Bugün[26 Aralık 2025]
itibarı ile 12.947 başlık/FaRk ile birlikte,
12.947 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(7/53)


- DİSİPLİN ile STRES


- DİSİPLİNLERARASILIK ile/ve/<> SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

( INTERDISCIPLINARY vs./and/<> SUSTAINABILITY )


- DIŞİŞLERİ ile DIŞİŞLERİ BAKANI ile DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI ile SECR DIŞ POLİTİKA KOMİTESİ YARDIMCISI ile DIŞ POLİTİKA KOMİTESİ YARDIMCISI ile YABANCI ile DÖVİZ ile DÖVİZ ile DÖVİZ KURU ile YABANCI YAPIMI ile YABANCI ile YABANCILAR ile YABANCILIK ile YABANCILIK

( FOREIGN AFFAIRS vs. FOREIGN MINISTER vs. FOREIGN MINISTRY vs. FOREIGN POLICY COMMITTE DEPUTY TO THE SECR vs. FOREIGN POLICY COMMITTEE DEPUTY vs. FOREIGN vs. FOREIGN CURRENCY vs. FOREIGN EXCHANGE vs. FOREIGN EXCHANGE RATE vs. FOREIGN MADE vs. FOREIGNER vs. FOREIGNERS vs. FOREIGNISM vs. FOREIGNNESS )

( بيگانه ile فرا منتقه اي ile اازخارجه آمده ile غريب ile خارجه ile امور خارجه ile ارز خارجي ile اسعار ile نرخ اسعار خارجي ile ساخت خارجي ile وزير خارجه ile وزير امور خارجه ile وزيرخارجه ile وزارت امور خارجه ile معاون سياست خارجي دبير شوراي عالي امنيت مل ile معاون سياست خارجي ile غريبه ile خارجي ile اجنبي ile خارجيان ile بيگانه پرستي ile بيگانگي )

( BEYGANEH ile FARA MONTEGHEH AY ile AZKHARJEH AMODEH ile غريب ile KHARJEH ile AMOR KHARJEH ile ARZ KHARJY ile اسعار ile NARKH ASAAR KHARJY ile SAKHT KHARJY ile VEZYR KHARJEH ile VEZYR AMOR KHARJEH ile وزيرخارجه ile VAZART AMOR KHARJEH ile MOAVAN SYEST KHARJY DABYR SHORAY ALY AMANYT MOL ile MOAVAN SYEST KHARJY ile GHARYBAH ile KHARJY ile اجنبي ile KHARJYAN ile BEYGANEH PARESTY ile BEYGANGY )


- DIŞKI ile DIŞKI ile SALGILAMAK ile BOŞALTIM

( EXCRETA vs. EXCRETAL vs. EXCRETE vs. EXCRETION )

( فضولات ile برازي ile دفع کردن ile برون کردن ile دفع )

( FOZOLAT ile برازي ile DAF KARDAN ile BORON KARDAN ile DAF )


- DİSKRET ile/||/<> SÜREKLİ

( Diskret matematik ayrık yapıları İLE sürekli matematik sürekli yapıları inceler )

( Cauchy tarafından 1821 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1789-1857) (Ülke: Fransa) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Limit teorisi, analiz) )


- DİSKUR değil/yerine/= SÖYLEM


- DIŞLAMA ile/değil (SADECE) FARK

( [not] TO EXCLUDE vs./but (ONLY) DIFFERENCE )


- DIŞLAŞ(TIR)MAK ile SOMUTLAŞ(TIR)MAK

( EXTERNALIZE vs. TO CONCRETIZE )


- DİSPANSER değil/yerine/= SAĞLIKEVİ/SAĞLIK OCAĞI


- DİSPERSİON CORRECTİON ile/||/<> STANDARD DFT

( D3 dispersiyon düzeltme vdW, standart eksik. )

( Formül: DFT-D3 İLE pure DFT )


- DİSPROSODİ/DYSPROSODIA[İng.] değil/yerine/= SÖZ EZGISİ BOZUKLUĞU


- DİSTRES/DISTRESS[İng.] değil/yerine/= SIKINTI | ZORLANMA


- DİSTRES değil/yerine/= SIKINTI


- DİVAN DÜZYAZILARINDA:
TEZKİRE ile/ve TARİH ile/ve SEFARETNAME ile/ve SEYAHATNAME ile/ve SİYASETNAME ile/ve MÜNAZARA ile/ve MÜNŞEAT ile/ve EVLİYÂ TEZKİRESİ ile/ve KISAS-I ENBİYÂ


- DİVÂN EDEBİYATI DÖNEMLERİ'NDE:
KURULUŞ ile/ve/> GEÇİŞ ile/ve/> KLASİK ile/ve/> SEBK-İ HİNDÎ ile/ve/> YERLİLEŞME

( [Yaklaşık olarak] 1250 - 1451 ile/ve/> 1451 - 1512 ile/ve/> 1512 - 1603 ile/ve/> I. Ahmed - IV. Mehmet [dönemi] ile/ve/> III. Ahmet - Tanzimat )


- DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL OLMAYAN/LAR]:
BAHÂRİYE ile/ve/<> CEMREVİYE ile/ve/<> FAHRİYE ile/ve/<> IYDİYE ile/ve/<> MEDHİYE ile/ve/<> MERSİYE ile/ve/<> HİCVİYE ile/ve/<> GAZAVATNÂME ile/ve/<> SAKİNÂME ile/ve/<> HAMAMNÂME ile/ve/<> SAHİLNÂME ile/ve/<> KIYÂFETNÂME ile/ve/<> SURNÂME ile/ve/<> LÛGAZ ile/ve/<> MUAMMÂ ile/ve/<> HEZLİYÂT ile/ve/<> TARİH DÜŞÜRME ile/ve/<> ŞEHR-ENGİZ ile/ve/<> DÂRİYE

( XIII. yy.'dan, XIX. yy.'a kadar, 3182 Dîvân Şairi vardır. )

( Bahar nitelemeleriyle başlanarak birini övmek için yazılan kasîde. | Baharın gelişiyle doğanın uyanışını, değişimini, güzelleşmesini konu edinen kasîdeler. İLE/VE/<>
Bayramlar, baharlar gibi cemre vesilesiyle, dönemlerindeki önemli kişiler için yazılan şiirler. İLE/VE/<>
Bir kişinin[devletli, bir başka şair ya da şairin kendinin] övüldüğü şiirler. İLE/VE/<>
Dönem büyüklerinden birini bayramın gelişi dolayısıyla öven kasîde türü. İLE/VE/<>
Bir kişiyi [devlet ya da tasavvuf ileri gelenlerini] övmek için yazılan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Bir ölenin/vefâtın ardından duyulan acıyı anlatmak, öleni övmek için yazılan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Bir kişiyi, kurumu, toplumsal olayı, geleneği yeren/taşlayan manzum türü. [Siham-ı Kaza - Nef'î] İLE/VE/<>
Savaşları, kahramanlıkları, zaferleri anlatan manzum ya da mensur yapıtlar. [İlk gazavatnameler XV. yy.'da yazılmaya başlanmıştır] İLE/VE/<>
İçki ve içki âlemlerinin övülerek anlatıldığı manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Hamamları, hamam eğlencelerini ve hamamdaki güzelleri betimlemek üzere yazılan manzum yapıtlar. [ilki: Deli Birader - Gazalî] İLE/VE/<>
İstanbul kıyıları ile buralardaki yerlerinin anlatıldığı şiirlerin genel adı. [Fennî] İLE/VE/<>
Kişilerin karakterlerini, fiziksel görünümlerini [göz rengi, boy uzunluğu/kısalığı vb.] temel alarak açıklamaya çalışan yapıtlar. İLE/VE/<>
Sarayın mutlu günlerini [evlenme, doğum şenlikleri vb.] anlatann manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Hece vezniyle yazılmış manzum bilmece. İLE/VE/<>
Belirli kurallara göre düzenlenip çözülebilen manzum bilmece. İLE/VE/<>
Alaylı bir dille yazılmış manzum türü. [zarif bir nükte ya da güzel bir mazmun kadar kaba şakalara, taşlamalara ve sövgülere de yer verilir] İLE/VE/<>
Önem verilen bir olayın ya da bir yapının kuruluş yılını bildiren bir tümce, bir mısra ya da beyit yazmak. İLE/VE/<>
[Fars.: "Şehir karıştıran"] Bir kenti, o kentin güzelliklerini, doğal ve sosyal özelliklerini anlatan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Yeni yaptırılmış saray, köşk, yalı benzeri binalar için yazılmış kasîdeler. )


- DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL]:
TEVHÎD ile/ve/<> MÜNÂCÂT[< NECV] ile/ve/<> NAAT ile/ve/<> MİRÂCİYE ile/ve/<> MAKTEL-İ HÜSEYİN ile/ve/<> HİLYE ile/ve/<> MEVLİD ile/ve/<> KIRK HADİS ile/ve/<> MENÂKIBNÂME ile/ve/<> KISSA ile/ve/<> SİYER

( Tanrı'nın birliğini ve ululuğunu anlatan şiir/ler. İLE/VE/<>
Allah'a dua etme, yalvarma. | Allah'a dua konulu şiirler/manzûme. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'i övmek, ona yakarma, şefaat dileme amacıyla yazılmış şiir/ler. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in mirâcını anlatan şiirler. İLE/VE/<>
Hz. Hüseyin'in Kerbela'da şehit edilişini konu alan ve acıklı bir üslûpta yazılan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in fiziksel ve kişisel özelliklerini, örnek davranışlarını konu alan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in doğumunu ve kısaca yaşamını övgüyle anlatan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in kırk sözünden oluşan yapıtlar. İLE/VE/<>
Din büyüklerinin, tarikat kurucularının, ermişlerin olağanüstü yaşamlarını anlatan yapıtlardır. İLE/VE/<>
Öğüt verici ve öğretici öykü, fıkra, masal, menkıbe türü yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in yaşamını anlatan yapıtlar. )


- DÎVÂN ile/||/<>/> AYAK DÎVÂNI ile/||/<>/> DÎVÂN-I HÜMÂYÛN ile/||/<>/> DÎVÂN-I HARP ile/||/<>/> ÂYÂN MECLİSİ ile/||/<>/> ŞÛRÂ

( Yüksek düzeyli devlet adamlarının kurduğu büyük kurul. İLE/||/<>/> Sultanın huzurunda kurulan dîvân. İLE/||/<>/> Eskiden İslâm devletlerinde, devlet işlerinin görüşülüp karara bağlandığı kurul. [Başlangıçta bir devlet dairesi olan divân, İran devlet geleneğinin de etkisiyle sonradan kurul biçimine dönüştü.] İLE/||/<>/> Askerî mahkeme. İLE/||/<>/> Meşrûtiyet döneminde kurulan ve üyeleri Sultan tarafından, yaşam boyu seçilen kurul. İLE/||/<>/> Kurul, danışma kurulu. )

( DİVANYOLU: İstanbul'da, Sultanahmet ile Çarşıkapı arasında uzanan caddenin adı. )

( KUBBEALTI: Topkapı Sarayı'nda, Sadrazam başkanlığındaki Divân-ı Hümayun'un toplandığı özel oda. )

( HARBİYE NAZIRI: Osmanlı Savaş Bakanı. )


- DİVÂN-I MUHASEBAT[Ar.] değil/yerine/= SAYIŞTAY


- DİYABET/DİABETES MELLITUS[DM][İng.] değil/yerine/= ŞEKER HASTALIĞI


- DİYABETİK/DİABETIC[İng.] değil/yerine/= ŞEKER HASTASI | ŞEKER HASTALIĞI (İLİŞKİLİ)


- DİYABETOJENİK/DİABETOGENIC[İng.] değil/yerine/= ŞEKER HASTALIĞI YAPAN


- DİYET LİFİ ile/||/<> SİNDİRİLEMEYEN KARBONHİDRATLAR

( Diyet lifi bitkisel kaynaklı prebiyotik İLE sindirilemeyen karbonhidratlar daha geniş bir kategoridir. İkisi de mikrobiyota için besin İLE KZYA üretimine yol açar. )


- DİZARTRİ değil/yerine/= SÖYLEYİŞ BOZUKLUĞU


- DİZEK/SATIR ile SATIR

( Bir sayfa üzerinde yan yana dizilmiş sözcükler. İLE Ağır ve enli bir bıçak. )


- DİZGE ile SIRA

( SYSTEM vs. TURN )


- DİZGE = SİSTEM, MANZUME, MESLEK = SYSTEM[İng., Alm.] = SYSTÈME[Fr.] = SYSTEMA[Yun.] = SISTEMA[İsp.]


- DİZGE ile/ve SÜREÇ

( SYSTEM vs./and PROCESS )


- DİZGE ile SÜREKLİLİK

( SYSTEM vs. CONTINUITY )


- DİZİ ZAMAN ALGILAMASI ile SÜREKLİ ZAMAN ALGILAMASI

( PERCEPTION OF SERIAL TIME vs. PERCEPTION OF CONTINUAL TIME )


- DNA:
ADENİN ve/||/<> TİMİN ve/||/<> GUANİN ve/||/<> SİTOZİN ve/||/<> FOSFAT ve/||/<> DİOKSİRİBOZ ŞEKER

( Adenin, Timin ile birleşir. VE/||/<> Sitozin, Guanin ile birleşir. )


- DNA İLE RNA İLE PROTEİN ile/||/<> SENTRAL DOGMA

( Genetik bilgi DNA→RNA→Protein yönünde akar (sentral dogma). )

( Formül: DNA → RNA → Protein )


- DNA ile/||/<> SARMAL

( DNA çift sarmal yapısının keşfi )

( James Watson tarafından 1953 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1928-) (Ülke: ABD) (Alan: Biyoloji) (Önemli katkıları: DNA çift sarmal yapısı) (Nobel: 1962) )


- DOĞA VAROLANI ile/ve/<> SONRA/NIN VAROLANI

( Hayvan. İLE/VE/<> İnsan. )


- DOĞA:
YAPAY OLMAMA ile/ve/||/<> SURET OLMAMA


- DOĞA ve/>/ve/<> İMGE ve/>/ve/<> SİMGE

( NATURE and/> IMAGE and/<> SYMBOL )


- DOĞA ile/ve SANAT

( Sanat, sırrını bilenler için bir tutam otun içinde saklıdır. Bilmeyenler ise onu bir dağın ardında zannederler. )

( ... İLE/VE Doğanın karşısında kazanılmış zafer. )

( “Doğa, sanat gibi görüldüğünde; sanat ise doğa gibi görüldüğünde güzeldir.” )

( Güzellik, teknikteki doğadır; sanatsallıktaki özgürlüktür. )


- DOĞAL AHLÂK ile/ve AKLÎ AHLÂK ile/ve ŞER'Î AHLÂK

( NATURAL MORALS vs./and MENTAL MORALS vs./and MORALS OF LAW )


- DOĞAL BESLENMEDE:
MESAFE ile/ve/||/<> ZAMANLAMA ile/ve/||/<> TOHUM ile/ve/||/<> KAYNAK ile/ve/||/<> İŞLEME ile/ve/||/<> SAĞLIK ile/ve/||/<> CANLILAR

( Yakın. İLE/VE/||/<> Döngüsel. İLE/VE/||/<> Yerli. İLE/VE/||/<> Aracısız. İLE/VE/||/<> Organik/zehirsiz. İLE/VE/||/<> Dirimsel çeşitlilik. )


- DOĞAL İLE TAM İLE RASYONEL İLE GERÇEL ile/||/<> SAYI KÜMELERİ

( Sayı kümelerinin genişleme hiyerarşisi: ℕ ⊂ ℤ ⊂ ℚ ⊂ ℝ )

( Formül: ℕ ⊂ ℤ ⊂ ℚ ⊂ ℝ ⊂ ℂ )


- DOĞAL İLE TAM İLE RASYONEL İLE REEL İLE KOMPLEKS ile/||/<> SAYI KÜMELERİ

( Matematikteki temel sayı sistemleri. )

( Formül: i² = -1 )


- DOĞAL POLİMER ile SENTETİK POLİMER

( Doğal olarak oluşan polimerler. İLE İnsan yapımı polimerler. )


- DOĞAL/TABİÎ SİSTEM = KAİDE-İ TABÎÎYE = SYSTÈME NATUREL


- DOĞAN ile SARDOĞAN

( ... İLE Sarı renkli bir tür doğan. )


- DOĞAN ile SUNGUR/AKDOĞAN

( ... İLE En büyük doğan. )

( ... İLE Kayalık kıyılar, dağlar ve ibreli ormanların kenarlarında yaşarlar. [Yarlarda yuva yaparlar.] )

( ... vs. GYRFALCON )

( ... cum FALCO RUSTICOLUS )


- DOĞAÜSTÜ = FEVK-AT-TABİA = SUPERNATURAL[İng.] = SURNATUREL[Fr.] = ÜBERNATÜRLICH[Alm.]


- DOĞRU SÖYLÜYORSUN yerine SÖYLEDİĞİN SÖZ DOĞRU


- DOĞRU ile/değil SABİT(E)

( [not] RIGHT vs./but CONSTANT )


- DOĞRUCA (ÜZERİNE) BAKIŞ ile/yerine SÜREGİDEN BAKIŞ

( DIRECT LOOKING vs. LOOKING PERIODICAL
LOOKING PERIODICAL instead of DIRECT LOOKING )


- DEMOKRASİ:
DOĞRUDAN ile TEMSİLİ ile LİBERAL ile SOSYALİST ile SOSYAL


- DOĞRUDAN ile SONRADAN


- DOĞRULUM/YÖNELİM ile KEMOTROPİZM ile YEREDOĞRULUM ile SUYA DOĞRULUM ile IŞIĞA DOĞRU EĞİLİM ile ISI KAYNAĞINA YAKLAŞMA

( DOĞRULUM/YÖNELİM: Bitki ve hayvanların, besin, ısı gibi uyarıcıların etkisi ile bu uyarıcılara ya da tersine yer değiştirmeleri. İLE KEMOTROPİZM: Kimyasal maddelerin etkisiyle bitkilerde görülen, maddeye doğru ya da ters yöne yönelme durumu. İLE YEREDOĞRULUM: Bitkilerde kök ve sapların, yerçekimi etkisi ile belirli bir doğrultu alma özellikleri. İLE SUYA DOĞRULUM: Bitkilerin suya doğru eğilimi. İLE IŞIĞA DOĞRU EĞİLİM (Fototaksi, ışık göçüm): a) Bir hücrelilerde birdenbire aydınlanma sonucu görülen tepkime. | b) Bitki gövdelerinin ışığa doğru dönmeleri. İLE ISI KAYNAĞINA YAKLAŞMA: Bir ısı kaynağına yaklaşma ya da uzaklaşma. )

( TROPISM vs. CHEMOTROPISM vs. GEOTROPISM vs. HYDROTROPISM vs. PHOTOTROPISM vs. THERMOTROPISM )


- 99 ESMÂ ile/ve/değil SONSUZ ESMÂ

( GEL! EY SÛFÎ!
KO ESMÂ'YI
MÜSEMMA'YI BULA GÖR )


- DOKTOR ile/ve (SÜREKLİ) TALEBE/ÖĞRENCİ

( Ancak doktorasını tamamlayan kişi öğrenciliğe tam olarak başlamış kişidir. )


- DOKU ile SERTDOKU

( ... İLE Bitkilerde, diken, kabuk gibi sert bölümleri oluşturan, odunlaşmış destekdoku. )


- DOKU ile SÜNGER DOKU

( ... İLE Yaprağın alt yüzünde bulunan, seyrek gözeli, gözenekli ve az klorofilli özek doku. )


- DOLAYISIYLA ile/ve/değil/||/<> SONUÇ İTİBARI İLE


- DOLDURMAK ile/ve/<> ŞİŞİRMEK


- DÖLLEYİCİ KELÂM yoksa ŞERİAT


- DOLMA ile SARMA


- DOLMAK ile/ve/||/<> ŞİŞMEK


- DOM ile/ve SPQR

( Mezartaşlarında ve kiliselerde görülen bu harfler "Herşeyin en iyisi ve en fazlası Tanrı'ya" anlamına kullanılmıştır. İLE/VE Roma'da pekçok binada ve kamu alanında görülen bu harfler/simge "Aziz Roma ve Halkı için!" anlamına kullanılmıştır. )

( Allah'a. İLE/VE İnsan'a. )

( DEO OPTIMO MAXIMO ile/ve SENATUS POPULUS QUE ROMANUS )


- DOMATES/BİBER ile/<> SALÇA[İt.]

( ... İLE/<> Yemeklere konulmak için yapılan, domates ya da biber ezmesi. | Bazı yemeklerde tat vermek üzere kullanılan sos. )


- DOMUZ ile SAKALLI DOMUZ

( ... İLE Asya ile Avustralya arasındaki cennet adalarında yaşarlar. )


- DONDURMAK ile SABİTLEMEK

( "TO SET" vs. TO FIX )


- DÖNEM ARKADAŞLIĞI/ARKADAŞI ile/ve/||/<>/> OKUL ARKADAŞLIĞI/ARKADAŞI ile/ve/||/<>/> SINIF ARKADAŞLIĞI/ARKADAŞI ile/ve/||/<>/> SIRA ARKADAŞLIĞI/ARKADAŞI


- DÖNEM ile/ve SÜREÇ

( PERIOD vs./and PROCESS )


- DÖNEMLER ile SİLİNEBİLİR ile SİLGİ ile SİLME

( ERAS vs. ERASABLE vs. ERASER vs. ERASING )

( اعصار ile پاک شدني ile پاک کن ile مداد پاک کن ile مرکب پاک کن ile امحاء )

( ASAR ile PAK SHODANY ile PAK KON ile MADAD PAK KON ile MARKAB PAK KON ile EMHA )


- DÖNGÜ ile/ve/||/<> SALINIM


- DÖNGÜ ile/ve/değil SÜREKLİLİK

( [not] CYCLE/CYCLONE vs./and/but CONTINUITY )


- DÖNMEK ile/ve/değil SEMÂ ETMEK


- DÖNÜŞLERDE:
WILLIAMSON ile/ve/<> ANDERSEN ile/ve/<> SCHARNOV

( Denize düşen kişiyi kurtarmak için yapılan dönüş. İLE/VE/<> Dümen, kişinin düştüğü tarafa doğru alabanda basılır. İlk rotadan 240 derece sapınca, dümen ortalanır ve durma dönüşüne başlanır. İLE/VE/<> Dümen, alabanda basılır. İlk rotadan 240 derece sapınca, dümen öteki tarafa alabanda basılır. Rotanın 180 derece tersine gelmesine 20 derece kala, dümen ortalanır ve kişiyi kurtarmak için geminin geri dönmesi sağlanır. [Denize düşen kişinin, köprü üstünden fark edilmesi durumunda kullanılmaz.] )


- DÖNÜŞÜM ile/ve/||/<>/> "SIÇRAMA"


- DOPAMİN ile/||/<> SEROTONİN

( Dopamin ödül-motivasyon İLE serotonin duygudurum-uyku )

( Formül: C₈H₁₁NO₂ İLE C₁₀H₁₂N₂O )


- DORSAL[İng.] değil/yerine/= SIRT/ARKA (İLİŞKİLİ)


- DORSO-LOMBER değil/yerine/= SIRT-BEL


- DORSUM[İng.] değil/yerine/= SIRT


- DÖRT PARMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SERÇE PARMAK

( Bazı yiyecekleri tadarken ya da nesneyi temizlerken baş, işaret, orta ve yüzük parmağı yerine serçe parmağın kullanılması, daha az mikrop bulaştırma olanağı ve sağlık koşulları nedeniyle yeğlenebilir/yeğlenmeli. )


- 4S:
SPOR ve/ SEKS[UYKU / GÜNEŞ] ve/ SANAT ve/ SEYAHAT

( SPORT and SEX and ART and TRAVEL )


- DOST YÜZÜ ve/||/<> SALÂT-I DAİM

( Aşk, imamdır bize
Gönül, cemaat.
Dost yüzü, kıbledir.
Daimdir salât. )


- DOSTLUK:
"KUSURSUZ/LUK" değil/yerine SAMİMİYET


- DOSYA ile ŞİKAYETTE BULUNMAK ile DOSYALAR

( FILE vs. FILE A COMPLAINT vs. FILES )

( خط ile بايگاني کردن ile سوهان زدن ile راسته ile سوهان ile پرونده ile شکايت بردن ile بايگاني )

( KHAT ile BAYGANY KARDAN ile SAVEYAN ZADAN ile RASTEH ile SAVEYAN ile PRONDEH ile SHKAYT BARDAN ile BAYGANY )


- DOUBT :/yerine ŞÜPHE


- DÖVMEK ile DÖVME ile SAHTE İMZA ile SAHTEKÂR ile DÖVME ile AFFETMEK ile BAĞIŞLAMA

( FORGE vs. FORGED vs. FORGED SIGNATURE vs. FORGER vs. FORGING vs. FORGIVE vs. FORGIVENESS )

( کوره قالگري ile آهنگري کردن ile کوره آهنگري ile قلب کردن ile مجعول ile جعل ile جعلي ile قلب ile امضاء جعلي ile جاعل ile سند ساز ile جعل کننده ile ساخته کار ile جعل سند ile مغفرت کردن ile عفو کردن ile آمرزيدن ile مغفرت ile غفران ile عفو ile بخشايندگي ile بخشايش ile آمرزيدگي ile بخشش ile آمرزش )

( KOREH GHALGARY ile AHANGARY KARDAN ile KOREH AHANGARY ile GHALAB KARDAN ile MAJUL ile JAL ile JALY ile GHALAB ile EMZA JALY ile JAL ile SAND SAZ ile JAL KONANDEH ile SAKHTEH KAR ile JAL SAND ile MOGHAFARAT KARDAN ile OFO KARDAN ile AMARZYDAN ile MOGHAFARAT ile GHAFARAN ile OFO ile بخشايندگي ile BAKHSHAYSH ile AMARZYDEGY ile BAKHSHESH ile AMARZESH )


- DÖVÜŞ ile SAVAŞÇI ile KAVGACI ile MÜCADELECİLİK

( COMBAT vs. COMBATANT vs. COMBATIVE vs. COMBATIVENESS )

( حرب ile مبارزه ile مصاف ile مصاف کردن ile رزمنده ile جنگجو ile جنگجويي )

( حرب ile MOBARZEH ile MOSAF ile MOSAF KARDAN ile RAZMANDEH ile JANGJO ile JANGJOYY )


- DOWNTOWN :/yerine ŞEHİR MERKEZİ


- DOYMAK ile/ve/değil ŞİŞMEK

( Beyin, doyma bilgisini, 20 dak. sonra oluşturur. )


- DRAG :/yerine SÜRÜKLEMEK


- DRAGON ile LANCER ile SÜVÂRİ

( Piyadeler. İLE Mızraklılar. İLE Kılıç ve ok kullananlar. )


- DRAM ile/değil/yerine/||/<>/> SDRAM


- DRAYVIR [İng. < DRİVER] değil/yerine/= SÜRÜCÜ


- DRIVE :/yerine SÜRMEK


- DRIVER yerine SÜRÜCÜ


- DRIVER :/yerine SÜRÜCÜ


- DRONE:
HAVADA ile/ve/||/<> SUDA

(

ile/ve/||/<>

)


- DRUPA, TEK ÇEKİRDEKLİ ETLİ MEYVE = SİMÂR-I TUFFÂHÎYE-İ MÜLTEZİKATÜ'N-NEVÂT = MÉLONIDE À NUCULES, DRUPE


- DUA ile/ve/değil/<> SOHBET


- DUBİ ile ŞÜPHELİ

( DUBI vs. DUBIOUS )

( دبي ile مشتبه ile مشکوک )

( دبي ile MOSHTABEH ile MOSHKOK )


- DUBLÂJ/CI değil/yerine/= SESLENDİRME / SESLENDİRİCİ


- DUBLAJ/CI[Fr.] değil/yerine/= SESLENDİRME / SÖZLENDİRİCİ/SESLENDİRMECİ/SELENDİRMEN/SELENDİREN


- DUDAK, DUDAKSI PETAL = ŞEFE = LÈVRE


- DÜDÜK ile SİPSİ

( ... İLE Ağaç dallarından yapılan düdük. | Gemici düdüğü. | Zurnanın, dudaklara gelen, kamış bölümü. )


- DÜĞÜMÜ ile/ve ATKISI ile/ve SAÇAĞI


- DUL ile/||/<> SUKUL/SÜKUL

( Eşi ölmüş ya da eşinden boşanmış kişi[kadın/erkek]. İLE/||/<> Çocuğu ölüp yalnız kalan kadın. )


- DÜNYA ile/ve/||/<>/> NEPTÜN ile/ve/||/<>/> URANÜS ile/ve/||/<>/> SATÜRN ile/ve/||/<>/> GÜNEŞ

( [=]
50 ay. İLE/VE/||/<>/> 57 dünya. İLE/VE/||/<>/> 63 dünya. İLE/VE/||/<>/> 700 dünya. İLE/VE/||/<>/> 1300 dünya. İLE/VE/||/<>/> 1.300.000 dünya. )


- YALAN:
DÜNYADA ve/||/<> SİYÂSETTE ve/||/<> TİCARETTE ve/||/<> FELSEFEDE ve/||/<> EDEBİYATTA ve/||/<> GAZETECİLİKTE ve/||/<> GENÇLİKTE

( Vefâ. VE/||/<> Vaad. VE/||/<> Reklam. VE/||/<> Safsata. VE/||/<> Mecaz. VE/||/<> Haber. VE/||/<> Aşk. )


- UYDU:
DÜNYA'NIN ile SATÜRN'ÜN

( 1 ile 82 )


- HİKMET:
DÜNYEVÎ ile/ve/<> NEFSÂNÎ ile/ve/<> ŞEYTANÎ ile/ve/<> İLÂHÎ

( Toplumsal. İLE/VE/<> Psikolojik. İLE/VE/<> Siyasal. İLE/VE/<> Tanrısal[Teolojik], [Din, Mârifetullah]. )


- DURABİLMEK ile/ve/||/<> UNUTABİLMEK ile/ve/||/<> SUSABİLMEK ile/ve/||/<> AFFEDEBİLMEK


- DURAĞAN ile SABİT


- DURDURMA ile/ve/||/<> SINIRLANDIRMA


- DURDURMAK ile/ve/değil SABİTLEMEK


- DURING :/yerine SIRASINDA


- DURR[Ar.] ile ŞERR[Ar.]


- DURR[Ar.] ile SÛ'[Ar.]


- DÜRTME ile/ve/değil/||/<> SÜRTME


- DÜRTÜLER ile/ve/||/<> KAYGI ile/ve/||/<> SAVUNMALAR


- DURUM ile KOŞULLU ile KOŞULLU ATLAMA ile ŞARTLANDIRILMIŞ ile İKLİMLENDİRME ile KOŞULLAR

( CONDITION vs. CONDITIONAL vs. CONDITIONAL JUMP vs. CONDITIONED vs. CONDITIONING vs. CONDITIONS )

( وضع ile وضعيت ile حالت ile شايسته کردن ile حال ile شرط ile چوني ile شريطه ile شرطي ile مشروط ile جهش شرطي ile شايسته سازي ile اوضاع ile احوال ile شروط ile شقوق ile شرايط )

( VAZE ile VAZEYT ile HALT ile SHAYSETEH KARDAN ile HAL ile SHORT ile چوني ile شريطه ile SHORTY ile MOSHRUT ile JOHASH SHORTY ile SHAYSETEH SAZY ile OZA ile AHVAL ile SHRUT ile SHQUQ ile SHARAYT )


- DÜRÜM ile/değil SIKMA


- DURUM ile/ve/> SONUÇ

( Neden-sonuç, sadece zihindedir. )

( Kişi, tüm etmenleri bilmeden, hemen sonuçlar çıkarmamalıdır. )

( Durum beter, durun yeter! )

( STATE/SITUATION vs./and/> CONSEQUENCE/RESULT
Causality is in the mind.
One must not draw conclusions without understanding all the factors. )


- DURUM ile/ve/<> SÜREÇ

( Durumun doğasını değerlendirmeden zorla sürdürmeye çalışmak sorunlara yol açmıştır. )

( Durumunun doğasını ve ruhunun derinliklerini araştırmaktan daha yaşamsal bir şey yoktur. )

( STATE/SITUATION vs./and/<> PROCESS )


- DURUM ile/ve/||/<> SÜREDURUM/EYLEMSİZLİK


- DURUM = VAZİYET = SITUATION[İng., Fr., Alm.] = SITUS[Lat.] = SITUACION[İsp.]


- DURUŞ ve/<> SAYGI ve/<> SEVGİ

( Kıyam. VE/<> Rükû. VE/<> Secde. )


- DOĞRULUK/DÜRÜSTLÜK[Fars.] ile/ve/<> SAYGI

( Dürüst olmayan cezalandırılır. İLE/VE Saygı göstermeyene toplumda yer verilmez. )

( Teşekkür ve özür dilemeyi bilmek/uygulamak ile. )

( TO BE HONEST vs./and RESPECT )


- DÜŞKÜN ile DÜŞKÜN ile SEVGİ

( FOND vs. FOND OF vs. FONDNESS )

( انس گرفته ile خواهان ile علاقمند ile راقب بودن ile موله ile خاتر خواهي ile علاقه )

( ENS GARAFTEH ile KHAEHAN ile ALAGHAMAND ile RAGHAB BODAN ile موله ile KHATAR KHAHY ile ALAGHEH )


- DÜŞKÜNLÜK ile/ve/değil/yerine SEVGİ

( Sevgi, tutkunluk ve düşkünlük göstermez, düşkünlük ise sevgi değildir. )


- DÜŞMAN ile OLUMSUZ ile OLUMSUZ ile SIKINTI

( ADVERSARY vs. ADVERSATIVE vs. ADVERSE vs. ADVERSITY )

( هم آورد ile هم نبرد ile نقضآميز ile ناموافق ile نکبت ile ضرا ile شقاوت ile ادبار )

( NPAM AVARD ile NPAM NABARD ile نقضآميز ile NAMVAFEGH ile NAKBAT ile ZARA ile SHGHAVAT ile ADBAR )


- DÜŞMANCA ile/ve/değil/||/<>/< SAYGISIZCA


- DÜŞÜNME ile/ve/<> SİMGESEL DÜŞÜNME

( ... İLE/VE/<> Sayın Metin Bobaroğlu'nun, Simgesel Düşünme adlı kitabını okumanızı salık veririz. )


- DÜŞÜNMEDEN KONUŞMAK ve/ne yazık ki/||/<>/> SONRADAN DÜŞÜNMEK ZORUNDA KALMAK


- DÜŞÜNMEK:
ya KAÇARKEN ile/ve/ya da SIÇARKEN

( TO THINK: WHILE RUN AWAY vs./and/or WHILE SHIT )


- DÜŞÜNÜŞ ile SORGULAMA

( ... İLE Sonuç ya da kararda tutarlılık/bütünlük elde etmek üzere ayrıntılı/derinlemesine düşünme. )


- DÜŞÜRMEK ile GERİDE KALMAK ile UĞRAYIN ile DÜŞTÜ ile DAMLALIK ile DAMLACIK ile DAMLACIK ile DÜŞMÜŞ ile SU TOPLAMA

( DROP vs. DROP BEHIND vs. DROP IN vs. DROPPED vs. DROPPER vs. DROPSIC vs. DROPSICAL vs. DROPSIED vs. DROPSY )

( قطره ile رها کردن ile بزمين زدن ile پايين آمدن ile چکه ile عقب ماندن ile اتفاقا ديدن کردن ile چکيده ile چکاننده ile استسقائي ile استسقائي گرفته ile خيزدار ile مستسقي ile استسقاء )

( GHATREH ile RAYAA KARDAN ile BOZMYNE ZADAN ile PAYYNE AMADAN ile CHEKEH ile AGHAB MANDAN ile ETEFAGHA DYDAN KARDAN ile CHAKYDAH ile CHEKANANDEH ile استسقائي ile ESTESGHAYEY GARAFTEH ile KHYZADAR ile MOSTESGHY ile ESTESGHA )


- DUT ile ŞAH DUTU


- DUYARLILIK = HASSASİYET = SENSIBILITY[İng.] = SENSIBILITÉ[Fr.] = SENSIBILITÄT, SINNLICHKEIT[Alm.] = SENSIBILIDAD[İsp.]


- DUYARSIZLAŞMADA:
SOĞUK AŞAMA ile/ve/||/<>/> SICAK AŞAMA

( Kortizon. İLE/VE/||/<>/> Çarpıntı + korku. )


- DUYGU = HİS = FEELING, SENTIMENT, (EMOTION)[İng.] = SENTIMENT[Fr.] = GEFÜHL[Alm.] = SENTIMIENTO[İsp.]


- DUYGUDAŞLIK = TECAZÜP = SYMPATHY[İng.] = SYMPATHIE[Fr., Alm.] = SYMPATHEIA[Yun.] = SIMPETIA[İsp.]


- DÜŞÜNSEL İZLENİMLER:
DİNGİN ile/ve/||/<> ŞİDDETLİ

( Eylemlerde, sanat yapıtlarında ve doğa nesnelerinde, güzellik, biçimsizlik. İLE/VE/||/<> Sevgi, nefret, sevinç, keder. )

( David Hume )


- DUYGUSAL = HİSSÎ = SENTIMENTAL[İng., Fr.] = SENTIMENTAL, EMPFINDSAM[Alm.]


- DUYGUSAL ile/ve/||/<>/> SEZGİSEL


- DUYGUYA ODAKLANMADA:
VAROLUŞUMUZU SÜRDÜRMEK ile/ve/||/<> İLİŞKİLERİMİZİ DÜZENLEMEK ile/ve/||/<> SORUN ÇÖZMEK


- DUYU = HASSE = SENSE[İng.] = SENS[Fr.] = SINN/E[Alm.] = SENSUS[Lat.] = SENTIDO[İsp.]


- DUYULABİLİR ile SESLİ SİNYAL

( AUDIBLE vs. AUDIBLE SIGNAL )

( شنيدني ile علامت سمعي )

( SHENYDANY ile ALAMET SAMY )


- DUYUMSADIKLARIMIZ:
SOMUT değil SOYUT


- DUYUM/SAMA = İHSAS = SENSATION[İng., Fr.] = EMPFINDUNG[Alm.] = SENSACION[İsp.] = SENTIO[Lat.]


- DUYURMAK ile DUYURU ile SPİKER ile İYİ HABER SPİKERİ

( ANNOUNCE vs. ANNOUNCEMENT vs. ANNOUNCER vs. ANNOUNCER OF GOOD NEWS )

( اعلان کردن ile اعلامداشتن ile اعلام کردن ile علنا اظهار داشتن ile مدرک دادن ile اعلامکردن ile آگهي ile اعلام ile اعلام کننده ile اعلامکننده ile گوينده ile مبشر )

( ELAN KARDAN ile ELAMDASHTAN ile ELAM KARDAN ile ALANA EZEHAR DASHTAN ile MADRAK DADAN ile ELAMKARDAN ile AGEHY ile ELAM ile ELAM KONANDEH ile ELAMKONANDEH ile GOYNADEH ile مبشر )


- DUYUSAL SOYUT ile/ve/değil/||/<>/>/< SOYUT

( Doğa. İLE/VE/||/<>/>/< Akıl. )


- DUYUSAL["SENSÜEL" değil!] = HİSSÎ = SENSITIVE[İng.] = SENSITIF[Fr.] = SENSITIV, EMPFINDLICH[Alm.] = SENSITIVO[İsp.]


- DÜZ (DOKUNMUŞ) ile/ve SUMAK ile/ve CECİM/CİCİM ile/ve ZİLİ ile/ve HEYBE

( ... İLE/VE ... İLE/VE Nakışlı ve ince. Sivas/Divriği bölgesinde. İLE/VE Ağrı/Patnos, Çanakkale bölgelerinde. İLE/VE Urfa bölgesinde. )


- DÜZEN KURMAK ile STANDARTLARI OTURTMAK


- DÜZEN ile SİMETRİ


- DÜZEN ile SİSTEM


- DÜZEN ve/||/<>/>/< SÜKÛNET


- DÜZEN ile/ve/<>/= SÜREKLİLİK

( REGULARITY vs./and/<>/= CONTINUITY )


- DÜZEN ile SÜREKLİLİK

( ORDER vs. CONTINUITY )


- DÜZENLİ ile/ve SIÇRAMALI


- DÜZÜŞGEN" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SEVİŞKEN


- DÜZYAZI ile/ve ŞİİR/Şİ'R[Ar.]

( Anlatım. İLE/VE Yaratım. )

( Başka dile çevrilebilir. İLE Çevrilemezler ve/fakat yeniden/tekrar kurulabilir. )

( NESİR/MENSÛR ile/ve NAZIM/MANZUM )

( ... İLE/VE Zengin simgelerle, ritmli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan, hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan edebî anlatım biçimi, manzume, nazım, koşuk. | Düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, anı, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey. )


- DÜZYAZILARDA:
YALIN ile/ve SÜSLÜ ile/ve ORTA


- EBED ile/değil SONRA


- EBEDİ VARLIK ile SONSUZ ile SONSUZ CENNET ile SONSUZA KADAR ile SONSUZLUK

( ETERNAL BEING vs. ETERNAL vs. ETERNAL PARADISE vs. ETERNALLY vs. ETERNITY )

( لايزال ile ابدي ile ازلي ile بي زوال ile جاويد ile جاودان ile خالد ile جاودانه ile سرمد ile ذات لايزال ile خلد برين ile ابدالدهر ile دهر ile خلد ile ابد ile ازليت ile بي زماني ile جاوداني ile ازل ile ابديت )

( لايزال ile ABADY ile AZELY ile BEY ZAVAL ile JAVYD ile JAVDAN ile خالد ile JAVDANEH ile SARMAD ile ذات لايزال ile KHOLD BARYNE ile EBDOLDEHAR ile DAHAR ile KHOLD ile ABAD ile ازليت ile BEY ZAMANY ile JAVDANY ile AZEL ile ABADYT )


- EBEDÎ/İLÂ NİHÂYE[Ar.] değil/yerine/= SONSUZ/UÇSUZ


- EBEDİYET[Ar.] değil/yerine/= SONSUZLUK


- EBEDİYETE İNTİKAL[Ar.] ETMEK değil/yerine/= SONSUZLUĞA GÖÇ ETMEK


- EBREŞ[ABRÂŞ ya da EBRAS değil!]/BARAS/BERAS[Ar.] ile/ya da ŞELEL

( Gövdedeki beyaz lekeler, sam lekeleri. İLE Gövdedeki renkli lekeler. | İskorbüt.[< Fr. < Lat. < Rus. C vitamini eksikliği nedeniyle dermansızlık, zayıflık ve dişetlerinin yangısı gibi belirtilerle kendini gösteren hastalık.] )


- ECT-/ECTO- ile/||/<> -ECTASİA/-ECTASİS ile/||/<> -ECTOMİZE ile/||/<> -ECTOMY ile/||/<> -CENOSİS ile/||/<> -STEREİSİS ile/||/<> ECTRO-

( Dış, dışta, olmaksızın. İLE/||/<> Dilatasyon, genişleme. İLE/||/<> Eksizyondan uğrama. İLE/||/<> Cerrahi olarak çıkarma. İLE/||/<> Akıntı, cerrahi olarak çıkarma. İLE/||/<> Bir bölümün cerrahi olarak çıkarılması, eksiklik. İLE/||/<> Doğuştan, konjenital olarak eksik. )


- EDEB ile/ve/<> SAMİMİYET

( Ne kadar samimi olunsa da edebten uzaklaşmamak gerekir! )


- EDİK ve SOKMAN

( Kısa çizme. VE Uzun konçlu çizme. )


- EFSANE değil/yerine/= SÖYLENCE


- EĞİLME:
BARDAK ile/ve/değil/||/<>/>/< SÜRAHİ

( Çırak. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Usta. )

( Derin olan, dolu olan, usta olan, boyun büker/bükmelidir! Çırak değil! )


- EĞİLMEDE:
"ÇIKAR" / "ÜSTÜNLÜK" ile/değil/yerine SAYGI

( Nokta kadar "çıkar/ın" için, virgül kadar eğilme! / Kimse, kimseden "üstün" ya da yukarıda değildir/olamaz. İLE/DEĞİL/YERİNE Bir kişinin, hizmetine, emeğine, çabasına saygı duyuyorsak... )


- EĞİTİM:
SÜS ile/ve/||/<> SIĞINAK

( İyi/bahtiyâr zamanlarda/koşullarda. İLE/VE/||/<> Kötü/bedbaht zamanlarda/koşullarda. )


- EGZOS[İng. EXHAUST] değil/yerine/= SUSTURUCU


- EHLEN ile/ve/||/<>/> SEHLEN

( Beceriyle. İLE/VE/||/<>/> Kolaylıkla. [hoş geldiniz ve sefalar getirdiniz] )


- EHLİYET ile/ve SELÂHİYET


- EHLİYETE, KISMÎ/TAM ENGEL OLABİLECEKLER:
CİNNET ile/ve/||/<> SAĞIRLIK ile/ve/||/<> UNUTMA(NİSYAN) ile/ve/||/<> UYKU ile/ve/||/<> SARA ile/ve/||/<> HASTALIK(MARAZ) ile/ve/||/<> SAKATLIK(MALÛLİYET) ile/ve/||/<> BUNAMA(ATEH) ile/ve/||/<> CEHİL ile/ve/||/<> SARHOŞLUK(SEKİR) ile/ve/||/<> HAFİFLİK(HEZEL) ile/ve/||/<> İSRAF ile/ve/||/<> ESÂRET ile/ve/||/<> ENGEL(ZECİR) ile/ve/||/<> YOLCULUK(SEYAHAT)

( ALIENATION et/||/<> SURDITE et/||/<> FAIBLESSE DE LA MEMOIRE et/||/<> LE SOMMEIL et/||/<> EPILEPSIE et/||/<> LA MALADIE et/||/<> INFIRMITE et/||/<> LA SECONDE ENFANCE et/||/<> L'IGNORANCE et/||/<> L'IVRESSE et/||/<> LA LEGERETE et/||/<> LA PRODIGALITE et/||/<> ESCLAVAGE et/||/<> LA CONTRAINTE et/||/<> LE VOYAGE )


- EIGHT :/yerine SEKİZ


- EINSTEIN ile/ve/||/<> SÜRÜCÜSÜ


- EKİM(')E ile/>< SİKİME

( Olursa. İLE/>< Olur. )


- EKİN/KÜLTÜR ve/<> SEVGİ

( CULTURE and/<> LOVE )


- EKİN/KÜLTÜR ile/ve/<> SEZGİ

( CULTURE vs./and/<> INTUITION )


- EKLEKTİK:
"SAĞALTIM/TERAPİ" değil SAĞALTICI/TERAPİST

( Olmaz! | Olur. )


- EKLEKTİZM değil/yerine/= SEÇMECİLİK


- EKLEMLİ/MAFSALLI GÖVDE = SÂK-I MAFSALÎ = TIGE ARTICULÉE


- EKMEK ile SERPMEK

( TO SOW vs. TO SPRINKLE )


- EKOKARDİYOGRAFİ/ECHOCARDIOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= SES ÖTESİ DALGALARLA YÜREK GÖRÜNTÜLENMESİ


- EKONOMİDE:
ÜRETMEDEN, BÜYÜME değil ŞİŞ(İR)ME

( Üretimin ve sürekliliğin olmadığı hiçbir ekonomide, büyümeden bahsedilemez. Olsa olsa, ancak bir iğne ucu kadarlık bir etki ile patlayacak, şişmiş bir balon söz konusudur. )


- EKSPİRASYON[İng. < EXPIRATION] ile/||/<> EKSPİRİYUM[İng. < EXPIRIUM]

( Soluk vermek. İLE/||/<> Soluk verim. )


- EKSPİRATUVAR/EXPIRATORY[İng.] değil/yerine/= SOLUKVERİM (İLİŞKİLİ)


- EKSPİRİYUM/EXPIRIUM[İng.] değil/yerine/= SOLUK VERİM


- EKSPOZİSYON/EXPOSITION[İng.] değil/yerine/= SERGILEME


- EL-BURHÂN ile CEDEL ile HATÂBE(T) ile ŞİİR ile MUĞÂLATA/SAFSATA

( İspat. Kesin sonuç olmak amacıyla kesinlik taşıyan öncüllerden oluşturulan kıyas. İLE Diyalektik. Yaygın olarak bilinen önermelerden oluşan kıyas. İLE Retorik. Güvene bağlı olarak kabullenilen(makbûlât) önermelerden oluşan kıyas. İLE Poetik. İnsan ruhunu mutluluğa ya da mutsuzluğa yöneltici etkisi olan önermelerden oluşan kıyas. İLE Sofistik. Gerçeğe benzer ya da yaygınlık kazanmış yalan ya da kuruntudan oluşan önermelerden oluşan kıyas. )

( Safsata Türleri )


- ELE ALMAK ile SUNMAK


- ELECT :/yerine SEÇMEK


- ELECTION :/yerine SEÇİM


- ELEK ile/ve SÜZGEÇ


- ELEK ile/ve/değil/<> SÜZGEÇ/KEVGİR


- ELEKTİF/ELECTIVE[İng.] değil/yerine/= SEÇMELİ


- ELEKTROANALİTİK KİMYA ile/||/<> SPEKTROANALİTİK KİMYA

( Elektriksel özellikleri kullanarak nesnelerin analizini yapan bilim dalı. İLE/||/<> Işık spektrumunu kullanarak nesnelerin analizini yapan bilim dalı. )


- ELEKTROANALİTİK KİMYA ile/||/<> SPEKTROANALİTİK KİMYA

( Elektroanalitik kimya elektriksel özelliklerle analiz yaparken İLE spektroanalitik kimya elektromanyetik spektrum kullanır )

( Formül: Voltametri )


- ELEKTROMANYETİK DALGA ile/ve/||/<> SES DALGA

( Elektrik ve manyetik alanların birbirine dik olarak yayılmasıyla oluşan dalgalar. İLE/VE/||/<> Bir ortamın parçacıklarının titreşimiyle yayılan dalgalar. )


- ELEKTROSTATİK STABİLİZASYON ile/||/<> STERİK STABİLİZASYON

( Elektrostatik yük itme DLVO, sterik polimer engel. )

( Formül: ζ-potansiyel İLE polimer )


- ELHAMDÜLİLLAH ile/ve/||/<> SÜBHANALLAH ile/ve/||/<> ALLAH-U EKBER

( Varlığa. İLE/VE/||/<> Yokluğa. İLE/VE/||/<> Aşkınlıktaki birlik. )


- ELİK/TECEN ile/ve ŞAMUA

( Dağ keçisi. İLE/VE Bir tür dağ keçisi. )


- ELİNLE ve/> DİLİNLE ile/ve/||/<>/> SENİNLE

( Ne yaparsan elinle, o gelir seninle... )


- ELİPS değil/yerine/= SÖBÜ


- [ne yazık ki]
!ELİT/İST değil/yerine/= SEÇKİN/Cİ


- ELLEŞMEK ile/ve/||/<>/> YİYİŞMEK ile/ve/||/<>/> SEVİŞMEK ile/ve/||/<>/> DÜZÜŞMEK/KOÇMAK (SİKİŞMEK)[AGANİGİ NAGANİGİ/FAN FİNİ FİN FON]/İŞ PİŞİRMEK/MERCİMEĞİ FIRINA VERMEK

( Gövdenin her ayrı noktasını elle hissetmek/keşfetmek/yaşamak. İLE/VE/||/<>/> Omuz üstündeki bölgede yaşanan bakışma, öpüşme, yalama, emme, dudakların arasında sıkıştırma, üfleme/soluk verme/soluk alma, dişleme, ısırma. İLE/VE/||/<>/> Tüm gövde üzerinde gözlerin, ağzın(dudakların, dişlerin), yanakların, ellerin, parmakların birlikte işlemesi. İLE/VE/||/<>/> Farklı, çeşitli pozisyonlarda penis-vajina giriş-çıkış döngüsü[siklon/siklus]. )

( Çevrenin ilgisini çekmeyecek yakınlaşma hareketleri. İLE/VE/||/<>/> Çevrede birilerinin olma ve/ya da bulunma ya da gözlenme olasılığının zihinde bulunmasında yaşanan. İLE/VE/||/<>/> Çevresel etmenlerin bulunmamasına karşın zihinsel/kişisel sınırların devrede bulunmasında yaşanan. İLE/VE/||/<>/> Ne çevresel, ne kişisel/zihinsel hiçbir sınırın bulunmadığında yaşanan. )


- ELLIPSOID değil/yerine/= SÖBÜR, SÖBÜK


- ELLIPTICAL değil/yerine/= SÖBÜCÜL


- ELMAS ve/||/<>/>/< KÖMÜR ve/||/<>/>/< "ŞEKER"

( Karbon atomlarının ilişkilerinin, dik açılı olması. VE/||/<>/>/< Farklı açılarda olması. VE/||/<>/>/< Farklı açılarda olması. )


- ELMAS ile/||/<> SAFİR

( Doğadaki en sert maden. İLE/||/<> Korundum mineralinin bir çeşidi. )


- EM- ile/||/<> -EMİA/-AEMİA ile/||/<> AP-/APO-/APH- ile/||/<> HEM-/HEMA-/HEMAT-/HEMATA-/HEMATO-/HEMO- ile/||/<> SANGUİ-/SANGUİN- ile/||/<> -PLASMİA ile/||/<> THROMB-/THROMBO-

( Kan. İLE/||/<> Kan, kanla ilgili durum. İLE/||/<> Kan. İLE/||/<> Kan, kanla ilgili. İLE/||/<> Kan. İLE/||/<> Kan plazmasının özel bir durumu ile ilgili. İLE/||/<> Pıhtı ya da trombusla ilgili. )


- EMANET ETMEK ile EMANETÇİ ile ALICI ile SEVKIYAT

( CONSIGN vs. CONSIGNATORY vs. CONSIGNEE vs. CONSIGNMENT )

( امانت گذاردن ile متعاقد ile متعاهد ile محمول اليه ile مهمول ile ارسال ile مرسوله )

( EMANT GOZARDAN ile متعاقد ile MOTEANPAND ile محمول اليه ile مهمول ile ARSAL ile MORSOLEH )


- EMEK ile/ve/||/<> EDEP ile/ve/||/<> SABIR


- EMEK ve/||/<> SEVİNÇ


- EMEK ve SÖZ(/LEŞMEK) (VERMEK)


- EMERGE SUBMERGE


- EMİNLİK ile/ve ŞÜPHE ETMEMEK


- BENLİK:
EMİR ALTINDA ile/ve/> SORGULAYAN ile/ve/> SEZGİSEL ile/ve/> BEKLENTİSİZ ile/ve/>
RIZÂ SAHİBİ ile/ve/> RÂZI OLUNAN ile/ve/> SAFLAŞMIŞ


- EMPATİ ile SORGULAMA


- EMÜLSİYON/EMULSION[İng.] değil/yerine/= SIVI ASILTI


- EMZİK ile SOMRUK

( ... İLE Bebek emziği. )


- EN İYİ ile SAĞDIÇ ile EN İYİ KISIM ile EN ÇOK SATAN KİTAP

( BEST vs. BEST MAN vs. BEST PART vs. BEST SELLER )

( بهين ile اصلح ile بهينه ile نيکوترين ile ساقدوش داماد ile ساقدوش ile نخبه ile ريعان ile پرفروش )

( بهين ile ESLEH ile BAHYNAH ile NEYKOTERYNE ile SAGHDUSH DAMAD ile SAGHDUSH ile NAKHABEH ile ريعان ile PORFOROSH )


- EN ÜST DEĞERDE TUTULAN BESİNLER:
ÜZÜM ve SUSAM/SİMSİM/KÜNCÜ

( İNEB ve SİMSİM )

( VITIS LABRUSCA et SESAMUM INDICUM )


- EN YAVAŞ HAREKET EDEN HAYVAN:
BRADIPUS değil SLOTH

( ... DEĞİL 3 parmaklı, üç tırnaklıdır. Saatte en çok 0.0048 km. hıza ulaşabiliyor. Amerika'da yaşar. )


- EN YÜKSEK İYİ = HAYR-İ ÂLÂ = SUMMUM BONUM[İng., Lat.] = LE SOUVERAIN BIEN[Fr.] = DAS HÖCHSTE GUT[Alm.]


- [ne yazık ki]
ENAYİ[Ar.] ile/ve/||/<> SERSERİ[Fars.]

( Kendini düşünen. | Fazla bön, avanak, budala. İLE/VE/||/<> Başı, başında[ser: baş > ser-seri]. | Kendinden başkasını dikkate almayan, önemsemeyen, saygı göstermeyen. Kendince ve ölçüsüzce davranan ve/ya da konuşan. )


- ENAYİ/LİK ile/değil ŞANSSIZ/LIK


- ENCÂM[Ar.] ile/ve/<>/> SERENCÂM[Fars.]

( Son, nihayet. İLE/VE/<>/> Bir işin sonu. | Başına gelen. | Olay/vak'a. )


- END :/yerine SON, BİTİRMEK


- ENDİK ile SAF
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Saf kişi, safdil, saf gönüllü. İLE ... )


- KAYGI/ENDİŞE ile SIKINTI

( ANXIETY vs. BOREDOM/DISTRESS/DEPRESSION )


- ENDPOİNT[İng.] değil/yerine/= SON NOKTA


- ENDÜRASYON/İNDURATION[İng.] değil/yerine/= SERTLİK


- ENDÜSTRİYEL ile ENDÜSTRİYEL YÖNETİM ile ENDÜSTRİ OKULU ile SANAYİ İŞÇİSİ ile SANAYİLEŞMEK ile ENDÜSTRİLER ile ÇALIŞKAN ile ENDÜSTRİ

( INDUSTRIAL vs. INDUSTRIAL MANAGEMENT vs. INDUSTRIAL SCHOOL vs. INDUSTRIAL WORKER vs. INDUSTRIALIZE vs. INDUSTRIES vs. INDUSTRIOUS vs. INDUSTRY )

( صنعتي ile اهل صنعت ile مديريت صنعتي ile مدرسهصنعتي ile صنعتکار ile صنعتي کردن ile صنايع ile زبر دست ile کار کن ile کوشارو ile صناعت ile صنعت )

( SANATY ile HAL SANAT ile MADYRYT SANATY ile مدرسهصنعتي ile صنعتکار ile SANATY KARDAN ile SANAYE ile ZABAR DAST ile KAR KON ile KOOSHARO ile SANAAT ile SANAT )


- ENFLASYON ile/ve STAGFLASYON

( ... İLE/VE Ekonominin, durgunluk zamanındaki enflasyon. )


- ENFLASYON ile/||/<> STANDART BİG BANG

( Enflasyon ilk 10^(-32)s üstel, standart yavaş genişleme. )

( Formül: Horizon/flatness çözümü )


- ENGEISTON değil/yerine/= SANATÇI


- ENGEL ile SANSÜR


- ENGELLEMEK ile/değil/yerine SINIRINI/HADDİNİ BİLDİRMEK


- ENGEREK ile ŞİŞEN ENGEREK


- ENGİN ile SONSUZLUK

( IMMENSE vs. IMMENSITY )

( بيکران ile بيکراني )

( BEYKARAN ile BEYKARANY )


- ENGİNAR ile SAKIZ ENGİNAR


- ENHANCER ile/||/<> SİLENCER

( Enhancer gen ifadesini artırırken İLE silencer gen ifadesini baskılar )

( Formül: Transkripsiyonel düzenleme )


- ENİK/ENCİK[Ar.] ile SEG-PEÇE[Fars.]

( Kedi, köpek yavrusu. İLE Köpek yavrusu. )


- ENSEMBLE METHOD ile/||/<> SİNGLE MODEL

( Ensemble çoklu model, single tek model. )

( Formül: Multiple İLE single model )


- ENSURE :/yerine SAĞLAMAK