
Bu nedir? | Nasıl kullanılır? | Nasıl okumalı/anlamalı? | Sıkça Sorulan Sorular | Yenilikler | İletişim
KISALTMALAR'da
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
EN SON YAPILMIŞ OLAN EKLEMELER
[ 06 March - 30 April 2025 arasında... ]
Bugün itibariyle yapılmış olan eklemeler aşağıdaki gibidir.
[ 06 March - 30 April 2025 arasında... ]
( 1 yeni ekleme, 0 katkı(bilgi/açıklama) )
- ARKADAN İTİŞLİ (RWD) ile/ve/değil/||/<>/> ÖNDEN ÇEKİŞLİ (FWD) ile/ve/değil/||/<>/> DÖRT ÇEKER (AWD/4WD)
[Eklenme Tarih ve Saati: 11 March | 10:57 ]
[www.FaRkLaR.net/sozluk/fark/66001(Bu başlığa, sürekli/doğrudan erişim ve paylaşım) ]
(
Özellik | Arkadan İtiş (RWD) | Önden Çekiş (FWD) | Dört Çeker (AWD/4WD) |
---|---|---|---|
Güç Aktarımı | Motor gücü arka tekerleklere iletilir. | Motor gücü ön tekerleklere iletilir. | Motor gücü dört tekerleğe dağıtılır. |
Çekiş ve Yol Tutuş | Yüksek hızda dengeli, ancak kaygan zeminde arkadan kayma riski vardır. | Yağmur ve karlı havalarda iyidir, ancak yüksek hızda sınırlıdır. | Her zeminde üstün çekiş ve denge sağlar. |
Performans | Daha iyi hızlanma ve denge sunar, genellikle spor ve lüks araçlarda kullanılır. | Yakıt tasarrufludur, ancak spor amaçlı kullanım için sınırlıdır. | En iyi yol tutuş performansına sahiptir ancak yakıt tüketimi daha yüksektir. |
Kullanım Alanları | Spor, performans ve lüks araçlar | Kent içi, ekonomik otomobiller | Arazi, SUV ve yüksek performanslı araçlar |
(
Özellik | Arkadan İtişli (RWD) | Önden Çekişli (FWD) |
---|---|---|
Ağırlık Merkezi | Ağırlık merkezi daha dengelidir. | Motor ve güç aktarım parçaları önde olduğundan, ağırlık merkezi öndedir. |
Motor Konumu | Motor, dikine konumlandırılır. | Motor, enlemesine konumlandırılır. |
Maliyet | Şaft tüneli gibi ek bileşenler nedeniyle daha maliyetlidir. | Daha az aksam bulunduğundan, maliyet, düşüktür. |
Bakım | Şaft ve diferansiyel bulunduğundan, bakım maliyeti daha yüksektir. | Bakımı ve yağlaması daha kolaydır. |
Ağırlık | Şaft tüneli ve ek aksamlar nedeniyle daha ağırdır. | Daha hafiftir. |
Performans Farkları
Özellik | Arkadan İtişli (RWD) | Önden Çekişli (FWD) |
---|---|---|
Kalkış Performansı | Kalkış performansı daha düşük olabilir. | Daha iyi çekiş sağladığından, ilk hızlanma daha iyidir. |
Genel Performans | Performanslı sürüş için daha uygundur. | Ekonomik ve günlük kullanım için uygundur. |
Viraj Kabiliyeti | Yüksek hızda daha dengeli kalır ancak dikkatli kullanım gerektirir. | Virajlarda genellikle daha avantajlıdır. |
Kaygan Zeminde Denetim | Kaygan zeminde arkadan kayma riski vardır ancak deneyimli sürücüler için toparlaması kolaydır. | Daha kolay denetlenir. |
- a.c./ANTE CIBUM[İng., Lat.] değil/yerine/= YEMEKTEN ÖNCE
- A/D KONVERTER/ANALOG-TO-DIGITAL CONVERTER[İng.] değil/yerine/= A/D DÖNÜŞTÜRÜCÜ, ÖRNEKSELDEN SAYISALA DÖNÜŞTÜRÜCÜ
- AA/ASSOCIATION ANALYSIS[İng.] değil/yerine/= BİRLİKTELİK ÇÖZÜMLEMESİ
- ADP/ADENOSINE DIPHOSPHATE[İng.] değil/yerine/= ADENOZİN DİFOSFAT
- ADSL/ASYMMETRIC DIGITAL SUBSCRIBER LINE[İng.] değil/yerine/= ASİMETRİK SAYISAL ABONE HATTI
- AGI/ARTIFICIAL GENERAL INTELLIGENCE[İng.] değil/yerine/= YAPAY GENEL ZEKÂ
- AGSM/ANTI-G STRAINING MANEUVER[İng.] değil/yerine/= YER ÇEKİMiNE KARŞI KOYMA MANEVRASI
- AHBS/FAMILY PHYSICIAN INFORMATION SYSTEM[İng.] değil/yerine/= AİLE HEKİMLİĞİ BİLGİ SİSTEMİ
- AI/ARTIFICIAL INTELLIGENCE[İng.] değil/yerine/= YAPAY ZEKÂ/YZ
- AIDS/ACQUIRED IMMUNODEFICIENCY SYNDROME[İng.] değil/yerine/= EDİNİLMİŞ BAĞIŞIKLIK YETERSİZLİĞİ BELİRGESİ
- AMAM/ADOPTION MODEL FOR ANALYTICS MATURITY[İng.] değil/yerine/= ANALITİK OLGUNLUK BENIMSEME MODELİ
- AMBU/ARTIFICIAL MANUAL BREATHING UNIT[İng.] değil/yerine/= KESE-MASKE SOLUTMA BİRİMİ
- AMIA/AMERICAN MEDICAL INFORMATICS ASSOCIATION[İng.] değil/yerine/= AMERİKAN TIP BİLİŞİMİ DERNEĞİ
- AMP/ADENOSINE MONOPHOSPHATE[İng.] değil/yerine/= ADENOZİN MONOFOSFAT
- AMQP/ADVANCED MESSAGE QUEUING PROTOCOL[İng.] değil/yerine/= İLERİ MESAJ DİZİSİ PROTOKOLÜ
- ANN/ARTIFICIAL NEURAL NETWORK[İng.] değil/yerine/= YAPAY SİNİR AĞI
- AOI/AREA OF INTEREST[İng.] değil/yerine/= İLGİ ALANI
- AP/ANGINA/ANJINA PEKTORIS[İng.] değil/yerine/= GÖĞÜS AĞRISI (KALP)
- APHA/AMERICAN PUBLIC HEALTH ASSOCIATION[İng.] değil/yerine/= AMERİKAN HALK SAĞLIĞI BİRLİĞİ
- APHL/ASSOCIATION OF PUBLIC HEALTH LABORATORIES[İng.] değil/yerine/= TOPLUM SAĞLIĞI LABORATUVARLARI DERNEĞİ
- API/APPLICATION PROGRAMMING INTERFACE[İng.] değil/yerine/= ARAYÜZ UYGULAMA PROGRAMI
- APP/EPLİKEYŞIN/APPLICATION[İng.] değil/yerine/= UYGULAMA
- APU/AUXILIARY POWER UNIT[İng.] değil/yerine/= YARDIMCI GÜÇ ÜNİTESİ
- AR-GE/R&D RESEARCH AND DEVELOPMENT[İng.] değil/yerine/= ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME
- AR/AUGMENTED REALITY[İng.] değil/yerine/= ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK
- ARDS/ACUTE RESPIRATORY DISTRESS SYNDROME AKUT RESPIRATUVAR[İng.] değil/yerine/= DISTRES SENDROMU, İVEGEN SOLUNUM SIKINTISI BELİRGESİ
- ASA/ACETYLSALICYLIC ACID[İng.] değil/yerine/= ASETİLSALİSİLİK ASİT (ASPİRİN)
- ASO/ANTISTREPTOLYSIN O[İng.] değil/yerine/= ANTISTREPTOLİZİN O
- ATP/ADENOSINE TRIPHOSPHATE[İng.] değil/yerine/= ADENOZİN TRİFOSFAT
- B.İ.D./BIS IN DIE TWICE A DAY değil/yerine/= GÜNDE İKİ KEZ
- BAEP/BRAINSTEM AUDİTORY EVOKED POTENTIAL değil/yerine/= BEYİN SAPI İŞİTSEL UYARILMIŞ/EVOK GİZİL GÜÇ/POTANSİYEL
- BAN/BODY AREA NETWORK değil/yerine/= GÖVDE ALAN AĞLARI
- BAZ EKSESİ[BE] ile BAZ/AL
( Baz çokluğu, baz fazlalığı. İLE Temel, alt. )
- BB CLOUD COMPUTING | BIOMEDICAL INFORMATICS değil/yerine/= BULUT BİLİŞİM | BİYOMEDİKAL BİLİŞİM
- BD/BIG DATA değil/yerine/= BÜYÜK VERİ
- BDA/BIG DATA ANALYTICS değil/yerine/= BÜYÜK VERİ ÇÖZÜMLEMELERİ
- BDAP/BIG DATA APPLICATION PROVIDER değil/yerine/= BÜYÜK VERİ UYGULAMA SAĞLAYICISI
- BDE/BIG DATA ECOSYSTEM değil/yerine/= BÜYÜK VERİ EKOSİSTEMİ
- BDFP/BIG DATA FRAMEWORK PROVIDER değil/yerine/= BÜYÜK VERİ ÇERÇEVESİ SAĞLAYICISI
- BDHK/COMPUTER SUPPORT PATIENT REGISTRATION değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ SAYRI KAYDI
- BDS/BIG DATA SETS değil/yerine/= BÜYÜK VERİ KÜMELERİ
- BFO/BASİC FORMAL ONTOLOGY değil/yerine/= TEMEL BİÇİMSEL VAROLUŞ
- BG/BYZANTINE GENERALS PROBLEM değil/yerine/= BİZANS GENERALLERİ SORUNU
- BH/KNOWLEDGE MAPS değil/yerine/= BİLGİ HARİTALARI
- BHD/BIG HEALTHCARE DATA değil/yerine/= BÜYÜK SAĞLIK VERİSİ
- BHD/BSV BİG HEALTHCARE DATA değil/yerine/= BÜYÜK SAĞLIK VERİSİ
- BI/BIOMEDICAL INFORMATICS değil/yerine/= BİYOMEDİKAL BİLİŞİM
- BIG DATA değil/yerine/= BÜYÜK VERİ
- BIT/INFORMATION AND COMMUNICATION TECHNOLOGİES değil/yerine/= BİLİŞİM VE İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ
- BIVAD/BIVENTRICULAR ASSIST DEVICE BIVENTRİKÜLER değil/yerine/= DESTEK AYGITI, İKİ KARINCIĞA DESTEK AYGITI
- BLUTUT/BLUETOOTH BLUETOOTH değil/yerine/= YAKIN ALAN RADYO FREKANSI
- BMI/BMG BODY MASS INDEX değil/yerine/= GÖVDE KÜTLE GÖSTERGESİ
- BN/BATCH NUMBER değil/yerine/= PARTİ NUMARASI
- BP/BLOOD PRESSURE değil/yerine/= KAN BASINCI
- BPM/BEAT PER MINUTE değil/yerine/= DAKİKA VURU SAYISI (KALP)
- BRUKSİZM ile/||/<> TEMPOROMANDİBULAR EKLEM BOZUKLUĞU (TME)
( Dişlerin istemsiz sıkılması ya da gıcırdatılması. İLE/||/<> Çene ekleminde ağrı ve fonksiyon bozukluğu. )
- BT/COMPUTERIZED/COMPUTED TOMOGRAPHY TOMOGRAPHY | INFORMATION TECHNOLOGY değil/yerine/= BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ | BİLİŞİM TEKNOLOJİSİ
- BUN/BLOOD UREA NİTROGEN değil/yerine/= KAN ÜRE AZOTU
- BVK/BIG DATA SETS değil/yerine/= BÜYÜK VERİ KÜMELERİ
- CA/CLUSTERING ANALYSIS değil/yerine/= KÜMELEME ÇÖZÜMLEMESİ
- CABG/CORONARY ARTERY BYPASS GRAFTING değil/yerine/= KORONER ARTER BAYPAS GREFTLEMESİ
- CAD/COMPUTER AIDED DESIGN/MANUFACTURING değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ TASARIM/ÜRETIM
- CAPR/COMPUTER AIDED PATIENT REGISTRATION değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ SAYRI KAYDI
- CBCT/CONE BEAM COMPUTERIZED/COMPUTED TOMOGRAPHY değil/yerine/= KONİ IŞINLI BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ
- CBIRS/CONTENT-BASED IMAGE RETRIEVAL SYSTEM değil/yerine/= İÇERİK TABANLI GÖRÜNTÜ ERİŞİM SİSTEMİ
- CBS/GEOGRAPHIC INFORMATION SYSTEM değil/yerine/= COĞRAFİ BİLGİ DÜZENİ
- CC/CORRELATION COEFFICIENT | CLOUD COMPUTING değil/yerine/= KORELASYON KATSAYISI | BULUT BİLİŞİM
- CCMM/CONTİNUITY OF CARE MATURITY MODEL değil/yerine/= BAKIM OLGUNLUĞUNUN SÜREKLİLİĞİ MODELİ
- CCTA/CORONARY COMPUTERIZED TOMOGRAPHY-ANGIOGRAHY, CORONARY COMPUTED TOMOGRAPHY-ANGIOGRAHY değil/yerine/= KORONER BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ ANJIOGRAFİ
- aa[Lat. < ANA] değil/yerine/= HER BİRİNDEN EŞİT ORANDA
- ad lib.[Lat. < AD LIBITUM] değil/yerine/= İSTEĞİNİZE GÖRE, İSTEDİĞİNİZ KADAR
- add.[Lat. < ADDE] değil/yerine/= EKLEYİNİZ
- admov[Lat. < ADMOVE] değil/yerine/= EKLEYİNİZ, KATINIZ
- agit.[Lat. < AGITA] değil/yerine/= SALLAYINIZ, ÇALKALAYINIZ
- alt. hor.[Lat. < ALTERNIS HORIS] değil/yerine/= İKİ SAATTE BİR
- antisep.[Lat. < ANTISEPTICUS] değil/yerine/= ANTİSEPTİK
- applicand.[Lat. < APPLICANDUS] değil/yerine/= UYGULAYINIZ
- aq bull.[Lat. < AQUA BULLİENS] değil/yerine/= KAYNAR SU
- aq. dest.[Lat. < AQUA DESTILLATA] değil/yerine/= ARI SU
- aq. ferv.[Lat. < AQUA FERVENS] değil/yerine/= SICAK SU
- b.[Lat. < BIS] değil/yerine/= İKİ DEFA
- b.i.d.[Lat. < BIS IN DIE] değil/yerine/= GÜNDE İKİ DEFA
- b.i.n.[Lat. < BIS IN NOCTE] değil/yerine/= GECEDE İKİ DEFA
- bib.[Lat. < BIBE] değil/yerine/= İÇİNİZ
- bull.[Lat. < BULLI] değil/yerine/= KAYNAT, KAYNATINIZ
- c.[Lat. < CUM] değil/yerine/= İLE
- cap.[Lat. < CAPE] değil/yerine/= ALINIZ
- caps. amyl.[Lat. < CAPSULA AMYLACEA] değil/yerine/= KAŞE
- caps.[Lat. < CAPSULA] değil/yerine/= KAPSÜL
- catapl.[Lat. < CATAPLASMA] değil/yerine/= LAPA
- cc[Lat. < CENTIMETRUM CUBICUM] değil/yerine/= SANTİMETRE KÜP
- chart.[Lat. < CHARTA] değil/yerine/= İLÂÇLI KÂĞIT
- cib.[Lat. < CIBUM] değil/yerine/= GIDA, YEMEK
- cib.[Lat. < CUM cibis] değil/yerine/= YEMEKLER ARASINDA
- coch. mag.[Lat. < COCHLEARE MAGNUM] değil/yerine/= ÇORBA KAŞIĞI, YEMEK KAŞIĞI DOLUSU
- coch. parv.[Lat. < COCHLEARE PARVUM] değil/yerine/= ÇAY KAŞIĞI DOLUSU
- col.[Lat. < COLA] değil/yerine/= SÜZ
- collut.[Lat. < COLLUTORIUM] değil/yerine/= AĞIZ VE BOĞAZ GARGARASI İÇİN ANTİSEPTİK SIVI
- colyr.[Lat. < COLLYRIUM] değil/yerine/= GÖZ BANYOSU İÇİN ANTİSEPTİK SIVI
- coq. in quant. sut. aq.[Lat. < COQUE IN QUANTITATE SUFFICIANTE AQUAE] değil/yerine/= YETERİ KADAR SU İÇİNDE KAYNAT
- coq.[Lat. < COQUE] değil/yerine/= KAYNATINIZ
- d. in.p. aeq.[Lat. < DIVIDE IN PARTES AEQUALES] değil/yerine/= EŞİT PARÇALARA BÖLÜNÜZ
- de d. in di.[Lat. < DE DIE IN DIEM] değil/yerine/= GÜNDEN GÜNE
- deglut.[Lat. < DEGLUTIATUR] değil/yerine/= YUT, YUTUNUZ
- det.[Lat. < DETUR] değil/yerine/= VERİLSİN
- dieb. alt.[Lat. < DIEBUS ALTERNIS] değil/yerine/= GÜN AŞIRI
- dieb. secund.[Lat. < DIEBUS SECUNDIS] değil/yerine/= İKİ GÜNDE BİR
- dieb. TERT.[Lat. < DIEBUS TERTIIS] değil/yerine/= ÜÇ GÜNDE BİR
- dil.[Lat. < DILUE] değil/yerine/= SULANDIR, SEYRELT
- diso.[Lat. < DISPENSA] değil/yerine/= DAĞITINIZ
- div.[Lat. < DIVIDE] değil/yerine/= BÖL, BÖLÜNÜZ
- dol. urg.[Lat. < DOLORE URGENTE] değil/yerine/= AĞRI SIKIŞTIRINCA
- dur. dolor.[Lat. < DURANTE DOLORE] değil/yerine/= AĞRI SIRASINDA, AĞRI VARKEN
- ead.[Lat. < EADEM] değil/yerine/= AYNI
- eff./effervesc.[Lat. < EFFERVESCENS] değil/yerine/= KÖPÜREN
- elix.[Lat. < ELIXIR] değil/yerine/= ÖZ, İKSİR
- enem.[Lat. < ENEMA]/LAVMAN[Fr.] ile TENKIYE[Ar. < NAKY]
( Kalınbağırsağı, anüs yoluyla su fışkırtarak yıkama. | Bu işlem için kullanılan aygıt ve sıvı. İLE Ayıklayıp temizleme. | Kalın bağırsağa su verme ve bu işlem için kullanılan alet. )
- et al.[Lat. < ET ALII] değil/yerine/= VE ÖTEKİLERİ
- et[Lat.] değil/yerine/= VE
- exsic.[Lat. < EXSICCATUS] değil/yerine/= KURU, KURUTULMUŞ
- ext. sup. alut.[Lat. < EXTENDE SUPER ALUTEM] değil/yerine/= DERİ ÜZERİNE YAYINIZ
- ext.[Lat. < EXTERNUS] değil/yerine/= DIŞTAN KULLANILIR
- ext./EKSTRE[Lat. < EXTRACTUM] değil/yerine/= ÖZ, HULÂSA,
- f./ft.[Lat. < FIAT] değil/yerine/= YAP, YAPINIZ
- f.l.a.[Lat. < FIAT LEGE ARTIS] değil/yerine/= ALANIN YÖNTEMİNE GÖRE YAPINIZ
- feb. dur.[Lat. < FEBRE DURANTE] değil/yerine/= ATEŞ SIRASINDA, ATEŞ VARKEN
- filt.[Lat. < FILTRA] değil/yerine/= SÜZÜNÜZ
- fldxt.[Lat. < FLUIDEXTRACTUM] değil/yerine/= BİTKİSEL İLÂCIN SIVI DURUMDAKİ ÖZÜ
- ft. pulv.[Lat. < FIAT PULVIS] değil/yerine/= TOZ DURUMUNA GETİRİNİZ
- garg.[Lat. < GARGARISMA] değil/yerine/= GARGARA
- gtt.[Lat. < GUTTA] değil/yerine/= DAMLA
- guttat.[Lat. < GUTTATIM] değil/yerine/= DAMLA DAMLA
- h.[Lat. < HORA] değil/yerine/= SAAT
- hor. intermed.[Lat. < HORIS INTERMEDIIS] değil/yerine/= ARA SAATLERDE
- hs.[Lat. < HORA SOMNI] değil/yerine/= YATMA ZAMANI, YATARKEN
- i. inf.[Lat. < INFUSUM] değil/yerine/= ENFÜZYON
- in d[Lat. < IN DIES] değil/yerine/= HER GÜN
- inhal.[Lat. < INHALETUR] değil/yerine/= SOLUKLA İÇERİ ÇEK
- inj./inject.[Lat. < INJECTIO, INJICIATUR] değil/yerine/= ENJEKSİYON, ENJEKTE EDİNİZ
- instill.[Lat. < INSTILLANDUS] değil/yerine/= DAMLA DAMLA AKITILSIN
- int.[Lat. < INTERNUS] değil/yerine/= DAHİLÎ, İÇİLİR
- lin.[Lat. < LINIMENTUM] değil/yerine/= ETKİLİ NESNENİN YAĞ YA DA ALKOLDE ERİTİLMESİYLE HAZIRLANAN SIVI İLÂÇ
- liq.[Lat. < LIQUOR] değil/yerine/= SIVI İLAÇ, LİKÖR
- lot.[Lat. < LOTIO] değil/yerine/= İLAÇLI SU, LOSYON
- m.[Lat. < MISCE] değil/yerine/= KARIŞTIR, BİRLEŞTİR
- man. pr.[Lat. < MANE PRIMO] değil/yerine/= SABAH ERKENDEN
- min.[Lat. < MINIMUM] değil/yerine/= EN AZ, EN KÜÇÜK, EN DÜŞÜK
- mist.[Lat. < MISTURA] değil/yerine/= KARIŞIM, MİKSTÜR
- mor. dict.[Lat. < MORE DICTO] değil/yerine/= ÖNERİLEN BİÇİMDE
- n.p.o.[Lat. < NULLA PER OS] değil/yerine/= AĞIZDAN HİÇBİR ŞEY ALINMAYACAK
- neb./nebul[Lat. < NEBULA] değil/yerine/= İNCE TOZ HALİNDE PÜSKÜRTÜLEN İLAÇ
- no.[Lat. < NUMERO] değil/yerine/= SAYI, ADET
- noct. maneq.[Lat. < NOCTE MANEQUE] değil/yerine/= GECE VE SABAH
- noct.[Lat. < NOCTE] değil/yerine/= GECELEYİN, GECE VAKTİ
- non rep./non repetat.[Lat. < NON REPETATUR] değil/yerine/= YİNELENMESİN, TEKRAR EDİLMESİN
- o.m.[Lat. < OMNI MANE] değil/yerine/= HER SABAH
- o.n/omn. noct.[Lat. < OMNI NOCTE] değil/yerine/= HER GECE
- obduc.[Lat. < OBDUCE, OBDUCATUR] değil/yerine/= SÜRÜLSÜN
- omn. hor.[Lat. < OMNI HORA] değil/yerine/= HER SAAT
- p.ae.[Lat. < PARTES AEQUALES] değil/yerine/= EŞİT PARÇALARLA
- p.c.[Lat. < POST CIBUM] değil/yerine/= YEMEKLERDEN SONRA
- p.os[Lat. < PER OS] değil/yerine/= AĞIZ YOLUYLA, AĞIZDAN
- p.r.[Lat. < PER RECTUM] değil/yerine/= REKTUM/ANÜS YOLUYLA
- p.r.n.[Lat. < PRO RE NATA] değil/yerine/= ARA SIRA, BAZEN
- p.v.[Lat. < PER VAGINAM] değil/yerine/= VAJİNA YOLUYLA
- part vic.[Lat. < PARTIBUS VICIBUS] değil/yerine/= BÖLÜNMÜŞ DOZLARLA
- pilul/pil.[Lat. < PILULA] değil/yerine/= HAP
- pocul.[Lat. < POCULUM] değil/yerine/= BARDAK
- pro rat. aet.[Lat. < PRO RATİONE AETATİS] değil/yerine/= YAŞA GÖRE
- pro us ex.[Lat. < PRO USU EXTERNA] değil/yerine/= DIŞARIDAN KULLANMAK İÇİN
- pulv.[Lat. < PULVIS] değil/yerine/= TOZ, PUDRA
- q. 2 h.[Lat. < QUAQUE SECUNDA HORA] değil/yerine/= İKİ SAATTE BİR
- q.h.[Lat. < QUAQUE HORA] değil/yerine/= HER SAAT, SAATTE BİR
- q.i./q.v.[Lat. < QUANTUM LIBET/VIS] değil/yerine/= İSTENİLDİĞİ KADAR
- q.i.d.[Lat. < QUATER IN DIE] değil/yerine/= GÜNDE DÖRT KEZ
- q.q.h.[Lat. < QUAQUE QUARTA HORA] değil/yerine/= DÖRT SAATTE BİR
- qs.[Lat. < QUANTUM SUFFICIT] değil/yerine/= YETERİ KADAR, GEREKTİĞİ KADAR
- quot. op. si.[Lat. < QUOTIES OPUS SIT] değil/yerine/= GEREKLİ ÖLÇÜDE
- R./rp.[Lat. < RECIPE] değil/yerine/= ALINIZ, TARİFİ HAZIRLAYINIZ TARİFTE YAZILI OLANLARI EDİNİNİZ/ALINIZ
- rep./repet.[Lat. < REPETATUR] değil/yerine/= TEKRARLA, TEKRAR EDİLEREK
- s. op. s.[Lat. < SO OPUS SIT] değil/yerine/= GEREKTİĞİNDE, GEREK GÖRÜLÜRSE
- s.a.[Lat. < SECUNDUM ARTEM] değil/yerine/= SANATIN GEREKTİRDİĞİ BİÇİMDE, SANATINIZA GÖRE
- seq. luce[Lat. < SEQUENTI LUCE] değil/yerine/= ERTESİ GÜN
- sig.[Lat. < SIGNA, SIGNETUR] değil/yerine/= TARİF ET, İLÂCIN KULLANILIŞINI ETİKETE YAZ
- solüsyon/sol.[Lat. < SOLUTIO] değil/yerine/= ERİYİK
- solv.[Lat. < SOLVE] değil/yerine/= ÇÖZ, ERİT
- sp.[Lat. < SPIRITUS] değil/yerine/= ALKOL
- ss.[Lat. < SEMıS] değil/yerine/= YARI, YARIM
- stat.[Lat. < STATIM] değil/yerine/= HEMEN, DERHAL
- supozituvar/supp./suppos.[Lat. < SUPPOSITORIUM] değil/yerine/= FİTİL,
- syr.[Lat. < SYRUPUS] değil/yerine/= ŞURUP
- t.d.[Lat. < TER DIE] değil/yerine/= GÜNDE 3 KEZ
- t.i.d.[Lat. < TER IN DIE] değil/yerine/= GÜNDE 3 KEZ
- tab.[Lat. < TABELLA, TABLETTA] değil/yerine/= TABLET
- TALİS[Lat. < TALIS] değil/yerine/= BÖYLE, BUNUN GİBİ
- ter.[Lat. < TERE] değil/yerine/= SÜR, OV
- tinct./tr.[Lat. < TINCTURA] değil/yerine/= TENTÜR
- ung.[Lat. < UNGUENTUM] değil/yerine/= MERHEM
- ut dict.[Lat. < UT DICTUM] değil/yerine/= ÖNERİLEN BİÇİMDE
- ... ANLAMDA ile/ve/değil/||/<>/< ... ALANDA
- ... ŞEMASI ile ... AĞACI
- ..., ...'NIN:
"GÖSTERİSİ" değil GÖSTERGESİ
- (UZUN SÜRELİ) BELLEKTE:
ANISAL ile/ve/||/<> ANLAMSAL ile/ve/||/<> İŞLEMSEL
- [Ar.] ESVÂB[< SEVB] ile/değil ESBÂB[< SEBEB]
( Giyimler, giyilecek şeyler. İLE/DEĞİL Nedenler/sebepler, aracılar/vâsıtalar, lâzımalar. )
( ESBÂB-I MÛCİBE: Gerek(tir)en/icâb eden nedenler/sebepler. )
- [daha önce] "ALTINI ÇİZMEK(/ÇİZDİKLERİMİZİN)" ile/ve/değil/yerine/sonra/||/<>/< ÜSTÜNÜ ÇİZMEK
- [Fr. < Cerm.] MARŞ ile MARŞ
( Askerlikte, yürüyüşe geçmek için verilen komut. | Ritmi, yürüyen birinin ya da topluluğun adımlarını anımsatan müzik parçası. | Bir topluluğu simgelemek için düzenlenmiş müzik parçası. İLE Otomobil, kamyon gibi motorlu araçlarda, motoru işletme düzeneği. )
- [Fr. < Yun.] MOLİBDEN ile MOLİBDİN
( Atom numarası 42, atom ağırlığı 95, 94 olan ve 617 °'ye doğru ergiyen, gümüş beyazlığında, kırılgan, türlü çeliklerin alaşımına giren öğe. [Simgesi: Mo] İLE Doğada ancak biçimsiz durumda bulunan, doğal molibden oksit. )
- [ne yazık ki]
2 x 2 = 4 "ETMESİN" ile/ve/||/<>/> 2 x 2 = 5 "ETSİN"
("DİLEĞİ/BEKLENTİSİ")
- [ne yazık ki]
AY VE YILDIZ İSTER/SİN ve/||/<>/> BUNLARI DA GÜNDÜZ OLSUN DİYE İSTER/SİN / BEKLER/SİN
- [ne yazık ki]
DİKENLİ TELLER(/SİYE[N]Ç) ile/ve/||/<> JİLETLİ TELLER
( DİKENLİ TELLER
Madenlerden tel ekme tekniğini bulmakla yetinmeyen kişi, bu icadından çeşitli sanat ve sanayi
dalları yarattı. Kafes ve kümes telinden, gelin ve telgraf teline uzanan tel türlerinden biri de dikenli teldir. Kadayıf telinden çok devedikenine benzeyen dikenli tele "teldikeni" de
denebilirmiş ama, adı konmuş bir kere, değişmesi zor. Bozkırda sığır güden kovboylar için üretilen
dikenli tel, savaşlarda toplama kamplarında kullanılmış. Kimi ülkeler telin üretimini, kimi
ticaretini yasaklamış; ötekiler de tüketimi. Ülkemizde dikenli telle ilgili yasal kısıtlamalar
olup olmadığı kesin bilinmiyor. Ancak nerede "yasak" levhası varsa onun yakınında dikenli tel
örgü bulunması yabancı konuklarımızın hemen dikkatini çekiyor. Çünkü, yasak ya da tehlikeli
bölge simgesi olan dikenli telin tüketim düzeyi, ülkenin kültür düzeyi ile yapısal ve açısal
sorunlarını gösteriyor. Filtreli sigara ve Calcium(kuvvet) iğnesi türünden Frenk icatlarına
fazlaca düşkün olan milletlerin dikenli tel tüketme eğiliminin giderek yükseldiği saptanmış.
Yakın geleceğin üst düzey devlet yöneticiliğine aday olan sevgili evlatlarımıza karşı dikenli
telin saldırganca kullanıldığı da anlaşılmış. Üstelik, eskiçağlarda "dikendutu" olarak bilinen
böğürtlen çitleri yerine, günümüzde dikenli telörgüler kullanılması da çocuklarımızı hiç mutlu
etmiyormuş. Nüfusunun yüzde elli oranında şehirli, yüzde yetmiş oranında okuryazar olmasıyla
övünen Türkiye'deki dikenli tel tüketimi, plancılarla iktisatçıların tüylerini diken diken eden
bir artış hızına ulaşmış. Kesin olmayan ilk hesaplamalara göre yıllık yüzde yüzyirmisekiz
dolayındaki tüketim artışı, resmi enflasyon rakamlarını üçe katlayabilen tek tüketim kalemidir.
Bu denemede, dikenli telin şehir halkı ile topluma etkileri üzerinde durulmakta, güncelleşen
milli soruna medeni bir çözüm yolu aranmaktadır.
Dikenli telin güvenilir tarihçesi ne yazık ki hâlâ yazılmamış. Tüm bildiklerimiz, yabancı dillerdeki
ünlü ansiklopedilerden aktarılıyor. İlk üretim patenti 1874 yılında alınmış. Amerikalı mucit,
madeni tele diken takmanın teknik kolayını (aletini) bulmuş. Erkeksi görüntüsünü vurgulamak
için, bu yeni icada "sakallı tel" adı verilmiş. Çoğu sakallı olan yiğitlerimiz, Birinci Dünya
Savaşı sırasında Mısır'da tanıştıkları yeni silaha "dikenli tel" adını koymuşlar. Sakalın traş
çaresi var da dikeninki yok. Dikenli tel örgüler, o gün bugündür, düşmanlara, kaçakçılara,
hırsızlara, savaş esirlerine tutuklulara, gözaltına alınanlara karşı bir güvenlik önlemi (aracı)
olarak, inşaat şantiyelerinde, Hazine'den tahsisli resmi konutlarda, spor-eğitim ve turizm
tesislerinde, yasak ve hassas bölgelerde, saray, köşk, müze ve çocuk bahçelerinde kullanılıyor.
Kendi ülkelerinde dikenli teli belki hiç görmemiş olan kimi diplomatlar, bizdeki yaygın
kullanıma özenerek, Kançılarya ve Rezidansların bahçe duvarlarını dikenli tellerle takviye
etmeye başlamışlar. Bilinen çoğu örnek olaylar, dikenli tel çitlerin, aslında etkili olmadığını
ve sadece "yasak" anlamında kullanıldığını ortaya koyuyormuş.
Genellikle güvenilir kaynaklardan alınan derlenen doğrulanmamış bilgilere göre, 1890'da 2000 ton
olan dünya dikenli tel üretimi, 1930'da yaklaşık 200.000 tona, 1980'de 22.888.900 metrik tona
ulaşmış. Avrupa, Akdeniz ve İslam ülkeleri arasındaki tüketim hızı artışında Türkiye yıllardır
ilk sıraları koruyormuş. BM istatistikleri, sanayi ülkelerinde üretilen üstün nitelikli dikenli
tellerin daha çok gelişmekte olan ülkelerde tüketildiğini gösteriyormuş. Sivil amaçlı projelerde,
DT-7-ASA 9000 TSE standardına uygun (galvanizli çelikten yapılmış) piyasada "Kirpi" mal diye
bilinen ithal mallar ihracatında adı geçen ülkeler, dikenli tel kullanılmasını tümden yasaklamışlar.
Hatta, et ve süt paketleri üzerinde "Dikenli telsiz çiftliklerde üretilmiştir" damgası vuruluyormuş.
Afrika İnsan Hakları Derneği'nin 1986 tarihli araştırması da, dikenli telin hayvanlardan çok
yurttaşlara ve şehirlilere karşı kullanıldığı gerçeğini ortaya koymuş.
İlk "Dikenli Tel Yasası" 1894'te İngiltere'de yürürlüğe girmiş. Yasa, dikenli telin insana ve
hayvanlara zarar verecek biçimde kullanılmasını yasaklamış. Meskûn yerlerde ve yol kenarında kurulu
tel örgüler kaldırılmış, yasaya uymayan kişi ve kurumlara ağır cezalar kesilmiş. Yasa başarılı olmuş.
Medeni ülkelere sokulmayan dikenli teller, günümüzde artık medeniyet merkezi sayılan şehirlerde
görülüyor. "Gülü seven dikenine katlanır" sözü uyarınca, dikenl tel, en çok da, anıt ve sanat
yapıları, okullar, luna-parklar ile çocuk bahçelerinde "yasak" (girilmez/geçilmez/dokunulmaz)
anlamında kullanılıyor. Kime karşı, neden yasak? Malı mı koruduğu yoksa canı mı sakındığı?
belirsiz olan yasağın kendi, tehlikesinden büyük bir simge! "Dikkat Köpek Var!" ihbarı gibi,
"Dikkat Dikenli Tel" diye uyarmak gerekir hemşerileri.
Dikenli telden korunmak için neler yapılabilir? Telin dikenlerini traşlayan elektriklitraş makine
patenti 1974'te alınmışsa da, yapılan pazar araştırmaları sonunda, talep azlığı nedeniyle
üretime geçilememiş. Uluslararası Hayvanları Koruma Derneği'nin dergisine göre, en basit ve
ucuzundan bir tel makası ve iki kalifiye işçi ile yaklaşık 200.000 metrelik tel örgünün üç günde
kesilip kaldırılacağı; diken-traş makinelerine hiç ihtiyaç bulunmadığı anlaşılmış. Bu yüzden
diken traşlama makinesi yerine, çim-biçme makineleri alınması tavsiye ediliyor.
En kolay ve etkili çözümü Türk çocukları bulmuş. Dikenli telleri, birer yay teli gibi gerip
birbirine bağlayarak tel örgülerde 40-50 santimetrelik pencereler açmayı öğrenmişler. Çok büyük
değil ama geçmeye yetiyor. Gönüller şen olsun! Büyüklerce tasarlanan tel engellerin çocuklara
karşı etkili olmadığı görülüyor. Uzun sözün kısası, dikenli tel, öyle aşılmaz, geçilmez, sağlam
ya da dayanıklı bir engel değildir. Tırmalar, yaralar, belki sakatlar ama kararlı kişileri
durduramaz. Hele bizim mahalle çocuklarını asla!
Dikenli telle yıllardır içli-dışlı yaşamaya alışmış bir toplumdaki dikenli tel alışkanlığı nasıl
giderilebilir? Günlük yaşamımızın parçası olan tellerden vazgeçilebilir mi? Şili, Peru ve
Uruguay'daki ilk denemeler, yasağın karaborsaya yol açtığı ve milli standarda uymayan malların
piyasaya sürüldüğünü göstermiş. Halkın taklitlerden sakınması güçleşmiş. Ayrca, "Dikenli tel
kullanmak yasaktır" levhalarının dikenli telle çevrilmesi de -resmi tüketimin artmasına yol
açarken- muhalefet basınında çıkan karikatürlere konu olmuş.
Dikenli telin sakıncası yalnızca ele-göze batmasından, gelip geçen vatandaşların elbise ve eteklerini
yırtmasından, her ay yüzler ve binlerce çocuğa yok yere tetanoz serumu yapılmasından ibaret
değildir. Asıl üzerinde durulması gereken sorun, dikenli telin gelişigüzel kullanımından doğan duygusal
tepki ve manevi yıkıntılardır. AT ülkeleri, Belediyeler Biriği Genel Kurulu, dikenli telle korunmuş
kent mekânlarının, hemşeriye hakaret, çocuklara saldırı, milli onura saygısızlık, kamu yararına
"muzır" olduğuna karar vermiş.
Güney Amerika'da 1985'te yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre, dikenli telli şehirlerde yetişen
çocukların, küçüklerini sevmediği, büyüklerini saymadığı, vatandaşlık görevlerini yerine getirmediği
görülmüş.* Yakın Doğu'nun Sincan özerk yöresinde at koşturan soydaşlarımızla geçen yaz yapılan
bilimsel söyleşide, Uygurlar'ın dikenli tel örgüleri hiç bilmedikleri anlaşılmış. New York
Belediyesi de, Batı Yakası'nın Öyküsü filminden sonra okul bahçeleri çevresindeki tel
örgüleri tümden kaldırmaya karar vermiş. Çünkü bu okullarda yetişmiş çocukların 2-3 katlı
binalara merdivensiz tırmandıkları görülmüş.
Dikenli telden yapılmış en ünlü engel, Birinci Savaş'ta Avusturya (Alp) Cephesi'nde savaşan ve
zafer kazanan İtalyan piyadelerinin "Konçertino" (Küçük Konçerto) adını verdikleri
istihkam (savaş) aracıdır. Akordiyon körüğü gibi açılıp kapanabilen, rüzgarlı kış gecelerinde,
memleket ezgilerini anımsatan özlem dolu sesler çıkaran dikenli kangallar bir dönem Napoliten
serenadlar kadar ün kazanmış. İtalyan savaşçılarn kara mizahı, medeniyet yolunda ilerleyen
insanlık onuru için görkemli bir esin kaynağı olabilir mi? diye düşünüyorum.
Fantastik çözüm yolları geliyor insanın aklına. Önce, dikenli tel örgülerin önünde ya da
arkasına yerleştirilecek sanayi tipi, kuvvetli hava üfüren vantilatörlerle, dikenli tellerin
müzik yapma gücü kanıtlanabilir ve amatör müzikseverlerin bu telleri dev akordiyonlar gibi
çalması sağlanabilir. İkinci ve daha etkili çözüm yolu olarak şehir merkezi (Centrum) çevresinden
sökülecek dikenli tellerden yapılacak Santurlar, Belediye konservatuvar öğrencilerine parasız
dağıtılabilir. Hele bir düşünün, değerli dostlarım: "Konser ya da Konçerto alanı: Giriş Serbesttir!
Alışageldiğimiz, dikenli yasaklar yerine kulağa ne kadar hoş geliyor, değil mi?
Yasaklar konusunu işleyip de, dikenli tel örgülere yer vermeyen kimi usta sanatçılarımıza buradan
kişisel bir çağrıda bulunmak istiyorum. Yaşar Kemal gibi yazarlar, dikenli tel yasaklarına karşı
bir kampanya açabilir. Kampanyanın koordinatörlüğünü belirlemek üzere uluslararası yarışmalar
da düzenlenebilir. Belediye Başkanlığı, İl Eğitim Müdürlüğü ile İlçe Zabıta Amirliği'nin açılacak
yarışmaya danışman olarak katılması sağlanabilir. En çok (kilo ya da kilometre) dikenli teli en
kısa zamanda söküp kaldıran yerel örgüte, çocuk ve yaşlı hemşerilerden kurulu yarışma jürisi
tarafından Büyük Belde Belediyeler Birliği (BBBB)'nin Başarı Beratı (BB) verilebilir. Yarışmayı
kazanan örgüt bandosu ile Konservatuvar Santur Heyeti'nin şehir merkezinde konserler vermesi de
düşünülebilir. Tanıtma Vakıflarımız, yeni spor dalının, Akdeniz ve Balkan Oyunları ile Olimpiyat
programına alınması için harekete geçirilebilir. Uluslararası yarışmalardaki ulusal başarılara
yıllardır özlem duyan ülkemiz, bir yandan altın madalyaları toplarken, barışcı çabalarındaki
başarısından dolayı Nobel'e aday da olabilir. Belki hayal denecek ama dikenli tel örgülerimizin
kaldırılabileceğini ve şehir merkezlerinin dikensiz, toplu-taşıma raylar ile örülebileceğini
sanıyorum. Dikensiz şehir merkezlerinde yetişen kuşakların güllere karşı daha duyarlı ve saygılı
olacaklarını da hayal ediyorum.
Dikenli tel, ekili tarlaları, başıboş sürülere karşı başarıyla korumuştur. Endüstrileşen ülkelerde
bostana giren danalar tasarım önlemleriyle durduruldu. Zamana ayak uyduramayan ve geri kalmış
ülkelerde, şehirlerin konut, eğitim, sağlık, üretim, ulaşım, dinlenme ve savunma bölgeleri
birbirine karışınca, tel örgülü yasaklar kaçınılmaz olmuş. Çağdaş Belediyeler, savaşı anımsatan
yasakları yaşatmak yerine dikensiz mekanlar yaratmak yolunu seçti. Kent bölgeleri yasalarla
belirlenince dikenli tel yasaklara gerek kalmamış. Parklarda, hipodromda, Hisarda, stadyumda,
okulda ve otoyoldaki dikenli "yasak"ların yerini biz de deneyebiliriz. Halk dilinde "köşeyi
dönmek" başarmak anlamına gelir. Oysa Hemşeri, köşeleri değil, kestirmelerin dikkenarlardan
yaklaşık, üçte-bir oranında daha kısa ve kârlı olduğunu keşfetmiştir. Dikdörtgen prizmanın
köşegenleri yaya trafiğe açılınca, köşeleri bekleyen dikenler işlevsiz kalır. Böylece, uygar
davranışa duyarlı şehir tasarımı, dikenli telin kullanma gerekçesini ortadan kaldırır. Dikenli
tele çözüm bulan Belediye (Başkanı), "Gidemediğin yer senin değildir." sözüyle ünlü Sivas Valisi
Halil Rıfat Paşa gibi, tarihe geçebilir. Gidilen her yer belediyenin, vatandaşın malı olur,
vatan olur. Bu öneri de, kuşkusuz, biraz hayal-kurgudur ama gerçek-üstü kuruntu değildir.
Vatandaşımıza, "Girebildiğin her yer senindir. Bu vatan senindir" diyebilmeliyiz.
* Manuel Scorza, Dikenli Tel adlı belgesel romanında (Türkçesi 1975), dikenli teli bir
silah gibi kullanan sömürgecilere yenik düşen ve tüm otlaklarını yitiren Peru'lu köylülerin
öyküsünü anlatır. Köyün rahibi, dikenli tel örgüyü "Şeytanla top oynayan kişinin işine",
Yerli-köylülerse, "Tanrı'nın Gazabına" benzetmişler, Tanrı'ya yalvarmışlarsa da sonuç hiç
değişmemiş!
Sayın Bozkurt Güvenç'in, İnsan ve Kültür adlı kitabından... )
( )
- [ne yazık ki]
DÖVÜŞ ile/ve/||/<>/> GÖLGE DÖVÜŞÜ
- [ne yazık ki]
GEMİNİN BATMASI ile/ve/değil/||/<>/> SULARIN ÇEKİLMESİ
( Her zaman gemiler batmaz. Bu kez sular çekildi. )
- [ne yazık ki]
GÖRÜNÜŞTE ile/ve/||/<> SÖZDE
- [ne yazık ki]
ŞAMAR OĞLANI (NA DÖN[DÜR/ÜL]MEK) ile/ve/||/<> GÜNAH KEÇİSİ (İLÂN ETMEK/EDİLMEK)
- [ne yazık ki]
TALEB-İ MAL ile/ve/||/<> TALEB-İ CAH ile/ve/||/<> TALEB-İ ALÂYİŞ-İ ZÂHİR
( Karıncanın ayak sesinden daha sessizce nefse musallat olan üç gizli şirk. )
- [ne yazık ki]
TEHDİT ETMEK ile/ve/değil/||/<>/< "ABA ALTINDAN SOPA GÖSTERMEK"
- [ne yazık ki]
YARIMI YEMEZ/SİN ve/||/<> BÜTÜNÜ BÖLMEZ/SİN
- [ne] KÖY ne de KASABA (OLAMAMAK)
- [ya/hem] KÜL ile/değil/yerine/hem de/ya da/||/<>/>< GÜL
( [ya/hem] Bir "bakış/algı/yorum". İLE/DEĞİL/YERİNE/HEM DE/YA DA/||/<>/>< Başka bir "bakış/algı/yorum". )
- [Yun.] POLİMNİA ile/<> MELPOMEN ile/<> KALYOPE ile/<> KİLYO ile/<> ÖTERP ile/<> TERPSİGOR ile/<> ERATO ile/<> TALİA
( DOKUZLUKLAR[Yun. ENNEADLAR]
[simgelerdi...]
Ruhların, metafizik ve kehanet bilimlerinin sanatını.
İLE/<>
Yüzünde taşıdığı trajik maske ile Yaşam ve Ölümü.
İLE/<>
Bilimin tekrar doğuş sürecini.
İLE/<>
Tıp bilimini.
İLE/<>
Maji bilimini.
İLE/<>
İnsan ve psikolojik yapısının bilimini.
İLE/<>
Taşlar bilimini.
İLE/<>
Bitkiler bilimini.
İLE/<>
Hayvanlar Bilimini. )
( )
- | AFRODİT = VENÜS | ile/ve/||/<>/> URANYA
( | Yunan'ların (en) güzele verdiği ad. İLE/= Roma'lıların (en) güzele verdiği ad. | İLE/VE/||/<>/> ... )
( | [Aşkın simgesi.] Yunan'da. İLE/= Latin'de. | İLE/VE/||/<>/> ... )
( | Sevgi ve güzellik. | İLE/VE/||/<>/> Bilim ve gerçekliği simgelediğinde aldığı ad. )
- 0/SIFIR:
YUTAN ile ETKİSİZ
( Çarpmada. [... x ...] İLE Toplamada/çıkarmada. [ ... + ... ] )
- A'RÂZ[Ar. < ARAZ] ile ARAZ[Ar.] ile A'RÂZ[Ar. < IRZ]
( İşâretler, alâmetler. | Tesâdüfler, hastalık alâmetleri. | Kazalar, felâketler. İLE İşâret, alâmet. | Tesâdüf. | | Kaza, felâket. | [Felsefede] Kendi kendine varolmayıp başka bir cevherle meydana gelen hal ve keyfiyet. İLE Irzlar, namuslar. )
- ABECESEL DİL ile İMGESEL/RESİMSEL DİL
- Ac ile Ag
( Aktinyum öğesinin simgesi. İLE Gümüş öğesinin simgesi. )
- AÇIP GÖSTERME/GÖSTERİLEN ile ÇIKARIP GÖSTERME/GÖSTERİLEN
( Vajina. İLE Penis. )
- AD/İSİM ve/<> İMGE
( Dışarıdan. VE/<> İçeride/zih(n)inde. )
- AD ile/ve/değil/||/<> KILIF
- ADÂLET HEYKELİNİN GÖZLERİNİN KAPALILIĞI:
"NAMUSSUZLARA GÖZ YUMMAK İÇİN" değil ÂDİL OLMAK İÇİN
- ADÂLET=KUTUP YILDIZI:
GÖĞE ve/||/<>/> GÖNÜLE
( Doğar. VE/||/<>/> Işığını saçar/yayar. )
- ADÂLET ile/ve/+/<> KUDRET ile/ve/+/<> HİKMET ile/ve/+/<> SEVGİ
( [Simgeleri/Sûretleri] Aslan. İLE/VE/+/<> Boğa. İLE/VE/+/<> Kartal. İLE/VE/+/<> İnsan. )
- ÂDEM[ADM]:
ELİF-DAL-MİM [yazılışı] | ALLAH <> DÜNYA <> MUHAMMED | KIYAM <> RÜKÛ <> SECDE [Remz'i/Simgesi/Anlamı]
- ADLANDIRMA ile/ve/||/<> KÖPRÜ
- AĞAÇ ve/||/<>/> DOKUZ/9 DAL
- AĞAÇ ile GALAKSİ
- AĞIZ ile/ve/<> DUDAK/LAR
( [Divan şiirinde] YÂKUT, FİKR-İ DEHÂN ile/ve ... )
( NUN harfi ve NOKTA ile simgelenir. İLE/VE ... )
( Ağızda, 6 - 10 milyon bakteri bulunmaktadır. )
( HASREME: Üst dudağın, alt dudak üzerine taşması.
BUZRA: Üst dudağın ortasından dışarı doğru taşan et parçası. )
( BERFÛZ/BERFÛS: Ağzın dış kenarı, dudakların çevresi.
DEHÂN-I TENG: Küçük ağız.
NEMEK-DÂN[Fars.]: Sevgilinin dudağı. )
( FEM ile/ve ŞEFE/TEYN, BÂSİA[: Çok kırmızı dudak.] )
( DEHÂN/DEHEN, FEM ile/ve LEB, LA'L )
( MOUTH vs./and LIP/S )
- AHÂDİYET ile/ve VÂHİDİYET
( Tüm. İLE Tüme ait bir parça(-özellikle- "bütün"e(/"ün) değil!). | Birlik, teklik, bir olma, tek olma. )
( Kıyısı yoktur. İLE/VE Kıyısı vardır. )
( Bahr-ı ahadiyet(rahmaniyet denizi)(Suyu acı). İLE Yemm-i vahidiyet(rahimiyet denizi)(Suyu tatlı). (Bu iki denizin suları birbirine karışmaz) )
( Ahâdiyet, ağacın görünmeyen kökü ve özü. Vahidiyet, görünen gövde, dal, yaprak ve meyveleridir. )
( Vahidiyet âleminde mânâdaki kesret ahadiyet, maddedeki kesret ise hayaldir. Maddede vücut ve mevcudiyet yok, sadece hayal vardır. )
( Tûba Ağacı(Vahidiyet Ağacı). Kökleri yukarıda, dalları aşağıda olan ağaç. Devamlılık arz eder. Görünmeyen yaşam ağacıdır. )
( Bir. Siyah nur. Asıl. Enerji olarak Enerji. İLE Herhangi bir. Vahitler arası ilişki. Birden türemiş birlerin birleşimi. Işık/ısı enerjisi olarak enerji. )
( AHADİYET'İN: ÇİÇEĞİ: LÂLE AĞACI: SERVİ SAZI: NEY SİMGESİ: HİLÂL MEYVESİ: HURMA (BULUNMADIĞI YERDE ERİK) ZİKRİ: HU EBCED: HÜVE = 5 + 6 ( İslâm'ın şartları. + İman'ın şartları. )
( RİSÂLE-İ ELİFİYE - İBN ARABİ )
( VAHDET = İLİŞKİ )
( VAHDETNÂME )
( TÜMEL ile/ve GENEL )
- AHED ve/<> AHMED
( Mim, eti/gövdeyi simgeler. )
- AHFÂ[Ar. < HAFÎ] ile/ve/||/<> AHFİYE[Ar. < HIFÂ]
( [daha/pek/çok] Gizli, en gizli. İLE/VE/||/<> Gizli olanlar. | Ağaç çiçeğinin tomurcuğunu örten dış kabuklar. )
- AİLE/AĞIL/AVUL ile/ve SÜLÂLE[< SÜR-AİLE]/AKRABA
( Ateşten esen yel, aileyi simgeler. )
( ... ile/ve ÂL [Âl'i Sultan: Sultan çocukları. | Âl-i Osman: Osmanoğulları.] )
( OIKIA ile/ve ... )
( FAMILY vs./and RELATIVE )
( AİGA ile/ve ... )
- AKALEM ile/||/<> AKALEM
( Saltanat sancağı. İLE/||/<> Yedi Osmanlı saltanat sancağından birinin adı. )
- AKIL MERTEBELERİ
( * AKL-I MAAŞ
( Maişetinden başka bir şey düşünmeyen akıl. Bedene yönelik akıl. )
( Biraz daha düşük olanına "hassase" denir. Hayvanlar âlemine ait olan akıl. )
* AKL-I MEAD
( Müdrike mertebesine geçmiş akıl. Ahiretini düşünen akıl. )
( Avdet edilecek yer ile ilgili akıl. Mead: avdet edilen yer, mebde: başlangıç. )
( Buranın başlangıcı oranın sonu, oranın başlangıcı ise buranın sonu. )
( Kalbindeki imana köle olan sultana akl-ı mead denilir. )
* AKL-I SELÎM
( Nur'a kavuşmuş akıl. )
* AKL-I RUHANÎ
( Aklın güzel kullanılıp iç âleme döndürülmesi ve geliştirilip ruh haline intikal ettirilmesidir.)
* AKL-I NURANÎ
( Ruh haline gelmiş aklın, iyiliklerle parlar hale gelmesidir. )
* AKL-I SULTANÎ
( Kâinattaki saltanatı bilen akıl. )
* AKL-I EVVEL/KÜLL
( Simgesi lâm harfidir. Bu harf, ilk yaratılan akla tekâbül eder. Akıl Allah'tan gelmiştir ve Taayyün-ü Evvelin'dir. )
( Allah'ın aklıyla akıllandırdığı, akl-ı küll'dür. )
@( Akıl Mertebeleri - Metin Bobaroğlu )
- AKIL ile/ve/||/<> BİLGİ ile/ve/||/<> HİKMET
( Akıl kavramsal olup akla; Bilgi simgesel olup sezgiye; Hikmet mistik olup iç görüye ve iç deneyime hitap eder. )
( Aklın bilgiye ve hikmete kavuşması, neredeyse tüm uygarlıklarda ortak olarak Güneş, Işık, Nur simgeleri ile belirtilmektedir. )
( Genç ve kuvvetli iken uyanmayan ve uyandığı zaman çaba göstermeyen, böylelikle tembelliğe ve karar yoksunluğuna düşen kişi, hiçbir zaman hikmet yolunu bulamaz. )
( Gölgesinin, bir kişiyi izlemesi gibi, saf olan akılla konuşan ve davranan kişiyi de sevinç izler. )
( Uyanmak için bir şoku beklemeyen, akıllıdır. [ki bu çok sert olabilir] )
( Herşeyin akılla kavranamayacağını akıl edemeyen, akılsızdır. )
( Hikmetin dili, simge ve sükûttur. )
( HİKMET: Cehaleti kaldıran herşey! )
( HİKMET: Kuramsal aklın erdemi. )
( Wise is he who does not wait for a shock, which can be quite rude. )
( REASON vs./and/||/<> KNOWLEDGE vs./and/||/<> WISDOM )
- A/D KONVERTER/ANALOG-TO-DIGITAL CONVERTER[İng.] değil/yerine/= A/D DÖNÜŞTÜRÜCÜ, ÖRNEKSELDEN SAYISALA DÖNÜŞTÜRÜCÜ
- ADSL/ASYMMETRIC DIGITAL SUBSCRIBER LINE[İng.] değil/yerine/= ASİMETRİK SAYISAL ABONE HATTI
- AGI/ARTIFICIAL GENERAL INTELLIGENCE[İng.] değil/yerine/= YAPAY GENEL ZEKÂ
- AHBS/FAMILY PHYSICIAN INFORMATION SYSTEM[İng.] değil/yerine/= AİLE HEKİMLİĞİ BİLGİ SİSTEMİ
- AI/ARTIFICIAL INTELLIGENCE[İng.] değil/yerine/= YAPAY ZEKÂ/YZ
- AMAM/ADOPTION MODEL FOR ANALYTICS MATURITY[İng.] değil/yerine/= ANALITİK OLGUNLUK BENIMSEME MODELİ
- AMQP/ADVANCED MESSAGE QUEUING PROTOCOL[İng.] değil/yerine/= İLERİ MESAJ DİZİSİ PROTOKOLÜ
- ANN/ARTIFICIAL NEURAL NETWORK[İng.] değil/yerine/= YAPAY SİNİR AĞI
- AOI/AREA OF INTEREST[İng.] değil/yerine/= İLGİ ALANI
- API/APPLICATION PROGRAMMING INTERFACE[İng.] değil/yerine/= ARAYÜZ UYGULAMA PROGRAMI
- APP/EPLİKEYŞIN/APPLICATION[İng.] değil/yerine/= UYGULAMA
- APU/AUXILIARY POWER UNIT[İng.] değil/yerine/= YARDIMCI GÜÇ ÜNİTESİ
- AR/AUGMENTED REALITY[İng.] değil/yerine/= ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK
- BAN/BODY AREA NETWORK değil/yerine/= GÖVDE ALAN AĞLARI
- BD/BIG DATA değil/yerine/= BÜYÜK VERİ
- BDA/BIG DATA ANALYTICS değil/yerine/= BÜYÜK VERİ ÇÖZÜMLEMELERİ
- BDAP/BIG DATA APPLICATION PROVIDER değil/yerine/= BÜYÜK VERİ UYGULAMA SAĞLAYICISI
- BDE/BIG DATA ECOSYSTEM değil/yerine/= BÜYÜK VERİ EKOSİSTEMİ
- BDFP/BIG DATA FRAMEWORK PROVIDER değil/yerine/= BÜYÜK VERİ ÇERÇEVESİ SAĞLAYICISI
- BDHK/COMPUTER SUPPORT PATIENT REGISTRATION değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ SAYRI KAYDI
- BDS/BIG DATA SETS değil/yerine/= BÜYÜK VERİ KÜMELERİ
- BH/KNOWLEDGE MAPS değil/yerine/= BİLGİ HARİTALARI
- BHD/BIG HEALTHCARE DATA değil/yerine/= BÜYÜK SAĞLIK VERİSİ
- BHD/BSV BİG HEALTHCARE DATA değil/yerine/= BÜYÜK SAĞLIK VERİSİ
- BI/BIOMEDICAL INFORMATICS değil/yerine/= BİYOMEDİKAL BİLİŞİM
- BIG DATA değil/yerine/= BÜYÜK VERİ
- BIT/INFORMATION AND COMMUNICATION TECHNOLOGİES değil/yerine/= BİLİŞİM VE İLETİŞİM TEKNOLOJİLERİ
- BIVAD/BIVENTRICULAR ASSIST DEVICE BIVENTRİKÜLER değil/yerine/= DESTEK AYGITI, İKİ KARINCIĞA DESTEK AYGITI
- BLUTUT/BLUETOOTH BLUETOOTH değil/yerine/= YAKIN ALAN RADYO FREKANSI
- BN/BATCH NUMBER değil/yerine/= PARTİ NUMARASI
- BPM/BEAT PER MINUTE değil/yerine/= DAKİKA VURU SAYISI (KALP)
- BT/COMPUTERIZED/COMPUTED TOMOGRAPHY TOMOGRAPHY | INFORMATION TECHNOLOGY değil/yerine/= BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ | BİLİŞİM TEKNOLOJİSİ
- BVK/BIG DATA SETS değil/yerine/= BÜYÜK VERİ KÜMELERİ
- CA/CLUSTERING ANALYSIS değil/yerine/= KÜMELEME ÇÖZÜMLEMESİ
- CAD/COMPUTER AIDED DESIGN/MANUFACTURING değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ TASARIM/ÜRETIM
- CAPR/COMPUTER AIDED PATIENT REGISTRATION değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ SAYRI KAYDI
- CBCT/CONE BEAM COMPUTERIZED/COMPUTED TOMOGRAPHY değil/yerine/= KONİ IŞINLI BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ
- CBIRS/CONTENT-BASED IMAGE RETRIEVAL SYSTEM değil/yerine/= İÇERİK TABANLI GÖRÜNTÜ ERİŞİM SİSTEMİ
- CBS/GEOGRAPHIC INFORMATION SYSTEM değil/yerine/= COĞRAFİ BİLGİ DÜZENİ
- CC/CORRELATION COEFFICIENT | CLOUD COMPUTING değil/yerine/= KORELASYON KATSAYISI | BULUT BİLİŞİM
- CCTA/CORONARY COMPUTERIZED TOMOGRAPHY-ANGIOGRAHY, CORONARY COMPUTED TOMOGRAPHY-ANGIOGRAHY değil/yerine/= KORONER BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ ANJIOGRAFİ
- CHATBOT değil/yerine/= SOHBET ROBOTU
- CISO/CHIEF INFORMATION SECURITY OFFICER değil/yerine/= BİLGİ GÜVENLİĞİ SORUMLUSU
- CMR/CARDIAC MAGNETIC RESONANCE değil/yerine/= KARDİYAK MANYETİK REZONANS
- CMS/CONTENT MANAGEMENT SYSTEM değil/yerine/= İÇERİK YÖNETİM DÜZENİ
- CNC/COMPUTER NUMERICAL CONTROL değil/yerine/= BİLGİSAYAR SAYISAL DENETIMİ
- CNN/CONVOLUTIONAL NEURAL NETWORK değil/yerine/= EVRİŞİMSEL SİNİR AĞI
- COAP/CONSTRAINED APPLICATION PROTOCOL değil/yerine/= SINIRLI UYGULAMA PROTOKOLÜ
- CPOE/COMPUTERIZED PHYSİCIAN ORDER ENTRY değil/yerine/= BİLGİSAYARDAN DOKTOR İSTEM GİRİŞİ
- CPS/CYBER PHYSICAL SYSTEMS değil/yerine/= SİBER-FİZİKSEL DÜZENLER
- CPU/CENTRAL PROCESSING UNİT değil/yerine/= MERKEZİ İŞLEM BİRİMİ
- CRS/CONFORMAL RADIOSURGERY değil/yerine/= UYUMLU RADYOCERRAHİ
- CRYPTO CURRENY değil/yerine/= KRIPTO PARA
- CS-DA/SENTENCE LEVEL SENTIMENT ANALYSİS değil/yerine/= TÜMCE SEVİYESİ DUYGU ÇÖZÜMLEMESİ
- CSPR/COMPUTER SUPPORT PATIENT REGISTRATION değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ SAYRI KAYDI
- CV/CARDIOVASCULAR | CURRICULUM VITAE değil/yerine/= KARDİYOVASKÜLER, KALP-DAMAR | ÖZGEÇMİŞ
- CYBERKNIFE değil/yerine/= IŞIN BIÇAĞI
- DB/DATABASE[İng.] değil/yerine/= VERITABANI
- DBB/PHYSICIAN INFORMATION BANK[İng.] değil/yerine/= DOKTOR BİLGİ BANKASI
- DBSCAN/DENSITY-BASED SPATIAL CLUSTERING OF APPLICATIONS WİTH NOİSE[İng.] değil/yerine/= YOĞUNLUĞA DAYALI UZAMSAL KÜMELEME
- DDİ/NATUREL LANGUAGE PROCESS[İng.] değil/yerine/= DOĞAL DİL İŞLEME
- DDOS/DISTRIBUTED DENIAL OF SERVICE[İng.] değil/yerine/= DAĞITIK SERVİS HİZMET REDDİ
- DF/DOCUMENT FREQUENCY[İng.] değil/yerine/= BELGE SIKLIĞI
- DG/DIRECT RADIOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= DİREKT GRAFİ, DOĞRUDAN X-IŞINLI GÖRÜNTÜLEME
- DIAM/DIGITAL IMAGING ADOPTION MODEL[İng.] değil/yerine/= DİJİTAL GÖRÜNTÜLEME BENIMSEME MODELİ
- DICOM/DIGITAL IMAGING AND COMMUNICATIONS IN MEDICINE[İng.] değil/yerine/= TIPTA SAYISAL GÖRÜNTÜLEME VE İLETİŞİM
- DIKW/DATA-INFORMATION-KNOWLEGDE-WISDOM HIERARCHY[İng.] değil/yerine/= VERİ-BİLİ-BİLGİ-BİLGELİK SIRADÜZENİ
- DL/DEEP LEARNING[İng.] değil/yerine/= DERİN ÖĞRENME
- DLT/DISTRİBUTED LEDGER TECHNOLOGY[İng.] değil/yerine/= DAĞITIK DEFTER TEKNOLOJİSİ
itibariyle 813 başlık/FaRk ile birlikte,
874 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(1/2)
- A/D KONVERTER/ANALOG-TO-DIGITAL CONVERTER[İng.] değil/yerine/= A/D DÖNÜŞTÜRÜCÜ, ÖRNEKSELDEN SAYISALA DÖNÜŞTÜRÜCÜ
- a.c./ANTE CIBUM[İng., Lat.] değil/yerine/= YEMEKTEN ÖNCE
- c2:
a2 + b2 = ... ile/ve/||/<> E = m . ...
( )
- aa[Lat. < ANA] değil/yerine/= HER BİRİNDEN EŞİT ORANDA
- AA/ASSOCIATION ANALYSIS[İng.] değil/yerine/= BİRLİKTELİK ÇÖZÜMLEMESİ
- Ac ile Ag
( Aktinyum öğesinin simgesi. İLE Gümüş öğesinin simgesi. )
- ad lib.[Lat. < AD LIBITUM] değil/yerine/= İSTEĞİNİZE GÖRE, İSTEDİĞİNİZ KADAR
- add.[Lat. < ADDE] değil/yerine/= EKLEYİNİZ
- ADENOZİN MONOFOSFAT[C10H14N5O7P] ile/||/<>/> ADENOZİN DİFOSFAT[C10H15N5O10P2] ile/||/<>/> ADENOZİN TRİFOSFAT
( İçinde adenin, riboz ve bir fosfat öbeği barındıran organik bir nesne. İLE/||/<>/> İçinde adenin, riboz ve iki fosfat öbeği barındıran organik bir nesne. İLE/||/<>/> İçinde adenin, riboz ve üç fosfat öbeği barındıran organik bir nesne. )
( [Molar kütlesi] 347,22 g/mol İLE 427.20 g/mol İLE ... )
- admov[Lat. < ADMOVE] değil/yerine/= EKLEYİNİZ, KATINIZ
- ADP/ADENOSINE DIPHOSPHATE[İng.] değil/yerine/= ADENOZİN DİFOSFAT
- ADRENAL ile/ve/||/<> ADRENAL BEZLER ile/ve/||/<> ADRENALİN/EPİNEFRİN ile/ve/||/<> ADRENOKORTİKOTROPİK HORMON[ACTH]
( Böbrek üstü bezi. İLE/VE/||/<> Böbreklerin üzerinde yer alan, üçgen biçimine benzer bir çift endokrin bezi. İLE/VE/||/<> Adrenal bezlerin ürettiği hormon. [Korku ve kaçış anlarında kana bol oranda karışır.] İLE/VE/||/<> Hipofiz bezinin ön lob tarafında üretilen polipeptit yapıda olan bir hormon.[Adrenal bezlerin dış bölgesinin etkinliğini düzenleyen bir polipeptit hormon.][Hipofiz tarafından salgılanması, hipotalamus tarafından atılan başka bir polipeptit olan, "kortikotropin salan hormon(CRH)" tarafından düzenlenir.] )
- ADSL/ASYMMETRIC DIGITAL SUBSCRIBER LINE[İng.] değil/yerine/= ASİMETRİK SAYISAL ABONE HATTI
- MODEMDE:
ADSL ile VDSL ile FIBER
( )
- METABOLİK CERRAHİDE:
AGB ile RYBG ile VSG
( Metabolik Cerrahi, Kalp Krizi, Felç ve Ölümleri Önlüyor )
( )
- AGI/ARTIFICIAL GENERAL INTELLIGENCE[İng.] değil/yerine/= YAPAY GENEL ZEKÂ
- agit.[Lat. < AGITA] değil/yerine/= SALLAYINIZ, ÇALKALAYINIZ
- AGSM/ANTI-G STRAINING MANEUVER[İng.] değil/yerine/= YER ÇEKİMiNE KARŞI KOYMA MANEVRASI
- AHBS/FAMILY PHYSICIAN INFORMATION SYSTEM[İng.] değil/yerine/= AİLE HEKİMLİĞİ BİLGİ SİSTEMİ
- AI/ARTIFICIAL INTELLIGENCE[İng.] değil/yerine/= YAPAY ZEKÂ/YZ
- AIDS/ACQUIRED IMMUNODEFICIENCY SYNDROME[İng.] değil/yerine/= EDİNİLMİŞ BAĞIŞIKLIK YETERSİZLİĞİ BELİRGESİ
- AL ile AL ile Al.
( Aldatma, dek, dolap, hile. İLE Kırmızı, kızıl, kanın rengi. | Kırmızı renkte olan. | Dorunun açığı, kızıla çalan. | Yüze sürülen pembe düzgün, allık. İLE Alüminyum'un simgesi. )
- HİDROKSİ ASİTLER:
ALFA(AHA) ile/ve/||/<> BETA(BHA)
- alt. hor.[Lat. < ALTERNIS HORIS] değil/yerine/= İKİ SAATTE BİR
- A.-G. (KONUŞMASI/SOHBETİ/"MUHABBETİ")
- A.M. ile/ve P.M.
- AMAM/ADOPTION MODEL FOR ANALYTICS MATURITY[İng.] değil/yerine/= ANALITİK OLGUNLUK BENIMSEME MODELİ
- AMBU/ARTIFICIAL MANUAL BREATHING UNIT[İng.] değil/yerine/= KESE-MASKE SOLUTMA BİRİMİ
- AMIA/AMERICAN MEDICAL INFORMATICS ASSOCIATION[İng.] değil/yerine/= AMERİKAN TIP BİLİŞİMİ DERNEĞİ
- AMP/ADENOSINE MONOPHOSPHATE[İng.] değil/yerine/= ADENOZİN MONOFOSFAT
- AMQP/ADVANCED MESSAGE QUEUING PROTOCOL[İng.] değil/yerine/= İLERİ MESAJ DİZİSİ PROTOKOLÜ
- ANDROID[Fr./İng.] ile IOS
( )
( İnsan biçiminde otomat. | Telefon işletim düzeneği. İLE Apple telefon işletim düzeneği. )
- ANEMOMETRE değil/yerine/= YELÖLÇER
( Yelölçer. )
- ANN/ARTIFICIAL NEURAL NETWORK[İng.] değil/yerine/= YAPAY SİNİR AĞI
- antisep.[Lat. < ANTISEPTICUS] değil/yerine/= ANTİSEPTİK
- AOI/AREA OF INTEREST[İng.] değil/yerine/= İLGİ ALANI
- AP/ANGINA/ANJINA PEKTORIS[İng.] değil/yerine/= GÖĞÜS AĞRISI (KALP)
- APHA/AMERICAN PUBLIC HEALTH ASSOCIATION[İng.] değil/yerine/= AMERİKAN HALK SAĞLIĞI BİRLİĞİ
- APHL/ASSOCIATION OF PUBLIC HEALTH LABORATORIES[İng.] değil/yerine/= TOPLUM SAĞLIĞI LABORATUVARLARI DERNEĞİ
- API/APPLICATION PROGRAMMING INTERFACE[İng.] değil/yerine/= ARAYÜZ UYGULAMA PROGRAMI
- APP/EPLİKEYŞIN/APPLICATION[İng.] değil/yerine/= UYGULAMA
- applicand.[Lat. < APPLICANDUS] değil/yerine/= UYGULAYINIZ
- APU/AUXILIARY POWER UNIT[İng.] değil/yerine/= YARDIMCI GÜÇ ÜNİTESİ
- aq bull.[Lat. < AQUA BULLİENS] değil/yerine/= KAYNAR SU
- aq. dest.[Lat. < AQUA DESTILLATA] değil/yerine/= ARI SU
- aq. ferv.[Lat. < AQUA FERVENS] değil/yerine/= SICAK SU
- AR/AUGMENTED REALITY[İng.] değil/yerine/= ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK
- AR-GE/R&D RESEARCH AND DEVELOPMENT[İng.] değil/yerine/= ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME
- AR ile/ve/||/<>/> VR ile/ve/||/<>/> MR
( Açıklamalarını burayı tıklayarak izleyebilirsiniz... )
- ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME[AR-GE] ile/ve/||/<>/> ÜRÜN GELİŞTİRME
- A'RÂZ[Ar. < ARAZ] ile ARAZ[Ar.] ile A'RÂZ[Ar. < IRZ]
( İşâretler, alâmetler. | Tesâdüfler, hastalık alâmetleri. | Kazalar, felâketler. İLE İşâret, alâmet. | Tesâdüf. | | Kaza, felâket. | [Felsefede] Kendi kendine varolmayıp başka bir cevherle meydana gelen hal ve keyfiyet. İLE Irzlar, namuslar. )
- ARDS/ACUTE RESPIRATORY DISTRESS SYNDROME AKUT RESPIRATUVAR[İng.] değil/yerine/= DISTRES SENDROMU, İVEGEN SOLUNUM SIKINTISI BELİRGESİ
- ARKADAN İTİŞLİ (RWD) ile/ve/değil/||/<>/> ÖNDEN ÇEKİŞLİ (FWD) ile/ve/değil/||/<>/> DÖRT ÇEKER (AWD/4WD)
(
Özellik | Arkadan İtiş (RWD) | Önden Çekiş (FWD) | Dört Çeker (AWD/4WD) |
---|---|---|---|
Güç Aktarımı | Motor gücü arka tekerleklere iletilir. | Motor gücü ön tekerleklere iletilir. | Motor gücü dört tekerleğe dağıtılır. |
Çekiş ve Yol Tutuş | Yüksek hızda dengeli, ancak kaygan zeminde arkadan kayma riski vardır. | Yağmur ve karlı havalarda iyidir, ancak yüksek hızda sınırlıdır. | Her zeminde üstün çekiş ve denge sağlar. |
Performans | Daha iyi hızlanma ve denge sunar, genellikle spor ve lüks araçlarda kullanılır. | Yakıt tasarrufludur, ancak spor amaçlı kullanım için sınırlıdır. | En iyi yol tutuş performansına sahiptir ancak yakıt tüketimi daha yüksektir. |
Kullanım Alanları | Spor, performans ve lüks araçlar | Kent içi, ekonomik otomobiller | Arazi, SUV ve yüksek performanslı araçlar |
(
Özellik | Arkadan İtişli (RWD) | Önden Çekişli (FWD) |
---|---|---|
Ağırlık Merkezi | Ağırlık merkezi daha dengelidir. | Motor ve güç aktarım parçaları önde olduğundan, ağırlık merkezi öndedir. |
Motor Konumu | Motor, dikine konumlandırılır. | Motor, enlemesine konumlandırılır. |
Maliyet | Şaft tüneli gibi ek bileşenler nedeniyle daha maliyetlidir. | Daha az aksam bulunduğundan, maliyet, düşüktür. |
Bakım | Şaft ve diferansiyel bulunduğundan, bakım maliyeti daha yüksektir. | Bakımı ve yağlaması daha kolaydır. |
Ağırlık | Şaft tüneli ve ek aksamlar nedeniyle daha ağırdır. | Daha hafiftir. |
Performans Farkları
Özellik | Arkadan İtişli (RWD) | Önden Çekişli (FWD) |
---|---|---|
Kalkış Performansı | Kalkış performansı daha düşük olabilir. | Daha iyi çekiş sağladığından, ilk hızlanma daha iyidir. |
Genel Performans | Performanslı sürüş için daha uygundur. | Ekonomik ve günlük kullanım için uygundur. |
Viraj Kabiliyeti | Yüksek hızda daha dengeli kalır ancak dikkatli kullanım gerektirir. | Virajlarda genellikle daha avantajlıdır. |
Kaygan Zeminde Denetim | Kaygan zeminde arkadan kayma riski vardır ancak deneyimli sürücüler için toparlaması kolaydır. | Daha kolay denetlenir. |
- ASA/ACETYLSALICYLIC ACID[İng.] değil/yerine/= ASETİLSALİSİLİK ASİT (ASPİRİN)
- ABSİSİK ASİT ile/||/<> AMİNO ASİT ile/||/<> KOLİK ASİT ile/||/<> NÜKLEİK[DNA/RNA] ASİT ile/||/<> SÜLFÜRİK ASİT/ZAÇ YAĞI[H2SO4]
( Bitkilerin büyüme, gelişme ve stres yanıtlarının düzenlenmesinde önemli rolü olan bir bitki hormonu.[Tohum ve tomurcuk dormansisi, filizlenme, stomaların kapanması, yaprakların dirimsel yaşlanması, ozmotik düzenleme, büyümenin engellenmesi gibi çoğu fizyolojik durumda etker.] İLE/||/<> Proteinleri oluşturan temel yapıtaşları.[Bilinen, beşyüz amino asit vardır. Bunların yirmiikisi canlıların yapısına katılır ve yirmisi temel amino asit olarak bilinir.][Her amino asit, DNA tarafından kodlanır. Amino asitler, hem amin, hem de karboksil öbeği içeren moleküldür.] İLE/||/<> Yağ sindirimine yardım eden ve safrada bulunan asit. İLE/||/<> Canlılardaki en büyük molekül türü. Proteinleri kodlayan ve nükleotit zinciri. İLE/||/<> Güçlü ve tehlikeli bir mineral asidi. [Akü sıvısı üretiminde kullanılır.] )
- ASO/ANTISTREPTOLYSIN O[İng.] değil/yerine/= ANTISTREPTOLİZİN O
- YELPİK/ASTIM ile/||/<> SÜREĞEN/KRONİK OBSTRÜKTİF AKCİĞER SAYRILIĞI/HASTALIĞI (KOAH)
( Hava yollarının daralması, yangılanması ve soluk darlığı ile ilişkili bir solunum yolu sayrılığı. İLE/||/<> Hava yollarının daralması ve akciğerlerdeki hava akışının sınırlanması ile ilişkili, soluk almayı zorlaştıran süreğen bir sayrılık. )
- ASTRONOMİK BİRİM[AB/AU] ile/||/<> ATOMİK KÜTLE BİRİMİ[DALTON(DA)[< JOHN DALTON]]
( Yaklaşık olarak 150 milyon kilometreyi ifade eder.[Güneş ile Dünya arasındaki uzaklık, zaman zaman değiştiğinden, en uzak oldukları nokta ile en yakın oldukları noktanın uzaklık ortalaması alınır. Böylece 1 astronomik birim[AB] 149,597,870,700 metre olarak kabul edilir.] İLE/||/<> Atomik boyutlardaki temel kütle ölçü birimi.[1 Atomik Kütle Birimi (AMU), Karbon-12 atomunun kütlesinin 1/12'sine eşittir.] )
- ATOM FİZİĞİ ile/||/<> (BAĞIL) ATOM KÜTLESİ/ORTALAMA KÜTLE ile/||/<> ATOM NUMARASI[ALM. Z/AHL: SAYI.]
( Atomun ve moleküllerin yapısını, enerji düzeylerini, moleküller arası bağlar ve elektronik geçiş spektrumu gibi olayları inceleyen bilim dalı.[Atomlar çok küçük yapıda olduğundan, özellikleri dolaylı teknikler aracılığıyla ölçülür. Atomun yaptığı ışımalar sonucunda özellikleri tanımlanır. Bu ışımaların ölçümü, "spektrometre" denilen araçla sağlanır.][Lazer, fotosel lambalar, elektron mikroskobu, atom fiziğinin uygulamalarından bazıları.] İLE/||/<> Bir atomun kütlesinin, atomik kütle birimi cinsinden tanımlanması.[Bir atomdaki protonların, nötronların ve elektronların kütlelerinin toplamı.] İLE/||/<> Kimyasal bir ögenin çekirdeğindeki proton sayısı.[Proton sayısı, ögeler için ayırt edici bir özelliktir. Her ögenin atom numarası birbirinden farklı olduğundan, periyodik cetveldeki ögelerin sırası, proton sayılarıyla belirlenmektedir.][Evrendeki en hafif öge olan hidrojenin çekirdeğinde sadece bir proton bulunduğundan, hidrojenin atom numarası 1'dir ve periyodik cetvelde 1. sırada yer alır.] )
- ATP/ADENOSINE TRIPHOSPHATE[İng.] değil/yerine/= ADENOZİN TRİFOSFAT
- b.[Lat. < BIS] değil/yerine/= İKİ DEFA
- B.İ.D./BIS IN DIE TWICE A DAY değil/yerine/= GÜNDE İKİ KEZ
- B2B ile/ve/||/<>/> B2C
( Toptan/cılık İLE/VE/||/<>/> Perakende/cilik. )
( Business To Business. VS./AND/||/<>/> Business To Customer/Consumer. )
- A/AN[Yun.] ile/||/<> ANTİ[Yun.] ile/||/<> Bİ/BİS[Lat.] ile/||/<> DE/DES[Fr.] ile/||/<> DİS[Yun.] ile/||/<> EX[Lat.] ile/||/<> EXO[Lat.] ile/||/<> EPİ[Yun.] ile/||/<> FOS[Yun.] ile/||/<> GEO( >JEO)[Yun.] ile/||/<> HETER/O[Yun.] ile/||/<> HYPO(HİPO)[Yun.] ile/||/<> HYPER(HİPER) ile/||/<> HYDRO(HİDRO)[Yun.] ile/||/<> HOMO[Yun.] ile/||/<> İL/İN ile/||/<> İNTER[Lat.] ile/||/<> İZO[Yun.] ile/||/<> COZMO(KOZMO)[Yun.] ile/||/<> KONTRA[İt.] ile/||/<> KO/KOL/KOM/KON[Lat.] ile/||/<> MAKRO[Yun.] ile/||/<> MİKRO[Yun.] ile/||/<> MONO[Yun.] ile/||/<> NEO[Yun.] ile/||/<> OTO[Yun.] ile/||/<> PAN[Yun.] ile/||/<> PAR/PARA[Yun.] ile/||/<> POLİ[Yun.] ile/||/<> PRE[Fr.] ile/||/<> PRO[Yun.] ile/||/<> RE[Lat.] ile/||/<> SYN/SYM/SEM[Yun.] ile/||/<> SÜR[Lat.] ile/||/<> TELE[Yun.]
( Yok/luk. [ametal | amorf | aritmik] [analjezi | anestezi | anonim]
İLE/||/<>
Karşıt. [antibiyotik | antipatik | antitez]
İLE/||/<>
Çift, tekrar. [binok | bisiklet]
İLE/||/<>
Olumsuzluk.[demode | deforme | deşifre]
İLE/||/<>
Olumsuzluk ve güçlük. [diskalifiye | dismorf | disfonksiyon]
İLE/||/<>
Dışı, dışında, ...-dan başka. [exporte | expresyonizm | expresyon]
İLE/||/<>
Dışarıdan, dıştan bakılınca. [exotermik | exotizm]
İLE/||/<>
Üzerinde. [epiderm | epigrafi]
İLE/||/<>
Işık, parıltı. [fosfat | fosfor]
İLE/||/<>
Yerle ilgili ön ek. [jeofizik | jeoloji/jeolog]
İLE/||/<>
Öteki, öbür, başka. [heterojen | heterozigot]
İLE/||/<>
Aşağı, alt, daha alt. [hipoderm | hipotenüs | hipotez]
İLE/||/<>
Üstünde, aşırı, yukarı, dışında. [hipertansiyon]
İLE/||/<>
Su, suyla ilgili. [hidrosefali | hidrografi | hidrojen]
İLE/||/<>
Eş, benzer. [homojen | homonim | homolog]
İLE/||/<>
-dan yoksun. [illegal] [indirekt | inorganik]
İLE/||/<>
Ara, arası. [internasyonal | interpol]
İLE/||/<>
Eşitlik. [izobar | izotop | izoterm]
İLE/||/<>
Evren. [kozmogami | kozmopolit | kozmoloji]
İLE/||/<>
Karşı, aksi yönde. [kontrast | kontgerilla | kontratak]
İLE/||/<>
Birlik, beraberlik. [koalisyon | koleksiyon | konferans
İLE/||/<>
Büyük, geniş. [makrosefal | makrostopi]
İLE/||/<>
Küçük. [mikrofilm | mikrometre | mikrofon]
İLE/||/<>
Bir, tek. [monarşi | monolog | monopol]
İLE/||/<>
Yeni. [neolitik]
İLE/||/<>
Kendi, kendiliğinden. [otobiyografi | otopsi | otokritik]
İLE/||/<>
Bütün, birlik. [panorama | pankreas]
İLE/||/<>
Boyunca, karşı, üstünde, yanında. [paragraf | paralel]
İLE/||/<>
Çok. [poliandri | poliklinik]
İLE/||/<>
İlk, önceki, birinci. [prefabrik | prematüre]
İLE/||/<>
İleride, önde. [prolog | prova | prototip]
İLE/||/<>
Yeniden, tekrar, geri döndürmek. [reaksiyon | redaktör]
İLE/||/<>
Birlikte. [simetri | senfoni | sempati]
İLE/||/<>
Süper, üstünlük. [sürmenaj]
İLE/||/<>
Uzak, ırak. [teleferik | telefon | telepati] )
( ANTİ-...
- Antiaging/anti-aging: Genç kalma, yaşlanmayı önleme; yaşlanmayı önleyici.
- Antialerjik: Duyarca önleyici/giderici.
- Antidepresan: Çökkünlük giderici.
- Antidiüretik: Sidik/idrar kesici.
- Antidiyabetik: Şeker düşürücü.
- Antidot(e): Panzehir.
- Antiemetik: Kusma önleyici.
- Antienfeksiyöz/antienfektif: Bulaş önleyici/giderici.
- Anti-enflamatuvar: Yangı giderici.
- Antiflojistik: Yangı giderici.
- Antifungal: Mantar giderici/karşıtı.
- Antihelmintik: Solucan kıran/giderici.
- Antihemorajik: Kanama kesici/önleyici.
- Antihipertansif: Kan basıncı düşürücü.
- Antikoagülan: Pıhtı önleyici/çözücü.
- Antikodon: Karşıt şifre.
- Antikonsepsiyonel: Gebelik önleyici.
- Antikonvülzif: Nöbet önleyici.
- Antimalarial: Sıtma ilacı.
- Antimikotik: Mantar ilacı/karşıtı.
- Antineoplastik: Kanser ilacı.
- Antinevraljik: Sinir ağrısı dindirici.
- Antiparaziter: Asalak karşıtı/ilacı.
- Antipiretik: Ateş düşürücü.
- Antiproliferatif: Çoğalım önleyici.
- Antiprüritik: Kaşıntı giderici.
- Antisekretuvar: Salgı önleyici.
- Antisepsi: Arıtım, bulaş giderici.
- Antiseptik: Arıtkan, bulaş gideren.
- Antispazmodik: Kasılım çözücü.
- Antistres: Gerilim giderici/önleyici.
- Antite: Özgün durum.
- Antite morbid: Sayrılıklı özgün durum.
- Antitermik: Isı/sıcaklık düşürücü.
- Antitussif: Öksürük kesici/önleyici.
- Antivertijinöz: Baş dönmesi önleyici. )
- BAEP/BRAINSTEM AUDİTORY EVOKED POTENTIAL değil/yerine/= BEYİN SAPI İŞİTSEL UYARILMIŞ/EVOK GİZİL GÜÇ/POTANSİYEL
- BAN/BODY AREA NETWORK değil/yerine/= GÖVDE ALAN AĞLARI
- BAZ EKSESİ[BE] ile BAZ/AL
( Baz çokluğu, baz fazlalığı. İLE Temel, alt. )
- AYDAKİ KAYALAR:
BAZALT ile/ve/değil/||/<>/< ANORTOZİT
( Siyah, volkanik kayalardır. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< İlk oluşan, en yaşlı temel kayalar. )
( 2.5 - 3 milyar yıl önce. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< 4.5 milyar yıl önce. )
(
Özellikler | BAZALT | ANORTOZİT |
---|---|---|
Kimyasal Bileşim | Fe, Ti, Mg, Si | Ca, Si, Al |
Renk | Siyah | Beyaz veya açık renkli |
Köken | Volkanik kayalar | İlk oluşan, en yaşlı temel kayalar |
Yaş | 2.5 - 3 milyar yıl önce | 4.5 milyar yıl önce |
Yoğunluk | Yüksek | Düşük |
Kristal Yapı | İnce taneli | Büyük kristalli |
Oluşum Süreci | Hızlı soğuma | Yavaş soğuma |
(
Properties | BASALT | ANORTHOSITE |
---|---|---|
Chemical Composition | Fe, Ti, Mg, Si | Ca, Si, Al |
Color | Black | White or light-colored |
Origin | Volcanic rocks | First formed, oldest primary rocks |
Age | 2.5 - 3 billion years ago | 4.5 billion years ago |
Density | High | Low |
Crystal Structure | Fine-grained | Large-crystalline |
Formation Process | Rapid cooling | Slow cooling |