
Toplum için geçerli olan
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 8.660 başlık/FaRk ile birlikte,
8.660 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(27/36)
- PİGME ile/ve EFE
( Afrika yerlisi. İLE/VE Kongo'daki Pigme'ler. )
- | PİRİNÇ EKMEK ile AĞAÇ DİKMEK |
ile/ve/değil/||/<>/<
ÇOCUK YETİŞTİRMEK
( [öngörümüz/"beklentimiz"] Bir yıllıksa. İLE On yıllıksa. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Yüz yıllık olursa. )
- PİRİNÇ ile/ve/||/<> BUĞDAY
(
Ölçüt | "Pirinç Kültürü" | "Buğday Kültürü" |
---|---|---|
Tarımsal Yapı | Yoğun iş gücü gerektirir, sulama düzenekleri ve topluluk iş birliği zorunludur. | Bireysel olarak yapılabilir, daha az iş gücü gerektirir. |
Toplumsal Etki | İş bölümü ve dayanışma baskındır, topluluk iş birliği ön plandadır. | Bireycilik baskındır, bağımsız çalışma olanaklıdır. |
Düşünce Tarzı | Bütüncül ve bağlamsal düşünme eğilimi vardır. | Çözümleyici ve bireysel düşünme eğilimi vardır. |
Thomas Talhelm'in "İddiası" | Bireylerin ortaklık içinde olduğu, topluluk içinde iş birliğine yatkın olduğu savunulur. | Bireyci yapının daha güçlü olduğu, bağımsızlığın vurgulandığı savunulur. |
- PIRTLAMA ile OSURMA(YELLENME/GAZ ÇIKARMA/KAVARA/ZARTA[Ar.]/CARTA)
( Birinin/birilerinin yanında yelleniliyorsa ya çok büyük bir yakınlığa ya da kopuşa/uzaklaşmaya işarettir. )
( Sevgili/eş yanında yellenebilmek, ilk başlarda yakınlığın/rahatlığın bir göstergesi olsa da daha sonraları dikkatsiz tutumlarla uzaklaşmanın ya da fazla kanıksamanın göstergesi olabilir. )
( Kişilere ayrı oda verme gereğinin/isteğinin de en büyük olası nedenlerinden biridir. )
( ... ile OS[İsveççe]: Kötü koku. )
- PİS ile/değil BİZ
- PİŞKİN/LİK ile/ve/değil/yerine EMİN/LİK
- PİŞKİN/LİK ile/ve/||/<> YÜZSÜZ/LÜK
- PİŞMAN ile/ve/||/<> PERİŞAN
( Alan. İLE/VE/||/<> Almayan. )
- PİŞMANLIK:
YAPTIKLARIMIZDAN ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/> YAPMADIKLARIMIZDAN
( Zamanla geçer. İLE Çözümü yoktur. )
- PİŞMANLIK ile/ve/||/<> SON PİŞMANLIK
( Yarar getirir/getirebilir. İLE/VE/||/<> Yarar getirmez. )
- PİŞMANLIK ile/ve/<> UTANÇ
( PENITENCE/REGRET vs./and/<> SHAME )
- PİŞMAN/LIK ile/ve/||/<>/> VİCDAN AZABI
( REGRET vs./and/||/<>/> REMORSE )
- PİYON ile/ve/değil/||/<>/> VEZİR
( )
- PLASEBO (ETKİSİ) ile/ve/<>/>< NOSEBO (ETKİSİ)
( "Memnun edeceğim." İLE/VE/<>/>< "Zarar vereceğim." )
- PLÜTOKRASİ[Fr. < PLOUTOCRATIE] ile BEY ERKİ / VARSIL ERKİ
( "Zenginlerin yönetimi, zenginler iktidarı." )
- PLUTOKRASİ[Fr. < Yun.] değil/yerine/= VARSILERKİ
- POLARİZASYON/POLARISATION değil/yerine/= UCLAŞMA/KUTUPLAŞMA
- POLİÇE[İt. < BOLIZZA] ile BOLİÇE[İbr.]
( Belirli bir sürenin sonunda belirli bir parayı kendi adına ya da bir başkasının emrine ödemesi için alacaklının borçluya yazdığı bildiri. | Sigorta senedi. İLE Yahudi kadını. )
- POLİGİNİ/POLİJİNİ ile/ve POLİANDRİ ile/ve POLİGAMİ
( Erilin çok eşliliği. İLE/VE Dişilin çok eşliliği. İLE/VE Çok eşlilik. )
- POLİS = KENT/ŞEHİR
( Sözcük anlamıyla "Kent/Şehir" demektir. Şehirde ve bir arada yaşamanın gerektirdiği koşulları ilk elden sağlayan ve takipçisi, dayanakça gücü olandır. )
- POLİS[Yun.] ile/||/<> SİT/SİTE[İng. < CITY < Yun.]
( Çevresinde sur bulunan, aşağı kent ve gerisindeki akropolis adı verilen iki tepeden oluşan kent (site) devletidir. İLE/||/<> Kapalı bir öbek oluşturan yapı toplulukları, birbirinden ayrılmadan korunması gereken alan. )
- POLİTİK ERDEMLER ile/ve/||/<> BİLGELİK[DİANOETİK] ERDEMLERİ
( Tedbir, itidal ve cesâret. İLE/VE/||/<> Adâlet, bilim ve aşk. )
- POLİTİKA EKONOMİSİ değil/yerine/>< EKONOMİ POLİTİKASI
- POLİTİKA ile/ve/||/<>/>/< JEOPOLİTİKA ile/ve/||/<>/>/< EKONOMİ
( ... İLE/VE/||/<>/>/< Coğrafya, ekonomi, nüfus vb.nin devletin ve yönetimi üzerindeki ülkeler arasındaki koşulları, değişkenleri ve etkisi. İLE/VE/||/<>/>/< ... )
( POLITICS vs./and/||/<>/>/< GEOPOLITICS vs./and/||/<>/>/< ECONOMICS )
- POLYANNA İLKESİ ile WOBEGON GÖLÜ İLKESİ
( İlgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )
- POLYBIUS ve/||/<> MONTESQUIEU
( Hiçbir şey insan kalbindeki vicdandan daha korkunç bir tanık ya da daha dehşet verici bir suçlayıcı olamaz. İLE " 'Önyargı' dediğimiz, bazı şeylerin bilinmemesi değil kişinin, kendini tanımamasıdır." )
- POMAK
( Rumeli'de, Bulgarca konuşan bir Türk ve Müslüman topluluğu. )
- POMPA/LAMA ile/ve/||/<> KÖRÜK/LEME
- POPÜLASYON DİNAMİKLERİ ile DOĞUM ORANI
( Bir popülasyondaki canlı sayısının zamanla nasıl değiştiğini inceleyen bilim dalı. İLE Belirli bir zaman diliminde doğan bireylerin sayısının toplam popülasyona oranı. )
- PORSELEN ile FAĞFUR[Fars.]
( ... İLE Çin imparatorlarına verilen san. | Çin'de yapılmış kâse, tabak, vazo gibi porselen eşya. )
- POSTACI ile/değil/yerine POSTA KUTUSU
( Papua Yeni Gine'de, hiç postacı bulunmuyor. Ancak posta kutusu kiralayabiliyorsunuz. )
- PRENS[Fr./İng. < PRINCE] ile/||/<> GİRAY ile/||/<> ARŞİDÜK[Fr. < ARCHIDUC]/ARŞİDUKA ile/||/<> VOYVODA
( Hükümdar ailesinden olan erkeklere verilen unvan. | Bir prensliğin başında bulunan. | Bazı ülkelerde en yüksek "!soyluluk" unvanıydı. İLE/||/<> Kırım hanlarına ve han ailesinden olan prenslere verilen san. İLE/||/<> Avusturya - Macaristan prenslerine verilen unvan. İLE/||/<> Slav dillerinde kumandan ya da prens anlamına gelir. [Osmanlı'da, Eflak ve Boğdan'ı topraklarına katmadan önce bu ülkelerin kralları voyvoda adıyla anılmaktaydı. Osmanlı zamanında aynı terim, Eflak ve Boğdan vilâyetlerine Sultan tarafından tayin edilen valiler için kullanılmaya devam etti. Voyvodalar, Osmanlı'nın kadrolarında sancak beylerine eşit konumdaydı.][Anadolu ve Rumeli'deki resmî Hıristiyan yöneticilere de bu ad verilmiştir.] )
- PRES(S)[İng.] değil/yerine/= BASIN
- PRESTİJ ile KARİZMA
( PRESTIGE vs. CHARISMA )
- PRESTİJ ile PERESTİJ[Fars.]
( ... İLE/DEĞİL Tapınma, taparcasına sevme. )
- PROFAN ile ...
( Kutsal olmayan. )
- PROFESÖR["PROFÖSÖR" değil!] değil/yerine/= BİLMEN
- PROLETARYA[Fr. < PROLÉTARIAT]
( Emekçinin oluşturduğu sınıf. )
- PRÖMİYE(PREMIER) ile GALA
- PROTEST (TUTUM/TAVIR) değil/yerine TEPKİCİ/TEPKİSEL (TUTUM/TAVIR)
- PROTESTO[İt.] ile MANİFESTO[İt. < Lat.]
( Bir davranışı, bir düşünceyi, bir uygulamayı, haksız, yersiz, gereksiz bularak karşı çıkma, kabul etmeme. | Herhangi bir davranışın, haksız, yersiz, gereksiz görülerek onanmadığını bildiren resmi açıklama. | Değerli evrak niteliğindeki borç senedinin ödenmemesi durumunda, özel bir biçime bağlı ve belirli hukuksal sonuçlar doğuran bildirim. İLE Bir gemideki malları göstermek için kaptan tarafından boşaltma işlemlerinin yapılacağı gümrük idaresine verilen dizin. | Bildiri. )
- PROTOKOL ile FORMALİTE
( PROTOCOL vs. FORMALITY )
- PROTOKOL değil/yerine/= SÖZLEŞME/ANTLAŞMA, SÖZ BELGE/TUTANAK | SEÇKİN, SEÇKİNLER
( Bir toplantı sonunda imzalanan belge. | Diplomaside uyulması gereken kurallar. )
- PSİKOLOG ile PSİKİYATRİST
( PSYCHOLOGIST vs. PSYCHIATRIST )
- PSİKOLOJİ:
3D ile/ve/değil/||/<>/> 6D
( Düşünce, Duygu ve Davranış. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Değer, Deneyim ve Dil. )
- [ne yazık ki]
PSİKOLOJİDE/PSİKİYATRİDE:
GERÇEK "HASTA/LAR" ile/ve/değil/<>/> GERÇEK HASTANIN, "HASTA ETTİKLERİ"
- PSİKOLOJİDE/TÜZEDE KORUMA:
KENDİ İÇİN ve/||/<>/> YAKIN ÇEVRE İÇİN ve/||/<>/> TOPLUM İÇİN
- PSİKOLOJİK VE TOPLUMSAL SORUNLARIN KÖKENİNDE:
[ya] COŞKUNUN ile/ve/ya da/||/<> ÖFKENİN ile/ve/ya da/||/<> KORKUNUN DÜZENLENEMEMESİ
- PSİKOLOJİK ile/değil/yerine PSİKOJENİK
- PSİKOLOJİK ile/değil PSİŞİK
- PSİKOLOJİSİ BOZUK OLAN ile KARAKTERİ BOZUK OLAN
( Düzelir. İLE Düzelmez. )
- PSİKOPAT ile/değil/yerine SOSYOPAT
- [ne yazık ki]
PSİKOPAT/LIK ile/ve/||/<> İNSAFSIZ/LIK
- PSİKO-TOPLUMSAL BEN ile/ve/||/<> TEMSİLİ BEN ile/ve/||/<> EYLEYEN BEN
- PUSAN ve/<> SUVAN ve/<> ECO
( Kore Savaşı'nda, askerlerimizin gönderildiği, sıcak savaşın gerçekleştiği cepheler.
[27 Temmuz 1953'te, 2 yıl, 9 ay, 10 gün süren sıcak savaş bittiğinde, 6360 şehit, 229 tutsak, 5247 de gazimiz olmuştu.] )
- PUŞKİN ve/||/<> GOGOL ve/||/<> GONÇAROV ve/||/<> DOSTOYEVSKİ ve/||/<> TURGENYEV ve/||/<> TOLSTOY ve/||/<> ÇEHOV ve/||/<> GORKİ ve/||/<> ZAMYATİN ve/||/<> BULGAKOV ve/||/<> PASTERNAK
( 1799 - 1837 ve/||/<> 1809 - 1852 ve/||/<> 1812 - 1891 ve/||/<> 1821 - 1881 ve/||/<> 1818 - 1883 ve/||/<> 1828 - 1910 ve/||/<> 1860 - 1904 ve/||/<> 1868 - 1936 ve/||/<> 1884 - 1937 ve/||/<> 1891 - 1940 ve/||/<> 1890 - 1960 )
( )
- PUT KIRMAK ile/değil YORGAN SİLKMEK
- PUT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KUT
( [not] IDOL vs./and/but/||/<>/< BLESSING/FORTUNE
BLESSING/FORTUNE instead of IDOL )
- PUT/LARI/NI KIRMAMAK ve/||/<>/> KENDİNİ, PUT KILMAK
- PUTLAŞTIRMA ile/değil/yerine VEFÂ
- PUTLAŞTIRMAMAK ve/||/<> DONDURMAMAK
- RACA/RAJA ile/> MİHRACE[Sansk.]
( ... İLE/> Hindistan'da, Raca'dan daha büyük hükümdarlara verilen ad. )
- RAĞBET değil/yerine/= İSTEK, ARZU, İYİ KABUL EDİLME | İSTEKLE KARŞILAMA
- RAHAT ile ÇOLPA/MELEME
( Rahatına düşkün. )
- [ne yazık ki]
!"RAHAT"/LIK ve/||/<>/>/< !KAYITSIZ/LIK
- RAHAT/LIK ile YAVŞAK/LIK
- RAHATSIZLIK ile ŞİKÂYET
- RÂHİB ve/<> KÂTİB ve/<> HÂSİB
- RAHMET ile/ve/<> ELİ AÇIKLIK, CÖMERTLİK
( Allah'ın vermesi. İLE/VE/<> Kişinin yeterince, zamanında, zemininde ve/ya da bol bol vermesi/paylaşması. )
- RAKİP/HASIM[Ar.] değil/yerine/= ÇEKİŞTEŞ/KARŞIDAŞ/YARIŞTAŞ
- RAKİP ile/ve/< KURBAN
( (gerektiğinde) Rakip olabilmek/olmak için kurban da olabilmelisindir. )
- RAMAZAN ile/ve/||/<>/> GAMLI RAMAZAN
( ... İLE/VE/||/<>/> 1812 ve 2020 yılındaki Ramazan ayı. )
( )
- RAMAZAN ve/||/<>/> TOPLUMSALLAŞMA
- RANDEVU ile/ve/değil/||/<>/< REZERVASYON
- RANT ve/ne yazık ki/> "RAHAT"/LIK
- RASLİLA ile ...
( Hindistan'a özgü bir halk oyunu. )
- RÂY[Ar.] ile RA'Y[Ar.] ile RAY[Fr./İng. RAIL]
( Oy, rey, fikir. | Raca, Hint hükümdarı. | Sancak, bayrak.[< RÂYET] İLE Otlama. | Otlatma, gütme. | Teslim olma. )
- RÂZI OLUNAN ÖFKE ile RÂZI OLUNMAYAN ÖFKE
( Bizi mahkum eden şey, huylarımız, ahlâkımızdır. )
- REDDEDİLME ile/ve/||/<> ISTIRAB/ACI
( Reddedilmek, beyin tarafından, fiziksel bir acı olarak algılanıyor. )
- REDDETMEK ile AŞAĞILAMAK
( REJECT vs. TO DESPISE )
- REDDETMEK ile/değil BOYUN EĞMEMEK
( [not] TO DENY vs./but NOT TO SUBMIT )
- [ne yazık ki]
REDDETMEK ile/ve/||/<>/> YASAKLAMAK
- REFAH[Ar.] yerine GÖNENÇ
( Bolluk, rahatlık ve varlık içinde, iyi olanaklarda yaşama. )
- REFERANS DEĞER/REFERENCE VALUE[İng.] değil/yerine/= DAYANAK DEĞER
- REFERANS[[İng. < REFERENCE]] değil/yerine/= REVERANS[Fr.]
( Kaynak. | Öneri. | Öneri mektubu. İLE Selâm ya da teşekkür için eğilerek ya da dizleri kırarak yapılan hareket. )
- REFÎ'[Ar. < RİF'AT] ile REFÎH[Ar. < REFAH]
( Yüksek, yüce. İLE Refah ve rahat içinde yaşayan. )
- REFS[Ar.] ile REFŞ[Ar.]
( Edep dışı söz söyleme. | Hanımlara söz atma. İLE Çapa, küçük kazma. | Bir tür ırmak kaplumbağası.[Fırat ve Dicle'de bulunur.] | Kulağı büyük olma. )
- REHÂ'[Ar.] ile REHÂ[Ar.]
( Bolluk, genişlik. | Varlık içinde bulunma. | Gevşeklik, sölpüklük. İLE Kurtulma, kurtuluş. )
- REHÂVET değil/yerine/= GEVŞEKLİK
- REJİM/REGIMEN[İng.]/REGIME[Fr.] değil/yerine/= DİYET | UYGULAMA BİÇİMİ, YÖNETME, YÖNETİDÜZEN
( Yönetme, düzenleme biçimi. | Düzen. | Bir devletin yönetim biçimi. )
- REKÂBET EDERSEK değil/yerine/>< CESÂRET EDERSEK
( Aynılaş(tır)ırız. DEĞİL/YERİNE/>< Farklılaş(tır)ırız. )
- REKÂBET[Ar.] değil/yerine/= ÇEKİŞKİ/YARIŞKI
- REKABET ile/ve/değil/yerine/||/>< DAYANIŞMA
- REKABET ile/ve/yerine İŞBİRLİĞİ
( RIVALRY vs./and COOPERATION
COOPERATION instead of RIVALRY )
- REKLAM:
ÜRÜN/Ü ÖVMEK değil ETKİ/KAYIT YARATMAK
- REKLÂM VE GÖRÜNTÜ KİRLİLİĞİ ve GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ ve SİGARA SORUNU
( )
- REKTÖR değil/yerine/= BİLİMBEY
( Baş papaz. DEĞİL/YERİNE ... )
- RENCİDE ETMEK ile/ve/<> "KÜÇÜK DÜŞÜRMEK"
- RESESİF[Fr. < RÉCESSIF]/RECESSIVE[İng.] değil/yerine/= ÇEKİNİK
- REŞİD ve/||/<>/> MÜRŞİD
- RESİM ÖĞRETMENİ ile/ve RESSAM
( Ressamları konu alan bazı filmler...
- Artemisia (1997)
- Basquiat (1996)
- Big Eyes (2014)
- Camille Claudel, 1915 (2013)
- Caravaggio (2007)
- Carrington (1995)
- Frida (2002)
- Girl with a Pearl Earring (2003)
- Goya's Ghosts (2006)
- Klimt (2006)
- Love Is the Devil: Study for a Portrait of Francis Bacon (1998)
- Modigliani (2004)
- Nightwatching (2007)
- Pollock (2000)
- Séraphine (2008)
- Surviving Picasso (1996)
- Van Gogh (1991) )
- RESMÎ GEÇİT değil RESM-İ GEÇİT
- RESM-İ KÜŞÂD değil/yerine/= AÇILIŞ TÖRENİ
- REZİL-KEPÂZE (OLMAK/EDİLMEK)
- REZİL-RÜSVÂ (OLMAK/EDİLMEK)
- REZİL[Ar.] ile/ve/||/<> RÜSVÂ(Y)[Fars.]
( Alçak, adi, utanmaz, hayâsız. İLE/VE/||/<> İtibarsız, ayıpları ortaya çıkarılmış, onursuz, rezil. )
- REZİL değil/yerine/>< ZEVİL
- REZİL/LİK(/REZÂLET) ile SEFİL/LİK(/SEFÂLET)
( VILENESS vs. MISERY )
- REZİL/LİK ile/ve/||/<> SEFİL/LİK
( )
- | "REZİL" ve/ya da "SEFİL" |
değil/yerine/><
ASİL
( [ayrılıktan hemen sonra ...]
| Başkasının kollarına bırakana "denilen". VE/YA DA Alkole bırakana "denilen". |
DEĞİL/YERİNE/><
Zamana bırakana denilen. )
- REZZÂK[< RIZK] ile ...
( TÜM CANLILARIN RIZKINI VEREN ALLAH )
- RİÂYET değil/yerine/= GÜTME, GÖZETME | UYMAK, SAYGI, SAYMA | AĞIRLAMA
( GÜTME, GÖZETME | UYMAK, SAYGI, SAYMA | AĞIRLAMA )
- RİCÂ/RECÂ[Ar.] ile RİC'Â[Ar.]
( Ümit, umma. | Yalvarma. | İstek, dilek. İLE Bir ya da iki kez boşanan erkeğin tekrar eşine dönmesi. )
- RİCÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİRHÂM[Ar. < RUHM]
( Ümit, umma. | Yalvarma. | İstek, dilek. İLE/VE/||/<> Merhamet dileme, yalvarma, yalvarış. )
- RİF'AT ile RÜFÂT
( Yükseklik, yücelik. | Yüksek rütbe. İLE Çürümüş, un ufak olmuş. )
- RİSÂLET ile/ve/||/<> SİYASET
- RİSK ALMAK ile/değil/yerine/>< ÖNLEM ALMAK
- RİSKLER [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- RİTÜEL/RITUAL[İng.] değil/yerine/= TÖRENSİ/AYİNLE İLGİLİ
- RİTÜEL ile PROTOKOL[Fr. < Yun.]
( ... İLE Bir toplantı, oturum, soruşturma sonunda imzalanan belge. | Diplomatlar arasında yapılan antlaşma tutanağı. | Diplomatlıkta, devletler arasındaki ilişkilerde geçen yazışmalarda, resmi törenlerde, devlet başkanları ile onları temsilcileri arasındaki görüşmelerde uyulan kurallar. )
- RİTÜEL ile/ve/||/<> RUTİN
- RİTÜEL ile/ve/<> TİYATRO
( Seyirlik değildir, doğrudan katılımı gerektirir. İLE/VE/<> En azından, izleyici olarak katılımı gerektirir. )
- RİVÂYET ile/ve/değil/yerine/+/>< DİRÂYET[YETENEK]
- RİYÂSET[Ar.] ile BAŞKANLIK
( REİSLİK, BAŞ OLMA, BAŞKANLIK )
- RİYÂSET ile/ve/değil/yerine RİYÂET
- RIZÂ ve/< İKNÂ
- RIZK >/<> KAZÛRAT >/<> RIZK
( RZK > KZR <> RZK [~] )
( Doğadan kişiye/hayvana. > Kişide/hayvanda. <> Doğaya. )
( Gıda. > Besin-posa. <> Gübre-toprak-gıda. )
( Tohum/fidan/ağaç. > Yaprak/çiçek/meyve. <> Çürük yaprak/meyve-gübre-toprak-fidan/ağaç. )
( Mürşid. > Mürid. > Mürşid. )
- ROL ile/ve MASKE
( Bir maske taktığını fark ettiğin anda, o maske, düşmeye başlamıştır. )
- ROMAN ve/||/<> FELSEFE
- ROMANTİZM:
AKIM değil ÖNCÜL
- ROZET[Fr.] değil/yerine/= İĞNE
( Yakaya vs. takılmak için çeşitli biçimlerde yapılan, bir kuruluşun simgesi sayılacak ufak kâğıt ya da metal nesne. | Musluğun, gizli döşenmiş boruya vidalandığı yerine çirkin görünüşünü kapatmak amacıyla kullanılan nikel ya da krom kaplanmış çember biçimli sac parça. )
- RUHANİYET ile ...
( Kendine ve başkalarına iyilik yapma. )
- RUHBANLAR ile/ve/<>/>< RUHBAN OLMAYANLAR
( "Askerler". İLE/VE/<>/>< "Siviller" gibi. )
( Latince konuşurlardı. İLE/VE/<>/>< Fransızca konuşurlardı. )
( CLERICUS cum/et/<>/>< LAICUS )
- RÜKN ile ...
( BİR ŞEYİN EN SAĞLAM TARAFI, TEMEL DİREĞİ | KOLON, DİREK | NÜFUZLU, ÖNEMLİ, KUVVETLİ KİŞİ | İSLÂM HUKUKUNDA SÖZLEŞMENİN KURULMUŞ SAYILMASI İÇİN BULUNMASI GEREKLİ ŞARTLAR )
- RUM ile/ve/=/||/<> BALAMA
( Orta oyununda Rum tipi. | Karagöz, matiz ve külhanbeyi tipleri tarafından yabancı ülkelerin tiplerine seslenirken kullanılan söz. )
- RUMİNE ile/||/<> VERSAILLES
( Lozan Antlaşması'nın yapıldığı saray. İLE/||/<> I. Dünya Savaşı sonunda İtilâf Devletlerinin 28 Haziran 1919'da Almanya ile imzaladığı antlaşmanın yapıldığı yer. )
- RUS ile/değil ÇUVAŞ
( ... İLE/DEĞİL Rusya'da, Volga ırmağı kıyısında yaşayan, Türk halklarından olan kişi. | Çuvaşlara özgü olan. )
- RUSSELL AÇMAZI ile/ve/||/<> CANTOR AÇMAZI ile/ve/||/<> RICHARD AÇMAZI ile/ve/||/<> YALANCI AÇMAZI ile/ve/||/<> CURRY AÇMAZI ile/ve/||/<> YABLO AÇMAZI ile/ve/||/<> BERRY AÇMAZI ile/ve/||/<> HETEROLOJİK AÇMAZ
- RÜYA GİBİ ile/ve/||/<> JİLET GİBİ
( Kadının güzelliği için söylenilen/hayal edilen. İLE/VE/||/<> Erkeğin yakışıklılığı için söylenilen/hayal edilen. )
- RÜYA ile/ve/<> MİT
( Bireysel. İLE/VE/<> Toplumsal. )
( Bireysel mitlerdir. İLE/VE/<> Ortak rüyalardır. )
- RÜYÂ ile/<> RİYÂ
( Olmadığı gibi görmek. İLE/<> Olmadığı/n gibi görünmek. )
- SAÂDET[Ar.] ile SÜREKLİ MUTLULUK
( SÜREKLİ MUTLULUK )
- SAAT:
9 ve/||/<>/> 10
( Evde yokuz. VE/||/<>/> Yatağa kon! )
- SAATİ SAATİNE (TAKİP ETMEK)
- SABÎ[Ar.] değil/yerine/= ÇOCUK
( HENÜZ MEMEDEN KESİLMEMİŞ ERKEK ÇOCUK | ÜÇ YAŞINI TAMAMLAMAYAN ERKEK ÇOCUK )
- SÂBİ' ile SABÎ
( Yıldızlara tapanlardan sebea'lı. İLE Henüz memeden kesilmemiş eril çocuk. | Üç yaşını tamamlamamış eril çocuk. )
- SABIR ile/ve/değil/<>/ne yazık ki ÇIKAR
- SABIR ve/<> TAVIR/TUTUM
( Hiçbir şeyin yokken gösterdiğin. VE/<> Her şeyin varken sergilediğin. )
- SABRI SINAMAK ile/ve/ne yazık ki/||/<> SABRI ZORLAMAK
- SABUN [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- SAÇMA ile ABES
( ABSURD vs. IMPROPER/UNREASONABLE )
- [ne yazık ki]
SAÇMA ile/ve/değil/||/<> BAĞLANTISIZ
- SAÇMA/LIK:
KİŞİNİN ÇIĞLIĞI ile/ve/ne yazık ki/||/<> DÜNYANIN SESSİZLİĞİ/SUSKUNLUĞU
- SAÇMALIK ile/ve/değil/||/<>/> KISIR DÖNGÜ
- SÂDÂD ile EFENDİLER
( EFENDİLER )
- SADAKA ile ISKAT[Ar.]
( ... İLE Düşürme, aşağı atma. | Düşürülme. | Ölenlerin, kılınmamış namazları ve tutulmamış oruçları için verilen sadaka. )
- SADÂKAT VE BAĞLILIK ve/||/<> FARKINDALIK VE ADÂLET ve/||/<> EDEB VE HAYÂ ve/||/<> FETA VE GÖNÜL
( HZ. EBÛ-BEKİR SIDDÎK ve/||/<> HZ. ÖMER el-FÂRUK/HATTÂB ve/||/<> HZ. OSMAN ZİNNUREYN ve/||/<> HZ. İMÂM-I ALİ )
( Çocukluk. VE/||/<> Gençlik. VE/||/<> Yetişkinlik. VE/||/<> Olgunluk. )
- SADAKAT[Ar. < SADAKA]["ka" uzun okunur] ile SADÂKAT[Ar. < SIDK]
( Sadakalar. | Müslümanların ellerinde bulunan ve fakirlere/düşkünlere verilen üç maldan biri. İLE Dostluk, içten bağlılık, vefâlılık. Doğruluk, yürek doğruluğu. )
- SADAKAYI:
SAKAT DİLENCİYE VERMEK ile/ve/değil/||/<>/< YOKSUL FİLOZOFA VER(E)MEMEK
( Bir gün, kötürüm ya da kör olmaktan korktuklarından, "gözünden/gördüklerinden akıllı" olmalarından dolayı. İLE Gün gelip de, felsefenin içinde olacaklarını düşünememekten dolayı. )
- ŞÂDÂN ile SEVİNÇLİ, NEŞELİ, ZEVKLİ | ŞAD KİŞİLER
( SEVİNÇLİ, NEŞELİ, KEYİFLİ | ŞAD KİMSELER )
- SAFDİL[Fars.] ile/= SAFDERUN[Fars.]
( Kolayca aldatılan. )
- SÂFİYET AHLÂKI ile/ve/> İRFAN AHLÂKI ile/ve/> AŞK AHLÂKI
( Saflaşmadıkça, kapı/lar açılmaz. )
( MORALS OF PURITY vs./and MORALS OF WISDOM vs./and MORALS OF LOVE )
- SAFİYET ve/||/<> SAMİMİYET
- SAĞ-SOL
- SAĞ ile/ve/||/<>/> SELÂMET
( Sen. İLE/VE/||/<>/> Ben. )
- SAĞA SOLA (SORMAK, BAKMAK)
- SAĞALTIM ile/ve/değil/||/<>/< DAYANIŞMA
- SAĞDUYU ve/<> DENGE
- SAĞDUYU ile DUYARLILIK
( AKL-I/HİSS-İ SELÎM ile HASSASİYET )
- SAĞLAM ZİHİN ve/||/<>/>/< SAĞLAM GÖVDE
( Sağlam anlık[zihin], sağlam gövdede bulunur. VE/||/<>/>/< Sağlam gövde, sağlam anlıkta[zihinde] bulunur. )
- SAĞLIK:
"HİZMET" ile/ve/değil/||/<>/< HAK
- SAHİH (OLAN) ile/ve SALİH (OLAN)
( Bilinmeli. İLE/VE Uygulanmalı. )
- SAHİP ÇIKMAK ile/ve/değil PAYLAŞAMAMAK
- SAHİP OLMAK ile AİT OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRLİKTE VE BÜTÜN OLMAK
- SAHİP OLMAK ile/yerine KURUCU(SU) OLMAK
( OWNER vs. FOUNDER
FOUNDER instead of OWNER )
- SAHİP OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> SAHİP ÇIKMAK
- SAHİPLENME ile/değil/yerine/< AİDİYET
( Kentte. İLE/DEĞİL/YERİNE/< Köyde, doğada. )
- SAHİPLENME ile/ve/||/<> KOLLAMA
- ŞAHIS[Ar.] değil/yerine/= KİŞİ/BİREY
- ŞAHIS[Ar. ŞAHS] ile ŞÂHIS
( Kimse, kişi. İLE Sırık. )
- ŞAHİT ile/değil ŞAYET
- ŞÂHİT ile ŞEHÎT
( Dünyaya gelerek. İLE/VE/||/<>/> Dünyadan giderek. )
( İzleyerek yaşayan. İLE/VE/||/<>/> Katılarak, deneyimleyerek yaşayan. )
( Sahip olan. İLE/VE/||/<>/> Olan. )
- SAHNE ALMAK değil/yerine SAHNEYE ÇIKMAK
- SAHNE ÇALMAK ile/değil ÖNEMİNE BİNAEN
- ŞAHS/ŞAHIS/FERT/FERD/INDIVIDU değil/yerine/= BİREY
- ŞAHSEN[Ar.] değil/yerine/= KİŞİSEL OLARAK
- ŞAHSİ (HAKLAR) değil/yerine/= KİŞİSEL (ÜLEVLER)
- ŞAHSÎ[Ar.] değil/yerine/= KİŞİSEL
- KENDİLİK:
SAHTE ile/değil/yerine/>< GERÇEK
- SAHTEKÂR ile HİLEKÂR
( Sahtekâr kişi, sahici kişinin gözüne bakamaz. )
- SAHTE/LİK ile/değil/yerine/>< İÇTEN/LİK
- ŞAİR ile/ve/||/<> DELİ ile/ve/||/<> MECNÛN
- SAK ile SAK[Ar.]
( Uyanık, gözü açık. | Uykusu hafif. İLE Sap. )
- ŞAKA YAPMAK ile LAUBALİLİK
- ŞAKA ile/ve/||/<>/> İNTİKAM
- ŞÂKÎ[Ar. < ŞİKÂYET] ile ŞAKÎ[Ar. < ŞEKÂVET]
( Şikâyetçi, şikâyet eden. İLE Bahtsız, kötü hareketli, haylaz, habîs. | Yol kesen, haydut. )
- SAKİL[Ar.]["SAKİR" değil!] değil/yerine/= AĞIR | KABA
( Ağır. | Sıkıntı veren, sıkıntılı. | Çirkin, kaba. | Türk müziğinde bir usûl. )
- SAKIN!:
ADAMIN, YERE BAKANINDAN
ve/||/<>
SUYUN, YAVAŞ AKANINDAN
- SAKİN OLMAK ile/ve/<> (KENDİNE) HÂKİM OLMAK
- SAKİN/LİK ile AĞIRBAŞLI/LIK
( ... ile REZÂNET )
( ... cum SOBRITEAS )
- SAKİN/LİK ile "AĞIR/LIK"
( Zihinsel. İLE Davranış ve tutumlarla. )
( Bilinçli/farkındalıklı iç devinimle. İLE Çevredekilerin bağdaştırdıkları/bekledikleri sıfatla. | [Mizactan dolayı da olabilir] )
( Sakin bir yaşama biçimine sahip kişiler, sıkı ve alçakgönüllü çalışmalarını sürdürmeli. )
( ... ile BETAET )
- SAKİNLİK ile/ve DAYANÇ/SABIR
( Belirli bir bilgi ve bilinç/tutum gerektirir! )
( CALMNESS vs./and PATIENCE )
- SAKİN/LİK ile/değil KAYITSIZ/LIK
( Her sakin/lik görüntüsü sakinlik olmayabilir hatta kayıtsızlıktan/ilgisizlikten/içekapanıklıktan kaynaklanıyor olabilir! )
- SAKİN/LİK ile SOĞUK/LUK
( Her sakin/lik görüntüsü sakinlik olmayabilir hatta anlamamasından/uzak kalmasından kaynaklanıyor olabilir! )
- SAKİN/MUKİM/MÜTEMEKKİN[Ar.] değil/yerine/= OTURAN/OTURGAN/YERLEŞİK
- SAKLAMAK ile/ve/değil PAYLAŞMAMAK
( [not] TO CONCEAL vs./and/but NOT TO SHARE )
- SAKLI GİZLİ (İŞLER YAPMAK)
- ŞAKRAK ile ŞAKRAK
( Şen, neşeli, yaşam dolu. İLE İspinozgillerden, başı siyah, boynu kırmızı, ötücü bir kuş. )
( ... cum PYRRHULA PYRRHULA )
- [ne yazık ki]
ŞAKŞAKÇI/LIK ile YALAKA/LIK
- SALÂH ile/ve/||/<>/> FELÂH
- SALÂHİYETNÂME değil/yerine/= YETKİBELGE
- SALAK/LIK ile/ve/<>/değil ÇARESİZ/LİK
- SALAM[Azr.] = SELAM[Tr.]
- SALDIRI SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
KARALAMA ile/ve/||/<> NİTELİKSEL ile/ve/||/<> "SEN / SEN DE ..." ile/ve/||/<> DOLDURUŞA GETİRME
( ARGUMENT AGAINST THE MAN vs./and/||/<> CIRCUMSTANTIAL AD HOMINEM vs./and/||/<> FALLACY OF "YOU / YOU ALSO" vs./and/||/<> POISONING THE WELL )
- SALDIRI ile/ve/değil/yerine/<> EYLEMSİZLİK/KAYITSIZLIK
- [ne yazık ki]
!SALDIRI ile/ve/||/<>/>/< !ŞİDDET
( Şiddet, saldırganlığın da ötesinde onun, nefret, düşmanlık gibi duygu ve etkinlik kazandığı biçimi ya da çeşit ve derecesidir. )
- SALDIRMAK ile/değil/yerine/>< SARILMAK
- SALDIRMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SATAŞMAK
- SALGIN ile KOLERA[Fr. < CHOLERA]
( ... İLE Şiddetli ishal ve kusmalarla kendini gösteren, çok bulaşıcı, salgın ve öldürücü bir hastalık. )
- SÂLİK ile/ve/||/<>/> SÂDIK
- SÂLİK ile/ve/||/<>/> SAHİP
- SALLAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SARSMAK
- SALUTATION/GREETING vs./and LOVE
- SAMANA ile SAMANYA
( Huzur içinde yaşayan Brahmin. | Rahip. İLE Tümellik. )
- [ne yazık ki]
ŞAMAR OĞLANI (NA DÖN[DÜR/ÜL]MEK) ile/ve/||/<> GÜNAH KEÇİSİ (İLÂN ETMEK/EDİLMEK)
- ŞÂMİL[< ŞEML < ŞÜMÛL] ile/ve/<> KÂMİL[< KEMÂL]
( Topluma. İLE/VE/<> Kişiye/sana! )
( Genele. İLE/VE/<> Özele. )
( İçine alan, kaplayan, çevreleyen. İLE/VE/<> Tam, eksiksiz, bütün. | Olgun. | Bilgin, âlim. )
- SAMİMİYET ile AÇIKLIK ile SAYDAMLIK/ŞEFFAFLIK
( Açıklığı ve iyilikseverliği sayesinde hem çevresine, hem de sonuç olarak kendine yararlı olan biri simgelenir. )
( SINCERE | INTIMACY vs. OPENNESS vs. TRANSPARENCY )
- SAMİMİYET ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> ÇIKAR
- SAMİMİYET >< ERKÂN
( Samimiyet oluşunca, erkân kalkar. )
- SAMİMİYET >< YABANCILIK
( İki kişi, sadece samimi olduğunuda, artık birbirine yabancı değillerdir. )
- SAMİMİYET >< YALNIZLIK
- SANA SÖVÜYORUM değil/yerine/>< SENİ SEVİYORUM
( DEĞİL/YERİNE/><
)
- SANA YAPILAN "KÖTÜLÜK" ile/değil/yerine/ne yazık ki/>< SENİN YAPTIĞIN KÖTÜLÜK/YANLIŞ/HATA
( Unut/abil! İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Unutma! )
- SANAT, GELENEKSEL UYGULAMANIN(RİTÜEL):
İÇİNDE değil DIŞINDA
- SANAT [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- SANAT:
"PROPAGANDA" değil/yerine ÖĞRETİM
- SANAT ve/||/<>/>/< BİREY OLMAK
- SANAT ile/ve/||/<>/>/< HAKİKAT
- SANAT ve/<> SANATÇI/KİŞİ/İNSAN
( Bir resimde, bir sanat yapıtında aradığım, sevdiğim şey, insandır. Sanatçının kendi! )
( Dans le tableau [l'oeuvre d'art] je cherche, j'aime l'homme l'artiste. )
( Çalışkanlıkta, arı, sana ustalık eder
Beceride, bir böcek, seni okutur
Seçkinlerde de var sendeki bilgiler
Sanat ise ey insan! Yalnız sana özgüdür! )
( Yaşam ciddidir, sanat ise neşeli.
Fakat ciddiyet içinde bile, neşe ya da sükûnet,
sanatın aslî ve özsel yapısı olarak kalır. )
( Schiller'in, "Sanatkârlar" adlı şiirini okumanızı salık veririz. )
( Durumun/sürecin/konunun/işin içine kişi/insan ve sanat girince/girmişse öteki herşey ikinci sıraya geçer/geçmeli/geçirilmelidir, indirilmelidir. )
- SANAT ve/||/<> SEVGİ ve/||/<> FELSEFE
( Kişileri sevmekten daha sanatsal ve bilgece bir şey yoktur. )
- SANAT ve/||/<>/>< YAŞAM
( Sanat, tüm alanların son noktasıdır. VE/||/<>/>< Yaşam da sanatın son noktası ve yansımasıdır. )
( Uzun. VE/||/<>/>< Kısa. )
( ARS LONGA, VITA BREVIS )
- SANATÇI ile/ve/||/<> BİLGE/ÂRİF
( Dönüştürücü. İLE/VE/||/<> Geliştirici/ilerletici. )
- SANATÇININ:
BAKTIĞINA BAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> GÖRDÜĞÜNÜ GÖRMEK
- SANATIN KAVRANMASI değil SANATSAL DUYARLILIK
- SANATSAL ÜRÜN VERMEK ile/ve/değil/yerine/<> (KENDİNE VE TOPLUMA) SANATSAL DUYARLILIK KAZAN(DIR)MAK/KAZANDIRABİLMEK
( Sanat ürünü, sanatçısını yanında istemez. )
- SANDIĞA GÖMMEK ile/ve/||/<>/> SANDIĞA GÖMÜLMEK
- ŞAN/LI-ŞEREF/Lİ
- SANSASYON[Fr./İng. < SENSATION] ile/ve/||/<> SKANDAL[Fr. < SCANDALE]
( Dalgalanma. | Çok sayıda kişiyi ilgilendiren, etkileyen, heyecan verici olay. İLE Büyük yankı uyandıran, utanç verici ya da küçük düşürücü olay. )
- SANSASYON[Fr./İng.] ile SPEKÜLÂSYON[Fr./İng.]
( Dalgalanma. | Birçok kişiyi ilgilendiren, etkileyen, heyecan verici olay. İLE Vurgunculuk. | Saptırma. | Kurgu. )
( SENSATION vs. SPECULATION )
- ŞANSIZ ile ŞANSSIZ
( Ünsüz. | Gösterişsiz. | Kılıksız, kıyafetsiz. İLE Şansı olmayan. )
itibarı ile 8.660 başlık/FaRk ile birlikte,
8.660 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(27/36)