B ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 21.699 başlık/FaRk ile birlikte,
21.699 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(11/88)
- BASİT ile MÜREKKEB
- BASİT/KÜÇÜK/ÖNEMSİZ HATA ile/ve/değil/yerine/||/<> BENİM ÖZENSİZLİĞİM/DİKKATSİZLİĞİM!
- BASİTLEŞTİRME ile/ve/değil DÜŞÜNCE
( [not] TO SIMPLIFY vs./and/but TO THINK )
- BASİT/LİK ve KUŞATICI/LIK
( SIMPLICITY and SURROUNDING )
- BASİTLİK ile/değil SIĞLIK
- BAŞKA (BİR) ALTERNATİF (ÇÖZÜM) değil ALTERNATİF (ÇÖZÜM)
- BAŞKA ALTERNATİF değil ALTERNATİF (ya da BAŞKA ÇÖZÜM)
- BAŞKA BİR ...:
"DÜNYA" değil YAŞAM (BİÇİMİ)
( Yoktur. DEĞİL Vardır, olanaklıdır. )
- BAŞKA BİR KONU ile/ve/değil/yerine/ya da/||/<>/< SUSABİLMEK
- BAŞKA (OLABİLİR/OLMAMALI):
"İÇİMİZDEKİ SAZLAR" ile/ve/||/<>/>< AĞZIMIZDAN ÇIKAN SÖZLER
( Duygular. İLE/VE/||/<>/>< Düşünceler. )
- BAŞKA ŞANSI YOK değil BAŞKA YOLU YOK
- BAŞKALARI ...:
BİZİMLE YÜRÜYEBİLİR ve/fakat BİZİM İÇİN YÜRÜ(YE)MEYEBİLİR
- BAŞKALARINI AFFETMEK ile/ve/||/<>/< KENDİNİ AFFETMEK
( Affetmek, bir mahkûmu serbest bırakmaktır ve o mahkûmun kendin olduğunu keşfetmektir. )
( AFFEDELİM!!!
Lise öğretmeni bir gün derste öğrencilerine bir teklifte bulunur:
"Bir yaşam deneyimine katılmak ister misiniz?"
Öğrenciler çok sevdikleri hocalarının bu teklifini tereddütsüz kabul
ederler. "O zaman" der öğretmen. "Bundan sonra ne dersem yapacağınıza da
söz verin"
Öğrenciler bunu da yapar. "Şimdi yarınki ödevinize hazır olun. Yarın
hepiniz birer plastik torba ve beşer kilo patates getireceksiniz!"
Öğrenciler, bu işten pek birşey anlamamışlardır. Ama ertesi sabah
hepsinin sıralarını üzerinde patatesler ve torbalar hazırdır. Kendine
meraklı gözlerle bakan öğrencilerine şöyle der öğretmen:
"Şimdi, bugüne dek affetmeyi reddettiğiniz her kişi için bir patates
alın,o kişinin adını o patatesin üzerine yazıp torbanın içine koyun."
Bazı öğrenciler torbalarına üçer-beşer tane patates koyarken, bazılarının
torbası neredeyse ağzına kadar dolmuştur. Öğretmen, kendine "Peki şimdi ne olacak?" der gibi bakan öğrencilerine
ikinci açıklamasını yapar:
"Bir hafta boyunca nereye giderseniz gidin, bu torbaları yanınızda taşıyacaksınız. Yattığınız yatakta, bindiğiniz
otobüste, okuldayken sıranızın üstünde? Hep yanınızda olacaklar."
Aradan bir hafta geçmiştir. Hocaları sınıfa girer girmez, denileni yapmış
olan öğrenciler şikâyete başlar:
"Hocam, bu kadar ağır torbayı her yere taşımak çok zor."
"Hocam, patatesler kokmaya başladı. Vallahi, kişiler, tuhaf bakıyor bana artık. Hem sıkıldık,
Hem yorulduk!"
Öğretmen gülümseyerek öğrencilerine şu dersi verir:
"Görüyorsunuz ki, affetmeyerek asıl kendimizi cezalandırıyoruz. Kendimizi ruhumuzda ağır
yükler taşımaya mahkum ediyoruz. Affetmeyi karşımızdaki kişiye bir ihsan olarak düşünüyoruz,
halbuki affetmek, en başta kendimize yaptığımız bir iyiliktir. )
( Kendini affetmeyen kişinin, tüm kusurları affedilebilir. )
( FORGIVE THE OHTERS vs./and/||/<>/< FORGIVE THE SELF )
- KANDIRMA:
BAŞKALARINI ile/ve/değil/||/<>/< KENDİNİ
- BAŞKALARINI) SUÇLAYAN ile/||/<> KENDİNİ SUÇLAYAN | ile/||/<> KİMSEYİ SUÇLAMAYAN
( [Gidilecek yolu ...]
Çoktur. İLE/VE/||/<> Yarısı kalmıştır. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Çok azı kalmıştır. )
- BAŞKALAŞIM ile/ve DEĞİŞİM
( METAMORPHISM vs./and ALTERATION )
( İSTİHÂLE ile/ve ... )
- BAŞKALAŞIM ile İÇBAŞKALAŞIM
( ... İLE Püskürük magmaların, soğurdukları kültelerin/kayaçların etkisi altında, bileşimlerinde oluşan başkalaşım. )
- BAŞKALAŞIM ile YARIBAŞKALAŞIM ile TÜMBAŞKALAŞIM
( ... İLE Böceklerde, kurtçuk evresi görülmeyen başkalaşma türü. İLE Böceklerde, kurtçuk ve koza evresi geçiren başkalaşma türü. )
- BAŞKALAŞTIRMA ile/ve/değil/yerine DÖNÜŞTÜRME
( [not] TO CHANGE vs./and/but TO TRANSFORM
TO TRANSFORM instead of TO CHANGE )
- BAŞKALDIRI ile/değil/yerine ELEŞTİRİ
- BAŞKAN ile/ve/||/<> DANIŞMAN ile/ve/||/<> MUHTAR
( Dernek, vakıf, parti, enstitü, belediye, spor kulübü vb. gibi, "başkanlık" konumu ile sürdürülen kurum ve kuruluşlarda, "Başkan" olarak görev yapan kişinin, öteki yönetim kurulu üyelerinden hiçbir farkı, önceliği ya da üstünlüğü yoktur ve de ol(a)maz! Sadece, üstlenmiş olduğu geçici görevinde, biraz daha sorumluluk ve çok büyük bir fark ya da ayrıcalık oluşturmayacak bazı küçük ama önemli yetkileri bulunmaktadır. Bu, sınırsız ve sonsuz olmayan "yetkilerini" de, öncelikle ve tamamen, kurumun/kuruluşun ve yönetim kurulunun ne yapacakları değil ne gibi yanlışlıkların, eksikliklerin kalmaması, sorunların daha az çıkması yönünde, bilgi ve deneyim artılarını, kurum/kuruluş ve topluma sunacağı hizmeti amacıyla kullanmak durumundadır. Söz ya da karar verme makamı diye bir üstünlüğü de söz konusu değildir. Ortak alınmış/alınacak olan uygulama, yürütme kararlarında, oy fazlalığının bulunması, kişisel isteği ya da çıkarları yönünde değil sadece toplumun ortak çıkarları yönünde kullanılmak üzere, biraz daha fazla olan bilgi ve deneyimiyle, olası yanlış karar ve uygulamalara engel olabilmesi içindir. Dolayısıyla, bir şeyleri kendilerine sormak ya da izin istemek gibi bir üstünlükleri de söz konusu değildir. Fakat ne yazık ki, "Aman, işimiz ve aramız bozulmasın" kaygısıyla, kişiler, olması ve yapılması gereken süreçlerde sessiz kalır ve bu da başkanlık görevinde bulunan kişinin yetkilerini aşmasına, kötüye kullanmasına ve bu yanlışlara göz yumulmasına kadar gitmektedir. Bu tıkanıklığın giderilmesi için de başta, yönetim ve yürütme kurulu olmak üzere, tüm üyelerin ve vatandaşların, kişi değil kavram, kurum ve hizmet esaslı bir çalışma sürecinde olunduğunu anımsaması gerekmektedir.
İLE/VE/||/<>
Kişi, kurum ve kuruluşlara hizmet etmekte olan danışmanlar, kendilerine danışılan konuların uygulayıcısı durumunda değildir ve bu durumda bırakılamaz. Olası uygulamalardaki, girilmeyecek, sapılmayacak yönleri ve yolları işaret etmekle görevlilerdir. Ne yapılması hakkında, bilgi ve deneyim aktarımında bulunurlar fakat önerdikleri alanda daha fazla bilgili diye, işi ya da süreci, danışmana bırakmak gibi bir tutum ya da beklenti sergilenemez.
İLE/VE/||/<>
Halk tarafından seçilerek ve belirli bir dönem, koşul, sorumluluk, yetki ve görevlerle sınırlı kalmak üzere, yaşanılan bölgenin ilk yönetimsel yetkilisi olarak, bölgedeki ne yapılacaklarla değil ne yapılmayacaklarla, neyin, ne kadar süre ve koşulda, eksik ya da sorunlu kalmamasını sağlamak üzere, ihtiyâr heyeti desteği ile işbirliğinde bulunan kişidir. "Muhtar" sözcüğü, "Hayır!" kökünden gelerek, kendi ya da yakın çevresinin irâdesiyle değil ne yapılmayacağının ya da engel olunacağının bilgisine sahip olan kişi, ihtiyârını devrede tutan kişi anlamına gelmektedir. Fiziksel olarak yapılması gereken işlerde de belediye başkanını, güvenlik amacıyla da vali, kaymakam, polis, jandarma gibi ilgili kurum ve yetkililerle daha yakın ve doğrudan ilişki içinde olma görevindelerdir. Kaymakam ve valilerden daha alt bir yetki ve konumda olsalar da, belediye başkanından sonra değil önce gelirler. )
- BAŞKA'NIN ile BAŞKAN'IN
- BAŞKASINI "KANDIRMAK" değil KENDİNİ YADSIMAK
- BASKI (YAPMAK) ile AĞIRLIK (KOYMAK)
- BASKI ile/ve/||/<>/> KORKU
- BASKI ile/ve/değil/||/<>/< REKABET
- [ne yazık ki]
BASKICI/LIK ile/ve/||/<> DAYATMACI/LIK
- BASKIN/HAKİM GEN ile/ve/<> SAKLI GEN
( Kişinin geni olduğu gibi, dünyanın da geni, insandır. )
( DOMINANT GENE vs./and/<> RECESSIVE GENE )
- BASKIN GEN ile/ve/||/<> ALTGIN GEN
( DOMINANT GENE vs. RECESSIVE GENE )
- BASKIN ile/ve/||/<> EGEMEN
- BASKIN ile/ve/değil/||/<> ÖNE ÇIKAN
- BAŞLAMAK İÇİN ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> BAŞLAMAMAK/YAPMAMAK İÇİN
( "En" doğru zamanı beklemek. İLE/VE/||/<>/> [bazen/çoğunlukla] Olumsal/keyfî "bahane" (olabilir). )
- BAŞLAMAK ve/<> BAŞARMAK
( Başlamak, başarmanın yarısıdır. )
( Her iş, başlayana kadardır. )
- BAŞLANGIÇ:
EYLEM ile/ve/değil/||/<>/< ÖRTÜK EYLEM
- BAŞLANGIÇ MİT/LERİ ile/ve KURULUŞ MİT/LERİ ile/ve KURTULUŞ MİT/LERİ ile/ve KURTARICI MİT/LER ile/ve SON/KIYÂMET MİT/LERİ ile/ve YENİDEN DİRİLİŞ MİT/LERİ ile/ve GELECEK/ESKATOLOJİ MİT/LERİ ile/ve ÜTOPYA/CENNET MİT/LERİ ile/ve BAŞLANGIÇ/KOZMOGONİ MİT/LERİ ile/ve NEDENSELLİK/ETYOLOJİ MİT/LERİ ile/ve AHLÂK MİT/LERİ ile/ve PSİŞİK MİT/LER
- BAŞLANGIÇ ile/ve/||/<>/> GELİŞİM
- BAŞLANGIÇ ile/ve/değil KAYIT TARİHİ, RESMİYET KAZAN(DIR)MA
- BAŞLANGIÇ ile/ve/||/<> KÖKEN ile/ve/||/<> DOĞUM
- BAŞLANGIÇ ile MAYA
( BEGINNING vs. ORIGIN )
- BAŞLANGIÇ ile/ve TÜRDEŞLİK
- BAŞLATICI/SI ile/değil/yerine/ BAŞLANGICI
- BAŞLIK PARASI ile/ve !DRAHOMA
( Erkek tarafı, gelin için verirdi. İLE/VE Kız tarafı, erkek için verirdi. [Musevilik'te.] )
- BAŞLISU :
( İstinye sınırları içinden çıkan içimi çok iyi olan bir memba suyudur. )
- ... değil BASMAKALIP
- BAŞOĞLU, FERİT (KEFELİKÖY, 1958 - 2008) :
( Sarıyerli. Pertevniyal ilkokulundan sonra Tophane Sanat Okulundan mezun oldu. Elektrik teknisyeni olarak iş hayatına atıldı. Siyasete ANAVATAN saflarında başladı ve 1984 yerel seçimlerinden Anavatan partisinden Sarıyer Belediye Meclisine üye seçildi ve bir dönem (1984 - 1989) bu görevi yaptı. Sarıyer Spor Kulübü üyesidir. )
- BAŞOKÇU/İFFET HANIM YALISI :
( Rumelihisarı Baltalimanı Caddesi üzerindedir. Sultan II. Mahmut döneminde (1808 - 1839) yapılmıştır. 1988'de kagir olarak yeniden inşâ edildi ve üzeri ahşap kaplama ile kaplandı. )
- BAŞTACI değil BAŞ TÂCI
- BAŞTAN ÇIKARMAK ile/ve YOLDAN ÇIKARMAK
- BAŞTAN ÇIKMAK ile/ve/||/<>/> YOLDAN ÇIKMAK
- BAŞTAN DÜŞÜNMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> ZAMANINDA DÜŞÜNMEK
- BAŞTAN SONA, SONDAN BAŞA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SOLDAN SAĞA, SAĞDAN SOLA / YUKARIDAN AŞAĞI, AŞAĞIDAN YUKARI
- BAŞTİMAR, BURHANETTİN (1912 - 1082) :
( Sarıyerlidir. Ticaretle iştigal etti. Uzun süre Sarıyer'i temsilen İstanbul Belediyesinde Belediye Meclis Üyesi olarak görev yaptı. )
- BASTIRILMA ile/ve/<> DIŞLANMA
- BASTIRILMIŞ/LIK ile/ve VAZGEÇMİŞ/LİK
( Kişiler, neden/nasıl vazgeçerler?
( Why people give up? )
Hızlı sonuç beklediklerinden dolayı...
( Expect fast results... )
Kendilerine inançlarını kestiklerinden dolayı...
( Stop believing in themselves... )
Geçmişe saplanıp kalmalarından dolayı...
( Get stuck in the past... )
Hatalarında yaşadıklarından dolayı...
( Dwell on mistakes... )
Gelecekten korktuklarından dolayı...
( Fear the future... )
Değişime direndiklerinden dolayı...
( Resist the change/alteration... )
Güçlerinden vazgeçtiklerinden dolayı...
( Give up the power... )
Güçsüzlüklerine inandıklarından dolayı...
( Believe in their weaknesses... )
Dünyaya sahip oldukları zannından dolayı...
( Feel the world owes them something... )
Başarıyı istemekten çok, hata yapma korkularından dolayı...
( Fear failure more than desire success... )
Nelerin olanaklar içinde olduğunu görememelerinden dolayı...
( Never visualize what is possible... )
Kaybedecek şeylerinin çok olduğu zannından dolayı...
( Feel they have something to lose... )
Fazla çalışmaktan dolayı...
( Overwork... )
Sorunlarının sadece kendilerine özgü ve biricik olduğunu zannetmelerinden dolayı...
( Assume their problems are unique... )
Geri dönmenin ve geri dön işaretinin,
hata yaptıkları anlamına geldiğini zannetmelerinden dolayı...
( See failure as the signal to turn back... )
Kendilerini, üzgün, güçsüz, acınası hissetmelerinden dolayı...
( Feel sorry for themselves... )
)
- BASTIRMAK ile ÜSTÜNÜ ÖRTMEK
- BAT ile/||/<>/< HURMA
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Hurma ezildikten sonra geriye kalan posa. İLE/||/<>/< ... )
- BATAKLIK ve/||/<> BATAKÇIL
( ... VE/||/<> Bataklıkları seven, bataklıklarda yaşayan bitki ya da hayvan. )
- BATAKLIKTA SİNEK AVLAMAK değil/yerine BATAKLIĞI KURUTMAK
- BATI AVRUPA'DA AYDINLAR:
KİLİSE ile/ve/<> RAHİPLER
( Aydınlar, Batı Avrupa'da, dinî–ilmî-felsefî-siyasî bir dizge olarak Kilise'nin yerini alan kapitalist-emperyalist–pozitivist yaşam görüşünün rahipleri olarak yükselmişlerdir. )
- BATI KÜLTÜRÜ ile/ve/<> DOĞU KÜLTÜRÜ
( Sağır. İLE/VE/<> Kör. )
( Sağır olduklarından dolayı birbiriyle [göstererek/işaret ederek] görsel dille iletişim ve paylaşımda bulunurlar. [Doğu'nun söylediklerini, anlattıklarını bilgeliklerini duyamazlar.] İLE/VE/<> Kör olduklarından dolayı birbiriyle [ses ile] sözel/şifai dille iletişim ve paylaşımda bulunurlar. [Batı'nın gösterdiklerini, tekniğini, bilimini göremezler.] )
( Anadolu Kültürü, hem Batı'nın, hem de Doğu'nun değerlerini/olanaklarını, körlük ya da sağırlık yaşamadan biraraya getirebilmiş ve getirebilecek nadir kültürlerdendir. )
( Sol beyin/yarımküre ağırlıklı. İLE/VE/<> Sağ beyin/yarımküre ağırlıklı. )
( Hermetik.[Mısır] İLE/VE/<> Sanskrit.[Hindistan] )
( KÜLTÜR: Üretim-Tüketim-Paylaşım )
( KÜLTÜR[< CULTURA < COLERE/CULTIVARE]: Toprağa işlemek, toprağın işlenmesi/sürülmesi. | Bakmak, yetiştirmek. )
( Karıştırmamak ve/fakat birleştirmek gerekir. )
( Not to confuse but also to merge.
Deaf. VS./AND/<> Blind. )
( WESTERN CULTURE vs./and/<> EAST CULTURE )
( XI XUE ile/ve/<> ... )
- BATICI ile/ve/değil/yerine/||/>< BATILI
- BÂTIL[< BUTLÂN] değil/yerine/= BOŞ, BEYHÛDE | ÇÜRÜK | ZEMİNİ OLMAYAN
( BOŞ, BEYHÛDE | ÇÜRÜK | ZEMİNİ OLMAYAN )
- BÂTIL[< BUTLÂN] ile/değil/yerine/>< HAK
- BATILILAŞMA ile "DEJENERASYON"
- BATI'LILAŞMA ile/ve/değil/yerine MODERNLEŞME
- BATI-NIN ile BÂTIN-IN
- BATKI, DÜŞ KIRIKLIĞI/HÜSRAN[Ar.] ile SUKÛT-U HAYAL
- BATMAN, YAVUZ (TAMZARA/ŞEBİNKARAHİSAR, 1843) :
( Reşitpaşa'da ikamet etmektedir. İlk ve Ortaokulu Şabinkarahisar'da okudu. İş hayatına atıldı ve CHP de siyasete atıldı (1968). 1999 yerel seçimlerinde CHP'den Sarıyer Belediye Meclis üyesi seçildi ve Meclis Başkanvekili seçildi, Ayrıca Belediye Başkan Vekili olarak da görev yaptı. Edebiyatla ilgileniyor ve şiir yazmaya devam ediyor. "Işığın Çocukları" adını taşıyan bir şiir kitabı var. )
- BATTERY İLE SUPERCAPACİTOR İLE FUEL CELL İLE FLYWHEEL ile/||/<> ENERJİ DEPOLAMA
( Farklı enerji depolama teknolojileri. )
( Formül: E = ½Iω² (flywheel) )
- BATUR, UĞUR (BÜYÜKDERE, 1963) :
( Büyükdereli olup, ünlü bir müzayedecidir. "Uğur Antik Müzayede Evi" şirketinin sahibidir. )
- BAY, ALİCAN (...) :
( Büyükdereli milli sporcu. Açık Karate sporu yapmaktadır. Başarılı bir sporcu olarak milli takıma seçildi ve 17 - 18 Kasım 2018 tarihleri arasında Moldova/Kişinev'de düzenlenen 17. Kyokushin Avrupa Açık Karate Şampiyonası'nda ümit erkekler kategorisinde 70 kiloda birinciliği elde ederek altın madalya kazandı. )
- BAYAT, DURMUŞ -ile
( STALE[İng.] )
- BAYAT ile KURU
- BAYBURT, ETHEM (AKÇAABAT, 1984) :
( Sarıyer Spor Kulübü profesyonel futbolcusu. Büyükdereli'dir. Sarıyer alt yapısında futbola başladı ve futbol yaşamını Sarıyer Spor Kulübünde kaleci olarak devam ettiriyor. )
- BAYÇU SAHİLHANESİ :
( Prof. Dr. Turan Bayçu ve Orhan Bayçu sahilhanesi 1882'de yapılan tarihi bir yalıdır. Sahilhane eski Kefeliköy otelinin müştemilatı olarak gösteriliyorsa da ayrı bir bahçe içinde olması bunu doğrulamıyor. Sahilhane birçok defa el değiştirdi, son sahibi olan Bayçu'ların adı ile anılmaktadır. )
- BAYDAR, CEZMİ (İST. 1932 - 2010) :
( Sarıyer'de futbola başladı. Profesyonelliğin kabulü ile kadroya alındı (1956/57). l5 lig maçında oynadı. Futbolu bıraktıktan sonra genç takım antrenörü olarak görev yaptı. )
- BAYDAR, OYA (İST. 1940) :
( Yazar ve sosyolog. Notre Dame Sion Fransız Lisesi ve İ.Ü. Sosyoloji Bölümünü bitirdi. Aynı bölümde asistan oldu. "Türkiye'de İşçi Sınıfının Doğuşu" konulu doktora tezi iki kez reddedilince, öğrenciler bu kararı protesto etmek için üniversiteyi işgal ettiler. Bu olay Üniversite'nin ilk işgaliydi. Oya Baydar daha sonra Ankara Hacettepe Üniversitesi'nde asistan olarak görev yaptı.1971'deki 12 Mart Darbesini takiben Türkiye İşçi Partisi ve Türkiye Öğretmenler Sendikası (TÖS) üyesi olarak, sosyalist kimliği nedeni ile tutuklandı ve üniversiteden ayrıldı. Yeni Ortam ve Politika Gazetelerinde köşe yazarlığı yaptı. İlke Dergisini kurdu, sosyalist yazar, araştırmacı ve eylem kadını olarak tanındı. 12 Eylül Darbesi sırasında yurtdışına çıktı ve 12 yıl süre ile Almanya'da sürgünde kaldı. 1992 yılında Türkiye'ye döndü. Tarih Vakfı ve Kültür Bakanlığı'nın ortak yayını olan İstanbul Ansiklopedisinde redaktör ve Türkiye Sendikacılık Ansiklopedisi'nde genel yayın yönetmeni olarak çalıştı. Kedi Mektupları ile Yunus Nadi Roman Ödülü (1993), Sıcak Külleri Kaldı ile Orhan Kemal Roman Ödülü (2001), Erguvan Kapısı ile Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü (2004) ve Hiçbir Yere Düşüş ile Akdeniz Kültür (2011) ödüllerini kazandı. )
- BAYDUR, MİTHAT PROF. DR. (İST. 1957) :
( Özbe öz Sarıyerli dediklerinden biridir Mithat Baydur. Sarıyerliler ona "Mithat Hoca" der. Mithat Baydur Sarıyer'de doğdu (1957). İlk ve orta öğrenimini Sarıyer Pertevniyal Okulunda okudu. Lise öğrenimini Kuleli Askeri Lisesinde tamamladı. Bir süre Orta Doğu Teknik Üniversitesi sosyoloji bölümünde okuduktan sonra Boğaziçi Üniversitesine geçti ve eğitimini burada tamamladı. Yine bu okulda yüksek lisans diplomasını aldıktan sonra doktora çalışmasını da burada yaptı ve "Küreselleşme Ekseninde Değişen Milliyetçilik Kavramı" teziyle doktor unvanını aldı. 1996 yılında doçent, 2003 yılında da profesör oldu. Boğaziçi Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Abant İzzet Baysal Üniversitelerinde öğretim üyesi olarak görev yaptı. Üniversitelerde Bölüm Başkanlığı gibi görevler üstlendi. Üsküdar Üniversitesinde Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi Bölümünde dersler verdi. Başbakan Bülent Ecevit'in Danışmanlığını yaptı (1999 - 2000). Eylül 2018'de Okan Üniversitesi Dekanlığına getirildi. Türk ve yabancı medyanın aranılan konuşmacılarından biridir. )
- BAYES İLE FREQUENTİST İLE LİKELİHOOD ile/||/<> İSTATİSTİK YAKLAŞIMLAR
( Farklı olasılık felsefeleri. )
( Formül: P(θ|D) ∝ P(D|θ)P(θ) )
( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) )
- BAYES TEOREMİ ile/||/<> FREKANSÇI YAKLAŞIM
( Bayes önsel bilgi günceller, frekansçı uzun dönem sıklık )
( Formül: P(A|B) = P(B|A)P(A)/P(B) )
( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) )
- BAYESİAN STATİSTİCS ile/||/<> FREQUENTİST STATİSTİCS
( Bayesian statistics olasılığı belirsizlik ölçüsü olarak kullanırken İLE frequentist statistics olasılığı uzun dönem frekans olarak görür )
( Formül: Prior distribution )
( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) )
- BAYESYEN İLE FREKANSİST ile/||/<> İSTATİSTİK YAKLAŞIMLAR
( Olasılığın iki farklı yorumu ve uygulaması. )
( Formül: P(A|B) = P(B|A)P(A)/P(B) )
( Thomas Bayes tarafından 1763 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1701-1761) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Bayes teoremi, olasılık teorisi) )
- BAYEZİD MEYDANI'NDA:
ÇINAR AĞACI ile/ve KESTANE AĞACI
- BAYEZİD YANGIN KULESİ değil OSMANLI TOPU('nun dikilmiş hali)
( Mimar Krikor Amira Balyan [1828] )
( İstanbul Üniversitesi bahçesindedir. )
( 85 m. yüksekliktedir. Gözcülerin bulunduğu bölüm 68 m.'dedir. [180 basamaklıdır] )
( Dış çevresi 43.70 m., iç çevresi 11.20 m.'dir. )
- BAYGIN ile/değil/yerine/>< AYGIN
- BAYIK/BAYIQ[Oğuz] = SÖZ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Doğru söz. )
- BAYILMAK ile/ve/değil/yerine/<>/> AYILMAK
- BAYIN/YEPUN = KIZIL/QIZIL
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Koyu kırmızı. | Kırmızı dağ lalesinin renginde olan herhangi bir şey. )
- BAYIR DERSEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BAĞ DERSEK
( Bayır olur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Bağ olur. )
- BAYIR DERSEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> HAYIR(!) DERSEK
( Bayır olur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Hayır olur. )
- BAYKAR MAKİNA SAN. TİC. A.Ş :
( Sarıyerli işadamı Özdemir Bayraktar tarafından 1984'te İstanbul'da kurulan ve faaliyete geçirilen havacılık ve savunma alanlarında hizmet veren bir şirkettir. Yüzlerce çalışanı ve teknik kadrosu ile Otomativ Yan Sanayi Hassas Talaşlı İmalat ile işe başladı (1984). Her geçen gün yeni araştırmalarla Türk havacılık sanayine büyük katkı vermeye devam etti. Ar - Ge ile sürekli yeniliklere adım attı ve İnsansız Hava Aracı Sistem ve Alt Sistemleri geliştirme çalışmalarını başlattı (2000); Milli ve Özgün Elektronik ve Yazılım Sistemleri ile ilk Otomatik Uçuş Denemesi yapıldı (2004); TAİ Tesislerinde Prototip Bayraktar Mini İHA I - Otomatik Uçuş gösterimi sunumu yaptılar (2005); Bayraktar Mini İHA Geliştirme ve Üretim sürecine başlandı (2006); Malazgirt Döner Kanat Saha denemelerine başlandı (2007); Taktik sınıfı İHA Sistemi Ar–Ge çalışmalarına başlandı (2007); Bayraktar Mini İHA'ların ilk teslimatı gerçekleştirildi (2007); Bayraktar mini İHA Saha Tecrübeleri ve Eğitimi Faaliyetleri yapıldı (2008); Malazgirt Döne Kanat Mini İHA Üretimine başlandı (2008); Malazgirt Döner Kanat Mini İHA teslimatı yapıldı; Katar Silahlı Kuvvetleri için Mini İHA Üretimine başlandı (2011); Mini İHA T - teslimatı yapıldı, eğitimi verildi (2012); Bayraktar TB2 ilk tam Otomatik Uçuş testi yapıldı (2014); Bayraktar TB2 ilk seri teslimatı yapıldı)2014); Cansız Mühimmat ile ilk atış gerçekleştirildi (2015); Bayraktar TB2'nin ilk ihracatı Katar'a yapıldı (2018); Ukrayna'ya Bayraktar TB2 ihraç edildi (2018); Kuveyt ile TB2 ile 27 saat 3 dakikalık uçuş rekoru kırıldı (2019).Baykar Makinaları San. Tiç. A.Ş. nin Yönetim Kurulu; Özdemir Bayraktar, Haluk Bayraktar, Selçuk Bayraktar ve Ahmet Bayraktar'dan meydana gelmektedir. )
- BAYKENT PLAJI :
( İstanbul'un ünlü plajlarından biridir. Seymenazı koyunda yer alır. Bu plajın kumu istiridye kabuğu kırıklarının incelerek kuma dönüşmesinden meydana gelir. Plajda modern tesisler vardır. )
- BAYOĞLU, PROF. DR. SELÇUK (KARS, 1930) :
( Üniversite Öğretim Üyesi. İlk ve ortaokulu Trabzon'da tamamladı, 1947'de Trabzon Lisesini Fen kolundan mezun oldu. İ. Ü. Orman Fakültesini 1951'de bitirdi. 1954'te sınavı kazanarak İ.Ü. Orman Fakültesi İnşaat Kürsüsünde asistan olarak atandı. 1959'da "Çangal Bölgesinde Orman Nakliyatı ve Yol Sistemi Üzerine Araştırmalar" konulu tezi ile "Ormancılık Bilimleri Doktoru" unvanını aldı. 1964'te hazırladığı "Orman yolları Yapımında Toprak İşleri Üzerine Araştırmalar" konulu tezi ile "Üniversite Doçenti" unvanına sahip oldu. 1971'de de "Türkiye'de Orman Nakliyatı ve Geliştirilmesi İmkânları Üzerine Bir Etüd" konulu tezi ile Profesör oldu. 1972'iki yıl süre ile İstanbul Üniversitesi Senatosu üyeliği görevini yürüttü. 1973'te iki yıl süre K.T.Ü. Orman Fakültesinde Dekanlık görevini yürüttü. 1980'de üç yıl süre ile seçildiği Orman Fakültesi Dekanlığına, 1985'te ikinci kez seçildi. 1988'de Orman İnşaatı ve Transportu Anabilim Dalı Başkanlını oldu ve bu görevi emekli olana kadar sürdürdü. Yurt içinde ve yurtdışında çok kez kongre ve bilimsel toplantılara ve araştırmalara katıldı. Bir kaçı anonim olmak üzere 17 yayınlanmış kitabı ve çok sayıda bilimsel makalesi, bildirisi var. )
- BAYRAK, ALİ :
( Çok uzun yıllar Büylükdere Mahallesinde muhtar olarak görev yaptı. )
- BAYRAK, HİKMET (İST. 1931 - 1992) :
( Büyükderelidir. 1965'te Babasının ölmesi ile devraldığı muhtarlığı, ara rejimler hariç, 29 Mart 2009 seçimlerine kadar 40 yıl devam ettirdi. Büyükdere Spor Kulübü'nde futbol oynadı ve yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Büyükdere'de ki derneklerin hemen hepsinde üyeliği bulunmaktadır. Muhtarlık görevini 29 Mart 2009 seçimlerinde aday olan Hanımına devretti. Adına Büyükdere'de Hikmet Bayrak Muhtar Park'ı açıldı. )
- BAYRAK, NAHİDE GÜL (ÇANAKKALE, 1956) :
( Bebek Tevfik Fikret İlkokulu ve Beşiktaş Kız Lisesinden mezun oldu. Uzun yıllardan beri Büyükdere muhtarı olan eşi Muhtar Hikmet Bayrak'ın ofis işlerinin yürütülmesinde yardımcı oluyordu. Eşinin vefâtı üzerine 2009 yerel seçimlerinde aday oldu ve muhtarlığı kazandı. Sonraki yerel seçimde aday olmadı. Böylece Büyükdere'de; Baba, oğul ve gelin olmak üzere üç kuşak aynı aile 75 – 80 yıl süre ile muhtarlık yaptılar. )
- BAYRAKLI ÇEŞME :
( Rumelifeneri Köy içinden Dere Mahallesine inerken soldadır. Yaptıran ve yapılış tarihi belli değil. Kitabesinde bayrak resmedildiği için "Bayraklı Çeşme" olarak isimlendirilmiştir. )
- BAYRAKTAR, CEVDET :
( Rumelikavakta iki dönem muhtarlık yaptı. CHP saflarında siyaset yaptı. )
- BAYRAKTAR, HACI MEHMET (ÇARŞAMBA/SAMSUN, 1953) :
( 1962 yılından beri Sarıyer'de ikamet etmektedir. İlk ve ortaokulu Sarıyer'de bitirdi. Çeşitli işlerde çalıştı. Askerliğini Ankara Zırhlı Birlikler Okulunda yaptı. 1974 yılında Kıbrıs Barış harekâtına katıldı. Gazi oldu. Askerlik sonrasında Sarıyer'de turistik eşya satan bir mağaza açtı. Bilâhare Emlakçılık yaptı, sonrasında Otobüs işletmeciliğinde bulundu, halen Metro firmasının acentesi olarak hizmet vermektedir. Sarıyer Turizm ve Güzelleştirme Derneği üyesi olarak Yönetim Kurulunda görev yaptı. 1978'den beri Sarıyer Spor Kulübü üyesidir. Ayrıca Sarıyerliler Derneği (SA - Der) (1992),Çağda Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD),THK Kurumu Sarıyer Şubesi üyesi ve Yönetim Kurulu üyesi ve Kurultay Delegesi. İstanbul Ticaret Odası Emlak Müşavirleri Meclis Üyeliği (üç dönem), Çarşambalılar Derneği (ÇA - DEF) üyesi, Samsun Dernekler Federasyonu Kurultay Delegesi CHP üyesidir. Ayrıca Sarıyer Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyesi olarak görev yapmaktadır. Sarıyer Belediye Meclisinde bir dönem (2009 - 2014) Belediye Meclis üyesi olarak görev yaptı. Bu görevde iken Marmara Belediyeler Birliği Meclis üyesi olarak görev aldı. Ayrıca halen Kent Konseyi Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapmaktadır. )
- BAYRAKTAR, HALUK (...) :
( Sarıyer Yenimahalleli'dir. Endüstri Mühendisidir. 2000 yılında ODTÜ Endüstri Mühendisliği'nden lisans derecesini almış olup, 2002 yılında Columbia Üniversitesi'nde aynı alanda yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. 2004 yılında Boğaziçi Üniversitesi'nde İşletme alanında doktora çalışmalarına başlamıştır. Aynı dönemde aile şirketi bünyesinde, Milli ve Özgün İnsansız Hava Aracı Sistemleri geliştirilmesine yönelik çalışmaların projelendirme aşamalarında mühendislik yöneticiliği görevini yürütmüştür. Bu süreç içerisinde kavramsal tasarımdan, prototip, test, üretim ve eğitim aşamaları vb. ürün yaşam döngüsü kapsamında devam eden iş süreçlerinde görev almıştır. Aile Şirketi Olan Baykar Makine San. Tic. A.Ş. de görev yaparken Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Türkiye Bilimsel Araştırma Kurumu (TUBİTAK) yönetim kuruluna atandı. )
- BAYRAKTAR, İZZET (SARIYER 1952) :
( Sarıyerli. Pertevniyal İlkokulunu Sarıyer'de okuduktan sonra Ortaokulu ile liseyi İstanbul Erkek Lisesinde okudu. İ.Ü. İktisat Fakültesine devam etti ama bitirmedi. Siyasete CHP saflarında başladı. Sarıyer İlçesi Gençlik Kolu Başkanlığı, uzun yıllar İlçe Yönetim Kurulu üyeliği ve CHP Sarıyer İlçe Başkanlığı gibi görevlerde bulundu. CHP nin kapatılması üzerine SODEP'te siyaset yaptı ve 1984 - 1989 dönemi yerel seçimlerinde Sarıyer İlçesini temsilen SODEP' ten İstanbul İl Genel Meclisi üyeliğine seçildi. )
- BAYRAKTAR, MEHMET (SARIYER, 1936) :
( Sarıyer'de futbola başladı. Profesyonelliğin kabulü ile kadroya alındı (1956/57). Beylerbeyi ile oynanan maçta hakemi dövdüğü için ömür boyu hak mahrumiyeti aldı. 27 Mayıs 1960 ihtilalini takiben çıkarılan Af Yasasından yararlanarak tekrar sahalara döndü. İlk lig maçında karşısına dövdüğü hakem (Semih Zoroğlu) çıktı. Saha ortasında barıştılar. 1966/67 sezonu sonunda futbolu bıraktı. Sarıyer forması altında 97 Lig, 5 Kupa olmak üzere 102 resmi ve 34 özel maç olmak üzere toplam 136 maçta yer aldı, özel maçlarda 3 gol attı. "Deli Mehmet" olarak tanınır. Takım kaptanı olarak görev yaptı, Sarıyer S.K. nün üyesidir. )
- BAYRAKTAR, MEHMET DR. (GARİPÇE/SARIYER, 1954) :
( Tıp doktorudur. Sarıyer/Yenimahalle'de ikamet eder. İlkokul, Ortaokul ve Lise öğrenimini Sarıyer'de tamamladı. Üniversite öğrenime İ.Ü. İktisat Fakültesinde başladı ancak İ.Ü. Çapa Tıp Fakültesine geçti (1974) ve bu fakülteden Tıp Doktoru olarak mezun oldu (1980). Bir süre Kandıra'da Hükümet Tabipliği yaptıktan sonra askere giderek vatani görevini yaptı. Askerliğini takiben iki yıl süre ile İstanbul Esnaf Hastanesinde çalıştı. Daha sonra İstinye Tersanesi doktorluğunu yaptı. Uzmanlık sınavını kazanarak (1985) SSK Samatya Hastanesinde ihtisas yaptı ve 1989'da ihtisasını tamamlayarak Genel Cerrahi Uzmanı olarak Sarıyer İsmail Akgün Devlet Hastanesinde göreve başladı. İki yıl süre ile İstinye Devlet Hastanesi Başhakemliği görevini yürüttükten sonra tekrar Sarıyer İsmail Akgün Devlet Hastanesine döndü ve buradan emekli oldu (2012). Bir süre Sarıyer Spor Kulübünde futbol oynadı. Mesleki dernekler ve Sarıyer Spor Kulübünde üyelikleri vardır. )
- BAYRAKTAR, MUSTAFA (İSTANBUL, 1966) :
( Yenimahallelidir. İlk, orta ve lise öğrenimini Sarıyer'de tamamladı. Yıldız Teknik Üniversitesinden İnşaat Mühendisi olarak mezun oldu. Müteahhitlik yaptı. 1997'de KİPTAŞ da göreve başladı ve 6 yıl çalıştı. Siyasi hayata AKP saflarında başladı. Sarıyer İlçe yönetim kurulu üyeliği, İlçe Başkan Yardımcılığı ve yerel yönetimler birim başkanlığı görevlerinde bulundu. Ayrıca AKP Siyaset Akademisi'ni bitirdi. Sarıyer Belediye Meclisi Üyesidir. )
- BAYRAKTAR, SELÇUK (İSTANBUL/SARIYER. 1979) :
( Sarıyerli İşadamı. İlkokulu Sarıyer İlköğretim okulunda okudu. Robert Kolejden mezun oldu (1997). İTÜ Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümünde (1997 - 2002 yılları arasında) lisans eğitimine devam etti. Eğitim sırasında Üniversity of Pennsylvania (UPenn) GRASP Laboratuvarında staj kabulü aldı. Yüksek lisans Eğitimini 2002 - 2004 arasında Elektrik Mühendisliği Bölümünde UPenn'de sürdürdü. Dünyada ilk kez İHA'ların formasyon uçuşu deneyleri, hava - yer robot takımlarının koordinasyonu uçuş kontrol ve güdüm sistemleri konularında bilimsel yayınlara konu olan çalışmalar gerçekleştirdi. ABD'deki doktora çalışmasını yarım bırakarak Türkiye'ye döndü ve BAYKAR bünyesinde başlayan milli ve özgün insansız hava aracı teknolojileri geliştirme faaliyetlerine destek vermek amacı ile 2007 yılından bu yana BAYKAR bünyesinde teknik müdürlük (CTO) görevini yürütüyor, BAYKAR bünyesinde milli ve özgün olarak geliştirilen İnsansız Hava Aracı Sistemlerinin Aviyonik Sistem Mimarisi, Uçuş kontrol, seyrüsefer algoritmalarının geliştirilmesi, sistem kinematiği ve dinamikleri, elektronik donanım ve gömülü yazılım geliştirme vb. konularda çalışıyor. Ayrıca kurucusu olduğu Türkiye Teknoloji takımı Vakfında (T3), yetenekli gençlerin yetiştirilmesine katkı veriyor. Bu vakfın Mütevelli Heyet Başkanlığını yürütüyor. Milli Havacılık rekorlarına imza atan Bayraktar TB2 İnsansız Hava Aracı Sistemi'nin güdüm ve kontrol sistemi tasarımı. Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine giren ilk Milli İHA unvanına sahip Bayrakttar Mini İHA'nın tasarımı; Bayraktar TB2 İHA Sistemi ile Milli Füze atışının başarı ile tamamlama ve Türkiye'nin ilk döner kanat İHA Sistemi Malazgirt İHA'nın tasarımlarını gerçekleştirme başarısının mimarıdır. )
- BAYRAKTAR :
( Heron tipi insansız uzay aracı. Yenimahalle/Sarıyerli Makine Mühendisi Özdemir Bayraktar ile iki oğlu tarafından üretimine 2004'te başlanan insansız uzay aracı çeşitli deneme uçuşlarından sonra Efes 2010 tatbikatında kullanılarak Genel Kurmay Başkanlığından tam not aldı. 450 kilo ağırlığında olan bu uzay aracı, 12 saat havada kalabiliyor, üzerinde bulunan termal ve gündüz kameraları ile görüntüler alarak 120 km mesafedeki kontrol merkezine iletebiliyor. )
- BAYRAM:
ÂRİF OLMAYANLARA ile/ve/değil/||/<>/< ÂRİFLERE
( Seyran. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Bayram. )
- BAYRAM:
ARİFE GÜNÜ ile/ve/||/<>/< BUĞDAY GÜNÜ
( [Bayramın ...] Bir gün öncesi. İLE/VE/||/<>/< İki gün öncesi. )
- BAYRAM KAPTAN (HACI) ÇEŞMESİ :
( İstinye sahil yolundaki Mahmut Çavuş Camii yakınındaki bahçe duvarına bitişiktir (H 1318, M. 1900. Çeşmenin kitabesi şöyledir: Sahib - ül hayrat vel hasenat/ Rizeli Hacı Bayram Kaptanın Vakfıdır. Ruhu için rizaen feale el - fatiha (Sene 1318, sene 1316). )
- BAYRAM, ESAT (ŞAHİNLER, 1964) :
( Bursaspor'dan transfer edildi (1988). Dokuz sezon Sarıyer'de futbol oynadı. 239 Lig, 22 Kupa, 4 Balkan Kupası ve 3 Turnuva maçı olmak üzere 268 resmi ve 104 özel maç olmak üzere 372 maçta oynadı. Takımına lig maçlarında 10, kupa maçlarında 7 ve özel maçlarda 4 olmak üzere 21 gol kazandırdı. En çok oynayan on futbolcular arasındadır. 2 kez Ordu Milli oldu. Futbolu Sarıyer'de bıraktı. Antrenörlük lisansı var. )
- BAYRAM ile/= BADRAM
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Toplumun hep birlikte yaşadığı sevinç ve eğlence durumu. )
( badram yer/lâtif toprak: Çiçeklerle bezenmiş toprak/yer. )
- BÂZ[Fars.] ile BÂZ[Fars.] ile -BÂZ[Fars.] ile BAZ[Fr./İng. < BASE]
( Bir kulaç boyu. | Karış. İLE Doğan. Yırtıcı kuş. | Açık. | Ayırma. Temyiz etme. | İniş. İLE Yeniden, tekrar oynatan, oynayan, geri ve arka tarafa doğru ... gibi anlamlara gelir. [Sözcüğün sonuna ya da baş tarafına getirilerek kullanılan bir "ek"tir.] İLE Temel. | Bir asitle birleştiğinde bir tuz oluşturan nesne. )
- BAZA[İt. < BASE] ile LATA[İt. < LATTA] ile LATA[İt. < COCOLETTA]
( Mobilyanın uzunluğunca konulan dar ayak. | Dolap gövdesinin zemine düzgün oturmasına yarayan çerçeve biçimindeki duraç/ayaklık. | Yatağın yerden yüksek olmasını sağlayan ya da sandık olarak kullanılan boş bölmesi. İLE Dar ve kalınca tahta. | Osmanlılarda ilmiyenin giydiği bir üstlük türü. )
- BAZAL METABOLİZMA HIZININ:
AZALMASI ile/değil/yerine/>< ARTMASI
( Az sayıda öğünle fazla miktarda beslenme, bazal metabolizma hızını azaltmaktadır. [İstenilen bir durum değildir.] İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Az az ve sık sık beslenme, bazal metabolizma hızını artırır.[Bazal metabolizma hızının artması, gövdemizde gerçekleşen sindirim ve emilim metabolizmalarının daha düzenli işleyişe sahip olmasını sağlar.] )
( BAZAL METABOLİZMA HIZI: Gövdenin, fiziksel anlamda dinlenme halinde iken gövdenin çalışması için harcanan enerji miktarı. )
- BAZEN ve BAZI "DURUMLARI/KABULLERİ":
"KURMAK/SÜRDÜRMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> YIKMAK/BOZMAK
- BAZI AYRINTILARA DEĞİNME:
YANLIŞ ANLAŞILMAMASI İÇİN ile/ve/değil/||/<>/< BOŞLUK KALMAMASI/BIRAKMAMAK İÇİN
- BAZI BEYİN/PSİKOJENİK HASTALIKLAR ile/ve/||/<>/> YARATICILIK
- BAZI BİLGİLER YA DA KENDİMİZLE İLGİLİ (BAZI) BİLGİLER:
(")ÖVÜNMEK İÇİN(") ile/ve/değil/||/<>/< BİLİNMESİ VE FARKINDA OLUNMASI İÇİN
- BAZI BİLGİLERİN SUNUMUNDA:
TAÇLANMAK ile/ve/değil/<>/></< TAŞLANMAK
( Taşlanılmadan, taçlanılmaz! )
- BAZI BÖCEK TAKIMLARI'NDA:
ANOPLURA ile COLEOPTERA ile DERMAPTERA ile DIPTERA ile HEMIPTERA ile HYMENOPTERA ile ISOPTERA ile LEPIDOPTERA ile ODONATA ile ORTHOPTERA ile SIPHONAPTERA ile TRICHOPTERA
( Kanatsız dış parazitlerdir. Ağız parçaları emici tiptedir. Küçük, yassılaşmış gövdeleri vardır. Gözler indirgenmiştir. Bacakların tarsus bölümleri, deriye tutunmak için tırnak biçimindedir. Yarı-başkalaşım geçirirler. Konağa özgü parazitlerdir. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti kalın ve derimsi, bir çifti zarsı]. Zırh biçiminde dış iskeletleri vardır. Ağız parçaları ısırıcı ve çiğneyicidir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti derimsi, bir çifti zarsı] ya da kanatsızlardır. Ağız parçaları ısırıcı tiptedir. Gövdenin arkasında kıskaç biçiminde uzantılar vardır. Yarı-başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti kısmen derimsi, bir çifti zarsı]. Ağız parçaları delici ya da emici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE Zarsı iki çift kanatları vardır. Baş hareketlidir. Ağız parçaları çiğneyici ya da emicidir. Dişillerin arkasında zehir iğnesi vardır. Tam başkalaşım vardır. Birçoğu sosyal yaşam sürer. İLE İki çift zarsı kanatları vardır [bazı evreleri kanatsız]. Ağız parçaları çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. Oldukça sosyal hayvanlardır. İLE Küçük pullarla kaplı iki çift kanatları vardır. Dil biçiminde olan uzun ve kıvrık ağız parçası emici tiptedir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift zarsı kanatları vardır. Ağız parçaları çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE İki çift kanatları vardır [bir çifti derimsi, bir çifti zarsı]. Ağız parçaları ısırıcı ve çiğneyici tiptedir. Yarı-başkalaşım görülür. İLE Gövde yanlardan basık ve kanatsızdır. Erginleri, kuşlardan ve memelilerden kan emerler. Ağız parçaları delici ve emici tiptedir. Bacakları sıçrayıcı tiptedir. Tam başkalaşım görülür. İLE İki çift, kıllı kanatları vardır. Ağız parçaları çiğneyici ya da yalayıcı tiptedir. Tam başkalaşım görülür. Sucul larvaları ipek ağ örerler ya da ipekle kum, çakıl ve odun parçalarını birleştirerek evcik inşa ederler. )
( Bit. İLE Kıt kanatlılar. İLE Kulağa kaçanlar. İLE Sinekler, sivrisinekler. İLE Gerçek tahtakurusu, kati tahtakurusu. İLE Karıncalar, arılar, eşekarıları. İLE Beyaz karıncalar. İLE Kelebekler, güveler. İLE Kızböcekleri, Teyyare böcekleri. İLE Cırcırlar, Çekirgeler, Peygamberdeveleri. İLE Pireler. İLE Evcikli böcekler. )
( Yaklaşık Tür Sayıları: 2.400 ile 500.000 ile 1.000 ile 120.000 ile 55.000 ile 100.000 ile 2.000 ile 140.000 ile 5.000 ile 30.000 ile 2.000 ile 7.000 )
( Amazonlar'da, 200.000'in üzeri çeşit, böcek bulunmaktadır. )
( ABC Adaları Mercan kayalıklarında, 800 balık türü, 8000 kabuklu ve omurgasız türü bulunmaktadır. )
- [BAZI/ÇOĞU DURUM/SORUN/HATA/ZORLUKTA]
"(BEN) İNSANIM" ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< "İNSANIM" DÜŞÜNCESİNE/SÖZCÜĞÜNE SIĞINMIŞSIN/KAÇMIŞSIN/SAKLANMIŞSIN
- BAZI "DAVRANIŞLAR/TUTUMLAR":
APTALLIK/TAN / BİLGİSİZLİK/TEN ile/ve/değil/||/<>/< "DURUŞUNU/ÇİZGİNİ" BOZMAMAK/TAN/EŞİĞİ GEÇMEMEK/TEN
- BAZI DAVRANIŞLAR/DURUMLAR/NESNELER:
"HAVA ATMAK İÇİN" ile/ve/değil/||/<>/< HOŞLANDIĞINDAN DOLAYI
- BAZI DEĞERLERİ/İLKELERİ:
"ALMIŞ/ALMAMIŞ" OLMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> ANLAMIŞ OLMAK
- BAZI DURUMLARDAKİ YENİLGİNİN KESİNLİĞİNDE:
ÖYLE "YENİL(MEK)" Kİ ile/ve/değil/||/<>/> DÜŞMANIN KAZAN(A)MAMASI
- BAZI KAVRAMLARI:
KOPYALA-YAPIŞTIR değil/yerine TEKRAR TEKRAR DA OLSA YAZMAK
- BAZI KESİNLİKLERDE:
HENÜZ BİLEMEDİĞİMİZ değil BİLEMEDİĞİMİZ
- BAZI KİŞİLER
[ÖTEKİNE SAYGI GÖSTEREN]:
[ne yazık ki]
YER/YAŞAR ve YEDİRMEZ/YAŞATMAZ | YEMEZ/YAŞAMAZ ve YEDİRMEZ/YAŞATMAZ ile/ve/değil/yerine/||/>< YER/YAŞAR ve YEDİRİR/YAŞATIR ile/ve/değil/yerine/||/>< YEMEZ/YAŞAMAZ ve YEDİRİR/YAŞATIR
- [ne yazık ki]
BAZI KİŞİLERİN, HATALARI/SUÇLARI:
"ÇUVALA BASMASI" ile/ve/||/<> "DUVARA ASMASI"
( Kendilerininkileri. İLE/VE/||/<> Bizimkileri/seninkileri. )
( Özellikle daha büyük olanlarını. İLE/VE/||/<> Özellikle daha küçük olanlarını. )
- BAZI "KÖPRÜLERİ" ile/ve/||/<> BAZI "KÖPRÜLERİ"
( Geçmek gerek. VE/||/<> Yıkmak gerek. )
- BAZI SEBZELER:
TARLADA ile/ve/değil/yerine/||/<>/> SAKSIDA
(
)
- BİR ŞEY/BAZI ŞEYLER) BİLİYOR OLMAK ile/ve/değil/yerine (DERİNLEMESİNE) BİLİYOR OLMAK
( [not] TO KNOW (SOMETHING) vs./and/but TO KNOW (DEEPLY)
TO KNOW (DEEPLY) instead of TO KNOW (SOMETHING) )
- BAZI ŞEYLER KOLAYLAŞIYOR ile/ve/değil/||/<>/< GÜÇLENİYORUZ
- BİR/BAZI ŞEY/LER YAPMAK:
BİRİLERİYLE/BAŞKALARIYLA ve/||/<>/> BİRİLERİ/BAŞKALARI İÇİN
- BAZI ŞEYLERİ:
ÇIRPINARAK SİLMEK ile/değil/yerine/>< BİR ÇIRPIDA SİLMEK
- BAZI ŞEYLERİ ...
UNUTMAYA ÇALIŞMAK ile/değil/yerine/>
HİÇ YAŞAMAMAK/YAŞAMAMAYA ÇALIŞMAK
- BAZI SORUNLARIN:
(ÜSTÜNE/İÇİNE) SİNMESİ ile/ve/değil/||/<>/< (YETERİNCE) SİNDİRİLEMEMİŞ OLMASI
- BAZI "SÖZ(CÜK)LERİN/DEYİMLERİN":
"KULLANIMINDA" ve/||/<>
KİŞİLERİN/ÇALIŞANLARIN "DUYDUKLARI/ANLADIKLARI"
ile/değil/yerine/><
DAHA İYİSİ
( "O, benim işim/sorunum değil!":
"Yardım etmeye yanaşmayacağımızı belirtmiş olmak ya da kısaca/doğrudan "Hayır!" demiş olmanın yararı/değeri yoktur. ve/||/<>/> "Sadece, kendim için çalışırım."
İLE/DEĞİL/YERİNE
Yapamayacağımızı söylemek ya da daha sonra yapabileceğimizi, yardım edebileceğimizi söylemek.
"Onu daha önce denemiştik.":
Bir düşünce ya da ara çözüm önermek varken, "tarihi bağlam sunma"nın ya da kişileri dinlememenin kimseye bir yararı yoktur. ve/||/<>/> "Buna katılmak istemiyorum" ya da "Ben herşeyi bilirim", "Sen/siz, hiçbir şeyi bilmezsiniz"
İLE/DEĞİL/YERİNE
Yeni bir yaklaşım için her zaman bir yer vardır.
"Onun için bütçemiz yok/uygun değil.":
Bir düşünce ya da ara çözüm önermek varken, "ekonomik" sıkıntılardan söz etmenin ya da kişileri dinlememenin kimseye bir yararı yoktur. ve/||/<>/> "Başını önüne eğ ve senden beklenileni yap!"
İLE/DEĞİL/YERİNE
Her zaman büyük düşünceler oluşturulabilir/bulunabilir ya da daha düşük bütçelerle de çok fazla şey yapılabilir.[Çalışanların yaratıcılığını ve üretimini engellememek gerekir.]
"Ben (size) söylemiştim.":
Kişiler, düşünce ve girişimlerinin kötü bir düşünce olduğunu düşünür ve o konuda bir daha hiçbir şey yapmamaya başlarlar. ve/||/<>/> "Bugüne kadar bize karşı davranmış olduklarını düşündürür."
İLE/DEĞİL/YERİNE
Çözümü, bu sözü hiçbir zaman, zemin ve koşulda kullanmamaktır ya da sadece susabilmeyi becermektir.
"İşleyişe uygun değil!":
Konuşmaların, gevezelik ya da saçma olduğunu, süreçten uzak kalındığını düşündürtür. ve/||/<>/> "Burada, işlerin yürümesi için tek bir yol bulunmaktadır."
İLE/DEĞİL/YERİNE
Kurallar, kesin sonuçlar anlamına gelmediğinden dolayı, işleyiş, gelişmeyi engelliyorsa o engelleri değiştirmek/düzeltmek gerekir. )
- (BAZI TANINMIŞ) FİLOZOF ve BİLGİNLER
( * ORPHEUS: Antik Yunan'ın mitolojisini -mitini değil, mitinin lojisini, bilimini- oluşturan ve öğreten.
( Orpheus, Fenike dilinde Nur anlamına gelen Aur, Yunanca'da Arpha ile şifa anlamına gelen Rafae sözcüklerinden oluşmuştur ve "Nur ile şifa veren" anlamına gelmektedir. )
* HERMES: Hermes Trimegistes(Üç kere bilge Hermes).
( TRIMEGISTES (3 KEZ BİLGELİK): SEMÂVÎ ve ARZÎ ve KALBÎ )
( Hermes'in Mısır dilindeki adı Thot'tur. )
( İdris sözcüğünün anlamı terzidir. )
( Hermes sözcüğü Ermes, Hermis ve Heramis biçimlerinde söylenildiği gibi, Anadolu Türkçesi'ne de Ermiş olarak girmiş ve Tanrı'ya kavuşma durumunun bir adı olarak benimsenmiştir. Böylece tasavvufun en temel kavramı ve amacı, "ermiş" olmuştur. )
( Hermetik Öğreti'nin etkisi altında gelişmiş İbrani ve Arabi kültürlerde, "İbrani Kabalası ve Zohar'da, Arabi Ebced ve Hurufilik'te" görülen sessiz harflerin sayılarla eşleştirilmesi ve yerlerinin değiştirilerek anlama kombinasyonları oluşturulması geleneği Hermetik'tir. )
* HERAKLEİTOS: Filozof.
( Herakleitos'a göre Evren, var olanları tüm içeriği bakımından sürekli bir oluş içinde değişmektedir. )
( Herakleitos'a göre, kişiler, duyular ve görüngüler tarafından aldatılmaktadır, bunun için bilge insan mutluluğa ve doyuma giden yolda us'u izlemelidir. )
* HERAKLEİTOS: Filozof.
( Parmenides'te "Doğa", "Var olan" anlamına gelir. )
* PROTOGORAS: Filozof.
( Hakikatin ölçüsü insandır; insandan bağımsız saltık bir hakikat yoktur. )
* DEMOKRİTOS: Filozof.
( Demokritos'a göre metafiziksel araştırmanın hedefi bilgi kazanmaktır; törel hedef ise mutluluğu, ansal barış ya da huzuru kazanmaktır. )
* ARKHILOKHOS: Şair.
* SAPPHO: Şair.
* ALKAIOS: Şair.
* SOLON: Kanun koyucu, hukukçu. (Yedi Bilge'den).
* THALES (M.Ö. 600): Doğa ve felsefe bilimcisi. Suyu ilk arke olarak nitelendirmiştir. İyonya Mektebi denilen ünlü okulun kurucusu, Yedi Bilge'nin birincisi ve astronomi bilginlerindendir. Güneş tutulmasının olduğunu keşfetmiştir.
( Aristoteles tarafından Thales'in ilk filozof olarak kabul edilmesinin nedeni, Thales'in düşünceyi teolojiden doğa üzerine yöneltmesidir. Başka bir deyişle, evrende olan bitenin bilgisini kişinin kendi düşüncesi, becerisi ve çabasında aramayı, bunun için doğaüstü hiçbir güce gereksinim duymamayı, zihinsel düzeyde Thales başlatmıştı. Bu, kişinin inandan/dogmadan akla yükselmesinin bir göstergesidir. )
* ANAKSIMANDROS: Astronomi ve coğrafya bilginidir.
* PYTHAGORAS: Filozof ve geometri bilgini, sayı mistiği-matematikçi-felsefeci.
( Pİ: 3,1416, THA: İlk ilke, GORAS: Karanlıktan aydınlığa çıkaran, aydınlatan, RA'ya kavuşturan. )
( Matematikte (pi) ile gösterilen, "Çember uzunluğunun çemberin çapına oranı"ndan çıkartılan sabit bir sayıdır.
Pi sayısı sınırlı sonsuzluğu ifade etmekle, bilginin kesin değil ama yaklaşık olarak doğruluğunu belirtmekte.
Pi sayısı rasyonel tamsayılara karşın irrasyonel ve aşkın bir sayıdır.
Geometriye ait bir ifadenin matematiksel anlatımı.
Pythagoras'ın mistisizmindeki kavramsallığı, sınırlı sonludan sınırsız sonsuza akıl yoluyla bağ kurma çabasıdır. Başka bir deyişle, sonlu ve karşıtı sonsuzun akıl aracılığı ile armonik bir bütünlük olarak kavranma denemesidir. )
( Piramit: PY-RA-MYTH )
* AISOPOS: Ünlü Kinik, bir öykücü.
* PINDAROS: Şair.
* AISKHYLOS: Tragedya mucidi.
* SOPHOKLES: Dram yazan şairlerin birincisidir.
* ARISTOPHANES: Komedya şairi.
* HERODOTOS: Tarihçilerin babası. (Şeyhü'l-Müverrihîn)
* THUKYDIDES: Tarihçi.
* KSENEPHON: Filozof, tarihçi.
* METON: Matematikçi | Astronomide "Altın Dönem" denilen ondokuz senenyi keşfetmiştir.
* HIPPOKRATES: Tabâbeti diriltmiştir.
* PERIKLES: Kendi adıyla anılan bir ilerleme döneminin kurucusudur.
* ANAKSAGORAS: Atina'da felsefeyi ilk kurandır.
* SOKRATES: Filozof.
( GNOTHI SEATONU! )
( Sokrates dışta olan bitenden çok, insana, insan aklına ve onun kavramlarına yönelmekle, bilgi kuramcılığının temellerini atmıştır. )
* PLATON(EFLATUN): Filozof. Sokrates'in öğrencisi. Geniş omuzlu/göğüslü.
* ARİSTOTELES: Filozof. Platon'un öğrencisi.
( İSKENDER ÖNCESİ ARİSTOTELES ile İSKENDER SONRASI ARİSTOTELES )
* ARISTIPPOS: Tanınmış Kirene Okulu'nun kurucusudur ve Kirene'liler arasında en çok incelik sahibi olanıdır.
* PHIDIAS: Ünlü heykeltıraş.
* POLYGNOTOS: Ünlü ressam.
* DEMOSTHENES: Ünlü konuşmacı/hatip.
* EUKLEIDES: Ünlü geometri bilgini.
* ARKHIEMEDES: Ünlü geometri bilgini olup, yakıcı aynaları ve hidrostatikteki yasası ve burgusu ile olağanüstü ün kazanmıştır.
* KONFÜÇYÜS(KUNG-FU-TZU) (İ.Ö. 557-479): Öğretisi mistik değil, tamamıyla uygulamalı ahlâk öğretisidir. Bu öğreti dinsel ve metafizik hiçbir öğe taşımaz. )
- (BAZI) TROPİKAL MEYVELERİN[AVOKADO, MANGO, KİVİ VB.] YUMUŞATILMASINDA:
PİRİNCİN İÇİNE YATIRMAK ve/||/<> BUZDOLABININ ÜSTÜNE KOYMAK
- BAZI) VAHŞİ(ETÇİL/HEPÇİL) HAYVANLAR ile/ve/yerine (BAZI) UYSAL(OTÇUL) HAYVANLAR
( [bireylerin] Olumsuz yanlarını simgelerler. İLE/VE/YERİNE Olumlu yanlarını simgelerler. )
( )
- BAZI "YEL"LERİN, ...:
KAVURMADIĞI GÜL ile/ve/||/<> SAVURMADIĞI KÜL
BIRAKMAMASI
- BÂZÎ[Ar.] ile BÂZÎ[Ar.]
( Beğenmeyen, istihfâf eden, ağzıbozuk, küfürbaz. İLE Oyun, eğlence. )
- ... BAZLI[< İng. BASE] değil/yerine/= TEMELLİ
- BB84 İLE E91 İLE B92 ile/||/<> KUANTUM KRİPTOGRAFİ
( Kuantum mekanikli güvenlik. )
( Formül: |0⟩ İLE |1⟩ İLE |+⟩ İLE |-⟩ )
- BD/BIG DATA değil/yerine/= BÜYÜK VERİ
- BDA/BIG DATA ANALYTICS değil/yerine/= BÜYÜK VERİ ÇÖZÜMLEMELERİ
- BDAP/BIG DATA APPLICATION PROVIDER değil/yerine/= BÜYÜK VERİ UYGULAMA SAĞLAYICISI
- BDE/BIG DATA ECOSYSTEM değil/yerine/= BÜYÜK VERİ EKOSİSTEMİ
- BDFP/BIG DATA FRAMEWORK PROVIDER değil/yerine/= BÜYÜK VERİ ÇERÇEVESİ SAĞLAYICISI
- BDHK/COMPUTER SUPPORT PATIENT REGISTRATION değil/yerine/= BİLGİSAYAR DESTEKLİ SAYRI KAYDI
- BDS/BIG DATA SETS değil/yerine/= BÜYÜK VERİ KÜMELERİ
- BEBEK/ÇOCUK ile APALAK
( ... İLE Tombul, gürbüz, iri bebek ya da küçük çocuk. )
- BEBEK YAPALIM MI? ile "BEBEK YAPALIM" MI?
( Bebek sahibi olma ya da sevişme önerisi/sorusu. İLE Bebek semtine gitme önerisi/sorusu. )
- BEBEK ile/ve/<>/> ÇOCUK ile/ve/<>/> ERGEN ile/ve/<>/> GENÇ ile/ve/<>/> ORTA YAŞ ile/ve/<>/> YAŞLI
( [yaş arası] 0-1 İLE/VE/<>/> 1-12. İLE/VE/<>/> 12-18. İLE/VE/<>/> 18-65. İLE/VE/<>/> 66-79. İLE/VE/<>/> 79-99.[Dünya Sağlık Örgütü'nün kabulü olarak] )
- BEC İLE FERMİ GAS İLE RYDBERG ile/||/<> ULTRA SOĞUK ATOMLAR
( Mutlak sıfır yakını atom fiziği. )
( Formül: Tc = 2πℏ²n^(2/3)/mkB )
- BECEREMEDİM" ile/değil/yerine/>< OLMADI
- BECERİ:
SÖYLEMEK değil/yerine DİNLEMEK
( Dinlemeyenler, öğrenemezler.
Öğrenemeyenler, bilemezler.
Bilemeyenler, olamazlar. )
- BECERİ ile/ve BAŞARI
( Başarının tek şartı sadece samimi ve ciddi istektir. )
( Gereksiz olana gösterilen sürekli ve kararlı direnç, başarının sırrıdır. )
( Başarıncaya kadar denemeye devam edin! )
( Başarı, ancak yorulmaksızın doğru çabaları göstererek kazanılır. )
( Alçakgönüllü yaşama biçimi olanlar, başarıya ulaşır. )
( Başarıyı en kötü biçimde kullanmak, onunla övünmektir. )
( Kişi, başarı için gerekli olan özelliklere yeterli ölçüde sahiptir. )
( Memnuniyet verici sınırlama. Başarı. )
( Anımsanması gerekeni anımsamak, başarının sırrıdır. )
( SKILL/ABILITY vs./and SUCCESS
Earnestness is the only condition of success.
Steady resistance against the unnecessary is the secret of success. )
- BECİT ile BECİDD[Fars.]
( Gerekli/lüzumlu. | Acele/ivedi. İLE Ciddi, gerçek. | Cidden, gerçekten. )
- BECKMANN DÜZENLENMESİ ile/||/<> SCHMİDT REAKSİYONU
( Beckmann oksim→amit, Schmidt azid→amin. )
( Formül: NOH İLE HN₃ )
- BEDÂN[Ar.] ile BED'AN[Ar.]
( Fenâlar, yaramazlar, çirkinler. | Onunla. İLE Başlangıçta, ilk önce. )
- BEDDUA[Ar.] değil/yerine/= KARGIŞ
- BEDEN[Ar.] değil/yerine/= GÖVDE
- BEDEN/VÜCUT[Ar.] değil/yerine/= YİN/ETYİN
- BEDEVÎ ile/değil/yerine/>< MEDENÎ
- BEDÎHE[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/> REVİYYE[Ar.]
( ... İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Bir konuda uzun uzun düşünmek. )
( İlk aşama. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Son aşama. )
- BEDÎHÎ:
TANIMLANABİLİR YAPIDA OLMAYAN ile/ve DELİL GETİRİLEBİLİR YAPIDA OLMAYAN
- BEE ile/değil BE ile/değil B
( Arı. İLE/DEĞİL Olmak. İLE/DEĞİL Yazaç. )
- BEER YASASI -ile
( Işının, madde tarafından soğurulması ile ilgili temel bir eşitlik. [A=abc; a=soğurganlık, b=hücre kalınlığı, c=derişim] )
- BEĞEN ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< SARIL
( Facebook'ta. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< www.Good4Trust.org 'da. )
- BEĞENİ ALMAK değil/yerine BEĞENİLMEK
- BEĞENMEME:
HER KOŞULDA ile HİÇBİR KOŞULDA
- BEHAVİORAL GENETİCS ile/||/<> CLASSİCAL BEHAVİOR ANALYSİS
( Behavioral genetics davranışın genetik temellerini incelerken İLE classical behavior analysis davranışın çevresel nedenlerini inceler )
( Formül: Behavioral trait inheritance )
- BEHÇET GÖZ TUTULUMU ile/||/<> BEHÇET VASKÜLER TUTULUM
( Göz tutulumu görme kaybına yol açar İLE vasküler tutulum organ infarktına neden olur. Göz tutulumu üveit şeklinde İLE vasküler tutulum tromboz ve anevrizma şeklinde görülür. İkisi de majör morbidite nedeni İLE hızlı tedavi gerektirir. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> BAĞIŞIKLIK(OTOİMMÜN) HASTALIĞI
( Behçet hastalığı kronik inflamatuvar bir hastalık İLE otoimmün hastalık bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırmasıdır. Behçet multisistemik vaskülit İLE tipik otoimmün hastalıklar organ spesifik olabilir. İkisi de immün sistem bozukluğu İLE Behçet nötrофil aktivasyonu ile karakterizedir. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> ROMATOİD ARTRİT
( Behçet hastalığı damar iltihabı İLE romatoid artrit eklem iltihabıdır. Behçet mukoza ve damar tutulumu İLE romatoid artrit sinovyal eklem tutulumu gösterir. İkisi de kronik inflamatuvar İLE farklı organ hedefleri vardır. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET HASTALIĞI ile/||/<> SİSTEMİK LUPUS ERİTEMATOZUS
( Behçet hastalığı vaskülit tabanlı İLE lupus multiorgan otoimmün hastalıktır. Behçet nötrofil baskın İLE lupus lenfosit ve antikor baskındır. İkisi de sistemik inflamasyon İLE farklı immün mekanizmalar kullanır. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET KEMAL ÇAĞLAR LİSESİ :
( Baltalimanı mesiresi içinde yapılan lise 1969/1970 ders yılında eğitim ve öğretime açıldı. 1993/1994 ders yılında yabancı dilde öğretim ve eğitim vermeye başladı. )
- BEHÇET PULMONER ARTER ANEVRİZMASI ile/||/<> ATEROSKLEROTİK ANEVRİZMA
( Behçet anevrizması inflamatuvar İLE aterosklerotik anevrizma dejeneratiftir. Behçet anevrizması pulmoner arter tutar İLE aterosklerotik aorta ve periferik arterleri tutar. Behçet anevrizması rüptür riski yüksek İLE immünsüpresif tedavi gerektirir. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET TROMBOFLEBİTİ ile/||/<> DERİN VEN TROMBOZU
( Behçet tromboflebiti inflamatuvar İLE derin ven trombozu hiperkoagülabilite kaynaklıdır. Behçet damar duvarı iltihabı ile tromboz İLE klasik DVT durgun kan akımından oluşur. Behçet tedavisi immünsüpresyon İLE DVT tedavisi antikoagülasyondur. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET ÜVEİTİ ile/||/<> İNFEKSİYÖZ ÜVEİT
( Behçet üveiti otoinflamatuvar İLE infeksiyöz üveit mikroorganizma kaynaklıdır. Behçet üveiti tekrarlayıcı ve iki göz İLE infeksiyöz üveit genellikle tek taraflıdır. Behçet üveiti panuveitis şeklinde İLE posterior segment tutulumu gösterir. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET VASKÜLİTİ ile/||/<> TAKAYASU ARTERİTİ
( Behçet hem arter hem ven tutar İLE Takayasu sadece büyük arter tutar. Behçet venöz tromboz yapar İLE Takayasu arteriyel stenoza yol açar. İkisi de vaskülit İLE farklı damar tipleri ve boyutları etkiler. )
( Hulusi Behçet tarafından 1937 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1889-1948) (Ülke: Türkiye) (Alan: Dermatoloji, İmmünoloji) (Önemli katkıları: Behçet hastalığını 1937 yılında tanımladı. Üçlü semptom kompleksini (ağız yaraları, genital yaralar, göz iltihabı) bir hastalık olarak ortaya koydu. İsmini taşıyan ilk Türk doktor.) )
- BEHÇET, HULUSİ, PROF. DR. (İST. 1889 - 1948) :
( Öğrenimine maarif müdürü olan babası ile gittiği Beyrut'ta bir Fransız okulunda başladı. 1901'de Kuleli Askeri Tıbbiye İdadisi'ne girdi. 1910'da Askeri Tıbbiye'yi bitirdi. 1911 - 1914 arasında Gülhane Askeri Tatbikat Okulu'nda Cildiye Kliniği Muallimi Eşref Ruşen'in asistanlığını yaptı. 1914 - 1918 arasında çeşitli askeri hastanelerde (Eskişehir, Edirne, Kırklareli) görev yaptı. 1918 - 1921 arasında Budapeşte ve Berlin'de değişik hastanelerin deri hastalıkları ve frengi kliniklerinde çalıştı. 1923'te İstanbul Enraz - ı Zühreviye (Zührevi hastalıklar) Hastanesi Başhekimliğine, 1924'te Gureba Hastanesi Kliniği Şifliğine atandı. 1933'te İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri Hastalıkları ve Frengi Kliniğinde Profesörlüğe yükseltildi ve kürsü başkanlığına getirildi. Mustafa Kemal Atatürk kendisine "Behçet" soyadını verdi. 1939'da Ordinaryüs Profesör unvanını aldı. Bazı deri hastalıkları ile ilgili olarak tüm dünyada kabul gören ve tıp literatürüne giren önemli buluşlar yaptı. Şark çıbanında çivi arazını saptadı. Bu hastalığa diatermi ile tedavi yöntemini getirdi. Türkiye'de çok sık görülen arpa uyuzu hastalığına Pediculoide ventricosusun neden olduğunu kanıtladı. İncir dermatiti üzerindeki araştırmalarıyla bu hastalığı dünyaya tanıttı. Actinomycetacee familyasından mantarların dizidroza benzer ekzemalara neden olan türlerini tanımladı. Bu buluşu nedeniyle 1935'te Budapeşte'de toplanan Uluslararası Dermatoloji Kongresi'nde ödüllendirildi. Belirtilerini ağızda aft, genital bölgede ülserasyon ve gözde hipopiyonli iridasiklit olarak tanımladığı hastalığa, 1947'de İsviçre'de toplanan Uluslararası Dermatoloji Kongresi'nde "Behçet hastalığı" adı verildi. 1934 - 1947 yılları arasında Deri Hastalıkları ve Frengi Arşivi dermatoloji dergisini yayınladı. Emraz - ı Cildiyede Laboratuarın Kıymet ve Ehemmiyeti (1922), Frengi Tedavisi Hakkında Beynelmilel Anketlerim (1922), Wassermann Hakkında Nokta - i Nazar ve Frengi Tedavisinde Düşünceler (N. Ramih ile birlikte, 1924), Frenfi İptidai Karhası ve Hurdebini (1926), Halep Çıbanlarının Diyatremi ile Tedavisi (1926), Memleketimizde Arpa Uyuzlarının Menşei Hakkında Etüdler (M. Hodara ve Süreyya ile birlikte, 1927), İrsi Frengi Kliniği (1929), Frengi Dersleri (1936), Klinikte ve Pratikte Frengi Teşhisi ve Benzeri Deri Hastalıkları (1940), başlıca eserleridir. Frengi hastalığı ile mücadelesi ve Behçet hastalığı ile ilgili çalışmaları nedeniyle ölümünden sonra kendisine TÜBİTAK Hizmet Ödülü verildi. Hulusi Behçet Yeniköy'de ikamet ediyordu. )
- BEHER İLE BALON İLE BÜRET İLE PİPET ile/||/<> LABORATUVAR CAM MALZEMELERİ
( Temel lab ekipmanları. )
( Formül: ±0.05 mL (büret) )
- BEKAR[Fr. < BÉCARRE] ile BEKÂR[Ar.] ile BÎ-KÂR[Fars.]
( Diyez'li ya da bemol'lü bir sesin eski durumuna getirilmesini gösteren nota imi. İLE Evlenmemiş/evli olmayan kişi. İLE İşsiz, güçsüz.["BEKÂR" değil BÎ-KÂR'lar evi] )
- BEKÂRA, "KARI/KOCA" BOŞAMAK KOLAY GELİR ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DAVULUN SESİ, UZAKTAN HOŞ GELİR
- BEKARDERE :
( Sarıyer deresi çıkış noktasını takiben dereye batı yamaçtan Kılıçpınar deresi, kuzey doğu yamaçtan Arap Öldüren deresi karışır. Bu birleşmenin olduğu yerden, Çırçır mesiresi önüne kadar olan Bekardere'dir. Bu alan Bekardere mevkii de denir. )
- BEKAROĞLU, DR. AHMET (TONYA, 1963) :
( Sarıyer/Rumelikvak'ta ikamet etmektedir. Tonya Şehit Ayhan Gülmer İlkokulunu bitirdikten sonra Türkiye'de alanında bir ilk olan İstanbul İmam Hatip Lisesinden mezun oldu (1960). Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden 1980'de mezun oldu. Askerliğini Şırnak Uludere Yıldız Hudut Karakol komutanı olarak yaptı. Diyanet İşleri Başkanlığı İstanbul Haseki Eğitim Merkezi'nin Arapça Müftü ve Vaizler İhtisas Kursunu bitirerek müftü ve vaizlik müktesebi aldı. Ebu'l Velid bin Ahmed bin Rüşd'ün Eğitim Anlaşıyı isimli tezi ile Yüksek Lisans ve "Eğitim Açısından Kur'an - ı Kerim'de Akıl Kavramı" teziyle Doktor unvanını aldı. Sarıyer Spor Kulübü Kongre ve Divan Kurulu üyesi, Sarıyerliler Derneği, Rumelikavak Spor Kulübü, Tellibaba Güzelleştirme, Yaptırma ve Yaşatma Dernekleri üyesidir. Rumelikavağı Yusufağa Camii İmam Hatipliği (Otuz beş yıl, 2019 itibariyle) yaptı. Sarıyer Kız Meslek Lisesi, Sarıyer Lisesi, Sarıyer Hüseyin Kalkavan Lisesi, Sarıyer İlköğretim Okulu, Rumelikavağı Güney Kıldıran İlköğretim Okulu, Vehbi Koç Vakfı Lisesi, Mehmet Şam Ticaret Lisesi, Doğa Koleji, Beşiktaş Boğaziçi Temel Lisesi, Ali Alkanat Anadolu Meslek Liselerinde uzun yıllardan beri Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ve Felsefe Grubu derslerine girdi. Sarıyer Müftü Vekilliği yaptı. Marmara Sentez, Tonya Haber, Günebakış, Sarıyer Haber gazeteleri ve Haber7.com. da köşe yazarlığı yaptı. Yazılarına devam etmekte olup, basıma hazır iki kitabı bulunuyor. )
- BEKLENTİ ile/yerine BEKLEMEK
( Beklenti içinde olmamak esastır. )
( EXPECTATION vs. TO WAIT
TO WAIT instead of EXPECTATION )
- BEKLENTİ ile/ve/||/<>/> DAYATMA
( Aralarında çok ince bir çizgi ya da geçiş vardır. )
- BEKLENTİ ile/ve/<>/< EZBER / KALIP / KABUL
- BEKLENTİ değil KENDİNDEN KAÇIŞ
( Merkezden uzaklaşmak. )
- BEKLENTİ ile/yerine ÖNGÖRÜ
( FORESIGHT instead of EXPECTATION, ANTICIPATION )
- BEKLENTİ ile/değil/yerine ÜMİT/UMUT
( Ümidiniz, zihninizde sessiz ve gönlünüzde sakin kalmakta yatar. )
( Düşük tut! İLE/DEĞİL/YERİNE Yüksek tut! )
( [not] EXPECTATION vs./but HOPE
HOPE instead of EXPECTATION )
- BEKLENTİ(DE OLMAK) değil/yerine/>< KABUL (ETMEK)
( Hiçbir şey için! DEĞİL/YERİNE/>< Her şeyi. )
( Expect(ation) (for) nothing but accept(ion) (for) everything! )
( not EXPECTATION but/>< ACCEPTION
ACCEPTION instead of EXPECTATION )
- BEKLENTİYE YANIT ARAMAK ile/yerine (SADECE ANLAMAK İÇİN/ÜZERE) SORU SORMAK
( Yeter ki, soru sormasını bil! Taşlar bile seninle konuşur. )
( TO SEARCH FOR EXPECTATION vs. TO ASK [JUST TO UNDERSTAND]
TO ASK [JUST TO UNDERSTAND] instead of TO SEARCH FOR EXPECTATION )
- BEKLENTİYİ YÖNETMEYE ODAKLANMAK ile/ve/değil/yerine/||/<> ÇÖZÜM ÜRETMEYE ÇABALAMAK
- BEKMES[Oğuz] = PEKMEZ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- BEKTAŞ, BAYRAM K. (TRABZON, 1974) :
( Bilecikspor'dan transfer edildi ve iki sezon (1995 - 1997) Sarıyer'de kaldı. 54 lig, 6 kupa olmak üzere 60 resmi ve 28 özel maçla birlikte 88 maçta forma giydi. Lig maçlarında 5, Kupa maçlarında i ve özel maçlarda 2 olmak üzere 8 gol kaydetti. Antalyaspor'a transfer etti bilahare Beşiktaş'ta da futbol oynadı. )
- BEKTAŞ, İBRAHİM (...) :
( Çayırbaşı Mahallesinde muhtar olarak görev yaptı. )
- BEL BEL / MEL MEL (BAKMAK) -ile
- BEL ile BEL ile BEL ile BEL
( İm, işaret. İLE İnsan gövdesinde, göğüs ile karın arasında, daralmış bölüm. | Bu bölümün, sırtın altına denk gelen bölgesi. | Hayvanlarda, omuz başı ile sağrı arası. | Dağ sırtlarında, geçit veren çukur yer. | Atmık, meni. | Geminin orta bölümü. İLE Toprağı kazmaya ya da kirizma yapmaya yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek ya da çatal biçiminde bir tarım aracı. İLE Ses şiddetiyle ilgili birim.[< Graham Bell] | İletişim teknolojisinde iki farklı güç ya da şiddet değerini ya da bir gücün, bir referans güce oranını karşılaştırmak için kullanılan bir logaritmik birim. İki güç değeri P1 ve P2 ise aralarındaki fark, N = log10[p2 / p1] kadardır. Simgesi: B, b )
- BELÂ'DA:
ŞERİAT ile TARİKAT ile HAKİKAT ile MÂRİFET
( Sabreder. İLE Rızâ gösterir, şükr eder. İLE Nedenini araştırır, ilmini yapar. İLE Hizmet eder. )
- BELÂGAT ile/ve/||/<> BEDÂHET
( İyi konuşma, sözle inandırma yeteneği. | Söz sanatlarını inceleyen bilgi dalı. Retorik. | Konuya tüm yönleriyle kavrayarak, hiçbir yanlış ve eksik anlamaya yer bırakmayan, yorum gerektirmeyen, yapmacıklıktan uzak, düzgün anlatma sanatı. | Bir şeyde, gizli olan derin anlam. İLE/VE/||/<> Apaçık olma durumu. | Bir konuda, hazırlıksız konuşabilme yeteneği. )
- BELE, TANSU (FİLİZ TANSU) (KURUÇEŞME, 1944) :
( Çocukluğu Sarıyer'de geçti. Yazar olup, gerçek ismi Filiz Tansu, daha çok yazar ismi olan Tansu Bele adını kullanır. İtalyan Lisesi ve Ata Kolejinde okudu. İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünü 1972'de bitirdi. Yazın hayatına 1962 yılında şiirle girdi (Kırşehir Gazetesi). İlk Öykü ve denemeleri Sanat Olayı dergisinde yayınlandı. Pek çok yayın organında öykü, şiir, deneme, sosyal konular, dil, felsefe ve kitap tanıtımı yazıları yazdı. Türk Dili Dergisinde sürekli olarak yazmaktadır. 1995 - 1997 İ.Ü. Sosyal Bilimler Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde yüksek lisans (master) çalışması yaptı. Çalışmasını "Erkek Yazınında Kadın" adı ile kitaplaştı ve T.C. Kültür Bakanlığı 75. Yıl Eser Yarışmaları İnceleme Dalı'nda başarı ödülü kazandı. ÇYDD Çocuk Kulübü'nün çalışmaları kapsamında Felsefeyi güncelleştirmek konulu söyleşiler yaptı. Yayınlanmış 45 eseri bulunmaktadır. 1984'te Sanat Olayı Dergisi Öykü Birinciliği, 1991 Türk Hava Kurumu Öykü İkinciliği, 1998 Kültür Bakanlığı 75. Yıl Eser Yarışmaları İnceleme Dalı Başarı Ödülü, 2003 de Eyüpoğlu Vakfı - Sabahattin Eyüpoğlu Deneme Ödül'lerini aldı. )
- BELEDİYE DÜKKANLARI OYUN PARKI :
( Ayazağa Mahallesindedir. 1.382,15 m²'lik bir alanı kapsar,626,05 m²'lik yeşil alanı ve 193,49 m² çocuk oyun alanı vardır. )
- BELEDİYE SOSYAL TESİSLERİ :
( İstinye'de İtfaiyenin yanında ve ana cadde üzerindedir. )
- BELEDİYE ile/||/<> İHTİSAB ile/||/<> ŞEHR EMİNİ
( ... İLE/||/<> Osmanlı döneminde belediyenin işlevini yerine getiren yönetim birimi. İLE/||/<> Belediye başkanı. )
- BELEK ile BELEK/BÖLEK ile BELEK ile BELEK/BELİK ile BELEK ile BELEK ile BELEK
ile/değil
BELLEK
( Çocuk bezi. | Kundak. | Beşiğe konulan yatak. İLE Armağan. | Düğün armağanı, çeyiz. | Kumaş, yazma. İLE Korku, korkak. İLE Alacalı, karışık renkli. İLE Üzerinden yol geçen tepe. İLE Saç örgüsü. İLE Antalya'nın bir ilçesi. İLE/DEĞİL Yaşantıları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini, bilinçli olarak anlıkta saklama olanağı/gücü, hafıza. | Bir bilgisayarda, programı değişmeyen verileri, yapılacak iş için gerekli olan ara sonuçları toplayan bölüm. )
- BELEN KÖŞKÜ :
( Çayırbaşı, Bahçeköy Caddesi üzerindedir. Ulusal Kurtuluş Savaşı komutanlarından E. Korg. General Fahri Belen'e ait köşk tarihi özelliği olmamasına rağmen semtin en iyi binalarından biri olup köşkün son sahibi Hayati Kaptanoğlu'dur. )
- BELEN, FAHRETTİN (BOLU, 1892 - 1964) :
( Harp Okulu ve Harp Akademisinde okudu. Kurtuluş savaşında doğu cephesinde 12. tümen, batı cephesinde de 23. tümen kurmay başkanlığı yaptı ve tümenle büyük taarruza katıldı. Çeşitli görevlerde bulunduktan sonra korgeneral rütbesi ile askerlikten ayrılarak siyasete atıldı ve 1950 - 1957 yılları arasında Bolu milletvekili, birinci Adnan Menderes Hükümetinde bir süre Bayındırlık Bakanlığı yaptı. Milli Birlik Komitesi tarafından Temsilciler meclisine seçildi (1961). Tarihçi ve araştırmacı yazar olup: Çanakkale Savaşı (1935), Büyük Türk Zaferi (1962), Atatürk'ün Askeri Kişiliği (1963), Birinci Cihan Harbinde Türk Harbi (5 Cilt, 1963 - 1967) adlı eserleri vardır. )
- BELGİ ile/ve/<> BELGİN
( Bir şeyi, benzerlerinden ayıran özellik. | Duyuş, düşünüş ve inanıştaki ayırıcı özellik. İLE Tam ve kesin olarak belirlenmiş olan. )
( ŞİAR/ALÂMET/NİŞAN ile/ve/<> SARİH )
- BELGİN DORUK SEYİR PARKI :
( Büyükdere Mahallesindedir. 150,00 m² lik bir alanı kapsar, 100,00 m²'lik yeşil alanı bulunmaktadır. )
- BELGİT/SENET ÇEŞİTLERİ'NDE:
ADİ ile RESMİ ile RE'SEN DÜZENLENMİŞ/TANZİM EDİLMİŞ ile TASDİKLİ ile HATIR ile KIYMETLİ ile TİCÂRÎ ile EMTİA
- BELGRAD KÖYÜ :
( Bizanslar döneminde Belgrad ormanı içinde bulunan Petra köyünün terk edilmesi ve yıllar sonra bu köye Kanuni Sultan Süleyman'ın (1520 - 1566) Belgrad Seferinden getirdiği Sırp esirleri yerleştirdi ve köyde Belgrad Köyü adını aldı. Belgrad Köyü kalıntıları Belgrad Ormanları içindedir. Bu köy de 1894'te kaldırılarak, Bahçeköy olarak bilinen yere nakledildi (bkz. Bahçeköy). )
- BELGRAD ORMANI :
( Sarıyer sınırları içinde Büyükdere'nin 6 kilometre batısındadır. Adını Padişah Kanuni Sultan Süleyman (1495 - 1566) ‘ın Belgrad Seferi (1521)'inden getirdiği esirleri yerleştirmiş olduğu köyün isminden almıştır. Köy 1894 yılından orman içinden bugünkü yerine getirilerek ortadan kaldırılmıştır. Belgrad Ormanı 5300 hektardır. Belgrad Ormanının asli ağaç türü meşedir. Meşeler Belgrad Ormanının yüzde yetmiş beşini kaplar. Diğer ağaç türleri ise kayın, gürgen, kızılağaç, çam, söğüt, kavak, ıhlamur, akçaağaç, üvez'dir. Ağaççık ve çalılardan, muşmula, geyik dikeni, çalı süpürgesi, fındık, kızılcık, katırtırnağı, defne, laden çok miktarda bulunur. Belgrad Ormanı Bakanlar Kurulunun 12.12.1924 tarihli kararı ile Muhafaza Ormanı olarak koruma altına alındı. Belgrad Ormanının denizden ortalama yüksekliği 190 metredir. En yüksek noktası kuzeyde Büyük Kartaltepe 230 m, en alçak noktası güneyde Kurudere' 40 m.'dır. )
- BELİRGE/SENDROM[Fr. < Yun.] ile TRAVMA[Yun.]
( Özel bir bozukluğu belirleyen, birarada görülen, tanıyı kolaylaştıran bulgu ve belirtilerin tümü. İLE Bir doku ya da örgenin yapısını ya da biçimini bozan ve dıştan, mekanik bir etki sonucu oluşan yerel yara. )
( SYNDROME vs. TRAUMA )
- BELİRGİNLEŞTİRME ile/ve/||/<> AÇIĞA ÇIKARMA
- BELİRLEME ile/ve SINIRLAMA
( DESIGNATION vs./and LIMITING )
- BELİRLEME ile/ve/>/<> SONSUZ DEĞİLLEME
( TO DETERMINE vs./and/>/<> INFINITE NEGATION )
- BELİRLEME ile TARİF
- BELİRLEMEK/BELİRLEYİCİ ile SONSAL SINIFLAMA / SONSALLIK / KATEGORİZASYON
( DESIGNATION vs. CATEGORIZE )
- BELİRLENİM ile/ve DIŞTAN BELİRLENİM
( DETERMINATION vs./and EXTERNAL DETERMINATION )
- BELİRLENİM ile/ve/||/<> ZORUNLULUK
- BELİRLE(N)ME, BELİRLENİM = DETERMINATION[İng.] = DÉTERMINATION[Fr.] = DAS BESTIMMEN[Alm.] = DETERMINAZIONE[İt.] = DETERMINACION[İsp.] = CONSTITUTIO, DEFINITIO, DETERMINATIO[Lat.] = HO HORISMOS, HE TAKSIS[Yun.] = VUCHA(T), MÂL[Ar.] = TAYÎN[Fars.] = BEPALING[Felm.]
- BELİRLE(N)ME ile/ve/||/<> ETKİLE(N)ME
- BELİRLENMİŞLİK ile/ve/||/<> SONSUZLUĞUN OLANAKSIZLIĞI
- BELİRLEYİCİ ile/ve/<> BELİRGİNLEŞTİRİCİ
- BELİRLEYİCİ ile/ve/||/<> ÖNCELİKLİ
- BELİRLEYİCİ/LİK ile/ve/<> OYALAYICI/LIK
- BELİRLİ BİR ALANDA/KONUDA:
BİN KİTAP OKUMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< (YETKİN) BİR KİTABI, BİN KEZ OKUMAK
- BELİRLİ BİR:
SÜREYLE ile/ve/||/<>/>/< SIRAYLA
- BELİRLİ BİR YERDELİK ile/ve/||/<>/> SIRALILIK
- BELİRLİ HATA ile BELİRSİZ HATA
( Nedeni bilinen, sonuçlara ancak ve sadece tek bir yönde etki eden ve giderilebilen, sistematik hata ile eş anlamlı bir hata sınıfı. İLE Ölçme sırasında kaçınılmaz, küçük, kontrol edilemeyen değişkenlerin etkisinden kaynaklanan belirsizlikler. )
( SYSTEMATIC ERROR vs. RANDOM ERROR )
- BELİRLİ İNTEGRAL ile/||/<> BELİRSİZ İNTEGRAL
( Belirli sınırlı alan, belirsiz işlev ailesidir )
( Formül: ∫ᵃᵇf(x)dx İLE ∫f(x)dx+C )
- BELİRLİ NEDENLER ile/ve/||/<>/> BELİRLİ KOŞULLAR ile/ve/||/<>/> BELİRLİ SONUÇLAR
( Geçmiş. İLE/VE/||/<>/> Şimdi. İLE/VE/||/<>/> Gelecek. )
- BELİRLİ OLMA ile/ve/||/<> FİLİZ VERME
- BELİRLİ ile BAŞAT
- BELİRLİ/LİK ile/ve BAĞIMLI/LIK
( DETERMINEDNESS vs./and DEPENDENT/DEPENDENCE )
- BELİRSİZ SÖZ/MUĞLAK İFADE ile/değil/yerine KAVRAM
- BELİRSİZ ile BELİRLİ (BİR) BELİRSİZ
- BELİRSİZ ile/ve/||/<> ÇEKİNGEN
- BELİRSİZ ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÖRTÜK
- BELİRSİZLİK /= TEHLİKE:
EN KÖTÜ ile/ve/||/<>/> EN İYİ ile/ve/||/<>/> EN OLASI
- BELİRSİZLİK İLKESİ ile/||/<> TAMAMLAYICILIK İLKESİ
( Belirsizlik konum-momentum kesinliğini sınırlar, tamamlayıcılık dalga-parçacık ikiliğini açıklar )
( Formül: ΔxΔp ≥ ℏ/2\nΔEΔt ≥ ℏ/2 )
( Werner Heisenberg tarafından 1927 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1901-1976) (Ülke: Almanya) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Belirsizlik ilkesi, kuantum mekaniği) (Nobel: 1932) )
- BELİRSİZLİK/KARARSIZLIK ile/değil/yerine/>< "EN KÖTÜ KARAR/ZARAR"
( Alınacak/alınabilecek "en kötü karar" ya da "en büyük zarar" bile zihnin kaldıramayacağı/taşıyamayacağı belirsizlik ve kararsızlıktan çok daha iyidir. )
- BELİRSİZLİK SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
GÖNDERMELİ ile/ve/||/<> VURGULAMA ile/ve/||/<> ÇOK ANLAMLILIK
( FALLACY OF: EQUIVOCATION vs./and/||/<> ACCENT vs./and/||/<> AMPHIBOLY )
- BELİRSİZLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ARA DURUMLAR
- BELİRSİZLİK ile/ve/||/<> ARADA KALMAK
itibarı ile 21.699 başlık/FaRk ile birlikte,
21.699 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(11/88)
(1996'dan beri)