Bugün[16 Kasım 2025]
itibarı ile 1.968 başlık/FaRk ile birlikte,
1.968 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(7/9)


- ORIGINALLY :/yerine ASLINDA, BAŞLANGIÇTA


- ÖRNEK ile/||/<> BASILI ÖRNEK/HARDCOPY


- OROGENY ile ...

( DAĞLARIN OLUŞUMU )


- ORTAKLAŞALIK = CEMAAT = COMMUNITY[İng.] = COMMUNAUTÉ[Fr.] = GEMEINSCHAFT[Alm.] = COMUNIDAD[İsp.]


- OSİLOMETRİ/OSCİLLOMETRY[İng.] değil/yerine/= ELEKTRİK SİNYAL ÖLÇÜMÜ


- OSTEOLOJİ/OSTEOLOGY[İng] değil/yerine/= KEMİK BİLİMİ


- OTOBİYOGRAFİK HAFIZA/AUTOBIOGRAPHICAL MEMORY[İng.] değil/yerine/= YAŞAMÖYKÜSEL BELLEK


- OTOLARYNGOLOGY ile ...

( Kulak ve gırtlak hastalıklarını konu alan tıp dalı. )


- OTOPSİ/AUTOPSY[İng.] değil/yerine/= ÖLÜ AÇIMI


- OXY ile/||/<> ESTHE-/ESTHESİO- ile/||/<> TACHEO-/TACHO-/TACHY- ile/||/<> BRADY-

( Akut, şiddetle algılanan, keskin şiddetli, çabuk, hızlı. İLE/||/<> Duyma, hissetme, duyulanım, algılayıcı oluşumlarla ilgili. İLE/||/<> Hız, kayma, hızla ilgili, hızlı, çabuk. İLE/||/<> Yavaş, yavaşlama. )


- OY ÇEŞİTLERİ'NDE:
BEYAZ ile YEŞİL ile KIRMIZI

( Kabul. İLE Çekimser. İLE Red. )


- OY ile/ve/||/<> "KAFA/KELLE"


- OY ile OY
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Dik yamaçlı, derin vadi. İLE Kül renginde.[at] )


- OY ile/ve/||/<> PARA


- ÖZERKLİK = MUHTARİYET = AUTONOMY[İng.] = AUTONOMIE[Fr., Alm.] = AUTOS:KENDİ, NOMOS:YASA[Yun.] = AUTONOMÍA[İsp.]

( İçişlerinde özgür, dışişlerinde merkeze bağlı olma durumu. )


- OZMOLARITE/OSMOLARITY[İng.] değil/yerine/= GEÇİŞİMLİK


- OZMOMETRİ/OSMOMETRY[İng.] değil/yerine/= GEÇİŞİM ÖLÇÜMÜ


- OZMOTİK/FRAJİLITE OSMOTIC FRAGILITY[İng.] değil/yerine/= GEÇİŞİM KIRILGANLIĞI


- ÖZNE ile BİREY

( Kişi, sürekli; nesne, tanık ise öznedir ve onların karşılıklı bağımlılık biçimindeki ilişkileri, onların mutlak kimliklerinin yansımasıdır. )

( The person is always the object, the witness is the subject and their relation of mutual dependence is the reflection of their absolute identity. )

( SUBJECT vs. PERSON )


- PAKİMETRİ/PACHYMETRY[İng.] değil/yerine/= KALINLIK ÖLÇÜM (KORNEA)


- PALSİ/PALSY[İng.] değil/yerine/= FELÇ


- PANPAN ile/<> MAYDAY

( [denizcilikte] Yardım gereksiniminin, yaşamsal olmadığı durumlarda kullanılır. İLE/<> Çok acil ve yaşamsal tehlike durumlarında yardım için kullanılır. )


- PARA ÇEŞİTLERİ ve/||/<> PARA ÇİÇEĞİ(MONEY FLOWER[TAXONOMY OF MONEY])

( )


- PARA = MONEY[İng.] = ARGENT[Fr.] = GELD[Alm.] = DENARO[İt.] = DINARO[İsp.]


- PARADOX vs. ANTINOMY


- PARAGRAFİ/PARAGRAPHY[İng.] değil/yerine/= YAZILI ANLATIM GÜÇLÜĞÜ


- PARAPSİKOLOJİ/PARAPSYCHOLOGY[İng.] değil/yerine/= FİZİK ÖTESİ "BİLGİSİ"


- PARITE/PARITY[İng.] değil/yerine/= DOĞUM SAYISI


- PARKE ile MARLEY[bir marka adından]

( Küçük, biçimli tahta parçalarının, belirli bir düzene göre yerleştirilmesiyle yapılan döşeme. | Düzgün bir biçimde yontulmuş, köşeli taşlarla yapılmış kaldırım. İLE Yapılarda, düşeme gereci olarak kullanılan plastik madde. )


- PARTICULARLY :/yerine ÖZELLİKLE


- PARTLY :/yerine KISMEN


- PARTY :/yerine PARTİ


- PATCHPLASTY[İng.] değil/yerine/= YAMALAMA


- PATENS/PATENCY[İng.] değil/yerine/= AÇIK KALMA


- PATIENCE vs. DUPERY


- PATIENCE vs./and HARMONY


- PAY ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HAK


- PAY ile/ve NASİP/BEHRE[Fars.]


- PAY :/yerine ÖDEMEK, PAY


- PAY ile/||/<> PAYDA

( Pay üstteki İLE payda alttaki sayıdır )

( Formül: a/b: a pay İLE b payda )


- PEG/PERKÜTAN ENDOSKOPİK GASTROSTOMİ/ PERCUTANEOUS ENDOSCOPIC GASTROSTOMY[İng.] değil/yerine/= DERİDEN İÇ GÖREÇLEMEYLE MİDE AĞIZLAŞTIRMASI


- PEKİNLİK = EMİNLİK = CERTAINTY[İng.] = CERTITUDE[Fr.] = GEWIßHEIT[Alm.] = CERTITUDINEM[Lat.]


- PENALTY :/yerine CEZA


- PENETRAN YARALANMA/PENETRATING İNJURY[İng.] değil/yerine/= DELICİ YARALANMA


- PERFECT vs. "RIGGY"


- PERFECTLY :/yerine MÜKEMMEL ŞEKİLDE


- PERFECTOİD THEORY ile/||/<> RİGİD ANALYTİC GEOMETRY

( Perfectoid theory p karakteristiği etkisi olmayan p-adik geometriyken İLE rigid analytic geometry genel p-adik analitik geometridir )

( Formül: Almost mathematics )


- PERİYOD değil/yerine/= DÖNEY


- PERKÜTAN NEFROSTOMİ/PERCUTANEOUS NEPHROSTOMY[İng.] değil/yerine/= DERIDEN BÖBREK AĞIZLAŞTIRMASI


- PERPENDİKÜLER/PERPENDICULAR[İng.] değil/yerine/= DİKEY


- PERSONALITE/PERSONALITY[İng.] değil/yerine/= KİŞİLİK


- PERSONALITY :/yerine KİŞİLİK


- PERSONALLY :/yerine ŞAHSEN


- PERSUASION vs./and JUSTICE/MERCY


- PET/BT/POZİTRON EMISYON TOMOGRAFİ, POZİTRON YAYILIMLI KESITÇEKİM/POSITRON EMISSION TOMOGRAPHY/COMPUTERIZED TOMOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= BİLGİSAYARLI KESITÇEKİM/TOMOGRAFİ


- PET/POZİTRON EMISYON TOMOGRAFİ POSITRON EMISSION TOMOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= POZİTRON YAYILIMLI KESİTÇEKİM


- PHARMACEUTİCAL CHEMİSTRY ile/||/<> FİNE CHEMİCAL INDUSTRY

( Pharmaceutical chemistry ilaç etki mekanizma odaklıyken İLE fine chemical industry yüksek saflık kimyasal üretim odaklıdır )

( Formül: Drug discovery )


- PHARMACOGENOMİCS ile/||/<> CLASSİCAL PHARMACOLOGY

( Pharmacogenomics genetik varyasyonun ilaç yanıtına etkisini incelerken İLE classical pharmacology genel ilaç etki mekanizmalarını inceler )

( Formül: Drug response genetics )


- PHD/DOCTOR OF PHILOSOPHY[İng.] değil/yerine/= AKADEMIK UZMAN


- PHENOMENON vs. REALITY


- PHİL-/-PHİL/-PHİLE/-PHİLİA/-PHİLİC/PHİLO-/-PHİLY ile/||/<> PHOB-/-PHOBE/-PHOBİA/-PHOBİAC/PHOBO-

( Sevme, eğilimi olma, eğilim, hastalık derecesinde eğilim. İLE/||/<> Korku, kaygı, fobisi olan. )


- PHILOSOPHY :/yerine FELSEFE


- PHMETRİ/POWER OF HYDROGENMETRY[İng.] değil/yerine/= HİDROJEN GÜCÜ ÖLÇÜMÜ


- PHOTOAFFİNİTY İLE ABPP İLE PROXİMİTY ile/||/<> PROTEİN ETİKETLEME

( Proteinleri işaretleme teknikleri. )

( Formül: Probe-UV-Protein )


- PHOTOCHEMİSTRY ile/||/<> THERMAL CHEMİSTRY

( Photochemistry ışık enerjisiyle reaksiyon aktive ederken İLE thermal chemistry sıcaklık artışıyla reaksiyon hızlandırır )

( Formül: hν activation )


- PHYLOGENETİC TREE İLE DİSTANCE İLE PARSİMONY ile/||/<> FİLOGENETİK ANALİZ

( Evrimsel ilişkilerin matematiği. )

( Formül: L = P(D|T ileθ) )


- PHYLOGENOMİCS ile/||/<> CLASSİCAL PHYLOGENY

( Phylogenomics tüm genom dizisi ile evrimsel ilişki kurarken İLE classical phylogeny morfolojik özelliklerle evrimsel ilişki kurar )

( Formül: Whole genome phylogeny )


- PHYSICALLY :/yerine FİZİKSEL OLARAK


- PİLOT ÇALIŞMA/PİLOT STUDY[İng.] değil/yerine/= ÖNCÜL ÇALIŞMA


- PLANIMETRİ/PLANIMETRY[İng.] değil/yerine/= DÜZLEM ÖLÇÜMÜ


- PLASTISITE/PLASTICITY[İng.] değil/yerine/= UYUMLANABİLİRLİK


- PLAY :/yerine OYNAMAK


- -PLEGİA/-PLEGY ile/||/<> -PLEXİA

( Paralizi, palsi, felç. İLE/||/<> Paralizi. )


- PLENTY :/yerine BOLCA


- POA/PROOF OF AUTHORITY[İng.] değil/yerine/= YETKİ BELGESİ


- POETRY vs. POEM


- POETRY :/yerine ŞİİR


- POİKİLO- ile/||/<> -TROPE/-TROPİC/-TROPİSM/TROPO-/-TROPY

( Değişik, düzensiz. İLE/||/<> Dönme, döndürücü, dönme ya da değişme eğilimi. )


- POLARITE/POLARITY[İng.] değil/yerine/= KUTUPLULUK


- POLE değil/yerine/= UÇ, UCAY


- POLİ-/POLİO- ile/||/<> POLY- ile/||/<> PLURİ-

( Gri, beyin ve sinir sisteminin gri maddesi ile ilgili. İLE/||/<> Çok, fazla, birçok bölümleri tutan, çok kaynaklı, çok tipli. İLE/||/<> Çok, fazla. )


- POLICY :/yerine POLİTİKA


- POLİSOMNOGRAFİ/POLYSOMNOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= UYKU ÇİZGESİ


- POLITICAL/DIPLOMATIC/MILITARY HISTORY vs. HISTORY


- POLITICALLY :/yerine POLİTİK OLARAK


- POROZİTE/POROSITY[İng.] değil/yerine/= GÖZENEKLİLİK


- PORTFÖY[Fr.] değil/yerine/= PARA CÜZDANI


- PORTRAY :/yerine TASVİR ETMEK


- POSSIBILITY vs. OPPORTUNITY


- POSSIBILITY :/yerine OLASILIK


- POSSIBLY :/yerine MUHTEMELEN


- POTENTIAL vs. PROBABILITY/POSSIBILITY


- POTENTIALLY :/yerine POTANSİYEL OLARAK


- POVERTY :/yerine YOKSULLUK


- POWER OF ATTORNEY ile/ve/||/<> GENERAL POWER OF ATTORNEY ile/ve/||/<> SPECIAL/EXCLUSIVE POWER OF ATTORNEY

( Vekâletnâme. İLE/VE/||/<> Genel vekâletnâme. İLE/VE/||/<> Özel vekâletnâme. )


- POZOLOJİ/POSOLOGY[İng.] değil/yerine/= DOZLAMA BİLGİSİ


- PRATİK değil/yerine/= KOLAY


- PRAY :/yerine DUA ETMEK


- PRECISELY :/yerine TAM OLARAK


- PREGNANCY :/yerine HAMİLELİK


- PRELIMINER/PRELIMINARY[İng.] değil/yerine/= ÖNCÜL | İLK


- PRENS[Fr./İng. < PRINCE] ile/||/<> GİRAY ile/||/<> ARŞİDÜK[Fr. < ARCHIDUC]/ARŞİDUKA ile/||/<> VOYVODA

( Hükümdar ailesinden olan erkeklere verilen unvan. | Bir prensliğin başında bulunan. | Bazı ülkelerde en yüksek "!soyluluk" unvanıydı. İLE/||/<> Kırım hanlarına ve han ailesinden olan prenslere verilen san. İLE/||/<> Avusturya - Macaristan prenslerine verilen unvan. İLE/||/<> Slav dillerinde kumandan ya da prens anlamına gelir. [Osmanlı'da, Eflak ve Boğdan'ı topraklarına katmadan önce bu ülkelerin kralları voyvoda adıyla anılmaktaydı. Osmanlı zamanında aynı terim, Eflak ve Boğdan vilâyetlerine Sultan tarafından tayin edilen valiler için kullanılmaya devam etti. Voyvodalar, Osmanlı'nın kadrolarında sancak beylerine eşit konumdaydı.][Anadolu ve Rumeli'deki resmî Hıristiyan yöneticilere de bu ad verilmiştir.] )


- PRETEND vs. FORGERY


- PRETTY :/yerine GÜZEL, OLDUKÇA


- PREVIOUSLY :/yerine ÖNCEDEN


- PRIMARILY :/yerine ÖNCELİKLE


- PRİMARY İLE SECONDARY İLE TERTİARY İLE QUATERNARY ile/||/<> PROTEİN YAPI SEVİYELERİ

( Protein organizasyon hiyerarşisi. )

( Formül: φ İLE ψ açıları )


- PRIMARY vs. SECONDARY


- PRIMARY :/yerine BİRİNCİL, ANA


- PRIMER/PRIMARY[İng.] değil/yerine/= BİRINCİL


- PRINCIPLE vs./and INTEGRITY


- PRINCIPLE vs./and REGULARITY


- PRIORITY :/yerine ÖNCELİK


- PRİSMATİC COHOMOLOGY ile/||/<> CRYSTALLİNE COHOMOLOGY

( Prismatic cohomology birleşik p-adik kohomoloji kuramıyken İLE crystalline cohomology karakteristik p geometrisi için kohomoloji kuramıdir )

( Formül: Prismatic site )


- PRIVACY :/yerine GİZLİLİK


- PRIVILEGED vs. PRIORITY


- PROBABILITY POSSIBILITY CONTINGENCY


- PROBABLY :/yerine MUHTEMELEN


- PROBLEM vs. DEFICIENCY


- PROBLEM vs. RISKY


- PROFICIENCY[İng.] değil/yerine/= YETERLİLİK


- PROPERLY :/yerine DÜZGÜNCE


- PROPERTY :/yerine MÜLK


- PROPORTION vs./and SYMMETRY


- PROPOSİTİONAL İLE PREDİCATE İLE MODAL İLE FUZZY ile/||/<> MANTIK SİSTEMLERİ

( Farklı mantık türleri. )

( Formül: P ∧ Q → R )


- PROSEDÜREL BELLEK/PROCEDURAL MEMORY[İng.] değil/yerine/= İŞLEM BELLEĞİ


- PROVIDE vs. SUPPLY


- PSG/POLİSOMNOGRAFİ POLYSOMNOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= UYKU ÇİZGESİ


- PSİKOLOJİ/PSYCHOLOGY[İng.] değil/yerine/= ANLIK/ZİHİN BİLİMİ


- PSYCHOLOGY vs. PSYCHIATRY


- PSYCHOLOGY :/yerine PSİKOLOJİ


- PUBLICLY :/yerine ALENEN, HALKA AÇIK


- PULMONER/PULMONARY[İng.] değil/yerine/= AKCİĞER


- PULS/OKSİMETRİ / PULSE OXIMETRY[İng.] değil/yerine/= VURU-OKSİJEN ÖLÇÜMÜ


- PÜLVERİZATÖR[Fr.] değil/yerine/= PÜSKÜRTEÇ/PÜSKÜRTÜCÜ SPREY


- PUŞKİN ve/||/<> GOGOL ve/||/<> GONÇAROV ve/||/<> DOSTOYEVSKİ ve/||/<> TURGENYEV ve/||/<> TOLSTOY ve/||/<> ÇEHOV ve/||/<> GORKİ ve/||/<> ZAMYATİN ve/||/<> BULGAKOV ve/||/<> PASTERNAK

( 1799 - 1837 ve/||/<> 1809 - 1852 ve/||/<> 1812 - 1891 ve/||/<> 1821 - 1881 ve/||/<> 1818 - 1883 ve/||/<> 1828 - 1910 ve/||/<> 1860 - 1904 ve/||/<> 1868 - 1936 ve/||/<> 1884 - 1937 ve/||/<> 1891 - 1940 ve/||/<> 1890 - 1960 )

( )


- PY- ile/||/<> PYEL-/PYELO- ile/||/<> PYL-/PYLE-/PYO-

( Cerahatle ilgili, cerahat olması. İLE/||/<> Böbrek pelvisi ile ilgili. İLE/||/<> Portal venle ilgili. )


- PYTHON ile RUBY


- Q.D./QUAQUE DIE, EVERY DAY[İng.] değil/yerine/= HER GÜN


- Q.İ.D./QUATER İN DİE, FOUR TIMES A DAY[İng.] değil/yerine/= GÜNDE DÖRT KEZ


- Q.S./SUFFICIENT QUANTITY[İng.] değil/yerine/= YETERLİ MİKTARDA


- QUALIFY :/yerine NİTELENDİRMEK, HAK KAZANMAK


- QUALITY vs. BOUNDARY


- QUALITY vs. CAPACITY


- QUALITY :/yerine KALİTE


- QUANTUM COMPUTİNG THEORY ile/||/<> CLASSİCAL COMPUTİNG THEORY

( Quantum computing theory kubit ve kuantum algoritmaları incelerken İLE classical computing theory bit ve klasik algoritmaları inceler )

( Formül: Quantum speedup )


- QUANTUM CRYPTOGRAPHY ile/||/<> CLASSİCAL CRYPTOGRAPHY

( Quantum cryptography kuantum mekaniği ilkelerine dayalı güvenlik sağlarken İLE classical cryptography matematiksel algoritma zorluğuna dayanır )

( Formül: No-cloning theorem )


- QUANTUM FİELD THEORY ile/||/<> CLASSİCAL FİELD THEORY

( Quantum field theory alanların kuantum doğasını tanımlarken İLE classical field theory sürekli klasik alanları tanımlar )

( Formül: Feynman diagram )


- QUANTUM SUPREMACY İLE QUANTUM ADVANTAGE İLE QUANTUM UTİLİTY ile/||/<> KUANTUM ÜSTÜNLÜĞÜ

( Klasik bilgisayarları geçme aşamaları. )

( Formül: 53 qubit Sycamore )


- QUEUİNG THEORY ile/||/<> RELİABİLİTY THEORY

( Queuing kuyruk sistemi, reliability sistem güvenilirlik. )

( Formül: Queue systems İLE system reliability )


- QUICKLY :/yerine HIZLICA


- QUIETLY :/yerine SESSİZCE


- RADYOAKTİVİTE/RADIOACTIVITY[İng.] değil/yerine/= IŞIN ETKINLİK


- RADYOGRAFİ/RADIOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= X-IŞINLI GÖRÜNTÜLEME


- RADYOLOJİ/RADIOLOGY[İng.] değil/yerine/= IŞIN BİLİMİ


- RADYOOPASITE/RADIOPACITY[İng.] değil/yerine/= IŞIN GEÇİRMEZLİK


- RADYOTERAPİ/RADIOTHERAPY[İng.] değil/yerine/= IŞIN SAĞALTIMI


- RAHAT/KOLAY ile KENDİLİĞİNDEN

( EASY vs. SPONTANEOUSLY )


- RÂİ[< RA'Y] ile ...

( Çoban. | Çoban ve kır yaşamını anlatan şiir. )


- RÂÎ/RÂİYE[Ar. < RA'Y] ile RÂÎ/RÂİYYE[Ar.]

( Çoban, sığırtmaç. | Çobansı, çoban ve kır hayatını anlatan şiir. [İng., Fr. PASTORAL] İLE Rü'yet eden. | R harfine ait, r ile ilgili. )


- RAKISHNESS vs. DEBAUCHERY


- RAM/RANDOM ACCESS MEMORY[İng.] değil/yerine/= RASTGELE ERİŞİMLİ BELLEK


- RÂMÎ[Ar. < REMY] ile RÂMÎ[Fars.]

( Atan, atıcı.[ok vs.] İLE Boyun eğici, çok itaatli. )


- RAMSEY THEORY ile/||/<> EXTREMAL GRAPH THEORY

( Ramsey düzen kaçınılmaz, extremal maksimal/minimal. )

( Formül: Inevitable order İLE optimal structure )


- RANK ile/||/<> NULLİTY

( Rank sütun uzayı boyutu İLE nullity çekirdek boyutu. )

( Formül: rank(A) + nullity(A) = n )


- RAPIDLY :/yerine HIZLA


- RARELY vs. SCARCELY


- RARELY :/yerine NADİREN


- RÂY[Ar.] ile RA'Y[Ar.] ile RAY[Fr./İng. RAIL]

( Oy, rey, fikir. | Raca, Hint hükümdarı. | Sancak, bayrak.[< RÂYET] İLE Otlama. | Otlatma, gütme. | Teslim olma. )


- RÂYİHA[Ar.]/BÛY[Fars.] değil/yerine/= KOKU


- READY :/yerine HAZIR


- REAKSİYONER/REACTIONARY[İng.] değil/yerine/= TEPKİSEL


- REAKTİVİTE/REACTIVITY[İng.] değil/yerine/= TEPKİLİLİK


- REALITE/REALITY[İng.] değil/yerine/= GERÇEKLİK


- REALITY :/yerine GERÇEKLİK


- REALITY vs./and NECESSITY


- REALLY :/yerine GERÇEKTEN


- REASON vs. STRATEGY


- RECENTLY :/yerine SON ZAMANLARDA


- RECOVERY :/yerine İYİLEŞME


- REENTRİ/REENTRY[İng.] değil/yerine/= YENIDEN GİRİŞ


- REFRAKTER/REFRACTORY[İng.] değil/yerine/= YANITSIZ | TEPKİSİZ | DUYARSIZ


- REFUSE vs. DENY


- REGENERATİVE BİOLOGY ile/||/<> DEGENERATİVE BİOLOGY

( Regenerative biology doku ve organ yenilenmesini incelerken İLE degenerative biology yaşlanma ve doku kaybını inceler )

( Formül: Stem cell therapy )


- REGULARLY :/yerine DÜZENLİ OLARAK


- REGÜLATÖR/REGULATORY[İng.] değil/yerine/= DÜZENLEYİCİ | AYARLAYICI


- REKTÖR değil/yerine/= BİLİMBEY

( Baş papaz. DEĞİL/YERİNE ... )


- RELATION vs. TO BE IN COMPANY


- RELATION vs./and CLOSENESS/SYMPATHY


- RELATIVELY :/yerine NİSPETEN


- RELIABILITY[İng.] değil/yerine/= GÜVENİLİRLİK


- RELY :/yerine GÜVENMEK


- REPEATEDLY :/yerine TEKRAR TEKRAR


- REPLY :/yerine CEVAPLAMAK


- REPRESENTATIVE DEMOCRACY vs. PARTICIPATIVE DEMOCRACY


- RESEPTİVİTE/RECEPTIVITY[İng.] değil/yerine/= ALABİLİRLİK


- RESPECT vs./and EMPATHY


- RESPIRATUVAR/RESPIRATORY[İng.] değil/yerine/= SOLUNUMSAL


- RESPONSIBILITY :/yerine SORUMLULUK


- RETROSPEKTİF ÇALIŞMA/RETROSPECTIVE STUDY[İng.] değil/yerine/= GERİLEYİK ÇALIŞMA


- REVİR[ALM. < REVIER]/INFİRMARY[İng.] değil/yerine/= SAYRI BAKIM BİRİMİ


- REY değil/yerine/= OY


- REY'[Ar.] ile RE'Y[Ar. çoğ. ÂRÂ]

( Nemâ, galle. İLE Görme, görüş. | Düşünce, fikir. | Oy. )


- REZİL[Ar.] ile/ve/||/<> RÜSVÂ(Y)[Fars.]

( Alçak, adi, utanmaz, hayâsız. İLE/VE/||/<> İtibarsız, ayıpları ortaya çıkarılmış, onursuz, rezil. )


- RF/RADIOFREQUENCY[İng.] değil/yerine/= RADYOFREKANS


- RİBAT ile/ve/||/<>/> KERVANSARAY


- RİJİDİTE/RIGIDITY[İng.] değil/yerine/= KATILIK | KAS SERTLİĞİ | KATI KİŞİLİK


- RIND/REVERSIBLE ISCHEMIC NEUROLOGIC DEFICIT REVERSIBIL[İng.] değil/yerine/= İSKEMIK NÖROLOJİK DEFİSIT, GERİ DÖNÜŞÜMLÜ NÖROLOJİK İSKEMIK OLAY


- ROBUSTNESS İLE MODULARİTY İLE EVOLVABİLİTY ile/||/<> SİSTEM ÖZELLİKLERİ

( Biyolojik sistem tasarım prensipleri. )

( Formül: Sensitivity ~ 1/Robustness )


- ROM/READ-ONLY MEMORY[İng.] değil/yerine/= SALT OKUNUR BELLEK


- ROTATUVAR/ROTATORY[İng.] değil/yerine/= DÖNER


- ROUGHLY :/yerine YAKLAŞIK OLARAK


- RT/RADYOTERAPİ RADIOTHERAPY[İng.] değil/yerine/= IŞIN SAĞALTIMI


- RUCÛ'[Ar.] ile FEY'[Ar.]


- RUDİMENTER/RUDIMENTARY[İng.] değil/yerine/= ARTIK | GELİŞMEMIŞ, GÜDÜK


- RÛ/Y[Fars.] ile RÛY[Fars.] ile -RÛ[Fars.]

( Yüz, çehre. İLE Tunç. İLE "biten, olan" anlamlarına gelerek birleşik sözcükler yapar.[HOD-RÛ: Kendiliğinden.] )


- SÂ' ile SÂ' ile SAA/SİA[Ar. < VÜS'AT] ile -SÂ[Fars.] ile -SÂ/Y[Fars.]

( S harfinin Arapça adı. İLE Bin dirhemlik bir hubûbat ölçeği. İLE Genişlik, bolluk. | Güç, takat. İLE Benzetme edatı olan "âsâ"nın hafifletilmişi.[ANBER-SÂ: Anber gibi. | GAYR-SÂ: Gayır gibi.] İLE "süren/sürücü" anlamlarıyla birleşik sözcükler yapar.[CEBHE-SÂ: Yüz süren. | CEBÎN-SÂ/Y: Alın süren.] )


- SABOTAGE vs. CONSPIRACY


- SAFETY :/yerine GÜVENLİK


- SAĞLAMA ile/ve ONAY

( PROOF vs./and APPROVAL )


- ŞAHIS[Ar.] değil/yerine/= KİŞİ/BİREY


- ŞÂKULÎ değil/yerine/= DÜŞEY


- SALARY :/yerine MAAŞ


- SALDIRAY ile/ve/||/<> BATIRAY ile/ve/||/<> ATILAY ile/ve/||/<> YILDIRAY

( 1939'da, Haliç Tersanesi'nden denize indirilen ve ne yazık ki, 1942'de batan, Türkiye'nin ilk denizaltısı Batıray ile birlikte Atatürk'ün belirlediği öteki üç denizaltının adları... )

( TRT Arşiv - Twitter[1] paylaşımını görmek için burayı tıklayınız...

TRT Arşiv - Twitter[2] paylaşımını görmek için burayı tıklayınız... )


- SAMENESS vs. ANALOGY


- SANAT ile/> VAHİY

( İkisi de, aklın ötesine geçildikten sonradır. )


- SANÎ'[Ar. < SUN] ile SÂNÎ[Ar. < SENY] ile SÂNİ'[Ar. < SUN] ile SÂNİH/A[Ar. < SÜNÛH]

( Görülen iş. İLE İkinci. İLE Yapan/yapıcı, işleyen. | Yaradan, sanat yapıtı olarak meydana getiren. | Allah. | [tüzel] İstisna akdinin borçlusu. İLE Zihin ve düşüncede oluşan, zihne/düşünceye doğan. )


- SANİYE değil/yerine/= İKİNÖY


- SANMA! ile/ve/||/<>/> ANMA! ile/ve/||/<>/> YANMA!

( )


- ŞARAP[Ar.]/MEY[Fars.] değil/yerine/= ÇAKIR/SÜÇİK


- ŞARAP[Ar. < ŞERÂB]/MÜDÂME/MEY[Fars.] ile/değil HAMR


- SARAY ile ABADANA

( ... İLE Eski İran'da, hükümdarların taht salonlarına ve bu salonu içeren, önü sütunlu saraylarına verilen ad. )


- SARAY ile/ve/değil/yerine/<> ÇAYIR-BAYIR


- SARAY ile HATİCE SULTAN SARAYI


- SARAY ile/ve/değil HÜKÜMET KONAĞI


- SARAY ile/ve/değil HÜKÜMET KONAĞI


- SARAY ile İNSAN

( İNSAN )


- SARAY ile/||/<> KASR[Ar.]

( ... İLE/||/<> Küçük saray[sarayın bir küçüğü], köşk. )


- SARAY ile/ve/değil KONAK

( ... İLE/VE/DEĞİL Kışın oturulan ve surun/şehrin içinde olan. )


- SARAY ile/ve/<> KRAL


- ŞART değil KOLAY!


- SATISFY :/yerine TATMİN ETMEK


- SAY[Ar.] değil/yerine/= ÇALIŞMA/EMEK


- SAY ile/||/<> SAYA

( Düz tabaka biçiminde ince, yassı taş, çakıl. İLE/||/<> Yumuşak taş. )


- SAY :/yerine SÖYLEMEK, SAYMAK


- SBRT/STEROTAKTİK VÜCUT RADYOTERAPİSİ STEREOTACTIC BODY RADIOTHERAPY[İng.] değil/yerine/= STEROTAKTİK GÖVDE IŞIN SAĞALTIMI


- SCALABILITY[İng.] değil/yerine/= ÖLÇEKLENEBİLİRLİK


- SCHLEIERMACHER ile/ve DILTHEY


- SCIENCE vs. TECHNOLOGY


- SCOOTER[İng.]/TROTİNET[Fr.] değil/yerine/= KAYKAY

( Bir ayakla üzerine binilip öbür ayakla yeri teperek yol alınan ve bir yönetme kolu ile arka arkaya iki tekerleği bulunan araç ve çocuk oyuncağı. )

Bugün[16 Kasım 2025]
itibarı ile 1.968 başlık/FaRk ile birlikte,
1.968 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(7/9)