Bugün[16 Aralık 2025]
itibarı ile 10.411 başlık/FaRk ile birlikte,
10.411 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(35/43)


- SINIRLI ile/ve KISITLI


- SINIRSIZ ile SINIRLANAMAYAN


- SINIRSIZ ile SONSUZ

( Mekânda. İLE Zamanda. )

( Bir gövdede odaklanmış, sonsuz olanız. )

( Sonsuz, bölünemez. )

( Sonsuz, sonsuzdan büyük ya da küçük olamaz. )

( Sonsuzluk, nicelik değildir. )

( In place. VS. On time. )


- ŞIP ŞIP (DAMLAMAK)

( Düşen su damlasının çıkardığı ses. )


- SİPER-İ SAİKA[Ar.]/PARATONER[Fr. < PARATONNERRE]["PARATONEL" değil!] değil/yerine/= YILDIRIMSAVAR/YILDIRIMKIRAN/YILDIRIMLIK


- ŞIPIR ŞIPIR (DAMLAMAK)


- ŞIPPADAK/ŞIPPADANAK/ŞIRAKKADAK/ŞAKKADAK/PATTADAK/PATTADAN/PATTADANAK ANSIZIN/ANİ[Ar.]

( Birdenbire ve beklenmeyen bir zamanda. )


- ŞİPŞAK ile/değil/yerine/= ÇABUCAK


- SİPSİVRİ


- SIR:
GİZLİ ile/değil DİLE GEL(E)MEYEN


- SIR ile/değil/yerine/>< AKIL


- SIRA SIRA (DİZMEK/DİZİLME)


- SIRADAN BİRİ ile/yerine/değil HERHANGİ BİRİ


- SIRADANLAŞMAK ile/ve/değil/yerine/<>/>< "UYUM SAĞLAMAK/GÖSTERMEK"


- SIRAM-SIRAM (DİZİLMEK)


- SİRÂYET ile/ve/<> NÜFÛZ


- SIRÇA[Tr. < SIRIÇGA]/CAM[Fars. < KUPA] ile/ve/||/<>/> AYNA[Ar.]

( Cam, camdan yapılmış. İLE/VE/||/<>/> Camın sırlanmışı. )


- SIRÇALI KÖŞK değil SIRÇA KÖŞK


- ŞIRIL ŞIRIL (AKMAK)

( Suyun, sürekli ve ses çıkararak akması. )


- SIRILSIKLAM


- ŞİRİN/LİK ile/ve/||/<> MASUM/İYET


- ŞİRİN değil/yerine/= SEVİMLİ


- SİRİYOLOJİK HİYEROGLİF ile/ve TROPOLOJİK HİYEROGLİF

( Bütünü göstermek üzere parça yazılır. İLE/VE Benzerlik ölçütlerine göre bir şey bir başkasının yerine konur. )


- ŞİRK ile/değil KÂMİL KÜFÜR


- SİRKECİ ile/ve/||/<>/< SİRKE-Cİ


- SİRKÜLASYON ile SİKLON/SİKLUS/KİKLON[Alm. < KYKLON]


- SİRKÜLER ile SEKÜLER


- SIRT ÇEVİRMEK değil YÜZ ÇEVİRMEK ya da SIRTINI DÖNMEK


- SIRT SIRTA


- SIRTINI DÖNMEK değil/yerine SIRTINI YASLAMAK


- ŞİŞİRME ile "ŞİŞİRME"/ŞİŞİRMECE

( Şişirme işi. İLE Baştan savma, kötü iş. )


- ŞİŞİRMEK ile/ve/||/<> KÖPÜRTMEK


- ŞİŞKO >< SISKA


- ŞİŞMAN OLAN BEYNİMİZ ile/değil ŞİŞMAN OLAN, BEYNİMİZ/ZİHNİMİZ

( Beynin, temelde ve her koşulda şişman olduğunu "düşünmek/iddia etmek". İLE/DEĞİL Şişmanlığın, gövdede değil beyinde/zihinde olması/olmayabilmesi [uyarısı]. )


- ŞİŞMAN OLAN BEYNİNİZ ile/değil ŞİŞMAN OLAN, BEYNİNİZ


- ŞİŞMAN ile/ve/değil/yerine YAPILI


- SİSMİK[Fr. < SEISMIC] değil/yerine/= SARSIM/DEPREMSEL


- SİSTEM KODU "0" ile KOD

( Tüm dünyada ve Türkiye'de belirlenmiş olan "0" bir kod olarak belirtilmez/yazılmaz! Şehirlerarası "0" ve/ya da uluslararası "00" aramalarda tuşlanma gerekliliği bilinen/bilinmesi gereken bir sistem kodudur. Şehirin ve ülkenin kodu ise belirtilebilir olan/belirtilmesi gerekendir. 0212, 0216, 0312, 0535 denmez! Sadece kod söylenir! 212. 212 22 22 gibi. )


- SİSTEMATİK değil/yerine/= DİZGELİ


- SİTEP/STEP[İng.] değil/yerine/= ADIM


- ŞİVE[Fars.]/AKSAN[Fr./İng. < ACCENT] değil/yerine/= VURGU/ÖZÜN/AĞIZ


- ŞİVE[Fars.] değil/yerine/= AĞIZ

( Naz, eda. | Söyleyiş, yerli ya da yabancı konuşma tarzındaki söyleyiş özelliklerinin bıraktığı genel izlenim. )


- SİVRİ ile/ve SERT


- SİVRİSİNEK ile DAVUL-ZURNA

( Farkı, anlayacak olanda, anlaması gereken kişide. )


- SİYÂH[Fars.] değil/yerine/= KARA


- SİYÂK ve SİBÂK

( Sonrası. VE Öncesi. )


- SİYASET ile İLM-İ SİYASE/T


- SİYÂSET ile/ve/<> POLİTİKA


- SİYASETÇİ/POLİTİKACI[İng. < Yun.] değil/yerine/= YÖNETKİCİ


- SIYIRMAK ile/ve/<> KEMİRMEK


- SİZ (DE) HÂLÂ ÇOK GÜZELSİNİZ değil SİZ (DE) HER ZAMAN ÇOK GÜZELSİNİZ


- SİZ KULLANIMINDA:
SAYGI ile MESAFE ile ÇOĞUL


- SİZ:
ÇOĞUL ile/değil NEZÂKET


- SİZ ile -SİZ


- SİZ ile -SİZ

( Çoğul ve saygı sözcüğü. İLE Olmama/bulunmama eki. )


- SİZE KATILIYORUM ile/değil SÖYLEDİĞİNİZE KATILIYORUM


- SİZE" (PAYLAŞACAĞIM) değil SİZİNLE (PAYLAŞACAĞIM)


- SİZİ ...:
"ODAKLADIK" değil ODAKLANDIRDIK


- SİZİ KESEYİM/KESİYORUM değil SÖZÜNÜZÜ KESEYİM/KESİYORUM


- SIZIM SIZIM (SIZLAMAK)


- SIZINTI ile/değil SIZLAMA


- SKİ[İng.] değil/yerine/= KAYAK


- SLOGAN[Fr./İng.]/KLİŞE[Fr. < CLICHÉ]/MOTTO[İt.] ile/değil/yerine/>< DÜŞÜNME/DÜŞÜNCE

( Kısa ve çarpıcı, propaganda sözü. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Düşünülmüş söz. )


- SOFİST ile/ve/değil/yerine/||/>< FİLOZOF

( BAHŞİ[Uygurca]: Filozof. / Kâtip. )


- SOFT[İng.] değil/yerine YUMUŞAK


- SÖĞÜŞLEMEK ile HORTUMLAMAK


- SOHBET["SOHPET" değil!] ile/ve/<> MUHABBET

( Aklın dili/aracı sözcükler ve sohbet, gönlün dili muhabbettir. )

( Kişiyi, tümel/küllî akıla götürecek tek şey, muhabbettir. )

( Ehl-i derdin sohbetine mahrem et! )

( ... İLE/VE/<> İçinde sen/ben['den] olmayan. )

( Dil ile. İLE/VE/<> Göz ile. )


- SOHBET["SOHPET" değil!] ile SÖYLEŞİ


- ŞÖHRET değil/yerine/= ÜN/SAN


- ŞOK OLMAK değil ŞOKE OLMAK


- SOKUŞ ile/||/<> SÖGÜŞ/SÖVÜŞ

( Lâf sokmak, birbirini suçlamak. İLE/||/<> Sövmek, küfür etmek. )


- SÖLEDİMİ" ile/değil SÖYLEDİĞİMİ


- SOLOMON ADALARI'NDA:
İNGİLİZCE ve/<> PİSİN

( ... VE/<> Yerel dil. )


- SOLOMON ADALARI'NDA:
YEREL DİLLER ile/ve/<> AĞIZ/ŞİVE

( 63 yerel dilde. İLE/VE/<> Çok çeşitli ağızlarda konuşuluyor. )


- SOLUK/NEFES ile/ve/<> KELÂM

( ... İLE/VE/<> Soluğa/nefese verilen biçim. )


- SOLUK ve/||/<> BESLENME ve/||/<> PSİKOLOJİ ve/||/<>
FİZYOLOJİ ve/||/<> EŞEYSELLİK ve/||/<> İLETİŞİM

( www.KendiniTANI.com )


- SOLUNUM ve/||/<>/> DOĞRU SOLUNUM ve/||/<>/> DİYAFRAMA ALMA

( Türkçe, soluk verirken konuşulan bir dildir. Konuşmanın etkili olabilmesi ve söyleyişin düzgün olabilmesi için, konuşan kişilerin, doğru solunum uygulamalarını biliyor ve kullanıyor olmaları gerekir. VE/||/<>/> İyi bir solunum, soluk alırken, akciğerlere yeterli ölçüde havayı alıp yorgunluk duymadan geri vermektir. [İyi bir solunum elde edebilmek için diyaframı kullanarak soluk almamız gerekmektedir.] VE/||/<>/> Akciğerleri çevreleyen kaburga kafesinin altında bulunan boşluğu kullanarak soluk almaktır. [Bebeklerin soluk alış-verişi, diyafram soluğuna, en iyi örnektir.] )


- SOMSU ile/ve/||/<> HIŞTAMAZ

( Toplumsal olmayan kişi, asosyal. İLE/VE/||/<> Konuşmayı pek sevmeyen, çok konuşmayan. | Vurdumduymaz. )


- SÖMÜRGE ile/değil SÖMÜRÜLGE

( Bir devletin kendi ülkesinin sınırları dışında egemenlik kurarak yönettiği ekonomik ya da siyasal çıkarlar sağladığı ülke, sömürülen ülke. İLE/DEĞİL Diline, değerlerine, gelişimine ve üretime katılmayan toplumların geldiği/geleceği nokta. )


- SÖMÜRME ile/ve/<> "SÖĞÜŞLEME"


- SÖMÜRMEK ile/ve/||/<>/< EMMEK


- SOMUT DİL ile/ve/<> BİREYSEL DİL


- SON "HADDE" değil SON RADDE


- SON NİHAİ NOKTADA ... değil EN SON NOKTADA ...


- SONA BAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< YOLA BAKMAK


- SONA değil SONRA


- SONDAN değil SONRADAN


- SONEK ile SONEKLEME


- SONİLGEÇ ile ...

( POSTPOSITION )


- SONLANDIRMA ile/değil BÜTÜNE ERME


- SONRA(?) ile/ve/||/<> DOLAYISIYLA(?)


- SONRA ile/ve/ne yazık ki/||/=/<>/> HİÇBİR ZAMAN


- SONSAL SINIFLAMA ile/ve/değil/yerine BİRBİRİNE DÖNÜŞTÜRÜLEMEYEN SONSAL SINIFLAMA


- SONSUZ ile/ve/değil/yerine/<> BİTİMSİZ


- SONSUZ ile/ve/değil/||/<>/< SAYISIZ


- SONSUZA KADAR değil/yerine ÖLENE KADAR


- SONSUZA YÖNELİK OLMA ile/ve/<>/değil SÜREKLİLİK


- SONSUZLUĞUN:
"VAROLUŞU" ile/değil ADI/ETİKETİ


- SONSUZLUK ile/ve/||/<>/> AN ile/ve/||/<>/> TERSİNEMEZLİK(ENTROPİ) ile/ve/||/<>/> HEM, HEM DE | NE, NE DE ile/ve/||/<>/> BİLE DEĞİL (<> / > / < BİLE DEĞİL) (<> / > / < BİLE DEĞİL) ... ∞


- SONSUZLUKTA:
BÖLÜNEBİLİRLİK ile/ve/||/<> EKLENEBİLİRLİK


- SONUÇ İTİBARI İLE ile/ve/||/<> ESAS İTİBARI İLE ile/ve/||/<> ÖZ İTİBARI İLE


- SONUÇ ile/değil/yerine ÇIKARIM


- SONUÇ ile/ve/değil/yerine/||/<> DEĞERLENDİRME


- SONUÇ ve/||/<>/< KISIR/LIK


- SONUÇ ile/ve/değil TÜMDENGELİM


- SONUÇ ile/ve/değil/||/<>/> ÜRÜN


- SONUÇ ile/ve/değil/<> UZANTI


- SONUÇTA ... ile/ve/değil/yerine/<> GEREKSİNİM


- SONUÇTA"[değil SONUÇ İTİBARI İLE ...] yerine ÇÜNKÜ ...


- SONUÇTA değil ...'NIN SONUCUNDA / SONUÇ İTİBARİYLE


- SONUNA KADAR ile AĞZINA KADAR


- SONUNU GETİRMEK değil SONRASINI GETİRMEK


- SORARKEN:
"... MIDIR?" ile/değil/yerine DAHA ÇOK, NEDİR? (NE OLSA GEREK)


- SÖRÇ(SEARCH) YAPMAK değil/yerine/= ARAMA YAPMAK


- SORGULA!:
ELİNİ ve/||/<> DİLİNİ ve/||/<> YOLUNU ve/||/<>
GÜNÜNÜ ve/||/<> GÖNLÜNÜ ve/||/<> SONUNU

( Kazandıkça, bölüşemiyorsan. VE/||/<> Konuştukça, kırıcı oluyorsan. VE/||/<> Yürüdükçe, hedeften çıkıyorsan. VE/||/<> Günler/yıllar geçtikçe, yerinde sayıyorsan. VE/||/<> Sevildikçe, vefâsızlaşıyorsan. VE/||/<> Hangi durumda olursan ol! )


- SORGULAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖZLEMLEMEK


- SORGULAMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< KONUŞMAK


- SORGULAMAK ile/değil/yerine/&lt;/>< SORU SORMAK

( Bazı "savcı"ların yanlış, olumsuz, yüklü, kandırıcı tarzı. İLE/DEĞİL/YERİNE/


- SORGULANAMAYACAK YANITLAR değil/yerine/>< YANITLANAMAYACAK SOR(G)ULAR


- SORGUSUZ ile/ve/||/<>/> SORUSUZ/SUALSİZ[Ar.]


- SÖRKIL[İng. < CIRCLE] değil/yerine/= DÖNGÜ


- SORMAK ile KULAK KABARTMAK


- SORMASINDAN BELİRLİ ile SORUŞ BİÇİMİNDEN BELİRLİ


- SORU/NLAR:
ÇIKINCA ile/ve/değil/||/<>/> ÇIKTIKÇA


- SORU ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> TUZAK SORU


- SORU ile/ve/<> YANIT

( Soru, yanıttan önce gelir. )

( Question comes before answer. )


- SORULURSA ile/ve/değil/||/<>/>/< SORULSA


- SORUMLU TUT(UL)MAK ile/ve/değil/yerine SORUMLU OLMAK


- SORUN ...:
"ÇÖZÜMLENMEDİ" ile/değil ÇÖZÜLDÜ/ÇÖZÜL(E)MEDİ


- SORUN YAŞAMAK ile ÇİLE ÇEKMEK


- SORUN:
ENGEL ile/değil/yerine/>< BASAMAK

( Önümüze çıkana, "engel" dersek, takılıp düşebiliriz; "basamak" dersek bir basamak daha yükseliriz. )


- SORUN" ile/değil/yerine/>< VERİ


- SORUN(LAR)LA:
"BAŞ BAŞA OLMAK" değil YÜZ YÜZE OLMAK


- SORUN ile/ve/değil (KURAMSAL) DİL SORUN/LARI


- SORUN ile/ve ÇÖZÜLMESİ GEREKEN

( Hiçbir sorun, o sorunu yaratan "bilinç düzeyi" ile çözülemez. )


- SORUN ile/değil/yerine FARK


- SORUN ile/ve/||/<>/> SORU-N

( Çözülmesi gereken. İLE/VE/||/<>/> Sorabilirsiniz. )


- SORUNLAR:
"DARBE" ile/değil/yerine PÜRÜZ


- SORUNLARDAN RAHATSIZ OLMAMAK/SORUNLARLA BAŞ ETMEK:
(AYRINTILARDA ...)
BİLGİSİZLİKLE/BİLİNÇSİZLİKLE ile/değil/yerine/>/>< BİLGİYLE/BİLİNÇLE


- SORUNLARDAN/KİŞİLERDEN "KAÇMAK/UZAKLAŞMAK" ile/değil/yerine SORUN(LU)LARI UZAKLAŞTIRMAK


- SORUNLARI(N/I):
ÖNEMSEMEMEK ile/ve/değil/yerine ÜSTÜNDE DURMAMAK


- SORUNLARIN:
OLUŞMASI ile/ve/değil/||/<>/< ORTAYA ÇIKMASI


- SORUNLARLA/SIKINTILARLA:
BOĞUŞMAK değil/yerine YOĞRULMAK


- SORUNLU "YASALARI":
REDDEDELİM değil/yerine DEĞİŞTİRELİM


- SORUNSAL ile/ve/değil KURAMSAL SORUNSAL


- SORUP SORUŞTURMAK


- SOSYOMETRİ değil/yerine/= UYUMÖLÇÜM


- SOTE"YE (YATMAK) değil "SOTA"YA (YATMAK)

( SOTE[Fr. < SAUTÉ]: Küçük küçük doğranmış sebzeleri yağda hafifçe kavrulduktan sonra su, domates, biber vb. katılarak yapılan bir tür yemek. İLE/DEĞİL SOTA[İt. < SOTTO]: Uygun, elverişli [yer]. )


- ŞOV[İng. < SHOW] değil/yerine/= GÖSTERİ


- SOVAN değil SOĞAN


- SOY-SOP


- SOY değil/yerine YOL


- SOYLA ile/||/<> SÖYLE

( Manzum söz söylemek, hitap/hitabet etmek. İLE/||/<> Belirsiz söylemek. )


- ŞÖYLE-BÖYLE(ESTEK KÖSTEK)


- SÖYLE! GİTSİN! ile/değil/yerine/>< SUS! BİTSİN!


- SÖYLEYİŞ SÖYLENİŞ


- SÖYLE ile/değil ŞÖYLE


- SÖYLEDİĞİNE GÖRE ... ile/ve SÖYLEDİĞİ KADARIYLA ...


- SÖYLEDİĞİNİZDE değil SÖYLEDİKLERİNİZDE


- SÖYLEDİKLERİMİZ ile/ve/<> SÖYLEYEMEDİKLERİMİZ

( ... İLE/VE/<> Söylediklerimizden daha çok pişmanlığa neden olur. )


- SÖYLEM ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< EYLEM


- SÖYLEM ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> SÖYLENTİ


- SÖYLEME ile ANLATMA

( ... İLE Düşüncenin/konunun/olgunun/durumun aktarımı/paylaşımı. )


- SÖYLEMEK ile/değil "AĞZINDAN KAÇIRMAK"


- SÖYLEMEK ile/değil DİLE GETİRMEK


- SÖYLEMEK ile/ve KAVRAMAK


- SÖYLEMEK ile/ve KONUŞMAK

( Yılan imgesi. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Değnek imgesi. )

( dd İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> mdw )

( Sonuç [odaklılık]. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Süreç ve sonuç [birlikteliği ve bütünlüğü]. )

( "Kendini merkeze alma" ve ötekileri önemsizleştirmeye neden olur/olabilir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<> Ötekiyle birlikte kendini ve herkesin olası düşüncesini, durumunu/sürecini dikkate almayı gerektirir/sağlar. )


- SÖYLEMEK ile/ve ÖNERMEK


- SÖYLEMEK ile/ve/yerine ÖRNEK VERMEK


- SÖYLEMEYE "KALKMAK" ile/değil SÖYLEMEYE ÇALIŞMAK


- SÖYLENENLER ile/değil SÖYLENİLENLER


- SÖYLENİŞ VE YAZILIŞLARI AYNI, ANLAMLARI FARKLI SÖZCÜKLERİ(ADAŞ)(HOMONYME)


- SÖYLENİŞ/SÖYLEYİŞ ile SESLENDİRİŞ


- SÖYLENTİ ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> DEDİKODU


- SÖYLERKEN BUYRUK VERMEK ile/değil/yerine/>< SÖYLEMEK


- SÖYLEYİŞ/BİÇEM/ÜSLÛP:
YALIN/SADE ile YÜKSEK ile KARIŞIK


- SÖYLEYİŞ/DİKSİYON[Fr./İng. < DICTION] ile/ve/değil/||/<> SESLENDİRİŞ/ARTİKÜLASYON[Fr./İng. < ARTICULATION]


- SÖYLEYİŞ/TELÂFFUZ ile/ve/<> İTİRAF


- SÖYLEYİŞ ile/ve/<> DEĞİNİ


- SÖYLEYİŞ ile SÖYLENİŞ


- SÖYLEYİŞ ve VURGU YANLIŞLARI


- SÖYLEYİŞ ile/||/<> YANSIMA ile/||/<> ULAM ile/||/<> KAPLAM ile/||/<> GÖÇÜŞME ile/||/<> YALINLAŞTIRMA/SADELEŞTİRME/HAFİFLETME/TAHFİF ile/||/<> KATMERLENME/MUZÂAF ile/||/<> AKIŞMA ile/||/<> BENZEŞİM ile/||/<> ÖTÜMLÜ/TİTREŞİMLİ/SEDÂLI ile/||/<> ÖTÜMSÜZ/TİTREŞİMSİZ/SEDÂSIZ

( Sesleme edimi sırasında seslerle bürünsel öğeleri söyleme, gerçekleştirme biçimi. İLE/||/<> Dış gerçeklik düzleminde var olan ses ya da gürültüleri, işitimsel izlenimi yansıtacak biçimde aktaran, adlandırılan gerçeği ses öykünmesi yoluyla belirten dilsel öğe. İLE/||/<> Dilbilgisel ya da anlamsal sınıflandırma birimi. Çeşitli ortak dilbilgisel ve anlamsal ölçütlere göre dil öğelerinin yerleştirildiği ya da oluşturduğu sınıf. İLE/||/<> Bir kavramın kapsamına giren, o kavramın tanımladığı öğelerin tümü. İLE/||/<> Bir sözcük içinde birbirini izleyen iki ses biriminin yer değiştirmesi. İLE/||/<> Kolaylık sağlama amacıyla sözcükten bazı yazaçların düşürülmesi. İLE/||/<> Bir sözcükte ortadaki yazaç ile son yazacın aynı yazaçla tekrarlanması. İLE/||/<> Kulağa hoş gelen seslerin birbirini izlemesi. İLE/||/<> Bir sesin söz zincirinde kendisinden önce ya da sonra gelen bir başka sesle birlikte bulunmasından doğan ve birinden öbürüne özellik aktanmı yoluyla gerçekleşen değişim. İLE/||/<> Ses tellerinin titreşimiyle nitelenen sesler için kullanılır. İLE/||/<> Ses telleri titreşmeden oluşan sesler için kullanılır (p, ç, q, k). )


- SÖYLÜYOR ile/ve/değil BİLDİRİYOR


- SOYUN/UP DÖKÜN/MEK


- SOYUT DİL ile/ve/<> TOPLUMSAL DİL


- SOYUT ile BELİRLENİMSİZLİK


- SOYUT ile/ve/değil/=/||/<> İLİŞKİSİZLİK (/"İLİŞKİ/LİLİK")


- SOYUT = MÜCERRET = ABSTRACT[İng.] = ABSTRAIT[Fr.] = ABSTRAKT[Alm.] = ABSTRACTUM[Lat.] = ABSTRACTO/TA[İsp.]


- SOYUT ile/ve/||/<> SONUÇ


- SOYUTLAMA (YETENEĞİ/YETKİNLİĞİ/GÜCÜ) ile/ve/||/<> BENZETME/MECAZ (YETENEĞİ/YETKİNLİĞİ/GÜCÜ)


- SOYUTLAMA ile/ve BÜTÜNLÜKLÜ SOYUTLAMA


- SOYUTLAMA ile/ve/||/<> KÖPRÜ


- SOYUTLAMA ile ÖTELEME


- SOYUTLAMA ile/ve/değil/||/<>/< SIYIRMA/AYIRMA/DIŞA ÇIKARMA


- SOYUTLAMA ile SOYUTLAMA


- SOYUTLAMAK ile/ve/||/<>/> SOYUTLAMANIN SOYUTLA(N)MASI


- SOYUTLANMA ve/<> GÜZELLİK


- SOYUTLAŞTIRMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/> YAŞAMA GEÇİRME


- SÖZ DİNLEMEK ile SÖZ DİNLEMEK

( "Yapma ve yap" denileni yerine getirmek, uygulamak. İLE Konuşulanları dinlemek/dinlemeye çalışmak, konuşulanlara dikkatini yöneltmek/kulak kabartmak. )


- SÖZ DİZİLİMİ DEĞİŞTİRGENİ ile ...


- SÖZ KESMEK ile SÖZÜ KESMEK


- SÖZ KONUSU ile/ve/değil/||/<>/< OLASILIK


- SÖZ SÖYLEMEK ile/ve/||/<> ANLAMAK

( İrfan ister. İLE/VE/||/<> İnsan/kişi ister. )


- SÖZ SÖYLEMENİN KURALLARINDA:
ÖNÜNÜ ARDINI GÖZETMEK[Ar.] ve/||/<> SÖYLEMEDEN ÖNCE TEKRAR TEKRAR DÜŞÜNMEK[Ar.] ve/||/<> ON KERE DÜŞÜNÜP BİRİNİ SÖYLEMEK[Ar.] ve/||/<> "HER AĞZIMIZA GELENİ" SÖYLEMEMEK[Ar.]

( Önün ardın gözet fikr-i dakîk et onda bir söyle
Öğütme ağzına her ne gelirse âsiyâb-âsâ

Osman Nevres[ö. 1762] )

( )


- SÖZ:
"AĞDALI" ile/ve/değil/||/<>/< ABARTILI ile/ve/değil/||/<>/< AYRINTILI


- SÖZ:
BELLEKTE ile/ve SOHBETTE

( Girdiği gibi çıkar. İLE/VE Dönüşerek ve kişiyi[konuşanı ve dinleyeni] dönüştürerek çıkar. )


- SÖZ:
DİLLERDE ile/ve/||/<> GÖNÜLLERDE

( Destan olur. İLE/VE/||/<> Şiir olur. )


- SÖZ:
DÜZ ile/ve/||/<> ETKİ ile/ve/||/<> EDİM


- SÖZ:
KABUL GÖRMEK İÇİN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DOĞRULUĞUNDAN DOLAYI


- SÖZ:
ÖRTÜK ile KİNÂYE


- SÖZ:
SERT ile/ve/||/<> TERS ile/ve/||/<> KİTABIN ORTASINDAN


- SÖZ(CÜK):
GERÇEK ile/ve/||/<>/> DEĞİŞMECE/MECAZ[Ar.] ile/ve/||/<>/>
DOKUNDURMA/KİNÂYE ile/ve/||/<>/> AÇIK/SARİH

( Çıkarımsal. İLE/VE/||/<>/> Hayal/Muhayyile. İLE/VE/||/<>/> Sezgi/Hads. İLE/VE/||/<>/> Apaçık. )

( Soğan. İLE/VE/||/<>/> Sarımsak. İLE/VE/||/<>/> Koku. İLE/VE/||/<>/> Yaygın koku. )

( )

( Söz(cük)leri/ni değiştir... Dünya/n değişsin...
)

( )


- SÖZ(CÜK)LERİ/Nİ ve/||/<> TUTUMU/NU DEĞİŞTİR...
DÜNYA/N DEĞİŞSİN!


- SÖZ(ÜM) MECLİSTEN DIŞARI ile SİZİ TENZİH EDERİM


- SÖZ/KONUŞMA:
"UZAMASIN!" yerine/değil NE KADAR GEREKİYORSA O KADAR KONUŞMAK


- SÖZ/LÂFIZ:
İLZAMÎ ile/ve/||/<> İLTİZAMÎ

( EMİR | DÂVÂ | TALEP | HÜKÜM | VASİYET

ile/ve/||/<>

BORCU İKRAR[İKRÂR-I Bİ'D-DEYN]/SUÇU İKRÂR[Vİ'T-TÖHMET] | ŞAHADET | GAİP HAKKINDAKİ KEFÂLET | ŞARTA MUKÂRİN TAAHHÜTLER )


- SÖZ/SAV:
BOŞ ve/||/<> BELEŞ


- SÖZ/SORU)
"YÖNLENDİRME" ile YÖNELTME


- SÖZ ile/ve/değil/||/<>/>/< BİLİNCİ KURAN SÖZ


- SÖZ ile/ve/<>/> DOLAYLAMA

( ... İLE/VE/<>/> Süslü, sanatlı yazınsal söz. ["Türkiye'nin kalbi Ankara", "Büyük Kurtarıcı, ATATÜRK" vb.] )


- SÖZ ile/ve/değil/yerine EKSİNTİSİZ/FİRESİZ SÖZ


- SÖZ ile/ve EMİR


- SÖZ ile/ve/= NEFES


- SÖZ = PHRASE[İng.] = EXPRESSION[Fr.] = ÄUßERUNG[Alm.] = ESPRESSIONE[İt.] = EXPRESIÓN[İsp.]


- SÖZ ile/ve/<> TALÂKAT

( ... İLE Kolayca, düzgün söz söyleme durumu. )


- SÖZ ve/> TÂLÎK

( ... VE/> Güleryüzlü. :) | Düzgün söz söyleyen. )


- SÖZ ile TERÂNE[Fars.]

( ... İLE Çok yinelendiğinden usanç verici bir durum alan söz. | Ezgi, nağme, makam. | Dört dizeden oluşan ve birinci, ikinci ve dördüncü dizeleri birbiriyle uyaklı olan şiir, dörtlük. )


- SÖZ ve/||/<>/>/< ÜMİT

( Sözün eşiği, ümidin eşiğidir. Bir yerde, söylenilecek söz var ise orada, ümit var demektir.
Sözümüz, ümidimizdir... )


- SÖZ ile YISA[İt.]

( Birçok kişinin yaptığı işlerde gayret vermek için söylenen söz. )


- SÖZCELEME ile/||/<> SÖZ UZATIMI ile/||/<> EĞRETİLEME ile/||/<> TOPLULUK ADI

( İki susku arasında yer alan söz zinciri parçasını -yani sözceyi- belirli bir bağlam ve durum içinde gerçekleştirme. İLE/||/<> Değişik gösterenler aracılığıyla aynı gösterileni aynı sözcede yineleme. İLE/||/<> Düz değişmeceye karşıt olarak, dizisel bağıntılar düzleminde ortak anlambirimcikler kapsadığından aralarında eşdeğerlik ilişkisi kurulan anlamlı öğelerden birini öbürü yerine ve karşılaştırma yapılmasının sağlayan sözcükleri kaldırarak kullanma sonucu oluşan değişmece. İLE/||/<> Birçok öğeden oluşmakla birlikte bütünlük gösteren, birlik sunan bir topluluğa verilen tekil ad. )


- SÖZCÜĞÜN HİZMET ETMESİ/EDEMEMESİ ile/ve/||/<>/> SÖZCÜĞÜN "İSTİHDAMI"


- SÖZCÜĞÜN:
"AĞIRLIĞI" ile/ve/||/<> "BEDELİ"


- SÖZCÜĞÜN:
"NEREDEN GELDİĞİ" ile/ve/değil/||/<>/< NEREYE DAYANDIĞI


- SÖZCÜĞÜN:
GENİŞLİĞİ ile/ve/||/<>/> DERİNLİĞİ ile/ve/||/<>/> AĞIRLIĞI/YÜKSEKLİĞİ


- SÖZCÜĞÜN:
KÖKENİ(ETİMOLOJİSİ) ile/ve/<> GEÇMİŞİ


- SÖZCÜĞÜN:
USSAL ANLAMI ile DUYGUSAL ANLAMI


- SÖZCÜK AİLESİ ile ...


- SÖZCÜK PEŞİNDE KOŞMAK değil/yerine ANLAM PEŞİNDE KOŞMAK


- SÖZCÜK SINIFI ile SÖZCÜKBİÇİM ile SÖZCÜKSEL KOŞULLANMA ile SÖZDİZİM ile SÖZDİZİMSEL ÖLÇÜT


- SÖZCÜK TÜRETMEK ile/ve/değil/yerine KAVRAM/SÖZCÜK OLUŞTURMAK


- SÖZCÜK VURGUSU ile/ve/||/<> TÜMCE VURGUSU


- SÖZCÜK:
"DAR AĞACI" değil DAĞARCIĞI


- SÖZCÜK:
KÖKÜ ile/ve/değil/||/<>/> GÖVDESİ


- SÖZCÜK/KAVRAM ile " " İÇİNDE SÖZCÜK/KAVRAM

( ... ile SÖZÜMONA/GÜYA/ONA GÖRE )


- SÖZCÜK/LER:
FELSEFEDE ile/ve/||/<> BİLİMDE ile/ve/||/<> YAZINDA/EDEBİYATTA

( Kavram. İLE/VE/||/<> Terim. İLE/VE/||/<> Deyim. )


- SÖZCÜK ile/ve AÇKI/ANAHTAR


- SÖZCÜK ve SPERM(ATA)


- SÖZCÜK ile/ve TERİM

( VERBUM ile/ve ... )


- SÖZCÜKLER ÖNEMLİ DEĞİL değil SÖZCÜKLER, BURADA[BU KONUDA/ALANDA] ÖNEMLİ DEĞİL


- SÖZCÜKLER:
ASALAKLAŞTIRILMIŞ/JOKERLEŞTİRİLMİŞ/KATİLLEŞTİRİLMİŞ/SIĞINAKLAŞTIRILMIŞ/ÇİLİNGİRLEŞTİRİLMİŞ ile/ve/||/<> ÇIKINTILAŞTIRILMIŞ/PİÇLEŞTİRİLMİŞ