N ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 40.058 başlık/FaRk ile birlikte,
40.058 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(149/162)
- US/AKIL:
HERKESİ AŞKIN ile/ve/||/<> HERKESTE İÇKİN
- US/AKIL[Ar.]/LOGOS[Yun.] ile/ve/||/<> YER/TOPOS[Yun.]
- USANÇ/GINA ile/ve/||/<>/< KANIKSAMA
( İlişki(ler)de, "sahip olmakta", [kendinden ve/ya da ötekinden] "eminlikte", en önemli eşik, kanıksama noktasıdır. [Kavuşmakta/vuslatta, gına/kanıksama vardır.]
Bu eşik, ancak, bunun bilgi ve bilinciyle, sürekli anımsanarak, ilişkiyi besleyecek/destekleyecek davranış ve tutumla, iletişim ve paylaşımla aşılabilir. )
- USB-A ile/<>/> USB-B ile/<>/> USB-C
- USÇULUK = AKLİYE = RATIONALISM[İng.] = RATIONALISME[Fr.] = RATIONALISMUS[Alm.] = RATIO[Lat.]
- USDIŞI = GAYR-İ AKLÎ = IRRATIONAL[İng., Alm.] = IRRATIONNEL[Fr.]
- ÜŞENME ile/ve/||/<> "GÖZÜNDE BÜYÜLTME"
- USER, EROL (İST. 1960) :
( İ.Ü. İktisat Fakültesi İşletme ve Maliye bölümünden mezun oldu. TOSTOV Vakfı ve Genç Müteşebbisler Derneği Kurucu Üyesidir. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptıktan sonra Fenerbahçe Spor Kulübü'nde de yönetim kurulu üyesi olarak görev aldı. )
- ÜŞKÛFE[Fars.] ile ÜŞKÜFTE[Fars.]
( Çiçek. İLE Açılmış çiçek. )
- USKUMRUKÖY CAMİİ :
( Uskumruköy camii Osmanlılar döneminde ve 17. yy. da yapıldığı söylenmektedir. Camiin bazı kısımları tarihi özellikleri ortaya koyarken minarede yapılan onarımlar sırasında tarihi doku bozulmuştur. )
- USKUMRUKÖY HAMAMI :
( Uskumruköy camiinin arka tarafında Bizans döneminden kalma hamamın sadece kalıntıları bulunmaktadır. )
- USKUMRUKÖY İLKÖĞRETİM OKULU :
( Okul 1960'da tek dershaneli olarak açıldı ve 1961'de eğitime başladı. İlkokul öğrencileri beşinci sınıftan sonra Kilyos İlköğretim okuluna gitmektedirler. )
- USKUMRUKÖY KUMULU :
( Uskumruköy kumulu (Kum çölü) Gümüşdere yolu üzerinde idi. Birkaç bin dönümü kapsayan bu büyük kumluk alan çok uzun yıllar Türk filmcilerinin doğal platosu olarak kullanıldı. Alanın imara açılması üzerine Arıköy isimli çok büyük bir yerleşim bölgesi meydana geldi. )
- USKUMRUKÖY MEZARLIĞI :
( Uskumruköy'ün Şehitlik mezarlığı dışında bir mezarlığı daha var. Gömü yapılmayan mezarlık eski bir mezarlık olup, köy muhtarlığınca etrafı çevrilerek koruma altına alınmıştır. )
- USKUMRUKÖY YENİ PARK :
( Uskumruköy Mahallesindedir, 1.900,00 m²'lik bir alan üzenrindedir, 1.00,00 m²'lik yeşil alanı bulunmaktadır. )
- USKUMRUKÖY :
( İlçenin deniz sahili olmayan köylerindendir. Bahçeköy Zekeriyaköy, Gümüşdere, Kilyos, Demirciköy ve Bahçeköy'den sınır alır. Köyün ismi ile ilgili iki efsaneye göre; Bir ermiş kişi atı ile giderken tökezlenip düşmüş. Yardıma gelenlere burası neresidir diye sormuş "Kumru" cevabını alınca "O halde köyün adı Uskumruköy olsun" demiş. Bir diğer söylenceye göre köyün ismi "Us" tan ileri gelmektedir. "Us" akıl olduğuna göre akıllı insanların köyü anlamına Uskumruköy denilmiş. 1992 nüfus sayımına göre köyün nüfusu 1.412'dir. )
- UŞKUN
( Karabuğdaygillerden, yaprakları yürek biçiminde, kökü dıştan sincabi ve içten sarı renkte olan bir ravent türü. )
( RHEUM RHAPONTICUM )
- USLAMLAMA = REASONING[İng.] = RAISONNEMENT[Fr.] = SCHLUßVERFAHREN[Alm.] = RATIOCINATIO[Lat.]
- USLU, PROF. DR. SELMAN (İSTANBUL, 1925) :
( Üniversite Öğretim Üyesi. İlk, orta öğrenimini İstanbul'da yaptı. İ.Ü. Orman Fakültesinden 1950'de "Orman Yüksek Mühendisi" olarak mezun oldu. Bir süre Orman Teşkilatından çalıştıktan sonra açılan sınavı kazanarak 1952'de "Ormancılık Yakındoğu Ormancılık Kürsüsüne" asistan oldu. 1956'da "İç Anadolu Steplerinin Antropojen Karakteri Üzerine Araştırmalar" tezi ile "Ormancılık Bilimleri Doktoru" unvanını aldı. 1961'de "Ege Rejyonu ve Özellikle Edremit - Güre Havzasında Toprak Koruması Bakımından Zeytin ve Orman İlişkileri Üzerine Araştırmalar" konulu tezi ile "Üniversite Doçenti" , 1971 yılında "Muhtelif Arazi Kullanma Şekillerinin Yüzeysel Akış ve Toprak Taşınması Üzerine Etkileri" adlı tezi ile de "Profesör Unvanını" aldı. 1972'de ve Prof. Dr. Orhan Yamanlar'ın vefâti üzerine Ormancılık ve Yakın Doğu Ormancılık Kürsüsü Başkanlığına atandı ve emekli olana kadar bu görevini sürdürdü. Kitap ve bilimsel olarak pek çok yayını var. )
- ÜSLÛB/ÜSLÛP ile/ve EKOL
- ÜSLUB ile/ve USLÛB
- ÜSLÛP değil/yerine/= SÖYLEYİŞ/BİÇEM
- ÜSLÛP ile TAVIR
( [ne yazık ki] Doğruyu dile getirmenin üslûbundan dem vuranlar, yanlışı en kaba biçimde ifade etmekten kaçınmıyorlar... )
- ÜSLÛP ile TUTUM
- ÜSLÛP ile/ve/||/<> USTURUP/LU[İt. < STROPA]
( Tarz. İLE/VE/||/<> Biçimine getirmek, uygun zamanı bulmak, denk düşürmek. )
- ÜSLÛP'TA:
BİREYSELLİĞİN YÜCELİĞİ ve GÜZELLİK SEVGİSİ
- USSAL BİLGİ ile/ve/<> SEZGİSEL BİLGİ
( İkinci türden bilgi. )
( Gerçeği yanlıştan ayırdeden bilgi. )
( Zorunlu olarak gerçektir. )
( RATIONAL KNOWLEDGE vs./and/<> INTUITIONAL KNOWLEDGE )
( COGNITIONEM SECUNDI GENERIS cum/et/<> SCIENTIA INTUITIVA )
- USSAL ile/ve/||/<> KAVRAMSAL
- USSAL/LIK ile/ve/<> EVRENSEL/LİK
- US/SAL/LIK ile/ve/=/<> OLGU/SAL/LIK
- ÜSSÜ[Ar. < USS] ile/||/<> ÜSSÜ[Ar. < USS] ile/||/<> ÜSTÜ[< ÜST]
( [matematikte] Bir sayının üstüne yazılan ve kendiyle kaç kez çarpıldığını gösteren sayı, kuvvet. [62 'de 2 üs, 6 ise taban] İLE/||/<> Esas. | Bazı görevleri yürütebilmek amacıyla kurulan, özel yapıları, donatımları, atölyeleri, onarım yerleri, hizmet alanları olan, sürekli ya da geçici olarak konaklanılan yer. | Bir askerî harekâtta, birliklerin gereksinim duyduğu her türlü gerecin toplandığı, dağıtıldığı bölge. İLE/||/<> Bir nesnenin ya da yerin, yukarı, göğe doğru olan yanı. )
- ÜST BACAK KEMİĞİ ile KAVAL KEMİĞİ/BACAK KALEMİ
( ... İLE Baldırda olan iki kemikten kalını. )
( FEMUR vs. TIBIA )
- ÜST-BAŞ
- ÜST METİN İŞARETLEME DİLİ/HYPERTEXT MARKUP LANGUAGE/HTML[İng.] ile/ve/||/<> GENİŞLETİLEBİLİR İŞARET DİLİ/EXTENSIBLE MARKUP LANGUAGE/XML[İng.]
( Verileri ve içerikleri görüntülemek için kullanılır. İLE/VE/||/<> Verileri depolamak ve paylaşmak için kullanılır. )
( Etiketleri önceden tanımlanmıştır. İLE/VE/||/<> Etiketleri önceden tanımlanmamıştır. Kullanıcı kendi etiketlerini oluşturmaktadır. )
- ÜST SINIF ile ORTA SINIF ile ALT SINIF
( Yaşar. İLE Yakınır. İLE Şükreder. )
( Paraya tapar. İLE Öndere tapar. İLE Tanrı'ya tapar. )
- ÜST ile/ve NİTELİKLİ
( TOP vs./and QUALIFIED )
- USTA, ALİ (TRABZON/ÇAYKARA, 1965) :
( Sarıyer Vehbi Koç Vakfı Lisesini bitirdikten sonra, 1987'de Yıldız Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümünden mezun oldu. Özel sektörde bir süre kontrol, saha ve kontrol mühendisi olarak görev yaptı. Siyasete Fazilet Partisi saflarında başladı. Sarıyer Belediye Meclis Üyesi ve Başkan Yardımcılığı, Beyoğlu Belediyesinde Başkan yardımcılığı, İBB. Zabıta Müdürlüğü ve İBB Mesken Müdürlüğü görevlerinde bulundu. Sarıyer Spor Kulübünde yönetim kurulunda Asbaşkan olarak görev aldı. )
- USTA, CEMALETTİN (İST. 1928) :
( Deniz Astsb. Okulunu bitirdi ve değişik yerlerde hizmet yaptıktan sonra emekli oldu. Sarıyer Spor Kulübü'nde 2 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Kulübün Divan Kurulu Üyesidir. )
- USTA ile ÜSTÂD
( Üstad, işi başından aşkın olduğunda dingin ve neşelidir. )
( Usta, kendini bilgiye verir, ilkelere bağlı kalır ve sınırı aşmaz. )
( RÂSİHÛN: Uzman.[kök salmış] )
( HAZÂKÂT: Ustalık, üstadlık. )
- USTA ile/ve/<>/|| USTALIK
- ÜSTÂD ile/||/<> USTA ile/||/<> KALFA ile/||/<> ÇIRAK ile/||/<> YAMAK/ELULAĞI ile/||/<> MİÇO/MUÇO[İt.]
( ... İLE/||/<> Yaşadıklarımızın. İLE/||/<> Yaşamakta olduklarımızın. İLE/||/<> Yaşayacaklarımızın. İLE/||/<> ... İLE/||/<> ... )
( ... ile ... ile ... ile TİLMÎZ ile ... )
- USTALAŞMA ve/||/<>/> YALINLAŞMA
( Ustalaşanlar, yalınlaşır. Yalınlaşma da çekim yaratır. )
- USTALIK:
USTANI GEÇMEK ve/||/<> SENİ GEÇECEK USTA YETİŞTİRMEK
- USTALIK ile/ve BECERİ
( PROFICIENCY vs./and SKILL )
- USTA/LIK ile/ve BİLGE/LİK
- USTALIK ile/ve İRFAN
- USTALIKLA ile/ve/<> USÛLÜNCE
- USTAOĞLU, GÜLCİHAN (...) :
( Sarıyer Belediye Spor Kulübü karate takım sporcusu olup; 2004'te Moskova'da yapılan Avrupa karate şampiyonasında birinci; 2004'te Meksika'da yapılan Dünya karate şampiyonasında birinci; 2005'te Hollanda'da yapılan Uluslararası karate şampiyonasında üçüncü; 2004'te Türkiye Kulüplerarası Lig şampiyonasında birinci; 2005'te Amerika'da yapılan Milletlerarası karate şampiyonasında birinci; Uluslararası Boğaziçi karate şampiyonasında üçüncü; 2005 Türkiye Karate şampiyonasında üçüncülük gibi başarılı dereceler yaptı ve şampiyonluklar kazanan takım kadrosunda yer aldı. )
- ÜSTE ÇIKMAYA ÇALIŞMAK ile/ve/değil/yerine SAVUNMA
- ÜSTENCİL ile/ve/değil/||/<>/< DOĞRUDAN
- ÜSTENCİLİK ile/ve/||/<> KUYRUĞU DİK TUTMAK
- ÜSTESİNDEN GELMEK ile ALTINDAN KALKMAK
- ÜSTGEÇİŞ = YÜCELİM
( Bir yıldızın, ufuk üzerinde en yüksek noktaya geçiş durumu. )
- ÜSTLENME ile/ve/||/<> KABULLENME
- ÜSTÜN İNSAN değil OLGUN/YETKİN/KÂMİL KİŞİ
- ÜSTÜN KAVRAMLAŞMIŞ DİL(LER) ile YETERİNCE KAVRAMLAŞAMAMIŞ DİL(LER)
- ÜSTÜN, REFET (İST. 1930) :
( Tarabyalıdır. Tam 9 dönem Tarabya Mahallesi muhtarlığına seçildi. 1964 yılından bu yana görevini devam ettiriyor. Çeşitli sosyal ve kültürel derneklerde üye olup Tabya Spor Kulübünde de yıllarca yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )
- ÜSTÜN ve/||/=/<> İNSANI/KİŞİLERİ SEVEN
( En "üstün" kişi/ler, kişileri/insanı seven(ler)dir. )
- ÜSTÜN ile/ve/değil ÖTE
( [not] SUPERIOR vs./and/but BEYOND )
- ÜSTÜN ile/ve/değil ÜNLÜ
( Sakınan ve ümit edenlerin dışında kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur. )
- ÜSTÜN" ile/değil ÜSTTE DURAN
- ÜSTÜN ile ÜSTÜN[Ar.]/FETHA
( Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan. | Birine ya da bir şeye göre, nitelik bakımından daha yüksek, daha elverişli olan.[FAİK] İLE Arap yazısında, bir ünsüzün, geniş, kısa ve düz [a, e] okunacağını gösteren im. )
- USTUNÇ[İt.]
( Taşınabilir, cerrah araçları takımı. )
- ÜSTÜNDE DURMAK ile ALTINI ÇİZMEK ile PEŞİNDEN KOŞMAK
- ÜSTÜNDE DURMAMA ile GEÇİŞTİRME
- ÜSTÜNE GİDERLER ile/değil ÜSTÜNE GELİRLER
- ÜSTÜNE TUZ BİBER EKMEK ile/ve YANGINA KÖRÜKLE GİTMEK
- ÜSTÜNKAYA YALISI :
( Yeniköy, Köybaşı Caddesi üzerindeki 161 kapı No.lu deniz cepheli yazı birkaç kez el değiştirdi. Yalının ne zaman yapıldığı bilinmiyor. 1950'de Hasan Kazma'nın mülkiyetinde olan yalı 1972'de Dr. Mahmut Karaağaç'a ve 1974'te de Mehmet Üstünkaya'ya geçti. Yalı son sahibinin ismi ile anılıyor. )
- ÜSTÜNKAYA, MEHMET (İST. 1935 - 2000) :
( Yeniköylüdür. Galatasaray Lisesini bitirdikten sonra İ.Ü. Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Galatasaray S.K. de atletizm yaptı. Beşiktaş J.K de uzun süre yöneticilik yaptıktan sonra 1973'te Başkanlığa seçildi. 1981'de tekrar kulüp başkanlığına seçildi. 1984'te Başkanlık görevini Süleyman Seba'ya devrettikten sonra bir daha aktif görev almadı. )
- ÜSTÜNKÖRÜ ile/ve SORGULAMADAN
- ÜSTÜNLÜĞÜN, TÜZESİ değil/>< TÜZENİN, ÜSTÜNLÜĞÜ
- ÜSTÜNLÜK ile/değil/yerine BÜTÜNLÜK
(
)
- ÜSTÜNLÜK ile/değil/yerine KARŞITLIK
- ÜSTÜN/LÜK ile/değil/yerine ÖZGÜVEN/Lİ
- ÜSTÜNLÜK ile/değil/yerine/>< (SADECE) BİLMENİN (BELKİ/BİRAZCIK) FARKI
- ÜSTÜN/LÜK(GALİBİYET) ile/ve/değil/yerine YÜCE/LİK
- ÜSTÜN/LÜK / ALÇAK/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖNCE/LİK / SONRA/LIK
- ÜSTÜNÜ ÖRTMEK ile GÖZARDI ETMEK
- ÜSTÜNÜZE ALMAYIN ile/ve/değil/||/<>/< SİZE YÖNELİK DEĞİL
- USÛL:
İLKE ve/||/<> YÖNTEM
- USÛL ile/ve ARUZ ile/ve MAKAM ile/ve EDEB
- USÛL ile/ve/||/<>/> HUSÛL
- USÛL ile/ve/||/<> TEAMÜL
- USÛL ile USÛL["USÜL" değil!]
( Kökler, asıllar. | Bir kişinin, anne, baba, dede ve nineleri. İLE Bir amaca erişmek için izlenen, tutulan yol, yöntem. )
- USÛL[Ar. < ASL] ile USÛR[Ar. < ASR]
( Asıllar, kökler. | Bir ilmin ya da tekniğin asıl konusundan önce öğrenilmesi gereken esas, başlangıç, bilgi. | Başlangıç. | Yol, yöntem, tertip, metod, nizam, kaide, düzen. İLE Yüzyıllar. )
- USÛLEYN:
USÛL-İ FIKIH ile/ve/||/<> USÛL-İ DİN
( USULEYN: USUL-I ISLAMIC JURISPRUDENCE vs./and/||/<> USUL-I RELIGION )
- USÛL-Ü FIKIH'TA:
KİTAP ile/ve/||/<> SÜNNET ile/ve/||/<> İCMÂ ile/ve/||/<> KIYAS
- ÜŞÜMEK ile/ve/değil/<> ÜŞÜTMEK
- USUVV[Ar.] ile FESÂD[Ar.]
- UT ile UD[Ar.]
( Utanma. İLE Türk müziği araçlarından, iri karınlı, kirişli, çalgıçla çalınan bir çalgı. )
- UTANÇ:
BENCİL OLMAK ile/değil/ne yazık ki BENCİL GÖRÜNMEK
( [ne yazık ki] Kişiler, bencil olmaktan değil "bencil görünmek"ten utanır. )
- UTANÇ ile/ve/||/<> ÖZERKLİĞE KARŞI UTANÇ
- UTANÇ = SHAME[İng.] = HONTE[Fr.] = SHAM[Alm.] = PUDOR[Lat.]
- UTANIYORUM ile/değil/yerine/>< TANIYORUM!
- UTANMAK ile ÇEKİNMEK
( SHAME vs. ABSTAIN )
- UTANMAK ile EDEB
( SHAME vs. BREEDING )
- UTANMAK ile/ve/değil/||/<>/< GARİPSEMEK
- UTANMAK ile/ve/||/<> KENDİNE YAKIŞTIR(A)MAMAK
- UTANMAK ile/ve/||/<>/> UTANDIRILMAK
( Erdem. İLE/VE/||/<>/> Karabasan/kâbus. )
- UTANMAK ve/> UYANMAK
- UTAN(DIRIL)MAK ile/ve/||/<>/> UYAN(DIRIL)MAK
- UTANMAZ-ARLANMAZ
- UTANMAZ ile NARSİSİST
( Her utanmaz, narsisist değildir/olmayabilir fakat her narsisist, utanmazdır. )
- UTİLİTARİZM ile PRAGMATİZM
- ÜTMEK ile ÜTMEK
( Ateşten ya da yüksek bir ısıdan geçirmek. | Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek. | Taze buğday ya da mısırı, ateşe tutup pişirmek. İLE Oyunda, kumarda kazanmak, yenmek. )
- UTM/UTÜM[Ar.] ile UTUM[Ar.]
( Yabani zeytin ağacı. İLE Köşk. | Taş duvar/yapı. )
- ÜTOPYA:
ÜMİT ve/||/<>/> EYLEM
- ÜTOPYA >< DİSTOPYA
( Bin/bir, Olmayan, Güzel Yer: "Ütopya" - B [yazısını okumak için burayı tıklayınız...] )
- ÜTOPYA[Yun.] değil/yerine/= DÜŞÜLKÜ
- UV/ULTRAVİYOLE RADYASYON/ULTRAVIOLET RADIATION[İng.] değil/yerine/= MOR ÖTESİ, MOR ÖTESİ IŞINIM
- UV-VİS İLE IR İLE NMR İLE MS ile/||/<> SPEKTROSKOPİ TEKNİKLERİ
( Dört temel spektroskopik analiz yöntemi. )
( Formül: E = hν = hc/λ )
- UV-VİS ile/||/<> IR
( UV-Vis elektronik geçiş İLE IR titreşim geçişidir )
( Formül: 200-800nm İLE 2.5-25μm )
- ÜVERTÜR değil UVERTÜR
- ÜVEYE EDERSEK ve/||/<> GELİNE EDERSEK
( [kendi] Çocuğumuzda buluruz! VE/||/<> Kızımızda buluruz. )
- ÜVEZ ile ÜVEZ
( Gülgillerden bir ağaç. | Bu ağacın, muşmulaya benzeyen yemişi/meyvesi. İLE Sivrisineğe benzer bir böcek. )
( MESPILUS GERMANICA cum SORBUS )
- UY(>< İN) ile/||/<> UYA(> YUVA)
( Çukur. İLE/||/<> Yuva. )
- UYAK(KAFİYE) ÇEŞİTLERİNDE:
YARIM ile/ve/<> TAM ile/ve/<> ZENGİN ile/ve/<> TUNÇ ile/ve/<> CİNASLI
( )
- UYAK/KÂFİYE ile/ve AYAK SUNMAK
( Şiirde. İLE/VE Halk şiirinde uyak. )
- UYAK/KÂFİYE[Ar.] ve/> EŞSÖZCÜK/YEDEK/REDİF[Ar.]
( ... VE/> Koşuklarda uyaktan sonra yinelenen aynı anlamdaki sözcük ya da ek. )
( Aynı anlam, aynı görev. İLE Farklı anlam, aynı görev. )
( Çeşidi vardır. İLE Çeşidi yoktur. )
( )
( )
- UYAK ÖRGÜSÜNDE:
DÜZ ile/ve/<> ÇAPRAZ ile/ve/<> SARMAL ile/ve/<> ÖRÜŞÜK ile/ve/<> MÂNİ
( )
- UYAK(KÂFİYE) ile/ve İKFÂ
( ... İLE/VE Sesleri birbirine yakın olan harflerle uyak yapma. )
- UYANDIRMA" ile TETİKLEME
- UYANDIRMA ile UYARMA
- UYANIK/UYKUSUZ ile "UYANIK"
( BÎDÂR ile ZEYREK )
- UYANIK/LIK ile/ve/||/<>/> AYDIN/LANMIŞ/LIK
- UYANIK/LIK ile "UYANIK/LIK"
- UYANIŞLAR(AWAKENINGS) ve/||/<>/> LORENZO'NUN YAĞI(LORENSO'S OIL)
- UYANMAK ile/ve/||/<> AYDINLANMAK ile/ve/||/<> YAKALAMAK
- UYANMAK ile/ve/değil/<> GÖZÜN AÇILMASI
- UYAR, TOMRİS (İST. 1941 - 2003) :
( İlkokulu Taksim'deki Yeni Kolejde, ortaokulu İngiliz High School'da, liseyi Arnavutköy Amerikan Koleji'nde tamamladı. İ.Ü. İktisat Fakültesi Gazetecilik Enstitüsü'nü 1963'te bitirdi. İlk çevirisini Tagore'den "Şeker'den Bebek" kitabı ile yaptı ve Varlık'da yayınlandı. İlk Öykü kitabı ise 1965 yılında Türk Dili'nden yayınlandı. Öykü, deneme, eleştiri, günlük ve çevirileri, Varlık, Dost, Papirus, Yeni Dergi, Soyut, Yeni Edebiyat, Yeni Düşün, Gösteri, Gergedan, Argos, Adam Öykü gibi belli başlı dergilerde yayınlandı. Özellikle 1966'dan sonra Papirüs'te yayınladığı eserleriyle adını duyurdu ve 1969 yılına kadar "R. Tomris" kullandı. 1970'te sonra Türk öykücülüğünün önde gelen isimlerinden biri oldu. Eserleri arasında; "İpek ve Bakır", "Ödeşmeler ve Şahmeran Hikâyesi", "Diz Boyu Pap" Geri Bak", "Yaza Yolculuk", "Sekizinci Günah", "Otuzların Kadını", "İki Yama, İki Üç", "Aramızdaki Şey" ve "Güzel Yazı Defteri" bulunuyor. )
- UYARAN ile UYARILAN
( STIMULUS/IMPULSE vs. IMPULSED )
- [ne yazık ki]
(")UYARI("):
(")AŞIRI(") ile/ve/||/<> (")YETERSİZ(") ile/ve/||/<> (")YERSİZ(") ile/ve/||/<> (")YANLIŞ(")
- UYARI ile/ve/değil/||/<>/< ÇAĞRI
- UYARICI ile/ve/<>/> UYANDIRICI
- UYARICI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UYARAN
- UYARI/İKAZ ile/ve/değil/yerine OLUMSUZ SONUÇLARA/SONUÇLARI İŞARET
- UYARIM ile UYARIM ile UYARIM
( Uyarma, uyarılma. İLE Uyum göstere(bile)ceğini geniş zamanlı olarak belirtmek/bildirmek. İLE Bir durum ya da ayrıntı üzerine ya da biri(leri)ne, başkasının değil benim yaptığım bildiri/anımsatma. )
- UYARLAMAK ile/değil UYGULAMAK
- UYBAŞ, ERKAN (İST. 1948) :
( Sarıyer Halk Eğitim merkezinde güreşe başladı diğer kulüplerin bünyesinde güreş hayatını devam ettirdi. Grekoromen dalında güreşti ve pek çok kez İstanbul ve Türkiye Şampiyonu olduğu gibi Milli takımda da başarılı güreşçiler çıkardı. Ama güreşçi olarak değil daha ziyade güreş hakemi olarak kendisini kanıtladı. 4 kıtada ve 38 ülkede müsabaka yönetti. Seul, Barcelona ve Atlanta Olimpiyatları ile 38 Dünya, 43 Avrupa, 1 Balkan Şampiyonaları ve 2 Akdeniz Oyunları ile 100'e yakın uluslar arası turnuvalarda 22 yılda 5 bini aşkın müsabaka yönetti. Zaman zaman güreş antrenörlüğü yaptı, ayrıca Türkiye Güreş Federasyonu Merkez Hakem Komitesi Üyeliği ve Başkanlığı yaptı. Türkiye Olimpiyat Komitesinden Şeref Diploması ödülü aldı. )
- UYDU TELEFONU ile/ve/||/<> "AKILLI TELEFON"
- UYDUM AKILLI ile/ve YARIM AKILLI
- UYDURMA ile/değil/yerine/>< HAYAL
- UYDURMAK ile/değil/yerine DUYURMAK
- UYDURMAK ile "KAFADAN ATMAK"
- UYDURMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OLUŞTURMAK
- UYDURMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TASARLAMAK
- UYDURMAK ile/değil/yerine UYARLAMAK
( TO IMPROVISE vs./and TO ADAPT )
- UYDURMAK ile YAKIŞTIRMAK
- UYDUR/UK-KAYDIR/IK/KIYDIRIK
- UYGARLAŞMA ile/ve/||/<>/< GÖÇ
- UYGARLAŞMA ile/ve/<> UYGARLAŞAMAMA
( Nevroz doğurur.[Freud] İLE/VE/<> Yeterince uygarlaşamama, nevroz doğurur.[Adler] )
- UYGARLAŞMADA:
KILIÇ ile/ve/fakat/değil/yerine/<>/> KALEM ve KİTAP
( Başlattı. İLE/VE/FAKAT/DEĞİL/YERİNE/<>/> Yaşattı VE Sürdürdü. )
- UYGARLIK ARAYIŞI ve/||/<>/< KÜLTÜRLERİN/TOPLULUKLARIN KARŞILAŞMASI
- UYGARLIK BANKASI ile İLKEL KABİLE BANKASI
- UYGARLIK/MEDENİYET:
TOPRAK ve/+/||/<> DİL ve/+/||/<> DİN
- UYGARLIK/MEDENİYET ile/ve/||/<> EKİN/KÜLTÜR
( Evrensel. İLE/VE/||/<> Yerel. )
( Denetimli. İLE/VE/||/<> Bilinçdışı. )
( Toprak, kişiye aittir. İLE/VE/||/<> Kişi, toprağa aittir. )
( Uygarlık, olay ve olguları birbirinden büyük titizlikle ayırd edebilmektir. )
( Kültür, en geniş tanımıyla yaşam biçimini gösterir. )
( Kültür, insan-doğa ve kişi-kişi[toplum] ilişkilerinin toplamıdır. )
( Uygar kişi, dünyanın neresinde ve hangi kültürde üretilirse üretilsin, insanlık değerlerine sahip çıkan, onu benimseyen ve yaşamına katan kişidir. )
( Evrenseller kültürler içinde yer almış olmalıdır. )
( UYGARLIK/MEDENİYET = ZANAAT-FEN ve AHLÂK )
( MEDENİYET OLUŞTURABİLMEK İÇİN:
* TANRI/İLK İLKE,
* EVREN/DOĞA,
* İNSAN )
( Farkındalık ile. İLE/VE/||/<> Farkında olmadan. )
( Yöntemli. İLE/VE/||/<> Alışkanlıklar. )
( İnsan - İnsan ilişkisi (ile). İLE/VE/||/<> Doğa - İnsan ilişkisi (ile). )
( Sanat. İLE/VE/||/<> Zanaat. )
( Öğrenilir. İLE/VE/||/<> Yaşanır. )
( Kimsin/iz? İLE/VE/||/<> Kimlerdensin/iz? / Nerelisin/iz? )
( Uluslararası. İLE/VE/||/<> Ulusal. )
( ZAMAN: Doğrusal. İLE/VE/||/<> Döngüsel. )
( Us. İLE/VE/||/<> Us dışı. )
( Yasa. İLE/VE/||/<> Töre. )
( Medine. İLE/VE/||/<> Yesrib. )
( Çatışmalar içinde. İLE/VE/||/<> Zahmetler içinde. )
( Kâmil kültür, kendinden sonra gelecek kültürün gübresidir. )
( Gerçek üstü. İLE/VE/||/<> Gerçek. )
( Ancak, felsefenin getirebildiği/sağladığı/sunduğu. İLE/VE/||/<> Sanat ve dinin getirdiği. )
( Bilim. İLE/VE/||/<> Felsefe. )
( Saygıyla... İLE/VE/||/<> Sevgiyle... )
( CIVILIZATION vs./and CULTURE )
( MEDENİYET ile/ve HARS )
- UYGARLIK/MEDENİYET:
TA'MÎR-İ BİLÂD[Ar.] ve/||/<> TERFÎH-İ İBÂD[Ar.]
( Kentler/beldeler oluşturmak/inşâ etmek. VE/||/<> Bireylerin her türlü gönencini/refâhını sağlamak. )
- UYGARLIK ve/||/<>/< ADÂLET
( Ayakta durabilmek için. VE/||/<>/< Sürdürülebilirlik için. )
- UYGARLIK ve/> HUZURSUZLUĞU
- UYGARLIK ve/||/=/<>/< İNSAN/LIK
- UYGARLIK ve/<> KAVRAMSALLIK
- UYGARLIK = MEDENİYET = CIVILIZATION[İng.] = CIVILISATION[Fr.] = ZIVILISATION[Alm.] = CIVIS[Lat.] = CIVILIZACIÓN[İsp.]
- UYGARLIK ve/<> SAYGI
- UYGARLIK ve/||/<> ZEKÂ
- UYGARLIKLARARASI/LIK ile/ve/<> KÜLTÜRLERARASI/LIK
- UYGARLIKTA(MEDENİYETTE):
SU ve YOL
- UYGULAMA (RİYÂZET)
- UYGULAMALI!
- GELENEK:
UYGULAMALI ile/ve/||/<>/< METİN TABANLI
- UYGULAMAYA YÖNELİK BİLGİ ile/ve SAF SOYUT BİLGİ
( PRACTICAL KNOWLEDGE vs./and PURE ABSTRACT KNOWLEDGE )
- UYGULANMALI!:
[ne] YER ne de GEÇİT VERMELİ
( Adâletsizliğe ve hukuksuzluğa...
Görüntü ve reklâm kirliliğine, "yerel yönetimlerin", "yöneticilerin" keyfiyetine ve adâletsizliğine...
Gürültü/uğultu kirliliğine ve korna/zil çalanlara...
Işık kirliliğine...
Sigara ve tüm ürünleriyle çevreyi ve toplumu rahatsız eden nesnelere ve içen davranış/tutum ve kişilere...
Dilde, yazım hatalarına ve yazım kurallarına uymayanlara...
Beslenmede, abur-cubura, "et" ve "hayvansal ürünlere"...
Her türlü saygısızlık ve keyfiyete...
Ne yer, ne de geçit vermek üzere, haklarımızı sürekli bilmeli ve anımsamalı, hakkı/mızın biz almadıkça verilmeyeceğinin bilinciyle gereken her türlü eylem, tavır, tutum, duruş ve davranış içinde olmamız gerektiğini uygulayarak göstermek, paylaşmak, aktarmak, eğitmek, dayanışmak, işbölümü ve işbirliği içinde olmak durumunda ve zorundayızdır. )
- UYGULANMAYAN AHLÂK ile/değil/yerine/>< UYGULANAN AHLÂK
( Sözü edilir fakat kendi yoktur. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Sözü edilmez fakat uygulanır. )
- BİLİMİNSANI:
UYGULAYICI ile/ve/değil/||/<>/< DÜŞÜNÜR
- UYGULAYICI ile/ve/<>/|| UYGULATICI
( Sanatçı, hem uygulayıcı, hem uygulatıcı olabilmelidir. )
- UYGULAYICI/PRATİSYEN HEKİM ile UZMAN HEKİM
- UYGULAYIM = TEKNİK = TECHNICS[İng.] = TECHNIQUE[Fr.] = TECHNIK[Alm.] = TEKHNE[Yun.] = TECNICA[İsp.]
- UYGUN OLMAK" ile/ve/değil/||/<>/< AİT OLMAK
( Bir yere "uygun olmak", oraya ait olduğumuz anlamına gelmez. )
(
)
- UYGUN OLMA/MA ile/ve/değil YETERİNCE UYGUN OLMA/MA
- UYGUN OLMAMAK ile YETERİ KADAR UYGUN OLMAMAK
( NOT TO BE IN APPROPRIATE vs. NOT ENOUGH AS MUCH AS TO BE IN APPROPRIATE )
- UYGUN OLMAMAK ile YETERİ KADAR UYGUN OLMAMAK
- UYGUN ile/ve ANIK/HAZIR[Ar.]
( Hazır olmak, olgun olmaktır. )
( Hazıra, Hızır gerekmez. )
( Hazır, huzurdadır. )
( ÂMÂDE[Fars.]: Hazır, hazırlanmış. )
( APPROPRIATE/FIT vs./and READY )
- UYGUN ile/ve İLİŞKİN
( APPROPRIATE vs./and RELATING TO )
- UYGUN ile/ve KULLANIŞLI
( APPROPRIATE/FIT vs./and USEFUL )
- UYGUNLUK ile/ve GEÇERLİLİK
( APPROPRIATENESS vs./and VALIDITY )
- UYGUNLUK ile/ve/||/<> ÖRTÜŞME
- UYGUNLUK ile UYGUNSUZLUK
( APPROPRIATENESS vs. IMPROPRIETY )
( EUSKHEMOSYNE ile ASKHEMOSYNE )
- UYGUR HARFLERİYLE YAZILMIŞ ARAPÇA METİN ile/ve ARAP HARFLERİYLE YAZILMIŞ UYGURCA METİN
- UYGUR, NEJAT (KİLİS, 1927 - 2013) :
( İlkokulu Siirt, Ezine ve İntepe'de okudu. Ortaokulu Sarıyer'de, Çanakkale ve Manisa'da tamamladıktan sonra Güzel Sanatlar Akademisin Heykel Bölümüne girdi ise de mezun olamadı. Tiyatroya okul sıralarında müsamerelerde oynayarak tiyatroya başladı. Sarıyer halkevi Tiyatrosunda kendisini geliştirdi. Profesyonel olarak tiyatroya 1949'da "Nejat Uygur Tiyatrosu" ile başladı. Aslında arzusu Pilot olmaktı bunu gerçekleştiremedi. 1943'te Sarıyer halkevinde Boksa başladı. Spora isteği artınca atletizm ve sutopu çalıştı ve yarışmalara katıldı. Tiyatro çalışmaları sırasında 13 yıl süre ile Anadolu turu yaptıktan sonra İstanbul'da kendi tiyatrosunu kurdu. 1998'de Kültür Bakanlığınca verilen Devlet Sanatçısı unvanını aldı. Ayrıca; 1999'da 22. Avni Dilligil Tiyatro Ödülleri "Belkıs Dilligil Onur Ödülü", 2006'da Kemal Sunal Kültür Sanat Ödülü "En İyi Tiyatrocu" ve 2007'de Altın Kelebek TV Yıldızları Yarışması "Tiyatroya Destek Yılı Özel Ödülü" aldı. "Ayar Hamza", "Minti, Minti", "Demirel'e Söylerim", "Cibali Karakolu", "Alo Orası Tımarhane mi?" ve "Âman Özal Duymasın" gibi oyunlarla güldürü oyunlarının ustası olduğunu kanıtladı. )
- UYGUR, RECAİ (İST. 1931) :
( Bir özel firmada uzun süre çalıştıktan sonra Hollanda'ya giderek yerleşti ve kendi işini kurdu. Sarıyer Spor Kulübü'nde 4 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev aldı. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu Üyesidir. )
- UYGUR, ZEKİ AYHAN (İST. 1927 - 2012) :
( Deniz kuvvetlerinde hekim olarak göreve başladı. 1952'de "Gaziantep" muhribine üsteğmen rütbesi ile filotilla tabipliği yaparken ABD gidip üç adet mayın gemisinin alınmasında bulundu. 1954 - 57 yılları arasında Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde genel cerrahi uzmanlığı eğitimini tamamladı ve uzman müşavir olarak aynı akademide çalıştı. Prof. Dr Recai Ergüder'in ısrarı ile Beyin ve sinir cerrahisi alanında çalışmak üzere ABD gönderildi ve St. Albans Deniz Hastanesinde eğitim aldı. Ama eğitimini tamamlamadan yurda geri çağrıldı. Ve Gülhane Askeri Tıp Akademisinde göreve başladı.1961'de tekrar ABD gitti ve Iowa Üniversitesinde yarım kalan uzmanlık eğitimini başarı ile tamamladı.1965'te tekrar Türkiye'ye döndü ve Kasımpaşa Deniz Hastanesinde Beyin Cerrahı olarak hizmet verdi. 1969'da Albay rütbesi ile emekli oldu ve tekrar ABD gitti. Kendisine Türk tıbbının küresel arenadaki "gizli markalarından" biri denir. İhtiyacı olan herkese yardım ettiği için "Fakir Babası" ve "Zeki Baba" olarak anılır. Doktorluğu yanında çok iyi bir ressam olup, ABD'de New York'da birçok kişisel sergi açtı. Türk komedi sanatının büyük ustası Nejat Uygur'un ağabeyisidir. "Türk Eğitimine katkıları" nedeni ile Golden Türk Awards Özel Ödülüne layık görüldü. Öldüğünde ABD de Connecticut Eyaletinde toprağa verildi. )
- UYİCAM/UYUCAM" değil UYUYACAĞIM
- UYKU:
TEK FAZLI(MONOFAZİK) ile/ve/||/<> ÇOK FAZLI(POLİFAZİK)
( Tek sefer yatağa gidip gün içinde tek bir uyku alma davranışıdır.["Saf monofazik uyku", "kuasi monofazik uyku" ve "yarı monofazik uyku" biçiminde alt başlıkları da bulunmaktadır.] İLE/VE/||/<> Gün içinde birden fazla kez, daha kısa süreler boyunca uyuma davranışıdır.["Saf", "kuasi" ve "yarı" biçimde üç alt başlığı bulunmaktadır.] [Saf polifazik uykuda, her dört saatte bir uyunurken, kuasi polifazik uykuda, 24 saatlik gün içinde eşit aralıklarla dağılmamış biçimde uyunur.][Polifazik uykunun genellikle çocuklarda görülen en yaygın örneği ise, günde iki ayrı kez uyuma düzeni olan bifazik uykudur.] )
- UYKU ile/ve/değil/||/<>/>/< ÖYKÜ
- UYKU ile UYKU SAYRILIĞI
( ... İLE Botswana'nın Okavanga vadisinde bulunan çeçe[tsetse] sineğinin bulaştırdığı bu hastalık, kurtuluşu olmayan ve ölümle sonuçlanan bir hastalıktır.[Bu hastalığa tutulan kişi, sürekli uyur, uyanınca acıkır, yemek yer ve tekrar uyur. Zaman içinde, aşırı şişmanlamadan dolayı da çatlarmış.] )
- UYKU ve/<> UYKUDA EYLEME VURMA
( "Uykuda Eyleme Vurma" - Ahmet Çorak yazısı için burayı tıklayınız... )
- UYKUDAN) UYANMAK ile/ve/<>/< BİLMEK
( Göz ile değil! İLE/VE/<> Söz ile değil! )
- UYKU/UYUMA "YÖNELİMİ/İSTEĞİ" ile/ve/değil/||/<>/< SOĞUKTA DONMAK
- UYLUK/OYLUK ile/ve BALDIR/İNCİK/SÂK[Ar.]
( Kalçadan dize kadar olan bölüm. İLE/VE Dizle ayak bileği arasındaki bölümün arkasındaki bölüm. )
( AZM-İ FAHZ ile/ve AZM-İ KASABA )
( THIGH vs./and CALF, SHANK/SHIN
[Alm..] OBERSCHENKEL mit/und WADE )
( CUISSE avec/et MOLLET )
( MUSLO con/y PANTORRILLA )
( COSCIA con/e POLPACCIO )
- UYMAK ile/ve/||/<>/< AYAK UYDURMAK
- UYMAMAK ile AYKIRI OLMAK
- UYMAZ ile/ve/değil/||/<>/< "UYUMAZ"
- UYSAL ve/||/<> UYUMLU
( Hayvanlarda. VE/||/<> İnsanda. )
- UYSALLAR, REŞAT (SARIYER, 1922 - 2001) :
( Sarıyerlidir. Sarıyer'den yetişen güreşçilerden biridir. Birçok güreş kulübünde lisanslı olarak güreşti. İstanbul birincilikleri ve Türkiye ikinciliği gibi dereceleri var. Zonguldak Kömür İşletmeleri Güreş takımında güreşçi ve antrenör olarak görev yaptı. Sarıyer Halkevi güreş takımında bulundu, antrenörlük yaptı. Halkevi tiyatro ekibinde de yer aldı. Yurtdışına gitti ve Almanya'da hem güreşti hem de antrenörlük yaptı. )
- UYSALLAR, SUAT (SARIYER, 1936 - 2017) :
( Hava Assb. Okulda okudu. Kıbrıs Barış Harekâtına katıldı (1974) Gazi oldu. Emekli olduktan sonra bir süre özel teşebbüste çalıştı. Uzun yıllar futbol hakemliği yaptı. Türkiye Futbol Federasyonu Gözlemciliği ve Saha Komiserliği yaptı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 2 dönem yönetim kurulunda bulundu. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu üyesidir. )
- UYUCAK/UYUYUCAK" değil UYUYACAK
- UYUCAK" değil UYACAK
- UYUCANA" değil UYUYACAĞINA
- UYUKLAMA/UYKUNUN GELMESİ ile İÇ/İNİN GEÇMESİ
- UYUM = AHENK = HARMONY[İng.] = HARMANIE[Fr.] = HARMONIE[Alm.] = HARMONIA[Yun. Zarafet ve uyum tanrıçası.] = ARMONÍA[İsp.]
- UYUM ve/<> BOŞLUK/ARA
- UYUM ile/ve/||/<>/> ÇATIŞMA ile/ve/||/<>/> ÇÖZÜLME
- UYUM ile/ve/<> DENGE
( Her varolan, öteki bir varolan ile uyum içindedir. )
( Uyumun içinde, korkuya yer yoktur. )
( Şehvet gibi ateş, nefret gibi kötülük, uyumsuzluk gibi acı ve aydınlanma gibi de sevinç yoktur. )
( En büyük hastalık, doyumsuz istekler; en büyük acı da uyumsuzluktur. )
( Sarı, öğle güneşinin rengi yani orta noktanın ve dengenin simgesidir. )
( Gerçek, Sattva'dan ötededir. )
( İFRÂT[< FART] - İTİDAL - TEFRİT )
( Tamas donuklaştırır, rajas çarpıtır, sattva uyumlu kılar. )
( İnsan-altı olanlar, Tamas'ın ve Rajas'ın egemenliği altındalardır; kişiler ise Sattva'nın. )
( Berraklık ve yardımseverlik, zihni ve eylemi etkilemesinden dolayı Sattva'dır. )
( Sattva'nın olgunlaşmasıyla tüm arzu ve korkular son bulur. )
( Tamas obscures, rajas distorts, sattva harmonises. )
( Every being is compatible vs. every other being.
In harmony there is no place for fear.
The sub-human - the 'humanoids' - are dominated by tamas and rajas and the humans by sattva.
Clarity and charity is sattva as it affects mind and action.
With the maturing of the sattva all desires and fears come to an end.
The real is beyond sattva. )
( HARMONY vs./and/<> BALANCE )
( SOPHROSYNE: İtidal. )
( RAJAS - SATTVA - TAMAS )
- UYUM ile/ve/||/<>/> EVRENSEL/KOZMİK UYUM
- UYUM ile/ve EYLEME GEÇMİŞ UYUM
( Dinler, hakikatlerini, eylem içinde [sessiz eylem içinde] gösterirler. )
( HARMONY vs./and HARMONY IN ACT
Religions show their true face in action, in silent action. )
- UYUM ile/ve/||/<> SENTEZ
- UYUM ile/ve/<> TEVHİD
- UYUM ile/ve UYGUNLUK
( ... ile/ve VEFK/TENÂSÜB[öteki ucu >< TENÂFÜR(< NEFRET)] )
( HARMONY vs./and APPROPRIATENESS )
- UYUM >< UYUMSUZLUK
( Küçük şeyleri büyütür. >< Büyük şeylerin çürümesine neden olur. )
- UYUM ile/ve YETENEK
- UYUM/AHENK ile/ve/değil/||/<> İNSİCÂM
- UYUMAK/UYKU ile/ve UYUKLAMAK/PİNEKLEMEK/IMIZGANMAK/KÜNGÜLDEMEK/KÜNGÜRDEMEK/ŞEKERLEME/KAYLÛLE
( Günde ortalama 7 saat uyku yeterlidir! [Kişiden kişiye, değişkenlere ve koşullara bağlı olmak üzere 4 - 10 saat arasında olabilir.] )
( SAAT ON[22:00], YATAĞA KON! )
( Uykuya dalma süresi, yaklaşık, 7 dakikadır. )
( Elma, birçok uyarandan daha etkili bir uyku açıcıdır. )
( ÂFTÂB-SÜVÂR[Fars.]: Sabahları erken kalkan, gün doğmadan uyanmak alışkanlığına sahip olan. )
( İHTİMÂM[Ar.]: Elemden/kederden dolayı uyuyamama. )
( Uyuklama durumunda, ereksiyon gerçekleşebilmesi, olağandır. )
( ... İLE Uyuklar gibi hareketsiz oturmak. | Bir yerde, hiçbir iş yapmadan oturmak. )
( KÜNGÜLDEMEK/KÜNGÜRDEMEK: Uyuklamak. | Elden ayaktan düşmek. )
( NEVM ile/ve/değil NA'S/NA'SE/NÜÂS/SÎNE[çoğ. SİNEVÂT]/TEHVÎM/TEHEVVÜM[Ar.]/TENEVVÜM[< NEVM]/VESEN )
- UYUMAK ile UYUŞMAK ile UYUŞMAK
( Uyku durumu/deneyimi. İLE Kendin geçmek. İLE Birlikte ya da karşılıklı olarak uyumlu hareket etmek ya da hareket etmeye çalışmak. )
- UYUMLANMA ile/ve/||/<>/> UYUMLANMA SINIRI/EŞİĞİ
- UYUMLAŞMA değil UYUMLULAŞMA
- UYUMLULUK ile/ve AKLİMATİZASYON
( ... İLE/VE Çevresel etmendeki bir değişime, fizyolojik olarak kendini uyumlandırma. )
( HARMONIOUSNESS vs./and ACLIMATISING )
- UYUM/LU/LUK ile/ve/||/<> ESNEK/LİK
- UYUMLU/LUK ile/ve GÜZEL/LİK
( HARMONY/HARMONIOUSNESS vs./and BEAUTY )
- UYUMLU/LUK ile/ve UYGUN/LUK
( HARMONIOUSNESS vs./and APPROPRIATENESS )
- UYUM/LU/LUK ile/ve YALIN/LIK
( HARMONY, HARMONIOUS/NESS vs./and SIMPLICITY )
- UYUMSUZ ile/ve/değil/||/<> TUTUNAMAYAN
- UYUMSUZ/LUK ile/ve/değil/||/<>/>/< SUSKUN/LUK
- UYUŞMAK ile/değil/yerine/>< YETİŞMEK
- UYUŞTURMAK ile/ve/değil OYALAMAK
- UYUŞTURUCU ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< UYARICI VE UYANDIRICI
- UYUŞUK/TEMBEL[Fars. < TENBEL] ile/ve/=/||/<> HIMBIL
- UYUŞUK/LUK ile/ve/||/<> SERSEM/LİK
- UYUŞUK/LUK ile UYKULU/LUK
- UYUTMA ile UYUŞTURMA
- UYUTMAK ile/ve/||/<> UYANDIRMAK
( Gövdeyi ameliyat etmek için gereklidir. İLE/VE/||/<> Zihni/ni "ameliyat etmek" için gereklidir. )
- KİTAP/MUSHAF:
UYUYAN BİREY/TOPLUM İÇİN değil/><
OKUYAN VE DÜŞÜNEN BİREY/TOPLUM İÇİN
(
)
- UYUYAN ÇINAR :
( Orman Fakültesine ait olan Bilezikçi Çiftliği içindeki tarihi ağaçlardan biridir. Buradaki anıt ağaçlardan biri olup "Uyuyan Çınar" adı ile anılmaktadır. Sadece İstanbul, Türkiye hatta Dünyada eşi az bulunur veya hiç bulunamayacak kadar görkemli bir ağaçtır. Uyuyan Çınar'ın bir kolu (dalı) yerden bir karış kadar yüksekten 30 - 35 metre yere paralel, sanki uyuyormuş gibi ileri gitmektedir. Ağacın bu dev dalı sanki omuzu ve kolu üzerine yaslınmış uyuyormuş gibi göründüğünden ağaca "Uyuyan Çınar" adı verilmiş. Ağacın yaşının 450 - 500 olduğu tahmin edilmektedir. )
- UYUYAN ile/değil UYUMA NUMARASI YAPAN
( Uyandırabilirsin. İLE/DEĞİL Uyandıramazsın. )
- UYU-YOR ile UY-UYOR
- UYUYUP, UYANAMAMAK ve/||/<> UYANIP, BULAMAMAK
( Sevdiklerimizin ve değeri bilinmesi gerekenlerin değerini bilelim!... )
- UYUZ (BULAŞMASI):
HAYVANDA/N ile/değil/< İNSANDA/N
( Hayvanda bulunan bakteri ile insanda bulunan bakteri tamamen farklı olduğundan, uyuz, hayvanlardan değil insandan, kişiler arasında yaşanan bulaşıcı bir sayrılıktır. )
- UYUZOTU = KUMOTU
( Tıpta, uyuza karşı kullanılan çiçekli bitki. )
( SCABIOSA ROTATA )
- UZADEVİM(TELEKİNEZİ[Fr./İng.]) ile KALDIRMA(LEVİTASYON[Fr./İng.])
( Telekinezi ya da sadece kinezi, özdeğin(maddenin) iç dinamiklerine zihin/düşünce gücüyle etki ederek biçimini değiştirmek. İLE Levitasyon ise, özdeği bütün olarak yerinden hareket ettirmek/havalandırmak/havada dolaştırmak. )
- UZADUYUM GÖSTERGE
- UZAGÖRÜ/ÖTEGÖRÜ/TELEPATİ ile/değil AYNI ŞEYİ DÜŞÜNMEK
- UZAK BİR YER ile/ve/<> UZAAAK BİR YER
( Dilde. İLE/VE/<> Belâgatta. )
itibarı ile 40.058 başlık/FaRk ile birlikte,
40.058 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(149/162)
(1996'dan beri)