Bugün[25 Ekim 2025]
itibarı ile 23.065 başlık/FaRk ile birlikte,
23.065 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(67/94)


- OLMAK ile/ve/değil OLDUĞUNU İLÂN ETMEK


- OLMALI/OLMAMALI ile/değil/yerine OLABİLİR

( POSSIBLE vs. SHOULD/SHOULDN'T BE )


- ...:
"OLMALI!" ile/değil OLABİLDİĞİ KADAR(IYLA) OLMALI(/OLABİLİR ANCAK)


- OLMALI ile/ve/değil/yerine/<> OLABİLİR


- ... OLMALI ile/değil/yerine ... OLMASA DAHA İYİ


- OLMALI ile OLSA DA/OLMASA DA


- ... OLMAMALI ile/değil ... OLMASA GEREK


- OLMAMIŞ OLAN ile OLACAK OLAN

( Olmuş, olmamış olamaz! )


- OLMA!:
[ne] PİŞMAN ne DÜŞMAN ne [de] KAHRAMAN


- OLMASI GEREKEN ile/ve/||/<> OLANIN FELSEFESİ

( Platon. İLE/VE/||/<> Aristoteles. )


- OLMASI GEREKİR değil OLSA GEREK


- ... OLMASINDAN/DURUMUNDAN (DA):
ANLAŞILACAĞI GİBİ ..." ile/ve/değil "HAREKET EDİLEBİLECEĞİ GİBİ ..."


- ... OLMASINI BİLMEK değil ... OLDUĞUNU BİLMEK


- OLMAYABİLİR ile OLANAKSIZ


- OLMAYAN MEYVEYE EL UZANMAZ ve/<> AŞILANMAYAN MEYVE TATLANMAZ


- OLMAYAN ile/ve/değil OLMASI GEREKEN


- OLMAYANLARA ve/||/<> OLANLARA

( İnanmamalıyız. VE/||/<> Kanmamalıyız. )


- OLMAYANLARI ARAMAK ile/değil/yerine OLANLARI BULMAK/GÖRMEK

( [not] TO SEEK FOR NON-BEINGS vs./but TO SEE(K)/FIND BEINGS
TO SEE(K)/FIND BEINGS instead of TO SEEK FOR NON-BEINGS )


- OLMAYAYDI değil OLMASAYDI


- OLMAYIŞI GÖSTERMEK ile OLUŞU YAŞAMAK


- OLMAZ OLMAZ ile OLMAZ, OLMAZ

( Olmama olasılığını düşün(dür)mek. İLE "Olmaz" denilemez/diyemeyiz / deme/meli/sin / dememeli/yiz. )


- ÖLMEK ile/ve/değil/yerine OLMAK


- ÖLMEYE DEĞER ile ÖLDÜRMEYE DEĞER ile/değil/yerine YAŞAMAYA DEĞER

( Birkaç şey var. İLE Hiçbir şey yok. İLE/DEĞİL/YERİNE Çok şey var. )


- OLMUŞ MU? ile/yerine ... MI OLMUŞ?


- OLMUŞ) OLAN ile OLMAKTA OLAN

( Nesne/ler. İLE Özne/kişi. / İnsan. )


- OLSUN ile/ve/||/<> OLUR (ÖYLE)


- ÖLÜ/CESED[Ar. çoğ. ECSÂD], MEYYİT[Ar. < MEVT çoğ. EMVÂT][İt. MORTO] ile/değil/yerine NA'Ş/NAAŞ


- ÖLÜ DENİZ ile ÖLÜDENİZ

( Lût Gölü. [Ürdün / İsrail] İLE Fethiye'de. )

( Deniz seviyesinden 400 m. aşağıdadır. İLE ... )

( Dünyanın en çukur bölgesidir. [Hakkari'den başlayıp Mozambik'e kadar uzanan ve büyük olasılıkla bir deprem sonrası oluşan rift çukurunda bulunan gölde hiçbir canlı yaşamadığından dolayı, ölü deniz olarak anılmaktadır.] İLE ... )

( Normal denizlerden 10 kat daha tuzludur. [24 farklı mineral içeren bu gölden, Potasyum minerali elde edilmektedir.] İLE ... )


- KİŞİ:
ÖLÜ ve ÖLÜMLÜ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOLU ve OLUMLU


- ÖLÜ SERTLİĞİ ile/ve/||/<> ÖLÜ MORLUĞU ile/ve/||/<> ÖLÜ SOĞUMASI

( RIGOR MORTIS cum/et/||/<> LIVOR MORTIS cum/et/||/<> ARGOR MORTIS )


- ÖLÜ ile/ve/değil/||/<>/< ÖLÜMLÜ


- OLUCAK değil OLACAK


- OLUK/OLUQ ile OLUK/OLUQ / OLAK/OLAQ ile OLUK/OLUQ ile OLUK/OLUQ ile OLUT ile OPRI ile OYTURMAK/OYTURMAQ ile OYUŞMAK/OYUŞMAQ ile OYULMAK/OYULMAQ ile OYUQ[Oğuz]
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Dayanıklı, azimli kişi. İLE Ağaç kütüğünün içi oyularak yapılmış herhangi bir şey. | Yalak. İLE Küçük kayık.[Ağaç kütüğünün içi oyularak yapılmış olan.] İLE Eskimiş ve yıpranmış [giyecek]. İLE Yetişkin. | Olgunluk evresini yaşayan kişi. İLE Çukur ya da oyuk. İLE İçini boşaltmak. İLE İçini boşaltmada karşılıklılık, yardımlaşma. İLE Zeminin/toprağın çökmesi. İLE Korkuluk. | Yolu işaret eden taş. )


- ÖLÜLER KİTABI değil GÜNIŞIĞINA ÇIKIŞ KİTABI


- ÖLÜM:
ANIMSA(YA)MADIĞIMIZDA değil ANIMSANMADIĞIMIZDA


- ÖLÜM-KALIM (MESELESİ)


- ÖLÜM KORKUSU yerine NEFSİNE TÂBİ OLMA KORKUSU


- ÖLÜM:
"ÖNÜNDE DURURSAN" ve/||/<> "KAÇARSAN"

( Yakalar. VE/||/<> Yetişir. )


- ÖLÜM ile ISIL ÖLÜM


- ÖLÜM ile/ve KÜÇÜK ÖLÜM

( ... İLE/VE Orgazm. )


- ÖLÜM ile ÖTANAZİ["ÖTENAZİ" değil!]

( Hayatın tamir edemediğine, ölüm son verir. )

( [argo] KUYRUĞU TİTRETMEK, CIZLAMI ÇEKMEK ile ... )

( Ölüm riski, Duckworth Ölçeği kullanılarak hesaplanabilir[Royal Statistical Society dergisi düzenleyicisi Frank Duckworth(Dr.) tarafından tasarlanmıştır]. Bu ölçek, herhangi bir eylem sonucundaki ölme olasılığını ölçer. En güvenli eylem türü 0 sonucunu verirken, sonucun 8 çıkması eylemin kesin ölümle sonuçlanacağı anlamına gelir.

Rus Ruleti oyunu 7.2'lik bir risk taşır. 20 yıllık kaya tırmanışının riski 6.3'tür. Bir kişinin öldürülme riski 4.6'dır. Ayık ve orta yaşlı bir sürücünün direksiyonda olduğu ve 160 km. hızla gerçekleşen bir araba yolculuğu 1.9'luk bir risk taşır. Yıkıcı bir asteroid çarpmasından (1.6) biraz daha risklidir.

Bu ölçekte 5.5 özellikle tehlikeli bir sonuçtur. Bu değer trafik kazası nedeniyle, bir kişinin kazayla düşmesi sonucu ya da elektrik süpürgesi kullanırken, bulaşık yıkarken ya da sokakta yürürken ölme riskini belirtir. )

( http://olmehakki.blogspot.com.tr )

( RİHLET, İRTİHÂL, KÛS-İ RAHÎL, ZIYÂ-İ EBEDÎ ile ... )

( MERG ile ... )

( DEATH vs./avec [Fr.] EUTHANASIE )

( KUYRUĞU TİTRETMEK ile ... )


- ÖLÜM ile/ve/||/<> SIRALI ÖLÜM


- ÖLÜMCÜL ile ÖLDÜRÜCÜ


- ÖLÜMDEN KAÇMAK değil/yerine KÖTÜLÜKTEN KAÇINMAK


- ÖLÜMDEN SONRA, YAŞAMIN OLUP OLMADIĞI değil/yerine ÖLÜMDEN ÖNCE, SENİN, YAŞAMDA OLUP OLMADIĞIN


- OLUMLAMA ile/ve OLUMSUZU OLUMSUZLAYARAK OLUMLAMA

( AFFIRMATION vs./and AFFIRMATION THE NEGATIVES IN NEGATORY )


- OLUMLU/OLUMSUZ) HAVA/SI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HÂL/İ


- OLUMLU ÖZGÜRLÜK ile/ve OLUMSUZ ÖZGÜRLÜK

( Olumsuz özgürlük de bir olanaktır/olanaklılıktır. )

( Kişi, köleliği ya da engelliliği de yeğleyerek özgür olduğunu "düşünebilir/varsayabilir". )

( POSITIVE FREEDOM vs./and NEGATIVE FREEDOM )


- OLUMLU TEPKİ değil OLUMLU GERİBİLDİRİM


- OLUMLU ile "OLGUN"


- OLUMLU ile/ve/||/<>/> OYLUMLU/HACİMLİ


- OLUMLULARDA "MA"(OLUMSUZLUK) EKİ ile OLUMSUZLARDA "MA"(OLUMSUZLUK) EKİ


- OLUMSUZ BAKIŞ/BAKAN ile/değil/yerine/>< OLUMLU BAKIŞ/BAKAN

( Her çözüm için mutlaka bir "sorun" bulmak/bulanlar. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Her "sorun" için en az bir çözüm bulmak/bulanlar. )


- OLUMSUZ KOŞULLAR:
GEÇİRİCİ ile/ve/değil/yerine/<> GEÇİCİ


- OLUMSUZ MANEVİYAT ile/değil/yerine OLUMLU MANEVİYAT

( Varlığının deneyimi. İLE/DEĞİL/YERİNE Hizmet. )


- USSALLIK:
OLUMSUZ ile/ve/||/<>/> OLUMLU

( Eytişim. İLE/VE/||/<>/> Kavram. )


- OLUMSUZ ile/ve/değil/yerine/>< OLUMLU

( !Üretici/yaratıcı. [!:değil] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< Üretici/yaratıcı. )

( [not] NEGATIVE vs./and/but/>< POSITIVE
POSITIVE instead of NEGATIVE )


- OLUMSUZDAN "BESLENME" ile/değil/yerine OLUMLUDAN "BESLENME"

( [not] FEEDING BY NEGATIVE vs./but FEEDING BY POSITIVE
FEEDING BY POSITIVE instead of FEEDING BY NEGATIVE )


- OLUMSUZLAMA, DEĞİLLEME = NEGATION, DENIAL[İng.] = NÉGATION[Fr.] = NEGATION[Alm.] = NEGATIO[Lat.]


- OLUMSUZLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜRETKEN OLUMSUZLAMA


- OLUMSUZLUK BELİRTİMİ ile/değil/yerine DURUM BELİRTİMİ

( Sevmiyorum. İLE/DEĞİL/YERİNE Seviyor Değilim. )

( [not] TO STATE THE NEGATIVENESS vs./but TO STATE THE SITUATION
TO STATE THE SITUATION instead of TO STATE THE NEGATIVENESS
I don't like. WITH I feel no love. )


- OLUMSUZLUK değil/yerine/>< "ÖLÜMSÜZLÜK"

( Olumsuzlukları yönetebildiğimiz ve/ya da zihnimizden uzak tutabildiğimiz oranda, farkındalıkla dolu bir "ölümsüzlük" alanına çıkılır. )


- OLUMSUZLUKLARI/OLUMSUZLUKLARDAN:
"BESLE(N)ME" ile/ve/<> "BEZE(N)ME"


- OLUMSUZ("ME/MA"LI) FİİL ile OLUMSUZ("ME/MA"LI) İSTEMEK


- ... OLUNABİLİNECEK değil OLUNABİLECEK


- SAVAŞI KAYBETMEK:
ÖLÜNCE değil DÜŞMANA BENZEYİNCE


- OLUR A ile OLUR YA


- OLUR OLMAZ (İŞLER YAPMAK, YERDE KONUŞMAK)


- OLUR"
ile/ve/değil/||/<>/><
NA OLUR ve/||/<> NAH OLUR


- OLURSA, SORUN OLMAYAN/OLMAYACAK ile OLMASA/YAŞANMASA, DAHA İYİ OLACAK OLAN

( THE THING, IF HAPPENS, WOULD NOT BE A PROBLEM vs. THE THING, WHICH WOULD BE BETTER IF NOT HAPPENS )


- OLURSA/OLMASI YETMEZ ile/ve/değil/<> OLMAZSA OLMAZ


- OLURSA ile/ve/<> OLMAZSA

( Ne iyi/âlâ. İLE/VE/<> Pek iyi/âlâ. )


- ÖLÜRSE/M" değil ÖLÜNCE


- OLURUNA BIRAKMAK ile/ve/<> AKIŞINA BIRAKMAK


- OLUŞ (VUCUD)


- OLUŞ ile/ve/||/<>/< ORUÇ


- OLUŞ ile/ve/değil SÜREKLİ OLUŞ

( Oluş. İLE/VE/DEĞİL Şe'n. )

( Oluş, bilginin kendidir. )

( Olduğum gibi oluşum, benim liyakatım değil, onların oldukları gibi oluşları da onların kusurları değil. )

( Olmak, fark edilebilir olmaktır, orada değil, burada olmaktır, o zaman değil, şimdi olmaktır, başka türlü değil de böyle olmaktır. )

( Olmak isteyen, oldurmaya çalışmaz. )

( Aradığınız, aslında olduğunuzu ifadelendirmektir. )

( Oluşun ve olmayışın, gelip geçiciliğini idrak edin ve her birinden de kurtulun. )

( [not] BEING vs./and/but CONTINUAL BEING
Being itself is knowledge.
To be, is to be distinguishable, to be here and not there, to be now and not then, to be thus and not otherwise.
What you seek is to express in action what you are.
Realise the momentariness of being and non-being and be free from both. )


- OLUŞ ile SÜREKLİ OLUŞ

( Oluş. İLE Şe'n. )


- OLUŞ ile/ve VAROLUŞ

( BEING vs./and ENTITY )


- OLUŞ ile VAROLUŞ


- OLUŞAN ile/ve/<> OLUŞ


- OLUŞMA ile OLUŞTURMA


- OLUŞ(TUR)MAK ile/ve/||/<>/> ÖRGÜTLE(N)MEK


- OLUŞUM/TEŞEKKÜL[Ar.] ve/<> TEŞEKKÜR


- OLUŞUM ile/ve/||/<>/> OLGUNLAŞMA


- OLUŞUM ile/ve/<> OLUŞ


- OLUŞUM = TEŞEKKÜL = FORMATION[İng., Fr.] = BILDUNG[Alm.] = FORMACIÓN[İsp.]


- OLUYORMUŞ GİBİ OLMASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/> OLMAMASI


- OMUR ile/ve/<> OMURİLİK/MURDARİLİK

( Omurgayı oluşturan kemiklerden her biri. İçinden omurilik geçebilsin diye ortasında delik olan bir kemik parçası. İLE/VE/<> Omurga içinde bulunan boşluk boyunca uzanan, bozmadde ve akmaddeden oluşan, sinirsel doku. )

( ... ile/ve/<> MAĞZ-I PÜŞT )

( FIKRA ile/ve/<> MURDARİLİK )


- ÖMÜR[< ÖMR < UMÜR]/HAYAT[Ar.] değil/yerine/= YAŞAM


- OMURGA STRES KIRIĞI(SPONDILOLIZIS) ile/ve/<> OMURGA KAYMASI(SPONDILOLISTEZIS)

( http://www.ahmetalanay.com/omurga-hastaliklari.28.omurga-stres-kirigi-spondilolizis-ve-omurga-kaymasi-spondilolistezis.aspx )


- OMURGA ile HAYVAN OMURGASI

( Omurgayı hiçbir eylem rahatsız etmediğinde, huzursuz zihin yavaş yavaş rahatlar. )

( MEFKUR[çoğ. MEFÂKÎR]["ku" uzun okunur]: Omurga kemikleri kırılmış olan insan ya da hayvan. )

( BACKBONE vs. CARINA )


- OMURGA ile KARİNA[İt. < CARENA]

( ... İLE Gemi omurgası. | Gemi teknesinin su içinde kalan bölümü. )


- OMURGALI ile/ve BİR DURUŞU OLAN/OLABİLEN


- OMURGALILAR ile/ve OMURGASIZLAR

( Omurgalıların Sınıflandırılması )

( VERTEBRATES vs. INVERTEBRATES )


- OMURGASIZ/LIK" ile/değil ÂŞIK/AŞK


- OMUZ OMUZA (VERMEK)


- OMUZLA DİRSEK ARASINDAKİ KEMİK ile DİRSEKLE BİLEK ARASINDAKİ KEMİKLER

( AZBÂ'[< ZAB], AZD ile ... )

( HUMERUS vs. ULNA and RADIUS )


- ON A RECIPROCAL BASIS and ON AN EQUITABLE BASIS

( Karşılıklılık temelinde. VE Hakkaniyet temelinde. )


- ÖN BEYİN'DE:
TALAMUS ile/ve HİPOTALAMUS ile/ve LİMBİK SİSTEM ile/ve BEYİN KABUĞU

( Talamus, duyu organlarından gelen sinir hücrelerinin beyin kabuğuyla olan ilişkisini sağlar. )

( Hipotalamus, en çok araştırılan beyin kısımlarından biridir. Büyüklüğü küçük bir kesme şeker kadar olmasına karşın, gördüğü işlemler son derece önemli ve değişiktir. Heyecanların ve arzuların denetlendiği merkezdir. Eşeysel davranış, yeme-içme bu merkezce denetlenir. )

( Limbik sistem beyin sapının yukarı kısmıyla ön beyin arasında yer alan sinir hücresi ağından oluşur. Heyecan yaşantısı, saldırma ve kaçma davramışlarıyla ilişkisi vardır. )

( THALAMUS vs./and HYPOTHALAMUS vs./and LIMBIC SYSTEM vs./and CEREBRAL CORTEX )


- ÖN EK ile SON EK

( LÂHİKA: Ek. | Ulama. )


- ÖN KAPI ile ARKA KAPI


- ÖN KAPI ile ORTA KAPI(LAR) ile ARKA KAPI

( Otobüslerde ön kapı binmek içindir! Orta kapı(lar) ve arka kapı ise inmek içindir! Dikkat ediniz! )


- ÖN LİSANS değil/yerine/= ÖN YETKİNLİK


- ON ile ONUNÇ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( On sayısı.[10] İLE Onuncu. )


- ONA AİT ile/ve/değil/yerine ONUN ÜZERİNE


- ONA BAKMAK ile/değil/yerine ONUNLA BAKMAK

( [not] TO LOOK ON IT vs./but TO LOOK BY IT
TO LOOK BY IT instead of TO LOOK ON IT )


- ONA-BUNA ("TAKILMAK")


- ONAYLAMAMA (RAFD)


- ONAYLAMA(MA) ile/ve/||/<>/> AYNALAMA(MA)


- ONAY/LAMA(MA)K ile/ve/değil/yerine/<> DESTEK/LEME(ME)K


- ONAYLA(MA)MAK ile/ve UYGUN BUL(MA)MAK

( (NOT) TO APPROVE vs./and (NOT) TO SEE FIT )


- ÖNCE:
ALICI(MÜŞTERİ) değil ÇALIŞAN


- ÖNCE CÂN, SONRA CÂNAN ile/ve/değil ÖNCE CÂNAN, SONRA CÂN

( "Canım var!" diyen ölüdür. )

( Canından vazgeçen ölüler için ölüm var mı? )

( ÂŞIK OLDUR KİM KILÂR CANIN FEDÂ CÂNÂNINA
MEYL-İ CÂNÂN ETMESİN HER KİM Kİ KIYMAZ CÂNINÂ

CÂNI KİM CÂNÂNI İÇİN SEVE CÂNÂNIN SEVER
CÂNI İÇİN KİM Kİ CÂNÂNIN SEVER CÂNIN SEVER )

( [Ancak] Verirsek canı, alırız cananı. )


- [ÖNCE] NE OLDUĞU ÜZERİNDEN BİLMEK ile/ve/değil/yerine/sonra/||/<>/< NE OLMADIĞI ÜZERİNDEN BİLMEK


- [önce] UMUT" sonra UNUT!"


- [önce] YORUM ile/ve/sonra/> AŞIRI YORUM

( YORUM VE AŞIRI Y0RUM (UMBERTO ECO) kitabını okumanızı salık veririz.
)

( INTERPRETATION/COMMENT vs. EXCESSIVE INTERPRETATION/COMMENT )


- ÖNCEDEN ... ile/ve/değil/||/<>/< ÖNCELERİ ...


- ÖNCEKİSİNDEN değil ÖNCEKİNDEN


- ÖNCEL = MUKADDEM = ANTECEDENT[İng.] = ANTÉCÉDENT[Fr.] = ANTECEDENT[Alm.] = ANTECEDENS[Lat.]


- ÖNCEL ile ÖNCÜL


- ÖNCELİK'İ:
TELEFONA/MESAJA VERMEK değil/yerine ORTAMA/ÇEVREYE/TOPLANTIYA/KİŞİLERE VERMEK


- ÖNCELİK'İ:
TELEFONA/MESAJA VERMEK değil/>< ORTAMA/ÇEVREYE/TOPLANTIYA/KİŞİLERE VERMEK

( Yanlışı. >< Doğrusu. )


- ÖNCELİK VERMEK ile "AĞIRLIK VERMEK"

( TO GIVE PRECEDENCE vs. "TO CONCENTRATE" )


- ÖNCELİK ve/||/<>/>/< İNCELİK


- OKUMAK:
TEKRAR TEKRAR -ile/ve


- (ÖNCELİKLİ/ÖNEMLİ/[ÖNCEKİ] OLMAZSA OLMAZ)
KAVRAM ÇİFTLERİ:

ÖNCELİK ve/||/<>/> SONRALIK
ve/||/<>
VAR OLAN ve/||/<>/> BİLGİ
ve/||/<>
NESNE/TEK ve/||/<>/> ÖTEKİ/LER
ve/||/<>
SÜREÇ ve/||/<>/> SONUÇ
ve/||/<>
YÖNTEM/USÛL ve/||/<>/> İÇERİK/ESAS
ve/||/<>
BAĞLAM ve/||/<>/> ANLAM
ve/||/<>
ÇÖZÜMLEME ve/||/<>/> ÇÖZÜM
ve/||/<>
ÖNCÜL ve/||/<>/> ÖNERME
ve/||/<>
SAYGI ve/||/<>/> SEVGİ
[en az %99 ve/||/<>/> en az %1]
ve/||/<>
US/AKIL ve/||/<>/> ANLIK/ZEKÂ
ve/||/<>
EMİK/BEYİN ve/||/<>/> ANLIK/ZİHİN
ve/||/<>
DİRENÇ/İHTİYÂR ve/||/<>/> İSTENÇ/İRÂDE
ve/||/<>
DEVİM/HAREKET ve/||/<>/> ZAMAN
ve/||/<>
AN ve/||/<>/> ZAMAN

( Düşünme, konuşmak ve yaşamak üzere bilinmesi ve uygulanması gereken öncelikli ve olmazsa olmaz kavram çiftleri... [önceki olmadan sonraki olmaz!] )


- ÖNCELİKLİ/ÖNCELİĞİ (OLAN) ile/ve ÖNEM(L)İ (OLAN)

( Önde gelmesi gereken, öne alınmalıdır. )

( TAKADDÜM ile/ve EHEMMİYET )

( (THE) PRIORITY(/PRIMARY) vs./and (THE) IMPORTANT(/IMPORTANCE) )


- ÖNCELİK/Lİ (OLAN) ile/ve ÖNEM(Lİ) (OLAN)

( (THE) PRIORITY(/PRIMARY) vs./and (THE) IMPORTANT(/IMPORTANCE) )


- ONCHO-/ONCO-/-ONCUS ile/||/<> -PHYMA ile/||/<> ADEN-/ADENO- ile/||/<> -OMA

( Tümör, belirli bir yerdeki tümör. İLE/||/<> Derinin bir bölümünün şişmesi, tümör. İLE/||/<> Bez ile ilgili [adenom: Bez tümörü]. İLE/||/<> Tümör ya da patolojik durum. )


- ÖNCÜ ile/ve/||/<> ÖNCÜL


- ÖNCÜ ile/ve/değil/||/<> ÖNE GEÇEN/ÇIKAN


- ÖNCÜLLER ile/ve/||/<> ÖNCELİK


- ONDA "VAR OLMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<> ONUNLA "VAR OLMAK"


- ÖNDE OLAN/OLMASI GEREKEN:
EŞEYSELLİK(ERİLLİK/DİŞİLLİK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SEVGİ


- ÖNDERLİK BUNALIMI/KRİZİ ile/ve/<> ÖZERKLİK BUNALIMI/KRİZİ


- ÖNDER/LİK ile/ve ÖNCÜ/LÜK

( )


- ÖNE SÜRMEK ile/ve ÖNE ÇIKARMAK


- ÖNEM ARZ ETMEK ile ÖNEM ATFETMEK


- ÖNEM VERMEK / ÖNEMLİ GÖRMEK
ile/ve/||/<>/>
ÖNCELİKLİ GÖRMEK


- ÖNEM VERMEK ile DEĞER/DESTEK VERMEK

( GIVING IMPORTANCE vs. TO VALUE/SUPPORT )


- ÖNEM/DEĞER VERMEMEK ile/ve ÖNEMSİZ/DEĞERSİZ GÖRMEK

( "NOT TO GIVE IMPORTANCE/VALUE" vs./and "TO SEE AS UNIMPORTANT/WORTHLESS" )


- ÖNEMLİ BULMAK" ile/ve/değil/yerine/<> ÖNEMSEMEK


- ÖNEMLİ DEĞİL" değil FAZLA ÖNEMLİ DEĞİL


- ÖNEMLİ DEĞİL ile/ve/değil/yerine ÖNEMSİZ


- ÖNEMLİ FARK ile/ve BÜYÜK FARK


- ÖNEMLİ GÖRMEK ile ÖNEMLİ KILMAK


- ÖNEMLİ OLAN" ile/ve/değil/yerine ÖNEMİ OLAN

( Herşeyin bir (az/orta/çok) önemi(değeri) vardır fakat önemli olup olmamayı, öncelik belirler. )


- [ne yazık ki]
ÖNEMSE(ME)MEK ile/ve/değil/||/<>/< ÇIKAR(SIZLIK)


- ÖNERGE ile/değil ÖNERME


- ÖNERME(KAZA, KAZİYE) ile KIYAS(BURHAN, [DEMONSTRATION])


- ÖNERME ile/ve ÖNCÜL


- ÖNERME ile/ve/değil/||/<>/> ÖNERİ

( [not] PROPOSITION vs./and/but/||/<>/> SUGGESTION )


- ÖNERMEK ile/değil ÖNE SÜRMEK


- ONG[Çigil] ile ONGAMUK/ONGAMUQ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Sağ. [ONG ELİG: Sağ el.] İLE Sağ elini kullanan kişi. )


- ÖNGÖRÜ ile/değil/yerine AÇIKLAMA (OLARAK)


- ÖNGÖRÜ ile DURUGÖRÜ

( FORSIGHT/PREDICTION vs. CLAIRVOYANCE )


- ÖNGÖRÜ ile/ve/||/<>/> ÖNERME

( vs./and/||/<> PROPOSITION )


- ÖNGÖRÜLEBİLİR BİLİNMEYEN ile/ve/<> BİLİNEMEYECEK BİLİNMEYEN

( PRUDENT UNKNOWN vs./and/<> UNKNOWN WHICH IS NOT ABLE TO KNOW )


- ÖNGÖRÜMÜZ ...:
BİR YILLIK İSE ile/ve/değil/||/<>/>/<
ON YILLIK İSE ile/ve/değil/||/<>/>/<
YÜZ YILLIK İSE

( Tohum ekelim. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Fidan dikelim. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Çocuk eğitelim. )


- ONGÜJİN ile GULYABANİ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( "Çölden geçenlere saldıran bir gulyabani". İLE ... )


- ÖN-İKONOGRAFİ ile İKONOGRAFİ ile | İKONOLOJİ

( Tanımlama. İLE Çözümleme. İLE | Yorumlama. )

( Olgusal. İLE | Özsel. )

( Biçim. İLE | İçerik. )


- ÖNİLGEÇ ile SONİLGEÇ

( PREPOSITION )


- ÖNKABUL ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< ÖNYARGI

( Çoğu kişi, zihinindeki önyargıları başka bir biçimde düzenlerken düşündüğünü zannetmektedir. )

( Önyargıları yok etmek, atom çekirdeğini parçalamaktan daha zordur. )

( PRE ACCEPTANCE vs. PREJUDICE )


- ONLAR ...:
"ANLARLARSA" değil ANLARSA

( Çoğuldan sonra tekrar çoğul eki gerekmez/fazlalıktır. )


- ONLAR GİBİ OLMAK ile ONLARDAN OLMAK


- ONLA/ŞUNLA-BUNLA değil ONUNLA/ŞUNUNLA-BUNUNLA


- ÖNLEM ALMALI:
SEL ALMADAN ile/ve/||/<> YEL ALMADAN ile/ve/||/<> TOPRAK ALMADAN ile/ve/||/<> ALEV ALMADAN


- ÖNLENEBİLİR ile/ve/değil/||/<>/>/< ÖNGÖRÜLDÜĞÜNDE ÖNLENEBİLİR


- TIP/HEKİMLİK:
ÖNLEYİCİ ile/ve/||/<>/> KORUYUCU ile/ve/||/<>/> TEDAVİ


- ONMAK/ONAR ile/ve/||/<> ONAMAK

( Daha iyi bir duruma girmek, salah bulmak. | Eksiği kalmayıp gönül ferahlığına ermek, mutlu olmak. | Sayrılıktan, dertten kurtulmak, şifa bulmak, felâh bulmak, iflâh olmak. İLE Uygun bulma. )

( ONMAZ: İyilişme olanağı bulunmayan. )


- ÖNSEL ile ÖNCÜL


- ÖNSES (DÜŞMESİ) ile/ve/||/<> İÇSES (DÜŞMESİ) ile/ve/||/<> SONSES (DÜŞMESİ)

( Sözcük başındaki ilk ses. İLE/VE/||/<> Sözcüğün, önses ve sonsesi arasında kalan ses ya da sesler. İLE/VE/||/<> Sözcük sonundaki son ses. )

( ARSLAN > ASLAN ile/ve/||/<> ISICAK > SICAK | ISITMA > SITMA ile/ve/||/<> YAYLAG > YAYLA | ARIG > ARI )


- ÖNSÖZ AÇMAZI ile/ve/||/<> PİYANGO AÇMAZI


- ONTİK ile ONTOLOJİK


- ONTOLOJİ ile/ve/||/<>/> EPİSTEMOLOJİ ile/ve/||/<>/> METAFİZİK

( Nesnelerle uğraşmak. İLE/VE/||/<>/> Nesnelerle uğraşma yöntemi. İLE/VE/||/<>/> İlkelerle/kavramlarla uğraşmak. )

( Tohum. İLE/VE/||/<>/> Ağaç. İLE/VE/||/<>/> Su. )

( Metafizik:
1- Varolan ve varlığın bilimi/bilgisi.
2- Sonsal gerçekler.
3- Bütünün ve tümelin bilgisi.
4- İlk, ilkelerin bilimi/bilgisi. )

( Metafizik yapma biçimleri:
* KELÂMÎ
* İRFÂNÎ
* İŞRÂKÎ
* MEŞŞAÎ )

( Kelâmî felsefenin hikmeti, tasavvuf; meşşai felsefenin hikmeti, işrâkiliktir. )

( İşrâkilik, meşşailerin tasavvufu; irfan, kelâmın tasavvufudur. )

( Felsefenin, felsefeleşmiş biçimi/durumu, metafiziktir. )

( Metafizik: Kavramsal çözümleme[analiz]. Kavramların, kavramsal ilişki ve yargıların çözümlemesi. )

( Gövde. İLE/VE/||/<>/> Gölge. İLE/VE/||/<>/> Boşluk[herşeyi kapsayan]. )

( Havuz. İLE/VE/||/<>/> Su. İLE/VE/||/<>/> Kişi/insan ve/ya da yüzme. )


- ONTOLOJİK KANIT/İDDİA/ARGÜMAN ile KOZMOLOJİK KANIT/İDDİA/ARGÜMAN

( Tanrı'nın varlığını tanımından yola çıkarak kanıtlamaya çalışan kanıt/iddia. İLE Evrenin varlığını açıklamak için bir ilk neden[Tanrı] olduğunu savunan kanıt/iddia. )


- ONU DÜŞÜNMEK/HİSSETMEK ile/ve ONUN GİBİ DÜŞÜNMEK/HİSSETMEK

( Sevgi. İLE AŞK. )

( Sevgi. İLE Koşulsuz Sevgi. )


- ONU SÖYLEMENİN ANLAMI NE? ile/ve ONU SÖYLEMENİN ÂLEMİ NE?


- ONU(/BENİ/SENİ) "BÖLMEK/KESMEK" değil SÖZÜ/KONUYU/AKIŞI "BÖLMEK/KESMEK"


- ÖNÜMÜZDE ile/ve/||/<> ELİMİZDE


- ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA ile/değil BİR SONRAKİ HAFTA


- ONUN-BUNUN PEŞİNDEN KOŞ(MAK) ile/değil/yerine ONUN PEŞİNDEN KOŞ!


- ONUN-BUNUN (SÖZÜYLE HAREKET ETMEK)


- ONUN/SENİN) GÜZELLİĞİNE BAKMAK ile/değil/yerine GÜZELLİĞE BAKMAK


- (ONUN) İÇİN ile (ONDAN) DOLAYI ile (O) NEDEN(İY)LE


- ONUN NEZDİNDE ile/yerine ONA GÖRE

( NEZD[Fars.]: Yan, kat. | Göre, nazarında, fikrince. )


- ONUN/SENİN YERİNE değil ONUN/SENİN İÇİN


- ÖNÜ/NDE-SONU/NDA [ENİNDE-SONUNDA değildir!]


- ONUN/SENİN "İÇİN" KONUŞMAK ile/yerine ONUN/SENİN YERİNE KONUŞMAK


- ÖNYARGI ile/ve/değil/yerine ÖN ANLAMA

( [not] PREJUDICE vs./and/but PRE-UNDERSTAND
PRE-UNDERSTAND instead of PREJUDICE )


- ÖNYARGI ile/değil/yerine/>< ÖNGÖRÜ


- ÖNYARGI ile/değil ÖNYARGIYA ÖNYARGI


- ÖNYARGILARINI YENİDEN DÜZENLEMEK ile/değil/yerine DÜŞÜNMEK


- OO- ile/||/<> OVİ-/OVO- ile/||/<> OÖPHOR-/OÖPHORO- ile/||/<> OVARİ-/OVARİO-/OARİ-/OARİO- ile/||/<> SALPİNG-/SALPİNGO-/-SALPİNX ile/||/<> ORCHİ-/ORCHİD-/ORCHİDO-/ORCHİO-/-ORCHİSM ile/||/<> OSCHE-/OSCHEO- ile/||/<> BLAST-/-BLASTİC/BLASTO-/-BLASTY ile/||/<> -SPERM/SPERM-/-SPERMA/SPERMAT-/SPERMATO-/-SPERMİA/SPERMO-

( Yumurta. İLE/||/<> Yumurta. İLE/||/<> Yumurtalık, yumurtalığa ait, ovaryum. İLE/||/<> Yumurta/ovaryum ile ilgili. İLE/||/<> Tüp, boru, Östaki ya da Fallop tüpleri. İLE/||/<> Testis, testis ile ilgili durum. İLE/||/<> Testis torbası, skrotum. İLE/||/<> Germ; döl; öz; ateşleme, patlama; tomurcuk, tomurcuklanma, filizlenme ile ilgili, doğurgan göze ile ilgili, ana göze ile ilgili. İLE/||/<> Tohum, döl, semen. )


- OOOH değil/yerine AAAH


- OP-/OPTO- ile/||/<> -OPSİS/OPHTHALM-/OPHTHALMO- ile/||/<> -OPİA ile/||/<> -OPSİA/-OPSİS/-OPSY ile/||/<> -OPY ile/||/<> CERAT-/CERATO-/KERA-/KERAT-/KERATO- ile/||/<> OCUL-/OCULİ-/OCULO- ile/||/<> CORE-/CORO-/-CORİA ile/||/<> PHAC-/PHACO- ile/||/<> ANİSOKORİ ile/||/<> DACRY-/DACRYO- ile/||/<> LACRİMO-/LACHRYMO- ile/||/<> CYCL-/CYCLO- ile/||/<> TARS-/TARSO- ile/||/<> İRİD-/İRİDO- ile/||/<> CANTH-/CANTHO- ile/||/<> BLEPHAR-/BLEPHARO-/-BLEPHARON ile/||/<> -SCOPE/-SCOPİC/-SCOPY ile/||/<> PHOR-/-PHORE/-PHORİA/PHORO-/-PHOROUS ile/||/<> ASTHENO-

( Görme, optik. İLE/||/<> Göz. İLE/||/<> Göz, göz kusuru ile ilgili. İLE/||/<> Özel görme ya da görünüm tipi ile ilgili. İLE/||/<> Boynuzsu doku | Kornea. İLE/||/<> Göz, gözle ilgili, göze ait. İLE/||/<> Lens ya da göz merceği ile ilgili. İLE/||/<> Göz bebekleri/Pupiller ile ilgili. İLE/||/<> Göz bebeklerinin farklı büyüklükte olması. İLE/||/<> Göz yaşları ile ilgili. İLE/||/<> Gözyaşı ve ilgili yapılarla ilgili. İLE/||/<> Devir, halka, daire, dairesel, gözün silier nesnesi ile ilgili. İLE/||/<> Göz kapaklarının kenarları ile ilgili, ayağın tarsal bölümü ile ilgili. İLE/||/<> İris. İLE/||/<> Gözün köşeleri ile ilgili, kontusla ilgili. İLE/||/<> Göz kapakları, kirpiklerle ilgili. | Göz kapağı hastalıkları ile ilgili. İLE/||/<> İnceleme için kullanılan araç, görmeyi sağlayan araç, görme, inceleme. İLE/||/<> Taşıyan, yüklenen, görme ekseninin dönmesi. İLE/||/<> Güçsüzlük, zayıflık [astenopi: Göz yorgunluğu]. )


- OPAL[Sans.] ile OPALİN[Fr.]

( ... İLE Opali andıran, camdan yapılmış vazo, kupa gibi nesnelere verilen ad. )


- OPERA ile/değil/||/<>/> OPERET


- ÖPERKEN ile/ve/||/<>/> ÖZLERKEN

( Kokusunu içine çektiysek. İLE/VE/||/<>/> Burnunun direği sızlar. )


- OPITMAK/OPITMAQ ile OPRAMAK/OPRAMAQ ile OPRAQ
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Bir şeyi gizlemek/saklamak. İLE Yıpranmak. İLE Paçavraya dönmüş giysi ya da benzeri nesne. )


- OPORTÜNISTİK ENFEKSİYON/OPPORTUNISTIC INFECTION[İng.] değil/yerine/= FIRSATÇI BULAŞ


- OPTİK DİSK/OPTIC DISK[İng.] değil/yerine/= KÖR NOKTA


- OPTİK/OPTIC[İng.] değil/yerine/= GÖZ YA DA GÖRME (İLİŞKİLİ)


- OPTİK PAPİLLA/OPTIC PAPILLA[İng.] değil/yerine/= KÖR NOKTA


- OPTİMUM ile MAKSİMUM


- ÖPÜCÜK ile/ve/||/<>/> UÇAN ÖPÜCÜK


- ÖPÜŞME/"ÖPÜŞEN" değil ÖRTÜŞME/ÖRTÜŞEN


- OR-/ORO-/OS- ile/||/<> ORO-/ORRHO- ile/||/<> URANO-/URAN-/URANİSCO- ile/||/<> SER-/SERO- ile/||/<> STOM-/STOMA-/STOMAT-/STOMATO-/-STOME/-STOMİA/-STOMO-/-STOMY ile/||/<> CİON-/CİONO-/KİONO-

( Ağız. İLE/||/<> Serum. İLE/||/<> Damakla ilgili. İLE/||/<> Serumla ilgili, seröz. İLE/||/<> Ağız ya da ağız benzeri giriş, ağzın durumu ya da tipi ile ilgili. İLE/||/<> Küçük dil, uvula ile ilgili. )


- ORADA-BURADA (DOLAŞMAK, TAKILMAK, YAŞAMAK)


- ORADAN ile/ve/||/<> BURADAN


- ORAK/KALIÇ / ORGAK/ORGAQ[dvnlgttrk] ile/ve/değil TIRPAN[Yun.]/BAŞTAR[< dvnlgttrk]

( Sapı kısa olan. İLE/VE/DEĞİL Sapı uzun olan. )

( Yarım çember biçiminde yassı, ensiz ve keskin metal bir bıçakla, buna bağlı bir saptan oluşan ekin, ot vb. biçme aracı. | Ekin biçme zamanı. | Ekin, ot vb. biçme işi. İLE/VE/DEĞİL Uzun bir sapın ucuna tutturulan, ot, ekin vb.ni biçmeye yarayan, hafifçe kıvrık, uzun çelik bıçak. | Güreşte devirmek amacıyla rakibin ayak bileklerine hızla ayak vurarak yapılan bir oyun. )

( DÂS, DÂSE ile/ve/değil ... )


- ORAN ile/ve/<> ORANTI

( PROPORTION vs./and/<> BALANCE/PROPORTION )


- ORANG = VARANG
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Rum ülkesi yakınlarında bir yer adı.[Rum ülkesiyle karşılaştırıldığında kuzeyde yer alır.] )


- ORANGUTAN ile BORNEO ORANGUTANI

( image )

( ORANGUTAN vs. BORNEAN ORANGUTAN )


- ORAN/TI/LI/LIK / NİSBÎ ile/ve/<> GÖRELİ/LİK / İZÂFİYET

( PROPORTION vs./and/<> RELATIVITY )


- ORANTISIZ GÜÇ ile/ve/||/<> ORANTISIZ HOŞGÖRÜ


- ORANTISIZ ÖFKE ile/değil/yerine ÖFKE


- ORANTISIZ ŞİDDET ve/<> ORANTISIZ GÜÇ


- [ne yazık ki]
ORANTISIZ (YORUM) ile AŞIRI (YORUM)


- ORB- ile/||/<> GYRO- ile/||/<> CİRCUM- ile/||/<> CİNG-

( Halka, daire. İLE/||/<> Halka, daire, gyrus. İLE/||/<> Çevresinde, hakkında, ilgili. İLE/||/<> Çevreleme, girinci. )


- ORBİTAL HİBRİTLEŞMESİ ile ORBİTAL YER DEĞİŞTİRMESİ

( Farklı orbitallerin birleşmesiyle yeni orbitallerin oluşumu. İLE Elektronların farklı orbitallere geçişi. )


- ORBİT/ORBİTAL ile/ve/değil/yerine/= YÖRÜNGE

( Bir elektronun yerini belirleme olasılığı en yüksek olan belirsiz bir alanı. İLE/VE/||/<> Uzaydaki bir nesnenin kütle çekimi nedeniyle başka bir nesnenin etrafından geçtiği eğrili yol. | Bir gök cisminin hareketi süresince izlediği yol. | Hareketli bir noktanın izlediği ya da çizdiği yol. )


- ÖRDEK ile (ARJANTİN) MAVİ GAGALI ÖRDEK

( ... İLE Omurgalılar arasında penisi en uzun olanıdır. [Kendi boyunun 2 katına, yani 43 cm.'ye kadar ulaşabilmektedir!] )


- ÖRDEK ile DENİZÖRDEĞİ/FIRTINAKUŞU

( ... İLE Perdeayaklılardan, kıvrık gagalı, açık denizlerde yaşayan bir kuş. )

( ... cum THALASSIDROMA PELAGICA )


- ÖRDEK ile MANDALİNA ÖRDEĞİ


- ÖRDEK ile/ve MOSKOFÖRDEĞİ


- ÖRDEK ile/ve SUNA(KUŞAKLI ÖRDEK)

( ... İLE/VE Eril ördek. | Göl ördeği. )

( ... cum TADORNA TADORNA )


- ÖRDEK ile YABANÖRDEĞİ

( ... İLE Ördekgillerden, evcil ördeğe benzeyen, yeşil boynuzlu ördek. )

( ... cum ANAS BOSCHAS )


- ÖRDEKBAŞI ile ÖRDEKGAGASI

( Yeşil ile lacivert arası renk. | Bu renkte olan. İLE Açık turuncu renk. | Bu renkte olan. )


- ORDI[< ORMAK/ORMAQ] ile ORDU ile ORDU ile ORDU/FERRAŞ ile ORDU ile ORDU/ARDUTAL
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Bir tarlayı ya da başka bir şeyi biçmek. İLE Bir Hakan'ın yaşadığı yer/yapı [sarayı].[KAŞGAR = ORDU KENT/ORDU KEND: Hakan'ların oturduğu kent.] İLE Balâsâgün yakınlarında bir yer. İLE Hakan'ın kalacağı yeri, yatağını düzenleyen, derleyen toplayan kişi. İLE Bir hayvanın yeraltındaki yuvası.[Sıçanın kovuğu, gelinciğin deliği] İLE Hamamotu.[Tüy dökücü bir nesnenin yapımında kullanılır.] )


- ORDINAL ile/ve/||/<> CARDINAL


- ORDIR/ORDER[İng.] değil/yerine/= HEKİM İSTEMİ


- ORDUNUN DİLİ ile/ve SARAY'IN DİLİ


- ORG ile/ve ARMONYUM/HARMONYUM[Fr.]/REGAL

( Erganun. İLE/VE Kamışlı org. | Dış görünüşü piyanoya benzeyen, körüğü ayakla işletilen küçük org. )


- ORGANEL ile/ve/> ORGAN ile/ve/> ORGANİZMA


- ORGANİK[İng. < ORGANIC] değil/yerine/= DİRİMSEL


- ORGANİK DÜŞÜNCE ile KATEGORİK DÜŞÜNCE


- ORGANİK DÜŞÜNCE ile SINIFSAL DÜŞÜNCE

( ORGANIC THOUGHT vs. CATEGORIC THOUGHT )


- ORGANİK GEOMETRİ ile/ve ANALİTİK GEOMETRİ


- KİMYA/FİZİK/DOĞA/NESNE:
ORGANİK (KİMYA)(BİLEŞİK/LER) ile/ve/||/<>/>< İNORGANİK/ANORGANİK (KİMYA)(BİLEŞİK/LER)

( Karbon temelli bileşiklerin yapısını, özelliklerini ve tepkimelerini inceler.[proteinler ve karbonhidratlar] İLE/VE/||/<>/>< Karbon dışındaki ögelerin ve bileşiklerin kimyasını inceler.[tuzlar ve mineraller] )

( Karbon bileşiklerini inceleyen kimya dalı. İLE/VE/||/<>/>< Karbon dışındaki ögelerin bileşiklerini inceleyen kimya dalı. )


- ORGANİK TARIM ile/ve/<> İYİ TARIM


- ORGANİZE/ORGANIZED[İng.] değil/yerine/= DÜZENLENMİŞ | YAPILANMIŞ


- ORGANOMETALİK KİMYA ile/||/<> İNORGANİK KİMYA

( Organik ve metal bileşiklerin kimyasını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Metal ve metal olmayan ögelerin kimyasını inceleyen bilim dalı. )


- ORGANON ile/ve/||/<>/> KANON


- ORGANTİN[Fr.] ile ORGANZE[İt.]

( Seyrek dokunmuş, ince, sert bir kumaş. | Bu kumaştan yapılmış olan. İLE Keten iplikle dokunmuş, tülbent inceliğinde, bir çeşit kolalı kumaş. | Bu kumaştan yapılmış olan. )


- ÖRGEN BAĞIŞI ve/> KADAVRA[İt. < CADAVERE] BAĞIŞI

( TAHNÎT: Cesetlerin çürümemesi için içinin boşaltılıp ilâçlanması. )

( KADAVRA[İt. < CADAVERE]: Tıp öğretiminde, üzerinde çalışma yapılan ölü insan ya da hayvan gövdesi. )


- ÖRGENLER/ORGANLAR, UZUVLAR, ÂLETLER = ÂLÂT = ORGANES


- ÖRGEN/ORGAN, UZUV = ÂLET = ORGANE


- ÖRGÜ ve/||/<>/> GÖRGÜ

Bugün[25 Ekim 2025]
itibarı ile 23.065 başlık/FaRk ile birlikte,
23.065 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(67/94)