Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(43/79)


- KÜFÜR değil/yerine/>< ŞÜKÜR


- KÜFÜRBAZ[Ar. + Fars.(-bâz)] değil/yerine/= SÖVGEN/SÖVÜCÜ/AĞZI BOZUK/KARA


- KUĞU ile/değil ÖTÜCÜ KUĞU


- KUĞU ile/ve/değil TURNA

( Anadolu'da, kuğuya turna denilir. )

( ... ile/ve/değil KÜLENG )


- KUİNTET[Fr. < QUINTETTE] değil/yerine/= BEŞLİ


- KUL:
"DE Kİ ..." değil "KAVRA Kİ ..."


- [ya/hem] KÜL ile/değil/yerine/hem de/ya da/||/<>/>< GÜL

( [ya/hem] Bir "bakış/algı/yorum". İLE/DEĞİL/YERİNE/HEM DE/YA DA/||/<>/>< Başka bir "bakış/algı/yorum". )


- KULA ÇATMAK ile/değil/yerine/>< KULAÇ ATMAK


- KULAK KABARTMAK ile/değil/yerine SORMAK

( Ağız aramak, ya da kulak kabartmak yerine doğrudan öğrenmeye yönelik soru sormak gerek. [her ne kadar sorulamayacak/konuşulamayacak şeyler olsa da] )


- KULAK ile/değil !GULAG


- KULA/KULAA" değil KULAĞA


- KULE değil/yerine/= SUYRAN


- KÜLFET[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜLFET[Ar.]

( Zahmet, sıkıntı, zorluk, yorgunluk, zorlu iş. | Tören, merasim. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Alışma, kaynaşma. | Görüşme, konuşma. | Dostluk, ahbaplık. | Huy etme. )

( Külfetsiz ülfet olmaz. )


- KÜLFET[Ar.] değil/yerine/= YÜKEÇ


- KULLANAN ile/ve/değil/||/<>/< KULLANMIŞ


- KULLANILABİLİR/LİK ile/ve/değil UYGUN/LUK

( [not] USEFULNESS vs./and/but APPROPRIATENESS )


- KULLANIM/SAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İŞLEV/SEL


- KULLANMA ile/ve/değil/yerine İŞLEME


- KULLANMA ile/ve/değil/<> YARARLANMA


- KULLANMAK ile/ve/değil/yerine UYGULAMAK


- KULLANMAK ile/değil YAŞAMAK


- KÜLLİYEN[Ar.] değil/yerine/= TAMAMEN, TÜMÜYLE


- KULLUK İÇİN değil İNSANLIK İÇİN/İNSANLIĞINDAN DOLAYI


- [ne yazık ki]
"KULLUK" ile/ve/değil/<> GÖNÜLLÜ "KÖLELİK"

( Annelik. )


- KÜLT ile/değil/yerine/<> KÜLTÜR

( Din. | Yerel özellikler taşıyan dinî törenler. | Belirli bir dönemde aşırı ilgi gören film vb. İLE/DEĞİL/YERİNE/<> ... )


- KÜLT[Fr. < Lat.] değil/yerine/= TAPINÇ/TAPMA | DİN | DİNSEL TÖREN


- KÜLTÜR değil/yerine/= EKİN, ÖZGEN


- KÜLTÜR ile/ve/değil/yerine İNSANLIK/İNSANLIĞIN KÜLTÜRÜ

( [not] CULTURE vs./and/but CULTURE OF HUMANITY
CULTURE OF HUMANITY instead of CULTURE )


- KÜLTÜR ile/ve/değil/||/<>/< TOPLULUK


- KÜLTÜREL(DÖNEMSEL) "DEĞER YARGILARI"NI "ÖĞRETMEK" değil/yerine/>< EĞİTİLENİ, DEĞER(LER)İN DÜŞÜNSEL BİLGİSİYLE DONATMAK


- KÜLTÜREL KOŞULLANMIŞLIKLAR ile/değil/yerine KÜLTÜREL COŞKULAR


- KÜLTÜREL ile/ve/değil/yerine/||/<> DÖNEMSEL


- KÜLTÜREL[İng. < CULTURAL] değil/yerine/= EKİNSEL


- | (")KÜLTÜRLÜ(") ya da (")HOCA(") |
ile/değil/yerine/<>/>
BİLGE

( | Öğrenmeyi seven. YA DA Öğretmeyi seven. |
İLE/DEĞİL/YERİNE/<>/>
Hem öğrenmeyi seven, hem de öğretmeyi seven. )


- KULÜP değil/yerine/= DERGEN


- KÜLÜSTÜR[Yun.] değil/yerine/= YIPRANMIŞ, ESKİ, BAKIMSIZ


- KULVAR/KANAL" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAĞLAM


- KUMAR[Ar. < KİMÂR]/KERİZ[argo < KERES] ile/ve/<>/değil MEYSİR

( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Kişiyi, Allah'ın zikrinden alıkoyan her şey. )


- KUMAŞ DESENİNDE:
PÖTİKARE[Fr.][PİTİKARE değil!] ile/ve/değil/<> KAZ AYAĞI

( )


- KUMAŞ İPLİKLERİNDE:
30'a 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 40'a 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 50'ye 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 60'a 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 70'e 1 ile/ve/değil/yerine/<>/> 80'e 1


- KUMAŞ ile/değil (BULUNMAZ) HİNT KUMAŞI

( ... İLE/DEĞİL Kumaş, defalarca boya tankına daldırılıp güneşte kurutulur ve bu işlem, kumaşın rengi, güneşte solmayana kadar edermiş. Böylece, rengi solmayan, değerli bir kumaş elde edilirmiş. )

( Değerli ve "değersiz"[kinâyeli olarak kullanılan] nesneler/"şey"ler için, "Bulunmaz, Hint Kumaşı" (mı?) deyimi de, kumaşın elde edilmesindeki bu sürecin kolay ve kısa olmamasındaki gibi, bazı değerli eşyaların/olanakların da hiçbir uğraş göstermeden, kolaylıkla edinilemeyeceğine/erişilemeyeceğine "gönderme" olarak da kullanılmaktadır. )


- KÜMEDEN DÜŞMEK değil KÜME DÜŞMEK


- KÜMÜLASYON/CUMULATION[İng.] değil/yerine/= BİRİKİM


- KÜMÜLATİF/CUMULATIVE[İng.] değil/yerine/= TOPLU


- KÜMÜLÜS değil/yerine/= KÜME BULUT

( Üst bölümleri bembeyaz ve küme durumunda, tabanı da çoğu kez yatay ve esmer bulut. )


- KUNDUZ ile/değil KAPİBARA

( ... İLE/DEĞİL Amazon ormanlarında yaşarlar. )

( ... İLE/DEĞİL 5 dk.'ya kadar, suyun altında kalabilirler. )

( ... İLE/DEĞİL Yavrularının, ancak %5'i, yaşamda kalır. )

( ... İLE/DEĞİL En büyük kemirgendir. )


- KUNPİR değil KUMPİR


- KUNT/KUND[Fars.] değil/yerine/= DAYANIKLI, SAĞLAM, KALIN, AĞIR


- KÜNYE değil/yerine/= SANLIK


- KÜPE ile/ve/değil MENGUŞ


- KÜPEŞTE[Yun.]/PARAPET[İt. < PARAPETTO] değil/yerine/= KORKULUK

( Gemide güverte hizasında ıskarmoz bağlarına tutturulan dikmelerin dış yüzlerine kaplanan kaplamaların oluşturduğu siper, borda kaplamalarının en üstü, güverteden yukarı kalan bölüm, korkuluk. | Duvarların üzerine, balkon ya da pencerelerin içine çimento ve mozaik karışımı ile yapılan dolgu set. )


- KUPLE değil/yerine BEYİT


- KÜPÜR değil KUPÜR


- KÜR/CURE[İng.] değil/yerine/= TAM SAĞALTIM


- KURA ÇEKMEK değil/yerine/= ÇEKİ YAPMAK


- KURA değil/yerine/= ÇEKİ


- KURABİYE[Ar. < QUREYBİYYE] değil/yerine/= ÇÖREK

( Şekerli ya da tuzlu küçük çörek. )


- KURÂDA[Ar.] değil/yerine/= İŞE YARAMAZ, YIPRANMIŞ/ESKİMİŞ/BOZULMUŞ, CILIZ


- KURAL KOYMAK ile/ve/değil/yerine KURAL/LARI BELİRLEMEK

( Bilenler kurallar koyar, bilmeyenler kurallara uyar. )

( Kuraldan çok kuralcı, kraldan çok kralcı olmamak gerek! )

( [not] "TO MAKE THE RULE" vs./and/but "TO DETERMINE THE RULE/S"
"TO DETERMINE THE RULE/S" vs./and "TO MAKE THE RULE" )


- KURAL KOYUCU/LUK ile/ve/değil/yerine KURAL BULUCU/LUK


- KURAL ile/ve/değil KARAR

( [not] RULE vs./and/but DECISION )


- KURAL ile/ve/değil KURAM

( [not] RULE vs./and/but THEORY )


- KURAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KURUL


- KURAL/LAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KOŞUL/LAR


- KURALSIZLIK ile/değil/yerine/>< KURALLILIK

( En kötü "kurallılık", en iyi kuralsızlıktan iyidir. )


- KURAM ile/ve/değil/||/<>/< ANLATI

( Anlatımın yapabildiği fakat kuramın yapamayacakları vardır. )


- KURAM ile/ve/değil ANLAYIŞ


- KURAM ile/ve/değil TEKLİF


- KURAM" ile/değil TEMENNİ


- KURAM ile/ve/değil/||/<> YAKLAŞIM


- KURAM ile/ve/değil/yerine YARAR

( [not] THEORY vs./and/but BENEFIT
BENEFIT instead of THEORY )


- KURAMIN:
DOĞRULUĞU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UYGUNLUĞU


- KUR'AN HAFIZLIĞI ile/ve/<>/değil KURRÂ' HAFIZLIĞI


- KUR'AN OKUMAK:
"AĞLAMAK İÇİN" değil ANLAMAK İÇİN


- KUR'AN OKUMAK değil KUR'AN'I TİLÂVET ETMEK


- KUR'AN ile/ve/değil MUSHAF

( BELÂG-UL-MÜBÎN: İlâhî teblîgat. Kur'an-ı Kerim. )


- KUR'AN-I KERÎM:
EMİR ile/değil/yerine NASİHAT/ÖĞÜT


- KUR'ÂN-I KERÎM:
FELSEFE değil BİLİM


- KUR'ÂN-I KERÎM'İN LAFZI değil KUR'ÂN-I KERÎM'İN NAZMI


- KÜRATİF/CURATIVE[İng.] değil/yerine/= SAĞALTICI | İYİLEŞTİRICİ


- KURBAN BAYRAMI değil/yerine/= YAKINLIK BAYRAMI


- KURBAN KESMEK değil KURBAN/YAKINLIK KESBETMEK[: Çalışarak kazanma.]


- KURBAN ile/değil/yerine MAĞDUR


- KURBAN ile/değil/yerine/>< SORUMLU

( )


- KURBANIN ... ile/değil KURBAĞANIN ...


- KÜRDAN ile/ve/değil/yerine/||/<> HILTAN

( ... İLE/VE/||/<> Top durumundaki çiçekleri kuruduktan sonra sapları kürdan olarak kullanılan yabani bir bitki. )


- KURDELA değil KURDELE


- KÜRE ile/değil ELİPS

( [not] SPHERE vs./and/||/<>/but/< ELLIPSE
ELLIPSE instead of SPHERE )


- KÜRE değil/yerine/= YUVAR


- KÜREK ÇEKMEK ile/ve/değil/yerine/<>/>< LAVA[İt.]

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Herhangi bir yere yanaşmış filikanın, kürek çekmeden ilerlemesi için söylenilen söz/emir. )


- [ne yazık ki]
KÜRESEL ISINMA ile/ve/değil/||/<>/> KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ

( KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ sunumları!!!
Küresel İklim Değişimi ve Türkiye
Kuraklıkta Kriz Yönetiminden Risk Yönetimine Geçmeliyiz...
Kuraklık Kıranı Risk Yönetimi
Günümüzden 2100 Yılına Küresel İklim Değişimi
Küresel İklim Değişikliğine Uyum Stratejileri
Sel, Heyelan ve Çığ için Risk Yönetimi
Depremde İlk 72 Saat )

( Dünya genelinde ortalama sıcaklıkların artması. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> İklimde uzun süreli değişiklikler ve dalgalanmalar. )


- KÜRESEL ile/ve/değil/||/<>/< BASKIN YEREL


- KÜRESEL ile/ve/değil DAİRESEL


- KÜRESELLEŞMENİN ARTMASI ile/ve/değil/||/<> SINIRLARIN AZALMASI


- KÜRESELLEŞ(TİR)MEK ile/ve/değil/yerine EVRENSELLEŞ(TİR)MEK

( )


- KÜREYVE değil/yerine/= YUVAR

( Organizmadaki çeşitli sıvılarda[kan, lenf, süt] bulunan, genellikle yuvarlak ya da oval küçük cisim.[Alyuvar, akyuvar.] | Yeryuvarlağı gibi düzgün olmayan küresel biçim. )


- KURGU-BİLİM değil BİLİM-KURGU


- KURGU ile/ve/değil/yerine/&gt;&lt;/< OLGU

( [not] FICTION vs./> FACT instead of FICTION )


- KURGUL ile/ve/değil/yerine SİMGESEL


- KURGULU değil KURULU


- KURGU/SAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KURAM/SAL


- KÜRKAS[Fr. < CURCAS] değil/yerine/= HİNT FISTIĞI

( Sütleğengillerden, meyve çekirdekleri zehirli bir bitki. )


- KURMACA GERÇEKLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÜNDELİK GERÇEKLİK


- KURMAK ile/ve/değil DİZGELEŞTİRMEK/SİSTEMLEŞTİRMEK

( TO ESTABLISH vs./and TO SYSTEMATIZE )


- KURNAZLIK ile/değil/yerine AKIL


- KURNAZ/LIK ile/değil/=/<>/>/< APTAL/LIK

( İkisinin de hiçbir "kazanımı", kalıcı değildir/olamaz. )


- KURNAZ/LIK ile/değil CERBEZE

( ... İLE/DEĞİL İyi konuşma. | Beceriklilik, girginlik. | Kurnazlık, hilekârlık. )


- KURNAZLIK ile/değil/yerine ZEKÂ/ZEKİ


- KURNAZ/LIK ile/değil/yerine ZEKİ/LİK


- KURS değil/yerine/= ÖĞRENEK


- KURS[Fr.] değil/yerine/= ÖĞRENEK


- KURS[Fr. < COURS] değil/yerine/= ÖĞRETİ/ÖĞRENEK


- KÜRSÜ[Ar. < KÜRSİ] değil/yerine/= KONUŞAK


- KÜRSÜ[Ar. < KÜRSÎ] değil/yerine/= SEKİ

( Kalabalığa karşı konuşma yapanların önünde bulunan yüksekçe yer. | Ana bilim dalı. | Sandalye. | Bir fakültede araştırma ve öğretim birimi, bölüm. )


- KURŞUN ile/değil GRAFİTİ


- KÜRT BÖREĞİ değil KÜT BÖREK


- KÜRTÇE değil [Doğu Anadolu] OSMANLI TÜRKÇESİ


- KURTULMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/&gt;&lt;/&lt; SINAMAK


- KURU KURU "ÜZÜLMEK" / "ÜZÜLÜYORUM" DEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< YAPABİLECEĞİN BİR ŞEY/LER

( Yok. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Var. )


- KURU OT ile/ve/değil/||/<>/< TAZE OT


- KURUCU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KOLAYLAŞTIRICI


- KURUL ile/ve/yerine/değil KOORDİNASYON

( [not] COMMITTEE vs./and/but COORDINATION
COORDINATION instead of COMMITTEE )


- KURUM ile/ve/değil/yerine/< KURUL


- KURUMSAL BİR KARARI(/A):
BENİMSEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> UYMAK


- KURUNTU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VERİ


- İNSANLIK:
"KURUŞ" İLE ile/değil/yerine DURUŞ İLE


- KURYE[Fr. < COURRIER] değil/yerine/= TAŞIYICI

( Genellikle elçilik postasını yerine ulaştırmakla görevli kişi. | Posta, kargo, mektup vb. gönderileri alıcıya ulaştıran kişi. | Uçakla gönderilen mektup, koli ya da havale. | Düzenli olarak ticari bir hizmet gören taşıt. )


- KUŞ ile/değil MULAN/YULAN MANOLYASI

( image )

( ... cum MAGNOLIA LILIIFLORA )


- KUŞ ile/değil ORMANTAVUĞU

( ... DEĞİL Ormantavuğugillerden kuşların, özellikle Avrupa ve Asya'da yaşayan, siyah tüylü türlerinin ortak adı. )

( ORMANTAVUĞUGİLLER: Dünyanın, soğuk ve ılıman bölgelerinde yaşayan, orta ya da büyük yapıda, mat ya da parlak renkli, ormantavuğu, çil ve çayırtavuğunu içine alan bir aile/familya. )


- KÜŞADE[Fars. < GUŞÂDE] değil/yerine/= AÇIK, AÇILMIŞ


- KUŞANMA ile/ve/değil/yerine BÜRÜNME


- ... değil KUŞBURNU

( Çalılık ve ormanlık alanlarda yetişen, soluk pembe renkte çiçekler açan bir ağaç, yaban gülü ağacı. | Bu ağacın parlak kırmızı renkli, içi tüylü ve çekirdekli meyvesi. | Bu meyveden yapılan içecek. )

( ROSA CANINA )


- KUŞKU/ŞÜPHE ile/ve/değil/yerine TERK


- KUŞKU değil/yerine/>< BİLGİ

( BİLGİ: Kuşkuyu yok eden neyse, o! | Kuşkunun giderildiği kavrayış. )


- KUŞKU ile/değil/yerine ÇÖZÜMLEME

( DOUBT vs. ANALYSIS )


- KUŞKU ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< EMİN OLMA[İMAN]


- KUŞKU ile/değil/yerine FELSEFİ KUŞKU


- KUŞKU ile/ve/değil/yerine/>< İYİMSERLİK ve DAYANÇ/SABIR

( Hastalıkların yarısı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< İlâçların yarısı. VE/||/<> İyileşmenin ilk adımı. )


- KUŞKUCULUK ile/değil/yerine GÖRELİLİK


- KUŞKULANMAK ile/değil/yerine/>< YAPMAK

( )

( [not] DOUBT vs./but/>< DO
DO instead of DOUBT )


- KUŞKULU/ŞÜPHELİ İFADE TUTANAĞI ile/değil KUŞKULU/ŞÜPHELİ'NİN İFADE TUTANAĞI


- KÜSKÜT[Fr. CUSCUTE] değil/yerine/= ŞEYTANSAÇI/BAĞBOĞAN

( Çit sarmaşığıgillerden, ince uzun ipliksi saplarıyla, asma, baklagiller ve bazı meyve ağaçlarına sarılarak onları sömüren, klorofilsiz, asalak bir bitki. )

( CUSCUTA )


- KUŞ/LAR ile/ve/değil/||/<>/< DİNOZOR/LAR

( Kuşların ataları, dinozorlardır. )


- KÜSMEK ile/değil/yerine KONUŞMAMAK

( "Görüşmemek, birarada olmamak üzere". İLE/DEĞİL/YERİNE Görüşme, birarada olma durumu söz konusudur. )


- KÜSTAHLIK değil "GÜÇLÜ OLMA(/GÖRÜNME)" TAKLİDİ

( Küstahlık, zayıf kişinin, güçlü olma çabasıdır/taklididir. )


- [ne yazık ki]
KÜSTAH/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÖZENSİZ/LİK


- [ne yazık ki]
KÜSTAHLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "ÖZGÜVEN"


- KUSURA BAKMA AMA ... değil/yerine YANLIŞ ANLAMA AMA ...


- KUSURLU ile/değil/yerine/>< HUZURLU

( [kişi/kul hakkına] Dikkat etmeyenin "yaşamı". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Dikkat edenin yaşamı. )


- KUSURSUZLUK ile/değil/yerine BÜTÜNLENME


- KUTLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<> ANMA


- KÜTLE değil/yerine/= YIĞIN


- KUTSAL/MUKADDES[Ar.] ile/ve/değil İDUK/MÜBÂREK

( Kutsallık, her şeye verilmez. )


- KUTSAL NESNELERİ TUTMADA:
ELLE ile/ve/değil/yerine KUMAŞLA


- KUTSAL ile/ve/<>/değil DEĞERLİ


- KUTSAL ile/ve/değil/||/<>/< UZLAŞIMSAL


- KUTSAL/LIK ile/ve/değil/=/< BÜTÜNSEL/LİK / BÜTÜNLÜKLÜ


- KUTSALLIK ile/ve/değil DUYGU YÜKLÜLÜK


- KUTSAMA ile/değil/yerine ANMA/ANLAMA


- KUTU ile/ve/değil/||/<> KUKU


- KÜTÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/&gt;&lt;/< FİDE/FİDAN

( Büyük ve "güçlü". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>

( Cansızdır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>


- KÜTÜK ile/değil/||/<>/> ODUN

( Kalın ağaç gövdesi. | Kesilmiş ağaç gövdesi. | Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Yakılmak için kesilmiş, parçalanmış ağaç. | Bitkilerde besi suyunu ileten damarlarla bunlara eşlik eden özek doku ve liflerden oluşan, aynı zamanda bitkiye destek görevi yapan nesne. )


- KUTUP ile/ve/değil EŞİK


- KUTUP değil/yerine/= UC


- KUTUP değil/yerine/= UCAY


- KÜTÜPHANE ile/ve/değil/||/<> EŞEKLİ KÜTÜPHANE

( Mustafa Güzelgöz - Videoyu izlemek için burayı tıklayınız... )


- KUTUPLAŞMA değil/yerine KUCAKLAŞMA


- KUTUPLAŞMAK ile/değil/yerine/>< ORTAKLAŞMAK


- KUTUR[Ar.]/DİYAGONAL[Fr./İng. < DIAGONAL/E] değil/yerine/= KÖŞEGEN

( Bir çokgende ardışık olmayan ya da çok yüzlüde aynı düzlem üzerinde bulunmayan iki köşe arasına çekilen çizgi. )


- KUTUR değil/yerine/= ÇAP


- KUVANTUM KURAMI değil/yerine KUVANTUM MEKANİĞİ

( )

( )

( )


- KUVARSİT[Fr. < QUARTZITE] değil/yerine/= KUM TAŞI

( Kum tanelerinin kaynaşmasıyla oluşmuş bir tür tortul kayaç, kuvarsit. )


- KUVÖZ[Fr. < COUVEUSE] değil/yerine/= YAŞANAK


- KUVÖZ/INCUBATOR[İng.] değil/yerine/= YAŞANAK


- KUVVETLE MUHTEMEL değil/yerine/= YÜKSEK OLASILIKLA


- KUVVETLER AYRILIĞI değil/yerine KUVVETLER AYRILIĞI VE BİRLİĞİ


- KUYRUĞU DİK TUTMAK" ile/değil "OMURGALI" DURMAK/DAVRANMAK


- KUYRUK SALLAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖZ KIRPMAK


- KUYU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İP

( Derin olan, kuyu değil kısa olan, iptir. )


- KUYU ile/değil KÖR KUYU

( ... İLE/DEĞİL Suyu kurumuş, su çıkmayan, susuz kuyu. )


- KUYUNUN:
DERİN OLMASI ile/ve/değil/||/<>/< DOLU OLMASI


- KUYUNUN DERİNLİĞİ değil İPİN KISALIĞI


- KUZEY YERUCU/ANTARTIC değil/yerine/= GÜNEY YERUCU


- KUZİN[Fr. < COUSINE] değil/yerine/= KIZ YEĞEN


- KVAA/WIRELESS BODY AREA NETWORK[İng.] değil/yerine/= KABLOSUZ GÖVDE ALAN AĞLARI


- KVKK/PERSONAL DATA PROTECTION LAW[İng.] değil/yerine/= KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUNU


- LÂ İLÂHE:
PARÇA değil BÜTÜN


- LÂ İLÂHE:
REDDETMEK değil YÜKSELT(GEN)ME


- LABİL/LABILE[İng.] değil/yerine/= OYNAK | DEĞİŞKEN


- LABORATUVAR/LABORATORY[İng.] değil/yerine/= DENEYLİK


- LACİVERT[Fars. < LACVERD] değil/yerine/= KOVAK, KEVEK


- LACİVERT değil/yerine/= KOYUGÖK


- LÂF YETİŞTİRMEK ile/değil/yerine/>< KENDİNİ YETİŞTİRMEK


- LÂF ile/ve/değil/yerine/||/<>/&gt;&lt;/&gt;/&lt; İŞ


- LÂF ile/ve/değil/yerine ÖNERME


- LÂFIZ[Ar.] değil/yerine/= SÖZGE


- LAF-Ü GÜZAF değil LÂF Ü GÜZÂF[: Boş söz.]


- LÂF(Z) değil/yerine/= SÖZ


- LÂFZÎ TEFSİR değil/yerine/= SÖZEL YORUM


- LAGÜN[Fr. < LAGUNE] değil/yerine/= DENİZKULAĞI


- LAĞV ile/değil/yerine/>< MÜFÎD[< FEYD]

( Yararsız/faydasız, beyhûde, boş. | Yanılma, atlama. | Kaldırma, hükümsüz bırakma. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Anlatan, ifâde eden, anlamlı/mânâlı. | Yararlı/faydalı. )

( YEMÎN-İ LAĞV: Alışkanlıkla edilen ve şer'an kefâret gerektirmeyen yemin. )


- LÂHİKE/LÂHİKA[Ar. çoğ. LEVÂHİK] değil/yerine/= EK


- LÂİNLEŞMİŞ[Ar.] değil/yerine/= KOVULMUŞ, NEFRET KAZANMIŞ, İSTENİLMEYEN


- LÂKAP(/B) değil/yerine/= TAKMA AD | SAN/UNVAN["ÜNVAN" değil!]


- LAKAYIK" değil LAKAYIT


- LÂKAYT değil LÂKAYIT/KAYITSIZ


- LAKONİK[Fr. < Yun.] değil/yerine/= DEYİM

( Kısa, özlü söz. )


- LAKTOZ İNTOLERANSI ile/ve/değil/||/<> SİBO

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<> İnce bağırsaklarda aşırı miktarda bakteri üremesine bağlı olarak gelişen, yeni tanımlanmış bir hastalıktır. [Mide ağrısı, hazımsızlık, gaz, ishal ya da kabızlık başlıca belirtileridir. Zamanla beslenme bozukluğu gelişebilir. Hastalık, solukta hidrojen ve metan ölçümü ile teşhis edilir. Tedavide geniş spektrumlu antibiyotiklerden ve özel diyetten yararlanılır.] )

( )


- LAMA ile/ve/değil GUANAKO

( ... İLE/VE/DEĞİL Yabani lama. Lamaların atası. Güney Amerika ve özellikle Patagonya'da bulunur. )

( Lama ile Guanako )


- LAMBADER[Fr. < LAMPADAIRE] değil/yerine AYAKLI LAMBA

( Genellikle odanın köşelerine konulan. )


- LAMINA[İng.] değil/yerine/= KATMAN


- LAMİNAT değil LAMİNANT


- LAMINER KABİN/LAMINAR FLOW CABINET[İng.] değil/yerine/= ÇEKER OCAK


- LAMINER/LAMINARY[İng.] değil/yerine/= KATMANLI | TEK YÖNLÜ (AKIM)


- LAN/LOCAL AREA NETWORK[İng.] değil/yerine/= YEREL ALAN AĞI


- LANGUISHING[İng.] değil/yerine/= YAŞAMA KARŞI "İSTEKSİZLİK"


- LANSE ETME değil/yerine/= TANITMA


- LANSE[Fr.] (ETMEK) değil/yerine/= ÖNE SÜRMEK


- LANSET/LANCET[İng.] değil/yerine/= DERİ DELICİ İĞNE


- LAP/LYMPHADENOPATHY LENFADENOPATİ[İng.] değil/yerine/= AKKAN BEZİ BÜYÜMESİ


- ...'LARI:
SAYMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SIRALAMAK


- ...-LARLA ... ile/değil ...'YA GÖRE


- LASERASYON/LACERATION[İng.] değil/yerine/= PARÇALI YARALANMA/YIRTILMA


- LASIK/LASER ASSISTED İN SITU KERATOMILEUSIS[İng.] değil/yerine/= LAZER YARDIMLI YERİNDE KORNEA BİÇİMLENDİRME


- LASTİK değil/yerine/= SÜĞÜÇ


- LATEKS[Lat.] ile/değil LASTEKS[İng.]

( Bazı bitkilerin, genellikle süt görünüşünde olan özsuyu. İLE/DEĞİL Kauçuk ve pamuk karışımı bir tür kumaş. | Bu kumaştan yapılmış olan. )


- LATENT PERİYOT/LATENCY PERIOD[İng.] değil/yerine/= YANITSIZLIK DÖNEMI | GİZİLLİK DÖNEMI


- LATENT[İng.] değil/yerine/= GİZLİ | SESSİZ


- LATERAL[İng.] değil/yerine/= DIŞ YAN


- LATERALİZASYON/LATERALIZATION[İng.] değil/yerine/= YANLAŞMA


- LATERODORSAL[İng.] değil/yerine/= SIRT-YAN


- LATEROLATERAL[İng.] değil/yerine/= DIŞ-YAN


- LATEROMEDİYAL/LATEROMEDIAL[İng.] değil/yerine/= DIŞ-İÇYAN


- LATEROVENTRAL[İng.] değil/yerine/= ÖN-YAN


- LATİN ABECESİ ile/ve/değil/||/<>/> LATİN KÖKENLİ TÜRK ABECESİ


- LAUBALİ değil/yerine/= SENLİ-BENLİ


- LAUBALİLİK (YAPMAK/YAPMAMAK) ile/ve/değil/yerine YÜZ GÖZ (OLMAK/OLMAMAK)


- LAUBALİLİK ile/değil/yerine/< SAMİMİYET


- LÂÜBÂLİ/LİK değil/yerine/= YILIŞIK/LIK


- LAVAJ/LAVAGE[İng.] değil/yerine/= YIKAMA


- LAVUK[Kürtçe(Kurmanci) < LAWİK: Oğlan çocuğu. < LAW: Oğul/oğlan.][argo] değil/yerine/= GEREKSİZ KONUŞAN

( Gereksiz konuşan kişi. | Önemsiz konular üzerinde fazlaca duran, hareketleri ve sözlerinde meymenet olmayan kişi. )


- LAYETE GAYYER değil/yerine/= DURAĞAN/DEĞİŞMEZ/BOZULMAZ


- LÂ-YETEZELZEL[Ar.] değil/yerine/= SARSILMAZ | GÜVENİLİR


- LAYİHA değil/yerine/= GÖRÜŞÇE


- LÂYIK değil/yerine/= YARAŞIK, YAKIŞIR


- LAYLON değil NAYLON


- LAZER ANJİYOPLASTİ/LASER ANGIOPLASTY[İng.] değil/yerine/= LAZERLE DAMAR AÇIMI


- LAZER/LIGHT AMPLIFICATION BY STIMULATED EMISSION OF RADIATION[İng.] değil/yerine/= UYARILMIŞ RADYASYON EMISYONLA IŞIK AMPLIFİKASYONU


- LAZER ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BUZ LAZER


- LÂZIM GEREKEN değil LÂZIM GELEN