Bugün[17 Ekim 2025]
itibarı ile 16.892 başlık/FaRk ile birlikte,
16.892 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(31/69)


- İSYAN/KÂR/LIK ile/ve/değil/yerine/<> TEPKİ/SEL/LİK


- İŞYERİNE, ÖZELLİKLE EVE YENİ GELMİŞ EŞİNİZE/BİRİNE GİRER GİRMEZ BİRŞEY SÖYLEMEK ile/yerine 5-10 DAKİKA SONRA SÖYLEMEK


- IT/INFORMATION TECHNOLOGIES[İng.] değil/yerine/= BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ


- IT :/yerine O, ONU (CANSIZ/ HAYVAN)


- İTÂ ÂMİRİ değil/yerine/= ÖDEME YETKİLİSİ


- İTAAT ile/değil/yerine/>< İTTİHAT


- İTAAT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KABUL


- İTAAT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< RIZÂ


- İTAAT ile/ve/değil/yerine/<> "TAPMAK" ile/ve/değil/yerine/<> TESLİMİYET

( [not] OBEY vs./and "WORSHIP" vs./and/but/<> SUBMISSION
SUBMISSION instead of OBEY and "WORSHIP" )


- İTAATKÂR/MUTÎ[Ar. < TÂAT] değil/yerine ESLEK

( Başkasının buyruk ya da dileklerini yerine getiren, yumuşak başlı. )


- ITALIAN :/yerine İTALYAN


- ITEM :/yerine MADDE, EŞYA


- İTFA[Ar.] ile/değil/yerine BORÇ ÖDEME

( ... İLE Söndürme. | Sönüm. | Bir borcu, azar azar ödeyerek kapatma, sönüm. )


- İTFA değil/yerine/= SÖNÜM


- İTFAİYE değil/yerine/= SÖNDÜRE


- İTGES/CONTENT-BASED İMAGE RETRİEVAL SYSTEM[İng.] değil/yerine/= İÇERİK TABANLI GÖRÜNTÜ ERİŞİM DÜZENİ


- İTHAF[Ar.] değil/yerine/= SUNMA/SUNGULAMA/ADAMA


- İTHAL ETMEK değil/yerine/= DIŞTAN ALMAK


- İTHAL ETMEK değil/yerine İHDAS ETMEK


- İTHAL/İTHALAT değil/yerine/= DIŞALIM


- İTHAM ile/değil/yerine/||/>< ELEŞTİRİ


- İTHAM/NÂME["İTAM" değil!] değil/yerine/= SUÇLAMA/LIK


- İTİ, AN; ÇOMAĞI HAZIRLA!" ile/değil/yerine "İYİ KİŞİ, SÖZÜNÜN ÜZERİNE GELİR"


- İTİBAR ETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI GÖSTERMEK


- İTİBAR/HAYSİYET[Ar.] değil/yerine/= SAYGINLIK/ÖZSAYGI


- İTİBAR/PRESTİJ değil/yerine/= SAYGINLIK


- İTİBAREN değil/yerine/= SONRA


- İTİBARÎ[Ar.] değil/yerine/= SAYMACA


- İTİBÂRÎ ile/ve/değil/yerine UZLAŞIMSAL


- İTİBARIYLA değil/yerine/= İLE BİRLİKTE


- İTİBÂR/LI değil/yerine/= SAYGIN/LIK


- İTİDAL[Ar.] değil/yerine/= ILIMLIK


- İTİMAT EMNİYET ETMEK değil/yerine/= GÜVENMEK/GÜVEN DUYMAK


- İTİMAT MEKTUBU değil/yerine/= GÜVEN İLETESİ


- İTİMAT TELKİN ETMEK değil/yerine/= GÜVEN AŞILAMAK


- İTİMAT[Ar.] değil/yerine/= GÜVEN/GÜVENÇ


- İTİMAT değil/yerine/= GÜVEN/GÜVENÇ


- İTİMATLI değil/yerine/= GÜVENİLİR


- İTİMATSIZ/EMNİYETSİZLİK değil/yerine/= GÜVENSİZLİK / GÜVENMEZ/LİK


- İTİMATSIZ/EMNİYETSİZ değil/yerine/= GÜVENİLMEZ


- İTİNA[Ar.] ETMEK değil/yerine/= ÖZENMEK


- İTİNÂ[Ar.] değil/yerine/= ÖZEN


- İTİRAF[Ar.] (ETMEK) değil/yerine/= EYDİVERME/K


- İTİRAF ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AÇIKLAMA


- İTİRAZ (ETMEK) değil/yerine/= KARŞIÇIKI / KARŞI ÇIKMAK


- İTİRAZ (ETMEK) ile/ve/<>/değil/yerine SORU (SORMAK)


- İTİRAZ ile/ve/değil/yerine İLÂVE/EK, KATKI

( Li-kâilin en-yekûl: Güçlü bir itirazı imler; yanıtın da bu itiraza orantılı olması amaçlanır. İn kulte: Orta seviyeli bir itiraza işaret eder. Fe-in kîle: Zayıf bir itiraz olduğu anlamına gelir. La-yukâl: Çok zayıf bir karşı düşüncenin dile getirilmesinde kullanılır. )

( [not] OBJECTION vs./and/but CONTRIBUTION
CONTRIBUTION instead of OBJECTION )


- İTLE DALAŞMAK ile/değil/yerine/>< YAMACI DOLANMAK


- İTMİNAN değil/yerine/= İNANMA, GÜVENME


- İTMÎNÂN değil/yerine/= KESİN OLARAK BİLME | EMİN OLMA | BİRİNE İNANMA, GÜVENME )


- İTS/PHARMACEUTICAL TRACKING SYSTEM[İng.] değil/yerine/= İLAÇ TAKİP DÜZENİ


- ITS :/yerine ONUN (CANSIZ/HAYVAN)


- ITSELF :/yerine KENDİSİ (CANSIZ/HAYVAN)


- İTTİBÂ[Ar.] değil/yerine/= UYMA, ARDISIRA GİTME, TÂBÎ OLMA


- İTTİHÂD[< VAHDET] değil/yerine/= BİR OLMA, BİRLEŞME, BİRLİK | AYNI OLMA, AYNI ANLAMI TAŞIMA | ALLAH VARLIĞINDA YOK OLMAK


- İTTİHÂZ[< AHZ] değil/yerine/= EDİNME, EDİNİLME | KABUL ETME | SAYMA, SAYGI DUYMA


- İTTİKA[< Ar. VİKAYE] değil/yerine/= SAKINMA, ÇEKİNME | ALLAH'TAN KORKMA


- İTTİKAN değil/yerine/= İYİ VE SAĞLAM BİLME


- İTTİZAL[Ar.] değil/yerine/= BİTİŞME, DOKUNMA/DEĞME


- IU/INTERNATIONAL UNIT[İng.] değil/yerine/= ULUSLARARASI BİRİM


- İV/İNTRAVENÖZ/İNTRAVENOUS[İng.] değil/yerine/= TOPLARDAMAR İÇİ


- İVAZ/AVAZ değil/yerine/= KARŞILIK, BEDEL


- İVAZLI AKİT değil/yerine/= KARŞILIKLI BAĞIT


- İVEDİ/MÜSTACEL değil/yerine EVGİN

( Öncelikle yapılması gereken. )


- IVUS/İNTRAVASKÜLER ULTRASONOGRAFİ INTRAVASCULAR ULTRASONOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= DAMAR İÇİ ULTRASONOGRAFİ


- İVYS/RELATIONAL DATABASE SYSTEM[İng.] değil/yerine/= İLİŞKİSEL VERITABANI YÖNETİM DÜZENİ


- İYİ BİR YÖNETİCİ OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİ BİR KİŞİ OLMAK

( AKIL ve/<> ADÂLET ve/<> SİYASET ve/<> DOĞRULUK ve/<> AHLAK BİLGİ

İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/<

ADÂLET DAİRESİ
)


- İYİ NİYET(Lİ YAKLAŞIM) ile/ve/<>/değil/yerine ÇÖZÜMCÜ (VE YAPICI) YAKLAŞIM

( İyi niyet, bir şeyleri çözmekte/aşmakta yeterli değildir/olmayabilir. )


- İYİ OYNAYAN/LAR ile/değil/yerine/>< İYİ OLAN/LAR


- İYİ YAŞAMAK değil/yerine UYGUN OLMAK


- İYİ ile/ve/değil/yerine/<> İYİLİK İÇEREN


- İYİ ile/ve/değil/yerine OLUMLU


- İYİ HİSSETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİCE HİSSETMEK


- İYİ-KÖTÜ AYRIMI YAPMAK/TELKİN ETMEK değil/yerine (SADECE) NE OLMADIĞINI BELİRTME (ÇABASI)


- İYİLİK (YAPMAK):
"HERKESE ANLATILAN/ANLATIRSAK" ile/değil/yerine/||/<>/< HİÇKİMSEYE SÖYLEMESEK DE KENDİMİZ ANIMSIYORSAK ile/değil/yerine/||/<>/< KENDİMİZ BİLE UNUTMUŞSAK

( Ne vazgeçmek, ne de vazgeçmekten vazgeçmek. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Vazgeçmek. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Vazgeçmekten, vazgeçmek. )

( Kibir, kabalık. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Alçakgönüllülük, tevâzu. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yokluk bilinci, mahviyet. )


- İYİLİK YAPMAK ÜZERE/İÇİN ile/ve/değil/yerine/||/<> GEREĞİNİ YAPMAK/YAPARAK


- İYİLİK YAPMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> İYİ OLMAK


- İYİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<> HİZMET


- İYİLİKTE:
SAYMAK ile/değil/yerine SAÇMAK


- İYİMSERLİK/KÖTÜMSERLİK ile/değil/yerine/>< GERÇEKÇİLİK


- İYİMSER/LİK VE/VEYA ANLAYIŞLI/LIK değil/yerine GERÇEKÇİLİK VE/VEYA (İSABETLİ) ÖNGÖRÜ


- İYON/ION[İng.] değil/yerine/= YÜKÜN


- İYON[İng. < Yun.] değil/yerine/= YÜKÜN

( Bir ya da daha çok elektron kazanmış ya da yitirmiş bir atom ya da atom grubundan oluşmuş, elektrik yüklü parçacık. )


- İYON değil/yerine/= YÜKÜN


- İYONİZASYON/IONIZATION[İng.] değil/yerine/= YÜKÜNLEŞME


- İYONTOFOREZ/IONTOPHORESIS[İng.] değil/yerine/= YÜKÜN SAĞALTIMI


- İYS/CONTENT MANAGEMENT SYSTEM[İng.] değil/yerine/= İÇERİK YÖNETİN DÜZENİ


- İZABE[Ar.] değil/yerine/= ERGİTME

( Madenleri ergitme, sıvı duruma getirme. )


- İZABE değil/yerine/= ERİTME


- İZAÇ[Ar.] değil/yerine/= BUNALTMA

( Bunaltma, tedirgin etme. )


- İZÂFÎ[Ar.] yerine GÖRELİ


- İZÂH değil/yerine/= AÇIKLAMA


- İZALE [< ZEVAL] değil/yerine/= GİDERME, GİDERİLME; YOK ETME


- İZALE-İ ŞÜYUU değil/yerine/= ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ


- İZ'ÂN değil/yerine/= ANLAYIŞ, KAVRAYIŞ, AKIL | SÖZ DİNLEME | TERBİYE, EDEP


- İZDİHAM[Ar.] değil/yerine/= İNSAN YIĞILMASI/YIĞILIŞMA


- IZDIRAP[Ar.] değil/yerine/= İÇVURAN


- İZDİVAÇ[Ar.] değil/yerine/= EVLENME


- İZDİVAÇ değil/yerine/= EVLİLİK


- İZİN İSTEMEK ile/ve/değil/yerine OLUR ALMA, BİLGİ VERME (GEREKLİLİĞİ)


- İZİN VERMEK(/"VERİRSENİZ) ile/değil/yerine UYGUN GÖRMEK(/"GÖRÜRSENİZ)

( [not] TO ALLOW vs./but TO SEE FIT
TO SEE FIT instead of TO ALLOW )


- İZİN (VERMEK) ile/ve/değil/yerine FIRSAT (VERMEK)

( Kendine kapı açıldığı halde içeri girmeyen, kovulmayı (da) hak eder. )

( TO GIVE PERMISSION vs. TO GIVE AN OPPORTUNITY
TO GIVE AN OPPORTUNITY instead of TO GIVE PERMISSION )


- İZİN ile/ve/değil/yerine OLUR VERMEK


- İZİN ile/ve/değil/yerine ONAY

( [not] PERMISSION vs./and/but TO APPROVE
TO APPROVE instead of PERMISSION )


- İZİN ile/ve/değil/yerine/< RIZÂ


- İZİNSİZ GÖSTERİ/YÜRÜYÜŞ değil/yerine GÜVENLİK İÇİN HABER VERME GEREKLİLİĞİ


- İZLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< EYLEMEK


- İZMARİT" değil/yerine/= MENEKŞE


- İZNİN(İZ)LE ... ile/değil/yerine BİLGİNİZLE ...


- İZOBAR[Yun. ISOS: Eşit. | BAROS: Basınç.] değil/yerine/= EŞBASINÇ


- İZOBAR değil/yerine EŞBASINÇ


- İZOBAR değil/yerine/= EŞBASINÇ


- İZOHİPS[Yun. ISOS: Eşit. | HYPSOS: Yükseklik.] değil/yerine/= EŞYÜKSELTİ


- İZOIMMÜNİZASYON/ISOIMMUNIZATION[İng.] değil/yerine/= EŞ BAĞIŞIKLAMA


- İZOKINETİK/ISOKINETIC[İng.] değil/yerine/= EŞ DEVİNIMLİ


- İZOLASYON/ISOLATION[İng./Fr.]/TECRİT[Ar.] değil/yerine/= YALITIM | AYIRMA | YALNIZLAŞTIRMA

( Elektrik akımının olumsuz etkilerini önlemek için, iletkeni kauçuk, lastik, porselen vb. ile kaplama, yalıtma. )


- İZOLE/ISOLATED[İng.] değil/yerine/= YALITIK | AYRI


- İZOMER/İSOMER[İng.] değil/yerine/= EŞİZ


- İZOMETRİK/ISOMETRIC değil/yerine/= EŞ ÖLÇÜLÜ


- İZOMORF değil/yerine/= EŞBİÇİM

( Başka bir şeyin biçim ya da yapı bakımından aynısı olan şey. )


- İZOMORFİK/ISOMORPHİC[İng.] değil/yerine/= EŞ YAPILI


- İZOMORFİK değil/yerine/= EŞBİÇİMLİ


- İZOMORFİZM değil/yerine/= EŞBİÇİMLİLİK


- İZOTERM[Yun. ISOS: Eşit. | THERMOS: Sıcak.] değil/yerine/= EŞSICAK


- İZOTERM değil/yerine/= EŞSICAK


- İZOTONİK/ISOTONIC[İng.] değil/yerine/= EŞ GEÇİŞİMLİ


- İZOTOP[Fr. < Yun. ISOS: Eşit. | TOPOS: Yer.] değil/yerine/= EŞYER/YERDEŞ

( Yalnız atomlarının kitleleri yönünden birbirinden farklı olan, aynı kimyasal öğe. )


- İZOVELOSITE/ISOVELOCITY[İng.] değil/yerine/= EŞ HIZ


- İZOVOLÜMETRİK/ISOVOLUMETRIC[İng.] değil/yerine/= EŞ OYLUMLU


- JACKET :/yerine CEKET


- JAIL :/yerine HAPİSHANE


- JAMAIS VU[Fr./İng.] değil/yerine/= ASLA GÖRMEDİM SANISI


- JANDARMA değil/yerine/= SÜERKOL


- JANT[Lat.]/İSPİT[Yun.] değil/yerine/= KURÇ


- JAPANESE :/yerine JAPON


- JENERALİZE/GENERALIZED[İng.] değil/yerine/= YAYGIN


- JENERASYON/GENERATION[İng.] değil/yerine/= KUŞAK


- JENERATÖR/GENERATOR[İng.] değil/yerine/= ÜRETEÇ


- JENERATÖR[Fr.] değil/yerine/= ÜRETEÇ


- JENERİK[İng. GENERIC | Fr. GÉNÉRIQUE < Lat. GENUS] değil/yerine/= TANITIMLIK

( Genel/kapsayıcı: Belirli bir markaya ya da özel niteliğe bağlı olmayan, geniş kapsamlı.

Tıpta: Marka adıyla satılmayan ama aynı etken nesneye sahip olan ilaçlar için kullanılır. ["jenerik ilaç"]

Sinema ve televizyon: Bir filmin/dizinin başında ya da sonunda yer alan, yapımda emeği geçenlerin adlarının yazıldığı bölüm. ["filmin jeneriği"] )


- JEODEZİ[Fr.] değil/yerine/= YERÖLÇÜM


- JET LAG[İng.] değil/yerine/= BOYLAM AŞMA SERSEMLİĞİ


- JET :/yerine JET


- JEW :/yerine YAHUDİ


- JEWISH :/yerine YAHUDİ (SIFAT)


- JİMNASTİK değil/yerine/= ÇEYNİK


- JIT/JUST-IN-TIME[İng.] değil/yerine/= TAM ZAMANINDA


- JOB :/yerine İŞ


- JOIN :/yerine KATILMAK


- JOINT :/yerine EKLEM, ORTAK


- JOKE :/yerine ŞAKA


- JOURNAL :/yerine DERGİ, GÜNLÜK


- JOURNALIST :/yerine GAZETECİ


- JOURNEY :/yerine YOLCULUK


- JOY :/yerine NEŞE


- JOYSTICK[İng.] değil/yerine/= YÖNETME KOLU


- JPG/JPEG/JOINT PHOTOGRAPHİC EXPERTS GROUP[İng.] değil/yerine/= BİRLEŞMİŞ FOTOĞRAF UZMANLARI GRUBU (SAYISAL GÖRÜNTÜ KODLAMASI)


- JUDGE :/yerine YARGIÇ, YARGILAMAK


- JUDGEMENT ABILITY[İng.] değil/yerine/= YARGILAMA YETISİ/MUHAKEME BECERİSİ


- JUDGMENT :/yerine YARGI


- JUICE :/yerine MEYVE SUYU


- JUMP :/yerine ZIPLAMAK


- JUNIOR :/yerine GENÇ, KIDEMSİZ


- JÜRİ[Fr. < İng.] değil/yerine/= KURUL/SEÇİCİ KURUL

( Seçiciler kurulu, seçici kurul. | Yargıcılar kurulu. )


- JURY :/yerine JÜRİ


- JUST :/yerine SADECE, ADİL


- JUSTICE :/yerine ADALET


- JUSTIFY :/yerine HAKLI ÇIKARMAK


- JÜVENİL/JUVENILE[İng.] değil/yerine/= GENÇ


- KABA OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KİTABIN ORTASINDAN KONUŞMAK


- KABA ile/değil/yerine ENGİN


- KABACA ... değil/yerine ANA AKIŞI İÇİNDE ...


- KABACA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANA HATLARIYLA


- KABACA ile/değil/yerine KISACA


- KABACA ile/değil/yerine ÖZETLE


- KABAHAT, ...:
SENDE ile/ve/değil/yerine/ne yazık ki/||/<>/< SENİ SEVENDE


- KABÂHAT ile/değil/yerine/= SUÇ

( Uygunsuz hareket, çirkin, yakışıksız davranış, suç, kusur, töhmet. | Hafif hapis, para cezası ya da meslek ve sanattan alıkonulma ile cezalandırılan suç. İLE Törelere, ahlâk kurallarına aykırı davranış. | Yasalara aykırı davranış. )


- KÂBİL-İ DEVİR değil/yerine/= GEÇİRİLEBİLİR


- KABİLİ RÜCÛ değil/yerine/= DÖNÜLEBİLİR


- KABİLİYET[Ar.] değil/yerine/= YETENEK/BECERİ


- KÂBİLİYET-İ TAKSİM değil/yerine/= BÖLÜNEBİLME


- KÂBİLİY(Y)ET değil/yerine/= YETENEK


- KABİN[Fr. < CABINE] değil/yerine/= BÖLÜM

( Küçük, özel bölme. | Gemilerde, uçaklarda, uzay gemilerinde, küçük bölme. | Uçakta, yolcuların oturduğu bölüm. | Plajda, soyunma yeri. )


- KABLELMİLAT değil/yerine/= MİLÂTTAN ÖNCE


- KABOTAJ[Fr. < CABOTAGE] değil/yerine/= GEMİ İŞLETME

( Bir ülkenin iskele ya da limanları arasında gemi işletme işi. )


- KABUĞUNA ÇEKİLMEK ile/değil/yerine/>< KABUĞUNU KIRMAK


- KABUL EDERSE/NİZ ile/ve/değil/yerine UYGUNSA/NIZ, UYGUN GÖRÜRSENİZ


- KABUL EDİLEMEZLİK ile/ve/<>/değil/yerine SİNDİRİLEMEZLİK


- KABUL ETMEK ile/ve/değil/yerine "GÖZE ALMAK"


- KABUL ETMEK ile/ve/değil/yerine TANIMAK


- KABUL ETMEMEK ile/değil/yerine/< FARKINDA OLMAK


- KABUL İLİŞKİSİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YADSIMA İLİŞKİSİ


- KABUL ile/değil/yerine TEMELLENDİRME


- KABULLENMEK değil/yerine DÜŞÜNMEK


- KÂBUS[Ar.] değil/yerine/= KARADÜŞ/KARABASAN

( Sıkıntılı ve korkulu düş. | Birinin, içinde bulunduğu karmakarışık, sıkıntılı durum. | Acı, sıkıntı, korku veren olay. )


- KABZ değil/yerine/>< FERÂGAT


- KABZ/KONSTİPASYON değil/yerine/= PEKLİK


- KABZA değil/yerine/= TUTAK/SAP


- KAÇ YAŞINDASIN? yerine BÖYLE BİR SORU SORMA! (DAHA İYİ)

( Kişilerin yaşı, sorulmaması gereken sorulardan biridir.(Bay/Bayan farketmez). Kişi kendi paylaşmak istediğinde öğrenilecek bir konudur. Kişiler, sorulduğu için yanıtlamak zorunluluğunda bırakılmamalıdır. )


- KAÇAN ile/değil/yerine/>< KAZANAN

( Kazanamaz. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Kaçmaz. )


- KAÇAN/LAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KALAN/LAR


- KAÇAN/LAR ile/ve/değil/yerine/>< KALAN/LAR


- KAÇIŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARAYIŞ


- KAÇIŞ ile/değil/yerine/>< TANIM


- KAÇMAK ile/ve/değil/yerine (GERİ) ÇEKİLMEK


- KAÇMAK ile/ve/değil/yerine/<> GİTMEK

( Sevdiklerinle arana mesafe girdiği oranda, varış yerinin de hiçbir anlamı kalmaz. )


- KAÇMAK ile/değil/yerine KAÇINMAK

( Tüm canlılarda. İLE/DEĞİL/YERİNE Hayvanlarda[kısmen] ve insanda. )


- KAÇMAK ile/değil/yerine/>< KALMAK


- KAÇMAK ile/ve/değil/yerine ÜSTLENMEMEK


- KAÇMAK ile/ve/değil/yerine UZAK DURMAK

( UZAK DUR!
* Karnı tokken sızlanandan
* Zevk sürerken sıkılandan
* El içinde ağlayandan
* Dost sözünden gocunandan
* Kuşkusuyla buz tutandan
* Düşmanına dost durandan
* Suretiyle kandırandan
* Aynalardan kovulandan
* Şeytanıyla yarışandan
* Sevabını anlatandan
* Günahına kulp takandan

Mete Özgencil )


- KAÇMAK ile/değil/yerine UZAK DURMAK


- KAÇMAK ile/değil/yerine VAZGEÇMEYİ BİLMEK/BECERMEK


- KAÇMAK/KAÇIŞ ile/değil/yerine/>< ÖZGÜRLÜK


- KADAR değil/yerine/= ... DEK/... DEĞİN


- KADAR değil/yerine/= DENLİ


- ... KADAR ile/ve/değil/yerine ... DOĞRULTUSUNDA


- KADAVERİK/CADAVERIC[İng.] değil/yerine/= KADAVRA KAYNAKLI


- KADAVRA/CADAVER[İng.] değil/yerine/= ÖLÜ GÖVDE


- KADAVRA DONÖR/CADAVERIC DONOR[İng.] değil/yerine/= ÖLÜ GÖVDESİNİ BAĞIŞLAYAN


- KADEH ile/ve/değil/yerine PİSAGOR'UN KADEHİ

( ... İLE Ölçüyü kaybedersen, herşeyi/ni kaybedersin. )

( ... İLE İçine konulan şarabın, kadehin ortasındaki çıkıntının seviyesini geçmesiyle, fazla olanı değil kadehin içindeki tüm sıvıyı, altındaki deliklerden akıtır. [Nerede duracağını ve ne kadar içmesi gerektiğini bilmeyenler için ve sınırlarını öğrenmeleri için yapılmıştır.] )

( | )

( )


- KADER ve/değil/yerine/||/<>/>/< EYLEM


- KADÎM değil/yerine/= ESKİL


- KADIN/ERKEK GÖVDESİ/BEDENİ" değil/yerine/< DİŞİL/ERİL GÖVDE/BEDEN


- KADIN OLMAK değil/yerine ÖNCE ADAM/İNSAN OLMAK SONRA KADIN OLMAK

( Ayrımlar yerine bütünlük üzerine düşünülerek yapılanmak gerek! )


- KADIN değil/yerine DİŞİ/L

( Erkek, dişi sorulmaz, muhabbetin dilinde,
Hakkın yarattığı her şey yerli yerinde.
Nazarımızda kadın, erkek farkı yok.
Noksanlıkla senin görüşlerinde. )


- KADINLARIN:
KORUNMASI ile/yerine/değil ANLAŞILMASI/EĞİTİLMESİ


- KADİRŞİNAS[Ar. + Fars.] değil/yerine/= DEĞERBİLİR


- KADİRŞİNAS/LIK değil/yerine/= DEĞERBİLİR(LİK)/İYİLİKBİLİR(LİK)


- KADRAJ[Fr. CADRAGE] değil/yerine/= ÇERÇEVEYE ALMAK

( Sinema ve fotoğrafçılıkta, görüntüyü, çerçeve içine alma. )


- KADRAJ değil/yerine/= DÖRDEN


- KADRAN/QUADRANT[İng.] değil/yerine/= DÖRTTE BİR


- KADRAN değil/yerine/= ÖLÇEK


- KADÜK[Fr. < CADUC] değil/yerine/= DEĞERİNİ/ÖNEMİNİ YİTİRMİŞ, GEÇERLİLİĞİ KALMAMIŞ, ESKİMİŞ


- KAF/CUFF[İng.] değil/yerine/= SARGAN


- KAFA/KELLE[Fars.] değil/yerine/= BAŞ


- KAFADÂR[Ar. + Fars.] değil/yerine/= İYİ/YAKIN ARKADAŞ

( Görüş ve anlayışları birbirine uyan kişilerden her biri, kafadaş, kafa dengi. )


- KAFAM KARIŞTI ile/ve/değil/yerine BİLMİYORUM


- KAFES değil/yerine/= KISLAK


- KÂFFE/Sİ[Ar.] değil/yerine/= TÜMÜ, HEPSİ, TAMAMI


- KÂFİ değil/yerine/= YETERLİ


- KÂFİ değil/yerine/= YETERLİ


- KÂFİLE[Ar.] değil/yerine/= TOPLULUK


- KAFİLE değil/yerine/= YOLCUBİRLİK


- KÂFİYE değil/yerine/= UYAK


- | KAFTAN ve CÜBBE | ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HIRKA

( | Sultan'da. VE Yargıç'ta. | İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Derviş'te. )


- KÂGİR/KÂRGİR[Fars.] değil/yerine/= TAŞ YA DA TUĞLADAN YAPILAN YAPI


- KAHİR EKSERİYET[Ar.] değil/yerine/= EZİCİ ÇOĞUNLUK


- KAHIR değil/yerine/= EZER


- KAHVE değil/yerine ELMA

( Elma, kahveden daha fazla uyku açıcıdır. )


- KAHVERENGİ[Ar.] değil/yerine/= KULA

Bugün[17 Ekim 2025]
itibarı ile 16.892 başlık/FaRk ile birlikte,
16.892 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(31/69)