F ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 21.828 başlık/FaRk ile birlikte,
21.828 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(4/89)
- AKILLA DÜŞÜNÜLENLER:
DUYULUR OLANLAR ve/<> DUYULUR OLMAYANLAR
- AKILLA TARTMAK ile/değil/yerine KALPLE DİNLEMEK
- AKILLANMAK ve/||/<>/< AKIL ALMAK
- AKILLI OLMAK ile/ve/değil/yerine YETERİNCE AKILLI OLMAK/DAVRANMAK
- AKIL/LI ile/ve/||/<>/> ERDEM/Lİ
( Akıllı kişiler, sudan hoşlanır. Erdemli kişiler, dağlardan zevk alır.
Akıllılar kıpır kıpırdır, erdemliler dingindir.
Akıllılar neşelidir, erdemlilerse uzun ömürlüdür. )
- [ne yazık ki]
AKILLILARIN DURUMU ile/ve/||/<> APTALLARIN TUTUMU
( [ne yazık ki] Sürekli, kuşku içinde. İLE "Küstahça, kendinden emin." )
- AKILLILIK:
"SÜREKLİ SUSKUN OLMAK"
değil
NE ZAMAN, NEREDE VE NE KADAR SUSACAĞIMIZI BİLMEK
- AKIL-MANTIK
- AKILSAL TASAVVUF ile/ve RUHSAL TASAVVUF
- AKILSIZ BAŞ ve/||/<>/> AYAK
( Akılsız başın cezasını, ayaklar çeker. )
- AKILSIZ İLERLEMEK değil AKLI AŞARAK İLERLEMEK
- AKILSIZ"/"KAFASIZ" ile YETERSİZ(/DÜŞÜNCESİZ)
- AKILTAPARLIK ile/yerine AYDINLANMA
( ADORING TO INTELLIGENCE vs. ENLIGHTENMENT
ENLIGHTENMENT instead of ADORING TO INTELLIGENCE )
- AKIM ile/ve/değil/yerine (")AKIL(")
- AKIM ile/||/<> GERİLİM
( Akım elektron akışı İLE gerilim potansiyel fark )
( Formül: I = Q/t (amper) İLE V (volt) )
- AKIM ile/ve/<> REOSTA[Fr.]
( ... İLE/VE/<> Elektrik akımının yeğinliğini azaltıp çoğaltmaya yarayan aygıt. )
- AKIM ile/ve/değil/yerine/||/<> UYANIŞ
- AKINTI ile/ve/<>/değil DALGA/RÜZGÂR
( Suyun/denizin içinde. İLE/VE/<>/DEĞİL Suyun/denizin üstünde. )
- AKINTI ile/ve/||/<>/> TAKINTI
- AKINTIYA KAPILMAK değil/yerine AKIŞA KATILMAK/BIRAKMAK
- AKIŞ ile/değil AKTARIM
- AKIŞ ile/ve/değil/||/<> DÖNGÜ
- AKIŞ ile/ve/<> KENDİLİĞİNDENLİK
- AKIŞKAN ile/ve DEĞİŞKEN
( FLUID vs./and VARIABLE )
- AKIŞKANLAR DİNAMİĞİ ile/ve/<> AKIŞKANLAR MEKANİĞİ
( Mekâniğin, akışkanların ve gazların hareketleriyle ilgili dalı. İLE/VE/<> Akışkanların, durgun ya da hareket halindeki denge, basınç, hız, ivme, sıkışma ve genleşmelerini inceleyen bilim dalı. )
( FLUID DYNAMICS vs./and/<> FLUID MECHANICS )
( DYNAMIQUE DES FLUIDES avec/et/<> MÉCANIQUE DES FLUIDES )
( STRÖMUNGSLEHRE mit/und/<> STRÖMUNGSMECHANIK )
- AKIŞKANLIK ile/ve SÜREKLİLİK
( FLOWNESS vs./and CONTINUOUSNESS/CONTINUITY )
- AKIŞLI/LIK ile/ve/||/<> GEÇİCİ/LİK
- AKIŞTA (OLMAK) ile/ve/||/<> SÜREÇTE (OLMAK)
- AKLA YALIN ile/ve/||/<> AKLA YATKIN
- AKLAYIP PAKLAMAK / AKLANIP PAKLANMAK
- AKLEDİLEBİLEN ile ALGILANABİLEN
( RATIONALIZED vs. PERCEIVED )
- AKLI BAŞINDALIK ile/ve/<> YALNIZLIK
- AKLÎ BELİRLENİM (İLE) ile/değil SEZGİSEL DENEYİM (İLE)
- AKLÎ BİLGİ ile NAKLÎ BİLGİ
- AKLI BOŞ ile/değil/yerine AKLI BAŞINDA
( [(")anllatıklarından(")] "öykü" dinleriz. İLE/DEĞİL/YERİNE Yaşam(ay)ı öğreniriz. )
- AKLI, DUYGULARA ARAÇ KILMAK ile/değil DUYGULARI, AKLA ARAÇ KILMAK
( [not] TO MAKE VEHICLE THE REASON FOR FEELINGS vs./but TO MAKE VEHICLE THE FEELINGS FOR REASON )
- AKLI GELİŞTİRME ile/ve/||/<>/>/< FELSEFE
- AKLÎ HİKMET ile/ve HAKÎKÎ HİKMET
( Felsefe. İLE/VE Tasavvuf. )
( Rab korkusu, hikmetin başlangıcıdır. )
- AKLÎ İLİM ile/ve/<> KEŞFÎ İLİM
- AKLÎ İLİM/LER ile/ve/<> MUHABBET İLİMLERİ
( Dönüştürmez. İLE/VE/<> Dönüştürür. )
- AKLI:
KAYBETMEK değil "TERK" ETMEK
- AKL-I SÂLİM ile/ve/> KALB-İ SELÎM ile/ve/> SEKÎNE
- AKL-I SELÎM ile/ve/<> KALB-İ SELÎM ile/ve/<> ZEVK-İ SELÎM ile/ve/<> ZEVK-İ SELÎM
- AKL-I SELÎM değil/yerine/= SAĞDUYU
- AKL-I TEMYİZÎ ile/ve AKL-I AMELÎ ile/ve AKL-I NAZARÎ
( Yararlı/Zararlı. İLE/VE İyi/Kötü. İLE/VE Doğru/Yanlış. )
- AKLÎ ZORUNLULUK ile/ve/<> OLGUSAL ZORUNLULUK
- AKLIM GİTTİ" ile/değil BİLMİYOR/SUN / DÜŞÜNMÜYOR/SUN
- AKLIMA GELMİYOR ile/ve/değil AKLIMA GETİREMİYORUM
- AKLIN AHLÂKI ve/||/<> KALBİN AHLÂKI
( Mantık. VE/||/<> Edep. )
- AKLIN AŞINMASI ile/ve/değil/yerine AKLIN AŞILMASI
( Akıl, taş kadar maddî; taş da, akıl kadar manevîdir. )
( REF Ü REF )
- AKLIN:
DIŞ SINIRI ile/ve İÇ SINIRI
( Mekân. İLE/VE Zaman. )
- AKLIN:
DÜZEN VERİCİLİĞİ ile/ve/||/<> İŞLEM GÖRÜCÜLÜĞÜ
- AKLIN FEHMİ ile/ve ZİHNİN FEHMİ
- AKLIN İLKELERİ ve/+/<> 4.[DÖRDÜNCÜ] DURUM[: KESİNLİKLE (HİÇBİR BİÇİMDE/ZAMAN) BİLİNEMEZ/LİK/LER]
- AKLIN İLKELERİ ile/ve AKLIN İŞLEVLERİ
( * ÖZDEŞLİK [birliği verir]
* ÇELİŞMEZLİK [çokluğu verir]
* 3.[ÜÇÜNCÜ] DURUMUN/ŞIKKIN OLANAKSIZLIĞI [değeri verir]
ile/ve
* TÜMEVARIM
* TÜMDENGELİM )
( PRINCIPLE OF THE REASON vs./and FUNCTIONS OF THE REASON )
- AKLIN İLKESİ ile/ve AKIL
( PRINCIPLE OF THE REASON vs./and REASON )
- AKLIN" KULLANDIĞI KAVRAMLAR DİL ve/||/<> KAVRAMLARIN/DİLİN KULLANDIĞI "AKIL"/ZİHİN/KİŞİ
- AKLIN NİTELİKLERİ:
HİKMET ve KUDRET ve SEVGİ/ŞEFKÂT ve ADÂLET
( Bunları içermeyen hiçbir söz, davranış/tutum, akılsal değildir/olamaz. )
- AKLIN SESİ ve/||/<> KALBİN SESİ ve/||/<> MİDENİN SESİ
( Herhangi bir işi yapmadan önce ve yaparken, üçünün sesi de olmalı ve olabildiğince orantılı, dengeli ve uyumlu olmalıdır. )
- AKLIN ile/ve/||/<>/> AKIL VE AHLÂKIN ile/ve/||/<>/> YARGICIN ile/ve/||/<>/> ADÂLETİN ...:
BULUNMAMASI
( Ahlâkı ortadan kaldırır. İLE/VE/||/<>/> Toplum bölünür. İLE/VE/||/<>/> Adâleti ortadan kaldırır. İLE/VE/||/<>/> Devleti ortadan kaldırır. )
- AKLINA GELMEME(Sİ) ile/ve UYGULAMAYA/KULLANMAYA UYGUN BULMAMAK
( LACK OF REMIND vs./and NOT TO SEE FIT TO APPLY/USE )
- AKL(IN)A" GÖRE "AKIL" ile/değil/yerine AKIL
- AKLINI BAŞINA TOPLA! ve/||/<>/> KENDİNE GEL!
- AKLINI, BAŞINA TOPLAMAK" ile/ve "AYAĞINI, DENK ALMAK"
- AKLINI BEĞENDİĞİMİZ BİRİNİN ...
ve/||/<>
AKLINI KULLANMAYAN BİRİNİN ...
( Görüntüsünü nerak etmeyelim. VE/||/<> "Görüntüsünden" etkilenmeyelim. )
- AKLININ BAŞINA GELMESİ ile/değil/yerine/>< AKLI BAŞINDA DAVRANMAK
- AKLİYE ile HİSSİYE
( - Evveliyât; - Fıtriyât. İLE - Müşahedât[- Akliye, - Hissiye]; - Mücerrebât[tecrub]; - Hadsiyât; - Mütevatirât. )
- AKMA/AKAN ile/<> DÖKÜLME/DÖKÜLEN ile/<> DÜŞME/DÜŞEN
( Sıvılar için kullanılır. İLE/<> Parçalar için kullanılır. İLE/<> Bütünler için kullanılır. )
- AKOSMİZM[Fr.] değil/yerine/= DÜNYAYI REDDETME
- AKREP ile/ve/||/<>/< YELKOVAN
( Saati gösterir. İLE/VE/||/<>/< Dakikaları gösterir. )
( HOUR-HAND vs./and/||/<>/< MINUTE-HAND )
( GRANDE AIGUILLE avec/et/||/<>/< PETITE AIGUILLE )
- AKROMAT ile/||/<> AKROMATOPSİ
( Renk körlüğüne sahip kişileri tanımlamak için kullanılan terim. İLE/||/<> Kısmen ya da tamamen renkli görme yoksunluğu.[Artan ışık duyarlılığı ve azalan görme keskinliği ile karakterize nadir görülen, ilerleyici olmayan bir görme bozukluğu.] )
- AKROMATİK[Fr.] değil/yerine/= EŞYANIN GÖRÜNTÜLERİNİ YANAR DÖNER PARÇALAR OLMADAN GÖSTEREN OPTİK DÜZEN/EK
- AKS-ÜL-AMEL/TEAMÜL[Ar.]/REAKSİYON[Fr./İng. < REACTION] değil/yerine/= TEPKİ/TEPKİME
( Birbirini etkileyen nesneler arasında ortaya çıkan durum. )
- AKŞAM YEMEĞİ ile/değil/yerine SABAH YEMEĞİ/TANGİ AS/AŞ[Kazakça]
( Yoksul gibi ye. İLE/DEĞİL/YERİNE Zengin gibi yap. )
(
)
- AKŞAMIN "HAYR"I ile/değil/yerine SABAHIN "ŞER'İ"
- AKSATMAK ile/ve/||/<> İHMAL ETMEK
- AKSEPTANS[Fr./İng. < ACCEPTANCE] değil/yerine/= ONAMA/KABUL (BELGESİ)
( Yabancı ülkelerde okuyacak öğrenciler için gönderilen kabul belgesi. | Poliçelerin üzerine "kabulümdür" biçiminde yazılarak altı imzalanan açıklama. )
- AKSİLİK değil/yerine/= TERSLİK
- AKSİNE/BİL-AKİS[Ar.] değil/yerine/= TERSİNE
- AKSİNE yerine FARKLI OLARAK
( Aksine kelimesindeki gibi karşı düşünceyi reddetmek yerine karşı düşüncenin varlığını kabul ederek onun farklılığını belirtmek. )
- AKSİS/AXIS[İng.] değil/yerine/= EKSEN | İKINCİ BOYUN OMURU
- AKSİYOM'DA:
TAMLIK ve KAPALILIK ve BASİTLİK
- AKSİYON[Fr./İng. < ACTION] değil/yerine/= EYLEM | HİSSE SENEDİ
( Bir kuvvetin, nesnel bir etkenin, bir düşüncenin ortaya çıkması. | İnsan etkinliğinin ya da iradesinin açığa çıkması. | Hareket, iş. | Sermayenin belirli bir bölümü. | Hisse senedi. [AKSİYONER: Hissedar.] | Bir oyuncunun, sahne üzerindeki hareketi. | Oyunun temasını geliştiren başlıca olay, öykü, gelişim. )
- AKSİYON POTANSİYELİ İLE DİNLENME POTANSİYELİ ile/||/<> SİNİR İLETİMİ
( Nöronların elektriksel durumları. )
( Formül: V = -70 mV → +30 mV )
- AKSİYON POTANSİYELİ ile/||/<> DİNLENME POTANSİYELİ
( İletim. İLE/||/<> Hazır bekleme durumu.
Geçici[+30mV] depolarizasyon. İLE/||/<> Sabit [-70mV] polarize. )
( Formül: +30mV İLE -70mV )
- AKSİYON POTANSİYELİ ile/||/<> GRADUAL POTANSİYEL
( Aksiyon tümü/hiçi, gradual kademeli. )
( Formül: All-or-none İLE graded )
- AKS-ÜL-AMEL değil/yerine/= TEPKİ
- AKSUNA[Lat.] değil/yerine/= VURGUN YİYEN DALGICIN, TEKRAR İNDİRİLMESİ GEREKEN SU DERİNLİĞİ
- AKT[Fr.] değil/yerine/= PERDE [TİYATRO] | EDİM [FELSEFE]
- AKTARIM -ile
( REPORTATIVE )
- AKTARIM ile/ve PAYLAŞIM ile/ve DOLAŞIM
- AKTARIM ile/ve/değil/> ÜRETİM
- AKTARIM ile/ve/||/<> YANSITMA
- AKTARMAK ile GÖNDERMEK
( TO TRANSFER/TRANSMIT vs. TO SEND )
- AKTİF BAĞIŞIKLIK ile/||/<> PASİF BAĞIŞIKLIK
( Aktif kendi üretimi, pasif hazır antikor. )
( Formül: Self-made İLE received )
- AKTİF GALAKTİK ÇEKİRDEK ile/||/<> NORMAL GALAKSİ ÇEKİRDEĞİ
( Aktif galaktik çekirdek parlak enerji salınımı İLE normal galaksi çekirdeği sönük merkezdir. Aktif çekirdek süper kütleli kara delik beslenme İLE devasa enerji üretir. Kuasarlar ve blazarlar aktif çekirdek İLE en parlak evren nesneleridir. )
- AKTİF İLE PASİF ile/||/<> İMMÜNİZASYON
( Bağışıklık kazandırma yöntemleri. )
( Formül: Bellek > Primer yanıt )
- AKTİN[Lat.] ile AKTİNİK[Fr.] ile AKTİNİT[Yun.]
( Gözenin lifli yapısında bulunan kasılgan protein. İLE Çeşitli nesnelerde kimyasal etki oluşturan ışınım. İLE Radyoaktiflerin genel adı. )
- AKTİNODERMATOZ[Fr.] ile AKTİNOGRAF[Fr.] ile AKTİNOLOJİ[FR./İNG.] ile AKTİNOMETRE[Fr.] ile AKTİNOMETRİ[Fr.] ile AKTİNOSKOPİ[Fr.] ile AKTİNOTERAPİ[Fr.] ile AKTİNOTROPİZM[Fr.] ile AKTİNYUM[Yun.]
( Güneş ışınları etkisiyle oluşan bir deri sayrılığı. İLE Kaydedici ışınım ölçer. İLE Güneş ışınlarının insan gövdesindeki etkilerini inceleyen bilim dalı. İLE Işınım ölçer. İLE Işınım ölçümü. İLE Karanlık bir odada, ışık kaynağı ile aydınlatılan örgenlerin saydamlığının incelenmesi. İLE Mor ötesi ışınların sağaltım amacıyla kullanılması. İLE Bitkilerin tek yönden gelen ışık etkisiyle o yana doğru büyümesi. İLE Radyoaktif bir öğe. )
- AKTİNOMETRE İLE KUANTUM VERİMİ İLE BEER-LAMBERT ile/||/<> FOTOKİMYA ÖLÇÜMLERİ
( Fotokimyasal reaksiyon karakterizasyonu. )
( Formül: Φ = mol ürün/mol foton )
- AKTİVASYON ENERJİSİ ile/||/<> REAKSİYON ENTALPİSİ
( Aktivasyon başlangıç engeli, entalpi toplam enerji farkıdır )
( Formül: Ea İLE ΔH )
- AKTİVASYON İLE REAKSİYON İLE ÜRÜN İLE DENGE ile/||/<> KİMYASAL REAKSİYON EVRELERİ
( Bir kimyasal reaksiyonun başlangıcından dengeye kadar geçirdiği evreler. )
( Formül: K = [Ürün]/[Reaktan] )
- AKTİVATÖR ile/||/<> REPRESSOR
( Aktivatör gen açar İLE repressor gen kapatır. )
( Formül: Gene on İLE gene off )
- FAALİYET[Ar.]/AKTİVİTE[Fr. < ACTIVITE | İng. < ACTIVITY] değil/yerine/= ETKİNLİK | EYLEM
- AKTİVİTE ile/||/<> KONSANTRASYON
( Aktivite etkin konsantrasyon İLE konsantrasyon nominal. )
( Formül: a = γc )
- AKTÖR/LER ile/ve/değil/yerine/<>/>< FAKTÖR/LER
( [değerlendirmede/yorumlamada/konuşmada] Kişi/ler. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Konu/kavram/olay/olgular. )
- AKÜMÜLASYON[Fr.] değil/yerine/= AKÜMÜLASYON[Fr.]
( Birikim, yığılma. İLE Akım toplar. )
- AKUPLE[Fr.] değil/yerine/= İKİ MAKİNA YA DA BİRKAÇ ELEKTRİK ARACININ BİRBİRİNE BAĞLANMASI
- AKUPUNKTUR ile/||/<> MODERN AĞRI TEDAVİSİ
( Akupunktur enerji meridyenlerine iğne batırma İLE modern tedavi ilaç ve cerrahi kullanır. )
( Çin Hekimleri tarafından -100 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- AKUSMİ[Fr.] değil/yerine/= AKUSMATİK[Yun.]
( Seslerin doğru olarak algılanmasını engelleyen işitme sanrısı. İLE Dinleyicinin ses kaynağını göremeyeceği biçimde düzenlenmiş olan. )
- AKUSTAT[Fr.] değil/yerine/= SU ISI DENETİRİ
- AKUSTİK[Fr./İng. < ACOUSTIC] değil/yerine/= YANKILANIM | YANKIBİLİM | İŞİTSEL, İŞİTME (YLE İLGİLİ) | SESBİLİM | SESSEL
( Sesin üretimini, denetimini, aktarımını ve etkilerini konu alan fizik kolu. | Kapalı bir yerde seslerin dağılımı. )
- AKUSTİKÇİLER ile MATEMATİKÇİLER
( Gizi savunanlar. İLE Açıklığı savunanlar. )
- ÂL ile/||/<> ÂL ile/||/<> ÂL ile/||/<> AL
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Hanların sancağını yapmak için kullanılan turuncu renkte, süslü bir kumaş.[Turuncu renge de âl denir.] İLE Hile, dalavere. İLE Alin arslân. İLE Al çüvit. | Parlak ve kırmızımsı turuncu renk. )
- ALÂ[Ar.] ile/ve/=/||/<> BÂLÂ[Ar.]
( Rütbece yükseklik, büyüklük, şeref, şan. | Üst, üzere. İLE/VE/=/||/<> Yüksek, yukarı, üst, yüce. | Boy, uzunluk. )
- [Ar.] ÂLÂ ile/ve/||/<> VASAT ile/ve/||/<> EDNÂ
( En yüksek. İLE/VE/||/<> Orta. İLE/VE/||/<> En düşük. )
- ALACA ile Alaca
( Birkaç rengin karışımından oluşan renk, ala. | İki ya da daha çok renkli. | Birkaç renkli iplikten yapılmış dokuma. | Ağaçta ilk olgunlaşan meyve. | Meyvelere, genellikle üzüme düşen ben. İLE Çorum iline bağlı ilçelerden biri. )
- ALAFRANGA[Fr.] ile ALAFRANSEZ[Fr.] ile ALAGREK[Fr.] ile ALAJAPONE[Fr.] ile ALAMAROKEN[Fr.] ile ALAMERİKAN[Fr.] ile ALANGLEZ[Fr.] ile ALARUS[Fr.] ile ALATURKA[Fr.]
( Avrupa biçimi. İLE Fransız biçimi. İLE Yunan biçimi. İLE Japon biçimi. İLE Fas biçimi. İLE Amerika biçimi. İLE İngiliz biçimi. İLE Rus biçimi. İLE Türk biçimi. )
- ALÂKA[Ar.] değil/yerine/= İLGİ
- ALÂKA[Ar.] ile MÜNÂSEBET[Ar.]
- ALAKRİT[Fr.] değil/yerine/= İÇİNE TUNGSTEN VE KARBON DA KATILAN KOBALT VE KROM KARIŞIMI
- ALAN ve/<> YÖNTEM
( FIELD and/<> METHOD )
- ALANINI TANIMAK ile/ve PAYLAŞIM
- ALATURKA ile ALAFRANGA
- ALAVİREJ[Fr.] değil/yerine/= MERYEM TARZINDA
- ALAY EDİLECEK TUTUM/DURUM ile/değil/yerine MUHABBET
- ALAYCI TUTUM/LAR yerine SAYGI GÖSTERMEK
- ALBASTER -ile
( [eskiden] Camlara renk vermek için ince kesit olarak kesilmiş renkli mineraller kullanılan yöntemin adı. )
- ALBATR[Yun.] değil/yerine/= KAYMAK AŞI VE SU MERMERİ
- ALBEDO/METRE[Lat.] değil/yerine/= IŞIĞI YANSITAN BİR YÜZEYİN YANSITMA GÜCÜ / ARACI
- ALBERT EINSTEIN ve/||/<> CHARLIE CHAPLIN
( Sanatınızda en çok takdir ettiğim şey, evrensellik. Tek bir söz bile kullanmıyorsunuz fakat tüm dünya sizi anlıyor. VE/||/<> Doğru. Sizin ününüz daha da yüce! Tüm dünya size hayranlık duyuyor fakat kimse, dediğiniz hiçbir şeyi anlamıyor. )
( What I admire most about your art is that it is universal. You don't say any word and the whole world understands you. AND/||/<> But your glory is greater. The world admires you while no one understands you. )
- ALÇAKGÖNÜLLÜ OLURSAK ... ve/||/<> ÇALIŞKAN OLURSAK ... ve/||/<> CÖMERT OLURSAK ... ve/||/<> NAZİK OLURSAK ... ve/||/<> MERAKLI OLURSAK ... ve/||/<> GÜVENİLİR OLURSAK ... ve/||/<> AFFEDİCİ OLURSAK ... ve/||/<> KENDİMİZ OLURSAK ... ve/||/<>
( Saygınlaşırız. VE/||/<> Nasipleniriz. VE/||/<> Rızıklanırız. VE/||/<> Anımsanırız. VE/||/<> Öğreniriz. VE/||/<> Değerleniriz. VE/||/<> Hafifleriz. VE/||/<> Mutlu oluruz. )
- Alçakgönüllülük için DİNLE!!!
- Alçakgönüllülük için SUS!!!
- ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK(TEVÂZÛ GÖSTERMEK) ile/ve/<>/değil/yerine/hem de SUSMAK
- ALÇAKGÖNÜLLÜ/LÜK ve/||/<> BİLGE/LİK
( Kimseden daha iyi olmadığımızı anlayacak kadar. VE/||/<> Herkesten farklı olduğumuzu kavrayabilecek kadar. )
- ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK ile CEHALET
( MODESTY vs. IGNORANCE )
- ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK ile/ve HİKMET
( MODESTY vs./and WISDOM )
- ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK = MODESTY[İng.] = MODESTIE[Fr.] = BESCHIEDENHEIT[Alm.] = MODESTIA[Lat.]
- ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK ile/ve ŞANS
- ALÇAKGÖNÜLLÜ/LÜK ile/ve YÜCEGÖNÜLLÜ/LÜK
( MODESTY vs./and ... )
( MODESTIA cum/et GENEROSITAS )
- ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK/TEVÂZÛ [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK/TEVÂZÛ ile/ve/değil/yerine YOK(LUK) BİLİNCİ/MAHVİYET
( Önceki alçakgönüllüklerin bellekte bulunduğu, anımsandığı alçakgönüllülük. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Önceki alçakgönüllüklerin bellekte bulundurulmadığı, unutulduğu alçakgönüllülük. )
( Takvâ. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Verâ. )
( Ebru sanatı )
- ALÇALMAK değil/yerine AÇ KALMAK
- ALÇALMA/SI ile/değil AZALMA/SI
- ALÇAK/ALÇAQ ile/||/<> AMUL
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Yumuşak huylu, uslu. İLE Herhangi bir şeyin hareketsiz[sâkin] olanı. | Yumuşak huylu. )
- ALÇITAŞI ile/değil KAYMAKTAŞI/SUMERMERİ/ALBATR[Fr.]
( Toprak içinde katman olarak bulunan ve pişirilip toz durumuna getirilerek alçı yapmaya yarayan, hidratlı kalsiyum sülfat. İLE/DEĞİL Parlatılmaya elverişli, yumuşak, beyaz, yarı saydam bir mermer türü. [Kar beyazı ve yarı şeffaftır.] [Heykel/büst ve vazo yapımında kullanılır.] )
( ... İLE/DEĞİL Yapay olarak boyanabilir. Pişirilerek mermere benzetilebilir. )
( JİPS avec ... )
- ALDANAN ya da ALDATAN ile/ve/||/<> HEM ALDANAN, HEM ALDATAN
( Hayvan. İLE/VE/||/<> İnsan. )
- ALDANMA değil/yerine/>< AYDINLANMA
( Soytarılara kanarak. DEĞİL/YERİNE/>< Aydınları dinleyerek. )
- ALDANMA ile BİLEREK ALDANMA
( ... ile TAHADDU'[< HUD'A] )
- ALDANMAK ile/ve/değil/yerine ADANMAK
- ALDATANI:
ALDATMAK değil/yerine "ATLATMAK"
- ALDATMA ile/değil/yerine PAYLAŞIM
- ALDEHİT ile FORMALDEHİT ile FORMOL
( Alkolleri, oksitlendirme ya da asitleri indirgeme yolu ile elde edilen uçucu bir sıvı. İLE Doymuş aldehitlerin ilk üyesi olan H-CHO formülündeki aldehit. İLE Formaldehidin %40'lık değişik sulu çözeltisine verilen ad. )
- ALDEHİT ile/||/<> KETON
( Aldehit uç karbonil İLE keton orta karbonildir )
( Formül: R-CHO İLE R-CO-R )
- ALDI BENİ ile/ve/||/<>/> YAKTI BENİ
( İki kaşın arası. İLE/VE/||/<>/> Gözlerinin karası. )
- ALDIRMAMAK ile/ve/<> AFFETMEK
- ALDOL REAKSİYONU ile/||/<> CLAİSEN KONDENZASYONU
( Aldol aldehit/keton C-C bağı, Claisen ester kondenzasyonudur. )
( Formül: Enolat + karbonil )
- ALEGORİ[Fr. < ALLEGORIE | İng. < ALLEGORY] ile ANALOJİ[Fr./İng. < ANALOGIE | İng. < ANALOGY] ile METAFOR[Fr.]/MECAZ[Ar.]
( Soyut bir düşünceyi heykel ya da resimle anlatma. İLE Benzeşim.| Örnekseme. | Andırışma. İLE Bir ilgi ya da benzetme sonucu gerçek anlamından başka anlamda kullanılan söz. | Bir sözcüğü ya da kavramı kabul edilenin dışında başka anlamlara gelecek biçimde kullanma. )
- ALEL ITLAK[Ar.] değil/yerine/= GENEL OLARAK / HİÇBİR KAYITLA KAYITLANMAMAK
- ALEL UMUM[Ar.] değil/yerine/= GENEL OLARAK, GENELLİKLE
- ALEL USÛL[Ar.] değil/yerine/= YÖNTEMİNCE, YÖNTEMLİ
( Yol yordam gereğince, kurala uygun bir biçimde. | Âdet yerini bulsun diye. )
- ALEM İLE ŞUBE İLE SINIF İLE TAKIM İLE FAMİLYA ile/||/<> TAKSONOMİK HİYERARŞİ
( Canlı sınıflandırma seviyeleri. )
( Formül: Homo sapiens )
- ÂLEM(/KAPLAM) ile EVREN(/İÇLEM)
( Bilinebileceklerin, anlamlandırılabilenlerin tümü/tamamı. Kişinin bilmesine açık olan bütünlük. İLE Fizik yasalarına ait olanların tümü. )
( İlim, Âlem'i bilme işidir. )
( Anlamlandırılabilenlerin tümü. İLE Fizik yasalarına ait olanların tümü. )
( NOUS + KÂİNAT(VAROLANLARIN TÜMÜ) = ÂLEM )
- ÂLEM ile/ve/<> ÂDEM
( Her ne ki var âlemde,
Örneği var Âdem'de!
Her ne ki var Âdem'de,
Örneği var âlem'de! )
( Bir ağaçtır, bu âlem
Meyvesi olmuş, âdem
Maksûd olan, meyvedir
Sanma ki ağaç ola. )
( Mâdem ki ademliktir âhiri bu âlemin
Âlemde her kelâmın işitme sen âdemin
[Madem ki evrenin sonu yokluktur
Kişilerin sözlerini çok fazla duyma!] )
- ÂLEM ile/ve BAĞ
- ÂLEM ile/ve/<> BİLİNEN
( ÂLEM: Kendiyle başkasının bilindiği şey. )
- ÂLEM ile/ve/<> DİSİPLİN ile/ve/<> İLKE
- ÂLEM ile HAKİKAT
- ALEM ile/ve/||/<>/< KALEM
- ALENEN[Ar.] yerine AÇIKÇA
- ALENİ ile/ve/||/<> AİLENİ
- ALENÎ[Ar.] ile/ve/||/<> ÂŞİKÂR[Ar.]
( Açık, ortada, meydanda, herkesin içinde olan/yapılan. İLE/VE/||/<> Açık, apaçık, belirli, ortada, meydanda. )
- ALENÎ[Ar.] ile ÂŞİKÂR[Ar.] ile ÂYÂN[Ar.] ile BÂRİZ[Ar.] ile BEDİHÎ[Ar.] ile DEFİSİTER ile MUBÎN ile MÜNHAL[Ar.] ile MÜSTEHCEN[Ar.] ile SARÎH[Ar.] ile ÜRYÂN[Ar.] ile VÂZIH[Ar.]
( Açık. )
- ÂLET ile/ve İLİM
( Mantık. İLE/VE ... )
( Âlet işler, el/kişi övünür; tâlih işler, kul övünür.[< At işler, er ögünür.] )
( TOOL/DEVICE/INSTRUMENT vs./and SCIENCE )
- ÂLET = TOOL[İng.] = OUTIL[Fr.] = WERKZEUG[Alm.] = ARNESE[İt.] = HERRAMIENTA[İsp.] = ARNESE[Lat.] = TO ORGANON[Yun.] = ÂLET[Ar., Fars.] = WERKTUIG[Felm.]
- ALET ile/ve YÖNTEM
- ALEV ALEV ile/ve/||/<> CAYIR CAYIR
- ALEV/ŞÛLE[Ar.]/ZEBÂNE[Fars.] değil/yerine/= ALAZ/YALAZ(A)/YALIM
- ALEYHTAR değil/yerine/= KARŞITÇI
( Bir işe, davranışa ya da düşünceye karşı çıkan, karşı olan. )
- ALFA BOZUNUMU ile/||/<> BETA BOZUNUMU
( Alfa He-4 çekirdeği yayar, beta elektron/pozitron yayar. )
( Formül: α: ⁴₂He İLE β: e⁻/e⁺ )
- ALFA ÇEŞİTLİLİK ile/||/<> BETA ÇEŞİTLİLİK
( Alfa lokal tür sayısı, beta habitatlar arası fark. )
( Formül: Nokta İLE karşılaştırma )
- ALFA İLE BETA İLE GAMA ile/||/<> BİYOÇEŞİTLİLİK ÖLÇEKLERİ
( Farklı mekansal ölçeklerde çeşitlilik. )
( Formül: γ = α × β )
- ALFA İLE BETA İLE GAMA ile/||/<> RADYASYON TÜRLERİ
( Üç temel radyoaktif bozunma türü. )
( Formül: α: ²³⁸U → ²³⁴Th + ⁴He )
- ALFA IŞIMASI ile/||/<> BETA IŞIMASI (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Alfa helyum çekirdeği, beta elektron/pozitron yayımıdır )
( Formül: ⁴₂He İLE e⁻/e⁺ )
- ALFA TOKSİN ile/ve/||/<> AFLA TOKSİN
(
Alfa toksin ile Afla toksin arasındaki fark
Tek bakışta karşılaştırma tablosu ve yalın etki şeması. ("Afla toksin" = aflatoxin)
Karşılaştırma Tablosu
| Özellik | Alfa toksinbakteriyel | Afla toksinmikotoksin |
|---|---|---|
| Kaynak | Clostridium perfringens (öz. Tip A); bazı Staphylococcus aureus suşları (alpha hemolysin) | Aspergillus flavus, Aspergillus parasiticus |
| Tür / Yapı | Protein yapılı ekzotoksin; enzimatik (fosfolipaz C) | Poliketid yapılı küçük molekül; mikotoksin (protein değil) |
| Birincil hedef | Göze zarındaki fosfolipitler | Hepatosit DNA'sı (metabolitler aracılığıyla) |
| Başlıca etkiler | Göze zarı parçalanması, doku nekrozu, hemoliz | DNA hasarı, mutasyon; güçlü karsinojenite (özg. karaciğer) |
| Bulaşma / maruziyet | Enfekte yaralar, nadiren kontamine gıdalar | Nemli–sıcak ortamda depolanmış tahıl, kuruyemiş, baharat gibi gıdaların tüketimi |
| Klinik tablolar | Gazlı kangren, nekrotizan enfeksiyonlar | Akut aflatoksikoz; kronik maruziyette karaciğer kanseri |
| Etkime süresi | Genellikle akut (saatler–günler) | Çoğunlukla kronik (aylar–yıllar), akut toksisite olanaklıdır |
Yalınlaştırılmış etki şeması (SVG)
Sonuçlar: doku nekrozu, hemoliz.
Olası sonuçlar: karaciğer kanseri, akut toksisite (yüksek doz).
)
- ALFA ile/||/<> BOZUNMA
( Alfa bozunması kuantum tünel kuramı )
( George Gamow tarafından 1928 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1904-1968) (Ülke: Rusya-ABD) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Büyük patlama teorisi, kuantum tünelleme) )
- ALFVEN DALGASI ile/||/<> EM DALGASI
( Alfven manyetik alan çizgileri boyunca, EM vakumda ışık hızıyla. )
( Formül: v_A = B/√(μ₀ρ) İLE c )
- ALFVÉN İLE SOUND İLE DRİFT ile/||/<> PLAZMA DALGALARI
( Plazmada yayılan dalga türleri. )
( Formül: vA = B/√(μ₀ρ) )
- ALGEBRAİC NUMBER ile/||/<> TRANSCENDENTAL
( Algebraic polinom kökü, transcendental değil. )
( Formül: Polynomial root İLE not )
- ALGI DÜZENEĞİ ile/ve DEĞERLER DİZGESİ
( PARADIGM vs./and VALUES SYSTEM )
- ALGI YANILSAMALARI'NDA:
MÜLLER-LYLER ve POGGENDORFF ve WUNDT ve ZOLLNER ve BOURDON
- ALGI ile/||/<> ALGI DEĞİŞMEZLİĞİ ile/||/<> ALGI YANILMASI ile/||/<> ALGILAMA ile/||/<> ALGILAMA KALIBI ile/||/<> ALGISAL BEKLENTİ
( Gelen duyusal verileri organize etme, tanımlama, yorumlama ve anlamlaştırma süreci sonucunda ortaya çıkan anlamlı ürün. İLE/||/<> Sürekli değişen, yetersiz, eksik, tutarsız duyusal verilere karşın, tutarlı ve sürekli bir dünya algılama durumu. İLE/||/<> Algılanan ilişkilerle gerçekte olan ilişkilerin birbirine uymaması durumu.[Kısa algılanan bir çizgi, gerçekte algılama alanında bulunan öteki çizgilerle aynı uzunlukta olabilir.] İLE/||/<> Gelen duyusal verileri organize ederek anlamlaştırma süreci. Bu süreç sonucunda oluşan anlamlı ürün. İLE/||/<> Bir öbeğin tüm üyelerinin aynı güdüleri ve karakteristikleri taşıyacağını kabul eden varsayım. İLE/||/<> Algılama sürecini etkileyen önceden yapılaşmış zihinsel kurgu. )
- ALGI ile/ve/<> ANLAYIŞ
( PERCEPTION vs./and PARADIGM )
- ALGI ile/ve/> DEĞER ile/ve/> YARGI
- ALGI = İDRAK = PERCEPTION[İng., Fr.] = WAHRNEHMUNG[Alm.] = PERCEPCION[İsp.] = PERCEPTIONIS[Lat.] = HE KATALEPSIS[Yun.] = el-İDRÂK el-HİSSÎ[Ar.] = İDRÂK-İ CUZ'Î[Fars.] = GEWAARWORDING, WAARNEMING[Felm.]
- ALGI ile/ve/||/<>/> OLAY ile/ve/||/<>/> OLGU
( Duyum. İLE/VE/||/<>/> Olumsal/keyfî. İLE/VE/||/<>/> Zorunluluk. Kavram. )
( Gövdenin işlevleri. İLE/VE/||/<>/> Zihnin işleri. İLE/VE/||/<>/> Aklın edimleri. )
( Olaylar değil olayları algılayış biçimimiz önemlidir[önceliklidir]. )
- ALGIDA ...:
SEÇİCİLİK ile/ve/değil/||/<>/< SÜZÜCÜLÜK
- ALGILANAN ile/ve/||/<> ALGILAYAN
( Edilgin. İLE/VE/||/<> Etkin. )
- ALGILAYIŞ ile/ve/<> DENEYİM
- ALGISIZ KAVRAMLAR ile/ve/<> KAVRAMSIZ ALGILAR
( Boş. İLE/VE/<> Kör. )
( CONCEPTS WITHOUT PERCEPTION vs./and/<> PERCEPTIONS WITHOUT CONCEPT
Empty. WITH/AND/<> Blind. )
- ALİ BEY ve/||/<>/> HASAN ALİ YÜCEL
( Ertuğrul Fırkateyni'nin kaptanı. VE/||/<>/> Torunu.[Milli Eğitim Bakanı, Köy Enstitüleri'ni kuran, çok sayıda önemli kitabın çevirisini yaptıran ve Türk ansiklopedisini oluşturtan kişi] )
( )
- ALİ ÜL ÂLÂ[Ar.]/KREM DÖ LA KREM[Fr. < CRÈME DE LA CRÈME] değil/yerine/= EN YÜKSEK/ÜSTÜN
- ÂLÎ[Ar. < ULÜVV] ile ÂLÎ[Ar.] ile ALÎ[Ar. < ÂLET]
( Yüce, ulu. Kemâlâtı kendinde toplayan. | Kişi adı. İLE/< Ebû Tâlib'in oğlu ve Hz. Muhammed'in damadı, dördüncü halife. İLE/< Âlete ait, âletle ilgili. | Yemin edici/eden. )
- ÂLİCENAP[Ar.] ile ELİ AÇIK | ONURLU
- ALICI ile/ve ANLAYICI
( Almaya/anlamaya hazır olan. | Satın almak isteyen kişi, müşteri. | Kendine bir şey gönderilen kişi. | Almaç. | Kayıt aracı. | Azrail. İLE/VE Katılmaya hazır olan. )
- ALIKLIK/BELÂHET değil/yerine/>< FARKINDALIK
- ALIKLIK ile ALINGANLIK
( Anlama ve sezme gücü yetersiz olma ve yetersiz olan kişi. İLE Çabuk "gücenen/kırılan". Kendiyle ilgisi olmasa da kendine bağlayan/bağlamak. )
- ALİL[Fr.] değil/yerine/= SARIMSAKTA SÜLFÜR BİÇİMİNDE BULUNAN TEK DEĞERLİ KÖK
- ALÎM[Ar.] ile ÂLİM[Ar.]
( Önceden bilmeme olasılığı olmayan. İLE Sonradan bilen. )
( Âlim denilebilir ama ALÎM denmez. Allah'ın adıdır.[El-Alîm] "Abdul Alîm" olabilir ama sadece "Alîm" olmaz/denmez. )
- ÂLİM ve/> ÂMİL
( Bilen. VE/> Hem bilip, hem eyleyen/uygulayan/kullanan/işleyen. )
- ÂLİM ile/ve/||/<>/> ÂRİF
( Bilgi(sonuç). İLE/VE/||/<>/> Bilme(süreç). )
( Cins. İLE/VE/||/<>/> Fasıl. )
( Koşul. | Durum, hal, vaziyet. | Yemin. İLE/VE/||/<>/> Yarı, yarım. | Bölüm, kısım, parça. | Mısra. )
( Tekil.(Taksim edilir.) İLE/VE/||/<>/> Çoğul.(Tasnif edilir.) )
( İlim; Evvel ile Ahir, Batın ile Zahir'i bilip, tüm bildiklerini en iyi/üst derecede bağlantırabilme/birleştirebilme uğraşıdır. İLE/VE/||/<>/> İrfan; ilmin niteliklerinin üzerine ek olarak, hikmetine sahip olup, zaman ve zeminine/mekânına göre değerlendirme yapabilme durumudur. )
( İlim: - Kendini bilmek ve - Gayrıyı bilmek İrfan: - İlm'ul-ilim ve - İlm'un Nefs )
( İlim: - İlm-i Hudurî ve - İlm-i Husulî )
( İlim: - Tasavvur(Kavram) ve - Tasdik(Yargı) İlim: - Bilmek ve - Bilgi )
( İlimde marifet zât'ı bilmektir. Eşyanın(nesnenin) akılda hasıl olan(meydana gelen) suretine ilim denir. Hariçten kattı nazarla malûma ilim denir. )
( İhvân-ı Safâ, "Fasl fî ecnâsi'l-ulûm" başlığı altında ilimleri, -Riyâzî, -Dinî ve -Felsefî olmak üzere üç ana grupta toplamıştır. )
( Çeşm-i insaf gibi kâmile mîzân olmaz Kişi noksanını bilmek gibi irfân olmaz. )
( Âlim; Evvel ile Ahir, Batın ile Zahir'i bilen, tüm bildiklerini en iyi/üst derecede bağlantırabilme/birleştirebilme seviyesine ulaşmış kişi. İLE Ârif; aliminin niteliklerinin üzerine ek olarak, hikmetine sahip olup, zaman ve zeminine/mekânına göre değerlendirme yapabilen kişidir. )
( Sindiren. İLE/VE/||/<>/> Geviş getiren. )
( Birikime hizmet eden. İLE/VE/||/<>/> Yaşayışa hizmet eden. )
- ÂLİM ile/>< CÂHİL
( Allah'ın rızasına/râzı olduğu doğru hisse sahip olan. İLE/>< Allahîn rızasından/râzı olduğu doğru histen mahrum olan. )
( Âlim ile konuşursan alırsın mertebe, cahil ile konuşursan dönersin merkebe. )
( Öğrenmeyi sever. İLE/>< "Ders vermeyi" seçer. )
( Bin bilir, bir söyler. İLE/>< Bir bilir, bin söyler. )
( Bazı şeyleri (")bilir("). İLE/>< "Herşeyi bilir." )
- ÂLİM <> İL(İ)M <> MALÛM
- ÂLİM ile KUDEMÂ
( ... İLE Eski âlimler. )
- ÂLİM ile/ve/değil NÂKİL
- ÂLİM/ÂRİF ile/ve/değil/yerine/<> İMAN EDEN
( [not] SCHOLAR/GNOSTIC vs./and/but/<> BELIEVER
BELIEVER instead of SCHOLAR/GNOSTIC )
- ALİMENT- ile/||/<> NUTRİ- ile/||/<> SİTİO-/SİTO- ile/||/<> TROPH-/-TROPHİA/-TROPHİC/-TROPHİN/TROPHO-/-TROPHY ile/||/<> -OREXİA ile/||/<> EMET-/EMETO- ile/||/<> JEJ- ile/||/<> -PHAG/-PHAGE/-PHAGİA/PHAGO-/-PHAGOUS/-PHAGY
( Besin, besinsel. İLE/||/<> Beslenme, besinsel. İLE/||/<> Tahıl, besin, tane, tohum, besinlerle ilgili. İLE/||/<> Besin ve beslenme ile ilgili. İLE/||/<> İştah, istek. İLE/||/<> Kusma. İLE/||/<> Açlık, kuru. İLE/||/<> Yeme, yiyen, yutan. )
- ÂLİM'KEN ÂRİF OLMAK ile ÂRİF'KEN ZARİF OLMAK
- ÂLİMLER/ÂRİFLER/ZARİFLER/ÂŞIKLAR ile/>< CAHİLLER
( Birbirini bilirler/tanırlar. İLE/>< Birbirini bilmezler ve tanımazlar. )
- ÂLİM/MÜTEBAHHİR ile ALLÂME
( Bir bilim dalında uzman. İLE Birçok bilim dalında derin bilgi sahibi olan. )
( ... İLE Hem aklî, hem naklî ilimleri bilen. )
( OMNISCIENT: Çok geniş bilgi sahibi. | Allah. [rahman ve rahim olan] )
( DOCTOR cum DOCTORA UNIVERSALIS )
- ALIN ile ALIN!
( Yüzün, kaşlarla saçlar arasındaki bölümü. İLE "Satın alın!" )
- ALIN ve/||/<> BAŞ
( Açık. VE/||/<> Dik. )
- ALIN/CEBİN[Ar.] ile/= ALIN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Yüzün, kaşlarla saçlar arasındaki bölümü. | Bazı şeylerin önü, ön yüzü. | Güneş, ateş, sıcak vb.nin karşısı. | Bir ocakta her türlü ayak, galeri, baca, kuyu ve yolun ilerletilmekte olan yüzeyi. İLE Dağın sırtı. )
- ALINDI ile ANILDI
- ALINDI/MAKBUZ[Ar.] ile ALINTI/İKTİBAS[Ar.]
( Para vb. bir şeyin teslim alındığını gösteren belge. İLE Bir yazıya, başka bir yazarın yazısından alınmış parça, aktarma. | Başka bir dilden alınmış sözcük. )
- ALİNEASYON/ALINEATION[İng.] değil/yerine/= YABANCILAŞMA
- ALINTI ile ARAŞTIRMA
( Bir kişinin çalışmasını(sözünü/yazısını) "kullanmak". | Başka bir dilden alınmış sözcük. İLE Birkaç kişinin çalışmasını(sözünü/yazısını) "kullanmak". )
( İKTİBAS ile İSTİKŞAF, TAHARRİ, TETKİK )
- ALINTI ile/ve/değil ATIF
- ALIŞILABİLİRLİK ile/ve/||/<> KALDIRILABİLİRLİK
- ALIŞILMIŞ/LIK ile/değil/yerine/>< AŞILMIŞ/LIK
- ALIŞKANLIK AHLÂKI ile/ve/değil/yerine YEĞLEME/TERCİH AHLÂKI
( [not] MORALS OF HABIT vs./and/but MORALS OF PREFERENCE
MORALS OF PREFERENCE instead of MORALS OF HABIT )
- ALIŞKANLIK (İLE) ile/değil KENDİLİĞİNDENLİK (İLE)
- ALIŞKANLIK ile GEREKLİLİK
( Normal bir hal acı verici olamaz, ama yanlış bir alışkanlık çoğu zaman süreğen acılara yol açar. )
( Alışkanlık ve ihtiras kör eder ve yanlışa götürür. )
( Alışılmış olana tutunduğunuz sürece keşif gerçekleşemez. )
( HABIT vs. NECESSITY
A normal state cannot be painful, while a habit often leads to chronic pain.
Habit and passion blind and mislead. )
- ALIŞKANLIK/ÂDET ile GEREKLİLİK
- [ne yazık ki]
"ALIŞKANLIK":
ÖNCE HAFİF ve/||/<>/> SONRA GÜÇLÜ
( Duyumsanılamayacak kadar. VE/||/<>/> Kırılamayacak kadar. )
- ALIŞMA/ALIŞKANLIK ile DADANMA
( Sevimsiz şeyler, put edinilmez. )
- ALIŞMA ile/ve KANIKSAMA
( TO BE/GET USED TO vs./and TO BE INURED TO )
( İSTİNAS ile/ve ... )
- ALIŞMA ile/ve/||/<> KAPILMA
- ALIŞMA ile/ve/değil/||/<>/< UYUMLANMA
- ALIŞ-VERİŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VERİŞ-ALIŞ
( Veren, her zaman vermeye hazırdır. )
( Kendilerinde olanlar, verebilir. )
( Verirsin ve alırsın! Verirsen alırsın! Verdikçe alırsın! Ver/verebil ki, alabil! )
( Biriktiren biriktirmeye memur, harcayan harcamaya. Veren ise, hazineyi kullanma yetkisine sahiptir. )
( Verdiğine engel olabilecek, vermediğini de verebilecek kimse yoktur. )
( The giver is always ready to give. )
- ... ALIŞVERİŞİ ile/değil/yerine ... PAYLAŞIMI
- ALKALİ METAL ile/||/<> ALKALİFİL ile/||/<> ALKALOİD ile/||/<> ALKALOZ
( Periyodik tablonun birinci öbeğinde[dikey] yer alan metaller.[Fransiyum dışındaki alkali metallerin tamamı, yumuşak yapıda ve parlak görünümdedir.][Kolaylıkla eriyebilir ve uçucu duruma geçebilir. Öteki metallerle karşılaştırıldığında, özkütleleri oldukça düşüktür. Bağıl atom kütleleri arttıkça, erime ve kaynama noktaları da düşüş gösterir. Elektrik ve ısı iletkenlikleri fazladır. Fransiyum[Fr], Lityum[Li], Potasyum[K], Rubidyum[Rb], Sezyum[Cs], Sodyum[Na] İLE/||/<> Yüksek pH değerlerinde yani pH 10 gibi aşırı bazik ortamlarda üreyebilen ve gelişebilen mikrop sınıfı. İLE/||/<> Azot ve heterosiklik halka içeren, çoğunlukla fizyolojik olarak etkin ve alkali olan ikincil metabolitler.[Bağımlılık yapabilme özellikleri bulunmaktadır.] İLE/||/<> Kanın asit-baz dengesinin belirli sorunlar nedeniyle bazik olması durumu.[Sağaltılmazsa ölümcül olabilir.] )
- ALKALİ METALLER ile/||/<> TOPRAK ALKALİ METALLER
( Alkali 1A grubu +1 yük, toprak alkali 2A grubu +2 yük )
( Formül: M → M⁺ + e⁻ (alkali) İLE M → M²⁺ + 2e⁻ (toprak alkali) )
- ALKAN İLE ALKEN İLE ALKİN İLE AREN ile/||/<> HİDROKARBON SINIFLARI
( Sırasıyla tekli, çiftli, üçlü bağlı doymuş/doymamış ve aromatik hidrokarbonlardır. )
( Formül: CₙH₂ₙ₊₂ İLE CₙH₂ₙ İLE CₙH₂ₙ₋₂ İLE C₆H₆ )
- ALKAN ile ALKEN
( Tek bağ içeren doymuş hidrokarbonlar. İLE Çift bağ içeren doymamış hidrokarbonlar. )
- ALKAN ile/||/<> ALKEN
( Alkan tekli bağ (doymuş) İLE alken çift bağ (doymamış) )
( Formül: C-C İLE C=C )
- ALKİL ile/||/<> ARİL
( Alkil doymuş hidrokarbon İLE aril aromatik gruptur )
( Formül: CH₃- İLE C₆H₅- )
- ALKIŞ ile/ve/yerine BİLARDO ALKIŞI
( Elleri, avuç içlerini çarptırarak. İLE/VE/YERİNE Orta parmak ya da yüzük parmağını, baş parmakla birleştirip ve kaydırıp avuç içine çarptırarak. )
( Daha çok/güçlü ses çıkararak. İLE/VE/YERİNE Daha az/güçsüz ses çıkararak. )
( Daha kaba. İLE/VE/YERİNE Daha nazik. )
( Beğeni ve coşkunu daha çok ve doğrudan duyurmak/yansıtmak üzere. İLE/VE/YERİNE Sporcunun odaklanmasına ve derinleşmesine engel olmamak üzere. )
- ALKIŞLAMAK ile/değil/yerine KABUL ETMEK
itibarı ile 21.828 başlık/FaRk ile birlikte,
21.828 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(4/89)
(1996'dan beri)