Bugün[18 Kasım 2025]
itibarı ile 9.994 başlık/FaRk ile birlikte,
9.994 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(32/41)


- RETRANSPLANTASYON/RETRANSPLANTATION[İng.] değil/yerine/= YENIDEN NAKİL


- RETROSYNTHESİS İLE SYNTHESİS PLANNİNG İLE REACTİON PREDİCTİON ile/||/<> SENTEZ ALGORİTMALARI

( Bilgisayarlı sentez planlama. )

( Formül: Product → Precursors )


- RETROVERSİYON/RETROVERSION[İng.] değil/yerine/= GERİYE DÖNÜKLÜK


- RETURN :/yerine GERİ DÖNMEK


- REVÂKİYUN ile/ve/değil/yerine MEŞŞAİYUN[Ar.]/PERİPATETİZM[Fr. < Yun.]

( Belirli ve kapalı bir ortamda aktarımda/paylaşımda bulunanlar. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Yürüyerek ve açık havada aktarımda/paylaşımda bulunanlar. )

( Platon ve Aristoteles uygulaması. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE Sokrates uygulaması/tutumu. )


- REVALÜASYON değil/yerine/= DEĞER YÜKSELTİMİ


- REVÂN[Fars.] değil/yerine/= AKICI SÖZ

( Yürüyen, giden, akan, su gibi akıp giden [söz]. | Can, nefs-i nâtıka. | Hemen, derhal. )


- REVASKÜLARİZASYON/REVASCULARIZATION[İng.] değil/yerine/= YENIDEN DAMARLANMA


- REVELATION değil/yerine/= GİZAÇILIM


- REVERBERASYON/REVERBERATION[İng.] değil/yerine/= YANKILANMA


- REVİZYON/REVISION[İng.] değil/yerine/= GÖZDEN GEÇİRME


- REVİZYON değil/yerine/= ONARIM


- REVOLUTION :/yerine DEVRİM


- REVZEN ile PENCERE

( PENCERE )


- REYHAN[Ar.] ile/||/<> FESLEĞEN[Yun.]

( Ballıbabagillerden, yaprakları güzel kokulu bir süs bitkisi.[Nane ailesine aittir ve özellikle Akdeniz mutfağında sıkça kullanılır. Kendine özgü baharatlı ve kekiksi tadı vardır.] İLE/||/<> Akdeniz bölgesine özgüdür ve güçlü bir taze ve baharatlı kokusu vardır.[Fesleğen, doğu ve güney Anadolu'da çoğunlukla reyhan olarak bilinse/kullanılsa da fesleğenin irili ufaklı yaprak çeşitliliğiyle birlikte aynıdır.] )

( GÜZEL KOKU, RIZIK, RIZIK-I MÂNEVÎ | FESLEĞEN )

( ORIGANUM VULGARE vs./||/<> OCIMUM BASILICUM )

( ... ile İSPERHEM/İSPERGEM )

( ... ile DAYMURÂN )


- REYHAN ile MOR REYHAN


- REZARVASYON değil REZERVASYON


- REZEKSİYON/RESECTION[İng.] değil/yerine/= KESİP ÇIKARMA


- REZİDÜEL/RESIDUAL[İng.] değil/yerine/= ARTA KALAN


- REZOLÜSYON[İng.] değil/yerine/= ÇÖZÜLME | DÜZELME | ÇÖZÜNÜRLÜK


- REZORPSİYON/RESORPTION[İng.] değil/yerine/= GERİ EMILIM


- RFE/RECURSIVE FEATURE ELEMINATION[İng.] değil/yerine/= YINELEMELİ ÖZNİTELİK ELEME


- RFID/RADIOFREQUENCY IDENTIFICATION[İng.] değil/yerine/= RADYO FREKANSLA TANIMLAMA


- RICH :/yerine ZENGİN


- RIDVÂN[Ar.] ile Rıdvân[Ar.]

( Hoşnutluk, râzı olma. İLE Cennetin kapıcısı olan büyük melek. )


- RİEMANN ZETA ile/||/<> DİRİCHLET L-FUNCTİON

( Zeta ζ(s) asal dağılım, L-function karakter genelleme. )

( Formül: Prime distribution İLE character extension )


- RİGAUDON ile ...

( Bir tür dans. )


- RIGHT vs. GOOD vs. BEAUTIFUL vs. MERIT [IN RELIGION]

( Rational. vs. Ethic. vs. Aesthetics. vs. Religious. )


- RIH[Fars.] ile RIHDAN[Fars.]

( Yazıdaki mürekkebi kurutmak için dökülen çok ince ve renkli bir tür kum. İLE Rıhın konulduğu kap. )


- RİN ile ...

( Japonya'da küçük para birimi. )


- RİNG-CLOSİNG METATHESİS ile/||/<> CYCLİZATİON REACTİON

( Ring-closing metathesis olefin metathesis yoluyla halka oluştururken İLE cyclization reaction farklı mekanizmalarla halka kapatır )

( Formül: Grubbs catalyst )


- RİSÂLE ile/ve/||/<> METİN


- RİSK ile/değil HEYECAN

( [not] RISK vs./but EXCITEMENT )


- RİTİM ENSTRÜMAN değil/yerine/= VURMALI ÇALGILAR


- RİTÜEL ile/ve/||/<> RUTİN


- RİYÂLE/RİYALA ile/ve/||/<>/> RİYALE-İ HÜMÂYUN

( Osmanlı bahriye teşkîlâtında, kaptan paşadan sonra gelen üç büyük amiral rütbesinden üçüncüsü. [öteki rütbeler: KAPUDÂNE ve PATRONA] | Bu rütbedeki amiralin kumanda ettiği gemi. İLE Riyâle yönetimindeki gemi. )


- RODIN ile GIACOMETTI


- ROL ALMAK/ALAN ile/ve/değil/yerine/||/<>/< GÖREV ALMAK/ALAN


- RÖLAKSASYON/RELAXATION[İng.] değil/yerine/= GEVŞEME


- ROMAN YAZIMI:
ÖVMEK İÇİN değil SORGULA(T)MAK İÇİN


- ROMAN ve/||/<> FELSEFE


- RÖPRODÜKSİYON[Fr.] değil/yerine/= ÇOĞALTMA

( Aslını bozmadan yapılan taklit. | Bir sanat yapıtının kopyası ya da taklidi. )


- ROS İLE MİTOKONDRİ İLE ANTİOKSİDAN ile/||/<> OKSİDATİF STRES

( Serbest radikal hasarı ve yaşlanma. )

( Formül: O₂⁻ → H₂O₂ → H₂O )


- ROTASYON/ROTATION[İng.] değil/yerine/= DÖNME


- ROTASYON[Fr./İng. < ROTATION] değil/yerine/= DÖNGÜ/DÜZENLİ DEĞİŞİM


- ROTASYON ile SİRKÜLASYON


- ROUGHİNG İLE TURBO İLE CRYO İLE ION ile/||/<> VAKUM POMPALARI

( Vakum oluşturma teknolojileri. )

( Formül: P < 10^-3 mbar (HV) )


- ROUTINE :/yerine RUTİN


- RUH:
"BİLİNEMEYEN" ile/ve/değil/||/<>/< GÖRÜNEMEYEN


- RUHBAN/RAHBAN ile/değil/yerine RUHANÎ

( Egemenlik için uğraşırlar. İLE/DEĞİL/YERİNE Hizmete yöneliklerdir. )


- RÜKN ile ...

( BİR ŞEYİN EN SAĞLAM TARAFI, TEMEL DİREĞİ | KOLON, DİREK | NÜFUZLU, ÖNEMLİ, KUVVETLİ KİŞİ | İSLÂM HUKUKUNDA SÖZLEŞMENİN KURULMUŞ SAYILMASI İÇİN BULUNMASI GEREKLİ ŞARTLAR )


- RÜKÛN[Ar. < REMS] ile RÜKN[Ar. çoğ. ERKÂN] ile RÜKÛNET[Ar.]

( Can ve gönülden eğilim/meyil. İLE Bir şeyin en sağlam tarafı, temel direği. | Kolon, direk. | Güçlü, nüfuzlu, önemli kişi. | İslâm tüzesinde/hukukunda sözleşmenin kurulmuş sayılması için bulunması gerekli şartlar. İLE Ağırbaşlılık, gururluluk. )


- RÜKÛN ile/ve/||/<> ŞART ile/ve/||/<> HÜKÜM ile/ve/||/<> SENET

( SUPPORT avec/et/||/<> CONDITION avec/et/||/<> CONSEQUENCE LEGALE avec/et/||/<> PREUVES A L'APPUI )


- RÜKÛN[Ar.] ile SÜKÛN[Ar.]


- RÜKÜŞ[Ar. < RUKŞE] ile ŞILLIK[Erm.] ile ŞIRFINTI ile ŞUH[Fars.] ile ÂŞÜFTE/ÂŞİFTE[< Fars.]/KOKOT[Fr. < COCOTTE] ile ÇİRKEF[Fars. < ÇİRK-ÂB: Pis/bulanık su.] ile FETTÂN[Ar. < FİTNE] ile KALTAK[Yun.] ile ÖKSE[Yun.] ile SÜRTÜK

( Gülünç bir biçimde giyinip süslenen kadın. İLE Aşırı ve bayağı biçimde süslenip boyanmış kadın. İLE Seviyesi düşük, bayağı kadın. İLE Hareketlerinde serbest. | Neşeli, şen ve oynak. | Açık saçık, utanması olmayan. İLE Çıldırırcasına seven, bu yüzden perîşan bir halde, azgın ve baştan çıkmış deli gibi olan, iffetsiz kadın. İLE İğrenç ve bulaşkan. İLE Fitne ve fesâda teşvik eden, fenâlık yapan, ayartan. | Oynak kadın. | Câzibeli, gönül alıcı. İLE İffetsiz, namussuz kadın. İLE Erkekleri kendine bağlamasını bilen çok alımlı kadın. İLE Vaktini çok gezerek geçiren, evinde oturmayan kadın. | Aynı anda birden fazla kişiyle gönül eğlendiren kadın. | Hayat kadını, fahişe. )


- RULMAN[Fr.]

( Mekanik ve elektrikli düzeneklerde, kayma sürtünmesi yerine bir yuvarlanma sürtünmesini sağlayarak enerji kayıplarını azaltmak için yataklar ile muylular arasına yerleştirilen parça. )


- RUMINASYON/RUMINATION[İng.] değil/yerine/= GEVİŞ GETİRME | DÜŞÜNÜP DURMA


- RUN :/yerine KOŞMAK


- RÛŞEN[Fars.] ile ...

( Aydın, parlak. | Belirli, meydanda. )


- RUŞEYM/SÜVEYDÂ[Ar.]/ALBUMEN[Fr.] değil/yerine/= BESİÖRÜ/OĞULCUK

( Tohumun içindeki dölütü çevreleyen ve gelişinceye kadar beslenmesini sağlayan doku. )


- RUSSIAN :/yerine RUS


- RUTENYUM[Fr.][Ruthenia eyalet adından]

( Atom numarası 44, atom ağırlığı 101.7, yoğunluğu 12.3 olan, 2400 °C'de ergiyen, sert, kırılgan, havada kolayca oksitlenen bir öğe. [Simgesi: Ru.] )


- RUTİN[Fr./İng. < ROUTINE] değil/yerine/= SÜRENEK/SIRADAN/ALIŞILAGELMİŞ/ALIŞILAGELEN


- RÜYÂ ile KARABASAN

( DREAM vs. NIGHTMARE )

( HÂB ile KÂBÛS )


- RÜZGÂR ile FÖN


- YEL/RÜZGÂR ile TİPİ/BORA/BURAN

( ... İLE/VE Şiddetli kar yağışı, kar fırtınası. )

( WIND vs. BLIZZARD )


- SAATLER OLSUN değil SIHHATLER OLSUN


- ŞA'B[çoğ. ŞUÛB] ile ŞÂB/ŞÂBB[Ar. < ŞEBÂB | çoğ. ŞÜBBÂN] ile ŞÂB[Fars.]

( Cemaat, taife, kabile. | Kızıldeniz'den çıkarılan dallı budaklı taşlar. | Bölünmüş, parçalanmış şey. | Kafatasındaki çatlaklık. İLE Genç, delikanlı; yiğit. İLE Şap. )


- SABAH değil/yerine/= ERTEN


- SABAH[Azr.] = YARIN[Tr.]


- SABAN ile KARASABAN

( Demir uclu tarım aracı. İLE Toprağı sürmede kullanılan ilkel bir tarım aracı. )


- SABAN ile KOTAN

( ... İLE Büyük saban. )


- SABAN/PULLUK[Rusça PLOUG] ile SAPAN

( Toprağı sürmek için kullanılan tarım aracı. İLE ... )

( NEVCER ile ... )

( GIBÂZ ile ... )

( PLOUGH ile ... )

( ARATRUM ile ... )

( ARATRO con ... )

( AROTRON ile ... )

( PELEUGH ile ... )


- SÂBIKAN[Ar.] ile SÂBIKÎN[Ar. < SÂBIK]

( Daha önce, bundan önce. İLE Geçmişler, önce gelmiş olanlar. )


- SABIN değil SABUN


- SABIRLI KİŞİLER:
GEMİLERİ YAKAN ile/ve/değil/||/<>/> LİMANLARI YAKAN


- SABİT/CONSTANT değil/yerine/= DURGAN/DURAĞAN


- SABİT ile/ve DEĞİŞMEYEN

( FIXED vs./and INVARIABLE )


- ŞABLON ile/ve/||/<> HARİTA


- SABRI OLMAYAN ile/ve/değil/yerine/&gt;/<>/>< RÂZI OLAN

( İntizar eden. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/>/<>/>< Zevk eden. )


- SABUN[Ar. < ŞÂBÛN] ile ARAP SABUNU

( Kirli ve yağlı şeyleri temizlemekte kullanılan, türlü yağlarla alkaliler birleştirilerek yapılan nesne. | Bu nesnenin kalıp durumunda olan biçimi. İLE Potasla yapılan, yumuşak, esmer bir sabun. )


- SABUN ile BUZ

( SOAP vs. ICE )


- SABUN ile/||/<> DETERJAN

( Sabun doğal yağlardan İLE deterjan sentetik )

( Formül: Yağ + Baz → Sabun İLE Petrol türevleri )


- SABUN ve KİL


- SABUN ile/ve/||/<> KÖPÜK

( ... İLE/VE/||/<> Sabun, deterjan vb.nin suda erimesinden oluşan beyaz kabarcık. | Çalkanan, kaynatılan, mayalanan, yukarıdan dökülen sıvıların üzerinde oluşan hava kabarcıkları yığını. | Yapay olarak elde edilen, yumuşak ve esnek dolgu gereci. | Gaz ve buharların sıvı katmanları ile kuşatılmasından oluşan yığın. | Hayvanların, bazı kez de kişilerin ağzında görülen salyamsı kabarcıklar. )


- SABUN ile/değil SABUNTAŞI

( ... İLE/DEĞİL Terzilerin, kumaşı işaretlemek için kullandıkları, yeşilimsi ya da beyaz renkli, sertliği 1° olan magnezyum silikat. )


- SABUN ile/ve ŞAMPUAN

( Sabun ile ilgili yazıyı okumak için burayı tıklayınız... )

( )

( BERHÛH ile/ve ... )

( SOAP vs./and SHAMPOO )


- SAÇ-BAŞ (DARMADAĞIN)


- SAÇ ile AHCEN

( Kıvırcık saç. )


- SAÇ ile/<> LEPİSKA[Leipzig kentinin adından]

( ... İLE/<> Uzun, sarı ve yumuşak saç. )


- SAÇAK ile SAYVAN[Fars.]

( ... İLE Güneşten, yağmurdan korunmak için ya da süs olarak, bir şeyin üzerine çekilen, dam saçağı gibi düz ya da eğilimli örtü. | Evlere bitişik, önü açık, direkler üzerine oturtulmuş, üzeri örtülü yer. | Kulak kepçesi. )


- SACHER-MASOCH ile/ve/||/<>/> RICHARD FREIER von KRAFT-EBING ile/ve/||/<>/> SIGMUND FREUD ile/ve/||/<>/> THEODOR REIK ile/ve/||/<>/> JACQUES LACAN ile/ve/||/<>/> GILLES DELUZE

( [Mazoşizm Üzerine Kitaplar/ı...]
1870'te. İLE/VE/||/<>/> 1886[Eşeyselliğin Psikopatolojisi] İLE/VE/||/<>/> 1905[Eşeysellik Kuramı Üzerine Üç Deneme], 1920[Haz İlkesinin Ötesinde], 1924[Mazoşizmin Ekonomik Sorunu] İLE/VE/||/<>/> 1957[konuşması], 1973[Aşk ve Şehvet Üzerine] İLE/VE/||/<>/> 1964[XI. Seminer] İLE/VE/||/<>/> 1967[Sacher-Masoch'un Sunumu] )


- SÂCİD[< SECDE]:
SECDE EDEN, ALNINI YERE KOYAN -<


- SAÇLARDA:
GÜR ile YOĞUN


- SAÇLARIN BEYAZLAMASI:
YASTAN ile/değil/yerine YAŞTAN


- SAÇLARIN BÜYÜME DÖNGÜSÜ AŞAMALARI:
ANAGEN ile/ve/<>/> CATAGEN ile/ve/<>/> TELOGEN


- SAÇMA-SALAK değil SAÇMA-SAPAN


- SAÇMA(SAPAN) ile KELALÂKA


- SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR:
BİÇİMSİZ ile/ve/||/<> BELİRSİZLİK ile/ve/||/<> SALDIRI ile/ve/||/<> KONUNUN ÖZÜNÜ KAÇIRMA ile/ve/||/<> TARTIŞMALI NEDEN ile/ve/||/<> İSTATİSTİKSEL HATA ile/ve/||/<> ŞAŞIRTMA ile/ve/||/<> YETKEYE BAŞVURMA ile/ve/||/<> DUYGULARA BAŞVURMA ile/ve/||/<> KIYASLAMA HATALARI ile/ve/||/<> SINIFLANDIRMA HATALARI

( BİÇİMSİZ SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR ile/ve/||/<> SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR
( INFORMAL FALLACIES vs./and/||/<> FALLACIES )

BELİRSİZLİK SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: GÖNDERMELİ ile/ve/||/<> VURGULAMA ile/ve/||/<> ÇOK ANLAMLILIK
( FALLACY OF: EQUIVOCATION vs./and/||/<> ACCENT vs./and/||/<> AMPHIBOLY )

SALDIRI SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: KARALAMA ile/ve/||/<> NİTELİKSEL ile/ve/||/<> "SEN / SEN DE ..." ile/ve/||/<> DOLDURUŞA GETİRME
( ARGUMENT AGAINST THE MAN vs./and/||/<> CIRCUMSTANTIAL AD HOMINEM vs./and/||/<> FALLACY OF "YOU / YOU ALSO" vs./and/||/<> POISONING THE WELL )

KONUNUN ÖZÜNÜ KAÇIRMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: KISIR DÖNGÜ ile/ve/||/<> İLGİSİZ AMAÇ ile/ve/||/<> İLGİSİZ SONUÇ ile/ve/||/<> İDDİAYI ZAYIFLATMA ile/ve/||/<> KONUYU SAPTIRMA
( BEGGING THE QUESTION vs./and/||/<> FALLACY OF IRRELEVANT PURPOSE vs./and/||/<> IRRELEVANT CONCLUSION vs./and/||/<> FALLACY OF STRAW-MAN vs./and/||/<> FALLACY OF RED HERRING )

TARTIŞMALI NEDEN SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: YANLIŞ NEDEN ile/ve/||/<> ÖNCESİNDE ile/ve/||/<> ORTAK ETKİ ile/ve/||/<> GÖZDEN KAÇIRILABİLİR NEDEN ile/ve/||/<> YANLIŞ YÖN ile/ve/||/<> KARMAŞIK NEDENLER
( FALLACY OF FALSE CAUSE vs./and/||/<> FALLACY OF "PREVIOUS THIS" vs./and/||/<> JOINT EFFECT vs./and/||/<> GENUINE BUT INSIGNIFICANT CAUSE vs./and/||/<> WRONG DIRECTION vs./and/||/<> COMPLEX CAUSE )

İSTATİSTİKSEL HATA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: YETERSİZ ÖRNEK ile/ve/||/<> TEMSİL ETMEYEN ÖRNEK ile/ve/||/<> YANLIŞ BENZETME ile/ve/||/<> YOK SAYMA ile/ve/||/<> SÜMEN ALTI ile/ve/||/<> KUMARBAZ
( FALLACY OF INSUFFICIENT SAMPLE vs./and/||/<> UNREPRESENTATIVE SAMPLE vs./and/||/<> FALSE ANALOGY vs./and/||/<> SLOTHFUL INDUCTION vs./and/||/<> FALLACY OF SLANTING vs./and/||/<> GAMBLER'S FALLACY )

ŞAŞIRTMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: DEVEDE KULAK ile/ve/||/<> YA SİYAH, YA BEYAZ ile/ve/||/<> KANITLAMA ZORUNLULUĞU ile/ve/||/<> FELÂKET ÇIĞIRTKANLIĞI ile/ve/||/<> İMÂLI SORU ile/ve/||/<> ÇOK SORULU ile/ve/||/<> SINIRLI SEÇENEK
( FALLACY OF THE BEARD vs./and/||/<> BLACK OR WHITE FALLACY vs./and/||/<> ARGUMENT FROM IGNORANCE vs./and/||/<> FALLACY OF SLIPPERY SLOPE vs./and/||/<> COMPLEX QUESTION vs./and/||/<> FALLACY OF MANY QUESTIONS vs./and/||/<> FALLACY OF LIMITED CHOICES )

YETKEYE BAŞVURMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: BİR BİLENE SORMA ile/ve/||/<> YETERSİZ KAYNAK ile/ve/||/<> İNANCA BAŞVURMA ile/ve/||/<> ORTAK TUTUMA BAŞVURMA ile/ve/||/<> ÖBEK BASKISI ile/ve/||/<> YARARCI ile/ve/||/<> BEĞENDİRME ile/ve/||/<> DAYATMA ile/ve/||/<> İÇİNDEKİ DEĞİL DIŞINDAKİ(ZARF-MAZRUF) ile/ve/||/<> GENETİK
( ARGUMENT TO AUTHORITY vs./and/||/<> FALLACY OF UNQUALIFIED SOURCE vs./and/||/<> APPEAL TO BELIEF vs./and/||/<> APPEAL TO COMMON PRACTICE vs./and/||/<> BANDWAGON, PEER PRESSURE vs./and/||/<> PRAGMATIC FALLACY vs./and/||/<> APPEAL TO PERSONAL INTERESTS vs./and/||/<> FALLACY OF "IS" TO "OUGHT" vs./and/||/<> STYLE OVER SUBSTANCE vs./and/||/<> GENETIC FALLACY )

DUYGULARA BAŞVURMA SAÇMA(LIK)LARI/SAFSATALARI: TEHDİT ile/ve/||/<> DUYGU ile/ve/||/<> ÖNYARGILI DİL ile/ve/||/<> MAZERET
( ARGUMENT FROM FORCE vs./and/||/<> ARGUMENT TO PITY vs./and/||/<> PREJUDICIAL LANGUAGE vs./and/||/<> FALLACY OF SPECIAL PLEADING )

SAÇMA(LIK)LAR/SAFSATALAR ile/ve/||/<> HATALAR
( FALLACIES vs./and/||/<> MISTAKES/WRONGS )

KIYASLAMA HATALARI: GENELLEŞTİRME ile/ve/||/<> ÖZELLEŞTİRME
( FALLACY OF CONVERSE ACCIDENT vs./and/||/<> FALLACY OF ACCIDENT )

SINIFLANDIRMA HATALARI: BÜTÜNLEME ile/ve/||/<> İNDİRGEME
( FALLACY OF COMPOSITION vs./and/||/<> FALLACY OF DIVISION ) )


- SAD :/yerine ÜZGÜN


- ŞÂDÂN ile SEVİNÇLİ, NEŞELİ, ZEVKLİ | ŞAD KİŞİLER

( SEVİNÇLİ, NEŞELİ, KEYİFLİ | ŞAD KİMSELER )


- SÂDE[Fars.]/SÂF[Ar.] değil/yerine/= ARI/YALIN


- SADECE ve/<> HER ZAMAN

( ONLY vs./<> ALWAYS/FOREVER )


- SÂDIK ile/ve HÂZIK ile/ve EMİN


- SAF ile/ve/değil/||/<> SAFA YATAN


- ŞAFAK[Ar. < ŞEFAK] değil/yerine/= TAN

( Güneş doğmadan az önce beliren aydınlık. )


- SAFDİL[Fars.] ile/= SAFDERUN[Fars.]

( Kolayca aldatılan. )


- SAFF[Ar.] ile GUFRÂN[Ar.]


- SAFİR ile/||/<> TURMALİN

( Korund mineralinin mavi renkli çeşidi. İLE/||/<> Birçok renkte bulunabilen bir taş. )


- SAFİR ile/||/<> ZİRKON

( Korund mineralinin mavi renkli çeşidi. İLE/||/<> Çeşitli renklerde bulunabilen bir taş. )


- SAFRAN[Ar. < ZAFERÂN] ile ASPUR[Ar. < USFUR]

( Süsengillerden, baharda çiçek açan, 20-30 santimetre boyunda, soğanlı bir kültür bitkisi. | Bu bitkinin tepeciklerinin kurutulmasıyla elde edilen, bazı yiyecek ve içeceklere tat, koku ve sarı renk vermekte kullanılan toz. İLE Yalancı safran. )

( CROCUS SATIVUS cum ... )


- SAFRAN/KÜRKÜM[dvnlgttrk] ile/ve HASPİR


- SAFRAN[Ar.] ile HİNTSAFRANI/ZERDEÇAL[Fars.]

( Süsengillerden, baharda ççek açan, küçük bir bitki. | Bu bitkinin tepeciklerinin kurutulmasıyla elde edilen, bazı yiyecek ve içeceklerde tat, koku ve sarı renk vermekte kullanılan toz. İLE Zencefilgillerden, köksaplarından safranı andıran, boyalı bir madde çıkarılan, yaprakları sivri uclu, çiçekleri sarı renkte bir bitki. )

( CROCUS cum CARCUMA LONGA )


- SAFRAN ile YALANCISAFRAN

( ... İLE Bileşikgillerden, çiçekleri safrana benzeyen bir bitki. )

( ... ile ASPUR )

( ... cum CARTHAMUS TINCTORIUS )


- SAĞ/SOL BEYİN değil SAĞ/SOL YARIMKÜRE


- SAĞALTIM/TEDAVİ ile/||/<> REHABİLİTASYON

( Sayrılığın iyileştirilmesi için yapılan etkiler. İLE/||/<> Sayrının eski işlevselliğine kavuşması için yapılan destekleyici çalışmalar. )


- SAĞANAK ile/ve BORAN

( Birdenbire başlayan, genellikle kısa süren, şiddetli yağmur. İLE/VE Yel, şimşek ve gökgürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava. )


- SAĞIN = SAHİH = EXACT[İng., Fr.] = EXAKT[Alm.] = EXIGERE[Lat.] = EXACTO/TA[İsp.]

( Doğruluk kuralına uygun olan. | Sözün, anlatılmak istenilene tam karşılık olması, tam uygun düşmesi niteliği. )


- SAGİTAL EKSEN/SAGITTAL AXIS[İng.] değil/yerine/= ÖN-ARKA EKSEN


- SAĞLAM ZİHİN ve/||/<>/>/< SAĞLAM GÖVDE

( Sağlam anlık[zihin], sağlam gövdede bulunur. VE/||/<>/>/< Sağlam gövde, sağlam anlıkta[zihinde] bulunur. )


- SÂHA[Ar.]/SEKTÖR[Fr.] ile BÖLÜM/KESİM/ALAN

( SECTOR vs. ZONE/AREA )


- SAHÂBE/ASHAB ile/ve/> TÂBİİN ile/ve/> TEBE-İ TÂBİÎN

( Hz. Muhammed'in döneminde yaşamış ve onu görmüş olanlar. İLE/VE/> Hz. Muhammed'i görmüş olanları görenler. İLE/VE/> Hz. Muhammed'i görmüş olanları görenleri görenler. )


- SAHÂBE ile SELEF-İ SÂLİHİN


- SAHAN ile ŞAHAN[< ŞAHİN]

( Tencere. İLE [Fars.] Şahlar, sultanlar/padişahlar. | Şahin. )


- SAHAN[Ar.] değil/yerine/= TENCERE


- SAHANLIK değil/yerine/= DÜZLÜK/DÜZALAN


- SAHİBİNDEN değil EMÂNETÇİSİNDEN


- ŞAHİD:
ÂYET ve HADİS ve İNSAN


- SAHİH (OLAN) ile/ve SALİH (OLAN)

( Bilinmeli. İLE/VE Uygulanmalı. )


- SAHÎN[Ar. < SUHÛNET] ile SAHÎN[Ar. < SİHAN]

( Sıcak, kızgın, ısınmış. İLE Kalın. | Sık. | Katı, pek. )


- ŞAHİN ile ARI ŞAHİNİ

( ... İLE Yerde, şahinden daha fazla zaman geçirir. )

( ... İLE Ormanlarda, özellikle ibreli ormanlarda yuva yaparlar. )

( ... vs. HONEY BUZZARD )

( ... cum PERNIS APIVORUS )


- ŞAHİN ile BAYAĞI ARI ŞAHİNİ

( ... cum PERNIS APIVORUS )


- ŞAHİN ile/değil BAYSUNGUR

( ... İLE/DEĞİL Şahin cinsinden, yırtıcı bir kuş. )


- ŞAHİN ile BEYAZ ŞAHİN

( ... İLE Tamamen beyaz değillerdir. [Sadece tüylerinin bir bölümü beyazdır.] )


- ŞAHİN ile BOZKIR ŞAHİNİ


- ŞAHİN ile GALAPAGOS ŞAHİNİ


- ŞAHİN ile KIZIL KUYRUKLU ŞAHİN

( İlgili yazı ve ayrıntıları için burayı tıklayınız... )

( ... cum BUTEO JAMAICENSIS )


- ŞAHİN ile KIZIL ŞAHİN

( ... İLE Şahinden biraz daha büyük, uzun kanatlı ve uzun kuyrukludur. )

( ... İLE Ovalar, bozkır, dağlar ve benzer açık arazilerde yaşarlar. )

( ... vs. LONG-LEGGED BUZZARD )

( ... cum BUTEO RUFINUS )


- ŞAHİN ile LAÇİN

( ... İLE Atmaca, doğan. | Çıkılması güç, kayalık yer. )


- SAHIN/SAHN[Ar.] değil/yerine/= NAMAZ KILMA YERİ


- ŞAHİN ile PAÇALI ŞAHİN

( ... İLE Sesi şahinde pes ve gürdür. )

( ... İLE Tundra, açık araziler, turbalıklar, kumullar ve bataklıklarda ürerler. )

( ... vs. ROUGH-LEGGED BUZZARD )

( ... cum BUTEO LAGUPUS )


- SAHİPLENME ile/ve/değil/||/<> KIŞKIRTMA/AJİTASYON


- SAHN[Ar.] ile SAHN[Ar.] ile SAHN[Ar.]

( Sıcaklık, hararet. İLE Avlu. | Evin ortasındaki açıklık. | Oyuk, boşluk, boş yer. | Orta, meydan, aralık; cami ve medreselerde toplanmaya yönelik üstü kubbeli, örtülü yer. | Büyük kâse. | Sahan. | Sahne. | Zil. | Kulağın dış boşluğu. İLE Kırma. )


- SAHNÂN/SAHANÂN/SUHNÂN[Ar.] ile SAHNÂN[Ar.]

( Sıcak gün. | Sıcak, kızgın. İLE Çifte zil. )


- SAHNE ÇALMAK ile/değil ÖNEMİNE BİNAEN


- SAHN-İ ÇEMEN ile SAHN-İ GÜLŞEN ile SAHN-İ LÂLE-ZÂR

( Bahçenin ortası. İLE Gül bahçesinin ortası. İLE Lâle bahçesinin ortası. )


- SAHRUBAN ile ...

( KERVAN BAŞI )


- ŞAHSEN ile/ve/||/<> BİZZAT


- ŞAHSEN[Ar.] değil/yerine/= KİŞİSEL OLARAK


- SAİKA[Ar.] değil/yerine/= YILDIRIM | NEDEN


- ŞAİR[Ar.]/POET[İng.] değil/yerine/= OZAN


- ŞAİR ile/ve/||/<> DELİ ile/ve/||/<> MECNÛN


- ŞAİR[Ar.] değil/yerine/= OZAN

( Şiir söyleyen ya da yazan kişi. | Hayal gücü geniş olan, duyarlı, duygulu kişi. )

( )


- SAKALEYN ile ...

( YER VE GÖK MELEĞİ )


- SAKARİN[Fr.] ile SAKAROZ[Fr. < Yun.]

( Genellikle şeker sayrılarının, şeker yerine kullandığı, madenkömürü katranından elde edilen, beyaz bir toz. İLE Şekerkamışı ya da şekerpancarından elde edilen bir tür şeker. [Simgesi: C12H22O11] )


- SAKIN!:
ADAMIN, YERE BAKANINDAN
ve/||/<>
SUYUN, YAVAŞ AKANINDAN


- SAKİN değil/yerine/= DİNGİN


- SAKİN değil/yerine/= DİNGİN/DURGUN


- SAKİN/MUKİM/MÜTEMEKKİN[Ar.] değil/yerine/= OTURAN/OTURGAN/YERLEŞİK


- SAKLA BENİ, VARKEN; BULUNAYIM SANA, YOKKEN ile/ve SAKLA SAMANI, GELİR ZAMANI


- SAKSAĞAN ile TAYVAN MAVİ SAKSAĞANI

( )


- ŞAL ile LAHURİ[Ar. Batı Pakistan'da, Lahor kentinin adından]

( ... İLE Lahor'da yapılan, bir tür şal, Lahor şalı. )


- SALATA HAZIRLARKEN:
[önce] LİMON sonra ZEYTİNYAĞI


- SALDIRI ile/değil SAPTAMA/TESPİT/BEYAN

( [not] ATTACK vs./but TO DETERMINE/ESTABLISHING/TO DECLARE )


- SALGIN ile "... DALGA"


- SALGIN ile KOLERA[Fr. < CHOLERA]

( ... İLE Şiddetli ishal ve kusmalarla kendini gösteren, çok bulaşıcı, salgın ve öldürücü bir hastalık. )


- SÂLİK ile/ve BENDEGÂN


- SÂLİS ile/||/<> SÂLİSEN

( Üçüncü. İLE/||/<> Üçüncü olarak. )


- SALMAK/SALAN ile/ve/||/<> SARMAK/SARAN


- SALON[Alm.] değil/yerine/= TÜNLÜK


- SALT = SIRF, SAF, MAHZ = PURE[İng.] = PUR[Fr.] = REIN[Alm.] = PURUS[Lat.] = PURO[İsp.]


- SALTIK İSTENÇ ile/ve/||/<> BEN


- SALTIK/MUTLAK:
SONSUZ ile/ve/||/<> TÜKETİLEMEZ OLAN


- SALTIK TİN:
SANAT ile/ve/||/<> DİN ile/ve/||/<> FELSEFE


- ŞALVAR[Fars. ŞELVÂR]/DİMİ ile/değil/yerine PANTOLON

( Genellikle, ağı çok bol olan, bele bir uçkurla bağlanan, geniş bir pantolon türü. İLE ... )


- ŞALVAR ile/değil ÇİNTAN

( ... İLE/DEĞİL Kadın şalvarı. )


- ŞALVAR[Azr.] = PANTOLON[Tr. < Fr.]


- ŞALVAR değil/yerine/= TUMAN


- SAM İLE LB İLE LBL ile/||/<> YÜZEY MODİFİKASYON

( Kontrollü yüzey kaplama teknikleri. )

( Formül: Alkanetiyol-Au SAM )


- SAMAN ile BART

( ... İLE Katı saman. )


- SAMAN ile ÇELMİK

( ... İLE Buğday ve başakla karışık, iri saman. )


- SAMAN ile KESMİK

( ... İLE Başakla karışık iri saman. | Taş gibi olmuş toprak parçası. )


- SAMAN ile ŞAMAN


- SAMAN[Ar.] ile SÂMÂN[Ar.] ile Sâmân[Ar.]

( Türlü ekinlerin, taneleri ayrıldıktan sonra kalan sapları ve daha çok bunların harmanda parçalanmışı. İLE Servet, zenginlik. | Rahat, dinçlik. | Düzen. | Kudret, iktidar. İLE Sâmânî devletinin kurucusu. )


- SAMÂNÎ[Ar.] ile Sâmânî[Ar., Fars. çoğ. SÂMÂNİYÂN]

( Saman renginde, açık sarı. İLE Sâmânî devletinden olan. )


- ŞAMANİZM ile/||/<> ORGANİZE DİN

( Şamanizm bireysel aracılık İLE organize din kurumsal yapıdır. Şamanizm avcı-toplayıcı İLE organize din tarımsal toplumların dinidir. Göbeklitepe ritüel alanı şamanizm İLE organize din arasında geçiş olabilir. )


- SAMANYOLU/SAMANUĞRUSU/HACILARYOLU/KEHKEŞAN[Fars.] değil/yerine GÖKYOLU

( Açık gecelerde, gökyüzünde boydan boya görülen, uzun, yıldız kümesi. )


- ŞAMDAN ile/değil ÇIRAKMA/ÇIRAKMAN

( ... İLE/DEĞİL Üzerine, kandil, mum ya da herhangi bir ışık konulan, yüksek tabla. )


- ŞAMDAN ile MENORA

( ... İLE Museviliğin simgesi olan sekiz kollu şamdan. )


- SAME vs. COMMON


- SÂMÎ[Ar. < SÜMÜVV] ile SÂMÎ[Ar.] ile SÂMİ'[Ar. < SEM | çoğ. SÂMİÎN, SÂMİÛN] ile Sâmî[Ar.] ile Sâmî[Ar.] ile Sâmi[Ar.] ile SÂMİH[Ar.]

( Yüksek, yüce.[Sadrâzamla ilgili olan ve o makamdan çıkan işler için kullanılırdı] | Ünlü/şöhretli. İLE Katılık, sertlik, kuruluk. İLE Duyan/işiten. | Dinleyen/dinleyici. İLE Sâm soyundan olan. İLE Asurca, İbranice, Habeşçe gibi dilleri konuşan çeşitli kavimlerinin toplandığı kol. | Bu koldan olan. İLE XVIII. yüzyılda yaşamış, Osmanlı şairlerindendir.[Arpa Emîni Zâde adıyla ünlüdür.] İLE Eliaçık/cömert. )


- SAMİMİYET >< ERKÂN

( Samimiyet oluşunca, erkân kalkar. )


- SÂMİN[Ar.] ile SÂMİN[Ar.]

( Yağlı, semiz. İLE Sekizinci. )


- ŞAMPİYON[Fr., İng. < CHAMPION] değil/yerine/= BÖKE


- ŞAMPOLYON

( 1822 yılında, hiyeroglifleri başarılı bir biçimde çözen kişi. [1790-1832] )


- SAMSUN[Yun.] ile SAMSUNHANE

( Savaşta kullanılan köpeklere verilen ad. İLE Ayaspaşa'da, XVI. yüzyılda sultanın köpeklerinin yetiştirilip beslendiği yer. )


- ŞAN[Ar.] ile ŞAN[Fr. < CHANT]

( Ün. | Gösteriş, gösterişlilik. İLE İnsan gırtlağından makamla çıkan ve perde ayrımlarıyla çeşitli duyumlar uyandıran ses dizisi. | Ünleme, ses çıkarma eğitimi. )


- SANAL DİN ile/değil/yerine DİN

( Onun/onların "dini". İLE/DEĞİL/YERİNE Senin olan/sa! )


- SANAT DÖNEMLERİ/NDE:
SİMGESEL ile/ve/<>/> KLASİK ile/ve/<>/> ROMANTİK ile/ve/<>/> MODERN

( Mimarlık sanatı. İLE/VE/<>/> Heykel sanatı. İLE/VE/<>/> Resim, müzik ve şiir sanatı. İLE/VE/<>/> Sürekli değişim/dönüşüm. )

( ... =/> ETİK )

( Sümer, Mısır, Çin, Hint. İLE/VE/<>/> Eski Yunan. İLE/VE/<>/> Avrupa.[XIX. yüzyıl] İLE/VE/<>/> Çağımız. )


- SANAT ...:
GEÇMİŞ/TEN ile/ve/||/<>/> BUGÜN/E ile/ve/||/<>/> GELECEK/E

( Kopuk olmamalı. İLE/VE/||/<>/> Hitap etmeli. İLE/VE/||/<>/> Dönük olmalı. )

( MÂZÎ ile/ve/||/<>/> HÂL ile/ve/||/<>/> İSTİKBÂL )


- SANAT[Ar. < SUN] ile ...

( Yapmak, üretmek. | İlâhî olarak üretilmiş olan. )


- SANAT ve/> DİN

( ... VE/> Sanatın doruğu. )


- SANAT ve/||/<>/< OYUN


- SANAT ve/<> ÖZGÜVEN/İMAN


- SANAT ve/<> SANATÇI/KİŞİ/İNSAN

( Bir resimde, bir sanat yapıtında aradığım, sevdiğim şey, insandır. Sanatçının kendi! )

( Dans le tableau [l'oeuvre d'art] je cherche, j'aime l'homme l'artiste. )

( Çalışkanlıkta, arı, sana ustalık eder
Beceride, bir böcek, seni okutur
Seçkinlerde de var sendeki bilgiler
Sanat ise ey insan! Yalnız sana özgüdür! )

( Yaşam ciddidir, sanat ise neşeli.
Fakat ciddiyet içinde bile, neşe ya da sükûnet,
sanatın aslî ve özsel yapısı olarak kalır. )

( Schiller'in, "Sanatkârlar" adlı şiirini okumanızı salık veririz. )

( Durumun/sürecin/konunun/işin içine kişi/insan ve sanat girince/girmişse öteki herşey ikinci sıraya geçer/geçmeli/geçirilmelidir, indirilmelidir. )


- SANATÇI İÇİN ÖNEMLİ(ÖNCELİKLİ) OLAN:
PARÇALARDAN DOLAYI BÜTÜN değil BÜTÜNDEN DOLAYI PARÇALAR


- SANATÇI değil/yerine/= ÜNERMEN


- SANATÇIYIM DİYEBİLMEK İÇİN:
USTANI GEÇECEKSİN ve/||/<>/> SENİ GEÇECEK BİR ÖĞRENCİ YETİŞTİRECEKSİN


- SANATSAL ile/ve/fakat/<>/> SANATI AŞAN


- SANAT/TA:
DOĞAL OLAN ile/ve/||/<>/> DOĞAL OLARAK/DOĞALA EN YAKIN VE YALIN YAPILMIŞ OLAN


- SANAYİ/ENDÜSTRİ[< INDUSTRY]/URAN değil/yerine/= İŞLEYİM


- SANCTION and/||/<> INTERNATIONAL SANCTION

( Yaptırım. VE/||/<> Uluslararası yaptırım. )


- SANCTION :/yerine YAPTIRIM


- SANDALYE ile SEKMEN

( ... İLE Arkalıksız sandalye. | Basamak. )


- SANÎ'[Ar. < SUN] ile SÂNÎ[Ar. < SENY] ile SÂNİ'[Ar. < SUN] ile SÂNİH/A[Ar. < SÜNÛH]

( Görülen iş. İLE İkinci. İLE Yapan/yapıcı, işleyen. | Yaradan, sanat yapıtı olarak meydana getiren. | Allah. | [tüzel] İstisna akdinin borçlusu. İLE Zihin ve düşüncede oluşan, zihne/düşünceye doğan. )


- SANI = OPINION[İng., Fr.] = MEINUNG[Alm.] = OPINIO[Lat.]


- ŞANJAN/JANJAN[Fr.] değil/yerine/= YANARDÖNER

( Kıpırdadıkça, türlü renklerde parlayan [kumaş vb.]. )


- ŞANJMAN/ŞANZIMAN[Fr. CHANGEMENT] ve/||/<> MOTOR

( Motorlu taşıtlarda, motorun yükünü azaltarak güç aktarma organlarına veren, arabanın istenen hızda hareket etmesini sağlayan dişliler topluluğu. VE/||/<> ... )


- SANLIUN ile/ve SANRON

( Çin Buda'cı okulu. İLE/VE Japon Buda'cı okulu. )


- SANNYASİN[Sansk.] ile ...

( Gezgin derviş. )


- SANSAR ile FERSÂN[Fars.]

( ... İLE Kır sansarı. )


- SANSAR ile GRİSON

( ... İLE Ekvador - Latin Amerika’da yaşayan bir cins yarı sucul sansar. )

( )


- SANSAR ile MİNK/VİZON

( MARTES MARTES cum MUSTELA VISON )


- SANSASYON[Fr./İng. < SENSATION] ile/ve/||/<> SKANDAL[Fr. < SCANDALE]

( Dalgalanma. | Çok sayıda kişiyi ilgilendiren, etkileyen, heyecan verici olay. İLE Büyük yankı uyandıran, utanç verici ya da küçük düşürücü olay. )


- SANSASYON[Fr./İng.] ile SPEKÜLÂSYON[Fr./İng.]

( Dalgalanma. | Birçok kişiyi ilgilendiren, etkileyen, heyecan verici olay. İLE Vurgunculuk. | Saptırma. | Kurgu. )

( SENSATION vs. SPECULATION )


- SANSASYONEL değil/yerine/= ÇARPICI/SES GETİREN


- ŞANSLI (OLAN) ile/ve/değil/yerine ŞANSINI YARATAN (OLMAK)

( Kişileri değil de, konu/kavram, olgu ve olayları düşünerek yaşamanın ve konuşmanın önemli(öncelikli) olduğunu anımsayarak, kişinin "şanslı" olup olmadığı değil, olanaklarını, fırsatlarını değerlendirmesini/yaratmasını, olasılıkları yönetmenin esas olduğunu düşünmektir aslolan. )


- ŞANSÖLYE[Fr. CHANCELIER]:
BAŞBAKAN ile/ve MALİYE BAKANI

( Almanya ve Avusturya'da. İLE/VE İngiltere'de. )


- SANSÜR ile/değil/yerine DİSİPLİN

( [not] CENSORSHIP vs./and/but DISCIPLINE
DISCIPLINE instead of CENSORSHIP )


- SANZEN[Jap.](SAN-CH'AN[Çince]) ile ...

( Zen çalışması. Zen Ustası'yla öğrencisi arasında genellikle Koan konusunda belirli aralıklarla yapılan kişisel görüşme. )


- SANZEN[Jap.] = SAN-CH'AN[Çince]


- ŞANZIMAN değil/yerine/= GÜÇAKTAR


- SAP ile SAMAN

( Bitkinin dal, yaprak, çiçek vb. bölümlerini taşıyan, ağaçlarda odunlaşarak gövde durumunu alan bölüm. | Çiçek ya da meyveyi dala bağlayan ince bölüm, sak. İLE Ekinlerin harmanda dövülüp taneleri ayrıldıktan sonra kalan ufalanmış sapları. )


- ŞAP ile ŞAP[Ar. < ŞABB]/ALÜN[Fr.] ile ŞAP

( İstekle öperken çıkan ses. | Birden yere düşme ya da çarpma sırasında çıkan ses. İLE Alüminyum ve potasyum sülfatından ya da amonyum alüminyum sülfatından oluşan, sıcak suda eriyen, tadı buruk, antiseptik bir madde. İLE İnce kum ve çimentoyla yapılan düzgün döşeme sıvası. )


- SAPAN ile İZBİRO[İt.]

( ... İLE Çeşitli yükleri, yukarı çekmek için, halattan yapılmış sapan. )


- ŞAPERON ile/||/<> PROTEAZOM

( Şaperon katlanma yardım İLE proteazom protein yıkımı. )

( Formül: HSP İLE ubikuitin )


- SAPIK ile/değil AZGIN


- SAPIK/LIK" ile SAPKIN/LIK | ile/değil/yerine/||/<>/< SAPMA

( "Yükleme". İLE Tespit. İLE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Durum. )


- SAPKIN" ile/değil/yerine ÇAPKIN


- SAPKINLIK ile "DEJENERASYON"

( ASTRAY vs. DEGENERATION )


- SARAN ile/ve/ne yazık ki/||/<>/> SAĞAN


- SARAY ile İNSAN

( İNSAN )


- SARAYLARDA:
BİRÛN ile/ve/<> ENDERÛN


- ŞARBON[Fr. < CHARBON] değil/yerine/= KARAKABARCIK


- ŞARBON[Fr.] değil/yerine/= YANIKARA/KARAKABARCIK/KARAYANIK

( Çeşitli hayvanlarda, özellikle koyun ve sığırlarda görülen, deri ya da mukoza yoluyla insana bulaşan, bulaştığı yerde kara bir çıban yapan, tehlikeli sayrılık. )


- SARHOŞ İKEN ile/değil SARHOŞ İSEN


- SARI ile ERMİŞ/ERGİN


- SARIMSAK ile KÖMÜREN

( ... İLE Yabani sarımsak. )


- SARIMSAKTA:
YEŞİL FİLİZİ OLAN değil/yerine BEYAZ FİLİZİ OLAN


- SARIŞIN ile GÖKMEN

( ... İLE Mavi gözlü sarışın. )

Bugün[18 Kasım 2025]
itibarı ile 9.994 başlık/FaRk ile birlikte,
9.994 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(32/41)