
I...
- IKÂL[> AKL/AKIL] ile IK'ÂR
( Deve ayağına bağlanan bağ, köstek. İLE Derinletmek/derinletilmek, derinleştirmek/derinleştirilmek. )
- IKMÂ' ile IKMÂH
( Birini aşağılama. | Gelen birini geriye döndürme. İLE Kibir ve azametle kafa tutma. )
- Irâk ile IRÂK
( Ülke. | Dicle nehrinden aşağı Basra'ya kadar Şat Suyu'nun iki tarafı. İLE Türk müziğinin en eski mürekkep makamlarındandır. )
- IRS ile IRZ
( Karı-kocadan her biri. İLE Şan ve şeref, namus, iffet. | Perde. )
- IRZA ile IRZÂ' ile IRZ'A GEÇMEK
( Otu çok olan yer, çayırlık. İLE Emzirmek, emzirilmek. İLE Tecavüz. )
- ISTILÂ ile ISTILÂH[< SULH | çoğ. ISTILAHÂT]
( Ateşte ısınma. İLE Terim, tabir, ilim/bilim sözü/sözcüğü. )
- ITÂM ile IT'ÂM/İT'ÂM[< TAAM]
( İşeme tutulması/zorluğu. İLE Yemek yedirme/verme. )
- ITLÂ' ile ITLÂ'[< TULÛ] ile ITRÂ'[< TARÂVET]
( Havalı şeylere heves etme. | Bir şeyin üstüne bir şey sürme. İLE Bildirme, haberli kılma. İLE Abartılı, aşırı derecede övme. )
- ITTILÂ' ile ITTILÂ[< TULÛ | çoğ. ITTILAÂT]
( Kokulu şeyler sürünme. İLE Öğrenme, tanıma, bilme, haberli olma. )
- IZA ile IZÂA
( Öğüt, vaız, nasîhat. İLE Kaybetme, mahvetme, edilme. )
- IZLÂL ile IZLÂL
( Gölgelendirme, gölgeli olma. İLE Dalâlete düşürme, doğru yoldan çıkarma, azdırma. )
( Deve ayağına bağlanan bağ, köstek. İLE Derinletmek/derinletilmek, derinleştirmek/derinleştirilmek. )
- IKMÂ' ile IKMÂH
( Birini aşağılama. | Gelen birini geriye döndürme. İLE Kibir ve azametle kafa tutma. )
- Irâk ile IRÂK
( Ülke. | Dicle nehrinden aşağı Basra'ya kadar Şat Suyu'nun iki tarafı. İLE Türk müziğinin en eski mürekkep makamlarındandır. )
- IRS ile IRZ
( Karı-kocadan her biri. İLE Şan ve şeref, namus, iffet. | Perde. )
- IRZA ile IRZÂ' ile IRZ'A GEÇMEK
( Otu çok olan yer, çayırlık. İLE Emzirmek, emzirilmek. İLE Tecavüz. )
- ISTILÂ ile ISTILÂH[< SULH | çoğ. ISTILAHÂT]
( Ateşte ısınma. İLE Terim, tabir, ilim/bilim sözü/sözcüğü. )
- ITÂM ile IT'ÂM/İT'ÂM[< TAAM]
( İşeme tutulması/zorluğu. İLE Yemek yedirme/verme. )
- ITLÂ' ile ITLÂ'[< TULÛ] ile ITRÂ'[< TARÂVET]
( Havalı şeylere heves etme. | Bir şeyin üstüne bir şey sürme. İLE Bildirme, haberli kılma. İLE Abartılı, aşırı derecede övme. )
- ITTILÂ' ile ITTILÂ[< TULÛ | çoğ. ITTILAÂT]
( Kokulu şeyler sürünme. İLE Öğrenme, tanıma, bilme, haberli olma. )
- IZA ile IZÂA
( Öğüt, vaız, nasîhat. İLE Kaybetme, mahvetme, edilme. )
- IZLÂL ile IZLÂL
( Gölgelendirme, gölgeli olma. İLE Dalâlete düşürme, doğru yoldan çıkarma, azdırma. )