Söz(cük)leri/ni ve tutumu/nu değiştir... Dünya/n değişsin!

Bu nedir? | Nasıl kullanılır? | Nasıl okumalı/anlamalı? | Sıkça Sorulan Sorular | Yenilikler | İletişim

N'LERDE

KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!

(SÜREKLİ AYIRDINDA VE FARKINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)



Bugün[ 01 May 2025 ]
itibariyle 2345 başlık/FaRk ile birlikte,
2602 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.

(2/4)


- AR ile NAMUS/İFFET

( Hayatta namuslu yaşamanın en gerçek yolu, olduğun gibi görünmektir. )

( ... ile SİLİG: Namuslu. )


- ARDIÇ OTU ile AYRIK OTU ile BEŞPARMAK OTU ile BOĞAN OTU ile CANAVAR OTU ile ÇOREK OTU ile DALAK OTU ile DELİCE OTU(RYE GRASS) ile EĞRELTİ OTU[Lat. NEPHRODIUM FILIX MAS] ile ENGEREK OTU ile GEYİK OTU ile GÜZELAVRATOTU[Lat. ATROPA BELLADONNA] ile İDRİS OTU ile KANARYA OTU ile KELEBEK OTU ile KENE OTU/HİNT YAĞI AĞACI ile KÜSTÜM OTU ile MELEK OTU ile MERCAN OTU ile NEVRUZ OTU ile ÖKSE OTU ile PİSİPİSİ OTU ile TAŞKIRAN OTU ile YÜKSÜK OTU[Lat. DIGITALIS PURPUREA] ile ACI OT ile SÜTLÜ OT


- ARITA/IMARI PORSELENİ ile/ve NABESHIMA PORSELENİ


- ARPANET ile/ve/||/<>/> MILNET ile/ve/||/<>/> NSFNET ile/ve/||/<>/> INTERNET


- AŞAĞI TÜKÜRSEN, SAKAL; YUKARI TÜKÜRSEN, BIYIK ile/ve/||/<> NE, İSA'YA; NE DE MUSA'YA YARANAMAMAK


- AŞAMA ile/ve NOKTA

( PHASE/GRADE vs./and POINT )


- ABSİSİK ASİT ile/||/<> AMİNO ASİT ile/||/<> KOLİK ASİT ile/||/<> NÜKLEİK[DNA/RNA] ASİT ile/||/<> SÜLFÜRİK ASİT/ZAÇ YAĞI[H2SO4]

( Bitkilerin büyüme, gelişme ve stres yanıtlarının düzenlenmesinde önemli rolü olan bir bitki hormonu.[Tohum ve tomurcuk dormansisi, filizlenme, stomaların kapanması, yaprakların dirimsel yaşlanması, ozmotik düzenleme, büyümenin engellenmesi gibi çoğu fizyolojik durumda etker.] İLE/||/<> Proteinleri oluşturan temel yapıtaşları.[Bilinen, beşyüz amino asit vardır. Bunların yirmiikisi canlıların yapısına katılır ve yirmisi temel amino asit olarak bilinir.][Her amino asit, DNA tarafından kodlanır. Amino asitler, hem amin, hem de karboksil öbeği içeren moleküldür.] İLE/||/<> Yağ sindirimine yardım eden ve safrada bulunan asit. İLE/||/<> Canlılardaki en büyük molekül türü. Proteinleri kodlayan ve nükleotit zinciri. İLE/||/<> Güçlü ve tehlikeli bir mineral asidi. [Akü sıvısı üretiminde kullanılır.] )


- ASİT/ASİDİTE ile/ve/||/>< NÖTRAL ile/ve/||/>< ALKALİ/BAZİKLİK/ANTİ ASİT

( 1-2-3-4-5-6 ile/ve/||/>< 7 ile 8-9-10-11-12-13-14 )

( 2[Mide sıvısı, limon suyu], 3[Sirke, bira, şarap, kola], 4[Domates suyu], 5[Sade kahve, yağmur suyu], 6[Sidik] İLE/VE/||/>< 7[Saf su, insan kanı] İLE/VE/||/>< 8-9[Deniz suyu], 10-11[Magnezyum hidroksit sıvısı], 11-12[Amonyaklı temizlik sıvısı], 12-13[Çamaşır suyu], 13-14[Yağ çözücü temizlik maddesi] )

( [H+] > [OH-] ile/ve/||/>< [H+] = [OH-] ile/ve/||/>< [H+] < [OH-] )

( )

( Suda hidrojen iyonu (H+) verebilen nesneler. İLE/VE/||/>< ... İLE/VE/||/>< Suda hidroksit iyonu (OH-) verebilen ya da proton alabilen nesneler. )

( Proton verici nesne. İLE/VE/||/>< ... İLE/VE/||/>< Proton alıcı nesne. )


- ASLAN ile NUBİYA/ATLAS ASLANI

( Ne yazık ki, soyu tüketilmiş aslan türlerinin en büyüğü ve en ağırıydı. Atlas dağları ve Kuzey Afrika'nın çoğu bölgesinde yaşarlardı. XIX. yüzyıl ortalarında soyları tükenmeye başlamış ve son aslan, 1942'de, Fas'ta görülmüştür. )


- ATA EFENDİ ve/||/<> NAZİF EFENDİ


- ATEİZM ile NATURALİZM


- ATEL-/ATELO- ile/||/<> İSCH-/İSCHO- ile/||/<> -PENİA ile/||/<> OLİG-/OLİGO- ile/||/<> -STEREİSİS ile/||/<> -RRHAPHY/-RHAPİ ile/||/<> SPAN-/SPANO- ile/||/<> NEPHEL-/NEPHELO- ile/||/<> -ZEMİA

( Tam olmayan, tamamlanmamış, eksik, hatalı. [atelokardi: Kalbin tam gelişmemesi]. İLE/||/<> Denetim, eksiklik, durdurma, baskı altına alma. İLE/||/<> Eksiklik, azlık, yetersizlik. İLE/||/<> Birkaç, dağınık, eksik. İLE/||/<> Bir bölümün cerrahi olarak çıkarılması, eksiklik. İLE/||/<> Dikiş, dikme, sütür. İLE/||/<> Seyrek, nadir, sık olmayan. İLE/||/<> Dumanlı, puslu, bulutlu. İLE/||/<> Kayıp. )


- ATEŞ ile NİRÂN[< NÂR, NÛR]

( )

( ... İLE Aydınlıklar, parıltılar, ışıklar. | Tamu, cehennem. | Sönmeyen ateş. )


- ATILAN TOKADIN:
"SAHİBİ" ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/>/< NEDENİ


- ATIŞTIRMAK değil/yerine NİTELİKLİ BESİNLERİ, YAVAŞ YEMEK


- ATİYYE[Ar.] ile NİHLE[Ar.]


- ATOM(BÖLÜNEMEZLİK) = ATOME[İng.] = ATOME[Fr.] = ATAMUS, INDIVIDIUM CORPUS[Lat.] = (HE) ATOMOS[Yun.] = CUZ'UN LA-YETECEZZA, ZERRE[Ar.] = ATOM, ZERRE[Fars.] = PARAMANU, TANMATRA, ANU[Sans.] = YUANZI[Çince] = GENŞİ[Jap.] = NGUYÊN TU'[Vietnamca] = PARÁNY[Macarca]


- AVNÎ ile/ve/||/<> SELİMÎ ile/ve/||/<> MUHİBBÎ ile/ve/||/<> ADLÎ ile/ve/||/<> MURÂDÎ ile/ve/||/<> NECİB ile/ve/||/<> İLHÂMÎ

( [şiirlerinde kullandığı takma ad/mahlas]
Fatih Sultan Mehmet'in. İLE/VE/||/<> Yavuz Sultan Selim'in. İLE/VE/||/<> Kanunî Sultan Süleyman'ın. İLE/VE/||/<> II. Bayezit'in. İLE/VE/||/<> III. Murad'ın. İLE/VE/||/<> III. Ahmed'in. İLE/VE/||/<> III. Selim'in. )


- AVUNMA ile/ve NEŞE

( TO BE CONSOLED vs./and GAIETY/MERRIMENT )


- AYAK ile/||/<> PAYANDA ile/||/<> REVAK ile/||/<> PAYE ile/||/<> NEF/SAHIN

( Paye, taş ya da tuğladan örülmüş taşıyıcı mimari öge. İLE/||/<> Destek, yükü karşılamak üzere eklenmiş duvar parçası. İLE/||/<> Sütun ve payeler tarafından taşınan kemerlerle çevrilmiş, üstü örtülü uzun bölümler, güneş ve yağmurdan korunmayı yürümeye bölümleri. Portik. İLE/||/<> Örülerek oluşturulmuş tek taşıyıcı. Ayak. İLE/||/<> Yapılarda sütunlarla ya da payelerle ayrılan her bir bölüm. Yol. )


- AYIP OLMAZ/ARANILMAZ!:
TIPTA ile/ve/||/<> HUKUKTA ile/ve/||/<> SÖZLÜKTE ile/ve/||/<>
FELSEFEDE ile/ve/||/<> BİLİMDE ile/ve/||/<> SANATTA ile/ve/||/<> SPORDA ile/ve/||/<>
DOĞADA ile/ve/||/<> HAYVANLARDA ile/ve/||/<> BİTKİLERDE ile/ve/||/<>
NESNELERDE ile/ve/||/<> DİRİMBİLİMDE ile/ve/||/<>
ANLIKTA(ZİHİNDE) ile/ve/||/<> USTA(AKILDA) ile/ve/||/<> TARİHTE ile/ve/||/<>
RIZÂDA ile/ve/||/<> GÜVENLİKTE ile/ve/||/<> İKİ KİŞİ ARASINDA ile/ve/||/<>
EŞEYSELLİKTE ile/ve/||/<> DÖRT DUVAR ARASINDA ile/ve/||/<> BATTANİYENİN ALTINDA


- AYNA:
| DOĞA NESNELERİ ve/||/<> NESNELER | ve/||/<> KİŞİ/İNSAN ve/||/<> YAZI


- AYRICALIK (BEKLENTİSİ) ile/ve/değil/yerine NEZÂKET


- [ne yazık ki]
AYRIMCILIK ile/ve/||/<> NEFRET


- AYRINTI ile NÜANS

( ... İLE Resim sanatında renk ayrıntısı. )

( DETAIL vs. NUANCE
... WITH Color detail in art. )


- AZAR ile/ve/değil/||/<>/< NAZAR

( Kime. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Ona. )


- AZM[Ar.] ile NİYET[Ar.]


- AZOOSPERMİ ile ASPERMİ ile NEKROSPERMİ

( Azoospermi; Spermada olgun spermium'ların bulunmayışıdır. Bu durumdaki kişilerin spermasında spermiogenesis'in değişik olgunlaşma kademelerindeki gözeler vardır, fakat olgun spermium yoktur. İLE Aspermi; Ejakulat'ta ne spermium ve ne de testis kanalcıklarına ait hiçbir gözenin bulunmamasıdır. İLE Nekrospermi; Eğer tüm spermiumlar hareketsiz ise ve bunlar özel yöntemlerle yeniden hareketlendirilemeyendir. )


- AZOT = NITROGENE[İng.] = AZOTE[Fr.] = STICKSTOFF[Alm.] = AZOTO[İt.] = NITROGENO[İsp.] = NİRÛCÎN, AZÛT[Ar.] = NÎTRÛJEN, AZOT[Fars.] = STIKSTOF[Felm.]


- A/AN[Yun.] ile/||/<> ANTİ[Yun.] ile/||/<> Bİ/BİS[Lat.] ile/||/<> DE/DES[Fr.] ile/||/<> DİS[Yun.] ile/||/<> EX[Lat.] ile/||/<> EXO[Lat.] ile/||/<> EPİ[Yun.] ile/||/<> FOS[Yun.] ile/||/<> GEO( >JEO)[Yun.] ile/||/<> HETER/O[Yun.] ile/||/<> HYPO(HİPO)[Yun.] ile/||/<> HYPER(HİPER) ile/||/<> HYDRO(HİDRO)[Yun.] ile/||/<> HOMO[Yun.] ile/||/<> İL/İN ile/||/<> İNTER[Lat.] ile/||/<> İZO[Yun.] ile/||/<> COZMO(KOZMO)[Yun.] ile/||/<> KONTRA[İt.] ile/||/<> KO/KOL/KOM/KON[Lat.] ile/||/<> MAKRO[Yun.] ile/||/<> MİKRO[Yun.] ile/||/<> MONO[Yun.] ile/||/<> NEO[Yun.] ile/||/<> OTO[Yun.] ile/||/<> PAN[Yun.] ile/||/<> PAR/PARA[Yun.] ile/||/<> POLİ[Yun.] ile/||/<> PRE[Fr.] ile/||/<> PRO[Yun.] ile/||/<> RE[Lat.] ile/||/<> SYN/SYM/SEM[Yun.] ile/||/<> SÜR[Lat.] ile/||/<> TELE[Yun.]

( Yok/luk. [ametal | amorf | aritmik] [analjezi | anestezi | anonim]

İLE/||/<>

Karşıt. [antibiyotik | antipatik | antitez]

İLE/||/<>

Çift, tekrar. [binok | bisiklet]

İLE/||/<>

Olumsuzluk.[demode | deforme | deşifre]

İLE/||/<>

Olumsuzluk ve güçlük. [diskalifiye | dismorf | disfonksiyon]

İLE/||/<>

Dışı, dışında, ...-dan başka. [exporte | expresyonizm | expresyon]

İLE/||/<>

Dışarıdan, dıştan bakılınca. [exotermik | exotizm]

İLE/||/<>

Üzerinde. [epiderm | epigrafi]

İLE/||/<>

Işık, parıltı. [fosfat | fosfor]

İLE/||/<>

Yerle ilgili ön ek. [jeofizik | jeoloji/jeolog]

İLE/||/<>

Öteki, öbür, başka. [heterojen | heterozigot]

İLE/||/<>

Aşağı, alt, daha alt. [hipoderm | hipotenüs | hipotez]

İLE/||/<>

Üstünde, aşırı, yukarı, dışında. [hipertansiyon]

İLE/||/<>

Su, suyla ilgili. [hidrosefali | hidrografi | hidrojen]

İLE/||/<>

Eş, benzer. [homojen | homonim | homolog]

İLE/||/<>

-dan yoksun. [illegal] [indirekt | inorganik]

İLE/||/<>

Ara, arası. [internasyonal | interpol]

İLE/||/<>

Eşitlik. [izobar | izotop | izoterm]

İLE/||/<>

Evren. [kozmogami | kozmopolit | kozmoloji]

İLE/||/<>

Karşı, aksi yönde. [kontrast | kontgerilla | kontratak]

İLE/||/<>

Birlik, beraberlik. [koalisyon | koleksiyon | konferans

İLE/||/<>

Büyük, geniş. [makrosefal | makrostopi]

İLE/||/<>

Küçük. [mikrofilm | mikrometre | mikrofon]

İLE/||/<>

Bir, tek. [monarşi | monolog | monopol]

İLE/||/<>

Yeni. [neolitik]

İLE/||/<>

Kendi, kendiliğinden. [otobiyografi | otopsi | otokritik]

İLE/||/<>

Bütün, birlik. [panorama | pankreas]

İLE/||/<>

Boyunca, karşı, üstünde, yanında. [paragraf | paralel]

İLE/||/<>

Çok. [poliandri | poliklinik]

İLE/||/<>

İlk, önceki, birinci. [prefabrik | prematüre]

İLE/||/<>

İleride, önde. [prolog | prova | prototip]

İLE/||/<>

Yeniden, tekrar, geri döndürmek. [reaksiyon | redaktör]

İLE/||/<>

Birlikte. [simetri | senfoni | sempati]

İLE/||/<>

Süper, üstünlük. [sürmenaj]

İLE/||/<>

Uzak, ırak. [teleferik | telefon | telepati] )

( ANTİ-...

- Antiaging/anti-aging: Genç kalma, yaşlanmayı önleme; yaşlanmayı önleyici.

- Antialerjik: Duyarca önleyici/giderici.

- Antidepresan: Çökkünlük giderici.

- Antidiüretik: Sidik/idrar kesici.

- Antidiyabetik: Şeker düşürücü.

- Antidot(e): Panzehir.

- Antiemetik: Kusma önleyici.

- Antienfeksiyöz/antienfektif: Bulaş önleyici/giderici.

- Anti-enflamatuvar: Yangı giderici.

- Antiflojistik: Yangı giderici.

- Antifungal: Mantar giderici/karşıtı.

- Antihelmintik: Solucan kıran/giderici.

- Antihemorajik: Kanama kesici/önleyici.

- Antihipertansif: Kan basıncı düşürücü.

- Antikoagülan: Pıhtı önleyici/çözücü.

- Antikodon: Karşıt şifre.

- Antikonsepsiyonel: Gebelik önleyici.

- Antikonvülzif: Nöbet önleyici.

- Antimalarial: Sıtma ilacı.

- Antimikotik: Mantar ilacı/karşıtı.

- Antineoplastik: Kanser ilacı.

- Antinevraljik: Sinir ağrısı dindirici.

- Antiparaziter: Asalak karşıtı/ilacı.

- Antipiretik: Ateş düşürücü.

- Antiproliferatif: Çoğalım önleyici.

- Antiprüritik: Kaşıntı giderici.

- Antisekretuvar: Salgı önleyici.

- Antisepsi: Arıtım, bulaş giderici.

- Antiseptik: Arıtkan, bulaş gideren.

- Antispazmodik: Kasılım çözücü.

- Antistres: Gerilim giderici/önleyici.

- Antite: Özgün durum.

- Antite morbid: Sayrılıklı özgün durum.

- Antitermik: Isı/sıcaklık düşürücü.

- Antitussif: Öksürük kesici/önleyici.

- Antivertijinöz: Baş dönmesi önleyici. )


- BAĞLAM ve/> NİYET ve/> EREK

( CONTEXT and/> INTENTION and/> AIM )


- BAHANE ETMEK değil/yerine/= NEDENCELEMEK


- BAHS ve NAZAR

( Araştırma. VE Kuramsal bakış. )

( ... VE Herhangi bir olgu ve olayın kurucu[mukavvim] unsurlarını teşhîs; aralarındaki nedensel[illiyet] ilişkileri tesîs ve teşhîs ile tesîs'in tümel[küllî] kurallarını belirlemek. )


- BAHS[Ar.] ile NUKSÂN[Ar.]


- BAKMAK yerine NAZAR KILMAK


- BAKMAK değil NAZAR KILMAK


- BALİNA ile NAR BALİNASI / CESET BALİNASI / DENİZ GERGEDANI

( ... İLE Alt çenedeki tek dişin üst dudağı delerek 2 - 3 m. uzamasının sonucudur. )

( ... ile Nar Balinası / Deniz Gergedanı )


- BALTA ile NACAK

( ... İLE Sapı kısa, küçük, odun baltası. )


- BALTALARDA:
KERKİ ile/ve NACAK ile/ve İVGİ/TEBERZİN

( Büyük olan. İLE/VE Küçük balta. Kısa saplı odun baltası. İLE/VE Ağaç oymada kullanılan kesici araç. )


- BA'S[Ar.] ile NÜŞÛR[Ar.]


- BAŞIMIZA GELEN ile/ve/değil/||/<>/>/< NASIL TEPKİ VERDİĞİMİZ


- BAŞLANGIÇ MİT/LERİ ile/ve KURULUŞ MİT/LERİ ile/ve KURTULUŞ MİT/LERİ ile/ve KURTARICI MİT/LER ile/ve SON/KIYÂMET MİT/LERİ ile/ve YENİDEN DİRİLİŞ MİT/LERİ ile/ve GELECEK/ESKATOLOJİ MİT/LERİ ile/ve ÜTOPYA/CENNET MİT/LERİ ile/ve BAŞLANGIÇ/KOZMOGONİ MİT/LERİ ile/ve NEDENSELLİK/ETYOLOJİ MİT/LERİ ile/ve AHLÂK MİT/LERİ ile/ve PSİŞİK MİT/LER


- BAYRAM (SEGÂH) TEKBİRİ ve NA'T-I MEVLÂNÂ

( İkisi de, ItrÎ tarafından bestelenmiştir. )

( Segâh makamında. VE Rast makamında. )


- BEDÂ'[Ar.] ile NESH[Ar.]


- BEDÎHE[Ar.] ile NAZAR[Ar.]


- BEDİHÎ ile NAZARÎ

( Apaçık, zorunlu/zarûrî. İLE Kuramsal/teorik. )


- BEDÎHİYAT ile/ve NAZARİYAT

( Apaçık olan. İLE/VE Kuramsal olan. )

( Bedîhiyatta gaflet olur, nazariyatta hata olur. )


- BEKLEMEK ile NÖBET


- BEL EVLÂDI ile/ve/<> YOL EVLÂDI ile/ve/<> NEFES EVLÂDI


- BELÂ[Ar.] ile NE'AM[Ar.]


- BELÂ'[Ar.] ile NİKME[Ar.]


- BELÂ'YA SABIR ile/ve/değil/yerine NİMET'LERE SABIR

( Anlamadığımız herşey başımıza belâ. )


- BELİRLEMEK ile/ve NETLEŞTİRMEK

( TO DETERMINE vs./and TO CLEAR )


- BELİRLEMEK ile NİTELEMEK

( BELİRLEMEK: Nedene dayandırmak. )

( DESIGNATION vs. TO QUALIFY )


- BELİRLEMEK ile NİTELEMEK


- BEN OLDUM DELİSİ OLMAK ile/yerine NE OLDUM DELİSİ OLMAK ile/yerine BEN/NE OLDUM DELİSİ OLMAMAK(/BU DURUMA DÜŞMEMEK)


- BEN ile/ve NEFS/NEFİS

( Nefsinin öğretmeni, vicdanının öğrencisi ol! )


- [ne yazık ki]
BENCİLLİK ile/ve/||/<>/> NEFRET VE DÜŞMANLIK


- BEREKET ile/ve NİSAN BEREKETİ


- BERİYYE[Ar.] ile NÂS[Ar.]


- BERRAK[Ar.] ile/ve NET[Fr.]

( Berraklık ve yardımseverlik elele gider - her biri hem öbürüne muhtaçtır, hem de öbürünü güçlendirir. )

( Ayna, güneşi çekmek için hiçbir şey yapamaz. O sadece parlaklığını koruyabilir. )

( Durumunuzu berrak bir biçimde görelim, bu berraklık, bizi serbest[sorumlu özgür] duruma getirecektir. )

( Bizi, insan yapacak olan, berraklık ve yardımseverliktir. )

( Clarity and charity go together - each needs and strengthens the other.
The mirror can do nothing to attract the sun. It can only keep bright.
See clearly your condition, your very clarity will release you.
It is 'clarity and charity' that make us human. )

( Aydınlık, açık. | Duru, temiz. İLE Tüm çizgileri belirgin olan, gözün tüm ayrıntılarıyla algılanan, iyi görünen. | İyi duyulan ses. | Kesintilerden sonra geri kalan miktarda olan, safi. | Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan. | Tenis, masa tenisi gibi oyunlarda servis atışlarında topun karşı sahaya geçerken fileye değdiğini belirtmek için kullanılan bir söz. )

( LIMPID vs./and CLEAR )


- BEŞER[Ar.] ile NÂS[Ar.]


- BESLENME = NUTRITION[İng.] = NOURRIR[Fr.] = VERPFLEGEN[Alm.] = NUTRIRE[İt.] = NUTRIR[İsp.]


- BESLENME = TAGADDİ, TAĞDİYE, İGTİDÂ'[< GIDÂ] = NUTRITION


- BETİMLEYİCİ ETİK ile/ve/||/<> NORMATİF ETİK ile/ve/||/<> ÇÖZÜMLEYİCİ ETİK


- BEYAZ BALİNA(BELUGA) ile NARLUGA

( ... İLE Beyaz balina ile deniz gergedanının çiftleşmesiyle meydana gelmiştir. Kuzey Atlantik’te çok nadir görülen bir türdür. )

( ... İLE )


- BEYHÛDE[Fars. < BİHÛDE] ile/ve/||/<> NÂFİLE ile/ve/||/<> FUZÛLÎ

( Yararsız. | Boşuna. İLE/VE/||/<> Gerekli değilken yapılan iş. | Farzların dışında kılınan namaz. | Boşuna, gereksiz. İLE/VE/||/<> Erdemli/faziletli. | Gerekli, yersiz, boşuna. )


- BEZ[Ar. < BEZZ] ile NİPİ

( Pamuk ya da keten ipliğinden yapılan dokuma, çaput. | Pamuktan, düz dokuma. | Herhangi bir cins kumaş. | Herhangi bir iş için kullanılan dokuma. | Kumaş ya da dokumadan yapılmış olan. İLE Muzağacı lifinden yapılan bez. )


- BİDÂYET ile/ve NİHÂYET


- BİLÂSEBEP değil/yerine/= NEDENSİZCE


- BİLEN ile/ve/||/<> NÂKİL


- BİLGE/LİK:
NE İSTEDİĞİNİ BİLEN/BİLMEK ile/ve/değil/||/<>/< NE İSTEMEDİĞİNİ BİLEN/BİLMEK


- BİLGİ/(B)İLİM/GÖRGÜ:
NAKLETMEK İÇİN ile/ve/değil/||/<>/< NAKŞETMEK İÇİN


- BİLGİ:
TAALLÜMÎ ile/ve/<> NAZARÎ ile/ve/<> HADSÎ

( Dinleyerek, öğrenilerek. İLE/VE/<> Öğrendiğini, zihninde, öğrenilmiş bir dil içinde, yeniden üreterek, inşâ ederek. İLE/VE/<> Öğrenilmiş bir dil olmaksızın, soyut akılla kavranarak. )


- BİLGİ:
TÜMEL/LİK ile/ve/||/<> ÖZSEL/LİK ile/ve/||/<> NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> KESİN/LİK


- BİLGİ =/||/<> NE YAPMAYABİLECEĞİNİN BİLGİSİ


- BİLGİ ve/||/<>/>/< NEDEN


- BİLİMSEL DEVRİM:
KOPERNİK ve/<> BRAHE ve/<> KEPLER ve/<> GALILEO ve/<> NEWTON

( KOPERNİK: "Modern astronominin ilk temsilcisi" DEĞİL Antik evren anlayışının son temsilcisi. )

( KEPLER YASALARI (EPITOME | 1618 - 1621) )


- BİLİNÇ ile/ve/> NÜFÛZ

( CONSCIOUSNESS vs./and/> INFLUENCE )


- BİLMEK ile/ve/değil NAKLETMEK


- BİLMEK ile/ve/||/<>/< NEDENLERİ BİLMEK


- BİLMEK ile/ve/<>/değil/yerine NEREDE BULACAĞINI/BULABİLECEĞİNİ BİLMEK

( Bulunduğumuz bu dönemin/çağın olanakları içinde bilgileri bellemek değil nerede ve nasıl [kısa sürede ve kolay] doğrudan bulabileceğini bilmektir. )

( [not] TO KNOW vs./and/<>/but TO KNOW, WHERE TO FIND
TO KNOW, WHERE TO FIND instead of TO KNOW )


- BİLMEK NEREDE BULACAĞINI/BULABİLECEĞİNİ BİLMEK


- BİLMİYORUM ile/ve/||/<>/> NEREDEN BİLİYORUM?


- Bİ-NİŞAN[Fars.] değil/yerine/= NİŞANSIZ


- BİR NEBZE ile/ve/<> NİSPETEN


- BİR ile/ve/||/<> AKIL(VARLIK, YAŞAM/HAYAT) ile/ve/||/<> NEFS ile/ve/||/<> DOĞA

( PLOTINOS ile/ve/||/<> PROKLOS )


- BİR ile/ve/||/<>/> BİN ile/ve/||/<>/> MİLYON ile/ve/||/<>/> MİLYAR ile/ve/||/<>/> TRİLYON ile/ve/||/<>/> KATRİLYON ile/ve/||/<>/> KENTİLYON ile/ve/||/<>/> SEKSTİLYON ile/ve/||/<>/> SEPTİLYON ile/ve/||/<>/> OKTİLYON ile/ve/||/<>/> NONTİLYON

( ... ile~> 3 ile~> 6 ile~> 9 ile~> 12 ile~> 15 ile~> 18 ile~> 21 ile~> 24 ile~> 27 ile~> 30 [0/Sıfır] )


- BİREŞİM/TEVHİD ve/||/<>/> NEŞE-İ ÛLÂ


- BİRİNİN, SANA/ONA/BİZE ...:
NE/LER VERE(BİLE)CEĞİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< NELERDEN VAZGEÇEBİLECEĞİ


- BİRLİK ve/||/<> NOKTA ve/||/<> AN ve/||/<> AŞK

( Varlığın ilkesi/zirvesi. VE/||/<> Mekânın ilkesi/zirvesi. VE/||/<> Zamanın ilkesi/zirvesi. VE/||/<> Göreliliğin ilkesi/zirvesi. )


- BİSE ile/>< NİME
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Kötüleme. İLE/>< Övme. )


- BİTİRMEK yerine NİHAYETE ERDİRMEK


- BİTİRMEK yerine NİHAYETE ERDİRMEK


- BİTİRMEK ile "NOKTALAMAK"

( TO FINISH vs. "TO PUNCTUATE" )


- BİTKİ = NEBÂT = PLANTE


- BİTKİLER = NEBÂTÂT = BOTANİK = BOTANIQUE


- BİTKİLERİN SINIFLANDIRILMASI/TAKSİMİ = NEBÂTÂTIN TAKSÎMİ = DIVISION, CLASSIFICATION


- BİYO-NESNE ile/ve/<> NANO-NESNE


- BİZİ SEVENİN:
NE/LER VERECEĞİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NE(LER)DEN VAZGEÇEBİLECEĞİ


- BM ile NATO


- BÖLÜNMEZLİK ve/<> NOKTA

( INDIVISIBILITY and/<> POINT )


- BOŞ KİŞİ ile/değil/yerine NİTELİKLİ KİŞİ

( Kişiyle uğraşır. İLE/DEĞİL/YERİNE İşiyle uğraşır. )


- BOŞLUK ile/ve NÂL


- BRÜT ÜCRET ile/ve NET ÜCRET


- BU ve/||/<> NEYSE

( İşaret edilen/edilecek kişi çok yakınımız olsa bile hiçkimse için, hiçbir zaman, zemin ve koşulda söylenil(e)mez!["Bu" sözcüğü, ancak nesneler için kullanılır!] VE/||/<> Konuşma sırasında, konular, konuşulanlar için söylenil(e)mez! )


- BUĞDAY ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< "NEFES"

( "Adam olmayı" simgeler. VE/||/<> Nefsi simgeler. )


- BUKALEMUN ile NAMAK(UA) BUKALEMUNU


- BULUŞMAK:
NESNE(SİN)DE ile NESİNDE/NEDENİNDE


- BULUT ile NİSAN BULUTU/EBR-İ NÎSÂN[Fars.]

( Nisan bulutu. )


- BIYIKLARDA:
BURMA ile NEVHAT ile GAYTAN ile YOLUK ile KIRPIK ile PIRASA ile YASTIKLI

( ÇÂR-DARB[Fars.]: Dört darp. Kalenderîlerin arasında sakal, bıyık, kirpik ve kaş yerine kullanılan bir deyimdir. )

( BURÛT: Bıyık. )


- BÜYÜK OKYANUS [KUZEY]:
DOĞU ÇİN DENİZİ ile/ve/||/<> KORE BOĞAZI ile/ve/||/<> SARI DENİZ ile/ve/||/<> KORE KÖRFEZİ ile/ve/||/<> JAPON DENİZİ ile/ve/||/<> LA PEROUSE BOĞAZI ile/ve/||/<> TERPENİYA BOĞAZI ile/ve/||/<> OHOTSK DENİZİ ile/ve/||/<> TTATAR BOĞAZI ile/ve/||/<> UDSKAYA KOYU ile/ve/||/<> ŞELİHOV KÖRFEZİ ile/ve/||/<> PENJUNA KOYU ile/ve/||/<> KURİLSKİYE BOĞAZI ile/ve/||/<> BERING DENİZİ ile/ve/||/<> BERING BOĞAZI ile/ve/||/<> ANADIR KÖRFEZİ ile/ve/||/<> NORTON KOYU ile/ve/||/<> KOTZEBUE KOYU


- BÜYÜK OKYANUSTA:
[AVUSTRALYA'DA]
TAZMANYA DENİZİ ile/ve/||/<> BASS BOĞAZI ile/ve/||/<> HALIFAX KÖRFEZİ ile/ve/||/<> PRENSEN CHARLOTTE KÖRFEZİ ile/ve/||/<> PAPUA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> CARPENTERIA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> MERCAN DENİZİ ile/ve/||/<> BISMARCK DENİZİ ile/ve/||/<> ARAFURA DENİZİ ile/ve/||/<> FLAMINGO KÖRFEZİ ile/ve/||/<> BANDA DENİZİ ile/ve/||/<> MOLUK BOĞAZI ile/ve/||/<> MAKASSAR BOĞAZI ile/ve/||/<> TİMOR DENİZİ ile/ve/||/<> JOSEPH BONAPART KÖRFEZİ ile/ve/||/<> CLARENCE BOĞAZI ile/ve/||/<> FLORES DENİZİ ile/ve/||/<> JAVA DENİZİ ile/ve/||/<> SELEBES DENİZİ ile/ve/||/<> SULU DENİZİ ile/ve/||/<> BALABAC BOĞAZI ile/ve/||/<> GÜNEY ÇİN DENİZİ ile/ve/||/<> TAYLAND KÖRFESİ ile/ve/||/<> VİETNAM KÖRFEZİ ile/ve/||/<> FİLİPİNLER DENİZİ ile/ve/||/<> LUZON BOĞAZI
ile/ve/||/<>
[G. AMERİKA'DA]
PENAS KÖRFEZİ ile/ve/||/<> CORCAVADO KÖRFEZİ ile/ve/||/<> GUAYAQUIL KÖRFEZİ ile/ve/||/<> PANAMA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> PANAMA KANALI ile/ve/||/<> TETUANTEPEC KOYU
ile/ve/||/<>
[K. AMERİKA'DA]
KALİFORNİYA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KRALİÇE CHARLOTTE BOĞAZI ile/ve/||/<> HECATE BOĞAZI ile/ve/||/<> COOK KOYU ile/ve/||/<> SHELIKOF BOĞAZI ile/ve/||/<> BRISTOL KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KUSKOKWIM KOYU ile/ve/||/<> NORTON KOYU ile/ve/||/<> BERING BOĞAZI


- ÇAĞIN MİTOSLARINDA:
TARAFSIZLIK ile/ve EVRENSELLİK ile/ve NESNELLİK


- CAHİL ile NÂDÂN[Fars.]


- CAHÎM[Ar.] ile NÂR[Ar.] ile SA'ÎR[Ar.] ile HARÎK[Ar.]


- ÇAN ile NÂKÛS

( ... İLE Kilise çanı. )

( CERES ile ... )


- CÂNİB[Ar.] ile NÂHİYE[Ar.] ile CİHET[Ar.]


- YAYINLARDA:
CANLI ile/ve/değil/yerine NAKLEN


- ÇARŞAF[Fars.] ile/ve/değil/||/<> NEVRESİM[Fars., Ar.]

( Yatağın üzerine serilen ya da yorgana kaplanan bez örtü. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Torba biçiminde, yorgan çarşafı. )


- CASSEGRAIN ANTENİ ile/||/<> CASSEGRAIN TELESKOBU ile/||/<> CASSEGRAIN NEWTON TELESKOBU ile/||/<> NEWTON CASSEGRAIN TELESKOBU ile/||/<> CASSEGRAIN ODAK NOKTASI


- CÂZİBE ile NÂMİYE ile HASSÂSE ile MÜDRİKE


- CELÂDET[Ar.] ile NEFÂZ[Ar.]


- CEMÂDAT(CANSIZLAR) ve/</>/ve NEBÂDAT(BİTKİLER) ve/</>/ve HAYVANAT(CANLILAR)HAYVAN-I NÂTIK(BEŞER/İNSAN)


- CEMÂDÂT ile/ve/||/<>/> NEBÂTÂT ile/ve/||/<>/> HAYVANÂT ile/ve/||/<>/> BEŞERİYET > İNSAN

( Donmuş akıl[/logos]. İLE/VE/||/<>/> Yukarı doğru yönelebilen. İLE/VE/||/<>/> Hareket eden. ["canlı" anlamına ge(tiri)l(e)mez!] İLE/VE/||/<>/> Düşündüğünü, düşünebilen. > Düşünerek hareket edebilen. )


- CEMÂL[Ar.] ile NEBL[Ar.]


- ÇETREFİLLİ ile NETAMELİ ile TUMTURAKLI[Fars.]

( Karışıklığı dolayısıyla anlaşılması ya da sonuca bağlanması güç. | Yapı ve ses kurallarına aykırı kullanılan dil. | Sarp, engelli ve engebeli yer. İLE Gizli bir tehlikesi olduğu sanılan, tekin olmayan. | Başına sık sık kaza gelen. İLE Gösterişli. | Anlama bir şey katmayan, bir anlam bildirmeyen ancak kulağa hoş gelen. )


- CEVÂD[Ar.] ile NEDÂ[Ar.]


- CEZA:
MUTLAK ile/ve/||/<> NİSBÎ ile/ve/||/<> KARMA

( Kesinlik ve karşılık. İLE/VE/||/<> Önleyici. İLE/VE/||/<> Hem önleyici, hem de karşılık. )


- CHARTER UÇUŞLAR ile NORMAL UÇUŞLAR


- ...'CI ile/ve/değil/yerine ...'NIN DÜZENİ/DÜZENEĞİ


- CİBİLLE[Ar.] ile NÂS[Ar.]


- CİDDİYET ve/<> NEŞE

( Riyasız neşe. VE/<> ... )


- CİHANGÎRLER:
CENGİZ HAN ve (BÜYÜK) İSKENDER ve YAVUZ SULTAN SELİM ve NAPOLYON


- CİNS + FASL =/> NEV/TÜR

( HAYVAN + DÜŞÜNEBİLEN/NÂTIK =/> İNSAN )


- CİNS[Ar.] ile NEV'[Ar.]


- CİNS ile/ve/||/<>/> NEV/TÜR ile/ve/||/<>/> FASL ile/ve/||/<>/> HASSA ile/ve/||/<>/> ARAZ


- ÇİVİ ile NODUL

( ... İLE Üvendirenin ucuna çakılmış, sivri, demir çivi. )


- ÇOCUK = CHILD/KID[İng.] = ENFANT/GOSSE[Fr.] = KIND[Alm.] = BAMBINO[İt.] = NIÑO[İsp.]


- ÇOĞUNLUK ile NİTELİKLİ ÇOĞUNLUK


- ÇÖL ile/ve/||/<> NAMİBYA[< Namib/Khoekhoegowab]

( ... İLE/VE/||/<> "Geniş yer." ya da "Hiçbir şeyin olmadığı bir alan". )


- CREDO UT INTELLIGAM ile/ve/||/<> NOVETIM TE, NOVETIM ME ile/ve/||/<> TE INVOCO, DEUS VERITAS ile/ve/||/<> DEUS SAPIENTIA ile/ve/||/<> DEUS BEATITUDO


- CUICUILCO ile/ve STONEHENGE ile/ve AVEBURY ile/ve CASTLERIGG ile/ve NEWGRANGE

( Meksika. İLE/VE İngiltere'de. İLE/VE İngiltere'de. İLE/VE İngiltere'de. İLE/VE İrlanda'da. )


- -CULA/-CULE/-CULUM ile/||/<> NAN-/NANO-

( Küçültücü anlam veren son ek, küçük, ufak. İLE/||/<> Cüce, küçük. )


- ÇÜNKÜ, NEDEN? değil NEDEN? ÇÜNKÜ ...


- ÇÜNKÜ NİYE ... değil NİYE?, ÇÜNKÜ ...


- ÇÜNKÜ-NİYE? değil NİYE? ÇÜNKÜ ...


- ÇÜNKÜ-NİYE? yerine NİYE? ÇÜNKÜ ...


- ... ÇÜNKÜ, NİYE? ... değil ... NİYE?, ÇÜNKÜ ...


- DADLI[Azr.] = NEFİS, LEZZETLİ[Tr.]


- DAHA "İYİ"/"KÖTÜ" değil/yerine NEŞE


- ...'DA/N:
"NE ANLADIĞIN" ile/ve/değil "NE BEKLEDİĞİN"


- ...DAN ŞÜPHE ETMEK ile ...NIN UZAK GELMESİ


- DAVUL'DA:
MEYDAN DAVULU ile/ve KOLTUK DAVULU ile/ve NAĞARA

( TABL )

( DÜHÜL )


- DAVULLAR'DA:
TRAMPET[İng. < DRUMBEAT] ile/ve KÖS[Fars. < KÛS]/GROSKES ile/ve NAKKARE[Ar.] ile/ve TIMPANO

( İki değnek ile çalınan küçük davul. İLE/VE Büyük davul. İLE/VE Mehterhanede kullanılan davul. İLE/VE Orkestra'da kullanılan davul. )


- DEDİKODUCU/KOVCU ile NEMMÂM

( ... İLE Lâf taşıyan. )


- DEĞER ile/ve/<> NİYET

( VALUE vs./and/<> INTENTION )


- DEĞERLENDİRME ile NİTELENDİRME

( TO ESTIMATE vs. TO CHARACTERIZE/TO DESCRIBE )


- DEĞİLLEME = NEFİY, İNKÂR, SELB = NEGATION[İng., Fr., Alm.] = NEGATIO[Lat.] = APOPHASIS[Yun.]


- DEĞİŞKEN/LİK ile/ve/||/<> NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> UZAKLIK/MESAFE

( INVARIANCE vs./and/||/<> CAUSALITY vs./and/||/<> DISTANCE )


- DELHİ SARANGİSİ ile/ve NEPAL SARANGİSİ

( Çalınışı zordur. İLE/VE Yalnızca gelir düzeyi yüksek eriller çalar. Ses rengi nedeniyle "yüz renkli çalgı" adı da verilir. )


- DELİSİ OLMAK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> NANKÖRÜ OLMAK

( Ulaşamadıklarının. İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/> Ulaştıklarının. )


- DEMİR ile/ve/<> NALÇA[Ar., Fars.]

( ... İLE/VE/<> Ayakkabıların altına çakılan demir. )


- DEMOGRAFİ/K / DEMOGRAPHY/DEMOGRAPHIC[İng.] değil/yerine/= ÇOĞA BİLİMİ


- DENİZLİ[< DONGUZLU] ile/ve VAN ile/ve MALATYA ile/ve NİĞDE ile/ve UŞAK ile/ve ISPARTA


- DERS ÇALIŞMAK ile/ve/> (NİTELİKLİ/AYRICALIKLI) ÇALIŞMAK

( STUDY vs./and/> WORKING )


- DERT ile/ve/yerine NEŞE

( Paylaştıkça, azalır. İLE/VE Paylaştıkça, artar. )


- DERT ile/ve/= NİTELİK

( Baki olan bir dert edin! Bu fâni dünyada. )

( Ehl-i derdin sohbetine mahrem et! )

( Söylemem derdimi hemderde bile! )

( Allah derdinizi artırsın! )


- DERT/LERİNİ ANLATMAK ile/değil/yerine (NİTELİKLİ VE YÜKSÜZ) İLİŞKİ (KURMAK)


- DEVE ile NÂB[Ar.]

( ... İLE Yaşlı deve. )


- DEVİR ile NÖBET

( ... vs. SHIFT )

( ... con VARDİYA: Gemilerde beklenen nöbet. | Gemide nöbet yeri. | Nöbetleşe çalışma. [VARDA: Dikkat et!(Denizcilik terimidir)] )

( DEVR ile MÜNÂVEBE )


- DEVLET:
ÖZGÜRLÜK ve/||/<> TUTKU ve/||/<> GENEL ve/||/<> ÖZEL ve/||/<> NESNEL ve/||/<> ÖZNEL

( Devlet, özgürlükle tutkunun, genelle özelin, nesnelle öznelin bireşimini[/tevhîdini] sağlar. [Devlet, sadece, bürokratik ve politik bir örgüt değildir!] )


- DİDEM, YÜZÜNE NAZAR ile/ve/||/<> NAZAR, YÜZÜNE DİDEM


- DİL ve NİYET


- DİN:
ÖZNEL ile/ve/||/<> NESNEL


- DİN ve/<> NAMUS


- DİNLEMEMEK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/>/< NANKÖRLÜK

( Bir tek, nankörler dinlemez! )


- ...DIR'IN İŞLEVİ:
NE OLDUĞUNU TANIMLAMADA ile/değil NE OLMADIĞINI TANIMLAMADA

( Bigi yoksa kişisel bir iddia olarak kalır. İLE Ancak, veriye/bilgiye dayanarak kullanılabilir. )

( Bir konunun/durumun/ayrıntının, ne olduğunu "tanımladığımızdaki" ["...dır"] karşılığı ile ne olmadığı ya da ne olmayabileceğini belirttiğimizdeki anlamı, etkisi bir/aynı değildir. Ne olmadığını/olmayabileceğini ["... değildir"] belirttiğimizde [fazla] tartışma konusu bulunmayabilir fakat ne olduğu "iddia edilirse" çok fazla tartışma ve ayrışma konusu doğabilir/olabilir. )


- DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL]:
TEVHÎD ile/ve/<> MÜNÂCÂT[< NECV] ile/ve/<> NAAT ile/ve/<> MİRÂCİYE ile/ve/<> MAKTEL-İ HÜSEYİN ile/ve/<> HİLYE ile/ve/<> MEVLİD ile/ve/<> KIRK HADİS ile/ve/<> MENÂKIBNÂME ile/ve/<> KISSA ile/ve/<> SİYER

( Tanrı'nın birliğini ve ululuğunu anlatan şiir/ler. İLE/VE/<>
Allah'a dua etme, yalvarma. | Allah'a dua konulu şiirler/manzûme. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'i övmek, ona yakarma, şefaat dileme amacıyla yazılmış şiir/ler. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in mirâcını anlatan şiirler. İLE/VE/<>
Hz. Hüseyin'in Kerbela'da şehit edilişini konu alan ve acıklı bir üslûpta yazılan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in fiziksel ve kişisel özelliklerini, örnek davranışlarını konu alan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in doğumunu ve kısaca yaşamını övgüyle anlatan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in kırk sözünden oluşan yapıtlar. İLE/VE/<>
Din büyüklerinin, tarikat kurucularının, ermişlerin olağanüstü yaşamlarını anlatan yapıtlardır. İLE/VE/<>
Öğüt verici ve öğretici öykü, fıkra, masal, menkıbe türü yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in yaşamını anlatan yapıtlar. )


- DİZİ ZAMAN ile/ve NOKTASAL ZAMAN

( SERIAL TIME vs./and POINTAL TIME )


- DOĞA ile/ve/||/<>/> NEFS


- DOĞA ile/ve/||/<>/>< NİTELİK

( Azalmaz/çoğalmaz. İLE/VE/||/<>/>< Azalır/çoğalır. )


- DOĞA = TABİAT = NATURE[İng., Fr.] = NATUR[Alm.] = NATURA[Lat.] = PHYSIS[Yun.] = NATURALEZA[İsp.]


- DOĞAL VE ZORUNLU ile DOĞAL AMA ZORUNLU DEĞİL ile NE DOĞAL, NE DE ZORUNLU

( Doğal Hal'de, "Ben şuyum, ben oyum" yoktur. )

( There is no 'I am this', 'I am that', in the natural state. )

( NATURAL AND COMPULSORY vs. NATURAL BUT NOT COMPULSORY vs. NEITHER NATURAL, NOR COMPULSORY )


- DOGMA ile NAS


- DOĞRU DUYU/HİS ile/ve NASIL ÖĞRENİLECEĞİNİ BİLMEK

( Doğru hisse sahip olan, nasıl öğreneceğini bilir. )

( RIGHT SENSE vs./and TO KNOW HOW TO LEARN )


- DOĞRUYSA ile/ve/değil/yerine NE KADAR DOĞRUYSA


- DOĞUM ORANI ile NÜFUS/DEMOGRAFİ

( NATALITY vs. DEMOGRAPHY )


- DOKU = NESİÇ, NESC = TISSU


- DOKU ile/ve YARALARI ONARAN DOKU ile/ve NASIR

( TISSUE vs./and CALLUS vs. CALLUS )


- DÖLLENME:
NÂTIK'IN ALTI ile/ve/değil NÂTIK'IN ÜSTÜ

( Hücre ile. İLE/VE/DEĞİL Kelâm ile. )

( Boğazının altı. İLE/VE/DEĞİL Boğazının üstü. )

( Dudaklarından çıkan. İLE/VE/DEĞİL Kulağından giren. )


- DUÂ[Ar.] ile NİDÂ'[Ar.]


- DUA ile/ve NİYZ[Fars.]

( İsteyeceksin, sürekli niyaz edeceksin! )


- DÜNYA ile/ve/||/<>/> NEPTÜN ile/ve/||/<>/> URANÜS ile/ve/||/<>/> SATÜRN ile/ve/||/<>/> GÜNEŞ

( [=]
50 ay. İLE/VE/||/<>/> 57 dünya. İLE/VE/||/<>/> 63 dünya. İLE/VE/||/<>/> 700 dünya. İLE/VE/||/<>/> 1300 dünya. İLE/VE/||/<>/> 1.300.000 dünya. )


- DÜNYA ile/ve/||/<> NESNELERİN ÖYKÜSÜ

( )


- HİKMET:
DÜNYEVÎ ile/ve/<> NEFSÂNÎ ile/ve/<> ŞEYTANÎ ile/ve/<> İLÂHÎ

( Toplumsal. İLE/VE/<> Psikolojik. İLE/VE/<> Siyasal. İLE/VE/<> Tanrısal[Teolojik], [Din, Mârifetullah]. )


- DÜŞÜNCE:
ETKİNLİĞİ ile/ve/||/<> OLAYI ile/ve/||/<> NESNESİ

( THOUGHT ACTION vs./and/||/<> THOUGHT EVENT vs./and/||/<> THOUGHT OBJECT )


- DÜŞÜNME = TEFEKKÜR = THINK[İng.] = PENSÉE[Fr.] = DENKEN[Alm.] = COGITARE, COGITATIO[Lat.] = NOEIN, DIANOIA[Yun.] = PENSAR[İsp.]


- DUYGU İFADELERİNDE:
POZİTİF ile/ve/||/<> NEGATİF ile/ve/||/<> YAKINLIK

( 3, 4, 9, 11, 13, 15, 16. maddeler. İLE/VE/||/<> 2, 5, 10, 14. maddeler. İLE/VE/||/<> 1, 6, 7, 8, 12. maddeler. )


- DUYGU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NİYET


- DÜZEN = NİZAM = ORDER[İng.] = ORDRE[Fr.] = ORDNUNG[Alm.] = ORDEN[İsp.] = ORDO[Lat.]


- DÜZGÜ = KAİDE, NUMUNE = NORME[İng., Fr.] = NORM[Alm.] = NORMA[Lat.]


- EB ile/||/<> EBEVEYN ile/||/<> EBEN AN CEDD ile/||/<> RABBE ile/||/<> ASABE-İ NESEBİYE/NESEBİYYE ile/||/<> MÜLTEKÂ-YI NESÂB ile/||/<> NESLEN BADE NESLİN ile/||/<> İRS

( Baba, ata. İLE/||/<> Ana, baba. İLE/||/<> Babadan oğula.[ebâ an cedd] İLE/||/<> Üvey ana. İLE/||/<> Kan ve soy yoluyla yakın/akraba. İLE/||/<> İki ya da daha çok kişinin kuşaklarının birleştiği kişi. İLE/||/<> Kuşaktan kuşağa. İLE/||/<> Soya çekim, verâset. )


- EDEN BULUR (KADER[Ar. < KADAR]/KARMA[Hintçe]) ile/ve/||/<>/> NE EKERSEN, ONU BİÇERSİN


- EDİB ve/||/<> NAZİK ve/||/<> HAZİK

( Sözümüzde. VE/||/<> Davranışımızda. VE/||/<> İşimizde[ustalığımızda]. )


- EF'AL:
SIHHAT ile/ve/||/<> İNİKAT ile/ve/||/<> NİFAZ ile/ve/||/<> LÜZÛM

( LEGALITE avec/et/||/<> CONCLUSION avec/et/||/<> VALIDITE avec/et/||/<> NECESSITE D'EXECUTION )


- EĞİLİM = TEMAYÜL = INCLINATION[İng., Fr.] = NEIGUNG, ZUNEIGUNG[Alm.] = PROPENSIO, INCLINATIO[Lat.] = INCLINACIÓN[İsp.]


- EKŞİ ile/ve/değil/yerine NAKŞÎ


- ELDE ETMEK ile NEDEN OLMAK


- ELEKTROFİL ile NÜKLEOFİL

( Elektronları kabul eden kimyasal tür. İLE Elektronları bağışlayan kimyasal tür. )


- ELEKTROKİMYA ile/||/<> NÜKLEER KİMYA

( Elektriksel süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Nükleer süreçlerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


- ELEKTROLİT ile/>< NON-ELEKTROLİT

( Elektrik iletkenliği olan çözeltiler. İLE/>< Elektrik iletkenliği olmayan çözeltiler. )


- ELEKTROLİT ile/>< NONELEKTROLİT

( Suda çözündüğünde, iyonlarına ayrışan nesne. İLE/>< Suda çözündüğünde, iyonlarına ayrışmayan nesne. )


- ELEKTROMANYETİK RADYASYON ile/ve/||/<> NÜKLEER RADYASYON

( Elektrik ve manyetik alanların yaydığı enerji. İLE/VE/||/<> Atom çekirdeklerinin bozunması sonucu yayılan enerji. )


- ELEKTROMANYETİK RADYASYON ile/ve/||/<> NÜKLEER RADYASYON

( Elektrik ve manyetik alanların yaydığı enerji. İLE/VE/||/<> Atom çekirdeklerinin bozunması sonucu yayılan enerji. )


- [önce] (NEHY-İ ANİ'L) MÜNKER[Ar.] ile/ve/sonra/||/<>/>/>< (EMR-İ) BİL MÂRUF[Ar.]

( Günah ve kötü şeyler[in yapılmaması]. İLE/VE/||/<>/>/>< Herkesçe bilinen, tanınan, belirli, sanlı. | Şeriatın uygun gördüğü, beğendiği ve buyurduğu[nun yapılması]. )


- EMSÂL ile NUMUNE

( BENZER ile ÖRNEK )


- EN AZINDAN ile ile NEYSE Kİ ...


- ENÂM[Ar.] ile NÂS[Ar.]


- ENDÜSTRİ 1 - 4:
BUHAR ve/||/<>/> ELEKTRİK ve/||/<>/> OTOMASYON ve/||/<>/> NESNELERİN İNTERNETİ


- ENE ile/yerine NAHNÜ

( Ben. İLE/YERİNE Biz. )


- | ENERJİ || HELYUM[He] || NÖTRON |
ile/ve/<>/<
DÖTERYUM[D] || TRİTYUM[T]

( )


- ENKERE MİN-HU KEZÂ[Ar.] ile NEKAME MİN-HU KEZÂ[Ar.]


- ENKERE[Ar.] ile NAKAME[Ar.]


- ENTİVİ değil NE-TE-VE NTV


- EOZİNOFİLİ ile/||/<> NÖTROFİLİ

( Kanda beyaz kan gözelerinin[eozinofil] artışı. İLE/||/<> Kanda beyaz kan gözelerinin[nötrofil] artışı. )


- EPİLEPSİ ile/||/<> NARKOLEPSİ

( Beyinde olağandışı elektriksel etkinlik ile nöbetler. İLE/||/<> Aşırı gündüz uykululuğu ve ani uyku atakları ile ilişkili bir uyku bozukluğu. )


- ER değil/yerine NÜFUS


- EREBOS ile/ve NYKS

( Mutlak karanlık. İLE/ve Gece. )


- EŞE ve/<> NEŞE


- EŞYANIN TABİATI değil/yerine/= NESNELERİN DOĞASI


- ETİYOLOJİ/ETIOLOGY[İng.] değil/yerine/= NEDEN | NEDEN BİLGİSİ


- ETİYOLOJİK/ETIOLOGICAL[İng.] değil/yerine/= NEDENSEL


- ETKEN ile NEDEN

( AGENT/FACTOR vs. REASON/CAUSE )


- ETKİ ile/ve/> NEDEN

( EFFECT vs./and/> REASON )


- ETKİNLİK ile/ve/||/<> NESNELERİN BÜTÜNLÜĞÜ


- EVET EKLEMİ ile/ve/||/<> HAYIR EKLEMİ


- -FACİENT ile/||/<> -FİCATİON ile/||/<> -FEROUS ile/||/<> FUNCT- ile/||/<> -GEN/-GENE ile/||/<> -GENESİS ile/||/<> HEREDO- ile/||/<> -PRAXİA/-PRAXİS ile/||/<> -PLASİA/-PLASİS/-PLASY ile/||/<> -PLAST/-PLASTİC/-PLASTY/-PLASY ile/||/<> -PARA/-PAROUS ile/||/<> -POİESİS/-POİETİC ile/||/<> NE-/NEO- ile/||/<> -OSİS/SİS- ile/||/<> SEPT-/SEPTİ-/SEPTO- ile/||/<> ECH-

( Yapmak, oluşturmak. İLE/||/<> Yapmak, neden olmak. İLE/||/<> Oluşturmak, sağlamak, yapmak. İLE/||/<> Yapma, hizmet, işlev. İLE/||/<> Oluşturulan, yayılan, yönlendirilen, oluşturan, yönlendiren, meydana getiren, babası olmak. İLE/||/<> Herhangi bir şeyin oluşumu, kaynağı. İLE/||/<> Genetiksel. İLE/||/<> Etki, yapma, tedavi uygulamaları. İLE/||/<> Gelişme ile ilgili, oluşum. İLE/||/<> Oluşturan, oluşma, oluşturma olayı, meydana getirme, gelişme, büyüme, canlı ilkel göze. İLE/||/<> Yapma, oluşturma, ortaya çıkarma, doğurma. İLE/||/<> Oluşum ya da yapımla ilgili. İLE/||/<> Yeni, son, yeni gelişen bölüm, anormal yeni oluşum. İLE/||/<> Bir durum, olay, koşul, fizyolojik artım, oluşum. İLE/||/<> Bölme, bölüm/septum ile ilgili, yedi. İLE/||/<> Sahip olmak, birleşmek. )


- FÂCİRE ile NEMFOMANİK

( HÜYÂM-İ RAHM[Ar.], NYMPHOMANIA[İng.], NYMPHOMANIE[Fr.] )


- FAHİŞ[Ar.] değil/>< NARH[Fars.]

( Ölçüyü aşan, aşırı, çok fazla. | Ahlâka ve törelere uygun olmayan. DEĞİL/>< Tüketiciyi korumak amacıyla, özellikle zorunlu gereksinme maddeleri için devletçe saptanan fiyat. )


- FARAZÎ ile/ve/değil/||/<>/< NAZARÎ


- FARK/LI/LIK ile NİTELİK FARKI/FARKLILIĞI

( DIFFERENT/DIFFERENCY vs. DIFFERENCE/Y OF QUALITY )


- FARZ ile NÂFİLE


- FAT32 ile/ve NTFS


- FATİH SULTAN MEHMET ve/< NİMEL[< Nİ AMEL] CEYŞ

( ... VE Fetihte şehit olan askerler. )

( 18 SEKBANLAR: Şehzâde Camii [Saraçhane'de] karşısında, [eski] Nikah Dairesi'nin yanındaki mezarlıklar. )


- FELSEFE:
NİTELİKLİ SORU, SORMA "SANATI" ile/ve/||/<>
NİTELİKLİ, SORU SORMA "SANATI"


- FELSEFE/DE:
KAVRAMSAL/LIK ve/||/<> NEDENSEL/LİK ve/||/<> ELEŞTİREL/LİK


- FELSEFE'DE SEZGİ ile NIETZSCHE'DE SEZGİ

( Kavramlaştırılmamış her türlü düşünce. İLE İçgüdü. )


- FENÂ[Ar.] ile NEFÂD[Ar.]


- FENOMEN ile NUMENON/NUMENEN

( Uzay ve zaman(d)a konu olan. İLE ... )


- FETHA ile/ve KESRE/ESRE/HAFZ ile/ve HEMZE ile/ve ÖTRE/ZAMME ile/ve ŞEDDE/TEŞDÎD ile/ve TENVÎN ile/ve NASB ile/ve REF ile/ve İLLET ile/ve MEDD/E ile/ve MEDD-İ LÎN ile/ve LÎN ile/ve VAV-I ATIFA

( a ya da e [düz ve geniş ünlü] okutan üstün imi. İLE/VE/||/<> ı ya da i [düz ve dar ünlü] okutan im. İLE/VE/||/<> Elif, vav, ye, he üzerine konan işaret - gırtlak vuruşu; elifin adı. İLE/VE/||/<> o, ö, u, ü [yuvarlak ünlü] okutan ötre imi. İLE/VE/||/<> Bir yazacı çift okutan ve şedde denilen im. İLE/VE/||/<> Sözcüğün sonunu, nun gibi okutmak üzere konan iki üstün[-en], iki esre[­-in], iki ötre[-ün]. İLE/VE/||/<> Yazacın etha'lıymış gibi a ya da e'yle okunması. İLE/VE/||/<> Bir sözcüğü zammeli[ötre - yuvarlak ünlülü (o, ö, u, ü)] okuma. İLE/VE/||/<> Çeker harfleri[matres lectionis] elif, vav, ye yazaçlarından biri. İLE/VE/||/<> elif, vav, y e'yi çekerek uzatma. İLE/VE/||/<> vav ile ye sesçil imsiz[harekesiz] olup kendinden önceki yazaç üstün imi almışsa medd-i lîn olur. İLE/VE/||/<> Yumuşatarak çekme. İLE/VE/||/<> Atıf vavı. Bağlaç. Arapça ya da Farsça iki sözcüğü birbirine bağlarken, ilk sözcük ünsüzle bitmişse bu yazacı ü gibi okutur [ilim ve irfan~ilm ü irfan], ünlüyle bitmişse iki sözcüğü bağlayan vav, vü biçiminde okunur [kaza ve kader / kaza vü kader]. )


- FEVZ[Ar.] ile NECÂT[Ar.]


- FFP2 MASKE/FFP2 MASK[İng.] değil/yerine/= N95 MASKE


- FİKR[Ar.] ile NAZAR[Ar.]


- FIRKA-İ NÂCİYE ve/<> NECÂT


- FITNAT[Ar.] ile NEFÂZ[Ar.]


- FİZYOLOJİ ile/ve/||/<> NÖROFİZYOLOJİ

( bkz. Jean Martin Charcot )


- FOTOĞRAFIN:
ÖZNEL(L)EŞTİR(İL)MESİ ile/ve/||/<>/> NESNELEŞTİR(İL)MESİ


- FRANZ KAFKA ile/ve/||/<> NÂZIM HİKMET

( 03 Temmuz 1883 - 03 Haziran 1924 İLE/VE/||/<> 15 Ocak 1902 - 03 Haziran 1963 )

( image )

( )

(

)

( )


- FREUD ile/ve NIETSZCHE ile/ve MARX

( Bilinçdışı. İLE/VE İçgüdü. İLE/VE Yabancılaşma. )


- GANİMET[Ar.] ile NEFEL[Ar.]


- GAYRI ... ile/ve/||/<> NA...


- GEÇİCİ NUR ile/ve SOYUT NUR ile/ve NURLAR NURU


- GEEK ile/ve/||/<>/> NERD

( )


- GELİŞİP BÜYÜME = NEŞV Ü NEMÂ = DÉVELOPPEMENT


- GERÇEKLİK TANIMI/TASAVVURU ile/ve NEDENSELLİK TANIMI/TASAVVURU ile/ve KİŞİ ZİHNİ


- GEREKLİLİK ile/ve NEDENSELLİK

( Öncelik-sonralık yoktur. İLE/VE Öncelik-sonralık vardır. )

( İşlevsellik. İLE/VE Birbirini açıklayıcılık. )

( NECESSITY vs./and SCIENTIFIC TERM )


- GEZEGENLER ile NEPTÜN

( ... İLE Gözle ya da her hangi bir teleskopla görülmeden, hesaplamalarla keşfedilen ilk gezegendir. )

( ... İLE Güneş Sistemi'nin sekizinci ve Güneş'e en uzak gezegenidir. Güneş'e olan uzaklığı ise 4.5 milyar kilometredir. Yüzey sıcaklığı, -220 °C olup Güneş Sistemi'nin en soğuk gezegenidir. Neptün'ün bilinen 14 doğal uydusu bulunmaktadır. )


- GİRYÂN ile/ve NERGİS

( Ağlayan göz. İLE/VE Mahmur bakan göz. Yan bakış/lı. )

( ... İLE/VE Divan edebiyatında zehir, bazen panzehir olarak geçer. )


- GLOMERÜLONEFRİT ile/||/<> NEFROTİK SENDROM

( Böbrek glomerüllerinin yangılanması. İLE/||/<> Böbreklerde protein kaybı ve ödem. )


- GÖNÜLLÜLÜK ile/ve/||/<> NEŞE


- GÖRME ile/ve/<> NÜFÛZ ETME


- GÖVDE/İNSAN ile/ve/<> NEY

( İNSAN ve NEY: 60 )


- GÖVDE/MİZ:
OKSİJEN ve/||/<> KARBON ve/||/<> HİDROJEN ve/||/<> NİTROJEN ve/||/<>
KALSİYUM ve/||/<> FOSFOR ve/||/<> + 54 ÖĞE

( %65 ve/||/<> %18 ve/||/<> %10 ve/||/<> %3 ve/||/<> %1.4 ve/||/<> %1.1 ve/||/<> + %0 - 0.99 )

( OXYGEN and/||/<> CARBON and/||/<> HYDROGEN and/||/<> NITROGEN and/||/<> CALCIUM and/||/<> PHOSPHORUS and/||/<> + 54 ELEMENTS )


- GÖVDE(N):
[ne] ATMAK ve [ne de] TAPMAK


- GÖVDENİN/TEN'İN ABDESTİ ile/ve AKIL'IN/VİCDANIN ABDESTİ ile/ve NEFS'İN ABDESTİ

( Su ile. İLE/VE Gözyaşı ile. İLE/VE Kelâm/sohbet ile. )


- GÖVDENİN EYLEMİ ile/ve/<> NEFSİN EYLEMİ ile/ve/<> ÖZÜN EYLEMİ

( El ile. İLE/VE/<> Hayal ile. İLE/VE/<> Sevgi ile. )


- GRAMINEAE = NECÎLÎYE


- [ne yazık ki]
GÜÇLÜNÜN "SAZINI ÇALMAK" ve/||/=/<> NAMUSSUZLUK

( Gerekçesi ne olursa olsun, güçsüze karşı güçlünün sazını çalmak, namussuz sayılmak için yeterlidir. )

( Namuslular da namussuzlar kadar cesur olmalı! )


- GÜL ile/<> NİLÜFER(LOTUS)

( Dikenlikte. İLE/<> Bataklıkta. )


- GÜMÜŞ ile NUKRE/NUKRA

( ... İLE Külçe halinde gümüş. )


- GUNA ile NİTELİK

( Nitelik. )


- GÜNAH ile/ve/<> İSYAN ile/ve/<> NİSYAN


- GÜNEŞ ve/||/<>/> NÜKLEER TEPKİMELERİ

( Güneşteki enerji, protonların[hidrojen atomunun çekirdekleri], helyum çekirdekleri oluşturmak üzere nükleer olarak kaynaşmasıyla üretilir. Buradaki en önemli süreç, "proton-proton zinciri" adı verilen süreçtir. Sırasıyla üç tepkime gerçekleşir. İlk tepkimede, iki proton birleşerek bir döteryum[/ağır hidrojen] çekirdeği ile bir pozitron ve bir nötrino oluşturur. İkinci tepkimede, döteryum çekirdeğinin üçüncü bir protonla birleşmesi sonucunda helyum-3[helyumun hafif izotopu] çekirdeği ve gamma ışını adı verilen anlık bir elektromanyetik ışınım oluşur. Son olarak iki helyum-3 çekirdeği birleşir ve iki protonun serbest kalmasıyla bir helyum-4[bol bulunan izotop] çekirdeği oluşur. Bu tepkimeler zincirinin toplam etkisi, dört protonun, enerji üretimiyle birlikte bir helyum çekirdeği oluşturmasıdır. Güneşte daha az önem taşıyan alternatif tepkime ise bir proton ile bir karbon çekirdeği arasında başlar ve karbon çekirdeğinin bir helyum çekirdeği içinde birleşen dört proton bırakarak eski durumuna dönmesiyle son bulur.

Protonlar, pozitif yüklü parçacıklardır. Yani aralarında bir elektrostatik itme kuvveti bulunur. İki proton, çok yüksek bir bağıl hızla çarpışmadıkça, bu itme gücü, protonların birbirine nükleer bir tepkime başlatacak kadar yaklaşmalarını önler. Bir gazın içindeki parçacıkların birbirine göre hızları sıcaklığa bağlıdır. Protonların birbiriyle tepkimeye girmesinden önce 10 milyon Kelvin derecesine yaklaşan sıcaklıklar gerekmektedir. Böyle sıcaklıklar ise yalnızca yıldızların iç bölümlerinde bulunur. )


- HABER ile NEBE

( ... İLE Önemli haber. )


- HABER[Ar.] ile NEBE'[Ar.]


- HABERÎ ile/ve/değil/yerine NAKLÎ


- HACEREYN ve/||/<> NESÎK

( İki taş.[Altın ve gümüş.] VE/||/<> Altın. | Gümüş. )


- HAD'[Ar.] ile NAKS[Ar.]


- HADD[Ar.] ile NİHÂYET[Ar.] ile 'ÂKIBET[Ar.]


- HAK ile/ve/||/<> NASİP


- HÂKA BİHİ[Ar.] ile NEZELE BİHİ[Ar.]


- HALÂK[Ar.] ile NASÎB[Ar.]


- HALI ile NAH[Fars.]

( ... İLE Değerli kumaşlardan yapılan bir çeşit halı, kilim. )


- HALK MÜZİĞİ'NDE:
YAYLI SAZLAR ile/ve NEFESLİ SAZLAR ile/ve VURMALI SAZLAR

( Kabak kemane, Karadeniz kemençesi, Tırnak kemençe, Iklığ/Iklık. İLE/VE Kaval, Zurna, Mey, Tulum, Sipsi, Çifte, Argun, Zimbon[Buğday sapından çocuk çalgısı]. İLE/VE Davul, Tef, Darbuka, Kaşık, Çalpara, Zil, Çifte nara, Balaban, Tepsi, Dümbelek. )


- HALK[Ar.] ile NÂS[Ar.]


- HAMR/ŞARAP ile NEBÎZ

( Aynıyla haramdır. İLE Sarhoş ediciliğiyle orantılı olarak haramdır. )

( ... İLE Hurma ya da arpadan yapılan bir çeşit içki. | Şarap. )


- HANE[Ar.] ve/> KÖY[Fars. < KÛY] ve/> NÂHİYE[Ar.] ve/> KAZÂ[Ar.]

( Ev/ocak. VE/> Yerleşim birimi. VE/> Bucak, bölge. VE/> İlçe. )


- HAREKET:
CEVHER'DE ile NİCELİK'TE ile NİTELİK'TE ile MEKÂN'DA


- HAREKET ve NESNE

( MOVEMENT and MATTER )


- HAREKET[Ar.] ile NUKLE[Ar.]


- HAREKET" ile/ve "NUMARA"


- HARÎK[Ar.] ile CAHÎM[Ar.] ile NÂR[Ar.] ile SA'ÎR[Ar.]


- HASEBİYLE/SEBEBİYLE/HAYSİYETİYLE değil/yerine/= NEDENİYLE/-DEN ÖTÜRÜ/DOLAYI, DOLAYISIYLA


- HAŞIR ile/ve NEŞİR


- HATA ile/ve/değil/< NİYET BOZUKLUĞU


- HÂTIR[Ar.] ile NAZAR[Ar.]


- HATTAT'IN/"USTA"NIN YAZDIKLARININ, ...:
HEM KENDİNİN, HEM DE HERKES TARAFINDAN OKUNABİLENLERİ ile/ve/||/<> SADECE KENDİNİN OKUYABİLDİKLERİ ile/ve/||/<> NE KENDİNİN, NE DE BAŞKASININ OKUYABİLDİKLERİ


- HAYÂT[Ar.] ile NEMÂ[Ar.]


- HAYDAR KUTLU =/< NÂBİ YAĞCI


- HAYIR = NO[İng., İt., İsp.] = NON[Fr.] = NEIN[Alm.]


- HAYR:
SÖZ (İLE) ile/ve/||/<> SÜKÛT (İLE) ile/ve/||/<> NAZAR (İLE) ile/ve/||/<> AMEL (İLE)


- HAYR[Ar.] ile Nİ'MET[Ar.]


- HAYVANLAR (ÂLEMİ) ve/<> NE OLMADIĞININ/OLMAYACAĞININ GÖSTERGELERİ


- HÂZIR ve NÂZIR


- HAZZ[Ar.] ile NASÎB[Ar.]


- HEDÎR ile NEVH

( Güvercin ve benzeri kuşların ötmesi. İLE Güvercinin nağme ile ötmesi. )


- HEDİYELEŞMEK ve/||/<>/> NİTELİKLİ BERABERLİK


- HEKİM ile NİTÂSÎ[Ar.]

( ... İLE Anlayışlı hekim. )


- HEM, HEM DE ve NE, NE DE:
[İkisi birlikte kullanılır!/kullanılmalıdır!]


- HEPAT/O- ile KRAN(İ)YO- ile M(İ)YEL(O)- ile FLEBO- ile PNEUM-/PNEUMO-/PNEUMATO- ile PİYO- ile NEKRO-

( Karaciğer [ön ek]. İLE Kafa-, kafatası. İLE Omurilik [ile ilgili]. İLE Toplardamar [ile ilgili]. İLE Hava-, gaz-, akciğer. İLE İrinli, irin .... İLE Ölü/nekro-. )


- (HER KOŞULDA) YAP!:
NE YAPABİLİYORSAN ile/ve/||/<> NE KADARINA SAHİPSEN ile/ve/||/<> NEREDEYSEN

( (IN ANY CONDITION) DO:
WHAT YOU CAN vs./and/||/<> WHAT YOU HAVE vs./and/||/<> WHERE YOU ARE )


- HER NEYSE değil/yerine NEYSE


- HEYÛLA ve/<> SÛRET ve/<> ŞEKİL ve/<> NİTELİK


- HİBE[Ar.] ile Nİ'MET[Ar.]


- HİÇÇİLİK = ADEMİYUM MEZHEBİ = NIHILISM[İng.] = NIHILISME[Fr.] = NIHILISMUS[Alm.] = NIHIL[Lat.]


- HİÇLİK = ADEM = NON-BEING[İng.] = NÉANT[Fr.] = NICHTS[Alm.] = NON ENS[Lat.]


- HİDÂYET CAMİİ ile/ve NUSRETİYE CAMİİ

( İkisi de, II. Mahmut tarafından inşâ ettirilmiştir. )

( Caminin bulunduğu sokaktaki pisliklerden temizlenmesi ve bölgenin hidâyete ermesi üzerine. İLE Yeniçeriliğin kaldırılması vesilesi["başarısı ve şükranı"] ile inşâ ettirmiştir.[1826][NUSRET: İlâhî yardım.] )


- HİDÂYET[Ar.] ile NECÂT[Ar.]


- HİGROTROPİZM değil/yerine/= NEME YÖNELİM

( Canlıların, zorunlu olarak havanın nemine göre yönelmesi ve yer değiştirmesi. )


- HİKMET ile NUTUK


- HİPNOZDA, KİŞİNİN ...:
TELKİN ALIP ALMAMASI ile/ve/||/<>/> NARKOZ ile/ve/||/<>/> KATELEPSİ ile/ve/||/<>/> LATERJİ ile/ve/||/<>/> SOMNAMBUL


- HİRA DAĞI değil NUR DAĞI


- HİSBE ve NİSBE


- HISSA[Ar.] ile NASÎB[Ar.]


- HİSSE[Ar.] ile NASÎB[Ar.]


- HİSTON ile/ve/||/<>/> NÜKLEOZOM

( DNA'nın etrafına sarıldığı proteinler. İLE/VE/||/<>/> DNA ve histon proteinlerinin oluşturduğu yapı. )


- HIZLI ÖRGÜTLEN(EBİL)ME ile/ve/değil/<> NİTELİKLİ ÖRGÜTLENME


- HO CHI MINH VILLE ve/değil/<> NGUYEN THAT THANH

( Vietnam'da, Saygon ırmağının sağ kıyısında bulunan Ho Chi Minh Ville kenti, adını, Birleşik Vietnam kurulduğunda, 1975 yılında almıştır.
[MINH: Aydınlatan., adını, 1945'te Viet-Minh kurulduğunda almıştır.] )


- HOOKE YASASI ve/||/<>/> "NE KADAR KUVVET, O KADAR UZAMA"

( Bir maddenin bozunumunun, bozunuma neden olan kuvvetle yaklaşık doğru orantılı olduğunu açıklayan yasa. [Bu yasaya uyan maddelere, "doğrusal elastik maddeler" denir.] [Robert Hooke'un ardından adlandırılmıştır.] VE/||/<>/> ... )

( ... et/||/<> "UT TENSIO SIC VIS" )


- HORMONLAR ile NÖROTRANSMİTERLER

( Endokrin bezler tarafından salgılanan ve gövdede çeşitli işlevleri düzenleyen kimyasallar. İLE Sinir gözeleri arasında iletim/aktarım yapan kimyasallar. )


- HOŞ GÖRMEK ile/ve/değil NEŞEYLE NEŞELENMEK


- HUBÛT[Ar.] ile NÜZÛL[Ar.]


- HUDUS ile/ve/||/<> ZAMAN ile/ve/||/<> NİSAP ile/ve/||/<> GÜN ile/ve/||/<> RES ile/ve/||/<> KÂBE ile/ve/||/<> NEŞV-Ü-NEMÂ ile/ve/||/<> KAST VE NİYET ile/ve/||/<> HÜKÜMLER ile/ve/||/<> BEKÂ ile/ve/||/<> MEŞRÛ TASARRUF


- HUZUVÂNE[Ar.] ile NAHVE[Ar.]


- HYGİ- ile/||/<> -İA ile/||/<> -İASİS/-ASİS/SİS- ile/||/<> -İATRİCS/-İATR/-İATRY ile/||/<> -İTİS ile/||/<> NOS-/NOSO-/NOSUS- ile/||/<> PATH-/-PATH/-PATHİA/-PATHİC/PATHO-/-PATHY ile/||/<> THERAP- ile/||/<> PHLOGO- ile/||/<> CAUST-

( Bir durumu, patolojik durumu anlatan son ek. İLE/||/<> Etki ve gelişim süreci, hastalık, patolojik durum. İLE/||/<> Sayrılığın sağaltımıyla ilgili, iyileşme. İLE/||/<> Sayrılık, özel bir bölümün yangısal durumu. İLE/||/<> Sayrılık, özel bir bölümün sayrılık durumu. İLE/||/<> Sağlık. İLE/||/<> Bir sayrılık ilgili, sayrılığa ait, sayrı. İLE/||/<> Sağaltım ile ilgili. İLE/||/<> Yangı ile ilgili. İLE/||/<> Yanma. )


- HEYULA[Ar.]/HYLE[Yun.] ile NESNE, ŞEY | BİÇİMİ OLMAYAN NESNE, ŞEY


- HYPN-/HYPNO- ile/||/<> NARCO-/NARE- ile/||/<> SOMN-/SOMNİ-/SOMO-/-SOMNİA

( Uyku. İLE/||/<> Uyku durumu; uyuşukluk, cansızlık, sersemlik. İLE/||/<> Uyku. )


- İ'ÂNE[Ar.] ile NUSRET[Ar.]


- İBÂDET ve NAZ


- [hem] İBÂDET ile/ve/hem de/ya da/||/<> NEDÂMET


- İBÂDET ve/||/<> NEFSİNİ DÜZELTMEK


- İÇ DÜZEN ve/||/<>/< NEDENSELLİK BAĞLARI


- İÇGÜDÜ ile/ve/değil NİYET

( [not] INSTINCT vs./and/but INTENTION )


- İÇİNE GİRİLEMEZLİK / NÜFÛZ EDİLEMEZLİK[İng. IMPENETRABILITY]:
ÂN'A ve/||/<> NESNEYE

( TEMPORAL and/||/<> SPATIAL )


- İÇSELLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> NORMALLEŞTİRME


- İDDİA değil/yerine NEŞE


- İDİYOPATİK/IDIOPATHIC[İng.] değil/yerine/= NEDENİ BİLİNMEYEN


- İDLÂL değil/yerine/= NAZ ETME, NAZLANMA | AŞIRI DERECEDE NAZLANMA


- İDRAK ile/ve/> NİYET


- İHSÂN[Ar.] ile NEF'[Ar.]


- İHTİYÂRÎ/TAHYİRÎ HÜKÜMLER:
CEVAZ ile/ve/||/<> İBÂHE/MUBAH ile/ve/||/<> NEDB ile/ve/||/<> İSTİHSAN ile/ve/||/<> TABİÎYET ile/ve/||/<> HELÂL


- İLÂHİ ile/ve NEFES


- İLÂHİ ile NEVBE

( ... İLE Bayramlarda ve kandillerde, dergâhlarda, halîle, kudüm, mazhar çalınarak ilâhî okuhması. )


- İLÂHİ ile/ve NUTUK

( ... İLE Konusu sınırlıdır. Bektâşilik'te görülür. )

( ... İLE Tarikata yeni giren dervişlere yol göstermek ve tarikat âdâbını öğretmek için tasavvuf ulularınca söylenen şiir. )


- İLETİM DOKUSU = NESC-İ Vİ'ÂÎ = TISSU CONDUCTEUR


- İLİM-İRFAN ve/||/<>/>/< NOKTA

( İlim-irfan, noktayı düşünmek ve anlamaktır.
[Noktayı fehm etmektir, ilim-irfandan kasıt.] )


- İLİŞKİLİ/LİK:
UZAYSAL/LIK ile/ve/||/<> NEDENSEL/LİK

( David Hume )


- İLK NEDEN ile/ve NEDENSELLİK


- İLLİYET BAĞI değil/yerine/= NEDENSELLİK BAĞI


- İMGE/LEME ile/ve/||/<> NESNE TAKLİDİ


- İNAK = NASS = DOGMA[İng., Alm.] = DOGME[Fr.] = DOGMA[Yun.]


- [İNANÇ +] İLİM ile/ve/||/<> İRFAN ile/ve/||/<> HÜZÜN ile/ve/||/<> NEŞE ile/ve/||/<> [bunlar yoksa]

( Hikmet. İLE/VE/||/<> Rahmet. İLE/VE/||/<> Zarâfet. İLE/VE/||/<> Muhabbet. İLE/VE/||/<> Şiddet. )


- İNDİRGEMECİLİK ile/ve/||/<> GEREKİRCİLİK ile/ve/||/<> NESNELLİK


- İNSAN/KİŞİ:
NE İSTEDİĞİNİ BİLEBİLEN ile/ve/değil/||/<>/< NE İSTEMEDİĞİNİ BİLEBİLEN


- [ne yazık ki]
İNSANLIK SUÇLARI:
SOYKIRIM ile/ve/||/<> İŞKENCE/ŞİDDET ile/ve/||/<> TERÖR ile/ve/||/<> NEFRET/DÜŞMANLIK ile/ve/||/<> IRKÇILIK ile/ve/||/<> KÖLELEŞTİRME ile/ve/||/<> İNSAN KAÇAKÇILIĞI ile/ve/||/<> ORGAN TİCARETİ ile/ve/||/<> BAĞIMLILAŞTIRMA

( Bağımlılaştırma - İnsanlık Suçu İlişkisi - Muharrem Balcı )

( * Kasten öldürme
* Kasten yaralama
* İşkence, eziyet ya da köleleştirme
* Kişiyi, özgürlüğünden yoksun kılma
* Bilimsel deneylere tâbi kılma
* Eşeysel saldırıda bulunma, çocukların eşeysel istismarı
* Zorla gebe bırakma
* Zorla fuhşa sevketme )

( [unfortunately] HUMAN CRIMES: GENOCIDE and/||/<> TORTURE and/||/<> DISCRIMINATION and/||/<> HATRED and/||/<> TO PUSH ADDICTION (and/||/<> TO DISSAPOINT) )


- INTERİKTAL/INTERICTAL[İng.] değil/yerine/= NÖBETLER ARASI


- İNTİZÂR[Ar.] ile NAZAR[Ar.]


- IOT/INTERNET OF THINGS[İng.] değil/yerine/= NESNELERİN INTERNETİ


- İRFÂNİ ile/ve/||/<> NAZARÎ

(



Kaynak: Türk Felsefe-Bilim Tarihi'nin Seyir Defteri - Türk Felsefe-Bilim Tarihi'nin Seyir Defteriİhsan Fazlıoğlu(Prof.Dr.) )


- IRREVOCABLE ile/ve/||/<> NON-RETROACTIVITY OF LAW

( Geri dönülemez. İLE/VE/||/<> Geriye/geçmişe yürümemezlik. )


- İSİMLER = ESMÂ = NOMS


- İSKEMİ ile/||/<> NEKROZ

( Dokulara yeterli kan akışının olmaması. İLE/||/<> Göze ya da dokuların ölümü. )


- İŞLET FİİLİN, DUYSUN KULAĞIN ve/||/<> NE VERİRSEN ELİNLE, O DA GELİR SENİNLE ve/||/<> SADECE İŞİNİ YAP, BIRAK ULUSUNLAR


- İŞLEV ile/ve/<> BİÇİM ile/ve/<> NİTELİK


- ISPANAKTA:
NİTRAT > NİTRİT

( Ispanakta bulunan nitrat, ısıtılırsa nitrite dönüşür. Dolayısıyla, hiçbir zaman ısıtmadan, ilk pişirmede tüketilmelidir. )


- İSRAF ile NANKÖRLÜK


- İSTANBUL ile/ve NEFS-İ İSTANBUL

( BÎLÂD-I SELÂSE İLE/VE Suriçi İstanbul. [Asıl İstanbul] )


- İSTENÇ/İRÂDE ile/ve NİYET

( WILLPOWER vs./and INTENTION )


- İSTER İSTEMEZ ile/ve/değil/||/<>/>< NE YAZIK Kİ


- İSTER ..., İSTER ... ile/ve/<> NE ..., NE DE ...


- İSTİDLÂL[Ar.] ile NAZAR[Ar.]


- İYİMSERLİK = NİKBİNLİK = OPTIMISM[İng.] = OPTIMISME[Fr.] = OPTIMISMUS[Alm.]


- İZAHAT ile/ve NASİHAT


- IZIS ile/ve NEFTIS

( Osiris'in eşi ve kardeşi. )


- JADE ile/||/<> NEFRİT/NEPHRİTE

( Yeşil, beyaz, sarı, kahverengi ve siyah renklerde olabilir. İLE/||/<> Genellikle yeşil renkte olup daha yumuşak bir yapıya sahiptir. )


- JADEİT ile/||/<> NEFRİT/NEPHRİTE

( Genellikle daha parlak ve serttir. İLE/||/<> Daha yumuşak ve yaygın bir yeşim türü. )


- JİLET ile NEŞTER/BİSTURİ


- JIM CROW YASALARI ile NÜRNBERG YASALARI


- KÂDI/LIK ile/değil NAİB/LİK


- KALEM ile/||/<> GENELGE/TAMİM ile/||/<> MUHTIRA ile/||/<> HATT-I HÜMÂYUN ile/||/<> NOTA ile/||/<> NİŞANCI

( Resmî belgeleri hazırlayan yazıcıların çalıştığı yer. İLE/||/<> Yasa ve yönetmeliklerin uygulanmasında yol göstermek. İLE/||/<> Herhangi bir şeyi anımsatma, uyarma amacıyla yazılan yazı. | Bir devletin başka bir devlete politik sorunlarla ilgili olarak yolladığı uyarı yazısı. İLE/||/<> Sultan tarafından herhangi bir iş için çıkarılan yazılı emir. İLE/||/<> Bir devletin başka bir devletle ya da elçisine yaptığı bildiri. İLE/||/<> Osmanlı yasalarını iyi bilen, yasalar konusunda Dîvân'a görüş veren yabancı devletlerle yazışmaları hazırlayan, Sultan mektuplarına tuğra çeken, Divan-ı Hümayûn üyesi. )


- KALİFİKASYON değil/yerine/= NİTELİKLİLİK


- KALİFİYE/VASIFLI değil/yerine/= NİTELİKLİ


- KALITATİF ARAŞTIRMA/QUALITATIVE RESEARCH[İng.] değil/yerine/= NİTEL ARAŞTIRMA


- KALITATİF/QUALITATIVE[İng.] değil/yerine/= NİTEL


- KALİTE/Lİ[Fr./İng. < QUALITY] değil/yerine/= NİTELİK/Lİ


- KALTABAN[Fars.] değil/yerine/= NAMUSSUZ | ŞARLATAN, YALANCI, HİLECİ


- KÂMUS ve/<> NÂMUS

( Kâmus, namustur. )


- KANSERDE:
BİRİNCİL TEDAVİ ile/ve/yerine/<> NEOADJUVAN TEDAVİ

( ... İLE Eğer hormon tedavisi, birincil tedavi öncesi verilirse buna Neoadjuvan Tedavi denir. Kanser hücrelerinin öldürülmesine ve birincil tedavinin etkili olmasına yardımcı olur. )

( http://kanserle-dans.blogspot.com )


- KANTITATİF ARAŞTIRMA/QUANTITATIVE RESEARCH[İng.] değil/yerine/= NICEL ARAŞTIRMA


- KANTITATİF/QUANTITATIVE[İng.] değil/yerine/= NICEL


- KANUN ile NÜZHE

( ... İLE Kanuna benzer bir saz. )


- KAPSAYAN ANNE ile/ve/||/<> NESNEL ANNE


- KARBONDİOKSİT[Fr. < CARBONDIOXYDE] ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> NİTRÖZ OKSİT

( Renksiz, kokusuz, yoğunluğu 152,0 °C'de ve 36 atmosfer basıncında kolayca sıvılaşan ekşimsi tatta bir gaz.[CO2] İLE/VE/NE YAZIK Kİ/||/<>/> Karbondioksitten, 300 kat daha zararlı sera gazı. )


- KARIŞMAK:
NE YAPMAYACAĞI/NA / SÖYLEMEYECEĞİ/NE ile/değil
NE YAPTIĞINA/SÖYLEDİĞİNE

( Birine, ne yapmayacağını söylemek/anlatmak/göstermek karışmak değildir! ["Karışmak", yapılacak yanlış ya da doğru olan eylem/söz için kullanılabilir ancak.] )

( Kişilerin ne söyleyeceğini ya da yapacağını söylemeye, "müdahale" ya da "karışmak" denilebilir (belki ve çoğu şey için). Fakat ortak olan kavram, ifade, durum, davranış ve tutumlarda, toplumsal birlik, düzenlilik ve sürekliliğin sağlanması için gerektiğinde, hepimizin, birbirimize neyi yapamayacağını/yapmayabileceğini söylemesi kabalık ya da karışmak değildir! )


- KASD[Ar.] ile NAHV[Ar.]


- KATMANDU'DAKİ TAPINAKLAR:
SWAYAMBHUNATH ile/ve/||/<> BOUDHANATH ile/ve/||/<> PASHUPATINATH ile/ve/||/<> BACHARESVARI ile/ve/||/<> KAMASUTRA ile/ve/||/<> GUHYESVARI ile/ve/||/<> NYATOPOLA-BHIMSEN


- KAVAL ile NÂREKE

( ... İLE Karagöz oyununda kullanılan, kamıştan yapılmış, kavala benzer bir müzik aleti. )


- KAVRAM = MEFHUM[Ar. < FEHM] = CONCEPTION, NOTION[İng.] = CONCEPT, NOTION[Fr.] = NOTIO, BEGRIFF[Alm.] = CONCEPTUS, NOTIO[Lat.] = LOGOS, ÉNNOIA, HOROS, NOEMA[Yun.] = CONCEPCÍON[İsp.]


- KAVRAM ile/ve/<> NİYET

( Felsefe. İLE/VE/<> Kavrama niyet girince, ideolojiye dönüşür. )

( CONCEPT vs./and/<> INTENTION )


- KAYIKÇIK, KARİNA, ALT KAYIK = SÜFLÎ ZEVRAK = NACELLE, CARÈNE


- KAYNAK ile/ve NEDEN

( SOURCE vs./and CAUSE )


- KAZ ile NİL KAZI

( image )


- KÂZIM ve/||/<>/> NÂZIM

( Öfkesini tutan. VE/||/<>/> Düzenleyen, düzene koyan, tertip eden. )


- KED = NE İYİ ...
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Bir şeyi betimlerken vurgulama ya da abartma amacıyla kullanılan bir ilgeç. )

( KED AT: Ne iyi at. | KED NENG: Ne iyi şey. )


- KEDİ ile NORVEÇ ORMAN KEDİSİ


- KERÂHET[Ar.] ile NUFÛRU'T-TAB'[Ar.]


- KETB[Ar.] ile NESH[Ar.]


- KETEBE ile/ve SEVVEDE ile/ve NESEHA ile/ve HARRERE ile/ve NEMEKA ile/ve RAKAME ile/ve NAKALE ile/ve ZEBERE ile/ve SATARE ile/ve İSTİRAHE


- KEVKEB[Ar.] ile NECM[Ar.]


- KEYİFLİLİK ile NÖTR OLMAK


- KEYİFSİZLİK ile NÖTR OLMAK


- KEZÂ/KEZÂLİK[Ar.] ile NİTEKİM/AYNI BİÇİMDE


- KİBAR/LIK ile NAZİK/LİK


- KİBARLIK ile/değil/yerine NEZÂKET

( Krala gösterilen kibarlık, "zorunluluktandır". İLE/DEĞİL/YERİNE Dilenciye gösterileni nezâket, gerçektir. )

( Nasıl "görünmek" "istediğmizle". İLE/DEĞİL/YERİNE Kim olduğumuzla ilgili. )


- KILIF[Ar. < GİLÂF] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> NEVRESİM[NEV(Fars.) + RESM(Ar.)]

( Bir şeyi korumak için kendi biçimine göre, çoğunlukla yumuşak bir nesneden yapılmış özel kap; zarf. | Yolsuz bir işe bulunan sudan gerekçe. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Torba biçiminde dikilmiş, yorgana geçirilen kılıf. )


- KİM? ile NİÇİN?(NE İÇİN?)

( Felsefe ve din alanının sorularıdır. )

( WHO? vs. FOR/TO WHAT?
Questions of the philosophy and religion. )


- KİMİN, "HAKLI/HAKSIZ" OLDUĞU değil/yerine NEYİN, DOĞRU OLDUĞU

( Bir şeyin, haklı olduğunu bildiğin halde, o şeyden yana çıkmazsan, korkaksın demektir. )


- KİMİN:
"NE OLDUĞU" ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< NE OLACAĞI

( "Belirli" olabilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Belirsizdir. )


- KİRAZ ile/ve NABAK

( ... İLE/VE Yaban kirazı. )


- KIRMIZI ile/<> NARÇİÇEĞİ

( ... İLE/<> Parlak kırmızı renk. | Bu renkte olan. )


- KİŞİLERE/İN DAVET(İ) ile/ve NESNELERE/İN DAVET(İ)

( Gel diyene ar eyleme, gelme diyene dar eyleme! )


- KİŞİNİN KİM'LİĞİ ile/ve NESNENİN NE'LİĞİ


- KİŞİSEL) YORUM ile/ve/değil/yerine/<> NESNELLİK

( Yorum niteliğindeki hiçbir yaklaşım/açıklama, nesnellik iddiasında bulunamaz. )


- KISMEN ile/ve NİSPETEN


- KIST[Ar.] ile NASÎB[Ar.]


- KIYAM:
FARZ NAMAZDA ve NÂFİLE NAMAZDA

( Farzdır. VE Sünnettir. )

( [çok zorunlu olmadıkça] Farz namazlar, oturarak kılınmaz! )


- KIYASIN ENGELLERİNDE(DEF-İ KIYAS):
MEN ile/ve/||/<> MUARAZA ile/ve/||/<> NAKZ-I İCMÂLÎ ile/ve/||/<> NAKZ-I TAFSİLÎ/ŞEBİHÎ

( EMPECHEMENT PROPREMENT DIT avec/et/||/<> CONTESTATION avec/et/||/<> REFUTATION COLLECTIVE avec/et/||/<> REFUTATION PARTIELLE OU RESSEMBLANTE )


- KIZILGERDAN = | NAR BÜLBÜLÜ = KINALI = GÖĞSÜ KINALI |[yerel]


- KLASİK REALİZM ile NEO REALİZM


- KOBALT ile/> NİKEL ile/> KADMİYUM ile/> KURŞUN

( Atom numarası 27, atomik kütlesi 58.933, yoğunluğu 8.9 g/cm³, ergime sıcaklığı 1495 ºC, kaynama sıcaklığı 2870 ºC, kütle numaraları 54-62 arasında izotopları bulunan, ancak sadece 59 kütle numaralı izotopu [27Co59, %100] kararlı olan, 60 kütle numaralı radyoizotopu [Co60], 5.3 yıl yarılanma süresi ve 1.17 MeV ve 1.33 MeV enerjili iki gama fotonuyla tıpta ışın tedavisinde ve endüstride kullanılan, demir ve nikele benzeyen beyaz metal. Simgesi: Co
İLE/>
Atom numarası 28, atomik kütlesi 58.71, ergime sıcaklığı 1453 ºC, kaynama sıcaklığı 2732 ºC ve yoğunluğu 8.9 g/cm³ olan, 360 ºC'den sonra ferromanyetik özelliğini kaybeden, kütle numaraları 57-66 arasında izotopları bulunan, nikel pillerin ışına maruz kalmasıyla oluşan 63 kütle numaralı radyoizotopu [Ni63] radyoaktif izleyici olarak kullanılan, geçiş metalleri öbeğinden, manyetik özellikli alaşımlarda, trafolarda, elektrik iletkenliği düşük olduğundan, direnç malzemelerinde, elektrik ve elektronik devrelerde, seramik kaplama sanayiinde kullanılan, parlak beyaz metal öğe. Simgesi: Ni
İLE/>
Atom numarası 48, atomik ağırlığı 112.40, ergime sıcaklığı 320.9 ºC, kaynama sıcaklığı 765 ºC ve yoğunluğu 8.6 g/cm³ olan, 0.6 eV'un üstündeki nötronlar için saçılma etki kesitleri yüksek fakat soğurma etki kesitleri küçük, ısıl [0.0253 eV enerjili ya da 2200 m/s hızlı] nötronlar için soğurma etki kesiti çok yüksek [2450 b], saçılma etki kesiti çok düşük [5.6 b] olduğundan, reaktörlerin denetim çubuklarında ve ayrıca ölçüm aygıtlarında nötronlara karşı ekranlama işlevi için kullanılan, çinkoya benzeyen, genellikle çinko yataklarında, onunla birlikte bulunan beyaz metal öğe. Simgesi: Cd
İLE/>
Atom numarası 82, atomik kütlesi 207.2, ergime sıcaklığı 327.5 ºC, kaynama derecesi 1740 ºC ve yoğunluğu 11.35 g/cm³ olan, kütle numarası 190-218 arasında izotopları olan, maliyet/yoğunluk oranı düşük olmasından dolayı ve fiziksel ve mekanik özellikleri, ışından dolayı önemli bir değişikliğe uğramadığından dolayı, gama ışınlarına karşı etkin zırh malzemesi olarak ve özellikle nükleer reaktörlerde nötron+gamalara karşı zırhlamada, sanayide akü yapımında, elektrik iletiminde kullanılan kabloların kaplanmasında, silah sanayiinde mermi yapımında, inşaat sanayiinde bina çatılarının kaplanması ve ses yalıtımında, otomotiv ve gemi endüstirilerinde dengeleme ağırlığı, petrol sanayiinde oktan artırıcı olarak yakıt maddelerinde ve matbaacılıkta harflerin dökümünde kullanılan, kararlı izotopları Pb206[%25.1], Pb207[%21.7] ve Pb208[%52.3]'un sırasıyla uranyum[92U238], aktinyum[92U235, AcU] ve toryum[90Th232] radyoaktif serilerinin son halkalarını oluşturduğu mavimsi gri renkte çok ağır metal. Simgesi: Pb )

( Co İLE/> Ni İLE/> Cd İLE/> Pb )

( COBALT vs./> NICKEL vs./> CADMIUM vs./> LEAD )

( COBALT avec/> NICKEL avec/> CADMIUM avec/> LE PLOMB )

( KOBALT mit/> NICKEL mit/> KADMIUM mit/> BLEI )


- KOJİKİ ile/ve/||/<>/> NİNŞOKİ

( Japon temel kaynakları. İLE/VE/||/<>/> Bu kaynakların açıklamaları/tefsirleri. )


- KOLOMBİYUM = NİYOBYUM[Fr. < NIOBIUM]

( Atom numarası 41, atom ağırlığı 92,91, yoğunluğu 8,57 olan, oksijen, kükürt, klor vb.nesnelerle birleşikler veren bir öğe. [simgesi Nb] )


- [ne yazık ki]
KÖR ŞİDDET ile NEDENSİZ ŞİDDET


- KORKAK/LIK ile/ve/||/<>/> NUMARACI/LIK


- KORKMAK ile/ve NE DER? [DÜŞÜNCESİ]


- KORKU + BİLGİSİZLİK = NEFRET


- KORKU > DEHŞET > NEFRET/(><)HAYRANLIK


- KOŞUK ile NEŞİD/E[Ar. çoğ. NEŞAİD]

( ... İLE Bir toplulukta okunmaya değer koşuk. | Atasözü gibi kullanılan beyit ya da dize. )


- KOŞUL ile/ve/||/<> NEDENSELLİK


- KOŞUL/LAR ile/ve/||/<>/< NEDEN/LER

( Fizikte. İLE/VE/||/<>/< Zihinde. )

( CONDITION/S vs./and/||/<>/< CAUSE/S )


- KÖTÜLEMEK ile/değil/yerine NE OLDUĞUNU BELİRTMEK

( [not] "TO RUN DOWN" vs./but TO STATE
TO STATE instead of "TO RUN DOWN" )


- KUARK ile/ve NÖTRİNO


- KUKLA SANATINDA:
TALAT-SÜREYYA DUMANLI ile/ve/<>/> NEVZAT AÇIKGÖZ ile/ve/<>/> DUYGU-OYA TANSI

( )


- KUMAŞ ile NİLA

( ... İLE Bir tür Hint kumaşı. )


- KURAL(LILIK) ile/ve NEDEN(SELLİK)


- KURAM = NAZARİYE = FUAD = THEORY[İng.] = THEÉORIE[Fr.] = THEORIE[Alm.] = THEORIA, THEOREIN[Yun.] = TEORIA[İsp.]


- KURAMSAL = NAZARÎ = THEORETIC[İng.] = THÉORIQUE, THÉORETIQUE[Fr.] = THEORETISCH[Alm.] = THEORIKOS, THEORETIKOS[Yun.]


- KUR'AN-I KERÎM:
EMİR ile/değil/yerine NASİHAT/ÖĞÜT


- KUR'AN-I KERÎM:
TEVHİD ile/ve/<> HAŞR/ÂHİRET ile/ve/<> NÜBÜVVET ile/ve/<> İBÂDET ve ADÂLET


- KURBAĞA ile NİNJA KURBAĞA


- KURUCU BAĞLILIK ile NEDENSEL BAĞLILIK


- KUŞAK = NESİL[Ar.] = GENERATION[İng., Alm.] = GÉNÉRATION[Fr.] = GENERATIO < GENERARE:DOĞURMAK[Lat.] = GENERACIÓN[İsp.]


- KUTR ile/||/<> NISFU'L-KUTR ile/||/<> MUHÎT

( Çap. | Köşegen. | Çapraz. İLE/||/<> Yarı çap. İLE/||/<> Çevre. )


- KUVANTUM NOKTALARI ile/||/<> NANO TÜPLER

( Kuantum noktalarının kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Nanotüplerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


- KUYRUKLU YILDIZLAR ile/ve/||/<> NÖTRON YILDIZLARI ile/ve/||/<> MAVİ SÜPER DEV YILDIZLARI


- KUZEY DENİZİNDE:
KOTZEBUE KOYU ile/ve/||/<> ÇUKÇİ DENİZİ ile/ve/||/<> DE LONG BOĞAZI ile/ve/||/<> DOĞU SİBİRYA DENİZİ ile/ve/||/<> LAPTEV BOĞAZI ile/ve/||/<> BOURHAYA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> LAPTEV DENİZİ ile/ve/||/<> OLENEKSKİY KÖFREZİ ile/ve/||/<> KATANSKİY KÖRFEZİ ile/ve/||/<> VİLKİTSİ BOĞAZI ile/ve/||/<> YENİSEY KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KARA DENİZİ ile/ve/||/<> BAYDARATSKAYA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KARA BOĞAZI ile/ve/||/<> ÇEYŞSKAYA KOYU ile/ve/||/<> BEYAZ DENİZİ ile/ve/||/<> ONEGA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> KANDELAŞKA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> DİVİNA KOYU ile/ve/||/<> BARENTS DENİZİ ile/ve/||/<> GRÖNLAND DENİZİ ile/ve/||/<> NORVEÇ DENİZİ ile/ve/||/<> KUZEY DENİZİ ile/ve/||/<> DANZİNG KÖRFEZİ ile/ve/||/<> RİGA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> FİNLANDİYA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> BOTNİ KÖRFEZİ ile/ve/||/<> DANİMARKA BOĞAZI ile/ve/||/<> DAVIS BOĞAZI ile/ve/||/<> BALTIK DENİZİ ile/ve/||/<> LABRADOR DENİZİ ile/ve/||/<> BAFFIN DENİZİ ile/ve/||/<> BAFFIN KÖRFEZİ ile/ve/||/<> SMITH KÖRFEZİ ile/ve/||/<> NARES BOĞAZI ile/ve/||/<> LANCASTER BOĞAZI ile/ve/||/<> ARKTİK KOYU ile/ve/||/<> PR. REGENT BOĞAZI ile/ve/||/<> BOOTHIA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> FOXE ÇANAĞI ile/ve/||/<> FOXE KANALI ile/ve/||/<> REPULSE KOYU ile/ve/||/<> CORAL LİMANI ile/ve/||/<> JAMES KOYU ile/ve/||/<> HUDSON BOĞAZI ile/ve/||/<> UNGAVA KÖRFEZİ ile/ve/||/<> FROBISHER KOYU ile/ve/||/<> CUMBERLAND KÖRFEZİ ile/ve/||/<> HOME KÖRFEZİ ile/ve/||/<> JONES BOĞAZI ile/ve/||/<> PEARY KANALI ile/ve/||/<> BARROW BOĞAZI ile/ve/||/<> FRANKLIN BOĞAZI ile/ve/||/<> VISCOUT MELVILLE BOĞAZI ile/ve/||/<> Mc CLURE BOĞAZI ile/ve/||/<> McCLINTOK KANALI ile/ve/||/<> KRALİÇE MAUD KÖRFEZİ ile/ve/||/<> CORONATION KÖRFEZİ ile/ve/||/<> PR. ALBERT KOYU ile/ve/||/<> AMUNDSEN BOĞAZI ile/ve/||/<> GALLER PRENSİ BOĞAZI ile/ve/||/<> BEAUFORT DENİZİ ile/ve/||/<> PRODHOE KOYU ile/ve/||/<> KOTZEBUE KOYU ile/ve/||/<> NORTON KOYU


- LÂFIZ +/+/= MÂNÂ +/+/= NAZIM +/+/= KELÂM

( KELİME )


- LAFZ ile MÂNÂ ile NAZM


- LAHİT ile/||/<> NEKROPOL ile/||/<> TÜMÜLÜS ile/||/<> SUNAK/ALTAR

( Tahta, taş (mermer), kurşun ya da pişmiş topraktan yapılan, içine ölünün yerleştirildiği özel sanduka. İLE/||/<> Antik Yunan ve Roma kentlerinde genellikle kentin dışında yer alan mezarlık alanı. İLE/||/<> Eski Yunan ve Roma'da bir yeraltı mezar odası ile bunun üzerine toprak ya da taş yığılmasıyla oluşturulan yapay tepeden oluşan mezar biçimi. İLE/||/<> Tapınağın içinde ya da yakınında bulunan, tanrılara sunulan adaklar için kullanılan, genellikle taştan yapılmış öğe. Küçük boyutlarda olduğu gibi, anıtsal yapı türünde olanları da vardır. )


- LÂKÂP/LÂKÂB[Ar.] ile/ve/||/<> NAM[Fars.] ile/ve/||/<> SIFAT[Ar.]

( Takma ad. İLE/VE/||/<> Ad. | Ün. İLE/VE/||/<> Birinin görev, ödev, toplumsal ya da tüzel bakımdan yeri ve özelliği. | Bir adın önüne gelerek o adı nitelik, nicelik, yer, sıra vb. bakımlardan belirten sözcük. | Yüz, kılık ve dış görünüş. )


- LÂTİF ile/ve/||/<> NARİN


- LAYLON değil NAYLON


- LEVREK ile NİL LEVREĞİ

( ... İLE Viktorya Gölü'ne [Doğu Afrika] sonradan sokulmuştur. [Bu nedenle 200 tür yok olmuştur!] )

( ... İLE Boyu 2 metreye, ağırlığı 450 kiloya kadar erişebilmektedir. )


- LEYLA VE MECNUN değil/yerine NACİ VE/<> NACİYE


- LEZZET[Ar.] ile Nİ'MET[Ar.]


- LİBERALİZM ile/ve/||/<>/> NEOLİBERALİZM

( LİBERALİZM'DE
- Bireycilik
- Özgürlük
- Akılcılık
- Eşitlik
- Hoşgörü
- Sınırlı Devlet

İLE/VE/||/<>/>

NEOLİBERALİZM'DE
- Özelleştirme
- Muhafazakârlık
- Otoriter Devlet
- Deregülasyon
- Strateji ve Yönetişim
- Yeniden Dağıtım ve Rekabet
- Kriz ve Şiddet
- Demokrasinin Çöküşü ve Neo-Feodalizm
- Neoliberal Özne
- Esneklik ve Girişimcilik )


- LOGOS ile/ve NOUS

( Akıl, yasa, düzen. İLE/VE ... )

( Ateşli söz. Etki eden söz. Sohbette geçen söz. İLE/VE ... )

( Doğadan kopmuş/uzaklaşmış. İLE/VE Doğa. )

( Bir şeyde bulunan düzen ve yasalılık. İLE/VE ... )

( Dilde/sözcüklerde gö(ste)rebilmek. İLE/VE ... )

( Parçaların, bütün ile olan ilişkisi. İLE/VE ... )

( PRAJNA ile/ve ... )

( SHENGZHI ile/ve ... )


- MAALESEF[Ar.]["MALESEF" değil!]/DERDÂ[Fars.] değil/yerine/= NE YAZIK Kİ


- MADDE ile/ve/||/<>/> SÛRET ile/ve/||/<>/> CİSİM ile/ve/||/<>/> NEFS ile/ve/||/<>/> AKIL


- MAHKUM İKİLEMİ ile/ve/||/<> NEWCOMB SORUNU


- MÂL[Ar.] ile NEŞEB[Ar.]


- MALAWI(MORI-BUANCI) =/< NYASALİND

( Ülkenin bugünkü adı. =/< Önceki adı. )


- MANDALİNADA:
SATSUMA ile AKDENİZ ile KRAL ile NORMAL

( 10 ay boyunca bakım gerektirir. İnce kabuklu, sulu ve çekirdeksizdir. Kuytu bölgelerde yetişir. Edremit'te 240.000 ağacı bulunur. Ülkemizde Satsuma mandalina, adıyla bilinen Owari çeşidi ilk kezJaponya'dan, Batum yolu ile Doğu Karadeniz bölgesine gelmiş ve buradan Ege Bölgesi ve öteki bölgere yayılmıştır. Meyve kabuğu, hasat döneminde açık sarı portakal renginde ve hafif pürüzlüdür. Kabuğun meyve etine bağlılığı gevşektir. Depolamaya, taşımaya elverişli bir çeşittir. Olgunlaştıktan sonra kabuğun meyve etinden ayrılması yani putlaşmaya eğilimi oldukça fazladır. Orta büyüklükte, basık biçimlidir. Meyve eti, koyu portakal rengindedir. Meyveler, aromalı, yüksek nitelikli ve çekirdeksizdir. Bu gibi özelliklerinden dolayı mandalina çeşitleri arasında en çok yeğlenendir. İLE ... İLE ... İLE ... )

( Mandalina[mandarin], Rutaceae ailesinin, Aurantioideae alt ailesinde, Citrus cinsi içinde yer alan bir türdür. )

( CITRUS UNSHIU, MARC vs. CITRUS DELICIOSA vs. CITRUS NOBILIS vs. CITRUS RETICULATA BLANCO )


- MANTIK ile/ve/||/<> NİTELEME/YÜKLEMLER MANTIĞI


- MÂRİFET:
İÇTENLİK ile/ve/||/<> NEZÂKET ile/ve/||/<> ZARÂFET


- MÂRİFE(T) >< NEKRE


- MARTI ile NORVEÇ MARTISI

( ... İLE Kargaları avlayabilirler. [İnsana da saldırabiliyorlar.] )


- MASTAR BİNAYI MERRE(KERE) ile/ve NEVÎ

( SAĞDAN SOLA! )

( NASARÂTÜN | NASRETÂNİ | NASRETEN ile/ve NİSRÂTÜN | NİSRATÂNÎ | NİSRATEN )


- MAYDANOZ ile NARDİN[Fars.]

( ... İLE Maydanozgillerden, çayırlarda yetişen, başakçıkları tek çiçekli, küçük bir bitki. )

( PETROSELINUM SATIVUM cum ERYNGIUM CAMPESTRE )


- MAYMUN ile NESNAS


- MAZERET KAĞIDI değil/yerine/= NEDENLİK BELGESİ


- MAZERET değil/yerine/= NEDENLİK


- MAZERETSİZ değil/yerine/= NEDENLİKSİZ


- MAZUR değil/yerine/= NEDENLİ


- MEGALOMAN/İ ile NARSİSİST/LİK

( MEGALOMANIA vs. NARCISSISNESS )


- MEKANİK FELSEFE'DE:
DESCARTES ile/ve LEIBNIZ ile/ve NEWTON


- MENÂM[< NEVM] ile NEAM

( Uyunacak yer, yatak odası. | Uyku. | Düş, rüya. İLE Hayır! )


- MENFA'AT[Ar.] ile NE'MÂ'[Ar.]


- MENFA'AT[Ar.] ile Nİ'MET[Ar.]


- MENİ[Ar.] ile NUTFE[Ar.]


- MERHABA ve NARHABA

( Bana güvenebilirsin! VE İşlerinizin bereketi [nar gibi] çok olsun! )


- MESRÛR[< SÜRÛR] ile NEŞELİ

( SEVİNMİŞ, NEŞELİ, MEMNUN, ARZUSUNA KAVUŞMUŞ )


- MEYVE VERME = NAZC-İ SEMERE = FRUCTIFICATION, MATURATION


- MIKNATIS ile NEODİM MIKNATIS


- MİMARLIĞIN BÖLÜMLERİ:
YAPI SANATI ve/||/<> ZAMANÖLÇER YAPIMI ve/||/<> NESNE ÜRETİMİ


- MİNNET[Ar.] ile Nİ'MET[Ar.]


- MİSL[Ar.] ile NAZÎR[Ar.]


- MİSL[Ar.] ile NİDD[Ar.]


- MİTOKONDRİYAL DNA ile/ve/||/<> NÜKLEER DNA

( Anneden. İLE/VE/||/<> Babadan. | Göze çekirdeğinde bulunan ve iki ebeveynden de alınan genetik kalıtım. )

( Hem kız, hem erkek çocuğa X kromozomunu taşır. İLE/VE/||/<> Sadece erkek çocuğa Y kromozomunu taşır. )


- MİZAN[< VEZN] ile/ve NİZAM

( Farkta cem, cemde fark. | Terazi, ölçü aleti, tartı, ölçek. | Adâlet ve eşitlik. | Akıl, idrak. | Şeriat. | Hesap özeti. İLE/VE Düzen. )


- MÜBÂYÂ-I EŞYÂ ile NEFY-İ MÜLK ile HİBE


- MÜCERRED/YALIN ile/||/<> NÂKIS/MENKÛS/EKSİKLİ ile/||/<> FASİH

( Türemiş ya da bileşik sözcüğe karşıt olarak, kök nitelikli bir anlambirim özelliği taşıyan sözcük. İLE/||/<> Ad ya da eylem çekimine girmekle birlikte ilişkin olduğu veznin tüm biçimlerini içermeyen sözcükler. İLE/||/<> Bozulmamış, öz dile ait sözcük. )


- MÜDÂHİL ile/ve/<> NÜFÛZ


- MUHÂTARA/LI[< HATAR] ile NETÂME/Lİ

( Söyleşme, konuşma, birbirine hitap etme. | [mecaz] Çekişme. | Tehlike. | Zarar, ziyan, korku. İLE Gizli bir tehlikesi olduğu sanılan, tekin olmayan. | Başına sık sık kaza gelen. )


- MUİN ile/ve/||/<> HİMMET ile/ve/||/<> MÜZAHERET ile/ve/||/<> NUSRET

( Çoğunlukla alt seviyedeki kişinin yardımı.[Alttaki kişi, yukarı yardım/muavenet eder.] İLE/VE/||/<> Yukarıdan aşağıya yardım.[Yetkili kişi, aşağı yardım/himmet eder.] İLE/VE/||/<> Yandan, eş makamdan yardım.[Meslektaş, meslektaşına aynı güç ve konumdakine yardım eder.] İLE/VE/||/<> Lojistik yardım. )


- MÜKEMMEL/LİK ile/ve/değil/yerine NORMAL/LİK


- MÜLÂZEME ile/ve NAKARAT

( ... İLE/VE Bir şarkıda, her kıtadan sonra yinelenen ve bestesi değişmeyen parça. | Çok sık yinelenen ve bundan dolayı usanç vererek önemini yitiren söz. | Bir koşuğun içinde iki ya da daha çok kez yinelenen bölüm. )


- MÜNÂVEBE[Ar. < NEVBET] değil/yerine/= NÖBETLEŞME/KEŞİKLEME/ALMAŞ | NÖBETLE İŞ GÖRME


- MÜNGÜZGEK = NASIR
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Çalışma nedeniyle elde oluşan pürüzlü doku. )


- MÜNKİR ile/ve NEKİR (MELEKLERİ)

( İnkâr eden. | Kendini inkâr eden. İLE/VE Örtülmüş olan. )

( Olumsuz. İLE/VE Olumlu. )

( İnkârcı. İLE/VE Kişiyi, iyiliğe yönelten. )


- MÜSEBBİP değil/yerine/= NEDEN OLAN/YOL AÇAN


- MUTA NİKÂHI ile/değil NİKÂH-I MUVAKKAT ile/değil HÜLLE

( Hz. Muhammed, savaş zamanı için geçerli kılmıştır. [Hz. Ömer, tamamen kaldırmıştır.] DEĞİL Belirli bir süre için yapılan nikâh. [Caiz değildir.] İLE Yurttaşlar Yasası'nın kabulünden önce, kocasından üç kez boşanan kadının, yine eski kocasıyla evlenebilmesi için yabancı bir erkeğe, bir günlüğüne nikâh edilmesi. )

( "MİSYAR: Seyahat süresince geçerli olan nikah.

MİSFAR: İş gezisi(sefer) süresince geçerli olan nikah.

MİSYAF: Tatil süresince geçerli olan nikah." )


- MÜTÂLAA ve NAZAR KAYDI

( Kitabın ders dışında okunduğunu gösterir. Okuma esnasında nüsha üzerinde tashih yapılır. Eserden notlar alındığını gösterir. Hatimede ve hamişlerde[sayfanın etrafındaki/kenarındaki boşluk/lar] işaret edilebilir. Kitabın değerini[mevsûkiyetini] artırır. )


- MÜTEMADİYEN ile BİTEVİYE ile NAMÜTENAHİ


- MUTLULUK:
SAHİP OLDUKLARIMIZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NE KADAR AZ ŞEYE GEREKSİNIM DUYDUĞUMUZ


- MUTLULUK:
SEROTONİN ve/||/<> OKSİTOSİN ve/||/<> MELATONİN ve/||/<>
NORADRENALİN ve/||/<> FENİLETİLAMİN ve/||/<>
DOPAMİN ve/||/<> ENDORFİN ve/||/<> ASETİLKOLİN

( Özsaygı ve uyku hormonu. VE/||/<> Güven hormonu. VE/||/<> Coşku hormonu. VE/||/<> Heyecan hormonu. VE/||/<> Mutluluk hormonu. VE/||/<> Ödül hormonu. VE/||/<> Ağrı kesici hormon. VE/||/<> Uyanıklık hormonu. )

( )


- MUTTASIF[Ar.]/VASIFLI değil/yerine/= NİTELENMİŞ/NİCELİKLİ


- n x v

( KÜTLE x HIZ )


- NA/NOMINA ANATOMICA[İng.] değil/yerine/= NABIZ PULSE VURU


- NÂB[Ar. çoğ. ENYÂB] ile NA'B[Ar.] ile NÂB[Ar.]

( Azı dişi. | Yaşlı deve. İLE Karga ya da horoz gibi ötmek. İLE Arı, saf, hâlis. | Katıksız. | Berrak. | Oluk. )


- NÂBÎ[Ar.] ile NÂBİ'/NÂBİA[Ar. < NEBEÂN] ile Nâbî[Ar.]

( Haberci, haber veren. İLE Yerden çıkıp fışkıran, kaynayan, akan. İLE Büyük Türk şairi.[1626 - 1712][müzikte, Seyyid Nuh takma/müstear adıyla besteleri vardır.] )


- NABIZ ALINABİLEN BÖLGELER:
ŞAH DAMARI ile/ve/||/<> KOL DAMARI ile/ve/||/<> ÖN KOL DAMARI ile/ve/||/<> BACAK DAMARI

( Âdem elmasının iki yanında. İLE/VE/||/<> Kolun iç yüzü, dirseğin üstü. İLE/VE/||/<> Bileğin iç yüzü, baş parmağın üst hizası. İLE/VE/||/<> Ayak sırtının ortasında.
[Çocuk ve yetişkinlerde: Şah damarından.
Bebeklerde: Kol atardamarından.] )

( )


- NABIZ:
ERİL YOĞUN GÖVDEDE ile DİŞİL YOĞUN GÖVDEDE

( Sağ. İLE Sol. )

( ASDAGÂN: İnsanın kollarındaki nabız damarları. )


- NABIZ = IRMAK


- NÂCÎ[Ar.] ile NÂCİ'[Ar.] ile Nâcî[Ar.]

( Kurtulan, selâmete kavuşan, necat bulan. | Cehennemden kurtulmuş, cennetlik. İLE Sindirimi kolay yiyecek. İLE Birçok eseri bulunan, Tercemân-ı Hakîkat gazetesi yazarı.[öl. 1893] )


- NÂCİ ile/ve NECÎB


- NÂCİZ[Ar. çoğ. NEVÂCİZ] ile NÂ-ÇÎZ[Ar.] ile NÂCİS[Ar.]

( Azı dişi. İLE Değersiz, hiç sayılan, önemsiz, çok küçük şey. | Recâizâde Ekrem'in 1886'da basılmış, Fransızca'dan yaptığı çevirileri içeren bir kitabı. İLE Onulmaz hastalık. )


- NÂDÂN[Fars.] ile/değil/yerine/>< DÂNÂ[Fars.]

( Bilmez. | Nobran, kaba, terbiyesi kıt. | Kendini beğenmiş, kibirli. >< Bilen, bilici, bilgiç. )


- NÂDÂN değil/yerine/>< YÂRÂN


- NADİM[Ar.]/PİŞMAN[Fars. < PAŞMAN PAŞEMAN] değil/yerine/= ÖKÜNÇLÜ


- NÂDİM ile ...

( PİŞMÂN OLAN )


- NÂDİR[Ar. < NEDRET | çoğ. NÂDİRÂT, NEVÂDİR] ile NADÎR/NAZÎR[Ar.]

( Seyrek, az, ender bulunur. İLE Taze. | Altın. )


- NÂDİR değil/yerine/= AZ


- NÂDİR ile/ve/<> NÂDÎDE[Fars.]

( Seyrek, az, ender bulunur. İLE/VE/<> Görülmemiş, görülmedik. | Pek seyrek bulunan, çok değerli. )


- NADİR ile/değil TEK


- ENDER / NÂDİR/EN[Ar.] ile İSTİSNÂ/Î[Ar.]


- NADİREN ile YERİ GELDİĞİNDE

( RARELY vs. CONGRUOUS )


- NAFAKA[Ar.] YÜKÜMÜ değil/yerine/= GEÇİMLİK YÜKÜMÜ


- NÂFÎ[Ar. < NEFY] ile NÂFİ'[Ar. < NEFY]

( Gideren, giderici, yok eden/edici. İLE Yararlı, kârlı. )


- NÂFIA MECLİSİ ile/ve/||/<> EBLİYE MECLİSİ

( Bayındırlık işleri. İLE/VE/||/<> Denetlemeler. )


- NÂFİA[Ar.] değil/yerine/= BAYINDIRLIK

( Bir yeri, geliştirip güzelleştirmek için yapılan işlerin tümü. )


- NÂFİLE[Ar.] ile NEDB[Ar.]


- NAFTA[Fr.] ile NAFTALİN[Fr. < Doğu dillerinden]

( 100 - 250 °C'ler arasında damıtılan ürün. İLE Madenkömürü katranının, kuru kuruya damıtılmasından elde edilen, özel kokulu, beyaz, 1.158 yoğunluğunda, 80 °C'de ergiyen, 218 °C'de kaynayan, suda ergimeyen, alkol, benzol ve eterde, kolaylıkla eriyen, antiseptik bir hidrokarbon. )


- NAFTA ile USMCA

( Kuzey Amerika Ticaret Antlaşması. İLE Yeni Serbest Ticaret Antlaşması. )


- NAG ile NAG YILAN ile NAG YILI
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Timsah. İLE "Ejderha". İLE Türk takviminin oniki yılından biri. )


- NAGA ile ...

( Hint mitolojisinde yarı kişi, yarı yılan varlık. )


- NAGÂH ile ...

( Ansızın, birdenbire. )


- NAGARJUNA ile ...

( Hintli, Budist filozof (M.Ö. 200). Zen geleneğinde 14. Pîr olarak kabul edilir. Madhyamika(Orta Yol) Okulu'nun kurucusu. )


- [ne yazık ki]
NAGASAKİ ve/||/<> HİROŞİMA

( Atom bombası, İkinci Dünya Savaşı sırasında sırasıyla 06 ve 09 Ağustos 1945 tarihlerinde atıldı. )


- NAGBİGA ile ...

( Kendi kendine şair olan. )


- NAĞME NAĞME (ŞAKIMAK)


- NAĞME ile/ve NAKARAT


- NAĞRA değil NARA[Ar. < NARE]

( Haykırma, bağırma. | "Sarhoş ya da külhanbeyi" bağırması. )


- NÂH[Fars.] ile NAH[Fars.]

( Göbek. İLE Tel. | İp. | Değerli kumaşlardan yapılan bir çeşit halı, kilim. )


- NAH ile/değil NARH[Fars.]

( İşte. İLE/DEĞİL Tüketiciyi korumak amacıyla özellikle temel gereksinim nesneleri için resmî makamlarca belirlenen ve her yerde geçerli olan fiyat. )


- NAHB[Ar.] ile NAHB[Ar.]

( Ölüm, ecel. | Yüksek sesle ağlama. İLE Çekip çıkarma. | Şerefe içilen kadeh. | En iyi şeyi seçme, tercih etme. )


- NAHHÂT[Ar.] ile NAHHÂT[Ar.]

( Kereste kesicisi, doğramacı, marangoz, tahta/ağaç oymacısı. İLE Kibirli, gururlu. )


- NÂHÎ[Ar. < NEHY] ile NÂHÎ[Ar. çoğ. NUHAT]

( Yasak eden, önleyen, men eden. İLE Sözdizmi, nahiv, sentaks. )


- NÂHİB[Ar. < NEHB] ile NAHÎB[Ar. çoğ. NAHB] ile NAHÎB[Ar.]

( Yağmalayıcı/yağma eden, talanlayan/talanlayıcı, çapulcu. İLE Korkak. İLE Avaz avaz ağlama. )


- NAHÎF[Ar.] ile NAHÎF/NAÎF[Ar. < NEHÂFET] ile NAHİF/NAİF[Fr.]

( Genizden gelen ses. İLE Zayıf, arık. İLE Kendini yetiştirmiş, doğal bir plastik sanat yeteneğine sahip sanatçılar tarafından yaratılan resim sanatı. | Güzel sanatların, özellikle resim alanında kendini yetiştirmiş sanatçısı ya da onun yapıtı. | Saf, deneyimsiz. | Acemice yapılan. )


- NAHÎF/NAÎF[Ar. < NEHÂFET] ile/ve/değil/||/<>/< ZARİF[Ar. < ZARÂFET]


- NAHIL[Ar. < NAHL] ile ...

( Anıtsal süs. Gümüş ya da mumdan yapılarak gelinlerin önünde götürülmesi ya da sonra gelin odasına konulması zamanında âdet olan süs ağacı. | Hurma ağacı. )


- NAHÎL[Ar. < NAHL] ile NÂHİL/E[Ar. < NAHL] ile NÂHİL[Ar. < NAHL] ile NÂHİL[Ar.]

( Hurma ağacı. İLE İnce, zayıf, arık. İLE Kalburcu. İLE Susuz, suyu olmayan. )


- NÂHİR[Ar. < NAHR] ile NAHÎR[Ar.]

( Çürüyüp ufalanmış kemik. İLE Burundan hırlama. )


- NAHİR ile ...

( Sığır sürüsü. )


- NÂHİRE ile ...

( Ayın sonu, son gecesi. | Ayın birinci günü. )


- NÂHİRE[Ar.] ile NAHÎRE[Ar.]

( Ayın birinci günü. | Ayın sonu, son gecesi. İLE Ayın ilk günü ya da son gecesi. )


- NÂHİS[Ar.] ile NAHÎS[Ar. < NAHS]

( Kıtlık yılı. İLE Uğursuz. | Kıtlık. )


- NAHİV[Ar.]/SENTAKS[Fr., İng.] değil/yerine/= SÖZ DİZİMİ


- NAHİV ve FIKIH USÛLÜ ve TEFSİR USÛLÜ


- NAHİV[Ar.] ile SÖZ DİZİMİ

( SÖZ DİZİMİ )


- NÂHİYE[Ar.] değil/yerine/= BUCAK/BÖLGE


- NÂHL[Ar. çoğ. NÜHÛL] ile NAHL[Ar.]

( Dişil bal arısı. İLE Hurma ağacı. | Zamanında, âdet olan süs ağacı. | Gümüş ya da mumdan yapılarak gelinlerin önünde götürülmesi ve sonra gelin odasına konulması. | [yazında/edebiyatta] İnce, uzun, nârin gövdeli dilber. )


- NAHL[Ar.] ile ŞİMRAH[Ar.]

( Hurma ağacı. İLE Hurma budağı, salkımı. )

( Ekildikten ancak 40 - 50 yıl sonra meyve verir. )


- NAHOŞ ile/değil MAYHOŞ


- NAHZ[Ar.] ile NAHZ[Ar.]

( Bir şeyle dürtme. | Biber gibi şeyleri havanda dövme. İLE [cerrahlıkta] Ameliyatta kesilecek kemiği açma. )


- NÂİB[< NEVB]:
VEKİL


- NAÎB ile ...

( Karga ve çirkin sesli kuşların ötüşü. )


- NAÎB[Ar.] ile NÂİB[Ar. < NEVB| çoğ. NÜVAB]

( Karga ve çirkin sesli kuşların ötüşü. İLE Birinin yerine geçen, vekil. | Kadı vekili. | Kadı, şeriat hükümlerine göre hüküm veren hâkim. | Nöbet bekleyen, nöbetle gelen. )


- NAÎB[Ar.] ile NAÎK[Ar.]

( Karga ve çirkin sesli kuşların ötüşü. İLE Karga ötüşü. | Horoz sesi. )


- NAÎK ile ...

( Karga ötüşü. | Horoz sesi. )


- NAİL (OLMA) ile/ve/||/<> NASİB (OLMA)


- NAİL OLMAK:
ZEVK ve/<> SEVİNÇ


- NAİL OLMAK değil/yerine/= ERİŞMEK/ULAŞMAK/KAVUŞMAK


- NÂİL OLMAK ile/ve/<> LÂYIK OLMAK/OLABİLMEK


- NÂİL[< NEYL] ile ...

( MURADINA EREN, ERMİŞ, ELE GEÇİREN | (OLMAK) ile ABCDEF ( ERİŞMEK )


- NÂİM[< NEVM] ile ...

( LEZZETİ ALINAN HER TÜRLÜ NİMET, BOLLUKTA YAŞAYIŞ | CENNETİN BİR KISMI | UYUYAN )


- NÂİM[Ar. < NEVM | çoğ. NÂİMÎN, NİYÂM, NÜVVÂM, NÜVVEM, NÜYYEM] ile NÂİM[Ar. < Nİ'M] ile NAÎM[Ar.]

( Lezzeti alınan her türlü yiyecek, bollukta yaşayış. | Cennetin bir bölümü. | Uyuyan, uykuda bulunan. İLE Taze, körpe. | Yumuşak, kemiksiz şey. İLE Bollukta yaşayış. | Cennetin bir bölümü. )


- NAÎR[Ar.] ile NÂİR[Ar. < NÂR]

( Haykıran, na're atan. İLE Parlayan. )


- NAK'[Ar.] ile -NÂK[Ar.]

( Suda ıslanma. | Sıcak suda haşlama. | İlâç olarak çıkarılan su. | Hayvanın yiyeceğini soğuk su ile ıslatma. | Toz. İLE Adlara takılarak sıfat oluşturan bir edat.[-li,-lü anlamını verir][DERD-NÂK: Dertli. | ELEM-NÂK: Elemli.] )


- NAKA'["ka" uzun okunur] ile NÂKA[Ar.]

( Temiz olma, paklanma. İLE Dişil deve, maya. )


- NAKAHA[Ar.]-!TAZAVVACA[Ar.]


- NAKALE[Ar.] ile NAKARE[Ar.]

( Haberciler, nakledenler. | Eşyayı bir yerden başka bir yere taşıyanlar. | Bir maddenin geçmesine uygun, elverişli olan şeyler. | Bir kitabı/yazıyı bir dilden başka bir dile çevirenler, aktaranlar. | Elektrik akımını ya da ısıyı ileten maddeler/iletkenler. İLE ... )


- NAKARAT değil/yerine/= YİNELEME, KOŞUMCA, KAVUŞTAK


- NAKARE["ka" uzun okunur][Fars.] ile NÂ-KÂRE[Fars.]

( Davul, kös. | Dümbelek. İLE İşe yaramaz, yararsız. | Tembel, üşengen, uyuşuk. )


- NAKDEN[Ar.] ile NAKDÎ[Ar.]

( Para olarak, para ile. | Peşin, elden. İLE Nakitle ilgili, para bakımından olan, paraca, nakde mensup. )


- NAKÎ[Ar.] ile NAKÎ'[Ar.]

( Temiz, pak. İLE Kandırıcı/kandıran. )


- NAKÎB[< NAKABET] ile ...

( VEKİL | BİR TEKKEDE, ŞEYHİN YARDIMCISI OLAN EN ESKİ DERVİŞ YA DA DEDE )


- NAKÎİYE[Ar.]/INFLUSOIRES[Fr.] ile ...

( Haşlamlılar. )


- NAKİL (ETMEK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AKIL (ETMEK)


- NAKİL ile NÂKİL

( Taşıma. İLE Taşıyan. )


- NÂKIL[Ar. < NAKL | çoğ. NÂKILÂN] ile NÂKIR["ka" uzun okunur]

( Taşıyan. | Geçiren. | Çeviren.[bir dilden] | Duyduğunu anlatan. | İletken.[Fr. CONDUCTEUR] İLE Nişana isabet olan ok. | Delen, oyan, kazan. )


- NÂKİL[Ar.] ile NAKÎR[Ar. < NAKR]

( Dönen, nükûl eden. | Kaçınan, çekinen.[MUHTERİZ] İLE Hurma çekirdeğinin arkasındaki beyaz çukur. | Pek küçük, önemsiz şey. )


- NAKİL[Ar.]/TRANSPORT[Fr.] değil/yerine/= TAŞIMACILIK/AKTARIM


- NAKÎS[Ar. < NOKSÂN] ile NÂKİS[Ar. < NEKS | çoğ. NEVÂKİS] ile NAKÎZ[Ar. < NAKZ]

( Eksik. İLE Başını sürekli öne eğen kişi. | Alçak, adi, bayağı. İLE Karşı, zıt. )


- NAKIŞ ile CİVANKAŞI

( ... İLE Bir tür nakış ve işleme. )


- NAKIŞ ile SAVAT[Ar.]

( ... İLE Gümüş üstüne, özel bir biçimde, kurşunla işlenen kara nakış. )


- NAKIŞ ile SÜZENİ[Fars.]

( ... İLE Kasnağa gerilmiş kumaşa, iğne ya da tığla yapılan bir nakış türü. )


- NÂKIS ile/||/>< ZÂİD

( Eksi/negatif. İLE/||/>< Artı/ pozitif. )


- NÂKIS/A[Ar. < NAKS] ile NAKIŞ[Ar.] ile NÂKIZ[Ar. < NAKZ]

( Eksik, noksan, tam olmayan. | Kusurlu, kusuru olan. | [matematikte] -[eksi] imi/işareti. İLE Genellikle kumaş üzerine, renkli iplikler ya da sırma ve sim kullanarak, elle, makineyle yapılan işleme. | Özellikle duvar ve tavanları süslemek için yapılan resim. | Beste ve semailerin, dört yerine iki haneli olanlarına verilen ad. | [mecaz] Hile. İLE Bozan, bozucu, bozma, çözme, kırma. )


- NAKİT PARA değil NAKİT


- NAKİT ile/ve/< PEŞİN[< Fars. PÎŞÎN: Önceki.]


- NAKL ETMEK ile BEYÂN ETMEK


- NAKL[Ar.] ile NAKR[Ar.]

( Bir şeyi başka bir yere götürme. | Taşıma, aktarma, geçirme. | Aynısını başka bir şey üzerine alma. | Masal/öykü anlatma, söyleme. | Çeviri yapma, tercüme etme. | [coğrafya] Taşın.[Fr. TRANSPORT] İLE Vurma. | Kuşun yem toplaması. | Oyma, kazma, taş oyma, heykel yapma, taş oymacılığı. )


- NAKLEN[Ar.] ile NAKLÎ[Ar.]

( Nakil yoluyla. | Anlatma ya da öykü yoluyla. İLE Akla değil, nakle dayanan. )


- NAKLÎ BİLGİ ile/ve KEŞFÎ BİLGİ


- NAKLÎ İLİMLER(ULÛM-U NAKLİYE):
ULÛM-U ŞER'İYE ve/||/<> ULÛM-U LİSÂNİYE VE ÂLİYE[< ÂLET]


- NAKŞ (ETMEK):
HARF[HRF] ile/ve/<> RAKAM[RKM] ile/ve/<> KİTAP/KETEBE[KTB]

( Üçünün de anlamı, "Kazıyarak nakşetmek"tir. )


- NAKS[Ar.] ile NAKŞ[Ar.]

( Eksiklik, noksan. | Eksiltme, azaltma. İLE Resim. | Duvarlara, tavanlara yapılan yağlı ya da sulu boya resim, süsleme sanatı. | İpekle, sırma ile işletme. | Hile, renk. )


- NAKŞBENDÎ'DE 5 LETAİF'İN ZİKRİ


- NAKZ ile/ve/||/<> TAHSİS ile/ve/||/<> TAMİM ile/ve/||/<> İCMÂL ile/ve/||/<> TEFSİR

( ANNULATION avec LA RESTRICTION DU SENS OU DE LA PORTEE avec EXTENSION DU SENS OU DE LA PORTEE avec COLLECTIF avec ANNOTATION )


- NA'L[Ar.] ile NÂL[Ar.]

( Ayakkabı, pabuç. | Nal. | Oturacak yerlerin en aşağısı. İLE Kamış düdük. | Kamış. | Kamış kalemin içindeki saz. | Şeker kamışı. | İnleyen/inleyici. )


- NAL[Ar.] ile NALÇA[Ar. + Fars.]

( At, eşek, öküz vb. yük hayvanlarının tırnaklarına çakılan, ayağın biçimine uygun demir parçası. İLE Ayakkabıların altına çakılan demir. )


- NÂLÂN[Fars.] değil/yerine/>< HANDÂN[Fars.]

( İnleyici, inleyen. DEĞİL/YERİNE/>< Gülen, gülücü, güler, sevinçli. )

( "Son Hıçkırık"[Hülya Koçyiğit - Kartal Tibet] filmini de izlemenizi salık veririz. )


- NÂLE[Fars.], MOAN[İng.] değil/yerine/= İNLEME


- NÂLE ile ...

( İNLEMEK, İNİLTİ )


- NALLI MESCİD ile ...

( Bâbıâli'dedir. [XV. yy.] )


- NAM/NATIONAL ACADEMY OF MEDICINE[İng.] değil/yerine/= ULUSAL TIP AKADEMISİ


- NAMA RUPA ile ...

( İsim~biçim. Zihinsel~fiziksel enerjiler. )


- NAMAZ:
DÜŞÜNCE ve EYLEM BİRLİĞİ/BULUŞMASI


- NAMAZ:
EF'AL-İ MALÛMA ve/||/<> EFKÂR-İ MAHSUSA


- NAMAZ KILMAK yerine NAMAZI EDÂ ETMEK


- NAMAZ KILMAK değil NAMAZI KILMAK


- NAMAZ-NİYAZ


- NAMAZ ile ...

( KULUN HAK İLE OLMASI (SALÂT) )


- NAMAZ ile/ve/||/<>/< AHLÂK

( [Zorunlu/Farz!] 5 vakit. İLE/VE/||/<>/< 24 saat boyunca, her an. )


- NAMAZ ile/ve DERS

( Kazası varsa bile. İLE/VE Kazası olmaz. )


- NAMAZ ile/ve DÖN NAMAZI


- NAMAZ ile/ve DUHÂ NAMAZI


- NAMAZ ile GECE NAMAZI(VİTR)


- NAMAZ ile/ve HZ. ALİ NAMAZI


- NAMAZ ile İKİNDİ NAMAZI

( ... İLE Kaza kılınmaz! )

( Güneş batarken ve tam tepedeyken de kılınmaz! )


- NAMAZ ile/ve İŞRAK NAMAZI

( ... İLE/VE Gün doğumundan yaklaşık 40 dakika sonra kılınan bir "nafile" namaz. )


- NAMAZ ve ORUÇ

( SALÂT ve SAVM, SIYÂM )

( NAMAZ ve BİHRÂM, RÛZE )


- NAMAZ ve SADAKA

( Namaz; namazda, benliğin tasadduk edilmesidir. )


- NAMAZ ile/ve ŞÜKÜR


- NAMAZ ve/<> ZAMAN

( ... VE/<> Tersten okunuşu ile. )


- NAMAZDA OKUNAN BESMELE ile NAMAZ DIŞINDA OKUNAN BESMELE

( Sessiz. İLE Sesli/sessiz. )


- NAMAZDAN ÖNCE ESTAĞFİRULLAH ile/ve NAMAZDAN SONRA OKUNAN ESTAĞFİRULLAH


- NAMAZGÂH ile NAMAZGÂH ile NAMAZGÂH

( 1786'da, Sultan II. Mahmud'un annesi Nakşıdil Sultan tarafından. İLE 1642'de, Sadrazam Gürcü Mehmet Paşa tarafından. İLE 1812'de, Sultan II. Mahmud'un eşi Nevfidan Sultan tarafından. )

( Okmeydanı'ndadır. İLE Okmeydanı'ndadır. İLE Üsküdar, Selimiye'de, Astsubay Orduevi karşısındadır. İLE )


- NAMAZI EDÂ ETMEK ve ŞÜKRÜNÜ EDÂ ETMEK


- NAMAZI "KIL! KIL! KIL!" DEYİP "KIL ETMEK" yerine NAMAZIN ZEVKİNİ VERMEK/ANLATMAK


- NAMAZIN RÜKNLERİ, USÛLÜ, ÂDÂBI(ERKÂN-I SALÂT)

( Namaz kılarken ayakta durunca elif olur, rükûya eğilince dal olur, secdede -yandan bak- mim harfidir. Yani namaz kılınca adam olunur! )


- NAMDAR[Fars.] değil/yerine/= ÜNLÜ


- NÂME[Fars.] ile -NÂME[Fars.]

( Mektup. | Sevgiye ve aşka dair yazılmış mektup. | Kitap, dergi/mecmûa. İLE "Yazılı/yazılmış, küçük kitap" anlamlarına gelerek birleşik/mürekkep sözcükler oluşturur.[EMİR-NÂME, KÂNUN-NÂME, KARAR-NÂME] )


- NÂMÎ[Ar. < NÜMÜVV] ile NÂMÎ[Ar. < Fars. NÂM]

( Yerden biten, yetişen, büyüyen, artan. İLE Ünlü, namlı, şöhretli. )


- NAMİJA = BACANAK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Eşin[kadın] kız kardeşinin kocası. )


- NAMIK KEMÂL FIKRALARI değil NÂM-I KEMÂL FIKRALARI


- NAMIK KEMAL ve/||/<>/< ABDÜLLÂTİF SUPHİ PAŞA


- ... KEMAL:
NAMIK ile YAŞAR ile ORHAN

( 21 Aralık 1840 - 02 Aralık 1888 İLE 15 Eylül 1914 - 02 Haziran 1970 İLE 06 Ekim 1923 - 28 Şubat 2015 )


- NAMINA ile/değil/yerine ADINA


- NÂMİYE ile ĞAZİYE ile MÜVELLİDE

( Büyüme. İLE Beslenme. İLE Üreme. )


- NÂMİYE ile HASSÂSE ile MÜDRİKE

( Gövdesel yaşamsallığın, bitkilerdeki görünüşü. İLE Gövdesel yaşamsallığın, hayvanlardaki biçimi. İLE Gövdesel yaşamsallığın, insandaki dışlaşması. [akıl] )


- NAMLI ile NAMLI

( Samanından ayrılmamış arpa yığını. )


- NAMUS ile/ve GÜVEN


- NÂMÛS[Ar.] ile/değil/<> NOMOS[Yun.]

( Yasa. | Ar, edep, hayâ, ırz. | Temizlik, doğruluk. | Allah'a yakın olan büyük melek. | Esrâr sahibi. | Sinek. | Derinden gelen ses. İLE/DEĞİL/<> Yasa. )


- NAMUS ile ŞEREF


- NAMUS-U EKBER ile/ve NAMUS-U ESGAR

( Tanrı. İLE/VE Para. | Sessiz adâlet. )


- NÂ-MÜTENÂHÎ[Fars., Ar.] değil/yerine/= SONSUZ


- NÂM-ZED ile ...

( NİŞANLI, SÖZLÜ, YAVUKLU | ADAY | MİRAS BIRAKANIN FEVKALÂDE İKAME YOLUYLA TAYİN ETTİĞİ MİRASÇI | LEHİNE VASİYET YAPILAN KİMSE )


- NAMZET[Fars.] değil/yerine/= ADAY


- NAN ile ...

( EKMEK )


- NANE ile/değil BUHRİYE


- NANE ile/ve/<> KEKİK

( ... İLE/VE ÂVŞİN, ÂVİŞE/ÂVİŞEN )

( PEPPERMINT vs. THYME )

( MENTHA PIPERITA cum THYMUS VULGARIS )


- NANE ile NARPIZ

( ... İLE Yaban nanesi. )


- NANE ile SU/YABAN NANESİ/YARPUZ

( .. İLE Ballıbaklagillerden, çiçekleri birbirinden ayrı halka durumunda, nane türünden, güzel kokulu bir bitki. )

( ... ile YARPUZ/YAPRUZ/YALPUZ/NARPUZ )

( MENTHA SATIVA cum MENTHA PULEGIUM )


- NANKÖR[Fars.]["NAMKÖR" değil!] değil/yerine/= İYİLİKBİLMEZ


- NANKÖR[Fars.] ile/değil/yerine/>< VEFÂLI

( Tek bir yanlışınızı/eksiğinizi/zararınızı görse, tüm iyiliklerinizi/artılarınızı/yararlarınızı unutur. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Çok fazla yanlışınızı/eksiğinizi/zararınızı görse bile iyiliklerinizi/artılarınızı/yararlarınızı unutmaz. )


- NANNY vs. BABYSITTER


- NANO KİMYA ile/||/<> MAKRO KİMYA

( Nanometre ölçeğindeki nesnelerin kimyasal özelliklerini inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Makroskopik ölçekteki nesnelerin kimyasal özelliklerini inceleyen bilim dalı. )


- NANO TEKNOLOJİ ve/<>/|| NENE(NİNE) BİLGELİĞİ


- NANO TEKNOLOJİ ile/ve/<> SÜPER İLETKEN/LER

( )


- NANOTEKNOLOJİ ile BİYOTEKNOLOJİ

( Atomik ve moleküler seviyede nesnelerin manipülasyonu ile ilgilenen bir bilim dalı. İLE Canlıları ve biyolojik süreçleri kullanarak ürünler ve hizmetler üreten bir bilim dalı. Bu iki dalın kesiştiği noktada, nano ölçekte biyolojik düzenler ve cihazlar tasarlanmakta. )


- NAPALM değil/yerine/= YANGIN KÖPÜĞÜ

( Yangın tüplerinin doldurulmasında kullanılan, alüminyum ya da sodyum palmitatla kıvamlaştırılmış madde. [Sodyum ve Palmitat] )


- NAPOLYON ile/ve/<> VIII. HENRY


- NÂR ile ...

( RÜMMÂN[Ar.] ile ABCDEF ( Ateş, od. | Cehennem. )


- NÂR ile ATEŞ


- NAR ile NÂR

( Meyve. İLE Ateş. )


- NÂR[Ar.] ile NÂR[Ar.]

( Ateş, od. | Cehennem. | Yakıcı şey. İLE Nar. )

( ... cum PUNICA GRANATUM )


- NÂR ile/||/<>/< NUR

( Nar'ını, nur ile yıkamak/yakmak. )


- NARA[Ar. < NARE] ile/ve/||/<>/> ÇIĞLIK

( Haykırma, bağırma. | Sarhoş ya da külhanbeyi bağırması. İLE/VE/||/<>/> Acı, ince ve keskin selen. )


- NARASYON/U değil/yerine/= ÖYKÜ/SÜ


- NARATOR[İng. < NARRATOR] değil/yerine/= ANLATICI


- NARBÜLBÜLÜ/ARDIÇKUŞU(TURDUS PILARIS[Lat.], ROBIN[İng.], Avrupa ve Asya ormanlarında yaşar.) ile/ve BAYIR KUŞU ile/ve ÇALI KUŞU ile/ve ÇAMURCUN ile/ve DALGIÇ KUŞU ile/ve DEVEKUŞU ile/ve FIRTINA KUŞU ile/ve GELİNKUŞU[Lat. OTOCORIS PENCILLATUS] ile/ve İNCİRKUŞU[Lat. ANTHUS TRIVIALIS] ile/ve İSHAK KUŞU/BATAKLIKBAYKUŞU[Fars. ŞEB-ÂVÎZ][ayağından asılarak başaşağı sarkar ve öter] ile/ve KARDİNALKUŞU ile/ve KARİYAMA(Güney Amerika'da) ile/ve KAŞIK GAGA ile/ve KAŞIKCI KUŞU ile/ve KEDİKUŞU ile/ve KELAYNAK[Sadece bu üç yerde: BİRECİK-URFA, FAS, PALMİRA ÇÖLLERİ-SURİYE][Lat. GERONTICUS EREMITA]17 Şubat, Birecik'te, Kelaynak Günü'dür! ile/ve KUYRUKKAKAN[Afrika ile/ve Asya'da][Lat. SAXICOLA] ile/ve MALURUS[Avustralya'da] ile/ve MAMO[Hawaii'de] ile/ve MANAKİN[Amerika'da] ile/ve MİNO[Asya'da] ile/ve MOA ile/ve MOHO ile/ve MUHABBET KUŞU ile/ve ÖRÜMCEK KUŞU[Lat. LANIUS] ile/ve TARLA KUŞU ile/ve YAĞMUR KUŞU ile/ve ALICI KUŞ ile/ve BOĞMAKLI KUŞ ile/ve MAKARALI KUŞ ile/ve SAKSAĞAN(AK'AK[Ar.], PÎSE[Fars.], PICA PICA[Lat.]) ile/ve SAKARMEKE ile/ve SIĞIRCIK(MÜRG-İ ZÎREK/ZÎREK-SÂR, LÂLESAR[Fars.], STURNUS VULGARIS[Lat.]) ile/ve İBİBİK, ÇAVUŞ KUŞU, HÜDHÜD[çoğ. HEDÂHİD][HÛC-I HÜDHÜD:
İbibik ibiği.](EBÜRREBÎ', UPUPA EPOPS[Lat.]) ile/ve ÖZKUŞU ile/ve PAPUÇGAGA[Afrika'da] ile/ve POTU(Güney Amerika'da) ile/ve POYRAZKUŞU ile/ve SUBAKALI ile/ve TORGU ile/ve TURAKO/MUZCUL(Afrika'da yaşar.) ile/ve UZUNBACAK ile/ve ÜVEYİK(TURTLE DOVE[İng.], STREPTOPELIA TURTUR[Lat.]) ile/ve YEŞİLBAŞ

( Kolombiya'da, dünyadaki tüm ülkelerdeki kuş türlerinden daha fazla kuş türü bulunur. )


- NÂRCÎL[Ar.] ile NÂRÇÎL[Ar.]

( Hindistan cevizi. İLE Hindistan cevizi. )


- NARENCİYE[Ar.] değil/yerine/= TURUNÇGİLLER


- NARH[aslı NİRH] değil/yerine/= NARK, ÇARŞIDA, PAZARDA SATILAN ŞEYLER İÇİN RESMÎ MAKAMLARCA GÖSTERİLEN FİYAT


- NARİN/NAZENİN değil/yerine/= İNCEYİN/YEPELEK


- NARİN ile/ve/||/<> NAZİK


- NARKOLEPSİ ile/||/<> İNSOMNİA

( Gündüz aşırı uyku ve ani uyku atakları ile ilişkili bir uyku bozukluğu. İLE/||/<> Uykuya dalma ya da uykuyu sürdürme güçlüğü ile ilişkili bir uyku bozukluğu. )


- NARKOLEPSİ ile/||/<> UYKU APNESİ

( Gündüz aşırı uyku ve ani uyku atakları ile ilişkili bir uyku bozukluğu. İLE/||/<> Uyku sırasında solunumun durması ve tekrar başlaması ile ilişkili bir uyku bozukluğu. )


- NARLIKUYU ile ...

( Silifke'de. )


- NARSİSIST/NARCISSIST[İng.] değil/yerine/= ÖZSEVER


- NARSİSİSTİK ile HİSTRİYONİK


- NARSİSİZM:
BİRİNCİL ile/ve/||/<>/> İKİNCİL


- NARSİSİZM/NARSİSİST ile SOLİPSİZM/SOLİPSİST


- NARSİSİZM ile AŞAĞILIK DÜŞÜNCE VE DUYGUSU


- NARSİSİZM ile/ve/||/<> KÖTÜCÜL(MALIGNANT) NARSİSİZM


- NARSİSİZM değil/yerine/= ÖZSEVERLİK


- NARU = YÖN
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]


- NÂS ile ...

( İNSAN/BİREYLER, HERKES )


- NÂS[Ar.] ile/ve/||/<> İHTİYÂR[Ar.]


- NÂS[Ar. < İNS] ile NAS/NASS[Ar. < NUSÛS] ile NA'S/NA'SE[Ar.]

( Kişiler, halk, herkes. İLE Açıklık, sarihlik, kat'îlik. | Anlamında açıklık, kesinlik bulunan Kur'an-ı Kerîm ayetinin delil olarak gösterileni. | [felsefe] İnak, dogma. | [eskiden] Sadece bir anlama gelen sözcük. İLE Uykusu gelme, uyku bastırma, ımızganma. | Zayıflık, bitkinlik, kuvvetsizlik. )


- NÂS[Ar.] ile SUBE[Ar.]


- NÂS[Ar.] ile VERÂ[Ar.]


- NASAF[Ar.] ile NÂ-SÂF[Fars. Ar.]

( Uşak, hizmetçi. İLE Saf/hâlis olmayan, karışık. | Kirli, pis. )


- NASARA ile/ve NÂSİRUN

( Yardım etmek. İLE/VE Yardım edici. )


- NASB ile ...

( DİKME, SAPLAMA )


- NASFET/NISFET[Ar.] değil/yerine/= HAK VE ADÂLETE UYGUNLUK


- NASFET değil/yerine/= DUYUŞLUK


- NASI değil NASIL?


- NAŞİ[Ar.] değil/yerine/= ÖTÜRÜ/DOLAYI


- NASİB ALMAK ile ...

( BEKTÂŞİYE'DE İNTİSÂB, DERVİŞ OLMAK )


- NASÎB ile ...

( PAY, HİSSE | RIZIK )


- NASÎB ile NASB

( Pay, kısmet. | Birinin elde edebildiği şey. İLE Bir memurluğa tâyin. | Dikmek, saplamak. )


- NÂSIH/NASÎH[< NUSH (çoğ. NASÂYİH)] ile ÖĞÜT VEREN, NASÎHAT EDEN | KUŞATMA


- NÂSİH[Ar. < NESH] ile NASÎH[Ar. çoğ. NUSAHÂ]

( İptal eden, nesh eden. | Kopyasını çıkaran, istinsâh eden. İLE Öğüt veren, nasihat eden. )


- NASİHAT ile/ve/değil/||/<>/< NASIL


- NASİHAT ile/ve/||/<> NASİP[Ar. NASİB]


- NASİHAT değil/yerine/= ÖĞÜT


- NASİHAT ile TEMBİH[Ar. < TENBİH]

( Öğüt. İLE Uyarı, uyarma, uyarım. )


- NÂSİK[Ar. < NESAK] ile NÂSİK[Ar.]

( Düzenleyen, tertip eden. İLE Allah yolunda ibâdet eden, dine bağlı. )


- NASIL BİLİRDİNİZ?:
ALLAH'A OLAN MUHABBETİYLE ve/<> İNSANA/KİŞİLERE OLAN HİZMETİYLE


- NASIL GÖRDÜĞÜNÜ DEĞİŞTİR ve/<>/> NASIL DEĞİŞTİĞİNİ GÖR


- NASIL GÖRÜNDÜĞÜMÜZ ile NE BİLDİĞİMİZ

( Ne bildiğimizi değiştirir. İLE Nasıl göründüğümüzü değiştirir. )


- NASIL KULLANIŞI değil NASIL KULLANILDIĞI


- NASIL OLSA (ŞU/RADA VAR) ile/değil/yerine NEYSE Kİ, ŞU/RADA VAR


- NASIL OLURSA OLSUN ile/değil NASIL OLMUŞ OLURSA OLSUN


- NASIL ...:
"TAKDİR EDERSEN/İZ" ile/ve/değil/yerine/<> "UYGUN GÖRÜRSEN/İZ"


- NASIL YARARLANIRIM? değil/yerine/>< NASIL YARARLI OLABİLİRİM?


- NÂSİL[Ar. < NESAK] ile NÂSİR[Ar. < NESR] ile NASÎR[Ar. < NASR] ile NASL[Ar. çoğ. NİSÂL, NUSÛL] ile NASR[Ar.]

( Kıl dökücü ilâç. İLE Yayan, saçan. | Düzyazı/nesir yazan. İLE Yardımcı, nusret eden. İLE Ok, kargı, temren gibi şeylerin ucundaki sivri demir. İLE Yardım. | Üstünlük. )


- NASIL? ile NE KADAR?

( HOW? vs. HOW MUCH? )


- NASILSA ... ile/ve/değil/yerine/||/<> NEYSE Kİ ...


- NASİ-/NASO- ile/||/<> RHİN-/-RHİNE/RHİNO-/-RHİNOUS/-RHİNİA/-RRHİNİA

( Burun, buruna ait. İLE/||/<> Burun, burunun belirli durumları ile ilgili. )


- NASİP/KISMET[Ar.] değil/yerine/= KUTPAY/YAZGIPAY


- NASIP[Ar.] değil/yerine/= ATAMA


- NASİP ile/ve/değil/yerine AZİM

( Nasip bilmeyip, azim biliriz. )


- NASİP ile/ve İHSAN


- NASİP ile KISMET

( Kısmetse gelir Yemen'den, değilse gelir çenenden. )


- NASİP ile/ve KISMET

( Bu kurda, bu kuşa, bu da nasip olursa bana. )

( image

image )


- NASİP ve MÜESSER


- NASIP ile NASİP

( Atama. İLE Birinin payına düşen şey. | Birinin elde edebildiği, sahip olabildiği şey. | Kısmet, talih, baht. | Günlük kazanç. )


- NASİPLENME ile/ve/||/<> PAYINI ALMAK


- NASİR[Ar.] değil/yerine/= DÜZYAZAR


- NASÎR[Ar.] ile VELÎ[Ar.]


- NÂS(I)R[Ar.] ile YARDIMCI, YARDIM EDEN

( YARDIMCI, YARDIM EDEN )


- NÂSİRÛN ile/ve MENSURUN

( Yardım eden. İLE/VE Yardım edilen. )


- NASRANİ[Ar.] değil/yerine/= HRİSTİYAN


- NASTİ ile/ve/||/<> TROPİZMA


- NASUA ile KOATİ


- NÂSÛT ile ...

( İNSANLIK )


- NASYONALİZM ile/||/<>/> KONSERVATİZM ile/||/<>/> LİBERALİZM ile/||/<>/> SOSYALİZM


- NAT'[Ar. çoğ. ENTÂ', NUTÛ'] ile NA'T[Ar. çoğ. NUÛT]

( Sofra bezi. | Meşinden yapılan döşek.[Fr. NATTE] İLE Bir şeyi överek/medhederek anlatma, vasıflandırma. | Hz. Muhammed'i övmek üzere yazılan şiirler. )


- NAT ile ...

( Hasır ya da meşin sofra. )


- NATARE ile ÜMMET


- NÂTIK değil/yerine/= SÖZMEN


- NATION( < NATARE):
DOĞAN


- NATS[Ar.] ile NATŞ[Ar.]

( Nadas. İLE Bünyenin gücü ve şiddeti. )


- NATURA NATURANS ile/ve NATURA NATURATA

( Doğuran doğa. İLE/VE Doğan doğa. )

( Hakikat. İLE/VE Zâhir. )

( NOMEN ile/ve FENOMEN )


- NATURAL ALTERATION vs. ARTIFICIAL ALTERATION


- NATURAL AND COMPULSORY vs. NATURAL BUT NOT COMPULSORY vs. NEITHER NATURAL, NOR COMPULSORY


- NATURAL HISTORY ile DOĞA ARAŞTIRMASI/DOĞANIN BETİMLEYİCİ ARAŞTIRMASI

( DOĞA ARAŞTIRMASI/DOĞANIN BETİMLEYİCİ ARAŞTIRMASI )


- NATURAL PHILOSOPHY ile/ve/değil NATURAL SCIENCE

( Doğanın nedensel anlaşılması. İLE/VE/DEĞİL Doğanın matematiksel/niceliksel, deneysel(experimental), mekanik açıklaması. )


- NATURAL vs. USUAL/ORDINARY


- NATÜRALİST değil/yerine/= DOĞALCI


- NATÜRALİZM değil/yerine/= DOĞALCILIK


- NATURE vs. NORTURE


- TABİÎ[Ar.]/NATÜREL[İng. < NATURAL] değil/yerine/= DOĞAL


- NATÜRİST değil/yerine/= DOĞACI


- NATÜRİZM değil/yerine/= DOĞACILIK


- NATÜRMORT ile/ve/||/<>/> VANITAS


- NAVIER ve/||/<> STOKES (DENKLEMLERİ)


- NAVİGASYON/NAVİGATION[İng.] değil/yerine/= YOL BUL, SEYİR


- NAVİGASYON değil/yerine/= YOLBUL


- NAVİGATÖR değil/yerine/= YOLBİL


- NAVLUN SÖZLEŞMESİNDE:
ISKARÇA ile/ve KIRKAMBAR ile/ve TRİPÇARTER

( Tam gemi kiralanması. İLE/VE Parça mal taşıma sözleşmesi. İLE/VE Yolculuk üzerine navlun. )


- NÂY[Ar.] ile -NÂY/NÂ-[Ar.] ile NA'Y[Ar.]

( Kamış. | Ney, kamıştan yapılan düdük. İLE Sözcüğün başına getirilerek sözcüğü olumsuzlaştıran bir edat. İLE Ölüm haberi getirme. )


- NÂY ile NEY


- NAYLON POŞETLER(İ KULLANMAK) değil/>< FİLE/SEPET (KULLANMAK)


- NAYLON POŞETLER(İ KULLANMAK) yerine/değil FİLE/SEPET (KULLANMAK)


- NA'Z/İNTİÂZ[Ar.] ile NÂZ[Ar.]

( Güçlenme, kıvama gelme. | Kalkma. İLE Kendini beğendirmek için takınılan yapmacık. | Bir şeyi beğeniyormuş gibi görünme. | Şımarıklık. | Yalvarma, ricâ. )


- NAZ ile/ve NİYAZ (EHLİ OLMAK)

( ... İLE/VE Yalvarma, yakarma. | Dua. | Bazı tarikatlarda, küçüğün, büyüğe yönelik selâm, saygı ve duası. )


- NAZ-NİYAZ (MAKAMI)


- NAZ ile/ve/||/<> CAZ


- NAZ ile CİLVE

( Fazla naz, âşık usandırır. )

( BEŞG ile ... )

( COYNESS vs. COQUETRY )


- NAZ ile/ve/değil GAZ


- NAZ ile NAS


- NAZ ile NAS


- NAZ ve/>< ŞEVK

( Süreksizlik. VE/>< Süreklilik. )

( İSTİĞNA: Önerilen bir işe karşı nazlanma, nazlı davranma. | Doygunluk, gönül doygunluğu. )


- NAZ ile/değil ŞIMARIKLIK

( Büyüğün, küçüğe yaptığı. İLE/DEĞİL Küçüğün, büyüğe yaptığı. )

( BAYLAN: Nazlı, şımarık. )


- NAZAL değil/yerine/= GENİZCİL


- NAZAR BERKADEM ile BAKIŞLAR, AYAK ÜZERİNE

( BAKIŞLAR AYAK ÜZERİNE )


- NAZAR ile/ve AMEL


- NAZAR ve/<> AMEL


- NAZAR[Ar.] değil/yerine/= BAKMA, GÖZ ATMA | DÜŞÜNME | GÖZ DEĞME


- NAZAR ideğil/yerine/>< ÇALIŞMAK

( Nazar etme, ne olur; çalış, senin de olur! )


- NAZAR ile/ve İSTİDLÂL


- NAZAR ve/<> KEŞF


- NAZAR ile NAZAR

( Bilenlerin/âlimlerin bakışıyla/nazarıyla. İLE Cahillerin bakışıyla/nazarıyla. )

( Kuram/nazariye/teori sunar. İLE Kıskançlık/hased yaratır. )


- NAZAR ile/ve RASAT/RASAD


- NAZAR[Ar.] ile RÜ'YET[Ar.]


- NAZAR ile/ve/||/<>/> TÂMÎK-İ NAZAR

( Bakış. İLE/VE/||/<>/> Derinleş(tiril)miş bakış. )


- NAZAR[Ar.] ile TE'EMMÜL[Ar.]


- NAZARAN/KIYASLA değil/yerine/= GÖRE/ORANLA


- NAZARDA, DAKİK ve/||/<> HALDE, RAKİK

( DAKİK-ÜL NAZAR, RİKKAT-ÜL HAL )


- NAZARGÂH-I İLÂHÎ ile/ve AYİNE-İ İLÂHÎ


- NAZAR-I DİKKAT değil/yerine/= İNCE BAKIŞ


- NAZARÎ ERDEM ile/ve FİKRÎ ERDEM ile/ve HULKÎ ERDEM ile/ve AMELÎ ERDEM(SANATLAR)


- NAZARÎ HİKMET ile/ve AMELÎ HİKMET

( Fikir üretir. İLE/VE Tedbir üretir. )


- NAZAR-I ÎTİBÂR ile ...

( DİKKAT )


- NAZARÎ değil/yerine/= KURAMSAL

( TEORİK )


- NAZAR/NAZÂRET[Ar.] ile NAZAR[Ar. çoğ. ENZÂR]

( Altın. | Tazelik. İLE Bakma, göz atma. | Düşünme. | Göz değme. | İltifat. | İtibar. | Yan bakış. | Güzel, dilber. )


- NAZİK[Azr.] = İNCE[Tr.]


- NÂZİK[Ar.] değil/yerine/= İNCELİKLİ


- NÂZİL[Ar. < NÜZÛL] ile NAZÎR[Ar.] ile NAZÎR[Ar. < NAZAR]

( Yukarıdan aşağı inen/inici. | Bir yere konan, bir yerde konaklayan. | [müzikte] İnici, tizden pese doğru giden dizi. İLE Taze. | Altın. İLE Benzer, eş. )


- NAZIM BİÇİMLERİNDE:
TERKİB-İ BENT ile/<> TERCİ-İ BENT ile/<> TERBİ ile/<> TAHMİS ile/<> TAŞTIR ile/<> TESDİS ile/<> MUHAMMES ile/<> TARDİYE ile/<> MÜSEDDES ile/<> NAZİRE ile/<> TEHZİL

( 7-10 beyit. İLE 7-10 beyit. İLE Gazel + 2 beyit. | Dördün. | Dörtleme. İLE Gazel + 3 beyit. İLE Gazel + 3 beyit. İLE Gazel + 4 beyit. İLE 5 dizelik. İLE 5 dizelik.[Muhammes'in, özel bir biçimi.] İLE 6 dizelik.İLE Beğendiğine benzer. İLE Alay etmek üzere yazılan nazire. )

( )


- NAZIM ile NÂZIM

( Manzume. İLE Düzenleyen. )


- NÂZIR ile/||/<> NAİB

( Bakan. İLE/||/<> Vekil, tahtta Sultan olmadığı zaman ya da Sultan'ın çocukluğu sırasında devleti yöneten kişi. )


- NAZİRE değil/yerine/= BENZETİLEME


- NAZÎRE ile KİNÂYE


- NAZİRE ile TEHZİL

( Karşılık olarak, benzetilerek yapılan davranış, söz. | Başka bir manzume örnek alınarak aynı ölçü ve aynı uyakla yazılan şiir. İLE Alaya alma. | Ciddi bir yapıtı alay tarzında nazire yazma, şakalı bir anlatıma çevirme. )


- NAZÎRE ile/ve TEKZİR

( Benzer şiir yazmak. İLE/VE ... )


- NAZLANMAK/ŞIMARMAK = BAYLANMAK


- NAZLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/</>< NAZENİN


- NAZZÂM ile ...

( ÇEKİRDEK MADDE )


- NCD/NONCOMMUNICABLE DISEASE[İng.] değil/yerine/= BULAŞICI OLMAYAN SAYRILIK


- [ne] AGNOSTİSİZM ile/ve/değil/yerine/hem de/ne de ZEN


- NE ÂLÂ ile/ve/<> PEK ÂLÂ

( [istenilen şey] Olursa. İLE/VE/<> Olmazsa. )


- NE ALÂKA/KEL ALÂKA değil/yerine/= NE İLGİSİ VAR/İLGİSİ YOK


- [ne] ANLAŞILABİLİR ile/ve/||/<> [ne] KAVRANABİLİR ile/ve/||/<> [ne de] KABUL EDİLEBİLİR OLAN


- NE ARAYACAĞIMIZI BİLMEDEN ile/ve/||/<>/> NE BULACAĞIMIZI BİLMEMEK


- NE ATTIĞIMIZ ve/||/<> NE KATTIĞIMIZ


- [ne] AYNI/LIK ile/ve/değil/yerine/<>/ne de AYRI/LIK


- Ne bileyim diyorsan düşünüp, öğrenip, bilebileceğini anımsa ve ona göre KONUŞ!!!


- NE DEDİĞİ(Nİ ANLAMAK) ile NE DEMİŞ OLABİLECEĞİ(Nİ ANLAMAK)

( TO UNDERSTAND WHAT HE/SHE SAID vs. TO UNDERSTAND WHAT HE/SHE MEANT TO SAY )


- Ne dediysek SUS!!!


- NE DEMEYE ...? ile/değil/yerine/||/<>/< NEDEN ...?


- NE DERLER? ile/yerine NE DENİR?


- NE DERSİN? ile/ve/<> NE EDERSİN?

( N DERSİN? <> N EDERSİN? )

( Ne edersen onu dersin, ne dersen onu edersin! )


- NE DESEM BOŞ değil/yerine NE DESEM ÇOK, NE DESEM AZ


- NE DESEM(/DESEN) BOŞ ile/değil/yerine NE DESEM(/DESEN) AZ


- Ne dinlersen dinle fakat DİNLE!!!


- Ne diye dinleyeyim? diyorsan DİNLE!!!


- Ne diye susayım? diyorsan SUS!!!


- NE DİYEBİLİRİM (Kİ)? değil NE DENİLEBİLİR (Kİ)?


- [ne] EGEMEN/LER ile/ne de/||/<> EZİLEN/LER


- [ne] EMİR ve/ne de ÖĞÜT

( Alma! )


- [ne] EMMEYE ile/ve/||/<>/ne de GÖMMEYE (GELMEK)


- NE HALE GELMİŞSİN! ile/ve/değil/yerine NE KADAR DEĞİŞMİŞSİN!


- NE HALİN/İZ VARSA GÖR/ÜN! ile/değil/yerine/||/<>/< NE HALİN/İZ VARSA GÜL/ÜN!

( "Gülmek, yaşamın en güzel eylemidir! Sizi bundan alıkoyan her ne varsa on(lar)dan vazgeçin!" )


- NE İÇİNDE? ile HANGİ YOLLA? ile NE İÇİN?


- [ne] İNCİNME ile/ve/||/<>/ne de GÜCENME


- NE İSTEDİĞİMİ/Zİ BİLMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NEYE GEREKSİNİMİM/İZ OLDUĞUNU BİLMEK

( Herkes "bilir". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Bazıları bilir. )


- [ne] İSTEMEK ne de DAYATMAK


- NE KADAR:
("ÇOK"/"AZ") YEDİĞİN ile/değil/yerine/||/<>/< ÇOK ÇİĞNEDİĞİN

( Yediğini, iç; içtiğini, ye!
[ O kadar çok ve uzun süre çiğne ki, lokmanı, katı değil sıvı duruma gelene gelsin ve yediğin şeyi yutma ve ancak içmiş ol! İçtiklerini de, yavaş yavaş, çiğniyormuş gibi yut! ] )


- NE KADAR GERÇEKTİR? ile/değil NASIL BİR GERÇEK?


- NE KADAR KULLANILABİLİR OLMASI değil NE KADAR KULLANILABİLİR OLDUĞU


- NE KADAR SEVDİĞİNİZ ve/+/||/<> NE KADAR NAZİK YAŞADIĞINIZ ve/+/||/<> NASIL, ZARÂFETLE VAZGEÇEBİLDİĞİNİZ


- NE KADAR? ile/ve NEREYE KADAR?


- [ne] KARDAŞ, [ne de] ARKADAŞ ile/değil/sadece HALDAŞ

( Sükût kıvâmındaki çığlığı, ne kardaş, ne de arkadaş; sadece hâldaş olanlar duyar. )


- Ne konuşacaksan KONUŞ!!!


- [ne] KÖY ne de KASABA (OLAMAMAK)


- [ne] KUSURSUZ KİŞİ ne de KİŞİDE/İNSANDA KUSUR

( Seveceksen, öylece sev! Ne kusursuz insan ara, ne de insanda kusur. )

( Kusursuz olsaydık, başkalarının kusurlarını bulup çıkarmaya o kadar meraklı olmazdık. )


- NE ÖĞRENDİMSE/YAPTIMSA değil NE ÖĞRENDİYSEM/YAPTIYSAM


- NE OLDU? ile/ve NASIL OLDU? ile/ve NEDEN OLDU?


- NE OLDUĞUN ile/değil/yerine NE OLACAĞIN

( Belirlidir. İLE/DEĞİL/YERİNE Belirli değildir. )


- NE OLDUĞU/N ile/ve/<>/değil/yerine NE OLMADIĞI/N

( Bize ancak ne olmadığımız söylenilebilir. )

( Ne olmadığımızı bilme yoluyla gerçek kimliğimizi tanırız. )

( By knowing what we are not, we come to know ourselves.
The way back to ourselves is through refusal and rejection.
Can only tell us what we are not.
By knowing what we are not, we come to know ourselves. )

( Aslımıza geri dönüş yolu, reddetme ve geri çevirmeden geçer. )

( [not] HAPPENNED WHAT / WHAT YOU ARE vs./and/<>/but NOT HAPPENNED WHAT / WHAT YOU ARE NOT
NOT HAPPENNED WHAT / WHAT YOU ARE NOT instead of HAPPENNED WHAT / WHAT YOU ARE )


- NE OLDUĞUNDAN ÇOK ... ile/ve/değil NE OLDUĞUNDAN ÖNCE ...


- NE OLDUĞUNUN BİR ÖNEMİ YOK değil ADINI, NE KOYDUĞUMUZUN BİR ÖNEMİ YOK/OLMAYABİLİR


- NE OLDUKSA değil NE OLDUYSAK


- NE OLDUM! ile/değil/yerine NE OLACAĞIM?


- NE OLMALI? ile/değil NE OLSA GEREK?


- NE OLUR, NE OLMAZ (DİYE ...)


- NE ŞEKER ile/ve NE TUZLU

( Bir şeyin hoşluğu anlatılmak istendiğinde. )

( Türkiye ve birçok kültürde. İLE/VE İran'da. )


- [ne]
"SERT" ne de "YUMUŞAK"

( [ne] Çevremizdekileri kıracak kadar. NE DE Kişilere cesâret verecek kadar. )


- [ne] SİHİR ne de KERÂMET

( El çabukluğu, mahâret/mârifet. )


- NE SORUSUZ YANIT ile/ve/||/<> NE DE YANITSIZ SORU


- Ne söylesen az! olduğu için DİNLE!!!


- Ne söylesen az! olduğu için SUS!!!


- Ne söylesen çok! olduğu için DİNLE!!!


- Ne söylesen çok! olduğu için SUS!!!


- NE YAPMAYACAĞINI! BİLMEK!!!:

( Kendini gerçekleştirmiş, saygın ve önemli birine sormuşlar:
Nasıl bu noktaya geldiniz?
Yakınlarında bulunan bir kişiyi göstererek, herşeyi ondan öğrendiğini söylemiş.

Çevresindekiler hayret içinde ve inanamayarak demişler ki:
Nasıl olur? O işaret ettiğiniz kişi, her türlü, düzenbazlığı, yalanı, rezilliği yapan biridir.

Yanıt: Heh işte!
O ne yaptıysa ben yapmadım! )


- NE VAR, NE YOK? ile/ve/||/<> NEYİ, NASIL BİLEBİLİRİZ?


- [ne] "VARLIĞA YERİNİRİM" ne de "YOKLUĞA ERİNİRİM"

( Ancak, yokluğu birebir, kendin deneyimle(yebil)dikten sonra söyleyebilirsin/söylemelisin! )


- NE VAROLANI ile/ve/<> KİM VAROLANI

( İnsan dışındaki herşey. İLE/VE/<> İnsan. )

( BEING OF WHAT vs./and/<> BEING OF WHO )


- [ne] YAP! "EMRİ" ile/ve/||/<>/ne de YAPMA! "ENGELİ"


- NE YAPABİLİRİM?:
OLAĞAN KOŞULLARDA ve/||/<> OLUMSUZ KOŞULLARDA ve/||/<> OLUMLU KOŞULLARDA | ve/||/<> KİŞİYE YÖNELİK

( [yalın haliyle] Ne yapabilirim?.[her koşulda!] VE/||/<> Tüm olumsuz koşullara karşın ne yapabilirim? VE/||/<> Bu olanaklarla daha ne/ler yapabilirim? | VE/||/<> Senin için ne yapabilirim?[üç koşulu da ayırabilen ve anlayabilenlerin erişebileceği noktadır!] )


- NE YAPABİLİRİM? ve/> NASIL YAPABİLİRİM?

( Kişinin, kendine sorabileceği en temel sorulardır! )

( WHAT I CAN DO? and/> HOW I CAN DO? )


- NE YAPACAĞINI BİLMEK ile/ve/değil/||/<>/> BİLDİĞİNİ, YAPMAK/UYGULAMAK


- NE YAPACAĞINI BİLMEK
ile/ve/değil/yerine/<
NE YAPMAYABİLECEĞİNİ/YAPMAYACAĞINI! BİLMEK !!!

( Ne yapman gerektiğinden çok, önce ne yapmaman gerekiğini bil, yeter. Çoğu zaman ne yapman gerektiğini bilemeyebilirsin, fakat ne yapmaman gerektiğini her zaman çok iyi bilebilirsin. )

( İsabet ve kesinlik tutturulamayabilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/< İsabet ve kesinlik üzerinedir, kolaylıkla sağlanabilir, tamamen uzlaşımsal ortak bir hareket noktası sunabilir. )

( Kendini gerçekleştirmiş, saygın ve önemli birine sormuşlar:
Nasıl bu noktaya geldiniz?
Yakınlarında bulunan bir kişiyi göstererek, herşeyi ondan öğrendiğini söylemiş.

Çevresindekiler hayret içinde ve inanamayarak demişler ki:
Nasıl olur? O işaret ettiğiniz kişi, her türlü, düzenbazlığı, yalanı, rezilliği yapan biridir.

Yanıt: Heh işte!
O ne yaptıysa ben yapmadım! )

( Bir şey ki, yapmasan da olur, YAPMA!
Bir şey ki, söylemesen de olur, SÖYLEME! )

( Irmağın derinliği, iki ayakla birden ölçülmez! )

( Bilme sanatı, neyi gözardı edeceğini bilmektir. )

( )

( [not] TO KNOW, WHAT TO DO vs./and/but TO KNOW, WHAT, NOT TO DO
TO KNOW, WHAT, NOT TO DO instead of TO KNOW, WHAT TO DO )


- NE YAPACAK BENİ Kİ? değil NE YAPACAK Kİ BENİ?


- NE YAPARSAK/YAZARSAK YAPALIM/YAZALIM,
HİÇBİR KONUDA:
ACELE ETME(YELİM)! ve/||/<>/> ÖZEN GÖSTER(ELİM)!

( )


- Ne yaparsan yap SUS!!!


- NE YAPARSAN YAP değil SEN BİLİRSİN


- NAPIYOSUN?" ile "NE YAPIYORSUN?"

( Yapılan işin ne olduğu ile ilgili soru. İLE Merhabalaşma niteliğinde "soru". )


- Ne yapmadıysan SUS!!!


- NE YAPMAYABİLECEĞİNİ BİLMELİ!

( Kendini gerçekleştirmiş, saygın ve önemli birine sormuşlar:
Nasıl bu noktaya geldiniz?
Yakınlarında bulunan bir kişiyi göstererek, herşeyi ondan öğrendiğini söylemiş.

Çevresindekiler hayret içinde ve inanamayarak demişler ki:
Nasıl olur? O işaret ettiğiniz kişi, her türlü, düzenbazlığı, yalanı, rezilliği yapan biridir.

Yanıt: Heh işte!
O ne yaptıysa ben yapmadım! )


- Ne yaptıysan SUS!!!


- NE YAZIK Kİ/MAALESEF ... ile/değil/yerine/>< ÇOK ŞÜKÜR (Kİ) ...


- [ne] "YERELCİLİK" ne de SALT "EVRENSELCİLİK"



(2/4)

FaRkLaR'ın devamı için burayı tıklayınız...
( Click here to see further differences!... )




Bu sayfa 01 Ocak 2025 itibariyle 217 kez incelenmiş/okunmuştur.