K ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 52.679 başlık/FaRk ile birlikte,
52.679 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(165/212)
- ŞART ile/ve/<> ŞATR
( Koşul. | Durum, hal, vaziyet. | Yemin. İLE/VE/<> Yarı, yarım. | Bölüm, kısım, parça. | Mısra. )
- ŞART ile/ve/||/<>/> SIHHA ŞART
- ŞART-I A'ZAM ile/ve ŞART-I BÂTIL ile/ve ŞART-I CÂİZ ile/ve ŞART-I LAĞV ile/ve ŞART-I MÜFSİD ile/ve ŞART-I MÜTEAHHİR ile/ve ŞART-I MÜTEÂRIZ ile/ve ŞART-I MÜTEKADDİM/EVVEL ile/ve ŞART-I NÂSİH ile/ve ŞART-I SÂNİ ile/ve ŞART-I SARÎH ile/ve ŞART-I TAKYÎDÎ ile/ve ŞART-I VÂKIF
- ŞART-I İNFİSÂHÎ ile/ve ŞART-TÂLİKÎ
( Bozucu şart. [Evimi eşime bağışlarım fakat benden önce ölürse ev benimdir.] İLE/VE Belirli bir zamana/koşula bağlı şart. [Eğer sınıfı geçersen bisiklet alırım.] )
- KOŞULLARDA:
HAKİKÎ ile/ve/||/<> CALÎ ile/ve/||/<> İLLET HÜKMÜNDE ile/ve/||/<> SEBEP HÜKMÜNDE
- ŞARTSIZ-ŞURTSUZ (KABUL ETMEK, ÖNE SÜRMEK)
- SARUHAN, FUAT (RİZE, 1942 - 1994) :
( Maçka Yüksek Tekniker okulundan mezun oldu. İstanbul, Beşiktaş ve Sarıyer Belediyelerinde çalıştı ve buradan emekli oldu. Emekli olduktan sonra özel bir inşaat şirketinde genel koordinatör olarak görev yaptı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak hizmet gördü. )
- SARUHAN, ZEKİ (1932 - 1991) :
( Uzun süre ticaretle uğraştı. Bilahare yurtdışına çıktı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 2 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )
- ŞARZ değil ŞARJ
- ŞÂŞAA/LI["ŞAŞALI" değil!] değil/yerine/= GÖRKEM | PARILTI, PARLAKLIK
- ŞAŞAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< AŞAR
( Torun. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Dede. )
( İstenç[irâde]. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Direnç[ihtiyâr]. )
( Aynı dönemde ve birlikte yaşarlar. )
- ŞASE[Fr. SACHET] değil/yerine/= BOHÇA
( İçine mendil, gecelik vb. şeyleri koymaya yarayan, çeşitli büyüklükte, kumaştan koruncak. )
- ŞASE[Fr. SACHET] ile ŞASİ[Fr. CHÂSSIS]
( İçine mendil, gecelik vb. şeyleri koymaya yarayan, çeşitli büyüklükte, kumaştan koruncak. İLE Motorlu kara taşıtlarının iskelet bölümü. | Fotoğrafçılıkta içine duyarlı bir cam ya da kâğıt konulan, yassı, ışık geçirmez kutu. | Yapı işlerinde sürme çerçeve. )
- ŞAŞI/LIK ile/değil ŞAŞIL/ŞEHLÂ
( Birbirine paralel görme ekseni olmayan (göz ya da kişi.) | Gözlerini çarpıtarak. İLE Kusurlu sayılmayacak kadar hafif şaşı göz. )
( AHVEL ile/değil ... )
( LÛC ile/değil ... )
( [not] GOGGLE/CROSS-EYE/SQUINT vs./and/but ... )
- ŞAŞIRMA (ACEB)
- ŞAŞIRMA ve/> KORKU
- ŞAŞIRTMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
DEVEDE KULAK ile/ve/||/<> YA SİYAH, YA BEYAZ ile/ve/||/<> KANITLAMA ZORUNLULUĞU ile/ve/||/<> FELÂKET ÇIĞIRTKANLIĞI ile/ve/||/<> İMÂLI SORU ile/ve/||/<> ÇOK SORULU ile/ve/||/<> SINIRLI SEÇENEK
( FALLACY OF THE BEARD vs./and/||/<> BLACK OR WHITE FALLACY vs./and/||/<> ARGUMENT FROM IGNORANCE vs./and/||/<> FALLACY OF SLIPPERY SLOPE vs./and/||/<> COMPLEX QUESTION vs./and/||/<> FALLACY OF MANY QUESTIONS vs./and/||/<> FALLACY OF LIMITED CHOICES )
- ŞAŞIRTMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EZBER BOZMAK
- ŞAŞKINLIK(/HAYRET) ile/ve/||/<>/> KUŞKU
( Zihinde. İLE/VE/||/<>/> Felsefede. )
- ŞAŞKIN/LIK ile/değil/yerine AŞKIN/LIK
- ŞAŞKINLIK ile BELİNLEME
( .. İLE Birden uyanarak, çevresine korku ile şaşkın şaşkın bakmak. )
- ŞAŞKINLIK = CONSTERNATION[İng., Fr.] = BESTÜRZUNG[Alm.] = CONSTERNATIO[Lat.]
- ŞAŞKIN/LIK ile/ve/<> GÜVENSİZ/LİK
- ŞAŞKIN/LIK ile/ve/değil HAYRAN/LIK
( BEHT )
- ŞAŞKIN/LIK ile/ve/<> KARARSIZ/LIK
- ŞAŞKINLIK ile KORKU
( BEWILDERMENT vs. FEAR )
- ŞAŞKIN/LIK ve PANİK
- ŞAŞKIN/LIK ile/ve/> SUSKUN/LUK / SUSMA
- ŞAŞMA/ŞAŞIRMA/HAYRET (ETMEK) ile/ve/<>/> ŞAŞAKALMA/HAYRANLIK
( Felsefeye yöneltir. İLE/VE/<>/> Sanata yöneltir. )
( Doğaya/doğada. İLE/VE/<>/> İnsana/insanda. )
( Kısa süreli. İLE/VE/<>/> Uzun süreli. )
( Hem olumlu, hem olumsuzlara yöneliktir. İLE/VE/<>/> Olumsuzlara yönelik değildir. )
( Parçaya yöneliktir. İLE/VE/<>/> Tamamlanmışlara/olgunlara yöneliktir. )
( Anlayamadıklarımıza yöneliktir. İLE/VE/<>/> Aydınlatıcıdır. Kavrama ve kuşatmamızla birliktedir. )
( Açmazlarda, çelişki ve sıkıntılarda deneyimlediğimiz. İLE/VE/<>/> Sonsuzluğu, yüceliği ve üstünlüğü "duyumsatır". )
( ASTONISHMENT/AMAZEMENT vs./and/<>/> ADMIRATION )
( ADMIRATIO cum/et/<>/> ... )
- ŞAŞMAZ, RABBANİ (İST. 1942) :
( Ankaragücü'nden transfer edildi ve üç sezon Sarıyer'de tescilli kaldı. Bu süre içinde 100 lig, 8 kupa ve 3 turnuva maçı olmak üzere 111 resmi ve 7 özel maçla birlikte toplam olarak 118 maçta yer aldı. Lig maçlarında takımına 8 gol kazandırdı. Takım kaptanı olarak görev yaptı ve Boluspor'a giderek Sarıyer S. K. den ayrıldı. )
- ŞAŞMAZ/LIK ile/ve/||/<>/> SAPMAZ/LIK
- SASTRA(/ŞASTRA) ile ...
( Kutsal belge ya da sutraların yorumu. (Şerh) )
- SAT ile SAT-SANG
( Etkin durumdaki Sonsal İlke'nin, aşkın[transandantal] yüzü. İLE Doğru ve bilge kişilerle beraberlik. )
- ŞÂT[Ar.] ile ŞAT/ŞATT[Ar. çoğ. ŞUTÛT] ile ŞATH[Ar.] ile ŞAT[Fr. CHATTE]
( Koyun. İLE Büyük ırmak. İLE Ciddi bir hissi ya da düşünceyi mizahî bir edayla anlatan şiir. İLE Sığ sularda, ağır yükleri taşımak için kullanılan, altı düz, bir çeşit tekne. )
- ŞATAFAT değil/yerine/= GÖRKEM
- SATAŞMAK ile/ve/||/<> DALAŞMAK
- SATELLIT SİSTEM/SATELLITE SYSTEM[İng.] değil/yerine/= UYDU DÜZENİ
- SATELLITE :/yerine UYDU
- SATEN ile/değil ZÂT-EN
- SATH ile/||/<> SATH MÜSTEVÎ
( Yüzey. | İki boyutluların yüzeyi. İLE/||/<> Düzlemsel yüzey. )
- SATHEN[Ar.] ile SATHÎ[Ar.]
( Dıştan, dış yüzden. İLE Dış yüzeyle ilgili. | [matematikte] Yüzeysel. [İng. SUPERFICIAL, Fr. SUPERFICIEL] | Üstünkörü. )
- SATHÎ[Ar.] değil/yerine/= YÜZEYSEL/GELİŞİGÜZEL/ÜSTÜNKÖRÜ
- ŞATHİYAT ile ŞATHİYE
( Ciddi bir düşünceyi, konuyu, şaka ve alay yollu anlatmak için yazılmış deyişler. İLE Yergiye, alaya, şakaya yer veren manzum yapıt. | Tasavvuf konularını mizahlı bir biçimde işleyen, coşku hâlinde söylenen bir şiir türü. )
- ŞATHİYE[Ar.] ile ŞÂTIİYE[Ar.]
( Ciddi bir düşünceyi, konuyu, şaka ve alay yollu anlatmak için yazılmış deyişler. İLE Uzunbacaklılar.[Fr. ECHASSIERS] )
- SATI ile SATIH[Ar.]
( Satmak, satış. İLE Yüz, yüzey. )
- SATICI ile ALICI
( Satmaya "bakar". İLE Nereye bakar? )
- SATIH/SATHİ[Ar.] değil/yerine/= YÜZEY/SEL
- SATILABİLİRLİK ile/ve/değil/<> DEĞİŞİM DEĞERLİLİK
- SATILAMAZ ile/ve/||/<> DEVREDİLEMEZ
- SATIN ALMAK ile/değil/yerine/>< KENDİN YAP!
- SATIP SAVMAK
- SATIR İLE SÜTUN İLE NULL ile/||/<> MATRİS UZAYLARI
( Matrise bağlı vektör uzayları. )
( Formül: dim(N(A)) + rank(A) = n )
- ŞÂTIR[Ar. < ŞETÂRET | çoğ. ŞUTTÂR] ile ŞÂTR[Fars.]
( Neşeli, zevkli, şen, şenlik. | Büyük bir kişinin atı yanında gitmekle görevli ağa. | Tören ve alaylarda, sultanın, vezirin yanında yürüyen görevliler. İLE Yarı, yarım. | Bölüm, parça, kısım. | Dize/mısra. )
- SATIR[Ar.] değil/yerine/= DİZEK/ÇİZEK
- SATIR[Ar.] değil/yerine/= KINRAK
- ŞATIR ile/||/<> RİKABDAR
( Tören ve alaylarda Sultan'ın, Vezir'in yanında yürüyen görevliler. İLE/||/<> Sultan'ın ata binerken üzengisini tutan görevli. )
- SATIR ile/ve SADIR
- SATİR[Fr.] değil/yerine/= YERGİ
- SATIR'DAN ile/ve/yerine SADIR'DAN (OKUMAK/KONUŞMAK)
- SATİRİAZİS ile/ve/||/<> NEMFOMANİ
( [Aşırı eşeysel istekli/lik]
Erilde. İLE/VE/||/<> Dişilde. )
- SATIRSONU ile SATIRBAŞI
- SATIŞ/SATIM ile SATIN (ALMAK)
( Satıcı ile alıcı arasında yapılan ve bir malın, alıcıya verilmesi ve bunun karşılığında bir eder alınması yoluyla yapılan işlem, satma eylemi. İLE Ederini vererek bir şey almak. )
- SATISFACTION :/yerine MEMNUNİYET
- [not] SATISFACTION vs./and TO (GET) IMPRESS
- SATISFY :/yerine TATMİN ETMEK
- SATIŞTA:
N ile/ve/||/<> A ile/ve/||/<> I ile/ve/||/<> D ile/ve/||/<> A ile/ve/||/<> S
( Gereksinim. İLE/VE/||/<> Dikkat. İLE/VE/||/<> İlgi. İLE/VE/||/<> İstek. İLE/VE/||/<> Eylem. İLE/VE/||/<> Tatmin. )
( Need. VS./AND/||/<> Attention. VS./AND/||/<> Interest. VS./AND/||/<> Desire. VS./AND/||/<> Action. VS./AND/||/<> Satisfaction. )
- Satır aralarını okumak için SUS!!!
- SATORİ[Jap.](Nirvana) ile ...
( Kişinin gerçek yaratılışını tanımasıyla sonuçlanan Zen yaşantısı. Uyanma, aydınlanma. Her türlü ikici, karşıt görüşler aşılarak kişinin küçük, göreli benliğinin yok olmasını sağlayan dönüşüm. (Tasavvuf'ta )
- SATRANÇ TAŞLARININ DEĞERLERİNDE:
1 ile/ve/||/<>/< 3 ile/ve/||/<>/< 5 ile/ve/||/<>/< 9 ile/ve/||/<>/< SONSUZ
( Piyon. İLE/VE/||/<>/< Filler. İLE/VE/||/<>/< Atlar ve kaleler. İLE/VE/||/<>/< Vezir. İLE/VE/||/<>/< Şah. )
- SATRANÇ TAŞLARININ HAMLE HARFLERİ/KODLARI:
Ş | V | K | F | A ile/ve/||/<> K | Q | R | B | N
( Ş[ah] | V[ezir] | K[ale] | F[il] | A[t]
ile/ve/||/<>
K[ing] | Q[ueen] | R[ook] | B[ishop] | [K]N[ight] )
( PİYON: simgesizdir/harf karşılığı yoktur
X: Alış.
o - o: Küçük rok.
o - o - o: Büyük rok.
ŞAH ÇEKME: +
ŞAH - MAT: #
)
( Türkçe'de. İLE/VE/||/<> İngilizce'de. )
- SATRANÇ ile ÂRİFLERİN SATRANCI/YILANLI DAMA
( ... İLE Mat yoktur. )
(
)
(
)
- SATRANÇ ile BİSÂT-I SATRANÇ
( Satranç tahtası. )
- SATRANÇ ve/||/<> BİSİKLET
( Her hamleyle tamamen değişir. VE/||/<> [düzlükte] Ancak pedala basarak üstünde durulur ve ilerlenir. )
- SATRANÇ = CHESS[İng.] = ÉCHESS[Fr.] = SCHACH[Alm.] = SCACCHI[İt.] = AJEDREZ[İsp.]
- SATRANÇ ile/ve/||/<> KÖRLERİN SATRANCI ile/ve/||/<> KÖRLEME SATRANÇ
( )
- SATRANÇ ve/||/<> MATEMATİK
( Şah ve Mat
[Satrancın, ilk kez M.S. 570 yıllarında, Hindistan'da oynandığını biliyoruz. O tarihlerde yazılmış olan pek çok belgede satranç oyunundan söz ediliyor. Daha önce Çin'de de bu oyunun oynandığı söyleniyorsa da Çin kayıtlarında, o herşeyi kaydeden Çin kayıtlarında, satrançtan söz edilmediğinden dolayı satrancın başlangıcı olarak 570 - 600 yıllarını ve Hindistan'ı alıyoruz.]
Söylentiye göre, bunu bulan Brahman rahibi, Şah'a bir ders vermek istemiş.
"Sen, ne kadar önemli biri olursan ol, adamların, vezirlerin, askerlerin olmadan hiçbir işe yaramazsın, hiçbir önemli iş yapamazsın" demek istemiş.
Şah, durumdan memnun görünmüş.
"Peki, oyunu ve dersini beğendim. Dile benden, ne dilersen." demiş.
"Satrancın, matematikle ne ilgisi var?" diyorsanız, işte şöyle bir ilişkisi var.
Rahip, bu olay üzerine, Şah'ın alması gereken dersi hâlâ almadığını düşünerek,
"Bir miktar buğday istiyorum. Sana bulduğum bu oyunun birinci karesi için bir buğday istiyorum. İkinci karesi için iki buğday istiyorum. Üçüncü karesi için dört buğday istiyorum. Böylece, her karede, bir önceki karede aldığım buğdayın iki katı buğday istiyorum. Sadece bu kadarcık buğday istiyorum." demiş.
Şah, kendi gibi yüce ve kudretli bir şahtan, isteye isteye üç-beş tane buğday isteyen bu rahibin, küstahlığa varan alçakgönüllüğüne sinirlenmiş ve ona bir ders vermek istemiş.
"Hesaplayın. Hak ettiğinden bir tane fazla buğday vermeyin!" demiş.
İnce Hesap
Hesaplamaya başlayınca, ilk kareler kolay gitmiş. Birinci kareye bir buğday, ikinci kareye iki buğday, üçüncü kareye dört buğday... Ancak, 10. kareye gelindiğinde, toplam 1023 buğday vermeleri gerekiyormuş. Hesabın böyle gideceğini, rahibe, üç-beş buğday vereceklerini zannediyorlarmış. 15. karede, yalnızca 1.5 kilo buğday vereceklermiş. 25. kareye gelince, vermeleri gereken buğdayın, 1.5 ton olduğunu görmüşler ama fazla heyecanlanmamışlar. Oysa, 31. kareye gelince, bu işin şakası olmadığını anlamaya başlamışlar. Çünkü, vermeleri gereken buğday, 92 tonmuş.
Yine hesaplamaya devam etmişler. 49. kareye geldikleri zaman, 24 milyon ton buğday vermeleri gerektiği ortaya çıkmış. [Bu ise Türkiye'nin bir yıllık buğday üretiminden daha fazla.] 54. kareye geldiklerinde, 771 milyon ton buğday vermeleri gerekir. [Bu da dünyanın bugünkü ölçülere göre birbuçuk yıllık buğday üretimi.]
"Madem hesaba başladık, devam edelim" deyip bitirmişler. 64. kare de tamamlandığında, bugünkü ölçülerle dünyanın 1500 yıllık buğday üretimini rahibe vermeleri gerektiği ortaya çıkmış.
Bu öykünün sonu bilinmiyor. Rahip, bir miktar buğdaya râzı olup gitti mi, yoksa Şah'tan iyi bir azar mı işitti bilmiyoruz. Satrancın, günümüzden yaklaşık 1300 yıl önce bulunduğunu ve eskiden de dünyanın yıllık buğday üretiminin bugünkünden daha az olduğunu göz önünde bulundurursak, rahibe olan borcumuzu hâlâ ödeyemediğimiz, hâlâ borçlu olduğumuz ortaya çıkar.
1. karede 20 = 1
2. karede 21 = 2
...
10. karede 210 = 512
...
30. karede 230 = 536.870.912
...
60. karede 260 = 576.460.752.303.423.488
...
63. karede 263 = 9.223.372.036.854.775.808
64. karede 264 = 18.446.744.073.709.551.615
Bu sayının matematik dilindeki karşılığı ise
63Σ n = 0
2n = 264 - 1 = 18.446.744.073.709.551.615 )
- SATRANÇ ile ŞATRANÇ
- SATRANÇTA:
AÇILIŞ ve/||/<> YAPILMAMASI GEREKENLER
( * At ile başlanmaz!
* Kalelerin önündeki piyonlarla başlanmaz! [Yandan değil ortadan başlanır!]
* Vezir'in önündeki piyonla başlanmaz! )
- SAT-SANG:
Doğru ve bilge kişilerle beraberlik. -ve
- SATTVA <
( Aydınlatan. )
- SATURATED İLE UNSATURATED İLE TRANS ile/||/<> YAĞ ASİTLERİ
( Lipid yapı taşlarının sınıflandırması. )
( Formül: C₁₆H₃₂O₂ (palmitik) )
- SATÜRN ile BJ1407b
( ... İLE Satürn'ünkine benzer halkaları olan ilk öte gezegendir. Bizden yaklaşık olarak 420 ışık yılı uzakta olan bu gezegenin halkaları, Satürn'e göre o kadar çok ve uzundur ki, neredeyse Güneş'ten, Venüs'e kadar olan alanı kaplamaktadır. Jüpiter'den 20-30 kat daha büyük olan bu gezegen, Satürn'ün yerinde olsaydı, halkaları, Dünya'nın gökyüzüne kadar gelir ve dolunaydan çok daha büyük görünürdü. )
- SATÜRN ve/||/<> TİTAN
( ... VE/||/<> Satürn'ün en büyük uydusudur ve yoğun bir atmosferi olduğu bilinen tek doğal uydudur. Titan'daki büyük su kütleleri gibi görünen bu okyanusların, metan gazının sıvı durumu olduğu görülmüştür. Yüzey sıcaklığı, yaklaşık olarak -180 °C'dir. )
- SATÜRN URANÜS
( ... İLE/VE/<> Bulunuşu/adlandırılışı, 1781'dedir. )
( Güneşe uzaklık sırasında yedinci olan ve güneş çevresindeki dolanımını 84 yılda tamamlayan gezegen. )
( Uranüs'ün, mavi-yeşil renkte olmasının, atmosferinde bulunan metan gazından kaynaklandığı düşünülüyor. Uranüs'ün Satürn gibi halkalarının olduğu tespit edilmiştir. Ancak bu halkalar, Satürn'den daha az ve incedir. Ortalama sıcaklığı -197 °C olup Satürn'den sonra en sert rüzgarlara sahip ikinci gezegendir. )
( SATURN~URANUS )
- SATVET[Ar.] değil/yerine/= (ZORLU/SİNDİRİCİ) GÜÇ
- SAUCE :/yerine SOS
- SAV = MÜDDEA, TEZ = THESIS[İng.] = THÈSE[Fr.] = THESE, THESIS[Alm.] = THESIS[Yun.] = TESIS[İsp.]
- S.A.V. değil/yerine/= S.A.S.
- SAV ile/||/<> SAVA
( Haber. İLE/||/<> Havadis. )
- SAV/İDDİAYA KARŞI, KANIT ORTAYA KOYMA SORUMLULUĞU:
GÜMRÜKTE ve/||/<> KİŞİ(İNSAN) HAKLARINDA ve/||/<> KİŞİSEL VERİ İŞLEMEDE
( Kişiye aittir.[Bunların dışındakilerde, "sav/iddia" sahibinindir.] )
- SAVAB - HATA ile SEVAP - GÜNAH
- SAVÂB[Ar.] ile SEVÂB[Ar.] ile SEVVÂB[Ar.] ile SAVB[Ar.]
( Doğruluk, dürüstlük. Doğru hareket/davranış/düşünce. | Doğru, dürüst. İLE Ödüllendirilen hareket/davranış/tutum. | Hayırlı hareket, hayır işleme. İLE Elbiseci. İLE Yön/cihet, taraf. )
- SAVAŞ, CEMİLE (İST. 1977) :
( Sarıyerli yazarlardan olup 1977'de İstanbul'da doğdu. Lise öğrenimini takiben uzun bir süre Açık Hava Reklam sektöründe çalıştı. Bilahare İstanbul Yaşam ve Halkız Biz Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı. Yazın hayatına çocuk yaşta başladı. Şiirlerini "Kalemim Susarsa" isimli kitabında topladı. Gerçek yaşamla ilgili hikâye ve denemelerini ise "Yamalı Hayat" adı altında yayımladı. Şiirlerinden bir kısmı bestelendi. Çalışmalarını "Sokak Şairleri" diye adlandırılan "Şiir Sokakta" grubu ile yürütmekte şiir ve edebiyatın diğer kolları ile ilgili çalışmalar yapmaktadır. Sarıyer Belediye'sin düzenlediği Edebiyat Günlerine katılmakta ve edebiyat etkinliklerinde aktif olarak yer almaktadır. )
- [ne yazık ki]
!SAVAŞ ile ASKERİCİLİK/MİLİTARİZM
- SAVAŞ değil/yerine/>< BARIŞ
( İyisi yoktur. DEĞİL/YERİNE/>< Kötüsü yoktur. )
- SAVAŞ ile/ve/değil/yerine/< SALDIRI/Ş
- SAVAŞ değil/yerine/>< SANAT
- SAVAŞ ile/ve/değil/yerine SAVAŞIM
- [ne yazık ki]
!SAVAŞ ve/||/<>/>/< !YILDIRMA/TERÖR[Fr.]
- SAVAŞ ya da KORSANLIK değil/yerine/>< TİCARET
- [ne yazık ki]
SAVAŞ DÖNEMLERİNDE:
RİTÜELLEŞMİŞ ile SINIRLAMACI OLAN ile FETİH ile MUTLAK AMACI OLAN ile SINIRI OLMAYAN
- [ne yazık ki]
SAVAŞLARDA:
PARTİZAN ile/<> GERİLLA ile/<> TERÖR
- [ne yazık ki]
!SAVAŞLAR:
RASYONEL ile/ve/<> KİTLELERİN SEFERBER EDİLDİĞİ ile/ve/<> ASİMETRİK
- SAVAŞMAMA ile/ve/||/<> MESAFE ALMA
- [ne yazık ki]
SAVAŞTAN GERİYE KALANLAR:
ÖLÜLER "ORDUSU" ile/ve/||/<>/> YAS TUTANLAR "ORDUSU" ile/ve/||/<>/> HIRSIZLAR "ORDUSU"
- SAVCI/LIK ile GENEL SORGU SAVCI/LIĞI
- SAVCININ/POLİSİN İŞİ(/GÖREVİ/SORUMLULUĞU):
"(HERHANGİ) (BİR) ZANLI YAKALAMAK" değil (İLGİLİ/KANITLI) ZANLIYI YAKALAMAK
- SAVCININ/POLİSİN İŞİ(/GÖREVİ/SORUMLULUĞU):
"ALEYHTE KANIT TOPLAMAK" değil HEM LEHTE, HEM DE ALEYHTE; NE LEHTE, NE DE ALEYHTE KANIT TOPLAMAK
- SA'VE[Ar. çoğ. SA'VÂT, SIÂ] ile ...
( Kuyruk sallayan kuş. )
- SAVE :/yerine KAYDETMEK, KURTARMAK
- SAVHA VAKFI :
( Reşitpaşa mahallesinde Bulunan bu vakıf önceleri Bahriye Üçok Sağlık ve Kültür Merkezi idi. Sonraları ismi Savha Vakfı olarak değiştirildi. Halen Savha Vakfı Reşitpaşa Diyaliz ve Laboratuar merkezi olarak hizmet vermektedir (bkz. Bahriye Üçok Sağlık ve Kültür Merkezi). )
- SAVING :/yerine BİRİKİM
- ŞAVK/ŞEVK[Ar.] değil/yerine/= IŞIK
- SAVLET/HAMLE[Ar.] değil/yerine/= ATILIM
- SAVM ile/ve ZÜHD
- SAVM-I DÂVÛD ile ...
( BİR GÜN ORUŞ TUTMAK, BİR GÜN TUTMAMAK )
- SAVRUK ile SAVSAK
( Aklını işine vermeyen, dikkatsiz. | Düzensiz, dağınık. İLE İşlerine önem vermeyip onları gelişigüzel yapıveren ya da daha sonraya bırakan. )
- SAVRULMAK ile/değil/yerine/>< SALINMAK
- SAVRULMAK ile/değil SARSILMAK
- [ne yazık ki]
SAVSAKLAMA ile/ve/||/<> BOŞVERME
- SAVSAKLAMA ile/ve/<> SALLAMA
- SAVT[Ar.] ile KELÂM[Ar.]
- SAVT[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SAMT[Ar.]
( Ses, sadâ[insan sesi], selen. | Bağırma, haykırma, çığlık. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Susmak. )
- SAVT[Ar.] ile SAVT[Ar.] ile ŞAVT[Ar.]
( Ses, sadâ[insan sesi], selen. | Bağırma, haykırma, çığlık. İLE Kamçı, kırbaç. İLE Tavafta, her dönüşün adı. )
- SAVT[Ar.] ile SIYÂH[Ar.]
- SAVUNDUĞUNDAN DOLAYI BİLMEK ile/değil/yerine/>< BİLDİĞİNDEN DOLAYI SAVUNMAK
- SAVUNMA HAKKI ile/ve/||/<> KENDİNİ İFADE ETME HAKKI
- SAVUNMA İÇİN BAHANE (BULMAK) ile/yerine/değil ŞÜKÜR İÇİN BAHANE (ARAMAK/BULMAK)
( Bulmak için değil, kaybetmek için arıyoruz. )
( Her mazharata bir mazeret bulunur. )
( [not] EXCUSE FOR DEFENSE vs./but EXCUSE FOR GRATITUDE
EXCUSE FOR GRATITUDE instead of EXCUSE FOR DEFENSE )
- SAVUNMA MEKANİZMALARINDA:
BASTIRMA ile/ve/değil/||/<> BÖLME
- SAVUNMA MEKANİZMALARINDA:
FİZİKSEL OLARAK KAZANILMIŞ SAVUNMA SİLAHLARI ile/ve DAVRANIŞSAL OLARAK KAZANILMIŞ SAVUNMA HAREKETLERİ
- SAVUNMA ile CAHİLLERİN "SAVUNMASI"
( Konu/olgu çerçevesinde kalarak geçerli dayanakçaları öne sürme çabası ve hakkı. İLE Konuyu/olguyu değerlendirmek yerine ya kendilerini savunurlar ya da kişileri örnek gösterir ve saldırırlar. )
( Duygular, bilgilerle ters orantılıdır. Ne kadar az biliş varsa o kadar savunuş vardır. )
( DEFENCE vs. DEFENCE OF IGNORANTS )
- SAVUNMA ve/||/<> GÜDÜLENME ve/||/<> KAYGI
- SAVUNMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAVUŞTURMA
- SAVUNMA ile/değil/yerine SERİMLEME
- SAVUNMAK ile KORU(N)MAK
( TO DEFEND vs. TO (GET) SAVE )
- SAVUNUCU YAKLAŞIM/AÇIKLAMA ile/değil/yerine İKİNCİL/ALTERNATİF YAKLAŞIM/AÇIKLAMA
- SAVUNULMASI BİZE DÜŞMEZ değil SAVUNULMASINA GEREK KALMAZ/YOKTUR
- SAVURGAN/LIK >< CİMRİ/LİK
- SAVURGAN/LIK ile/ve/<>/değil/yerine DAĞINIK/LIK
- SAVURGAN/LIK ile/değil/yerine/>< SADÂKAT
- SAVURMAK ile SALLAMAK
- SAVURMAK ile/değil/yerine/>< SAVUNMAK
- SAVUŞMA/CIZLAM[argo] ile SIVIŞMA
( Kaçma. İLE Ortadan kaybolma. )
- SAXLAMAQ[Azr.] = DURDURMAK[Tr.]
- SA'Y/SA'Y Ü GAYRET ile ...
( ÇALIŞMA, ÇABALAMA, GAYRET, EMEK | GEÇİNMEK İÇİN İŞ İŞLEME )
- SAY[Ar.] değil/yerine/= ÇALIŞMA/EMEK
- SAY ile/||/<> SAYA
( Düz tabaka biçiminde ince, yassı taş, çakıl. İLE/||/<> Yumuşak taş. )
- SAY :/yerine SÖYLEMEK, SAYMAK
- SAYAÇ = KONTÖR = COUNTER[İng.]
- SAYAN, YÜKSEL K. (1935 - 1998) :
( Bursa'dan transfer edildi ve iki sezon (1957 - 1959) Sarıyer'de tescilli kaldı. Bu süre içinde 32 lig ve 1 kupa olmak üzere 33 resmi ve 9 özel maçla birlikte 42 maçta Sarıyer forması giydi. Lig maçlarında 4 gol kaydetti. )
- ŞÂYÂN[Fars.] değil/yerine/= UYGUN, YAKIŞIR, YARAŞIR, DEĞER
- SAYDAM ile YARI SAYDAM
( TRANSPARENT vs. TRANSLUCENT )
- SAYDAM ile YARISAYDAM
( İçinden, ışığın geçmesine ve arkasındaki şeylerin görülmesine engel olmayan cisim. | Açık seçik, belirgin. İLE Işığı geçiren fakat arkasındaki nesnelerin sınırlarını ve biçimini belirgin olarak göstermeyen nesne. )
- SAYDAMLIK/ŞEFFAFLIK ile/ve/||/<> ÖZDENETİM
- SAYDIRMAK ile/ve/||/<>/> SALDIRMAK
- SAYDIRMAK ile SAYDIRMAK
- SÂYE[Fars.] ile SÂYEBÂN[Fars.]
( Gölge. | Koruma, sahip çıkma. | Yardım. İLE Gölgelik. )
- ŞÂYET[Fr.] değil/yerine/= EĞER
- SAYFA[Ar. < SAHİFE] ile/ve/değil/||/<>/< YAPRAK
( PAGE vs. PAPER )
- SAYFİYE[Ar.] değil/yerine/= YAZLIK
- SAYGI DUYMAK ile/ve/değil/<> SAYGILI OLMAK, SAYGI GÖSTERMEK
( İçsel. İLE/VE/DEĞİL/<> Dışsal. )
( Saygı duymak zorunda değilsinizdir fakat saygılı olmak zorundasınızdır. )
( [not] TO RESPECT vs./and/but/<> TO SHOW RESPECT, TO BEHAVE RESPECTFULLY
[not] Inner. WITH/AND/BUT/<> Outer/exterior.
You don't have to respect but you have to behave respectful. )
- SAYGI "DUYMAMIZ" GEREK/LÂZIM değil "SAYGI GÖSTERMEMİZ GEREK/LÂZIM"
- SAYGI (GÖSTERMEK) ile/ve/||/<>/> ANLAYIŞ (GÖSTERMEK)
- SAYGI GÖSTERMEK ve/<> SAYGI AŞILAMAK
- SAYGI ile/ve/<> BAĞ
- SAYGI ve/||/<>/> ÇALIŞMA
( Geçmiş için. VE/||/<> Gelecek için. )
- SAYGI ile/ve/||/<> ÇEKİNMEK
- SAYGI ve/||/<>/< CİDDİYET
- SAYGI ile/ve/<> DAYANÇ/SABIR
( [çoğu kişiye] Sonsuz olmalı. İLE/VE/<> Sınırlı olmalı! )
( RESPECT vs./and/<> PATIENCE )
- SAYGI ile/ve/<> DEĞER VERMEK
( RESPECT vs./and/<> TO ESTEEM/APPRECIATE )
- SAYGI ile/ve/||/> DÜRÜSTLÜK ile/ve/||/> GÜVEN ile/ve/||/> BAĞLILIK/SADÂKAT
( Gösterilir(se). İLE/VE/||/> Değerlenir. İLE/VE/||/> Kazanılır. İLE/VE/||/> Sağlanır. )
( Earned. vs./AND/||/> Appreciated. vs./AND/||/> Gained. vs./AND/||/> Returned. )
( Yükün dürüstlükse, gücün düşer belki fakat "başın düşmez". )
( RESPECT vs./and//||/> HONESTY vs./and/||/> TRUST vs./and/||/> LOYALTY )
- SAYGI ile/ve/<> EDEB
( ... ile/ve/<> HUMANITAS )
( RESPECT vs./and/<> PERTINENCE )
- SAYGI = HÜRMET = RESPECT[İng., Fr.] = ACHTUNG[Alm.] = RESPECTO[İsp.]
- SAYGI ve/||/<>/> ONURLANDIRMAK
- SAYGI/İHTİRAM[Ar.] ile OTORİTE
( Özsaygı ile. İLE Bilgi ile. )
- SAYGI ile/ve/< ÖZSAYGI
( HÜRMET ile/ve/< EDEB )
( HÜRMET ile/ve/< İZZET-İ NEFS )
- SAYGI ve/||/<>/> SEVGİ ve/||/<>/> SELÂM
( Üçü de koşulsuzdur, koşulsuz olmalıdır! )
- SAYGI ile/ve/||/<>/> YÜKSEK SAYGI/TAZİMAT[Ar.]
- SAYGI:
BİLİNÇ ve/||/<> DUYARLILIK
- SAYGI/LI ve/||/=/<>/>/< ÖLÇÜ/LÜ/LÜK
- SAYGILI ile SAYGIN
( Kişinin, başkalarına gösterdiği tutum dolayısıyla. İLE Başkalarının, kişiye gösterdiği tutum dolayısıyla. )
- SAYGINLIK/PRESTİJ[Fr.,İng. < PRESTIGE] ile GÖSTERİŞ
( ... ile NÜMÂYİŞ )
( ... ile AFİLİ[Gösterişli, çalımlı.] )
- SAYGIN/LIK ile/ve TAKİP EDİLEBİLİR/LİK
- SAYGINLIK/İTİBAR ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< BEKLENTİ
- SAYGINLIK/İTİBAR ve/||/<>/>/< KÖPRÜ KURMAK
- SAYGISIZ/LIK:
ÇEKİNMEMEK(TEN) ile/ve/değil/||/<>/< YETERİNCE ÇEKİNMEMEK(TEN)
- SAYGISIZLIK ile/ve/değil/<> DİKKATSİZLİK
( [not] DISRESPECTFULNESS vs./and/but/<> CARELESSNESS )
- SAYGISIZLIK ile/ve/değil DÜŞÜNCESİZLİK
( [not] DISRESPECTFULNESS vs./and/but THOUGHTLESSNESS )
- SAYGISIZLIK ile/ve/değil EDEPSİZLİK
( [not] DISRESPECTFULNESS vs./and/but IMPERTINENCE )
- SAYGISIZLIK ile/ve/değil/<> İLGİSİZLİK
( [not] DISRESPECTFULNESS vs./and/but/<> INDIFFERENCE )
- SAYGISIZ/LIK ile/ve/<> SEVGİSİZ/LİK
( DISRESPECTFULNESS vs./and/<> LOVELESSNESS )
- Saygı duyulmak için DİNLE!!!
- SAYI DÜZENLERİNDE:
10 TABANLI ile/ve 12 TABANLI ile/ve 60 TABANLI ile/ve 150 TABANLI
- ŞÂYİ'[< ŞÜYÛ] ile ŞÂYİA
( Duyulmuş, herkesçe bilinmiş. Belirli olan, duyulan. | Bölüşülmemiş ortak hisse. | Bir şeyin her noktasıyla ilgili bulunan. İLE Yayılmış haber, yaygın söylenti, duyultu. )
- SAYI UYUMU ile ...
( NUMBER AGREEMENT )
- SAYI = ADET = NUMBER[İng.] = NOMBRE[Fr.] = ZAHL[Alm.] = NUMERUS[Lat.] = ARITHMOS[Yun.] = NUMERO[İsp.]
- SAYI ile ÇEŞİT
( NUMBER vs. KIND )
- SAYI ile/ve/||/<>/> NARSİSİST SAYI/ARMSTRONG SAYISI/MÜKEMMEL KUVVETLİ SAYI
(
Bir sayının basamaklarının her birinin, toplam basamak sayısı kadar üssü alınıp toplandığında yine aynı sayıyı vermesi durumu.
Matematiksel Açıklama
Bir n basamaklı X sayısı için:
X = d1 + d2 + ... + dn
biçimindeki denklem sağlanıyorsa X bir narsisist sayıdır.
Örnekler
- 153 sayısı:
13 + 53 + 33 = 1 + 125 + 27 = 153
94 + 44 + 74 + 44 = 6561 + 256 + 2401 + 256 = 9474
Bu tür sayılar, belirli bir düzende ortaya çıkmaz ve genellikle belirli bir aralıkta bulunmaları için özel algoritmalar kullanılır.
)- SAYI ile/ve/<> ORTAK KAT
( ... İLE/VE/<> Bazı tamsayıların katı olabilecek sayı. )
- SAYI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< RAKAM
(
)
( [not] NUMBER vs./and/but/||/<>/< DIGIT
DIGIT instead of NUMBER )
- SAYI ile TAM SAYI ile ASAL SAYI
( Sayma, ölçme, tartma vb. işlerin sonunda bulunan birimlerin kaç olduğunu bildiren söz, adet. | Gazete, dergi vb. sürekli yayınların bir bütün oluşturan, değişik tarih, numara taşıyan baskılarından her biri, nüsha. | Bir spor karşılaşmasında, taraflardan her birinin başarı derecesini gösteren nicelik, skor. İLE Bir bütünü oluşturan tekler için kararlaşmış bulunan sayı, aded-i mürettep. | Kesirsiz sayı. )
- SAYILABİLİR SONSUZ ile/||/<> SAYILAMAZ SONSUZ
( Sayılabilir sonsuz doğal sayılarla eşlenebilen İLE sayılamaz sonsuz daha büyük sonsuzdur. Cantor doğal sayılar sayılabilir İLE gerçel sayılar sayılamaz olduğunu kanıtladı. Bu farklı sonsuzluk büyüklükleri gösterir. )
( Georg Cantor tarafından 1874 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1845-1918) (Ülke: Almanya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Küme teorisi, sonsuzluk kavramı) )
- SAYILABİLİR SONSUZ/LUK ile/ve SAYILAMAZ SONSUZ/LUK
( Tam sayılar kümesidir. [Tam sayıların sonu yoktur. Herhangi bir tam sayıya, 1 eklerseniz, yeni ve daha büyük bir tam sayı elde edersiniz.] İLE/VE Sayılamaz sonsuz sayılara "irrasyonel" sayılar denilir. Herhangi iki tam sayının bölümü olarak ifade edilemezler. [Bu tür sonsuzluğa örnekler, Pi sayısı[3.141592654...] ve e sayısı[2.718281828...] olabilir.] [Doğa ve evren ile ilgili matematik modellerde sabit olan sayılar, e ve Pi sayılarını içerdiklerinden, evrende ve öznede, sayılamaz bir sonsuzluk bulunduğunu gözönünde bulundurmak zorundayız.] )
( "Sonlu Ötesi Sayılar (Alef Sayıları)" adlı yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )
- SAYILABİLİR ile/||/<> SAYILAMAZ
( Sayılabilir kümeler doğal sayılarla eşleştirilebilir İLE sayılamaz kümeler eşleştirilemez )
( Cantor tarafından 1874 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1845-1918) (Ülke: Almanya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Küme teorisi, sonsuzluk kavramı) )
- SAYILABİLİRLİK ile/ve/||/<>/> BİREYLEŞİM
- SAYILABİLİR/SAYILAMAZ SONSUZLUK ile/ve/<> NOKTASAL SONSUZLUK
( ... İLE/VE/<> Bu sonsuzluk türü, hem geometrik, hem de aritmetik olması bakımından, doğrudan doğa ile ilgilidir. Bu tür sonsuzluğa "singülarite" denilmektedir. [Doğada bir merkeze doğru odaklanan -anafor adını verdiğimiz- sudaki ve hortum denilen havadaki noktasal sonsuzluklar buna örnek gösterilebilirler.] )
- SAYILAR/DA:
YAKLAŞAN ile/ve/||/<> UZAKLAŞAN
- SAYIM/TÂDÂT[Ar.] ile SAYIMLAMA/SAYIMBİLİM/İSTATİSTİK ile SAYIŞ ile SAYIŞMA
( Sayma eylemi. İLE Bir dizi olayın ya da sayı ile gösterilen olguların, yöntemli öbekleştirilmesine dayanan ve ilkelerini, olasılık kuramlarından alan, matematiğin uygulamalı dalı. İLE Sayma eylemi ya da biçimi. İLE Takas. | Çocuk oyunlarında, sayı sayarak, ebeyi belirleme. )
- SAYIM ile/ve ÖLÇÜM
( COUNT vs./and MEASUREMENT )
- SAYIN APARTMAN YÖNETİCİLİĞİ değil SAYIN APARTMAN YÖNETİCİSİ/YÖNETİMİ
- SAYISAL OLMAYAN ve/<> AŞKIN
- SAYLAN, PROF. DR. TÜRKAN (EMİRGAN/İST. 1935 - 2009) :
( Kandilli İlkokulu (1944 - 1946) ve Kandilli Kız Lisesinden mezun oldu (1946 - 1953). İstanbul Top Fakültesinden mezun oldu (1963). 1964 - 1968 yılları arasında S.S. Nişantaşı Hastanesinde Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanlığı aldı. 1968'de İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı'nda başasistanlığa başladı. 1971'de İngiltere'de eğitim gördü. 1974'te Fransa, 1976'da yine İngiltere'de kısa süreli çalışmalar yaptı, 1972'de doçent, 1977'de profesör oldu. 1976 yılında cüzam hastalığı ile ilgili çalışmalara başladı ve Cüzamla Savaş Derneği'ni kurdu. 1986'da kendisine Hindistan'da "Uluslar arası Gandhi Ödülü" verildi. 2006 yılına kadar Dünya sağlık Örgütü'nün Lepra konusunda danışmanlığını yaptı. Uluslar arası Lepra Birliği'nin (ILU) kurucu üyesi oldu. Avrupa Dermato Veneroji Akademisi'nin ve Uluslar arası Lepra Derneği'nin de üyeliğini yaptı. 1981 - 2002 yılları arasında 21 yıl süre ile İ.Ü. Tıp Fakültesindeki görevi ile birlikte görülü olarak İstanbul Lepra Hastanesi Başhekimliğini yaptı. 1982 - 1987 yılları arasında İstanbul Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Başkanlığı, 1981 - 2001 yılları arasında İstanbul Tıp Fakültesi Lepra Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü yaptı. Ayrıca, Dermatoloji Laboratuarının, Behçet Hastalığı ve Cinsel İlişkiyle Bulaşan Hastalıklar Polikliniklerinin kurulmasına öncülük yaptı, Ulusal Lepra Kontrol Programını koordinatörü olarak proje, planlama ve uygulamalarını gerçekleştirdi. 1989'da bir grup Atatürkçü ile birlikte, devrim yasalarının ve laikliğin korunması amacıyla kurulan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin (ÇYDD) kurucularından oldu ve Genel Başkanlığına seçildi. 1990'da oluşturulan "Öğretim Üyeleri Derneği" nin kurucularından oldu ve II. Başkanlığını yaptı. 1990'da "İ.Ü. Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin kuruluşunda görev aldı. Müdür Yardımcılığını yaptı, Kadın Sağlık derslerinin koordinatörlüğünü yaptı. 1995'te Kandilli Kız Lisesi Kültür ve Eğitim Vakfı'nın (KANKEV) kurucusu ve başkanlığı, İstanbul Tabip Odası ve Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı'nın da üyeliğini yaptı. 2002'de emekli oldu. Gönüllü olarak ÇYDD'nin Genel Başkanlığını, KANKEV Vakfı ile Cüzamla Savaş Derneği Başkanlığını sürdürdü. 2000'de Sosyal Hizmetler Danışma Kurulu üyeliğine seçildi. YÖK üyeliği ile görevlendirildi (2001 - 2007). Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu üyeliği ve İstanbul İl İnsan Hakları Kurulu üyeliklerinde bulundu. 440 yayın yaptı. Bu yayınlardan 50 si yabancı dergilerde yayınlanan tıbbi çalışmaları, 204 ‘ü tıbbi, sosyal ve siyasal içerikli gazete makaleleri, 186'sı ise Türkçe tıbbi dergilerde ve kongre kitaplarında yayınlanan araştırma, derleme ve olgu bildirimlerinden oluşuyor. "I. Basamak Sağlık Hizmetlerinde Deri ve Zührevi Hastalıklar El Kitabı" adlı eseri 5 baskı yaptı. "At Kız" Çocukluk yaşamını anlatan kitabıdır. "Cumhuriyetin Bireyi Olmak" eserleri ile Radyo Cumhuriyet'teki programlarının dökümü olan "Radyo Cumhuriyet'te Çağdaş İnsan Söyleşileri", Mehmet Zaman Saçlıoğlu ile söyleşilerini içeren ve 7 baskı yapan "Güneş Umuttan Şimdi Doğar" ile Zehra İpşiroğlu'nun sorguladığı "Yapıcılığın Gücü" ve son olarak da Şefik Görkey yapılmış "Hekim Olmak" adlı eserleri bulunmaktadır. Değişik tarihlerde ve değişik kurum ve kuruluşlardan 48 önemli ödüle layık görüldü. Ayrıca Boğaziçi Üniversitesi tarafından kendisine cüzam ve eğitim alanındaki çalışmaları nedeni ile "Fahri Doktora" verildi. Eğitim alanında büyük uğraş verdi. Doğu, Güneydoğu ve Orta Anadolu bölgelerinde bulunan ve okuma imkanı bulunmayan, ailelerince önce maddi ve sonra da değişik nedenlerle okutulmayan binlerce öğrenciye "Kardelenler" projesi ile ulaşarak, burs vermek, yurt sağlamak suretiyle okuma imkanı sağladı. Onlarca okul ve öğrenci yurdu açılmasını temin etti. )
- SAYMAK ile/ve ÖLÇMEK
( Matematik/aritmetik. İLE/VE Geometrik. )
( İSTİMARA[İt.]: Ölçme, değerlendirme. | Bir kabın, oylumunu ya da alabileceği miktarı hesaplama. )
- SAYRI/HASTA/HİPOKONDRİAK ile/değil SAYRIMSAK
( ... İLE/DEĞİL Gerçekte sayrı olmadığı halde, kendini sayrı gösteren/sanan. )
- SAYRILIK/HASTALIK/MARAZ[Ar.] değil/yerine/>< ESENLİK
- SAYRILIK ile/ve BÖLGESEL SAYRILIK
( DISEASE vs./and ENDEMIC )
- SAYRILIK ile/ve/<> İHTİLÂT[Ar.]
( ... İLE/VE/<> Sayrılık[hastalık] karışması. | Karşılaşıp görüşme. )
- SAYTEYŞIN değil/yerine/= GÖNDERİ
- SAZ ŞAİRİ/ŞAİRLİĞİ değil/yerine/= KOŞUKÇU/LUK
- SAZ ŞAİRLERİ ile ORTAÇAĞ OZANLARI ile AŞKA DAİR KISA KOŞUKLAR SÖYLEYENLER
( MINSTRELS vs. JONGLEURS vs. MADRIGALISTS )
- SAZ ile BAĞLAMA
- SAZ ile ENSTRÜMAN/"SAZ"
- SÂZ[Fars.] ile -SÂZ[Fars.]
( Çalgı. | Araç, aygıt, âlet. | Silah. | At takımı. | Sıra, düzen. | Kuvvet, kudret. | Öğrenme. | Ustalık. | Hile. | Eş, benzer. | Çıkar/menfaat. İLE "Yapan, uyduran, düzen" anlamlarına gelerek birleşik sözcükler yapar [ÇÂRE-SÂZ: Çare bulan. | HÂTIR-SÂZ: Hatır, gönül yapıcı.]. )
- SAZ değil/yerine/= SAZ, ÇALGI
- SÂZENDE ile/ve HÂNENDE[Fars.] ile/ve RAKKÂSE
( Enstrüman çalan. İLE/VE Musikî icra eden. İLE/VE Semâ eden. )
- SAZ/GİTAR VB. ÇALMADA:
ALTTAN ÇIRPMA ile/ve/değil/||/<> ÜSTTEN ÇIRPMA
- ŞÂZZ[Ar.] değil/yerine/= AYRIK, KURALDIŞI
- Sb ile Sc ile Se
( Antimon'un simgesi. İLE Skandiyum'un simgesi. İLE Selenyum'un simgesi. )
- SBRT/STEROTAKTİK VÜCUT RADYOTERAPİSİ STEREOTACTIC BODY RADIOTHERAPY[İng.] değil/yerine/= STEROTAKTİK GÖVDE IŞIN SAĞALTIMI
- SBS/HEALTH INFORMATION SYSTEMS[İng.] değil/yerine/= SAĞLIK BİLİŞİM DÜZENLERİ
- SBS/SEQUENTIAL BACKWARD SELECTION[İng.] değil/yerine/= SIRALI GERİ YÖNLÜ SEÇİM
- SBY/HEALTHCARE KNOWLEDGE MANAGEMENT[İng.] değil/yerine/= SAĞLIK BİLGİ YÖNETİMİ
- SC/SUBCUTANEOUS[İng.] değil/yerine/= DERİ ALTI
- SCALABILITY[İng.] değil/yerine/= ÖLÇEKLENEBİLİRLİK
- SCALE :/yerine ÖLÇEK
- SCALENE ile/||/<> ISOSCELES
( Scalene farklı kenarlar İLE isosceles iki eşit kenar. )
( Formül: All different İLE two equal sides )
- SCANDAL :/yerine SKANDAL
- SCANNING[İng.] değil/yerine/= TARAMA
- SCARED :/yerine KORKMUŞ
- SCD/ANİ KARDİYAK ÖLÜM/SUDDEN CARDIAC DEATH[İng.] değil/yerine/= KALP YETMEZLİĞINE DAYALI ANİ ÖLÜM
- SCENARIO :/yerine SENARYO
- SCENE :/yerine SAHNE
- SCH/SCHIZOPHRENIA[İng.] değil/yerine/= ŞİZOFRENİ
- SCHEDULE :/yerine PROGRAM, ZAMANLAMAK
- SCHEME :/yerine PLAN, ŞEMA
- -SCHESIS ile/||/<> -SCHISIS/SCHISTO- ile/||/<> FLUX- ile/||/<> ISCH-/ISCHO-
( Süpresyon, denetim, birikim, akışın önlenmesi. İLE/||/<> Yırtık, dalak, fissür, yapışıklıkların önlenmesi. İLE/||/<> Akış. İLE/||/<> Denetim, eksiklik, durdurma, baskı altına alma. )
- SCHİFF BAZI ile/||/<> WERNER KOMPLEKSİ
( Schiff imin ligand, Werner klasik amin. )
( Formül: C=N İLE NH₃ )
- SCHILLER ve/||/<> GOTTFRIED KÖRNER İLE KALLIAS (GÜZELLİK ÜZERİNE)
- SCHLEIERMACHER ile/ve DILTHEY
- SCHOLA CANTORUM[Fr. CHANTEUR(ŞANTÖR)] -ile
( Erkek şarkıcı./"CHANT" İLE Erkek şarkıcılar okulu. )
itibarı ile 52.679 başlık/FaRk ile birlikte,
52.679 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(165/212)
(1996'dan beri)