Bugün[09 Kasım 2025]
itibarı ile 44.967 başlık/FaRk ile birlikte,
44.967 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(60/181)


- GARİH, ÜZEYİR DR. (İST. 1929 - 2001) :

( İ.T.Ü. Makine Fakültesinden Mühendis olarak mezun oldu. Konusu ile ilgili doktora yaparak doktor unvanını aldı. İş hayatına atıldı. Pek çok şirket kurduktan sonra, ortağı ile birlikte şirketleri Alarko Şirketler Topluluğu altında birleştirdi. Alarko Spor Kulübü'nde bu topluluk içinde bulunuyor. Filipinler Cumhuriyeti Fahri Konsolosluğu görevini yürüttü. Pek çok derneğin kurucu üyesidir. Sarıyer Spor Kulübü'nde 2 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- GARİP[Ar.] değil/yerine/= ELGİN


- GARİP ile/ve/||/<> ESİR ile/ve/||/<> ÂŞIK

( Kolay kolay sağaltılamayacak olanlar... )


- GARİP/GARİBAN[Ar.] değil/yerine/= KİMSESİZ


- GARİP ile/ve/değil/||/<>/< YOKSUN


- GARİPÇE BURNU :

( Çalı burnundan sonra gelen çıkıntıdır. Garipçe koyundan çıkışta Rumelifeneri tarafındaki çıkıntıdır. Çıkıntının uç noktasında Garipçe kalesi yer almaktadır. )


- GARİPÇE DERESİ :

( Garipçe köyü tepelerinden çıkar ve köy ortasından akış alarak denize ulaşan derenin yakın zamanda üzeri kapatıldı. )


- GARİPÇE KALE CAMİİ :

( Köyün ismini taşıyan cami Garipçe kalesinin arenasında idi. Tarihi bir cami olmasına karşın yıkılıp gitti. )


- GARİPÇE KALESİ :

( Garipçe burnundaki kale Garipçe kalesidir. Bu kale Sultan III. Mustafa (1557 - 1574) tarafından Macar asıllı Mimar François Tott'a yaptırıldı. Boğazın kontrolü ve savunma amacı ile yaptırılan bu kale II. Dünya Savaşı sonlarına kadar kullanıldı. Bu savaştan sonra ise kaderine terk edildi. Bu kalenin bir eşi de Poyraz Köyde Burun başındadır. Kale hala sapasağlam ayaktadır. )


- GARİPÇE KOYU :

( Garipçe burnu ile Garipçe kalesi arasındaki küçük koydur. )


- GARİPÇE KÖYÜ :

( İlçesinin sahil şeridinde olan bir köydür. Rumelikavağı, Rumelifeneri'nden sınır alır. Antik çağda kente lanetlenmiş kral Phineas yaşıyordu. Köy çok taşlık ve kayalıktı. Kayalıklarda kartal ve akbabalarının yuva yapması nedeniyle köye "Akbabalar Şehri" anlamına gelen "Gyropolis" deniliyordu. Tarihçi Hemeros'a göre köyün bir adı da Kharybdis'ti. Bir başka söylem ise köy adının "Yakın, yakında olan, yer ve zamana yakın, soyca yakın" "Garib" kelimesinden alındığı ve "Garipçe" ye dönüştüğüdür. Garipçe köyün isti tek değil. Antalya'nın Korkuteli ilçesinde bir köyün adı Garipçe'dir. Ayrıca Afyon'da bir meydanın adı da "Garipçe Meydanı'dır. 1992 nüfus sayımına göre köyün nüfusu 312'dir. Bu sayı ile de ilçenin en az nüfuslu köyüdür. )


- GARİPÇE MEZARLIKLARI :

( Garipçe köyde iki mezarlık var. Biri sahile yakın ve camiin batı tarafında bulunmaktadır. Bu eski mezarlık olup burada gömü yapılmamaktadır. Diğer mezarlık köy girişinde tepede doğu tarafında olup denize hâkim bir tepe üzerindedir. )


- GARİPÇE ile/değil/yerine GEREKÇE


- GARİP/LİK ile/ve İLGİNÇ/LİK

( WEIRD/STRANGENESS vs./and INTERESTING )


- GARİPSEMEK ile YADIRGAMAK

( TO FIND STRANGE vs. TO REGARD AS A STRANGER )


- GARİZ değil GALİZ

( Kaba ve çirkin. )


- GARNET ile/||/<> SUGİLİT

( Genellikle kırmızı tonlarda olan bir taş. İLE/||/<> Mor renkli nadir bir mineral. )


- GARNİTÜR değil/yerine/= YANLIK


- GARNİZON[Fr. < GARNISON] değil/yerine/= ASKERÎ BİRLİKLERİN BULUNDUĞU YER/KENT/BÖLGE/ALAN

( Bir kenti savunan ya da yalnız orada bulunan askerî birlikler. )


- GARS ile/||/<> KAL ile/||/<> KÂL

( Ağaç, fidan dikmek. İLE/||/<> Ağaç sökme, çıkarmak. İLE/||/<> Söz, konuşmak. )


- GARUDA ile/ve GANEÇ(GANESHA)

( Yarı koç, yarı insan. İLE/VE Fil başlı insan. )


- GASBETMEK değil/yerine/= KAPALLAMAK


- GASP değil/yerine/>< FERÂGAT


- GASP değil/yerine/= KAPAL


- [ne yazık ki]
!GASP ile/ve/||/<>/> !KARMANYOLA[İt. < CARMAGNOLA]

( Bir nesneyi, sahibinin izni ve haberi olmadan zorla alma. İLE/VE/||/<>/> Kent içindeki ıssız yollarda ölümle korkutarak yapılan soygunculuk. )


- GASTE/GAZTE değil GAZETE


- GASTRALJİ ile GASTREKTOMİ ile GASTRİT ile GASTROİNTESTİNAL ile GASTROENTEROLOG ile GASTROENTEROLOJİ ile GASTROİNTESTİNAL TRAKT ile GASTROPLASTİ ile GASTROSKOPİ

( Mide ağrısı. İLE Mide çıkarımı. İLE Mide yangısı. İLE Mide/bağırsak [ile ilgili] sindirim dizgesi, sindirim yolları. İLE Sindirimbilim uzmanı. İLE Sindirimbilim. İLE Sindirim dizgesi, sindirim yolları. İLE Mide onarımı. İLE Mide bakısı. )


- GASTROENTERİT ile/||/<> GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ

( Mide ve bağırsakların yangılanması ile sürgün ve kusma. İLE/||/<> Mide asidinin yemek borusuna geri kaçması. )


- GASTRONOMİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ASTRONOMİ

( Damağını tatmin etmek için yaşamını yok etmek/eden olmak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Uzayın/doğanın derinliklerini araştırmak/araştıran olmak. [gerek] )


- GASTRULATİON İLE NEURULATİON İLE ORGANOGENESİS ile/||/<> EMBRİYONİK EVRELER

( Embriyo gelişim aşamaları. )

( Formül: Ektoderm → Sinir )


- GATE İLE ANNEALİNG İLE TOPOLOGİCAL ile/||/<> KUANTUM BİLGİSAYAR TÜRLERİ

( Farklı kuantum hesaplama yaklaşımları. )

( Formül: |ψ⟩ = Σαᵢ|i⟩ )


- GAUDI ve/<> ETSURO SOTO


- GAUSS(ÇAN) EĞRİSİ ile/ve/=/||/<> RASTGELELİK

( "Matematik, tüm bilimlerin kraliçesidir." - Carl Friedrich Gauss[Matematik Kralı][Nisan 1777 - 23 Şubat 1855] )


- GAUSS(ÇAN) EĞRİSİ ve/||/<> ZARLARIN RASTGELELİĞİ

( Tüm olasılıklar ve en çok sayının çıkma olasılığındaki zirveler/pikler...
TEK ZAR ATIŞINDA = Her biri için eşit olasılık.
2 ZAR ATIŞINDA = 7[1+6]'nın gelmesi.
3 ZAR ATIŞINDA = Toplamın 11 olması.
4 ZAR ATIŞINDA = Toplamın 14 olması. )

( )


- GAUSS İLE EİSENSTEİN İLE HURWİTZ ile/||/<> TAM SAYI HALKALARI

( Farklı sayı sistemlerindeki tam sayılar. )

( Formül: N(a+bi) = a² + b² )

( Carl Friedrich Gauss tarafından 1801 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1777-1855) (Ülke: Almanya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Sayılar teorisi, istatistik, manyetizma) )


- GAUSS İLE ORTALAMA İLE TEMEL ile/||/<> YÜZEY EĞRİLİKLERİ

( Yüzeylerin eğrilik ölçüleri. )

( Formül: K = det(II)/det(I) )

( Carl Friedrich Gauss tarafından 1801 yılında keşfedildi/formüle edildi. )


- GAVÎ[Ar. çoğ. GAVÛN, GUVÂT | "ga" uzun okunur] ile GAVÎ[Ar.]

( Azgın, azmış, yoldan çıkmış adam. İLE Çok azmış, çok azgın. )


- GAVS[Ar. çoğ. AGVÂS] ile GAVS[Ar.]

( Yardım, muâvenet. | Yardım istemek için bağırma, medet. | Yardımcı, imdada yetişen.[GAVS-I A'ZAM: Abdülkadir-i Geylânî] İLE Suya dalma, dalgıçlık. | İçine girmek için bir şeyi derinleştirme, iyice anlama. )


- GAVS ile GAVS-I ÂZÂM

( ... İLE İki kutbiyet makamında da bulunan zât. )

( YARDIMCI, İMDÂDA YETİŞEN | VELÎYULLAH | MEDET, NUSRET ile ABDÜLKADİR-İ GEYLÂNÎ (KUTB) )


- GAVS-I ÂZÂM / KUTB-U ÂLEM


- GAVS-I URÛC ile/ve/<> GAVS-I NÜZÛL

( ORTADA: HATT-I İSTİVÂ )


- GAY(HOMO/"İBNE") ile TRAVESTİ/TRANSVESTİ ile TRANSEKSÜEL("DÖNME")

( Gay: Homoseksüel. Lezbiyenler için de kullanılır. Gay(Daha çok bilinen): Eril görünümde olup, öteki eril görünümlü kişilerle yakın ilişki kuran ve eşeysel/anal(pasif ve/ya da aktif) ilişkiye giren kişilere verilen ad. İLE Tra(ns)vesti: Eril gövde doğumlu olup, daha sonra dış görünümünde dişilliğe bürünen fakat penis ve testisleri(ya da sadece penisleri) yerinde durmaya devam eden(bazılarının testislerin olduğu bölgeye, (penis aynı yerinde kalarak) penisin altına, görünümü ve işlevselliğini taşıyan vajina oluşturan, eril gövdelerle ilişkiye(daha çok para/maddi çıkar karşılığı) giren kişilere verilen ad. İLE Transeksüel: Gövdesini tamamen öteki gövdenin biçimine büründürmüş, göğüs ve eşeysel örgenlerini tamamıyla ve birebir değiştiren, çeşitli "homoseksüel" ilişkiler kuran kişilere verilen ad. )


- GAYB/GAİB ile/ve/değil EŞİK


- GAYB ile HAZIR


- GAYB ile YOK/VAROLMAYAN


- GAYBE/GAİBE İMAN değil GAYB/GAİB'TEN İMAN(EMİN OLMA)

( Eşiklerimizin/sınırlarımızın farkında olarak ve kabul ederek, sınırlarımızın ötesinde olanlarla kendimizi gereğinden fazla zorlamamak. )


- GAYE[Ar.]/AMAÇ[Fars.] değil/yerine/= EREK


- GAYET[Ar.] değil/yerine/= PEK


- GAYR değil/yerine AKIL


- GAYR'A BENZEMEK değil/yerine HAKK'A BENZEMEK


- GAYRET[Ar.]/EFOR[Fr./İng. < EFFORT] (ETMEK) değil/yerine/= ÇABA/LAMAK


- GAYRET ile/ve GAYÛR

( Kişinin/kulun uğraşları. İLE/VE Allah'ın kulu için uğraşı. )


- GAYRET ile GERİLİM


- GAYRET ve/||/<>/< HAYRET


- GAYRET ve/||/<>/> RİAYET


- GAYRET ile/ve/> TEVHİD


- GAYRETKÂR değil/yerine/= ÇABACIL


- GAYR-I HABERİYE(İNŞAÎ) ile HABERİYE(MEŞKÛKE)

( Emir, nehy, soru. İLE Şekk, şüphe. )


- GAYRİ İHTİYARİ ile DİRENÇ/İSTEM/İSTENÇ DIŞI/KENDİLİĞİNDEN


- GAYRÎ ile/değil/yerine DAHİLÎ


- GAYR/Î ile/değil GAYB/Î


- GAYRI ile GAYRİ

( Artık. İLE Başka. )


- GAYRİSAFİ MİLLİ HÂSILA değil/yerine/= KESİNTİSİZ ULUSAL GELİR


- GAYRIYET TEMEYYÜZÜ ile/ve/||/<>/> HÜVİYET TEMEYYÜZÜ


- GAYTA[Ar.] ile/değil/yerine GAYDA[Bulgarca]/TULUM

( İnsan dışkısı. İLE/DEĞİL Müzik aleti.[Trakya'lı, Bulgar, Makedon ve İskoçlar'ın ulusal çalgısı.] )

( ... ile/değil DANKİYO )

( ... ile/değil TSIMPONA )

( [Lazca] ... ile/değil GUDA )


- GAYÛR[< GAYRET] değil/yerine/= GAYRETLİ, ÇOK ÇALIŞKAN | DAYANIKLI [GAYYÛR değil!]


- GAYYÛR değil GAYÛR


- GAZ BULUTU ile HİMİKO BULUTU

( ... İLE Tüm evrende, gözlemlenebilen en büyük nesnedir.[Bizden 12 milyar ışık yılı uzaklıktaki gaz bulutu] )


- GAZ VERMEK" ile/değil/yerine/||/<>/>< "GAZ ALMAK"


- GAZ ile ÇAMUR GAZI

( ... İLE Aktifleştirilmiş çamurlu arıtım sürecinde açığa çıkan %70 metan ve %30 karbondioksit karışımı bir gaz yakıt. )


- GAZ[Fr. < Lat. CHAOS[Van Helmont] | "ga" uzun okunur] ile GAZ[Fr. < GAZE] ile GÂZ[Ar.]

( Normal basınç ve sıcaklıkta, olduğu gibi kalan, içinde bulunduğu kabın her yanına yayılma ve bu kabın iç yüzeyinin her noktasına basınç yapmak özelliğinde olan akışkan nesne. İLE Tül. İLE Diş. | Dişle tutma, ısırma. )


- GAZ ve/<> KABIZLIK/İNKIBAZ


- GAZ ile KRİPTON[Fr. < KRYPTON]

( ... İLE Atom numarası 36, atom ağırlığı 83,8 olan, atmosferde yarım milyonda bir oranında bulunan, renksiz, kokusuz bir soy gaz. [simgesi Kr] )


- GAZ ile KSENON[Fr. < XENON]

( ... İLE Atom numarası 54, atom ağırlığı 131,30 olan, havada on milyonda bir oranında bulunan, renksiz, kokusuz asal gaz. [simgesi: Xe] )


- GAZÂ[Ar.] ile/||/<> CİHAD[Ar.]


- [ne yazık ki]
!GAZA[Ar.] ile !GAZVE[Ar.]

( [ne yazık ki][tamamen eskide kalmış olması dileğiyle...]
İslâm'ı korumak ya da yaymak amacıyla müslüman olmayanlara karşı yapılan savaş. İLE Arap derebeylikleri arasında yapılan savaş. | Din uğruna yapılan savaş. | Savaşın başında peygamber varsa. )


- GAZAL[Ar.] ile GAZEL[Ar.] ile GAZEL[Ar.]

( Ceylan. İLE Divan Edebiyatı'nda, beş ile onbeş beyit arasında değişen, ilk beytinin dizeleri birbiriyle, sonraki beyitlerinin lirik konularda yazılan nazım biçimi. | Lâtif. | Bayanlar için söylenilen güzel ve aşk dolu söz. | Türk müziğinde, belirli bir kurala bağlı olmadan, bir kişi tarafından, herhangi bir makamda gezinerek sesle yapılan taksim. İLE Sonbaharda kuruyup dökülen ağaç yaprağı. )


- GAZÂLÎ ve FAHREDDİN RÂZİ


- GAZANFER ÖZCAN PARKI :

( Darüşşafaka Mahallesinde Pelin sokakta olup 3562,00 m²'lik bir alanı kapsamaktadır, 180,00 m²'lik yeşil alanı, 40,00 m²'lik çocuk oyun alanı bulunmaktadır. )


- GAZANFER ÖZCAN ve/||/<> FECRİ EBCİOĞLU

( )


- GAZAP ile GADAP

( Gadap kibirden beslenir, kibirin kökü şirktir. )

( İkisi de aynıdır. Z'nin D olarak okunmasından dolayı fark varmış gibi algılanır. )


- GAZE["ga" uzun okunur][Fars.] ile GÂZE[Fars.]

( Allık. İLE Çocuk salıncağı. )


- GAZETE OKUMAK ile/ve/<>/||/değil/yerine KİTAP OKUMAK


- CERİDE[Ar.]/GAZETE[İt. < GAZZETTA] değil/yerine/= ÇAĞIM/ÇAVBET


- GAZETE ile TAKVİM-İ VEKÂYİ

( ... İLE Osmanlı Devleti'nin ilk resmi gazetesi. 01 Kasım 1831'de yayımlamaya başlamıştır. Siyasal haberlerin ve bildirilerin yanı sıra, yasaları, tüzükleri de tam metin verir, ayrıca iç ve dış önemli olaylarla fen, sanat, ticaret ve ziraat İLE ilgili haberler de içerirdi. )


- GAZETECİ ile/ve FOTOĞRAFÇI


- GAZETECİ/LİK ile/ve/değil/||/<> YAZAR/LIK


- GAZİ EKREM HASAN PAŞA ÇEŞMESİ :

( Rumelifeneri İskele Caddesinden limana inerken yolun sağ tarafında bulunan bir duvar çeşmesidir (H.1191, M.1775). Bir ismi de "Liman Çeşmesi'dir". Su akışı vardır. Kitabesinde şöyle yazmaktadır: Hak budur Gâzî Ekrem şeçi Hasan Paşa velî kıldı bu çeşme - sâr - ı ber - resm - i bîhîn tarz'ı". )


- GAZİ EKREM HASAN PAŞA ÇEŞMESİ :

( Rumelifeneri köy içindeki parkın içindedir (H.1191, M.1745) Bir ismi de "Park çeşmesi" dir. Bu çeşme kitabesinden anlaşılacağı gibi Gazi Ekrem Hasan Paşa tarafından yaptırılmıştır. Çeşme kitabesinde şöyle yazmaktadır: Hak budur Gâzî Ekrem Seçi Hasan Paşa velî kıldı bu çeşme - sâr - ı ber - resm - i bîhîn tarz'ı mu'allayı". )


- GAZİ HACI SUAT UYSALLAR MEYDANI :

( Sarıyer çarşı içindedir. Ortaçeşme Caddesi, Türbe çeşme ve Hamam Sokağa bakar. Bir yanı ile de Sarıyer Yeni Merkez Camii ön tarafıdır. Meydanın cami tarafı Sarıbaba Parkıdır. )


- GÂZİ ile GÂZİ ile GAZÎ

( Savaştan, sağlam ya da (az/çok) yaralı çıkan. İLE Mustafa Kemal ATATÜRK İLE "Gezi" için gaz yiyen. )


- GAZLAR ile ASAL/SOY GAZLAR

( ... İLE Atomlarının dış elektron halkaları tamamıyla ya da geçici olarak elektrona doymuş olan helyum, neon, argon, kripton, ksenon gazları. )


- GAZLAR ile/ve ASIL GAZLAR

( ... İLE/VE Helyum, neon, argon, kripton, ksenon, radon. )


- GAZZÂLÎ ÖNCESİ ile/ve SONRASI

( Meşşaîlerin diliyken, Gazzâlî sonrasında, aklın küllî dili haline geldi. Bu nedenle Kategoriler konusu Mantık'tan çıkartılıp Fizik'e aktarıldı. )


- GBK/TEMPORARY LOSS OF CONSCIOUSNESS[İng.] değil/yerine/= GEÇİCİ BİLİNÇ KAYBI


- GCS/GLASGOW COMA SCALE[İng.] değil/yerine/= GLASGOW KOMA ÖLÇEĞİ, GLASGOW KOMA SKALASI


- Gd ile Ge

( Gadolinyum'un simgesi. İLE Germanyum'un simgesi. )


- GDM/GENERALIZED LINEAR MODEL[İng.] değil/yerine/= GENELLEŞTİRİLMİŞ DOĞRUSAL MODEL


- GEBELİK BELİRTİLERİ ile/ve/değil/||/<> ÂDET BELİRTİLERİ


- GEBELİK ile/ve/||/<>/> EBELİK

( Ben/sen. İLE/VE/||/<>/> Ben/o. )


- GEBE/LİK ve/||/<> GEBERMEK[< KABARMAK/GABARMAK]

(

)


- GEBELİKTE:
İLK 3 AY ile/ve/<> İKİNCİ 3 AY ile/ve/<> ÜÇÜNCÜ 3 AY

( http://www.DilaraKocak.com.tr/gebelik )


- GEBERMEK/MÜRT[Fars.]/CIZLAMI ÇEKMEK[argo] ile ÖLMEK

( Hayvanlar üzerine/için. İLE Kişiler üzerine/için. )


- GEBREOTU ile/ve/<>/> GEBRE/KEBERE

( Gebreotugiller ailesinin, çalıya benzer örnek bitkisi. İLE/VE/<>/> Gebreotunun yemişi. )

( CAPPARIS cum ... )


- GEÇ!:
EMİR VERMEK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< DÜŞÜNCESİNİ/İSTEĞİNİ DÜMDÜZ SÖYLEMEK

( Bazı/çoğu (bilgisiz/görgüsüz) kişi/ler, bazen/çoğunlukla kendini, herkesin/herşeyin merkezinde "görenler"/zannedenler, başkalarına söylediklerini, emir olarak değil zihninde ne varsa, hiçbir dilbilgisine sahip olmadan ya da uymadan, kabalıkla söyler. Bunu görür görmez, anladığımız anda, üstlerine fazla gitmemek ve bunları karıştırmamak gerekir. [Bazen de hadlerini bildirmek gerekiyorsa bildirilebilir tabii.] )


- GEÇ EVLENMEK ile/değil/yerine/>< GENÇ EVLENMEK


- GEÇ KALMAK ile/değil/yerine GENÇ KALMAK


- GEÇ KALMIŞLIK ile/ve/||/<> GERİ DÖNÜLEMEZLİK


- GEÇ TANIMA/ANLAMA! değil/yerine GENÇKEN TANI/ANLA!


- GEÇ YAŞTA ile/değil/yerine GENÇ YAŞTA


- GEÇ ile/ve GÜÇ
[BİR ŞEYİN:
GEÇ OLMASI ile/ve GÜÇ OLMASI/OLMAMASI]

( Olsun. İLE/VE Olmasın! )


- GECE:
BUBAŞ ile/ve/||/<>/> ARABAŞ ile/ve/||/<>/> OBAŞ

( Çay içilip çerez yenen akşam saati. İLE/VE/||/<>/> Yatmadan önceki zaman dilimi. İLE/VE/||/<>/> Gecenin sabaha yakın olan bölümü, sahur vakti. )


- GECE-GÜNDÜZ (DÜŞÜNMEK, ÇALIŞMAK)


- GECE UYKUSU ile/ve/||/<> GÜNDÜZ (ÖĞLE) UYKUSU/KAYLÛLE[Ar.]


- GECE ve/||/<> ÇÖL

( İç. VE Dış. )


- GECE ve DİNGİNLİK ve DİNLENMEK


- GEÇE ile GEÇE ile GECE

( Herhangi bir saat başını geçerek/geçerken. İLE Karşılıklı iki yandan/yakadan her biri. İLE Güneşin batmasıyla oluşan karanlık. [>< GÜNDÜZ] )


- GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ

( Birlik/Vahdet. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Çokluk/Kesret. )

( Gece/karanlık önceliklidir. )

( [Fars., Ar.] ŞEB-TÂ-BE-SEHER: Geceden sabaha kadar. )

( ŞEB Ü RÛZ: Gece gündüz. | RÛZ Ü ŞEB: Gündüz gece. )

( MELEVÂN: Gece ile gündüz.[MÂ-DÂM-EL-MELEVÂN: Gece ve gündüz devam ettikçe. | MÂ-TEÂKAB-EL-MELEVÂN: Gece ile gündüz birbiri ardı sıra geldikçe.] YA'FUR[çoğ. YAÂFÎR]: Gecenin beşte/altıda bir gibi bölümü. )

( Hakikat. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Şeriat. )

( TÜNMEK: Havanın kararıp gece olması. )

( LEYL ile/ve/değil/yerine/<>/>< ... )

( DÜN, ŞEV, ŞEB[çoğ. ŞEBÂN], TAHT-I ABNÛSÎ ile/ve/değil/yerine/<>/>< NEHÂR, RÛZ, TAHT-I ÂC )

( [not] NIGHT vs./and/but/<>/>< DAYTIME/DAYLIGHT
DAYTIME/DAYLIGHT instead of NIGHT )


- GECE ve/<> İÇ ÂLEM


- GECE ile/ve KARANLIK GECE

( ŞEB-İ YELDÂ: En uzun gece/ler. [20. ve 26. günleri arasındaki 1 haftalık süre.] | 22 Aralık'taki en uzun gece. )

( NIGHT vs./and DARK NIGHT )


- GECELERİ BİSİKLETTE:
SİYAH ile MAVİ ile KIRMIZI ile SARI ile BEYAZ ile YEŞİL

( Görünmez. İLE 17 m.'ye kadar. İLE 24 m.'ye kadar. İLE 37 m.'ye kadar. İLE 55 m.'ye kadar. İLE 130 m.'ye kadar. )


- GEÇERLİ BİLGİ ile GEÇERSİZ BİLGİ

( Bilginin yanlış olduğu yerde yorumun doğruluğu yanlışlığı konuşulmaz. / Usûlü yanlışın füruğu tartışılmaz. )

( VALID KNOWLEDGE/INFORMATION/DATA vs. INVALID KNOWLEDGE/INFORMATION/DATA )


- GEÇERLİ ile/ve/||/<> İŞLEYEN


- GEÇERLİK ile/ve/değil/||/<>/> GEÇERLİLİK


- GEÇERLİLİK ile/ve/<> BAĞLAYICILIK


- GEÇERLİ/LİK ile/ve/= GERÇEK

( Gerçek, samimi eylemin meyvesidir. )

( Bİ-L-Fİ'L: Gerçekten. )

( VALID vs./and/= REAL
Truth is the fruit of earnest action. )


- GEÇERLİLİK ve/||/<> TUTARLILIK ve/||/<> TARİHSELLİK


- GEÇERLİ/LİK ile/ve YARARLI/LIK

( VALID vs./and BENEFICIAL )


- GECESEFÂSI ile GECE SEFÂSI

( İkiçeneklilerden, gece açan küçük kokulu çiçekleri olan, otsu bir bitki. İLE Yaz gecelerinde, havanın ve doğanın güzelliklerini yaşamak üzere yapılan etkinlik, yürüyüş, dolaşma. )


- GEÇİCİ ÇÖZÜM ile/ve/değil/||/<>/< ARA ÇÖZÜM


- GEÇİCİ NUR ile/ve SOYUT NUR ile/ve NURLAR NURU


- GEÇİCİ/ÖN YARGI ile/ve/||/<>/> YARGI


- GEÇİCİ ile/ve ALDATICI

( TEMPORARY vs./and ILLUSION )


- GEÇİCİ ile/ve/değil ÖZEL


- GEÇİCİ/LİK ile/ve/<> GEÇİŞLİ/LİK


- GEÇİCİ/LİK ile/ve/||/<> (")UÇUCU/LUK(")


- [ne yazık ki]
(")GECİKEN/GECİKMİŞ ADÂLET(") =/||/> ADÂLETSİZLİK


- GECİKTİRME ile/ve/değil/yerine/<> ÖTELEME


- GEÇİLEMEZ ile/ve/değil/||/<>/< GEÇİŞTİRİLEMEZ


- GEÇİM SIKINTISI ile/ve/> CAN SIKINTISI

( Geçim sıkıntısı olanların, can sıkıntısı yaşama fırsatları bulunmaz. )


- GEÇİM, İSMAİL ( İST. 1973) :

( Sarıyer Spor Kulübü'nde futbol oynadı. Bir dönem kulüp yönetim kurulunda görev yaptı. İş hayatına emlakçı olarak atıldı ve işini geliştirdi. İşlerini genişleten ve Century 21 Türkiye Gayrimenkul Danışmanlığı yaptı. Century 21 Türkiye bünyesindeki 6 danışman ve 4 ofisin 2008 yılı performansları ile üstün başarı gösterdi ve Centurion ödüllerinin en önemlisi olan "Grand Centurion" ödülünü kazanan ilk Century 21 Türkiye gayrimenkul danışmanı oldu. )


- GEÇİM yoksa SEÇİM


- GEÇİMSİZ/LİK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< SEVGİSİZ/LİK


- BAĞIRSAK:
GEÇİRGEN/SIZDIRAN ile/değil/yerine/>< SAĞLIKLI

( image )


- GEÇİRGEN ile/ve/||/<> SAYDAM


- GEÇİRİMLİ / BİRLEŞİMSEL ile/>< GEÇİRİMSİZ

( TRANSPARENT / COMPOSITIONAL vs./>< OPAQUE )


- GEÇİRMEK ile GEÇİŞTİRMEK


- GEÇİRMEK ile KAKALAMAK


- GEÇİRMEK ile/ve/değil/||/<>/< ULAŞTIRMAK


- GEÇİŞ KARTINI:
YAVAŞ BASMAK ile/değil/yerine ÜZERİNDE TUTMAK/BEKLEMEK


- GEÇİŞ METALİ ile/||/<> ANA GRUP METALİ

( Geçiş d orbitalli, ana grup s/p orbitalli metaldir )

( Formül: Fe İLE Cr İLE Na İLE Al )


- GEÇİŞ METALİ ile/||/<> İÇ GEÇİŞ METALİ

( d-blok ögeleri. İLE/||/<> f-blok ögeleri. )


- GEÇİŞ ile AYRIM


- GEÇİŞ ile/ve/değil/||/<>/< EŞİK


- GEÇİŞ ile/ve/||/<> SÜREKLİLİK


- GEÇİŞKEN/LİK ile/ve/||/<> İLİŞKİLİ/LİK


- GEÇİŞLER/KAPILAR:
DAR değil/yerine GENİŞ


- GEÇİŞLİ ile/>< GEÇİŞSİZ

( TRANSITIVE vs./>< INTRANSITIVE )


- GEÇİŞTİRMEK ile/ve/||/<> ATLAMAK


- GEÇİŞTİRMEK ile/değil/yerine DİNDİRMEK


- GEÇİŞTİRMEK ile/ve/değil/yerine HIZLANDIRMAK


- GEÇİŞTİRMEK ile/ve/<> "İDARE ETMEK"


- GEÇİŞTİRMEK ile/ve/<> ÖTELEMEK


- GEÇİT ile GEÇİŞ


- GECKO İLE LOTUS İLE VELCRO ile/||/<> DOĞADAN İLHAM

( Biyolojik sistemlerin taklit edilmesi. )

( Formül: Süperhidrofobik θ > 150° )


- GEÇMEDİ" ile/ve/||/<>/> DUVARA TOSLAMIŞ O ZAMAN


- GEÇMEK ile ATLAMAK


- GEÇMEK/GEÇKİN ile/ve/||/<> AŞMAK/AŞKIN


- GEÇMİŞ:
"AİT OLDUĞUMUZ" değil BANA/BİZE AİT OLAN


- GEÇMİŞ, "BUGÜNÜN UZANTISI" değil BUGÜN, GEÇMİŞİN UZANTISI


- GEÇMİŞ:
"EV GİBİ" değil/yerine/>< KİTAP GİBİ


- GEÇMİŞ İNANÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEÇMİŞİN KOŞULLARI


- GEÇMİŞ YAŞAM değil GEÇMİŞ YAŞANTI


- GEÇMİŞ ile/ve/değil GEÇMİŞTEKİ


- GEÇMİŞ ile/ve/<>/> ŞİMDİ ile/ve/<>/> GELECEK

( Anılardadır. İLE/VE/<>/> Hayal gücündedir. )

( Değişmezdir. İLE/VE/<>/> Belirsizdir. )

( Değiştiremeyiz fakat bilebiliriz. İLE/VE/<>/> Bilemeyiz fakat değiştirebiliriz. )

( Constant. vs./AND/<>/> Unknown/indefinite.
In memory. vs./AND/<>/> In imagination.
We cannot change but we can/should know. vs./AND/<>/> We cannot know but we can/might/should change. )

( "Şimdi"ye odaklanmış olan bir şey, benimledir. Çünkü ben, sonsuz şimdiyim, an içinde var olanım. Şimdi olan olaya verdiğim de kendi gerçekliğimdir. )

( A thing focussed in the now is with me, for I am ever present; it is my own reality that I impart to the present event. )

( Nesneler ve düşünceler, sürekli değişmektedir. Şu anda olanın gerçek olduğu deneyimi ise asla değişmez; düşlerde bile. )

( Things and thoughts have been changing all the time. But the feeling/experience that what is now is real has never changed, even in dream. )

( PAST vs./and/<>/> FUTURE )


- GEÇMİŞ ile/ve/değil/||/<> GELENEK


- GEÇMİŞ ile/ve/fakat/ne yazık ki SENDE/ONDA GEÇMEMİŞ


- GEÇMİŞE DÖNME İSTEĞİ ile/değil/yerine GEÇMİŞLE İLİŞKİ KURMAK


- GEÇMİŞE ODAKLILIK ile ÜST BİLİŞ

( PAST FOCUSED/RUMINATION va. METACOGNITION )


- GEÇMİŞE SAPLANIP KALMAK değil/yerine/>< GEÇMİŞİ DE DİKKATE ALMAK


- GEÇMİŞE SAPLANMAMAK ve/||/<> GELECEĞE ODAKLANMAMAK


- GEÇMİŞE YÖNELİK değil GEÇMİŞE DÖNÜK


- GEÇMİŞE YÜRÜMEZLİK/TEK YÖNDE DEĞİŞİM ile/ve/=/||/<> TERSİNEMEZLİK


- GEÇMİŞİ:
AYDINLATMAK ile/ve/||/<>/> ANLAMAK

( Tarih uzmanlarınca. İLE/VE/||/<>/> Her bir kişi, düşünür ve felsefe uzmanlarınca. )


- GEÇMİŞİ "UNUTMAK" ile/ve/||/<> YARINI "ANIMSAMAK"


- GEÇMİŞİN, BİZİ BIRAKMAMASI değil/yerine/></> BİZİM, GEÇMİŞİ BIRAKMAMIZ


- GEÇMİŞİN KÖLESİ OLMAK değil/yerine/>< GELECEĞİN MİMARI OLMAK


- GEÇMİŞİNDE YAŞAMAK" ile/ve/<>
"GELECEKTE YAŞAMAK" |
değil/yerine/><
ŞU ANDA OLMAK

( | Pişmanlık, suçluluk, şikâyet, üzüntü ve kızgınlık yaşatır. İLE/VE/<> Kaygı, gerginlik, huzursuzluk yaşatır. |
DEĞİL/YERİNE/><
Özgürlük, neşe, hafiflik, bilgelik yaşatır. )


- GEÇMİŞTEKİ (BAZI DURUMLARI) UNUTMAMAK ile/ve/değil/fakat/||/<>/> SAPLANIP KALMAMAK


- GEÇMİŞTEN GELEN ile GEÇMİŞTEN KALAN


- GEÇTİĞİMİZ HAFTA değil GEÇEN HAFTA


- GEEK ile/ve/||/<>/> NERD

( )


- GEĞİRMEK ile/ve OSURMAK

( Kültürlere göre ikisi de çok büyük ayıp/yanlış/hata olarak da, sıradan bir durum olarak da algılanabilmekte/değerlendirilebilmektedir. )

( Bazı kültürlerde, yemek sırasında yellenme bile sıradan bir durum olarak karşılanabilmektedir. )

( FLATUS VOCES )

( Üstten. İLE/VE Alltan. )

( Ağızdan. İLE/VE Anüsten. )

( TECEŞŞÜ', TEFTÎH[< FETH | çoğ. TEFTÎHÂT] ile/ve ZARTA )

( ÂRÛG, ÂCÜL ile/ve ... )

( TO BELCH, BURP, ERUCTATION vs./and TO FART )


- GEKO ile YAPRAK KUYRUKLU GEKO

( ... cum UROPLATUS PHANTASTICUS )


- GEL DENİLEN YERE GİTMEYE AR EYLEME; GELME DENİLEN YERE GİDİP YERİNİ DAR EYLEME ile MİSAFİR UMDUĞUNU DEĞİL, BULDUĞUNU YER


- GEL-GİT ile/ve/||/<> GİT-GEL


- GELDİLER" ile DELİRMEK


- GELECEĞE (BİR/KAÇ) ÇOCUK BIRAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇOCUK(LAR)A GELECEK BIRAKMAK


- GELECEĞİ "MERAK EDENLER"İN BAKACAKLARI:
"FALLAR/BURÇLAR" değil/yerine MEZAR(LIK)LAR

( Bin "merak", bir borcu (bile) ödemez. )

( Merak, kişinin, kendi başına (g)ördüğü bir "iştir". )


- GELECEĞİ MERAK ETME!(K) ile/değil/yerine GEÇECEK OLANI İYİ DÜŞÜN!(MEK)

( Nasıl olsa gelecek. İLE/DEĞİL/YERİNE Zihninden hiç silinmeyecek. )


- GELECEĞİ "TAHMİN ETMEK" değil/yerine GELECEĞİ YARATMAK


- GELECEK "BİLİMİ" (ESKATOLOJİ) ile GELECEKÇİ(FUTURİST) AKIMLAR


- GELECEK ve MİMARÎ ile/ve/||/<> MİMARÎ ve GELECEK


- GELECEK/TE:
BELİRSİZ/LİK ile/ve/||/<> BİLİNMEZ/LİK


- GELECEKTEN ÜMİDİ/Nİ KESMEK ile/ve/değil/<> YAPACAKLARINDAN VAZGEÇMEK


- GELEN-GEÇEN


- GELEN TELEFONU/MESAJI/ÇAĞRIYI/MEKTUBU:
HER ŞEYİ BİR YANA ATARAK, KONTROLDIŞI/BİLİNÇDIŞI YANITLAMAK değil/>< ORTAMI/ÇEVREYİ/KİŞİYİ/KİŞİLERİ GÖZÖNÜNDE BULUNDURARAK UYGUN ZAMANDA, UYGUN TUTUM İLE YANITLAMAK


- GELEN ile/ve/||/<> GEÇEN


- GELEN ile/ve/=/||/<> GİDEN ile/ve/=/||/<> KALAN

( Üçü de "Bir"! [Fark yoktur, "aranmaz"/bulunmaz!] )

( ['e ...]
"Git" dememek. İLE/VE/=/||/<> "Kal" dememek. İLE/VE/=/||/<> ... )


- GELENEK:
DÜZ değil KIRILMALI


- GELENEK-GÖRENEK


- GELENEK ile/ve/değil/<> BELLEK

( Sürüyorsa/yaşanıyorsa. İLE/VE/DEĞİL/<> "Yaşatılmaya" çalışılıyorsa. )


- GELENEK ve/> GELECEK

( TRADITION and/> FUTURE )


- GELENEK ile/ve/değil/<> GÖRENEK

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Bir şeyi, eskiden beri görüldüğü gibi yapma alışkanlığı. )


- GELENEK ile/ve/<> MODERNİTE


- GELENEKÇİLİK ile/değil/yerine/>< GELENEK

( Yaşayanların, ölmüş durumudur. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Ölmüşlerin, yaşayan durumudur. )


- GELENEKSEL ENTELEKTÜEL ile/ve/<> ORGANİK ENTELEKTÜEL

( Öğretmenler, yöneticiler vb. İLE/VE/<> Kurum, sınıf, küme vb. )


- [ne yazık ki]
GELENEKSEL KİŞİ ile MODERN KİŞİ

( Ebeveynlerine tapar. İLE Çocuklarına tapar. )


- GELENEKSEL MİTOLOJİ ile/ve DİNSEL MİTOLOJİ


- TARİH YAZIMI:
GELENEKSEL ile/ve/||/<>/> BÜTÜNSEL ile/ve/||/<>/> YENİ SİNEMA ile/ve/||/<>/> MİKRO


- GELENEKSEL ile/ve/değil/yerine/||/<> KAVRAMSAL


- GELENEKSELCİLER ile MODERNİSTLER

( Şimdisi olmayan bir geçmişi yaşayanlar. İLE Geçmişi olmayan bir şimdide yaşayanlar. )


- GELENEKSELLEŞME/GELENEKSELLİK ile/ve/||/<>/< KURUMSALLAŞMA/KURUMSALLIK


- GELENEKSELLİK ile/ve/||/<>/< KALICILIK


- GELENEKTE:
SÜREKLİLİK ile/ve/||/<> ELEŞTİRELLİK


- GELENEKTE:
SÜREKLİLİK ile/ve/<> TUTARLILIK

( CONTINUITY vs./and/<> CONSISTENCE :IN TRADITION )


- GELENEKTE, TEVHİD:
AKIL ÜZERİNDEN ile/ve/> KALP VE DUYGU ÜZERİNDEN

( Tenzih ile. İLE/VE/> Teşbih üzerinden. )

( İkisinde de, sur üflenerek çağrılırdı. )


- GELEN-GİDEN


- ... "GELESİYE KADAR" değil ... GELİNCEYE KADAR


- GELGEÇ, TEVFİK (SARIYER, 1957) :

( Sarıyer altyapısından yetişti, yaş gruplarında oynadıktan sonra profesyonel kadroya alındı. Dört sezon (1974 - 1977 ve 1976 - 1977) da 17 lig, 48 amatör lig, 2 kupa ve 2 turnuva maçı olmak üzere 69 resmi ve 17 özel maçla birlikte 86 maçta Sarıyer formasını giydi ve takımına 5 gol kazandırdı. )


- GELİN -=

( Eve gelen kişi. GELEN > GELİN
[ Evlenecek/evlenmiş olan, evin, eril çocuğunun eşi olarak gelen bayan için kullanılmış ve yerleşmiştir. ] )


- GELİN-DAMAT ve/||/<> SAĞDIÇ

( ... VE/||/<> Düğünde, gelin ya da güveye kılavuzluk eden kişi. )


- GELİN/KELİN[dvnlgttrk] ve/<> DAMAT/GÜVEY

( İ'SÂR[Ar.]: Gelin olma çağına gelme. )

( ARÛS ve/<> ARÎS )

( BEYÛ/BEYÛG ve/<> ARÎS )

( BRIDE and/<> GROOM )


- GELİN ile EĞRETİ GELİN


- GELİN! yerine GELMEK İSTEYENE DUYURULUR


- GELİN ile/değil KUMA


- GELİNCİK ile GELİNCİKÇİÇEĞİ

( Yazın kırlarda yetişen, kırmızı ve büyük çiçekli bitki. İLE Zambakgillerden bir bitki. )

( PAPAVER RHOEAS cum FRITILLARIA IMPERIALIS )


- GELİNCİK ile/<> KAKIM/KAKUM/ERMİN/AS/AZ[dvlgtrk]

( ... İLE/<> Kutup gelinciği. Sansargillerden, yazın, esmer kırmızı, kışın beyaz renkli gelincik. )

( İLE/<> )

( WEASEL vs./<> ERMINE )

( MUSTELA NIVALIS cum/<> MUSTELA ERMINEA )


- GELİNCİK ile YABAN GELİNCİĞİ

( Evcilleştirilmiş Avrupa kokarcaları olarak da bilinirler. İLE ... )

( 18 saat boyunca uyurlar. İLE ... )

( İnsana özgü olarak bilinen bazı hastalıklara yakalanabilirler. [Pankreas ve lenf kanseri oldukça yaygındır.] İLE ... )

( ... ile Yaban Gelinciği )

( WEASEL vs. FERRET )


- GELİP GEÇEN ve/||/<>/> GÜLÜP GEÇMEK


- GELİP GEÇEN ile/ve/değil/yerine SÜREKLİLİK


- [ne yazık ki]
GELİR ADÂLETSİZLİĞİ ile/ve/||/<>/> "SERVET" ADÂLETSİZLİĞİ


- GELİR GEÇER ile GENEL GEÇER


- GELİRİNİ KULLANMA/TÜKETME:
YAŞAMAK ÜZERE ve/||/<>/> HAYIR İŞLEMEK ÜZERE ve/||/<>/> "HAYIR!" DİYEBİLMEK ÜZERE


- GELİŞİGÜZEL "ÇOK ANLAMLILIK" ile/değil/yerine ÇOK ANLAMLILIK


- GELİŞİGÜZEL ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< KENDİNCE


- GELİŞİGÜZELLİK ile/ve KEYFÎLİK

( CASUAL vs./and ARBITRARINESS )


- GELİŞİM

( DEVELOPMENT )


- GELİŞİM ODAKLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GELİŞİME YÖNELİK


- GELİŞİM VE DEĞİŞİM İÇİN:
ZORUNLULUK ile/ve/||/<> YOKLUK

Bugün[09 Kasım 2025]
itibarı ile 44.967 başlık/FaRk ile birlikte,
44.967 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(60/181)