
İlişkili FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 18.378 başlık/FaRk ile birlikte,
18.378 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(37/75)
- İŞGÜZAR/LIK ile/ve/||/<>/< BİLGİSİZ/LİK
- [ne yazık ki]
İŞGÜZÂR/LIK ile/ve/<> BOŞBOĞAZ/LIK
- İSHAK ile/ve/||/<> İSMAİL
- ISHAL ile/ve/<> ISLAH
- İŞİ:
BİLMEK ile/ve/||/<>/> TUTTURMAK
- ISI(SICAKLIK) ve/||/<> SÜRTME
- ISI ve IŞIK...:
OLSUN ile/ve/||/<>/> DOLSUN
- ISI YALITIMI ile/ve/değil/<> ISI YÖNETİMİ
- ISI ile/||/<> SICAKLIK
( Isı enerji aktarımı İLE sıcaklık moleküler hareket ölçüsüdür )
( Q=mcΔT İLE T(K) )
- ISI ile/||/<> SICAKLIK
( Isı enerji aktarımı İLE sıcaklık moleküler hareket ölçüsüdür )
( Formül: Q=mcΔT İLE T(K) )
( Daniel Gabriel Fahrenheit tarafından 1724 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- İSİDOROS ve/||/<> ANTHEMIOS
( Ayasofya'yı, 5 yılda inşâ ettiler. )
- IŞIĞADOĞRULUM ile/<> IŞIĞAGÖÇÜM/IŞIKGÖÇÜM
( Işık etkisiyle bir bitkinin büyüme devinimi. İLE/VE/<> Birgözelilerde birdenbire aydınlanma sonucu görülen tepkime. )
( PHOTOTROPISM vs./<> PHOTOTACTISM )
- IŞIĞI GÖRMEK ile/ve/değil/||/<>/< IŞIKLA GÖRMEK
( )
- IŞIĞI HAYAL ETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KARANLIĞI ANLAMAK
- IŞIĞIN:
YANSIMASI ile/ve/değil/||/<>/> KIRILMASI ile/ve/değil/||/<>/> SAÇILMASI
( Bir dalganın bir yüzeye çarparak geri dönmesi. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Bir dalganın bir ortamdan başka bir ortama geçerken yön değiştirmesi. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Işığın farklı yönlere dağılması. )
( REFLECTION vs./and/||/<>/> REFRACTION vs./and/||/<>/> SCATTERING :OF LIGHT )
- ... IŞIĞINDA ile/<> ... ÇERÇEVESİNDE
- IŞIK DALGASINDA:
ŞİDDET ile/ve/||/<> RENK ve DOĞRULTU
( Dalga yüksekliği. İLE/VE/||/<> Dalga boyu uzunluğu. )
( Gümüşlü levha üzerine çekilen ve siyah-beyaz fotoğraflarda, ışıktaki şiddet değişiklikleri kaydedilirken, renkli fotoğraflarda, dalga boyu değişiklikleri de kaydedilir. Hologramda, ışığın şiddetiyle birlikte, ışık dalgalarının doğrultusu da kaydedilerek bir nesneyi üç boyutlu görmemiz sağlanır.[Bu, tek renk hologramlar için geçerli olsa da renkli hologramlar için ışığın üç özelliği de kaydedilir.] )
- IŞIK HIZI ile/ve/||/<>/< ELEKTRON DENEYİ
( Joseph John Thomson[18 Aralık 1856 - 30 Ağustos 1940] - 1897 )
- IŞIK HIZININ:
ALTI ile/ve/<> ÜSTÜ
( Madde. İLE/VE/<> Anti madde. )
( Fizik. İLE/VE/<> Metafizik. )
( V < C ile/ve/<> V > C )
- IŞIK KONİSİ ile/||/<> NEDENSELLİK
( Işık konisi nedensel ilişkili olaylar, dışındakiler nedensel bağlantısızdır. )
( Formül: Timelike İLE spacelike )
- IŞIK - PARÇACIK BELİRSİZLİĞİ ile/ve/<>/= YER - YÖN BELİRSİZLİĞİ
- IŞIK ŞİDDETİ ile/||/<> IŞIK AKISI (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Şiddet birim alan başına, akı toplam ışık miktarıdır )
( Formül: I=Φ/A İLE Φ )
- IŞIK ile/ve/<> AN
( LIGHT vs./and/<> MOMENT )
- IŞIK ile/ve/<> ANTİ MADDE
( ... İLE/VE/<> Işık hızından daha hızlıdır. )
- IŞIK ile/değil/yerine/||/<>/< GELECEK (VAR/VAAD EDİYOR)
- IŞIK ile/||/<> GÖRME
( Görme kuramı ve ışığın doğası )
( İbn Heysem (Alhazen) tarafından 1015 yılında keşfedildi/formüle edildi. (965-1040) (Ülke: Basra/Kahire) (Alan: fizik) (Önemli katkıları: Kitabul Menazır, optik biliminin kurucusu, bilimsel yöntem) )
- IŞIK ile/ve/||/<> GÜNEŞ IŞIĞI
( ... ile/ve/||/<> FÜRÛG-İ ÂFTÂB )
( SET ile/ve/||/<> JANSET )
- IŞIK ile/ve/||/<> IŞIĞIN YAYILIMI
( Fiziğin konusudur/alanıdır. İLE/VE/||/<> Matematiğin konusudur/alanıdır. )
- IŞIK ile/ve/<> PARÇACIK
( LIGHT vs./and/<> PARTICLE )
- İSİM[Ar. < İSM | çoğ. ESMÂ] ile/ve/||/<> SEMÂ'[Ar. < SAMÂ | SÜMÜVV | çoğ. SEMÂVÂT]/GÖK
( Yukarı kaldıran/çıkaran. İLE/VE/||/<> Kalkık. )
- İSİM ile/ve/<> CİSİM/RESİM
- AD/İSİM ile/ve/||/<> ÖNAD/SIFAT ile/ve/||/<> EDİM/FİİL
( İşaret. İLE/VE/||/<> Nitelik. İLE/VE/||/<> Gerçekleşme. )
- IŞIMA ile/ve/||/<> ISIL IŞIMA
- IŞIN ile/||/<> DOĞRU PARÇASI
( Işın tek yönlü sonsuz İLE doğru parçası iki ucu sınırlıdır )
( Formül: [A ile∞) İLE [A ileB] )
- İŞİNE GEL(ME)ME/GELEN ile/değil/ne yazık ki/||/<>/< KOLAYINA GEL(ME)ME/GELEN
- İŞİNE GELİRSE ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UYARSA/UYUYORSA
- İŞİNE GEL(ME)MEK/GELEN ile/ve/||/<> DEĞER BİLMEZLİK
- İŞİNE GEL(ME)MEK/GELEN ile/ve/||/<> İŞİNE YARAMAK/YARAYAN ile/ve/||/<>
- İŞİNE GELMEMESİ ile/ve/<> UĞRAŞMAK İSTEMEMEK
- İŞİ/Nİ İYİ YAPMAK ve/||/<>/> HELÂLİNDEN KAZANMAK
- IŞINIM ile/||/<> İLETİM (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)
( Işınım boşlukta elektromanyetik, iletim temas ile transferdir )
( Formül: Q=σAT⁴ İLE Q=kAΔT/d )
- İŞİN/KONUNUN:
"KESİLMESİ" ile/ve/<> "BÖLÜNMESİ"
- ISIS ve/||/<> OSIRIS
( Müziğin de koruyucuları. )
- İS-/İSO- ile/||/<> ANİS-/ANİSO-
( Eşit, benzer, aynı. İLE/||/<> Benzemeyen, eşit olmayan, farklı. [anisokori: Göz bebeklerinin farklı büyüklükte olması.] )
- ISITMA ile/ve/<> IŞITMA
( TESHÎN[< SAHN | çoğ. TESHÎNÂT] ile ŞAVK )
- İSKÂN ile/ve/||/<>/> İMÂR ile/ve/||/<>/> İNŞÂ
- İSKÂN ile/ve/||/<>/> İNŞÂ
- İSKEMİ ile/||/<> HİPOKSİ
( Dokulara yeterli kan akışının olmaması. İLE/||/<> Dokulara yeterli oksijenin ulaşmaması. )
- İSKEMİ ile/||/<> NEKROZ
( Dokulara yeterli kan akışının olmaması. İLE/||/<> Göze ya da dokuların ölümü. )
- [ne yazık ki]
!İŞKENCE ile/ve/<> !İNSANLIK DIŞI "UYGULAMA"
- İSKENDER[< İSKÂNDAR] KENTİ ile/ve/||/<>/> KALINTISI
( Beş. İLE/VE/||/<>/> İki. )
- İSKETE ile/<> BAĞRIKARA
( Serçegillerden, gagaları dişli, zararlı böcek ve kurtlarla beslenen, hoş sesli bir kuş. İLE/<> İskete kuşunun bir türü. )
( PARUS ATER cum/<> SAXICOLA TORQUATA )
- ISLAH ile/ve/||/<> İHYÂ ile/ve/||/<> TECDİD
- VAKIF:
İSLÂM HUKUKUNDA ile/ve/||/<>/> MEDENİ HUKUKTA
- İSLÂM İCTİHÂDINDA:
KAZAÎ ve/||/<> ADLÎ
- İSLÂM:
"İNANCI" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DÜŞÜNCESİ
- İSLÂM MEDENİYETİNDE
ENDÜLÜS ile/ve/||/<> KUDÜS ile/ve/||/<> MÂVERÂÜNNEHİR(KAZAKİSTAN-ÖZBEKİSTAN-TÜRKMENİSTAN)
- İSLÂM/MÜSLÜMANLIK ve/<> KAVRAMAK
- İSLÂM ile/ve/<> İMÂN
( Dış güven/ce. İLE/VE/<> İç/öz güven/ce. )
( Toplumda. İLE/VE/<> Kendinde. )
( İnandığına teslim olma, selâmete ermek, kurtulmak. İLE/VE/<> İnancın pekişmişliği. )
- İSLÂMÎ HÜKÜMDARLIKTA:
OSMANLI ile/ve/||/<> SELÇUKLU ile/ve/||/<> ABBASİ ile/ve/||/<> EMEVİ
- İŞLEM SIRASINDA:
ÜSLÜ ile/ve/<>/> PARANTEZ ile/ve/<>/> ÇARPMA-BÖLME ile/ve/<>/> TOPLAMA-ÇIKARMA
( 1. ile/ve/<>/> 2. ile/ve/<>/> 3. ile/ve/<>/> 4. )
- İŞLEMECİ ARKEOLOJİ ile/||/<> POST-İŞLEMECİ ARKEOLOJİ
( İşlemeci arkeoloji bilimsel yöntem ve yasalar İLE post-işlemeci arkeoloji anlam ve yorum vurgular. Binford işlemeci yaklaşım İLE Hodder post-işlemeci yaklaşım geliştirdi. İşlemeci objektif bilgi İLE post-işlemeci öznel yorumlar arar. )
( Lewis Binford tarafından 1962 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1931-2011) (Ülke: ABD) (Alan: Arkeoloji) (Önemli katkıları: İşlemeci (prosesüel) arkeoloji, orta menzil kuram, etnoarkeoloji, bilimsel yöntem uygulaması) )
- İŞLEMEK ile/ve/||/<>/> GELİŞTİRMEK
- İŞLEMEK ile/ve/<> İZLEMEK
- İŞLEMEK ile/ve/<> YOĞURMAK
- İŞLEME/NAKIŞ ile/ve/||/<> BRODE
( ... İLE/VE/||/<> Kâğıt ve kumaş gibi nesneler üzerine, makine ya da el ile yapılan kabartma biçimindeki işleme. )
- İŞLENEBİLİR VERİ ile/ve/||/<>/> ERİŞİLEBİLİR VERİ ile/ve/||/<>/> OKUNABİLİR VERİ ile/ve/||/<>/> ANLAŞILABİLİR VERİ
( Simge seviyesinde. Dijital ve mantıksal girdilerle. İLE/VE/||/<>/> Bili/enformasyon. | Veri aktarımı. | Matematik ve iletişim. | Anlam olmayan değer. İLE/VE/||/<>/> Bilgi. | Değer etiketlemesi. İLE/VE/||/<>/> Keşif. KATAdop Mimarisiyle. )
- İŞLENMİŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖĞÜTÜLMÜŞ
- İŞLER ve/||/<>/> İLİŞKİLER
- ... İŞLERİ ile/ve/||/<> ... İLİŞKİLERİ
- İŞLET FİİLİN, DUYSUN KULAĞIN ve/||/<> NE VERİRSEN ELİNLE, O DA GELİR SENİNLE ve/||/<> SADECE İŞİNİ YAP, BIRAK ULUSUNLAR
- İŞLEV ile/ve/<> BİÇİM ile/ve/<> NİTELİK
- İŞLEV ile/ve/değil/yerine/<> EYLEM
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/<> Bilinçli, amaçlı etkinlik. )
( Kişi, eylemiyle tanınır. )
( İşlet fiilin, duysun kulağın. )
( Human recognize by action. )
( Alkışı, en sessiz biçimde karşılayan, alkışı, hak etmiş demektir. )
( [not] FUNCTION vs./and/but ACTION
ACTION instead of FUNCTION )
- İŞLEVSEL(ADAPTİF) ile/ve/||/<>/>< İŞLEVSEL OLMAYAN(MALADAPTİF)
- İŞLEVSELLİK ve/||/<> İŞE YARARLIK
- İŞLEVSELLİK ile/ve/||/<> ÖZELLİK
- ISM İLE MOLECULAR CLOUD İLE PROTOPLANETARY DİSK ile/||/<> UZAY KİMYA ORTAMLARI
( Kimyasal evrim bölgeleri. )
( Formül: 10 K İLE 10⁴ cm⁻³ )
- -İSM ile/||/<> -İST
( Durum, olay, koşul, yerleşim, yönelim. İLE/||/<> Bir konuyla ilgilenen kişi. )
- İSMET:
İMAN ve/||/<> EMAN
- İSMET ve/||/<>/< ÂDEMİYET
- İSMET ve/<> İFFET
- ISO 9000 ile/ve/<> ISO 9001
- ISOLOBAL ANALOJİ ile/||/<> DİAGONAL İLİŞKİ
( Isolobal fragment benzerlik CH₃ vs Co(CO)₃, diagonal Li-Mg benzerlik. )
( Formül: MO İLE periyodik )
- İSPANYA ile/ve/<> FRANSA
( Bu iki ülkeyi birbirinden ayıran, 430 km.lik doğal bir sınır olan Pirene sıradağlarıdır.
[93 milyon yıllık bu dağlar, tüm evrimi içeren kalıntılar taşır.] )
- İSPANYOLCA ile/ve/<>/< LATİNCE
- İSPANYOLCA ile/||/<> YAHUDİ İSPANYOLCASI(LADİNO)
- KANIT ile/ve/<> KUŞKUSUZLUK
- İSRAF ile/ve/||/<> ABARTI
- [ne yazık ki]
İSRAF ve/||/<>/> İFLÂS
- [ne yazık ki]
İSRAF ile/ve/||/<> ŞİDDET
- İŞRAK ile/ve/<> İRŞÂD
- İŞRÂKÎ ile/ve/||/<> ÜVEYSÎ
- ISRAR ETME! ile/ve/||/<>/> (FAZLA) DİRENÇ GÖSTERME!
- ISRAR ile/ve/<> "SIKBOĞAZ ETMEK"
- [ne yazık ki]
ISRARLI ile/ve/||/<> TAKINTILI
- ISSUING/OPENING BANK and/||/<> ADVISING BANK
( Amir/açan banka. VE/||/<> İhbar bankası. )
- İŞTAHIN ORANTISIZLIĞI ve/||/<>/> İFLÂH OLMAMAK
- İSTANBUL:
GÜNDÜZ ve/||/<> GECE
(
Galata Kulesi
Beyazıt Kulesi
Çemberlitaş
Bozdoğan Kemeri
Sultanahmet Camii
Yeni Cami
Taksim Cumhuriyet Anıtı
)
( Bektaş Musa )
- [eskiden] İSTANBUL ile/ve/<> ANADOLU
( Yangını. İLE/VE/<> Salgını. )
- İSTANBUL ve/<> DİVAN EDEBİYATI
- İSTANBUL ve/<>/> TEBRİZ
( Türkçe'nin en çok konuşulduğu kent. VE/<>/> Türkçe'nin en çok konuşulduğu ikinci kent. )
- İSTANBUL ile/ve/||/<> (ÜSKÜDAR/LI) HOCA ALİ RIZA EFENDİ
( )
- İSTANBUL'DA:
YAKA ile/ve/||/<> KITA
- İSTANBUL'DA/KENTİNDE YAŞAMAK ile/ve/değil/||/<>/>/< İSTANBUL'U/KENTİNİ YAŞAMAK
- İSTANBUL/ROMA ve/||/<> FİLİBE
( Filibe de, İstanbul ve Roma gibi, 7 tepe üzerine kurulmuştur. )
( ... VE/||/<> Nöbettepe, Canbaztepe, Taksimtepe, Çanlıtepe, Boztepe, Saraytepe, Pınarcıtepe. )
- İSTANBUL'UN FETHİNDEKİ BAYRAKLAR:
KIRMIZI ile/ve/<> YEŞİL ile/ve/<> BEYAZ
( Orduyu simgeler. İLE/VE/<> Dini simgeler. İLE/VE/<> Devleti simgeler. )
- İSTANBUL'UN:
SAFÂ SULARI ile/ve/||/<>/> ŞİFÂ SULARI
- İSTATİKSEL YASA ile/ve/||/<> ÇOK BÜYÜK SAYILAR YASASI
- İSTATİSTİK:
MATEMATİK ile/ve/||/<>/> YÖNETİM/DEVLET BİLGİSİ
- İSTATİSTİK ve/||/<> BOLTZMANN İSTATİSTİK YASASI
- İSTATİSTİKSEL ANLAM/LILIK / YORUM ile/ve/<> TARİHSEL ANLAM/LILIK / YORUM
- İSTATİSTİKSEL HATA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
YETERSİZ ÖRNEK ile/ve/||/<> TEMSİL ETMEYEN ÖRNEK ile/ve/||/<> YANLIŞ BENZETME ile/ve/||/<> YOK SAYMA ile/ve/||/<> SÜMEN ALTI ile/ve/||/<> KUMARBAZ
( FALLACY OF INSUFFICIENT SAMPLE vs./and/||/<> UNREPRESENTATIVE SAMPLE vs./and/||/<> FALSE ANALOGY vs./and/||/<> SLOTHFUL INDUCTION vs./and/||/<> FALLACY OF SLANTING vs./and/||/<> GAMBLER'S FALLACY )
- İSTATİSTİKSEL/LİK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> GENELLEYİCİ/LİK
- İSTEDİĞİNİ:
ALMAK ile/ve/değil/<> ALDIKTAN SONRA HÂLÂ İSTİYOR OLMAK
- GÖRMEK/BAKMAK:
"İSTEDİĞİNİ" ile/ve/değil/yerine/||/<> İSTEDİĞİN ŞEY İÇİN GEREKEN(LER)İ
- [ne yazık ki]
İSTEDİĞİN SÖZÜ SÖYLEMEK ve/||/<>/> İSTEMEDİĞİNİ DUYMAK
( "İstediğimiz sözü" söylersek, istemediğimiz sözü de duyarız/duymak zorunda kalırız. )
- İSTEK/HEVES ile/ve/değil/||/<>/>/</>< OLANAK/KOŞUL/ARAÇ/PARA
( Varken, olanak olmayabilir. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Varken, istek olmayabilir. )
( )
- İSTEK ile/ve/<> AKIL
( REQUEST vs./and/<> REASON )
- İSTEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> AMAÇ
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> (Daha) İleri düşünenlerin sahip olduğu, peşinde gittiği. )
- İSTEK ile/ve/||/<> BEĞENİ
( Dopamin üretir. İLE/VE/||/<> Opioid etkisi yaratır. )
- İSTEK ile/ve/<> DÜŞÜNME
( REQUEST vs./and/<> TO THINK )
- İSTEK ile/ve/<> GAYRET
( YISA[İt.]: Gayret vermek için söylenilen söz. )
( REQUEST vs./and/<> EXERTION )
- İSTEK ile/ve/||/<>/> GEREKSİNİM(İHTİYAÇ) ile/ve/||/<>/> HİZMET
( WANT vs. NEED )
- İSTEK ile/ve/<> İÇGÜDÜ
( DESIRE vs./and/<> INSTINCT )
( İKHA ile/ve/<> ... )
- İSTEK ile/ve/<> TERCİH
( REQUEST vs./and/<> PREFER )
- İSTEK ve/<>/|| YOL
- İSTEKLERİNİ ...:
AZALTMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SINIRLAMAK
- İSTEMEK/SORMAK(SUAL ETMEK):
KİŞİDEN ile/ve/değil/yerine/||/<> ALLAH'TAN
( Verirse, (")minnet("); vermezse, (")zillet("). İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Verirse, nimet; vermezse, hikmet. )
- İSTEMEK ile/ve/<> ÇAĞIRMAK
( REQUEST vs./and/<> TO CALL, TO INVITE )
- İSTEMEK ile/ve/değil/yerine/hem de/+/||/<>/> GERÇEKTEN İSTEMEK
( Zihindeki günlük 40-50.000 düşüncenin büyük bir bölümünün tanımlanmamış/netleşmemiş, pasif temelli, sıradan, dayanaksız, isteme eylemi. İLE Sıradan isteğin bir üst aşaması olan gerçekten istemenin, gerekeni yaparak ve istenenin umudu ve çabası, içtenliği, samimiyeti ve ciddiyeti ile istemek. )
( İstemekle tamamına ve daha da fazlasına sahip olabilirsiniz. )
( EĞİNİK: İçten istemek. )
( İSTİD'Â'[Ar. < DUA]: Yalvararak isteme. | Dilekçe. )
( You can have the whole of it and more for the mere asking. )
( [not] TO ASK/REQUIRE vs./and/but/also REALLY/DEEPLY WANT/REQUEST
REALLY/DEEPLY WANT/REQUEST instead of TO ASK/REQUIRE )
( [nicht] FORDERN/WOLLEN mit/und TATSÄCHLICH FORDERN/WOLLEN )
- İSTEMEK ile/ve/<> İNANMAK
( İnan ya da terk et! )
( Believe it or leave! )
( TO ASK/REQUIRE vs./and/<> TO BELIEVE )
- İSTEMEK ile/ve/||/<>/> KARAR VERMEK
- İSTEMEK ile/ve/<> TENEZZÜL
- İSTEMEK ile/ve/<> UYGUNLUK
( REQUEST vs./and/<> APPROPRIATENESS )
- İSTEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> YEĞLEMEK
- İSTEMEMEK ile/ve/<>/değil/yerine GEREK GÖRMEMEK
- İSTEMEMEK ile/ve/<>/değil/yerine YEĞLEMEMEK/TERCİH ETMEMEK
- KISKANÇLIK:
İSTEMLİ ile/ve/||/<> RASTLANTISAL/TESADÜFÎ
- İŞTEN ÇIKIŞTA/ÇIKARILMADA:
KIDEM TAZMİNATI ile/ve/<> İHBAR TAZMİNATI ile/ve/<> İŞSİZLİK ÖDENEĞİ
( )
- İSTENÇ/İRÂDE:
UZAK ile/ve/||/<>/> ORTA ile/ve/||/<>/> YAKIN
( El. İLE/VE/||/<>/> Dil. İLE/VE/||/<>/> Bakış. )
- İSTENÇ/İRÂDE ve/||/<>/> SİYÂSET
( Bireydeki yapma isteği. VE/||/<>/> Toplumdaki yapma isteği. )
- İSTENÇ(İRÂDE) ile/ve/||/<> BULUNÇ(KEŞF/VİCDAN)
( Gerçek, keşiftedir, keşfedilmişte değil. )
( Özgürleşme, keşfetme özgürlüğü demektir. )
( Keşif için ne başlangıç ne son vardır. )
( KEŞF: Kaldırmak. )
( To discovery there is no beginning and no end. )
( WILLPOWER vs./and/||/<> CONSCIENCE/CONSCIOUS )
( MEŞİYET[: İrâde. | Arzu, dilek, istek. | Yürüyüş, yürütme.] ile/ve ... )
- İSTENÇ/DİRETME/İRÂDE[EVET]
ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
DİRENÇ/DİRENME/İHTİYÂR[< HAYIR]
( ile/ve/değil/yerine/önce/||/+/<>/></>/<
REVİYE[Ar.][>< BEDİHE])
( Yapma/yapabilme becerisi/isteği/coşkusu/olanağı/gücü. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Yapmama/yapmayabilme becerisi/isteği/coşkusu/olanağı/gücü. )
( "Zekâda", nefiste. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Akılda. )
( Seçim. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Yeğleme/tercih. )
( Cins. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Fasl. )
( Varoluş/sal. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Varoluşunun sürekliliği için/yönünde. )
( Bir şeyi yapmanın, tek bir yolu yoktur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Yolu, tektir! [Yapmamaktır!] )
( Başı, ortası/süreci ve sonucu, akıl iledir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Özgüven iledir ve öz/güven sağlatır. )
( Parça. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Bütün. )
( Özgürlüğümüzü yitirdiğimizde, değerini bilmeye başladığımız, anladığımız ve anımsadığımız. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Özgürlüğümüzde, sürekli bilmemiz ve anımsamamız gereken. )
( Doğadaki tüm varolanlar gibi insanın gövdesi de gelişerek ve değişerek sürecini tamamlar. Gövdemiz itibariyle bitki ve hayvanların koşullarıyla birlikte bülûğa ermesiyle tanımlanan belirli yaş, dönem ve zihinsel seviyelerden geçerek herkesle eşit olanaklara, haklara ve kararlara sahip olmak üzere birey olmaya, reşit olmaya hak kazanırız.
Olanaklarımız, 18 yılımızı tamamlayana kadar, ağırlıklı olarak bitki ve hayvanlarla ortak olduğumuz gövdemizde, varoluşsal ve canlılık gereksinimlerimize, istediklerimize gözümüzü, ağzımızı, elimizi ve dilimizi, "Evet"lerimizi yöneltmeyle yani "yapma isteği/bilgisi" anlamına gelen irâdemiz aracılığıyla sağlanır.
Bu süreç, özellikle 1 yaşında, bazı sözcükleri söylemeye başlayarak; 2 yaşında, benlik algımızın kısmen gelişmişliğiyle erk karşısında, varolduğunu gösterebilmek üzere dışkı tutarak; 4 yaşında, kısmen başlayan öğrenim/eğitim becerisiyle; 7 yaşından itibaren bilinçlenerek; 18'den önce dereceli olarak, 12 - 15 yaş arasında ve 15 - 18 yaş arasında, ayırd etme[temyîz] ve hukuksal cezâ görme eşiğiyle; 16 yaşında, ebeveynin resmî izniyle dünyanın her yerine gidebilme; yine ebeveyn izniyle 17 yaşında evlenebilme eşiklerindeki kısmî hakları ile 18'den sonra da gözümüzü, ağzımızı, elimizi, belimizi ve dilimizi uzatmayabileceklerimiz için "Hayır!" diyerek, "yapmama bilgisi/isteği" olarak tanımlanan ihtiyârımız ve muhtariyetimizle yani kendimize ve çevremizdekilere zarar vermemek üzere, ancak bu koşullarla özgürlük hakkımızı elde ederiz ve yaşamımızı, yapmayabileceklerimiz üzerinden sürdürürüz.
Atacağımız her adımda, yapacağımız ve söyleyeceğimiz herşeyde, önce "Evet"imiz(irâdemiz) değil "Hayır!"ımız(ihtiyârımız) devrede olmak zorundadır. Birilerini yaralamak, öldürmek ya da insanlık suçlarına giren uyuşturucu("sigara vb". da) satmak gibi çevremize çeşitli zarar verebilecek eylemler ise en önemli ve olmazsa olmazımız, Sağlık ve Özgürlük'ün yitirilmesi, hastahane ya da hapishaneyle sınırlandırılmasıyla son bulmasıdır.
İlim ve irfanın öncelikleri, ilkeleri olan eline, diline ve beline hâkim olmak, tüm kadîm geleneklerin ortak uyarısıdır. Şiddet kontrolü, şiddetsizlik, zararsızlık; başkalarını, düşünce, söz ve hareketle incitmemek; yalan kontrolü ve dürüstlük; benimseme kontrolü ya da çalmama; eşeysel(cinsel) enerji kontrolü; mal/eşya biriktirme kontrolü, biriktirmemek; nefret kontrolü ve merhamet; kızgınlık kontrolü ve affetme; güçsüzlük kontrolü ve dayanıklılık; aşırılık kontrolü ve ılımlılık; yanlışlık kontrolü ve doğruluk da insan haklarının dışına çıkmamayı sağlayacak olan uyarılardır.
[ www.FaRkLaR.net/kisiselgelisim ve www.FaRkLaR.net/ilim-irfan sayfalarından da yararlanılabilir.]
Kendi haklarımızı ve başkalarının haklarını tanımamıza yardımcı olabilecek çok önemli iki çalışma ise bir kâğıda ya da bilgisayarda/cep telefonunda, iki ayrı sayfa oluşturup öncelikle "Ne yapmayabileceklerim"i/zi, ötekine ise tam ve kesin olarak "Hayır!" dediklerimizi, diyebileceklerimizi yazmamızdır.
Giyinmek, öncelikle toplum (ve düzeni/sağlığı) için
ancak daha sonra kişinin kendi içindir. )
( Gereksinimimize yönelterek, önceleyerek.[Kısa ve uzun süreli olarak tehlikeli/riskli/zararlı olup olmadığına fazla bakmaksızın.] İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Var oluşumuzu ve var oluşumuzun sürekliliğini önemseten, önceleyen.[Hem şu anda, hem de uzun süreli olarak.] )
( Bir şey ki, yapmasan da olur... YAPMA!
Bir şey ki, söylemesen de olur... SÖYLEME!
Yaptığımız, "kâr"; yapmadığımız, yarar!
Aldığımız, "kâr"; verdiğimiz, yarar!
Yediğimiz/içtiğimiz, "kâr"; yemediğimiz/içmediğimiz, yarar!
Söz(cük)leri/ni ve tutumu/nu değiştir/geliştir... Dünya/n değişsin//gelişsin! )
( Belediye. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Muhtarlık. )
( Görülen, gösterilen/gösterilebilen. | Görülebilir/lik, gösterilebilir/lik. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Görülmeyen, gösterilmeyen ve gösterilemeyen. | Görülemez/lik, gösterilemez/lik. )
( "Evet!" diyebilme (olanağı/gücü). İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< "Hayır!" diyebilme (olanağı/gücü). )
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/ÖNCE/||/+/<>/>>/< Nefsine muhâlefet etmek/edebilmek.[MUHALEFET-ÜN-NEFS] )
(
İhtiyâr ve İrâde | "Kader" - "İrâdenin Özgürce Kullanımı" Tartışması | Huyların Değişmesinin Olanağı | Mantıksal Belirlenimcilik | |
---|---|---|---|---|
Kindî | Bağdaşırcı | Belirlenimci/Bağdaşırcı | - | - |
Fârâbî | Bağdaşırcı | Bağdaşırcı | Bağdaşırcı | Bağdaşırcı |
Yahyâ İbn Adî | - | Bağdaşırcı | Belirlenimci | İrâdenin Özgürce Kullanımı |
Âmirî | Bağdaşırcı | Bağdaşırcı | - | - |
İbn Sînâ | Belirlenimci | Belirlenimci | Bağdaşırcı | Belirlenimci |
İbn Bâcce | Bağdaşırcı/İrâdeci | - | - | - |
İbn Rüşd | Belirlenimci/Bağdaşırcı | Belirlenimci/Bağdaşırcı | - | Bağdaşırcı |
"Meşşâî Felsefede Ahlâkî Determinizm ve Özgürlük" - Emre Çeliker

( "özgür irâde" için
"var mı, yok mu?"
"sahip misin/miyiz, değil misin/miyiz?" vb.
"sorularında" başlangıç yanlışı/sorunu bulunuyor.
Öncelikle,
1- "irâde"nin "özgür olanı ve özgür olmayanı"
diye çeşidi ya da başka çeşitleri ve tanımı olmaz!
2- "irâde", tekil bir sözcük/kavram değildir.
Bir kavram çiftidir.
"ihtiyâr ve irâde" olarak birliktedir ve birbirinden ayrılamaz!
( ihtiyâr[Ar. < hayr]: Kişinin/yetişkinin yapmama/yapmayabilme gücü/bilgisi/bilinci, yeğlemesi/tercihi. [Önceliklidir, belirleyici ve bağlayıcıdır.]
irâde[Ar.]: Kişinin yapabilme/yönelebilme olanağı/gücü ve bilgisidir. [Ölçüt ve değerlendirme olmaksızın.]
3- ... )
( WILL/WILLPOWER vs. RESISTANCE )
- İSTENÇ/İRÂDE ve/<> İDÂRE
( WILLPOWER and/<> TO MANAGE )
- İSTENİLEN/BEKLENİLEN:
HAKİKAT ile/ve/değil/||/<>/> MÂRİFET
( Tek. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Çok. )
- İSTENİLEN ile/ve/<>/değil/yerine GEREKSİNİM
( "Bilir/ler." İLE/VE/<>/DEĞİL/YERİNE Bil(e)mez/ler. )
( Gereksiniminiz olmayan şeyler alırsanız, çok yakın gelecekte, gereksinim duyduğunuz şeyleri satmak zorunda kalırsınız. )
- İSTER İSTEMEZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KENDİLİĞİNDEN
- İSTER İSTEMEZ ile/ve/değil/||/<>/>< NE YAZIK Kİ
- İSTER ..., İSTER ... ile/ve/<> NE ..., NE DE ...
- İŞTEŞLİKTE/:
SÜREKLİLİK ile/ve/<> KARŞILIKLILIK
- İSTİFA ETMEK ile/ve/||/<> AFFINI İSTEMEK
- İSTİFA ile/||/<> FERAGAT
- İSTİFA ile/ve/||/<>/> İSTİĞFAR
( Affını isteme. | Bir işten, kendi isteğiyle çekilme. İLE/VE/||/<>/> Tövbe. | Allah'tan günahın bağışlanmasını isteme. | Estağfirullah. )
- İSTİFÂDE ile/ve/<>/< İSTİFÂ
( İstifâ etmediğimizden, istifâde edemeyiz. )
- İSTİFSÂR[Ar. < FESR] ile/ve/<> İSTİNTÂK[Ar. < NUTK]
( Bir şeyin açıklanmasını, aydınlığa kavuşmasını isteme, anlamaya çalışma, sorma. İLE/VE/<> Sorgu. | Sorguya çekme. )
- İSTİKÂMET ve/<> HÜRMET ve/<> KIRAAT
- İSTİKLÂL MARŞI ve/||/<>/< MEHMET ÂKİF ERSOY
( Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim, milletimindir ancak.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilâl!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celâl?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helâl...
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Garbın âfâkını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
"Medeniyet!" dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler Hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri "toprak!" diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı;
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüdâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ.
Ruhumun senden, İlâhi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar -ki şahadetleri dinin temeli-
Ebedî yurdumun üstünde benim inlemeli.
O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, İlahi, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruh-ı mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan, milletimin istiklâl!
Mehmet Âkif ERSOY )
- İSTİKLÂL (SAVAŞI):
"KURTULUŞ" (SAVAŞI) ile/ve/değil/||/<>/>/< BAĞIMSIZLIK (SAVAŞI)
- İSTİKLÂL ile/ve/||/<>/> İSTİKBÂL
( Bağımsızlık. İLE/VE/||/<>/> Gelecek. )
- İSTİKRÂ ve/||/<> KIRAAT/İKRÂ
- İSTİKRAR ve/||/<>/< TUTARLILIK
- İSTİKRARSIZLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DALGALANMA
- İSTİKŞÂF[< KEŞF | çoğ. İSTİKŞÂFÂT][İSTİŞKÂF değil!] ile/ve/<>/> İSTİŞÂRE
( Keşfetmeye çalışma, ne olup bittiğini öğrenmek için araştırmada bulunma. | [coğr.] Açınsama. İLE Fikir sorma, danışma. )
- İSTİLÂ[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİSMÂR[Ar.]
- [ne yazık ki]
İSTÎLÂ ile/ve/||/<>/> SÖMÜRÜ
- İSTİMAL[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİFÂDE[Ar.]
( Kullanım. İLE/VE/||/<> Yararlanma. )
- İSTİMLÂK[Ar. < MİLK] ile/ve/||/<> İSTİMÂR[Ar. < TAMİR]
( Bir yeri satın alma, mülk alma. | Kamulaştırma. Devletin, genelin yararına olarak bir şeyi sahibinden satın alması. İLE/VE/||/<> İmâr ettirme. | Bir yerin imarını isteme. | İstimlâk etme, sömürgeleştirme. )
- İSTİNBÂT[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİDLÂL[Ar.] ile/ve/||/<> İSTİBSÂR[Ar.]
( Bir söz ya da işten gizli bir anlam çıkarma. Açık olmayarak, dolayısıyla, zımnen anlama. İLE Bir delile dayanarak bir şeyden sonuç çıkarma, delil ile anlama. İLE Basiretli olmak. Düşünceli, hesaplı ve dikkatli iş yapmak ve hareket etmek. )
- İŞTİRÂK[Ar. < ŞİRKET] ile/ve/<>/< İŞTİYÂK[Ar. < ŞEVK]
( Ortaklık, ortak olma, paydaşlık. | Bir işte yer alma, paydaşlık etme. | Bir işe, bir düşünceye katılma, katılım. | İktisadi devlet teşekküllerinin ya da kamu iktisadi kuruluşlarının ya da bağlı ortaklıklarının, sermayelerinin en az yüzde onbeşine, en çok yüzde ellisine sahip bulundukları anonim şirketler. | Bir ortaklık ile işletme arasında, sözkonusu ortaklığın yönetimine ve ortaklık politikalarının belirlenmesine katılma anlamında sürekli bir bağ yaratan, doğrudan ya da dolaylı sermaye ve yönetim ilişkisi. İLE/VE/<>/< Şevklenme, göreceği gelme, özleme. )
- İŞTİRÂK ile/||/<> MÜCENNİS ile/||/<> MÜTEMÂSİL
( Ortaklık, iki ya da daha fazla sayının başka bir sayının ortak katları olması durumu. İLE/||/<> Aynı cins durumuna getirilmiş olan. | Tam sayılı kesrin bileşik kesre çevrildikten sonraki payı. İLE/||/<> Aynı. )
- ISTIRAP ve/<> OLGUNLUK
- İSTİRİDYE ile/ve/||/<>/> İNCİ İSTİRİDYESİ/KABUĞU
( SADEF/SEDEF )
- İSTİŞÂRE ile/ve/<> İSTİFÂDE
- İSTİŞÂRÎ ile/ve/||/<> İSTİDLÂLÎ
- İSTİSMÂR[Ar. < SEMERE] ile/ve/<>/değil SÛ-İ İSTİ'MÂL[Ar. < AMEL | çoğ. İSTİ'MÂLÂT]
( )
( İşletme, yararlanma. | Sömürme. İLE/VE/<>/DEĞİL Kötü/yersiz/yolsuz kullanma. )
- [ne yazık ki]
İSTİSMÂR ile/ve/||/<>/> TECÂVÜZ
- İSTİYORUM / İSTEMİYORUM ile/ve/ya da/||/<> SEVİYORUM / SEVMİYORUM
( Hiçbir zaman, bir açıklama yeterliliği ve niteliğinde değillerdir. Daha çok da, kaçmaya ya da dayatmaya yönelik yanıtlardır.
Anımsanması gereken nokta da, sizin kullandığınız oranda ve koşullardaki keyfiyetle, bir başkası da aynı keyfiyetle bunları kullanabilir, karşılık verebilir ve sonuç tam bir hüsran ve boşluk/anlamsızlık yaratır/yaratacaktır.
Dolayısıyla da, yaşamın getirdiği durumlarla/zorunluluklarla yüzleşerek, kaçmaksızın, isteyip-istememe, sevip-sevmeme alanından çıkarmak gerekir. )
- İSVİÇRE-BELLINZONA'DA, ÜÇ KALE:
CASTELGRANDE ile/ve/||/<> MONTEBELLO ile/ve/||/<> SASSO CORBARO
- İSYAN ÇIKARMA/ÇIKARAN ile/ve/||/<>/> İSYANI KIŞKIRTMA/KIŞKIRTAN
- İSYÂN ile/ve/<> İNTİZÂR
( Emre boyun eğmeme, itaatsizlik. | Başkaldırı, ayaklanma. İLE/VE/<> Bekleme, gözleme. | İlenme, beddua. )
- İSYAN ile/ve/||/<> ŞİKÂYET
- İSYAN ile/ve/||/<>/> TEPKİ
- İSYANDA:
BAŞ EDEMEME ile/ve/değil/||/<>/< ALT EDEMEME
- İSYAN/KÂR/LIK ile/ve/değil/yerine/<> TEPKİ/SEL/LİK
- İT:
KÖPEK ile/ve/<> KANCIK
( Eriline verilen ad. İLE/VE/<> Dişiline verilen ad. )
- İT(") ve/||/<>/> (")BİT(")
( İtle yatan, bitle kalkar. )
- İT ve/||/<>/> BİT
( ile yatan. VE/||/<>/> ile kalkar. )
- İTAAT ile/ve/değil/<> DÜZEN
- İTAAT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KABUL
- İTAAT" ile/ve/||/<>/> "RAHAT"
- İTAAT ile/ve/değil/yerine/||/<>/< RIZÂ
- İTAAT ile/ve/değil/yerine/<> "TAPMAK" ile/ve/değil/yerine/<> TESLİMİYET
( [not] OBEY vs./and "WORSHIP" vs./and/but/<> SUBMISSION
SUBMISSION instead of OBEY and "WORSHIP" )
- İTAAT ile/ve/değil/<> TESLİMİYET
- İTAAT/KÂR ile/ve/||/<> BİAT/KÂR
( Aç kalarak/bırakarak. İLE/VE/||/<> Bilgisiz kalarak/bırakarak. )
- İTALYANCA ile/ve/<>/< LATİNCE
- [ne yazık ki]
İTEN ile/ve/değil/||/<>/< TUTMAYAN
- [ne yazık ki]
!İTEN ile/||/<> !TUTMAYAN
- İTHAM ile/ve/<> GENELLEME
- İTHAM ile/ve/||/<> YAFTALAMA
- İTİBAR ETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI GÖSTERMEK
- İTİBAR ile/ve/||/<>/> İTİMAT
- İTİBAR ile/ve/||/<> TAHAMMÜL
- ÎTİDAL ve/<> FAZÎLET
- İTİDAL ve/<> HAYIR
( Hayır olan itidal olan, itidal olan hayır olandır. )
- İTİKAF ile/ve/değil/||/<> İNZİVA
- İTİLÂ[Ar. < ULÜVV] ile/ve/<> RÜCÛ[Ar.]
( Yükselme, yukarı rütbelere erişme. İLE/VE/<> Dönme, geri dönme. | Vazgeçme, sözünden dönme, sözünü geri alma. )
- İTİNÂ ile/ve/||/<>/> İMTİNÂ
- İTİNÂ ve/||/<>/> İTİBAR
- İTİP ile/ve/||/<> KAKMAK
( Bir şeyi güç uygulayarak ileri götürmek. | Kapı, pencere vb.ni güç uygulayarak açmak ya da kapamak. | Bulunduğu yerden aşağı düşürmek. | Sürüklemek, sevk etmek. | Bir nesne ile belirli bir yakınlıktaki başka bir nesneyi kendinden uzaklaşmaya zorlamak, "çekme"nin karşıtı. İLE/VE/||/<> İtmek, vurmak. | Kakma yapmak. | Vurarak dar bir yere sokmak. )
- İTİRAF ile/ve/değil/||/<> AÇIĞA ÇIKARMAK
- İTİRAF ile/ve/değil/||/<>/< AÇIK AÇIK SÖYLEMEK
- İTİRAF ile/ve/değil/yerine/||/<>/< AÇIKLAMA
- İTİRAF ile/ve/||/<>/> ARINMA
- İTİRAF ile/ve/||/<> (")GÜNAH ÇIKARMA(")
- İTİRAF ile/ve/değil/||/<> İDDİA
- İTİRAF ile/ve/||/<> TÖVBE
( Hristiyanlık'ta. İLE/VE/||/<> İslâm'da. )
- İTİRAZ ETMEK ile/ve/||/<> KARŞI ÇIKMAK
- İTİRAZ (ETMEK) ile/ve/<>/değil/yerine SORU (SORMAK)
- İTİRAZ ile/ve/değil/||/<>/< İTİRAF
- İTİRAZ ile/ve/<> İTİZAL
- İTİZAL ile/ve/||/<> RIFZ
- İTKİ ile/ve/||/<> TUTKU
- İTME KURAMSİ (TARIM) ile/||/<> ÇEKME KURAMSİ (TARIM)
( İtme kuramı nüfus baskısı tarımı zorladı İLE çekme kuramı gıda bollağu tarımı çekici yaptı. İtme kuramı Boserup İLE çekme kuramı Braidwood tarafından savunuldu. Göbeklitepe çekme kuramıni İLE sosyal-dini ihtiyaç tarımı tetikledi destekler. )
- İTME ile/ve/||/<> DÜRTME ile/ve/||/<> TETİKLEME
- ITO İLE STRATONOVİCH İLE SKOROHOD ile/||/<> STOKASTİK KALKÜLÜS
( Stokastik integral tanımları. )
( Formül: dX_t = μdt + σdW_t )
- ITO INTEGRAL ile/||/<> STRATONOVİCH INTEGRAL
( Ito sol nokta, Stratonovich orta nokta. )
( Formül: Left point İLE midpoint )
- ITRÎ ve/||/<> ZAHARYA(S)
( [Türk Mûsikîsi'nin ...] Süleymaniye Camisi. VE/||/<> SultanAhmet Camisi. )
( [vefat] 1711 ve/||/<> 1790? )
- İTTİHAT ile/ve/||/<> UHUVVET ile/ve/||/<> MÜSÂVAT
- IVAN PAVLOV ve/||/<> BIANCHI ve/||/<> SANTIAGO RAMON Y CAJAL ve/||/<> ALOIS ALZHEIMER ve/||/<> HANS BERGER
- İVEĞEN LENFOBLASTİK LÖSEMİ ile/||/<> SÜREĞEN LENFOSİTİK LÖSEMİ
( Kemik iliğinde olağandışı lenfoblastların hızlı çoğalması ile ilişkili bir kanser türü. İLE/||/<> Olgun lenfositlerin yavaş birikimi ile ilişkili bir kanser türü. )
- İVEĞEN PANKREATİT ile/||/<> SÜREĞEN PANKREATİT
( Pankreasın ani yangılanması. İLE/||/<> Pankreasın uzun süreli yangılanması ve kalıcı hasar. )
- IVF ile/ve/||/<>/> IVG
( IN VITRO FERTILIZATION vs./and/||/<>/> IN VITRO GAMETOGENESIS )
- İVME ile/ve/||/<>/> HIZLANMA
( Bir nesnenin hızının birim zamanda değişim oranı. İLE/VE/||/<>/> Bir nesnenin hızının artması durumu. )
- İYİ ANLAMAK ile/ve/||/<>/< YALIN ANLATABİLMEK
( Yalın anlatamıyorsak, yeterince / iyi anlamamışız demektir. )
( If we cannot explain simply, we don't understand it enough well. )
- İYİ BİR YÖNETİCİ OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİ BİR KİŞİ OLMAK
( AKIL ve/<> ADÂLET ve/<> SİYASET ve/<> DOĞRULUK ve/<> AHLAK BİLGİ
İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/<
ADÂLET DAİRESİ
)
- İYİ EĞİTİM ile/ve/||/<>/< İYİ ÖĞRETMEN/EĞİTİMCİ
( Bazı şeyleri (yüksek oranda) değiştirebilir. İLE/VE/||/<>/< Herşeyi (tamamen) değiştirebilir. )
- İYİ HEKİM ile/ve/||/<>/> USTA HEKİM
( Hastalığı iyileştirir. İLE/VE/||/<>/> Hastayı iyileştirir. )
- İYİ İŞ ve/||/<>/>/< USTA
- İYİ KİŞİ ile/ve/||/<>/> BİLGELİK
- İYİ KULLANMAK ile/ve/||/<> YARARLANMAK
- İYİ NİYET ile/ve/değil/||/<>/>/< ADÂLET
- İYİ NİYET(Lİ YAKLAŞIM) ile/ve/<>/değil/yerine ÇÖZÜMCÜ (VE YAPICI) YAKLAŞIM
( İyi niyet, bir şeyleri çözmekte/aşmakta yeterli değildir/olmayabilir. )
- İYİ NİYETLİLİK ile/ve/<> ANLAYIŞ GÖSTERMEK
- İYİ OLMAK ile/ve/değil/||/<>/< ÂDİL OLMAK
- İYİ OLMAK ile/ve/değil/=/||/<>/< ÂDİL OLMAK
- İYİ ile/ve/<>/> DAHA İYİ ile/ve/<>/> EN İYİ
( İnanırsak. İLE/VE/<>/> Sabredersek. İLE/VE/<>/> Vazgeçmezsek. )
- İYİ ile/ve/<> GÜZEL
( Ayrıntıdır/ayrıntılardadır. İLE/VE/<> Bütündür/bütünlüktedir. | İyilerin biraradalığı/toplamıdır. )
( GOOD vs./and/<> BEAUTIFUL )
- İYİ ile/ve/değil/yerine/<> İYİLİK İÇEREN
- İYİ HİSSETMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İYİCE HİSSETMEK
- İYİLER:
KAYBETMEZ <>/>/ne yazık ki KAYBEDİLİR
itibarı ile 18.378 başlık/FaRk ile birlikte,
18.378 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(37/75)