T ile başlayan FaRkLaR
KARIŞTIRILMAMASI GEREKENLER!!!
(SÜREKLİ AYIRDINDA OLUNMASI GEREKENLER!!!)
itibarı ile 42.805 başlık/FaRk ile birlikte,
42.805 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...
(119/173)
- OSUG ile UYUM
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bir şeyin başka bir şeye uygun olması. İLE ... )
- OSURMAK ile OSRUK/OSRUQ ile OSURGAN ile OSRUŞMAK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Gaz çıkması. İLE Osuruk. İLE Çok osuran. İLE Osuruk yarıştırmak. )
- OSURUKAĞACI değil/yerine/= AYLANDIZ
- OT YİYENLER/OTOBURLAR ile/ve ET YİYENLER/ETOBURLAR ile/ve HEPÇİLLER[hem OT, hem ET YİYENLER] ile/ve LEŞ YİYENLER/LEŞOBURLAR ile/ve AYRIŞTIRICILAR
(
)
( )
( DÂD ile/ve DED ile/ve DÂD Ü DED ile/ve ... ile/ve ... )
( HERBIVOROUS vs./and CARNIVOROUS vs./and OMNIVOROUS vs./and ... vs./and ... )
- OT ile KAŞIKOTU
( ... İLE Turpgillerden, iskorbüte karşı kullanılan, yaprakları kaşığı andıran, güzel çiçekler açan bir bitki. )
( ... cum COCHLEARLA OFFICINALIS )
- OT ile/||/<> ÖT
( Zehir[acı kavramından, ilaç/ilaç için kullanılan ve ilaç yapılan bitki]. İLE/||/<> Acı, safra. )
( GRASS/HERB vs./||/<> CHIRP/SOUND )
- OT ile OT ile OT ile OT ile OT
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Bitki. İLE Her tür kaba hayvan yemini, kuru otu anlatmak için kullanılan sözcük. İLE İlaç.[OTACI: Hekim.] İLE Zehir. İLE Ateş. )
- OT ile/ve/değil SEBZE
- OTA-BOKA (KARIŞMAK, BURNUNU SOKMAK)
- OTAMA ile İLAÇLA TEDAVİ ETME
( İlâçla tedavi etme. )
- ÖTANAZİ["ÖTENAZİ" değil!]/EUTHANASIA[İng.]/EUTHANASIE[Fr.]/STERBEHILFE[Alm.] ile ÖLÜM İSTEĞİ VE HAKKI
- OTANTİKLEŞTİRME/AUTHENTICATION[İng.] değil/yerine/= ÖZGÜNLEŞTİRME | KİMLİK DOĞRULAMA
- OTARŞİ/OTOKRASİ[Yun. AUTOS: Kendi. | KRATOS: Erk.] ile/değil/yerine/>< OTARSİ[Fr. < Yun.]
( Hükümdarın, tüm siyasal erki elinde bulundurduğu yönetim biçimi. İLE/DEĞİL/YERİNE/>< Ekonomik alanda, kendi kendine yeterli olmaya yönelen bir ülkenin yönetim biçimi. )
- OTC/OVER-THE-COUNTER DRUGS[İng.] değil/yerine/= TEZGÂH ÜSTÜ İLAÇ, RAFÜSTÜ İLAÇ
- ÖTE ile BULAŞICI/SİRET
- ÖTEDUYUM/ÖTEGÖRÜ/UZADUYUM/RÂBITA/TELEPATİ ile/değil AYNI ŞEYİ DÜŞÜNMEK
( [not] TELEPATHY vs./but TO THINK SAME THING )
- ÖTEDUYUM/UZADUYUM(TELEPATİ) ile DURUGÖRÜ
( NAKL-İ MEVCE ile ... )
( TELEPATHY vs. CLAIRVOYANCE )
- ÖTEDUYUM/UZADUYUM(TELEPATİ) ile RÂBITA
- Öteduyumsal/uzaduyumsal/telepatik KONUŞ!!!
- ÖTEKİ DENEYİMLER/İ/M ile/ve/değil/||/<>/< ÖNCEKİ DENEYİMLER/İ/M
- ÖTEKİ DİLLERDEN, TÜRKÇE'YE GİRMİŞ SÖZCÜKLER ile/ve/||/<>/< TÜRKÇE'DEN, ÖTEKİ DİLLERE GİRMİŞ SÖZCÜKLER
( ... ile/ve/||/<>/<
)
- ÖTEKİ KITALAR ile/ve/değil/||/<>/< AFRİKA
( Çoğu dünya haritası, Afrika'yı gerçekte olduğundan çok daha küçük gösterir. Örneğin ünlü Mercator projeksiyonu, Afrika'daki birkaç ülke de dahil olmak üzere ekvator yakınındaki bölgelerin boyutunu en aza indirir. Gerçekte, kıta bitişik ABD, Çin, Hindistan, Japonya ve çeşitli Avrupa ülkelerini sınırları içine sığdıracak kadar büyüktür. )
(
)
- ÖTEKİ ile/ve HERKES
- YAŞAMAK:
ÖTEKİLERE/DİĞERLERİNE GÖRE ile/değil/yerine DEĞERLERİNE GÖRE
( Kaç kuruşunun olduğu önemlidir. İLE/DEĞİL/YERİNE Nasıl bir duruşunun olduğu önemlidir. )
- ÖTEKİLERE (")MUHTAÇ OLMA(") ile/ve/değil/||/<>/> ÖTEKİLER İÇİN SÜRDÜRME
- ÖTEKİLERİ YOK SAYMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BELİRGİNİ ÖNE ÇIKARMAK
- ÖTEKİLEŞMİŞ/LİK ile/değil ÖTEKİLEŞTİRİLMİŞ/LİK
- [ne yazık ki]
!ÖTEKİLEŞTİRME ile/ve/||/<>/> !DÜŞMANLAŞTIRMA
- ÖTEKİLEŞTİRME ile "ETİKETLEME" ile "DAMGALAMA"
- ÖTEKİLEŞTİRME ile/değil/yerine/>< HAK/LAR
- ÖTEKİLEŞTİRME ile/ve/değil/||/<> KORUYUCULUK/MUHAFAZAKÂRLIK
- ÖTEKİLEŞTİRME değil/yerine/>< [sadece] ÖTEKİ/BAŞKASI
- ÖTEKİLEŞTİRME ile/değil TANIYAMAMA
- [ne yazık ki]
ÖTEKİLEŞTİRME ile/ve/<> TEKTİPLEŞTİRME
- [ne yazık ki]
ÖTEKİLEŞTİRMEDE:
AYRIMCILIK ile/ve/<> NEFRET (SÖYLEMLERİ/TUTUMLARI)
- UYANIKLIK:
"ÖTEKİNİN AÇIĞINI GÖRMEK/ARAMAK" değil/yerine/>< KENDİNİ DENETİMDE TUTMAK
- ÖTEKİSİ değil ÖTEKİ
( "Sahibisi" demediğimiz gibi. )
- OTELCİLİKTE:
"MÜŞTERİ" değil/yerine KONUK/MİSAFİR
- ÖTESİ ile/ve/değil/||/<>/> SONRASI
- ÖTE(SİNDE) = BEYOND[İng.] = AU DELÀ DE[Fr.] = JENSEITS[Alm.] = PIÙ IN LÀ DI[İt.] = MÁS ALLÁ[İsp.]
- OTHER :/yerine DİĞER
- OTHERS :/yerine DİĞERLERİ
- OTHERWISE :/yerine AKSİ TAKDİRDE
- ÖTIMİ/EUTHYMIA[İng.] değil/yerine/= DENGELİ DUYGU DURUMU
- OTİSTİK/AUTISTIC[İng.] değil/yerine/= DIŞA KAPANIK
- OTİSTİK değil OTİZMLİ
- OTİZM/AUTISM[İng.] değil/yerine/= DIŞAKAPANIM
- OTİZM ile/ve/<> BENCİLLİK ile/ve/<> TEKBENCİLİK
- OTİZM[Fr. < Yun.] değil/yerine/= İÇEYÖNELİKLİK
- OTİZM ile/değil LYME
- OTİZM ile/ve/değil/<>/> SUSKUNLUK/MUTİZM
- OTLAR ile (O,) OTLAR
( Otun çoğulu. İLE Hayvanın otlaması/beslenmesi. | Birinin özensizce ve dikkatsizce [hayvanca] "yiyip içmesi" yönünde kişiye hakaret etme "sözü". )
- OTO-... değil/yerine/= ÖZ-...
- OTOBAN yerine OTOYOL
- OTOBİYOGRAFİK HAFIZA/AUTOBIOGRAPHICAL MEMORY[İng.] değil/yerine/= YAŞAMÖYKÜSEL BELLEK
- OTOBÜSLERDE:
SESSİZE ALMAK değil KAPATMAK/TAMAMEN KAPALI TUTMAK
( ON BUSES: [not] TO KEEP SOUND OFF - TO KEEP SHUT TOTALLY )
- OTOBÜSTE:
İLERLEMEK ile YANAŞMAK
- OTODİDAKT/İZM[Fr./İng.] değil/yerine/= ÖZÖĞRENEN / ÖZÖĞRENİM/Lİ
- OTOFAJİ ile/||/<> MİTOFAJİ
( Otofaji genel öz-yeme İLE mitofaji hasarlı mitokondri. )
( Formül: Lizozom İLE spesifik )
- OTOFAJİ ile/||/<> PROTEAZOM
( Otofaji büyük yapıları lizozomda İLE proteazom ubikuitinli proteinleri sitoplazmada yıkar )
( Formül: LC3-II/LC3-I oranı (otofaji) İLE Ub-K48/K63 (proteazom) )
- OTOGAR ile OTOKAR[Fr. < Yun.]
( Kentlerarası çalışan motorulu taşıtların, yolcularını aldıkları ve indirdikleri yer, garaj. İLE Toplu ya da turistik geziler için yapılmış büyük otobüs. )
- OTOGESTİYON[Fr. < Yun.] değil/yerine/= ÖZYÖNETİM
( Sosyalist ülkelerde, tarım ya da endüstri kuruluşlarında, işçilerin söz ve karar sahibi olmaları ilkesine dayanan yönetim biçimi. )
- OTOİMMÜN ile/||/<> ALERJİ
( Otoimmün kendi doku saldırı İLE alerji zararsıza aşırı. )
( Formül: Self-attack İLE overreaction )
- OTOKLAV/AUTOCLAVE[İng.] değil/yerine/= BASINÇLI MİKROPKIRAN KAZAN
- OTOKRASİ / OTOKRAT (OTOKRATİK) değil/yerine/= SALTIKERKİ / SALTIKERKÇİ (SALTIKERKİL)
- OTOKRİTİK[İng. < AUTOCRITIC] değil/yerine/= ÖZELEŞTİRİ
- OTOLİT ile OTOLİTLEŞME
( İç kulakta dengeyi sağlayan kalsiyum karbonat kristalleri. İLE Kalsiyum karbonat kristallerinin oluşum süreci. )
- OTOLOG/AUTOLOGOUS[İng.] değil/yerine/= KENDİNDEN
- OTOLOG ile/||/<> HETEROLOG
( Otolog aynı bireyden İLE heterolog farklı bireyden alınan doku/organ )
( Medawar tarafından 1944 yılında keşfedildi/formüle edildi. (Ülke: Bilinmiyor) (Alan: biyoloji) )
- OTOMASYON/AUTOMATION[İng.] değil/yerine/= ÖZ İŞLEME
- OTOMASYON ile/||/<> MİTOFAJİ
( Otomasyon genel hücresel bileşen geri dönüşümüyken İLE mitofaji spesifik mitokondri temizliğidir )
( Formül: LC3-II )
- OTOMATİK/AUTOMATIC[İng.] değil/yerine/= ÖZİŞLER
- OTOMATİK TAKSONOMİ SİSTEMİ/AUTOMATIC TAXONOMY SYSTEM[İng.] değil/yerine/= OTOMATİK SINIFLANDRMA DÜZENİ (YAPAY ZEKÂ)
- OTOMATİK ile/değil KENDİLİĞİNDEN
- OTOMATİKMAN/OTOMATİK OLARAK ile/ve DOĞRUDAN/DOĞAL OLARAK
- OTOMATİZM/AUTOMATISM[İng.] değil/yerine/= ÖZİŞLERLİK
- OTONOM/İ[Fr. < Yun. ATUOS: Kendi, öz. | NOMOS: Yasa.]/AUTONOMOUS[İng.] değil/yerine/= ÖZERK/LİK
- OTOPSİ/AUTOPSY[İng.] değil/yerine/= ÖLÜ AÇIMI
- OTOPSİDE AÇILMASI GEREKEN BOŞLUKLAR:
BAŞ ile/ve/||/<> GÖĞÜS ile/ve/||/<> KARIN
( )
- OTOREGÜLASYON/AUTOREGULATION[İng.] değil/yerine/= ÖZ DÜZENLENİM
- OTORİTE SANSÜRÜ ile/değil/yerine/< OTO SANSÜR
- SULTA[Ar.] / OTORİTE/R[İng. < AUTHORITY/Fr. < AUTORITÉ] değil/yerine/= YETKE/Cİ | BASKI / YETKİLİ | UZMAN
- [ne yazık ki]
OTORİTER/LEŞME ile/ve/<> TOTALİTER/LEŞME
- OTORİZASYON[İng. < AUTHORISATION] değil/yerine/= YETKİLENDİRME
- OTOTRANSFÜZYON/AUTOTRANSFUSION[İng.] değil/yerine/= KENDINE KAN AKTARIMI
- OTOTROF ile/||/<> HETEROTROF
( Ototrof kendi besinini üretir İLE heterotrof hazır alır )
( Formül: Bitkiler İLE hayvanlar )
- OTOTROF/İ[Fr.] değil/yerine/= ÖZBESLENEN/ÖZBESLENME
- OTOZOM/AUTOSOME[İng.] değil/yerine/= GÖVDE KROMOZOMLARI
- OTOZOMAL/AUTOSOMAL[İng.] değil/yerine/= GÖVDE KROMOZOMU (İLİŞKİLİ)
- OTOZOMAL İLE GONOZOMAL İLE MİTOKONDRİYAL ile/||/<> KALITIM TÜRLERİ
( Gen lokasyon bazlı kalıtım. )
( Formül: XᴴXʰ taşıyıcı anne )
- OTOZOMAL İLE X-BAĞLI İLE Y-BAĞLI İLE MİTOKONDRİYAL ile/||/<> KALITIM YOLLARI
( Farklı kromozomlarla aktarılan kalıtım. )
( Formül: mtDNA: Maternal kalıtım )
- OTRAN ile GİYECEK
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Don. Giysi. İLE ... )
- ÖTROFİKASYON ile/||/<> ASİDİFİKASYON
( Besin zenginleşmesi. alg İLE Asitlenme.[pH düşüşü] )
( Formül: Fosfat/nitrat İLE pH düşüşü.
N ile P İLE H⁺ )
- OTTUZ ile OTTUZ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Otuz[30]. İLE Üç[3]. )
- OTUN ...:
ÇIKMASI ile/ve/||/<> BİTMESİ
- OTURAK/LÂZIMLIK/HAVRUZ ile SİBEK
( Çocukların boşaltımlarını sağlamak üzere kullanılan nesne. İLE Küçük çocukların yataklarını kirletmemeleri için beşiğe takılarak sidiği oturağa götüren tahta boru, kamış. | El değirmenlerinde alt taşın ortasına çakılan, üst taşın dönmesini sağlayan küçük kazık ya da sivri demir. | Ağaçların toprağa dikine uzayan kökü, dik kök, kazık kök. | Sibek uçlu şapka. )
- OTURANIN, AYAKTAKİNE SELÂM VERMESİ değil AYAKTAKİNİN, OTURANA SELÂM VERMESİ
- OTURMA-DURMA
- OTURMA ile/ve/değil KAPLAMA
- OTURMAK ile DIŞKILADIKTAN/SIÇTIKTAN SONRA OTURMAK
- OTURMAK ile/ve/||/<>/> "OSURMAK"
- OTURMAK ile/ve SAYGI DUYARAK VE GÖSTEREREK [TAZÎM] İLE OTURMAK
- OTUR(T)MAK ile ÖRTÜŞ(TÜR)MEK
( TO FIT WELL vs. HARMONIZE )
- OTURUM ile OTURUŞ
( Bir meclis ya da kurulun, çözümlenmesi ve/ya da çözülmesi gereken sorunları görüşüp tartışmak üzere yaptığı toplantı, celse. | Yasama meclislerinin birleşimlerinden her biri. İLE Oturma eylemi ya da biçimi. )
- OUGHT :/yerine -MELİ, -MALI
- OUR :/yerine BİZİM
- OURSELVES :/yerine KENDİMİZ
- OUT :/yerine DIŞARI
- OUTCOME :/yerine SONUÇ
- OUTER SPHERE ile/||/<> INNER SPHERE
( Outer elektron direkt, inner köprü ligand transfer. )
( Formül: Marcus İLE Taube )
- OUTFLOW[İng.] değil/yerine/= DIŞA AKIŞ
- OUTLET[İng.] değil/yerine/= ÇIKIM
- OUTPUT[İng.] değil/yerine/= ÇIKTI | DEBİ
- OUTSIDE :/yerine DIŞINDA, DIŞARIDA
- OVA/YAZI ile BİDH[Ar.]
( ... İLE Geniş ova. )
- OVA/YAZI ile/değil ÇATALAĞIZ
( ... İLE/DEĞİL Bir ırmağın, denize kavuştuğu yerde, lığların birikmesiyle oluşan, üçgen biçimli ova. )
( [not] SAVANNA and/but DELTA )
- OVADA ve/ya da YAYLADA
ile/ve/değil/yerine/||/<>/<
DAĞDA/YOLDA
- OVAL[Fr. < OVALE] ile ELİPS[Fr. < ELIPSE]
( Yumurta biçiminde olan, yumurtamsı. | Özellikle elips gibi iki bakışım ekseni olan kapalı eğrinin oluşturduğu biçim. İLE Tüm noktalarının belirli iki ayrı noktaya olan uzaklıklarının toplamı birbirine denk olan kapalı eğri. | Eksilti. )
- OVAL[Fr. < OVALE]/BEYZÎ[Ar.] değil/yerine/= SÖBE
( Yumurta biçiminde olan, yumurtamsı. | Özellikle elips gibi iki bakışım ekseni olan kapalı eğrinin oluşturduğu biçim. )
- OVA/YAZI ile/ve YAYLA
( Dağların eteklerinde. İLE/VE Dağların tepelerinde. )
- OVEN :/yerine FIRIN
- OVER- ile SUR- ile DOLİKO- ile PSÖDO- ile -FOBİ
( Aşırı [over dominans: üstün baskınlık] aşırı-, ötesinde. İLE Uzun. İLE Yalancı/sahte .... İLE ... ürküsü. )
- OVER :/yerine ÜZERİNDE, FAZLA
- OVERALL :/yerine GENEL
- OVERCOME :/yerine ÜSTESİNDEN GELMEK
- OVERDOSE[İng.] değil/yerine/= DOZ AŞIMI
- OVERFİTTİNG İLE REGULARİZATİON İLE DROPOUT ile/||/<> GENELLEME PROBLEMLERİ
( Model performans iyileştirme teknikleri. )
( Formül: L + λ||w||² )
- OVERFİTTİNG ile/||/<> UNDERFİTTİNG
( Overfitting karmaşık model İLE underfitting basit model. )
( Formül: Too complex İLE too simple )
- OVERLOOK :/yerine GÖZ ARDI ETMEK
- ÖVGÜ ve/||/<> İLGİ ve/||/<> SEVGİ
( Erilde/erkekte. VE/||/<> Dişilde/kadında. VE/||/<> Çocukta. )
- ÖVGÜ/YERGİ değil/yerine/>< OLGU
- ÖVGÜ = PRAISE[İng.] = LOUANGE[Fr.] = LOB[Alm.] = LAUS[Lat.]
- ÖVGÜ ile/ve/||/<>/>< SÖVGÜ, ŞETİM/ŞETM[Ar.]
( İkisi de, bilgisizliğin göstergesi ve bilgisizlik oranıncadır. )
( Övgünün aldatıcı ve yıkıcı etkisinden kaçmanın tek yolu, çalışmaya devam etmektir. )
( Aşırı övenler ile aşırı sövenlerin ortak noktası, her zaman ve zemin için saklayacak bir şeylerinin olmasıdır. Saklayanlar, bir şeyleri korumak için, dikkati, uclara çekerek, çıkar sağlamaya ve/ya da yanıltmaya çabalarlar. )
( Övgüsü tez/hızlı olanın, sövgüsü de tez/hızlı olur. )
- ÖVGÜ ile/ve/<> SÜS
- ÖVGÜ(MEDH) >< YERGİ(TENKİD)
- ÖVGÜDE:
MEVLÂNÂ ve KONEVİ ile/ve/||/<>/> EINSTEIN ve CHAPLIN
- ÖVGÜYE LÂYIK OLAN ile/ve/<> İLK İLKE
- ÖVMEK ile/ve/||/<>/>< GÖMMEK
- ÖVMEK ile/değil/yerine TAKDİR
- OVUM[Fr. < Yun.] ile/değil/<> OVOGON[Fr. < Yun. ]
( Yumurta. İLE/DEĞİL/<> İlkel bitkilerde, dişillik gözesi. )
( OVOGON DAĞARCIĞI: Çiçeksiz bitkilerin çoğunda, üreme örgenlerini barındıran boşluk. )
- OVUM[Fr. < Yun.] ile OVOLİT[Fr. < Yun. OVUM: Yumurta. | LITHOS: Taş. ]
( Yumurta. İLE İç içe mineral kabuklardan oluşan balık yumurtası biçiminde kalker. )
- ÖVÜNMEK İÇİN ile/değil/yerine (BİR) (DAMLA) (DAHA) İYİLİK/GÜZELLİK OLSUN DİYE
( İyiliğimizi yaptık, Good4Trust.org denizine attık...
Tüm ekibi, iyilikleri ve emekleri için tebrik ediyoruz...
Biz de böylesi hoş bir düşünce ve girişim için tüm ekibe teşekkürlerimizle sarılıyor ve yansımalı/dönüştürücü iyiliklerimizi paylaşmaya devam ediyoruz...
İyiliksever arkadaşlar! Siz de bu birlikteliğe katılabilirsiniz...
www.Good4Trust.org )
- ÖVÜNMEK ile BÖBÜRLENMEK
- OWE :/yerine BORÇLU OLMAK
- OWN :/yerine SAHİP OLMAK, KENDİ
- OWNER :/yerine SAHİP
- OXY ile/||/<> ESTHE-/ESTHESİO- ile/||/<> TACHEO-/TACHO-/TACHY- ile/||/<> BRADY-
( Akut, şiddetle algılanan, keskin şiddetli, çabuk, hızlı. İLE/||/<> Duyma, hissetme, duyulanım, algılayıcı oluşumlarla ilgili. İLE/||/<> Hız, kayma, hızla ilgili, hızlı, çabuk. İLE/||/<> Yavaş, yavaşlama. )
- OXYMORON ile EUPHEMISM(ÖFEMİZM)/ÖRTMECE
( Abartılı pekiştirme. İLE Kaba ya da ağır bir söz yerine aynı anlamı veren daha hafif bir söz. )
( "OXYMORON"LAR
* NEDENSİZ NEDEN
* FARKINDALIĞIN DUYARLILIĞI
* YOĞUNLUĞUNDAN ALGILANAMAMA
* "KORKUNÇ GÜZEL"
* "KORKUNÇ KOMİK"
* "KORKUNÇ TİTİZ"
* "DEHŞET GÜZEL"
* "DEHŞET ÖRNEK"
* "DEHŞET ÖNEMLİ"
* "MÜTHİŞ KÖTÜ"
* "MANYAK İYİ"
* "MANYAK BİŞEY"
* "AŞIRI SAĞLIKLI"
* "AŞIRI SEVGİ/SEVMEK"
* "ACAYİP BEĞENMEK"
* "ACAYİP ZEVKLİ"
* "ACAYİP MUHTEŞEM"
* "ACAYİP ÇOK"
* "AŞIRI UYGUN"
* "MUHTEŞEM ŞAİBE"
* "ŞİDDETLE İSTEMEK"
* "ŞİDDETLE ÖNERMEK"
* "ŞİDDETLİ SEVGİ"
* "ŞİDDETLİ DİKKAT"
* "SIKI YAĞMAK"
* "FELÂKET GÜZEL"
* FELÂKET DİNLENDİRİCİ
* "FENA ALBÜM"
* "KÖTÜ OLMAK"
* "KÖTÜ DEZAVANTAJ"
* "PİS ÇARPMAK/BAKMAK"
* "PİS YAKALADIN"
* "PİS (BİR) DURUM"
* "AKILLARA ZARAR ..."
* "DELİ PARA"
* "KÖPEK PARA"
* "TATLI BELA"
* "TATLI ACI"
* "ÇOK AZ"
* "PİS AĞRI"
* "PİS ATLAMAK/BAKMAK/ÇARPMAK"
* "HİÇ YOK"
* "BİRAZ FAZLA"
* "GEVEZE SUSUŞ"
* "DOLU BOŞLUK"
* "ZERREDEKİ OKYANUS"
* "NOKTANIN SONSUZLUĞU"
* "MUHTEŞEM HATA"
* "MÜTHİŞ FELÂKET"
* "FELÂKET MUHTEŞEM"
* "FEVKALÂDE RAHATSIZ EDİCİ"
* "VALLAHİ ÖYLE GALİBA"
* (GÜZEL İÇİN:) "ÂFET"
* "FUCK'N UNBELIEVABLE"
* "DEAFENING SILENCE"
* "MOURNFUL OPTIMIST" )
[Yukarıdakilerin hiçbiri zorlama, uydurma sözcükler değil bir biçimde, bazı yerlerde kullanılmış, görülmüş/duyulmuş "tamlama"lardır.] )
- OXYMORON ile REDUNDANCE
( Abartılı pekiştirme. İLE Gereksiz tekrar. | Ağdalı ifade. )
( Yukarıdakilerin hiçbiri zorlama, uydurma sözcükler değil, bir biçimde, bir yerlerde kullanılmış, görülmüş/duyulmuş "tamlama"lardır. )
( "OXYMORON"LAR
* NEDENSİZ NEDEN
* FARKINDALIĞIN DUYARLILIĞI
* YOĞUNLUĞUNDAN ALGILANAMAMA
* "KORKUNÇ GÜZEL"
* "KORKUNÇ KOMİK"
* "KORKUNÇ TİTİZ"
* "DEHŞET GÜZEL"
* "DEHŞET ÖRNEK"
* "DEHŞET ÖNEMLİ"
* "MÜTHİŞ KÖTÜ"
* "MANYAK İYİ"
* "MANYAK BİŞEY"
* "AŞIRI SAĞLIKLI"
* "AŞIRI SEVGİ/SEVMEK"
* "ACAYİP BEĞENMEK"
* "ACAYİP ZEVKLİ"
* "ACAYİP MUHTEŞEM"
* "ACAYİP ÇOK"
* "AŞIRI UYGUN"
* "MUHTEŞEM ŞAİBE"
* "ŞİDDETLE İSTEMEK"
* "ŞİDDETLE ÖNERMEK"
* "ŞİDDETLİ SEVGİ"
* "ŞİDDETLİ DİKKAT"
* "SIKI YAĞMAK"
* "FELÂKET GÜZEL"
* FELÂKET DİNLENDİRİCİ
* "FENA ALBÜM"
* "KÖTÜ OLMAK"
* "KÖTÜ DEZAVANTAJ"
* "PİS ÇARPMAK/BAKMAK"
* "PİS YAKALADIN"
* "PİS (BİR) DURUM"
* "AKILLARA ZARAR ..."
* "DELİ PARA"
* "KÖPEK PARA"
* "TATLI BELA"
* "TATLI ACI"
* "ÇOK AZ"
* "PİS AĞRI"
* "PİS ATLAMAK/BAKMAK/ÇARPMAK"
* "HİÇ YOK"
* "BİRAZ FAZLA"
* "GEVEZE SUSUŞ"
* "DOLU BOŞLUK"
* "ZERREDEKİ OKYANUS"
* "NOKTANIN SONSUZLUĞU"
* "MUHTEŞEM HATA"
* "MÜTHİŞ FELÂKET"
* "FELÂKET MUHTEŞEM"
* "FEVKALÂDE RAHATSIZ EDİCİ"
* "VALLAHİ ÖYLE GALİBA"
* (GÜZEL İÇİN:) "ÂFET"
* "FUCK'N UNBELIEVABLE"
* "DEAFENING SILENCE"
* "MOURNFUL OPTIMIST" )
- OXYMORON ile TEZAT
- OY ÇEŞİTLERİ'NDE:
BEYAZ ile YEŞİL ile KIRMIZI
( Kabul. İLE Çekimser. İLE Red. )
- OY ÇOKLUĞU ile/ve/değil/yerine OY BİRLİĞİ
( Aptal, bir oylamanın, sonucunun, "Oy çokluğu" ile alınmasına sevinir. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Abdal, "Oy birliği" ile alınmasını bekler/ister. )
( [not] BY A LARGE MAJORITY vs./and/but UNANIMITY
UNANIMITY instead of BY A LARGE MAJORITY )
- OY ŞEKİLLERİ'NDE:
İŞARİ ile AÇIK ile KAPALI/GİZLİ
( El kaldırarak ya da ayağa kalkarak. İLE Adının yazılı olduğu kağıtla. İLE Adsız ve işaretsiz kağıtla. )
- OY ile/ve/||/<> "KAFA/KELLE"
- OY ile OY
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Dik yamaçlı, derin vadi. İLE Kül renginde.[at] )
- OY ile/ve/||/<> PARA
- OYA ile/ve/<> MİNE
- [ne yazık ki]
OYALAMAK ile/ve/||/<> "UYUTMAK"
- OYALANMA ile/ve/değil/||/<> OYUN
- OYALANMAK ile DÜŞKÜ/HOBİ
( TO DAWDLE vs. HOBBY )
- OYALANMAK ile/ve/değil/yerine YOĞUNLAŞMAK
- OYALIYOR ile OY ALIYOR
( Geciktiriyor. İLE Oy desteği yüksek ya da belirli bir oranda olan kişinin durumu. )
- ÖYKÜ ile/ve/||/<> ANLATI
- ÖYKÜ ile/||/<> APOLOG[Fr.]
( ... İLE/||/<> Ahlâkî bir öğütle sonuçlanan öykü. )
- ÖYKÜ ile/ve/<> ÖVGÜ
- ÖYKÜ/HİKÂYE ile ROMAN
( TAHKİYE[< HİKÂYE]: Hikâye etme, anlatma. )
( )
( STORY vs. ARTICLE )
- ÖYKÜCÜ ile "SİYASETÇİ"
( "Ben öykücüyüm, isterseniz inanmayabilirsiniz!" derler. İLE ... [Burayı, gerektiği gibi kendiniz dolduruyorsunuzdur (umarız).] )
- ÖYKÜ(LEME)DE:
MAUPASSANT BİÇİMİ ile ÇEHOV BİÇİMİ
( Aslolan, olaydır. Okuyucunun, öyküyü çok fazla yorumlamasına, hayal etmesine olanak tanınmaz.[Öyküdeki olay, mantıklı bir akış takip eder.][Kişiler, özenli ve ayrıntılı bir biçimde gösterilir.] İLE Aslolan, olay değildir. Öykü tamamlandığında, herşey bitmiş değildir. [Özellikle aktarımın sonrasında başlar.][Kişiler, her yönüyle tanıtılmadığından ve olaylarda kesinlik bulunmadığından dolayı okuyucu/izleyicinin hayal kurması ve kendine göre yorumlar yapabilmesi beklenilir.] )
( )
- ÖYKÜNCE(FABL) ve ÇEŞİTLERİ
( KELÎLE ve DİMNE (BEYDEBÂ/BİDPÂY[Fars.]) ve MARTI (Richard BACH) adlı kitapları okumanızı salık veririz. )
- ÖYKÜNME = TAKLİT = IMITATION[İng., Fr.] = NACHAHMUNG[Alm.] = IMITATIO[Lat.] = MIMESIS[Yun.] = IMITACIÓN[İsp.]
- OYLAŞMA/MÜZÂKERE:
MUHALEFETTE ile/ve/||/<>/> MAĞDURİYETTE
- ÖYLE ANLAŞILDI ile/değil/||/<>/< ANLAŞILAN OYDU Kİ ...
- ÖYLE GÖRMEK ile ÖYLE GÖRMEMEK
- ÖYLE YARATILMIŞLIK ile/değil HAK ETMİŞLİK
- ÖYLESİNE ... ile/değil ÖYLESİ ...
- OYLUM/HACİM DEĞİŞTİRME ile/ve YER DEĞİŞTİRME
- OYLUM/HACİM[Ar.] ile/ve KAPASİTE
( VOLUME vs./and CAPACITY )
- OYMA ile KUMLAMA
( ... İLE Çam türü ağaçlarda yıl halkaları arasındaki görüntü ayrımını daha da belirtmek için yüzeye, hava basıncından yararlanarak kum püskürtme. | Oyma işlerinde, çukurda kalan yüzeyleri özel dişli araçlarla pürüzlü duruma getirme. )
- OYMAK ile OYMAK ile OYMAK
( Keskin, sivri uclu bir nesneyle bir şeyi yontarak, kazıyarak ya da delerek çukur oluşturmak. | Kumaş gibi bir şeyi, girintili bir biçimde kesmek. İLE Dil ve kültür yönünden büyük bir türdeşlik gösteren, birçok boydan oluşan, yapısındaki aileler arasında, toplum, ekonomi, din, kan ya da evlilik bağları bulunan, göçebe ya da yerleşik nitelikteki topluluk, aşiret. | İzcilikte, küçük birlik. İLE Hemen hemen aynı tür yıldızlardan oluşmuş, Samanyolu'nun seyrek yapılı genç kümelerinden her biri. )
- OYMAK ile/ve/<>/değil/yerine YONTMAK
- OYNAGU ile OYNAK/OYNAQ ile OYNAŞ
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Oyun alanı, eğlence yeri. İLE Oynak kadın. İLE Evlilikdışı olarak bir adamla sevişen kadın. )
- OYNAMAK ile/ve/değil/||/<>/< KURCALAMAK
- OYNAMAK ile OYUN OYNAMAK
- OYNAYAN/LAR ile/yerine GİBİ YAPANLAR
- OYUK ile/ve/değil/||/<>/> KAKLIK/MAĞARA[Ar. < MAGARE]
( İçi boş ve çukur olan. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> Taşın/dağın içindeki geniş oyuk. )
- OYUK ile/ve/değil/||/<>/> YARIK
- OYUN VE OYUNCAKTA:
TAKIL ve/||/<> KATIL ve/||/<> ATIL
- OYUN VE OYUNCAKTA:
TAŞ ile/ve/||/<> TOPRAK ile/ve/||/<> TUĞLA
- OYUN VE OYUNCAKTA:
TON[RENK] ile/ve/||/<> TINI ile/ve/||/<> TANIŞ
- OYUN ile DÜMEN
- OYUN ile/||/<> KURAMSİ
( Oyun kuramı ve ekonomik davranış )
( John von Neumann tarafından 1944 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1903-1957) (Ülke: Macaristan/ABD) (Alan: Matematik, Bilgisayar) (Önemli katkıları: Oyun teorisi, bilgisayar mimarisi) )
- OYUN ile/ve/||/<> ŞÖLEN
- OYUN ile TAMZARA
( ... İLE Doğu Anadolu'da, toplu olarak oynanan bir halk oyunu. | Bu oyunun müziği. )
- OYUN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< YANILSAMA
- OYUNA GELMEK ile/ve/||/<> TAKLAYA GELMEK
- OYUNA GE(TİRİ)LME! değil/yerine/>< KENDİNE GEL!!!
- OYUNCAK MÜZESİ ve/||/<> OYUN MÜZESİ ve/||/<> MASAL MÜZESİ
( Göztepe'de. VE/||/<> Ataşehir'de, Mimar Sinan Parkı'nda. VE/||/<> İleride. )
- OYUNCU:
İSTEKLİ ile YETENEKLİ ile HEM İSTEKLİ, HEM DE YETENEKLİ
- OYUNCU:
"TEŞHİRCİ" değil/yerine UTANMAYABİLEN
- OYUNDA:
SU ve/||/<> KUM ve/||/<> TAHTA
- OYUNLAR [HEM PAYLAŞILABİLİR, HEM DE PAYLAŞILMAZ; NE PAYLAŞILIR, NE DE PAYLAŞILMAZ]
- OYUNLAR [PAYLAŞILIR/PAYLAŞILABİLİR]
- OYUNUN KURALLARINI ÖĞRENMEK ve/||/<>/> OYNAMAK
( Önce. VE/||/<>/> Sonra. )
- ÖZ İKİCİLİĞİ ile/ve NİTELİK İKİCİLİĞİ
- ÖZ IŞINLARI = EŞİ'A-İ NUHÂÎYE = PROLONGEMENTS MÉDULLAIRES, RAYONS MÉDULLAIRES
- ÖZ KİŞİLİK ile/ve HEDEF KİŞİLİK
- ÖZ-ONARIM POLİMER ile/||/<> ŞEKİL HAFIZA POLİMERİ
( Öz-onarım polimer hasarı otomatik onarırken, şekil hafıza polimeri uyarıyla orijinal şeklini alır )
( Formül: Mikrokapsül )
- ÖZ ve/||/<>/= DÜŞÜNCE
- ÖZ ile EVİN
( ... İLE Bir şeyin içindeki öz, lüp. | Buğday danesinin olgunlaşmış içi, özü, habbe. )
- ÖZ ile/ve/||/<> EVRENSEL/LİK
- ÖZ ve/=/||/<>/>/< GÖZ ve/=/||/<>/>/< SÖZ
( Özü ağlamayanın, gözü ağlamaz. )
( Benzi sarı, gözleri yaş; hali bilen, dertli kar(ın)daş/arkadaş. )
- ÖZ ile/ve/<> NİTELİK
( ESSENCE vs./and/<> QUALITY )
- OZ ile/ve/||/<>/< ONS
(
OZ ve ONS
Etimolojik Köken ve Dilsel Evrim
ONS (Ounce) Sözcüğünün Yolculuğu:
UNCIA (Latince) > UNCE (Eski Fransızca) > OUNCE (Orta İngilizce) > OUNCE (Modern İngilizce)
OZ Kısaltmasının Kökeni:
UNCIA (Latince) > ONZA (İtalyanca) > OZ (Kısaltma)
| Dil/Dönem | Terim | Anlamı | Tarihsel Bağlam |
|---|---|---|---|
| Klasik Latince | uncia | "On ikide bir" (1/12) | Roma pound'u (libra) 12 uncia'ya bölünürdü |
| Orta Çağ Latincesi | untia/onza | Ağırlık birimi | Ticaret dilinde standardizasyon |
| Eski Fransızca (12. yy) | unce | 1/12 pound | Norman İstilası ile İngiltere'ye geçiş |
| İtalyanca (13. yy) | onza/oncia | Ağırlık ve oylum birimi | Venedik ve Ceneviz ticaret ağları |
| Orta İngilizce (14. yy) | ounce/unce | Ağırlık birimi | Ticaret ve zanaat gildelerinde kullanım |
| Modern Kullanım | ounce (oz) | 28.35 gram (avoirdupois) | Uluslararası ticaret standardı |
Neden "OZ" Kısaltması Kullanılır?
| Neden | Açıklama | Örnek/Ayrıntı |
|---|---|---|
| Ticari Köken | İtalyan ticaret cumhuriyetlerinin etkisi | 13 - 15. yy Venedik, Cenova, Floransa ticaret ağları "onza" terimini yaydı |
| Karışıklık Önleme | "on" kısaltması sayı ile karışabilirdi | "10 on" yazımı → "10" mu "10 ons" mu belirsizliği |
| Standardizasyon | Uluslararası kabul görmüş kısaltma | ISO standartlarında "oz" kabul edilmiştir |
| Çoğul Kullanım | Tekil ve çoğul için aynı biçim | 1 oz, 16 oz (ozs ya da ozes denmez) |
Farklı Ons Düzenleri ve Kullanım Alanları
| Düzen | Simge | Gram | Mililitre | Pound İlişkisi | Kullanım Alanı |
|---|---|---|---|---|---|
| Avoirdupois Ons | oz / oz av | 28.349523125 g | - | 1 lb = 16 oz | Genel ağırlık (ABD/İngiltere) |
| Troy Ons | oz t / ozt | 31.1034768 g | - | 1 lb t = 12 oz t | Altın, gümüş, platin fiyatlaması |
| Sıvı Ons (ABD) | fl oz (US) | - | 29.5735295625 ml | 1 US gal = 128 fl oz | ABD sıvı ölçümleri |
| Sıvı Ons (İmparatorluk) | fl oz (Imp) | - | 28.4130625 ml | 1 Imp gal = 160 fl oz | İngiltere sıvı ölçümleri |
| Apothecary Ons | ℥ / oz ap | 31.1034768 g | — | 1 lb ap = 12 ℥ | Tarihi eczacılık (artık kullanılmıyor) |
| Maria Theresa Ons | oz MT | 28.0668 g | - | - | Etiyopya, Eritre (tarihi) |
Değerli Metal Ticaretinde Troy Ons
| Metal | Piyasa Simgesi | Standart Bar Ağırlığı | Fiyatlama | Saflık Standardı |
|---|---|---|---|---|
| Altın | XAU/USD | 400 oz t (12.4 kg) | $/oz t | 999.9 (24 karat) |
| Gümüş | XAG/USD | 1000 oz t (31.1 kg) | $/oz t | 999.0 |
| Platin | XPT/USD | 50 oz t (1.55 kg) | $/oz t | 999.5 |
| Paladyum | XPD/USD | 100 oz t (3.11 kg) | $/oz t | 999.5 |
Uygulama Dönüşüm Tablosu
Dünya Genelinde Kullanım
| Ülke/Bölge | Resmi Düzen | Ons Kullanımı | Özel Durumlar |
|---|---|---|---|
| ABD | Imperial/US Customary | Yaygın kullanım | Gıda etiketlerinde hem oz, hem de gram |
| İngiltere | Metrik (resmi) | Halk arasında hâlâ kullanımda | Bira imperial pint (20 fl oz) ile satılır |
| Kanada | Metrik | ABD ürünlerinde | Çift etiketleme zorunlu |
| Avrupa Birliği | Metrik | Sadece değerli metaller | Troy ons altın ticaretinde |
| Türkiye | Metrik | Altın piyasasında | "Ons altın" tabiri yaygın |
| Çin | Metrik | Uluslararası ticarette | Geleneksel "liang" (两) hâlâ kullanımda |
Tarihsel Gelişim Kronolojisi
Hassas Matematiksel Dönüşümler
Temel Dönüşüm Formülleri:
Avoirdupois: 1 oz = 28.349523125 gram (tam değer)
Troy: 1 oz t = 31.1034768 gram (tam değer)
Troy/Avoirdupois oranı: 1 oz t = 1.09714286 oz av
1 pound (av) = 16 oz = 453.59237 gram
1 pound (troy) = 12 oz t = 373.2417216 gram
1 kilogram = 35.27396195 oz (avoirdupois)
1 kilogram = 32.15074657 oz t (troy)
Mutfak ve Gıda Alanında Kullanım
| Ürün Sınıfı | Tipik Ölçüler (oz) | Metrik Karşılık | Örnek Ürünler |
|---|---|---|---|
| İçecekler (Kutu) | 12 fl oz | 355 ml | Meyve suyu |
| Bebek Maması | 4 oz, 8 oz, 32 oz | 113 g, 227 g, 907 g | Hazır mama, biberon ölçüleri |
Önemli Veri ve İpuçları:
- Altın Alımında: Daima troy ons (31.1 gram) kullanılır, avoirdupois ons (28.35 gram) değil!
- İlaç Dozajında: Modern tıpta gram/miligram kullanılır, eski apothecary ons artık kullanılmaz.
- Havacılıkta: Yakıt ağırlığı hâlâ pound/ons ile ölçülür (özellikle ABD yapımı uçaklarda).
- E-ticaret: Uluslararası kargo ağırlıkları genelde iki düzende de belirtilir.
- Spor Ekipmanları: Boks eldivenleri, bowling topları hâlâ oz ile ölçülür (10 oz, 12 oz, 16 oz eldiven gibi).
- Parfüm Endüstrisi: Sıvı ons (fl oz) yaygın kullanımdadır (1.7 fl oz, 3.4 fl oz şişeler).
Bilimsel ve Teknik Alanlarda Kullanım
| Alan | Kullanım Biçimi | Standart | Bilgi |
|---|---|---|---|
| Kimya | Nadiren | SI (gram/mol) | Sadece eski Amerikan literatüründe |
| Farmasötik | Tarihi referans | Metrik | FDA etiketlerinde gram zorunlu |
| Havacılık | Yaygın | Pound/Ons | Fuel weight, payload calculations |
| Metalurji | Değerli metaller | Troy ons | LBMA, COMEX standartları |
| Gıda Bilimi | ABD/İngiltere | Çift düzen | Beslenme etiketlerinde ikisi de |
- ÖZ ile ÖZ ile ÖZ
( Bir kişinin benliği, kendi manevi varlığı. İLE Bir şeyin temel öğesi. | Kendi. | Kendi anlamında birleşik sözcükler türetir. | Bir şeyin en güçlü ya da kıvamlı bölümü. | Bitkilerin kök, gövde ve dallarının, boydan boya ortasında bulunan, hahif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm. | Çıbanların içinde, ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça. İLE Kan bağı ile bağlı, üvey olmayan. | İçine, arılığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, arı. İLE Dere, çay. | Sulak yer. )
( ESSENCE vs. ESSENCE vs. ESSENCE )
- ÖZ ile/ve/değil SÜREKLİLİK
- ÖZ ile/ve/||/<>/>/< TÖZ
( Özgürlük. İLE/VE/||/<>/>/< Zorunluluk. )
( Mâhiyet. İLE/VE/||/<>/>/< Cevher. )
( Güneş nasıl karanlığı bilmezse, Öz de Öz Olmayan'ı bilmez. )
( Mutluluk, özünüzden (gerçek varlığınızdan) gelir ve ancak onda bulunabilir. )
( Benlik sevgisinin yerine Öz'ün sevgisini koyun, o zaman manzara değişir. )
( Var olan herşeyin özü ve cevherisiniz. )
( Töz, kendinde olan ve kavranandır. )
( Töz, bir çokluk olamaz. )
( ÖZ: CEVHER[filozoflarda] | MÂHİYET[mantıkçılarda] | ZÂT[kelâmcılarda] | LÜBB[sufilerde] | EGO/SELF/NOMEN[psikolojide] )
( As the sun knows not darkness, so does the self know not the non-self.
Happiness comes from the self and can be found in the self only.
Replace self-love by love of the Self and the picture changes.
Understand that you are both, the essence and the substance of all there is. )
( Tözün gerçekleşmesi. )
( ESSENCE vs./and/||/<>/>/< SUBSTANCE )
( SUBSTRATUM cum/et/||/<>/>/< SUBSTANTIA )
( OUSIA ile/ve/||/<>/>/< ... )
( XING ile/ve/||/<>/>/< ... )
- ÖZ = ZÂT, MAHİYET = ESSENCE/CRUX/KERNEL[İng., Fr.] = WESEN[Alm.] = ESSENTIA[Lat.] = OUSIA[Yun.] = ESENCIA[İsp.]
- OZA ile TARİH
[< Divân-ü Lugât-it-Türk]
( Eski zamanlar. İLE ... )
- ÖZBEKLER'DE:
KİRİL ABECESİ değil/yerine LATİN ABECESİ
( 02 Eylül 1993 tarihinde, resmen, Latin abecesine geçtiler. )
- ÖZBESLENEN ile/ve/||/<>/> DIŞBESLENEN/DIŞBESLEK/ARDIBESLEK/HETEROTROF
( Fotosentez ile. İLE/VE/||/<>/> Solunum ile. )
( Dünyada, dışbeslenenler[hayvan/insan] olmasaydı, bitkiler, karbondioksit kaynaklarını kısa sürede tüketirdi. )
( Bitkiler. İLE/VE/||/<>/> Hayvan/insan. )
( Üreticiler. İLE/VE/||/<>/> Tüketiciler. )
( AUTOTROPH vs./and/||/<>/> HETEROTROPH )
- ÖZBİLİNÇ ile/ve/=/<> ÖZGÜRLÜK ile/ve/=/<> ÖZGÜNLÜK
( Özgürlük, özgünlüktür. )
( ESERLERDE: Kayıtsız, bireysel. İLE/VE/=/<> Öncekilere(kaynakçalara) bağlılık üzerine/üzerinden. )
- ÖZCÜ VAROLUŞ DÜŞÜNCESİ ve/||/<>/> DOĞANIN MANTIKSAL ALGILANMASINDA, MATEMATİĞİN ÖNEMİ/YERİ
- ÖZDEĞER İLE ÖZVEKTÖR İLE SPEKTRUM ile/||/<> MATRİS SPEKTRAL ANALİZ
( Matrisin karakteristik özellikleri. )
( Formül: det(A - λI) = 0 )
- ÖZDEĞER ile/||/<> ÖZVEKTÖR
( Özdeğer skaler, özvektör vektördür )
( Formül: det(A - λI) = 0 (özdeğer) İLE (A - λI)v = 0 (özvektör) )
- ÖZDEĞİN YOK EDİLEMEZLİĞİ ve/||/<> DEVİMİN SÜREKLİLİĞİ ve/||/<> KUVVETİN SÜREKLİLİĞİ
- ÖZDEK = MADDE = MATTER[İng.] = MATIÈRE[Fr.] = MATERIE[Alm.] = MATERIA, MATERIES[Lat.] = HYLE[Yun.] = MATERIA[İsp.]
- ÖZDEŞ = AYNÎ = IDENTICAL[İng.] = IDENTIQUE[Fr.] = IDENTISCH[Alm.] = IDENTICUS[Lat.] = IDÉNTICO/CA[İsp.]
- ÖZDEŞLEŞME ile/değil/yerine SOYUNMA
- ÖZDEŞLEŞTİRME ile/ve/||/<> KÖRLÜK
- ÖZDEŞLEŞTİRME ile YÜCELTME
- ÖZDEŞLEŞTİRMEK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< EŞLEŞTİRMEK
- ÖZDEŞLEŞ(TİR)MEK ile İNDİRGEMEK
- ÖZDEŞLİK:
"MANTIĞI" değil İLKESİ
- ÖZDEŞLİK YASASI ile/||/<> ÇELİŞMEZLİK YASASI
( Özdeşlik yasası A=A İLE çelişmezlik yasası A ve değil-A ikilik doğru olamaz. Özdeşlik bir şeyin kendisiyle aynılığı İLE çelişmezlik karşıt iki önerme ikilik kabul edilemez. Aristoteles iki temel mantık yasasını belirledi. )
( Aristoteles tarafından -350 yılında keşfedildi/formüle edildi. (-384--322) (Ülke: Antik Yunan) (Alan: Felsefe, Mantık, Biyoloji) (Önemli katkıları: Mantık, etik, metafizik) )
- ÖZDEŞLİK ile/ve AYRIŞ(TIR)MAK
( IDENTITY vs./and TO DECOMPOSE )
- ÖZDEŞLİK ile/ve BENZERLİK
( Birbirine benzeyen şeyler, birbirinin aynı değildir! )
( IDENTITY vs./and SIMILARITY/RESEMBLANCE )
- ÖZDEŞLİK ile/değil BİLEŞİM
- ÖZDEŞ/LİK ile/ve BİRİCİK/LİK
( IDENTITY vs./and UNIQUE )
- ÖZDEŞ/LİK ile/ve BÜTÜN/LÜK
- ÖZDEŞLİK ile/ve ÇELİŞMEZLİK ile/ve 3. OLASILIĞIN/ŞIKKIN OLANAKSIZLIĞI
( Bir şey, hem siyah, hem de siyah olmayan olamaz.
A=B ve A=B' ==> muhal[olması, gerçekleşmesi olanaksız]
İLE
Bir şey, ya siyahtır ya da siyah olmayandır.
A=B ya da A=B' ==> zorunlu )
( LAW OF IDENTITY vs./and LAW OF NONCONTRADICTION vs./and TERTIUM NONDATUR, EXCLUDED THIRD/MIDDLE )
( ... cum/et NONCONTRADICTIO cum/et PRINCIPIUM TERTII EXCLUSI/TERTIUM NONDATUR )
- ÖZDEŞLİK ile/||/<> DENKLEM
( Özdeşlik her zaman doğru İLE denklem belirli değerler içindir )
( Formül: (a+b)²=a²+2ab+b² İLE x+2=5 )
- ÖZDEŞLİK ile/ve EŞİTLİK
- ÖZDEŞLİK ile/ve İÇ BÜTÜNLÜK
( IDENTITY vs./and INNER INTEGRITY )
- ÖZDEŞLİK ile/değil İÇİÇELİK
- ÖZDEŞ/LİK ile/ve TÜRDEŞ/LİK ile/ve SÜREKLİ/LİK ile/ve KURALLI/LIK
( IDENTITY vs./and HOMOGENEITY vs./and CONTINUITY vs./and REGULAR/NESS )
- ÖZDEŞLİK ile/ve ÜYELİK
- ÖZDEŞMİŞ değil ÖZDEŞLEŞMİŞ
- ÖZDEVİM/OTOMASYON ile ÖZDEVİNİM/OTOMATİZM
( Endüstride, yönetimde ve bilimsel işlerde, insan aracılığı olmadan, işlerin otomatik olarak yapılması. İLE Bir araca, bir şeye otomatik bir işleyiş kazandırmak için gerekli olan düzen. )
- ÖZEGEÇİŞLİ ile ...
( ERGATIVE )
- ÖZEK/MERKEZ[Ar.] ile/ve ODAK
( CENTER vs./and FOCAL POINT )
itibarı ile 42.805 başlık/FaRk ile birlikte,
42.805 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(119/173)
(1996'dan beri)