Bugün[31 Aralık 2025]
itibarı ile 3.224 başlık/FaRk ile birlikte,
3.224 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(10/14)


- FOB[İng.] ile

( Alıcı ile satıcı arasında kararlaştırılan bir fiyatın, malın, satıcı tarafından, belirli bir limanda, gemi üzerinde teslimi koşuluyla biçilmiş olduğunu gösteren bir kısaltma. )


- FOBİ ile -FOBİ

( Ürkü. İLE ... ürküsü. )


- FOBİ ile/değil/yerine/>< HOBİ


- FOBİ değil/yerine/= KORKAV


- FOBİ/PHOBIA[İng.] değil/yerine/= KORKU


- FOCUS :/yerine ODAKLANMAK


- FODLA ile FODLACI/LIK


- FODLA[Ar.] ile FODRA[İt. < Cerm.]

( Çoğunlukla imaretlerde, yoksullara verilen, kepekli undan yapılmış, pideye benzer bir tür ekmek. İLE Düz ve dik durması için giysinin bazı yerlerine, kumaşla astar arasına konulan, sert ve kolalı bez. )


- FODUL/LUK ile FODULCA


- FOG vs. FORK


- FOG vs. SMOKE


- FOIX KALESİ ile/ve MONTESEGUR KALESİ ile/ve QUERIBUS KALESİ

( Katharlar'ın yaşadığı, Pirene sıradağlarının Oksitanya bölgesinde 50 civarında olduğu söylenilen şatoların en ünlüleri. )


- FOK ile BAYKAL FOKU


- FOK ile GRÖNLAND FOKU


- FOK ile KÖRFEZFOKU ile KEŞİŞFOKU ile KULAKLIFOK ile FİLFOKU

( Ayıbalığı, denizkoyunu. İLE Kuzey yarımkürede yaşayan. İLE Tropik ya da astropik bölgelerde yaşayan. İLE Kuzey denizlerinde yaşayan. İLE Çok iri yapılı fok. Denizfili. )

( Fok, İstanbul Boğazı'nın simgesidir. )

( PHOCA )


- FOK ile LEOPAR/PARS FOKU

( ... İLE 22 km. hızla yüzebilirler. )

( ... İLE Boyu, 4 m.; ağırlığı, yarım tondan fazla olabilir. )

( ... İLE Deniz memelilerini avlayan tek foktur. )

( ... İLE Suyun dışında, hareket becerileri düşüktür. )

( SEAL vs. LEOPARD SEAL )

( PHOCA cum HYDRURGA LEPTONYX )


- FOK ile ÖKÜZBALIĞI

( ... İLE Dört kısa ayağı ve üstçenesinden aşağıya doğru sarkık iki büyük dişi olan, altı metre boyunda, foka benzer bir deniz memelisi. )

( PHOCA cum TRIGIA LYRA )


- FOK ile/ve OTARİ

( ... İLE/VE Güney yarımküredeki soğuk denizlerde yaşayan bir fok. )


- FOK ile WEDDLE FOKU


- FOKAL/FOCAL[İng.] değil/yerine/= ODAKSAL


- FOKAL ile FOKUS

( Odaksal, yerel. İLE Odak. )


- FOKLARDA/DENİZKÖPEĞİGİLLER[PHOCIDAE]:
AKDENİZFOKU ile ÇİZGİLİFOK ile EDDELLFOKU ile HALKALI FOK[Kuzey kutbunda] ile HAWAII FOKU[MONACHUS SCHAUINSLANDI] ile PARS FOKU ile ROSS FOKU ile SAKALLI FOK

( MONACHUS MONACHUS cum ... cum ... cum ... cum ... cum ... cum ... cum ... )


- FOKUR FOKUR (KAYNA(T)MAK)


- FOKURDAMAK ile FOKURDATMAK ile FOKURDAK


- FOKUS[İng. < FOCUS]/LANMA değil/yerine/= ODAK/LANMA


- FOKUSLAMAK ile FOKUSLANMAK ile FOKUS


- FOL ile FOLK ile FOLK MÜZİĞİ ile FOLK SANATÇISI


- FOLD RECOGNİTİON İLE THREADİNG İLE AB İNİTİO ile/||/<> PROTEİN YAPI TAHMİNİ

( 3D protein yapısı tahmin yöntemleri. )

( Formül: RMSD < 2Å (iyi model) )


- FOLDER vs. HOLDER


- FOLDİNG İLE MİSFOLDİNG İLE AGGREGATION ile/||/<> PROTEİN KATLANMASI

( Protein 3D yapı oluşumu. )

( Formül: ΔG = ΔH - TΔS )


- FOLDIR/FOLDER değil/yerine/= DİZEÇ, KOVLUK, ÖZDÜK


- FOLE -ile

( Kum saati. )


- FOLIE A DEUX[İng.] değil/yerine/= PAYLAŞILMIŞ GERÇEKLİK YİTİMİ


- FOLİK ASİT ile FOLAT


- FOLİKÜL/FOLLICLE[İng.] değil/yerine/= KESECİK


- FOLİKÜL = SİMÂR-I CERÂBÎYE = FOLLICULE


- FOLK vs. PUBLIC DANCES


- FOLK :/yerine HALK


- FOLKLOR ile FOLKLORCU/LUK ile FOLKLORİST


- FOLKLOR ile GELENEK


- FOLKLOR ile HALK OYUNLARI

( FOLK vs. PUBLIC DANCES )


- FOLKLOR[Fr. < FOLKLORE]/HALKİYAT[Ar.] değil/yerine/= TUYBİLİM/HALKBİLİM


- FOLKLORİK değil/yerine/= TUYBİLİMSEL


- FOLKSONOMİ/FOLKSONOMY[İng.] değil/yerine/= TOPLUMSAL SINIFLANDIRMA


- FOLLOW :/yerine TAKİP ETMEK


- FOLLOWER[İng.] değil/yerine/= ARTÇI DALGI


- FOLLOWING :/yerine SONRAKİ


- FOLYA ile KULAKLI FOLYA


- FOLYO ile FOLYO KAĞIDI


- FON -ile

( Akustikte ses şiddeti birimi. )


- FON ile FONLAR

( FUND vs. FUNDS )

( تهيه وجه کردن ile تنخواه )

( TAHYYEH VAJEH KARDAN ile TANKHAH )


- FON ile FONT ile FON KAĞIDI ile FON MÜZİĞİ


- FONASYON ile FONETİK

( Ses çıkarma. İLE Konuşma [ile ilgili], sesle ilgili, sesbilim. )


- FOND -ile

( 103 litreye eşit bir ölçü. )


- FONDA ile FONDAN


- FONDA >< FORA

( [Denizcilikte] Demir atma komutu. >< Açılma komutu. )


- FONDLE vs. TOUCH


- FONEM ile MORFEM

( Sesbirim, harf. İLE Biçimbirim, hece. )


- FONETİK:
DİLBİLİMSEL ile/ve/||/<> GENEL


- FONETİK/PHONETIC[İng.] değil/yerine/= SES (İLİŞKİLİ)


- FONETİK ile FONETİKÇİ


- FONETİK[Fr. < Yun.] değil/yerine/= SESBİLGİSİ | SESÇİL


- FONETİK değil/yerine/= SESÇİL


- FONKSİYON[İng. FUNCTION] değil/yerine/= İŞLEV


- FONKSİYONEL/FUNCTIONAL[İng.] değil/yerine/= İŞLEVSEL


- FONOGRAF/GRAMOFON değil/yerine/= SESYAZAR


- FONOGRAM değil/yerine/= SESYAZI


- FONOKARDİYOGRAM/PHONOCARDIOGRAM[İng.] değil/yerine/= KALP SES ÇİZGESİ


- FONOLİT değil/yerine/= SESLİTAŞ

( Vurulduğunda, çınlama sesi veren, gri ya da yeşil renkli, ortoklazlı yanardağ kayası. )


- FONOLOG değil/yerine/= SESBİLİMCİ


- FONOLOJİ[Fr., İng. < Yun.] değil/yerine/= SESBİLİM


- FONON ile/||/<> ELEKTRON

( Fonon örgü titreşim kuantumu İLE elektron yük taşıyıcısıdır. )

( Formül: Bozon İLE fermiyon )


- FONT[Fr.] ile FONT[İng.]

( Dökme, demir, pik. İLE Yazı tipi. )


- FONTANEL/FONTİKÜL/FONTANELLE/FONTICULUS[İng.] değil/yerine/= BINGILDAK


- FOOD THAT SHOULD BE / SHOULDN'T BE EATEN AT A MEAL


- FOOD :/yerine YİYECEK


- FOOT :/yerine AYAK


- FOOTBALL :/yerine FUTBOL


- FOOTNOTE vs. PARENTHESIS


- FOR .... vs. AS BEING ....


- FOR vs. AT


- FOR GOOD vs. TO THE GOOD


- FOR :/yerine İÇİN


- FOR- ile/||/<> ORIFIC-

( Açıklık. İLE/||/<> Açıklık. )


- FORAMEN[İng.] değil/yerine/= DELİK


- FORAMİNAT ile FORAMİNİFERLER

( FORAMINATE vs. FORAMINIFERS )

( روزن دار ile روزن داران )

( RUZAN DAR ile RUZAN DARAN )


- FORCE FİELD ile/||/<> QM/MM

( FF klasik mekanik hızlı, QM/MM hibrit aktif bölge kuantum. )

( Formül: Ampirik İLE birleşik )


- FORCE :/yerine ZORLAMAK, GÜÇ


- FORCİNG ile/||/<> CLASSICAL LOGİC

( Forcing küme kuramı tutarlılık ispatı tekniğiyken İLE classical logic standart mantıksal çıkarım sistemidir )

( Formül: Generic extension )


- FOREBODE vs. FORECAST vs. FORESEE vs. FORESHADOW W FORETELL vs. PREDICT


- FOREDO ile ÖN KIYAMET

( FOREDO vs. FOREDOOM )

( ويران ساختن ile محکوميت قبلي )

( VEYRAN SAKHTAN ile MOHKOMYT GHABLY )


- FOREIGN :/yerine YABANCI


- FORERUNNER vs. HARBINGER vs. HERALD vs. MESSENGER vs. OMEN vs. PORTENT vs. SIGN vs. SYMPTOM


- FORESIGHT vs./and ASSERTION


- FORESIGHTLESSNESS vs./and TO BE FAR


- FOREST :/yerine ORMAN


- FOREVER :/yerine SONSUZA DEK


- FOREWORD vs. FORWARD


- FOREWORD vs. PREFACE


- FORGET vs. LEAVE


- FORGET :/yerine UNUTMAK


- FORM vs. MORPH


- FORM ile AMORF


- FORM değil/yerine/= BİÇİM


- FORM ile FORM

( Biçim, biçim. | Bir şeyin, istenilen ve olması gereken durumu. İLE İstenilen şeylerin yazılması, doldurulması için hazırlanmış basılı belge. )


- FORM :/yerine FORM, OLUŞTURMAK


- FORM ile FORMA/LIK ile FORMÜLER ile FORMASYON ile FORMA BAŞLIK


- FORM ile/||/<> MADDE

( Aristoteles in hilemorfizm kuramı )

( Aristoteles tarafından -350 yılında keşfedildi/formüle edildi. (-384--322) (Ülke: Antik Yunan) (Alan: Felsefe, Mantık, Biyoloji) (Önemli katkıları: Mantık, etik, metafizik) )


- FORM ile/ve/değil MORF

( SURET ile/ve/değil ŞEKİL )

( Biçimden soyutlanmış suret'in kalıcılığı olanaklı değildir.[Şekil'den mücerred suret'in bekâsı mümkün değildir.] )

( [not] FORM vs./and/but MORPH )


- FORM MORF


- -FORM ile/||/<> MORPH-/-MORPH/-MORPHIC/MORPHO-/-MORPHOUS ile/||/<> -OID ile/||/<> -OLD ile/||/<> -PLASM ile/||/<> PAR-/PARA- ile/||/<> PSEUD-/PSEUDO-

( Biçim, biçiminde, andıran. İLE/||/<> Belirli bir biçimi olan, özel biçim ve yapı, biçim. İLE/||/<> Benzer, biçiminde, andıran. İLE/||/<> Andıran, benzeyen. İLE/||/<> Kalıp, biçim. İLE/||/<> Ötesinde, yanında, hatalı ve anormal durum, hemen andıran, yan kapasite ile ilgili, yakınında kaynak olmak, doğurmak. İLE/||/<> Yalancı, bir hastalığı bazı yönleri ile andıran. )


- FORMA NUMARASI ile/ve/||/<>/> YAPRAK ile/ve/||/<>/> SAYFA

( Kim, işaret/nişan için beni kenarımdan büker,
Cehâlet ile kanımı akıtır. )


- FORMA değil/yerine/= KALIP, | ÜLGÜ


- FORMAL/FORMEL[İng./Fr.] >< (INFORMAL/INFORMEL) değil/yerine/= BİÇİMSEL (OLAN) (>< OLMAYAN)


- FORMAL vs. OFFICIAL


- FORMAL :/yerine RESMİ


- FORMALİTE ile FORMALİTECİ/LİK ile FORMALİTELİ ile FORMALİTESİZ


- FORMASYON/FORMATION[İng.] değil/yerine/= BİÇİMLENME | OLUŞUM


- FORMASYON[Fr., İng.] değil/yerine/= YETİŞİM


- FORMASYON değil/yerine/= YETİŞİM


- FORMATION :/yerine OLUŞUM


- FORMATLAMAK ile FORMATLATMAK ile FORMAT ile FORMATLI ile FORMATSIZ/LIK


- FORMEL/LİK ile FORMEL EĞİTİM


- FORMEL değil/yerine/= BİÇİMSEL


- FORMER :/yerine ESKİ


- FORM/FORMAT ile FORMAL ile FORMASYON ile FORMAT ile FORME ile FORMÜLA ile FORMÜLASYON ile FORMÜLE ETMEK ile FORMÜLERİ

( Biçim. İLE Resmi, biçimsel. İLE Biçimlenme, oluşum. İLE Biçem. İLE Biçimli. İLE Hazır mama, tecimsel mama. İLE Biçimlendirme. İLE Biçimlendirmek. İLE İlaç kılavuzu. )


- FORMICA ile FORMİKA[İng. < FORMICA]

( Karınca(/dan) [ailesi]. İLE Fenol formol reçinesine batırılmış ve yüzeyi yapay reçine ile kaplanmış birkaç kat kâğıttan oluşan ve çoğu marangozlukta kullanılan bir tür nesne. )


- FORMİKA ile FORMİK ASİT


- FORMİKA[ticaretteki adıyla] -ile

( Fenol formol reçinesine batırılmış ve yüzeyi yapay reçine ile kaplanmış birkaç kat kâğıttan oluşan ve çoğunlukla, marangozlukta kullanılan, bir çeşit madde. )


- FORMOL[Lat.] ile FORMÜL[Fr.]

( Formaldehidin %40'lık değişik sulu çözeltisine verilen ad. İLE Genel bir olguyu, bir kuralı ya da ilkeyi açıklayan simgeler takımı. | Bir belgenin yazılacağı biçimi ve ona özgü olan deyimi gösteren örnek. | Çıkar yol, tutulan yol, yöntem. | Kalıplaşmış, basmakalıp anlatım. | Bir ya da daha çok niceliğe bağlı bulunan bir niceliğin hesaplanmasına yarayan, cebirsel anlatım. | Bileşik bir cismin bileşimine giren maddeleri ve bunların o bileşik maddedeki oranlarını gösteren simge takımı. )


- FORMÜL[Fr.] değil/yerine/= KALIPÇA


- [ne yazık ki]
"FORMÜL" ile/ve/<> "SLOGAN"

( [ne yazık ki] İlkesizlerin aradıkları/başvurdukları. İLE/VE/<> Düşün(e)meyenlerin aradıkları/başvurdukları. )


- FORMULA :/yerine FORMÜL


- FORMÜLASYON/FORMULATION[İng.] değil/yerine/= BİÇİMLENDİRME | BİLEŞİMLEME


- FORMÜLE ETME ile FORMÜLASYON

( FORMULARIZATION vs. FORMULIZATION )

( کوتاه سازي ile ضابطه سازي ile فرمول سازي )

( KOTAH SAZY ile ZABETEH SAZY ile FARMOL SAZY )


- FORMÜLE ETMEK değil/yerine/= KALIPÇALAMAK


- FORMÜLLEŞMEK ile FORMÜLLEŞTİRMEK ile FORMÜL ile FORMÜLE ile FORMÜLLÜ ile FORMÜLSÜZ/LÜK ile FORMÜLASYON


- FORNİKS/FORNIX[İng.] değil/yerine/= KEMERSİ YAPI | ÇIKMAZ | KATLANTI


- FOROZ ile FOROZ KAYIĞI


- FORS ile FORSA ile FORSLU/LUK


- FORSEPS -ile

( Bazı güç doğumlarda, bebeğin başını tutup dışarı çekmeye yarayan araç. )


- FORSEPS/FORCEPS[İng.] değil/yerine/= TUT ÇEK


- FORSEPS ile FORSEPS

( FORCEPS vs. FORCEPSES )

( انبر جراحي ile پنس )

( ANBAR JARAHY ile PENS )


- FÖRST KLAS/FIRST CLASS değil/yerine/= BİRİNCİ SINIF, SEÇKİN YER, BAŞTAPKI


- FÖRST LEYDİ/FIRST LADY değil/yerine/= BAŞBAYAN


- FORTE ile FORTÇU/LUK ile FORT PENSE


- FORTE ile FORTEPİYANO

( Parçanın, güçlü çalınacağını gösterir. İLE F.P. harfleriyle gösterilen, parçanın, önce güçlü çalınıp söylenileceğini, hemen sonrasında, hafifletileceğini belirten terim. )


- FORTE ile FORTİSSİMO

( Parçanın, güçlü çalınacağını gösterir. İLE Bir müzik yapıtında, bazı bölümlerin çok güçlü çalınması gerektiğini belirtir. )


- FORTH :/yerine İLERİ


- FORTRAN/FORMULA TRANSLATOR[İng.] değil/yerine/= FORMÜL DÖNÜŞTÜRÜCÜ (PROGRAMLAMA DİLİ)


- FORTUNE :/yerine SERVET, TALİH


- FORUM[Lat.] değil/yerine/= TOPLU TARTIŞI/TARTIŞMA


- FORWARD GRUPLAMA/FORWARD TYPING[İng.] değil/yerine/= DOĞRUDAN ÖBEKLENDİRME


- FORWARD :/yerine İLERİ


- FOŞ FOŞ (AKMAK)


- FOŞ ile FOŞA


- FOŞET değil POŞET


- FOSFAT[Fr. < PHOSPHATE] ile APATİT[Fr. < APATITE]

( Yapay gübre ve bazı ilaçların yapımında kullanılan fosforik asidin tuzu ya da esteri. İLE Doğada bulunan, içinde flor ya da klor olan doğal kalsiyum fosfat. )


- FOSFAT ile KAPNİSİT

( ... İLE Hidratlı doğal alüminyum fosfat. )


- FOSFAT ile PLANERİT[Fr.]

( ... İLE Hidratlı, doğal alüminyum fosfat. )


- FOSFATLAMAK ile FOSFATLATMAK ile FOSFAT ile FOSFATLI ile FOSFATSIZ


- FOSFOR ile FOSFORİK ASİT ile FOSFAT[Fr. < Yun.]

( Atom numarası 15, atom ağırlığı 30.97 olan, yarısaydam, balmumu kıvamında, karanlıkta ışıldayan, sarımsak kokulu, 1.83 yoğunluğunda, zehirli bir öğe. [Simgesi P] İLE Sabun, deterjan yapımında ve eczacılıkta kullanılan, renksiz sıvı anlamına gelen madde. [H3PO4] İLE Fosforik asidin tuzu ya da esteri. )


- FOSFOR ile FOSFORLU ile FOSFORSUZ


- FOSFORIŞI ile FOSFORIŞIL


- FOSİL[Fr. < FOSSILE] ile ANTROK[Fr. < ENTROQUE]

( Geçmiş yer bilimi zamanlarına ilişkin hayvanların ve bitkilerin, yer kabuğu kayaçları içindeki kalıntıları ya da izleri, müstehase, taşıl. | Düşünce, yaşayış biçimi vb. bakımlardan çağın gerisinde kalmış kişi. İLE Triyas devri katmanlarında bulunan, derisi dikenlilerden, deniz lalelerinin saplarını oluşturan kalsiyum karbonat birleşimli fosil. )


- FOSİL ile FOSİLLEŞMEK

( FOSSIL vs. FOSSILIZE )

( سنگواره ile فسيل ile مستحاثه ile فسيلي ile سخت ومتحجرشدن )

( SANGVAREH ile FESYLE ile مستحاثه ile FESYLEY ile SOKHT VOMTAHAJRESHODAN )


- FOSİLBİLİM değil/yerine/= TAŞILBİLİM


- FOSİLLEŞME değil/yerine/= TAŞILLAŞMA


- FOSİLLEŞMEK ile FOSİL ile FOSİLLİ


- FOSLAMAK ile FOSLATMAK


- FOSSA[İng.] değil/yerine/= ÇUKUR


- FOSSA ile GODE

( Çukur. İLE Çukur. )


- FOŞUR FOŞUR (YIKA(N)MAK)


- FOSURDAMAK ile FOSURDATMAK


- FOŞURDAMAK ile FOŞURDATMAK


- FOTO SÜREYYA KÖŞKÜ :

( Yenimahalle'nin üst taraflarında olup, bağ içindedir. 20. yy. başlarında yapılan köşk, güzel köşklerden biridir. )


- FOTOELEKTRİK ETKİ ile/||/<> COMPTON SAÇILMASI

( Fotoelektrik elektron koparma, Compton foton saçılması )

( Formül: E = hf - W (fotoelektrik) İLE λ' - λ = h/(mc)(1-cosθ) (Compton) )


- FOTOELEKTRİK ETKİ ile/||/<> COMPTON SAÇILMASI (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)

( Fotoelektrik elektron koparma, Compton foton saçılmasıdır )

( Formül: E=hf-W İLE Δλ=h/mc(1-cosθ) )


- FOTOĞRAF:
ÇEKİLEN ile/ve/değil/||/<>/> SEÇİLEN


- FOTOĞRAF "ÇEKİLMEK/ÇEKİNMEK" değil FOTOĞRAF ÇEKTİRMEK


- FOTOĞRAF:
TEKNİĞİ ile/ve/||/<>/> ESTETİĞİ


- FOTOĞRAF ile BÜYÜK FOTOĞRAF


- FOTOĞRAF değil/yerine/= EKİZ


- FOTOĞRAF ile TEMSİL


- FOTOĞRAFLAR


- FOTOĞRAFÇI ile/ve/değil FOTOĞRAF

( Yalan söyleyebilir. İLE/VE/DEĞİL Yalan söyleyemez. )


- FOTOĞRAFIN:
ÖZNEL(L)EŞTİR(İL)MESİ ile/ve/||/<>/> NESNELEŞTİR(İL)MESİ


- FOTOĞRAFLAMAK ile FOTOĞRAF ile FOTOĞRAFÇI/LIK ile FOTOĞRAF MAKİNESİ


- FOTOĞRAF/SİNEMA ve/=/||/<>/< IŞIK


- FOTOĞRAFTA:
KAÇKARLAR ile/ve HİNDİSTAN


- FOTOĞRAFTA:
PUNCTUM ile/ve/||/<>/> STADIUM


- FOTOKİMYA ile/||/<> BİYOKİMYA

( Işık ve kimyasal tepkimeler arasındaki ilişkiyi inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Dirimsel organizmaların kimyasal süreçlerini inceleyen bilim dalı. )


- FOTOKİMYA ile/||/<> TERMOKİMYA

( Kimyasal süreçlerdeki ışık etkilerini ya da ışık etkisiyle gerçekleşen kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Isı etkisiyle gerçekleşen kimyasal süreçleri ya da kimyasal süreçlerdeki ısı değişimlerini inceleyen bilim dalı. )


- FOTOKİMYASAL SMOG ile/||/<> ENDÜSTRİYEL SMOG

( Foto NOₓ+HC güneş ozon, endüstriyel SO₂ kömür asit. )

( Formül: LA tipi İLE Londra )


- FOTOKOPİ (ÇEKMEK) değil/yerine/= TIPKIÇEKİM EŞLEMLEMEK, GÖÇÜRTMEK


- FOTOKOPİ ile FOTOKOPİCİ/LİK


- FOTOMORFOZ ile FOTOSENTEZ ile FOTOŞİMİ ile FOTOTAKTİZM/FOTOTAKSİ ile FOTOTERAPİ ile FOTOTROPİZM

( Canlıların, bireyoluş sırasındaki gelişimi üzerinde, ışığın yaptığı etki. İLE Yeşil bitkilerin, ışıkta, basit bileşiklerinden, karmaşık yapılı organik moleküller yapması. İLE Fotokimya. İLE Işığagöçüm. İLE Işığın, sağaltım amacıyla kullanılması. İLE Işığadoğrulum. )


- FOTON POLARİZASYONU ile/||/<> ELEKTRON SPİN

( Foton polarizasyonu ışığın dalga özelliğiyken İLE elektron spin intrinsik açısal momentumdur )

( Formül: J_z = ±ħ/2 )


- FOTON ve/||/<>/> 21 CM. RADYASYONU

( Yayılan foton, 21 cm. dalga boyuna sahiptir. )


- FOTON ile/<> BALYON[10-90]


- FOTON ile/ve/||/<> BOZON


- FOTON ile FOTON[İng. PHOTON]

( Fotoğrafın. İLE Işıcık. )


- FOTON'UN:
ZAMANSIZLIĞI ve/||/<> KÜTLESİZLİĞİ

( W+, W-, Z0, foton )


- FOTOOTOTROF ile/||/<> KEMOOTOTROF

( Fotoototrof ışık enerji İLE kemoototrof kimyasal enerji. )

( Formül: Light İLE chemical energy )


- FOTOSENTETİK PİGMENT ile KLOROFİL

( Bitkilerin ışığı emip enerjiye dönüştüren pigmentleri. İLE Fotosentezde en önemli rolü oynayan yeşil pigment. )


- FOTOSENTEZ HIZI ile IŞIK YOĞUNLUĞU

( Bir bitkinin fotosentez yapma hızını gösterir. İLE Fotosentez için gerekli olan ışık ölçüsü. )


- FOTOSENTEZ TEPKİMELERİ/FOTOSENTEZ REAKSİYONLARI ile CALVİN DÖNGÜSÜ

( Işık enerjisini kullanarak ATP ve NADPH üreten fotosentezin ilk aşaması. İLE Fotosentezin karanlık aşaması olarak bilinir ve ATP ve NADPH kullanılarak CO2'den glikoz üretilir. )


- FOTOSENTEZ ile/ve/||/<> EPİPELAJİK/ÖFOTİK KUŞAK/ZON

( ... İLE/VE/||/<> Denizlerin, fotosenteze elverecek kadar yeterince ışık alan, suyun ışık geçirgenliğine bağlı olarak birkaç metreden 200 metre derinliğe kadar uzanan bölgesi. )


- FOTOSENTEZ ile/ve FOTOTAKSİ

( ... İLE/VE Işığa doğru hareket. )


- FOTOSENTEZ ile GÖZE/SEL SOLUNUM

( Bitkilerin güneş ışığını kullanarak besin üretmesi ya da üretme süreci. İLE Gözelerin enerji üretme süreci. Besinleri moleküllerden enerjiye dönüştürme süreci. )


- FOTOSENTEZ ile KLOROFİL

( Bitkilerin güneş ışığı kullanarak besin üretme süreci. İLE fotosentez için gerekli olan yeşil pigment. )


- FOTOSENTEZ ile/ve/||/<> SOLUNUM

( * Sadece bitki gözelerinde olur. İLE/VE/||/<> Bitkisel ve hayvansal tüm gözelerde olur.
* Sadece ışık altında gerçekleşir. İLE/VE/||/<> Günün her saatinde (gece-gündüz) devam eder.
* Fotosentez sırasında su ve karbondioksit kullanılır. İLE/VE/||/<> Organik besinler ve oksijen kullanılır.
* Fotosentez sırasında oksijen açığa çıkar. İLE/VE/||/<> Solunum sonrasında su ve karbondioksit açığa çıkar.
* Güneş enerjisi kimyasal enerjiye dönüşür. İLE/VE/||/<> Kimyasal enerji, serbest iş enerjisine dönüşür.
* Ağırlık artışı olur. İLE/VE/||/<> Ağırlık azalması olur.
* Organik besinler yapılmış olur. İLE/VE/||/<> Organik besinler yıkılıp, parçalanmış olur. )

( vs./and/||/<> RESPIRATION )


- FOTOSENTEZDE ETMENLER:
BİTKİSEL ile/ve/||/<> ÇEVRESEL

( )

( )


- FOTOTAKSİ ile/ve TROPİZM

( Işığa doğru hareket. İLE/VE Işık, ısı gibi dış etkilerle bir organizmanın belirli bir yöne doğru yer değiştirmesi. Doğrulum. )


- FOTOTERAPİ/PHOTOTHERAPY[İng.] değil/yerine/= IŞIK SAĞALTIMI


- FOTOTROF ile/ve HELYOFİT

( Enerji kaynağı olarak güneş ışığını kullanan organizmalar. İLE/VE Gelişmelerini en iyi güneş ışığı altında yapan bitkiler. )


- FOTOTROPİZM İLE GRAVİTROPİZM İLE TİGMOTROPİZM ile/||/<> BİTKİ HAREKETLERİ

( Uyaranlara yönelim hareketleri. )

( Formül: Auxin → H⁺ pompa → göze uzaması )


- FOTOTROPİZM ile/ve/||/<> GEOTROPİZM/GRAVİTROPİZM

( Bitkilerin ışığa yönelme devimi. İLE/VE/||/<> Bitkilerin yerçekimine karşı yaptığı devimi. )


- FOTOVOLTAİK KİMYA ile/||/<> TERMOELEKTRİK KİMYA

( Işığı elektrik enerjisine dönüştüren kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Isıyı elektrik enerjisine dönüştüren kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalı. )


- FOTOVOLTAİK ile/||/<> TERMAL GÜNEŞ

( PV doğrudan elektrik pn, termal ısı toplayıcı buhar. )

( Formül: Yarıiletken İLE ısı )


- FOUCAULT SARKACI ile HUYGENS DÖNGÜSEL(CYCLOID) SARKACI


- FOULARD vs. SCARF


- FOUND :/yerine BULMAK, KURMAK


- FOUNDATION :/yerine TEMEL, VAKIF


- FOUNDER CLASSIC vs. BIG SYNTHESIS CLASSIC vs. CLASSICS IN, TO CEASE THE CIVILIZATIONS VERTICAL/HORIZONTAL(/BOTH)


- FOUNDER vs. OWNER


- FOUNDER :/yerine KURUCU


- FOUNTAIN vs. TAP


- FOUR :/yerine DÖRT


- FOURİER DÖNÜŞÜMÜ ile/||/<> LAPLACE DÖNÜŞÜMÜ

( Fourier periyodik sinyaller için, Laplace geçici rejim analizi için uygundur )

( Formül: F(ω) = ∫f(t)e^(-iωt)dt İLE L{f(t)} = ∫f(t)e^(-st)dt )

( Joseph Fourier tarafından 1822 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1768-1830) (Ülke: Fransa) (Alan: Matematik, Fizik) (Önemli katkıları: Fourier serileri, ısı transferi) )


- FOURİER İLE WAVELET İLE GABOR İLE CHİRPLET ile/||/<> SİNYAL DÖNÜŞÜMLERİ

( Zaman-frekans analiz yöntemleri. )

( Formül: f̂(ω) = ∫f(t)e^(-iωt)dt )

( Joseph Fourier tarafından 1822 yılında keşfedildi/formüle edildi. )


- FOURIER ile/ve/||/<>/> CAUCHY ile/ve/||/<>/> DIRICHLET

( 1807 ile/ve/||/<>/> 1853 ile/ve/||/<>/> 1859 )


- FOURTH :/yerine DÖRDÜNCÜ


- (not FOURTY) FORTY


- FOVEA[İng.] değil/yerine/= ÇUKURCUK


- FOYA[İt.] -ile

( Parıltısını artırmak için elmas taşlarının altlarına konulan ince metal yaprak. ("Foyası ortaya çıktı" deyiminde geçer.) )


- FPGA/FİELD-PROGRAMMABLE GATE ARRAY[İng.] değil/yerine/= PROGRAMLANABİLİR KAPI DİZİSİ


- FRACTAL GEOMETRY ile/||/<> EUCLİDEAN GEOMETRY

( Fractal geometry kendine benzer ölçek değişmez yapıları incelerken İLE Euclidean geometry düz uzay geometrisidir )

( Formül: Hausdorff dimension )


- FRAGMAN ile FRAGMANTASYON ile FRAGMANTE

( Parça, parçacık. İLE Parçalanma. İLE Parçalanmış. )


- FRAGMAN ile/ve/||/<> KOMPARTIMAN ile/ve/||/<> VAGON


- FRAGMAN/TAL yerine PARÇA GÖRÜNTÜ/LER


- FRAGMANTASYON/FRAGMENTATION[İng.] değil/yerine/= PARÇALAMA


- FRAGMENT İLE FBDD İLE PPI ile/||/<> İLAÇ TASARIM YAKLAŞIMLARI

( Modern ilaç geliştirme stratejileri. )

( Formül: LE = -RTlnKd/HAC )


- FRAGMENT-BASED DRUG DESIGN ile/||/<> STRUCTURE-BASED DRUG DESIGN

( Fragment-based drug design küçük parçalardan başlayarak ilaç tasarlarken İLE structure-based drug design protein yapısından hareketle tasarlar )

( Formül: Fragment screening )


- FRAGMENTASYON ile/||/<> EDGE EFFECT

( Fragmentasyon parçalanma, edge kenar etkisi. )

( Formül: Habitat bütünlüğü İLE sınır )


- FRAJİL[İng./Fr. FRAGILE] değil/yerine/= KIRILGAN


- FRAJİLITE/FRAGILITY[İng.] değil/yerine/= KIRILGANLIK


- FRAK ile FRAKLI ile FRAKSIZ


- FRAKSİYON/FRACTION[İng.] değil/yerine/= PARÇA | BÖLÜM | KESİM


- FRAKSİYONASYON/FRACTIONATION[İng.] değil/yerine/= AYRIŞMA