
el-Kânûn fi't-Tıbb - İbni Sinâ
Su, yiyecek ve içeceklerin bir kısmı olarak alınan yegâne doğa elementidir. O, besin olarak alınmaz,
fakat besin maddesine özel yapı kazandırır ve onun emilmesinde yardımcı olur. O, besleyici değildir;
gövde örgenlerinin değil, ancak kanın şekillenebilmesine yardımcı olan bir maddedir.
Bir bileşik içinde şekillenmediği takdirde, su gibi bir cevherin kan gibi bir şey yapması olanaklı değildir. Şüphesiz ki su, besini sıvı hale getirmek ve onu kan damarları ve gövdenin öbür dar kanallarının emmesi ve onu nakletmesine uygun inceliği ona vermekle kendi görevini yapar. Suyun bu rolü, beslenme rolünden hiçbir şekilde daha az önemli değildir. Suyun çeşitli tipleri vardır. Bununla birlikte, bu çeşitli suların kendine özgü doğası farklıdır demek değildir. Onların karışımlarının tipleri ve kendi özel niteliklerinin fazlalığında fark vardır. En iyi su tipi saf ve anormal durum ve niteliklerden arınmış olan toprak üzerine yerleşmiş kaynaklardan gelen ve kayalık yerlerden çıkan ve böylece, saf topraktan gelen su kadar kolayca kokuşmayan sudur.
Ancak, saf topraktan kaynaklanan su, kayalık yerden gelen sudan daha iyidir. Sadece Güneş ve havaya maruz kalmış olan kaynaklar ve özellikle akan sular gerçekten en iyisidir. Durgun kaynaklardan gelen su havayla temas edince bozulur. Bundan dolayı, böyle kaynakların derinde ve kapalı kuyularda olması daha iyi olur. Alelâde toprak üzerinde akan su, kayalık yerlerden akan sudan iyi ve daha temizdir. Çünkü alelâde toprak, pislikleri kayalık yerlerden daha iyi süzer. Bu toprak şüphesiz gerçekten temiz olmalıdır ve de azotlu ve çamurlu olmamalıdır. İyi suyun öteki karakteristikleri, derinden alınması, çıkışının hızlı olması ve onun akış yönünün Güneş'e doğru, yani doğuya doğru olması ve özellikle de yaz-doğusuna doğru olması gerekir. Böyle suların kaynağın biraz uzağında alınması gerekir. Öteki en iyi su, kuzeye doğru akan sudur. Güneye ve doğuya doğru akan su, iyi nitelikte değildir ve özellikle, o güney rüzgârlarına açıksa, iyi nitelikte değildir. Sağlıklı olmayan su, eğer belli bir yükseklikten damlarsa, nispeten su daha iyi hale gelir.
Bir bileşik içinde şekillenmediği takdirde, su gibi bir cevherin kan gibi bir şey yapması olanaklı değildir. Şüphesiz ki su, besini sıvı hale getirmek ve onu kan damarları ve gövdenin öbür dar kanallarının emmesi ve onu nakletmesine uygun inceliği ona vermekle kendi görevini yapar. Suyun bu rolü, beslenme rolünden hiçbir şekilde daha az önemli değildir. Suyun çeşitli tipleri vardır. Bununla birlikte, bu çeşitli suların kendine özgü doğası farklıdır demek değildir. Onların karışımlarının tipleri ve kendi özel niteliklerinin fazlalığında fark vardır. En iyi su tipi saf ve anormal durum ve niteliklerden arınmış olan toprak üzerine yerleşmiş kaynaklardan gelen ve kayalık yerlerden çıkan ve böylece, saf topraktan gelen su kadar kolayca kokuşmayan sudur.
Ancak, saf topraktan kaynaklanan su, kayalık yerden gelen sudan daha iyidir. Sadece Güneş ve havaya maruz kalmış olan kaynaklar ve özellikle akan sular gerçekten en iyisidir. Durgun kaynaklardan gelen su havayla temas edince bozulur. Bundan dolayı, böyle kaynakların derinde ve kapalı kuyularda olması daha iyi olur. Alelâde toprak üzerinde akan su, kayalık yerlerden akan sudan iyi ve daha temizdir. Çünkü alelâde toprak, pislikleri kayalık yerlerden daha iyi süzer. Bu toprak şüphesiz gerçekten temiz olmalıdır ve de azotlu ve çamurlu olmamalıdır. İyi suyun öteki karakteristikleri, derinden alınması, çıkışının hızlı olması ve onun akış yönünün Güneş'e doğru, yani doğuya doğru olması ve özellikle de yaz-doğusuna doğru olması gerekir. Böyle suların kaynağın biraz uzağında alınması gerekir. Öteki en iyi su, kuzeye doğru akan sudur. Güneye ve doğuya doğru akan su, iyi nitelikte değildir ve özellikle, o güney rüzgârlarına açıksa, iyi nitelikte değildir. Sağlıklı olmayan su, eğer belli bir yükseklikten damlarsa, nispeten su daha iyi hale gelir.