
Değil/yerine (... değil/yerine ... bağlaçlı FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 13.366 başlık/FaRk ile birlikte,
13.366 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(22/55)
- İHTİRÂS değil/yerine/= TUTKU
- İHTİŞÂM değil/yerine/= GÖRKEM/GÖZALICILIK
- İHTİSÂR değil/yerine/= SADELEŞTİRME
- İHTİSAS ile/ve/değil/yerine İHSAS
- İHTİVA(EDEN) değil/yerine/= İÇERME/İÇEREN
- İHTİVÂ ETMEK değil/yerine/= İÇERMEK
- İHTİVÂ değil/yerine/= KAPSAMA
- İHTİYAÇ HALİNDE[Ar.] değil/yerine/= GEREK OLDUĞUNDA
- İHTİYAÇ HASIL OLUNCA değil/yerine/= GEREKTİĞİNDE
- İHTİYACA CEVAP VERMEK değil/yerine/= GEREKSİNİMİ KARŞILAMAK
- İHTİYÂR ile/değil/yerine/=/<>/> YAŞLI
- İHTİYARLAMA ile/değil/yerine YAŞLANMA
- İHTİYAT KAYDI İLE değil/yerine/= SAKINARAK/SAKINILARAK
- İHTİYATÎ TEDBİR değil/yerine/= SAKINTIL ÖNLEM
- İHTİYAT/Î[Ar.] değil/yerine/= SAKINTI/L
- İHTİYATLI/İHTİYATKÂR değil/yerine/= SAKINGAN
- İHTİYAT/LI[Ar.] değil/yerine/= SAKINMA/SAKINGAN
( Herhangi bir korku ya da düşünce ile bir şeyi yapmaktan uzak uzak durmak, içtinap etmek. | Olabileceği düşünülen kötülüklere karşı önlemler almak. | Korumak, esirgemek, gözetmek. )
- İHTİYOLOJİ değil/yerine/= BALIK BİLİMİ
- İHTİZAZ[Ar.]/VİBRASYON[Fr./İng.]/REZONANS[Fr./İng. < RESONANCE] değil/yerine/= TİTREŞİM/SESELİM/TINLAŞIM
- İHTİZÂZ değil/yerine/= KENDİNİ ALÇAK TUTMA, ALÇALMA [bkz. TEZELLÜL] | TİTREME | SIÇRAYIP OYNAMA | SALLANMA | HAZZETME, GÖNLÜ FERAHLAMA )
- İKÂME (ETME) değil/yerine/= ORNATMA
( Bir türün yerine onun değişik bir biçiminin geçmesi. | [kimya] Molekülün geri kalan bölümünde değişikliğe yol açmadan, bir atom ya da bir kök yerine bir başka atom ya da kökün geçmesi. | [mat.] Bir cebirsel ifadenin yerine bir başkasını koyma işlemi. )
- İKÂME[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKMAL[Ar.]
- İKÂMET[Ar.] ETMEK değil/yerine/= OTURMAK/KONA YAŞAMAK
- İKÂMET/İZAZ ile/ve/değil/yerine/<> KONUK AĞIRLAMA
- İKÂMETGÂH İLMÜHABERİ[Ar.] değil/yerine/= KONUT/OTURUM/YERLEŞİM BELGESİ
- İKÂMETGÂH[Ar. + Fars.]/MESKEN[Ar.] değil/yerine/= KONUT
- ÎKÂZ[Ar.] değil/yerine/= UYARI
- İKBALPEREST değil/yerine/= GÜN DÜŞKÜNÜ
- İKİ "HAFTADIR" ... ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKİ OTURUMDUR/DERSTİR ...
- İKİ KİŞİ ARASINDAKİ İLİŞKİYE/İLETİŞİME:
[ne yazık ki]
| "BEL ALTI/NDAN" "BAKAN/YAKLAŞAN" ile/ve/||/<> "KARINDAN" "BAKAN/YAKLAŞAN" ile/ve/||/<> "ZİHİN/DEN" "BAKAN/YAKLAŞAN" |
ile/değil/yerine/><
KALP/TEN BAKAN/YAKLAŞAN
( [ne yazık ki]
| "Eşeysel/cinsel ilişki ("olarak") görür." İLE/VE/||/<> "Çıkar ilişkisi ("olarak") görür." İLE/VE/||/<> "İdeolojik ilişki ("olarak") görür." |
İLE/DEĞİL/YERİNE/><
Yalnızca/koşulsuz, ilişki görür. / Yalnızca/koşulsuz, saygı ve sevgi ilişkisi görür. )
- İKİ YIL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ALTMIŞ YIL
( Konuşabilmek için gerekli zaman. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Susabilmek ve susabilmeyi anlayabilmek için geçen [ya da bu kadar uzun sürmeyebilecek] zaman. )
- İKİLİK değil/yerine/>< BİREŞİM/TEVHİD
- İKİLİLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ÜÇLÜLÜK
- DÜŞÜNMEK:
İKİNCİL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRİNCİL
- İKİNCİL KAYNAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRİNCİL KAYNAKLAR
- İKİNCİL KAYNAKLAR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ANA KAYNAKLAR
( Petrol, Doğalgaz, Uranyum. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Güneş, akarsu, rüzgâr, jeotermal, hidrojen. )
- İKİNCİL KAYNAKLARLA:
ÇÖZÜMLEME değil/yerine BETİMLEME
( İkincil kaynaklarla, belki betimleyici(tasvirî) çalışmalar yapılabilir fakat çözümleyici(tahlilî) çalışmalar yapılamaz! )
- İKİSİ DE ile/ve/değil/yerine İKİSİ BİRLİKTE
- İKİYÜZLÜLÜK ile/ve/değil/yerine ÇELİŞKİ
( CONTRADICTION instead fo RİYÂ )
( [not] RİYÂ vs./and/but CONTRADICTION )
- İKİYÜZLÜLÜK ile/ve/>/değil/yerine GÖSTERİŞ BUDALALIĞI
- İKLİM HARİTASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ANAKARA/KITA HARİTASI
( LEVAMİ'U'N NUR - KÂTİP ÇELEBİ )
- İKNA EDİCİ değil/yerine/= İŞANDIRMACI
- İKNA ETMEK değil/yerine/= İŞANDIRMAK
- İKNA OLMAK değil/yerine/= İŞANMAK
- İKRAH[Ar.] ETMEK değil/yerine/= İĞRENMEK/TİKSİNMEK
- İKRAM (ETMEK) değil/yerine/= SUNUNÇ/LAMAK
- İKRAMİYE değil/yerine/= SUNUNÇLUK
- İKTER/JAUNDICE[İng.] değil/yerine/= SARILIK
- İKTİBÂS ile/değil/yerine TAHSİL
- İKTİDAR PARTİSİ değil/yerine/= ERK BİRELİ
- İKTİDAR[Ar.] değil/yerine/= ERK
- İKTİDAR değil/yerine İTİBAR
- İKTİDARDA KALMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İTİBARDA KALMAK
- İKTİFA'[Ar. < KİFÂYET] değil/yerine/= YETİNME
- İKTİSÂB[< KESB] değil/yerine/= KAZANMA, EDİNME
- İKTİSABÎ MÜRÛR-U ZAMAN değil/yerine/= KAZANDIRICI YILLANMA
- İKTİSÂD[< KASD] değil/yerine/= AŞIRI GİTMEME, DAVRANMAMA | TUTUM | BİRİKTİRME, ARTIRMA | EKONOMİ (AMELDE/EYLEMDE İTİDÂL/DENGE)
- İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ değil/yerine/= GEÇİMGE VE YÖNETİM BİLİMLERİ ALANDALI
- İKTİSADİ DEVLET TEŞEKKÜLÜ değil/yerine/= GENERKİL GEÇİMGE KURULUŞU
- İKTİSAP ETMEK değil/yerine/= KAZANMAK/EDİNMEK
- İKTİSAT/İKTİSADİ[Ar.]/EKONOMİ/K[İng. < ECONOMY] değil/yerine/= GEÇİMGE/GEÇİMSEL
- İLA/HUMAN LEUKOCYTE ANTIGEN[İng.] değil/yerine/= İNSAN AKYUVAR ANTİJENİ, İNSAN LÖKOSIT ANTİJENİ
- İLAÇ TOLERANSI/DRUG TOLERANCE[İng.] değil/yerine/= İLAÇ DOZ YETERSİZLİĞİ
- İLÂÇ[Ar.] ile/ve/değil/yerine/<>/< BESİN
( Besininiz, ilâcınız; ilâcınız, besininiz olsun! )
- İLÂÇ değil/yerine/= EM
- YASALAR/KANUNLAR:
"İLÂHÎ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/⊇/< BEŞERÎ/İNSANİ
( (Olan ve olması gereken...
Belirli ve yaygın bir kesime. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/⊇/< [ne iyi ki] Herkese. )
(Çoğunluk/yaygın/baskın olmasına karşın olmaması gereken...
Herkese. İLE/VE/||/<> [ne yazık ki] Belirli bir kesime. )
- İLÂM[Ar.] değil/yerine/= YARGI BELGESİ
- İLÂN[Ar.]/ANONS[Fr. < ANNONCE] değil/yerine/= DUYURU/DUYURMAK/DUYUT
( Söz ve yazı yoluyla verilen kısa haber. )
( ANONSE[Fr.]: Bildirilmiş, ilân edilmiş. )
- İLAN değil/yerine/= DUYURU
- İLÂVE (ETMEK) değil/yerine/= EK/KATKI, ULAMA
- İLÂVE ETMEK değil/yerine/= EKLEMEK/KATMAK/KATKI/ULAMAK
- İLÂVETEN[Ar. + Fars.] değil/yerine/= EK OLARAK/EK YOLUYLA/EKLEYEREK
- İLCAM[Ar.] değil/yerine/= GEMLEMEK, DİZGİNLEMEK
- İLELEBET[Ar.] değil/yerine/= SÜRGİT
- İLERİDE OLUR" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ŞİMDİ YAPARSA/M OLUR
- İLERLEME:
HIZLI ile/ve/değil/yerine UZAK
( Yalnız. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Birlikte/beraber. )
( Hızlı ilerlemek/gitmek istiyorsan, yalnız git; uzağa gitmek istiyorsan, beraber! )
- İLERLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SÜRDÜRMEK
- İLETKEN ile/değil/yerine/||/></< YALITKAN
( Elektrik akımını kolayca geçiren nesne. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/>< Elektrik akımını geçirmeyen nesne. )
( vs./and/||/<>/but/< INSULATOR
INSULATOR instead of CONDUCTOR )
- İLGİ ÇEKİCİ ile/değil/yerine SIRADIŞI
- İLGİNÇ/LİK ile/ve/değil/yerine/||/<> SIRADIŞI/LIK
- İLHÂD değil/yerine/= GERÇEK İNANÇTAN DÖNME | ALLAH'IN VARLIĞINA BİRLİĞİNE İNANMAMA | TANRI TANIMAZLIK, ATEİZM [bkz. ŞİRK, İŞRÂK]
- İLHAM ALMAK değil/yerine/= ESİNLENMEK
- İLHAM VERMEK değil/yerine/= ESİNLEMEK
- İLHÂM[Ar.] değil/yerine/= ESİN(LENME)/İÇE DOĞMA/BERGÜ
- İLHAMÎ değil/yerine/= ESİNSEL/BERGÜSEL
- İLİM ile/ve/değil/yerine ANLAYIŞ
( [not] SCIENCE vs./and/but PARADIGM
PARADIGM instead of SCIENCE )
- İLİMLER:
(")GÜMÜŞ(") ile/ve/değil/yerine/||/<>/< (")ALTIN(")
( Dışsal/zâhirî/dünyevi. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< İçsel/bâtınî/manevî. )
- İLİNEK/SEL ile/ve/değil/yerine TÖZ/SEL
- İLİŞKİ ile/değil/yerine BAĞINTI
- İLİŞKİDE/EVLİLİKTE:
İKİ KİŞİNİN "BİR KİŞİ OLMASI" (VE BEKLENTİSİ) ile/değil/yerine/>< BİR KİŞİNİN İKİ KİŞİ OLABİLMESİ
- İLİŞKİLENDİRMEK ile/ve/değil/yerine/<>/> AN'A GETİRMEK
- İLİŞKİLERDE:
DEVRİLMEK değil/yerine EVRİLMEK
- İLİŞKİLERDE:
"GÜVENİLİRLİK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "ELDE TUTULABİLİRLİK/TUTULAMAZLIK"
- İLİŞKİLERİ:
BİTİRMEK ile/değil/yerine DONDURMAK
- İLİŞKİYİ:
YÜRÜYÜŞ GİBİ SÜRDÜRMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DANS GİBİ SÜRDÜRMEK
- İLK YARDIMDA ÖNCELİKLER:
HASTANIN DURUMU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OLAY YERİ GÜVENLİĞİ
( Önce kendi güvenliğimiz, sonra çevrenin/trafiğin vs. güvenliği ve daha sonra hastanın güvenliği. )
- İLKELERİM ile/değil/yerine İLKELER (VE İLKESELLİK)
- İLKEL/LİK değil/yerine/>< İLKELİ/LİK
( Kişiyi ayakta tutan, iskelet ve kas sistemi değil ilkeliliğidir. )
( )
( İlkel olmak istemiyorsak ilkeli olmak durumundayız. )
- İLKELLİK ile/ve/değil/yerine/||/=/<>/></> UYGARLIK
- İLLEGAL değil/yerine/= YASADIŞI
- İLLİYET BAĞI değil/yerine/= NEDENSELLİK BAĞI
- İLLÜZYON[İng./Fr. < ILLUSION] değil/yerine/= YANILSAMA
- İLMÎ TEVHÎD ile/ve/değil/yerine HÂL TEVHÎDİ
( Ham. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Olgun. )
( Tevhidi anlayan, mağaradan çıkar. )
( Evvelâ hâl gerek, neylesin ilim. )
- İLMULLÂH ile/ve/değil/yerine MARİFETULLÂH
( Allah'ı bildim" cümlesinde bilmek anlamında ilim sözcüğü kullanılmaz. Çünkü, filozof ve kelâmcılara göre ilim, tümellere ilişkin olduğundan, Allah'ın zâtını bilmek(ilim) mümkün değildir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Bilmek(ilim) yerine Marifet kullanılır. Çünkü Marifet filozof ve kelâmcılara göre tikellere ilişkindir. )
( Mârifetullah'ta, fikir/tefekkür kalmaz. )
- ILR/İMPLANTABLE LOOP RECORDER[İng.] değil/yerine/= YÜREK İÇİ DÖNGÜ KAYDEDICİ
- İLTİFAT ETMEK değil/yerine/= İLGİKAYRI GÖSTERMEK
- İLTİFAT[Ar. < İLTAFAT] değil/yerine/= İLGİKAYRI(/DÖNMEK/İLGİLENMEK/YÖNELMEK)
- İLTİFAT ile/ve/değil/yerine/<> ŞÜKRAN
- İLTİHAP[Ar. değil/yerine/= YANGI
- İLTİMAS[Ar.] değil/yerine/= KAYIRMA/KAYIRIŞ
- İLTİSAKLI[Ar.] değil/yerine/= İLİŞKİLİ
- İLÜSTRASYON ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SANAT
( Yöntemli. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yöntemsiz. )
- İLÜZYON değil/yerine GÖZBAĞI
- İM/İNTRAMÜSKÜLER İNTRAMUSCULAR[İng.] değil/yerine/= KAS İÇİ
- IMAGO[İng.] değil/yerine/= BÜYÜKLER İMGESİ
- İMAJ/IMAGE[İng.] değil/yerine/= GÖRÜNTÜ | İMGE
- İMAJ değil/yerine/= İMGE/GÖRÜNTÜ
- İMAJİNASYON/IMAGINATION[İng.] değil/yerine/= İMGELEM
- İMÂL(ÂT) değil/yerine/= YAPIM (İŞLERİ)
- İMÂLATHANE değil/yerine/= İŞLEYİMEVİ
- İMÂL/İMÂLAT değil/yerine/= İŞLEYİM
- İMÂLL ETMEK değil/yerine/= İŞLEYİMLEMEK
- İMÂR değil/yerine/= BAYINDIRLIK
- İMBİK değil/yerine/= DAMITICI
- İMEYL/E-MAIL NUMARASI değil/yerine/= E-POSTA BULUNAĞI
- İMGESEL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KAVRAMSAL
( Bireysel. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Toplumsal. )
- İMKÂN değil/yerine/= OLANAK
- IMMATÜR/IMMATURE[İng.] değil/yerine/= OLGUNLAŞMAMIŞ
- IMMOBIL/IMMOBILE[İng.] değil/yerine/= HAREKETSİZ
- IMMOBİLİZASYON/IMMOBILIZATION[İng.] değil/yerine/= SABİTLEME
- IMMORAL/ITY[Fr./İng.] değil/yerine/= TÖRETANIMAZ/LIK
( Daha üstün saydığı bir töre adına geçerli töreyi tanımayan. | Töre kurallarına aykırı olan. )
- IMMÜN/IMMUNE[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIK
- IMMUNE-MEDIATED/IMMUNE-MEDIATED[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLIK ARACILI
- IMMÜNİTE/IMMUNITY[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLIK
- IMMÜNİZASYON/IMMUNIZATION[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLAMA
- IMMÜNOJENİK/IMMUNOGENIC[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLAŞTIRAN
- IMMÜNOJENİTE/IMMUNOGENICITY[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLILIK YETISİ
- IMMÜNOLOJİ/IMMUNOLOGY[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLIK BİLİMİ
- IMMÜNOMEDİYATÖR/IMMUNE-MEDIATED[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLIK ARACILI
- IMMÜNOMODÜLASYON/IMMUNOMODULATION[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLIK UYUMLAMASI
- IMMÜNOMODÜLATÖR/IMMUNOMODULATORY[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLIK UYUMLAŞTIRICI
- IMMÜNOSÜPRESİF/IMMUNOSUPPRESSIVE[İng.] değil/yerine/= BAĞIŞIKLIK BASKILAYICI
- IMMÜNOTERAPİ/IMMUNOTHERAPY[İng.] değil/yerine/= AŞI TEDAVİSİ, BAĞIŞIKLIK SAĞALTIMI
- IMMUTABLE[İng.] değil/yerine/= DEĞİŞMEZ
- İMPAKSİYON/IMPACTION[İng.] değil/yerine/= TAKILMA
- İMPAKT/IMPACT[İng.] değil/yerine/= ETKİ
- İMPARATOR[İt. < IMPARATORE] değil/yerine/= İLHAN
- İMPARATORİÇELİK değil/yerine/= İLHATUN/LUK
- İMPARATORLUK değil/yerine/= İLHANLIK
- İMPEDANS/IMPEDANCE[İng.] değil/yerine/= DİRENÇ
- İMPERMEABL/IMPERMEABLE[İng.] değil/yerine/= GEÇİRİMSİZ
- IMPLANT[İng.] değil/yerine/= EKİT, DOKU EKİMİ
- İMPLANTASYON/IMPLANTATION değil/yerine/= EKİM
- İMPLİSİT BİLGİ/IMPLICIT KNOWLEDGE[İng.] değil/yerine/= ÖRTÜK BİLGİ
- İMPLİSİT/IMPLICIT[İng.] değil/yerine/= ÖRTÜK
- İMPRESYON/IMPRESSION[İng.] değil/yerine/= İZLENİM | ÇÖKÜNTÜ, | BASI İZİ
- IMPRINTING[İng.] değil/yerine/= BASIMLAMA
- İMPULS/IMPULSE[İng.] değil/yerine/= UYARI | DÜRTÜ
- İMPULS[İng. < IMPULSE] değil/yerine/= UYARIM/UYARAN
- İMPULSİF/IMPULSIVE[İng.] değil/yerine/= DÜRTÜSEL
- İMTİDÂD[< MEDD] değil/yerine/= UZAMA, UZANMA; YAYILMA, UZUN SÜRME | UZAY | NESNE (RES EXTENSA)
- İMTİHAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İMKÂN
- İMTİHÂN[Ar. < MEHN] değil/yerine/= DENEME, SINAMA | SINAV
- İMTİNA ETMEK değil/yerine/= KAÇINMAK/SAKINMAK/GERİ DURMAK
- İMTİNÂ değil/yerine/= KAÇINMA/SAKINMA/ÇEKİNME/GERİ DURMA
- İMTİYÂZ[Ar.] değil/yerine/= AYRICALIK | FARKLI OLMAK
- İMZA/SİGNATÜR değil/yerine/= ÖZİM
- İMZAYI:
ADIN ALTINA ATMAK ile/ve/değil/yerine ÜSTÜNE ATMAK
- in d[Lat. < IN DIES] değil/yerine/= HER GÜN
- IN SILICO[İng.] değil/yerine/= SANAL ORTAMDA
- IN SITU[İng.] değil/yerine/= YERİNDE
- IN VITRO[İng.] değil/yerine/= ORGANİZMA DIŞINDA
- İN VİVO DESENSITİZASYON/IN VIVO DESENSITIZATION[İng.] değil/yerine/= ORGANİZMADA DUYARSIZLAŞTIRMA
- IN VIVO EKSPOJUR[İng.] değil/yerine/= ORGANİZMADA KARŞI KARŞIYA GELME
- İNAKTİF/İNACTIVE[İng.] değil/yerine/= EYLEMSİZ | ETKİSİZ
- İNAKTIVASYON/INACTIVATION[İng.] değil/yerine/= ETKINSİZLEŞME
- | "İNANAN" ile/ve/>< "KUŞKULANAN" |
değil/yerine/>
BAKMAYI BİLEN
( | "Mutludur." ile/ve/>< (")Bilgilidir.(") | DEĞİL/YERİNE Anlayandır. )
- İNANÇ(İTİKAT) ile/ve/değil/yerine/<>/>< MÜŞÂHEDE
- İNANÇ ile/ve/değil/yerine "BAKIŞ/GÖRÜŞ"
- İNANÇ ile/değil/yerine İLKE
- İNANÇ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNSANLIK
( Sadece kişiyi ilgilendiriyor. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Herkesi ilgilendiriyor. )
( )
- İNANÇ ile/ve/değil/yerine/<>/>/< İTİBAR
- İNANÇ ile/ve/değil/yerine TESPİT
( [not] BELIEF vs./and/but ESTABLISHING
ESTABLISHING instead of BELIEF )
- İNANÇLAR(IM) İÇİN (YAŞIYORUM) ile/değil/yerine İNANÇLAR(IMIN) DOĞRULTUSUNDA (YAŞIYORUM)
- İNANÇ"TA:
KATI "AKILCILIK" ile/||/<> "İMANCILIK" |
ile/değil/yerine/><
ELEŞTİRİCİ AKILCILIK
- İNANDIĞINI BİLMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< BİLDİĞİNE İNANMAK
- İNANILACAK BİLİM değil/yerine GÜVENİLİR BİLİM
- İNANILMAZ BİR ŞEY/İŞ YAPMAMIZ ile/değil/yerine YAPTIĞIMIZ ŞEYİ/İŞİ, İNANILMAZ BİR BİÇİMDE YAPMAMIZ
- İNANMAK ile/ve/değil/yerine AKLETMEK
( [not] TO BELIEVE vs./and/but TO REALIZE
TO REALIZE instead of TO BELIEVE )
- İNANMAK" ile/değil/yerine/>< ANLAMAK
( MEANING vs./and TO BELIEVE )
- İNANMAK ile/değil/yerine/>< BİLMEK
( [not] TO BELIEVE vs./but/>< TO KNOW
TO KNOW instead of TO BELIEVE )
- İNANMAK ile/değil/yerine KABUL ETME(ME)K
- İNAT (ETMEK/EDEN) ile/ve/değil/yerine/<> DİRENÇ/İHTİYÂR[< HAYIR] (GÖSTERMEK/GÖSTEREN)
- İNAT ETMEK değil/yerine/= DİRETMEK
- İNAT değil/yerine/= DİRETİ
- İNAT değil/yerine/>< İNCELİK
( İnat gördüğümüzde, ince/lâtif olalım.
[Keskin kılıç, yumuşak ipliği kesmez.] )
- İNAT değil/yerine/>< İNSAF
- İNATÇI/ANUT değil/yerine/= DİRETEK/DİRETKEN
- İNATLA değil/yerine/= DİRETİYLE
- İNCELİK/KALINLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARALIK
- İNCİL ile/değil/yerine YENİ AHİT
- INCLUSIVE[İng.] değil/yerine/= İÇLEYİCİ
- İNDEKS VAKA/INDEX CASE[İng.] değil/yerine/= İLK GÖSTERGE OLGU
- İNDEKS/LEME / ENDEKS/LEME / INDEX[İng.] değil/yerine/= DİZİNLEME | LİSTE | İŞARET | GÖSTERGE
- INDEPENDENT VARIABLE[İng.] değil/yerine/= BAĞIMSIZ DEĞİŞKEN
- İNDİFA[Ar.] değil/yerine/= PÜSKÜRME
( Yanardağlardaki püskürme. | Kızamık, kızıl vb. sayrılıklarda, gövdede kırmızı lekeler görülmesi. )
- INDIFERANSİYE/UNDIFFERENTIATED[İng.] değil/yerine/= FARKLILAŞMAMIŞ
- INDIKATÖR/INDICATOR[İng.] değil/yerine/= ENDİKATÖR
- İNDİRGEME ile/değil/yerine ATIF
- İNDİRGEME ile/değil/yerine AZALTMA
- İNDİRGEME ile/değil/yerine BİLME/BİLEREK
- İNDİRGEME ile/ve/değil/yerine/>< DAYANDIRMA
- [ne yazık ki]
İNDİRGEME ile/değil/yerine/>< DAYANDIRMA
- İNDİRGEME ile/değil/yerine DÖNÜŞ/KAYITIM/RÜCÛ/İRCÂ
- İNDİRGEME ile/ve/değil/yerine MODELLEME
- İNDİRGEME ile/değil/yerine/>< ÖRTÜŞTÜRME
- İNDİRGEME ile/değil/yerine YORUM/LAMA
( [not] TO REDUCE vs./but TO INTERPRET
TO INTERPRET instead of TO REDUCE )
- İNDİRGEMEK ile/değil/yerine ANLAMAYA ÇALIŞMAK
- İNDİRGEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> KISINGILAMAK/HAPSETMEK
- İNDİRGEMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YALINLAŞTIRMAK
- İNDİRGENMİŞ RASYONEL/LİK ile/ve/değil/yerine RASYONEL/LİK
- İNDİRİM/ISKONTO[İt.][İSKONTO değil!] ile/ve/değil/yerine "İYİLEŞTİRME"
- INDIVIDUAL[İng.] değil/yerine/= BİREY
- İNDÜKSİYON/INDUCTION[İng.] değil/yerine/= UYARTIM
- İNDÜKSİYON/INDUCTION değil/yerine/= İRGİTİM
- İNEKSİZ KALMAK ile/değil/yerine/>< İNEĞİ KAZANMAK
( Gelenekten kopmak, ilâhî feyzin kesilmesi. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Tanrılarla yeniden bağ kurmak. )
( "İnek, Ateş ve Kahraman" (İzzet Erş) kitabını da okumanızı salık veririz... )
( )
- INERT[İng.] değil/yerine/= ASAL
- INERVASYON/INNERVATION[İng.] değil/yerine/= SİNİR DONATISI
- İNFAK değil/yerine/= GEÇİNDİRİ
- INFANT[İng.] değil/yerine/= BEBEK
- INFANTILİZM/INFANTILISM[İng.] değil/yerine/= BEBEKSİLİK
- İNFAZ[Ar.] ETMEK değil/yerine/= YÜRÜTÜMLEMEK
- İNFAZ MASASI değil/yerine/= YÜRÜTÜM BİRİMİ
- İNFAZ MEMURU değil/yerine/= YÜRÜTÜM İŞYARI
- İNFÂZ[Ar. < NÜFÛZ | çoğ. İNFÂZÂT]/EXECUTION[İng.] değil/yerine/= YÜRÜTÜM, YERİNE GETİRME, UYGULAMA
- INFERANS/INFERENCE[İng.] değil/yerine/= ÇIKARSAMA
- INFERIOR[İng.] değil/yerine/= AŞAĞI
- INFERTILITE/INFERTILITY[İng.] değil/yerine/= KISIRLIK
- İNFİAL değil/yerine/= EDİLGİ
- İNFİAL değil/yerine/= ETKİLENME
- İNFİAL değil/yerine/= KIZGINLIK/ÖFKE
- İNFİLÂK[Ar.] (ETMEK) değil/yerine/= PATLAMA
- INFİLTRASYON/INFILTRATION[İng.] değil/yerine/= İÇE SIZMA
- INFIX değil/yerine/= İÇEK
- INFIXATION değil/yerine/= İÇEKLEME
- INFLAKS/INFLUX[İng.] değil/yerine/= İÇ AKIM
- INFLOW[İng.] değil/yerine/= İÇE AKIŞ | GİRİŞ
- INFRARED/INFRARUJ INFRARED[İng.] değil/yerine/= KIZILÖTESİ
- INFRARED RADYASYON/INFRARED RADIATION[İng.] değil/yerine/= KIZILÖTESİ IŞINIM
- INFÜZYON/INFUSION[İng.] değil/yerine/= DAMARDAN SIVI AKTARIMI
itibarı ile 13.366 başlık/FaRk ile birlikte,
13.366 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(22/55)