GÖL OLMAYA ÇALIŞ!

Yaşlı bir usta, çırağının sürekli herşeyden şikâyet etmesinden bıkar. Bir gün çırağını tuz almaya gönderir.

Hayatındaki herşeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyler.

Çırak, yaşlı adamın söylediğini yapar ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başlar.

"Tadı nasıl?" diye soran yaşlı adama öfkeyle "acı" diye yanıt verir.

Usta kıkırdayarak çırağını kolundan tutar ve dışarı çıkarır. Sessizce az ilerideki gölün kıyısına götürür ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp, gölden su içmesini söyler. Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu koluyla silerken aynı soruyu sorar:

- "Tadı nasıl?"
- "Ferahlatıcı" diye yanıt verir genç çırak.
- "Tuzun tadını aldın mı?" diye sorar yaşlı adam.
- "Hayır!" diye yanıtlar çırağı.

Bunun üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturur ve şöyle der:

- "Yaşamdaki ıstıraplar tuz gibidir, ne azdır, ne de çok. Istırabın miktarı hep aynıdır. Ancak bu ıstırabın acılığı, neyin içine konulduğuna bağlıdır. Istırabın olduğunda yapman gereken tek şey, ıstırap veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir.

Onun için sen de artık bardak olmayı bırak,

Göl olmaya çalış!"