
Eşit'liği bulunan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 11.139 başlık/FaRk ile birlikte,
11.139 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(5/46)
- APOLAR/APOLAR[İng.] değil/yerine/= KUTUPSUZ
- APOLET[Fr. < ÉPAULETTE] değil/yerine/= OMUZLUK
( Subaylarda rütbeyi göstermek için üniformaların omuzlarına takılan işaretli parça. | Giysilerin omuzlarına süs olarak takılan parça. )
- APOLYONT KİRAZ[< ZİRAAT 0900][NAPOLYON değil!] ile/ve/||/=/<> AKŞEHİR APOLYONTU ile/ve/||/=/<> SALİHLİ | ALLAH DİYEN ile/ve/||/=/<> DALBASTI ile/ve/||/=/<> FISFIS ile/ve/||/=/<> SCHNEIDERS SPAETKNORPEL | ZEPPELIN | NORDWUNDER ile/ve/||/=/<> FERRORIVA
( Genel ve ziraat terimi. İLE/VE/||/=/<> Afyon bölgesindeki adı/türü. İLE/VE/||/=/<> Manisa bölgesindeki adı/türü. İLE/VE/||/=/<> Malatya bölgesindeki adı/türü. İLE/VE/||/=/<> Çanakkale bölgesindeki adı/türü. İLE/VE/||/=/<> Almanya'daki adı/türü. İLE/VE/||/=/<> İtalya'daki adı/türü. )
- APOPİTOZ/APOPTOSIS[İng.] değil/yerine/= PROGRAMLANMIŞ GÖZE ÖLÜMÜ
- APOR[Fr.] değil/yerine/= ANAMAL/SERMAYE
( Kaynakları itibariyle bir şirkete konulan her türlü sermaye. )
- APOSTERİORİ değil/yerine/= SONSAL/DENEYİME DAYALI
- APOSTROF[Yun.] değil/yerine/= KESME (İMİ)
- APOTEM[Yun.] değil/yerine/= YARI ÇAP
- APOTEOS[Fr.] değil/yerine/= ULULAMA
( Birine karşı gösterilen aşırı ululama, tanrısama. )
- APP/EPLİKEYŞIN/APPLICATION[İng.] değil/yerine/= UYGULAMA
- applicand.[Lat. < APPLICANDUS] değil/yerine/= UYGULAYINIZ
- APREMİDİ[Fr.] değil/yerine/= ÖĞLE SONRASI GİYSİSİ
- APRİL[İng.] değil/yerine/= NİSAN
- APRİORİ değil/yerine/= İLKSEL
- APRİORİ değil/yerine/= ÖNSEL
- APROSEKSİ/APROSEXIA[İng.] değil/yerine/= DİKKATİ SÜRDÜREMEMEZLİK
- APROZODİ/APROSODY[İng.] değil/yerine/= TONLAMA BOZUKLUĞU
- APU/AUXILIARY POWER UNIT[İng.] değil/yerine/= YARDIMCI GÜÇ ÜNİTESİ
- APUKURYA[Yun.] değil/yerine/= ET PERHİZİ
( Et yenilmeyen dönem. )
- aq bull.[Lat. < AQUA BULLİENS] değil/yerine/= KAYNAR SU
- aq. dest.[Lat. < AQUA DESTILLATA] değil/yerine/= ARI SU
- aq. ferv.[Lat. < AQUA FERVENS] değil/yerine/= SICAK SU
- AR/AUGMENTED REALITY[İng.] değil/yerine/= ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK
- AR-GE/R&D RESEARCH AND DEVELOPMENT[İng.] değil/yerine/= ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME
- ARAÇ = VASITA = MEANS, VEHICLE[İng.] = MOYEN[Fr.] = MITTEL[Alm.] = MEZZO[İt.] = MEDIO[İsp.] = VIA, RATIO[Lat.] = (HO) POROS[Yun.] = VESÎLE, VÂSİTA[Ar.] = VESÎLE[Fars.] = MIDDELEN[Felm.]
- ARAM UT ile/= ARAM UT
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Uygur ülkesinin yakınındaki bir Türk kavmi. İLE Bir yer adı. )
- ARAMAK = SEARCH/SEEK/LOOK FOR[İng.] = CHERCHER[Fr.] = SUCHEN[Alm.] = CERCARE[İt.] = BUSCAR[İsp.]
- ARAN ile/= HEYBE
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- ARANJMAN[Fr./İng. < ARRANGEMENT] değil/yerine/= DÜZENLEME
- ARARAT = ARASAT
- ARAZ[Ar.]/SEMPTOM[Fr. < Yun.]/SYMPTOM[İng.] ile/ve/değil/yerine/=/||/<> BELİRTİ
( Sayrının duyumsadığı ve tanımladığı rahatsızlıklar. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/=/||/<> Hekimin gözlemlediği ve ölçtüğü sayrılık göstergeleri. )
- ARAZİ[Ar.] değil/yerine/= YEREY
( Yeryüzünden bir parça. | Yerkabuğunun oluşumu bakımından ele alınan herhangi bir parçası. )
- ARAZİ-İ MEKTUME değil/yerine/= ELE GEÇİRİLMİŞ YEREY
- ARAZİ-İ MEMLUKE değil/yerine/= İYELİ YEREY
- ARAZİİ MEVAT değil/yerine/= İYESİZ YEREY
- ARAZİ-İ MEZRUA değil/yerine/= EKİLEN YEREY
- ARAZİ-İ MİRİYE değil/yerine/= GENERK YEREYİ
- ARAZÖZ[Fr. < ARROSEUSE] değil/yerine/= YOLSULAR
( Yolları ve yol kenarlarındaki yeşillikleri sulamakta kullanılan motorlu araç. )
- ARBEDE[Ar.]/HENGÂME[Fars.]/ÇINGAR[Yun.] değil/yerine/= ÇATIŞMA/HIRGÜR/KAVGA/GÜRÜLTÜ PATIRTI
- ARBİTRAJ[Fr. < ARBITRAGE] değil/yerine/= ARA KAZANÇ
- ARBORİZASYON/ARBORIZATION[İng.] değil/yerine/= KARMAŞIK DALLANMA
- ARCTIC değil/yerine/= KUZEY YERUCU
- ARDIN ARDIN = GERİ GERİ/ARDI SIRA
- ARDRAMATİK[Fr.] değil/yerine/= TİYATRO SANATI
- ARDS/ACUTE RESPIRATORY DISTRESS SYNDROME AKUT RESPIRATUVAR[İng.] değil/yerine/= DISTRES SENDROMU, İVEGEN SOLUNUM SIKINTISI BELİRGESİ
- ARDUTAL/ORDU TAL ile/= HAMAMOTU
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- ARDUVAZ[Fr. < ARDOISE] değil/yerine/= KAYAĞAN TAŞ, kayrak
- AREFLEKSİ/AREFLEXIA[İng.] değil/yerine/= TEPKESİZLİK
- AREOMETRE[Yun. ARAIOS: Sulu, az koyu. | METRON: Ölçü.] değil/yerine/= SIVIÖLÇER
( Bir sıvının, özgül ağırlığını ölçmeye yarayan aygıt. )
- AREST/ARREST[İng.] değil/yerine/= DURMA
- ARGÜMAN[İng. < ARGUMENT]["ARGUMAN" değil!] değil/yerine/= (İKNA EDİCİ, YETERLİ/YETKİN) KANIT | SAV
( Denklem, eşitsizlik, gök nesnesinin hareketlerine ait bir öğenin bağlı bulunduğu değer. | Bir cetvelde, öteki bir sayıyı bulmak için yararlanılan sayı. | Kanıt, delil. )
- ARHAN/ARAHANT[Sansk.] = ARHAT[Palice]
- ARHAT ile/ve/||/=/<> TATHAGATHA ile/ve/||/=/<> SIDDHA ile/ve/||/=/<> MUKTA
( Caynacılık'ta/Jainizm'de, sonsal aydınlanmaya ulaşan kişilere verilen adlar. )
- ARI SIRRI ve/=/<> ALİ SIRRI
( ... VE/=/<> Beyin. )
- ARİFE değil/yerine/= ÖNGÜN
- ARİFE[Ar.] değil/yerine/= ÖNGÜN
- ARINMA/ARINDIRMA ile/ve/=/<> AYDINLANMA ile/ve/=/<> YAPILANDIRMA
( Arınma, duyguların eğitilmesi ve duyarlılık-yetisinin geliştirilmesi için yöntem olarak kullanılmaktaydı. Sanat bu arınmanın yöntemi olarak benimsenmişti. )
( Büyüklüğü tanıyabilmek için olgunlaşmanız, kutsallık için gönlünüzü arındırmanız gerekir. )
( Zaferin sırrı, Arınma ve Bilgi'ye ulaştıktan sonra çalışmaktır. )
( Aydınlanma, kültürden uygarlığa geçiştir. )
( "Bir"deki "Birlik"i ya da "Birlik"in "Bir", "Tek" ve "Bütünsel" oluşunun farkındalığına ulaşmak "Aydınlanma"dır. )
( Aydınlanma, insan aklına güvenmek; onu tanımak ve akla dayalı bir yaşamı gerçekleştirmeyi amaçlar. )
( Aydınlanma, Varlığın Armonik Birliği'nin kavranmasını temel almış; buna bağlı olarak Toplum'un armonik birliğe ulaştırılması ve toplum içndeki kişilerin 'Tekil-Bütünlük'e gelerek 'Bireyleşmesi'ni amaç edinmiştir. )
( İngilizce'de "Enlightenment", Fransızca'da "Enlaitement", Almanca'da "Aufklærung", İtalyanca'da "Essere Illuminato", Osmanlıca'da "Tenevvür", Tasavvuf'ta "İşrak". )
( Tüm ezoterik okullarda Arınma, Aydınlanma ve Sevgi, Bilgeliğin Yöntemi, ortak bir tutum olarak benimsenmiştir. )
( Kavramlar dünyasına giren her insan evrensellikle bağ kurmuştur. Bunun ayırdında olmak, aydınlanmaya başlamak demektir. )
( Ancak anlayış aydınlatır. )
( Aydınlanmış kişi erdemli olmalıdır. )
( Ermişliğin özü, içinde bulunulan AN'ı(şimdiyi) tümüyle kabul etmek ve olmakta olanlarla uyumlanmaktır. )
( Only understanding enlighten. )
( Aydınlanma, felsefi bir kavram olarak XVIII. yy. Avrupa'sında "Akla dönüş akımı" olarak kullanılmaya başlanmış ve döneme adını vermiştir. )
( You must mature to recognise greatness and purify your heart for holiness.
The essence of saintliness is total acceptance of the present moment, harmony vs. things as they happen. )
( PURIFICATION vs./and/=/<> ENLIGHTENMENT )
- ARİTMETİK/İLM-İ HİSAB değil/yerine/= SAYIŞBİLİM
- ARİTMİ/ARRHYTHMIA[İng.] değil/yerine/= DİZEM BOZUKLUĞU
- ARİVİST[Fr.] değil/yerine/= HIRSLI, HARİS
( Ne pahasına olursa olsun hedefine, başarıya ulaşmak isteyen kimse, haris. )
- ÂRİYET değil/yerine/= ÖDÜNÇ, EĞRETİ
- ARJU ile/= ÇAKAL
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- ARK[İng. < ARCH]/ARKUS[< ARCUS] değil/yerine/= YAY
- ARK değil/yerine/= SU YOLU
- ARKAİK değil/yerine/= ESKİCİL
- ARKAİZM değil/yerine/= ESKİCİLLİK
- ARKEOLOG değil/yerine/= ESKİLBİLİMCİ
- ARKEOLOJİ/K değil/yerine/= ESKİLBİLİM/SEL
- ARKEOLOJİ/K değil/yerine/= ESKİLBİLİM/SEL / KAZI BİLİMİ
( Tarih öncesi ve eski çağlardan kalma yapıtları, tarih ve sanat açısından inceleyen bilim. )
- ARKETİP değil/yerine/= İLK ÖRNEK
- ARKİTEKT[Yun.] değil/yerine/= MİMAR
- ARK/KANAL değil/yerine/= SU YOLU
- ARMADA[İt. < ARMATA] değil/yerine/= DONANMA
- AROMA[İt.] değil/yerine/= HOŞ KOKU
- AROMATERAPİ değil/yerine/= KOKU SAĞALTIMI/TEDAVİSİ
- ARREST değil/yerine/= DURMA
- ARŞ ile/ve/= KALP
- ARSA değil/yerine/= DÜZLEK
- ARŞE[Fr. < ARCHET] değil/yerine/= YAY
( Tren, troleybüs, tramvay vb. elektrikle işleyen taşıtlarda telden elektrik akımı almaya yarayan, yukarıya doğru uzanmış demir yay. | Keman yayı. )
- ARSENİK[Fr. < Yun.] değil/yerine/= SIÇANOTU
( Atom numarası 33 ve atom ağırlığı 74.91, yoğunluğu 5.7 olan, atmosfer basıncı altında, 450 °C'de süblimleşen, maden filizlerinde çok yaygın bulunan, metal görünümünde, basit öğe. Simgesi: As )
- ARŞİMET BURGUSU/VİDASI değil/yerine/= SU BURGUSU/VİDASI
( Eskiden kullanılan, su yükseltme düzeni. [Bir ucu suya daldırılan eğik bir borunun, içindeki burgu döndükçe, suyu yükseltir.] )
- ARŞİV[Fr./İng. < ARCHIVE/S] değil/yerine/= BELGELİK
- ART ZAMANLI/DİYAKRONİK değil/yerine/= ART ZAMANLILIK/DİYAKRONİ
( Evrim açısından ele alınan süre içinde birbirini izleyen. İLE Değişik zaman ve evrim açısından incelenen dil olaylarının özelliği. )
- ARTEFAKT/ARTIFACT[İng.] değil/yerine/= KARIŞINTI | PARAZİT
- ARTEFAKT değil/yerine/= GÖRÜNTÜBOZAN | KATIŞKI
- ARTERİYOGRAFİ/ARTERIOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= ATARDAMAR GÖRÜNTÜLEMESİ
- ARTERİYOSKLEROZ/ARTERIOSCLEROSIS[İng.] değil/yerine/= DAMAR SERTLİĞİ
- ARTİFİŞIL[İng. < ARTIFICIAL] değil/yerine/= KURGUSAL
- ARTİFİSİYEL/ARTIFICIAL[İng.] değil/yerine/= YAPAY
- ARTİKÜLASYON[Fr., İng. ARTICULATION] değil/yerine/= EKLEMLEME, EKLEM | BOĞUMLANMA, KONUŞMA SESİ OLUŞTURMA | DİŞLERİN KAPANIŞ İLİŞKİSİ
- ARTİSTİK değil/yerine/= ESİNÇLİ
- ARTVİN =/< LİVANE
- ARZ-TALEP değil/yerine/= SUNUM İSTEM
- ARZUHAL[Ar.] değil/yerine/= DİLEKÇE
( Bir dileği/isteği bildirmek için resmî makamlara sunulan, imzalı ve adresli, pullu ya da pulsuz yazı. )
- AŞ[Azr.] = PİLAV[Tr.]
- ÂŞ[Fars.] değil/yerine/= YEMEK
( Muharrem ayında pişirilen aşure. )
( Yemek, öyle yenilmeli ki, biz onu yemeliyiz. O, bizi yememeli. | Lokma. )
- ASA/ACETYLSALICYLIC ACID[İng.] değil/yerine/= ASETİLSALİSİLİK ASİT (ASPİRİN)
- ÂSÂB değil/yerine/= SİNİRLER
- ASABÎ değil/yerine/= SİNİRLİ
- ASABİ[Ar.] değil/yerine/= SİNİRLİ
( Sinirli. | Sinirsel. | Sinirli bir biçimde. )
- ASABİYE/NÖROLOJİ/NEUROLOGY[İng.] değil/yerine/= SİNİRBİLİM
- ASABİYET değil/yerine/= SİNİRLİLİK
- AŞAĞILIK KOMPLEKSİ değil/yerine/= ALTSANMA
- ASÂLET ve/=/||/<>/>/< HAKKÂNİYET
- ASÂLET[Ar.]/EN[Fars.] değil/yerine/= ÖZYETKİLİK / ÖZYETKİLİCE/ÖZYETKİLİ OLARAK
- ASALI MUKABELEİHİLMİSİL değil/yerine/= KARŞILIKLILIK
- ÂSÂN[Ar.] değil/yerine/= KOLAY
- ASANDAN değil/yerine/= ÇIKAN
- AŞAR/AŞARÎ[Ar.] değil/yerine/= ONDALIK
( Türkiye’de 1925 yılına kadar tarımsal ürünün onda biri oranında aynî olarak alınan vergi. | Ondalık. )
- ÂSÂR-I ATÎKA değil/yerine/= ESKİ YAPITLAR
- AŞAR'İ değil/yerine/= ONDALIK
- ASAYİŞ BERKEMAL değil/yerine/= GÜVENDÜZEN YERİNDE
- ÂSÂYİŞ[Fars.] değil/yerine/= DÜZENLİLİK | GÜVENLİK
( Bir yerin düzen ve güvenlik içinde bulunması durumu. )
- ASAYİŞ değil/yerine/= GÜVENDÜZEN
- ASEFALİ değil/yerine/= BAŞSIZLIK
- ASELÜLER değil/yerine/= GÖZESİZ
- ASEMPTOMATİK/ASYMPTOMATIC[İng.] değil/yerine/= BELİRTISİZ
- ASENDAN/ASCENDING[İng.] değil/yerine/= ÇIKAN | YÜKSELEN
- ASENKRON/ASYNCHRONY[İng.] değil/yerine/= EŞ OĞURSUZ/EŞ ZAMANSIZ/UYUMSUZ/YADINKURUN
- ASEPSİ/ASEPSIS[İng.] değil/yerine/= BULAŞSIZLIK (CANLI DOKUDA MUKOZA, DERİ VB.)
- ASEPTİK/ASEPTIC[İng.] değil/yerine/= BULAŞSIZ
- AŞEVİ/AŞHANE[Fars.]/LOKANTA[İt.]/RESTORAN[Fr./İng. < RESTAURANT] = YEMEK (PİŞİRME/YEME) YERİ
( Yoksullara parasız yemek yedirilen ya da dağıtılan yer, aşhane. | Düğün, nişan vb. toplantılarda, verilecek yemekleri hazırlamak için geçici olarak mutfak gibi kullanılan yer. | Tekkelerde yemek pişirilen yer. )
- ASFİKSİ/ASPHYXIA[İng.] değil/yerine/= HAVASIZ KALMA
- ASGARİ MÜŞTEREK değil/yerine/= ORTAK PAYDA
- ASGARİ ÜCRET[Ar.] değil/yerine/= EN DÜŞÜK ÖDENÇ
- ASGARİ/MİNİMAL/MİNİMUM değil/yerine/= EN ALT
- ASHÂB-I İNTİKAL değil/yerine/= GEÇİNÇ İYELERİ
- ASİDİMETRE[Fr.] değil/yerine/= ASİTÖLÇER
- ÂŞIK/ÂNE değil/yerine/= SEVGEN/CE / SEVGENCİL
- ASİKLİK/ACYCLIC[İng.] değil/yerine/= DÖNGÜSÜZ | DÖNGÜSÜ DÜZENSİZ
- ASIL/ASLINDA[Ar. < ASL] değil/yerine/= ÖZDE/GERÇEKTE
- AŞİLİ değil/yerine/= MİDE SALGISI YOKLUĞU
- ASILSIZ HABER değil/yerine/= GERÇEK DIŞI ÇAV
- ASILSIZ İDDİA değil/yerine/= GERÇEK DIŞI SAV
- ASILSIZ İHBAR değil/yerine/= YALAN BİLDİRİM
- ASILSIZ değil/yerine/= GERÇEK DIŞI
- ASIM = ASMA
( Asma işi/durumu. )
- ASİMİLASYON[Fr. < ASSIMILATION] değil/yerine/= ÖZÜMLEMEK | BENZEŞ(TİR)MEK
( Özümleme. | Benzeşme. | Farklı kökenden gelen azınlıkları ya da etnik öbekleri, bunların kültür birikimlerini, kimliklerini baskın doku ve yapı içinde eriterek yok etme. )
- ASİMPTOT[Fr. < ASYMPTOTE] değil/yerine/= SONUŞMAZ
- ÂŞİNA/LIK değil/yerine/= TANIDIK/BİLDİK / TANIŞIK/LIK
- ASİNERJİ/ASYNERGY[İng.] değil/yerine/= EŞ ETKİMESİZLİK
- ASİNERJİ değil/yerine/= EŞ ETKİMESİZLİK
- ASIR[Ar.] değil/yerine/= YÜZYIL
- ASIR[Ar.] değil/yerine/= YÜZYIL
- AŞİRET değil/yerine/= OYMAK
- AŞIRI değil/yerine/= ÇOK FAZLA
- ASIRLARCA değil/yerine/= YÜZYILLARCA/YÜZLERCE YIL
- ASIRLIK değil/yerine/= YÜZYILLIK
- ASİSTAN değil/yerine/= YARDIMCI
- ASİSTOLİ/ASYSTOLE[İng.] değil/yerine/= KALP DURMASI
- ASİT[İng. < ACIDE] değil/yerine/= EKŞİT
- ASİYANOTİK değil/yerine/= MORARMAMIŞ
- AŞK YAŞAMI ile/ve/=/değil/yerine EŞEYSELLİK/SEKS YAŞAMI
- AŞK ile/ve/||/=/<> AÇIKLIK
- AŞK = (FALL IN) LOVE[İng.] = AMOUR[Fr.] = LIEBE[Alm.] = AMORE[İt.] = AMOR[İsp., Lat.] = HO ER.S, HE FILIA, HE AGAPE[Yun.] = İŞK[Ar., Fars.] = MIN[Felm.]
- AŞK[Ar.] değil/yerine/= SEVİ
- ASKARİS değil/yerine/= YUVARLAK BAĞIRSAK SOLUCANI
- ASKER değil/yerine/= SÜER/SÜ
- ENGELLEM/AMBARGO[Fr.]:
SÜEL/ASKERÎ değil/yerine/= GEÇİMSEL/EKONOMİK değil/yerine/= YÖNETKİL/SİYASİ
- ASKERÎ ATAŞE değil/yerine/= SÜEL ELÇİGE
- ASKERÎ CEZA KANUNU değil/yerine/= SÜEL KIZIT YASASI
- ASKERÎ HAREKAT/OPERASYON değil/yerine/= SÜEL EYLEMGE
- ASKERÎ/SİLAHLI KUVVETLER/ASKERİYE değil/yerine/= SÜEL GÜÇLER/ORDU
- ASKERÎ ŞAHISLAR değil/yerine/= SÜEL KİŞİLER
- ASKERÎ değil/yerine/= SÜEL
- ASKERİYE/ASKERLİK (ŞUBESİ) değil/yerine/= SÜERLİK (BİRİMİ)
- ASKETİZM değil/yerine/= ADANMIŞLIK, ÇİLECİLİK
- AŞKIN/LIK = MÜTEAL = TRANSCENDENT, BEYOND[İng.] = TRANSCENDANT, AU DELÀ DE[Fr.] = TRANSZENDENT, JENSEITS/DAS JENSEITIGE[Alm.] = OLTRE[İt.] = MAS ALLA DE[İsp.] = TRANS, TRANSCENDENS, ULTRA[Lat.] = PERA(N)[Yun.] = MÂVERA/Î[Ar.] = MÂFEVK[Fars.] = BOVENGAAND[Felm.]
- AŞKINSAL = TRANSCENDENTAL[İng., Fr.] = TRANSZENDENTALE[Alm.] = TRANSCENDENTALIS[Lat.]
- ASLA/ZİNHAR[Fars.] değil/yerine/= SAKIN/SAKIN OLA/KESİNKES
- AŞLAMA =/< AŞILAMA
( Aşlama su, aşlama kiraz vb. )
- ASLANLI YALI = SAİD HALİM PAŞA YALISI
- ASLEN değil/yerine/= KÖKÇE/SOYCA
- ASLÎ FAİL değil/yerine/= İLKİL EDİMCİ
- ASLÎ İŞTİRAK[Ar.] değil/yerine/= İLKİL KATILIM
- ASLÎ NÜSHA değil/yerine/= ÖZGÜN BELGE
- ASLÎ ZİLYETLİK değil/yerine/= İYE ELDECİLİK
- ASLÎ değil/yerine/= İLKİL/BİRİNCİL
- ASLÎ değil/yerine/= ÖZYETKİLİ
- AŞNA FİŞNE/HAŞNE FİŞNE = GİZLİ DOST/LUK
- AŞNU = ÖNCE
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
- ASO/ANTISTREPTOLYSIN O[İng.] değil/yerine/= ANTISTREPTOLİZİN O
- ASOSİYASYON/ASSOCIATION[İng.] değil/yerine/= ÇAĞRIŞIM | İLİŞKİLENDİRME
- AŞOZ[Yun.] değil/yerine/= YUVA
( Ahşap gemilerin omurgalarının uzunluğunca ve iki yanında borda kaplamalarının en dar yüzünü yerleştirmek için açılan keskin, sivri köşeli yuva. )
- ASPARAGAS[İng. < ASPARAGUS] değil/yerine/= ŞİŞİRME HABER
- ASPARAINEAE = HELYÛNÎYE
- ASPEKT/ASPECT[İng.] değil/yerine/= GÖRÜNÜŞ
- ASPH/ASSOCIATION OF SCHOOLS OF PUBLIC[İng.] değil/yerine/= HEALTH KAMU SAĞLIĞI OKULLARI DERNEĞİ
- ASPİRATÖR[Fr. < ASPIRATEUR] değil/yerine/= EMMEÇ
( Havadaki duman, is, koku vb. yabancı nesneleri emerek dışarı atan aygıt. | Kendine bağlanan bir kabın içindeki gazı seyreltmeye ya da sıkıştırmaya yarayan, içinden bir sıvı geçirilerek çalıştırılan araç. )
- ASRA/ALTIN ile/= ALTUN
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( "Alt, aşağı" anlamına gelen bir ilgeç. İLE/||/<>/> Altın. )
- ASRÎ/MODERN/MUASIR değil/yerine/= ÇAĞDAŞ
- ASRÎ[Ar.]/MODERN[Fr./İng.] değil/yerine/= ÇAĞDAŞ
( Zamana uygun. )
- ASSI değil/yerine/= YARARLI
- ASSİSTED DEVİCE değil/yerine/= DESTEKLEYİCİ AYGIT
- ASSIT/ASCITES[İng.] değil/yerine/= KARINDA SIVI TOPLANMASI
- ASSİT değil/yerine/= KARINDA SIVI BİRİKİMİ
- ASTERNİ değil/yerine/= GÖĞÜS KEMİĞİ YOKLUĞU
- ASTHO/ASSOCIATION OF STATE AND TERRITORIAL HEALTH OFFICIALS[İng.] değil/yerine/= ULUSAL VE BÖLGESEL SAĞLIK GÖREVLİLERİ DERNEĞİ
- ASTROFİZİK değil/yerine/= GÖKFİZİĞİ
- ASTRONOM[İng.] değil/yerine/= GÖKBİLİMCİ
- ASTRONOMİ[Fr./İng./Lat.]/FELEKİYAT[Ar.] değil/yerine/= GÖKBİLİM
- ASTRONOMİ değil/yerine/= UZAYBİLİM
- ASTRONOMİK[İng.] değil/yerine/= ABARTILI
- ASTRONOMİK değil/yerine/= GÖKBİLİMSEL
- ASTRONOT[Fr. < ASTRONAUTE] = KOZMONOT[Fr. < COSMONAUTE]
( Uzaya çıkan kişi, uzay araştırmacısı. )
- ÂSÛDE[Fars.] değil/yerine/= RAHAT, DİNÇ OLAN | SUSKUN
- SEMÂ[Ar.]/ÂSÜMÂN/ÂSMÂN[Fars.] değil/yerine/= GÖK, GÖKYÜZÜ
- ÂSUMAN[Fars. < ÂSMÂN] değil/yerine/= GÖKYÜZÜ
- ATAK/ATTACK[İng.] değil/yerine/= ANİ GELİŞEN | NÖBET
- ATAKSİ değil/yerine/= SARSAKLAMA
- ATÂLET[Ar.] değil/yerine/= EYLEMSİZLİK/SÜREDURUM
- ATAŞE[Fr. < ATTACHÉ]["ATEŞE" değil! ] değil/yerine/= UZMAN
( Bir elçiliğe bağlı uzman, elçilik uzmanı. )
- ATAŞE[Fr. ATTACHÉ] değil/yerine/= ELÇİGE
- ATAŞMAN/ATUŞMAN/ATTACHMENT[İng.] değil/yerine/= İLAÇ DOKUNDURMA | ISLAK UYGULAMA
- ATASÖZÜ = PROVERB[İng.] = PROVERBE[Fr.] = SPRICHWORT[Alm.] = PROVERBIO[İt.] = PROVERBIO[İsp.]
- ATEL/SPLINT[İng.] değil/yerine/= DIŞTAN KEMIK/EKLEM SABİTLEYİCİ
- ATELEKTAZİ değil/yerine/= AKCİĞER BÜZÜŞMESİ
- ATENÜASYON/ATTENUATION[İng.] değil/yerine/= ETKİ ZAYIFLAMASI
- ATENÜASYON değil/yerine/= ZAYIFLAMA | AZALMA
- ATEROJENEZ/ATHEROGENESIS[İng.] değil/yerine/= DAMAR SERTLİĞİ GELİŞİMİ
- ATEROJENİK/ATHEROGENIC[İng.] değil/yerine/= DAMAR SERTLEŞTİREN
- ATEROSKLEROZ/ATHEROSCLEROSIS[İng.] değil/yerine/= DAMAR SERTLİĞİ
- ATEŞ İSTİDASI ile/ve/=/||/<> BAŞA HASIR YAKMA
- ATEŞ/NÂR değil/yerine/= OD
- ATEŞ değil/yerine/= ISINÇ
- ATEŞ = ÖFKE
( FIRE = ANGER )
- ATIF değil/yerine/= GÖNDERME
- ÂTIFET[Ar. çoğ. AVÂTIF] değil/yerine/= KARŞILIK BEKLEMEDEN GÖSTERİLEN SEVGİ, İYİLİKSEVERLİK
- ÂTIFET değil/yerine/= KUTSEVGİ
- ÂTIL değil/yerine/= SÜREDURAN
- ATILGAN = INTREPID[İng.] = INTRÉPIDE[Fr.] = UNERSCHROCKEN[Alm.] = INTREPIDUS[Lat.]
- ATIM/PULSE, PULSUS[İng.] değil/yerine/= VURU
- ATIMİ/ATHYMIA[İng.] değil/yerine/= DUYGU YİTIMİ
- ATİPİK/ATYPICAL[İng.] değil/yerine/= SIRA/ÖRNEK DIŞI
- ATMAN[Sansk.] = ATTA[Palice]
- ATMOSFER değil/yerine/= ORTAM
- ATÖLYE değil/yerine/= İŞLİKEV
- ATOM(BÖLÜNEMEZLİK) = ATOME[İng.] = ATOME[Fr.] = ATAMUS, INDIVIDIUM CORPUS[Lat.] = (HE) ATOMOS[Yun.] = CUZ'UN LA-YETECEZZA, ZERRE[Ar.] = ATOM, ZERRE[Fars.] = PARAMANU, TANMATRA, ANU[Sans.] = YUANZI[Çince] = GENŞİ[Jap.] = NGUYÊN TU'[Vietnamca] = PARÁNY[Macarca]
- ATOM[Fr./İng. ATOME < Yun.] değil/yerine/= EYCİK
- ATOMAL/ATOMİK değil/yerine/= ATOMSAL
- ATP/ADENOSINE TRIPHOSPHATE[İng.] değil/yerine/= ADENOZİN TRİFOSFAT
- ATRAVMATİK/ATRAUMATIC[İng.] değil/yerine/= ÖRSELEMEYEN
- ATREZİ/ATRESIA[İng.] değil/yerine/= KÖRLENİM
- ATRİYUM/ATRIUM[İng.] değil/yerine/= KULAKÇIK
- ATRİYUM değil/yerine/= KULAKÇIK
- ÂTÛN, BEÇEDÂN, ZÂK, ZÂK-DÂN[Fars.], MEŞÎME[Ar.], RAHİM[Ar.] değil/yerine/= DÖLYATAĞI
- AUGMENTED REALITY[İng.] değil/yerine/= ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK
- AVALOKITESVARA[Sansk.] = KWAN-YIN[Çince] = KWANNON[Jap.]
- AVANE/AVENE[Ar.] değil/yerine/= YARDAKÇI/LAR
( Kötü işlerde birine yardım eden "kişi/ler". )
- AVANS[Fr. < AVANCE] değil/yerine/= ÖNDELİK
( Öndelik. | Oyunda zayıf tarafa önceden verilen geçici üstünlük. )
itibarı ile 11.139 başlık/FaRk ile birlikte,
11.139 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(5/46)