Bugün[16 Kasım 2025]
itibarı ile 45.309 başlık/FaRk ile birlikte,
45.309 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(165/183)


- TOWARD :/yerine -E DOĞRU


- TOWARDS :/yerine -E DOĞRU


- TOWER :/yerine KULE


- TOWN :/yerine KASABA, ŞEHİR


- TOX-/TOXİ-/-TOXİC/TOXİCO-/-TOXO- ile/||/<> VİR- ile/||/<> SEPSİS-/SEPT-/SEPTİ-/SEPTO-

( Zehir. İLE/||/<> Zehir. İLE/||/<> Zehirlenme, çürüme. )


- TOXİCOGENOMİCS ile/||/<> CLASSİCAL TOXİCOLOGY

( Toxicogenomics toksik maddelerin gen ifadesine etkisini incelerken İLE classical toxicology genel toksisite mekanizmalarını inceler )

( Formül: Dose-response genomics )


- TOY :/yerine OYUNCAK


- TOY ile TOY ile TOY

( Gençliği nedeniyle görgüsüz ve beceriksiz olan. İLE Ziyafet. İLE Kızıl tüylü bir kuş.[Lat. OTIS TARDA] )


- TOY ile/ve TOYDAN

( Tuz Gölü civarı, Kütahya ve Doğu Anadolu'da bulunur. İLE/VE Toy kuşunun iri bir türü. )


- TOY ile TOYDAN

( Kızıl tüylü bir kuş.[Lat. OTIS TARDA] İLE Bir tür iri toy kuşu. )


- TÖZ İKİLİĞİ(DUALİZMİ):
ETKİLEŞİMCİLİK ile/ve/||/<> EPİFENOMENALİZM ile/ve/||/<> PARALELİZM


- TÖZ İKİLİĞİ(DUALİZMİ) ile/ve/||/<> NİTELİK İKİLİĞİ(DUALİZMİ)

( ... İLE/VE/||/<> Nagel. | Chalmers. )


- TÖZ = CEVHER = SUBSTANCE[İng., Fr.] = das WESEN, WESENHEIT, STAMMBEGRIFF, SUBSTANZ[Alm.] = SUBSTANTIA[Lat.] = HË UZIA, HYPOSTASIS, HYPOKEIMENON[Yun.] = SOSTANZA[İt.] = SUBSTANCIA[İsp.] = SUBSTANTIE[Fel.] = SUBSTANS[Dan.] = SUBSTANTSIYA[Rus.]


- TÖZ ile/<> MODUS ile/<> CONATUS

( Kendinde varolan ve yine kendi aracılığıyla kavranan. İLE/<> Varoluşu, bir başkasına dayanan ve yine o başkası aracılığıyla kavranan. İLE/<> Bir şeyin, gücü yettiğince varoluşunu sürdürme çabası, yaşamda kalma isteği/arzusu. )


- TOZ ile/ve/||/<>/> PUDRA


- TOZ ve/||/<> TOPRAK

( Zamanı simgeler. VE/||/<> Mekânı simgeler. )

( Tarihi simgeler.[Ne yazık ki, bazı/çoğu şeyi bilmeyenler, değerini bilmiyor.] VE/||/<> Coğrafyayı simgeler.["Korumayı" "biliyoruz."] )

( Ardardalığı, derinliği simgeler. VE/||/<> Birlikteliği, yanyanalığı simgeler. )

( Tini simgeler. VE/||/<> Gövdeyi simgeler. )

( DUST and/||/<> SOIL/EARTH )


- TÖZ ile TÖS

( Kök, asıl, cevher. | Değişenlerin özünde değişmeden kaldığı varsayılan idealist kavram. İLE Hayvanı geri geri yürütmek. | Düşmanı püskürtmek. Karşısındakini yıldırarak kavgadan kaçırtmak. )


- TOZ ile TOZ ile TOZ ile TOZ

( Çok küçük ve hafif parçacıklara bölünmüş toprak. | Çok küçük parçacıklara bölünmüş olan herhangi bir nesne. | Katıların fiziksel etkilerle ufalanması sonucu oluşan, tane irilikleri yaklaşık bir mikron büyüklüğünde parçacıklar. | Genellikle tanelerin temizlenmeleri ya da öğütülmeleri sırasında meydana gelen ince durumdaki kuru parçacıklar. | Bu durumda olan. İLE Yayın kabzası üzerine kaplanan kayın ağacı kabuğu ve kirişi. İLE Asalak öldürücü olarak kullanılan katı bitkisel ya da madensel nesnelerin öğütülmüşü. | Hayvansal, bitkisel ve madensel kökenli nesnelerden elde edilen, organik ve inorganik yapılı, kuru ve birbiriyle bağlantısı olmayan ilaç biçimi. İLE Diz. )

( DUST vs. DUST vs. DUST vs. DUST )


- TÖZ ile/||/<>/> TÖZE

( Kök. İLE/||/<>/> Köklü. )


- TOZ ile ÜLGER/HÂV[Ar.]


- TOZAN ile TOZAN

( İncecik toz tanesi. | Tozu çok olan yer. İLE Kar fırtınası. )


- TOZKOPARAN ile TOZKOPARAN

( Çok rüzgârlı yer. İLE İstanbul, Merter'de bir semtin adı. )


- TOZLANMA ile/değil/||/<> TUZLANMA


- TOZLUK ile/ve/<> DOLAK

( ... İLE/VE/<> Bacaklara, ayak bileğinden, dize kadar dolanan, ensiz ve uzun kumaş parçası. )


- TPM/TEMPORARY PACEMAKER[İng.] değil/yerine/= GEÇİCİ KALP PİLİ


- TPN/TOTAL PARENTERAL NÜTRİSYON TOTAL PARENTERAL NUTRITION[İng.] değil/yerine/= TÜMÜYLE DAMARDAN BESLENME


- TRABEKÜLASYON/TRABECULATION[İng.] değil/yerine/= BÖLMELENİM


- TRABLUS ile/||/<> TRABLUS

(

Trablus (Libya)

  • Resmî adı: Tripoli (İngilizce), طرابلس الغرب (Ṭarābulus al-Gharb)
  • Ülke: Libya
  • Tarihsel köken: Fenike, Roma ve Bizans dönemlerinde Tripolitania bölgesinin merkeziydi. Ad, üç antik kentten türemiştir: Oea, Sabratha, Leptis Magna.
  • Dil: Arapça
  • Osmanlı dönemi adı: Trablusgarp

Trablus (Lübnan)

  • Resmî adı: Tripoli (İngilizce), طرابلس (Ṭarābulus)
  • Ülke: Lübnan
  • Tarihsel köken: Fenikelilerce kurulmuştur. Yunanlar döneminde Tripolis adını almıştır; Tyre, Sidon ve Arados koloni birliğini simgeler.
  • Dil: Arapça
  • Osmanlı dönemi adı: Trablusşam

Tripoli (Yunanistan)

  • Resmî adı: Tripoli (Τρίπολη)
  • Ülke: Yunanistan (Peloponez)
  • Köken: Antik Yunanca "Tripolis" (üç şehir) anlamındadır. Arapça Trablus biçimine dönüşmemiştir.

Öteki Tarihi Tripolis Yerleşimleri

Antik çağda Tripolis adını taşıyan bazı bölgeler şuralarda da bulunur...

  • Likaonya (Anadolu)
  • Mısır’da küçük bir yerleşim
  • Suriye ve Anadolu'nun bazı bölümleri

Ortak Noktalar – Dilsel ve Tarihsel Köken

Özellik Açıklama
Köken Trablus, Yunanca “Tripolis” (üç şehir) kökenlidir. Arapça'ya Ṭarâbulus biçiminde geçmiştir.
Tarihsel Etki Antik Yunan, Roma ve Bizans etkisinin ardından Arap fetihleriyle adı Arapçalaşmıştır.
Osmanlı Etkisi Trablusgarp (Batı Trablus – Libya) ve Trablusşam[Şam Trablusu – Lübnan] adlandırmaları yapılmıştır.
Dil Arapça ve Osmanlı Türkçesi'nde benzer biçimlerde anılmıştır.
Benzerlik İkisinde de Akdeniz kıyısı, tarihsel liman kenti olma, eski uygarlık etkisi vardır.
)


- TIRABZAN[Fars. < DARBEZİN] değil/yerine/= MERDİVEN KORKULUĞU


- TRACE :/yerine İZ, İZLEMEK


- TRACEABILITY[İng.] değil/yerine/= İZLENEBİLİRLİK


- TRACER İLE DATİNG İLE THERAPY ile/||/<> RADYOİZOTOP UYGULAMALARI

( Radyoaktif izotop kullanımları. )

( Formül: λ = ln2/t½ )


- TRACK :/yerine İZ, TAKİP ETMEK


- TRADE :/yerine TİCARET, TAKAS ETMEK


- ANANE/TRADİSYON değil/yerine/= GELENEK


- TRADITION :/yerine GELENEK


- TRADITIONAL :/yerine GELENEKSEL


- TRAFFIC :/yerine TRAFİK


- TRAFİK AYNASI :

( Tarabya burnu, Yani Tarabya Büyük Oteli önü çok virajlı olduğu için vasıtalardın bir birine çarpmaması için virajın denize doğru çıkan en uç noktasına konulan büyük bir trafik aynası idi zamanla kaldırıldı. )


- TRAFİK KURALLARI ve/<> PSİKİYATRİ


- TRAFİK = TRAFFIC[İng.] = CIRCULATION[Fr.] = VERKEHR[Alm.] = TRAFFICO[İt.] = TRÁFICO[İsp.]


- TRAFİKTE:
HIZ DÜŞÜRMEK ve/||/<>/< SEVDİKLERİMİZİ DÜŞÜNMEK


- TRAFİKTE ÖNCELİKLİLER[sırasıyla]:
ENGELLİ/LER ile/ve/< HASTA/LAR ile/ve/< YAŞLI/LAR ile/ve/<
ÇOCUK/LAR, ÖĞRENCİ/LER ile/ve/< HANIM/LAR ile/ve/<
YAYA/LAR ile/ve/<
BİSİKLETLİ/LER ile/ve/< MOTOSİKLETLİ/LER ile/ve/< ACİL DURUM ARAÇLARI[hasta taşıma, itfaiye, polis] ile/ve/<
TOPLU TAŞIMA ARAÇLARI[raylı düzenler öncelikli olmak üzere!] ile/ve/<
ARABA/LAR ile/ve/< AYRICALIKLI/LAR
[her seviyedeki/konumdaki resmî makam araçları (her ne kadar güvenlikleri "önemli/öncelikli" sayılsa da!)]

( Kişiye ait arabaların sayılarının ülkemizde çok olması [ya da artmasının teşvik ediliyor olması], yolların eski olanaksızlıklara göre düzenlenmiş olması, önceliği arabalara vermek için geçerli bir neden değildir/olamaz! Tam tersine, konumları/sıraları en sondadır! [Bu zihniyeti geliştirmeyi ve yaygınlaştırmayı, her birimiz haklarımıza sahip çıkarak daha da hızlandıracağız! Lütfen!!! Sizin de farkındalığınız, desteğiniz ve katılımınızla!...] )


- TRAFİK'TE:
SİLECEKLERLE SÜRÜCÜ EMNİYETİ ve LASTİK PATLARSA ve TAŞITI EKONOMİK KULLANMAK


- TRAFO[Alm.] değil/yerine/= DÖNÜŞTÜRÜCÜ

( Dönüştürücü. | Yüksek gerilim hattından aldığı elektriği kentin ağında kullanılabilecek seviyeye düşüren dönüştürücünün bulunduğu yer. )


- TRAGEDY :/yerine TRAJEDİ


- TRAGEDYA'DA:
ASKİLOS ile/ve/<> SOFOKLES ile/ve/<> EURUPIDES


- TRAIL :/yerine İZ, PATİKA


- TRAIN :/yerine TREN, EĞİTMEK


- TRAINING :/yerine EĞİTİM


- TRAIT[İng.] değil/yerine/= ÖZNEL YAPI


- TRAJEDİ ve KÖTÜMSERLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> GÜLDÜRÜ ve İYİMSERLİK


- TRAJEDİ ile/değil/yerine/>< KOMEDİ

( Yaşama, yakından baktığımızda. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Yaşama, uzaktan baktığımızda. )

( "Hissedenler" için. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Düşünenler için. )


- TRAJEDİ ile/ve/||/<>/> TRAVMA


- TRAKE[Fr. < TRACHEE] değil/yerine/= SOLUK BORUSU

( Soluk borusu. | Eklembacaklılarda bulunan özel solunum kanalları. )


- TRAKEİT/ŞEZEN[Ar.] değil/yerine/= SOLUK BORUSU YANGISI/İLTİHABI

( TRAKEİT )


- TRAKSİYON/TRACTION[İng.] değil/yerine/= ÇEKME, ÇEKİLME, ÇEKME GÜCÜ


- TRAKSİYON değil/yerine/= KALDIRGAÇ


- TRAKT/TRACT[İng.] değil/yerine/= YOL


- TRAKTÖR[Fr. < TRACTEUR] değil/yerine/= ÇEKERSÜRER

( Arkasına römork takılabilen, çift sürmek, yük taşımak vb. işlerde kullanılan motorlu iş makinesi. )


- TRAKUNYA[Yun.] değil/yerine/= ÇARPAN BALIĞI


- TRAMPLEN[Fr. < TRAMPLIN] değil/yerine/= SIÇRAMA TAHTASI

( Yüzme sporunda, suya yüksekten atlamada kullanılan bir ucu sabit, öteki ucu esneyen sıçrama tahtası. | Kayakta, atlamayı yapan sporcuya gerekli hızı sağlayan, özel olarak düzenlenmiş eğik alan. )


- TRAMVA/YA değil TRAVMA/YA


- TRAMVAY'DA, METRO'DA:
BİNMEYE ÇALIŞMAK değil/yerine İNENENLERE ÖNCELİK TANIYIP DAHA SONRA RAHATÇA BİNMEK


- TRAMVAY'DA, METRO'DA:
BİNMEYE ÇALIŞMAK değil/>< İNENENLERE ÖNCELİK TANIYIP DAHA SONRA RAHATÇA BİNMEK

( Yanlışı. >< Doğrusu. )


- TRANKİLİZAN/TRANQUİLİZER[İng.] değil/yerine/= YATIŞTIRICI


- TRANS ETKİSİ ile/||/<> TRANS ETKİLEME

( Trans etki kinetik labilize, trans etkileme termodinamik. )

( Formül: Pt(II) kompleksleri )


- TRANS/TRANCE[İng.] değil/yerine/= KENDİNDEN GEÇME


- TRANSACTION[İng.] değil/yerine/= İŞLEM


- TRANSDÜKSİYON/TRANSDUCTION[İng.] değil/yerine/= İLETİ


- TRANSDÜSER/TRANSDUCER[İng.] değil/yerine/= ÇEVİRGEÇ


- TRANSEKSİYON/TRANSECTION[İng.] değil/yerine/= ENİNE KESİ


- TRANSFER[İng., Fr.] değil/yerine/= AKTARIM, AKTARMA


- TRANSFER[İng.] değil/yerine/= AKTARMA


- TRANSFER :/yerine AKTARMAK, TRANSFER


- TRANSFERANS/TRANSFERENCE[İng.] değil/yerine/= AKTARIM


- TRANSFORM :/yerine DÖNÜŞTÜRMEK


- TRANSFORMASYON/TRANSFORMATION[İng.] değil/yerine/= YAPISAL DEĞİŞİM | DÖNÜŞÜM


- TRANSFORMASYON[Fr./İng.] değil/yerine/= DÖNÜŞÜM


- TRANSFORMASYON ile/||/<> TRANSDÜKSİYON

( Transformasyon doğrudan DNA alımı İLE transdüksiyon virüs aracılıdır )

( Formül: Direkt İLE virüs )


- TRANSFORMASYON ile/||/<> TRANSFEKSİYON

( Transformasyon bakteri DNA alma İLE transfeksiyon eukaryot. )

( Formül: Bacterial İLE eukaryotic DNA uptake )


- TRANSFORMATION vs. ALTERATION


- TRANSFORMATION :/yerine DÖNÜŞÜM


- TRANSFORMATİON ile/||/<> ISOMETRY

( Transformation genel dönüşüm İLE isometry mesafe koruyan. )

( Formül: General İLE distance preserving )


- TRANSFORMATÖR[Fr./İng.] değil/yerine/= DÖNÜŞTÜRÜCÜ


- TRANSFORMATÖR ile/||/<> JENERATÖR (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)

( Transformatör gerilim değiştirir, jeneratör elektrik üretir )

( Formül: V₂/V₁=N₂/N₁ İLE ε=NBAω )


- TRANSFORMİZM[Fr./İng.] değil/yerine/= DÖNÜŞÜMCÜLÜK


- TRANSFÜZYON/TRANSFUSION[İng.] değil/yerine/= KAN AKTARIMI


- TRANSGENİK/TRANSGENIC[İng.] değil/yerine/= GEN AKTARIMLI


- TRANSIT[İng.] değil/yerine/= DOĞRUDAN GEÇİŞ


- TRANSİT[Fr./İng.] değil/yerine/= DURMADAN GEÇMEK | GEÇİCİ

( Bir yerden dinlenmeden, beklemeden, durmadan geçmek. | Geçici. | Malların bir ülkenin topraklarından gümrüksüz geçmesi. )


- TRANSITION :/yerine GEÇİŞ


- TRANSİZYON/TRANSITION[İng.] değil/yerine/= GEÇİŞ, DEĞİŞME


- TRANSİZYONEL/TRANSITIONAL[İng.] değil/yerine/= DEĞİŞİCİ | GEÇİCİ


- TRANSKRIPSİYON/TRANSCRIPTION[İng.] değil/yerine/= KOPYALAMA


- TRANSKRİPSİYON[Fr./İng. < TRANSCRIPTION] değil/yerine/= ÇEVİRİYAZI/KOPYALAMA

( آ) ا) > Ā, ā

أ) ا) > A,a / E,e / I,ı/ İ,i / U,u/ Ü,ü

ب > B,b

پ > P,p

ت > T,t

ث > Ŝ,ŝ

ج > C,c

چ > Ç,ç

ح > Ĥ,ĥ

خ > Ħ,ħ

د > D,d

ذ > Ź,ź

ر > R,r

ز > Z,z

ژ > J,j

س > S,s

ش > Ş,ş

ص > Ś,ś

ض > Ż,ż / Đ,đ

ط > Ş,ş

ظ > Ž,ž

ع > Ǿ

غ > Ġ,ġ

ف > F,f

ق > Ķ,ķ

ك > K,k

ل > L,l

م > M,m

ن > N,n

و > V,v / Ū,ū / Ü,ü / O,o / Ö,ö

ه > H,h / a / e

لا > La / lā

ى > Y,y / I, ı / Ī,Ī

' > ǿ )

( â > Uzun a

é > Kapalı e

ē > Uzun e

π > Patlayıcı, tonlu, art damak ünsüzü

« > Sızıcı, tonsuz, art damak ünsüzü

h > Hırıltılı, sızıcı, sedasız ön damak ünsüzü

ȋ > Uzun i

ḳ > Patlayıcı, tonsuz, art damak ünsüzü

ñ > Nazal n

ō > Uzun o

û > Uzun u )


- TRANSKRİPSİYON ile/||/<> TRANSLASYON

( Transkripsiyon DNA→RNA İLE translasyon RNA→proteindir )

( Formül: Çekirdekte İLE ribozomda )


- TRANSKÜTAN/TRANSCUTANEOUS[İng.] değil/yerine/= DERİDEN


- TRANSKÜTANÖZ/TRANSCUTANEOUS[İng.] değil/yerine/= DERİ GEÇİŞLİ


- TRANSLATE :/yerine ÇEVİRMEK


- TRANSLİTERASYON[Fr./İng. < TRANSLITERATION] değil/yerine/= HARF ÇEVİRİSİ

( Yabancı yazıların, okunuşları dikkate alınmadan harf harf aktarılması. )


- TRANSLOKASYON İLE İNVERSİYON İLE DUPLİKASYON ile/||/<> KROMOZOM ANOMALİLERİ

( Kromozomlardaki yapısal değişiklikler. )

( Formül: Karyotip: 46 ileXX veya 46 ileXY )


- TRANSLOKASYON/TRANSLOCATION[İng.] değil/yerine/= YER DEĞİŞİM


- TRANSLÜMINAL/TRANSLUMINAL[İng.] değil/yerine/= İÇ BOŞLUKTAN


- TRANSLÜMINASYON/TRANSİLLUMINATION[İng.] değil/yerine/= IŞIK GEÇİRİM


- TRANSLÜSEN/TRANSLUCENT[İng.] değil/yerine/= YARI SAYDAM


- TRANSMEMBRAN/TRANSMEMBRANE[İng.] değil/yerine/= ZARDAN


- TRANSMİSYON/TRANSMISSION[İng.] değil/yerine/= AŞIRTIM | GENETİK AKTARIM | İLETIM


- TRANSMİTER/TRANSMİTTER[İng.] değil/yerine/= UYARI AKTARICI


- TRANSMÜRAL/TRANSMURAL[İng.] değil/yerine/= DUVAR TUTAN | DUVARDAN


- TRANSÖZOFAGEAL/TRANSESOPHAGEAL[İng.] değil/yerine/= YEMEK BORUSUNDAN


- TRANSPARAN/TRANSPARENT[İng.] değil/yerine/= SAYDAM


- TRANSPARENCY/TRANSPARENCY[İng.] değil/yerine/= SAYDAMLIK


- TRANSPLANTASYON/NAKİL/TRANSPLANTATION[İng.] değil/yerine/= AKTARIM


- TRANSPLANTASYON[Fr./İng. < TRANSPLANTATION] değil/yerine/= ÖRGEN/BİTKİ AKTARIMI


- TRANSPORT[İng.] değil/yerine/= TAŞINIM, TAŞIMA


- TRANSPORTATION :/yerine ULAŞIM


- TRANSPOZE ile ŞET

( ... İLE Türk musikîsinde bir makamı kendi perdelerinden daha tiz ya da pes perdelerde çalma. )


- TRANSPOZİSYON/TRANSPOSITION[İng.] değil/yerine/= YER DEĞİŞİMİ


- AŞKIN/SAL = MÜTEALİ = TRANSCENDENTAL[İng., Fr.] = TRANSZENDENTAL[Alm.] = TRANSCENDERE[Lat.]


- TRANSVERSE[İng.] değil/yerine/= ENINE


- TRAPEZ[Fr.] değil/yerine/= SALINCAK

( Alt uclarına bir çubuk bağlanmış bulunan iki düşey ipten yapılmış salıncağa benzer bir jimnastik aracı. | Trapezci. )


- TRASE/TRACING[İng.] değil/yerine/= YOL, İZ


- TRAUMAT-/TRAUMATO- ile/||/<> HELC-/HELCO-

( Yara. İLE/||/<> Ülser, ülser yapan, dokuyu yiyen yara. )


- TRAVAY LABOUR[İng.] değil/yerine/= DOĞUM EYLEMİ


- TRAVEL :/yerine SEYAHAT


- TRAVELLER vs. TOURIST


- TRAVERS[Fr.] ile TRAVERTEN[Fr. < TRAVERTİN]

( Üzerine rayların yerleştirildiği, yere enine konulmuş demir ya da ağaç parçaların her biri. | Ayağın rahat etmesi için ayakkabı içine yerleştirilen kumaş parçası, tabanlık. İLE Bazı kaynak sularının dibinde biriken, kalkerli ya da silisli tortu, pamuk taşı. )


- TRAVERTEN ile MERMER

( Yeraltı sularının çözünmüş olarak bulunan kalsiyum karbonatın, yeryüzünde çökelmesi sonucunda oluşmuş doğal bir taş. İLE Kalkerlerin, ısı ve basınç altında metamorfizmaya uğrayarak tekrar kristalleşmesi sonucunda oluşan taş. )

( Mermere göre daha yumuşak bir kayaçtır.
Daha parlak, daha dayanıklı ve sağlıklı bir yapıya sahiptir.
Mermere göre, daha kolay işlenir ve parlatma açısından cilâlamayı çabuk kabullenir.
Doğal yapısını korumaya yönelik bakım yapmayı gerektirir.
Yüzeyi, sünger gibi deliklidir ve hafiftir.
Daha doğal bir görünümü vardır.

İLE

Travertene göre daha sert bir kayaçtır ve saha sert yüzeylidir.
Daha zor işlenir.
Belirli dönemlerde silinmesi ve parlatılması gerekir. )


- TRAVMA/BLOKAJ ile/ve AYDINLANMA


- TRAVMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DENEYİM

( [örüntüsü/bağlamı/öyküsü/anlamı] Yoktur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Vardır. )


- TRAVMA["TROVMA" değil!]/TRAUMA[İng.]/DARBE[Ar.] değil/yerine/= ÖRSELENME


- TRAVMATİK/TRAUMATIC[İng.] değil/yerine/= ÖRSELEYİCİ, YARALAYICI, SARSICI


- TRAVMATİZASYON/TRAUMATIZATION[İng.] değil/yerine/= ÖRSELENME, YARALANMA, SARSILMA


- TREADMILL[İng.] değil/yerine/= KOŞU BANDI


- TREAT :/yerine DAVRANMAK, TEDAVİ ETMEK


- TREATMENT :/yerine TEDAVİ


- TREATY :/yerine ANTLAŞMA


- TREE :/yerine AĞAÇ


- TREKKİNG değil/yerine/= DAĞ YÜRÜYÜŞÜ


- TREKKING yerine YÜRÜYÜŞ/DAĞ YÜRÜYÜŞÜ


- TRELLE'Lİ ANTIMUS ile/ve/||/<> MİLET'Lİ İZİDOR

( Ayasofya'nın mimarları. )


- TREMENDOUS :/yerine MUAZZAM


- TREMOR[İng.] değil/yerine/= TİTREME


- TREN ile MOTOTREN[Fr.]

( ... İLE Bir termik motorla çalışan, yolcu taşıyan demiryolu taşıtı. )


- TRENÇKOT[İng. < TRENCH-COAT] değil/yerine/= YAĞMURLUK

( İçi astarlı, kemerli, su geçirmez yağmurluk. )


- TREND :/yerine EĞİLİM, AKIM


- TREND değil/yerine/= EĞİLİM


- EĞİLİM/TREND[İng.] ile FURYA[İt. < FURIA]

( Eğilim. İLE Olağandan çok fazla bulunma durumu. )


- [ne yazık ki]
"TRENİ/OTOBÜSÜ KAÇIRMAK" ile/ve/değil/||/<>/< DOĞRU DURAKTA VE ZAMANINDA BULUNMAMAK


- TRENT/TREND[İng.] değil/yerine/= EĞİLIM


- TRETUVAR/TROTUAR[Fr. < TROTTOIR] değil/yerine/= YAYA KALDIRIMI


- TRİAJ[Fr.] değil/yerine/= İLK TANI/BAKI


- TRİAKSİYEL/TRIAXIAL[İng.] değil/yerine/= ÜÇ EKSENLİ


- TRIAL :/yerine DENEME, DURUŞMA


- TRİANGÜLER/TRIANGULAR[İng.] değil/yerine/= ÜÇGENIMSİ


- TRİYAS[Fr.] ile/> PLİYOSEN[Fr. < Yun.]

( İkinci Çağın yaklaşık kırk beş milyon yıllık dönemi. İLE/> Üçüncü çağın en son dönemi. )


- TRIBE :/yerine KABİLE


- -TRİBE ile/||/<> -TRİPSY

( Ezici, ovucu, aşındırıcı, bastırıcı araç. İLE/||/<> Ezici ameliyat, parçalama. )


- TRİBOLOJİ ile ...

( Sürtünmebilim. )


- TRİBÜN[Fr. < TRIBUNE] ile TÜRBİN[Fr. < TURBINE]

( Spor salonu, stadyum, hipodrom vb. yarışma ve gösteri yapılan yerlerde izleyicilerin oturduğu koltuklu ya da basamaklı bölüm, sekilik. | Burada oturan izleyiciler. İLE Su, buhar, gaz gibi herhangi bir akışkanın hareket enerjisiyle ve bazı özel düzenler yardımıyla dönerek çalışan araç. )


- TRİBÜN[Fr.] değil/yerine/= BASAMAKLAR

( Spor salonu, stadyum, hipodrom vb. yarışma ve gösteri yapılan yerlerde izleyicilerin oturduğu koltuklu ya da basamaklı bölüm, sekilik. | Burada oturan izleyiciler. )


- TRICK :/yerine HİLE, NUMARA


- TRİFAZİK/TRIPHASIC[İng.] değil/yerine/= ÜÇ EVRELİ


- TRİGER[İng. < TRIGGER] (KAYIŞI) değil/yerine/= TETİKLEYİCİ (KAYIŞ)


- TRIGON/TRIGONE[İng.] değil/yerine/= ÜÇGEN


- TRİGONOMETRİ (HİNT) ile/||/<> TRİGONOMETRİ (YUNAN)

( Hint trigonometrisi sinüs fonksiyonunu geliştirdi İLE Yunan trigonometrisi kirişleri kullandı. )

( Aryabhata tarafından 500 yılında keşfedildi/formüle edildi. (476-550) (Ülke: Hindistan) (Alan: Matematik, Astronomi) (Önemli katkıları: Sıfır kavramı, ondalık sistem, trigonometri, güneş merkezli sistem teorisi) )


- TRİGONOMETRİ ile/||/<> COĞRAFYA

( Trigonometrinin coğrafi ölçümlerde kullanımı )

( Biruni tarafından 1025 yılında keşfedildi/formüle edildi. (973-1048) (Ülke: Harezm) (Alan: fizik) (Önemli katkıları: Jeodezi, mineraloji, Hindistan tarihi, trigonometri) )


- TRİKO[Fr. < TRICOT] değil/yerine/= ÖRME


- TRİKOSEFAL[Fr. < TRICHOCEPHALE] değil/yerine/= KIRBAÇ KURDU

( Çeşitli türleri insanın ve hayvanın kalın bağırsağında yaşayan, boyu 5 santimetre olan, eni gözle görülmeyecek incelikte bir asalak. )

( TRICHURIS TRICHIURA )


- TRİKOTAJ[Fr. < TRICOTAGE] değil/yerine/= ÖRME İŞİ/İŞLERİ


- TRİL/THRİLL[İng.] değil/yerine/= ELLE DUYUMSANILAN TİTREŞİM, ELE GELEN TİTREŞİM


- TRİLOJİ/TRİLOGY[İng.] değil/yerine/= ÜÇLÜK


- TRİMESTER[İng.] değil/yerine/= ÜÇ AY


- TRİO/TRİYO[İt.] değil/yerine/= ÜÇLÜ


- TRIP :/yerine GEZİ


- TRİPOD değil/yerine/= ÜÇ AYAK


- TRİPORTÖR[Fr.] değil/yerine/= ÜÇTEKER


- TRİŞİN[Fr. < TRICHINE] değil/yerine/= İPSİ SOLUCAN

( Ergin durumda olan, domuzdan başka, insanda ve çok sayıda memelinin ince bağırsağında yaşayan, ipsiler cinsinden bir solucan. )


- TRISMUS[İng.] değil/yerine/= ÇENE KİLITLENMESİ


- TRİUMVİRA ile ...

( Üç kişilik kurul tarafından yönetilen hükümet biçimi. [Pompée, Cesar ve Crassus'un iktidar olmak için kurdukları siyasi birliğe verdikleri ad.] [Cesar öldürülünce Octavius, Antoine~Lepidus yeni bir triumvira kurmuşlardı] )


- TRİYAJ/TRIAGE[İng.] değil/yerine/= ÖNCELİKLEME


- TRİYAJ değil/yerine/= AYIRMA/ÜÇLÜ ALAN


- TRİYAT/TRIAD[İng.] değil/yerine/= ÜÇLÜ


- TRİZOMİ/TRISOMY[İng.] değil/yerine/= ÜÇLÜ KROMOZOM


- TROFİK KADEMESİ ile/||/<> BESİN AĞI

( Trofik kademesi beslenme seviyesiyken İLE besin ağı tüm beslenme ilişkileri ağıdır )

( Formül: Enerji akışı )


- TROKAR/TROCAR[İng.] değil/yerine/= DELEÇ


- TROKOİT/TROCHOID[İng.] değil/yerine/= SİLINDIRİK


- TROLEYBÜS HATTINDA:
AKMESCİT ve/<> YALTA

( Dünyanın en uzun troleybüs hattıdır.[Kırım'da.] )


- TROMBEKTOMİ/THROMBECTOMY[İng.] değil/yerine/= KAN PIHTISI ÇIKARIMI


- TROMBOEMBOLİZM/THROMBOEMBOLISM[İng.] değil/yerine/= PIHTI TIKANIMI


- TROMBOJENİK/THROMBOGENIC[İng.] değil/yerine/= PIHTI OLUŞTURUR


- TROMBOJENİTE/THROMBOGENICITY[İng.] değil/yerine/= PIHTILAŞTIRICILIK


- TROMBOLITİK/THROMBOLYTIC[İng.] değil/yerine/= PIHTI ERITİR


- TROMBOLİZ/THROMBOLYSIS[İng.] değil/yerine/= PIHTI ERİMESİ


- TROMBOPLASTİK/THROMBOPLASTIC[İng.] değil/yerine/= PIHTILAŞTIRICI


- TROMBOSİT/THROMBOCYTE, PLATELET[İng.] değil/yerine/= PULYUVAR


- TROMBOSİT değil/yerine/= KAN PULCUKLARI


- TROMBOZ/THROMBOSE[İng.] değil/yerine/= PIHTI TIKAÇ OLUŞUMU


- TROMBÜS/THROMBUS[İng.] değil/yerine/= PIHTI TOPAĞI


- TROMP[Fr. < TROMPE] değil/yerine/= KÖŞE KUBBESİ

( Binanın bir bölümünü tutmaya yarayan köşe kubbesi. )


- TROOP :/yerine ASKER, BİRLİK


- TROPİCAL GEOMETRY ile/||/<> TORİC GEOMETRY

( Tropical geometry max-plus cebirine dayalı geometriyken İLE toric geometry torus etkili cebirsel çeşitlerdir )

( Formül: Min-plus operations )


- TROPİK KUŞU ile/ve FIRKATEYN KUŞU

( Topago - Karayipler )


- TROPİK PARK ile ...

( Rusya'nın en büyük botanik bahçesi. )


- TROPİKA[İt. < TROPICO] değil/yerine/= DÖNENCE | TROPİKAL KUŞAK


- TROPİKLER ile ...

( 23-5º kuzey ve güney enlemleri arasındaki bölge. )


- TROPİZM değil/yerine/= DOĞRULUM/YÖNELİM


- TROTUVAR değil/yerine/= KALDIRIM


- TROUBLE :/yerine SORUN, PROBLEM


- TRPKOVİÇ, STAVRO (RULİ) (İST. 1943) :

( İstanbul Boğaziçi Kulübünden transfer edildi ve Sarıyer S.K. de üç sezon (1964 - 1967) tescilli kaldı ve bu süre içinde 70 lig, 21 kupa olmak üzere 91 resmi ve ayrıca 11 özel maçla birlikte toplam olarak 102 müsabaka oynadı. Lig maçlarında 23 ve kupa maçlarında 11 olmak üzere resmi maçlarda 34 ve özel maçlarda attığı 8 golle birlikte toplam olarak takımına 42 gol kazandırdı. Takım kaptanı olarak görev yaptı ve Feriköy'e transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. )


- TRUCK :/yerine KAMYON


- TRULY :/yerine GERÇEKTEN


- TRUMP ile/değil OBAMA / BUSH / CLINTON

(

İLE/DEĞİL



/



/

)


- TRUNKAL/TRUNCAL[İng.] değil/yerine/= GÖVDESEL


- TRUNKUS/TRUNCUS[İng.] değil/yerine/= GÖVDE


- TRUP[Fr. < TROUPE] ile TURP[Fars.]

( Aynı tiyatroda çalışan oyuncular topluluğu. İLE Turpgillerden, yaprakları tüylü, çiçekleri beyaz, sarı, mor renkli bir bitki. | Bu bitkinin yenilen etli, yumru kökü. )


- TRUP ile ...

( Aynı tiyatrodaki oyuncu topluluğu. )


- TRUST :/yerine GÜVENMEK, GÜVEN


- TRUST vs./and PLAUSIBILITY


- TRUTH :/yerine GERÇEK, HAKİKAT


- TRY :/yerine DENEMEK


- TSİS/POST-TREATMENT MONİTORING SYSTEM[İng.] değil/yerine/= SAĞALTIM SONRASI İZLEM DÜZENİ


- TSL/TRANSPORT LAYER SECURITY[İng.] değil/yerine/= AKTARIM KATMANI GÜVENLİĞİ


- TTE/TRANSTORASİK EKOKARDİYOGRAFİ TRANSTHORACİC ECHOCARDIOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= GÖĞÜS DUVARINDAN EKOKARDİYOGRAFİ


- TTS/TEXT TO SPEECH[İng.] değil/yerine/= KONUŞMA METNİ


- Tûbâ[Ar.] ile TÛBÂ[Ar.] ile TUBBA'[Ar. çoğ. TEBÂBİA] ile TUBA[Fr./İng.]

( Güzellik, iyilik, hoşluk. | Rahatlık. İLE Kökleri semâda, dalları zemine uzanmış, Cennet'te, Sidre'de bulunan ve dalları bütün Cennet'i gölgeleyen ilâhî ağaç. İLE Eski çağlarda, Yemen bölgesinde saltanat süren eski Arap hükümdarlarının unvanı. İLE Üzerinde pistonlar bulunan, bakırdan soluklu çalgı. )


- TUBA[İng.] değil/yerine/= TÜP


- TUBE :/yerine TÜP


- TÜBÜL/TUBULE[İng.] değil/yerine/= BORUCUK


- TÜBÜL değil/yerine/= BORUL


- TÜBÜLER/TUBULAR[İng.] değil/yerine/= BORUCUKSU


- TÜCCAR[Ar.] değil/yerine/= TECİMEN


- TÜCCARLAR ile/ve GEZGİNLER ile/ve DERVİŞLER/SÛFÎLER


- TUFAN, ENGİN (KARAMURAT, 1966) :

( Tekirdağspor'dan kaleci olarak transfer edildi ve yedi sezon (1992 - 1999) Sarıyer'de tescilli kaldı. Bu süre içinde 121 lig, 6 kupa, 2 turnuva maçı olmak üzere 129 resmi ve 75 özel maçla birlikte toplam olarak 204 maçta Sarıyer forması giydi. Lig maçlarında 146, kupa maçlarında 12, turnuva maçlarında 2 olmak üzere resmi maçlarda 160, özel maçlarda da 32 olmak üzere toplam olarak 192 gol yedi. Altıntepsi kulübüne transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. )


- TÜFEK ile MAVZER[< MAUSER'in adından]

( ... İLE Atış hızı, dakikada, ortalama altı mermi olan ve orduda kullanılan bir tüfek. )


- TÜFEK ile/ve/||/<>/> MİKROP ile/ve/||/<>/> ÇELİK

( "Tüfek, Mikrop ve Çelik"(Jared Diamond) kitabını okumanızı salık veririz. )


- TÜFEKÇİ, ŞEMSİ (SARIYER, 1942) :

( Sarıyerli. Rize kökenli bir ailenin üçüncü çocuğu olarak Sarıyer'de doğdu. Sarıyer Pertevniyal İlkokulu ve Sarıyer ortaokulunda okudu. Zincirlikuyu Yapı Sanat Enstitüsünden mezun oldu. Sarıyer Halk Eğitim Merkezinde bir süre tiyatro çalışmalarında bulundu ve bu işini bir süre askerliğini takiben devam ettirdikten sonra iş hayatına atıldı. Kendilerine ait Uluslar arası Nakliye Şirketinin Yönetim Kurulu üyeliğini ve sonraları da yönetim kurulu başkanlığını yaptı. Emekliliğini takiben ilk kitabı olan "Şaziye"'yi (2014) yazdı. )


- TUFÛ[Ar.] ile TUFÛ'[Ar.] ile TUFÛH'[Ar.]

( "Tüh!" anlamında kullanılır. İLE Ateşin sönmesi. İLE Kabın, ağzına kadar dolması. )


- TUFÛL[Ar.] ile TUFÛL[Ar. < TIFL çoğ. ETFÂL]

( Güneşin, Batı'ya yaklaşması. İLE Çocuklar. )


- TUĞ ile TUĞ/TÜY/TEPELİK/SORGUÇ

( Sultanların ve vezirlerin başına taktığı başlıkların ön tarafında bulunan tüy ya da püskül biçimindeki süs. | Eski meddahların bir simgesi.[Meddahların tuğ diktiği yerde kalabalık bir seyirci çepeçevre toplanırdı.] İLE Bazı kuşların tepelerinde bulunan uzunca tüy. )


- TUĞLA[Yun.] ile TUĞRA

( Balçığın kalıplara dökülüp güneşte kurutulduktan sonra özel ocaklarda pişirilmesiyle yapılan ve duvar örmekte kullanılan yapı malzemesi. İLE Osmanlı sultanlarının imza yerine kullandıkları, özel bir biçimi olan simgeleşmiş im. | Tura. )


- TUĞLADA:
KİREMİT ile/ve/||/<> KIRMA ile/ve/||/<> YÜKSEK ISILI ile/ve/||/<> MERMER ile/ve/||/<> GAZBETON ile/ve/||/<> BİMS

( Toprak ve kil karışımından yapılır. Kiremit biçiminde olur. [Genellikle yapılarda duvar kaplaması, çatı kaplaması gibi dış cephe kaplamalarında kullanılır.]

İLE/VE/||/<>

Düzensiz biçimlerde kesilmiş parçalı tuğla çeşididir. Bu tuğla tasarımı, yapılarda, hava koşullarına dayanıklılık ve ısı yalıtımı sağlar. [Genellikle yapılarda sütun, kemer ve öteki yük taşıyıcı öğelerinin örtülmesinde, bazı yapıların da çatı ve cephelerinde dekoratif amaçlarla kullanılabilir.]

İLE/VE/||/<>

Kil ve toprak karışımından yapılır. [Yüksek sıcaklıklarda pişirilerek üretilir.] [Çok yüksek ısıya dayanıklı olduğundan, endüstriyel fırınlar, termik santraller, metalurji tesisleri, endüstriyel tesisler gibi yerlerde kullanılır.]

İLE/VE/||/<>

Yüksek dayanıklılığa sahip, ağır ve pahalı bir tuğla türüdür. [Genellikle yapılarda dekoratif amaçlar için kullanılır. Yapılarda duvar kaplaması, çatı kaplaması ve cephe kaplaması gibi amaçlar için de kullanılabilir.]

İLE/VE/||/<>

Beton ve kireçten yapılır ve gazla kurutularak üretilir. [Bu duvar çeşidi, yüksek ısı ve nem direnci ile düşük ağırlıkta olur.] [Yapılarda duvar kaplaması, çatı kaplaması ve cephe kaplaması gibi amaçlar için kullanılır.]

Beton, çimento, su, kum ve çeşitli agregaların karışımdan oluşan bir tuğla çeşididir. Gazbeton üretiminde, beton karışımının yapılmasından sonra, bu karışımın yüksek sıcaklıkta pişirilmesi ve gazla kurutulması işlemleri gerçekleştirilir. Bu işlemler sonucu, gazbeton malzemesi elde edilir.
[Gazbeton, yapılarda çeşitli amaçlar için kullanılabilir.
- Cephe kaplamasında hafif olması nedeniyle ciddi bir maliyet tasarrufu sağlar.
- Duvar örgüsünde yüksek ısı ve nem direnci nedeniyle yeğlenir.
- Yapı temelinde hafif olması nedeniyle taşıma kapasitesini artırdığından dolayı yeğlenir.
- İç duvar kaplamasında, iyi ısı ve ses yalıtımı sağladığından dolayı yeğlenir.
- Tavan kaplamasında, hafif olması nedeniyle taşıma kapasitesini artırdığından dolayı yeğlenir.

Öteki tuğla çeşitlerine oranla daha hafif olması nedeniyle yapıdaki yükü azaltarak taşıyıcı düzenekleri hafifletir. Fakat ne kadar hafif olsa da gazbetonun maliyeti öteki tuğla çeşitlerine göre daha pahalıdır.]

İLE/VE/||/<>

Betonarme yapıların duvarlarını, çatılarını ve çelik çubuklarını kaplamak için kullanılan ince taneli, toz durumunda bir malzemedir. Bu kaplama, yapının dayanaklılığını artırır ve çelik çubukların korozyona uğramasını önler. [Genellikle kireç, su ve kum gibi malzemelerden üretilir.]

[Betonarme yapılarda koruyucu görevi gören bims, genellikle şu amaçlar için kullanılır...
- Betonarme yapıların çelik çubuklarını kapladığından yapının dayanıklılığını artırmak amacıyla kullanılır.
- Çelik çubukları korozyona karşı korur ve bu sayede yapının ömrünü uzatır.
- Duvar ve çatılarda kaplama yapılarak, yapıya estetik bir görünüm kazandırılır ve yapının hava koşullarına dayanıklılığını da artırır.
- Betonarme yapıların bims kolonları, kemerleri ve öteki yük taşıyıcı öğelerinin kaplamasında da kullanılabilir.]




Gazbeton tuğla ile bims arasındaki FaRkLaR nelerdir?

Gazbeton, avantajlarına bakıldığında,
daha hafif olması nedeniyle uygulanabilirlik açısından daha uygulayımsaldır ve iş süresini kısaltır. Isı ve ses yalıtımı daha fazla olduğundan, yüksek sesli alanlarda rahatlıkla kullanıma uygundur.
İLE
Bims, sağlam yapısı, yangına dayanıklı olması açısından yeğlenen bir malzemedir.


Dezavantajlarına bakıldığında,
boşluklu yapısından dolayı nem geçirme oranı yüksek olduğundan, sonradan oluşan sıva çatlakları ve sıvanın uygulanış zorlukları gibi olumsuzlukları vardır. Aynı zamanda, performansına nazaran maliyeti de oldukça yüksektir.
İLE
Bims, kaplama görevi gördüğünden, uygulama açısından daha zahmetlidir. )


- TUĞLA[Yun.] ile TULÂ[Ar. < ATVEL]

( Balçığın kalıplara dökülüp güneşte kurutulduktan sonra özel ocaklarda pişirilmesiyle yapılan ve duvar örmekte kullanılan yapı malzemesi. İLE Çok uzun. )


- TUĞRA ile/ve TERS TUĞRA

( ... İLE/VE Ayasofya, İmâret Kapısı'nda! )

( ... İLE/VE Ayasofya İmâreti'nin müze olarak açılması için çalışılıyor. [Desteğinizi ve baskılarınıza açıktır!] )


- TUĞRAKEŞ[Tr.+Fars.] ile/ve/||/<> KEMANKEŞ[Fars.]

( Nişancı. İLE/VE/||/<> Okçu. )


- TUĞYÂN[Ar.] ile 'UTUVV[Ar.]


- TUHAF OLAN ile/ve/değil/||/<>/< ÜZÜCÜ OLAN


- TUHAF ile TUHAF

( Acayip. | Şaşılacak, garip. | Güldürücü. | Gülünç. | Anlaşılmaz. | Şaşılan bir şey karşısında söylenilen söz. İLE Ağaçkakan türünden iri gagalı bir kuş. )


- TUHAFİYE[Ar.] değil/yerine/= GİYİMSÜS

Bugün[16 Kasım 2025]
itibarı ile 45.309 başlık/FaRk ile birlikte,
45.309 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(165/183)