Bugün[19 Kasım 2025]
itibarı ile 7.285 başlık/FaRk ile birlikte,
7.285 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(14/31)


- İÇTENPAZARLIK/ÇI ile/ve/||/<> YALAN/CI


- İCTİMÂÎ/YYE[Ar.] değil/yerine/= TOPLUMSAL


- İCTİNÂB/İHTİYAT[Ar.] değil/yerine/= SAKINMA, ÇEKİNME, UZAKLAŞMA


- İDAM değil/yerine ADÂLET

( [not] DEATH PENALTY but JUSTICE
JUSTICE instead of DEATH PENALTY )


- [ne yazık ki]
"İDDİA (ETMEK)" ile/ve/değil/||/<>/>/< (")MASTÜRBASYON(")


- İDDİA ile DAYANAK

( İddiaya itiraz edilmez! Ancak "delil"lerine edilebilir. )

( UMDE: Dayanılacak, güvenilecek şey/kişi/yer, destek. | İlke. | Herkesin güvendiği kişi. )

( CLAIM vs. BASE )


- İDDİA ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> İNANÇ


- İDDİA değil/yerine NEŞE


- İDDİA ile/değil OLGU


- İDDİA ile/değil SÖYLEM


- ... İDEASI" ile/değil ... İDDİASI


- İDEOLOJİK TAVIR ile SONUÇ ODAKLILIK


- İDİL BULGARLI -ile

( İlk Türkî devlet. )


- İDOL ile/ve/||/<>/> İLÂH


- İDRAK (ETMEK/EDEMEMEK) ile/ve/||/<>/> İZAH (ETMEK/EDEMEMEK)


- İDRAK[Ar.] değil/yerine/= ALIMLAMA


- İDRAK ve/||/<> İHYÂ


- İDRAK ve/||/<>/> İNŞÂ


- İDRAK ve/=/||/<>/>/< İTİBÂR


- IDUK/IDUQ ile IDUK TAG/IDUQ TAG
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Kutsanmış herhangi bir şey. İLE Geçit vermeyen ve uzayıp giden dağ. )


- İFADE (EDİLEBİLEN) ile/ve/||/<>/>/< İŞARET (EDİLEBİLEN)


- İFADE değil/yerine/= DIŞAVURUM


- İFÂDE ile/ve/||/<>/> İSTİFÂDE


- İFLÂS[Ar.] ile/değil/yerine/>< İHLÂS[Ar.]


- İFRAT/TEFRİT ve/> TENKİT" değil/ne yazık ki/||/<>/< İFRAT ve/>< TEFRİT


- İFŞÂ ile İMÂ

( Gizli bir şeyi yayma, ortaya dökme, açığa vurma. İLE İşaret. | İşaretle/dolaylı anlatma. )


- İFŞÂ ile/ve/<> KEŞF

( Varoluş. İLE/VE/<> Şuur. )

( Yukarıdan aşağı.[İNZAL] İLE/VE/<> Aşağıdan yukarı.[URÛC] )


- İFSÂD[< FESAD] değil/yerine/= BOZMA, FESÂDÂ UĞRATMA/UĞRATILMA


- İFTİDA'[Ar. < FİDYE] ile İFTİDÂH/İFTİZÂH[Ar. < FADÂHAT/FAZÂHAT]

( Fidye vererek kölelikten kurtulma. İLE Kırma, kırıp ufalama. | Rezil/maskara olma. )


- İFTİDA'[Ar. < FİDYE] ile/ve/||/<> TALAK[Ar.]

( [evliliğin sona ermesi] Kadının, kocasını boşaması. İLE/VE/||/<> Evliliğin sona ermesi. Erkeğin, karısını boşaması. )


- İFTİHÂR (ETMEK)/MEMNUNİYET değil/yerine/= KIVANÇ (DUYMAK)/ÖVÜNÇ, ÖĞÜNMEK


- [ne yazık ki]
!İFTİRA ile !İFK

( Birine, aslı olmayan bir suç yükleme. İLE Bir suçu, birine yükleme. )


- İFTİRA ile/ve KARALAMA/KARAMA/KARA ÇALMAK/KARA SÜRMEK

( !TAKVÎL[çoğ. TAKVÎLÂT], İSNÂD[çoğ. İSNÂDÂT] ile/ve ... )


- İGİT[Oğuz] = YALAN
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]


- İĞRETİ" ile/değil EĞRETİ/İĞRENÇ


- İĞTİLÂF[Ar.] ile İHTİLÂF[Ar. < HİLÂFET, çoğ. İHTİLÂFÂT] ile İTİLÂF[Ar. < ÜLFET, çoğ. İTİLÂFÂT]

( Kılıf içine girme. İLE Ayrılık, uymayış/uymama, anlaşmazlık, aykırılık. İLE Alışma, ülfet etme. | Uyuşma, uygunluk. )


- İGTİMÂD/İGMÂD[Ar. < GIMÂ] | İĞTİLÂF/İGLÂF[Ar. < GILÂF] [Ar.] ile İTİMAD[Ar. < AMD]

( Kınına/kılıfına sokma. İLE Dayanma, güvenme. | Emniyet, güven. )


- İĞTİNAM[Ar.] değil/yerine/= YAĞMA


- İHANET ETMEK değil/yerine/= SATKINLIK ETMEK


- İHÂNET ile/değil MUHÂLEFET


- İHLÂS ve/||/<>/> İSLÂM[< SLM] ve/||/<>/> İMÂN[< EMN] ve/||/<>/> İKÂN[< YAKÎN] ve/||/<>/> İHSÂN[< HÜSN]

( Elimizde ve dilimizde. VE/||/<>/> Zihnimizde.[İSLÂM: Bilinçli ihlâs.] VE/||/<>/> Kalbimizde. VE/||/<>/> Kalbimizde. VE/||/<>/> Kalbimizde. )

(

)


- [ne yazık ki]
İHMAL ile/ve/||/<>/> İHLÂL


- İHMAL[Ar.] ile/değil/yerine/>< İMAR[Ar.]


- İHSAN FAZLIOĞLU BETİKLERİNDE:
KENDİLİK ile/ve/||/<> KİMLİK


- İHTİDÂ'[Ar. < HİDÂYET] ile İMTİDÂD[Ar. < MEDD]

( ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK, TEVAZÛ [bkz. İHTİZÂ] | HÎLEKÂRLIK | ALDATMA | DOĞRU YOLA GİRME, HİDAYETE ERME | İSLÂM DİNİNİ KABUL ETME, MÜSLÜMAN OLMA )


- İHTİKÂR ile İHTİLAS

( Vurgunculuk, vurgun. İLE Aşırma, para aşırma, aşırtı. )


- İHTİLAÇ ile İHTİYAÇ

( Çırpınma. İLE Gereksinim. )


- İHTİLÂL[Ar.] değil/yerine/= DEVİRİ/DEVRİM


- İHTİLÂL ile/ve/değil/yerine/||/<>/> İNKILÂP

( Başlar ve biter. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/> Sürer. )


- İHTİMAL DAHİLİNDE[Ar.] değil/yerine/= OLASILIK İÇİNDE


- İHTİMAM ile/ve/||/<>/< İHTİYÂR


- İHTİMAM[< HEMM] ile/ve/||/<> İTİNÂ[< UNİYY]

( Dikkatle, çabayla çalışma, özenle iş görme. İLE Çok dikkat etme. )


- İHTİRÂ'[Ar.] ile İBTİDÂ'[Ar.]

( Daha önce benzeri olmayan bir şey icat etme; türetme. | Uydurulan bir yalanı gerçek gibi gösterme. | Daha önce kimse tarafından söylenmemiş yeni şeyler söyleme. | Özgün söz, şiir vb. İLE Başlangıç. | Bir işe başlama. | Önceleri, en önce, ilk önce. )


- İHTİRAS ile İTİRAZ


- İHTİYACA CEVAP VERMEK değil/yerine/= GEREKSİNİMİ KARŞILAMAK


- İHTİYÂREN[Ar.] ile/ve/||/<> İHTİYÂRÎ[Ar.]

( Olumsuzdan, yanlıştan, zararlıddan, kötüden uzak durarak, zihnini/dilini/gözünü/elini/belini çekerek. İLE/VE/||/<> Reddetmeyi ve "Hayır!" demeyi yeğleyerek.["Evet!" demekten, istenç/irâdeden(yapma isteğinden/bilgisinden) önce olarak.] )


- İHTİYAT KAYDI İLE değil/yerine/= SAKINARAK/SAKINILARAK


- İHTİYATEN ile İHTİYATÎ

( Her duruma, her olasılığa karşı, ileriyi düşünerek. İLE İlerisi düşünülerek yapılan. )


- İHTİYATÎ TEDBİR değil/yerine/= SAKINTIL ÖNLEM


- İHTİYAT/Î[Ar.] değil/yerine/= SAKINTI/L


- İHTİYAT/LI[Ar.] değil/yerine/= SAKINMA/SAKINGAN

( Herhangi bir korku ya da düşünce ile bir şeyi yapmaktan uzak uzak durmak, içtinap etmek. | Olabileceği düşünülen kötülüklere karşı önlemler almak. | Korumak, esirgemek, gözetmek. )


- II. MAHMUT ve/||/<>/> ABDÜLAZİZ ve/||/<>/> FEYZİ PAŞA/FEYZULLAH İZMİDÎ

( )


- II. RAMSES ile/ve/||/<> HZ. MUSA

( Aynı dönemde yaşamışlardır. )


- II. RAMSES'İN:
YAŞAM TAPINAĞI ile/ve/||/<> ÖLÜM TAPINAĞI

( Doğu'da. İLE/VE/||/<> Batı'da. )


- İKAL ile/ve/||/<> AKIL

( İçten. İLE/VE/||/<> Dıştan. )


- İKÂME (ETME) değil/yerine/= ORNATMA

( Bir türün yerine onun değişik bir biçiminin geçmesi. | [kimya] Molekülün geri kalan bölümünde değişikliğe yol açmadan, bir atom ya da bir kök yerine bir başka atom ya da kökün geçmesi. | [mat.] Bir cebirsel ifadenin yerine bir başkasını koyma işlemi. )


- İKÂME[Ar.] ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKMAL[Ar.]


- İKİ BİLİM:
REKLAMCILIK ile/ve/||/<>/> FİZİK


- [ne yazık ki]
İKİ "ÇETE":
"HIRSLI" ile/ve/||/<> HIRSIZ


- [ne yazık ki]
2 x 2 = 4 "ETMESİN" ile/ve/||/<>/> 2 x 2 = 5 "ETSİN"
("DİLEĞİ/BEKLENTİSİ")


- İKİ MISIR'LI -ile

( AHMES VE EMHETOP )


- İKİ TERAZİNİN KEFESİ GİBİ" değil "TERAZİNİN İKİ KEFESİ GİBİ"


- [ne yazık ki]
İKİ YANLIŞ!:
SUSULACAK YERDE, KONUŞMAK ve/||/<> KONUŞULACAK YERDE, SUSMAK


- İKİ YIL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ALTMIŞ YIL

( Konuşabilmek için gerekli zaman. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Susabilmek ve susabilmeyi anlayabilmek için geçen [ya da bu kadar uzun sürmeyebilecek] zaman. )


- İKİLEM ile/ve/||/<> ÇATIŞMA


- İKİLEM ile/ve/||/<> İKİRCİK

( DILEMMA vs. HESITATION )


- İKİLEMLİ ile/değil İKİLİ


- İKİ/LİK ile/ve/||/<>/> ÇOK/LUK


- İKİLİK ile İKİYÜZLÜLÜK


- TASIMIN/KIYASIN OLANAKLILIĞI:
İKİLİLERDE ile/ve/değil/||/<>/>/< ÜÇLÜLERDE


- İKİNCİ BİR SÖZ ile/ve/||/<> BAŞKA BİR SÖZ ile/ve/||/<> AYKIRI BİR SÖZ


- İKİNCİ ile/ve/||/<> ÇİFTE


- İKİNCİL KAYNAKLARLA:
ÇÖZÜMLEME değil/yerine BETİMLEME

( İkincil kaynaklarla, belki betimleyici(tasvirî) çalışmalar yapılabilir fakat çözümleyici(tahlilî) çalışmalar yapılamaz! )


- İKİNCİLLEŞTİRME ile/ve/<> TARİHSELLENDİRME


- İKİRCİK ile/ve/||/<> ÇATIŞMA


- İKİYÜZLÜLÜK ile/ve/değil/yerine ÇELİŞKİ

( CONTRADICTION instead fo RİYÂ )

( [not] RİYÂ vs./and/but CONTRADICTION )


- İKLİM HARİTASI ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ANAKARA/KITA HARİTASI

( LEVAMİ'U'N NUR - KÂTİP ÇELEBİ )


- İKON ile İDOL/PUT


- İKONALARDA:
HZ. MERYEM ve HZ. MERYEM'İN YANINDAKİ

( Kilisenin kime ithâf edildiğini gösterir. )


- İKTAM - İstanbul Şehri Kültür Tarihi Araştırmaları Merkezi


- İKTİBÂS[Ar.] ile/ve/<> İKRAZ[Ar.]

( Ödünç alma. | Alıntı. İLE/VE/<> Borç ya da ödünç verme. )


- İKTİBÂS[Ar.] ile/ve/<> İSTİKRAZ[Ar.]

( Ödünç alma. | Alıntı. İLE/VE/<> Ödünç alma, borçlanma. )


- İKTİBÂS ve MEHAZ[< AHZ | çoğ. MEÂHİZ]

( Ödünç alma. | Bir sözcüğü, tümceyi ya da bunların anlamlarını, olduğu gibi alma/aktarma. VE Bir şeyin alındığı, çıkarıldığı yer; kaynak. [Bir yapıt yazılırken başvurulan.] )


- İKTİDAR değil/yerine İTİBAR


- İKTİDAR ile/ve/||/<>/> KAVGA


- İKTİSAT[AR.] ile/ve/değil/||/<>/< İHTİSAS[AR.]


- İLÂH ve/||/<>/= ZAN


- YASALAR/KANUNLAR:
"İLÂHÎ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/⊇/< BEŞERÎ/İNSANİ

( (Olan ve olması gereken...
Belirli ve yaygın bir kesime. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/⊇/< [ne iyi ki] Herkese. )

(Çoğunluk/yaygın/baskın olmasına karşın olmaması gereken...
Herkese. İLE/VE/||/<> [ne yazık ki] Belirli bir kesime. )


- İLÂN[Ar.]/ANONS[Fr. < ANNONCE] değil/yerine/= DUYURU/DUYURMAK/DUYUT

( Söz ve yazı yoluyla verilen kısa haber. )

( ANONSE[Fr.]: Bildirilmiş, ilân edilmiş. )


- İLÂN[AR.] ile/ve/||/<>/> İCAP/İCAB[AR.]


- İLÂN[AR.] ile/ve/||/<>/> KABUL[AR.]


- İLÂN ile/ve/||/<> TEBLİĞ


- İLE BİRLİKTE ile/ve/değil/||/<>/< İLE BİR


- ... İLE BAŞ ETMEK ile MÜCADELE ETMEK


- İLELEBET[Ar.] değil/yerine/= SÜRGİT


- ILENÇ/İLENÇ ile YAKINMA
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Belirli bir konuya özgü görüşünün hatalı olduğu anlaşıldığında, salık veren kişiye yöneltilen yakınma. İLE ... )


- İLERİ "DÖNELİK" değil İLERİ DÖNÜK/YÖNELİK


- İLERİ GİDEBİLMEK ve/||/<>/< GERİ GİDEBİLMEK


- İLERİ GİTME! ve/||/<> GERİDE KALMA!

( [vururlar] Başına. VE/||/<> Kıçına. )


- İLERİ SÜRME = İDDİA = ASSERTION[İng., Fr.] = BEHAUPTUNG[Alm.] = ASSERTIO < ASSERERE[Lat.]


- İLERİ ile/ve/değil KAPSAYICI


- İLERİCİ/LİK ile/ve/<> GENİŞ BAKIŞLI/LIK


- İLERİCİ/LİK ile/ve/||/<>/< ÖZGÜRLÜKÇÜ/LÜK


- İLERİYE SÜRMEK değil İLERİ SÜRMEK


- İLERLE(T)ME ile/ve/||/<> GENİŞLE(T)ME


- İLERLEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SÜRDÜRMEK


- İLERLEMEK ile/ve YÜRÜMEK


- İLERLEYİCİ/LİK ile/ve/||/<> YENİLİKÇİ/LİK


- İLETİŞİM KURAMADIK" ile/değil/||/<>/> ANLAŞAMADIK


- İLETİŞİM ile/ve/||/<>/>/< ULAŞIM ile/ve/||/<>/>/< ENERJİ

( İnsanlığın/bilginin/aklın gelişim, araç ve kaynak yönetimindeki önceliklerindeki/sıralamasındaki üç temel alan. )


- İLGİ UYANDIRMAK ile/ve CAZİBE YARATMAK/OLUŞTURMAK


- İLGİLENDİRİR ile BAĞLAR


- İLGİLENDİRMEK ile/ve/||/<> IRGALAMAK


- İLGİLEN(DİR)MEMEK ile/ve/değil/||/<>/>/< BAKMAMAK/DUYMAMAK (-YI YEĞLEMEK)


- İLGİLENME ile/ve/||/<> İLİŞKİLENME


- İLGİLİ ile/ve İLİŞKİLİ

( INTERESTED vs./and CONNECTED/RELATED )


- İLGİNÇ (OLAN) ile ESRARENGİZ (OLAN)


- İLHÂK[Ar.] ile İŞGÂL[Ar. < ŞUGL]

( Katma, katılma, karışma, katıştırma. | Egemenlik altına alma, bağlama. | Sözcüğün sonuna bir harf ya da edat katma. İLE Meşgul etme, işle uğraştırma. | İşten alıkoyma. | Tutma. | Oyalama. )


- İLHAM ile İGVA/İĞVÂ'[< GAVÂYE]

( ... İLE Azdırma, azdırılma, baştan çıkarma, baştan çıkarılma, yolunu şaşırtma, ayartmak. )


- İLİM ve İRÂDE ve KUDRET


- İLİŞKİ:
EMEK ile/ve/değil/||/<>/< ÖZEN


- İLİŞKİ ile/ve BAĞLANTI

( RELATION vs./and CONNECTION )


- İLİŞKİ ile/ve/<> "GEÇİŞ"


- İLİŞKİ ile/ve SÜREÇ

( İlişki, kavramın özünü, süreç de onun içeriğini oluşturur. )

( İlişki(relatio), doğasal, toplumsal ve bilinçsel tüm olgular arasındaki karşılıklı bağlılıktır. )

( Bir şey "ne" ise, ancak başka bir şeyle ilişkisinde "o"dur. )

( Bir şeyi tanımak, o şeyin ilişkilerini tanımaktır. )

( Evrende herhangi bir şey ancak ilişkileriyle varlaşır. )

( Uslamlamanın ya da akıl yürütmenin temeli ilişki kurmaktır. )

( Tüm varoluşlar "İlişki'nin zorunlu sonucu olduğu gibi, varoluşların zorunlu koşulu da "İlişki"dir. )

( Bir şeyin kendi iç çelişkisi ve o çeşitli yanları arasındaki ilişkiler "İç İlişkiler"; o şeyle başka şeyler arasındaki ilişkiler ise "Dış İlişkiler"dir. )

( İç ve Dış İlişkiler birbiriyle bağımlıdır. )

( RELATION vs./and PROCESS )


- İLİŞKİLENDİRMEK ile/ve/değil/yerine/<>/> AN'A GETİRMEK


- İLİŞKİLEN(DİR)MEK ile/ve/||/<>/> DOKUMAK


- İLİŞKİ/Lİ ile/ve/değil/||/<>/< SIRA/LI


- İLİŞKİYİ:
YÜRÜYÜŞ GİBİ SÜRDÜRMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/> DANS GİBİ SÜRDÜRMEK


- İLK ARACIN GELİŞTİRİLMESİ ile/ve/<>/> İLK ARAÇ > YAZI ile/ve/<>/> YAZI > MATBAA ile/ve/<>/> MATBAA > BİLGİSAYAR ile/ve/<>/> BİLGİSAYAR > İNTERNET ile/ve/<>/> İNTERNET > BLOK ZİNCİR

( 300.000 yıl öncesi. İLE/VE/<>/> 294.000 yıl. İLE/VE/<>/> 5430 yıl. İLE/VE/<>/> 450 yıl. İLE/VE/<>/> 40 yıl. İLE/VE/<>/> 30 yıl. )


- İLK "BASAMAĞINI" ATTI değil İLK ADIMINI ATTI


- İLK BATIK (TİCARİ) GEMİ : ULUBURUN

( M.Ö. XIV. yy.'da - Uluburun - Kaş )


- İLK DENİZ FENERİ


- İLK DENİZALTI (MODELİ) ile/ve/||/<>/> OSMANLI'DA DENİZALTI

( )


- İLK DİL ile/ve EVRENSEL DİL

( Tüm dillerde ortak dilbilgisel ilkeler arayabiliriz ancak bu, zorunlu olarak bir ilk dile dönmemizi gerektirmez. )


- İLK GÜNEŞ SAATİ -ile

( DİKİLİTAŞ )


- İLK HAYVAN HASTAHANESİ

( Dünyanın ilk Hayvan Hastahanesi olan Gurabahane-i Laklakan(Düşkün Leylekler Evi), XIX. yy'da, Osmanlı tarafından Bursa'da kurulmuştur. Sonbaharda geri dönemeyecek leyleklere yardım amaçlı kurulan bu hastahane, ayrıca sokak hayvanlarına ve çeşitli hayvanlara da yardım amaçlı kurulmuştur. )


- İLK NEDEN ile/ve/||/<>/> YÖNELİM


- İLK SU SAATİ -ile

( M.Ö. 1397 )


- İLK ile/ve/değil BİLİNEN/BİLİNEBİLEN İLK


- İLK ile/ve/||/<> KÖK

( FIRST/INITIAL vs./and/||/<> ROOT )


- İLK ile/ve/değil/||/<>/> ÖNCÜ


- İLKE ile/ve/||/<>/>/< ARKE ile/ve/||/<>/>/< ERKE

( PRINCIPLE vs./and ARCHE vs./and AIM )


- İLKE ile/ve/||/<> DAYANAK


- İLKE ile/ve/||/<> DÜZEN

( İlkelerimizin ışığında dünyaya katılamazsak, ilkelerimize karşın dünyaya katılmak zorunda kalırız. )

( Olgun kişiler, ilkesiz davranmaktan vazgeçerek kendilerine olan güveni ve meziyetlerini sağlamlaştırır. )

( PRINCIPLE vs./and/||/<> SETTING/ORDER/REGULARITY )


- İLKE ile/ve KIBLE


- İLKE ile/ve/||/<> ZEMİN


- İLKECE BİLİNÇLİ ile/ve/||/<> İLKECE BİLİNÇSİZ

( )


- İLKEL ile/ve/değil/||/<> BİRİNCİL

( [not] PRIMITIVE vs./and/||/<>/but PRIMARY )


- İLKEL ile/değil İLKSEL


- İLKEL = İPTİDAİ = PRIMITIVE[İng.] = PRIMITIF[Fr.] = PRIMITIV[Alm.] = PRIMITIVUS < PRIMUS[Lat.] = PRIMITIVO[İsp.]


- İLKE/LER ile/ve/<> KAVRAM/LAR

( Olmayanı oldurmak üzere/için. İLE/VE/<> ... )

( İlkelerle düşünürüz. İlkeler bizi birliğe getirir. )

( İlke'li düşünmek, niyettir. )

( Niyet, davranışları birleştiriyorsa ilkedir. )

( PRINCIPLE/S vs./and/<> CONCEPT/S )

( LI ile/ve/<> ... )


- İLKE/Lİ/LİK ile/ve/<> İŞLEV/SEL/LİK


- İLKEL/LİK değil/yerine/>< İLKELİ/LİK

( Kişiyi ayakta tutan, iskelet ve kas sistemi değil ilkeliliğidir. )

( )

( İlkel olmak istemiyorsak ilkeli olmak durumundayız. )


- İLKEL/LİK ile/ve/||/<> OLANAKSIZ/LIK


- İLKENİN:
GERÇEKLEŞTİRİLMESİ ile/ve/değil/||/<>/> DÜZENLEYİCİLİĞİ


- İLKESELLİK ve/||/<>/< ZORUNLULUK


- İLKESİZLİK ile/ve/= DÜŞÜNCESİZLİK

( LACK OF PRINCIPLE vs./and/= THOUGHTLESSNESS )


- İLKLER ve/<>/> İZLER


- ILLUSTRE ile/ve CARDINALE ile/ve REGALE ile/ve CURIALE

( Işık saçan dil. İLE/VE Kılavuz ve kural işlevi gören dil. İLE/VE Ulusal bir hükümdarlığın sarayında yer almaya lâyık dil. İLE/VE Hükümetin, yargının, bilgeliğin dili. )


- İLMEK İLMEK (İŞLEMEK/DOKUMAK) -ile


- İLM-İ HEY'E(T) ile/= İLM-İ FELEK ile/= İLM-İ NÜCÛM/İLM el-NÜCÛM ile/= İLM-İ AHKÂM ile/= İLM-İ el-MİKAT

( ... İLE/= İLM-İ MİKAT'ta: Şemsedin Halili VE Muhammed Konevi. )


- İLM-İ MEDENİYE(T) ile/ve/||/<> İLM-İ SİYÂSE(T)


- İLMÎ ile/ve/değil ZEVKÎ


- İLTİFAT ile/ve/||/<>/>/< İTİBAR


- İLTİMAS ile İLTİZAM

( Haksız yere, yasa ve kurallara uymaksızın kayırma, arka çıkma. | Birine, herhangi bir konuda öncelik ve ayrıcalık tanıma. İLE Kayırma, bir tarafı tutma. | Gerekli bulma. | Kesenek. )


- İLTİSÂK[Ar. < LÜSÛK] ile İRTİBÂT[Ar. < RABT]

( BİTİŞME, KAVUŞMA, YAPIŞMA, BİRLEŞME | İKİ ORGANIN BİRBİRİNE YAPIŞMASI )


- İLTİSAKLI[Ar.] değil/yerine/= İLİŞKİLİ


- İLÜSTRASYON ile/ve/değil/yerine/||/<>/< SANAT

( Yöntemli. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Yöntemsiz. )


- İLÜZYON değil/yerine GÖZBAĞI


- İMÂL ile/ve/||/<> İMÂR


- İMAM('ın yap(ma)tığı) ile CEMAAT('in yapma(ma)sı gerekenler)

( * İmam kunut okumazsa cemaat de okumaz. * İmam bayram namazlarındaki tekbirleri yapmazsa, cemaat de yapmaz. * İmam dört rekatlı namazın ikinci rekatinde oturmazsa cemaat de oturmaz. * İmam secde ayeti okuyup secde etmezse cemaat de etmez. * İmam secde-i sehiv etmezse cemaat de etmez. )


- İMAN -=

( "Emin"lik, "emin olmak" kökünden gelen bu sözcük, şüphe taşımayacak kadar apaçıklık ve kesinlik yansıtan durum ya da kavramları ifade eder.
Her ne kadar dinsel ve İslâmî bir terim olarak yerleşmişse de
her alanda/olguda kullanılabilir/kullanılabilmelidir.
( "Güneşin doğuşu" gibi doğadaki, bir şeyin "3 ya da 4 bacağı ile sürekli[dış etkenler devrede olmadan!] dik durabilmesi" gibi fizikteki ve
bilimdeki çeşitli kesinliklerde ve günlük yaşamdaki birçok olguda kullanılabilmesi olanaklı bir sözcüktür/terimdir. ) )


- İMAN ETTİM ve/||/<>/> TESLİM OLDUM

( AMENNA ve/||/<>/> ESLEMNA )


- İMAN:
İTİMAT ile/ve/||/<> KANAAT


- İMÂN ile/ve/||/<> İMKÂN


- YAPI/İMAR:
"BARIŞI" ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/> "AFFI"


- İMGE:
CANLANDIRAN ile/ve/||/<>/< "CANLI"


- İMGE = HAYAL = IMAGE[İng., Fr.] = BILD, VORSTELLUNG[Alm.] = IMAGEN[İsp.]


- İMGE ile İÇGÖRÜ


- İMGE/LEME ile/ve/||/<> NESNE TAKLİDİ


- İMGELEM = MUHAYYİLE = IMAGINATION[İng., Fr.] = EINBILDUNGSKRAFT[Alm.] = IMAGINATIO[Lat.] = PHANTASIA[Yun.] = IMAGINACIÓN[İsp.]


- İMGESEL DÖNEM ile/ve/||/<>/> SİMGESEL DÜZEN

( )


- İMGESEL ile/ve/||/<>/> SEZGİSEL ile/ve/||/<>/> KAVRAMSAL


- İMLÂ ile İBÂRAT ile ÎRAB


- İMLÂ ile/ve/||/<> İHYÂ


- İMLÂ[Ar. MELV] ile/ve/||/<> İMLÂ[Ar. < MEL]

( Yazım (kuralları).[< Söyleyip yazdırmak.] | Bir yapıtı ya da bir ezgiyi notaya alıp yazma. İLE/VE/||/<> [boşluğu/çukuru] Doldurmak. )


- İMLÂ ile/ve/||/<>/> MÜMLÎ


- IMMORAL/ITY[Fr./İng.] değil/yerine/= TÖRETANIMAZ/LIK

( Daha üstün saydığı bir töre adına geçerli töreyi tanımayan. | Töre kurallarına aykırı olan. )


- İMPARATOR[İt. < IMPARATORE] değil/yerine/= İLHAN


- İMPARATOR ile/||/<> KAYSER[Ar. < KAYSAR]

( ... İLE Roma ve Bizans imparatorlarına verilen san/unvan. )


- İMPARATORİÇELİK değil/yerine/= İLHATUN/LUK


- İMPARATORLUK ile/değil BÜYÜK KRALLIK


- İMPARATORLUK ile EMPERYALİZM


- İMTİHAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İMKÂN


- İMTİNÂ[Ar.] ile İSTİNKÂF[Ar.]

( Çekinme. İLE Çekinme, geri durma, sakınma. )


- İMTİNÂ-İ ÂDÎ ile/ve/<> İMTİNÂ-İ HAKİKÎ

( Bir şeyin, varoluşunun olanaksızlığı. İLE/VE/<> Bir şeyin, yokluğunun, akılsal olarak olanaksızlığı. )

( Birinin, başka birinin çocuğu olduğu bilinen biri için, "benim çocuğumdur" demesi gibi. İLE/VE/<> Birinin, kendinden yaşça büyük biri için, "benim çocuğumdur" demesi gibi. [davası edil(e)mez/dinlenmez] )


- İNAN ile İMAN

( DO BELIEVE vs. FAITH/FULLNESS )


- | "İNANAN" ile/ve/>< "KUŞKULANAN" |
değil/yerine/>
BAKMAYI BİLEN

( | "Mutludur." ile/ve/>< (")Bilgilidir.(") | DEĞİL/YERİNE Anlayandır. )


- İNANÇ ile/ve/değil/yerine "BAKIŞ/GÖRÜŞ"


- İNANÇ ile/ve/değil/||/<> DAVRANIŞ

( Seni, daha iyi bir insan yapan, "inançların" değil davranışlarındır. )


- İNANÇ ile/ve/<> İMAN

( Düşüncenin pekişmişliği. İLE/VE/<> İnancın pekişmişliği. )

( Herşeyin başlangıcı ve kaynağı olan düşünce, inancın da imanın da başlangıcı ve kaynağıdır. İLE/VE/<> İnanç, düşüncenin pekişmiş/yoğunlaşmış hali, iman da inancın pekişmiş/yoğunlaşmış halidir. )

( Kuramı, uygulamaya geçiren tek ve en önemli olgu. İLE/VE/<> ... )

( BELIEF vs./and/<> FAITH )


- İNANÇ" ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İNSANLIK

( Sadece kişiyi ilgilendiriyor. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Herkesi ilgilendiriyor. )

( )


- İNANÇ ile/ve/||/<> KÖK İNANÇ / ŞEMA


- İNANÇ ile/ve/değil/||/<>/< KURUNTU/VEHİM


- İNANÇ ile/ve/değil/||/<>/< VARSAYIM


- İNANÇ" ile/ve/değil/||/<>/< "YORUM"


- İNANÇLAR ile/ve/||/<> TEMEL İNANÇLAR


- İNANÇ/SIZLIK ile/ve/||/<> KUŞKU/ŞÜPHE

( Ne çıplaklık, ne dağınık saçlar, ne pislik, ne günlerce oruç tutmak, ne yerde yatmak, ne de bağdaş kurarak saatlerce bir yerde oturmak, kuşku ve isteklerden arınmamış bir kişiyi kurtarmaz. )

( DISBELIEF vs. DOUBT/SUSPICION )


- İNANÇ"TA:
KATI "AKILCILIK" ile/||/<> "İMANCILIK" |
ile/değil/yerine/><
ELEŞTİRİCİ AKILCILIK


- İNANDIĞINI BİLMEK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/></< BİLDİĞİNE İNANMAK


- İNANILACAK (OLAN) ile/ve ALKIŞLANILACAK (OLAN)

( Alkışı, en sessiz biçimde karşılayan, alkışı, hak etmiş demektir. )


- İNANIR ile/ve/<> ÖFKELİ İNANIR


- İNANMA ile/ve/değil/||/<>/>/< BIKMA


- İNANMADAN AİT OLMAK" ile/değil AİT OLMADAN İNANMAK

( [not] "BELONG WITHOUT BELIEVE" vs./but BELIEVE WITHOUT BELONG )


- İNANMAK" ile/değil/yerine/>< ANLAMAK

( MEANING vs./and TO BELIEVE )


- İNANMAK ile/ve/||/<> İKNA OLMAK


- İNANMAK ile/ve/değil/||/<>/< KABUL ETMEK


- İNANMAK ile "KAPTIRMAK"


- İNANMAK ile/ve/||/<> "YEMEK"/"YUTMAK"


- İNAT ETMEK ile/ve/||/<> PES ETMEMEK ile/ve/||/<> VAZGEÇMEMEK


- İNAT değil/yerine/>< İNSAF


- [ne yazık ki]
İNAT ile/ve/||/<>/>< KAYITSIZLIK


- İNAT/ÇI ile/ve/||/<> İNAK/ÇI


- İNCE "ELEYİP" SIK DOKUMAK değil İNCE EĞİRİP SIK DOKUMAK


- İNCELEMEK ile/ve/||/<>/>/< ARAŞTIRMAK ile/ve/||/<>/>/< SORGULAMAK


- İNCELEMEK ile İNCE ELEMEK


- İNCELEMEK ile/ve KURCALAMAK

( TO INVESTIGATE vs./and TO DELVE )


- İNCELME ile/ve/||/<>/> KESKİNLEŞME ile/ve/||/<>/> YETKİNLEŞME


- İNCELTME (SİMGESİ) ile/ve/||/<>/< İNCELİK

( İzlemek için burayı tıklayınız... )


- İNCİR ile YABANİNCİRİ

( ... İLE Dutgillerden, Mısır'da yetişen ve kerestesi, eski Mısırlılar'ca mumyalara sanduka yapmakta kullanılmış olan bir ağaç. | Bu ağacın meyvesi. )


- İNCİTMEMEK ile/ve/||/<>/> İNCİNMEMEK

( Dilin susturulmasıyla. İLE/VE/||/<>/> Zihin ve kalbin susmasıyla. )


- INÇKIR ile/||/<> İNÇKİR ile/||/<> INGRAN/İNGREN

( Ağlamak[hıçkıra hıçkıra]. İLE/||/<> Ağlamak[ince sesle]. İLE Ağlamak[dertli olarak, gizli gizli ağlamak, inlemek] )


- İNDİRGEME ile/değil EŞİK


- İNDİRGEME ile/ve/> İHMAL


- İNDİRGEME = İRCA = REDUCTION[İng.] = RÉDUCTION[Fr.] = REDUKTION[Alm.] = REDUCTIO[Lat.] = REDUCCION[İsp.]


- [NE YAZIK Kİ]
İNDİRGEME ile/ve/||/<> SINIRLAMA/KISITLAMA


- İNDİRGEME ile/ve YAPAY/KABA "BAĞLANTI/LANDIRMA"


- [ne yazık ki]
İNDİRGEME ile/ve/değil/||/<> YOK SAYMA


- İNDİRGEME ile/değil/yerine YORUM/LAMA

( [not] TO REDUCE vs./but TO INTERPRET
TO INTERPRET instead of TO REDUCE )


- İNDİRGEMECİLİK ile/ve/||/<> GEREKİRCİLİK ile/ve/||/<> NESNELLİK

Bugün[19 Kasım 2025]
itibarı ile 7.285 başlık/FaRk ile birlikte,
7.285 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(14/31)