
D ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 32.206 başlık/FaRk ile birlikte,
32.206 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(72/130)
- KOKU ile/ve/||/<> DOKU
- KOKU ve/<> KAŞINTI
- KOKU ile/ve/||/<>/> KORKU
( SMELL/ODOR vs./and/||/<>/> FEAR )
- KOKU ile PİSLİK
( STINKY vs. DIRT )
- KOKU ile/ve/||/<> TAD/AROMA
( Burundan gelen. İLE/VE/||/<> Damaktan gelen. )
( Ortonazal. İLE/VE/||/<> Retronazal. )
- KOKULUKİRAZ = İDRİSAĞACI = MAHLEP[Ar. < MAHLEB]
( Gülgillerden, Anadolu'nun kuzey ve doğu kesimlerinde yüksek yerlerde yetişen, boyu 10 metreye ulaşabilen bir tür ağaç. )
- KOKUŞMAK ile/değil KOKLAŞMAK
- KÖKYUK/KÖKYUQ ile/ve/||/<> ÖNDER
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Köy önderlerine ve Türkmen büyüklerine verilen, saygı belirten bir unvan. İLE/VE/||/<> ... )
- KOL/EL ile KOL ile KOL
( İnsan gövdesinde, omuz başından parmak uçlarına kadar uzanan bölüm. İLE Giyside gövdenin bu bölümünü saran parça. | Makinelerde tutup çevirmeye, çekmeye yarayan ağaç ya da metal parça. | Ağaçlarda gövdeden ayrılan kalın dal. | Bazı çalgıların elle tutulan sap bölümü. | Koltuk, divan vb.nin yan tarafında bulunan dayanmaya yarayan parça. | Bir halat oluşturan bükülmüş lif demetlerinden her biri. İLE Bir şeyin ayrıldığı bölümlerden her biri, dal, kısım, şube, branş. | İş takımı. | Kanat. | Dizi, düzen. )
- KÖL ile KÖL ile KÖL ile KÖLÜNG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Su birikintisi. İLE Gölcük. İLE Deniz. İLE Durgun bir suyun olduğu gölcük.[Kuşlar bu çevrede yuva yapar.] )
- KOL ile/ve/<> ÖNKOL
( ... İLE/VE/<> Kolun, dirsekle bilek arasındaki bölümü. )
- KOLAJ ile/değil KAKOFONİ
- KOLAN ile KOLANCI
( Dokuma, kenevir vb. nesnelerden yapılan, yassı ve enlice bağ. | İplikten yapılmış, üzeri işli ince kuşak. İLE Yedekçi. )
- KOLANYA değil KOLONYA[İt. < COLONIA]
( İçinde limon, lavanta vb. bitkilerin yağı bulunan, hafif kokulu alkollü bir nesne. )
- KOLAY DEĞİL fakat (DAHA FAZLA) ZORLAŞTIRMA(YABİLİRİZ)!
- KOLAY OLDUĞUNDAN YAPMAMAK
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
(YETERİNCE)
(B)İLGİLENMEDİĞİNDEN/ANLAMADIĞINDAN YAPMAMAK/ERTELEMEK
- KOLAY OLMAYAN/ZOR "YAŞAM" İÇİN ile/değil/yerine/>< KOLAY YAŞAM İÇİN
( "Kolay/kısa seçimler/sonuçlar". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Kolay/kısa olmayan seçimler/süreçler. )
- KOLAY ile/>< DEĞER
( Kolay, değerin düşmanıdır. )
( vs./and/||/<> VALUE )
- KOLAY ile/ve/değil EN KOLAY
( Doğa, kolayı değil en kolayı tercih eder. )
( [not] EASY vs./and/but THE EASIEST
Nature prefers the easiest, not the easy one! )
- KOLAY ile KOLAY DEĞİL
( EASY vs. NOT EASY )
- KOLAY ile/ve/||/<> KOLAYCA ile/ve/||/<> KOLAYCACIK ile/ve/||/<> KOLAYLAMAK
( Sıkıntı çekmeden, yorulmadan yapılabilen, emeksiz, zahmetsiz, güç(II) ve zor karşıtı. | Kolaylık. | Kolayca, sıkıntısız bir biçimde, basitçe. İLE Oldukça kolay. | Kolaylıkla, sıkıntı çekmeden. İLE Çok kolay. | Çok kolay bir biçimde: İLE Bir işi bitirmek üzere olmak, bir işin sonuna yaklaşmak. )
- KOLAY ile/ve UYGULAMA/PRATİK
( ÂSÂN ile/ve ... )
( EASY vs./and PRACTICAL )
- KOLAYCILIK ile/ve/||/<> KAÇIŞ
- KOLAYLAŞTIRICI ARABULUCU ile/ve/<> DEĞERLENDİRİCİ ARABULUCU
- KOLAYLAŞTIRICI/LIK ile/ve/||/<>/> VARSILLAŞTIRICI/LIK
- KOLAY/LIK ile YALIN/LIK / BASİT/LİK
( EASY/NESS vs. SIMPLE/NESS )
- KOLAY(LIKLA) SÖYLEMEK ile/ve/değil/<> İNAN(M)IYOR OLMAK
- KOLÇAK ile KOLLUK ile KOLLUK
( Yalnız başparmağı ayrı, öteki dört parmağı bir örülmüş eldiven. Ceket ya da gömlek kollarının kirlenmesine engel olmak için bilekten dirseğe kadar geçirilen eğreti/çakma kolluk. | Kadınların dirseklerine kadar taktıkları basmadan yapılan süs eşyası. | Kola geçirilen işaretli bağ, pazubent. | Zırhın kola geçirilen parçası. | Koltuk ya da sandalyenin kol konacak parçası. | Çark kolu. İLE Gömlek kollarının ucundaki iliklenen bölüm, manşet. | İş yaparken giysiyi korumak için bilekten dirseğe kadar kola geçirilen, genellikle koyu renkli kumaştan dikilmiş parça. | Kollara takılan ve dikkati çekmesi istenen görevlilerin kimliklerini gösteren şerit. İLE Güvenliği sağlamakla görevli polis ya da jandarma. )
- GÜÇ/DAYANIKLILIK/DENGE:
KOL/DA ile/ve/değil/||/<>/< BACAK/TA
( Yüzmede[özellikle suyun üstünde durmada], tutunma ve tırmanmada kolun gücüne değil bacakların gücüne ve olanaklarına yönelmek/odaklanmanın önceliği ve farkındalığı... )
- KOLDAŞ = İŞ ARKADAŞI
- KÖLE ile/değil/yerine GÖNÜLLÜ "KÖLE"
- KÖLE ile/değil/<>/< İŞÇİ
( [not] SLAVE vs./but/<>/< WORKER )
- KÖLE ile KAMBER[Ar. < KANBER]
( ... İLE Sadık köle. )
- KÖLE ile MEVÂLİ
( ... İLE Âzâdlı köle. )
- KÖLE ile SERF[Lat.]
( ... İLE Derebeylik toplum düzeninde, toprakla birlikte alınıp satılan köle. )
- KÖLELEŞTİRENLER:
"SEVİLME İSTEĞİ/BEKLENTİSİ" ve/||/<>/> "BEĞENİLME İSTEĞİ/BEKLENTİSİ" ve/||/<>/> "TAKDİR EDİLME İSTEĞİ/BEKLENTİSİ"
- [ne yazık ki]
KÖLELİK ile/ve/||/<>/> BORÇ KÖLELİĞİ
- KÖLE/LİK ile/ve ŞAŞKIN/LIK
- [ne yazık ki]
!KÖLEMEN ile !KARAVAŞ
( Kölelerden kurulan bir asker sınıfı. | Birinin sahip olduğu köle ya da karavaş. İLE Savaşta tutsak edilen ya da satın alınan kadın köle. )
- KOLESTEROL[Fr. < CHOLESTEROL]/KOLESTERİN[Fr. < CHOLESTERINE] ile/değil KOLESTEROLÜN ARTMASI
- KOLİGATİF ile/||/<> KONSTİTÜTİF
( Koligatif sayıya bağlı ΔTf İLE konstitütif yapıya bağlı. )
( Formül: Van"t Hoff faktörü )
- KÖLİK ile KÖLİGE ile KÖLİKLİG/KÖŞİKLİG ile KÖŞİGE ile KÖLÜK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Gölge. İLE Koyu gölge. İLE Gölgelik yer. İLE Zayıf gölge. İLE Ödünç alınan. )
- KOLİN ile/ve/||/<> KARNİTİN
( Yumurta tüketimi ile alınır. İLE/VE/||/<> Et, süt ve süt ürünleri, enerji içecekleri ile alınır. )
(
)
- KOLİT[Fr. < COLITE] ile/ve/||/<> ANTERİT[Fr. < ANTERITE]
( Kalın bağırsak yangısı/iltihabı. İLE/VE/||/<> İnce bağırsak yangısı/iltihabı. )
- KOLLARI:
SIYIRMAK ile/değil KIVIRMAK
- KOLLİGATİF ÖZELLİK ile/||/<> KİMYASAL ÖZELLİK
( Kolligatif sayıya, kimyasal yapıya bağlıdır )
( Formül: Kaynama noktası yükselmesi )
- KOLLİGATİF ÖZELLİK ile/||/<> YOĞUN ÖZELLİK
( Kolligatif parçacık sayısına, yoğun madde miktarından bağımsız. )
( Formül: ΔTf İLE yoğunluk )
- KOLMOGOROV İLE COX İLE DE FİNETTİ ile/||/<> OLASILIK AKSİYOMLARI
( Olasılık kuramınin farklı temelleri. )
( Formül: P(Ω) = 1 İLE P(A∪B) = P(A) + P(B) if A∩B = ∅ )
- KOLOİDAL ile/||/<> GERÇEK ÇÖZELTİ
( Koloidal çözeltilerde parçacıklar 1-1000 nm arası, gerçek çözeltilerde moleküler boyutta )
( Graham tarafından 1861 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1805-1869) (Ülke: İskoçya) (Alan: Kimya) (Önemli katkıları: Graham yasası, kolloid kimyası) )
- KOLOİT[Fr. < COLLOIDE] ile/ve/||/<> KOLOİDAL[Fr. < COLLOIDAL]
( Jelatin niteliğinde olan ve suda dağılmışı zarlardan geçmemekle billursulardan ayırt edilen nesnelerin genel adı, billursu karşıtı. İLE/VE/||/<> Zamk, jelatin yapısında olan, koloit nitelikleri taşıyan. )
- KOLOMBİYUM = NİYOBYUM[Fr. < NIOBIUM]
( Atom numarası 41, atom ağırlığı 92,91, yoğunluğu 8,57 olan, oksijen, kükürt, klor vb.nesnelerle birleşikler veren bir öğe. [simgesi Nb] )
- KOLON[Fr. < COLONNE] ile KOLON[Fr. < CÔLON]
( Dikme/sütun. | Katlardaki döşemeleri birbirine bağlayan düşey boru. İLE Kalın bağırsağın gödenden önceki bölümü. )
- KOLON[Fr. < COLONNE] ile/değil HOPARLÖR[Fr. < HAUT-PARLEUR < HAUT: Yüksek < Lat. ALTUS(> İt. ALTO) + PARLEUR: Konuşan.(Fr. PAROLE: Söz. > PAROLA: Gizli söz/cük. PALAVRA[< PALABRA])]
( Dikme/sütun. | Katlardaki döşemeleri birbirine bağlayan düşey boru. İLE/DEĞİL Elektrik dalgalarını ses dalgasına çeviren ve gerektiğinde sesi yükseltmeye yarayan aygıt. | Radyo, pikap, teyp vb. araçlarda sesi işitilebilecek duruma getiren aygıt. )
- KOLONİ[Fr. < COLONIE] ile/ve/||/<> KOLONYAL[Fr. < COLONIAL]
( Sömürge. | Göçmen topluluğu ya DA bu topluluğun yerleştiği yer. | Bir ülkede bulunan küçük yabancı topluluğu. | Birlik durumda yaşayan aynı türden organizmaların oluşturduğu topluluk. İLE/VE/||/<> Sömürgeyle ilgili. | Sömürgede yaşayan. )
- KOLONİZASYON/COLONIZATION[İng.] değil/yerine/= ÖZDEŞ KÜMELENME
- KOLŞİSİN TEDAVİSİ (BEHÇET) ile/||/<> KORTİKOSTEROİD TEDAVİSİ (BEHÇET)
( Kolşisin hafif-orta Behçet için İLE kortikosteroid şiddetli tutulum için kullanılır. Kolşisin nötrofil aktivitesini azaltır İLE kortikosteroid genel inflamasyonu baskılar. Kolşisin yan etkileri az İLE kortikosteroid uzun dönem komplikasyonlar yapar. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- KOLTUKALTI BEZLERİ ve KULAK ARKASI BEZLERİ ve KASIKTAKİ BEZLER
( Kalpteki fazlalıklar depolanır. VE Beyindeki fazlalıklar depolanır. VE Karaciğerdeki fazlalıklar depolanır. )
( Kanın gereksinim duyulduğunda ve besin sağlayabilmek için özel değişikliğe tâbi tutabilmek üzere çukurlarda ve boşluklarda depo edilmesi zorunluluğu vardır. Nispeten daha güçlü örgenlerdeki fazlalıklar, genellikle daha zayıf örgenlere geçer. )
- KOLYOZ[Yun.] ile KOLORİDYE[Yun.]
( Uskumrugillerden, uzunluğu 30-35 cm. olan, Akdeniz ve Karadeniz'de yaşayan bir tür balık. İLE Kolyoz balığının küçüğü. )
( SCOMBER COLIAS cum ... )
- .KOM değil/yerine .COM
- KOMA ile/<>/> "BİTKİSEL" "YAŞAM"/DURUM ile/<>/> KİLİT DURUM
( COMA vs./||/<>/> VEGETATIVE STATE )
- KOMA[Fr. < COMA] ile KOMA[Yun.]
( Bazı sayrılıklar, yaralanmalar, zehirlenmeler sırasında görülen anlama, duyma ve devimin tamamen ya da az çok kaybolmasıyla beliren bilinç kaybı durumu, bilinç yitimi. İLE Eşit olmayan iki ses arasında kulakla seçilebilecek en küçük aralık. )
- KOMANDİT[Fr. < COMMANDITE] ile KOMANDİTE[Fr. < COMMANDITE] ile KOMANDİTER[Fr. < COMMANDITAIRE]
( Yalnızca konulan sermaye kadar sorumluluğu olan ortaklık biçimi. İLE Komandit şirkette sınırsız sorumlu olan ortak. İLE Komandit şirkette ancak kendi koyduğu para kadar sorumlu olan ortak. )
- KOMBİ (HERMETİK) ile/değil/yerine YOĞUŞMALI KOMBİ
( Küçük alanlarda. İLE/DEĞİL/YERİNE Büyük alanlarda. )
( ... İLE/DEĞİL/YERİNE Daha verimlidir. )
( ... İLE/DEĞİL/YERİNE Daha çevrecidir. )
- KOMBİNA[Fr. < COMBINAT] ile KOMBİNE[Fr. < COMBINE]
( Birkaç sanayi kuruluşunun tek yönetimde birleşmesi: İLE Toplu. | Bir spor dalında değişik türdeki yarışmaların sonuçlarına göre birleştirilmiş derecelendirme, toplam puana göre değerlendirme. )
- KOMBİNASYON ile KONJONKTÜR
- KOMBİNEZON[Fr. COMBINAISON]/KOMBİNASYON[İng. COMBINATION] ile/değil/yerine/= DÜZENLEME | BİRLEŞTİRME
( Kadınların giydikleri kısa ve kolsuz iç çamaşırı. İLE/DEĞİL/YERİNE/= Bir işi başarıya ulaştırmak için alınan önlemler, düzenleme. | Birleştirme. )
- KÖMÇÜ/KÖMÜÇ ile KÖMEÇ ile KÖMİÇE
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Gömü, define. İLE Küllerin içine gömülerek pişirilen yassı ekmek. İLE Sivrisinek. )
- KOMEDİ[İng. < COMEDY] değil/yerine/= GÜLDÜRÜ
- KOMEDİ ile KOMİK
( Sanatçının yaptığı. İLE Abartanın, dozu kaçıranın yaptığı. )
- KOMENSALİZM ile/||/<> MUTUALİZM
( Komensalizm tek yarar İLE mutualizm karşılıklı yarardır )
( Formül: +/0 İLE +/+ )
- KOMENSALİZM ile/||/<> PARAZİTİZM
( Komensalizmde bir tür yarar diğeri etkilenmezken İLE parazitizmde bir tür yarar diğeri zarar görür )
( Formül: Simbiyotik ilişki )
- KOMİ[Fr. < COMMIS] ile/ve/||/<>/> GARSON[Fr. < GARÇON]
( Otel, pansiyon vb. yerlerde çalışan hizmetli. | Lokantalarda garson yardımcısı. İLE/VE/||/<>/> Lokanta, pastane vb. yerlerde müşterilere hizmet eden çalışan. )
- KOMİK ile/ve/değil "İNANILMAZ"
- KOMİK ile/ve/değil/||/<>/> SAÇMA
- KOMİK ile/ve/değil/||/<>/> YAZIK
- KOMİTA[Lat./Sırpça] ile KOMİTE[Fr. < ]
( Siyasi bir amaca ulaşmak için silah kullanan gizli topluluk. İLE Alt kurul. )
- KOMMENSALİZM ile/||/<> AMENSALİZM
( Kommensalizm +/0 tek fayda zarar yok İLE amensalizm 0/- tek zarar. )
( Formül: Neutral benefit İLE neutral harm )
- KOMODİN[Fr. < COMMODINE]/KOMOT ile KOMODOR[Fr. < COMMODORE]
( Karyolanın yanı başına konulan üstü masa biçimindeki küçük dolap. İLE Amiral yetkisiyle görevli deniz subayı. | Bir kuruluşa bağlı yolcu gemilerinin en eski kaptanı. )
- KOMPAKT/COMPACT[İng.] değil/yerine/= SIKI | YOĞUN
- KOMPAKT UZAY ile/||/<> HAUSDORFF UZAYI
( Kompakt her açık örtüden sonlu alt örtü, Hausdorff farklı noktalar ayrılabilir )
( Formül: Heine-Borel teoremi İLE T₂ ayırma aksiyomu )
- KOMPAKT ile/||/<> BAĞLI
( Kompakt her açık örtüden sonlu alt örtü İLE bağlı iki açık ayrık yok. )
( Formül: Cover İLE separation )
- KOMPAKT ile/||/<> NON-KOMPAKT
( Kompakt kümeler kapalı ve sınırlı İLE non-kompakt kümeler bu özelliklerden birini taşımaz )
( Heine tarafından 1872 yılında keşfedildi/formüle edildi. (Ülke: Bilinmiyor) (Alan: matematik) )
- KOMPANSE/COMPENSATED[İng.] değil/yerine/= ÖDÜNLENMİŞ | DENGELENMİŞ
- KOMPETAN[Fr./İng. < COMPETENT]["KOMPEDAN" değil!] değil/yerine/= UZMAN, YETKİN
- KOMPETİTİF İNHİBİSYON ile/||/<> NON-KOMPETİTİF
( Kompetitif aktif bölge yarışma, non-kompetitif başka bölge. )
( Formül: Km artar İLE Vmax azalır )
- KOMPLE ile KOMPLO
- KOMPLEKS ile KARMAŞA/KARMAŞIK
- KOMPLEKS/COMPLEX[İng.] değil/yerine/= KARMAŞIK | BİRLEŞİM | KARMAŞA
- KOMPLEKS ile RAFİNE
- KOMPLEKS ile/||/<> SAYI
( Kompleks sayıların sistematik kullanımı )
( Rafael Bombelli tarafından 1572 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1526-1572) (Ülke: İtalya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Karmaşık sayılar) )
- KOMPLİKASYON/İHTİLAT değil/yerine/= KARMAŞIKLIK
- KOMPLİKE[Fr. < COMPLIQUE] yerine KARMAŞIK
- KOMPLO/TERTİP[Ar.] değil/yerine/= KURMACA
- KOMPOZİT/COMPOSITE[İng.] değil/yerine/= BİLEŞİK
- KOMPRADOR[Fr. < COMPRADOR] değil/yerine/= İŞBİRLİKÇİ
- KOMŞU, KOMŞUNUN KÜLÜNE (BİLE) MUHTAÇTIR değil KOMŞU, KOMŞUNUN 'KÜLL'ÜNE MUHTAÇTIR
( Komşu, komşunun her şeyine muhtaçtır. "Kül"(Küllî, Külliyat), "hepsi, her, tamamı" gibi anlamlarda kullanılır. Eğer yanan şeyden arta kalan anlatılmak istenirse, "bile"(... külüne bile ...) eklenerek kullanılabilir. )
- KOMŞU değil KONŞU
- KOMŞUDA PİŞER ve/||/<>/> BİZE DE DÜŞER
- KOMÜNİZM = COMMUNISM[İng.] = COMMUNISME[Fr.] = KOMMUNISMUS[Alm.] = COMMUNIS:ORTAK[Lat.] = COMUNISMO[İsp.]
- KÖMÜR ile KOK[İng. < COKE] ile SÖMİKOK[Fr.]
( Karbonlu nesnelerin kapalı ve havasız yerlerde için için yanmasından ya da çok uzun süre derin toprak katmanları altında kalıp birtakım kimyasal değişmelere uğramasından oluşan, siyah renkli, bitkisel kaynaklı, içinde yüksek oranda karbon bulunan katı yakıt. İLE Maden kömürünün damıtılmasıyla elde edilen, birleşiminde kömürden çok daha az oranda uçucu nesne bulunan katı yakıt, kok kömürü. İLE Taşkömürünü çok yüksek olmayan sıcaklıkta [500-600 °C'de] damıtarak elde edilen kömür. )
- KÖMÜR değil/yerine/>< ÖMÜR
( Kömür gibi bir hiç uğruna, yüzlerce güzelim kömür gözlümüzün, gözlerinin pırıltılarını ve gölgelerini kalbimizde yaşatmaya devam edeceğiz!
Bir şeylerin ihtirası yüzünden, ölmeden önce ölemeyip işçilerin ölmesine göz yumabilenler içinse, ne desek az, ne desek çok olacağından ve onların da sonlarının, gölgeleriyle ortada olduğunu anımsamamız, belki bir nebze daha teselli olabilir ümidiyle...
:( ((((
" 'Küçük' bireylerin, gölgeleri büyüdükçe, güneş, batıyor demektir."
)
- KÖMÜRCÜ SAKASI ile KASIM SAKASI (KENESEKLİ SAKA)
( Her yerde görülebilen sakalara verilen ad. İLE Kasım ayında Karadeniz'den İstanbul'a göç etmiş olan sakalar. )
( GOLDFINCH vs. ... )
( CARDUELIS CARDUELIS cum ... )
- KOMUT ile/değil/yerine SORGU
- KON(N)EKTÖR[Fr. < CONNECTEUR] değil/yerine/= BAĞLAYICI
( Demir yollarında fren kumanda kollarını dingilin üzerine bağlayan ve iki ucunda da kumanda kolunun girmesine uygun deliği bulunan parça ya da düzen. )
- KON! UÇ! ve KONUŞ!!!
- KÖN ile KÖNÇÜK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( İnsan ve at derisi. İLE Yaka. )
- KONACAK değil KOYULACAK
- KONAK ile KONAK ile Konak
( Büyük ve gösterişli ev. | Vali, kaymakam gibi yüksek dereceli devlet görevlilerinin resmî konutu. | Konakçı. | Araçla bir günde alınan yol. | Yolculukta geceyi geçirmek için inilen, konaklanılan yer. İLE Kundak çocuklarının başlarında görülen kepek tabakası. | Gözde oluşan ince tabaka. İLE İzmir iline bağlı ilçelerden biri. )
- KONAKLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BARINMA
- KONALGA[Moğolca] ile/||/<> KONAK
( Göçebe ve yolcuların yolculuk ya da göç sırasında konakladıkları sulu ve otlu yer, konak yeri. İLE/||/<> Yolculukta geceyi geçirmek için inilen, konaklanılan yer. )
- KONAR GÖÇER/LİK ile/ve/||/<> YÜZER GEZER/LİK
- KONAR ile/değil KONUR
- KONÇERTO ile KONÇERTO GROSSO
( Tek. İLE Çoklu. )
( İlk Konçerto: Trompet ile yapılmıştır. [GASPARO TORELLI] )
- KONDİSYON[Fr./ing. < CONDITION]/ŞART[Ar.] değil/yerine/= KOŞUL
- KONDO İLE RKKY İLE DOUBLE EXCHANGE ile/||/<> MANYETİK ETKİLEŞİMLER
( Malzemelerdeki manyetik mekanizmalar. )
( Formül: TK ~ exp(-1/Jρ) )
- KONDRİKTHYES ile/||/<> OSTEİKTHYES
( Kondrikthyes kıkırdak balık İLE osteikthyes kemik balık. )
( Formül: Cartilage İLE bone fish )
- KONDUKTOMETRİK SENSÖR ile/||/<> POTANSİOMETRİK SENSÖR
( Konduktometrik sensör elektrik iletkenlik değişimini ölçerken İLE potansiometrik sensör potansiyel farkı ölçer )
( Formül: σ = 1/R )
- KONDÜKTÖR ile/||/<> İZOLATÖR
( Kondüktörler elektriği iletirken, izolatörler elektriği iletmez )
( Faraday tarafından 1833 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1791-1867) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Kimya) (Önemli katkıları: Elektromanyetik indüksiyon, elektroliz) )
- KONFERANS[Fr./İng. < CONFERENCE] değil/yerine/= KONUŞMA/KONUŞTAY
- KONFOR ALANI ile/değil/ne yazık ki "KAYGI/KORKU" ALANI
- KONFOR "ZİNCİRİNİ":
"KORUMAK/SÜRDÜRMEK" ile KIRMAK
- KONFOR ile/ve/değil/||/<>/< ASGARİ ARAÇ
- KONFOR[İng. < COMFORT] değil/yerine/= GÖNENCE
- KONFORMER İLE KONFİGÜRASYON İLE KONSTİTÜSYON ile/||/<> İZOMERİ TÜRLERİ
( Moleküllerin farklı düzenleme biçimleri. )
( Formül: ΔE = RT ln K )
- KÖNGLEK ile KÖNGÜL/KÖNGÜLLÜG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Gömlek. İLE Kalp, gönül, akıl. )
- KONGLOMERA[Fr. < CONGLOMERAT] değil/yerine/= YIĞIŞIM
- KONGO ile KONGO DEMOKRATİK CUMHURİYETİ(ZAİRE)
- KONGRE[Fr./İng. < CONGRES] ile KONKRE[Fr. < CONCRET]
( Çeşitli ülkelerden yöneticilerin, elçilerin, delegelerin katılmasıyla yapılan toplantı. | Kurultay. | Amerika Birleşik Devletleri'nde Temsilciler Meclisi ile Senatonun bir aradayken aldıkları ad. İLE Somut. )
- KONGRE[Fr. < CONGRES] değil/yerine/= KURULTAY
- KÖNGÜZ ile/||/<>/< GÜBRE
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Gübre yığını.[Dışkının ve sidiğin karışıp kaynaştığı bir öbek.] İLE/||/<>/< ... )
- KÖNİ ile KÖNİ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Düz, düzgün. İLE Güvenilir kişi. )
- KONİK/CONIC değil/yerine/= SÜĞÜRÜ
- KONİKLER:
ELİPS[Fr. < Yun.]/İHLÎCÎ[Ar.] ile PARABOL[Fr. < Yun.] ile HİPERBOL[Yun.]
( [yörüngelerde][dış merkezlik] 0-1 arasındaysa. İLE 1 ise. İLE 1'den büyük ise.
[dış merkezlik(eccentricity): Odak uzaklığının, yarı-büyük eksene bölünmesi.] )
( Tüm noktalarının, odak denilen, belirli iki ayrı noktaya olan uzaklıklarının toplamı birbirine denk olan eğri. İLE Bir düzlemin, odak denilen sabit bir noktadan ve doğrultman denilen sabit bir doğrudan, eşit uzaklıktaki noktalarının geometrik yeri. İLE Bir düzlemin, odak denilen durağan iki noktaya uzaklıkları değişmeyen noktaların geometrik yeri olan eğri. )
( Uzay bilgisi ve araştırmalarının başlangıcı olan, koni kesitleri buluşuyla ünlenen ve Perge'li olan matematikçi Apollonius'a, "Geometrinin Altın Çağının Son Temsilcisi" unvanı verilmiştir.[Koni kesitleri üzerine 8 ciltlik bir kitap yazmıştır.][Ancak ilk dört cildinin kopyaları günümüze kadar gelebilmiştir.][Bergama kralına ithaf ettiği son dört cildin 5., 6. ve 7. ciltleriyse Arapça çevirileriyle günümüze kadar gelebilmiştir. Ne yazık ki, son cilt ise kayıptır.][İbnül Heysem çevirisi olan el yazmaları ve Beni Musa[Musa Oğulları(Muhammed, Ahmed ve Hasan)]'nın (Hilal ve Harran'lı Tabit adlı iki matematikçi yardımıyla), "Kitab-ı Mahrutat" adlı çevirilerdir.(Apollionius'tan bin yıl sonra) Bunlardan biri Süleymaniye Kütüphanesi'nde, biri Oxford'da, öteki ise Tahran'da bulunmaktadır.] )
- KONJEKTÖR değil KONJONKTÖR
- KONJÖKTÜR/KONJUKTÜR/KONJEKTÜR değil KONJONKTÜR
(
Konjektür ve Konjonktür Arasındaki FaRkLaR
Özellik | Konjektür | Konjonktür |
---|---|---|
Köken | İngilizce/Fransızca: Conjecture | Fransızca: Conjoncture |
Temel Anlam | Tahmin, varsayım, henüz kanıtlanmamış önerme. | Belirli bir dönemdeki genel durum ve koşullar. |
Kullanım Alanları |
• Matematik • Bilim • Felsefe • Mantık |
• Ekonomi • Siyaset • Sosyoloji • İş dünyası |
Örnek Kullanım |
"Goldbach konjektürü, henüz kanıtlanmadı," "Bu sorun hakkında bir konjektürüm var," |
"Ekonomik konjonktür, olumsuz," "Siyasi konjonktür, değişti," |
İlişkili Kavramlar |
• Hipotez • Varsayım • Kuram (kanıtlandıktan sonra) • Spekülasyon |
• Durum • Ortam • Koşullar • Dönemsel koşullar |
Ayırt Etme | "Tahmin ediyorum" ya da "varsayıyorum" anlamında | "Var olan durum" veya "Şu anki koşullar" anlamında |
Ünlü Örnekler |
• Riemann Hipotezi • Goldbach Konjektürü • P vs NP Problemi |
• Küresel ekonomik konjonktür • Pandemi konjonktürü • Seçim konjonktürü |
- KONJUGASYON ile/||/<> TRANSFORMASYON
( Konjugasyon göze teması İLE transformasyon serbest DNA alımıdır )
( Formül: Pilus İLE serbest )
- KONKORDAN/CONCORDANT[İng.] değil/yerine/= UYUMLU
- KONKORDANS/CONCORDANCE[İng.] değil/yerine/= UYUMLULUK
- KONMAK ile ÇÖKMEK
- KONMAK ile KONULMAK
( Kuş, kelebek, uçak, toz vb. bir yere inmek. | Yolculukta geceyi geçirmek için bir yerde kalmak, konuk olmak. | Kısa bir süre için bir yere yerleşmek, bir yeri yurt edinmek. | Bir şeyi emeksiz edinmek. İLE Koyma işinin yapılması, yapılmış olması. )
- KONSANTRASYON İLE MOLARİTE İLE MOLALİTE İLE NORMALİTE İLE MOL KESRİ ile/||/<> DERİŞİM BİRİMLERİ
( Çözeltilerde çözünen madde miktarını ifade eden farklı birimlerdir. )
( Formül: M = n/V İLE m = n/mçözücü İLE χᵢ = nᵢ/Σn )
- KONSANTRASYON/CONCENTRATION[İng.] değil/yerine/= GÖZEÇLENME/YOĞUNLAŞMA/DERİŞİM
- KONSANTRASYON ile/ve KONTEMPLASYON
( Damla. İLE/VE Derya. )
- KONSANTRE ile KONSANTRASYON
( CONCENTRATED vs. TO CONCENTRATE )
- KONSENSUS[KONSENSÜS değil!] değil/yerine/= UZLAŞIM
- KONSEPT/CONCEPT[İng.] değil/yerine/= KAVRAM
- KONSEPT[İng. < CONCEPT] değil/yerine/= KAVRAM
- KONSER[İng. < CONCERT] değil/yerine/= DİNLETİ
- MUHAFAZAKÂR[Ar.]/KONSERVATİF/CONSERVATIVE[İng./Fr.] değil/yerine/= | TUTUCU
- KONSERVE KAPAĞININ AÇILMASINDA KAPAĞI:
KENDİNE DOĞRU ÇEKMEK değil/yerine İLERİ DOĞRU İTMEK
( Çok dikkat etmek gerek. Hiç farkında olmadan elinizi kesebilirsiniz! )
- KONSOL[Fr. < CONSOLE] değil/yerine/= DOLAP
( Duvar kenarına yerleştirilen, üstüne ayna ve başka süs eşyası konulan, çekmeceli, dolaplı mobilya. | Yalnız bir yanındaki dayanak tarafından taşınan, öteki bölümleri boşlukta olan yatay yapı ögesi. )
- KONSOLİDASYON[İng. < CONSOLIDATION] değil/yerine/= SAĞLAMLAŞTIRMA | BÜTÜNLEŞME
( Borçlanmaların uzun süreli(vadeli) borç durumuna getirilmesi. )
- KONSOLİDE[Fr. < CONSOLIDE] değil/yerine/= VADESİ UZATILAN BORÇ
- KONSTİTÜTİF ile/||/<> İNDÜKLENEBİLİR
( Konstitütif sürekli açık, indüklenebilir uyarıyla açık. )
( Formül: Always on İLE stimulus-dependent )
- KONSÜLTASYON[Fr./İng. < CONSULTATION]/KONSULTO[İt. < CONSULTO] değil/yerine/= DANIŞIM/DANIŞMA
- KONT[Fr. < COMTE] ile KONTES[Fr. < COMTESSE]
( Roma imparatorunun danışman olarak seçtiği kişi. | Derebeyi. | Batı toplumunda erkekler için kullanılan bir soyluluk unvanı. İLE Kont'un karısı. )
- KONTAK AÇISI ile/||/<> YÜZEY ENERJİSİ
( Kontak açı ıslanma <90° hidrofilik, yüzey enerji kohezyon. )
( Formül: θ İLE γ )
- KONTEKS/T değil/yerine/= BAĞLAM
- KONTRA[İt. < CONTRA] ile KONTRAST[Fr. < CONTRASTE]
( Karşıt, karşı, aksi. | Kontrplak. İLE Karşıt, karşıtlık. )
- KONTROL ile MALİYET KONTROLÜ
- KONTROLÖR/MURÂKIP değil/yerine/= DENETÇİ
- KONTROLÜ SONDA YAPMAK ile/yerine KONTROLÜ BAŞTA VE SÜREKLİ YAPMAK
( TO CONTROL AT THE END vs. TO CONTROL AT THE BEGINNING AND CONTINUOUSLY
TO CONTROL AT THE BEGINNING AND CONTINUOUSLY instead of TO CONTROL AT THE END )
- KONU/DURUM/BAŞLIK DEĞERLENDİRMEDE:
KOŞULLAR ve/||/<>/> OLANAKLAR ve OLANAKSIZLIKLAR ve/||/<>/> OLASILIKLAR ve/||/<>/> (ARA) ÇÖZÜMLER
- KONU-KONŞU
( "Konu Komşu" olarak bilinse/geçse de çıkışı "Konu konşu"dur. )
- KONU OLMAKTAN:
ÇIKARMAK ile/ve/||/<>/> DÜŞÜRMEK
- KONU ile/ve/||/<> ANLATIM
( MEVZÛ ile/ve/||/<> İFÂDE )
- KONUK ile/değil/||/<> KONAK/ÇI
( Bir yere ya da birinin evine kısa bir süre kalmak için gelen kişi. | Konakçının üzerindeki asalak. İLE/||/<> Asalağın erginini ya da gelişim evrelerinden herhangi birini taşıyan canlı. | Sefere çıkan askerlerin önünden gidip konak yeri sağlamakla görevli subay. | Toplu olarak yapılan yolculukta konak yeri sağlamakla görevli kişi. )
- KONU/KAVRAM/DURUM:
TARTIŞILABİLİR ile/ve/değil/yerine/< TARTIŞILMAYA DEĞER
- [ne yazık ki]
KONU(ŞULAN)LARI:
"SULANDIRMA" ile/ve/||/<>/< "ÇOK BİLMİŞLİK"
- KONUM:
MATEMATİK(SALTIK/MUTLAK)
ile/ve/||/<>
ÖZEL(GÖRELİ)
- KONUM ve/||/<>/> KARŞI KONUM ve/||/<>/> BİLEŞTİRME
( POSITION and/||/<>/> OPPOSITION and/||/<>/> COMPOSITION )
- KONUM ile/||/<> YER DEĞİŞTİRME (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Konum anlık yer, yer değiştirme konum farkıdır )
( Formül: x İLE Δx=xson-xilk )
- KONUMUZ ile/ve/||/<> KONUMUMUZ
- KONUNUN ÖZÜNÜ KAÇIRMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
KISIR DÖNGÜ ile/ve/||/<> İLGİSİZ AMAÇ ile/ve/||/<> İLGİSİZ SONUÇ ile/ve/||/<> İDDİAYI ZAYIFLATMA ile/ve/||/<> KONUYU SAPTIRMA
( BEGGING THE QUESTION vs./and/||/<> FALLACY OF IRRELEVANT PURPOSE vs./and/||/<> IRRELEVANT CONCLUSION vs./and/||/<> FALLACY OF STRAW-MAN vs./and/||/<> FALLACY OF RED HERRING )
- KONUŞ ve/||/<>/> EĞLEN ve/||/<>/> TARTIŞ ve/||/<>/> KORU
( Arkadaş gibi. VE/||/<>/> Çocuk gibi. VE/||/<>/> Eş gibi. VE/||/<>/> Kardeş gibi. )
- Konuşacağız da ne olacak? demeden KONUŞ!!!
- KONUŞLAN(DIR)MAK ile/değil KONUMLAN(DIR)MAK
- KONUŞMA DİLİ ile/ve YAZI DİLİ
( Konuşurken (belki) yeterince dikkat edilemeyebilir fakat yazarken sözcüklere, dile ve Türkçe'mize sahip çıkabiliriz! )
- KONUŞMA ile/||/<> APAR[Fr.]
( ... İLE/||/<> Bir tiyatro oyuncusunun, izleyicilerin duyacağı biçimde sanki öteki oyuncular duymuyormuş gibi konuşması ya da düşüncesini/davranışını izleyiciye açıklaması. )
- KONUŞMA ile/ve KOŞMA
- KONUŞMADA/ANLATIMDA:
(KİŞİYİ) "KESMEK"/"DÜZELTMEK" değil/yerine (KİŞİNİN) SÖZÜNÜ "KESMEK"/"DÜZELTMEK"
- KONUŞMAK:
"AĞIZLA" ve/değil/||/<>/< AKILLA
- KONUŞMAK:
DİK ile/ve/||/<> TERS
- KONUŞMAK/KONUŞ(A)MAMAK ile/ve/||/<>/> KAVUŞMAK/KAVUŞ(A)MAMAK
- KONUŞMAK/YAZMAK ile/ve/yerine/değil/hem de YAPMAK/UYGULAMAK
( Bir kişinin bir şey yapıyor ya da yapmıyor gibi görünmesi çoğu zaman yanıltıcıdır. )
( [not] TO TALK/WRITE vs./and/but/also TO DO(/MAKE)/TO APPLY
TO DO(/MAKE)/TO APPLY instead of TO TALK/WRITE
What a man appears to do, or not to do, is often deceptive. )
- KONUŞMAK ile/ve ANIMSAMAK/ANIMSATMAK
( TO TALK vs./and TO REMEMBER )
- KONUŞMAK ile ANLATMAK
( Herhangi bir şey üzerine. İLE Konuya ya da kişilere bağlı olarak. )
( TO TALK vs. TO TELL/EXPLAIN )
- KONUŞMAK ve/||/<> ÇALIŞMAK
- KONUŞMAK ile/ve/değil/||/<> DEĞİNMEK
- KONUŞMAK DÜŞÜNMEYİ BİLMEK
- KONUŞMAK ile/değil/yerine GEREKTİĞİ KADAR KONUŞMAK
( Düşünmeden konuşmanın cezası, sonradan düşünmeye mahkûm olmaktır. )
( Lisanen konuşmak, halen anlaşmak! )
( Konuşmama gereksinimi/n kadar, konuşma gereksinimini anımsayarak KONUŞ!!!
Konuşma gereksinimi/n kadar, konuşmama gereksinimini anımsayarak KONUŞ!!!
Konuşmama gereği kadar, konuşma gereğini anımsayarak KONUŞ!!!
Konuşma gereği kadar, konuşmama gereğini anımsayarak KONUŞ!!! )
( [not] TO TALK vs./but TO TALK IN NECESSITY
TO TALK IN NECESSITY instead of TO TALK )
- KONUŞMAK ile GEVEZELİK
( TO TALK vs. CHATTERING )
- KONUŞMA(MA)NIN:
"ANLAMSIZLIĞI" ile/ve/değil/yerine/<> "GEREKSİZLİĞİ"
( Konuşmak, kişinin, her koşul ve zamanda, en öncelikli yeti ve eylememidir. Dolayısıyla, kendi isteksiz ya da kopuk olduğumuz durumlar için "konuşmanın gereği yok" biçiminde düşünülmemeli ve konuşulmamalıdır. Anlamsızlığı, isabetsizliği, yersizliği/zamansızlığı olabilir fakat "gereksizliği" diye bir durum söz konusu olmadığı gibi bu ["niyetteki/kasıttaki"] söz de söylenemez/söylenmemelidir. )
- KONUŞMAMAYI, KONUŞMAYA YEĞLEYEN (OLMAK) ile/ve/değil/yerine KONUŞMAYI, KONUŞMAMAYA YEĞLEYEN (OLMAK)
( Konuşmak (bile) (belki) birçok/bazı konuları/sorunları halletmeye yetmeyebilir fakat konuşmayarak hiçbir çözüm bulunmaz! )
( [not] PREFER NOT TO TALK INSTEAD OF TO TALK vs./and/but PREFER TO TALK INSTEAD OF NOT TO TALK
PREFER TO TALK INSTEAD OF NOT TO TALK instead of PREFER NOT TO TALK INSTEAD OF TO TALK )
- KONUŞMA/SÖZ ile/ve DİL
( * Her konuşmanın öznesi vardır. - Dil'in yoktur.
* Her konuşmanın muhatabı vardır. - Dil'in yoktur.
* Her konuşmanın şimdisi vardır. - Dil'in zamanı yoktur.
* Her konuşma, bir şeye dairdir. - Dil, herşey hakkındadır. )
( Dil, konuşur; kişi, dile uyduğu kadar konuşur. )
( Hareket halindekilere konuşulmaz, duranlara/duranlarla konuşulur. )
- KONUŞMAYA DEĞER KİŞİLERLE KONUŞMAMAK ile/ve/<> KONUŞMAYA DEĞMEZ KİŞİLERLE KONUŞMAK
( Kişileri kaybettirir. İLE/VE/<> Söz(cük)leri kaybettirir. )
- KONUŞ(MAY)ABİLECEKLERİMİZ ile/ve/||/<> KONUŞ(MAY)ABİLECEĞİMİZ KADARIYLA KONUŞ(MAY)ABİLECEKLERİMİZ
- KONUŞMAYAN/KONUŞAMAYAN ile/değil/yerine SUSAN/SUSABİLEN
( Bilgisiz/cahil, bazı/birçok şey(ler)i bilmeyen/algılayamayan/anlayamayan/kavrayamayan. İLE/DEĞİL/YERİNE Bilen, farkındalıklı. )
- KONUŞMAYAN/KONUŞAMAYAN ile/değil/yerine SUSAN/SUSABİLEN
( Bilgisiz/cahil, bazı/birçok şey(ler)i bilmeyen/algılayamayan/anlayamayan/kavrayamayan. İLE/DEĞİL/YERİNE Bilen, farkındalıklı. )
- KONUŞMAYI BİLMEK ve/= DÜŞÜNMEYİ BİLMEK
- KONUŞMAYI ÖĞRENMEK ile/ve/||/<>/> SUSABİLMEYİ ÖĞRENMEK
( İki yılda. İLE/VE/||/<>/> Kırk ile altmış yıl arasında. )
- KONUŞTUĞUMUZ GİBİ YAZMIYORUZ! ve/||/<> YAZDIĞIMIZ GİBİ KONUŞMUYORUZ!
- KONUŞTURAN/KONUŞULAN REKLÂM ile/ve/<>/değil/yerine SATTIRAN REKLÂM
- KONUSU OLMAK ile PARÇASI OLMAK
( TO BE A SUBJECT OF vs./and TO BE PART OF )
- KONUŞULABİLİR HİKMET ile KONUŞULAMAZ HİKMET
( Hikmetin dili, simge ve sükûttur. )
- KONUŞUNCA/KONUŞTUKÇA ile/ve/değil/yerine/||/<>/</>< SUSUNCA/SUSTUKÇA/SUSABİLDİKÇE
( Köle/yiz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>< Sultan/ız. )
- KONUYU:
DAĞITMAK/"DAĞITTIM" ile/ve/değil/||/<>/< DALLANDIRMAK/DALLANDIRDIM
- KONUYU:
"DEĞİŞELİM" değil DEĞİŞTİRELİM
- KONUYU:
"HAFİFLETMEK" ile "SULANDIRMAK"
- KONUYU:
"SULANDIRMAK" ile/ve/||/<> "BASİTLEŞTİRMEK"
- KONUYU:
YÜKSELTME ile/ve/||/<> DERİNLEŞTİRME
- KONVANSİYON[Fr./İng. < CONVENTION] değil/yerine/= ANTLAŞMA
( Antlaşma. | Bir anayasa yapmak ya da bir anayasayı değiştirmek için toplanan olağanüstü geçici meclis. )
- KONVANSİYONEL[İng. < CONVENTIONAL | Fr. < CONVENTIONNEL] değil/yerine/= GELENEKSEL | ALIŞILMIŞ
- KONVEKS İLE KONKAV İLE STAR-SHAPED ile/||/<> ŞEKİL ÖZELLİKLERİ
( Geometrik cadlerin dışbükeylik özellikleri. )
( Formül: f(λx + (1-λ)y) ≤ λf(x) + (1-λ)f(y) )
- KONVEKS KÜME ile/||/<> KONKAV KÜME
( Konveks içindeki iki nokta arası doğru içerde, konkav dışarı çıkabilir )
( Formül: λx + (1-λ)y ∈ S İLE ∀λ∈[0 ile1] (konveks) )
- KONVEKS ile/||/<> KONKAV
( Konveks fonksiyonlar aşağı bükey İLE konkav fonksiyonlar yukarı bükey )
( Jensen tarafından 1906 yılında keşfedildi/formüle edildi. (Ülke: Bilinmiyor) (Alan: matematik) )
- KONVEKSİYON ile/||/<> KONDÜKSİYON
( İki farklı ısı transfer yöntemi: konveksiyon akışkanlarla İLE kondüksiyon doğrudan temasta )
( Fourier tarafından 1822 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1768-1830) (Ülke: Fransa) (Alan: Matematik, Fizik) (Önemli katkıları: Fourier serileri, ısı transferi) )
- KONVERJANS ile/||/<> DİVERJANS
( Konverjan seriler bir değere yaklaşır, divergan seriler yaklaşmaz )
( Cauchy tarafından 1821 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1789-1857) (Ülke: Fransa) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Limit teorisi, analiz) )
- KONVERJANT EVRİM ile/||/<> DİVERJANT EVRİM
( Konverjant benzer çevre benzer yapı, diverjant farklılaşmadır )
( Formül: Benzeşme İLE ayrışma )
- KOOPERATİFÇİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SOSYAL KOOPERATİFÇİLİK
( )
- KOORDİNASYON AKSİYOMU ile/ve/||/<> BAĞLANTI BELİTİ
- KOORDİNASYON BİLEŞİĞİ ile/||/<> İYONİK BİLEŞİK
( Koordinasyon merkez-ligand, iyonik katyon-anyon bağıdır )
( Formül: [Fe(CN)₆]⁴⁻ İLE NaCl )
- KOORDİNASYON[İng./Fr. COORDINATION] değil/yerine/= DÜZENLEME/EŞGÜDÜM
- KOORDİNAT[Lat.] ile/değil/< ORDİNAT[İng. < Lat.]
( Belirli bir molekül içinde, özel bir konuma sahip bir atoma bağlı olan atom ya da atom grubu. İLE/DEĞİL/< Bir noktanın, uzaydaki yerini belirtmeye yarayan çizgilerden biri. [Çoğunlukla, apsise dikey olarak çizilir.] )
- KOORDİNE[Fr. < COORDINNE] değil/yerine/= EŞGÜDÜMLÜ
- KÖP ile KÖPRÜG ile KÖPSÜN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( İç içe geçmiş, birbirine dolanmış. İLE Köprü. İLE Şilte, minder. )
- KOPARILMIŞI YEMEK ile/ve/değil/yerine AĞAÇTAN KOPARARAK YEMEK
- KÖPEK ile KANİŞ/RAKÎB/PODDLE[İng.< (Alm.: Suya atlamak. [ilk başta ördek avlamada kullanılmalarından dolayı])]
- KÖPEK ile/ve/||/<>/< KÖPÜK
(
)
- KÖPEK ile/ve/değil/||/<>/< KURT
( [oyun/culuk] Hem yavru dönemi, hem de yetişkinlikte. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Sadece yavru döneminde. )
( Sofos. İLE Sofist. )
( Köpek, "havladı" diye kurt, avlanmayacak mı? )
- KÖPEK ile YABAN KÖPEĞİ/KIRMIZI KÖPEK
( ... İLE Büyük Sahra'nın güney ve doğu kesimlerinde yaşarlar. )
( 400'den fazla köpek türü vardır. )
( Tüm köpek türlerinin kökeni gri kurtlardan gelmektedir. )
( Dünyadaki hiçbir canlı biçim ve boyut olarak bu kadar çeşitlilik göstermez. )
( Köpeklerin burnunda 220 milyon koku alma hücresi bulunur. [İnsanda 5 milyon] )
( Köpeklerin burnu, insandaki parmakizi gibi her biri kendine özgüdür. )
( Köpeklerin burnuna hava tutulur -ya da bir biçimde üflenirse- kaçarlar. )
( Neşeli köpekler kuyruklarını, daha çok gövdelerinin sağ tarafına doğru sallarlar. [Üzgünlerse sola] )
( Köpekler, mavi ile sarıyı ayırabilirler fakat yeşille kırmızıyı ayıramazlar. )
( Herhangi bir tür köpek herhangi bir türle çiftleştirilebilir. )
( Bilinmeyen bir nedenle, köpekler melez bir tür meydana getirmek için çiftleştirildiklerinde, çiftleşen iki tür arasında ortalama bir sonuç almak yerine çoğu zaman hiç beklenmedik bir sonuçla karşılaşılır. Bu yeni tür yine başka türlerle çiftleşerek üreme yetisini sürdürür. )
( DÜĞÜMLENME: Köpekler arkadan birleşerek çiftleşirler fakat daha sonra bacaklarından birini eşlerinin üzerinden geçirerek arka arkaya gelmiş olurlar. Bu olunca eril köpeğin penis ucu[bulbus glandis] kan pompalanarak şişer ve bu da geri çekilmeyi olanaksızlaştırır. Bu durum sperm sızmasını engellemeye yarar. Boşalma olana kadar bir iteleme süreci yaşanır ve sonucunda penis küçülerek köpekler birbirinden ayrılabilir. )
( Parmakizi gibi, köpekler de burun izleriyle tanınabilirler. )
( Gebelik süreleri 63-70 gündür. İLE ... )
( Köpek, öfkeyi[gazabı] simgeler. )
( CANIS MAJOR: GECE GÖRÜNEN ile/ve GÜNDÜZ GÖRÜNEN )
( BASBASA: Köpeğin, kuyruğunu sallayarak sokulması. | Dalkavukların hali. )
( LÂHİS[Ar.]: Sıcaktan ya da susuzluktan dilini çıkararak soluyan köpek. )
( TAHALLÜB-İ RİEVÎ[Ar.]: Köpeğin, dilini çıkararak soluması. )
( TEHÂRÜŞ-İ KİLÂB[Ar.]: Köpeklerin hırıldaşarak dalaşması. )
( VÜLÛG[Ar.]: Köpeğin su içmesi. )
( PUPPY: Köpek ve köpekbalığı yavrusu. )
( Öteki dillerde HAV HAV[Türkçe'de] tanımları/seslendirmeleri:
* HEM HEM[Arnavutluk'ta]
* VENG VENG[Çin'de]
* GONG GONG[Endonezya'da]
* BAU BAU[İtalya'da]
* VOFF[İzlanda'da]
* BAP BAP[Katalan'da]
* HOV HOV[Slovenya'da]
* HAF HAF[Ukrayna'da]
* GAV GAV[Yunanistan'da] )
( Bazı köpek cinsleri:
Affenpinscher (Affenpinscher)
Afgan Tazısı (Afgan Hound)
Aidi (Aidi)
Airedale Teriyeri (Airedale Terrier)
Akbaş (Akbash Dog)
Akita (Akita Inu)
Alabay (Alabay)
Alaska Malamutu (Alaskan Malamute)
Alman Çoban Köpeği (German Shepherd Dog)
Alman Kısa Tüylü Puanteri (German Shorthaired Pointer)
Alman Pinscher
Alman Telsi Tüylü Puanteri (German Wirehaired Pointer)
Amerikan Cocker Spaniel (American Cocker Spaniel)
Amerikan Eskimo Köpeği (American Eskimo Dog)
Amerikan Fokshaundu (American Foxhound)
Amerikan Pit Bull Terrier (Pitbull)
Amerikan Staffordshire teryesi (American Staffordshire Terrier)
Amerikan Su Spanyeli (American Water Spaniel)
Australian Cattle Dog
Australian Shepherd
Australian Terrier
Bandog
Base (Basset Hound)
Basenji (Basenji)
Batı Highland beyaz teryesi (West Highland White Terrier)
Beagle (Beagle)
Bearded Collie
Bedlington Terrier
Belgian Malinois
Belçika Çoban Köpeği (Belgian Sheepdog)
Belgian Tervuren
Bernese Mountain Dog
Bichon Bolognese
Bichon Frise
Black and Tan Coonhound
Black Russian Terrier
Bloodhound (Bloodhound)
Border Collie
Border Terrier
Borzoy (Borzoi)
Boston Terrier
Bouvier des Flandres
Boxer
Bretagne Epanyölü (Brittany)
Brie Çoban Köpeği (Briard)
Brüksel Griffonu (Brussels Griffon)
Bull Terrier
Buldok (Bulldog) Boğa Köpeği
Bulmastif (Bullmastiff)
Cairn Terrier
Canaan Dog
Cardigan Welsh Corgi
Cavalier King Charles Spaniel (Cavalier King Charles Spaniel)
Chesapeake Bay Retriever
Chihuahua (Chihuahua)
Chinese Crested
Chow Chow (Chow Chow)
Clumber Spaniel
Cocker Spaniel
Collie (Collie)
Curly-Coated Retriever
Dakhund (Dachshund)
Dalmaçyalı (Dalmatian)
Dandie Dinmont Terrier
Danua (Great Dane)
Doberman (Doberman Pinscher)
Dogo (Argentine Dogo)
English Cocker Spaniel
English Foxhound
English Springer Spaniel
English Toy Spaniel
Field Spaniel
Finnish Spitz
Fin Tazısı
Flat-Coated Retriever
Foksterye (Fox Terrier)
Fransız Buldoğu (French Bulldog)
Gazel Tazısı (Saluki)
Giant Schnauzer
Glen of Imaal Terrier
Golden Retriever (Golden Retriever)
Gordon Seter (Gordon Setter)
Great Pyrenees
Greater Swiss Mountain Dog
Greyhound (Greyhound)
Harrier
Havanese
Ibizan Hound
İngiliz Buldoğu (Bulldog)
İngiliz Fokshaundu (English Foxhound)
İngiliz Seteri (English Setter)
İrlanda Seteri (Irish Setter)
İrlanda Teriyesi (Irish Terrier)
İrlanda Su Spanyölü (Irish Water Spaniel)
İrlanda Kurt Köpeği (Irish Wolfhound)
İskoç Teriyeri
Italian Greyhound
Japon Köpeği (Japanese Chin)
Kangal (Kangal Dog) Sivas Kangal
Keeshond
Kerry Blue Terrier
Komondor
Kuvasz
King Charles Spaniel
Labrador Retriever (Labrador Retriever)
Lakeland Terrier
Landseer (Landseer)
Lhasa Apso
Löwchen
Labradoodle
Macar Vizsla (Hungarian Vizsla)
Maltese
Manchester Terrier
Mastiff
Miniature Bull Terrier
Miniature Pinscher
Miniature Schnauzer
Neapolitan Mastiff
Newfoundland (Newfoundland)
Norfolk Terrier
Norwegian Elkhound
Norwich Terrier
Nova Scotia Duck Tolling Retriever
Old English Sheepdog
Otterhound
Pap Rusel (Papillon) Terriyer
Parson Russell Terrier
Pekinez (Pekingese)
Pembroke Welsh Corgi
Petit Basset Griffon Vendéen
Pharaoh Hound
Plott
Pointer (Pointer)
Polish Lowland Sheepdog
Pomeranian
Poodle
Portekiz Su Köpeği (Portuguese Water Dog)
Pug (Pug)
Puli (Puli)
Papplion
Rhodesian Ridgeback
Rottweiler (Rottweiler)
Saint Bernard (Saint Bernard)
Samoyed
Saluki (Saluki)
Schipperke
Scottish Deerhound
Sealyham Terrier
Shar-Pei (Shar Pei)
Shetland Sheepdog
Shiba Inu
Shih Tzu
Sibirya Kurdu (Haski)
Silky Terrier
Skye Terrier
Smooth Fox Terrier
Soft Coated Wheaten Terrier
Spinone Italiano
Staffordshire Bull Terrier
Standard Schnauzer
Sussex Spaniel
Tibetli Mastiff
Tibetli Spaniel
Tibetli Terrier
Toy Fox Terrier
Vizsla (Vizsla)
Yorkshire Teriyeri (Yorkshire Terrier)
Weimaraner
Welsh Springer Spaniel
Welsh Terrier
Whippet (Whippet)
Wire Fox Terrier
Wirehaired Pointing Griffon )
( HOŞHOŞ: Çocuk dilinde. )
( Köpekler, ağızlarından hızlı hızlı soluk alıp vererek gövde sıcaklıklarını düzenlerler. Terlemeyi ayaklardan yaparlar. )
( Köpeklerde 2-6 ay arası çocukluk, 6 ay - 2 yıl arası ergenlik, 2-7 yaş arası yetişkinlik ve 12 yaşa kadar olan süreç yaşlılık olarak sınıflandırılabilir.[Genel olarak yeğlenen ve yanlış yapılan "hesaplama", köpeğin yaşını yedi ile çarpmaktı.] )
( İT, KELB ile ...
KELBİYYE: Köpekgiller. )
( SEG, LÂS ile ... )
( DOG vs. WILD DOG )
( CANIS FAMILIARIS cum LYCAON PICTUS[Alacalı kurt] )
( EL PERRO con ... )
( SAMSUN: Savaşta kullanılan köpeklere verilen ad. )
- KÖPEKBALIĞI ile BAKIR KÖPEKBALIĞI
- KÖPEKBALIĞI ile BALİNA KÖPEKBALIĞI
( ... İLE Ağırlığı, 35 tona varanları vardır. Gözleri çok küçük olduğundan, avlarını koku duyularıyla algılarlar. [İnsana saldırmazlar] )
( ... İLE Saatte 6.000 lt. su filtre edebilmektelerdir. )
( ... İLE 1000 metreye kadar ve daha derine dalabilirler. )
( ... İLE Derileri en kalın hayvanlardandır. Derilerinin üzerlerindeki beneklerle sıradışı ve harika bir görüntü sergilerler. [Herbiri kendine özgüdür. 1000'inin görüntü kaydı ortak ve açık bir veritabanında bulunmaktadır.] )
( ... İLE Ağırlıklı olarak plankton yiyerek beslenirler. )
( ... cum RHINCODON TYPUS )
- KÖPEKBALIĞI ile BAMBU KÖPEKBALIĞI
- KÖPEKBALIĞI ile/değil BEYAZ YÜZGEÇLİ KÖPEKBALIĞI
( ... İLE/DEĞİL Karşılaştıkları herşeyi yiyen bir tür. )
( ... İLE/DEĞİL Okyanus açıklarında yaşar. )
- KÖPEKBALIĞI ile BODUR FENER KÖPEKBALIĞI
( .. vs. DWARF LANTERNSHARK )
( ... cum ETMOPTERUS PERRYI )
- KÖPEKBALIĞI ile BOYNUZLU KÖPEKBALIĞI
( ... İLE Pasifik ve Hint Okyanusları'nın dip bölgelerindeki kumluklarda yaşarlar. )
( ... İLE Kıvrımlı bir burnu, sivri uclu omurgaları ve tuhaf görünüşlü yüzleri vardır. )
( ... vs. HORN SHARK )
( ... cum HETERODONTUS FRANCISCI )
- KÖPEKBALIĞI ile BOZ CAMGÖZ KÖPEKBALIĞI
( SHARK vs. COW SHARK )
( ... cum HEXANCHUS GRISEUS )
- KÖPEKBALIĞI ile BÜYÜK, BEYAZ KÖPEKBALIĞI / HARHARYAS[Tr.]
( ... İLE Dişleri 50.000 jilet kadar etkilidir. Öteki köpekbalıkları gibi çiğneme yeteneği yoktur. Avını, parça parça kopararak ya da tüm olarak yutar. )
( ... İLE Gözleri, en keskin köpek balığıdır. )
( ... İLE Avlandığı büyük bir av, onu, 1-2 ay idare edebilir. )
( ... İLE Brezilya kıyılarında, 80'den fazla, beyaz köpekbalığı türü bulunmaktadır. )
( ... cum CARCHARODON CARCHARIAS )
- KÖPEKBALIĞI ile ÇİZGILİ/PİJAMALI KÖPEKBALIĞI
- KÖPEKBALIĞI ile FIRFIRLI KÖPEKBALIĞI
( ... ile )
- KÖPEKBALIĞI ile GOBLİN KÖPEKBALIĞI
( ... İLE http://www.youtube.com/watch?v=GjRSlnJ1rA4 )
( ... ile )
- KÖPEKBALIĞI ile GRÖNLAND KÖPEKBALIĞI
( ... İLE 200-600 metre derinliklerde yaşayan, ağırlıkları 1 tonun üzerine çıkabilen ve uzunlukları 6,5 - 7 metreye kadar ulaşabilen köpekbalığı. )
( ... İLE Kuzey Anlantik Okyanusu, Kanada, İzlanda ve Norveç suları, ana yaşam bölgelerini oluşturmaktadır. Grönland civarında sıkça rastlandığından dolayı bu adla anılmaktadır. )
( ... İLE )
( ... cum SOMNIOSUS MICROPHALUS )
- KÖPEKBALIĞI ile HARHARYAS
- KÖPEKBALIĞI ile HEMŞİRE KÖPEKBALIĞI
( Sürekli hareket halindelerdir. İLE Hareket etmeden durabilirler. )
( ... İLE Sadece gece avlanırlar. )
( ... İLE Karayipler'de yaşarlar. )
- KÖPEKBALIĞI ile JAPON TESTERE KÖPEKBALIĞI
( ... vs. JAPANESE SAWSHARK )
( ... cum PRISTIOPHORUS JAPONICUS )
- KÖPEKBALIĞI ile KAPLAN KÖPEKBALIĞI
( ... İLE Üzerlerindeki çizgilerin kaplanların çizgilerine benzemesinden dolayı bu adı alır. Her birinin çizgileri parmak izi gibi kendine özgüdür. )
( ... İLE Bu köpekbalıkları, öteki köpekbalıklarını da avlarlar. )
( ... cum GALEOCERDO CUVIER )
( ... vs. TIGER SHARK )
- KÖPEKBALIĞI ile KARA YÜZGEÇLİ RESİF KÖPEKBALIĞI
- KÖPEKBALIĞI ile KELER
( ... İLE Küçük köpekbalığı. )
( ... cum SQUALUS SQUATINA )
- KÖPEKBALIĞI ile LEOPAR KÖPEKBALIĞI
itibarı ile 32.206 başlık/FaRk ile birlikte,
32.206 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(72/130)