Bugün[09 Kasım 2025]
itibarı ile 44.967 başlık/FaRk ile birlikte,
44.967 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(111/181)


- KÜÇÜM/MİKROP[Yun.] ile GİRMİK/VİRÜS[Fr./İng.]

( )

( MICROBE vs. VIRUS )


- MİKROSKOP ile/ve/||/<>/>< TELESKOP

( [Kişinin] Önemini/"büyüklüğünü" gösterir. İLE/VE/||/<>/>< Önemsizliğini/küçüklüğünü gösterir. )

( Kıskançlığın aracı. İLE/VE/||/<>/>< Sevginin aracı. )


- MİKSÂR/MİKSÎR[Ar.] ile MİKVÂL[Ar.]

( Sözü uzatan, geveze, çok konuşan. | Çoğaltan, teksir eden. İLE Çok konuşan. )


- MİKST/MIXED[İng.] değil/yerine/= KARIŞIK


- MİKTAR/MİKDAR ile ADET

( Geometrik (büyüklük). [Atomik değildir.] [Sürekli parçalara ayrıldığından dolayı] İLE Aritmetik. )


- MİKTAR = BÜYÜKLÜK = MAGNITUDE[İng.]


- MİKYAS ile/||/<> MİZAN


- MÎL[Ar. çoğ. EMYÂL, MÜYÛL] ile MİLH[Ar. çoğ. EMLÂH, MİLAH, MİLÂH, MİLHA]

( Göze, sürme çekmeye özgü bir âlet. | Yollardaki mesafeyi belirlemek üzere dikilen nişan. | İğne gibi ince ve uzun bir âlet. | Ucu sivri, çelik kalem. | Sivri dağ tepesi. | Bir kilometreye yakın bir uzaklık. | Bir çarkın, üzerinde döndüğü eksen, mihver. İLE Tuz. )


- MİL ile/ve/=/||/<> KİLOMETRE[KM] ile/ve/=/||/<> FERSAH

( 100 kulaç. 2500 mimari arşın. İLE/VE/=/||/<> 1,609 km. İLE/VE/=/||/<> 3 mil.[yaklaşık 5.5 km.] 7500 mimari arşın.[Bir kişinin normal bir yürüyüşle yaklaşık bir saatte aldığı mesafe olarak kabul edilmiştir.] )

( )


- MİLÂD/EŞİK ile DÖNEMEÇ


- MİLÂD ile/ve 0 (SIFIR[Ar. < SİFR])


- MİLÂD ile KIRILMA


- MİLÂD[Ar.] (I DOLMAK ile/ve/değil/||/<> MİÂD[Ar.] (I DOLMAK)

( Herhangi bir olayın başlangıcı. | Öncesi ve sonrası. | Hz. İsa'nın doğduğu gün. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Belirtilen süre, sürecini tamamlamak. )


- MİLÂD ile/ve/> MİHENK


- MÎLÂDÎ TAKVİM(EFRENCÎ/GREGORYEN TAKVİM) ile/ve CELÂLÎ TAKVİMİ ile/ve HİCRÎ TAKVİM ile/ve RÛMÎ TAKVİM ile/ve MUSEVÎ TAKVİMİ

(

Here is an interesting historical fact. Just have a look at the calendar for the month of September 1752.

Go to Google type "September 1752 calendar" & see for yourself.

You will notice, 11 days are simply missing from the month. Here's the explanation: This was the month during which England shifted from the Roman Julian Calendar to the Gregorian Calendar.

A Julian year was 11 days longer than a Gregorian year. So, the King of England ordered 11 days to be wiped off the face of that particular month.

So, the workers worked for 11 days less that month, but got paid for the whole month. That's how the concept of "paid leave" was born. Hail the King!!!

In the Roman Julian Calendar, April used to be the first month of the year; but the Gregorian Calendar observed January as the first month. Even after shifting to the Gregorian Calendar, many people refused to give up old traditions and continued celebrating 1st April as the New Year's Day. When simple orders didn't work, the King finally issued a royal dictum; which stated that those who celebrated 1st April as the new year's day would be labelled as fools. From then on, 1st April became April Fool's Day.

History is really interesting! )


- MİLÂT/MİLÂD[Ar.] değil/yerine/= DOĞUT/ÇAĞAÇAN


- MİLHA[Ar. < MİLH] ile MİLHÂ/T[Ar. çoğ. MELÂHÎ]

( Tuzlar. İLE Oyun, eğlence, cünbüş. )


- MİLİ-[Fr. < Lat.]

( Bir ölçü biriminin önüne getirildiğinde, bu birimi, bine bölen önek. [Simgesi: m] )


- MİLİMETRE[Fr.] ile MİNİMETRE[Fr.]

( Metrenin binde birine eşit uzunluk ölçü birimi. [mm.] İLE Silindir biçimindeki nesnelerin iç çaplarını denetlemekte kullanılan ölçü aygıtı. )


- [Fr.] MİLİS ile MİLİTAN

( Savaş sırasında, orduya yardımcı olarak toplanan halk gücü. İLE Bazı ülkelerde, yardımcı güvenlik gücü. İLE Bir düşüncenin, bir görüşün başarı kazanması için savaşan, mücadele eden. | Bir örgütün etkin üyesi. )


- MİLKAT[Ar.] ile MİLKAT[Ar.]

( Cerrah maşası. İLE Bir yerden, bir şey almaya yarayan âlet. )


- MİLLER İNDİSLERİ İLE BRAVAİS ÖRGÜLERİ ile/||/<> KRİSTALOGRAFİ

( Kristal düzlem ve örgü tanımlamaları. )

( Formül: d_hkl = a/√(h²+k²+l²) )


- MİLLET ile/ve/||/<>/> İLLET


- MİLLET ile/ve/||/<>/> MİNNET


- MİLLETİN EFENDİSİ:
"KÖYLÜ" değil ÜRETEN KÖYLÜ


- MİLLETVEKİLİ/MEBUS ile BAKAN[< VEKİL < NÂZIR]


- MİLLÎ[Ar.] değil/yerine/= ULUSAL


- MİLLİYÛN ile ...

( EHL-İ KİTAP )


- MİLUTİN MİLANKOVİÇ ile/ve/||/<>/> ANDRE BERGER

( Güneş ışınımının, zaman içinde nasıl ve ne kadar farklılaştığının araştırması ve hesabını yapan fizikçi astronom. İLE/VE/||/<>/> Bu hesaplamaları daha kesin bir biçimde bilgisayarla yapan iklim uzmanı. )

( 28 Mayıs 1879 - 12 Aralık 1958 İLE/VE/||/<>/> 30 Temmuz 1942 - ... )


- MİM[Ar.] ile MİM[Lat. < Yun.]

( Arap abecesinde, m harfinin adı. | Ebced hesabında, karşılığı 40 olan harf. | Bir bir yazının altına konulan im. İLE Eski Yunan ve Roma'da, yaşamı, töreleri taklit amacı güden komedi türü. | Bir oyuncunun, herhangi bir davranış ya da duyguyu, yüz ve gövde devinimleriyle anlattığı komedi türü. | Bu türü gerçekleştiren sanatçı. )


- MİM ile/ve VÜCÛD

( Vücûd mim'le bilinir ve MEVCÛD olur. )


- MİMAR FİLOZOF ile YASA KOYUCU FİLOZOF


- MİMAR İÇİN FELSEFENİN SAĞLADIĞI:
İLKELİLİK ile/ve/||/<> ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK/TEVÂZU

( Felsefe, mimarı, ilke sahibi ve alçakgönüllükle açgözlü olmadan, dürüst, nazik ve âdil kılar.[VITRUVIUS] )


- MİMAR SİNAN PARKI :

( Yeniköy Mahallesinde ve Nuri Paşa Caddesi üzerindedir. Nuri Paşa Caddesi üzerindedir. 2.345,84 m²'lik bir alanı kapsamaktadır. 1.347,71 m²'lik yeşil alanı ve 128,85 m²'lik çocuk oyun alanı bulunmaktadır. )


- MİMAR SİNAN(SİNAN-I CEDİD) ile/ve SİNAN-I ATİK

( ... İLE/VE Fatih Camii'nin mimarı. [Fatih'in yaptırdığı ilk yapıttır.] )

( Kanunî Sultan Süleyman ve II. Selim döneminde yaşayan. İLE/VE Fatih Sultan Mehmet döneminde yaşayan. )


- MİMAR SİNAN ve KANUNÎ SULTAN SÜLEYMAN


- MİMAR SİNAN'IN YAPITLARI


- MİMARİ ARŞIN(/BİNA ARŞINI) ile/ve ÇARŞI ARŞINI ile/ve ENDAZE[Fars.]

( ... İLE/VE/||/<> Yaklaşık 68 santimetreye eşit olan uzunluk ölçüsü. | Bu uzunluk ölçüsüne göre ölçüm yapan, demirden, çelikten ya da tahtadan araç. | Bir kol boyu. Büyük bir adım genişliği. İLE/VE/||/<> 65 cm. boyunda bir uzunluk ölçüsü. | Ölçü. )


- MİMARÎ ile/değil/yerine/||/<>/< YEŞİL MİMARÎ


- MİMARİDE:
SÜREKLİLİK ile/ve/<> SİLÜET[Fr. < SILHOUETTE]

( ... İLE/VE/<> Bir şeyin, yalnız kenar çizgileriyle tek renk olarak beliren görüntüsü. )


- MİMARİDE:
YERELLİK ile/ve/||/<> YENİLİK ile/ve/||/<> YERSİZLİK


- MİMARLIĞIN BÖLÜMLERİ:
YAPI SANATI ve/||/<> ZAMANÖLÇER YAPIMI ve/||/<> NESNE ÜRETİMİ


- MİMARLIK:
ROMA'DA ile/ve/||/<>/> OSMANLI'DA ile/ve/||/<>/> MODERN

( Marcus Vitruvius Pollio İLE/VE/||/<>/> Cafer Efendi İLE/VE/||/<>/> Turgut Cansever )

( Bölüm 1: Mimarlık Hayattır – Danışman: Atilla Yücel



Bölüm 2: Mimar ve İşvereni – Danışman: Doğan Tekeli
Bölüm 3: Bir Kentte Dolaşmak – Danışman: Şükrü Kocagöz
Bölüm 4 : Kentin İzi, Mimarisi – Danışman: Ertuğ Uçar
Bölüm 5: Dünyaya Yerleşmek – Danışman: Emre Arolat
Bölüm 6: Dünyada Yer Edinmek – Danışman: Ömer Kanıpak
Bölüm 7: Yerellik Yenilik Yersizlik – Danışman: Şengül Öymen Gür
Bölüm 8: Mimarlık Zamanın Barometresi – Danışman: Oğuz Öztuzcu
Bölüm 9: Mimarlıkta Sahtelik, Sahicilik – Danışmanlar: Abdi Güzer, Kadri Atabaş
Bölüm 10: Mimarlık Kültürel Yatırım – Danışman: Süha Özkan
Bölüm 11: Dönüşüm: Canlanma, Başkalaşma – Danışmanlar: Asuman Yeşilırmak, Güzin Konuk
Bölüm 12: Yeşil Hayat Mimarisi – Danışman: Ayşe Hasol Erktin
Bölüm 13: Gelecek ve Mimarlık – Danışmanlar: Abdi Güzer, Kadri Atabaş )

( Marcus Vitruvius Pollio İLE/VE/||/<>/> Leone Battista Alberti İLE/VE/||/<>/> ... )


- MİMARLIK ile/ve/||/<>/> İNŞAAT


- MİMAR/LIK ile/ve/||/<>/> KATILIMCI MİMAR/LIK


- MİMARLIKTA:
TASARIM ile/ve/||/<> MİMARLIK KURAMI ile/ve/||/<> MİMARLIK TARİHİ ile/ve/||/<> TEKNOLOJİ ile/ve/||/<> TOPLUMSAL VE EKİNSEL ÇALIŞMALAR

( )

( )

( Fiziksel İnşâdan, Metinsel İnşâya: Türkiye'de, Mimarlık Tarihi ve Tarihçiliğinin Serüveni / From Physical Construction to Textual Construction: History and the Historiography of Architecture in Turkey - [Halil İbrahim Düzenli] yazısını okumak için burayı tıklayınız... )

( )

( )


- MIMESIS ile TAKLİT/İMİTASYON/IMITATION

( Mimesis, sözlü sanatlarda etkindir. İLE ... )


- MİMİK değil/yerine/= YÜZİM


- MİMLE(N)MEK ile/ve/||/<> DİŞ BİLE(N)MEK


- min.[Lat. < MINIMUM] değil/yerine/= EN AZ, EN KÜÇÜK, EN DÜŞÜK


- MÎNÂ[Ar. < MİYÂNÎ] ile MÎNÂ[Fars.]

( Liman. İLE Şarap şişesi. | Şişe, cam, billûr. | Mine, kuyumcuların gümüş üzerine nakş ettikleri lacivert ya da yeşil renkli sırça. )


- MİNARE ile/||/<> ALEM

( Camilerde ezanın okunmasına mahsus kuleler. Genellikle birkaç basamakla yükselir bir mimari öğe. Kapı, basamak, balkon kondukları, köşk ve külah (taç) bölümleri bulunur. Ağaç ya da taştan olabilir. Çok basitlerinden çok bezemelilerine kadar değişik türlerine rastlanır. İLE/||/<> Yapıların kubbe ve külah gibi yerlerinin tepesinde, sancaklarda çoğunlukla bulunan, maden ya da taş işçiliği ile yapılan, bir çeşit tepelik. )


- MİNARE ile "EĞİK MİNARE"

( )


- MİNÂRE ile/ve ŞEREFE/EZÂNGÂH

( Minarenin 7 bölümü vardır. [Aşağıdan yukarıya doğru, sırasıyla] 7. Alem 6. Külâh 5. Petek 4. Şerefe 3. Gövde[Farisî] 2. Pabuç 1. Kürsü[Kaide] )

( Bir minarenin gövdesinin üstü de tekrar kendi içinde 15 bölümdür. [Aşağıdan yukarıya doğru, sırasıyla] 15. Alem 14. Bayrak 13. Seren 12. Çiğdene kaplama 11. Göndel 10. Gergi 9. Payanda 8. Tabla 7. İskaça 6. Kara çivi 5. Petek silmesi 4. Petek 3. Farisî 2. Şebeke 1. Stalaktit )

( Alem 8, bazı unsurlarının tekrarıyla da 10 bölüme ayrılır. [Aşağıdan yukarıya doğru, sırasıyla] 10. Hilâl[Boynuz] 9. Boyun[üst bilezik] 8. Küp 7. Armudî 6. Boyun[orta bilezik] 5. Küp 4. Boyun[alt bilezik] 3. Kaide 2. Küp[simit, karpuz] 1. Kaide )

( Minare külâhı nasıl tamir edilir? Minareyi tamir edecek usta, önce seren'in üzerine kendine basamak teşkil edecek ahşap parçaları çakarak, külâh'ın içinden çıkabildiği yere kadar tırmanır. Belirli bir yerde, külâh'ın darlığı yüzünden, çalışamaz hâle gelir. Bu noktada kaplama tahtalarını kırarak dışarı çıkabileceği büyüklükte bir delik açar. Dışarıya çıktığı nokta, genellikle alem'den birkaç metre aşağıdadır. Ustanın, minarenin en tepesine ulaşabilmesi için alem'in tam altına bir kement geçirmesi gerekir. Bunu gerçekleştirebilmesi için, bulunduğu noktada minarenin etrafında bir ip dolaştırır ve bu ipin iki ucunu şerefe'de bekleyen çırağına sarkıtır. Çırak ipi iki ucundan tutarak burmaya başlar. Burulan ip minarenin çevresinde bulunan kısmının çapı daraldığından yavaş yavaş minarenin tepesine doğru 'tırmanır'. Usta bu ipe tutunarak tepeye kadar tırmanır ve alem'in hemen altına bir kement bağlar. Bu kementin üzerine iki adet makara yerleştirir. Bunlardan biri, kendi beşiğini asacağı makara, diğeri ise şerefeden malzeme çekmesini sağlayacak olan makaradır. Usta, yukarıda 360Ş dönerek ve makaraya bağlı beşik sayesinde yukarı-aşağı hareket ederek minare külâhını tamir eder, değişecek kurşun levhalarını değiştirir. İşi bittiğinde, minarenin etrafında tekrar bir ip dolaştırır ve ipin iki ucunu şerefe'ye sarkıtır. Çırak bu ipi yine burarak ustasının minareden inmek üzere kullanabileceği tek bir halat hâline getirir. Usta bu halata tutunarak daha önce bağlamış olduğu tüm ipleri söküp şerefeye iner. En sonunda da burgulu ipin burgusunu açar ve şerefe'ye düşmesini sağlar. )

( Ecelbeşiği - Dücâne Cündioğlu )

( image

image

image )

( İstanbul Minareleri )


- MİNAREL değil MİNERAL


- MINCIKLAMAK ile/ve/||/<> CIMBIZLAMAK


- MİNDER[Ar.] ile YAYGI

( İçi yumuşak bir madde ile doldurularak dikilen, oturmaya, yaslanmaya yarar şilte. | Güreş karşılaşmalarının üzerinde yapıldığı, en az 10 cm. çapında bir çember çizilmiş olan, çaprazlama köşeleri kırmızı ve mavi renklerle belirlenmiş yaygı. İLE ... )


- MİNE[Fars.] ile MİNE[Fars.]

( Metal eşya üzerine vurulan renkli cam katmanı. | Saat kadranı. | İnce, parlak nakış. İLE Dişlerin taç kısmını kaplayan, beyaz ve sert doku. )


- MİN-EL-ARŞ İLE-L-FERŞ[Ar.] ile MİN-EL-AŞK[Ar.]

( Gökten yere kadar, baştan aşağı. İLE Aşk yüzünden. )


- MİNHAS[Ar. < MENÂHİS] ile MİN-HAYS[Ar.]

( Uğursuz şey. İLE "... konusunda". )


- MİNİ PARK (SAĞLIK OCAĞI) :

( Rumelihisar Mahallesindedir. 75,91 m²'lik bir alanı kapsar. 65,94 m²'lik yeşil alanı bulunmaktadır. )


- MİNİCİK ile MİNNACIK ile MİNNOŞ ile MİNÖR[Fr.] ile MİNYON[Fr.]

( Çok küçük. İLE Çok küçük olan. İLE Küçük ve sevimli kişilere söylenilen seslenme sözü. İLE Daha küçük. | Bir makam, bir akort, bir gam, bir aralık özelliği olan. | Küçük önerme. İLE İnce, küçük, sevimli, zarif. )


- MİNİMAL KENDİLİK'TE:
GÖVDE BAĞIMLI ile GÖVDE BAĞIMSIZ

( [MİNİMAL KENDİLİK: Deneyimlerin, "anlık" ve "aracısız" öznesi olan kendilik.]

Yeni doğan bebekler, gövdeleriyle ilişkili olarak minimal öz farkındalık sergiliyor. Çevrelerindekilerin mimiklerini, istemli bir biçimde taklit edebiliyor.

İLE

Yetişkinler, olgusal bir biçimde iç gözlem yoluyla kendiliklerini deneyimlerinin öznesi olarak deneyimleyebiliyor ve kavramsallaştırabiliyor. )


- MİNİMAX İLE ALPHA-BETA İLE MCTS ile/||/<> OYUN AĞACI ARAMA

( Bilgisayar oyun stratejileri. )

( Formül: v = max(min(children)) )


- MİNİMUM[Lat.] vs. MAKSİMUM/MAXIMUM[Lat.]

( Bir şey için gerekli en küçük derece, nicelik. | Değişebilen bir niceliğin, varabileceği en küçük olan sınır. İLE Bir şey için gerekli, en büyük derece, nicelik. | Değişebilen bir niceliğin, varabileceği en yüksek olan sınır. )


- MİNKAR[Ar. | çoğ. MENÂKÎR] ile TOMŞUK

( Kuş gagası. | Yırtıcı kuşların gagaları. İLE Kırık gaga. )


- MINKOWSKI DENKLEMİ: 1908


- MİNKOWSKİ İLE SCHWARZSCHİLD İLE KERR İLE REİSSNER ile/||/<> UZAYZAMAN METRİKLERİ

( Farklı uzayzaman geometrileri. )

( Formül: ds² = -c²dt² + dr² + r²dΩ² )


- MİNNET (DUYMAK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI (DUYMAK)


- MİNNET ile/ve/<> İSTİGNÂ'[< GINÂ]

( İyiliğe karşı duyulan şükür hissi. | Birine, iyilik etmek. | Yapılan iyilikleri sayarak başa kakmak. | İyilik karşısında kendini borçlu hissetmek. | Yapılan bir iyiliği, verilen bir şeyi başa kakma [Minnetin bu bölümü, İslâm'da yasaklanmıştır.] | Görülen iyiliğe karşı teşekkür etme. | Allah-u teâlâya, hamd ve senâ etmek, şükretmek. | Nîmete kendi eliyle, kendi çalışmasıyla kavuşmadığını, Allah-u teâlânın lütfu ve ihsânı. | İyiliğe karşı duyulan şükür hissi, başa kakma. | Yapılan bir iyiliği, başa kakma. İLE/VE/<> Cenab-ı Hakk'tan başka kimsenin minneti altına girmemek. | Gönül tokluğu. | Elindekini kâfi bulmak. | Zenginlik istememek. | Muhtaç olmayıp zengin olmak. | Nazlanmak. | Azâmet ve tekebbür etmek. )


- MİNNET[Ar.] ile Nİ'MET[Ar.]


- MİNNET[Ar.] ile/ve ŞÜKRAN[Ar.]

( Bir iyiliğe, bir iyilik yapana yönelik, kendini borçlu görme. | Görülen iyiliğe yönelik teşekkürde bulunma. İLE/VE İyilik bilme, gönül borcu. )


- MİNNETKÂR değil MİNNETTÂR


- MİNNETTAR[Ar.] ile/ve/değil/||/<> MÜTEŞEKKİR[Ar.]


- MİNNET/TARLIK = GRATITUDE, GRATEFULNESS[İng.] = RECONNAISSANCE, OUGRATITUDE[Fr.] = DANK ODER DANKBARKEIT[Alm.] = GRATIA SEU GRATITUDO[Lat.]


- MİNNETTARLIK ile/ve KORKU

( GRATITUDE vs./and FEAR )


- MİNSER[çoğ. MENÂSİR] ile ...

( Yırtıcı kuşların gagası. | Taşçı kalemi. )


- MINTÎK[Ar.] ile MISKÂL[Ar.]

( Çok hatip, pek düzgün konuşan. İLE Parlatan, cilâlayan âlet. | İnce, zarif bir hatip. )


- MİNÜBÜS/MÜNÜBÜS değil MİNİBÜS


- MİNÜR[Ar.] değil MÜNÎR[Ar. < NÛR]

( ... DEĞİL Işık veren, nurlandıran, parlak. )


- MİNVAL[Ar.] değil/yerine/= BİÇİM/YOL | BAĞLAM


- MİNYATÜR ÜSLÛB DÖNEMLERİNDE:
EMEVİLER ve ABBASİLER ve FATIMİLER ve SİCİLYA ve İSPANYA

( III. yy. ile XIII. yy. arasında. )


- MİNYATÜR/NAKKAŞLIK değil/yerine/= KÜÇÜLTÜ


- MİNYATÜR ile/ve/<> TEZHİB


- MİNYATÜRDE:
MİRAN ÜSLÛBU ile/ve UYGUR ÜSLÛBU


- MINZAR[Ar.] ile MINZÂR[Ar.]

( Bakma âleti. | Röntgen. İLE Ayna. | Röntgen. )


- MIR168a ile/ve/||/<> MIR156a ile/ve/||/<> MIR166a

( Kabak'tan sağlanır. VE/||/<> Buğday'dan sağlanır. VE/||/<> Patates'ten sağlanır. )

( BRASSICA RAPA PEKINENSIS et/||/<> TRITICUM AESTIVUM et/||/<> SALANUM TUBEROSUM )


- MİRABOĞLU, PROF. DR. MUHARREM (KAYSERİ 1921 - 1989) :

( Üniversite öğretim üyesi. İlk, orta öğrenimini aynı kentte tamamladı. 1939 yılında Yüksek Ziraat Enstitüsü Orman Fakültesinde ormancılık öğrenimine başladı ve 1943 yılında bu fakülteden mezun oldu. Bir süre YZE Kültür Teknik Enstitüsünde stajyer asistanlık yaptı. 1947'de İstanbul üniversitesi Orman Fakültesi Hasılat ve işletme İktisadı Kürsüsünde asistan olarak göreve başladı. 1951 yılında "Göknarlarda Şekil ve Hacim Araştırmaları" adlı doktora tezini tamamlayarak "Doktor" unvanını aldı. 1951 yılında Almanya'ya gitti ve Göttingen, Freiburg ve Münih Üniversitesinde misafir Asistan olarak 1954 yılına kadar çalıştı. 1955 tarihinde hazırlamış olduğu "Devlet Orman İşletmelerimizin İşletme İktisadı Bakımından Tetkiki" konulu tezi ile "Doçent" unvanını kazandı. Doçent unvanını aldıktan sonra Dendrometri dersini vermeye başladı. İzliyen yıllarda Oxford Orman Fakültesinde ve Alice Holt Araştırma Enstitüsünde incelemelerde bulundu, 1963 yılında "Proföser" oldu. 1964 - 1966 yılları arasında İstanbul üniversitesi Orman Fakültesinde Dekanlık görevini yürüttü. 1966 - 1970 yılları arasında KTÜ) (Karadeniz Teknik Üniversitesi) Merkez Danışma Kurulu Üyeliği, ağustos 1970 tarihine kadar (1965 - 1970) TÜBİTAK Danışma Kurulunda "İstanbul Üniversitesi Temsilciliği" görevini sürdürdü. 1970 - 1974 yıllarında TÜBİTAK Genel Sekreterliği görevinde bulundu. "Orman ekonomisi ve orman işletmelerinde araştırmalar ve eğitimdeki başarıları ile ülkesine araştırma organizasyonlarına yaptığı belirgin katkılar ve etkilerden dolayı" Almaya'da F.V.S. tarafından verilen "Wilhelm - Loppola - Pfeil" Bilim Ödülü ile 1973 yılında ödüllendirildi ve 1983 yılında emekli oldu. Emekli olduktan sonra da çalışmalarına devam etmiş ve Yaşar Holding'de CEO olarak beş yıl süre ile görev yaptı. Yayımlanan kitapları:1) Göknarlarda Şekil ve Hacım Araştırmaları, 2) Türkiye Devlet orman İşletmesinin İşletme İktisadı Bakımından Tetkiki, 3) Dikili Deneme Ağaçları Yardımıyla Meşçere Hacmının Tayini (Tercüme), 4) Orman Kıymetlerinin Takdirinde Kullanılan Formüller ve Tatbikatına ait Misaller (F. Fırat ile birlikte), 5) Açı Metodu (Bitterlich) ve Kullanılan Aletler (Relaskop), 6) Orman Hava Kirliliğini Önleyici Etkileri. 7) Ormanlık Sahalarda Açık Mad en İşletmelerinde Tazminat Hesabı, 8) Türkiye'de Odun Hammaddesi Üretim - Tüketim ve Satış Usulleri, 9) Orman Ürünleri İhracatı Teşvik Tedbirleri, 10) Ormancılık İşletme İktisadı kitaplarını yayınladı. Ayrıca pek çok bilimsel makalesi yayılandı. )


- MİRÂC ile/ve MİRÂT

( Mîrâc mîrât ile oluşur. )


- MIRAGE vs. ILLUSION


- MİRAHUR ALİ AĞA ÇEŞMESİ :

( Çayırbaşı'nda Cerrah Mahmut Efendi Camii yakınında olduğu "İstanbul Çeşmeleri" kitabında belirtilen bu çeşme bugün mevcut değil (H.966, M.1558). Bu çeşme yol yapım çalışmaları sırasında ortadan kaldırıldı. Yerinde bulunmayan bu çeşmeyi Kanuni Sultan Süleyman'ın Mirahur Ali Ağa yaptırmıştır. )


- MİRALAY HAKKI BEY (İST. 1872 - 1917) :

( Rumelikavaklıdır. Askeri eğitimini aldıktan sonra orduda değişik görevler üstlenmiş, son görevi Boğaz Komutanlığı olmuştur. )


- MİRALAY HÜSEYİN HÜSNÜ BEY (RUMELİHİSARI, 1877 - ...) :

( Rumelihisarlıdır. Askeri okuldan mezun olarak orduya katıldı. Milli mücadele komutanlarından olup; Galiçya, Yemen, İkinci İnönü, Sakarya ve Büyük Taarruz savaşlarına katıldı. Sakarya ve Büyük Taarruzda Mürettip Kolordu emrinde 3. Alay Komutanı olarak görev yaptı, )


- MİRAS:
MADDE[YAPI] değil/yerine/>< İLİM


- MİRAS/TEREKE ile/değil İNAM/EMÂNET

( EMÂNET VE İLTİZAM USULLERİ )

( STUART MILL [1806-1873]: Kişinin malı üzerindeki tasarruf hakkının sınırsız ve kayıtsız olarak tanınmasını fakat miras yoluyla servet edinme hakkının sıkı biçimde sınırlanması gerektiğini belirtir. [Mirasın yarattığı eşitsizlikle yaşam mücadelesinin doğal şartlarının bozulduğunu, en beceriklinin değil, servetçe ayrıcalıklıların üstünlük sağladıklarına işaret eder.] )

( [not] INHERITANCE vs./but DEPOSIT )


- MİRAS[Ar.] ile/ve/||/<>/> İNTİKAL[Ar.]


- MİRAS ile/ve/||/<> İZ


- MİRAS ile RUKBÂ[< İRTİKAB]

( ... İLE "Ben senden önce ölürsem senin olsun, sen benden önce ölürsen benim olsun" diyerek bir şeyi bağışlama, hibe etme. )


- KALIT/MİRAS[Ar.] ile/ve/||/<> TEREKE/METRÛKÂT[Ar.]

( Ölen kişiden kalanlar. İLE/VE/||/<> Ölen birinin bıraktığı şeyler. )


- MİRASÇI değil/yerine/= KALITÇI


- MİR'ÂT ile MİR'AT-I HAKÎKÎYE

( Ayna. | Ünlü bir çeşit lâle. İLE Hakikat aynası. )


- MİRGÜN YOLCU GEMİSİ :

( Emirgan'ın bir ismi de Mirgün'dü. Bu isme izafeten yolcu gemisine bu isim verildi. Bu gemi İstanbul'da Şirket - i Hayriye'nin Hasköy fabrikasında küçük bir yolcu gemisi olarak monte edildi. 16 net tonluk ve teknesi saçtandı. 15 beygir gücünde küçük bir buhar makinesi vardı, uskurluydu. 1881'de hizmete girdi. Sonraları römorkör olarak da kullanıldı. 1910'da hizmet dışı bırakıldı. Baca No.su 36 idi. )


- MİRİ KÂTİBİ değil/yerine/= YARGIÇ

( Osmanlı Devleti'nde, maliye ile halk arasındaki davalara bakan yargıç. )


- MIRILDAMAK ile/ve/||/<> FISILDAMAK


- MIRIN-KIRIN (ETMEK)

( Sözü gevelemek, doğruyu söyleyememek. | Bir isteği kabul etmeme, nazlanma. )

( A'ZÂR-I URKUBİYYE )


- MİRKELÂM[Fars. (AMİR, BAŞ, BEY)MÎR-İ KELÂM] ile ...

( KONUŞMAYI/SÖZÜ/SOHBETİ BAŞLATAN, BAŞLATACAK OLAN, BAŞLATMASI BEKLENEN | GÜZEL, DÜZGÜN, ZARİF KONUŞAN )


- MİRMİROĞLU KÖŞKÜ :

( Büyükdere, Çayırbaşı Caddesi üzerinde olup deniz cephelidir. Yalının sahiplerinin soyadı ile anılmaktadır. 20. yy. başlarında inşâ edilen yalı; gazino, otel olarak kullanıldı. Büyükdere'nin önemli otellerinden Platon Oteli bu bina idi. )


- MİRSÂD/MİRSAD[Ar. çoğ. MERÂSİD] ile MİRSÂT[Ar. çoğ. MERÂSÎ]

( Gözetme yeri. | İlk 3 sayısının başyazarı, Muallim Naci olan ve 26 Mart 1891'de yayımlanmış olan haftalık edebiyat dergisi. İLE Gemi demiri, lenger. )


- MIŞ GİBİ ile/ve/değil BİLE DEĞİL


- MIŞ GİBİ ile/ve GİZLİ


- ...MIŞ GİBİ ile/değil VARSAYMAK/ZANNETMEK


- MIS/MANAGEMENT INFORMATION SYSTEM[İng.] değil/yerine/= YÖNETİM BİLGİ DÜZENİ


- MİS[Ar. < MİSK] ile MİS[Fars.]

( Hoş kokulu olan şey. İLE Bakır. )


- MİSÂFİR[< SEFER]:
bkz. MÜSÂFİR [aslı!] -<


- MİSAFİR/MİHMAN[Ar.] değil/yerine/= KONUK


- MİSAFİR ile/ve/<>/değil/>< MUKÎM[< KIYÂM]

( 72 saat boyunca ağırlanan kişi. İLE/VE/<>/DEĞİL/>< Oturan, ikâmet eden. | 72 saatten daha uzun süre kalan misafir/kişi. )


- MİSAFİR[Ar.]/MİHMÂN[Fars.] ile KONUK

( KONUK, MİSÂFİR )


- MİSAFİRPERVER değil/yerine/= KONUKSEVER


- MÎSÂK[Ar. < SEVK] ile MÎSÂK[Ar. < VÜSÛK | çoğ. MEVÂSÎK]

( Sürme, sevk etme. İLE Sözleşme, antlaşma, yemin. )


- Mİ'SÂL[Ar.] ile MİSÂL[Ar. < EMSÎLE]

( Ucu uzun ağaç, gelberi. İLE Örnek. | Masal. | Düş/rüyâ. | Benzer, andırır. | Yalnızca ilk harfi[fâsı], harf-i illet olan sözcük.[VASL, VÂİZ, YÜMÜN, MEYSÛR vb.] )


- MİSÂL[Ar.] değil/yerine/= ÖRNEK

( ÖRNEK | MASAL | RÜYÂ, DÜŞ | BENZER, ANDIRIR )


- MİSANTROP[Fars.]/MERDÜMGİRÎZ[Fars.] değil/yerine/= KİŞİLERDEN/İNSANDAN "KAÇAN"


- MİS'AR/MİS'ÂR[Ar. < MESÂİR] ile Mİ'SÂR/Mİ'SAR/Mİ'SARA[Ar.]

( Ateş küsküsü, ateş karıştırmaya yarayan demir. İLE Mengene. )


- MİSBÂH değil/yerine/= KANDİL, ÇERAĞ, SABAH GİBİ LÂTİF, AYDINLIK

( )


- MİSEL[Fr.]

( Koloit iyonlarında, molekül yığılmasından oluşan ve yalnız başına koloidin tüm niteliğini taşıdığı kabul edilen bölüm. )


- MİSEL İLE VEZİKÜL İLE EMÜLSİYON ile/||/<> KOLLOİD YAPILAR

( Surfaktant organize yapıları. )

( Formül: CMC: Kritik misel derişimi )


- MİSİLLEME ile/ve/ne yazık ki/> SAVAŞ


- MISIR TAKVİMİ ile/ve/||/<> ÖMER HAYYAM TAKVİMİ

( En dakik takvimler. )


- MISIR ile/değil SÜPÜRGE


- MISIRLI EBUBEKİR RATİP YALISI :

( Yeniköy, İstinye yolu üzerindeki 253 kapı No.lu tarihi yalı sahibinin ismi ile anılmaktadır. 20. yy. başlarında yaptırılan yalının bir kısmı Jak Kamhi'ye ait olup, yalı 2.373 m² lik bir bahçe içinde olup deniz kenarındadır. )


- MISIRLI FUAT BEY/BALTACIOĞLU YALISI :

( Yeniköy Köybaşı üzerinde olan yalı 18. yy. yapılmıştır. 1982 - 1985 yıllar arasında büyük onarım gördü. Yalı bilahare sahip değiştirmiş ve Mısırlı İhsan Bey yalının sahibi olmuş. Yalı (1970 - 1980) Borankay ailesine geçti. Daha sonra da yalının sahibi Mustafa Özkan oldu. Yalı Mısırlı Fuat Paşa ve Baltacıoğlu Yalısı olarak isimleri ile bilinmektedir. )


- MİSK KEDİSİ ile MALABAR MİSK KEDİSİ

( ZEBÂD ile ZEBÂD-I MALABAR )


- MİSK KOKUSU ile/ve/değil/yerine DOST KOKUSU


- MİSKAL[Ar. çoğ. MESÂKÎL] ile MISKAL

( Yirmidört kıratlık bir ağırlık ölçüsü. [yüz arpa ağırlığındadır][ondört kırat, bir şer'î dirhemin karşılığıdır] | 1.43 dirhemlik ağırlık ölçüsü. İLE Parlatan, cilâlayan âlet. | İnce, zarif bir hatip. )


- MİSKET[Fr. < Ar.] ile MİSKET[Fr. < İt.] ile BİLYE[İt. < BIGLIA]

( Hoş kokulu meyveleri nitelemek için kullanılır. İLE Bomba ve şarapnellerin içinde bulunan kurşun ya da demir tanelerin adı. | Bilye. )


- MİSKET ile ZEYBEK

( ... İLE Özellikle Batı Anadolu efelerine verilen ad. | Efelere özgü, yerel oyun ve bu oyunun müziği. )


- MİSKİN ile KÜLKEDİSİ

( Çok uyuşuk olan kişi. | Hoş görülemeyecek durumlar karşısında tepki göstermeyen kişi. | Cüzzam hastalığına tutulmuş olan kişi. | Âciz, zavallı. İLE Çok üşüyen, ateşin yanından ayrılmayan kişi. | Uyuşuk, miskin kişi. | Sakin, yumuşak, uyumlu kişi. | Pasaklı, görgüsüz kadın. )


- MİSKİN[Ar.]/ERMEGÜ[dvnlgttrk] değil/yerine/= YOKSU

( Allah'ta yok olan, fenafillah. )


- MİSKİN/LİK ile/ve/<> BEZGİN/LİK


- MİSL/MİSİL[Ar.] değil/yerine/= KAT

( Eş, benzer. | Miktar. | Kat. )


- MİSMA'/MİSMAA[Ar. < SEM | çoğ. MESÂMİ'] ile MİSMÂR[Ar. çoğ. MESÂMÎR]

( Kulak. | Hastanın, kalbini, göğsünü ve ciğerlerini dinlemeye yarayan âlet, siteteskop. | Kulaklık. İLE Çivi, mıh. | Kazık. )


- MISRA değil/yerine/= DİZE


- MİSSİRUKOFO ile ...

( Sikasso - Mali'de yaşayan yerel halk. )


- mist.[Lat. < MISTURA] değil/yerine/= KARIŞIM, MİKSTÜR


- MİSTİFİYE değil/yerine MİSTİKLEŞTİRME


- MİSTİİZİM değil MİSTİSİZM


- MİSTİK GİZLİLİK ile/değil/yerine EZOTERİK GİZLİLİK


- MİSTİK ile/ve AŞKIN


- MİSTİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EZOTERİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FELSEFÎ

( Düzensiz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Düzenli. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Sürekli. )

( Aktarılmayan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Aktarılan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Paylaşılan. )

( [Su bulmak üzere] Kuyu/artezyen kazan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yeraltındaki akarsuyu bulan/bilen. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Tüm suları, suların kaynağını sorgulayan/düşünen/arayan. )


- MİSTİK ile HİPNOTİK


- MİSTİK ile/ve MÂNEVÎ

( Aklımızın havalarını, arzu ve emellerini çıkarırsak, bu küre bizi kaldıramaz. )


- MİSTİK değil/yerine TANIMLANAMAYAN ÖĞELER


- MİSTİK/LİK ile MİSKİN/LİK


- MİSVÂK[Ar.] değil/yerine/= DİŞ FIRÇASI

( Ucu dövülüp fırça durumuna getirilen ve diş temizliğinde kullanılması, Müslümanlıkça sünnet olan bir tür ağaç çubuğu. )


- MİSYON[İng. < MISSION] değil/yerine/= EREK, BEKLENTİ, GENİŞ SORUMLULUK, ÖZ NİYET, ÖZ GÖREV


- MİT ile/ve KOLLEKTİF BİLİNÇALTI


- MİT ile/ve/<> KUTSAL/LIK


- MİT ile/ve/||/<> MASAL

( Evrenseldir. İLE/VE/||/<> Toplumsal öğeler egemendir. )

( Belirli ya da belirsiz bir zaman söz konusudur. İLE/VE/||/<> Zaman önemli değildir. )

( Olaylar, kısmen de olsa gerçeğe dayanır. İLE/VE/||/<> Olaylar düş ürünüdür. )

( Yer öğesi bazen gerçek, bazen de düşseldir. İLE/VE/||/<> Olaylar, düş ürünü yerlerde geçer. Ülkenin birinde geçmiş olması yeterlidir. )

( Bilgi vermeyi amaç edinmiştir. İLE/VE/||/<> Aktöre/ahlâk değerlerini öne çıkarır. Arkadaşlık, sadakat, vefâ gibi duygular, kavramlar öne çıkarılır. )


- MİT ile M.İ.T.

( ... İLE Milli İstihbarat Teşkilâtı. )


- MİT/MİTOS[Fr. < Yun.] ile/ve/||/<>/> MİTOLOJİ[Fr. < Yun.]/ESÂTÎR[Ar.]

( Tarih öncesine dayanan efsane. Dirimli öykü. Şiirsel felsefe. | Geleneksel olarak yayılan ya da toplumun hayal gücü etkisiyle biçim değiştiren, tanrı, tanrıça, evrenin doğuşu ile ilgili imgesel, alegorik bir anlatımı olan halk öyküsü. İLE/VE/<>/> Mitleri, doğuşlarını, anlamlarını yorumlayan, inceleyen bilim. | Bir ulusa, bir dine, özellikle Yunan, Latin uygarlığına ilişkin mitlerin, efsanelerin tümü. )

( Antik Yunan'da Ksenophanes (M.Ö. 565-470), Homeros ve Hesiodos'un tanrısal mitos anlatımlarını eleştirmiş ve yadsımıştır. Bu eleştiri sonucunda mitler, din ve metafizikten arındırılmış ve bağımsız bir mitos öğretisi ortaya çıkmıştır. Ancak yaşamdan yansıtılarak oluşturulmuş mitoslar, bu kez, yaşamdan kopuk ansal kurgular biçimini almıştır. )

( Toplumların yaratıp yaşattığı mitler, geleneği yaşatmakla birlikte, özlem, umut ve beklentilerin yansıtıldığı bir geleceğin dünyası niteliğine de bürünmektedir. Bu tür mitler, gerçek yaşamın zorlukları karşısında bunalan bireylerin, özledikleri yaşamı kurmayı gelecek kuşaklara bıraktığı birtakım tasarımlar niteliğindedir. Bireysel olarak ele alındığında mitos dönemi, ana rahminden konuşmanın başlamasına kadar geçen ve bebeklik süreci olarak adlandırılan döneme karşılık gelmektedir. )

( Bir mit duygusal bağlılık yönünden içi boşaldığında masala dönüşür. Duyguları etkileme gücünü yitirir. Ansal yorumlama ile de kurgu biçimini alır. )

( Mit ilk önce metafiziksel kozmogoni ile aşılmıştır. Artık mitsel simgeler arasındaki anlamlı bağ (ritus) yerini düşünceler arasındaki anlam bağına, mantık'a(düşünbiçim) bırakmıştır. Metafiziksel kozmogoni bir yandan felsefi spekülasyon biçimini alırken öte yandan miti dine dönüştürmüştür. Dinsel mit ise "tarih bilinci" ile aşılmıştır. Kişinin varoluşu, tarihsel bilinç yoluyla, gerçek ve olgusal kavranışına yükselmiştir. )

( Paganist (putperest) mitler, kişinin karşısında eşyayı, doğa parçalarını ve hayvanları yüceltmiş ve kutsallaştırmıştır. Buna karşın imgesel (imgetapar, hayalperest) mitler, doğaüstü imgeleri kişinin karşısında yüceltmiş ve kutsallaştırmıştır. Aydınlanmaya temel oluşturan mitler ise, insan yaşamını ve özellikle insan aklının tutsaklıktan ve yanılsamadan kurtuluşunu simgelemiş olanlardır. Ezoterik okullar bu tür mitlerden yararlanmışlardır. )

( Yaşamdan yansıtılarak oluşturulmalarına karşın mitler tarihsel değildir. Bir başka deyişle, tarihsel bir zaman ve mekân göstermezler. Mitlerin zamanı ve mekânı aşkındır. Mitler okunduğunda ya da ritüel eşliğinde canlandırıldığında, kişi mitsel zaman ve mekâna geçer. Mite katılır ve onu coşkuyla yaşar. Tarihsel olaylar bir kere olur ve geri dönüşsüzdür. Oysa mitler, canlandırılıp yaşanabilir. )

( Günümüzde, psikolojide ortaya çıkan gelişmeler, insan davranışlarının arkasında simgesel (arketipal) bir altyapının etkin olduğunu ortaya çıkarttığı için, mitos yeniden önem kazanmıştır. Artık mitosa, bir zamanlar olmuş bitmiş fantastik masallar gözüyle bakılmamakta, aksine, yaşayıp gelen ve halen yaşamakta olan, insan davranışlarını etkileyen ve yaşamın anlamlandırılmasında etkinliği olan bir öğe gözüyle bakılmaktadır. )

( Mitosu, bireyin duygu ve hayal dünyasında oluşan, gelişen bir psişik gereksinim olarak ele aldığımızda, modern toplumların modern mitlerin halen önemini koruduğu anlaşılmaktadır. )

( Mitoloji, evrendeki(insandaki/doğadaki) kaderi araştırma işidir. )

( Mitoloji, kişinin bulunduğu yeri anlamlandırma işidir. )

( Mitler yazıldıklarından itibaren mit olmaktan çıkmaya başlamıştır. )

( Mitte tipoloji yoktur, arkeler vardır. )

( Mitler, düzyazıya döküldüğü anda doktrindir. )

( Sanatçıların hazinesi. İLE/VE/||/<>/> Filozofların hazinesi. )


- MİT ile/ve/değil PROPAGANDA ARACI


- MİT ile/ve/||/<> SAKLAMA


- MİT ve/||/<>/> ÜMİT


- MİTİK TANRI İNANCI ile/ve PSİKOLOJİK TANRI İNANCI ile/ve TEOLOJİK TANRI İNANCI

( Halkın. İLE/VE "Aydın"ların. İLE/VE Teslim olanların. )

( TAGALOA: Söylencelerindeki en yüce tanrı. )


- MİTİK ile/ve/<> YİTİK


- MİTOKONDRİ ile/ve/||/<>/< KLOROPLAST

( Gözelerde enerji üreten organel ve enerji üretim merkezi. İLE/VE/||/<>/< Bitki gözelerinde fotosentezi gerçekleştiren organel. )


- MİTOKONDRİ ile/||/<> KLOROPLAST

( Mitokondri ATP üretir İLE kloroplast fotosentez yapar )

( Formül: Solunum İLE fotosentez )

( Lynn Margulis tarafından 1967 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1938-2011) (Ülke: ABD) (Alan: Biyoloji) (Önemli katkıları: Endosimbiyotik teori) )


- MİTOKONDRİYAL DNA ile/ve/||/<> NÜKLEER DNA

( Anneden. İLE/VE/||/<> Babadan. | Göze çekirdeğinde bulunan ve iki ebeveynden de alınan genetik kalıtım. )

( Hem kız, hem erkek çocuğa X kromozomunu taşır. İLE/VE/||/<> Sadece erkek çocuğa Y kromozomunu taşır. )


- MİTOLOJİ İLE İLGİLENMEK/UĞRAŞMAK ile/değil/yerine MİT(LER)'İ DENEYİMLEMEK

( Bilmek. İLE/DEĞİL/YERİNE Anlamak. )


- MİTOLOJİ ile/ve EFSANE ile/ve DESTAN

( İnsan ile insanüstü arasındaki ilişkileri konu alan anlatı. İLE/VE İnsanüstü varolanların yapıp-etmelerini konu alan anlatı. İLE/VE Bir kişinin olağanüstü kahramanlıklarını konu kılan anlatı. )

( Efsaneler varlık üzerine soru sorarak aşılır. )


- DİN:
MİTOLOJİK ile/ve/||/<> PSİKOLOJİK ile/ve/||/<> TEOLOJİK

( Alt seviyede. İLE/VE/||/<> Orta seviyede. İLE/VE/||/<> Üst/ileri seviyede. )


- MİTOS ile/ve/||/<>/> EPOS ile/ve/||/<>/> LOGOS


- FELSEFE:
MİTOS ile/ve/||/<>/> LOGOS

( Eleştirilmez. İLE/VE/||/<>/> Eleştiriye açıktır. )


- MİTOSİS ile MEİOSİS

( Göze bölünmesi sonucunda oluşan iki yavru gözenin ana göze ile aynı sayıda kromozoma sahip olduğu bölünme türüdür. İLE Eşeysel gözelerin oluştuğu bölünme türüdür ve yavru gözeler ana gözenin yarısı kadar kromozoma sahip olur. )


- MİTOZ[Fr. < AMITOSE]/KARYOKİNEZ[Fr. < CARYOCINESE] ile AMİTOZ[Fr. < AMITOSE]

( Çok gözeli canlılarda gözenin belirli evrelerden geçerek çoğalması. İLE Amip, akyuvar ve bazı bakterilerde göze bölünmesi yoluyla olan çoğalma. )


- MİTOZ/MITOSIS[İng.] değil/yerine/= EŞEYSİZ BÖLÜNME


- MİYÂR ile MİHEKK/MİHENK/MEHENK

( Değerli madenlerde, yasanın istediği ağırlık, saflık ve değer deresini gösteren ölçü. | Ölçüt, ölçü. | [kimya] Ayraç. İLE Altın ya da gümüşün ayarını anlamaya yarayan taş. | Birinin, değerini, ahlâkını anlamaya yarayan şey, ölçü, araç. )


- MIYMINTI/LIK ile MİSKİN/LİK[Ar.]

( Kişinin sabrını tüketecek derecede yavaş ve mızmızca iş gören. İLE Çok uyuşuk olan. | Hoş görülmeyecek durumlar karşısında tepki göstermeyen. | Âciz, zavallı. | Cüzzam hastalığına tutulmuş olan. )


- MİYOKART[Fr.] değil/yerine/= YÜREK KASI


- MİYOM ile POLİP

( Rahimdeki iyi huylu ur/lar. İLE Sindirim kanalı boşluğu içinde görülen iyi huylu doku kabarıklığı. )

( Her dört kadından birinde bulunmaktadır. [Dünyada, en çok 45 kg.'ya kadar olanı da görülmüştür.] İLE Bazı hallerde kansere dönüşebilir. Kalınbağırsakta daha sık olur. [Teşhis ve tedavisi endoskopi yöntemiyle yapılan, çıkarılarak kanserleşme tehlikesi önlenen polipler, tüm sindirim kanalı boyunca, en çok bağırsaklarda rastlanan lezyonlar olarak kabul edilir.] )

( Rahimde, her ay oluşabilen ve fakat atılan, 2 cm.lik, olağan fizyolojik kistlerden korkulmaması gerekmektedir. İLE ... )


- MİYOP" (YÜZLÜ) ile/değil MİNYON (YÜZLÜ)


- MİYOZ ile MİTOZ

( Eşeysel gözelerin bölünmesi süreci. İLE Gövde gözelerinin bölünmesi süreci. )


- -MİZ = BİZ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]


- MİZÂC ile/ve/<>/> BÜNYE ile/ve/<>/> DİMAĞ


- MİZAÇ ile/ve/||/<> İMTİZAÇ ile/ve/||/<> İSTİDÂD


- MİZAÇ ve/<>/>/< İTİDAL


- MİZAÇ(HASLET) ile/ve KARAKTER

( Doğuştan gelen özellikler. İLE/VE Sonradan oluşan kişisel özellikler. )

( Kişiler, iyi öğrenciler gibi, karakterlerini, açıklıkla ve devamlılıkla geliştirmelidir. )

( ĞARîZİTU'T-TAB ile/ve MUKTESEBETUN TUTBE' LEHA )

( TEMPERAMENT/DISPOSITION vs./and CHARACTER )


- MİZÂC ile/ve/<> MEŞREB

( 12 çeşit. İLE/VE/<> 36 çeşit. )


- MİZÂC-I VAKTE VÂKIF OLMAK ve/||/<> KEYFİYET-İ HÂLE ÂRİF OLMAK


- Mİ'ZÂD/Mİ'ZED[Ar.] ile MÎZÂD[Ar.]

( Ağaç budama bıçağı. | Kolçak, pazvant. İLE Sevinç, neşe/sürûr. )


- MİZAH ile/ve FIKRA


- MİZAH ile/değil MİZAÇ


- MÎZAH değil MİZAH


- MİZAN el-HİKME ile/ve MİZAN el-HİKME ile/ve MİZAN el-HİKME

( Genel felsefe kitaplarının adı olarak bu ad kullanılır. İLE/VE İlm-i mantık'ın başka bir adıdır. Pek çok mantık kitabı bu adı taşır. İLE/VE Abdurrahman Hazinî'nin eserinin adıdır. Eser, çekim ve cisimlerin özgül ağırlıklarından bahseder. Modern döneme kadar konuyla ilgili en önemli çalışmadır. İngilizce çevirisi de vardır. )


- MİZAN[Ar. < VEZN] ile/ve/||/<>/>/< İZAN[Ar.]

( Ölçü. | Sağlama. [matematik] | Bir tüccarın, ticari durumunu, işinin genel sonucunu gösteren, belirli zamanlarda yaptığı hesap özeti. İLE/VE/||/<>/>/< Anlayış, anlama yeteneği. )


- MİZAN[< VEZN] ile/ve NİZAM

( Farkta cem, cemde fark. | Terazi, ölçü aleti, tartı, ölçek. | Adâlet ve eşitlik. | Akıl, idrak. | Şeriat. | Hesap özeti. İLE/VE Düzen. )


- MİZAN ile/ve USÛL/YÖNTEM


- MİZANSEN[Ar.] değil/yerine/= DÜZENTİ/KURGU


- Mİ'ZER[Ar. < MEÂZİR] ile MİZHER[Ar. < MEZÂHİR]

( Peştemal, futa. İLE Ut. )


- MIZIKA SESİ ile/ve AKORDİYON/AKORDEON SESİ


- MIZIKÇI/LIK değil/yerine/= OYUNBOZAN/LIK

( Çeşitli nedenlerle oyunu bozan, yenilgiyi kabul etmeyen, kolayca darılan kişi. )


- MIZMIZLANMAK ile SIZLANMAK


- MIZMIZ/LIK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> BASKIN/LIK / BASKICI/LIK


- MIZMIZ/LIK (FELSEFE) ile/değil/yerine FELSEFE


- MIZRAK değil/yerine/= KARGI/CIDA


- MIZRAP[Ar.]/TEZENE[Fars. :Kırbaç.]/PENA[Lat.] değil/yerine/= ÇALGIÇ


- MIZRAPLI ile/ve ŞELPE[ŞERPE değil!]/GUKKUK BOĞAZI

( ... İLE/VE Tellerin parmak çekişleriyle seslendirilmesi. )

( ... İLE/VE Bam telinin olmaması gereklidir. )

( ... con/e PİTSİKATO )


- ML/MACHINE LEARNING[İng.] değil/yerine/= MAKINE ÖĞRENME


- MMA/COST MINIMIZATION ANALYSIS[İng.] değil/yerine/= MALİYET MINIMİZASYONU ÇÖZÜMLEMESİ


- MMD/MEDICAL MONİTORING DEVICE[İng.] değil/yerine/= TIBBİ İZLEME AYGITLARI


- MME. ELMASYAN SAHİLHANESİ/ ELA SOYUER KONAK :

( Sarıyer vapur iskelesi karşısındadır. İlk sahibe MME Elmasyan'dır. Bilahare el değiştirmiş ve Orhan Sokullu'ya geçmiştir. Son sahibi ile Ela Soyuer'dir. Baba Ahmet Soyuer, beş yaşındaki kızına bu yalıyı satın almış ve ismini de "E. Soyuer Konak" koymuştur. )


- MMS/MODEL MANAGEMENT SYSTEM[İng.] değil/yerine/= MODEL YÖNETIM SİSTEMİ


- MN İLE MW İLE PDI ile/||/<> MOLEKÜL AĞIRLIĞI DAĞILIMI

( Polimer boyut dağılımı parametreleri. )

( Formül: PDI = Mw/Mn ≥ 1 )


- Mn ile Mo

( Manganez'in simgesi. İLE Molibden'in simgesi. )


- MNC ile TNC


- M-N-O:
MISIR ile/ve/||/<>/> PROTOSINAİTİK ile/ve/||/<>/> FENİKE ile/ve/||/<>/> ERKEN YUNAN ile/ve/||/<>/> KLASİK YUNAN ile/ve/||/<>/> LATİN

( image )


- MOBBING[İng.] değil/yerine/= BEZDİRİ


- MOBILITE/MOBILITY[İng.] değil/yerine/= DEVİNIMLİLİK, HAREKETLİLİK


- MÖBİUS ŞERİDİ ile/ve KLEIN ŞİŞESİ


- MOD:
NESNE ile/ve/||/<> ÜST BİLİŞ


- MOD ile/||/<> MEDYAN

( Mod en sık değer İLE medyan ortanca değerdir )

( Formül: En çok tekrar İLE sıralı orta )


- MODA[İt.] ile AKIM


- MODA[İt.] ile/ve/değil DÖNEM


- MODA ile/ve/||/<> MODERN


- MODA ile TREND


- MODEL[Fr.]/MOSTRA[İt.] değil/yerine/= ÖRNEK/KÖZ

( Örnek. | Bir özelliği olan nesne ya da kişi. | Bir sanatçıya poz veren kişi. | Biçim. | Örnekleri içinde toplayan dergi. | Tip. | Benzer. | Örnek alınmaya değer kişi ya da şey. | Manken. )


- MODEL ile/ve ALGI DÜZENEĞİ

( MODEL vs./and PARADIGM )


- MODEL ile/ve İDOL


- MODEL[Fr. < MODELE] ile KALIP[Ar. < KÂLİB]

( Resim, heykel vb. yapılırken baka baka benzetilmeye çalışılan nesne ya da kişi, örnek. | Bir özelliği olan nesne ya da kişi. | Biçim. | Giysi örneklerini içinde toplayan dergi. | Otomobil vb.nde tip. | Benzer. | Örnek olmaya değer kimse ya da şey, örnek, paradigma. | Manken. | Tasarlanan ürünün tanıtım ya da deneme amacıyla üretilen ilk örneği, prototip. İLE Bir şeye biçim vermeye ya da eski biçimini korumaya yarayan araç. | Biçki modeli, patron. | Genellikle küp biçiminde yapılan. | Gösterişli görünüş. | Biçim, durum. | Yenilikten uzak, özgün olmayan. )


- MODEL ile KURAM

( MODEL vs. THEORY )


- MODEL yerine MANKEN


- MODELİ ELE ALAN DÜZEN ile/ve GÖZLEMİ ELE ALAN DÜZEN

( THE SYSTEM WHICH CONSIDERS THE MODEL vs./and THE SYSTEM WHICH CONSIDERS THE OBSERVATION )


- MODEM[İng.] değil/yerine/= ÇEVİRGE


- MODERATÖR değil/yerine/= YÖNETİCİ


- MODERN BİLİM ile/ve/değil/yerine ÇAĞDAŞ BİLİM


- MODERN DÜŞÜNÜŞ/ANLAYIŞ/YAKLAŞIM ile/ve/değil/yerine/> POSTMODERN DÜŞÜNÜŞ/ANLAYIŞ/YAKLAŞIM

( "Ya, ya da" ilkesiyle/yaklaşımıyla. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/> "Hem, hem de ve Ne, ne de" ilkesiyle/yaklaşımıyla. )


- MODERN GELENEK ile/ve KLASİK GELENEK

( Hareket esastır. İLE/VE Sükûn esastır. )


- MODERN (OLMAK) değil/yerine UYGAR OLMAK


- MODERN PERİYODLAR TABLOSU

(

MODERN PERİYODLAR TABLOSU




 1,088


H


1
1A


 


2A
8A


 


7A
4,005


He


2
6,94


Li


3
9,0122


Be


10,811


B


5
12,011


C


6
14,007


N


7
15,999


O


8
18,998


F


9
20,183


Ne


10
22,990


Na


11
24,312


Mg


12
 

 

3B
 

 

4B




5B


 

6B
 

 

7B
 

 

8B
 

 

8B
 

 

8B
 

 

1B
 

 

2B
26,982


Al


13
28,086


Si


14
30,974


P


15
32,064


S


16
35,453




17
39,95


Ar


18
39,10


K


19
40,08


Ca


20
44,956


Sc


21
47,9


Ti


22
50,94


V


23
51,996


Cr


24
54,94


Mn


25
55,847


Fe


26
58,933


Co


27
58,71

Ni

28
63,54


Cu


29
65,37


Zn


30
69,72


Ga


31
72,59


Ge


32
74,922


As


33
78,96


Se


34
79,91


Br


35
83,90


Kr


36
84,47


Rb


37
87,62


Sr


38
88,905


Y


39
91,22


Zr


40
92,91


Nb


41
95,94


Mo


42
(99)


Tc


43
101,07


Ru


44
102,9


Rh


45
106,4


Pd


46
107,88


Ag


47
112,4


Cd


48
114,82


In


49
118,69


Sn


50
121,75


Sb


51
127,6

Te


52
126,9


I


53
131,3


Xe


54
132,9


Cs


55
137,34


Ba


56
Latanitler


57-71
178,49


Hf


72
180,95


Ta


73
183,85


W


74
186,2


Re


75
190,2


Os


76
192,2


Ir


77
195,09


Pt


78
196,967


Au


79
200,59


Hg


80
204,37




81
207,19


Pb


82
208,98


Bi


83
(210)


Po


84
(210)


At


85
(222)


Rn


86
(223)


Fr


87
(227)


Ra


88
Akitinitler


89-103
(260)


Ku


104
 


Unt


105
 


Unh


106
 


Uns


107
 

 

108
 


Une


109
138,91


La


57
140,12


Ce


58
140,91


Pr


59
144,24


Nd


60
145


Pm


61
150,35


Sm


62
151,96


Eu


63
167,25


Gd


64
158,92


Tb


65
162,5


Dy


66
164,93


Ho


67
167,26


Er


68
168,93


Tm


69
173,04


Yb


70
174,97


Lu


71
(227)


Ac


89
140,12


Th


90
(291)


Pa


91
238,03


U


92
(237)


Np


93
(244)


Pu


94
(243)


Am


95
(247)


Cm


96
(247)


Bk


97
(226)


Cf


98
(254)


Es


99
(253)


Fm


100
(256)


Md


101
(256)


No


102
(257)


Lw


103
)

( )

( Periodic Table )

( Periyodik Tablo'da yer almayan tek harf, 'J' harfidir. )

( )

( Keşfeden Ülkeler ve Dönemleri için burayı tıklayınız... )

( image )

( 1- Basit Nesneler Tablosu[Lavoisier]
2- Vis Tellurique[de Chancoutois]
3- El yazması periyodik tablo[Mendeleev]
4- Atomik kütle ve simge dizini[John Dalton]
5- Modern Periyodik tablo

image )


- MODERN SANAT ile/ve YUNAN/KLASİK SANAT

( İzlenim. İLE Düşünce. )


- MODERN TÜRKÇE'MİZ değil TÜRKÇE'NİN, MODERN KULLANIMI


- MODERN:
YENİ ile/ve/||/<>/> ÇAĞDAŞ


- MODERN ile ASRÎ


- MODERN ile/ve/değil/yerine ÇAĞDAŞ

( [not] MODERN vs./and/but CONTEMPORARY
CONTEMPORARY instead of MODERN )


- MODERN[Fr./İng.] değil/yerine/= ÇAĞDAŞ/ÇAĞCIL


- MODERN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> GENİŞLETİLMİŞ


- MODERN ile YENİ

( MODERN vs. NEW )


- MODERNİZM ile BATI'LILAŞMA


- MODERNİZM ile/ve/değil MODERNİTE

( Modernitedeki çelişkilerin billurlaştırılması. İLE/VE/DEĞİL Modernizmi forma sokmak. )

( Kayıp. İLE/VE/DEĞİL Kazanç/kazanım. )

( Fransız protestanlığını anlamadan Modernizm'i anlamak olanaksızdır. )

( "Konuşmaları". İLE/VE/DEĞİL Kazanımları. )


- MODERNLEŞME ile/ve/||/<> "BATILILAŞMA" ile/ve/||/<> AYDINLANMA

Bugün[09 Kasım 2025]
itibarı ile 44.967 başlık/FaRk ile birlikte,
44.967 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(111/181)