞAŞKINLIK/HAYRET

( Farklı coğrafyalarda yaşayıp farklı dilleri konuşsa da yeryüzünde yaşayan tüm bireyler, şu 6 ya da 7 duygu-durum için aynı yüz ifadesi ve mimikleri kullanıyor. )


-KORKU ile/ve/||/<> KIZMA/ÖFKE ile/ve/||/<> ÜZÜNTÜ/ÜZÜLME ile/ve/||/<> UTANMA/UTANÇ[>< AÇGÖZLÜLÜK] ile/ve/||/<> İĞRENME/TİKSİNTİ | ile/ve/||/<> SEVİNÇ(NEŞE)/COŞKU ile/ve/||/<> ŞAŞIRMA/ŞAŞKINLIK/HAYRET

( )


-KORKU ile/ve/||/<> KIZMA/ÖFKE ile/ve/||/<> ÜZÜNTÜ/ÜZÜLME ile/ve/||/<> UTANMA/UTANÇ[>< AÇGÖZLÜLÜK] ile/ve/||/<> İĞRENME/TİKSİNTİ | ile/ve/||/<> SEVİNÇ(NEŞE)/COŞKU ile/ve/||/<> ŞAŞIRMA/ŞAŞKINLIK/HAYRET

( )


-KORKU ile/ve/||/<>/> ÖFKE



-KORKU ve/||/<>/> TEMBELLİK



-KORKU ile/ve/ya da/<> UKALALIK



-KORKU ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< ÜMİT

( Mahkum eder. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>< Özgür bırakır. )


-KORKU ve/||/<>/< ZARAR GÖRMEK



-KORKUNÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İLGİNÇ



-KORKUTAN ile/ve/||/<> KORKAN

( Korkutanlarla ile korkanlar arasında sessiz bir suç ortaklığı vardır. )


-KÖRLER ÇARŞISINDA ve/||/<> SAĞIRLAR ÇARŞISINDA

( Ayna satma! VE/||/<> Gazel atma! )


-KÖRLÜK:
ZİHİNSEL ile/ve/||/<> İŞLETME ile/ve/||/<> BENCİL

( Kendi eksiklerini "görememe". İLE/VE/||/<> Şirketinde tekrarlayan yanlışlara karşı oluşan "görememe". İLE/VE/||/<> Dost eleştirisine, "niyet okuyarak", inanmamak. )


-KÖRLÜK/SAĞIRLIK(IN NEDENİ) ile/ve/||/<> TIKANIKLIK('IN NEDENİ)

( Olanaklar/olanaklılık, rahatlık. İLE/VE/||/<> Yeti/yetenek, becerme, başarı. )


-KÖRLÜK ile/||/<> AMAROZİS

( ... İLE/||/<> Sinirsel körlük. | Fugaks geçici körlük. )


-KÖRLÜK ile/<> YOKLUK



-KORO ile/ve/<> ORATORYO[İt.]

( ... İLE/VE/<> Solo sesler, koro ve orkestra için yazılmış, oyun öğesi bulunmayan, kutsal nitelikte müzik yapıtı. )


-KORU ile/ve/||/<> AĞAÇLIK

( Bakımlı küçük orman. İLE/VE/||/<> Ağacı bol olan yer. )


-KÖRÜK ile/||/<> KÖRÜKLEMEK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Körük. İLE/||/<> ... )


-KORUMA ile/ve/||/<> SAVUNMA



-KORUMAK ile/ve/<> BÂKÎ KILMAK



-KORUMAK ile/ve/<> DEVAM ETTİRMEK



-KORUMAK ile/ve/||/<> KOLLAMAK



-KORUMAK ile/ve/<> KULLANMAK

( Dengede olmalılardır! )


-KORUND ile/||/<> SPİNEL

( Safir ve yakut olarak bilinir. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunan bir mineral. )


-KORUNMA ile/ve/<> DEĞİM/LİYÂKAT



-KÖRÜŞ ile/||/<>/> KÖRÜNÇ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Görüş, bakış. İLE/||/<>/> İzleyiciler. )


-KORUYUCU ile/ve/değil/||/<> KALKAN



-KOŞ ve/||/<> COŞ



-KÖŞE ile/ve/||/<> SEKİ/KÜRSÜ

( Gazetede. İLE/VE/||/<> Üniversitede/fakültede. )


-KÖSGÜK ile/||/<> KORKULUK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( "Kötü gözler"den sakınmak için küçük bahçelere ve üzüm bağlarına dikilen korkuluk. İLE/||/<> ... )


-KOŞMACA ile/ve/||/<>/> KOVALAMACA

( Birbirini kovalayarak oynanan bir çocuk oyunu. İLE/VE/||/<>/> Ebenin, yanına gizlice sokulup koluna vuranı kovalayıp yakalamaya çalışması biçiminde oynanan bir çocuk oyunu. | Arkasından koşma, peşinden gitme. )


-KOŞMAK ile/ve/<>/değil/yerine SEĞİRTMEK

( ... İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Hızlı adımlarla ya da sıçrayarak yakın bir yere doğru yürümek. )


-KOŞUL ile/ve/<>/||/> KOŞULLU ile/ve/<>/||/> KAVRAM

( ZAMAN/UZAM(MEKÂN) ile/ve/||/<>/> NESNE ile/ve/||/<>/> KAVRAM )


-KOŞUL/LAR ile/ve/||/<>/< NEDEN/LER

( Fizikte. İLE/VE/||/<>/< Zihinde. )


-KOŞUL ile/ve/değil/||/<> ETMEN



-KOŞUL ile/ve/||/<> NEDENSELLİK



-KOŞUL ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÖNCELİK



-KOŞULLAR:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ ile/ve/||/<> GENEL ile/ve/||/<> ÖZEL ile/ve/||/<> KİŞİSEL ile/ve/||/<> FİZİKSEL ile/ve/||/<> ZİHİNSEL ile/ve/||/<> ZORUNLU ile/ve/||/<> İTİBARİ ile/ve/||/<> YAKIN ile/ve/||/<> UZAK



-KOŞULLAR ile/ve/<> ZORUNLULUKLAR/DURUMLAR

( ŞERAİT ile/ve/<> ŞERİAT )


-KOŞULLARDA:
HAKİKÎ ile/ve/||/<> CALÎ ile/ve/||/<> İLLET HÜKMÜNDE ile/ve/||/<> SEBEP HÜKMÜNDE



-KOŞULSUZ/LUK ile/ve/<> İLİŞKİSİZ/LİK



-KOTA KİNABALU ile/ve/<> KİNABALU MİLLİ PARKI

( Borneo'nun Sabah Eyaleti'nin başkenti. İLE/VE/<> 754 km² yüzölçümü bulunan park, flora ve fauna açısından bir hazine olarak kabul ediliyor. Parkın içinde, 1500 çeşit orkide, sürüngenler ve 518 çeşit kuş bulunuyor.
[Dünyanın en büyük çiçeği olarak kabul edilen, "Rafflesia Arnoldii"nin çapı 91 cm., kalınlığı 1.9 cm., ağırlığı ise 7 kg.] )


-KOTA KİNABALU ile/ve/<> KİNABALU MİLLİ PARKI

( (Kota) Kinabalu (Dağı) Efsanesi:

Kinabalu Dağı'nın zirvesinde çok iri bir inci ve onu sahiplenen bir ejderha varmış. Bu incinin ünü, sınırları aşıp Çin İmparatoru'nun kulağına kadar ulaşmış. İnciye sahip olma hırsıyla yanıp tutuşan imparator, inciyi kendine getirmesi için bir prensini bu dağa göndermiş.

Prens, henüz dağa çıkmadan, dağın eteğindeki bir köyde, güzel bir yerli kıza âşık olmuş ve onunla evlenmiş. Bir çocukları da olmuş.

Daha sonra görevini anımsayıp dağa çıkan ve ejderhaya görünmeden inciyi almayı başaran prens, Çin'e dönmek üzere bir gemiyle yola çıkmış. Ancak, yolda korsanlara yakalanan prens, hem canını kaybetmiş, hem de inciyi.

Bu olay, eşinin köyünde de duyulunca, yabancıları sevmeyen köy halkı, prensin dul eşiyle alay etmeye, aşağılamaya başlamış. Prensin güzel eşi, bu aşağılamalara daha fazla dayanamayarak, çocuğuyla birlikte kutsal dağın tepesinden aşağı atlamış.

Bu olaydan sonra da, bu kutsal dağa, "Kota Kinabalu" yani "Çinli'nin dul eşi" denilmiş. )


-KÖTÜ "HABER" ile/ve/değil/yerine/||/<> "İYİ HABER"

( (")Hâlâ yaşıyoruz("). İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Henüz ölmedik. )


-KÖTÜ (OLMAK) ile/ve/değil/||/<>/< YAŞAMDA KALACAK KADAR KÖTÜ OLABİLMEK



-KÖTÜ HABER ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İYİ HABER

( Hiçbir şey, sonsuza kadar sürmez. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Hiçbir şey, sonsuza kadar sürmez. )


-KÖTÜ NİYETLİ/LİK ile/ve/değil/||/<>/< APTAL/LIK



-KÖTÜ[< KÖTİ] ile/ve/||/<> KETÜ[Kıpçak][dvnlgttrk]

( Zorunlu/luk. İLE/VE/||/<> Eksik/lik. | Çolak. )


-KÖTÜ[< KÖTİ] ile/ve/||/<> KETÜ[Kıpçak][dvnlgttrk]

( KÖTÜLÜK: Kemâl'i engelleyen. )


-KÖTÜ/LÜK ile/ve/<> GEREKSİZ YERE/LİK



-KÖTÜ/LÜK ile/ve/değil/||/<> KABA/LIK



-KÖTÜ/LÜK ile/ve/değil/<> KÖTÜLÜKLERE NEDEN/VESİLE OLAN

( Kendinden çok, başkalarından az isteyen bir kişi, kendini, kötülüklerden uzak tutar. )


-KÖTÜ ile/ve/||/<> İYİ ile/ve/||/<> BENLİK

( İd. İLE/VE/||/<> Süper ego. İLE/VE/||/<> Ego. )


-KÖTÜ ile/ve/||/<> İYİ ile/ve/||/<> BENLİK

( Düşman/rakip. İLE/VE/||/<> Yardımcı. İLE/VE/||/<> Kahraman. )


-KÖTÜ ile/ve/değil/<> ÜSTÜNKÖRÜ



-KÖTÜ ile/ve/değil/yerine/||/<> ZOR



-KÖTÜLÜK ETME! ve/<> KUYU KAZMA!

( Kötü düşersin. VE/<> Kendin düşersin. )


-KÖTÜLÜK ETMEK ile/ve/||/<>/< ZARAR VERMEK

( İnsanda. İLE/VE/||/<>/< Kişilerde ve hayvanlarda. )


-KÖTÜLÜK ETMEK ile/ve/||/<>/< ZARAR VERMEK

( ÖNCE, ZARAR VERME!

DO NOT HARM!

PRIMUM NON NOCERE PRIMA NON NOCERE )


-KÖTÜLÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİ OLANIN YOKLUĞU



-KÖTÜMSER/LİK ile/ve/değil/||/<>/< DUYGUSAL/LIK



-KÖY ENSTİTÜLERİ ile/ve/<> HALK EVLERİ



-KÖY ROMANININ:
DÖNEM ORTAYA ÇIKARMASI ile/ve/||/<> DÖNEM KAPATMASI



-KÖY/KARYE ile/ve/<> MAHALLE ile/ve/<> ÇİFTLİK



-KÖY ve/<> BİSİKLET



-KÖY ile/ve/||/<> KIRSAL



-KOY ile/||/<> KÖRFEZ



-KÖYDEŞ ile/ve/=/||/<> KÖYLÜ

( Aynı köyde oturan kişilerin birbirine göre her biri. )


-KÖYLÜ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KÖY KÖKENLİ



-KOYMAK ile/ve/değil/||/<>/< KUYMAK

( Katılarda. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Sıvılarda. )


-KOYMAK ile/ve/değil/||/<>/< KUYMAK

( Bırakmak, yerleştirmek. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Dökmek. )


-KOYNUNDA ile/ve/||/<> BAĞRINDA



-KOYSUN ile/ve/||/<> ALSIN

( Olanağı bulunan. İLE/VE/||/<> Gereksinimi olan. )


-KOYUN ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< OYUN

( ...'ın koyunu, sonra çıkar oyunu. )


-KOZ[>< KOR] ile/||/<> KÖZ/KOR

( İyice yanarak ateş durumuna gelmiş kömür ya da odun parçası. İLE/||/<> Küçük kor parçası. )


-KÖZ ile/||/<> KÖZETLİG ile/||/<> KÖZNGÜ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Göz. İLE/||/<> Korunan, sakınılan nesne. İLE Ayna. )


-KOZMOLOJİ ile/ve/<> TEOLOJİ ile/ve/<> İNSAN



-KOZMOS:
NESNE ile/ve/<>/> US/AKIL(LOGOS)



-KRAL / KRALİÇE ile/ve/||/<>/> PRENS / PRENSES ile/ve/||/<>/> ARŞİDÜK/ARŞİDÜKA / ARŞİDÜŞES ile/ve/||/<>/> DÜK / DÜŞES ile/ve/||/<>/> KONT[Fr. < COMTE] ile/ve/||/<>/> VOYVODA ile/ve/||/<>/> VİKONT[Fr. < VICOMTE] ile/ve/||/<>/> BARON[Fr.] / BARONES ile/ve/||/<>/> ŞÖVALYE[Fr. < CHEVALIER] ile/ve/||/<>/> SÖR/SIR / DAME

( [Batı ülkelerinde]
En yüksek devlet otoritesini, kalıtım ya da soylularca seçilme yoluyla elinde bulunduran hükümdar. İLE/VE/||/<>/> Hükümdar ailesinden olan erkeklere verilen san. İLE/VE/||/<>/> Özellikle Habsburg hanedanının (Avusturya - Macaristan) erkek üyeleri için kullanılan bir san. İLE/VE/||/<>/> Büyük ve önemli bir toprak parçasını yöneten yüksek rütbeli soylu. | Bazı devletlerde prensten sonra gelen en yüksek soyluluk gösteren san. İLE/VE/||/<>/> Roma imparatorunun danışman olarak seçtiği kişi. | Derebeyi. | Erkekler için kullanılan bir "soyluluk" sanı. İLE/VE/||/<> Orta ve Doğu Avrupa'da, özellikle Balkanlar'da ve Polonya-Litvanya'da kullanılan bir askeri önder ya da yönetici sanı. İLE/VE/||/<>/> Belirli bölgeleri yöneten soyluluk sanı. İLE/VE/||/<>/> Küçük toprak sahibi ve yerel bir yönetici olabilir.[En düşük soyluluk sanlarından biri] İLE/VE/||/<>/> Eski Roma'da üç sınıftan ikincisinin üyesi olan yurttaş. | Orta Çağ Avrupası'nda özel eğitimle yetişmiş, belirli ülküler taşıyan, soylu, atlı savaşçı ve genellikle askeri hizmetler için kullanılan san.[Soylulukta en alt seviyededir.] | Derebeylik düzeninde soyluluk sanlarının en alt basamağı. | Günümüzde Fransız hükûmetinin verdiği şeref belgesi ve nişanı. İLE/VE/||/<>/> Bir kişiye şövalyelik sanı verildiğinde kullanılır. [Genellikle önemli hizmetleri ya da başarıları olan kişilere verilir.] )


-KRAL/LIK" ile/ve/değil/||/<>/>/< BİLGE/LİK

( Davranışla. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Sessizlikle. )


-KRAL =/<> ÇAR

( ... =/<> Bulgarlar'ın ve Ruslar'ın, kral için kullanmış olduğu sözcük.
[Bulgaristan, 913-1018, 1185-1422 ve 1908-1946 arası.
Sırbistan, 1346-1371 arası.
Rusya, 1480'dan (/1547) 1721'ye kadar. 1721'den sonra 1917'ye kadar ve resmi olarak sadece Rus imparatorlarının Polonya, Gürcistan gibi bazı bağımsız ülkeler üzerindeki yetki gücü için kullanılmıştır.] )


-KRALDAN ÇOK, KRALCI/LIK ile/ve/değil/yerine/<> KURALDAN ÇOK, KURALCI/LIK



-KRANK[İng. < CRANK] ile/ve/||/<> KRANK MİLİ

( Bir motorda biyellerin doğrusal hareketini dairesel harekete çeviren dingil. | Sac, çinko, dökme demir, bakır vb. borunun yönünü değiştirmeye yarayan kıvrım. İLE/VE/||/<> Pistonun doğrusal hareketini dairesel dönme hareketine çeviren mil. )


-KRANYOTOMİ/CRANİOTOMY ile/||/<> KRANYOPLASTİ/CRANİOPLASTY

( Kafatası ameliyatı. İLE/||/<> Kafatası onarımı. )


-KRAVAT[Fr. < CRAVATE < Hırvatistan] ile/<> PAPYON[Fr. < PAPILLON]

( Bir ucu ince, öteki ucu daha geniş, gömlek yakasının altından geçirilerek önde üçgen biçiminde bağlanan, özel kumaştan yapılan giysi aksesuarı, boyun bağı. İLE Kelebek biçiminde, bir çengelle ya da lastik bağla yakaya tutturulan kravat. )


-KRİPTOLOJİ[Fr. < CRYPTOLOGIE] ile/ve/||/<>/> KRİPTOLOG[Fr. < CRYPTOLOGUE]

( Gizli yazılar, şifreli belgeler bilimi ya da incelemesi. İLE/VE/||/<>/> Kriptoloji uzmanı. )


-KRİSTALOGRAFİ ile/||/<> AMORF KİMYA

( Kristal yapıların kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Amorf yapıların kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KRİSTALOGRAFİ ile/||/<> MİNERALOJİ

( Kristal yapıların kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Minerallerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KRİZ ile/ve/||/<>/> "FABRİKA AYARLARI"NA DÖNÜŞ



-KRİZ ile/ve/||/<>/>/>< KERİZ

( "Yok" saymak. İLE/VE/||/<>/>/>< Çok. )


-KRİZOKOL ile/||/<> RODONİT

( Mavi-yeşil renkte bir bakır silikat minerali. İLE/||/<> Pembe ve siyah renkli bir mineral. )


-KRİZOKOL ile/||/<> TURKUAZ

( Mavi-yeşil renkte bir bakır silikat minerali. İLE/||/<> Mavi-yeşil renkte bir fosfat. )


-KROM[Fr./İng. CHROME] ile/ve/||/<>/> KROMAJ[Fr./İng. CHROMAGE]

( Atom numarası 24, atom ağırlığı 52,01, yoğunluğu 6,92 olan, 1514 °C'de eriyen, ısıya dayanıklı, havada oksitlenmeyen bir öğe. [simgesi Cr] | Bu öğeden yapılmış olan. İLE/VE/||/<>/> Metal yüzeyleri kromla kaplama işlemi. | Bu işlemle kaplanmış yer. )


-KROMATİN[Fr. < CHROMATINE] ile/||/<> KROMATİT[Fr. < CHROMATITE] ile/||/<> KROMOZOM[Fr. < CHROMOSOME]

( Göze çekirdeğinde küçük tanecikler, düzensiz kitleler ya da ağ biçiminde bulunan, soya çekim olaylarını sağlayan, bazı boyalarla hemen boyanabilen nesne. İLE/||/<> Bir kromozomun uzunlamasına iki yarısından her biri. İLE/||/<> Göze çekirdeğinde bulunan DNA ve protein yapısı. )


-KROMATOFOR[Fr. < CHROMATOPHORE] ile/ve/||/<> KROMOPLAST[Fr. < CHROMOPLASTE]

( Plazması pigment tanecikleriyle dolu, çokgen ya da yıldız biçiminde, belirli uzunlukta ya da kısalabilir uzantıları bulunan göze. İLE/VE/||/<> Değişik renkler taşıyan kromatofor. )


-KROMOZOM ve/<> KİNETOKOR

( )


-KSENOFANES ile/<>/> KSENOFON

( [M.Ö.] 475 ile/<>/> 431 - 354 )


-KUARK ile/ve/||/<>/>< KARŞI KUARK



-KUARKLAR ile/ve/||/<>/> LEPTONLAR ile/ve/||/<>/> BOZONLAR ile/ve/||/<>/> HIGGS BOZONU



-KÜBA ARALI:
GENÇLİK ADASI ile/ve/<> 1600 ADA

( Küba adası, 110.000 km²'lik bir alanla, Büyük Antiller'in en büyük adasıdır. )


-KÜBA ARALI:
GENÇLİK ADASI ile/ve/<> 1600 ADA

( 5500 km. sahil şeridine sahiptir. Ünlü bir kumsal olan Varadero, Havana'ya 140 km. uzaklıkta bulunan, 11.5 km. uzunluğunda, ince bir yarımadadır. )


-KUBBET-üs-SAHRA ve/<> MESCİD-İ AKSÂ

( Sekizgen olarak inşa edilmiştir. VE/<> ... )


-KUBBET-üs-SAHRA ve/<> MESCİD-İ AKSÂ

( Caminin 52 penceresinin vitrayları da birbirinden farklıdır. VE/<> ... )


-KUCHING:
KUZEY ile/ve/<> GÜNEY



-KÜÇÜK DERT ile/ve/||/<> BÜYÜK DERT

( Konuşur/konuşturur. İLE/VE/||/<> Dilsizdir. )


-KÜÇÜK GÖRMEK ile/ve/<> KÜÇÜK DÜŞÜRMEK



-KÜÇÜK GÜVENCELİK/KASKO ile/ve/||/<> DAR GÜVENCELİK/KASKO

( Küçük güvencelik/kasko, araçlarda oluşan küçük ölçekli kayıpların sigorta şirketi tarafından üstlenilmesi için hazırlanan bir üründür. Dolayısıyla güvence kapsamları sınırlıdır. Güvenceleri, sigorta şirketi bazında değişiklik gösterse de çoğunlukla boyasız araç kaportası onarımı, döşeme tamiri, göçük kurtarma, leke çıkarma gibi küçük onarımları kapsar. Bu tür, araçta farklı nedenlerle oluşan kozmetik sorunların poliçe kapsamında giderilmesini olanaklı kılar. İLE/VE/||/<> İçerdiği güvenceler nedeniyle genelde yoğun trafikte uzun süre araç kullanan sürücüler tarafından yeğlenir. Boyada ya da çamurlukta oluşan hafif çizikler de dâhil olmak üzere küçük hasarlarda devreye girmesi sayesinde aracın hasarsızlık oranı bozulmamış olur ve araç sahipleri bir sonraki yenileme döneminde avantajlı fiyatlarla kasko poliçelerini devam ettirebilme olanağına kavuşur. [Standart kasko paketleriyle beraber kullanımı sık karşılaşılan bir uygulamadır.] )


-KÜÇÜK İŞ ile/ve/<> BÜYÜK İŞ

( [iş/çalışma/etkinlik] Kent içindeyse. İLE/VE/<> Kent dışındaysa. )


-KÜÇÜK İŞ ile/ve/<> BÜYÜK İŞ

( Küçük çocuklara, işe gitmenin ve geri dönüşün ne kadar süreceğini anlatmak üzere kullanılabilecek sözler. )


-KÜÇÜK KAN DOLAŞIMI ile/ve/<> BÜYÜK KAN DOLAŞIMI

( Sağ karıncıktan çıkan akiğer atardamarı kalbin hemen üzerinde ikiye ayrılarak biri sağ öbürü sol akciğere ider. Akciğerde kan temizlendikten sonra her akciğerden bir çift toplardamar halinde çıkarak sol kulakçığa dört koldan dökülür. Kalple akciğer arasındaki bu dolaşıma "Küçük Dolaşım" denir. İLE/VE/<> Sol karıncıktan çıkan aort, sola doğru kıvrılarak bir yay yapar. Bu yaydan başa ve kollara damarlar ayrılır. Daha sonra aort aşağı doğru kıvrılarak diyaframı deler ve karın boşluğuna geçer; kalça hizasında ikiye ayrılarak bacaklara uzanır. Bu aralıkta, iç organlara ve kaslara dallar verir. Gövdenin alt kısımlarında oksijensiz kan al ana toplardamarı ile gövdenin üst kısmından toplanan oksijensiz kan ise üst ana toplardamarı ile kalbin sağ kulakçığına dökülür. Bu dolaşım sistemine de "Büyük Dolaşım" denir. )


-KÜÇÜK KAN DOLAŞIMI ile/ve/<> BÜYÜK KAN DOLAŞIMI

( KÜÇÜK KAN DOLAŞIMI - İBN. NEFİS, FAZIL b. NÂTIK ve HARVEY )


-KÜÇÜK KAN DOLAŞIMI ile/ve/<> BÜYÜK KAN DOLAŞIMI

( Kanımızın, gövdemizi dolaşması, yalnızca 22-23 saniye sürmektedir. )


-KÜÇÜK KAN DOLAŞIMI ile/ve/<> BÜYÜK KAN DOLAŞIMI

( )


-KÜÇÜK KOL ÖRTÜLERİ ile/ve/<> ORTA KOL ÖRTÜLERİ



-KÜÇÜK ŞEYLER ve/||/<>/> BÜYÜK ŞEYLER

( Yaşam, küçük şeylerden oluşur. VE/||/<>/> Eğer seversek, büyük olurlar. )


-KÜÇÜK ZİHİN ile/değil/yerine/<>/> ORTA ZİHİN ile/değil/yerine/<>/> İLERİ ZİHİN

( "Her sorunun" kendince bir yanıtı/açıklaması vardır. İLE/DEĞİL/YERİNE Deneyimlerinden öğrenir. İLE/DEĞİL/YERİNE Herşeyden ve herkesten öğrenir. )


-KÜÇÜK ZİHİN ile/değil/yerine/<>/> ORTA ZİHİN ile/değil/yerine/<>/> İLERİ ZİHİN

( Kişilerle uğraşır. İLE/DEĞİL/YERİNE Olaylarla uğraşır. İLE/DEĞİL/YERİNE Düzenle/sistemle uğraşır. )


-KÜÇÜK ZİHİN ile/değil/yerine/<>/> ORTA ZİHİN ile/değil/yerine/<>/> İLERİ ZİHİN

( "Dengini" arar. İLE ... İLE/DEĞİL/YERİNE Kendini arar. )


-KÜÇÜK ZİHİN ile/değil/yerine/<>/> ORTA ZİHİN ile/değil/yerine/<>/> İLERİ ZİHİN

( "İleri zihinler, kendi çağının ötesindedir, zekiler, kendine bir şeyler çıkarır ve ahmak olan da buna karşı koyar.[The great person is ahead of their time, the smart make something out of it, and the blockhead, sets themselves against it.]" )


-KÜÇÜK ile/ve/<> KÜÇÜLTÜLMÜŞ



-KÜÇÜLME ile/ve/||/<> BÜZÜŞME/SIKIŞMA



-KÜÇÜLTMEK ile/ve/||/<> BÖLMEK



-KÜÇÜMSEMEK ve/||/=/<> ABARTMAK/"BÜYÜLTMEK"



-KÜÇÜMSEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< ÖTEKİLEŞTİRMEK



-KUDRET ile/ve/||/<>/> "ÜSTÜNLÜK"

( Elimizde kudret olmadığı sürece, özgürlük isteriz.
Kudreti ele geçirince üstün olmak isteriz.
Ama başaramazsak, adâlet isteriz. )


-KUDRET ve/<> HİZMET



-KUDUMİYE ile/||/<> CAİZE ile/||/<> DÎVÂNÎ

( Sultan ve devlet ileri gelenlerinin seferden dönmesi dolayısıyla yazılan şiire verilen ad. İLE/||/<> Şairlerin, şiirlerinde övdüğü büyük kişilerden aldığı bahşiş. İLE/||/<> Yaygınlık kazanmış bir yazı türü. )


-KÜFÜR[Ar. KÜFR] ile/ve/||/<> HİCÂB[Ar.]



-KÜFÜR ile/ve/<> İDDİA

( Küfürlerin büyük çoğunluğu aynı zamanda birer iddialardır. )


-KÜFÜR ile/ve/||/<> LİBAS

( Örtme/örten. İLE/VE/||/<> Giysi[< elbise], örten. )


-KÜFÜR ile/ve/||/<> SİLAH ile/ve/||/<> BİAT ile/ve/||/<> YALAN

( Küfürden medet uman fikir,
Silahtan medet uman cesâret,
Biattan medet uman haysiyet,
Yalandan medet uman inanç, YOKSULDUR/FAKİRDİR... )


-KUİPER KUŞAĞI:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ

( [uzaklık] 4.02 ışık saati. İLE/VE/||/<> 6.79 ışık saati. )


-KUİPER KUŞAĞI:
İÇ ile/ve/||/<> DIŞ

(

)


-KUKLA SANATINDA:
TALAT-SÜREYYA DUMANLI ile/ve/<>/> NEVZAT AÇIKGÖZ ile/ve/<>/> DUYGU-OYA TANSI

( )


-KÜKÜRT ile/ve/<> SÜLFÜR ile/ve/<> GALENİT[Yun.]

( Atom numarası 16, atom ağırlığı 32.06 olan, doğada, arı ya da başka cisimlerle bileşik olarak bulunan, sarı renkli, 113 °C2de ergiyen ve 444 °C'de kaynayan öğe. İLE/VE/<> Kükürdün, başka bir öğeyle yaptığı bileşik. İLE/VE/<> İçinde doğal kurşun bulunan sülfür. )


-KÜL OLMAK" ile/ve/||/<> "GÜL OLMAK"

( Nefsini yakarak. İLE/VE/||/<> İyilik yaparak. )


-KUL OLMAK ile/ve/<> KÜL OLMAK



-KÜL SERMEK ile/ve/||/<> GÜL SERMEK

( Bin kere gelenin önüne. İLE/VE/||/<> Bir kere gelenin önüne. )


-KUL ile/ve/||/<> KÜL

( Neye "inanıyorsak". İLE/VE/||/<> Neye "yanıyorsak". )


-KÜL ve/<> KURŞUN ve/<> SİRKE

( Herhangi bir nesnenin, bir sonraki aşaması bulunmayan, fiziksel ve/ya da kimyasal sonları/eşikleri. )


-KUL ile/ve/<>/|| SABIR EHLİ



-KULAK ile/ve/||/<> BURUN ile/ve/||/<> BOĞAZ



-KULAK ile/ve/<> İÇ KULAK

( ... İLE/VE/<> Kulağın işitme sinirlerinin bulunduğu bölümü. )


-KULAK ile/ve/||/<>/> KALBİN KULAĞI



-KULAK ve/<> TÜM ÖRGENLER



-KULAKTA/İŞİTMEDE (OKTAV):
9 ve/||/<> 11



-KÜLFET[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜLFET[Ar.]

( Zahmet, sıkıntı, zorluk, yorgunluk, zorlu iş. | Tören, merasim. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Alışma, kaynaşma. | Görüşme, konuşma. | Dostluk, ahbaplık. | Huy etme. )


-KÜLFET[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜLFET[Ar.]

( Külfetsiz ülfet olmaz. )


-KÜLİ ile/ve/||/<>/> OKSAK/OXAQ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( İkiye ayrılmadan, içinde çekirdeğiyle birlikte kurutulan kayısı ve şeftali. İLE/VE/||/<>/> Kurutulmuş kayısılardan yapılan meyve şuyu. )


-KÜLL ile/ve/||/<> KÜNH

( Bütün, tüm. İLE/VE/||/<> Bir şeyin aslı, hakikati, temeli. | Kök, dip. | Esas, öz. )


-KULLANAN ile/ve/değil/||/<>/< KULLANMIŞ



-KULLANIM DEĞERİ ile/ve/<> DEĞİŞİM DEĞERİ ile/ve/<> SİMGESEL/GÖSTERİM DEĞERİ



-KULLANIM DEĞERİ ile/ve/<> UYGULANIM DEĞERİ



-KULLANIM/SAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İŞLEV/SEL



-KULLANMA (KILAVUZU) ile/ve/||/<>/>/< KILLANMA (KILAVUZU)



-KULLANMA ile/ve/değil/<> YARARLANMA



-KULLANMAK ve/<> YAŞA(T)MAK



-KÜLT ile/değil/yerine/<> KÜLTÜR

( Din. | Yerel özellikler taşıyan dinî törenler. | Belirli bir dönemde aşırı ilgi gören film vb. İLE/DEĞİL/YERİNE/<> ... )


-KÜLTÜR EKONOMİSİ ve/||/<> KÜLTÜR POLİTİKASI ve/||/<> KÜLTÜR YÖNETİMİ

( Grafiklerle Türkiye'nin Kültür Ekonisi 2016 için burayı tıklayınız... )


-KÜLTÜR ORTAKLIĞI ve/||/<> ORTAMI



-KÜLTÜR YAPITI ile/ve/||/<>/< BARBARLIK YAPITI



-KÜLTÜR:
KÂĞIT ÜZERİNE ile/ve/||/<>/< KÂĞIT DIŞINDAKİ NESNELERLE



-KÜLTÜR ile/ve/||/<> GELİŞİM ODAKLI DEĞERLER KÜLTÜRÜ



-KÜLTÜR ile/ve/değil/||/<>/< TOPLULUK



-KÜLTÜR ve/||/<> TUTKU/COŞKU



-KÜLTÜREL GELENEK ile/ve/<> FELSEFÎ GELENEK



-KÜLTÜREL ile/ve/değil/yerine/||/<> DÖNEMSEL



-KÜLTÜRLERARASI/LIK ile/ve/<> UYGARLIKLARARASI/LIK



-KULVAR/KANAL" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAĞLAM



-KUMAR BAĞIMLILIĞI DÖNEMLERİ/NDE:
BALAYI ve/||/<>/> DURAKLAMA ve/||/<>/> ÇÖKÜŞ ve/||/<>/> YIKILIŞ

( Genellikle kısa sürer ve "kazançlı" geçen bir dönemdir. Daha sonraki süreçte, sürekli bu dönem anımsanarak oynanmaya devam edilir. VE/||/<>/> Kazanma ve kaybetme dönemleri, ardışık bir biçimde birbirini takip eder. VE/||/<>/> Kayıplar artmaya başladığından dolayı bahis miktarları çoğalır ve borçlanmalar başlar. İş ve aile, boşlanmaya başlanır. Alkol ve madde tüketimi artar/başlar. VE/||/<>/> Ekonomik kaynaklar tamamen tükenmiştir. Yalan, yasadışı maddî kaynak kullanma, yasal sorunlar, aile parçalanması, depresyon ve intihar görülür. )


-KUMAR[Ar. < KİMÂR]/KERİZ[argo < KERES] ile/ve/<>/değil MEYSİR

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Kişiyi, Allah'ın zikrinden alıkoyan her şey. )


-KUMAŞ DESENİNDE:
PÖTİKARE[Fr.][PİTİKARE değil!] ile/ve/değil/<> KAZ AYAĞI



-KUMAŞ İPLİKLERİNDE:
30'a 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 40'a 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 50'ye 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 60'a 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 70'e 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 80'e 1



-KUMAŞ ile/ve/||/<> ABANİ

( ... İLE/VE/||/<> Üzeri turuncu iplikle işlenmiş, daha çok sarık, bohça, kundak ve yorgan yüzü yapılan sarımtırak bir kumaş. | Bu kumaştan yapılmış olan. )


-KUMAŞ ile/ve/||/<> HAMUR



-KUMAŞ ile/ve/||/<> KAPİTONE

( ... İLE/VE/||/<> İçi pamuk ya da vatka ile doldurularak dikilmiş, döşemelik ya da giyim eşyası yapımında kullanılan kumaş. | Bu kumaştan yapılmış ya da bu biçimde dikilmiş olan. )


-KUMAŞ ve/<> PASTAV[Macarca]

( ... VE/<> Çuha kumaşının sarıldığı top. )


-KUMAŞ ile/ve/<> POLİSAJ[Fr.]

( ... İLE/VE/<> Dokunmuş kumaşlardaki tarak izlerini yok etmek için bu kumaşları bir bıçaktan geçirme işlemi. | Parlaklık verme. )


-KÜME ile/ve/||/<> ALT KÜME



-KÜME ile/ve/||/<>/> GÜÇ KÜMESİ



-KUMSAL ile/||/<> KUMLA

( Kumu olan yer. | Denize, göle vb. yerlere girilebilen genellikle kumluk alan. İLE/||/<> Kumluk yer, geniş kumsal. )


-KUNZİT ile/||/<> AMETRİN

( Pembe ila mor renkte bir spoddumen. İLE/||/<> Ametist ve citrin karışımı. )


-KUNZİT ile/||/<> MORGANİT

( Pembe ila mor renkte bir spoddumen. İLE/||/<> Pembe ila turuncu renkte bir beril. )


-KUNZİT ile/||/<> SPİNEL

( Pembe ila mor renkte bir spoddumen. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir mineral. )


-KUNZİT ile/||/<> SUGİLİT

( Pembe ila mor renkte bir spoddumen. İLE/||/<> Mor renkli nadir bir mineral. )


-KUNZİT ile/||/<> TANZANİT

( Pembe ila mor renkte bir spoddumen. İLE/||/<> Mavi ve mor tonlarında bir zoisit türü. )


-KUPA ile/ve/||/<>/> MAÇA ile/ve/||/<>/> KARO ile/ve/||/<>/> SİNEK

( [simgeledikleri] Asiller. İLE/VE/||/<>/> Ordu. İLE/VE/||/<>/> Orta sınıf. İLE/VE/||/<>/> (Yoksul) Halk. )


-KUPA ile/ve/||/<>/> MAÇA ile/ve/||/<>/> KARO ile/ve/||/<>/> SİNEK

( İskambil kartları, tarım takvimi düzenlemesidir. Bir yılda 52 kart olduğundan, her kart, bir haftayı simgelemektedir.[Kart renkleri de dört mevsimi simgeler.]

Her rengin, onüç olması, bir mevsimde, onüç haftanın olmasına karşılık gelir.

Her rengin kartlarının değerini topladığımızda 91 eder. [1 + 2 + 3 + 4 + 5 + 6 + 7 + 8 + 9 + 10(Vale) + 11(Dam/kız) + 12(Rua/Papaz) + 13 = 91] (Bu da bir mevsimdeki gün sayılarını simgeler.) Yılda dört mevsim olduğundan, 91 x 4 = 364 gün olarak bir yıla karşılık gelir.

İki "Joker"den biri, yılı tamamlar.[364 + 1] İkinci "Joker" de dört yılda bir gelen "artık yıl"ın gün sayısını tamamlar.

Her mevsim, Rua/Papaz ile simgelenir. Mevsim değişikliğini de "As" sağlar. )


-KUPA ile/ve/||/<>/> MAÇA ile/ve/||/<>/> KARO ile/ve/||/<>/> SİNEK

( )


-KUR'AN HAFIZLIĞI ile/ve/<>/değil KURRÂ' HAFIZLIĞI



-KUR'ÂN-I KERÎM:
BAŞAT TAVIR ile/ve/<> REVNAK[Fars.][: Parlaklık, güzellik, tazelik, süs.]



-KUR'ÂN-I KERÎM:
HİTAB ve/<> MUHATAB

( Hitâb: Muhattabı olursan. )


-KUR'ÂN-I KERÎM:
KİTAB ile/ve/||/<>/< HİTAB



-KUR'ÂN-I KERÎM:
OKUNAN ile/ve/değil/||/<>/< İŞİTİLEN



-KUR'AN-I KERÎM:
TEVHİD ile/ve/<> HAŞR/ÂHİRET ile/ve/<> NÜBÜVVET ile/ve/<> İBÂDET ve ADÂLET



-KUR'ÂN-I KERÎM ve/<> AYET/LER [âfâk'taki]

( Doğa. VE/<> Doğa nesneleri.[bitki/ler, hayvan/lar ve olaylar] )


-KUR'ÂN'DA ÇEVİRİLER:
SATIRARASI ile/ve/||/<>/> TEFSİRLİ



-KUR'ÂN'I TEFSİR ile/ve/<> KENDİNİ TEFSİR

( Kur'ân-ı Kerîm'i tefsir etmeye kalkışmadan önce kendini tefsir etmelisin. )


-KURAL/LAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KOŞUL/LAR



-KURAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KURUL



-KURALA UY/MAK ile/ve/||/<> KUR'AN'A UY/MAK



-KURALLAR ile/ve/||/<>/> KURALLILIK



-KURAM/TEORİ ile/ve/<> UYGULAMA/PRATİK



-KURAM ile/ve/||/<> AMAÇ



-KURAM ile/ve/||/<>/> İNANÇ

( ... İLE/VE/||/<>/> Kuramı, uygulamaya geçiren tek ve en önemli olgu. )


-KURAM ve/||/<> KİŞİ ve/||/<> SAYRILIK/HASTALIK ve/||/<> KİŞİLİK BOZUKLUĞU

( Davranışçı Terapi | Benedict | Paraonoid Bozukluk | Depresif Kişilik

Bilişsel Kuram | Beck | Obsesif Kompulsif Bozukluk | Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu

Bireysel Psi.(Adler) | Adler | Karşı Olma, Karşı Gelme Bozukluğu | Şizotipal

Ego state | Ecstein | Paylaşılmış Psikotik bozukluk | Pasif Agresif

Psikotoplumsal Gelişim | E.Erickson | Eşeysel İşlev Bozukluğu | Antisosyal

Kendilik Psikolojisi | Kohut | Uyku Bozukluğu | Mazoşistik

DDDT | Ellis | Özgül Fobiler | Çekingenlik

Evrimsel Psikiyatri | Maslow | Vajinismus | Paranoid

Roger'cı Sağaltım | Rogers | Yaygın Kaygı Bozukluğu | Histriyonik

Ego Psikolojisi | Anna Freud | Travma Sonrası Stres Bozukluğu[PTSB] | Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu

Varoluşçu Terapi | Yalom | Yaz Etkileşimi | Self-defeating

Bireysel Psikoloji(Adler) | Bandura | Somatizasyon Bozukluğu | Pasif Agresif

Ayrılma-Bireyleşme | Mahler | Panik Bozukluk | Çekingenlik

Masterson Kuramı | Masterson | Şizofreni | Narsisistik

Transpersonel Psi. | Jung | Depresyon | Şizoid

Fenomenolojik Kuram | Kernberg | Sosyal Fobi | Borderline

Dürtü-Savunma Kuramı | Fairbairn | Madde Bağımlılığı | Şizoid

Biyolojik Kuram | E. Fromm | Egodistonik | Eşeşeysellik | Antisosyal

T.A | Watkins | Tikler | Sadistik

Oyun ve Gerçeklik | Winnicott | Kimlik krizi | Paranoid

Dürtü-Savunma Kuramı | Freud | Fobiler | Antisosyal

Logoterapi | Frankl | Dürtü Kontrol Bozukluğu | Pasif agresif

Hümanistik Psi. | Otto Rank | Konversiyon Bozukluğu | Histriyonik

Nöropsikanaliz | Schore | Hiperaktivite | Karışık tip

Nesne ilişkileri | Sullivan | Yeme Bozukluğu | Depresif Kişilik

Varoluşçuluk | Rollo May | Bipolar Bozukluk | Bağımlı

T.A. | Jacobson | İntihar | Self-Defeating

Gestalt | Bowlby | Davranım Bozukluğu(Ergen) | Narsisistik

Toplumsal Travama | Vamık Volkan | Toplumsal Travmanın Çözümü | Onarıcı ve Yıkıcı Önder

Şema Terapi | Risley | Parafidiler | Borderline )


-KURAM ile/ve/değil/||/<> YAKLAŞIM



-KURAMDAN KOPUK UYGULAMA ile/ve/<> UYGULAMADAN KOPUK KURAM

( Kördür. İLE/VE/<> Topaldır. )


-KURAMIN:
DOĞRULUĞU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UYGUNLUĞU



-KURAMSAL/TEORİK KİMYA ile/||/<> DENEYSEL KİMYA

( Kimyasal süreçleri kuramsal modellerle inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Kimyasal süreçleri deneylerle inceleyen bilim dalı. )


-KURAMSAL/TEORİK KİMYA ile/||/<> KUVANTUM KİMYASI

( Kimyasal süreçleri kuramsal modellerle inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Kuvantum mekaniği ile kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


-KURAMSAL/TEORİK KİMYA ile/||/<> MOLEKÜLER MODELLEME

( Kimyasal süreçleri kuramsal modellerle inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Moleküler yapıların bilgisayar modellerini inceleyen bilim dalı. )


-KURAMSALLIK ile/ve/<> YARATICILIK

( Aklın mâbedi. İLE/VE/<> Kalbin mâbedi. )


-KURB-U SULTÂN ve/||/<>/> ATEŞ-İ SÛZÂN



-KURBACIK ile/ve/||/<> TUNÇ ile/ve/||/<> İĞ

( )


-KURBACIK ile/ve/||/<> TUNÇ ile/ve/||/<> İĞ

( Kaynak: "ANADOLU'DA KAYBOLMAKTA OLAN BİR MADDİ KÜLTÜR UNSURU: SU DEĞİRMENLERİ (BEYPAZARI ÖRNEĞİ)" - Reşide Gürses, E. Banu Karababa Taşkın )


-KURBAN ile/<> SUÇLAYICI/ZORBA ile/<> KURTARICI

( Kendine değer vermeyen ve başkalarının kararlarını kabul eden, yönlendirici, sürekli yakınan ve kendine ötekileri koltuk değneği gibi arayan.[Çaresizlik, onun için bir "sığınak" olmuştur.] İLE/<> Başkalarının görüş ve değerlerine önem vermeyen, öfkeli, saldırgan ve yargılayıcı bir tutum içinde olan. İLE/<> Ötekilerin yardım etme kapasitesini önemsemeyen, fedâkâr görünen ama gereksiz yere işlere karışan.[Zehirli bir "kendine yetme" ve başkalarına adanma durumu vardır. Bu kadar iyilik sonrası alacaklarını sağlayamayınca bir zorbaya dönüşmesi de hiç şaşırtmaz.] )


-KÜRDAN ile/ve/değil/yerine/||/<> HILTAN

( ... İLE/VE/||/<> Top durumundaki çiçekleri kuruduktan sonra sapları kürdan olarak kullanılan yabani bir bitki. )


-KÜRE ile/ve/<> DAİRE

( Daire, bir küre kesitidir. )


-KÜREK ÇEKMEK ile/ve/değil/yerine/<>/>< LAVA[İt.]

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Herhangi bir yere yanaşmış filikanın, kürek çekmeden ilerlemesi için söylenilen söz/emir. )


-KÜREK ile/ve/||/<>/> FIRIN

( Düzgün. İLE/VE/||/<>/> Kızgın. )


-KÜRESEL ile/ve/değil/||/<>/< BASKIN YEREL



-KÜRESELLEŞME:
[ne yazık ki]
"ULUSLARARASILAŞMANIN GENİŞLEMESİ" ile/ve/||/<> KURUMSAL ZORBALIK



-KÜRESELLEŞME ve/||/<> YOKSULLUK



-KÜRESELLEŞMENİN ARTMASI ile/ve/değil/||/<> SINIRLARIN AZALMASI



-KURGU/LAMAK ile/ve/<> VURGU/LAMAK



-KURGU/SAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KURAM/SAL



-KURGU ile/ve/||/<> ANLATIM



-KURGUDA:
KESMEK ile/ve/||/<>/> YONTMAK ile/ve/||/<>/> EKLEMEK



-KURMACA AÇMAZI ile/ve/||/<> TRAJEDİ AÇMAZI



-KURMACA GERÇEKLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÜNDELİK GERÇEKLİK



-KURMAK ile/ve/||/<> ÖRMEK



-KURNA[Ar. < KURNE] ile/ve/||/<> ZURNA[Fars. < SURNÂY]

( Hamama gidildiğinde/gidip beğenilmeyen/beğenmeyen. İLE/VE/||/<> Düğüne gidildiğinde/gidip beğenilmeyen/beğenmeyen. )


-KURNA[Ar. < KURNE] ile/ve/||/<> ZURNA[Fars. < SURNÂY]

( Hamam ve banyolarda musluk altında bulunan, içinde su biriktirilen, yuvarlak, mermer, taş ya da plastik tekne. İLE/VE/||/<> Ağaçtan yapılan, iki karış boyunda, ağız bölümü yayvan, keskin bir ses çıkaran ve çoğu zaman davulla ya da dümbelekle birlikte çalınan nefesli çalgı. )


-KURNAZ/LIK ile/değil/=/<>/>/< APTAL/LIK

( İkisinin de hiçbir "kazanımı", kalıcı değildir/olamaz. )


-KURNAZ ile/ve/||/<> TATLI SU KURNAZI



-KURT ile/ve/||/<> TEL KURDU

( ... İLE Ekin ve sebze köklerini kemirerek büyük zararlara yol açması nedeniyle tarım için çok zararlı tarla böceği kurtçuklarına verilen ad. )


-KURTÇUK ve/||/<>/> KURTÇUL

( Bazı hayvanların, özellikle böceklerin yumurtadan çıktıktan sonra, krizalit ya da ergin karakterlerini kazanmadan önceki evresi. VE/||/<>/> Kurtçuklarla beslenen hayvan. )


-KURTULMAK ile/ve/||/<>/< YADSIMAK

( KURTULMAK WV< YADSIMAK )


-KURTULUŞ SAVAŞI'MIZDA:
KAĞNI ve/||/<>/> UÇAK

( )


-KURU KURU "ÜZÜLMEK" / "ÜZÜLÜYORUM" DEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< YAPABİLECEĞİN BİR ŞEY/LER

( Yok. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Var. )


-KURU OT ile/ve/değil/||/<>/< TAZE OT



-KURUCU/LUK ile/ve/||/<>/< KURGUCU/LUK



-KURUCU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KOLAYLAŞTIRICI



-KURUL/HEYET ile/||/<> HEYET-İ TEMSİLİYE

( ... İLE/||/<> Temsil kurulu. Sivas Kongresi sonucu oluşturulan ve Anadolu'yu temsil eden kurul. )


-KURUL/KONSEY ile/ve/||/<>/> ALT KURUL/KOMİSYON



-KURUL ile/ve/||/<> KOL



-KURULMA ile/ve/||/<> KIRILMA



-KURULTAY ile/||/<> KABİNE ile/||/<> KURIA

( Genel toplantı, kurul/meclis. İLE/||/<> Bakanlar kurulu. İLE/||/<> Roma'da kurul. )


-KURULUŞ ile/ve/||/<>/> KURTULUŞ



-KÜRÛM ile/||/<> KÖM

( Bağ çubuğu. İLE/||/<> Küme, yığın. | Küçük ağıl. )


-KURUM ile/ve/||/<>/> KURUN!



-KURUM ve/<> TÖREN(MERÂSİM)

( Her kurum, törenleri ile yaşa(tılı)r. )


-KURUMSAL BİR KARARI(/A):
BENİMSEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> UYMAK



-KURUMSALLAŞMA YÖNETİMİNDE/ÖNDERLİĞİNDE, ÖNDER VE ÇALIŞANLAR:
BAŞLANGIÇTA ve/||/<>/> GEÇİŞTE ve/||/<>/> DENEYİMLİ ve/||/<>/> YETİŞMİŞ

( )


-KURUNTU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VERİ



-KUŞ/LAR ile/ve/değil/||/<>/< DİNOZOR/LAR

( Kuşların ataları, dinozorlardır. )


-KÜS/LÜK ile/ve/||/<> DARGIN/LIK



-KUŞ ve/||/<> KARİNALILAR

( ... VE/||/<> Omurgalı hayvanlardan kuşlar sınıfının hemen hemen tüm kuşları içine alan büyük bir bölümü. )


-KUSA'LI) NICOLAUS CUSANUS ile/ve/||/<>/> GIORDANO BRUNO ile/ve/||/<>/> HENRY MORE

( 1401 - 11 Ağustos 1464 İLE/VE/||/<>/> Ocak 1548 - 17 Şubat 1600 İLE/VE/||/<>/> 12 Ekim 1614 - 01 Eylül 1687 )


-KUŞAK ile/||/=/<> TRABLUS/DARABULUS KUŞAĞI



-KUŞATAMAMADA:
NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> YASALI/LIK ile/ve/||/<> GERÇEK/LİK ile/ve/||/<> RASTGELE/LİK



-KUŞATAN ile/ve/||/<> KAPSAYAN



-KUŞATILMIŞLIK ile/ve/||/<> ÇARESİZLİK



-KUŞKONMAZDA:
YEŞİL ve/||/<> MOR ve/||/<> "BEYAZ"

( ... VE/||/<> ... VE/||/<> Yeşil ve morun, herhangi birinin ışık görmemiş toprakaltı sürgünlerinin hasat edilmesiyle, “beyaz kuşkonmaz” elde edilir. )


-KUŞKU:
NİYETTE ile/ve/||/<> AMAÇTA

( Yola çıkarmaz. İLE/VE/||/<> Yol aldırtmaz. )


-KUŞKU ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< EMİN OLMA[İMAN]



-KUŞKU ile/ve/<> İKİRCİK



-KUŞKU ile/ve/<> İNKÂR



-KUŞKU ve/||/=/<>/> KARANLIĞA KOŞMAK



-KUŞKU ile/ve/||/<> KAYGI



-KÜSKÜN/LÜK ile/ve/+/||/<>/> BIKKIN/LIK

( Yaşama değil yanlış kişilere. İLE/VE/+/||/<>/> Yanlış/yetersiz "zihinliler"in, yüzlerine bakmak zorunda kalmaktan. )


-KUŞKUSUZ SEVGİ ile/ve/||/<>/>/< KOŞULSUZ SEVGİ



-KUŞLAR ile/ve/||/<> KARS KUŞLARI

( )


-KUŞLAR ile/ve/||/<> KARS KUŞLARI

( Türkiye'de 400'ün üzerinde kuş çeşidi bulunmaktadır. Sadece 276'sı Kars'ta görülebilmektedir. )


-KUŞLAR ile/ve/||/<> KARS KUŞLARI

( Sayın Ahmet Yılmaz'ı, çalışmalarından dolayı tebrik eder ve katkılarından dolayı çok teşekkür ederiz...

instagram.com/ahmdylmz36

500px.com/ahmdylmz36

youtu.be/dL5SOT1jpPw )


-KUŞLU ve/||/<>/> TAKVİM

( 2021 yılı Kuşlu Takvim için burayı tıklayınız... )


-KUŞLU ve/||/<>/> TAKVİM

( image )


-KUSMA/İSTİFRA[Ar.] ile/ve/||/<> KUSMAK

( Kusmak durumu. | Üzerine bir boya uygulandığında alttaki rengin üste çıkması. İLE Midenin içindekini basınçla ağızdan dışarı atmak, çıkarmak. | Reddetmek. | Boyanan ve temizlenen şeyler yeniden ortaya çıkmak. | İçinde birikmiş kinini, öfkesini söyleyerek açığa vurmak. )


-KÜSTAHLIK:
EMEK YOKSA ile/ve/||/<>/< BİLGİ YOKSA



-KÜSÛR ile/||/<> CÜZ[çoğ. ECZÂ] ile/||/<> SAHÎH ile/||/<> MAHREC

( Kesirli sayı. | Kendisinden daha büyük bir sayıya pay olan sayı ya da payda alan sayı. İLE/||/<> Kesirli sayılarda bütünden alınan parça, pay. İLE/||/<> Tam sayı. | Kendinden daha büyük bir sayıya pay olmayan sayı ya da payda almayan sayı. İLE/||/<> Payda. )


-KUSURLARI/NI ÖRTMEK ve/||/<> EKSİKLERİ/Nİ TAMAMLAMAK

( 54097, 54098 )


-KUSURLU SORUMLULUK(/HİZMET ve GÖREV) ile/ve/||/<> KUSURSUZ SORUMLULUK ile/ve/||/<> TOPLUMSAL OLASILIK



-KUSURSUZLUK ile/ve/<>/||/>< UYUMSUZLUK

( Yaşam, kusursuzluk ile/ve uyumsuzluk arasında bir yerlerde akıp gider. )


-KUT ve/||/<> KUTSAL/KUTSÎ[Ar.]

( Yaşamak için yenilen şey. | Yiyecek. | Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç. | Mutluluk. | İlâhî bir kaynaktan gelen rahmet, bereket. )


-KUTB-I İRŞÂD ile/ve/<> KUTB-I MEDÂR

( Manevi alanda/kilerin. İLE/VE/<> Dünyada/kilerin. [İkisinin de tâbi oldukları imama GAVS denilir.] )


-KUTLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<> ANMA



-KÜTLE ÇEKİMİ
ile/ve/+/||/<>
ELEKROMANYETİK ETKİLEŞİM
ile/ve/+/||/<>
GÜÇLÜ ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ
ile/ve/+/||/<>
ZAYIF ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ

( Nesneler arasındaki kütlesel çekim gücü, aralarındaki uzaklığın karesiyle ters orantılı olarak değişir. )


-KÜTLE ÇEKİMİ
ile/ve/+/||/<>
ELEKROMANYETİK ETKİLEŞİM
ile/ve/+/||/<>
GÜÇLÜ ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ
ile/ve/+/||/<>
ZAYIF ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ

( )


-KÜTLE ÇEKİMİ
ile/ve/+/||/<>
ELEKROMANYETİK ETKİLEŞİM
ile/ve/+/||/<>
GÜÇLÜ ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ
ile/ve/+/||/<>
ZAYIF ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ

( )


-KÜTLE ÇEKİMİ
ile/ve/+/||/<>
ELEKROMANYETİK ETKİLEŞİM
ile/ve/+/||/<>
GÜÇLÜ ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ
ile/ve/+/||/<>
ZAYIF ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ

( )


-KÜTLE/YER ÇEKİMİ OLGUSU ile/ve/||/<> KÜTLE/YER ÇEKİMİ KAVRAMI

( Herkes için. İLE/VE/||/<> Bilgin//aydın/âlim/filozof için. )


-KÜTLE/YER ÇEKİMİ ile/ve/<> AŞK

( Doğa'da. İLE/VE/<> İnsan'da. )


-KÜTLE/YER ÇEKİMİ ile/ve/<> AŞK

( Yerçekiminin tutumu, en yüksek bağlantıda olmaktır. )


-KÜTLE/YER ÇEKİMİ ile/ve/<> AŞK

( The attitude of the gratitude is the highest yoga. )


-KÜTLE/YER ÇEKİMİ ile/ve/<> AŞK

( In nature. VS./AND On Human. )


-KÜTLE/YER ÇEKİMİ ile/ve/||/<> ENERJİ

( F = G M1 M2 / r²

İLE

F = G q1 q2 / r² )


-KÜTLE/YER ÇEKİMİ ile/ve/||/<> ENERJİ

(
Çeşitli kentlerde yerçekimi nedeniyle hızlanma

Konum m/s2 ft/s2 Konum m/s2 ft/s2 Konum m/s2 ft/s2 Konum m/s2 ft/s2
Anchorage 9.826 32.24 Helsinki 9.825 32.23 Oslo 9.825 32.23 Copenhagen 9.821 32.22
Stockholm 9.818 32.21 Manchester 9.818 32.21 Amsterdam 9.817 32.21 Kotagiri 9.817 32.21
Birmingham 9.817 32.21 London 9.816 32.20 Brussels 9.815 32.20 Frankfurt 9.814 32.20
Seattle 9.811 32.19 Paris 9.809 32.18 Montréal 9.809 32.18 Vancouver 9.809 32.18
Istanbul 9.808 32.18 Toronto 9.807 32.18 Zurich 9.807 32.18 Ottawa 9.806 32.17
Skopje 9.804 32.17 Chicago 9.804 32.17 Rome 9.803 32.16 Wellington 9.803 32.16
New York City 9.802 32.16 Lisbon 9.801 32.16 Washington, D.C. 9.801 32.16 Athens 9.800 32.15
Madrid 9.800 32.15 Melbourne 9.800 32.15 Auckland 9.799 32.15 Denver 9.798 32.15
Tokyo 9.798 32.15 Buenos Aires 9.797 32.14 Sydney 9.797 32.14 Nicosia 9.797 32.14
Los Angeles 9.796 32.14 Cape Town 9.796 32.14 Perth 9.794 32.13 Kuwait City 9.792 32.13
Taipei 9.790 32.12 Rio de Janeiro 9.788 32.11 Havana 9.786 32.11 Kolkata 9.785 32.10
Hong Kong 9.785 32.10 Bangkok 9.780 32.09 Manila 9.780 32.09 Jakarta 9.777 32.08
Kuala Lumpur 9.776 32.07 Singapore 9.776 32.07 Mexico City 9.776 32.07 Kandy 9.775 32.07
)


-KÜTLE ile/ve/||/<> AĞIRLIK

( Bir nesnenin miktarı.[Kavram] İLE/VE/||/<> Bir nesnenin yerçekimi gücü ile çekilmesi. )


-KÜTLE ile/ve/||/<> AĞIRLIK

( )


-KÜTLE ile/ve/||/<> AĞIRLIK

( 1 gram [g] = 0.001 kilogram [kg]

1 milligram [mg] = 1.0E-6 kilogram [kg]

1 ton (metric) [t] = 1000 kilogram [kg]

1 pound [lbs] = 0.45359237 kilogram [kg]

1 ounce [oz] = 0.0283495231 kilogram [kg]

1 carat [car, ct] = 0.0002 kilogram [kg]

1 ton (short) [ton (US)] = 907.18474 kilogram [kg]

1 ton (long) [ton (UK)] = 1016.0469088 kilogram [kg]

1 Atomic mass unit [u] = 1.6605402E-27 kilogram [kg]

1 exagram [Eg] = 1.0E+15 kilogram [kg]

1 petagram [Pg] = 1000000000000 kilogram [kg]

1 teragram [Tg] = 1000000000 kilogram [kg]

1 gigagram [Gg] = 1000000 kilogram [kg]

1 megagram [Mg] = 1000 kilogram [kg]

1 hectogram [hg] = 0.1 kilogram [kg]

1 dekagram [dag] = 0.01 kilogram [kg]

1 decigram [dg] = 0.0001 kilogram [kg]

1 centigram [cg] = 1.0E-5 kilogram [kg]

1 microgram [µg] = 1.0E-9 kilogram [kg]

1 nanogram [ng] = 1.0E-12 kilogram [kg]

1 picogram [pg] = 1.0E-15 kilogram [kg]

1 femtogram [fg] = 1.0E-18 kilogram [kg]

1 attogram [ag] = 1.0E-21 kilogram [kg]

1 dalton = 1.6605300000013E-27 kilogram [kg]

1 kilogram-force square second/meter = 9.80665 kilogram [kg]

1 kilopound [kip] = 453.59237 kilogram [kg]

1 kip = 453.59237 kilogram [kg]

1 slug = 14.5939029372 kilogram [kg]

1 pound-force square second/foot = 14.5939029372 kilogram [kg]

1 pound (troy or apothecary) = 0.3732417216 kilogram [kg]

1 poundal [pdl] = 0.0140867196 kilogram [kg]

1 ton (assay) (US) [AT (US)] = 0.02916667 kilogram [kg]

1 ton (assay) (UK) [AT (UK)] = 0.0326666667 kilogram [kg]

1 kiloton (metric) [kt] = 1000000 kilogram [kg]

1 quintal (metric) [cwt] = 100 kilogram [kg]

1 hundredweight (US) = 45.359237 kilogram [kg]

1 hundredweight (UK) = 50.80234544 kilogram [kg]

1 quarter (US) [qr (US)] = 11.33980925 kilogram [kg]

1 quarter (UK) [qr (UK)] = 12.70058636 kilogram [kg]

1 stone (US) = 5.669904625 kilogram [kg]

1 stone (UK) = 6.35029318 kilogram [kg]

1 tonne [t] = 1000 kilogram [kg]

1 pennyweight [pwt] = 0.0015551738 kilogram [kg]

1 scruple (apothecary) [s.ap] = 0.0012959782 kilogram [kg]

1 grain [gr] = 6.47989E-5 kilogram [kg]

1 gamma = 1.0E-9 kilogram [kg]

1 talent (Biblical Hebrew) = 34.2 kilogram [kg]

1 mina (Biblical Hebrew) = 0.57 kilogram [kg]

1 shekel (Biblical Hebrew) = 0.0114 kilogram [kg]

1 bekan (Biblical Hebrew) = 0.0057 kilogram [kg]

1 gerah (Biblical Hebrew) = 0.00057 kilogram [kg]

1 talent (Biblical Greek) = 20.4 kilogram [kg]

1 mina (Biblical Greek) = 0.34 kilogram [kg]

1 tetradrachma (Biblical Greek) = 0.0136 kilogram [kg]

1 didrachma (Biblical Greek) = 0.0068 kilogram [kg]

1 drachma (Biblical Greek) = 0.0034 kilogram [kg]

1 denarius (Biblical Roman) = 0.00385 kilogram [kg]

1 assarion (Biblical Roman) = 0.000240625 kilogram [kg]

1 quadrans (Biblical Roman) = 6.01563E-5 kilogram [kg]

1 lepton (Biblical Roman) = 3.00781E-5 kilogram [kg]

1 Planck mass = 2.17671E-8 kilogram [kg]

1 Electron mass (rest) = 9.1093897E-31 kilogram [kg]

1 Muon mass = 1.8835327E-28 kilogram [kg]

1 Proton mass = 1.6726231E-27 kilogram [kg]

1 Neutron mass = 1.6749286E-27 kilogram [kg]

1 Deuteron mass = 3.343586E-27 kilogram [kg]

1 Earth's mass = 5.9760000000002E+24 kilogram [kg]

1 Sun's mass = 2.0E+30 kilogram [kg] )


-KÜTLE ile/ve/||/<> ELEKTRİK YÜKÜ ile/ve/||/<> AKIM/SPIN

( p = 0
ile/ve/||/<>
J = 0 )


-KÜTLE ve/||/<> ERİM/ETKİ ALANI



-KÜTLE ile/ve/||/<> UZAY-ZAMAN ile/ve/||/<> EĞİM



-KUTR ile/||/<> NISFU'L-KUTR ile/||/<> MUHÎT

( Çap. | Köşegen. | Çapraz. İLE/||/<> Yarı çap. İLE/||/<> Çevre. )


-KUTSAL/LIK ile/ve/||/<> GİZLİ/LİK



-KUTSAL ile/ve/<>/değil DEĞERLİ



-KUTSAL ile/ve/<> MUKADDES

( Kişi, inanırsa. İLE/VE/<> Kişiler/toplum, kişiye inanırsa. )


-KUTSAL ile/ve/değil/||/<>/< UZLAŞIMSAL



-KUTSALLAŞTIRMA ile/ve/<> VAAZ (ETME)



-KUTSAMAK ve/<> TEMİZLEMEK



-KÜTÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< FİDE/FİDAN

( Büyük ve "güçlü". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>

-KÜTÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< FİDE/FİDAN

( Cansızdır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>

-KÜTÜK ile/değil/||/<>/> ODUN

( Kalın ağaç gövdesi. | Kesilmiş ağaç gövdesi. | Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Yakılmak için kesilmiş, parçalanmış ağaç. | Bitkilerde besi suyunu ileten damarlarla bunlara eşlik eden özek doku ve liflerden oluşan, aynı zamanda bitkiye destek görevi yapan nesne. )


-KÜTÜPHANE ile/ve/değil/||/<> EŞEKLİ KÜTÜPHANE

( Mustafa Güzelgöz - Videoyu izlemek için burayı tıklayınız... )


-KUTUPLAŞMA ile/ve/||/<>/> ÇOKLU BÖLÜNME



-KUVANTUM KİMYASI ile/||/<> KLASİK KİMYA

( Kuantum mekaniği prensiplerine dayanan kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Klasik fizik prensiplerine dayanan kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


-KUVANTUM MEKANİĞİ/NDE:
[NESNE + ...] ÖLÇÜM ile/ve/||/<> SIRALI ÖLÇÜMLER ile/ve/||/<> BAĞLAMSALLIK



-KUVANTUM MEKANİĞİ ile/ve/||/<> KUVANTUM TÜNELLEME



-KUVANTUM NOKTALARI ile/||/<> KUVANTUM KÜMELERİ

( Kuvantum noktalarının kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Kuvantum kümelerinin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KUVANTUM NOKTALARI ile/||/<> NANO TÜPLER

( Kuantum noktalarının kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Nanotüplerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-KUVANTUM ve/||/<> FEYNMAN PATH İNTEGRALİ

( h = 6.626070040 x 10-³4 J s

h > 0 olduğunda: Klasik mekanik, yeniden kurulur.

^x = 0 ise ^p > ~ olur. Konumu biliyor isek momentumu ya da başka bir tanım ile hızı, sonsuz olur.[<> Işık hızının "saltık/mutlak"lığı ve bu sonuç ilişkisi] )


-KUVANTUM ile/ve/||/<>/> SİCİM KURAMLARI



-KUVANTUMDA:
JOHN STEWART BELL ve/||/<> BELL EŞİTSİZLİKLERİ



-KUVVE-İ HÂFIZA ile/ve/<> KUVVE-İ ZÂKİRE



-KUVVE-İ:
MUVALLİDA ile/ve/||/<>/> MUTEVELLİDA



-KUVVE ile/ve/||/<> FİİL



-KUVVET/LER ve/<> BÜTÜN/LÜK



-KUVVET ile/ve/||/<> AĞIRLIK



-KUVVET ve/<> AYRIŞMA

( Uclar arasındaki enerjetik, çelişik yapı. VE/<> ... )


-KUVVET ile/ve/<> GRAMKUVVET/GRAMAĞIRLIK

( ... İLE/VE/<> Bir gram kütleye, 45° enlemindeki deniz yüzeyinde, Yer'in uyguladığı kuvvet. )


-KUVVETLER AYRILIĞI ile/ve/<>/|| KUVVETLER BİRLİĞİ



-KUYRUK SALLAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖZ KIRPMAK



-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( Orta Afrika'da yaşar. İLE/||/<> Kuzey Afrika'da, Hindistan'da ve çeşitli kıtalarda görülürler. İLE/||/<> Afrika'da yaşar. İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... )


-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( Herbiri kendine ait 30 km.lik bir bölgede avlanırlar. )


-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( Görme ve işitme kapasiteleri çok yüksek olduğundan avın kokusunu 1 km. öteden alabilirler. )


-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( Yılda 500-1500 kadar kemirgen avlarlar. )


-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( Avlanmanın yanısıra çöplerden de yararlanırlar. )


-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( Genellikle aile olarak yaşar ve avlanırlar. )


-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( Avlarının %35'i leştir. )


-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( 6 yıldan uzun yaşayanı pek yoktur. )


-KUYRUK UCU BEYAZ ÇAKAL ile/||/<> ALTIN RENGİ ÇAKAL ile/||/<> MAVİ TÜYLÜ ÇAKAL ile/||/<> KARA SIRTLI ÇAKAL ile/||/<> ÇİZGİLİ ÇAKAL

( Haklarında çok fazla efsane yazılmıştır. )


-KUYRUKLU YILDIZDA:
İYON KUYRUĞU ile/ve/||/<> TOZ KUYRUĞU



-KUYRUKLU YILDIZLAR ile/ve/||/<> NÖTRON YILDIZLARI ile/ve/||/<> MAVİ SÜPER DEV YILDIZLARI



-KUYTU ile/ve/<> İZBE[Rusça]

( ... İLE/VE/<> Basık, loş, nemli yer. )


-KUYU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İP

( Derin olan, kuyu değil kısa olan, iptir. )


-KUYÛD ile/||/<> KUYÛD-I KADÎME ile/||/<> TERKÎN ile/||/<> TASDİKLİ YOKLAMA DEFTERİ

( Kayıtlar. İLE/||/<> Eski Kayıtlar. İLE/||/<> Silme, kayıttan düşürme. İLE/||/<> Tasdik edilmiş defter.[Yoklama memurları, ihtiyar heyetleri ve idare kurullarınca] | İl ve ilçe idare heyetlerinin tasdikinden geçmemiş, tahakkuk ettirilen tapu harçları tahsil yönüne gidilmemiş ve Defterhane'ye gönderilmemiş yoklama esas defterleridir. Hukuki kıymeti yoktur. Ancak isbat vesikası mahiyetindedir. )


-KUYUNUN:
DERİN OLMASI ile/ve/değil/||/<>/< DOLU OLMASI



-KÜZEÇ ile/||/<>/> KÜZEÇLİK ile/||/<>/> KÜZEÇLİG
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Testi, ibrik. İLE/VE/||/<>/> Çömlek yapılacak kil.[KÜZEÇLİK TİTİG] İLE/VE/||/<>/> Bu kile sahip olan kişi. )


-KUZEY DENİZİNDE:
KOTZEBUE KOYU ile/ve/||/<> ÇUKÇİ DENİZİ ile/ve/||/<> DE LONG BOĞAZI ile/ve/||/<> DOĞU SİBİRYA DENİZİ ile/ve/||/<> LAPTEV BOĞAZI ile/ve/||/<> BOURHAYA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> LAPTEV DENİZİ ile/ve/||/<> OLENEKSKİY KÖFREZİ ile/ve/||/<> KATANSKİY KÖRFEZİ ile/ve/||/<> VİLKİTSİ BOĞAZI ile/ve/||/<> YENİSEY KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KARA DENİZİ ile/ve/||/<> BAYDARATSKAYA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KARA BOĞAZI ile/ve/||/<> ÇEYŞSKAYA KOYU ile/ve/||/<> BEYAZ DENİZİ ile/ve/||/<> ONEGA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KANDELAŞKA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> DİVİNA KOYU ile/ve/||/<> BARENTS DENİZİ ile/ve/||/<> GRÖNLAND DENİZİ ile/ve/||/<> NORVEÇ DENİZİ ile/ve/||/<> KUZEY DENİZİ ile/ve/||/<> DANZİNG KÖRFEZİ ile/ve/||/<> RİGA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> FİNLANDİYA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> BOTNİ KÖRFEZİ ile/ve/||/<> DANİMARKA BOĞAZI ile/ve/||/<> DAVIS BOĞAZI ile/ve/||/<> BALTIK DENİZİ ile/ve/||/<> LABRADOR DENİZİ ile/ve/||/<> BAFFIN DENİZİ ile/ve/||/<> BAFFIN KÖRFEZİ ile/ve/||/<> SMITH KÖRFEZİ ile/ve/||/<> NARES BOĞAZI ile/ve/||/<> LANCASTER BOĞAZI ile/ve/||/<> ARKTİK KOYU ile/ve/||/<> PR. REGENT BOĞAZI ile/ve/||/<> BOOTHIA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> FOXE ÇANAĞI ile/ve/||/<> FOXE KANALI ile/ve/||/<> REPULSE KOYU ile/ve/||/<> CORAL LİMANI ile/ve/||/<> JAMES KOYU ile/ve/||/<> HUDSON BOĞAZI ile/ve/||/<> UNGAVA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> FROBISHER KOYU ile/ve/||/<> CUMBERLAND KÖRFEZİ ile/ve/||/<> HOME KÖRFEZİ ile/ve/||/<> JONES BOĞAZI ile/ve/||/<> PEARY KANALI ile/ve/||/<> BARROW BOĞAZI ile/ve/||/<> FRANKLIN BOĞAZI ile/ve/||/<> VISCOUT MELVILLE BOĞAZI ile/ve/||/<> Mc CLURE BOĞAZI ile/ve/||/<> McCLINTOK KANALI ile/ve/||/<> KRALİÇE MAUD KÖRFEZİ ile/ve/||/<> CORONATION KÖRFEZİ ile/ve/||/<> PR. ALBERT KOYU ile/ve/||/<> AMUNDSEN BOĞAZI ile/ve/||/<> GALLER PRENSİ BOĞAZI ile/ve/||/<> BEAUFORT DENİZİ ile/ve/||/<> PRODHOE KOYU ile/ve/||/<> KOTZEBUE KOYU ile/ve/||/<> NORTON KOYU



-KUZEY KUTUP IŞIKLARI ile/ve/<> GÜNEY KUTUP IŞIKLARI



-KUZEY YEMEN('LİLER) ile/ve/<> GÜNEY YEMEN('LİLER)

( [1990 öncesinde] İslâm'a sıkı sıkıya bağlıydı. İLE/VE/<> İlk ve belki de son Marksist bir Arap ülkesiydi. )


-KUZEY YEMEN('LİLER) ile/ve/<> GÜNEY YEMEN('LİLER)

( Kuzey ve Güney Yemen'in sınırında bulunan bölgenin adı Dala'dır. )


-KVKK ile/ve/||/<> GDPR



-KYOTO ile/ve/||/<> TOKYO ile/ve/||/<> FUKUOKA ile/ve/||/<> HİROŞİMA ile/ve/||/<> İNOKAŞİRA ile/ve/||/<> GİNZA

( [Japonca'daki anlamı/karşılıkları]
Başkent. İLE/VE/||/<> Doğu başkenti. İLE/VE/||/<> Mutlu tepe. İLE/VE/||/<> Büyük ada. İLE/VE/||/<> Kuyubaşı. İLE/VE/||/<> Darphane. )


-LÂ İLÂHE, İLLALLÂH
ve
NEHY-İ ANİ'L MÜNKER, EMR-İ BİL MÂRUF
ve/||/<>/<
ÂĞYÂRINI MÂNÎ, EFRÂDINI CÂMÎ



-LA PAZ ve/<> MURILLO MEYDANI

( Bolivya'nın başkenti. VE/<> Kentin merkezinin/meydanının adı. )


-LA RUHBAN-I FİD-DİN ile/ve/||/<> LA İKRAH-I FİD-DİN



-LÂ:
ZAMAN ve/<> MEKÂN ve/<> KAYIT

( Kaydı, kayıttan âzâde olanlar anlar. )


-LABİ-/LABİO- ile/||/<> LABİAL

( Dudak, dudaklar. İLE/||/<> Dudaklarla ilgili. )


-LABRADORİT ile/||/<> KRİZOKOL

( Işık altında renkli yansımalar yapar. İLE/||/<> Mavi-yeşil renkte bir bakır silikat minerali. )


-LABRADORİT ile/||/<> MOONSTONE

( Işık altında renkli yansımalar yapar. İLE/||/<> Işığı yansıtan mavi bir parlaklığa sahiptir. )


-LABRADORİT ile/||/<> SPEKTROLİT

( Işık altında renkli yansımalar yapar. İLE/||/<> Daha geniş bir renk yelpazesine sahiptir. )


-LABRADORİT ile/||/<> SUNSTONE

( Işık altında renkli yansımalar yapar. İLE/||/<> İçindeki hematit ya da götit pulları nedeniyle parlayan bir feldspat. )


-LÂFIZ ile/ve/||/<>/> MÂNÂ

( Ortak/müşterek. İLE/VE/||/<>/> Çeşitli/muhtelif. )


-LAGRANGE NOKTALARI ve/<>/> FOURIER DİZİLERİ

( 1784 ve/<>/> 1807 )


-LAGRANGE NOKTALARI ve/<>/> FOURIER DİZİLERİ

( JOSEPH FOURIER [1768 - 1830] )


-LAHİT ile/||/<> NEKROPOL ile/||/<> TÜMÜLÜS ile/||/<> SUNAK/ALTAR

( Tahta, taş (mermer), kurşun ya da pişmiş topraktan yapılan, içine ölünün yerleştirildiği özel sanduka. İLE/||/<> Antik Yunan ve Roma kentlerinde genellikle kentin dışında yer alan mezarlık alanı. İLE/||/<> Eski Yunan ve Roma'da bir yeraltı mezar odası ile bunun üzerine toprak ya da taş yığılmasıyla oluşturulan yapay tepeden oluşan mezar biçimi. İLE/||/<> Tapınağın içinde ya da yakınında bulunan, tanrılara sunulan adaklar için kullanılan, genellikle taştan yapılmış öğe. Küçük boyutlarda olduğu gibi, anıtsal yapı türünde olanları da vardır. )


-LÂHUT <> CEBERÛT



-LAİKLİK ve/<> ADÂLET



-LÂKÂP/LÂKÂB[Ar.] ile/ve/||/<> NAM[Fars.] ile/ve/||/<> SIFAT[Ar.]

( Takma ad. İLE/VE/||/<> Ad. | Ün. İLE/VE/||/<> Birinin görev, ödev, toplumsal ya da tüzel bakımdan yeri ve özelliği. | Bir adın önüne gelerek o adı nitelik, nicelik, yer, sıra vb. bakımlardan belirten sözcük. | Yüz, kılık ve dış görünüş. )


-LAKTASYON ile/||/<> GALAKTORE

( Doğum sonrası süt üretimi ve emzirme süreci. İLE/||/<> Emzirme dönemi dışında ya da aşırı süt üretimi. )


-LAKTAZ EKSİKLİĞİ ile/||/<> GALAKTOZEMİ

( Laktozun sindirilememesi. İLE/||/<> Galaktozun metabolize edilememesi ile ilişkili genetik bir durum. )


-LAKTOZ İNTOLERANSI ile/ve/değil/||/<> SİBO

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<> İnce bağırsaklarda aşırı miktarda bakteri üremesine bağlı olarak gelişen, yeni tanımlanmış bir hastalıktır. [Mide ağrısı, hazımsızlık, gaz, ishal ya da kabızlık başlıca belirtileridir. Zamanla beslenme bozukluğu gelişebilir. Hastalık, solukta hidrojen ve metan ölçümü ile teşhis edilir. Tedavide geniş spektrumlu antibiyotiklerden ve özel diyetten yararlanılır.] )


-LAKTOZ İNTOLERANSI ile/ve/değil/||/<> SİBO

( )


-LAL- ile/||/<> -LALİA/LALO- ile/||/<> -LEXİA ile/||/<> -PHASİA/-PHRASİA ile/||/<> -PHEMİA ile/||/<> LİNGU-/LİNGUO- ile/||/<> CİON-/CİONO-/KİONO- ile/||/<> STAPHYL-/STAPHYLO-

( Konuşma, anlaşılmaz sözler söylemek. İLE/||/<> Konuşma organları ya da konuşma ile ilgili, konuşma bozukluğu ile ilgili. İLE/||/<> Konuşma, okuyabilme yeteneği ile ilgili. İLE/||/<> Konuşma, konuşma bozukluğu ile ilgili. İLE/||/<> Bozuk konuşma, konuşma yeteneği, söyleme yetisi. İLE/||/<> Dil. İLE/||/<> Küçük dil, uvula ile ilgili. İLE/||/<> Üzüm salkımı, küçük dil ile ilgili, stafilokokla ilgili. )


-LALA ile/||/<> LALADAŞ

( Yetiştirici, bakıcı ya da eğitici. [Osmanlı'da, saray içinde saygın olanların, ileri gelenlerin ya da varsıl kişilerin çocuklarını yetiştirmek için tuttuğu kişi.[Geleceğin sultanını yetiştirmek üzere görevlendirilen ve çeşitli yetenekleri olan bu görevlilerdir. Osmanlı'da, lalalar, yetiştirdiği şehzadenin Sultan olması ile güç ve etki kazanmıştır. Başarısızlığa uğrayan ve yaşamını kaybeden şehzadelerin lalaları ise ölümden kurtulabilirse de siyasi yaşamını kaybetmiş olurdu. Şehzadeler sancağa çıkarken, emirlerine tayin edilen devlet görevlileri içinde bir ya da birkaç lala da bulunurdu. Bunlardan en önde geleni ve şehzadenin veziri derecesinde bulunanı "Lala Paşa" sanını taşırdı. Lalalık, duyarlılık ve tam bir güvene dayanan görevlerdendi. Şehzadenin iyi bir devlet adamı olarak yetiştirilmesinin yanı sıra şehzadenin sultana karşı itaatinin devam ettirilmesi de gerekmekteydi. Güveni sarsacak olaylarda, haberler ve ihbarlar sonunda lalaların görevinden alınması yetkisi hükumetindi. Şehzadeler de zevkine göre lalaları bir dereceye kadar kabul edip etmemekte hak sahibiydi. Şehzadeler için kafes yöntemi uygulanmaya başladıktan sonra, şehzade bir yaşında sütten kesilince, kendisine ayrılan görevlilerden üçü has odalılardan seçilirdi. Bunların en yaşlısı ve en deneyimlisi baş lala sanıyla onun yetiştirilmesinden sorumlu tutulurdu. Lala deyimi, ayrıca, eğitici anlamında, halk arasında, konak ve evlerde durumuna göre çocukların yetiştirilmesi için seçilen kişilere verildiği gibi saraylarda, acemilerin yetiştirilmesi görevinde bulunan kişilere de verilirdi. Aynı lalanın idaresinde bulunan acemiler "Laladaş" sanını alırdı. Lalaların acemileri yetiştirme sırasında onların kusurunu düzeltmesine ve öğütte bulunmasına "Lala nizam etti"; bir konuyu inceleme, öğretme çabalarına "Lala divan etti" denirdi.] İLE/||/<> Lalanın altındaki acemilerin birbirine sesleniş biçimi. )


-LÂLE[Fars.] ile/ve/<> LALEZÂR[Fars.]

( ... İLE/VE/<> Lâle yetiştirilen yer, lâle bahçesi. )


-LÂLE ve/<> ALLAH ve/<> HİLÂL

( Yerde. VE/<> Kalpte. VE/<> Gökte. )


-LÂLE ve/<> ALLAH ve/<> HİLÂL

( [ebced] 66 VE/<> 66 VE/<> 66 )


-LÂLE ile/ve/<> FÜRÛG-İ ASEFÎ



-LAM[Fr.] ile/ve/<> LAMEL[Fr.]

( Mikroskopla incelenecek maddelerin üzerine konulduğu dar, uzun cam parçası. | Dar, çok ince metal parça. İLE/VE/<> Mikroskopla yapılan incelemede, bazen lamların üzerine kapatılan dört köşe ve ince cam parçası. )


-LAOCOÖN ile/ve/||/<>/> OĞULLARI



-LAPİS LAZULİ ile/||/<> AZURİT

( Mavi renkli bir kayaç. İLE/||/<> Mavi renkte bakır karbonat minerali. )


-LAPİS LAZULİ ile/||/<> KRİZOKOL

( Mavi renkli bir kayaç. İLE/||/<> Mavi-yeşil renkte bir bakır silikat minerali. )


-LARENJİT/LARİNGİT ile/||/<> FARENJİT

( Gırtlak yangısı ile ses kısıklığı ve boğaz ağrısı. | Ses tellerinin yangılanması ile ses kısıklığı. İLE/||/<> Boğaz yangısı ile boğaz ağrısı ve yutma güçlüğü. | Boğazın arka bölümünün yangılanması. )


-LARİNGOMALAZİ ile/||/<> LARENJİT/LARİNGİT

( Gırtlak kıkırdaklarının yumuşak olması nedeniyle solunum güçlüğü. İLE/||/<> Gırtlak yangısı ile ses kısıklığı ve boğaz ağrısı. )


-LARİNGOMALAZİ ile/||/<> TRAKEOMALAZİ

( Gırtlak kıkırdaklarının yumuşak olması nedeniyle solunum güçlüğü. İLE/||/<> Soluk borusu kıkırdaklarının yumuşak olması nedeniyle solunum güçlüğü. )


-LARİNGOSPAZM ile/||/<> BRONKOSPAZM

( Gırtlak kaslarının ani ve istemsiz kasılması. İLE/||/<> Bronş kaslarının ani ve istemsiz kasılması. )


-LARVA ile/ve/||/<>/> PUPA ile/ve/||/<>/> IMAGO

( [İnsanda] EMBRİYON ile/ve/||/<>/> FETÜS ile/ve/||/<>/> HOMO SAPIENS SAPIENS )


-LARVA ile/ve/||/<>/> PUPA ile/ve/||/<>/> IMAGO

( )


-LÂTİF/E ile/ve/||/<> RİKKAT



-LÂTİF/LETÂFET ile/ve/||/<>/> AŞKIN/LIK



-LÂTÎF ile/ve/<> EDÎB

( İnce/zarif. İLE/VE Sınırını bilen. )


-LÂTİF ile/ve/||/<> NARİN



-LÂTİF ve/<> TATLI



-LÂTİF ve/||/<> ZARİF



-LATİN ABECESİ ile/ve/değil/||/<>/> LATİN KÖKENLİ TÜRK ABECESİ



-LATİN RAKAMLARI ile/değil/< ARAP RAKAMLARI
ve/||/<>/<
ARAP RAKAMLARI ile/değil/< HİNT RAKAMLARI



-LATRİNA[Lat.] ile/ve/||/<>/< LAVATRİNA[Lat.]

( Tuvalet. İLE/VE/||/<>/< Banyo[< yıkanmak]. )


-LAV ile/ve/<> LAPİLLİ[İt. < Lat.]

( ... İLE/VE/<> Yanardağlardan fırlayan, çok küçük katı parça. )


-LAV ile/ve/||/<>/> TÜF[Fr.]

( Yanardağların püskürme sırasında yeryüzüne çıkardıkları, dünyanın derinliklerinden gelen kızgın, erimiş nesneler, püskürtü. İLE/VE/||/<>/> Yanardağların püskürttüğü kül, kum ve lav parçacıklarından oluşan, çoğunlukla açık renkli, hafif gözenekli bir tür çökelti taşı. )


-LAW and/||/<> CUSTOMARY INTERNATIONAL LAW

( Hukuk. VE/||/<> Uluslararası Örf ve Âdet Hukuku. )


-LAZER ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BUZ LAZER



-LAZERDE:
A SABİTLERİ ile/ve/||/<>/> B SABİTLERİ

( Einstein )


-LAZÜLÎ ÜSLÛBU ile/||/<> RÛMÎ

( İspanya ve Kuzey Afrika'nın İslâm sanatı üslûbuna verilen genel ad. Yapıların daha çok iç yüzeylerinde kullanılan ve yüzeysel akıl kahramanlarının işlendiği ile elde edilen bir süsleme tekniği. İLE/||/<> Türk ve İslâm sanatında Batı kökenli süsleme motifi.[Yarım palmetlerden türediği ya da hayvansal kökenli olduğu araştırmacılarca tartışılan rumî, Batı illerinde arabesk olarak adlandırılır.] )


-LE CHATELİER İLKESİ ile/||/<> HESS YASASI

( Dengeye etki edildiğinde yapının/sürecin bu etkiye karşı tepki vereceğini belirten ilke. İLE/||/<> Toplam entalpi değişiminin adımlardan bağımsız olduğunu belirten yasa. )


-LEB DEMEDEN, LEBLEBİYİ ANLAMAK ile/ve/değil/||/<>/< LEB DEMEDEN LÜB'Ü ANLAMAK



-LEBRON JAMES ile/||/<>/>< KAWHI LEONARD



-LEİO-/LİO- ile/||/<> LAMİN-

( Düz. İLE/||/<> Düz plak. )


-LENA IRMAĞI ve/<> LENA SÜTUNLARI

( ... VE/<> Yakutistan'ın başkenti Yakutsk'un 200 km. güneyinde, Lena ile Buotama ırmakları arasında bulunan, bugün milli park ilân edilmiş ve korunmakta olan Lena ırmağı boyunca, 80 km. uzanan, 2 - 3 milyon yıl önce, kırmızı kum taşından, tektonik olaylar sonucu oluşmuş dik kolonlar, zaman içinde sertleşir ve yükseklikleri 200 m.'ye ulaşır. )


-LEOPOLD LÖWENHEIM ve/||/<> THORALF SKOLEM (KURAMI)



-LEP- ile/||/<> LEPİD-/LEPİDO- ile/||/<> -LEPSİA/-LEPSİS

( Havale, almak. İLE/||/<> Pul, kepek. İLE/||/<> Nöbet, paroksismal atak. )


-LEŞ ile/değil/||/<> CESET



-LESLIE GREENBERG ile/ve/||/<> JUAN PASCUAL-LEONE



-LEVO-/LAEVO- ile/||/<> SİNİSTR-/SİNİSTRO-

( Sol, solda. İLE/||/<> Sol, sola yönelik, sola doğru, sol yanı gelişmiş, sol. )


-LEWIS YAPISI ile/ve/||/<> VSEPR KURAMI

( Moleküllerdeki atomların elektron dağılımını gösterir. İLE/VE/||/<> Moleküllerin biçimini ve geometrisini belirlemeye yardımcı olan bir model. )


-LEYLA ve MECNUN ile/ve/||/<> FERHAD ve ŞİRİN ile/ve/||/<> ZÜHRE ve TAHİR



-LEYLÂ ile/ve/||/<>/> MEVLÂ



-LEYLAK[Ar.] ile/ve/||/<>/> LEYLAK[Ar.]

( Zeytingillerden, yaprakları karşılıklı bir ağaççık. [Lat. SYRINGA VULGARIS] İLE/VE/||/<>/> Bu ağacın, koni durumunda toplanmış, beyaz, eflatun ya da pembe renkte, güzel kokulu çiçekleri. )


-LEYLEKGİLLER ile/ve/<> LEYLEKSİLER

( Leyleksilerden bir familya. İLE/VE/<> Kuşlar sınıfından leylekler, sümsükgiller, balıkçıllar ve flamanları içine alan, omurgalı hayvanlar takımı. )


-LEZZET ile/ve/<> HEYECAN



-Lİ-EBB ile/||/<> Lİ-ÜMM

( Baba bir kardeş. İLE/||/<> Ana bir kardeş. )


-LİBERAL AKILCILIK ve/||/<> ARAÇSAL LİBERALİZM



-LİBERALİZM ile/ve/||/<>/> NEOLİBERALİZM

( LİBERALİZM'DE
- Bireycilik
- Özgürlük
- Akılcılık
- Eşitlik
- Hoşgörü
- Sınırlı Devlet

İLE/VE/||/<>/>

NEOLİBERALİZM'DE
- Özelleştirme
- Muhafazakârlık
- Otoriter Devlet
- Deregülasyon
- Strateji ve Yönetişim
- Yeniden Dağıtım ve Rekabet
- Kriz ve Şiddet
- Demokrasinin Çöküşü ve Neo-Feodalizm
- Neoliberal Özne
- Esneklik ve Girişimcilik )


-LİBERALİZM ile/ve/||/<>/> SOSYALİZM ile/ve/||/<>/> MUHÂFAZAKÂRLIK

( * Bireycilik
* Özgürlük
* Sınırlı devlet
* Piyasa ekonomisi

İLE/VE/||/<>/>

* Birliktelik
* Eşitlik
* Yeniden dağıtım
* Dayanışma

İLE/VE/||/<>/>

* Aile
* Aşamalı değişim
* Ara kurumlar
* Sınırlı etkinlik olarak siyaset )


-LİBERALİZM ile/ve/||/<> TOPLUMSAL REFAH LİBERALİZMİ



-LİEN-/LİENO- ile/||/<> SPLEN-/SPLENİ-/SPLENİA-/SPLENO-

( Dalak, dalakla ilgili. İLE/||/<> Dalakla ilgili. )


-LİG- ile/||/<> PEC- ile/||/<> -PEXİA/-PEXİC/-PEXY ile/||/<> PON-/PONT-

( Bağ, bağlanma. İLE/||/<> Bağlamak. İLE/||/<> Bağlama, fiksasyon. İLE/||/<> Köprü, bağlantı. )


-LİKOPEN:
DOMATESTE ile/ve/||/<>/> KAN VE DOKULARDA

( All-trans izomeri(all E-izomeri)[%90'a yakın oranda]. İLE/VE/||/<>/> Cis-izomeri(Z-izomeri). )


-LİKOPEN:
DOMATESTE ile/ve/||/<>/> KAN VE DOKULARDA

( Çiğ domateste bulunan likopen molekülü, "çizgi" biçimindedir. [Likopenin bağırsaklardan emilmesi ve kana geçmesi için uygun değildir.] İLE/VE/||/<>/> Kanda dolaşan likopen molekülü, "bükük" biçimdedir. )


-LİKOPEN:
DOMATESTE ile/ve/||/<>/> KAN VE DOKULARDA

( [Likopenin ...] Çizgisel biçimi, kümelenme ve kristalleşme eğilimi gösterir.[Emilmesini azaltır.] İLE/VE/||/<>/> Bükük biçimi, bağırsaklarda oluşan misellere kolayca geçer.[Emilimi daha fazla olur.] )


-LİKOPEN:
DOMATESTE ile/ve/||/<>/> KAN VE DOKULARDA

( [Miseller, yağların bağırsaklarda daha kolay emilmelerini sağlayan küçük damlacıklar biçimindeki oluşumlardır. Bağırsak gözeleri tarafından kolaylıkla alınır, şilomikron biçiminde paketlenir ve böylece kan dolaşımına geçerler.] )


-LİKOPEN:
DOMATESTE ile/ve/||/<>/> KAN VE DOKULARDA

( Domatesin pişirilmesi ve özellikle de bu işlem sırasında yağın da bulunması, çizgi biçimindeki moleküllerin bükük biçime dönüşmelerini kolaylaştırır.

Yapılan bir araştırmada, domatesin yağla beraber işlenmesiyle elde edilen domates sosu (cis-izomeri) yiyenlerin kanlarında, çiğ domates yiyenlere (all E-izomeri) göre daha fazla likopen bulunduğu tespit edilmiştir.

Z-izomerlerinin antioksidan etkileşimi de laboratuvar koşullarında all E-izomer biçimine göre çok daha yüksektir yani sağlığa daha yararlıdır. )


-LİKOPEN:
DOMATESTE ile/ve/||/<>/> KAN VE DOKULARDA

( Daha fazla likopen alabilmek için domatesin çiğ değil yağ ile birlikte pişirilmesi gerekiyor.
[Pişirme işlemi, başta C vitamini olmak üzere çoğu besin öğesinin de etkisinin azalmasına neden olur.]

Domatesin çiğ yenilmesi, hem de yemeklerle birlikte pişirilerek tüketilmesinde yarar vardır.
[Endüstri ürünü markalı sos, ketçap ya da salça kullanmamalıyız.] )


-LİNÇ ile/ve/||/<> İDAM



-LİNÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İFŞÂ



-LINK ile/ve/||/<> HYPERLINK



-LİTERATÜRDEN PAY ALMAK ile/ve/<> LİTERATÜRE KATILMAK



-LİVÂ ile/||/<> MUTASARRIF

( Sancak. | Osmanlı döneminde, sancak olarak tanımlanan yönetim birimi.[Başında sancakbeyi bulunurdu. Tanzimat sonrası dönemde, livânın başında bulunan görevliye mutasarrıf da denilmiştir.] İLE/||/<> Tasarruf hakkı ve salâhiyeti olan kişi. | Bir malın sahibi. | Eskiden vilâyetten küçük olan sancak ya da öteki adı ile livânın yöneticisi. | Mîrî ya da vakıf araziye tasarruf eden kişi. )


-LİYÂKÂT ve/||/<> İSTİHKAK



-LOKMA ile/ve/<> RIZÂ



-LOKMANI ve/||/<> YERİNİ

( Hak et! VE/||/<> Pak et! )


-LOKMANIN TADI ile/ve/||/<>/> YEMEĞİN TADI

( Ne kadar çok çiğnersek. İLE/VE/||/<>/> Ne kadar az yersek. )


-LOKMANIN TADI ile/ve/||/<>/> YEMEĞİN TADI

( Yediğini, iç; içtiğini, ye! İLE/VE/||/<>/> Çok yiyen, az tad alır; az yiyen, çok tad alır. )


-LOKOMOTİF[Fr./İng. < LOCOMOTIVE] ile/ve/||/<> AMİGO[İsp.]

( Tren vagonlarını çeken makina. | Öncü. İLE/VE/||/<> Arkadaş. | Spor yarışmalarında taraftarları coşturan kişi. )


-LÖKOPENİ ile/||/<> LÖKOSİTOZ

( Kanda düşük seviyede beyaz kan gözesi bulunması. İLE/||/<> Kanda yüksek seviyede beyaz kan gözesi bulunması. )


-LONGYİ:
PASO ile/<> HTA MEİN

( [Myanmar'da] Erillerin giydiği etek. İLE/<> Dişillerin giydiği etek. )


-LOOK vs./||/<> STARE vs./||/<> GLANCE vs./||/<> GLIMPSE vs./||/<> GAZE

( Bakma. İLE/||/<> Dik dik bakma. İLE/||/<> Göz atma. İLE/||/<> Gözüne çarpma. İLE/||/<> [Bir şeye] Dikkatle bakma, gözünü ayırmama. )


-LORENTZ ve/||/<> FITZGERALD



-LÖSEMİ ile/||/<> LENFOMA

( Kemik iliğinde olağandışı beyaz kan gözelerinin çoğalması ile ilişkili bir kanser türü. İLE/||/<> Lenfatik düzende olağandışı göze büyümesi ile ilişkili bir kanser türü. )


-LOTUS ile/ve/<> PAPİRUS

( Yukarı Mısır. İLE/VE/<> Aşağı Mısır. )


-LOUIS COTURAT ve/||/<> HENRI POINCARÉ

( 17 Ocak 1868 - 03 Ağustos 1914 AND/||/<> 29 Nisan 1854 - 17 Temmuz 1912 )


-LOUIS COZOLINO ve/||/<> RENE SPITZ

( Toplumsal beyin ilkesi: insan beyni ve zihni, ancak başka bir zihin/kişi ile büyüyebilir. VE/||/<> ... )


-LÜFER ile/değil/<> SIRTIKARA

( ... İLE/DEĞİL/<> Lüferin bir türü. )


-LUKIANOS ile/ve/||/<> JULES VERNE

( )


-LÜKS ile/ve/||/<>/> İSRAF



-LÜKS ile/ve/||/<>/< KEYİF/KEYFİ / KİŞİSEL



-LÜKSEMBURG ile/ve/<> LÜKSEMBURG

( Ülke. İLE/VE/<> Lüksemburg'un, -aynı adlı- başkenti. )


-LUPUS ile/||/<> ROMATOİD ARTRİT

( Deri, eklemler ve organlarda yangılanma ve bağışıklık düzeninin gövdenin kendi dokularına saldırması ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Eklem yangısı ve deformasyonu ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. )


-LUPUS ile/||/<> SJÖGREN BELİRGESİ/SENDROMU

( Bağışıklık düzeninin gövdenin kendi dokularına saldırması ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Gözyaşı ve tükürük bezlerinin yangılanması ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. )


-LÛT GÖLÜ ile/ve/<> TABERYA GÖLLERİ

( Deniz seviyesinden 400 m. aşağıda olan Lût Gölü, Ürdün ile İsrail sınırındadır. İLE/VE/<> Dünyanın en alçak ırmağı olan Şeria Irmağı, Lût Gölü ile deniz seviyesinden 210 m. aşağıda bulunan Taberya Gölleri'ni birbirine bağlayan ırmaktır. )


-LUTE- ile/||/<> XANTH-/XANTHO- ile/||/<> CİRRH- ile/||/<> CHLOR- ile/||/<> ERYTHR-/ERYTH-/ERYTHRO- ile/||/<> RHOD-/RHODO- ile/||/<> CEPT- ile/||/<> CYAN-/CYANO- ile/||/<> AURİ-/AURO-

( Sarı. İLE/||/<> Sarı. İLE/||/<> Siroz, portakal sarısı. İLE/||/<> Açık yeşil, klorla ilgili. İLE/||/<> Kırmızı, erythro cyto-'nun kısaltılmış biçimi. İLE/||/<> Kırmızı. İLE/||/<> Al. İLE/||/<> Mavi, mavimsi. İLE/||/<> Altın. )


-LÜTÛF ile/ve/||/<> SIR



-LY-/LYO- ile/||/<> LYS-/LYSİ-/-LYSİS/LYSO-/-LYTİC ile/||/<> MALAC-/MALACİA-/MALACO-

( Çözünmüş, erimiş. İLE/||/<> Gevşeme, çözünme, ayrılma, indirgenme, kurtulma, paralizi, cerrahi yolla yapışıklıkların açılması, yumuşama, serbestleşme. İLE/||/<> Yumuşama, yumuşaklık. )


-M-N-O:
MISIR ile/ve/||/<>/> PROTOSINAİTİK ile/ve/||/<>/> FENİKE ile/ve/||/<>/> ERKEN YUNAN ile/ve/||/<>/> KLASİK YUNAN ile/ve/||/<>/> LATİN

( image )


-M.Ö. ile/ve/değil/||/<>/< G.Ö.

( Milattan önce. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Günümüzden önce. )


-M'BORORO ile/ve/<> FULANİ

( Orta Afrika Cumhuriyeti nüfusunun %15'ini oluşturan müslüman kabileler. )


-MÂ-İ CÂRİ ile/||/<> MÂ-İ LEZÎZ ile/||/<> LEB-İ DERYA

( Akarsu. İLE/||/<> İçilecek su, lezzetli su, memba suyu. İLE/||/<> Deniz kenarı, sahil. )


-MA'TÛF ile/||/<> MA'TÛF ALEYH

( Toplanan. İLE/||/<> Toplayan. )


-MAAN ile/||/<> MARÛF

( Beraber, birlikte. İLE/||/<> Herkesçe bilinen. )


-MÂBED ile/ve/değil/<> MİTOLOJİK MÂBED

( Fiziksel ve mekânsal. İLE/VE/DEĞİL/<> Zihinsel ve içsel merkezli. )


-MÂBED ile/ve/değil/<> MİTOLOJİK MÂBED

( İntisâb/inisiyasyon, içsel mâbedin oluşturulmasını başlatır/sağlar. )


-MÂBED ile/ve/değil/<> MİTOLOJİK MÂBED

( Mâbed, ferâgat ahlâkıyla kurulur. )


-MÂBEYAN ile/||/<> MÂBEYİN ile/||/<> SELÂMLIK

( Konaklarda, harem ile selâmlık arasındaki daire. İLE/||/<> Sultan sarayında harem dairesi ile dış daireleri arasındaki bölüm. İLE/||/<> Saray, köşk ve konaklarda erkeğin bulunduğu ve erkek konukların alındığı bölüm. )


-MÂBEYN ile/||/<> MÂBEYN SENEDİ ile/||/<> BEYNİNDE

( Ara. İLE/||/<> Ara senedi. İLE/||/<> Arasında, aralarında. )


-MACH SAYISI:
SERBEST AKIM HIZI ve/<> SES HIZI

( Akış içindeki serbest akım hızının, ses hızına oranı. )


-MACH SAYISI:
SERBEST AKIM HIZI ve/<> SES HIZI

( 1 kilometer/hour [km/h] = 0.2777777778 meter/second [m/s]

1 mile/hour [mi/h] = 0.44704 meter/second [m/s]

1 meter/hour [m/h] = 0.0002777778 meter/second [m/s]

1 meter/minute [m/min] = 0.0166666667 meter/second [m/s]

1 kilometer/minute [km/min] = 16.6666666667 meter/second [m/s]

1 kilometer/second [km/s] = 1000 meter/second [m/s]

1 centimeter/hour [cm/h] = 2.7777777777778E-6 meter/second [m/s]

1 centimeter/minute [cm/min] = 0.0001666667 meter/second [m/s]

1 centimeter/second [cm/s] = 0.01 meter/second [m/s]

1 millimeter/hour [mm/h] = 2.7777777777778E-7 meter/second [m/s]

1 millimeter/minute [mm/min] = 1.66667E-5 meter/second [m/s]

1 millimeter/second [mm/s] = 0.001 meter/second [m/s]

1 foot/hour [ft/h] = 8.46667E-5 meter/second [m/s]

1 foot/minute [ft/min] = 0.00508 meter/second [m/s]

1 foot/second [ft/s] = 0.3048 meter/second [m/s]

1 yard/hour [yd/h] = 0.000254 meter/second [m/s]

1 yard/minute [yd/min] = 0.01524 meter/second [m/s]

1 yard/second [yd/s] = 0.9144 meter/second [m/s]

1 mile/minute [mi/min] = 26.8224 meter/second [m/s]

1 mile/second [mi/s] = 1609.344 meter/second [m/s]

1 knot [kt, kn] = 0.5144444444 meter/second [m/s]

1 knot (UK) [kt (UK)] = 0.5147733333 meter/second [m/s]

1 Velocity of light in vacuum = 299792458 meter/second [m/s]

1 Cosmic velocity - first = 7899.9999999999 meter/second [m/s]

1 Cosmic velocity - second = 11200 meter/second [m/s]

1 Cosmic velocity - third = 16670 meter/second [m/s]

1 Earth's velocity = 29765 meter/second [m/s]

1 Velocity of sound in pure water = 1482.6999999998 meter/second [m/s]

1 Velocity of sound in sea water (20°C, 10 meter deep) = 1521.6 meter/second [m/s]

1 Mach (20°C, 1 atm) = 343.6 meter/second [m/s]

1 Mach (SI standard) = 295.0464000003 meter/second [m/s] )


-MADDE/MÂNÂ:
İŞLEV ile/ve/<> AMAÇ



-MADDE ve/<> BİLİNÇ

( Yayılan/a. VE/<> Kavranılan/a. )


-MADDE ile/ve/||/<>/> CİSİM ile/ve/||/<>/> SÛRET

( Yayılan. İLE/VE/||/<>/> Maddenin biçim almış durumu. İLE/VE/||/<>/> ... )


-MADDE ile/ve/||/<>/> SÛRET ile/ve/||/<>/> CİSİM ile/ve/||/<>/> NEFS ile/ve/||/<>/> AKIL



-MADDE ile/ve/<> ZİHİN

( Madde, şekildir; zihin, isimdir. )


-MADDÎ İKRAM ile/ve/<>/|| MANEVÎ İKRAM

( Anımsayamayabiliriz. İLE/VE/<>/|| Unutmayız. )


-MADEN İŞÇİSİ İÇİN:
YERÜSTÜ değil/ne yazık ki/<>/>< YERALTI

( Açlık var ve kesin. DEĞİL/NE YAZIK Kİ/<>/>< Ölüm var ve olasılık. )


-MADEN YATAĞI ile/ve/||/<>/> MADEN OCAĞI



-MADEN-İ HÂS ve/||/<> KAVÎ İLTİMAS ve/||/<> DERK-İ TEMAS

( Yaşamda ya da herhangi bir işte, başarılı olabilmek için gerekli olanlar:
Altın(para/sermaye). VE/||/<> Ayrıcalık sağlayan/sunan, güçlü ve güvenilir biri. VE/||/<> Tanıyan/anlayan biriyle ilişki/yakınlık. )


-MADEN-İ HÂS ve/||/<> KAVÎ İLTİMAS ve/||/<> DERK-İ TEMAS

(

)


-MADEN ile/ve/<> ERGENE

( ... İLE/VE/<> Maden yeri. )


-MADIMAK ile/||/<> SİNOP MADIMAĞI

( İlkbaharda, kırlarda yetişen, ufak yeşil yapraklı, yenilebilen bir kır bitkisi. )


-MADRÛB ile/||/<> MADRÛB FÎH ile/||/<> TAD'ÎF

( Çarpılan. İLE/||/<> Çarpan. İLE/||/<> İki katını alma işlemi. )


-MAFYA ile/ve/<> (")HÜKÜMET(")

( FaRkLaR'ı değil önemli bir ortak yanları vardır. İkisinde de haktan, hukuktan eser yoktur ve/ya da olmayabilir (ne yazık ki[hükümet için]). )


-MAFYA ile/ve/||/<> CUNTA



-MAĞARA ile/ve/||/<>/> BARAKA



-MAĞARA ile/ve/||/<> YERALTI

( Platon. İLE/VE/||/<> Dostoyevski. )


-MAĞAZA ile/ve/<> REYON[Fr. < RAYON]

( ... İLE/VE/<> Bir mağazanın yalnız bir tür eşya satılan bölümü. )


-MAĞDUR HAKLARI ile/ve/<> SANIK HAKLARI



-MAĞDUR/HASTA EDEN/ETMEK ile/ve/değil/||/<>/< MAĞDUR/HASTA OLAN/OLMAK



-MAĞDUR ile/ve/||/<> MUZDARİP/MUZTARİB[< DARB]



-MAĞDUR ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/>< ZÂLİM



-MAGNEZYUM EKSİKLİĞİ ve/||/<>/> KALSİYUM EKSİKLİĞİ

( Magnezyum eksikliği, aynı zamanda kalsiyum eksikliğine neden olur. Çünkü, gövdenin kalsiyumu emmesi için magnezyuma gereksinimi vardır. )


-MAHAL ile/||/<> MÂFEVK ile/||/<> EMÂKİN ile/||/<> HÂNE ile/||/<> MESKEN ile/||/<> MINTIKA ile/||/<> SÜKNÂ

( Yer. İLE/||/<> Üst mahal. İLE/||/<> Mahaller, mekanlar, mevkiler, yerler. İLE/||/<> Ev. İLE/||/<> Kişinin fiilen oturduğu yer, konut. İLE/||/<> Bölge, yer, mahal. İLE/||/<> Oturma [oturulacak yer]. )


-MAHALLE ile/değil/||/<> MAHAL'E



-MAHÂRET ile/ve/||/<> HAMARAT

( Beceri. İLE/VE/||/<> Ev işlerinde, çok çalışkan ve becerikli kadın. )


-MAHCUBİYET ile/ve/değil/||/<> MAHVİYET



-MAHDUM[Ar.] ile/ve/||/<> KERÎME[Ar.]

( Erkek çocuk. İLE/VE/||/<> Kız çocuk. )


-MAHDUT[Ar. < HADD] ile/ve/||/<>/>/< MAZBUT[Ar. < ZABT]



-MÂHİYET ile/ve/<> MÂLİYET



-MAHİYET ile/ve/||/<> MUHTEVÂ



-MAHKEME ile/||/<> AREOPAJ[Fr.]

( ... İLE/||/<> Eski Atina'da mahkeme. )


-MAHKEME ile/ve/<> İSTİNAF (MAHKEMESİ)

( ... İLE/VE/<> Mahkemenin verdiği kararı kabul etmeyerek, bir kararı, istinaf mahkemesine götürme. | [eskiden] [MAHKEMESİ]: İlk derecedeki mahkemelerle Yargıtay arasında yer alan mahkeme. )


-MAHKEME ile/ve/||/<>/> UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ



-MAHKUM İKİLEMİ ile/ve/||/<> NEWCOMB SORUNU



-MAHLAS ile/ve/||/<> TAPŞIRMA

( Şair ya da yazarların kullandığı takma ad. İLE/VE/||/<> Şairin adına son dörtlükte yer vermesi. )


-MAHREM-İ ESRÂR ile/ve/||/<> MAHREM-İ RÂZ

( Kendine sır söylenilen kimse, sırdaş. İLE/VE/||/<> Kendine sır verilmiş kişi. | Allah'ın sırrıan âşinâ olmayan başlayan kişi, velî. )


-MAHRÛMİYET ile/ve/||/<>/> MAĞDURİYET



-MAHRÛT ile/||/<> MAHRÛT KÂİM ile/||/<> MAHRÛT MÂİL ile/||/<> MAHRÛT MUDALLA ile/||/<> MAHRÛT NÂKIS

( Koni. İLE/||/<> Dik koni. İLE/||/<> Eğik koni. İLE/||/<> Çokgen koni. İLE/||/<> Kesik koni. )


-MAHYALARDA:
YAZI ile/ve/||/<>/> RESİM

( [Ramazan ayının ...] ... ilk onbeş gününde. İLE/VE/||/<>/> İkinci onbeş gününde. )


-MAHYALARDA:
YAZI ile/ve/||/<>/> RESİM

( )


-MAHZEN[Ar.] ile/ve/||/<> KİLER[Fars. < KİLÂR]/ARDİYE[Ar. < ARZİYE] ile/ve/||/<> DEPO[Fr. < DÉPÔT]/DEBBOY ile/ve/||/<> ANTREPO[Fr. < ENTREPOT] ile/ve/||/<> SAKLAK/AMBAR[Fars. < ANBAR]

( Yapılarda yer altı sakla[n]ma/koru[n]ma alanı. İLE/VE/||/<> Evlerde saklanılabilecek yiyecek ve içeceğin [Ar. erzak] saklandığı oda, ambar ya da dolap. İLE/VE/||/<> Korunmak, saklanmak ya da gerektiğinde kullanılmak için nesnelerin konulduğu/saklandığı yer. | Nesnelerin toptan satıldığı ve çokça bulunduğu yer. | Ordu nesne ve araçlarının saklandığı, bakımlarının yapıldığı yer. İLE/VE/||/<> Vergileri ödenmemiş, gümrüğe ait nesnelerin korunması için kurulan alan. İLE/VE/||/<> Genellikle tahıl saklanılan yer. | Yiyecek ve bazı nesnelerin saklanıldığı yer. | Geminin yük koymaya ayrılmış yeri. | Genellikle tahılın çok üretildiği yer, bölge. | Kum, çakıl vb. yapı malzemesini ölçmekte kullanılan ve her yanı çoğunlukla 75 santimetre olan küp ölçek. | Nesne taşıma işleri yapan kurum ya da ortaklık. )


-MAİDE SOFRASI ve/<> SOHBET



-MAKAM ile/ve/<> AYAK

( Şarkılarda. İLE/VE/<> Türkülerde. )


-MAKAMDA BULUNMA:
MÂRİFET'TEN ile/ve/değil/||/<>/< TÂLİP ÇIKMAMIŞ OLMASINDAN DOLAYI



-MAKBUL OLAN ile/ve/<> KOLAY OLMAYAN



-MAKET HELİKOPTERDE:
4 KANALLI ile/ve/<>/> 6 KANALLI

( )


-MAKİNA YAPMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< MAKİNA YAPAN MAKİNA YAPMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< "YAPAY ZEKÂ" ÜRÜNLERİ/ARAÇLARI GELİŞTİRMEK/OLUŞTURMAK



-MAKİNA ile/ve/değil/||/<>/< ÇARK



-MAKİNALAŞ(TIR)MA ile/ve/||/<> YABANCILAŞ(TIR)MA



-MAKİNE ÖĞRENMESİ:
GÖZETİMSİZ ile/ve/değil/||/<>/< GÖZETİMLİ



-MAKİNE'DE:
DÖRT AŞAMA ve/||/<>/> DÖRT KİŞİ

( )


-MAKLÛB-İ MUAVVEC ile/ve/<> MAKLÛB-İ MÜCENNAH

( Bir sözcükteki harflerin, düzensizce yer değiştirmesiyle ortaya başka bir sözcüğün çıkması. İLE Söylenişleri aynı iki sözcükten birini, beytin başında, öbürünü sonunda getirme sanatı.
[Gül ruhun hecriyle lâl olmuş gönül ey gonca-fem
Gel bana ben ağlayayım bülbül gibi sen bak da gül.] )


-MAKSAT/MAKSAD[Ar.] ile/ve/değil/||/<> MURAT/MURAD[Ar.]



-MAKSAT ve/||/<>/> ANLAM



-MAKSAT ile/ve/||/<>/> HÜKÜM



-MAKSÛM ile/||/<> MAKSÛM ALEYH ile/||/<> MENSÛB İLEYH

( Bölünen. İLE/||/<> Bölen. İLE/||/<> Payda ya da bölen. )


-MAKTUL ile/ve/değil/||/<> MÂDUM



-MAKUL ve/||/<>/> MAKBUL

( Akılcı, akla uygun. VE/||/<>/> Kabul edilir/edilebilir. )


-MÂKÛLÂT ile/ve/değil/||/<>/> MEKÛLÂT(DENKÖBEKLER/SONSAL SINIFLAR/KATEGORİLER)

( Akıllar/akledilirler. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Sonsal sınıflar/kategoriler. )


-MAKYAJ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÜLÜMSE/MEK

( Kişinin en güzel/iyi/büyüleyici/olmazsa olmaz/değerli/etkili/sınırsız/sürekli makyajı, gülümsemesidir. )


-MAL ve/||/<> ARKADAŞLIK ve/||/<> AŞK

( [Değeri yoktur!] Cömertlik yoksa. VE/||/<> Vefâ yoksa. VE/||/<> Karşılık yoksa. )


-MAL ile/ve/||/<> DEĞER/TUTAR/SEMEN[Ar. çoğ. ESMÂN]



-MAL ile/ve/||/<> EMTİA

( Birinin, tüzel kişinin sahip olduğu, taşınır ya da taşınmaz varolanların tümü. İLE/VE/||/<> Alınıp satılabilen, her türlü tecim nesnesi. )


-MALA GÜVENMEK ile/ve/<> AMELE GÜVENMEK

( İkisi de yanlışa/hataya götürür. )


-MALAK/BALAK ile/ve/||/<>/> MANDA

( Manda yavrusu. İLE/VE/||/<>/> ... )


-MALAKİT ile/||/<> AZURİT

( Yeşil renkte bakır karbonat minerali. İLE/||/<> Mavi renkte bakır karbonat minerali. )


-MALAKİT ile/||/<> KRİZOPRAZ

( Yeşil renkte bakır karbonat minerali. İLE/||/<> Elma yeşili renkte bir kalsedondur. )


-MALAKİT ile/||/<> RODOKROZİT

( Yeşil renkte bakır karbonat minerali. İLE/||/<> Pembe ile beyaz çizgili bir karbonat. )


-MALAKOLOJİ ile/ve/||/<> HELMİNTOLOJİ[Fr. < Yun.]

( Yumuşakçalar bilimi. İLE/VE/||/<> Kurtbilim. )


-MALAYLAR ile/ve/<> DAYAKLAR

( [Borneo Adası'nda yaşayan] Müslüman olan yerel halk. İLE/VE/<> Öteki dinlerden olan yerel halk.[Ada nüfusunun 1/4'ünü oluşturmaktalardır.(Yaklaşık 3.5 milyon)]
[Yerel halkla birlikte, Hint, Çin ve Avrupa'lı topluluklar da yaşamaktadır.] )


-MALDİV ve/<> ADALARI

( 1196 adadan oluşur ve toplam yüzölçümü 298 km²'dir. Başkenti Male'dir. )


-MALDİV ve/<> ADALARI

( Delikanlı, hırsızlık olayının çok nadir olduğu Maldiv'in ünlü bir plajına vardığında, yine de giysilerinin çalınmasını nasıl engelleyebileceğini düşündü. Denize girmeden önce giysilerinin üzerine, "Bu giysiler, dünya ağır sıklet şampiyonunundur!" diye bir bilgi bıraktı.

Bir süre sonra denizden çıkan delikanlı, giysilerinin çalınmış olduğunu gördü. Yerine ise şöyle bir bilgi bırakılmıştı.

"Bu giysileri çalan, dünya maraton şampiyonudur!" )


-MALEZYA BAYRAĞI'NDA:
AY ve/<> YILDIZ ve/<> MAVİ ve/<> SARI

( İslâm'ı simgeler. VE/<> Eyaletleri simgeler. VE/<> Birlik'i simgeler. VE/<> Kraliyeti simgeler. )


-MALEZYA BAYRAĞI'NDA:
AY ve/<> YILDIZ ve/<> MAVİ ve/<> SARI

( Malezya'yı oluşturan 13 eyalet, Malezya bayrağı ile birlikte kendi eyalet bayrağını kullanmaktadır. )


-MALEZYA ve/<> KUALA LUMPUR

( ... VE/<> Malezya'nın başkenti. )


-MALEZYA ve/<> KUALA LUMPUR

( ... VE/<> Malayca'da, "Çamurlu Irmağın Ağzı"[< Kuala: Ağız. | Lumpu: Çamur] anlamına gelmektedir. )


-MALEZYA ve/<> PALMİYELER

( İlk kez, 1860'da, Sri Lanka'dan getirilerek yetiştirilmeye başlanılan Palmiyeler, Malezya'nın en önemli ihraç kalemlerindendir.[Bir yıl içinde, 2 milyon hektar alandan, 7 milyon ton palmiye yağı elde edilmektedir.] )


-MALİ'DE:
CENNE ile/ve/<> TİMBUKTU ile/ve/<> BANDIAGARA FALEZİ ile/ve/<> ASKİA MEZARI

( Mali'nin, UNESCO Dünya Mirası dizininde bulunan, görülmeye değer dört önemli mekânı. )


-MALİ'DE:
HOŞNUTLUK ve/<> "HAP, HEP, HAP"

( Bir şey hoşlarına gittiğinde kullandıkları söz(cük)ler. )


-MALİ ve/<> BAMAKO

( ... VE/<> Mali'nin başkenti. [: Timsah havuzu.] )


-MALİ ve/<> BURKİNA FASO

( İkisi de, Batı Afrika müziğinin çıkış noktasıdır.[Mali'nin adını dünyaya duyuran, SALIF KEITEN'in müziğini dinlemenizi salık veririz.] )


-MALICE ile/ve/||/<> SIDE EFFECTS

( Alec Baldwin, Nicole Kidman, Bill Pullman İLE/VE/||/<> Jude Law, Rooney Mara, Catherine Zeta-Jones )


-MALICE ile/ve/||/<> SIDE EFFECTS

( ile/ve/||/<> )


-MÂLİK[< MÜLK | çoğ. MÜLLEK] ile/ve/değil/yerine/||//<>/>/< SÂLİK[< SÜLÛK]

( Sahip, bir şeye sahip olan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Bir tarikata girmiş bulunan. | Yolcu, Allah'a giden yolu tutana, seyr hâlinde bulunduğu sürece verilen isim. )


-MÂLİK ile/||/<> MEMLÛK ile/||/<> RABBUL-MÂL

( Mülk arazinin sahibi. İLE/||/<> Birinin malı olan. İLE/||/<> Mal sahibi.[İslâm hukukunda mâlik anlamında kullanılır.] )


-MALİYET ile/ve/<> SONUÇ



-MALUM ile/||/<> MÂLUM

( Elma. İLE/||/<> Bilgi. )


-MALUM ile/||/<> MÂLUM

( Latince. İLE/||/<> Arapça. )


-MALUM ile/||/<> MÂLUM

( ELEMA: Gizli, gizlenmiş. )


-MALUMUNUZ ... ile/ve/değil/yerine/<> ANIMSARSANIZ ...



-MALUMUNUZ ... ile/ve/değil/yerine/<> BİLDİĞİNİZ GİBİ



-MALZEME ile/ve/değil/||/<> BAHARAT



-MALZEME ile/ve/||/<> MAL

( Ara ürün ve kullanım. İLE/VE/||/<> Sonsal ürün ve kullanım. )


-MAMOGRAFİ ÇEKİMİ!:
YILDA BİR KEZ ve/<> ÂDET SONRASINDA

( Kanser durumunda/olasılığında, tedavi süresinin yeterli olabilmesi için 40 yaşından sonra her yıl çekilmesinde yarar vardır.[Kişisel/yetersiz yorum, "ağrı" ya da radyasyon nedeniyle çektirmeme tutumu yersizdir/isabetsizdir.] VE/<> Âdet öncesi ya da süresince çektirmek yerine âdet sonrasında, olası "ağrı/acı" daha azdır ve bu dönem daha uygundur. )


-MANDELBROT KÜMESİ ile/ve/<>/< JULIA KÜMESİ

( f(x) = z² + c )


-MANDELBROT KÜMESİ ile/ve/<>/< JULIA KÜMESİ

( Zn+1 = Zn² + C )


-MANEVİYAT =/<> İHLÂS

( Her an taze olmak. =/<> ... Her durumda arı/doğru/yakın olmak. )


-MANGA ile/ve/||/<>/> TAKIM ile/ve/||/<>/> BÖLÜK ile/ve/||/<>/> TABUR ile/ve/||/<>/> ALAY ile/ve/||/<>/> TUGAY/LİVA ile/ve/||/<>/> TÜMEN/FIRKA ile/ve/||/<>/> KOLORDU ile/ve/||/<>/> ORDU ile/ve/||/<>/> KUVVETLER ile/ve/||/<>/> GENEL KURMAY

( Onbaşı/çavuş/asteğmen/teğmen yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Üstteğmen yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Yüzbaşı yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Binbaşı/yarbay yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Albay yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Tuğgeneral yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Tümgeneral yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Korgeneral yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Orgeneral yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Orgeneraller yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Genel Kurmay Başkanı yönetiminde. )


-MANGA ile/ve/||/<>/> TAKIM ile/ve/||/<>/> BÖLÜK ile/ve/||/<>/> TABUR ile/ve/||/<>/> ALAY ile/ve/||/<>/> TUGAY/LİVA ile/ve/||/<>/> TÜMEN/FIRKA ile/ve/||/<>/> KOLORDU ile/ve/||/<>/> ORDU ile/ve/||/<>/> KUVVETLER ile/ve/||/<>/> GENEL KURMAY

( 10 er. İLE/VE/||/<>/> Birkaç[4/5] manga. İLE/VE/||/<>/> Birkaç takım. İLE/VE/||/<>/> Birkaç[dört] bölük. | Küme, yığın, grup. İLE/VE/||/<>/> Birkaç tabur. İLE/VE/||/<>/> Birkaç alay. İLE/VE/||/<>/> Birkaç tugay. İLE/VE/||/<>/> Birkaç tümen. İLE/VE/||/<>/> Birkaç kolordu. İLE/VE/||/<>/> Birkaç ordu. İLE/VE/||/<>/> Birkaç kuvvet. )


-MANGA ile/ve/||/<>/> TAKIM ile/ve/||/<>/> BÖLÜK ile/ve/||/<>/> TABUR ile/ve/||/<>/> ALAY ile/ve/||/<>/> TUGAY/LİVA ile/ve/||/<>/> TÜMEN/FIRKA ile/ve/||/<>/> KOLORDU ile/ve/||/<>/> ORDU ile/ve/||/<>/> KUVVETLER ile/ve/||/<>/> GENEL KURMAY

( [OSMANLI'da] Mülâzım-ı Sânî yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Mülâzım-ı Evvel yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Yüzbaşı yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Kolağası yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Binbaşı yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Kaymakam yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Miralay yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Mirliva yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Mirliva/Ferik yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Ferik yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Birinci Ferik yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Birinci Ferikler yönetiminde. İLE/VE/||/<>/> Genel Kurmay Başkanı yönetiminde. )


-MANGA ile/ve/||/<>/> TAKIM ile/ve/||/<>/> BÖLÜK ile/ve/||/<>/> TABUR ile/ve/||/<>/> ALAY ile/ve/||/<>/> TUGAY/LİVA ile/ve/||/<>/> TÜMEN/FIRKA ile/ve/||/<>/> KOLORDU ile/ve/||/<>/> ORDU ile/ve/||/<>/> KUVVETLER ile/ve/||/<>/> GENEL KURMAY

( SECOND LIEUTENANT vs./and/||/<>/> (FIRST) LIEUTENANT vs./and/||/<>/> CAPTAIN vs./and/||/<>/> MAJOR/COMMANDANT vs./and/||/<>/> LIEUTENANT COLONEL vs./and/||/<>/> COLONEL vs./and/||/<>/> BRIGADIER GENERAL vs./and/||/<>/> MAJOR GENERAL vs./and/||/<>/> LIEUTENANT GENERAL vs./and/||/<>/> GENERAL vs./an/||/<>/> GENERALS vs./and/||/<>/> HEAD OFFICER )


-MANGA ile/ve/||/<>/> TAKIM ile/ve/||/<>/> BÖLÜK ile/ve/||/<>/> TABUR ile/ve/||/<>/> ALAY ile/ve/||/<>/> TUGAY/LİVA ile/ve/||/<>/> TÜMEN/FIRKA ile/ve/||/<>/> KOLORDU ile/ve/||/<>/> ORDU ile/ve/||/<>/> KUVVETLER ile/ve/||/<>/> GENEL KURMAY

( II. Dünya Savaşı "WEHRMACHT", Kara Kuvvetleri (HEER), Deniz Kuvvetleri (KRIEGSMARINE), Hava Kuvvetleri (LUFTWAFFE) ve Özel "SS" Birlikler'inden oluşuyordu. )


-MANGA ile/ve/||/<>/> TAKIM ile/ve/||/<>/> BÖLÜK ile/ve/||/<>/> TABUR ile/ve/||/<>/> ALAY ile/ve/||/<>/> TUGAY/LİVA ile/ve/||/<>/> TÜMEN/FIRKA ile/ve/||/<>/> KOLORDU ile/ve/||/<>/> ORDU ile/ve/||/<>/> KUVVETLER ile/ve/||/<>/> GENEL KURMAY

( RİYALA[İt.]: Osmanlı donanmasında, Tümgeneral'e eş bir rütbe. )


-MANGANEZ[Fr. < Lat.] ile/ve/<> MANGANİN[Fr.]

( Atom numarası 25, atom ağırlığı 54,93, yoğunluğu 7,39 olan, 1244 °C'de ergiyen, doğada oksit durumunda bulunan, çeliği sertleştirmek üzere kullanılan, çok sert ve kırılgan bir öğe. Simgesi: Mn. İLE/VE/<> Manganezin, bakır ve nikelle yaptığı alaşım. )


-MANİ ile/ve/değil/||/<>/< HİPOMANİ



-MANİPLE[Fr.] ile/ve/=/<> MANİPÜLATÖR[Fr.]

( Telgraf imlerini göndermek için bir devredeki akımı kesmekte ya da yeniden vermekte kullanılan aygıt. | Roma ordusunda, 60 ya da 120 erden ibaret bölük. | Bazı papazların ayinlerde sol kolun bileğine yakın taktığı süslü şerit. İLE/VE/=/<> Manipleyi kullanan kişi/görevli. | Maniple. )


-MANKURTLAŞMA ile/<> KÖZ/KÖS-KAMANLAŞMA ile/<> KANARALAŞMA

( MANKURT EFSANESİ

Efsaneye göre, Kazakistan'ın uçsuz-bucaksız Sarı-Özek bozkırının yerlisi olan Kazaklar, eski tarihlerde, onların su kuyularına ve otlaklarına göz diken Juan-Juanlar'ın zaman zaman baskınlarına maruz kalmaktalardır. Baskınlarda bazen Kazaklar, bazen de Juan-Juanlar gâlip gelmektedir. Juan-Juanlar savaşı kazandıklarında, alıp götürdükleri esirlerin bazılarını başka kabilelere satmaktalardır ki bunlar oldukça şanslı sayılırlar. Çünkü hiç olmazsa, köle olarak da olsa, sağ kalmaktalardır. Güçlü kuvvetli esirleri ise satmamakta, akıl almaz işkencelerle, belleklerini kaybettirerek, adeta delirtmekte ve onları, kendilerinin sadık köleleri olarak en önemli işlerde çalıştırmaktalardır.

Juan-Juanlar'ın işkencesini dinlemek bile acı vericidir: Önce, esirin başını, bir tane bile saç bırakmamacasına tamamen tıraş etmektelerdir. Hemen o anda, bir deve kesmekte, devenin derisinin en kalın yeri olan boynundan parçalar keserek, kanlı kanlı, esirin tıraşlı başına sımsıkı sarmaktalardır. -Aytmatov, bu deri başlığı, bugün yüzme sporunda kafaya takılan kauçuk başlığa benzetmektedir.-

Bu işkenceye maruz kalan esir, bazen acılar içinde kıvranarak ölmektedir (ki onlar da şanslı sayılmalıdır!), ölmeyenlerin boynuna, kafasını yerlere sürtmesin diye bir boyunduruk takılmaktadır. Bu haliyle esiri götürüp, çığlıklarının da duyulmayacağı ıssız bir yere, elleri kolları bağlı, aç ve susuz, kızgın güneşin altında günlerce bırakmaktalardır. Tabiî, güneşte kavrulan deri kurudukça, kafayı bir mengene gibi sıkmakta, işkence, dayanılmaz hale gelmektedir. Fakat işkenceyi asıl dayanılmaz yapan, sadece bu değildir. Kafadaki saçlar, bir taraftan uzamaya çalışmaktadır. Fakat dışarıya doğru büyüyemediği için, kafa derisinin içine doğru büyümeye çalışmaktadır. Sonunda esir, aklını yitirmekte, belleği iyice sıfırlanmaktadır. Adeta, içine saman doldurulmuş bir post (korkuluk) haline gelmektedir. İşkencenin beşinci günü Juan-Juanlar gelip sağ kalan esirleri almakta, boynundaki engeli çıkarmakta, kendine yiyecek-içecek vermektelerdir. Böylece, köle, beden gücünü yeniden toplayıp kendine gelmektedir. Fakat bundan böyle o normal bir insan değildir, o artık bir mankurttur!

Böyle bir mankurt, köle pazarlarında, güçlü-kuvvetli on esirin fiyatına satılabilmektedir. Eğer aralarındaki bir savaşta bir mankurt öldürülürse, Juan-Juanlar karşılık olarak, hür bir kişinin bedelinin üç katını almaktalardır. Bir mankurtu, ailesinden birileri gerek kaçırmak, gerekse fidye vermek suretiyle vb. geri almak istemezmiş. Çünkü o artık aileden biri değildir, aksine, zararlı biri olmuştur. Belleği iyice boşaltılan mankurt, babasını, çocukluğunu vs. asla anımsamamakta, hatta insan olduğunu bile bilmemektedir. Yani ağzı var ama dili yoktur. Efendisine mutlak koşulda itaat eden, gayet evcil bir hayvana benzemektedir. Kaçmayı bilmediği için böyle bir riski de yoktur mankurtun... Sadece karnının acıktığını hissetmekte o kadar...

Efendisinin emir ve komutlarına bir köpek sadakatiyle bağlıdır. Mankurtlaşan köleler, en kötü ve en zor işleri gık demeden yapmaktalardır. Sarı-Özek'in ucsuz-bucaksız çöllerinde, kavurucu sıcak altında deve sürüleri otlatmak ancak onların yapabileceği bir iştir. Ölmeyecek kadar yiyecek, donmayacak kadar giysi vermek yeterlidir onlar için.

İşte, Juan-Juanlar, tutsak kişilere, bu en ağır işkenceyi, belleğini yitirme, anılarını elinden alma, kimliğini unutturma işkencesini tatbik etmektelerdir. Nayman Ana öyküsü, oğlu Colaman böyle bir mankurtlaşmaya maruz kalan bir ananın dramıdır.

Nayman Ana, oğlu Kolaman [Colaman: Yol aydınlığı.] kaçırıldıktan sonra yıllarca ondan hiçbir haber alamamıştır. Öldü mü, kaldı mı, mankurt mu yapıldı, bilmemektedir. Derken, bir gün, Naymanlar bölgesine gelen tüccarlar, Juan-Juanlar'ın, su kuyuları yanından geçerken, deve sürüleri güden genç bir çobanla karşılaştıklarından söz eder. Çobanın hiçbir şey anımsamadığını, sorulan sorulara 'evet' ya da 'hayır' gibi kısa yanıtlar verdiğini vs. anlatırlar. Tüccarlar, onunla biraz da alay etmişlerdir. Nayman Ana, anlatılanları sessizce dinlemiş, fakat hiç oralı olmamış, sanki bir şey duymamış gibi davranmıştır. Fakat birden içine bir kor düşmüştür; sanki bu anlatılanın, oğlu Kolaman olduğuna dair birden bir aydınlık belirmiştir içinde. Tabiî aydınlıkla beraber de bir korku...

Nayman Ana, gördüğü böyle bir ışık karşısında daha fazla duramaz, derhal hazırlıklara koyulur, hiçkimseye sezdirmeden, devesine biner ve sabahın erken saatinde, çobanların söz ettiği, Juan-Juanlar'ın su kuyularına doğru yola koyulur. Kilometrelerce gider Sarı-Özek bozkırında ve binbir türlü korkunun sarmalında, sonunda, oğlunu bulur. Evet, Nayman Ana, deve sürüsünün başında, oğlu Kolaman'ı, başındaki deri şapkasıyla yapayalnız bulur. Herşeye karşın oğlunu tanımakta zorlanmaz.

Kolaman, gözlerine kadar indirdiği şapkasının altından durgun gözlerle anasına bakmaktadır. Sanki, o ıssız çölde, yanına bir kişinin gelmiş olması, onu, hiç ama hiç ilgilendirmemektedir. Hiçbir heyecan, depreşme, o geleni bilme, tanıma arzusu görülmemektedir. Kolaman'a, oğluna yaklaşan Nayman Ana, gerçeği artık iyice anlamıştır: Hıçkırıklar arasında varır sarılır oğlunun boynuna. "Oğlum, oğlum Kolaman! Benim, bak ben geldim, ben annen, Nayman Ana! Sen benim oğlumsun!" derse de, bu sözler, Kolaman için hiçbir anlam ifade etmemektedir. Nayman Ana, tekrar tekrar dener, kendini oğluna tanıtabilmeyi, ondan bir söz olsun yanıt alabilmeyi; adının Kolaman olduğunu anımsamasını, kendi memleketini, babasını, anasını anımsasın ister ama heyhât...

Kolaman, boş ve anlamsız gözlerle bakmaktadır. Karşısındaki kadının niçin ağladığını, neden burada, bu ıssız çölde, karşısında bulunduğunu, ondan ne istediğini hiç mi hiç düşünemiyor, hiçbir şey hissetmiyordur. Anası, bir girişim daha yapar ve bu sefer, Kolaman, adının 'Mankurt' olduğunu söyler. Anası çırpınmakta, hüngür hüngür ağlamakta, bir taraftan da bu zulmü yapanların akıllarına nasıl olup da böyle işkence yöntemlerini getirdiği için Tanrı'ya sitem etmektedir...

Nayman Ana, Sarı-Özek'te söylenen bir ağıdı anımsar:
"Ben, öldürülen, derisine saman doldurulan yavru devenin anasıyım. Buraya, saman dolu yavrumun tulumunu koklamaya, yavrumun kokusunu almaya geldim."

Nayman Ana, tekrar tekrar oğluna bir mankurt olmadığını, kendinin bir Nayman, asıl adının, Colaman olduğunu söylerse de sonuç alamaz. O anda, uzaktan gelen bir Juan-Juan'ı fark eder ve kaçar. Juan-Juan da onu fark etmiştir fakat Nayman Ana gizlenir ve Juan-Juan'ın eline geçmekten kurtulur. Nayman Ana geceyi orada geçirir. Sabahleyin etrafı kolaçan ederek yeniden sokulur, "içine saman doldurulan yavrusunun tulumunun" yanına...

Kararı, ne pahasına olursa olsun oğlunu alıp buralardan götürmek, onu kaçırmaktır. Bu sefer yine Juan-Juanlar gelmektelerdir, o yine kaçar. Juan-Juanlar kadının kim olduğunu öğrenmek için Kolaman'ı iyice sorguya çekerler. Tabiî ki konuyu anlamışlardır ve Kolaman'a emir verir, o kadın yine gelirse, onu öldürmesini sıkı sıkıya tembihlerler.

Kolaman'ın efendileri gittikten sonra son bir ümitle yanına gelen annesi bir an oğlunu göremez. Göremez, çünkü o anda, Kolaman, bir devenin arkasına sinmiş, elindeki oku annesine nişan almakla meşguldür. Annesi, oğlunu fark ettiğinde ok yaydan çıkmıştır ve öldürücü darbeyle Nayman Ana, devesinden yere yığılır. Düşerken, son sözleri, "Adını anımsa, adını anımsa!" olmuştur.

Kolaman, yani Mankurt, öz anasını düşman evinde, düşmanın sürüsünün başında ve düşmanın talimatına bağlı kalarak öldürmüştür. Nayman Ana'nın düşüp öldüğü bu yere, "Ana-Beyit Mezarlığı" denilmiştir. Yani "Ana'nın yattığı yer"...

İLE/<>

KÖZKAMANLAŞMAK

Destana göre, Manas, Alma Ata ıramağının gözesinde, Sungur'da oturan, hiç oğlu olmamış Yakup (Cakıp) Han'ın, duasından sonra Tanrı'nın verdiği yiğit oğludur. Manas birçok olağanüstülükler göstermiş, İslâm yolunda mücadele etmiş biri olarak takdim edilmektedir. Manas'ın, küçükken Kalmuklar'a esir düşen ve Moğolistan'a götürülüp orada büyütülen Köz-Kaman adında bir amcası vardır. Köz-Kaman, Moğolistan'da, Kalmuklar arasında büyütülür, bir Kalmuk kızıyla evlendirilir, oğulları olur ve bir gün oğullarıyla birlikte ata yurduna geri döner. Fakat o artık Kalmukça konuşmaktadır. Manas, daha önce amcasını hiç görmemiştir, dolayısıyla onu tanımamaktadır. Üstelik de Kalmukça konuştuğu için, amcasını casus zannetmektedir. Manas amcasını yakalar ve zincire vurur. Bu arada Manas, babasına mektup yazarak, amcası hakkında bilgi sağlar. Babası, amcasına iyi davranmasını söyler. Manas, babasının sözüne uyarak amcasını salıverir. Hatta bir de onun onuruna şölen verir fakat işte Köz-Kaman'lık gerçek yüzünü ortaya koymuştur: Köz-Kaman'ın oğulları şölende arbede çıkarır ve Manas'ı döver. Manas, ileride Kalmuklar'a karşı sefere çıktığında da Köz-Kaman ve oğullarının ihanetinden kurtulamaz.

[Manas Destanı ve Köz-Kaman: Köz-Kaman, Manas Destanı, kahramanlarından birinin adıdır. Adını, bir Kırgız yiğidinden alan, 400 bin dizelik Manas Destanı, bir Kırgız destanı olup, Müslüman Kırgızlar'la, putperest Kalmuklar arasındaki mücadeleyi anlatmaktadır. Manas'ın tarihî bir kişilik olmadığını ileri sürenler varsa da, onun bir Kırgız beyi ya da bir Kırgız yiğidi olma olasılığı yüksektir. Bu destanda, Kırgızlar'ın tüm örf-âdet ve gelenekleri, inanç ve dünya görüşleri işlenmiştir.]

İLE/<>

KANARALAŞMAK

Bir köyde, yaşlı bir adam ve oğulları yaşamaktadır. Bir gün, adamın sürüsünden esrarengiz bir biçimde koyunlar eksilmeye başlar. Oğullar, eksilen koyunların ölüsünü ya da dirisini aramadık yer bırakmazlar ama ne yazık ki bulunamamaktadır. Babaları, bu duruma epeyce kafa yormakta fakat akıl erdirememektedir. Adamın, en sonunda aklına yatan düşünce şudur: Koyunları evin köpekleri, yani bizzat sürüyü korumakla görevli olan "bekçi" köpekler yemektelerdir. Bu demektir ki, köpekler kanaralaşmıştır!

Yaşlı adam, çocuklarına talimat verir, der ki, "Gidin, evdeki tüm köpekleri öldürün. Hiçbir eniği de sağ bırakmayın! Daha sonra başka köylerden yeni enikler bulur getirir ve onları yeni baştan eğitirsiniz."

Oğullar, babalarının dediği gibi yapar ve fakat birkaç yıl sonra yine aynı durum görülmeye başlanır. Bu sefer, adam, çocuklarını başına toplar ve onlara, birkaç yıl önce kendilerine verdiği talimatı aynen yapıp yapmadıklarını sorar. Küçük oğul, o gün küçük bir eniği, acıdığı için öldürmemiş olduğunu itiraf eder. Evet, konu anlaşılmıştır: O küçük enik, anasından-babasından kanaralaşmayı öğrenmiştir, kanaralaşmak bir biçimde ona da bulaşmıştır. Büyüdükçe o da bu "ahlâkı" öteki köpeklere öğretmiştir. )


-MANTAR ile/ve/<> CIVIKMANTARLAR

( ... İLE/VE/<> Bakterilerle ortak yaşayan, ilkel ve hayvanımsı yapılı, peltemsi mantarlar. )


-MANTAR ile/ve/<> CIVIKMANTARLAR

( Vegan beslenenler de, hayvansal yapıları nedeniyle mantar yememeyi yeğlemektedir. )


-MANTI ile/<> HALUJ



-MANTIK HATASI ile/ve/değil/||/<>/< YAKLAŞIM/YÖNTEM HATASI



-MANTIK SİLSİLESİ ile/ve/<> DİZGE



-MANTIK, MANTIKLI/LIK ile/ve/<>/değil/yerine TUTARLI/LIK



-MANTIK:
| ANALİTİK APRIORI >< SENTETİK APRIORI | ile/ve/||/<>/> SENTETİK APOSTERIORI

( Mantık. İLE/VE/||/> Matematik. İLE/VE/||/<>/> Fizik. )


-MANTIK/SAL ile/ve/<> KAVRAM/SAL



-MANTIK ile/ve/||/<>/> "YANILSAMA MANTIĞI"



-MANTIK ile/ve/<> BİÇİMSELLEŞTİRİLMİŞ MANTIK



-MANTIK ve/<> BÜTÜN/LÜK



-MANTIK ile/ve/||/<>/> FELSEFE

( )


-MANTIK ve/||/<>/> FİZİK ve/||/<>/> ETİK

( Bahçenin sınırı/duvarı/çiti. VE/||/<>/> Bahçedeki ağaç. VE/||/<>/> Bahçedeki ağacın meyvesi. )


-MANTIK ve/||/<>/> FİZİK ve/||/<>/> ETİK

( )


-MANTIK ve/||/<> FİZİK ve/||/<> ETİK

( Çit. VE/||/<> Ağaç. VE/||/<> Meyve. )


-MANTIK ve/<> GEOMETRİ(HENDESE)

( ... VE Aksiyomatik olarak kurulan ilk ilim. )


-MANTIK ve/<> GEOMETRİ(HENDESE)

( Mantık bilmeyenin ilmine itibar edilmez; geometri/matematik bilmeyen fetvâ veremez. )


-MANTIK ve/<> GEOMETRİ(HENDESE)

( Kavramlarla uğraşır. VE/<> Niceliklerle uğraşır. )


-MANTIK ile/ve/<> HAL EHLİ OLMAK



-MANTIK ile/ve/<>/< HAYAL GÜCÜ

( A[/B/C/...Y/Z] noktasından, B[C/D.../Y/Z] noktalarına [belki/bazen/biraz] götürür. İLE/VE/<>/< Her yere götürür. )


-MANTIK ile/ve/<>/< HAYAL GÜCÜ

( Çeperdeki 360 dereceden, birine/birkaçına götürür. İLE/VE/< 360 dereceyle, eşit aralıkta bulunan merkez(in)e götürür. )


-MANTIK ile/ve/||/<> İDEA ile/ve/||/<> DOĞA



-MANTIK ile/ve/||/<> İNDİRGEME



-MANTIK ile/ve/<> MAKSAT



-MANTIK ile/ve/değil/||/<>/< MANTIKSAL ZORUNLULUK



-MANTIK ile/ve/||/<> NİTELEME/YÜKLEMLER MANTIĞI



-MANTIK ile/ve/||/<> ORGANON



-MANTIK ile/ve/||/<> OUROBORİK MANTIK



-MANTIKÇA DÜŞÜNMEK ile/ve/<> VARLIKÇA DÜŞÜNMEK



-MANTIKLI ile/ve/değil/<> UYGUN



-MANTIKSAL KANIT ile/ve/<> MATEMATİKSEL KANIT



-MANTIKTA:
TRANSANDANTAL ANALİTİK ile/ve/||/<> TRANSANDANTAL DİYALEKTİK



-MANYETİK ALAN ile/ve/||/<> ELEKTRİK ALAN

( Devinen elektrik yüklerinin oluşturduğu alan. İLE/VE/||/<> Durağan elektrik yüklerinin oluşturduğu alan. )


-MANYETİK ALAN ile/ve/||/<> ELEKTRİK ALAN

( Manyetik güçlerin etkili olduğu bölge. İLE/VE/||/<> Elektrik güçlerinin etkili olduğu bölge. )


-MANYETİK ETKİLEŞİM ile/ve/<> ZAYIF ETKİLEŞİM



-MANYETİK[Fr. < Yun.] =/<>/< MANYETİT[Fr. < Yun.] =/<>/< MIHLADIZ/MIKNATIS[Yun.]

( Mıknatısla ilgili., kendinde mıknatıs özellikleri bulunan. =/<>/< Mıknatıs özelliği olan doğal demir oksidi. [Fe3O4] =/<>/< Demiri ve daha başka bazı metalleri çeken demir oksit. | Demiri çekme özelliği taşıyan ya da sonradan bu özelliği kazanan her türlü madde. )


-MANYETO[Fr. < Yun.] ile/ve/<> MANYETOMETRE[Fr.]

( Sürekli bir mıknatısın manyetik alanıyla indüklenen elektrik üreteci. İLE/VE/<> Manyetik momentleri ve manyetik alanların momentlerini ölçmeye, karşılaştırmaya yarayan aygıt. )


-MARCOS:
MARGARITAS ve/||/<> ALTAMIRANO ve/||/<> RANCHONUEVO ve/||/<> COMITAN ve/||/<> OCOSINGO ve/||/<> SAN CRISTOBAL

( Zapatist Ulusal Kurtuluş Örgütü'nün, altı kentin başharflerinden oluşan Meksika yerlilerinin önderi. )


-MARCUS TULLIUS TIRO ile/ve/||/<>/> LUCIUS ANNAEUS SENECA ile/ve/||/<>/> JOHN WILIS ile/ve/||/<>/> SAMUEL TAYLOR

( Romalı hatip Cicero'nun azatlı kölesi olan Marcus Tullius Tiro, efendisinin gerek senatodaki söylevlerini ve gerekse hazırladığı konuşmaları steno ile yazmıştı. İLE/VE/||/<>/> Seneca, Tiro'nun kısaltmalarını geliştirmiş ve bunların sayısı 8.000'e kadar çıkmıştır. İLE/VE/||/<>/> Günümüzde kullanılan stenografi tekniğinin temeli ise XVII. yüzyıla dayanmaktadır. [XVII. yüzyılda yeniden gündeme gelmesinin nedeni ise parlamentonun siyasi yaşama girişidir. Artan meclis oturumları ve alınması gereken önemli notlar arttıkça yazı dili yeniden kullanıma girmiştir. Wilis, bu yazı diline geometrik biçimleri katmasının yanı sıra stenografi terimini de ilk kez kullanmıştır. İLE/VE/||/<>/> Yazdığı makale ile 1792 yılında bu yazı dilini dünyaya tanıtmayı başarmıştır. )


-MARCUS TULLIUS TIRO ile/ve/||/<>/> LUCIUS ANNAEUS SENECA ile/ve/||/<>/> JOHN WILIS ile/ve/||/<>/> SAMUEL TAYLOR

( Nicolas Steno[11 Ocak 1638 - 25 Kasım 1686] ile bir ilgisi yoktur. )


-MARDİN ÇÖREĞİ ile/ve/<> PAYLAŞIM



-MARGARET MAHLER ile/ve/||/<> JAMES F. MASTERSON



-MARGARET MAHLER ile/ve/||/<> JOHN BOWLBY



-MARIE CURIE ile/ve/||/<> PIERRE CURIE



-MÂRİFET:
İÇTENLİK ile/ve/||/<> NEZÂKET ile/ve/||/<> ZARÂFET



-MÂRİFET ile/ve/||/<>/>/< İLİM

( Özel ya da genel. İLE/VE/||/<>/>/< Tümel. )


-MÂRİFET ile/ve/||/<>/>/< İLİM

( [bilgelik/irfan/hikmet'te] Tanımak.[deneyimle] İLE/VE/||/<>/>/< Bilmek.[zihinsel çözümlemeyle] )


-MÂRİFET ile/ve/||/<>/>/< İLTİFAT

( Mârifet, iltifata tâbidir; müşterisiz meta, zâyidir. )


-MÂRİFET ile/ve/<>/> MAHÂRET

( Uygulanan, kullanılan bilgi. İLE/VE/<>/> Beceri. )


-MÂRİFET ve/<> MUHABBET



-MÂRİFET ile/ve/||/<> ZARÂFET

( Bilgi ve uygulamanın, uygun/isabetli zaman ve zeminde buluşmasıyla açığa çıkar. İLE/VE/||/<> İçtenlik ve inceliğin buluşmasıyla açığa çıkar. )


-MARIN MERSENNE ve/||/<> THOMAS HOBBES ve/||/<> PIERRE GASSENDI

( 1588 - 1648 ile 1588 - 1679 ile 1592 - 1655 )


-MARKA YÖNETİMİ ile/ve/||/<> MARKA İLETİŞİMİNİ YÖNETMEK



-MARKA ile/ve/||/<>/> FİLİGRAN



-MARKAJ[Fr.] ile/=/<> MARKE[Fr.]

( Bazı takım oyunlarında, ayakla ya da gövdeyle, karşı takım oyuncusunun davranışına engel olma. İLE/=/<> Bazı takım oyunlarında, karşı takımdaki oyuncuyu yakından izlemek, tutmak. )


-MAROVO LAGÜNÜ ile/ve/||/<> EAST RENNELL GÖLÜ

( Dünyanın en büyük tuzlu su lagünü Marovo, Solomon Adaları'nın New Georgia adasında bulunmaktadır. İLE Dünyanın en yüksek seviyedeki gölü, Solomon Adaları'nın East Rennell Adası'nda bulunmaktadır. )


-MARS'TA:
SU BUZU ile/ve/<> KARBONDİOKSİT BUZU



-MARS ile/ve/||/<> AREOGRAFİ[Fr.]

( ... İLE/VE/||/<> Mars'ın yüzeyini inceleyen astronomi dalı. )


-MARTI ile/ve/<> KIRLANGIÇ KUYRUKLU MARTI

( ... İLE/VE/<> Galapagos Adaları'nda yaşamaktalardır. )


-MARUL ile/<> KIVIRCIK ile/<> GÖBEK ile/<> LOLOROSSO ile/<> ÇİN MARULU



-MARUL ile/ve/<> YABANİ MARUL



-MÂRUZ KALMAK ile/ve/<>/değil TÂBİ TUTULMAK



-MASAJ[Fr.] ile/değil/yerine/||/<> OVMAK



-MASAL[Ar. < MESEL] ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> MAVAL[Ar. < MEVVÂL]

( Genellikle toplumun oluşturduğu, düşe dayanan, sözlü gelenekte yaşayan, çoğunlukla insan, hayvan ile "cadı, cin, dev, peri" vb. başından geçen olağanüstü olayları anlatan edebî tür. | Boşuna söylenmiş söz. İLE/VE/DEĞİL/NE YAZIK Kİ/||/<>/> Yalan, uydurma söz. )


-MASAL ile/ve/<> MESEL ile/ve/<> MİSAL ile/ve/<> HAKİKAT

( Tevrat'ta/Mesnevî'de. İLE/VE/<> İncil'de. İLE/VE/<> Kur'an'da. İLE/VE/<> Hikmet'te. )


-MASALLAR:
ÇOCUKLARA ile/ve/||/<> YETİŞKİNLERE

( Uyutmak için. İLE/VE/||/<> Uyandırmak için. )


-MASKARA[Ar., İt.] (OLMAK/ETMEK) ile/ve/değil/||/<>/< MADARA[Fars.] (OLMAK/ETMEK)



-MASKE ile/ve/||/<> SAHTE KİŞİLİK



-MASLAHAT ve/||/<>/> SANAT



-MASUM ile/ve/||/<> MAHZUN



-MASUM ile/ve/||/<> MAZLUM



-MASUMDUR! ile/ve/değil/yerine/||/<> SUÇLU DEĞİL!

( "Suçlu değil!" demek, her zaman, zemin ve koşulda "Masumdur!" anlamına gelmez. )


-MASUMİYET ile/ve/||/<> İLK DURUM



-MASUMİYET ile/ve/||/<>/>/< SESSİZLİK/SUSKUNLUK



-MASUMLAR APARTMANI ile/ve/değil/||/<>/< MADALYONUN İÇİ (KİTABI)



-MAT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ŞİŞME YATAK



-MATBAACILAR:
ERMENİ ile/ve/||/<>/> ACEM



-MATBAADA:
ÇİN ile/ve/||/<>/> UYGURLAR ile/ve/||/<>/> MOĞOLLAR

( ... İLE/VE/||/<>/> ... İLE/VE/||/<>/> Altınorda üzerinden, Batı'ya doğru. )


-MATEMATİĞİN:
TEMELDELİĞİ ve/||/<> ARAÇSALLIĞI



-MATEMATİK SAATLERİ:
1-9 ile/ve/||/<> İKİ TABANLI ile/ve/||/<> Pİ ile/ve/||/<> EULER ile/ve/||/<> ÇİN ile/ve/||/<> MAYA

( İlgili yazıyı okumak ve görseller için burayı tıklayınız... )


-MATEMATİK YÜCE ile/ve/||/<> DAĞ YÜCE

( Dağ. İLE/VE/||/<> Kasırga. )


-MATEMATİK:
İLKOKULDA ile/ve/||/<>/> ORTAOKULDA ile/ve/||/<>/> LİSEDE ile/ve/||/<>/> ÜNİVERSİTEDE

( )


-MATEMATİK/SEL/LİK:
DEĞERLİ ile/ve/fakat/||/<>/> YETERLİ DEĞİL



-MATEMATİK/TIP TARİHİ ile/ve/||/<> TARİHTEKİ MATEMATİK/TIP



-MATEMATİK ile/ve/||/<> ASTRONOMİ ile/ve/||/<> BİYOLOJİ

( image )


-MATEMATİK ve/=/||/<>/: BİLGELİK

( "Matematiğin Aydınlık Dünyası" (- Sinan Sertöz - TÜBİTAK) adlı kitabı özellikle okumanızı salık veririz. )


-MATEMATİK ve/=/||/<>/>/< BÜTÜN/LÜK



-MATEMATİK ve/<> FİZİK ve/<> ASTRONOMİ



-MATEMATİK ve/||/<> MARX

( )


-MATEMATİK ile/ve/||/<> MATEMATİK

( )


-MATEMATİK ile/ve/||/<> MATEMATİK

( Tanımlar/ilkeler ve doğaya dair bilgimize hizmet eden. İLE/VE/||/<> Varlık hakkında/dair konuşma olanağına sahip "ikinci felsefe". )


-MATEMATİK ile/ve/||/<> MATEMATİK

( Nesin Matematik Köyü Youtube Kanalı )


-MATEMATİK ile/ve/||/<> MATEMATİK

( )


-MATEMATİK ile/ve/||/<> MATEMATİK

( )


-MATEMATİK ile/ve/||/<>/> MÜHENDİSLİK ile/ve/||/<>/> TOPLUMSAL/SOSYAL BİLİMLER

( Çocuk bilimi. İLE/VE/||/<>/> Genç bilimi. İLE/VE/||/<>/> Yetişkin bilimleri. )


-MATEMATİK ile/ve/||/<> SİMGESELLİK ile/ve/||/<> DİL

( MATEMATİK: Simgeselliğe dayalı, evrensel dil. )


-MATEMATİK ile/ve/||/<> VORTEKS MATEMATİĞİ



-MATEMATİKTE:
EŞLEŞME ve/||/<> ÖLÇME ve/||/<> SAYMA ve/||/<> STANDARDİZASYON ve/||/<> KÜME ve/||/<> BAĞINTI ve/||/<> İŞLEV(FONKSİYON)



-MATERYALİZM/DE:
ELEMECİ ile/<> İNDİRGEMECİ ile/<> İNDİRGEMECİ OLMAYAN



-MATHEMATA(BİLGELİK):
GEOMETRİ ile/ve/||/<> ARİTMOS



-MATHEMATA ile/ve/||/<> MATHESIS UNIVERSALIS

( Evrende, içkin olan düzeni öğrenme ve öğretme. VE/||/<> Evrenin tümel dili. )


-MATLUB ile/ve/<> MAKSUD



-MATLUB ile/ve/<>/= MEÇHUL



-MATRİS MEKANİĞİNDE:
p x q =
ile/ve/||/<>
p x q != q x p
ile/ve/||/<>
pq - qp = h/i



-MÂVERÂÜNNEHR:
SEYHUN/SİRİDERYA ile/ve/||/<> CEYHUN/AMUDERYA



-MAVİ GELİNCİK ile/||/<> KIRMIZI GELİNCİK

( ile )


-MAVRİ MİRA ile/||/<> MEGALO İDEA ile/||/<> TAŞNAK SÜTYUN

( Kara Kader. İstanbul'da kurulan bir Rum örgütü. İstanbul'un ve Rumların yaşadığı bazı bölgelerin Yunanistan'a katılmasını öngören topluluk. İLE/||/<> Ege'nin iki yakasını Yunanistan'ın hakimiyetine sokma ideali. İLE/||/<> 1840'da kurulan, D. Anadolu'da bir Ermeni devleti kurmayı amaçlayan, Milli Mücadele'ye zararlı bir dernek. )


-MAXWELL EŞİTLİKLERİNDE:
GAUSS YASASI ile/ve/||/<> GAUSS'UN MANYETİK YASASI ile/ve/||/<> FARADAY'IN TÜMEVARIM YASASI ile/ve/||/<> AMPER'İN DEVRE YASASININ DOĞRULAMASI

( )


-MAXWELL EŞİTLİKLERİNDE:
GAUSS YASASI ile/ve/||/<> GAUSS'UN MANYETİK YASASI ile/ve/||/<> FARADAY'IN TÜMEVARIM YASASI ile/ve/||/<> AMPER'İN DEVRE YASASININ DOĞRULAMASI

( E [elektrik alanı] ve B [manyetik alan] )


-MAYA ile/ve/<> ANADOLU MAYASI

( ... yapar/yaptırır. İLE/VE/<> İnsan yapar. )


-MAYA ile/ve/||/<> AŞI



-MAYALAMA ile/<> ESKİ HAMUR(PATE FERMANTE) ile/<> BİGA ile/<> SPONÇ ile/<> POOLISH



-MAYALANDIRMA(") ile/ve/<> (")ÇOĞALTMA(")



-MAYDANOZ ile/ve/<>/> TABULİ

( ... İLE/VE/<>/> İnce bulgurlu, maydanoz salatası. [Lübnan mutfağı mezelerinden] )


-MAYISBÖCEĞİ ile/ve/<> HAZİRANBÖCEĞİ

( Kınkanatlılarda, uzunluğu 20-25 mm. olan, gelişmesi 3-5 yıl süren, bitkilere zararlı bir böcek. İLE/VE/<> Mayısböceklerinden, tarım bitkilerine çok zarar veren, kınkanatlı bir böcek. )


-MECBUR ile/ve/değil/||/<> MÜKELLEF



-MECBURİYET ile/ve/değil/yerine/||/<>/< MEMNUNİYET



-MECELLE ile/||/<> KANUN-U ESÂSÎ ile/||/<> ANAYASA VE HAKİMİYET-İ MİLLİYE/CUMHURİYET

( Osmanlı'da, Tanzimat Dönemi'nde, bir kurul tarafından [Ahmet Cevdet Paşa başkanlığında] İslâm hukukuna göre hazırlanmış medenî kanun. İLE/||/<>/> 1876'da ilân edilen ilk Osmanlı anayasası. İLE/||/<>/> Toplumun egemenliği ve anayasa. )


-MECLİS-İ ÂYÂN ile/||/<> MECLİS-İ MEBÛSAN

( Kanun-ı Esasi'ye göre Meclis-i Mebusan'ın kabul ettiği yasaları denetleyen meclis.[Üyeleri Sultan tarafından seçilirdi.] İLE/||/<> Osmanlı Millet Meclisi. )


-MECMÛAN ile/||/<> MECMÛU

( Toplu olarak, toptan. İLE/||/<> Tümü, tamamı. )


-MECRÂ ile/ve/<> MACERA



-MECZUB OLMAK ile/ve/<>/değil/yerine CÂZİB OLMAK



-MECZÛB ve/||/<>/> DİLEKÇESİ...

( 1965 yılında vefât eden, Elazığ Tımarhanesi'ndeki bir meczubun (ortadaki) Allah'a yazdığı mektubu...

“Ben, dünya Kürresi, Türkiye karyesi ve Urfa Köyü'nden, (El-Aziz --Elazığ) Tımarhanesi (Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi) sakinlerinden; ismi önemsiz, cismi değersiz, çaresiz ve kimsesiz bir abdi acizin, ahir deminde misafiri Azrail’i beklerken, Başhekimlik üzerinden, Hâkimler Hakimi'nin dergâh-ı Ulûhiyetine son arzuhâlimdir:

Ben, gam(dertlilik) deryasında, fakirlik vatanında, horluk ve rezillik kaftanında, SULTAN yapılmışım.

Meyvelerden, dağdağana; çalgılardan, ney-kemana kapılmışım… Benim yatağım, akasya dikeninden; yorganım, kirpi derisinden farksızdır. Kalbim, Ayizman’ın(Hitlerin işkenceci Nazi Komutanı) fırını ve Sahrâ'nın çöl fırtınasıdır.

Ruhum, âşık-ı Hüdâ Mahbûb peresttir, lâkin aklım, kaderin cilvesi ve talihin sillesiyle gûresttir(gel-gittir).

Bana gelen, derd ü gamın kilosu beleştir. Nerede bir güzel varsa, bana karşı keleştir(yüz vermez, cesâretlidir), tüm yiğitler de bana hep ters ve terestir.

Aylar geçti, tek temizliğim, gözyaşıyla ve kara toprakla aldığım teyemmüm abdesttir. Yani, içtiğimiz, kezzap suyu; mezemiz ise ateştir.

Ol Resûl-i zişân ve Sultân-ı dü-cihân: “Cenâb-ı Allah’ın, insanları, dünya; dünyayı ise insan için yarattığını; Ruhları, vucud için, vucudları ise ruhlar için yarattığını; erkekleri, kadınlar; kadınları, erkekler için yarattığını; Cennet'i, mü’min kullar, mü’min kulları da Cennet için yarattığını; cehennemi, inkârcılar ve münâfıklar, inkârcıları ve münâfıkları da cehennem için yarattığını” hadisleriyle haber vermiştir.

Peki, acaba, benim gibi meczub divâneleri ne maksatla halk etmiştir? Bilen babayiğit, meydana çıkıp söylesin...

Allah, sana iman verdi, sen, tuğyan edersin; O in’am etti, sen, küfran(nankörlük) edersin; O, ikram etti, sen, inkâr edersin; O, ihsân etti, sen, isyân edersin; bir de kalkıp bana deli divâne diye bühtân edersin!...

Bu söylediklerimin hepsi, ruhumun içinde cenk etmektedir. Eğer, dilekçemin yanıtı gelirse bu manevralar sona erecektir.

Şimdi, adresimi arz ediyorum: Kur’ân’ı geldiği yere, yine Kur’ân’ı getiren, geri taşısın. Madem ki, ahkâmı ve ahlâkı kalmadı, Kur’ân’ın kâğıdı ve yazısı neye yarasın?! Tâ ki, Hz. Muhammed Mehdi (A.S) gelince, yeniden okunup yaşansın!

Ey, zerrelerden kürrelere, yerlerden göklere, tüm âlemlerin Rabbi!...

Ey, cemâdî, nebâtî, hayvanî, insanî, ruhanî ve nuranî, her şeyin ve herkesin yegâne sahibi!...

Ey, iman ve şuur ehl-i kalplerin, en yüce habîbi!...

Ey, dertli bedenlerin, kederli gönüllerin ve yaralı yüreklerin tabîbi!...

Ben, bi-çâre kulun ki; garipler garîbi, hüzünlerin esîri, zulümlerin mustarîbi, öksüz, yetim ve sahipsiz bir tımarhane delisi...

Ama kutsî muhabbet ve hasretinin divânesi!...

Herkesi ve her şeyimi elimden aldın ama sana sığındım, aşkına sarıldım, yegâne Sen kaldın!... Yurdumdan, yuvamdan, evimden, barkımdan ayırdın, gurbete ve hasrete saldın. Ama onları ararken, Sana ulaştım, sevdâna daldım! Böylece, fânî ve hayalî görüntülerden kurtarıp hakîkî tecellîne mazhar kıldın.

Yüceler yücesi Rabbim, Efendim!

Hakk'tan saparak ve haddimi aşarak, hâşâ, Sen'den, Burak bineği, Cebrail seyisi, Sidret'ül Münteha menzili, cümle mahlûkâtın en şereflisi, Rahmân'ın en mükemmel tecelli ve temsilcisi… Kâinâtın fahrî ebedîsi, Âhir zaman Nebî'si ve Mehdî'si, Levh-i Mahfûz'un tercümanı ve tebliğcisi, Efendiler efendisi, Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi vesellem’in) Mahbubiyeti'ni mi istedim?...

Hanif Din'in üstadı ve nice Nebîlerin atası, Hz. İbrahim’in, halîliyetini; Hz. Süleyman’ın, saltanat ve servetini; Hz. Musa’nın, Celâdet ve cesâretini; Hz. İsa’nın ruhanîyetini mi istedim?...

Hz. Ebû Bekir Sıddık’ın, yüksek fazîlet ve kurbiyyetini; Hz. Ömer'ül Faruk’un, dirâyet ve teslimiyetini; Hz. Osman-ı Zinnureyn'in, asâlet ve sehâvetini; Hz. Aliy'ül Murtaza’nın, ilim ve velâyetini mi istedim?...

Senden, mülk-ü-hâkimiyet, şan-ü-şöhret, mal-ü-servet mi talep ettim? Senden, vucuduma sıhhat ve âfiyet; aklıma ziyâ ve selâmet; hayatıma, huzur ve istikâmet dilendiysem, bunlar için de bin kere tevbe ettim!

Çünkü, Şeriât'ın iptal, Tarikât'ın ihmal, Hakîkât'ın ihlâl ve mü’minlerin iğfâl edildiği bir zillet ve rezâlet döneminde, bana, akıl ve mükellefiyet verseydin, bu, sadece benim mesûliyet ve mahzûniyetimi ziyâdeleştirecekti!

Sultan'ım Efendi'm!

Ben, Senden, sadece, seni istedim; pahası, elbet böyle yüksektir ve tüm sevdiklerimi ve sahiplendiklerimi uğruna fedâ etmektir.

Rabbim, elbet vardır hikmeti ki, bu kuluna, böyle zillet ve zahmet çektirirsin. Ben, hâşâ, itiraz değil naz ederim ama umarım, Sen, niyâz kabul edersin.

Aile efrâdımı, akl-ı izânımı alıp beni hicrâna saldın. Ama yine de şükür; ya akıllı kalıp ama hâin ve hilekâr olaydım...

Ya varlıklı kalıp ama zâlim ve sahtekâr olaydım...

Ya âlim ve saygın kalıp ama gâfil ve riyâkâr olaydım...

Ya arkalı etraflı kalıp ama azgın ve zulümkâr olaydım...

Ya sağlıklı sefâlı kalıp ama sapıtmış, ahlâksız ve vicdansız olaydım!...

Derd-ü-belâ ki, sabredenlerin vesile-i mirâcıdır. Mü'minler, kalbimin tâcı; mücrimler, rahmetin muhtâcı; münkirler, hikmetin icabı; Sâdık ve âşık, ehl-i cehd adâletin ilâcıdır. Velâkin, bu münâfık, hain ve zâlimler ise çıban başıdır, akrep gibi sancıdır; şerefli insana, helâli dışında tüm kadınlar, kızlar, ana-bacıdır.

Ey Rabbim, Efendi'm!

Malûm-u âlîniz ve yüce takdirinizdir ki; ne özenli-bezekli elbiselerle gezdiğim bayramlarım oldu… Ne onurlu ve huzurlu seyahatlerim ve seyranlarım oldu… Ne etrafımda hizmet ve rağbet gösteren dostlarım ve hayranlarım oldu!...

Lezzet ne imiş, izzet ne imiş ve fazilet ne imiş tatmadım; ama şikâyet şekâvettir; tüm bu fânî ve fenâ nimetlerin asıl sahibi olan Padişahlar Padişahı'nı buldum...

Beni, yoktan var ettin, iman ve hidâyet buyurup varlığından haberdar ettin, ama aklımı alıp kulunu, bi-karar ettin. Sana, sonsuz şükürler olsun!...

Şimdi, son dileğim, beni yanına al ve bir daha huzurundan ve sonsuz nûrundan ayırma, ne olursun!

Umarım, bu dilekçeyi yazdım diye bana darılmazsın; çünkü, Zâtından gayrıya yalvarıp yakarmanın, ŞİRK olduğunu buyurdun!

Selâm ve dua ile... )


-MED ve/||/<>/> CEZİR

( [suların] Kabarması. [Uzatma, çekme, yayma, döşeme.] VE/||/<>/> Çekilmesi. )


-MEDENİYET ve/<> TEMEDDÜN

( Düşünülen ve konuşulanı içerir. VE/<> Aynı zamanda, yaşanılan ve yapılan süreci, sürekliliği içerir. )


-MEDENİYET ve/<> TEMEDDÜN

( Olmuş, bitmiş örgü. VE/<> Sürekli örülmekte olan bir örüntü. )


-MEDİNE ile/ve/<> MEDİNTA

( Mahkemenin olduğu yer. İLE/VE/<> Kaleyle korunmuş yer. )


-MEDLER ile/ve/<>/> PERSLER



-MEDRESE ile/||/<> AÇIK MEDRESE ile/||/<> KUBBELİ MEDRESE ile/||/<> RASATHANE

( Yüksek düzeyde öğretim kurumu. Bu amaçla yaptırılmış mimarlık eserleri Anadolu önünde genellikle açık avlulu, Anadolu'da ise avlusunun üstü açık ve kapalı olmak üzere iki tipte gelişmiştir. Kaynağında IX - XI. yüzyıl Horasan bölgesi mimarisinin bulunması olasıdır. İLE/||/<> İç avlusunun üstü açık olan medreseler için kullanılan bir tanımlama biçimi. İLE/||/<> İç avlusunun üstü örtülü olan medreseler. İLE/||/<> Gözlemevi. Gökbilimi için kullanılan medrese türü. )


-MEDRESE ile/ve/değil/||/<>/> KÜLLİYE

( İlk medrese: NİZÂMİYE MEDRESESİ [1066] )


-MEDRESE ile/ve/değil/||/<>/> KÜLLİYE

( OSMANLI MEDRESELERİ - CAHİT BALTACI kitabını okumanızı salık veririz. )


-MEDRESE ile/ve/değil/||/<>/> KÜLLİYE

( Genellikle İslâm dini kurallarına uygun bilimlerin okutulduğu, müslüman ülkelerde orta ve yüksek öğretimin yapıldığı eğitim kurumlarının genel adı. Medrese sözcüğü, "ders" kökünden gelir. [Ders verenlere müderris, yardımcılarına muid, okuyanlara danışmend, sohta ya da talebe adı verilir] | Kendine özgü bir mimarisi olan, üstü açık ya da kapalı geniş bir avlu çevresinde talebelerin yatıp kalkması, ders çalışması için inşâ edilmiş odalardan oluşan yapı. | Fakülte. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Bir caminin çevresinde, cami ile birlikte kurulmuş medrese, imâret, sebil, kütüphane, hastane gibi yapıların tümü. )


-MEDRESE ile/ve/<> MAHDARA

( ... İLE/VE/<> Moritanya'da, medreselere verilen ad.[Ülkenin milli kültür ve dilinin korunmasında önemli bir rol oynamaktadır.] )


-MEDRESE ile/ve/<> TEKKE

( Senin dışındakiler. İLE/VE/<> Sendekiler. )


-MEFISTOFELES ile/ve/||/<> MARGARETTA

( image )


-MEGALİT ile/||/<> KÜLLİYE

( Prehistorik çağlardan itibaren Ege çevresinde uygulanmış, kısa tarafından giriş bulunan ön olan dehliz ve dikdörtgen bir odadan oluşan ev biçimi. Yunan tapınağının ilk örneği. İLE/||/<> Değişik işlevli yapılardan oluşan yapılar topluluğuna verilen ad. )


-MEHDÎ ile/ve/<> MESİH

( [Toplumu] Adâletle düzene/barışa getiren. İLE/VE/<> Erdemle düzene/barışa getiren. )


-MEHDÎ ile/ve/<> MESİH

( [beklenti] Adâlet üzerineyse. İLE/VE/<> Ahlâk ve erdem üzerineyse. )


-MEHDÎ ile/ve/<> MESİH

( Dışarıdan ve kılıçla. İLE/VE/<> İçeriden ve düşünceyle. )


-MEHDÎ ile/ve/<> MESİH

( Adl'im durur. İLE/VE/<> Fazl'ım durur. )


-MEKÂN ve/<> GEZİ/NTİ

( BERÂY-İ TENEZZÜH[Fars.]: Gezinti için. )


-MEKÂN ile/ve/<> KİŞİ/İNSAN

( Bir binayı, ayakta tutan, payandaları değil, insan soluğudur. )


-MEKÂN ile/ve/<> KİŞİ/İNSAN

( Bir yerin şerefi, orada yaşayanlarladır. [ŞEREF'ÜL MEKÂN BİL MEKÎN] )


-MEKÂN ile/ve/<> KİŞİ/İNSAN

( Yerim yanındır, yerin yanımdır! )


-MEKÂN ile/ve/<> KİŞİ/İNSAN

( Ne ev sahibisin, ne kiracı. Sadece bir ömürlük misafir! )


-MEKÂN ile/ve/<> KİŞİ/İNSAN

( İNSAN: Mekândan, zamana geçmiş varolan. )


-MEKÂN ile/ve/||/<>/> MAHFİL



-MEKÂN ile/ve/<> MAKAM



-MEKANİK ile/ve/||/<> KİNEMATİK[Fr. < CINEMATIQUE]

( ... İLE/VE/||/<> Nesnelerin hareketlerini yörünge, hız ve ivme vb. konular bakımından inceleyen mekanik kolu. )


-MEKANİKTE:
NEWTON ile/ve/||/<>/> LAGRANGE

( )


-MEKANİZMA ile/ve/||/<> İLKE



-MEKANİZMA ile/ve/||/<> ORGANİZMA

( Değer üretmez. İLE/VE/||/<> Değer üretir. )


-MEKANİZMA ile/ve/||/<> ORGANİZMA

( İşlev. İLE/VE/||/<> Eylem. )


-MEKÂRİMEL AHLÂK ve/<> EFENDİMİZ/HZ. MUHAMMED

( MEKÂRİM: Kerâmetin bulunduğu birçok yer. | İstemeden verilenlerin[merhamet, kanaat, hilmiyet, af, cömertlik] makamı. )


-MEKİK[Fars.] ile/ve/<> SERÇİN[Fars.]

( El ya da otomatik dokuma tezgâhlarında, atkı ya da argaç denilen ve enine olan iplikleri, uzunlamasına olan arışların arasından geçirmeye yarayan masuralı araç. | Oya yapmakta kullanılan, kemik, ağaç ya da plastikten, iki ucu sivri, arasından iplik geçecek bir yarığı bulunan küçük araç. | Genellikle karın kaslarının güçlendirilmesi için yapılan gövde hareketi. | Uzay gemisi. İLE/VE/<> Mekik dili. | Seçme, seçkin olan. )


-MEKKE ile/ve/<> MEDİNE ile/ve/<> KUDÜS

( Allah'ın mahremi. İLE/VE/<> Hz. Muhammed'in mahremi. İLE/VE/<> İnsanlık'ın mahremi. )


-MEKRÛH[Ar. < KERH] ile/ve/değil/||/<>/< METRUK

( İğrenç. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Terk edilmiş. )


-MEKTEP TERBİYESİ ile/ve/<> MEYDAN TERBİYESİ



-MEL- ile/||/<> BUCCO- ile/||/<> -MELİA/-MELAS ile/||/<> MEL-/-MELO- ile/||/<> BRACHİ-/BRACHİO- ile/||/<> -PELLİC/PELYCO- ile/||/<> POD-/-POD/-PODİA/PODO-

( Yanak. İLE/||/<> Yanaklarla ilgili. İLE/||/<> Kol ve bacaklar. İLE/||/<> Ekstremite, kol ve bacaklarla ilgili durumlar. İLE/||/<> Kollarla ilgili, kol. İLE/||/<> Belirli tipte, pelvisle ilgili. İLE/||/<> Ayakla ilgili, ayaklı, ayakların oluşumuyla ilgili. )


-MELÂL[Ar.] ile/ve/||/<> MEHCUR/E[Ar. < HİCR]

( Sıkıntı. İLE/VE/||/<> Uzaklaşmış, uzakta kalmış, ayrı düşmüş. Bırakılmış, metruk, unutulmuş, gayr-i müstâmel. | Saçma sapan, hezeyan. Amel edilmeyen. Kullanılmaz olmuş. Ayrılmış. )


-MELANOM ile/||/<> KARSİNOM

( Derideki melanositlerden kaynaklanan bir kanser türü. İLE/||/<> Epitel dokulardan kaynaklanan bir kanser türü. )


-MELEK ile/ve/||/<>/> MELEKE

( Doğa/da, canlı/da[bitki/de, hayvan/da]. İLE/VE/||/<>/> İnsan/da. )


-MELEK ile/ve/||/<>/> MELEKE

( Kavram. İLE/VE/||/<>/> Yeti. )


-MELEKLER:
BAŞLANGIÇTA ve/<> SONUNDA

( 4 ve/<> 8 )


-MELODİ'DE:
TEK SESLİ(MONOFONİK) ile/<> EŞ SESLİ(HOMOFONİK)

( Seslerin, bir müzik cümlesinde, yatay bir çizgide bulunması. İLE/<> Seslerin, bir müzik cümlesinde, hem yatay, hem de dikey bulunması. )


-MELODİ ile/ve/||/<> RİTİM ile/ve/||/<> ARMONİ

( EZGİ ile/ve/||/<> DİZEM ile/ve/||/<> UYUM )


-MELODİ ile/ve/||/<> RİTİM ile/ve/||/<> ARMONİ

( Tek sesli. | Kurallı ses dizisi. İLE/VE/||/<> Düzenli aralıklarla yineleme niteliği. | Bir dizede ya da notada, vurgu, uzunluk ya da ses özelliklerinin, durakların, düzenli bir biçimde yinelenmesinden doğan ses uygunluğu. | Uyumlu üslûp. | Vezin. [DÜZÜN/TARTIM] İLE/VE/||/<> Çok sesli/porteli. )


-MELODİ ile/ve/||/<> RİTİM ile/ve/||/<> ARMONİ

( Müziğin, ikinci kategorisidir. [Tek sesli(monofonik) ya da eş sesli(homofonik) olabilir.] [Melodi dünyasındaki hareket yeteneği, 30 hz. ile 15.000 hz. arasında sınırlıdır.] İLE/VE/||/<> Müziğin, ilk ve en temel kategorisidir. Müziğin her tarzı, ritme sahiptir; ritim olmaksızın hiçbir müzik var değildir. İLE/VE/||/<> Müziğin, üçüncü ve son kategorisidir. Ritim ve melodi, ardışıktır. Armoni ise kendi içinde, art ardalığa ve bir birlikte oluşa sahiptir. )


-MELVE ile/ve/<> CAHİRE

( [Yemen'de] Buğday ve darı unundan yapılan pide. İLE/VE/<> Arpadan yapılan pide. )


-MEME KANSERİ ve/<>/< ALKOL VE SİGARA



-MEME KANSERİNDE:
GENETİK ile/ve/değil/||/<>/< ÇEVRESEL/DIŞ KOŞULLAR

( %27 ile/ve/değil/||/<>/< %73 )


-MEME:
BEBEĞİ/ÇOCUĞU BESLEYEN ve/||/<> KENDİNİ/DİŞİLİ/ANNEYİ BESLEYEN



-MEMELİ DERİLERİNDEKİ BEZLER:
SEBASÖZ ile/ve/||/<> APOKRİN ile/ve/||/<> EKRİN

( Bu bezler, birlikte çalışarak ter üretir. Birçok memeli türde, sebasöz ve apokrin bezleri, baskın ter bezleridir ve kıl köklerine yakın bir yerde bulunur. Bu bezlerin salgıları, kılları; yağlı, bazen köpüren bir karışım haline getirir. )


-MEMELİ DERİLERİNDEKİ BEZLER:
SEBASÖZ ile/ve/||/<> APOKRİN ile/ve/||/<> EKRİN

( Kürkü olmamasının yanı sıra, insan, olağanüstü sayıda ekrin bezi sahibidir. Bu sayı, 2 milyon ile 5 milyon arasında değişkenlik gösterir ve günde 12 litreye kadar ince, sulu ter üretilebilmesini sağlar.

Ekrin bezleri, kıl kökleri yakınında kümelenmez, bunun yerine deri yüzeyine görece yakın bir yerde bulunur ve küçük delikler[porlar] aracılığıyla ter boşaltımı yapar. Çıplak derinin ve sulu terin bu kombinasyonu, terin doğrudan kürkte birikmesinden çok doğrudan çıplak deride birikmesine neden olur ve insanın aşırı ısınmasını engeller. Bu soğutucu sistemimiz sayesinde, sıcak bir günde yapılacak bir maratonda, atlara üstünlük sağlayabiliriz. )


-MEMELİ TAKIMLARI:
MONOTREMATA ve/||/<> MARSUPIALIA ve/||/<> PROBOSCIDAE ve/||/<> SIRENIA ve/||/<> EDENTATA ve/||/<> RODENTIA ve/||/<> LAGOMORPHA ve/||/<> PRIMATA ve/||/<> CARNIVORA ve/||/<> CETARTIODACTYLA [ARTIODACTYLA | CETACEA] ve/||/<> PERISSODACYLA ve/||/<> CHIROPTERA ve/||/<> INSECTIVORA

( Platypus, ekidna. VE/||/<> Kangurular, opossumlar, kolalar. VE/||/<> Filler. VE/||/<> Deniz inekleri[manatlar]. VE/||/<> Tembel hayvanlar, karıncayiyenler, armadilolar. VE/||/<> Sincaplar, kunduzlar, oklu kirpiler, fareler. VE/||/<> Tavşanlar, Amerikan tavşanları, pikalar. VE/||/<> Lemurlar, maymunlar, insan benzeri maymunlar, kişiler. VE/||/<> Köpekler, kurtlar, ayılar, kediler, sansarlar, susamurları, ayıbalıkları, morslar. VE/||/<>
[ARTIODACTYLA]
* Koyunlar, domuzlar.
* Sığırlar, geyikler.
* Zürafalar.
||
[CETACEA]
Balinalar, yunuslar, domuz balinaları. VE/||/<> Atlar, zebralar, tapirler, gergedanlar. VE/||/<> Yarasalar. VE/||/<> "Gerçek böcekçiller", bazı köstebekler, bazı cüce fareler. )


-MEMELİ TAKIMLARI:
MONOTREMATA ve/||/<> MARSUPIALIA ve/||/<> PROBOSCIDAE ve/||/<> SIRENIA ve/||/<> EDENTATA ve/||/<> RODENTIA ve/||/<> LAGOMORPHA ve/||/<> PRIMATA ve/||/<> CARNIVORA ve/||/<> CETARTIODACTYLA [ARTIODACTYLA | CETACEA] ve/||/<> PERISSODACYLA ve/||/<> CHIROPTERA ve/||/<> INSECTIVORA

( Yumurta bırakırlar. Meme ucları yoktur.[Sütü annenin kürkündenn emerler.] VE/||/<> Embriyonik gelişimlerini marsupial kese içinde tamamlarlar. VE/||/<> Uzun kaslı bir hortuma, kalın gevşek deriye, üst azı dişlerinin uzamasıyla oluşmuş iki uzun fildişine sahiplerdir. VE/||/<> Sucul otoburlardır. Yüzme özelliğine sahip yüzgeç benzeri ön üyeleri vardır fakat arka üyeleri yoktur. VE/||/<> Dişilleri yok ya da indirgenmiştir. VE/||/<> Törpüleme özelliğine sahip törpü şeklinde sürekli büyüyen kesici dişlere sahiptirler. VE/||/<> Törpü benzeri kesici dişleri vardır. Ön üyelerinden daha uzun olan arka üyeleri zıplamak ve koşmak üzere uyum sağlamıştır. VE/||/<> Hepçillerdir[Omnivor]. Başparmaklarını öteki parmaklarının karşısına getirebilirler. Yüzün önüne yönelmiş gözler, çok iyi gelişmiş beyin kabukları vardır. VE/||/<> Etçillerdir. Kesici özellikte, kesip koparmak üzere sivri uclu kesici dişlere sahiplerdir. VE/||/<> Her bir ayakta çift tırnaklı toynağa sahiplerdir. Otoburlardır. || Balık benzeri gövdeye sahip deniz hayvanlarıdır. Ön üyeleri kürek biçiminde ve arka üyeleri yoktur. Yalıtım için kalın bir yağ tabakaları vardır. VE/||/<> Otoburlardır. Her bir ayakta tek tırnaklı bir toynağa sahiplerdir. VE/||/<> Uçmaya uyum sağlamışlardır. Uzun olan parmaklarında gövde ve bacaklara kadar uzanan, geniş, katlanabilen deriye sahiplerdir. Böcek yiyen memelilerdir. )


-MEMNUN (OLMAK) ile/ve/||/<> HOŞNUT (OLMAK) ile/ve/||/<> TATMİN (OLMAK)



-MEMNUN (OLMAK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< RÂZI (OLMAK)



-MEMNUN[Ar.] ile/ve/||/<> MECNUN[Ar.]



-MEMURLUKTA:
DERECE ile/ve/||/<> KADEME

( Memurlar ilk olarak sınava tâbi tutularak geçerli olan puanı aldıktan sonra ilk olarak devlet bünyesinde çalışma üzere atanmaktadır. Bu atama işlemi ile ilk olarak derece sahibi olarak görevlerine başlamaktadır. İLE/VE/||/<> memurun çalışma süresine ve daha sonrasındaki puanlarına göre ilerleyişine bağlıdır. )


-MEMURLUKTA:
DERECE ile/ve/||/<> KADEME

( Devlet memurluğu puanlama düzeni, ilk olarak 9 rakamı ile devlet memuru olarak derecelenerek göreve başlamaktadır. Derece sözcüğü, memurluk durumu içinde genel olarak yükselme olarak tanımlanmaktadır. Buna ek olarak dereceden sonra kademe olarak yükselerek çalışmaya devam edilmektedir. Kademe ise genel olarak memurluk durumu için ilerleme sözcüğü ile tanımlanmaktadır.

Derece ile başlanılan memurluk görevi, puanlama düzeni ile yükselerek kademe olarak devam etmektedir. Memurluk içinde kademe sahibi olan yani derecesi yükselen memurlar, sadece durum olarak değişmemektedir. Buna bağlı olarak maaşları da belirli bir oranda artmaya devam etmektedir.

Memurluk için derecenin ilerlemesi yani kademe sahibi olmak maşın da yükselmesi demektir.

En düşük memurluk derecesi 15 sayısı ile başlamaktadır. Bu sayıdan başlayarak ilerleyen dönemlerde elde edilen derece ilerlemesine bağlı olarak en yüksek kademe rakamı olan 1 rakamına kadar çıkabilmektedir. Derece olarak en yüksek 1 rakamı kabul edilirken kademe söz konusu olduğunda bu rakam değişkenlik gösterebilmektedir. Kademe puanlama düzeni ise en düşük 1 rakamından başlayarak en yüksek 3 rakamına kadar devam edebilmektedir.

Memurların derecesinin ve kademesinin belirlenmesi ise örneğin 6/2 biçiminde bir tanımlama yapılmaktadır. Bu biçimde tanımlanan memurluk durumunun açılımı ise 6. derece ile 2. kademe biçimindedir. )


-MEN- ile/||/<> -MENİA/MENO-

( Ay. İLE/||/<> Âdet/menstrüasyon, âdet/menstrüasyonla ilgili. )


-MEN ile/ve/||/<>/> MENDE
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Ben. İLE/VE/||/<>/> Bende, benim yanımda. )


-MENÂKIBNÂME[Ar.] ile/ve/||/<> TEZKİRE[Ar.]

( Önemli kişilerin övülecek özelliklerini anlatan yazılar. İLE/VE/||/<> Divan şairlerinin yaşamlarını ve şiirlerini genellikle öznel bir bakış açısıyla değerlendiren yapıt. )


-MENÂKIBNÂME ve/||/<> MAKÂMÂT



-MENENJİT ile/||/<> ENSEFALİT

( Beyin zarlarının yangılanması. İLE/||/<> Beyin dokusunun yangılanması. )


-MENİERE ile/||/<> LABİRENTİT

( İç kulakta sıvı birikimi ile baş dönmesi ve duyma kaybı. İLE/||/<> İç kulağın yangılanması ile baş dönmesi ve duyma kaybı. )


-MENİERE ile/||/<> VERTİGO

( İç kulakta sıvı birikimi ile baş dönmesi, duyma kaybı ve kulak çınlaması. İLE/||/<> Denge bozukluğu ve baş dönmesi ile ilişkili bir belirti. )


-MENKUL NÜSHA ile/ve/||/<> el-MENKUL-ÜN-MİNHA



-MENKÛS ile/||/<> MENKÛS MİNH ile/||/<> MENSÛB ile/||/<> MÜSTESNÂ ile/||/<> MÜSTESNÂ MİNH

( Çıkan. İLE/||/<> Eksilen. İLE/||/<> Pay ya da bölünen. İLE/||/<> Çıkan. İLE/||/<> Eksilen. )


-MENSÛBİYET ve/||/<> MESÛLİYET

( Fikriyat, hissiayata dönüşmeden oluşmaz. VE/||/<> Hissiyat, hassasiyetlere dönüşmeden oluşmaz. )


-MENTEŞE[Fars. < BENDKEŞE] ile/ve/||/<> TOPUK DEMİRİ

( Kapı, pencere, mobilya kapakları vb. açılır kapanır nesnelerde kullanılan, bir mille birbirine tutturulmuş, biri sabit, öbürü hareketli iki parçadan oluşmuş metal parça. İLE/VE/||/<> Kapı menteşelerinin altta kalan eril bölümü. )


-MENZİL ile/||/<> MERTEBE

( Üs ya da kök derecesi. | Basamak. İLE/||/<> Basamak, kademe. )


-MER-/-MERE/-MERİC ile/||/<> MER-/MERO- ile/||/<> GRAN-

( Bölüm, parça. İLE/||/<> Kalça. İLE/||/<> Parça. )


-MERAK ile/ve/||/<>/> HAYAL



-MERAK ile/ve/<> ŞAŞKINLIK



-MERÂTİB ile/ve/değil/||/<>/< VETÎRE



-MERBÛT ile/||/<> MÜNÂKALE ile/||/<> TEDÂVÜL ile/||/<> LÂ-BÎ-ŞARTIN ile/||/<> MÜCEDDEDEN

( Bağlı. İLE/||/<> Bir taşınmazla ilgili yeni kayıtla eski kayıt arasında bağlantı kurma.[tedâvül] İLE/||/<> Tapu kayıtları oluşturulduktan sonra alım, satım, ifraz, intikal gibi nedenlerden dolayı kişiler arasında gelen değişiklikler. İLE/||/<> Koşula dayanmaksızın. İLE/||/<> Yeniden, zilyetlikten. )


-MERCAN ile/<> ANTOZA

( ... İLE/<> Çiçek hayvan. )


-MERCHANT and/||/<>/> MERCHANT AUXILIARIES

( Tâcir. VE/||/<>/> Tâcir yardımcıları. )


-MERCİMEĞİ ... :
"FIRINA VERMENİN" HAZZI ve/||/<>
EVSİZ(LER)E VERMENİN HUZURU

( EVSİZLERİ (DE) DÜŞÜN(ELİM)!!! )


-MERCİMEĞİ ... :
"FIRINA VERMENİN" HAZZI ve/||/<>
EVSİZ(LER)E VERMENİN HUZURU

( Çorbada Tuzun Olsun!... )


-MERCİMEĞİ ... :
"FIRINA VERMENİN" HAZZI ve/||/<>
EVSİZ(LER)E VERMENİN HUZURU

( Aynada gördüğün, ben(evsiz) değil(im)!

Bu işte bir Evsizlik var!

Ne yersek paylaşıyoruz!...
Bu kurda-kuşa, bu bana, bu da bir evsize...

Evlenme teklifime yardım eder misin!?

Ben - Sen - O | Biz - Siz - Evsiz

3 taş oynamak için taşta oturmak/yatmak zorunda değilsin!

Yazın kaşın, kışın taşın! (İşimiz/yaşamımız bu/böyle!)

Düşün, taşın! Ya da kaşın!

"Evde yokuz!" / "Evdeyim!"
( Senin yalanın. / Benim yalanım. )

Benim görmem için pertavsız gerekebilir fakat senin görmen(düşünmen) için bir evsiz görmen gerekmiyor!

Yaşar, ne(rede) yaşar; ne(rede) yaşamaz(. / ?)

Ah bir Çelik kapım olsa...
Evsiz Hercai

Neden, huzurlu evinizde, evsizler için bir Hadise çıkmasın? )


-MERCİMEK AHMET ile/ve/<> SİNAN PAŞA

( Nesrin temsilcisi. İLE/VE/<> Süslü nesrin temsilcisi. )


-MERCİMEK AHMET ile/ve/<> SİNAN PAŞA

( )


-MERCİMEK ve/||/<> TARHUN[Ar.]

( ... VE/||/<> Birleşikgillerden, tıpta kullanılan, güzel kokulu bir bitki. )


-MERHAMET ile/ve/<> KALBİN MERHEMİ



-MERHUM ile/ve/||/<> "MAHRUM"

( [Osmanlı mahkeme kayıtlarında] Vefât etmiş müslümanlar için kullanılan. İLE/VE/||/<> Vefât etmiş müslüman olmayanlar için kullanılan. )


-MERİDYEN[Fr. < MERIDIÉN] ile/ve/||/<> KOŞUT/MÜVÂZİ/MÜTEVÂZİ/PARALEL[Fr. < PARALLÈLE]

( Ekvatoru dik olarak kestiği ve iki kutup noktasından geçerek dünyayı çevrelediği varsayılan daire. İLE/VE/||/<> Aynı düzlem içinde ikişer ikişer bulunan ve kesişmeyen. | Başlangıç meridyenine birer derecelik açılarla çizilen, Ekvator’a koşut ve arasında 111 km’lik uzaklık bulunduğu varsayılan çemberlerden her biri. | Aynı zaman içinde gelişen ya da aynı özellikleri gösteren olay, düşünce vb. )


-MERİDYEN[Fr. < MERIDIÉN] ile/ve/||/<> KOŞUT/MÜVÂZİ/MÜTEVÂZİ/PARALEL[Fr. < PARALLÈLE]

( 180 ile/ve/||/<> 360 )


-MERIT PTAH ve/||/<> ENHEDUANNA ve/||/<> AGANICE ve/||/<> TAPPUTI-BELATIKALLIM ve/||/<> SONDUK ve/||/<> THEANO ve/||/<> AGLAONIKE ve/||/<> ASPASIA ve/||/<> HIPPARCHIA ve/||/<> PAN CHAO ve/||/<> HYPATIA

( Merit Ptah bilindiği kadarıyla, tarihte kayıtlı en eski kadın hekim ve bilim tarihinde adı geçen ilk kadındır. Krallar Vadisi'ndeki bir Mısır mezarına resmi çizilidir. Burada Merit Ptah, oğlu olan yüksek bir rahip tarafından "başhekim" olarak tasvir edilmiştir.

VE/||/<>

Astronom, matematikçi ve şair. Ay Tanrısı Nanna'nın Ur Kenti'ndeki ana tapınağının başrahibesi Enheduanna, yıldızlar ve ayın döngülerini kaydetmek için gözlemciler görevlendiren ilk rahibedir. Döneminde, gökcisimlerinin hareketlerini gösteren haritalar yapılmıştır. Enheduanna,ilk dinsel takvimlerden biri olan ay takviminin oluşturulmasına katkıda bulunur. Bu takvim, günümüzde hâlâ Paskalya Yortusu, Hamursuz Bayramı gibi dinsel uygulamaları tarihlendirmek için kullanılır. Çalışmalarının ve ilahilerinin yanında, Enheduenna'nın 42 epik şiiri de tabletler üzerinde günümüze ulaşmıştır. Kayıtlı edebiyat tarihinde birinci tekil şahıs kullanarak yazan ilk kişidir. Enheduanna'ya ait taştan bir disk ve iki mühür günümüze kadar ulaşmıştır. Disk üzerinde üç yardımcısıyla birlikte görülen Enheduenna'nın kabartması profildendir. Bu kabartmanın arkasında, Enheduanna, "Nanna'nın (Ay Tanrısı) karısı ve Sargon'un kızı" olarak tanımlanır.

VE/||/<>

Doğa filozofu. Aganice, gezegenlerin hareketlerini tahmin edebilmek için bir sistem geliştirmiştir.

VE/||/<>

Mezopotamyalı kimyager. Tapputi-Belatikallim, çeşitli kimyasallarla çalışmalar yaparak parfüm ve kozmetik malzemeler elde etmiştir. Tapputi Belatikallim'in adı, günümüze bir tablet üzerinde gelmiştir. Parfüm üretimi Mezopotamya'da çok önemliydi. Çünkü aromatik maddeler, kozmetik dışında ilaç ve dinsel amaçlarla da kullanılırdı. Parfümcülük araçları ve tarifleri, aşçılıkta kullanılanlara benzerdi. Parfüm üretiminde kullanabilmek için, bitkilerin özütlerini çıkaracak farklı kimyasal teknikler geliştirilmişti.

VE/||/<>

Silla Krallığı'nın kraliçesi ve astronom. Sonduk, Uzakdoğu'da bilinen ilk gözlemevini inşa ettirmiştir. Hanedanındaki tüm erkeklerin ölmüş olması nedeniyle MÖ 634'de tahta oturan Kraliçe Sonduk, MÖ 647'ye kadar Silla Krallığı'nı (bugünkü Kore) yönetir. Bu krallığa yöneticilik yapacak üç kadından ilkidir. Savaşlarla geçen hükümranlığı sırasında, krallığını bir arada tutabilmeyi başarır ve Çin'le ilişkilerini geliştirir. Sonduk'un yaptırdığı, ay ve yıldızların kulesi (Ch'omsong-dae) adıyla anılan gözlemevi, eski Silla Başşehri Kyongju'da, günümüze kadar ulaşmıştır.

VE/||/<>

Pisagorcu, Antik Ege'li filozof. Pisagor'un yandaşı ve karısı olan Theano, Pisagor'dan sonra Pisagorcu topluluğu yönetmiştir. Onun döneminde Pisagor öğretisi, Antik Ege'nin tümüne ve Mısır'a dek yayılır. Theano, yaşadığı zamanda hastalık sağaltıcı özelliğiyle de tanınmaktadır. Theano başlangıçta, Pisagor'un dinleyicisidir. Ciddi ve sert ahlaklı filozofu, erdemleri ve bilgiye susamışlığıyla etkiler, böylece evlenirler. Yerel yönetim üzerindeki etkileriyle tepki çeken Pisagor'cu topluluk, en sonunda düşmanlarının saldırısına uğrar. Pisagor'un bu saldırıdan sağ çıkıp çıkmadığı bilinmemektedir. Ama bu olaylardan sonra dağılan Pisagor'cu topluluğu tekrar toparlayan Theano olmuştur. Kızları Damo, Mya, Arignote birlikte topluluğu manevi olarak bir arada tutmaya çalışmıştır. Theano'dan bize anlamlı, kısa sözler ve ahlak öğütlerinden oluşan toplu anlatılar kalmıştır. Bir yandan kendi düşüncelerini, ama öbür yandan Pisagor'un düşüncelerini yazmıştır.

VE/||/<>

Antik Egeli, astronom. Aglaonike, ay tutulmalarının zaman ve konumunu tahmin etme konusunda uzmanlaşmıştır. Teselya'da yaşadı. Zamanın yaşayan kişileri, Aglaonike'nin istediğinde ayı kaybedebildiğini sanmış; bu niteliğini cinsiyetinden ötürü, bilimsel birikiminden çok güçlü bir büyücü olmasına bağlamışlardır. Tarihin ilk kadın astronomlarından olan Aglaonike'nin adını Venüs gezegeninde bir krater yaşatıyor.

VE/||/<>

Antik Ege'de yaşamış, Milet'li filozof. Aspasia Antik Ege düşüncesinde, özellikle Sokrates üzerinde etkili olmuştur. Sokrates'in Aspasia ile felsefi konuşmalar yaptığı ve bu düşünce alışverişinden çok şeyler öğrendiği bilinir. Hatta Sokratik yöntem olarak bilinen yöntemin, gerçekte Aspasia'nın yöntemi olduğunu ve öğrencisi Sokrates'in bunu gençlik yıllarında ondan öğrendiği tahmin edilmektedir. Aspasia, 20'li yaşlarında Atina'ya gider ve kendinden 30 yaş büyük devlet adamı Perikles'le evlenir. Aspaisa'nın Perikles'in politikaları üzerinde çok etkili olduğu bilinir. Hatta, Perikles'in bazı konuşmalarını Aspasia'nın yazdığına ilişkin kanıtlar vardır. Aspasia Atina'da Anaxagoras, Archimedes, Sophokles ve Sokrates gibi birçok filozofun müdavimleri arasında olduğu, devlet adamları, sanatçılar ve iyi eğitim almış kadınların geldiği, tartışmaların yapıldığı bir salon açar. Böylelikle bir kadın, Atina düşünce yaşamını derinden etkileyen bir oluşumu gerçekleştirmiş olur. Aspasia'nın salonu uzun yıllar açık kalır ve Aspasia "üst düzeyde diyalektik ve retorik hocası" olarak aranan bir kişi olmayı sürdürür. Bugün Aspasia'nın bir büstü, İzmir Arkeoloji Müzesi'nde de yer almaktadır.

VE/||/<>

Kinik okulundan, Antik Ege'li filozof. Hipparchia felsefesiyle, Sokrates'in öğrencisi Antisthenes'in kurduğu Kinik okulundan sayılır. Kadınların geleneksel rollerinden kurtulmaları için de mücadele etmiştir. Ailesi, soylu ve zengindir. Hipparchia erkek kardeşi aracılığıyla, Kinik filozoflardan Krates ile tanışır. Kinizm, gereksinimsizlik öğretisini temsil etmektedir. Bu öğreti, gereksinimlerin insanı toplumun kurallarına ve zorlamalarına bağladığını söylerdi. Hipparchia, Krates'in öğretisinden o kadar etkilenir ki ailesinin karşı çıkmasına rağmen onunla evlenir ve devamında onun yoksul, göçebe hayatına katılır.

VE/||/<>

Çin'li tarihçi ve yazar. Pan Chao, Çin İmparatorluğu'nun tarihini anlatan ve birkaç kuşak tarihçinin üzerinde çalıştığı Han'ın Kitabı'nı tamamlamıştır. Ayrıca 8 adet kronolojik tablo hazırlamış ve astronomi üzerine bir de tez yazmıştır. En ünlü yapıtı ise, Kadınlar İçin Dersler'dir (Nu Jie). Ahlaki öğütler içeren bu kitapta Chao, kadınların erkeklere "mutlak itaatini" önerir. Pan Chao, edebiyatçıların ürünleri üzerine yorumlar ve şiirler de yazmıştır.

VE/||/<>

İskenderiye'li filozof ve matematikçi. Hypatia, Antikçağ'ın son dönemlerinin en etkili ve önemli bilgini, Yeni Platoncu felsefenin temsilcisidir. Üniversitede felsefe, matematik ve astronomi dersleri vermiştir. Hypatia, İskenderiye Üniversitesi'nde matematik dersleri veren ve bu okulun yöneticiliğini de yapan babası Theon tarafından, "yetkin bir insan olması" amacıyla yetiştirilir. Hypatia daha genç yaşlarda, soru sormayı, araştırmayı ve kuşku duymayı öğrenir. Babası onun, el sanatları, şiir, felsefe, din, astronomi, astroloji ve matematik konularında eksiksiz bilgilenmesi için elinden geleni yapar. Hypatia hitabet sanatında da gelişir; güzel ve etkili konuşmasını öğrenir. Hypatia biraz büyüdüğünde, dünyayı dolaşmaya çıkar. Roma'ya ve Atina'ya gider. Yeni Platoncu düşünür Plutarkhos'dan dersler alır. Kimi kaynağa göre 1 yıl, kimine göre 10 yıl sonra İskenderiye'ye döner. Aranan ve sevilen bir öğretmen olur. Avrupa, Asya ve Afrika'nın çeşitli bölgelerinden gelen öğrenciler, sınıfını ve evini doldurur. Hypatia, güzelliği, bilgisi ve zekâsıyla, saygı ve hayran lık uyandırmaktadır. Hypatia matematik üzerine birçok yapıt yazmıştır. Ne yazık ki, çoğu ünlü İskenderiye yangınında zarar gören bu yapıtlardan günümüze parçalar ulaşmıştır. En önemli yapıtı, cebirin babası sayılan Diophantos'un Aritmetica'sına yaptığı 13 ciltlik yorumdur. Hypatia, Diophantos'un eşitliklerine alternatif çözümler üzerinde çalışmıştır. Bunlar sonradan, Diophantos'un yapıtları içine alınmıştır. Hypatia'nın Diophantos'un astronomi üzerine çalışmalarına katkıda bulunan bir yapıtı daha vardır. Yine, Pergeli Apollonius'un konikleri hakkında 8 ciltlik bir çalışma kaleme aldığı bilinmektedir. Bu yapıtında, Apollonius'un teorisini anlaşılır bir biçimde açıklamaya çalışmıştır. Bundan başka babasıyla birlikte, Öklit üzerine en az bir kitap yazdığı sanılmaktadır. MS 4. yüzyılda İskenderiye yeni yeni gelişen Hıristiyanlık ve pagan dinlerin çatışmasına sahne olmaya başlamıştır. İskenderiye Patrikhanesi'nin başına, Kiril adında sofu bir Hıristiyan atanır. Hypatia da pagan olduğu için, Kiril tarafından kışkırtılmış kişilerin saldırısına uğrar. Saldırganlar üniversitenin önünde, arabasında yakaladıkları Hypatia'yı, önce soyar; sonra bedenini parçalara ayırıp, yakarlar. Hypatia'nın ölümü, Roma'nın Hıristiyanlaştığını ve aynı zamanda antik bilimlerin gerilediğini de gösterir. Hypatia, bugün Antikçağ'ın en çok tanınan bilim kadınlarındandır. )


-MERIT PTAH ve/||/<> ENHEDUANNA ve/||/<> AGANICE ve/||/<> TAPPUTI-BELATIKALLIM ve/||/<> SONDUK ve/||/<> THEANO ve/||/<> AGLAONIKE ve/||/<> ASPASIA ve/||/<> HIPPARCHIA ve/||/<> PAN CHAO ve/||/<> HYPATIA

( M.Ö. 2700

VE/||/<>

M.Ö. 22354

VE/||/<>

M.Ö. 1878

VE/||/<>

M.Ö. 1200

VE/||/<>

M.Ö. 600'ler

VE/||/<>

M.Ö. 500'ler

VE/||/<>

M.Ö. 500'ler

VE/||/<>

M.Ö. 460-401

VE/||/<>

M.Ö. 360-280

VE/||/<>

M.Ö. 50-112

VE/||/<>

M.Ö. 370-415 )


-MERKEZ ile/ve/<> ÇEVRE/Sİ



-MERKEZ ile/ve/<> EV

( HESTIA: Yuva/ocak tanrıçası. )


-MERKEZ ile/ve/<>/değil SEMTLER/İLÇELER



-MERKEZCİ/LİK ile/ve/<>/> BAĞIMLI/LIK



-MERKEZCİLİK:
TEO ile/ve/<>/> HOMO ile/ve/<>/> ETNO ile/ve/<>/> GEO ile/ve/<>/> EGO ile/ve/<>/> ECO



-MERKEZİ PLANLI YAPILAR ile/||/<> IZGARA PLANI/DAMA TAHTASI ile/||/<> YUNAN HAÇI PLANLI YAPILAR

( Bu biçimin zemin şeması altıgen, sekizgen veya yuvarlaktır. Üstleri kubbe ile örtülüdür. İLE/||/<> Birbirine paralel ve dik sokaklar arasında kalan kare ya da dikdörtgen yapı alanlarından (adalardan) oluşan kent planı. [Bu tür kent planlarının mimarının Miletoslu Hippodamos olduğu ileri sürülmektedir.] İLE/||/<> Zemin planları haç biçimli kiliseler. Ortada pandantifli kubbe yer alır. Yunan haçı planı serbest ve kapalı olmak üzere iki tiptir. Serbest haç planında, haçın kolları arasında hiçbir mekân yoktur ve boş bırakılmıştır. Bu tipte daha çok binanın üzeri çatı ile örtülüdür. Kapalı Yunan haçı planında, haçın kollarının arası kapatılmıştır. Burada birtakım mekânlar yer alır. )


-MERMER ile/ve/||/<>/> KEFEKİ/KÖSELE TAŞI

( ... İLE/VE/||/<>/> Mermerleri parlatmakta kullanılan taş. | Kunduracıların, üstünde kösele dövdükleri taş. | Avadanlıkların ağızlarındaki pürüzleri düzeltmek ve inceltmek için kullanılan bir taş türü. )


-MERT ile/ve/||/<> CÖMERT

( [derler ...] Canını alırlar. İLE/VE/||/<> Malını alırlar. )


-MERV ve/<> MERAGA ve/<> TEBRÎZ



-MERYEM ve/||/<>/< İTİKÂF

( Ayrılıp kenara çekilen. VE/||/<>/< Bir yere kapanıp ibadetle zaman geçirme.[özellikle, Ramazan'ın son on gününde, camide, maksûrede kapanarak] )


-MESAFE KOYMAK ile/ve/<> MESAFE YARATMAK



-MESÂHA ile/||/<> İMTİHÂN

( Ölçüm. | Alan ölçümü. | Hacim ölçümü. İLE/VE/||/<> Deneme, sağlama. )


-MESÂHA ile/||/<> MİKYAS

( Ölçme, ölçümleme, yüz ölçümü. İLE/||/<> Ölçek. | Kıyas edecek alet. | Uzunluk ölçüsü. )


-MESCİT ile/||/<> KÖŞK MESCİT

( Küçük cami. Anadolu'da minberi olmayan, vakit namazları için kullanılan küçük camiler. İLE/||/<> Genellikle Sultanhanı adı verilen bir dizi XIII. yüzyıl kervansarayının avlu ortasında dört kemer üstünde yer alan mescit bölümüne verilen ad. Osmanlı döneminde de kullanılmıştır. )


-MESELE ile/ve/değil/||/<>/< MEVZÛ



-MEŞGUL OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ETKİN OLMAK



-MEŞGUL ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< VERİMLİ



-MEŞİYET ile/ve/||/<> TEVEKKÜL

( MEŞİYET: Sürekli istenç/irâde. | Belirleyicilik. )


-MEŞK ile/ve/<> FASIL



-MESLEK LİSELERİNDE:
ALAN MESLEK PROGRAMI(AMP) ile/ve/||/<> ALAN TEKNİK PROGRAMI(ATP)



-MESLEK YÜKSEK OKULU(MYO) ile/ve/değil/yerine/||/<>/> FAKÜLTE



-MESLEK ile/ve/||/<>/> SEVDÂ

( "Karşılık" alınıyorsa/bekleniyorsa. İLE/VE/||/<>/> "Karşılık" alınmıyorsa/beklenmiyorsa. )


-MESNEVÎ-İ MÂNEVÎ'NİN:
ÖNSÖZÜ(DİBÂCESİ) ile/ve/<> METNİ

( Arapça'dır. İLE/VE/<> Farsça'dır. )


-MEŞRÛ MÜDÂFAA:
BİRLİKTE/ORTAK ile/ve/||/<> BİREYSEL/TEK BAŞINA



-MEŞRÛ/İYET(GEÇERLİ/LİK) ile/ve/||/<> TUTARLI/LIK



-MEŞRÛ ve/||/+/<>/> MAKUL ve/||/+/<>/> MASUM

( Tütün[sigara vb.], çevremizdeki en çok maruz kaldığımız ve en sorunlu dayatmalardandır ne yazık ki. Tabii, bizim izin/fırsat vermememiz dışında! )


-MEŞRÛİYET:
HUKÛKÎ ile/ve/||/<> KANUNÎ



-MEŞŞÂÎLİK ile/ve/||/<> İŞRÂKÎ/LİK

(


İLE/VE/||/<>






Hikemî Meşşâî

Meşşâî İşrâkî Bilim ve Mantık
Fârâbî (ö. 950/339) Şihâbuddin Sühreverdî (ö. 1191/587) İbn Heysem (ö. 1039/430)
İbn Sînâ (ö. 1037/428) Şemsuddin Semerkandî (ö. 1303/702) Ömer Hayyâm (ö. 1131/525)
Behmenyâr (ö. 1066/458) Şemsuddin İsfahânî (ö. 1345/746) Fahreddîn Râzî (ö. 1209/606)
Ebû'l Abbas Levkerî (ö. 1109/503) Celâluddin Devvânî (ö. 1502/908) Kemâluddin b. Yunus (ö. 1242/639)
Zeynüddîn Ömer Sâvî (ö. 1169/565) Müneccimbaşı Ahmed Dede (ö. 1702/1113) Nasîruddin Tûsî (ö. 1273/672)
Ebû'l-Hasan Beyhakî (ö. 1169/565) Ebulfadl Tûsî (ö. 1314/713)
Ebû'l-Berekât Bağdâdî (ö. 1152/547) Abdurrahman Câmî (ö. 1492/898)
Esîrüddîn Ebherî (ö. 1265/663) Mehmed Emin Üsküdarî (ö. 1738/1151)
Necmuddin Kazvînî (ö. 1276/675)
Kutbuddin Şîrâzî (ö. 1311/710)
Kutbuddin Râzî (ö. 1365/766)
Mirîm Çelebi (ö. 1525/931)
İbn Kemâl (ö. 1534/940)
Taşköprülüzâde (ö. 1561/968)
Muslihuddin Lârî (ö. 1571/979)
Takiyüddin Râsî (ö. 1585/993)
Kınalızâde Ali (ö. 1571/979)
Mehmed Emin Sivânî (ö. 1627/1036)


İLE/VE/||/<>

İşrâkî

İşrâkî Meşşâî Tasavvufî
İbn Sînâ (ö. 1037/428) İbn Sînâ (ö. 1037/428) İbn Arabî (ö. 1240/638)
Şihâbuddin Sühreverdî (ö. 1191/587) Nasîruddin Tûsî (ö. 1273/672) Mevlânâ (ö. 1273/672)
Şemsuddin Şehrezûrî (ö. 1297-98/697) Seyyid Şerîf Cürcânî (ö. 1413/816) Aydemir Cildekî (ö. 1361-62/762)
Kutbuddin Şîrâzî (ö. 1311/710) İbn Kemâl (ö. 1534/940) Fuzûlî (ö. 1556/963)
Kemâluddin Fârisî (ö. 1319/718) Kınalızade (ö. 1604/1012) Fazlı Ali Bey (ö. 1609/1018)
Celâluddin Devvânî (ö. 1502/908) Kâtib Çelebi (ö. 1658/1067) Şeyh Gâlib (ö. 1799/1213)
Müneccimbaşı Ahmed Dede (ö. 1702/1113)



Kaynak: Türk Felsefe-Bilim Tarihi'nin Seyir Defteri - Türk Felsefe-Bilim Tarihi'nin Seyir Defteriİhsan Fazlıoğlu(Prof.Dr.) )


-MESÛL ve/||/<>/> MESÛD



-META OL(A)MAYANLAR:
TOPRAK ve/||/<>/> EMEK ve/||/<>/> PARA



-META ile/ve/||/<> HAYALÎ META

( Dönüşümdeki ürün. İLE/VE/||/<> Emek. )


-META ile/ve/||/<> PARA ile/ve/||/<> SERMAYE



-METAFİZİK:
DEVİNGEN OLMAYAN ile/ve/<> MADDEYE BULAŞMAYAN



-METAFİZİK:
FİZİK ÖTESİ ile/ve/değil/||/<>/< SONRASI



-METAFİZİK:
İÇKİN ile/ve/||/<>/> AŞKIN ile/ve/||/<>/> İLİŞKİSEL



-METAFİZİK:
PLATON'DA ile/ve/||/<>/> ARISTOTELES'TE ile/ve/||/<>/> YENİ PLATONCULUK'TA ile/ve/||/<>/> LEIBNIZ'DE ile/ve/||/<>/> MODERN DÖNEMDE



-METAFİZİK/DİN ile/ve/||/<> BİLİM

( Saltık. İLE/VE/||/<> Aşkınlık. )


-METAFİZİK/DİN ile/ve/||/<> BİLİM

( İçeriği baştan belirli olan tek alan. İLE/VE/||/<> ... )


-METAFİZİK ile/ve/||/<> FİZİK ile/ve/||/<> ANLAM



-METAFİZİK ile/ve/değil/||/<>/< KURUNTU/VEHİM



-METAFİZİK ile/ve/||/<> MATEMATİK ve FİZİK

( İLM-İ ALÂ ile/ve/||/<> İLM-İ EVSÂT ve(/ile/ve/||/<>) İLM-İ EDNÂ )


-METAFİZİK ile/ve/||/<> MATEMATİK ve FİZİK

( MANTIK - ÂLET İLMİ )


-METAFİZİK ile/ve/||/<> MATEMATİK ve FİZİK

( Hareketsiz ve zihinde bağımsız. İLE/VE/||/<> Hareketsiz ve zihne bağımlı. İLE/VE/||/<> Hareketli ve zihinde bağımsız. )


-METAFİZİK <> OLUMSALLIK/RASTLANTI <> FİZİK

( Olanaklı kılan. < OLUMSALLIK/RASTLANTI > Olanaklı kılınan. )


-METAFİZİK ile/ve/<> ONTOLOJİ ile/ve/<> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/<> BİLİNÇ ile/ve/<> SÖZCÜK



-METAFİZİKSEL GÖNDERME ile/ve/||/<> TEMELLENDİRİLEBİLME



-METAL AŞINIMI/KOROZYONU ile/ve/<> SOĞUK UC AŞINIMI/KOROZYONU



-METAL[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/>< AMETAL[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/>< YARI METAL ile/ve/||/<>/>< SOYGAZ/ASALGAZ

( Yüksek ısı ve elektrik iletkenliği olan, ağır, sert, parlak, haddeden çekilebilir, [biçim değiştirmeye yatkın] ve katyon oluşturma eğilimi gösteren öğeler. Oksijenli bileşimiyle çoğunlukla bazik oksitler veren madde, maden. | Dizgi makinelerinde, satırları oluşturmak için ergitilen antimon ve kurşun alaşımına verilen ad. İLE Metal olmayan öğeler.[klor, fosfor, oksiyen] İLE/VE/||/<> ... İLE/VE/>< ... İLE/VE/||/>< ... )


-METAL[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/>< AMETAL[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/>< YARI METAL ile/ve/||/<>/>< SOYGAZ/ASALGAZ

( * Tel ve levha durumuna getirilebilir.
* Isı ve elektriği iyi iletir.
* Parlaktır.
* Oda koşullarında, katıdır.[Cıva dışında]
* Atomik yapıdadır.
* Kendi aralarında bileşik yapmazlar, alaşım oluşturur.
* Ametallerle iyonik bağ yapar.
* Bileşik yaparken, elektron vererek, + yüklü [katyon] oluşturur.
* Son yörüngelerindeki elektron sayısı [değerlik elektron sayısı] 1, 2 ya da 3'tür.

İLE/VE/||/><

* Tel ve levha durumuna getirilemez.
* Isı ve elektriği iyi iletmez.
* Mattır.
* Oda koşullarında, katı, sıvı ve gaz durumdadır.
* Molekül yapıdadır.
* Kendi aralarında kovalent bağlı bileşik yaparlar.
* Metallerle iyonik bağ oluşturur.
* Elektron alarak, - yüklü [anyon] oluşturur.
* Son yörüngelerinde, elektron sayısı [değerlik elektron sayısı] 5, 6 ya da 7'dir.
* Periyodik cetvelin sağında bulunur.

İLE/VE/||/<>

YARI METAL
...

İLE/VE/||/><

* Oda koşullarında, hepsi gaz durumundadır.
* Kararlı yapıya sahiptir, kimyasal etkileşime girmez.
* Bileşik oluşturmaz.
* Tek atomludur.
* Erime ve kaynama noktaları çok düşüktür.
* Son yörüngelerinde, 8 elektron bulundurur.[Helyum dışında]
* Işığı geçirir.[Saydamdır]
* Isı ve elektriği iletmez.
* Periyodik cetvelin 8A öbeğinde bulunur. )


-METAL ile/ve/<> MISKALA[Ar.]

( ... İLE/VE/<> Metal parlatmaya yarar aygıt. | Bambu mızıka benzeri eski bir müzik aracı. )


-METÂLİB ile/ve/+/||/<>/> MEZÂHİB

( İstenilen şeyler. İLE/VE/+/||/<>/> Tutulan yollar. )


-METALLERDE:
ALKALİ ile/ve/||/<> TOPRAK ALKALİ ile/ve/||/<> GEÇİŞ METALLERİ ile/ve/||/<> TOPRAK ile/ve/||/<> KARBON ile/ve/||/<> AZOT ile/ve/||/<> OKSİJEN ile/ve/||/<> HALOJENLER ile/ve/||/<> SOY GAZLAR

( image )


-METİN:
ANLATMAYA BAĞLI ile/ve/||/<> GÖSTERMEYE BAĞLI



-METİN:
YAZINSAL/EDEBÎ ile/ve/||/<> BİLİMSEL



-METİN ve/<> YAPI

( Bilim, felsefe ve sanattaki yetkin yapıt. VE/<> Mimarlıktaki metin. )


-METR-/METRO-/METRY-/-METRY ile/||/<> METRA-/-METRİUM-/-METER-

( Rahim, rahim ya da bölümleri ile ilgili. | Ölçüm, ölçme sanatı, işlemler. İLE/||/<> Rahimle ilgili. )


-METRE[Fr.] ile/ve/||/<>/> MEZURA[İt.]/MEZÜR[Fr.]

( Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, 100 cm'lik temel uzunluk ölçüsü birimi. | Genellikle desimetre, santimetre, milimetrelere bölünmüş ölçü aracı. İLE/VE/||/<>/> Terzilikte, ölçü almakta kullanılan, genellikle 1.5 m. uzunluğunda şerit metre. )


-METRE[Fr./İng.] ile/ve/||/<>/> TELEMETRE[Fr./İng.]

( Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, 100 cm'lik temel uzunluk ölçüsü birimi. | Genellikle desimetre, santimetre, milimetrelere bölünmüş ölçü aracı. İLE/VE/||/<>/> İki nokta arasındaki uzaklığı ölçmeye yarayan gereç. | Uzaklık gösteren değerlerin aktarılmasına yarayan araç. | Fotoğraf makinelerinde, çekimi yapılacak nesneye olan uzaklığı belirterek bunun ayarını yapan düzen. )


-METRE[m] ile/||/<>/> KİLOMETRE[km]

( Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, 100 cm'lik temel uzunluk ölçüsü birimi. | Genellikle desimetre, santimetre, milimetrelere bölünmüş ölçü aracı. İLE/||/<>/> 1.000 metrelik uzunluk ölçü birimi. )


-METRE[m] ile/||/<>/> KİLOMETRE[km]

( 1 kilometer [km] = 1000 metre/meter [m]

1 decimeter [dm] = 0.1 metre/meter [m]

1 centimeter [cm] = 0.01 metre/meter [m]

1 millimeter [mm] = 0.001 metre/meter [m]

1 micrometer [µm] = 1.0E-6 metre/meter [m]

1 nanometer [nm] = 1.0E-9 metre/meter [m]

1 mile [mi, mi(Int)] = 1609.344 metre/meter [m]

1 yard [yd] = 0.9144 metre/meter [m]

1 foot [ft] = 0.3048 metre/meter [m]

1 inch [in] = 0.0254 metre/meter [m]

1 light year [ly] = 9.46073047258E+15 metre/meter [m]

1 exameter [Em] = 1.0E+18 metre/meter [m]

1 petameter [Pm] = 1.0E+15 metre/meter [m]

1 terameter [Tm] = 1000000000000 metre/meter [m]

1 gigameter [Gm] = 1000000000 metre/meter [m]

1 megameter [Mm] = 1000000 metre/meter [m]

1 hectometer [hm] = 100 metre/meter [m]

1 dekameter [dam] = 10 metre/meter [m]

1 micron [µ] = 1.0E-6 metre/meter [m]

1 picometer [pm] = 1.0E-12 metre/meter [m]

1 femtometer [fm] = 1.0E-15 metre/meter [m]

1 attometer [am] = 1.0E-18 metre/meter [m]

1 megaparsec [Mpc] = 3.08567758128E+22 metre/meter [m]

1 kiloparsec [kpc] = 3.08567758128E+19 metre/meter [m]

1 parsec [pc] = 3.08567758128E+16 metre/meter [m]

1 astronomical unit [AU, UA] = 149597870691 metre/meter [m]

1 league [lea] = 4828.032 metre/meter [m]

1 nautical league (UK) = 5559.552 metre/meter [m]

1 nautical league (int.) = 5556 metre/meter [m]

1 league (statute) [st.league] = 4828.0416560833 metre/meter [m]

1 nautical mile (UK) [NM (UK)] = 1853.184 metre/meter [m]

1 nautical mile (international) = 1852 metre/meter [m]

1 mile (statute) [mi, mi (US)] = 1609.3472186944 metre/meter [m]

1 mile (US survey) [mi] = 1609.3472186944 metre/meter [m]

1 mile (Roman) = 1479.804 metre/meter [m]

1 kiloyard [kyd] = 914.4 metre/meter [m]

1 furlong [fur] = 201.168 metre/meter [m]

1 furlong (US survey) [fur] = 201.1684023368 metre/meter [m]

1 chain [ch] = 20.1168 metre/meter [m]

1 chain (US survey) [ch] = 20.1168402337 metre/meter [m]

1 rope = 6.096 metre/meter [m]

1 rod [rd] = 5.0292 metre/meter [m]

1 rod (US survey) [rd] = 5.0292100584 metre/meter [m]

1 perch = 5.0292 metre/meter [m]

1 pole = 5.0292 metre/meter [m]

1 fathom [fath] = 1.8288 metre/meter [m]

1 fathom (US survey) [fath] = 1.8288036576 metre/meter [m]

1 ell = 1.143 metre/meter [m]

1 foot (US survey) [ft] = 0.3048006096 metre/meter [m]

1 link [li] = 0.201168 metre/meter [m]

1 link (US survey) [li] = 0.2011684023 metre/meter [m]

1 cubit (UK) = 0.4572 metre/meter [m]

1 hand = 0.1016 metre/meter [m]

1 span (cloth) = 0.2286 metre/meter [m]

1 finger (cloth) = 0.1143 metre/meter [m]

1 nail (cloth) = 0.05715 metre/meter [m]

1 inch (US survey) [in] = 0.0254000508 metre/meter [m]

1 barleycorn = 0.0084666667 metre/meter [m]

1 mil [mil, thou] = 2.54E-5 metre/meter [m]

1 microinch = 2.54E-8 metre/meter [m]

1 angstrom [A] = 1.0E-10 metre/meter [m]

1 a.u. of length [a.u., b] = 5.2917724900001E-11 metre/meter [m]

1 X-unit [X] = 1.00208E-13 metre/meter [m]

1 fermi [F, f] = 1.0E-15 metre/meter [m]

1 arpent = 58.5216 metre/meter [m]

1 pica = 0.0042333333 metre/meter [m]

1 point = 0.0003527778 metre/meter [m]

1 twip = 1.76389E-5 metre/meter [m]

1 aln = 0.5937777778 metre/meter [m]

1 famn = 1.7813333333 metre/meter [m]

1 caliber [cl] = 0.000254 metre/meter [m]

1 centiinch [cin] = 0.000254 metre/meter [m]

1 ken = 2.11836 metre/meter [m]

1 Russian archin = 0.7112 metre/meter [m]

1 Roman actus = 35.47872 metre/meter [m]

1 vara de tarea = 2.505456 metre/meter [m]

1 vara conuquera = 2.505456 metre/meter [m]

1 vara castellana = 0.835152 metre/meter [m]

1 cubit (Greek) = 0.462788 metre/meter [m]

1 long reed = 3.2004 metre/meter [m]

1 reed = 2.7432 metre/meter [m]

1 long cubit = 0.5334 metre/meter [m]

1 handbreadth = 0.0762 metre/meter [m]

1 fingerbreadth = 0.01905 metre/meter [m]

1 Planck uzunluğu/length = 1.61605E-35 metre/meter [m]

1 Electron yarıçapı/radius (classical) = 2.81794092E-15 metre/meter [m]

1 Bohr yarıçapı/radius [b, a.u.] = 5.2917724900001E-11 metre/meter [m]

1 Dünyanın ekvator yarıçapı/Earth's equatorial radius = 6378160 metre/meter [m]

1 Dünyanın kutup yarıçapı/Earth's polar radius = 6356776.9999999 metre/meter [m]

1 Dünyanın Güneş'ten uzaklığı/Earth's distance from sun = 149600000000 metre/meter [m]

1 Güneş yarıçapı/Sun's radius = 696000000 metre/meter [m] )


-METRO/POLİTEN ile/<> TREN

( Bir devletin ya da bir ülkenin anakentine ilişkin. | Kentiçi yeraltı treni. İLE/<> ... )


-METRUK ile/ve/||/<> HARAP



-METRÛK ile/||/<> MÜNHEDİM

( Terk edilmiş. İLE/||/<> Yıkılan/yıkık, çöken.[binalar için] )


-MEVCUD ile/ve/değil/||/<>/< HALK



-MEVCÛD ve/||/<>/> İCÂD

( Varolanlar olmadan, türetme[/icâd] olmaz. )


-MEVCÛD ve/||/<>/> İCÂD

( İnsan. VE/||/<>/> Ürettikleri/üretilenler. )


-MEVCUD ile/ve/<>/= ŞEY



-MEVEDDET[Ar.] ile/ve/||/<> HUB[Ar.]

( Kişiye özgü sevgi. İLE/VE/||/<> Sevgi. )


-MEVLÂNÂ ile/ve/<> ŞEMS



-MEVSİM[Ar.] ile/ve/||/<> FASL[Ar.]

( Yılın dört bölümünden her biri. | Bir şeyin belirli zamanı. İLE/VE/||/<> Ayrıntı, ayırma, ayrılma. | Kesme, kesinti, bölüm. | Sonuçlandırma, halletme. | Aleyhte bulunma, birini çekiştirme. | Bir kitabın ya da tiyatro oyununun başlıca bölümlerinden her biri. | Sözcükler, düzenlemeler, tümceler arasında bağlantı edatı bulunmadan yazı yazma yöntemi. | Bir defada çalınan peşrev, şarkı vb. | Dört mevsimden biri. | Bir bestekârın, aynı makamdan bestelediği iki beste ile iki semai. | Türk müziğinde klasik bir konser programı. | İki yüzeyin birleşmesinden oluşan çizgi. | Eklem, gövdenin oynak yerleri. )


-MEVT ile/ve/değil/||/<>/< FEVT

( Kişilerin/toplumun huzurundan kaybolmak. İLE/VE/DEĞİL/<>/< Allah'ın huzurundan kaybolmak. | Bir daha ele geçememek üzere kaybetme, elden çıkarma, kaçırma. )


-MEVT ile/ve/değil/||/<>/< FEVT

( Geçmiş. İLE/VE/DEĞİL/<>/< Gelecek. )


-MEVT ile/ve/değil/||/<>/< FEVT

( Matem. İLE/VE/DEĞİL/<>/< Hüzün. )


-MEVT ile/ve/değil/||/<>/< FEVT

( Ayrılık, ölümden beterdir. )


-MEVT ile/ve/değil/||/<>/< FEVT

( Fevt, mevt'ten daha zordur.
[Kaybedecek olduğunu bilmek, kaybetmekten daha zordur.] )


-MEYDAN OKUNAMAZLAR:
YEL ve/||/<> SÖZLÜK ve/||/<> MASUM/SEVGİ



-MEYDAN ile/ve/||/<> PAZAR

( Büyük pazarların kurulduğu yer. İLE/VE/||/<> Küçük pazarlar. )


-MEYHÂNE ile/ve/||/<> BOZAHÂNE[Fars. < BÛZEHÂNE(BİRAHÂNE)] ile/ve/||/<> KAHVEHÂNE



-MEYHÂNE ile/ve/<> ŞARAP

( Gönül. İLE/VE/<> Aşk. )


-MEYİL[Ar.] ile/ve/||/<>/> TEAMÜL[Ar.]

( Eğim. İLE/VE/||/<>/> Tepki, tepkime. | Kılgı, kılgın, kılgılı. )


-MEZAR/LIK ile/ve/değil/||/<>/< MEZAR



-MEZARLIK/TÜRBE ve/||/<>/< MÂBED

( İşlerinizden sıkıldığınızda kabirleri/mezarlıkları, türbeleri ziyaret edebilirsiniz. )


-MEZARLIK/TÜRBE ve/||/<>/< MÂBED

( Ölü varsa. VE/||/<>/< Yaşayan biri varsa. [Kendimizle buluşmak üzere.] )


-MEZÎD ile/||/<> MEZÎD ALEYH

( Artırılan İLE/||/<> Artan. )


-MEZRAA[Ar.] ile/<> MEZRU[Ar.]

( Ekenek. Ekilen yer. İLE/<> Ekilmiş, ekili. )


-MICHAEL J. MAHONEY ve/||/<> ROBERT A. NEIMEYER



-MICHELSON ve/||/<> MORLEY



-MİCR-/MİCRO- ile/||/<>/>< MACR-/MACRO- ile/||/<>/>< MEG-/MEGA-/MEGAL-/MEGALO-/-MEGALGY

( Küçük. İLE/||/>< Büyüme, çok büyük. İLE/||/<> Büyük, büyüme, anormal derecede büyüme, geniş, genişlemiş, yüce. )


-MİDE ile/ve/değil/||/<> BAL MİDESİ/HUNYUN

( Arılar, balı ne sıçar, ne de kusar.

Bal, arıların topladığı nektarın özel bir işlemden geçmesiyle oluşur. İşleyiş şu biçimdedir:

- Nektar Toplama: Arılar, çiçeklerden nektarı emer ve bal midesi[hunyun] adı verilen özel bir kesede toplar.[Bu mide, sindirim midesinden ayrıdır.]

- Enzimlerle İşleme: Arılar, kovana dönerken, bu nektara enzimler ekleyerek kimyasal dönüşüm başlatır.

- Kovana Aktarma: Kovandaki işçi arılar, toplayıcı arıların getirdiği nektarı ağızdan ağıza aktararak işleme devam eder.

- Suyun Uçurulması: Nektarın içindeki fazla su, petek gözlerine yerleştirildikten sonra kanat çırparak buharlaştırılır. Böylece koyulaşarak bal durumuna gelir.

- Peteklerin Kapatılması: Olgunlaşan bal, balmumu ile kapatılır ve saklanır.

[Arıların kendi beslenmesi için topladığı bu sıvıya, insanın el koyması, çalması, tüketmesi, sömürmesi de gerekli ve zorunlu değildir!] )


-MİDE ve/<> KALP

( Kalbin, [sağlıklı/uygun] duruş açısı, 52°'dir. )


-MİDE ve/<> TÜM ÖRGENLER



-MİDENİN BOŞ KALMASI/BIRAKILMASI ile/ve/<> ZİHNİN BOŞ KALMASI/BIRAKILMASI

( [olumlu/olumsuz biçimde] Gözlere yansır. İLE/VE/<> Sözlere yansır. )


-MİDİLLİ ADASI'NIN:
BATI'SI(/NDA) ve/<>/>< DOĞU'SU(/NDA)

( Ağaçsız ve volkanik hareket sonucu 20 milyon yıl önce taşlaşmış ormanı ile tanınmaktadır. VE/<>/>< 11 milyon zeytin ağacı bulunmaktadır. )


-MİDİLLİ ve/<> MİTİLİNİ

( ... VE/<> Midilli'nin başkenti. )


-MİDİLLİ ve/<> MİTİLİNİ

( Midilli[Lesbos], Yunanistan'ın, Girit ve Korfu adalarından sonra üçüncü büyük adasıdır. )


-MİGREN ile/||/<> GERİLİM TİPİ BAŞ AĞRISI

( Başın bir tarafında zonklayıcı ve şiddetli baş ağrısı, bulantı ve ışığa duyarlılık. İLE/||/<> Başın iki tarafında sıkışma duyusu ile ilişkili bir baş ağrısı türü. )


-MİGREN ile/||/<> KÜME BAŞ AĞRISI

( Başın bir tarafında zonklayıcı ağrı, bulantı ve ışığa duyarlılık. İLE/||/<> Göz çevresinde yoğun ağrı atakları ile ilişkili bir baş ağrısı türü. )


-MİHNET(SIKINTI) ile/değil/yerine/<>/></< MİNNET



-MİHNET ile/ve/<> TÂKAT



-MIKNATIS ile/||/<> ÇUBUK MIKNATIS

( ... İLE/||/<> Yüksek derecede mıknatıslanabilen ve onu sürdüren, böylece bir kalıcı mıknatıs olarak kullanılabilen sert çelikten yapılmış bir çubuk. )


-MİKONOS ile/ve/<> SANTORİNİ

( Yunanistan'ın, Venedik'i olarak tanımlanmaktadır. İLE/VE/<> Siklad takımadaları olarak anılan Yunan adaları arasında en farklı, etkileyici ve ünlü olan, yarım ay şeklindeki ada. )


-MİKRO ve/||/=/<> MAKRO



-MİKROBİYOTA ile/ve/||/<> MİKROBİYOM ile/ve/||/<> METAGENOM

( Mikropların[bakteri, arke, virüs, mantar] kimliği. İLE/VE||/<> Mikropların genetiği. İLE/VE||/<> ... )


-MİKROBİYOTA ile/ve/||/<> MİKROBİYOM ile/ve/||/<> METAGENOM

( Bir organizmanın belirli bir bölgesinde ve bir arada yaşayan mikroorganizmalar topluluğu. İLE/VE||/<> Mikrobiyotada yer alan mikroorganizmaların genomlarının tümü. Mikrobiyotanın genetik nesnesi. İLE/VE||/<> Mikrobiyotayı oluşturan mikroorganizmaların DNA'larını birarada dizileyen deneysel yaklaşım. )


-MİKROBİYOTA ile/ve/||/<> MİKROBİYOM ile/ve/||/<> METAGENOM

( )


-MİKROBUN TANIMLANIŞI:
1876 ve/||/<> PASTEUR



-MİKROSKOP ile/ve/||/<>/>< TELESKOP

( [Kişinin] Önemini/"büyüklüğünü" gösterir. İLE/VE/||/<>/>< Önemsizliğini/küçüklüğünü gösterir. )


-MİKROSKOP ile/ve/||/<>/>< TELESKOP

( Kıskançlığın aracı. İLE/VE/||/<>/>< Sevginin aracı. )


-MİL ile/ve/=/||/<> KİLOMETRE[KM] ile/ve/=/||/<> FERSAH

( 100 kulaç. 2500 mimari arşın. İLE/VE/=/||/<> 1,609 km. İLE/VE/=/||/<> 3 mil.[yaklaşık 5.5 km.] 7500 mimari arşın.[Bir kişinin normal bir yürüyüşle yaklaşık bir saatte aldığı mesafe olarak kabul edilmiştir.] )


-MİL ile/ve/=/||/<> KİLOMETRE[KM] ile/ve/=/||/<> FERSAH

( )


-MİLÂD[Ar.] (I DOLMAK ile/ve/değil/||/<> MİÂD[Ar.] (I DOLMAK)

( Herhangi bir olayın başlangıcı. | Öncesi ve sonrası. | Hz. İsa'nın doğduğu gün. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Belirtilen süre, sürecini tamamlamak. )


-MİLLET ile/ve/||/<>/> İLLET



-MİLLET ile/ve/||/<> MİLLİYET



-MİLUTİN MİLANKOVİÇ ile/ve/||/<>/> ANDRE BERGER

( Güneş ışınımının, zaman içinde nasıl ve ne kadar farklılaştığının araştırması ve hesabını yapan fizikçi astronom. İLE/VE/||/<>/> Bu hesaplamaları daha kesin bir biçimde bilgisayarla yapan iklim uzmanı. )


-MİLUTİN MİLANKOVİÇ ile/ve/||/<>/> ANDRE BERGER

( 28 Mayıs 1879 - 12 Aralık 1958 İLE/VE/||/<>/> 30 Temmuz 1942 - ... )


-MİMAR İÇİN FELSEFENİN SAĞLADIĞI:
İLKELİLİK ile/ve/||/<> ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK/TEVÂZU

( Felsefe, mimarı, ilke sahibi ve alçakgönüllükle açgözlü olmadan, dürüst, nazik ve âdil kılar.[VITRUVIUS] )


-MİMARÎ ile/değil/yerine/||/<>/< YEŞİL MİMARÎ



-MİMARİDE:
SÜREKLİLİK ile/ve/<> SİLÜET[Fr. < SILHOUETTE]

( ... İLE/VE/<> Bir şeyin, yalnız kenar çizgileriyle tek renk olarak beliren görüntüsü. )


-MİMARİDE:
YERELLİK ile/ve/||/<> YENİLİK ile/ve/||/<> YERSİZLİK



-MİMARLIĞIN BÖLÜMLERİ:
YAPI SANATI ve/||/<> ZAMANÖLÇER YAPIMI ve/||/<> NESNE ÜRETİMİ



-MİMARLIK ÜZERİNE ON KİTAP:
M.Ö. 90 - 20 ile/ve/||/<>/> 1460 ile/ve/||/<>/> 1521

( İlk yazım. İLE/VE/||/<>/> Yeniden keşfi. İLE/VE/||/<>/> İtalyanca'ya çevirisi. )


-MİMARLIK:
ROMA'DA ile/ve/||/<>/> OSMANLI'DA ile/ve/||/<>/> MODERN

( Marcus Vitruvius Pollio İLE/VE/||/<>/> Cafer Efendi İLE/VE/||/<>/> Turgut Cansever )


-MİMARLIK:
ROMA'DA ile/ve/||/<>/> OSMANLI'DA ile/ve/||/<>/> MODERN

( Bölüm 1: Mimarlık Hayattır – Danışman: Atilla Yücel



Bölüm 2: Mimar ve İşvereni – Danışman: Doğan Tekeli
Bölüm 3: Bir Kentte Dolaşmak – Danışman: Şükrü Kocagöz
Bölüm 4 : Kentin İzi, Mimarisi – Danışman: Ertuğ Uçar
Bölüm 5: Dünyaya Yerleşmek – Danışman: Emre Arolat
Bölüm 6: Dünyada Yer Edinmek – Danışman: Ömer Kanıpak
Bölüm 7: Yerellik Yenilik Yersizlik – Danışman: Şengül Öymen Gür
Bölüm 8: Mimarlık Zamanın Barometresi – Danışman: Oğuz Öztuzcu
Bölüm 9: Mimarlıkta Sahtelik, Sahicilik – Danışmanlar: Abdi Güzer, Kadri Atabaş
Bölüm 10: Mimarlık Kültürel Yatırım – Danışman: Süha Özkan
Bölüm 11: Dönüşüm: Canlanma, Başkalaşma – Danışmanlar: Asuman Yeşilırmak, Güzin Konuk
Bölüm 12: Yeşil Hayat Mimarisi – Danışman: Ayşe Hasol Erktin
Bölüm 13: Gelecek ve Mimarlık – Danışmanlar: Abdi Güzer, Kadri Atabaş )


-MİMARLIK:
ROMA'DA ile/ve/||/<>/> OSMANLI'DA ile/ve/||/<>/> MODERN

( Marcus Vitruvius Pollio İLE/VE/||/<>/> Leone Battista Alberti İLE/VE/||/<>/> ... )


-MİMARLIK ile/ve/||/<>/> İNŞAAT



-MİMARLIKTA:
DAYANIKLILIK ve SAĞLAMLIK ve/||/<>/> KULLANIŞLILIK ve UYGUNLUK ve/||/<>/> GÜZELLİK



-MİMARLIKTA:
TASARIM ile/ve/||/<> MİMARLIK KURAMI ile/ve/||/<> MİMARLIK TARİHİ ile/ve/||/<> TEKNOLOJİ ile/ve/||/<> TOPLUMSAL VE EKİNSEL ÇALIŞMALAR

( )


-MİMARLIKTA:
TASARIM ile/ve/||/<> MİMARLIK KURAMI ile/ve/||/<> MİMARLIK TARİHİ ile/ve/||/<> TEKNOLOJİ ile/ve/||/<> TOPLUMSAL VE EKİNSEL ÇALIŞMALAR

( )


-MİMARLIKTA:
TASARIM ile/ve/||/<> MİMARLIK KURAMI ile/ve/||/<> MİMARLIK TARİHİ ile/ve/||/<> TEKNOLOJİ ile/ve/||/<> TOPLUMSAL VE EKİNSEL ÇALIŞMALAR

( Fiziksel İnşâdan, Metinsel İnşâya: Türkiye'de, Mimarlık Tarihi ve Tarihçiliğinin Serüveni / From Physical Construction to Textual Construction: History and the Historiography of Architecture in Turkey - [Halil İbrahim Düzenli] yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


-MİMARLIKTA:
TASARIM ile/ve/||/<> MİMARLIK KURAMI ile/ve/||/<> MİMARLIK TARİHİ ile/ve/||/<> TEKNOLOJİ ile/ve/||/<> TOPLUMSAL VE EKİNSEL ÇALIŞMALAR

( )


-MİMARLIKTA:
TASARIM ile/ve/||/<> MİMARLIK KURAMI ile/ve/||/<> MİMARLIK TARİHİ ile/ve/||/<> TEKNOLOJİ ile/ve/||/<> TOPLUMSAL VE EKİNSEL ÇALIŞMALAR

( )


-MİMLE(N)MEK ile/ve/||/<> DİŞ BİLE(N)MEK



-MİNARE ile/||/<> ALEM

( Camilerde ezanın okunmasına mahsus kuleler. Genellikle birkaç basamakla yükselir bir mimari öğe. Kapı, basamak, balkon kondukları, köşk ve külah (taç) bölümleri bulunur. Ağaç ya da taştan olabilir. Çok basitlerinden çok bezemelilerine kadar değişik türlerine rastlanır. İLE/||/<> Yapıların kubbe ve külah gibi yerlerinin tepesinde, sancaklarda çoğunlukla bulunan, maden ya da taş işçiliği ile yapılan, bir çeşit tepelik. )


-MINCIKLAMAK ile/ve/||/<> CIMBIZLAMAK



-MİNERAL ile/ve/||/<>/> KAYA

( İlgili konuşmayı izlemek için burayı tıklayınız... )


-MİNERALLERDE:
DÖRT YÜZLÜ ile/ve/||/<> ZİNCİR ile/ve/||/<> YAPRAK

( Dünyada en bol bulunan mineraller, silisyum, oksijen ve demir gibi öteki öğelerden oluşan silikatlardır. Bir silikat mineralinin en baskın yapısal bileşeni merkezinde bir silisyum atomu bulunduran ve dört oksijen atomundan oluşan bir dört yüzlüdür. Farklı silikat minerallerinde, birbirine göre farklı biçimlerde sıralanan ve farklı öğelerden oluşan bir karışım içeren silisyum-oksijen dört yüzlüleri bulunur. )


-MİNNET (DUYMAK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI (DUYMAK)



-MİNNET ile/ve/<> İSTİGNÂ'[< GINÂ]

( İyiliğe karşı duyulan şükür hissi. | Birine, iyilik etmek. | Yapılan iyilikleri sayarak başa kakmak. | İyilik karşısında kendini borçlu hissetmek. | Yapılan bir iyiliği, verilen bir şeyi başa kakma [Minnetin bu bölümü, İslâm'da yasaklanmıştır.] | Görülen iyiliğe karşı teşekkür etme. | Allah-u teâlâya, hamd ve senâ etmek, şükretmek. | Nîmete kendi eliyle, kendi çalışmasıyla kavuşmadığını, Allah-u teâlânın lütfu ve ihsânı. | İyiliğe karşı duyulan şükür hissi, başa kakma. | Yapılan bir iyiliği, başa kakma. İLE/VE/<> Cenab-ı Hakk'tan başka kimsenin minneti altına girmemek. | Gönül tokluğu. | Elindekini kâfi bulmak. | Zenginlik istememek. | Muhtaç olmayıp zengin olmak. | Nazlanmak. | Azâmet ve tekebbür etmek. )


-MİNNETTAR[Ar.] ile/ve/değil/||/<> MÜTEŞEKKİR[Ar.]



-MİNYATÜR ile/ve/<> TEZHİB



-MIR168a ile/ve/||/<> MIR156a ile/ve/||/<> MIR166a

( Kabak'tan sağlanır. VE/||/<> Buğday'dan sağlanır. VE/||/<> Patates'ten sağlanır. )


-MİRÂC ile/ve/<> İSRÂ

( ... İLE/VE/<> Mescid-i Haram'dan, Mescid-i Aksa'ya gitmek üzere [gece] yürüyüşü. )


-MİRÂC ile/ve/<> İSRÂ

( Recep ayının 27. gecesidir. )


-MİRÂC ve/=/||/<> TÂLİM



-MİRAS[Ar.] ile/ve/||/<>/> İNTİKAL[Ar.]



-MİRAS ile/ve/||/<> İZ



-MİRİ ile/||/<> MİRÎ ARAZİ

( Hükümetin, hazinenin malı olan. İLE/||/<> Bu topraklar her türlü işletim hakkı devlete ait olan topraklardı. Bu topraklar, topraktan alınan verginin büyüklüğü ve hizmete göre çeşitli bölümlere ayrılmıştı. Miri toprak üzerinde yaşayan kişiler, bu toprakların asıl sahibi olmayıp, kiracı konumundaydılar. Osmanlı Devleti'nde Miri toprağın kullanım şekli şu şekilde idi: Tımar sisteminde; bir kısım asker ve ya devlet görevlilerine belirli bölgelerde vergi kaynakları tahsis edilir, karşılık olarak da onlardan devlet görevlilerine belirli bölgelerde vergi kaynakları tahsis edilir, karşılık olarak da onlardan devlet için bir takım hizmetler beklenirdi. Miri Arazi de de; Osmanlı Devleti, bir toprağı fethettiğinde, ki bu toprağın hıristiyan toprağı ya da Müslüman toprağı olması önemli değildi, toprak boş bırakılmayıp ekilmek şartıyla eski sahiplerine verilir, bu topraklarda ziraat yoluyla elde edilne vergiler, direkt devlete değil de, o yerin geliri hizmet karşılığı kime verilmişse ona verilirdi. Toprağı boş bırakan, yani üretim yapmayan köylüden "çift bozan" vergisi alınır, eğer köylü toprağı üç yıl işlemeden bırakırsa, toprak elinden alınırdı. Miri toprakların en önemli bölümünü savaşlarda yararlılık gösteren kişilere verilen Zeamet ve tımarlar oluştururdu. Dirlik ismi verilen ve Osmanlı toprak yönetiminde genel adıyla tımar olarak bilinen bu topraklar, gelir açısından çoktan aza doğru; Has, Zeamet ve Tımar olarak sıralanırdı. )


-MIRILDAMAK ile/ve/||/<> FISILDAMAK



-MİSAFİR ile/ve/<>/değil/>< MUKÎM[< KIYÂM]

( 72 saat boyunca ağırlanan kişi. İLE/VE/<>/DEĞİL/>< Oturan, ikâmet eden. | 72 saatten daha uzun süre kalan misafir/kişi. )


-MISIR PİRAMİTLERİ ile/ve/<> MAYA PİRAMİTLERİ[KUKULKAN/EL CASTILLO] ile/ve/<> BOLİVYA PİRAMİTLERİ

( PİRAMİT: Merkezdeki ateş. )


-MISIR PİRAMİTLERİ ile/ve/<> MAYA PİRAMİTLERİ[KUKULKAN/EL CASTILLO] ile/ve/<> BOLİVYA PİRAMİTLERİ

( Gize - Kahire - Mısır'da. İLE/VE/<> Chichen-Itza - Yucatán - Meksika'da. İLE/VE/<> Desaguadero'da. [La Paz'dan 70 km. Batı'da, Peru sınır geçişi olan yolu üzerinde.] )


-MISIR PİRAMİTLERİ ile/ve/<> MAYA PİRAMİTLERİ[KUKULKAN/EL CASTILLO] ile/ve/<> BOLİVYA PİRAMİTLERİ

( Keops [M.Ö. 2550], Mikerinos, Kefren [M.Ö. 2520], Sfenks, Sakkara [M.Ö. 2650], Maldum Snefru [M.Ö. 2000], Dahahur [M.Ö. 2600], Dahahur Snefru [M.Ö. 3000], Sakkara Pepi II [M.Ö. 2250]. İLE/VE/<> Uxmal Tapınağı ve Teotehuacan. İLE/VE/<> Tiahuanaco. )


-MISIR TAKVİMİ ile/ve/||/<> ÖMER HAYYAM TAKVİMİ

( En dakik takvimler. )


-MISIR'DA:
42 EYALET ile/ve/<> 42 TANRI



-MISIR ve/||/<> FASÜLYE ve/||/<> KABAK



-MISIR ile/||/<> KARA MISIR



-MİSKİN/LİK ile/ve/<> BEZGİN/LİK



-MİSTİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EZOTERİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FELSEFÎ

( Düzensiz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Düzenli. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Sürekli. )


-MİSTİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EZOTERİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FELSEFÎ

( Aktarılmayan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Aktarılan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Paylaşılan. )


-MİSTİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EZOTERİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FELSEFÎ

( [Su bulmak üzere] Kuyu/artezyen kazan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yeraltındaki akarsuyu bulan/bilen. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Tüm suları, suların kaynağını sorgulayan/düşünen/arayan. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Tarih öncesine dayanan efsane. Dirimli öykü. Şiirsel felsefe. | Geleneksel olarak yayılan ya da toplumun hayal gücü etkisiyle biçim değiştiren, tanrı, tanrıça, evrenin doğuşu ile ilgili imgesel, alegorik bir anlatımı olan halk öyküsü. İLE/VE/<>/> Mitleri, doğuşlarını, anlamlarını yorumlayan, inceleyen bilim. | Bir ulusa, bir dine, özellikle Yunan, Latin uygarlığına ilişkin mitlerin, efsanelerin tümü. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Antik Yunan'da Ksenophanes (M.Ö. 565-470), Homeros ve Hesiodos'un tanrısal mitos anlatımlarını eleştirmiş ve yadsımıştır. Bu eleştiri sonucunda mitler, din ve metafizikten arındırılmış ve bağımsız bir mitos öğretisi ortaya çıkmıştır. Ancak yaşamdan yansıtılarak oluşturulmuş mitoslar, bu kez, yaşamdan kopuk ansal kurgular biçimini almıştır. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Toplumların yaratıp yaşattığı mitler, geleneği yaşatmakla birlikte, özlem, umut ve beklentilerin yansıtıldığı bir geleceğin dünyası niteliğine de bürünmektedir. Bu tür mitler, gerçek yaşamın zorlukları karşısında bunalan bireylerin, özledikleri yaşamı kurmayı gelecek kuşaklara bıraktığı birtakım tasarımlar niteliğindedir. Bireysel olarak ele alındığında mitos dönemi, ana rahminden konuşmanın başlamasına kadar geçen ve bebeklik süreci olarak adlandırılan döneme karşılık gelmektedir. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Bir mit duygusal bağlılık yönünden içi boşaldığında masala dönüşür. Duyguları etkileme gücünü yitirir. Ansal yorumlama ile de kurgu biçimini alır. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Mit ilk önce metafiziksel kozmogoni ile aşılmıştır. Artık mitsel simgeler arasındaki anlamlı bağ (ritus) yerini düşünceler arasındaki anlam bağına, mantık'a(düşünbiçim) bırakmıştır. Metafiziksel kozmogoni bir yandan felsefi spekülasyon biçimini alırken öte yandan miti dine dönüştürmüştür. Dinsel mit ise "tarih bilinci" ile aşılmıştır. Kişinin varoluşu, tarihsel bilinç yoluyla, gerçek ve olgusal kavranışına yükselmiştir. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Paganist (putperest) mitler, kişinin karşısında eşyayı, doğa parçalarını ve hayvanları yüceltmiş ve kutsallaştırmıştır. Buna karşın imgesel (imgetapar, hayalperest) mitler, doğaüstü imgeleri kişinin karşısında yüceltmiş ve kutsallaştırmıştır. Aydınlanmaya temel oluşturan mitler ise, insan yaşamını ve özellikle insan aklının tutsaklıktan ve yanılsamadan kurtuluşunu simgelemiş olanlardır. Ezoterik okullar bu tür mitlerden yararlanmışlardır. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Yaşamdan yansıtılarak oluşturulmalarına karşın mitler tarihsel değildir. Bir başka deyişle, tarihsel bir zaman ve mekân göstermezler. Mitlerin zamanı ve mekânı aşkındır. Mitler okunduğunda ya da ritüel eşliğinde canlandırıldığında, kişi mitsel zaman ve mekâna geçer. Mite katılır ve onu coşkuyla yaşar. Tarihsel olaylar bir kere olur ve geri dönüşsüzdür. Oysa mitler, canlandırılıp yaşanabilir. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Günümüzde, psikolojide ortaya çıkan gelişmeler, insan davranışlarının arkasında simgesel (arketipal) bir altyapının etkin olduğunu ortaya çıkarttığı için, mitos yeniden önem kazanmıştır. Artık mitosa, bir zamanlar olmuş bitmiş fantastik masallar gözüyle bakılmamakta, aksine, yaşayıp gelen ve halen yaşamakta olan, insan davranışlarını etkileyen ve yaşamın anlamlandırılmasında etkinliği olan bir öğe gözüyle bakılmaktadır. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Mitosu, bireyin duygu ve hayal dünyasında oluşan, gelişen bir psişik gereksinim olarak ele aldığımızda, modern toplumların modern mitlerin halen önemini koruduğu anlaşılmaktadır. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Mitoloji, evrendeki(insandaki/doğadaki) kaderi araştırma işidir. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Mitoloji, kişinin bulunduğu yeri anlamlandırma işidir. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Mitler yazıldıklarından itibaren mit olmaktan çıkmaya başlamıştır. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Mitte tipoloji yoktur, arkeler vardır. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Mitler, düzyazıya döküldüğü anda doktrindir. )


-MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Sanatçıların hazinesi. İLE/VE/||/<>/> Filozofların hazinesi. )


-MİT ile/ve/<> KUTSAL/LIK



-MİT ile/ve/||/<> MASAL

( Evrenseldir. İLE/VE/||/<> Toplumsal öğeler egemendir. )


-MİT ile/ve/||/<> MASAL

( Belirli ya da belirsiz bir zaman söz konusudur. İLE/VE/||/<> Zaman önemli değildir. )


-MİT ile/ve/||/<> MASAL

( Olaylar, kısmen de olsa gerçeğe dayanır. İLE/VE/||/<> Olaylar düş ürünüdür. )


-MİT ile/ve/||/<> MASAL

( Yer öğesi bazen gerçek, bazen de düşseldir. İLE/VE/||/<> Olaylar, düş ürünü yerlerde geçer. Ülkenin birinde geçmiş olması yeterlidir. )


-MİT ile/ve/||/<> MASAL

( Bilgi vermeyi amaç edinmiştir. İLE/VE/||/<> Aktöre/ahlâk değerlerini öne çıkarır. Arkadaşlık, sadakat, vefâ gibi duygular, kavramlar öne çıkarılır. )


-MİT ile/ve/<> PUT/TOTEM

( Doğru düşünmeyi engeller. İLE/VE/<> Doğru inancı engeller. )


-MİT ile/ve/||/<> SAKLAMA



-MİT ve/||/<>/> ÜMİT



-MİTİK ile/ve/<> YİTİK



-MİTLER:
MISIR ile/ve/<> HİNT ile/ve/<> İBRÂNÎ ile/ve/<> YUNAN

( Varoluş'un öyküsünü anlatan/anlatır. İLE/VE/<> Gövdenin macerasını anlatan/anlatır. İLE/VE/<> Ruhun başına gelenleri anlatan/anlatır. İLE/VE/<> Aklın, aklî gelişimin ve akılsal ilke ile melekelerin öyküsünü anlatan/anlatır. )


-MİTOKONDRİ ile/ve/||/<>/< KLOROPLAST

( Gözelerde enerji üreten organel ve enerji üretim merkezi. İLE/VE/||/<>/< Bitki gözelerinde fotosentezi gerçekleştiren organel. )


-MİTOKONDRİYAL DNA ile/ve/||/<> NÜKLEER DNA

( Anneden. İLE/VE/||/<> Babadan. | Göze çekirdeğinde bulunan ve iki ebeveynden de alınan genetik kalıtım. )


-MİTOKONDRİYAL DNA ile/ve/||/<> NÜKLEER DNA

( Hem kız, hem erkek çocuğa X kromozomunu taşır. İLE/VE/||/<> Sadece erkek çocuğa Y kromozomunu taşır. )


-MİTOS ile/ve/||/<>/> EPOS ile/ve/||/<>/> LOGOS



-MİTOZ BÖLÜNME:
HAYVAN GÖZESİNDE/HÜCRESİNDE ile/ve/||/<> BİTKİ GÖZESİNDE/HÜCRESİNDE

( image )


-MİTOZ BÖLÜNMEDE:
PROFAZ[BAŞLANGICI > PROFAZ SONU] ile/ve/<>/> METAFAZ ile/ve/<>/> ANAFAZ ile/ve/<>/> TELOFAZ

( image )


-MİYALJİ ile/||/<> ARTRALJİ

( Kas ağrısı. İLE/||/<> Eklem ağrısı. )


-MİYOKARD ENFARKTÜSÜ ile/||/<> ANGİNA PEKTORİS

( Kalp kasına giden kan akışının tamamen kesilmesi sonucu oluşan kalp krizi. İLE/||/<> Kalp kasına giden kan akışının geçici olarak azalması sonucu oluşan göğüs ağrısı. )


-MİYOKARD ENFARKTÜSÜ ile/||/<> ANGİNA PEKTORİS

( Kalp kasına giden kan akışının tamamen kesilmesi sonucu oluşan kalp krizi. İLE/||/<> Kalp kasına giden kan akışının geçici olarak azalması sonucu oluşan göğüs ağrısı. )


-MİYOKARDİT ile/||/<> ENDOKARDİT

( Kalp kasının yangılanması. İLE/||/<> Kalp iç zarının yangılanması. )


-MİYOKARDİT ile/||/<> PERİKARDİT

( Kalp kasının yangılanması. İLE/||/<> Kalp zarının yangılanması. )


-MİZÂC-I VAKTE VÂKIF OLMAK ve/||/<> KEYFİYET-İ HÂLE ÂRİF OLMAK



-MİZAÇ:
BİRİNCİL ile/ve/||/<>/> İKİNCİL



-MİZÂC ile/ve/<>/> BÜNYE ile/ve/<>/> DİMAĞ



-MİZAÇ ile/ve/||/<> İMTİZAÇ ile/ve/||/<> İSTİDÂD



-MİZAÇ ve/<>/>/< İTİDAL



-MİZÂC ile/ve/<> MEŞREB

( 12 çeşit. İLE/VE/<> 36 çeşit. )


-MİZAN[Ar. < VEZN] ile/ve/||/<>/>/< İZAN[Ar.]

( Ölçü. | Sağlama. [matematik] | Bir tüccarın, ticari durumunu, işinin genel sonucunu gösteren, belirli zamanlarda yaptığı hesap özeti. İLE/VE/||/<>/>/< Anlayış, anlama yeteneği. )


-MIZIKA[İt.] ile/ve/değil/<> HAMUS

( Bando. | Armonika. İLE/VE/DEĞİL/<> Yakutistan'da, Şamanlar'ın çaldığı mızıka. )


-MIZMIZ/LIK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> BASKIN/LIK / BASKICI/LIK



-MOD:
NESNE ile/ve/||/<> ÜST BİLİŞ



-MODA ile/ve/||/<> MODERN



-MODERN:
YENİ ile/ve/||/<>/> ÇAĞDAŞ



-MODERN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> GENİŞLETİLMİŞ



-MODERNLEŞME ile/ve/||/<> "BATILILAŞMA" ile/ve/||/<> AYDINLANMA



-MODERNLİK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> ÇARPIK KENTLEŞME



-MODERNLİKTE:
KÂĞIT PARA ile/ve/||/<> ULUS ile/ve/||/<> ROMAN



-MODLAR:
| ÇOCUK ve İÇ EBEVEYN ve BAŞ ETME |
ile/ve/değil/yerine/||/<>/>
SAĞLIKLI YETİŞKİN



-MOL ile/||/<> MOLARİTE

( 6.022x²³ adet parçacık. İLE/||/<> Bir çözeltideki bir litrede bulunan mol sayısı. )


-MOLALİTE ile/||/<> MOLARİTE

( Çözücünün kilogramı başına mol sayısı. İLE/||/<> Çözeltinin litresi başına mol sayısı. )


-MOLEKÜL ile/ve/||/<>/< ELEKTRON ile/ve/||/<>/< ATOM ile/ve/||/<>/< ÇEKİRDEK ile/ve/||/<>/< PROTON - NÖTRON ile/ve/||/<>/< QUARK ile/ve/||/<>/< PLANCK ile/ve/||/<>/< [HIGGS BOZONU?]

( 10üzeri-9 m. İLE/VE/||/<>/< 10üzeri-18 m. İLE/VE/||/<>/< 10üzeri-10 m. İLE/VE/||/<>/< 10üzeri-15 / 10üzeri-14 m. İLE/VE/||/<>/< 10üzeri-15 m. İLE/VE/||/<>/< 10üzeri-19 m. İLE/VE/||/<>/< 10üzeri-43 m. İLE/VE/||/<>/< ??? )


-MOLEKÜL ile/||/<> ETKİN/AKTİF TAŞIMA

( ... İLE/||/<> Az yoğun ortamdan, çok yoğun ortama geçen büyük moleküllerin enerji harcanarak taşınması. )


-MOLEKÜLER DİNAMİK ile/||/<> STATİK KİMYA

( Moleküllerin hareketlerini ve dinamik davranışlarını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Moleküllerin statik yapısını ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. )


-MOLEKÜLER KİMYA ile/||/<> ATOMİK KİMYA

( Moleküllerin yapısını ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Atomların yapısını ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. )


-MOLEKÜLLERDE:
TİTREŞİM ile/ve/||/<> ÖTELEME ile/ve/||/<> DÖNME



-MOLYVOS ile/ve/<> SİGRİ

( Midilli'de bulunan bu kaleler, 450 yıl boyunca [1462 - 1912], Osmanlı denetimindeydi. )


-MOMENTUM ile/ve/||/<> AÇISAL MOMENTUM



-MON-/MONO- ile/||/<> UNİ- ile/||/<> HAPL-/HAPLO- ile/||/<> COAG-

( Tek, yalnız, tek başına, eşi olmayan, bir. İLE/||/<> Bir, tek. İLE/||/<> Tek, yalnız, tek başına, eşi olmayan. İLE/||/<> Bir araya gelme, toplanma. )


-MONAD[1] ile/ve/||/<> DIAD[2] ile/ve/||/<> TRIAD[3] ile/ve/||/<> TETRAD[4] ile/ve/||/<> PENTAD[5] ile/ve/||/<> HEKSAD[6] ile/ve/||/<> HEPTAD[7] ile/ve/||/<> OGDOAD[8] ile/ve/||/<> ENNEAD[9] ile/ve/||/<> DECAD[10]



-MONİZM:
MATERYALİZM ile/<> İDEALİZM ile/<> TARAFSIZ MONİZM



-MONOMER ile/||/<>/> POLİMER

( Tek birimden oluşan molekül.[Polimeri oluşturan tek birim.] İLE/||/<>/> Çok sayıda birimin birleşmesiyle oluşan büyük molekül. )


-MONOMER ile/||/<>/> POLİMER

( Büyük moleküllerin yapı taşları olan küçük moleküller. İLE/||/<>/> Monomerlerin birleşmesiyle oluşan büyük moleküller. )


-MONOSAKKARİT ile/ve/||/<>/> DİSAKKARİT

( Tek şeker molekülü. İLE/VE/||/<>/> İki şeker molekülünün birleşimi. )


-MONTEVIDEO ve/<> "18 TEMMUZ" CADDESİ

( "Bir dağ gördüm" VE/<> Uruguay'ın, bağımsızlığını kazandığı tarih.[18 Temmuz 1828] )


-MONTEVIDEO ve/<> "TÜRK SOKAĞI"

( Uruguay'ın başkenti Montevideo'da, kentin bir bölgesindeki sokaklara, ülke adları verilmiş. Bunlardan biri de, "Türk Sokağı"dır. )


-MONTEVIDEO ve/<> PUNTA DEL ESTE

( ... VE/<> Uruguay'ın başkenti Montevideo'ya, 139 km. uzaklıkta, dünya çapında üne sahip bir kumsal/plaj. )


-MONTEVIDEO ve/<> PUNTA DEL ESTE

( ... VE/<> Plata Irmağı'nın okyanus ile birleştiği uc. [Bir tarafında Atlantik Okyanusu, öteki tarafında ise Plata Irmağı'nın ağzı görülmektedir.] )


-MONTEVIDEO ve/<> PUNTA DEL ESTE

( ... VE/<> Irmağın debisi, saniyede 22.000 m³'tür. Okyanus ile buluşan ağzının genişliği 240 km.'dir. )


-MOORE AÇMAZI ile/ve/||/<> BEKLENMEYEN SINAV AÇMAZI ile/ve/||/<> BELİRLENMİŞ ÖĞRENCİ AÇMAZI ile/ve/||/<> INDY AÇMAZI



-MOORE AÇMAZI ile/ve/||/<> BEKLENMEYEN SINAV AÇMAZI ile/ve/||/<> YALANCI İLAÇ AÇMAZI



-MORARMAK ile/ve/||/<> CIBARMAK

( ... İLE/VE/||/<> Vurma nedeniyle/sonucunda morarma. )


-MORGANİT ile/||/<> HELİODOR

( Pembe ila turuncu renkte bir beril. İLE/||/<> Sarı renkte bir beril. )


-MORION ile/ve/||/<> HIGGS



-MORİTANYA'DA/TROBRİAND ADALARI'NDA:
ATAERKİLLİK ile/ve/değil/<> ANAERKİLLİK

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Moriler, anaerkil bir topluluktur.[Ancak kadın isterse boşanma gerçekleşir.] )


-MORKİNOS:
MAVİ YÜZGEÇLİ ile/<> SARI YÜZGEÇLİ ile/<> ÇİZGİLİ YÜZGEÇLİ ile/<> KOCAGÖZ



-MORS "(OLMAK/ETMEK)" ile/değil/||/<> MARS (OLMAK/ETMEK)



-MORS ABECESİ ile/ve/||/<> BREYL(BRAILLE) ABECESİ

( Işık ya da seslerin kullanılarak bilgi aktarılmasını sağlayan yöntem/abece. İLE/VE/||/<> Görme engelliler abecesi. )


-MORS ABECESİ ile/ve/||/<> BREYL(BRAILLE) ABECESİ

( Hem görmeyen, hem de duymayan bir çocuğun, nasıl eğitilip yaşama katılabileceğini ve tek başına ayakta kalabileceğini, böyle bir durumun tüm zorlukları ve buna karşın olan çaba ve çözümlerini de ayrıntılarıyla gösteren, çok etkileyici ve çok başarılı bir film olan "Benim Dünyam" adlı filmi [Uğur Yücel - Beren Saat] izlemenizi salık veririz. )


-MORS ABECESİ ile/ve/||/<> BREYL(BRAILLE) ABECESİ

( Mors Abecesi ve Metin - Mors Çeviricisi için burayı tıklayınız... )


-MORS ABECESİ ile/ve/||/<> BREYL(BRAILLE) ABECESİ

( )


-MORS ABECESİ ile/ve/||/<> BREYL(BRAILLE) ABECESİ

( Yıldızlararası(Interstellar) filmini de izlemenizi salık veririz... )


-MORS ABECESİ ile/ve/||/<> BREYL(BRAILLE) ABECESİ

(

"Braille Abecesi ve Louis Braille'nin Öyküsü" yazısı için burayı tıklayınız... )


-MORS ABECESİ ile/ve/||/<> BREYL(BRAILLE) ABECESİ

( DUMLUPINAR

"Delikanlı, Askeri Deniz Lisesi'ni kazanır ve Heybeliada'da okula başlar...

Bu arada, tanıştığı o Çanakkale'li kıza âşık olmuştur. Okulla beraber, aşkını büyüterek geliştirir. Arada mektuplaşmalar yazışmalar ve gün gelir, okul biter. Deniz Harp Okulu'nu da bitiren delikanlı, artık, Teğmen olmuştur.

Yine her zaman buluştukları kır kahvesinde buluşmak için randevulaşırlar. Önce delikanlı gelir, sonra da genç kız. Genç kız geldiğinde delikanlının yüzü düşmüş, yüzü asık onu beklemektedir. Genç kız, bu yüzü hiç beğenmemiştir. "Ayrılık zamanı geldi" diye düşünerek hazırlamıştır kendini. Önceki buluşmalardaki o heyecan, o sevinç, artık yoktur delikanlıda...

Usulca yanına yaklaşır ve "Hoş geldin" der. Kuru bir "sen de hoş geldin" diye aldığı yanıt, iyice hüzne boğmuştur genç kızı.

Artık bu aşkın sonuna geldiğini düşünerek sorar;

- "Senin bir sıkıntın mı var?"
- "Evet!"
- "Haydi söyle o zaman, her şeye hazırlıklıyım."v - "Yaa... Beni bir denizaltıya verdiler", der genç... Kızgınca...

Genç kız, artık rahatlamıştır. Sorunun kendi değil denizaltı olduğunu duyunca içinden bir ohh çeker.

- "Ne var bunda?" diye sorar genç kız.
- "Yaa öyle deme! Biz denizciler, gemideyken sevdiklerimizle haberleşemiyoruz. Denizaltıdan nasıl haberleşeceğiz?"

Ve delikanlı, üzgün bir sesle sorar genç kıza...

- "İstersen ayrılalım!"
- "Hayır! Asla! Ben, seni bırakmam!" diye yanıtlar genç kız.

Delikanlı, beklediği bu yanıtı alır almaz heyecanlanır ve elinde tuttuğu paketi kıza uzatır.

- "Sana armağan getirdim. Al!"
Kızın kalbi hızla atmaya başlar. Neredeyse duracak gibi olur ve içinde yüzük olduğunu tahmin ettiği paketi heyecanla açar ama şaşkınlıktan duraklar. Paketin içinde bir fener ve mors abecesini gösteren kitap bulunmaktadır. Kız, şaşkınlıkla yine sorar...

- "Bunlar da ne?"
- "Yaa biz Çanakkale boğazından denizaltı ile çok geçeceğiz ve geçişlerimiz hep yüzeyden olur. Sen de fenerle mors abecesini kullanarak sana haber verdiğim zamanlarda yazışırız. Olmaz mı?"
- "Bunlarla mı yazışacağız?" diye sorar genç kız, yeniden.
- "İstemiyorsan ayrılalım!" der delikanlı.
- "Yok! Hayır!" der genç kız... "Ayrılık yok! Yaşasın mors!" diye yineler delikanlıya.

Genç kız, mors abecesi üzerinde çalışmaya başlar. Tüm ayrıntılarıyla öğrenir ve kullanabilir seviyeye gelir artık. Birkaç gün sonra haber gelir delikanlıdan. Gelen iletiye göre beş gün sonra gece saat 01:00'de geçeceğini ve kendine ileti yazmasını, kendinin de ona ileti göndereceğini iletir. Genç kız, belirtilen zaman ve saatte pencerede hazır bekler. Gelibolu'da denizaltı denizden süzülerek geçerken, çevrenin zifiri karanlığında, uzaklardan bir yerden yanan ışık pırıltılarını fark eder güvertedeki komutan ve öteki subaylar... İçlerinden biri...

- "Bakın bakın! İleriden bir yerden ışık yanıp sönüyor" diye dikkat çeker.
- "Çabuk okuyun! Bakalım ne diyorlarmış?" diye emir verir komutan. Subaylardan biri heceleyerek okur...

- "S-e-n-i-s-e-v-i-y-o-r-u-m..."

- "Bu ne lan?"" diye sorar komutan.

Hemen yanında duran delikanlı Teğmen...

- "Komutanım. "O, benim sevgilim!" der en şirin haliyle...
- "Nedir oğlum bu?"
- "Komutanım. Mors abecesi kitabı armağan etmiştim ve ben geçince bana yazarsın demiştim. İşte o!" diye yanıtlar delikanlı Teğmen.
- "Vayy be aferin lan! Desene biz bunca zaman boğazları hep boş geçmişiz."
- "İzin verir misiniz komutanım. Ben de bir ileti göndereyim."
- "Neyle?"
- "Cep fenerim var komutanım." der delikanlı Teğmen.
- "Ne feneri? Aç yansıtıcıyı! Geç başına! Gönder iletini!" der komutanı Teğmen'e...

Yansıtıcıyı açan Teğmen, yanıp söndürürken, sanki Gelibolu'yu yakıp tutuşturuyordu aşkından... İlk kez böyle bir şeyle karşılaşan Gelibolu halkı ise sanki uzaylılar istila etmiş gibi heyecanlanmıştı Teğmen ile genç kızın aşkından.

Gelen iletileri heceleyerek kâğıda dökmeye çalışan genç kız, denizaltı geçtikten sonra elindeki kâğıdı okur.

"S-O-N-S-U-Z-A-K-A-D-A-R!" yazılıydı delikanlıdan gelen iletide.

Bu olay, tüm denizaltıcılar arasında duyulmuştu. Artık herkes delikanlı Teğmen ile genç kızın aşkını anlatıyordu...
Birkaç gün sonra bir haber daha gelir. "Bir hafta sonra gece saat 02:45'te pencerede ol! Ben geçiyorum. Bana ileti gönder. Ama dikkat et! Konvoy durumunda geliyoruz ve ilk denizaltıda ben varım. Sakın sırayı şaşırma!"

Genç kız yine belirtilen saatte pencerede bekler...

Gecenin karanlığında Ege Denizi'nden, Çanakkale Boğazı'na giren denizaltılar süzülerek ilerliyordu. Genç kız, fenerini yakıp söndürerek iletisini göndermeye başladı. Işıkları gören denizaltındaki denizciler...

- "Bakın bakın! Işık, yanıp sönüyor okuyun!"

"S-e-n-i-s-e-v-i-y-o-r-u-m"

- "Vay be! Duyduğumuz doğruymuş. Gerçekten böyle bir aşk varmış!" der denizaltının kaptanı Bahri Kunt.
- "İyi de bu kızın sevgilisinin denizaltısı öndeydi. İlk denizaltıydı. Niye bize ileti gönderdi ki?" diye kendi kendine seslice sormadan edemez kaptan.
- "Komutanım. Herhalde uyuyakaldı ya da sırayı şaşırmıştır." diye yanıtlar subaylardan biri.
- "Yahu geçip gideceğiz. Şimdi kız haber almazsa yanlış anlayacak. Rahat uyuyamaz... Nasılsa gecenin karanlığı. Kimse anlamaz. Açın şu yansıtıcıyı!" emrini verir kaptan Bahri Kunt.

Ve iletiyi gönderir...

"S-O-N-S-U-Z-A-K-A-D-A-R!"

Tarih, 04 Nisan 1953'tü...

O konvoyun 1. denizaltısının adı ise "Dumlupınar"dı...

Çanakkale'nin Nara burnu açıklarında, İsveç bandıralı ve buzkıran donanımlı Naboland gemisinin çarpması sonucu Çanakkale Boğazı'nın derin sularına az önce gömülmüştü...

Konvoydaki 2. denizaltı ise bunu hiç fark etmeden devam etmişti ve boğazdan ilk geçen denizaltı olmuştu... 81 denizcimiz ile beraber o genç delikanlı Teğmen...

"S-O-N-S-U-Z-A-K-A-D-A-R..." sürecek olan son uykularına dalıyordu...

Anılarına saygıyla... Mekânları cennet olsun... )


-MORS ABECESİ ile/ve/<> PIRILDAK

( ... İLE/VE/<> Işık açıp kapayarak işaretler vermeyi ve anlaşmayı sağlayan aygıt. )


-MOTOR[Fr. < MOTEUR] ve/||/<> KARBÜRATÖR[Fr. < CARBURATEUR]

( Herhangi bir enerjiyi mekanik enerjiye dönüştüren düzenek. VE/||/<> Patlamalı motorlarda akaryakıtı buharlaştırıp hava ile karışmasını sağlayan aygıt. )


-MOVE/MENT ile/ve/<> MOBILE ile/ve/<> MOTION

( Saf harekettir, öz olarak bir yörünge, bir doğrultu/güzergâh/rota(route) üzerinde izlenen harekettir. İLE/VE/<> Hareketin devinimidir, biçimsel harekettir, merkeze bağımlı yapısı vardır. İLE/VE/<> Kütlesel devinimdir. )


-MOZAİK ÇİNİ ile/||/<> VİTRAY ile/||/<> GÜL PENCERE

( Değişik renklerde sırlanmış levha ve parçaların alçı zemin içinde dondurulmasıyla elde edilen bir süsleme tekniği. İLE/||/<> Renkli camların belirli bir kompozisyon düzeni içinde bir araya getirilişi. Avrupa'da özellikle kiliselerin pencerelerini süsleyen vitraylarda, doğaya özgü motiflerin yanında dinsel konular da belirli bir düzen içinde resimlenmiştir. İLE/||/<> Genellikle Gotik katedrallerin cephelerinde yer alan daire biçimindeki vitraylı pencere. )


-MOZAİK ile/ve/değil/yerine/||/<> AŞURE



-MR ile/ve/||/<> BT/CT(TOMOGRAFİ)

( Gövdenin yapısal anormalliklerini tespit etmede kullanılan manyetik alanlı ve radyo dalgalı bir görüntüleme aracı.[Daha çok tendon yaralanmalarında, omurilik sorunlarında, beyin tümorlerinde ve yumuşak bağ doku tespitlerinde kullanılır.][Manyetik alan kullanılır.][X-ray ışınları ve radyasyon kullanılmaz.][İşlemi, yarım saat kadar sürebilir.] İLE/VE/||/<> Daha çok kemik yaralanmalarında, ciğer ve göğüs sorunlarında ve kanser tespitlerinde kullanılır.[Radyasyon kullanılır.][Daha çok acil servislerde kullanılır.][İşlemi, yaklaşık beş dakika sürer.] )


-MRI ile/ve/||/<>/> fMRI

( RITA LEVI-MONTALCINI[22 Nisan 1909 - 30 Aralık 2012]
[1940'ta, MR'ı yapan kişidir.] )


-mRNA ile/ve/<> miRNA ile/ve/<> tRNA ile/ve/<> rRNA

( Messenger RNA. İLE/VE/<> Transfer RNA. İLE/VE/<> Ribozomal RNA. )


-MUACCELE ile/||/<> MUECCEL

( Önden alınan. | Vakıf kiralarının ya da mâlikâne yöntemi ile işletilen mukataalardan peşin alınan bölümü. İLE/||/<> Tecil edilmiş, mühletli, sonraya bırakılan, peşin olmayan. )


-MUADDEL ile/||/<> MUNKALİB ile/||/<> TEBÂDÜL ile/||/<> TAHVÎL

( Değiştirilmiş, tâdil edilmiş. İLE/||/<> Değişen. İLE/||/<> Değişme. İLE/||/<> Değiştirme. )


-MUAF ile/ve/<> MASUM



-MUÂKADE[Ar. < AKD] ile/ve/||/<>/> MÜKÂTEB/E[Ar. < KETB]

( Sözleşme yapmak, antlaşma, akid. İLE/ve/||/<>/> Tamamlandığı zaman özgürleştirilmek üzere bedele bağlanan köle/lik. )


-MUALLİM-İ EVVEL ile/ve/<> MUALLİM-İ SÂNÎ

( Aristoteles. İLE/VE/<> Fârâbî. )


-MUALLİMHANE-İ NÜVVÂB ile/=/<>/> MEKTEB-İ NÜVVÂB ile/=/<>/> MEKTEB-İ KUZÂT

( Kadı yetiştirmek amacıyla açılan okullardı. )


-MUALLİMHANE-İ NÜVVÂB ile/=/<>/> MEKTEB-İ NÜVVÂB ile/=/<>/> MEKTEB-İ KUZÂT

( 1853 ile/=/<>/> 1884 ile/=/<>/> 1911 )


-MUAMELAT[Ar.] ile/ve/||/<> MÜNAKAHAT[Ar.]

( ... İLE/VE/||/<> Temizlemek, temiz/pak kılmak. )


-MUAMELE ve/<> MUHASEBE



-MUAMELE ile/ve/<> MÜKÂŞEFE

( Günlük yaşamın gerekleri/davranışları hakkındaki bilgilerin bilinmesi. İLE/VE/<> Manevi bilgilerin derinliğine ulaşma bilgisi. | Hakikat ehline, Allah sırlarının görünmesi, tevhîd delilleriyle halkta Hakk'ı görmek. | Meydana çıkarma. )


-MUÂMELE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< RİCA



-MUAYYEN ile/||/<> MÜSTATÎL ile/||/<> MURABBA ile/||/<> MÜSELLES ile/||/<> MÜSEDDES ile/||/<> MUHAMMES ile/||/<> KESÎRU'L-EDLÂ ile/||/<> MUNHARİF

( Eşkenar dörtgen. İLE/||/<> Dikdörtgen. İLE/||/<> Kare. İLE/||/<> Üçgen. İLE/||/<> Altıgen. İLE/||/<> Beşgen. İLE/||/<> Çokgen. İLE/||/<> Yamuk. )


-MUAZZAM ve/<> MUNTAZAM



-MÜBÂHESE ile/ve/değil/yerine/||/<> MÜNÂZARA

( Bir konu üzerine konuşma. | Toprağı kazmak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Kurallara uygun olarak karşılıklı konuşma. | Bilimsel tartışma. )


-MÜCADELE ve/||/<>/> MÜŞAHEDE



-MÜCADELE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< MÜZAKERE



-MÜCEDDİD[< CEDÎD] ile/ve/||/<> MUHYÎ[< HAYÂT]

( Yenileyen, yenileyici, yeni bir şekil ve sûret veren, tecdîd eden. | Dine yeni bir açı katan kişi. İLE/VE/||/<> İhyâ eden, dirilten, canlandıran, yaşam/hayat veren. )


-MÜCERRED/YALIN ile/||/<> NÂKIS/MENKÛS/EKSİKLİ ile/||/<> FASİH

( Türemiş ya da bileşik sözcüğe karşıt olarak, kök nitelikli bir anlambirim özelliği taşıyan sözcük. İLE/||/<> Ad ya da eylem çekimine girmekle birlikte ilişkin olduğu veznin tüm biçimlerini içermeyen sözcükler. İLE/||/<> Bozulmamış, öz dile ait sözcük. )


-MÜCESSEM ADESÎ ile/||/<> MÜCESSEM BEYDÎ

( Mercek nesnesi. İLE/||/<> Oval nesne. )


-MÜCMEL ile/ve/değil/yerine/<> TAFSİL

( Kısa ve öz sözle anlatılmış. İLE/VE/<> Etraflıca, uzun uzun anlatma/açıklama. )


-MÜDAFAA:
HATTI ile/ve/değil/||/<>/< SATHI



-MÜDAHALE ile/ve/<> SINIRLAMA



-MÜDÂHİL ile/ve/<> NÜFÛZ



-MÜELLEFÂT-I SEBÂ ve/||/<>/= ALTI ASKI[ŞİİR VE ŞAİR]



-MÜELLİF TESPİTİ:
SATIR SAYISI ve/||/<> ÇİZİM/KARALAMA ve/||/<> BOŞLUKLAR ve/||/<> KENDİ İRÂDESİ

( Hicrî IV./V. yy.'a kadar, sin ve şın harfleri dişliydi. )


-MÜFTABİH ile/ve/||/<> MÜFTÂBİH

( Hakkında, fetvâ verilmiş olan. Kendiyle amel olunması icâb eden hüküm. İLE/VE/||/<> Müctehid âlimlerin ictihâdlarının kendiyle fetvâ. )


-MUHABBET ve/||/<>/< HAKİKAT

( Sözlerde. VE/<> Gözlerde. )


-MUHABBET ile/ve/<> İLİM



-MUHABBET ile/ve/<> MERHAMET ile/ve/<> ADÂLET



-MUHABBET ve/<> MÜNÂSEBET



-MUHABBETİN/AŞKIN DERECELERİ'NDE:
MEYL ile/||/<>/> ARZU ile/||/<>/> SAHÂBET ile/||/<>/> GARÂM ile/||/<>/> VEDÂD ile/||/<>/> ŞEGAF ile/||/<>/> TEFÎN ile/||/<>/> TEABBÜD ile/||/<>/> HULLET ile/||/<>/> IŞK

( Öteki dillerde bizim "muhabbet" gibi çok anlamlı bir sözcük var mıdır bilmem. Ama şu kadarını söyleyeyim... Bizi bilmek demek, biraz da bu sözcüğü tüm anlamlarıyla bilmek demek...

Muhabbeti; sevgi, aşk, sevdâ, dostluk, bağlılık, sohbet, yârenlik etmek anlamlarında kullanıyoruz. Birini sevdiğimizde ona muhabbet besleriz. Sevdiğimizle oturup konuştuğumuzda muhabbet etmiş oluruz. Bir erkek ile bir kadının birbirini tanımasına ve sevmesine vesile olanlara "muhabbet tellâlı" deriz. Ama konu tasavvuf olunca sözcük farklı anlamlar kazanmaya başlar.

Eskiler, muhabbeti, şiddetine göre on dereceye ayırmış. Öncesi ilgi duymak, sonrası muhabbetin şiddetiyle yok olmak olan muhabbet olmaz ise yolculuk da olmaz. Sırayla açıklayalım...

1. MEYL: Sözlükte bir yöne doğru yönelmek, eğilmek, eğik duruma gelmek anlamı verilmiş. Biz ise birine ya da bir şeye yönelmek, sevgi, ilgi göstermek, istek ve arzu duymak anlamlarında kullanıyoruz. Tasavvufta yolun en başındakilere muhib deriz. Muhib, ilgi duyan kişidir. Yolun başı ise ilgi duymaktır. O yüzden;

Âşık oldur kim kılar cânın fedâ cânânına
Meyl-i cânân itmesin her kim ki kıymaz cânına


(Fuzûlî)

İlgi duymaya başladığımız anda yolculuğumuz başlar. Çünkü meyl ile başlayan yolculuğun sonu bu uğurda canını vermektir.

2. ARZU: Meyl, irâdeye yükselirse arzu adını alır. İrâdeye yükselmesi ise yâri istemek ile olur. Ama bunun da bir bedeli vardır.

Cân la’lin eyler arzû yâr içmek ister kanımı
Yârâb ne vâdîdir bu kim cân teşne cânân teşnedir


(Bâkî)

3. SAHÂBET: Benimseyip koruma, kayırma suretiyle sâhiplenme, sâhip çıkma anlamlarında kullandığımız sözcük, Arapça olmasına karşın anlamını Türkçe'de kazanmış. Kişinin arzu ettiği kişiye karşı, gönlünden bir akış, bir eğilim peyda olması sonucunda da korumaya, sahiplenmeye başlar.

4. GARÂM: Olağanüstü sevgi, şiddetli arzu ve iştiyâk, büyük aşk anlamına gelen garâm, sevginin gönle âdeta yapışmasıdır.

Cenap Şehabeddin;

Uyan ey bister-i sînemde yatan tıfl-ı garâm

derken âşık olmaya başladığını ya da âşık olmak arzusunu dile getiriyordu.

5. VEDÂD: Sevgi, dostluk, muhabbet anlamlarına gelen vedâd, muhabbetin saf ve katıksız durumu. Gönülden öteki eşya ve kişilere olan ilginin atılması durumu. Aynı sözcükten türeyen vedûd ise “Kullarını çok seven, onları lûtfa, ihsâna gark eden; sevilmeye lâyık ve müstahak yalnız kendi olan” anlamında Allah’ın adlarındandır.

6. ŞEGAF: Sevginin kalbi istilâ etmesi, aşırı sevgi, mecnûnca, çılgınca sevme. Kalp, sevilen şey dışındakilerden temizlenince bu sefer sevgi coşmaya başlar, kalbin tamamını fetheder, istilâ eder.

7. TEFÎN: Örümcek ağı demek olan tefîn, aşkın bir üst derecesi. Kalbin her yanını istilâ eden sevgi, kalpten taşmaya başlar. Kalpten taşmaya başlaması ise kontrolün aşk sahibinin elinden çıkıp aşkın eline geçmeye başlamasıdır. Öyle ki aşk, örümceğin ördüğü ağ gibi kişinin her tarafını kapsar, örer, onu âdeta sıkı sıkı bağlar.

8. TEABBÜD: Kul köle olmak, tapınmak anlamındaki teabbüd, kişinin artık aşkın elinde oyuncak olduğu haldir. Bu durumdaki âşığı, Hayretî şöyle anlatır:

Gam yeriz kan yutarız kûşe-i mihnette müdâm
Sanma biz kevser-i cennât-ı naîmin kuluyuz


9. HULLET: Gerçek dostluk anlamındaki hullet, sevgiliden başka kimsenin kalmadığı durumu açıklamak için kullanılır. Hullette iki özellik bulunur. Biri sadâkât yani doğruluk, öteki de samimiyet. Aşkın sondan bir önceki durumudur. Artık aşkın gerçek olduğundan, heves ya da yanılsama olmadığından emin olunmuştur.

10. IŞK: Muhabbetin en son hali ve en aşırı derecesidir. Halkanın tamamlandığı son zincir. Zât, sıfata meylettiğinde, kalpte ortaya çıkarak tüm damarlarda akıp tüm organlara yayılan aşırı muhabbet. Hallâc’ın her tarafı kesildiğinde, kanının yerlere Allah Allah diyerek akmasının nedeni de Züleyha’nın kanının Yusuf diye diye akmasının nedeni de budur. Işk öyle bir durumdur ki kişinin nazarında, sevdiğinden başka bir şey olmaz ve tüm ilgisini sevdiğine gösterir. Sadece gözleriyle ve gönlüyle değil baştan ayağa tüm âzâsıyla sevdiğini müşâhede eyler.

Tasavvuf, meyl ile başlayıp ışk ile biten bir yolculuktur. O yüzden,

Muhabbet bir kef-i Dâvud’dur pûlâdı mûm eyler
(Suzî-i Prizrenî)

ve

Muhabbet öyle bir sırdır ki bin setr et nihân olmaz
(Îzzet Molla)

Işk sahipleri nerede olursa olsun hemen bilinir.

Son sözü de Fuzûlî söylesin:

Aşk imiş her ne vâr âlemde
Muhabbetiniz daim, aşkınız bâkî ve dâim olsun.



İsmail Güleç (Prof.Dr.) | www.ismailgulec.net )


-MUHABBETİN/AŞKIN DERECELERİ'NDE:
MEYL ile/||/<>/> ARZU ile/||/<>/> SAHÂBET ile/||/<>/> GARÂM ile/||/<>/> VEDÂD ile/||/<>/> ŞEGAF ile/||/<>/> TEFÎN ile/||/<>/> TEABBÜD ile/||/<>/> HULLET ile/||/<>/> IŞK

( Aşk Merdiveni [Diotima]





6. Basamak: Aşkın kendine duyulan aşktır. Kişi, güzelliği kendi biçiminde görür ve aşkın güzelliğini olduğu gibi sever. Her özel ve güzel olan, bu biçimle bağlantısı nedeniyle güzeldir.

5. Basamak: Genel olarak bilgiye duyulan aşktır.

4. Basamak: Yasalara ve kurumlara duyulan aşktır.

3. Basamak: Nefs sevgisidir. Bu, fiziksel özelliklerin bir kenara bırakıldığı, manevi ve ahlâkî güzelliğin sevgiyi tetiklediği aşamadır. Bu adımda, kişi, nitelikli zihinlere âşık olacaktır.

2. Basamak: Tüm güzel gövdelerin sevgisidir. Kişi, tüm gövdesindeki güzelliği görür ve farkları sevmeyi öğrenir.

1. Basamak: Tek bir gövdenin sevgisidir. Bu aşk, belirli bir gövdeye duyulur. Fiziksel özelliklere duyulan bir istektir. )


-MUHAFAZAKÂR ile/ve/değil/<>/>< RADİKAL

( Gelecek kaygılı. İLE/VE/DEĞİL/<>/>< Gelecekten ümitli. )


-MUHAFAZAKÂRLIK ile/ve/||/<> TEPKİSELLİK



-MUHÂKEME ile/ve/||/<>/> MÜZÂKERE



-MUHAKKÂK ile/||/<> REYHANÎ

( Sülüse benzeyen ancak daha fazla yatık ve uzun çizgileri olan büyük boy yazı biçimi. İLE/||/<> Muhakkâk'ın küçüğü. )


-MUHARRER ile/||/<> TAHRÎR ile/||/<> TEVSÎK ile/||/<> MÜLÂHAZAT

( Yazılı. İLE/||/<> Yazma. İLE/||/<> Vesikalandırma, sağlamlaştırma, yazılı duruma getirme. İLE/||/<> Açıklamalar. )


-MUHASEBE ile/ve/||/<> MALİ İŞLER



-MUHDES ve/||/<> MANZUM ve/||/<> MALÛL ve/||/<> MAKÛL ve/||/<> MAHDUT ve/||/<> MÜSPET



-MÜHENDİS/LİK ile/ve/<> MİMAR/LIK

( Mimarlık Almanağı )


-MUHİBBÂN/MUHİPLER ile/ve/değil/||/<>/> MÜNTESİB

( Bir tarikatın, tarikattan olmamasına karşın taraflısı olanlar. | Sevenler, saygı besleyenler, dostlar. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Bir yere, birine bağlanmış, kapılanmış, intisap etmiş olan kişi, derviş. | İlgili. )


-MÜHR-Ü HÜMÂYÛN ile/||/<> TUĞRA ile/||/<> SERİR

( Padişah mührü. İLE/||/<> Osmanlı padişahlarının imza yerine kullandıkları, özel bir biçime sahip simgeselleşmiş işaret. İLE/||/<> Padişahlarının makam koltuğuna verilen ad. )


-MUHSİN ERTUĞRUL ve/||/<> MUAMMER KARACA

( )


-MUHTESİP[Ar.](İHTİSAP AĞASI) ile/ve/||/<> KETHÜDÂ/KAHYÂ[Fars.]

( İslâm şehirlerinde çarşı ve pazar esnafını din kurallarına göre denetleyen görevli, belediye memuru. İLE/VE/||/<> Yiğitbaşılar aracılığıyla esnaf ve devlet ilişkisini yürüten. | Konak, çiftlik vb. yerlerde türlü işleri yapmakla görevli kişi. | Değnekçi. | Gerekmediği hâlde başkasının işine karışan kişi. | Esnaf kuruluşlarında lonca başkanı. )


-MUİN ile/ve/||/<> HİMMET ile/ve/||/<> MÜZAHERET ile/ve/||/<> NUSRET

( Çoğunlukla alt seviyedeki kişinin yardımı.[Alttaki kişi, yukarı yardım/muavenet eder.] İLE/VE/||/<> Yukarıdan aşağıya yardım.[Yetkili kişi, aşağı yardım/himmet eder.] İLE/VE/||/<> Yandan, eş makamdan yardım.[Meslektaş, meslektaşına aynı güç ve konumdakine yardım eder.] İLE/VE/||/<> Lojistik yardım. )


-MÜJDE[Fars. < MUJDE] ile/ve/||/<> İKAZ/UYARI



-MÜJDE ile/ve/<> ÜMİT



-MUKABELE ile/ve/||/<> KIRAAT

( HOCA <> TALEBE <> HOCA )


-MUKÂBERE[Ar.] ile/ve/||/<> MUÂNEDE[Ar.] ile/ve/||/<> MÜCÂDELE[Ar.] ile/ve/||/<> MÜNÂZARA[Ar.] ile/ve/||/<> MUÂKEDE[Ar.] ile/ve/||/<> MUŞÂABE[Ar.] ile/ve/||/<> MUGÂLATA[Ar.]

( Bildiği hâlde inkâr etmek. İLE/VE/||/<> Bilmediği halde iddia etmek. İLE/VE/||/<> Doğrunun tespiti için başkasıyla tartışmak. İLE/VE/||/<> Doğrunun tespiti için kendiyle ya da başkasıyla tartışmak. İLE/VE/||/<> Konuşmaksızın kendiyle tartışmak. İLE/VE/||/<> Bilimsel bir konuyu, yalnızca doğrunun tespiti için tartışmak. İLE/VE/||/<> Bilimsel bir konuyu, yalnızca râkibi alt etmek için tartışmak. )


-MUKADDİME[İBN HALDUN] NÜSHALARINDA:
TUNUS ile/ve/<> MISIR ile/ve/<> ÜÇÜNCÜSÜ



-MUKARNAS ile/||/<> İSTALAKTİT ile/||/<> PANDANTİF

( Kademeli olarak taşmalar yapacak biçimde, aşırtmalı olarak yan yana ve üst üste gelen, üç boyutlu görünüm veren bir geçiş ve dolgu ögesi. Petek biçimli bir görüntü ile yarım kubbelerin içini dolgular İslâm sanatı ögesi. İLE/||/<> Sarkıtlı olan mukarnas. İLE/||/<> Kare altyapıdan kubbe eteği olan daireye geçiş ögesi. )


-MUKAYYED ile/||/<> MÜSECCEL

( Kaydedilmiş. İLE/||/<> Tescil edilen. )


-MÜKELLEF[< KÜLFET] ile/ve/<>/< MUHÂTAB[< HUTBE]



-MÜKELLEFİYET ile/ve/değil/yerine/<> MUHABBET



-MÜKEMMELİYETÇİ/LİK ile/ve/değil/<> GARANTİCİ/LİK



-MÜLÂKAT[Ar. < LİKA] ile/ve/değil/yerine/<>/< LİYÂKAT



-MÜLK ile/ve/||/<> MÜLÜK



-MÜLTECİ:
ÜLKESİNDE ile/ve/||/<> YERİNDEN EDİLMİŞ ile/ve/||/<> YERİNDE/MAHALİNDE [IDPs]



-MULTİPL SKLEROZ ile/||/<> GUİLLAİN-BARRÉ BELİRGESİ/SENDROMU

( Merkezi sinir düzeninde miyelin kılıfının hasarı ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Periferik sinir düzeninde miyelin kılıfının hasarı ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. )


-MULTİPLE SKLEROZ ile/||/<> AMYOTROFİK LATERAL SKLEROZ (ALS)

( Merkezi sinir düzeninde miyelin kılıfının hasarı ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Motor nöronların kaybı ile kas zayıflığı ve atrofisi ile ilişkili bir nörodejeneratif sayrılık. )


-MUMAĞACI ile/<> MUMPALMİYESİ ile/<> MUMÇİÇEĞİ

( Sıcak ülkeler ile Kuzey ve Batı Avrupa'da yetişen, bir tür mumpalmiyesi. İLE/<> Ilıman bölgelerde yetişen, gövdesi boyunca bir santim kalınlığında bir mum katmanı bulunan, yaprakları hurma yaprağına benzeyen bir ağaç. İLE/<> İkiçeneklilerden, güzel kokulu, şemsiye biçiminde küçük beyaz çiçekler açan, etli yapraklı, sarılcı bir süs bitkisi. )


-MUMBOYASI ile/<> MUMCİLÂSI

( Mum, terebentin, su ve toprakboyalarla hazırlanan boya. İLE/<> Parafin ve balmumunun, terebentin ya da neftyağında çözüştürülmesi ile elde edilen, ağaç eşyaları cilâlamakta kullanılan madde. )


-MÜMİN ile/ve/<> İSLÂM ile/ve/<> İHSAN

( Elinden, dilinden ve belinden emin olan/olunan. İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> ... )


-MUMYALAMA ile/ve/<>/değil/yerine TAHNÎT



-MÜNCERR ile/ve/||/<>/< CERR

( Bir tarafa çekilip sürüklenen, sürülen, kayıp bir tarafa giden. | Varıp sona eren. | Sonuçlanan. İLE/VE/||/<>/> Çekme, sürükleme.| Arapça'da, ait olduğu adı, meksûr[kesreli=esreli] okutan harf ya da edat.[harf-i cerr] | Para, eşyâ vb. çekme. )


-MUNDUZ ile/ve/||/<> MUNDUZ ile/ve/||/<> MUNGAN / MUNGAK/MUNGAQ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Budala, şaşkın. İLE/VE/||/<> ... İLE Boşboğaz, geveze kişi. )


-MÜNKİR ile/ve/||/<>/> KÂFİR ile/ve/||/<>/> MÜNÂFIK ile/ve/||/<>/> MÜŞRİK

( Hakikati bilmediğinden, inkâr eden. İLE/VE/||/<>/> Hakikati bilen ve bilinmesin diye örten. İLE/VE/||/<>/> Hakikati bilen ve örterek gizleyen.[kendini müminlerden göstererek kafirliğini saklayan ve nifak sokan. İLE/VE/||/<>/> Allah'a ortak koşan. )


-MURAT[Ar. < MURAD] ile/ve/||/<> ŞAE[Ar.]

( İstek/istemek. İLE/VE/||/<> Diledi, istedi, murad eyledi. )


-MURAT ile/ve/değil/||/<>/> MEŞAKKAT



-MÜREKKEPBALIĞI ve/||/<> GELİNCİK ve/||/<> SALYANGOZ

( Avlarını, hipnoz ederek de avlayabilirler. )


-MÜREKKEPTE:
BEYAZ ile/ve/||/<> SİYAH ile/ve/||/<> KIRMIZI



-MÜREKKEPTE:
ISI ve/||/<> ARAP ZAMKI[İS/KURUM]

( En iyi mürekkep, en çok sallanmış olan mürekkeptir.[Hacc'a gönderilir ve döndükten sonra kullanılırdı.] )


-MÜRÎD[< REVD] ile/ve/||/<> MÜRŞİD[< RÜŞD]

( İrâde eden, buyuran/emreden, bir şeyhe bağlı olan kişi . İLE/VE/||/<> İrşâd eden, doğru yolu gösteren, kılavuz. | Tarikat pîri, tarikat şeyhi. | Gafletten uyandıran. | Hadım ül fukara. )


-MÜRŞİD-İ KÂMİL KUCAĞINDA:
ARSLAN ve/<> CEYLAN



-MÜRŞİD ile/ve/değil/||/<> AYNA



-MÜRŞİDDE BULUNAN HALLER ile/ve/<> MÜRİDDE BULUNAN HALLER



-MÜRTED[Ar. < İRTİDÂD] ile/ve/||/<> BAĞYİ[Ar.]



-MÜRÜVVET ve/||/<>/>/< MUHABBET



-MUSA ile/ve/||/<> MUSA

( [Osmanlı döneminde] [Müslümanlar için "SİN" ile yazılan.] İLE/VE/||/<> Müslüman olmayanlar için "SAD" ile yazılan. )


-MÜSAADE ile/ve/||/<> MÜSAİT



-MÜŞABİH ile/ve/<> MÜŞEBBEH

( Aralarında benzerlik olan, benzer, benzeş. İLE/VE/<> Bir şeyle arasında benzerlik bulunan, benzetilen. )


-MUSÂFAHA[Ar. < SAFH] ile/ve/||/+/<>/< EL SIKIŞMA, TOKALAŞMA



-MÜŞÂHEDE ve/<> MÜKÂŞEFE

( Görmek. VE/<> Perdeyi açmak. )


-MÜŞÂHEDE ile/<> TEMÂŞÂ



-MÜSÂHİB ile/ve/||/<> MERCE-İ TAKLİT

( ... İLE/VE/||/<> İran'da. )


-MUSAKKÂ ile/||/<> GAYR-İ MUSAKKÂ

( Sulu[suyu olan] tarla. İLE/||/<> Susuz tarla. )


-MUSAKKAF ile/||/<> MUSAKKAFÂT ile/||/<> HÂNE

( Üstü damla örtülü (bina), gayrimenkul kiralarına ilişkin. İLE/||/<> Ev, han ve dükkan gibi üstü dam ile örtülü yerler. İLE/||/<> Ev. )


-MUSALLA ile/ve/<> "MEZAT" ile/ve/<> MEZAR

( Namaz kılmaya yarayan, açık yer. | Camilerde, cenaze konulup önünde namaz kılınan yer. İLE ... İLE ... )


-MUSHAF ile/ve/<>/değil KUR'AN-I KERİM

( Kağıtların biraradalığı. İLE/DEĞİL Okunması gereken. )


-MUSHAF ile/ve/<>/değil KUR'AN-I KERİM

( Aşk yoktur. İLE/VE/<>/DEĞİL Aşk vardır/olur. )


-MUSHAF ile/ve/<>/değil KUR'AN-I KERİM

( Öznesi yoktur. İLE/VE/<>/DEĞİL Öznesi vardır. )


-MUSİBET ve/<> DUA



-MUSICA:
MUNDANA ve/||/<> HUMANA ve/||/<> INSTRUMENTALIS

( Kürelerin uyumu. VE/||/<> Müziğin, insan tiniyle ilişkisi. VE/||/<> "Müzik" dediğimizde, düşündüğümüz. )


-MUSICA:
MUNDANA ve/||/<> HUMANA ve/||/<> INSTRUMENTALIS

( BOETHIUS[M.S. 477 - 524] )


-MÜSLÜMAN ile/ve/<> DERVİŞ

( Rikkatli kişi. İLE/VE/<> Rikkatli müslüman. )


-MUSTAFA KEMAL/ATATÜRK ile/ve/||/<>//< KÂZIM KARABEKİR



-MUSTAFA SAMİ ve/||/<>/> MONGERİ ve/||/<>/> RAŞİT TAHSİN BEY[1870 - 1936] ve/||/<>/> MAZHAR OSMAN

( Serriyat-ı Akliye Dersleri )


-MUSTAFÂ[< SAFVET] ile/ve/||/<>/>/< MÜRTEZÂ[< RIZÂ]

( Istıfâ edilmiş. | Tertemiz, tasfiyet olunmuş. | Hz. Muhammed'in adlarından. İLE/VE/||/<>/>/< Râzı olunmuş. )


-MUSTAFA ile/ve/||/<> MUHTAR[< HAYIR]



-MÜSTAHZAR[Ar. < HUZUR] ile/ve/||/<>/>/< MÜSTAHZIR[Ar.]

( Hazırlanmış, huzura getirilmiş, istihzar edilmiş. | Zihinde tutulmuş. İLE/VE/||/<>/>/< Hazırlayan, istihzar eden. )


-MÜSTAKİLEN ile/||/<> MÜŞTEMİLÂT

( Yalnız, kendine ait. İLE/||/<> Taşınmazın kullanılmasını kolaylaştıran ek yapı. )


-MÜSTAKİLL[< KILLET] ile/ve/||/<> HÜR

( Başlı başına, kendi başına, kendin kendine, ayrıca, bağımsız. İLE/VE/||/<> Özgür. )


-MÜSTEZÂD ile/ve/||/<>/> SERBEST MÜSTEZÂD



-MÜTEAHHİT ile/ve/<> MÜHENDİS MÜTEAHHİT ile/ve/<> MİMAR MÜTEAHHİT



-MÜTEÂKİB ile/||/<> ZAHRİ ile/||/<> TEMÂDİ

( Sırayla, birbirinin arkasına gelen. İLE/||/<> Arkası, arkaya ait. İLE/||/<> Birbirinin devamı, devam etmek. )


-MÜTEFEKKİRE ve/<> TERTİB



-MÜTEHAYYİLE ile/ve/<> MÜTEFEKKİRE

( Yaşam. ILE/VE/<> İlim. )


-MÜTEŞABİH ile/ve/değil/||/<> MESEL



-MÜTESÂVÎ EL-EDLÂ ile/||/<> MÜTESÂVÎ ES-SÂKEYN ile/||/<> MUHTELİFÜ'L-EDLÂ ile/||/<> MENŞÛR

( Eşkenar üçgen. İLE/||/<> İkizkenar üçgen. İLE/||/<> Çeşitkenar üçgen. İLE/||/<> Üçgen prizması. )


-MÜTEŞEBBİH:
"BENZER" ile/ve/değil/||/<>/< ŞÜPHE



-MÜTESELSİL ile/||/<> TESELSÜL

( Ard arda. İLE/||/<> Zincirleme. )


-MÜTEVEFFÂ ile/||/<> MÜTEVEFFİYE

( Vefat etmiş [erkek]. İLE/||/<> Vefat etmiş [kadın]. )


-MUTLAK ÖZGÜRLÜK >< EŞİTLİK ile/<> MUTLAK EŞİTLİK >< ÖZGÜRLÜK

( Özgürlük ve Eşitlik, genişlediği oranda, birbirini yok eder.
[ "Mutlak Özgürlük" diye bir şeyden söz ettiğimiz oranda "Eşitlik"ten,
"Mutlak Eşitlik" diye bir şeyden bahsettiğimiz oranda da, "Özgürlük"ten söz edemeyiz. ] )


-MUTLAK UZAY ile/ve/||/<> MUTLAK MEKÂN ile/ve/||/<> MUTLAK ZAMAN



-MUTLAK VARLIK ile/ve/<> MUTLAK HİÇLİK



-MUTLAK/LIK ile/ve/||/<> BAĞLAYICI/LIK



-MUTLAK/LIK ile/ve/||/<> İLÂHÎ/LİK



-MUTLAK/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> YETKİN/LİK

( Bir şeyin mutlak olması, yetkin olduğu anlamına gelmez. )


-MUTLAKA ile/ve/değil/yerine/||/<> KUŞKUSUZ



-MUTLU/LUK ve/||/<>/>/< DİNGİN/LİK



-MUTLU ile/ve/<> MEMNUN

( Başarının sırrı nedir bilmiyorum fakat başarısızlığın sırrı herkesi memnun etmeye çalışmaktır. )


-MUTLULUĞU ANIMSAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< MUTLULUK

( [Çoğunluk için ne yazık ki] Yaşamın küçük bölümünde yaşanılan mutluluktan geriye kalan büyük bölümü. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yaşamın çok küçük bir bölümünde yaşanılan. )


-MUTLULUK ADASI ve/||/<>/< SIRADANLIK DENİZİ

( Mutluluk adasına, sıradanlık denizinden ulaşılır. )


-MUTLULUK:
"EN"/DAHA FAZLA ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< EN/DAHA AZDAN ZEVK ALMA/ALABİLME



-MUTLULUK:
GERÇEK ile/ve/||/<> GÖRELİ



-MUTLULUK:
GERÇEKLİK ile/ve/değil/yerine/-/||/<> BEKLENTİSİZLİK



-MUTLULUK:
SAHİP OLDUKLARIMIZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NE KADAR AZ ŞEYE GEREKSİNIM DUYDUĞUMUZ



-MUTLULUK:
SEROTONİN ve/||/<> OKSİTOSİN ve/||/<> MELATONİN ve/||/<>
NORADRENALİN ve/||/<> FENİLETİLAMİN ve/||/<>
DOPAMİN ve/||/<> ENDORFİN ve/||/<> ASETİLKOLİN

( Özsaygı ve uyku hormonu. VE/||/<> Güven hormonu. VE/||/<> Coşku hormonu. VE/||/<> Heyecan hormonu. VE/||/<> Mutluluk hormonu. VE/||/<> Ödül hormonu. VE/||/<> Ağrı kesici hormon. VE/||/<> Uyanıklık hormonu. )


-MUTLULUK:
SEROTONİN ve/||/<> OKSİTOSİN ve/||/<> MELATONİN ve/||/<>
NORADRENALİN ve/||/<> FENİLETİLAMİN ve/||/<>
DOPAMİN ve/||/<> ENDORFİN ve/||/<> ASETİLKOLİN

( )


-MUTLULUK ve/||/<> CİVANMUKTİ

( Bedenli olarak bu dünyada yaşarken özgürlüğe, kurtuluşa, mutluluğa erişenler. )


-MUTLULUK ile/ve/||/<> DOSTLUK ile/ve/||/<> AŞK

( Birlikte gülebiliyorsak. İLE/VE/||/<> Birlikte ağlayabiliyorsak. İLE/VE/||/<> Birlikte susabiliyorsak. )


-MUTLULUK ile/ve/||/<>/>/< SÜKÛN



-MUTLULUK ile/ve/değil/||/<>/< TATMİN OLMA



-MUTLULUK ve/||/<>/>/< YETİNMEK



-MUTSUZLUK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< ÇOCUKLUĞUNU KAYBETMİŞ OLMAK



-MUTSUZLUK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> MUTLULUK

( Sahip olduklarımızı unuttuğumuzdan dolayı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Sahip ol(a)madıklarımıza ulaşmak için. )


-MUTSUZLUK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> MUTLULUK

( En mutsuz kişi, geçmiş ve/ya da geleceğe (fazla) odaklı olandır. )


-MUVÂFIK[< VEFK] ile/ve/değil/||/<> MUTÂBIK[< TIBK]

( Uygun, yerinde. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Birbirine uyan, uygun. )


-MÜZÂYEDE[Ar. < ZİYÂDE] ile/ve/||/<> MÜNÂKAŞA ile/ve/||/<> EMÂNETEN

( Açık artırma. İLE/VE/||/<> Açık eksiltme. İLE/VE/||/<> Kim uygun görülürse. )


-MÜZE:
"KORUMA/SERGİLEME YERİ" ile/değil/||/<>/< ESİNLENDİRME YERİ/ARACI



-MÜZE(CİLİK) ve/<> İKTİDAR



-MÜZİK:
DÜŞÜK ile/ve/<> YÜKSEK

( Sadece ritme sahiptir. İLE/VE/<> Ritme ve melodiye sahiptir. [Bir tarzı, aynı zamanda, armoniye de sahiptir.] )


-MÜZİK ile/ve/<> AHLÂK



-MÜZİK ve/||/<> BEYİN

( )


-MÜZİK ile/ve/<> DİL



-MÜZİK ile/ve/<>/= MATEMATİK

( )


-MÜZİK ve/<> MİMARLIK

( Akan mimarlık. VE/<> Taşlaşmış/donmuş müzik.[Architektur ist erstarrte Musik.] )


-MÜZİK ve/<> MİMARLIK

( [temelinde] Zaman. VE/<> Mekân. )


-MÜZİK ile/ve/<> SESSİZLİK

( Sessizlik de müziğin içindedir. )


-MÜZİK ile/ve/<> SÖZ

( Sözün bittiği yerde başlayan nutuk. )


-MÜZİKTE:
SAZ ile/ve/||/<>/> ÂVAZ



-MY-/MYO- ile/||/<> MİO-/MEİO- ile/||/<> -STALSİS ile/||/<> TEN-/TENDO-/TENO-/TENONT-/TENONTO- ile/||/<> SARC-/SARCO- ile/||/<> SPLANCHN-/SPLANCHO-

( Kas, kasla ilgili. İLE/||/<> Daha az, daha küçük, kasılmanın azalması. İLE/||/<> Kasılma. İLE/||/<> Tendon. İLE/||/<> Et, kas. İLE/||/<> İç örgenlerle ilgili. )


-MYANMAR:
SAGAING ve INNWA ile/ve/<> AMARAPURA[: Ölümsüz kent.]

( Myanmar'ın, büyük ve antik kentleri. İLE/VE/<> Başkenti. )


-MYC-/-MYCES/-MYCEES/-MYCET-/-MYCETO-/MYCO-/-MYCOSİS ile/||/<> MYC-/MYCO-

( Mantar, mantar sınıfı, mantar enfeksiyonu, bir bölümün mantar enfeksiyonları. İLE/||/<> Mukus. )


-NABIZ ALINABİLEN BÖLGELER:
ŞAH DAMARI ile/ve/||/<> KOL DAMARI ile/ve/||/<> ÖN KOL DAMARI ile/ve/||/<> BACAK DAMARI

( Âdem elmasının iki yanında. İLE/VE/||/<> Kolun iç yüzü, dirseğin üstü. İLE/VE/||/<> Bileğin iç yüzü, baş parmağın üst hizası. İLE/VE/||/<> Ayak sırtının ortasında.
[Çocuk ve yetişkinlerde: Şah damarından.
Bebeklerde: Kol atardamarından.] )


-NABIZ ALINABİLEN BÖLGELER:
ŞAH DAMARI ile/ve/||/<> KOL DAMARI ile/ve/||/<> ÖN KOL DAMARI ile/ve/||/<> BACAK DAMARI

( )


-NÂDİR ile/ve/<> NÂDÎDE[Fars.]

( Seyrek, az, ender bulunur. İLE/VE/<> Görülmemiş, görülmedik. | Pek seyrek bulunan, çok değerli. )


-NÂFIA MECLİSİ ile/ve/||/<> EBLİYE MECLİSİ

( Bayındırlık işleri. İLE/VE/||/<> Denetlemeler. )


-NAHÎF/NAÎF[Ar. < NEHÂFET] ile/ve/değil/||/<>/< ZARİF[Ar. < ZARÂFET]



-NAİL (OLMA) ile/ve/||/<> NASİB (OLMA)



-NAİL OLMAK:
ZEVK ve/<> SEVİNÇ



-NÂİL OLMAK ile/ve/<> LÂYIK OLMAK/OLABİLMEK



-NAKAHA[Ar.]-!TAZAVVACA[Ar.]



-NAKİL (ETMEK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AKIL (ETMEK)



-NAKLÎ İLİMLER(ULÛM-U NAKLİYE):
ULÛM-U ŞER'İYE ve/||/<> ULÛM-U LİSÂNİYE VE ÂLİYE[< ÂLET]



-NAKŞ (ETMEK):
HARF[HRF] ile/ve/<> RAKAM[RKM] ile/ve/<> KİTAP/KETEBE[KTB]

( Üçünün de anlamı, "Kazıyarak nakşetmek"tir. )


-NAKZ ile/ve/||/<> TAHSİS ile/ve/||/<> TAMİM ile/ve/||/<> İCMÂL ile/ve/||/<> TEFSİR



-NAMAZ:
EF'AL-İ MALÛMA ve/||/<> EFKÂR-İ MAHSUSA



-NAMAZ ile/ve/||/<>/< AHLÂK

( [Zorunlu/Farz!] 5 vakit. İLE/VE/||/<>/< 24 saat boyunca, her an. )


-NAMAZ ve/<> ZAMAN

( ... VE/<> Tersten okunuşu ile. )


-NAMIK KEMAL ve/||/<>/< ABDÜLLÂTİF SUPHİ PAŞA



-NÂMÛS[Ar.] ile/değil/<> NOMOS[Yun.]

( Yasa. | Ar, edep, hayâ, ırz. | Temizlik, doğruluk. | Allah'a yakın olan büyük melek. | Esrâr sahibi. | Sinek. | Derinden gelen ses. İLE/DEĞİL/<> Yasa. )


-NANE ile/ve/<> KEKİK



-NANO KİMYA ile/||/<> MAKRO KİMYA

( Nanometre ölçeğindeki nesnelerin kimyasal özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Makroskopik ölçekteki nesnelerin kimyasal özelliklerini inceleyen bilim dalı. )


-NANO TEKNOLOJİ ve/<>/|| NENE(NİNE) BİLGELİĞİ



-NANO TEKNOLOJİ ile/ve/<> SÜPER İLETKEN/LER

( )


-NAPOLYON ile/ve/<> VIII. HENRY



-NÂR ile/||/<>/< NUR

( Nar'ını, nur ile yıkamak/yakmak. )


-NARA[Ar. < NARE] ile/ve/||/<>/> ÇIĞLIK

( Haykırma, bağırma. | Sarhoş ya da külhanbeyi bağırması. İLE/VE/||/<>/> Acı, ince ve keskin selen. )


-NARİN ile/ve/||/<> NAZİK



-NARKOLEPSİ ile/||/<> İNSOMNİA

( Gündüz aşırı uyku ve ani uyku atakları ile ilişkili bir uyku bozukluğu. İLE/||/<> Uykuya dalma ya da uykuyu sürdürme güçlüğü ile ilişkili bir uyku bozukluğu. )


-NARKOLEPSİ ile/||/<> UYKU APNESİ

( Gündüz aşırı uyku ve ani uyku atakları ile ilişkili bir uyku bozukluğu. İLE/||/<> Uyku sırasında solunumun durması ve tekrar başlaması ile ilişkili bir uyku bozukluğu. )


-NARSİSİZM:
BİRİNCİL ile/ve/||/<>/> İKİNCİL



-NARSİSİZM ile/ve/||/<> KÖTÜCÜL(MALIGNANT) NARSİSİZM



-NÂS[Ar.] ile/ve/||/<> İHTİYÂR[Ar.]



-NASİ-/NASO- ile/||/<> RHİN-/-RHİNE/RHİNO-/-RHİNOUS/-RHİNİA/-RRHİNİA

( Burun, buruna ait. İLE/||/<> Burun, burunun belirli durumları ile ilgili. )


-NASİHAT ile/ve/değil/||/<>/< NASIL



-NASİHAT ile/ve/||/<> NASİP[Ar. NASİB]



-NASIL ...:
"TAKDİR EDERSEN/İZ" ile/ve/değil/yerine/<> "UYGUN GÖRÜRSEN/İZ"



-NASIL BİLİRDİNİZ?:
ALLAH'A OLAN MUHABBETİYLE ve/<> İNSANA/KİŞİLERE OLAN HİZMETİYLE



-NASIL GÖRDÜĞÜNÜ DEĞİŞTİR ve/<>/> NASIL DEĞİŞTİĞİNİ GÖR



-NASILSA ... ile/ve/değil/yerine/||/<> NEYSE Kİ ...



-NASİPLENME ile/ve/||/<> PAYINI ALMAK



-NASTİ ile/ve/||/<> TROPİZMA



-NASYONALİZM ile/||/<>/> KONSERVATİZM ile/||/<>/> LİBERALİZM ile/||/<>/> SOSYALİZM



-NATÜRMORT ile/ve/||/<>/> VANITAS



-NAVIER ve/||/<> STOKES (DENKLEMLERİ)



-NAZ ile/ve/||/<> CAZ



-NAZAR ve/<> AMEL



-NAZAR ve/<> KEŞF



-NAZAR ile/ve/||/<>/> TÂMÎK-İ NAZAR

( Bakış. İLE/VE/||/<>/> Derinleş(tiril)miş bakış. )


-NAZARDA, DAKİK ve/||/<> HALDE, RAKİK



-NAZIM BİÇİMLERİNDE:
TERKİB-İ BENT ile/<> TERCİ-İ BENT ile/<> TERBİ ile/<> TAHMİS ile/<> TAŞTIR ile/<> TESDİS ile/<> MUHAMMES ile/<> TARDİYE ile/<> MÜSEDDES ile/<> NAZİRE ile/<> TEHZİL

( 7-10 beyit. İLE 7-10 beyit. İLE Gazel + 2 beyit. | Dördün. | Dörtleme. İLE Gazel + 3 beyit. İLE Gazel + 3 beyit. İLE Gazel + 4 beyit. İLE 5 dizelik. İLE 5 dizelik.[Muhammes'in, özel bir biçimi.] İLE 6 dizelik.İLE Beğendiğine benzer. İLE Alay etmek üzere yazılan nazire. )


-NAZIM BİÇİMLERİNDE:
TERKİB-İ BENT ile/<> TERCİ-İ BENT ile/<> TERBİ ile/<> TAHMİS ile/<> TAŞTIR ile/<> TESDİS ile/<> MUHAMMES ile/<> TARDİYE ile/<> MÜSEDDES ile/<> NAZİRE ile/<> TEHZİL

( )


-NÂZIR ile/||/<> NAİB

( Bakan. İLE/||/<> Vekil, tahtta Sultan olmadığı zaman ya da Sultan'ın çocukluğu sırasında devleti yöneten kişi. )


-NAZLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NAZENİN



-NE ÂLÂ ile/ve/<> PEK ÂLÂ

( [istenilen şey] Olursa. İLE/VE/<> Olmazsa. )


-NE ARAYACAĞIMIZI BİLMEDEN ile/ve/||/<>/> NE BULACAĞIMIZI BİLMEMEK



-NE ATTIĞIMIZ ve/||/<> NE KATTIĞIMIZ



-NE DEMEYE ...? ile/değil/yerine/||/<>/< NEDEN ...?



-NE DERSİN? ile/ve/<> NE EDERSİN?

( N DERSİN? <> N EDERSİN? )


-NE DERSİN? ile/ve/<> NE EDERSİN?

( Ne edersen onu dersin, ne dersen onu edersin! )


-NE DESEM/SÖYLESEM, ANLATAMAM (SANIRIM) ile/değil/yerine/||/<>/< SÖZCÜKLER, ANLATMAYA YETMİYOR



-NE HALİN/İZ VARSA GÖR/ÜN! ile/değil/yerine/||/<>/< NE HALİN/İZ VARSA GÜL/ÜN!

( "Gülmek, yaşamın en güzel eylemidir! Sizi bundan alıkoyan her ne varsa on(lar)dan vazgeçin!" )


-NE İSTEDİĞİMİ/Zİ BİLMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NEYE GEREKSİNİMİM/İZ OLDUĞUNU BİLMEK

( Herkes "bilir". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Bazıları bilir. )


-NE KADAR SEVDİĞİNİZ ve/+/||/<> NE KADAR NAZİK YAŞADIĞINIZ ve/+/||/<> NASIL, ZARÂFETLE VAZGEÇEBİLDİĞİNİZ



-NE KADAR:
("ÇOK"/"AZ") YEDİĞİN ile/değil/yerine/||/<>/< ÇOK ÇİĞNEDİĞİN

( Yediğini, iç; içtiğini, ye!
[ O kadar çok ve uzun süre çiğne ki, lokmanı, katı değil sıvı duruma gelene gelsin ve yediğin şeyi yutma ve ancak içmiş ol! İçtiklerini de, yavaş yavaş, çiğniyormuş gibi yut! ] )


-NE OLDUĞU/N ile/ve/<>/değil/yerine NE OLMADIĞI/N

( Bize ancak ne olmadığımız söylenilebilir. )


-NE OLDUĞU/N ile/ve/<>/değil/yerine NE OLMADIĞI/N

( Ne olmadığımızı bilme yoluyla gerçek kimliğimizi tanırız. )


-NE OLDUĞU/N ile/ve/<>/değil/yerine NE OLMADIĞI/N

( By knowing what we are not, we come to know ourselves.
The way back to ourselves is through refusal and rejection.
Can only tell us what we are not.
By knowing what we are not, we come to know ourselves. )


-NE OLDUĞU/N ile/ve/<>/değil/yerine NE OLMADIĞI/N

( Aslımıza geri dönüş yolu, reddetme ve geri çevirmeden geçer. )


-NE SORUSUZ YANIT ile/ve/||/<> NE DE YANITSIZ SORU



-NE VAR, NE YOK? ile/ve/||/<> NEYİ, NASIL BİLEBİLİRİZ?



-NE VAROLANI ile/ve/<> KİM VAROLANI

( İnsan dışındaki herşey. İLE/VE/<> İnsan. )


-NE YAPABİLİRİM?:
OLAĞAN KOŞULLARDA ve/||/<> OLUMSUZ KOŞULLARDA ve/||/<> OLUMLU KOŞULLARDA | ve/||/<> KİŞİYE YÖNELİK

( [yalın haliyle] Ne yapabilirim?.[her koşulda!] VE/||/<> Tüm olumsuz koşullara karşın ne yapabilirim? VE/||/<> Bu olanaklarla daha ne/ler yapabilirim? | VE/||/<> Senin için ne yapabilirim?[üç koşulu da ayırabilen ve anlayabilenlerin erişebileceği noktadır!] )


-NE YAPACAĞINI BİLMEK ile/ve/değil/||/<>/> BİLDİĞİNİ, YAPMAK/UYGULAMAK



-NE YAPARSAK/YAZARSAK YAPALIM/YAZALIM,
HİÇBİR KONUDA:
ACELE ETME(YELİM)! ve/||/<>/> ÖZEN GÖSTER(ELİM)!

( )


-NE? ve/||/<>/>/< NASIL? ve/||/<>/>/< NEDEN? ve/||/<>/>/< NİÇİN?

( Hangi şey? VE/||/<>/>/< Ne asıl? VE/||/<>/>/< Ne'den? VE/||/<>/>/< Ne için? )


-NE? ve/||/<>/>/< NASIL? ve/||/<>/>/< NEDEN? ve/||/<>/>/< NİÇİN?

( Evren/doğa/nesne/insan. VE/||/<>/>/< Bilim. VE/||/<>/>/< Felsefe/Sanat. VE/||/<>/>/< Sanat/Felsefe. )


-NE? ve/||/<>/>/< NASIL? ve/||/<>/>/< NEDEN? ve/||/<>/>/< NİÇİN?

( Nedir sorusu, metafizik bir sorudur. )


-NE? ve/||/<>/>/< NASIL? ve/||/<>/>/< NEDEN? ve/||/<>/>/< NİÇİN?

( "What is?" question is metaphysical question. )


-NE? ve/||/<>/>/< NASIL? ve/||/<>/>/< NEDEN? ve/||/<>/>/< NİÇİN?

( Cosmos/nature/matter/human. VS./AND/||/<>/>/< Science. VS./AND/||/<>/>/< Philosophy/Art. VS./AND/||/<>/>/< Art/Philosophy. )


-NEBÎ ve/||/<> PÎR ve/||/<> VELÎ
ve/||/<>
EDEB ve/||/<> AHLÂK ve/||/<> ZANAAT



-NEDEN OLMA ile/ve/değil/yerine/||/<> ZEMİN HAZIRLAMA



-NEDEN? ile/ve/<> NASIL?

( Bilimin sorularıdır. )


-NEDEN? ile/ve/<> NASIL?

( Nedeni olan, nasıla katlanır. )


-NEDEN/AÇIKLAMA:
ŞU ile/ve/<> ŞÖYLE



-NEDEN/SİZ ile/ve/||/<> KOŞUL/SUZ



-NEDEN ile/ve/||/<> AMAÇ



-NEDEN ve/||/<> ETKİNİN :HETEROJENLİĞİ



-NEDEN ile/ve/||/<>/> NEDEN ÖBEĞİ/GRUBU



-NEDEN ile/ve/değil/||/<> NEYE GÖRE



-NEDENİ:
KENDİNDE OLAN ile/ve/||/<> KENDİNDE OLMAYAN

( Tekil. İLE/VE/||/<> Sonsuz. )


-NEDENİN YOKLUĞU ve/||/<>/> YOKLUĞUN NEDENİ



-NEDENLENMEMİŞ, ZORUNLU VAROLAN ile/ve/<> NEDENLENMİŞ, ZORUNLU VAROLAN



-NEDENLİ DÜŞÜNMEK ve/=/||/<>/> DERİN DÜŞÜNMEK



-NEDENSEL YASA ile/ve/||/<>/> İSTATİKSEL YASA



-NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> ORANSAL/LIK



-NEDENSELLİK GEÇERLİLİĞİ ile/ve/||/<> RAHATSIZ EDİLMEYEN DÜZEN



-NEDENSELLİK ile/ve/<>/değil/yerine BÜTÜNSELLİK



-NEDİM/E[Ar.] ile/ve/||/<> SAĞDIÇ

( Sohbet erbabı. | Yardımcı kadın. | Düğünde, geline kılavuzluk eden kişi. İLE/VE/||/<> Düğünde, gelin ya da damada/güveye kılavuzluk eden kişi. )


-NEDİR? ile/ve/<>/değil/yerine NE/LER OLABİLİR?



-NEFİS ile/ve/||/<>/> ENFES

( Pek hoş, çok güzel. İLE/VE/||/<>/> Çok güzel, en güzel. )


-NEFRET ile/ve/||/<>/> KİN/BUĞZ

( Gereksiz/fazla/aşırı düşünce yönelimi. İLE/VE/||/<>/> Gereksiz/fazla/aşırı olan düşünceyi, süresiz ya da çok uzun süre sürdürme ve eyleme geçme düşüncesi ya da girişimi. )


-NEFRET ile/ve/||/<>/> KİN/BUĞZ

( Nefret, çok gereksiz/fazla/anlamsız, isabetsiz ve olumsuz bir düşünceyi sürdürmek gerektirdiğinden dolayı, kimseye nefret gerektirecek kadar zaman/enerji/bellek ayırmanın gereği/anlamı/değeri ya da etkisi yoktur/olmaz/olmayacaktır! İLE/VE/||/<>/> Kimseye fakat özellikle de birinci derece yakınlara ve üzerimizde (çok/az) emeği geçenlere kin tut(a)mayacağımızı anımsamamızda, kabul etmemizde yarar vardır. )


-NEFRET ile/ve/değil/yerine/<> ÖFKE

( Nefretiniz, elektriğe dönüştürülebilseydi, dünyanın tamamını aydınlatırdı. )


-NEFRİT ile/||/<> NEFROZ

( Böbreklerin yangılanması. İLE/||/<> Böbreklerin işlev bozukluğu ve protein kaybı. )


-NEFROLİTİYAZİS ile/||/<> ÜRETEROLİTİYAZİS

( Böbreklerde taş oluşumu. İLE/||/<> Üreterde taş oluşumu. )


-NEFROLİTİYAZİS ile/||/<> ÜROLİTİYAZİS

( Böbreklerde taş oluşumu. İLE/||/<> Sidik yollarında taş oluşumu. )


-NEFROLİTİYAZİS ile/||/<> ÜROLİTİYAZİS

( Böbreklerde taş oluşumu. İLE/||/<> Sidik yollarında taş oluşumu. )


-NEFROTİK SENDROM ile/||/<> NEFRİTİK SENDROM

( Böbreklerde protein kaybı ve ödem. İLE/||/<> Böbreklerde yangılanma ve kanama. )


-NEFS:
TABİÎ ile/ve/<> NEBÂTÎ

( Cismin parçalarını muhafaza edip, birbirinden ayrılmasından koruyan bir kuvvet. İLE/VE/<> Cismi, uzunluk, genişlik, derinlikte uzatıp, büyütüp, cismini büyüten kuvvet. )


-NEFS:
TABİÎ ile/ve/<> NEBÂTÎ

( NEBATÎ NEFS'ler:
* CÂZİBE(ÇEKME)
* MÂSİKE(TUTMA)
* HÂZİME(SİNDİRME)
* MÜMEYYİZE(AYIRMA)
* DAFİA(DIŞARI ATMA)
* MÜLEDE(ÜREME)
* MUSAVVİRE(ŞEKİL VERİCİ)
* GÂDİYE
* NÂMİYE )


-NEFS'İ TERK ve/||/<> SABIR ve/||/<>
ZİKİR ve/||/<> TEFEKKÜR



-NEFS ile/ve/<> KAN



-NEFS ve/<> KORKU



-NEFS ve/<> MUHÂLEFET

( DİN: MUHALEFETÜN NEFS[Nefsine muhalefet olmak.] )


-NEFS ile/ve/<> VİCDAN

( Öğretmeni ol! İLE/VE/<> Öğrencisi ol! )


-NEFSÂNÎ ile/ve/||/<>/< ŞEHVÂNÎ/ŞEHVETLİ



-NEFSÎ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YÖNTEMSEL



-NELER DOĞAR ve/||/<>/< GÜN DOĞMADAN

( Gün doğmadan, neler doğar. )


-NEM <> GAM

( Duvarı yıkar. <> İnsanı yıkar/bitirir[/öldürür]. )


-NEMSE/NEMÇE ile/||/<> ULAH

( Avusturya'ya ve halkına verilen ad. İLE/||/<> Romanya yerli halkına verilen ad. )


-NENG ile/ve/||/<>/> NENG
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Nesne, şey. İLE/VE/||/<>/> Mal ya da zenginlik. )


-NEO-KLASİK (TÜRK) ile/||/<> NEO-KLASİSİZM

( XIX. yüzyıl sonları ve XX. yüzyıl başlarında bir sanat akımı. Eski Türk ve İslâm sanatından alınmış mimari ve süsleme öğelerinin kullanılması ile ortaya çıkan ilk ulusal akım. İLE/||/<> XVIII. yüzyılın ikinci yarısında Almanya'da ortaya çıkan, ancak Fransa'da daha çok uygulanma olanağı bulan ve antikiteden esinlenerek klasik formlara dönüşü amaçlayan sanat anlayışı ve üslûbu. )


-NEOLİBERALİZM ve/=/||/<> "ZENGİNLER İÇİN SOSYALİZM"



-NEOLİBERALİZMDE
ESNEKLİK VE SONUÇLARI:
GÜVENCESİZLİK ve/||/<> BELİRSİZLİK



-NEPHR-/NEPHRO- ile/||/<> RENİ-/RENO- ile/||/<> PYEL-/PYELO-

( Böbrek. İLE/||/<> Böbrek. İLE/||/<> Böbrek pelvisi ile ilgili. )


-NEREDEYSE ÖLMEK ile/ve/değil/||/<>/< ÖLMEK

( Hiçbir şeyi değiştirmez. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Herşeyi değiştirir. )


-NEREYE GELDİĞİMİZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NEREDEN GELDİĞİMİZ



-NERGİS ile/ve/<> FULYA

( ... İLE/VE/<> Nergisgillerden, soğan köklü bir bitki ve bu bitkinin, zerrin ve nergis adlarıyla da anılan, hoş kokulu çiçekleri. )


-NERVİ-/NERVO- ile/||/<> NEUR-/-NEURE/-NEURİA/NEURO-

( Sinir. İLE/||/<> Sinirsel, sinir dokusu, santral sinir sisteminin durumu ile ilgili. )


-NEŞ'ET ve/||/<>/> TEKVÎN ve/||/<>/> TAHDÎD ve/||/<>/> İNTİŞÂR ve/||/<>/> İSTİKRÂR



-NEŞE ve/||/<> COŞKU



-NEŞE ve/<>/< GÜVEN



-NEŞE ile/ve/||/<> NEŞET

( Mutlu olmaktan doğan ve dışa vurulan sevinç. İLE/VE/||/<> Çıkma, ileri gelme. Bir şeyin çıktığı, neşet ettiği yer, esas, kök. | Yetişilen yer, bitirilen okul. )


-NESEB değil/yerine EDEB ve/||/<> MAL değil/yerine AMEL ve/||/<> CEMÎ-İ DÜNYA değil/yerine İLİM

( Edeb, yeğdir nesebden; amel, yeğdir maldan; ilim, yeğdir cemî'-i dünyadan. )


-NESH ile/ve/||/<> FESH ile/ve/||/<> İLGÂ



-NEŞİD/E[Ar.] ile/ve/||/<> NEŞİT[Ar.]

( Bir toplulukta, okunmaya değer şiir. | Atasözü derecesinde kullanılan ünlü beyit ya da mısra. | [müzik] Eski Arap müziğinde usullü olmak koşuluyla, kendiliğinden ya da hazırlanarak söylenilen güfteli müzik yapıtı. İLE Sevinçli, neşeli, şenlikli. )


-NESNE - KARANLIK NESNE - ANTİ NESNE ile/ve/<> KARANLIK ENERJİ

( %4 İLE/VE/<> %27 İLE/VE/<> %69 )


-NESNE - KARANLIK NESNE - ANTİ NESNE ile/ve/<> KARANLIK ENERJİ

( )


-NESNE - KARANLIK NESNE - ANTİ NESNE ile/ve/<> KARANLIK ENERJİ

( VERA RUBIN [23 Temmuz 1928 - 25 Aralık 2016]: Galaksilerin dönüş hızlarıyla ilgili çalışmaların öncüsü sayılan Amerika'lı astronom. [Galaksilerin dönüş eğrileri üzerine çalışarak, galaksilerin açısal hareketinin tahmin edilen biçimiyle gözlemlenen biçimi arasındaki tutarsızlığı ortaya çıkardı.] )


-NESNE - KARANLIK NESNE - ANTİ NESNE ile/ve/<> KARANLIK ENERJİ

( Paul Dirac - Anti Madde[08 Ağustos 1902 - 20 Ekim 1984] )


-NESNE İLİŞKİLERİ ile/ve/||/<> İÇSELLEŞTİRİLMİŞ NESNE İLİŞKİLERİ



-NESNE İLİŞKİLERİNDE:
ANNA FREUD ile/ve/||/<> MELANIE KLEIN ile/ve/||/<> ROLAND FAIRBAIRN ile/ve/||/<> OTTO F. KERNBERG ile/ve/||/<> HEINZ KOHUT ile/ve/||/<> JOHN BOWLBY ile/ve/||/<> MARGARET MAHLER ile/ve/||/<> DANIEL N. STERN ile/ve/||/<> JAMES F. MASTERSON ile/ve/||/<> VAMIK VOLKAN



-NESNE SÜREĞENLİĞİ ile/ve/<> NESNE SÜREKLİLİĞİ

( http://ahmetcorak.blogspot.com.tr/2009/12/object-permanence-piaget-ilk-yas-nesne.html )


-NESNE SÜREĞENLİĞİ ile/ve/<> NESNE SÜREKLİLİĞİ

( İlk yaş.[Piaget] İLE/VE/<> 1,5 - 3 yaş.[Mahler] )


-NESNE:
BİLİMDE ile/ve/<> SANATTA

( Dışarıdan, içeri yönelik. İLE/VE/<> İçeriden, dışarı yönelik. )


-NESNE/İLKE:
DEVİNEN ile/ve/||/<> DEVİNDİREN



-NESNE/LER ile/ve/||/<>/> KİŞİ/LER

( Aldığın yere bırakılmalı. İLE/VE/||/<>/> Hak ettiği yerde bırakılmalı/tutulmalı. )


-NESNE/MADDE BAĞIMLI/LIĞI ile/ve/||/<> DAVRANIŞSAL BAĞIMLI/LIK



-NESNE ve/||/<>/> AD/KAVRAM ve/||/<>/> DÖNEM/KOŞUL ve/||/<>/> BAĞLAM/ANLAM/DEĞER

( ONTOLOJİ/K ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ/K ve/||/<>/> KRONOLOJİ/K ve/||/<>/> AKSİYOLOJİ/K )


-NESNE ile/ve/<> HAREKET



-NESNE ile/ve/<> İNSAN

( Nesneyi bilmek, nesnenin aynasında kendini bilmektir. )


-NESNE ile/ve/<> İNSAN

( Ne ki, bilince nesnedir; insan değildir. Ne ki, bilince nesnedir; kişinin çevresidir. )


-NESNE ile/ve/<> İNSAN

( Adlarıyla bilinir. İLE/VE/<> Dertleriyle tanınır.
[ Adını bilmediğin, nesnen; derdini bilmediğin, dostun olamaz. ] )


-NESNE ile/ve/değil/yerine/<>/>< KAVRAM

( Yıkılabilen ve yıkanabilen. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Yıkılamayan ve yıkanamayan. )


-NESNE ile/ve/||/<>/< SÜPERNOVA



-NESNE ile/ve/<> YOĞUNLUK



-NESNE ile/ve/<> YÜZEY



-NESNEDE ile/ve/||/<>/> BİTKİDE ile/ve/||/<>/> HAYVANDA ile/ve/||/<>/> İNSANDA/KİŞİLERDE

( Etkileşim. İLE/VE/||/<>/> Etkileşim ve yönelim. İLE/VE/||/<>/> Etkileşim ve iletişim. İLE/VE/||/<>/> Etkileşim ve iletişim ve bildirişim. )


-NESNEDE ile/ve/||/<>/> BİTKİDE ile/ve/||/<>/> HAYVANDA ile/ve/||/<>/> İNSANDA/KİŞİLERDE

( Tüketilir. İLE/VE/||/<>/> Su tüketir. İLE/VE/||/<>/> Su ve yiyecek tüketir. İLE/VE/||/<>/> Su, yiyecek tüketir ve tin/ekin üretir. )


-NESNEL DEĞER ile/ve/||/<> ÖZNEL DEĞER



-NESNEL KAVRAM/LAR ile/ve/<> BİLGİ İÇEREN KAVRAM/LAR

( Açıklanırlar. İLE/VE/<> Anlamlandırılırlar. )


-NESNEL ÜRÜNLER ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DÜŞÜNSEL "ÜRÜNLER"



-NESNEL/LİK ile/ve/||/<>/> İKNA EDİCİ/LİK



-NESNEL/LİK ile/ve/||/<> NEDENSEL/LİK



-NESNEL ile/ve/||/<> TENSEL



-NESNELER'DE:
TARİH ile/ve/<>/değil SÜREÇ

( Nesnelerin tarihi olmaz, süreci olur. )


-NESNELERDE, TEMEL VE ORTAK ÖĞELER:
KARBON ile/ve/||/<> OKSİJEN ile/ve/||/<> HİDROJEN ile/ve/||/<> AZOT ile/ve/||/<> FOSFOR ile/ve/||/<> SÜLFAT



-NESNELERİ TANIMAK ile/ve/||/<> KENDİNİ TANIMAK

( Onları aydınlatmak. İLE/VE/||/<> Aydınlanmak. )


-NESNELLİKTE:
ÖLÇÜLEBİLİR/LİK ile/ve/||/<> KESTİRİLEBİLİR/LİK ile/ve/||/<> GÖZLEMLENEBİLİR/LİK



-NESNENİN "GÜZELLİĞİ" ve/||/<>/> YETKİN/LİK

( Kendini oluşturan bölümlerle birlikte, göstermiş olduğu uyumdur. VE/||/<>/> Bir şeyin, kendi kavramıyla uygunluğu. )


-NESNENİN "GÜZELLİĞİ" ve/||/<>/> YETKİN/LİK

( Doğa, en yüce uyum ve yetkinliktir. )


-NESNENİN (T)ÖZÜ ve/||/<> İNSANIN (T)ÖZÜ ve/||/<> TİNİN (T)ÖZÜ

( Çekim, zorunluluk. VE/||/<> Özgürlük. VE/||/<> Eylem. )


-NESNENİN MERKEZİ ve/||/<> BİLİNCİN MERKEZİ ve/||/<> ÖZGÜRLÜĞÜN MERKEZİ

( Kendi dışındadır. VE/||/<> Kendini bilmedir. VE/||/<> Kendine yeten varolmadır. )


-NESNENİN, DURUM DEĞİŞİMİNDE:
ERİME ile/ve/||/<>/> DONMA ile/ve/||/<>/> BUHARLAŞMA ile/ve/||/<>/> YOĞUŞMA ile/ve/||/<>/> İNCELME/SÜBLİMLEŞME ile/ve/||/<>/> KIRAĞILAŞMA

( )


-NESNENİN, DURUM DEĞİŞİMİNDE:
ERİME ile/ve/||/<>/> DONMA ile/ve/||/<>/> BUHARLAŞMA ile/ve/||/<>/> YOĞUŞMA ile/ve/||/<>/> İNCELME/SÜBLİMLEŞME ile/ve/||/<>/> KIRAĞILAŞMA

( ... İLE/VE/||/<>/> ... İLE/VE/||/<>/> ... İLE/VE/||/<>/> Gaz hâlindeki bir nesnenin, ısı kaybederek sıvı durumuna gelmesi. İLE/VE/||/<>/> Bir nesnein, katı durumdan sıvı durumuna geçmeden doğrudan doğruya gaz durumuna dönüşmesi. İLE/VE/||/<>/> Su buğusunun, soğuk havalarda, yerde, bitkiler, ağaçlar ve öteki nesneler üzerinde donmasıyla oluşan ince tabaka. )


-NESNENİN/ÜRÜNÜN/BESİNİN:
TARİHİ ile/ve/||/<> TARİFİ



-NESNESİZ ile/ve/||/<> DÜŞÜNCESİZ

( Nesnesiz ve düşüncesiz, kültür olanağı yoktur. )


-NEŞR[Ar. çoğ. NÜŞÛR] ile/ve/||/<>/> NEŞREN[Ar.] ile/ve/||/<>/> NEŞRÎ[Ar.] ile/ve/||/<>/> NEŞRÎYAT[Ar. < NEŞR]

( Yayma, dağıtma, saçma, açma. | Herkese duyurma. | Gazeteye yazma, yazdırma. | Kıyamette tüm bireylerin dirilmesi. İLE/VE/||/<>/> Neşir yoluyla. İLE/VE/||/<>/> Neşir ile ilgili. İLE/VE/||/<>/> Yayın, yazılan şeyler. | Basılıp dağıtılan yazılar/makaleler, yapıtlar/eserler. )


-NESRİN OLGUN ARSLAN ile/ve/||/<> BENGİSU AVCI

( [Manş Denizi'ni(İngiltere'den, Fransa'ya) geçen iki kişi.]
[15 saat 47 dakikada | 28 Ağustos 1979'da] İLE/VE/||/<> [11 saat 29 dakikada | 03 Ağustos 2018'de] )


-NEŞTER ile/ve/||/<> TEŞRİH



-NETLEŞTİRME ile/ve/değil/||/<>/< AYRIŞTIRMA



-NETLEŞTİRMEK ile/ve/<> YÜZLEŞ(TİR)MEK ile/ve/<> YORUMLAMAK

( Psikoterapi yöntem ve süreçleri. )


-NEVRALJİ ile/||/<> NÖROPATİ

( Sinir ağrısı. İLE/||/<> Sinir hasarı. )


-NEVRES-İ KADÎM ile/ve/değil/||/<> NEVRES-İ CEDÎD

( )


-NEVRES-İ KADÎM ile/ve/değil/||/<> NEVRES-İ CEDÎD

( ABDÜRREZZAK NEVRES ile/ve/değil/||/<> OSMAN NEVRES )


-NEVRES-İ KADÎM ile/ve/değil/||/<> NEVRES-İ CEDÎD

( XVIII. yüzyılda yaşamıştır. İLE/VE/DEĞİL/||/<> XIX. yüzyılda yaşamıştır. )


-NEWTON ve/||/<>/> COULOMB

( 04 Ocak 1643 - 31 Mart 1727 VE/||/<>/> 14 Haziran 1736 - 23 Ağustos 1806 )


-NEWTON ve/||/<>/> COULOMB

( image )


-NEWTON ile/ve/<> EINSTEIN ile/ve/<> FEYNMAN



-NEWTON ve/||/<> EINSTEIN ve/||/<> PLANCK



-NEWTON ve/||/<>/> VOLTAIRE

( Isaac Newton - The Last Magician [BBC Documentary] )


-NEY ve/<> İNSAN

( Tüm müzik aletlerini, insan çalar fakat sadece ney, insanı/kişiyi ve kişiden çalar. )


-NEYSE Kİ ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< (NE) İYİ Kİ ...



-NEYSE Kİ ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NE GÜZEL/HOŞ Kİ ...



-NEZÂFET ile/ve/||/<> NEZÂHET[< NEZH(NEZİH)] ile/ve/||/<> NEZÂKET[Farsça NÂZİK'ten, Arapça kalıbına yakıştırılarak]

( Temizlik, paklık. İLE/VE/||/<> Ahlâk temizliği. | İncelik. İLE/VE/||/<> Kişilere saygılı ve incelikle davranma. )


-NEZÂHET[< NEZH(NEZİH)] ve/||/<> RİKKAT

( Ahlâk temizliği. | İncelik. VE/||/<> İncelik. | Merhamet, acıma. )


-NEZÂKET[Farsça NÂZİK'ten, Arapça kalıbına yakıştırılarak] ile/ve/<>/< ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK/TEVÂZU'/TADA'DU'[< Dİ'DA]

( Özüne varmanın ilk adımı, alçakgönüllülüktür. )


-NEZÂKET ile/ve/<> EDEB



-NEZÂKET ile/ve/<> KÜLTÜR



-NEZÂKET ile/ve/||/<> ZARÂFET ile/ve/||/<> MELÂHAT ile/ve/||/<> LETÂFET

( Nefsi, kötü ve yerilmiş huylardan arındırmak. İLE/VE/||/<> Aklı, kötü düşüncelerden, kuruntu/vehm ve kuşku/şüphe/zanlardan arındırmak. İLE/VE/||/<> Kalbe ait bâtınî arınma. İLE/VE/||/<> Hakk'tan başkasına bakmaktan arınmak. )


-NEZÂRET[Ar. < NAZAR] ile/ve/<> VEKÂLET/VEKİLLİK[Ar.]

( Bakma, bakış, etrafı görme, seyir. | Gözetme, gözden geçirme, denetim. | İdâre, reislik. | Nâzırlık, vekillik. İLE/VE/<> Başkasının işini görmeye görevli ve/ya da yetkili olma. | Birini, kendi yerine geçirme. | Birinin yerini tutma. | Vekillik, nezâret. | Vekilin, görev yaptığı yer/bina. )


-NEZÂRET ile/ve/||/<> BASÎRET



-NEZLE ile/||/<> SAMAN NEZLESİ/HAY FEVER



-NİCELİK:
ASLÎ ile/ve/||/<> ARIZÎ

( ... İLE/VE/||/<> Türemiş nicelikler. )


-NİCELİK ile/ve/||/<>/> BİLİNMEYEN NİCELİK



-NİCELİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NİTELİK

( Bölünebilir olan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Bölünemez olan. )


-NİCELİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NİTELİK

( Altın, altınlık niceliğinde, altınlık niteliklerini barındırır. )


-NİCELİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NİTELİK

( ARITHMOS ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EIDOS )


-NİCELİK ile/ve/||/<>/> NİTELİK ile/ve/||/<>/> ÖLÇÜ

( Bölünebilir olan. İLE/VE/||/<>/> Bölünemez olan. İLE/VE/||/<>/> ... )


-NİCELİK ile/ve/||/<>/> NİTELİK ile/ve/||/<>/> ÖLÇÜ

( "Kaç?" sorusunun yanıtıdır. İLE/VE/||/<>/> "Nasıl?"[Ne asıl? < KEYFE] sorusunun yanıtıdır. İLE/VE/||/<>/> ... )


-NİCELİK ile/ve/||/<>/> NİTELİK ile/ve/||/<>/> ÖLÇÜ

( Nicelik olmadan, nitelik olmaz! Nitelik olmadan da nicelik! )


-NİCELİK ile/ve/||/<>/> NİTELİK ile/ve/||/<>/> ÖLÇÜ

( Altın, altınlık niceliğinde, altınlık niteliklerini barındırır. )


-NİCELİKSEL VAROLAN ile/ve/değil/||/<> NİTELİKSEL VAROLAN

( Cansızlar, bitkiler ve hayvanlar. İLE/VE/DEĞİL/||/<> İnsan. )


-NİÇİN? ile/ve/değil/yerine/önce/||/<>/>/< NASIL?

( Ne için? İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/<>/>/< Ne asıl? )


-NİÇİN? ile/ve/değil/yerine/önce/||/<>/>/< NASIL?

( Niçin'i olan, nasıl'a [biraz/bazen] "katlanabilir". )


-NİÇİN? ile/ve/değil/yerine/önce/||/<>/>/< NASIL?

( Sokrates öncesi > Sokrates > Platon > Aristoteles. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/<>/>/< Aristoteles > Descartes > Newton > Kant > Hegel ve sonrası. )


-NICOLAUS CUSANUS ile/ve/||/<> ANAXAGORAS



-NIELS BOHR ve/||/<> ALBERT EINSTEIN

( image )


-NIELS HENRIK ABEL ve/||/<> EVARISTE GALOIS ve/||/<> ŞÂNİZÂDE ATÂULLAH EFENDİ

( 05 Ağustos 1802 - 06 Nisan 1829 VE/||/<> 25 Ekim 1811 - 31 Mayıs 1832 VE/||/<> 1771 - ? )


-NIELS HENRIK ABEL ve/||/<> EVARISTE GALOIS ve/||/<> ŞÂNİZÂDE ATÂULLAH EFENDİ

( GALOIS KURAMI: Gauss'un kullandığı bazı teknikleri genelleştirerek, derecesi dörtten büyük olan her polinom için çalışacak bir kök bulma yöntemi oluşturmanın neden olanaksız olduğunu açıklar. İçinde kökleri aradağımız sayı dizgeleri "nesneler" ile kökleri kendi arasında döndüren permütasyon "öbekleri" arasında daha önce gözlemlenmemiş ilişkiler bulur. Bu ilişkiler yumağına, bugün genel olarak verilen addır. )


-NIELS HENRIK DAVID BOHR ve/||/<> MAX BORN

( 07 Ekim 1885 - 18 Kasım 1962 ve/||/<> 11 Aralık 1882 - 05 Ocak 1970 )


-NİHÂN[Fars.] ile/||/<> PİNHÂN[Fars.]

( Gizli, saklı. | Sır. | Bulunmayan, görünmeyen. İLE/||/<> Gizli, saklı, gizlenmiş. )


-NİKAHTA:
TANIKLIK/ŞEHÂDET ve/||/<>/> İHİTİYÂR/RIZÂ ve/||/<>/> SÜRESİZLİK



-NİL ve/<> VICTORIA

( Dünyanın en uzun ırmağı.[6400 km.] VE/<> Dünyanın en büyük ikinci gölüdür.[Marmara Denizi'nden 5 kat daha büyüktür.] )


-NİMET[Ar.] ve/<> RAHMET[Ar.]



-NİMET ve/<> MEZİYET



-NİMET ve/<> ŞÜKÜR

( Nimetin şükrü, nimetten daha değerlidir. )


-NİMET ve/<> ŞÜKÜR

( Bir nimetin çok olması, onun nimet olmadığını göstermez. )


-NÎRÂN ile/ve/<> ZÎFÂN ile/ve/<> KURBÂN

( Canını, ateşe. İLE/VE/<> Malını, misafire. İLE/VE/<> Yakınını, Allah'a. )


-NİRENGİ ile/ve/||/<> EKSEN ile/ve/||/<> HİZA



-NİŞ ile/||/<> MÜCEVHER ile/||/<> YAŞAM/HAYAT AĞACI

( Duvarda küçük ölçüde ve düzgün girinti. İLE/||/<> Kıymetli taşlarla bezenmiş. İLE/||/<> İpek ve İslâm öncesi süsleme sanatlarında ve benzeri ağaçlar.[Cenneti simgeleyen resimlerde ya da süslemelerde bakışım ekseni olarak çokça görülür.] )


-NİŞAN ile/||/<> URA

( ... İLE/VE/||/<> Sınır nişanı. )


-NİŞASTA ile/ve/||/<>/> GLİKOJEN

( Bitkilerde enerji depolayan polisakkarit. İLE/VE/||/<>/> Hayvanlarda enerji depolayan polisakkarit. )


-NİŞASTA ile/ve/<>/> HELME

( ... İLE/VE/<>/> Fasulye, pirinç, buğday gibi taneler, kaynatıldığında, nişastanın çökelmesiyle oluşan koyu sıvı. | Bazı bitkilerin, kök, çiçek ve tohumlarında bulunan koyu kıvamlı madde. )


-NISF[Ar.]/NİM[Fars.] ile/ve/||/<>/> ADL/ADÂLET

( Bir şeyin yarısı. İLE/VE/||/<>/> Hakkın/payın doğru dağıtılması, ait olduğu yere/kişiye teslim edilmesi. )


-NISF ile/ve/||/<> CERH

( Yarım. İLE/VE/||/<> Yarmak. )


-NİTELİK:
OLUMLU ve/||/<> OLUMSUZ ve/||/<> SONSUZ



-NİTELİK ve/<>/> FELSEFE



-NİTELİK ile/ve/değil/||/<>/< KAPSAM



-NİTELİKLİ YAŞAM İÇİN ...:
YARISI ile/ve/||/<> 2 KATI ile/ve/||/<> 3 KATI :) :) :) ile/ve/||/<> SINIRSIZ ve KOŞULSUZ

( Yemeğin. İLE/VE/||/<> Yürüyüş. İLE/VE/||/<> Gülüş. :) İLE/VE/||/<> Saygı ve Sevgi. )


-NİTELİKLİ/KAPSAMLI YANIT ve/||/<>/>/< NİTELİKLİ SORU



-NİTELİKLİ ile/ve/<>/değil SEÇKİN



-NİTRİK ASİT ile/ve/<>/> PİKRİK ASİT[Fr. < Yun.]

( ... İLE/VE/<>/> Nitrik asidin, anilin, ipek vb. maddelere etkimesiyle elde edilen asit.[OH-C6H2 (NO2)3 [Boyacılıkta, patlayıcı maddeler yapımında ve tıpta kullanılır.] )


-NİTROZAMİT ile/ve/||/<> NİTROZAMİN



-NİYAZİ MISRÎ ve/<> ÜMMÎ SİNAN



-NİYE? ile/ve/||/<>/> ... DİYE



-NİYET "OKUMAK" ile/ve/||/<> "KİŞİLİK ÇÖZÜMLEMESİ"



-NİYET AÇMAZI ile/ve/||/<> CAYDIRICILIK AÇMAZI ile/ve/||/<> INDY AÇMAZI



-NİYET DİLLERİ ile/ve/<> GERÇEK DİLLER

( Amaca bağlandıkları zaman anlam oluşur. İLE/VE/<> Anlam, doğrudan üzerinde/içinde aranır/bulunur. )


-NİYET DİLLERİ ile/ve/<> GERÇEK DİLLER

( Arâmî, Âsır, Keldânî, Süryânî, İbrânî ve giderek Arâbî dillerin yapısı "niyet dili"dir. Bu kavram "niyete bağlı", "anlam/mânâ dili" niteliğini taşımaktadır. Niyet dillerinde yazı dili yalnızca ünsüzlerle kurulur ve okunurken ünlendirilir. Yunanca Hermes olarak kodlandırılmış olan sözcük aslen "HRM" olarak kodlanmakta ve "Hiram" diye ünlendirildiğinde "Nurlanmış" anlamına gelmektedir. )


-NİYET:
YOKSA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VARSA

( "Bahane/mazeret", çoktur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Hiçbir bahane/mazeret, yoktur. )


-NİYET ve/<>/= ABDEST



-NİYET ile/ve/<> BAŞARI/MUVAFFAKİYET

( Kendinden/senden. İLE/VE/<> Oradan. )


-NİYET ile/ve/||/<>/> DİYET



-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Niyet, eylemden önceliklidir. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Eylem, içtenliğin kanıtıdır. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Eylem, gerçeğin mihenk taşıdır. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Berraklık ve sevecenlik eylemdir. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Eylem konusunda tasa çekmeyin, aklınıza ve gönlünüze özen gösterin. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Gerçeği bulmak için günlük hayatınızın en küçük eylemlerinde gerçek olmalısınız. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Gerçek, samimi eylemin meyvesidir. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Kalbi değiştiren eylemdir. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Sağlam bir anlayışa sahip bir kişi, eylemden sakınmaz. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( İmgenin ardında ve ötesinde olan idrak ve eylem gücüsünüz. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Eylem, gizli, bilinmeyen, bilinemez olandır. Sadece onun meyvesini bilebilirsiniz. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Hiç kimse, bir başkası adına eylemde bulunamaz. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Vazgeçme! Üşenme! Erteleme! )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Nobody can act for another. )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Do not give up! Do not dilatory! Do not delay! )


-NİYET ile/ve/<>/>/< EYLEM

( Action is a proof of earnestness.
Action is the touchstone of reality.
Clarity and charity is action.
You need not worry about action, look after your mind and heart.
Action is hidden, unknown, unknowable. You can only know the fruit.
A man of steady understanding will not refrain from action. )


-NİYET ve/||/<> GAYRET ve/||/<> DİRÂYET[YETENEK]



-NİYET ile/ve/<> GEREKSİNİM



-NİYET ile/ve/||/<> GİZEM



-NİYET ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HEDEF



-NİYET ile/ve/||/<> İZLENİM



-NİYET ve/||/<>/> KARAR ve/||/<>/> UYGULAMA



-NİYET ve/||/<>/< MECÂL



-NİYET ve/<> NAZAR(BAKIŞ AÇISI)



-NİYET ve/||/<> NAZAR ve/||/<> MÂNÂ-İ HARF ve/||/<> MÂNÂ-İ İSİM



-NİYET ve/<> TERCİH



-NİYET ile/ve/<> YÖNELİM/EĞİLİM/MEYL



-NİYET ve/||/<> YÖNELİM ve/||/<> BAĞLILIKLAR ve/||/<> YATKINLIKLAR



-NİYET ile/ve/<> YÖNTEM



-NİZÂM ile/ve/||/<> İNTİZÂM

( Düzen. İLE/VE/||/<> Düzenli olma, düzenlilik. )


-NİZAM ile/||/<> NİZÂM-I CEDÎD

( Düzen. İLE/||/<>/> Yeni Düzen, III. Selim'in 1794 - 1807 yılları arasında uygulamaya koyduğu ilk ciddi yenilik programı. )


-NOEIN ESTIN EINAI!:
( DÜŞÜNCE ve/||/<>/= OLMAK )



-NOHUT ile/değil/||/<>/> KUDAMA/ZILK/SARMASIN/ŞIHIL/MAHŞİDE

( ... İLE/DEĞİL/||/<>/> İkiye ayrılmış nohut. )


-NOKTA KOYMAK:
TÜMCENİN SONUNDA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKİRCİKTE



-NOKTA ve/||/<>/>/< BİR(LİK)



-NOKTA ile/ve/||/<>/> ÇİZGİ ile/ve/||/<>/> ÜÇGEN ile/ve/||/<>/> PİRAMİT

( Tek nokta. İLE/VE/||/<>/> İki nokta. İLE/VE/||/<>/> Üç nokta. İLE/VE/||/<>/> Dört nokta. )


-NOKTA ve/||/<>/> DÜZLEM ve/||/<>/> ALAN ve/||/<>/> BİÇİM/ŞEKİL



-NOKTA ve/||/<> DÜZLEM ve/||/<> NESNE/ŞEY

( Biraradalığı vermezler. )


-NOKTA ile/ve/||/<> KÜRE

( Uzaktan bakarsak. İLE/VE/||/<> Yakından bakarsak. )


-NOKTA ile/ve/<> SONSUZ/LUK

( NOKTANIN SONSUZLUĞU )


-NOKTALAMA ile/ve/||/<> HAREKE

( Latin abecesinde. İLE/VE/||/<> Arap abecesinde. )


-NOKTALAMA ile/ve/||/<> HAREKE

( İnsanlık, bir gün...

(,) Virgülü kaybetti:
Söyledikleri, birbirine karıştı.

(.) Noktayı kaybetti:
Düşünceleri, uzayıp gitti. Ayıramadı onları.

(!) Ünlem işaretini kaybetti bir gün de:
Sevincini, öfkesini, tüm duygularını kaybetti.

(?) Soru işaretini kaybetti bir başka gün:
Soru sormayı unuttu.
Her şeyi olduğu gibi kabul eder oldu.

(:) İki noktayı kaybetti başka bir gün:
Hiçbir açıklama yapamadı.

Yaşamının sonuna geldiğinde...
Elinde sadece (") tırnak işareti kalmıştı...

“İçinde de başkalarının düşünceleri vardı yalnızca."

Alex Kanevsky )


-NOKTASIZ ile/ve/<> NOKSANSIZ



-NORMAL GÜÇ ile/ve/||/<> SÜRTÜNME GÜCÜ

( Bir yüzeyin, nesneye uyguladığı dik güç. İLE/VE/||/<> İki yüzey arasında harekete karşı oluşan güç. )


-NÖRON/LAR ile/ve/<> GÖKADA/LAR



-NOTA'DAN, SENFONİ'YE ile/ve/||/<> ZERRE'DEN, OKYANUS'A



-NÖTRALİZASYON (ETKİLEŞİMİ) ile/||/<> OKSİDASYON (ETKİLEŞİMİ)

( Asit ve bazın etkileşimi/tepkimesi. İLE/||/<> Bir nesnenin elektron kaybetmesi ya da oksijenle etkileşime/tepkimeye girme süreci. )


-NOUS <> KOZMOS



-NÜFUS ARTIŞI ile/||/<>/>< KİŞİ SAYISININ AZALMASI

( )


-NÜFUS ARTIŞI ile/||/<>/>< KİŞİ SAYISININ AZALMASI

( Haritayı görmek için burayı tıklayınız... )


-NÜFÛZ EDİLEBİLİRLİK ile/ve/||/<> NÜFÛZ EDİLEMEZLİK



-NÜFÛZ ile/ve/||/<> DUHUL



-NUH'UN ÇOCUKLARI:
SÂM/SHEM[İng./İbr. ŞEM] ile/ve/||/<>/> HÂM ile/ve/||/<>/> YÂFES / JAPHETH[İng.] / YEFET/YAFET[İbr.]

( Ad/isim, ün/şöhret. [Semitik < Shem] İLE/VE/||/<>/> Sıcak/karanlık/yanık tenli.[Ham'ın "soyunun", "siyah ırk"ı temsil ettiği "iddiası", bazı Batı'lı sömürgeci yaklaşımlarda çarpıtılarak kullanılmıştır.] İLE/VE/||/<>/> Genişlemek/yayılmak. )


-NÜKLEER KİMYA ile/||/<> RADYOKİMYA

( Nükleer süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Radyoaktif nesnelerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-NUN HARFİNİN:
GÖRÜNEN ANLAMLARI ile/ve/||/<> GÖRÜNMEYEN ANLAMLARI



-NUR BAĞI ile/ve/<> RUH BAĞI



-NÛR ve/<> HİDÂYET

( İman. VE/<> İslâm. )


-NUR ve/<> HİDÂYET(KILAVUZLAMA)

( Sevgi. VE/<> Adâlet. )


-NUR ve/<> HİDÂYET(KILAVUZLAMA)

( Dışarıda adâlet, içeride sevgi. )


-NUR ve/||/<> HİDÂYET(KILAVUZLAMA)

( Tevrat'ta. / İncil'de. / Kur'ân-ı Kerîm'de. / Kişide. )


-NUR ve/||/<> HİDÂYET(KILAVUZLAMA)

( PHILO ve/||/<> SOPHOS )


-NUR ve/||/<> İMAN

( Olsun! VE/||/<> Olsun! )


-NUR ile/ve/<> ŞEFKÂT

( İlâhî sevgi. İLE/VE/<> ... )


-NURLANMIŞ ve/||/<> ONURLANMIŞ

( Şehit. VE/||/<> Gazi. )


-NÜSHA TESPİTİNDE:
TEK OLMASI ile/ve/||/<> NADİR OLMASI ile/ve/||/<> MÜELLİF HATTI OLMASI ile/ve/||/<> EN ESKİ TARİHLİ OLANI ile/ve/||/<> MÜELLİF NÜSHASINDAN İSTİNSAH EDİLMİŞ OLMASI ile/ve/||/<> MÜELLİFİN YAŞAMINDA, EN YAKIN DÖNEMDE MUKÂBELE EDİLMİŞ OLMASI ile/ve/||/<> İLK 2/3 FERÂ KAYDININ OLMASI



-NUSRAT["NUSRET" değil!] ve/||/<>/>/< ERTUĞRUL

( Çanakkale'deki mayın gemimizin adı. VE/||/<>/>/< Japonya'ya gidip de dönemeyen gemimizin adı. | Tayyareci İsmail Efendi'nin, Kahire'ye gitmek üzere havalanan fakat Kaz Dağı'na düşen uçağının, Çanakkale Zaferi sırasında onarılarak mayınların gözlenmesini sağlayan Yüzbaşı Cemal'in uçtuğu uçağa verilen ad. )


-NUSRAT["NUSRET" değil!] ve/||/<>/>/< ERTUĞRUL

( ve/||/<>/>/< )


-NUTFE ile/ve/<>/> ALAKA ile/ve/<>/> MUDĞA



-NUTUK:
İÇ KONUŞMA ve/||/<> DIŞ KONUŞMA

( Düşünme/düşünce. VE/||/<> Dil/söz. )


-NUTUK ile/ve/değil/yerine/<>/=/||/hem de ÖĞÜT



-O PARAYI:
"BAYILMAK" ile/ve/||/<>/> "DOMALMAK"



-O TARİHTE ile/ve/||/<> O DÖNEMDE



-O ile/ve/<> BEN/BİZ



-O³ ve/<> O²

( Küp ve/<> Kare )


-OBA ile/ve/||/<>/> ORDU

( Kız çocuklarıyla kurulmak ve sürdürülmek istenen. İLE/VE/||/<>/> Erkek çocuklarıyla kurulmak ve sürdürülmek istenen. )


-OBEZİTE ile/||/<> KAŞEKSİ

( Aşırı gövde yağı birikimi. İLE/||/<> Aşırı kilo kaybı ve kas erimesi. )


-OBEZİTE ile/||/<> METABOLİK BELİRGE/SENDROM

( Aşırı gövde yağı birikimi. İLE/||/<> Birlikte görülen yüksek tansiyon, yüksek kan şekeri ve olağandışı kolesterol seviyeleri. )


-OBJEKTİF ile/ve/||/<>/> TELEOBJEKTİF

( Fotoğraf makinesi, mikroskop, dürbün vb. optik araçlarda nesnelerden gelen ışınları alıp ekran üzerine aktaran mercek ya da mercek düzeni. İLE/VE/||/<>/> Çok uzağı gösteren mercek. )


-OBSİDYEN ile/||/<> BASANİT

( Volkanik cam. İLE/||/<> Volkanik kayaç. )


-OBSİDYEN ile/||/<> BAZALT

( Volkanik cam. İLE/||/<> Volkanik kayaç. )


-OBSİDYEN ile/||/<> JASPER

( Volkanik cam. İLE/||/<> Kırmızı, sarı ve kahverengi renklerde olabilir. )


-OBSİDYEN ile/||/<> KUNZİT

( Volkanik cam. İLE/||/<> Pembe ila mor renkte bir spoddumen. )


-OBSİDYEN ile/||/<> LAPİS LAZULİ

( Volkanik cam. İLE/||/<> Mavi renkli bir kayaç. )


-OBSİDYEN ile/||/<> ONİKS

( Volkanik cam. İLE/||/<> Siyah ve beyaz şeritlere sahiptir. )


-OBSİDYEN ile/||/<> PERLİT

( Volkanik cam. İLE/||/<> Volkanik camın hidrasyonu sonucu oluşan bir mineral. )


-OBSİDYEN ile/||/<> RODONİT

( Volkanik cam. İLE/||/<> Pembe ve siyah renkli bir mineral. )


-ÖBÜR/ÖTEKİ DİLLER ile/ve/<>/değil/yerine TÜRKÇE

( )


-ÖÇ ile/ve/||/<> ÖD

( Acı, öfke. İLE/VE/||/<> Öd, safra. )


-OÇAK/OÇAQ ile/ve/||/<>/> OÇAKLIK/OÇAQLIK



-OCAK ile/ve/||/<>/> SOFRA



-OCAKLI ile/||/<> PAŞMAKLIK/ARPALIK

( Osmanlı`da gelirleri kale koruması ve tersane giderlerine ayrılan topraklar. İLE/||/<> Osmanlı'da evlenen hanedan üyesi kızlara ya da padişahın eşlerine verilen miri araziler. Gelirleri padişah kızlarına, annesine ve eşlerine ayrılan toprak. )


-ÖD ve/||/<> KOLEDOK[Fr. < CHOLEDOQUE]

( Safra. VE/||/<> Safra kanalı, öd kanalı. )


-OD ile/ve/=/||/<>/< OT

( Ateş. İLE/VE/||/<> Toprak üstündeki bölümleri odunlaşmayıp yumuşak kalan, ilkbaharda bitip bir iki mevsim sonra kuruyan küçük bitkiler. | Ateş. )


-ODA ile/ve/||/<> AYVAN

( ... İLE/VE/||/<> Balkon, salon. | Bir tarafı dşarı açık olan oda. )


-ODAK NOKTASI/NESNE ile/ve/değil/||/<>/< ZİHİNDEKİ(BELLEKTEKİ) ULAŞILMAZLIĞI



-ODAK(LANMAK İÇİN):
OKU ile/ve/||/<>/> DÜŞÜN ile/ve/||/<>/> ANLA ile/ve/||/<>/> KONUŞ



-ODAK/LANMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNCELİK/LENDİRME



-ODAKLANMA ile/ve/<> "YATIRIM"



-ODAKLANMA ile/ve/||/<> BASTIRMA



-ODAKLANMA ile/ve/<> KÜMELEME



-ÖDEME ile/||/<> APEL[FR. < APPEL]

( ... İLE//||/<> Bankacılıkta, şirket sermayesinin ödenmeyen bölümü için yapılan ödeme çağrısı. | Briçte, oyuncunun ortağından oynamasını istediği kâğıt. )


-ÖDEME ve/||/<>/> AVİSTO[İt. < A VISTA]

( ... VE/||/<>/> Ödenmesi gereken poliçelere yazılan ve "görüldüğünde" anlamına gelen bir terim. )


-ÖDENTİ ile/<> ÖDENEK ile/<> ÖDEME



-ÖDEŞMEK ile/ve/<> BOY ÖLÇÜŞMEK



-ÖDEV ile/ve/||/<> GÖREV



-ÖDİPAL ile/ve/||/<>/< PRE-ÖDİPAL

( 3 - 5 yaş arasında. İLE/VE/||/<>/< 0 - 2 yaş arasında. )


-ODİT/AUDIT ile/||/<> ODİTÖR/AUDITOR

( Dinleyiciler. İLE/||/<> İşitsel. )


-ODON-/ODONT-/ODONTİA- ile/||/<> GİNGİV-/GİNGİVO- ile/||/<> ULE-/ULO- ile/||/<> CEMENTO-

( Diş, dişli. Diş biçiminde, diş tedavisi, dişin durumu. İLE/||/<> Diş etleri ile ilgili. İLE/||/<> Diş etleri ile ilgili, skarla ilgili. İLE/||/<> Diş sementumu ile ilgili. )


-ÖDÜL ile/ve/değil/||/<>/< UYARAN



-ÖDÜN VERMEK ile/ve/||/<> AĞIR BEDELLER ÖDEMEK



-OEDIPUS KARMAŞIKLIĞI/KOMPLEKSİ ve/||/<> ELEKTRA KARMAŞIKLIĞI/KOMPLEKSİ

( Eril çocuklarda. VE/||/<> Dişil çocuklarda. )


-OEDIPUS:
ŞİŞ AYAK ile/ve/||/<> BİLEN AYAK(KİŞİ)

( )


-ÖFKE GÜCÜ" ve "İSTEK/ARZU GÜCÜ" | ile/ve/değil/yerine/<>/> DÜŞÜNME/DÜŞÜNCE/AKIL GÜCÜ

( Öfkeni, akılla yenemiyorsan, kendini, insandan sayma! )


-ÖFKE GÜCÜ" ve "İSTEK/ARZU GÜCÜ" | ile/ve/değil/yerine/<>/> DÜŞÜNME/DÜŞÜNCE/AKIL GÜCÜ

( Öfkenin her zaman bir nedeni vardır fakat iyi bir nedeni yoktur. )


-ÖFKE ile/ve/değil/||/<>/< "BEKLENTİ"



-ÖFKE ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< "TEPKİ"



-ÖFKE ile/ve/değil/||/<>/< ÇARESİZLİK



-ÖFKE ile/ve/değil/||/<>/< ENGELLENME



-ÖFKE ile/ve/||/<>/> GERGİNLİK



-ÖFKE ile/ve/||/<> HIRS

( [gelirse/yönetilemezse ...]
Akıl gider. İLE/VE/||/<> Edep gider. )


-ÖFKE ile/ve/||/<>/> KAYGI



-ÖFKE ile/ve/||/<> KEDER ile/ve/||/<> ÜZÜNTÜ ile/ve/||/<> STRES ile/ve/||/<> KORKU

( Karaciğeri yorar ve hasta eder. İLE/VE/||/<> Akciğeri yorar ve hasta eder. İLE/VE/||/<> Mideyi yorar ve hasta eder. İLE/VE/||/<> Kalbi ve beyni yorar ve hasta eder. İLE/VE/||/<> Böbrekleri yorar ve hasta eder. )


-ÖFKE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAĞLIKLI ÖFKE



-ÖFKE ile/ve/||/<>/> SIKINTI



-ÖFKE ile/ve/||/<>/> SUÇLULUK DÜŞÜNCESİ/DUYGUSU



-ÖFKE ile/<> SUSMA/SÜKÛT

( Kızmış olduğunun göstergesidir. İLE/<> Kırılmış olduğunun göstergesidir. )


-ÖFKE ile/ve/||/<> TİKSİNME



-ÖFKE ile/ve/değil/||/<>/< YOK SAYILMA



-OFTALMİ ile/||/<> OTİT

( Göz yangısı. İLE/||/<> Kulak yangısı. )


-OG ile/||/<> ÖG

( Ovmak. İLE Öğütmek. )


-ÖGE/ÖĞE ile/ve/||/<>/> BİLEŞİK ile/ve/||/<>/> TEK GÖZELİ/HÜCRELİ ile/ve/||/<>/> CANLI ile/ve/||/<>/> ÇOK GÖZELİ/HÜCRELİ ile/ve/||/<>/> İNSAN

( Kimyasal olarak ayrıştırılamayan saf nesneler. İLE/VE/||/<>/> Bir ya da daha fazla ögenin kimyasal olarak birleşmesiyle oluşur. İLE/VE/||/<>/> Bir gözeden oluşan organizmalar. İLE/VE/||/<>/> ... İLE/VE/||/<>/> Birden fazla gözeden oluşan organizmalar. İLE/VE/||/<>/> ... )


-ÖĞELER ile/ve/||/<>/> KİMYASAL EVRİM ile/ve/||/<>/> DİRİMSEL(BİYOLOJİK) EVRİM

( image )


-ÖĞELER ile/ve/||/<>/> KİMYASAL EVRİM ile/ve/||/<>/> DİRİMSEL(BİYOLOJİK) EVRİM

( Kimyasal evrimin, hidrojen siyanür[HCN] ve formaldehid[H2CO] gibi basit organik moleküllerin, abiyotik sentezleriyle başladığı sanılmaktadır. Bu moleküllerin oluşumuyla ilgili olası mekanizmalar bilinmektedir fakat oluşum oranları hakkında belirsizlikler bulunmaktadır. Gereken şey, reaktif olmayan atmosfer moleküllerinin, yeni moleküller oluşturmak üzere birbiriyle birleşmleri için reaktif bileşenlere ayrılmalarını sağlayacak bir enerji kaynağıdır. Şimşekler ve güneşten gelen mor ötesi ışınlar, yerin ilk zamanlarında, uygun enerji kaynağı yaratmış olabilir.

Polimerlerin, bileşenleri olan monomerlerden oluşmaları için enerji girişi gerekir. Polimerler ve öteki organik bileşikler, daha basit bileşikler olarak yalınlaştıklarında, enerji açığa çıkar.

Tüm organizmalarda, metabolik ve genetik aygıttan başka, protein ve başka polimerlerden oluşan zarlar bulunur. Bazı zarlar, hücreyi kuşatarak canlı protoplazmayı çevresindeki ortamdan ayırır; ötekiler ise iç zarlardır. Son araştırmalar, zarların sadece basit bir koruma olmadıklarını, hücrenin biyokimyasal işlemlerinin çoğunun zarlarda oluştuğunu göstermiştir. Örneğin, hücre çeperinin etkin işlevlerinden biri, çevredeki bileşenler ortamından hücre için gereken özütleme işleminin yapılması ve artık ürünlerin çevreye atılmasıyla ilgilidir. Kimyasal evrim, yaşam başlamadan önce yüksek olasılıkla ham biyolojik zarlar üretmek zorunda kalmıştır.

Hücrenin ortaya çıkmasıyla birlikte yeryüzü tarihinin kimyasal çağı sona ermiştir. Ne yazık ki, kimyasal evrim, jeolojik kayıtlarda kesin bir iz bırakmamış. Yaşamın kökenini kavrayışımız, kurama, laboratuvarda yapılan benzetim çalışmalarına ve karşılaştırmalara dayanmaktadır. )


-ÖĞELERİN/ELEMENTLERİN YAPILARI:
FİZİKİ ile/ve/||/<> KİMYEVİ

(
ADI
SİMGESİ
ATOM

NUMARASI
ATOM

AĞIRLIĞI
KAYNAMA

NOKTASI C
ERİME

NOKTASI C
YOĞUNLUĞU

9 / CM3
ERİME

NOKTASI K
KAYNAMA

NOKTASI K
OKSİDASYON

SAYISI
BRİNELL

SERTLİĞİ
AKTİNYUM
Ac
89
(227)
3200
1050
---
---
---
3
---
ALTIN
Au
79
196.967
2970
1063
19.3
1337.95
2980.15
3
---
ALÜMİNYUM
Al
13
26.9815
2450
660
2.7
932.15
2720.15
3
16
AMERİKYUM
Am
95
(223)
2607
995
11.7
---
---
---
---
ANTİMON
Sb
51
121.75
1380
630.5
6.62
903.65
1910.15
3
30
ARGON
Ar
18
39.948
185.8
189.4
1.4
---
---
---
---
ARSENİK
As
33
74.922
613
817
5.72
1088.15
886.15
3
---
ASATATİN
At
85
(210)
(337)
(302)
---
---
---
1
---
AZOT
N
7
14.0067
195.8
210
0.81
---
---
4
---
BAKIR
Cu
29
63.5
2595
1083
8.96
1356.15
2868.15
2
50
BARYUM
Ba
56
137.34
1640
714
3.5
983.15
1910.15
2
42
BERKELYUM
Bk
97
(247)
---
---
---
---
---
---
---
BERİLYUM
Be
4
9.0122
2770
1277
1.85
2477
2750.15
2
60
BİZMUT
Bi
83
208.98
1560
271.3
9.8
---
---
3
---
BOR
B
5
10.811
(2550)
(2030)
(2.34)
2303
4173.15
3
---
BROM
Br
35
79.909
58
7.2
3.12
---
---
1
---
ÇiNKO
Zn
30
65.37
906
419.5
7.14
692.65
1180.15
2
35
CiVA
Hg
80
200.59
357
38.4
13.6
234.25
629.85
2
---
CURiYUM
Cm
96
(247)
---
1340
---
---
---
3
---
DEMİR
Fe
26
55.847
3000
1536
7.86
1809.15
3343.15
2
45
DİSPROSYUM
Dy
66
162.5
2600
1407
8.27
---
---
3
---
EINSTEINYUM
Es
99
(254)
---
---
---
---
---
---
---
ERBİYUM
Er
68
167.26
2900
1497
9.05
---
---
3
---
EUROPYUM
Eu
63
151.96
1439
826
5.26
---
---
3
---
FRANSİYUM
Fr
87
(223)
(677)
(27)
---
---
---
1
---
FERMİYUM
Fm
100
(253)
---
---
---
---
---
---
---
FLOUR
F
9
18.9984
188.2
219.6
1.5
53.55
85.15
1
---
FOSFOR
P
15
30.9738
280
44.2
1.82
317.35
554.15
3
---
GADOLİNYUM
Gd
64
157.25
3000
1312
7.89
---
---
3
---
GALYUM
Ga
31
69.72
2337
29.8
5.91
---
---
3
---
GERMANYUM
Ge
32
72.59
2830
937.4
5.32
---
---
4
---
GÜMÜŞ
Ag
47
107.870
2210
960.8
10.5
1234.34
2453.15
1
20
HAFNİYUM
H
72
178.49
5400
2222
13.1
---
---
4
---
HAHNYUM
Ha
105
(262)
---
---
---
---
---
5
---
HELYUM
He
2
4.0026
268.9
269.7
0.126
---
---
---
---
HİDROJEN
H
1
1.0079
252.7
259.2
0.071
---
---
1
---
HOLMİYUM
Ho
67
164.93
2600
1461
8.80
---
---
3
---
İNDİYUM
In
53
114.82
2000
156.2
7.31
---
---
3
---
İRİDYUM
Ir
77
192.2
5300
2454
22.5
---
---
---
---
İTTERBİYUM
Yb
70
173.04
1427
824
6.98
---
---
---
---
İTRİYUM
Y
39
88.905
2927
1509
4.47
---
---
---
---
İYOD
I
53
126.904
183
113.7
4.94
---
---
1
---
KADMİNYUM
Cd
48
112.4
765
320.9
8.65
594.15
1038.15
2
35
KALAY
Sn
50
118.69
2270
231.9
7.3
2128.15
4653
4
160
KALSİYUM
Ca
20
40.08
1440
838
1.55
1123.15
1760.15
2
13
KALİFORNİYUM
Cf
98
(249)
---
---
---
---
---
3
---
KARBON
C
6
12.0115
4830
3727
2.26
3800
---
4
---
KLOR
Cl
17
35.453
34.7
101
1.56
---
---
1
---
KRİPTON
Kr
36
83.8
152
157.3
2.6
---
---
---
---
KURCHATOVVUM
Ku
104
(206)
---
---
---
---
---
4
---
KROM
Cr
24
51.996
2665
1875
7.19
2176.15
2915.15
6
70
KOBALT
Co
27
58.933
2900
1495
8.9
1765.15
3153.15
2
125
KSENON
Xe
54
131.3
108
111.9
3.06
---
---
---
---
KURŞUN
Pb
82
207.19
1725
327.4
11.4
---
---
4
---
KÜKÜRT
S
16
32.064
444.6
119
2.7
388.5
717.75
2
---
LANTAN
La
57
138.91
3470
920
6.17
---
---
3
---
LAWRENCİYUM
Lr
103
(257)
---
---
---
---
---
---
---
LİTYUM
Li
3
6.939
1330
180.5
0.53
---
---
1
---
LUTESYUM
Lu
71
174.97
3327
1652
9.84
---
---
3
---
MANGAN
Mn
25
54.938
2150
1245
7.43
1517.15
2368.15
---
---
MAGNEZYUM
Mg
12
24.312
1107
650
1.74
922.65
1393.15
2
---
MENDELEVYUM
Md
101
(256)
---
---
---
---
---
---
---
MOBİLBEN
Mo
42
95.94
5560
2610
10.2
2893.15
5073.15
---
160
NEODİM
Nd
60
144.24
(2460)
(1027)
6.77
---
---
3
---
NEON
N
10
20.183
246
248.6
1.2
---
---
---
---
NEPTUNYUM
Np
93
(257)
(3902)
637
19.5
---
---
---
---
NİKEL
Ni
28
58.71
2730
1453
8.9
1728.15
3073.15
2
70
NİOBYUM
Nb
41
92.906
3300
2468
8.4
2741.15
5173.15
5
250
NOBELYUM
No
102
(254)
---
---
---
---
---
---
---
OKSİJEN
O
8
15.9994
183
218.8
1.14
---
---
2
---
OSMİYUM
Ds
76
190.2
5500
3000
22.6
---
---
4
---
PALLADYUM
Pd
46
106.4
3980
1552
12
---
---
3
---
PLATİN
Pt
78
195.09
4530
1769
21.4
---
---
4
---
PLUTONYUM
Pu
94
(242)
3235
640
19.84
---
---
4
---
PRASEODİM
Pr
59
140.907
3127
935
6.77
---
---
3
---
PROMETYUM
Pm
61
(147)
2460
(1027)
6.77
---
---
3
---
PROTAKTİNYUM
Pa
91
231
---
1230
15.4
---
---
5
---
POLONYUM
Po
84
210
962
254
9.2
---
---
2
---
POTASYUM
K
19
39.102
760
63.7
0.86
366.35
1026.95
1
0.03
SAMARYUM
Sm
62
150.35
1900
1072
7.54
---
---
3
---
SELENYUM
Se
34
78.96
685
217
4.79
---
---
2
---
SERYUM
Ce
58
140.12
3468
795
6.67
1070.15
3743.15
3
21
SEZYUM
Cs
55
132.905
690
28.7
1.9
---
---
1
---
SİLİSYUM
Si
14
28.086
2680
1410
2.33
---
---
4
---
SKANDİYUM
Sc
21
44.956
2730
1539
3
---
---
3
---
SODYUM
Na
11
22.989
892
97.8
0.97
370.95
1163.15
1
0.07
STRONSİYUM
Sr
38
37.62
1380
768
2.6
---
---
2
---
RADON
Rn
86
(222)
61.8
71
4.4
---
---
---
---
RADYUM
Ra
88
(226)
1140
700
5
---
---
2
---
RENYUM
Re
75
186.2
5900
3180
21
2233.15
4233.15
6
110
RODYUM
Rh
45
102.905
4500
1966
12.4
---
---
3
---
RUBİDYUM
Rb
37
85.47
688
38.9
1.53
---
---
1
---
RUTENYUM
Ru
44
101.05
4900
2500
12.2
---
---
4
---
TALYUM
Tl
81
204.37
1457
303
11.85
---
---
3
---
TANTAL
Ta
73
130.948
5425
2996
16.6
3269.15
5400
5
30
TEKNESYUM
Tc
43
(98)
4877
2140
11.5
---
---
7
---
TERBİYUM
Tb
65
158.924
2800
1356
8.27
---
---
3
---
TELLUR
Te
52
127.6
989.8
449.5
6.24
---
---
2
---
TİTAN
Ti
22
4970
3260
1668
4.51
1941.15
3553.15
4
160
TULYUM
Tm
69
168.934
1727
1545
9.33
---
---
3
---
TORYUM
Th
90
232.038
3850
1750
11.7
---
---
4
---
URANYUM
U
92
238.03
3818
1132
19.07
1403.15
4203.15
5
160
VANDANYUM
B
23
50.942
3450
1900
5.1
2163.15
3653
4
260
VOLFRAM
W
74
183.85
5930
3410
6.49
3663.15
5773.15
4
250
ZİRKONYUM
Zr
40
91.22
3580
1852
6.49
2128.15
4653
4
160
)


-ÖĞLE ile/ve/||/<> İKİNDİ

( Gölgesizlik. İLE/VE/||/<> Gün geçişi. )


-ÖĞRENEN ANCAK DÜŞÜNMEYEN ile/ve/||/<> DÜŞÜNEN ANCAK ÖĞRENMEYEN

( Kaybolmuştur. İLE/VE/||/<> Tehlikededir. )


-ÖĞRENİLECEK OLAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TERK EDİLECEK OLAN



-ÖĞRENME:
DENEYSEL ile/ve/||/<> ZİHİNSEL



-ÖĞRENME/ÖĞRENENLER:
ZAMANINDA ile/ve/||/<> OTORİTEDEN ile/ve/||/<> DENEYEREK ile/ve/||/<> YAŞAMDAN ile/ve/||/<> YAŞAMDAN BİLE (ÖĞRENEMEME/ÖĞRENEMEYENLER)

( İndirimli fiyattan. İLE/VE/||/<> Özgürlük bedeliyle. İLE/VE/||/<> Etiket fiyatından. İLE/VE/||/<> Gecikme zammıyla. İLE/VE/||/<> Boşa geçmiş, koskoca bir yaşamla. )


-ÖĞRENME ile/ve/<>/yerine ANLAMA

( Yapmak, onu bildiğini göstermektir. )


-ÖĞRENME ile/ve/<>/yerine ANLAMA

( Bir şeyi iyi anlayın, ulaşmışsınız demektir. )


-ÖĞRENME ile/ve/<>/yerine ANLAMA

( Öğrenmek, bildiğini fark etmektir. )


-ÖĞRENME ile/ve/<>/yerine ANLAMA

( Tekrarın etkili olabilmesi için anlamlı bir biçimde ve istekle yapılması gerekir. )


-ÖĞRENME ile/ve/<>/yerine ANLAMA

( Okuyarak ve/ya da gözlemleyerek ve/ya da deneyimleyerek. İLE/VE/<>/YERİNE Severek. )


-ÖĞRENME ile/ve/<>/yerine ANLAMA

( Understand one thing well, and you have arrived. )


-ÖĞRENME ve/<> EKSİKLİK

( Öğrenebilmek için eksiklik -ve de eksikliğinin farkındalığı- gerekir. )


-ÖĞRENME ile/ve/||/<>/> PAYLAŞMA



-ÖĞRENME ile/ve/değil/<> SÜZME



-ÖĞRENMEK ile/ve/<>/> "KALPTE BULMAK"



-ÖĞRENMEK ile/ve/<> BİLGİ EDİNMEK



-ÖĞRENMEK ile/ve/değil/<> DEĞER KAZANMAK



-ÖĞRENMEK ile/değil/yerine/||/<>/< KAVRAMAK



-ÖĞRENMEK ile/ve/<>/değil/yerine KEŞFETMEK



-ÖĞRETEN ile/ve/||/<>/> ÜRETEN



-ÖĞRETİ/DOKTRİN ile/ve/değil/||/<>/< KURAM/TEORİ



-ÖĞRETİLEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DAHA FAZLASI



-ÖĞRETMEK ile/ve/<>/değil/yerine ANLA(T)MAK

( En iyi öğrettiğin şey en çok öğrenmen gereken şeydir. )


-ÖĞRETMEK ile/ve/<>/değil/yerine ANLA(T)MAK

( Bir kişiye bilgimin bir bölümünü öğrettiğimde, o kişi, bunun öteki üç bölümünü öğrenemezse, dersimi bir kez daha yinelemem. )


-ÖĞRETMEK ile/ve/<>/değil/yerine ANLA(T)MAK

( Hocanın derdi öğretmektir, küstürmek değil! )


-ÖĞRETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DÜŞÜNMELERİNİ SAĞLAMAK



-ÖĞRETMEK ile/ve/<> FARK ETMEK/ETTİRMEK

( Öğretmek, başkalarına senin kadar iyi bildiklerini anımsatmaktır. )


-ÖĞRETMEK ile/ve/<> FARK ETMEK/ETTİRMEK

( EACH ONE, TEACH ONE )


-ÖĞRETMEK ile/ve/<>/değil/yerine GÖSTERMEK



-ÖĞRETMEK ve/||/=/<>/< ÖĞRENMEK

( Öğretirken kendini araya sokmazsın, öğrenirken ben varım demezsin. )


-ÖĞRETMEK ve/||/=/<>/< ÖĞRENMEK

( Öğretirken alçakgönüllülük, öğrenirken o bile değil [tam teslimiyet!(bilgiye tabii! kişiye değil!)]. )


-ÖĞRETMEK ve/||/=/<>/< ÖĞRENMEK

( [öğrenmek] 2 kere. VE/||/=/<>/< 1 kere. )


-ÖĞRETMEN ile/ve/||/<>/> ÖĞRETİM ÜYESİ

( İlk ve orta derecede. İLE/VE/||/<>/> Evrenkentte/üniversitede/akademide. )


-ÖĞRETMENİ OLALIM! ve/||/+/<>/>/< ÖĞRENCİSİ OLALIM!

( Nefsimizin. VE/||/+/<>/>/< Vicdanımızın. )


-OĞUL/OGUL[dvnlgttrk] ile/<> SÜTOĞUL

( ... İLE/<> Bir kadının, kendi çocuğu değilken emzirdiği ve kocasının da evlat olarak benimsediği erkek çocuk. )


-ÖĞÜT VERMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİ/DOĞRU ÖRNEK OLMAK/GÖSTERMEK

( Yolu uzun. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yolu kısa. )


-ÖĞÜT VERMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİ/DOĞRU ÖRNEK OLMAK/GÖSTERMEK

( Kolay. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< "Kolay değil". )


-ÖĞÜT ile/ve/değil/yerine/||/<> (İYİ/YETERLİ/NİTELİKLİ) ÖRNEK

( Yolu, uzundur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Yolu, kısa ve etkilidir. )


-ÖĞÜT ile/ve/||/<>/> ESİNLENME



-ÖĞÜT ile/ve/<>/>< HAKARET

( Bir insana, başkaları yanında verilen "öğüt", öğüt değil "küçük düşürme", "aşağılama" ya da "hakaret" olabilir/olur[bazen/çoğunlukla]. Kimseye ve de özellikle çocuklara, ne kıyas, ne de öğüt, doğru/uygun zaman, zemin ve koşullar oluş(turul)madıkça, yapılmamalıdır. )


-ÖĞÜT ve/||/<>/> MERAK



-ÖĞÜT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖRNEK

( Yolu/süreci uzundur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yolu/süreci kısa ve etkilidir. )


-ÖĞÜTMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/>< ÜRETMEK



-OK AÇMAZI ile/ve/||/<> KOŞU YOLU AÇMAZI ile/ve/||/<> UZAY GEMİSİ AÇMAZI ile/ve/||/<> TANRILAR AÇMAZI



-OKB ile/<> OKKB

( Obsesif-Kompulsif Bozukluk İLE Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu )


-OKB ile/<> OKKB

( Kaygı bozukluğu biçimi. İLE/<> Kişilik bozukluğu biçimi. )


-OKB ile/<> OKKB

( Belirtilerin şiddeti, zamanla değişir. İLE/<> Belirtiler, aynı kalmaya eğilimlidir. )


-OKB ile/<> OKKB

( Kolaylıkla tespit edilebilir. İLE/<> Kolaylıkla tanımlanamaz. )


-OKB ile/ve/değil/||/<>/< YAYGIN KAYGI BOZUKLUĞU



-ÖKE/DEHÂ ve/||/+/<>/> GÜZELLİK



-ÖKLİD ve/||/<>/> POSTULATLARI

( 1- Bir noktadan, bir noktaya, tek bir doğru çizilebilir.

2- Sonlu bir doğru, yine bir doğru olarak uzatılabilir.

3- Bir merkez ve bir mesafe, çemberi tanımlar.

4- Tüm dik açılar, birbirine eşittir.

5- Eğer bir doğru, iki doğruyu kesiyorsa iç açıları toplamı, iki dik açıdan küçük olan tarafta iki doğru kesişir.

(Bir doğruya, dışındaki bir noktadan yalnız bir tek paralel doğru çizilebilir.[John Playfair]) )


-OKŞAMAK ile/ve/değil/||/<> OVMAK



-OKSİJEN ile/ve/||/<>/ KOKU

( "Oksijeni bilmem ama kokun şart!" )


-OKSİT ile/||/<> PEROKSİT

( Oksijenin -2 değerlikli olduğu bileşikler. İLE/||/<> Oksijenin -1 değerlikli olduğu bileşikler. )


-OKSİTOSİN ile/ve/||/<> VAZOPRESİN

( Annelik içgüdüsü. Doğumla başlayan annelerde salgılanan hormon. İLE/VE/||/<> Babalık içgüdüsü. Doğumla başlayan babalarda salgılanan hormon. )


-OKSİTOSİN ile/ve/||/<> VAZOPRESİN

( Doğum ve emzirme süreçlerinde rol oynayan hormon. İLE/VE/||/<> Su dengesini ve kan basıncını düzenleyen hormon. )


-OKSİTOSİN ile/ve/||/<> VAZOPRESİN

( Sosyal bağları ve güven duygusunu artırır. İLE/VE/||/<> Stres tepkilerini ve saldırganlığı etkiler. )


-OKSİTOSİN ile/ve/||/<> VAZOPRESİN

( İkisi de peptid hormondur ve dokuz amino asitten oluşur. [Hipotalamustan salgılanır ve arka hipofizden salınır.] )


-ÖKSÜZ/YETİM ile/||/<> NANHAR

( Ya annesi, ya babası ya da ikisi birden olmayan. İLE/||/<> Ölen yeniçerilerin çocuklarına verilen ad. )


-OKU, BABAN GİBİ EŞEK OLMA!
ile/değil
OKU BABAN GİBİ, EŞEK OLMA!
ve/||/<>
A WOMAN, WITHOUT HER, MAN IS NOTHING
A WOMAN, WITHOUT HER MAN, IS NOTHING

( Virgülün/vurgunun/durağın nerede olduğu çok önemli! )


-OKU, BABAN GİBİ EŞEK OLMA!
ile/değil
OKU BABAN GİBİ, EŞEK OLMA!
ve/||/<>
A WOMAN, WITHOUT HER, MAN IS NOTHING
A WOMAN, WITHOUT HER MAN, IS NOTHING

( )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( Duyduğumu unuturum, gördüğümü anımsarım, okuduğumu anlarım. )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( Kurnaz kişiler, okumayı küçümser; basit kişiler, ona hayran olur; akıllı kişiler ise ondan yararlanır. )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( Okumak bir kişiyi doldurur, kişilerle konuşmak hazırlar, yazmak ise olgunlaştırır. )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( Kişi kendini yetiştirmek/terbiye etmek için okumalıdır! [Başkalarına bilgi satmak için değil!] )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( Kitap okumak, sevgilinin fotoğrafına bakmak gibidir. )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

(

Büyük buluş! )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( image )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( Bir kitabı okurken geçen iki saatin, yaşamımın çoğu yılından daha dolu olduğunu fark edince, bir kişinin yaşamının ürkütücü hiçliğini düşünürüm.

Sabahattin Ali )


-OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK! ile/ve/değil/||/<>/> OKUMAK!

( "Okuma Alışkanlığı Üzerine" yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


-OKUL ile/ve/||/<>/>< YAŞAM

( Önce ders verir, sonra dener, sınav yapar. İLE/VE/||/<>/>< Önce sınav yapar, sonra [dene(yimle)terek] ders aldırır. )


-OKUMA YAPMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YORUM YAPMAK



-OKUMA:
DOĞRUSU ile/ve/||/<>/> GÜZELLEŞTİRME



-OKUMA ile/ve/||/<>/> UZMANLIK



-OKUMAK:
SABAH ile/ve/||/<>/> AKŞAM ile/ve/||/<>/> YATARKEN/YATMADAN ÖNCE



-OKUMAK:
YOKSULLUKTA ve/||/<>/> VARSILLIKTA

( Varlık/servet[Ar.]. VE/||/<>/> Süs, ziynet/zinet[Ar.]. )


-OKUMAK ve/<> BİRARAYA GELMEK/GETİRMEK

( Anlamak için okursun, anlarsan okursun! )


-OKUMAK ile/ve/||/<>/></< DİNLEMEK

( Kişileri ayrıştırır. İLE/VE/||/<>/< Kişileri/toplulukları/toplumu birleştirir. )


-OKUMAK ile/ve/değil/||/<>/= DUYURMAK/İLETMEK



-OKUMAK ve/||/<> KONUŞMAK ve/||/<> YAZMAK

( Tamamlar. VE/||/<> Hazırlar. VE/||/<> Olgunlaştırır. )


-OKUMAK ile/ve/değil/||/<>/< OKUYABİLMEK



-OKUMAYA DEĞER ŞEYLER YAZMAK ve/||/<> YAZILMAYA DEĞER ŞEYLER YAŞA(T)MAK



-OKUNACAKLAR ile/ve/<> KONUŞULACAKLAR



-OKUR-YAZARLIK ile/ve/<> SAYISAL OKUR-YAZARLIK

( ... İLE/VE/<> Sayıları kavrayabilme ve kullanabilme yetisi.[düzeyler, basamaklar, zaman algısı] )


-OKUR-YAZARLIK ile/ve/<> SAYISAL OKUR-YAZARLIK

( LITERACY vs./and/<> NUMERIC LITERACY )


-OKUR-YAZARLIK ile/ve/<> SAYISAL OKUR-YAZARLIK

( WHIPPLES ve ABCC Endeksleri )


-ÖKÜZKAKAN:
KIZIL GAGALI ile/||/<>/< SARI GAGALI

( Afrika'da, Sahra'nın güneyinde yaşarlar. Hayvanların sırtından parazitleri toplayıp yemesiyle bilinir. İLE/||/<>/< ... )


-ÖKÜZKAKAN:
KIZIL GAGALI ile/||/<>/< SARI GAGALI

( ile/||/<>/< ... )


-ÖKÜZKAKAN:
KIZIL GAGALI ile/||/<>/< SARI GAGALI

( Sığırcıkgiller[STURNIDAE] ailesine yakındır. )


-OKYANUSU AŞMAK ve/ne yazık ki/||/<>/> DEREDE BOĞULMAK



-OL!:
İÇİNDE ve/||/<> KIÇINDA ve/||/<> BAŞINDA ve/||/<> YANINDA

( Tarlan varsa. VE/||/<> Teknen varsa. VE/||/<> İşin varsa. VE/||/<> Eşin varsa. )


-OLABİLDİĞİNCE ...:
KÜÇÜLTELİM!/AZALTALIM! ve/||/<> ARTIRALIM!

( Lokmalarımızdaki oranı. VE/||/<> Çiğneme sayımızı. )


-OLABİLECEKLER ile/ve/||/<>/>/< OLMASI GEREKENLER



-OLABİLECEKLERİN OLMASI İÇİN UĞRAŞMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< OLMAYABİLECEKLERİN OLABİLMESİ İÇİN SABRETMEK



-OLAĞANDIŞI ile/||/<> ANOMALİ

( Olağandışı. İLE/||/<> Bozukluk. )


-OLAĞANÜSTÜ DURUM/HAL ile/ve/<> SIKIYÖNETİM



-OLAN ile/ve/||/<>/>< OL(MA)MASI GEREKEN



-OLAN ile/ve/<>/değil/yerine OLABİLEN

( Evren/dekiler. İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE İnsan... )


-OLAN ile/ve/||/<>/> OLAĞAN



-OLAN ile/ve/<> OLANAKLI OLAN

( Kavram. İLE/VE/<> Simge. )


-OLAN ile/ve/<>/||/hem de ÖLEN ile/ve/<>/||/hem de YANAN ile/ve/<>/||/hem de YENİLEN

( Hiçbirine, çözüm yoktur. )


-OLAN ile/ve/<> OLMASI GEREKEN

( Akıl ile yönetilerek. İLE/VE/<> Eylem ve katılım ile sağlanan/sağlanır. )


-OLAN <>/>< OLMAYAN

( (olduğu) Kadar. <>/>< (olmadığı) Kader. )


-OLAN <>/>< OLMAYAN

( Yapar/yapıyor. <>/>< Bakar/bakıyor. )


-OLAN ile/ve/||/<> ORAN



-OLANAK/LILIK ile/ve/<> KOLAYLIK



-OLANAK/SIZ/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÜMİT/SİZ/LİK



-OLANAK ile/ve/||/<> BENZERLİK



-OLANAK ile/ve/değil/<>/> ÇÖZÜLME



-OLANAK ve/<> VAROLAN(MEVCUT)



-OLANAKLAR ve/||/<>/>/< GELİŞME HAKKI



-OLANAKLAR ile/ve/değil/yerine/||/<> OLANAKLILIKLAR

( Parça. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Bütün. )


-OLANAKLAR ile/ve/değil/yerine/||/<> OLANAKLILIKLAR

( Hedef. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Durum. )


-OLANAKLARIN/KAZANIMLARIN/SORUNLARIN:
İÇİNDE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EŞİĞİNDE
(OLMAK/OLMAMAK)



-OLANAKLI İLKECE BİLİNÇLİ:
BİLİNÇ ÖNCESİ ile/ve/||/<> DİNAMİK BİLİNÇDIŞI

( )


-OLANAKLI/LIK ile/ve/||/<> SONSUZ/LUK



-OLANAKLILAŞTIRMA ile/ve/||/<>/> KOLAYLAŞTIRMA



-OLANAKLILIK ile/ve/<> GEÇERLİLİK



-OLANAKLILIK ile/ve/<> GERÇEKLİK



-OLANAKSIZ/LIK / OLANAKLI/LIK ve/<> KARARLI/LIK

( Aralarındaki tek fark, kararlılık derecesindedir. )


-OLANI BİLİRİM/BİLEYİM ile/ve/||/<>/< OLMASI GEREKENİ (")BİLEBİLİRİM(")/BİLEYİM

( Aristoteles. İLE/VE/||/<>/< Platon. )


-OLANI BİLMEK ve/||/<>/>/< ORANI BİLMEK



-OLANI/ELDEKİNİ:
BEĞENMEMEK ile/ve/<>/değil/yerine DAHA İYİSİNİ İSTEMEK



-OLANLA(RLA) / OLDUĞU KADARIYLA:
TATMİN/MUTMAİN OLMA(MA)K ile/ve/değil/yerine/||/<> YETİNME(ME)K



-OLASILIĞIN DOĞUŞU ve/||/<> ŞANSIN TERBİYE EDİLİŞİ

( Ian Hacking'in bu kitaplarını da okumanızı salık veririz. )


-OLASILIK:
DOĞADA/DEVİMDE/NESNELERDE ile/ve/||/<>/> DAVRANIŞTA/EYLEMDE(KİŞİDE) ile/ve/||/<>/> ZİHİNDE/DÜŞÜNCEDE/SÖZDE



-OLASILIK ile/ve/||/<>/> TEDBİR



-OLAY "AÇLIĞI" ile/ve/değil/||/<>/< ONAY AÇLIĞI



-OLAY UFKU ile/ve/<> ERGOSFER

( EVENT HORIZON ile/ve/<> ERGOSPHERE )


-OLAY UFKU ile/ve/<> ERGOSFER

( )


-OLAY/DURUM ile/ve/||/<> AYRINTI/LAR(I)



-OLAY/OLGU/DURUM ile/ve/||/<>/>< YADSIMA



-OLAY ve/değil/||/=/<>/< BETİMLENEN



-OLAY ve/<> GELİŞİGÜZEL/LİK



-OLAY ve/||/<>/< KOLAY

( Olay ortaya çıkınca, çözümü de belirsizliğe göre nispeten daha kolay olur. )


-OLAY ve/<> TASARIM



-OLAYLAR VE KİŞİLER ve/||/<> YÜKLENEN ANLAM ve/||/<> ALGI ve/||/<> YORUM | BİLİŞSEL ÇARPITMALAR



-ÖLÇEK ile/ve/<> NİCELİK



-ÖLÇEK ile/ve/<> NİTELİK



-ÖLÇME ile/ve/||/<> ÖLÇÜMLEME



-ÖLÇMEK ile/ve/<> "YÜKLEMEK"



-ÖLÇMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TARTMAK



-ÖLÇÜ EKSİKLİKLERİNDE:
İMÂLE ile/ve/<> ZİHAF ile/ve/<> MED ile/ve/<> VASL(ULAMA) ile/ve/<> KASR ile/ve/<> SEKT-İ MELİH

( Kısa olan hecenin, uzun okunması. İLE/VE/<> Uzun hecenin, kısa okunması. İLE/VE/<> Bir tam sesi, birbuçuk sese yükseltmek. İLE/VE/<> Sessizle biten sözcüğün, sesliyle başlayan sözcüğe bağlanması. İLE/VE/<> Sessizle biten sözcüğün, sesliyle başlayan sözcüğe bağlanması. İLE/VE/<> Uzun heceyi, inceltmek. İLE/VE/<> Kısa hecelerin, birleşerek, uzun hece oluşturması. )


-ÖLÇÜ EKSİKLİKLERİNDE:
İMÂLE ile/ve/<> ZİHAF ile/ve/<> MED ile/ve/<> VASL(ULAMA) ile/ve/<> KASR ile/ve/<> SEKT-İ MELİH

( )


-ÖLÇÜ/T ile/ve/değil/<> ÇERÇEVE



-ÖLÇÜ ile/ve/||/<> DERECE



-ÖLÇÜ ile/ve/||/<> KARAKUŞÎ

( ... İLE Yasa, kural, mantık ölçülerine dayanmayan. )


-ÖLÇÜ ile/ve/<> ÖLÇÜT ile/ve/<> ÖLÇEK



-ÖLÇÜ ile/ve/||/<> ORAN ile/ve/||/<> MATEMATİK

( Bilim/de. İLE/VE/||/<> Sanat/ta. İLE/VE/||/<> Müzik/te. )


-ÖLÇÜ ve/||/<>/> TEKRAR ÜRETİM



-ÖLÇÜDE:
7'Lİ ile/ve/<> 8'Lİ ile/ve/<> 11'Lİ ile/ve/<> 14'LÜ

( Mâni. İLE/VE/<> Semai, destan, türkü. İLE/VE/<> Koşma, destan. İLE/VE/<> Çağdaş Türk ve Tekke Yazını. )


-ÖLÇÜDE:
7'Lİ ile/ve/<> 8'Lİ ile/ve/<> 11'Lİ ile/ve/<> 14'LÜ

( )


-ÖLÇÜDE:
HECE ile/ve/<> SERBEST ile/ve/<> ARUZ

( )


-ÖLÇÜLEMEZLER VE TARTILAMAZLAR:
ISI ile/ve/||/<> IŞIK ile/ve/||/<> ELEKTRİK ile/ve/||/<> MANYETİZMA



-ÖLÇÜLÜ ile/ve/||/<> ÖLÇÜ İLE



-ÖLÇÜLÜLÜK ile/ve/<> DENGE



-ÖLÇÜSÜZ/LÜK ile/ve/değil/||/<> "GEMSİZ/LİK"



-ÖLÇÜT ile/ve/||/<> GEREKÇE



-OLDUĞUN GİBİ GÖRÜNMEK/KONUŞMAK ile/ve/<> GÖRÜNDÜĞÜN/KONUŞTUĞUN GİBİ OLMAK

( Kendinizi olduğunuz gibi bilmek için tüm fikirlerden vazgeçiniz. )


-OLDUĞUN GİBİ OLMAK ile/ve/değil/||/<>/< YALINLIK



-ÖLDÜRME ile/ve/||/<> YOK ETME



-OLGU ile/ve/değil/<> GÖRÜNÜŞ



-OLGUN BİRİKİM ve/||/<> GENÇ ENERJİ



-OLGUN/LUK:
BİLGİ İTİBARİYLE
ve/||/<>
BİLGELİK İTİBARİYLE
ve/||/<>
DURUM/KOŞULLAR İTİBARİYLE
ve/||/<>
AYDINLATMA İTİBARİYLE



-OLGUN/LUK ve/||/<> AKILLI/LIK ve/||/<> GÜÇLÜ/LÜK

( Hatalarımızı kabul edebilecek kadar. VE/||/<> Hatalarımızdan ders alabilecek kadar. VE/||/<> Hatalarımızı düzeltebilecek kadar. )


-OLGUN/LUK ve/||/<>/>/< SUSKUN/LUK



-OLGUN ile/ve/değil/||/<> "DURGUN"



-OLGUN ve/||/=/<> ACIYA GÜLEBİLEN

( En olgun kişi/ler, acıya gülen(ler)dir. )


-OLGUN ile/ve/<>/+ YETKİN



-OLGUNLAŞMA/KEMÂL:
"YAŞ ALARAK" ile/ve/değil/||/<>/< YAŞAYARAK



-OLGUNLAŞMA ile/ve/||/<> "DURULMA"



-OLGUNLAŞMA ve/||/<> "YARA ALMAMA" ve/||/<> KAZANMA

( İlgiye gereksinim duymadıkça. VE/||/<> Beklentiye girilmedikçe. VE/||/<> Bağımlı kalınmadıkça. )


-OLGUNLAŞMA ve/||/<>/> ŞAŞIRMAMA



-OLGUNLAŞMAK/TEKÂMÜL (ETMEK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇEKİRDEĞİNİ KÜÇÜLTMEK



-OLGUNLAŞMANIN SAĞLADIKLARI:
"KALPTE" ile/ve/||/<>/> ANLIK'TA(ZİHİNDE) ile/ve/||/<>/> YAŞAMDA

( Duyarlılık kazandırır. VE/||/<>/> İşleklik ve işlevsellik sağlar. VE/||/<>/> Huzur sağlar/sunar. )


-OLGUNLUĞUN EN ÖNEMLİ GÖSTERGELERİ:
DEDİKODUYA DAYANMA/TAHAMMÜL ve/<>
İFTİRAYA DAYANMA/TAHAMMÜL

( Dedikodu ve iftiraya karşılığın da üç aşaması vardır.
1- Dedikodu ve iftiraya susarak[sükûnetle] karşılık vermek.
2- Dedikodu ve iftiradan "memnun olmak".
3- Dedikodu ve iftiradan "memnun olup", "dedikoducu/iftiracı" için üzülmek. )


-OLGUNLUK ile/ve/||/<> SÜREKLİLİK



-OLGUSAL/LIK ile/ve/||/<> EDİMSEL/LİK



-OLGUSAL/LIK ile/ve/||/<> EVRENSEL/LİK



-OLGUSAL/LIK ile/ve/<> FARKLI/LIK



-OLGUSAL/LIK ile/ve/=/||/<>/> USSAL/LIK

( FACTIVE )


-OLMADAN ÖNCE OLSUN DİYE ve/||/<> ÖLMEDEN ÖNCE ÖLSÜN DİYE



-OLMADIĞINDA (EN ÇOK) ARANAN ile/ve/<> OLDUĞUNDA (EN ÇOK) TARTIŞILAN



-OLMADIKLARIMIZ ve/||/<>/> YAPMADIKLARIMIZ ve/||/<>/> DÜŞÜNMEDİKLERİMİZ ve/||/<>/> KONUŞMADIKLARIMIZ

( Yeğlemedikleri... [B (bile değil)] )


-OLMAK ve/<>/:/= ANLAMAK



-OLMAK ile/ve/=/<> BULMAK

( İsimsiz, cisimsiz, resimsiz. İLE/VE/=/<> İsimle, cisimle, resimle. )


-OLMAK ve/=/<>/|| OLAN

( Kavram/olgu. VE/=/<>/|| İnsan. )


-OLMAK ile/ve/||/<>/> OLAN ile/ve/||/<>/> OLUŞ

( Bir gövdede odaklanmış, sonsuz olansınız. )


-OLMAK ile/ve/||/<>/> OLAN ile/ve/||/<>/> OLUŞ

( BEDÂHETEN: O anda oluşan. | Birdenbire, ansızın, düşünmeksizin. )


-OLMALI ile/ve/değil/yerine/<> OLABİLİR



-OLMASI GEREKEN ile/ve/||/<> OLANIN FELSEFESİ

( Platon. İLE/VE/||/<> Aristoteles. )


-OLMAYAN MEYVEYE EL UZANMAZ ve/<> AŞILANMAYAN MEYVE TATLANMAZ



-OLMAYANA ERGİME ile/ve/||/<> SAÇMA OLANA İNDİRGEME



-OLMAYANLARA ve/||/<> OLANLARA

( İnanmamalıyız. VE/||/<> Kanmamalıyız. )


-OLMAZ OLSUN ile/ve/||/<> JE VEUX

(

ile/ve/||/<>

)


-OLMAZSA OLMAZLIK ile/ve/||/<> TERK EDİLEMEZLİK



-ÖLMEK:
GÖVDEDE ile/ve/değil/yerine/<>/< KENDİNDE



-ÖLMEK ile/ve/||/<>/>/< "ÖLMEDEN ÖNCE ÖLMEK"

( Dünyanın içinden çıkmak. İLE/VE/||/<>/>/< Dünyayı, içinden çıkarmak. )


-OLSUN ile/ve/||/<> OLUR (ÖYLE)



-ÖLÜ SERTLİĞİ ile/ve/||/<> ÖLÜ MORLUĞU ile/ve/||/<> ÖLÜ SOĞUMASI



-ÖLÜ ile/ve/değil/||/<>/< ÖLÜMLÜ



-ÖLÜBAŞ GÜVESİ:
YEŞİL ile/||/<> SARI ile/||/<> KAHVERENGİ



-OLUK/YİV ve/||/<>/< KINDIRAÇ

( ... VE/||/<>/< Oluk ya da yiv açmaya yarayan araç. )


-ÖLÜM:
"ÖNÜNDE DURURSAN" ve/||/<> "KAÇARSAN"

( Yakalar. VE/||/<> Yetişir. )


-ÖLÜM:
"SIRALI" ile/ve/değil/||/<>/< SIRASIZ



-ÖLÜM:
KALP/BEYİN DURDUĞUNDA ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> UNUTULDUĞUMUZDA



-ÖLÜM:
ZORUNLU/IZDIRARÎ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İHTİYÂRÎ

( Ölmeden önce ölünüz... )


-ÖLÜM ve/<> APTALLIK

( Öldüğünde, öldüğünü bilmezsin. Sadece, başkaları için zordur. VE/<> Aynı şey, aptallıkların için de geçerlidir. )


-ÖLÜM ile/||/<> KIYIM/CİNAYET[Ar.] ile/||/<> ÖZKIYIM/İNTİHAR[Ar.]



-ÖLÜM ile/ve/||/<>/> MİRAS

( Hak. İLE/VE/||/<>/> Helâl. )


-ÖLÜM ile/ve/||/<>/> ORGAZM

( Tüm ölçü(t)lerin ölçütü. İLE/VE/||/<>/> Tüm deneyimlerin/duyumların ölçütü. )


-ÖLÜM ile/ve/||/<>/> TEMEVVÜT[Ar. < MEVT]

( ... İLE/VE/||/<> Bir örgenin çürüyüp ölü duruma geçmesi. )


-ÖLÜM ile/ve/||/<> UYKU

( Uyku, ölümün kardeşidir. )


-ÖLÜM ile/ve/||/<> UYKU

( ZIBARMAK: Ölmek, gebermek. | Uyumak, sızmak. )


-ÖLÜM ile/ve/||/<> UYKU

( Ağır uyku. İLE/VE/||/<> Hafif ölüm. )


-ÖLÜMCÜL HASTALIKLARIN ÖĞRENİLMESİNDE:
REDDETME ile/ve/<>/> ÖFKE ile/ve/<>/> PAZARLIK ile/ve/<>/> DEPRESYON ile/ve/<>/> KABUL



-ÖLÜMDE "ÖNCELİK":
[ya] SEN/O ile/ve/ya da/||/<> BEN ile/ve/ya da/||/<> AYNI ANDA, İKİMİZ BİRDEN

( [değil/yerine/ya da]
Bu üç olasılıktan biri gerçekleşmeden, ikimiz/hepimiz[düşünebilen ve seven/sevebilen herkes], ölümle yüzleşip ölmeden önce "ölerek" ve sevdiklerimizle ölüm/ümüz konusunu da konuşabilme olanağıyla, bu üçünün de dışına çıkabilmek. )


-OLUMLAMA ile/ve/<> ONAYLAMA



-OLUMLU/OLUMSUZ) HAVA/SI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HÂL/İ



-OLUMLU ile/ve/||/<>/> OYLUMLU/HACİMLİ



-OLUMSALLIK ile/ve/ne yazık ki/||/<> KEYFÎLİK



-OLUMSUZ KOŞULLAR:
GEÇİRİCİ ile/ve/değil/yerine/<> GEÇİCİ



-ÖLÜMSÜZ/LÜK ve/||/<>/< ÖZGÜR/LÜK



-OLUMSUZ ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< KABA



-OLUMSUZ ile/ve/değil/||/<> UYUMSUZ



-OLUMSUZLAMA ile/değil/yerine/<> ELEŞTİRİ



-OLUMSUZLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜRETKEN OLUMSUZLAMA



-OLUMSUZLUĞU/SORUNU/ÇÖZÜMÜ:
HESABA KATMAMIŞ OLMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< GÖZE ALMIŞ OLMAK



-OLUMSUZLUK ile/ve/değil/<> ÜMİTSİZLİK



-OLUMSUZLUKLARI/OLUMSUZLUKLARDAN:
"BESLE(N)ME" ile/ve/<> "BEZE(N)ME"



-OLUR"
ile/ve/değil/||/<>/><
NA OLUR ve/||/<> NAH OLUR



-OLUR ile/ve/||/<> OLMAZ

( Diye bir şey yok! İLE/VE/||/<> Diye bir şey yok! )


-OLURSA/OLMASI YETMEZ ile/ve/değil/<> OLMAZSA OLMAZ



-OLURSA ile/ve/<> OLMAZSA

( Ne iyi/âlâ. İLE/VE/<> Pek iyi/âlâ. )


-OLURUNA BIRAKMAK ile/ve/<> AKIŞINA BIRAKMAK



-OLUŞ:
YOKLUĞUN YADSINMASI ve/||/<> YOK'UN YOKLUĞU



-OLUŞ'TA(KEVN): SÜKÛN ve/||/<> HAREKET ve/||/<> ELVAN ve/||/<> ASVAT ve/||/<> TUUM(TADLAR) ve/||/<> REVAYİH(KOKULAR) ve/||/<> İTİMAT ve/||/<> HARARET ve/||/<> BÜRÛDET ve/||/<> RUTÛBET ve/||/<> YÜBÛSET(KURULUK) ve/||/<> TELİF ve/||/<> HAYAT ve/||/<> ELEM ve/||/<> KUDRET ve/||/<> İRADET ve/||/<> KERÂHET ve/||/<> ŞEHVET ve/||/<> NEFRET ve/||/<> İTİKAT ve/||/<> ZAN



-OLUŞ(TUR)MAK ile/ve/||/<>/> ÖRGÜTLE(N)MEK



-OLUŞ ve/||/<> AKIŞ



-OLUŞ ve/<> NÛR



-OLUŞ ile/ve/||/<>/< ORUÇ



-OLUŞ ve/||/<>/>/< SONSUZLUK

( İkisinin de tek sözcüğü/aracı... "... bile değil!" )


-OLUŞ ile/ve/<>/değil SÜREÇ



-OLUŞAN ile/ve/<> OLUŞ



-OLUŞMA ile/ve/<>/değil/yerine ORTAYA ÇIKMA



-OLUŞUM/TEŞEKKÜL[Ar.] ve/<> TEŞEKKÜR



-OLUŞUM ile/ve/||/<> BAŞLANGIÇ



-OLUŞUM ile/ve/||/<> DÜZEN



-OLUŞUM ile/ve/||/<>/> OLGUNLAŞMA



-OLUŞUM ile/ve/<> OLUŞ



-OLUŞUM ile/ve/||/<> TÜRÜM

( ... İLE/VE/||/<> Varolanların oluşumu. )


-OLUYORMUŞ GİBİ OLMASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/> OLMAMASI



-ÖMÜR:
KAMET ile/ve/<> EZAN ARASI

( Cenaze namazı kılınırken, "Er kişi niyetine" denildikten hemen sonra, "Allah-u Ekber" denilerek devam edilir.
["Allah-u Ekber" demeden önce "Ezanını okusaydık" diyene...
"Doğduğunda okunmuştu" diyerek, ezanın karşılığı anımsatılır.] )


-OMUR ile/ve/<> OMURİLİK/MURDARİLİK

( Omurgayı oluşturan kemiklerden her biri. İçinden omurilik geçebilsin diye ortasında delik olan bir kemik parçası. İLE/VE/<> Omurga içinde bulunan boşluk boyunca uzanan, bozmadde ve akmaddeden oluşan, sinirsel doku. )


-OMURGA STRES KIRIĞI(SPONDILOLIZIS) ile/ve/<> OMURGA KAYMASI(SPONDILOLISTEZIS)

( http://www.ahmetalanay.com/omurga-hastaliklari.28.omurga-stres-kirigi-spondilolizis-ve-omurga-kaymasi-spondilolistezis.aspx )


-OMURGALILAR:
SUCUL ile/ve/<> KARACIL ile/ve/<> İKİ-YAŞAYIŞLI



-OMUZ:
SAĞ ile/ve/<> SOL

( Kişinin, %80'inin sağ omuzu, sol omuzundan düşüktür. İLE/VE/<> Kişinin, %20'sinin de sol omuzu, sağ omuzundan düşüktür. )


-ONAY/LAMA(MA)K ile/ve/değil/yerine/<> DESTEK/LEME(ME)K



-ONAYLAMA(MA) ile/ve/||/<>/> AYNALAMA(MA)



-ONAYLANIRLIK ile/ve/||/<> KABUL EDİLİRLİK



-ONAYLAYICI SÖZCÜKLER ve/||/<>/> HİZMET EYLEMLERİ ve/||/<>/> FİZİKSEL TEMAS



-ONBİR BOYUT ile/ve/||/<> "PARALEL EVRENLER"



-ÖNCE/Sİ ve/<> BİLİNC/İ



-ÖNCEDEN ... ile/ve/değil/||/<>/< ÖNCELERİ ...



-ÖNCEL ile/ve/||/<>/> İLİNEKSEL



-ÖNCELİK:
BİLİŞSEL/MANTIKSAL ile/ve/değil/||/<>/< VAROLUŞSAL



-ÖNCELİK ile/ve/değil/<>/= İLGİ



-ÖNCELİK ve/||/<>/>/< İNCELİK



-ÖNCELİK ile/ve/değil/||/<>/< MERKEZÎ



-ÖNCELİK ile/ve/değil/||/<>/< PAYLAŞILMIŞ ÖNCELİK



-ÖNCELİK ile/ve/||/<>/< ZORUNLULUK



-ÖNCELİKLE ile/ve/||/<> BAŞTA



-ÖNCELİKLİ KILMAK ile/ve/<> ÖNE ÇIKARMAK



-ONCHO-/ONCO-/-ONCUS ile/||/<> -PHYMA ile/||/<> ADEN-/ADENO- ile/||/<> -OMA

( Tümör, belirli bir yerdeki tümör. İLE/||/<> Derinin bir bölümünün şişmesi, tümör. İLE/||/<> Bez ile ilgili [adenom: Bez tümörü]. İLE/||/<> Tümör ya da patolojik durum. )


-ÖNCÜ ve/||/<> İNCİ



-ÖNCÜ ile/ve/||/<> ÖNCÜL



-ÖNCÜ ile/ve/değil/||/<> ÖNE GEÇEN/ÇIKAN



-ÖNCÜLLER ile/ve/||/<> KESİNLİK



-ÖNCÜLLER ile/ve/||/<> ÖNCELİK



-ONDA "VAR OLMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<> ONUNLA "VAR OLMAK"



-ONDALIK SAYILARDA:
NOKTA ile/ve/||/<> VİRGÜL

( "Ondalık Sayılarda Nokta mı, Virgül mü?" yazısı için burayı tıklayınız... )


-ÖNDER:
ORTA ile/ve/||/<>/> İYİ ile/ve/||/<>/> DAHA İYİ ile/ve/||/<>/> EN İYİ

( Anlatır. İLE/VE/||/<>/> Açıklar. İLE/VE/||/<>/> Gösterir. İLE/VE/||/<>/> Esin/ilham verir. )


-ÖNDER:
YARATICI ile/ve/değil/||/<>/< NARSİSİST



-ÖNDER ile/ve/değil/||/<>/< ATILGAN



-ÖNDER ile/ve/||/<>/> MİLLET

( Taşın arkasına saklanırsa. İLE/VE/||/<>/> Dağın arkasına saklanır. )


-ÖNDERLER":
"MELEK" ile/ve/||/<> "İNSAN"

( Daha kötüleriyle kıyaslanınca. İLE/VE/||/<> Daha iyileriyle kıyaslanınca. )


-ÖNDERLİK BUNALIMI/KRİZİ ile/ve/<> ÖZERKLİK BUNALIMI/KRİZİ



-ÖNE SÜRMEK ile/ve/||/<>/< SAVUNMAK



-ÖNEM VERMEK / ÖNEMLİ GÖRMEK
ile/ve/||/<>/>
ÖNCELİKLİ GÖRMEK



-ÖNEM ile/ve/<> ANLAM



-ÖNEM ile/ve/<> DEĞER



-ÖNEMLİ BULMAK" ile/ve/değil/yerine/<> ÖNEMSEMEK



-ÖNEMLİ(ÖNCELİKLİ) ile/ve/değil/yerine/<>/>< DEĞERLİ

( Siyaset ve ticaretin itibar ettiği. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< İlim ve irfanın itibar ettiği. )


-ÖNEMLİ ile/ve/fakat/||/<> AYRI



-ÖNEMLİ ile/ve/<> CİDDİ



-ÖNEMLİ ile/ve/<> ÜZERİNDE DURULMASI GEREKEN



-ÖNEMSEMEK ile/ve/||/<>/> BENİMSEMEK



-ÖNERİ ile/ve/||/<> "YOL GÖSTERMEK"



-ÖNERİ ile/ve/<>/yerine ÇÖZÜM

( Burada/şurada/orada değil! Sende! )


-ÖNERME ile/ve/değil/||/<>/> ÖNERİ



-ÖNERME ile/ve/değil/||/<>/< ÖRNEK



-ÖNERME ile/ve/||/<>/>< TERS EVİRME

( ... İLE/VE/||/<>/>< Olumlu ya da olumsuz olan bir önermenin konusunun tersini, yüklem ve yüklemin tersini konu yapma. )


-ÖNERMEK ile/ve/<> KULLANMAK



-ÖNGÖREBİLDİĞİMİZ ...:
ORANDA ile/ve/||/<> DOĞRULTUDA



-ÖNGÖRMEK ile/ve/<> HESAPLAŞMAK



-ÖNGÖRÜ ile/ve/||/<>/> ÖNERME



-ÖNGÖRÜ ile/ve/||/<> UFUK



-ÖNGÖRÜ ile/ve/değil/yerine/<> VERİ



-ÖNGÖRÜLEBİLİR BİLİNMEYEN ile/ve/<> BİLİNEMEYECEK BİLİNMEYEN



-ÖNGÖRÜLEBİLİR/LİK ile/ve/||/<> BİLİNEBİLİR/LİK



-ÖNGÖRÜMÜZ ...:
BİR YILLIK İSE ile/ve/değil/||/<>/>/<
ON YILLIK İSE ile/ve/değil/||/<>/>/<
YÜZ YILLIK İSE

( Tohum ekelim. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Fidan dikelim. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Çocuk eğitelim. )


-ONİKS ile/||/<> DİASPOR

( Siyah ve beyaz şeritlere sahiptir. İLE/||/<> Işık altında renk değiştiren bir mineral. )


-ONİKS ile/||/<> HEMATİT

( Siyah ve beyaz şeritlere sahiptir. İLE/||/<> Metalik gri ya da siyah renkte olan bir taş. )


-ONİKS ile/||/<> JASPER

( Siyah ve beyaz şeritlere sahiptir. İLE/||/<> Kırmızı, sarı ve kahverengi renklerde olabilir. )


-ONİKS ile/||/<> RODOKROZİT

( Siyah ve beyaz şeritlere sahiptir. İLE/||/<> Pembe ile beyaz çizgili bir karbonat. )


-ÖNKABUL ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< ÖNYARGI

( Çoğu kişi, zihinindeki önyargıları başka bir biçimde düzenlerken düşündüğünü zannetmektedir. )


-ÖNKABUL ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< ÖNYARGI

( Önyargıları yok etmek, atom çekirdeğini parçalamaktan daha zordur. )


-ONLARIN TEKELİNDE ile/ve/değil/yerine/<> ONLARLA ÖZDEŞ



-ÖNLEM ALMALI:
SEL ALMADAN ile/ve/||/<> YEL ALMADAN ile/ve/||/<> TOPRAK ALMADAN ile/ve/||/<> ALEV ALMADAN



-ÖNLEME:
GENEL ile/ve/||/<> ÖZEL

( Topluma yönelik.[Koruma amacıyla.] İLE/VE/||/<> Kişiye yönelik.[Engel olabilmek üzere.] )


-ÖNLEME:
GENEL ile/ve/||/<> ÖZEL

( Olumlu ya da olumsuz durumlar için. )


-ÖNLEME:
İŞ KAZALARINDA ile/ve/||/<> MESLEK HASTALIKLARINDA

( [Gereken doğru/uygun koşulların sağlanmasıyla] %98 ile/ve/||/<> %100 )


-ÖNLEMEK ile/ve/||/<> ÖNÜNE GEÇMEK



-ÖNLENEBİLİR ile/ve/değil/||/<>/>/< ÖNGÖRÜLDÜĞÜNDE ÖNLENEBİLİR



-ÖNLÜK ile/ve/değil/yerine/||/<> TULUM



-ONMAK/ONAR ile/ve/||/<> ONAMAK

( Daha iyi bir duruma girmek, salah bulmak. | Eksiği kalmayıp gönül ferahlığına ermek, mutlu olmak. | Sayrılıktan, dertten kurtulmak, şifa bulmak, felâh bulmak, iflâh olmak. İLE Uygun bulma. )


-ONMAK/ONAR ile/ve/||/<> ONAMAK

( ONMAZ: İyilişme olanağı bulunmayan. )


-ÖNSES (DÜŞMESİ) ile/ve/||/<> İÇSES (DÜŞMESİ) ile/ve/||/<> SONSES (DÜŞMESİ)

( Sözcük başındaki ilk ses. İLE/VE/||/<> Sözcüğün, önses ve sonsesi arasında kalan ses ya da sesler. İLE/VE/||/<> Sözcük sonundaki son ses. )


-ÖNSES (DÜŞMESİ) ile/ve/||/<> İÇSES (DÜŞMESİ) ile/ve/||/<> SONSES (DÜŞMESİ)

( ARSLAN > ASLAN ile/ve/||/<> ISICAK > SICAK | ISITMA > SITMA ile/ve/||/<> YAYLAG > YAYLA | ARIG > ARI )


-ÖNSÖZ AÇMAZI ile/ve/||/<> PİYANGO AÇMAZI



-ÖNSÖZ ve/||/<> İLK BÖLÜM



-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Nesnelerle uğraşmak. İLE/VE/||/<>/> Nesnelerle uğraşma yöntemi. İLE/VE/||/<>/> İlkelerle/kavramlarla uğraşmak. )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Tohum. İLE/VE/||/<>/> Ağaç. İLE/VE/||/<>/> Su. )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Metafizik:
1- Varolan ve varlığın bilimi/bilgisi.
2- Sonsal gerçekler.
3- Bütünün ve tümelin bilgisi.
4- İlk, ilkelerin bilimi/bilgisi. )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Metafizik yapma biçimleri:
* KELÂMÎ
* İRFÂNÎ
* İŞRÂKÎ
* MEŞŞAÎ )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Kelâmî felsefenin hikmeti, tasavvuf; meşşai felsefenin hikmeti, işrâkiliktir. )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( İşrâkilik, meşşailerin tasavvufu; irfan, kelâmın tasavvufudur. )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Havuz. İLE/VE/||/<>/> Su. İLE/VE/||/<>/> Kişi/insan ve/ya da yüzme. )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Felsefenin, felsefeleşmiş biçimi/durumu, metafiziktir. )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Metafizik: Kavramsal çözümleme[analiz]. Kavramların, kavramsal ilişki ve yargıların çözümlemesi. )


-ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Gövde. İLE/VE/||/<>/> Gölge. İLE/VE/||/<>/> Boşluk[herşeyi kapsayan]. )


-ONU SEVMEK ile/ve/<>/değil SENDEKİ "O"YU SEVMEK



-ÖNÜMÜZDE ile/ve/||/<> ELİMİZDE



-ÖNÜMÜZÜ AÇAN ile/ve/<> UFKUMUZU GENİŞLETEN



-ONUR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİLGELİK



-ONUR ve/||/<>/>/< FARKINDALIK



-ÖNYARGI ile/ve/||/<> GENELLEME

( Ne kadar genelleme yapılıyorsa düşünce de o derece yoktur. )


-ÖNYARGI ile/ve/değil/||/<>/> SONUÇ ODAKLILIK



-OO- ile/||/<> OVİ-/OVO- ile/||/<> OÖPHOR-/OÖPHORO- ile/||/<> OVARİ-/OVARİO-/OARİ-/OARİO- ile/||/<> SALPİNG-/SALPİNGO-/-SALPİNX ile/||/<> ORCHİ-/ORCHİD-/ORCHİDO-/ORCHİO-/-ORCHİSM ile/||/<> OSCHE-/OSCHEO- ile/||/<> BLAST-/-BLASTİC/BLASTO-/-BLASTY ile/||/<> -SPERM/SPERM-/-SPERMA/SPERMAT-/SPERMATO-/-SPERMİA/SPERMO-

( Yumurta. İLE/||/<> Yumurta. İLE/||/<> Yumurtalık, yumurtalığa ait, ovaryum. İLE/||/<> Yumurta/ovaryum ile ilgili. İLE/||/<> Tüp, boru, Östaki ya da Fallop tüpleri. İLE/||/<> Testis, testis ile ilgili durum. İLE/||/<> Testis torbası, skrotum. İLE/||/<> Germ; döl; öz; ateşleme, patlama; tomurcuk, tomurcuklanma, filizlenme ile ilgili, doğurgan göze ile ilgili, ana göze ile ilgili. İLE/||/<> Tohum, döl, semen. )


-OP-/OPTO- ile/||/<> -OPSİS/OPHTHALM-/OPHTHALMO- ile/||/<> -OPİA ile/||/<> -OPSİA/-OPSİS/-OPSY ile/||/<> -OPY ile/||/<> CERAT-/CERATO-/KERA-/KERAT-/KERATO- ile/||/<> OCUL-/OCULİ-/OCULO- ile/||/<> CORE-/CORO-/-CORİA ile/||/<> PHAC-/PHACO- ile/||/<> ANİSOKORİ ile/||/<> DACRY-/DACRYO- ile/||/<> LACRİMO-/LACHRYMO- ile/||/<> CYCL-/CYCLO- ile/||/<> TARS-/TARSO- ile/||/<> İRİD-/İRİDO- ile/||/<> CANTH-/CANTHO- ile/||/<> BLEPHAR-/BLEPHARO-/-BLEPHARON ile/||/<> -SCOPE/-SCOPİC/-SCOPY ile/||/<> PHOR-/-PHORE/-PHORİA/PHORO-/-PHOROUS ile/||/<> ASTHENO-

( Görme, optik. İLE/||/<> Göz. İLE/||/<> Göz, göz kusuru ile ilgili. İLE/||/<> Özel görme ya da görünüm tipi ile ilgili. İLE/||/<> Boynuzsu doku | Kornea. İLE/||/<> Göz, gözle ilgili, göze ait. İLE/||/<> Lens ya da göz merceği ile ilgili. İLE/||/<> Göz bebekleri/Pupiller ile ilgili. İLE/||/<> Göz bebeklerinin farklı büyüklükte olması. İLE/||/<> Göz yaşları ile ilgili. İLE/||/<> Gözyaşı ve ilgili yapılarla ilgili. İLE/||/<> Devir, halka, daire, dairesel, gözün silier nesnesi ile ilgili. İLE/||/<> Göz kapaklarının kenarları ile ilgili, ayağın tarsal bölümü ile ilgili. İLE/||/<> İris. İLE/||/<> Gözün köşeleri ile ilgili, kontusla ilgili. İLE/||/<> Göz kapakları, kirpiklerle ilgili. | Göz kapağı hastalıkları ile ilgili. İLE/||/<> İnceleme için kullanılan araç, görmeyi sağlayan araç, görme, inceleme. İLE/||/<> Taşıyan, yüklenen, görme ekseninin dönmesi. İLE/||/<> Güçsüzlük, zayıflık [astenopi: Göz yorgunluğu]. )


-Op.[Lat. < Opus] ile/||/<> K/k | B/BWV ile/||/<> p/post

( Bu kısaltmalar, bestecilerin yapıtlarını sınıflandırmak ve tanımlamak için kullanılır. Bu kısaltmalar, bestecinin yapıtlarının düzenlenmesi ve dizinlenmesini kolaylaştırmak için kullanılır.

"Çalışma" ya da "yapıt/eser" anlamına gelir. Bu kısaltma, genellikle klasik ve romantik dönem bestecilerinin yapıtlarını numaralandırmak için kullanılır. Bir besteci, kendi yapıtlarını sırayla numaralandırır ve bu numaralama, bestecinin kariyeri boyunca yapıtlarının sıralamasını belirtir. ["Beethoven'ın "Op. 67", bestecinin 67. yapıtı olarak kabul edilir.]
İLE/||/<>
"Katalog" ya da "katalog numarası", genellikle Johann Sebastian Bach'ın yapıtlarını sıralamak için kullanılır. Bach'ın yapıtları, onun zamanında düzenlenmediğinden, sonradan bir katalog numarası verilerek düzenlenmiştir. ["BWV 846-893" gibi. Bach'ın klavye yapıtlarını tanımlar. BWV(Bach-Werke-Verzeichnis/Bach Yapıtlar Kataloğu) kısaltmasıdır.]
İLE/||/<>
"Sonradan" ya da "ölümünden sonra" anlamına gelir. Bu kısaltma, bir bestecinin ölümünden sonra yayımlanan ya da keşfedilen yapıtları için kullanılır. Ölümünden sonra bulunan ya da yayımlanan yapıtlar, bestecinin yaşarken dizinlemediği ya da tamamlamadığı yapıtlar olabilir. [Bu tür yapıtlar, genellikle "posthume" kısaltmasıyla işaretlenir, ardından numaralandırılır.] )


-OPAL ile/||/<> AMETRİN

( Işığı farklı açılardan farklı renklerde yansıtır. İLE/||/<> Ametist ve citrin karışımı. )


-OPAL ile/||/<> AYTAŞI

( Işığı farklı açılardan farklı renklerde yansıtır. İLE/||/<> Işığı yansıtan mavi bir parlaklığa sahiptir. )


-OPAL ile/||/<> GARNET

( Işığı farklı açılardan farklı renklerde yansıtır. İLE/||/<> Genellikle kırmızı tonlarda olan bir taş. )


-OPAL ile/||/<> KRİZOKOL

( Işığı farklı açılardan farklı renklerde yansıtır. İLE/||/<> Mavi-yeşil renkte bir bakır silikat minerali. )


-OPAL ile/||/<> PERİDOT

( Işığı farklı açılardan farklı renklerde yansıtır. İLE/||/<> Yeşil tonlarda tek renkli bir taş. )


-OPAL ile/||/<> RODONİT

( Işığı farklı açılardan farklı renklerde yansıtır. İLE/||/<> Pembe ve siyah renkli bir mineral. )


-OPAL ile/||/<> SİTRİN

( Işığı farklı açılardan farklı renklerde yansıtır. İLE/||/<> Sarı renkte bir kuvars türü. )


-OPAL ile/||/<> SPİNEL

( Işığı farklı açılardan farklı renklerde yansıtır. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir mineral. )


-OPERA BİNASI <>/< SERGİ EVİ

( Ankara'da. )


-OPERA ile/değil/||/<>/> OPERET



-ÖPERKEN ile/ve/||/<>/> ÖZLERKEN

( Kokusunu içine çektiysek. İLE/VE/||/<>/> Burnunun direği sızlar. )


-ÖPMEK:
DUDAĞINDAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< YANAĞINDAN

( (")Seviyorsa/k("). İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Çok seviyorsa/k. )


-ÖPMEK ve/||/<>/< ÖNEMSEMEK



-OR-/ORO-/OS- ile/||/<> ORO-/ORRHO- ile/||/<> URANO-/URAN-/URANİSCO- ile/||/<> SER-/SERO- ile/||/<> STOM-/STOMA-/STOMAT-/STOMATO-/-STOME/-STOMİA/-STOMO-/-STOMY ile/||/<> CİON-/CİONO-/KİONO-

( Ağız. İLE/||/<> Serum. İLE/||/<> Damakla ilgili. İLE/||/<> Serumla ilgili, seröz. İLE/||/<> Ağız ya da ağız benzeri giriş, ağzın durumu ya da tipi ile ilgili. İLE/||/<> Küçük dil, uvula ile ilgili. )


-ORADAN ile/ve/||/<> BURADAN



-ORAN/TI/LI/LIK / NİSBÎ ile/ve/<> GÖRELİ/LİK / İZÂFİYET



-ORAN ile/ve/||/<> ANDIRIM



-ORAN ile/ve/<> ETKİ



-ORAN ile/ve/<> ORANTI



-ORAN ile/ve/||/<> YERLEŞTİRME



-ORANTI ile/ve/değil/<> BAĞLAM



-ORANTISIZ GÜÇ ile/ve/||/<> ORANTISIZ HOŞGÖRÜ



-ORANTISIZ ŞİDDET ve/<> ORANTISIZ GÜÇ



-ORB- ile/||/<> GYRO- ile/||/<> CİRCUM- ile/||/<> CİNG-

( Halka, daire. İLE/||/<> Halka, daire, gyrus. İLE/||/<> Çevresinde, hakkında, ilgili. İLE/||/<> Çevreleme, girinci. )


-ORDINAL ile/ve/||/<> CARDINAL



-ORG ile/değil/<> LATERNA[Lat.]

( ... İLE/DEĞİL/<> Kolu çevrilerek çalınan, sandık biçiminde bir tür org. )


-ORGANİK KİMYA ile/||/<> İNORGANİK KİMYA

( Karbon bileşiklerinin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Karbon dışındaki ögelerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-ORGANİK TARIM ile/ve/<> İYİ TARIM



-ORGANİK ile/ve/değil/yerine/||/<> SERTİFİKALI ORGANİK

( Naturey.com )


-ORGANİZMA[Fr.] ile/ve/değil/+/||/<>/> ALGORİTMA[Yun.]

( Canlı bir varolanı oluşturan örgenlerin tümü, uzviyet. | Herhangi bir canlı varolan. İLE/VE/DEĞİL/+/||/<>/> Her tür düzenli hesaplama işlemi. | Ondalık sayı düzenine göre yapılmış hesap işlemi.[< LEIBNIZ < HAREZMİ] )


-ORGANOMETALİK KİMYA ile/||/<> İNORGANİK KİMYA

( Organik ve metal bileşiklerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Metal ve metal olmayan ögelerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-ORGANON ile/ve/||/<>/> KANON



-ÖRGEN:
ANALOG ile/ve/||/<> HOMOLOG

( Kökenleri farklı ama işlevi aynı olan örgenlere verilen ad. Kökenleri farklı olmasına karşın yaptığı görevler aynı olduğundan, benzer biçim alan örgenlerdir.[İki örgen, birbiri ile aynı işlevi yerine getirse bile örgenleri ve düzenekleri farklı hayvan üzerindedir. Doğal sınıflandırmada bir önem taşımaz.][Örnekler: Serçe kanadı ve yarasa kanadı. İnsan ayağı, kuş kanadı, kartal kanadı, karınca ayağı, sinek kanadı ve kelebek kanadı.] İLE/VE/||/<> Kökenleri aynı ama görevleri birbirinden farklı olan örgenlerdir. Kökenleri aynı olmasına karşın gerçekleştirdikleri görevler farklı olduğu zaman farklı biçim alır.[Bu örgenlerin işleyişi, filogenetik adı verilen sınıflandırmaya tâbidir. Burada bilinen yapı, protein dizilimi ve morfoloji, embriyonik gelişim gibi etmenler bulunur. Yapısal farklara da çok dikkat edilir. Doğal sınıflandırma bakımından oldukça önemlidir.][Örnekler: Balık yüzgeci ve insan kolu. Yunusun ön yüzgeçleri ve atın ön ayakları, kedi bacağı ve insan kolu, balina yüzgeci ve yarasa kanadı.] )


-ÖRGEN ile/ve/||/<> TAL[Fr. THALLE]

( ... İLE Kök, sap ve yaprak şeklinde farklılaşmamış bir bitkinin yaşama ve büyüme örgeni. )


-ÖRGÜ ve/||/<>/> GÖRGÜ



-ÖRGÜ ile/ve/<> ÖRÜ

( Örnek eylemi ya da biçimi. | Tığ ya da şişlerle, ilmiklerin yan yana getirimesiyle örülerek yapılmış şey. | Örülmüş saç bölüğü, belik. | Dokumacılıkta atık ve çözgü ipliklerinin, dokumayı oluşturacak biçimde belirli bir desene göre kesişmesi. | Bazı sinir ya da damarların birbirine geçip dolaşmasından ortaya çıkan oluşum. | İletişim, ulaşım vb.'nin ülke yüzeyinde yayılmış biçimi. | Konunun ana çizgisi, oyunun işlenişi ya da çatısı. | Örülerek yapılmış olan. İLE Örnek işi. | Otlak. | Tarlalarda, sele karşı yapılmış set. | Yama olarak yapılan örgü. )


-ÖRGÜNLÜK ile/ve/<> YETKİNLİK



-ÖRGÜTLENME ve/||/<> YAPILANMA



-ORHUN HARFLERİ ile/ve/||/<> OSK HARFLERİ ile/ve/||/<> ETRÜSK HARFLERİ



-ORİENTALİZM ile/||/<> ORİENTALİZAN/ŞARKKÂRÎ ÜSLÛP ile/||/<> NATÜRALİZM ile/||/<> SFUMATO

( Batı resim sanatında Delacroix gibi sanatçıların öncülüğünü yaptığı, konusunu Doğu'dan alan sanat yapıtlarına yer verilen üslûp. İLE/||/<> İ.Ö. VIII. yüzyılda gelişen kolonizasyon hareketlerinin sonucunda Doğu'ya özgü panter, aslan, geyik gibi hayvanların; lotus palmet gibi bitki ve çiçeklerin; sfenks, grifon gibi fantastik yaratıkların Yunan sanatında yaygın bir biçimde kullanılmasıyla oluşan üslûp. İLE/||/<> Sanat yapıtlarının doğal gerçekliğe uygun bir biçimde yapılmasını savunan anlayış. Batı sanatında Rönesans'la birlikte ortaya çıkan Natüralizm, çağımızın başlangıcına kadar etkili olmuştur. Natürallist üslûp içinde nesneler doğadaki gibi, insan gözünün gördüğü gibi betimlenirler. Araştırmacılar, natüralist üslûbun ilk belirtilerini İtalyan ressam Giotto'nun yapıtlarında bulur. Yine de natürallizmin en özgün anlatımı Rönesans sanatçılarının yapıtlarında görülür. İLE/||/<> Hava perspektifi. İlk kez Rönesans'ın büyük ustası Leonardo'nun yapıtlarında rastlanan bu yöntemde figürlerin arkasında uzanan manzara gittikçe soluklaşır, buğulu gri bir ton alır. Bu yolla izleyicide bir derinlik etkisi uyandırılır. Rönesans dönemine kadar çizgisel perspektifle sağlanan derinlik, bu buluşla daha inandırıcı ve gerçekçi bir boyut kazanmıştır. )


-ORKİDE:
"CENNET KUŞU" ile/ve/<> "KARDAN ATEŞ" ile/ve/<> "DANS EDEN KIZ" ile/ve/<> "YIKANAN ÇOCUK"

( Singapur'un başkenti Singapur'da bulunan Orkide Bahçesi'nde, orkide çeşitleri ve yerel dilde orkide çeşitlerine verilen adlar. )


-ORKİDE:
"CENNET KUŞU" ile/ve/<> "KARDAN ATEŞ" ile/ve/<> "DANS EDEN KIZ" ile/ve/<> "YIKANAN ÇOCUK"

( Singapur, yılda 10 milyon $'lık orkide ihraç etmektedir. )


-ORKİDE ile/||/<> LİKYA ORKİDESİ



-ORMAN ile/ve/değil/||/<>/> ÖRÜMCEK ORMANI

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Gümüşhane'dedir. )


-ORMAN ile/ve/||/<> TARIM/ZİRAAT



-ORMANCILIKTA:
EKONOMİK İŞLEV ile/ve/değil/||/<>/< EKOLOJİK İŞLEV



-ORMANGÜLÜ(KOMAR/KUMAR) ile/||/<> MOR ÇİÇEKLİ ORMANGÜLÜ



-ÖRNEĞİNİ BOLCA:
GÖRMEK ile/ve/||/<>/> BULMAK



-ÖRNEK VERMEK ile/ve/<> İŞARET ETMEK

( Kötü örnek, örnek değildir! [Su-i misal, misal teşkil etmez!] )


-ÖRNEK VERMEK ile/ve/<> İŞARET ETMEK

( Örnekte/benzetmede, hata olmaz/olmamalıdır! [Teşbihte, hata olmaz!] )


-ÖRNEK VERMEK ile/ve/<> İŞARET ETMEK

( Örnekler topaldır, üstüne gidilmez. )


-ÖRNEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARAÇ



-ÖRNEK ile/||/<> BASILI ÖRNEK/HARDCOPY



-ÖRNEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BENZETME



-ORTA AFRİKA CUMHURİYETİ'NDE:
HASTALIK ve/<> HASTAHANE

( Orta Afrika Cumhuriyeti'nde, hastahane ve sağlık hizmetleri çok kötü olduğundan, hasta olmamak için -umarız bir gün düzelene kadar- hastahaneye gitmemek bile gerekebilir. )


-ORTA AMERİKA CUMHURİYETİ:
EL SALVADOR ve/<> HONDURAS ve/<> GUATEMALA ve/<> NİKARAGUA ve/<> KOSTA RİKA

( Orta Amerika Cumhuriyeti, 1843 yılında, beş ayrı ülkeye bölündü. )


-ORTA DAMAR ile/ve/||/<> YAN DAMAR

( Bitki yapraklarının tam ortasında bulunan ve yan damarlara göre daha kalın olan damar. )


-ORTA OYUNU ile/ve/||/<>/> DOĞAÇLAMA/TULUAT[Ar.]

( )


-ORTA OYUNU ile/ve/||/<>/> DOĞAÇLAMA/TULUAT[Ar.]

( Kavuklu ve Pişekâr İLE/VE/||/<>/> Uşak ve Efendi )


-ORTA YOL ile/ve/değil/||/<> ARA ÇÖZÜM



-ORTA ile/ve/||/<> ARACI



-ORTA ile/ve/||/<> ORTAY/MERKEZ[Ar.]



-ORTA ile/ve/||/<> SONUÇ

( [İki taraftan da pay] Alarak/alıyorsa. İLE/VE/||/<> Almıyorsa. )


-ORTAÇAĞ:
ERKEN ile/ve/<>/> YÜKSEK/KLASİK ile/ve/<>/> GEÇ

( ORTAÇAĞ: Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşünden [476] başlayarak, 1453 ya da 1492'ye kadar süren çağ. )


-ORTAÇAĞ:
ERKEN ile/ve/<>/> YÜKSEK/KLASİK ile/ve/<>/> GEÇ

( 476 - 1000 arası. ile/ve/<>/> 1000 - 1300 arası. ile/ve/<>/> 1300 - 1453/1492 arası. )


-ORTAÇAĞ:
ERKEN ile/ve/<>/> YÜKSEK/KLASİK ile/ve/<>/> GEÇ

( )


-ORTADA BIRAKMA/KALMA ile/ve/||/<>/>/< BELİRSİZLİK



-ORTAK AKIL ile/ve/||/<> ORTAK İSTENÇ



-ORTAK AKLIN, ...:
SÖYLEME ÇIKIŞI ve/||/<>/> GÖRÜNÜŞE ÇIKIŞI

( Tüze[hukuk]. VE/||/<>/> Tüzel kurumlar. )


-ORTAK GEÇMİŞ ve/değil/yerine/||/<>/>/< ORTAK GELECEK



-ORTAK/LIK ile/ve/||/<>/< AŞKIN/LIK



-ORTAK/LIK ile/ve/<> ÖZDEŞ/LİK



-ORTAKLIK ile/ve/<> AYRIM



-ORTAKLIK ile/ve/değil/yerine/||/<> ÇÖZÜM ORTAKLIĞI



-ORTAKLIK ile/ve/değil/yerine/<> GÜÇ BİRLİĞİ



-ORTALAMA ile/ve/||/<> GAUSS(ÇAN) EĞRİSİ



-ORTALAMA ile/ve/||/<>/> RASTGELELİK

( Basınç ve ısı. İLE/VE/||/<>/> Tersinemezlik. )


-ORTAM ile/ve/||/<> KOŞULLAR



-ORTAM ile/ve/değil/<> ORTALIK



-ORTAMA GİRMEK ile/ve/<> ORTAMDAN ÇIKMAK

( Ortamda bulunan kişilerin, sizin orada/aralarında bulunup bulunmamanıza göre gösterdikleri memnuniyet ya da rahatsızlıklarıyla orantılıdır. )


-ORTAYA ÇIKARMA ile/ve/||/<> TEMELLENDİRME



-ORTAYA ÇIKMA ile/ve/<>/değil OLUŞMA



-ORTEZ ile/ve/||/<> PROTEZ

( Kaybedilen örgenlerin desteklenmesinde ve düzeltilmesinde yardımcı olan araçlar. İLE/VE/||/<> Herhangi bir örgen kaybı yaşandığında oluşturulan yapay örgenler. )


-ORTH-/ORTHO- ile/||/<> OST-/OSTE-/OSTEO-/-OSTEON ile/||/<> OSSEO-/OSSİ- ile/||/<> SPHEN-/SPHENO- ile/||/<> CHONDR-/CHONDRİ-/CHONDRİO-/CHONDRO- ile/||/<> FRACT-

( Düz, normal, doğru, gerçek. İLE/||/<> Kemik. İLE/||/<> Kemik, kemiksi. İLE/||/<> Kama, kama biçiminde, sfenoid kemikle ilgili. İLE/||/<> Kıkırdaktan oluşmuş, kıkırdak. İLE/||/<> Kırık, kırılma. )


-ORTOPEDİ[Yun. ORTHOS: Doğru. | PAIS/PAIDOS: Çocuk.] ile/ve/<> AGMATOLOJİ ile/ve/<> OSTEOLOJİ[Fr.]

( ORTOPEDİ: Tıbbın, çocuklardaki gövde biçimsizliklerini düzelten ya da önleyen bir kolu. | Gövdedeki kemikler, eklemler, kaslar, kirişler, sinirler gibi hareketi sağlayan örgen bozukluklarını sağaltan cerrahi kolu. | Hastahanelerde, bu tür sağaltımların yapıldığı bölüm. İLE/VE/<> Kırık bilimi. İLE/VE/<> Kemik bilimi. )


-ÖRTÜK BİLME ile/ve/||/<> EKİNSEL/KÜLTÜREL BİLME



-ÖRTÜK/LÜK ile/ve/||/<> ÖZDEŞ/LİK



-ÖRTÜK ile/ve/||/<> DOLAYLI



-ÖRTÜLÜ ile/ve/<> GÖRÜNMEYEN



-ÖRTÜŞEBİLİRLİK ile/ve/||/<> ÖRTÜŞTÜRÜLEBİLİRLİK



-ÖRTÜŞME ile/ve/||/<> BAĞDAŞMA



-ÖRTÜŞME ile/ve/||/<>/> DOĞRULAMA



-ÖRTÜŞME ile/ve/||/<>/> TAMAMLAMA



-ÖRTÜŞME ile/ve/değil/||/<>/< TUTARLILIK



-ÖRTÜŞME ile/ve/<> UYUMLULUK



-ORUÇ ile/ve/||/<> DİRENÇ/İHTİYÂR[< HAYIR]



-ORUÇ ile/ve/<> TEKNE ORUCU

( ... İLE/VE/<> Çocuklara, öğlene kadar tutturulan alıştırma orucu. )


-ORUCU:
NASIL "TUTTUĞUN" ile/ve/değil/||/<>/> NASIL AÇTIĞIN



-ÖRÜMCEKLER ve/||/<> GÖZLERİ

( )


-ÖRÜNTÜ KURMA DÜRTÜSÜ ve/||/<> KEŞİF ve/||/<> DUYUSAL/EŞEYSEL ve/||/<>
BAĞLANMA ve/||/<> BAKICILIK ve/||/<> YAKINLIK ve/||/<> GERİ ÇEKİLME/KAÇINMA/ÖFKE/ZITLIK

( Kişinin ve bebeğin, ilk harekete geç(iril)en, yönelim, donanım ve gereksinimleri... )


-ÖRÜNTÜ ile/ve/||/<> DÖNGÜ



-ÖRÜNTÜ ile/ve/<> GÖRÜNTÜ



-ÖRÜNTÜLENDİRME ile/ve/||/<> YAPILANDIRMA



-ÖRÜT/DOKU/METİN[Ar.]/TEXT[İng.] ile/ve/||/<>/> METÎN ile/ve/||/<>/> Metin

( Bir yazıyı, biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan sözcüklerin tümü. | Basılı ya da el yazması parça. İLE/VE/||/<>/> Acılar karşısında, dayanma gücünü yitirmeyen, sağlam, dayanaklı, değerli, kavî. İLE/VE/||/<>/> Kişi adı. )


-OSMANLICILIK ile/ve/||/<>/> İSLÂMCILIK ile/ve/||/<>/> TÜRKÇÜLÜK



-OSMO-/OZ- ile/||/<> OZO- ile/||/<> OSMO- ile/||/<> OSPHRESİO-

( Koku. İLE/||/<> Hoşa gitmeyen koku. İLE/||/<> İmpuls, ozmoz, impuls ya da ozmozla ilgili. İLE/||/<> Koku duyusu. )


-OSNABRUCKER ve/||/<> ÇANAKKALE

( Çanakkale Anıtı bulunmaktadır. VE/||/<> Almanya'nın, Osnabrucker kenti adına bir park bulunmaktadır. )


-OSTEOARTRİT ile/||/<> ROMATOİD ARTRİT

( Eklem kıkırdağının aşınması, bozulması ile ağrı ve sertlik. İLE/||/<> Eklem yangısı ve biçim bozulması ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. )


-OSTEOMİYELİT ile/||/<> OSTEONEKROZ

( Kemik yangısı. İLE/||/<> Kemik dokusunun ölümü. )


-OSTEOPOROZ ile/||/<> OSTEOARTRİT

( Kemik yoğunluğunun azalması. İLE/||/<> Eklem kıkırdağının aşınması. )


-OSTEOPOROZ ile/||/<> OSTEOMALAZİ

( Kemik yoğunluğunun azalması ve kırılganlık. İLE/||/<> Kemiklerde mineral eksikliği nedeniyle yumuşama ve zayıflaması. )


-ÖSTROJEN:
ÖSTRADİOL ile/ve/||/<> ÖSTRİOL ile/ve/||/<> ÖSTRON



-ÖSTROJEN ile/ve/değil/||/<> İZOFLAVON(FİTOÖSTROJEN)

( Östrojene, moleküler açıdan benzer fakat gövdeyi, östrojen gibi etkilemez.[Soya fasulyesinde östrojen bulunmaz, izoflavon (fitoöstrojen) bulunur.] )


-ÖSTROJEN ile/ve/||/<> TESTOSTERON

( Dişillerde birincil eşeysel hormon. İLE/VE/||/<> Erillerde birincil eşeysel hormon. )


-OT ile/||/<> ÖT

( Zehir[acı kavramından, ilaç/ilaç için kullanılan ve ilaç yapılan bitki]. İLE/||/<> Acı, safra. )


-ÖTEKİ DENEYİMLER/İ/M ile/ve/değil/||/<>/< ÖNCEKİ DENEYİMLER/İ/M



-ÖTEKİ DİLLERDEN, TÜRKÇE'YE GİRMİŞ SÖZCÜKLER ile/ve/||/<>/< TÜRKÇE'DEN, ÖTEKİ DİLLERE GİRMİŞ SÖZCÜKLER

( ... ile/ve/||/<>/< )


-ÖTEKİ İÇECEKLER ile/değil/yerine/<>/< SU



-ÖTEKİ KITALAR ile/ve/değil/||/<>/< AFRİKA

( Çoğu dünya haritası, Afrika'yı gerçekte olduğundan çok daha küçük gösterir. Örneğin ünlü Mercator projeksiyonu, Afrika'daki birkaç ülke de dahil olmak üzere ekvator yakınındaki bölgelerin boyutunu en aza indirir. Gerçekte, kıta bitişik ABD, Çin, Hindistan, Japonya ve çeşitli Avrupa ülkelerini sınırları içine sığdıracak kadar büyüktür. )


-ÖTEKİ KITALAR ile/ve/değil/||/<>/< AFRİKA

( )


-ÖTEKİLERE (")MUHTAÇ OLMA(") ile/ve/değil/||/<>/> ÖTEKİLER İÇİN SÜRDÜRME



-ÖTEKİLERİ YOK SAYMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BELİRGİNİ ÖNE ÇIKARMAK



-OTİZM ile/ve/<> BENCİLLİK ile/ve/<> TEKBENCİLİK



-OTİZM ile/ve/değil/<>/> SUSKUNLUK/MUTİZM



-ÖTME ile/ve/<> SAYRAMA

( ... İLE/VE/<> Bazı kuşların, peşpeşe, gittikçe yükselen bir sesle ötüşü. )


-OTONOM SİNİR SİSTEMİ ile/ve/<> MOTOR SİNİR SİSTEMİ



-OTOPSİDE AÇILMASI GEREKEN BOŞLUKLAR:
BAŞ ile/ve/||/<> GÖĞÜS ile/ve/||/<> KARIN

( )


-OTUN ...:
ÇIKMASI ile/ve/||/<> BİTMESİ



-OTURMAK ile/ve/||/<>/> "OSURMAK"



-OVADA ve/ya da YAYLADA
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
DAĞDA/YOLDA



-ÖVGÜ ve/||/<> İLGİ ve/||/<> SEVGİ

( Erilde/erkekte. VE/||/<> Dişilde/kadında. VE/||/<> Çocukta. )


-ÖVGÜ ile/ve/||/<>/>< SÖVGÜ, ŞETİM/ŞETM[Ar.]

( İkisi de, bilgisizliğin göstergesi ve bilgisizlik oranıncadır. )


-ÖVGÜ ile/ve/||/<>/>< SÖVGÜ, ŞETİM/ŞETM[Ar.]

( Övgünün aldatıcı ve yıkıcı etkisinden kaçmanın tek yolu, çalışmaya devam etmektir. )


-ÖVGÜ ile/ve/||/<>/>< SÖVGÜ, ŞETİM/ŞETM[Ar.]

( Aşırı övenler ile aşırı sövenlerin ortak noktası, her zaman ve zemin için saklayacak bir şeylerinin olmasıdır. Saklayanlar, bir şeyleri korumak için, dikkati, uclara çekerek, çıkar sağlamaya ve/ya da yanıltmaya çabalarlar. )


-ÖVGÜ ile/ve/||/<>/>< SÖVGÜ, ŞETİM/ŞETM[Ar.]

( Övgüsü tez/hızlı olanın, sövgüsü de tez/hızlı olur. )


-ÖVGÜ ile/ve/<> SÜS



-ÖVGÜYE LÂYIK OLAN ile/ve/<> İLK İLKE



-ÖVMEK ile/ve/||/<>/>< GÖMMEK



-OVUM[Fr. < Yun.] ile/değil/<> OVOGON[Fr. < Yun. ]

( Yumurta. İLE/DEĞİL/<> İlkel bitkilerde, dişillik gözesi. )


-OVUM[Fr. < Yun.] ile/değil/<> OVOGON[Fr. < Yun. ]

( OVOGON DAĞARCIĞI: Çiçeksiz bitkilerin çoğunda, üreme örgenlerini barındıran boşluk. )


-OXY ile/||/<> ESTHE-/ESTHESİO- ile/||/<> TACHEO-/TACHO-/TACHY- ile/||/<> BRADY-

( Akut, şiddetle algılanan, keskin şiddetli, çabuk, hızlı. İLE/||/<> Duyma, hissetme, duyulanım, algılayıcı oluşumlarla ilgili. İLE/||/<> Hız, kayma, hızla ilgili, hızlı, çabuk. İLE/||/<> Yavaş, yavaşlama. )


-OYA ile/ve/<> MİNE



-OYALAMAK/DİNZİRMEK ile/ve/<> AVUTMAK



-ÖYKÜ ile/ve/||/<> ANLATI



-ÖYKÜ ile/||/<> APOLOG[Fr.]

( ... İLE/||/<> Ahlâkî bir öğütle sonuçlanan öykü. )


-ÖYKÜ ile/ve/<> ÖVGÜ



-ÖYKÜLER:
MEMLEKET ile/ve/||/<> GURBET



-ÖYKÜNME ile/ve/değil/<> ETKİLENME



-OYLAŞMA/MÜZAKERE:
MUHALEFETTE ile/ve/||/<>/> MAĞDURİYETTE



-ÖYLE ANLAŞILDI ile/değil/||/<>/< ANLAŞILAN OYDU Kİ ...



-OYLUM ile/ve/<> EKOYLUM

( ... İLE/VE/<> Camilerde, yarım kubbelerin iki ya da üç yanında, küçük yarım kubbelerle yapılan oylum eklemeleri. )


-OYMAK ile/ve/<>/değil/yerine YONTMAK



-OYNAMAK ile/ve/değil/||/<>/< KURCALAMAK



-OYUK ile/ve/||/<> HÖYÜK



-OYUK ile/ve/değil/||/<>/> KAKLIK/MAĞARA[Ar. < MAGARE]

( İçi boş ve çukur olan. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Taşın/dağın içindeki geniş oyuk. )


-OYUK ile/ve/değil/||/<>/> YARIK



-OYUN VE OYUNCAKTA:
TAKIL ve/||/<> KATIL ve/||/<> ATIL



-OYUN VE OYUNCAKTA:
TAŞ ile/ve/||/<> TOPRAK ile/ve/||/<> TUĞLA



-OYUN VE OYUNCAKTA:
TON[RENK] ile/ve/||/<> TINI ile/ve/||/<> TANIŞ



-OYUN ve/<> AYNAZ

( ... VE/<> Köy oyunlarını yöneten kişi. )


-OYUN ile/||/<> ÖGÜN/ÖĞÜN

( Zaman. İLE/||/<> Kez, belirli bir zaman.[yemek için] )


-OYUN ile/ve/||/<> SANAT



-OYUN ile/ve/||/<> ŞÖLEN



-OYUN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YANILSAMA



-OYUNA GELMEK ile/ve/||/<> TAKLAYA GELMEK



-OYUNCAK MÜZESİ ve/||/<> OYUN MÜZESİ ve/||/<> MASAL MÜZESİ

( Göztepe'de. VE/||/<> Ataşehir'de, Mimar Sinan Parkı'nda. VE/||/<> İleride. )


-OYUNDA:
SU ve/||/<> KUM ve/||/<> TAHTA



-OYUNUN KURALLARINI ÖĞRENMEK ve/||/<>/> OYNAMAK

( Önce. VE/||/<>/> Sonra. )


-ÖZ TÜRKÇE ile/ve/değil/yerine/||/<> TAM TÜRKÇE



-ÖZ ile/ve/<> ARAÇ



-ÖZ ve/||/<>/= DÜŞÜNCE



-ÖZ ile/ve/||/<> EVRENSEL/LİK



-ÖZ ile/ve/||/<>/> GÖRÜNÜŞ ile/ve/||/<>/> EDİMSELLİK



-ÖZ ve/=/||/<>/>/< GÖZ ve/=/||/<>/>/< SÖZ

( Özü ağlamayanın, gözü ağlamaz. )


-ÖZ ve/=/||/<>/>/< GÖZ ve/=/||/<>/>/< SÖZ

( Benzi sarı, gözleri yaş; hali bilen, dertli kar(ın)daş/arkadaş. )


-ÖZ ile/ve/<> NİTELİK



-ÖZ ile/ve/<> SONRADAN OLAN

( Kişiyi özünden uzaklaştıran, kişinin dünyasıdır. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Özgürlük. İLE/VE/||/<>/>/< Zorunluluk. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Mâhiyet. İLE/VE/||/<>/>/< Cevher. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Güneş nasıl karanlığı bilmezse, Öz de Öz Olmayan'ı bilmez. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Mutluluk, özünüzden (gerçek varlığınızdan) gelir ve ancak onda bulunabilir. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Benlik sevgisinin yerine Öz'ün sevgisini koyun, o zaman manzara değişir. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Var olan herşeyin özü ve cevherisiniz. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Töz, kendinde olan ve kavranandır. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Töz, bir çokluk olamaz. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( ÖZ: CEVHER[filozoflarda] | MÂHİYET[mantıkçılarda] | ZÂT[kelâmcılarda] | LÜBB[sufilerde] | EGO/SELF/NOMEN[psikolojide] )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( As the sun knows not darkness, so does the self know not the non-self.
Happiness comes from the self and can be found in the self only.
Replace self-love by love of the Self and the picture changes.
Understand that you are both, the essence and the substance of all there is. )


-ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ

( Tözün gerçekleşmesi. )


-ÖZBEKİSTAN ve/<> KARAKALPAK CUMHURİYETİ

( ... VE/<> Özbekistan'ın içinde bulunan özerk bir bölge. [Başkenti Nukus'tur.][Aral Gölü, bu bölgede yer almaktadır.] )


-ÖZBESLENEN ile/ve/||/<>/> DIŞBESLENEN/DIŞBESLEK/ARDIBESLEK/HETEROTROF

( Fotosentez ile. İLE/VE/||/<>/> Solunum ile. )


-ÖZBESLENEN ile/ve/||/<>/> DIŞBESLENEN/DIŞBESLEK/ARDIBESLEK/HETEROTROF

( Dünyada, dışbeslenenler[hayvan/insan] olmasaydı, bitkiler, karbondioksit kaynaklarını kısa sürede tüketirdi. )


-ÖZBESLENEN ile/ve/||/<>/> DIŞBESLENEN/DIŞBESLEK/ARDIBESLEK/HETEROTROF

( Bitkiler. İLE/VE/||/<>/> Hayvan/insan. )


-ÖZBESLENEN ile/ve/||/<>/> DIŞBESLENEN/DIŞBESLEK/ARDIBESLEK/HETEROTROF

( Üreticiler. İLE/VE/||/<>/> Tüketiciler. )


-ÖZBİLİNÇ ile/ve/=/<> ÖZGÜRLÜK ile/ve/=/<> ÖZGÜNLÜK

( Özgürlük, özgünlüktür. )


-ÖZBİLİNÇ ile/ve/=/<> ÖZGÜRLÜK ile/ve/=/<> ÖZGÜNLÜK

( ESERLERDE: Kayıtsız, bireysel. İLE/VE/=/<> Öncekilere(kaynakçalara) bağlılık üzerine/üzerinden. )


-ÖZCÜ VAROLUŞ DÜŞÜNCESİ ve/||/<>/> DOĞANIN MANTIKSAL ALGILANMASINDA, MATEMATİĞİN ÖNEMİ/YERİ



-ÖZDEĞİN YOK EDİLEMEZLİĞİ ve/||/<> DEVİMİN SÜREKLİLİĞİ ve/||/<> KUVVETİN SÜREKLİLİĞİ



-ÖZDEŞ ile/ve/<>/değil/yerine DENK



-ÖZDEŞİM ile/ve/||/<> YANSITMALI ÖZDEŞİM



-ÖZDEŞLEŞTİRME ile/ve/||/<> KÖRLÜK



-ÖZDEŞLİK ile/ve/||/<> AYRIM



-ÖZDEŞLİK ile/ve/||/<> BİREYSELLİK



-ÖZEL BİR ... ile/ve/değil/yerine/||/<> BELİRGİN BİR ...



-ÖZEL DUYULAR ile/ve/<> YÜZEYEL DUYULAR ile/ve/<> DERİN DUYULAR ile/ve/<> İÇ DUYULAR



-ÖZEL EĞİTİM ile/ve/+/||/<>/>/< KENDİNİ GELİŞTİRMEK



-ÖZEL HUKUK ile/ve/||/<> KAMU HUKUKU



-ÖZEL KÜME ile/ve/değil/||/<> ALT KÜME



-ÖZEL YAŞAMIN GİZLİLİĞİ ve/||/<> MUTLULUĞU ARAMA HAKKI



-ÖZEL/LİK ile/ve/||/<> ÖZNEL/LİK



-ÖZEL ile/ve/||/<> AYRICALIK/LI



-ÖZEL ile/ve/değil/yerine/||/<> AYRINTI



-ÖZEL ile/ve/değil/||/<>/< DUYARLI/LIK



-ÖZEL ile/ve/<>/hem de GÖZEL



-ÖZEL ile/ve/<> KİŞİSEL



-ÖZEL ile/ve/değil/yerine/||/<> ÖZELLİĞİ OLAN



-ÖZEL ile/ve/||/<> SINIRLANDIRICI



-ÖZEL ile/ve/||/<> SINIRLI



-ÖZELLİK:
AYRIŞTIRAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRLEŞTİREN



-ÖZELLİK ile/ve/değil/||/<>/< OLANAK



-ÖZELLİK ile/ve/||/<> VURGU



-ÖZELLİKLERDE:
BENZEYEN ile/ve/<> BENZEMEYEN



-ÖZEN (GÖSTERMEK) ile/ve/<> ÖNEM (VERMEK)



-ÖZEN GÖSTERMEYE:
ÇALIŞIRIM ile/ve/<> ÇALIŞAYIM



-ÖZEN/ÖZENME ile/ve/||/<> TERESSÜL[< RESEL]

( ... İLE/VE/||/<> Yavaş yavaş, dikkatle görme. | Harflerin mahreçlerine ve kısaltılıp uzatılmalarına uyma. )


-ÖZEN ve/||/<>/> IŞIMA/AYDINLATMA/AYDINLANMA



-ÖZEN ve/||/<> ONAT

( ... VE/||/<> Özenli, düzgün. | Yararlı. | Dürüst, iyi ahlâklı. )


-ÖZEN ve/<> ÖZÜMSEME



-ÖZEN ile/ve/||/<> SAYGI



-ÖZEN ve/||/<>/>/< ŞİDDETSİZLİK



-ÖZEN ile/ve/||/<>/>/< TUTARLILIK



-ÖZENSİZ/LİK ile/ve/<> HAZIRLIKSIZ/LIK



-ÖZENSİZ/LİK ile/ve/||/<>/> UMURSAMAZ/LIK ile/ve/||/<>/> SIRADAN/LIK ile/ve/||/<>/> BOŞVERMİŞ/LİK



-ÖZENSİZLİK ile/ve/<> KANIKSAMA



-ÖZERK GÖZE ÖLÜMÜ/OTOFAJİ ile/ve/||/<>/> GÖZE ÖLÜMÜ/APOPTOZ

( Gözenin, kendi bileşenlerini ve proteinlerini parçalayıp yeniden kullanması. İLE/VE/||/<>/> Gözenin, programlı ölümü. )


-ÖZERK/LİK ve/<> BİLİNÇLİ/LİK



-ÖZERKLİK:
BİREYSEL ve/||/<> BİLİSEL(ENFORMASYONEL)



-ÖZERKLİK ve/||/=/<> GÖRELİ ÖZGÜRLÜK



-ÖZET ile/ve/||/<> GİRİŞ



-ÖZGEÇMİŞ ile/ve/değil/+/||/<>/> ÖZGELECEK



-ÖZGÜN/LÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BEN/LİK



-ÖZGÜN/LÜK ile/ve/<> BENZERSİZ/LİK



-ÖZGÜN/LÜK ile/ve/||/<>/< ÖZGÜR/LÜK

( Başkalarının özgünlüğünü kabul etmeyenin kendi de özgün ve özgür değildir, olamaz. )


-ÖZGÜN/LÜK ile/ve/||/<>/< ÖZGÜR/LÜK

( Özgürlük, özgün olmak içindir. )


-ÖZGÜN/LÜK ile/ve/||/<>/< ÖZGÜR/LÜK

( Amaç. İLE/VE/||/<>/< Araç. )


-ÖZGÜN/LÜK ile/ve/||/<>/< ÖZGÜR/LÜK

( Son. İLE/VE/||/<>/< Başlangıç. )


-ÖZGÜN ile/ve/<>/|| FARKLI



-ÖZGÜNLÜK ile/ve/||/<> ÖZLÜLÜK

( [Yazında/Edebiyatta] Başka hiçbir yazarın üslûbuna benzemeyen, tamamen yeni bir tarzda kaleme alınmış olan yapıtlar. İLE/VE/||/<> Anlaşılması zor tamlamaların yerine kısa ve özlü sözlerin kullanılması.[Amaç, kolay okunan ve akılda kalan veciz şiirlerin yazılmasıdır.] )


-ÖZGÜR FİKİR ve/<> ÖZGÜR VİCDAN ve/<> ÖZGÜR İRFÂN



-ÖZGÜR/LÜK ve/||/<>/< USTA/LIK



-ÖZGÜRLEŞME ile/ve/||/<>/< YALNIZLAŞMA



-ÖZGÜRLEŞMEK:
...DAN ile/ve/||/<>/> ... İÇİN ile/ve/||/<>/> KENDİNDEN



-ÖZGÜRLÜK ve EŞİTLİK ve KARDEŞLİK
ile/ve/değil/yerine/tersine/önce/||/<>/></<
KARDEŞLİK > EŞİTLİK > ÖZGÜRLÜK



-ÖZGÜRLÜK/BELEDİYE MEYDANI ile/ve/<> SAN FRANSISCO MEYDANI

( Ekvador'un başkenti Quito'nun, iki önemli meydanı. )


-ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/> AŞK (AHLÂKI) ve/||/<>/> BİLGELİK/İRFAN

( Külün, bir daha ateşte yanmadığı gibi, kişi de aşkta yok(fânî) olmuşsa, ne kendi aklına, ne de başkasının aklına aldanır. )


-ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/> AŞK (AHLÂKI) ve/||/<>/> BİLGELİK/İRFAN

( HİLMİ ZİYA ÜLKEN'in, "AŞK AHLÂKI" adlı kitabını da okumanızı salık veririz. )


-ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/> AŞK (AHLÂKI) ve/||/<>/> BİLGELİK/İRFAN

( )


-ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/> AŞK (AHLÂKI) ve/||/<>/> BİLGELİK/İRFAN

( Üzerinde en çok (")düşündüğümüz, konuştuğumuz, beklediğimiz, aradığımız(") ve (")ağladıklarımız(")... )


-ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/< BİRİCİKLİK



-ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/= DÜŞÜNCEYİ DÜŞÜNEBİLME BİLGİSİ/OLANAĞI

( Sonsuz. VE/||/<>/= Tekil[ler üzerin(d)e.] )


-ÖZGÜRLÜK ile/ve/hem de/||/<>/< DÜZEN



-ÖZGÜRLÜK ve/||/<> EŞİTLİK ve/||/<> DAYANIŞMA/KARDEŞLİK

( Aydınlanmanın doğurduğu ilkelerdir. Bunların, topluma yansıması, toplumda karşılık bulması, bir devrim niteliğinde olmakla birlikte, tarihî bir birikimi de gösterir. )


-ÖZGÜRLÜK ile/ve/değil/||/<>/> ESNEKLİK



-ÖZGÜRLÜK ve/<>/= ETKİNLİK



-ÖZGÜRLÜK ile/ve/||/<>/< HAK

( Özgürlük, hak ile sınırlanır. | Hak ile sınırlanabilmek. İLE/VE/||/<>/< ... )


-ÖZGÜRLÜK ile/ve/||/<>/< HAK

( Haklılığı/karşılığı olmayan tüm düşünce tutumları dışarıda bırakmak. İLE/VE/||/<>/< ... )


-ÖZGÜRLÜK ile/ve/||/<>/< HAK

( Özgürlük, salt amaç olamaz. )


-ÖZGÜRLÜK ile/ve/||/<> KENDİLİĞİNDENLİK



-ÖZGÜRLÜK ile/ve/<>/ancak KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK

( Dışarıdan sınırlanmak kölelik, içeriden sınırlanmak özgürlük, sınırlanmamak keyfîliktir, o da kendini kaybettirir. )


-ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/>/< ÖZELEŞTİRİ



-ÖZGÜRLÜK ile/ve/değil/||/<>/< ÖZERKLİK



-ÖZGÜRLÜK ile/ve/<> ÖZGÜRLEŞTİRİCİ EYLEM

( Özgürleşme, doğal bir süreçtir. Ve sonucunda, kaçınılmazdır. Şimdi'ye getirmek ise bizim gücümüz(tercihimiz/önceliklerimiz) dahilindedir. )


-ÖZGÜRLÜK ve/||/<> ÖZGÜVEN

( Eminlik sunar/sağlar. )


-ÖZGÜRLÜK ile/ve/||/<> SÖZGÜRLÜK



-ÖZGÜRLÜK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<> YALNIZLIK

( Yalnızlığı sevmeyen, özgürlüğü de sevmez. )


-ÖZGÜRLÜK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<> YALNIZLIK

( Kişi, ancak yalnız olduğunda özgürdür. )


-ÖZGÜRLÜK ile/ve/<> YAPABİLME/EDEBİLME



-ÖZGÜRLÜK ile/ve/<>/= ZENGİNLİK



-ÖZGÜRLÜKTE:
RAHATSIZLIK ile/ve/||/<> İTİRAZ

( Râzı olmadığımız bir davranış karşısında dile getirmemiz gereken. İLE/VE/||/<> Onaylamadığımız bir düşünceyle karşılaştığımızda dile getirmemiz gereken. )


-ÖZGÜVEN ile/ve/<> CESÂRET

( Turn within and you will come to trust yourself. )


-ÖZGÜVEN ile/ve/<> CESÂRET

( Yoğun bir deneyim yaşayan kişi, güven ve cesâret yayar. )


-ÖZGÜVEN ile/ve/<> CESÂRET

( İçinize dönün, böylece özgüveninizi bulacaksınız. )


-ÖZGÜVEN ile/ve/<> CESÂRET

( Kendinize güvenmediğiniz sürece, bir başkasına da güvenemezsiniz. )


-ÖZGÜVEN ile/ve/<> CESÂRET

( Kendinize inanmaya başlamadıkça, kendinize ait bir yaşamınız da ol(a)mayacaktır. )


-ÖZGÜVEN ile/ve/<> CESÂRET

( Kılıcın tahtadan ise bırak kınında kalsın! )


-ÖZGÜVEN ile/ve/||/<>/> TOPLUMSAL GÜVEN



-ÖZKIYIM/İNTİHAR[Ar.] ile/ve/değil/||/<> ÖLÜM ORUCU



-ÖZLEDİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÇOK GÖRESİM GELDİ

( Ahmet Hamdi Tanpınar'ın, eşine yazdığı mektubu sonlandırırken, "özledim" demekten utanıp "çok göresim geldi" diye yazmış olması... )


-ÖZLEM ve/<>/< AYRILIK



-ÖZLEM ve/||/<>/> GÖZLEM ve/||/<>/> SÖZLEM ve/||/<>/> EYLEM ve/||/<>/> İŞLEM ve/||/<>/> İZLEM



-ÖZLEM ile/ve/||/<> ÖZENTİ



-ÖZLEM ve/ne yazık ki/||/<> SIKILMA ve/ne yazık ki/||/<> TUTULMA

( Geride bıraktıklarımızı. VE/NE YAZIK Kİ/||/<> Elimizin altındakinden. VE/NE YAZIK Kİ/||/<> Ulaşamadıklarımıza. )


-ÖZLEM ve/<> ZEVK



-ÖZLEMEK ile/ve/||/<>/> SEVMEK

( Rüyanda görmüşsen. İLE/VE/||/<>/> Rüyanda görmek ümidiyle yatıyorsan. )


-ÖZLEŞME ile/ve/değil/||/<> ÖZDEŞLEŞME



-ÖZLÜ ile/ve/||/<> ÖZSEL



-ÖZNE DURUMUNDAKİ KAVRAM ile/ve/||/<> YÜKLEM DURUMUNDAKİ KAVRAM

( [Yüklem durumundaki kavramı] İçeriyorsa, analitik. İLE İçermiyorsa, sentetik. )


-ÖZNE ile/ve/||/<> ANLAK/ZEKÂ



-ÖZNE ve/<> NESNE

( Özne, nesnesiyle birliktedir. )


-ÖZNE ile/ve/<> ÖZNE



-ÖZNEL ÖZGÜRLÜK ve/||/<>/< NESNEL DÜZEN

( Nesnel düzen olmadan, öznel özgürlük, yalnızca bir kapristir, anarşidir, karmaşadır. Öznel özgürlük, devlet olmadan gerçekleştirilemez. )


-ÖZNEL/LİK ile/ve/||/<> ÖZSEL/LİK



-ÖZNEL ile/ve/değil/||/<>/< ÖZGÜN



-ÖZNELLİK ile/ve/||/<> GELECEĞE AÇIKLIK



-ÖZNELLİK ile/ve/||/<> GENETİK



-ÖZSAYGI ile/ve/<> ÖZGÜVEN ile/ve/<> ÖZDEĞER

( ... İLE Sadece kendi bildiğin sözü/düşünceyi, yerine getirmeye çalışmak. )


-ÖZÜMLEME/ASİMİLASYON/ANABOLİZMA[Fr. < ANABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< YADIMLAMA/DİSİMİLASYON/KATABOLİZMA[Fr. < CATABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< ÖZÜMLEME-YADIMLAMA/METABOLİZMA/METABOLISM[İng.]

( Canlı var olanların, dışarıdan aldığı besinleri, değişikliğe uğratarak yeni bir bileşimle, organizmanın gereksinim duyduğu nesneler durumuna getirmek. | Edinilmiş olan verileri, bireyin öz malı durumuna getirmek. İLE/VE/||/<>/>/>< Canlı protoplazmayı yapan, büyük ve karmaşık yapılı moleküllerin enerji çıkararak yanması. İLE/VE/||/<>/< Canlılardaki tüm kimyasal tepkimelerin toplamı. )


-ÖZÜMLEME/ASİMİLASYON/ANABOLİZMA[Fr. < ANABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< YADIMLAMA/DİSİMİLASYON/KATABOLİZMA[Fr. < CATABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< ÖZÜMLEME-YADIMLAMA/METABOLİZMA/METABOLISM[İng.]

( [Hormonlar:] Testosteron, östrojen, büyüme hormonu, insülin. İLE/VE/||/<>/>/>< Kortizol, Glukagon, adrenalin, sitokinler. İLE/VE/||/<>/< ... )


-ÖZÜMLEME/ASİMİLASYON/ANABOLİZMA[Fr. < ANABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< YADIMLAMA/DİSİMİLASYON/KATABOLİZMA[Fr. < CATABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< ÖZÜMLEME-YADIMLAMA/METABOLİZMA/METABOLISM[İng.]

( Protein sentezi tepkimeleri
Yağ sentezi tepkimeleri
Dehidrasyon
Fotosentez
Karbonhidrat sentezi
Mitoz
Kas oluşturmak amaçlı fiziksel egzersiz
Kemosentez
Kalvin döngüsü

İLE/VE/||/<>/>/><

Hidroliz
Sindirim
Hücresel solunum
Fermantasyon
Aerobik fiziksel egzersiz
Krebs döngüsü
Nükleik Asitlerin Parçalanması
Glikoz

İLE/VE/||/<>/>/><

... )


-ÖZÜMLEME/ASİMİLASYON/ANABOLİZMA[Fr. < ANABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< YADIMLAMA/DİSİMİLASYON/KATABOLİZMA[Fr. < CATABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< ÖZÜMLEME-YADIMLAMA/METABOLİZMA/METABOLISM[İng.]

( [Enerji] Harcanır. İLE/VE/||/<>/>/>< Harcanmaz. İLE/VE/||/<>/< ... )


-ÖZÜMLEME/ASİMİLASYON/ANABOLİZMA[Fr. < ANABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< YADIMLAMA/DİSİMİLASYON/KATABOLİZMA[Fr. < CATABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< ÖZÜMLEME-YADIMLAMA/METABOLİZMA/METABOLISM[İng.]

( İkisi de hormonların, şekerlerin, enzimlerin, üreme, gözelerinin büyümesi ve doku onarımı gibi çok sayıda nesnenin üretilmesi için gereksinim duyulan enerjinin oluşturulmasından sorumludur. )


-ÖZÜMLEME/ASİMİLASYON/ANABOLİZMA[Fr. < ANABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< YADIMLAMA/DİSİMİLASYON/KATABOLİZMA[Fr. < CATABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< ÖZÜMLEME-YADIMLAMA/METABOLİZMA/METABOLISM[İng.]

( İkisinin de tek göze içinde de çalışması olanaklı ve olasılıklıdır. )


-ÖZÜMLEME/ASİMİLASYON/ANABOLİZMA[Fr. < ANABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< YADIMLAMA/DİSİMİLASYON/KATABOLİZMA[Fr. < CATABOLISME] ile/ve/||/<>/>/>< ÖZÜMLEME-YADIMLAMA/METABOLİZMA/METABOLISM[İng.]

( ... İLE/VE/||/<>/>/>< En fazla olduğu bölge, karaciğerdir. Bir saat içinde binlerce yıkım etkinliği karaciğer içinde gerçekleştirilebilmektedir. Gözelerde gerçekleşen yıkımların sağlıklı bir biçimde gerçekleştirilebilmesi için hafif gıdalarla beslenmekte yarar vardır. Ağır gıdalarla beslenen kişilerde karaciğer daha fazla yorulur ve bu nedenle zamanla tükenmesine neden olur. İLE/VE/||/<>/< ... )


-ÖZÜMLEME ve/<> ÖZÜMLEMEDOKUSU

( ... VE/<> Bitkilerde, havadaki karbondioksidi, karbonhidrata çeviren, daha çok, yapraklarda bulunan doku. )


-ÖZÜMSEMEK ile/||/<> KATILMAK



-ÖZÜMSEMEK ve/||/<> ÖZLEMEK



-ÖZÜN ÖLÜMSÜZLÜĞÜ ile/ve/||/<> TANRI'NIN "VARLIĞI/YOKLUĞU"



-ÖZÜNDE ... ile/ve/<> SONUÇTA ...



-PAÇA ile/ve/||/<> ETEK



-PAÇA ile/ve/<> MANŞET



-PAÇAGÜNÜ ile/ve/<> PAÇALIK

( Düğünün ertesi günü. İLE/VE/<> Düğünün ertesi günü verilen yemek. | Gelinin, paçagünü giydiği giysi. )


-PAÇASINA SARILMA/TAKILMA ile/ve/ya da/||/<> PARÇASINA SARILMA/TAKILMA



-PADEL TOPU ile/||/<> TENİS TOPU

(
)


-PAK EDELİM! ve/||/<>/< HAK EDELİM!

( Bulunduğumuz/vardığımız yeri. VE/||/<>/< Yediğimiz lokmayı. )


-PALANGA[İt.] ile/<> MANİŞKA[İt. < PALANCO]

( Bir halatla makaralardan oluşturulan, ağır nesneleri kaldırmaya, sağa sola döndürmeye yarayan donanım. İLE/<> İki dilli, iki makara ile yapılan palanga. )


-PALESTRA ile/ve/||/<>/> GMYNASIUM

( Çalışma alanı. İLE/VE/||/<>/> Yarışma alanı. )


-PALESTRA ile/ve/||/<>/> GMYNASIUM

( Sadece sporcuların alanı. İLE/VE/||/<>/> Sporcuların ve izleyicilerin alanı. )


-PALET ile/ve/değil/<> KARBON PALET

( Ressamların, boyaları üzerine dizerek, fırça ile karıştırdıkları tahta ya da porselen levha. | Sanayide, çeşitli ereklerle kullanılan, yayvan ve geniş levha. | Hızlı yüzmek için ayağa geçirilen araç. | Tankın, her türlü arazide yol almasını sağlayan, iki yanındaki tekerleklerini içine alan metal şerit, tırtıl. İLE/VE/DEĞİL/<> ... )


-PALMET[Yun. < PALMA:EL.] ile/||/<> SGRAFİTTO

( İlkçağ sanatından beri kullanılan bir bezeme motifi. Dilimli ve bakışımlı yaprak biçimindedir. İLE/||/<> XI. yüzyıldan ilk Osmanlı dönemine değin kullanılan keramik tekniği.[Kullanılan hamur kırmızı renkli, kaba ve gözeneklidir. Kap astarlandıktan sonra sivri uçlu bir aletle motifler çizilir ve istenilen renkte saydam bir sırla sırlanır. Çukur bölümlerde sır daha koyu, öteki yerlerde ise daha açık olarak motifler belirlenmiş olur.] )


-PALMİYE ile/<> YÜRÜYEN PALMİYE



-PAMFİLYA ve/||/<>/> PERGE

( Perge, M.ö. 1200 yıllarında, Pamfilya'nın kültür merkeziydi. )


-PAMUK:
NESNE ile/ve/değil/||/<>/< BİTKİ



-PAMUK[Fars.] ile/||/<>/> TULUP

( Ebegümecigillerden, koza biçimindeki meyvesi üç, dört, beş dilimli olan, sıcak bölgelerde yetişen tarım bitkisi. | Bu bitkinin tohumlarının çevresinde oluşmuş ince, yumuşak tellerin adı. | Bu tellerin işlenmiş biçimi. | Bu bitkinin işlenmiş biçiminden yapılmış. | Halı, kilim vb. yaygıların üzerinde oluşan, uçuşabilen toz kümecikleri. İLE/||/<>/> Atılmış, eğrilmeye hazırlanmış, top biçiminde pamuk. )


-PAMUK ile/ve/değil/yerine/<>/> İP ile/ve/değil/yerine/<>/> KUMAŞ ile/ve/değil/yerine/<>/> GİYSİ ile/ve/değil/yerine/<>/> MARKA

( 1 TL. ile/ve/<>/> 10 TL. ile/ve/<>/> 100 TL. ile/ve/<>/> 1000 TL. ile/ve/<>/> 10.000 TL. )


-PAMUK ile/ve/||/<> ISIRGAN OTU

( Birinci Dünya Savaşı sırasında, hem Almanya, hem de Avusturya'da pamuk kıtlığı vardı. Pamuğun yerini tutabilecek uygun bir madde arayan bilimciler, zekice bir çözüm denediler: Çok az miktarlarda pamuğu ısırgan otuyla karıştırdılar; özellikle de kaşındıran ısırganların[Urtica dioica] sert liflerini kullandılar. )


-PANAMA KANALI:
ATLANTİK GEÇİDİ ve/||/<>/>/< GATUN GÖLÜ ve/||/<>/>/< GAILLARD GEÇİDİ



-PANAMA KANALI ile/ve/||/<>/> YENİ/PARALEL PANAMA KANALI

( Açılış yılı, 1914'tür. )


-PANAMA KANALI ile/ve/||/<>/> YENİ/PARALEL PANAMA KANALI

( )


-PANAMA KANALI ile/ve/||/<>/> YENİ/PARALEL PANAMA KANALI

( Panama Kanalı

Panama Kanalı (Teknik)

Panama Kanalı (video) )


-PANCAR ve/||/<>/> BORŞ[< BORSCH] ÇORBASI



-PANİK ATAK ile/ve/değil/||/<>/> ÇARPINTI



-PANİK ATAK ile/ve/değil/||/<>/< KAYGI



-PANİK ile/ve/||/<> STRESLİ ile/ve/||/<> SİNİRLİ (OLMAMAK!)



-PANKREATİK ENZİM EKSİKLİĞİ ile/||/<> PANKREATİK YETMEZLİK

( Pankreasın yeterli enzim üretememesi. İLE/||/<> Pankreasın işlevlerini yerine getirememesi. )


-PANKREATİT ile/||/<> KOLESİSTİT

( Pankreasın yangılanması. İLE/||/<> Safra kesesinin yangılanması. )


-PANKREATİT ile/||/<> PANKREAS KANSERİ

( Pankreasın yangılanması. İLE/||/<> Pankreas gözelerinden kaynaklanan bir kanser türü. )


-PANPAN ile/<> MAYDAY

( [denizcilikte] Yardım gereksiniminin, yaşamsal olmadığı durumlarda kullanılır. İLE/<> Çok acil ve yaşamsal tehlike durumlarında yardım için kullanılır. )


-PAPALIK ile/||/<> PAPA

( Katolik Hıristiyanlığın başkanlığı. Vatikan Kilisesi. İLE/VE/||/<> Katolik Kilisesi'nin, bir kurul tarafından seçilen, Vatikan'da oturan ve Hz. İsa'nın vekili sayılan başkanı. )


-PAPAZ ile/ve/<>/< DİYAKOZ[Yun.]

( ... İLE/VE/<>/< Papazın yardımcısı. )


-PAPAZ ile/ve/||/<>/> KARDİNAL[Fr. < CARDINAL]

( ... İLE/VE/||/<>/> Papa'yı seçen, danışmanlığını yapan başpapazlardan her biri. )


-PAPAZ ile/ve/<> PİSKOPOS[Yun.]

( ... İLE/VE/<> Katoliklerde, bir bölgenin din işlerine başkanlık eden, papazlığın en yüksek aşamasında olan din görevlisi. )


-PAPİRUS <> KÜREK KEMİĞİ <> CEYLAN DERİSİ <> KİL TABLETLERİ



-PAPUA YENİ GİNE'DE:
İNGİLİZCE ile/ve/<> PİDGİN

( Resmi dil. İLE/VE/<> Halkın kullandığı bozuk İngilizce.[Zaman kipi yoktur.]
[EM WANEY: Bu nedir? | YU ONAIT: Nasılsın?] )


-PARA:
AKÇE ile/ve/||/<> SULTANÎ ile/ve/||/<> DUCAT ile/ve/||/<> FLORINS ile/ve/||/<> GURUS ile/ve/||/<> ŞÂHÎ

( Osmanlı'da. İLE/VE/||/<> Osmanlı'da. İLE/VE/||/<> İLE/VE/||/<> Venedik'te. İLE/VE/||/<> Macaristan'da. İLE/VE/||/<> Avrupa'da. İLE/VE/||/<> İran'da. )


-PARA:
DİJİTAL ile/ve/||/<> KRİPTO ile/ve/||/<> SANAL



-PARA ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BİLGİ

( Bilgi peşinde koşmak, altın peşinde koşmaktan daha iyidir.
[Ar. Talebu'l-ilm hayrun min taleb'z-zeheb] )


-PARA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ZAMAN

( Parayı, paranın satın alabileceği şeyler için tüketmek. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Para ile satın alınamayacak şeyler için tüketmek. )


-PARAGRAF:
AÇMAK ile/ve/||/<> OLUŞTURMAK



-PARALEL ile/ve/değil/yerine/||/<> KATMANLILIK



-PARALI ile/ve/<>/> PAHALI



-PARAMETER ile/ve/||/<> COMPONENT



-PARANIN KAYBI ile/ve/||/<> SAĞLIĞIN KAYBI ile/ve/||/<> KARAKTERİN KAYBI

( Çok da etkileyici olmayabilir. İLE/VE/||/<> Kaybımız, önemli, etkileyici ve büyük olabilir. İLE/VE/||/<> Herşeyi kaybetmiş oluruz. )


-PARANOYA:
ERDEM ve/||/<> AMAÇTAN UZAKLAŞMA/"SOYUTLANMA"



-PARAPSİKOLOJİ ile/||/<> PARANORMAL ile/||/<> PARAFİZİK ile/||/<> PARADİGMA ile/||/<> PARALEL ile/||/<> PARAZİT ile/||/<> PARALİMPİK ile/||/<> PARAMEDİK

(
Parapsikoloji Psikolojinin ötesindeki ruhsal/psişik olayları inceleyen alan.
Paranormal Normalin dışında olan, açıklanamayan (örnek: hayaletler, "UFO"lar)
Parafizik Fiziğin ötesindeki, fizik yasalarıyla açıklanamayan olaylarla ilgili.
Paradigma Bir düşünce yapısının yanındaki örnek, model, kalıp, çerçeve.
Paralel Yan yana giden, aynı doğrultuda. (matematiksel ya da mecâzî anlamda)
Parazit Yanında yaşayıp zarar veren canlı. [mecâzen de "gereksiz ses vb."]
Paralimpik Olimpiyatların yanında/desteğiyle düzenlenen engelli spor oyunları.
Paramedik Doktorun yanında çalışan sağlık görevlisi [acil tıp teknikeri].
)


-PARASEMPATİK ile/ve/||/<>/< SEMPATİK SİNİR SİSTEMİ

( )


-PARAVAN[Fr. < PARAVENT] ile/ve/değil/||/<> KALKAN



-PARÇA/SEGMENT[İng.] ile/ve/değil/||/<> SEKME/TAB[İng.]

( Bölüm. | Kesit. | Parça. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Bölüm. )


-PARÇA ile/ve/||/<> ASKAT

( ... İLE Herhangi bir ölçü biriminin bölündüğü eşit parçalardan her biri. )


-PARÇA ile/ve/değil/||/<>/< BİLEŞEN



-PARÇA ve/||/<>/>/< TAMAMLAYICI/LIK



-PARÇALAMA ile/ve/değil/||/<> AYIRMA



-PARİS KOMÜNÜ ile/ve/||/<>/> GEZİ PARKI

( 83 gün sürmüştür. İLE/VE/||/<>/> 22 gün sürmüştür. )


-PARK STANDARTLARI RAPORU-2015 ve/||/<>/> KENT İÇİ BİSİKLET YOLLARI KILAVUZU

( Okumak için burayı tıklayınız... VE/||/<>/> Okumak için burayı tıklayınız... )


-PARKİNSON ile/||/<> HUNTİNGTON

( Beyinde dopamin üreten gözelerin kaybı ile ilişkili bir devim bozukluğu. İLE/||/<> Genetik bir bozukluk sonucu beyinde sinir gözelerinin bozunumu ve zihinsel gerileme. )


-PARKİNSON ile/ve/||/<> KORA

( ... İLE/VE/||/<> Başlıca belirtisi, kısa, çabuk, değişken güçte istemsiz hareketler olan bir hastalık. )


-PARKUR[Fr.] ile/ve/||/<> KULVAR[Fr. < COULOIR]

( Bisiklet, atletizm gibi bazı yarış ve koşularda, yarışmaların yapıldığı yol. İLE/VE/||/<> Bazı yarışlarda, koşucunun koştuğu ya da yüzücünün yüzdüğü yarış aralığı/şeridi. )


-PARLAK ile/||/<> ARJANTE[Fr.]

( ... İLE/||/<> Gümüş gibi parlak. )


-PARLAKLIK:
SALTIK/MUTLAK ile/ve/||/<> GÖRÜNÜR



-PARLAMENTO ile/ve/||/<> AMERİKA YENİ KUVVETLER AYRILIĞI



-PARLAYICI ile/ve/||/<>/> PATLAYICI



-PARMAK(LAR)/ELİG/ELEK ile/ve/||/<>/> AYA ile/ve/||/<>/> AVUÇ ile/ve/||/<>/> KOL ya da/= EL

( Elin/kolun ucuyla ayanın başladığı beş uzantı/çıkıntı. İLE/VE/||/<>/> Parmakların dibiyle bilek arasındaki iç bölüm. İLE/VE/||/<>/> Parmakların içi ve aya bölümü. İLE/VE/||/<>/> Parmak uclarından omuz başına kadar uzanan bölüm. )


-PARMAK(LAR)/ELİG/ELEK ile/ve/||/<>/> AYA ile/ve/||/<>/> AVUÇ ile/ve/||/<>/> KOL ya da/= EL

( ELGE/ELİGE/ELİG/ELEG/ELEK: Elemek[: parmaklar arasından geçirmek] | İlk elek.[Daha sonraları elek görevini gören nesneler ve araçlar üretilmiştir.] )


-PARMAK ile/||/<> ÖRÜMCEK PARMAK/ARAKNODAKTİLİ



-PARMAKLAR ile/ve/||/<> SERÇE PARMAKLAR

( Kişinin el parmakları sosyal örgütlenmeye köz/model olmuştur. İnsan öbekleri/grupları 10'luk sisteme göre örgütlenmiştir. Bu 10'luk sistemin önderi olmuştur. )


-PARMAKLAR ile/ve/||/<> SERÇE PARMAKLAR

( PARMAK: Bitişik ve dışı içine gelecek biçimde dizilmiş altı arpa tanesi uzunluğunda bir mesafe. | [Yunan çağında, Anadolu'da] Ayağın on altıda biri. [0,0185 metre] )


-PARMAKLAR ile/ve/||/<> SERÇE PARMAKLAR

( Yanyana, ayası[avuç içi] aşağıya bakacak konumda duran ellerin, geride/içte kalan, ötekilere göre daha geniş tırnaklı(/belki de boyu kısa) olan parmak(lar) "baş parmak".
Baş parmağın ve orta parmağın yanındaki/arasındaki parmağa "işaret parmağı".
İşaret parmağının ve yüzük parmağının yanındaki/arasındaki, aynı zamanda, iki tarafında da ikişer parmağın bulunduğu parmağa "orta parmak".
Orta parmak ve serçe parmağın yanındaki/arasındaki parmağa "yüzük parmağı".
Yanyana, ayası(avuç içi) aşağıya bakacak konumda duran ellerin, en dışta kalan parmak(lara) "serçe parmağı" denilir. )


-PARMAKLAR ile/ve/||/<> SERÇE PARMAKLAR

( PARMAK[< VARMAK]: Varmayı/ulaşmayı/gerçekleştirmeyi sağlayan araç. )


-PARMAKLAR ile/ve/||/<> SERÇE PARMAKLAR

( SEBBÂBE[Ar.]: İşaret/şehâdet parmağı[başparmağın yanındaki]. | BİNSIR/BİNSÂR[Ar.]: Yüzük parmağı[Serçe parmak ile orta parmak arasındaki]. | HINSIR: Serçe parmak. )


-PARMAKLAR ile/ve/||/<> SERÇE PARMAKLAR

( ... ile/ve/||/<> )


-PARMAKLARDA:
BAŞ ile/ve/||/<> İŞARET ile/ve/||/<> ORTA ile/ve/||/<> YÜZÜK/ADSIZ ile/ve/||/<> SERÇE



-PARMENİDES ile/ve/||/<> ZENON



-PAS ile/ve/değil/||/<> BUĞU

( Özellikle metalde, bazı nesnelerde, camda/aynada. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Özellikle camda/aynada ve bazı nesnelerde. )


-PASCAL ÜÇGENİ ve/||/<> BİNOM DAĞILIMI

( Sayın Haluk Berkmen'in yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


-PASCAL ÜÇGENİ ve/||/<> BİNOM DAĞILIMI

( )


-PASİFİK OKYANUSU:
MALENEZYA ile/ve/<> MİKRONEZYA ile/ve/<> POLONEZYA

( Dumont d'Ureille adlı bir denizci, 1827 yılında bu coğrafyaya ulaşmayı başarmıştır. Pasifik Okyanusu'nu bu 3 bölgeye ayırmıştır. )


-PASKALYA ÇÖREĞİ ile/<> VASİLOPİTA

( ... İLE/<> Yılbaşında yapılır.[St. Vasil için 1 tabak-çatal takımı fazladan konulur.] )


-PATİSKA[Baptiste de Cambrai'nin adından] ile/<> NANSUK

( Çoğu pamuktan dokunmuş sık ve düzgün bez. | Bu bezden yapılmış olan. İLE Bir tür, ince, sık dokunmuş patiska. )


-PATLICAN ile/ve/||/<> BAN OTU

( ... İLE/VE/||/<> Patlıcangillerden, Asya, Kuzey Afrika ve Avrupa'nın sıcak bölgelerinde yetişen, hekimlikte kullanılan, uyuşturucu ve zehirli, bir ya da iki yıllık otsu bir bitki. )


-PATLICAN ve/||/<>/> KARNIYARIK

( ... VE/||/<>/> Uzunlamasına yarılan kızarmış patlıcanların ortasına iç malzeme konularak hazırlanmış yemek. | Matbaacılıkta her sayfayı çift sütun olarak düzenleme. )


-PATLICAN ile/ve/<> MUSAKKA

( ... İLE/VE/<> Ufak parçalar biçiminde doğranmış sebzelerin, soğanla pişirilmesiyle yapılan bir yemek. )


-PATOJEN[Fr.] ile/ve/<> PATOLOJİ[Fr. < Yun. PATHOS: Sayrılık. | LOGOS: Bilim.]

( Sayrılık oluşturan. İLE Sayrılıklar bilimi. )


-PATOLOJİ ile/||/<> HİSTOLOJİ

( Sayrılıkların nedenlerini ve etkilerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Dokuların mikroskobik yapısını inceleyen bilim dalı. )


-PATOLOJİ ile/ve/||/<> PARODİ



-PATRİK ile/||/<> PATRİCİ

( Ortodoks ve Doğu kiliselerinin başkanlarına verilen ad. İLE Eski Roma Uygarlığı'nda soylulara verilen ad. )


-PATRONAJ[Fr. < PATRONAGE] ile/ve/değil/yerine/<> YARDIM | YÖNETİM, GÖZETİM

( Cezaevinden serbest bırakılan suçlunun, toplum yaşantısına yeniden uyabilmesini sağlamak amacıyla yapılan yardım çalışması. )


-PAUL EKMAN ve/||/<> LESLIE GREENBERG ve/||/<> RHONDA GOLDMAN



-PAY (AL[DIR]MAK) ile/ve/değil/||/<>/< İLİŞKİ/LEN[DİR]MEK



-PAY ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HAK



-PAYDA ile/ve/||/<> PARÇA



-PAYE[Fars.] ile/ve/değil/||/<>/< PAY/ÜLEŞ/HAK/HİSSE/SEHİM

( Aşama, rütbe. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Birden fazla kişi arasında bölüşülmüş bir bütünden, bu kişilerin her birine düşen bölüm. | Eşit bölüm. | Ticari bir işlemde zarar tehlikesine karşı ayrılan para, marj. | Bayağı kesirlerden birinin eşit parçalardan kaç tane aldığını gösteren sayı. | Katkı. )


-PAYLAŞIM ile/ve/||/<> İŞLEM ile/ve/||/<> ARŞİV

( Verilerin ve özellikle de e-postaların düzenlenmesinde gerekli olan, öncelikli ve işlevsel en üst üç bölüm/leme. )


-PAYLAŞIM ile/ve/<> SAYGINLIK



-PAZAR/pazar ile/ve/değil/||/<> Pazar

( Ürünlerin satıldığı yer. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Haftanın son günü. )


-PAZAR ile/ve/||/<> ARKADIUS(AVRAD) PAZARI

( ... İLE/VE/||/<> Cerrahpaşa'da kurulurdu. )


-PAZAR ile/ve/değil/||/<>/> MEZAR

( Ana rahminden geldik pazara
Bir kefen aldık döndük mezara )


-PAZAR ile/ve/değil/||/<>/> MEZAR

( image )


-PAZAR ile/ve/||/<> PANAYIR[Yun. < PAN AGHIOS]

( Haftalık ve/ya da belirli günlerde kurulan. İLE/VE/||/<> Yılda 1-2 kez kurulan/yapılan, sergi niteliği de taşıyan pazar. )


-PAZAR ile/||/<> SATAK

( ... İLE/||/<> Çarşı, pazar yerleri. )


-PAZARLAMA ile/ve/<> HALKLA İLİŞKİLER ile/ve/<> REKLAM ile/ve/<> MARKALAŞTIRMA

( "Ben büyük bir âşığım." İLE/VE/<> "İnan bana! O çok büyük bir âşık." İLE/VE/<> "Büyük âşığım! Büyük âşığım! Büyük âşığım!" İLE/VE/<> "Anladım ki, büyük bir âşıksın!" )


-PAZARLAMA ile/ve/<> HALKLA İLİŞKİLER ile/ve/<> REKLAM ile/ve/<> MARKALAŞTIRMA

( "I'm great lover." vs./AND/<> "Trust me! He's a great lover." vs./AND/<> "I'm a great lover. I'm a great lover. I'm a great lover." vs./AND/<> "I understand. You are a great lover." )


-PAZU GÖSTERMEK" ile/değil/yerine/||/<>/></< GÖNLÜNÜN GENİŞLİĞİ



-PBH ile/ve/ne yazık ki/||/<>/< PBH

( Polikistik Böbrek Hastalığı. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/< Pek Bilinmeyen Hastalık. )


-PDR ile/ve/||/<> RPD

( Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik. İLE/VE/||/<> Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık. )


-PED-/-PEDE/PEDİ-/PEDO-/PAED-/PAEDO- ile/||/<> HEBE-

( Çocuk. İLE/||/<> Ergenlik, ergenlik çağında. )


-PEDER ile/||/<> PEDEREŞ

( Baba. İLE/||/<> (Onun) babası. )


-PEKİŞ(TİR)MEK ile/ve/<> OLGUNLAŞ(TIR)MAK



-PEKİŞTİRME ile/ve/||/<> VURGU/ÜNLEM

( Bazı sözler, argolar ve küfürler, sözcüğün birebir anlamı/karşılığı için kullanılmaz. Daha çok pekiştirme sıfatı ya da vurgu, ünlem olarak kullanılır. )


-PEKİŞTİRMEK ile/ve/<> PERÇİNLEMEK[Fars. :Siyeç.]

( ... İLE/VE/<> Bir bağıntıyı, perçinle tutturmak. | İki ya da daha çok parçayı, karşılıklı bölümlerini birbiri üzerinde ezerek birleştirmek. | Berkitmek, sağlamlaştırmak, güçlendirmek. )


-PEKİŞTİRMEK ile/ve/<> PERÇİNLEMEK[Fars. :Siyeç.]

( PERÇİN[Fars.]: İki ya da daha çok levhayı birbirine bağlamak için geçirilen çivinin, ezilerek baş durumuna getirilen ucu. )


-PELTEKLİKTE:
Z'LEŞTİRME ile/||/<> S'LEŞTİRME ile/||/<> C'LEŞTİRME ile/||/<> L'LEŞTİRME

( Jale > Zale | Jilet > Zilet
İLE/||/<>
Paşa > Pasa | Kışlık > Kıslık | Şapka > Sapka
İLE/||/<>
Jandarma > Candarma | Jilet > Cilet
İLE/||/<>
Birader > Bilader | Berber > Belber | Merhem > Melhem | Terlik > Tellik )


-PEMDAS and/sometimes/||/<> BODMAS

( Parantheses > Exponents > Multiplication > Division > Addition > Subtraction AND/SOMETIMES/||/<> Brackets > Order > Division > Multiplication > Addition > Subtraction )


-PEMDAS and/sometimes/||/<> BODMAS

( Parantez > üstler > çarpma > bölme > toplama > çıkarma VE/BAZEN/||/<> Parantez > üstler > bölme > çarpma > toplama > çıkarma )


-PENCERE ile/ve/||/<> TEPE CAMI

( ... İLE/VE/||/<> Tavanda ya da tavana yakın yerde, tepeye yakın bulunan pencere. )


-PENGUEN DAYANIŞMASI ile/ve/||/<> LEYLEK DAYANIŞMASI



-PENGUEN ile/ve/<> GALAPAGOS PENGUENİ

( ... İLE/VE/<> Galapagos Adaları'nda yaşamaktalardır. )


-PENİS ile/ve/||/<> DILAK/BIZIR[Ar. < BAZR]/KLİTORİS[Yun.]

( BAYZAR/BAZR[Ar.]: Rahmin başlangıcındaki et parçası, dilcik. )


-PENİS ile/ve/||/<> DILAK/BIZIR[Ar. < BAZR]/KLİTORİS[Yun.]

( PREPUS: Penis ve klitorisin baş kısmını örten deri kıvrımı. )


-PENİS ile/ve/||/<> DILAK/BIZIR[Ar. < BAZR]/KLİTORİS[Yun.]

( Klitorisin, Anlatılmayan Öyküsü )


-PENİS ile/ve/||/<> DILAK/BIZIR[Ar. < BAZR]/KLİTORİS[Yun.]

( )


-PENİS ile/ve/||/<> DILAK/BIZIR[Ar. < BAZR]/KLİTORİS[Yun.]

( )


-PENİS ile/ve/||/<> DILAK/BIZIR[Ar. < BAZR]/KLİTORİS[Yun.]

( Kökeni/Etimolojisi: clitoris < Mateo Renaldo Colombo [İtal. anatomist][1516-1559] < kleítoris κλείτορις|EYun]: küçük kapalı yer < kleíō κλείω|EYun]: kapatmak, kapalı olmak, örtmek )


-PENİS ile/ve/||/<> DILAK/BIZIR[Ar. < BAZR]/KLİTORİS[Yun.]

( )


-PENİS ile/ve/||/<> DILAK/BIZIR[Ar. < BAZR]/KLİTORİS[Yun.]

( 4000 sinir ucu bulunmaktadır. İLE/VE/||/<> 8000 sinir ucu bulunmaktadır. )


-PEPT- ile/||/<> -PEPSİA

( Sindirim. İLE/||/<> Özel bir sindirim tipi ile ilgili. )


-PEPTİD BAĞI ile/||/<> GLİKOZİD BAĞI

( İki yaşamsal/amino asit arasında oluşan bağ. İLE İki şeker birimi arasında oluşan bağ. )


-PERDE ile/ve/<> YANILSAMA



-PERİDOT ile/||/<> AMETİST

( Zeytin yeşili renkte bir olivin türü. İLE/||/<> Mor renkte bir kuvars türü. )


-PERİDOT ile/||/<> SFEN

( Zeytin yeşili renkte bir olivin türü. İLE/||/<> Sarı-yeşil renkte ve yüksek dispersiyona sahip bir mineral. )


-PERİDOT ile/||/<> ZİRKON

( Zeytin yeşili renkte bir olivin türü. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir taş. )


-PERİFERİK ARTER ile/||/<> KORONER ARTER

( Bacaklardaki arterlerin daralması ile kan akışının sınırlanması. İLE/||/<> Kalbi besleyen arterlerin daralması ile kan akışının sınırlanması. )


-PERİŞAN OLMAK ile/ve/||/<> TELEF OLMAK



-PERİTONİT ile/||/<> APANDİSİT

( Karın zarı yangısı. İLE/||/<> Apandisin yangılanması. )


-PERŞEMBE'NİN GELİŞİ, ÇARŞAMBA'DAN, BELİRLİ OLUR ile/<> ADAM OLACAK ÇOCUK, BOKUNDAN BELİRLİ OLUR



-PERU ve/||/<> MISIR

( )


-PERUZ HANIM ile/ve/||/<>/> NURHAN DAMCIOĞLU

( )


-PERVERENDE[Fars.] ile/ve/||/<>/> PERVERDE[PELVERDE değil!][Fars.] ile/ve/||/<>/> PERVERD/-PERVER[çoğ. PERVERÂN][Fars.]

( Yetiştirici, terbiye edici. | Besleyici, büyütücü. İLE/VE/||/<>/> Beslenmiş, büyütülmüş, yetiştirilmiş. | Üzüm şırasından yapılan bir çeşit tatlı. İLE/VE/||/<>/> "Besleyen/besleyici, büyüten, yetiştiren/yetiştirici, koruyan, terbiye eden" anlamlarıyla birleşik sözcükler yapar.[DEHÂ-PERVER: Dâhî yetiştiren. | FUKARÂ-PERVER: Yoksul besleyen.] )


-PERVEZ/PERVAZ[Fars.] ile/ve/değil/<> EŞİK



-PES Ü DÎVÂR[Fars.] ile/ve/değil/||/<>/< PES Ü PERDE[Fars.]

( Duvarın arkası. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Perdenin arkası. )


-PES ile/ve/||/<>/> TİZ ile/ve/||/<>/> UYUM

( Hafif, yavaş sesle söylenen. | Yenilgiyi kabul ettiğini belirtmek için ya da birinin şaşkınlık veren davranışlarına karşılık olarak kullanılır. İLE/VE/||/<>/> İnce, keskin selen/sadâ. İLE/VE/||/<>/> ... )


-PESEND[Fars.] ile/ve/||/<> -PESEND[Fars.]

( Beğenme, seçme. | Bir çeşit iğne işi. | Esmerleşmiş/mat altın. | Mushaflarla yazmaların ilk sayfalarıyla sure ya da bahis başlarında boya ile perdâh edilerek altınla karışık yapılmış olan biçimler. İLE Beğenen, beğenmiş.[MÜŞKÜL-PESEND: Güç beğenir. | HOD-PESEND: Kendini beğenmiş.] )


-PEŞİN SATAN ile/ve/<> VERESİYE SATAN

( Şişman. İLE/VE/<> Pişman. )


-PEŞİNDE KOŞMAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> VAZGEÇMEK



-PEŞTAMAL[Fars.] ile/değil/||/<> KEŞAN



-PEYGAMBER ile/ve/||/<> AZİZ ile/ve/||/<> MESİH

( Dışarıdan. İLE/VE/||/<> Yüz yüze. İLE/VE/||/<> İçeriden. )


-PEYGAMBER ve/||/<>/> İLİM

( Peygamberler, yalnızca, ilmi, kalıt[miras] bırakır. )


-PEZEVENK[Erm.] ile/ve/||/<> GAVAT/KAVAT[Ar. < KAVVÂD]



-PHALL-/PHALLO- ile/||/<> BALAN-/BALANO-

( Penis. İLE/||/<> Glans penisle ilgili. )


-PHI PHI DON ile/ve/<> PHI PHI LEE

( Büyük olan ve konaklama olanaklarının bulunduğu ada. İLE/VE/<> Maya Beach'in bulunduğu ada. [Leonardo DiCaprio'nun oynadığı The Beach filminin çekildiği yer.] )


-PHI PHI DON ile/ve/<> PHI PHI LEE

( Tayland'ın ünlü iki adası. [Phuket ve Krabi'den turlarla da gidilebilmektedir.] )


-PHİL-/-PHİL/-PHİLE/-PHİLİA/-PHİLİC/PHİLO-/-PHİLY ile/||/<> PHOB-/-PHOBE/-PHOBİA/-PHOBİAC/PHOBO-

( Sevme, eğilimi olma, eğilim, hastalık derecesinde eğilim. İLE/||/<> Korku, kaygı, fobisi olan. )


-PHILONOUS ile/ve/||/<> HYLAS



-PHP'DE YORUM SİMGESİ:
// ile/ve/||/<>/> /* ... */

( Tek satır için. İLE/VE/||/<>/> Birkaç satır için. )


-PHYE ile/ve/<> PHYA

( Gövdesel ve fiziksel. İLE/VE/<> Ahlâksal ve siyasal. )


-PHYSİ-/PHYSİO- ile/||/<> PHYT-/-PHYTE/PHYTİ-/PHYTO- ile/||/<> DENDR- ile/||/<> PHARMACO-

( Doğa ile ilgili, doğal, fizyoloji ile ilgili. İLE/||/<> Bitki, vejetasyon, bitkisel, parazit ile ilgili. İLE/||/<> Ağaç. İLE/||/<> İlaç ya da ilaç nesneleri ile ilgili. )


-Pİ SAYISI ile/<> HİDROJEN ATOMLARI(NIN ENERJİ DÜZEYLERİ)



-Pİ[Π][3.14] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TAU[τ][6.28]

( Çemberin çevresini çapıyla ilişkilendirir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Bir çemberin çevresini yarıçapıyla ilişkilendirir. [Tam çemberin radyan cinsinden açı ölçüsü olarak daha kullanışlıdır.] )


-PİÇ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YETİM/ÖKSÜZ



-PİDE ile/||/<> KAHİ

( ... İLE/||/<> Emekliye ayrılacak yeniçeri aşçıların kendine sermaye toplamak için yapıp dağıttığı bir tür pide. )


-PIERRE PAUL BROCA ile/ve/||/<> CARL VERNICKE



-PİL-/PİLİ-/PİLO- ile/||/<> TRİCH-/TRİCHO-

( Kıl. İLE/||/<> Saç, saçların durumu ile ilgili, kıl. )


-PİLAV(/YEMEK) PİŞİRMEDE:
"DEMLENDİRME" ile/ve/||/<> "DİNLENDİRME"



-PİLONİDAL SİNÜS ile/ve/||/<> PİLONİDAL APSE

( Açıklamalarını okumak için burayı tıklayınız... )


-PİRAMİT ile/<> KONİ

( THALES KURAMI: Piramidin yüksekliğini bulmak için yere dikilen bir çubuğun gölgesinin uzunluğunun, çubuğun uzunluğuna eşit olmasını beklemek ve o anda piramidin gölgesinin uzunluğunu ölçerek piramidin yüksekliğinin ölçülmesi. )


-PİRAMİT ile/ve/||/<> YILDIZ



-PIRASA ile/||/<> GÖMÜ PIRASA

( ... İLE/||/<> Katmanları daha incedir. )


-PİRİNÇ:
PİLAV ile/ve/değil/||/<>/> ÇORBA

( Suyunu çekerse. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Çekmezse. )


-PİRİNÇ ile/ve/||/<> BUĞDAY

(
Ölçüt "Pirinç Kültürü" "Buğday Kültürü"
Tarımsal Yapı Yoğun iş gücü gerektirir, sulama düzenekleri ve topluluk iş birliği zorunludur. Bireysel olarak yapılabilir, daha az iş gücü gerektirir.
Toplumsal Etki İş bölümü ve dayanışma baskındır, topluluk iş birliği ön plandadır. Bireycilik baskındır, bağımsız çalışma olanaklıdır.
Düşünce Tarzı Bütüncül ve bağlamsal düşünme eğilimi vardır. Çözümleyici ve bireysel düşünme eğilimi vardır.
Thomas Talhelm'in "İddiası" Bireylerin ortaklık içinde olduğu, topluluk içinde iş birliğine yatkın olduğu savunulur. Bireyci yapının daha güçlü olduğu, bağımsızlığın vurgulandığı savunulur.
)


-PİRİNCİ:
[hem] PİŞİRMEK ile/ve/<>/hem de ŞİŞİRMEK

( ... İLE/VE/<>/HEM DE Tencerenin içine bir baş, bütün kurusoğan konularak pirincin şişirilmesi sağlanabilir. )


-PİS OLMAK ile/ve/<>/değil/yerine (YETERİNCE) TEMİZ OLMAMAK



-PISA KULESİ ve/<> SÜYÜMBİKE KULESİ ve/<> ASİNELLİ VE GARİSENDA KULESİ

( Üçü de eğri olmasıyla ünlüdür. )


-PISA KULESİ ve/<> SÜYÜMBİKE KULESİ ve/<> ASİNELLİ VE GARİSENDA KULESİ

( ... VE/<> Kazan'ın simgesi olan ve Kazan Hanlığı'ndan kalan tek yapıttır. 1552 yılında, Kazan Hanlığı'nı istilâ eden korkunç Ivan'a karşı kahramanca direnen, çok küçük olan oğlu yerine hanlığın başına geçen kadın hükümdar Süyüm[Sevim] Bike'nin anısına dikilmiştir. [Kırmızı tuğladan yapılmış kule, 7 katlı ve 35 m. yüksekliğindedir.] VE/<> [Bazı kaynaklara göre] İki aile arasında bir yarışma olduğu 1119 inşâ edilmiş olduğu bilinmektedir. Kentin en belirgin simgelerindendir... Uzun boylu olanın adı Asinelli, daha küçük ve daha eğimli kulenin adı ise Garisenda'dır. Dönemin güçlü ailelerinin adlarını taşıyor. Asinelli Kulesi 97.2 m. yüksekliğindedir.[Zamanında bir hapishane ve küçük kale olarak kullanılmış.] Garisenda Kulesi ise 48 m. yüksekliğe sahiptir. )


-PISA KULESİ ve/<> SÜYÜMBİKE KULESİ ve/<> ASİNELLİ VE GARİSENDA KULESİ

( VE/<> VE/<> )


-PİSAGOR'CU SAYI ANLAYIŞI ile/ve/||/<> ORANSAL OLMAYAN SAYI

( "Antik Mısır’dan Günümüze Pisagor" yazısı için burayı tıklayınız... )


-PİŞİRMEDE:
ALEV ile/ve/||/<> ISI ile/ve/||/<> SÜRE

( Pişirilme amaç ve hedefine göre değişir ve iyi ayarlanması gerekir. )


-PİŞKİN/LİK ile/ve/||/<> YÜZSÜZ/LÜK



-PİŞMAN/LIK ile/ve/||/<>/> VİCDAN AZABI



-PİŞMAN ile/ve/||/<> PERİŞAN

( Alan. İLE/VE/||/<> Almayan. )


-PİŞMANLIĞIN SONA ERMESİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/> AYDINLANMA



-PİŞMANLIK:
YAPTIKLARIMIZDAN ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/> YAPMADIKLARIMIZDAN

( Zamanla geçer. İLE Çözümü yoktur. )


-PİŞMANLIK ile/ve/||/<> SON PİŞMANLIK

( Yarar getirir/getirebilir. İLE/VE/||/<> Yarar getirmez. )


-PİŞMANLIK ile/ve/<> UTANÇ



-PİŞMİŞ ile/ve/<>/||/değil/yerine ÇİĞ



-PİŞMİŞ ile/ve/değil/||/<>/> PİŞKİN



-PİST[Fr. < PISTE] ile/ve/||/<> KULVAR[Fr. < COULOIR]

( Gösteri yapmak, dans etmek vb. için düzenlenmiş, genellikle yuvarlak yer. | Bir havaalanında uçakların kalkıp inmesine, park yerlerine gidip gelmesine yarayan özel olarak hazırlanmış şerit. | Motorlu araçların yarışları ve koşular için özel olarak düzenlenmiş yer, yarışlık. İLE/VE/||/<> Yüzme ve atletizm yarışmalarında her yarışçıya ayrılan şerit. | İçinde bulunduğu ya da ilgili olduğu alan. )


-PİST[Fr.] ile/||/<>/> APRON[Fr.]

( Gösteri yapmak, dans etmek vb. için düzenlenmiş, genellikle yuvarlak yer. | Bir havaalanında uçakların kalkıp inmesine, park yerlerine gidip gelmesine yarayan özel olarak hazırlanmış şerit. | Motorlu araçların yarışları ve koşular için özel olarak düzenlenmiş yer, yarışlık. İLE Uçakların inip kalktığı pist. )


-PİSUVAR[Fr. PISSOIR] ile/ve/||/<>/< BİSİKLET ile/ve/||/<>/< MERDİVENDEN İNEN KADIN

( 1917 ile/ve/||/<>/< 1913 ile/ve/||/<>/< 1912 )


-PİSUVAR[Fr. PISSOIR] ile/ve/||/<>/< BİSİKLET ile/ve/||/<>/< MERDİVENDEN İNEN KADIN

( ile/ve/||/<>/< ile/ve/||/<>/< )


-PİYANO ve/||/<> FORTEPİYANO



-PİYELONEFRİT ile/||/<> SİSTİT

( Böbreklerin bakteriyel bulaşı. İLE/||/<> Mesanenin bakteriyel bulaşı. )


-PİYON ile/ve/değil/||/<>/> VEZİR

( )


-PLAN/LAR ile/ve/değil/||/<>/>/>< OLAN/LAR



-PLAN ile/ve/<>/> SAHNE ile/ve/<>/> SEKANS ile/ve/<>/> FİLM



-PLANCK:
SABİTİ/KALINLIĞI ile/ve/||/<> ZAMANI ile/ve/||/<> UZUNLUĞU ile/ve/||/<> SICAKLIĞI

( 10[üzeri]-43 İLE/VE/||/<> 1.38 x 10[üzeri]-43 İLE/VE/||/<> 4.13 x 10[üzeri]-35 İLE/VE/||/<> 10[üzeri]32 °C )


-PLANCK:
SABİTİ/KALINLIĞI ile/ve/||/<> ZAMANI ile/ve/||/<> UZUNLUĞU ile/ve/||/<> SICAKLIĞI

( Evren, sıfır saniyeden başlamaz. )


-PLANLAMAK:
HAFTA İÇİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HAFTA SONU



-PLASEBO (ETKİSİ) ile/ve/<>/>< NOSEBO (ETKİSİ)

( "Memnun edeceğim." İLE/VE/<>/>< "Zarar vereceğim." )


-PLASM-/-PLASM/PLASMO- ile/||/<> -PLASMİA

( Plazma, göze nesnesi ile ilgili, canlının oluşumu. İLE/||/<> Kan plazmasının özel bir durumu ile ilgili. )


-PLATON ve/<>/< ARISTOKRES



-PLATON ve/||/<> EUDOKSOS ve/||/<> ARİSTOTELES ve/||/<> KALLIPPOS



-PLATON ve/<>/< PINDAROS



-PLAZMA KİMYASI ile/||/<> GAZ PLAZMA KİMYASI

( Plazma durumundaki nesnelerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Gaz plazma durumundaki nesnelerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-PLOTINOS/PLOTINUS ve/||/<>/> PORPHYRIOS/PORFİRİOS ve/||/<>/> PROCLUS

( [ö.] 270 ve/||/<>/> M.S. 305 ve/||/<>/> 17 Nisan 485 )


-PLOTINUS ile/ve/<> ORIGANES ile/ve/<> LONGINUS



-PLUTON ile/ve/||/<> CHARON

( ... İLE/VE/||/<> Plüton'un en büyük uydusudur. Aynı zamanda, Plüton'a en yakın olan uydudur. Çapı, yaklaşık olarak Plüton'un yarıçapı kadardır. Yüzey sıcaklığı, yaklaşık olarak -220 ºC olan uydunun yüzeyi, metan ve donmuş buz nitrojen ile kaplıdır. Charon'un yüzeyinde, 7-8 kilometre kadar derinliğe sahip ve yaklaşık 1000 kilometre kadar uzanan kanyonlar olduğu gözlemlenmiştir. 2015 yılında, New Horizons uzay aracı, Charon'a 21 bin kilometre kadar yaklaşmıştır ve uydu hakkındı bazı önemli bilgiler toplamıştır. )


-PLUTONYUM[Fr.] ve/<>/< NEPTUNYUM

( Atom numarası 94 olan, neptunyumdan elde edilen, radyoaktif bir öğe. [Simgesi: Pu] VE/<>/< ... )


-PNEUMO-/PNEUMON-/PNEUMONO- ile/||/<> PULMO- ile/||/<> BRONCH- ile/||/<> HEPA-/HEPAT-/HEPATICO-/HEPATO- ile/||/<> ANTHRACO-

( Akciğer, hava ya da solunumla ilgili. İLE/||/<> Akciğerlerle ilgili. İLE/||/<> Bronş. İLE/||/<> Karaciğerle ilgili. İLE/||/<> Kömür, siyah renk ile ilgili [antrakoz: Akciğerlerde kömür tozu birikmesi]. )


-POETİKA ile/ve/||/<>/> RETORİK ile/ve/||/<>/> DİYALEKTİK ile/ve/||/<>/> ANALİTİK

( Üretim/İntac. İLE/VE/||/<>/> ... İLE/VE/||/<>/> ... İLE/VE/||/<>/> ... )


-POİKİLO- ile/||/<> -TROPE/-TROPİC/-TROPİSM/TROPO-/-TROPY

( Değişik, düzensiz. İLE/||/<> Dönme, döndürücü, dönme ya da değişme eğilimi. )


-POLİ-/POLİO- ile/||/<> POLY- ile/||/<> PLURİ-

( Gri, beyin ve sinir sisteminin gri maddesi ile ilgili. İLE/||/<> Çok, fazla, birçok bölümleri tutan, çok kaynaklı, çok tipli. İLE/||/<> Çok, fazla. )


-POLİÇE[İt. < POLIZZA] ile/ve/||/<>/> KLOZ[Fr. < CLAUSE]

( Belirli bir sürenin sonunda belirli bir parayı kendi adına ya da bir başkasının emrine ödemesi için alacaklının borçluya yazdığı bildiri. | Sigorta senedi. İLE/VE/||/<>/> Sigorta poliçelerinde özel koşulları bildiren ek başlıklar. )


-POLİMER KİMYASI ile/||/<> ELASTOMER KİMYASI

( Polimerlerin yapısını ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Elastomerlerin yapısını ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. )


-POLİMER KİMYASI ile/||/<> MAKROMOLEKÜLER KİMYA

( Polimerlerin yapısını ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Büyük moleküllerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


-POLİMER KİMYASI ile/||/<> MONOMER KİMYASI

( Polimerlerin yapısını ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Monomerlerin yapısını ve özelliklerini inceleyen bilim dalı. )


-POLİMER[Fr. < POLYMERE] ile/ve/||/<>/> KOPOLİMERLEŞME ile/ve/||/<>/> KOPOLİMER[Fr. < COPOLYMERE]

( Tekrarlanan yapısal kümelerin oluşturduğu yüksek molekül ağırlıklı birleşikler. İLE/VE/||/<>/> Doymamış birleşikler karışımının büyük moleküller vererek polimerleşmesi. İLE/VE/||/<>/> Kopolimerleşme ile elde edilen nesne. )


-POLİNOM DENKLEMLERDE:
I. DERECE ve/<> II. DERECE ve/<> III. DERECE ve/<> IV. DERECE ve/<> V. DERECE

( x + b = 0 ise x = - b

VE/<>

x² + bx + c = 0 ise
1. [ -b + √¯(b² - 4c)] / 2
2. [ -b - √¯(b² - 4c)] / 2
[eğer b² - 4c = 0 ise iki formül de aynı sorucu verir.] )


-POLİPEPTİT ile/ve/||/<>/> PROTEİN

( Aminoasitlerin, zincir oluşturduğu yapı. İLE/VE/||/<>/> Polipeptitlerin, işlevsel duruma gelmiş olması. )


-POLİS[İng./Fr. POLICE < Yun. POLIS(ἡ πόλις)] ile/ve/||/<>/> KOMİSER[Fr. < COMMISSAIRE]["komser" değil!]

( ... İLE/VE/||/<>/> Güvenlik teşkilatının meslek aşamaları içinde yer alan, il, ilçe ya da bucaklarda bulundukları yerin emniyet ve asayişine ait işleri yöneten, üniformalı ya da sivil memur. | Hükûmet komiseri. | Saha komiseri. )


-POLİS[Yun.] ile/||/<> SİT/SİTE[İng. < CITY < Yun.]

( Çevresinde sur bulunan, aşağı kent ve gerisindeki akropolis adı verilen iki tepeden oluşan kent (site) devletidir. İLE/||/<> Kapalı bir öbek oluşturan yapı toplulukları, birbirinden ayrılmadan korunması gereken alan. )


-POLİTİK ERDEMLER ile/ve/||/<> BİLGELİK[DİANOETİK] ERDEMLERİ

( Tedbir, itidal ve cesâret. İLE/VE/||/<> Adâlet, bilim ve aşk. )


-POLİTİKA ile/ve/||/<>/>/< JEOPOLİTİKA ile/ve/||/<>/>/< EKONOMİ

( ... İLE/VE/||/<>/>/< Coğrafya, ekonomi, nüfus vb.nin devletin ve yönetimi üzerindeki ülkeler arasındaki koşulları, değişkenleri ve etkisi. İLE/VE/||/<>/>/< ... )


-POLİTİKA ile/ve/<> POLİTİK OLAN



-POLYANNA'CI/LIK ile/değil/yerine/<>/< İYİMSER/LİK



-POLYBIUS ve/||/<> MONTESQUIEU

( Hiçbir şey insan kalbindeki vicdandan daha korkunç bir tanık ya da daha dehşet verici bir suçlayıcı olamaz. İLE " 'Önyargı' dediğimiz, bazı şeylerin bilinmemesi değil kişinin, kendini tanımamasıdır." )


-POMPA/LAMA ile/ve/||/<> KÖRÜK/LEME



-PONZO YANILSAMASI ile/ve/<> MÜLLER-LYER YANILSAMALARI



-POP ile/ve/değil/yerine/||/<>/> POPÜLER ile/ve/değil/yerine/||/<>/> KLASİK



-POP ile/ve/||/<>/> ROCK ile/ve/||/<>/> KLASİK ile/ve/||/<>/> CAZ/JAZZ



-PORNOGRAFİK:
APAÇIK ile/ve/<> ÖZSÜZ GÖRÜNÜŞ



-POST ile/ve/değil/yerine/||/<> DOST

( Toprak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Allah. )


-POST ile/ve/değil/yerine/||/<> DOST

( Postu bırakırsak, dostu buluruz! )


-POTANSİYEL ENERJİ ile/ve/||/<> KİNETİK ENERJİ

( Yükseklik ya da konumdan kaynaklanan enerji. İLE/VE/||/<> Bir nesnenin deviminden kaynaklanan ve bundan dolayı sahip olduğu enerji. )


-POTASYUM[Fr. < Lat.] ile/ve/<> POTAS[Fr. < Alm.]

( Potasyum hidroksit içinde bulunan, atom numarası 19, atom ağırlığı 39.10 olan, 0.87 yoğunluğunda, 62.5 °C'de ergiyen, 15 °C'de mum gibi yumuşak, soğukta sert ve kırılgan öğe. [Simgesi: K] İLE/VE/<> Potasyum hidratı, potasyum karbonatı gibi potasyum bileşiklerine verilen genel ad. )


-POWER OF ATTORNEY ile/ve/||/<> GENERAL POWER OF ATTORNEY ile/ve/||/<> SPECIAL/EXCLUSIVE POWER OF ATTORNEY

( Vekâletnâme. İLE/VE/||/<> Genel vekâletnâme. İLE/VE/||/<> Özel vekâletnâme. )


-POZİTİF YÜK ile/ve/||/<>/>< NEGATİF YÜK

( Proton fazlalığına sahip. İLE/VE/||/<>/>< Elektron fazlalığına sahip. )


-PRENS[Fr./İng. < PRINCE] ile/||/<> GİRAY ile/||/<> ARŞİDÜK[Fr. < ARCHIDUC]/ARŞİDUKA ile/||/<> VOYVODA

( Hükümdar ailesinden olan erkeklere verilen unvan. | Bir prensliğin başında bulunan. | Bazı ülkelerde en yüksek "!soyluluk" unvanıydı. İLE/||/<> Kırım hanlarına ve han ailesinden olan prenslere verilen san. İLE/||/<> Avusturya - Macaristan prenslerine verilen unvan. İLE/||/<> Slav dillerinde kumandan ya da prens anlamına gelir. [Osmanlı'da, Eflak ve Boğdan'ı topraklarına katmadan önce bu ülkelerin kralları voyvoda adıyla anılmaktaydı. Osmanlı zamanında aynı terim, Eflak ve Boğdan vilâyetlerine Sultan tarafından tayin edilen valiler için kullanılmaya devam etti. Voyvodalar, Osmanlı'nın kadrolarında sancak beylerine eşit konumdaydı.][Anadolu ve Rumeli'deki resmî Hıristiyan yöneticilere de bu ad verilmiştir.] )


-PRİZ[Fr.] ile/ve/||/<>/< FİŞ

( Elektrik akımı almak için fişin sokulduğu yuva. İLE/VE/||/<>/< Prizden akım almaya yarayan araç. | Bir yapıtın hazırlanmasında kolaylık sağlamak ya da bir işe kılavuzluk etmek için yazılıp sınıflandırılan küçük kâğıt yapraklardan her biri. | Bir işi yaptırmak ya da gereken kaydın alındığını belirtmek için bir koçandan koparılmış kâğıtlardan her biri, makbuz. )


-PRİZ[Fr.] ile/ve/||/<>/< FİŞ

( )


-PROCEDURE vs./and/<> PROCESS

( İşlem. İLE Süreç. )


-PROCESS vs./ <> OUTCOME

( proses vit autkam )


-PROCESS vs./ <> OUTCOME

( SÜREÇ ile SONUÇ )


-PROFİLAKSİ ile/||/<> SAĞALTIM/TEDAVİ

( Sayrılığın önlenmesi için alınan önlemler. İLE/||/<> Var olan sayrılığın iyileştirilmesi için yapılan etkiler. )


-PROGNOSİS ile/||/<> TANI

( Sayrılığın olası seyri ve sonucu hakkında yapılan öngörü. İLE/||/<> Sayrılığın belirlenmesi ve adlandırılması işlemi. )


-PROKARYOT ile/||/<> ABC TAŞIMA DÜZENİ/ATP-BAĞLAYAN KASET[İng. < ATP-BİNDİNG CASSETTE]

( ... İLE/||/<> Prokaryotlardaki üç taşıma düzeninden biri. Şeker ve aminoasit gibi organik moleküller ile sülfat, fosfat ve nadir metaller gibi inorganik nesnelerin göze içine alınımına yarar. )


-PROKOPE ile/ve/||/<>/> PROFECTUS ile/ve/||/<>/> PROGRESS

( Antik çağda. İLE/VE/||/<>/> Orta çağda. İLE/VE/||/<>/> Modern çağda. )


-PROMETHEUS'UN ATEŞİ(N) ÇAL(IN)MASI ile/ve/||/<> PANDORA'NIN KUTUSU



-PROSTAT BEZİ ile/||/<> TESTİS ile/||/<> VAZEKTOMİ/VASEKTOMİ

( Mesane tabanında olmak üzere sidik borusunu[üretra] kuşatan ve meni salgılayan eril üreme bezi.[Bu meni, erbezlerinde yapılan spermleri penise taşır. Yaşlılıkta prostatın iyi huylu olarak büyümesi, sık görülen bir durumdur ve mesanede sidik birikmesine neden olabilir. Yaşlılarda prostat kanseri de sık görülür. İki biçimde de sayrıya cerrahi girişim yararlı olur.] İLE/||/<> Hayvanda, sperm ve eril hormonları olan androjenleri üreten örgen.[İnsanda, testisler iki tanedir ve oval biçimindedir.[Penisin hemen arkasında ve anüsün önünde bulunan skrotal kesede bulunur.] İLE/||/<> Bir erilin spermini taşıyan tüpleri, gebeliği kalıcı olarak önlemek için kesmek ya da kapatmak amacıyla yapılan cerrahi işlem.[Genellikle lokal anestezi altında yapılır. İşlemin gerçekleşmesi yaklaşık olarak 15 dakika sürer.] )


-PROSTAT KANSERİ ile/||/<> TESTİS KANSERİ

( Prostat bezinde kanser gözelerinin büyümesi. İLE/||/<> Testislerde kanser gözelerinin büyümesi. )


-PROSTATİT ile/||/<> PROSTAT KANSERİ

( Prostat bezinin yangılanması. İLE/||/<> Prostat bezinde olağandışı göze büyümesi ile ilişkili bir kanser türü. )


-PROTEİN ile/ve/||/<>/> DNaz PROTEİN(DORNAZ ALFA) / rhDNaz[REKOMBİNANT DEOKSİRİBONÜKLEAZ I]

( ... İLE/VE/||/<>/> Dornaz alfa, DNA'yı seçici olarak klivaj eden bir enzim olan rekombinant insan deoksiribonükleaz I'nın oldukça saf bir çözeltisidir.[Kistik fibroz hastalarının balgam / mukusunda bulunan DNA'yı hidrolize eder, akciğerlerdeki viskoziteyi azaltır ve salgıların daha iyi temizlenmesini sağlar.] )


-PROTEİN ile/ve/<> GLOBÜLİN[Fr.]

( ... İLE/VE/<> Kanı oluşturan maddelerden biri olan iri moleküllü protein. )


-PROTEİN ile/ve/||/<> S PROTEİN



-PROTON ile/ve/||/<>/>< ELEKTRON

( Pozitif yüklü parçacık. İLE/VE/||/>< Negatif yüklü parçacık. )


-PROTOPLAZMA ile/ve/<> İÇPLAZMA

( ... İLE/VE/<> Bir gözeli canlılarda, protoplazmanın merkez bölümüne verilen ad. )


-PROX- ile/||/<> PROXİMO- ile/||/<> JUXTA-

( Yakınında, bitişikte. İLE/||/<> Proksimal, en yakın. İLE/||/<> Yakın. )


-PSİKANALİZ:
KLASİK ile/ve/||/<> İLİŞKİSEL



-PSİKANALİZDE:
DAVID RAPAPORT ile/ve/||/<> MERTON GILL



-PSİKANALİZİN BÜYÜK ADLARI:
GÖZLEMCİ ile/ve/değil/<>/< KURGUCU



-PSİKİYATRİ'DE:
FRANSIZ EKOLÜ ile/ve/||/<>/> ALMAN EKOLÜ



-PSİKİYATRİ ile/ve/||/<>/> PSİKİYATRİST[< ALYENİST]

( 1803'te[/n sonra]. ile/ve/||/<>/> 1840'ta[/n sonra]. )


-PSİKO-TOPLUMSAL BEN ile/ve/||/<> TEMSİLİ BEN ile/ve/||/<> EYLEYEN BEN



-PSİKODİNAMİK ile/ve/||/<> BİLİŞSEL



-PSİKODRAMADA:
ISINMA ve/||/<>/> OYUN ve/||/<>/> PAYLAŞIM



-PSİKOLOJİ:
BİLİMSEL ve/||/<> SANATSAL

( Gövde. VE/||/<> Zihin. )


-PSİKOLOJİ:
3D ile/ve/değil/||/<>/> 6D

( Düşünce, Duygu ve Davranış. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Değer, Deneyim ve Dil. )


-PSİKOLOJİ[6D] ile/ve/||/<>/> AKTARIM



-PSİKOLOJİ ile/ve/||/<>/> POZİTİF PSİKOLOJİ



-PSİKOLOJİ ile/ve/<> PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK(PDR)



-PSİKOLOJİDE/TÜZEDE KORUMA:
KENDİ İÇİN ve/||/<>/> YAKIN ÇEVRE İÇİN ve/||/<>/> TOPLUM İÇİN



-PSİKOLOJİK VE TOPLUMSAL SORUNLARIN KÖKENİNDE:
[ya] COŞKUNUN ile/ve/ya da/||/<> ÖFKENİN ile/ve/ya da/||/<> KORKUNUN DÜZENLENEMEMESİ



-PSİKOSEKSÜEL EVRELER ile/ve/||/<>/> GELİŞİM EVRELERİ



-PSİKOTERAPİ ve/||/<>/> FELSEFÎ PSİKOTERAPİ



-PSİKOZ/PSYCHOSIS[İng.] ile/||/<> DEREALİZASYON ile/||/<> DEDİFERANSİYASYON

( Gerçeklik yitimi. İLE/||/<> Gerçeklik yitimi. İLE/||/<> Ayrıştırma/ayrımlaşma yitimi. )


-PSİKOZ ile/ve/||/<>/> KİŞİLİK BOZUKLUKLARI ile/ve/||/<>/> NEVROZ

( Gerçeklikten kopma, halüsinasyonlar ve sanrılar ile ilişkili bilişsel bozukluk. İLE/||/<> ... İLE/||/<> Kaygı ve stresle başa çıkma zorlukları ile ilişkili bir bilişsel bozukluk. )


-PSİŞE[Yun.]/ANIMA[Lat.] ile/ve/||/<> SOMA[Yun.]/CORPUS[Lat.] ile/ve/||/<> PNEUMA[Yun.]/SPIRIT[Lat.]



-PSYCH-/PSYCHO- ile/||/<> PSYCHRO- ile/||/<> CRY-/CRY-MO-/CRYO- ile/||/<> -THYMİA/THYMO- ile/||/<> -MANİA ile/||/<> PHREN-/-PHRENİA/PHRENO- ile/||/<> EROT-

( Zihin, zekâ ile ilgili, zihinsel olaylarla ilgili, psikolojik yöntemlerle ilgili, psikolojik. İLE/||/<> Soğuk. İLE/||/<> Soğuk, donma. İLE/||/<> Psişe, psişik durumla ilgili, timusla ilgili. İLE/||/<> Delilik, manik durum. İLE/||/<> Mental bozuklukla ilgili, diyaframla ilgili. İLE/||/<> Aşk. )


-PTEROZOR ile/ve/||/<> ARCHAEOPTERYX ile/ve/||/<> COMPSOGNATHUS

( İlgili konuşmayı izlemek için burayı tıklayınız... )


-PUAN MUN JON:
KUZEY KORE ve/<> GÜNEY KORE

( Kore'yi ikiye bölen, 38. paralelde bulunan bir köy. )


-PUAN MUN JON:
KUZEY KORE ve/<> GÜNEY KORE

( [o dönemde] Sovyetler Birliği'nin egemenliğindeydi. VE/<> ABD'nin egemenliğindeydi. )


-PUAN MUN JON:
KUZEY KORE ve/<> GÜNEY KORE

( Kuzey Kore ile Güney Kore arasındaki bazı FaRkLaR'ı görmek için burayı tıklayınız... )


-PUL[Fars.] ve/||/<> KONFETİ[İt. < CONFETTI] ve/||/<>

( ... VE/||/<> Düğün, balo vb. eğlencelerde, spor karşılaşmalarında serpilen, küçük yuvarlak pul biçiminde kesilmiş renkli kâğıt parçaları. )


-PUL ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> KUL

( Varsa pulun, cümle âlemdir kulun. )


-PULLUK ve/||/<> KULAK DEMİRİ

( ... VE/||/<> Pullukta, uç demirinin kaldırdığı toprağı ters çeviren demir. )


-PÜR KUSÛR ve/||/<> el-FAKİR TAHT-Ü-TÜRÂB



-PÜR TEMKÎN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EHL-İ TEMKÎN

( Çok ağırbaşlı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Ağırbaşlı. | Televvünden kurtulup huzur ve sükûna mazhar olmuş kişi. | Kendini sadece Tanrı yoluna adamış kişi. )


-PÜRTÜK ile/<> PÜRÜZ ile/<> PÜTÜR

( Herhangi bir şeyin üzerindeki çıkıntı biçiminde küçük kabarcık, çıkıntı. İLE/<> Bir şeyin düzgünlüğünü bozacak çıkıntı, gedik ya da kusur. | Engel, güçlük. İLE/<> Küçük kabarcık, çıkıntı. )


-PÜS ile/||/<> PÜSE

( Erik, kayısı, badem vb. ağaçlardan sızan zamk, kedibalı, keven bitkisinden elde edilen zamk, kitre. İLE/||/<> Çamların çıralı yerlerinden elde edilen siyah katran. )


-PUSAN ve/<> SUVAN ve/<> ECO

( Kore Savaşı'nda, askerlerimizin gönderildiği, sıcak savaşın gerçekleştiği cepheler.
[27 Temmuz 1953'te, 2 yıl, 9 ay, 10 gün süren sıcak savaş bittiğinde, 6360 şehit, 229 tutsak, 5247 de gazimiz olmuştu.] )


-PUŞKİN ve/||/<> GOGOL ve/||/<> GONÇAROV ve/||/<> DOSTOYEVSKİ ve/||/<> TURGENYEV ve/||/<> TOLSTOY ve/||/<> ÇEHOV ve/||/<> GORKİ ve/||/<> ZAMYATİN ve/||/<> BULGAKOV ve/||/<> PASTERNAK

( 1799 - 1837 ve/||/<> 1809 - 1852 ve/||/<> 1812 - 1891 ve/||/<> 1821 - 1881 ve/||/<> 1818 - 1883 ve/||/<> 1828 - 1910 ve/||/<> 1860 - 1904 ve/||/<> 1868 - 1936 ve/||/<> 1884 - 1937 ve/||/<> 1891 - 1940 ve/||/<> 1890 - 1960 )


-PUŞKİN ve/||/<> GOGOL ve/||/<> GONÇAROV ve/||/<> DOSTOYEVSKİ ve/||/<> TURGENYEV ve/||/<> TOLSTOY ve/||/<> ÇEHOV ve/||/<> GORKİ ve/||/<> ZAMYATİN ve/||/<> BULGAKOV ve/||/<> PASTERNAK

( )


-PUSULA ile/ve/||/<> EĞİM PUSULASI



-PUT/LARI/NI KIRMAMAK ve/||/<>/> KENDİNİ, PUT KILMAK



-PUT/LAŞTIRMA ile/ve/değil/||/<> İLÂH/LAŞTIRMA



-PUT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KUT



-PUTLAŞTIRMAMAK ve/||/<> DONDURMAMAK



-PY- ile/||/<> PYEL-/PYELO- ile/||/<> PYL-/PYLE-/PYO-

( Cerahatle ilgili, cerahat olması. İLE/||/<> Böbrek pelvisi ile ilgili. İLE/||/<> Portal venle ilgili. )


-QUADR-/QUADRİ- ile/||/<> TETR-/TETRA-

( Dört, dört kez, dört kat. İLE/||/<> Dört. )


-QUALIFIERS ile/ve/||/<> SYMBOLS ile/ve/||/<> ATTRIBUTE ile/ve/||/<> OPERATORS ile/ve/||/<> VARIABLE ile/ve/||/<> VALIDATION



-QUINN AÇMAZI ile/ve/||/<> INDY AÇMAZI ile/ve/||/<> YIĞIN AÇMAZI



-QUINN AÇMAZI ile/ve/||/<> WANG AÇMAZI ile/ve/||/<> YIĞIN AÇMAZI



-QUINN AÇMAZI ile/ve/||/<> YEĞLEME AÇMAZI



-QUITO ve/<> GUAYAQUIL

( Ekvador'un başkenti. VE/<> Ekvador'un en önemli liman kenti ve ticaret merkezi. )


-RAB ile/ve/||/<>/> MÜREBBİ ile/ve/||/<>/> ALLAH

( Bebek için. İLE/VE/||/<>/> Çocuk için. İLE/VE/||/<>/> Aşkta.[meveddet] )


-RAB ile/ve/<>/< RÂBITA



-RAB ile/ve/<> TURAB



-RABB KORKUSU ile/ve/<> ÖLÜM KORKUSU

( Hikmetin başlangıcıdır. İLE/VE/<> Varoluşun sürekliliğidir/sağlayıcısıdır. )


-RABB KORKUSU ile/ve/<> ÖLÜM KORKUSU

( Nitelikli varoluş. İLE/VE/<> Varoluş. )


-RABB KORKUSU ile/ve/<> ÖLÜM KORKUSU

( Yaşama bağlanma güdüsü. İLE/VE/<> Varolma dürtüsü. )


-RABB KORKUSU ile/ve/<> ÖLÜM KORKUSU

( Duyulmayan, anlam çığlığı. )


-RABB KORKUSU ile/ve/<> ÖLÜM KORKUSU

( İkisi de, O'nsuz kalma korkusudur. )


-RABB ile/ve/<> ABD



-RÂBITA ile/ve/<> MUKÂREBE

( İki kişi arasında. İLE/VE/<> Kişiler arasında, meclislerde. )


-RÂBITA ile/ve/<> MUKÂREBE

( Bir râbıta, bin zâbıtaya yeter. )


-RADYASYON ile/ve/||/<> HAWKING RADYASYONU



-RAF BULUT ile/ve/||/<> YUVARLANAN (TÜP/YAY) BULUT

( ... İLE/VE/||/<> Nadir görülen bu uzun bulutlar, ilerleyen soğuk hava cephelerine yakın konumlarda oluşur. Özellikle de ilerleyen bir fırtına cephesinden gelen aşağı yönlü bir hava akımı, nemli ılık havanın yükselmesine, çiy sıcaklığının altına düşmesine ve böylece bir bulut oluşmasına neden olabilmektedir. Böyle bir olay, geniş bir cephe boyunca düzgün biçimde oluştuğundaysa bir yuvarlanan bulut oluşur. Yuvarlanan bulutlar, uzun yatay eksenleri boyunca dönüp dolaşan bir hava akımına sahip olabilmekte, yani yuvarlanabilmektelerdir. Bir tür yay bulutu olan yuvarlanan bulutlar, kendilerine benzeyen raf bulutlarının tersine kaynakları olan "kümülonimbus[cumulonimbus]" bulutlarından tamamen ayrılmış durumdalardır.

[Daha çok, Amerika'daki Michigan gölü üzerinde görülmektedir.] )


-RAF BULUT ile/ve/||/<> YUVARLANAN (TÜP/YAY) BULUT

( ... VS./AND/||/<> A Roll cloud is a relatively rare, low-level horizontal, tube-shaped accessory cloud completely detached from the cumulonimbus base, unlike the more common shelf cloud. When present, it is located along the gust front and most frequently observed on the leading edge of a line of thunderstorms, a cold front or line squalls. The roll cloud will appear to be slowly "rolling" about its horizontal axis. Roll clouds are not and do not produce tornadoes. They are caused by a downdraft from an advancing storm causing moist warm air to rise, cool below its dew point and form a cloud.

[We see mostly at Lake Michigan in USA.9 )


-RAF[Ar. < REFF] ile/ve/||/<>/> REYON[Fr. < RAYON]



-RAHAT OLDUĞUMUZDA ile/ve/||/<>/> SIKILDIĞIMIZDA

( Sıkılabilelim ki. İLE/VE/||/<>/> Rahat olabilelim. )


-RAHAT/LIK ile/ve/<> MİSKİN/LİK



-RAHATLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARINMA



-RAHATLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<> DENGELE(N)ME



-RÂHİB ve/<> KÂTİB ve/<> HÂSİB



-RAHÎM:
CENİN ve/<> CAN ve/<> CENNE(T)



-RAHİMDEN AYRILIŞ ile/ve/+/||/<>/> MEMEDEN AYRILIŞ



-RAHLANMAK ve/<> RUHLANMAK ve/<> FERAHLAMAK



-RAHMAN ve/<> RAHÎM ve/<> ALLAH

( İsm-i Kemâl. VE/<> İsm-i Cemâl. VE/<> İsm-i Celâl. )


-RAHMAN ve/<> RAHÎM ve/<> ALLAH

( Kalıbımız. VE/<> Fiilimiz. VE/<> Ruhumuz. )


-RAHMAN ve/<> RAHMET ve/<> RAHÎM

( Doğa. VE Bilgi. VE Kılavuz. )


-RAHMAN ve/<> RAHMET ve/<> RAHÎM

( ... VE/<> Bir varolanın, öteki tüm varolanlarca desteklenmesi. VE/<> ... )


-RAHMET:
ALLAH ve/<> BÜTÜNLÜK



-RAHMET ve/||/<>/>/: BİR AMACA, DESTEK



-RAHMET ve/||/<> DESTEK



-RAHMET ve/||/<>/> DESTEK



-RAHMET ile/ve/<> ELİ AÇIKLIK, CÖMERTLİK

( Allah'ın vermesi. İLE/VE/<> Kişinin yeterince, zamanında, zemininde ve/ya da bol bol vermesi/paylaşması. )


-RAHMET ile/ve/||/<> MAĞFİRET



-RAHMİN, DOĞUŞTAN OLMAMASI [ROKITANSKY KUSTER HAUSER MAYER BOZUKLUĞU (RKM)] ile/<>
ERİL DUYARLILIK BOZUKLUĞU (TESTİKÜLER FEMİNİZASYON)

( Açıklamaları için burayı tıklayınız... İLE/<> Açıklamaları için burayı tıklayınız... )


-RAHMİN, DOĞUŞTAN OLMAMASI [ROKITANSKY KUSTER HAUSER MAYER BOZUKLUĞU (RKM)] ile/<>
ERİL DUYARLILIK BOZUKLUĞU (TESTİKÜLER FEMİNİZASYON)

( Ayşe Arman'ın, "Vajinası olmayan kadın" söyleşisi için burayı tıklayınız... )


-RAKABE ile/||/<> RAKABE ETMEK ile/||/<> MÜLK ARÂZİ

( Kuru mülkiyet, çıplak mülkiyet. | Bir arazinin asıl mülkiyeti. İLE/||/<> Vakfın gelirini aslına eklemek. İLE/||/<> Hem tasarruf hakkı, hem de geliri[rakabesi] kişilere ait olan her tür emlak. )


-RAKURSİ ile/||/<> ALTIN ORAN

( Bir nesnenin açı kurallarına uygun olarak kısaltılarak gösterilmesi.[Bir resimde tuval yüzeyine dik olarak yerleştirilmiş herhangi bir figüre yöneltilen verilir.] İLE/||/<> Sanatta uyum ve oranlama konusunda en yetkin ölçüleri verdiği düşünülen formül. Altın oran/kesim, bir doğru parçası ikiye bölündüğünde küçük parçanın büyük parçaya oranının, büyük parçanın bütüne oranına eşit olması.[%61.8, en yaklaşık değerdir.] )


-RAMAK[Ar.] ile/ve/||/<>/> SEDD-İ RAMAK[Ar.]

( Yaşam kalıntısı. [Ancak, soluk alabilecek kadar gövdede kalan yaşam.] | Pek az şey. | [Ramak kala!] İLE/VE/||/<>/> Ölmeyecek kadar ile geçinme/yaşama. )


-RAMAZAN AYININ:
İLK 10 GÜNÜ ile/ve/<> İKİNCİ 10 GÜNÜ ile/ve/<> ÜÇÜNCÜ 10 GÜNÜ

( Rahmet günleri. İLE/VE/<> Mağfiret günleri. İLE/VE/<> Cehennem'den azad günleri. )


-RAMAZAN ile/ve/||/<>/> GAMLI RAMAZAN

( ... İLE/VE/||/<>/> 1812 ve 2020 yılındaki Ramazan ayı. )


-RAMAZAN ile/ve/||/<>/> GAMLI RAMAZAN

( )


-RAMAZAN ve/||/<>/> TOPLUMSALLAŞMA



-RANDEVU ile/ve/değil/||/<>/< REZERVASYON



-RASTGELELİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< OLASILIKLILIK



-RASTLANTI/SALLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAĞLANTI/SALLIK



-RASTLANTI ile/ve/<> YAPISAL RASTLANTI

( Fizik yasalar/ı ve fraktal geometri, yapısal rastlantılardır. )


-RASTLANTI ile/ve/<> YAPISAL RASTLANTI

( )


-RAYNAUD ile/||/<> BUERGER/BURGER

( Soğuk ya da stres nedeniyle parmaklarda renk değişikliği. İLE/||/<> Sigara içenlerde görülen, el ve ayak damarlarının yangılanması. )


-REAKSİYON HIZI ile/||/<> DENGE SABİTİ

( Tepkime hızını belirler. İLE Tepkime denge durumunu belirler. )


-REALİZASYON ile/ve/||/<> AKTÜELİZASYON



-REÇETE ile/ve/||/<> FORMÜL



-REDDÂDE ile/ve/||/<> ÇOBAN ile/ve/||/<> MÜŞHİR

( VI. yy.'dan itibaren kullanılmaya başlanmıştır. )


-REDDEDİLDİ ile/ve/||/<> KABUL EDİLMEDİ



-REDDEDİLME ile/ve/||/<> ISTIRAB/ACI

( Reddedilmek, beyin tarafından, fiziksel bir acı olarak algılanıyor. )


-REDDETME ile/ve/<> KÜÇÜMSEME



-REDDETME ile/ve/değil/yerine/<>/> YADSIMA



-REDDETMEK ile/ve/||/<> "GERİ ÇEVİRMEK"

( Aslımıza geri dönüş yolu, reddetme ve geri çevirmeden geçer. )


-REDDETMEK ile/ve/||/<> "GERİ ÇEVİRMEK"

( The way back to ourselves is through refusal and rejection. )


-REDDETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DIŞARIDA BIRAKMAK



-REDDETMEK ile/ve/değil/ne yazık ki/+/||/<>/> ÜZERİNDE/HAKKINDA DÜŞÜN(E)MEMEK



-REDDİYE ile/ve/değil/||/<>/< GÖNDERME



-REDOKS (ETKİLEŞİM) ile/||/<> ASİT-BAZ (ETKİLEŞİMİ)

( Elektron aktarımı ile gerçekleşen tepkime. İLE/||/<> Proton aktarımı gerçekleşir.[H+ ve OH- iyonlarının tepkimesi.] )


-REFERANS[İng./Fr. < REFERENCE] ile/ve/||/<> BONSERVİS[Fr. < BON SERVICE]

( Öneri belgesi. | Kaynak. | Öneri. İLE/VE/||/<> Çalıştığı yerden ayrılırken görevini iyi yaptığını belirtmek amacıyla birine verilen belge. )


-REFİK[< RIFK]/ZEVC[Ar.] ile/ve/||/<> REFİKA/ZEVCE[Ar.]

( Eril olan eş. Koca. İLE/VE/||/<> Dişil olan eş. Karı. )


-REFLEKS ile/ve/||/<>/> MORA REFLEKSİ



-REFLEKS ile/ve/||/<> VAGAL REFLEKS

( ... İLE/VE/||/<> [Parasempatik ve/+ sempatik][1- Aynı anda.] > [2- Sıcak.] > [3. Sağlıklı öfke.] )


-REFLÜ ile/||/<> GASTRİT

( Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması ile yanma ve ağrı. İLE/||/<> Mide zarının yangılanması ile mide ağrısı ve hazımsızlık. )


-REFLÜ ile/||/<> ÜLSER

( Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması. İLE/||/<> Mide ya da bağırsak duvarında yara oluşması. )


-REHÂVET ile/ve/||/<>/> ATÂLET



-REN ile/ve/||/<> MOSEL ile/ve/||/<> KOBLENZ(ALMANYA)



-RENCİDE ETMEK ile/ve/<> "KÜÇÜK DÜŞÜRMEK"



-RENK VERME(ME)K ile/ve/<> KOZ VERME(ME)K



-RENK ile/ve/||/<>/> GÖRKEM/ÂLÂYİŞ[Fars.]



-RENK ile/ve/<>/değil IŞIK DALGALARI

( İnsanda[zihinde]. İLE/VE/<>/DEĞİL Doğada. )


-REŞİD ve/||/<>/> MÜRŞİD



-RESİM ve/||/<>/< BİLİM

( "Resim bir bilimdir ve tüm bilimler, matematiğe dayanır. İnsanın ortaya koyduğu hiçbir şey, matema­tikte yerini bulmaksızın bilim olamaz." )


-RESİM ile/ve/<> PİTORESK[Fr.]

( ... İLE/VE/<> Durumu ve görünüşü, resim konusu olmaya değer görünüş. )


-RESİM ile/ve/||/<> SANAT

( )


-RESİM ile/ve/değil/||/<>/> TARİHSEL RESİM



-RESÛL[Ar.] ile/ve/||/<> NEBÎ[Ar. < NEBE, çoğ. ENBİYÂ]/SAVACI[Ar.]

( Elçi. İLE/VE/||/<> Haber veren. )


-RESÛL[Ar.] ile/ve/||/<> NEBÎ[Ar. < NEBE, çoğ. ENBİYÂ]/SAVACI[Ar.]

( İtikatta değil ama amelde ve hükümler bakımından yeni bir tebliğ, emirler zinciri sunan peygamber. İLE/VE/||/<> Daha önceki bir peygamberin tebliğini aynen yineleyen, tekrarlayan peygamber. | Kitap getirmemiş peygamber. )


-RESÛL[Ar.] ile/ve/||/<> NEBÎ[Ar. < NEBE, çoğ. ENBİYÂ]/SAVACI[Ar.]

( Ku'an-ı Kerim'de yazılı yirmibeş peygamber vardır. Sırasıyla: Hz. ÂDEM, İDRİS, NUH, HUD, SALİH, İBRAHİM, LUT, İSMAİL, İSHAK, YAKUP, YUSUF, EYÜP, ŞUAYIP, MUSA, HARUN, DAVUT, SÜLEYMAN, İLYAS, ELYASA, YUNUS, ZÜLKİFL, ZEKERİYA, YAHYA, İSA, MUHAMMED )


-RESÛL[Ar.] ile/ve/||/<> NEBÎ[Ar. < NEBE, çoğ. ENBİYÂ]/SAVACI[Ar.]

( Hz. ÜZEYİR, LOKMAN ve ZÜLKARNEYN, bazı bilginlere göre Nebî, bazılarına göre ise Velî'dir. )


-RESÛL[Ar.] ile/ve/||/<> NEBÎ[Ar. < NEBE, çoğ. ENBİYÂ]/SAVACI[Ar.]

( Şeriat getirir. İLE/VE/||/<> İrşâd eder. )


-RESÛL[Ar.] ile/ve/||/<> NEBÎ[Ar. < NEBE, çoğ. ENBİYÂ]/SAVACI[Ar.]

( Baba. İLE/VE/||/<> Anne. )


-RETİNA DEKOLMANI ile/||/<> GLOKOM

( Retinanın altındaki destek dokudan ayrılması ile görme kaybı. İLE/||/<> Göz içi basıncının artması ile optik sinir hasarına yol açan bir durum. )


-RETİNA DEKOLMANI ile/||/<> MAKULA DEJENERASYONU

( Retinanın altındaki destek dokudan ayrılması ile görme kaybı. İLE/||/<> Retinanın merkezi bölümünün bozulması ile görme kaybı. )


-RETİNA DEKOLMANI ile/||/<> MAKULA DELİĞİ

( Retinanın altındaki destek dokusundan ayrılması ile görme kaybı. İLE/||/<> Makula bölgesinde küçük bir delik oluşması ile görme kaybı. )


-RETİNADA:
KONİLER ile/ve/||/<> ÇUBUKLAR

( İlgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )


-RETİNİTİS PİGMENTOSA ile/||/<> GLOKOM

( Retina gözelerinin bozulması ile gece körlüğü ve görme kaybı. İLE/||/<> Göz içi basıncının artması ile optik sinir hasarına yol açan bir durum. )


-RETİNİTİS PİGMENTOSA ile/||/<> MAKULA DEJENERASYONU

( Retinanın ilerleyici dejenerasyonu ile gece körlüğü ve görme kaybı. İLE/||/<> Retinanın merkezi bölümünün bozulması ile görme kaybı. )


-RETİNOPATİ ile/||/<> KATARAKT

( Retina hasarı ile görme kaybı. İLE/||/<> Göz merceğinin bulanıklaşması ile görme kaybı. )


-REYHAN[Ar.] ile/||/<> FESLEĞEN[Yun.]

( Ballıbabagillerden, yaprakları güzel kokulu bir süs bitkisi.[Nane ailesine aittir ve özellikle Akdeniz mutfağında sıkça kullanılır. Kendine özgü baharatlı ve kekiksi tadı vardır.] İLE/||/<> Akdeniz bölgesine özgüdür ve güçlü bir taze ve baharatlı kokusu vardır.[Fesleğen, doğu ve güney Anadolu'da çoğunlukla reyhan olarak bilinse/kullanılsa da fesleğenin irili ufaklı yaprak çeşitliliğiyle birlikte aynıdır.] )


-REYHAN[Ar.] ile/||/<> FESLEĞEN[Yun.]

( GÜZEL KOKU, RIZIK, RIZIK-I MÂNEVÎ | FESLEĞEN )


-REYKJAVİK:
REYKJA ve/<> VİK

( [Dumanlı koy] Dumanlı. VE/<> Koy. )


-REYKJAVİK:
REYKJA ve/<> VİK

( İzlanda'nın başkenti. )


-REZİL[Ar.] ile/ve/||/<> RÜSVÂ(Y)[Fars.]

( Alçak, adi, utanmaz, hayâsız. İLE/VE/||/<> İtibarsız, ayıpları ortaya çıkarılmış, onursuz, rezil. )


-REZİL/LİK ile/ve/||/<> KEPAZE/LİK[Fars.]

( Utanılacak, ayıp şeyler yapan kişi. İLE/VE/||/<> Niteliksiz olan, değersiz olan. | Utanmaz, rezil olan. | Gülünç olan. | Tâlim yaparken kullanılan gevşek ok yayı. )


-REZİL/LİK ile/ve/||/<> SEFİL/LİK



-RGB ile/ve/değil/yerine/||/<>/> CMYK



-RİCÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİRHÂM[Ar. < RUHM]

( Ümit, umma. | Yalvarma. | İstek, dilek. İLE/VE/||/<> Merhamet dileme, yalvarma, yalvarış. )


-RİNOPLASTİ ile/değil/yerine/||/<>/< SEPTOPLASTİ

( Estetik bir görünüm kazanmak için yapılan burun ameliyatı. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Burun yapısında oluşan yapısal bozukluklardan dolayı oluşan sorunları ortadan kaldırmak için yapılan ameliyat. )


-RİSÂLE ile/ve/||/<> METİN



-RİSK YÖNETİMİ ile/ve/||/<>/> KRİZ YÖNETİMİ

( Hem kişisel, hem de kurumsal/şirket yönetimimizde, öncelikli olarak risk yönetimimizi, planlamalarımızı yapmak, daha sonra da olası büyük sorunlarda nasıl düşünebileceğimizi ve hareket edebileceğimizi iyi hesaplamak ve öngörmek durumundayız/zorundayız! )


-RİSK ile/ve/<>/değil POTANSİYEL



-RİSK ile/ve/değil/yerine/<>/>< RIZK



-RİTOS ile/ve/<> MİTOS

( Mekânlaşan özne. İLE/VE/<> Zamanlaşan eylem. )


-RİTÜEL ve TÖRE[ÖRF] )
ile/ve/değil/yerine/<>/>
TÜZE(HUKUK)

( Köyde. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> Kentte. )


-RİTÜEL ve TÖRE[ÖRF] )
ile/ve/değil/yerine/<>/>
TÜZE(HUKUK)

( [ Bilinçaltı. VE Bilinç dışı. ] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> Bilinç. )


-RİTÜEL ve TÖRE[ÖRF] )
ile/ve/değil/yerine/<>/>
TÜZE(HUKUK)

( Bir kültürün, ortalama kamusal bilgisinin belleği. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> ... )


-RİTÜEL ile/ve/||/<> RUTİN



-RİTÜEL ile/ve/<> TİYATRO

( Seyirlik değildir, doğrudan katılımı gerektirir. İLE/VE/<> En azından, izleyici olarak katılımı gerektirir. )


-RİVÂYET TEFSİRİ ile/ve/değil/yerine/<> DİRÂYET TEFSİRİ



-RİVÂYET ile/ve/<> İŞÂRET

( Büyüklerden. İLE/VE/<> Âlimlerden. )


-RİYÂ ile/ve/<> KÜFÜR



-RİYÂLE/RİYALA ile/ve/||/<>/> RİYALE-İ HÜMÂYUN

( Osmanlı bahriye teşkîlâtında, kaptan paşadan sonra gelen üç büyük amiral rütbesinden üçüncüsü. [öteki rütbeler: KAPUDÂNE ve PATRONA] | Bu rütbedeki amiralin kumanda ettiği gemi. İLE Riyâle yönetimindeki gemi. )


-RİYÂZÎ:
HEY'Î ile/ve/||/<>/> HİSÂBÎ

(











Riyâzî (Hey'î)

Riyâziyûn Tabiiyyûn
İbn Heysem (ö. 1039/432) Gıyâsüddîn Cemşîd Kâşî (ö. 1429/832)
Câbir b. Eflah (ö. 1160/555)
İbn Bâcce (ö. 1139/533)
Bahâuddin Harakî (ö. 1158/553) Şemsuddin Halîlî (ö. 1380/782)
Çağminî (ö. 1221/618) Tayboğaoğlu İbn Mecdî (ö. 1447/850)
Müeyyeddîn Urdî (ö. 1266/664) Sıbt Mardinî (ö. 1506/912)
Nasîruddin Tûsî (ö. 1274/672) Mehmed Konevî (ö. 1523/24/930)
Muhyiddin Mağribî (ö. 1283/682) Mustafa b. Ali Muvakkıt (ö. 1571/979)
Kutbuddin Şîrâzî (ö. 1311/710) Ali Kuşçu (ö. 1474/879)
Nizâmuddin Nîsâbûrî (ö. 1333'ten sonra/732) Fethullah Şirvânî (ö. 1486/891)
Sadrüşşerîa (ö. 1346/747) Ahaveyn, Muhyiddin Mehmed (ö. 1499/904)
Şemseddin Hafrî (ö. 1525/931)
İbn Şâtır (ö. 1375/777) Mirîm Çelebi (ö. 1524/931)
Seyyid Şerîf Cürcânî (ö. 1413/816) Abdullâh Bircendî (ö. 1528/934)
Gıyâseddîn Deştekî (ö. 1542/949)
Musa Kadızâde (ö. 1440/844) Muhammed b. Ebi'l-Feth es-Sûfî (ö. 1543/950)
Takiyüddin Râsıd (ö. 1585/993) Seydî Ali Reis (ö. 1563/971)
İbn Ebî'l-Hayr Ermenyûnî (ö. 1610'da sağ/1019) Garsüddin Halebî -İbn Nâkib- (ö. 1563/971)
Muhammed Rudânî (ö. 1683/1094) Fethullah Şirvânî (ö. 1486/891)
Tezkireci Köse İbrahim (ö. XI. - XVII. yy.) Noel Duret (ö. 1650)
Ebu Bekr Dimeşkî (ö. 1691/1102) Jonszoon Blaeu
Rıdvan Felekî (ö. 1711/1123) Cassini (ö. 1756)
Mustafa Zekî İstanbûlî (ö. 1763/1148) Clairut (ö. 1765)
Ramazan Hanekî (ö. 1745/1158)
Abbas Vesim (ö. 1760/1173) Mehmed Fatîn Gökmen (ö. 1955)
Salih Efendi İstanbûlî (ö. 1613/1032)
Hasan Cebecî (ö. 1774/1188)
Çınârî İsmail Efendi (ö. 1790/1204)
Gelenbevî İsmail Efendi (ö. 1790/1205)
İshak Efendi (ö. 1836/1252)



Kaynak: Türk Felsefe-Bilim Tarihi'nin Seyir Defteri - İhsan Fazlıoğlu(Prof.Dr.) )


-RIZÂ:
SATILAMAZ ve/||/<> SATIN ALINAMAZ



-RIZÂ ve/<> BÜTÜNCÜL(KÜLLÎ) BENLİK



-RIZK >/<> KAZÛRAT >/<> RIZK

( RZK > KZR <> RZK [~] )


-RIZK >/<> KAZÛRAT >/<> RIZK

( Doğadan kişiye/hayvana. > Kişide/hayvanda. <> Doğaya. )


-RIZK >/<> KAZÛRAT >/<> RIZK

( Gıda. > Besin-posa. <> Gübre-toprak-gıda. )


-RIZK >/<> KAZÛRAT >/<> RIZK

( Tohum/fidan/ağaç. > Yaprak/çiçek/meyve. <> Çürük yaprak/meyve-gübre-toprak-fidan/ağaç. )


-RIZK >/<> KAZÛRAT >/<> RIZK

( Mürşid. > Mürid. > Mürşid. )


-RIZK ile/ve/||/<> NASİB ile/ve/||/<> KISMET



-RIZK ile/ve/<> REZZÂK

( Avâm'ın peşinden koştuğu. İLE/VE/<> Âriflerin dilediği. )


-RNA ile/ve/||/<>/< DNA ile/ve/||/<>/< aDNA[antikDNA] ile/ve/||/<>/< sDNA[sedaDNA/sedimenterDNA]

( Ribonükleik Asit İLE/VE/||/<>/< Deoksiribonükleik Asit İLE/VE/||/<>/< Antik Deoksiribonükleik Asit )


-RNA ile/ve/||/<>/< DNA ile/ve/||/<>/< aDNA[antikDNA] ile/ve/||/<>/< sDNA[sedaDNA/sedimenterDNA]

( )


-RNA ile/ve/||/<>/< DNA ile/ve/||/<>/< aDNA[antikDNA] ile/ve/||/<>/< sDNA[sedaDNA/sedimenterDNA]

( )


-RNA ile/ve/||/<>/< DNA ile/ve/||/<>/< aDNA[antikDNA] ile/ve/||/<>/< sDNA[sedaDNA/sedimenterDNA]

( DNA üretemez. İLE/VE/||/<>/< RNA üretebilir. )


-RNA ile/ve/||/<>/< DNA ile/ve/||/<>/< aDNA[antikDNA] ile/ve/||/<>/< sDNA[sedaDNA/sedimenterDNA]

( )


-RNA ile/ve/||/<>/< DNA ile/ve/||/<>/< aDNA[antikDNA] ile/ve/||/<>/< sDNA[sedaDNA/sedimenterDNA]

( Protein sentezinde görev alan molekül. İLE/VE/||/<>/< Genetik veriyi taşıyan molekül. )


-RNA ile/ve/||/<>/< DNA ile/ve/||/<>/< aDNA[antikDNA] ile/ve/||/<>/< sDNA[sedaDNA/sedimenterDNA]

(

)


-ROBERT HOOKE ile/ve/<> ROBERT BOYLE

( 1635 - 1703 ile/ve/<> 1627 - 1691 )


-ROCKY DAĞLARI:
AMERİKA'DA ile/ve/||/<> KANADA'DA



-RODOKROZİT ile/||/<> AMETİST

( Pembe ile beyaz çizgili bir karbonat. İLE/||/<> Mor renkte bir kuvars türü. )


-RODONİT ile/||/<> JASPER

( Pembe ve siyah renkli bir mineral. İLE/||/<> Kırmızı, sarı ve kahverengi renklerde olabilir. )


-RODONİT ile/||/<> ONİKS

( Pembe ve siyah renkli bir mineral. İLE/||/<> Siyah ve beyaz şeritlere sahiptir. )


-RODONİT ile/||/<> RODOKROZİT

( Pembe ve siyah renkli bir mineral. İLE/||/<> Pembe ile beyaz çizgili bir karbonat. )


-ROGER PENROSE ve/||/<> STEPHEN HAWKING

( 08 Ağustos 1931 - ... ve/||/<> 08 Ocak 1942 - 14 Mart 2018 )


-RÖLANTİDE GİTMEK ile/ve/||/<> OTOMATİK PİLOTTA GİTMEK



-ROMA CUMHURİYETİ ile/ve/<>/> ROMA İMPARATORLUĞU

( M.Ö. 133 - 27 ile/ve/<> M.Ö. 27 - M.S. 330 )


-ROMAN:
İTİRAF ve/||/<> İNTİHAR



-ROMAN ve/||/<> FELSEFE



-ROMANDA:
İTİRAF ile/ve/||/<> İNTİHAR



-ROMANESK ile/||/<> KAROLENJ ile/||/<> ROMANTİZM ile/||/<> REALİZM ile/||/<> ROKOKO

( Karolenj dönemini izleyen ve Gotik'e geçişi sağlayan dönem. Bu dönem mimarisinde kitlesel görünüm, ağır bir taş işçiliği ve kaba oranlar dikkat çeker. İLE/||/<> Charlemagne(Şarlman) döneminde (IX. yüzyıl) gelişmiş olan sanat üslûbu. İLE/||/<> XVIII. yüzyıl sonlarında ortaya çıkan ve aklın kurallarına karşıt, duyguların yansıtılmasına önem veren sanat akımı. İLE/||/<> Romantizme tepki olarak doğmuş, görünenin gerçekliği olduğu gibi tuvale aktarmayı amaçlayan sanat akımı. İLE/||/<> XVIII. yüzyılda ortaya çıkan süslemeci sanat akımı. Resim sanatında saray yaşamından alınan konular ön plana geçmiş, heykeller dekoratif amaçlı biblolara dönüşmüş, mimaride ise bitkisel motifli bezemeler tavan ve duvar yüzeylerinde süsleme amacıyla bolca kullanılmıştır. )


-ROMATOİD ARTRİT ile/||/<> OSTEOARTRİT

( Eklemlerde yangılanma ve bozunumu ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Eklem kıkırdağının aşınması ve bozulması. )


-ROT[Fr.] ile/ve/||/<>/> BALANS

( Motorlu taşıtlarda, direksiyon ile tekerlek arasındaki bağlantıyı sağlayan demir çubuk. | Bu çubuğun ayarı. İLE/VE/||/<>/> Aracın, direksiyon bırakılsa bile düz gitmesini ölçme ve ayarlama. )


-RUBAİ[Ar.]/DÖRDÜL ile/<> TUYUĞ

( Divan Edebiyatı'nda, dört dizeden oluşan koşuk. İLE/<> Halk edebiyatındaki mani türüne benzeyen bir nazım birimi. [sadece Türk edebiyatında görülür] )


-RUH:
"BİLİNEMEYEN" ile/ve/değil/||/<>/< GÖRÜNEMEYEN



-RUH:
ETKİSİYLE/SONUÇLARIYLA BİLİNEN ile/ve/<> İÇERİĞİYLE/KAPSAMIYLA BİLİN(E)MEYEN



-RUH ve/||/<> KELÂM/SÖZ

( RUH: Hâle bürünmüş kelâm/söz. )


-RUHBANLAR ile/ve/<>/>< RUHBAN OLMAYANLAR

( "Askerler". İLE/VE/<>/>< "Siviller" gibi. )


-RUHBANLAR ile/ve/<>/>< RUHBAN OLMAYANLAR

( Latince konuşurlardı. İLE/VE/<>/>< Fransızca konuşurlardı. )


-RÜKÛ[Ar.] ile/ve/||/<>/> RÜCÛ[Ar.]



-RÜKÛ ve/<> KIYAM/SECDE

( İlim. VE/<> İrfan. )


-RÜKÛN:
ASLÎ ile/ve/||/<> ZAİT



-RÜKÛN ile/ve/||/<> ŞART ile/ve/||/<> HÜKÜM ile/ve/||/<> SENET



-RUM ile/ve/=/||/<> BALAMA

( Orta oyununda Rum tipi. | Karagöz, matiz ve külhanbeyi tipleri tarafından yabancı ülkelerin tiplerine seslenirken kullanılan söz. )


-RUMBA ile/ve/<> GUANGUANCO

( ... İLE/VE/<> Rumba'nın bir türü. )


-RÛMÎ ile/ve/||/<> HATAYÎ

( Kuş kanadı. İLE/VE/||/<> Çiçekli. )


-RUMİNE ile/||/<> VERSAILLES

( Lozan Antlaşması'nın yapıldığı saray. İLE/||/<> I. Dünya Savaşı sonunda İtilâf Devletlerinin 28 Haziran 1919'da Almanya ile imzaladığı antlaşmanın yapıldığı yer. )


-RUSSELL AÇMAZI ile/ve/||/<> CANTOR AÇMAZI ile/ve/||/<> RICHARD AÇMAZI ile/ve/||/<> YALANCI AÇMAZI ile/ve/||/<> CURRY AÇMAZI ile/ve/||/<> YABLO AÇMAZI ile/ve/||/<> BERRY AÇMAZI ile/ve/||/<> HETEROLOJİK AÇMAZ



-RUSYA ile/ve/||/<> ALASKA

( )


-RÜYA GİBİ ile/ve/||/<> JİLET GİBİ

( Kadının güzelliği için söylenilen/hayal edilen. İLE/VE/||/<> Erkeğin yakışıklılığı için söylenilen/hayal edilen. )


-RÜYA ile/ve/||/<> HÜLYA



-RÜYA ile/ve/<> MİT

( Bireysel. İLE/VE/<> Toplumsal. )


-RÜYA ile/ve/<> MİT

( Bireysel mitlerdir. İLE/VE/<> Ortak rüyalardır. )


-RÜYA ve/<> MUHAYYİLE



-RÜYÂ ile/<> RİYÂ

( Olmadığı gibi görmek. İLE/<> Olmadığı/n gibi görünmek. )


-RZK >/<> ZKR >/<> KZR

( RIZK > ZİKİR > KAZÛRÂT [~] )


-RZK >/<> ZKR >/<> KZR

( Doğadan kişiye/hayvana. > Kişide/hayvanda. <> Doğaya. )


-RZK >/<> ZKR >/<> KZR

( Gıda > Sindirim/işleme[Besin/posa] <> Dışkı/gübre-toprak/su-gıda )


-S ile 5 <> Z ile 2



-S ile/ve/||/<> P ile/ve/||/<> D

( I. orbit. İLE/VE/||/<> II. orbit. İLE/VE/||/<> III. orbit. )


-S ile/ve/||/<>/>< SS

( Seve seve. İLE/VE/||/<>/>< "S.ke s.ke."/"S.kile s.kile." )


-SAADET ve/<> SELÂMET



-SAAT:
9 ve/||/<>/> 10

( Evde yokuz. VE/||/<>/> Yatağa kon! )


-SABAH ile/ve/<> SEHER

( ... İLE/VE/<> Tan yeri ağarmadan biraz önceki vakit. )


-SABIR DİLEMEK ile/ve/<>/değil/yerine ÂFİYET DİLEMEK



-SABIR ile/ve/<>/değil/yerine ÂFİYET



-SABIR ile/ve/değil/<>/ne yazık ki ÇIKAR



-SABIR ve/<> HİZMET



-SABIR ile/ve/||/<> NAMAZ

( NAMAZ: Varoluş sıkıntısından kurtulmayı da sağlar. )


-SABIR ile/ve/<>/> SELÂMET

( SABIR GEREK EVVELÂ
SONRA TAHAMMÜL
SONRA TENEZZÜL
SONRA İLİM, İRFAN GEREK
SONRA AŞK, ŞEVK GEREK
SONRA YOKLUK
EN SONUNDA KİŞİLİK! [OLUŞUR] )


-SABIR ile/ve/<>/> SELÂMET

( Sabır, öyle bir iptir ki; sen kopacak/bitecek sanırsın, o, gittikçe güçlenir/çoğalır. )


-SABIR ve/<> TAVIR/TUTUM

( Hiçbir şeyin yokken gösterdiğin. VE/<> Her şeyin varken sergilediğin. )


-SABIRLI KİŞİLER:
GEMİLERİ YAKAN ile/ve/değil/||/<>/> LİMANLARI YAKAN



-SABİT MİTLER:
KOZMOGONİK ile/ve/<> ÖLÜM | ile/ve/<> EROS



-SABİT YÖRÜNGE(GEO) ile/ve/||/<> DÜŞÜK DÜNYA YÖRÜNGESİ(LEO) ile/ve/||/<> ORTA DÜNYA YÖRÜNGESİ(MEO) ile/ve/||/<> KUTUPSAL YÖRÜNGE VE GÜNEŞ EŞZAMANLI YÖRÜNGE(SSO) ile/ve/||/<> AKTARIM YÖRÜNGELERİ VE SABİT KONUMSAL AKTARIM YÖRÜNGESİ(GTO) ile/ve/||/<> LAGRANGE NOKTALARI(L)



-SABİT/LER ile/ve/<> DEĞİŞKEN/LER



-SABİT/LİK ile/ve/||/<>/> SAĞLAM/LIK / BERK/LİK



-SABİT ile/ve/<>/değil/yerine BELİRLİ



-SABİT ile/ve/||/<>/> KOZMİK SABİT[1917 < ARKÜTAS (M.Ö. 320)]



-SABİT ile/ve/değil/yerine/||/<> SÂDIK



-SABİT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SADIK



-SABİTLEME ile/ve/<> İSTİKRAR



-SABİTLEMEK ile/ve/<> BELİRLEMEK



-SABİTLER:
YER ÇEKİMİ ile/ve/||/<> IŞIK ile/ve/||/<> PLANCK



-ŞABLON ile/ve/||/<> HARİTA



-SABREDİLEN BELÂ ve/<> ŞÜKREDİLEN NİMET

( İkisi de geliştirici/ilerleticidir. )


-SABRI OLMAYAN ile/ve/değil/yerine/>/<>/>< RÂZI OLAN

( İntizar eden. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/>/<>/>< Zevk eden. )


-SABRI SINAMAK ile/ve/ne yazık ki/||/<> SABRI ZORLAMAK



-SABUN ile/ve/||/<> KÖPÜK

( ... İLE/VE/||/<> Sabun, deterjan vb.nin suda erimesinden oluşan beyaz kabarcık. | Çalkanan, kaynatılan, mayalanan, yukarıdan dökülen sıvıların üzerinde oluşan hava kabarcıkları yığını. | Yapay olarak elde edilen, yumuşak ve esnek dolgu gereci. | Gaz ve buharların sıvı katmanları ile kuşatılmasından oluşan yığın. | Hayvanların, bazı kez de kişilerin ağzında görülen salyamsı kabarcıklar. )


-SAÇ RENGİ AÇMADA:
SOMBRE ile/değil/||/<> OMBRE

( En fazla 4 ton açık renk yeğlenebilir. İLE Saçın doğal tonundan 7 ton daha açık renkler yeğlenebilir.[Saçların doğal rengi fark etmeksizin çok farklı tonda uygulanabilmektedir.] )


-SAÇ ile/<> LEPİSKA[Leipzig kentinin adından]

( ... İLE/<> Uzun, sarı ve yumuşak saç. )


-SAÇ ile/||/<> SEÇ

( Gelişigüzel ayırmak[dağılmışlar arasından]. İLE/||/<> Beğenip ayırmak[derilmişler arasından]. )


-SAÇ ile/ve/<> TIRNAK

( Saç ve tırnaklar ölümden sonra uzamazlar! [Ölümde gövde su kaybettiğinden dolayı deri sıkılaşır, bu da saç ve tırnağın uzadığı yanılgısına neden olur.] )


-SAÇ ile/ve/<> TIRNAK

( "Saç, sefadan; tırnak, cefadan uzar." )


-SAÇ ile/ve/<> TIRNAK

( Baş derisini kaplayan kıllar. İLE İnsanda ve çoğu omurgalı hayvanda parmak uclarının dış bölümünü örten boynuzsu tabaka. | Kanca gibi araçların kıvrık yeri. | Gemi demirinin ucundaki yassı parça. | Ciltçilikte tek yaprakları büküp cildi birleştirebilmek için bir yanında bırakılan şerit durumundaki kenar. | Heykel dökümünde, kalıp parçalarının birleştirilmesinde kolaylık sağlamak amacı ile yapılan dişlerin her biri. | Kanun çalmakta kullanılan mızrap. | Tenekecilerin delik açmak için kullandığı alet, keski. | Tırnak işareti. )


-SACHER-MASOCH ile/ve/||/<>/> RICHARD FREIER von KRAFT-EBING ile/ve/||/<>/> SIGMUND FREUD ile/ve/||/<>/> THEODOR REIK ile/ve/||/<>/> JACQUES LACAN ile/ve/||/<>/> GILLES DELUZE

( [Mazoşizm Üzerine Kitaplar/ı...]
1870'te. İLE/VE/||/<>/> 1886[Eşeyselliğin Psikopatolojisi] İLE/VE/||/<>/> 1905[Eşeysellik Kuramı Üzerine Üç Deneme], 1920[Haz İlkesinin Ötesinde], 1924[Mazoşizmin Ekonomik Sorunu] İLE/VE/||/<>/> 1957[konuşması], 1973[Aşk ve Şehvet Üzerine] İLE/VE/||/<>/> 1964[XI. Seminer] İLE/VE/||/<>/> 1967[Sacher-Masoch'un Sunumu] )


-SAÇILMA ile/||/<> ÇOKLU SAÇILMA

( Elektromanyetik ışınlar ya da yüklü tanecik demetlerinin katı, sıvı ve gaz atom ya da molekülleriyle etkileşerek geliş doğrultusundan sapması. | Bir taneciğin bir başka tanecik ya da tanecik düzeniyle çarpışması sonucu yön ve enerjisinin değiştiği süreç. İLE/||/<> Çok sayıda çarpışmaya uğrayan bir taneciğin toplam momentumunun, tek tek çarpışmalar sırasında kazandığı momentumlann toplamına eşit olduğu saçılma. )


-SAÇLARIN BÜYÜME DÖNGÜSÜ AŞAMALARI:
ANAGEN ile/ve/<>/> CATAGEN ile/ve/<>/> TELOGEN



-SAÇMA"LIK ile/ve/<>/değil/yerine ANLAŞILAMAZLIK



-SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR:
BİÇİMSİZ ile/ve/||/<> BELİRSİZLİK ile/ve/||/<> SALDIRI ile/ve/||/<> KONUNUN ÖZÜNÜ KAÇIRMA ile/ve/||/<> TARTIŞMALI NEDEN ile/ve/||/<> İSTATİSTİKSEL HATA ile/ve/||/<> ŞAŞIRTMA ile/ve/||/<> YETKEYE BAŞVURMA ile/ve/||/<> DUYGULARA BAŞVURMA ile/ve/||/<> KIYASLAMA HATALARI ile/ve/||/<> SINIFLANDIRMA HATALARI

( BİÇİMSİZ SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR ile/ve/||/<> SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR
( INFORMAL FALLACIES vs./and/||/<> FALLACIES )

BELİRSİZLİK SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: GÖNDERMELİ ile/ve/||/<> VURGULAMA ile/ve/||/<> ÇOK ANLAMLILIK
( FALLACY OF: EQUIVOCATION vs./and/||/<> ACCENT vs./and/||/<> AMPHIBOLY )

SALDIRI SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: KARALAMA ile/ve/||/<> NİTELİKSEL ile/ve/||/<> "SEN / SEN DE ..." ile/ve/||/<> DOLDURUŞA GETİRME
( ARGUMENT AGAINST THE MAN vs./and/||/<> CIRCUMSTANTIAL AD HOMINEM vs./and/||/<> FALLACY OF "YOU / YOU ALSO" vs./and/||/<> POISONING THE WELL )

KONUNUN ÖZÜNÜ KAÇIRMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: KISIR DÖNGÜ ile/ve/||/<> İLGİSİZ AMAÇ ile/ve/||/<> İLGİSİZ SONUÇ ile/ve/||/<> İDDİAYI ZAYIFLATMA ile/ve/||/<> KONUYU SAPTIRMA
( BEGGING THE QUESTION vs./and/||/<> FALLACY OF IRRELEVANT PURPOSE vs./and/||/<> IRRELEVANT CONCLUSION vs./and/||/<> FALLACY OF STRAW-MAN vs./and/||/<> FALLACY OF RED HERRING )

TARTIŞMALI NEDEN SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: YANLIŞ NEDEN ile/ve/||/<> ÖNCESİNDE ile/ve/||/<> ORTAK ETKİ ile/ve/||/<> GÖZDEN KAÇIRILABİLİR NEDEN ile/ve/||/<> YANLIŞ YÖN ile/ve/||/<> KARMAŞIK NEDENLER
( FALLACY OF FALSE CAUSE vs./and/||/<> FALLACY OF "PREVIOUS THIS" vs./and/||/<> JOINT EFFECT vs./and/||/<> GENUINE BUT INSIGNIFICANT CAUSE vs./and/||/<> WRONG DIRECTION vs./and/||/<> COMPLEX CAUSE )

İSTATİSTİKSEL HATA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: YETERSİZ ÖRNEK ile/ve/||/<> TEMSİL ETMEYEN ÖRNEK ile/ve/||/<> YANLIŞ BENZETME ile/ve/||/<> YOK SAYMA ile/ve/||/<> SÜMEN ALTI ile/ve/||/<> KUMARBAZ
( FALLACY OF INSUFFICIENT SAMPLE vs./and/||/<> UNREPRESENTATIVE SAMPLE vs./and/||/<> FALSE ANALOGY vs./and/||/<> SLOTHFUL INDUCTION vs./and/||/<> FALLACY OF SLANTING vs./and/||/<> GAMBLER'S FALLACY )

ŞAŞIRTMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: DEVEDE KULAK ile/ve/||/<> YA SİYAH, YA BEYAZ ile/ve/||/<> KANITLAMA ZORUNLULUĞU ile/ve/||/<> FELÂKET ÇIĞIRTKANLIĞI ile/ve/||/<> İMÂLI SORU ile/ve/||/<> ÇOK SORULU ile/ve/||/<> SINIRLI SEÇENEK
( FALLACY OF THE BEARD vs./and/||/<> BLACK OR WHITE FALLACY vs./and/||/<> ARGUMENT FROM IGNORANCE vs./and/||/<> FALLACY OF SLIPPERY SLOPE vs./and/||/<> COMPLEX QUESTION vs./and/||/<> FALLACY OF MANY QUESTIONS vs./and/||/<> FALLACY OF LIMITED CHOICES )

YETKEYE BAŞVURMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: BİR BİLENE SORMA ile/ve/||/<> YETERSİZ KAYNAK ile/ve/||/<> İNANCA BAŞVURMA ile/ve/||/<> ORTAK TUTUMA BAŞVURMA ile/ve/||/<> ÖBEK BASKISI ile/ve/||/<> YARARCI ile/ve/||/<> BEĞENDİRME ile/ve/||/<> DAYATMA ile/ve/||/<> İÇİNDEKİ DEĞİL DIŞINDAKİ(ZARF-MAZRUF) ile/ve/||/<> GENETİK
( ARGUMENT TO AUTHORITY vs./and/||/<> FALLACY OF UNQUALIFIED SOURCE vs./and/||/<> APPEAL TO BELIEF vs./and/||/<> APPEAL TO COMMON PRACTICE vs./and/||/<> BANDWAGON, PEER PRESSURE vs./and/||/<> PRAGMATIC FALLACY vs./and/||/<> APPEAL TO PERSONAL INTERESTS vs./and/||/<> FALLACY OF "IS" TO "OUGHT" vs./and/||/<> STYLE OVER SUBSTANCE vs./and/||/<> GENETIC FALLACY )

DUYGULARA BAŞVURMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: TEHDİT ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> ÖNYARGILI DİL ile/ve/||/<> MAZERET
( ARGUMENT FROM FORCE vs./and/||/<> ARGUMENT TO PITY vs./and/||/<> PREJUDICIAL LANGUAGE vs./and/||/<> FALLACY OF SPECIAL PLEADING )

SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR ile/ve/||/<> HATALAR
( FALLACIES vs./and/||/<> MISTAKES/WRONGS )

KIYASLAMA HATALARI: GENELLEŞTİRME ile/ve/||/<> ÖZELLEŞTİRME
( FALLACY OF CONVERSE ACCIDENT vs./and/||/<> FALLACY OF ACCIDENT )

SINIFLANDIRMA HATALARI: BÜTÜNLEME ile/ve/||/<> İNDİRGEME
( FALLACY OF COMPOSITION vs./and/||/<> FALLACY OF DIVISION ) )


-SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR ile/ve/||/<> HATALAR



-SAÇMA/LIK:
KİŞİNİN ÇIĞLIĞI ile/ve/ne yazık ki/||/<> DÜNYANIN SESSİZLİĞİ/SUSKUNLUĞU



-SAÇMAK ile/ve/<> SERPMEK/SERPİŞTİRMEK



-SAÇMALIK" ile/ve/değil/yerine/<> ÇELİŞKİ



-SAÇMALIK ile/ve/değil/||/<>/> KISIR DÖNGÜ



-SAÇMALIKLAR/DA:
KİŞİNİN ÇIĞLIĞI ile/ve/||/<> DÜNYANIN SESSİZLİĞİ



-SADÂ ve/<> EDÂ



-SADÂKAT VE BAĞLILIK ve/||/<> FARKINDALIK VE ADÂLET ve/||/<> EDEB VE HAYÂ ve/||/<> FETA VE GÖNÜL

( HZ. EBÛ-BEKİR SIDDÎK ve/||/<> HZ. ÖMER el-FÂRUK/HATTÂB ve/||/<> HZ. OSMAN ZİNNUREYN ve/||/<> HZ. İMÂM-I ALİ )


-SADÂKAT VE BAĞLILIK ve/||/<> FARKINDALIK VE ADÂLET ve/||/<> EDEB VE HAYÂ ve/||/<> FETA VE GÖNÜL

( Çocukluk. VE/||/<> Gençlik. VE/||/<> Yetişkinlik. VE/||/<> Olgunluk. )


-SADÂKAT ile/ve/<> BAĞLILIK



-SADÂKAT ile/ve/<> VEFÂ

( ... İLE/VE/<> Sadakatin zirvesi. )


-SADAKAYI:
SAKAT DİLENCİYE VERMEK ile/ve/değil/||/<>/< YOKSUL FİLOZOFA VER(E)MEMEK

( Bir gün, kötürüm ya da kör olmaktan korktuklarından, "gözünden/gördüklerinden akıllı" olmalarından dolayı. İLE Gün gelip de, felsefenin içinde olacaklarını düşünememekten dolayı. )


-SADÂRET ile/||/<> SADRAZAM

( Başbakanlık. İLE/VE/||/<> Başbakan. )


-SADE ile/ve/değil/yerine/||/<> SADECE



-SADECE ... ile/||/<> BİR TEK ...



-SADECE KENDİ DENEYİMİNİ "YEĞLEMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< ÖTEKİNE (DE) İNANMAK

( Bazıları, gökyüzünde 300 trilyon yıldız olduğunu söylerseniz inanır/kabul eder ama "Şu masa, boyalı!" derseniz gidip önce bir eller.

Sen söylersin, dinlemez; doktor söyler, anında yapar.

"Köleleştirirsin", aldırmaz; "köle" dersin, "kaldırmaz". )


-SADECE ŞAKAYDI ile/ve/||/<> BİLMİYORUM ile/ve/||/<> UMRUMDA DEĞİL ile/ve/||/<> TAMAM

( [Ardında, en azından, küçük bir ... ]
Gerçeklik yatar. İLE/VE/||/<> Bilgi yatar. İLE/VE/||/<> Düşünce ve/ya da duygu yatar. İLE/VE/||/<> Acı yatar. )


-SADECE ve/<> AĞIRLIKLA/YOĞUNLUKLA



-SADECE ve/<> HER ZAMAN



-SADELİK ve/||/<> DAYANÇ(SABIR) ve/||/<> ŞEFKÂT ve/||/<> MERHAMET



-SADI CARNOT ve/+/||/<>/> RUDOLF CLAUSIUS

( [1796 - 1832] ve/+/||/<>/> [1822 - 1888] )


-SADI CARNOT ve/+/||/<>/> RUDOLF CLAUSIUS

( "Isı Makineleri" yazısının yayımlanması - 1824 )


-SADI CARNOT ve/+/||/<>/> RUDOLF CLAUSIUS

( Isı Şelâlesi )


-SAF ..." ile/ve/<> "SADECE ..."



-SAF HAKİKAT ile/ve/<> EBEDÎ ÖZ



-SAF/TEMİZ":
ÇOCUKLAR ve/||/<> ŞEHİTLER



-SAF ile/ve/||/<> A PRIORI

( Ampirik deneyimden gelmeyen. İLE/VE/||/<> Ampirik deneyim ile birlikte geçerli/var/kaim olsa da evrensel ve zorunlu olan. )


-SAF ile/ve/değil/||/<> SAFA YATAN



-ŞAFAK ile/ve/||/<> KOZMİK ŞAFAK



-SAFİR ile/||/<> KUNZİT

( Korund mineralinin mavi renkli çeşidi. İLE/||/<> Pembe ila mor renkte bir spoddumen. )


-SAFİR ile/||/<> TANZANİT

( Korund mineralinin mavi renkli çeşidi. İLE/||/<> Mavi ve mor tonlarında bir zoisit türü. )


-SAFİR ile/||/<> TURMALİN

( Korund mineralinin mavi renkli çeşidi. İLE/||/<> Birçok renkte bulunabilen bir taş. )


-SAFİR ile/||/<> ZİRKON

( Korund mineralinin mavi renkli çeşidi. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir taş. )


-SAFİYE ve/||/<>/> TASFİYE



-SÂFİYET ile/ve/||/<>/> İRFÂNİYET

( Kendinde/içten. İLE/VE/||/<>/> Ustadan/dışarıdan. )


-SAFİYET ve/||/<> SAMİMİYET



-SAFLAŞMA ile/ve/değil/yerine/<> YALINLAŞMA



-SAFLIK" ile/ve/değil/yerine/||/<> TESLİMİYET



-SAĞ ile/ve/||/<>/> SELÂMET

( Sen. İLE/VE/||/<>/> Ben. )


-SAĞALTIM AMAÇLI ile/ve/değil/||/<>/> GELİŞ(TİR)ME AMAÇLI



-SAĞALTIM:
DAVRANIŞÇI ve/ya da BİLİŞSEL ile/ve/||/<> DİNAMİK ile/ve/||/<> VAROLUŞÇU



-SAĞALTIM/PSİKOTERAPİ ile/ve/||/<> ANALİTİK SAĞALTIM/PSİKOTERAPİ

( )


-SAĞALTIM/PSİKOTERAPİ ile/ve/||/<>/> PSİKANALİZ



-SAĞALTIM/TEDAVİ[Ar.]:
AYAKTA ile/ve/||/<>/> YATARAK



-SAĞALTIM/TEDAVİ ile/||/<> REHABİLİTASYON

( Sayrılığın iyileştirilmesi için yapılan etkiler. İLE/||/<> Sayrının eski işlevselliğine kavuşması için yapılan destekleyici çalışmalar. )


-SAĞALTIM/TERAPİ:
TEK KİŞİLİK ile/ve/||/<> İKİ KİŞİLİK



-SAĞALTIM ile/ve/değil/||/<>/< DAYANIŞMA



-SAĞALTIMDA/TERAPİDE:
TIBBÎ ile/ve/||/<> DAVRANIŞSAL ile/ve/||/<> BİLİŞSEL ile/ve/||/<> DUYGUSAL



-SAĞDAN, SOLA DOĞRU ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SAĞDAN, KALBE DOĞRU



-SAĞDUYU ve/<> DENGE



-SAĞDUYU ile/ve/||/<> SAĞGÖRÜ

( Doğru, akla uygun yargılar verme yeteneği. | Doğru ile yanlışı birbirinden ayırma ve doğru yargılama gücü. İLE/VE/||/<> Gerçekleri, yanılmadan görebilme yeteneği. )


-SAĞÎR/SAGİR[Ar.] ile/değil/||/<>/> SAĞIR[Ar.]

( Küçük, ufak. | Ergenlik çağına gelmemiş, bülûğa ermemiş, velî ya da vasîye muhtaç çocuk. | Ayırt edemeyen. | Zelil ve aşağılık kişi. İLE/DEĞİL/||/<>/> Duymayan. )


-SAĞÎR ile/||/<> SAĞİRE

( Küçük yaşta erkek. İLE/||/<> Küçük yaşta kadın. )


-SAĞLAM ZİHİN ve/||/<>/>/< SAĞLAM GÖVDE

( Sağlam anlık[zihin], sağlam gövdede bulunur. VE/||/<>/>/< Sağlam gövde, sağlam anlıkta[zihinde] bulunur. )


-SAĞLAM/LIK ile/ve/<> ESTETİK



-SAĞLAM/LIK ile/ve/<> KALICI/LIK



-SAĞLAMA ile/ve/||/<> UYGULAMA



-SAĞLAMLAŞTIRMA ile/ve/||/<> PEKİŞTİRME



-SAĞLAMLIK AÇMAZI ile/ve/||/<> GEÇERLİLİK AÇMAZI ile/ve/||/<> YALANCI AÇMAZI ile/ve/||/<> CURRY AÇMAZI



-SAĞLIK TOPU ile/ve/||/<>/> SEPET[BASKET]/EL TOPU



-SAĞLIK:
"HİZMET" ile/ve/değil/||/<>/< HAK



-SAĞLIK ve/||/<>/< SÜREKLİLİK



-SAĞLIK ve/||/<>/> YOLCULUK SAĞLIĞI



-SAĞRI ile/ve/||/<> SAĞRI KEMİĞİ

( Memeli hayvanlarda, bel ile kuyruk arasındaki dolgun ve yuvarlakça bölüm. İLE/VE/||/<> Belkemiği ile kuyruksokumu kemiği arasındaki kemik. )


-SAHÂBE-İ KİRÂM ile/ve/||/<>/>/ ASHÂB-I SUFFÂ

( Kendilerine, sohbet ikram edilenler. İLE/VE/||/<>/> Sohbet ikram edilenlerin sohbetine, özel ve kapalı olarak katılanlar. )


-SAHÂBE-İ KİRÂM ile/ve/||/<>/>/ ASHÂB-I SUFFÂ

( Zâhirî. İLE/VE/||/<>/> Bâtınî. )


-SAHÂBE-İ KİRÂM ile/ve/||/<>/>/ ASHÂB-I SUFFÂ

( 40 kişi. İLE/VE/||/<>/> 360 kişi. )


-SAHÂBE-İ KİRÂM ile/ve/||/<>/>/ ASHÂB-I SUFFÂ

( İlim geleneği. İLE/VE/||/<>/> Mürşîd geleneği. )


-SAHİCİ/LİK ile/ve/||/<>/> SAMİMİ/LİK



-SAHİCİ ile/ve/||/<>/< SAHİH[Ar. < SIHHAT]

( Sahte olmayan, gerçek, yapma karşıtı. İLE/VE/||/<>/< Sağlıklı olmak, gerçek olmak. )


-SAHİP OLMAK ve/||/<>/< AİT OLMAK



-SAHİP OLMAK ile/ve/<> HAKİM OLMAK



-SAHİP OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< LÂYIK OLMAK



-SAHİP OLMAK ile/ve/değil/yerine/ya da/||/<> OLMAK

( Erich Fromm'un, "Sahip Olmak ya da Olmak" adlı kitabını da okumanızı salık veririz. )


-SAHİP OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> SAHİP ÇIKMAK



-SAHİP OLMAK ile/ve/fakat/||/<>/< SAHİP OLDUĞUMUZLA VE/YA DA SAHİP OLMAKLA PERDELENMEMEK



-SAHİP OLMAK ile/ve/değil/||/<>/< SATIN ALMAK



-SAHİPLENME ile/ve/değil/||/<> KIŞKIRTMA/AJİTASYON



-SAHİPLENME ile/ve/||/<> KOLLAMA



-SAHİPLENME ile/ve/||/<> SÜREKLİ KILMA ile/ve/||/<> BİRİKTİRME



-ŞAHIS ile/ve/||/<>/> TEŞAHHUS

( Kimse, kişi. | Bir insanın görünen biçimi. İLE/VE/||/<>/> Şahıs biçimine girme, cisimlenme. | Kendini belirli etme, ayrılarak belirme, ortaya çıkma. )


-ŞÂHİT ile/ve/||/<> NOTER



-SAHNE TOZU YUTMAK ile/ve/||/<> MÜREKKEP YALAMAK



-SAHNE[Ar. < Yun.] ile/ve/||/<> PARTER[Fr.]

( ... İLE/VE/||/<> Tiyatro, sinema gibi yerlerde, sahnenin bulunduğu ilk kata ve burada bulunan koltuklara verilen ad. )


-SAHNE ve/||/<>/>/< KULİS[fFr. < COULISSE]

( İzleyicilerin kolayca görebilmeleri için genellikle yerden belirli bir ölçüde yüksek yapılan, oyun, müzik vb. gösteri yapmaya uygun yer, oyunluk. | Görüntü. | Tanık olunan, gözlenen olay. | Bir konu ya da çalışma çevresi, çalışma dalı. | Bir oyun ya da filmin başlıca bölümlerinden her biri. VE/||/<>/>/< Sahnenin gerisinde ve yanlarında bulunan bölüm. | Borsa dışında alışveriş yeri. | Bir amaca ulaşabilmek için ilgili kişiler arasında özel çalışma yapılan yer. | Bir işin, bir hareketin gizli hazırlık konuşması. )


-SAHNELEME ve/||/<>/> YAZMA



-ŞAHSEN ile/ve/||/<> BİZZAT



-SAHTE KENDİLİK ile/ve/||/<> TAM NESNE-TAM KENDİLİK



-SAHTE ile/ve/<> "YARIM"



-SAHTE ile/ve/||/<> TAKLİT



-SAHUR ve/<> SEHER



-SAHUR ile/ve/<> SEHER



-ŞAİR-İ KESBÎ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ŞAİR-İ VEHBÎ



-ŞAİR ile/ve/||/<> DELİ ile/ve/||/<> MECNÛN



-ŞAİR ile/ve/||/<> NÂZIM



-ŞAİR ve/||/<> SARAYBOSNA'LI ŞAİR

( )


-SAİY:
SAFA ve/<> MERVE

( Safa'dan başlayarak, Safa ile Merve arasında, 4 gidiş ve 3 gelişten oluşan Saiy görevi, Hacc'ın başka bir bölümünü oluşturmaktadır. )


-ŞAKA GİBİ ile/ve/=/||/<>/< GİBİ GİBİ



-SAKA KUŞUNUN BIYIKLARI ...:
SİYAHSA ile/ve/||/<> BEYAZSA

( Erildir. İLE/VE/||/<> Dişildir. )


-ŞAKA ile/ve/||/<>/> İNTİKAM



-SAKAL ile/ve/<> FAVORİ

( Ben Affleck


Bradley Cooper


David Beckham


Denzel Washington


George Clooney


Hugh Jackman


Jake Gyllenhaal


Kit Harington


Leonardo DiCaprio


Mel Gibson


Pierce Brosnan


Robert Pattinson


Shia LaBeouf


Tom Hardy


Viggo Mortensen
)


-SAKİN OLMAK ile/ve/<> (KENDİNE) HÂKİM OLMAK



-SAKİN OLMAK ile/ve/||/<> SESSİZ OLMAK ile/ve/||/<> KENDİN OLMAK

( Huzur arıyorsak. İLE/VE/||/<> Bilgelik arıyorsak. İLE/VE/||/<> Aşk arıyorsak. )


-SAKIN!:
ADAMIN, YERE BAKANINDAN
ve/||/<>
SUYUN, YAVAŞ AKANINDAN



-SAKİN/LİK ile/ve/<> KETUM/LUK

( Etkili ve yaratıcı bir konumdaysa, kişi ketum olmalıdır. )


-SAKİN/LİK ile/ve/<> SESSİZ/LİK, SÜKÛNET



-SAKİNLEŞME:
AKILDA ve/||/<> GÖNÜLDE

( Bilgi ile. VE/||/<> Sevgi ile. )


-SAKİNLEŞME:
AKILDA ve/||/<> GÖNÜLDE

( Elinde getiren, karnında götürür; aklında getiren, gönlünde götürür. )


-SAKİNLİK:
MANTIKSIZLIĞI ANLAMA ile/ve/||/<> FARKINDALIĞI ARTIRMAK



-SAKLAMA(MA)K ile/ve/<> ESİRGEME(ME)K



-SAKLAMAK ile/ve/<> BARINDIRMAK



-SALÂH ile/ve/||/<>/> FELÂH



-SALÂH ve/<> SALÂT



-SALÂHİYET ve/||/<> EHLİYET ve/||/<> KUDRET



-SALAK/LIK ile/ve/<>/değil ÇARESİZ/LİK



-SALAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAF



-SALÂT ve/||/<>/>/< ZEKÂT



-SALATALIK ile/||/=/<> DİN KABAK

( ... İLE Kütahya'daki adı. )


-SALDIRAY ile/ve/||/<> BATIRAY ile/ve/||/<> ATILAY ile/ve/||/<> YILDIRAY

( 1939'da, Haliç Tersanesi'nden denize indirilen ve ne yazık ki, 1942'de batan, Türkiye'nin ilk denizaltısı Batıray ile birlikte Atatürk'ün belirlediği öteki üç denizaltının adları... )


-SALDIRAY ile/ve/||/<> BATIRAY ile/ve/||/<> ATILAY ile/ve/||/<> YILDIRAY

( TRT Arşiv - Twitter[1] paylaşımını görmek için burayı tıklayınız...

TRT Arşiv - Twitter[2] paylaşımını görmek için burayı tıklayınız... )


-SALDIRI SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
KARALAMA ile/ve/||/<> NİTELİKSEL ile/ve/||/<> "SEN / SEN DE ..." ile/ve/||/<> DOLDURUŞA GETİRME



-SALDIRI ile/ve/değil/yerine/<> EYLEMSİZLİK/KAYITSIZLIK



-SALDIRMAK ile/ve/<>/> "SAYDIRMAK"



-SALDIRMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SATAŞMAK



-SÂLİH ve/||/<> ZÂHİD

( ... VE/||/<> Dinin şekil yönüne fazla önem veren, aşırı, çok sofu. | Kendini, sadece dine veren. | Masiva'ya itibar etmeyen. )


-SÂLİK-İ MECZUB ile/||/<> MECZUB-U SÂLİK

( Allah'ın ahlâkıyla ahlâklanan kişi. İLE/||/<> Allah'ın, varoluşunu, aklını, "benliğini" hak makamına çektiği kişi. )


-SÂLİK ile/ve/||/<>/> SÂDIK



-SÂLİK ile/ve/||/<>/> SAHİP



-SÂLİM ile/ve/<> SELİM

( Güvende olmak, güven vermek. İLE/VE/<> Duru olmak. )


-SÂLİM ile/ve/<> SELİM

( Aklın. İLE/VE/<> Kalbin. )


-SÂLİM ile/ve/<> SELİM

( ... İLE/VE/<> Doğru, dürüst, kusursuz. | Ur ya da bazı sayrılıklarda, sonu iyi, tehlikesiz, kötücül olmayan, iyicil. )


-SALINIM ile/ve/||/<>/> HASTALIK/PATOLOJİ



-SÂLİS ile/||/<> SÂLİSEN

( Üçüncü. İLE/||/<> Üçüncü olarak. )


-SALLAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SARSMAK



-SALMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> SAÇMAK



-SALTIK İSTENÇ ile/ve/||/<> BEN



-SALTIK TİN:
SANAT ile/ve/||/<> DİN ile/ve/||/<> FELSEFE



-SALTIK/LIK / MUTLAK/LIK ile/ve/||/=/<> KOŞULSUZ/LUK



-SALTIK/LIK ile/ve/||/<>/< ETKİLENMEYİŞ



-SALTIK/MUTLAK:
SONSUZ ile/ve/||/<> TÜKETİLEMEZ OLAN



-SAMED ve/||/<> SOMUT



-SAMET ve/<> SOMUT

( Dolu. VE/<> Dolu. )


-ŞÂMİL[< ŞEML < ŞÜMÛL] ile/ve/<> KÂMİL[< KEMÂL]

( Topluma. İLE/VE/<> Kişiye/sana! )


-ŞÂMİL[< ŞEML < ŞÜMÛL] ile/ve/<> KÂMİL[< KEMÂL]

( Genele. İLE/VE/<> Özele. )


-ŞÂMİL[< ŞEML < ŞÜMÛL] ile/ve/<> KÂMİL[< KEMÂL]

( İçine alan, kaplayan, çevreleyen. İLE/VE/<> Tam, eksiksiz, bütün. | Olgun. | Bilgin, âlim. )


-SAMİMİYET ve/||/<>/< ADANMIŞLIK



-SAMİMİYET ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> ÇIKAR



-SAMİMİYET ile/ve/<> DOĞALLIK



-SAMİMİYET ve/||/<> SAMİMİ NİYET



-SAMİMİYETİN BELİRTİSİ ve/||/<> DÜRÜSTLÜĞÜN İFADESİ

( Gözler. VE/||/<> Sözler. )


-SAMİMİYETSİZLİK ile/ve/değil/||/<> MESAFELİLİK



-SAN/UNVAN ve/||/<> ALTES[Fr. < ALTESSE]

( ... VE/||/<> Prens ve prenseslere verilen onur unvanı. | Bu unvanı taşıyan kişi. )


-SANAT ...:
GEÇMİŞ/TEN ile/ve/||/<>/> BUGÜN/E ile/ve/||/<>/> GELECEK/E

( Kopuk olmamalı. İLE/VE/||/<>/> Hitap etmeli. İLE/VE/||/<>/> Dönük olmalı. )


-SANAT BİÇİMİNDE:
SİMGESEL ile/ve/||/<>/> KLASİK ile/ve/||/<>/> ROMANTİK



-SANAT değil SANATÇI ve/<> TARİH değil TARİHÇİ

( Sanat diye bir şey yoktur, sadece sanatçı/lar vardır. VE/<> Gerçekleri incelemeye başlamadan önce tarihçiyi inceleyin! )


-SANAT DÖNEMLERİ/NDE:
SİMGESEL ile/ve/<>/> KLASİK ile/ve/<>/> ROMANTİK ile/ve/<>/> MODERN

( Mimarlık sanatı. İLE/VE/<>/> Heykel sanatı. İLE/VE/<>/> Resim, müzik ve şiir sanatı. İLE/VE/<>/> Sürekli değişim/dönüşüm. )


-SANAT DÖNEMLERİ/NDE:
SİMGESEL ile/ve/<>/> KLASİK ile/ve/<>/> ROMANTİK ile/ve/<>/> MODERN

( ... =/> ETİK )


-SANAT DÖNEMLERİ/NDE:
SİMGESEL ile/ve/<>/> KLASİK ile/ve/<>/> ROMANTİK ile/ve/<>/> MODERN

( Sümer, Mısır, Çin, Hint. İLE/VE/<>/> Eski Yunan. İLE/VE/<>/> Avrupa.[XIX. yüzyıl] İLE/VE/<>/> Çağımız. )


-SANAT NESNESİNE BİÇİM VERME ile/ve/||/<> KİŞİNİN, KENDİNE BİÇİM VERMESİ



-SANAT YAPITINDA:
DUYUSAL/LIK ve/||/<> TİNSEL/LİK

( Tinselleşir. VE/||/<> Duyusallaşır. )


-SANAT YAPITININ:
"KÖKLERİ" ve/<> "DALLARI" ve/<> "ÇİÇEKLERİ/MEYVELERİ"

( Kültürün özsuyuyla beslenir. VE/<> Öteki kültürlerin yağmurlarıyla ıslanır. VE/<> Evrensel uygarlık uzamına armağan olur. )


-SANAT YAPITININ:
AYDINLATILMASI ile/ve/<> AYDINLATMASI

( Sanat yapıtının nesnesini dışarıdan aydınlatırız ve fakat o da bizi içeriden aydınlatır. )


-SANAT:
[hem] ARAÇ OLARAK ile/ve/hem de/||/<>/> AMAÇ OLARAK



-SANAT:
BİÇİM ile/ve/değil/||/<>/< BİÇİMİN İLKESİ/YASASI



-SANAT:
BİREYLERİ/TOPLUMU ...
ŞAŞIRTMAK (İÇİN) ile/ve/değil/yerine/||/<>/> KIŞKIRTMAK (İÇİN)



-SANAT:
DEHÂ ve/||/<> YARATICILIK



-SANAT:
GEÇMİŞİ GERİ ALMAK ile/ve/değil/||/<>/> GELECEĞİ ÖNGÖREBİLMEK



-SANAT:
İÇERİK ve/||/<> AMAÇ ve/||/<> ANLAM



-SANAT:
İÇTEN DIŞA ile/ve/değil/||/<>/< DIŞTAN İÇE



-SANAT:
KİŞİSEL/ŞAHSÎ ve/||/<> KİŞİYE ÖZGÜ/MUHTEREM



-SANAT:
TAKLİT (İLE) ile/ve/||/<> TEMSİL (İLE)



-SANAT:
TASARIMSAL ile/ve/||/<> UYGULAYIMSAL



-SANAT:
UYUM ve/||/<> ORGANİK ve/||/<> BİRLİK

( Sanat, uyumlu, organik birliğin yeniden ele geçirilmesinin aracıdır. )


-SANAT(TA TAKLİT):
DOĞRU OLMAYANDA ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< DOĞRU OLANDA

( Sanat, doğru olmayanı da taklit edebilir, doğru olanı da.
Doğru olmayanı taklit ederse aldatıcı olabilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>< Doğru olanı taklit ederse doğruluğunu daha çok güçlendirir. )


-SANAT(TA TAKLİT):
DOĞRU OLMAYANDA ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< DOĞRU OLANDA

( Sanat, doğru ya da güzel olmayanı, doğru ve güzel olarak gösterebilir. )


-SANAT/SAL ve/||/<>/= TİN/SEL

( SANAT: Saltık tin alanı. )


-SANAT/TA:
DOĞAL OLAN ile/ve/||/<>/> DOĞAL OLARAK/DOĞALA EN YAKIN VE YALIN YAPILMIŞ OLAN



-SANAT/TA/Kİ:
SAÇMA ile/ve/||/<> SAÇMA/LIK



-SANAT ve/||/<>/> (< FELSEFE <) ve/||/<>/> KAVRAM ve ÖTESİ



-SANAT ve/||/<>/>/< BİREY OLMAK



-SANAT ile/ve/||/<>/> DAHA/EN SANAT/SİMGE



-SANAT ile/ve/||/<> FARKLILIK



-SANAT ve/||/<> FELSEFE

( Hayranlık. VE/||/<> Hayret. )


-SANAT ve/||/<> FELSEFE

( Doyumsuzluk sunar. VE/||/<> Doyum sunar. )


-SANAT ve/||/<> FELSEFE

( Keşf. VE/||/<> Kurma. )


-SANAT ve/||/<> FELSEFE

( Sanat olmasaydı, felsefe, edimselliğini yitirirdi. )


-SANAT ile/ve/||/<>/>/< HAKİKAT



-SANAT ile/ve/||/<> İNCELİK/RİKKAT[Ar.]



-SANAT ve/||/<>/< OYUN



-SANAT ve/<> ÖZGÜVEN/İMAN



-SANAT ve/||/<>/> SAĞALTIM ARACI



-SANAT ile/ve/||/<> SANA AİT



-SANAT ve/<> SANATÇI/KİŞİ/İNSAN

( Bir resimde, bir sanat yapıtında aradığım, sevdiğim şey, insandır. Sanatçının kendi! )


-SANAT ve/<> SANATÇI/KİŞİ/İNSAN

( Dans le tableau [l'oeuvre d'art] je cherche, j'aime l'homme l'artiste. )


-SANAT ve/<> SANATÇI/KİŞİ/İNSAN

( Çalışkanlıkta, arı, sana ustalık eder
Beceride, bir böcek, seni okutur
Seçkinlerde de var sendeki bilgiler
Sanat ise ey insan! Yalnız sana özgüdür! )


-SANAT ve/<> SANATÇI/KİŞİ/İNSAN

( Yaşam ciddidir, sanat ise neşeli.
Fakat ciddiyet içinde bile, neşe ya da sükûnet,
sanatın aslî ve özsel yapısı olarak kalır. )


-SANAT ve/<> SANATÇI/KİŞİ/İNSAN

( Schiller'in, "Sanatkârlar" adlı şiirini okumanızı salık veririz. )


-SANAT ve/<> SANATÇI/KİŞİ/İNSAN

( Durumun/sürecin/konunun/işin içine kişi/insan ve sanat girince/girmişse öteki herşey ikinci sıraya geçer/geçmeli/geçirilmelidir, indirilmelidir. )


-SANAT ve/||/<> SEVGİ ve/||/<> FELSEFE

( Kişileri sevmekten daha sanatsal ve bilgece bir şey yoktur. )


-SANAT ile/ve/||/<>/> SUSKUN/HÂMUŞ SANAT



-SANAT ile/ve/değil/<> SÜSLEME



-SANAT ile/ve/<> TASARIM

( Sanat kavramda olur, tasarımda değil. )


-SANAT ile/ve/||/<>/> ÜRETKEN SEZGİ GÜCÜ ile/ve/||/<>/> ESTETİK SEZGİ



-SANAT ve/||/<>/>< YAŞAM

( Sanat, tüm alanların son noktasıdır. VE/||/<>/>< Yaşam da sanatın son noktası ve yansımasıdır. )


-SANAT ve/||/<>/>< YAŞAM

( Uzun. VE/||/<>/>< Kısa. )


-SANATÇI:
SAHTE ile/ve/değil/yerine/||/<>/> GERÇEK

( Taklit eder. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Alır/"çalar". )


-SANATÇI ile/ve/||/<> BİLGE/ÂRİF

( Dönüştürücü. İLE/VE/||/<> Geliştirici/ilerletici. )


-SANATÇI ve/||/<> DÖNEM/ÇAĞ

( Sanatçı, kendi çağının çocuğudur. )


-SANATÇIDA:
KAPRİS ve/||/<> KİBİR

( "Yakışır" )


-SANATÇININ:
BAKTIĞINA BAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> GÖRDÜĞÜNÜ GÖRMEK



-SANATÇIYIM DİYEBİLMEK İÇİN:
USTANI GEÇECEKSİN ve/||/<>/> SENİ GEÇECEK BİR ÖĞRENCİ YETİŞTİRECEKSİN



-SANATIN GÜZELLİĞİ ile/ve/||/<> DOĞANIN GÜZELLİĞİ

( Hegel'de. İLE/VE/||/<> Kant'ta. )


-SANATIN:
DİLİ ile/ve/değil/<>/< ARACI



-SANATSAL ÜRÜN VERMEK ile/ve/değil/yerine/<> (KENDİNE VE TOPLUMA) SANATSAL DUYARLILIK KAZAN(DIR)MAK/KAZANDIRABİLMEK

( Sanat ürünü, sanatçısını yanında istemez. )


-SANATSAL ile/ve/fakat/<>/> SANATI AŞAN



-SANATTA:
BİLİNÇSİZ SİMGESELLİK ile/ve/||/<>/> BİLİNÇLİ SİMGESELLİK



-SANATTA:
FARK ile/ve/değil/yerine/||/>/<>/>< BENZERLİK



-SANAYİ KAPİTALİZMİ ile/ve/||/<>/> FİNANS KAPİTALİZMİ



-SANCTION and/||/<> INTERNATIONAL SANCTION

( Yaptırım. VE/||/<> Uluslararası yaptırım. )


-SANDAL ile/<> PİROG

( ... İLE/<> Mali'de, Nijer ırmağında kullanılan bir sandal. )


-SANDIĞA GÖMMEK ile/ve/||/<>/> SANDIĞA GÖMÜLMEK



-ŞANİ IRMAĞI'NIN:
BİR YAKASI ile/ve/<> ÖTEKİ YAKASI

( Çad. İLE/VE/<> Kamerun. )


-SANI/ZAN/ZEHAB[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<> KANI/KANAAT

( Sahibi olunan düşüncenin/yorumun üzerine yargıda bulunum ve bu sürecin ilk durumu/sonucu. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Bir durum/olgu üzerine düşünce/yorum sahibi olmak. )


-SANI/ZAN/ZEHAB[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<> KANI/KANAAT

( Gerçeği bulmak istiyorsak, kanılarımıza asılmamalıyız. )


-SANI/ZAN/ZEHAB[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<> KANI/KANAAT

( To find truth, we must not cling to our convictions. )


-SANIRIM ile/ve/||/<> ANLADIĞIM KADARIYLA



-SANİYE ile/ve/||/<> TOZ



-SANIYORUM ile/ve/||/<> SAYIYORUM



-ŞANJMAN/ŞANZIMAN[Fr. CHANGEMENT] ve/||/<> MOTOR

( Motorlu taşıtlarda, motorun yükünü azaltarak güç aktarma organlarına veren, arabanın istenen hızda hareket etmesini sağlayan dişliler topluluğu. VE/||/<> ... )


-SANRI ile/ve/||/<> SANCI



-SANRILARDAN "KURTULMAK" ile/ve/değil/||/<>/< SANRILARI TEKRAR EDEREK KURTULMAK



-ŞANS (VERMEK) ile/ve/değil/||/<>/< KOZ (VERMEK)



-SANSASYON[Fr./İng. < SENSATION] ile/ve/||/<> SKANDAL[Fr. < SCANDALE]

( Dalgalanma. | Çok sayıda kişiyi ilgilendiren, etkileyen, heyecan verici olay. İLE Büyük yankı uyandıran, utanç verici ya da küçük düşürücü olay. )


-SANSÜR[Fr. < CENSURE] ile/ve/||/<> KAMUFLAJ[Fr. < CAMOUFLAGE]

( Her türlü yayının, sinema ve tiyatro eserinin hükûmetçe önceden denetlenmesi işi, sıkı denetim. | Her türlü yayının, sinema ve tiyatro eserinin yayınının ve gösterilmesinin izne bağlı olması, sıkı denetim. İLE/VE/||/<> Gizleme. )


-SANTİAR[Fr.] ile/ve/<> SANTİGRAM[Fr.] ile/ve/<> SANTİGRAT[Fr.] ile/ve/<> SANTİLİTRE[Fr.] ile/ve/<> SANTİM[Fr.] ile/ve/<> SANTİMETRE[Fr.]

( Bir ar'ın, yüzde biri, bir metrekare. İLE/VE/<> Bir gramın, yüzde biri, bir desigramın onda biri. İLE/VE/<> Suyun, buz olma noktasını sıfır, buharlaşma noktasını 100 sayarak, arası, derece olarak adlandırılan yüz eşit kısma bölme yoluyla bulunan ısı ölçeği. İLE/VE/<> Bir litrenin, yüzde biri. İLE/VE/<> Herhangi bir birimin, yüzde biri. İLE/VE/<> Bir metrenin, yüzde biri. )


-SAO TOME ve/<> PRINCIPE

( Afrika'nın en küçük ülkesi. )


-SAP, DÖNER; KESER, DÖNER ve/||/<>/> GÜN GELİR, HESAP DÖNER



-SAP ve/||/<> KÜPLEĞİ

( ... VE/||/<> Küreğin, baltanın sap takılan yeri. )


-SAPIK/LIK" ile SAPKIN/LIK | ile/değil/yerine/||/<>/< SAPMA

( "Yükleme". İLE Tespit. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Durum. )


-SAPMA ile/ve/<> SAPLANMA



-SAPMA ile/ve/||/<> YAŞAMDA KALMA SAPMASI

( II. Dünya Savaşı sırasında, müttefikler, Naziler tarafından vurulan uçaklardaki kurşun deliklerini haritaladı ve düşman topçularının ağır hasar verdiği alanları güçlendirmeye çalıştı.

Hedefleri, uçağın daha fazla kırmızı noktalı (ya da daha fazla merminin isabet ettiği) alanları yeniden inşâ etmek ve güçlendirmekti.

Kuramsal olarak, bu mantıklı bir çıkarımdı. Sonuç itibariyle bunlar en çok etkilenen bölgelerdi.

Ama bir matematikçi olan Abraham Wald, farklı bir sonuca vardı: Kırmızı noktalar, sadece eve dönebilen uçaklara verilen hasarı temsil ediyordu.

Gerçekten güçlendirilmesi gereken alanlar, mermilerin isabet etmediği yerlerdi. Çünkü bunlar, uçak vurulduğunda yaşamda kalamayacağı yerlerdi.

Buna, "yaşamda kalma sapması" denir.

Yalnızca yaşamda kalan örneklere odaklanmamızdan kaynaklı bir hatadır. )


-SAPMA ile/ve/||/<> YAŞAMDA KALMA SAPMASI

( image )


-SAPOTAĞACI ve/<> SAPOTGİLLER

( Sapotgillerin örnek bitkisi olan, lezzetli meyvesi ve çiklet yapımında kullanılan salgısı için sıcak ülkelerde yetiştirilen bir ağaç. VE/<> İkiçeneklilerden, örnek bitkisi sapotağacı olan, sıcak ülkelerde, genellikle Orta Amerika'da yetişen, bazı cinslerinden gütaperka çıkarılan bir bitki ailesi. )


-SARAN ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> SAĞAN



-ŞARAP ile/<> SİRKE

( Bulunduğu yerdeki sirkeye etki edemez. İLE/<> Bulunduğu yerdeki şarabı sirkeleştirir/bozar. )


-SARAWAK ve/<> KUCHING

( ... VE/<> Malezya'nın bir eyaleti olan ve Borneo Adası'nda bulunan, Sarawak'ın başkenti. )


-SARAY DANSLARINDA:
MENUETTO ile/<> GIGUE ile/<> SARABANDE ile/<> ALLAMANDE



-SARAY ile/ve/değil/yerine/<> ÇAYIR-BAYIR



-SARAY ile/||/<> KASR[Ar.]

( ... İLE/||/<> Küçük saray[sarayın bir küçüğü], köşk. )


-SARAY ile/ve/<> KRAL



-SARAYLARDA:
BİRÛN ile/ve/<> ENDERÛN



-SARI KİRAZ ile/ve/||/<> PEMBE KİRAZ ile/ve/||/<> İTALYAN KİRAZ



-SARİ ile/ve/<> CHOLİ ile/ve/<> KAMİZ

( Hindistan'lı bayanların geleneksel giysisi. [3.5 m. - 4.5 m. boylarında bir kumaş] İLE/VE/<> Sari'nin altına giyilen, dar ve kısa bluz. İLE/VE/<> Şalvar-pijama arası bir pantolon. )


-SARILMAK:
MUTLULUĞU, İKİYE KATLAMAK ve/||/<> ACIYI, İKİYE BÖLMEK



-SARILMAK:
YAŞAMA ve/||/<> ÇALIŞMAYA

( Dört elle! VE/||/<> Bin elle! )


-SARILMAK ve/<> SIRTLAŞMAK

( İlişkiler, yüz yüze başlar, yan yana gelerek pekiştirilir, sırt sırta vererek devam ettirilir. )


-SARIMSAK ve NAR (GİBİ) ve/+/||/<>/> LAHANA ve MARUL ve SOĞAN (GİBİ)

( [İnsanın/kişinin] Bilinmesi gerekenleri. VE/+/||/<>/> Tanınması gerekenleri. )


-SARIMSAK ile/<> SİYAH SARIMSAK

( ... İLE/<> Bildiğimiz sarımsaktan pek farklı değildir. Normal sarımsak, bir ay boyunca, belirli nem ve ısı altında tutularak, kontrollü bir biçimde kurutulur. Bu fermantasyon sonrasında beyaz olan sarımsağın dişleri siyaha döner.

Kansere karşı daha etkilidir. Fermantasyon sonucunda, kanserle savaşan özellikleri yoğunlaştırılmıştır. Kolesterolü düşüren bir madde içerir ve bu maddenin seviyesi, normal sarımsağa göre çok daha yüksektir.

Normal sarımsağın içerdiğinden daha fazla antiseptik, antifungal, antiviral, antioksidan ve antibakteriyel bileşenler içerir. Bu sayede bakteri ve virüs kaynaklı enfeksiyonlara karşı daha etkilidir.

Normal sarımsaktan 2 kat daha fazla antioksidan içerir. Bu sayede, kronik hastalıklar, dolaşım sistemi hastalıkları, romatoid arterit ve Alzheimer'a karşı oldukça etkilidir.

Kurutulmuş meyve tadına sahiptir. Daha şekerli ve tütsülenmiş bir tadı vardır. Beyaz sarımsağın aksine ağız kokusuna da neden olmaz. )


-ŞARKI ile/ve/değil/yerine/<> NİNNİ

( Tüm ninniler, hicaz makamındadır. )


-ŞARKIYI ...:
BİLMEMEK ile/ve/değil/||/<>/< DUYMAMIŞ OLMAK



-SARKOİDOZ ile/||/<> TÜBERKÜLOZ

( Gövdede küçük yangılı[granülom] göze kümelerinin oluşumu ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Mycobacterium tuberculosis bakterisinin neden olduğu, akciğerlerde ve öteki organlarda bulaş ile ilişkili bir sayrılık. )


-ŞARLATAN[İt./Fr.] ile/ve/<> ŞAKLABAN

( Kendi bilgi ve niteliklerini ya da mallarını överek, çevresindekileri kandıran, dolandıran kişi. | Bilir geçinen kişi. İLE Şen, şakacı ve güldürücü kişi. | Dalkavuk. )


-SARRÂF ile/ve/değil/yerine/||/<> SAHHÂF



-ŞART ile/ve/<> ŞATR

( Koşul. | Durum, hal, vaziyet. | Yemin. İLE/VE/<> Yarı, yarım. | Bölüm, kısım, parça. | Mısra. )


-ŞART ile/ve/||/<>/> SIHHA ŞART



-ŞARTLI TAHLİYE/SALIVERME ile/ve/<> DENETİMLİ SERBESTLİK



-ŞAŞAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< AŞAR

( Torun. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Dede. )


-ŞAŞAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< AŞAR

( İstenç[irâde]. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Direnç[ihtiyâr]. )


-ŞAŞAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< AŞAR

( Aynı dönemde ve birlikte yaşarlar. )


-ŞAŞIRMAK ile/ve/||/<> SARSILMAK



-ŞAŞIRTMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
DEVEDE KULAK ile/ve/||/<> YA SİYAH, YA BEYAZ ile/ve/||/<> KANITLAMA ZORUNLULUĞU ile/ve/||/<> FELÂKET ÇIĞIRTKANLIĞI ile/ve/||/<> İMÂLI SORU ile/ve/||/<> ÇOK SORULU ile/ve/||/<> SINIRLI SEÇENEK



-ŞAŞIRTMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EZBER BOZMAK



-ŞAŞKIN/LIK ile/ve/<> GÜVENSİZ/LİK



-ŞAŞKIN/LIK ile/ve/<> KARARSIZ/LIK



-ŞAŞKINLIK(/HAYRET) ile/ve/||/<>/> KUŞKU

( Zihinde. İLE/VE/||/<>/> Felsefede. )


-ŞAŞMA/ŞAŞIRMA/HAYRET (ETMEK) ile/ve/<>/> ŞAŞAKALMA/HAYRANLIK

( Felsefeye yöneltir. İLE/VE/<>/> Sanata yöneltir. )


-ŞAŞMA/ŞAŞIRMA/HAYRET (ETMEK) ile/ve/<>/> ŞAŞAKALMA/HAYRANLIK

( Doğaya/doğada. İLE/VE/<>/> İnsana/insanda. )


-ŞAŞMA/ŞAŞIRMA/HAYRET (ETMEK) ile/ve/<>/> ŞAŞAKALMA/HAYRANLIK

( Kısa süreli. İLE/VE/<>/> Uzun süreli. )


-ŞAŞMA/ŞAŞIRMA/HAYRET (ETMEK) ile/ve/<>/> ŞAŞAKALMA/HAYRANLIK

( Hem olumlu, hem olumsuzlara yöneliktir. İLE/VE/<>/> Olumsuzlara yönelik değildir. )


-ŞAŞMA/ŞAŞIRMA/HAYRET (ETMEK) ile/ve/<>/> ŞAŞAKALMA/HAYRANLIK

( Parçaya yöneliktir. İLE/VE/<>/> Tamamlanmışlara/olgunlara yöneliktir. )


-ŞAŞMA/ŞAŞIRMA/HAYRET (ETMEK) ile/ve/<>/> ŞAŞAKALMA/HAYRANLIK

( Anlayamadıklarımıza yöneliktir. İLE/VE/<>/> Aydınlatıcıdır. Kavrama ve kuşatmamızla birliktedir. )


-ŞAŞMA/ŞAŞIRMA/HAYRET (ETMEK) ile/ve/<>/> ŞAŞAKALMA/HAYRANLIK

( Açmazlarda, çelişki ve sıkıntılarda deneyimlediğimiz. İLE/VE/<>/> Sonsuzluğu, yüceliği ve üstünlüğü "duyumsatır". )


-ŞAŞMAZ/LIK ile/ve/||/<>/> SAPMAZ/LIK



-SATAŞMAK ile/ve/||/<> DALAŞMAK



-SATAŞMAK ile/ve/||/<>/> SÜRTÜŞMEK



-SATH ile/||/<> SATH MÜSTEVÎ

( Yüzey. | İki boyutluların yüzeyi. İLE/||/<> Düzlemsel yüzey. )


-SATILABİLİRLİK ile/ve/değil/<> DEĞİŞİM DEĞERLİLİK



-SATILAMAZ ile/ve/||/<> DEVREDİLEMEZ



-SATIR ARASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAĞLAM



-ŞATIR ile/||/<> RİKABDAR

( Tören ve alaylarda Sultan'ın, Vezir'in yanında yürüyen görevliler. İLE/||/<> Sultan'ın ata binerken üzengisini tutan görevli. )


-SATİRİAZİS ile/ve/||/<> NEMFOMANİ

( [Aşırı eşeysel istekli/lik]
Erilde. İLE/VE/||/<> Dişilde. )


-SATIŞTA:
N ile/ve/||/<> A ile/ve/||/<> I ile/ve/||/<> D ile/ve/||/<> A ile/ve/||/<> S

( Gereksinim. İLE/VE/||/<> Dikkat. İLE/VE/||/<> İlgi. İLE/VE/||/<> İstek. İLE/VE/||/<> Eylem. İLE/VE/||/<> Tatmin. )


-SATIŞTA:
N ile/ve/||/<> A ile/ve/||/<> I ile/ve/||/<> D ile/ve/||/<> A ile/ve/||/<> S

( Need. VS./AND/||/<> Attention. VS./AND/||/<> Interest. VS./AND/||/<> Desire. VS./AND/||/<> Action. VS./AND/||/<> Satisfaction. )


-SATMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> VERMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DAĞITMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BAĞIŞLAMAK



-SATRANÇ OYUN AÇILIŞINDA:
İSPANYOL ile/ve/||/<> İTALYAN

( [beyaz için] Bb5[< e4, e5 > Nf3, Nc6] İLE/VE/||/<> Bc4[e4, e5 > Nc3, Nc6] )


-SATRANÇ OYUN SAVUNMASINDA :
FRANSIZ ve/||/<>/> SİCİLYA

( e4[beyaz], e6[siyah] VE/||/<>/> Nf3[beyaz], d6[siyah] )


-SATRANÇ TAHTASINDA:
AK TAŞLAR ile/ve/<>/>< KARA TAŞLAR

( a1 ile başlar. İLE/VE/<>/>< h8 ile başlar. )


-SATRANÇ TAŞLARININ DEĞERLERİNDE:
1 ile/ve/||/<>/< 3 ile/ve/||/<>/< 5 ile/ve/||/<>/< 9 ile/ve/||/<>/< SONSUZ

( Piyon. İLE/VE/||/<>/< Filler. İLE/VE/||/<>/< Atlar ve kaleler. İLE/VE/||/<>/< Vezir. İLE/VE/||/<>/< Şah. )


-SATRANÇ TAŞLARININ HAMLE HARFLERİ/KODLARI:
Ş | V | K | F | A ile/ve/||/<> K | Q | R | B | N

( Ş[ah] | V[ezir] | K[ale] | F[il] | A[t]
ile/ve/||/<>
K[ing] | Q[ueen] | R[ook] | B[ishop] | [K]N[ight] )


-SATRANÇ TAŞLARININ HAMLE HARFLERİ/KODLARI:
Ş | V | K | F | A ile/ve/||/<> K | Q | R | B | N

( PİYON: simgesizdir/harf karşılığı yoktur
X: Alış.
o - o: Küçük rok.
o - o - o: Büyük rok.
ŞAH ÇEKME: +
ŞAH - MAT: #
)


-SATRANÇ TAŞLARININ HAMLE HARFLERİ/KODLARI:
Ş | V | K | F | A ile/ve/||/<> K | Q | R | B | N

( Türkçe'de. İLE/VE/||/<> İngilizce'de. )


-SATRANÇ ve/||/<>/< ANA KURALLARI

( - Taşları geliştirmek.
- Ortadaki dört merkezi ele geçirmeye çalışmak.[d4,d5,e4,e5]
- En zayıf kareye saldırmak.[f2[beyazda] ve f7[siyahta][şah'ın çaprazındaki piyon]]
- Açılışta, aynı taşı, üst üste oynamamak.
- Hiçbir taşı, boş yere kaybetmemek. )


-SATRANÇ ve/||/<> BİSİKLET

( Her hamleyle tamamen değişir. VE/||/<> [düzlükte] Ancak pedala basarak üstünde durulur ve ilerlenir. )


-SATRANÇ ile/ve/||/<> KÖRLERİN SATRANCI ile/ve/||/<> KÖRLEME SATRANÇ

( )


-SATRANÇ ve/||/<> MATEMATİK

( Şah ve Mat

[Satrancın, ilk kez M.S. 570 yıllarında, Hindistan'da oynandığını biliyoruz. O tarihlerde yazılmış olan pek çok belgede satranç oyunundan söz ediliyor. Daha önce Çin'de de bu oyunun oynandığı söyleniyorsa da Çin kayıtlarında, o herşeyi kaydeden Çin kayıtlarında, satrançtan söz edilmediğinden dolayı satrancın başlangıcı olarak 570 - 600 yıllarını ve Hindistan'ı alıyoruz.]

Söylentiye göre, bunu bulan Brahman rahibi, Şah'a bir ders vermek istemiş.

"Sen, ne kadar önemli biri olursan ol, adamların, vezirlerin, askerlerin olmadan hiçbir işe yaramazsın, hiçbir önemli iş yapamazsın" demek istemiş.

Şah, durumdan memnun görünmüş.

"Peki, oyunu ve dersini beğendim. Dile benden, ne dilersen." demiş.

"Satrancın, matematikle ne ilgisi var?" diyorsanız, işte şöyle bir ilişkisi var.

Rahip, bu olay üzerine, Şah'ın alması gereken dersi hâlâ almadığını düşünerek,

"Bir miktar buğday istiyorum. Sana bulduğum bu oyunun birinci karesi için bir buğday istiyorum. İkinci karesi için iki buğday istiyorum. Üçüncü karesi için dört buğday istiyorum. Böylece, her karede, bir önceki karede aldığım buğdayın iki katı buğday istiyorum. Sadece bu kadarcık buğday istiyorum." demiş.

Şah, kendi gibi yüce ve kudretli bir şahtan, isteye isteye üç-beş tane buğday isteyen bu rahibin, küstahlığa varan alçakgönüllüğüne sinirlenmiş ve ona bir ders vermek istemiş.

"Hesaplayın. Hak ettiğinden bir tane fazla buğday vermeyin!" demiş.

İnce Hesap

Hesaplamaya başlayınca, ilk kareler kolay gitmiş. Birinci kareye bir buğday, ikinci kareye iki buğday, üçüncü kareye dört buğday... Ancak, 10. kareye gelindiğinde, toplam 1023 buğday vermeleri gerekiyormuş. Hesabın böyle gideceğini, rahibe, üç-beş buğday vereceklerini zannediyorlarmış. 15. karede, yalnızca 1.5 kilo buğday vereceklermiş. 25. kareye gelince, vermeleri gereken buğdayın, 1.5 ton olduğunu görmüşler ama fazla heyecanlanmamışlar. Oysa, 31. kareye gelince, bu işin şakası olmadığını anlamaya başlamışlar. Çünkü, vermeleri gereken buğday, 92 tonmuş.

Yine hesaplamaya devam etmişler. 49. kareye geldikleri zaman, 24 milyon ton buğday vermeleri gerektiği ortaya çıkmış. [Bu ise Türkiye'nin bir yıllık buğday üretiminden daha fazla.] 54. kareye geldiklerinde, 771 milyon ton buğday vermeleri gerekir. [Bu da dünyanın bugünkü ölçülere göre birbuçuk yıllık buğday üretimi.]

"Madem hesaba başladık, devam edelim" deyip bitirmişler. 64. kare de tamamlandığında, bugünkü ölçülerle dünyanın 1500 yıllık buğday üretimini rahibe vermeleri gerektiği ortaya çıkmış.

Bu öykünün sonu bilinmiyor. Rahip, bir miktar buğdaya râzı olup gitti mi, yoksa Şah'tan iyi bir azar mı işitti bilmiyoruz. Satrancın, günümüzden yaklaşık 1300 yıl önce bulunduğunu ve eskiden de dünyanın yıllık buğday üretiminin bugünkünden daha az olduğunu göz önünde bulundurursak, rahibe olan borcumuzu hâlâ ödeyemediğimiz, hâlâ borçlu olduğumuz ortaya çıkar.

1. karede 20 = 1
2. karede 21 = 2
...
10. karede 210 = 512
...
30. karede 230 = 536.870.912
...
60. karede 260 = 576.460.752.303.423.488
...
63. karede 263 = 9.223.372.036.854.775.808

64. karede 264 = 18.446.744.073.709.551.615

Bu sayının matematik dilindeki karşılığı ise

63Σ n = 0

2n = 264 - 1 = 18.446.744.073.709.551.615 )


-SATRANÇTA:
AÇILIŞ ve/||/<> YAPILMAMASI GEREKENLER

( * At ile başlanmaz!
* Kalelerin önündeki piyonlarla başlanmaz! [Yandan değil ortadan başlanır!]
* Vezir'in önündeki piyonla başlanmaz! )


-SATÜRN'ÜN HALKALARI:
3 ile/ve/değil/||/<>/> 6



-SATÜRN ile/ve/||/<> ENCELADUS



-SATÜRN ve/||/<> HALKALARI

( ... VE/||/<> Satürn'ün halkaları, 4.4 milyar yıl önce Satürn ile birlikte oluşmuştur. [30-40 milyon yıl önce oluştuğu da söylenilmektedir.] Gezegenin halka sistemi, uydularıyla arasında olan etkileşim sonucu oluşmuştur. Halkaları, büyük ölçüde, su buzu ve çok az miktarda da tholin ve silikat toz parçacıklarından oluşmuştur. Güneşin ultraviyole ışınlarının, su buzu ile etkileşmesi sonucu ortaya oksijen ve hidrojen çıkmaktadır. Bu da Satürn'ün halkalarının, kendilerine ait bir atmosferi olduğunu göstermektedir. Satürn'ün halkalarının kalınlığı sadece 20 cm.'dir. )


-SATÜRN ve/||/<> TİTAN

( ... VE/||/<> Satürn'ün en büyük uydusudur ve yoğun bir atmosferi olduğu bilinen tek doğal uydudur. Titan'daki büyük su kütleleri gibi görünen bu okyanusların, metan gazının sıvı durumu olduğu görülmüştür. Yüzey sıcaklığı, yaklaşık olarak -180 °C'dir. )


-SAUNA[Fince] ile/ve/<> MUNÇA

( ... İLE/VE/<> Taşkömürü ile ısıtılan sauna.[Kazan'da.] )


-SAV/İDDİAYA KARŞI, KANIT ORTAYA KOYMA SORUMLULUĞU:
GÜMRÜKTE ve/||/<> KİŞİ(İNSAN) HAKLARINDA ve/||/<> KİŞİSEL VERİ İŞLEMEDE

( Kişiye aittir.[Bunların dışındakilerde, "sav/iddia" sahibinindir.] )


-SAV/TEZ ile/ve/||/<>/> | ÖNSAV/HİPOTEZ ile/ve/||/<>/> KARŞISAV/ANTİTEZ | ile/ve/||/<>/> BİREŞİM/SENTEZ

( Sav. İLE/VE/||/<>/> | Varsayım[ispatta geçici olarak kabul edilen doğrular][faraziye]. İLE/<> Karşı Sav. | İLE/VE/||/<>/> Bireşim. )


-SAV ile/||/<> SAVA

( Haber. İLE/||/<> Havadis. )


-SAVAŞ:
VEKİL ile/ve/||/<>/> MELEZ



-SAVAŞ ile/ve/değil/||/<>/< TUZAK



-SAVAŞMA değil/yerine/<>/> TANIŞMA



-SAVAŞMAMA ile/ve/||/<> MESAFE ALMA



-SAVSAKLAMA ile/ve/<> SALLAMA



-SAVT[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SAMT[Ar.]

( Ses, sadâ[insan sesi], selen. | Bağırma, haykırma, çığlık. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Susmak. )


-SAVUNMA HAKKI ile/ve/||/<> KENDİNİ İFADE ETME HAKKI



-SAVUNMA MEKANİZMALARINDA:
BASTIRMA ile/ve/değil/||/<> BÖLME



-SAVUNMA MEKANİZMASI ile/ve/||/<> AVUNTU



-SAVUNMA ile/ve/||/<> "... SAYMA"



-SAVUNMA ve/||/<> GÜDÜLENME ve/||/<> KAYGI



-SAVUNMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAVUŞTURMA



-SAVURGAN/LIK ile/ve/<>/değil/yerine DAĞINIK/LIK



-SAY ile/||/<> SAYA

( Düz tabaka biçiminde ince, yassı taş, çakıl. İLE/||/<> Yumuşak taş. )


-SAYDAMLIK/ŞEFFAFLIK ile/ve/||/<> ÖZDENETİM



-SAYFA ile/ve/değil/||/<>/< YAPRAK



-SAYGI DUYMAK ile/ve/değil/<> SAYGILI OLMAK, SAYGI GÖSTERMEK

( İçsel. İLE/VE/DEĞİL/<> Dışsal. )


-SAYGI DUYMAK ile/ve/değil/<> SAYGILI OLMAK, SAYGI GÖSTERMEK

( Saygı duymak zorunda değilsinizdir fakat saygılı olmak zorundasınızdır. )


-SAYGI GÖSTERMEK ve/<> SAYGI AŞILAMAK



-SAYGI ile/ve/<>/< ASÂLET

( Saygı, asâletin, süreklilik kazanmış durumudur. )


-SAYGI ile/ve/<> BAĞ



-SAYGI ve/||/<>/> ÇALIŞMA

( Geçmiş için. VE/||/<> Gelecek için. )


-SAYGI ile/ve/||/<> ÇEKİNMEK



-SAYGI ve/||/<>/< CİDDİYET



-SAYGI ile/ve/<> DAYANÇ/SABIR

( [çoğu kişiye] Sonsuz olmalı. İLE/VE/<> Sınırlı olmalı! )


-SAYGI ile/ve/<> DEĞER VERMEK



-SAYGI ile/ve/<> EDEB

( ... ile/ve/<> HUMANITAS )


-SAYGI ile/ve/<> EMPATİ



-SAYGI ile/ve/<> İMAN



-SAYGI ile/ve/<> KABUL



-SAYGI ile/ve/<> MESAFE



-SAYGI ile/ve/<> MUHABBET



-SAYGI ve/||/<>/> ONURLANDIRMAK



-SAYGI ve/||/<>/> SEVGİ ve/||/<>/> SELÂM

( Üçü de koşulsuzdur, koşulsuz olmalıdır! )


-SAYGI ile/ve/||/<>/> YÜKSEK SAYGI/TAZİMAT[Ar.]



-SAYGINLIK/İTİBAR ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< BEKLENTİ



-SAYGINLIK/İTİBAR ve/||/<>/>/< KÖPRÜ KURMAK



-SAYGISIZ/LIK:
ÇEKİNMEMEK(TEN) ile/ve/değil/||/<>/< YETERİNCE ÇEKİNMEMEK(TEN)



-SAYGISIZ/LIK ile/ve/<> SEVGİSİZ/LİK



-SAYGISIZLIK ile/ve/değil/<> DİKKATSİZLİK



-SAYGISIZLIK ile/ve/değil/<> İLGİSİZLİK



-SAYI/LABİLEN ile/ve/||/<> ÖLÇÜ/LEBİLEN



-SAYI ile/ve/||/<>/> NARSİSİST SAYI/ARMSTRONG SAYISI/MÜKEMMEL KUVVETLİ SAYI

(

Bir sayının basamaklarının her birinin, toplam basamak sayısı kadar üssü alınıp toplandığında yine aynı sayıyı vermesi durumu.

Matematiksel Açıklama

Bir n basamaklı X sayısı için:

X = d1 + d2 + ... + dn

biçimindeki denklem sağlanıyorsa X bir narsisist sayıdır.

Örnekler

  • 153 sayısı:
  • 13 + 53 + 33 = 1 + 125 + 27 = 153
  • 9474 sayısı:
  • 94 + 44 + 74 + 44 = 6561 + 256 + 2401 + 256 = 9474

Bu tür sayılar, belirli bir düzende ortaya çıkmaz ve genellikle belirli bir aralıkta bulunmaları için özel algoritmalar kullanılır.

)


-SAYI ile/ve/<> ORTAK KAT

( ... İLE/VE/<> Bazı tamsayıların katı olabilecek sayı. )


-SAYI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< RAKAM

( image )


-SAYILABİLİR/SAYILAMAZ SONSUZLUK ile/ve/<> NOKTASAL SONSUZLUK

( ... İLE/VE/<> Bu sonsuzluk türü, hem geometrik, hem de aritmetik olması bakımından, doğrudan doğa ile ilgilidir. Bu tür sonsuzluğa "singülarite" denilmektedir. [Doğada bir merkeze doğru odaklanan -anafor adını verdiğimiz- sudaki ve hortum denilen havadaki noktasal sonsuzluklar buna örnek gösterilebilirler.] )


-SAYILABİLİRLİK ile/ve/||/<>/> BİREYLEŞİM



-SAYILAR/DA:
YAKLAŞAN ile/ve/||/<> UZAKLAŞAN



-SAYISAL OLMAYAN ve/<> AŞKIN



-SAYMAK ile/ve/=/||/<> İNDİRGEMEK



-SAYRILIK ile/ve/<> İHTİLÂT[Ar.]

( ... İLE/VE/<> Sayrılık[hastalık] karışması. | Karşılaşıp görüşme. )


-SAZ/GİTAR VB. ÇALMADA:
ALTTAN ÇIRPMA ile/ve/değil/||/<> ÜSTTEN ÇIRPMA



-SAZ ile/ve/<> TOTORA

( ... İLE/VE/<> Bolivya'da bulunan Titicaca Gölü'nün Peru bölümünde bulunan Suriqui Adası'nda bulunan sazlara yerel dilde verilen ad. [Bu adada yaşayanlar, sazdan sandal yapma tekniğini dünyada en iyi uygulayan kişilerdir.] )


-SCHILLER ve/||/<> GOTTFRIED KÖRNER İLE KALLIAS (GÜZELLİK ÜZERİNE)



-SCHRODINGER DENKLEMLERİ ile/ve/||/<> PAULI DIŞLAMA İLKESİ

( [olmasa ...] Madde yok. İLE/VE/||/<> Kuvvet yok. )


-SCOTO- ile/||/<> SKİA- ile/||/<> NOCT-/NOCTİ-/NYCT-/NYCTİ-/NYCTO-

( Karanlık. İLE/||/<> Gölge. İLE/||/<> Gece. )


-SEARCH ENGINE OPTIMIZATION(SEO) ile/ve/||/<> SEARCH ENGINE MARKETING(SEM)



-SEBEB:
HAFİF ile/ve/<> SAKÎL

( Kapalı hece. İLE/VE/<> Açık hece. )


-SEBEB:
HAFİF ile/ve/<> SAKÎL

( Harfin 1.'si harekeli, 2.'si sakîl ise. İLE/VE/<> 2 harekeli harf. )


-SEBEB ile/ve/<> MÜSEBBİB-ÜL ESBÂB



-SEBEB ile/ve/<> VETED ile/ve/<> FÂSILA

( İp. İLE/VE/<> Kazık. İLE/VE/<> İp ile kazıkların arası.
[Çadır terimlerinden.] )


-SEBEB ile/ve/<> VETED ile/ve/<> FÂSILA

( 2 harf. İLE/VE/<> 3 harf. İLE/VE/<> 4 harf ve fazlası. )


-SEBEPLER:
HAKİKATEN ile/ve/||/<> İLLET HÜKMÜNDE ile/ve/||/<> MAHİYETİNDE İLLET OLMA ŞÜPHESİ BULUNAN ile/ve/||/<> MECÂZEN



-SEBZELER:
TOPRAK ALTINDAKİLER ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TOPRAK ÜSTÜNDEKİLER

( [beslenmemizin] %25'inde. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< %75'inde. )


-ŞECAAT ve/||/<>/> İFFET ve/||/<>/> FELSEFE ve/||/<>/> ADÂLET

( Öfke yerine. VE/||/<>/> Şehvet yerine. VE/||/<>/> Bilgisizlik/erdemsizlik yerine. VE/||/<>/> Ölçüsüzlük/dayatma yerine. )


-SECDE ve/<> MİRAC

( İnsan olmak, miractadır! )


-SECDE ve/<> MİRAC

( NÜZÛL/İNZAL ve/<> URÛC )


-SECDE ve/||/<>/> TEVHÎD

( Kulluk/abdiyet makamındaki zirve hali. VE/||/<>/> Birliğe gelme. )


-SEÇEMEDİKLERİMİZ ile/ve/||/<>/> YEĞLEYEBİLECEKLERİMİZ

( Doğum yerimiz. | Ten rengimiz. | Anne ve babamız. | Cinsiyetimiz. | "Adımız." | "Kökenimiz."

İLE/VE/||/<>

Adâletli olmak. | Ahlâklı olmak. | İyi kalpli olmak. | Dürüst olmak. | Saygılı olmak. | Öğrenmeye açık olmak. | Kendini geliştiren olmak. | Önyargısız olmak. )


-SEÇENEK ile/ve/<> OLANAK



-SEÇENEKLERDEKİ/OLASILIKLARDAKİ EŞİK VE OLANAKSIZ(LIK)LAR:
3. ve/=/||/<> 4. ve/=/||/<> 5. ve/=/||/<> 6. ve/=/||/<> 7.

( Fizikte.[3] VE/=/||/<> Kesinlikte/ölümde.[4] VE/=/||/<> Dilde.[5] VE/=/||/<> Yörüngede.[6] VE/=/||/<> Karşılaşmada.[7] )


-SEÇENEKLERDEKİ/OLASILIKLARDAKİ EŞİK VE OLANAKSIZ(LIK)LAR:
3. ve/=/||/<> 4. ve/=/||/<> 5. ve/=/||/<> 6. ve/=/||/<> 7.

( Var oluş ve aklın ilkelerinde ...

ya çelişmezlik,
ya özdeşlik

ya da bunların dışındaki üçüncü olasılığın olanaksızlığı...

VE/=/||/<>

Ölüm/de ...

ya o/sen, benden önce,
ya ben, ondan/senden önce,
ya da ikimiz aynı anda.

Dolayısıyla da dördüncü olasılığın olanaksızlığı...

VE/=/||/<>

Herhangi bir yerde/koşulda ...

ya geçmiş,
ya şimdi,
ya gelecek ve
ya da bu üçünden "oluşturulmuş" geniş zaman
[bunların alt çeşitlemeleri de bunların içinde]
olmak üzere başka hiçbir "zaman"ın ol(a)mayışı...



Varlığın[vucud] ...

ya kendi[vucud-u aynî]
ya düşüncesi/imgesi[vucud-u zihnî]
ya dilde/selende[vucud-u lisânî]
ya simgede/yazıda/resimde/çizimde/biçimde/sanatta[vucud-u hatti]

Dolayısıyla da beşinci olasılığın olanaksızlığı...

VE/=/||/<>

Dünya'nın yörüngesinde/n ...

ya doğru ilerlemesi,
ya geriye dönmesi,
ya sapması[başka bir yörüngeye geçmesi],
ya dönüşünün tamamen durması,
ya da yörüngesinin yok olması[güneş tarafından çekilmesi]...

Dolayısıyla da altıncı olasılığın olanaksızlığı...

VE/=/||/<>

Bir karşılaşma/da ...

ya ev sahibi takım kazanır,
ya karşı takım kazanır.
ya berabere biter,
ya yarıda kesilir [hava koşulları, izleyci olayları vb.]
ya çok önemli (/belirleyici/engelleyici) bir durumla/kararla(hükmen) sonuçlanır [bir takım, eksik oyuncuyla maça çıkamaz],
ya iptal edilir [başlamadan önce karar alınır].

Dolayısıyla da yedinci olasılığın olanaksızlığı...
)


-SEÇENEKLERDEKİ/OLASILIKLARDAKİ EŞİK VE OLANAKSIZ(LIK)LAR:
3. ve/=/||/<> 4. ve/=/||/<> 5. ve/=/||/<> 6. ve/=/||/<> 7.

( image )


-SEÇİCİ ÇİFTLEŞTİRME/EHLİLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> YAPAY SEÇİLİM



-SEÇİLMEK ile/ve/değil/||/<>/> GÖREVE GELMEK



-SEÇİLMİŞ DİKKAT ile/ve/||/<> BÖLÜNMÜŞ DİKKAT ile/ve/||/<> DİKKAT DEĞİŞTİRME



-SEÇİM/SAYLAMA ile/ve/değil/yerine/<>/> YEĞLEME/TERCİH

( Üç ya da üzeri seçenek içinde varılan karar verme eylemi. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> İki ayrı seçeneğe indirdikten sonra varılan karar verme eylemi. )


-SEÇİM/SAYLAMA ile/ve/değil/yerine/<>/> YEĞLEME/TERCİH

( İçten ve hassas kişilerce değeri bilinen alçakgönüllü/mütevazı armağanlar gibi, kişinin seçimleri de içinden gelen sesin çizdiği yol doğrultusunda olacaktır. )


-SEÇİM/SAYLAMA ile/ve/değil/yerine/<>/> YEĞLEME/TERCİH

( ŞIKK[Ar.]: İkiye bölünmüş şeyin her parçası. | Bir işin iki yönünden her biri. )


-SEÇİM/SAYLAMA ile/ve/değil/yerine/<>/> YEĞLEME/TERCİH

( PRODUCTUM: Yeğlenilen, tercih edilen. )


-SEÇİM/SAYLAMA ile/ve/değil/yerine/<>/> YEĞLEME/TERCİH

( Hayvanlarda ve insanda. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> İnsanda. )


-SEÇİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< STRATEJİ



-SEÇMECİLİK ile/ve/<> İNDİRGEMECİLİK



-SEDÂ ile/ve/||/<>/> SEDÂ-Yİ PESÎN

( İnsan sesi. İLE/VE/||/<>/> En son sedâ/selen. )


-SEDEF ile/||/<> EGZAMA

( Deride kalın, kırmızı ve pullu plaklar ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Deride kızarıklık, kaşıntılı, kırmızı kabarcıklar ve yangılı döküntüler. )


-ŞEF[İng./Fr.] ile/ve/||/<>/> YÖNETİCİ/MÜDÜR[Ar.]



-SEFÂ ile/ve/||/<>/></< CEFÂ/ÜZGÜ

( Vefâ yoktur. İLE/VE/||/<>/< Bekâ yoktur. )


-SEFÂ ile/ve/||/<>/></< CEFÂ/ÜZGÜ

( Gönül rahatlığı, rahatlık, kaygısız ve sakin olma. | Eğlence, zevk, neşe. İLE/VE/||/<>/< Büyük sıkıntı, eziyet. )


-SEFÂ ile/ve/||/<>/></< CEFÂ/ÜZGÜ

( (")Saçın uzamasına.(") İLE/VE/||/<>/>

-SEFÂ ve/||/<>/> SEFÂLET



-SEFALJİ ile/||/<> MİGREN

( Baş ağrısı. İLE/||/<> Şiddetli baş ağrıları ve öteki belirtilerle ilişkili bir nörolojik sayrılık. )


-SEFER ile/||/<> IRAKEYN

( ... İLE/||/<> İki koldan sefere çıkma. )


-ŞEFKÂT ve NEZÂKET :
SAĞIRIN DA DUYABİLDİĞİ ve/||/<> KÖRÜN DE GÖREBİLDİĞİ



-ŞEFKÂT ve/=/||/<> BAKIM/ÖZEN(İHTİMAM)



-ŞEFKÂT ve/||/<>/>< CELÂL

( Beslemek/bakmak fakat yaptıklarını anlamasını beklememek. VE/||/<>/>< (bazı şeyleri) Anlamasını sağlamak fakat beslenip beslenmemesine bakmayarak. )

 

 



 




SÖZLER

 

 

 

 

 



 

 

YAZILAR



......

--------------------

 

 

 


 

 

... <> ... bağlaçlı FaRkLaR'ın devamı için burayı tıklayınız...
( Click here to see further differences!... )





 

 

Bu sayfa 01 Ocak 2020 itibariyle 1523 kez incelenmiş/okunmuştur.  

 

 

FaRkLaR Kılavuzu Facebook Grubu             FaRkLaR Kılavuzu Twitter Sayfası
grubumuza da katılabilirsiniz...             'dan da takip edebilirsiniz...
 

6D Bilgi Hizmetleri vs. | www.6Dtr.com       FaRkLaR Kılavuzu       GösterGe Bilişim ve İnternet Hizmetleri

Yenilikler ve Duyurular | Desteğiniz Lüt(û)fen!!!