M ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 7.435 başlık/FaRk ile birlikte,
7.435 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(18/31)
- MİKRO ve/||/=/<> MAKRO
- MİKRO değil/yerine/= KÜÇÜ
- MİKRO değil/yerine/= KÜÇÜK/DAR
- MİKROARRAY ile/||/<> RNA-SEQ
( Mikroarray önceden bilinen İLE RNA-seq tüm transkriptom. )
( Formül: Known İLE unbiased expression )
- MİKROBİK değil/yerine/= KÜÇÜMLÜ
- MİKROBİYOLOG değil/yerine/= KÜÇÜDİRİMBİLİMCİ
- MİKROBİYOLOJİ değil/yerine/= KÜÇÜDİRİMBİLİM
- MİKROBİYOM ile/||/<> MİKROBİOTA
( Mikrobiyom tüm mikroorganizma genleriyken İLE mikrobiota sadece mikroorganizmaların kendisidir )
( Formül: Metagenomik )
- MİKROBİYOTA/MICROBIOTA[İng.] değil/yerine/= UFAK CAN ÖRTÜSÜ
- MİKROBİYOTA-İMMÜN SİSTEM ETKİLEŞİMİ ile/||/<> MİKROBİYOTA-METABOLİZMA ETKİLEŞİMİ
( Mikrobiyota-immün etkileşim bağışıklık gelişimini şekillendirir İLE mikrobiyota-metabolizma etkileşim enerji dengesini etkiler. İkisi de karşılıklı düzenleyici İLE farklı mekanizmalar kullanır. )
- MİKROBİYOTA ile/||/<> MİKROBİYOM
( Mikrobiyota bir bölgedeki mikroorganizmaların kendisi İLE mikrobiyom bu mikroorganizmaların tüm genetik materyali ve etkileşimleridir. Mikrobiyota canlı organizmalar İLE mikrobiyom genetik bilgi ve fonksiyonel kapasitedir. )
( Joshua Lederberg tarafından 2001 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1925-2008) (Ülke: ABD) (Alan: Genetik, Mikrobiyoloji) (Önemli katkıları: Bakteriyel genetik, "mikrobiyom" terimini kullandı, Nobel Ödülü sahibi) )
- MİKROBİYOTA ile/ve/||/<> MİKROBİYOM ile/ve/||/<> METAGENOM
( Mikropların[bakteri, arke, virüs, mantar] kimliği. İLE/VE||/<> Mikropların genetiği. İLE/VE||/<> ... )
( Bir organizmanın belirli bir bölgesinde ve bir arada yaşayan mikroorganizmalar topluluğu. İLE/VE||/<> Mikrobiyotada yer alan mikroorganizmaların genomlarının tümü. Mikrobiyotanın genetik nesnesi. İLE/VE||/<> Mikrobiyotayı oluşturan mikroorganizmaların DNA'larını birarada dizileyen deneysel yaklaşım. )
( )
- MİKROBUN TANIMLANIŞI:
1876 ve/||/<> PASTEUR
- MİKRODALGA İLE ULTRASES İLE MEKANOKİMYA ile/||/<> ALTERNATİF AKTİVASYON
( Klasik ısıtmaya alternatif enerji kaynakları. )
( Formül: P = 2πfξ²ρc (ultrases) )
- MİKRODAMLA KİMYASI ile/||/<> FAZ TRANSFER KATALİZİİ
( Mikrodamla kimyası küçük hacimde hızlı reaksiyonken, faz transfer katalizi farklı fazlar arası geçişi sağlar )
( Formül: μL hacim )
- MİKROENKAPSÜLASYON ile/||/<> NANOENKAPSÜLASYON
( Mikroenkapsülasyon mikron boyutunda kapsül oluştururken İLE nanoenkapsülasyon nanometre seviyesinde kapsülleme yapar )
( Formül: 1-1000 μm )
- MİKROEVRİM ile/||/<> MAKROEVRİM
( Mikroevrim tür içi İLE makroevrim tür üstü değişimdir )
( Formül: Popülasyon İLE tür oluşumu )
- MİKROFİBER ile POLYESTER
( ... İLE Mikro fibere göre daha az su emer, kolay kolay leke tutmaz. )
( Hafif dalgalı bir yüzeyi vardır. İLE Dokunduğunuzda daha pürüzsüzdür. )
( Mevsimlik olarak düşünülebilir. İLE Yaz ayları için yeğlenmesi daha uygundur.[Kırışıklıklara ve kullanıma daha dayanıklıdır.] )
- MİKROFİLAMENT değil/yerine/= İPÇİK
- MİKROFİLAMENT ile MİKROTÜBÜL
( Göze iskeletinde ince iplikçikler. İLE Göze iskeletinde kalın tüpler. )
- MİKROFİLAMENT ile/||/<> MİKROTÜBÜL
( Mikrofilament aktin İLE mikrotübül tübülin proteinidir )
( Formül: 7nm İLE 25nm )
- MİKROFLUIDİK KİMYA ile/||/<> MİKROSİSTON KİMYASI
( Mikrofluıdik kimya akışkanların mikro kanallarla kontrolüyken, mikrosistan kimyası küçük hacimli sistem kimyasıdır )
( Formül: Laminar akış )
- MİKROFON[Fr. < Yun. MİKRO: Küçük. PHONE: Ses.] ile/ve HİDROFON
( Elektrik akımını etkisiyle sesi, uzakta bulunan alıcıya ulaştıran araç. İLE/VE Sualtında kullanılan mikrofon. )
- MİKROGLİA ile/||/<> ASTROSİT
( Mikroglia bağışıklık fagositoz İLE astrosit destek kan-beyin. )
( Formül: Immune İLE support )
- MİKROKANONİKAL İLE KANONİKAL İLE BÜYÜK KANONİKAL ile/||/<> İSTATİSTİK TOPLULUKLAR
( Termodinamik sistemlerin istatistiksel tanımları. )
( Formül: Z = Σe^(-βE) )
- MİKROKOK ile STREPTOKOK
( Nokta biçimdeki mikroplara verilen genel ad. İLE Sıvı ortamda zincir biçimde koloniler oluşturan, çoğu zaman patojen olan bir mikrokok. )
- MİKROMETRE[Fr. < Yun.]
( Büyük ölçüde büyütme gücü olan teleskop, mikroskop gibi optik aygıtlarla incelenen nesnelerin oylumlarını ölçmede kullanılan aygıt. | Çok küçük uzunlukları ölçmeye, incelemeye yarayan aygıt. | Mikron. )
- MİKROORGANİZMA değil/yerine/= KÜÇÜÖRGENYAPI
- MİKROP KURAMSİ ile/||/<> MİASMA KURAMSİ
( Mikrop kuramı hastalıkların spesifik mikroorganizmalar tarafından oluştuğunu İLE miasma kuramı hastalıkların kötü hava ve kokulardan kaynaklandığını iddia eder. Mikrop kuramı bilimsel kanıta dayalı İLE miasma kuramı gözleme dayalı yanlış bir hipotezdir. Pasteur ve Koch mikrop kuramıni kanıtladı. )
( Louis Pasteur tarafından 1860 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1822-1895) (Ülke: Fransa) (Alan: Biyoloji, Kimya) (Önemli katkıları: Mikrop teorisi, pastörizasyon, aşı geliştirme (kuduz, şarbon), spontan üreme teorisini çürüttü, fermantasyon süreçlerini açıkladı, antisepsi kavramını tıbba kazandırdı) )
- MİKROP KURAMSİ ile/||/<> SPONTAN ÜREME KURAMSİ
( Mikrop kuramı hastalıkların mikroorganizmalar tarafından oluştuğunu İLE spontan üreme kuramı canlıların cansız maddeden kendiliğinden oluştuğunu savunur. Pasteur kuğu boyunlu balon deneyi ile spontan üremeyi çürüttü İLE mikropların havada ve çevrede bulunduğunu kanıtladı. )
( Louis Pasteur tarafından 1862 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1822-1895) (Ülke: Fransa) (Alan: Biyoloji, Kimya) (Önemli katkıları: Mikrop teorisi, pastörizasyon, aşı geliştirme (kuduz, şarbon), spontan üreme teorisini çürüttü, fermantasyon süreçlerini açıkladı, antisepsi kavramını tıbba kazandırdı) )
- MİKROP[Fr./İng. < MICROBE] ile ASEPSİ[Fr. < ASEPSIE]
( Ancak mikroskopla görülebilen, çürümeye, mayalanmaya ve hastalıklara yol açan tek gözeli canlı. İLE Isıyla araç ve pansuman nesnelerinin mikropsuzlaştırılması. Özellikle tıpta kullanılan araç gereçlerdeki hastalık etkenini mikropların sayısını kimyasal ya da fiziksel yollarla hastalığa neden olamayacak düzeye düşürme. )
- MİKROP ile ATEŞ YAPAN MİKROP
( MICROBE/GERM vs. PYROTOXIN )
- MİKROP ile MİKROKOK [Fr. < Yun.]
( ... İLE Nokta biçimindeki mikroplara verilen genel ad. )
- MİKROP[Yun.] ile PLANKTON[Fr. < Yun.]
( ... İLE Suda bulunan mikroskobik küçük canlılar topluluğu. | Okyanusların, göllerin/göletlerin yüzeyine yakın olarak zayıf bir biçimde yüzen ya da edilgin bir biçimde sürüklenen, çoğunluğu mikroskobik organizmalar. )
( MICROBE/GERM vs. PLANKTON )
- KÜÇÜM/MİKROP[Yun.] ile GİRMİK/VİRÜS[Fr./İng.]
(
)
( MICROBE vs. VIRUS )
- MİKRORNA ile/||/<> UZUN KODLAMAYAN RNA
( MikroRNA kısa regülatör İLE uzun kodlamayan RNA uzun düzenleyici. )
( Formül: Short İLE long regulatory RNA )
- MİKROSKOBİK değil/yerine/= KÜÇÜGÖRCÜL
- MİKROSKOP/MICROSCOBE[İng.]/HURDEBÎN[Fars.] değil/yerine/= İRİLTEÇ
- MİKROSKOP değil/yerine/= KÜÇÜGÖREÇ
- MİKROSKOP ile/ve/||/<>/>< TELESKOP
( [Kişinin] Önemini/"büyüklüğünü" gösterir. İLE/VE/||/<>/>< Önemsizliğini/küçüklüğünü gösterir. )
( Kıskançlığın aracı. İLE/VE/||/<>/>< Sevginin aracı. )
- MİKROSPOR ile MİKROSPORANGİUM
( Bitkilerde erkek gametofitleri oluşturan spor türü. İLE Mikrosporları üreten yapı. )
- MİKROTÜBÜL değil/yerine/= İLETGEN BORULAR, KÜÇÜKBORUL, BORULCUK
- MİKROTÜBÜL ile MİKROFİLAMENT
( Göze iskeletini oluşturan boru biçimindeki protein yapıları. İLE Göze iskeletini oluşturan ince ipliksi protein yapıları. )
- MİKROTÜBÜL ile/||/<> MİKROFİLAMENT
( Mikrotübül tübulin kalın İLE mikrofilament aktin ince. )
( Formül: 25nm İLE 7nm )
- MİKSÂR/MİKSÎR[Ar.] ile MİKVÂL[Ar.]
( Sözü uzatan, geveze, çok konuşan. | Çoğaltan, teksir eden. İLE Çok konuşan. )
- MİKSER[İng.] değil/yerine/= ÇIRPICI/KARIŞTIRICI | KARMAÇ
- MİKST/MIXED[İng.] değil/yerine/= KARIŞIK
- MİKTAR/MİKDAR ile ADET
( Geometrik (büyüklük). [Atomik değildir.] [Sürekli parçalara ayrıldığından dolayı] İLE Aritmetik. )
- MİKTAR = BÜYÜKLÜK = MAGNITUDE[İng.]
- MİKTAR değil/yerine/= TUTAR
- MİKYÂL[Ar. | çoğ. MEKÂYİL] ile ...
( Ölçekler, tahıl ölçekleri. )
- MİKYAS ile/||/<> MİZAN
- MÎL[Ar. çoğ. EMYÂL, MÜYÛL] ile MİLH[Ar. çoğ. EMLÂH, MİLAH, MİLÂH, MİLHA]
( Göze, sürme çekmeye özgü bir âlet. | Yollardaki mesafeyi belirlemek üzere dikilen nişan. | İğne gibi ince ve uzun bir âlet. | Ucu sivri, çelik kalem. | Sivri dağ tepesi. | Bir kilometreye yakın bir uzaklık. | Bir çarkın, üzerinde döndüğü eksen, mihver. İLE Tuz. )
- MİL ile/ve/=/||/<> KİLOMETRE[KM] ile/ve/=/||/<> FERSAH
( 100 kulaç. 2500 mimari arşın. İLE/VE/=/||/<> 1,609 km. İLE/VE/=/||/<> 3 mil.[yaklaşık 5.5 km.] 7500 mimari arşın.[Bir kişinin normal bir yürüyüşle yaklaşık bir saatte aldığı mesafe olarak kabul edilmiştir.] )
(
)
- MİL ile MİL[Ar.] ile MİL[Lat.]
( Balçık. İLE Türlü işlerde kullanılmak üzere yapılan, ince ve uzun metal çubuk. | Göze sürme çekmeye yarayan, kemik ya da fildişinden yapılmış ince ve uzun araç. İLE Yer yer, uzunluğu değişen bir uzaklık ölçü birimi. )
- MİL ile MUYLU[Ar.]
( Türlü işlerde kullanılmak üzere yapılan, ince ve uzun metal çubuk. | Göze sürme çekmeye yarayan, kemik ya da fildişinden yapılmış ince ve uzun araç. İLE Başka bir parça için dönme ekseni görevini yapan, silindir biçiminde parça. | Bir milin, yatağında dönmesini sağlayan bölüm. | Bir top namlusunun, iki yanına tutturulan millere verilen ad. )
- MİLÂD
( NEXUS )
- MİLÂD/EŞİK ile DÖNEMEÇ
- MİLÂD ile/ve 0 (SIFIR[Ar. < SİFR])
- MİLÂD ile/ve/değil EŞİK
- MİLÂD ile KIRILMA
- MİLÂD[Ar.] (I DOLMAK ile/ve/değil/||/<> MİÂD[Ar.] (I DOLMAK)
( Herhangi bir olayın başlangıcı. | Öncesi ve sonrası. | Hz. İsa'nın doğduğu gün. İLE/VE/DEĞİL/||/<> Belirtilen süre, sürecini tamamlamak. )
- MİLÂD ile/ve/> MİHENK
- MÎLÂDÎ TAKVİM(EFRENCÎ/GREGORYEN TAKVİM) ile/ve CELÂLÎ TAKVİMİ ile/ve HİCRÎ TAKVİM ile/ve RÛMÎ TAKVİM ile/ve MUSEVÎ TAKVİMİ
( 
Here is an interesting historical fact. Just have a look at the calendar for the month of September 1752.
Go to Google type "September 1752 calendar" & see for yourself.
You will notice, 11 days are simply missing from the month.
Here's the explanation: This was the month during which England shifted from the Roman Julian Calendar to the Gregorian Calendar.
A Julian year was 11 days longer than a Gregorian year. So, the King of England ordered 11 days to be wiped off the face of that particular month.
So, the workers worked for 11 days less that month, but got paid for the whole month. That's how the concept of "paid leave" was born. Hail the King!!!
In the Roman Julian Calendar, April used to be the first month of the year; but the Gregorian Calendar observed January as the first month. Even after shifting to the Gregorian Calendar, many people refused to give up old traditions and continued celebrating 1st April as the New Year's Day. When simple orders didn't work, the King finally issued a royal dictum; which stated that those who celebrated 1st April as the new year's day would be labelled as fools. From then on, 1st April became April Fool's Day.
History is really interesting! )
- MİLÂDÎ değil/yerine/= DOĞUL
- MİLAD'LAR
- MİL'AKA ile ...
( Hattatların kullandığı küçük kaşık. )
- MİLAS
- MİLÂT/MİLÂD[Ar.] değil/yerine/= DOĞUT/ÇAĞAÇAN
- MİLDİYU[İng.]
( En çok, bağlarda görülen, peronospora cinsinden, emeçlerini bitkilerin yapraklarına salarak yaşayan asalak bir mantarın oluşturduğu hastalık. )
- MİLHA[Ar. < MİLH] ile MİLHÂ/T[Ar. çoğ. MELÂHÎ]
( Tuzlar. İLE Oyun, eğlence, cünbüş. )
- MİLİ-[Fr. < Lat.]
( Bir ölçü biriminin önüne getirildiğinde, bu birimi, bine bölen önek. [Simgesi: m] )
- MİLİM ile/değil MİL
- MİLİMETRE[Fr.] ile MİNİMETRE[Fr.]
( Metrenin binde birine eşit uzunluk ölçü birimi. [mm.] İLE Silindir biçimindeki nesnelerin iç çaplarını denetlemekte kullanılan ölçü aygıtı. )
- [Fr.] MİLİS ile MİLİTAN
( Savaş sırasında, orduya yardımcı olarak toplanan halk gücü. İLE Bazı ülkelerde, yardımcı güvenlik gücü. İLE Bir düşüncenin, bir görüşün başarı kazanması için savaşan, mücadele eden. | Bir örgütün etkin üyesi. )
- MİLİTARİST değil/yerine/= ORDUCU/SÜERCİ
- MİLİTARİZM değil/yerine/= ORDUCULUK/SÜERCİLİK
- MILITARY :/yerine ASKERİ
- MİLK[Ar.] ile MİLKU'L-YEMÎN[Ar.]
- MILK :/yerine SÜT
- MİLKAT[Ar.] ile MİLKAT[Ar.]
( Cerrah maşası. İLE Bir yerden, bir şey almaya yarayan âlet. )
- MİLLER İNDİSLERİ İLE BRAVAİS ÖRGÜLERİ ile/||/<> KRİSTALOGRAFİ
( Kristal düzlem ve örgü tanımlamaları. )
( Formül: d_hkl = a/√(h²+k²+l²) )
- MİLLET ile/ve/||/<>/> İLLET
- MİLLET ile/ve/||/<> MİLLİYET
- MİLLET ile/ve/||/<>/> MİNNET
- MİLLET[Ar.] değil/yerine/= ULUS
- MİLLET ile/ve ÜMMET ile/ve MEZHEB
( Bir dine bağlı/tâbi olmak. İLE/VE Bir peygambere bağlı/tâbi olmak. İLE/VE Bir imama bağlı/tâbi olmak. | Bir müctehidin çıkardığı hükümlerin tümü. )
- MİLLETİN EFENDİSİ:
"KÖYLÜ" değil ÜRETEN KÖYLÜ
- MİLLETVEKİLİ/MEBUS ile BAKAN[< VEKİL < NÂZIR]
- MİLLÎ MARŞ değil/yerine/= ULUSAL YIR
- MİLLÎ[Ar.] değil/yerine/= ULUSAL
- MILLION :/yerine MİLYON
- MİLLİYÛN ile ...
( EHL-İ KİTAP )
- MİLUTİN MİLANKOVİÇ ile/ve/||/<>/> ANDRE BERGER
( Güneş ışınımının, zaman içinde nasıl ve ne kadar farklılaştığının araştırması ve hesabını yapan fizikçi astronom. İLE/VE/||/<>/> Bu hesaplamaları daha kesin bir biçimde bilgisayarla yapan iklim uzmanı. )
( 28 Mayıs 1879 - 12 Aralık 1958 İLE/VE/||/<>/> 30 Temmuz 1942 - ... )
- MILYÖ/MILLİEU[İng.] değil/yerine/= ORTAM
- MİM[Ar.] ile MİM[Lat. < Yun.]
( Arap abecesinde, m harfinin adı. | Ebced hesabında, karşılığı 40 olan harf. | Bir bir yazının altına konulan im. İLE Eski Yunan ve Roma'da, yaşamı, töreleri taklit amacı güden komedi türü. | Bir oyuncunun, herhangi bir davranış ya da duyguyu, yüz ve gövde devinimleriyle anlattığı komedi türü. | Bu türü gerçekleştiren sanatçı. )
- MİM ile/ve VÜCÛD
( Vücûd mim'le bilinir ve MEVCÛD olur. )
- MİMAR FİLOZOF ile YASA KOYUCU FİLOZOF
- MİMAR İÇİN FELSEFENİN SAĞLADIĞI:
İLKELİLİK ile/ve/||/<> ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK/TEVÂZU
( Felsefe, mimarı, ilke sahibi ve alçakgönüllükle açgözlü olmadan, dürüst, nazik ve âdil kılar.[VITRUVIUS] )
- MİMAR SİNAN PARKI :
( Yeniköy Mahallesinde ve Nuri Paşa Caddesi üzerindedir. Nuri Paşa Caddesi üzerindedir. 2.345,84 m²'lik bir alanı kapsamaktadır. 1.347,71 m²'lik yeşil alanı ve 128,85 m²'lik çocuk oyun alanı bulunmaktadır. )
- MİMAR SİNAN(SİNAN-I CEDİD) ile/ve SİNAN-I ATİK
( ... İLE/VE Fatih Camii'nin mimarı. [Fatih'in yaptırdığı ilk yapıttır.] )
( Kanunî Sultan Süleyman ve II. Selim döneminde yaşayan. İLE/VE Fatih Sultan Mehmet döneminde yaşayan. )
- MİMAR SİNAN ve KANUNÎ SULTAN SÜLEYMAN
- MİMAR SİNAN'IN YAPITLARI
- MİMAR ve/ TERİM ve/ KURUM ve/ TEKKE/TARİKÂT
- MİMARİ ARŞIN(/BİNA ARŞINI) ile/ve ÇARŞI ARŞINI ile/ve ENDAZE[Fars.]
( ... İLE/VE/||/<> Yaklaşık 68 santimetreye eşit olan uzunluk ölçüsü. | Bu uzunluk ölçüsüne göre ölçüm yapan, demirden, çelikten ya da tahtadan araç. | Bir kol boyu. Büyük bir adım genişliği. İLE/VE/||/<> 65 cm. boyunda bir uzunluk ölçüsü. | Ölçü. )
- MİMARÎ ile/değil/yerine/||/<>/< YEŞİL MİMARÎ
- MİMARİDE:
SÜREKLİLİK ile/ve/<> SİLÜET[Fr. < SILHOUETTE]
( ... İLE/VE/<> Bir şeyin, yalnız kenar çizgileriyle tek renk olarak beliren görüntüsü. )
- MİMARİDE:
YERELLİK ile/ve/||/<> YENİLİK ile/ve/||/<> YERSİZLİK
- MİMARLIĞIN BÖLÜMLERİ:
YAPI SANATI ve/||/<> ZAMANÖLÇER YAPIMI ve/||/<> NESNE ÜRETİMİ
- MİMARLIK:
ROMA'DA ile/ve/||/<>/> OSMANLI'DA ile/ve/||/<>/> MODERN
( Marcus Vitruvius Pollio İLE/VE/||/<>/> Cafer Efendi İLE/VE/||/<>/> Turgut Cansever )
( Bölüm 1: Mimarlık Hayattır – Danışman: Atilla Yücel
Bölüm 2: Mimar ve İşvereni – Danışman: Doğan Tekeli
Bölüm 3: Bir Kentte Dolaşmak – Danışman: Şükrü Kocagöz
Bölüm 4 : Kentin İzi, Mimarisi – Danışman: Ertuğ Uçar
Bölüm 5: Dünyaya Yerleşmek – Danışman: Emre Arolat
Bölüm 6: Dünyada Yer Edinmek – Danışman: Ömer Kanıpak
Bölüm 7: Yerellik Yenilik Yersizlik – Danışman: Şengül Öymen Gür
Bölüm 8: Mimarlık Zamanın Barometresi – Danışman: Oğuz Öztuzcu
Bölüm 9: Mimarlıkta Sahtelik, Sahicilik – Danışmanlar: Abdi Güzer, Kadri Atabaş
Bölüm 10: Mimarlık Kültürel Yatırım – Danışman: Süha Özkan
Bölüm 11: Dönüşüm: Canlanma, Başkalaşma – Danışmanlar: Asuman Yeşilırmak, Güzin Konuk
Bölüm 12: Yeşil Hayat Mimarisi – Danışman: Ayşe Hasol Erktin
Bölüm 13: Gelecek ve Mimarlık – Danışmanlar: Abdi Güzer, Kadri Atabaş
)
( Marcus Vitruvius Pollio İLE/VE/||/<>/> Leone Battista Alberti İLE/VE/||/<>/> ... )
- MİMARLIK ÜZERİNE ON KİTAP:
M.Ö. 90 - 20 ile/ve/||/<>/> 1460 ile/ve/||/<>/> 1521
( İlk yazım. İLE/VE/||/<>/> Yeniden keşfi. İLE/VE/||/<>/> İtalyanca'ya çevirisi. )
- MİMARLIK ile/ve/||/<>/> İNŞAAT
- MİMAR/LIK ile/ve/||/<>/> KATILIMCI MİMAR/LIK
- MİMARLIKTA:
DAYANIKLILIK ve SAĞLAMLIK ve/||/<>/> KULLANIŞLILIK ve UYGUNLUK ve/||/<>/> GÜZELLİK
( FIRMITAS et/||/<>/> UTILITAS et/||/<>/> VENUSTAS )
- MİMARLIKTA:
TASARIM ile/ve/||/<> MİMARLIK KURAMI ile/ve/||/<> MİMARLIK TARİHİ ile/ve/||/<> TEKNOLOJİ ile/ve/||/<> TOPLUMSAL VE EKİNSEL ÇALIŞMALAR
(
)
(
)
(
)
(
)
- MIMESIS ile TAKLİT/İMİTASYON/IMITATION
( Mimesis, sözlü sanatlarda etkindir. İLE ... )
- MİMETİK/MİMETIC[İng.] değil/yerine/= ÖYKÜNEN
- MİMİK değil/yerine/= YÜZİM
- MİMLE(N)MEK ile/ve/||/<> DİŞ BİLE(N)MEK
- MİMOZA[Lat.] AFRİKA AKASYASI[Lat.]
( Baklagillerden, çiçekleri sarı ve bazı türlerinde, beyaz ya da menekşe renginde, yaprakları akasya yaprağına benzeyen bir süs bitkisi. )
( MIMOSA )
- MİN MÂLÎ[Ar.] ile FÎ MÂLÎ[Ar.]
- min.[Lat. < MINIMUM] değil/yerine/= EN AZ, EN KÜÇÜK, EN DÜŞÜK
- MİNA ile ...
( Bilinen en eski ağırlık birimi. )
- MÎNÂ[Ar. < MİYÂNÎ] ile MÎNÂ[Fars.]
( Liman. İLE Şarap şişesi. | Şişe, cam, billûr. | Mine, kuyumcuların gümüş üzerine nakş ettikleri lacivert ya da yeşil renkli sırça. )
- MİNARE ile/||/<> ALEM
( Camilerde ezanın okunmasına mahsus kuleler. Genellikle birkaç basamakla yükselir bir mimari öğe. Kapı, basamak, balkon kondukları, köşk ve külah (taç) bölümleri bulunur. Ağaç ya da taştan olabilir. Çok basitlerinden çok bezemelilerine kadar değişik türlerine rastlanır. İLE/||/<> Yapıların kubbe ve külah gibi yerlerinin tepesinde, sancaklarda çoğunlukla bulunan, maden ya da taş işçiliği ile yapılan, bir çeşit tepelik. )
- MİNARE ile "EĞİK MİNARE"
( )
- MİNÂRE ile/ve ŞEREFE/EZÂNGÂH
( Minarenin 7 bölümü vardır. [Aşağıdan yukarıya doğru, sırasıyla] 7. Alem 6. Külâh 5. Petek 4. Şerefe 3. Gövde[Farisî] 2. Pabuç 1. Kürsü[Kaide] )
( Bir minarenin gövdesinin üstü de tekrar kendi içinde 15 bölümdür. [Aşağıdan yukarıya doğru, sırasıyla] 15. Alem 14. Bayrak 13. Seren 12. Çiğdene kaplama 11. Göndel 10. Gergi 9. Payanda 8. Tabla 7. İskaça 6. Kara çivi 5. Petek silmesi 4. Petek 3. Farisî 2. Şebeke 1. Stalaktit )
( Alem 8, bazı unsurlarının tekrarıyla da 10 bölüme ayrılır. [Aşağıdan yukarıya doğru, sırasıyla] 10. Hilâl[Boynuz] 9. Boyun[üst bilezik] 8. Küp 7. Armudî 6. Boyun[orta bilezik] 5. Küp 4. Boyun[alt bilezik] 3. Kaide 2. Küp[simit, karpuz] 1. Kaide )
( Minare külâhı nasıl tamir edilir? Minareyi tamir edecek usta, önce seren'in üzerine kendine basamak teşkil edecek ahşap parçaları çakarak, külâh'ın içinden çıkabildiği yere kadar tırmanır. Belirli bir yerde, külâh'ın darlığı yüzünden, çalışamaz hâle gelir. Bu noktada kaplama tahtalarını kırarak dışarı çıkabileceği büyüklükte bir delik açar. Dışarıya çıktığı nokta, genellikle alem'den birkaç metre aşağıdadır. Ustanın, minarenin en tepesine ulaşabilmesi için alem'in tam altına bir kement geçirmesi gerekir. Bunu gerçekleştirebilmesi için, bulunduğu noktada minarenin etrafında bir ip dolaştırır ve bu ipin iki ucunu şerefe'de bekleyen çırağına sarkıtır. Çırak ipi iki ucundan tutarak burmaya başlar. Burulan ip minarenin çevresinde bulunan kısmının çapı daraldığından yavaş yavaş minarenin tepesine doğru 'tırmanır'. Usta bu ipe tutunarak tepeye kadar tırmanır ve alem'in hemen altına bir kement bağlar. Bu kementin üzerine iki adet makara yerleştirir. Bunlardan biri, kendi beşiğini asacağı makara, diğeri ise şerefeden malzeme çekmesini sağlayacak olan makaradır. Usta, yukarıda 360Ş dönerek ve makaraya bağlı beşik sayesinde yukarı-aşağı hareket ederek minare külâhını tamir eder, değişecek kurşun levhalarını değiştirir. İşi bittiğinde, minarenin etrafında tekrar bir ip dolaştırır ve ipin iki ucunu şerefe'ye sarkıtır. Çırak bu ipi yine burarak ustasının minareden inmek üzere kullanabileceği tek bir halat hâline getirir. Usta bu halata tutunarak daha önce bağlamış olduğu tüm ipleri söküp şerefeye iner. En sonunda da burgulu ipin burgusunu açar ve şerefe'ye düşmesini sağlar. )
( Ecelbeşiği - Dücâne Cündioğlu )
( 

)
- MİNAREDE ile ...
( 99 BASAMAK (ESMA'ÜL HÜSNÂ) )
- MİNAREL değil MİNERAL
- MINCIK ile/ve/< CINAK/BERÂSİN[Ar. < BÜRSÜN]
( Kedi pençesi. İLE/VE Yırtıcı hayvan pençesi. )
- MINCIKLAMAK ile/ve/||/<> CIMBIZLAMAK
- MIND :/yerine ZİHİN, UMURSAMAK
- MIND vs./and BRAIN
- MİNDER[Ar.] ile YAYGI
( İçi yumuşak bir madde ile doldurularak dikilen, oturmaya, yaslanmaya yarar şilte. | Güreş karşılaşmalarının üzerinde yapıldığı, en az 10 cm. çapında bir çember çizilmiş olan, çaprazlama köşeleri kırmızı ve mavi renklerle belirlenmiş yaygı. İLE ... )
- MINE :/yerine BENİM, MADEN
- MİNE[Fars.] ile MİNE[Fars.]
( Metal eşya üzerine vurulan renkli cam katmanı. | Saat kadranı. | İnce, parlak nakış. İLE Dişlerin taç kısmını kaplayan, beyaz ve sert doku. )
- MİNEÇİÇEĞİ
( Mineçiçeğigillerden, yaprakları karşılıklı ve oymalı, çiçekleri başak durumunda alacalı, mavi ya da menekşe renginde,sapı dört köşeli olan ıtırlı bir bitki. | Bu bitkinin çiçeği. )
( VERBENA )
- MİN-EL-ARŞ İLE-L-FERŞ[Ar.] ile MİN-EL-AŞK[Ar.]
( Gökten yere kadar, baştan aşağı. İLE Aşk yüzünden. )
- MİN-EL-EVVEL[Ar.] ile MİN-EL-EZEL[Ar.] ile MİN-EL-KADÎM[Ar.]
( Önceden/öteden beri. İLE Ezelden[öncesiz önce] beri. İLE Eskiden beri, çok önceden. )
- MİNERAL ile/ve/||/<>/> KAYA
( İlgili konuşmayı izlemek için burayı tıklayınız... )
- MİNERALOJİ ile MİNERALBİLİM
( Maden bilimi. )
- MİNG ile
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bin sayısı.[1000] İLE ... )
- MINGAR[Oğuz] ile
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Pınar. İLE ... )
- MINGUY ile
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Kâğıt yapıştırmakta kullanılan bir tür hamur. İLE ... )
- MİNHA[Ar.] ile 'ARİYYE[Ar.]
- MİNHÂC ile AÇIK, GENİŞ YOL
( AÇIK, GENİŞ YOL )
- MİNHAS[Ar. < MENÂHİS] ile MİN-HAYS[Ar.]
( Uğursuz şey. İLE "... konusunda". )
- MİNİ MİNNACIK
- MİNİ PARK (SAĞLIK OCAĞI) :
( Rumelihisar Mahallesindedir. 75,91 m²'lik bir alanı kapsar. 65,94 m²'lik yeşil alanı bulunmaktadır. )
- MİNİCİK ile MİNNACIK ile MİNNOŞ ile MİNÖR[Fr.] ile MİNYON[Fr.]
( Çok küçük. İLE Çok küçük olan. İLE Küçük ve sevimli kişilere söylenilen seslenme sözü. İLE Daha küçük. | Bir makam, bir akort, bir gam, bir aralık özelliği olan. | Küçük önerme. İLE İnce, küçük, sevimli, zarif. )
- MİNİK değil/yerine KÜÇÜK
- MİNİK ile UFAK
( TINY wiht SMALL )
- MİNİK[Azr.] = ULAŞIM ARACI,YOLCU[Tr.]
- MİNİMAL GENOM İLE SENTETİK GENOM İLE XENOBİYOLOJİ ile/||/<> YAPAY YAŞAM
( Laboratuvarda yaratılan yaşam formları. )
( Formül: JCVI-syn3.0 (531kb) )
- MİNİMAL İLE SYNTHETİC İLE MİRROR ile/||/<> YAPAY GENOMLAR
( Tasarlanmış ve sentezlenmiş genomlar. )
( Formül: 473 temel gen )
- MİNİMAL KENDİLİK'TE:
GÖVDE BAĞIMLI ile GÖVDE BAĞIMSIZ
( [MİNİMAL KENDİLİK: Deneyimlerin, "anlık" ve "aracısız" öznesi olan kendilik.]
Yeni doğan bebekler, gövdeleriyle ilişkili olarak minimal öz farkındalık sergiliyor. Çevrelerindekilerin mimiklerini, istemli bir biçimde taklit edebiliyor.
İLE
Yetişkinler, olgusal bir biçimde iç gözlem yoluyla kendiliklerini deneyimlerinin öznesi olarak deneyimleyebiliyor ve kavramsallaştırabiliyor. )
- MINIMAL[[İng.] değil/yerine/= EN AZ, EN DÜŞÜK
- MİNİMAX İLE ALPHA-BETA İLE MCTS ile/||/<> OYUN AĞACI ARAMA
( Bilgisayar oyun stratejileri. )
( Formül: v = max(min(children)) )
- MINIMİZASYON/MINIMIZATION[İng.] değil/yerine/= EN AZLAMA, EN AZLAYIM, EN AZA İNDİRMEK
- MİNİMİZE ETMEK değil/yerine/= EN AZA İNDİRMEK
- MINIMUM[İng.] değil/yerine/= EN AZ, EN DÜŞÜK
- MİNİMUM[Lat.] vs. MAKSİMUM/MAXIMUM[Lat.]
( Bir şey için gerekli en küçük derece, nicelik. | Değişebilen bir niceliğin, varabileceği en küçük olan sınır. İLE Bir şey için gerekli, en büyük derece, nicelik. | Değişebilen bir niceliğin, varabileceği en yüksek olan sınır. )
- MINISTER :/yerine BAKAN
- MİNKA ile/ve/||/<> MAÇİYA
(
Minka [ 民家 ]
Anlamı: Halk evi/kişilerin evi/kırsal ev.
Özellikleri:
- Kırsal bölgelerde[köylerde, dağlık alanlarda9 yer alır.
- Çiftçilerin, balıkçıların ve zanaatkârların yaşadığı evler.
- Ahşap, saman ve doğal malzemelerle yapılır.
- Çatılar, eğimli ve kalındır; iklim koşullarına göre uyarlanır.
- İç düzen, geleneksel Japon mimarisine göre tasarlanmıştır.
Maçiya [ 町家 / 町屋 ]
Anlamı: "Kasaba evi/kentli ev".
Özellikleri:
- Kent merkezlerinde, özellikle ticaret bölgelerinde bulunur.
- Tüccar ve esnaf ailelerinin yaşadığı yapılardır.
- Dar cepheli, derin planlıdır (unagi no nedoko: "yılan yatağı" biçimi).
- Alt kat dükkân, üst kat yaşam alanı olarak kullanılır.
- Ahşap kafesli pencereler, iç avlular ve kayar kapılar içerir.
Minka ile Maçiya arasındaki FaRkLaR...
| Özellik | Minka | Maçiya |
|---|---|---|
| Yerleşim | Kırsal alanlar | Kent/kasaba merkezleri |
| Kullanım amacı | Tarım, balıkçılık, günlük yaşam | Ticaret, zanaat ve yaşam |
| Mimari yapı | Geniş plan, eğimli çatı | Dar ve derin plan, çok katlı |
| Malzeme | Ahşap, saman, doğal malzemeler | Ahşap, kiremit, kafesli pencere |
| Sosyal sınıf | Köylü, zanaatkâr, işçi | Tüccar, kentli |
(
)
- MİNKALE[Ar.] değil/yerine/= İLETKİ/AÇIÖLÇER
- MİNKAR[Ar. | çoğ. MENÂKÎR] ile TOMŞUK
( Kuş gagası. | Yırtıcı kuşların gagaları. İLE Kırık gaga. )
- MINKOWSKI DENKLEMİ: 1908
- MİNKOWSKİ İLE SCHWARZSCHİLD İLE KERR İLE REİSSNER ile/||/<> UZAYZAMAN METRİKLERİ
( Farklı uzayzaman geometrileri. )
( Formül: ds² = -c²dt² + dr² + r²dΩ² )
- MİNNET (DUYMAK) ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SAYGI (DUYMAK)
- MİNNET ile/ve/<> İSTİGNÂ'[< GINÂ]
( İyiliğe karşı duyulan şükür hissi. | Birine, iyilik etmek. | Yapılan iyilikleri sayarak başa kakmak. | İyilik karşısında kendini borçlu hissetmek. | Yapılan bir iyiliği, verilen bir şeyi başa kakma [Minnetin bu bölümü, İslâm'da yasaklanmıştır.] | Görülen iyiliğe karşı teşekkür etme. | Allah-u teâlâya, hamd ve senâ etmek, şükretmek. | Nîmete kendi eliyle, kendi çalışmasıyla kavuşmadığını, Allah-u teâlânın lütfu ve ihsânı. | İyiliğe karşı duyulan şükür hissi, başa kakma. | Yapılan bir iyiliği, başa kakma. İLE/VE/<> Cenab-ı Hakk'tan başka kimsenin minneti altına girmemek. | Gönül tokluğu. | Elindekini kâfi bulmak. | Zenginlik istememek. | Muhtaç olmayıp zengin olmak. | Nazlanmak. | Azâmet ve tekebbür etmek. )
- MİNNET[Ar.] ile Nİ'MET[Ar.]
- MİNNET[Ar.] ile/ve ŞÜKRAN[Ar.]
( Bir iyiliğe, bir iyilik yapana yönelik, kendini borçlu görme. | Görülen iyiliğe yönelik teşekkürde bulunma. İLE/VE İyilik bilme, gönül borcu. )
- MİNNETKÂR değil MİNNETTÂR
- MİNNETTAR[Ar.] ile/ve/değil/||/<> MÜTEŞEKKİR[Ar.]
- MİNNET/TARLIK = GRATITUDE, GRATEFULNESS[İng.] = RECONNAISSANCE, OUGRATITUDE[Fr.] = DANK ODER DANKBARKEIT[Alm.] = GRATIA SEU GRATITUDO[Lat.]
- MİNNETTARLIK ile/ve KORKU
( GRATITUDE vs./and FEAR )
- MINOR CROSS MATCH[İng.] değil/yerine/= KÜÇÜK ÇAPRAZ KARŞILAŞTIRMA
- MINOR[İng.] değil/yerine/= ÖNEMSİZ | HAFİF
- MINOR :/yerine ÖNEMSİZ, KÜÇÜK
- MINORITY :/yerine AZINLIK
- MİNSER[çoğ. MENÂSİR] ile ...
( Yırtıcı kuşların gagası. | Taşçı kalemi. )
- MİNTAN[Fars. < NİMTEN: Yarım gövde.] değil/yerine/= GÖMLEK
- MİN-TARAF-İLLÂH ile ...
( ALLAH CÂNİBİNDEN )
- MINTÎK[Ar.] ile MISKÂL[Ar.]
( Çok hatip, pek düzgün konuşan. İLE Parlatan, cilâlayan âlet. | İnce, zarif bir hatip. )
- MINTIKA[Ar.] değil/yerine/= BÖLGE
- MİNÜBÜS/MÜNÜBÜS değil MİNİBÜS
- MİNÜR[Ar.] değil MÜNÎR[Ar. < NÛR]
( ... DEĞİL Işık veren, nurlandıran, parlak. )
- MINUTE :/yerine DAKİKA
- MINUTE ile MINUTE
( Dakika. İLE Çok küçük. )
- MİNVAL[Ar.] değil/yerine/= BİÇİM/YOL | BAĞLAM
- MİNYATÜR ÜSLÛB DÖNEMLERİNDE:
EMEVİLER ve ABBASİLER ve FATIMİLER ve SİCİLYA ve İSPANYA
( III. yy. ile XIII. yy. arasında. )
- MİNYATÜR[Fr.] ile GRAVÜR[Fr.]
( Çoğunlukla eski yazma kitaplarda görülen, ışık, gölge ve oylum duygusu yansıtılmayan küçük, renkli resim sanatı. | Bu biçimde yapılmış resim. | Bir şeyin küçük ölçekte kopyası ya da benzeri. İLE Ağaç, metal ya da taş bir yüzeye ayrı katlar halinde değişik boyalar sürüldükten sonra üstteki katları yer yer kazıyarak alttaki renklerden yararlanma tekniği. | Kazıma resim. )
( İki boyutlu. İLE (Kısmî) Üç boyutlu. )
( BİHZÂD: Büyük bir Türk minyatür ressamıdır. Herat'ta yaşamıştır. )
- MİNYATÜR/NAKKAŞLIK değil/yerine/= KÜÇÜLTÜ
- MİNYATÜR ile/yerine/< TASVİR
- MİNYATÜR ile/ve/<> TEZHİB
- MİNYATÜRDE:
MİRAN ÜSLÛBU ile/ve UYGUR ÜSLÛBU
- MINZAR[Ar.] ile MINZÂR[Ar.]
( Bakma âleti. | Röntgen. İLE Ayna. | Röntgen. )
- MIR168a ile/ve/||/<> MIR156a ile/ve/||/<> MIR166a
( Kabak'tan sağlanır. VE/||/<> Buğday'dan sağlanır. VE/||/<> Patates'ten sağlanır. )
( BRASSICA RAPA PEKINENSIS et/||/<> TRITICUM AESTIVUM et/||/<> SALANUM TUBEROSUM )
- MİRABOĞLU, PROF. DR. MUHARREM (KAYSERİ 1921 - 1989) :
( Üniversite öğretim üyesi. İlk, orta öğrenimini aynı kentte tamamladı. 1939 yılında Yüksek Ziraat Enstitüsü Orman Fakültesinde ormancılık öğrenimine başladı ve 1943 yılında bu fakülteden mezun oldu. Bir süre YZE Kültür Teknik Enstitüsünde stajyer asistanlık yaptı. 1947'de İstanbul üniversitesi Orman Fakültesi Hasılat ve işletme İktisadı Kürsüsünde asistan olarak göreve başladı. 1951 yılında "Göknarlarda Şekil ve Hacim Araştırmaları" adlı doktora tezini tamamlayarak "Doktor" unvanını aldı. 1951 yılında Almanya'ya gitti ve Göttingen, Freiburg ve Münih Üniversitesinde misafir Asistan olarak 1954 yılına kadar çalıştı. 1955 tarihinde hazırlamış olduğu "Devlet Orman İşletmelerimizin İşletme İktisadı Bakımından Tetkiki" konulu tezi ile "Doçent" unvanını kazandı. Doçent unvanını aldıktan sonra Dendrometri dersini vermeye başladı. İzliyen yıllarda Oxford Orman Fakültesinde ve Alice Holt Araştırma Enstitüsünde incelemelerde bulundu, 1963 yılında "Proföser" oldu. 1964 - 1966 yılları arasında İstanbul üniversitesi Orman Fakültesinde Dekanlık görevini yürüttü. 1966 - 1970 yılları arasında KTÜ) (Karadeniz Teknik Üniversitesi) Merkez Danışma Kurulu Üyeliği, ağustos 1970 tarihine kadar (1965 - 1970) TÜBİTAK Danışma Kurulunda "İstanbul Üniversitesi Temsilciliği" görevini sürdürdü. 1970 - 1974 yıllarında TÜBİTAK Genel Sekreterliği görevinde bulundu. "Orman ekonomisi ve orman işletmelerinde araştırmalar ve eğitimdeki başarıları ile ülkesine araştırma organizasyonlarına yaptığı belirgin katkılar ve etkilerden dolayı" Almaya'da F.V.S. tarafından verilen "Wilhelm - Loppola - Pfeil" Bilim Ödülü ile 1973 yılında ödüllendirildi ve 1983 yılında emekli oldu. Emekli olduktan sonra da çalışmalarına devam etmiş ve Yaşar Holding'de CEO olarak beş yıl süre ile görev yaptı. Yayımlanan kitapları:1) Göknarlarda Şekil ve Hacım Araştırmaları, 2) Türkiye Devlet orman İşletmesinin İşletme İktisadı Bakımından Tetkiki, 3) Dikili Deneme Ağaçları Yardımıyla Meşçere Hacmının Tayini (Tercüme), 4) Orman Kıymetlerinin Takdirinde Kullanılan Formüller ve Tatbikatına ait Misaller (F. Fırat ile birlikte), 5) Açı Metodu (Bitterlich) ve Kullanılan Aletler (Relaskop), 6) Orman Hava Kirliliğini Önleyici Etkileri. 7) Ormanlık Sahalarda Açık Mad en İşletmelerinde Tazminat Hesabı, 8) Türkiye'de Odun Hammaddesi Üretim - Tüketim ve Satış Usulleri, 9) Orman Ürünleri İhracatı Teşvik Tedbirleri, 10) Ormancılık İşletme İktisadı kitaplarını yayınladı. Ayrıca pek çok bilimsel makalesi yayılandı. )
- MİRÂC:
ALIRKEN ile/ve/değil VERİRKEN
( Bilinçsiz. İLE/VE/DEĞİL Bilinçli. )
- Mİ'RÂC ile ...
( MERDİVEN | GÖĞE ÇIKMA | HZ. MUHAMMED'İN ALLAH TEÂLÂ İLE GÖRÜŞMESİ )
- MİRÂC = FATİHA
- MİRÂC ile/ve/<> İSRÂ
( ... İLE/VE/<> Mescid-i Haram'dan, Mescid-i Aksa'ya gitmek üzere [gece] yürüyüşü. )
( Recep ayının 27. gecesidir. )
- MİRÂC ile/ve MİRÂT
( Mîrâc mîrât ile oluşur. )
- MİRÂC ve/=/||/<> TÂLİM
- MIRACLE :/yerine MUCİZE
- MIRAGE vs. ILLUSION
- MİRAHUR ALİ AĞA ÇEŞMESİ :
( Çayırbaşı'nda Cerrah Mahmut Efendi Camii yakınında olduğu "İstanbul Çeşmeleri" kitabında belirtilen bu çeşme bugün mevcut değil (H.966, M.1558). Bu çeşme yol yapım çalışmaları sırasında ortadan kaldırıldı. Yerinde bulunmayan bu çeşmeyi Kanuni Sultan Süleyman'ın Mirahur Ali Ağa yaptırmıştır. )
- MİRALAY HAKKI BEY (İST. 1872 - 1917) :
( Rumelikavaklıdır. Askeri eğitimini aldıktan sonra orduda değişik görevler üstlenmiş, son görevi Boğaz Komutanlığı olmuştur. )
- MİRALAY HÜSEYİN HÜSNÜ BEY (RUMELİHİSARI, 1877 - ...) :
( Rumelihisarlıdır. Askeri okuldan mezun olarak orduya katıldı. Milli mücadele komutanlarından olup; Galiçya, Yemen, İkinci İnönü, Sakarya ve Büyük Taarruz savaşlarına katıldı. Sakarya ve Büyük Taarruzda Mürettip Kolordu emrinde 3. Alay Komutanı olarak görev yaptı, )
- KALIT/MİRAS [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
- MİRAS:
MADDE[YAPI] değil/yerine/>< İLİM
- MİRAS ŞİRKETİ değil/yerine/= KALIT ORTAKLIĞI
- MİRAS/TEREKE ile/değil İNAM/EMÂNET
( EMÂNET VE İLTİZAM USULLERİ )
( STUART MILL [1806-1873]: Kişinin malı üzerindeki tasarruf hakkının sınırsız ve kayıtsız olarak tanınmasını fakat miras yoluyla servet edinme hakkının sıkı biçimde sınırlanması gerektiğini belirtir. [Mirasın yarattığı eşitsizlikle yaşam mücadelesinin doğal şartlarının bozulduğunu, en beceriklinin değil, servetçe ayrıcalıklıların üstünlük sağladıklarına işaret eder.] )
( [not] INHERITANCE vs./but DEPOSIT )
- MİRAS ile/değil EMÂNET
( [not] INHERITANCE vs. DEPOSIT )
- MİRAS[Ar.] ile/ve/||/<>/> İNTİKAL[Ar.]
- MİRAS ile/ve/||/<> İZ
- MİRAS ile İZDÜŞÜM
( INHERITANCE vs. PROJECTION )
- MİRAS ile RUKBÂ[< İRTİKAB]
( ... İLE "Ben senden önce ölürsem senin olsun, sen benden önce ölürsen benim olsun" diyerek bir şeyi bağışlama, hibe etme. )
- KALIT/MİRAS[Ar.] ile/ve/||/<> TEREKE/METRÛKÂT[Ar.]
( Ölen kişiden kalanlar. İLE/VE/||/<> Ölen birinin bıraktığı şeyler. )
- MİRASÇI değil/yerine/= KALITÇI
- MİR'ÂT ile MİR'AT-I HAKÎKÎYE
( Ayna. | Ünlü bir çeşit lâle. İLE Hakikat aynası. )
- MİRGÜN YOLCU GEMİSİ :
( Emirgan'ın bir ismi de Mirgün'dü. Bu isme izafeten yolcu gemisine bu isim verildi. Bu gemi İstanbul'da Şirket - i Hayriye'nin Hasköy fabrikasında küçük bir yolcu gemisi olarak monte edildi. 16 net tonluk ve teknesi saçtandı. 15 beygir gücünde küçük bir buhar makinesi vardı, uskurluydu. 1881'de hizmete girdi. Sonraları römorkör olarak da kullanıldı. 1910'da hizmet dışı bırakıldı. Baca No.su 36 idi. )
- MİRGÛN ile EMİRGÂN
( EMİRGÂN )
- MİRİ KÂTİBİ değil/yerine/= YARGIÇ
( Osmanlı Devleti'nde, maliye ile halk arasındaki davalara bakan yargıç. )
- MİRİ ile/||/<> MİRÎ ARAZİ
( Hükümetin, hazinenin malı olan. İLE/||/<> Bu topraklar her türlü işletim hakkı devlete ait olan topraklardı. Bu topraklar, topraktan alınan verginin büyüklüğü ve hizmete göre çeşitli bölümlere ayrılmıştı. Miri toprak üzerinde yaşayan kişiler, bu toprakların asıl sahibi olmayıp, kiracı konumundaydılar. Osmanlı Devleti'nde Miri toprağın kullanım biçimi şu biçimde idi: Tımar sisteminde; bir kısım asker ve ya devlet görevlilerine belirli bölgelerde vergi kaynakları tahsis edilir, karşılık olarak da onlardan devlet görevlilerine belirli bölgelerde vergi kaynakları tahsis edilir, karşılık olarak da onlardan devlet için bir takım hizmetler beklenirdi. Miri Arazi de de; Osmanlı Devleti, bir toprağı fethettiğinde, ki bu toprağın hıristiyan toprağı ya da Müslüman toprağı olması önemli değildi, toprak boş bırakılmayıp ekilmek şartıyla eski sahiplerine verilir, bu topraklarda ziraat yoluyla elde edilne vergiler, direkt devlete değil de, o yerin geliri hizmet karşılığı kime verilmişse ona verilirdi. Toprağı boş bırakan, yani üretim yapmayan köylüden "çift bozan" vergisi alınır, eğer köylü toprağı üç yıl işlemeden bırakırsa, toprak elinden alınırdı. Miri toprakların en önemli bölümünü savaşlarda yararlılık gösteren kişilere verilen Zeamet ve tımarlar oluştururdu. Dirlik ismi verilen ve Osmanlı toprak yönetiminde genel adıyla tımar olarak bilinen bu topraklar, gelir açısından çoktan aza doğru; Has, Zeamet ve Tımar olarak sıralanırdı. )
- MIRIL MIRIL (MIRILDANMAK/LÂGT/MURMUR[İng. < Lat.])
- MIRILDAMAK ile/ve/||/<> FISILDAMAK
- MIRIN-KIRIN (ETMEK)
( Sözü gevelemek, doğruyu söyleyememek. | Bir isteği kabul etmeme, nazlanma. )
( A'ZÂR-I URKUBİYYE )
- MİRKELÂM[Fars. (AMİR, BAŞ, BEY)MÎR-İ KELÂM] ile ...
( KONUŞMAYI/SÖZÜ/SOHBETİ BAŞLATAN, BAŞLATACAK OLAN, BAŞLATMASI BEKLENEN | GÜZEL, DÜZGÜN, ZARİF KONUŞAN )
- MİRKET ile/değil ÇİZGİLİ FİRAVUN FARESİ
- MİRMİROĞLU KÖŞKÜ :
( Büyükdere, Çayırbaşı Caddesi üzerinde olup deniz cephelidir. Yalının sahiplerinin soyadı ile anılmaktadır. 20. yy. başlarında inşâ edilen yalı; gazino, otel olarak kullanıldı. Büyükdere'nin önemli otellerinden Platon Oteli bu bina idi. )
- MİRNA İLE SİRNA İLE LNCRNA İLE CİRCRNA ile/||/<> NON-CODİNG RNA
( Kodlamayan RNA türleri. )
( Formül: 21-23 nt (miRNA) )
- MIRROR :/yerine AYNA
- MİRSÂD/MİRSAD[Ar. çoğ. MERÂSİD] ile MİRSÂT[Ar. çoğ. MERÂSÎ]
( Gözetme yeri. | İlk 3 sayısının başyazarı, Muallim Naci olan ve 26 Mart 1891'de yayımlanmış olan haftalık edebiyat dergisi. İLE Gemi demiri, lenger. )
- MIŞ GİBİ ile/ve/değil BİLE DEĞİL
- MIŞ GİBİ ile/ve GİZLİ
- ...MIŞ GİBİ ile/değil VARSAYMAK/ZANNETMEK
- MIS/MANAGEMENT INFORMATION SYSTEM[İng.] değil/yerine/= YÖNETİM BİLGİ DÜZENİ
- MİS[Azr.] = BAKIR[Tr.]
- MİS[Ar. < MİSK] ile MİS[Fars.]
( Hoş kokulu olan şey. İLE Bakır. )
- MİSAFİR ETMEK değil/yerine/= KONUKLATMAK/KONUK ETMEK
- MİSÂFİR[< SEFER]:
bkz. MÜSÂFİR [aslı!] -<
- MİSAFİR/MİHMAN[Ar.] değil/yerine/= KONUK
- MİSAFİR ile/ve/<>/değil/>< MUKÎM[< KIYÂM]
( 72 saat boyunca ağırlanan kişi. İLE/VE/<>/DEĞİL/>< Oturan, ikâmet eden. | 72 saatten daha uzun süre kalan misafir/kişi. )
- MİSAFİR[Ar.]/MİHMÂN[Fars.] ile KONUK
( KONUK, MİSÂFİR )
- MİSAFİRHANE[Ar.] değil/yerine/= KONUKEVİ
( Resmî ya da özel kuruluşların kendi görevlilerinin yararlanması için yaptırdığı konut. )
- MİSAFİRHANE[Ar.] değil/yerine/= KONUKEVİ
- MİSAFİRPERVER değil/yerine/= KONUKSEVER
- MÎSÂK[Ar. < SEVK] ile MÎSÂK[Ar. < VÜSÛK | çoğ. MEVÂSÎK]
( Sürme, sevk etme. İLE Sözleşme, antlaşma, yemin. )
(1996'dan beri)