S ve Ş ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 44.967 başlık/FaRk ile birlikte,
44.967 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(58/181)
- FERİH[Ar.] ile SÜRÛR
( Çok sevinçli, neşeli. İLE Neşe. )
- FERÎK[Ar.] ile FERÎK[Ar.]
( Askerî kolordu komutanı, korgeneral[birinci ferîk], tümgeneral[ikinci ferîk]. | İnsan topluluğu, cemâat. İLE Buğday tanesinin olgunu, öğütülecek duruma gelmişi. )
- FERİK[Fars.] ile FERİK[Ar.]
( Hayvanların, civcivlikten çıkmış yavruları. | Gevrek bir elma türü. İLE Tümgeneral ya da Korgeneral. )
- FERÎKAN["ka" uzun okunur] ile FERÎKAYN[Ar.]
( Topluluklar. İLE İki askerî fırka, iki taraf. )
- FERİSİLER ile SADDUKİLER ile ESSENİLER
( Ferisiler, Tanrı'ya inanır, ruhları, melekleri ve peygamberleri kabul eder ve peygamberlerin gösterdiği yolda yaşamayı, şeriatı savunurdu. Saddukiler, Tanrı'ya inanır, ancak, melekleri kabul etmez, peygamberlere ayrıcalık tanımaz, ruhlara ve ölümden sonra yaşama inanmazdı. Esseniler, ezoterik olanlardı. Yerleşim bölgelerinin uzağında özel tapınaklarda mistik deneyimlerle uğraşırdı. Bunlar daha çok Lut Gölü ve Mısır İskenderiyesi civarında örgütlenmişti. İsa'nın, Esseniler'den olduğu ileri sürülmektedir. )
- FERİŞTAH[Fars. < FİRİŞTE] değil/yerine/= UZMAN / EN YETKİLİ
- FERİT PAŞA ile DAMAT FERİT PAŞA
- FERMÂ[Fars.] ile FERMÂN[Fars.]
( Buyuran, emreden, âmir. | Süren. İLE Buyruk, emir. | Sultan tarafından verilen yazılı emir, berat, buyrultu. )
- FERMAN[Fars.] ile/ve/||/<> TEVKİ[Ar.]
( ... İLE/VE/||/<> Sultan fermanlarına çekilen tuğra. | Bu tuğrayı taşıyan ferman. )
- FERMAN[Fars.] değil/yerine/= YARLIK/BUYRUK
- FERMANTASYON/FERMENTATION[İng.] değil/yerine/= MAYALANMA
- FERMANTASYON[Fr.]/TAHAMMÜR[Ar.] değil/yerine/= MAYALANMA
( Organik maddelerin bazı mikroorganizmalarca salgılanan enzimlerin etkisiyle uğradığı değişiklik. | Sıvı ya da hamur durumunda bulunan organik maddelerin, kendiliğinden kabarıp köpürerek gaz çıkarması durumu. )
- FERMAR değil FERMUAR
- FERMAT İLE MERSENNE İLE FİBONACCİ ile/||/<> ÖZEL SAYI DİZİLERİ
( Matematiksel öneme sahip sayı dizileri. )
( Formül: φ = (1+√5)/2 )
- FERMAT İLE MERSENNE İLE SOPHİE GERMAİN ile/||/<> ÖZEL ASAL SAYILAR
( Farklı özellikteki asal türleri. )
( Formül: M₈₂₅₈₉₉₃₃ = 2^82589933 - 1 )
- FERMENT ile FERMENTASYON
( Maya. İLE Mayalanma. )
- FERMİ SIVISI İLE LUTTİNGER SIVISI İLE NON-FERMİ ile/||/<> ELEKTRON SIVILARI
( Çok elektron sistemlerinin davranışı. )
( Formül: τ ∝ T⁻² (Fermi) )
- FERRİ-/FERRO- ile/||/<> SİDER-SİDERO-
( Demir, demirli. İLE/||/<> Demir. )
- FERROELEKTRİK İLE PİEZOELEKTRİK İLE PİROELEKTRİK ile/||/<> ELEKTRİK ÖZELLİKLER
( Katıların özel elektrik davranışları. )
( Formül: d₃₃ piezoelektrik katsayı )
- FERSAH[Ar.]/FERSENG[Fars.] ile -FERSÂ[Fars.]
( Çeşitli mesafelere karşılık gelen değerde bulunan bir uzunluk ölçüsü. | Üç millik bir deniz mesafesi. İLE İki askerî fırka, iki taraf. )
- FERSUDE[Fars.] değil/yerine/= ESKİMİŞ, YIPRANMIŞ, AŞINMIŞ
- FERTİL ile FERTİLİZASYON
( Döllenebilen, dölleyebilen. İLE Döllenme, dölleme. )
- FERYAT[Fars.]/SAYHA[Ar.]/VAVEYLA[Ar.] değil/yerine/= ÇIĞLIK/HAYKIRMA
- FERYAT/FERYÂD değil/yerine/= HAYKIRIŞ
- FERZ[Fars.]:
Vezir'in yerine geçen taş. -yerine
- FES ÇEŞİTLERİ ile/ve KAVUK ÇEŞİTLERİ
( * AZİZİYE * HAMİDİYE * MECİDİYE ile/ve ... )
- FE'S[Ar. çoğ. FÜÛS] ile FES[Ar. < FAS]
( İki yüzlü balta. İLE Şapka yerine kullanılan, kırmızı, kalın çuhadan yapılmış, tepesinde püskülü olan, silindir biçiminde başlık. )
- FES[< Fas] ile/değil FESH
( Şapka yerine kullanılan, kırmızı, kalın çuhadan yapılmış, tepesinde püskülü olan, silindir biçiminde başlık. İLE/DEĞİL Verilmiş bir yargıyı/kararı, bozma, kaldırma. | Dağıtma, dağıtılma, kapatma. )
- FES ve PÜSKÜL
( Dönüşümü, kalbi(tekallübü) simgeler. Kırmızıdır. VE Saçağı tek değildir, çok saçaklıdır. Tek kişiye değil, herkese yönelik olduğunu ifade eder. )
- FESAD ile/||/<> FENÂ
- FESÂD[Ar.] ile GAYY[Ar.]
- FESÂD[Ar.] ile KABÎH[Ar.]
- FESAHAT(FASİH) ile BELAĞAT(BELİĞ)
- FESÂHÂT değil FASÂHÂT
( Hoş ve açık konuşma, uzdillilik, iyi söz söyleme becerisi. )
- FESAHAT[Ar.] ile/ve/||/<> FETAHAT[Ar.] ile/ve/||/<> FETAKAT
( Dilin açıklığı. İLE/VE/||/<> Birinin kapıyı/kutuyu vb. açması. İLE/VE/||/<> Bir nesnenin gevşeyip açılması. )
- FESAT[Ar.] KARIŞTIRMAK değil/yerine/= DOLAN KATMAK
- FESAT ile PARANOYAK
( İçi fesat olanın işi kesat olur. )
- FESİH ile/||/<> İLGÂ[Ar. < LAĞV] ile/||/<> TASFİYE[Ar. < SAFVET/SAFÂ: Saf, duru olmak.]
( Verilmiş bir yargıyı kaldırma, bozma. | Dağıtma, dağıtılma, lağıv. İLE Bir şeyin varlığını ortadan kaldırma. İLE Arıtma/arıtım/arıtılma, ayıklama, temizleme, saflaştırma/saflaştırılma. | Bir kuruluşun iflâsı ya da kapanması sonunda hesaplarının kapatılıp kalan maddî varlığın, mal ve paranın alacaklılara dağıtılması. | Bir kuruluşta işçi ve memur çıkarma. | Görevine son verme. )
- FESLEĞEN ile YERFESLEĞENİ
( ... İLE Sütleğengillerden, otsu ya da odunsu, sürüngen gövdeli bitki. )
( OCIMUM BASILICUM cum MERCURIALIS )
- FESLERDE:
MAHMUDÎ ile/ve/<> MECÎDÎ ile/ve/<> AZİZÎ ile/ve/<> HAMİDÎ
- FESTİVAL[İng.] değil/değil/yerine/= ŞENLİK/ŞÖLEN
- FESTİVAL ile/değil TURNUVA
- FETÂ[Ar. çoğ. FİTYÂN] ile FETHA[çoğ. FETEHÂT]
( Genç, delikanlı, yiğit, mert. | Cömert. Eli açık. İLE Arapça sözcüklerin üzerine konulan üstün işareti. | Delik. )
- FETAL ALKOL BELİRGESİ/SENDROMU ile/||/<> DOWN BELİRGESİ/SENDROMU
( Gebelik sırasında alkol tüketimi sonucu bebekte gelişimsel bozukluklar. İLE/||/<> Genetik bir kromozom bozukluğu ve zihinsel gerilik. )
- FETAL/FÖTAL ile FETUS/FÖTUS/FÖTÜS
( Dölüt [ile ilgili]. İLE Dölüt. )
- FETHA ile/ve KESRE/ESRE/HAFZ ile/ve HEMZE ile/ve ÖTRE/ZAMME ile/ve ŞEDDE/TEŞDÎD ile/ve TENVÎN ile/ve NASB ile/ve REF ile/ve İLLET ile/ve MEDD/E ile/ve MEDD-İ LÎN ile/ve LÎN ile/ve VAV-I ATIFA
( a ya da e [düz ve geniş ünlü] okutan üstün imi. İLE/VE/||/<> ı ya da i [düz ve dar ünlü] okutan im. İLE/VE/||/<> Elif, vav, ye, he üzerine konan işaret - gırtlak vuruşu; elifin adı. İLE/VE/||/<> o, ö, u, ü [yuvarlak ünlü] okutan ötre imi. İLE/VE/||/<> Bir yazacı çift okutan ve şedde denilen im. İLE/VE/||/<> Sözcüğün sonunu, nun gibi okutmak üzere konan iki üstün[-en], iki esre[-in], iki ötre[-ün]. İLE/VE/||/<> Yazacın etha'lıymış gibi a ya da e'yle okunması. İLE/VE/||/<> Bir sözcüğü zammeli[ötre - yuvarlak ünlülü (o, ö, u, ü)] okuma. İLE/VE/||/<> Çeker harfleri[matres lectionis] elif, vav, ye yazaçlarından biri. İLE/VE/||/<> elif, vav, y e'yi çekerek uzatma. İLE/VE/||/<> vav ile ye sesçil imsiz[harekesiz] olup kendinden önceki yazaç üstün imi almışsa medd-i lîn olur. İLE/VE/||/<> Yumuşatarak çekme. İLE/VE/||/<> Atıf vavı. Bağlaç. Arapça ya da Farsça iki sözcüğü birbirine bağlarken, ilk sözcük ünsüzle bitmişse bu yazacı ü gibi okutur [ilim ve irfan~ilm ü irfan], ünlüyle bitmişse iki sözcüğü bağlayan vav, vü biçiminde okunur [kaza ve kader / kaza vü kader]. )
- FETİH ile/||/<> FÜTUHAT ile/||/<> FETİHNÂME[İng. MESSAGE ANNOUNCING A CONQUEST | FR. MESSAGEM DE COMQUETE | ALM. BERICH (M) ÜBER EINE EROBERUNG] ile/||/<> FATİH
( Bir kenti ya da ülkeyi savaşarak alma. İLE/||/<> Fetihler, zaferler. İLE/||/<> Savaşlar sonunda kazanılan zaferleri, bir yerin alındığını müjdelemek için hükümdarların, fethedilen yerleri, komşu hükümdarlara, yabancı devlet adamlarına, hanlara, prenslere/şehzâdelere ve valilere bildirmek üzere yazılan resmi mektup. İLE/||/<> Fetheden, İslâm devletlerinde bir ülkeyi ya da kenti savaşarak alan hükümdar ya da komutana verilen san. )
- FETİH ile İSTİLÂ
( Ruhun kalbe sahip olması. İLE Nefsin kalbe sahip olması. )
- FETİŞ ile TAPMA/TAPINMA, TAPINCAK
( FETISH vs. TO ADORE/WORSHIP )
( ... cum DEVOTIO )
- FETVÂ ile/ve/||/<>/< İCTİHÂD
( ... İLE/VE/||/<> Müçtehitler tarafından kabul[ittihaz] edilen ictihâdın ifade biçimi. | İctihâd ile ortaya çıkan sonuçların, ifade edilmesinde bir araç. )
( EFFORT VEGISLATIF avec AVIS DOCTRINAL )
- FETVÂ ile KAZA-İ KARAR
- FEV/FORCED EXPIRATORY VOLUME[İng.] değil/yerine/= ZORLU SOLUK VERME OYLUMU
- FEVERÂN[Fars.] ile KAYNAMA | FIŞKIRMA
( KAYNAMA, GALEYAN ETME | FIŞKIRMA )
- FEVKALÂDE/HARİKA değil/yerine/= ÇOK GÜZEL/OLAĞANÜSTÜ
- FEVKALADE SIKINTILI değil FAZLASIYLA SIKINTILI
- FEVREN[Ar.] ile FEVRÎ[Ar.]
( Çarçabuk, birdenbire. İLE Birdenbire, düşünmeden yapılan hareket. )
- FEVRÎ[Ar.] değil/yerine/= PARLAGAN
- FEVT ile/ve/||/<> "HELÂK"
( [Osmanlı mahkeme kayıtlarında] Vefât etmiş müslümanlar için kullanılan. İLE/VE/||/<> Vefât etmiş müslüman olmayanlar için kullanılan. )
- FEVT ile/||/<> MEMÂT ile/||/<> MATÛH/E
( Ölüm. İLE/||/<> Ölüm. İLE/||/<> Bunamış, bunak. | Sakat, kötürüm, amelmânde. )
- FEYEZAN/SEYLAP değil/yerine/= TAŞKIN
- FEYZ ile/ve/<> İSTİMDÂT[< MEDED]
( Verimlilik, gürlük, ongunluk. İLE/VE/<> İmdat isteme, yardıma çağırma. )
- FEYZ-İ AKDES ile/ve/<> FEYZ-İ MUKADDES
( AN'da. İLE/VE/<> Zamanda. )
( ZÂT ÂLEMİNDEN GELEN TECELLİYÂT | EN KUTSAL TECELLÎ, MÂNÂ ile/ve/<> SIFAT ÂLEMİNDEN GELEN TECELLİYÂT, MADDE )
( ŞEFKAT ile/ve/<> KARŞILIKLI (KOŞULSUZ) SEVGİ )
- FEYZİYE MEKTEPLERİ VAKFI ÖZEL AYAZAĞA IŞIK OKULLARI :
( Pınar Mahallesinde bulunan Feyziye Mektepleri Vakfı 1885'te Selanik'te kuruldu. 1911'de İstanbul'da kurulan okul Selanik'teki okula bağlı olarak eğitim verdi. Balkan Savaşları nedeni ile okul bir süre eğitime ara verdikten sonra 1927'de tekrar faaliyete geçti. İstanbul'da önceleri Koska, sonraları Nişantaşı'ndaki Naciye Sultan Konağında eğitime devam etti. 1935'te Atatürk'ün istek ve onayı üzerine okulun ismi Işık olarak değiştirildi. Bu kuruluş 1967'de Vakıf haline getirildi. 1986'da Işık Lisesi Ayazağa kampüsü açıldı. 1988/1989 öğretim yılında ortaokul ve lise bölümleri, 2005'te Işık Üniversitesi açıldı. )
- FEZA'[Ar.] ile FEZÂ'[Ar.] ile -FEZÂ/Y[Ar.]
( Korkma, bağırıp çığırma. | Dayanamama. | Ümitsizlik. | İnleyip sızlanma. İLE Ucu-bucağı bulunmayan boşluk, dünyanın sonsuz olan genişliği. İLE Artıran, çoğaltan.[FERAH-FEZÂ: Ferah artıran.] )
- FEZÂ ile/ve/değil SEMÂ
( Aşağı/da olan. İLE/VE/DEĞİL Yukarı/da olan. )
- FEZZ[Ar.] ile VÂHİD[Ar.]
- FFP/FRESH FROZEN PLASMA | FİLTERING FACE PİECE[İng.] değil/yerine/= TAZE DONMUŞ PLAZMA | YÜZE SÜZGEÇLENEN PARÇA
- FFP2 MASKE/FFP2 MASK[İng.] değil/yerine/= N95 MASKE
- FFR/FRACTIONAL FLOW RESERVE[İng.] değil/yerine/= ORANSAL AKIM YEDEĞİ
- FHIR/FAST HEALTHCARE INTEROPERABILITY RESOURCES[İng.] değil/yerine/= HIZLI SAĞLIK HİZMETİ BİRLİKTE ÇALIŞABİLİRLİK KAYNAKLARI
- FİAT değil FİYAT
( Alım ya da satımda bir nesnenin/hizmetin para karşılığındaki değeri. [bedel, eder, armağan/hediye, kemal, paha] | Bir mal ya da hizmet için uygun görülen para karşılığı. | Bir değer ile para birimi arasındaki ilişki. )
- FIBONACCI ile/ve/||/<>/> TARTAN
( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<> Aşağıda ve sıkça gördüğünüz kumaş, dönem dönem moda olan, genelde battaniyelerde karşımıza çıkan, geleneksel "İskoç deseni"ni de anımsatıyor. Bu tarz desenlere, "tartan" adı veriliyor.
Geçtiğimiz yıllarda bu tartanlardaki çizgilerin kalınlığının 1,1,2,3,5,8,13,21... biçiminde devam eden Fibonacci sayılarına göre oluşturulduğu fark edildi.
İlk tasarımcıların neden bu biçimde döşeme yaptığıyla ilgili bir bilgimiz olmasa da böyle bir ilişki olduğunu görmek çok heyecan verici... )
(
)
- FİBR- ile/||/<> FİL- ile/||/<> RHABD-/RHABDO-
( Lif. İLE/||/<> İp. İLE/||/<> Çomak biçiminde yapı, çizgili lif. )
- FIÇICI KERİM SOKAK :
( Yenimahalle ahşap fıçı ve sepet imalatında hayli isim yapmıştı. Balık tuzlayıcıları ile sirke imalatçılarının ihtiyacın Fıçıcı ustası Kerim Efendi karşıladığından imalathanenin bulunduğu bu sokağa "Fıçıcı Kerim Sokak" adı verildi. )
- FICTION vs. APPREHENSION
- FİDANBİTİ = YAPRAKBİTİ
( Yaprakbiti ailesinden olan böceklerin genel adı. )
- FİDBEK[İng. < FEEDBACK] değil/yerine/= GERİBİLDİRİM
- FIFO/FIRST IN FIRST OUT[İng.] değil/yerine/= İLK GİREN, İLK ÇIKAR
- FİGAN[Fars.] değil/yerine/= ÇIĞLIK/HAYKIRIŞ; İNLEME
- FİGÜR = FIGURE[İng., Fr.] = FIGURA[Lat., İsp.]
- FİGÜRATİF[Fr..] değil/yerine/= BETİLİ
( İçinde insan, hayvan ve doğa öğeleri bulunan resim ya da heykel. )
- FİHRİST/KATALOG değil/yerine/= DİZİNLİK
- FİİL ile/ve DAVRANIŞ ile/ve EYLEM
( İş üretir. Durumu değiştirmektir. İLE/VE Psişik durumların dışavurumu. İLE/VE Bilinçli, amaçlı etkinlik. )
- BİLGİ:
FİİLÎ ve İNFİALÎ[YENİLENEN, TECEDDÜD EDEN]
( Bilinenden önce meydana gelen varolan bilgidir. VE Bilinenden sonra meydana gelen bilgidir. )
( Bilgi, bilinenden öncedir. VE Bilgi, bilinenden sonradır. )
( Bilgi, bilineni yaratıyor. VE ... )
- FİİL-İ MUZÂRİ CAHDİ MÜSTEĞRAK (MALUM) ile FİİL-İ MUZÂRİ CAHDİ MUTLAK (MALUM) ile FİİL-İ MUZÂRİ NEFYİ HAL (MALUM) ile FİİL-İ MUZÂRİ NEFYİ İSTİKBAL (MALUM) ile FİİL-İ TAACCÜB SÂNİ
- FİİLLERİN ile/ve/değil/yerine/<> YAKARIŞ
- FİJİ'DE:
VİTU LEVU ile/ve/<> VANAU LEVU
( Fiji takımadalarının en büyüğü.[160 km. uzunluğunda] İLE/VE/<> İkinci büyük adası.
[Halkın %90'ı bu iki büyük adaya yerleşmiş.] )
( Jim Carrey'nin oynadığı "The Truman Show" filminin çekim yapıldığı adalar.
[Brooke Shields'in oynadığı "Mavi Göl" filmi de, Fiji takımadalarında bulunan Kaplumbaga Adası[Turtle Island]'nda çekilmiştir.] )
- FIKH[Ar.] ile 'ILM/İLM[Ar.]
- FIKIH ile USUL-İ FIKIH
( -Fetva, -Mezhep, -Kanun, -Yargı İLE
* Deliller/Kaynaklar
- Naklî(-Kitap, -Sünnet)
- Aklî(-Kıyas, -İstihsan, -Mesalih-i Mürsele, -İstishab, -Örf, -Sedd-i Zerayi)
- Mülhak Olanlar
* Hükümler
* İstinbat(hüküm elde etmek üzerine uğraş)
* İctihad )
- FIKIHTA:
TEMİZLİK ve/||/<>/> MİRAS
( İlk konu/alan. VE/||/<>/> Son konu/alan. )
- FİKİR/İDE/İDEA/MÜTALAA değil/yerine/= DÜŞÜNCE
- FİKİR ...:
"TEATRİSİ" değil TEATİSİ
- FİKİR YÜRÜTMEK ile/ve ÇERÇEVE OLUŞTURMAK
- FİKİR değil/yerine/= DÜŞÜNCE
- FİKİR ile TEZÂHÜR
( IDEA vs. TO APPEAR )
- FİKİR ile/ve/yerine VİCDAN
( IDEA vs./and CONSCIENCE
CONSCIENCE instead of IDEA )
- FİKİR ile/ve ZİKİR
( Felsefe. İLE Tasavvuf. )
- FİKİR ve/> ZİKİR ve/> ŞÜKÜR
- FIKRA[Ar. çoğ. FIKARÂT] ile FIRKA[Ar. çoğ. FIRAK]
( Omurga kemiklerinden bir boğum, omur. | Bend, madde, paragraf. | Kısa öykü, masal, kıssa. | Yasa maddelerinin paragraflarından her biri. | Bölüm, kısım, fasıl.[kitap ya da eserde] | Yazılmış kısa bir haber. | Gazetelerde, gündelik olayların kısa ve temiz bir üslûpla yazılmış şekli.[Fr. CHRONIQUE] İLE İnsan kalabalığı, öbeği/grubu. | Siyâset partisi. | Tümen. )
- FİKR-İ ÂNÎ ile SÜRAT-İ İNTİKAL
( Tefekkür. İLE İlham. [Gayret+Yetenek] )
- FİKRÎ değil/yerine/= DÜŞÜNSEL
- FÎKRÎ ile LAFZÎ(MANTIK/NUTK(Düşünme-Konuşma)'da)
( Lafzî nutk, insan gövdesinin bir örgeni olan dilden kaynaklanarak, gövdenin öteki bir örgeni olan kulağa ulaşan ses ve yazaçlardan(hecelerden) oluşur; dolayısıyla cisim ve duyularla ilgilidir. Bu yüzden kelâmın ne olduğu, nasıl oluştuğu, anlamı nasıl gösterdiği(delâlet) vb. konuların mantık çerçevesinde incelenmesine Dil Mantığı(İlmu'l-Mantıki'l-luğavî) adı verilir. İLE Fikrî nutk ise, insan zihninin(nefs) var olanların anlamını özleri itibariyle tasavvurundan başka bir şey olmayıp ruh ve akılla ilgilidir. Bu bağlamda zihnin varlıkların anlamlarını özleri itibariyle idrâki, ilham ve vahyin keyfiyeti gibi konuların mantık çerçevesinde ele alınıp incelenmesine de Felsefî Mantık (İlmu'l-Mantıki'l-felsefî) denilir. )
- FİKRİN SIHHATİ ile FİKRİN İSTİKAMETİ
- FİKS/FIXED[İng.] değil/yerine/= SABİT
- FİKS[İng. < FIX] değil/yerine/= DURAĞAN/DEĞİŞMEZ, SABİT
- FİKSASYON/FIXATION[İng.] değil/yerine/= SABİTLEME | SAPLANMA
- FİKSATÖR/FIXER[İng.] değil/yerine/= SABİTLEYİCİ
- FİL DİŞİ ile FİLDİŞİ
( Filin dişi. ile Renk. )
- FÎL[Ar. çoğ. EFYÂL, FÜYÛL] ile Fİ'L/FİİL[Ar. çoğ. EF'AL, FİÂL]
( En büyük kara memelisi olan hayvan. İLE İş, kâr, amel, zamanla ilgili olup anlamı sağlayan sözcük, eylem. )
- FİL[Ar. < FÎL] ile KİNCER[Fars.]
( ... İLE Büyük fil. )
( EFYÂL/FÜYÛL[Ar. < FÎL]: Filler. [bilinen büyük hayvanlar] )
- FİL ile ZÜCCACİYE DÜKKANI
- FİLARMONİ[İng./Fr. PHILHARMONY/PHILHARMONIE < PHILOS: Sevgi/si.] ile/ve/||/<> SENFONİ[İng./Fr. SYMPHONY/SYMPHONIE < Yun. < SYMPHONIA(συμφωνία) | SYM-: Birlikte. ( > SEN-)]
( Güçlü müzik sevgisi. | Müzik konserleri derneği. İLE/VE/||/<> Orkestra için bestelenmiş, birkaç bölümden oluşan uzun müzik yapıtı. )
- FİLARMONİ/K değil/yerine/= EZGİSEVİ/EZGİSEVER
- Fİ'LEN[Ar.] ile Fİ'LÎ[Ar. çoğ. Fİ'LİYYÂT]
( Hakikatte, gerçekten, işleyerek. İLE Fiille ilgili, gerçekten yapılan iş. )
- FİLİKA[İt. < FELUCA] ile BÜYÜK FİLİKA
( Cankurtaran sandalı. İLE ... )
( ... vs. PINNACE )
- FİLİKA[İt. < FELUCA] ile ÇATANA[Çetene kasabasının adından]/İSTİMBOT[İng. < STEAMBOAT]
( Cankurtaran sandalı. İLE Filika büyüklüğünde, islimle işleyen deniz teknesi, küçük vapur. [Tuna kıyısındaki Çetene kentinden] )
- FİLİNTA[argo] ile FİLİNTA[Alm.]
( Güzel, yakışıklı. İLE Namlusu kısa, kurşun atan bir çeşit küçük tüfek. )
- FİLİZ RESTAURANT :
( Tarabya koyunda ana cadde üzerinde olan ünlü restaurantlardan biri olup, en iyi balık yenilen on restaurant arasında gösterilmektedir. )
- FİLİZ[Ar. < Yun.] ile FİLİZZ[Ar. çoğ. FİLİZZÂT]
( Yeni sürmüş körpe ve küçük dal ya da yaprak, sürgün. İLE Eritilip temizlenmemiş olan altın, gümüş, bakır, demir gibi ham mâden, külçe. | Erimiş bakır. )
- FİLİZLEMEK ile FİLİZLENME ile FİLİZLENMEK ile TOMURMAK
( Bitkilerin, gereğinden çok olan filizlerini kırmak. İLE Yumruların üzerinde, ince uzun filizlerin belirmesi biçiminde görülen patates hastalığı. İLE Filiz vermek. | Gelişmeye, büyümeye başlamak. İLE Ağacı dibinden kesmek. | Ağaç ve asmalarda filiz vermek üzere gözler kabarmak, tomurcuklanmak. | Şişip kabarmak. )
- FİLLER ve/||/<>/> ÇİMENLER
( Tepinir. VE/||/<>/> Ezilir. )
- FİLM/FİLİM değil/yerine/= ÇEL, YARGAK,(ZAR GİBİ İNCE) | ÇELKİ (ÜZERİNE GÖRÜNTÜ ÇEKİLMİŞ ÇEL)
- FİLM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İLM
- FİLMDE:
80'LER ile 90'LAR ile 2000'LER ile 2010'LAR
( )
- FİLMDE/SİNEMADA:
BELGESEL ile/ve/||/<>/> KURGU/KURMACA
- FİLMDE:
HAREKET İMGELEMİ ile/ve/||/<> ZAMAN İMGELEMİ
- FİLMİ/KİTABI:
İZLEMEK/OKUMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< DENEYİMLEMEK
- FİLOGENETİK İLE KLADİSTİK İLE FENETİK ile/||/<> SINIFLANDIRMA YÖNTEMLERİ
( Organizmaları gruplandırma yaklaşımları. )
( Formül: Monofiletik > Parafiletik )
- FİLOGENİ İLE BOOTSTRAP İLE BAYESİAN ile/||/<> EVRİMSEL AĞAÇ YÖNTEMLERİ
( Evrim ağacı oluşturma yaklaşımları. )
( Formül: L = P(Data|Tree) )
- FİLOZOF:
ANLAŞABİLEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UZLAŞABİLEN
- FİLOZOF BİLİM İNSANI ile TEKNİK BİLİM İNSANI
- FİLOZOF CEMAL HATİPOĞLU ile/ve/||/<> HİLMİ BEY
( İbn Arabî'ci. İLE/VE/||/<> İmam Rabbânî'ci.[Marmara Kıraathanesi] )
- FİLOZOF ile BİLGE
- FİLOZOF ile/ve/||/<>/> DERVİŞ
( Bildikçe, ölür. İLE/VE/||/<>/> Öldükçe, bilir. )
- FİLOZOF ile/ve/||/<> DÜŞÜNÜR ile/ve/||/<> AYDIN ile/ve/||/<> YAZAR
- FİLOZOF ile/ve/= KELDANÎ
- FİLOZOF ile/ve/||/<> SANATÇI
( Soyutlayan. İLE/VE/||/<> Soyutlanan. )
- FİLOZOF ile/ve/değil/yerine SORU ERBABI
- FİLOZOF ve SORU/SORUN
( Filozof/lar doğrudan sorunla/rla uğraş(and)ırlar. )
- FİLOZOF ile SÛFÎ
( Yaptığına bakılmaz, söylediğine bakılır. İLE Söylediğine bakılmaz, yaptığına bakılır. )
( PHILOSOPHER vs. SUFI )
- Filozofça KONUŞ!!!
- FİLOZOFİK değil FELSEFÎ
- Filozofla KONUŞ!!!
- FİLOZOFLAR ile/ve PEYGAMBERLER ile/ve SANATÇILAR
( Aklını, sana gösterir/gösterenler. İLE/VE Seni, sana gösterir/gösterenler. İLE/VE Zevkini, sana gösterir/gösterenler. )
( Evrenseller. İLE/VE Kendin. İLE/VE ... )
( Tenzihin temsilcisi. İLE/VE Teşbihin temsilcisi. İLE/VE ... )
( Hareket ederler. İLE/VE Hicret ederler. İLE/VE ... )
- FİLOZOFLAR('I)
- FİLOZOF('UN) ile/>< FELSEFE('NİN)
( [başlangıcı] Olur. İLE/>< Olmaz. )
- filt.[Lat. < FILTRA] değil/yerine/= SÜZÜNÜZ
- FİLTRASYON ile FİLTRAT ile FİLTRE
( Süzme, süzülme. İLE Süzüntü. İLE Süzgeç, süzek. )
- FİLTRAT/FILTRATE[İng.] değil/yerine/= SÜZÜNTÜ
- FİLTRE/FİLTER[İng.] değil/yerine/= SÜZGEÇ
- FİLTRE[Fr. FILTRE / İng. FILTER < Lat. ] değil/yerine/= ELEK/SÜZGEÇ/SÜZEK
- FİLYOS, HAKKI (İST. 1918 - 2001) :
( Sarıyerli futbolcu olup, Sarıyer Gençlik Mahfelinde oynarken Güneşspor kulübüne transfer edildi ve bu kulüpte oynadı. Güneşspor faaliyetini tatil ettikten bir süre sonra Sarıyer S. K. kuruldu ve bu takımda futbol oynadı. Bir maçta hakemi dövdüğü için sürekli hak mahrumiyeti aldı. Sarıyer'de oynarken hak mahrumiyeti alan ilk futbolcudur. )
- FİNAL[İng.] değil/yerine/= SON/LAMA, BİTİM
- FİNANSMAN/FİNANSÖR değil/yerine/= PARA DESTEĞİ/DESTEKÇİSİ
- FİNCANCIK DERESİ :
( Hidayetinbağı'nın köşesinden Zümrütevler'e giden ana yol, aslında dere idi. Derenin coğrafi ismi de Fincancık deresiydi. Derenin akarı Havantepe'nin alt taraflarından çıkıyor, ayrıca Hidayetinbağı'nın arka kısım ve Kalaycıların bağından çıkan sudan akış alıyordu. Kış aylarında iyi akış yaparken, suyunda yazın azalma oluyordu. Bu derenin suyu Sarıyer (Mercimek) Deresi ile birleşiyordu. Ne var ki dere kanalizasyona bağlanarak ortadan kaldırıldı. )
- FINDIK GEÇİDİ :
( Kilyos futbol sahasının karşısında ve Demirciköy'e sınır olan alandır. )
- FINDIK SUYU ÇEŞMESİ :
( Sarıyer'de memba sularının yoğun bulunduğu bir yerde, Kocataş tepesinin alt kısımlarında; Hünkar ve Kestane Suyu yakınında bulunuyordu (H.1289, M.1872). Zamanla bu çeşme yok olup gitti. Çeşmenin kitabesinde şöyle bir dörtlük yazılı olduğunu Mehmet Raif'in Mirat - ı İstanbul kitabından anlaşılıyor: Ne hünkâr ve ne Kestane değil böyle bir ma/Cümle sular tahtında bulunmuştur mücedded iş bu ma/Şûrb olunca taamı mahv idüp sadra şifa/İsmi poste şürbi doste sahibi El - hac Mustafa". Bu dörtlükten anlaşıldığına göre Çeşme Hacı Mustafa Efendi tarafından yaptırılmıştır. )
- FINDIK ile MAKADEMYA FINDIĞI
- FINDIKBİTİ ile FINDIKKURDU
( Kınkanatlılardan, fındıkkurdu denilen, kurtçukları dolayısıyla fındık ürünün en büyük düşmanı olan uzun gagalı böcek. İLE Fındıkbitinin, fındık içinde gelişerek, onun dökülmesine, değerini yitirmesine neden olan kurtçuk. )
( BALANINUS NUCUM cum ... )
- FINDIKSUYU MESİRESİ :
( Hünkar Suyu mesiresinin alt tarafında ve Sarıyer deresinin Hünkar Suyu yamacı alt kısmında idi. 20 yy. ilk çeyreğine kadar çok ilgi gören bir mesire idi. Tiyatro oynanan ve konserle düzenlenen bu mesire bilhassa Sarıyer dışından gelenlerin çok ilgi gösterdikleri bir mesire idi. Zamanla bu mesirenin yerini Hünkâr Suyu fabrikası aldı. )
- FINDIKSUYU :
( Fındıksuyu mesiresi içinde aynı ismi taşıyan bir memba suyu idi. Sertlik derecesi 5,5 idi. )
- FİNİŞ[İng. < FINISH] değil/yerine/= BİTİŞ, VARIŞ
- FIR FIR ile FIRFIR
( Fırıl fırıl. İLE Giysi, perde gibi nesnelerin kenarına dikilen, kırmalı ya da büzgülü süs, farba, farbala. )
- FIR FIR ile/ve/||/<> GIR GIR
( Eteğim. İLE/VE/||/<> Yaşamım. )
- FIRAK[< FIRKA] ile FİRKAT[Ar.] ile FIRKA[Ar. çoğ. FIRAK]
- FİRÂK <>/> VİSÂL
ve/||/<>
BELÂ <>/> ÂHİR
ve/||/<>
CEFÂ <>/> VEFÂ
ve/||/<>
GAM <>/> PÂYÂN
- FIRÂK[Ar. < FIRKA] ile FİRÂK[Ar.]
( Tümenler, alaylar, bölükler. | Partiler. | Cennetler, takımlar, kalabalıklar, ehl-i sünnet ve cemaatten ayrılan mezhepler. İLE Ayrılık, ayrılma. | Hüzün, keder, sıkıntı. )
- FİRARİ[Ar.] değil/yerine/= KAÇAK
- FİRÂŞ[çoğ. FÜRÜŞ] ile/ve/değil MENÂM[< NEVM]
( Döşek, yatak, yaygı, şilte. | Hasır, halı. İLE/VE/DEĞİL Uyunacak yer, yatak odası. | Uyku. | Düş, rüya. )
- FIRAT, PROF. DR. ÖMER FEHİM (ERZİNCAN, 1908 - 1980) :
( Üniversite öğretim üyesi. Erzincan'da Mahalle Mektebini bitirdikten sonra Mecidiye Mektebine girdi. Fakat Rus işgali nedeni ile Erzincan'dan ayrıldıkları için okulu bitiremedi. Kayseri'de İttihat ve Terakki okuluna kaydoldu ama Rus İşgali kalkınca Erzincan'a döndü ve diğer sınıfları burada okudu.1923'te İdadiyi bitirince yeni açılan Ziraat Mektebine girdi. Bu okulu üç yılda Pekiyi derece ile bitirdi ve Halkalı Ziraat Mektebine girdi. Buradan 1927'de sınıfca İktisat Vekaleti Âli Orman Mektebine nakledildi. Bu okuldan Pekiyi derece ile mezun oldu ve memuriyet görevine Edremit Orman Mühendisliği ile başladı. Kısa bir süre sonda aynı yıl içinde Yüksek Orman Mektebi Orman Amenajman Kürsüsünde asistan olarak atandı. Fransa'ya gönderildi ve burada iki yıllık tahsilden sonra 1934'te "Diplome d'Ingenieurd Civil des Eaux et Forets" diplomasını aldı. Bu arada Almanya'da ihtisas ve doktora yapması istendiğinden tahsil süresi uzatılınca Almanya'da gitti. 1937'de tezini tamamlayıp sınavlarını verip "Doktor Ingeniers der Forestwissenschaft (Dr. Fırest) oldu. Yurda dönünce Ankara Yüksek Ziraat Enstitüleri Orman Mektebi Hasılat Bilgisi ve İşletme İktisadı Enstitüsüne Başasistan tayin edildi. Askerlik görevini tamamladıktan sonra 1939'da Fakültedeki Enstitüsünde Başasistan tayin edildi. 1940'de ikinci askerlik görevine gitti. 1942'de İkinci sınıf Doçentlik unvanını aldı ve laboratuvar şefliğine atandı. 1942'de Dekan Katipliği ile görevlendirildi. 1944'te Orman Hasılatı ve İşletme İktisadı Enstitüsü Direktörlüğüne atandı. Aynı yıl içinde üçüncü askerlik görevine gitti. 1944 Ziraat Vekaleti tarafından Dekan Vekilliğine atandı. 1945'te Profesörlük unvanını aldı. Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsünün lağvedilmesi ve Orman Fakültesinin İstanbul Üniversitesine bağlanması üzerine, Orman Hasılatı ve İşletme İktisadı Enstitüsü ve Kürsü Başkanı olarak görevine devam etti. 1951'de İstanbul Üniversitesi Senatosuna Orman Fakültesi Senatörü olarak seçildi. 1952'de Orman Fakültesi Dekanlığına seçildi ve bu görevini iki yıl sürdürdü. 28.07.1955'te İstanbul Üniversitesi Rektörlüğüne seçildi. O tarihe kadar, rektör Fakültelerden sıra ile seçilirdi. İlk kez kural değişti ve Orman Fakültesinin sırası gelmeden Prof. Dr. Fehim Fırat rektör seçildi. Görevi bittikten sonra rektör olarak iki yıl daha görev yaptı, 1960'da İstanbul Üniversitesi Senatosuna Orman Fakültesi temsilcisi olarak Senatör seçildi. 1960 Devriminden sonra demokratik rejime geçilmesi için teşkil edilen Kurucu Meclisin Temsilciler Meclisi kanadına İstanbul Üniversitesinden seçilen dört temsilciden biri olarak görev yaptı. 1963'te kurulan TUBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu Tarım ve Ormancılık Araştırma Grubu ilk Yürütme Komitesine tek ormancı üye olarak seçildi ve üç yıl görev yaptı. 1975'te üçüncü kez Üniversite Senatosuna Fakülte temsilcisi olarak Senatör seçildi. 13.07.1978 tarihinde emekli oldu. Uzun yıllar. (Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu (F.A.O.) nda üst düzeyde görev aldı. 1953 yılından itibaren Dünya Ormancılık Araştırma Kuruluşları Birliği (IUFRO) Konseyinde Türkiye Temsilcisi olarak görev aldı ve Roma'da yapılan konğreye katıldı. IUFRO ‘nun 1956 yazında Oxford'da yapılan XII. Toplantısında Konsey tarafından Birliğin 25. Seksiyonu Başkanlığına seçildi. 1955'te Milletlerarası Üniversiteler Birliğinin 2. Kongresinde Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi bu görevi 7 yıl süre ile yaptı. Fransa'da "Academia d'Agriculture de France" muhabir azalığına, İtalya'da "Academia Italiana de Scienze Forestali" üyeliğine ve "Societdy of American Foresters" in şeref üyeliğine seçildi.1963 yılında Kanada da Quebeç'de Laval Üniversitesinde ders verdi. "Dendrometri 1947", Ormancımlık İşletme İktisadı, 1967", " Ormans Hasılat Bilgisi, 1972"de "Orman Kıymetlerinin Tekdirinde Kullanılan Formüller ve Tatbikatlarına ait Misaller (M. Miraboğlu ile birlikte) 1969" kitaplarını yayımladı, ayrıca pek çok bilimsel makalesi var. )
- FİRDEVS BARAS YALISI :
( Rumelihisarı, Baltalimanı Caddesi üzerinde bulunan önemli tarihi yalılardan biri olup 1900'da inşâ edildi. 1953'te büyük onarım gören yalı 1963 ve 1972'de iki defa gemi çarpması ile hasar gördü. )
- FİRE değil/yerine/= EKSİNTİ
- FİRE ile FIRE[İng.]
( Ağırlık yitimi. | Bir iş yapılırken çıkan artık parça. | Eksik, noksan olan. İLE Ateş. )
- FIRILDAKBAHÇE :
( Yenimahalle Pazarbaşı mevkiinde ve Necip Akar bağının yanında ve bulunan bir mesiredir. Boğaza tepeden bakan bu mesire daha ziyade edebiyatçı ve sanatçıların çok ilgi gösterdikleri bir yerdi. İçimi çok iyi olan bir de memba suyu vardı ama 1960 sonrası mesire kapatıldı. )
- FIRINCI değil EKMEKÇİ
- FIRLAMA ile PİÇ
- FIRSÂD[Ar., Fars.] ile FIRSAT/FURSAT[Ar. çoğ. FIRAK] ile FISÂD/FASD[Ar.]
( Karadut. İLE Uygun zaman, elverişli durum, yararlanma sırası, elden kaçırılmayacak yararlı zaman, hal ve ilişki. | Nöbet. İLE Kan alma, damardan kan çıkarma. )
- FIRSAT ile/ve/||/<> BAHANE
- FIRSAT ile/ve/<> CESÂRET
- FIRSAT ile/ve ŞANS
( OPPORTUNITY vs./and CHANCE )
- FIRSATÇI/ÇIKARCI ile/değil KÂMİL
- [ne yazık ki]
!FIRSATÇILAR ile/ve !KONFORCULAR
- FIRTINA DERE ve İKİZDERE
( Sal Yaylası - Çamlıhemşin - Rize )
( Rafting yapılabilir. VE ... )
( 6 km.lik güzergâh [herkese yönelik] VE 12 km.lik güzergâh [uzmanlara yönelik] )
- FIRTINA[İt. < FORTUNALE] ile AYANDON[Yun.]
( Rüzgâr çizelgesinde hızı 34-40 deniz mili olan ve kuvveti 8 ile gösterilen, yağmur ve kasırga getiren çok güçlü rüzgâr. | Bu rüzgârın denizde ya da kum çöllerinde yarattığı dalgalanma. | Güç atlatılan kötü durum. | Karşıt düşünce ya da durumların yarattığı karışıklık, sıkıntı. İLE 28 Ocak'ta başlayan bir fırtına. )
- FIRTINA ile KIRLANGIÇ FIRTINASI
( ... İLE Nisan ayının ilk günlerinde görülen fırtına. )
- FIRTINADAN ÖNCE ...:
DUVAR ile/değil/yerine/>< DEĞİRMEN
(İNŞÂ ETMEK)
- FİRÛZE[Ar.]/PİRÛZE[Fars.] -ile
( Nişabur'da çıkarılan açık mavi renkli bir mücevher. )
- FIŞ FIŞ
- FÎ-SEBÎL-İLLÂH -ile
( KARŞILIK BEKLEMEKSİZİN | ALLAH YOLUNDA )
- FİŞFİKLEMEK ile KIŞKIRTMAK
- FISILTI ile KONUŞMA ile TRAFİK ile AĞRI DUYUSU
( 1 - 40 dB İLE 40 - 80 dB İLE 80 - 120 dB İLE 120 dB üstü )
( MUHÂCEZE: Fısıldamak. )
- FISILTI ile KONUŞMA ile TRAFİK ile AĞRI DUYUSU:
1 - 40 dB İLE 40 - 80 dB İLE 80 - 120 dB İLE 120 dB üstü.
- FIŞKI ile/ve MAYIS/TEZEK ile/ve KESEK
( Taze gübre. İLE/VE Taze sığır gübresi. | Yakıt olarak kullanılan kurutulmuş sığır dışkısı. İLE/VE Sıkışmış, kuru toprak parçası. )
- FIŞKIR(T)MA/ATTIRMA ile/ve/değil PÜSKÜR(T)ME
- FİSKİYE değil FISKIYE
- FİŞLE(N)ME ile/değil/yerine/||/<>/< İŞLE(N)ME
- FİSSİON İLE FUSİON İLE SPALLATİON ile/||/<> NÜKLEER REAKSİYONLAR
( Çekirdek parçalanma ve birleşme süreçleri. )
( Formül: U-235 + n → Ba + Kr + 3n )
- ÇATLAK | AYRIK/FİSSÜR[İng. < FISSURE < Lat. FISSURA: Yarık/çatlak.] ile/ve/||/<> AKARCA/FİSTÜL[İng./Lat. < FISTULA: Tüp.] | OLAĞAN DIŞI KANAL/SAPAK BAĞLANTI
( Doku ya da örgen yüzeyinde çatlak ya da yırtık oluşması. İLE/VE/||/<> İki örgen ya da doku/yüzey arasında anormal bir bağlantı oluşması. )
( PALPEBRAL FISSURE: Göz kapakları arasındaki açıklık. )
( GASTROCOLICA FISTULA: Mide ile kolon arasında bağlantı oluşması.
COLOSTOMY: Kalın bağırsak ile karın yüzeyi arasında bağlantı oluşması. )
- FISTIK SUYU ÇEŞMESİ :
( Büyükdere'de Fıstık Suyu sokağına girişte sağ baştadır (H.1096, M.1680). Çeşme eski hüviyetini tamamıyla kaybetmiştir. Çeşmenin suyu Fıstık Suyu adıyla anılan kendi kaynak suyudur. Kitabesinde şöyle yazmaktadır: İstedi bu çeşmeyi Bünta bey/Ma - i car ile oldu hayru şebi/ Hemden lillah bi ruhi paki Hüseyn/Godu dünyada çünkü böyle eser/ Gelmez ehl - i sebil ihvandan/Edüp icra - yı hak sergiden/Diday içüp şahadet - i tarih/Ayn - ı zab - ı numune - i Kevser." )
- FISTIK SUYU MESİRESİ :
( Sarıyer'in ilgi gören mesirelerinden biriydi. Mesire Hünkar suyu yamaçlarında bulunuyordu. )
- FISTIK SUYU MESİRESİ :
( Yenimahalle'de Havantepe yolu üzerinde bulunan Fıstıksuyu mesiresi ismini, mesire içindeki dev fıstık ağacından almıştır. Mesire 1960'lı yıllardan sonra, gecekondulaşmanın başlaması ile birlikte mesire olma özelliğini kaybetti. Alan bilahare el değiştirdi ve alan üzerine Bala Hatun İlköğretim Okulu inşâ edildi. )
- FISTIK SUYU :
( Büyükdere'nin üst kısmından ve Bilezikçi Çiftliğinin alt yamaçlarından çıkar. Fıstık Suyu mesiresinde olun bu su, Fıstık Suyu sokaktaki çeşme ile akış yapar. )
- FISTIK SUYU :
( Fıstık Suyu mesiresi (Sarıyer) içinde bulunan memba suyu idi. Zamanla terk edildi. )
- FISTIK ile KÜRKAS
( ... İLE Hintfıstığı. )
- FISTIK ile/||/<> YABANİ FISTIK/MENENGİÇ(BITTIM/BITTIN[Kürtçe]/BATM[Ar.])
- BAKLAVA:
FISTIKLI yerine CEVİZLİ yerine FINDIKLI
- FISTIK/PİSTE[Fars.] ile/ve/< YERFISTIĞI/ARAŞİT[Fr.(< Yun.)]
( ... cum ARACHIS HYPOGAEA )
- FISTIKSUYU :
( Yenimahalle'de Havantepe yolu üzerinde bulunan ve aynı ismi taşıyan mesire içinde bulunan bu memba suyunun sertlik derecesi 10'du. Gecekondulaşma ile birlikte su kayboldu. )
- FİSYON İLE FÜZYON İLE RADYOAKTİVİTE ile/||/<> NÜKLEER SÜREÇLER
( Çekirdek enerjisi açığa çıkaran süreçler. )
( Formül: E = Δmc² )
( Henri Becquerel tarafından 1896 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1852-1908) (Ülke: Fransa) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Radyoaktivitenin keşfi) (Nobel: 1903) )
- FİSYON ile FÜZYON ile RADYOAKTİF IŞIMA
( Atomun ikiye bölünmesiyle ortaya çıkar. İLE İki atomun çeşitli etkileşimler sayesinde birleşmesi ve ortaya daha ağır bir atomun çıkması.
[Nükleer süreçlerden olan fisyon ve füzyon, atomların kullanılmasıyla enerji oluşturulmasıdır.] )
( Fisyon enerjisi, buhar çevrimi aracılığıyla elektrik üretiminde kullanılabilmektedir. İLE Füzyon, manyetik ve araçsal olmak üzere iki farklı sınırlama bulunmaktadır. [Manyetik sınırlamada plazmayı kontrol altında tutmak için manyetik alanlardan yardım alınır. Aletsel sınırlamadaysa yakıt elemanlarını en üst koşullarda sıkıştırmak için lazer ve iyot demetlerinden yararlanılır.] )
( "Çekirdek parçalanması" olarak kabul edilebilir.[Fisyonun en belirgin özelliği, ağır çekirdeklerinin bölünmesi ve bu bölünmeyle enerjinin açığa çıkmasıdır. Bu süreçte bölünen ağır çekirdekler, genellikle Uranyum-235 ve Plutonyum-239 olmaktadır.] İLE "Çekirdek birleşmesi” olarak tanımlanabilir. )
- FİTİL ile ŞAMA[Ar. ŞEMA]
( ... İLE Bal mumuna ya da parafine batırılmış fitil. )
- FITNAT[Ar.] ile FITRAT[Ar.]
( Zihnin her şeyi çabuk anlayışı, zihin açıklığı, zeyreklik. İLE Yaratılış, doğa/tabiat, mizaç, huy. )
- FITNAT[Ar.] ile 'ILM/İLM[Ar.]
- FİTNE-FESAT
- FİTNE-FÜCUR (PEŞİNDE KOŞMAK)
- FİTNE ile/değil/yerine/>< FİTRE
- FİTNE ve KİBİR
- FİTNE ile/ve/=/||/<> ZAAF
- FITRAT[Ar.] değil/yerine/= DOĞA
( Varoluş özellikleri. )
- FITRAT ile/ve/>< FİTRET/FETRET
- DOĞA/FITRAT ve/<> İLKELİLİK
- FİTRE ile/ve/||/<> FİDYE
- FİTRE ile/ve SADAKA
( Ramazan ayı boyunca. [Bayram namazına kadar] İLE/VE Ramazan ayı dışında. )
( ... İLE/VE Tüm nesne/bitki/hayvan ve hizmetler. )
- FITRİYAT ile EVVELİYAT
- FİXED POİNT İLE LİMİT CYCLE İLE TORUS İLE STRANGE ile/||/<> ATTRAKTOR TÜRLERİ
( Dinamik sistem çekicileri. )
( Formül: dim(Lorenz) ≈ 2.06 )
- FİYASKO[İt. FIASCO < Cerm.] ile/ve SKANDAL[Fr. < SCANDALE]
( Bir girişimde, gülünç ve başarısız sonuç. İLE/VE Ayıp sayılacak bir durumun çıkaracağı gürültü. | Büyük yankı uyandıran, utanç verici ya da küçük düşürücü olay. )
( Böyle kuşun, böyle kuyruğu olur. )
( FIASCO vs./and SCANDAL )
- FİYAT/I ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DEĞER/İ
( Nesnelere verilen. İLE/VE İnsana/kişiye verilen. )
( [... olmayana]
"Çöp" denilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< "Çıkarken kapıyı kapat" denilir. )
( Her şeyin olur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Bazı şeylerin ve kişilerin olur. )
( ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SEMEN )
( [not] PRICE vs./and/but/||/<>/< VALUE
VALUE instead of PRICE )
- FİYAT değil/yerine/= EDER
- FİYAT ile ÜCRET
( ... İLE Emeğin satış bedelidir. İşgücünün gelir dağılımındaki payıdır. )
- FİZİBİLİTE değil/yerine/= YAPILABİLİRLİK/UYGULANABİLİRLİK
- FİZİK ANTROPOLOJİ ile/ve SOSYAL ANTROPOLOJİ ile/ve PALEO ANTROPOLOJİ
( Fizik antropoloji, biyoloji ve tarihin; sosyal antropoloji ise tarih ve sosyolojinin kesiştiği/buluştuğu alan. )
- FİZİK İLKELERİ ile/ve/||/<>/> MACH İLKELERİ
( ... İLE/VE/||/<>
Mach 0. Evren, uzaktaki galaksilerin ortalama hareketiyle temsil edildiği üzere, yerel eylemsiz çerçevelere göre dönmez.
Mach 1. Newton’ın kütleçekim sabiti, G, dinamik bir alandır.
Mach 2. Boş bir uzayda bulunan cismin eylemsizliği yoktur.
Mach 3. Yerel eylemsizlik çerçeveleri kozmik hareketten öyle etkilenmiştir ki evrendeki maddenin ortalama hareketi yerel eylemsiz çerçevelerine göre dönmez biçimde görülür.
Mach 4. Evren uzaysal olarak kapalıdır.
Mach 5. Evrenin toplam açısal momentumu, momentumu ve enerjisi sıfırdır.
Mach 6. Maddenin eylemsizliğini evrendeki madde dağılımı belirler.
Mach 7. Evrendeki tüm maddeyi alırsanız, uzay da kalmaz.
Mach 8. Bu sayı bir mertebesinde kesin bir sayıdır. Burada evrenin ortalama yoğunluğu, Newton'un kütleçekim sabiti ve Hubble zamanıdır.
Mach 9. Mutlak hiçbir yapı yoktur.
Mach 10. Sistemin geneline yapılan ötelemeler ve döndürmeler gözlemlenemezdir. )
- FİZİK ve/<> KİMYA ile/ve/değil/<> ORGANİK
( Etkileş(tir)ir. VE/<> Dönüştürür. İLE/VE/DEĞİL/<> Örgütlenir. )
- FİZİK YASALARI:
BİRİNCİ DERECE ile/ve/||/<>/> İKİNCİ DERECE
( "İleri-geri gitmenin" yanıtı yoktur. )
- FİZİK - > ANLAM <- METAFİZİK
( PHYSICS -> MEANING <- METAPHYSICS )
- FİZİK ile/ve/||/<> ASTRO FİZİK
- FİZİK ile/ve/||/<>/> FİZİĞİN MATEMATİKSELLEŞTİRİLMESİ
- FİZİK ile KUVANTUM FİZİĞİ ile TERMO DİNAMİK
- FİZİK ile/ve/||/<>/> METAFİZİK
( Nesne. İLE Nesnellik. )
( Madde İLE/VE/||/<>/> Varlık. )
( Madde ve Varlık arasındaki durum/ilişki Mevcud. )
( Sadece "ilk neden" alanının incelenmesi, ilâhiyat/teoloji. )
( [ilk neden] | < 0 ile/ve/||/<>/> 0 > | [ilk neden] )
( Işıktan yavaş olan. İLE/VE/||/<>/> Işıktan hızlı olan. )
( )
( PHYSICS vs./and/||/<>/> METAPHYSICS )
- FİZİK ile METAFİZİK/MATEMATİKSEL FİZİK
( )
- FİZİK ile/ve MÜZİK
( PHYSICS vs./and MUSIC )
- ... (FİZİKİ UNSURUN) HER BİRİSİNİ ... değil ... (FİZİKİ UNSURUN) HER BİRİNİ ...
- FİZİKÖTESİ = MABAD-ET-TABİİYE = METAPHYSICS[İng.] = MÉTAPHYSIQUE[Fr.] = METAPHYSIK[Alm.] = META TA PHYSIKA[Yun.]
- FİZİKÖTESİ ile/ve/||/<> VAROLUŞBİLİMLER ile/ve/||/<> VAROLUŞBİLİM ile/ve/||/<> VAROLUŞBİLİM
( Felsefede. İLE/VE/||/<> Felsefede. İLE/VE/||/<> Teknolojide. İLE/VE/||/<> Bilimde. )
( METAPHYSICS vs./and/||/<> ONTOLOGIES vs./and/||/<> ONTOLOGY vs./and/||/<> ONTOLOGY )
- FİZİKSEL ADSORPSİYON ile/||/<> KİMYASAL ADSORPSİYON
( Fiziksel zayıf, kimyasal kuvvetli bağdır )
( Formül: Van der Waals İLE kovalent )
- FİZİKSEL CİSİM ile MATEMATİKSEL CİSİM
- FİZİKSEL DEĞİŞİM ile/ve/||/<> KİMYASAL DEĞİŞİM
( Nesne, kimyasal olarak değişmez fakat fiziksel durumu değişir. İLE/VE/||/<> Yeni nesnelerin oluştuğu tepkime. )
- FİZİKSEL DEĞİŞİM ile/||/<> KİMYASAL DEĞİŞİM
( Fiziksel hal değişimi, kimyasal yeni madde oluşumudur )
( Formül: Buz→Su İLE 2H₂+O₂→2H₂O )
- GÜÇ (FİZİKSEL) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AKIL
- FİZİKSEL İŞ YAPMAK ile HİZMET ETMEK
itibarı ile 44.967 başlık/FaRk ile birlikte,
44.967 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(58/181)
(1996'dan beri)