
D ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 32.206 başlık/FaRk ile birlikte,
32.206 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(88/130)
- NARASYON/U değil/yerine/= ÖYKÜ/SÜ
- NARATOR[İng. < NARRATOR] değil/yerine/= ANLATICI
- NÂRCÎL[Ar.] ile NÂRÇÎL[Ar.]
( Hindistan cevizi. İLE Hindistan cevizi. )
- NARH[aslı NİRH] değil/yerine/= NARK, ÇARŞIDA, PAZARDA SATILAN ŞEYLER İÇİN RESMÎ MAKAMLARCA GÖSTERİLEN FİYAT
- NARİN/NAZENİN değil/yerine/= İNCEYİN/YEPELEK
- NARSİSİSTİK ile HİSTRİYONİK
- NARSİSİZM:
BİRİNCİL ile/ve/||/<>/> İKİNCİL
- NARSİSİZM/NARSİSİST ile SOLİPSİZM/SOLİPSİST
- NARSİSİZM ile AŞAĞILIK DÜŞÜNCE VE DUYGUSU
- NARU = YÖN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- NÂS[Ar.] ile/ve/||/<> İHTİYÂR[Ar.]
- NÂS[Ar. < İNS] ile NAS/NASS[Ar. < NUSÛS] ile NA'S/NA'SE[Ar.]
( Kişiler, halk, herkes. İLE Açıklık, sarihlik, kat'îlik. | Anlamında açıklık, kesinlik bulunan Kur'an-ı Kerîm ayetinin delil olarak gösterileni. | [felsefe] İnak, dogma. | [eskiden] Sadece bir anlama gelen sözcük. İLE Uykusu gelme, uyku bastırma, ımızganma. | Zayıflık, bitkinlik, kuvvetsizlik. )
- NASAF[Ar.] ile NÂ-SÂF[Fars. Ar.]
( Uşak, hizmetçi. İLE Saf/hâlis olmayan, karışık. | Kirli, pis. )
- NASARA ile/ve NÂSİRUN
( Yardım etmek. İLE/VE Yardım edici. )
- NASFET/NISFET[Ar.] değil/yerine/= HAK VE ADÂLETE UYGUNLUK
- NASH İLE PARETO İLE CORRELATED ile/||/<> DENGE KAVRAMLARI
( Oyun kuramınde denge türleri. )
( Formül: BR(σ₋ᵢ) = σᵢ )
- NASH İLE PARETO İLE STACKELBERG ile/||/<> DENGE KAVRAMLARI
( Oyun kuramınde farklı denge türleri. )
( Formül: BR₁(s₂) ∩ BR₂(s₁) = Nash )
- NASI değil NASIL?
- NAŞİ[Ar.] değil/yerine/= ÖTÜRÜ/DOLAYI
- NASÎB ile NASB
( Pay, kısmet. | Birinin elde edebildiği şey. İLE Bir memurluğa tâyin. | Dikmek, saplamak. )
- NÂSIH/NASÎH[< NUSH (çoğ. NASÂYİH)] ile ÖĞÜT VEREN, NASÎHAT EDEN | KUŞATMA
- NÂSİH[Ar. < NESH] ile NASÎH[Ar. çoğ. NUSAHÂ]
( İptal eden, nesh eden. | Kopyasını çıkaran, istinsâh eden. İLE Öğüt veren, nasihat eden. )
- NASİHAT ile/ve/değil/||/<>/< NASIL
- NASİHAT ile/ve/||/<> NASİP[Ar. NASİB]
- NASİHAT ile TEMBİH[Ar. < TENBİH]
( Öğüt. İLE Uyarı, uyarma, uyarım. )
- NASIL GÖRDÜĞÜNÜ DEĞİŞTİR ve/<>/> NASIL DEĞİŞTİĞİNİ GÖR
- NASIL GÖRÜNDÜĞÜMÜZ ile NE BİLDİĞİMİZ
( Ne bildiğimizi değiştirir. İLE Nasıl göründüğümüzü değiştirir. )
- NASIL KULLANIŞI değil NASIL KULLANILDIĞI
- NASIL OLSA (ŞU/RADA VAR) ile/değil/yerine NEYSE Kİ, ŞU/RADA VAR
- NASIL ...:
"TAKDİR EDERSEN/İZ" ile/ve/değil/yerine/<> "UYGUN GÖRÜRSEN/İZ"
- NASIL YARARLANIRIM? değil/yerine/>< NASIL YARARLI OLABİLİRİM?
- NÂSİL[Ar. < NESAK] ile NÂSİR[Ar. < NESR] ile NASÎR[Ar. < NASR] ile NASL[Ar. çoğ. NİSÂL, NUSÛL] ile NASR[Ar.]
( Kıl dökücü ilâç. İLE Yayan, saçan. | Düzyazı/nesir yazan. İLE Yardımcı, nusret eden. İLE Ok, kargı, temren gibi şeylerin ucundaki sivri demir. İLE Yardım. | Üstünlük. )
- NASIL? ile NE KADAR?
( HOW? vs. HOW MUCH? )
- NASİ-/NASO- ile/||/<> RHİN-/-RHİNE/RHİNO-/-RHİNOUS/-RHİNİA/-RRHİNİA
( Burun, buruna ait. İLE/||/<> Burun, burunun belirli durumları ile ilgili. )
- NASIP[Ar.] değil/yerine/= ATAMA
- NASİP ile/ve/değil/yerine AZİM
( Nasip bilmeyip, azim biliriz. )
- NASİP ile/ve İHSAN
- NASİP ile KISMET
( Kısmetse gelir Yemen'den, değilse gelir çenenden. )
- NASİP ile/ve KISMET
( Bu kurda, bu kuşa, bu da nasip olursa bana. )
(
)
- NASİP ve MÜESSER
- NASIP ile NASİP
( Atama. İLE Birinin payına düşen şey. | Birinin elde edebildiği, sahip olabildiği şey. | Kısmet, talih, baht. | Günlük kazanç. )
- NASİPLENME ile/ve/||/<> PAYINI ALMAK
- NASTİ ile/ve/||/<> TROPİZMA
- NAT'[Ar. çoğ. ENTÂ', NUTÛ'] ile NA'T[Ar. çoğ. NUÛT]
( Sofra bezi. | Meşinden yapılan döşek.[Fr. NATTE] İLE Bir şeyi överek/medhederek anlatma, vasıflandırma. | Hz. Muhammed'i övmek üzere yazılan şiirler. )
- NATS[Ar.] ile NATŞ[Ar.]
( Nadas. İLE Bünyenin gücü ve şiddeti. )
- NATURA NATURANS ile/ve NATURA NATURATA
( Doğuran doğa. İLE/VE Doğan doğa. )
( Hakikat. İLE/VE Zâhir. )
( NOMEN ile/ve FENOMEN )
- NATURAL İLE YONEDA İLE KAN ile/||/<> KATEGORİ TEOREMLERİ
( Temel kategori kuramı sonuçları. )
( Formül: Nat(Hom(A ile-) İLE F) ≅ F(A) )
- NATURAL ORBİTAL ile/||/<> CANONİCAL ORBİTAL
( NO yoğunluk matrisi özvektör, canonical Fock özvektör. )
( Formül: Doluluk İLE enerji )
- NATURAL PHILOSOPHY ile/ve/değil NATURAL SCIENCE
( Doğanın nedensel anlaşılması. İLE/VE/DEĞİL Doğanın matematiksel/niceliksel, deneysel(experimental), mekanik açıklaması. )
- NATURE vs. NORTURE
- TABİÎ[Ar.]/NATÜREL[İng. < NATURAL] değil/yerine/= DOĞAL
- NAVLUN SÖZLEŞMESİNDE:
ISKARÇA ile/ve KIRKAMBAR ile/ve TRİPÇARTER
( Tam gemi kiralanması. İLE/VE Parça mal taşıma sözleşmesi. İLE/VE Yolculuk üzerine navlun. )
- NÂY[Ar.] ile -NÂY/NÂ-[Ar.] ile NA'Y[Ar.]
( Kamış. | Ney, kamıştan yapılan düdük. İLE Sözcüğün başına getirilerek sözcüğü olumsuzlaştıran bir edat. İLE Ölüm haberi getirme. )
- NÂY ile NEY
- NA'Z/İNTİÂZ[Ar.] ile NÂZ[Ar.]
( Güçlenme, kıvama gelme. | Kalkma. İLE Kendini beğendirmek için takınılan yapmacık. | Bir şeyi beğeniyormuş gibi görünme. | Şımarıklık. | Yalvarma, ricâ. )
- NAZ ile/ve NİYAZ (EHLİ OLMAK)
( ... İLE/VE Yalvarma, yakarma. | Dua. | Bazı tarikatlarda, küçüğün, büyüğe yönelik selâm, saygı ve duası. )
- NAZ ile/ve/||/<> CAZ
- NAZ ile/ve/değil GAZ
- NAZ ile NAS
- NAZ ile NAS
- NAZAR ideğil/yerine/>< ÇALIŞMAK
( Nazar etme, ne olur; çalış, senin de olur! )
- NAZAR ile/ve RASAT/RASAD
- NAZARDA, DAKİK ve/||/<> HALDE, RAKİK
( DAKİK-ÜL NAZAR, RİKKAT-ÜL HAL )
- NAZARGÂH-I İLÂHÎ ile/ve AYİNE-İ İLÂHÎ
- NAZARÎ ERDEM ile/ve FİKRÎ ERDEM ile/ve HULKÎ ERDEM ile/ve AMELÎ ERDEM(SANATLAR)
- NAZARÎ HİKMET ile/ve AMELÎ HİKMET
( Fikir üretir. İLE/VE Tedbir üretir. )
- NAZARÎ değil/yerine/= KURAMSAL
( TEORİK )
- NAZAR/NAZÂRET[Ar.] ile NAZAR[Ar. çoğ. ENZÂR]
( Altın. | Tazelik. İLE Bakma, göz atma. | Düşünme. | Göz değme. | İltifat. | İtibar. | Yan bakış. | Güzel, dilber. )
- NÂZİL[Ar. < NÜZÛL] ile NAZÎR[Ar.] ile NAZÎR[Ar. < NAZAR]
( Yukarıdan aşağı inen/inici. | Bir yere konan, bir yerde konaklayan. | [müzikte] İnici, tizden pese doğru giden dizi. İLE Taze. | Altın. İLE Benzer, eş. )
- NAZIM BİÇİMLERİNDE:
TERKİB-İ BENT ile/<> TERCİ-İ BENT ile/<> TERBİ ile/<> TAHMİS ile/<> TAŞTIR ile/<> TESDİS ile/<> MUHAMMES ile/<> TARDİYE ile/<> MÜSEDDES ile/<> NAZİRE ile/<> TEHZİL
( 7-10 beyit. İLE 7-10 beyit. İLE Gazel + 2 beyit. | Dördün. | Dörtleme. İLE Gazel + 3 beyit. İLE Gazel + 3 beyit. İLE Gazel + 4 beyit. İLE 5 dizelik. İLE 5 dizelik.[Muhammes'in, özel bir biçimi.] İLE 6 dizelik.İLE Beğendiğine benzer. İLE Alay etmek üzere yazılan nazire. )
( )
- NAZIM ile NÂZIM
( Manzume. İLE Düzenleyen. )
- NAZÎRE ile KİNÂYE
- NAZİRE ile TEHZİL
( Karşılık olarak, benzetilerek yapılan davranış, söz. | Başka bir manzume örnek alınarak aynı ölçü ve aynı uyakla yazılan şiir. İLE Alaya alma. | Ciddi bir yapıtı alay tarzında nazire yazma, şakalı bir anlatıma çevirme. )
- NE ÂLÂ ile/ve/<> PEK ÂLÂ
( [istenilen şey] Olursa. İLE/VE/<> Olmazsa. )
- NE ALÂKA/KEL ALÂKA değil/yerine/= NE İLGİSİ VAR/İLGİSİ YOK
- [ne] AYNI/LIK ile/ve/değil/yerine/<>/ne de AYRI/LIK
- Ne bileyim diyorsan düşünüp, öğrenip, bilebileceğini anımsa ve ona göre KONUŞ!!!
- NE DEMEYE ...? ile/değil/yerine/||/<>/< NEDEN ...?
- NE DERSİN? ile/ve/<> NE EDERSİN?
( N DERSİN? <> N EDERSİN? )
( Ne edersen onu dersin, ne dersen onu edersin! )
- NE DESEM BOŞ değil/yerine NE DESEM ÇOK, NE DESEM AZ
- NE DİYEBİLİRİM (Kİ)? değil NE DENİLEBİLİR (Kİ)?
- [ne] EMMEYE ile/ve/||/<>/ne de GÖMMEYE (GELMEK)
- NE HALİN/İZ VARSA GÖR/ÜN! ile/değil/yerine/||/<>/< NE HALİN/İZ VARSA GÜL/ÜN!
( "Gülmek, yaşamın en güzel eylemidir! Sizi bundan alıkoyan her ne varsa on(lar)dan vazgeçin!" )
- [ne] İSTEMEK ne de DAYATMAK
- NE KADAR:
("ÇOK"/"AZ") YEDİĞİN ile/değil/yerine/||/<>/< ÇOK ÇİĞNEDİĞİN
( Yediğini, iç; içtiğini, ye!
[ O kadar çok ve uzun süre çiğne ki, lokmanı, katı değil sıvı duruma gelene gelsin ve yediğin şeyi yutma ve ancak içmiş ol! İçtiklerini de, yavaş yavaş, çiğniyormuş gibi yut! ]
)
- NE KADAR GERÇEKTİR? ile/değil NASIL BİR GERÇEK?
- NE KADAR KULLANILABİLİR OLMASI değil NE KADAR KULLANILABİLİR OLDUĞU
- NE KADAR SEVDİĞİNİZ ve/+/||/<> NE KADAR NAZİK YAŞADIĞINIZ ve/+/||/<> NASIL, ZARÂFETLE VAZGEÇEBİLDİĞİNİZ
- NE KADAR? ile/ve NEREYE KADAR?
- [ne] KARDAŞ, [ne de] ARKADAŞ ile/değil/sadece HALDAŞ
( Sükût kıvâmındaki çığlığı, ne kardaş, ne de arkadaş; sadece hâldaş olanlar duyar. )
- [ne] KÖY ne de KASABA (OLAMAMAK)
- [ne] KUSURSUZ KİŞİ ne de KİŞİDE/İNSANDA KUSUR
( Seveceksen, öylece sev! Ne kusursuz insan ara, ne de insanda kusur. )
( Kusursuz olsaydık, başkalarının kusurlarını bulup çıkarmaya o kadar meraklı olmazdık. )
- NE ÖĞRENDİMSE/YAPTIMSA değil NE ÖĞRENDİYSEM/YAPTIYSAM
- NE OLDU? ile/ve NASIL OLDU? ile/ve NEDEN OLDU?
- NE OLDUĞUN ile/değil/yerine NE OLACAĞIN
( Belirlidir. İLE/DEĞİL/YERİNE Belirli değildir. )
- NE OLDUĞUNUN BİR ÖNEMİ YOK değil ADINI, NE KOYDUĞUMUZUN BİR ÖNEMİ YOK/OLMAYABİLİR
- NE OLDUKSA değil NE OLDUYSAK
- NE OLDUM! ile/değil/yerine NE OLACAĞIM?
- NE OLMALI? ile/değil NE OLSA GEREK?
- NE ŞEKER ile/ve NE TUZLU
( Bir şeyin hoşluğu anlatılmak istendiğinde. )
( Türkiye ve birçok kültürde. İLE/VE İran'da. )
- [ne]
"SERT" ne de "YUMUŞAK"
( [ne] Çevremizdekileri kıracak kadar. NE DE Kişilere cesâret verecek kadar. )
- [ne] SİHİR ne de KERÂMET
( El çabukluğu, mahâret/mârifet. )
- NE SORUSUZ YANIT ile/ve/||/<> NE DE YANITSIZ SORU
- ne TARAFIYIM ne de (TARAFI) DEĞİLİM değil ne TARAFIYIM ne de KARŞISINDAYIM
( Olumsuzdan[ne/ne de] sonra tekrar olumsuzluk sözcüğü ya da eki olmuyor/olmaz. )
- NE VAR, NE YOK? ile/ve/||/<> NEYİ, NASIL BİLEBİLİRİZ?
- [ne] "VARLIĞA YERİNİRİM" ne de "YOKLUĞA ERİNİRİM"
( Ancak, yokluğu birebir, kendin deneyimle(yebil)dikten sonra söyleyebilirsin/söylemelisin! )
- NE VAROLANI ile/ve/<> KİM VAROLANI
( İnsan dışındaki herşey. İLE/VE/<> İnsan. )
( BEING OF WHAT vs./and/<> BEING OF WHO )
- NE YAPABİLİRİM? ve/> NASIL YAPABİLİRİM?
( Kişinin, kendine sorabileceği en temel sorulardır! )
( WHAT I CAN DO? and/> HOW I CAN DO? )
- NE YAPACAĞINI BİLMEK
ile/ve/değil/yerine/<
NE YAPMAYABİLECEĞİNİ/YAPMAYACAĞINI! BİLMEK !!!
( Ne yapman gerektiğinden çok, önce ne yapmaman gerekiğini bil, yeter. Çoğu zaman ne yapman gerektiğini bilemeyebilirsin, fakat ne yapmaman gerektiğini her zaman çok iyi bilebilirsin. )
( İsabet ve kesinlik tutturulamayabilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/< İsabet ve kesinlik üzerinedir, kolaylıkla sağlanabilir, tamamen uzlaşımsal ortak bir hareket noktası sunabilir. )
( Kendini gerçekleştirmiş, saygın ve önemli birine sormuşlar:
Nasıl bu noktaya geldiniz?
Yakınlarında bulunan bir kişiyi göstererek, herşeyi ondan öğrendiğini söylemiş.
Çevresindekiler hayret içinde ve inanamayarak demişler ki:
Nasıl olur? O işaret ettiğiniz kişi, her türlü, düzenbazlığı, yalanı, rezilliği yapan biridir.
Yanıt: Heh işte!
O ne yaptıysa ben yapmadım! )
( Bir şey ki, yapmasan da olur, YAPMA!
Bir şey ki, söylemesen de olur, SÖYLEME! )
( Irmağın derinliği, iki ayakla birden ölçülmez! )
( Bilme sanatı, neyi gözardı edeceğini bilmektir. )
( )
( [not] TO KNOW, WHAT TO DO vs./and/but TO KNOW, WHAT, NOT TO DO
TO KNOW, WHAT, NOT TO DO instead of TO KNOW, WHAT TO DO )
- NE YAPACAK BENİ Kİ? değil NE YAPACAK Kİ BENİ?
- NE YAPARSAK/YAZARSAK YAPALIM/YAZALIM,
HİÇBİR KONUDA:
ACELE ETME(YELİM)! ve/||/<>/> ÖZEN GÖSTER(ELİM)!
( )
- NAPIYOSUN?" ile "NE YAPIYORSUN?"
( Yapılan işin ne olduğu ile ilgili soru. İLE Merhabalaşma niteliğinde "soru". )
- NE YAPMAYABİLECEĞİNİ BİLMELİ!
( Kendini gerçekleştirmiş, saygın ve önemli birine sormuşlar:
Nasıl bu noktaya geldiniz?
Yakınlarında bulunan bir kişiyi göstererek, herşeyi ondan öğrendiğini söylemiş.
Çevresindekiler hayret içinde ve inanamayarak demişler ki:
Nasıl olur? O işaret ettiğiniz kişi, her türlü, düzenbazlığı, yalanı, rezilliği yapan biridir.
Yanıt: Heh işte!
O ne yaptıysa ben yapmadım! )
- NE YAZIK Kİ/MAALESEF ... ile/değil/yerine/>< ÇOK ŞÜKÜR (Kİ) ...
- [ne yazık ki]
ACELECİ/LİK ile/ve/||/<> İNSAFSIZ/LIK
- [ne yazık ki]
ANLATILANLARI/SÖYLENİLENLERİ:
"BEĞENMEMEK" ve/||/<>/> KİŞİLERİ İTHAM ETMEK
- [ne yazık ki]
ATSAN ile/ve/||/<> SATSAN
( Atılmaz. İLE/VE/||/<> Satılmaz. )
- [ne yazık ki]
AYNI HAMAM ile/ve/||/<> AYNI TAS
- [ne yazık ki]
FAHİŞE ve/||/<>/< PEZEVENK ve/||/<>/< MÜŞTERİ ve/||/<>/< TOPLUM
( [Suç/hata ve sorumluluk]
"1" ise. VE/||/<>/< İki katı. VE/||/<>/< Üç katı. VE/||/<>/< Dört katı. )
- [ne yazık ki]
KARALAMA/İFTİRA ile/ve/değil/||/<>/< YANSITMA
- [ne yazık ki]
SAYGISIZ/LIK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< KAYITSIZ/LIK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/<
- [ne yazık ki]
YARIM DOKTOR ve/||/<> YARIM HOCA
( Candan eder. VE/||/<> Maldan eder. )
- [ne] YİĞİDİ ÖLDÜRMEK ne de HAKKINI YEMEK
- NE ZAMAN KONUSU AÇILINCA değil NE ZAMAN KONUSU AÇILIRSA
- NE? ve/||/<>/>/< NASIL? ve/||/<>/>/< NEDEN? ve/||/<>/>/< NİÇİN?
( Hangi şey? VE/||/<>/>/< Ne asıl? VE/||/<>/>/< Ne'den? VE/||/<>/>/< Ne için? )
( Evren/doğa/nesne/insan. VE/||/<>/>/< Bilim. VE/||/<>/>/< Felsefe/Sanat. VE/||/<>/>/< Sanat/Felsefe. )
( Nedir sorusu, metafizik bir sorudur. )
( "What is?" question is metaphysical question. )
( Cosmos/nature/matter/human. VS./AND/||/<>/>/< Science. VS./AND/||/<>/>/< Philosophy/Art. VS./AND/||/<>/>/< Art/Philosophy. )
( WHAT? vs./||/<>/>/< HOW? vs./||/<>/>/< WHY? vs./||/<>/>/< WHAT FOR? )
- NEBÎ[Ar. < NEBE | çoğ. ENBİYÂ] ile NEBÎH[Ar.]
( Haberci. | Peygamber. İLE Ünlü, onurlu/şerefli. )
- NEBÎ ve/||/<> PÎR ve/||/<> VELÎ
ve/||/<>
EDEB ve/||/<> AHLÂK ve/||/<> ZANAAT
- NEBÎL[Ar.] ile NEBÎR[Ar.]
( Yüksek yetenek ve onur sahibi. | Akıllı, anlayışlı. | Bilgili ve erdemli. İLE Torun. )
- NEBL[Ar.] ile NEBR[Ar.]
( Ok. | Ok yapma. İLE Yükseğe çıkarma, kaldırma, yükseltme, sesi yükselme. | Korkup çığlık atma, haykırma. )
- NECÂSET ve/=/< ŞİRK
- NECÂT değil/yerine/= KURTULMA, KURTULUŞ
- NECD[Ar.] ile Necd[Ar.]
( Yüksek yer. | Yiğitlik durumu. | Gamlılık. | Yol. İLE Arap Yarımadası'nın orta bölgesi. )
- NECÎB ve/> HALÎL
( ... İLE Samimi arkadaş. )
- NECİS[Ar.] ile NECÎS[Ar.]
( Pis, murdar. İLE Pis, kirli, murdar. | Onulmaz hastalık. )
- NEDÂMET[Ar.]/PİŞMANLIK[Fars.] değil/yerine/= ÖKÜNÇ
- NEDBE[Ar. çoğ. NEDEB, NÜDÛB] ile NEDEBE[Ar.] ile NEDEBÎ[Ar.]
( Yara izi. İLE Yara/kırık yeri. İLE Yara izi ile ilgili. )
- NEDEN/ETKEN - ETKİ ile NEDEN - TEPKİ
( Cansızlarda. İLE Canlılarda. )
- NEDEN?(NE'DEN?) ile NASIL?(NE ASIL?)
( Bilimin sorularıdır. )
( Önemli[öncelikli] olan, neyi yaşadığınız değil, nasıl yaşadığınızdır. )
( WHY? vs. HOW?
Questions of the science.
It's not the issue what you live, it is how you live. )
- NEDEN OLMA ile/ve/değil/yerine/||/<> ZEMİN HAZIRLAMA
- NEDEN/SEBEP/MÜSEBBİB ile VESİLE
( CAUSE vs. MEANS )
- YANILGI:
"NEDEN" ile/ve/||/<> "BİLGİ" ile/ve/||/<> "ÖZGÜVEN"
- NEDEN = İLLET, SEBEP = CAUSE, REASON[İng.] = CAUSE, RAISON[Fr.] = URSACHE, GRUND[Alm.] = CAUSA, RATIO[Lat.] = CAUSA, RAZON[İsp.]
- NEDEN ile/ve KENDİNİN NEDENİ
( CAUSE vs./and REASON OF THE SELF )
( ... cum/et CAUSA SUI )
- NEDEN ile/ve "MADEN"
- NEDEN? ile/ve/<> NASIL?
( Bilimin sorularıdır. )
( Nedeni olan, nasıla katlanır. )
- NEDEN ile/ve/değil/||/<> NEYE GÖRE
- NEDEN? ile NİÇİN?
( Ne'den? İLE Ne için? )
( Hangi şey? VE Ne asıl? VE Ne'den? VE Ne için? )
( Nedir sorusu, metafizik bir sorudur. )
( Her biri bir ötekinin nedenidir. )
( ŞERAİT ile/ve/<> ŞERİAT )
( ... İLE Neden, sebep, vesile. | Eksik, noksan, kusur, garaz. | Yalandan özür. )
( Çocuk sorusu. İLE/VE Yetişkin sorusu. )
( "Ne?", doğa yasalarıyla bilinebilir. Ya "Kim?" )
( Felsefe ve din alanının sorularıdır. )
( Ne'den? İLE Ne için? )
( WHY? vs. WHAT FOR?
WHAT? vs. HOW? vs. WHY? vs. WHAT FOR?
"What is?" question is metaphysical question.
[not] CAUSE OF vs./but ONE OF THE CAUSES
ONE OF THE CAUSES instead of CAUSE OF
Each is the cause of the other.
[not] THE FIRST CAUSE vs./and/but ONE OF THE CAUSES
ONE OF THE CAUSES instead of THE FIRST CAUSE
CAUSE/S vs./and/<> CONDITION/S
REASON vs. PRETEXT
HOW? vs. HOW MUCH?
WHAT (IS) THIS? vs./and WHAT WORTH OF THIS?
Question of child. WITH/AND Question of adult.
WHAT? vs./and WHO?
It's able to know "What?" by nature laws. So "Who?"
WHO? vs. FOR/TO WHAT?
Questions of the philosophy and religion.
FROM WHAT? vs. WHY? )
- NEDEN ile/ve ÖZGÜR NEDEN
( CAUSE vs./and FREE CAUSE )
( ... cum/et CAUSA LIBERA )
- NEDEN ile SAİK
- NEDEN-ETKİ ile/ve/değil EYLEM-AMAÇ
( [not] CAUSE-EFFECT vs./and/but ACTION-PURPOSE )
- NEDENİN YOKLUĞU ve/||/<>/> YOKLUĞUN NEDENİ
- NEDENLENMEMİŞ, ZORUNLU VAROLAN ile/ve/<> NEDENLENMİŞ, ZORUNLU VAROLAN
- NEDENLERDEN BİRİNCİSİ ile/ve/değil/yerine NEDENLERDEN BİRİ
( [not] THE FIRST CAUSE vs./and/but ONE OF THE CAUSES
ONE OF THE CAUSES instead of THE FIRST CAUSE )
- NEDENLİ DÜŞÜNMEK ve/=/||/<>/> DERİN DÜŞÜNMEK
- NEDENSEL YASA ile/ve/||/<>/> İSTATİKSEL YASA
- NEDENSELLİK ile/değil ALIŞKANLIK
- NEDENSELLİK ile/||/<> ALIŞKANLIK
( Nedensellik eleştirisi )
( David Hume tarafından 1748 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1711-1776) (Ülke: İskoçya) (Alan: Felsefe) (Önemli katkıları: Şüphecilik, nedensellik eleştirisi) )
- NEDENSELLİK ile/ve/değil/yerine DÖNGÜSELLİK
- NEDEN/SEL/LİK ile/ve GEREKÇE/Lİ/LİK
( [durumdan/olaydan] Önce. İLE/VE Sonra. )
( CAUSE vs./and JUSTIFICATION )
- NEDENSELLİK = İLLİYET = CAUSALITY[İng.] = CAUSALITÉ[Fr.] = KAUSALITÄT[Alm.] = CAUSALITAS[Lat.]
- NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> ORANSAL/LIK
- NEDENSELLİK ile/ve YETER NEDEN
- NEDÎM[Ar.] ile Nedîm
( Meclis/sohbet arkadaşı. | Büyükleri, fıkra ve öyküleriyle eğlendiren. | Güzel, öykü anlatan, tatlı konuşan. | Yeniçeri ocağına yeni yazılan. İLE Osmanlı şairlerindendir. [öl. 1730] )
- NEDİM/E[Ar.] ile/ve/||/<> SAĞDIÇ
( Sohbet erbabı. | Yardımcı kadın. | Düğünde, geline kılavuzluk eden kişi. İLE/VE/||/<> Düğünde, gelin ya da damada/güveye kılavuzluk eden kişi. )
- NEFEL[Ar.] ile NEFER[Ar.]
( Düşmandan alınan mal. | Ülül-emrin iznini almadan düşmana karşı çıkan, sayısı az bir topluluk. İLE Bir adam, tek kişi. | Rütbesi olmayan asker, er. | İnsan sayısı bildiren sözler için kullanılır. )
- NEFES NAKIŞI ve ÖMÜR KUMAŞI ile/ve/|| KAZA ve KADER MAKASI
- NEFES NEFESE değil/yerine/= SOLUK SOLUĞA
- NEFES ve/> NEFS ve/> NEFİS
- NEFFÂ'[Ar. < NEF] ile NEFFÂH[Ar.]
( Çıkarı çok olan. İLE Hayırlı, hayır ve iyilik sahibi. | Kokusu çok. )
- NEFHA[Ar. çoğ. NEFEHÂT] ile NEFHA[Ar.]
( Güzel koku. | Bir esim yel, rüzgârın bir kere esmesi. | Üfürük, soluk üfürme. İLE Üfürük. | Karın şişmesi, şişkinlik. )
- NEFHÂ-YI RAHMAN ile/ve NEFHÂ-YI RAHÎM
( Oksijen. İLE/VE ... )
( Bu iki nefhanın birleşmesi Bismillahirrahmanirrahim'dir. )
- NEF'Î[Ar. < NEF] ile Nef'î[Ar.]
( Çıkar ile ilgili, yararcı. İLE Divan Edebiyatı'nın en yüksek kasidecisi. [öl. 1634][IV. Murat döneminde, Bayram Paşa tarafından, bir hicvinden dolayı boğdurularak öldürtülmüştür.] )
- NEFL[Ar.] ile NEFR[Ar.]
( Fazladan, vacib olmayan ibadet. İLE Ürküp kaçma. | İğrenme, tiksinme. )
- NEFRET ile/değil/yerine/>< SEVGİ
( 3 DEREKE[Cehâletle orantılı olarak] ile/değil/yerine/>< 3 DERECE )
( Kendinden. Yanındakilerden. Onu sevenlerden. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Kendini. Yanındakileri de. Onu sevenleri de. )
( Eden uzaklaşır. >< Yakınlaştırır. )
( Düşmanlarımızdan nefret etmemek gerek. Bu, algılama ve yargılama yetimizi sınırlar. )
( Nefret, başarısızlığa uğramış sevgidir. )
( Ürküp kaçma. | Tiksinme, iğrenme. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< ... )
( NEFRET-İ TECEDDÜD: Yenilik kaygısı. )
( [not] HATE vs./but/>< LOVE
LOVE instead of HATE )
- NEFROTİK SENDROM ile/||/<> NEFRİTİK SENDROM
( Böbreklerde protein kaybı ve ödem. İLE/||/<> Böbreklerde yangılanma ve kanama. )
- NEFS:
(BENİ/SENİ/ONU) İDARE ETMEK İÇİN değil/yerine İDARE EDİLMEK İÇİN
- NEFS TERBİYELERİ/AYDINLANMA
(İŞRÂK/ENLIGHTENMENT)/İLİMDE GELİŞME ÖNKOŞULLARI
(EN AZ ÜÇÜ UYGULANMALI)
( * GILLET-İ TAAM(AZ YEMEK)[Az yemek, az uyumaktan daha önemlidir.]
* GILLET-İ MENÂM(AZ UYKU)
* GILLET-İ KELÂM(AZ KONUŞMA)
* UZLET-İ ANİL ENAM(HALKTAN UZAKLAŞMA)
* ZİKR-İ MÜDAM(ZİKİRDE DAİM OLMA)
* FİKR-İ TAMAM(DÜŞÜNCEYİ OLGUNLAŞTIRMA) )
( Hakikati arayın, bulmak için de nefsinizi öldürün! )
( Nefsin beraat ettiremeyeceği suç yoktur. [Yani dikkat etmek ve nefse kanmamak gerekir! )
- NEFS ile/ve/değil/||/<>/< BİLGİSİZ/LİK / CEHÂLET/CAHİL
- NEFS ve/<> MUHÂLEFET
( DİN: MUHALEFETÜN NEFS[Nefsine muhalefet olmak.] )
- NEFS ile/değil/yerine NEFES
( Bilmeyene. İLE/DEĞİL/YERİNE Bilene. )
- NEFS > NEFÎS
( Nefs'i, nefîs'e taşımak/dönüştürmek gerek! )
- NEFS ile NEFS-İ CEBÂBİRE
( BİR ŞEYİN ZÂTI, KENDİ. RUH, CAN, HAYAT, KALB, HEVES | İNSANIN YEME-İÇME GİBİ BİYOLOJİK GEREKSİNİMLERİ | ASIL, MAYA, CEVHER | DÖLSUYU | İÇ, İÇ TARAF | RUHUN MADDEYLE BİRLEŞMESİ )
- NEFSÂNÎ SOHBET ile RAHMÂNÎ SOHBET
- NEFSÂNÎ ile/ve/||/<>/< ŞEHVÂNÎ/ŞEHVETLİ
- NEFSANİYE/T ile ŞEYTANİYE/T
( [Kötülüğü] Kendine yapan. İLE Başkalarına yapan. )
- NEFSİ İÇİN SEYR-Ü SÜLÛK ile/yerine ALLAH İÇİN SEYR-Ü SÜLÛK
- NEFSÎ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YÖNTEMSEL
- NEFSİN:
ESİRİ ile/değil/yerine EMİRİ
- NEFSİNİ:
"SİLEN" değil/yerine/>< BİLEN
- NEFS'TE:
TABİÎ ile/ve NEFSÎ ile/ve AKLÎ
- NEGATİF SAYILAR ile/||/<> POZİTİF SAYILAR
( Negatif sayılar eksi değerler İLE pozitif sayılar artı değerlerdir. Brahmagupta negatif sayıları sistematize etti. )
( Brahmagupta tarafından 628 yılında keşfedildi/formüle edildi. (598-668) (Ülke: Hindistan) (Alan: Matematik, Astronomi) (Önemli katkıları: Negatif sayılar, sıfırla işlemler) )
- NEGATİF/POZİTİF TAM SAYILAR / SAYMA SAYILARI
ile
DOĞAL SAYILAR
ile
GERÇEK/GERÇEL/KARMAŞIK SAYILAR
ile
ORANTISAL/RASYONEL SAYILAR
( -3, -2, -1 / 1, 2, 3, ... ~
İLE
1, 2, 3, ... ~
İLE
-3, -2, -1 0 1, 2, 3, ... ~
İLE
0, 0.1, 0.2, 0.3 ... 0.8, 0.9, 1, 1.5, 2, 2.8, 3, ... ~
)
(
Sayı Türü | Açıklama | Örnek |
---|---|---|
Doğal Sayılar (N) | Sıfır ve pozitif tam sayılar | {0, 1, 2, 3, ...} |
Tam Sayılar (Z) | Negatif tam sayılar, sıfır ve pozitif tam sayılar | {... -2, -1, 0, 1, 2, ...} |
Rasyonel Sayılar (Q) | Kesir olarak tanımlanabilen sayılar | 1/2, -3/4, 5 |
İrrasyonel Sayılar | Ondalık gösterimi sonsuz ve döngüsel(periyodik) olmayan sayılar | √2, π, e |
Gerçek Sayılar (R) | Rasyonel ve irrasyonel sayıların birleşimi | √2, 3/4, -5 |
Karmaşık Sayılar (C) | Gerçek ve sanal bölümlerden oluşan sayılar | a + bi (i² = -1) |
Asal Sayılar | Sadece 1 ve kendine bölünebilen sayılar | 2, 3, 5, 7, 11 |
Çift Sayılar | 2 ile tam bölünebilen sayılar | 0, 2, 4, 6 |
Tek Sayılar | 2 ile tam bölünemeyen sayılar | 1, 3, 5, 7 |
Pozitif Sayılar | 0’dan büyük sayılar | 1, 2, 3, ... |
Negatif Sayılar | 0’dan küçük sayılar | -1, -2, -3, ... |
Sıfır (0) | Ne pozitif, ne de negatif olan nötr bir sayı | 0 |
- NEGLEKT/NEGLECT[İng.]/İHMAL[Ar.] değil/yerine/= BOŞLAMA
- NEHİR[Ar.] değil/yerine/= IRMAK
- NEHS/NEHŞ/NEHŞE[Ar.] ile ...
( Yılan sokması. )
- NEHZ/NEHZÂT[Ar.] ile NEHZAT[Ar.]
( Davranma, kalkışma. İLE Hareket, yola çıkma. )
- NEKABET["ka" uzun okunur] ile NEKÂBET[Ar.]
( Ululuk, bir topluluğun durumunu takip eden büyük kimselerin durumu/özelliği. | Belirli kesimlerin başları. | Sapma, vazgeçme, yön değiştirme. İLE Dönme, vazgeçme, cayma. )
- [ne yazık ki]
NE KADAR, KENDİMİZİ "DÜŞÜNÜYORSAK" ile/ve/||/<>/> O KADAR, İŞTEN/SORUMLULUKTAN KAÇMAK/ÇALMAK
- NEKÂHET ile LOĞUSA[< Yun. LOKHUSA]
- NEKAİS[Ar. < NAKÎSA]["ka" uzun okunur] ile NEKAİZ[Ar. < NAKÎZA]["ka" uzun okunur]
( Eksiklikler, noksanlar. İLE Birbirine zıt olan, birbirini çelen şeyler. )
- NEKÎR[>< MA'RUF] >ile Nekîr[Ar. < NEKRE] >ile NEKR[Ar.]
( Bilinmemiş şey. İLE Mezarda ölüleri sorguya çekecek olan iki melekten birinin adı. | Tanınmamış, inkâr edilmiş. İLE Zeki, anlayışlı, akıllı. )
- NEKL[Ar.] ile NEKR[Ar.]
( ... İLE Zeki, anlayışlı, akıllı. )
- NEKS[Ar.] ile NEKS[Ar.] ile NEKS[Ar.] ile NEKZ[Ar.]
( Çok çekinme, kaçınma. İLE Ters çevirme, başaşağı etme, altüst etme. | Geri dönme. | Hastalığın geri dönmesi, depreşmesi.[NÜKS] İLE Ayırma, parçalama, parçalara bölme. İLE Çok çabalama, gayret etme. )
- NEKTARYUMLAR, NEKTAR[Fr. < NECTAR](BALÖZÜ) SALGILAYAN YAPILAR = A'ZÂ-İ NEKTÂRÎYE = NECTAIRES
- NELER DOĞAR ve/||/<>/< GÜN DOĞMADAN
( Gün doğmadan, neler doğar. )
- NE-LİK ile/ve NİTELİK ile/ve İLİŞKİLERİ
- NE'LİK(SİZ) ile/ve NİTELİK(SİZ)
- NEM ile BAĞIL NEM
( ... İLE Bir m³ hava içinde bulunan su buharı ağırlığının, aynı koşullardaki havanın doymuş su buharının ağırlığına oranı. )
- NEME" değil NEYİME LÂZIM?
- NEMSE/NEMÇE ile/||/<> ULAH
( Avusturya'ya ve halkına verilen ad. İLE/||/<> Romanya yerli halkına verilen ad. )
- NE/NEGÜ/NÜ ile NE/MA[Ar.] ile NEÇE ile NEME ile NEÇÜK/NELÜK ile NEREK ile NETEG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Ne? İLE Acaba öyle mi? İLE Kaç? İLE Bilmem. İLE Niçin? İLE Ne gerek? İLE Nasıl? )
- NENG ile/ve/||/<>/> NENG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Nesne, şey. İLE/VE/||/<>/> Mal ya da zenginlik. )
- NEOLİTİK DEVRİM ile/||/<> SANAYİ DEVRİMİ
( Neolitik devrim tarıma geçiş İLE Sanayi Devrimi makineleşme geçişidir. Neolitik devrim 10 bin yıl sürdü İLE Sanayi Devrimi 200 yılda gerçekleşti. İki devrim insan yaşamını kökten değiştirdi İLE Neolitik devrim yerleşik yaşam İLE Sanayi Devrimi kentleşme getirdi. )
( V. Gordon Childe tarafından 1936 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1892-1957) (Ülke: Avustralya/İngiltere) (Alan: Arkeoloji) (Önemli katkıları: Neolitik Devrim kavramını ortaya attı, kentsel devrim teorisi, kültürel evrim yaklaşımı) )
- NEOLİTİK ZİHİNSEL DEVRİM ile/||/<> NEOLİTİK EKONOMİK DEVRİM
( Neolitik zihinsel devrim bilişsel ve sembolik dönüşüm İLE neolitik ekonomik devrim tarım ve hayvancılık geçişidir. Cauvin zihinsel devrim tarım öncesi İLE Childe ekonomik baskı zihinsel değişime yol açtı der. Göbeklitepe zihinsel devrim İLE geleneksel görüş ekonomik devrim önceliği verir. )
( Jacques Cauvin tarafından 1994 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1930-2001) (Ülke: Fransa) (Alan: Arkeoloji, Prehistorya) (Önemli katkıları: Neolitik zihinsel devrim teorisi, sembolicizmin tarım öncesi gelişimi, Yakındoğu Neolitik Çağı araştırmaları) )
- NEOPLAZİA ile/||/<> HİPERPLAZİA
( Neoplazia anormal doku büyümesiyken İLE hiperplazia normal hücre sayısı artışıdır )
( Formül: Transformasyon )
- NEPHELAUXETİC ETKİSİ ile/||/<> SPEKTROKİMYASAL ETKİ
( Nephelauxetic kovalent karakter, spektrokimyasal Δ büyüklüğü. )
( Formül: B azalma İLE Δ artma )
- NEPHR-/NEPHRO- ile/||/<> RENİ-/RENO- ile/||/<> PYEL-/PYELO-
( Böbrek. İLE/||/<> Böbrek. İLE/||/<> Böbrek pelvisi ile ilgili. )
- NEREDE ÇOKLUK, ORADA BOKLUK ile/ve/değil/yerine NEREDE HAREKET, ORADA BEREKET
- NEREDE, NE KADAR BAHŞİŞ VERİLİR?
- NEREDE, O ESKİ BAYRAMLAR/RAMAZANLAR değil NEREDE, O ÖNCEKİ BEN
- NEREDE OKUDUĞUMU BİLMİYORUM AMA ... değil NEREDE OKUDUĞUMU ANIMSAYAMIYORUM AMA ...
- NEREDEN GELDİĞİNİ:
BİLMEYEN ile/değil/yerine/>< BİLEN
( [nereye gideceğini] Bilmez. İLE/DEĞİL/YERİNE Bilir. )
- NEREDE/NE ZAMAN/NASIL:
"DÜŞTÜĞÜMÜZ" değil "SENDELEDİĞİMİZ"
- NEREDEYSE ÖLMEK ile/ve/değil/||/<>/< ÖLMEK
( Hiçbir şeyi değiştirmez. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Herşeyi değiştirir. )
- NERELİSİN? ile/ve/> KİMLERDENSİN? VE KİMSİN?
- NERELİSİN? ile/değil/yerine NEREDESİN?/NEREDE YAŞIYORSUN?(YA DA BÖYLE BİR SORU SORMA!)
( Tanışmalarda da ikincil/üçüncül(/ya da yeri kaçıncı sıradaysa) konulardandır. Kişinin zihnindeki, coğrafî ve kültürel arkatasarla/geçmişle ve kabulle ilgili bir durumdur. Kişiler, sorulduğu için yanıtlamak zorunluluğunda bırakılmamalıdır. Nerelisin sorusu da sorulmaması gereken sorulardandır. "Nerelisin?" yerine "Nerede yaşıyorsun?" sorusu daha anlamlıdır. İletişim ve paylaşımlarda kişinin yaşadığı ya da yaşamak istediği yeri düşünmesi ve o düşündüğü yerle özdeşleşmesi ve buna göre beyanda bulunma olanağı/fırsatı verilmelidir. )
- NEREYE GELDİĞİMİZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NEREDEN GELDİĞİMİZ
- NEREYE? ile NEREYE KADAR?
( WHERE? vs. UNTIL WHERE? )
- NERGİSZAMBAĞI = GÜZELHATUNÇİÇEĞİ
( Soğanla üretilen, iri ve güzel çiçekli bir süs bitkisi. )
( AMARYLLIS )
- NERNST DENKLEMİ ile/||/<> BUTLER-VOLMER
( Nernst denge potansiyeli, Butler-Volmer akım-aşırıgerilim. )
( Formül: E = E° + RT/nF lnQ )
( Walther Nernst tarafından 1889 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- NERNST ile/||/<> DENKLEMİ
( Elektrokimyasal pil potansiyeli hesaplama denklemi )
( Walther Nernst tarafından 1889 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1864-1941) (Ülke: Almanya) (Alan: Kimya) (Önemli katkıları: Nernst denklemi, termodinamik) (Nobel: 1920) )
- NERO ile/= NÖRO
- NERVİ-/NERVO- ile/||/<> NEUR-/-NEURE/-NEURİA/NEURO-
( Sinir. İLE/||/<> Sinirsel, sinir dokusu, santral sinir sisteminin durumu ile ilgili. )
- NES'[Ar.] ile NEZ'[Ar.]
( "Eşhür-ül-Hurum"un muayyen vaktini geçirme. İLE Bir şeyi yerinden koparma, sökme. | Kaldırma, yok etme. | Bozma. | Halkı birbirine düşürme. )
- NEŞE >< HASTALIK ya da KURUNTU
( Neşeli olmayan kişiden, iki türlü kuşkulanılır. Ya hastadır ya da o kişinin, başkalarına bildirmek istemediği bir kuruntusu vardır. [ATATÜRK] )
- NEŞE = NEŞVE = MERRIMENT, CHEERFULNESS[İng.] = GAIETÉ[Fr.] = HEITERKEIT[Alm.] = HILARITAS[Lat.]
- NEŞE ile/ve/||/<> NEŞET
( Mutlu olmaktan doğan ve dışa vurulan sevinç. İLE/VE/||/<> Çıkma, ileri gelme. Bir şeyin çıktığı, neşet ettiği yer, esas, kök. | Yetişilen yer, bitirilen okul. )
- NEŞE/NEŞVE değil/yerine/= SEVİNÇ
- NESEB ASABİYESİ ile/değil/yerine SEBEP ASABİYESİ
- NESEB değil/yerine EDEB ve/||/<> MAL değil/yerine AMEL ve/||/<> CEMÎ-İ DÜNYA değil/yerine İLİM
( Edeb, yeğdir nesebden; amel, yeğdir maldan; ilim, yeğdir cemî'-i dünyadan. )
- NESEB ile MEZHEB
( Soy, nesil. İLE Bir dinin görüş, yorum ve anlayış ayrılıkları nedeniyle ortaya çıkan kollarından her biri. | Anlayış, görüş. | Öğreti. )
- NESEB/SOY değil/yerine/>< NİSBET
- NEŞ'ET ve/||/<>/> TEKVÎN ve/||/<>/> TAHDÎD ve/||/<>/> İNTİŞÂR ve/||/<>/> İSTİKRÂR
- NESİB ile/ve RAMAZANİYE
( Ramazan konulu şiirler, genellikle kasidelerin nesib bölümünde işlenmiştir. VE Dîvânlarda, Ramazaniye başlığıyla müstakil şiirler de kaleme alınmıştır. )
- NEŞİD/E[Ar.] ile/ve/||/<> NEŞİT[Ar.]
( Bir toplulukta, okunmaya değer şiir. | Atasözü derecesinde kullanılan ünlü beyit ya da mısra. | [müzik] Eski Arap müziğinde usullü olmak koşuluyla, kendiliğinden ya da hazırlanarak söylenilen güfteli müzik yapıtı. İLE Sevinçli, neşeli, şenlikli. )
- NESİK[Ar.] ile NESÎK[Ar.]
( Düzenli/nizamlı. | Bezenmiş, süslü. İLE Altın. | Gümüş. )
- NESİL[Ar.]/BATIN/JENERASYON[İng./Fr. < GENERATION] değil/yerine/= KUŞAK/GÖBEK
- NESİL[Ar.] değil/yerine/= KUŞAK
- NESÎMÎ[Ar.] ile Nesîmî[Ar.]
( Hafif ve lâfif esen rüzgârla ilgili. İLE XIV. yüzyılın en büyük Türk şairlerindendir.[öl. 1417/1418] )
- NEŞ(İ)R ile ...
( DAĞILMA, YAYILMA )
itibarı ile 32.206 başlık/FaRk ile birlikte,
32.206 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(88/130)