Bugün[16 Kasım 2025]
itibarı ile 42.805 başlık/FaRk ile birlikte,
42.805 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(157/173)


- TRANSİZYONEL/TRANSITIONAL[İng.] değil/yerine/= DEĞİŞİCİ | GEÇİCİ


- TRANSKRIPSİYON/TRANSCRIPTION[İng.] değil/yerine/= KOPYALAMA


- TRANSKRİPSİYON[Fr./İng. < TRANSCRIPTION] değil/yerine/= ÇEVİRİYAZI/KOPYALAMA

( آ) ا) > Ā, ā

أ) ا) > A,a / E,e / I,ı/ İ,i / U,u/ Ü,ü

ب > B,b

پ > P,p

ت > T,t

ث > Ŝ,ŝ

ج > C,c

چ > Ç,ç

ح > Ĥ,ĥ

خ > Ħ,ħ

د > D,d

ذ > Ź,ź

ر > R,r

ز > Z,z

ژ > J,j

س > S,s

ش > Ş,ş

ص > Ś,ś

ض > Ż,ż / Đ,đ

ط > Ş,ş

ظ > Ž,ž

ع > Ǿ

غ > Ġ,ġ

ف > F,f

ق > Ķ,ķ

ك > K,k

ل > L,l

م > M,m

ن > N,n

و > V,v / Ū,ū / Ü,ü / O,o / Ö,ö

ه > H,h / a / e

لا > La / lā

ى > Y,y / I, ı / Ī,Ī

' > ǿ )

( â > Uzun a

é > Kapalı e

ē > Uzun e

π > Patlayıcı, tonlu, art damak ünsüzü

« > Sızıcı, tonsuz, art damak ünsüzü

h > Hırıltılı, sızıcı, sedasız ön damak ünsüzü

ȋ > Uzun i

ḳ > Patlayıcı, tonsuz, art damak ünsüzü

ñ > Nazal n

ō > Uzun o

û > Uzun u )


- TRANSKRİPSİYON ile/||/<> TRANSLASYON

( Transkripsiyon DNA→RNA İLE translasyon RNA→proteindir )

( Formül: Çekirdekte İLE ribozomda )


- TRANSKÜTAN/TRANSCUTANEOUS[İng.] değil/yerine/= DERİDEN


- TRANSKÜTANÖZ/TRANSCUTANEOUS[İng.] değil/yerine/= DERİ GEÇİŞLİ


- TRANSLATE :/yerine ÇEVİRMEK


- TRANSLİTERASYON[Fr./İng. < TRANSLITERATION] değil/yerine/= HARF ÇEVİRİSİ

( Yabancı yazıların, okunuşları dikkate alınmadan harf harf aktarılması. )


- TRANSLOKASYON İLE İNVERSİYON İLE DUPLİKASYON ile/||/<> KROMOZOM ANOMALİLERİ

( Kromozomlardaki yapısal değişiklikler. )

( Formül: Karyotip: 46 ileXX veya 46 ileXY )


- TRANSLOKASYON/TRANSLOCATION[İng.] değil/yerine/= YER DEĞİŞİM


- TRANSLÜMINAL/TRANSLUMINAL[İng.] değil/yerine/= İÇ BOŞLUKTAN


- TRANSLÜMINASYON/TRANSİLLUMINATION[İng.] değil/yerine/= IŞIK GEÇİRİM


- TRANSLÜSEN/TRANSLUCENT[İng.] değil/yerine/= YARI SAYDAM


- TRANSMEMBRAN/TRANSMEMBRANE[İng.] değil/yerine/= ZARDAN


- TRANSMİSYON/TRANSMISSION[İng.] değil/yerine/= AŞIRTIM | GENETİK AKTARIM | İLETIM


- TRANSMİTER/TRANSMİTTER[İng.] değil/yerine/= UYARI AKTARICI


- TRANSMÜRAL/TRANSMURAL[İng.] değil/yerine/= DUVAR TUTAN | DUVARDAN


- TRANSÖZOFAGEAL/TRANSESOPHAGEAL[İng.] değil/yerine/= YEMEK BORUSUNDAN


- TRANSPARAN[İng. < TRANSPARENT] değil/yerine/= İÇ GÖSTERİR


- TRANSPARAN/TRANSPARENT[İng.] değil/yerine/= SAYDAM


- TRANSPARENCY vs. ADVERTISEMENT


- TRANSPARENCY/TRANSPARENCY[İng.] değil/yerine/= SAYDAMLIK


- TRANSPARENCY vs. FLEXIBILITY

( Saydamlık/şeffaflık. İLE Esneklik. )


- TRANSPERSONAL değil/yerine BEN-ÖTESİ


- TRANSPLANTASYON/NAKİL/TRANSPLANTATION[İng.] değil/yerine/= AKTARIM


- TRANSPLANTASYON[İng. < TRANSPLANTATION] değil/yerine/= DOKU/ÖRGEN AKTARIMI


- TRANSPLANTASYON[Fr./İng. < TRANSPLANTATION] değil/yerine/= ÖRGEN/BİTKİ AKTARIMI


- TRANSPORT[İng.] değil/yerine/= TAŞINIM, TAŞIMA


- TRANSPORTATION :/yerine ULAŞIM


- TRANSPOZİSYON/TRANSPOSITION[İng.] değil/yerine/= YER DEĞİŞİMİ


- AŞKIN/SAL = MÜTEALİ = TRANSCENDENTAL[İng., Fr.] = TRANSZENDENTAL[Alm.] = TRANSCENDERE[Lat.]


- TRANSVERSE[İng.] değil/yerine/= ENINE


- TRAPEZ[Fr.] değil/yerine/= SALINCAK

( Alt uclarına bir çubuk bağlanmış bulunan iki düşey ipten yapılmış salıncağa benzer bir jimnastik aracı. | Trapezci. )


- TRAŞ BIÇAĞI, JİLET [PAYLAŞILAMIYOR/PAYLAŞILMIYOR]


- TRAŞ BIÇAĞI, JİLET [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]


- TRASE/TRACING[İng.] değil/yerine/= YOL, İZ


- TRAUMAT-/TRAUMATO- ile/||/<> HELC-/HELCO-

( Yara. İLE/||/<> Ülser, ülser yapan, dokuyu yiyen yara. )


- TRAVAY LABOUR[İng.] değil/yerine/= DOĞUM EYLEMİ


- TRAVEL vs. JOURNEY vs. TRIP vs. EXPEDITION


- TRAVEL :/yerine SEYAHAT


- TRAVELLER vs. TOURIST


- TRAVERS[Fr.] ile TRAVERTEN[Fr. < TRAVERTİN]

( Üzerine rayların yerleştirildiği, yere enine konulmuş demir ya da ağaç parçaların her biri. | Ayağın rahat etmesi için ayakkabı içine yerleştirilen kumaş parçası, tabanlık. İLE Bazı kaynak sularının dibinde biriken, kalkerli ya da silisli tortu, pamuk taşı. )


- TRAVMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< DENEYİM

( [örüntüsü/bağlamı/öyküsü/anlamı] Yoktur. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Vardır. )


- TRAVMA["TROVMA" değil!]/TRAUMA[İng.]/DARBE[Ar.] değil/yerine/= ÖRSELENME


- TRAVMATİK/TRAUMATIC[İng.] değil/yerine/= ÖRSELEYİCİ, YARALAYICI, SARSICI


- TRAVMATİZASYON/TRAUMATIZATION[İng.] değil/yerine/= ÖRSELENME, YARALANMA, SARSILMA


- TREADMILL[İng.] değil/yerine/= KOŞU BANDI


- TREAT :/yerine DAVRANMAK, TEDAVİ ETMEK


- TREATMENT :/yerine TEDAVİ


- TREATY :/yerine ANTLAŞMA


- TREATY =/<> CONTRACT =/<> AGREEMENT =/<> CONVENTION =/<> COVENANT

( Antlaşma. )


- TREE :/yerine AĞAÇ


- TREKKİNG değil/yerine/= DAĞ YÜRÜYÜŞÜ


- TREKKING yerine YÜRÜYÜŞ/DAĞ YÜRÜYÜŞÜ


- TRELLE'Lİ ANTIMUS ile/ve/||/<> MİLET'Lİ İZİDOR

( Ayasofya'nın mimarları. )


- TREMENDOUS :/yerine MUAZZAM


- TREMOR[İng.] değil/yerine/= TİTREME


- TREN ile HIZLI TREN ile TRAMVAY ile HIZLI TRAMVAY ile METRO ile FÜNİKÜLER


- TREN ile MOTOTREN[Fr.]

( ... İLE Bir termik motorla çalışan, yolcu taşıyan demiryolu taşıtı. )


- TRENÇKOT[İng. < TRENCH-COAT] değil/yerine/= YAĞMURLUK

( İçi astarlı, kemerli, su geçirmez yağmurluk. )


- TREND vs. TO MARK A NEW EPOCH


- TREND :/yerine EĞİLİM, AKIM


- TREND değil/yerine/= EĞİLİM


- EĞİLİM/TREND[İng.] ile FURYA[İt. < FURIA]

( Eğilim. İLE Olağandan çok fazla bulunma durumu. )


- TRENT/TREND[İng.] değil/yerine/= EĞİLIM


- TRETUVAR/TROTUAR[Fr. < TROTTOIR] değil/yerine/= YAYA KALDIRIMI


- TRİAJ[Fr.] değil/yerine/= İLK TANI/BAKI


- TRİAKSİYEL/TRIAXIAL[İng.] değil/yerine/= ÜÇ EKSENLİ


- TRIAL :/yerine DENEME, DURUŞMA


- TRİANGÜLER/TRIANGULAR[İng.] değil/yerine/= ÜÇGENIMSİ


- TRİYAS[Fr.] ile/> PLİYOSEN[Fr. < Yun.]

( İkinci Çağın yaklaşık kırk beş milyon yıllık dönemi. İLE/> Üçüncü çağın en son dönemi. )


- TRIBE :/yerine KABİLE


- -TRİBE ile/||/<> -TRİPSY

( Ezici, ovucu, aşındırıcı, bastırıcı araç. İLE/||/<> Ezici ameliyat, parçalama. )


- TRİBOLOJİ ile ...

( Sürtünmebilim. )


- TRİBÜN[Fr.] değil/yerine/= BASAMAKLAR

( Spor salonu, stadyum, hipodrom vb. yarışma ve gösteri yapılan yerlerde izleyicilerin oturduğu koltuklu ya da basamaklı bölüm, sekilik. | Burada oturan izleyiciler. )


- TRICK :/yerine HİLE, NUMARA


- TRİFAZİK/TRIPHASIC[İng.] değil/yerine/= ÜÇ EVRELİ


- TRİGER[İng. < TRIGGER] (KAYIŞI) değil/yerine/= TETİKLEYİCİ (KAYIŞ)


- TRIGON/TRIGONE[İng.] değil/yerine/= ÜÇGEN


- TRİGONOMETRİ (HİNT) ile/||/<> TRİGONOMETRİ (YUNAN)

( Hint trigonometrisi sinüs fonksiyonunu geliştirdi İLE Yunan trigonometrisi kirişleri kullandı. )

( Aryabhata tarafından 500 yılında keşfedildi/formüle edildi. (476-550) (Ülke: Hindistan) (Alan: Matematik, Astronomi) (Önemli katkıları: Sıfır kavramı, ondalık sistem, trigonometri, güneş merkezli sistem teorisi) )


- TRİGONOMETRİ ile/||/<> COĞRAFYA

( Trigonometrinin coğrafi ölçümlerde kullanımı )

( Biruni tarafından 1025 yılında keşfedildi/formüle edildi. (973-1048) (Ülke: Harezm) (Alan: fizik) (Önemli katkıları: Jeodezi, mineraloji, Hindistan tarihi, trigonometri) )


- TRİKO[Fr. < TRICOT] değil/yerine/= ÖRME


- TRİKOSEFAL[Fr. < TRICHOCEPHALE] değil/yerine/= KIRBAÇ KURDU

( Çeşitli türleri insanın ve hayvanın kalın bağırsağında yaşayan, boyu 5 santimetre olan, eni gözle görülmeyecek incelikte bir asalak. )

( TRICHURIS TRICHIURA )


- TRİKOTAJ[Fr. < TRICOTAGE] değil/yerine/= ÖRME İŞİ/İŞLERİ


- TRİKOTAJ değil/yerine/= ÖRME İŞLER


- TRİL/THRİLL[İng.] değil/yerine/= ELLE DUYUMSANILAN TİTREŞİM, ELE GELEN TİTREŞİM


- TRİLOJİ/TRİLOGY[İng.] değil/yerine/= ÜÇLÜK


- TRIM vs. CUT


- TRİMESTER[İng.] değil/yerine/= ÜÇ AY


- TRİO/TRİYO[İt.] değil/yerine/= ÜÇLÜ


- TRIP :/yerine GEZİ


- TRİPİTAKA:
VİNAYA PİTAKA ile SUTTA PİTAKA ile ABHİDHAMMA PİTAKA

( Üç sepet. Budist Metinlerin tümü. Budist öğretileri yazıldıkça, konularına göre farklı sepetlere konulduğu için bu adı almıştır. Bölümleri...
1. Vinaya pitaka: Ahlâkî İlkeler/Disiplin Kitabı.
2. Sutta pitaka: Öğreti Kitabı.(Dhammapada'yı içerir)
3. Abhidhamma pitaka: Felsefe ve Psikoloji Kitabı. )


- TRİPOD değil/yerine/= ÜÇ AYAK


- TRİPORTÖR[Fr.] değil/yerine/= ÜÇTEKER


- TRİŞİN[Fr. < TRICHINE] değil/yerine/= İPSİ SOLUCAN

( Ergin durumda olan, domuzdan başka, insanda ve çok sayıda memelinin ince bağırsağında yaşayan, ipsiler cinsinden bir solucan. )


- TRISMUS[İng.] değil/yerine/= ÇENE KİLITLENMESİ


- TRİYAJ/TRIAGE[İng.] değil/yerine/= ÖNCELİKLEME


- TRİYAT/TRIAD[İng.] değil/yerine/= ÜÇLÜ


- TRİZOMİ/TRISOMY[İng.] değil/yerine/= ÜÇLÜ KROMOZOM


- TRİZOMİ X(XXX) ile/ve/||/<> KLİNEFELTER (XXY)

(

Özellik Trizomi X(XXX) Klinefelter(XXY)
Görülme Sıklığı 1.000 kadında 1 500 - 1.000 erkekte 1
Belirtiler Çoğunlukla belirtisiz. Bazı durumlarda:
- Öğrenme güçlüğü
- Dil becerilerinde gecikme
- Hafif fiziksel farklar
- Düşük testosteron
- Ergenlikte gecikme
- Zayıf kas kütlesi
- Öğrenme zorlukları
- Kısırlık
Doğurganlık Genellikle normal Doğal yolla düşük; yardımcı üreme teknikleri gerekebilir
Tanınma Zamanı Genellikle rastlantısal (erken çocukluk veya yetişkinlik) Ergenlikte ya da yetişkinlikte (kısırlık araştırmaları sırasında)
)


- TROFİK KADEMESİ ile/||/<> BESİN AĞI

( Trofik kademesi beslenme seviyesiyken İLE besin ağı tüm beslenme ilişkileri ağıdır )

( Formül: Enerji akışı )


- TROKAR/TROCAR[İng.] değil/yerine/= DELEÇ


- TROKOİT/TROCHOID[İng.] değil/yerine/= SİLINDIRİK


- TROMBEKTOMİ/THROMBECTOMY[İng.] değil/yerine/= KAN PIHTISI ÇIKARIMI


- TROMBOEMBOLİZM/THROMBOEMBOLISM[İng.] değil/yerine/= PIHTI TIKANIMI


- TROMBOJENİK/THROMBOGENIC[İng.] değil/yerine/= PIHTI OLUŞTURUR


- TROMBOJENİTE/THROMBOGENICITY[İng.] değil/yerine/= PIHTILAŞTIRICILIK


- TROMBOLITİK/THROMBOLYTIC[İng.] değil/yerine/= PIHTI ERITİR


- TROMBOLİZ/THROMBOLYSIS[İng.] değil/yerine/= PIHTI ERİMESİ


- TROMBOPLASTİK/THROMBOPLASTIC[İng.] değil/yerine/= PIHTILAŞTIRICI


- TROMBOSİT/THROMBOCYTE, PLATELET[İng.] değil/yerine/= PULYUVAR


- TROMBOSİT değil/yerine/= KAN PULCUKLARI


- TROMBOZ/THROMBOSE[İng.] değil/yerine/= PIHTI TIKAÇ OLUŞUMU


- TROMBÜS/THROMBUS[İng.] değil/yerine/= PIHTI TOPAĞI


- TROMP[Fr. < TROMPE] değil/yerine/= KÖŞE KUBBESİ

( Binanın bir bölümünü tutmaya yarayan köşe kubbesi. )


- TROOP :/yerine ASKER, BİRLİK


- TROPİCAL GEOMETRY ile/||/<> TORİC GEOMETRY

( Tropical geometry max-plus cebirine dayalı geometriyken İLE toric geometry torus etkili cebirsel çeşitlerdir )

( Formül: Min-plus operations )


- TROPİK PARK ile ...

( Rusya'nın en büyük botanik bahçesi. )


- TROPİKA[İt. < TROPICO] değil/yerine/= DÖNENCE | TROPİKAL KUŞAK


- TROPİZM değil/yerine/= DOĞRULUM/YÖNELİM


- TRÖST[Fr. < TRUST] ile KONGLOMERA[Fr. < CONGLOMERAT]

( Aynı alanda iş yapan çeşitli ortaklıkların hisse senetlerinin, bir denetim kuruluna teslim edilmesi ve yönetimin bir kurulu yöneten gruba aktarılmasıyla oluşan, tekelci sermayedarlığa dayanan ortaklıklar birliği. İLE Yığışım. | Molozların çimento durumuna dönüşmesiyle oluşan kütle. )


- TROTUVAR değil/yerine/= KALDIRIM


- TROUBLE vs. DISTRESS/BOREDOM


- TROUBLE vs. PROBLEM


- TROUBLE vs. SUBJECT/ISSUE


- TROUBLE :/yerine SORUN, PROBLEM


- TRUCK :/yerine KAMYON


- TRUE NATURE/ESSENTIAL CHARACTER vs. TRUTH


- TRUE vs. REALITY


- TRUE vs. RIGHT


- TRULY :/yerine GERÇEKTEN


- TRUMP ile/değil OBAMA / BUSH / CLINTON

(

İLE/DEĞİL



/



/

)


- TRUNKAL/TRUNCAL[İng.] değil/yerine/= GÖVDESEL


- TRUNKUS/TRUNCUS[İng.] değil/yerine/= GÖVDE


- TRUP[Fr. < TROUPE] ile TURP[Fars.]

( Aynı tiyatroda çalışan oyuncular topluluğu. İLE Turpgillerden, yaprakları tüylü, çiçekleri beyaz, sarı, mor renkli bir bitki. | Bu bitkinin yenilen etli, yumru kökü. )


- TRUST vs. LEAN


- TRUST vs. TRUST IN


- TRUST :/yerine GÜVENMEK, GÜVEN


- TRUST vs./and PLAUSIBILITY


- TRUSTFUL vs. TRUSTWORTHY


- TRUTH :/yerine GERÇEK, HAKİKAT


- TRY :/yerine DENEMEK


- TSİS/POST-TREATMENT MONİTORING SYSTEM[İng.] değil/yerine/= SAĞALTIM SONRASI İZLEM DÜZENİ


- TSL/TRANSPORT LAYER SECURITY[İng.] değil/yerine/= AKTARIM KATMANI GÜVENLİĞİ


- TTE/TRANSTORASİK EKOKARDİYOGRAFİ TRANSTHORACİC ECHOCARDIOGRAPHY[İng.] değil/yerine/= GÖĞÜS DUVARINDAN EKOKARDİYOGRAFİ


- TTS/TEXT TO SPEECH[İng.] değil/yerine/= KONUŞMA METNİ


- Tûbâ[Ar.] ile TÛBÂ[Ar.] ile TUBBA'[Ar. çoğ. TEBÂBİA] ile TUBA[Fr./İng.]

( Güzellik, iyilik, hoşluk. | Rahatlık. İLE Kökleri semâda, dalları zemine uzanmış, Cennet'te, Sidre'de bulunan ve dalları bütün Cennet'i gölgeleyen ilâhî ağaç. İLE Eski çağlarda, Yemen bölgesinde saltanat süren eski Arap hükümdarlarının unvanı. İLE Üzerinde pistonlar bulunan, bakırdan soluklu çalgı. )


- TUBA[İng.] değil/yerine/= TÜP


- TUBE :/yerine TÜP


- TÜBÜL/TUBULE[İng.] değil/yerine/= BORUCUK


- TÜBÜL değil/yerine/= BORUL


- TÜBÜLER/TUBULAR[İng.] değil/yerine/= BORUCUKSU


- TÜCCAR[Ar.] değil/yerine/= TECİMEN


- TÜCCARLAR ile/ve GEZGİNLER ile/ve DERVİŞLER/SÛFÎLER


- TÜFEK ile/ve/||/<>/> MİKROP ile/ve/||/<>/> ÇELİK

( "Tüfek, Mikrop ve Çelik"(Jared Diamond) kitabını okumanızı salık veririz. )


- TUĞ ile TUĞ/TÜY/TEPELİK/SORGUÇ

( Sultanların ve vezirlerin başına taktığı başlıkların ön tarafında bulunan tüy ya da püskül biçimindeki süs. | Eski meddahların bir simgesi.[Meddahların tuğ diktiği yerde kalabalık bir seyirci çepeçevre toplanırdı.] İLE Bazı kuşların tepelerinde bulunan uzunca tüy. )


- TUĞLA[Yun.] ile TULÂ[Ar. < ATVEL]

( Balçığın kalıplara dökülüp güneşte kurutulduktan sonra özel ocaklarda pişirilmesiyle yapılan ve duvar örmekte kullanılan yapı malzemesi. İLE Çok uzun. )


- TUĞRA ile/ve TERS TUĞRA

( ... İLE/VE Ayasofya, İmâret Kapısı'nda! )

( ... İLE/VE Ayasofya İmâreti'nin müze olarak açılması için çalışılıyor. [Desteğinizi ve baskılarınıza açıktır!] )


- TUHAF OLAN ile/ve/değil/||/<>/< ÜZÜCÜ OLAN


- TUHAFİYE[Ar.] değil/yerine/= GİYİMSÜS


- TÜKEL ile/||/<> TÜKELE

( Kâmil. İLE/||/<> Kâmile. )


- TÜKENME:
"YENİLİNCE" değil "PES EDİNCE"


- TÜKENMİŞLİK BELİRGESİ/SENDROMU ile/ve/||/<>/< HERBERT FREUDENBERGER

( 1974 )


- TÜKETENLER ile/ve/değil/yerine/||/<>/</>< ÜRETENLER

( Eşek arısı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/< Bal arısı. )

( Fare(mouse) kullanıcısı. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/< Klavye kullanıcısı. )


- TÜKETİCİ = CONSUMER[İng.] = CONSOMMATEUR[Fr.] = KONSUMENT[Alm.] = CONSUMATORE[İt.] = CONSUMIDOR[İsp.]


- TÜKETİCİ ile/ve/değil/yerine/<> TÜRETİCİ


- TÜKETİCİ ile/ve/<>/değil/yerine UYGULAYICI


- TÜKETİM ile/ve/değil/yerine/||/<> PAYLAŞIM


- TÜKETMEK ile YOK ETMEK


- TÜKETMEK ile YOK ETMEK


- TÜKKAN değil DÜKKÂN


- TÛL ile/||/<> TÛLEN

( Uzunluk. İLE/||/<> Uzunluğu. )


- TÛLÂ[Ar.] ile TULÂ'[Ar.]

( Daha(pek/çok/en) uzun. İLE Ense kökü. )


- TULÂNÎ[Ar.] değil/yerine/= UZUNLAMASINA


- TÛLÂNÎ değil/yerine/= UZUNLUĞUNA


- TÜLBENT[Fars. < TER + BEND] değil/yerine/= YAZMA

( İnce ve seyrek dokunmuş, hafif ve yumuşak pamuklu bez. | Bu bezden yapılmış başörtüsü. )


- TÛLE EMEL ile HIRS-I PÎR


- TULPA(/YONTRA) ile HÜDDAM


- TULUAT[Ar.] değil/yerine/= DOĞAÇLAMA


- TULUMBA[İt. < TROMBA] ile TULUMBA

( Sıvıları alçak yerlerden çekmeye ya da yüksek yerlere çıkarmaya yarayan araç. | Otomobil lastiği, futbol topu vb. şeyleri şişirmeye ya da herhangi bir sıvıyı sıkmaya, bir şey üzerine püskürtmeye yarayan araç. | Bağ ve meyve ağaçlarını ilaçlamakta kullanılan araç. İLE Tüfekte, iğnenin bulunduğu yer. )


- TÜM DÜŞÜNCELERİN, ...:
BAŞLADIĞI/KAYNAĞI ve/||/<> DURDUĞU/SONLANDIĞI

( Akıl. VE/||/<> Akıl. )


- Tüm konuşulanlar boş! SUS!!!


- TÜM METALLER ile/ve CIVA

( Erir. | Katı halden başlar. İLE/VE Buharlaşır. | Sıvı halden başlar. )

( ... İLE/VE Buzdan buhara [tek] geçen/geçebilen. )


- TÜM NESNE/ŞEY VE/YA DA KAVRAMLARIN/DEĞERLERİN ADI ile/ve/> İNSAN/KİŞİ ADI/ADLARI

( ALL MATTER AND/OR CONCEPTS/VALUES NAME vs./and/> HUMAN NAME/S )


- TÜM ÜLKELER ile/ve/değil AFRİKA

( 6400 km. İLE/VE/DEĞİL 7200 km. )

( )

( )


- TÜM ile AYRINCASIZ/İSTİSNASIZ[Ar.]


- TU'M ile TU'ME[çoğ. TUAM] ile TUHME

( Yiyinti, azık. | Tad, çeşni. İLE Yiyinti, azık. | Tad, çeşni. | Lokma. İLE Mide dolgunluğu, hazımsızlık.[İMTİLÂ-İ MİDE] )


- TUMBA[İt. < TOMBO] ile TUMBA ile TUMBA ile TUMBA ile TUMBA

( Altüst etme, altüst olma. | Çocuk dilinde, yatağa atlama. İLE Toprak atmaya yarayan araba, el arabası. İLE Pancar. İLE Kabarık yatak vb. şeyler. İLE Dağ üstlerindeki tepecikler. )


- TÜMCE AYRIŞTIRMA ile ...

( SENTENCE PARSING )


- TÜMCE ile/ve İBÂRE

( ... İLE/VE Birkaç tümceden oluşan söz. )


- TÜMCE ile İÇTÜMCE

( ... İLE Bir tümce içinde, tümleç gibi kullanılan iç tümce.[Örnek: Bakan, "Aylıklar, yılbaşından önce verilecektir." dedi.] )


- TÜMCE ile KESİK TÜMCE

( CÜMLE ile HAFZ Ü TAKDİR )


- TÜMCE ile ÖNERME(KAZİYYE)

( Doğru ya da yanlış yansıtan tümceye "kaziyye"(Önerme/Hükm/Kada) denir.
Kaziyye, felsefecilere göre 3, mantıkçılara göre 4 unsurdan meydana gelir.
Fârâbî'ye göre iki çeşit kaziyye vardır;
* Yüklemli önerme(el kazıyyetü'l-hamliyye) [-Konu(mevzû), -Yüklem(mahmûl)]
* Şartlı önerme(el-kazıyyetü'ş-şartıyye) (iki yüklemli önermenin bir "şart edatı" ile bağlanması )


- TÜMCE ile TÜMCECİK

( SENTENCE vs. CLAUSE )


- TÜMCE ile YALIN TÜMCE


- TÜMCE ile/ve/||/<> YAN TÜMCE

( ... İLE/VE/||/<> Çekimli bir eylemden sonra kullanılan, ki bağlacı, dilek kipi ya da koşul birleşik eylemiyle kurularak, temel tümceye bağlanan tümce. )


- TÜMCELERDE...


- NOKTA KOYMAK:
TÜMCENİN SONUNDA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< İKİRCİKTE


- TÜMDENGELİM ile/ve/||/<>/> AŞKINSAL/TRANSANDANTAL TÜMDENGELİM


- TÜMDENGELİM ile BAĞNAZLIK


- TÜMDENGELİM = TÂLİL = DEDUCTION[İng.] = DÉDUCTION[Fr.] = DEDUKTION[Alm.] = DEDUCTIO[Lat.]


- TÜMDENGELİM ile/||/<> TÜMEVARIM

( Tümdengelim genelden özele gidiş İLE tümevarım özelden genele gidişe dayanır. Tümdengelim mantıksal zorunluluk İLE tümevarım olasılık sağlar. Tümdengelim geçerliyse sonuç kesin İLE tümevarım sonuç muhtemeldir. )

( Aristoteles tarafından -350 yılında keşfedildi/formüle edildi. (-384--322) (Ülke: Antik Yunan) (Alan: Felsefe, Mantık, Biyoloji) (Önemli katkıları: Mantık, etik, metafizik) )


- TÜMDENGELİM ile/ve/||/<> TÜMEVARIM[< TEMSİL]

( Analiz. İLE/VE/||/<> Sentez. )

( Matematik. İLE/VE/||/<> Fizik. )

( Tam. İLE/VE/||/<> Eksikli. )

( TA'LİL[< İLLET]: İlletlendirme, neden/sebep gösterme
İLE/VE/||/<>
İSTİKRÂ[< KIRAAT]: TOPLAMAK | [KIRAAT: Harfleri toplamak.] )

( İlletlendirme, [Ta'lil].
İLE/VE/||/<>
Genelleme, [İstikra][-Tam, -Eksik(Nakıs)]
[İLE/VE/||/<>
Bir cüzziden başka bir cüzziye geçiş.(Hüküm -> Hüküm, İllet -> İllet)(Kıyas-ı Fıkhî)(Analoji)] )

( [Mantıkçılar] Uğraşır. İLE/VE/||/<> Uğraşmaz. )

( )

( DEDUCTION vs./and/||/<> INDUCTION )


- TÜMEL:
ÇOKLUKTAN ÖNCE ile/ve/||/<>/> ÇOKLUKTA ile/ve/||/<>/> ÇOKLUKTAN SONRA


- TÜMEL ile/ve/<> KAVRAM

( UNIVERSAL vs./and CONCEPT )

( SUVER-İ İLMİYE )


- TÜMEL = KÜLLİ = UNIVERSAL[İng., Alm., İsp.] = UNIVERSEL[Fr.] = UNIVERSALIS[Lat.] =


- TÜMEL ile TOPLAM

( KÜLLÎ ile KÜLL )

( UNIVERSAL vs. TOTAL/OVERALL )


- TÜMEL ile/ve/||/<> TÜMDENGELİM


- TÜMEL ile/ve/<> TÜMEL

( Varlık. İLE/VE/<> Tür. )

( Bil(ebil)mek, tümeli bil(ebil)mektir. )


- TÜMELLER ile/ve/değil ARI KAVRAMLAR


- TÜMEL/LİK ile/ve/||/<> HEDEF/Lİ/LİK


- TÜMEL/LİK ve/||/<> ÖZSEL/LİK


- TÜMEVARIM ile/değil/ne yazık ki GENELLEME


- TÜMEVARIM = İSTİKRÂ = INDUCTION[İng., Fr.] = INDUKTION[Alm.] = INDUCTIO[Lat.] = EPAGOGE[Yun.]


- TÜMEVARIM ile/||/<> TÜMDENGELİM

( Tümevarım özelden genele İLE tümdengelim genelden özele )

( Formül: P(1) ∧ [P(k)→P(k+1)] ⇒ ∀n P(n) )


- TÜMLER AÇI ile/||/<> BÜTÜNLER AÇI

( Tümler 90°, bütünler 180° tamamlar )

( Formül: α+β=90° İLE α+β=180° )


- TÜMLÜK:
"TÜREV" değil İLKE


- TÜMÖR["TİMÖR" değil!]/TUMOR[İng.]/TUMEUR[Fr.] değil/yerine/= UR/ŞİŞLİK


- TÜMÖRAL/TUMORAL[İng.] değil/yerine/= URA BENZER


- TÜMTANRICILIK = VÜCUDİYE = PANTHEISM[İng.] = PANTHÉISME[Fr.] = PANTHEISMUS[Alm.] = PAN:HERŞEY, HEP, TÜM. THEOS:TANRI[Yun.]


- TUMTURAK/LI[Fars.] ile/ve/değil/yerine (BİRAZCIK) UZUN / GÖSTERİŞ/Lİ

( Gösteriş, debdebe. | Gerekli olmadığı hâlde kulağa hoş gelen, gösterişli sözcükler kullanma. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE ... )


- TUN[Fars.] değil/yerine/= GİZLİ YER, KÖŞE BUCAK


- TÜNEL[İng./Fr. < TUNNEL] değil/yerine/= İÇGEÇİT/İÇYOL


- TUNİKA/LAYER[İng.] değil/yerine/= KATMAN


- TÜNİNK[İng. < TUNNING] değil/yerine/= EŞ TİTREME / İNCE AYAR


- TUNNEL :/yerine TÜNEL


- TÜP[Fr./İng. < TUBE] ile FALLOP TÜPÜ/BORUSU

( Laboratuvarlarda türlü işlerde kullanılan, bir ucu kapalı cam boru. | İçine krem, diş macunu, ilaç vb. nesneler konulan, bir ucu burgu kapaklı, plastik ya da metal boru. | Akışkan nesnelerin konulduğu, genellikle silindir biçiminde, içi boş, ağzı özel tapalı kap. İLE Döl yatağının üst köşesinden yumurtalığa kadar uzanan, yaklaşık 10 santimetre uzunluğundaki boru. )


- TÜP ile KARTUŞ[Fr. < CARTOUCHE]/HARTUÇ

( ... İLE Merminin arkasından namluya sürülen bezden ya da kartondan barut kesesi. | Dolma kalem içine yerleştirilen mürekkep dolu tüp. | Resim yazıda kralın adını ötekilerden farklı bir biçimde göstermeyi sağlayan oval çerçeve. 4. isim, bilişim Yazıcıya yerleştirilen mürekkep dolu tüp. )


- TUPAMAROS ve/<> SOL DÜŞÜNCE

( 60'lı yıllarda, güç koşullarda yaşayan Uruguay'lı köylülerin, sendikalaşma hareketi olarak başlayıp, kentlerdeki sol düşünce ile birleşen örgüt. VE/<> ... )


- TÜR, NEVİ = NEV' = ESPÈCE


- TÜR ile/||/<> ALT TÜR

( Üreme yalıtımı. İLE Coğrafi çeşit. )

( Formül: Reproductive isolation İLE geographic variety )

(

Tür ve Alt Tür Arasındaki FaRkLaR

Biyolojik Sınıflandırma Düzeni (Taksonomi)

Âlem → Şube → Sınıf → Takım → Familya → Cins → TÜRALT TÜR
Özellik Tür (Species) Alt Tür (Subspecies)
Tanım Kendi aralarında üreyip verimli döl verebilen canlı öbekleri Aynı türe ait, coğrafi ya da morfolojik olarak farklılaşmış popülasyonlar
Bilimsel Adlandırma Binomial (İki isim):
Cins + tür
Örnek: Homo sapiens
Trinomial (Üç isim):
Cins + tür + alt tür
Örnek: Homo sapiens sapiens
Taksonomi Seviyesi Ana taksonomi birimi Türün altında bir kategori
ÜREME VE GENETİK
Üreme Uyumluluğu • Tür içi: Tam uyumluluk
• Türler arası: Genelde üreme yok
• Eğer olursa: Kısır döl (örn: katır)
• Alt türler arası: Tam uyumluluk.
• Verimli döller
• Hiçbir üreme engeli yok
Genetik Farklılık Türler arası:
• < %2-10+ DNA farklılığı
• Kromozom sayısı farklı olabilir
Alt türler arası:
• %2 DNA farklılığı
• Aynı kromozom sayısı
İzolasyon Tipi • Üreme yalıtımı(prezigotik/postzigotik)
• Davranışsal yalıtım
• Mekanik yalıtım
• Genelde coğrafi izolasyon
• Ekolojik farklılaşma
• Üreme engeli yok
ÖRNEKLER
Kaplan Örneği
Tür: Panthera tigris
(Tüm kaplanlar aynı tür)
P. tigris tigris (Bengal)
P. tigris altaica (Sibirya)
P. tigris sumatrae (Sumatra)
Kurt-Köpek Örneği
Tür: Canis lupus
(Kurt türü - köpek dahil)
C. lupus lupus (Avrupa kurdu)
C. lupus familiaris (Köpek)
C. lupus dingo (Dingo)
İnsan Örneği
Tür: Homo sapiens
(Modern insan türü)
H. sapiens sapiens (Biz)
H. s. neanderthalensis
(† = Soyu tükenmiş)
EVRİMSEL SÜREÇ
Evrim Süreci
Ortak Ata Coğrafi İzolasyon Alt Tür Oluşumu Genetik Farklılaşma Yeni Tür
AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLER
Temel Özellikler • Üreme izolasyonu var
• Büyük morfolojik farklar
• Farklı ekolojik nişler
• Davranış farklılıkları belirgin
• Üreme izolasyonu yok
• Küçük morfolojik farklar
• Benzer ekolojik nişler
• Temel davranışlar aynı
Coğrafi Dağılım • Geniş ya da dar olabilir
• Farklı habitatlar
• Simpatrik ya da allopatrik
• Genelde belirli bölgelerde
• Benzer habitat tercihleri
• Çoğunlukla allopatrik
Önemli: Dikkat:
• İnsan "ırkları", biyolojik alt tür değildir. (Sadece genetik çeşitliliktir.)
• Bazı alt tür sınıflandırmaları bilim bireyleri arasında tartışmalıdır.
• Evcil hayvanların çoğu yabani atalarının alt türü olarak kabul edilir.
)


- TÜR ile FERD


- TÜR = NEVİ = SPECIES[İng., Lat.] = ESPÈCE[Fr.] = ART[Alm.] = EIDOS[Yun.] = ESPECIE[İsp.]


- TÜR ile NİTELİK

( KIND vs. CHARACTER )


- TÜR ile/||/<> POPÜLASYON

( Tür üreme yeteneği olan grup İLE popülasyon aynı türün yerel grubudur )

( Formül: Homo sapiens İLE yerel grup )


- TURA ile TURA ile TUĞRA

( Metal paranın resimli yüzü. | Halat gibi örülmüş iplik çilesi. | Kıvrılarak sıkıştırılmış iplik çilesi. | Bazı oyunlarda, vurmak için kullanılan düğümlenmiş mendil. | Ucu düğümlenmiş bir mendil aracılığıyla yanan ya da yanılanların ebe tarafından cezalandırıldığı bir tür çocuk oyunu. İLE Ev duvarlarını dış etkenlerden korumak için üzerlerine çakılan tahta perde. | Bahçe kapısını korumak için beşik örtüsü biçiminde tahtadan yapılan örtü. | Kadınların başlarına taktığı küçük altın dizisi. | Çatı. | Çatı arası. | Odalardan başka evdeki öteki bölümler. | Sergen. | Düğünlerde oynanan bir çeşit oyun. | Karşı. | Topuz. İLE Osmanlı sultanlarının imza yerine kullandığı, özel bir biçimi olan simgeleşmiş im. )


- TÜRBAN[Fr.] değil/yerine/= BAŞÖRTÜSÜ


- TÜRBE ile/||/<> HAZÎRE

( Gövde (ziyaret) bölümü ve örtüsü bulunan mezar anıtı. İLE/||/<> Camilerin kıble tarafında bulunan küçük mezarlık. )


- TÜRBE ile MURGHANE


- TÜRBÜLAN/TURBULANT[İng.] değil/yerine/= BURGAÇLI


- TÜRBÜLANS[İng./Fr. TURBULENCE] değil/yerine/= HAVA BURGACI/GİRDAP


- TÜRETME ile ...

( DERIVATION )


- TÜRE(T)ME ile YARATMA

( TO DERIVE vs. TO CREATE )


- TÜREV ile/||/<> DİFERANSİYEL

( Türev f'(x) oran İLE diferansiyel df küçük değişim. )

( Formül: Rate İLE infinitesimal change )


- TÜREV ile/||/<> İNTEGRAL

( Türev bir işlevun değişim hızını, integral ise eğri altındaki alanı hesaplar. )

( \frac{d}{dx}f(x) İLE \int f(x)dx )

( Newton & Leibniz | 1675 | 17. Yüzyıl | Kalkülüs (1643 - 1727) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Matematik) (Önemli katkıları: Klasik mekanik, kalkülüs, yerçekimi yasası) )


- TÜREV ile/||/<> İNTEGRAL

( Türev bir işlevun değişim hızını, integral ise eğri altındaki alanı hesaplar. )

( Formül: \frac{d}{dx}f(x) İLE \int f(x)dx )

( Newton & Leibniz tarafından 1675 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1643-1727) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Matematik) (Önemli katkıları: Klasik mekanik, kalkülüs, yerçekimi yasası) )


- TURFA[Ar. < TURFE] ile TURFANDA[Fars. < TERVENDE]

( Az bulunur, eski, nadir. | Değeri düşük, işe yaramaz. | Acayip, tuhaf. İLE Mevsimin başında ilk yetişen (meyve, sebze). | Yeni, ilk kez ortaya çıkan. )


- TURGOR[İng.] değil/yerine/= GERGİ, DOLGUNLUK


- TURİNG İLE CHURCH İLE LAMBDA ile/||/<> HESAPLANABİLİRLİK

( Hesaplama modellerinin eşdeğerliliği. )

( Formül: λx.x+1 (lambda gösterimi) )

( Alan Turing tarafından 1936 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1912-1954) (Ülke: İngiltere) (Alan: Matematik, Bilgisayar) (Önemli katkıları: Turing makinesi, yapay zeka) )


- TURİNG İLE GİERER-MEİNHARDT İLE GRAY-SCOTT ile/||/<> PATERN OLUŞUMU

( Biyolojik desenlerin matematiği. )

( Formül: ∂u/∂t = D∇²u + f(u ilev) )

Bugün[16 Kasım 2025]
itibarı ile 42.805 başlık/FaRk ile birlikte,
42.805 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(157/173)