Bağlaçlı
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 46.044 başlık/FaRk ile birlikte,
46.044 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(21/186)
- BAYAĞI ORİKS/ORYX ile AFRİKA ORİKSİ ile ARABİSTAN ORİKSİ
( Çöllerde ve kurak düzlüklerde sürüler halinde yaşayan iri antiloplar. )
( 


)
( ... İLE ... İLE Soluduğu havadaki nem ile su gereksinimini karşılayabilir. Gövde sıcaklığını gece ve gündüze göre ayarlayabilir. Bu sayede terlemeyi engeller. İki yıl boyunca hiç su içmeden yaşayabilir. )
( ORYX GAZELLA cum ORYX DAMMAH cum ORYX LEUCORYX )
- BAYAN ile/değil/yerine KADIN
( Kadınların, ad ya da soyadlarının önüne getirilen saygı sözü. | Kadın. | Eş, karı. | Kadınlara bir seslenme sözü. İLE/DEĞİL/YERİNE Erişkin dişil kişi, hatun, hatun kişi. | Analık ya da ev yönetimi bakımından gereken erdemleri, becerileri olan. )
- BAYAT, DURMUŞ -ile
( STALE[İng.] )
- BAYAT ile BAYAT[Argu]
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Oğuzların bir kolunun adı. İLE Cenâb-ı Hakk. )
- BAYAT ile KURU
- BAYATİ -ile
( Türk müziğinde, Uşşak dörtlüsüne, buselik beşlisi katılmasıyla oluşturulmuş, eski bir makam. )
- BAYBURT ile BABERT
( Türkiye'de. İLE Irak'ta. )
- BAYBURT ile BAYBURT
- BAYES İLE FREQUENTİST İLE LİKELİHOOD ile/||/<> İSTATİSTİK YAKLAŞIMLAR
( Farklı olasılık felsefeleri. )
( Formül: P(θ|D) ∝ P(D|θ)P(θ) )
( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) )
- BAYES TEOREMİ ile/||/<> FREKANSÇI YAKLAŞIM
( Bayes önsel bilgi günceller, frekansçı uzun dönem sıklık )
( Formül: P(A|B) = P(B|A)P(A)/P(B) )
( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) )
- BAYESİAN STATİSTİCS ile/||/<> FREQUENTİST STATİSTİCS
( Bayesian statistics olasılığı belirsizlik ölçüsü olarak kullanırken İLE frequentist statistics olasılığı uzun dönem frekans olarak görür )
( Formül: Prior distribution )
( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) )
- BAYESYEN İLE FREKANSİST ile/||/<> İSTATİSTİK YAKLAŞIMLAR
( Olasılığın iki farklı yorumu ve uygulaması. )
( Formül: P(A|B) = P(B|A)P(A)/P(B) )
( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) )
- BAYEZİD MEYDANI'NDA:
ÇINAR AĞACI ile/ve KESTANE AĞACI
- BAYGIN ile/değil/yerine/>< AYGIN
- BÂYİ[AR.] ile/ve/||/<> ŞÛBE[AR.]
- BAYICI ile BOĞUCU
- BAYILDIM YOKUŞU -ile
( Maçka'dadır. )
- BAYILMAK ile/ve/değil/yerine/<>/> AYILMAK
- BAYILMAK ile KENDİNDEN GEÇMEK
( İGMÂ )
- BAYILMAK ile KOMA
( Kısa süreli, yüzeysel ve geçici bilinç kaybıdır. Beyne giden kan akışının azalması sonucu oluşur. İLE Yutkunma ve öksürük gibi reflekslerin ve dışarıdan gelen uyarılara karşı tepkinin azalması ya da yok olması ile ortaya çıkan uzun süreli bilinç kaybıdır. )
( [Bayılma nedenleri]
- Korku, aşırı heyecan.
- Sıcak, yorgunluk.
- Kapalı ortam, kirli hava.
- Aniden ayağa kalkma.
- Kan şekerinin düşmesi.
- Şiddetli enfeksiyonlar.
[Bayılma belirtileri]
- Baş dönmesi, baygınlık, yere düşme.
- Bacaklarda uyuşma.
- Bilinçte bulanıklık.
- Yüzde solgunluk.
- Üşüme, terleme.
- Hızlı ve zayıf nabız.
İLE
[Koma nedenleri]
- Düşme ya da şiddetli darbe.
- Özellikle kafa travmaları.
- Zehirlenmeler.
- Aşırı alkol, uyuşturucu kullanımı.
- Şeker hastalığı.
- Karaciğer hastalıkları.
- Havale gibi ateşli hastalıklar.
[Koma belirtileri]
- Yutkunma, öksürük gibi tepkilerin kaybolması.
- Sesli ve ağrılı dürtülere tepki olmaması.
- İdrar ve dışkı kaçırma. )
( [Koma duruşu(yarı yüzükoyun-yan tutuş)]
- Sesli ya da omzundan hafif sarsarak, uyarı verilerek bilinç kontrol edilir.
- Sıkan giysiler, gevşetilir.
- Ağız içinde yabancı nesne olup olmadığı kontrol edilir.
- Bak, dinle, duyumsa yöntemi ile solunum kontrol edilir.
- Şah damarından nabız kontrol edilir.
- Hastanın/yaralının döndürüleceği tarafa diz çökülür.
- Hastanın/yaralının karşı tarafta kalan kolu karşı omzunun üzerine konur.
- Karşı taraftaki bacağı, dik açı yapacak biçimde kıvrılır.
- İlk yardımcıya yakın kolu, baş hizasında omuzdan yukarı uzatılır.
- Karşı taraf, omuz ve kalçasından tutularak bir hamlede çevrilir.
- Üstteki bacak, kalça ve dizden bükülerek öne doğru destek yapılır.
- Alttaki bacak, hafif dizden bükülerek arkaya destek yapılır.
- Başı uzatılan kolun üzerine yan duruşta hafif öne eğik konur.
- Tıbbî yardım[112] gelinceye kadar bu duruşta tutulur.
- 3–5 dakika ara ile solunum ve nabız kontrol edilir.
)
- BAYIR DERSEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BAĞ DERSEK
( Bayır olur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Bağ olur. )
- BAYIR DERSEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> HAYIR(!) DERSEK
( Bayır olur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Hayır olur. )
- BAYKAL GÖLÜ ile/ve TANGANİKA GÖLÜ
( Sibirya'da. İLE/VE Tanzanya'da. )
( [dünyadaki] En derin göl. İLE/VE İkinci en derin göl. )
( Baykal Gölü'nün suyu, rahatlıkla içilebilecek kadar temizdir. İLE/VE ... )
( Baykal Gölü'nün, 31.000 km²'lik alanı, 23.000 km³'lük hacmi vardır.[Dünyadaki tüm ırmaklar Baykal Gölü'ne aksa, bu hacmi, ancak bir yılda doldurabilirmiş.] )
- BAYKUŞ PAPAĞAN ile/ve BAYKUŞ
- BAYKUŞ ile ALACA BAYKUŞ
( ... vs. TAWNY OWL )
( ... cum STRIX ALUCO )
- BAYKUŞ (PUHU KUŞU) ile ARUSEK
( Eril baykuş. İLE Dişil baykuş. )
( Baykuşların 14 boyun omurları vardır. [Memelilerin iki katı.] )
( Kafalarını 360 derece çeviremezler fakat 270 dereceye kadar çevirebilirler. )
( Bilgeliğin ve güzel sanatların simgesi. | Sanatın yaratıcısı. İLE/VE ... )
(
ile ... )
( Orman, dağ ve kayalıklarda yaşarlar. İLE ... )
( Uzunluğu 65 cm. olan ve sırtı koyu kahverengi bir kuş. İLE ... )
(
)
( BÛH/BÛHE, BÛM/BÛME, BÜLBÜL-İ GENC[mecaz], CUĞD ile BÛHE[çoğ. BEVÂHE] )
( KÛF, ÂKÛ, BÛM ile ... )
( STRIGIFORMES: STRIX[< Yun.]: Baykuş. | Tiz sesli.
OWL[< İng.][Sesinin yansımasından türetilmiştir.], STRIGIFORMES vs. ...
OWLET: Ufak baykuş, kukumav, baykuş yavrusu. )
( BUBO BUBO[< ULULATIO: Feryat çığlıkları.] cum ... )
( LA LECHUZA con ... )
- BAYKUŞ ile BATAKLIK BAYKUŞU
( ... İLE/DEĞİL Baykuşgillerden ailesinden, sırt tüyleri pas rengi olan, bataklıklarda yaşayan bir kuş türü. )
( [not] ... vs./but SHORT-EARED OWL )
( ... cum ASIO FLAMMEUS )
- BAYKUŞ ile (BATI SİBİRYA) KARTAL BAYKUŞU
- BAYKUŞ ile BÜYÜK GRİ BAYKUŞ
( ... İLE Kuzey kutbunda yaşarlar. )
- BAYKUŞ ile CÜCE BAYKUŞ
( ... vs. SCOPS OWL )
( ... cum OTUS SCOPS )
- BAYKUŞ ile KAR BAYKUŞU
- BAYKUŞ ile KISA KULAKLI BAYKUŞ
( OWL vs. SHORT-EARED OWL )
- BAYKUŞ ile KUKUMAV[Yun.]
( ... İLE Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika'da yaşar. )
( Hindistan'da 15 baykuş türü bulunmaktadır. )
( ... vs. OWLET[: Ufak baykuş, kukumav, baykuş yavrusu.] )
( ... cum ATHENE NOCTUA[Baykuş ve Ejderha'nın, Athena'nın kutsal kuşlarıdır] )
- BAYKUŞ ile KULAKLI ORMAN BAYKUŞU
( ... cum ASIO OTUS )
- BAYKUŞ ile LAPON BAYKUŞU
- BAYKUŞ ile OYUK BAYKUŞU(SHOCO)
( ... İLE Amerika kıtasına özgü bir baykuştur. Bu baykuşlar, düşük bitki örtüsüne sahip alanlarda yer altında yaşarlar. [Çevresel koşullar buna engel olursa yapay yuvalar yardımcı olabilir.] )
- BAYKUŞ ile TONGUÇ
( ... İLE En büyük çocuk. | Bir tür baykuş. )
- BAYKUŞ ile URAL BAYKUŞU
- BAYKUŞ ile YAPALAK
- BAYKUŞLARIN GÖZLERİNDE: GECE ile/ve/||/<> GÜNDÜZ ile/ve/||/<> GÜNDOĞUMU/GÜNBATIMI
( Koyu. İLE/VE/||/<> Sarı. İLE/VE/||/<> Turuncu. )
(
)
- BAYLARDA:
AYAKTA İŞEMEK ile/yerine OTURARAK/ÇÖMELEREK İŞEMEK
- BAYRAK ile BANDIRA[< İt. < Alm.]
( ... İLE Geminin hangi devlete ait olduğunu gösteren bayrak. | Yabancı devlet bayrağı. )
- BAYRAK ile MISIR BAYRAĞI
- BAYRAK ile/ve/||/<>/< SANCAK/LİVA[Ar. çoğ. ELVİYE]
( Bir ulusun, belirli bir topluluğun ya da bir örgütün simgesi olarak kullanılan, renk ve biçimle özelleştirilmiş, genellikle dikdörtgen biçiminde kumaş. | Öncü. | Simge. İLE/VE/||/<>/< Bayrak. | Çoğunlukla askeri birliklere verilen, yazı işlemeli, kenarları saçaklı ve gönderli bayrak. | Osmanlı yönetim örgütünde, illerle ilçeler arasında yer alan yönetim bölümü, mutasarrıflık. | Gemilerin sağ yanı. )
( Vatanı simgeler. İLE/VE/||/<>/< Dili(mizi) simgeler. )
( Simgelerin işlevi, anlamı ve değeri çok büyüktür. Bayrak ve Sancak gibi.
Bayrağımız, toprağımızı, vatanımızı ve özgürlüğü simgeler! Sancağımız ise o topraklardaki varlığımızın/birliğimizin göstergesi olan dilimizi!
Bayrak düşerse vatan kaybedilmiş sayılmaz ama Sancak düşmüşse herşey kaybedilmiş demektir! )
( )
( RÂYET/ALEM )
- BAYRAK ile UÇUN
( ... İLE Bayrağın gönder/uçkurluk karşısındaki kenarı. )
- BAYRAKTA:
UÇKURLUK ile/ve/||/<>/> UÇUM
( Direğe yakın olan ve ipe bağlı olan eni. İLE/VE/||/<>/> Öteki taraftaki eni. )
- BAYRAM:
ÂRİF OLMAYANLARA ile/ve/değil/||/<>/< ÂRİFLERE
( Seyran. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Bayram. )
- BAYRAM:
ARİFE GÜNÜ ile/ve/||/<>/< BUĞDAY GÜNÜ
( [Bayramın ...] Bir gün öncesi. İLE/VE/||/<>/< İki gün öncesi. )
- BAYRAM:
SEVİNDİĞİN KADAR ile/ve/değil/||/<>/< SEVİNDİRDİĞİN KADAR
- BAYRAM ile/= BADRAM
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Toplumun hep birlikte yaşadığı sevinç ve eğlence durumu. )
( badram yer/lâtif toprak: Çiçeklerle bezenmiş toprak/yer. )
- BAYRAM ile/ve/değil/||/<>/< BAYRAM ÖZLEMİ
- BAYRAM ile POTLAÇ[Fr. < POTLATCH < K. Amerika yerli dilinden]
( ... İLE Amerikan yerlilerinin birbirine armağanlar verdikleri dinsel bayram. )
- BAYTÂR/BEYTÂR[Ar.]/VETERİNER -ile
( Hayvan hekimi. )
- BAZ EKSESİ[BE] ile BAZ/AL
( Baz çokluğu, baz fazlalığı. İLE Temel, alt. )
- BÂZ[Ar.] ile BÂZ[Ar.] ile BA'Z[Ar.]
( Geri, gerisin geriye. | Tekrar, yeniden. İLE Doğan, şahin, şeh-bâz. | Açık. | Oynatıcı, oynayan. | Tekrar, geri, yine. | Bir kulaç boyu. | İniş. | Fark etme, ayırma. | Sel uğrağı. | Yan taraf. | Karış. | Dönük. | Şarap. | Haraç. İLE Bir şeyin küçük parçası. | Birkaç, bir miktar, bir kısım, bir takım. )
- BÂZ[Fars.] ile BÂZ[Fars.] ile -BÂZ[Fars.] ile BAZ[Fr./İng. < BASE]
( Bir kulaç boyu. | Karış. İLE Doğan. Yırtıcı kuş. | Açık. | Ayırma. Temyiz etme. | İniş. İLE Yeniden, tekrar oynatan, oynayan, geri ve arka tarafa doğru ... gibi anlamlara gelir. [Sözcüğün sonuna ya da baş tarafına getirilerek kullanılan bir "ek"tir.] İLE Temel. | Bir asitle birleştiğinde bir tuz oluşturan nesne. )
- BAZ ile BAZGAN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Yabancı. İLE Demirci çekici. )
- BA'Z[Ar.] ile CÜZ'[Ar.]
- BAZ ile TUZ
( OH? iyonu veren nesne. İLE Asit ve bazın nötralizasyonu ile oluşan bileşik. )
- BAZA[İt. < BASE] ile LATA[İt. < LATTA] ile LATA[İt. < COCOLETTA]
( Mobilyanın uzunluğunca konulan dar ayak. | Dolap gövdesinin zemine düzgün oturmasına yarayan çerçeve biçimindeki duraç/ayaklık. | Yatağın yerden yüksek olmasını sağlayan ya da sandık olarak kullanılan boş bölmesi. İLE Dar ve kalınca tahta. | Osmanlılarda ilmiyenin giydiği bir üstlük türü. )
- BAZA[İt. < BASE] ile SOMYA[Fr. < Yun.]
( ... İLE Şilteyi taşımaya ve ona esneklik vermeye yarayan, yaylarla donatılmış kerevet. )
- BAZAL METABOLİZMA HIZININ:
AZALMASI ile/değil/yerine/>< ARTMASI
( Az sayıda öğünle fazla miktarda beslenme, bazal metabolizma hızını azaltmaktadır. [İstenilen bir durum değildir.] İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Az az ve sık sık beslenme, bazal metabolizma hızını artırır.[Bazal metabolizma hızının artması, gövdemizde gerçekleşen sindirim ve emilim metabolizmalarının daha düzenli işleyişe sahip olmasını sağlar.] )
( BAZAL METABOLİZMA HIZI: Gövdenin, fiziksel anlamda dinlenme halinde iken gövdenin çalışması için harcanan enerji miktarı. )
- AYDAKİ KAYALAR:
BAZALT ile/ve/değil/||/<>/< ANORTOZİT
( Siyah, volkanik kayalardır. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< İlk oluşan, en yaşlı temel kayalar. )
( 2.5 - 3 milyar yıl önce. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< 4.5 milyar yıl önce. )
(
| Özellikler | BAZALT | ANORTOZİT |
|---|---|---|
| Kimyasal Bileşim | Fe, Ti, Mg, Si | Ca, Si, Al |
| Renk | Siyah | Beyaz veya açık renkli |
| Köken | Volkanik kayalar | İlk oluşan, en yaşlı temel kayalar |
| Yaş | 2.5 - 3 milyar yıl önce | 4.5 milyar yıl önce |
| Yoğunluk | Yüksek | Düşük |
| Kristal Yapı | İnce taneli | Büyük kristalli |
| Oluşum Süreci | Hızlı soğuma | Yavaş soğuma |
(
| Properties | BASALT | ANORTHOSITE |
|---|---|---|
| Chemical Composition | Fe, Ti, Mg, Si | Ca, Si, Al |
| Color | Black | White or light-colored |
| Origin | Volcanic rocks | First formed, oldest primary rocks |
| Age | 2.5 - 3 billion years ago | 4.5 billion years ago |
| Density | High | Low |
| Crystal Structure | Fine-grained | Large-crystalline |
| Formation Process | Rapid cooling | Slow cooling |
- BAZEN ve BAZI "DURUMLARI/KABULLERİ":
"KURMAK/SÜRDÜRMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> YIKMAK/BOZMAK
- BAZEN ile BİR AÇIDAN
- BAZEN ile/ve ÇOKÇA/ÇOĞUNLUKLA
- BAZEN ile/ve/||/<> YER YER
- BAZEN ile/ve/değil/yerine YERİ GELDİĞİNDE
- BAZEN ile ZAMAN ZAMAN
- BAZI AĞAÇLARIN:
ERİLİ ile/ve DİŞİSİ
( Meyve vermez. İLE/VE Meyve verir. )
- BAZI AYRINTILARA DEĞİNME:
YANLIŞ ANLAŞILMAMASI İÇİN ile/ve/değil/||/<>/< BOŞLUK KALMAMASI/BIRAKMAMAK İÇİN
- BAZI ŞEYLERİ ...
ANLADIKTAN SONRA YAŞAMAK ile/ve/<>/değil/yerine YAŞADIKTAN SONRA ANLAMAK
- BAZI AYRINTILARI ...:
ÖĞRENDİKTEN SONRA YAŞAMAK ile/ve/<>/değil/yerine YAŞADIKTAN SONRA ÖĞRENMEK
( [not] TO REALIZE SOMETHING BEFORE TO LEARN vs./and/but TO LEARN SOMETHING BEFORE TO REALIZE
TO LEARN SOMETHING BEFORE TO REALIZE instead of TO REALIZE SOMETHING BEFORE TO LEARN )
- BAZI BEYİN/PSİKOJENİK HASTALIKLAR ile/ve/||/<>/> YARATICILIK
- BAZI BİLGİLER YA DA KENDİMİZLE İLGİLİ (BAZI) BİLGİLER:
(")ÖVÜNMEK İÇİN(") ile/ve/değil/||/<>/< BİLİNMESİ VE FARKINDA OLUNMASI İÇİN
- BAZI BİLGİLERİN SUNUMUNDA:
TAÇLANMAK ile/ve/değil/<>/></< TAŞLANMAK
( Taşlanılmadan, taçlanılmaz! )
- BAZI BÖCEK TAKIMLARI'NDA:
ANOPLURA ile COLEOPTERA ile DERMAPTERA ile DIPTERA ile HEMIPTERA ile HYMENOPTERA ile ISOPTERA ile LEPIDOPTERA ile ODONATA ile ORTHOPTERA ile SIPHONAPTERA ile TRICHOPTERA
( Kanatsız dış parazitlerdir. Ağız parçaları emici tiptedir. Küçük, yassılaşmış gövdeleri vardır. Gözler indirgenmiştir. Bacakların tarsus bölümleri, deriye tutunmak için tırnak biçimindedir. Yarı-başkalaşım geçirirler. Konağa özgü parazitlerdir. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti kalın ve derimsi, bir çifti zarsı]. Zırh biçiminde dış iskeletleri vardır. Ağız parçaları ısırıcı ve çiğneyicidir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti derimsi, bir çifti zarsı] ya da kanatsızlardır. Ağız parçaları ısırıcı tiptedir. Gövdenin arkasında kıskaç biçiminde uzantılar vardır. Yarı-başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti kısmen derimsi, bir çifti zarsı]. Ağız parçaları delici ya da emici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE Zarsı iki çift kanatları vardır. Baş hareketlidir. Ağız parçaları çiğneyici ya da emicidir. Dişillerin arkasında zehir iğnesi vardır. Tam başkalaşım vardır. Birçoğu sosyal yaşam sürer. İLE İki çift zarsı kanatları vardır [bazı evreleri kanatsız]. Ağız parçaları çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. Oldukça sosyal hayvanlardır. İLE Küçük pullarla kaplı iki çift kanatları vardır. Dil biçiminde olan uzun ve kıvrık ağız parçası emici tiptedir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift zarsı kanatları vardır. Ağız parçaları çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti derimsi, bir çifti zarsı]. Ağız parçaları ısırıcı ve çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE Gövde yanlardan basık ve kanatsızdır. Erginleri, kuşlardan ve memelilerden kan emerler. Ağız parçaları delici ve emici tiptedir. Bacakları sıçrayıcı tiptedir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift, kıllı kanatları vardır. Ağız parçaları çiğneyici ya da yalayıcı tiptedir. Tam başkalaşım görülür. Sucul larvaları ipek ağ örerler ya da ipekle kum, çakıl ve odun parçalarını birleştirerek evcik inşa ederler. )
( Bit. İLE Kıt kanatlılar. İLE Kulağa kaçanlar. İLE Sinekler, sivrisinekler. İLE Gerçek tahtakurusu, kati tahtakurusu. İLE Karıncalar, arılar, eşekarıları. İLE Beyaz karıncalar. İLE Kelebekler, güveler. İLE Kızböcekleri, Teyyare böcekleri. İLE Cırcırlar, Çekirgeler, Peygamberdeveleri. İLE Pireler. İLE Evcikli böcekler. )
( Yaklaşık Tür Sayıları: 2.400 ile 500.000 ile 1.000 ile 120.000 ile 55.000 ile 100.000 ile 2.000 ile 140.000 ile 5.000 ile 30.000 ile 2.000 ile 7.000 )
( Amazonlar'da, 200.000'in üzeri çeşit, böcek bulunmaktadır. )
( ABC Adaları Mercan kayalıklarında, 800 balık türü, 8000 kabuklu ve omurgasız türü bulunmaktadır. )
- [BAZI/ÇOĞU DURUM/SORUN/HATA/ZORLUKTA]
"(BEN) İNSANIM" ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< "İNSANIM" DÜŞÜNCESİNE/SÖZCÜĞÜNE SIĞINMIŞSIN/KAÇMIŞSIN/SAKLANMIŞSIN
- BAZI "DAVRANIŞLAR/TUTUMLAR":
APTALLIK/TAN / BİLGİSİZLİK/TEN ile/ve/değil/||/<>/< "DURUŞUNU/ÇİZGİNİ" BOZMAMAK/TAN/EŞİĞİ GEÇMEMEK/TEN
- BAZI DAVRANIŞLAR/DURUMLAR/NESNELER:
"HAVA ATMAK İÇİN" ile/ve/değil/||/<>/< HOŞLANDIĞINDAN DOLAYI
- BAZI DEĞERLERİ/İLKELERİ:
"ALMIŞ/ALMAMIŞ" OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> ANLAMIŞ OLMAK
- BAZI DURUMLARDAKİ YENİLGİNİN KESİNLİĞİNDE:
ÖYLE "YENİL(MEK)" Kİ ile/ve/değil/||/<>/> DÜŞMANIN KAZAN(A)MAMASI
- BAZI DUYGULAR/DURUMLAR:
DİLLENDİR(E)MESEK DE ... ile/ve/değil/||/<>/>/< DİLLENDİRİRSEK
( ... de (")olur("). İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Bambaşka[tatlı/değerli/etkil(eşiml)i/karşılıklı/coşkulu/sevimli/sevecen] olur. )
- BAZI) DUYGULARI/NI:
SÜREKLİ YAŞAMAK/DUYUMSAMAK ile/ve/değil YOĞUN YAŞAMAK/DUYUMSAMAK
- BAZI KISALTMALAR -ile
( Ad lib - Ad libitum
D.C. - Da Capo
Dim. - Diminuendo
f - Forte
ff, fff - Fortissimo
fz - Forzando
G.P. - General pause, Grand pause
M.D. - Main droite, Mano destra
M.G., M.S. - Main gauche, mano sinistra
mf - Mezzo forte
mp - Mezzo Piano
pp, ppp - Pianissimo
pizz - Pizzicato
rit - Ritenuto
sf, sfz - Sforzando, sforzato
V.S. - Volti subito )
- BAZI KİŞİLER
[ÖTEKİNE SAYGI GÖSTEREN]:
[ne yazık ki]
YER/YAŞAR ve YEDİRMEZ/YAŞATMAZ | YEMEZ/YAŞAMAZ ve YEDİRMEZ/YAŞATMAZ ile/ve/değil/yerine/||/>< YER/YAŞAR ve YEDİRİR/YAŞATIR ile/ve/değil/yerine/||/>< YEMEZ/YAŞAMAZ ve YEDİRİR/YAŞATIR
- BAZI KİŞİLER(E/DEN):
UZAK DUR(!)MAK ile/ve/değil/yerine/||/<> (FAZLA) YAKIN OLMAMAK
- [ne yazık ki]
BAZI KİŞİLERİN, HATALARI/SUÇLARI:
"ÇUVALA BASMASI" ile/ve/||/<> "DUVARA ASMASI"
( Kendilerininkileri. İLE/VE/||/<> Bizimkileri/seninkileri. )
( Özellikle daha büyük olanlarını. İLE/VE/||/<> Özellikle daha küçük olanlarını. )
- BAZI "KÖPRÜLERİ" ile/ve/||/<> BAZI "KÖPRÜLERİ"
( Geçmek gerek. VE/||/<> Yıkmak gerek. )
- BAZI MAKAMLARIN ETKİLİ OLABİLDİĞİ ZAMANLAR -ile
( * Rast-rehavî makamları, seher zamanı etkilidir.
* Hüseyni makamı, sabahları etkilidir.
* Irak makamı, kuşluk zamanı etkilidir.
* Nihavend makamı, öğle zamanı etkilidir.
* Hicâz makamı, öğleyle ikindi arası etkilidir.
* Buselik makamı, ikindi zamanı etkilidir.
* Uşşak makamı, gün batımında etkilidir.
* Zengüle makamı, günbatımından sonra etkilidir.
* Muhalif makamı, yatsıdan sonra etkilidir.
* Rast makamı, geceyarısı etkilidir.
* Zirefkend makamı, geceyarısından sonra etkilidir. )
- BAZI SEBZELER:
TARLADA ile/ve/değil/yerine/||/<>/> SAKSIDA
(
)
- BİR ŞEY/BAZI ŞEYLER) BİLİYOR OLMAK ile/ve/değil/yerine (DERİNLEMESİNE) BİLİYOR OLMAK
( [not] TO KNOW (SOMETHING) vs./and/but TO KNOW (DEEPLY)
TO KNOW (DEEPLY) instead of TO KNOW (SOMETHING) )
- BAZI ŞEYLER KOLAYLAŞIYOR ile/ve/değil/||/<>/< GÜÇLENİYORUZ
- BAZI ŞEYLERİ:
ÇIRPINARAK SİLMEK ile/değil/yerine/>< BİR ÇIRPIDA SİLMEK
- BAZI ŞEYLERİ ...
UNUTMAYA ÇALIŞMAK ile/değil/yerine/>
HİÇ YAŞAMAMAK/YAŞAMAMAYA ÇALIŞMAK
- BAZI SORUNLARIN:
(ÜSTÜNE/İÇİNE) SİNMESİ ile/ve/değil/||/<>/< (YETERİNCE) SİNDİRİLEMEMİŞ OLMASI
- BAZI "SÖZ(CÜK)LERİN/DEYİMLERİN":
"KULLANIMINDA" ve/||/<>
KİŞİLERİN/ÇALIŞANLARIN "DUYDUKLARI/ANLADIKLARI"
ile/değil/yerine/><
DAHA İYİSİ
( "O, benim işim/sorunum değil!":
"Yardım etmeye yanaşmayacağımızı belirtmiş olmak ya da kısaca/doğrudan "Hayır!" demiş olmanın yararı/değeri yoktur. ve/||/<>/> "Sadece, kendim için çalışırım."
İLE/DEĞİL/YERİNE
Yapamayacağımızı söylemek ya da daha sonra yapabileceğimizi, yardım edebileceğimizi söylemek.
"Onu daha önce denemiştik.":
Bir düşünce ya da ara çözüm önermek varken, "tarihi bağlam sunma"nın ya da kişileri dinlememenin kimseye bir yararı yoktur. ve/||/<>/> "Buna katılmak istemiyorum" ya da "Ben herşeyi bilirim", "Sen/siz, hiçbir şeyi bilmezsiniz"
İLE/DEĞİL/YERİNE
Yeni bir yaklaşım için her zaman bir yer vardır.
"Onun için bütçemiz yok/uygun değil.":
Bir düşünce ya da ara çözüm önermek varken, "ekonomik" sıkıntılardan söz etmenin ya da kişileri dinlememenin kimseye bir yararı yoktur. ve/||/<>/> "Başını önüne eğ ve senden beklenileni yap!"
İLE/DEĞİL/YERİNE
Her zaman büyük düşünceler oluşturulabilir/bulunabilir ya da daha düşük bütçelerle de çok fazla şey yapılabilir.[Çalışanların yaratıcılığını ve üretimini engellememek gerekir.]
"Ben (size) söylemiştim.":
Kişiler, düşünce ve girişimlerinin kötü bir düşünce olduğunu düşünür ve o konuda bir daha hiçbir şey yapmamaya başlarlar. ve/||/<>/> "Bugüne kadar bize karşı davranmış olduklarını düşündürür."
İLE/DEĞİL/YERİNE
Çözümü, bu sözü hiçbir zaman, zemin ve koşulda kullanmamaktır ya da sadece susabilmeyi becermektir.
"İşleyişe uygun değil!":
Konuşmaların, gevezelik ya da saçma olduğunu, süreçten uzak kalındığını düşündürtür. ve/||/<>/> "Burada, işlerin yürümesi için tek bir yol bulunmaktadır."
İLE/DEĞİL/YERİNE
Kurallar, kesin sonuçlar anlamına gelmediğinden dolayı, işleyiş, gelişmeyi engelliyorsa o engelleri değiştirmek/düzeltmek gerekir. )
- (BAZI) TEKKE MÛSİKÎSİ ÇEŞİTLERİ -ile
- BAZI) VAHŞİ(ETÇİL/HEPÇİL) HAYVANLAR ile/ve/yerine (BAZI) UYSAL(OTÇUL) HAYVANLAR
( [bireylerin] Olumsuz yanlarını simgelerler. İLE/VE/YERİNE Olumlu yanlarını simgelerler. )
( )
- BAZI "YEL"LERİN, ...:
KAVURMADIĞI GÜL ile/ve/||/<> SAVURMADIĞI KÜL
BIRAKMAMASI
- BAZI YİYECEKLERİN:
DOKUNMASI ile/ve/değil/||/<>/< FAZLA GELMESİ
- BÂZÎ[Ar.] ile BÂZÎ[Ar.]
( Beğenmeyen, istihfâf eden, ağzıbozuk, küfürbaz. İLE Oyun, eğlence. )
- BAZI["BAĞZI" değil!] ile BELİRLİ
- BAZI[Ar.] ile KİMİ, BİRTAKIM
- BÂZIA[Ar.] ile CÂİFE[Ar.]
( Deriyle birlikte biraz da etin kesilmesi biçimindeki yara. İLE Boşluğa(cevfe) kadar giden yara. )
( Adli Tıp'ta önemlidir. Cezası değişir. )
- BÂZÎÇE[Fars.] ile ...
( Oyun, eğlence, oyuncak. )
- BAZİK TUZLAR ile BİLEŞİMİNDE HİDRAT BULUNAN TUZLAR
( Bileşiminde asit ve baz ağırlığı oranı normal tuza göre az, baz oranı normal tuza göre yüksek olan tuzlar. İLE Bileşiminde hidrat bulunan tuzlar. )
( BASIC SALT vs. HYDRATED SALT )
- BAZİLİKA ile/||/<> ŞAPEL ile/||/<> KATEDRAL
( Hristiyanlığa geçişte ve ilk Bizans devrinde ortaya çıkan bir kilise biçimi. Bu tip yapılar doğu-batı ekseninde oldukça çok sayıda yapılmış bir kilise gösterir. Doğu bölümünde yarım yuvarlak biçiminde uzanan dikdörtgen bir kilise planının önünde tören yapılan kısma benzeyen bir bölümü yer alır. Bazilikalarda orta nefi giriş mekânları bulunur. Narteks'in önünde ise atrium denilen bir avlu yer alır. İLE/||/<> Tek mekânlı küçük kilise. | Büyük bir kilise ya da katedralde bir kutsal kişiye adanmış dua mekânı. İLE/||/<> Piskoposluk kilisesi.[Genellikle boyut açısından normal kiliselerden daha büyüktür.] )
- BB) KREM ile FONDÖTEN
( Günün her saatinde sürülebilen, günlük ve sade makyajda kullanabilecek renkli bir nemlendiricidir. Hafif kızarıklık ya da donuk bir cilt varsa BB krem daha iyidir. Cilt tonunu eşitleyerek kusurları gizlemeye yardımcı olur. Günlük makyajda ilk yeğlenilecek olmalıdır. Cilde doğal bir görünüm vererek cilt rengini eşitler. Öte yandan, güneş koruyucu özelliğine de sahip olduğundan, cildi güneş ışınlarından korur. Ayrıca, cildin parlamasını ve yağ dengesini kontrol altında tutar.
İLE
Genellikle BB kremden daha fazla kapsama alanı sunar. Daha lekeli bir cilt yapısı ya da gizlenmek istenen bölgeler varsa yoğun kapatıcılığı nedeniyle yeğlenmelidir. Kusursuz makyajın en önemli özelliğidir. Bu nedenle, ten makyajında yoğun kapatıcılık, pürüzsüz ve iddialı bir görünüm aranıldığında kullanılır. Günlük olarak kullanılması pek tavsiye edilmez. Daha yoğun bir içeriğe sahip olduğundan, her gün fondöten kullanmak cildi yoracak, yaşlanma belirtilerine neden olacaktır. Öte yandan, fondöten ya da BB krem fark etmeksizin, cilde makyaj uygulandığında iyice temizlemeyi boşlamamalıdır. )
- BB84 İLE E91 İLE B92 ile/||/<> KUANTUM KRİPTOGRAFİ
( Kuantum mekanikli güvenlik. )
( Formül: |0⟩ İLE |1⟩ İLE |+⟩ İLE |-⟩ )
- BBCH60 ile BBCH69
( Çiçeklenmenin başlaması. İLE/VE/||/<>/> Çiçeklenmenin sonlanması. )
- BDT ile BDH
- BE ile BE
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Kısrak. İLE Koyun melemesi. )
- BE ile BE ile Be
( Türk abecesinin ikinci harfinin adı, okunuşu. İLE Ünlem. İLE Berilyum öğesinin simgesi. )
- BEBEĞİN, ANNE SÜTÜNÜ ...:
NASIL ALDIĞI ile/ve/||/<>/> NASIL SONLANDIRILDIĞI
- BEBEK BAKIMINDA, EN ÖNEMLİLER... -ile
( BEBEĞİ, ÜŞÜTMEMEK VE DÜŞÜRMEMEK! )
- BEBEK BESLENMESİNDE:
BİBERON ile/değil/yerine EMZİRME
( Annenin zanları ile. İLE/DEĞİL/YERİNE Bebeğin gereksinimi kadarı ile. )
- BEBEK/ÇOCUK ile APALAK
( ... İLE Tombul, gürbüz, iri bebek ya da küçük çocuk. )
- BEBEK/ÇOCUK GELİŞİMİNDE:
BAĞLANMA ile/ve/||/<>/> AYRIŞMA ile/ve/||/<>/> KİMLİK KAZANIMI
( 0 - 18 ay. İLE/VE/||/<>/> 18 - 36 ay. İLE/VE/||/<>/> 36 - 72 ay. )
- BEBEK YAPALIM MI? ile "BEBEK YAPALIM" MI?
( Bebek sahibi olma ya da sevişme önerisi/sorusu. İLE Bebek semtine gitme önerisi/sorusu. )
- BEBEK ile/ve/<>/> ÇOCUK
( Ortalama 1 yaşına ulaşana kadar "Bebek", daha sonra "Çocuk" tanımına geçer. )
( ÇAĞA: Çocuk, bebek. )
( BABY vs./and/<>/> CHILD )
- BEBEK ile/ve/<>/> ÇOCUK ile/ve/<>/> ERGEN ile/ve/<>/> GENÇ ile/ve/<>/> ORTA YAŞ ile/ve/<>/> YAŞLI
( [yaş arası] 0-1 İLE/VE/<>/> 1-12. İLE/VE/<>/> 12-18. İLE/VE/<>/> 18-65. İLE/VE/<>/> 66-79. İLE/VE/<>/> 79-99.[Dünya Sağlık Örgütü'nün kabulü olarak] )
- BEBEK ile TAŞ BEBEK
( ... İLE Genellikle alçı vb. yapılmış oyuncak bebek. | Yaşı ilerlemiş olmasına karşın genç görünen kişi. )
- BEBEK ile/ve/değil YENİ DOĞAN
( Yeni doğan bebekler, 440 hz yüksekliğinde ve la notasıyla ağlar. )
( ... ile/ve/değil NEVZAT )
( RADIUN ile/ve/değil ... )
- BEBEK/ÇOCUK GELİŞİMİNDE İLİŞKİLER:
İKİLİ ile/ve/||/<>/> ÜÇLÜ ile/ve/||/<>/> TOPLUMSAL
- BEBEK ile/ve/<> ÇOCUK/İN[Türkçe]
( Coşturur. İLE/VE/<> Eğlendirir. )
( Ortalama 1 yaşına ulaşana kadar "Bebek", daha sonra "Çocuk" tanımına geçer. )
( ... ile EN: Büyük çocuk, yetişkin kişi. )
( Çocuktan al haberi! )
( RADÎ'[< REDÂ/REZÂ]: Süt emen bebek. ile TIFIL[çoğ. ETFÂL] )
- BEBEKLERDE:
GAZ ile REFLÜ ile KOLİK[Fr. < COLIQUE]
- BEBEK/LİK EVRELERİ/NDE:
OTİSTİK ile/ve/> SİMBİYOTİK ile/ve/> AYRIŞMA VE BİREYLEŞME
( 0-2 ay. İLE/VE/> 2-5 ay. İLE/VE/> 6-30 ay. İLE/VE/> 30 ay sonrası. )
( NORMAL AUTISTIC PHASE vs./and/> NORMAL SYMBIOTIC PHASE vs./and/> SEPERATION-INDIVIDUATION PHASE )
- BEBEKTE:
BOŞLUK DUYUSU ile/ve/||/<> YÜKSEKLİK
- beberuhi ile Beberuhi
( Sevimsiz, budala. İLE Karagöz oyunundaki cüce. )
- BEC İLE FERMİ GAS İLE RYDBERG ile/||/<> ULTRA SOĞUK ATOMLAR
( Mutlak sıfır yakını atom fiziği. )
( Formül: Tc = 2πℏ²n^(2/3)/mkB )
- BEÇ[Macarca < BÉCS] TAVUĞU ile DAĞ TAVUĞU ile ORMAN TAVUĞU ile SUDAN TAVUĞU
(
ile ... ile ... ile ... )
( Anavatanı, Afrika'dır. Boyları, 40 – 71 cm. ve ağırlıkları 700 - 1600 gram arasında değişir. İLE ... İLE ... İLE ... )
( Osmanlılar döneminde, Viyana'dan getirildiğinden dolayı Viyana tavuğu anlamına gelen "Beç Tavuğu" denilmiştir. "Beç", Osmanlı Türkçesi'nde, Viyana'nın adı olup Türkçe'ye, Macarca Bécs adından geçmiştir. İLE ... İLE ... İLE ... )
( NUMIDA MELEAGRIS cum ... cum ... cum ... )
- BECÂ'[Ar.] ile BECÂ[Ar.]
( Geniş, bol. | Geyik, karaca. İLE Yerinde, uygun. )
- BECÂYİŞ[Ar.] ile TAKAS[Ar.]
( Karşılıklı yer değiştirme. İLE Değişim. | İki ülke arasında yapılan alışverişin, karşılıklı olarak malla ödenmesi. )
- BEÇÇE/BEÇE[Fars.] ile ENİK, ENCİK ile CERV[Ar.]
( İnsan ya da hayvan yavrusuna verilen genel ad. İLE Kedi, köpek gibi çok memeli hayvanların yavrusu. | [Ar. ENÎK] Güzel, sevimli, şirin şey. İLE Yırtıcı hayvan yavrusu. )
- BEÇENEK ile BEÇENEK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Rum ülkesi yakınında yaşayan bir Türk kavmi. İLE Oğuzların bir kolu. )
- BECEREMEDİM" ile/değil/yerine/>< OLMADI
- BECERİ ile/ve BAŞARI
( Başarının tek şartı sadece samimi ve ciddi istektir. )
( Gereksiz olana gösterilen sürekli ve kararlı direnç, başarının sırrıdır. )
( Başarıncaya kadar denemeye devam edin! )
( Başarı, ancak yorulmaksızın doğru çabaları göstererek kazanılır. )
( Alçakgönüllü yaşama biçimi olanlar, başarıya ulaşır. )
( Başarıyı en kötü biçimde kullanmak, onunla övünmektir. )
( Kişi, başarı için gerekli olan özelliklere yeterli ölçüde sahiptir. )
( Memnuniyet verici sınırlama. Başarı. )
( Anımsanması gerekeni anımsamak, başarının sırrıdır. )
( SKILL/ABILITY vs./and SUCCESS
Earnestness is the only condition of success.
Steady resistance against the unnecessary is the secret of success. )
- BECERİ ile/değil "BİLEK KIVRAKLIĞI"
( CİLASUN: Yiğit, eli çabuk, becerikli. )
- BECERİ ile/değil "OLANAK/LAR"
( [not] SKILL vs./but "CONDITION/S" )
- BECERİ ile/ve/||/<> TÂLİ(H)
( Kişide, ikisinin de bulunması gerek. )
- BECERİKSİZ/LİK ile/değil TİTİZ/LİK
( [not] CLUMSINESS/INCOMPETENCE vs./but FASTIDIOUSNESS/FUSSINESS )
- BECERMEK ile SAĞLAMAK
- BECİT ile BECİDD[Fars.]
( Gerekli/lüzumlu. | Acele/ivedi. İLE Ciddi, gerçek. | Cidden, gerçekten. )
- BECKMANN DÜZENLENMESİ ile/||/<> SCHMİDT REAKSİYONU
( Beckmann oksim→amit, Schmidt azid→amin. )
( Formül: NOH İLE HN₃ )
- BEDÂ'[Ar.] ile NESH[Ar.]
- BEDÂN[Ar.] ile BED'AN[Ar.]
( Fenâlar, yaramazlar, çirkinler. | Onunla. İLE Başlangıçta, ilk önce. )
- BEDAVAYA GETİRMEYE ÇALIŞMAK ile/değil PARASIZLIK(TAN)
- BEDÂVET ile/değil/yerine/>< HADÂRET
- BEDEL (ÖDEMEK) ile/ve/<>/değil/yerine KEFÂLET (ÖDEMEK)
- BEDEL ile EDER(/FİYAT)
- BEDEL ile KARŞILIK
( Olumsuz(lar)da. Ödenir. İLE Olumlu(lar)da. Sağlanır/Bulunur. )
( PRICE vs. EQUIVALENT )
( ... ile ALOFA )
- BEDEL ile ZEKÂT
- BEDEL-İ FERÂĞ ile/||/<> BEDEL-İ MİSL ile/||/<> BEDEL-İ MÜSEMMÂ ile/||/<> TAKDÎR-İ BEDEL ile/||/<> MUBÂDİL
( Mîrî arazi ve çifte kiralı [icareteynli] vakıf taşınmazlarının tasarruf haklarının devredilmesi karşılığı alınan para. İLE/||/<> Arazi hukukunda tasarruf hakkı karşılığı emsaline uygun ödenen para. İLE/||/<> Akitte tayin olunan bedel. İLE/||/<> Bir gayrimenkul malın emsaline göre bedelini takdir etme . İLE/||/<> Başkasının yerine getirilmiş, bir şeye bedel tutulmuş. )
- BEDELİ/HARCAMAYI:
KABUL ETMEK ile/ve/<> GÖZDEN ÇIKARMAK
- BEDEN[Ar.] ile BED'EN/BED'AN[Ar.]
( Gözde, nesne, ten. İLE Başlangıçta, ilk önce. )
- BEDEN[Ar.] ile CESED[Ar.]
- BEDENDE (OLMAK) ile/ve/değil BEDENDEN (OLMAMAK)
- BEDENE[Ar.] ile HEDY[Ar.]
- BEDEVÎ[Ar.] ile Bedevî[Ar.]
( Göçebe. | Çölde yaşayan. [BEDÂVET: Bedevîlik, göçebelik.] İLE Seyyit Ahmed-ül-Bedevî tarafından kurulan tarikat. )
- BEDEVÎ ile/değil/yerine/>< MEDENÎ
- BEDÎHE[Ar.] ile NAZAR[Ar.]
- BEDÎHE[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> REVİYYE[Ar.]
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Bir konuda uzun uzun düşünmek. )
( İlk aşama. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Son aşama. )
- BEDÎHÎ:
TANIMLANABİLİR YAPIDA OLMAYAN ile/ve DELİL GETİRİLEBİLİR YAPIDA OLMAYAN
- BEDİHÎ ile NAZARÎ
( Apaçık, zorunlu/zarûrî. İLE Kuramsal/teorik. )
- BEDÎHİ/YAT[Ar.] ile/ve/||/<> BEDÎ'İ/YAT[Ar.]
( Apaçık olan. İLE/VE/||/<> Görkey/li. | Güzel, güzellik. Güzellik ölçülerine uyan, gözü gönlü okşayan, beğenilen. | Güzel sanatlar, sanat felsefesi. )
- BEDÎHİYAT ile/ve NAZARİYAT
( Apaçık olan. İLE/VE Kuramsal olan. )
( Bedîhiyatta gaflet olur, nazariyatta hata olur. )
- BEDİZ/BURXAN ile BEDİZLİG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Put. İLE Süslü. )
- BEDR[Ar.] ile Bedr[Ar.]
( Ayın ondördüncü gecesi, dolunay. İLE Hz. Muhammed'in dinsizlerle çarpıştığı Mekke ile Medîne arasında bir yer. Bedir Gazâsı. )
- BED-RÂM[Fars.] ile BED-RÂN[Fars.]
( Sert başlı at. | Sürekli/dâima. | Hoş, lâtif, yakışıklı, süslü. İLE İşleri kötü yöneten. | Çapkın. [kadın] | Orospu. )
- BEDRE[Ar.] ile BEDRİ[Ar.]
( Kuzu, oğlak derisi. | İçi altın dolu kese. İLE İçi altın dolu kese. )
- BEDR-İ BÜLEND ile BEDR-İ KÂMİL ile BEDR-İ MÜNÎR
( Ayın ondördü. İLE Ayın öndördüncü gecesi. İLE Parlak dolunay. )
( BEDR: Dolunay, ayın ondördüncü gecesi. )
- BEDR-İ KEMÂL[Ar.] ile BEDR-İ KÂMİL[Ar.]
( Bir yazı çeşidi/tarzı. İLE Ayın ondördüncü gecesi. )
- BEDV[Ar.] ile ZUHÛR[Ar.]
- BEE ile/değil BE ile/değil B
( Arı. İLE/DEĞİL Olmak. İLE/DEĞİL Yazaç. )
- BEER YASASI -ile
( Işının, madde tarafından soğurulması ile ilgili temel bir eşitlik. [A=abc; a=soğurganlık, b=hücre kalınlığı, c=derişim] )
- BEG/BEY ile/||/<> BEGEÇ/BEKEÇ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bey. | Koca. İLE/||/<> Sultan/hükümdar. )
- BEĞEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SARIL
( Facebook'ta. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< www.Good4Trust.org 'da. )
- BEĞENİ ile ÇEKEMEMEZLİK
- BEĞENİ ile HOŞLANMAK
- BEĞENİ ile/ve/<> İÇERİK
( LIKING vs./and/<> CONTENT )
- BEĞENİ ile SAĞBEĞENİ
( ... İLE Güzeli, çirkinden ayırt edebilme yetisinin en yükseği. )
- BEĞENİ ile/ve/<> TERBİYE
( LIKING vs./and/<> BRINGING UP )
- BEĞENİ ile UMURSAMAZLIK
( UMÛR[Ar.< EMR]: İşler, hususlar, maddeler, şeyler. | Önem verme, aldırma, üzerinde durma, iş sayma/edinme. )
- BEĞENMEK ile/ve/<> BENİMSEMEK
( TO LIKE vs./and/<> TO MAKE ONE'S OWN )
- BEĞENMEK ile/ve/<> SEVMEK
( TO LIKE vs./and/<> TO LOVE )
- BEĞENMEME:
HER KOŞULDA ile HİÇBİR KOŞULDA
- BEĞENMEMEK ile GÖZÜ TUTMAMAK
- BEGONVİL[< MICHEL BÉGON - 1690] ile/değil BUGENVİL[< LOUIS ANTOINE DE BOUGAINVILLE][Brezilya-1768]/CEMİLE[Kıbrıs'ta]
(
ile/değil
)
( İlgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )
- BEGONYA[Fr. < Michel Bégon] ile PAŞAÇADIRI
( Renkli çiçekleri olan, pek çok çeşidi olan, sıcak ülke bitkisi. İLE Begonyagillerden, yürek biçimindeki yapraklarının altı kırmızımtırak, üstü koyu yeşil, gövdesi sürünücü ve etli bir süs bitkisi. )
( BEGONIA cum BEGONIA FEASTI )
- BEHAİM[Ar.] ile/ve EN'AM
( İnsan dışındaki tüm hareket edebilen canlılar. İLE/VE Yararı olan hayvanlar. [At, deve, sığır, koyun vs.] )
- BEHAVİORAL GENETİCS ile/||/<> CLASSİCAL BEHAVİOR ANALYSİS
( Behavioral genetics davranışın genetik temellerini incelerken İLE classical behavior analysis davranışın çevresel nedenlerini inceler )
( Formül: Behavioral trait inheritance )
- BEHÇET GÖZ TUTULUMU ile/||/<> BEHÇET VASKÜLER TUTULUM
( Göz tutulumu görme kaybına yol açar İLE vasküler tutulum organ infarktına neden olur. Göz tutulumu üveit şeklinde İLE vasküler tutulum tromboz ve anevrizma şeklinde görülür. İkisi de majör morbidite nedeni İLE hızlı tedavi gerektirir. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> BAĞIŞIKLIK(OTOİMMÜN) HASTALIĞI
( Behçet hastalığı kronik inflamatuvar bir hastalık İLE otoimmün hastalık bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırmasıdır. Behçet multisistemik vaskülit İLE tipik otoimmün hastalıklar organ spesifik olabilir. İkisi de immün sistem bozukluğu İLE Behçet nötrофil aktivasyonu ile karakterizedir. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> ROMATOİD ARTRİT
( Behçet hastalığı damar iltihabı İLE romatoid artrit eklem iltihabıdır. Behçet mukoza ve damar tutulumu İLE romatoid artrit sinovyal eklem tutulumu gösterir. İkisi de kronik inflamatuvar İLE farklı organ hedefleri vardır. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> SİSTEMİK LUPUS ERİTEMATOZUS
( Behçet hastalığı vaskülit tabanlı İLE lupus multiorgan otoimmün hastalıktır. Behçet nötrofil baskın İLE lupus lenfosit ve antikor baskındır. İkisi de sistemik inflamasyon İLE farklı immün mekanizmalar kullanır. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET PULMONER ARTER ANEVRİZMASI ile/||/<> ATEROSKLEROTİK ANEVRİZMA
( Behçet anevrizması inflamatuvar İLE aterosklerotik anevrizma dejeneratiftir. Behçet anevrizması pulmoner arter tutar İLE aterosklerotik aorta ve periferik arterleri tutar. Behçet anevrizması rüptür riski yüksek İLE immünsüpresif tedavi gerektirir. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET TROMBOFLEBİTİ ile/||/<> DERİN VEN TROMBOZU
( Behçet tromboflebiti inflamatuvar İLE derin ven trombozu hiperkoagülabilite kaynaklıdır. Behçet damar duvarı iltihabı ile tromboz İLE klasik DVT durgun kan akımından oluşur. Behçet tedavisi immünsüpresyon İLE DVT tedavisi antikoagülasyondur. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET ÜVEİTİ ile/||/<> İNFEKSİYÖZ ÜVEİT
( Behçet üveiti otoinflamatuvar İLE infeksiyöz üveit mikroorganizma kaynaklıdır. Behçet üveiti tekrarlayıcı ve iki göz İLE infeksiyöz üveit genellikle tek taraflıdır. Behçet üveiti panuveitis şeklinde İLE posterior segment tutulumu gösterir. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET VASKÜLİTİ ile/||/<> TAKAYASU ARTERİTİ
( Behçet hem arter hem ven tutar İLE Takayasu sadece büyük arter tutar. Behçet venöz tromboz yapar İLE Takayasu arteriyel stenoza yol açar. İkisi de vaskülit İLE farklı damar tipleri ve boyutları etkiler. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHCET[Ar.] ile HÜSN[Ar.]
- BEHER İLE BALON İLE BÜRET İLE PİPET ile/||/<> LABORATUVAR CAM MALZEMELERİ
( Temel lab ekipmanları. )
( Formül: ±0.05 mL (büret) )
- [Ar.] BEHÎM ile BEHÎME
( Düz siyah şey, alacasız hayvan. İLE ... )
- BEHİMÎ ile/değil/yerine/>< MEDENÎ
- BEHİŞT ile CENNET, UÇMAK
- [Ar.] BEHKEN ile BEHKENE/BEHKELE ile BEHNEKE
( Güzel ve gösterişli genç eril. İLE Nârin, ince ve güzel gövdeli dişil. İLE Şişmanca ve gövdesi güzel dişil. )
- BEHL[Ar.] ile LA'N[Ar.]
- BEHMEN[Fars.] ile Behmen[Fars.]
( Zekî, anlayışlı. | Tedbirli. | Turpa benzeyen ve "kavza kökü" denilen bir ot. İLE İran hükümdarlarından İsfendiyâr'ın oğlu Erdşîr'in lâkabı. )
- BEHREC -ile
( Eksik ya da ayarı bozuk para. )
- BEHREME[Ar.] ile BEHREME[Ar.]
( Çiçeğin göz alıcı güzelliği ve parlaklığı. | Hindlilerin ibâdeti. | Saç ve sakalı kına ile boyama. İLE Burgu. )
- BEHRE-YÂB ile HİSSE VE NASÎBİ OLAN
- BEHV/BEHVE[Ar.] ile BEHV[Ar.]
( Misafir odası. | Yer altında hayvan ağılı. | Geniş meydan, yer. | Göğsün içi, boğazdan mideye kadar olan aralık. | Rahim ile mahrecinin/çıkışının arası. İLE Köşk. | Sofa. | Salon. | Cumba. | Çardak. )
- BEK ile BEK[İng. < BACK] ile BEK[Fr. < BEC]
( Sert, katı. | Sağlam. İLE Savunma oyuncusu. İLE Hava gazı lambasının ucu. )
- BEKÂ -ile
( DEVAM, SEBAT | ÖLÜMSÜZLÜK )
- BEKÂ ile/ve/||/<> EBEDİYET ile/ve/||/<> HALİDİYET
( Sonun/sonunun olmaması. İLE/VE/||/<> Öncesi ve sonrasında fark olmama. İLE/VE/||/<> Önünün olup sonunun olmaması. )
- BEKÂ ile/ve FENÂ
- BEKÂ[Ar.] ile HULÛD[Ar.]
- BEKÂR ile/ve/||/<>/> BAKAR
- BEKAR[Fr. < BÉCARRE] ile BEKÂR[Ar.] ile BÎ-KÂR[Fars.]
( Diyez'li ya da bemol'lü bir sesin eski durumuna getirilmesini gösteren nota imi. İLE Evlenmemiş/evli olmayan kişi. İLE İşsiz, güçsüz.["BEKÂR" değil BÎ-KÂR'lar evi] )
- BEKÂR ile/değil MÜCERRED
- BEKÂRA, "KARI/KOCA" BOŞAMAK KOLAY GELİR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAVULUN SESİ, UZAKTAN HOŞ GELİR
- BEKÂRET ile/ve/değil VAJİNUSMUS
- BEKÇİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAHÇIVAN[Fars. < BAĞÇEVAN] OLMAK
- BEKÇİ ile ASES ile ASESBAŞI
( Bir şeyi ya da bir yeri bekleyip korumakla görevli kişi. İLE Gece bekçisi. | Osmanlı döneminde, Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasından önceki güvenlik görevlisi. İLE Yeniçeri Ocağındaki askerî görevinin yanı sıra, başkentin düzenini korumakla da yükümlü olan yirmi sekizinci ortanın çorbacıbaşısı. )
- BEKÇİ ile BEN-VÂN
( ... İLE Tarla/harman/ekin bekçisi. )
- BEKÇİ ile DİZDAR[Fars.]
( ... İLE Kale bekçisi. )
- BEKÇİ ile/ve/||/<>/< GÖZETİCİ ile/ve/||/<>/< KURTARICI (OLMAK/OLMAMAK)
- BEKÇİ ile KİZİR
( ... İLE Köy bekçisi/kâhyası. )
- BEKÇİ ile/||/<>/< PAZVANT
( ... İLE/||/<> Rumeli'de gece bekçilerine verilen ad. )
- BEKÇİ ile/ve/<> POLİS
( ... İLE/VE/<> Şehir. [Şehirleşmiş yaşamı, şehirde yaşama kurallarını takip eden.] )
(
)
( Silah kullanabilir, kimlik sorabilir, parmak izi ve fotoğraf alabilir. İLE/VE/||/<>
Polisin yetkisinin olup da bekçilerin olmadığı durumlar...
* Önleme arama
* Denetim yapma
* İstihbarat toplama, iletişimin tespiti, teknik araçla izleme
* Suça el koyma
* İfade alma
* Olay yeri inceleme
* Adlî arama ve el koyma
* Gözaltına alma
* Kişilerin ikametgah ve ev adreslerinden ayrılmamalarını isteme
* Teşhis yaptırma
* Yer gösterme yaptırma )
( ... ile/ve/<> ÂCÂN )
- BEKÇİ ile/ve/değil/||/<> TÜRBEDAR
- BEKLEME:
GEVŞEK ile/ve/||/<> SIKI ile/ve/||/<> SAF
- BEKLEMEDİĞİMİZ KİŞİDEN ile/>< BEKLEDİĞİMİZ KİŞİDEN
:GELDİĞİNDE/GELİRSE
( "Olumsuz" olarak "değerlendirilir/yorumlanır". İLE/>< Olumludur. )
- BEKLEMEK ile İSTEMEK
( TO WAIT vs. REQUEST )
- BEKLEMEK" ile/ve İSTEMEK
- BEKLEMEK ile NÖBET
- BEKLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNGÖRMEK
- BEKLENİLEN ile/ve/değil/yerine SONUÇ
- BEKLENMEDİK ... ile HİÇ BEKLENMEDİK ...
- BEKLENMEDİK ile/ve/<> SIRADIŞI
- BEKLENMEYEN SINAV AÇMAZI ile KESTİRİM AÇMAZI
- BEKLENTİ İÇİNDE OLMAK ile/değil/yerine İSTEDİĞİN ŞEY İÇİN GEREKENİ YAPMAK
- BEKLENTİ İÇİNDE OLMAK ile/yerine PLANLAMA YAPMAK
( TO BE IN EXPECTATION vs. TO PLAN
TO PLAN instead of TO BE IN EXPECTATION )
- BEKLENTİ İÇİNDE SORMAK ile/değil/yerine ANLAMAK ÜZERE SORMAK
( Doğru biçimde anlamak için -inceleyin, araştırın. )
( Anlamak için öteki kişilere güvenmek, iyileşmek için doktorlara güvenmeye benzer. Onlardan, sadece var oldukları ve doğru oldukları zaman yararlanabiliriz. Yok olmuşlarsa ya da yanlışlarsa şanssızız demektir. Fakat bunun yerine, eğer tüm yaşamı, bildiklerimizi nasıl anlayacağımızı öğrenmeye harcarsak, içsel olarak kendini bilme sürekli bizimle birlikte olur, yanlış olduğu zaman ise hemen hemen her zaman işe yarayana kadar onu değiştirebiliriz. )
- BEKLENTİ SIRALAMASI:
"YÖNETİCİLERE GÖRE" ile/değil/yerine/>/>< ÇALIŞANLARA GÖRE
(
)
- [ne yazık ki]
BEKLENTİ ile/ve/değil/yerine/> ANLAMDAN/DEĞERDEN UZAK DÜŞMEK
- BEKLENTİ ile/yerine ARAYIŞ
( Beklenti içinde olmamak esastır. )
( Anılardan ve beklentilerden doğan tahminler ve plânlarla avunmamalı. )
( EXPECTATION vs. SEEKING
SEEKING instead of EXPECTATION
Must not indulge in forecasts and plans, born of memory and anticipation. )
- BEKLENTİ ile/ve/<> BASKI
- BEKLENTİ ile/ve/=/||/<>/>/< BATKI/HÜSRAN
( EXPECTATION, ANTICIPATION and/>/= DISAPPOINTMENT )
- BEKLENTİ ile/yerine BEKLEMEK
( Beklenti içinde olmamak esastır. )
( EXPECTATION vs. TO WAIT
TO WAIT instead of EXPECTATION )
itibarı ile 46.044 başlık/FaRk ile birlikte,
46.044 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(21/186)
(1996'dan beri)