T ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 42.805 başlık/FaRk ile birlikte,
42.805 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(98/173)
- LOTKA-VOLTERRA İLE MAY İLE ROSENZWEİG ile/||/<> POPÜLASYON DİNAMİĞİ
( Ekolojik sistemlerin matematik modelleri. )
( Formül: dx/dt = ax - bxy )
- LOTKA-VOLTERRA MODELİ ile/||/<> SIR MODELİ
( Lotka-Volterra avcı-av, SIR salgın yayılımı )
( Formül: dx/dt = αx - βxy (L-V) İLE dS/dt = -βSI (SIR) )
( Alfred Lotka tarafından 1920 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- LOTS :/yerine ÇOK, BİRÇOK
- LOUD :/yerine YÜKSEK SESLİ
- LOUIS COTURAT ve/||/<> HENRI POINCARÉ
( 17 Ocak 1868 - 03 Ağustos 1914 AND/||/<> 29 Nisan 1854 - 17 Temmuz 1912 )
- LOVE :/yerine AŞK, SEVMEK
- LOVE vs./and FEAR
- LOVE vs./and RELATION
- LOVE vs./and TO APPRECIATE
- LOVELY :/yerine HOŞ, SEVİMLİ
- LOVER :/yerine SEVGİLİ
- LOW vs. INSUFFICIENT
- LOW :/yerine ALÇAK, DÜŞÜK
- LOWER :/yerine ALÇALTMAK, ALT
- LOZAN ANTLAŞMASI ile/değil UŞİ ANTLAŞMASI
( ... İLE/DEĞİL Osmanlı'nın Afrika'daki son toprak parçasını kaybettiği antlaşma.[1912] )
( RUMİNE SARAYI: Lozan Antlaşması'nın yapıldığı saray. )
- LP/LUMBAR PUNCTION[İng.] değil/yerine/= LOMBER PONKSİYON
- LSD ile DMT
- LSTM/LONG-SHORT TERM MEMEORY[İng.] değil/yerine/= UZUN-KISA SÜRELİ BELLEK
- LTP İLE LTD İLE PLASTİSİTE ile/||/<> SİNAPTİK DEĞİŞİM
( Öğrenmenin nöral temelleri. )
( Formül: NMDA → Ca²⁺ → LTP )
- LTP İLE LTD İLE STDP ile/||/<> SİNAPTİK PLASTİSİTE
( Sinaps gücü değişim mekanizmaları. )
( Formül: NMDA → Ca²⁺ → CaMKII )
- LU İLE QR İLE SVD ile/||/<> MATRİS AYRIŞTIRMALARI
( Matrisleri faktörlere ayırma yöntemleri. )
( Formül: A = UΣV^T (SVD) )
- LUCK :/yerine ŞANS
- LUCKY :/yerine ŞANSLI
- LUÇNUT[Kençek]/KÖÇNÜT/KÖÇÜT ile HİZMET
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Buğday ve benzeri bitkilerin temizlenmesine yardım etme.[Köylüler birbirine köle ya da hayvan yollayarak harman dövme işinde yardımlaşır.] İLE ... )
- LÛGAT[Ar.] değil/yerine/= SÖZLÜK
- LUKIANOS ile/ve/||/<> JULES VERNE
( )
- LÜKS ile/ve/||/<>/> İSRAF
- LÜKS ile/değil/yerine TOKGÖZLÜLÜK
( Yapay yoksulluk. İLE/DEĞİL/YERİNE Doğal zenginlik. )
- LÜKSASYON/LUXATION[İng.] değil/yerine/= ÇIKIK
- LÜMEN/LUMEN[İng.] değil/yerine/= BORUMSU BOŞLUK
- LUNCH :/yerine ÖĞLE YEMEĞİ
- LUNG :/yerine AKCİĞER
- LUP[İng. < LOOP] değil/yerine/= DÖNGÜ
- LURIANİK KABALA ile/ve GELENEKSEL KABALA
( Isaac Luria. İLE/VE Isaac the Blind. )
- LUSITROPİ/LUSITROPY[İng.] değil/yerine/= GEVŞEME GÜCÜ
- LUTE- ile/||/<> XANTH-/XANTHO- ile/||/<> CİRRH- ile/||/<> CHLOR- ile/||/<> ERYTHR-/ERYTH-/ERYTHRO- ile/||/<> RHOD-/RHODO- ile/||/<> CEPT- ile/||/<> CYAN-/CYANO- ile/||/<> AURİ-/AURO-
( Sarı. İLE/||/<> Sarı. İLE/||/<> Siroz, portakal sarısı. İLE/||/<> Açık yeşil, klorla ilgili. İLE/||/<> Kırmızı, erythro cyto-'nun kısaltılmış biçimi. İLE/||/<> Kırmızı. İLE/||/<> Al. İLE/||/<> Mavi, mavimsi. İLE/||/<> Altın. )
- Lütfen! DİNLE!!!
- LÜTFEN[< LÂTİF]/LÜTÛFEN ile/ve/< RİCÂ[< REC' | çoğ. RÜCÛ]
( Kabalaşmış/kesif olandan değil en ince olandan (noktadan), hepimizin başlangıç/hareket/buluşma noktasından sesleniyorum/istiyorum. İLE/VE En ince olana (noktaya) geri dönüyorum. Orada buluşuyor ve oradan sesleniyorum/istiyorum. )
- Lütfen! SUS!!!
- LÜTFEN ile/ve RİCA EDERİM
- LÜTUF/İHSAN/ATIFET/İNAYET değil/yerine/= KAYRA/İYİDEM/KUTBAĞIŞ/KUTYARDIM
- LÜTÛF ile/ve İMTİYAZ
( FAVOUR vs./and SPECIAL PRIVILEGE )
- LÜTÛF ile/ve/||/<> SIR
- Lütûfen! DİNLE!!!
- Lütûfen! SUS!!!
- LÜTÛFKÂR/ÂNE değil/yerine/= KAYRALI/CA
- LÜZUM ile/ve/||/<> ELZEM
- LUZÛMİYYE ile İTTİFÂKIYYE
( Gereklilik bildiren.(Eğer Güneş doğarsa gündüz olur). İLE Rastlantı bildiren.(Eğer insan düşünense, eşek de anırandır). )
- LVAD/LEFT VENTRICULAR ASSIST DEVICE SOL VENTRİKÜL[İng.] değil/yerine/= SOL KARINCIK DESTEK AYGITI
- LYAPUNOV ÜSTELİ ile/||/<> ENTROPİ
( Lyapunov hassas bağımlılık λ>0, entropi termodinamik düzensizlik. )
( Formül: e^(λt) ayrışma )
- LY-/LYO- ile/||/<> LYS-/LYSİ-/-LYSİS/LYSO-/-LYTİC ile/||/<> MALAC-/MALACİA-/MALACO-
( Çözünmüş, erimiş. İLE/||/<> Gevşeme, çözünme, ayrılma, indirgenme, kurtulma, paralizi, cerrahi yolla yapışıklıkların açılması, yumuşama, serbestleşme. İLE/||/<> Yumuşama, yumuşaklık. )
- M-HEALTH/MOBILE HEALTH[İng.] değil/yerine/= SAĞLIK, M-SAĞLIK
- m.[Lat. < MISCE] değil/yerine/= KARIŞTIR, BİRLEŞTİR
- M/MOLAR[İng.] değil/yerine/= MOL
- M-RNA MESSENGER RİBONUCLEİC ACİD[İng.] değil/yerine/= HABERCİ RİBONÜKLEİK ASIT
- M.Ö. ile/ve/değil/||/<>/< G.Ö.
( Milattan önce. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Günümüzden önce. )
- MAL/MÜLK/MADDİ ZENGİNLİK değil/yerine/= OD, OCAK
- -MA ile MA/MAH ile MA
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Buyrum kipindeki eylemlere gelen ve olumsuzluk bildiren bir ilgeç. İLE "İşte! | Al!" anlamına gelen bir ilgeç. İLE Oğlak ve kuzu sesinin bir yansıması. )
- MAÂBİD[Ar. < MA'BED] ile MAÂBÎD[Ar. < MA'BÛD]
( İbâdet edilecek yerler, tapınaklar. İLE İbâdet edilecek yerler. )
- MAALESEF[Ar.]["MALESEF" değil!]/DERDÂ[Fars.] değil/yerine/= NE YAZIK Kİ
- MAA-MÂ-FÎH[Ar.] ile BİNÂEN ALEYH[Ar.]
( Bununla birlikte, (b)öyle iken, (b)öyle ise de. İLE Bunun üzerine, bundan dolayı. )
- MAAN[Ar.] ile MAÂN[Ar.]
( Beraber, birlikte. İLE Mekân. )
- MAAN ile/||/<> MARÛF
( Beraber, birlikte. İLE/||/<> Herkesçe bilinen. )
- MAARİF/Çİ[Ar.] değil/yerine/= EĞİTİM/Cİ
- MAAŞ/MAHİYE[Fars., Ar.]["MAYIŞ" değil!] değil/yerine/= AYLIK
- MAÂZIR[Ar. < ME'ZER] ile MAÂZIR[Ar. < MA'ZERET] ile MAÂZÎR[Ar. < Mİ'ZÂR]
( Sığınılacak yerler. İLE Mâzeretler. İLE Perdeler. )
- MÂ-BA'D ile/ve MAK'AD
- MÂBED/MÂBET[Ar.] değil/yerine/= TAPINAK
- TAPINAK/MÂBED[Ar.] ile/ve/değil/||/<>/>/< BETİKLİK/KÜTÜPHANE
- MÂBED ile/ve/değil EŞİK
( Mâbed, zamanın aşkınlaştırıldığı "ebedî şimdi"dir. )
- MÂBED ile/ve/değil/<> MİTOLOJİK MÂBED
( Fiziksel ve mekânsal. İLE/VE/DEĞİL/<> Zihinsel ve içsel merkezli. )
( İntisâb/inisiyasyon, içsel mâbedin oluşturulmasını başlatır/sağlar. )
( Mâbed, ferâgat ahlâkıyla kurulur. )
- MÂBEYAN ile/||/<> MÂBEYİN ile/||/<> SELÂMLIK
( Konaklarda, harem ile selâmlık arasındaki daire. İLE/||/<> Sultan sarayında harem dairesi ile dış daireleri arasındaki bölüm. İLE/||/<> Saray, köşk ve konaklarda erkeğin bulunduğu ve erkek konukların alındığı bölüm. )
- MÂBEYN ile/||/<> MÂBEYN SENEDİ ile/||/<> BEYNİNDE
( Ara. İLE/||/<> Ara senedi. İLE/||/<> Arasında, aralarında. )
- MAÇ[İng. MATCH] değil/yerine/= KARŞILAŞMA/EŞLEŞME
- MACAR FORİNTİ ile PENGÖ
( ... İLE İkinci Dünya Savaşı sonuna değin kullanılan, Macar para birimi. )
- MACERA[Ar.]/SERÜVEN[Fars. SERVAN]/SERGÜZEŞT[Fars.]/AVANTÜR[Fr. AVENTURE | İng. ADVENTURE] değil/yerine/= OLAYCA
- MACERAPEREST değil/yerine/= OLAYCASEVER
- MACH SAYISI:
SERBEST AKIM HIZI ve/<> SES HIZI
( Akış içindeki serbest akım hızının, ses hızına oranı. )
( 1 kilometer/hour [km/h] = 0.2777777778 meter/second [m/s]
1 mile/hour [mi/h] = 0.44704 meter/second [m/s]
1 meter/hour [m/h] = 0.0002777778 meter/second [m/s]
1 meter/minute [m/min] = 0.0166666667 meter/second [m/s]
1 kilometer/minute [km/min] = 16.6666666667 meter/second [m/s]
1 kilometer/second [km/s] = 1000 meter/second [m/s]
1 centimeter/hour [cm/h] = 2.7777777777778E-6 meter/second [m/s]
1 centimeter/minute [cm/min] = 0.0001666667 meter/second [m/s]
1 centimeter/second [cm/s] = 0.01 meter/second [m/s]
1 millimeter/hour [mm/h] = 2.7777777777778E-7 meter/second [m/s]
1 millimeter/minute [mm/min] = 1.66667E-5 meter/second [m/s]
1 millimeter/second [mm/s] = 0.001 meter/second [m/s]
1 foot/hour [ft/h] = 8.46667E-5 meter/second [m/s]
1 foot/minute [ft/min] = 0.00508 meter/second [m/s]
1 foot/second [ft/s] = 0.3048 meter/second [m/s]
1 yard/hour [yd/h] = 0.000254 meter/second [m/s]
1 yard/minute [yd/min] = 0.01524 meter/second [m/s]
1 yard/second [yd/s] = 0.9144 meter/second [m/s]
1 mile/minute [mi/min] = 26.8224 meter/second [m/s]
1 mile/second [mi/s] = 1609.344 meter/second [m/s]
1 knot [kt, kn] = 0.5144444444 meter/second [m/s]
1 knot (UK) [kt (UK)] = 0.5147733333 meter/second [m/s]
1 Velocity of light in vacuum = 299792458 meter/second [m/s]
1 Cosmic velocity - first = 7899.9999999999 meter/second [m/s]
1 Cosmic velocity - second = 11200 meter/second [m/s]
1 Cosmic velocity - third = 16670 meter/second [m/s]
1 Earth's velocity = 29765 meter/second [m/s]
1 Velocity of sound in pure water = 1482.6999999998 meter/second [m/s]
1 Velocity of sound in sea water (20°C, 10 meter deep) = 1521.6 meter/second [m/s]
1 Mach (20°C, 1 atm) = 343.6 meter/second [m/s]
1 Mach (SI standard) = 295.0464000003 meter/second [m/s] )
- MACHİNE LEARNİNG THEORY ile/||/<> CLASSİCAL STATİSTİCS
( Machine learning theory büyük veri setlerinde örüntü tanıma odaklıyken İLE classical statistics hipotez testi ve parametre tahmini odaklıdır )
( Formül: PAC learning )
- MACHINE :/yerine MAKİNE
- MACLAURİN ile/||/<> SERİSİ
( Maclaurin serisi açılımı )
( Colin Maclaurin tarafından 1742 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1698-1746) (Ülke: İskoçya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Maclaurin serisi) )
- macOS'TA:
.pkg ile .dmg
- MAD :/yerine DELİ, SİNİRLİ
- MADARA (OLMAK/ETMEK) ile REZİL (OLMAK/ETMEK)
( Kötü duruma düşmek, yalanı, yanlışı ortaya çıkmak. İLE ... )
- MADDE VE HAREKET ile/ve MADDE YA DA HAREKET ile/ve MADDE İLE HAREKET
- MADDE ile/||/<> ANTİMADDE
( Madde pozitif enerjili İLE antimadde negatif yüklü karşı parçacıklardır )
( Formül: e⁻ İLE e⁺ )
( Paul Dirac tarafından 1928 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- MADDE ile/||/<> BİLİNÇ
( Tarihsel materyalizm )
( Karl Marx tarafından 1848 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1818-1883) (Ülke: Almanya) (Alan: Felsefe, Ekonomi) (Önemli katkıları: Diyalektik materyalizm, komünizm) )
- MADDE ile/ve/||/<>/> CİSİM ile/ve/||/<>/> SÛRET
( Yayılan. İLE/VE/||/<>/> Maddenin biçim almış durumu. İLE/VE/||/<>/> ... )
- MADDE > MEVCUD > VUCUD
- MADDE ile/ve/||/<>/> SÛRET ile/ve/||/<>/> CİSİM ile/ve/||/<>/> NEFS ile/ve/||/<>/> AKIL
- MADDE/(î) değil/yerine/= ÖZDEK/(SEL)
( Biçimi kabul etme olanağı. )
- MADDE/MÂNÂ:
İŞLEV ile/ve/<> AMAÇ
- MADDEN değil MADDETEN[Ar.]/EYCE
- NESNENİN:
ÜÇ DURUMU ile/ve/değil ONBEŞ DURUMU
- MADDÎ EDİM değil/yerine/= EYCİL EDİM
- MADDİ HAZ ile/ve MANEVİ HAZ
( Zamana bağlı olarak. İLE/VE AN'da. )
- MADDÎ İKRAM ile/ve/<>/|| MANEVÎ İKRAM
( Anımsayamayabiliriz. İLE/VE/<>/|| Unutmayız. )
- MADDÎ KEYİFLER/ZEVKLER ile/ve/değil/yerine MANEVÎ ZEVKLER
( Başta istek, sonrasında bıkkınlık verir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Başta isteksizlik, sonrasında şevk verir. )
- MADDİ MALLAR değil/yerine/= EYCİL TAVARLAR
- MADDÎ ZEKÂT ile/ve MÂNEVÎ ZEKÂT
( Malı temizler. İLE/VE Nefsi temizler. İlim ve sevgiyle verilir. )
( Olgun bir meyve koparılmaz da sapının ya da çöpünün üstünde kalırsa, tevek onu sömürür, meyvenin içindeki gıda, geldiği yere geri gider. )
- MADDÎ ile/ve/değil/>< MÜCERRED
( ... İLE/VE/DEĞİL/>< Maddî olmayan. )
- MADEM EĞER ÖYLEYSE" değil ÖYLEYSE (ya da MADEM ÖYLE)
- MADEN İŞÇİSİ İÇİN:
YERÜSTÜ değil/ne yazık ki/<>/>< YERALTI
( Açlık var ve kesin. DEĞİL/NE YAZIK Kİ/<>/>< Ölüm var ve olasılık. )
- MADEN ile/ve/||/<> MADEN-İ ENVÂR[< NUR]
- MADEN-İ HÂS ve/||/<> KAVÎ İLTİMAS ve/||/<> DERK-İ TEMAS
( Yaşamda ya da herhangi bir işte, başarılı olabilmek için gerekli olanlar:
Altın(para/sermaye). VE/||/<> Ayrıcalık sağlayan/sunan, güçlü ve güvenilir biri. VE/||/<> Tanıyan/anlayan biriyle ilişki/yakınlık. )
( 
)
- MADRÛB ile/||/<> MADRÛB FÎH ile/||/<> TAD'ÎF
( Çarpılan. İLE/||/<> Çarpan. İLE/||/<> İki katını alma işlemi. )
- MADUR değil MAĞDUR
- MAFSAL[Ar.] değil/yerine/= EKLEM
- MAFYA ile/ve/||/<> CUNTA
- MAFYA ile/ve/<> (")HÜKÜMET(")
( FaRkLaR'ı değil önemli bir ortak yanları vardır. İkisinde de haktan, hukuktan eser yoktur ve/ya da olmayabilir (ne yazık ki[hükümet için]). )
- MAĞARA ile/ve/||/<>/> BARAKA
- MAĞARA[Ar.] değil/yerine/= İN
( Bir yamaca ya da kaya içine doğru uzanan, barınak olarak kullanılabilen yer kovuğu. | Karst bölgelerinde, kireçtaşlarının erimesiyle oluşan, büyük, birbirine koridorlarla bağlı yeraltı kovukları. )
- MAĞARA ve/> MAĞAZA
- MAĞAZA ile/ve/<> REYON[Fr. < RAYON]
( ... İLE/VE/<> Bir mağazanın yalnız bir tür eşya satılan bölümü. )
- MAGAZINE :/yerine DERGİ
- [ne yazık ki]
MAĞDUR ETMEK ile/ve/değil/||/<>/> MAĞDUR GÖSTERMEK
- MAĞDUR HAKLARI ile/ve/<> SANIK HAKLARI
- MAĞDUR/HASTA EDEN/ETMEK ile/ve/değil/||/<>/< MAĞDUR/HASTA OLAN/OLMAK
- [ne yazık ki]
MAĞDUR ile/ve/||/<> MAZLUM
- MAĞDUR ile/ve/||/<> MUZDARİP/MUZTARİB[< DARB]
- MAĞDUR ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/>< ZÂLİM
- MAĞDUR/İYET[Ar.] değil/yerine/= KIYGIN/LIK
( Haksızlığa uğramış kişi. )
- MAĞDUR/İYET ile MAHCUB/İYET
- MAĞLUP/MAĞLUBİYET değil/yerine/= YENİK/YENİLEN/YENİLGİ/SIMAK
( Bir savaşta, yarışmada kaybetme, yenilme. | Bir işte, bir uğraşta başarısızlığa uğrama, kaybetme. )
- MAGMA[Yun.] değil/yerine/= ISI/SICAK YUVARI
( Yerin içinde, sıvı ya da hamur kıvamında, uçucu gazlarla doymuş olarak bulunan eriyik. )
- MAGNETİC LEVİTATİON ile/||/<> ELECTROMAGNETİC LEVİTATİON
( Magnetic levitation kalıcı mıknatıs alanlarıyla yüzdürme yaparken İLE electromagnetic levitation elektromanyetik bobinlerle yüzdürme yapar )
( Formül: Meissner effect )
- MAGNETİC MONOPOLE ile/||/<> ELECTRİC CHARGE
( Magnetic monopole tek kutuplu manyetik yük olacakken İLE electric charge bilinen elektriksel temel yüktür )
( Formül: Dirac quantization )
- MAGNETOHYDRODYNAMİCS ile/||/<> FLUİD DYNAMİCS
( Magnetohydrodynamics iletken akışkanların manyetik alanda davranışını incelerken İLE fluid dynamics sadece akışkan mekaniğini inceler )
( Formül: Lorentz force )
- MAGNETOSPHERE değil/yerine/= KAPARYUVAR
- MAGNETOTELLURICS değil/yerine/= KAPARBALKI
- MAGNEZYUM EKSİKLİĞİ ve/||/<>/> KALSİYUM EKSİKLİĞİ
( Magnezyum eksikliği, aynı zamanda kalsiyum eksikliğine neden olur. Çünkü, gövdenin kalsiyumu emmesi için magnezyuma gereksinimi vardır. )
- MAGNEZYUM MAGNEZYUM SÜLFAT
( Atom numarası 12, atom ağırlığı 24.30, yoğunluğu 1.7 olan, gümüş renginde, parlak bir alevle yanan, çok hafif bir öğe. [Simgesi: Mg.] İLE Kimyasal formülü MgSO₄ olarak bilinen bir bileşiktir. Magnezyum, kükürt ve oksijen içerir. Yapısı gereği, inorganik bir tuzdur. Genellikle heptahidrat formundaki sülfat minerali olan, "Epsomit" ya da öteki adıyla, "Epsom tuzu" durumunda bulunmaktadır. "Epsom" adını ise, İngiltere'de bulunan bir yerleşim yerinden almıştır. )
( Magnezyum, klasik bir öğedir. İLE Magnezyum sülfat ise, bir bileşik olarak nitelendirilir. Yani, magnezyumun yapısına; kükürt ve oksijen ilavesiyle oluşur. Saf magnezyumdan, daha kompleks yapıda olup; farklı öğelerin magnezyum ile birleşmesinden oluşur. Magnezyum, temel öğe ve metabolizmanın yapı taşlarından biri iken; magnezyum sülfat, onun farklı nesnelerle birleşimidir.
Magnezyum sülfat, endüstri açısından; üst düzey kullanım alanına sahip bir bileşiktir. Epsom tuzu, genellikle magnezyum sülfat olarak bilinmektedir. Epsom tuzu, sofra tuzundan; tümüyle farklı bir bileşiktir. Epsom tuzunun da, magnezyumdan ayrı olarak; belirli işlevleri ve yararları bulunmaktadır.
Sofra tuzuna benzer görünüme sahip epsom tuzu, genellikle banyolarda eritilir. Bu yüzden, "banyo tuzu" olarak da bilinir. Sofra tuzuna benzese de tadı belirgin oranda farklıdır. Epsom tuzu, son derece acı bir tada sahiptir. Tadı nedeniyle, yemeğe ekleme amaçlı olarak pek kullanılmaz. )
- MAGNİFİKASYON/MAGNİFICATION[İng.] değil/yerine/= BÜYÜLTME
- MAGNİTÜT/MAGNİTUDE[İng.] değil/yerine/= BÜYÜKLÜK | ÖNEM
- MAGNON İLE PHONON İLE PLASMON İLE POLARON ile/||/<> KUASİPARÇACIKLAR
( Kollektif uyarılmalar. )
( Formül: ω = ck (phonon) )
- MAĞRUR[Ar.] değil/yerine/= GURURLU
- MAĞRUR ile/ve/değil/yerine/||/>< MAĞDUR
( Mağdur olan, mağrur olur. )
( "Mağrurun" değil mağdurun yanında olmayı yeğleriz/yeğlemeliyiz... )
- MAĞŞUŞ[Ar.] değil/yerine/= KARIŞIK
- MAGZÂ[Ar.] ile MAGZÂ[Ar. çoğ. MAGAZÎ]
( Amaç, istek, meram. İLE Gazâ, savaş öyküleri. | Savaş. )
- MAHÂFİL[Ar. < MAHFİL] ile MAHÂFİR[Ar. < MİHFER/E]
( Oturulacak, görüşülecek yerler, toplantı yerleri. | Büyük camilerde, sultanlara ya da müezzinlere ayrılmış etrafı parmaklıkla çevrilmiş olan yerler. İLE Hattatların, yanlışı kazımakta kullandıkları, bir çeşit kalemtraş. | Beller. Kazmalar. )
- MAHAL ile/||/<> MÂFEVK ile/||/<> EMÂKİN ile/||/<> HÂNE ile/||/<> MESKEN ile/||/<> MINTIKA ile/||/<> SÜKNÂ
( Yer. İLE/||/<> Üst mahal. İLE/||/<> Mahaller, mekanlar, mevkiler, yerler. İLE/||/<> Ev. İLE/||/<> Kişinin fiilen oturduğu yer, konut. İLE/||/<> Bölge, yer, mahal. İLE/||/<> Oturma [oturulacak yer]. )
- MAHAL/MEVZİ[Ar.] değil/yerine/= YER/YÖRE
- MAHALLE BASKISI ile/değil ÖRGÜTLÜLÜK
- MAHALLE ile/değil/||/<> MAHAL'E
- MAHALLİ[Ar.] değil/yerine/= YÖRESEL/YEREL
- MAHARET/BECERİ ile/ve MEZİYET
( SKILL/ABILITY vs./and MERIT )
- MAHÂRET değil/yerine/= BECERİ
- MAHÂRET ile/ve/||/<> HAMARAT
( Beceri. İLE/VE/||/<> Ev işlerinde, çok çalışkan ve becerikli kadın. )
- MAHATMA GANDHI
( Gandhi'nin yaşamla ilgili sorulara verdiği yanıtlar...
- En hoş gün?
Bugün...
- En kolay olan?
Yanılmak...
- En büyük engel?
Korku...
- En büyük yanlış?
Vazgeçmek...
- Tüm kötülüklerin temeli?
Bencillik...
- En iyi oyalanma biçimi?
Çalışmak...
- En büyük çöküş?
Ümitsizlik...
- En iyi eğitmenler?
Çocuklar...
- En temel olan?
İletişim...
- En çok mutlu eden?
Başkalarına yararlı olmak, iyilik yapmak...
- En büyük gizem?
Ölüm...
- En büyük kusur?
Huysuzluk...
- En tehlikeli kişi?
Yalancı...
- En zararlı düşünce?
Kıskançlık...
- En hoş armağan?
Bağışlama...
- En kısa yol?
Düz, doğru yol...
- En güçlü duygu?
İç huzur...
- En iyi koruyucu?
Iyimserlik, keşfetmek...
- En gerekli kişiler?
Sevgili ve dostlar...
- Yaşamdaki en harika olan?
Sevmek...<3
)
- MÂHÂZÂ/MAAHÂZÂ değil/yerine/= BUNUNLA BİRLİKTE, BÖYLEYKEN, BÖYLE İSE DE
- MAHCUBİYET ile/ve/değil/||/<> MAHVİYET
- MAHCUBİYET[Ar.] değil/yerine/= UTANGAÇLIK/SIKILGANLIK
- MAHCUR[Ar.] değil/yerine/= KISITLI
- MAHDUM[Ar.] ile/ve/||/<> KERÎME[Ar.]
( Erkek çocuk. İLE/VE/||/<> Kız çocuk. )
- MAHDUT[Ar. < HADD] ile/ve/||/<>/>/< MAZBUT[Ar. < ZABT]
- MAHDUT[Ar.] değil/yerine/= SINIRLANMIŞ
- MAHFAZA[Ar.] değil/yerine/= KORUNCAK
- MAHFİL-İ KAZÂ değil/yerine/= ADÂLET MEYDANI
- MAHFÛZ[Ar. < HIFZ] ile MAHFÛZ[Ar.]
( Saklanmış, hıfz olunmuş. | Korunmuş, gözetilmiş. | Gizlenmiş. | Ezberlenmiş. İLE Alçalmış. )
- MAHFUZ[Ar.] değil/yerine/= KORUNAN/KORUNMUŞ/SAKLANMIŞ/SAKLI
- MAHFUZ[Ar.]["MAFUZ" değil!] değil/yerine/= SAKLANMIŞ/KORUNMUŞ
( MAHFUZEN: Gözaltında olarak. )
- MAHİR[Ar.] değil/yerine/= USTA/BECERİKLİ
( MÂHİRÂNE[Ar., Fars.]: Becerikli bir biçimde, becerikli olarak, ustaca. )
- MAHİYET ile CEVHER
( Mâhiyet + Suret + Ârazlar. İLE/VE Öz. )
( Mâhiyet, taksim edilmez. )
( Mâhiyetten istisna yapılmaz. )
( CONFIGURATION vs./and QUIDITY/ESSENCE )
- MAHİYET ve HAKİKAT ve HÜVİYET(KİMLİK)
( Nedir? VE Mahiyetin dış dünyadaki karşılıkları. VE Kişisel özelliklerle birlikte olan hakikat. )
( Bir kavramın efrâd-ı zihniyesinde olan. VE Bir kavramın efrâd-ı hariciyesinde olan. VE Hakikat mea't-teşahhus. )
( "Anka Kuşu" gibi kavramlarda/örneklerde sadece mahiyet vardır. )
( İnsan/Birey için geçerlidir. )
( Mâhiyet, taksim edilmez. )
( Mâhiyetten istisna yapılmaz. )
- MAHİYET[Ar.] değil/yerine/= İÇYÜZ
- MAHİYET[Ar.] ile MAİYET[Ar.]
( Öz. İLE Tören alayı. )
- MÂHİYET ile/ve/<> MÂLİYET
- MAHİYET[Ar.] değil/yerine/= ÖZLÜK/İÇYÜZ
( Bir şeyin durumu. | Kişi. )
- MÂHİYET ile/ve/değil/= VARLIK
( Hiçbir nitelik ve nicelik, mahiyete yüklen(e)mez. )
( [not] QUIDITY/ESSENCE vs./and/but/= EXISTENCE )
- AYRIM:
MAHİYETİ GEREĞİ ile/ve/||/<> SURETİ GEREĞİ
- MÂHİYET'TE VARLIK:
AYNİYET ile/ve GAYRİYET ile/ve CÜZZİYET
- MAHKEME ile/||/<> AREOPAJ[Fr.]
( ... İLE/||/<> Eski Atina'da mahkeme. )
- MAHKEME ile/ve/<> İSTİNAF (MAHKEMESİ)
( ... İLE/VE/<> Mahkemenin verdiği kararı kabul etmeyerek, bir kararı, istinaf mahkemesine götürme. | [eskiden] [MAHKEMESİ]: İlk derecedeki mahkemelerle Yargıtay arasında yer alan mahkeme. )
- MAHKEME ile/ve/||/<>/> UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ
- MAHKÛK[Ar.] değil/yerine/= KAZILMIŞ
- MAHKÛM ETMEK ile/ve/yerine ELEMEK
- MAHKUM İKİLEMİ ile/ve/||/<> NEWCOMB SORUNU
- MAHKÛM (OLMAK) ile/ve MECBUR (OLMAK)
- MAHKÛM[AR.] ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< MUHTAÇ[AR.]
- MAHKÛMİYET ile/ve/> MAHRÛMİYET
( İki ucta da olmayacak/kalmayacak biçimde hareket etmek gerek. )
- MAHLÛK[Ar.] değil/yerine/= YARATIK
- MAHLÛK/ÂT ile/ve MEVCÛD/ÂT
- MAHLÛL[Ar. < HALL] ile MAHLÛL[Ar.]
( Çözülmüş, dağılmış, hallolunmuş. | Erimiş, eritilmiş, eriyik. | Sahipsiz maaş ya da memurluk. | Mirasçısı bulunmayan ve hükümete kalan miras. İLE Delinmiş, öbür tarafına işlenmiş olan şey. )
- MAHLUL[Ar.] değil/yerine/= HALLOLMUŞ/ÇÖZÜLMÜŞ | ERİYİK
- MAHLUT[Ar.] değil/yerine/= KATIŞIK | KARIŞIM
- MAHMÛD[Ar. < HAMD] ile Mahmûd[Ar.] ile Mahmûd (Kaşgarlı)[Ar.]
( Övülmeye değer, hamdolunmuş, senâ edilmiş. | Hz. Peygamber'in adlarından biri. İLE Ebrehe'nin Kâbe'yi yıkmak üzere getirdiği filin adı. İLE Türk bilgini, sözlük yazarı ve edibi. | Dîvân-ü Lügat-it Türk'ün yazarı. )
- MAHMUDE[Ar.]
( Çitsarmaşığıgillerden, yaprakları ok ucu biçiminde, çiçekleri soluk sarı renkte, küçük, otsu bir bitki. | Bu bitkinin köklerinden çıkarılan, tıpta kullanılan, reçineye benzer bir madde. )
( CONVULVULUS SCAMMONIA )
- MAHMUZ[Ar.] değil/yerine/= ÇIKINTI
( Tavukgillerin ve bazı kuşların ayakları ardında bulunan, boynuz yapısındaki sivri uzantı. | Eski tür savaş gemilerinde, su kesimi altında, ileriye doğru uzanan, karşısındaki gemiyi batırabilen uzantı. | Köprü ayaklarında, basıncı azaltmak için suyun geldiği ve gittiği yanlardaki çıkıntı. )
- MAHPUS[Ar.] değil/yerine/= KAPATILMIŞ
( Kapatılmış, hapsedilmiş. | Bir çeşit tavla oyunu. )
- MAHREC değil/yerine/= PAYDA
- MAHREF[Ar.] ile MA'REF[Ar.]
( Yemiş sepeti. İLE Yüzün, sürekli açık görünen yeri/yerleri. )
- MAHREK[Ar. < HAREKET] ile MAHREK[Ar.]
( [mat.] Hareketli bir noktanın güttüğü yol. | Bir gök nesnesinin hareketinde, ağırlık merkezinin geometri bakımından yeri, yörünge. [Fr. ORBITE] İLE Yakacak yer. )
- MAHREK[Ar.] değil/yerine/= YÖRÜNGE
( Yürüyen bir noktanın izlediği ya da çizdiği yol. | Bir gökcisminin, devinme süresince aldığı yol. )
- MAHREM[Ar. < HARÂM | çoğ. MAHÂRİM] ile MAHREM[Ar.]
( Haram. Şeriatın yasak ettiği şey. | Nikâh düşmeyen, şeriatçe evlenilmesi yasak edilen. | Şeriatçe, kadının kendinden kaçmadığı erkek. | Biriyle çok samimi, içli-dışlı olan. | Gizli olan, herkese söylenilmeyen. | Herkesçe bilinmemesi gereken. | Tanrı'nın sırlarını öğrenmeye başlayan kişi. İLE İki dağ arasındaki yol. )
- MAHREM değil/yerine/= İÇREK, GİZLİ
- MAHRUKAT[Ar.] değil/yerine/= YAKIT/YAKACAK
- MAHRUM ile MAZLUM
- MAHRUM[Ar.] değil/yerine/= YOKSUN
- MAHRÛMİYET ile/ve/||/<>/> MAĞDURİYET
- MAHRUT[Ar.] değil/yerine/= KONİ
- MAHRÛT ile/||/<> MAHRÛT KÂİM ile/||/<> MAHRÛT MÂİL ile/||/<> MAHRÛT MUDALLA ile/||/<> MAHRÛT NÂKIS
( Koni. İLE/||/<> Dik koni. İLE/||/<> Eğik koni. İLE/||/<> Çokgen koni. İLE/||/<> Kesik koni. )
- MAHŞER[Ar.] ile MAŞER[Ar.]
( Kıyâmet günü dirilenlerin toplanacaklarına inanılan yer. | Büyük kalabalık. İLE İnsan topluluğu, toplum. )
- MAHSUB[Ar. < HİSÂB | çoğ. MAHÂSİB] ile MAHSÛB[Ar.]
( Hesaba katılmış, hesap edilmiş. | Büyük bir zâta mensup kişi. İLE Kızamık çıkarma. )
- MAHSUBEN[Ar.] ile/değil BİNAEN[Ar.]
( Sayılca. İLE/DEĞİL Dayanarak. )
- MAHSUBEN[Ar.] değil/yerine/= SAYILCA
- MAHSÛD[Ar. < HASED] ile MAHSÛD[Ar.]
( Kıskanılan, hased olunan/edilen. İLE Ekini biçilmiş, hasad edilmiş. | Biçilmiş ekin. )
- MAHSÛR[Ar.] değil/yerine/= KISIĞ
- MAHSÛR[Ar. < HASR] ile MAHSÛR[Ar.] ile MAHZUR[Ar.]
( Yorulmuş, feri gitmiş göz. İLE Kuşatılmış, muhâsara edilmiş. | Sınırlanmış, belirli edilmiş, hasredilmiş. | Men edilmiş. | Sıkıştırılmış, tazyik edilmiş. İLE Sakınılacak, korkulacak şey. | Engel. | Sakınca. )
- MAHSÛS[Ar. < HİSS] ile MAHSÛS[Ar. < HUSÛS | çoğ. MAHÂSÎS, MAHSÛSÂT] ile MAHZÛZ[Ar. < HAZZ]
( Duyumsanan, hissedilen. İLE Başkasında bulunmayan, sadece bir kişiye ait olan. | Birine ayrılmış olan. | Lâyık. | Ayrı, müstakil, başlı başına. | Özel olarak. | İsteyerek, bile bile. | Şakadan. İLE Hoşlanmış, haz etmiş. )
- MAHSUS[Ar.]["MASUS" değil!] değil/yerine/= ÖZELLİKLE
- MAHÛLE[Ar.] değil/yerine/= DUL
( Kocası ölmüş kadın. İLE Eşi ölmüş ya da eşinden boşanmış kadın ya da erkek. )
- MAHV[Ar.] ile/değil/yerine HAVF[Ar.]
- MAHYA KURULAMAYAN CAMİ -ile
( BAYEZİD CAMİİ [Minare aralığı en fazla olan cami.] )
- MÂHYA ile MÂHYA
( Ramazan gecelerinde, camilerde, iki minare arasına gerilen ipler üzerine kandil ya da elektrik ampulleriyle yazılan yazı ya da yapılan resim. İLE Çatılarda, iki eğik yüzeyin birleştiği bölüm. )
- MAHZÛR[Ar. < HAZR] ile MAHZÛR[Ar. < HAZER]
( Haram edilmiş, yanına yaklaşılması yasak edilmiş, haram. İLE Sakınılacak, korkulacak şey. | Engel. | Sakınca. )
- ENGEL/SAKINCA/MAHZUR[Ar.] ile ENGEL/SAKINCA/BEİS[Ar.]
- MÂ-İ CÂRİ ile/||/<> MÂ-İ LEZÎZ ile/||/<> LEB-İ DERYA
( Akarsu. İLE/||/<> İçilecek su, lezzetli su, memba suyu. İLE/||/<> Deniz kenarı, sahil. )
- MAİ[Ar. < MA: Su.] değil/yerine/= MAVİ/GÖKÇE
- MAIL :/yerine POSTA, E-POSTA
- MAİLLARD İLE CARAMELİZATİON İLE FERMENTATİON ile/||/<> GIDA REAKSİYONLARI
( Pişirme ve işlemedeki kimyasal değişimler. )
( Formül: Amino asit + Şeker → Aroma )
- MAIN :/yerine ANA
- MAİN[Ar.] değil/yerine/= KARE/EŞKENAR DÖRTGEN
- MAINLY :/yerine BAŞLICA
- MAINTAIN :/yerine SÜRDÜRMEK
- MAINTENANCE :/yerine BAKIM
- MAİŞETİ TEMİN[Ar.] değil/yerine/= GEÇİMİNİ SAĞLAMAK
- MAJOR ARC ile/||/<> MİNOR ARC
( Major büyük yay >180°, minor küçük yay <180°. )
( Formül: Greater İLE less than semicircle )
- MAJOR CROSS MATCH[İng.] değil/yerine/= MAJOR ÇAPRAZ KARŞILAŞTIRMA
- MAJOR :/yerine ANA, BÜYÜK
- MAJÖR/MAJOR[İng./Fr.] değil/yerine/= BÜYÜK/ÖNEMLİ
( Büyük, önemli. | Bir makam, bir akort ya da bir aralığın oluşma biçimi. | Büyük önerme. )
- MAJORANA FERMİYON ile/||/<> ELEKTRONLAR
( Majorana fermiyon kendi antiparçacığıyken, elektron ayrı antiparçacığa (pozitron) sahiptir )
( Formül: ψ = ψ† )
- MAJORANA İLE WEYL İLE DİRAC İLE ANYONS ile/||/<> EGZOTİK KUASİPARÇACIKLAR
( Topoljik madde fiziği. )
( Formül: γ = γ† (Majorana) )
( Paul Dirac tarafından 1928 yılında keşfedildi/formüle edildi. )
- MAJORITY vs. MINORITY
- MAJORITY vs. PLURAL
- MAJORITY and ABSOLUTE MAJORITY and QUALIFIED MAJORITY and QUORUM and UNANIMITY and UNANIMOUSLY
( Çoğunluk. VE Salt çoğunluk. VE Nitelikli çoğunluk. VE Karar yeter sayısı, nisap. VE Oybirliği. VE Oybirliğiyle. )
- MAJORITY :/yerine ÇOĞUNLUK
- MAKABLE TEŞMİL değil/yerine/= GERİ YÜRÜTÜM
- MA'KAD ile/değil MAK'AD[Ar.]
( Akd edilecek, sözleşilecek yer. İLE/DEĞİL Oturulacak yer, minder. | Oturak yeri, geri, kıç. )
- MAKADÎR-İ MÜŞTEREKE[Ar.] ile MAKADÎR-İ MÜTENÂSİBE[Ar.]
( Aynı ölçü ile ölçülebilen miktarlar. İLE Orantılı çokluklar. )
- MAKALE değil/yerine/= YAZI
- MAKAM [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
- MAKAM/MANSIP/MESNET/MEVKİ değil/yerine/= ORUN
- MAKAM [PAYLAŞILAMIYOR/PAYLAŞILMIYOR]
- MAKAM [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- MAKAMDA YÜKSELİŞ ile/ve/değil/yerine HİZMETTE YÜKSELİŞ
( Allah'ın kudretiyle bitişen kişi, hepimize ücretsiz ve menfaatsiz olarak hizmet eder. )
( Bir meyve ağacı, uzaktan hep yaprak görünür. Yanına yaklaşınca meyveleri görünmeye başlar. Yaprak olmasa meyve yetişemez. O kadar yaprağın hizmeti o meyveler içindir. )
( Keşkül Dergisi'nden: Hizmet I, Hizmet II )
- MAKBUL ile/ve MERGUB
- MAKBUZ[Ar.] değil/yerine/= ÖDENDİ BELGESİ
- MAKE :/yerine YAPMAK
- MAKER :/yerine YAPAN, ÜRETİCİ
- MAKEUP :/yerine MAKYAJ
itibarı ile 42.805 başlık/FaRk ile birlikte,
42.805 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(98/173)
(1996'dan beri)