Bugün[26 Aralık 2025]
itibarı ile 9.241 başlık/FaRk ile birlikte,
9.241 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(18/38)


- DIŞLAYICI ile ÖZEL ile MÜNHASIRAN ile AYRICALIK

( EXCLUSIONARY vs. EXCLUSIVE vs. EXCLUSIVELY vs. EXCLUSIVITY )

( سالب ile منحصر ile انحصاري ile انتصاري ile منحصرا ile انحصاريت )

( SALEB ile MONHESR ile ENHESARY ile انتصاري ile MONHESRA ile ENHESARYT )


- DİSLEKSİ/DYSLEXIA[İng.] değil/yerine/= OKUMA BOZUKLUĞU


- DİSLEKSİ ile/ve/||/<> ALEKSİ

( "Öğrenme" ya da dikkat bozukluğu. İLE/VE/||/<> Okuma yitimi. )


- DİSLEKSİ ile/||/<> DİSGRAFİ

( Okuma güçlüğü ile ilişkili bir öğrenme bozukluğu. İLE/||/<> Yazma güçlüğü ile ilişkili bir öğrenme bozukluğu. )


- DİSLEKSİ ile DİSGRAFİ ile DİSKALKULİ ile PARAFAZİ[Fr. < Yun.]

( Okuma becerilerindeki güçlükler. İLE Yazma becerilerindeki güçlükler. İLE Matematik becerilerindeki güçlükler. İLE Sözcük karışıklığı. )

( "10 Maddeyle Disleksi" [okumak için burayı tıklayınız...] )


- DİŞLEMEK ile DİŞLENMEK ile DİŞLETMEK ile DİŞLENEBİLMEK ile DİŞLEYEBİLMEK ile DİŞLEYİVERMEK ile DİŞLEK/LİK


- DİŞLEMEK ile ISIRMAK


- DİŞLEMEK ile KEMİRMEK


- DİŞ/LER ile/ve ALT ÇENE DİŞLERİ ile/ve AZI/AKIL DİŞLERİ

( Her bir diş en az bir köke sahiptir. İLE/VE Alt çene dişlerinin iki kökü bulunur. İLE/VE Azı dişlerinin üç kökü vardır. )

( ESREM: Dişi kırık, dişleri dökük kişi. )

( ESNÂN[< SİNN] ile/ve ... )


- DİŞ/LER ile/ve/<> DİŞ MİNESİ

( ... İLE/VE/<> Gövdemizdeki en sert olan. )

( TEETH vs./and/<> ENAMEL )


- DİŞ/LER ile/ve/<> DİŞETİ

( Dişler, tüm örgenlerin aynasıdır. )

( CEZR-ÜS-SİNN: Diş kökleri. İNFİCÂR-I SİNN: Ağızda ilk dişlerin çıkışı. LEBB-ÜS-SİNN: Dişin hassas olan kısmı. TÂC-ÜS-SİNN: Dişin etten dışarı çıkmış bölümü. UNK-ÜS-SİNN: Dişin kökü ile etten dışarı çıkan bölümü arasındaki yer. SİNN-İ NÂBÎ: Köpek dişi. SİNN-İ TUFÛLİYYET: Süt dişlerinin düşmesiyle onların yerine sabit dişlerin çıkmaya başladığı zaman. )

( DENDÂN-I SAÂDET: Hz. Muhammed'in (S.A.V.) Uhud gazasında kırılan dişi. )

( [Divan edebiyatında] Dişler, inciye benzetilir. )

( SİNN ile/ve/<> LİSE )

( GÂZ, DENDÂN[ağızda bulunan] ile/ve/<> ... )

( TEETH vs./and/<> GUM )


- DİŞLERİ FIRÇALAMAK 10-15 DAKİKA SONRA FIRÇALAMAK[YEMEKTEN HEMEN SONRA/YER-YEMEZ değil!]


- DİŞLERİ FIRÇALAMALI!


- DİŞLERİ:
YEMEKTEN HEMEN SONRA/YER-YEMEZ FIRÇALAMAK yerine 10-15 DAKİKA SONRA FIRÇALAMAK


- DİŞLƏK[Azr.] = ISIRIK[Tr.]


- DİŞLİ BALİNALAR ile/ve DİŞSİZ/ÇUBUKLU BALİNALAR

( Dişleri yaşam boyu değişmeden kalır. )

( Balina Çeşitleri )

( 1. Grönland Balinası | 2. Katil Balina | 3. Kuzey Atlantik Balinası | 4. İspermeçet Balinası | 5. Deniz Gergedanı | 6. Mavi Balina | 7. Çatalkuyruklu Balina | 8. Beyaz Balina )

( ODONTOCETI cum/et MISTICETI )


- DİŞLİ/LİK ile DİŞLİK


- DİŞLİ ile/ve/||/<> ÇARK


- DİSLİPİDEMİ ile/||/<> HİPERLİPİDEMİ

( Kan lipid seviyelerinin olağandışı olması. İLE/||/<> Kan lipid seviyelerinin yüksek olması. )


- DİSLOKASYON/DISLOCATION[İng.] değil/yerine/= ÇIKIK


- DİŞMENGİL, HİKMET (İST. 1915 - 1984) :

( İlköğrenimini tamamladıktan sonra babasının yanında Dişçilik mesleğini öğrendi ve devam ettirdi. Sarıyer Gençlik Mahfili ve Sarıyer Halkevinde tiyatro çalışmalarına katıldı, oynadı. Kızılay, Çocuk Esirgeme Kurumu gibi pek çok sosyal ve kültürel amaçlı dernekte görev yaptı. Sarıyer Spor Kulübü yönetim kurulu üyesi olarak da görev aldı. Üç dönem Sarıyer merkez mahallesi muhtarı, bir dönem de İstanbul Belediye Meclisi Üyesi olarak hizmet verdi. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu üyesiydi.

Sarıyerlidir, aile mesleği olan dişçilik yapıyordu. 1957 yılında muhtar seçildi ve 1963 yılına kadar devam ettirdi. CHP saflarında siyaset yaptı. İlçe teşkilatında çeşitli görevler aldı, bir dönem Sarıyer'den İstanbul Belediye Meclis Üyesi seçildi. Ayrıca üyesi olduğu Sarıyer Spor Kulübünde 4 dönem (1955/56, 1956/57, 1958/59 ve 1963/64) yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Ayrıca Sarıyer'de çeşitli sivil toplum kuruluşlarında üye olup yönetici olarak görevler üstlendi, )


- DISMETRİ/DYSMETRIA[İng.] değil/yerine/= UZAKLIK KESTİRİMSİZLİĞİ


- DISMISS :/yerine KOVMAK, REDDETMEK


- DISMORFİK/DISMORPHİC[İng.] değil/yerine/= BOZUK BİÇİMLİ


- DISORDER[İng.] değil/yerine/= BOZUKLUK


- DISORDER :/yerine BOZUKLUK


- DİSOSİYASYON/DISSOCIATION[İng.] değil/yerine/= AYRIŞMA | RUHSAL ÇÖZÜLME


- diso.[Lat. < DISPENSA] değil/yerine/= DAĞITINIZ


- DİSPANSER değil/yerine/= SAĞLIKEVİ/SAĞLIK OCAĞI


- DİSPEÇ[İng.] -ile

( Bir ortak avaryada, deniz kazasından sonra, gemi, yük ve navlunla ilgili kişilerin uğradıkları zararların ve bunlar tarafından yapılmış olan harcamaların, nasıl, kimler tarafından ve ne oranda karşılanacağını saptamak için yapılan işlem. | Deniz sigortası dilinde, ilgili tarafların ortak avaryada, kendilerine düşen yükümlülükleri, paylarının önemi ölçüsünde ayrıntılı olarak belirten belge. )


- DİSPEÇ ile DİSPEÇÇİ/LİK


- DISPERSE vs. SCATTER vs. SPREAD vs. STREW


- DİSPERSİF İLE DİSPERSİF OLMAYAN ile/||/<> DALGA YAYILIMI

( Hız-frekans ilişkisi. )

( Formül: vg = dω/dk )


- DISPERSION vs. ALLOCATION


- DİSPERSİON CORRECTİON ile/||/<> STANDARD DFT

( D3 dispersiyon düzeltme vdW, standart eksik. )

( Formül: DFT-D3 İLE pure DFT )


- DISPERSION vs. DISTRIBUTION


- DİSPERSİYON İLE ABSORPSİYON İLE SAÇILMA ile/||/<> IŞIK-MADDE ETKİLEŞİMİ

( Işığın maddeden geçerken uğradığı değişimler. )

( Formül: n(ω) = n₀ + dn/dω·ω )


- DİSPERSİYON değil/yerine/= DAĞILIM


- DISPLAY :/yerine GÖSTERMEK, EKRAN


- DİSPLAZİ ile/||/<> DİSPLASTİK ile/||/<> DİSTROFİ

( Yoz gelişim. İLE/VE/|| Gelişimi bozuk. İLE/VE/|| Yoz gelişme. )


- DISPOSABLE[İng.] değil/yerine/= TEK KULLANIMLIK / KULLAN AT


- DİSPOSİBLE değil/yerine/= KULLAN AT


- DİSPRAKSİ/DYSPRAXIA[İng.] değil/yerine/= DEVİNIMSEL BECERİ BOZUKLUĞU


- DİSPROPORSİYON/DISPROPORTION[İng.] değil/yerine/= ORANTISIZLIK


- DİSPROPORSİYON değil/yerine/= ORANTISIZLIK


- DİSPROSODİ/DYSPROSODIA[İng.] değil/yerine/= SÖZ EZGISİ BOZUKLUĞU


- DİSPROSYUM[Fr. < Yun.] -ile

( Atom ağırlığı, 162.5, atom numarası 66, yoğunluğu 8.54 olan, 1500 C'de ergiyen, açık yeşil renkte çözeltiler veren, az bulunan bir element. [Simge: Dy ] )


- DISPUTE :/yerine ANLAŞMAZLIK


- DİSRAFİ/DISRAPHY[İng.] değil/yerine/= BİTİŞİM BOZUKLUĞU


- DIŞRAK = HARİCİ = EXOTERIC[İng.] = ÉXOTÉRIQUE[Fr.] = EXOTERISCH[Alm.]


- [not] DISRESPECTFULNESS vs./and THOUGHTLESSNESS


- DİSRITMİ/DYSRHYTHMIA[İng.] değil/yerine/= DİZEM BOZUKLUĞU


- DİSRİTMİ değil/yerine/= DİZEM BOZUKLUĞU


- DIŞSAL ile/ve/||/=/<>/> DÜŞÜNCENİN YANSIMALARI/NESNELER


- DIŞSAL ile/ve/<> TARİHSEL


- DIŞSAL ile/değil TİNSEL


- DIŞSALLAŞMAK ile DIŞSAL


- DIŞSALLAYICI/LIK ile/değil/yerine/>< KAPSAYICI/LIK


- DIŞSATIM ile/ve DIŞALIM

( İHRACAT/TASDÎR ile/ve İTHALAT/İSTİRÂD )

( EXPORT vs./and IMPORT )


- DİSSEMİNE İNTRAVASKÜLER KOAGÜLASYON değil/yerine/= YAYGIN DAMARİÇİ PIHTILAŞMA


- DIŞTAKİ UC ile/ve İÇTEKİ UC


- DIŞTAKİ ile/ve UZAKTAKİ

( AT OUTSIDE vs./and FAR AWAY )


- DISTAL[İng.] değil/yerine/= BAŞLANGICA UZAK


- DİSTAL değil/yerine/= BAŞLANGICA UZAK


- DİSTAL ile/||/<> DİSTALİZE ETMEK ile/||/<> DİSTANSİYON ile/||/<> DİSTENSİYON

( Uc. İLE/||/<> Uca kaydırmak. İLE/||/<> Gerginlik. İLE/||/<> Genişleme. )


- DIŞTAN ile DIŞTAN EVLİLİK


- DISTANCE :/yerine MESAFE


- DİSTANSİYON değil/yerine/= GERGİNLİK, ŞİŞKİNLİK


- DISTANT :/yerine UZAK


- DİSTİLASYON/DISTILLATION[İng.] değil/yerine/= DAMITMA


- DİSTİLE/DISTILLED[İng.] değil/yerine/= DAMITIK


- DİSTİLLASYON ile DAMITMA


- DISTINCT vs. SPECIAL


- DISTINCT :/yerine FARKLI


- DISTINCTION :/yerine AYRIM


- DISTINCTIVE vs. DISTINCT


- DISTINGUISH :/yerine AYIRT ETMEK


- DISTINGUISHNESS vs. AWARENESS


- DİSTONİ değil/yerine/= GERİM BOZUKLUĞU


- DİSTORSİYON değil/yerine/= BURKULMA | ÇARPITMA | SAPMA


- DİSTRES/DISTRESS[İng.] değil/yerine/= SIKINTI | ZORLANMA


- DİSTRES değil/yerine/= SIKINTI


- DISTRESS/BOREDOM vs./and REMEDY


- DİSTRİBÜSYON/DISTRIBUTION[İng.] değil/yerine/= DAĞILIM


- DISTRIBUTE :/yerine DAĞITMAK


- DİSTRİBUTİON FUNCTİON ile/||/<> DENSİTY FUNCTİON

( Distribution F(x)=P(X≤x), density f(x)=F'(x). )

( Formül: Cumulative İLE derivative )


- DISTRIBUTION :/yerine DAĞITIM


- DİSTRİBÜTÖR["DİSPÜTÖR" değil!][İng. DISTRIBUTOR][Fr. DISTRIBUTEUR] değil/yerine/= DAĞITICI/DAĞITIM


- DISTRICT :/yerine İLÇE


- DİSTROFİ/DYSTROPHY[İng.] değil/yerine/= YOZLAŞIM, YOZLAŞMA


- DİSTROFİ ile/||/<> ATROFİ

( Kasların zayıflaması ve dejenerasyonu. İLE/||/<> göze sayısının azalması ya da gözelerin küçülmesiyle doku küçülmesi . )


- DISTRUSTFULNESS/LACK OF CONFIDENCE vs. LACK OF SURE


- DISUSE vs. MISUSE


- DİÜREZ ile/||/<> DİÜRETİK

( Sidik sökümü. İLE/VE/|| Sidik söker. )


- DİURNAL[İng.] değil/yerine/= GÜN BOYU


- div.[Lat. < DIVIDE] değil/yerine/= BÖL, BÖLÜNÜZ


- DİVA ile DİVAL ile DİVAN ile DİVANÇE ile DİVAN SAZI ile DİVAN KALEMİ ile DİVAN EDEBİYATI


- DİVALAN/DİVALENT[İng.] değil/yerine/= İKİ DEĞERLİKLİ


- DÎVÂN[çoğ. DEVÂVÎN] ile DÎVÂN[Fars. < DÎV: Dev. | Şeytan. | Cin.]

( Büyük meclis. İLE Devler. )


- DİVAN DÜZYAZILARINDA:
TEZKİRE ile/ve TARİH ile/ve SEFARETNAME ile/ve SEYAHATNAME ile/ve SİYASETNAME ile/ve MÜNAZARA ile/ve MÜNŞEAT ile/ve EVLİYÂ TEZKİRESİ ile/ve KISAS-I ENBİYÂ


- DİVÂN EDEBİYATI DÖNEMLERİ'NDE:
KURULUŞ ile/ve/> GEÇİŞ ile/ve/> KLASİK ile/ve/> SEBK-İ HİNDÎ ile/ve/> YERLİLEŞME

( [Yaklaşık olarak] 1250 - 1451 ile/ve/> 1451 - 1512 ile/ve/> 1512 - 1603 ile/ve/> I. Ahmed - IV. Mehmet [dönemi] ile/ve/> III. Ahmet - Tanzimat )


- DÎVÂN EDEBİYATI MÜZESİ ve GALATA MEVLEVÎHÂNESİ

( İkisi de aynı yerdir. [Tünel'dedir.] )

( 1492'de Mevlevî Tekkesi. VE 1975'te müze. )


- DÎVÂN EDEBİYATI ile TANZİMAT EDEBİYATI


- DİVAN EDEBİYATI ve/||/<>/> WALTER G. ANDREWS

( "Bu dünyadan Walter G. Andrews da geçti" - İsmail Güleç yazısını okumak için burayı tıklayınız... )


- DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL OLMAYAN/LAR]:
BAHÂRİYE ile/ve/<> CEMREVİYE ile/ve/<> FAHRİYE ile/ve/<> IYDİYE ile/ve/<> MEDHİYE ile/ve/<> MERSİYE ile/ve/<> HİCVİYE ile/ve/<> GAZAVATNÂME ile/ve/<> SAKİNÂME ile/ve/<> HAMAMNÂME ile/ve/<> SAHİLNÂME ile/ve/<> KIYÂFETNÂME ile/ve/<> SURNÂME ile/ve/<> LÛGAZ ile/ve/<> MUAMMÂ ile/ve/<> HEZLİYÂT ile/ve/<> TARİH DÜŞÜRME ile/ve/<> ŞEHR-ENGİZ ile/ve/<> DÂRİYE

( XIII. yy.'dan, XIX. yy.'a kadar, 3182 Dîvân Şairi vardır. )

( Bahar nitelemeleriyle başlanarak birini övmek için yazılan kasîde. | Baharın gelişiyle doğanın uyanışını, değişimini, güzelleşmesini konu edinen kasîdeler. İLE/VE/<>
Bayramlar, baharlar gibi cemre vesilesiyle, dönemlerindeki önemli kişiler için yazılan şiirler. İLE/VE/<>
Bir kişinin[devletli, bir başka şair ya da şairin kendinin] övüldüğü şiirler. İLE/VE/<>
Dönem büyüklerinden birini bayramın gelişi dolayısıyla öven kasîde türü. İLE/VE/<>
Bir kişiyi [devlet ya da tasavvuf ileri gelenlerini] övmek için yazılan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Bir ölenin/vefâtın ardından duyulan acıyı anlatmak, öleni övmek için yazılan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Bir kişiyi, kurumu, toplumsal olayı, geleneği yeren/taşlayan manzum türü. [Siham-ı Kaza - Nef'î] İLE/VE/<>
Savaşları, kahramanlıkları, zaferleri anlatan manzum ya da mensur yapıtlar. [İlk gazavatnameler XV. yy.'da yazılmaya başlanmıştır] İLE/VE/<>
İçki ve içki âlemlerinin övülerek anlatıldığı manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Hamamları, hamam eğlencelerini ve hamamdaki güzelleri betimlemek üzere yazılan manzum yapıtlar. [ilki: Deli Birader - Gazalî] İLE/VE/<>
İstanbul kıyıları ile buralardaki yerlerinin anlatıldığı şiirlerin genel adı. [Fennî] İLE/VE/<>
Kişilerin karakterlerini, fiziksel görünümlerini [göz rengi, boy uzunluğu/kısalığı vb.] temel alarak açıklamaya çalışan yapıtlar. İLE/VE/<>
Sarayın mutlu günlerini [evlenme, doğum şenlikleri vb.] anlatann manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Hece vezniyle yazılmış manzum bilmece. İLE/VE/<>
Belirli kurallara göre düzenlenip çözülebilen manzum bilmece. İLE/VE/<>
Alaylı bir dille yazılmış manzum türü. [zarif bir nükte ya da güzel bir mazmun kadar kaba şakalara, taşlamalara ve sövgülere de yer verilir] İLE/VE/<>
Önem verilen bir olayın ya da bir yapının kuruluş yılını bildiren bir tümce, bir mısra ya da beyit yazmak. İLE/VE/<>
[Fars.: "Şehir karıştıran"] Bir kenti, o kentin güzelliklerini, doğal ve sosyal özelliklerini anlatan manzum yapıtlar. İLE/VE/<>
Yeni yaptırılmış saray, köşk, yalı benzeri binalar için yazılmış kasîdeler. )


- DİVAN ŞİİRİ TÜRLERİ [DİNSEL]:
TEVHÎD ile/ve/<> MÜNÂCÂT[< NECV] ile/ve/<> NAAT ile/ve/<> MİRÂCİYE ile/ve/<> MAKTEL-İ HÜSEYİN ile/ve/<> HİLYE ile/ve/<> MEVLİD ile/ve/<> KIRK HADİS ile/ve/<> MENÂKIBNÂME ile/ve/<> KISSA ile/ve/<> SİYER

( Tanrı'nın birliğini ve ululuğunu anlatan şiir/ler. İLE/VE/<>
Allah'a dua etme, yalvarma. | Allah'a dua konulu şiirler/manzûme. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'i övmek, ona yakarma, şefaat dileme amacıyla yazılmış şiir/ler. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in mirâcını anlatan şiirler. İLE/VE/<>
Hz. Hüseyin'in Kerbela'da şehit edilişini konu alan ve acıklı bir üslûpta yazılan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in fiziksel ve kişisel özelliklerini, örnek davranışlarını konu alan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in doğumunu ve kısaca yaşamını övgüyle anlatan yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in kırk sözünden oluşan yapıtlar. İLE/VE/<>
Din büyüklerinin, tarikat kurucularının, ermişlerin olağanüstü yaşamlarını anlatan yapıtlardır. İLE/VE/<>
Öğüt verici ve öğretici öykü, fıkra, masal, menkıbe türü yapıtlar. İLE/VE/<>
Hz. Muhammed'in yaşamını anlatan yapıtlar. )


- DÎVÂN ŞİİRİ ile/ve HALK ŞİİRİ ile/ve TEKKE ŞİİRİ


- DÎVÂN ile/||/<>/> AYAK DÎVÂNI ile/||/<>/> DÎVÂN-I HÜMÂYÛN ile/||/<>/> DÎVÂN-I HARP ile/||/<>/> ÂYÂN MECLİSİ ile/||/<>/> ŞÛRÂ

( Yüksek düzeyli devlet adamlarının kurduğu büyük kurul. İLE/||/<>/> Sultanın huzurunda kurulan dîvân. İLE/||/<>/> Eskiden İslâm devletlerinde, devlet işlerinin görüşülüp karara bağlandığı kurul. [Başlangıçta bir devlet dairesi olan divân, İran devlet geleneğinin de etkisiyle sonradan kurul biçimine dönüştü.] İLE/||/<>/> Askerî mahkeme. İLE/||/<>/> Meşrûtiyet döneminde kurulan ve üyeleri Sultan tarafından, yaşam boyu seçilen kurul. İLE/||/<>/> Kurul, danışma kurulu. )

( DİVANYOLU: İstanbul'da, Sultanahmet ile Çarşıkapı arasında uzanan caddenin adı. )

( KUBBEALTI: Topkapı Sarayı'nda, Sadrazam başkanlığındaki Divân-ı Hümayun'un toplandığı özel oda. )

( HARBİYE NAZIRI: Osmanlı Savaş Bakanı. )


- DİVÂN ile CÖNK


- DİVAN ile DİVAN ile DİVAN ile DİVAN/SEDİR[Ar. < SADR]

( Yüksek düzeydeki devlet adamlarının kurduğu büyük meclis. İLE Divan edebiyatı şairlerinin şiirlerini topla(n)dığı yapıt. İLE Bağlama çeşidi. İLE Arkalıksız, üstü minderli ve yastıklı olabilen, oturmaya ya da yatmaya yarayan ev nesnesi. )


- DİVAN ile/ve KÜLLİYAT


- DİVAN ile/ve/||/<> TAŞRA DİVANLARI


- DİVANELEŞMEK ile DİVANELEŞTİRMEK ile DİVANE/LİK


- DİVANHANE CAFE :

( Rumelihisarı'nda Baltalimanı Caddesi üzerinde ve Rakım Paşa Çeşmesi yanındaki cafe tercih edilen yerlerdendir. )


- DİVAN-I KEBİR ve/<> MESNEVİ

( ŞEMS'e ithaf etmiştir. VE/<> Halk için ve bazı/çoğu derinlikli bilgilerin daha kolay anlaşılması için yazılmıştır. )


- DİVAN-I LÛGAT-I TÜRK ile/ve ESKİ UYGUR YAZITLARI

( 7000 sözcük ve 290 fark[28 Ocak 2025] İLE/VE 9000 sözcük. )


- DİVAN-I MEZÂLİM ile/> DİVAN-I HÜMÂYÛN

( Osmanlı öncesi. İLE/> Osmanlı'da. )


- DİVÂN-I MUHASEBAT[Ar.] değil/yerine/= SAYIŞTAY


- DİVANİ ile DİVANİ KIRMASI


- DİVERGENCE THEOREM ile/||/<> FUNDAMENTAL THEOREM

( Divergence hacim-yüzey, fundamental integral-antiderivative. )

( Formül: Volume-surface İLE integral-derivative )


- DİVERGENCE ile/||/<> CURL

( Divergence ∇·F akış kaynağı İLE curl ∇×F rotasyon. )

( Formül: Flow source İLE rotation )


- DİVERJANS/DIVERGENCE[İng.] değil/yerine/= IRAKSAMA, | AYRIKLAŞMA


- DIVERSE :/yerine ÇEŞİTLİ


- DIVERSITY :/yerine ÇEŞİTLİLİK


- DİVERTİKÜL değil/yerine/= CEPÇİK


- DİVERTİKÜL ile EKZOSİTOZ

( Kör uzantı, kör çıkıntı, çıkmaz. İLE Göze dışına çıkma, çıkıntı [kemikte]. )


- DIVIDE :/yerine BÖLMEK


- DİVİM ile/ve GİDİŞAT


- DIVINE vs./and ABSOLUTE


- DIVISION vs. PART


- DIVISION vs. UNIT


- DIVISION :/yerine BÖLÜM, BÖLME


- DİVLEK ile DİVREK

( Kalın kabuklu, olgun kavun. | Olgun, ufak kavun. | Kelek. İLE Çevik. )


- DIVORCE :/yerine BOŞANMA


- DİYA ile DİYAR


- DİYABET/DİABETES MELLITUS[DM][İng.] değil/yerine/= ŞEKER HASTALIĞI


- DİYABET TİP 1 ile/||/<> DİYABET TİP 2

( Pankreasın insülin üretmemesi ile ilişkili bir bağışıklık sayrılığı. İLE/||/<> Gövdenin insüline direnç göstermesi ya da yetersiz insülin üretimi ile ilişkili bir metabolik bozukluk. )


- DİYABET ile/ve/||/<> ALZHEIMER

( Washington Üniversitesi’nde yürütülen bir çalışma, kan şekerindeki yükselmenin, Alzheimer hastalarında rastlanılan amyloid beta kaynaklı plak oluşumunu da tetiklediğini ortaya çıkardı. Böylece, diyabet ile Alzheimer arasında doğrudan bir bağ olduğu kesinleşti.

Ayrıntıları için burayı tıklayınız... )


- DİYABET ile DİYABET BİLİMİ ile DİYABET UZMANI


- DİYABET ile/||/<> DİYABETİK

( Şeker hastalığı. İLE/||/<> Şeker hastalığıyla ilgili. )


- DİYABET ile DİYABETİK

( DIABETES vs. DIABETIC )

( مرضقند ile دولابي ile ديابتي )

( مرضقند ile دولابي ile DYEBTY )


- Dİ(Y)ABET ile Dİ(Y)ABETİK

( Şeker sayrılığı. İLE Şeker sayrılığı [ile ilgili], şeker sayrısı. )


- DİYABET ile/||/<> PREDİYABET

( Kan şekeri seviyelerinin sürekli yüksek olması ile ilişkili bir metabolik sayrılık. İLE/||/<> Kan şekeri seviyelerinin normalden yüksek ancak diyabet tanısı koyulacak kadar yüksek olmaması. )


- DİYABETİK AYAK ile/||/<> DİYABETİK RETİNOPATİ

( Diyabetin neden olduğu ayak yaraları ve bulaşlar. İLE/||/<> Diyabetin neden olduğu retina hasarı. )


- DİYABETİK AYAK ile/||/<> PERİFERİK ARTER SAYRILIĞI

( Diyabetin neden olduğu sinir hasarı ve dolaşım bozukluğu ile ayakta yaralar. İLE/||/<> Bacaklardaki arterlerin daralması ile kan akışının azalması ve ağrı. )


- DİYABETİK/DİABETIC[İng.] değil/yerine/= ŞEKER HASTASI | ŞEKER HASTALIĞI (İLİŞKİLİ)


- DİYABETİK KETOASİDOZ ile/||/<> HİPEROSMOLAR HİPERGLİSEMİK DURUM

( Diyabetin denetimsiz kalması sonucu kanda keton birikimi. İLE/||/<> Yüksek kan şekeri seviyeleri ile ilişkili, ancak keton birikimi olmayan bir durum. )


- DİYABETİK KETOASİDOZ ile/||/<> HİPOGLİSEMİ

( Kanda keton nesneciklerinin birikmesi ve yüksek kan şekeri. İLE/||/<> Düşük kan şekeri seviyeleri. )


- DİYABETİK NEFROPATİ ile/||/<> DİYABETİK NÖROPATİ

( Diyabetin neden olduğu böbrek hasarı. İLE/||/<> Diyabetin neden olduğu sinir hasarı. )


- DİYABETİK NÖROPATİ ile/||/<> PERİFERİK NÖROPATİ

( Diyabetin neden olduğu sinir hasarı. İLE/||/<> Çeşitli nedenlerle periferik sinirlerin hasar görmesi. )


- DİYABETİK RETİNOPATİ ile/||/<> MAKULA DEJENERASYONU ile/||/<> MAKÜLER DEJENERASYON ile/||/<> GLOKOM

( Diyabetin neden olduğu retina hasarı. İLE/||/<> Retinanın merkezi bölümünün bozulması ile görme kaybı. İLE/||/<> Yaşa bağlı olarak makula bölgesinde oluşan dejenerasyon. İLE/||/<> Göz içi basıncının artması ile optik sinir hasarına yol açan bir durum. )


- DİYABETOJENİK/DİABETOGENIC[İng.] değil/yerine/= ŞEKER HASTALIĞI YAPAN


- DİYABETTE:
TİP 1 ile/ve/||/<>/> TİP 2 ile/ve/||/<>/> GEBELİK ile/ve/||/<>/> MODY ile/ve/||/<>/> LADA

( Genellikle çocuklarda ve ergenlerde, nadiren yetişkinlerde görülür. İLE Genellikle yetişkinlerde görülür. İLE 25 yaşın altında görülen, genetik geçişli, insülin gerektirmeyen bir şeker hastalığıdır. İLE Gebelik sürecinde ortaya çıkıp doğumdan sonra kaybolan bir tür diyabettir. İLE Oluşum mekanizması tıpkı Tip 1 gibi olan ama erişkinlerde görülen bir şeker hastalığıdır. )

( Bağışıklık sisteminin yanlışlıkla pankreasa saldırması sonucunda, insülin üretiminin durmasına bağlı bir hastalıktır.[Tüm diyabet hastalarının yaklaşık % 5 kadarı bu tiptir.] Genellikle birdenbire başlar, hastalar hızla kötüleşebilir. Tanı konulur konmaz, insüline başla(t)mak zorunludur. Genetik yatkınlığı olan kişilerde kabakulak, kızamıkçık ve sitomegalovirüs gibi virüs enfeksiyonlarının pankreasta bağışıklık sistemini uyardığı, bu sistemin de yanlışlıkla insülin üreten hücrelere saldırdığı düşünülmektedir.[Kistik fibrozis, hemakromatozis gibi bazı hastalıklar da nedenler arasında gösterilmektedir.] İLE Tüm diyabet hastalarının % 90-95'i bu tiptir. Hatalı beslenme ve hareketsizlik gibi yaşam tarzı hataları ile ilgilidir. Tip 1 diyabetin tam tersine, Tip 2 diyabette pankreas insülin üretir, hatta gereğinden fazla da üretir fakat insülin direnci nedeniyle yeterince kullanılamaz. Ailesinde şeker hastalığı olanlar, şişmanlar, hareketsiz kişiler, hatalı beslenenler ve sigara içenler için bu hastalığa yakalanma riski daha yüksektir. Tedavisinde, yaşam tarzı değişikliği başta gelir. Yeterli sonuç alınamıyorsa ilâç tedavisine başlanır. Yine de sonuç anlamazsa insüline başlanması gerekebilir. İLE Gebelik sürecinde ortaya çıkıp doğumdan sonra kaybolan bir tür diyabettir. Bazen yıllar sonra bu kişilerde Tip 2 diyabet ortaya çıkabilir. İLE genetik geçişli, insülin gerektirmeyen bir şeker hastalığıdır. İLE Oluşum mekanizması tıpkı Tip 1 gibi olan ama erişkinlerde görülen bir şeker hastalığıdır. )

( Hem tip 1 diyabet, hem Tip 2 diyabet damarlarda yavaş yavaş ilerleyen hasara yol açtığından, kalp damar hastalıkları riskini artırır. Bu nedenle, diyabet hastalarında, kalp krizi, felç, görme ile ilgili problemler ve böbrek yetmezliği riski, şeker hastası olmayanlara göre daha yüksektir. Tip 1 şeker hastalarında, koma; tip 2 şeker hastalarında ise bacak gangreni riski vardır. Tip 2 şeker hastalarında, özellikle yeterli tedavi olmayan yaşlı şeker hastalarında, araya şiddetli bir enfeksiyon, kalp krizi, felç ve yanık gibi acil bir olay girdiğinde koma görülebilir. )

( Şeker, kalorisi yüksek olduğundan değil bağırsak mikrobiyotasına verdiği zarar, neden olduğu oksidatif stres ve kronik enflamasyon nedeniyle zararlıdır. )


- DİYADOKINEZİ/DİADOCHOKINESIS[İng.] değil/yerine/= ARDIŞIK DEVİNIM


- Dİ(Y)AFORETİK ile Dİ(Y)AFOREZ

( Terletici, terleme [ile ilgili]. İLE Terleme. )


- DİYAFOREZ değil/yerine/= TERLEME


- DİYAFRAM/DİYAFRAGMA değil/yerine/= BÖLEÇ

( Göğüs boşluğu ve karın boşluğunu birbirinden ayırır. )


- DİYAFRAM ile DİYAFRAM NEFESİ


- DİYAFRAM ile ENSTANTANE


- DİYAFRAM ile KULAK ZARI, TABL, TİMPANİK ZAR KULAKDAVULU

( Göğüs ve karın boşluğunu ayıran zar. İLE Kulakta sesi yankılayan zar. )

( ... ile TABL, GIŞÂ-İ TABLÎ )

( ÂB-GÂH: Karnın, kaburga kemikleri kıkırdağı ve kısa kaburgalar altında olan bölümü, boş böğür. İLE ... )

( DIAPHRAGM vs. EAR DRUM )


- DİYAFRAM ile/ve/||/<> PLEVRA

( Göğüs ve karın boşluğunu ayıran zar. İLE/VE/||/<> Göğüs zarı. )

( DIAPHRAGM vs./and PLEVRA )


- DİYAFRAM ile/ve/||/<> VAGUS STİMİLASYONU


- DİYAGNOSTİK/DİAGNOSTIC[İng.] değil/yerine/= TANISAL


- Dİ(Y)AGNOSTİK ile Dİ(Y)AGNOZ

( Tanısal, tanı koydurucu. İLE Tanı. )


- DİYAGNOZ/DİAGNOSIS[İng.] değil/yerine/= TANI


- DİYAGRAM//DIAGRAM[İng./Fr. < Yun.] ile DİYAGRAM[Fr. < Yun.]

( Herhangi bir olayın değişimini gösteren çizge. İLE Bir çiçeğin, tüm ayrıntılarını gösteren taslak. )


- DİYALEKTİK ile DİYALEKTİKÇİ


- DİYALEKTİK değil/yerine/= EYTİŞİM


- EYTİŞİMSEL/DİYALEKTİK ile/değil KURGUL


- DİYALEKTİK ile/ve/<> LOGIC ile/ve/<> RETORIC

( Varlığın düzeni. İLE/VE/<> Aklın düzeni. İLE/VE/<> Dilin düzeni. )


- DİYALİZ/DIALYSIS[İng.] değil/yerine/= ARITIM, SÜZDÜRÜM


- DİYALİZ ile DİYALİZ MAKİNESİ


- Dİ(Y)ALİZ ile Dİ(Y)ALİZAT ile Dİ(Y)ALİZÖR

( Süzme, süzülme. İLE Süzüntü. İLE Süzücü. )


- DİYALİZ ile ULTRAFİLTRASYON

( Küçük moleküllerin yarı geçirgen bir zardan geçmesi. İLE Çok küçük gözeneklere sahip bir süzgeç kullanılarak sıvıların ayrılması. )


- DİYALOG ile DİYALOJİK ile DİYALOG

( DIALOG vs. DIALOGICAL vs. DIALOGUE )

( محاوره ile مکالمهاي ile صحبت ile گفت و شنود ile مکالمه ile گفتگو )

( MOHAVAREH ile MAKALMEHYAY ile SAHBAT ile GOFT VE SHNOD ile MAKALMEH ile GOFTEGO )


- DİYANET ile DİYANET İŞLERİ


- DİYÂNET >< HIYÂNET/İHÂNET


- Dİ(Y)APAZON ile Dİ(Y)APEDEZ

( Ses çatalı. İLE Sızma, yuvargöçü. )


- Dİ(Y)APER ile Dİ(Y)APER RASH

( Arabezi. İLE Pişik. )


- DİYAPOZ ile/||/<> KIŞ UYKUSU

( Bazı organizmaların olumsuz koşullarda gelişimini durdurduğu dönem. İLE/||/<> Bazı hayvanların kış mevsiminde özümleme-yadımlamasını yavaşlatarak geçirdiği dönem. )


- DİYARBAKIR ile DİYARBAKIRLI/LIK


- DİYASTAZ/DİASTASIS[İng.] değil/yerine/= YAVAŞ DOLUŞ | AYRILIM


- DİYASTAZ değil/yerine/= YAVAŞ DOLUŞ | AYRILIM


- DİYASTOL/DİASTOLE[İng.] değil/yerine/= YÜREK KASI GEVŞEMESİ


- DİYASTOLİK[İng.] değil/yerine/= KAN BASINCI


- DİYATERMİ/DİATHERMY[İng.] değil/yerine/= ISI UYGULAMASI


- DİYATERMİ değil/yerine/= ISI UYGULAMASI


- DİYATEZ/DIATHESIS[İng.] değil/yerine/= DOĞAL YATKINLIK


- DİYATEZ değil/yerine/= YATKINLIK


- DİYE BİLİYOR/UM ile/ve/||/<> DİYEBİLİYOR/UM


- ... DİYE ile ... ADINA


- ... DİYE BİLDİĞİ/M/İZ ile ... DİYEBİLDİĞİ/M/İZ


- ... DİYE BİLİRİZ ile/değil ... DİYEBİLİRİZ


- DİYEBİLİYORUZ ile DİYE BİLİYORUZ


- DİYEBİLMEK ile DİYE ile DİYET ile DİYEZ ile DİYETLİ ile DİYETSİZ ile DİYET UZMANI


- DİYECEKSİN Kİ ... ile DEMELİSİN Kİ ...

( "YOU ARE GOING TO SAY ..." vs. "YOU SHOULD SAY ..." )


- (DİYELEKTİK değil/değil/yerine/= DİYALEKTİK) değil/değil/yerine/= EYTİŞİM(SEL)


- DİYET LİFİ ile/||/<> SİNDİRİLEMEYEN KARBONHİDRATLAR

( Diyet lifi bitkisel kaynaklı prebiyotik İLE sindirilemeyen karbonhidratlar daha geniş bir kategoridir. İkisi de mikrobiyota için besin İLE KZYA üretimine yol açar. )


- DİYET ÜRÜN ile DİYABETİK ÜRÜN


- DİYET yerine BESİDÜZEN


- Dİ(Y)ET ile Dİ(Y)ETETİK ile Dİ(Y)ETİSYEN

( Besidüzeni, beslenme. İLE Besinbilim, besinbilim [ile ilgili]. İLE Beslenme uzmanı. )


- DİYET ile/ve/değil REJİM[Fr.]/PERHİZ[Fars.]

( ... İLE/VE/DEĞİL Yönetme, düzenleme biçimi, düzen. | Perhiz. | Bir devletin yönetim biçimi. | Akarsu debisinin, yıl boyunca gösterdiği değişikliklerin tümü. )

( [not] DIET vs./and/but REGIMEN )


- ... DİYEYİM ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ... DİYELİM


- DİYİNCE değil DEYİNCE


- DİYOR Kİ ..." ile/ve/değil/||/<>/< DEMİŞ OLUYOR Kİ ...


- ... DİYOR ile/değil ... DA DEMİŞ OLUYOR


- DİYOR ile DEMEK İSTİYOR


- DİYOT İLE TRANSİSTÖR İLE MOSFET ile/||/<> YARI İLETKEN AYGITLAR

( Temel elektronik devre elemanları. )

( Formül: I_c = βI_b (transistör) )


- DİZ ÇÖKMEK ile BAĞDAŞ KURMAK


- DİZ DİZE (OTURMAK)

( ZÂNÛ-BE-ZÂNÛ / ZÂNÛ-BER-ZÂNÛ )


- DİZ OSTEOARTRİTİ ile/||/<> KALÇA OSTEOARTRİTİ

( Diz ekleminde kıkırdak aşınması ile ağrı ve sertlik. İLE/||/<> Kalça ekleminde kıkırdak aşınması ile ağrı ve devim sınırlılığı. )


- DİZ ile/ve/||/<> DİN

( Ben düşersem yaralanır/acır. İLE/VE/||/<> [O] Düşerse yokluk. )


- DİZ ile/ve DİZ KAPAĞI

( AĞIRŞAĞI: Dizkapağı kemiği. )

( RÜKBE[çoğ. RÜKEB, RÜKEBÂT] ile/ve RÜKBE )

( ZÂNÛ ile/ve ... )

( KNEE vs./and PATELLA )


- DİZ ile DİZ KAPAĞI ile DİZ DERİNLİĞİ ile DİZ PARÇASI

( KNEE vs. KNEE CAP vs. KNEE DEEP vs. KNEE PIECE )

( زانو دارکردن ile زانو ile کاسه زانو ile زانو رس ile زانوبند )

( ZANO DARKARDAN ile ZANO ile KASEH ZANO ile ZANO RES ile ZANOBAND )


- DÎZ[Ar.] ile DİZ[Ar.] ile | DİZ[Tr.]

( Renk. İLE Kale, sur. İLE Bacakların ortasındaki eklem yeri. Kaval, baldır ve uyluk kemiğinin birleştiği yer. | Bazı şeyleri araya koyma, dizme buyruk kipi. )


- DİZANTERİ ile/||/<> AMEBİYAZİS

( Kanlı sürgün ve karın ağrısı ile ilişkili bir bağırsak bulaşı. İLE/||/<> Entamoeba histolytica parazitinin neden olduğu, genellikle sürgün ve karın ağrısı ile ilişkili bir bulaş. )


- DİZANTERİ ile DİZANTERİLİ


- DİZANTERİ ile/||/<> KOLERA

( Kanlı sürgün ve karın ağrısı ile ilişkili bir bağırsak bulaşı. İLE/||/<> Vibrio cholerae bakterisinin neden olduğu, şiddetli sürgün ve dehidrasyon ile ilişkili bir bakteriyel bulaş. )


- DİZARTRİ/DYSARTHRIA[İng.] değil/yerine/= DEVİNIMSEL KONUS¸MA BOZUKLUGˆU


- DİZARTRİ değil/yerine/= SÖYLEYİŞ BOZUKLUĞU


- DİZAYN EDİLMİŞTİR değil/yerine/= TASARLANMIŞTIR


- DİZAYN ile DİZAYNCI/LIK ile DİZAYNLI ile DİZAYNSIZ


- DİZAYN/DESİGN[İng.] değil/yerine/= TASARIM


- DİZDİRMEK ile DİZDİRİLMEK ile DİZDİREBİLMEK


- DIZDIZ ile DIZDIZCI/LIK


- DİZE GELMEK" ile/ve/||/<> DİZ ÇÖKMEK

( Bilgi ve zekâ karşısında. İLE Sevgide. )


- DİZE/MISRA ile/ve KIT'A


- DİZE/MISRA ile KOŞA/BEYİT/DISTIQUE


- DİZEK/PORTE ile FORTE

( Notaların, üzerinde ya da arasında yazıldığı, beş koşut çizgi. İLE Parçanın, güçlü çalınacağını gösterir. )


- DİZEK/SATIR ile SATIR

( Bir sayfa üzerinde yan yana dizilmiş sözcükler. İLE Ağır ve enli bir bıçak. )


- DİZEL ile DİZEL MOTORU


- DİZELEMEK ile DİZİLEMEK ile DİZELEŞMEK ile DİZELEŞTİRMEK ile DİZ ile DİZE/LİK ile DİZİ ile DİZELİ ile DİZİCİ/LİK ile DİZİLİ ile DİZ BAĞI ile DİZ BOYU ile DİZ DİZE ile DİZ ÜSTÜ ile DİZİ DİZİ ile DİZİ FİLM ile DİZ KAPAĞI ile DİZİ EYLEM ile DİZ YASTIĞI ile DİZ AĞIRŞAĞI ile DİZİ PUSULASI ile DİZ KAPAĞI KEMİĞİ


- DİZEM ile DİZEMLİ ile DİZEMSİZ


- DİZEM ile/değil DİZYEM[Fr.]

( Düzenli aralıklarla yineleme niteliği. | Uyumlu üslûp. | Vezin. | Bir dizede ya da notada, vurgu, uzunluk ya da ses özelliklerinin, durakların, düzenli bir biçimde yinelenmesinden doğan ses uygunluğu. [DÜZÜN/TARTIM] İLE/DEĞİL Sıcakölçerde, santigratın onda biri. )


- DİZE/MISRA / KOŞA/BEYİT ile/ve/||/<>/> TÜMCE/CÜMLE


- DİZGE ile/ve/<> BÜTÜNLÜK

( Aslında her biri öbürüdür. )

( SYSTEM vs./and/<> INTEGRITY
Each is the other, in truth. )


- DİZGE ile/ve/<> BÜTÜNLÜKLÜ DİZGE

( SYSTEM vs./and/<> SYSTEM IN INTEGRITY )


- DİZGE ile/ve ÇIKARSAMA

( SYSTEM vs./and INFERENCE )


- DİZGE ile DİSİPLİN


- DİZGE ile DİZİLİM


- DİZGE ile/yerine/değil DÜZEN

( Küçük zihinliler, kişileri; orta zihinliler, olayları; ileri zihinliler; düzenleri/sistemleri konuşurlar/tartışırlar. )

( Olgun kişi, kurulu düzene karşı çıkmaz. )

( Başkalarıyla iyi ilişkileri koruyup, düzensizliğin içinde düzen arayın. )

( [not] SYSTEM vs./but REGULARITY
REGULARITY instead of SYSTEM )


- DİZGE ile KURGU

( SYSTEM vs. FICTION )


- DİZGE ile SIRA

( SYSTEM vs. TURN )


- DİZGE = SİSTEM, MANZUME, MESLEK = SYSTEM[İng., Alm.] = SYSTÈME[Fr.] = SYSTEMA[Yun.] = SISTEMA[İsp.]


- DİZGE ile/ve SÜREÇ

( SYSTEM vs./and PROCESS )


- DİZGE ile SÜREKLİLİK

( SYSTEM vs. CONTINUITY )


- DİZGELEŞMEK ile DİZGELEŞTİRMEK ile DİZGE ile DİZGELİ/LİK ile DİZGESEL ile DİZGESİZ


- DİZGEYE SIĞMAMA ile/ve/||/<> DENKLEME GELMEME


- DİZGİ ile DİZGE


- DİZGİ ile KATRAT

( ... İLE Basımcılıkta dizgi işinde kullanılan bir ölçü birimi. | Dizgide harfler arasına konulan yazısız metal parçası. )