
Toplum için geçerli olan
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 8.660 başlık/FaRk ile birlikte,
8.660 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(22/36)
- KÖSTEK değil/yerine/>< DESTEK
- KOŞULLARIN "AĞIRLIĞI" değil/ne yazık ki ("BAZI") "KİŞİLERİN" DUYARSIZLIĞI/KAYITSIZLIĞI
- KOŞULSUZ/LUK ile ÖZGÜR/LÜK
- KOŞUN[Moğolca] ile KOŞUNTU
( Asker, yan yana durmuş asker dizisi, saf. | Yan yana dizilmiş kişilerin oluşturduğu dizi. | Koşu, yarış. İLE Birinin yanında bulunan yardakçılar. )
- KÖSÜRGE ile KÖSÜRGEN ile KÖSÜRGEK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bir tür sıçan. İLE Bir tür köstebek. İLE Evine konuk geldiği zaman canı sıkılan, içi daralan kişi. )
- KÖTÜ BAKIŞ(NAZAR) ile/değil/yerine GÖZLEMLEYİCİ BAKIŞ
( Yiğidi mezara, deveyi kazana götürür. İLE/DEĞİL/YERİNE ... )
- KÖTÜ KOKU ÖNCE TEMİZ OLMAK/TUTMAK
- KÖTÜ TEMEL ve/ne yazık ki/> KÖTÜ İSTEK
- KÖTÜ ile/ve/||/<> İYİ ile/ve/||/<> BENLİK
( İd. İLE/VE/||/<> Süper ego. İLE/VE/||/<> Ego. )
( Düşman/rakip. İLE/VE/||/<> Yardımcı. İLE/VE/||/<> Kahraman. )
- [ne yazık ki]
KÖTÜ KULLANIM ile/ve/||/<>/> KÖTÜYE KULLANIM
( "Bir alışveriş, bir fiş." biçiminde, fazladan/gereksiz açıklama yapmak, uyarıda bulunmak. İLE/VE/||/<>/> "Ama bunu söylemenize gerek yok ki! Ben yapınca alışverişi, ZÂTEN/SONUÇTA alıyorum satış fişi." biçiminde [soluksuz/beklemeksizin/düşünmeksizin] "yanıt vermek." )
( Bir kişinin, neyi bilip bilmediğini ve/ya da o an/dönem için anımsayıp anımsamadığını "belirlemek", beklentisi içinde olmak, dilin/ifadenin kötü kullanılmasıdır. [Hiçkimsenin, neyi bilip bilmediği, isteyip istemediği ya da yapıp yapamayacağı, hiçbir zaman, zemin ve koşulda bilinemez!] İLE/VE/||/<>/> Sözcüklerin yetersiz ve kötü kullanımıyla birlikte "niyet okumak" ya da genelleyici/indirgeyici/özdeştleştirici/köktenci/toptancı/sonuç odaklı bir yargı ifadesi ise sürecin ve ilişkinin tükenmesine neden olacak/olmuş bir kötüye kullanımdır. [Güç ve baskı uygulama isteği ve/ya da nedeniyle olduğu/olabileceği gibi sorumluluktan kaçmak gibi çok çeşitli anlamsız/gereksiz nedenlerden de kaynaklanmaktadır.] )
( [... olduğunu/olacağını] "biliyorsun/biliyordun." İLE/VE/||/<>/> "ZÂTEN"/"SONUÇTA"/"ASLINDA" biliyorsun/biliyordun." )
( Dünyadaki Yaşamın Tehlikede Olduğunun 21 Kareyle Kanıtı )
- KÖTÜLEME ile/ve/değil/yerine TESPİT ETME
- [ne yazık ki]
!KÖTÜLEME ile/ve/değil/||/<> !"YAKIŞTIRMA"
- [ne yazık ki]
KÖTÜLERİN, "BASKISI" ile/değil/||/<> İYİLERİN, KAYITSIZLIĞI
- KÖTÜLÜĞE, EN İYİ KARŞILIK -ile
( UNUTMAK )
- KAYGILAN/MAK / KORK/MAK:
KÖTÜLÜK EDENDEN VE ETTİĞİNDEN
ile/ve/değil/yerine/daha çok/||/<>/<
İYİLİK EDENDEN VE ETTİĞİNDEN
- KÖTÜLÜK ETME! ve/<> KUYU KAZMA!
( Kötü düşersin. VE/<> Kendin düşersin. )
- KÖTÜLÜK ETMEK ile/ve/||/<>/< ZARAR VERMEK
( İnsanda. İLE/VE/||/<>/< Kişilerde ve hayvanlarda. )
( ÖNCE, ZARAR VERME!
DO NOT HARM!
PRIMUM NON NOCERE PRIMA NON NOCERE )
- [ne yazık ki]
"KÖTÜLÜK" değil/yerine/>< İYİLERİN ÇABASI
( Kötülüğün baskın gelmemesi için tek koşul, iyilerin, çaba göstermeleridir. )
- KÖTÜLÜKLERLE "YÜKSELMEK" değil/yerine/><
İYİLİKLERLE "KAYBETMEK"
- KÖTÜ/LÜK(TE) ile/ve/değil/yerine/>< İYİ/LİK(TE)
( Hesaplı/planlı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< Hesapsız/plansız. )
( İyi, yapmak ve yaratmakla; kötü, tembellik ve işsizlikle görülür. )
( Mükemmel olmayanı mükemmel olan uğruna seve seve feda edin, o zaman iyi ve kötü tartışmaları artık hiç olmayacak. )
( Ortak iyiliği (bütünün hayrını) arzu ettiğinizde, tüm dünya sizinle birlikte arzu eder. )
( Yapmış olduğu kötülüğü daha sonra yaptığı iyilikle yenen kişi, ayın, ışığını örten bulutlardan kurtulduğu zamanki gibi, dünyaya ışık yayar. )
( Olgun kişi, iyiyi gözlemleyerek onun peşinden gider, kötüyü gözlemleyerek düzeltmeye çalışır. )
( En yüksek katta şereflendirilmenin anlamı, kişinin iyiliğe olan içten aşkının doğurduğu başarıdır. )
( Olayları iyi ve kötü diye ayırdığınız sürece, haklı olabilirsiniz. Gerçekte ise, yerine getirildiklerinde, iyi kötüye, kötü de iyiye dönüşür. )
( Kötüyü kötü görebilmeliyiz ki, iyiyi arayabilelim. )
( Her şeyi iyi görürsek, tuzağa düşeriz. )
( ARETE[Hellence]: İyilik. | Erdem, yetenek, yetkinlik, yararlılık. )
( İyi şeylerin olduğu/olabildiği/olabileceği kadar, kötü; kötü şeylerin olduğu kadar da, iyi şeylerin olduğu/olabildiği/olabileceği ve bu bağlamda da, iyi/kötü tanımının olmadığı/olamayacağı, ancak ve sadece bizim alt seviye yükleme(leri)mizle ya da indirgeme(leri)mizle söz konusu olduğunu anımsamakta yarar vardır. )
( İyi birini gördüğünüzde, onu taklit etmeye çalışın. Kötü birini gördüğünüzde, onun kusurlarını, kendinizde de arayın. )
( İyinin karşıtı, "kötü" değil ne yazık ki "düşünce/düşünme yok(sun)luğu"dur. )
( Azaltamıyorsak. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< Artırabiliriz/artıralım! )
( Seçme. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< Yeğleme. )
( [not] BAD/NESS vs./and/but/>< GOOD/NESS
GOOD/NESS instead of BAD/NESS )
( MAUVAIS avec/et/>< BON )
( SCHLECHT mit/und/>< GUT )
( MALUM cum/et/>< BONUM )
( MALO con/y/>< BUENO )
( CATTIVO con/e/>< BUONO )
( SEYYİ', RADİ' ile/ve/>< CEYYİD, HASEN )
- KÖTÜMSER/LİK >< İYİMSER/LİK ile/değil/yerine/>< GERÇEKÇİ/LİK
( [sadece] Tüneli "görür". >< Tünelin sonundaki ışığı "görür". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Tünelle birlikte, ışığı ve gelebilecek treni görür. )
( [sadece] Her fırsattaki "zorluğu" "görür". >< Her zorluktaki "fırsatı" "görür". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Her fırsatla birlikte kolay olmayabilecekleri birlikte değerlendirir. )
- [ne yazık ki]
KÖTÜMSERLİK:
ÇÖZÜM ARAMAMAK ve/||/<>/< ÇÖZÜMÜN BİR PARÇASI OLMAMAK
- KÖTÜYÜ, DOĞRUDAN GÖSTERMEK/ANLATMAK ile/ve/değil/yerine KÖTÜYÜ, DAHA KÖTÜSÜNÜ GÖSTEREREK GÖSTERMEK/ANLATMAK
- KOVULMA ile/ve TERK EDİLME
- KÖY[Fars. < KÛY] ile KÖYLÜK
( Yönetim durumu, toplumsal ve ekonomik özellikleri ya da nüfus yoğunluğu yönünden kentten ayırt edilen, genellikle tarımsal alanda çalışılan, konutları ve öteki yapıları bu yaşama uygun yerleşim birimi, köylük yer, köy yeri. | Köy halkı. İLE Köy bulunan yer. )
- KÖY ENSTİTÜLERİ ile/ve/<> HALK EVLERİ
- KÖYLÜ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KÖY KÖKENLİ
- KÖYLÜ ile/ve KULAK
( ... İLE/VE Varlıklı Rus köylüsü. )
- KÖYLÜ ile TAŞRALI
- KOYSUN ile/ve/||/<> ALSIN
( Olanağı bulunan. İLE/VE/||/<> Gereksinimi olan. )
- KOYUN ile KOYUN
( Geviş getirenlerden evcil hayvan. | Verilen buyruklara uyan, kendi kişiliğini gösteremeyen kişi. İLE Kollar arası, kucak. | Göğüsle giysi arası. | Koruyucu, şefkatli çevre. )
( OVIS ARIES cum ... )
- KÖZ ile/||/<> KÖZETLİG ile/||/<> KÖZNGÜ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Göz. İLE/||/<> Korunan, sakınılan nesne. İLE Ayna. )
- KOZMOLOJİ ile/ve/<> TEOLOJİ ile/ve/<> İNSAN
( COSMOLOGY vs./and TEOLOGY vs./and/<> HUMAN )
- KRAL[Sırpça]/DESPOT ile/değil/yerine/>< DEVLET ADAMI
( Yöneten fakat yönetil(e)meyen "kişi". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yöneten ve yönetilen kişi. )
- KRAL OLMAK ile/değil/yerine/>< BABA OLMAK
- KRAL =/<> ÇAR
( ... =/<> Bulgarlar'ın ve Ruslar'ın, kral için kullanmış olduğu sözcük.
[Bulgaristan, 913-1018, 1185-1422 ve 1908-1946 arası.
Sırbistan, 1346-1371 arası.
Rusya, 1480'dan (/1547) 1721'ye kadar. 1721'den sonra 1917'ye kadar ve resmi olarak sadece Rus imparatorlarının Polonya, Gürcistan gibi bazı bağımsız ülkeler üzerindeki yetki gücü için kullanılmıştır.] )
- KRALDAN ÇOK, KRALCI/LIK ile/ve/değil/yerine/<> KURALDAN ÇOK, KURALCI/LIK
- KRAL/LIK" ile/ve/değil/||/<>/>/< BİLGE/LİK
( Davranışla. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Sessizlikle. )
- KRANOLOJİ ile KRONOLOJİ
( Kafatası biçimlerini inceleyen insanbilim dalı. İLE Zaman bilimi/dizini. )
- KREDİ ile/değil/yerine/=/||/<>/< SAYGINLIK/İTİBAR
- KRİZ YOK değil/ne yazık ki KERİZ ÇOK
- RİSK YÖNETİMİ ile/ve/||/<>/> KRİZ YÖNETİMİ
( Hem kişisel, hem de kurumsal/şirket yönetimimizde, öncelikli olarak risk yönetimimizi, planlamalarımızı yapmak, daha sonra da olası büyük sorunlarda nasıl düşünebileceğimizi ve hareket edebileceğimizi iyi hesaplamak ve öngörmek durumundayız/zorundayız! )
- KRİZ ile/ve/||/<>/> "FABRİKA AYARLARI"NA DÖNÜŞ
- KRONOLOJİ[Fr. < Yun.] değil/yerine/= ZAMANDİZİN/OĞURBİLİM/OĞURDİZİN
- KÜÇET ile
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Harizm'de yaşayan bir Türk kavmi. )
- KÜÇÜĞÜN, BÜYÜĞE SELÂM VERMESİ ile/ve/değil/yerine BÜYÜĞÜN, KÜÇÜĞE SELÂM VERMESİ
- ÇÖZÜMLER:
KÜÇÜK ile/ve/||/<> ARA ile/ve/||/<> YALIN
- KÜÇÜK GÖRMEK ile/ve/<> KÜÇÜK DÜŞÜRMEK
- KÜÇÜK HESAP ile/değil/yerine/>< AYRINTI
( "Küçük/güdük zihin"liler "uğraşır". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Profesyoneller uğraşır. )
( Gözü, tanede olan kuşun, ayağı, tuzaktan kurtulmaz. )
( FERİ[Ar.]: Ayrıntılarla ilgili, ayrıntı niteliğinde olan. | İkinci derecede/n olan. )
- [ne yazık ki]
KÜÇÜK HESAP ile/ve/||/<>/>/< BİLGİSİZLİK
( İkirciğe neden olur. İLE/VE/||/<>/>/< Hesapsızlığa ve fazla/yersiz "atılganlığa" neden olur. )
- [ne yazık ki]
"KÜÇÜK ŞEYLERİ KONUŞMAMAK" ve/||/<>/>/ne yazık ki BÜYÜK ŞEYLERİ KONUŞAMAMAK
- KÜÇÜMSEMEK ile HOR GÖRMEK
( Kimseyi küçümseme! Nokta da küçüktür fakat bitirir tümceyi. )
( "Karıncayı bile incitmem" deme! "Bile"den incinir karınca. Söz söylemek, İrfân ister; anlamak, İnsan! )
( TO DESPISE vs. TO BELITTLE )
( CONTEMPTUS cum DEDIGNATIO )
- [ne yazık ki]
!"KÜÇÜMSEMEK" ile/ve/||/<>/> KÜÇÜMSEDİĞİNE GEREKSİNİM DUYMAK/MUHTAÇ KALMAK
( Kapalı olan Antep fıstığını, bırakıp sonunda, o kapalı olanları açmaya çalışmak kadar komik, çaresiz ve vahim durumlara düşmemek için çoğu ufak/değersiz/yetersiz "görünen" şeyi ve kişiyi küçümsememek gerekir. )
- KÜÇÜMSEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< ÖTEKİLEŞTİRMEK
- KUDRET ile TASARRUF
( CAPABLE vs. SAVING )
- KÜFÜR ETMEK/EDEN/ŞATİM[Ar. < ŞETM] ile/değil/yerine/>< ŞÜKÜR ETMEK/EDEN
- KÜFÜRBAZ[Ar. + Fars.(-bâz)] değil/yerine/= SÖVGEN/SÖVÜCÜ/AĞZI BOZUK/KARA
- KUĞU:
Güzelliğini sergilemekten, su içmeyi bile boşvererek/unutarak susuzluktan ölmüş. -ile
- KÜL OLMAK" ile/ve/||/<> "GÜL OLMAK"
( Nefsini yakarak. İLE/VE/||/<> İyilik yaparak. )
- KÜL SERMEK ile/ve/||/<> GÜL SERMEK
( Bin kere gelenin önüne. İLE/VE/||/<> Bir kere gelenin önüne. )
- KULA ÇATMAK ile/değil/yerine/>< KULAÇ ATMAK
- KULAK ile/değil !GULAG
- KULAK ve/= VAJİNA
( Düşüncenin başlangıcı/girişi. VE/= Gövdelenmenin başlangıcı/girişi. )
( İkisi de varoluşun başlangıcıdır. )
( SIMÂH ve/= FERÇ )
- KULLANMA ile/ve/değil/<> YARARLANMA
- KULLANMAK ile/değil YAŞAMAK
- KULLUK İÇİN değil İNSANLIK İÇİN/İNSANLIĞINDAN DOLAYI
- [ne yazık ki]
"KULLUK" ile/ve/değil/<> GÖNÜLLÜ "KÖLELİK"
( Annelik. )
- KÜLT ile KÜRT
- KÜLTÜR, ...
BİLİNÇDIŞINI ile/ve BİLİNÇALTINI ile/ve BİLİNÇLE
( Örgütler. İLE/VE Besler. İLE/VE Gelişir. )
- KÜLTÜR EKONOMİSİ ve/||/<> KÜLTÜR POLİTİKASI ve/||/<> KÜLTÜR YÖNETİMİ
( Grafiklerle Türkiye'nin Kültür Ekonisi 2016 için burayı tıklayınız... )
- KÜLTÜR:
İÇGÜDÜ ve/>/+ İÇTEPİ ve/>/+ DÜŞÜNCE ve/>/+ İNANÇ
- KÜLTÜR:
İNANÇ ile/ve/> DEĞER ile/ve/> KURAL ile/ve/> YASA
( ... İLE/VE/> ... İLE/VE/> ... İLE/VE/> Yaptırımı. )
- KÜLTÜR ORTAKLIĞI ve/||/<> ORTAMI
- KÜLTÜR YAPITI ile/ve/||/<>/< BARBARLIK YAPITI
- KÜLTÜR ile/ve/||/<> GELİŞİM ODAKLI DEĞERLER KÜLTÜRÜ
- EKİN, ÖZGEN, "KÜLTÜR" = HARS = CULTURE[İng., Fr.] = KULTUR[Alm.] = CULTURA < COLERE:BAKMAK, ÖZENMEK[Lat.] = CULTURA[İsp.]
- KÜLTÜR ile/ve/değil/yerine İNSANLIK/İNSANLIĞIN KÜLTÜRÜ
( [not] CULTURE vs./and/but CULTURE OF HUMANITY
CULTURE OF HUMANITY instead of CULTURE )
- KÜLTÜR ile/ve/değil/||/<>/< TOPLULUK
- KÜLTÜREL(DÖNEMSEL) "DEĞER YARGILARI"NI "ÖĞRETMEK" değil/yerine/>< EĞİTİLENİ, DEĞER(LER)İN DÜŞÜNSEL BİLGİSİYLE DONATMAK
- KÜLTÜREL GELENEK ile/ve/<> FELSEFÎ GELENEK
( CULTURAL TRADITION vs./and/<> PHILOSOPHICAL TRADITION )
- KÜLTÜREL KOŞULLANMIŞLIKLAR ile/değil/yerine KÜLTÜREL COŞKULAR
- KÜLTÜRLER [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- KÜLTÜRLERARASI/LIK ile/ve/<> UYGARLIKLARARASI/LIK
- | (")KÜLTÜRLÜ(") ya da (")HOCA(") |
ile/değil/yerine/<>/>
BİLGE
( | Öğrenmeyi seven. YA DA Öğretmeyi seven. |
İLE/DEĞİL/YERİNE/<>/>
Hem öğrenmeyi seven, hem de öğretmeyi seven. )
- KUMAN = KIPÇAK
- KUMANYA[İt. < COMPAGNA] ile KUMPANYA[İt. < COMPAGNIA]
( Yolculuk için hazırlanan yiyecek. | Sefer durumundaki askerler için hazırlanan yiyecek. İLE Genellikle yabancı sınai, ticari ortaklık. | Tiyatro topluluğu. | Aynı görüşü paylaşan, aynı eylemi yapanlar topluluğu. )
- KUMAR BAĞIMLILIĞI DÖNEMLERİ/NDE:
BALAYI ve/||/<>/> DURAKLAMA ve/||/<>/> ÇÖKÜŞ ve/||/<>/> YIKILIŞ
( Genellikle kısa sürer ve "kazançlı" geçen bir dönemdir. Daha sonraki süreçte, sürekli bu dönem anımsanarak oynanmaya devam edilir. VE/||/<>/> Kazanma ve kaybetme dönemleri, ardışık bir biçimde birbirini takip eder. VE/||/<>/> Kayıplar artmaya başladığından dolayı bahis miktarları çoğalır ve borçlanmalar başlar. İş ve aile, boşlanmaya başlanır. Alkol ve madde tüketimi artar/başlar. VE/||/<>/> Ekonomik kaynaklar tamamen tükenmiştir. Yalan, yasadışı maddî kaynak kullanma, yasal sorunlar, aile parçalanması, depresyon ve intihar görülür. )
- KUPA ile/ve/||/<>/> MAÇA ile/ve/||/<>/> KARO ile/ve/||/<>/> SİNEK
( [simgeledikleri] Asiller. İLE/VE/||/<>/> Ordu. İLE/VE/||/<>/> Orta sınıf. İLE/VE/||/<>/> (Yoksul) Halk. )
( İskambil kartları, tarım takvimi düzenlemesidir. Bir yılda 52 kart olduğundan, her kart, bir haftayı simgelemektedir.[Kart renkleri de dört mevsimi simgeler.]
Her rengin, onüç olması, bir mevsimde, onüç haftanın olmasına karşılık gelir.
Her rengin kartlarının değerini topladığımızda 91 eder.
[1 + 2 + 3 + 4 + 5 + 6 + 7 + 8 + 9 + 10(Vale) + 11(Dam/kız) + 12(Rua/Papaz) + 13 = 91]
(Bu da bir mevsimdeki gün sayılarını simgeler.)
Yılda dört mevsim olduğundan, 91 x 4 = 364 gün olarak bir yıla karşılık gelir.
İki "Joker"den biri, yılı tamamlar.[364 + 1]
İkinci "Joker" de dört yılda bir gelen "artık yıl"ın gün sayısını tamamlar.
Her mevsim, Rua/Papaz ile simgelenir. Mevsim değişikliğini de "As" sağlar. )
( )
( HEARTS vs./and/||/<>/> SPADES vs./and/||/<>/> DIAMONDS vs./and/||/<>/> CLUBS )
- KÜPE:
SAĞ KULAKTA ile SOL KULAKTA
( Sadece sağ kulağa takılan küpenin anlamı, o kişinin eşeşeysel(homoseksüel) bir tercihi olduğunu belirtir. İLE Sadece sol kulakta ise çeşitli anlamları/mesajları olabileceği gibi, herhangi birinin ikisine birden küpe takmak istememesi durumunda tercih ettiği/etmesi gereken kulak. İLE İkisine de takılmışsa, tamamen takan kişinin tercihiyle/beğenisiyle ilgili. )
- KURAL GÜDÜMLÜ YAPI İLKESİ ile ...
( STRUCTURE DEPENDENCY PRINCIPLE )
- KURAL KOYMAK ile/ve/değil/yerine KURAL/LARI BELİRLEMEK
( Bilenler kurallar koyar, bilmeyenler kurallara uyar. )
( Kuraldan çok kuralcı, kraldan çok kralcı olmamak gerek! )
( [not] "TO MAKE THE RULE" vs./and/but "TO DETERMINE THE RULE/S"
"TO DETERMINE THE RULE/S" vs./and "TO MAKE THE RULE" )
- KURAL KOYUCU/LUK ile/ve/değil/yerine KURAL BULUCU/LUK
- KURAL ile/ve/değil KURAM
( [not] RULE vs./and/but THEORY )
- KURAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KURUL
- KURALCILIKTA:
AKILSIZLAŞMA >< ROBOTLAŞMA
- KURAL/LAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KOŞUL/LAR
- KURALSIZLIK ile/değil/yerine/>< KURALLILIK
( En kötü "kurallılık", en iyi kuralsızlıktan iyidir. )
- KURAM ve/||/<> KİŞİ ve/||/<> SAYRILIK/HASTALIK ve/||/<> KİŞİLİK BOZUKLUĞU
( Davranışçı Terapi | Benedict | Paraonoid Bozukluk | Depresif Kişilik
Bilişsel Kuram | Beck | Obsesif Kompulsif Bozukluk | Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu
Bireysel Psi.(Adler) | Adler | Karşı Olma, Karşı Gelme Bozukluğu | Şizotipal
Ego state | Ecstein | Paylaşılmış Psikotik bozukluk | Pasif Agresif
Psikotoplumsal Gelişim | E.Erickson | Eşeysel İşlev Bozukluğu | Antisosyal
Kendilik Psikolojisi | Kohut | Uyku Bozukluğu | Mazoşistik
DDDT | Ellis | Özgül Fobiler | Çekingenlik
Evrimsel Psikiyatri | Maslow | Vajinismus | Paranoid
Roger'cı Sağaltım | Rogers | Yaygın Kaygı Bozukluğu | Histriyonik
Ego Psikolojisi | Anna Freud | Travma Sonrası Stres Bozukluğu[PTSB] | Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu
Varoluşçu Terapi | Yalom | Yaz Etkileşimi | Self-defeating
Bireysel Psikoloji(Adler) | Bandura | Somatizasyon Bozukluğu | Pasif Agresif
Ayrılma-Bireyleşme | Mahler | Panik Bozukluk | Çekingenlik
Masterson Kuramı | Masterson | Şizofreni | Narsisistik
Transpersonel Psi. | Jung | Depresyon | Şizoid
Fenomenolojik Kuram | Kernberg | Sosyal Fobi | Borderline
Dürtü-Savunma Kuramı | Fairbairn | Madde Bağımlılığı | Şizoid
Biyolojik Kuram | E. Fromm | Egodistonik | Eşeşeysellik | Antisosyal
T.A | Watkins | Tikler | Sadistik
Oyun ve Gerçeklik | Winnicott | Kimlik krizi | Paranoid
Dürtü-Savunma Kuramı | Freud | Fobiler | Antisosyal
Logoterapi | Frankl | Dürtü Kontrol Bozukluğu | Pasif agresif
Hümanistik Psi. | Otto Rank | Konversiyon Bozukluğu | Histriyonik
Nöropsikanaliz | Schore | Hiperaktivite | Karışık tip
Nesne ilişkileri | Sullivan | Yeme Bozukluğu | Depresif Kişilik
Varoluşçuluk | Rollo May | Bipolar Bozukluk | Bağımlı
T.A. | Jacobson | İntihar | Self-Defeating
Gestalt | Bowlby | Davranım Bozukluğu(Ergen) | Narsisistik
Toplumsal Travama | Vamık Volkan | Toplumsal Travmanın Çözümü | Onarıcı ve Yıkıcı Önder
Şema Terapi | Risley | Parafidiler | Borderline )
- KURAM ile KURAN ile KURAL
- KURAMSAL/TEORİK AHLÂK(MORAL) ile/ve UYGULAYIMSAL/KILGISAL/PRATİK AHLÂK
( THEORICAL MORALS vs./and PRACTICAL MORALS )
- KUR'AN-I KERÎM:
TEVHİD ile/ve/<> HAŞR/ÂHİRET ile/ve/<> NÜBÜVVET ile/ve/<> İBÂDET ve ADÂLET
- KURBAN BAYRAMI değil/yerine/= YAKINLIK BAYRAMI
- KURBAN KESMEK değil KURBAN/YAKINLIK KESBETMEK[: Çalışarak kazanma.]
- KURBAN ile/değil/yerine/>< SORUMLU
( )
- KURBAN ile/<> SUÇLAYICI/ZORBA ile/<> KURTARICI
( Kendine değer vermeyen ve başkalarının kararlarını kabul eden, yönlendirici, sürekli yakınan ve kendine ötekileri koltuk değneği gibi arayan.[Çaresizlik, onun için bir "sığınak" olmuştur.] İLE/<> Başkalarının görüş ve değerlerine önem vermeyen, öfkeli, saldırgan ve yargılayıcı bir tutum içinde olan. İLE/<> Ötekilerin yardım etme kapasitesini önemsemeyen, fedâkâr görünen ama gereksiz yere işlere karışan.[Zehirli bir "kendine yetme" ve başkalarına adanma durumu vardır. Bu kadar iyilik sonrası alacaklarını sağlayamayınca bir zorbaya dönüşmesi de hiç şaşırtmaz.] )
- KURB-U SULTÂN ve/||/<>/> ATEŞ-İ SÛZÂN
- KURDU KUZUYU (BİR TUTMAK)
- KÜRE ve YÖNETİM
( Bir ülke iyi yönetiliyorsa, yoksulluk ve düşkünlüğün varlığı utanç verici bir şeydir. Bir ülke kötü yönetiliyorsa, zenginlik ve onur gibi şeylerin varlığından utanç duyulmalıdır. )
- KÜRESELLEŞME:
[ne yazık ki]
"ULUSLARARASILAŞMANIN GENİŞLEMESİ" ile/ve/||/<> KURUMSAL ZORBALIK
- KÜRESELLEŞME ve/||/<> YOKSULLUK
- KÜRESELLEŞMENİN ARTMASI ile/ve/değil/||/<> SINIRLARIN AZALMASI
- KÜRESELLEŞ(TİR)MEK ile/ve/değil/yerine EVRENSELLEŞ(TİR)MEK
( )
- ... KURMAK ile/ve/||/<>/> ... OLUŞTURMAK
- KURNAZ/LIK ile/değil/=/<>/>/< APTAL/LIK
( İkisinin de hiçbir "kazanımı", kalıcı değildir/olamaz. )
- KURNAZ/LIK ile BENCİL/LİK
- KURNAZ/LIK ile/değil CERBEZE
( ... İLE/DEĞİL İyi konuşma. | Beceriklilik, girginlik. | Kurnazlık, hilekârlık. )
- KURNAZ/LIK ile/değil/yerine ZEKİ/LİK
- KÜRT ile KÜRT
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Yay, kamçı ve değnek gibi şeylerin yapımında kullanılan bir dağ ağacı. İLE Ön Asya'da yaşayan bir topluluk ve bu topluluktan olan kişi. )
- KURTULMAK ile ÖZGÜRLEŞMEK
( Özgürleşme, kişinin kendi kendine empoze etmiş olduğu yanlış fikirlerden kurtulmasıdır. )
( Bir canlı varolan, kurtuluşun onun ulaşabileceği bir yerde olduğunu bir kez işitir ve anlarsa, asla unutmayacaktır. )
( Liberation is of the self from its false and self-imposed ideas.
Once a living being has heard and understood that deliverance is within his reach, he will never forget, for it is the first message from within. )
( DELIVERANCE, EXTRICATION vs. TO BECOME FREE )
( PRAJNA ile ... )
( NECÂT ile HÜRRİYET )
- KURU KURU "ÜZÜLMEK" / "ÜZÜLÜYORUM" DEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< YAPABİLECEĞİN BİR ŞEY/LER
( Yok. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Var. )
- KURUCU İKTİDAR ile "KURULMUŞ İKTİDAR"
( POUVOIR CONSTITUANT avec POUVOIR CONSTITUE )
- [ne yazık ki]
KURUCU ŞİDDET ile/ve/||/<>/> KORUYUCU ŞİDDET
- KURUCU ile/ve SAVUNUCU
- KURUCU/LUK ile/ve KALICI/LIK
- KURUCU/LUK ile/ve/||/<>/< KURGUCU/LUK
- KURUL/HEYET[Ar.]/KONSEY[Fr. < CONSEIL]/ASAMBLE[ASSEMBLEE] ile KURULTAY/KONGRE[Fr. < CONGRES]
( Bir işi yapmak, yönetmek ya da bir kurum ve kuruluşu temsil etmek için görevlendirilmiş kişilerden oluşmuş topluluk. İLE Ulusal ya da uluslararası bilimsel toplantı. | Bir kuruluşun, gündemindeki sorunları, temel konuları konuşmak ve yeni kurullar seçmek üzere belirli sürelerle ya da gerektikçe yaptığı genel toplantı. | Eski Türklerde devlet işlerinin görüşülüp karara bağlandığı meclis. )
- KURUL/KONSEY ile/ve/||/<>/> ALT KURUL/KOMİSYON
- KURULTAY ile/||/<> KABİNE ile/||/<> KURIA
( Genel toplantı, kurul/meclis. İLE/||/<> Bakanlar kurulu. İLE/||/<> Roma'da kurul. )
- KURUMSAL BİR KARARI(/A):
BENİMSEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> UYMAK
- KURUMSALLAŞMA YÖNETİMİNDE/ÖNDERLİĞİNDE, ÖNDER VE ÇALIŞANLAR:
BAŞLANGIÇTA ve/||/<>/> GEÇİŞTE ve/||/<>/> DENEYİMLİ ve/||/<>/> YETİŞMİŞ
( )
- KURUNU ULÂ ile/ve KURUNU VUSTA ile/ve KURUNU UHRA
( İlkçağ. İLE/VE Ortaçağ. İLE/VE Sonçağ. )
- İNSANLIK:
"KURUŞ" İLE ile/değil/yerine DURUŞ İLE
- KUŞAK = NESİL[Ar.] = GENERATION[İng., Alm.] = GÉNÉRATION[Fr.] = GENERATIO < GENERARE:DOĞURMAK[Lat.] = GENERACIÓN[İsp.]
- KUŞATAN ile/ve/||/<> KAPSAYAN
- KUŞATMAK/KUŞATICI ile KAPSAMAK/KAPSAYICI
- KUŞATMAK ile/ve KİLİTLEMEK
- KÜSKÜN/LÜK ile/ve/+/||/<>/> BIKKIN/LIK
( Yaşama değil yanlış kişilere. İLE/VE/+/||/<>/> Yanlış/yetersiz "zihinliler"in, yüzlerine bakmak zorunda kalmaktan. )
- KUŞKU/ŞÜPHE [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
- KUŞKU/ŞÜPHE [PAYLAŞILAMIYOR/PAYLAŞILMIYOR]
- KUŞKUSUZ SEVGİ ile/ve/||/<>/>/< KOŞULSUZ SEVGİ
( UNSUSPECTING LOVE vs. UNCONDITIONAL LOVE )
- KÜS/LÜK ile/ve/||/<> DARGIN/LIK
- KÜSTAH ile HARFENDAZ[Ar., Fars.]
( ... İLE Onur kırıcı söz söyleyen. )
- KÜSTAHLIK YAPMAMALI!
- KÜSTAH/LIK ile FODUL/LUK[Ar.]
( ... İLE Üstünlük taslayan, kibirlenen. )
- KÜSTAHLIK değil "GÜÇLÜ OLMA(/GÖRÜNME)" TAKLİDİ
( Küstahlık, zayıf kişinin, güçlü olma çabasıdır/taklididir. )
- KÜSTAH/LIK ile/ve/=/< HAREKETİN AŞIRISI
- [ne yazık ki]
KÜSTAH/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÖZENSİZ/LİK
- [ne yazık ki]
KÜSTAHLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "ÖZGÜVEN"
- KUSURLARI/NI ÖRTMEK ve/||/<> EKSİKLERİ/Nİ TAMAMLAMAK
( 54097, 54098 )
- KUSURLU SORUMLULUK(/HİZMET ve GÖREV) ile/ve/||/<> KUSURSUZ SORUMLULUK ile/ve/||/<> TOPLUMSAL OLASILIK
- KUSURLU ile/değil/yerine/>< HUZURLU
( [kişi/kul hakkına] Dikkat etmeyenin "yaşamı". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Dikkat edenin yaşamı. )
- KUT ve/||/<> KUTSAL/KUTSÎ[Ar.]
( Yaşamak için yenilen şey. | Yiyecek. | Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç. | Mutluluk. | İlâhî bir kaynaktan gelen rahmet, bereket. )
- KUTLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<> ANMA
- KUTLAMA ile/ve BAYRAM
( [Tatarlar'da] "Beyremi bar balık, bay balık"[Bayramı olan halk, zengin halktır.] )
- KUTLAMA ile/ve KUTSAMA
- KUTSAL ile/ve/<>/değil DEĞERLİ
- KUTSAL = KUTSİ, MUKADDES = SAINT, HOLY[İng.] = SAINT[Fr.] = HEILIG[Alm.] = SANCTUS[Lat.] = SANTO/TA[İsp.]
- KUTSAL ile/ve/<> MUKADDES
( Kişi, inanırsa. İLE/VE/<> Kişiler/toplum, kişiye inanırsa. )
- KUTSAL ile/ve/değil/||/<>/< UZLAŞIMSAL
- KUTSALLAŞTIRMA ile KUTSAMA
( SANCTIFICATION vs. BLESSING )
- KUTSALLAŞTIRMA ile/ve/<> VAAZ (ETME)
- KUTSALLIĞIN AŞKINLIĞI ile/ve KUTSALLIĞIN İÇKİNLİĞİ
( KUTSALLIK: İnsan emeğinin katıldığı (her) şey. )
( TRANSCENDENCE OF THE HOLINESS vs./and IMMANENCE OF THE HOLINESS )
- KUTSAL/LIK ile/ve/değil/=/< BÜTÜNSEL/LİK / BÜTÜNLÜKLÜ
- KUTSALLIK ile/ve/değil DUYGU YÜKLÜLÜK
- KUTSAMA ile/değil/yerine ANMA/ANLAMA
- KÜTÜK ile (")KÜTÜK(")
( Kalın ağaç gövdesi. | Kesilmiş ağaç gövdesi. | Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü. | Asma fidanı. | Kütük demir. İLE Resmî kayıt defteri. | Nüfus kütüğü. | Birarada işlenen ve birbiriyle ilgili olan kayıtların tümü. | Görgüsüz, kaba kişi. )
- KÜTÜPHANE ile/ve/değil/||/<> EŞEKLİ KÜTÜPHANE
( Mustafa Güzelgöz - Videoyu izlemek için burayı tıklayınız... )
- KUTUPLAŞMA ile/ve/||/<>/> ÇOKLU BÖLÜNME
- KUTUPLAŞMA değil/yerine KUCAKLAŞMA
- KUTUPLAŞMAK ile/değil/yerine/>< ORTAKLAŞMAK
- KUVVETLER AYRILIĞI ve/> AŞILMIŞ BİRLİK
- KUVVETLER AYRILIĞI değil/yerine KUVVETLER AYRILIĞI VE BİRLİĞİ
- KUVVET/LER ve/<> BÜTÜN/LÜK
- KUYRUĞU DİK TUTMAK" ile/değil "OMURGALI" DURMAK/DAVRANMAK
- LÂ EDRÎ ile ANONİM/YAZARI BİLİNMEYEN
- LA RUHBAN-I FİD-DİN ile/ve/||/<> LA İKRAH-I FİD-DİN
- LÂF GETİREN ile/ve/> LÂF GÖTÜREN
- LÂF YETİŞTİRMEK ile/değil/yerine/>< KENDİNİ YETİŞTİRMEK
- LAHANACILAR ile/ve BAMYACILAR
( )
- LAİKLİK ve/<> ADÂLET
- LÂİKLİK ile YERİNE KOYMA
- LÂKAP(/B) değil/yerine/= TAKMA AD | SAN/UNVAN["ÜNVAN" değil!]
- LÂL OLANDAN ve AÇ OLANDAN ve HİÇ OLANDAN
( Sözün değerini öğreniriz. VE Ekmeğin değerini öğreniriz. VE Aşk'ın değerini öğreniriz. )
( Bir yılın değerini anlamak için, sınıfta kalmış bir öğrenciye sor.
Bir ayın değerini anlamak için, 8 aylık bir bebek doğuran anneye sor.
Bir haftanın değerini anlamak için, haftalık dergi çıkaran bir yayıncıya sor.
Bir saatin değerini anlamak için, kavuşmayı bekleyen sevgililere sor.
Bir dakikanın değerini anlamak için, trenini kaçıran yolcuya sor.
Bir saniyenin değerini anlamak için, bir kazayı önleyemeyen sürücüye sor.
Bir saniyenin yüzde birinin değerini anlamak için, olimpiyatlarda, gümüş madalya kazanan koşucuya sor.
Her an'ını, değerlendir; her dakikanı, çok özel biriyle paylaş!
Zamanında ortak edebileceğin kadar özel biri. Unutma! Zaman, hiçkimse için durmaz.
Geçmiş zaman, Tarih; Gelecek zaman, Gizemli; ŞU AN ise sana verilen gerçek bir armağandır. )
- LÂTİF/E ile/ve/||/<> RİKKAT
- LAUBALİLİK (YAPMAK/YAPMAMAK) ile/ve/değil/yerine YÜZ GÖZ (OLMAK/OLMAMAK)
- LAUBALİLİK ile/değil/yerine/< SAMİMİYET
- LÂYIK değil/yerine/= YARAŞIK, YAKIŞIR
- LEAD ile LEAD
( Önderlik [etmek]. İLE Kurşun. )
- LEYLA ve MECNUN ile/ve/||/<> FERHAD ve ŞİRİN ile/ve/||/<> ZÜHRE ve TAHİR
- LİBERAL AKILCILIK ve/||/<> ARAÇSAL LİBERALİZM
- LİBERAL[İng.] değil/yerine/= ERKİNSEL
- LİBERALİZM ile/ve/||/<>/> NEOLİBERALİZM
( LİBERALİZM'DE
- Bireycilik
- Özgürlük
- Akılcılık
- Eşitlik
- Hoşgörü
- Sınırlı Devlet
İLE/VE/||/<>/>
NEOLİBERALİZM'DE
- Özelleştirme
- Muhafazakârlık
- Otoriter Devlet
- Deregülasyon
- Strateji ve Yönetişim
- Yeniden Dağıtım ve Rekabet
- Kriz ve Şiddet
- Demokrasinin Çöküşü ve Neo-Feodalizm
- Neoliberal Özne
- Esneklik ve Girişimcilik )
- LİBERALİZM ile/ve/||/<>/> SOSYALİZM ile/ve/||/<>/> MUHÂFAZAKÂRLIK
( * Bireycilik
* Özgürlük
* Sınırlı devlet
* Piyasa ekonomisi
İLE/VE/||/<>/>
* Birliktelik
* Eşitlik
* Yeniden dağıtım
* Dayanışma
İLE/VE/||/<>/>
* Aile
* Aşamalı değişim
* Ara kurumlar
* Sınırlı etkinlik olarak siyaset )
- LİBERALİZM ile/ve/||/<> TOPLUMSAL REFAH LİBERALİZMİ
- LİNÇ:
ÖRGÜTLÜ VE PLANLI KİTLELER ile ÖRGÜTSÜZ AMA PLANLI KİTLELER ile ÖRGÜTSÜZ VE PLANSIZ KİTLELER
( Yasadışı örgütler, terör örgütleri. İLE Bir suçu işlemek için bir araya gelmiş kişiler. İLE Linç kitlesi.[a) Feryat Kitleleri | b) Yığınlar] )
- LİNÇ ile/ve/||/<> İDAM
- LİNÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İFŞÂ
- LİNÇLEMEK değil LİNÇ ETMEK
- LİSAN-I MÜNÂSİP (İLE)[Ar.] değil/yerine/= UYGUN BİR DİL (İLE)
- LİVÂ ile/||/<> MUTASARRIF
( Sancak. | Osmanlı döneminde, sancak olarak tanımlanan yönetim birimi.[Başında sancakbeyi bulunurdu. Tanzimat sonrası dönemde, livânın başında bulunan görevliye mutasarrıf da denilmiştir.] İLE/||/<> Tasarruf hakkı ve salâhiyeti olan kişi. | Bir malın sahibi. | Eskiden vilâyetten küçük olan sancak ya da öteki adı ile livânın yöneticisi. | Mîrî ya da vakıf araziye tasarruf eden kişi. )
- LIVE ile LIVE
( Yaşam. İLE Canlı. )
- LİYÂKAT ve/||/<>/> SALÂH
- LOBİ değil/yerine/= DALAN
( Bir yapının kapısından içeri girildiğinde görülen ilk boşluk. | Otel, tiyatro gibi yerlerde, girişe yakın, geniş yer. | Bazı çıkar gruplarının temsilcilerinden oluşan topluluk. )
- LOKOMOTİF[Fr./İng. < LOCOMOTIVE] ile/ve/||/<> AMİGO[İsp.]
( Tren vagonlarını çeken makina. | Öncü. İLE/VE/||/<> Arkadaş. | Spor yarışmalarında taraftarları coşturan kişi. )
- LUÇNUT[Kençek]/KÖÇNÜT/KÖÇÜT ile HİZMET
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Buğday ve benzeri bitkilerin temizlenmesine yardım etme.[Köylüler birbirine köle ya da hayvan yollayarak harman dövme işinde yardımlaşır.] İLE ... )
- LÜKS ile/değil/yerine TOKGÖZLÜLÜK
( Yapay yoksulluk. İLE/DEĞİL/YERİNE Doğal zenginlik. )
- LÜTFEN[< LÂTİF]/LÜTÛFEN ile/ve/< RİCÂ[< REC' | çoğ. RÜCÛ]
( Kabalaşmış/kesif olandan değil en ince olandan (noktadan), hepimizin başlangıç/hareket/buluşma noktasından sesleniyorum/istiyorum. İLE/VE En ince olana (noktaya) geri dönüyorum. Orada buluşuyor ve oradan sesleniyorum/istiyorum. )
- LÜTUF/İHSAN/ATIFET/İNAYET değil/yerine/= KAYRA/İYİDEM/KUTBAĞIŞ/KUTYARDIM
- LUZÛMİYYE ile İTTİFÂKIYYE
( Gereklilik bildiren.(Eğer Güneş doğarsa gündüz olur). İLE Rastlantı bildiren.(Eğer insan düşünense, eşek de anırandır). )
- MAAN ile/||/<> MARÛF
( Beraber, birlikte. İLE/||/<> Herkesçe bilinen. )
- MAÇ[İng. MATCH] değil/yerine/= KARŞILAŞMA/EŞLEŞME
- MADARA (OLMAK/ETMEK) ile REZİL (OLMAK/ETMEK)
( Kötü duruma düşmek, yalanı, yanlışı ortaya çıkmak. İLE ... )
- MADDİ HAZ ile/ve MANEVİ HAZ
( Zamana bağlı olarak. İLE/VE AN'da. )
- MADDÎ İKRAM ile/ve/<>/|| MANEVÎ İKRAM
( Anımsayamayabiliriz. İLE/VE/<>/|| Unutmayız. )
- MADEN-İ HÂS ve/||/<> KAVÎ İLTİMAS ve/||/<> DERK-İ TEMAS
( Yaşamda ya da herhangi bir işte, başarılı olabilmek için gerekli olanlar:
Altın(para/sermaye). VE/||/<> Ayrıcalık sağlayan/sunan, güçlü ve güvenilir biri. VE/||/<> Tanıyan/anlayan biriyle ilişki/yakınlık. )
(
)
- MAFYA ile/ve/||/<> CUNTA
- MAFYA ile/ve/<> (")HÜKÜMET(")
( FaRkLaR'ı değil önemli bir ortak yanları vardır. İkisinde de haktan, hukuktan eser yoktur ve/ya da olmayabilir (ne yazık ki[hükümet için]). )
- MAĞARUL = AVAR
( )
- MAĞDUR/HASTA EDEN/ETMEK ile/ve/değil/||/<>/< MAĞDUR/HASTA OLAN/OLMAK
- [ne yazık ki]
MAĞDUR ile/ve/||/<> MAZLUM
- MAĞDUR ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/>< ZÂLİM
- MAĞDUR/İYET[Ar.] değil/yerine/= KIYGIN/LIK
( Haksızlığa uğramış kişi. )
- MAĞRUR ile/ve/değil/yerine/||/>< MAĞDUR
( Mağdur olan, mağrur olur. )
( "Mağrurun" değil mağdurun yanında olmayı yeğleriz/yeğlemeliyiz... )
- MAHALLE BASKISI ile/değil ÖRGÜTLÜLÜK
- MAHATMA GANDHI
( Gandhi'nin yaşamla ilgili sorulara verdiği yanıtlar...
- En hoş gün?
Bugün...
- En kolay olan?
Yanılmak...
- En büyük engel?
Korku...
- En büyük yanlış?
Vazgeçmek...
- Tüm kötülüklerin temeli?
Bencillik...
- En iyi oyalanma biçimi?
Çalışmak...
- En büyük çöküş?
Ümitsizlik...
- En iyi eğitmenler?
Çocuklar...
- En temel olan?
İletişim...
- En çok mutlu eden?
Başkalarına yararlı olmak, iyilik yapmak...
- En büyük gizem?
Ölüm...
- En büyük kusur?
Huysuzluk...
- En tehlikeli kişi?
Yalancı...
- En zararlı düşünce?
Kıskançlık...
- En hoş armağan?
Bağışlama...
- En kısa yol?
Düz, doğru yol...
- En güçlü duygu?
İç huzur...
- En iyi koruyucu?
Iyimserlik, keşfetmek...
- En gerekli kişiler?
Sevgili ve dostlar...
- Yaşamdaki en harika olan?
Sevmek...<3
)
- MAHCUBİYET[Ar.] değil/yerine/= UTANGAÇLIK/SIKILGANLIK
- MAHDUM[Ar.] ile/ve/||/<> KERÎME[Ar.]
( Erkek çocuk. İLE/VE/||/<> Kız çocuk. )
- MAHFİL-İ KAZÂ değil/yerine/= ADÂLET MEYDANI
- MAHİYET ve HAKİKAT ve HÜVİYET(KİMLİK)
( Nedir? VE Mahiyetin dış dünyadaki karşılıkları. VE Kişisel özelliklerle birlikte olan hakikat. )
( Bir kavramın efrâd-ı zihniyesinde olan. VE Bir kavramın efrâd-ı hariciyesinde olan. VE Hakikat mea't-teşahhus. )
( "Anka Kuşu" gibi kavramlarda/örneklerde sadece mahiyet vardır. )
( İnsan/Birey için geçerlidir. )
( Mâhiyet, taksim edilmez. )
( Mâhiyetten istisna yapılmaz. )
- MAHİYET[Ar.] ile MAİYET[Ar.]
( Öz. İLE Tören alayı. )
- MAHKÛM ETMEK ile/ve/yerine ELEMEK
- MAHPUS[Ar.] değil/yerine/= KAPATILMIŞ
( Kapatılmış, hapsedilmiş. | Bir çeşit tavla oyunu. )
- MAHRÛMİYET ile/ve/||/<>/> MAĞDURİYET
- MAHÛLE[Ar.] değil/yerine/= DUL
( Kocası ölmüş kadın. İLE Eşi ölmüş ya da eşinden boşanmış kadın ya da erkek. )
- MAHV[Ar.] ile/değil/yerine HAVF[Ar.]
- MAKAM [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
- MAKAM/MANSIP/MESNET/MEVKİ değil/yerine/= ORUN
- MAKAM [PAYLAŞILAMIYOR/PAYLAŞILMIYOR]
- MAKAM [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- MAKİNA YAPMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< MAKİNA YAPAN MAKİNA YAPMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< "YAPAY ZEKÂ" ÜRÜNLERİ/ARAÇLARI GELİŞTİRMEK/OLUŞTURMAK
- MAKİNALAŞ(TIR)MA ile/ve/||/<> YABANCILAŞ(TIR)MA
- MAKUL KUŞKU ile YETERLİ KUŞKU ile AĞIRLIKLI KUŞKU
( ... İLE Dava açmadaki belirleyeci. İLE ... )
- MAKYAJ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÜLÜMSE/MEK
( Kişinin en güzel/iyi/büyüleyici/olmazsa olmaz/değerli/etkili/sınırsız/sürekli makyajı, gülümsemesidir. )
- MAKYAJLI ile/yerine MAKYAJSIZ
- MAL "TAKASI" ile/ve KÜLTÜR "TAKASI"
- MAL ve/||/<> ARKADAŞLIK ve/||/<> AŞK
( [Değeri yoktur!] Cömertlik yoksa. VE/||/<> Vefâ yoksa. VE/||/<> Karşılık yoksa. )
- MAL/META ile/değil/yerine CAN
- MALA GÜVENMEK ile/ve/<> AMELE GÜVENMEK
( İkisi de yanlışa/hataya götürür. )
- MALAYLAR ile/ve/<> DAYAKLAR
( [Borneo Adası'nda yaşayan] Müslüman olan yerel halk. İLE/VE/<> Öteki dinlerden olan yerel halk.[Ada nüfusunun 1/4'ünü oluşturmaktalardır.(Yaklaşık 3.5 milyon)]
[Yerel halkla birlikte, Hint, Çin ve Avrupa'lı topluluklar da yaşamaktadır.] )
- MAL/EŞYA [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
itibarı ile 8.660 başlık/FaRk ile birlikte,
8.660 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(22/36)