Değil (... değil ...) bağlaçlı FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(25/79)
- FOTOĞRAF değil/yerine/= EKİZ
- FOTOĞRAFÇI ile/ve/değil FOTOĞRAF
( Yalan söyleyebilir. İLE/VE/DEĞİL Yalan söyleyemez. )
- FOTOKOPİ (ÇEKMEK) değil/yerine/= TIPKIÇEKİM EŞLEMLEMEK, GÖÇÜRTMEK
- FOTOTERAPİ/PHOTOTHERAPY[İng.] değil/yerine/= IŞIK SAĞALTIMI
- FOVEA[İng.] değil/yerine/= ÇUKURCUK
- FPGA/FİELD-PROGRAMMABLE GATE ARRAY[İng.] değil/yerine/= PROGRAMLANABİLİR KAPI DİZİSİ
- FRAGMANTASYON/FRAGMENTATION[İng.] değil/yerine/= PARÇALAMA
- FRAJİL[İng./Fr. FRAGILE] değil/yerine/= KIRILGAN
- FRAJİLITE/FRAGILITY[İng.] değil/yerine/= KIRILGANLIK
- FRAKSİYON/FRACTION[İng.] değil/yerine/= PARÇA | BÖLÜM | KESİM
- FRAKSİYONASYON/FRACTIONATION[İng.] değil/yerine/= AYRIŞMA
- FRAKTÜR/FRACTURE[İng.] değil/yerine/= KIRIK
- FRAME[İng.] değil/yerine/= ÇERÇEVE, KARE KARE
- FRANK ile/değil PASİFİK FRANKI
( ... İLE/DEĞİL Yeni Kaledonya'nın para birimi. [1 = 110 pf][Kasım 2011] )
- FRC/FRK/FUNCTIONAL RESIDUAL CAPACITY[İng.] değil/yerine/= FONKSİYONEL İŞLEVSEL ARTAKALAN SIĞA, REZİDÜEL KAPASITE
- FREKANS[Fr. FRÉQUENCE/İng. FREQUENCY] değil/yerine/= SIKLIK
( Birim zamandaki titreşim sayısı. )
- FREMITUS[İng.] değil/yerine/= ELE GELEN TİTREŞİM
- FREN YAPMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> HIZ KESMEK
- FRİ ŞOP[İng. < FREE SHOP] değil/yerine/= GÜMRÜKSÜZ MAĞAZA
- FRIEDRICH HEINRICH JACOBI ile/değil IMMANUEL KANT
( 
ile/değil
)
( "Kant'ın Görseli" yazısı için burayı tıklayınız... )
- FRİG:
"VADİSİ" değil VADİLERİ
( )
- FRİGORİFİK değil/yerine/= SOĞUTMALI
- FRİKSİYON/FRICTION[İng.] değil/yerine/= SÜRTÜNME
- FRONTAL DÜZLEM/FRONTAL PLANE[İng.] değil/yerine/= KORONAL DÜZLEM
- FRONTAL[İng.] değil/yerine/= ALNA İLİŞKIN | ÖNDEN
- FROTMAN/FRICTION RUB[İng.] değil/yerine/= SÜRTÜNME SESİ
- FROZEN SECTION[İng.] değil/yerine/= DONUKKESIT INCELEME
- FROSTBİTE/FROZEN[İng.] değil/yerine/= DONUK
- FRUSTRASYON/FRUSTRATION[İng.] değil/yerine/= ENGELLENME
- FT-IR/FOURIER TRANSFORM INFRARED SPECTROSCOPY[İng.] değil/yerine/= FOURİER DÖNÜŞÜMÜ KIZILÖTESİ SPEKTROSKOPİSİ
- ft. pulv.[Lat. < FIAT PULVIS] değil/yerine/= TOZ DURUMUNA GETİRİNİZ
- FTA/FAULT TREE ANALYSIS[İng.] değil/yerine/= HATA AĞACI ÇÖZÜMLEMESİ/ANALİZİ
- FTP/FILE TRANSFER PROTOCOL[İng.] değil/yerine/= DOSYA AKTARIM PROTOKOLÜ
- FTR/PHYSICAL THERAPY AND REHABILITATION[İng.] değil/yerine/= FİZİK TEDAVİ VE REHABILITASYON
- FUAYE değil/yerine/= DİNLENMELİK
- FUAYE[Fr. < FOYER] değil/yerine/= DİNLENMELİK
- FUEL-OIL[İng.] değil/yerine/= YAĞYAKIT
- FÜG/FUGUE[İng.] değil/yerine/= ZİHINSEL KAÇIŞ
- FULGURASYON/FULGURATION[İng.] değil/yerine/= ŞİMŞEKLEME
- FULL-TİME değil/yerine/= İŞGÜN
- FULL-TIME[İng.] değil/yerine/= TAM GÜN
- FULL değil/yerine/= DOLU
- FULMINAN/FULMINANT[İng.] değil/yerine/= TEZ KÖTÜLEŞEN
- FULTAYM değil/yerine/= TÜM GÜN/TÜM SÜRE
- FUNDAMENTALİST değil/yerine/= KÖKTENKÖNECİ
- FUNDAMENTALİZM değil/yerine/= KÖKTENKÖNECİLİK
- FUNDUS[İng.] değil/yerine/= DİP | ÇANAK
- FUNGUS[İng.] değil/yerine/= MANTAR
- FUNNEL EFFECT[İng.] değil/yerine/= HUNİ ETKİSİ
- FURŞET/FOURCHETTE[İng.] değil/yerine/= ÇATAL
- FUTBOL[İng. < FOOT BALL] değil/yerine/= AYAK TOPU
- FÜTÜRİST değil/yerine/= GELECEKÇİ
- FÜTÜRİZM değil/yerine/= GELECEKÇİLİK
- FÜZİFORM/FUSIFORM[İng.] değil/yerine/= İĞSİ
- FUZÛLÎ:
BOŞUNA değil/değil/= ERDEMLİ/FAZİLETLİ
- FUZÛLÎ[Ar.] değil/yerine/= ERDEMLİ | GEREKSİZ/YERSİZ/BOŞUNA
- FÜZYON/FUSION[İng./Fr.] değil/yerine/= KAYNAŞMA
- FUZZY LOGIC[İng.] değil/yerine/= BULANIK MANTIK
- FUZZY[İng.] değil/yerine/= BULANIK
- FVK/FORCED VITAL CAPACITY[İng.] değil/yerine/= ZORLU YAŞAMSAL SIĞA, ZORLU VİTAL KAPASİTE
- G-LOC/G-INDUCED LOSS OF CONSCIOUSNESS GRAVITE[İng.] değil/yerine/= (YER ÇEKİMİ) UYARIMLI BİLİNÇ KAYBI
- G NOKTASI ile/değil G NOKTASI
( İnsanda olduğu "kabul/iddia edilen". İLE/DEĞİL Mali'nin başkenti Bamako'da bulunan bir tepenin adı. )
- GABİN/GABN[Ar.] değil/yerine/= SÖMÜRGÜ
( Alışverişte satın alınan mala ödenen karşılığın, malın değerinden çok fazla olması, alışverişte hile yapma. | Edimler arasında açık oransızlık. )
- GAZAP/GADAB[Ar.] değil/yerine/= ÖFKE, HİDDET, KIZGINLIK
- GADDAR[Ar.] değil/yerine/= KIYGICI
- GÂFİL (OLMAK) değil/yerine/>< ÂRİF (OLMAK)
- GÂFİL ile/değil/yerine/>< AGÂH
- [ne yazık ki]:
GAFLET ile/değil/yerine/||/> İHÂNET
- GAFLET ile/ve/değil TESADÜF
- GAG[Fr.] değil/yerine/= GÜLÜT
- GAİB[< GAYB,GIYÂB] ile/değil/yerine/= KAYIP
( Göze konu ol(a)mayan. | Hazır olmayan, yok olan, kayıp. | Görünmeyen [hakikat ile bilinir]. | Belirsiz, bilinmeyen, gayb-ı izâfî, gayb-ı mutlak. | Üçüncü kişi, O. )
- GAİLE[Ar.] değil/yerine/= UĞRAŞ
( DERT, SIKINTI, KEDER | FELÂKET, MUSÎBET | UĞRAŞTIRICI VE SIKINTILI İŞ | SAVAŞ, MUHÂREBE )
- GAİP/GAİB değil/yerine/= GÖRÜNMEZ
- GAİPLİK değil/yerine/= YİTİKLİK
- GALAKSİ değil/yerine GÖKADA
- GALAT-I MEŞHUR ile/değil GALAT-I FÂHİŞ
( Yanlış anlama geldiği ve yanlış kullanıldığı halde çoğunluğun benimseyip kullandığı sözcükler. İLE/DEĞİL Hiçbir biçimde kullanımı uygun görülmeyen sözcükler. )
- Galat-ı meşhur'u değil doğrusunu kullanarak KONUŞ!!! -değil
- GALETA[İt. < GALLETTA] değil/yerine/= KIRIKKIRAK
( Çubuk biçiminde gevrek peksimet. )
- GALETE değil GALETA
- GALİ-BA değil GALİBA
- GALİBA değil/yerine/= SANIRIM/ANLAŞILAN/GÖRÜNÜŞE BAKILIRSA/GÖRÜNÜŞE GÖRE
- GALİBİYET ile/ve/değil/yerine FETİH
( [not] VICTORY/TRIUMPH vs./and/but CONQUEST
CONQUEST instead of VICTORY/TRIUMPH )
- GALİBİYET[Ar.] değil/yerine/= YENGİ
( Yenmek, utku, zafer. )
- GALİP BAŞLAMAK ile/değil ÖNDE BAŞLAMAK
- GALİP DERVİŞ (DİZİSİ) ile/değil MONK (DİZİSİNİN YERLİ YAPIMI)
- GALİP[Ar.] değil/yerine/= BASKIN/YENEN/KAZANAN/UTKAN
- GÂLİP ile/ve/değil/<> GARİP
( Galip gelen, garip olur/hisseder. )
- GALO RİTMİ/GALLOP RHYTHM[İng.] değil/yerine/= DÖRTNAL DİZEMI
- GALSAME[Ar.] değil/yerine/= SOLUNGAÇ
- GALVANOMETRE değil/yerine AKIMÖLÇER
- GALVENİZ değil GALVANİZ
- GAM ile/değil/yerine KAYGI
( Uyku getirir. İLE Uyutmaz. )
( Kalbe zarar verenler. )
- GAMBOT[İng. < GUN-BOAT] değil/yerine/= TOPÇEKER / SAVAŞ GEMİSİ
( Ağır top taşıyan küçük savaş gemisi. | Top çeken araç. )
- GAMET/GAMETE[İng.] değil/yerine/= EŞEY GÖZESİ
- GAMGÎN değil/yerine/= GAMLANAN
- GAMSIZ/LIK ile/ve/değil/||/<> "GEMSİZ/LİK"
- ÇUKURCUK/GAMZE[Fars.]/DIMPL/E[İng.] ile/ve/değil GAMZE[Fars.]
( Yanaktaki çukur. İLE/VE [Divan edb.] Sevgilinin süzgün bakışı. | Birkaç anlama gelebilen bakış. )
- GANGLİYON/GANGLION[İng.] değil/yerine/= DÜĞÜM | SİNİRÇEKİRDEK
- GANİMET[Ar.] değil/yerine/= ELDELİK
- GAP[İng.] değil/yerine/= ARALIK, AÇIKLIK, BOŞLUK
- GARAJ[Fr. < GARAGE] değil/yerine/= ARABALIK
( Otomobil vb. taşıtların konulduğu üstü örtülü yer, arabalık. | Otomobillerin bakım ve onarımının yapıldığı yer. | Toplu taşıma ve aktarım araçlarına hareket ve varış noktası olarak belediyelerce ayrılan yer. )
- GARAMAFON değil GRAMOFON
- GARANTİ" ile/ve/değil/||/<>/< "CEPTE"
- GARANTİ ile/ve/<>/||/değil/yerine SİGORTA
( [not] GUARANTEE vs./and/<>/||/but INSURANCE
INSURANCE instead of GUARANTEE )
- GARANTİ ile/ve/değil/yerine TEDBİR
( [not] GUARANTEE vs./and/but PRECAUTION
PRECAUTION instead of GUARANTEE )
- GARANTİCİ/LİK ile/ve/değil/||/< KORKAK/LIK
( Doğru yolu görüp de gitmemek, korkaklıktır. )
- GARANTÖR değil/yerine/= GÜVENCECİ
- GARAZ değil GAREZ
- GARAZ değil/yerine/= HEDEF, GAYE, MEYİL, İSTEK
- GARDIROP değil/yerine/= GİYSİLİK
- GARDOLAP" değil GARDROP
- GARDROP/GARDIROP[Fr. < GARDE-ROBE] değil/yerine/= GİYSİLİK, GİYSİ DOLABI
- garg.[Lat. < GARGARISMA] değil/yerine/= GARGARA
- [ne yazık ki]
GARİBAN ile/ve/değil/||/<> GARİBE
( Kimsesiz, zavallı, garip olan. İLE/VE/DEĞİL/<> Şaşılacak şey, yadırganacak şey. )
- GARİBİM ile/değil KARÎBİM
- GARİP[Ar.] değil/yerine/= ELGİN
- GARİP/GARİBAN[Ar.] değil/yerine/= KİMSESİZ
- GARİP ile/ve/değil/||/<>/< YOKSUN
- GARİPÇE ile/değil/yerine GEREKÇE
- GARİZ değil GALİZ
( Kaba ve çirkin. )
- GARNİTÜR değil/yerine/= YANLIK
- GARNİZON[Fr. < GARNISON] değil/yerine/= ASKERÎ BİRLİKLERİN BULUNDUĞU YER/KENT/BÖLGE/ALAN
( Bir kenti savunan ya da yalnız orada bulunan askerî birlikler. )
- GASBETMEK değil/yerine/= KAPALLAMAK
- GASP değil/yerine/>< FERÂGAT
- GASP değil/yerine/= KAPAL
- GASTE/GAZTE değil GAZETE
- GASTROENTEROLOG değil/yerine/= SİNDİRİMBİLİMCİ
- GASTROENTEROLOJİ/GASTROENTEROLOGY[İng.] değil/yerine/= SINDIRİM BİLİMİ
- GASTROENTEROLOJİ/K değil/yerine/= SİNDİRİMBİLİM/SEL
- GASTRONOMİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ASTRONOMİ
( Damağını tatmin etmek için yaşamını yok etmek/eden olmak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Uzayın/doğanın derinliklerini araştırmak/araştıran olmak. [gerek] )
- GATE[İng.] değil/yerine/= KAPI
- GAVAJ/GAVAGE[İng.] değil/yerine/= BORUCUKLA BESLEME
- GAYB/GAİB ile/ve/değil EŞİK
- GAYBE/GAİBE İMAN değil GAYB/GAİB'TEN İMAN(EMİN OLMA)
( Eşiklerimizin/sınırlarımızın farkında olarak ve kabul ederek, sınırlarımızın ötesinde olanlarla kendimizi gereğinden fazla zorlamamak. )
- GAYE[Ar.]/AMAÇ[Fars.] değil/yerine/= EREK
- GÂYE/LİMİT değil/yerine/= SINIR
- GAYET TABİİ Kİ" değil GAYET TABİİ (YA DA TABİİ Kİ)
- GAYET[Ar.] değil/yerine/= PEK
- GAYR değil/yerine AKIL
- GAYR'A BENZEMEK değil/yerine HAKK'A BENZEMEK
- GAYRET[Ar.]/EFOR[Fr./İng. < EFFORT] (ETMEK) değil/yerine/= ÇABA/LAMAK
- GAYRETKÂR değil/yerine/= ÇABACIL
- GAYRİ AHLÂKÎ değil/yerine/= KILINÇ DIŞI
- GAYR-I MÜMKÜN değil/yerine/= OLANAKSIZ
- GAYRÎ ile/değil/yerine DAHİLÎ
- GAYR/Î ile/değil GAYB/Î
- GAYRİMENKUL[Ar.] değil/yerine/= TAŞINMAZ
- GAYRİSAFİ MİLLİ HÂSILA değil/yerine/= KESİNTİSİZ ULUSAL GELİR
- GAYTA[Ar.] ile/değil/yerine GAYDA[Bulgarca]/TULUM
( İnsan dışkısı. İLE/DEĞİL Müzik aleti.[Trakya'lı, Bulgar, Makedon ve İskoçlar'ın ulusal çalgısı.] )
( ... ile/değil DANKİYO )
( ... ile/değil TSIMPONA )
( [Lazca] ... ile/değil GUDA )
- GAYÛR[< GAYRET] değil/yerine/= GAYRETLİ, ÇOK ÇALIŞKAN | DAYANIKLI [GAYYÛR değil!]
- GAYYÛR değil GAYÛR
- GAYZ değil/yerine/= HINÇ
- GAYZERİT[Fr. < GEYSÉRITE] değil/yerine/= KAYNAÇTAŞI
( Volkan bölgelerinde oluşan silisli çökelti. )
- GAZ VERMEK" ile/değil/yerine/||/<>/>< "GAZ ALMAK"
- GAZETE OKUMAK ile/ve/<>/||/değil/yerine KİTAP OKUMAK
- CERİDE[Ar.]/GAZETE[İt. < GAZZETTA] değil/yerine/= ÇAĞIM/ÇAVBET
- GAZETECİ değil/yerine/= ÇAĞIMCI, BİLDİRİCİ
- GAZETECİ/LİK ile/ve/değil/||/<> YAZAR/LIK
- ... değil GAZYAĞI
- GAZYUVARI/ATMOSFER ile/ve/değil EŞİK
- GBK/TEMPORARY LOSS OF CONSCIOUSNESS[İng.] değil/yerine/= GEÇİCİ BİLİNÇ KAYBI
- GCS/GLASGOW COMA SCALE[İng.] değil/yerine/= GLASGOW KOMA ÖLÇEĞİ, GLASGOW KOMA SKALASI
- GDM/GENERALIZED LINEAR MODEL[İng.] değil/yerine/= GENELLEŞTİRİLMİŞ DOĞRUSAL MODEL
- GDPR/GENERAL DATA PROTECTION REGULATION[İng.] değil/yerine/= GENEL VERİ KORUMA YÖNETMELİĞİ
- GEBELİK BELİRTİLERİ ile/ve/değil/||/<> ÂDET BELİRTİLERİ
- GEÇ!:
EMİR VERMEK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< DÜŞÜNCESİNİ/İSTEĞİNİ DÜMDÜZ SÖYLEMEK
( Bazı/çoğu (bilgisiz/görgüsüz) kişi/ler, bazen/çoğunlukla kendini, herkesin/herşeyin merkezinde "görenler"/zannedenler, başkalarına söylediklerini, emir olarak değil zihninde ne varsa, hiçbir dilbilgisine sahip olmadan ya da uymadan, kabalıkla söyler. Bunu görür görmez, anladığımız anda, üstlerine fazla gitmemek ve bunları karıştırmamak gerekir. [Bazen de hadlerini bildirmek gerekiyorsa bildirilebilir tabii.] )
- GEÇ EVLENMEK ile/değil/yerine/>< GENÇ EVLENMEK
- GEÇ GELEN/KALAN "ADÂLET" ile/değil/>< ADÂLET
( Geç gelen "adâlet", adâlet değildir! )
- GEÇ KALMAK ile/değil/yerine GENÇ KALMAK
- GEÇ KALMAK ile/değil YETİŞEMEMEK
( Asla, "çok geç" değildir! )
- GEÇ TANIMA/ANLAMA! değil/yerine GENÇKEN TANI/ANLA!
- GEÇ YAŞTA ile/değil/yerine GENÇ YAŞTA
- GECE/KARANLIK ile/ve/değil KAR FIRTINASI/TİPİ
- GECE[< GEÇ(>< ERKEN)]/TÜN/DÜN ile/ve/değil/yerine/<>/>< GÜN/DÜZ
( Birlik/Vahdet. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Çokluk/Kesret. )
( Gece/karanlık önceliklidir. )
( [Fars., Ar.] ŞEB-TÂ-BE-SEHER: Geceden sabaha kadar. )
( ŞEB Ü RÛZ: Gece gündüz. | RÛZ Ü ŞEB: Gündüz gece. )
( MELEVÂN: Gece ile gündüz.[MÂ-DÂM-EL-MELEVÂN: Gece ve gündüz devam ettikçe. | MÂ-TEÂKAB-EL-MELEVÂN: Gece ile gündüz birbiri ardı sıra geldikçe.] YA'FUR[çoğ. YAÂFÎR]: Gecenin beşte/altıda bir gibi bölümü. )
( Hakikat. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< Şeriat. )
( TÜNMEK: Havanın kararıp gece olması. )
( LEYL ile/ve/değil/yerine/<>/>< ... )
( DÜN, ŞEV, ŞEB[çoğ. ŞEBÂN], TAHT-I ABNÛSÎ ile/ve/değil/yerine/<>/>< NEHÂR, RÛZ, TAHT-I ÂC )
( [not] NIGHT vs./and/but/<>/>< DAYTIME/DAYLIGHT
DAYTIME/DAYLIGHT instead of NIGHT )
- GEÇEBİLEMEZ değil GEÇEMEZ
- GECEKONDU ile/ve/değil VİLLAKONDU
- GEÇERLİK ile/ve/değil/||/<>/> GEÇERLİLİK
- GEÇERLİ/LİK ile/ve/değil GÜNCEL/LİK
- GEÇERLİ/LİK ile/ve/<>/değil YETERLİ/LİK
- GEÇİCİ ÇÖZÜM ile/ve/değil/||/<>/< ARA ÇÖZÜM
- GEÇİCİ TESCİL değil/yerine/= GEÇİCİ KÜTÜK
- GEÇİCİ ile/ve/değil ÖZEL
- GECİKTİRME ile/ve/değil/yerine/<> ÖTELEME
- GEÇİLEMEZ ile/ve/değil/||/<>/< GEÇİŞTİRİLEMEZ
- GEÇİMSİZ/LİK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< SEVGİSİZ/LİK
- BAĞIRSAK:
GEÇİRGEN/SIZDIRAN ile/değil/yerine/>< SAĞLIKLI
(
)
- GEÇİRGEN ile/değil/<> İLETKEN
- GEÇİRMEK ile/ve/değil/||/<>/< ULAŞTIRMAK
- GEÇİŞ KARTINI:
YAVAŞ BASMAK ile/değil/yerine ÜZERİNDE TUTMAK/BEKLEMEK
- GEÇİŞ ile/ve/değil/||/<>/< EŞİK
- GEÇİŞLER/KAPILAR:
DAR değil/yerine GENİŞ
- GEÇİŞTİRMEK ile/değil/yerine DİNDİRMEK
- GEÇİŞTİRMEK ile/ve/değil/yerine HIZLANDIRMAK
- GEÇİT ile/ve/değil EŞİK
- GEÇMİŞ:
"AİT OLDUĞUMUZ" değil BANA/BİZE AİT OLAN
- GEÇMİŞ ANLATIMINDA:
DÜN değil BİR ÖNCEKİ GÜN
- GEÇMİŞ, "BUGÜNÜN UZANTISI" değil BUGÜN, GEÇMİŞİN UZANTISI
- GEÇMİŞ:
"EV GİBİ" değil/yerine/>< KİTAP GİBİ
- GEÇMİŞ İNANÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GEÇMİŞİN KOŞULLARI
- GEÇMİŞ YAŞAM değil GEÇMİŞ YAŞANTI
- GEÇMİŞ YAŞAMIMIZDA ... değil GEÇMİŞİMİZDE ...
- GEÇMİŞ ile/ve/değil GEÇMİŞTEKİ
- GEÇMİŞ ile/ve/değil GEÇMİŞTEKİ
- GEÇMİŞ ile/ve/değil/||/<> GELENEK
- GEÇMİŞE DÖNME İSTEĞİ ile/değil/yerine GEÇMİŞLE İLİŞKİ KURMAK
- GEÇMİŞE SAPLANIP KALMAK değil/yerine/>< GEÇMİŞİ DE DİKKATE ALMAK
- GEÇMİŞE YÖNELİK değil GEÇMİŞE DÖNÜK
- GEÇMİŞİN, BİZİ BIRAKMAMASI değil/yerine/></> BİZİM, GEÇMİŞİ BIRAKMAMIZ
- GEÇMİŞİN KÖLESİ OLMAK değil/yerine/>< GELECEĞİN MİMARI OLMAK
- GEÇMİŞİNDE YAŞAMAK" ile/ve/<>
"GELECEKTE YAŞAMAK" |
değil/yerine/><
ŞU ANDA OLMAK
( | Pişmanlık, suçluluk, şikâyet, üzüntü ve kızgınlık yaşatır. İLE/VE/<> Kaygı, gerginlik, huzursuzluk yaşatır. |
DEĞİL/YERİNE/><
Özgürlük, neşe, hafiflik, bilgelik yaşatır. )
- GEÇMİŞİNİ ÖNEMSEMEMEK ile/ve/>/değil GEÇMİŞİNDEN GERİDE KALMAK
- GEÇMİŞTEKİ (BAZI DURUMLARI) UNUTMAMAK ile/ve/değil/fakat/||/<>/> SAPLANIP KALMAMAK
- GEÇTİĞİMİZ HAFTA değil GEÇEN HAFTA
- GEDİZ ile/değil GÖRDES
- GEDO ZEN ile/değil/yerine/>< ZEN
( Sadece olağanüstü, doğaüstü güçler elde etmek için yapılan uygulamalar. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< ... )
- GELECEĞE (BİR/KAÇ) ÇOCUK BIRAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇOCUK(LAR)A GELECEK BIRAKMAK
- GELECEĞİ "MERAK EDENLER"İN BAKACAKLARI:
"FALLAR/BURÇLAR" değil/yerine MEZAR(LIK)LAR
( Bin "merak", bir borcu (bile) ödemez. )
( Merak, kişinin, kendi başına (g)ördüğü bir "iştir". )
- GELECEĞİ MERAK ETME!(K) ile/değil/yerine GEÇECEK OLANI İYİ DÜŞÜN!(MEK)
( Nasıl olsa gelecek. İLE/DEĞİL/YERİNE Zihninden hiç silinmeyecek. )
- GELECEĞİ "TAHMİN ETMEK" değil/yerine GELECEĞİ YARATMAK
- GELECEKTEN ÜMİDİ/Nİ KESMEK ile/ve/değil/<> YAPACAKLARINDAN VAZGEÇMEK
- GELEN TELEFONU/MESAJI/ÇAĞRIYI/MEKTUBU:
HER ŞEYİ BİR YANA ATARAK, KONTROLDIŞI/BİLİNÇDIŞI YANITLAMAK değil/>< ORTAMI/ÇEVREYİ/KİŞİYİ/KİŞİLERİ GÖZÖNÜNDE BULUNDURARAK UYGUN ZAMANDA, UYGUN TUTUM İLE YANITLAMAK
- GELENEK:
DÜZ değil KIRILMALI
- GELENEK ile/ve/değil/<> BELLEK
( Sürüyorsa/yaşanıyorsa. İLE/VE/DEĞİL/<> "Yaşatılmaya" çalışılıyorsa. )
- GELENEK ile/ve/değil/<> ÇOĞUNLUK
- GELENEK ile/ve/değil/<> GÖRENEK
( ... İLE/VE/DEĞİL/<> Bir şeyi, eskiden beri görüldüğü gibi yapma alışkanlığı. )
- GELENEKÇİLİK ile/değil/yerine/>< GELENEK
( Yaşayanların, ölmüş durumudur. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Ölmüşlerin, yaşayan durumudur. )
- GELENEKSEL ile/ve/değil/yerine/||/<> KAVRAMSAL
- ... "GELESİYE KADAR" değil ... GELİNCEYE KADAR
- GELİN ile/değil KUMA
- GELİNİLMEZ değil GELİNMEZ
- GELİP GEÇEN ile/ve/değil/yerine SÜREKLİLİK
- GELİRLERSE BULMAZLARSA değil GELİRLER DE BULMAZLARSA
- GELİŞİGÜZEL "ÇOK ANLAMLILIK" ile/değil/yerine ÇOK ANLAMLILIK
- GELİŞİGÜZEL ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< KENDİNCE
- GELİŞİM ODAKLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GELİŞİME YÖNELİK
- GELİŞİM/DEĞİŞİM:
YUKARIDAN, AŞAĞI ile/ve/değil/yerine/||/<> İÇTEN, DIŞA
( 
)
- GELİŞME ile/ve/değil/yerine/||/<> OLGUNLAŞMA
- GELİŞMESİNE YOL AÇAR değil GELİŞMESİNİ SAĞLAR
- GELİŞMİŞ ÜLKE:
YOKSULLARIN BİLE ARABAYA BİNDİĞİ ÜLKE
değil/yerine/><
VARSILLARIN BİLE OTOBÜSE BİNDİĞİ ÜLKE
- GELİŞTİREBİLMEMİŞ değil GELİŞTİREMEMİŞ
- GELİŞ(TİR)MEK ile/ve/değil/yerine/||/<> İYİLEŞ(TİR)MEK
- GELMEYİN! ile/değil/yerine/= (SÜREKLİ) GELENLER GELMEDİĞİ ZAMAN GEL/İRSİN
- GELMİYİM" değil GELMEYEYİM
- GEMİ ile/değil BARÇA[İt. < BARZA]
( ... İLE/DEĞİL Ortaçağda kullanılan, kürekli ve yelkenli, taşıma gemisi. | Kalyon türünden, küçük savaş gemisi. )
- GEMİ ile/değil FIRKATEYN
( ... İLE/DEĞİL Eskiden kullanılan, bir savaş gemisi. )
- GEMIFİKASYON/GAMİFICATION[İng.] değil/yerine/= OYUNLAŞTIRMA
- [ne yazık ki]
GEMİNİN BATMASI ile/ve/değil/||/<>/> SULARIN ÇEKİLMESİ
( Her zaman gemiler batmaz. Bu kez sular çekildi. )
(1996'dan beri)