S ve Ş ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 12.947 başlık/FaRk ile birlikte,
12.947 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(9/53)
- [ne yazık ki]
GEMİNİN BATMASI ile/ve/değil/||/<>/> SULARIN ÇEKİLMESİ
( Her zaman gemiler batmaz. Bu kez sular çekildi. )
- GEN ile SOYBİLİMCİ ile ŞECERE ile DOĞUŞ
( GENE vs. GENEALOGIST vs. GENEALOGY vs. GENESIS )
( ژن ile شجره نويس ile سلسله نامه ile نسب نامه ile شجره نامه ile سويه شناسي ile شجرشناسي ile تکوين ile طرز تشکيل )
( ZHEN ile SHOJREH NOYS ile SALSALEH NAMEH ile NASB NAMEH ile SHOJREH NAMEH ile SOYYEH SHENASY ile SHOJRESHENASY ile TAKOYNE ile TARZ TASHKYLE )
- [ne yazık ki]
GENELLEME ile/ve/ya da/||/<>/= İNDİRGEME ile/ve/ya da/||/<>/= ÖZDEŞLEŞTİRME ile/ve/ya da/||/<>/= "KÖKTENCİLİK" ile/ve/ya da/||/<>/= "TOPTANCILIK" ile/ve/ya da/||/<>/= "SONUÇ ODAKLILIK"
( Tüm genelleme ya da indirgemeler, tamamen yanlıştır! )
( GENERALIZATION vs./and TO REDUCE, REDUCTION vs./and IDENTIFICATION vs./and RADICALISM vs./and WHOLENESS vs./and FOCUSING TO CONSEQUENCE/RESULT )
- GENELLEME ile/ve/<> İNDİRGEME ile/ve/<> SİLME ile/ve/<> ÇARPITMA
- GENELLEME ile/ve/değil "SIÇRAMA"
( [not] GENERALIZATION vs./and/but "TO LEAP" )
- GENELLEME ile/ve/değil SINIRLAMA
( [not] TO DEFINE vs./and/but LIMITING )
- GENELLEŞTİRME ile/ve SOYUTLAŞTIRMA
- GENELLEŞTİRME ile/ve SOYUTLAYARAK GENELLEŞTİRME
- GENETİK ile/||/<> SÜRÜKLENME
( Genetik sürüklenme kuramı )
( Sewall Wright tarafından 1931 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1988) (Ülke: ABD) (Alan: Genetik) (Önemli katkıları: Wright-Fisher modeli, popülasyon genetiği) )
- GENİŞLEME ile/ve/<> SEYRELME
- GENİŞLETME ile/ve SAĞLAMLAŞTIRMA
( TO GET WIDEN vs./and TO STRENGTHEN/FORTIFY/CONSOLIDATE )
- GENOM/GENOME[İng.] değil/yerine/= SOY KALITI
- [ne yazık ki]
!GENOSİT[İng./Fr. < GENOCIDE] değil/yerine/= SOYKIRIM
- GENOTİP/GENOTYPE[İng.] değil/yerine/= SOY YAPI
- GENOTOKSİSİTE/GENOTOXICITY[İng.] değil/yerine/= SOY YAPI AĞULANDIRICILIK
- BENLİK:
GERÇEK ile/ve/||/<>/> İMGESEL ile/ve/||/<>/> SİMGESEL
- GERÇEK GÖRÜNTÜ ile/||/<> SANAL GÖRÜNTÜ
( Gerçek görüntü perde üzerinde İLE sanal görüntü uzantıların kesişimindedir. )
( Formül: q > 0 İLE q < 0 )
- GERÇEK GÖRÜNTÜ ile/||/<> SANAL GÖRÜNTÜ (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Gerçek perde üzerinde, sanal uzantılardan oluşur )
( Formül: Toplanabilir İLE toplanamaz )
- GERÇEK KESİNTİLİ(HAKÎKİYYE) ile SADECE İKİ ŞIKKI UZLAŞTIRMAYI ENGELLEYEN ile SADECE İKİ ŞIKKI DA BOŞA ÇIKARMAYI ENGELLEYEN
( İki şıkkı uzlaştırmayı ve boşa çıkarmayı birlikte engelleyen.(Sayı ya çifttir ya tektir.) Bu şey ya ağaçtır ya taştır. Zeyd ya denizdedir ya da boğulmaz. )
- GERÇEK YAŞAM ile/ve/<> SİNEMA
( Gerçek yaşamda, taklit ederiz. İLE/VE/<> Sinemada, gerçek oluruz. )
- GERÇEK" ile/ve/değil/yerine "SAĞLAM"
- GERÇEK ile/>< SAHTE
( İlk/en başta küçük/düşük. İLE İlk/en başta büyük/yüksek. )
( İlerledikçe/derinleştikçe yüce/ulaşılmaz. İLE İlerledikçe/derinleştikçe değersiz. )
( ZAVALLILAR ile/değil/yerine/>< KİŞİLER:
Sadece, güc(ün)e/olanaklar(ın)a "saygı gösterir". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Herkese saygı gösterir.
Çoğunlukla dedikodu yapar. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Düşüncelerini açıkça paylaşır.
Sadece, çıkarları olduğunda yardımseverdir. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Kibar ve her zaman yardımseverdir.
Gösterişin hastasıdır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Gösterişi sevmez.
Kolay söz verir, nadiren tutar. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Verdikleri sözü tutmak için çabalar.
İlgi manyağıdır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Alçakgönüllüdür. )
( ... ile/>< CALÎ )
- GERÇEKLERDEN "UZAKLAŞMAK" ile/ve/||/<> "SIKINTILAR(IN)DAN KURTULMAK"
( Gerçeklerden uzaklaşmanın, sıkıntılar(ın)dan kurtaracağına inanmanın/beklemenin, güldürüden başka bir değeri yoktur. )
- GERÇEK/LİK ile/ve/değil/<> SABİT/LİK
- GERÇEKLİK ve/||/< SONLULUK
- GEREKLERİNİ YAP(A)MADIYSAN:
HESAP SORMA! ve SIZLANMA!
- GEREKLİLİK ve/> SÜREKLİLİK ve/> KESİNLİK
( NECESSITY and/> CONTINUITY and/> CERTAINTY )
- GEREKSİZ TEKRAR(TOTOLOJİ) ile SAÇMALAMAK
( TAUTOLOGY vs. TO BULLSHIT )
- GERGEDAN ile SUMATRA GERGEDANI
( ... İLE
)
( ... İLE Ne yazık ki, Kasım 2019 itibariyle soyu tükenmiştir. :( (((((( )
- GERGEDANLAR'DA:
SİYAH AFRİKA GERGEDANI ile AKGERGEDAN ile HİNT GERGEDANI ile ENDONEZYA GERGEDANI ile KUZEY BEYAZ GERGEDANI ile SUMATRA GERGEDANI ile YAVA GERGEDANI
( Gebelik süreleri 540 gündür. )
( Yaşayan, ancak beş gergedan türü vardı.[22 Mart 2018 itibariyle, dörde düştü. Son akgergedanın da ölmesiyle bir tür daha, rezil avcı bozuntuları eliyle yok edilmiş oldu ne yazık ki. :( (((((( ] )
( Yaşayan Endonezya gergedanı sayısı sadece 60'tır. En çok tehlike altında olan dördüncü türdür. )
( Tümüyle keratinden oluşan bir boynuza sahip tek hayvandır. )
( Sığır, koyun, ceylan ve zürafanın boynuzlarından farklı olarak kemik özü bulunmaz. )
( Boynuzları hasar gördüyse bazen düşerler. Gençlerinin boynuzları tamamen yeniden çıkabilir. )
( Boynuzları olmayan dişil gergedanlar yavrularına düzgün bir biçimde bakamazlar. )
( Gergedanların çok gelişmiş koku ve işitme duyuları vardır fakat görme duyuları kötüdür. )
( Genellikle yalnız yaşarlar ve sadece çiftleşmek için biraraya gelirler. )
( Beklenmedik bir durumla karşılaştıklarında işerler ya da dışkılarlar. )
( Saldıracaklarında, Asya'dakiler ısırır, Afrika'dakiler karşı tarafa doğru büyük bir hızla saldırırlar. )
( Siyah Afrika Gergedanı, kısa bacaklarına karşın, saatte 55 km. hıza ulaşabilir. )
( Türk mitolojisinde hayvanların kralı olarak kabul edilir. )
- GERGİN/LİK ile ŞAŞKIN/LIK
( ... cum CONSTERNATIO )
- GERGİN/LİK ile/ve/değil/||/<>/< SIKI/LIK
- GERGİN/LİK ile/ve/değil ŞİŞKİN/LİK
- GERİLİM ile/ve/değil/yerine SALINIM
- GERİLME ile ŞİŞME
- GERİSİ GELİR ile/ve/||/<> SONU GELMEZ
- GERO-/GERONT-/GERONTO- ile/||/<> GENO- ile/||/<> PRESBY- ile/||/<> SEN-
( Yaşlılıkla ilgili. İLE/||/<> Irk, cins, cinsel üreme, yaşlı. İLE/||/<> Yaşlılıkla ilgili. İLE/||/<> Eski, yaşlı. )
- GETİRİ ile SAĞLAMA
( GALLE ile ... )
( INCOME vs. PROVIDE )
- GEVŞEK ile SARKIK KİŞİ
( FLABBY vs. FLABBY PERSON )
( لس ile پهلوان پنبه )
( LES ile PPELVAN PANBEH )
- GEVŞEMEK ile/ve/||/<> SÜNMEK
- GEYİK ile/ve SAMBAR
( ... İLE/VE Asya'da yaşar. )
- GEYİK ile SİBİRYA GEYİĞİ
- GEYİK ile/ve SİKA
- GEZEGEN ile "SERSERİ GEZEGEN"
( Bize olan uzaklığı, yaklaşık olarak 80 ışık yılı olan PSO J318.5-22 adlı "Serseri Gezegen", bir yıldıza sahip değildir. Serseri gezegenin boyutu, Güneş Sistemi'mizdeki tüm gezegenlerin toplamından daha büyüktür. Kendini öteki serseri gezegenlerden ayıransa, bu kategorideki en genç gezegen olması ve yaşam döngüsünün bu kadar erken bir evresinde yıldızı tarafından uzaya savrulmasıdır. )
- GEZEGEN = SEYYARE[Ar.] = PLANET[İng.] = PLANÈTE[Fr.] = PLANET[Alm.] = PIANETA[İt.] = PLANETA[İsp.]
- GEZEGENLERDEKİ YAĞIŞ TÜRLERİNDE:
SU ile SÜLFÜRİK ASİT ile METAN ile ELMAS ile CAM ile SIVI DEMİR
( Dünya'da. İLE Venüs'te. İLE Titan'da. İLE Neptün'de. İLE HD189733b'de. İLE OGLE-TR-56b'de. )
(
)
- GEZGİNLİK ile YOLCULUK ile SEYAHAT PLANI ile SEYAHAT ETMEK
( ITINERACY vs. ITINERANCY vs. ITINERARY vs. ITINERATE )
( سياري ile سفرنامه ile برنامه سفر ile مسافرت تبليغاتي کردن ile سيار بودن )
( سياري ile SAFARNAMEH ile BARNAMEH SAFAR ile MOSAFRAT TABLYGHATY KARDAN ile SYAR BODAN )
- GEZMEK ile "SÜRTMEK"
- GİBBS İLE HELMHOLTZ İLE ENTHALPY İLE ENTROPY ile/||/<> SERBEST ENERJİ KAVRAMLARI
( Termodinamik potansiyeller ve kendiliğinden gerçekleşme kriterleri. )
( Formül: G = H - TS İLE F = U - TS )
- GİDİŞAT ile/ve/değil/yerine/<> SÜREÇ
- GİRDAP ile/değil SUALTI AKINTISI
( Sualtı akıntıları kıyı boyunca herhangi bir yerde oluşabilir. Eğer belimize kadar suya girmiş durumda orada duruyorsanız ve akıntının içine göğsümüze kadar girdiysek, sualtı akıntısı bizi kaparak açık denize doğru sürükleyebilir. Elbette genellikle yüzmeyi bilmeyen kişiler bunu yapıyor – bir yerde durarak kendi kendilerine eğleniyor. Hiçbir koşul altında kişilerden uzakta denize girmeyelim ve tabii ki kırmızı bayraklara ve kumsalda bulunan uyarı işaretlerine dikkat edelim!
Bir sualtı akıntısına kapılırsak ne yapmamız gerekir?
1. Paniklemeyelim!
Panik durumunda hareketlerimiz kendimizi koruma içgüdüsü tarafından kontrol edilir ve akıllıca kararlar almak daha zor bir duruma gelir. Sualtı akıntısına kapılırsak gerçekten ne yapmamız gerektiğini biliyorsak kurtulma olanağımız vardır.
2. Gücümüzü koruyalım!
Kıyıya yüzmeye çalışarak akıntıya karşı mücadele etmeyelim! Ne yazık ki bu tüm enerjimizi tüketmekten başka bir işe yaramayacaktır. Kıyıya doğru yüzmek yerine kıyıya paralel yüzelim. Eğer sualtı akıntısı dar ise [5 metreye kadar], çok çabuk bir biçimde akıntıdan kaçabiliriz.
3. Sualtı akıntısı geniş ise [20 metre ya da daha fazla] ne yapmalı?
Bu durumda, kurallara uyarak kıyıya paralel bir biçimde yüzsek bile kaçmak çok kolay olmayacaktır. Ancak yine de kurtulamadığımızı fark ettiğiniz an paniklemeyelim! Sadece rahatlayalım, çünkü ters akıntı çok uzun sürmeyecektir; yaklaşık 5 dakika içinde duracaktır. Durduğu zaman, ilk olarak kıyıya paralel bir biçimde 50-100 metre yüzün ve daha sonra kıyıya doğru yüzelim. Eğer doğrudan kıyıya yüzmeye çalışırsak, akıntının her zaman aynı noktada tekrar başlama olasılığından dolayı tekrar akıntıya kapılabiliriz.
Unutmamamız gereken önemli şeyler var!
1. Bir sualtı akıntısı bizi asla dibe çekmez.
Sualtı akıntıları, girdaplarla aynı şey değildir. Bizi su yüzeyi boyunca çeker ancak asla denizin dibine çekmez.
2. Bir sualtı akıntısının genişliği her zaman sınırlıdır.
Genellikle genişlikleri 50 metreden fazla olmaz. Çoğunlukla 10-20 metreyi geçmez. Kıyı boyunca 20-30 metre yüzdüğümüz zaman güvenli bir biçimde akıntıdan çıkabiliriz.
3. Bir sualtı akıntısının uzunluğu her zaman sınırlıdır.
Su akışı her zaman nispeten hızlı bir biçimde zayıflar ve dalgaların pik yaparak kırılmaya başladığı noktada sonlanır. Sörfçüler bu bölgeye "hat" der; genellikle kıyı şeridinden itibaren 100 metreden daha ileride olmaz. )
- GİRİNTİ ile GİRİNTİ ile GİRİNTİLİ ile GİRİNTİ ile SENET
( INDENT vs. INDENTATION vs. INDENTED vs. INDENTION vs. INDENTURE )
( تو گذاشتن ile بر جسته کردن ile دندانهگذاري ile تضريس ile تورفتگي ile تو رفتگي ile تورفته ile تو گذاري ile عقب بردگي ile دوبل کردن ile دوتاسازي ile عهد نامه )
( TO GOZASHTAN ile BAR JASTEH KARDAN ile DANDANETGOZARY ile تضريس ile TOREFTAGY ile TO RAFTAGY ile TOREFTEH ile TO GOZARY ile AGHAB BARDEGY ile DOBEL KARDAN ile DOTASAZY ile EAD NAMEH )
- GİRİŞ-GELİŞME-SONUÇ ile/ve/değil/yerine/||/<> SÜREÇ-SONUÇ / USÛL-ESAS
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Süreç olmadan(düşünülmeden/konuşulmadan), sonuca; yöntem(usûl) olmadan, asıl(esas) konuya geçilemez/değinilemez! )
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Konuşuruz[konuşmalıyız!], etkin susmak üzere; susarız[susabilmeliyiz!], yetkin konuşmak üzere! ["Söyleyerek" değil söyleşerek/konuşarak!] )
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Tümdengelim yapabilmek için tümevarımsal düşünmüş olmak gerekir! )
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Anlamak için konuşmak; konuşmak için dinlemek; dinlemek için de susabilmek gerekir! [Anlamanın iki temel koşulu: 1. Nötr olmak/olabilmek. | 2. (Nitelikli) Soru sormak.] )
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Algı düzenimizi (paradigmamızı) düzeltmek/değiştirmek/geliştirmek üzere, zaman zaman/sık sık "fabrika ayarlarımıza" dönmek gerekir. [Yaşamın ve özellikle de gündelik yaşamın/konuların hızına/yoğunluğuna (fazla) kapılmamak için!] )
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Çıkarlarımıza yönelik/uygun olarak, "kazanın" "doğurduğuna" inanma eğilimi gösterirken; sonuç odaklı/merkezli olmamak üzere, "kazanın" "öldüğünü" kabul edebilme ve düşünme gücünü kullanmaya cesâret etmemiz gerekir. )
- GİRİŞ ile/ve/||/<>/> GELİŞME ile/ve/||/<>/> SONUÇ
- GİRİŞİMCİ ile/ve/değil/||/< "SUÇLU"
- GİRMEK ile/ve "SIZMAK"
- GİRMEK ile SOKMAK
- GIS/GASTROINTESTINAL SYSTEM[İng.] değil/yerine/= SİNDİRİM DÜZENİ, SİNDİRİM SİSTEMİ, GASTROİNTESTİNAL SİSTEM
- GITÂ'[Ar.] ile SETR[Ar.]
- GİYSİ ile SALWAR KAMEEZ
( ... İLE Güney Asya'ya özgü, geleneksel giysi. )
- GİZ/SIR[Ar.] ile SIR
( Varlığı ya da bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şey. | İnsan usunun, yeterince açıklık getiremediği şey. | Bir işin, bir şeyin, dikkat, yetenek, deneyim ve sezgi yardımıyla kavranabilen, en zor, en ince yanı. | Bir amaca ulaşmak için kullanılan, başvurulan, özel ve gizli yazılar yazdırılan kişi. İLE Bazı nesnelere parlaklık vermek, dış etkilerden korumak, sızmalarını önlemek gibi amaçlarla sürülen, saydam ya da donuk vernik. | Aynaların arkasına ve kaplam metal eşyanın yüzüne sürülen, ince, metal tabaka. )
- GİZEM = SIR = MYSTERY[İng.] = MYSTÈRE[Fr.] = MYSTERIUM, GEHEIMNIS[Alm.] = MYSTERION[Yun.] = MISTERIO[İsp.]
- GİZLİ EVSİZLER ile GEÇİCİ EVSİZLER ile SÜREKLİ EVSİZLER
( Evsiz kalabilme olasılığı yüksek olan ve zaman zaman evsiz kalan kişiler.[Yoksulluk sınırının altında yaşarlar ve sürekli olarak evsiz kalma olasılığıyla karşı karşıyadır.] İLE Evsizlik süresi çok uzun olmayan evsiz kişiler. [Kendilerini, evsizlerden farklı olarak toplumun bir parçası olarak tanımlar. Kaygı, depresyon belirtileri, alkol ve madde kullanımı görülebilir. Evlerini, işlerini ve toplumsal konumlarını tekrar kazanmak için çaba gösterir.] İLE Uzun süre boyunca evsiz olan kişiler. [Sokak ve parklarda yaşamayı, olağan olarak görür ve açıkça evsiz olarak tanımlanır. Öteki kişilerle iletişimlerinde çok kuşkucudur.] )
- GİZLİ = SECRET[İng.] = SECRET[Fr.] = GEHEIM[Alm.] = SEGRETO[İt.] = SECRETO[İsp.]
- GİZLİ ile/ve/||/<>/> SİNSİ
- GLADYATÖR ile MEMNUN ile MEMNUN EL ile SEVİNDİRMEK ile MEMNUNİYETLE ile SEVİNÇ
( GLADIOUS vs. GLAD vs. GLAD HAND vs. GLADDEN vs. GLADLY vs. GLADNESS )
( شادمان ile شاد ile خشنود ile درود گرم ile خوشحال کردن ile شاد شدن ile سيف الغراب ile بخشنودي ile خشنودي )
( SHADMAN ile SHAD ile KHSHNOD ile DORUD GARAM ile KHOSHHAL KARDAN ile SHAD SHODAN ile سيف الغراب ile BAKHSHNODY ile KHSHNODY )
- GLİYA/GLIA[İng.] değil/yerine/= SİNİR DESTEK GÖZESİ
- GLUC-/GLUCO-/GLYCO- ile/||/<> SACCHAR-/SACCHARO-
( Tatlı, glukozla ilgili şekerli. İLE/||/<> Şekerle ilgili, şeker. )
- GLUTEN:
GLİADİN ile/||/<> HORDEİN ile/||/<> SEKALİN ile/||/<> AVENİN
( GLUTEN[öbek adı]
Buğdayda. İLE/||/<> Arpada. İLE/||/<> Çavdarda. İLE/||/<> Yulafta. )
( Gluten içeren tahıllardaki gluten ölçümü, gliadin ölçümüne dayanmaktadır. [Bu nedenle, öteki tahıllardaki gluten, sıklıkla gözardı edilir.]
Glutensiz yulaf: Gliadin ölçüm yöntemi, yulaftaki avenini ölçemez. Bu nedenle, glutensiz olarak tanımlanır. Ancak yulaf, Çölyak sayrılarının yakınmalarının ortaya çıkmasına neden olur.[Sadece yulafı işleyen fabrikadan gelen yulaftır.] )
- GÖBEKLİTEPE T ŞEKİLLİ DİKİLİTAŞLAR ile/||/<> STONEHENGE MEGALİTLER
( Göbeklitepe T dikilitaşları MÖ 9600 İLE Stonehenge MÖ 3000 yapıldı. Göbeklitepe 6000 yıl daha eski İLE iki yapı arasında 6 bin yıllık fark var. Göbeklitepe avcı-toplayıcılar İLE Stonehenge tarımcılar inşa etti. İki yapı da astronomik gözlem içerir. )
( Klaus Schmidt tarafından 1995 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1953-2014) (Ülke: Almanya) (Alan: Arkeoloji) (Önemli katkıları: Göbeklitepe'yi keşfetti ve kazılarını yönetti (1995-2014), Neolitik Devrim teorilerini değiştirdi, tapınak-yerleşim önceliği hipotezi) )
- GÖÇMEN ile SIĞINMACI
- GOETHE ve/||/<> SCHILLER
- GÖĞÜS ile ŞİFONYER
( CHEST vs. CHEST OF DRAWERS )
( قص ile سينه ile قفسه سينه ile کمد )
( GHS ile SYNAH ile GHAFSEH SYNAH ile KAMAD )
- GOLGİ CİSİMCİĞİ değil/yerine/= SALGI AYGITI
- GÖNDER ile SEREN
( Bayrak direği. İLE Yelkenli gemilerde üzerine dört köşe yelken açmak ve işaret kaldırmak için direğe yatay olarak bağlanan gönder. | Konut kapılarında, menteşe ve kilidin takıldığı düşey konumdaki kalın parça. )
- GÖNÜL:
İNSAN-I KÂMİL ve/||/<>/> SIR-I HAKK
- GÖNÜLLÜLÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SORUMLULUK ALMAK
- GOOGLE HARİTASININ:
ÖNCESİ ile/değil/yerine/> SONRASI
( Google Maps, çevremizi daha iyi anlamamız için masaüstü, Android ve iOS’ta kullanıma hazır birkaç görsel değişiklik ve ek özellik ile yenilendi. Yeni Google Maps, daha temiz ve sade bir görünüm, ilgi alanları ve daha dengeli bir renk şeması ile öne çıkıyor. )
(
)
- GÖRDÜĞÜNÜ "SEVMEK" ile/değil/yerine/>< SEVDİĞİNİ GÖRMEK
- GÖREV ile/ve/<>/değil SORUMLULUK
( [not] TASK vs./and/<>/but RESPONSIBILITY )
- GÖREVLER ile SAYGILI
( DUTIES vs. DUTIFUL )
( تکاليف ile وظايف ile وظيفه شناس )
( TAKALYFE ile VAZAYFE ile VAZYFAH SHENAS )
- GÖRME >< ŞİZOFRENİ
( Doğuştan görme engelli olan kişiler, şizofreni hastalığına yakalanmıyor. )
- GÖRÜNTÜSEL YANSITICI ile/ve/||/<> SAYMACA UZLAŞIMSAL GÖSTERGELER
- GÖRÜNÜRLÜK ile/ve/<> SAYDAMLIK
- [ne yazık ki]
GÖRÜNÜŞTE ile/ve/||/<> SÖZDE
- GÖSTERGE = İŞARET = SIGN[İng.] = SIGNE[Fr.] = ZEICHEN[Alm.] = SIGNUM[Lat.] = SENAL[İsp.]
- GÖSTERGEBİLİM = SEMIOTIC[İng.] = SÉMIOTIQUE, SÉMIOLOGIE[Fr.] = SEMIOTIK[Alm.] = SEMA, SEMEION[Yun.]
- GÖSTERMEK ile/ve/değil/yerine/<> SİMGELERLE/ÖYKÜLERLE/MASALLARLA ANLATMAK
- GÖSTERMEK ile/ve/değil/yerine SUNMAK
( [not] TO SHOW vs./and/but TO PRESENT
TO PRESENT instead of TO SHOW )
- GOTİK ile/||/<> ULUSLARARASI GOTİK ile/||/<> STİL GALANTE
( Avrupa'da Ortaçağ mimarisine verilen ad. XII. yüzyılın ortasından Rönesans'a kadar süreci içeren Gotik, resim ve heykel de kapsayan geniş bir sanat akımıdır. Geç Gotik, Uluslararası Gotik (Bkz. "Bkz." ile geçen madde) altı bir dönemi niteler. İLE/||/<> XIV. yüzyıl sonunda ilk kez Fransız sarayında beliren bir sanat üslûbu. Bir üslûp olarak temelde Gotik'e bağlı olan bu anlayışta özellikle manzara ayrıntılarına, hayvanlara ve giysilere gerçekçi bir yaklaşım söz konusudur. Ama bu gerçekçilik, daha geç dönemin esinini doğadan alan ve Masaccio ile Donatello'nun yapıtlarında anlatımını bulan gerçekçi yaklaşımdan farklıdır. İLE/||/<> Zarif üslûp. Almanya'da XIV. yüzyıl sonu ile XV. yüzyıl başında egemen olmuş bir sanat anlayışı. Uluslararası Gotik'le sıkı sıkıya ilişkili olan bu anlayışta, figürler yumuşak, zarif ve incelikli bir biçimde betimlenir, sıcak renklerle boyanırdı. )
- GÖVDE VE DALLAR = SÂK VE A'ZÂ = TIGE ET RAMEAUX
- GÖVDE = SÂK = TIGE
- GÖVDENİN ANATOMİK YAPISI = SÂKIN İNTİSÂC-I TEŞRÎHÎSİ = STRUCTURE ANATOMIQUE DE LA TIGE
- GÖZ RENKLERİNDE:
SEVDÂ ile SERKÂ ile ŞEHLÂ ile ŞEVLÂ
( Siyah renkte. İLE Yeşil ya da mavi renkte. İLE Elâ ya da açık kahverengi renkte. [Gözlerin "iki ayrı yönde" gibi bakışı.] [Kadının en arzulu bakışı.] İLE Koyu kahverengi. )
- GÖZ UYGARLIĞI ile/ve/<> SÖZ UYGARLIĞI
( Dışa bakar. İLE/VE/<> İçe bakar. )
- GÖZBEBEĞİ ve/||/<> SARIBENEK
( .. VE/||/<> Gözde, ağ tabakanın ortasında bulunan ve simgenin en net olarak oluştuğu, sarı renkli duygun nokta. )
- GÖZLÜK ve/||/<>/>/< SÖZLÜK
- GÖZÜN(ZİHNİN):
GÖRDÜĞÜNÜ SEVMESİ ile/ve/değil/||/<> SEVDİĞİNİ GÖRMESİ
- GÖZYAŞI:
KEDERDE ile BOZULMADA ile SOĞANDA ile GÜLÜŞTE
(
)
( TEARS OF: GRIEF vs. CHANGE vs. ONION vs. LAUGHING )
- GRAMOFONLARDA:
BORULU ile SALON ile ÇANTA ile ÇOCUK ile UFAK
- GRANİT ile/ve/<> SİYENİT[Fr. Syene kentinin adından]/ASSUAN TAŞI
( ... İLE/VE/<> Bileşiminde, bol miktarda alkali feldispat bulunan bir granit. )
- GREEN THEOREM ile/||/<> STOKES THEOREM
( Green 2D çizgi-alan, Stokes 3D eğri-yüzey. )
( Formül: 2D circulation İLE 3D circulation )
- GRİ SU ile/ve SİYAH SU
( Lavabo ve duş giderinden akıtılan. İLE/VE Tuvaletten akıtılan. )
- GRİP ile/değil SITMA
( Afrika ülkelerine gitmiş olanların, döndüklerinde, kendileri ya da hekimlerin, Türkiye'de de pek karşılaşılmadığından dolayı, yakalandıkları sıtma hastalığını "grip" olarak değerlendirdikleri görülebilmektedir. Eğer teşhis ve tedavi için geç kalınmazsa sıtma (fazla) tehlikeli olmaz/olmayabilir. )
- GRÖNLAND ile YEŞİL ile YEŞİL KIZILAĞAÇ ile BEZELYE ile YEŞİL ENGEREK ile YEŞİLLİK ile SERA ile YEŞİLLİK
( GREENLAND vs. GREEN vs. GREEN ALDER vs. GREEN PEA vs. GREEN VIPER vs. GREENERY vs. GREENHOUSE vs. GREENNESS )
( سبز شدن ile سبز کردن ile سبز ile خضرا ile سرسبز ile خرم ile راز دار ile خلر ile مار جعفري ile گياهان سبز ile سبزه ile گلخانه ile گرم خانه ile گرونلند ile سبزي ile سرسبزي )
( SABZ SHODAN ile SABZ KARDAN ile SABZ ile KHOZRA ile SARSABZ ile KHRAM ile RAZ DAR ile خلر ile MAR JAFARY ile GYANPANAN SABZ ile SABZEH ile GOLKHANEH ile GARAM KHANEH ile GERONLAND ile SABZY ile SARSABZY )
- GRUP ile SINIF
( GROUP vs. CLASS )
- GRUP ile SÜRÜ
( GROUP vs. HERD )
- GÜBRE ile/ve ŞERBET
- GÜÇ/KUVET:
| YAVAŞLATIR ile/ve/ya da/||/<> DURDURUR ile/ve/ya da/||/<> DÖNDÜRÜR ile/ve/ya da/||/<> YÖNÜNÜ DEĞİŞTİRİR ile/ve/ya da/||/<> BİÇİMİNİ DEĞİŞTİRİR ile/ve/ya da/||/<> HIZLANDIRIR |
ile/ve/ya da/||/<> />
| GERER ile/ve/ya da/||/<> BÜKER ile/ve/ya da/||/<> VURUR ile/ve/ya da/||/<> SIKAR |
- GÜÇ:
SIÇRAYIŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SARSILMAZ DURUŞ
- GÜÇ ile/değil/yerine/>< SEVGİ
( Amacınız zarar vermekse yeterlidir. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Herşey için yeterlidir. )
- GÜÇ ile/ve/||/<> SORUMLULUK
- GÜÇ ile/ve SÜREKLİLİK
( Tek başına güç, kurar fakat sürdüremez. )
( POWER vs./and CONTINUITY )
- GÜÇ ile/ve/değil/<> SÜREKLİLİK
( Taşı delen, suyun gücü değil damlalarının sürekliliğidir. )
- GÜÇLENDİRME ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SAĞLAMLAŞTIRMA/BERKİTME
- GÜÇLÜ ile/ve/değil/||/<>/>/< SÜREKLİ
- GÜDÜ/İTKİ = SAİK[Ar. < SEVK] = MOTIVE[İng.] = MOTIF[Fr.] = MOTIV[Alm.] = MOVERE[Lat.] = MOTIVO[İsp.]
- GÜDÜLENME(MOTİVASYON) <- > SABIR <- > GÜDÜLENME(MOTİVASYON)
- GÜDÜLENMEDE:
ALGI ve/||/<>/> SEÇME ve/||/<>/> ÖZERKLİK ve/||/<>/> ÖZYETKİNLİK
- GÜDÜLENMEDE:
İLİŞKİLİLİK ve/||/<>/> GÜVEN ve/||/<>/> ŞEFKÂT ve/||/<>/> ÖZGÜNLÜK
- GUDVE[Ar.] / BÂMDÂD/ÂN, BÂMDÂDÎ, BÂM-GÂH/GEH[Fars.] değil/yerine/= SABAH, SEHER
- GUFRÂN[Ar.] ile SETR[Ar.]
- GÜFTÂR[Fars.] ile SÖZ
( SÖZ )
- GÜFTE[Fars. < GOFTE] ile ŞİİR
( Söylenilmiş söz. | Şarkı sözü. İLE Sözün, en nitelikli/üst biçimi. )
- GÜHERÇİLE ile/ve/<> ŞİLİ GÜHERÇİLESİ
( ... İLE/VE/<> Şili'nin kuzeyinde, zengin, güherçile yatakları bulunmaktadır. )
( GÜHERÇİLE: İlaç olarak kullanılan, barut gibi patlayıcı maddeler yapımına yarayan, beyaz renkte ve ince billurlar durumunda, bileşik bir madde. Potasyum nitrat[KNO3] )
- GUILTY :/yerine SUÇLU
- GÜL ile KARA GÜL
( ... İLE Sadece Halfeti'de(Urfa'da) yetişir. )
- GÜL ile SARMAŞIK GÜL
- GÜLDESTE[Fars.]/ANTOLOJİ[Fr. < Yun. ANTHOS: Çiçek. | LEGEIN: Seçmek.] değil/yerine/= SEÇKİ
- GÜLME! ve/ya da AĞLAMA! ve/ya da LANETLEME!
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
SADECE ANLA!(MAK)
( NON RIDERE vs. NON LUGERE vs. NEQUE DETESTARI |
SED INTELLIGERE )
- GÜLMEK ve/||/<>/> EĞLENMEK ve/||/<>/> GEZMEK ve/||/<>/> DÜŞÜNMEK ve/||/<>/> ÖNERMEK ve/||/<>/> ÖNEMSEMEK ve/||/<>/> SEVMEK
( 10 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 20 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 30 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 40 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 50 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 60 yaşındaymış gibi. VE/||/<>/> 70 yaşındaymış gibi. )
- GÜLMEK = SMILE/LAUGH[İng.] = RIRE[Fr.] = LACHEN[Alm.] = RIDERE[İt.] = REÍR[İsp.]
- GÜNAH ile/ve/<> SEYYİAT
- GÜNEŞ/ŞEMS[Ar.] ile ŞÎD/HÛRŞÎD[Fars.]
- GÜNEŞ SİSTEMİ ile/ve/||/<>/> SAMANYOLU GÖKADASI ile/ve/||/<>/> MİLYARLARCA GÖKADA
( Güneş sistemi, Samanyolu içinde sadece bir noktadır. Bu nokta, Samanyolu'nun merkezi etrafında, saniyede 220 km.'lik bir hızla dönerek bir turu, yaklaşık 230 milyon yılda tamamlar. İLE/VE/||/<>/> 1920'ye kadar, uzayın, sadece Samanyolu galaksisinden ibaret olduğu sanılıyordu. İLE/VE/||/<>/> Uzay, 20 milyar ışık yılı[bkz. 12665] çapındadır. )
( ... İLE/VE/||/<>/> Samanyolu, içinde Güneş Sistemi'nin de bulunduğu Evren'deki milyarlarca galaksiden sadece biridir. 100.000 ışık yılı çapındaki Samanyolu Galaksisi'nde, yaklaşık olarak 100 milyar yıldız olduğu tahmin ediliyor. Samanyolu'nun merkezinde, Sagittarius A adında bir kara delik vardır ve dünyaya uzaklığı, 26.000 ışık yılıdır. İLE/VE/||/<>/> ... )
( Çıplak gözle ancak dört galaksi görebiliriz. Oturduğumuz yerden yalnızca iki tane görebiliriz, bunlardan biri de içinde bulunduğumuz Samanyolu'dur. )
- GÜNEŞ TANRI ve/||/<> YAŞAM AĞACI ve/||/<> SEPET TUTAN KARTALLAR
( Göbeklitepe'de sütunlarında. VE/||/<> Sümer kil tabletlerinde. )
- GÜNEY KORE ve/<> SEUL
( ... VE/<> Güney Kore'nin başkenti. )
( ... VE/<> Han Irmağı, kenti, ikiye bölmektedir. )
( Türk Şehitliği, Birleşmiş Milletler bölgesinde, güneydeki liman kenti Pusan'dadır. )
( Budist tapınaklarında, her sabah saat 06:00'da, 10:00'da ve 18:00'de, 4 ayrı davul çalınır. Bunlardan ilk 3'ü, sırası ile hava, su ve karadaki canlılar içindir ve sonuncu vuruş ise tüm evren içindir. )
( Tekvando'nun anavatanıdır. )
- GÜNEY OKYANUSUNDA:
AMUNDSEN DENİZİ ve/||/<> BELLINGSHAUSEN DENİZİ ve/||/<> SCOTIA DENİZİ ve/||/<> WEDDELL DENİZİ ve/||/<> DAVIS DENİZİ ve/||/<> ROSS DENİZİ
- GÜNLÜK ile SÜT SIĞIRI ile SÜT FABRİKASI ile SÜT ÜRÜNLERİ ile SÜT TİCARETİ ile SÜTÇÜ
( DAIRY vs. DAIRY CATTLE vs. DAIRY FACTORY vs. DAIRY PRODUCTS vs. DAIRY TRADE vs. DAIRYMAN )
( لبنياتي ile شير بندي ile احشام لبنياتي ile کارخانه لبنيات ساز ile لبنيات ile ماست بندي ile شير فروش ile لبنيات فروش )
( LABANYATY ile SHYR BANDY ile AHESHAM LABANYATY ile KARKHANEH LABANYAT SAZ ile LABANYAT ile MAST BANDY ile SHYR FOROSH ile LABANYAT FOROSH )
- GÜNÜ GEÇMİŞ ile SON KULLANMA TARİHİ
( EXPIRED vs. EXPIREMENT )
( سپري ile منقضي ile امتحان )
( SEPARY ile MONAQZY ile EMTAHAN )
- GURBET[Ar.] ile/ve/||/<> SILA[Ar.]
( Doğup yaşanılmış olan yerden uzak yer. İLE Bir süre ayrı kaldığı bir yere ya da yakınlarına kavuşma. | Gurbetteki biri için doğup büyüdüğü ve özlediği yer. )
- GÜREŞ ile SUMO GÜREŞİ
- GÜRUH[Fars.] değil/yerine/= SÜRÜ/DERİNTİ
( Değersiz, aşağı görülen, küçümsenen topluluk. )
- [ne yazık ki]
GÜRÜLTÜ ÇIKARMAK/KORNA ÇALMAK ile/değil/yerine/>< SUSMAK/SESSİZLİĞİ YEĞLEMEK
( [ne yazık ki] Bilgisizlik ne kadarsa o kadar çok ve yüksektir. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Bilgelik ve zarâfet ne kadar derinse/yüksekse. )
- GÜRÜLTÜSÜZLÜK ile/ve/||/<>/> SESSİZLİK/SAKİNLİK
( ŞÛR[Fars.]: Gürültü, şamata. )
( Gereksiz dış etmenlerin (sesin) bulunmamasıyla. İLE/VE/||/<>/> Kendiliğinden, doğal olarak. )
( SILENCE vs./and/||/<>/> QUITENESS )
- GUT ve/||/<> SERTLEŞME SORUNU ve/||/<> KALP KRİZİ
( Erkeklerde Kol Kola Gezen Üç Rahatsızlık - Murat Kınıkoğlu [Dr.] )
- GÜVEN!:
GÜLÜŞÜN ARDINDAKİ KEDERE ve/||/<> ÖFKENİN ARDINDAKİ SEVGİYE ve/||/<> SESSİZLİĞİN ARDINDAKİ NEDENE
- GÜVEN = CONFIDENCE[İng.] = SÉCURITÉ[Fr.] = ZUVERSICHT[Alm.] = SECURITAS[Lat.]
- GÜVEN ve/||/<> DERİNLİK ve/||/<> SEVGİ
( Söz ile yapılan iyilik. VE/||/<> Düşünce ile yapılan iyilik. VE/||/<> Vererek yapılan iyilik. )
- GÜVEN ile/ve/değil/<> SAYGINLIK(İTİBAR)
( [not] TRUST vs./and/but/<> ESTEEM, REPUTATION )
- GÜVEN ile/ve/değil/||/<>/< SONUÇ
- GÜVEN ile/ve/||/<> SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
- GÜVENİLİRLİK ile/ve/> SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
( SİKA[< VÜSÛK]: Güven, emniyet. | Güvenilir/inanılır kişi. )
( RELIABILITY vs./and/> SUSTAINABILITY )
- GÜVENİLMEZLER:
KIŞ GÜNEŞİ ve/||/<> SULTANLARIN GÜLMESİ ve/||/<> DURGUN DENİZ ve/||/<> AMİRLERİN İLTİFATI ve/||/<> DÜŞMANIN ÖĞÜDÜ ve/||/<> BAZI KADININ CİLVESİ/ZÂHİDLİĞİ
( ŞEMS-İ ŞİTÂ ve/||/<> DAHK-I HÜMÂ ve/||/<> SÜKÛNET-İ DERYA ve/||/<> İLTİFAT-I UMERÂ ve/||/<> NASİHAT-İ ADÂ ve/||/<> CİLVE-İ/ZÜHD-Ü NİSÂ )
- GÜVENLİK ve/||/<> SIRADÜZEN/HİYERARŞİ
- GÜVENMEK ile/ve SAĞLAMLAŞTIRMAK
( TO TRUST vs./and TO CONSOLIDATE )
- GÛYÂ değil/yerine/= SÖZDE/SANKİ/SÖZÜMONA
- GÜYA değil/yerine/= SÖZÜM ONA/SANIRSIN Kİ
- GÜZEL OLAN, SEVGİLİDİR değil/yerine SEVGİLİ OLAN, GÜZELDİR
- GÜZEL = GÖZ-EL = BEAUTIFUL[İng.] = BEAU[Fr.] = SCHÖN[Alm.] = KALOS[Yun.] = HERMESO/SA, BELLO[İsp.]
- GÜZELLİK FELSEFESİ ile SANAT FELSEFESİ
- GÜZELLİK = BEAUTY[İng.] = BEAUTÉ[Fr.] = SCHÖNHEIT[Alm.] = PULCHRITUDO[Lat.]
- GÜZELLİK ile/ve/||/<> SEVDÂ
( Güzelliğin beş para etmez, bende/onda bu sevdâ olmasa. )
- GÜZELLİK ve/||/<>/> SONSUZLUK
( Ancak, güzellikte sonsuzluğa ulaşabiliriz. )
( Tüm tekil parçaların her biri, özünü sınırlandırarak uyumlulaşmışsa ve bütün, o tekil parçaların özgürlüğünün sonucuysa güzel olarak nitelendirilir. )
- GÜZEL/LİK ile/ve SÜRÜKLEYİCİ/LİK
( BEAUTY vs./and FASCINATING )
- h.[Lat. < HORA] değil/yerine/= SAAT
- HABER[Ar.] ile ŞEHÂDET[Ar.]
- HACC[Ar.] ile/ve/||/<>/< SILA[Ar. < VASL]
( Genellikle tek tanrılı dinlerde kutsal olarak tanınan yerlerin, o dinden olanlarca yılın belİRli aylarında ziyaret edilmesi. | İslâm'ın beş koşulundan biri olan, Müslümanlarca zilhicce ayında Mekke'de yapılan Kâbe'yi ziyaret ve tavaf ibadeti. İLE/VE/||/<>/< Bir süre ayrı kaldığı bir yere ya da yakınlarına kavuşma. Memleketine gitme, yakınlarına ulaşma. | Gurbetteki biri için doğup büyüdüğü ve özlediği yer. | Bahşiş, hediye. | Rabıt sigâsı.[ulaç, bağ-fiil][Fr. GERONDIF] )
- HADAR ile/ve/||/<> SÜKÛN
- HADDE değil/yerine/= SÜZGEÇ, İMBİK
( Ezilerek biçimlendirilebilen mâdenlerin kütük, levha, çubuk biçimindeki parçalarını, aralarındaki mesâfeler gittikçe daralan bir dizi silindir ya da makara arasından geçirmek sûretiyle saç, tel, ray vb. duruma getiren makine. )
- HAFİF BAYGINLIK ile ŞİDDETLİ BAYGINLIK
( SA'KA-İ HAFÎFE ile SA'KA-İ ŞEDÎDE )
- HAİN değil/yerine/= SATKIN
- HAIR :/yerine SAÇ
- HAKARET ile/ve SÖZLÜ SALDIRI
- HAKİKAT ile/ve/değil SIDKİYET
- HAKİKAT ile/ve/değil SIDKİYET
- HAKİKAT ile/ve VAKIA ile/ve SIDKİYET
- HAKİKATLERİN SANATI ile SANATIN HAKİKATLERİ
- HAKİM OLMAK" ile/ve "SAHİP ÇIKMAK"
- HÂKİM ile/<> (SULH/CEZA) SORGU HAKİMİ
- HAKÎR[Ar.] ile SAGÎR[Ar.]
- HAKK ve SABIR
- HAKK-I MESİL değil/yerine/= SU YOLU ÜLEVİ
- HAKLAR:
SINIRLANDIRILAMAZ OLANLAR ile/ve/||/<> SINIRLANDIRILABİLİR OLANLAR
- HAKLI BULMAK ile/ve/değil/yerine SAVUNMAK
( [not] TO ACKNOWLEDGE TO BE RIGHT vs./and/but DEFENCE
DEFENCE instead of TO ACKNOWLEDGE TO BE RIGHT )
- HÂL ve/> TEMKİN ve/> SÜKÛN
- HÂLÂ değil/yerine/= ŞİMDİYE DEK
- HALAT ile SALMASTRA[İt.]
( ... İLE Halat tellerinden, saç gibi örülmüş olan ip. | Özellikle makinelerde birbirine sıkıca değen iki yüzey arasına yerleştirilerek, bu yüzeyler arasına, su, buhar ya da yağların sızmasını önleyen urgan. )
- HALAT ile SARDUN[Yun.]
- HALAT ile/ve SART
( ... İLE/VE Hasır halat. )
- HALAT ile SELVİÇE[İt.]
( ... İLE Gemi armasında bulunan, oynak halat. )
- HALAT ile ŞIPKA
( ... İLE Torpillere karşı ve daha başka işler için gemilerde kullanılan, halattan örülmüş ağ. )
- HALÂVET değil/yerine SEVİMLİLİK/ŞİRİNLİK/TATLILIK
- HALE/HEALTHY LIFE EXPECTANCY[İng.] değil/yerine/= SAĞLIKLI YAŞAM BEKLENTISİ
- HALEF ile SELEF[çoğ. ESLÂF]
( Bir makamın devredildiği kişi. İLE Bir makamın devralındığı kişi. )
( Sonraki, ardıl. İLE Önceki, öncel. )
- HÂLEN değil/yerine/= ŞİMDİ/ŞİMDİLİK
- HALI ile/ve KİLİM ile/ve SUMAK
- HALİNE GELMEK ile MÜSLÜMAN OLMAK ile VATANDAŞ OLMAK ile ALIŞKANLIK HALİNE GELMEK ile DAHA İYİ OLMAK ile BÖLÜNMÜŞ OLMAK ile BİTKİN DÜŞMEK ile ÜNLÜ OLMAK ile ÇARESİZ KALMAK ile HAFİFLEMEK ile MİLLİLEŞTİRİLMEK ile RESMİ HALE GELMEK ile FAKİR OLMAK ile ALAKALI HALE GELMEK ile SOSYALLEŞMEK ile AĞRIMAK ile UZUN BOYLU OLMAK
( BECOME vs. BECOME A MUSLIM vs. BECOME A CITIZEN vs. BECOME A HABIT vs. BECOME BETTER vs. BECOME DIVIDED vs. BECOME EXHUSTED vs. BECOME FAMOUS vs. BECOME HELPLESS vs. BECOME MILD vs. BECOME NATIONALIZED vs. BECOME OFFICIAL vs. BECOME POOR vs. BECOME RELEVANT vs. BECOME SOCIABLE vs. BECOME SORE vs. BECOME TALL )
( شدن ile تحويل يافتن ile زيبنده بودن ile آمدن به ile در آمدن ile به تابعت درآمدن ile ملکه شدن ile اسلام آوردن ile بهترشدن ile تقسيم شدن ile فرسودهشدن ile اشتهار يافتن ile اسم در کردن ile درماندن ile ملايم شدن ile ملي شدن ile رسميت پيدا کردن ile به پيسي افتادن ile ربط پيدا کردن ile الفت گرفتن ile زخم شدن ile استخان ترکاندن )
( SHODAN ile TAHVYLE YAFTAN ile ZYBANDEH BODAN ile AMADAN BAH ile DAR AMADAN ile BAH TABEAT DARAMADAN ile MOLKEH SHODAN ile ESLAM AVARDAN ile BACPEHTARSHODAN ile TAQSYM SHODAN ile FARSODEHASHODAN ile ESHTEHAR YAFTAN ile ESM DAR KARDAN ile DARMANDAN ile MOLAYM SHODAN ile MOLY SHODAN ile RASMYT PEYDA KARDAN ile BAH PEYSY AFTADAN ile RABT PEYDA KARDAN ile ELEFT GARAFTAN ile ZAKHAM SHODAN ile ESTEKHAN TARKANDAN )
- [ne yazık ki]
"HALININ ALTINA SÜPÜRMEK" ile/ve/||/<> "SÜMEN ALTINDA TUTMAK"
- HALK (ETMEK) ile/ve SEVK (ETMEK)
( Sevgi. )
- HALK YÖNETİMİ ile/ve/||/<> ÜNİVERSİTE ile/ve/||/<> TİYATRO ile/ve/||/<> SPOR
( İyonya'lıların, insanlığın gelişimindeki önemli katkı eşikleri. )
- HALL :/yerine SALON, KORİDOR
- HALOJENLER ile/||/<> SOY GAZLAR
( Halojenler 7 elektron reaktif İLE soy gazlar 8 elektron inert )
( Formül: X₂ + 2e⁻ → 2X⁻ (halojen) İLE stabil oktet (soy gaz) )
- HALÜSİNASYON ile SİMÜLASYON
( HALLUCINATION vs. SIMULATION )
- HAMAK[Fr. HAMAC] ile ŞEZLONG[Fr. CHAISELONGUE]["ŞENZLONG/ŞENZLONK/ŞEZLOG/ŞEZLOK/ŞEZLONK" değil!]
( İki ağaç ya da direk arasına asılarak kurulan, içine yatılarak sallanılabilen, ağ, bez vb.nden yapılmış yatak, ağ yatak. İLE Üzerine uzanılabilecek biçimde ayarlanan, döşeme yerine bez gerilen bir tür taşınabilir koltuk. )
- HAMAM ile SAUNA[Fince] ile FURO
( ... İLE Fin hamamı. İLE Japon hamamı. )
- HAMD ile/ve/<> ŞÜKÜR/ŞÜKR
( Allah'a. İLE/VE/<> Nimete. )
( Bil(e)mediğin tüm (olası) nimetler/olanaklar için. İLE/VE/<> Bildiğin/gördüğün nimetler/olanaklar için. )
( Kendi varoluşunun değerini bilmek/bilen. İLE/VE/<> Varolanların değerini bilmek. )
( Yüceltme. İLE/VE/<> ... )
( Allah'ı, cemâl ve celâl sıfatlarına uyar biçimde övmek. | İyi ki varım. )
- HAMD/MEDED ile/ve ŞÜKÜR ile/ve MEDİH ile/ve HİMMET
( Genel. İLE/VE Özel. İLE/VE ... )
( Gövdemin her zerresi gelse de dile şükrünün binde birini yapamaz bile )
( PRAISE/HELP/SUPPORT vs./and GRATITUDE vs./and EULOGY vs./and SPIRITUAL SUPPORT )
- HAMD ile/ve ŞÜKÜR ile/ve ŞÜKÜR
- HAMLE değil/yerine/= SÜRME
- HAMLİYYE ile ŞARTIYYE
( Yüklemli[sözcük, ya edat, ya isim, ya fiil.].(Basîta). İLE Koşullu[şartlı]. )
- HAMMADDE ile SERMAYE
- HAMUR[Ar. < HAMİR] değil/yerine/= SUVUN/YOĞRUM
- HANEDÂN değil/yerine/= SOY
- HANEK[Ar. :
Damak.] değil/yerine SÖZ/KONUŞMA
- HAN/KERVANSARAY ile/||/<> SULTANHANI ile/||/<> RİBAT
( Kervan yolları üstünde belirli aralıklarla yapılmış olan konaklama yapılarıdır. Genel adı "Han"dır. (Bkz. Ribat, Sultanhanı) Ticari ve yarı askeri sivil mimarlık örnekler olan bu yapılar, kent içlerinde de bulunabiliyordu. İLE/||/<> Anadolu Selçuklu döneminde çoğu sultanlar tarafından yaptırılan han ve kervansaraylar için kullanılan sanat tarihi deyimi. Genellikle biri kapalı, öteki açık avludan oluşan iki bölümlü bir şema gösterirler. Açık avlu ortasında "köşk mescit" bulunur. Taş süslemeler özellikle girişlerde yoğunlaşır. Her türlü konaklama gereksinimini karşılayan vakıf kuruluşlardı. İLE/||/<> Kaynağı ileri karakol anlamında olan yarı askerî yapılar. Sonradan, han ve kervansaraylar için geç döneme kadar kullanılan yerleşik bir terim. )
- HANNÂN ile/ve/+ MENNÂN ile/ve/+ DEYYÂN ile/ve/+ SÜBHÂN
( Hakk yönünden. İLE/VE/+ Halk yüzünden. İLE/VE/+ ... İLE/VE/+ Hakikatte. )
( FİRAVUN ile/ve/+ KÂRUN ile/ve/+ BELÂM ile/değil/yerine KENDİN )
- HARAKİRİ ile/ve/||/<> SEPPUKU
- HARÂM[Ar.] ile SUHT[Ar.]
- HARÂRET değil/yerine/= SICAKLIK; ISI; SUSUZLUK
- HARARET değil/yerine/= SICAKLIK/KIZINÇ
- HARC ile SARF
- HARÇ ile/ve/||/<> SIVA
( Harcanan para, masraf. | Yükseköğrenim öğrencilerinin ödemek zorunda olduğu katkı payı. | Giysiler dikilirken kullanılan tamamlayıcı ya da süsleyici şeyler. | Bahçıvanlıkta, değişik nitelikteki toprak vb. maddelerin karıştırılmasıyla hazırlanmış toprak. | Bir yemeğin yapılmasında kullanılan ve tat veren maddelerin tümü. | Resmî işlerde, devlet veznesine yatırılan para. | Yapıda tuğla ya da taşların örgüsünü sağlamlaştırmak, duvarları sıvamak için kullanılan, toprak, saman, kum, kireç, çimento vb. şeyleri su ile kararak yapılan karışım. İLE/VE/||/<> Herhangi bir yapıdaki yüzeyleri düzgünleştirmek için kullanılan, yarı akışkan, kum, kireç, çimento karışımı ya da toprak harç. | Bir yapının, duvarlarına sürülen, ince harç tabakası. )
- HARD ASİT ile/||/<> SOFT ASİT
( Hard küçük yüksek yük Al³⁺, soft büyük polarize Hg²⁺. )
( Formül: HSAB teorisi )
- HAREKET DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> DOLAŞIM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SOLUNUM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SİNİR DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> SİNDİRİM DÜZENİ/SİSTEMİ ile/ve/||/<> BOŞALTIM DÜZENİ/SİSTEMİ
( Kemikler, eklemler ve kaslar. İLE/VE/||/<> Kalp, damar, kan. İLE/VE/||/<> Solunum yolu ve akciğerler. İLE/VE/||/<>. İLE/VE/||/<> Beyin, beyincik, omurilik, omurilik soğanı. İLE/VE/||/<> Dil ve dişler, yemek borusu, mide, karaciğer, safra kesesi, pankreas, bağırsaklar. İLE/VE/||/<> Böbrek, sidik/idrar kesesi, sidik/idrar kanalları. )
( Zehirlenmelerde genel belirtiler:
Sindirim sistemi bozuklukları: Bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal.
Sinir sistemi bozuklukları: Bilinç kaybı, havale, rahatsızlık hissi, hareketlerde uyumsuzluk.
Solunum sistemi bozuklukları: Soluk darlığı, morarma, solunum durması.
Dolaşım sistemi bozuklukları: Nabız bozukluğu, kalp durması.
)
- HAREKET:
NOKTA ve/<> HAT ve/<> SATIH/YÜZEY ve/<> HACİM/CİSİM
- HAREKET ve SABİTLİK
( MOVEMENT and CONSTANCY )
- HAREKET ile SES ile KONUŞMA
( MOVEMENT vs. VOICE vs. SPEECH/TO TALK )
- HAREKET ile/ve ŞEY
( Çırpıntı ve su ayrı değildir. Bizi suyun var oluşundan haberdar eden de o çırpıntıdır. )
( vs./and/||/<> THING )
- HAREKET ile/ve SINIRLILIK
- HAREKET ve/<> SÜKÛN
( Kendi halini/yerini bulmak/bulmaya çalışmak. VE/<> Tamamlanma. )
( Hareket, sükûn ister. VE/<> Sükûn/et, hareketin ademidir/yokluğudur. )
( Kasların, harekete; zihnin, sükûna gereksinimi vardır. )
( Özde, hareket aranmaz/"bulunmaz". )
( DOĞA: Hareketin yasalarının bilimi. )
( HAREKET: Doğal yerinde bulunmama. )
- HAREKET ve/> SÜREKLİLİK
( MOVEMENT/MOTION and/> CONTINUITY )
- HAREKET ile/ve SÜRÜKLENME
( MOVEMENT vs./and TO DRAG )
- HAREKETSİZ DİRENİŞ ile/ve/||/<> SESSİZ ÇIĞLIK
- HARF ile/ve/<>/> SESLEM/HECE
( HARF ile/ve el-MAKTA )
- HARÎK[Ar.] ile CAHÎM[Ar.] ile NÂR[Ar.] ile SA'ÎR[Ar.]
- HARİKA ile/ve/||/<> ŞAHİKA
- HARP/CENK değil/yerine/= SAVAŞ
- HAS değil/yerine/= SOM
- HASAT/HASAD ile/ve/||/<>/> SON HASAT/AFARA
( Ürün kaldırma, ekin biçme işi. | Bu yolla elde edilen ürün. İLE/VE/||/<>/> Son hasat.[3. hasat] )
- HASED ile BUHUL ile ŞUH ile GIPTA
ile/değil/yerine/></>/<
SEHÂVET ile İSÂR ile CÛD ile FAKR ile MAHV
( | "Bende yok, onda da olmasın." İLE "Bende var ama onda olmasın". İLE "Onunki, benim olsun". İLE "Onda var, bende de olsun". |
İLE/DEĞİL/YERİNE/>>/<
| "Bende var ama onda da olsun". İLE "Benim değil onun olsun". İLE "Benim yok ama onun, olsun". İLE "Onda yok, bende de olmasın". İLE "[Paylaştığı/bölüştüğü halde ...] Bir şey mi vermişim/z?". | )
- HASENE(İYİ) ile SEYYİE(KÖTÜ)
( İyiyi murad edenler memnun olacaktır, kötüyü murad edenler lâyıkını bulacaktır. )
( Allah yoluna giden kişiler, kendilerine yapılan kötülüğü ve kötülük yapanları, bir de kendilerinin başkalarına yaptıkları iyilikleri unuturlar. Fakat kendilerinin yaptığı kötülükleri ve kendilerine yapılan iyilikleri unutmazlar. )
- HASRET ve/> SANAT
( Hasret ortadan kalktığında, sanat ortaya çıkar. )
- HASRET ve/<> SILA[Ar.]
( ... VE/<> Bir süre ayrı kaldığı bir yere ya da yakınlarına kavuşma. | Doğup büyüdüğü ve özlediği yer. )
(1996'dan beri)