E ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 49.818 başlık/FaRk ile birlikte,
49.818 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(185/201)
- UYBAŞ, ERKAN (İST. 1948) :
( Sarıyer Halk Eğitim merkezinde güreşe başladı diğer kulüplerin bünyesinde güreş hayatını devam ettirdi. Grekoromen dalında güreşti ve pek çok kez İstanbul ve Türkiye Şampiyonu olduğu gibi Milli takımda da başarılı güreşçiler çıkardı. Ama güreşçi olarak değil daha ziyade güreş hakemi olarak kendisini kanıtladı. 4 kıtada ve 38 ülkede müsabaka yönetti. Seul, Barcelona ve Atlanta Olimpiyatları ile 38 Dünya, 43 Avrupa, 1 Balkan Şampiyonaları ve 2 Akdeniz Oyunları ile 100'e yakın uluslar arası turnuvalarda 22 yılda 5 bini aşkın müsabaka yönetti. Zaman zaman güreş antrenörlüğü yaptı, ayrıca Türkiye Güreş Federasyonu Merkez Hakem Komitesi Üyeliği ve Başkanlığı yaptı. Türkiye Olimpiyat Komitesinden Şeref Diploması ödülü aldı. )
- UYDU TELEFONU ile/ve/||/<> "AKILLI TELEFON"
- UYDUM AKILLI ile/ve YARIM AKILLI
- UYDURMA ile/değil/yerine/>< HAYAL
- Uydurmadan KONUŞ!!!
- UYDURMAK ile/değil/yerine DUYURMAK
- UYDURMAK ile "KAFADAN ATMAK"
- UYDURMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< OLUŞTURMAK
- UYDURMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TASARLAMAK
- UYDURMAK ile/değil/yerine UYARLAMAK
( TO IMPROVISE vs./and TO ADAPT )
- UYDURMAK ile YAKIŞTIRMAK
- UYDUR/UK-KAYDIR/IK/KIYDIRIK
- ÜYE ile/ve/değil/||/<>/< SEÇMEN
- ÜYELİK FONKSİYONU ile/||/<> KARAKTERİSTİK FONKSİYON
( Karakteristik fonksiyon 0 veya 1 değeri alır, üyelik fonksiyonu [0,1] aralığında sürekli değerler alabilir )
( Formül: μA: X → [0 ile1] )
( Lotfi A. Zadeh tarafından 1965 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1921-2017) (Ülke: Azerbaycan/ABD) (Alan: Matematik, Bilgisayar) (Önemli katkıları: Bulanık mantık, bulanık kümeler) )
- ÜYE/LİK ile/ve ABONE/LİK
- UYGAR/MEDENÎ ile MODERN
- UYGARLAŞMA ile/ve/||/<>/< GÖÇ
- UYGARLAŞMA ile/ve/<> UYGARLAŞAMAMA
( Nevroz doğurur.[Freud] İLE/VE/<> Yeterince uygarlaşamama, nevroz doğurur.[Adler] )
- UYGARLAŞMADA:
KILIÇ ile/ve/fakat/değil/yerine/<>/> KALEM ve KİTAP
( Başlattı. İLE/VE/FAKAT/DEĞİL/YERİNE/<>/> Yaşattı VE Sürdürdü. )
- UYGARLIK ARAYIŞI ve/||/<>/< KÜLTÜRLERİN/TOPLULUKLARIN KARŞILAŞMASI
- UYGARLIK BANKASI ile İLKEL KABİLE BANKASI
- UYGARLIK/MEDENİYET:
TOPRAK ve/+/||/<> DİL ve/+/||/<> DİN
- UYGARLIK/MEDENİYET ile/ve/||/<> EKİN/KÜLTÜR
( Evrensel. İLE/VE/||/<> Yerel. )
( Denetimli. İLE/VE/||/<> Bilinçdışı. )
( Toprak, kişiye aittir. İLE/VE/||/<> Kişi, toprağa aittir. )
( Uygarlık, olay ve olguları birbirinden büyük titizlikle ayırd edebilmektir. )
( Kültür, en geniş tanımıyla yaşam biçimini gösterir. )
( Kültür, insan-doğa ve kişi-kişi[toplum] ilişkilerinin toplamıdır. )
( Uygar kişi, dünyanın neresinde ve hangi kültürde üretilirse üretilsin, insanlık değerlerine sahip çıkan, onu benimseyen ve yaşamına katan kişidir. )
( Evrenseller kültürler içinde yer almış olmalıdır. )
( UYGARLIK/MEDENİYET = ZANAAT-FEN ve AHLÂK )
( MEDENİYET OLUŞTURABİLMEK İÇİN:
* TANRI/İLK İLKE,
* EVREN/DOĞA,
* İNSAN )
( Farkındalık ile. İLE/VE/||/<> Farkında olmadan. )
( Yöntemli. İLE/VE/||/<> Alışkanlıklar. )
( İnsan - İnsan ilişkisi (ile). İLE/VE/||/<> Doğa - İnsan ilişkisi (ile). )
( Sanat. İLE/VE/||/<> Zanaat. )
( Öğrenilir. İLE/VE/||/<> Yaşanır. )
( Kimsin/iz? İLE/VE/||/<> Kimlerdensin/iz? / Nerelisin/iz? )
( Uluslararası. İLE/VE/||/<> Ulusal. )
( ZAMAN: Doğrusal. İLE/VE/||/<> Döngüsel. )
( Us. İLE/VE/||/<> Us dışı. )
( Yasa. İLE/VE/||/<> Töre. )
( Medine. İLE/VE/||/<> Yesrib. )
( Çatışmalar içinde. İLE/VE/||/<> Zahmetler içinde. )
( Kâmil kültür, kendinden sonra gelecek kültürün gübresidir. )
( Gerçek üstü. İLE/VE/||/<> Gerçek. )
( Ancak, felsefenin getirebildiği/sağladığı/sunduğu. İLE/VE/||/<> Sanat ve dinin getirdiği. )
( Bilim. İLE/VE/||/<> Felsefe. )
( Saygıyla... İLE/VE/||/<> Sevgiyle... )
( CIVILIZATION vs./and CULTURE )
( MEDENİYET ile/ve HARS )
- UYGARLIK/MEDENİYET:
TA'MÎR-İ BİLÂD[Ar.] ve/||/<> TERFÎH-İ İBÂD[Ar.]
( Kentler/beldeler oluşturmak/inşâ etmek. VE/||/<> Bireylerin her türlü gönencini/refâhını sağlamak. )
- UYGARLIK ve/||/<>/< ADÂLET
( Ayakta durabilmek için. VE/||/<>/< Sürdürülebilirlik için. )
- UYGARLIK ve/<> BİREYSEL FEDÂKÂRLIK
- UYGARLIK ve/> HUZURSUZLUĞU
- UYGARLIK ve/||/=/<>/< İNSAN/LIK
- UYGARLIK ve/<> KAVRAMSALLIK
- UYGARLIK = MEDENİYET = CIVILIZATION[İng.] = CIVILISATION[Fr.] = ZIVILISATION[Alm.] = CIVIS[Lat.] = CIVILIZACIÓN[İsp.]
- UYGARLIK ve/<> SAYGI
- UYGARLIK ve/||/<> ZEKÂ
- UYGARLIKLARARASI/LIK ile/ve/<> KÜLTÜRLERARASI/LIK
- UYGARLIKTA:
SAYGI ile/ve/||/<>/> TÜZE
- UYGARLIKTA(MEDENİYETTE):
SU ve YOL
- UYGULAMA (RİYÂZET)
- UYGULAMALI!
- GELENEK:
UYGULAMALI ile/ve/||/<>/< METİN TABANLI
- UYGULAMAYA YÖNELİK BİLGİ ile/ve SAF SOYUT BİLGİ
( PRACTICAL KNOWLEDGE vs./and PURE ABSTRACT KNOWLEDGE )
- UYGULANMALI!:
[ne] YER ne de GEÇİT VERMELİ
( Adâletsizliğe ve hukuksuzluğa...
Görüntü ve reklâm kirliliğine, "yerel yönetimlerin", "yöneticilerin" keyfiyetine ve adâletsizliğine...
Gürültü/uğultu kirliliğine ve korna/zil çalanlara...
Işık kirliliğine...
Sigara ve tüm ürünleriyle çevreyi ve toplumu rahatsız eden nesnelere ve içen davranış/tutum ve kişilere...
Dilde, yazım hatalarına ve yazım kurallarına uymayanlara...
Beslenmede, abur-cubura, "et" ve "hayvansal ürünlere"...
Her türlü saygısızlık ve keyfiyete...
Ne yer, ne de geçit vermek üzere, haklarımızı sürekli bilmeli ve anımsamalı, hakkı/mızın biz almadıkça verilmeyeceğinin bilinciyle gereken her türlü eylem, tavır, tutum, duruş ve davranış içinde olmamız gerektiğini uygulayarak göstermek, paylaşmak, aktarmak, eğitmek, dayanışmak, işbölümü ve işbirliği içinde olmak durumunda ve zorundayızdır. )
- UYGULANMAYAN AHLÂK ile/değil/yerine/>< UYGULANAN AHLÂK
( Sözü edilir fakat kendi yoktur. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Sözü edilmez fakat uygulanır. )
- BİLİMİNSANI:
UYGULAYICI ile/ve/değil/||/<>/< DÜŞÜNÜR
- UYGULAYICI ile/ve/<>/|| UYGULATICI
( Sanatçı, hem uygulayıcı, hem uygulatıcı olabilmelidir. )
- UYGULAYICI/PRATİSYEN HEKİM ile UZMAN HEKİM
- UYGULAYIM = TEKNİK = TECHNICS[İng.] = TECHNIQUE[Fr.] = TECHNIK[Alm.] = TEKHNE[Yun.] = TECNICA[İsp.]
- Uygun dille KONUŞ!!!
- Uygun KONUŞ!!!
- UYGUN OLMAK" ile/ve/değil/||/<>/< AİT OLMAK
( Bir yere "uygun olmak", oraya ait olduğumuz anlamına gelmez. )
(
)
- UYGUN OLMA/MA ile/ve/değil YETERİNCE UYGUN OLMA/MA
- UYGUN OLMAMAK ile YETERİ KADAR UYGUN OLMAMAK
( NOT TO BE IN APPROPRIATE vs. NOT ENOUGH AS MUCH AS TO BE IN APPROPRIATE )
- UYGUN OLMAMAK ile YETERİ KADAR UYGUN OLMAMAK
- UYGUN ile/ve KULLANIŞLI
( APPROPRIATE/FIT vs./and USEFUL )
- UYGUNLUK KURAMI (DOĞRULUK) ile/||/<> TUTARLILIK KURAMI
( Uygunluk kuramı doğruluk gerçeğe uygunluk İLE tutarlılık kuramı doğruluk iç tutarlılıktır. Uygunluk dış dünya ile uyum İLE tutarlılık sistem içi uyumdur. Uygunluk klasik İLE tutarlılık tutumlu yaklaşımdır. )
- UYGUNLUK ile/ve/||/<> BECERİ
( LİYÂKAT ile/ve/||/<> MEZİYET )
- UYGUNLUK ile/ve/<>/>< ENGEL
- UYGUNLUK ile/ve GEÇERLİLİK
( APPROPRIATENESS vs./and VALIDITY )
- UYGUNLUK ile/ve/||/<> ÖRTÜŞME
- UYGUN/LUK ile/ve TUTARLI/LIK
( SEZÂ ile/ve ... )
( CORRESPONDENCE vs./and COHERENCE )
- UYGUNLUK ile UYGUNSUZLUK
( APPROPRIATENESS vs. IMPROPRIETY )
( EUSKHEMOSYNE ile ASKHEMOSYNE )
- UYGUR HARFLERİYLE YAZILMIŞ ARAPÇA METİN ile/ve ARAP HARFLERİYLE YAZILMIŞ UYGURCA METİN
- UYGUR, NEJAT (KİLİS, 1927 - 2013) :
( İlkokulu Siirt, Ezine ve İntepe'de okudu. Ortaokulu Sarıyer'de, Çanakkale ve Manisa'da tamamladıktan sonra Güzel Sanatlar Akademisin Heykel Bölümüne girdi ise de mezun olamadı. Tiyatroya okul sıralarında müsamerelerde oynayarak tiyatroya başladı. Sarıyer halkevi Tiyatrosunda kendisini geliştirdi. Profesyonel olarak tiyatroya 1949'da "Nejat Uygur Tiyatrosu" ile başladı. Aslında arzusu Pilot olmaktı bunu gerçekleştiremedi. 1943'te Sarıyer halkevinde Boksa başladı. Spora isteği artınca atletizm ve sutopu çalıştı ve yarışmalara katıldı. Tiyatro çalışmaları sırasında 13 yıl süre ile Anadolu turu yaptıktan sonra İstanbul'da kendi tiyatrosunu kurdu. 1998'de Kültür Bakanlığınca verilen Devlet Sanatçısı unvanını aldı. Ayrıca; 1999'da 22. Avni Dilligil Tiyatro Ödülleri "Belkıs Dilligil Onur Ödülü", 2006'da Kemal Sunal Kültür Sanat Ödülü "En İyi Tiyatrocu" ve 2007'de Altın Kelebek TV Yıldızları Yarışması "Tiyatroya Destek Yılı Özel Ödülü" aldı. "Ayar Hamza", "Minti, Minti", "Demirel'e Söylerim", "Cibali Karakolu", "Alo Orası Tımarhane mi?" ve "Âman Özal Duymasın" gibi oyunlarla güldürü oyunlarının ustası olduğunu kanıtladı. )
- UYGUR, RECAİ (İST. 1931) :
( Bir özel firmada uzun süre çalıştıktan sonra Hollanda'ya giderek yerleşti ve kendi işini kurdu. Sarıyer Spor Kulübü'nde 4 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev aldı. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu Üyesidir. )
- UYGUR, ZEKİ AYHAN (İST. 1927 - 2012) :
( Deniz kuvvetlerinde hekim olarak göreve başladı. 1952'de "Gaziantep" muhribine üsteğmen rütbesi ile filotilla tabipliği yaparken ABD gidip üç adet mayın gemisinin alınmasında bulundu. 1954 - 57 yılları arasında Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde genel cerrahi uzmanlığı eğitimini tamamladı ve uzman müşavir olarak aynı akademide çalıştı. Prof. Dr Recai Ergüder'in ısrarı ile Beyin ve sinir cerrahisi alanında çalışmak üzere ABD gönderildi ve St. Albans Deniz Hastanesinde eğitim aldı. Ama eğitimini tamamlamadan yurda geri çağrıldı. Ve Gülhane Askeri Tıp Akademisinde göreve başladı.1961'de tekrar ABD gitti ve Iowa Üniversitesinde yarım kalan uzmanlık eğitimini başarı ile tamamladı.1965'te tekrar Türkiye'ye döndü ve Kasımpaşa Deniz Hastanesinde Beyin Cerrahı olarak hizmet verdi. 1969'da Albay rütbesi ile emekli oldu ve tekrar ABD gitti. Kendisine Türk tıbbının küresel arenadaki "gizli markalarından" biri denir. İhtiyacı olan herkese yardım ettiği için "Fakir Babası" ve "Zeki Baba" olarak anılır. Doktorluğu yanında çok iyi bir ressam olup, ABD'de New York'da birçok kişisel sergi açtı. Türk komedi sanatının büyük ustası Nejat Uygur'un ağabeyisidir. "Türk Eğitimine katkıları" nedeni ile Golden Türk Awards Özel Ödülüne layık görüldü. Öldüğünde ABD de Connecticut Eyaletinde toprağa verildi. )
- UYİCAM/UYUCAM" değil UYUYACAĞIM
- UYKU AÇMADA:
"KAHVE" değil/yerine/>< ELMA
- UYKU:
TEK FAZLI(MONOFAZİK) ile/ve/||/<> ÇOK FAZLI(POLİFAZİK)
( Tek sefer yatağa gidip gün içinde tek bir uyku alma davranışıdır.["Saf monofazik uyku", "kuasi monofazik uyku" ve "yarı monofazik uyku" biçiminde alt başlıkları da bulunmaktadır.] İLE/VE/||/<> Gün içinde birden fazla kez, daha kısa süreler boyunca uyuma davranışıdır.["Saf", "kuasi" ve "yarı" biçimde üç alt başlığı bulunmaktadır.] [Saf polifazik uykuda, her dört saatte bir uyunurken, kuasi polifazik uykuda, 24 saatlik gün içinde eşit aralıklarla dağılmamış biçimde uyunur.][Polifazik uykunun genellikle çocuklarda görülen en yaygın örneği ise, günde iki ayrı kez uyuma düzeni olan bifazik uykudur.] )
- UYKU ile/ve/değil/||/<>/>/< ÖYKÜ
- UYKU ile UYKU SAYRILIĞI
( ... İLE Botswana'nın Okavanga vadisinde bulunan çeçe[tsetse] sineğinin bulaştırdığı bu hastalık, kurtuluşu olmayan ve ölümle sonuçlanan bir hastalıktır.[Bu hastalığa tutulan kişi, sürekli uyur, uyanınca acıkır, yemek yer ve tekrar uyur. Zaman içinde, aşırı şişmanlamadan dolayı da çatlarmış.] )
- UYKU ve/<> UYKUDA EYLEME VURMA
( "Uykuda Eyleme Vurma" - Ahmet Çorak yazısı için burayı tıklayınız... )
- UYKUDAN) UYANMAK ile/ve/<>/< BİLMEK
( Göz ile değil! İLE/VE/<> Söz ile değil! )
- UYKU/UYUMA "YÖNELİMİ/İSTEĞİ" ile/ve/değil/||/<>/< SOĞUKTA DONMAK
- UYLUK/OYLUK ile/ve BALDIR/İNCİK/SÂK[Ar.]
( Kalçadan dize kadar olan bölüm. İLE/VE Dizle ayak bileği arasındaki bölümün arkasındaki bölüm. )
( AZM-İ FAHZ ile/ve AZM-İ KASABA )
( THIGH vs./and CALF, SHANK/SHIN
[Alm..] OBERSCHENKEL mit/und WADE )
( CUISSE avec/et MOLLET )
( MUSLO con/y PANTORRILLA )
( COSCIA con/e POLPACCIO )
- UYMAK ile/ve/||/<>/< AYAK UYDURMAK
- UYMAMAK ile AYKIRI OLMAK
- UYMAZ ile/ve/değil/||/<>/< "UYUMAZ"
- UYSAL ve/||/<> UYUMLU
( Hayvanlarda. VE/||/<> İnsanda. )
- UYSALLAR, REŞAT (SARIYER, 1922 - 2001) :
( Sarıyerlidir. Sarıyer'den yetişen güreşçilerden biridir. Birçok güreş kulübünde lisanslı olarak güreşti. İstanbul birincilikleri ve Türkiye ikinciliği gibi dereceleri var. Zonguldak Kömür İşletmeleri Güreş takımında güreşçi ve antrenör olarak görev yaptı. Sarıyer Halkevi güreş takımında bulundu, antrenörlük yaptı. Halkevi tiyatro ekibinde de yer aldı. Yurtdışına gitti ve Almanya'da hem güreşti hem de antrenörlük yaptı. )
- UYSALLAR, SUAT (SARIYER, 1936 - 2017) :
( Hava Assb. Okulda okudu. Kıbrıs Barış Harekâtına katıldı (1974) Gazi oldu. Emekli olduktan sonra bir süre özel teşebbüste çalıştı. Uzun yıllar futbol hakemliği yaptı. Türkiye Futbol Federasyonu Gözlemciliği ve Saha Komiserliği yaptı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 2 dönem yönetim kurulunda bulundu. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu üyesidir. )
- UYUCAK/UYUYUCAK" değil UYUYACAK
- UYUCAK" değil UYACAK
- UYUCANA" değil UYUYACAĞINA
- UYUKLAMA/UYKUNUN GELMESİ ile İÇ/İNİN GEÇMESİ
- UYUM DAVALARI/SAVUNMALARI ile/>< KOPUŞ DAVALARI/SAVUNMALARI
( Savunma Saldırıyor - Jacques Verges - Metis Yay. )
- UYUM = AHENK = HARMONY[İng.] = HARMANIE[Fr.] = HARMONIE[Alm.] = HARMONIA[Yun. Zarafet ve uyum tanrıçası.] = ARMONÍA[İsp.]
- UYUM ve/<> BOŞLUK/ARA
- UYUM ile/ve/||/<>/> ÇATIŞMA ile/ve/||/<>/> ÇÖZÜLME
- UYUM ile/ve ÇELİŞKİLİ UYUM
( HARMONY vs./and CONTRADICTED HARMONY )
- UYUM ile/ve/<> DENGE
( Her varolan, öteki bir varolan ile uyum içindedir. )
( Uyumun içinde, korkuya yer yoktur. )
( Şehvet gibi ateş, nefret gibi kötülük, uyumsuzluk gibi acı ve aydınlanma gibi de sevinç yoktur. )
( En büyük hastalık, doyumsuz istekler; en büyük acı da uyumsuzluktur. )
( Sarı, öğle güneşinin rengi yani orta noktanın ve dengenin simgesidir. )
( Gerçek, Sattva'dan ötededir. )
( İFRÂT[< FART] - İTİDAL - TEFRİT )
( Tamas donuklaştırır, rajas çarpıtır, sattva uyumlu kılar. )
( İnsan-altı olanlar, Tamas'ın ve Rajas'ın egemenliği altındalardır; kişiler ise Sattva'nın. )
( Berraklık ve yardımseverlik, zihni ve eylemi etkilemesinden dolayı Sattva'dır. )
( Sattva'nın olgunlaşmasıyla tüm arzu ve korkular son bulur. )
( Tamas obscures, rajas distorts, sattva harmonises. )
( Every being is compatible vs. every other being.
In harmony there is no place for fear.
The sub-human - the 'humanoids' - are dominated by tamas and rajas and the humans by sattva.
Clarity and charity is sattva as it affects mind and action.
With the maturing of the sattva all desires and fears come to an end.
The real is beyond sattva. )
( HARMONY vs./and/<> BALANCE )
( SOPHROSYNE: İtidal. )
( RAJAS - SATTVA - TAMAS )
- UYUM ile/ve/||/<> EŞZAMANLILIK
- UYUM ile/ve/||/<>/> EVRENSEL/KOZMİK UYUM
- UYUM ile/ve EYLEME GEÇMİŞ UYUM
( Dinler, hakikatlerini, eylem içinde [sessiz eylem içinde] gösterirler. )
( HARMONY vs./and HARMONY IN ACT
Religions show their true face in action, in silent action. )
- UYUM ile/ve/||/<> SENTEZ
- UYUM ile/ve/<> TEVHİD
- UYUM ile/ve UYGUNLUK
( ... ile/ve VEFK/TENÂSÜB[öteki ucu >< TENÂFÜR(< NEFRET)] )
( HARMONY vs./and APPROPRIATENESS )
- UYUM >< UYUMSUZLUK
( Küçük şeyleri büyütür. >< Büyük şeylerin çürümesine neden olur. )
- UYUM ile/ve YETENEK
- UYUM/AHENK ile/ve/değil/||/<> İNSİCÂM
- UYUMAK/UYKU ile/ve UYUKLAMAK/PİNEKLEMEK/IMIZGANMAK/KÜNGÜLDEMEK/KÜNGÜRDEMEK/ŞEKERLEME/KAYLÛLE
( Günde ortalama 7 saat uyku yeterlidir! [Kişiden kişiye, değişkenlere ve koşullara bağlı olmak üzere 4 - 10 saat arasında olabilir.] )
( SAAT ON[22:00], YATAĞA KON! )
( Uykuya dalma süresi, yaklaşık, 7 dakikadır. )
( Elma, birçok uyarandan daha etkili bir uyku açıcıdır. )
( ÂFTÂB-SÜVÂR[Fars.]: Sabahları erken kalkan, gün doğmadan uyanmak alışkanlığına sahip olan. )
( İHTİMÂM[Ar.]: Elemden/kederden dolayı uyuyamama. )
( Uyuklama durumunda, ereksiyon gerçekleşebilmesi, olağandır. )
( ... İLE Uyuklar gibi hareketsiz oturmak. | Bir yerde, hiçbir iş yapmadan oturmak. )
( KÜNGÜLDEMEK/KÜNGÜRDEMEK: Uyuklamak. | Elden ayaktan düşmek. )
( NEVM ile/ve/değil NA'S/NA'SE/NÜÂS/SÎNE[çoğ. SİNEVÂT]/TEHVÎM/TEHEVVÜM[Ar.]/TENEVVÜM[< NEVM]/VESEN )
- UYUMAK ile UYUŞMAK ile UYUŞMAK
( Uyku durumu/deneyimi. İLE Kendin geçmek. İLE Birlikte ya da karşılıklı olarak uyumlu hareket etmek ya da hareket etmeye çalışmak. )
- UYUMLANMA ile/ve/||/<>/> UYUMLANMA SINIRI/EŞİĞİ
- UYUMLAŞMA değil UYUMLULAŞMA
- UYUMLULUK ile/ve AKLİMATİZASYON
( ... İLE/VE Çevresel etmendeki bir değişime, fizyolojik olarak kendini uyumlandırma. )
( HARMONIOUSNESS vs./and ACLIMATISING )
- UYUM/LU/LUK ile/ve/||/<> ESNEK/LİK
- UYUMLU/LUK ile/ve GÜZEL/LİK
( HARMONY/HARMONIOUSNESS vs./and BEAUTY )
- UYUMLU/LUK ile/ve UYGUN/LUK
( HARMONIOUSNESS vs./and APPROPRIATENESS )
- UYUM/LU/LUK ile/ve YALIN/LIK
( HARMONY, HARMONIOUS/NESS vs./and SIMPLICITY )
- UYUMSUZ ile/ve/değil/||/<> TUTUNAMAYAN
- UYUMSUZ/LUK ile/ve/değil/||/<>/>/< SUSKUN/LUK
- UYUŞMAK ile/değil/yerine/>< YETİŞMEK
- UYUŞTURUCU ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< UYARICI VE UYANDIRICI
- UYUŞUK/TEMBEL[Fars. < TENBEL] ile/ve/=/||/<> HIMBIL
- UYUŞUK/LUK ile/değil/yerine/>< DİNGİN/LİK
- UYUŞUK/LUK ile/ve/||/<> SERSEM/LİK
- UYUŞUK/LUK ile UYKULU/LUK
- UYUTMA ile UYUŞTURMA
- UYUTMAK ile/ve/||/<> UYANDIRMAK
( Gövdeyi ameliyat etmek için gereklidir. İLE/VE/||/<> Zihni/ni "ameliyat etmek" için gereklidir. )
- KİTAP/MUSHAF:
UYUYAN BİREY/TOPLUM İÇİN değil/><
OKUYAN VE DÜŞÜNEN BİREY/TOPLUM İÇİN
(
)
- UYUYAN ÇINAR :
( Orman Fakültesine ait olan Bilezikçi Çiftliği içindeki tarihi ağaçlardan biridir. Buradaki anıt ağaçlardan biri olup "Uyuyan Çınar" adı ile anılmaktadır. Sadece İstanbul, Türkiye hatta Dünyada eşi az bulunur veya hiç bulunamayacak kadar görkemli bir ağaçtır. Uyuyan Çınar'ın bir kolu (dalı) yerden bir karış kadar yüksekten 30 - 35 metre yere paralel, sanki uyuyormuş gibi ileri gitmektedir. Ağacın bu dev dalı sanki omuzu ve kolu üzerine yaslınmış uyuyormuş gibi göründüğünden ağaca "Uyuyan Çınar" adı verilmiş. Ağacın yaşının 450 - 500 olduğu tahmin edilmektedir. )
- UYUYAN ile/değil UYUMA NUMARASI YAPAN
( Uyandırabilirsin. İLE/DEĞİL Uyandıramazsın. )
- UYU-YOR ile UY-UYOR
- UYUYORSAN, UYU değil İSTİYORSAN, UYU
- UYUYUP, UYANAMAMAK ve/||/<> UYANIP, BULAMAMAK
( Sevdiklerimizin ve değeri bilinmesi gerekenlerin değerini bilelim!... )
- UYUZOTU = KUMOTU
( Tıpta, uyuza karşı kullanılan çiçekli bitki. )
( SCABIOSA ROTATA )
- UZADEVİM(TELEKİNEZİ[Fr./İng.]) ile KALDIRMA(LEVİTASYON[Fr./İng.])
( Telekinezi ya da sadece kinezi, özdeğin(maddenin) iç dinamiklerine zihin/düşünce gücüyle etki ederek biçimini değiştirmek. İLE Levitasyon ise, özdeği bütün olarak yerinden hareket ettirmek/havalandırmak/havada dolaştırmak. )
- UZADUYUM GÖSTERGE
- UZAGÖRÜ/ÖTEGÖRÜ/TELEPATİ ile/değil AYNI ŞEYİ DÜŞÜNMEK
- UZAK BİR YER ile/ve/<> UZAAAK BİR YER
( Dilde. İLE/VE/<> Belâgatta. )
- UZAK DURMALI!:
KÖRDEN değil NANKÖRDEN <>
YÜZSÜZDEN değil İKİYÜZLÜDEN <>
"TİPİ BOZUK"TAN değil "SÜTÜ BOZUKTAN"
- UZAK DURMAMAK/DURMAK ile/ve/=/||/<> RIZÂ GÖSTERMEK/GÖSTERMEMEK
- UZAK DURULMASI GEREKEN KİŞİLER:
"HEP HAKLILAR" ve/||/<> "HERŞEYE, SÜREKLİ İTİRAZ EDENLER" ve/||/<> "SADECE BEN" DİYENLER ve/||/<> BAŞKALARINI DEĞERSİZ GÖRENLER ve/||/<> ÇIKARCILAR ve/||/<> İSTEDİĞİ OLMADIĞINDA TUTUM DEĞİŞTİRENLER ve/||/<> ARAMADIĞIN SÜRECE ARAMAYANLAR ve/||/<> İŞİ DÜŞMEDİKÇE TANIMAYANLAR ve/||/<> İŞİ BİTTİĞİNDE, YANINDA DURMAYANLAR
- UZAK İLİŞKİLER ile/ve/||/<> YAKIN İLİŞKİLER
- UZAK?:
MEMLEKET Mİ? ile/ve/||/<> YILDIZLAR MI? ile/ve/||/<> GENÇLİĞİM Mİ?
- UZAK TUT/ALIM! ve/||/<> UZAK DUR/ALIM!
( Yüzü "çirkin olan"ı değil yüreği çirkin olanı. VE/||/<> Giysisi kirli olandan değil "zihni/düşüncesi" kirli olandan. )
- UZAK ile/değil/yerine AŞKIN
- UZAK ile BÜYÜK
( FAR/DISTANT vs. BIG )
- UZAK ile İLERİ
( DISTANT vs. ADVANCED )
- UZAK ile KÜÇÜK
( FAR/DISTANT vs. SMALL )
- UZAK ile/ve/||/<>/> TUZAK
- UZAKDOĞU SİMGELERİ/KÜLTÜRÜ ile/ve ORTADOĞU SİMGELERİ/KÜLTÜRÜ
( Doğa bilgeliği. İLE/VE Toplum bilgeliği. )
- UZAKGÖRÜR/TELESKOP:
HUBBLE ile/ve/değil/yerine/||/<>/> JAMES WEBB
( Görünür ve ultraviyole dalga boylarında gözlemler yapmaktadır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Orta ve yakın kızılötesi olarak görmektedir. Çok daha büyük ışık toplama aynası vardır. Hubble teleskobundan yaklaşık 100 kat daha duyarlıdır.[10 milyar dolarlık bir bütçe ile elde edilmiştir.] )
(
)
- UZAKLAŞMAK ile/ve/değil UZAK DURMAK
( [not] TO DIGRESS/TO APPROACH vs./and/but TO KEEP/STAY AWAY )
- UZAKLAŞMAK ile/değil/yerine/>< UZLAŞMAK
- SORUNLAR:
UZAKLAŞTIRAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/</>< YAKINLAŞTIRAN
- UZAKLIK/MESAFE ile UZAY UZAKLIĞI
( DISTANCE vs. PARSEC[pc = 206.265 AU] )
- UZAKLIK ÖLÇÜMÜNDE:
NİRENGİ ile/ve/||/<>/> PARALAKS
- UZAKLIK ile/ve/||/<> "TAÇ UTANGAÇLIĞI"
( ... İLE/VE/||/<> Ağaç türlerinin en tepesinde bulunan dallarının birbirine dokunmaktan kaçınması. )
(
)
- UZAKTAN EN İYİ FARK EDİLEN RENK ile ...
( TURUNCU )
- UZAKTAN ETKİ ile DOKUNMA/TEMAS
- UZAM/DÜZLEM/HAYYİZ/VÜSAT[Ar.] ile VÜS'AT[Ar. < VÂSİ/VÂSİA]
( Belirli noktalar toplamı. İLE Geniş, engin, açık, enli, bol. )
- UZAM/UZAY <-> ZAMAN <-> ÖZDEK <-> DEVİM <-> İVME <-> GÜÇ
- UZAM/DÜZLEM/HAYYİZ/VÜSAT[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> UZAY
( Belirli noktalar toplamı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/|||/<>/> Tüm noktalar toplamı. )
( Tanımla(n)mayla. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/|||/<>/> ... )
( Dışta. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/|||/<>/> İçte. )
( İçte yok. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/|||/<>/> Dışta yok. )
( [not] PLANE vs./and/but/||/<>/> SPACE
SPACE instead of PLANE )
- UZAM ile/ve/||/<> YAYILIM
- UZAMAK ile/değil UZAKLAŞMAK
( Argoda ve/ya da günlük düşük dilde. İLE/DEĞİL ... )
- UZAMLI ŞEY = EXTENDED THING[İng.] = CHOSE ÉTENDUE[Fr.] = AUSGEDEHNTE DING[Alm.] = RES EXTENSA[Lat.]
- UZANMAK (YATMAK) ile BANYODAN/DUŞTAN SONRA UZANMAK (YATMAK)
- UZANMAK ile/ve KIVRILMAK
- UZANTI ile/ve/<> GÖSTERİM/TEMSİL
- UZATMA! ile/ve/||/<>/> UZLAŞ! ile/ve/||/<>/> UNUT!
- Uzatmadan KONUŞ!!!
- UZATMAK(ITNÂB[Ar.]) ile/ve/değil DEVAM ETTİRMEK
- UZA(T)MAK ile/ve/değil/||/<>/< TEKRAR
- UZAY ile/ve/||/<> ALT UZAY
- UZAY ile FAZ UZAYI
( ... İLE Sonsuz boyutlu zaman ve nesne[nin yorumlanabilmesi]. )
- UZAY ile/||/<> FAZ UZAYI
( )
( Bilinmiyor tarafından keşfedildi/formüle edildi. )
- UZAY ile/||/<> MEKÂN
( )
( Bilinmiyor tarafından keşfedildi/formüle edildi. )
- UZAY = MEKÂN = SPACE[İng.] = ESPACE[Fr.] = RAUM[Alm.] = SPATIUM[Lat.] = ESPACIO[İsp.]
- UZAY ile/||/<> SİKİŞTİRMA UZAYİ
( )
( Bilinmiyor tarafından keşfedildi/formüle edildi. )
- UZAY ile/ve/||/<>/> UZAM/MEKÂN
(
| Kavram | Açıklama | Örnek Kullanım |
|---|---|---|
| SPACE | Fiziksel ya da kavramsal boşluk. Devim, düşünme ve etkileşim olanağı sunar. | Sınıfların düzenlenişi öğrencilere daha fazla uzay[space] sunmalıdır. |
| PLACE | Fiziksel mekânın kimlik, anlam ve aidiyetle yüklenmiş durumu. Yalnızca konum değil ilişkisel bir bağdır. | Okul, sadece bir bina değil öğrenciler için bir uzam[place] durumuna gelmelidir. |
| PLACE and SPACE | Mekânın anlamlı duruma gelmesi için fiziksel alanın[space] toplumsal, ekinsel ve duygusal boyutlarla ilişkilendirilmesi gerekir [place]. | Bir kenti yaşanabilir kılan, yalnızca uzay[space] değil bireylerin onunla kurduğu uzam[place] ilişkisidir. |
- UZAYA ÇIKAN İLK HAYVAN:
MAYMUN değil MEYVE SİNEĞİ
( ALBERT II [1949'da 134 km.]
değil
AMERİKAN V2 [Temmuz 1946]
[Bir miktar tahıl tohumuyla birlikte uzaya fırlatıldılar.][Yüksek irtifada patlamanın radyasyon üzerine etkisini test etmeye alışkınlardı.] )
- UZAYZAMAN ile/||/<> MUTLAK UZAY VE ZAMAN
( Uzayzaman 4D birleşik, Newton mutlak ayrı uzay ve zamandır. )
( Formül: ds² = -c²dt² + dx² + dy² + dz² )
( Isaac Newton tarafından 1687 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- UZEL, ERBİL (KIRKLARELİ, 1974) :
( Karşıyaka'dan transfer edildi ve üç sezon (1996 - 1999) tescilli kaldığı Sarıyer'di 90 lig, 4 kupa ve 1 turnuva maçı olmak üzere 95 resmi ve ayrıca 29 özel maçla birlikte toplam olarak 124 maçta forma giydi. Lig maçlarında 6 ve özel maçlarda 3 olmak üzere takımına 9 gol kazandırdı. 1 kez A Milli takım formasını giydi ve Adanaspor'a transfer ederek Sarıyer'den ayrıldı. )
- ÜZEN ...
YALAN SÖYLEMESİ ile/ve/değil/> ONA, DAHA SONRASINDA İNANAMAYACAK OLMAK
- ÜZENGİ AĞA SOKAK VE ÜZENGİ AĞA BAYIRI SOKAK :
( Yenimahalle'nin üst sınırlarını kapsayan çok geniş bir arazi parçasının Üzengi Ağa Arazisi olarak kaydı bulunmaktadır. Bu büyük arazi sonraları bölünerek yeni yeni yerleşim bölgeleri meydana geldi. Üzengi binek hayvanlarında kullanılır. Şöhreti dilden dile gezen üzengi ustası, yaptığı iş karşılığında çok kazanınca bu büyük alanın sahibi olur ve yaptığı iş dikkate alınarak kendisine Üzengi Ağa denir. Bu alan üzerinde bulunan iki sokaktan birine "Üzengi Ağa Bayırı Sokak" diğerine de "Üzengi Bayırı Sokak" adı verilir. Bu sokakların bir batı ve kuzey taraflarının bir kısmı Sarıyer Merkez Mahallesi sınırları içindedir. )
- ÜZEN/İ ile/değil/yerine/>< MUTLU EDEN/İ
( Terk et. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Mutlu et. )
( Hakkındır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Hakkıdır. )
- ÜZERİNDE DURMAK ile/ve/yerine ALTINI ÇİZMEK
- ÜZERİNDE DURMAK ile/ve GÖZARDI ETMEMEK
- ÜZERİNE ALINMA değil ÜZERİNE ALMA
- ÜZERİNE BİRŞEYLER SÖYLEMEK ile BELİRLEMEK
( Bir şey ki söylemesen de olur, söyleme! Bir şey ki yapmasan da olur, yapma! )
( TO SAY SOMETHING ON ... vs. DESIGNATION )
- ÜZERİNE KONUŞULAMAZ/LAR ile/ve/değil İFADE EDİLEMEZ/LER
( [not] NOT TO TALK ABOUT/ON vs./and/but NOT TO EXPRESS )
( ARETE ile APORETE )
- ... ÜZERİNE ile/ve/değil/||/<>/< ... ÜZERE
- UZGER, HACI ÖMER (1912 - 1995) :
( Sarıyerlidir. "Bel çeken Hacı Ömer" olarak tanınır. Hayırseverliği ile bilinir. Mesleği balıkçılık olmasına karşın bu işi yapmamış ve bel çekme işini devam ettirmiştir. Ustasından el almış ve bel ağrısı çekenlerin belini çekmek suretiyle şifa dağıtması ile şöhrete erişti. TV de haber konusu oldu, tanındı, bu nedenle rekor denecek kadar çok hasta derdi için kendisine geldi. Yaptığı iş sağlıkçılar tarafından uygun bulunmadığı için devamlı şikâyet edilmesine karşın hastaları eksilmediği gibi, üniversite profesörlerinden gelip de bel çektiren olmuştur. Bel çekme işini para için değil, hayır için yapıyordu. Ya hiç para almıyor veya aldığı küçük ücreti de makbuzla alıyordu. Pek çok camii minaresi yaptırdı. Yeni inşâ edilen camilere maddi yardım etti. Okullara yardımda bulundu. En çok da Sarıyer İsmail Akgün Devlet Hastanesine yeni mekân kazandırmak, eksiklerinin giderilmesini temin için mücadele edip durdu. İyilikseverliği nedeni ile Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından kendisine 1995'te plâket (Ödül) verilmesi öngörüldü. Plaketi Kasım 1996'da verilince ömrü yetmedi ve ödülü yeğenine verildi. Sarıyer Kumsal Meydanın ismi "Hacı Ömer Meydanı" olarak değiştirilerek isminin yaşatılması sağlandı. )
- ÜZGÜN ile/ve/||/<>/> SÜZGÜN
- ÜZGÜN/LÜK ve/||/<>/> DÜZGÜN/LÜK
- UZGÜR, ERSEL (BURSA, 1967) :
( Bursaspor kulübünden transfer edildi ve dört sezon (1996 - 2000) tescilli kaldığı Sarıyer S. K. de 115 lig, 7 kupa, 2 turnuva maçı olmak üzere 124 resmi ve ayrıca 46 özel maçla birlikte toplam olarak 170 müsabaka oynadı. Lig maçlarında 10, kupa maçlarında 2 ve özel maçlarda 2 olmak üzere takımına 14 gol kazandırdı. 4 kez Ümit Milli, 43 kez B Milli takım formasını giydi. )
- UZLAŞIM ile/ve/||/<> ALT/ASGARİ KOŞUl
- UZLAŞIM/SAL = İTİBAR/Î = CONVENTION/AL[İng.] = CONVENTION/NEL[Fr.] = KONVENTION/EL[Alm.] = CONVENTIO[Lat.] = CONVENCIÓN[İsp.]
- UZLAŞIM ve UNUTMAK
- UZLAŞIM ile/ve/<> UYUM
( VAZ'Î ile/ve/<> TENASÜB )
( AGGREEMENT vs./and/<> HARMONY )
- UZLAŞIM/SAL ile UYLAŞIM/SAL
- UZLAŞMA ile/ve/||/<> BARIŞMA
- UZLAŞMA ile/değil ERDEM
( [not] AGGREEMENT vs./but VIRTUE )
- UZLAŞ(TIR)MA ile/değil ANLAŞ(TIR)MA
- UZLUK/EHLİYET/HAZAKAT ile/ve/<> DEĞİM/LİYÂKAT
- UZMAN ile AZMAN
- UZMANLAŞMA ile "KÖK SALMA"
- UZMANLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİREŞİM/TEVHİD
- UZMANLIK ile/ve/<> DERİNLİK
- UZMANLIK ve/||/<>/>/< İŞBÖLÜMÜ
- UZMANLIK ile/ve/değil/yerine/||/<> MESLEK
( [not] PROFESSION vs./and/||/<>/but JOB
JOB instead of PROFESSION )
- UZMAN/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< USTA/LIK
( KOMPETAN avec ... )
- UZMAN/LIK ile/ve/||/<> UYGULAYICI/LIK
- UZMAN/LIK ile/ve/||/<>/> YALANCI/LIK (YETİSİ)
- UZMAN/LIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YETKİN/LİK
- ÜZME TAHTASI ile/ve SNOWBOARD
( Meşe köyü - İkizdere - Rize'de. İLE/VE Dağlarda. )
( Çimende. İLE/VE Karda. )
- ÜZMƏK[Azr.] = YÜZMEK[Tr.]
- UZÛBET[Ar.] ile UZÛBET/UZBET[Ar.]
( Tatlılık, şirinlik, lâtiflik. İLE Bekârlık, ergenlik. )
- ÜZÜLME ve/||/<>/> BÜZÜLME
- ÜZÜLMEK ile DÜŞÜNMEK
- ÜZÜLMEK ile/ve HESAP SORMAK
- ÜZÜLMEK ile/ve/||/<>/> SÜZÜLMEK
- ÜZÜM/ÇALI ile FRENKÜZÜMÜ
( ... İLE Taşkırangillerden bir çalı. | Bu bitkinin, daha çok, şurubu yapılan, uzun salkım biçiminde, taneleri ufak, kırmızı ve mayhoş yemişi. )
( ... cum RIBES RUBRUM | ... )
( ... cum RIBES RUBRUM )
- ÜZÜM, ÜZÜME, BAKA BAKA KARARIR ile/ve/||/<> KÖRLE YATAN, ŞAŞI KALKAR
- ÜZÜM ile AYIÜZÜMÜ
( ... İLE Fundagillerden, küçük taneli yemişler veren, tüylü bir bitki. [Lat. ARBUTUS UVA-URSI] )
- ÜZÜM ile/değil BEKTÂŞÎ ÜZÜMÜ
( ... İLE/DEĞİL Taşkırangillerden bir çalı. | Bu çalının, mayhoş, nohut büyüklüğünde, ak ya da kara yemişi. )
( ... cum RIBES GROSSULARIA )
- ÜZÜM ile BREZİLYA ÜZÜMÜ/JABUTICABA
(
)
( ... cum MYRCIARIA CAULIFLORA )
- ÜZÜM ile GELİNPARMAĞI
( ... İLE Uzun taneli bir üzüm türü. )
- ÜZÜM ile HAFIZALİ
( ... İLE Seyrek taneli, kalın kabuklu, etli ve parlak altın sarısı renginde büyük taneli bir üzüm. )
- ÜZÜM ve/<> KAVUN
( [Özbekistan'da] 50 çeşit. VE/<> 30 çeşit. )
- ÜZÜM ile KİŞMİŞ[Fars.]
( ... İLE Küçük taneli bir tür çekirdeksiz üzüm. )
- ÜZÜM ile LANGSAT
( ... İLE Uzakdoğu'da ve özellikle Malezya'da bulunan, üzüme benzeyen sarı bir tropikal meyve. )
- ÜZÜM ile MALAGA
( ... İLE İri taneli misket üzümü. )
( Hi, Has your business lost customers due to COVID-19? We might be able to help. https://primewebtraffic.club/up?=farklar.net We're throwing a lifeline to businesses by sending targeted visitors to their websites. If you're interested, click above for information about starting a free trial. There's no obligation or strings attached. Be safe and stay healthy. Alison Prime Web Traffic 2764 Pleasant RD Bld APMB9 #34 Fort Mill SC 29708 If you do not want to recieve this marketing material: https:///primewebtraffic.club/unsubscribe.php/?site=farklar.net )
( İNEB ile ... )
( ENGÛR ile ... )
- ÜZÜM ile MÜŞKÜLE
( ... İLE Bağbozumuna yakın bir zamanda yetişen, kalınca kabuklu, iri ve uzun taneli bir üzüm. )
- ÜZÜM ile RAZAKI[Ar.]
( ... İLE Kalınca kabuklu, iri ve uzunca taneli, şekeri çok, bir tür üzüm. )
- ÜZÜM ile ŞEKERCİBOYASI/AMERİKAN ÜZÜMÜ
( ... İLE Şekerciboyasıgillerden, kökü iç sürdürücü olarak kullanılan, 2-3 metre yüksekliğinde, üzümsü meyvesinden şarapları boyamak için kırmızı boya çıkarılan çok yıllık bir bitki, Amerikan üzümü (Phytolacca americana) )
( ... cum PHYTOLACCA AMERICANA )
- ÜZÜM ile/> ŞIRA/ŞÎRE[Fars.] ile/> ŞARAP ile/> SİRKE
( CEM ŞÎT: Şarabı bulan. )
( ... İLE Henüz mayalanmamış üzüm suyu. | Bazı meyve ve sebzelerin özü. İLE ... İLE ... )
( Annesi.[helâl] İLE ... İLE Kızı.[haram] İLE ... )
- UZUN KLİTORİSLİ KADIN (ERİL) ve "KISA PENİSLİ ERKEK" (DİŞİL):
İNSAN
( "WOMAN IN LONG CLIT" [male] and "MAN IN SHORT PENIS" [female]: HUMAN )
- UZUN KOLLU ile UZUN KOLLU ile/değil/yerine UZUN KOLLU
( Giyecek. İLE Hırsız. İLE/DEĞİL/YERİNE Uzaktan erişen/erişir. )
- UZUN SORU değil YANITI, UZUN (OLABİLECEK) BİR SORU
- UZUN SÜREÇ değil UZUN SÜRE
- (UZUN SÜRELİ) BELLEKTE:
ANISAL ile/ve/||/<> ANLAMSAL ile/ve/||/<> İŞLEMSEL
- UZUN/KISA) SÜRELİ/LİK (/ SOLUKLU/LUK) ile SÜREKLİ/LİK
( LONG PERIOD vs. CONTINUAL )
- UZUN SÜRME = SÜRERLİK
- UZUN UZADIYA (KONUŞMAK/ANLATMAK)
( BAST, ALE-T-TAFSÎL )
- UZUN UZUN DÜŞÜNMEK/BOŞ BOŞ OTURMAK ile/ve/değil/yerine AZ AZ (DA OLSA) EYLEMEK/BİR ŞEYLER YAPMAK
( Pek kolay olmasa da... )
( Kepçe tutan elim olsun, dış kapıda yerim olsun! )
- UZUN UZUN (KONUŞMA ANLATMAK)
- UZUN UZUN KONUŞMAK ile "UZATMAK"
( TO TALK AT LENGTH vs. TO PROLONG )
- UZUN YAŞAMAK ile/ve/<>/değil/yerine DERİN/DÜRÜST/DOĞRU YAŞAMAK
- UZUN, ECEM (SARIYER, 1992) :
( Sinema sanatçısı. Sarıyer'de doğdu, ilköğretim, ortaöğretim ve Liseyi Sarıyer Hüseyin Kalkavan Lisesinde okudu. Okuluna devam ederken oyunculuğa başlandı. Önce Ülker reklamlarında oynadı sonra da Aliye dizisindeki rolü ile çocuk yaşta şöhreti yakaladı. Sırasıyle, Aliye, Geniş Zamanlar, Pulsar, Gönül Salıncağı, Ah kalbim ve Küçük Sırlar dizilerinde oynadı. 2014 yılında Yapı Kredi Afife Jale Tiyatro ödüllerinden "Yılın en başarılı Genç Kuşak Sanatçısı" Ödülüne layık görüldü. )
- UZUN, KÖKSAL (TRAZON. 1970) :
( İlk ve orta öğretimin ardından Spor Akademisini Trabzon'da tamamladı. Gaziantep Yunus Emre Lisesi, Ülgen Konukoğlu Lisesi, Adapazarı Arifiye Dostluk İlköğretim Okulu ve Sarıyer Hüseyin Kalkavan Lisesinden Beden Eğitimi Öğretmeni olarak görev yaptı. Sarıyer Hüseyin Kalkavan Lisesinde Vekâleten Müdür olarak da bir süre görev aldı. Trabzon'da İdmanocağı, İdmanyurdu, Gençlerbirliği, Köy Hizmetleri kulüplerinde amatör olarak futbol oynadı. Trabzon İdman Ocağı, Gaziantep Sanko ve Sarıyer Spor Kulübü alt yapısında öğretici ve eğitici olarak (antrenör) görev yaptı. )
- UZUN, NUMAN (SARIYER, 1923 - 2008) :
( İ.Ü. İktisat Fakültesini yarım bırakarak iş hayatına atıldı. Sarıyer ilk takımında futbol oynadı. Fenerbahçe'ye transfer olduktan bir süre sonra tekrar Sarıyer'e transfer oldu ve burada futbol yaşamını noktaladı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem başkanlık ve ayrıca 14 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev aldı. Demokrat Partisi Sarıyer İlçe Başkanı iken 27 Mayıs 1960 İhtilali ile tutuklandıysa da kısa sürede aklanarak kurtuldu. Bilahare siyasi çalışmaların başlaması ile Adalet Partisi Saflarında siyasete atıldı. Adalet Partisinin uzun süre İl Başkanlığını yaptı. İstanbul İl Genel Meclisinde bulundu ve 6 dönem (1963 - 1968) Daimi Encümen Üyesi olarak hizmet verdi. Siyasi haşatına her kademede devam etti ve İstanbul Belediye Meclisi Üyesi ve İstanbul Milletvekili olarak TBMM de görev yaptı. )
- UZUN ile/ve/yerine KISA ile/ve/yerine ORTA
( Uzun, ne tadın var, ne tuzun. İLE/VE Kısa, her gün tasa. YERİNE Orta, sevgisi arta. )
- UZUNÇARŞILI SAHİLHANESİ :
( Büyükdere, Piyasa caddesi üzerindedir. 1887'de inşâ edilmiştir. Ahşap olup mimarisi ve süslemeleri göze batan bir tarihi eser binadır. )
- UZUNÇARŞILI, AV. OKTAY (İST. 1925) :
( İ. Ü. Huku Fakültesinden mezun oldu. Serbest avukatlığa başladı. Avukatlık yaparken sosyal aktivitelerin içinde olmaktan geri kalmadı. Büyükdere Yüzme İhtisas Kulübünün kurucuları arasında yer aldı ve bu spor kulübünde yıllarnca yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. CHP de siyasete atıldı ve çok uzun yıllar Sarıyer İlçe Yönetim Kurulu üyesi ve Sarıyer CHP İlçe Başkanı olarak görev yaptı. )
- UZUNÇARŞILI, ORD. PROF. DR. İSMAİL HAKKI (İST. 1888 - 1977) :
( Büyükderelidir. Türk tarihçilerinin en büyüklerinden biridir. İlköğrenimini Nişanca Mahalle Mektebi ile Bahariye‘deki İplikhane Mektebinde tamamladı. Soğukçeşme Askeri Rüştiye Mektebine girdi. Bu okulu bitirdiği 1904'te Mercan Lisesine, 1910'da eski adı İstanbul Darülfünunu olan İstanbul Üniversitesine devam etti ve burayı bitirdikten sonra Kütahya Lisesine Tarih Öğretmenliğine atandı. Yunun Kuvvetleri Kütahya'yı işgal edene kadar göreve devam etti. Milli Mücadele başlarında Kuvayi Seyyarede "Fahri Raportör" olarak görev yaptı, 1922'de Kastamonu Lisesi tarih öğretmenliği görev üstlendi. Aynı yıl Balıkesir'e tayin edildi. 1924'te Balıkesir Milli Eğitim Müdürü oldu. 1925'te Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel müdürlüğü görevine atandı. 19.10.1927 Milletvekili seçimlerinde Balıkesir Milletvekili seçildi ve milletvekili olarak 1950 yılına kadar TBMM de görev yaptı. Mustafa Kemal Atatürk'ün yakın arkadaşları arasında yerini aldı ve Atatürk'ün isteği ve direktifleri üzerine tarih araştırmaları üzerinde çalıştı. Kütahya ve Balıkesir Belediyelerinden "Fahri Hemşerilik" beratı aldı. Milletvekili olmasına rağmen akademik çalışmalarını aksatmadı ve Ord. Profesörlüğe yükseltildi. Milletvekilliğini bıraktıktan sonra da tarih araştırmalarını Topkapı Sarayı Kütüphanesinde devam ettirdi. 89 yaşında çalışma masası başında kalbi rahatsızlandı ve hastaneye götürülürken taksinin içinde vefât etti. Arşivlere girerek araştırma yapan ilk tarihçi olarak tanınır. Yüzden fazla, her biri kitap hacminde makalesi ve yirmiden fazla kitabı vardır. Kitaplarından bazıları şunlardır. Karesi Salnamesi, Karesi Meşahiri, Kitabeler I, Kitabeler II, Sivas Şehri, Osmanlı Devlet Teşkilatında Madhat, Osmanlı Devlet Teşkilatında Kapı Kulu Ocakları I - II, Osmanlı Saray Teşkilatı, Osmanlı Merkez ve Bahriye Teşkilatı, Osmanlı İlmiye Teykilatı, Anadolu Beylikleri, Osmanlı Tarihi 8 Cilt, Mithat Paşa ve Yıldız Mahkemesi, Mithat ve Rüştü Paşalar'ın Tevkiflerine Dair Vesikalar. Mithat Paşa Taif Mahkumları, Mekke - i Mükerreme Emirleri ve Çandarlı Vezir Ailesi. )
- UZUNSOY, PROF. DR. ORHAN (ADANA 1922 - 1988) :
( Üniversite öğretim üyesi. ilköğrenimini değişik kentlerde yapmıştır. 1939 yılında Ankara Atatürk Lisesini bitirmiş, aynı yıl Yüksek Ziraat Enstitüsü Orman Fakültesine girmiş, 1943 yılında bu fakülteden mezun olmuştur. Askerlik görevinden sonra, 30.03.1946 tarihinde Orman Fakültesi Orman İşletme İnşaatı Kürsüsüne asistan olarak atanmıştır 1951 yılında "Karadeniz Boğazı Mıntıkasında Toprak Taşınmasının Sebepleri ve Bu Taşınmayı Önleyecek İdari, Teknik ve Kültürel Tedbirlerin Araştırılması" adlı doktora tezi ile Doktor unvanını almıştır. 1956 yılında "Ankara Çevrelerinde Toprak Erozyonunun Şürnulü ve Çıplak Yamaçların Yeşillendirilmesi Üzerine Araştırmalar" konulu çalışmasını tamamlayarak Doçent unvanını kazanmıştır. 1960 - 1961 ve 1964 - 1965 yıllarında Almanya ve Avusturya'da incelemelerde bulunmuştur. 1967 yılında Profesör olan UZUNSOY, Prof. Dr. Orhan, İst.1969 - 1970 yılları arasında, İstanbul Cağaloğlu Mühendislik ve Mimarlık Özel Yüksek Okulu Müdürlüğü görevini üstlenmiş ve bu okulda öğretim üyeliği yapmıştır. 1971 - 1972 yılları arasında da Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Dekanlığı yapmıştır. UZUNSOY, emekliliğine kısa bir süre kala 08.09.1988 tarihinde vefât etmiştir. )
- ÜZÜNTÜ ile KAYGI ile İNANÇ
( Geçmişe bakar/baktırır. İLE Çevreye bakar/baktırır. İLE İleriye bakar/baktırır. )
- ÜZÜNTÜ ile/ve/||/<>/> YAS
- ÜZÜNTÜLÜ BİRİNE:
ACIMAK değil/yerine KIZMAK
- ÜZÜNTÜNÜN PAYLAŞIMI ve/||/<> SEVİNCİN PAYLAŞIMI
( Üzüntüyü azaltır. VE/||/<> Sevinci çoğaltır. )
- UZUNYA DALYANI :
( Uzunya koyunda kurulan beri bu dalyan uzun bir zamandan beri kurulmuyor. )
itibarı ile 49.818 başlık/FaRk ile birlikte,
49.818 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(185/201)
(1996'dan beri)