Bugün[16 Kasım 2025]
itibarı ile 42.805 başlık/FaRk ile birlikte,
42.805 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(95/173)


- KÜRATİF/CURATIVE[İng.] değil/yerine/= SAĞALTICI | İYİLEŞTİRICİ


- KURBAĞA ADAM = DALGIÇ


- KURBAĞA ile KURBAĞACIK

( ... İLE Kurbağa yavrusu, küçük kurbağa. | Küçük İngiliz anahtarı. | Ayarlanabilir somun anahtarı. | Pencere çerçevesi gibi yukarıya sürülen nesnelerin alt kenarlarına yerleştirilen tutacak. | Ağız tabanında çıkan sıvı içeren bir tür küçük kist. )


- KURBAĞA ile TOROS KURBAĞASI

( ... İLE Dünyanın, vraklamayan tek kurbağa türü. [Bolkar Dağları'nda, Karagöl-Ulukışla-Niğde'de yaşar.] )


- KURBAĞANIN ile KURBANIN


- KURBAN BAYRAMI değil/yerine/= YAKINLIK BAYRAMI


- KURBAN KESMEK değil KURBAN/YAKINLIK KESBETMEK[: Çalışarak kazanma.]


- KURBAN ile/değil/yerine MAĞDUR


- KURBAN ile/değil/yerine/>< SORUMLU

( )


- KURBAN ile/<> SUÇLAYICI/ZORBA ile/<> KURTARICI

( Kendine değer vermeyen ve başkalarının kararlarını kabul eden, yönlendirici, sürekli yakınan ve kendine ötekileri koltuk değneği gibi arayan.[Çaresizlik, onun için bir "sığınak" olmuştur.] İLE/<> Başkalarının görüş ve değerlerine önem vermeyen, öfkeli, saldırgan ve yargılayıcı bir tutum içinde olan. İLE/<> Ötekilerin yardım etme kapasitesini önemsemeyen, fedâkâr görünen ama gereksiz yere işlere karışan.[Zehirli bir "kendine yetme" ve başkalarına adanma durumu vardır. Bu kadar iyilik sonrası alacaklarını sağlayamayınca bir zorbaya dönüşmesi de hiç şaşırtmaz.] )


- KURBANIN ... ile/değil KURBAĞANIN ...


- KURBİYET ile/ve KUTBİYET

( Görebilme hali. İLE/VE Yapabilme hali. )


- KURB-U SULTÂN ve/||/<>/> ATEŞ-İ SÛZÂN


- KURD ile BİDRE

( ... İLE Ağaç kurdu. )

( Zİ'B[çoğ. ZU-BÂN] ile ...
Zİ'B-İ BAHRÎ: Deniz kurdu denilen bir cins yırtıcı büyük balık. )


- KURD ile TENYA(SOLİTER SOLUCAN)/TENYA[Fr.]/DÎDÂN-I EM'A[Ar.]

( ... İLE Bağırsak kurdu. )


- KURD yerine YIRTICI


- KURDU KUZUYU (BİR TUTMAK)


- KÜRE/MÜDEVVER[Ar. < DEVR] ile/ve YUVARLAK/DEĞİRMİ

( Bir noktaya eşit uzaklıkta. İLE/VE Bir daireye eşit. )


- KÜRE ile/ve/<> DAİRE

( Daire, bir küre kesitidir. )

( SPHERE vs./and/<> CIRCLE )


- KÜRE ile/değil ELİPS

( [not] SPHERE vs./and/||/<>/but/< ELLIPSE
ELLIPSE instead of SPHERE )


- KÜRE ile/ve KARE

( Tanrıyı simgeler. İLE/VE Halkı ve doğayı simgeler. )

( Zorunluluk aranır/aranabilir. İLE/VE Zorunluluk aranamaz. )

( Bir düzlemin içinde, aynı anda iki noktaya birden temas edemez. İLE/VE ... )

( Hacim. İLE/VE Alan. )

( 2³ İLE/VE 2² )

( SPHERE vs./and SQUARE )


- KÜRE ile/ve KÜME

( SPHERE vs./and SET )


- KÜRE ile KÜRE ile Küre

( Tüm noktaları merkezden aynı uzaklıkta bulunan bir yüzeyle sınırlı nesne. | Yeryüzü, dünya. İLE Madenci ocağı, maden fırını. İLE Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri. )


- KÜRE ile YARIKÜRE

( ... İLE Yer ya da gökküresinin, ekvatorla bölünmüş iki yarısından her biri. )


- KÜRESEL AYNA ile/||/<> PARABOLİK AYNA

( Küresel ayna küresel sapma İLE parabolik ayna mükemmel odaklama. )

( Formül: R = 2f yaklaşık İLE tam )


- [ne yazık ki]
KÜRESEL ISINMA ile/ve/değil/||/<>/> KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ

( KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ sunumları!!!
Küresel İklim Değişimi ve Türkiye
Kuraklıkta Kriz Yönetiminden Risk Yönetimine Geçmeliyiz...
Kuraklık Kıranı Risk Yönetimi
Günümüzden 2100 Yılına Küresel İklim Değişimi
Küresel İklim Değişikliğine Uyum Stratejileri
Sel, Heyelan ve Çığ için Risk Yönetimi
Depremde İlk 72 Saat )

( Dünya genelinde ortalama sıcaklıkların artması. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> İklimde uzun süreli değişiklikler ve dalgalanmalar. )


- KÜRESEL ile/ve/değil/||/<>/< BASKIN YEREL


- KÜRESELLEŞME:
[ne yazık ki]
"ULUSLARARASILAŞMANIN GENİŞLEMESİ" ile/ve/||/<> KURUMSAL ZORBALIK


- KÜRESELLEŞME ve/||/<> YOKSULLUK


- KÜRESELLEŞMENİN ARTMASI ile/ve/değil/||/<> SINIRLARIN AZALMASI


- KÜRESELLEŞ(TİR)MEK ile/ve/değil/yerine EVRENSELLEŞ(TİR)MEK

( )


- KÜRGEK ile KÜRGEK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Sandal küreği. İLE Toprağı kazmaya ya da kar küremeye yarayan her tür kürek. )


- KURGU ile/ve/||/<> ANLATIM


- KURGU ile/ve DİLE GETİRME

( Madem ki o olaylara/durumlara elimiz bulaşmadı, öyleyse dilimizi de bulaştırmayalım. )


- KURGU ile/ve HAYAL GÜCÜ

( Olduğu haliyle görün, olduğunu hayal ettiğiniz gibi değil. )

( Şeyleri hayal ettiğiniz gibi görmek yerine, onları oldukları gibi görmeyi öğrenin. )

( See your world as it is, not as you imagine it to be. Instead of seeing things as imagined, learn to see them as they are. )

( FICTION vs. IMAGINATION )


- KURGU ile KABUL


- KURGU ile KURUNTU


- KURGU ile "MİMARİ"


- KURGU ile/ve/değil/yerine/&gt;&lt;/< OLGU

( [not] FICTION vs./> FACT instead of FICTION )


- KURGUDA:
KESMEK ile/ve/||/<>/> YONTMAK ile/ve/||/<>/> EKLEMEK


- KURGU/LAMAK ile/ve/<> VURGU/LAMAK


- KURGUSAL TARİH FELSEFESİ ile/ve ELEŞTİREL TARİH FELSEFESİ


- KURGU/SAL ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KURAM/SAL


- KÜRİN ile SEPET
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( İçinde sebze ve meyve taşınan sepet. İLE ... )


- KÜRİYUM[Fr. < CURIUM] ile KÜRİT[Fr. < CURIDE]

( Atom numarası 96, atom ağırlığı 248 olan, aktinitlerden, plütonyum 239'un helyum çekirdekleriyle bombardımanından elde edilen radyoaktif bir öğe. [simgesi: Cm] İLE Atom numaraları, 96 - 103 arasında bulunan öğelerin genel adı. )


- KÜRKAS[Fr. < CURCAS] değil/yerine/= HİNT FISTIĞI

( Sütleğengillerden, meyve çekirdekleri zehirli bir bitki. )


- KURMACA AÇMAZI ile/ve/||/<> TRAJEDİ AÇMAZI


- KURMACA GERÇEKLİK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÜNDELİK GERÇEKLİK


- KURMACA ile DOĞAÇLAMA


- KURMACA ile DÜZMECE


- KURMACA ile KURGULAMA

( Nesne. İLE Olay. )


- KURMACA ile/||/<> ÜST KURMACA


- KURMAK ile/yerine DÜŞÜNMEK

( Kuruntu/vesvese ile zihne düşenler düşünme değildir! [kuruntulardan vazgeçebilmeli!] )

( Bırak, farklı düşünce/duygu kuşları başının üzerinden uçsunlar. Sen ancak başının üzerinde yuva yapmamalarını sağlayabilirsin! )


- KURMAK ile/ve/> GELİŞTİRMEK


- KURMAK ve/> KORUMAK


- ... KURMAK ile/ve/||/<>/> ... OLUŞTURMAK


- KURMAK ile/ve/||/<> ÖRMEK


- KURMAK ile UYDURMAK


- KURMAK ile/ve YÜRÜ(T)MEK


- KURNA[Ar. < KURNE] ile/ve/||/<> ZURNA[Fars. < SURNÂY]

( Hamama gidildiğinde/gidip beğenilmeyen/beğenmeyen. İLE/VE/||/<> Düğüne gidildiğinde/gidip beğenilmeyen/beğenmeyen. )

( Hamam ve banyolarda musluk altında bulunan, içinde su biriktirilen, yuvarlak, mermer, taş ya da plastik tekne. İLE/VE/||/<> Ağaçtan yapılan, iki karış boyunda, ağız bölümü yayvan, keskin bir ses çıkaran ve çoğu zaman davulla ya da dümbelekle birlikte çalınan nefesli çalgı. )


- KURNAZ ile/ve/||/<> TATLI SU KURNAZI


- KURNAZ/LIK ile/değil/=/<>/>/< APTAL/LIK

( İkisinin de hiçbir "kazanımı", kalıcı değildir/olamaz. )


- KURNAZ/LIK ile BENCİL/LİK


- KURNAZ/LIK ile/değil CERBEZE

( ... İLE/DEĞİL İyi konuşma. | Beceriklilik, girginlik. | Kurnazlık, hilekârlık. )


- KURNAZ/LIK ile SİNSİ/LİK


- KURNAZ/LIK ile/değil/yerine ZEKİ/LİK


- KURS[Ar. < KURŞ] ile KURS[Fr.]

( Ağırşak. | Bir gök cisminin teker biçimde görülen yüzü, çörek. İLE Resmî ve özel kuruluşlarca ilgililere belirli bir konuda bilgi, beceri ve davranış kazandırmak amacıyla düzenlenen derslere dayanan ve belirli bir süresi olan eğitim etkinliği. )


- KURS[Fr.] değil/yerine/= ÖĞRENEK


- KURS[Fr. < COURS] değil/yerine/= ÖĞRETİ/ÖĞRENEK


- KÜRSÜ[Ar. < KÜRSÎ] değil/yerine/= SEKİ

( Kalabalığa karşı konuşma yapanların önünde bulunan yüksekçe yer. | Ana bilim dalı. | Sandalye. | Bir fakültede araştırma ve öğretim birimi, bölüm. )


- KÜRT ile KÜRT
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Yay, kamçı ve değnek gibi şeylerin yapımında kullanılan bir dağ ağacı. İLE Ön Asya'da yaşayan bir topluluk ve bu topluluktan olan kişi. )


- KURT ile KURT ile KANCALI KURT

( Köpekgillerden, Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika'da yaşayan, postu gri sarı renkli, yırtıcı, etçil memeli hayvan (Canis lupus). | Bir yeri, bir şeyi iyi bilen. | İşini iyi bilen, aldanmaz, kurnaz. İLE Yumuşak vücutlu, uzun gövdeli, omurgasız, bacaksız, ayaksız ya da çok ilkel ayaklı küçük hayvan. | Bazı böceklere ya da bazı böcek kurtçuklarına verilen ad. İLE İpsiler familyasından, 10 milimetre boyunda, ağzı çift çengelli, ince bağırsakta yaşayan asalak solucan. )


- KURTULMAK ile ÖZGÜRLEŞMEK

( Özgürleşme, kişinin kendi kendine empoze etmiş olduğu yanlış fikirlerden kurtulmasıdır. )

( Bir canlı varolan, kurtuluşun onun ulaşabileceği bir yerde olduğunu bir kez işitir ve anlarsa, asla unutmayacaktır. )

( Liberation is of the self from its false and self-imposed ideas.
Once a living being has heard and understood that deliverance is within his reach, he will never forget, for it is the first message from within. )

( DELIVERANCE, EXTRICATION vs. TO BECOME FREE )

( PRAJNA ile ... )

( NECÂT ile HÜRRİYET )


- KURTULMAK" ile/ve/değil/yerine/||/<>/&gt;&lt;/&lt; SINAMAK


- KURTULMAK ile TERK


- KURTULUŞ SAVAŞI'MIZDA:
KAĞNI ve/||/<>/> UÇAK

( )


- KURTULUŞ ve/< ÖZEN/İMTİNÂ


- KURU FASULYE ve/||/<> PİLAV


- KURU FASULYE ile/< ŞİŞERKA

( ... İLE/< Yaşken toplanıp, yaş olarak saklanan fasulye. )


- HURMA[Fars.] ile TRABZON HURMASI/ASYA/JAPON HURMASI/TAZE HURMA/CENNET ELMASI

( Hurma ağacı. | Palmiyegillerin eski çağlardan beri Kuzey Afrika'da kültürü yapılan, yemişlerinden yararlanılan, gövdesi uzun, yaprakları büyük ve dikenli bir ağaç. | Bu ağacın tatlı meyvesi. İLE Abanozgillerden, 15 metre kadar yükselebilen büyük bir ağaç. | Bu ağacın elma büyüklüğünde, turuncu renkte, hamken kekre olan, olgunlaştığında tatlılaşan meyvesi. )

( DATE vs. PERSIMMON )

( PHOENIX DACTYLIFERA cum DIOSPYROS KAKI )


- KURU KAFA ile/=/||/<> KAFATASI

( Baş iskeleti. | Ölüm tehlikesinin simgesi olarak kullanılan baş iskeleti. | Akılsız olan. İLE/=/||/<> İnsanda ve omurgalılarda, içinde beyin bulunan, başın kemik bölümü. )


- KURU KAFA ile KURUKAFA

( Baş iskeleti. | Ölüm tehlikesinin simgesi olarak kullanılan baş iskeleti. | Akılsız olan. İLE Tırtılları patates yaprağı yiyen, alt kanatları sarı, üstü kahverengi bir tür kelebek. )

( ... vs. ACHERANTIA ADROPHOS )


- KURU KURU (DÜŞÜNMEK)

( Bir şey yapmak yerine sadece düşünerek zaman geçirmek, işe yaramamak. )


- KURU KURU "ÜZÜLMEK" / "ÜZÜLÜYORUM" DEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< YAPABİLECEĞİN BİR ŞEY/LER

( Yok. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Var. )


- KURU MEYVE ile/ve TAZE MEYVE

( KAK: Meyve kurusu, dilimlenmeden kurutulmuş meyve. )


- KURU SARIMSAK ile/ve TAZE SARIMSAK

( ... İLE/VE Yedikten sonraki ağız kokusu daha fazla olabilir. )


- KURU ile KUPKURU


- KURUCU BAĞLILIK ile NEDENSEL BAĞLILIK


- KURUCU ETKİ ile/||/<> DARBOĞAZ ETKİSİ

( Kurucu yeni koloni, darboğaz popülasyon küçülmesidir )

( Formül: Yeni başlangıç İLE azalma )


- KURUCU ETKİ ile/||/<> POPULASYON DARBOĞAZI

( Kurucu az birey koloni, darboğaz geçici azalma. )

( Formül: Settlement İLE surviving )


- KURUCU İKTİDAR ile "KURULMUŞ İKTİDAR"

( POUVOIR CONSTITUANT avec POUVOIR CONSTITUE )


- KURUCU KLÂSİK ile BÜYÜK SENTEZ KLÂSİĞİ ile MEDENİYETLERİ YATAY/DİKEY(/HEM YATAY, HEM DİKEY) KESEN KLÂSİKLER

( FOUNDER CLASSIC vs. BIG SYNTHESIS CLASSIC vs. CLASSICS IN, TO CEASE THE CIVILIZATIONS VERTICAL/HORIZONTAL(/BOTH) )


- [ne yazık ki]
KURUCU ŞİDDET ile/ve/||/<>/> KORUYUCU ŞİDDET


- KURUCU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KOLAYLAŞTIRICI


- KURUCU ile/ve SAVUNUCU


- KURUCU/LUK ile/ve KALICI/LIK


- KURUCU/LUK ile/ve/||/<>/< KURGUCU/LUK


- KURUL/HEYET[Ar.]/KONSEY[Fr. < CONSEIL]/ASAMBLE[ASSEMBLEE] ile KURULTAY/KONGRE[Fr. < CONGRES]

( Bir işi yapmak, yönetmek ya da bir kurum ve kuruluşu temsil etmek için görevlendirilmiş kişilerden oluşmuş topluluk. İLE Ulusal ya da uluslararası bilimsel toplantı. | Bir kuruluşun, gündemindeki sorunları, temel konuları konuşmak ve yeni kurullar seçmek üzere belirli sürelerle ya da gerektikçe yaptığı genel toplantı. | Eski Türklerde devlet işlerinin görüşülüp karara bağlandığı meclis. )


- KURUL ile/ve/||/<> KOL


- KURUL ile/ve/yerine/değil KOORDİNASYON

( [not] COMMITTEE vs./and/but COORDINATION
COORDINATION instead of COMMITTEE )


- KURUL/KONSEY ile/ve/||/<>/> ALT KURUL/KOMİSYON


- KURULMA ile/ve/||/<> KIRILMA


- KURULTAY ile/||/<> KABİNE ile/||/<> KURIA

( Genel toplantı, kurul/meclis. İLE/||/<> Bakanlar kurulu. İLE/||/<> Roma'da kurul. )


- KURULU ile KURGUL


- KURULUŞ ile/ve/||/<>/> KURTULUŞ


- KURULUŞ ile/ve YIKILIŞ


- KÜRÛM ile/||/<> KÖM

( Bağ çubuğu. İLE/||/<> Küme, yığın. | Küçük ağıl. )


- KURUM ile/ve/değil/yerine/< KURUL


- KURUM ile KURUM ile KURUM

( Evlilik, aile, ortaklık, mülkiyet gibi köklü bir yapıyı içeren, genellikle devletle ilişkisi olan yapı ya da birlik. İLE Bacalarda biriken kalın is. İLE Kendini büyük ve önemli gösterme davranışı, büyüklenme, gösteriş, azamet, tekebbür. )


- KURUM ile/ve/||/<>/> KURUN!


- KURUM ve/<> TÖREN(MERÂSİM)

( Her kurum, törenleri ile yaşa(tılı)r. )


- KURUMLU ile KURUMLU

( Kurum tutmuş olan [yer/nesne]. İLE Gururlanarak kasılan, mağrur, dikbaşlı. )


- KURUMSAL BİR KARARI(/A):
BENİMSEMEK ile/ve/değil/yerine/||/<> UYMAK


- KURUMSAL DEVLET ile KİŞİ DEVLET


- KURUMSALLAŞMA YÖNETİMİNDE/ÖNDERLİĞİNDE, ÖNDER VE ÇALIŞANLAR:
BAŞLANGIÇTA ve/||/<>/> GEÇİŞTE ve/||/<>/> DENEYİMLİ ve/||/<>/> YETİŞMİŞ

( )


- KURUNTU/YANILSAMA = VEHİM = ILLUSION[İng., Fr.] = ILLUSION, TÄUSCHUNG[Alm.] = ILLUSIO[Lat.] = DOXA[Yun.] = ILUSIÓN[İsp.] = MAYA[Sansk.]


- KURUNTU ile/ve/değil/yerine/||/<>/< VERİ


- KURUNU ULÂ ile/ve KURUNU VUSTA ile/ve KURUNU UHRA

( İlkçağ. İLE/VE Ortaçağ. İLE/VE Sonçağ. )


- KURUŞ[Alm. < GROSCHEN] ile KURUŞ

( Liranın yüzde biri değerinde Türk parası. İLE Kurma işi, durumu. )


- İNSANLIK:
"KURUŞ" İLE ile/değil/yerine DURUŞ İLE


- KURUSIKI ile KURUSIKI

( Yalnız barut doldurulmuş, çekirdeksiz tüfek ya da tabanca mermisi. | Bu mermiyi patlatan bir tür tabanca. İLE Korku. | Blöf. )


- KURUYOR ile KURUYOR

( Nesnelerde. İLE Kişilerde. [O, kuruyor.] )


- KURYE[Fr. < COURRIER] değil/yerine/= TAŞIYICI

( Genellikle elçilik postasını yerine ulaştırmakla görevli kişi. | Posta, kargo, mektup vb. gönderileri alıcıya ulaştıran kişi. | Uçakla gönderilen mektup, koli ya da havale. | Düzenli olarak ticari bir hizmet gören taşıt. )


- KUŞ GRİBİ ile PSİTTAKOZ


- KUŞ ÜZÜMÜ ile KURU ÜZÜM


- KUŞ ile DOKUMACI KUŞU

( ... İLE Afrika, Avustralya ya da Avustralya çevresinde bulunan adalarda yaşar. Yapmış oldukları yuvaların sanatsal olmasından dolayı, "Dokumacı Kuşu" olarak adlandırılırlar. )

( ... İLE Özellikleri:
Büyüklükleri ve ağırlıkları, bir serçe kadardır.
Erillerin kafasının üzerinde kırmızı renk bulunmaktadır.
Dişilin kafası üzerinde sarı renk bulunmaktadır.
Yuvanın dışını eril kuş yapmaktadır. Dişi kuş, sadece iç kısmını yapmaktadır. )

( image )

( )


- KUŞ ile FERÎD[Fars.]

( ... İLE Avcı kuş. )


- KÜŞÂD ile AÇILIŞ


- KÜŞADE[Fars. < GUŞÂDE] değil/yerine/= AÇIK, AÇILMIŞ


- KUŞAK = NESİL[Ar.] = GENERATION[İng., Alm.] = GÉNÉRATION[Fr.] = GENERATIO < GENERARE:DOĞURMAK[Lat.] = GENERACIÓN[İsp.]


- KUSA'LI) NICOLAUS CUSANUS ile/ve/||/<>/> GIORDANO BRUNO ile/ve/||/<>/> HENRY MORE

( 1401 - 11 Ağustos 1464 İLE/VE/||/<>/> Ocak 1548 - 17 Şubat 1600 İLE/VE/||/<>/> 12 Ekim 1614 - 01 Eylül 1687 )


- KUŞANMA ile/ve/değil/yerine BÜRÜNME


- KUŞATAMAMADA:
NEDENSEL/LİK ile/ve/||/<> YASALI/LIK ile/ve/||/<> GERÇEK/LİK ile/ve/||/<> RASTGELE/LİK


- KUŞATAN ile/ve/||/<> KAPSAYAN


- KUŞATILMIŞLIK ile/ve/||/<> ÇARESİZLİK


- KUŞATMAK/KUŞATICI ile KAPSAMAK/KAPSAYICI


- KUŞATMAK ile/ve KİLİTLEMEK


- ... değil KUŞBURNU

( Çalılık ve ormanlık alanlarda yetişen, soluk pembe renkte çiçekler açan bir ağaç, yaban gülü ağacı. | Bu ağacın parlak kırmızı renkli, içi tüylü ve çekirdekli meyvesi. | Bu meyveden yapılan içecek. )

( ROSA CANINA )


- KÜSEĞEN ile KÜSEĞEN/KÜSKÜN/KÜSTÜM OTU

( Çabuk ve sık sık küsen kişi. İLE Baklagillerden, dokunulduğunda yaprakları pörsüyen bir bitki. )

( ... cum MIMOSA PUDICA )


- KÜSEN = KUÇA
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Uygur sınırında bir kent. )


- KUŞKONMAZDA:
YEŞİL ve/||/<> MOR ve/||/<> "BEYAZ"

( ... VE/||/<> ... VE/||/<> Yeşil ve morun, herhangi birinin ışık görmemiş toprakaltı sürgünlerinin hasat edilmesiyle, “beyaz kuşkonmaz” elde edilir. )


- KUŞKU SORUSU ile/yerine ANLAMA SORUSU

( Yanıtlarını bildiğiniz, boş sorular sormamalısınız. )

( [Felsefede] BED-GÜMÂN[Fars.]/SEPTİK[İng.]: Şüpheci, her şeyden şüphe eden. )

( QUESTION IN DOUBT vs. COMPREHENSION QUESTION
COMPREHENSION QUESTION instead of QUESTION IN DOUBT
You must not ask idle questions, to which you already know the answers. )


- KUŞKU/ŞÜPHE ile ŞEKK[çoğ. ŞUKÛK]

( Olumsuz emin olmama. İLE %50 - %50 | Ne o, Ne o. )

( LA REYB: Şüpheyi kaldıran ne ise. )

( Haram ya da helâl olduğu hakkında kesin yargı verilemeyen durum. | Doğru ya da yanlış olduğu tespit edilemeyen durum. [Cezada şüphe, sanık lehine yorumlanır.] İLE ... )


- KUŞKU/ŞÜPHE ile/ve/değil/yerine TERK


- KUŞKU değil/yerine/>< BİLGİ

( BİLGİ: Kuşkuyu yok eden neyse, o! | Kuşkunun giderildiği kavrayış. )


- KUŞKU ile ÇELİŞKİ

( DOUBT vs. CONTRADICTION )


- KUŞKU ile/değil/yerine ÇÖZÜMLEME

( DOUBT vs. ANALYSIS )


- KUŞKU = DOUBT[İng.] = DOUTE[Fr.] = ZWEIFEL[Alm.] = DUBITATIO[Yun.]


- KUŞKU ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< EMİN OLMA[İMAN]


- KUŞKU ile/değil/yerine FELSEFİ KUŞKU


- KUŞKU ile/ve/<> İKİRCİK

( ŞÜPHE ile/ve/<> TEREDDÜD )


- KUŞKU ile/ve/<> İNKÂR

( SUSPICION vs./and/<> TO DENY | DISAVOWAL )


- KUŞKU ile/ve/değil/yerine/>< İYİMSERLİK ve DAYANÇ/SABIR

( Hastalıkların yarısı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/>< İlâçların yarısı. VE/||/<> İyileşmenin ilk adımı. )


- KUŞKU ve/||/=/<>/> KARANLIĞA KOŞMAK


- KUŞKU ile/ve/||/<> KAYGI

( SUSPICION/DOUBT vs./and/||/<> ANXIETY )


- KUŞKU ile/ve KORKU

( Eğer kuşku varsa korku da var olacaktır. )

( SUSPICION/DOUBT vs./and FEAR )


- KUŞKU ile PSİKASTENİ[Fr.]

( ... İLE Aşırı kuşku. | Düşünce kararsızlığı. )


- KUŞKU ile SANI

( DOUBT vs. SURMISE )


- KUŞKU ile/yerine SORGULAMA

( Sorgulamak ve reddetmek gereklidir. )

( Gerçek soruşturma bir şeyin içine doğru yapılır, dışa doğru değil. )

( Sorgulanmamış bir yaşam, yaşamaya değmez. )

( Bilinecek/bilinebilecek şeye yaklaşmanın biricik yolu soru sormaktır. )

( Kuşkuculuğumuz hakkında bile kuşkucu olmalıyız. )

( Temel sorun, aptalların kendilerinden son derece emin, akıllıların ise sürekli kuşku içinde olmalarıdır. )

( SUSPICION vs. INTERROGATE
INTERROGATE instead of SUSPICION
To question and deny is necessary.
True enquiry is always into something, not out of something. )


- KUŞKUCULUK ile/değil/yerine GÖRELİLİK


- KUŞKUCULUK = HİSBANİYE, REYBİYE = SCEPTICISM[İng.] = SCEPTICISME[Fr.] = SKEPTIZISMUS[Alm.] = SKEPTESTHAI[Yun.]


- KUŞKULANMA ile İŞKİLLENME[Fars.]


- KUŞKULU/ŞÜPHELİ İFADE TUTANAĞI ile/değil KUŞKULU/ŞÜPHELİ'NİN İFADE TUTANAĞI


- KUŞKULU SEVGİ yerine KOŞULSUZ SEVGİ

( UNCONDITIONAL LOVE instead of SUSPICIOUS LOVE )


- KUŞKULU SEVGİ yerine KOŞULSUZ SEVGİ

( UNCONDITIONAL LOVE instead of SUSPICIOUS LOVE )


- KÜSKÜN/LÜK ile/ve/+/||/<>/> BIKKIN/LIK

( Yaşama değil yanlış kişilere. İLE/VE/+/||/<>/> Yanlış/yetersiz "zihinliler"in, yüzlerine bakmak zorunda kalmaktan. )


- KUŞKU/ŞÜPHE [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]


- KUŞKU/ŞÜPHE [PAYLAŞILAMIYOR/PAYLAŞILMIYOR]


- KUŞKUSUZ SEVGİ ile/ve/||/<>/>/< KOŞULSUZ SEVGİ

( UNSUSPECTING LOVE vs. UNCONDITIONAL LOVE )


- KÜSKÜT[Fr. CUSCUTE] değil/yerine/= ŞEYTANSAÇI/BAĞBOĞAN

( Çit sarmaşığıgillerden, ince uzun ipliksi saplarıyla, asma, baklagiller ve bazı meyve ağaçlarına sarılarak onları sömüren, klorofilsiz, asalak bir bitki. )

( CUSCUTA )


- KUŞLAR DÎVÂNI [ÖMÜR CEYLAN - KAPI YAY.] adlı kitabı okumanızı salık veririz.


- KÜS/LÜK ile/ve/||/<> DARGIN/LIK


- KUSMA/İSTİFRA[Ar.] ile/ve/||/<> KUSMAK

( Kusmak durumu. | Üzerine bir boya uygulandığında alttaki rengin üste çıkması. İLE Midenin içindekini basınçla ağızdan dışarı atmak, çıkarmak. | Reddetmek. | Boyanan ve temizlenen şeyler yeniden ortaya çıkmak. | İçinde birikmiş kinini, öfkesini söyleyerek açığa vurmak. )


- KÜSMEK ile/değil/yerine KONUŞMAMAK

( "Görüşmemek, birarada olmamak üzere". İLE/DEĞİL/YERİNE Görüşme, birarada olma durumu söz konusudur. )


- KÜSPE[Fars. < KUSBE] ile KÖFTÜN

( Hayvan yemi, yakacak ve gübre olarak kullanılan, yağı ya da suyu çıkarılmış her türlü yağlı tohum ve bitki artığı. İLE Sığırlara yedirilen susam ya da keten küspesi. )


- KÜSTAH ile HARFENDAZ[Ar., Fars.]

( ... İLE Onur kırıcı söz söyleyen. )


- KÜSTAHLIK:
EMEK YOKSA ile/ve/||/<>/< BİLGİ YOKSA


- KÜSTAHLIK YAPMAMALI!


- KÜSTAH/LIK ile FODUL/LUK[Ar.]

( ... İLE Üstünlük taslayan, kibirlenen. )


- KÜSTAHLIK değil "GÜÇLÜ OLMA(/GÖRÜNME)" TAKLİDİ

( Küstahlık, zayıf kişinin, güçlü olma çabasıdır/taklididir. )


- KÜSTAH/LIK ile/ve/=/< HAREKETİN AŞIRISI


- [ne yazık ki]
KÜSTAH/LIK ile/ve/değil/||/<>/< ÖZENSİZ/LİK


- [ne yazık ki]
KÜSTAHLIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< "ÖZGÜVEN"


- KÜSÛL[Ar.] ile KÜSÛR[Ar.]

( Tembel, üşenici. İLE Parçalar, artan parçalar, atıklar. | Kesirler. )


- KUSÛR[Ar. < KASÎR < KASR] ile KUSÛR[Ar. < KASR]

( Kısa, boysuz. Kısa kesme, kısaltma, kısma. | Azaltma, kesme, eksiklik. | İbarenin çok kısaltılması. | Aruzda tef'ile'nin son harfinin düşürülmesi. İLE Köşk, kâşâne, saray. )


- KÜSÛR ile/||/<> CÜZ[çoğ. ECZÂ] ile/||/<> SAHÎH ile/||/<> MAHREC

( Kesirli sayı. | Kendisinden daha büyük bir sayıya pay olan sayı ya da payda alan sayı. İLE/||/<> Kesirli sayılarda bütünden alınan parça, pay. İLE/||/<> Tam sayı. | Kendinden daha büyük bir sayıya pay olmayan sayı ya da payda almayan sayı. İLE/||/<> Payda. )


- KUSURA BAKMA AMA ... değil/yerine YANLIŞ ANLAMA AMA ...


- KUSURLARI/NI ÖRTMEK ve/||/<> EKSİKLERİ/Nİ TAMAMLAMAK

( 54097, 54098 )


- KUSURLU SORUMLULUK(/HİZMET ve GÖREV) ile/ve/||/<> KUSURSUZ SORUMLULUK ile/ve/||/<> TOPLUMSAL OLASILIK


- KUSURLU ile/değil/yerine/>< HUZURLU

( [kişi/kul hakkına] Dikkat etmeyenin "yaşamı". İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Dikkat edenin yaşamı. )


- KUSURSUZ DİL ARAYIŞI ile TEK KÖKEN VARSAYIMI

( KUSURSUZ DİL ARAYIŞI (UMBERTO ECO - LİTERATÜR) kitabını okumanızı salık veririz. )


- KUSURSUZLUK ile/değil/yerine BÜTÜNLENME


- KÜT ile KÜT ile KÜT

( Kısa ve kalınca. | Keskin olmayan. İLE Tahta vb. katı şeylere vurulduğunda çıkan ses. İLE Smaç. )


- KUT ve/||/<> KUTSAL/KUTSÎ[Ar.]

( Yaşamak için yenilen şey. | Yiyecek. | Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç. | Mutluluk. | İlâhî bir kaynaktan gelen rahmet, bereket. )


- KUTB-I İRŞÂD ile/ve/<> KUTB-I MEDÂR

( Manevi alanda/kilerin. İLE/VE/<> Dünyada/kilerin. [İkisinin de tâbi oldukları imama GAVS denilir.] )


- KUTB-ÜL İRŞÂD ile KUTB-ÜL TASARRUF

( KUTB: Aramayı kesen. )


- KÜTİKÜL[Fr. < CUTICULE] ile KÜTİN

( Yaprakların iki yüzünde bulunan ve suyu sızdırmamasıla bitkinin kurumasına engel olan ince zar. | Kabukluların ve böceklerin örteneğinin koruyucu, kitinli katmanı. İLE Bitkilerin kütiküllerini oluşturan, geçirgen olmayan, bal mumu yapısında nesne. )


- KUTLAMA ile/ve/değil/yerine/||/<> ANMA


- KUTLAMA ile/ve BAYRAM

( [Tatarlar'da] "Beyremi bar balık, bay balık"[Bayramı olan halk, zengin halktır.] )


- KUTLAMA ile/ve KUTSAMA


- KÜTLE ÇEKİMİ
ile/ve/+/||/<>
ELEKROMANYETİK ETKİLEŞİM
ile/ve/+/||/<>
GÜÇLÜ ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ
ile/ve/+/||/<>
ZAYIF ÇEKİRDEK ETKİLEŞİMİ

( )

( )

( Nesneler arasındaki kütlesel çekim gücü, aralarındaki uzaklığın karesiyle ters orantılı olarak değişir. )

( )


- KÜTLE MERKEZİ İLE AĞIRLIK MERKEZİ İLE GEOMETRİK MERKEZ ile/||/<> MERKEZ KAVRAMLARI

( Cadlerin farklı merkez tanımları. )

( Formül: r_cm = Σmᵢrᵢ/Σmᵢ )


- KÜTLE SPEKTROMETRİSİ ile/||/<> ATOMİK ABSORPSİYON

( MS molekül kütlesi, AA element analizidir )

( Formül: m/z İLE element )


- KÜTLE SPEKTROMETRİSİ ile/||/<> NMR

( MS protein kütlesi, NMR protein yapısı. )

( Formül: Mass İLE structure analysis )


- KÜTLE-ENERJİ DENKLİĞİ ile/||/<> KİNETİK ENERJİ

( E=mc² toplam enerji, klasik KE = ½mv² sadece düşük hızlarda. )

( Formül: E = mc² İLE KE = (γ-1)m₀c² )


- KÜTLE ile/||/<> AĞIRLIK

( Kütle madde miktarı (değişmez) İLE ağırlık kütleye etki eden yerçekimi kuvvetidir (değişir) )

( m (kg) İLE W=mg (N) )

( Isaac Newton | 1687 | 17. Yüzyıl | NULL (1643 - 1727) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Matematik) (Önemli katkıları: Klasik mekanik, kalkülüs, yerçekimi yasası) )


- KÜTLE ile/||/<> AĞIRLIK

( Kütle madde miktarı (değişmez) İLE ağırlık kütleye etki eden yerçekimi kuvvetidir (değişir) )

( Formül: m (kg) İLE W=mg (N) )

( Isaac Newton tarafından 1687 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1643-1727) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Matematik) (Önemli katkıları: Klasik mekanik, kalkülüs, yerçekimi yasası) )


- KÜTLE ile SPIN


- KÜTLE ile/ve/||/<> UZAY-ZAMAN ile/ve/||/<> EĞİM


- KÜTLE ile/||/<> UZAY-ZAMAN

( )

( Bilinmiyor tarafından keşfedildi/formüle edildi. )


- KUTR ve KADR

( Boy. VE Çap. )


- KUTR ile/||/<> NISFU'L-KUTR ile/||/<> MUHÎT

( Çap. | Köşegen. | Çapraz. İLE/||/<> Yarı çap. İLE/||/<> Çevre. )


- KUTSAL/MUKADDES[Ar.] ile/ve/değil İDUK/MÜBÂREK

( Kutsallık, her şeye verilmez. )


- KUTSAL NESNELERİ TUTMADA:
ELLE ile/ve/değil/yerine KUMAŞLA


- KUTSAL ile/ve/<>/değil DEĞERLİ


- KUTSAL ile KUTSAL OLMAYAN

( Ölümsüz. İLE Ölümlü. )


- KUTSAL = KUTSİ, MUKADDES = SAINT, HOLY[İng.] = SAINT[Fr.] = HEILIG[Alm.] = SANCTUS[Lat.] = SANTO/TA[İsp.]


- KUTSAL ile/ve/<> MUKADDES

( Kişi, inanırsa. İLE/VE/<> Kişiler/toplum, kişiye inanırsa. )


- KUTSAL ile/ve/değil/||/<>/< UZLAŞIMSAL


- KUTSALLAŞTIRMA ile KUTSAMA

( SANCTIFICATION vs. BLESSING )


- KUTSALLAŞTIRMA ile/ve/<> VAAZ (ETME)


- KUTSALLIĞIN AŞKINLIĞI ile/ve KUTSALLIĞIN İÇKİNLİĞİ

( KUTSALLIK: İnsan emeğinin katıldığı (her) şey. )

( TRANSCENDENCE OF THE HOLINESS vs./and IMMANENCE OF THE HOLINESS )


- KUTSALLIK ile ...

( İnsan emeğinin katıldığı (her) şey. )


- KUTSAL/LIK ile/ve/değil/=/< BÜTÜNSEL/LİK / BÜTÜNLÜKLÜ


- KUTSALLIK ile/ve/değil DUYGU YÜKLÜLÜK


- KUTSAL/LIK ile/ve/||/<> GİZLİ/LİK


- KUTSAMA ile/değil/yerine ANMA/ANLAMA


- KUTSAMA ile TANRISALLAŞTIRMA


- KUTSAMAK ile/ve/||/<> BERAHA[İbr. BEREKET)]

( ... İLE/VE/||/<> Bereket, kutsama, dua. [ברך (B-R-K): Bereket vermek, kutsamak, eğilmek/diz çökmek.] | Tanrı’ya şükran ya da övgü bildirisi. | Günlük dindar yaşamda yiyecekten içeceğe, özel durumlara kadar söylenen kutsama duaları. )


- KUTSAMAK ve/<> TEMİZLEMEK


- KÜTÜ = ÇATI
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]


- KUTU ile/ve/değil/||/<> KUKU


- KÜTÜK ile/ve/değil/yerine/||/<>/&gt;&lt;/< FİDE/FİDAN

( Büyük ve "güçlü". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>

( Cansızdır. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>


- KÜTÜK ile (")KÜTÜK(")

( Kalın ağaç gövdesi. | Kesilmiş ağaç gövdesi. | Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü. | Asma fidanı. | Kütük demir. İLE Resmî kayıt defteri. | Nüfus kütüğü. | Birarada işlenen ve birbiriyle ilgili olan kayıtların tümü. | Görgüsüz, kaba kişi. )


- KÜTÜK ile/değil/||/<>/> ODUN

( Kalın ağaç gövdesi. | Kesilmiş ağaç gövdesi. | Kesimden sonra ağaç gövdesinin toprakta kalan bölümü. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Yakılmak için kesilmiş, parçalanmış ağaç. | Bitkilerde besi suyunu ileten damarlarla bunlara eşlik eden özek doku ve liflerden oluşan, aynı zamanda bitkiye destek görevi yapan nesne. )


- KUTUP değil/yerine/= UC


- KÜTÜPHANE ile/ve/değil/||/<> EŞEKLİ KÜTÜPHANE

( Mustafa Güzelgöz - Videoyu izlemek için burayı tıklayınız... )


- KUTUPLAŞMA ile/ve/||/<>/> ÇOKLU BÖLÜNME


- KUTUPLAŞMA değil/yerine KUCAKLAŞMA


- KUTUPLAŞMAK ile/değil/yerine/>< ORTAKLAŞMAK


- KUTUPSUZ/LUK ile TEK KUTUPLU/LUK


- KUTUR[Ar.]/DİYAGONAL[Fr./İng. < DIAGONAL/E] değil/yerine/= KÖŞEGEN

( Bir çokgende ardışık olmayan ya da çok yüzlüde aynı düzlem üzerinde bulunmayan iki köşe arasına çekilen çizgi. )


- KUTUR değil/yerine/= ÇAP


- KUVÂ[çoğ. KUVVET]:
KUVÂ-YI TABİİYE ile/ve KUVÂ-YI HAYVÂNİYE ile/ve KUVÂ-YI NEFSÂNİYE


- KUVÂDİYYE[Ar.] ile SIÇANGİLLER

( Sıçangiller. )


- KUVANTUM KURAMI değil/yerine KUVANTUM MEKANİĞİ

( )

( )

( )


- KUVANTUM ile/||/<> FEYNMAN PATH İNTEGRALİ

( )

( Newton-Leibniz tarafından 1665 yılında keşfedildi/formüle edildi. (Ülke: Bilinmiyor) (Alan: matematik) )


- KUVANTUM ile "KELEBEK ETKİSİ"


- KUVANTUM ile/ve/||/<>/> SİCİM KURAMLARI


- KUVANTUMDA:
JOHN STEWART BELL ve/||/<> BELL EŞİTSİZLİKLERİ

Bugün[16 Kasım 2025]
itibarı ile 42.805 başlık/FaRk ile birlikte,
42.805 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(95/173)