Söz(cük)leri/ni ve tutumu/nu değiştir... Dünya/n değişsin!

Bu nedir? | Nasıl kullanılır? | Nasıl okumalı/anlamalı? | Sıkça Sorulan Sorular | Yenilikler | İletişim

[... değil ...] BAĞLAÇLI

KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!

(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)



Bugün[ 02 Mayıs 2024 ]
itibariyle 18354 başlık/FaRk yer almaktadır.

- "KOMİK" ile/ve/değil/<> ZAVALLI


- "KOMPLO TEORİSİ" ile/değil/yerine TEORİ/KURAM

( [düşük/yüksek olasılıklı] Akıl hastalığı içinde. İLE/DEĞİL/YERİNE Akıl[felsefe/bilim/sanat] ile. )


- "KOMŞU, KOMŞUNUN KÜLÜNE "(BİLE)" MUHTAÇTIR" değil "KOMŞU, KOMŞUNUN 'KÜLL'ÜNE MUHTAÇTIR"

( Komşu, komşunun her şeyine muhtaçtır. "Kül"(Küllî, Külliyat), "hepsi, her, tamamı" gibi anlamlarda kullanılır. Eğer yanan şeyden arta kalan anlatılmak istenirse, "bile"(... külüne bile ...) eklenerek kullanılabilir. )


- "KOMŞU" değil KONŞU


- "KONACAK" değil KOYULACAK


- "KONJEKTÖR" değil KONJONKTÖR


- "KONJÖKTÜR/KONJUKTÜR/KONJEKTÜR" değil KONJONKTÜR


- "KONTEKS/T" değil/yerine/= BAĞLAM


- "Konuşma!" ve SUS!!!


- "KONUŞMAK İÇİN SIRA/ZAMAN BEKLEMEK" değil/yerine/>< ÖTEKİNİ DİNLEMEK


- "KOPUK" ile/ve/değil/yerine/||/<> "İLGİSİZ"


- "KÖR-KÜTÜK ÂŞIK" değil SIRILSIKLAM ÂŞIK


- "KORKARAK SÖYLEMEK" değil/yerine İDDİALI SÖYLEMİŞ OLMAYAYIM


- "KORKMAK" ile/değil HATIRINI KIRMA ÇEKİNCESİ


- "KORKMAK" ile/değil/yerine ONUN SEVİYESİNE İNMEMEK/DÜŞMEMEK


- "KORKMAK" ile/ve/değil UZAK KALMAK


- "KORKULACAK OLAN":
BİZİMLE AYNI DÜŞÜNCEDE OLMAYANLAR ile/değil/yerine AYNI DÜŞÜNCEDE OLMAYIP BUNU SÖYLEME CESÂRETİNDE OLMAYANLAR


- "KÖTÜ TÜRKÇE" (OLDU) ile/değil KÖTÜ BİR İFADE (OLDU)


- "KÖTÜ" değil FARKLI

( [not] "BAD" but DIFFERENT )


- "KÖTÜ" ile/ve/değil/yerine/||/<> ZOR


- "KÖTÜ/LÜK" ile/ve/değil/||/<> "KABA/LIK"


- "KÖTÜLEMEK" ile/değil/yerine NE OLDUĞUNU BELİRTMEK

( [not] "TO RUN DOWN" vs./but TO STATE
TO STATE instead of "TO RUN DOWN" )


- "KÖTÜMSER/LİK" >< "İYİMSER/LİK" ile/değil/yerine/>< GERÇEKÇİ/LİK

( [sadece] Tüneli "görür". >< Tünelin sonundaki ışığı "görür". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Tünelle birlikte, ışığı ve gelebilecek treni görür. )

( [sadece] Her fırsattaki "zorluğu" "görür". >< Her zorluktaki "fırsatı" "görür". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Her fırsatla birlikte kolay olmayabilecekleri birlikte değerlendirir. )


- "KÖTÜMSERLİK" değil/yerine/>< KONUŞABİLMEK

( Konuşabilirsek, "kötümserlik" oluşmaz. )


- "KRAL OLMAK" ile/değil/yerine/>< "BABA OLMAK"


- "KRALDAN ÇOK, KRALCI/LIK" ile/ve/değil/yerine/<> "KURALDAN ÇOK, KURALCI/LIK"


- "KRALLIK" ile/ve/değil/||/<>/>/< BİLGELİK

( Davranışla. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Sessizlikle. )


- "KRİZ YOK" değil/ne yazık ki KERİZ ÇOK


- "KÜÇÜK ZİHİN" ile/değil/yerine/<>/> "ORTA ZİHİN" ile/değil/yerine/<>/> "İLERİ ZİHİN"

( "Her sorunun" kendince bir yanıtı/açıklaması vardır. İLE/DEĞİL/YERİNE Deneyimlerinden öğrenir. İLE/DEĞİL/YERİNE Herşeyden ve herkesten öğrenir. )

( Kişilerle uğraşır. İLE/DEĞİL/YERİNE Olaylarla uğraşır. İLE/DEĞİL/YERİNE Düzenle/sistemle uğraşır. )

( "Dengini" arar. İLE ... İLE/DEĞİL/YERİNE Kendini arar. )

( "İleri zihinler, kendi çağının ötesindedir, zekiler, kendine bir şeyler çıkarır ve ahmak olan da buna karşı koyar.[The great person is ahead of their time, the smart make something out of it, and the blockhead, sets themselves against it.]" )


- "KÜÇÜLMEK" ile/değil/yerine "İNCELMEK"


- "KÜFÜR ETMEK/EDEN"/ŞATİM[Ar. < ŞETM] ile/değil/yerine/>< ŞÜKÜR ETMEK/EDEN


- "KULAK KABARTMAK" ile/değil/yerine SORMAK

( Ağız aramak, ya da kulak kabartmak yerine doğrudan öğrenmeye yönelik soru sormak gerek. [her ne kadar sorulamayacak/konuşulamayacak şeyler olsa da] )


- "KULLANMA" ile/ve/değil/<> YARARLANMA


- "KULLUK İÇİN" değil İNSANLIK İÇİN/İNSANLIĞINDAN DOLAYI


- "KURAL KOYMAK" ile/ve/değil/yerine "KURAL/LARI BELİRLEMEK"

( Bilenler kurallar koyar, bilmeyenler kurallara uyar. )

( Kuraldan çok kuralcı, kraldan çok kralcı olmamak gerek! )

( [not] "TO MAKE THE RULE" vs./and/but "TO DETERMINE THE RULE/S"
"TO DETERMINE THE RULE/S" vs./and "TO MAKE THE RULE" )


- "KURBAN KESMEK" değil KURBAN/YAKINLIK KESBETMEK[: Çalışarak kazanma.]


- "KÜRESELLEŞMENİN ARTMASI" ile/ve/değil/||/<> SINIRLARIN AZALMASI


- "KURGU-BİLİM" değil BİLİM-KURGU


- "KURNAZ/LIK" ile/değil/yerine ZEKİ/LİK


- "KURNAZLIK" ile/değil/yerine AKIL


- "KUŞKU" ile/değil/yerine FELSEFİ KUŞKU


- "KUŞKUCULUK" ile/değil/yerine GÖRELİLİK


- "KUSURA BAKMA AMA ..." değil/yerine "YANLIŞ ANLAMA AMA ..."


- "KUSURSUZLUK" ile/değil/yerine BÜTÜNLENME


- "KUTSAL" OLMAZ/DEĞİLDİR!:
DİN ve DİYÂR ve DEM


- "KUTSALLIK" ile/ve/değil DUYGU YÜKLÜLÜK


- "KUTSAMA" ile/değil/yerine ANMA/ANLAMA


- "KUTUPLAŞMA" değil/yerine KUCAKLAŞMA


- "KUVVETLER AYRILIĞI" değil/yerine KUVVETLER AYRILIĞI VE BİRLİĞİ


- "KUYUNUN DERİNLİĞİ" değil "İPİN KISALIĞI"


- "LAMİNAT" değil LAMİNANT


- "LANSE"[Fr.] (ETMEK) değil/yerine/= ÖNE SÜRMEK


- "LÖNK" ile/değil LÖK


- "MAĞDUR/HASTA EDEN/ETMEK" ile/ve/değil/||/<>/< MAĞDUR/HASTA OLAN/OLMAK


- "MALUMUNUZ" ... ile/ve/değil/yerine/<> ANIMSARSANIZ ...


- "MALUMUNUZ" ... ile/ve/değil/yerine/<> BİLDİĞİNİZ GİBİ


- "MANTIK" ile/değil/yerine UYGULAMA


- "MANTIKEN" ile/ve/değil "KURAMSAL/TEORİK OLARAK"

( [not] "LOGICALLY" vs./and/but "THEORICALLY" )


- "MANTIKLI" ile/ve/değil/<> UYGUN


- "MANYAK/LIK" ile/ve/değil ÜMİT/UMUT


- "MASUMDUR!" ile/ve/değil/yerine/||/<> "SUÇLU DEĞİL!"

( "Suçlu değil!" demek, her zaman, zemin ve koşulda "Masumdur!" anlamına gelmez. )


- "MATAMATİK" değil MATEMATİK


- "MAYDONOZ" değil MAYDANOZ


- "MAYMUN İŞTAHLI/LIK" ile/değil/yerine ÇOK YÖNLÜ/LÜK


- "MAZUR GÖRÜN" ile/değil/yerine "KUSURA BAKMAYIN"


- "MEHENG, MEHEKK" değil MİHEKK


- "MEKANİZMA" ile/değil METABOLİZMA[Fr. < Yun. METABOLE: Değişme.]

( ... İLE/DEĞİL Canlı organizmada ya da canlı gözelerde, hareketi, enerjiyi sağlamak için oluşan, dirimbilimsel ve kimyasal değişimlerin tümü. )


- "MEMUR" ile/değil/yerine AHBAB


- "MERAK EDİYORUM" değil DÜŞÜNÜYORUM


- "MERAK ETME(!)" ile/ve/değil/yerine "ENDİŞELENME(!)"


- "MERÂTİB" ile/ve/değil/||/<>/< VETÎRE


- "MEŞGUL OLMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ETKİN OLMAK

( 13 Fark için burayı tıklayınız... )


- "MEŞGUL" ile/değil/yerine/>< ÜRETKEN


- "MESİH"/HIZIR ile/değil/yerine DÜŞÜNCE(MİZ)


- "MEYDAN OKUMA" ile/değil/yerine DİRENÇ


- "MEYDAN/CANINA OKUMAK" değil/yerine/>< KİTAP OKUMAK


- "MEYVA" değil MEYVE[Fars.]


- "MİNÜBÜS/MÜNÜBÜS" değil MİNİBÜS


- "MİNÜR"[Ar.] değil MÜNÎR[Ar. < NÛR]

( ... DEĞİL Işık veren, nurlandıran, parlak. )


- "MİSTİİZİM" değil MİSTİSİZM


- "MİSTİK" değil/yerine TANIMLANAMAYAN ÖĞELER


- "MİSTİZM" değil MİSTİSİZM


- "MIZMIZ/LIK ("FELSEFE")" ile/değil/yerine FELSEFE


- "MODERN TÜRKÇE'MİZ" değil TÜRKÇE'NİN, MODERN KULLANIMI


- "MODERN" (OLMAK) değil/yerine UYGAR OLMAK


- "MODERNLİK" ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> ÇARPIK KENTLEŞME


- "MORALMAN" değil MORAL


- "MUHABBET SOKAK" değil İNCİLİ ÇAVUŞ SOKAĞI


- "MUHÂFAZA ve/+ KÂR" ile/değil/yerine/>< MUHÂFAZAKÂR/KORUYUCU


- "MUHAKKAK Kİ ..." ile/değil/yerine "HERHALDE ..."


- "MÜKEMMELİYETÇİ/LİK" ile/ve/değil/<> "GARANTİCİ/LİK"


- "MÜLKİYET" "HAZZI" değil/yerine VAROLUŞ SEVİNCİ


- "MÜMKÜN MÜ?/OLANAKLI MI?" ile/değil "OLASI MI?"


- "MÜMKÜN MÜ?/OLANAKLI MI?" ile/değil "OLASI/OLASILIKLI MI?"


- "MÜMKÜN OLAMAZ" değil/yerine/= OLANAKSIZ


- "MÜNÜBÜS" değil MİNİBÜS


- "MÜSTEKİL" değil MÜSTAKİL


- "MUTLAK DEĞERLİ" ile/değil/yerine DEĞERLİ


- "MUTLAK" ile/ve/değil/yerine DÜŞÜNME BİÇİMİ


- "MUTLAKA ... OLABILIR" değil MUTLAKA OLUR ya da [sadece] OLABİLİR


- "MUTLAKA" ile/ve/değil/yerine/||/<> "KUŞKUSUZ"


- "MUTSUZLUK" değil/yerine/></> DEĞERİNİ AZALTMAK

( Bir şeyin/kişinin, bize verdiği mutsuzluktan kurtulmak istiyorsak, ona verdiğimiz "değeri/itibarı" azaltmamız gerekiyor. )


- "NAMIK KEMÂL" FIKRALARI değil NÂM-I KEMÂL FIKRALARI


- "NASIL KULLANIŞI" değil NASIL KULLANILDIĞI


- "NASIL OLSA" (ŞU/RADA VAR) ile/değil/yerine "NEYSE Kİ", ŞU/RADA VAR


- "NASIL OLURSA OLSUN" ile/değil "NASIL OLMUŞ OLURSA OLSUN"


- "NASIL YARARLANIRIM?" değil/yerine/>< NASIL YARARLI OLABİLİRİM?


- "NASILSA ..." ile/ve/değil/yerine/||/<> "NEYSE Kİ ..."


- "NE DESEM BOŞ" değil/yerine NE DESEM ÇOK, NE DESEM AZ


- "NE DESEM(/DESEN) BOŞ" ile/değil/yerine "NE DESEM(/DESEN) AZ"


- "NE DİYEBİLİRİM (Kİ)?" değil "NE DENİLEBİLİR (Kİ)?"


- "NE HALE GELMİŞSİN!" ile/ve/değil/yerine "NE KADAR DEĞİŞMİŞSİN!"


- "NE İSTEDİĞİMİ/Zİ BİLMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NEYE GEREKSİNİMİM/İZ OLDUĞUNU BİLMEK

( Herkes "bilir". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Bazıları bilir. )


- "NE KADAR GERÇEKTİR?" ile/değil "NASIL BİR GERÇEK?"


- "NE KADAR KULLANILABİLİR OLMASI" değil "NE KADAR KULLANILABİLİR OLDUĞU"


- "NE ÖĞRENDİMSE/YAPTIMSA" değil NE ÖĞRENDİYSEM/YAPTIYSAM


- "NE OLDUĞUN" ile/değil/yerine NE OLACAĞIN

( Belirlidir. İLE/DEĞİL/YERİNE Belirli değildir. )


- "NE OLDUĞUNDAN ÇOK ..." ile/ve/değil "NE OLDUĞUNDAN ÖNCE ..."


- "NE OLDUĞUNUN BİR ÖNEMİ YOK" değil ADINI, NE KOYDUĞUMUZUN BİR ÖNEMİ YOK/OLMAYABİLİR


- "NE OLDUKSA" değil NE OLDUYSAK


- "NE OLDUM!" ile/değil/yerine "NE OLACAĞIM?"


- "NE YAPACAK BENİ Kİ?" değil NE YAPACAK Kİ BENİ?


- "NE YAPARSAN YAP" değil SEN BİLİRSİN


- "NE YAZIK Kİ/MAALESEF ..." ile/değil/yerine/>< "ÇOK ŞÜKÜR (Kİ) ..."


- "NE ZAMAN KONUSU AÇILINCA" değil NE ZAMAN KONUSU AÇILIRSA


- "NEDEN OLMA" ile/ve/değil/yerine/||/<> "ZEMİN HAZIRLAMA"


- "NEDENSİZ/SEBEPSİZ" ile/değil "BİR ANDA"

( [not] WITHOUT APPARENT REASON vs./but SUDDENLY )


- "NEREDE ÇOKLUK, ORADA BOKLUK" ile/ve/değil/yerine NEREDE HAREKET, ORADA BEREKET


- "NEREDE OKUDUĞUMU BİLMİYORUM AMA ..." değil "NEREDE OKUDUĞUMU ANIMSAYAMIYORUM AMA ..."


- "NEREDE, O ESKİ BAYRAMLAR/RAMAZANLAR" değil NEREDE, O ÖNCEKİ BEN


- "NEREYE GELDİĞİMİZ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< NEREDEN GELDİĞİMİZ


- "NEYİ KAYBETTİK?" değil/yerine BAŞKALARI, BİR ŞEYLERİ İNŞÂ ETTİ, ETMEYE DEVAM EDİYOR

( )


- "NEYİ SEMBOLİZE EDİYOR/EDER?" değil/yerine "NEYİ SİMGELİYOR/SİMGELER?"


- "NEYİNİ BEĞENMEDİN?" değil "NESİNİ BEĞENMEDİN?"


- "NEYSE ..." değil/yerine PEKİ ...


- "NİTELENDİRİLEBİLİNİR" değil NİTELENDİRİLEBİLİR


- "NİYE KONUŞUYORUZ?" değil NEYİ KONUŞUYORUZ?

( Konuşmak/konuşabilmek esas ve önceliklidir. Bazı şeyler gerçekleşmeden, olumsuzlukları ve yetersizliklerin yaşanmasına fırsat vermemek üzere, konuşabilmek, doğadaki en güçlü ve olanaklı yetimizdir. Konuşmanın, "niye"si, "gereksizliği" vs. olmaz! )


- "NO ADMITTANCE | GİRİLMEZ" değil/yerine GİRİLMEZ (NO ADMITTANCE)

( Önce/üstte Türkçe'si, sonra/altında İngilizce'si. )


- "NOKTA KOYMAK":
TÜMCENİN SONUNDA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKİRCİKTE


- "NUHNEVİDEN KALMA" (ÂDETLER) değil NUH NEBÎ(PEYGAMBER)'DEN GELEN


- "NUTUK ATMAK" ile/değil/yerine ÖĞÜT VERMEK

( Hiçbir ârif, "nutuk" atmaz. )


- "O DA HAKLI, O DA, O DA" ile/değil/yerine HER BİRİNDE, HAKLILIK PAYI VAR


- "O DÖNEMDE, ..." ile/değil "O DÖNEM DE, ..."

( Dahi anlamındaki "de" ayrı yazılır! Lütfen! Sadece biraz (daha) özen! )

( Konfüçyüs: "Eğer konuşulan dil doğru değilse, o zaman söylenilen şey, söylenilmek istenen şey olmaz. O zaman, yapılması gereken yapılmaz ve eğer işler yapılmadan kalırsa, maneviyat ve sanat bozulur. O zaman, adâlet, sahtekârlıkla yürür. Eğer bu olursa, kişiler, kendini umutsuz bir karmaşanın içinde bulur. Bu nedenle, söylenilen şey, her şeyden önemlidir ve bu konuda dikkatsizlik yapılmamalıdır." )


- "O KADAR DA UZUN BOYLU DEĞİL" ile "ATLA, DEVE DEĞİL YA"


- "O OLMAK" ile/ve/değil/yerine KENDİN OLARAK, "O OLMAK"

( [not] BEING THAT LIKE vs./and/but BEING THAT BY SELF
BEING THAT BY SELF instead of BEING THAT LIKE )


- "O ZAMAN" ile/ve/değil/yerine O TAKDİRDE


- "O, BEN DEĞİLİM" değil "O, BEN DEĞİL"


- "O" ile/değil/yerine ONDAKİ İLÂHÎ TECELLÎ


- "ÖDÜN VERMEK" ile/değil/yerine ÖNCELİK YÖNETİMİ


- "ÖĞLEN" (YEMEĞİ/TATİLİ/ARASI) değil ÖĞLE (YEMEĞİ/TATİLİ/ARASI)

( Halk dilinde. | Meridyen düzlemi.[NIFS-I NEHAR] DEĞİL Gün ortası.[Öğleden önce, öğleye doğru.] )


- "ÖĞÜT VERMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİ/DOĞRU ÖRNEK OLMAK/GÖSTERMEK

( Yolu uzun. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yolu kısa. )

( Kolay. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< "Kolay değil". )


- "OKU, BABAN GİBİ EŞEK OLMA!"
ile/değil
OKU BABAN GİBİ, EŞEK OLMA!
ve/||/<>
A WOMAN, WITHOUT HER, MAN IS NOTHING
A WOMAN, WITHOUT HER MAN, IS NOTHING

( Virgülün/vurgunun/durağın nerede olduğu çok önemli! )

( )


- "OL(A)MADIĞIMIZ GİBİ OLMAK/OLMAYA ÇALIŞMAK" ile/değil/yerine OLDUĞUMUZ GİBİ OLMAK


- "OLA DA BİLİR, OLMAYA DA BİLİR" değil OLABİLİR DE, OLMAYABİLİR DE


- "OLABİLİRLİK" değil OLASILIK


- "OLABİLİTE" değil OLASILIK


- "OLANAKLI" ile/ve/değil "YANLIŞ DEĞİL/OLMAYACAKTIR"


- "OLASI DEĞİL" yerine "KOLAY DEĞİL"


- "OLASI" ile/ve/değil/yerine OLASILIKLI


- "ÖLDÜ" değil/yerine "YORULDU GİTTİ"


- "ÖLDÜĞÜNDE" değil/yerine "NEFSİN ÖLÜMÜ TADDIĞINDA"


- "OLDUKÇA ÇOK" ZORLANMAK değil OLDUKÇA ZORLANMAK


- "ÖLENE KADAR" ile/değil ÖĞLENE KADAR


- "OLMASI GEREKİR" değil OLSA GEREK


- "OLMAZ ÖYLE ŞEY" değil/yerine BENİM İÇİN UYGUN DEĞİL / BEN YAPAMAM


- "ÖLMEK" ile/değil/yerine YAŞAM(AY)I TAMAMLAMAK/HAY(I)R'LAMAK


- "ÖLMEK" ile/değil/yerine/>< YAŞAMAK

( Yaşamakla meşgul olmazsan, ölmekle meşgul olursun. )


- "ÖLMEYE DEĞER" ile ÖLDÜRMEYE DEĞER ile/değil/yerine YAŞAMAYA DEĞER

( Birkaç şey var. İLE Hiçbir şey yok. İLE/DEĞİL/YERİNE Çok şey var. )


- "ÖLÜMDEN KAÇMAK" değil/yerine KÖTÜLÜKTEN KAÇINMAK


- "ÖLÜMDEN SONRA, YAŞAMIN OLUP OLMADIĞI" değil/yerine ÖLÜMDEN ÖNCE, SENİN, YAŞAMDA OLUP OLMADIĞIN


- "OLUMLU TEPKİ" değil OLUMLU GERİBİLDİRİM


- "OLUMSUZLUK" ile/ve/değil TARZ

( [not] NEGATIVENESS vs./and/but STYLE )


- "OLUMSUZLUK" ile/ve/değil TERCİH

( [not] NEGATIVENESS vs./and/but CHOICE )


- "OMURGASIZ/LIK" ile/değil BİLGE/LİK / İRFAN


- "ÖNCEKİSİNDEN" değil ÖNCEKİNDEN


- "ÖNCESİ-SONRASI"LI ile/değil/yerine KARŞILIKLILIK/EYTİŞİM(DİYALEKTİK)


- "ÖNEMİ YOK" ile/değil BELİRLEYİCİLİĞİ YOK


- "ÖNEMLİ BULMAK" ile/ve/değil/yerine/<> ÖNEMSEMEK


- "ÖNEMLİ DEĞİL" değil FAZLA ÖNEMLİ DEĞİL


- "ÖNEMLİ DEĞİL" ile/ve/değil/yerine ÖNEMSİZ


- "ÖNEMLİ OLAN" ile/ve/değil/yerine ÖNEMİ OLAN

( Herşeyin bir (az/orta/çok) önemi(değeri) vardır fakat önemli olup olmamayı, öncelik belirler. )


- "ÖNEMLİ(ÖNCELİKLİ)" ile/ve/değil/yerine/<>/>< DEĞERLİ

( Siyaset ve ticaretin itibar ettiği. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< İlim ve irfanın itibar ettiği. )

( [not] IMPORTANT(PRIOR) vs./and/but/<>/>< PRECIOUS/VALUABLE
PRECIOUS/VALUABLE instead of IMPORTANT(PRIOR) )


- "ONLA/ŞUNLA-BUNLA" değil ONUNLA/ŞUNUNLA-BUNUNLA


- "ONLARIN TEKELİNDE" ile/ve/değil/yerine/<> "ONLARLA ÖZDEŞ"


- "ONU/ŞUNU (ŞÖYLE ŞÖYLE) YAPACAK BİRİ DEĞİLİM" ile/değil/yerine ONU/ŞUNU (ŞÖYLE ŞÖYLE) YAPACAK ZİHNE SAHİP (BİRİ) DEĞİLİM


- "ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA" ile/değil BİR SONRAKİ HAFTA


- "ONUN/SENİN YERİNE" değil "ONUN/SENİN İÇİN"


- "ÖNYARGI" ile/ve/değil/||/<>/> "SONUÇ ODAKLILIK"


- "ÖNYARGILARINI" YENİDEN DÜZENLEMEK ile/değil/yerine DÜŞÜNMEK


- "ÖRNEĞİN, ... GİBİ" değil "ÖRNEĞİN, ..." ya da "... GİBİ"


- "OROSPU" ile/değil METRES


- "ORTAK (ALAN/PARA/BİLGİ vs.)" ile/ve/değil "TOPLAM (ALAN/PARA/BİLGİ vs.)"


- "OSMANLI İMPARATORLUĞU/DEVLETİ" değil OSMANLI HANEDANI

( Avrupa'lıların sonradan yüklediği bir tanımdır. Osmanlı, hiçbir zaman "imparatorluk" olmamıştır! [insanı, hak ve hukuku hiçe saymak gibi bir tutumu yoktur] )


- "OSMANLICA" değil OSMANLI TÜRKÇESİ


- "OT" ile/ve/değil SEBZE


- "ÖTEKİLEŞTİRME" değil/yerine/>< [sadece] ÖTEKİ/BAŞKASI


- "ÖTEKİSİ" değil ÖTEKİ

( "Sahibisi" demediğimiz gibi. )


- "OTOMATİĞE BİNME" değil OTOMATİĞE BAĞLAMA


- "OTURMA" ile/ve/değil KAPLAMA


- "ÖYLE ARAÇLAR KULLANACAĞIZ" değil "ARAÇLARI, ÖYLE KULLANACAĞIZ


- "ÖYLE BİRİSİNLE" ... değil ÖYLE BİRİYLE ...


- "ÖYLE YARATILMIŞLIK" ile/değil HAK ETMİŞLİK


- "ÖYLESİNE ..." ile/değil ÖYLESİ ...


- "OYUN" ile/ve/değil CİLVE


- "ÖZ TÜRKÇE" ile/ve/değil/yerine/||/<> TAM TÜRKÇE


- "ÖZEL" BİR ... ile/ve/değil/yerine/||/<> BELİRGİN BİR ...


- "ÖZELLİK" ile/ve/değil DURUM


- "ÖZGÜN" ile/değil "KAFASI KARIŞIK"


- "ÖZGÜR İRÂDE" değil İHTİYÂR

( "Özgür İrâde", yanlış bir tanım ve "tamlama"dır. (İngilizce "Free Will"den bire bir çeviri olduğundan, Türkçe'nin yapısına ve kullanımına uymaz.)

İrâdenin çeşitleri ya da özgür olanı/olmayanı yoktur. İnsandan bağımsız ayrı ve tek başına da değildir. Ancak "irâdenin özgürce kullanılması" diye bir tanım olabilir.

İrâde, tekil bir kavram da değildir. İnsan/kişi için öncelikli/ağırlıklı olarak ihtiyâr ve sonrasında da irâde olarak işler. Bunlar ayrılamaz bir kavram çiftidir.

İrâde, bitki ve hayvan ile ortak olduğumuz gövdemizle sınırlı/çerçeveli bir olanak, araç ve işlevdir. Bir şeye yönelme, kas ve sinirleri seferber etme olanağı, yapma gücü ve bilgisidir. "Evet" diyerek yönelmedir. "Zekâ"[< tezkiye/keskinleştirilmiş/bileylenmiş] ile ilişkilidir.

İhtiyâr ise "Hayır!" diyebilme, yapmayabilme gücü ve bilgisidir. Sadece insana özgü bir olanak olarak, sorgulayarak, düşünerek ve ayırt ederek yeğleme/tercih olanağımızdır.[Muhtar/iyet] "Yöneldiğimiz/yönelebileceğimiz" düşünce, söz ve eylemden göz, söz ve elimizi/ayağımızı çekebilmemizdir.[EDEB]

2.5 yaş, 4 yaş 4 ay, 7 yaştaki ayırt edebilme[temyiz] becerisi ve yetkinliğiyle 13'ten gün alarak cezai ehliyet kazanma durumu, ihtiyârımızladır. 16'dan gün alarak bazı yetkinlikler itibarı ile bir seviye daha yukarı çıkarılır. 19'dan gün aldıktan sonra da aklî meleke kaybolmadığı sürece ve bunama, Alzheimer görülmedikçe yaşam boyunca öncelikle ihtiyâr sahibi olarak yaşamını sürdürürüz. )


- "ÖZGÜRLÜĞÜNE MÜDAHALE" değil YAKINLIK ya da SAMİMİYET


- "ÖZGÜRLÜĞÜNE" YÖNELİM/EĞİLİM ile/ve/değil/yerine ÖZGÜRLÜĞE YÖNELİM/EĞİLİM


- "ÖZLEDİM" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> "ÇOK GÖRESİM GELDİ"

( Ahmet Hamdi Tanpınar'ın, eşine yazdığı mektubu sonlandırırken, "özledim" demekten utanıp "çok göresim geldi" diye yazmış olması... )


- "ÖZÜR DİLERİM" değil/yerine "ÖZÜR/ÖZRÜMÜ BEYAN EDİYORUM/EDERİM"


- "PAHALI" ile/değil/yerine "BANA ÇOK GELİR"


- "PAHALI" ile/ve/değil "BANA ÇOK GELİR"


- "PARA" (SAPLANTISI) değil/yerine "KİŞİ"[KARDEŞ/ARKADAŞ/OLANAKSIZ/MAĞDUR]


- "PARALEL EVREN" değil ÇOKLU EVREN

( HUGH EVERETT )


- "PARASINI ÖDEMEK" ile/değil/yerine "ÜCRETİNİ ÖDEMEK"


- "PASTIRMA YAZI" değil
BASTIRMA(/BASTIRAN) "YAZ"/I


- "PATRON OLMAK" ile/değil/yerine ÖRNEK VE ÖNDER OLMAK

( [not] BEING BOSS vs./but BEING EXAMPLE AND LEADER
BEING EXAMPLE AND LEADER instead of BEING BOSS )


- "PAY" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HAK


- "PAZARLIK" ile/değil/yerine TARTIŞMA

( [not] NEGOTIATION vs./but ARGUE
ARGUE instead of NEGOTIATION )


- "PAZARTESİ'NE" değil PAZARTESİ'YE


- "PEK KOLAY DEĞİL" değil "PEK OLASI DEĞİL"


- "PERDE" ile/değil/yerine "BASAMAK"


- "PES ETMEK" ile/ve/değil/yerine/>< AKIŞINA BIRAKMAK


- "PES ETMEK" ile/ve/değil/yerine VAZGEÇMEK


- "PEŞİNDE KOŞMAMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<> VAZGEÇMEK


- "PİS" ile/değil/yerine "ÇİĞ"


- "PİS" ile/değil BİZ


- "POLİTİKACI" değil/yerine DEVLET ADAMI

( Seçimleri düşünür. DEĞİL/YERİNE Gelecek kuşakları düşünür. )


- "POLYANNA'CI/LIK" ile/değil/yerine/<>/< İYİMSER/LİK


- "POMPALAMAK" ile/değil/yerine DESTEKLEMEK


- "PORTAKAL GAZI" değil RENKLİ VE GAZLI SİS BOMBASI

( Portakal gazı diye bir şey yokmuş. )


- "POZ" ile/değil/yerine KOZ


- "PRENSİP OLARAK ..."/"PRENSİPTE ..." değil/yerine İLKECE ...


- "PRI MADONNA" değil PRIMA DONNA[İt.]

( ... DEĞİL Operada, baş kadın rolünü oynayan oyuncu. )


- "PROTEST" (TUTUM/TAVIR) değil/yerine TEPKİCİ/TEPKİSEL (TUTUM/TAVIR)


- "PUT KIRMAK" ile/değil "YORGAN SİLKMEK"


- "PUT" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "KUT"


- "RAHAT/LIK" ile/ve/değil TERBİYESİZ/LİK


- "RAHATLIK" ile/ve/değil ANLAYIŞ


- "RAHATLIK" ile/ve/değil/yerine ÖZGÜVEN


- "RAZI MIDIRLAR?" değil RAZILAR MIDIR?


- "RESMÎ GEÇİT" değil RESM-İ GEÇİT


- "REZARVASYON" değil REZERVASYON


- "RİCA EDEBİLİRSEM/EDEBİLİR MİYİM?" değil RİCA EDEYİM

( İnceliğin, duyarlılığın, nezaketin ve kibarlığın da ölçülü, mantık çerçevesinde olması, abartılmaması gerekir.

Koşulun, koşulu olmaz! İki kere eğer ya da ise olmaz! ise'den sonra tekrar "ise", eğer'den sonra tekrar "eğer" olmaz! Mantıksızdır, anlamsızdır ve işlevsizdir! )


- "RİSK ALMAK" ile/değil/yerine/>< ÖNLEM ALMAK


- "RİVÂYET TEFSİRİ" ile/ve/değil/yerine/<> DİRÂYET TEFSİRİ


- "RUS" ELMASLARI/ALTINLARI değil YAKUTİSTAN ELMASLARI/ALTINLARI

( "Rus" elmaslarının %99'u, altınlarının %20'si, Yakutistan'dan çıkarılır. )


- "SAATLER OLSUN" değil SIHHATLER OLSUN


- "SABAH RÜZGÂRI" değil SABÂ RÜZGÂRI


- "SABAHA KARŞI" değil SABAHA DOĞRU


- "SAÇI KEL" değil KAFASI KEL


- "SAÇMA" ile/ve/değil/yerine YETERSİZ/LİK


- "SADECE ..., SADECE ..., SADECE ... (DEĞİL)" değil/yerine/= TEK BİR ŞEY (DEĞİL)


- "SADECE O MU?" ile/ve/değil O MU SADECE?


- "SADECE ŞAKAYDI" ile/ve/||/<> "BİLMİYORUM" ile/ve/||/<> "UMRUMDA DEĞİL" ile/ve/||/<> "TAMAM"

( [Ardında, en azından, küçük bir ... ]
Gerçeklik yatar. İLE/VE/||/<> Bilgi yatar. İLE/VE/||/<> Düşünce ve/ya da duygu yatar. İLE/VE/||/<> Acı yatar. )


- "SADECE" ile/ve/değil/yerine ÖNCELİKLE

( [not] ONLY vs./and/but BEFORE ALL
ALWAYS/FOREVER instead of ONLY )


- "SADELİ" değil(/olmaz) SADE


- "SAF ..." değil SALT ...


- "SAFLIK" ile/ve/değil/yerine/||/<> TESLİMİYET


- "SAĞ/SOL BEYİN" değil SAĞ/SOL YARIMKÜRE


- "SAĞLAMAK" ile/değil "KURMAK"


- "SAĞLIKLI/SAĞLIKSIZ" ... değil/yerine ORANTILI/ORANTISIZ ...


- "SAHİBİ OLMAK" ile/değil/yerine PARÇASI OLMAK


- "SAHİP ÇIKMAK" ile/ve/değil PAYLAŞAMAMAK


- "SAHİP OLMAK" ile/değil/yerine "ŞAHİT OLMAK"


- "SAHİPLENME" ile/değil/yerine/< AİDİYET

( Kentte. İLE/DEĞİL/YERİNE/< Köyde, doğada. )


- "SAHNE ÇALMAK" ile/değil ÖNEMİNE BİNAEN


- "SAKINAN GÖZE ÇÖP BATAR" değil "SAKINILAN GÖZE ÇÖP BATAR"


- "SAKİNLEYİCİ" değil SAKİNLEŞTİRİCİ


- "SAKLANMAK" ile/ve/değil/yerine GERİDE DURMAK


- "SALAK/LIK" ile/ve/<>/değil ÇARESİZ/LİK


- "SALATA" ile/değil/yerine KOMEDİ


- "SALDIRI" ile/değil/yerine "ÇIKIŞ"


- "SALDIRI" ile/ve/değil/yerine/<> EYLEMSİZLİK/KAYITSIZLIK


- "SALDIRMAK" ile/ve/değil "YÜKLENMEK"


- "SALLAMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "SARSMAK"


- "SAMİMİYET" ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> ÇIKAR


- "SANA (DA) BİR ŞEY SÖYLENİLMİYOR" değil/yerine NE SÖYLEYECEĞİNİ (İYİ) BİLMEK

( Ne söylediğini ve haddini iyi bilirsen beklemediğin tepkiler de almazsın. )


- "SANA SÖVÜYORUM" değil/yerine/>< SENİ SEVİYORUM

( DEĞİL/YERİNE/>< )


- "SANATIN KAVRANMASI" değil SANATSAL DUYARLILIK


- "SANIRIM ... OLABİLİR" değil "SANIRIM ..." ya da "... OLABİLİR"


- "SANIRSAM" değil SANIRIM


- "SANIRSAM" değil SANIRIM/SANIYORUM

( Anlatımda, bir koşulun[eğer/ise] tekrar ya da ikinci kez koşulu olmaz! Zannetmek ya da sanmak, bir koşuldur.

Zannetmek, bir şeyin, sözü geçtiği biçimde olduğunu/olacağını ya da olmadığını/olmayacağını, %51 - 99 oranında "kabul" ya da "iddia" etmenin ikinci kez ve başka bir olasılığı, belirsizliği barındırması ya da "tanımlaması" olanaksız ve anlamsızdır. )


- "ŞANSLI" (OLAN) ile/ve/değil/yerine "ŞANSINI" YARATAN (OLMAK)

( Kişileri değil de, konu/kavram, olgu ve olayları düşünerek yaşamanın ve konuşmanın önemli(öncelikli) olduğunu anımsayarak, kişinin "şanslı" olup olmadığı değil, olanaklarını, fırsatlarını değerlendirmesini/yaratmasını, olasılıkları yönetmenin esas olduğunu düşünmektir aslolan. )


- "SAPIK" ile/değil AZGIN


- "SAPITMA" ile/değil SAPMA


- "SAPLAMA" ile/değil SAPTAMA

( Hızla batırmak. İLE/DEĞİL Bir şeyi belirgin kılma, tespit. | Yıkanmış gümüş bromürlü tabakanın, gümüş bromür kalıntılarını eritmek için filmin kimyasal bir eriyikten geçirilmesi. )


- "SARHOŞ İKEN" ile/değil SARHOŞ İSEN


- "ŞARKI MEŞK ETMEK" değil MEŞK ETMEK


- "ŞARKI MEŞK ETMEK" değil ŞARKI/YI İCRÂ ETMEK


- "SATIR ARASI" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAĞLAM


- "SAVRULMAK" ile/değil SARSILMAK


- "SAVUNDUĞUNDAN" DOLAYI BİLMEK ile/değil/yerine/>< BİLDİĞİNDEN DOLAYI SAVUNMAK


- "SAVUNULMASI BİZE DÜŞMEZ" değil SAVUNULMASINA GEREK KALMAZ/YOKTUR


- "SAVURMA" ile/değil/yerine/>< SAVUNMA


- "SAYGISIZ/LIK" ile/ve/değil/||/<>/< ÇEKİNCESİZ/LİK


- "SAYGISIZLIK" ile/değil/yerine (FAZLA/AŞIRI/AYKIRI) "RAHATLIK"


- "SAYIN APARTMAN YÖNETİCİLİĞİ" değil SAYIN APARTMAN YÖNETİCİSİ/YÖNETİMİ


- "SDK" değil STK

( "Sivil Devlet Kuruluşu" DEĞİL Sivil Toplum Kuruluşu )


- "ŞEHADET" değil ŞAHÂDET

( TANIKLIK, ŞÂHİTLİK ETME | BİR ŞEYİN DOĞRULUĞUNA İNANMA | DELÂLET, ALÂMET, İŞÂRET | GÖZLE GÖRÜLEN ŞEYLER )


- "SEKONDER/PRİMER ..." değil/yerine/= İKİNCİL/BİRİNCİL ...


- "SEKSÎ" ile/ve/değil/yerine/=/||/<>/< KIŞKIRTICI


- "SELAHADDÎN CAMİLERİ" değil SALÂTÎN (SULTAN) CAMİLERİ


- "SELFI(E)" değil/yerine GÖRÇEK/ÖZÇEKİM/KENDİCE


- "SELVİ AĞACI" değil SERVİ AĞACI


- "SELVİ BOYLU" değil SERVİ BOYLU


- "SEMFONİ" değil SENFONİ


- "SEN ÇOK DEĞİŞTİN" ile/değil/ne yazık ki "SENİ ESKİSİ GİBİ KULLANAMIYORUM"

( (Hint Denizi'ndeki bir adanın adından) Bir cins kokulu sandal ağacı, yalancı öd ağacı. | Bir cins mısır. )


- "SEN DE Mİ BRÜTÜS?" değil "SEN DE Mİ OĞLUM?"


- "SEN DİLİ" KULLANMAMA GEREĞİ:
TANIMADIĞIN KİŞİ değil (YETERİNCE) SAMİMİ/YAKIN OLMADIĞIN(/DAN DOLAYI)

( Tanımadığınız ve/ya da yeterince samimi/yakın olmadığınız kişilere, "SİZ" diye hitap ediniz/edilir! )


- "SEN, İSTEDİĞİN KADAR YAPARSAN YAP" değil NE KADAR YAPARSAN YAP ya da İSTEDİĞİN KADAR YAP


- "SENİ SEVİYORUM!" ile/belki/yerine/değil "AYAK SESİNİ SEVİYORUM!" (AMA SENİ DEĞİL)


- "SENİ SEVİYORUM!" ile/ve/değil "SENİ (DAHA ÇOK) SEVMEK İSTİYORUM!"

( "I LOVE YOU" vs./and "I WOULD LIKE TO LOVE YOU" )


- "SENİ SEVİYORUM!" ile/belki/yerine/değil "SENİN, BENİ SEVEBİLME OLASILIĞINI SEVİYORUM!"


- "SENİ SEVİYORUM" (DEMEK/DİYEMEMEK) ile/ve/değil/yerine SEVDİĞİNİ GÖSTERMEK/YANSITMAK/YAŞATMAK


- "SENİ SEVİYORUM" (DEMEK/DİYEMEMEK) ile/ve/değil/yerine SEVDİĞİNİ GÖSTERMEK/YANSITMAK/YAŞATMAK


- "SENİN, İÇİN FESAT" değil/yerine "ÖKÜZ ALTINDA, BUZAĞI ARAMAMAK GEREK"


- "SENLEN ..." değil SENİNLE ...


- "SERT (OLMAK)" ile/değil/yerine DİSİPLİNLİ (OLMAK)


- "SESİ YÜKSEK OLMAK/OLAN" ile/değil SÖZÜ YÜKSEK OLMAK/OLAN


- "SESİMİZİ YÜKSELTMEK" ile/değil/yerine/>< SÖZÜMÜZÜ YÜKSELTMEK


- "SEVDİĞİMİZ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SEVEBİLECEĞİMİZ


- "SEVDİM" değil SEVDİRİLDİ


- "SEVİYORUM" ile/ve/değil/yerine YEĞLİYORUM / TERCİH EDİYORUM

( [not] "I LOVE" vs./and/but I PREFER
I PREFER instead of "I LOVE" )


- "SEYEHAT" değil SEYAHAT


- "ŞEYTANI/SÜTUNU TAŞLAMAK" değil KAFANI/KENDİNİ TAŞLAMAK


- "ŞİDDETLE" değil/yerine "HARARETLE"


- "ŞİKÂYET ETMEK" ile/değil/yerine/>< DURUMU(NU)/ZİHNİ(Nİ) DEĞİŞTİRMEK


- "SIKINTILI" ile/değil SIKINTIDA


- "ŞİMDİ (YAPACAĞIM/GİDECEĞİM vs.)" değil BİRAZDAN YAPACAĞIM/GİDECEĞİM vs.


- "ŞİMDİ ŞİMDİ" değil ŞU SIRALAR


- "ŞİMDİ YAPACAĞIMIZ GİBİ" değil BİRAZDAN YAPACAĞIMIZ GİBİ


- "SİNİRLİ/LİK" ile/ve/değil/<> TEPKİSEL/LİK


- "SIRADAN BİRİ" ile/yerine/değil "HERHANGİ BİRİ"


- "SIRT ÇEVİRMEK" değil YÜZ ÇEVİRMEK ya da SIRTINI DÖNMEK


- "SIRTINI DÖNMEK" değil/yerine "SIRTINI YASLAMAK"


- "SIRTTA TAŞINAN GİYSİ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YÜZDE TAŞINAN İFADE


- "SİYÂSETÇİ/LER" ile/değil/yerine DEVLET ADAMI/ADAMLARI

( Devletin günlük sorunlarıyla uğraşır/lar. İLE/DEĞİL/YERİNE Devletin yüzyıllık sorunlarıyla uğraşır/lar. )


- "SİZ (DE) HÂLÂ ÇOK GÜZELSİNİZ" değil SİZ (DE) HER ZAMAN ÇOK GÜZELSİNİZ


- "SİZİ KESEYİM/KESİYORUM" değil SÖZÜNÜZÜ KESEYİM/KESİYORUM


- "SIZLANMA" ile/ve/değil TESPİT

( [not] TO GROUCH vs./and/but TO DETERMINE )


- "ŞİZOİD" ile/değil DUYUSAL


- "SOFTVEYR"[İng. < SOFTWARE] değil/yerine/= YAZILIM


- "SOĞUK" değil/yerine/>< İYİLİK

( İyilik, soğuk geçirmez. )


- "SOĞUK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< MESAFELİ


- "SON NİHAİ NOKTADA ..." değil EN SON NOKTADA ...


- "SON" ile/değil SONSUZLUĞA AÇILAN KAPI


- "SONDAN" değil SONRADAN


- "SONSUZA KADAR" değil/yerine ÖLENE KADAR


- "SONUÇ, SONUÇTA" ile/ve/değil/yerine "ŞU AN"

( İkisinin kullanımında da, "Önemli[öncelikli] olan, şu andır/sonuçtur" indirgemeci/lik yanlışlığı yapılmamalıdır! )

( [not] "FINALLY" vs./and/but "RIGHT NOW"
"RIGHT NOW" instead of "FINALLY" )


- "SONUÇ" ile/değil/yerine ÇIKARIM


- "SONUÇTA ..." ile/ve/değil/yerine/<> GEREKSİNİM


- "SONUÇTA" değil ...'NIN SONUCUNDA / SONUÇ İTİBARİYLE


- "SÖNÜK"/LÜK ile/ve/değil/yerine SADE/LİK


- "SONUNU GETİRMEK" değil "SONRASINI GETİRMEK"


- "SÖRÇ(SEARCH) YAPMAK" değil/yerine/= ARAMA YAPMAK


- "SORGULANAMAYACAK" "YANITLAR" değil/yerine "YANITLANAMAYACAK" SORULAR


- "SORGULANAMAYACAK" "YANITLAR" değil/yerine/>< YANITLANAMAYACAK SOR(G)ULAR


- "SORUNLARLA/SIKINTILARLA":
"BOĞUŞMAK" değil/yerine YOĞRULMAK


- "SOY" değil/yerine YOL


- "SÖYLE! GİTSİN!" değil/yerine/> SUS! BİTSİN!


- "SÖYLEDİĞİNİZDE" değil "SÖYLEDİKLERİNİZDE"


- "SÖZ(Ü) DİNLEMEK" ile/ve/değil/yerine SÖYLENİLENİ/İSTENİLENİ YAPMAK/YAPABİLMEK


- "SÖZCÜK PEŞİNDE KOŞMAK" değil/yerine "ANLAM PEŞİNDE KOŞMAK"


- "SÖZCÜKLER ÖNEMLİ DEĞİL" değil "SÖZCÜKLER, BURADA[BU KONUDA/ALANDA] ÖNEMLİ DEĞİL


- "SÖZLERİNİ" "DUYURMAK İÇİN":
"KİŞİLERİ TUTMAK" değil/yerine ÇENEYİ TUTMAK


- "STAJER" değil STAJYER


- "START ALMAK/ALDIRMAK / VERMEK" değil/yerine/= BAŞLAMAK/BAŞLATMAK


- "STRES OLDUM" değil/yerine GERİLDİM


- "ŞU AN, İCÂD ETTİĞİM BİR YANIT DEĞİL" değil "ŞU AN İÇİN İCÂD ETTİĞİM BİR YANIT DEĞİL"


- "SU KAÇIRMA" ile/değil "KARSUYU KAÇIRMA"

( Eşeğin kulağına/...na. İLE/DEĞİL Kulağa. )


- "SU KÜÇÜĞÜN, SÖZ BÜYÜĞÜN" değil "SUS KÜÇÜĞÜN, SÖZ BÜYÜĞÜN"


- "SU TESTİSİ, SU YOLUNDA KIRILIR" ile/değil/yerine "GÖRGÜLÜ KUŞLAR, GÖRDÜĞÜNÜ İŞLER"


- "SU UYUR, DÜŞMAN UYUMAZ" değil "SÜ(SUBAY/ASKER) UYUR, DÜŞMAN UYUMAZ"


- "SUÇLAMA" ile/ve/değil/yerine "YÜKLEME"


- "SUÇLAMAK" ile/değil/yerine DEĞERLENDİRMEK


- "SUÇLAMAK" ile/değil/yerine SORUMLU OLMAK


- "SUÇLU ATFETMEK" değil SUÇLU ADDETMEK


- "SUÎ MİSÂL, MİSÂL DEĞİLDİR!" ile/ve/||/<> "KEM ÂLETLE, KEMÂLÂT OLMAZ!"

( Âlât ile hâsıl olur insâna kemâlât
Ermedi kemâlâta şu kim oldı kem-âlât )


- "ŞUNUN DA İÇİNDE DAHİL OLDUĞU" değil/yerine "ŞUNUN DA İÇİNDE BULUNDUĞU"


- "SÜRGÜN ETMEK" değil SÜR(ÜL)MEK


- "SUTYEN GİYMEK" değil SUTYEN[SÜTYEN değil!] TAKMAK

( Fransızca'da "SOUTIEN-GORGE" olarak geçen, "SOUTIEN"[: Dayanak] anlamına gelen sözcüğün Türkçe'leştirilmişidir. Ayrıca İngilizce'de "SUIT"[: Takım elbise] sözcüğü ile ve yine İngilizce "-IAN"[taraflılık, tarafında olan, kaynaklanan] eki ile de bağlantılandırılabilir. Hareket noktası olan ve zamanla gövdeyi(memeleri ve de özellikle meme ucunu) kıyafete uygun hale getirmeye yarayan, "bunu sağlamanın aracı olan nesne" kullanımına dönüşmüştür. [ "Sütyen" kullanımı yanlıştır. Doğrusu U harfiyle "Sutyen"dir! ] )


- "SUYUN ÜSTÜNDE YÜRÜMEK" değil HAVADA KOŞMA/İLERLEME

( Yürünemez! DEĞİL Hız ile elde edilen ve yanılsama/çarpıtma ile "çıkarsanılan"/indirgenilen. )


- "SUYUNA GİTMEK" ile/ve/<>/değil/yerine "AYAK UYDURMAK"


- "SUYUNA GİTMEK" ile/ve/<>/değil/yerine "KÖPRÜDEN GEÇENE KADAR, AYIYA, DAYI DEMEK"


- "TABİÎ Kİ DE" değil TABİÎ Kİ


- "TAHMİN ETMİYORUM" değil "SANMIYORUM"


- "TAHT" değil "BAHT"


- "TAKIK" ile/değil/yerine ÂŞIK


- "TAKILMA" ile/değil/yerine YOĞUNLAŞMA


- "TAKILMAK" ile/ve/değil/yerine "BAĞLANMAK"


- "TAKILMAK" ile/değil/yerine ÜSTÜNDE DURMAK/ÖNEMSEMEK

( Takılmayan[bilen], "takılma" demez; ancak ve ne yazık ki takılan[bilmeyen], "takılma" der. )


- "TAKINTI" ile/değil "RAHATLIK"


- "TAKINTI" ile/değil/yerine ÇALIŞMA VE ÜRETME (GEREKLİLİĞİ)


- "TAKINTI" ile/değil/yerine GEREKENİ/GEREĞİNİ YAPMAK


- "TAKINTI" ile/değil/yerine İLKELİLİK


- "TAKİP ETMEK" ile/yerine/değil "İÇİNDE (PARÇASI) OLMAK"


- "TAKMA KAFANA!" ile/değil/yerine "HIZLI GEÇ!"


- "TAM DOĞRU DEĞİL" değil PEK DOĞRU DEĞİL


- "TAM OLARAK ..." değil/yerine YETERİ KADAR ...


- "TAMAMEN" ile/değil/yerine BÜYÜK ORANDA


- "TAMAMLAYAMADI" değil TAM ANLAYAMADI


- "TANIDIK/LAR" ile/değil/yerine DANIŞMAN/LAR


- "TANRILAŞTIRMAK" ile/değil/yerine BAŞATLAŞTIRMAK


- "TANRISAL GÖRÜ" ile/ve/değil ORTAK AKIL


- "TAPINMA" ile/değil/yerine RÂBITA


- "TAPMAK" ile/değil/yerine HAYRAN/"HASTASI" OLMAK

( [not] "WORSHIP" vs./but ADORE
ADORE instead of "WORSHIP" )


- "TARAFTAR OLMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TAVIR ALMAK


- "TARİH/TÜRKÇE YAZILIMI" değil TARİH YAZIMI


- "TAT" değil TAD


- "TATİL" değil/yerine/>< BAYRAM

( Tatile gitmeyi, bayram eder/etmiş gibi düşünmemeli; bazı bayramları da tatil olarak düşünmemeli, "tanımlamamalı" ve "görmemeliyiz". )


- "TATLI" ile/ve/değil LEZZETLİ


- "TBT" değil/yerine/= HGG

( "Throw Back Thursday" DEĞİL/YERİNE/= Hey Gidi Günler. )


- "TEBEDDÜN"[Ar.] ile/değil TECESSÜM[Ar.]

( "Bedenlenme". İLE/DEĞİL Boyut kazanma, cisimlenme. | Görünmeye başlama, belirme. | Göz önüne gelme, canlanma. )


- "TEDBİR" ile/ve/değil/yerine/>/< AKIL

( Dışarıda. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>/< İçeride. )

( Bilgisizde. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>/< Düşünende. )

( "Gelecekte." İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>/< Şu anda ve burada. )

( Nesne. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>/< Kavram. )


- "TEDBİRLİ/LİK" ile/ve/değil/||/<>/< KARAMSAR/LIK


- "TEĞET":
| FAKİR ve ORTA İÇİN | ile/değil/ne yazık ki "ZENGİN" İÇİN

( )


- "TEHDİT" ile/değil/yerine TESPİT


- "TEHLİKE" ile/değil VAROLUŞ SORUNSALI


- "TEK BAŞINA YÜRÜMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<> "KARANLIKTA YÜRÜMEK"


- "TEK BAŞINA" ile/değil/yerine SADECE


- "TEK BİR KISALTILMASI VAR" değil TEK BİR KISALTMASI VAR


- "TEMEL İLKE/LER" ile/ve/değil/yerine "ANAHTAR KAVRAM/LAR"

( [not] "BASIC PRINCIPLE/S" vs./and/but "SWITCH/KEY CONCEPT/S"
"SWITCH/KEY CONCEPT/S" instead of "BASIC PRINCIPLE/S" )


- "TEMİN/TEMİNKİ" değil DEMİN/DEMİNKİ


- "TEMPORALİTE" değil GEÇİCİLİK


- "TEMSİLİ GİBİ" değil [sadece] TEMSİLİ ya da GİBİ


- "TENEZZÜL" ETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> TEVECCÜH ETMEK


- "TEPESİ ATMAK" değil "TAPASI ATMAK"


- "TERCİHİM, BU/ŞU/O" ile/ve/<>/değil/yerine "TERCİHİM, BU/ŞU/O YÖNDE"


- "TERİM SOĞUMASIN" değil/yerine DİNLENMEYİ BİLMEK


- "TERÖRİZE ETMEK" ile/değil/yerine/>< TEORİZE ETMEK


- "TERS İLİŞKİ" ile/değil TERSİNE BİR İLİŞKİ

( "Ters ilişki" sözü daha çok anal seks için kullanılmaktadır. İLE/DEĞİL Kavramlar üzerine yapılacak süreçteki sondan başa gidiş için "tersine/tersinden bir bakışla" ifadesi kullanılabilir. )


- "TERS" ile/değil/yerine İLKELİ


- "TEŞBİHTE HATA ARANMAZ" değil TEŞBİHTE, HATA OLMAZ/OLMAMALI


- "TEŞBİHTE HATA OLMAZ" değil TEŞBİHTE, HATA OLMAZ/OLMASIN/OLMAMALI!
(TEŞBİH, HATA/EKSİK/YÜK/SORUN KALDIRMAZ/TAŞIMAZ/TAŞIMAMALI!)

( Hangi benzetmeyi yaparsak yapalım, önemli değildir anlamına gelmez. Benzetme(teşbih) yapacağımız zaman hata yapmama ve keyfiyet olmaması gerekliliğini anlatır! [Teşbih sözcüğünden sonra virgül/duraklama çok önemli!] )

( Halk arasında daha çok, "yapılan benzetmeden alınılmamasını dilemek için" "söylenilir" fakat bu, yanlış kullanımdır. )

( Herşey, herşeyle dolaylı olarak bağlantılandırılabileceğinden,
hiçbir şeyi, hiçbir şeyle doğrudan bağlantılandırmamakla başlar herşey. )


- "TEŞBİHTE, HATA OLMAZ/OLMAMALI!" değil/yerine "TEŞBİHİN, AYAĞI TOPALDIR"


- "TESHİP" değil TEZHİP/TEZHİB


- "TEST ETMEK" değil/yerine DENEMEK


- "TEŞVİK ETMEK" ile/değil "ÇANAK TUTMAK"


- "TEŞVİK-İ MESAİ" değil TEŞRİK-İ MESAİ/İŞBİRLİĞİ


- "TİMSAL ETMEK" değil ...NIN TİMSALİ


- "TİMSAL ETMEK" değil TEMSİL ETMEK


- "TİPİK"[Fr./İng.] ile/değil/yerine ALIŞILAGELMİŞ

( Birini ya da nesneyi niteleyen. | Çok özgün olan. İLE ... )

( "TYPICAL" vs./and TO BE HABBITED
TO BE HABBITED instead of "TYPICAL" )


- "TİVİ" değil TE-VE


- "TONLARCA ..." değil "YÜZLERCE/BİNLERCE ..."


- "TOPLARSAK" değil TOPARLARSAK


- "TOPLU TAŞIM" değil TOPLU TAŞIMA


- "TORPİL" ile/ve/değil/yerine HAKKINI TESLİM ETMEK

( [not] "PULL/INFLUENCE" vs./and/but TO GIVE (HIS/HER/ITS) DUE
TO GIVE (HIS/HER/ITS) DUE instead of "PULL/INFLUENCE" )


- "TRUMP" ile/değil "OBAMA / BUSH / CLINTON"

(

İLE/DEĞİL



/



/

)


- "TUHAF OLAN" ile/ve/değil/||/<>/< ÜZÜCÜ OLAN


- "TÜMÜYLE/BÜTÜNÜYLE" ile/değil/yerine "BÜYÜK ÖLÇÜDE"


- "TÜRKÇE KUR'AN" değil TÜRKÇE MEAL


- "TÜRKÇE, LASTİK GİBİDİR/BİR DİLDİR" değil/ne yazık ki (CAHİL/AHMAK) KİŞİ, HERŞEYİ, HER YERE (OLMADIK YERLERE) ÇEKER/ÇEKEBİLİR


- "TÜRKÜAZ değil TURKUAZ


- "TUTACAK BİR DAL/ŞEY" değil TUTUNACAK BİR DAL/ŞEY


- "TUTMAMAK" ile/ve/değil KISKANMAK


- "TUZU KURU OLMAK" ile/değil "GÖTÜNDE PİRELER UÇUŞMAK"


- "ULAŞMAK" ile/ve/değil "NEDEN OLMAK"


- "ÜMİT EDİLDİĞİ KADAR DÜŞÜK OLMAZ" değil "SANILDIĞI KADAR DÜŞÜK OLMAZ"


- "ÜMİT" ile/değil ÇIKARCILIK


- "UMURUMDA DEĞİLSİNİZ" ve/değil/< EMRİMDE DEĞİLSİNİZ


- "UNUT!" değil/yerine UMUT/ÜMİT


- "UNUTMADAN" ile/ve/<>/değil/yerine DAHA ÇOK ANIMSAMAYA ÇALIŞARAK


- "UNUTMAK" ile/ve/değil/yerine ÜZERİNE KONUŞMAMAK


- "UNUTMAK" ile/ve/değil/yerine ÜZERİNE KONUŞMAMAK

( [not] "TO FORGET" vs./and TO TALK ON
TO TALK ON instead of "TO FORGET" )


- "UNUTMUŞUM" değil/yerine YETERİNCE (HIZLI) ANIMSAYAMAMIŞIM


- "UNUTMUTTUM" değil UNUTMUŞUM


- "UNUTTURMA!" değil/yerine "ANIMSATIRMISIN!"


- "UNUTUL/UR / UNUTURUZ / UNUTURUM / UNUTURSUN" değil/yerine/&gt;&lt;/<
YAZMAZSAK/YAZMAZSAM/YAZMAZSAN UNUTULUR/UNUTURUZ/UNUTURUM/UNUTURSUN


- "UNUTUYORUM" değil/yerine BAZEN ANIMSAYAMIYORUM


- "URBAYI(GİYSİYİ) BEZDEN YAPARLAR" değil UÇKURU BEZDEN YAPARLAR


- "ÜSTE ÇIKMAYA ÇALIŞMAK" ile/ve/değil/yerine SAVUNMA


- "ÜSTÜN" İNSAN değil OLGUN/YETKİN/KÂMİL KİŞİ


- "ÜSTÜN" ile/ve/değil ÜNLÜ

( Sakınan ve ümit edenlerin dışında kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur. )


- "ÜSTÜN/LÜK / GERİ/LİK" ile/ve/değil/yerine FARK/LI/LIK


- "ÜSTÜN/LÜK"(GALİBİYET) ile/ve/değil/yerine YÜCE/LİK


- "ÜSTÜN/LÜK" ile/ve/değil/yerine KAPSAYICI/LIK


- "ÜSTÜN/LÜK" ile/değil/yerine ÖZGÜVEN/Lİ


- "ÜSTÜNE GİDERLER" ile/değil "ÜSTÜNE GELİRLER"


- "ÜSTÜNE ÜSTELİK" değil ÜSTÜNE ÜSTLÜK ya da [sadece] ÜSTELİK


- "ÜSTÜNLÜĞÜN", "TÜZESİ" değil/>< TÜZENİN, ÜSTÜNLÜĞÜ

( Sakın Ha! - Sami Selçuk )


- "ÜSTÜNLÜK":
BAŞKALARINDAN değil/yerine/>< ÖNCEKİ DURUMUNDAN


- "ÜSTÜNLÜK" ile/ve/<>/değil/yerine "FARK"


- "ÜSTÜNLÜK" ile/değil/yerine/>< (SADECE) BİLMENİN (BELKİ/BİRAZCIK) FARKI


- "ÜSTÜNLÜK" ile/değil/yerine BÜTÜNLÜK

( )


- "ÜSTÜNLÜK" ile/ve/değil FARK


- "ÜSTÜNLÜK" ile/değil/yerine KARŞITLIK


- "ÜSTÜNLÜK" değil/>< SEÇİLMİŞ/LİK


- "UTANIYORUM" ile/değil/yerine/>< TANIYORUM!


- "UYGUN OLMA/MA" ile/ve/değil YETERİNCE UYGUN OLMA/MA


- "UYUMLAŞMA" değil UYUMLULAŞMA


- "UYUŞTURMAK" ile/ve/değil OYALAMAK


- "UYUŞUK/LUK" ile/değil/yerine/>< DİNGİN/LİK


- "UYUYORSAN, UYU" değil İSTİYORSAN, UYU


- "UZAMAK" ile/değil UZAKLAŞMAK

( Argoda ve/ya da günlük düşük dilde. İLE/DEĞİL ... )


- "UZATMA" ile/değil SARKITMA


- "UZATMAK"(ITNÂB[Ar.]) ile/ve/değil DEVAM ETTİRMEK


- "UZATMAK" ile/ve/değil "DEVAM ETTİRMEK"

( İTNAP/ITNAP ile ... )


- "UZATMAK" ile/değil AYRINTIYA GİRMEK


- "ÜZERİNE ALINMA" değil ÜZERİNE ALMA


- "ÜZERİNE ÇIKMAK" ile/ve/değil/yerine ÖTESİNE GEÇMEK


- "UZMANLIK" ile/ve/değil/yerine/||/<> MESLEK

( [not] PROFESSION vs./and/||/<>/but JOB
JOB instead of PROFESSION )


- "ÜZMEK" ile/değil ZORLAMAK

( [Öğretmen, öğrencileri biraz ...] "üzmüş". İLE/DEĞİL "zorlamış". )


- "UZUN SORU" değil YANITI, UZUN (OLABİLECEK) BİR SORU


- "UZUN" YAŞAMAK ile/ve/<>/değil/yerine DERİN/DÜRÜST/DOĞRU YAŞAMAK


- "VAHİH" değil VAHİY


- "VALEYBOL" değil VOLEYBOL


- "VAR ETMEK" ile/değil İDRAK ETMEK


- "VAROL-UŞSAL" değil VAR OLUŞSAL


- "VARSAYISAL" değil SAYISAL


- "VARSAYISAL" değil VARSAYIMSAL


- "VARSIL/ZENGİN" ile/değil/yerine GANÎ


- "VAZ CAYDIM" değil "VAZGEÇTİM"


- "VAZİYET ETMEK" değil VÂZ-I YED ETMEK

( ... DEĞİL Duruma el koymak. )


- "VEHÇE" değil VECHE


- "VEREBİLİNİR" değil VERİLEBİLİR


- "VERESİYE/YAPASIYA KADAR" değil/yerine VERENE/YAPANA KADAR


- "VERİRSEN ALIRSIN" değil "VERİRSEN, ALIRSIN"


- "VURDUMDUYMAZ/LIK" ile/değil/yerine NEŞELİ/LİK


- "X PARÇACIĞI" değil HIGGS PARÇACIĞI/BOZONU


- "YA DOĞRUYSA" ile/ve/||/<> "YA ÖYLE DEĞİLSE"

( Tüzede(hukukta). İLE/VE/||/<> Bilimde. )


- "Yabancı dil" değil TÜRKÇE KONUŞ!!!


- "YAĞLARI/NI YAKMAK" değil YAĞLARI/NI ERİTMEK


- "YAKINLIK":
"SIKICI" ile/ve/değil/||/<>/< "BOĞUCU"

( Kavuşmada[vuslatta], bıkma/sıkılma[gına] vardır. )


- "YAKIŞAN/YAKIŞMAYAN" ile/ve/değil/||/<>/< UYGUN DÜŞEN/DÜŞMEYEN


- "YALAN SÖYLEME!" ile/değil/yerine "DOĞRUYU SÖYLE!"

( Suçlamak. İLE/DEĞİL/YERİNE Yol göstermek. )


- "YALAN SÖYLÜYORSUN!" ile/değil/yerine "HATA EDİYORSUN"


- "YALAN SÖYLÜYORSUN!" değil YALAN!

( Doğru/yanlış, tüm bireylere ve olguya/olaylara tâbidir. Dolayısıyla doğrudan ya da "dolaylı" olarak belirli/bir kişiyle sınırlanamaz/odaklanamaz! )


- "YALNIZ, İNSAN, ..." değil YALNIZCA İNSAN, ...


- "YALVARMAK" ile/değil/yerine KİBARLIK(TAN)

( "Uygun bir yerde indirir misin!" diyen bir yolcuya, minibüs şöförünün yanıtı: "Ne yalvarıyorsun! 'İndir!' de, indirelim!" )


- "YANIŞ" değil/yerine UYANIŞ


- "YANIT" ile/ve/değil/yerine AÇIKLAMA


- "YANIYORUM" değil/yerine/>< UYANIYORUM


- "YANLIŞ ANLAMIŞ OLMAK" ile/değil ÜMİT ETMEK

( "Beni yanlış anlamışsın!" sözünün/durumlarının nedenleri daha çok ümit etmekten kaynaklanmaktadır! )


- "YANLIŞ ANLAŞMA OLMUŞ/OLDU" değil YANLIŞ ANLAŞILMA OLMUŞ/OLDU

( İsteşlik oluşturacak kadar aynı anda yanlış anlama söz konusu olamayacağından ve düşünceyi/durumu karşılayan sözcük/ek/kavram var ise, onu kullanmakla yükümlü olduğumuzu anımsayarak... )


- "YANLIŞ ANLAŞMA" değil "YANLIŞ ANLAMA/ANLAŞILMA"


- "YANLIŞ DÜŞÜNMEK" ile/değil FARKLI DÜŞÜNMEK

( [not] "THINKING WRONG" vs./but THINKING DIFFERENT )


- "YANLIŞ KİŞİ/LER":
"ZAMAN KAYBI" değil
DOĞRU KİŞİLERİ BULMA NEDENİ


- "YANLIŞ YAPMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<> YALNIZ KALMAK


- "YANLIŞ" ile/değil BAĞLAMINDAN KOPUK OLAN


- "YANLIŞ" ile/değil FARKLI


- "YANLIŞ" ile/değil/yerine/||/<>/< GEREKSİZ


- "YANLIŞLARA AĞIT YAKMAK" ile/değil/yerine/>< DOĞRULARI İNŞÂ ETMEK


- "YANMAK" ile/değil/yerine "BRONZLAŞMAK"


- "YAP(IL)ABİLİTE" değil YAPILABİLİRLİK


- "YAPABİLECEĞİM BİR ŞEY YOK" değil "YAPABİLECEĞİM FAZLA BİR ŞEY YOK"


- "YAPACAK ÇOK İŞ/İM VAR" değil "YAPILACAK ÇOK İŞ/İM VAR"


- "YAPACAK/YAPILACAK BİR ŞEY YOK" değil "YAPILACAK (PEK) FAZLA BİR ŞEY YOK"


- "YAPAMAM" değil/yerine/>< YAPABİLİRİM

( )

( [not] I CAN'T DO IT but/>< I CAN DO IT
I CAN DO IT instead of I CAN'T DO IT )


- "YAPAMAMA/GERÇEKLEŞTİREMEME":
"YOĞUNLUK"TAN DOLAYI ile/ve/değil/<> ÖNCELİKLER(İN)DEN DOLAYI


- "YAPAMAZSIN" ile/değil/yerine "YAPMAMALISIN"


- "YAPARAKTAN/EDEREKTEN" değil YAPARAK/EDEREK


- "YAPILAMAZLIK" ile/ve/değil/||/=/<>/< MANTIKDIŞILIK


- "YAPİM/ARIYİM" değil YAPAYIM/ARAYAYIM


- "YAPIYORUZ" değil BİZDEN YAPIYORLAR


- "YAPMA!":
EMİR değil KOLAYLAŞTIRMA/HIZLANDIRMA

( Bilenlerin/tecrübelilerin/büyüklerin, "... Yapma!/Etme!" sözleri/öğütleri, bir yasak/engel/kısıtlama değil yapılmayacakların kolay ve daha az olmasından dolayı, tecrübelerinden yararlanılmasını istedikleri içindir. Hemen buyruk/emir olarak algılanıp tepki göstermemekte yarar vardır! )


- "YAPMADI/M/N" ile/değil YAPAMADI/M/N


- "YAPMAYACAĞIM ŞEY/İŞ YOK" ile/değil/yerine YAPAMAYACAĞIM ŞEY/İŞ YOK


- "YAR/UÇURUM" OLMAK ile/değil/yerine/>< YÂR OLMAK


- "YARASI OLAN, GOCUNUR" ile/değil "KİŞİ, KENDİNDEN BİLİR"


- "YARATICILIK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< FARKLILIK


- "YARATIR" ile/ve/değil OLUŞTURUR


- "YARATMA" ile/ve/değil AÇIĞA ÇIKARMA


- "YARATMAK" değil/yerine (OLANI) DEĞİŞTİRMEK


- "YARGI" ile/değil/yerine/>< BİLME


- "YARGILAMAK" ile/değil "İNDİRGEMEK"

( [not] "TO JUDGE" vs./but "TO REDUCE" )


- "YARGILAMAK" ile/değil/yerine KEŞFETMEK

( [not] TO JUDGE vs./but TO DISCOVER
TO DISCOVER instead of TO JUDGE )


- "YARGILAMAK" ile/değil/yerine YAPMAYABİLECEĞİNİ/İHTİYÂRINI ANIMSATMAK


- "YARIMI KADAR" değil YARISI KADAR


- "YARIN(LAR)A TAŞIMAK" değil GELECEĞE TAŞIMAK


- "YAŞADIKÇA ..." ile/değil "DENEYİMLEDİKÇE ..."


- "YASAK GETİRMEK/KOYMAK" ile/değil/yerine KATKI/DESTEK

( Sizi seven/düşünen yakınlarınızın yapmamanızı istedikleri/söyledikleri şeyler, size engel/yasak koymak değil yaşamınızı hızlıca nitelikli kılma niyetiyle/amacıyladır daha çok. [Size o anda uygun "görünmemesi" ile çatışmaya gitmek yerine biraz/bir kez daha düşünmeyi gerektirir sadece.] )


- "YASAK" ile/değil BAŞKASINA KAPALI


- "YASALARA UYMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<> ADÂLET


- "YAŞAM/IM ÇOK SIKICI" değil (YETERİNCE) PARA(N) YOKTUR


- "YAŞAMDAN KAÇMAK" değil/yerine/>< YAŞAMI KAÇIRMAMAK


- "YAŞAMI ÖĞÜTMEK" değil/yerine YAŞAM ÜRETMEK


- "YAŞAMIN, GİDEREK KOLAYLAŞMASI" değil BİZİM, GİDEREK GÜÇLENMEMİZ


- "YASAYA UYGUNLUK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EVRENSEL ADÂLET


- "YAŞLANDIĞIMIZDAN DOLAYI OYUN OYNAMAKTAN VAZGEÇMEK"
değil/ne yazık ki
VAZGEÇTİĞİMİZDEN DOLAYI OYUN OYNAMAMAK


- "YATAK ODASI" değil/yerine UYKU/UYUMA ODASI


- "YAVAŞLA(T)MA" ile/ve/değil/||/<>/>/< AZAL(T)MA


- "YAYAN" (KALMAK) değil YAYA (KALMAK)


- "YEDİ EMİN" değil YED-İ EMN

( ... DEĞİL Emin el/ler. )


- "YEMEK" ile/değil/yerine/>< GÜVÂR[Fars.]

( ... İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Hazmı kolay yemek. )


- "YEMİNİNE BAKIP KİŞİYE İNANMAK" ile/değil/><
KİŞİYE BAKIP YEMİNİNE İNANMAK


- "YENİDEN BAŞLANGIÇTA ..." değil YENİDEN BAŞLAMAKTA ...


- "YENİDEN DİRİL(T)ME" ile/değil YENİDEN CANLANDIRMA

( [not] RESURRECTION vs./but RE-ANIMATION )


- "YENİLEBİLİR" değil YENİLENEBİLİR


- "YENİLGİ":
"KAYBETTİĞİNDE" değil VAZGEÇTİĞİNDE


- "YESYENİ" değil YEPYENİ


- "YETERSİZ BAKİYE" değil/yerine/= YETERSİZ TUTAR


- "YETİŞTİRMEK" ile/değil "MEKTEBE KOYMAK"


- "YIKILIŞ" ile/değil/yerine KALKIŞ

( )

( Bazı "yıkılışlar", daha parlak kalkışların habercisi/teşvikçisi olabilir. )

( "Ümit Yitimi" değil/yerine Ümit... )


- "YOK ETMEK" ile/değil/yerine/>< YAŞATMAK

( Yoketmek yerine yaşatmak )

( İMHÂ ile/değil/yerine/>< İHYÂ )


- "YOK" DEMEK ile/değil/yerine "BENİM İÇİN BU/BÖYLE BİR KONU/OLGU YOK" DEMEK

( [not] TO SAY "THERE IS/ARE NOT" vs./but TO SAY "THERE IS/ARE NOT A FACT/SUBJECT LIKE THIS FOR ME"
TO SAY "THERE IS/ARE NOT A FACT/SUBJECT LIKE THIS FOR ME" instead of TO SAY "THERE IS/ARE NOT" )


- "YOK" DEMEK ile/değil/yerine GÖRMEMEZLİKTEN GELMEK


- "YOK" ile/değil/yerine "YOK DENİLEBİLECEK KADAR AZ"


- "YOKLUK, YOKTUR" değil "YOKLUK, YOKTUR", YOKTUR!


- "YOKTU" değil KAYITLARDA YOK/BULUNMUYOR


- "YORULUYOR İNSAN" değil YORULUYORUM

( Kişisel ve/ya da özel olan bir durumu, genelleyerek ya da abartarak, [kendine hizmet eden/çıkarına uyan] "akla" bürümenin [rasyonalizasyonun], çevreye hiçbir etkisi/katkısı olmadığı gibi, en başta, bu sözü söyleyen kişiye ve çevresine/zihinlere olan yükü çok fazladır. Aslolan da, ne söyleyeceğini bilmek değil ne söylemeyeceğini düşünmek ve ona göre konuşmak/konuşabilmektir! )


- "YORUM"(KEYFİYET / LÂF | KÜFÜR | HERZE) ile/değil/yerine/>< DÜŞÜNCE


- "YUKARIYA" değil YUKARI


- "YÜKSEK/LİK" ile/ve/değil/yerine AŞKIN/LIK, MÜTEAL, YÜCE/LİK

( ... ile/ve/değil/yerine PARA )


- "YUMŞAK" değil YUMUŞAK


- "YURTSEVERLİK" "SÖYLEMİ" ile/değil/yerine YURTTAŞLIK


- "YÜRÜTMEK" ile/değil/yerine/>< YÜRÜMEK

( Bir şeyleri, parçaları. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yaşamı, yolu ve bütünü. )


- "YUVARLAMAK/İNDİRMEK/GÖTÜRMEK" ile/değil/yerine YEMEK

( Lokmalar olabildiği kadar ağızda kalmalı, iyi çiğnenmelidir! Acele etmemeli ve yutma arzusunu kontrol edebilmelidir! )

( Yediğinizi için, içtiğinizi yiyin! )

( İSÂGA-İ TAÂM[Ar.]: Yemeğin kolaylıkla yutulması. )


- "YÜZEYEL" değil YÜZEYSEL


- "ZAFER/YENİLGİ" değil/yerine SEFER


- "ZAHMET OLMAZSA" ile/değil "SAKINCASI YOKSA"


- "ZAHMET"/Lİ ile/ve/değil/||/<>/> RAHMET/Lİ

( ... İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> "Zahmet"i, zevk edinmek. )

( Zahmet ile Rahmet arasında, sadece bir nokta fark vardır. )


- "ZAMAN GEÇİRMEK" ile/değil/yerine ZAMANI DOLDURMAK


- "ZAMAN(IM) YOK ile/değil "ÖNEM VERMİYORUM"


- "ZAMANDA OLUR" değil ZAMANLA OLUR


- "ZAMANI DEĞİL" ile "SIRASI DEĞİL"


- "ZAMANI GELDİĞİ ZAMAN ..." değil ZAMANI GELDİĞİNDE ...


- "ZAMANI ÖLDÜRMEK" ile/değil "ZAMANI DEĞERLENDİRMEK"


- "ZAMANI/VAKTİ HARCAMAK" değil/yerine "ZAMANI/VAKTİ KULLANMAK"


- "ZAMANIN EL VERDİĞİNCE" değil "ZAMAN EL VERDİĞİNCE"

( "ZAMANIN EL VERDİĞİ KADAR" demek üzereyken "ZAMANIN" diye başlayıp bu sözü kullandıktan sonra bir anda zihne başka bir sözün gelmesiyle hızla yön değiştirerek ifadenin bozulmasıyla oluşur. [Dli yanlış kullanmaktan değil bazen konuşma koşullarının çoklu etkileri altında sözcükler arasında karmaşalar yaşanabilir.] )


- "ZAMLI SÛRE" değil ZAMM-I SÛRE

( "Zamm-ı Sûre okunur." DEĞİL Zamm-ı Sûre yapılır. )


- "ZARAR" ile/değil/yerine DAHA AZ ZARAR


- "ZARAR" ile/değil/yerine SAKINCA


- "ZARARI, AZA İNDİRGEMEK" değil ZARARI, AZA İNDİRMEK


- "ZARARLI/YANLIŞ/KÖTÜ/GÜNAH/HARAM AMA ..." ile/değil/yerine ... VE ZARARLI/YANLIŞ/KÖTÜ/GÜNAH/HARAM


- "ZÂTEN ..." ile/değil/yerine "NASIL OLSA ..."


- "ZÂTEN ..." ile/değil/yerine BİRİNCİSİ, ...


- "ZÂTEN ..." ile/değil/yerine HATTA ...


- "ZÂTEN ŞÖYLEYDİ" değil/yerine "DAHA ÖNCE DE ŞÖYLEYDİ"


- "ZAYIF" ya da "GÜÇLÜ" ile/değil/yerine ZEKİ

( İntikam alır. YA DA Affeder. İLE/DEĞİL/YERİNE Görmemezlikten gelir. )


- "ZAYIF" ile/değil NAİF


- "ZAYIF/LIK" ile/ve/değil/yerine "GÜÇSÜZ/LÜK"

( [not] WEAK vs./and/but POWERLESS
POWERLESS instead of WEAK )


- "ZAYIF/LIK" ile/ve/değil NARİN/LİK


- "ZEKÂ GÖSTERGESİ":
YANITLAR(IY)LA ile/ve/değil/yerine/||/<>/> SORULAR(IY)LA


- "ZEKÂ" değil/ne yazık ki BOŞLAMA(İHMAL)

( Çocukların, telefonda/tablette oyun bulup oynaması, zeki olduğunu değil ne yazık ki, boşlandığını gösterir. )


- "ZEN BUDİZM/İ" değil ZEN


- "ZENGİNLİK":
[ya] ÇOK PARA ile/değil/yerine/ya da/>< ÇOK DOST

( Belki ikisinden biri olur fakat ikisi birden olmaz! )

( Dostlarım! Dünyada, dost yoktur! )


- "ZENGİNLİK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BAŞARI


- "ZİHNİN BURUŞMASI" ile/değil/>< TENİN BURUŞMASI

( "Heyecanımızdan vazgeçmemizle".[Olmamalı!] İLE/DEĞİL/>< Yıllarla.[Olabilir.] )


- "ZIPLAMAK" ile/değil ATILMAK


- "ZİYARETİN, KISASI MAKBULDÜR" ile/ve/değil/||/<>/< "ZİYARETİN, KISAS'I[KARŞILIKLI OLANI] MAKBULDÜR"


- "ZOR ANLATMAK" ile/değil/yerine "ANLATMAKTA GÜÇLÜK ÇEKMEK"


- "ZOR İŞ" değil AZ COŞKU/AŞK


- "ZOR" değil/yerine/< KOLAY DEĞİL

( NOT EASY instead of DIFFICULT )


- "ZORLUK" ile/değil GELİŞİM/GELİŞME


- "ZORLUK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ZORLANMA

( Dışarıda/ki/ler/de. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< İçeride/ki/ler/de/n. )


- ( RİTÜEL ve TÖRE[ÖRF] )
ile/ve/değil/yerine/<>/>
TÜZE(HUKUK)

( Köyde. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> Kentte. )

( [ Bilinçaltı. VE Bilinç dışı. ] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> Bilinç. )

( Bir kültürün, ortalama kamusal bilgisinin belleği. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<>/> ... )


- (")... YAPARSAM, ...(") ile/değil ... YAPINCA, ...


- (")AKLA BÜRÜME(") ile/ve/değil/||/<> SORUMLULUK ALMAYI REDDETME


- (")ANLAŞILMAK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANLAMAYA ÇABALAMAK

( Gereksinim. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Gereken. )


- (")BAŞARISIZLIK("):
"DÖVME" değil "YARA"


- (")BİLMEK(") ile/ve/değil/||/<>/>/< HÂL'DEN, HÂL'E GEÇEREK BİLMEK


- (")BULAŞMA(") ile/ve/değil/yerine/||/<> YANKILA(N)MA


- (")ÇALIŞMAK(") ile/ve/değil/||/<>/< AKILLICA ÇALIŞMAK

( )


- (")ÇIKAR(") ile/değil/yerine OLASI ZARARLARI AZALTMA


- (")DAĞ(") ile/değil/yerine/>< (")DENİZ(")

( Uzaklaştırır, ayırır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yakınlaştırır, birleştirir. )


- (")DAVRANIŞ("):
"KİŞİYE GÖRE" değil/yerine/>< İNSAN GİBİ


- (")DELİ(") ile/değil/yerine/<>/>< (")AKILLI(")

( Sadece, aklı başında olanlar, deli olduklarını kabul ederler. )

( Dışından, kendi kendine konuşunca. İLE/DEĞİL/YERİNE/<>/>< İçinden, kendi kendine konuşunca. )


- (")DESTEK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAYANAKÇA


- (")DİŞ"İM" AĞRIYOR(") değil ÖYLE BİR ŞEY/"İN" Mİ VAR?


- (")DOLANAN(") ile/değil DOLAŞAN


- (")DÜŞÜNEMEMEK(") ile/ve/değil/||/<>/>/< DÜŞÜNMEMEK


- (")DUVAR(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/> KAPI


- (")DÜZELTME(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< CESÂRET VERME


- (")EĞLENME(")Yİ (")SEVMEK(")
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
ÖĞRENMEYİ SEVMEK

( Sıradan kişilerin peşinde koştuğu. İLE/DEĞİL/YERİNE Sıradışı kişilerin aradığı. )


- (")EĞRİ(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/&gt;&lt;/>/< (")DOĞRU(")

( Doğrulabilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Eğrilebilir. )

( Ne "eğriler", doğrula; ne "doğrular", eğrile. )


- (")EKLEKTİK("):
"SAĞALTIM/TERAPİ" değil SAĞALTICI/TERAPİST

( Olmaz! | Olur. )


- (")EKSİ(") ile/ve/değil/<> ARTI

( Bazen, bazı (")eksikler/eksiklikler("), artı(ya) olabilir(/dönüşebilir.) )


- (")EKSİK(") ile/değil/yerine EKSİKLİ

( [not] DEFICIENCY vs./but DEFECT WITH ...
DEFECT WITH ... instead of DEFICIENCY )


- (")ELİNİ ÖP(TÜR)MEK(") ile/ve/değil/||/<>/< EĞİLMEYİ GÖ(STE)RMEK/DENEYİMLE(T)MEK


- (")EŞİTLİK(") ile/ve/değil/||/<> FIRSAT/OLANAK/KOŞULLAR EŞİTLİĞİ


- (")FARKLILIKLAR(") ile/değil FARKLAR

( [not] DIFFERENCE but DIFFERENCES )


- (")GERÇEKLİK(") ile/ve/değil/||/<>/< GEREKSİNİM


- (")GÖNÜLLÜLÜK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SORUMLULUK ALMAK


- (")GÜLE GÜLE(") ile/değil/yerine GÖRÜŞMEK ÜZERE

( Ayrılıkta. İLE Buluşmada/uyuşmada. )


- (")GÜZEL/LİK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< DÜRÜST/LÜK


- (")HAK(") ile/ve/değil/yerine OLANAK

( [not] RIGHT vs./and/but POSSIBILITY
POSSIBILITY instead of RIGHT )


- (")HAKLILIK/HAKSIZLIK(") ile/ve/değil/||/<> İSABETLİLİK/İSABETSİZLİK


- (")HASTA(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SIKINTILI


- (")HASTALIK("):
KİŞİLERDE ile/ve/değil/||/<>/< İLİŞKİLERDE


- (")İNANMAK(") ile/değil/yerine/>< BİLMEK

( [not] TO BELIEVE vs./but/>< TO KNOW
TO KNOW instead of TO BELIEVE )


- (")İSTEMEK/SORMAK(SUAL ETMEK)("):
KİŞİDEN ile/ve/değil/yerine/||/<> ALLAH'TAN

( Verirse, (")minnet("); vermezse, (")zillet("). İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Verirse, nimet; vermezse, hikmet. )


- (")İYİ HİSSETMEK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİCE HİSSETMEK


- (")İYİLİK(") ile/ve/değil/yerine/||/<> HİZMET


- (")İYİLİK(") değil OLDUĞU/GEREKTİĞİ ŞEKİLDE/GİBİ


- (")KABUL EDİLEMEZLİK(") ile/ve/<>/değil/yerine SİNDİRİLEMEZLİK


- (")KANDIRMA("):
BAŞKALARINI ile/ve/değil/||/<>/< KENDİNİ


- (")KAZIMAK(") ile/ve/değil/yerine (")SIYIRMAK(")


- (")KESİNLİK(") ile/ve/değil KESİNLİĞİN OLANAKSIZLIĞI

( [not] CERTAINTY vs./and/but IMPOSSIBILITY OF CERTAINTY )


- (")KÖTÜ (OLMAK)(") ile/ve/değil/||/<>/< YAŞAMDA KALACAK KADAR (")KÖTÜ OLABİLMEK(")


- (")KÜLTÜREL(") ile/ve/değil/yerine/||/<> DÖNEMSEL


- (")KURAL(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KURUL


- (")KUŞKULU/ŞÜPHELİ İFADE TUTANAĞI(") ile/değil KUŞKULU/ŞÜPHELİ'NİN İFADE TUTANAĞI


- (")MANTIK(") ile/ve/değil/||/<>/< MANTIKSAL ZORUNLULUK


- (")NE YAPACAĞINI BİLMEK(") ile/ve/değil/||/<>/> BİLDİĞİNİ, YAPMAK/UYGULAMAK


- (")NUTUK(") ile/ve/değil/yerine/<>/=/||/hem de (")ÖĞÜT(")


- (")OLAY(") ve/değil/||/=/<>/< BETİMLENEN


- (")ÖLMEK("):
GÖVDEDE ile/ve/değil/yerine/<>/< KENDİNDE


- (")ORTA YOL(") ile/ve/değil/||/<> ARA ÇÖZÜM


- (")PİS OLMAK(") ile/ve/<>/değil/yerine (YETERİNCE) TEMİZ OLMAMAK


- (")PİYON(") ile/ve/değil/||/<>/> (")VEZİR(")

( )


- (")REDDETMEK(") ile/ve/değil/ne yazık ki/+/||/<>/> ÜZERİNDE/HAKKINDA DÜŞÜN(E)MEMEK


- (")SADAKA DAĞITMAK(") ile/ve/||/değil/yerine/< HAKSIZLIKLARI ORTADAN KALDIRMAK


- (")SAHİP OLMAK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< LÂYIK OLMAK


- (")SAHİP OLMAK(") ile/ve/değil/yerine/ya da/||/<> OLMAK

( Erich Fromm'un, "Sahip Olmak ya da Olmak" adlı kitabını da okumanızı salık veririz. )


- (")SANSÜRLEME(") ile/değil/yerine DÜZENLEME


- (")SEVME/SEVGİ(") ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< İŞİNE YARAMA

( Çoğunlukla, kişilerin ne kadar işine yarıyor/yaramıyorsak, bizi o kadar çok/az "severler". )


- (")SORUN("):
(")ENGEL(") ile/değil/yerine/>< (")BASAMAK(")

( Önümüze çıkana, "engel" dersek, takılıp düşebiliriz; "basamak" dersek bir basamak daha yükseliriz. )


- (")SORUN(") ile/değil/yerine FARK


- (")SORUNLARI("):
BAŞKALARIYLA OLAN/LAR ile/değil/yerine (OLABİLDİĞİNCE) KENDİYLE OLAN/LAR

( Sorunun, kendi(nde) olduğunu anla(ya)mayan kişiler, ne yazık ki, çözümü, başkalarının huzurunu bozmakta "arar/bulur". )

( [çoğunlukla] Kendiyle, (ciddi) sorunları olan(lar)dır. İLE/DEĞİL/YERİNE Başkalarıyla, "sorunlu" "görünseler/düşünülseler" de sorunsuzdur(lar). )


- (")SUÇLAMA(") ile/değil/yerine TESPİT

( [not] ACCUSATION/BLAME vs./but TO DETERMINE
TO DETERMINE instead of ACCUSATION/BLAME )


- (")SUÇLULUK(") ile/değil/yerine SUSLULUK


- (")TANIMAK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TANIYANI(ZİHNİ) TANIMAK


- (")TELEVİZYON(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< (")KANAL(")

( Kişi. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Kavram. )


- (")TESLİM OLMAK(") ile/değil/yerine/>< KAYBETMEK


- (")TRAVMA(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DENEYİM

( [örüntüsü/bağlamı/öyküsü/anlamı] Yoktur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Vardır. )


- (")ÜMİTSİZLİK(") değil/yerine/>< SEVGİ


- (")UNUTMAK(") ile/ve/değil/||/<>/< BOŞLAMAK


- (")ÜSTÜN/LÜK / ALÇAK/LIK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNCE/LİK / SONRA/LIK


- (")UYANMAK(") ile/ve/değil/<> (")GÖZÜN AÇILMASI(")


- (")VARSILLIK/ZENGİNLİK(") ile/ve/değil/||/<>/> SERVET

( Bağırır. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Fısıldar. )


- (")YAKIN(") ile/ve/değil/<>/> UZAK DURULAN/TUTULAN "YAKIN"


- (")YASALLIK(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HUKUKÎLİK


- (")YAZI/YORUM/MİZAH/TA("):
"ÇARPITMA" ile/değil/yerine/>< ABARTMA


- (")YOK ETMEK(") ile/değil ÖRTMEK


- (")YORULMADA("):
HAREKET ile/değil DURGUNLUK

( Kişiyi, hareket değil durgunluk yorar. )


- (")YÜK(") ile/ve/değil/yerine AĞIRLIK

( [not] (")FREIGHT(") vs./and/but BURDEN
BURDEN instead of (")FREIGHT(") )


- (")YÜKSELİP/İLERLEYİP BİRLEŞMEK(") ile/değil/yerine BİRLEŞİP YÜKSELMEK/İLERLEMEK

( 23 + 43 = 72 İLE/DEĞİL/YERİNE (2 + 4)3 = 216 )

( image )


- (AYNI/FARKLI) HATALAR İÇİN:
"KİMSEYE GÜVENMEMEK" ile/değil/yerine İKİ KEZ GÜVENMEMEK


- (BAZI ŞEYLERİ:)
ÖĞRENDİKTEN SONRA YAŞAMAK ile/ve/<>/değil/yerine YAŞADIKTAN SONRA ÖĞRENMEK

( [not] TO REALIZE SOMETHING BEFORE TO LEARN vs./and/but TO LEARN SOMETHING BEFORE TO REALIZE
TO LEARN SOMETHING BEFORE TO REALIZE instead of TO REALIZE SOMETHING BEFORE TO LEARN )


- (BAZI) "ATASÖZÜ" değil/yerine AT, O SÖZÜ!

( "Kızını dövmeyen, dizini döver." DEĞİL/YERİNE ... )


- (BAZI) DUYGULARI/NI:
SÜREKLİ YAŞAMAK/DUYUMSAMAK ile/ve/değil YOĞUN YAŞAMAK/DUYUMSAMAK


- (BEBEKTE) EK GIDADA:
PİRİNÇ değil/yerine İRMİK / YULAF


- (BİR ŞEYDEN[ÜRÜN/HİZMET]) MEMNUN OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> (BİR ŞEYİN[ÜRÜN/HİZMET]) (SİZİN İÇİN) UYGUN OLMASI


- (BİR ŞEYLER) BİLİYOR OLMAK ile/ve/değil/yerine (DERİNLEMESİNE) BİLİYOR OLMAK

( [not] TO KNOW (SOMETHING) vs./and/but TO KNOW (DEEPLY)
TO KNOW (DEEPLY) instead of TO KNOW (SOMETHING) )


- (BİRİNİ, BİR ŞEYİ) "GÜZEL BULMAK" ile/değil/yerine GÜZELİ BULMAK

( Yanılabilirsin. İLE/DEĞİL/YERİNE Yanılmazsın. )


- (BİRŞEYE/ŞEYLERE) KARŞI OLMAK İÇİN/ÜZERE ile/ve/değil/yerine (BİR/BİRÇOK) YANLIŞA İŞARET ETMEK İÇİN/ÜZERE


- (BUL)DOZER değil/yerine/= YOLDÜZLER


- (BÜYÜK) "HİKAYE" değil SÜREÇ


- (DAHA) ("ÜST") GÜCE[OLANAKLARA/KİŞİLERE] TAPARLIK ile/ve/değil/yerine/||/<> ÖYKÜNME

( Düşük bilgi/bilinç seviyesindeki ya da çıkarcı kişilerin(zihinlerin), iyiliğ(in)e yönelimde, güdülenmesini ve kötülüğ(ün)e başvurmada da kendini tutmasını sağlatan en etkili/etkin iki durum/tutum. )


- (DAHA/EN) KORKUNÇ/VAHİM OLAN:
SOKAKTAKİ KARGAŞA ile/değil DİLDEKİ KARMAŞA

( Yaşamdaki en korkunç "durum" ya da deneyim, birini çok sevmektir.
[Sevgi kadar değerli bir duygunun nesi, nasıl korkunç olabilir? O sevgimizin yoğunluğunun o kişiyi kendimizden kaçırma olasılığının artırması ve ölümünün duyulmasından dolayı her an için geçerli ve etkisi yüksek olan çok korkutucu bir durumdur.] )


- (DİLİN) DİLBİLGİSİ ile/ve/<>/değil/yerine AKLIN DİLBİLGİSİ


- (DİYELEKTİK değil/değil/yerine/= DİYALEKTİK) değil/değil/yerine/= EYTİŞİM(SEL)


- (EN) BAŞTAN ile/değil (EN) BAŞINDAN


- (FİZİKSEL) NEDENSELLİK ile/ve/değil/||/<>/>/< ZİHİNSEL NEDENSELLİK


- (HERHANGİ BİR) DÜŞÜNCEYE:
MAHKÛM/İYET ile/ve/değil/yerine HÂKİM/İYET


- (KENDİ KENDİNE) HÜKÜM VERMEK değil/yerine İSTİŞÂRE


- (KİŞİSEL) YORUM ile/ve/değil/yerine/<> NESNELLİK

( Yorum niteliğindeki hiçbir yaklaşım/açıklama, nesnellik iddiasında bulunamaz. )


- (OLASI) BİR OLUMSUZLUĞU/KAYIBI:
"ESAS ALMAK" değil/yerine ...'YI DA ÖNGÖRMEK/DEĞERLENDİRMEK


- (ONUN İÇİN:)
[ne] ŞER ile/ve/değil/yerine/ne de/||/<>/< ŞEN


- (ONUN/SENİN) GÜZELLİĞİNE BAKMAK ile/değil/yerine GÜZELLİĞE BAKMAK


- (OTELCİLİKTE)
"MÜŞTERİ" değil/yerine KONUK/MİSAFİR


- (ÖZEL OKULLARDA)
"MÜŞTERİ" değil/yerine ÖĞRENCİ


- (SABAHTAN/DEMİNDEN ...):
"... BELLİ" değil ... BERİ


- (SİGARA) "YASAĞI" değil SINIRLAMASI/KISITLAMA/SI

( Yürürlüğe giren yasa, bir "YASAK" koyma değildir! Toplum yaşamında ve kişiler arasında düzenin sağlanması, hakların korunması için ortak kullanım alanı kuralları uygulanmak zorundadır. Sigarayla ilgili düzenleme, kişilerin bulunmak zorunda/durumunda olduğu -kapalı ya da açık- ortamlarda sigara kullanıcılarının keyfî uygulamalarına izin vermemek üzerinedir. Bu durumdan rahatsız olan/olabilecek kişilerin haklarının korunması üzerine de bu tür kısıtlamalar getirilmesi gerekmiştir. "YASAK" olarak ifade edilen durum, "sigara içme yasağı" değil belirli ortak kullanım alanlarında keyfî tutumda bulunulmasına engel olabilmek üzere ve çevrenin rahatsız edilmemesine yöneliktir. Doğrudan, genel bir "içmeme yasağı" getirilmemiştir. "YASAK"[< YASA][yasaya/kanuna bağlı olan] sözcüğü ve kullanımının da, kişiler [içen-içmeyen, rahatsız olan/lar] arasında anlaşamamazlık/ihtilâf [ya da olası çatışma durumunda] toplum ve devlet tarafından kabul ve onay görmüş, uyumlu bir düzen sağlanabilmesi üzerine, gereken koşulların, yazılı ve tüzel(hukukî) bir karşılığının bulunması üzerinedir. Birlik ve bütünlüğü, sürdürülebilirliği sağlayabilmenin göstergesi ve dayanakçası olarak, "YASA" ve yasal gereklilik, işlevini yerine getirmek üzere uygulanmaktadır. Kişi, kendi evinde istediği gibi [çırılçıplak] dolaşabileceği halde dışarıda/sokakta, ortak alanlarda dolaşamayacağı gibi. Bu durumu anlayan ve kabul edebilen tütün kullanıcıları, tütün ürünleri kısıtlamasının da bir uzlaşım ve çözüm gerektirdiğini rahatlıkla anlayacak ve kabul ediyor olacaklardır. )


- (SİZİ):
"ODAKLADIK" değil ODAKLANDIRDIK


- (SORUN:
) "İNANMAK/İNANMAMAK" değil KAYITSIZLIK


- (TANZİMAT) FERMAN(I) ile/değil HATT-I HÜMÂYÜN


- [ E = mc² ]
"EM, CE(KARE)" değil ME, CE(KARE)


- [... BİÇİMİNDE ...]
... DÜŞÜNMEK/DÜŞÜNÜYORUM" ile/ve/değil/||/<>/< ... VARSAYMAK/VARSAYIYORUM


- [...'NIN ...]
... DUYUMSANDIĞI/HİSSEDİLDİĞİ ile/ve/değil/||/<>/< ... YANSIDIĞI


- [1 kg.] GÜLYAĞI İÇİN:
10 - 12 ton değil/yerine 3 - 4 ton

( Eski olanaksızlıklarla, 10 - 12 ton, gül gerekirdi. DEĞİL/YERİNE Günümüzdeki olanaklarla[teknoloji ve gülcülüğün gelişimiyle] 3 - 4 ton, gül yetmektedir. )

( Gülsuyu ve gülyağı çıkarmak için yılda, sadece bir ay [Mayıs'ın ortası ile Haziran ortası arasında] gece-gündüz, 24 saat durmaksızın yoğun çalışılır. )


- [AKLINIZA] "HERHANGİ TÜR ... GELİRSE GELSİN" değil "HANGİ TÜR ... GELİRSE GELSİN"


- [Ar.] ESVÂB[< SEVB] ile/değil ESBÂB[< SEBEB]

( Giyimler, giyilecek şeyler. İLE/DEĞİL Nedenler/sebepler, aracılar/vâsıtalar, lâzımalar. )

( ESBÂB-I MÛCİBE: Gerek(tir)en/icâb eden nedenler/sebepler. )


- [AŞKTA] SEVGİLİNİN:
"HERŞEYİ OLMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> "HİÇBİR ŞEYİ OLMAK"


- [bazen] [ya/hem]
"KAZANÇ"/"KÂR"
ile/ve/değil/yerine/bazen/hem de/ya da/||/<>
DENEYİM/ÖĞRENME/YARAR

( "Hep mi ben kazanacağım/"kazanmalıyım"?",
Sadece benim mi yolum sürekli açık olacak/"olmalı"?
[eksik/fazla/özensiz] Yapmasam da olmaz mı?
[eksik/fazla/özensiz] Söylemesem/konuşmasam da olmaz mı? )


- [BAZI/ÇOĞU DURUM/SORUN/HATA/ZORLUKTA]
"(BEN) İNSANIM" ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< "İNSANIM" DÜŞÜNCESİNE/SÖZCÜĞÜNE SIĞINMIŞSIN/KAÇMIŞSIN/SAKLANMIŞSIN


- [bilmecede] HECE:
"GECE" ile/değil/yerine/>< "GÜNDÜZ"

( Çözemeyene. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Çözene. )


- [BÖYLE/ŞÖYLE/ÖYLE]
"HİSSEDİYORUM" değil (")SEZİYORUM(")


- [CENNET] ANNENİN:
"AYAKLARININ ALTI(TABANI)" değil RAHİM(İ)


- [DAHA SONRA] "... UZUN UZUN TARTIŞIRIZ" değil/yerine [DAHA SONRA] "... AYRINTILARIYLA KONUŞURUZ"


- [FELSEFEDE/TASAVVUFTA] (BAZI/ÇOĞU) (ÖZEL ŞEY["AYRINTI/İÇERİK/DERİNLİK/YOĞUNLUK/KABALIK/İNCELİK"]):
"BAYIL" DİYE değil/yerine "AYIL!" DİYE


- [gökbilim] FAKÜL[Fr.] değil/yerine/= BENEK


- [HANGİ]
(")HAKLA?(") (HİZMET)
ile/ve/değil/yerine/||/<>
AKLA? (HİZMET)


- [hem, ne] ENGEL ile/ve/değil/yerine/hem de/ne de/||/<>/> KAYNAK

( [hem, ne] Kendimizden başka yoktur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/HEM DE/NE DE/||/<>/> Kendimizden başka yoktur. )


- [hem] ANLA(YA)MAMAK ile/ve/<>/değil/hem de KABUL ETMEMEK/EDEMEMEK


- [hem] KİŞİNİN "HATIRI" ile/ve/değil/yerine/hem de/||/<>/< HAKKIN HATIRI


- [hem] ŞİFRELEME ile/ve/değil/yerine/hem de/<>/>/< VERİYİ/BİLGİYİ GİZLEME

( [not] CODING vs./and/but/also/<>/>/< STEGANOGRAPHY
STEGANOGRAPHY instead of CODING )


- [KANT'TA] KRİTİK:
ELEŞTİRİ ile/ve/değil/||/<>/< SINIR ÇİZMEK


- [ne yazık ki]
!"BİRBİRİNE DÜŞMEK" değil/yerine/>< BİRBİRİNİ DÜŞÜNMEK


- [ne yazık ki]
MUHTEKİR[Ar.]/SPEKÜLATÖR[İng.] değil/yerine/= VURGUNCU

( Yolsuz kazanç elde eden, vurguncu, istifçi, ihtikâr yapan. )


- [ne yazık ki]
TAGALLÜP[Ar.] değil/yerine/= ZORBALIK


- [ne yazık ki]:
GAFLET ile/değil/yerine/||/> İHÂNET


- [ne yazık ki]
LÂNET ETMEK, LÂNET OKUMAK ["NALET" değil!]/MELÂNET[Ar. < LA'N] değil/yerine/= BÜYÜK KÖTÜLÜK/İLENÇLİK/KARGIŞLIK, KARGIMAK/UZAKLAŞTIRMA


- [ne yazık ki]
!"BENCİLLEŞME" ile/değil/yerine/||/<>/< BİREYLEŞME


- [ne yazık ki]
!"FAŞİST/LİK" ile/değil/yerine !ZORBA/LIK


- [ne yazık ki]
!"KARALAMAK" ile/değil/yerine REDDETMEK


- [ne yazık ki]
!DEDİKODU ile/değil/yerine/>< BİLGİ

( "Dilde". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Akılda. )


- [ne yazık ki]
!ELİT/İST değil/yerine/= SEÇKİN/Cİ


- [ne yazık ki]
!GENOSİT değil/yerine/= SOYKIRIM


- [ne yazık ki]
!İRTİKÂB ile/değil/yerine/= !YİYİCİLİK, RÜŞVET[Ar. < RİŞVET] YEME

( Bekleme, gözleme. | Kötü bir iş işleme. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/= Yaptırılmak istenilen bir işte yasa dışı kolaylık ve çabukluk sağlanması için birine mal ya da para olarak sağlanan çıkar. )

( MÜRTEKİP[Ar.]: Kötü, uygunsuz işler çeviren. | Rüşvet yiyen/yiyici. )


- [ne yazık ki]
!İSTİHZÂ'/SARAKA[argo] değil/yerine/= !ALAY ETME [bkz. İSTİSHÂR]


- [ne yazık ki]
!İSTİSHÂR değil/yerine/= !ALAY ETME, EĞLENME


- [ne yazık ki]
!KÖTÜLEME ile/ve/değil/||/<> !"YAKIŞTIRMA"


- [ne yazık ki]
!MÜFSİT[Ar.]/MÜZEVİR[Ar.] değil/yerine/= ARABOZUCU


- [ne yazık ki]
!MUHTELİS[Ar.] değil/yerine/= ÇALAN

( Beylik mal ya da parayı zimmetine geçiren, çalan. )


- [ne yazık ki]
!MUHTERİ ile/değil/yerine/>< MUCİT

( Yeni bir şey yaratan, icat eden. | Yalanlar uydurarak birine iftirada bulunan. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yeni bir buluş ortaya koyan. | Yaratıcı, yaratan. )


- [ne yazık ki]
!MÜPTELA[Ar. < BELÂ] değil/yerine/= BAĞIMLI | DÜŞKÜN, TUTULMUŞ


- [ne yazık ki]
!MÜSKİRAT[Ar. < SEKR] değil/yerine/= SARHOŞ EDEN ŞEYLER


- [ne yazık ki]
!MÜSTEHZÎ/SARKASTİK[İng. < SARCASTIC] değil/yerine/= ALAYCI/İĞNELEYİCİ


- [ne yazık ki]
!MÜSTEMLEKE[Ar.] değil/yerine/= SÖMÜRGE


- [ne yazık ki]
!MÜTECÂVİZ[Ar.] değil/yerine/= SALDIRGAN/SALDIRICI/SATAŞKAN


- [ne yazık ki]
!SAVAŞ ile/ve/değil/||/<> !İÇ SAVAŞ/AYAKLANMA

( POLEMOS ile STAZIS )


- [ne yazık ki]
"ARSIZLIK" ile/değil ACIMASIZLIK

( Arsız, "güçlü" olunca, haklıyı, suçlu çıkarır. )


- [ne yazık ki]
"BİLDİĞİNİ OKUMAK" ile/değil/yerine/>< GÖRDÜĞÜNÜ OKUMAK

( Gördüğünü okumaya çalışmamak/çalışmayan, bildiğini okumaya neden olur/devam eder. )


- [ne yazık ki]
"BİLİNMEYEN CENNET"
ile/"değil"/"yerine"
"BİLİNEN CEHENNEM"İ YEĞLEMEK


- [ne yazık ki]
"BULUP DA BULAMAK"["BUNAMAK" değil!] ile/ve/||/<> "AZIP DA AZIMSAMAK"


- [ne yazık ki]
"ÇIKAR" ile/değil/yerine/>< AKIL


- [ne yazık ki]
"DAHA FAZLASI" değil/yerine/>< GEREKLİ/YETERLİ OLAN

( En büyük suçlar ve hatalar, gerekli olanı değil daha fazlasını elde etmek için işlenir. )


- [ne yazık ki]
"DÜNYANIN DAR GELMESİ" ile/ve/değil/<> "KÖŞELERİN KAPILMASI/TUTULMASI OYUNU/ÇABASI/YANILSAMASI"


- [ne yazık ki]
"GÖNÜL KIRMAK/GÖNÜLDEN ÇIKMAK"
değil/yerine/><
"GÖNÜLE GİRMEK/GÖNÜL ALMAK"

( [ne yazık ki] Zihindeki (tek ya da çoğul) olumsuz ve ölümlü kayıtlarla. DEĞİL/YERİNE/>< Zihindeki (tek) olumlu ve ölümsüz kayıtla. )

( Kişi, "nasıl" ise gireceği/çıkacağı gönül de öyledir. )


- [ne yazık ki]
"GÜCÜN MEDYASI" değil/yerine/>< MEDYANIN GÜCÜ


- [ne yazık ki]
"İŞİNE GELDİĞİNDE" ile/değil/yerine/>< YERİ GELDİĞİNDE


- [ne yazık ki]
"KEYFİ/Nİ YAŞAMAK" ile/ve/değil/||/<>/>/< KEYFİ/Nİ (VE KENDİNİ) DAYATMAK


- [ne yazık ki]
"KEYFÎLİK" ile/değil/yerine GÖRELİLİK


- [ne yazık ki]
"KEYFİYET" ile/ve/değil/yerine/||/<> "SONUÇ ODAKLILIK"


- [ne yazık ki]
"KOKULU" ŞAMPUANLARLA:
"YIKANMAK" değil KİRLENMEK/KÖTÜ/AĞIR KOKMAK


- [ne yazık ki]
"KÖTÜLÜK" değil/yerine/>< İYİLERİN ÇABASI

( Kötülüğün baskın gelmemesi için tek koşul, iyilerin, çaba göstermeleridir. )


- [ne yazık ki]
"KULLUK" ile/ve/değil/<> GÖNÜLLÜ "KÖLELİK"

( Annelik. )


- [ne yazık ki]
"PAY KAPMAYA ÇALIŞMAK" değil/yerine HAK ETMEK


- [ne yazık ki]
"TARAFTAR"" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> KARŞICIL/MUHÂLİF[Ar.]


- [ne yazık ki]
"TEDBİR" ile/değil/yerine/>< SEVGİ

( Her konuda tedbirli olabiliriz; ancak, "severken/sevdiğimize karşı tedbirli olmak", gerçek mutluluk için en zararlısıdır. )


- [ne yazık ki]
"TEPKİ" ile/değil/&gt;&lt;/< YANIT VEREMEMEK

( Yanıt veremeyen, tepki verir. )


- [ne yazık ki]
"TRENİ/OTOBÜSÜ KAÇIRMAK" ile/ve/değil/||/<>/< DOĞRU DURAKTA VE ZAMANINDA BULUNMAMAK


- [ne yazık ki]
"YARIM AKILLI/LIK" ile/ve/değil/||/<>/>/< YARDIM "AKILLI/LIK"


- [ne yazık ki]
"YOKUŞA SÜRMEK" ile/ve/<> "BİN DEREDEN SU GETİRTMEK" ile/ve/<> "ENSESİNDE BOZA PİŞİRMEK"["kafasında" değil!] ile/ve/<> "TOPU, TACA ATMAK" ile/ve/<> TRİBÜNLERE OYNAMAK ile/ve/<> İPE UN SERMEK


- [ne yazık ki]
"YÖNLENDİRME" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YORUM/LAMA


- [ne yazık ki]
"ZITLAŞMA" ile/ve/değil İNATLAŞMA


- [ne yazık ki]
(")KEYİF(") ile/değil "KENDİNE GÖRE OLAN"


- [ne yazık ki]
(BAZI) KİŞİLER:
"KABA" değil ÜZGÜN


- [ne yazık ki]
(ÇOK) BENCİL/LİK değil/yerine/>< (ÇOK) BİLGİ(Lİ/LİK)

( Ne kadar bilgi, o kadar az bencillik; ne kadar az bilgi, o kadar çok bencillik. )


- [ne yazık ki]
| KİŞİSEL(KENDİNİ İSPAT) "...DIR!"I
ile
TAHMİN "...DIR!"I |
ile/değil/yerine/><
BİLİMSEL "...DIR!"

( KOŞAÇ: Ad tümcelerinde özne ile yüklemi birleştiren, yükleme güçlü olasılık, olumluluk, olumsuzluk, süreklilik, kesinlik kavramları veren -dır / -dir eki ya da değil sözcüğü. )


- [ne yazık ki]
ASIKYÜZLÜLÜK ile/değil/yerine/>< GÜLÜMSEMEK

( Gülümsemesini kaybeden kişi, herşeyini kaybetmiştir. )

( A person, who has lost their smile, has lost everything. )

( Dünyanın en kötü görüntüsü/manzarası. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Dünyanın en hoş/harika görüntüsü/manzarası. )


- [ne yazık ki]
BAĞIMLI/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SINIRLI/LIK


- [ne yazık ki]
BAĞIMLI ile/değil TUTKUN


- [ne yazık ki]
BEKLENTİ ile/ve/değil/yerine/> ANLAMDAN/DEĞERDEN UZAK DÜŞMEK


- [ne yazık ki]
BENCİL/LİK ile/ve/<>/değil SORUMSUZ/LUK


- [ne yazık ki]
BEYAZ DONLA YÜZMEK ile/değil/yerine/>< MAYO/ŞORT İLE YÜZMEK

( Ayrık ve bitişik 'de/da'ları, "ki'leri, "mi'leri, gerektiği gibi yaz(a)mayan/yayınlamayanların, görüntü kirliliği yaratanların "tutumu". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yazım kurallarına uyarak ve noktalamalara özen göstererek, okuyuculara ve dilimize saygı gösterenlerin, görüntü kirliliği yaratmayanların tutumu. )

( )

( )

( )

( )

( )

( )

( )

( )

( )

( )


- [ne yazık ki]
ÇOK ile/değil/>< AZ

( Sözcük. İLE/VE/DEĞİL/||/>< Anlam.
"Yargı". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Adâlet.
Geveze. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Konuşan.
Sevişen. İLE/VE/DEĞİL/||/>< Seven.
Yürüyen. İLE/VE/DEĞİL/||/>< İlerleyen. )

( "Yetmez." İLE/DEĞİL/>< Yeter. )


- [ne yazık ki]
DAYATMAK ile/ve/değil/||/<>/< KANDIRMAK


- [ne yazık ki]
DEDİKODU ile/ve/değil/||/<>/>/< İFTİRA


- [ne yazık ki]
DEVİNİMSİZLİK ile/ve/değil DEĞİŞMEZLİK

( [not] LACK OF MOTION vs./and/but CONSTANTNESS )


- [ne yazık ki]
DİNİN, ...:
"EMİRLERİ" ile/değil/yerine/>< KAVRAMLARI


- [ne yazık ki]
DİRENÇ ile/ve/değil/yerine/<>/> TEPKİ


- [ne yazık ki]
DÜŞMAN/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<> KARŞIT/LIK


- [ne yazık ki]
DÜŞÜLEN YALNIZLIK ile/ve/değil/yerine YEĞLENİLEN YALNIZLIK

( Çürütür/eritir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Olgunlaştırır/geliştirir. )


- [ne yazık ki]
EDEPSİZ ile/değil/yerine/>< EDEPLİ

( Bildiği sözcükler kadar. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Bilmediği sözcükler kadar. )


- [ne yazık ki]
GEMİNİN BATMASI ile/ve/değil/||/<>/> SULARIN ÇEKİLMESİ

( Her zaman gemiler batmaz. Bu kez sular çekildi. )


- [ne yazık ki]
GÜRÜLTÜ ÇIKARMAK/KORNA ÇALMAK ile/değil/yerine/>< SUSMAK/SESSİZLİĞİ YEĞLEMEK

( [ne yazık ki] Bilgisizlik ne kadarsa o kadar çok ve yüksektir. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Bilgelik ve zarâfet ne kadar derinse/yüksekse. )


- [ne yazık ki]
HALKIN PARASINI, KENDİ ÇOCUKLARINA AYIRMAK değil/>< KENDİ PARANI, HALKIN ÇOCUKLARINA BIRAKMAK


- [ne yazık ki]
HARAM ile/ve/değil/yerine/>< HELÂL

( Helâl damlar, haram akar. )

( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< Dinin hükümleri bakımından kullanılabilen. | Haram olmayan. )


- [ne yazık ki]
HERHANGİ BİR YERDEKİ ADÂLETSİZLİK ile/değil/yerine/></> HER YERDEKİ ADÂLET

( Tehdit. İLE/DEĞİL/YERİNE/> Düzen. )

( Herhangi bir yerdeki adâletsizlik, adâleti tehdit eder her yerde. )

( Injustice anywhere is a threat to justice everywhere. )


- [ne yazık ki]
İDAM ile/ve/değil/<> İTHAM


- [ne yazık ki]
İHÂNET ile/ve/değil CEHÂLET

( Kimse, kimseye ihanet edemez. Ancak kendi, kendine eder. )


- [ne yazık ki]
İNDİRGEME ile/değil/yerine/>< DAYANDIRMA


- [ne yazık ki]
İNDİRGEME ile/ve/değil/||/<> YOK SAYMA


- [ne yazık ki]
İŞ KAZASI ile/ve/değil BÜYÜK İHMAL


- [ne yazık ki]
İTEN ile/ve/değil/||/<>/< TUTMAYAN


- [ne yazık ki]
KANDIRMADA:
"APTAL/LIĞIMIZ" ile/ve/değil/||/<>/< "ONUN/ONLARIN" KARAKTERSİZ/LİĞİ

( Olmuyor. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Oluyor. )


- [ne yazık ki]
KENDİNE KARŞI OLMA ile/ve/değil/||/<>/< ANLAMSIZLIK


- [ne yazık ki]
KEYFÎ "DÜŞÜNMEK"/KONUŞMAK ile/değil/yerine KENDİNE GÖRE "DÜŞÜNMEK/KONUŞMAK/YAŞAMAK"

( [ne yazık ki] Kişiler, (çoğunlukla) yiyecekleri ve yatacakları bir şeyleri olduğu sürece düşünmeyi reddederler. [ya da bu yanılsamadan ve keyfiyetten vazgeçip düşün(ebil)meyi, herşeye yeğlemelilerdir] )


- [ne yazık ki]
KİŞİNİN, ...:
KİŞİLERLE DİDİŞMESİ
ile/değil/yerine/><
DOĞAYLA UĞRAŞMASI


- [ne yazık ki]
KÖTÜLERİN, "BASKISI" ile/değil/||/<> İYİLERİN, KAYITSIZLIĞI


- [ne yazık ki]
KÜFÜR ile/ve/değil/||/<> İNKÂR


- [ne yazık ki]
KÜSTAH/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÖZENSİZ/LİK


- [ne yazık ki]
MAĞDUR ETMEK ile/ve/değil/||/<>/> MAĞDUR GÖSTERMEK


- [ne yazık ki]
MANTIK DIŞI/LIK ile/değil "DUYGUSAL/LIK"


- [ne yazık ki]
MUHTEKİR[Ar.]/SPEKÜLATÖR[Fr.,İng] değil/yerine/= VURGUNCU


- [ne yazık ki]
MÜKÂLEBE[< KELB] ile/değil/yerine/>< MÜKÂLEME[< KELÂM]

( Dalaşma. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Konuşma. | Antlaşma. )


- [ne yazık ki]
MUTSUZLUK:
"SAHİP OLAMADIKLARIMIZA ULAŞAMADIĞIMIZDAN DOLAYI" değil SAHİP OLDUKLARIMIZI UNUTMAKTAN DOLAYI


- [ne yazık ki]
PARA/NIZ:
VARSA ile/ve/değil/yerine YOKSA

( Sadece kendiniz, kim olduğunuzu unutursunuz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Tüm dünya, kim olduğunuzu unutur. )


- [ne yazık ki]
PAYLAŞIMSIZ/LIK ile/değil/< "DOYUMSUZ/LUK"


- [ne yazık ki]
PEZEVENK/TERES/KAVAT[Ar. < KAVVÂD]/GODOŞ[Erm. < KODOŞ]/PIMP/COCKOLD[İng.] ile/değil PUZEVENK


- [ne yazık ki]
PSİKOLOJİDE/PSİKİYATRİDE:
GERÇEK "HASTA/LAR" ile/ve/değil/<>/> GERÇEK HASTANIN, "HASTA ETTİKLERİ"


- [ne yazık ki]
SAÇMA ile/ve/değil/||/<> BAĞLANTISIZ


- [ne yazık ki]
SAHTE[Fars.] değil/yerine/= YAPAY/YAPMA, DÜZMECE

( Sahte olan, zaman ve uzay ile sınırlıdır ve koşulların ürettiğidir. )

( Bir an gerçek gibi görünmek, sahte olanın doğasıdır. )

( Sahte olanı yıkamazsınız, çünkü onu durmadan yaratıyorsunuz. )

( Sahtenin sahteliği anlaşıldığında, o, kendi kendine erir gider. )

( Sahte olanı sahte olarak görmek ve sahte olanı terk etmek, gerçeği getirecektir. )

( Sahte olduğunu gördüğünüz her ne ise o eriyip kaybolur. )

( Sahte olandan vazgeçin, doğru olan kendi yerini bulacaktır. )

( Sahte olanın zamana gereksinimi olduğunu ve zamana gereksinimi olanın sahte olduğunu bir kez anlarsanız, zaman ötesi ve hep şimdi'de olan Gerçek'e yakınlaşmış olursunuz. )

( Gerçeğin görülmesini o kadar zorlaştıran, sahte olana tutunup ondan kopamamaktır. )

( Gerçek, sahtenin reddi ve inkârı ile ifade edilebilir -eylemle. )

( Gerçek, herkes için birdir, ancak sahte olan kişiseldir. )

( Sahte olanı fark edip onu reddetmek, gerçeğe giden yolu açar. )

( Sahte olanlar gittiğinde, geride kalan, gerçek olandır. )

( Doğru kendini öne sürmez, o sahtenin sahte olarak görülmesi ve reddedilmesinde yatar. Zihin, sahte olan tarafından kör edilmişken, doğruyu aramak yararsızdır. Doğru olanın sezilebilmesi için önce sahtenin tamamen temizlenip yok edilmesi gerekir. )

( Sahte olanın keşfedilip terk edilmesi, gerçek olanın zihne girişini sağlar. )

( Sahte olanın yıkımı, şiddet değildir. )

( Sahte olanın reddi, özgürleştirici ve enerji vericidir. )

( Sahte olan "Ben-im" duygusu değil, fakat kendinizi ne sandığınızdır. )

( The false is limited in time and space and is produced by circumstances.
It is the nature of the false that it appears real for a moment.
You cannot destroy the false, for you are creating it all the time.
To see the false as false and abandon the false brings reality into being.
It is the discarding the false that opens the way to the true.
What you see as false, dissolves.
Once you understand that the false needs time and what needs time is false, you are nearer the Reality, which is timeless, ever in the now.
It is the clinging to the false that makes the true so difficult to see.
Reality is common to all. Only the false is personal.
The false dissolves when it is discovered.
The discovery and abandonment of the false remove what prevents the real entering the mind.
The destruction of the false is not violence.
Renunciation of the false is liberating and energizing.
It is not the "I am" that is false, but what you take yourself to be. )

( KALP )

( ARTIFICIAL vs. FAKE )


- [ne yazık ki]
ŞİDDETTEN DOLAYI ... ile/ve/değil/ne yazık ki/<> "BİZİM/SEN"İN "SESSİZLİĞİNDEN/TEPKİSİZLİĞİNDEN DOLAYI ..."


- [ne yazık ki]
ŞİKÂYET ile İSRAF ile SIRADÜZENSİZLİK[ANARŞİ] ile BASKI/İSTİBDÂD ile İFRÂD-TEFRÎT
değil/yerine/><
KANAAT ile İNFAK ile HUZUR/SELÂMET ile ADÂLET ile İSTİKÂMET

( [ne yazık ki]
Bilgisizlik + Yoksulluk >= Şikâyet İLE
Bilgisizlik + Varsıllık >= İsraf İLE
Bilgisizlik + Özgürlük >= Anarşi İLE
Bilgisizlik + Güç >= Baskı/İstibdâd İLE
Bilgisizlik + Din >= İfrâd - Tefrit İLE

DEĞİL/YERİNE/><

Bilgi/(b)ilim + Yoksulluk >= Kanaat İLE
Bilgi/(b)ilim + Varsıllık >= İnfâk İLE
Bilgi/(b)ilim + Özgürlük >= Huzur, Barış/Selâmet İLE
Bilgi/(b)ilim + Güç >= Adâlet İLE
Bilgi/(b)ilim + Din >= Yön/İstikâmet )


- [ne yazık ki]
SORUNU ÇÖZMEYE:
NİYETİNİN OLMAMASI ile/ve/değil/||/<> KARARLILIK GÖSTERMEMEK


- [ne yazık ki]
SÖZCÜĞÜ/TERİMİ: ANLAMAMAK ile/ve/değil/||/<>/> BAŞKA ANLAM/LAR "YÜKLEMEK"


- [ne yazık ki]
STK ile/değil "SDK"

( Sivil Toplum Kurumu İLE/DEĞİL "Sivil Devlet Kurumu" )


- [ne yazık ki]
SÜRÜ ile/ve/değil/||/<>/> SÖMÜRÜ


- [ne yazık ki]
TARAF TUTMAK ile/değil/yerine/>< TARTIŞMAK


- [ne yazık ki]
TARİHİ ...:
BİLMEMEK ile/ve/değil/||/<>/> ÇARPITMAK


- [ne yazık ki]
TEHDİT ETMEK ile/ve/değil/||/<>/< "ABA ALTINDAN SOPA GÖSTERMEK"


- [ne yazık ki]
TEMBEL/LİK ile/ve/değil/||/<> ELİNDEKİNİN DEĞERİNİ BİLMEZ/LİK


- [ne yazık ki]
TEMBELLİK ile/ve/değil/||/<>/< "SONRA YAPARIM" (ÖLÇÜSÜZLÜĞÜ)


- [ne yazık ki]
TERBİYESİZ ile/değil/yerine DİK KAFALI


- [ne yazık ki]
TERZİL[Ar.] değil/yerine/= KÜÇÜK DÜŞÜRME


- [ne yazık ki]
TEZYÎF[Ar. < ZEYF] değil/yerine/= DEĞERSİZ GÖSTERME | ALAY ETME


- [ne yazık ki]
VATANDAŞIN "ÇIKARLARI/(HAKLARI)" ile/değil/yerine/>< KİŞİ(İNSAN) HAKLARI


- [ne yazık ki]
VERGİ KAÇIRMAK değil/yerine VERGİDEN KAÇINMAK


- [ne yazık ki]
YALAN SÖYLEYEN ile/değil/yerine/>< DOĞRU SÖYLEYEN

( İkna etmeye çalışır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Sadece anlatır. )

( Yalan söyleyen/ler, doğru söyleyen(ler)e inanmaz. )


- [ne yazık ki]
YALANLARLA OYALANMAK ile/değil/yerine/>< GERÇEKLERLE "YARALANMAK"


- [ne yazık ki]
YAPAYALNIZ KALMAK ile/değil YAPAYALNIZ HİSSETMEYE NEDEN OLANLARLA YAŞAMAK


- [ne yazık ki]
YIKICI BENCİLLİK ile/değil/yerine/>< GÖZETICİ BENCİLLİK


- [ne yazık ki]
YOKSULLUK ve/değil/||/<> YOLSUZLUK


- [ne yazık ki]
YORAN:
KOŞULLARIN "AĞIRLIĞI" ile/ve/değil/||/<>/< ETRAFINI ANLAMAYAN KİŞİLERİN SAĞIRLIĞI


- [ne yazık ki]
ZAVALLILIK:
PARAYLA OLAN ile/ve/değil/<> PARAYLA OLMAYAN


- [ne yazık ki]
ZORA GELEMEMEK ile/ve/değil/||/<>/< "KONFOR"


- [ne yazık ki]
ZORBALIK ile/ve/değil/<>/> AKRAN ZORBALIĞI


- [ne yazık ki]
"FAYTON":
"NOSTALJİ" değil ATLARI KÖLELEŞTİRME


- [ne yazık ki]
VEFÂ:
ÇIKARA ile/değil/yerine/>< KİŞİYE


- [ne] AGNOSTİSİZM ile/ve/değil/yerine/hem de/ne de ZEN


- [ne] AYNI/LIK ile/ve/değil/yerine/<>/ne de AYRI/LIK


- [ne] KARDAŞ, [ne de] ARKADAŞ ile/değil/sadece HALDAŞ

( Sükût kıvâmındaki çığlığı, ne kardaş, ne de arkadaş; sadece hâldaş olanlar duyar. )


- [not] TAXONOMY ile/ve/değil/yerine/<>/> CLADISTIC TAXONOMY

( Sınıflandırma. İLE Kladistik sınıflandırma. )

( LINNAEUS/LINNE vs./and/<>/>/but HELLING[1966] )


- [önce] | "GÖRMEMEZLİKTEN GELİRLER"
sonra
"ALAY EDERLER"
sonra
"SAVAŞIRLAR" |
ile/değil/yerine/||/>/><
[sonunda]
KAZANIRSIN


- [SEVGİ] DAHA ÇOK ile/değil AYRI (AYRI)


- [TENZİH-TEŞBİH ile/ve/> TENZİHTE TEŞBİH, TEŞBİHTE TENZİH] ile/ve/değil/yerine/> HEM TENZİH, HEM DE TEŞBİH | NE TENZİH, NE DE TEŞBİH


- [ya] "PSİKOLOĞA GÖRÜNMEK" ile/değil/yerine/ya da/>< OLDUĞUMUZ GİBİ GÖRÜNMEK


- [ya] (")TÂBİ(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/&gt;&lt;/>/ya da ÂRİF


- [ya] KALMAK ile/değil/yerine/ya da İLERLEMEK


- [ya] YALAN BEYAN ile/değil/yerine/ya da SUSMA HAKKI

( Sanık, yalan söylese bile sözlerinde çelişkiye düşer ve onlardan ipuçları elde edilebilir. İLE/DEĞİL/YERİNE/YA DA Sanığı, doğru söylemeye zorlamak, insanın varoluşuna, onuruna ve kişi haklarına aykırı olur. [Kişinin, kendini, ceza tehdidi altına sokması olanaklı değildir.] )


- [ya] YENİLECEĞİZ değil/yerine/ya da/>< YENİLENECEĞİZ


- [ya/hem] KÜL ile/değil/yerine/hem de/ya da/||/<>/>< GÜL

( [ya/hem] Bir "bakış/algı/yorum". İLE/DEĞİL/YERİNE/HEM DE/YA DA/||/<>/>< Başka bir "bakış/algı/yorum". )


- "HALBUKİSİ" değil HALBUKİ


- "SAHİBİSİ" değil SAHİBİ


- İLK ile/ve/değil EŞİK


- EN ile/ve/değil EŞİK


- OLMAZSA OLMAZ ile/ve/değil EŞİK


- TEK/LER ile/ve/değil EŞİK


- SON ile/ve/değil EŞİK


- UC ile/ve/değil EŞİK


- MİLÂD ile/ve/değil EŞİK


- FALİYET değil FAALİYET


- | "GEÇMİŞİNDE YAŞAMAK" ile/ve/<>
"GELECEKTE YAŞAMAK" |
değil/yerine/><
ŞU ANDA OLMAK

( | Pişmanlık, suçluluk, şikâyet, üzüntü ve kızgınlık yaşatır. İLE/VE/<> Kaygı, gerginlik, huzursuzluk yaşatır. |
DEĞİL/YERİNE/><
Özgürlük, neşe, hafiflik, bilgelik yaşatır. )


- | "HAZ YAŞAMI" ile/ve/||/<> "POLİTİK YAŞAM" |
ile/ve/değil/yerine/||/<>/>
KURAMSAL YAŞAM


- | "HER NE MENEMSE" ile "HER NE ŞEYİMSE/S....SE" |
ile/değil/yerine/||/<>/<
"HER NEYSE"


- | "İNANAN" ile/ve/>< "KUŞKULANAN" |
değil/yerine/>
BAKMAYI BİLEN

( | "Mutludur." ile/ve/>< (")Bilgilidir.(") | DEĞİL/YERİNE Anlayandır. )


- | "KAS KAFA" ile/ve/||/<> "BOŞ KAFA" ile/ve/||/<> "MAN KAFA" |
ile/değil/yerine
HOŞ KAFA

( Duyduğundan bir şey al(a)mayan. İLE/DEĞİL/YERİNE Duyduğunu çabuk unutan, etki etmeyen. İLE/DEĞİL/YERİNE Duyduğunu herkese anlatan. İLE/DEĞİL/YERİNE Duyduğunu içinde tutan. )

( Üç/dört heykel masalını okumanızı/dinlemenizi salık veririz. )


- | "REZİL" ve/ya da "SEFİL" |
değil/yerine/><
ASİL

( [ayrılıktan hemen sonra ...]
| Başkasının kollarına bırakana "denilen". VE/YA DA Alkole bırakana "denilen". |
DEĞİL/YERİNE/><
Zamana bırakana denilen. )


- | (")KÜLTÜRLÜ(") ya da (")HOCA(") |
ile/değil/yerine/<>/>
BİLGE

( | Öğrenmeyi seven. YA DA Öğretmeyi seven. |
İLE/DEĞİL/YERİNE/<>/>
Hem öğrenmeyi seven, hem de öğretmeyi seven. )


- | 1 KİLO PAMUK ile 1 KİLO DEMİR |
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
1 KİTAP

( )


- | AHMAK ile/ve APTAL | ile/değil/yerine/>< ABDAL

( | Tehlike gelse de görmeyenler. İLE/VE Tehlike geldiğinde görenler. | İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Tehlike gelmeden görenler. )

( Yapabilecekken yap(a)mayan. İLE/VE Yapmayabilecekken yapan.[dallama/dalyarak] İLE/DEĞİL/YERİNE/>< ... )


- | CÂNİ ve BUDALA | ile/değil/>< OYUNCU

( Sürekli akıl var ve hiç duygu yoksa. VE Sürekli duygu var ve hiç akıl yoksa. İLE/DEĞİL/>< Akıl ve duygunun dengelenmesiyle. )


- | DESPOT ile/<>/> SÜRÜ |
değil/yerine
YURTTAŞ

( | Yönetmeyi bilen, yönetilmeyi bilmeyen. İLE Yönetilmeyi bilen, yönetmeyi bilmeyen. | DEĞİL/YERİNE Yönetmeyi ve yönetilmeyi bilen. )


- | DOKTOR ile HEKİM | ile/ve/değil/yerine TABİP

( | Fakültelerin bölümleri üzerine doktora yapmış kişi. Akademik bir derecenin adı. | Öğretme yeterliliği. İLE Hikmet sahibi. Doğruyu, yanlıştan ayırabilen kişi. | Tıp fakültesi öğrenimi/eğitimi almış pratisyen ya da eğitimini devam ettirmiş tüm hekimler. [Doğrudan doktora[Doktor] unvanı verildiğinden ve bu sıfatının öne geçirilmesinden dolayı doktor adı yerleş(tiril)miştir. | İLE/DEĞİL/YERİNE Tıp/tababet bilimiyle/ilmiyle uğraşan, insan gövdesiyle ilgili bilgiye sahip kişi. )

( | ... ile ... | ile/ve/değil/yerine BİCİŞK/BİZİŞK )


- | DÜZ/"DONUK" BAKIŞ ile/ve DİK BAKIŞ | ile/değil/yerine/>< YANSIZ/NÖTR BAKIŞ


- | FAZLALIK ve GEREKSİZ | ile/değil/yerine CANIMIZ

( Kenara çekilen. VE Ardımızda olan/kalan. İLE/DEĞİL/YERİNE Yanımızda olan, yanında olduğumuz. )


- | İFTâR[< FITR] ||/<>/> İSRAF |
ile/değil/yerine/><
ORUÇ

( "Kaptırıp koyvermek." İLE/DEĞİL/YERİNE Kendini tutmak. )


- | KAFTAN ve CÜBBE | ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HIRKA

( | Sultan'da. VE Yargıç'ta. | İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Derviş'te. )


- | KARARSIZLIK ve/ya da KORKAKLIK |
ile/değil/yerine/><
CESÂRET

( | Tehlikeye sokar. VE Ölüme götürür/götürebilir. | İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Zafere taşır. )


- | KARATE[Jp.] ile/ve/||/<> TEKVANDO[Korece] ile/ve/||/<> JUDO[Fr. < JIUJITSU(Jp.)] ile/ve/||/<> KUNGFU |
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
AIKIDO

( Ayak ve yumruk vuruşları üzerine kurulu, Japon kökenli bir dövüş yöntemi. İLE/VE/||/<> El ve kol vuruşlarından çok, ayak ve tekme tekniklerine önem veren, Uzak Doğu'ya özgü dövüş sanatı. İLE/VE/||/<> Jiujitsudan gelişmiş, tutmalara, fırlatmalara, hareketsiz bırakmalara dayanan, Japon kökenli silahsız yapılan dövüş sporu. İLE/VE/||/<> Kendini savunma temeline dayalı Çin kökenli spor.

İLE/VE/||/<>

Anatomi ve fizyoloji bilgisiyle saldırganın hareketini ve enerjisini kendine yansıtarak ve etkisiz duruma getirerek savunma bilgisi, felsefesi ve sporu.[AI-KI-DO: Evrensel enerjiyle uyumlanma yöntemi.] )


- | KESER ya da RENDE | ile/değil/yerine/>< KOL HIZARI

( | Kendine yontar. YA DA Ötekine/dışarıya yontar. | İLE/DEĞİL/YERİNE/>< İki tarafa da yontar. )


- | KISKANÇLIK ile/ve ÇEKEMEMEZLİK | ile/değil/yerine İMRENMEK ile/ve KEREM

( |Benim var, onun olmasın! İLE/VE Benim yok, onun da olmasın!| İLE/DEĞİL/YERİNE Onun var, benim de olsun. İLE/VE Benim var, onun da olsun. )


- | PİRİNÇ EKMEK ile AĞAÇ DİKMEK |
ile/ve/değil/||/<>/<
ÇOCUK YETİŞTİRMEK

( [öngörümüz/"beklentimiz"] Bir yıllıksa. İLE On yıllıksa. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Yüz yıllık olursa. )


- | SİSTEME AİDİYET ile SİSTEMSİZLİK | ile/yerine/değil SİSTEMLİ ÖZGÜRLÜK


- | ÜN/ŞÖHRET ile/ve İTİBAR | ile/ve/<>/değil/yerine HAYSİYET

( | Toplumun, kişiye/tutuma/duruma verdiği değer/önem. İLE/VE Toplulukların/bilirkişilerin, kişiye/tutuma/duruma verdiği değer/önem. | İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Kişinin, kendine verdiği değer/önem. )

( | Halk tarafından verilen. İLE/VE Ehline verilen. | İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Kendi/nde/n. )


- | YAZIN(EDEBİYAT) ve POLİTİKA |
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
FELSEFE ve SU

( İnandırma "gücü". VE Kandırma "gücü".
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/<
Uyandırma gücü/olanağı. VE Kaldırma gücü/olanağı. )


- | ZAYIF/LAR ile/ve/<> "ZEKİ/LER" |
ile/değil/yerine/><
GÜÇLÜ/LER

( | İntikam alırlar. İLE/VE/<> Başkasını umursamazlar, yok sayarlar. | İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Affederler. )

( [not] | Revenges. vs./AND/<> Don't cares the others. | vs./BUT/>< Forgives. )

( [not] | WEAK/S vs./and/<> "SMART/S" | vs./but/>< POWERFULL/S )


- 0.99365 = 0.03
ile/değil/yerine/><
1.01365 = 3.78

( Her gün yaptığımız işi (ya da kendimizi), %1 iyileştirdiğimizde, 365 gün sonra vardığımız sonuç ile her gün, %1 gerilettiğimizde vardığımız sonuç arasında, ne kadar büyük FaRkLaR olduğunu görüyoruz!... )


- 0[SIFIR]:
"YUTAN" ile/ve/değil/||/<>/< DURAN/DURDURAN / ARA


- 00:30 ile/ve/değil 12:30

( [okunuşu] Yarım. İLE/VE/DEĞİL Oniki buçuk/otuz. )


- 1 HAFTA:
7 GÜN ile/değil/<> 5 GÜN

( ... İLE/DEĞİL/<> Mali'nin, Dogon bölgesinin Tireli köyünde, 1 hafta, 5 gün olarak değerlendirilmektedir.[Pazarları da, beş günde bir kurulmaktadır.] )


- 1.5 - 2 YAŞINDAKİ, DIŞARI ÇIKMAK İSTEMEYEN ÇOCUĞA:
"DIŞARI ÇIKIYORUZ/ÇIKALIM MI?" DEMEK/SORMAK değil/yerine "TAVŞAN GİBİ Mİ, SİNCAP GİBİ Mİ ÇIKALIM?


- 1/0:
SONSUZ ile/değil TANIMSIZ


- 1 ve/>/değil 3

( Kavram. VE/>/değil Sayı. )


- 100 NUMARA değil 00

( Fransızca'da, "sans" ve "cent" sözcükleri, "san" diye okunur. Fransızca'yı iyi bilmeyen birinin/birilerinin zamanında "sans numero"yu numarasız ["sans" = -sız] değil de 100 olarak zannetmiş ve "çevirmiş" olmasından kaynaklanmıştır tuvaletlere yüz numara denilmesi.[Fransa'da, evlerin tüm odalarına [01, 02, 03 vb.] numara verilirdi. Tuvalet ise yaşanılan bir mekân olmaması ve hoş bir ortam olarak algılanmaması nedeniyle değer/numara vermeye uygun görülmediğinden dolayı "00" olarak numaralandırılmıştır.]

II. Dünya Savaşı sonrası da Amerikan kültürü ve deyimleri bizi çok etkilediğinden dolayı bu iki sıfır da kalktı onun yerine -"çok değerli bir tanımmış gibi"- WC kullanıldı. )

( İngilizce'de "tuvalet" anlamına gelen olan "loo"[ > 100] sözcüğünden geldiği de iddia edilmekle birlikte Fransızca "çeviriden" kaynaklanmış olduğu daha yüksek olasılıklıdır. )

( [ne pas] CENT NUMERO ! SANS NUMERO )


- 100/60 MUMLUK değil 100/60 WATT'LIK


- 110 km. ile/değil/yerine 90 km.

( Ölüm ile[/değil/yerine] Yaşam arasındaki fark kadardır. )

( )


- 1299 değil 1302


- 1453 ile/ve/değil/yerine 857[hicri]


- 180 DERECE:
ÜÇGENİN ile/ve/değil/||/<>/< YARIM DAİRENİN


- 1938 değil 193

( Ölmedi, ölmeyecek! )


- 2 YIL ÖNCE ile/değil 2. YIL/SENE


- 2./3./4.:
"MAHKEME" değil DURUŞMA


- 2 ile/ve/değil EŞİK


- 3/4 BOYUT ile/ve/değil/||/<>/< 11 BOYUT


- 4 UNSUR ile/ve/değil EŞİK


- 5 ya da 4 YILDIZLI OTEL ile/ve/değil/yerine BUTİK OTEL


- 57 KİTAP ile/ve/değil 5 KİTAP


- 99 ESMÂ ile/ve/değil SONSUZ ESMÂ

( GEL! EY SÛFÎ!
KO ESMÂ'YI
MÜSEMMA'YI BULA GÖR )


- A-DEM değil ÂDEM


- a.c./ANTE CIBUM[İng., Lat.] değil/yerine/= YEMEKTEN ÖNCE


- A/D KONVERTER/ANALOG-TO-DIGITAL CONVERTER[İng.] değil/yerine/= A/D DÖNÜŞTÜRÜCÜ, ÖRNEKSELDEN SAYISALA DÖNÜŞTÜRÜCÜ


- AD ile/ve/değil EŞİK

( AD/IM/IZ üzerine... )


- ALLEGORİ değil ALEGORİ


- aa[Lat. < ANA] değil/yerine/= HER BİRİNDEN EŞİT ORANDA


- AA/ASSOCIATION ANALYSIS[İng.] değil/yerine/= BİRLİKTELİK ÇÖZÜMLEMESİ


- ABAJUR[Fr.] değil/yerine/= LAMBA SİPERİ, SİPERLİ/AYAKLI LAMBA


- ABAKÜS[Fr.] değil/yerine/= SAYIBONCUĞU (ÇÖRKÜ)


- ABAROGNOZİ[Yun.] değil/yerine/= BİR NESNENİN AĞIRLIĞINI TARTMA YETİSİNİN YOKLUĞU


- ABARTI ile/değil/yerine/>< ZARÂFET


- ABARTMA ile/ve/değil/||/<> FAZLA ÖNEMSEME


- ABARTMA ile/ve/değil/yerine ÖNE ÇIKARMA


- ABARTMAK ile/değil "ALTINI ÇİZMEK"


- ABARTMAK ile/ve/değil/yerine "KÖPÜRTMEK"


- ABARTMAK ile/değil/yerine/>< AZALTMAK


- ABARTMAK ile/ve/değil/<> DURMAYI BİL(E)MEMEK/BECEREMEMEK


- ABAŞO[İt.] değil/yerine/= AŞAĞI, ALTTAKİ, ALT | GEMİYİ HALATLA KARAYA BAĞLAMA


- ABATAJ[Fr.] değil/yerine/= KAZI[madencilik]


- ABAZİ[Yun.] değil/yerine/= YÜRÜME YİTİMİ


- ABDOMEN değil/yerine/= KARIN


- ABDÜLLÂTİF ile/değil/yerine ABDULLAH


- ABERAN[Fr.] değil/yerine/= DOĞAL/BİLİNEN DURUMDAN UZAKLAŞAN, SAPKIN



(3/13)

FaRkLaR'ın devamı için burayı tıklayınız...
( Click here to see further differences!... )




Bu sayfa 01 Ocak 2024 itibariyle 228 kez incelenmiş/okunmuştur.