 
                                Dil'deki
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 10.158 başlık/FaRk ile birlikte,
10.158 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
- TABU[Fr. < TABOU] ile/ve/<> TAPU
( Kutsal sayılan bazı insanlara, hayvanlara, nesnelere dokunulmasını, kullanılmasını yasaklayan, aksi yapıldığında zararı dokunacağı düşünülen dinî inanç. | Tekinsiz. | Yasaklanarak korunan [nesne, sözcük, davranış] İLE Bir taşınmazın üstündeki mülkiyet hakkını gösteren belge. | Tapu işlerinin yürütüldüğü kuruluş. )
- TAC- ile/||/<> -TAXİS/-TAXY ile/||/<> COSM-
( Düzenleme, sıra. İLE/||/<> Sıra, düzenlenme, etki. İLE/||/<> Kozmetik, güzellik, düzenli. )
- TAD-TUZ
- TADI-TUZU (OLMAMAK/KALMAMAK)
- TADINI ÇIKARMAK ile/ve SEFASINI SÜRMEK
- TADLANDIRMA/K ve/<> TAÇLANDIRMA/K
- TAFSİL ile/ve İCMÂL
- TAFSİL ile TASNİF
- TAFSÎLÂT[Ar. < TAFSÎL < FASL] ile/ve/< AÇIKLAMA
( ... İLE/VE Etraflıca, uzun uzun açıklamalar. )
- TAGAMGUM[< Ar. GAMGAMA] değil/yerine/= ANLAŞILMAZ SÖZ
- TAGVİYE[<> İGVÂ, çoğ. GAVÂYE] ile/değil TAKVİYE[< KUVVET]
( Baştan çıkarma, azdırma. İLE/DEĞİL Güçlendir(il)me. )
- TAĞYİR[Ar.] değil/yerine/= DEĞİŞTİRME, BAŞKALAŞTIRMA | BOZMA
- TAHAMMÜL EDEMEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< ALIŞAMAMAK
- TAHAMMÜL ETMEK ile/ve/değil MÜSAMAHA GÖSTERMEK
- TAHAMMÜL ile/ve/değil/yerine/||/<> DİRENÇ/İHTİYÂR
- TAHAYYÜL ETMEK ile/ve KIYISINDAN GEÇMEK
- TAHAYYÜL[Ar.] değil/yerine/= HAYALDE CANLANDIRMA
- TAHAYYÜL[Ar.] ile/ve/||/<> RÜYA[Ar.]
- TAHAYYÜL[Ar.] ile TEVEHHÜM[Ar.]
( Hayalde canlandırma. İLE Kuruntuya düşme. )
( "KAYGI değil/yerine SAYGI" yazısı için burayı tıklayınız... )
-  TAHAYYÜZ:
 MEKÂN(EYN) ile/ve/||/<> KONUM(VAZ)
- TAHDİDAT[Ar.] değil/yerine/= SINIRLAMALAR
- TAHFİF ile/ve/||/<>/> TAHRİF
( Hafifletme. İLE/VE/||/<>/> Bir şeyin aslını bozma; değiştirme. | Bir sözcük ya da tümceyi değiştirip bozma, üzerinde oynayarak anlamı değiştirme. )
- TAHFİF değil/yerine/>< TÂZİM
- TÂHİR[Ar.] ile/ve/||/<> TEZKİYE[Ar.]
( Temiz. İLE/VE/||/<> Temize çıkarma, aklama. | Birinin iyi bir insan olduğunu kendini tanıyanlardan soruşturarak ortaya çıkarma. )
- TAHİR ve/= CATHERINE[< CATHARSIS]
- TÂHİR ile/ve/değil/yerine/||/<>/</> TAYYİB
( Temiz. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> İyi, güzel, hoş. )
- TAHKİK ile/ve/||/<> TETKİK
( Soruşturma. İLE/VE/||/<> İnceleme. | Araştırma. )
- TAHKİR ile/değil/yerine TENKİT/TENKİD
( Bir kaçıştır.[kendinden, utancından, küçüklüğünden] İLE/DEĞİL/YERİNE Bilmeyi zorunlu kılar. )
- TAHLÎF[< HALEF] ile TAHLÎF[< HALF]
( Birini kendi yerine bırakma. İLE Yemin ettirme. | Yargıcın, taraflardan birine yemin ettirmesi. )
- TAHLİL ile/ve TERKİB
- TAHLİL ile TESPİT
- TAHMİN[Ar.] ETMEK değil/yerine/= ÖNDEYİLEMEK
- TAHMİN ile/ve/değil TEMENNİ/DİLEK
- TAHMİNİ ile TAKRİBİ
- TAHRİFAT TAHRİBAT
- TAHRİK[Ar.]/PROVOKASYON[Fr.] / PROVOCATION/PROVOKE[İng.]["PROVAKE" değil!] değil/yerine/= KIŞKIRTMA/KIŞKIRTI
- TAHRİK ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> TAHRİP
- TAHRÎR ile TAKRÎR
( Yazma, kitabet, kompozisyon. İLE Yerleştirme, yerleştirilme. | Anlatma, ders verme. | Önerge. | Tapu dairesinde taşınmaz malını başkasına sattığını ya da ipotek ettiğini söyleme. )
( Bilginin tarihselleştirilmesi. İLE ... )
- TAHSÎN[< HÜSN] ile TAHSÎN[< HISN]
( Güzel bulup takdir etme, beğenip alkışlama. | Güzelleştirme, güzel kılma. İLE Kale gibi sağlamlaştırma. )
- TAHSİS (ETMEK) ile/ve/değil/<> TESİS (ETMEK)
- TAHŞİYE[Ar. < HAŞY] ile TAHŞİYE[Ar. < HAŞYET]
( Hâşiye yazma. | Dipnot yazma, çıkma yapma. İLE Ürperme, ürpertilme. )
- TAK TAK (VURMAK)
- TAK TUK (GÜRÜLTÜ YAPMAK)
- TAKTİR ile TAKDİR
- TÂKAT değil/yerine/= GÜÇ
- TAKAYYÜD[< KAYD] ile TEKAÜD[< KUUD]
( Bağlanma, bağlı olma; Çalışma, çabalama, uğraşma, üstüne düşme; Dikkatli davranma. İLE Karşılıklı oturma; Emekliye ayrılma, emeklilik. )
- TAKDİM-TEHİR[Ar.]/METATEZ[Fr. < Yun.] değil/yerine/= GÖÇÜŞME
( Bir sözcük ya da rakamlar içinde, birbirini izleyen iki sesbirimin/rakamın yer değiştirmesi. [Türkçe'de, daha çok, r ya da l ünsüzünün bulunduğu sözcüklerde, birinci hecenin başındaki ses, birbirinin yerine geçer. Kibrit > kirbit, çömlek > çölmek] )
- TAKDİM[Ar.] değil/yerine/= TANITMA
( Bir şeyi, karşılıksız olarak birine verme, sunma. | Tanıtma, tanıştırma. | Öne alma, önceye alma. )
- TAKDİR[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GERİBİLDİRİM
- TAKDİR ile/ve KUDRET ile/ve MAKDUR ile/ve KADER
- TAKDİR ile/ve/||/<> TASARRUF
- TAKDİR ile/ve TAYİN
- TAKDİR ile/ve/<> TEŞHİS
- TAKI ile TAKI
( Çoğunlukla evlenen ya da nişanlanan birine armağan olarak verilen küpe, bilezik, yüzük, zincir gibi şeylerin tümü. | Kadınların ziynet eşyası, asım takım. İLE Adın, başka bir sözcük ile ilgi kurmak üzere aldığı durum eki. | Tümceler ile sözcükler arasında ilişki kurmaya yarayan sözcükler. )
- TAKILMA ile/ve TIKANMA ile/ve TUTUKLUK | ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKİLEM
- TAKILMA(MA)K ile/değil/yerine ÜSTÜNDE DUR(MA)MAK/ÖNEMSEMEK
( Takılmayan[bilen], "takılma" demez; ancak ve ne yazık ki takılan[bilmeyen], "takılma" der. )
- TAKILMA ile/ve/||/<> BÜYÜTME
(  )
 )
- TAKILMA ile/ve/||/<> KAFAYI BOZMA
- TAKILMAK ile/ve/değil/yerine BAĞLANMAK
- TAKILMAK ile/||/<> SARDIRMAK
- TAKIM TAKIM
- TAKIM-TAKLAVAT
( Anlamını, bilenler bilir. )
- TAKIM ile EKİP ile TİM
- TAKINILDI ile/değil TAKILINDI
- TAKİP ETMEK ile DENETLEMEK
- TAKİP ETMEK ile/yerine/değil İÇİNDE (PARÇASI) OLMAK
- TAKIP TAKIŞTIRMAK
- TAKIR TAKIR (BOŞ/DEVRİLMEK/SAYDIRMAK)
( Yoklukta. )
- TAKIR TUKUR
- TAKIR-TUKUR
- TAKKADAK değil/yerine/= ÇABUCAK
- TAKLAYA GELMEK ile TUFAYA DÜŞMEK
- TAKLÎDEN[Ar.] ile TAKLÎDÎ[Ar.]
( Tıpkısını, benzerini yaparak. | Gülünç tarafını belirterek. İLE Taklitle yapılan.[SAVT-İ TAKLÎDÎ | Fr. ONOMATOPÉE] )
- TAKLİT ile/yerine HAKÂ
- TAKLİT ile/ve/değil/yerine/||/<>/> TEKRAR
- TAKMA KAFANA! ile/değil/yerine HIZLI GEÇ!
- TAKRÎBEN ile TAKRÎBÎ
( Aşağı yukarı, yaklaşık olarak. İLE Yaklaşık. )
- TAKRİBÎ/TAKRÎBEN değil/yerine/= YAKLAŞIK
- taksîm[< kısm] ile/ve/değil/<> Taksim
( [mat.] Bölme, parçalara ayırma. | Bölüm. | Bölü. İLE/VE/DEĞİL/<> İstanbul'un ve Gezi Parkı'mızın merkezi, değerlerimizin simgesi. [Her yer Taksim! Her yer diriliş!] )
- TAKSİM ile/ve/||/<>/> TASNİF ile/ve/||/<>/> TAKDİM
( Böl[ümle]mek. İLE/VE/||/<>/> Sınıflandırmak. İLE/VE/||/<>/> Sunmak. )
- TAKSİM ile/ve/||/<>/> TASNİF ile/ve/||/<>/> TERTİP
( Tüm tasnifler, aklîdir. Çünkü, doğada, tasnif[sınıflandırma] diye bir şey yoktur/olmaz. )
- TALEP/TÂLİP değil/yerine/= İSTEK/İSTEYEN
- TÂLİ değil/yerine/= İKİNCİL
- TALİH ile BAHT ile GÖNENMEK
- TALİH ile/ve/= TA'Lİ(İKİNCİL)
- TALİHSİZ ile/ve/||/<>/> TARİFSİZ
- TÂLİK[Ar. TA'LİK < ALAK] ile TÂLİK[Ar. TA'LİK] ile TALİKA[Bulg. TALİGA < Mac.] ile TÂLİK'UT TÂLİK(ÂT)[Ar.]
( Asma, asılma. | Bir koşul ile bağlama, bir konuyu başka bir konuya bağlı kılma. | Belirli bir zamana bırakma, geciktirme, erteleme. İLE Îran'da XI. ve XII. yüzyılda tevkî ve rikā' yazılarından geliştirilmiş bir yazı çeşidi.[Türkçe'de nestâlik yazıya da tâlik denmiştir.] İLE Dört tekerlekli, üstü kapalı bir çeşit hafif at arabası. İLE Bir kitabın bazı yerlerini açıklamak ve eleştirmek amacıyla sayfa kenarlarına konan ya da ayrıca bir risâle biçiminde yazılan notlar. )
- TÂLİKAT[Ar.] ile/ve/||/<>/> MÜBÂHASAT[Ar. < MÜBÂHESE]
( Bir kitabın bâzı yerlerini açıklamak ve eleştirmek amacıyla sayfa kenarlarına konan ya da ayrıca bir risâle biçiminde yazılan notlar. İLE/VE/||/<> Bir konu üzerine iki ya da daha fazla kişinin kendi arasında yaptığı konuşmalar. | Bahse girişmeler. İddialı ve karşılıklı konuşmalar. )
- TALİKAT ile TARİKAT
- TALİP[< TALEP] ile/ve/||/<>/> TALİM
- TALTİF[Ar. < LÛTF çoğ. TALTÎFÂT] değil/yerine/= ÖDÜLLENDİRME
( LÛTUFLAR, İHSANLAR)] ile ABCDEF ( GÖNÜL OKŞAMA, GÖNLÜ HOŞ ETME ] YUMUŞATMA,YUMUŞATACAK BİR İLÂÇ KULLANMA ] RÜTBE, NİŞAN, MAAŞ ARTIRIMI GİBİ ŞEYLERLE SEVİNDİRME )
- TAM DOĞRU DEĞİL değil PEK DOĞRU DEĞİL
- TAM EMİN OLMAK değil EMİN OLMAK
- TAM İFADE/MESAJ ile/ve EKSİKLİ İFADE/MESAJ ile/ve META İFADE/MESAJ
( Gözlem. Düşünce. Duygu. İstek. Sınır/Sonuç. )
- TAM İKİLEME ile YARI İKİLEME
- TAM OLARAK ... değil/yerine YETERİ KADAR ...
- TAM ÜSTÜNE BASMAK ile CUK OTUR(T)MAK
- TAM, DOĞRU VE DÜZENLİ YAZMAK ile/ve VURGULU KONUŞMAK
- TAMAM değil/yerine/= PEKİ/OLUR
- TAMAMEN "BOMBOŞ" değil TAMAMEN BOŞ (ya da BOMBOŞ)
- TAMAMEN ile/değil/yerine BÜYÜK ORANDA
- TAMAMEN ile SADECE
- TAMAMEN ile SONUNA KADAR
- TAMAMLA(N)MAK ile/ve/<> BÜTÜNLE(N)MEK
- TAMAMLAMAK ile YERİNE GETİRMEK
- TAMAMLANMIŞLIK ile/ve/||/<> SONSAL
- TAMAMLAYAMADI değil TAM ANLAYAMADI
- TÂMÂT-I CÜHELÂ[Fars.] ile TÂMÂT/SÖZ
( Cahillerin, saçmasapan sözleri. )
- TAMI TAMINA
- TAMİLLER ile/ve/<>/>< SEYLAN'LILAR
( Hindistan'ın güneyinden Sri Lanka'ya göç eden ilk Tamiller ve Seylan'lılar, yıllar boyunca birbiriyle savaşmışlar. Sri Lanka'nın tarihte yerini alması ise, III. yüzyılda, başkenti Anuradhapura'dan, Buda felsefesini yayan ve bütün adayı denetimi altına alan Kral Tissa ile gerçekleşmiştir. Tamiller ile girişilen çatışmalarda, Seylan'lılar galip gelmiştir. Monarşi, dinin yayılmasını kolaylaştırmış, ülkeyi  geliştirmiş, anıtlar, tapınaklar ve sulama düzenekleri kurulmuştur.
XIII. yüzyıldan sonra, sulama düzeni kötüleştiği ve azınlıkta kalan Tamiller, gittikçe daha fazla baskı yaptığından dolayı, ada halkı, başkenti sürekli değiştirmiş ve adanın güneyine çekilmek zorunda kalmıştır.
Sri Lanka adası, tarihi boyunca işgalcilerin, Portekiz'li, Hollanda'lı ve İngilizler'in akınına uğramış. Uzun yıllar, İngiltere'ye bağlı bir sömürge olarak kalmış. XIX. yüzyılda alevlenen milliyetçilik hareketleri sonucu, Hindistan'ın paralelinde, 1947 yılında, herhangi bir çatışmaya girmeden bağımsız devlet olmuştur. )
( Sri Lanka'nın yakın tarihinde önemli bir yeri olan Dias Bandaranaike, 1951 yılında, "Sri Lanka Özgürlük Partisi"ni kurarak iktidara gelmiştir. Sinhali milliyetçiliğini ve Budizm'i savunan sosyalist çizgide bir siyaset süren Bandaranaike, ülkesinin resmî dilini, İngilizce'den Sinhali diline çevirmiştir.
[1959 yılında bir suikasta kurban gidince, dul eşi Sirimavo Bandaranaike, iktidarı devralmış ve eşinin siyasetini devam ettirmiştir. 1994 yılına kadar ve dünyanın ilk kadın önderi olarak Sri Lanka'yı yönetmiştir.] )
- TAMİR ile TELÂFİ ile TASHİH[< SIHHAT]
- TÂMİRHANE[Ar.] değil/yerine/= ONARIM YERİ
- TAMLAMA ile/ve/değil/||/<>/< ÖNERME
- TAMLAMA ile TAMLAYAN ile TAMLANAN
( Bir adın, başka bir ad, adıl[zamir] ya da ön adla[sıfat] birlikte oluşturduğu sözcük öbeği, düzenleme[terkip]. İLE Tamlamalarda temel olan bir adın anlamını açıklayan ad, adıl[zamir] ya da adıl[sıfat], belirten. İLE Tamlamada anlamı belirtilen, açıklanan ad, belirtilen, mevsuf. )
- TAMLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TANIMLAMA
- TAMLAYAN DURUMU ile ...
( GENITIVE CASE )
- TAMLAYICI ile ...
( COMPLEMENT )
- TAMTAKIR ve/||/<>/= BOMBOŞ
( İçinde bulunması gereken şeylerden hiçbiri bulunmayan, bomboş. )
- TANE TANE/CEV CEV[Fars.]
- TANE ile/değil KİŞİ
- TANGA ile/değil TANGO
- TANGIR TANGIR
- TANGIR-TUNGUR ile TANGIRDAMA ile TANGIRTI
( ... İLE Nesnelerde/n kuru ve gürültülü ses çık(ar)ma. İLE Nesnelerden çıkan kuru ve gürültülü sesin adı. )
- TANI! ve/<> UYUMLU OL! ve/<> MUTLU YAŞA!
- TANI ile/ve/||/<> TANIM
- TANIKLIK ile/ve/||/<>/> TANIŞIKLIK
- TANIM ÇEŞİTLERİ'Nİ
- TANIM, TARİF = TA'RÎF = DÉFINITION
-  TANIM:
 "UZUN" ile/değil/yerine KAPSAMLI
( Tanımın uzunu olmaz! Kapsamlı olduğundan dolayı ilgisizlerin "zihin ve dilinde", "uzun" diye ifade etmeleri kendi yetersizliklerini gizleme girişimi olabilir belki/çoğunlukla. )
- TANIM ile/ve/||/<> BİLGİ
( Kavranılanlar[durumlar/olgular] için geçerli olan. [Kavramaya hizmet edenler için.] İLE/VE/||/<> Nesneler için geçerli olan. )
- TANIM ile/ve/değil/||/<>/< DURUM
- TANIM ile/ve/||/<>/> DURUM
- TANIM ile/ve/değil EŞİK
- TANIM ile/ve/||/<> GÖSTERGE
- TANIM ile/ve/||/<> KURAL
- TANIM ile/ve/<> NEDEN
( Tanım, nedene giden, en kısa yoldur. )
- TANIM ile/ve/||/<>/< TANIMIN TANIMI
( Bir kavramın niteliklerini eksiksiz olarak belirtme ya da açıklama. İLE/VE/||/<>/< Her parçasını içinde barındırabilen/birleştiren, dışında kalanlara engel olan.[Efrâdını câmî, ağyârını mânî.] )
- TANIM ile TESPİT
- TANIM ile/ve/=/||/<>/< ÜÇLEME
- TANIMAK ile/ve TANIMLAMAK
- TANIMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< TANIYANI(ZİHNİ) TANIMAK
- TANIMAZLIK ile TANIMAMAZLIK
- TANIMLAMA ile/ve/||/<>/> SINIFLAMA
- TANIMLAMA ile/ve/<> SINIRLAMA
( Sınırlama doğal olmalıdır. Durumun ve kişinin kendinin koyduğu kısıtlamalar fazla sıkı ya da fazla gevşek olduğu takdirde söz edilen doğallık duygusu hissedilemez. )
- TANIMLAMA ile/ve/> TAMAMLAMA
- TANIMLAMAK ile/ve/||/<>/> BELİRLEMEK
- TANIMLAMAK ile/ve/||/<>/> KONUMLANDIRMAK
- TANIMLAMAK ile/ve/<> NİTELEMEK
- TANIMLAYICI ile/ve/||/<>/> TAMAMLAYICI
- TANITLAMA = BURHAN = DEMONSTRATION[İng., Alm.] = DÉMONSTRATION[Fr.] = DEMONSTRATIO[Lat.] = DEMOSTRAR[İsp.]
- TANITMA ile/ve/<> YAYGINLAŞTIRMA
- TANRILAŞTIRMAK ile/değil/yerine BAŞATLAŞTIRMAK
- TANRILAŞTIRMAK ile TANRISALLAŞTIRMAK
-  TANTANA[Ar.] ile/ve/||/<> TATAVA
 ile/değil/yerine 
TERÂNE[Fars.]
( Görkem. | Gürültü patırtı, kuru gürültü. | Gereksiz, boş söz. İLE/VE/||/<> Çok fazla söz. İLE/DEĞİL/YERİNE Ezgi, nağme, uyum, makam. | Dört dizeden oluşan, birinci, ikinci ve dördüncü dizeleri, birbiriyle uyaklı olan şiir. | Tekrarlana tekrarlana, usanç verici bir durum alan söz. )
- TANZİM/AT ile/değil TAZMİN/AT
- TANZİM ile TERTİP
- TAPİ ile/ve PATA
- TAPINCAK/SANEM[Ar.]/PUT[Fars. < BUT]/FETİŞ[İng. FETISH | Fr. < FETICHE] ile/ve/değil/||/<>/> KÜLT[İng. CULT | Fr. CULTE]
( Bazı ilkel toplumlarda doğaüstü güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı ya da cansız nesne. | Haç. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Din. | Yerel özellikler taşıyan dinî törenler. | Belirli bir dönemde yoğun ilgi gören. [yapıt/kitap/film vb.] )
- TAPINMA ile/ve/<>/> ADANMA
( Dinde. İLE/VE/<>/> Sanatta. )
- TAPOGRAFİK değil TOPOGRAFİK
- TAPON[Fr.] değil/yerine/= NİTELİKSİZ, ESKİ, ELDE KALMIŞ
- TARAFTÂR değil/yerine/= YANDAŞ
- TARAMA ve/||/<>/> TANIMA
- TARAS değil TERAS[Fr. < TERRASSE]
( Bir yapının damında çevresi, üstü açık yer, ayazlık, taraça. | Damın, genellikle çamaşır sermeye yarayan ve üstü çinko ile döşeli bulunan düz bölümü, tahtaboş. | Seki. )
- TARİF EDİLEMEZ ile/yerine/değil/ve DUYULARA GETİRİLEMEZ
- TARİF-İ LAFZÎ ile TARİF-İ İSMÎ ile TARİF-İ HAKİKÎ
- TÂRİF[Ar.] değil/yerine/= TANIM
- TARİF[Ar.] ile/ve/||/<> TASVİR[Ar.]
( Ne[< kavram.] İLE/VE/||/<> Nasıl[< bilim]. )
- TARİF ile TAVZİH
-  TARİH ANLATIRKEN:
 ...DI'LI ANLATIM ile/yerine/değil ...MIŞ'LI ANLATIM
-  TARİH BİLGİSİNDE:
 USÛL ve/||/<>/> KAVÂRİN ve/||/<>/> AHVAL ve/||/<>/> HAVÂDİS
( Yöntemler. VE/||/<>/> Yasalar. VE/||/<>/> Durumlar. VE/||/<>/> Haberler. )
- TARİH OLMAK ile/ve TARİHE MAL OLMAK
-  TARİH: 
OLGUSAL ile/ve/||/<> KAVRAMSAL
-  TARİH:
 "GEÇMİŞ" değil YARIN
( Tarih, geçmiş değil yarındır! )
- TARİH/TÜRKÇE YAZILIMI değil TARİH YAZIMI
- TARİH ile/ve KÖKEN
- TARİH ile/ve/||/<> TİN
- TARİH ile/ve/||/<>/< UNUTULMUŞ TARİH
( | )
- TARİHSEL/LİK ile/ve/<> KATMANLI/LIK
- TARÎK el-TAKVÎM ile/ve/<> TARÎK el-LUZÛM ile/ve/<> TARÎK el-KIYÂM ile/ve/<> TARÎK el-NİSBE
( Osmanlı dönemi Türk filozofu Taşköprülüzâde'ye (ö. 1561) göre ayıklama/soyutlama eylemi açısından bir önermede, konu ile yüklem ilişkisinin türleri:
"X, Y'dir." denildiğinde, bir yüklem olarak Y,
1. Ya bizâtihi yüklendiği X'ten
2. Ya da X'in dışındaki başka bir nesneden
ayıklanır/soyutlanır.
Birinci durumda Y
i. ya X'in kurucu unsurlarından;
ii. ya da X ile Y arasındaki zâtî gereklilikten/zorunluluktan ayıklanır/soyutlanır.
İkinci durumda ise Y
i. ya dış-dünyada, X ile var olan
ii. ya da dış-dünyada, X'e nispet edilen bir durumdan ayıklanır/soyutlanır.
1. i.'ye "Kurucu unsurlarına ayırma yöntemi"[Tarîk el-takvîm];
1. ii.'ye "Gereklilik(zorunluluk) yöntemi"[Tarîk el-luzûm]
2. i.'ye "Kâim olma yöntemi"[Tarîk el-kıyâm]
2. ii.'ye ise "Nispet yöntemi"[Tarîk el-nisbe] adı verilir. )
- TARTIŞILMASI GEREKEN ile/ve/değil/||/<>/< TEMELLENDİRİLMESİ GEREKEN
- TARTIŞMA" KONUSU ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ARAŞTIRMA KONUSU
- TARTIŞMA ile/ve/değil/yerine ATIŞMA
- TARTIŞMAK GEREKİR ile/değil TARTIŞMA GEREKTİRİR
-  TARTIŞMALI NEDEN SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI:
 YANLIŞ NEDEN ile/ve/||/<> ÖNCESİNDE ile/ve/||/<> ORTAK ETKİ ile/ve/||/<> GÖZDEN KAÇIRILABİLİR NEDEN ile/ve/||/<> YANLIŞ YÖN ile/ve/||/<> KARMAŞIK NEDENLER
- TARTIŞMALI" ile/ve/<> GÜÇSÜZ/YETERSİZ
-  TARTIŞMAYI:
 AÇMAK/AÇAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/> BİTİRMEK/BİTİREN
- TÂRZ-I MEFSÛL[Ar.] ile ...
( Kesik kesik tümcelerle söz söyleme. )
- TARZ ile ÜSLÛP
- TAŞ, YERİNDE AĞIRDIR ile/ve/||/<> HER 'HOROZ', KENDİ ÇÖPLÜĞÜNDE ÖTER
- TASA ile KAYGI/ENDİŞE
- TASARI ile/ve/değil/yerine/||/<>/< UZLAŞI
- TAŞARON değil TAŞERON
-  TASARRUF" (İDDİASI/SAFSATASI):
 "DİLDE" değil SÖZCÜKTE
- TASAVVUF/KELÂM/İSLÂM'DA
- TASAVVUR(KAVRAM) ile/ve/||/<> TASDİK(YARGI) ile/ve/||/<>/< İHTİYÂR ve İRÂDE
( Yargısız kavram. İLE/VE/||/<> Yargı ile birlikte bulunan kavram. Yargı/hüküm içermesi gereken kavram/tasavvur. İLE/VE/||/<>/< ... )
( Kavram. İLE/VE/||/<> Önerme + Çıkarım. İLE/VE/||/<>/< ... )
( NEDİR? - HANGİ? ile/ve/||/<> HEL - LİME ile/ve/||/<>/< ... )
( MA - EYYU ile/ve/||/<> -MIDIR? - NİÇİN? ile/ve/||/<>/< ... )
( - Felsefecilere(hukemaya) göre Tasavvur:
 * Çıplak/salt/yargısız tasavvur[Tasavvur-ı sazic]
 * Yargıyla birlikte bulunan tasavvur[Tasavvur mea hükm(in)]
- Kelâmcılara(mütekellime) göre Tasavvur:
 Tasavvurat-ı Selâse + Hüküm = Kaziye = Tasdik )
- TASDÎK değil/yerine/= ONAY
- TASDİK ile TAKDİR
- TASFİR değil TASVİR
- TASHİH[< SIHHAT]["TAHSİH" değil!] ile/ve/değil/yerine/+/> TEKMİL
- TASHİH[< SIHHAT] ile/ve/<> TÂDİL
- TASHÎH[Ar. < SIHHAT]["TAHSİH" değil!] ile DÜZELTME/DÜZELTİ
- TASHİH ile SANSÜR
- TAŞI GEDİĞİNE KOYMAK ile CUK OTURTMAK
- TASI-TARAĞI (TOPARLAMAK)
- TAŞI-TOPRAĞI (ALTIN)
- TAŞIMAK ile YÜKLENMEK
- TAŞLAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< HAŞLAMAK
- TAŞMA ile/ve/<> "KUSMA"
- TASNİ[Ar.] değil/yerine/= YAPINTI
( Gerçekle çeliştiğini, gerçekliğe uymadığını bile bile tasarlanan şey, hayal gücüyle yaratılmış olan şey. | Bilgi kuramında ve varlıkbilimde, gerçeğe uymayan, ancak belirli bir kuramsal ya da kılgılı amaç için kullanılması sakıncasız olan tasarım. )
- TASNİF ile/ve/||/<>/> TASHİH
- TAŞRA değil/yerine DIŞARLIK
( Bir ülkenin başkenti ya da en önemli kentleri dışındaki yerlerin tümü. )
- TASRİH[Ar.] değil/yerine/= BELİRTME
- TASTAMAM
- TASTİK değil TASDİK
- TASVİP/ONAMA ile/ve TASDİK/ONAY
- TASVİR ile/ve/||/<> TASAVVUR
- TAT değil TAD
- TATBÎK(AT) değil/yerine/= UYGULAMA
- TATMİN ve/||/<> İKNÂ ve/||/<> RIZÂ
- TAV'AN VE KERHEN değil/yerine/= HEM İSTEYEREK, HEM DE İSTEMEYEREK
- TAVAF değil/yerine/= ÇEVRİNME
- TAVASSUT[Ar.] değil/yerine/= ARACILIK, ARA BULMA, ARACILIK ETME
- TAVIR ile EDÂ
- TÂVİZ VER(ME)MEK ile GERİ ADIM ATMA(MA)K
- TÂVİZ VERMEK/VERMEMEK ile/ve/||/<> KAPI ARALAMAK/ARALAMAMAK
- TAVLAMAK ile KAFALAMAK
- TAVSİYE değil/yerine/= SALIK VERME
- TAYİN ile/ve TAHSİS
( Ne olduğunu anlama, gösterme, belirtme, kararlaştırma. | Atama. İLE Bir şeyi, bir kişiye ya da bir yere ayırma. )
- TAYİN ile TAKDİR
- TAYMİNG/TIMING yerine ZAMANLAMA
- TAYT ile/değil TAYF
( Bacakları sıkı saran özel kumaştan yapılmış bir pantolon türü. | Sızmaz, su geçirmez bir kumaştan yapılmış şort giyecek. İLE Birleşik bir ışık demetinin bir biçmeden geçtikten sonra ayrıldığı yalın renklerden oluşmuş görüntü. )
- TAZYİK[Ar.] değil/yerine/= BASINÇ
- TAZZİK değil TAZYİK
- TBT değil/yerine/= HGG
( "Throw Back Thursday" DEĞİL/YERİNE/= Hey Gidi Günler. )
- TE'FÎK[Ar. çoğ. TE'FÎKÂT] ile TEVFÎK[Ar.] ile TEVFÎK["TEYFÎK" değil!][Ar. < VEFK | çoğ. TEVFÎKAT]
( Yalan söyleme. | Yalan, iftira etme. İLE Elçilikle yollama. İLE Uydurma, uygunlaştırma. | Allah'ın yardımına kavuşma. | Bir kırılmada kırılan parçaları birbirine geçirme. | Tezat yapmadan, bir sözcüğün anımsattığı başka sözcükleri de aynı ibarede söyleme. )
- TE'KÎD[Ar. < EKD | çoğ. TE'KÎDÂT] ile TENKÎD[Ar. < NAKD | çoğ. TENKİDÂT]/İNTİKAD[doğrusu!]["ka" uzun okunur][Ar. çoğ. İNTİKADÂT]
( Sağlamlaştırma. | Üsteleme, bir iş için önceden yazılan bir yazıyı tekrarlama. | [dilb.] Pekiştirme.[Fr. INTESIF] İLE Bir konuya ait yazıyı ya da eseri değer bakımından gözden geçirme, eleştiri.[İng., Fr. CRITIQUE][İNTİKAD: Kalp parayı gerçeğindan ayırma. | Tenkîd.] )
- TE'LÎF[< ÜLFET] ile TERKİB[< RÜKÛB | çoğ. TERKÎBÂT]
( Uzlaştırma, barıştırma. İLE Birkaç şeyi birleştirip karışık bir şey meydana getirme. | Birkaç şeyden meydana getirilmiş şey. | [dilb.] Birleştirme.[Fr. COMPOSITION] | Takım. | [kimyada] Sentez. )
- TE'LÎF[Ar.] ile/ve/||/<> TASNÎF[Ar.]
( Birbiriyle ilişkisi yokmuş gibi sanılan, uzak, dağınık verileri toparlar. İLE/VE/||/<> Sınıflamak.[Var olan verileri kullanışlı duruma dönüştürür.] )
- TE'SÎR[Ar. < İSR | çoğ. TE'SÎRÂT] ile/ve TES'ÎR[Ar. < SA'R] ile/ve TESHÎR[Ar. < SİHRİYY] ile/ve TESHÎR[Ar. < SİHR/SEHHAR | çoğ. TESHÎRÂT]
( Alâmet, nişan bırakma. | İşleme, dokunma, içe işleme. | Kederlendirme. İLE/VE Değer/kıymet/narh koyma. | Ateşi yakıp alevlendirme. İLE/VE Zapt ve istila etme, ele geçirme, elde etme. İLE/VE Büyü yapma, büyüleme, aldatma/aldatılma, kendini bağlama. )
- TE'VÎD[Ar.] ile TEV'ÎD[Ar. çoğ. TEV'ÎDÂT]
( Eğriltme, eğritilme. İLE Sözle korkutma. )
- TE'VÎL[< MEÂL] değil/yerine/= SÖZÜ ÇEVİRME, SÖZE AYRI ANLAM VERMEYE KALKIŞMA | ASLA RÜCÛ
( )
- TE'VÎLEN[Ar. < MEÂL] ile TE'VÎLÎ[Ar. < MEÂL]
( Te'vîl ederek, sözü çevirerek. İLE Te'vîl ile ilgili. )
- TENBEL değil TEMBEL
- TEABBÜD ve TEDEBBÜR
- TEARRÜF ile TEÂRÜF[< AREF] ile ...
( Bir şeyi araştırarak öğrenme. İLE Bir şeyin herkesçe bilinmesi. )
- TEBÂRÜZ ile/ya da TEMÂYÜZ
( Belirme, görünme. İLE/YA DA Başkalarına göre üstün duruma gelme, sivrilme, seçkinleşme. )
- TEBEDDÜN[Ar.] ile/değil TECESSÜM[Ar.]
( "Bedenlenme". İLE/DEĞİL Boyut kazanma, nesneleşme. | Görünmeye başlama, belirme. | Göz önüne gelme, canlanma. )
- TEBELLEŞ[Ar.] değil/yerine/= BİRBİRİNE GEÇMİŞ, KARMAKARIŞIK, KARIŞMIŞ
- TEBELLÜR[Ar.] ETME değil/yerine/= BELİRGİNLEŞME
itibarı ile 10.158 başlık/FaRk ile birlikte,
10.158 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(36/42)
 (1996'dan beri)
(1996'dan beri)