Bugün[22 Ekim 2025]
itibarı ile 13.366 başlık/FaRk ile birlikte,
13.366 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(30/55)


- LİF değil/yerine/=/değil/yerine/= TELÇİK değil/yerine/=/değil/yerine/= KILCIK


- LIFO/LAST IN FIRST OUT[İng.] değil/yerine/= SON GİREN, İLK ÇIKAR


- LİG[Fr.,] değil/yerine/= KÜME


- LİGAMAN/LIGAMENT[İng.] değil/yerine/= BAĞ


- LİGANT/LIGAND[İng.] değil/yerine/= BAĞLANAN (MOLEKÜL, ATOM VB.)


- LİGASYON/LIGATION[İng.] değil/yerine/= BAĞLAMA


- LİKEFAKSİYON/LIQUEFACTION[İng.] değil/yerine/= SIVILAŞIM


- LİKİDİTE/LIQUIDITY[İng.] değil/yerine/= AKIŞKANLIK


- LİKİT/LIQUİD[İng.] değil/yerine/= SIVI


- LİMİT[İng.] değil/yerine/= SINIR


- LIMITASYON/LIMITATION[İng.] değil/yerine/= SINIRLAMA | KISITLAMA


- LİMUZİN değil/yerine BİSİKLET

( Bisikletin konforu/artıları, limuzinde bile yoktur. )


- LİMUZİN değil/yerine BİSİKLET

( )

( Bisikletin konforu/artıları, limuzinde bile yoktur. )


- lin.[Lat. < LINIMENTUM] değil/yerine/= ETKİLİ NESNENİN YAĞ YA DA ALKOLDE ERİTİLMESİYLE HAZIRLANAN SIVI İLÂÇ


- LINAC/LINEAR ACCELERATOR[İng.] değil/yerine/= DOĞRUSAL HIZLANDIRICI


- LİNÇ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İFŞÂ


- LİNEER/LINEAR[İng.] değil/yerine/= DOĞRUSAL


- LİNET[Ar.] değil/yerine/= SÜRGÜN


- LİNGUİSTİK değil/yerine/= DİL(SEL)


- LİNK[İng.] değil/yerine/= BAĞLANTI


- LİNOTİP[İng.] değil/yerine/= DİZGİ MAKİNESİ

( Basımevinde, harfleri dizen ve satırları, blok durumunda döken makine. )


- LİNYİT değil/yerine/= GÖYNÜK


- LİPOPROTEİNLER değil/yerine/= YAĞLI ÖNBESİ


- liq.[Lat. < LIQUOR] değil/yerine/= SIVI İLAÇ, LİKÖR


- LIS/LABORATORY INFORMATION SYSTEM[İng.] değil/yerine/= LABORATUVAR BİLGİ DÜZENİ


- LİSÂN[Ar.] değil/yerine/= DİL


- LİSAN[Ar.]/ZEBAN[Fars.] değil/yerine/= DİL/DİLDEM


- LİSAN-I MÜNÂSİP (İLE)[Ar.] değil/yerine/= UYGUN BİR DİL (İLE)


- LİSANS[İng. < LICENCE] değil/yerine/= YETKİ BELGESİ / YETKİNLİK


- LİSE[Fr.] değil/yerine/= BİLGİTEY


- LİTERATÜR[Fr./İng. < ] değil/yerine/= YAZINCA


- LİTOLOJİ[Fr., İng.] değil/yerine/= TAŞBİLİM


- LİTOSFER değil/yerine/= TAŞYUVARI/TAŞKÜRE


- LİYÂKAT değil/yerine/= DEĞİM/YARAŞIRLIK


- LİYOFİLİZASYON/LYOPHILIZATION[İng.] değil/yerine/= DONDURARAK KURUTMA


- LİZOZOM değil/yerine/= SİNDİRGEN


- LOB değil/yerine/= BÖLÜM


- LOBİ değil/yerine/= DALAN

( Bir yapının kapısından içeri girildiğinde görülen ilk boşluk. | Otel, tiyatro gibi yerlerde, girişe yakın, geniş yer. | Bazı çıkar gruplarının temsilcilerinden oluşan topluluk. )


- LOBUT[Ar. < NEBBUT]["LABUT" değil!] değil/yerine SOPA

( Kalın, kısa ve düzgün sopa. | Kol gücünü geliştirmek için kullanılan jimnastik aracı. [gürgenden] | Bovling oyununda devrilmesi amaçlanan, alt bölümü geniş, üst bölümü tek boğumlu, çeşitli malzemeden yapılmış hedef. )


- LOĞ/YUVAK/YUVGU/YUVGUZ ile/değil/yerine/= SİLİNDİR[Fr. < Yun.]/ÜSTÜVANE[Ar.]

( Alt ve üst tabanları birbirine eşit dairelerden oluşan bir nesnenin eksenini dikey olarak kesen, birbirine koşut iki yüzeyin sınırladığı cisim. | Metalleri inceltmek, kumaşları parçalatmak, kâğıt üzerine baskı yapmak gibi işler için sanayide kullanılan merdane. | Motorlu taşıtların motorunda, pistona güçlü bir itiş sağlamak ve gaz karışımının yandığı ya da patladığı yer. | Yollarda, toprak damlarda, yeri bastırmak ya da tarlalarda, toprakları ezmek için gezdirilen taş silindir. )


- LOINC/LOGICAL OBSERVATION IDENTIFIERS NAMES AND CODES[İng.] değil/yerine/= MANTIKSAL GÖZLEM TANIMLAYICILARI ADLAR VE KODLAR


- LOJMAN[Fr. LOGEMENT] değil/yerine/= KURUM KONUTU

( Bir kuruluş ya da iş yerindeki çalışanlara, parasız ya da az bir kira karşılığında verilen konut. )


- LOKAL ANESTEZİ değil/yerine/= SINIRLI UYUŞTURMA


- LOKAL POTANSİYEL/LOCAL POTENTIAL[İng.] değil/yerine/= YEREL GİZİL GÜÇ


- LOKAL değil/yerine/= DERNEKEVİ


- LOKAL değil/yerine/= YEREL


- LOKALİZASYON/LOCALIZATION[İng.] değil/yerine/= YERLEŞİM


- LOKALİZE/LOCALIZED[İng.] değil/yerine/= YERLEŞİMLİ


- LOKAVT değil/yerine/= İŞKAPAT


- LOKMA'NIN BEDELİ değil/yerine LOKMAN'IN TEDBİRİ(AKLI/BİLGİSİ)


- LOKMAYI ÇABUK YUTMAK ile/değil/yerine/><
YETERİNCE ÇİĞNEDİKTEN SONRA YUTMAK

( Yemek yerken bir sonraki lokmayı hazırlamak yerine ağızdaki lokmayı iyice çiğnemek, yavaş yemek ve yiyeceğin tadını/zevkini tam olarak almaya çalışmaktır doğru olanı! )

( Yediğini, iç; içtiğini, ye! )


- LOKOMOTİF[Fr. < LOCOMOTIVE] değil/yerine/= ÖNYEDEN


- LÖKOSIT FORMÜLÜ/DİFFERENTIAL BLOOD COUNT[İng.] değil/yerine/= AKYUVAR DAĞILIMI


- LÖKOSİT/LEUKOCYTE[İng.] değil/yerine/= AKYUVAR


- LOKÜLE/LOCULATED[İng.] değil/yerine/= YUVALI


- LOKÜS/LOCUS[İng.] değil/yerine/= KONUM, YER


- LONGITÜDİNAL ÇALIŞMA/LONGITUDİNAL STUDY[İng.] değil/yerine/= ZAMANA YAYILI ÇALIŞMA


- LONGITÜDİNAL/LONGITUDİNAL[İng.] değil/yerine/= UZUN EKSENDE, UZUNLAMASINA


- lot.[Lat. < LOTIO] değil/yerine/= İLAÇLI SU, LOSYON


- LP/LUMBAR PUNCTION[İng.] değil/yerine/= LOMBER PONKSİYON


- LSTM/LONG-SHORT TERM MEMEORY[İng.] değil/yerine/= UZUN-KISA SÜRELİ BELLEK


- LÛGAT[Ar.] değil/yerine/= SÖZLÜK


- LÜKS ile/değil/yerine TOKGÖZLÜLÜK

( Yapay yoksulluk. İLE/DEĞİL/YERİNE Doğal zenginlik. )


- LÜKSASYON/LUXATION[İng.] değil/yerine/= ÇIKIK


- LÜMEN/LUMEN[İng.] değil/yerine/= BORUMSU BOŞLUK


- LUP[İng. < LOOP] değil/yerine/= DÖNGÜ


- LUSITROPİ/LUSITROPY[İng.] değil/yerine/= GEVŞEME GÜCÜ


- LÜTFEN değil/yerine/= KAYRADAN


- LÜTFETMEK değil/yerine/= KAYRALAMAK


- LÜTUF/İHSAN/ATIFET/İNAYET değil/yerine/= KAYRA/İYİDEM/KUTBAĞIŞ/KUTYARDIM


- LÜTÛFKÂR/ÂNE değil/yerine/= KAYRALI/CA


- LÜZUM/HACET/İCAP değil/yerine/= GEREK/İSTER


- LVAD/LEFT VENTRICULAR ASSIST DEVICE SOL VENTRİKÜL[İng.] değil/yerine/= SOL KARINCIK DESTEK AYGITI


- M-HEALTH/MOBILE HEALTH[İng.] değil/yerine/= SAĞLIK, M-SAĞLIK


- m.[Lat. < MISCE] değil/yerine/= KARIŞTIR, BİRLEŞTİR


- M/MOLAR[İng.] değil/yerine/= MOL


- M-RNA MESSENGER RİBONUCLEİC ACİD[İng.] değil/yerine/= HABERCİ RİBONÜKLEİK ASIT


- MAL/MÜLK/MADDİ ZENGİNLİK değil/yerine/= OD, OCAK


- MAALESEF[Ar.]["MALESEF" değil!]/DERDÂ[Fars.] değil/yerine/= NE YAZIK Kİ


- MAARİF/Çİ[Ar.] değil/yerine/= EĞİTİM/Cİ


- MAAŞ/MAHİYE[Fars., Ar.]["MAYIŞ" değil!] değil/yerine/= AYLIK


- MÂBED/MÂBET[Ar.] değil/yerine/= TAPINAK


- MAÇ[İng. MATCH] değil/yerine/= KARŞILAŞMA/EŞLEŞME


- MACERA[Ar.]/SERÜVEN[Fars. SERVAN]/SERGÜZEŞT[Fars.]/AVANTÜR[Fr. AVENTURE | İng. ADVENTURE] değil/yerine/= OLAYCA


- MACERAPEREST değil/yerine/= OLAYCASEVER


- MADDE değil/yerine/= EY/ÖZDEK/NESNE


- MADDE/(î) değil/yerine/= ÖZDEK/(SEL)

( Biçimi kabul etme olanağı. )


- MADDÎ EDİM değil/yerine/= EYCİL EDİM


- MADDÎ KEYİFLER/ZEVKLER ile/ve/değil/yerine MANEVÎ ZEVKLER

( Başta istek, sonrasında bıkkınlık verir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Başta isteksizlik, sonrasında şevk verir. )


- MADDİ MALLAR değil/yerine/= EYCİL TAVARLAR


- MADDÎ değil/yerine/= EYCİL


- MADDİYAT değil/yerine/= EYCİLLİK


- MAFSAL[Ar.] değil/yerine/= EKLEM


- MAĞARA[Ar.] değil/yerine/= İN

( Bir yamaca ya da kaya içine doğru uzanan, barınak olarak kullanılabilen yer kovuğu. | Karst bölgelerinde, kireçtaşlarının erimesiyle oluşan, büyük, birbirine koridorlarla bağlı yeraltı kovukları. )


- MAĞAZA değil/yerine/= KEPİTEY


- MAĞDUR/İYET[Ar.] değil/yerine/= KIYGIN/LIK

( Haksızlığa uğramış kişi. )


- MAĞLUP/MAĞLUBİYET değil/yerine/= YENİK/YENİLEN/YENİLGİ/SIMAK

( Bir savaşta, yarışmada kaybetme, yenilme. | Bir işte, bir uğraşta başarısızlığa uğrama, kaybetme. )


- MAGMA[Yun.] değil/yerine/= ISI/SICAK YUVARI

( Yerin içinde, sıvı ya da hamur kıvamında, uçucu gazlarla doymuş olarak bulunan eriyik. )


- MAGNETOSPHERE değil/yerine/= KAPARYUVAR


- MAGNETOTELLURICS değil/yerine/= KAPARBALKI


- MAGNİFİKASYON/MAGNİFICATION[İng.] değil/yerine/= BÜYÜLTME


- MAGNİTÜT/MAGNİTUDE[İng.] değil/yerine/= BÜYÜKLÜK | ÖNEM


- MAĞRUR[Ar.] değil/yerine/= GURURLU


- MAĞRUR ile/ve/değil/yerine/||/>< MAĞDUR

( Mağdur olan, mağrur olur. )

( "Mağrurun" değil mağdurun yanında olmayı yeğleriz/yeğlemeliyiz... )


- MAĞŞUŞ[Ar.] değil/yerine/= KARIŞIK


- MAHAL/MEVZİ[Ar.] değil/yerine/= YER/YÖRE


- MAHALLİ[Ar.] değil/yerine/= YÖRESEL/YEREL


- MAHÂRET değil/yerine/= BECERİ


- MÂHÂZÂ/MAAHÂZÂ değil/yerine/= BUNUNLA BİRLİKTE, BÖYLEYKEN, BÖYLE İSE DE


- MAHCUBİYET[Ar.] değil/yerine/= UTANGAÇLIK/SIKILGANLIK


- MAHCUR[Ar.] değil/yerine/= KISITLI


- MAHCUR değil/yerine/= KISITLI


- MAHCUZ değil/yerine/= ELKOYLU


- MAHDUT değil/yerine/= DAR


- MAHDUT[Ar.] değil/yerine/= SINIRLANMIŞ


- MAHFAZA[Ar.] değil/yerine/= KORUNCAK


- MAHFAZA değil/yerine/= KORUNCAK


- MAHFİL-İ KAZÂ değil/yerine/= ADÂLET MEYDANI


- MAHFUZ[Ar.] değil/yerine/= KORUNAN/KORUNMUŞ/SAKLANMIŞ/SAKLI


- MAHFUZ[Ar.]["MAFUZ" değil!] değil/yerine/= SAKLANMIŞ/KORUNMUŞ

( MAHFUZEN: Gözaltında olarak. )


- MAHFUZ değil/yerine/= SAKLI/KORUNUK


- MAHİR[Ar.] değil/yerine/= USTA/BECERİKLİ

( MÂHİRÂNE[Ar., Fars.]: Becerikli bir biçimde, becerikli olarak, ustaca. )


- MAHİYET[Ar.] değil/yerine/= İÇYÜZ


- MAHİYET[Ar.] değil/yerine/= ÖZLÜK/İÇYÜZ

( Bir şeyin durumu. | Kişi. )


- MAHKÛK[Ar.] değil/yerine/= KAZILMIŞ


- MAHLÛK[Ar.] değil/yerine/= YARATIK


- MAHLUL[Ar.] değil/yerine/= ÇÖZÜLMÜŞ/DAĞILMIŞ


- MAHLUL[Ar.] değil/yerine/= HALLOLMUŞ/ÇÖZÜLMÜŞ | ERİYİK


- MAHLUL/SOLÜSYON değil/yerine/= ERİYİK/ÇÖZELTİ


- MAHLUT[Ar.] değil/yerine/= KATIŞIK | KARIŞIM


- MAHMUL değil/yerine/= YÜKLETİLMİŞ/YÜKLÜ/DOLU


- MAHMUZ[Ar.] değil/yerine/= ÇIKINTI

( Tavukgillerin ve bazı kuşların ayakları ardında bulunan, boynuz yapısındaki sivri uzantı. | Eski tür savaş gemilerinde, su kesimi altında, ileriye doğru uzanan, karşısındaki gemiyi batırabilen uzantı. | Köprü ayaklarında, basıncı azaltmak için suyun geldiği ve gittiği yanlardaki çıkıntı. )


- MAHPUS[Ar.] değil/yerine/= KAPATILMIŞ

( Kapatılmış, hapsedilmiş. | Bir çeşit tavla oyunu. )


- MAHPUS değil/yerine/= KISINIK


- MAHREC değil/yerine/= PAYDA


- MAHREK[Ar.] değil/yerine/= YÖRÜNGE

( Yürüyen bir noktanın izlediği ya da çizdiği yol. | Bir gökcisminin, devinme süresince aldığı yol. )


- MAHREM değil/yerine/= GİZLİ


- MAHREM değil/yerine/= İÇREK, GİZLİ


- MAHREMİYET değil/yerine/= GİZLİLİK


- MAHRUKAT[Ar.] değil/yerine/= YAKIT/YAKACAK


- MAHRUM[Ar.] değil/yerine/= YOKSUN


- MAHRUM/İYET değil/yerine/= YOKSUN/LUK


- MAHRUT[Ar.] değil/yerine/= KONİ


- MAHSUBEN[Ar.] değil/yerine/= SAYILCA


- MAHSUL[Ar.] değil/yerine/= ÜRÜN/VERİM


- MAHSUL/HASILAT değil/yerine/= ÜRÜN


- MAHSUP değil/yerine/= SAYIŞIK


- MAHSÛR[Ar.] değil/yerine/= KISIĞ


- MAHSUS ile/ve/değil/yerine MÂKUL

( Elimizle/gözümüzle, duyularımızla. İLE/VE/DEĞİL Beyin, akıl ile. )


- MAHSUS[Ar.]["MASUS" değil!] değil/yerine/= ÖZELLİKLE


- MAHÛLE[Ar.] değil/yerine/= DUL

( Kocası ölmüş kadın. İLE Eşi ölmüş ya da eşinden boşanmış kadın ya da erkek. )


- MAHV[Ar.] ile/değil/yerine HAVF[Ar.]


- MAİ[Ar. < MA: Su.] değil/yerine/= MAVİ/GÖKÇE


- MAİN[Ar.] değil/yerine/= KARE/EŞKENAR DÖRTGEN


- MAİŞETİ TEMİN[Ar.] değil/yerine/= GEÇİMİNİ SAĞLAMAK


- MAJOR CROSS MATCH[İng.] değil/yerine/= MAJOR ÇAPRAZ KARŞILAŞTIRMA


- MAJÖR/MAJOR[İng./Fr.] değil/yerine/= BÜYÜK/ÖNEMLİ

( Büyük, önemli. | Bir makam, bir akort ya da bir aralığın oluşma biçimi. | Büyük önerme. )


- MAKABLE TEŞMİL değil/yerine/= GERİ YÜRÜTÜM


- MAKALE değil/yerine/= YAZI


- MAKAM/MANSIP/MESNET/MEVKİ değil/yerine/= ORUN


- MAKAM ŞÖFÖRÜ değil/yerine/= ORUN SÜRÜCÜSÜ


- MAKAM TAZMİNATI değil/yerine/= ORUN ÖDENEĞİ


- MAKAMDA YÜKSELİŞ ile/ve/değil/yerine HİZMETTE YÜKSELİŞ

( Allah'ın kudretiyle bitişen kişi, hepimize ücretsiz ve menfaatsiz olarak hizmet eder. )

( Bir meyve ağacı, uzaktan hep yaprak görünür. Yanına yaklaşınca meyveleri görünmeye başlar. Yaprak olmasa meyve yetişemez. O kadar yaprağın hizmeti o meyveler içindir. )

( Keşkül Dergisi'nden: Hizmet I, Hizmet II )


- MAKARA değil/yerine/= SARDIRAÇ


- MAKBUZ[Ar.] değil/yerine/= ÖDENDİ BELGESİ


- MAKİNE değil/yerine/= İŞLERGE


- MAKİNİST değil/yerine/= İŞLERGECİ


- MAKSAT[Ar. < KASD]/AMAÇ[Fars.] değil/yerine/= EREK


- MAKSİMAL[/MAXIMAL[[İng.] değil/yerine/= EN ÇOK | EN YÜKSEK


- MAKSİMİZASYON/MAXIMIZATION[İng.] değil/yerine/= EN ÇOKLAMA, EN ÇOKLAYIM, EN ÇOKLATIM


- MAKSİMUM/MAXIMUM[İng.] değil/yerine/= EN ÇOK | EN YÜKSEK


- MAKSİMUM değil/yerine/= EN ÇOK/YÜKSEK


- MAKSİMUM değil/yerine/= SON SINIR / EN FAZLA


- MAKSUMUN ALEYH değil/yerine/= BÖLEN


- MAKTUL[Ar.] değil/yerine/= ÖLDÜRÜLEN


- MAKYAJ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÜLÜMSE/MEK

( Kişinin en güzel/iyi/büyüleyici/olmazsa olmaz/değerli/etkili/sınırsız/sürekli makyajı, gülümsemesidir. )


- MAKYAJ[Fr.] değil/yerine SÜSLEM / YÜZ BOYAMA


- MAL/META ile/değil/yerine CAN


- MALA[Fars.] değil/yerine/= SÜRGÜ

( Harç alıp sürmeye yarayan, çoğu üçgen biçiminde, yassı, demirden, tahta saplı, duvarcı ve sıvacı aracı. )


- MALABSORPSİYON/MALABSORPTION[İng.] değil/yerine/= EMİLİM BOZUKLUĞU


- MALADJUSTMENT[İng.] değil/yerine/= UYUM BOZUKLUĞU


- MALAKİT[Fr. MALACIHTE < Yun.] değil/yerine/= BAKIRTAŞI

( Yeşil renkli, yontulup parlatılabilen, doğal bakırlı, hidratlı karbonat. )


- MALEZYA'DA:
KENT değil/yerine KÖY

( Malezya halkı, (daha çok) yerleşim ve yaşamak için kent yerine köyleri tercih etmektedir. )


- MALFORMASYON/MALFORMATION[İng.] değil/yerine/= OLUŞUM BOZUKLUĞU | BİÇİM KUSURU


- MALI SEVMEK ile/değil/yerine KENDİNİ SEVMEK

( Kendini sevemeyenin sevdiği. İLE ... )


- MALİGNANSİ/MALİGNANCY[İng.] değil/yerine/= KÖTÜCÜLLÜK


- MALİGNİTE/MALIGNITY[İng.] değil/yerine/= KÖTÜCÜLLÜK


- MÂLİK[< MÜLK | çoğ. MÜLLEK] ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SÂLİK[< SÜLÛK]

( Sahip, bir şeye sahip olan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Bir tarikata girmiş bulunan. | Yolcu, Allah'a giden yolu tutana, seyr hâlinde bulunduğu sürece verilen isim. )


- MALNÜTRİSYON/MALNUTRITION[İng.] değil/yerine/= KÖTÜ BESLENME


- MALPOZİSYON/MALPOSITION[İng.] değil/yerine/= KÖTÜ KONUM


- MALPRAKTİS/MALPRACTICE[İng.] değil/yerine/= HATALI TIBBİ UYGULAMA


- MALROTASYON/MALROTATION[İng.] değil/yerine/= KUSURLU DÖNÜŞ


- MALUL GAZİ değil/yerine/= SÖKEL BATUR


- MALÛL[Ar.] değil/yerine/= SÖKEL/SAKAT | GÜÇSÜZ


- MALULEN değil/yerine/= SÖKELCE/SÖKELLİKTEN


- MALUM/AKTİF değil/yerine/= ETKEN


- MALUMUNUZ ... ile/ve/değil/yerine/<> ANIMSARSANIZ ...


- MALUMUNUZ ... ile/ve/değil/yerine/<> BİLDİĞİNİZ GİBİ


- MALZEME[Ar.] değil/yerine/= GEREÇ


- MAMUR[Ar.] değil/yerine/= BAYINDIR

( Gelişip güzelleşmesi, yaşayış koşullarının uygun duruma getirilmesi için üzerinde çalışılmış olan. )


- man. pr.[Lat. < MANE PRIMO] değil/yerine/= SABAH ERKENDEN


- MÂNÂ[Ar.] değil/yerine/= ANLAM


- MANCANA[İt.] değil/yerine/= FIÇI

( Gemilerde, içme suyu konulan, büyük, yassı fıçı. )


- MANDREN/MANDRİN[İng.] değil/yerine/= DALGI KILAVUZU


- MANEN değil/yerine/= ÖZCE


- MANEVİ TAZMİNAT değil/yerine/= ÖZCÜL ÖDENCE


- MANEVİ değil/yerine/= ÖZCÜL


- MANEVİYAT değil/yerine/= ÖZCÜLLÜK


- MANEVRA[Fr.] değil/yerine/= DÖNÜŞ/HAREKET

( Bir aygıtın işleyişini düzenleme, yönetme eylemi ya da biçimi. | Geminin bir yere yanaşmak ya da bir yerden çıkmak için yaptığı hareket. | Lokomotifin, katar katmak ya da katar dağıtmak için ileri geri giderek hattan hasa geçmesi. | Hareket, gidiş-geliş. | Asker birliklerini, savaşa hazırlamak amacıyla, arazi üzerinde yapılan geniş ölçüde savaş denemesi, tatbikat. | İstenilen amaca ulaşmak için tutulması gereken yol. )


- MÂNİ OLMAK değil/yerine/= ÖNLEMEK


- MÂNİ[Ar.]/ENGEL[Fars. :Parazit.] değil/yerine/= ENGEL


- MÂNİ[Ar.] değil/yerine/= ÖNLEYİCİ/ENGEL


- MANİFATURA[İt. < Lat.] değil/yerine/= KUMAŞ/DOKUMA

( Fabrika yapımı her türlü kumaş ve bez gibi dokumalar. )


- MANİFESTASYON/MANIFESTATION[İng.] değil/yerine/= GÖRÜNÜR BELİRTİ-BULGU


- MANİFESTO[İt. < Lat.] değil/yerine/= BİLDİRİ


- MANİK ATAK/MANIC EPISODE[İng.] değil/yerine/= TAŞKINLIK DÖNEMİ


- MANİK-DEPRESİF PSİKOZ değil/yerine/= TAŞKIN-ÇÖKÜMLÜ ÇILDIRI


- MANİKA[İt. < MANICA] değil/yerine/= BACA[Fars. < BÂCE]

( Gemilerde, ambarlara ve makine bölümüne hava vermek için güverteye açılan baca. )


- MANİKÜR[Fr.] değil/yerine/= EL/TIRNAK BAKIMI


- MANİPÜLASYON/MANİPULATION[İng.] değil/yerine/= YÖNLENDİRME | GÜDÜMLEME | HİLEYLE YÖNLENDİRME | KARŞIDAKİYLE OYNAMA, KARŞIDAKINİ ÇIKARI İÇİN KULLANMA. | ELLE KULLANMA


- MANİPÜLASYON değil/yerine/= YÖNLENDİRİM


- MANİPÜLATİF değil/yerine/= YÖNLENDİRİMLİ


- MANİPÜLATÖR/MANİPLE değil/yerine/= YÖNLENDİREÇ/YÖNLENDİRİMCİ/YÖNLENDİREÇÇİ


- MANOMETRE[Fr. < Yun. MANOS: Seyrek, yumuşak. | METRON: Ölçü.] değil/yerine/= BASIÖLÇER


- MANŞET[Fr. < MANCHETTE] değil/yerine/= ÖNBAŞLIK


- MANSİYON[Fr.] değil/yerine/= ÖZENDİRME ÖDÜLÜ

( Bir yarışmada, konulan ödüle yeterli nitelikte görülmemekle birlite, anılmaya değer bulunan kişiye ya da yapıta verilen derece. )


- MANŞON/CUFF[İng.] değil/yerine/= SARGAN


- MANTAR(/LAMAK)" ile/değil/yerine/>< KANTAR/TERAZİ (ÖLÇÜ/T)


- MANTIK EYTİŞİMİ ile/ve/değil/yerine YAŞAM EYTİŞİMİ


- MANTIK KALIPLARI ile/ve/değil/yerine MANTIK


- MANTIK, MANTIKLI/LIK ile/ve/<>/değil/yerine TUTARLI/LIK

( LOGIC, LOGICAL/NESS vs./and/<> CONSISTENCY
CONSISTENCY instead of LOGIC, LOGICAL/NESS )


- MANTIK ile/değil/yerine UYGULAMA


- MANTIK ile/ve/değil/yerine YÖNTEM


- MANTIKEN değil/yerine/= ESTEMCE


- MANTIKÎ/MANTIKSAL değil/yerine/= ESTEMLİ


- MANTIKLI ile/ve/değil/yerine/||/<> YERİNDE/İSABETLİ


- MANTIKSIZ" ile/değil/yerine TUHAF


- MANUEL/MANUAL[İng.] değil/yerine/= EL KITABI | ELLE YAPILAN


- MANYETİK değil/yerine/= KAPGILI


- MANYETİZMA değil/yerine/= KAPGIBİLİM | KAPGILAMA/KAPGILIK


- MANZARA değil/yerine/= GÖRÜNÜM/GÖREY


- MARABA/RENÇBER[Fars.]/IRGAT[Yun.] değil/yerine/= ÇİFTÇİ/ORTAKÇI


- MARASMUS[İng.] değil/yerine/= ZAFİYET, ARIKLIK


- MARATON değil/yerine/= UZUN KOŞU


- MAREŞAL/MÜŞİR değil/yerine/= SAVAŞHAN


- MARİFETİYLE değil/yerine/= ELİYLE/ARACILIĞIYLA


- MARJ/MARGIN[İng.] değil/yerine/= SINIR


- MARJ[Fr.] değil/yerine/= PAY

( Ticari bir işlemde zarar tehlikesine karşı ayrılan pay. | Yazılmış ya da basılı bir kâğıdın kenarında bırakılmış boşluk. )


- MARJİNAL FAYDA değil/yerine/= SONBİRİM YARARI


- MARJİNAL/MARGINAL[İng.] değil/yerine/= SINIRDA | SIRA DIŞI

Bugün[22 Ekim 2025]
itibarı ile 13.366 başlık/FaRk ile birlikte,
13.366 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(30/55)