N ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 40.058 başlık/FaRk ile birlikte,
40.058 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(16/162)
- BÂBİL ASTRONOMİSİ ile/ve YUNAN ASTRONOMİSİ
( Belirli bir olgunun zamanını belirlemek. İLE/VE Belirli bir zamanda olgunun kendini belirleme. )
( Aritmetik. İLE/VE Geometrik. )
- BÂBİL TİPİ/TARZI KANIT ile YUNAN TİPİ/TARZI KANIT
( HESAB BİLİMİNDE ÖĞRENCİLERE KILAVUZ (İRŞÂDU'L-TULLÂB İLÂ 'İLMİ'L-HİSÂB) )
- BÂBİL/MARDUK KULESİ ile/değil (BAB-İL ile E-TEMEN-ANKİ)
( ... ile/değil KAPI-BÖLGE/ŞEHİR ile EV-TEMEL-ANU'NUNKİ )
- ... BÂBINDA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ... BAĞLAMINDA
- BABUN ile HAMADRYAS BABUNU
- BABUN ile ZEYTİN BABUNU
- BACAĞIMI/KOLUMU) KIRDIM değil (BACAĞIM/KOLUM) KIRILDI
- BAÇAK/BAÇAQ ile/||/<> ORUÇ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Hıristiyan orucu. İLE ... )
- BACAK/EL SALLAMAK ile/ve/değil/yerine BEKLENTİSİZ VE SAKİN, O ANDA VE ORADA OLMAK
( Bulunulan koşullardan çıkma ya da [çeşitli ve belirli/belirsiz] sıkılma durumlarında yapılan kontrolsüz el/kol/ayak/bacak sallamalarının/hareketlerinin nedeni daha çok "bir an önce o ortamdan/koşullardan çıkma/uzaklaşma" ya da "sonraki sürece/aşamalara geçme" isteği üzerinedir. Bunu da sürenin/sürecin "kısalması/hızlanması" beklentisiyle, farkında olmadan [/"ne yaptıklarını biliyor oldukları" "iddiasıyla"/zannıyla] el/ayak/bacak sallayarak ya da nesnelerle uğraşarak [çizerek, kağıt karalayarak, kalem çevirerek, nesne parçalayarak/delerek, tespih çekerek vs.], zihinlerini başka şeylerle meşgul ederek ve ancak bir şeylerle uğraşmak yoluyla çözmeye çalışırlar. Bu hareketler, "küçük/önemsiz/değersiz hareketler" varsayıldığından dolayı yapan kişi tarafından algılanmaz. [Daha çok da gençlikte/olgunlaşmamışlıktan ve/ya da cahillikten dolayı görülen/yaşanılan bir durumdur.] Bu durumlarda, çevredeki kişiler, çıkan sesle ya da gözleriyle ve zihinleriyle, yapılan harekete ister istemez takılırlar. Bu uyaranları, hem kişinin kendi için, hem de çevresindekileri düşünerek kontrol altında tutmaları gerekir. Bunu da, zihinlerini bulundukları zaman ve zeminde tutmaya çalışarak, geçmesi gereken zamana ve koşullara biraz daha sabrederek ya da odaklanarak sağlayabilirler. Sürekli olarak anımsanmalı ki, zihin, başka/çeşitli noktalarda bulunabilir fakat gövdeyi düşünce hızında bir yerlere taşımak olanaklı değildir. )
- BACAKLARI AYIRMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> TOPUKLARI BİRLEŞTİRMEK
- BACAKLARIN KAPALI-AÇIK TUTULMASI('NI)
- BACANAK ile KAYINBİRADER/KAYINÇO/İNİ
( Eşleri kardeş olan erkeklerin birbirine göre durumu. | Dost, arkadaş. İLE Kadın ya da kocaya göre birbirinin erkek kardeşi. )
- BACCAO -ile
( Tüm yaşamlarını ve çözümlerini deniz üzerinde kuran/sürdüren, karaya çıkmayanlar. [Filipinler'de] )
- BÂC-I AĞNAM ile/ve/<> BÂC-I TAMGA ile/ve/<> BÂC-I BÜZÜRK ile/ve/<> BÂC-I KIRTIL ile/ve/<> BÂC-I NİYÂBET
( BÂC[Fars.]: Vergi/harç. | Gümrük vergisi. )
- BACIKURUM ile/ve BACIMALAY
( [Malezya yöresel giysisi] Bayanların. İLE/VE Bayların. )
- BACİLL- ile/||/<> BACTER-
( Çomak. İLE/||/<> Çomak, çomak biçiminde. )
- BACKGROUND vs. GROUND
- (not BAD IN) BAD AT
- BÂD[Fars.] ile BÂD[Fars.]
( Olsun, ola, olaydı. İLE Yel, rüzgâr. | Soluk, nefes. | Ah sesi, ah çekme. | [tas.] Allah'ın yardımı. | Övme, söz. | Büyüklük taslama, kibir. | Şarap. )
- BADAL ART:
UÇ ile/||/<> BARSGAN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Uç ile Barsgân arasındaki bir dag geçidi. )
- BÂDÂM[Fars.] ile BÂDÂME[Fars.]
( Bâdem. | Sevgilinin güzel gözü. İLE İpek kurdu. | Nazarlık, nazar boncuğu. | Et beni. | Zincir halkası. | Eski püskü hırka. | Süslü nesne. )
- BADARNA ile HALAT SARGISI
- BÂDÂŞ[Ar.] ile BAĞDAŞ[Ar.]
( Mükâfât[< kifâyet], yeterlilik. İLE İki ayağın da öteki bacağın uyluğunun altına alınarak oturma biçimi. )
- BA'DE[Ar.] ile BÂDE[Ar.]
( Sonra. İLE Şarap, içki. | Aşk, Allah sevgisi. | Halk öykülerinde Hızır'ın kahramanlara ve bazı saz şairlerine rüyalarında sunduğu içki. )
- BÂDELİ ÂŞIK ile BÂDESİZ ÂŞIK
- BÂDELİ ŞAİR ile/ve BÂDESİZ ŞAİR
- BADEM ile ACIBADEM
( ... İLE Gülgillerden, bir meyve ağacı. | Bu ağacın, acımtırak, keskin kokulu meyvesi. )
( ... cum AMYGDALUS AMARA )
- BADEM ile/ve/||/<>/< ÇAĞLA
- BADEM ile KARGADELEN
( ... İLE Kabuğunun çok gevrek olması dolayısıyla kolay kırılan bir tür badem. )
- BADEM[Fars.] ile PAYAM/ACIPAYAM
( SOMATA: Badem şerbeti. )
( LEVZ ile ... )
( AMYGDALUS COMMUNIS cum ... )
- BADEM ile TAŞBADEMİ
( ... İLE Kabuğu çok sert bir tür badem. )
- BÂDEM[Fars. BÂDAM] ile BÂDEM
( Bâdem ağacı. | Bu ağacın yaş ya da kuru yenilen yemişi. İLE Salatalık/hıyar. )
- BÂDÎ[Ar. < BED] ile BÂDE[Fars.]
( Neden, mûcib. | Neden olan. | İlk, başlangıç. | [Fels.] Sonsal, aposteriori. İLE Rüzgâra ya a havaya özgü. | Geçici. )
- BÂDI ile/||/<> BADIÇLIK/BADIÇLIQ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bir iple bağlanan ya da tutturulan herhangi bir şey. İLE BADIÇLIK/BADIÇLIQ YIGAÇ: Üzüm asmalarına çardak yapmak için kullanılan tahta ve agacı. )
- BÂDİHE = ÂNİ İLHAM
- BÂDİNCÂN[Ar.] ile BÂDİNGÂN[Ar.]
( Patlıcan. )
- BÂDİR[Ar.] ile BÂDİRE[Ar. çoğ. BEVÂDİR]
( Hemen yapmak isteyen. | Birdenbire vukû bulan. | Dolunay. | Büyümüş çocuk. | Olgun meyve. İLE Musîbet, felâket. | Zor geçit. | Hiddetli iken yapılan bir yanlışlık. | Bazı nesnelerin ya da her türlü bitkinin ucu. | Külfetsiz, güçlük çekmeden söylenilen söz. )
- BAĞ-BADEM
- BAĞ/BAĞLANTI ile/ve AYRIM
( CONNECTION vs./and SEPERATION )
- BAĞ-BAHÇE (İÇİNDE YAŞAMAK)
- BAĞ değil/yerine ÜZÜM
ile/ve/||/<>/>
BAĞCI değil/yerine ÜZÜM
( "Üzümünü ye, bağını sorma!" İLE/VE/||/<>/> Konu/durum/çözüm, bağcıyı dövmek değil üzümü yemek. )
- BAĞ MEZARLIĞI :
( Rumelihisarı'ndaki mezarlıklardan biriydi. Fakat bu mezarlık da ortadan kaldırıldı. )
- BAĞ:
ÖZERKLİK ve/<> HAZIR OLMA ve/<> GÖNÜLLÜLÜK/RIZÂ ve/<> HAREKETE GEÇME/GEÇEBİLME ve/<> KURABİLME(SÜRDÜREBİLME/SÜREKLİLİK) ve/<> PAYLAŞIM ve/<> GÜÇ
- BAĞ ile BAĞ[Fars.]
( Bir şeyi başka bir şeye ya da çok sayıda olanı topluca birbirine tutturmak için kullanılan ip, sicim, şerit, tel vb. düğümlenebilir nesne. | Sargı. | Bağlam, deste, demet. | İlgi, ilişki, rabıta. | Kemikleri birbirine bağlamaya, iç organları yerinde tutmaya yarayan lif demeti. | Bir halat üzerine atılan sağlam, düzgün ve istendiğinde kolayca çözülebilen her türlü düğüm. | Nota yazarken yan yana gelen aynı ya da farklı değerdeki notaların birbirine bağlanarak çalınacağını belirtmek için yapılan yay biçimindeki işaret. İLE Üzüm kütüklerinin dikili bulunduğu toprak parçası. | Meyve bahçesi. )
- BAG ile BAG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Üzüm bağı. İLE Odun ya da benzerlerinin bir demeti. )
- BAĞ ile/ve/<> BAĞINTI
( vs./and/||/<> RELATION )
- BAĞ ile BAĞLANTI
( BOND vs. CONNECTION )
- BAĞ ile/ve/<> İLİŞKİ
( CONNECTION vs./and/<> RELATION )
- BAĞ değil/yerine/= ÜZÜMLÜK
- BAĞA ile ZEBL
( Kaplumbağa kabuğu. İLE Deniz kaplumbağasının kabuğu. )
- BAGAJ" ile/ve/||/<> "AJANDA"
- BAGAJ[Fr. BAGAGE] değil/yerine/= YÜKLÜK
- BAĞDAD -ile
( DARÜ'S-SELÂM )
- BAĞDAŞIK = MÜTECÂNİS = HOMOGENEOUS[İng.] = HOMOGÈNE[Fr.] = GLEICHARTIG[Alm.] = OMOGENO[İt.] = HOMOGÉNEO[İsp.] = EIUSDEM GENERIS[Lat.] = HOMOGENES, HOMOIOMERES[Yun.] = MUTECÂNİS[Ar.] = MOTECÂNES[Fars.] = GELIJKSOORTIG[Felm.]
- BAĞDAŞMA ve/||/<> AŞURE
- BAĞDAŞTIRMACILIK, SENKRETİZM = SYNCRETISM[İng.] = SYNCRÉTISME[Fr.] = SYNKRETISMUS[Alm.] = SINCRETISMO[İt.] = SYNCRETISMUS[Yeniçağ Lat.] = SÜNKRATISMOS[Yun.]
- BAGİ[Ar.] ile BÂGÎ[Ar.] ile BÂGI[Ar. çoğ. BUGAT]
( Serkeşlik, azgınlık. İLE Aynı bahçede yetişen. İLE Haksızlık eden serkeş. )
- BAĞIL HIZ ile/ve/||/<> BAKIŞIM/SİMETRİ
- BAĞIL ile/ve/||/<> BAĞILLIK/İZÂFİYET/RÖLATİVİTE
( Görece. | Kendine özgü bir kımıldanışı olduğu hâlde başka bir nesneye uyarak sürüklenen nesnenin görünürdeki kımıldanışının niteliği. İLE/VE/||/<> Görece olma durumu. )
- BAĞILDAK = BAĞIRDAK
( Beşikteki çocuğun düşmemesi için beşiğe sarılıp bağlanan, kumaştan yapılmış enli bağ, bağıldak. | Kadınların âdet zamanında bağladıkları bez, bağıldak. | Yaklaşık 30 cm. eninde bir metre boyunda, uclarında birer metre kaytanı olan, astarlı, sırma işlemeli kumaş, bağıldak. )
- BAĞIM ile BAĞINTI
( Bir şeyin ya da birinin gücü ve etkisi altında bulunma durumu. İLE Bir nesneyi başka bir nesne ile uyarlı kılan bağ. | Organizmanın değişik yapı, özellik ve olaylarında görülen karşılıklı ilgi, bağlılık, korelasyon. | İki ayrı veri grubu arasında bulunan ilişki derecesinin ölçümü, deneştirme, korelasyon. | İki ya da daha fazla değişken arasındaki bağıntı. | Görelilik. | İki ya da daha çok nitelik arasında matematik işlemleri yardımı ile kurulan bağlılık ya da eşitlik. )
- [ne yazık ki]
BAĞIMLI ile/değil TUTKUN
- BAĞIMLI/LIK(MÜPTELÂLIK) ile ISRARCI/LIK
( DEPENDENCE vs. TO INSIST )
- BAĞIMLILIK SAĞALTIMINDA:
ÜMİT ve/||/<>/> GÜVEN
( )
- BAĞIMLI/LIK ile/yerine BAĞLI/LIK
( Onlar mı size, siz mi onlara bağlısınız? )
( Do they depend on you, or you on them? )
( Herhangi bir şeye bağımlı değilim. Geçip giden gösteriyi, geçip giden gösteri olarak görüyorum.[Bazı/çoğu kişi ise nesnelere tutunup yapışıyor ve onlarla birlikte hareket ediyor.] )
( I am detached and see the passing show as a passing show, while you stick to things and move along with them. )
( DEPENDENCE vs. ATTACHMENT
ATTACHMENT instead of DEPENDENCE )
- BAĞIMLILIK = TAVAKKUF[Ar.] = BASTEGÎ[Fars.] = DEPENDENCE[İng.] = DÉPENDANCE[Fr.] = ANHÄNGIGKEIT, DEPENDENZ[Alm.] = DIPENDENZA[İt.] = DEPENDENCIA[İsp.] = CONIUNCTIO[Lat.] = TO KATANTES, SÜNDESMOS[Yun.] = AFHANKELIJKHEID[Felm.]
- BAĞIMLI/LIK ile/ve/||/<>/> DÜŞKÜN/LÜK ile/ve/||/<>/> TAŞKIN/LIK
- BAĞIMLILIK ile/ve SAPLANTI
( DEPENDENCE vs./and OBSESSION )
- [ne yazık ki]
BAĞIMLI/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SINIRLI/LIK
- [ne yazık ki]
BAĞIMLILIKTAKİ EN YAYGIN SAVUNMA MEKANİZMALARI:
İNKÂR ETME ile BAHANE BULMA ile YANSITMA
- BAĞIMSIZ DEĞİŞKEN ile/ve BAĞIMLI DEĞİŞKEN
( Tanım aralığı. İLE/VE Değer aralığı. )
- BAĞIMSIZ ile/ve/değil/||/<>/< BAĞLANTISIZ
- BAĞIMSIZLIK ile/ve/=/||/<>/< EKONOMİK BAĞIMSIZLIK
- BAĞIMSIZ/LIK ile/ve/değil/||/<>/< KAYITSIZ/LIK
- BAĞIMSIZ/LIK ile/ve/||/<>/< ÖZGÜN/LÜK
- BAĞIMSIZLIK ile/ve/||/<> RADİKAL BAĞIMSIZLIK
- BAĞIMSIZ/LIK ile/ve/||/<> TAM/LIK ile/ve/||/<> TUTARLI/LIK
( INDEPENDENT vs./and/||/<> COMPLETE vs./and/||/<> CONSISTANT )
- BAĞINTI ve/||/<> ÖLÇÜT
( and CRITERION )
- BAĞINTILARDA:
YANSIMA ile BAKIŞIM(SİMETRİ) ile TERS BAKIŞIM ile GEÇİŞME
( xRx İLE xRy ise yRx İLE ... İLE xRy ^[ve] yRz ise xRz )
- BAĞINTILI/LIK ile/ve/||/<>/> ZORUNLU/LUK
- BAĞIR ile BAĞIR
( Göğüs, sine. | Ok yayının orta bölümü. | Dağın orta bölümü. | Ciğer, bağırsak vb. gövde boşluklarında bulunan örgenlerin ortak adı, ahşa. | Bir şeyin ortası, orta yeri. İLE Birinin sesini yükseltmesini istemek. )
- BAGIR ile BAGIRDAK/BAGIRDAQ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Ciğer, bağır. İLE Kadın giysisinin üst bölümü. )
( BEDÜK BAGIRLIG: Ciğeri büyük. )
( YA BAGN: Yayın ortası[tutulan yeri]. )
- BAĞIR ile/ve BÖĞÜR
( Göğüs kafesinin üst bölümü. İLE/VE Göğüs kafesinin alt bölümü. [Aşağıdaki 11. ve 12. kaburgaların bulunduğu bölge] )
- BAĞIRA ÇIĞIRA
- BAĞIRAN değil/yerine/>< BAĞIRMAYAN
( Değeri yüksek olmayan mal satanlar. DEĞİL/YERİNE/>< Değeri yüksek olan mal ve/ya da hizmet sunanlar. )
( İşportacı, eskici. DEĞİL/YERİNE/>< Kuyumcu/sarraf. antikacılar. )
( "Pop", "rock" vb. müzikçiler. DEĞİL/YERİNE/>< Sanat müziği/klasik müzik vb. söyleyen ve dinleyenler. )
- BAĞIRARAK SÖYLEMEK ile/değil/yerine/= SERT SÖYLEMEK
- BAGIRLADI ile/||/<> BAGIRLANDI
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( O, onun bağrına vurdu. İLE Kan aktı ve pıhtılaştı. )
- BAĞIRLAK/BAĞIRLAQ ile BAGIRLIG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Çöl tavuğu. İLE Kimseye boyun eğmeyen kişi. )
- BAĞIRMAK ile BOZLAMAK
( ... İLE Devenin anırması/"bağırması". | Çığlık koparmak. )
- BAĞIRMAYA ZORLAYAN ACI/ISTIRAP ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SESSİZ KALMAYA ZORLAYAN ACI/ISTIRAP
( Ağırdır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Çok daha ağırdır. )
- BAĞIRSAK ile/ve/||/<> APANDİS[Fr. < APPENDICE]
(
)
( ... İLE/VE/||/<> Kör bağırsağın ince bir parmak gibi olan son bölümü. )
- BAĞIRSAK ile/ve KÖRBAĞIRSAK
( ... ile/ve A'VER, NOKTA-İ AVRÂ )
( BOWEL vs./and CAECUM )
( ... cum/et PUNCTUM COECUM )
- BAGIRSAK/BAGIRSAQ ile BAGIRSUK/BAGIRSUQ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Şefkatli, iyi kalpli kişi. İLE Bağırsak. )
- BAGIŞ ile BOGIM
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Kol, bacak ya da parmaklann eklem yerleri. İLE Parmak eklemi. )
( Kamış ya da genel olarak tüm sazlık bitkilerin boğumları. )
- BAĞIŞ ile/||/<> İHSÂN ile/||/<> LÜTÛF ile/||/<> HİMMET ile/||/<> KEREM ile/||/<>
İNÂYET ile/||/<> İLTİFAT ile/||/<> ATÂ ile/||/<> ATIFET ile/||/<> HÎBE
- BAĞIŞ ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< İNFAK
- BAĞIŞ/HİBE ile/ve/değil/yerine HEDİYE
- BAĞIŞLAMA ile/ve DAYANÇ/SABIR (ETME)
- BAĞIŞLAMAK ile/ve/değil BAĞIŞ YAPMAK
- BAĞIŞLANMAK ve/||/<>/< BAĞIŞLAMAK
( Pişmanlık duymayanı bağışlamak, "suya, resim yapmak" gibidir. )
- BAGL[çoğ. BİGAL] ile/ve BAGLE
( Eril katır. İLE/VE Dişil katır. )
- BAĞLAÇ ile BAĞLAM ile BAĞLANTI/BAĞLANAK ile BAĞLAŞIK ile BAĞLAYICI ile BAĞLI
( Eş görevli sözcükleri ya da önermeleri birbirine bağlayan sözcük türü. İLE Deste. | Herhangi bir olguda olaylar, durumlar, ilişkiler örgüsü ya da bağlantısı. | Bir dil birimini çevreleyen, ondan önce ya da sonra gelen, çok sayıdaki durumda söz konusu birimi etkileyen, onun anlamını, değerini belirleyen birim ya da birimler bütünü. | Bent. İLE İki ya da daha çok şeyin birbiriyle bağlı bulunması, ilişki. | İki şey arasında ilişki sağlayan bağ. | Yapılacak işle ilgili sözlü ya da yazılı antlaşma. İLE Aralarında antlaşma ya da sözleşme sağlanmış olan kişi ya da topluluk, müttefik. | Sonuç, neden gibi birbiriyle sıkı sıkıya bağlı ve karşılıklı bağımlı olan nesne, terim. İLE Bağlama niteliği olan. | Bağlamaya ve birleştirmeye yarayan. | Uyulması zorunlu. | Kuruduğu zaman yüzeyde film oluşturan, pigment ve dolgu nesnelerini bir arada tutan, boyanın uçucu olmayan bölümü. İLE Bir bağ ile tutturulmuş olan. | Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste. | Sınırlanmış, sınırlı. | Kapatılmış olan, kapalı. | Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan. | Birine, bir düşünceye, bir anıya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, sâdık, tutkun. | Halk inanışına göre, büyü etkisiyle eşeysel güçten yoksun edilmiş eril. )
- BAĞLAÇ = CONJUNCTION[İng.] = CONJONCTION[Fr.] = KONJUNKTION[Alm.] = CONGIUNZIONE[İt.] = CONJUNCIÓN[İsp.] = COPULA[Lat.]
- BAĞLAM ile/ve/||/<>/< ANLAM ile/ve/||/<>/< KAVRAM
( CONTEXT vs./and/<>/< MEANING vs./and/<>/< CONCEPT )
- BAĞLAM ile/ve BAĞLAÇ
( CONTEXT vs./and CONJUNCTION )
- BAĞLAM ile/ve/||/<> İTİBAR
- BAĞLAM ile/ve/||/<> KAPSAM
- BAĞLAM ile/ve/||/<> KOŞUL/LAR
( CONTEXT vs./and/||/<> CONDITIONS )
- BAĞLAM ve/> NİYET ve/> EREK
( CONTEXT and/> INTENTION and/> AIM )
- BAĞLAM ve/||/<> YAŞAMSAL KOŞULLAR
- BAĞLAMA SAPINDA:
KISA ile UZUN
( )
- BAĞLAMA ile/ve/||/<> ÖZNEYE DUYARLILIK
- BAĞLAMLARDA DÜŞÜNCE ve/||/<>/> BİLME-İNANMA ve/||/<>/> EYLEME-YAŞAMA
- BAĞLANMA ENERJİSİ İLE KÜTLE KUSURU ile/||/<> NÜKLEER ENERJİ
( Çekirdek kararlılığının enerji açıklaması. )
( Formül: BE/A ≈ 8.8 MeV (Fe-56) )
- BAĞLANMA (İNKIYÂD)
- BAĞLANMA:
SAKİNLİK ve/||/<>/>< KAYGI
- BAĞLANTI:
BULMAK ile/ve/<>/> KURMAK
- BAĞLANTI ile/ve BAĞLAM
( CONNECTION vs./and CONTEXT )
- BAĞLANTI ile/ve/||/<> BENZETME
- BAĞLANTI ile/||/<> ÇAĞRIŞIM
- BAĞLANTI ile/ve ÖZDEŞLİK
( CONNECTION vs./and IDENTITY )
- BAĞLAR MEVKİİ CAMİİ :
( Yeniköy'de Bağlar mevkiinde yapılan bu camiye Cevahirler Camii de denilmektedir. Tarihi bir özelliği yoktur. )
- BAĞLARALTI DALYANI :
( Baltalimanı koyunda kurulan bir dalyan olup İstanbul'un en büyük ve en çok balık avlanan dalyanıdır. )
- BAĞLARALTI KOYU :
( Rumelifeneri, Papazburnu ve Garipçeburnu arasında yer alan ve dalyan kurulan bir koydur. )
- BAĞLARALTI :
( Garipçe Köyü ile Rumelifener Köyü, Papazburnu ve Garipçe burnu arasında yer alan deniz sahili alandır. )
- BAĞLAŞIK/LIK ile BAĞDAŞIK/LIK
( Nesnel. İLE Kavramsal/tüzel/ekinsel. )
- BAĞLAYICILIK ile/ve/||/<> KANIT NİTELİĞİ
- BAĞLI ile/değil BAĞIMLI
- BAĞLILAŞIK ile BAĞLILAŞMA ile BAĞLILIK/BAĞLILAŞIM
( Biri ötekine bağlı olarak var olan, biri olmadan öteki düşünülemeyen iki şeyin bu ilişki yönünden durumu. İLE İki şey arasında karşılıklı bağıntı olmak ya da bağlılık kurmak. İLE Bağlı olma durumu, merbutiyet. | Birine karşı, sevgi, saygı ile yakınlık duyma ve gösterme, sadakat. | Bağlılaşım. )
- BAĞLI/LIK ile/ve/<> SAYGILI/LIK
- [ne yazık ki]
BAĞNAZ ile/ve/||/<> AHMAK ile/ve/||/<> KÖLE
( [Mantık ...] Yürütmeyen. İLE/VE/||/<> Yürütemeyen. İLE/VE/||/<> Yürütmekten korkan. )
- BAĞNAZLIĞIN KALKMASI:
BİLİMSEL TUTUM (İLE) değil FELSEFİ ANLAYIŞ (İLE)
- BAGRAM ile/= BAKU/BAQU
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Tepe. İLE/= Tepe. )
( BAGRAM KUM/BAGRAM QUM: Kum tepesi, kumul[remi âli'c-cûbeyl]. )
( BAGRAM KUMI/BAGRAM QUMI: Kâşgar ile Yârkend arasındaki kumluk arazi. )
- BAĞRİ/BAHRİ değil BARİ[Fars.]
( Öyleyse, hiç olmazsa, hiç değilse, o hâlde. | Keşke. )
- BAĞRIAÇIK, AYLA SERPİL (İST. 1957) :
( Orta ve Lise öğrenimini Notre Dame de Sion Fransız Kız Lisesinde okudu. Bristol Üniversitesi (İngiltere) ve Uluslararası İlişkiler dalında eğitim aldı. İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Fransız ve Roman Dilleri Bölümünden mezun oldu. Koç Holding bünyesinde iş hayatına atıldı. Üst düzeyde yönetici olarak görevler üstlendi. PERA Organizasyonu ve MEDKON Turizm Kurucusu ve Başkanı olarak görev yaptı. Ulusal ve uluslararası kongrelere katıldı. Pera Kültür Sanat ve Basın Danışmanlığı yaptı. Amerikan Deniz Kuvvetleri Donanması Sosyal ve Turistik Faaliyetler Koordinatörlüğü yaptı. Uluslararası 1993 EASD, 1998 En Başarılı Ulusal Kongre Ödülü, Amerikan Dz. Kuvvetleri Liyakat ödüllerini aldı. Sarıyer ve İstanbul Büyük Şehir Belediyesi Meclis üyesi olarak (2009 - 2014) görev yaptı. )
- BAĞSIZ/LIK ile/ve/<> BAHTSIZ/LIK
- BAĞY/İSYAN[Ar.] değil/yerine/= BAŞKALDIRI
( Azgınlık, zulüm, isyan. | İstemek, talep etmek. | Yaranın şişmesi. | Yağmurun şiddetle yağması. )
- BAHÂ[Ar.] ile BAHÂ'[Ar.] ile BÂHÂ/BÂHA[Ar.]
( Güzellik, zariflik. | Parıltı. | Alışma, dadanma. İLE Değer, kıymet, bedel. İLE Bir evin etrafiındaki kapalı avlu ya da bahçe. | Açık meydan, alan. | Suyun derin yeri. )
- BAHÂ ile/değil/yerine BAHÂNE
- BAHÂ[Ar.] ile CEMÂL[Ar.]
- BAHÂ[Ar.] ile VÂHA[Ar.]
( ... İLE Çöl ortasında suyu ve yeşilliği olan yer. )
- BAHADIR[Fars. < BAHADUR] değil/yerine/= BATUR
( Savaşlarda gücü ve yılmazlığıyla üstünlük kazanan ya da yiğitlik gösteren kişi. )
- BAHÂÎ[Ar.] ile BAHAÎ/LİK[Ar.]
( Alışkın. İLE Din. )
- BAHA-MA = SIĞ DENİZ
- BAHANE BULMAK ile/değil/yerine ÇÖZÜMÜNÜ/ÇARESİNİ BULMAK(/ARAMAK)
( "İstemediği/n" her şeye. İLE/DEĞİL/YERİNE (Gerçekten) İstediği herşeyin. )
- BAHANE ile/değil/yerine AYRINTI
- BAHÂNE yerine ÇÖZÜM/ÇÂRE
( [bir işi] Yapmak istemeyenin "tutumu". YERİNE Yapmak isteyenin tutumu. )
( "Çareler" yazısı için burayı tıklayınız... )
- BAHANE <> GÜZELLİK
- BAHANE ile/ve/||/<> MAKYAJ
- BAHANELERE SIĞINMAK ve/> BAHANELERE ESİR OLMAK
- BAHÂR[Fars. çoğ. BAHÂRÂN] ile BAHÂR ile BAHHÂR[Ar. < BAHR]
( Kışla yaz arasındaki mevsim. İlkyaz. [22 Mart - 21 Haziran arasıdır] İLE Güzellik. | Güzel. | Sığırgözü, papatya, sığır papatyası, sarı papatya. | Put, sanme, çelîpa. | Atılmış pamuk. | Ölçek. | Karanfil, tarçın, karabiber gibi kokulu şeyler. İLE Denizci, gemici. )
- BAHAR SUYU MESİRESİ :
( PTT Mahallesi sınırları içinde ve Sultansuyu mesiresi yanında bulunan bir mesiredir. Aynı zamanda Gazinosu, parkı ve çay bahçesi bulunmaktadır. )
- BAHAR[Fars. çoğ. BAHÂRÂN] ile BAHAR[Ar. çoğ. BAHARAT]
( [Kuzey yarımküre için] 21 Mart'ta, gündüz-gece eşitliğiyle başlayarak, 22 Haziran'da, gündönümü ile biten, kış ve yaz arasındaki mevsim, ilkyaz. | Bu mevsimde ağaçlarda açan çiçekler ve yapraklar. | Gençlik çağı. İLE Yiyecek ve içeceklere, hoş koku ve tad vermek için kullanılan kurutulmuş ve öğütülmüş bitkiler. )
( BAHARİYE: Divan Edebiyatı'nda, bahar betimlemesi ile başlayan kaside. )
( BİBERİYE: Ballıbabagillerden, Akdeniz çevresinde çok yetişen, yaprakları hoş kokulu bir bitki. [Lat. ROSMARINUS OFFICINALIS] )
- BAHAR[Fars.] ile MÜNİB[Ar. < NEVB]
( ... İLE İnâbe eden, azgınlıktan sakınarak Allah'a yönelen. | Güçlü yağan, yararlı yağmur. | Taze ve verimli bahar. )
- BAHÂRÂT[Ar. < BAHÂR] ile BAHÂRET[Fars.]
( ... İLE Üstünlük, seçkinlik. )
- BAHARAT ile BARSAMA[Yun.]/MARSAMA
( ... İLE Hoş kokulu yaprakları yemeklere konulan, nane ve yabankekiğinin ortak adı. )
- BAHARAT ile/||/<> EFHÂ'[Ar. < FEHÂ]
( ... İLE/||/<> Soğan ya da yemeklere konulan nane, kekik gibi kuru otlar. )
- BAHARINDAN" değil BAĞRINDAN
- BAHÇE[< Fars. BAĞ-ÇE: Küçük bağ.]/BAHÇA ile/ve BAĞ/BOSTAN[Fars.]
( ... İLE/VE Büyük bahçe. | Sebze bahçesi. | Kavun/karpuz tarlası. )
- BAHÇE YOLU SOKAK SOSYAL KONUT PARKI :
( Ayazağa Mahallesinde bulunan bir parktır. 290 m2'lik bir alanı ve 120 m2 yeşil alanı bulunuyor. )
- BAHÇE ile ASMA BAHÇE
( ... İLE Ayak ve kemerler üzerine kurulan teraslardan yapılmış bahçe. )
- BAHÇE ile ÇEPER
( ... İLE Çit. | Ahlâksız, huysuz, geçimsiz kişi. | Bağ çubuğu, çalı çırpı. | Sebze bahçesi. | [dirimbilim] Zar. )
- BAHÇE ile HARIM
( ... İLE Sebze ve meyve bahçesi. | Tarla ve bahçe çevresindeki çit. )
- BAHÇE ile/ve KELE/KELEME
( ... İLE/VE Bakımsız bahçe. | Sürülmemiş tarla. )
- BAHÇEKÖY ASKERİ HASTANESİ :
( Bahçeköy'deki Orman Mektebi Alisi binasında 1917'de I. Dünya Savaşı sırasında cephelerden gönderilen yaralı ve hastalıklı hastaların tedavi ve bakımlarının yapılması amacıyla açılan bu hastanenin, savaşın bitimi ile birlikte faaliyetine son verildi. )
- BAHÇEKÖY BELDE BELEDİYESİ :
( Bahçeköy 1894'ten 1992 yılına kadar muhtarlıkla yönetildi. 1992'de Belediye oldu. 1992 nüfus sayımına göre nüfusu 5.486'dır. Bahçeköy Belde Belediyesinin ilk başkanı Muzaffer Altınsoy olup üç dönem başkanlık yaptı. Sonra ki Başkan ise Mustafa Başaran'dır (bkz. Muzaffer Altınsoy ve Mustafa Başaran). )
- BAHÇEKÖY CADDESİ :
( Çayırbaşı çarşı içinden başlar ve Bahçeköy Kemerine kadar giden uzun bir caddedir. Cadde Bahçeköy'e ulaştığından "Bahçeköy Caddesi" adını almıştır. )
- BAHÇEKÖY CAMİİ :
( Bahçeköy Lozan mübadillerinin bulunduğu bir semt. Yunanistan'dan göç edenlerden bir grup Bahçeköy'de iskan edildiler. İbadetlerini de terk edilmiş olan Kilisede yaptılar. 1944/1945'li yıllarda ise köy içinde yeni yapılan cami kullanılmaya başlandı. Bu cami bilahare terk edildi. )
- BAHÇEKÖY İ.Ü. ORMAN FAKÜLTESİ KAPALI SALONU :
( Kapalı spor salonu hemen hemen tamamen yenilendi ve Türkiye Ligi maçlarına açıldı. 600 seyirci kapasitelidir )
- BAHÇEKÖY İLİM VE KÜLTÜR DERNEĞİ TALEBE YURDU :
( Bahçeköy'de İlim ve Kültür Derneğine ait Talebe Yurdu 1976'da açıldı. 1992'de büyütüldü. Yurt üniversite öğrencilerine hizmet vermektedir. )
- BAHÇEKÖY KEMERİ :
( Bu kemere Sultan I. Mahmut Kemeri de denilmektedir. Bahçeköy Kemeri 1731 yılında Sultan I. Mahmut tarafından Mimar Sinan'a yaptırılmıştır. Kemerin uzunluğu 409 metre, yüksekliği 27 metre, genişli de 3,25 metre olup 21 gözlüdür. Bu kemerden; Beyoğlu, Beşiktaş, Ortaköy, Galata, Kuruçeşme, Arnavutköy, Kasımpaşa ve Sultan'ın sarayına su veriliyordu. Kemer halen kullanılmaktadır. )
- BAHÇEKÖY MERKEZ CAMİİ :
( Köy içindeki eski tarihi küçük ahşap cami yıkılarak yerine Osmanlı mimarisi tarzında yeni bir cami yapıldı. Camiin tarihi özelliği yoktur. )
- BAHÇEKÖY METEOROLOJİ İSTASYONU :
( Bahçeköy'deki İ.Ü. Orman Fakültesi kampüsü içindedir. )
- BAHÇEKÖY MEYDAN PARKI :
( Bahçeköy'dedir. 28000 m2'lik bir alanı kapsar, 140,00 m2'lik yeşil alan bulunmaktadır. )
- BAHÇEKÖY MEZARLIĞI :
( Zekeriyaköy yolu üzerinde köy çıkışında ve sağ taraftadır. Köyde Müslümanlara ait ilk mezarlıktır. )
- BAHÇEKÖY NURAY ARTAM CAMİİ :
( Kemer mahallesinde olup Nuray Artam adına yaptırılan cami 1993'te ibadete açıldı. )
- BAHÇEKÖY ÖĞRENCİ YURDU :
( Bahçeköy Öğrenci Yurdu eskiden Bahçeköy'deki İ.Ü. Orman Fakültesi Kampusu içinde iken, sonraları Hacı Osman Bayırı'ndaki İSKİ arıtma tesislerinin yanındaki yeni binasına taşındı. PTT Evleri Mahallesi sınırları içindedir ve Kredi Yurtlar Müdürlüğüne bağlıdır. )
- BAHÇEKÖY ORMAN FAKÜLTESİ STADI :
( İ,Ü. Orman Fakültesinin spor alanıydı ama yeterli değildi. İl Spor Gençlik Müdürlüğü ile yapılan bir anlaşma ile alana futbol stadı ve kapalı salon yapılması sağlandı. Bir iki yıl sonra tesis onarıma alındı. Futbol sahası halı saha haline getirildi, tribünler yenilendi. Stad 1.000 seyirci kapasitelidir. Otoparkı vardır. )
- BAHÇEKÖY ORMAN İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ :
( İstanbul Orman Bölge Müdürlüğüne bağlıdır ve Bahçeköy sınırları içinde bulunmaktadır. Belgrad Ormanları, bentler, av sahası, piknik yerleri, Atatürk Arberatumu bu müdürlüğe bağlıdır. )
- BAHÇEKÖY SAĞLIK OCAĞI :
( Sarıyer Sağlık Grup Başkanlığına bağlı olarak açılan bu birim Bahçeköy Sağlık Ocağı olarak sağlık hizmeti vermektedir. )
- BAHÇEKÖY SİNEMASI :
( Lozan Antlaşması nedeni ile köyü terk eden Hristiyanlara ait kilise içinde 1965 yılında Hüseyin ve Zelkif Güner kardeşler tarafından açıldı Bahçeköy Sineması. 1975 yılında ise kapatıldı. Bu kilise halen Camii olarak kullanılıyor. Bahçeköy Sineması 1978 yılında bu kez İnönü Caddesi üzerinde 1978'de açıldıysa da 1981'de kapatıldı. )
- BAHÇEKÖY SPOR KULÜBÜ :
( Kulüp 1950 yılında gayri federe olarak faaliyete geçti. 1985'te Hüseyin Yalaza, Metin Taşkınsoy, Ahmet Kınay, Bülent Pehlivanoğlu, Mustafa Coşkun, Ali Çetin, Baki Yurttaş, Turhan Gülhaner, Ali Kılıç ve Mehmet Öz tarafından kurularak resmiyet kazandı. Renkleri: Sarı - yeşil olup futbol dalında faaliyet göstermektedir. Kulübe ait tesisleri Kulüp binası ve lokalden ibarettir. İstanbul Amatör liginde olup İ.Ü. Orman Fakültesine ait futbol sahasından yararlanmakta ve lig maçlarını da burada oynamaktadır. İstanbul Amatör Liginde yer almaktadır. Yaş grupları takımları da vardır. Kulüpte: Hüseyin Yalaza, Av. Nurettin Özbekrem, Mustafa Coşkun, Cevat Karaman, Ömer Gülüştür, Fahrettin Erkaptan, Cevdet Kain, Muzaffer Altınsoy, Mustafa Başaran, Hüsnü Yazıcı, Zeki Yazıcı, Serdar Taşkınsoy Başkanlık yaptılar. Bahçeköy Spor Kulübü iki sezon arka arkaya büyük başarı gösterdi. 2010/2011'de İst. 2. Kümede ve grubunda şampiyon olarak İst. Amatör 1. Kümeye geçti. 2011/2012 sezonunda da İst. Amatör 1. Kümede ve grubunda şampiyon olarak Süper Amatör Lige yükseldi. )
- BAHÇEKÖY TAKSİM SULARI :
( Yeniköy'den Kasımpaşa'ya kadar olan sahil şeridi yerleşim bölgeleri ile Beyoğlu, Beşiktaş, Galata ve Kurtuluş'un su ihtiyacını karşılamak amacı ile Bahçeköy kemerinden geçirilerek getirilen suların Taksim'den tevzi edilmesine Taksim Suları denilmektedir. )
- BAHÇEKÖY TÜRKAN EFE İLKÖĞRETİM OKULU :
( Bahçeköy'de ilkokul 1924/1925 ders yılında Rumlardan kalan okulda açıldı. 1933'te bu okul binası yanında bulunan kilise beş yıl süre ile okul olarak kullanıldı. Eski okul binasına yeni ilaveler yapılarak büyütüldü. 1987'de hayırseverlerden Güngör Efe tarafından hayatta bulunmayan eşi adına yeni bir okul binası yaptırdı ve okulun adı da Bahçeköy Türkan Efe İlköğretim Okulu olarak değiştirildi. )
- BAHÇEKÖY :
( Sarıyer'in köyüdür. 1992'de Belde Belediyesi oldu. Bahçeköy, Sultan Kanuni Sultan Süleyman'ın Belgrad seferi dönüşü (1521) beraberinde getirdiği Sırp esirleri Bizans döneminde ismi Petra olan orman içerisinde köye iskân etmiş, köyün ismi Belgrad Köyü bilahare Bahçeköy olmuştur. Ormanın adı da Belgrad Ormanı olmuştur. Köy, 1894 yılında Orman içinden çıkarılmış ve bugünkü yerine iskân edilmiştir. Köy halkı Ulusal Kurtuluş Savaşından sonra 1923/24 mübadeleye tabi tutulmuş ve Yunanistan'a göç ettirilmiş, Yunanistan'dan Türkler de buraya getirilerek iskan edilmişlerdir. Köy 1894'ten 1992 yılına kadar muhtarlıkla yönetildi. Bahçeköy ormanları, mesire yerleri, tarihi eserleri ve suları ile ünlüdür. İ.Ü. Orman Fakültesi Bahçeköy'dedir. )
- BAHÇIVAN[Fars.] < BÂĞÇEVÂN
( Bir bahçenin düzenlenmesi ve bakımıyla görevli kişi. | Geçimini bahçe ürünlerini yetiştirip satmakla sağlayan kişi. )
- BÂHİK[Ar.] ile BÂHİKA[Ar.]
( Bir gözü görmeyen. İLE Görmeyen, kör. )
- BAHÎL[Ar. < BUHL çoğ. BUHALÂ] ile BÂHİL[Ar.]
( Cimri, hasîs, tamahkâr. İLE Serseri, başıboş. | Eli değneksiz çoban. | Yularsız deve. )
- BAHİR[Ar.] ile BÂHİR[Ar.] ile BÂHİR[Ar.] ile BÂHİR[Ar.]
( Deniz. İLE Yalancı, ahmak, alık. İLE Ekin sulayıcı, sulayan. İLE Belirli, açık, apaçık. | Işıklı, parlak, güzel. )
- BÂHİRE[Ar.] ile BÂHİRE[Ar.] ile BAHÎRE[Ar.]
( Dikenli ağaç. | Çok koşan cins deve. İLE Vapur. İLE İslâm'dan önceki dönemde, Araplar'ın, kulağını keserek işaretleyip bıraktığı dişil deve ya da koyun. )
- BAHİS[Ar. < BAHS] ile BÂHİS[Ar.]
( Konuşulan şey, söz. | İddialaşma. İLE Bahseden, araştıran. )
- BAHİS[Ar.] değil/yerine/= SÖZEÇ
- BAHREYN:
2 ADA ile/ve/+/<> 31 ADA
( Bahreyn'in başkenti, Mename'nin yer aldığı Bahreyn Adası ve 8ona bir dalgakıranla bağlı olan küçük] Maharrak Adası. İLE/VE/+/<> Öteki 31 ada. )
( Bahreyn, 33 adadan oluşan bir aral(takımada) ülkesidir. )
( Bahreyn'in sözcük anlamı, "iki deniz ülkesi"dir. [Denizin içinde, tatlı su kaynakları olduğundan dolayı bu ad verilmiş.] )
- bahreyn[Ar.] ile Bahreyn[Ar.]
( İki deniz. [Basra Körfezi ile Hint Denizi. / Akdeniz ile Hint Denizi. / Karadeniz ile Hint Denizi.] | İki büyük esas, temel şey. İLE Basra Körfezi'nde yer alan bir ada ülkesi. )
- BAHRİ ile BAHRÎ[Ar.]
( Uzun boyunlu, sivri gagalı, boynunun önü ve göğsü parlak beyaz olan, alçaktan ve hızlı uçan, suya bağımlı bir tür kuş. [Lat. PODICEPS CRISTATUS] İLE Denizle ilgili. )
- BAHRİ değil/yerine/= DENİZCİL
- BAHRİYE ÜÇOK PARKI :
( Zekeriyaköy'dedir. 1.035,00 m2'lik bir alan üzerindedir. 681,00 m2'lik yeşil alanı 98,30 m2'lik çocuk oyun alanı ve 88,00 m2'lik spor alanı bulunmaktadır. )
- BAHRİYE ÜÇOK SAĞLIK VE KÜLTÜR MERKEZİ :
( Reşitpaşa Mahallesinden Bahriye Üçok adı verilerek açılan bu sağlık merkezinin bir süre sonra ismi değiştirilerek Sahva Vakfı Reşitpaşa Diyaliz ve Laboratuar Merkezi yapıldı (bkz. Sahva Vakfı). )
- BAHRİYE değil/yerine/= DENİZGÜCÜ
- BAHRİYELİ değil/yerine/= DENİZGÜÇLÜ
- BAHRİYELİLER ÇEŞMESİ :
( Yenimahalle, Pazarbaşı Karakütük Caddesi üzerinde ve deniz kenarındaki Dz. Astsb. Gazinosu bahçesindedir. Pınarı, bahçe içindeki çam ağaçları içinde ve kayalıklar arasından çıkar. Gazino Komutanı Kd. Astsb. Bşç. Ahmet Çatalbaş tarafından çeşme haline getirildi. Etrafı tuğla duvarla çevrildi. Ön tarafına büyük kemer yapılarak üstten koruma altına alındı. Tek musluğu var. Musluğun üzerindeki kitabesinde yapılış tarihi ile ilgili olmayan bir tuğra iliştirilmiş. Başka da bir yazı yok. Kendi kaynak suyu ile beslenmektedir. Askeri bölgede olduğu için halka açık değildir. )
- BAHS[Ar.] ile BAHS/BAHİS[Ar.]
( Kur'an tabirlerinden olup "nâkıs" anlamına gelir. | Yağmur suyu ile ekilmesi olanaklı tarla. | Zulüm, işkence. | Gümrük alma. İLE Konuşulan şey, söz. | İddialaşma. )
- BAHŞ[Fars.] ile BAHŞ(Â)[Fars.]
( Bağış, ihsan. İLE Bahşeden, bağışlayan, veren, affeden. | )
- BAHŞ ile CEZA
- BAHS[Ar.] ile/ve/||/<>/> HAFRİYAT[Ar.]
( Söz. | Üzerinde konuşulan şey, konu. | Görüşünde ya da iddiasında haklı çıkacak tarafa bir şey verilmesini kabul eden sözlü antlaşma. | Bir kitabın bölümlerinden her biri. | Araştırma. İLE/VE/||/<>/> Yeryüzünü kazmak, yarmak ve açığa çıkan fazlalıkları da atmak. )
- BAHS[Ar.] ile NUKSÂN[Ar.]
- BAHS[Ar.] (ETMEK) değil/yerine/= SÖZ ETMEK
- BAHŞİŞ VERMEK < NEREDE, NE KADAR BAHŞİŞ VERİLİR?
- BAHŞİŞ[Ar.] ile ARMAĞAN
( ATİYYE/RİFD[çoğ. ERFÂD/RUFÛD] ile HEDİYE )
( DÂD ile PÎŞ-KEŞ[Türkçe'de PEŞKEŞ şeklinde galat olarak kullanılmıştır.] )
( TIP vs. PRESENT )
- BAHŞİŞ[Fars. < BAHŞİ: Bağışlamak/affetmek.] değil/yerine/= İŞLİK
- BAHŞİŞ ile/ve/değil/yerine/||/<> KATKI PAYI
- BÂHTE[Ar. < BÂHTEN][Fars.] ile BAHTE[Fars.]
( Oynamış, oyunda yutulmuş/ütülmüş kişi. İLE Besili, semiz koyun. | Burulmuş, üç yaşında koç. )
- BÂHTER ile BÂHTER
( Batı. [Yeni şairlerin kullanımında] İLE Doğu. [Eski şairlerin kullanımında] )
- BAHTİYÂR ile/>< İHTİYÂR
( Bir söz ki, bir gönlü, bir ömür, bahtiyâr eder;
Bir söz ki, bir gönlü, bir günde, ihtiyâr eder. )
- BÂHÛR[Ar.] ile BAHÛR[Ar.]
( Çok sıcak/lık. İLE Ödağacı, misk, lâden gibi maddelerden meydana gelen ve yakılırsa güzel bir koku veren ot, tütsü, günlük. )
- BÂ-HUSÛS değil/yerine/= ÖZELLİKLE, EN ÇOK
- BAÎM[Ar.] ile BÂİN[Ar.]
( Put, heykel. İLE Dibi geniş kuyu, bostan kuyusu. )
- BAÎR[Ar.] ile BÂİR[Ar.]
( Eril deve. İLE Şaşkın, perişan durumda olan. )
- BAIRD TAPİRİ ile HİNT/MALAY TAPİRİ ile DAĞ TAPİRİ ile OVA/AMERİKA/BREZİLYA TAPİRİ
( TAPIRUS BAIRDII cum TAPIRUS INDICUS cum TAPIRUS PINCHAQUE cum TAPIRUS TERRESTRIS )
- BÂ'İS[Ar.] ile FAKÎR[Ar.]
- BAK, HÜSEYİN (BORNOVA, 1984) :
( Sivasspor'dan orta saha elemanı olarak transfer edildi ve bir sezon (2018/2019) tescilli kaldı takımının 34 lig ve 1 Türkiye Kupası olmak üzere 34 resmi maçında oynadı ve lig maçlarında takımına 2 gol kazandırdı. Sezon sonunda serbest kaldı. Göztepe A.Ş., Rize Çaykur, Ünyespor, Altınordu A.Ş., Ank. Demirspor, Çubukspor Futbol A.Ş., Darıca Gençlerbirliği, Kastamonuspor, Diyarbakırspor, Sivas Belediyespor ve Sarıyer'de oynadı. )
- BAKA/BAQA ile MÜNGÜZ BAKA/MÜNGÜZ BAQA ile BAKAÇUK/BAQAÇUQ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- BAKANAK ile TOYAK ile TOYNAK
( Geviş getiren hayvanların tırnağı. İLE At tırnağı. İLE At, eşek gibi tektırnaklı hayvanların tırnağı. )
( ... ile ... ile SÜNBÜK[çoğ. SENÂBİK], HÂFİR[çoğ. HAVÂFİR] )
( ... vs. ... vs. HOOF )
- BAKANAK/BAQANAQ(BAKAYAK/BAQAYAQ) ile BAKANLIG/BAQANLIG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Çift toynaklı hayvanlarda, toynakların arasındaki boşluğa ya da toynakların iki yanına verilen ad.[Atların toynağının içini, ayak tabanının ortasında bulunan üçgen biçimindeki sert parçayı anlatmak için de kullanılır.] İLE Halkalı. )
- BAKAN/BAQAN ile BAKAN/BAQAN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Yüzük.[pirinç] İLE Gerdanlık.[pirinç] )
( ALTUN BAKAN/ALTUN BAQAN: Altın yüzük. )
- BAKAN/LIK ile/değil/yerine/> KALEM(SEKRETER/YA)
- BAKAR, İSMAİL (GÜMÜŞHANE, 1968) :
( Rumelihasarlı'dır ve burada ikamet etmektedir. Kütüphaneci ve yazardır. 1990'da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Kütüphanecilik bölümünden mezun oldu. Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TUGEV) kütüphanesinde çalıştı. Bunun yanı sıra Doğal Hayatı Koruma Derneği Kütüphanesinde danışman kütüphaneci görevini sürdürdü. 1994 yılından bu yana Vehbi Koç Vakfı Sadberg Hanım Müzesinde uzman kütüphaneci olarak çalışmaktadır. Mimar İbrahim Yalçın Kütüphanesi, Doğal Hayatı Koruma Derneği Kütüphanesi, Fisun - Mithat İstanbullu Kütüphanesi gibi çeşitli kütüphaneleri düzenledi. Anatolia, Aykırı Sanat, Home Style, Travel, Collection, Skylife, Oksijen, YKY 4. Kat, Yeşil Martı dergilerinde yazıları yayınlandı Üniversite döneminde lisanslı olarak futbol oynadı, atletizm yaptı. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra Özgürlük ve Dayanışma Partisi üyesidir. Eserleri: TUGEV Dokümantasyon Merkezi Yayın Kataloğu (1991), Turizm Sözlüğü (1996), Ayazda Bir Yürek (Şiirler) (1996), Basında ÖDP (1996), SHM Hüseyin Kocabaş Koleksiyonu Yazmaları Kataloğu (2001), SHM Yıllıklar. Salnameler, Nesaller, Takvimler (2016). )
- BAKARA[Ar.] ile BAKARA[Ar.] ile BAKARA[Fr. < BACCARA]
( Sığır, inek. İLE Sûre. İLE İskambil kâğıdı ile oynanan bir oyun. )
- BÂKÎ[< BEKÂ] -ile
( TANRI | DÂİMÎ, KALICI )
- BÂKÎ ile/ve/||/<> ASLÎ
- bâkî[Ar. < BEKÂ çoğ. BEVÂKİ] ile bâkî[Ar. < BÜKÂ] ile BÂKÎ[Ar.]
( Tanrı. | Sürekli/daimi, kalıcı. | Alt taraf. | Artık, artan, fazla, geri kalan, bundan başka. İLE Ağlayan. [Fars. GİRYÂN] İLE Divan şairi ve uzun adıyla Abdülbâki Mahmut. Kanûnî Sultan Süleyman tarafından korunmuş ve Meliküşşuarâ, Sultânüşşuarâ gibi unvanlar kazanmıştır. [1527 - 1599] [Tüm Osmanlı tarihinde cenazesine en çok katılım olan kişidir.] )
- BÂKÎ ile/ve/|| FÂNÎ ile/ve/|| ÂSİ ile/ve/|| ÂFİ
( Yazı. İLE/VE/|| Yaşam. İLE/VE/|| Kul. İLE/VE/|| Rab. )
- BÂKÎ[Ar.] ile KÂDÎM[Ar.] ile MÜTEKADDİM[Ar.]
- BAKİ[Ar.] değil/yerine/= SÜREKLİ
- BÂKÎ[Ar. < BEKÂ] ile/değil VÂKİ[Ar. < VUKÛ]
( Kalıcı. İLE/DEĞİL Olan, düşen. | Olagelen, rastlayan. | Geçen, geçmiş olan. | Gerçekleşme. )
- BAKICI ile/ve/||/<> BAKAN
- BAKICI ile/ve/değil/<> BAKIM VEREN
- BAKICI ile DADI
( ... ile TAYA, DÂYE )
( BABYSITTER vs. NANNY )
- BAKIG/BAQIG ile BAKIŞ/BAQIŞ ile BAQINGIL/BAKINGIL
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bakma, bakış. İLE Bakış. İLE Bak! )
( İŞ KEDİNGE BAKINGIL/İŞ KEDİNGE BAQINGIL: Eyleminin sonucuna bak ve bunu düşün! )
- BAKIM ve KÜLTÜR ve UYGARLIK
- BAKIM ile/ve/<> TEMİZLİK
- BÂKİ'NİN:
25 YAŞ ÖNCESİ ŞİİRLERİ ile/ve 25 YAŞ SONRASI ŞİİRLERİ
( BÂKÎ ['den...]
MÜHEYYÂ OLDU MECLİS SÂKİYÂ PEYMÂNELER DÖNSÜN
BU BEZM-İ RÛH BAHŞUN ŞEVKINA MESTÂNELER DÖNSÜN
DİLÂ CÂM-I ŞARÂB-I AŞK-I YÂRI ŞÖYLE NÛŞ İT KİM
FELEKLER GÜM GÜM ÖTSÜN BAŞINA HUMHÂNELER DÖNSÜN
HAYAL-İ ŞEM'-İ RUHSARIN KO YANSIN HANE-İ DİLDE
PERİN OL ŞEM'A YAKIP ŞEVK İLE PERVÂNELER DÖNSÜN
SEN AĞYÂR İLE DEVR ETDİR ŞEHÂ PEYMÂNEYİ DÂİM
SER-İ KÛYUN DOLAŞIP ÂŞIK-I BÎÇÂRELER DÖNSÜN
BU BEZM-İ DİLKÜŞÂYA MAHREM OLMAZ BÂKİYÂ HERKES
Dİ GELSİN EHL-İ DİLLER GELMESİN BİGÂNELER DÖNSÜN )
- BAKIP KALMAK ile/değil/yerine/>< GÖRÜP GEÇMEK
- BAKIR MAVİSİ ile BAKIR YEŞİLİ ile BERLİN MAVİSİ
( Bazik bakır karbonat. İLE Kurşun kromat ve bakır oksitten oluşan, doğal boyar madde. İLE Demir III hekzasiyano ferrat (II)'ın özel adı. )
- BAKIR MUSTAFA (ERZİNCAN, 1976) :
( Lise mezunu, mali müşavir. Bir grup arkadaşı ile Sarıplatform Derneği'nin kuruluş çalışmalarını başlattı ve kurucu başkan olarak görev aldı. Sarıplatform Dereği'nin kuruluşunu 2010 yılında gerçekleştirdi. CHP de siyaset yapmaktadır. Sarıyer Belediyesi Meclisi üyesi olarak görev yapmıştır (2014 - 2019). Sarıplatform Derneğinde Başkanlık görevini devam ettirmektedir. )
- BAKIR NEFESLİLER ile/ve TAHTA NEFESLİLER
- BAKIR/BAQIR ile BAKIR/BAQIR ile BAKIR SUKIM/BAQIR SUQIM
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bakır. İLE Çin'de, alışverişte kullanılan, bakırdan yapılmış para. İLE Mars.[Kızıllığı nedeniyle bakıra benzetilmiştir.] )
- BAKIRKÖY < MAKRİKÖY[YEDİNCİ KÖY]
- BAKIRLIG/BAQIRLIG ile BAKIRLIG/BAQIRLIG
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bakırlı. İLE Balasagun yakınlarındaki bir yerin adı. )
( BAKIRLI DAĞ/BAKIRLI TAG: Bakırlı dağ. )
- BAKIŞ AÇISI ile/ve "ÇERÇEVE"
itibarı ile 40.058 başlık/FaRk ile birlikte,
40.058 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(16/162)
(1996'dan beri)