Bugün[17 Kasım 2025]
itibarı ile 35.603 başlık/FaRk ile birlikte,
35.603 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(45/144)


- EYLEM ile/ve/değil/||/<>/< EYLEMİN DEĞERİ

( Bilim. | Sanat. | Fizik/doğa. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/< Felsefe. )


- EYLEM = FİİL = ACTION, ACTIVITY[İng.] = ACTION[Fr.] = AKTION, HANDLUNG[Alm.] = ACTION[Lat.] = ACCIÓN[İsp.]


- EYLEM ile/ve/değil/||/<> İŞLEM


- EYLEM ile/ve/||/<> İŞLEMİ TAMAMLAMAK


- EYLEM ile/ve ÖZGÜRLEŞTİRİCİ EYLEM

( O, ırmağa götürür fakat geçiş size aittir. )

( It will take you to the river, but the crossing is your own. )

( ... ile/ve SATSANG )


- EYLEM ile ÖZGÜRLEŞTİRİCİ EYLEM(SATSANG)

( O, ırmağa götürür ama geçiş size aittir. )


- EYLEM ile/ve UYGULAMA

( Doğruluk ve eylemin birliği! )

( Bencil olmayan ve arzudan arınmış eylem! )

( ACTION vs./and TO APPLY
Union of righteousness and action!
Unselfish and desireless action! )


- EYLEM ve/||/<>/> YOL GÖSTERİCİ/LİK


- EYLEMCİL ÇEKİM -ile

( VERBAL INFLECTION )


- EYLEME = ACT, OPERATE[İng.] = AGIR[Fr.] = HANDELN[Alm.] = AGERE[Lat.] = OBRAR[İsp.]


- EYLEM/FİİL ve/> KEMÂL


- Eylemle KONUŞ!!!


- Eylemli KONUŞ!!!


- İKTİDAR:
"EYLEMSEL" değil/yerine/></< HUKUKÎ


- EYLEMSİ -ile

( GERUND, PARTICIPLE )


- EYLEMSİZ DÜŞÜNME/DÜŞÜNCE ile/değil/yerine EYLEMLİ DÜŞÜNME/DÜŞÜNCE

( El duası olmadan, dil duası olmaz. )

( Yaparak başarırsınız, tartışıp çekişerek değil. )

( Kalbi değiştiren eylemdir. )

( Herşey yapıldığında zihin sessiz kalır. )

( Sağlam bir anlayışa sahip bir kişi, eylemden sakınmaz. )

( İnandığınızı yapın ve yaptığınıza inanın. Başka her şey enerji ve zaman savurganlığıdır. )

( Evinizin eşiğini temizlemeden, komşunuzun damındaki kardan şikâyet etmeyiniz. )

( [not] THOUGHT/TO THINK WITHOUT ACTION vs./but THOUGHT/TO THINK IN ACTION
THOUGHT/TO THINK IN ACTION instead of THOUGHT/TO THINK WITHOUT ACTION
By doing you succeed, not by arguing.
A change of heart is action.
When all is done, the mind remains quiet. )


- EYLEMSİZ HAREKET ile/ve/||/<> KÜTLE ÇEKİMİ ALTINDAKİ NESNENİN HAREKETİ


- EYLEMSİZ "ÖNGÖRÜ" ile/ve/<> ÖNGÖRÜSÜZ "EYLEM"

( Hayal görmek. İLE/VE/<> Karabasan görmek. )


- EYTİŞİM(DİYALEKTİK) ile/ve/||/<> ÇEKİŞENLERİN EYTİŞİMİ(AMPHETESIS[Yun.])


- EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile/ve/||/<>/> ÇOKLU EYTİŞİM


- EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile/ve DEVİM/DİNAMİK

( DIALECTIC vs./and DYNAMIC )


- EYTİŞİM = FENN-İ MÜNAZARA, İLMİ- CEDEL, İLM-İ HİLAF Ü CEDEL = DIALECTIC[İng.] = DIALECTIQUE[Fr.] = DIALEKTIK[Alm.] = DIALEKTIKE[Yun.] = DIALECTO[İsp.]


- EYTİŞİM(DİYALEKTİK) ve/||/<> GÖRELİLİK ve/||/<> HOLOGRAFİK EVREN ve/||/<> SİBERNETİK ve/||/<> KUVANTUM


- EYTİŞİM ile/ve KAVRAMSAL EYTİŞİM


- EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile/ve/değil/yerine ile/ve/değil/yerine ÇOKLU EYTİŞİM / POLİ-DİYALEKTİK


- EYTİŞİM(DİYALEKTİK) ile SÜREÇ(VETÎRE)

( DIALECTIC vs. PROCESS )


- EYTİŞİM ve UZAKDOĞU KÜLTÜRÜ


- EYTİŞİM ve/||/<> YÖNTEMSEL KUŞKU


- EYTİŞİM/DİYALEKTİK:
DOĞAL ile/ve/||/<> TARİHSEL


- EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile/ve/||/<>/> ÇATIŞKI[ANTİNOMİ] (VE GELİŞTİRİLMESİ)


- EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile SAFSATACILIK/YANILTMACILIK/SOFİSTİKA

( Karşıt görüşlerin çatışması yoluyla gerçeğe ulaşma yöntemi. İLE İkna etmek amacıyla kanıtların retorik ve mantık hileleriyle kullanılması. )


- EYTİŞİM/DİYALEKTİK ile/ve/||/<> TARİH


- EYTİŞİM(DİYALEKTİK) ile ZITLIK

( DIALECTIC vs. CONTRARINESS )


- EYÜP ODABAŞI SPORCULAR PARKI :

( Yenimahalle meydanında ve eski vapur iskelesinin önündeki alanda yapılan bir parktır. Sarıyer S. K. nün eski milli futbolcusu ve Yöneticisi; Yenimahalle spor Kulübünün kurucularından ve başkanlarından Eyüp Odabaşı'nın adı verilen bir parktır. 650,00 m²'lik bir alan üzerindedir. 160 m²'lik yeşil alanı ve 90 m²'lik çocuk oyun alanı bulunmaktadır. )


- EYÜP PAŞA YALISI :

( Yeniköy vapur iskelesinin hemen yanında ve İstinye tarafındaki yalıdır. İlk sahibi Eyüp Paşa (Ermeni)'dır. Hacı Parsık İhmalyan tarafından satın alınmış olup, uzun yıllar restaurant olarak kullanılmıştır. Halen kaderine terk edilmiş durumdadır. )


- EYVAH" ile/değil/yerine EYVALLAH

( Temel, yerde bir muz kabuğu görmüş...

- "Eyvah! Yine düşeceğim." demiş. )


- EYVAN ile/||/<> EYVAN BİÇİMİ TÜRBE

( Üç tarafı ve üstü kapalı, bir tarafı tüm genişliği ile bir avluya ya da başka bir mekâna açılan yapı birimi. İLE/||/<> Gövde bölümü eyvan biçiminde olan bir bölüm Anadolu mezar anıtı. )


- [ne yazık ki]
EZÂ[Ar.] ve/||/<> CEFÂ (ÇEK(TİR)MEK)[Ar.]

( İncinme, incitme, can yakma. İLE/VE/||/<> Büyük sıkıntı, eziyet. )


- EZÂ ile/ve/||/<> CEZÂ


- EZBER BOZMAK ile/ve/||/<>/>/< FARKLI/YENİ BİR BAKIŞ AÇISI


- EZBER BOZMAK ile KULAĞINA KAR SUYU KAÇIRMAK


- EZBER ile/ve/değil ALIŞKANLIK

( EZBER hem de ALIŞKANLIK )


- EZBER ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BİLGİ


- EZBER ile !EZBERCİLİK


- EZBER ve/||/<> İTİRAZ


- EZBERCİ/LİK ile/değil/yerine HAZIRCI/LIK


- [ne yazık ki]
EZBERE YAŞAMAK ve/||/<>/> KÖTÜLÜK


- EZBER/İ BOZMALI/BOZABİLMELİ!


- Ezdirmemek için DİNLE!!!


- Ezdirmemek için SUS!!!


- EZEJERE" değil EKZAJERE


- EZELDE ve/||/<>/> GÜZELDE

( Nokta. VE/||/<>/> Saklı. )


- EZİCİ "GÖRÜŞ/KANAAT" ile/ve/değil/yerine/||/<>/> ORANTILI/ORANTISIZ "GÜÇ"


- EZİK ile/değil ALÇAKGÖNÜLLÜ


- [ne yazık ki]
EZİLENLER ile/ve/||/<> BASKILANANLAR


- Ezilmemek için DİNLE!!!


- Ezilmemek için SUS!!!


- [ne yazık ki]
!EZİYET ile/<> !İŞKENCE[Fars. < ŞİKENCE]


- EZİYET(CEVR) ile/ve/değil/||/<>/>/< ISTIRAP

( Fiziksel. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/>/< Zihinsel/düşünsel. )


- EZMEK ile/ve/<> KÜÇÜK DÜŞÜRMEK


- EZOTERİK RİTÜEL ile/ve/<> DİNSEL RİTÜEL

( İçselliği geliştirici. İLE/VE/<> Dışsallaştırıcı. )


- ƏRİK[Azr.] = KAYISI[Tr.]


- F. NIETZSCHE ve/||/<> S. FREUD ve/||/<> K. MARX


- f SAYISI(BAĞIL AÇIKLIK/DURDURMA SAYISI) ile F(APPLETON) TABAKASI

( Merceğin, odak uzaklığının etkin çarpına oranıyla elde edilen, ışınlama[exposure] süresiyle ters orantılı olan ve odak oranı bulunan bir karakteristiği. İLE İyonosferin, yeryüzünden yaklaşık olarak 150 - 1000 km. yükseklikler arasındaki, serbest elektronların en yüksek derişimde bulunduğu en yüksek tabakası. )


- F ve/||/<> S ve/||/<> T ve/||/<> K ve/||/<> Ç ve/||/<> Ş ve/||/<> H ve/||/<> P
[FISTIKÇI ŞAHAP]

( Bu harfler, ayrık de'lerin kullanımı dışında, ancak, buradaki öteki harflerle kullanılır.
Levent'te | Erdinç'te | Sınıfta | Geçitte, Geçişte | Sancak'ta | Sehpada | Edip'te | Sevinçte, Sevinç'te | Elektrikçi )


- FABRİKA değil/yerine/= ÜRETİMLİK


- FAC İZOMER ile/||/<> MER İZOMER

( Fac yüzey üçgen, mer meridyen çizgi oktahedral. )

( Formül: MA₃B₃ düzenlenmesi )


- FACEBOOK ile X/TWITTER ile YOUTUBE ile LINKEDIN ile INSTAGRAM ile PINTEREST ile BLOG ile FOUR SQUARE

( Kurabiye yemeyi seviyorum. İLE Kurabiye yiyorum. İLE Bakın nasıl da yiyorum kurabiyeyi. İLE Nasıl kurabiye canavarı oldum? İLE Buyurun, kurabiye yerkenki fotoğrafım. İLE Kurabiye tarifimi de paylaşayım. İLE Kurabiye yapma/yeme anılarım. İLE Şurada, kurabiye yiyorum. )

( I like eating cookie. VS. I'm eating cookie. VS. This is how I eat my cookie. VS. My skills include eating cookie. VS. Here's a photo of the cookie I eat. VS. Here's my recipe for the cookie. WITH Here's my cookie eating experience. VS. This is where I am eating the cookie. )


- FÂCİ'[Ar. çoğ. FEVÂCİ] ile FÂCİR/E[Ar. < FÜCÛR | çoğ. FECERE/FÜCCÂR]

( Kişiyi dertli eden, keder veren, acıklı. İLE Kötü huylu. | Ayyaş, sefih. | Rezil, habîs, şerîr, şakî. | Yalancı. | Bayanlara düşkün bay, baylara düşkün bayan. )


- FACYO RESTAURANT :

( Tarabya, Kireçburnu arasında Araba Yolu Caddesi üzerindedir. Uzun yıllar bilhassa Musevi vatandaşların çok yoğun ilgi gösterdikleri ünlü bir balık restaurantı iken el değiştirerek Urcan Restaurant oldu, bilahare yeniden el değiştirdi. )


- FAGOSİT ile FAGOSİTE ETMEK ile FAGOSİTE OLMAK ile FAGOSİTOZ

( Yutar göze. İLE Yutmak. İLE Yutulmak. İLE Göze yutarlığı. )


- FAGOSİTOZ değil/yerine/= YUTMA


- FÂHİŞ ile İHTİKÂR


- FAHİŞ[Ar.] değil/>< NARH[Fars.]

( Ölçüyü aşan, aşırı, çok fazla. | Ahlâka ve törelere uygun olmayan. DEĞİL/>< Tüketiciyi korumak amacıyla, özellikle zorunlu gereksinme maddeleri için devletçe saptanan fiyat. )


- FAHİŞ[Ar.] değil/yerine/= ÖLÇÜYÜ AŞAN/AŞIRI


- [ne yazık ki]
!FAHİŞ/FUHUŞ ile/ve/||/<> !MURABAHA/TEFECİLİK

( Ölçüyü aşan, aşırı, çok fazla. | Ahlâka ve törelere uygun olmayan. İLE/VE/||/<> Bir malı, çok fazla kârla satma. | Yasanın izin verdiği sınırdan aşkın faiz alma. )


- FAHRENHEIT ile/ve/<> CELSIUS

( 1708 ile 1742 )


- FAHRETTİN ASLAN OKUL YANI PARKI :

( 884,00 m² bir alanı kapsar. 600,00 m²'lik yeşil alanı, 99,00 m²'lik çocuk oyun alanı bulunmaktadır. )


- FAHRÎ[Ar.] değil/yerine/= SAYGIL


- FAİK BEY VE BEKİR BEY (SİMETRİK) YALILARI :

( Yeniköy'de Köybaşı caddesinde 1890/95 tarihleri arasında inşâ edilmiştir. Yalı Sara Sultan tarafından ikiz kızları için yaptırılmıştır. Zamanla yalı el değiştirmiştir. İlk el değiştirmede simetrik yalılardan birini Faik Kurtoğlu diğerini Bekir Sıtkı Oyal aldığından bu kişilerin ilk isimle yalı ismi olarak anılmaktadır. Ahşap olup önemli tarihi eserlerdendir. )


- FAİK BEY/PAKİZE HANIM YALISI :

( Yeniköy Köybaşı Caddesi üzerindeki 267 kapı No.lu Ahşap tarihi eser yalıdır. "Kabuli Paşa" yalısı olarak da bilinen yalı yıkılmış ve yerine bu yalı 1906 yılında İtalyan mimar Raimondo D‘arenca tarafından inşâ edildi. Yalı Gümüşhane Mutasarrıfı Faik Bey Yalısı olarak bilinmektedir. Yalıya "Simetrik Yalı", "İkiz Yalı" ve "Pakize Hanım Yalısı" da denilmektedir. Yalı 1984'te büyük onarım gördü. 16.955 m²'lik büyük koruluk alanın içinde ve deniz kenarındadır. )


- FÂİL ile FÂİL

( İŞLEYEN, YAPAN, EDEN ile ETKİLİ/TE'SİRLİ )


- [ne yazık ki]:
FAİZ ve/||/<>/>/< BİLGİSİZLİK


- FÂİZ ve/||/<>/> FÂHİŞ[çoğ. FUHUŞ]


- FAİZ ile HİZMET

( INTEREST vs. SERVICE )


- FAİZ ile/ve MÜREKKEP FAİZ


- [ne yazık ki]:
FAİZ ile/değil/yerine/>< ÜRETİM(EKİN/KÜLTÜR)


- FAKÎR[< FAKR][çoğ. FUKARÂ] -ile

( DERVİŞ, ALÇAKGÖNÜLLÜ, DÜNYALIĞI AZ OLAN, YOKSUL, PARASIZ | ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK GÖSTEREREK "BEN" ANLAMINA GELEN )


- FAKİR-FUKARA (YA DESTEK OLMAK)


- FAKİR OLUP DA SABRETMEK ile/ve/<> ZENGİN OLUP DA ŞÜKRETMEK

( İkisi de "pek kolay değil" diye "görülse/zannedilse" de asıl olan, her koşulda ve özellikle de uclarda ve uçurumlarda, yani maddî fakirlik ve zenginlikte, sabır göstermek ve şükrü edâ etmektir. )


- FAKİR ile/ve/değil/yerine KANAATKÂR


- FAKİR[Ar.]/ÇIGAY[dvnlgttrk] değil/yerine/= YOKSUL


- FAKİRİN CANI değil/yerine "ZENGİNİN" MALI


- FAKİRİN SABRI ile ZENGİNİN SABRI

( Gaflette olduğu halde, zevkte/neşede olmadığı halde, tüm olumsuz koşullara karşın istikâmet üzere devam etmek. İLE Çok yalnız olduğu, çok ikram ettiği halde bile taşkınlık yapmayarak istikâmet üzere devam etmek. )


- FAKİR/LİK ile/değil PARASIZ/LIK


- FAKSİYON değil/yerine/= KURUMLAR

( KURUMLAR )


- FAKTÖR[İng.] değil/yerine/= ETKEN/ETMEN


- [gökbilim] FAKÜL[Fr.] değil/yerine/= BENEK


- FAKÜLTE ile/ve/||/<>/> ÜNİVERSİTE

( Bilim dalları. ile/ve/||/<>/> Felsefe. )


- FALİH RIFKI ATAY PİKNİK YERİ :

( Belgrad Ormanı içinde olup Neşet Suyuna bir kilometre uzaklıktadır. Her türlü sosyal ihtiyacı karşılayabilecek kapasitede bir piknik yeridir. Piknik alanı içinde mükemmel içme suyu bulunuyor. Av sahası da piknik yerine yakındır, ayrıca olta balıkçılığı için gelenler hemen yanındaki Kömürcü Bentten yararlanabilir. )


- FANATİK değil/yerine/= BAĞNAZ/TUTKUN


- FANATİKLEŞ(TİR)ME ile/ve/||/<> TARAFTARLAŞ(TIR)MA


- FÂNÎ:
YOK değil GEÇİCİ


- FANTASY vs. IMAGINATION


- FANTEZİ değil/yerine/= DÜŞLEM


- FAR ile/ve/||/<>/> FARK

( HEADLIGHT/DIFFERENCE vs./and/||/<>/> DIFFERENCE )


- FARADAY İLE COULOMB İLE AMPERE ile/||/<> ELEKTROKİMYA YASALARI

( Elektrik ve kimyasal değişim ilişkileri. )

( Formül: Q = nF )

( Michael Faraday tarafından 1831 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1791-1867) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Kimya) (Önemli katkıları: Elektromanyetik indüksiyon, elektroliz) )


- FARADAY KAFESİ ile/||/<> MANYETİK KALKAN (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)

( Faraday elektrik, manyetik kalkan manyetik alan engeller )

( Formül: E=0 içerde İLE B yönlendirilir )

( Michael Faraday tarafından 1831 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1791-1867) (Ülke: İngiltere) (Alan: Fizik, Kimya) (Önemli katkıları: Elektromanyetik indüksiyon, elektroliz) )


- FARAZÎ ile/ve/değil/||/<>/< NAZARÎ


- FARE, FİL, ASLAN, KEDİ, KURT ile/ve ÖTEKİ HAYVANLAR

( Kurt, haseti simgeler. )


- FARE ile AMERİKAN FARESİ


- FAREY DİZİSİ ile/||/<> STERN-BROCOT AĞACI

( Farey 1/n ye kadar kesirler, S-B tüm kesirler ağaç. )

( Formül: Sınırlı İLE tam ağaç )


- FARK ET! ve/||/<> HAK ET!


- FARK ETMEK ile/ve/<> DOĞRULAMAK


- FARK ETMEK ile/ve/||/<>/> FARK GETİRMEK


- FARK:
"ÜSTÜNLÜK"/"OLUMSUZLUK"/"YIKICI"
değil
AYRIM/ARTI/EK/ÖZELLİK/YAPICI


- FARK YARATMA ÇABASI yerine BÜTÜNÜ GÖRMEYE ÇALIŞMAK

( TRYING TO SEE ENTIRE instead of TO STRIVE "TO CREATE DIFFERENCE" )


- FARK ile AYKIRILIK(PARADOKS)

( "Ben, her zaman yalan söylerim." [Epimenides] )

( DIFFERENCE vs. PARADOX )


- FARK ile/ve/||/<> AYRIM


- FARK ile ÇELİŞKİ

( DIFFERENCE vs. DISCREPANCY )


- FARK ile/ve DERİNLİK

( DIFFERENCE vs./and DEEPNESS )


- FARK ile/ve/=/||/<> DİKKAT

( DIFFERENCE vs./and/=/||/<> ATTENTION )


- FARK ile/ve/değil DİZİLİM

( [not] DIFFERENCE vs./and/but STRING )


- FARK ile İKİLİK

( DIFFERENCE vs. DICHOTOMY/DUALITY )


- FARK ile İNCE ÇİZGİ


- FARK ile/ve MESAFE

( DIFFERENCE vs./and DISTANCE )


- FARK ile/ve/||/<> MÜBÎN[Ar. BEYN/BEYÂN]

( ... İLE/VE/||/<> İyiyi, kötüyü [hayr'ı, şer'i] ayıran/ayırabilen. | Açık, apaçık, belirli. )


- FARK ile/ve/değil/yerine/en azından ORTAK NOKTA

( [not] DIFFERENCE vs./and/but COMMON POINT
COMMON POINT instead of DIFFERENCE )


- FARKETMEK ile/ve/<> FARK'I FARKETMEK

( AWARENESS vs./and/<> TO NOTICE OF THE DIFFERENCE )


- FARKINDA OLMALI!


- FARKINDA OLMAMAK ile/ve/değil/ne yazık ki/||/<>/< UMURUNDA OLMAMAK


- FARKINDALIK ve/||/<>/< ÂN'A ODAKLANMA


- FARKINDALIK ile/ve/< BİLMEMEK

( Farkındalığın ilk koşulu, bilmemektir. )


- FARKINDALIK ile/ve/<> DAYANIŞMA

( AWARE/NESS vs./and/<> SOLIDARITY )


- FARKINDALIK ve/||/<>/>/< DENEYİMLEME


- FARKINDALIK ile/ve/||/<> DUYARLILIK


- FARKINDALIK ve/||/<> DUYGULARIN TANIMLANMASI


- FARKINDALIK ile/ve/<> İÇ GERİLİM


- FARKINDALIK ile/ve/||/<> MESAFELİ FARKINDALIK

( AWARENESS vs. DETACHED MINDFULNESS )


- FARKINDALIK ile/ve/||/<>/> OLGUNLAŞMA


- FARKINDALIK ile/ve/||/<>/> PLANLANMIŞ FARKINDALIK


- FARKINDALIK ile/ve/<> SEVGİ

( Farkındalık dinamiktir, sevgi ise varoluştur. )

( Farkındalık, eylem halindeki sevgidir. )

( AWARENESS vs./and/<> LOVE
Awareness is dynamic, love is being.
Awareness is love in action. )


- FARKINDALIK ile/ve/<> SORUNSALLIK


- FARKINDALIK ve/||/<> TUTUM ve/||/<> ÖZGÜNLÜK

( AWARENESS and/||/<> ATTITUDE and/||/<> AUTHENTICITY )


- FARKINDALIK ve/<> ÜMİT

( Paylaş! VE/<> Aşıla! )

( Yeni yılda da, sağlıklı ve mutlu AN'lar yaşamak üzere, Farkındalık'larımızı paylaşıyor ve birbirimize, -en azından gülümseyerek :)- Ümit aşılamaya devam ediyoruz... :) )


- FARKINDALIK ile/ve/<> YOĞUNLAŞMA

( AWARENESS vs./and/<> TO BECOME DENSE )


- [ne yazık ki]
FARKINDA OLMAMA ile/ve/<> KABUL ETMEME


- FaRkLaR KILAVUZU'NDA ÖNCELİKLER:
YARARLI ve/> ÖNCELİKLİ ve/> İNCELİKLİ


- FaRkLaR (Kılavuzu/"Sözlüğü") ile/ve/<> FARKINDALIK

( DiFfeReNCeS GUIDE/"DICTIONARY" vs./and/<> AWARENESS )


- FARK/LAR:
NESNEDE ile/ve/değil/||/<> GÖZLEMDE/KEŞİFTE


- FARKLAR ile/ve/||/<>/> HAKLAR


- FARKLI AÇILARDAN ve/||/<> BÜTÜNCÜL BAKMAK


- FARKLI BAKIŞ/BAKMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< ÇOK YÖNLÜ BAKIŞ/BAKMAK


- FARKLI BİR BAKIŞ AÇISI ile/ve/değil/||/<> FARKLI BİR TANIM


- FARKLI OLMAK(/OLMAYA ÇALIŞMAK) ile/ve/değil/yerine ADAM OLMAK(/OLMAYA ÇALIŞMAK)


- FARKLI OLMAK(/OLMAYA ÇALIŞMAK) ile/ve/değil/yerine FARK YARATMAK(/YARATMAYA ÇALIŞMAK)


- FARKLI ile/ve ÖZEL

( DIFFERENT vs./and SPECIAL )


- FARKLILAŞMA ve/||/<> ANLAMIN OLUŞMASI


- FARKLILIK ile AYRICALIK

( DIFFERENCY vs. PRIVILEGE )


- FARKLILIK ile/ve/değil/yerine/||/<>/< BİRLİK

( Dilde, anlatımda/aktarımda, parçalarda. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< Gerçeklikte/hakikatte. )


- FARK/LI/LIK ile/ve/||/<> ÇEŞİT/Lİ/LİK


- FARKLI/LIK ile/ve/||/<> ETKİLİ/LİK


- FARKLILIK ile/ve/<> FARKINDALIK

( Farklılık, sadece, farklı olmak isteğinden çıkmaz. Ancak, yaşam biçiminde (de) olursa farklılıktır. )

( DIFFERENCY vs./and/<> AWARENESS )


- FARK/LI/LIK ile NİTELİK FARKI/FARKLILIĞI

( DIFFERENT/DIFFERENCY vs. DIFFERENCE/Y OF QUALITY )


- FARKLILIKLAR VE ÇİRKİNLİKLER ile/yerine FARKLILIKLAR VE GÜZELLİKLER


- FARKLILIKLAR değil FARKLAR

(

Kavram Açıklama Örnek Kullanım
Farklılık - Bir durum ya da nesnenin genel olarak farklı olma durmunu tanımlar.

- Soyut bir kavramdır ve tekil olarak kullanılır/kullanılmalıdır.
- "İki kültür arasındaki farklılık, oldukça dikkat çekiciydi."

- "Tasarımlardaki farklılık, genel estetik anlayışından kaynaklanıyor."
Farklar - Belirli iki ya da daha fazla nesne arasındaki somut ya da açık ayrımları tanımlar.

- Nesne ya da tek tek gözlemlenebilen durumlar için yeğlenir.
- "Bu iki öneri arasındaki farklar oldukça belirgindir."

- "Renkler arasındaki farklar, hemen göze çarpıyor."
"Farklılıklar" - En son/üst düşün(dür)me/soyutlama "-lık" ekinden sonra "-lar" çoğul ekinin kullanımı gereksiz/yanlıştır. Dil bilgisi hatasıdır.

- Yerine "farklılık" ya da "farklar" yeğlenmelidir.
- Hatalı örnek: İki çalışma arasındaki "farklılıklar", ayrıntılarıyla incelendi.

- Doğru: İki çalışma arasındaki farklar, ayrıntılarıyla incelendi.
)

( [not] DIFFERENCE but DIFFERENCES )


- FARK'TA KALMA ile ÖZDEŞLEŞME

( Eminliğin oluşmamasına düşürür. İLE Aklın, askıya alınmasına neden olur. )


- FARMAKODİNAMİ ile FARMAKODİNAMİK ile FARMAKOKİNETİK ile FARMAKOKİNEZİ ile FARMAKOLOG ile FARMAKOLOJİ ile FARMAKOLOJİK ile FARMAKOPE

( İlaç etkisi. İLE İlaç etkisi [ile ilgili], ilaç etkibilim. İLE İlaç yazgısı [ile ilgili], ilaç yazgıbilim. İLE İlaç yazgısı. İLE İlaçbilim uzmanı. İLE İlaçbilim. İLE İlaçbilimsel, ilaçbilim [ile ilgili]. İLE İlaç kılavuzu. )


- FARMAKOLOG değil/yerine/= EMBİLİMCİ


- FARMAKOLOJİ ile TOKSİKOLOJİ

( İlaçların nasıl çalıştığını ve gövdeyi nasıl etkilediğini inceleyen bir bilim dalı. İLE Zehirlerin nasıl çalıştığını ve gövdeye nasıl zarar verdiğini inceleyen bir bilim dalı. Bu iki dalın kesiştiği noktada, yeni ilaçlar ve tedaviler geliştirilmekte ve zehirlenmelerin önlenmesi ve tedavisi için çalışmalar yapılmaktadır. )


- FARMAKOLOJİ ile/||/<> TOKSİKOLOJİ

( İlaçların etkilerini ve kullanımını inceleyen bilim dalı. İLE/||/<> Zehirlerin etkilerini ve tedavisini inceleyen bilim dalı. )


- Fars ile FARS[Fr.]

( İran'ın güneybatısında oturan halk ya da bu halktan olan kişi. İLE İlkel, yalın güldürme öğelerinden yararlanan, kimi kez inanılırlığın sınırını aşan, güldürmeyi amaç edinen oyun. )


- FARUK SEZERER YALISI :

( Yeniköy, Köybaşı Caddesi üzerindeki 169 - 175 kapı No.lu yalı 18. yy. sonlarında inşâ edildi. Bilahare yalıya bazı ilaveler yapıldı. Yalı sahiplerinin Fransız olduğu ve binayı Aslan Sadıkoğlu sattıkları, bu kişiden de Prof. Dr. Burhanettin Sezerer'in satın aldığı bilinmektedir. Muazzez Hanım'ın vefâtı üzerine Faruk Sezerer'e kalan yalı bu kişinin de vefâtı üzerine kızı Behlül Sezerer'e kaldı. Yalı Faruk Sezerer Yalısı olarak bilinmektedir. )


- FAŞÂFEŞ[Fars.] ile FEŞFEŞE[Fars.]

( Atılan okun havada çıkardığı ses. İLE Hışırtı. )


- FASÂHAT[Ar.] ile FAZÂHAT[Ar.]

( İyi ve açık konuşma, iyi söz söyleme becerisi, uzdillilik. İLE Alçaklık, edepsizlik. )


- FÂSİH[Ar. < FESH] ile FASÎH[Ar. çoğ. FUSAHÂ]

( İptal eden, bozan, çürüten, fesheden. İLE Güzel, düzgün ve açık konuşan, iyi söz söyleme becerisi olan. | Açık, âşikâr, sarih. )


- FÂSIK ile/ve/<> FÂCİR


- FASİKÜL/CÜZ ile BÖLÜM


- FASIL[Ar. çoğ. FUSÛL] ile FÂSIL[Ar. < FASL]

( Fasl. | Bir bestekârın aynı makamdan bestelediği iki beste. | Türk müziğinde klasik bir konser programı. İLE Ayıran, bölen, fasleden. )


- FÂSILA:
SUGRÂ ile/ve/<> KÜBRÂ

( 3 harekeli ve 1 sakin. İLE/VE/<> 4'lü ya da üzeri. )

( [örnek] Kelebek. İLE/VE/<> Otomatik. )


- [ne yazık ki]
!"FAŞİST/LİK" ile/değil/yerine !ZORBA/LIK


- FASİT DAİRE[Ar.] değil/yerine/= KISIR DÖNGÜ


- FASİT DAİRE[Ar.] değil/yerine/= KISIR DÖNGÜ


- FAŞİZM ile/ve SOYKIRIM


- FASULYE/BEZELYE ile HİNTBEZELYESİ

( ... İLE Baklagillerden, sıcak ülkelerde yetişen, tohumları fasulyeye benzeyen bir bitki. )

( ... cum C. INDICUS )


- FATİH İLKÖĞRETİM OKULU :

( Maden mahallesinde ilk defa 1954 yılında Fatih İlkokulu adıyla bir okul açıldı. Okul 1965'te yeni ilavelerle büyütülmüşse de yine yeterli olmayınca 1996'da yeni okul binası yapılarak eğitim ve öğretime devam edildi. Okulun ismi de Maden Fatih İlköğretim Okuluna dönüştürüldü. )


- FATİH KARATAŞ ve/||/<> BAHATTİN HEKİMOĞLU

( )


- FATİH SULTAN MEHMET (KÜÇÜK ARMUTLU) CEM EVİ, PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR MERKEZİ :

( Fatih Sultan Mahallesinde (Eski adı ile Ferahevler Mahallesi) Beyaz Sokak üzerindedir. )


- FATİH SULTAN MEHMET CAMİİ :

( Fatih Sultan Mehmet Mahallesinde (Küçük Armutlu) bulunan bir camidir. )


- FATİH SULTAN MEHMET CAMİİ :

( Baltalimanı sınırları içindedir. 1999'da yapılmış olup tarihi özelliği yoktur. )


- FATİH SULTAN MEHMET CAMİİ :

( Nalbantçeşme mevkiinde ve Arap Öldüren mevkiinin batı tarafındaki Boğazkent sitesi içindedir. Osmanlı tarzında yapılan bir cami olup tarihi özelliği yoktur. )


- FATİH SULTAN MEHMET CEM EVİ :

( Fatih Sultan Mehmet Mahallesi adını taşıyan bu Cem evi 2004'te açıldı. )


- FATİH SULTAN MEHMET KÖPRÜSÜ :

( Karadeniz Boğazı üzerinde yapılan ikinci asma köprüdür. Rumelihisarı ile Anadoluhisarı kuzey tarafından iki kıyıyı birleştiren köprü olup bu köprüye 2. köprü de denilmektedir. Türkiye'nin ikinci ve Dünyanın 5. büyük köprüsüdür. 4 Aralık 1985'te temeli atıldı, 3 Temmuz 1988'de trafiğe açıldı. Uzunluğu 1.510 m, orta açıklığı 1.090 m, genişliği 39.4 m ve denizden yüksekliği 64 m dir. )


- FATİH SULTAN MEHMET MAHALLESİ :

( Sarıyer ilçesinin gecekondu mahallelerinden biri olan Fatih Sultan Mehmet Mahallesi; Rumelihisarı, Baltalimanı, Reşitpaşa ve Bebek'ten sınır alır. Önceleri Küçük Armutlu ve Büyük Armutlu isimlerini taşıyan bu yerleşim bölgesi Rumelihisarı'na bağlı idi. 1994'te ayrı bir mahalle olunca ismi de Fatih Sultan Mehmet mahallesi oldu. 1992 nüfus sayımına göre mahallenin nüfusu 12.006' dır. )


- FATMA ATİYE HANIM ÇEŞMESİ :

( Emirgan Muvakkithane Caddesinde bulunan bu çeşme (H.1258, M.1842) zamanla mimari özelliğini kaybetmiştir. Çeşmenin kitabesi şöyledir: Ve sekahüm Rabbühüm şeraben tahura sahibet - ül hayrat vel - hasenat Fatma Atiyye Hanım ruhuna fatiha (1258)". )


- FATOU LEMMA ile/||/<> MONOTONE CONVERGENCE

( Fatou alt limit eşitsizliği, monotone tam eşitlik. )

( Formül: Inequality İLE equality )


- FAVORİ[Fr.] ile FAVORİ[Fr.]/DULUK[Tr.]

( Gözde. İLE Sakal. )


- FAYTON SEFÂSI değil ATLARIN CEFÂSI


- [ne yazık ki]
"FAYTON":
"NOSTALJİ" değil ATLARI KÖLELEŞTİRME


- FAZ DEĞİŞİM MALZEMESİ ile/||/<> TERMOELEKTRİK MALZEME

( Faz değişim malzemesi ısıyı gizli ısı olarak depolarken İLE termoelektrik malzeme ısıyı elektriğe çevirir )

( Formül: Parafin mumu )


- FAZ İLE KRİTİK NOKTA İLE ÜÇLÜ NOKTA ile/||/<> FAZ GEÇİŞLERİ

( Maddenin hal değişim noktaları. )

( Formül: dP/dT = ΔH/TΔV )


- FAZ UZAYI ile/||/<> KONFİGÜRASYON UZAYI

( Faz uzayı (q,p) 2n boyutlu, konfigürasyon sadece q n boyutlu. )

( Formül: (q ilep) İLE sadece q )


- FAZ UZAYI ile/ve/||/<> TERSİNEMEZLİK

( ... ile/ve/||/<> 10[üzeri 10 üzeri 25] [olasılıksızlık] )

( m = 3, n= 3 [1/4060]
m = 4, n= 4 [1/10.000]
m = 5, n= 5 [1/100.000] )


- FAZ UZAYI ile/||/<> TERSİNEMEZLİK

( )

( Bilinmiyor tarafından keşfedildi/formüle edildi. )


- FAZ[Fr./İng. < PHASE] değil/yerine/= EVRE


- FAZ ile İKİ FAZLI

( ... İLE Aralarında, devrenin dörtte biri kadar faz farkı olan. [Aynı frekans ve genlikte, iki alternatif akım ya da gerilim.] )


- FAZIL BEY ile VECİHİ HÜRKUŞ

( )

(

Hava Şehitleri, 1935'ten bu yana her yıl 15 Mayıs'ta düzenlenen törenlerle anılıyor. )


- FÂZIL[Ar.] değil/yerine/= ERDEMLİ KİŞİ


- FAZİLET ile/ve EDÂ


- FAZÎLET[Ar.] değil/yerine/= ERDEM


- FAZÎLET ile/ve/||/<> MENFAAT ile/ve/||/<> MASLAHAT

( Bireyde. İLE/VE/||/<> Toplulukta. İLE/VE/||/<> Toplumda. )


- FAZÎLET ile/>< REZÎLET


- FAZLA ALÇAKGÖNÜLLÜKTE/TEVÂZÛDA:
RİYÂ ile/ve/||/<> GERÇEK

( Fazla tevâzû gösterme, riyâdan sayarlar. İLE/VE/||/<> Fazla tevâzû gösterme, gerçek sayarlar. )

( [Fazla alçakgönüllük göstermek] İkiyüzlülük olarak yorumlanabilir. İLE/VE/||/<> İncelik olarak yorumlanmayıp çarpıtılarak, genelde de bilindiğiniz ya da göründüğünüz kadar incelikli olmadığınız biçiminde yorumlanabilir. )


- [ne yazık ki]
(FAZLA) BASKI ve/||/<>/>/< İHMAL


- FAZLA ENERJİ ve/<> KARMAŞA / KARGAŞA


- FAZLA FAZLA ile/değil FASLA FASLA

( ... İLE/DEĞİL Yer yer. )


- FAZLA FEDÂKÂR/LIK
ve/||/<>/>/ne yazık ki
(FAZLA) VEFÂSIZ/LIK

( Fedâkârlığın fazlası, vefâsızlığa neden olur. )


- FAZLA) İÇMEMELİ!


- (FAZLA) KIZMAMALI!


- FAZLA/GEREKSİZ/YERSİZ/BOŞ ...)
KONUŞMA! ile/ve/||/<>/< DÜŞÜNME!

( YAP! ile/ve/||/<>/< YAP! )


- FAZLA KONUŞMAK ile/değil/yerine GEREĞİNDEN FAZLA KONUŞMAK

( Kişinin, "Fazla konuşmak" diye bir durumu ol(a)maz fakat belirli/belirsiz bir konuda/alanda/olguda, gereğinden fazla konuşması söz konusu olabilir. [Kişinin, doğadaki fiziksel donanımlarının yetersizliğini giderecek olanın, beyni ve zihni olmasından dolayı ve bunu da, geri dönülmez bir duruma girmeden önce gidermek, çözüm üretmek üzere dili ve konuşma becerisi karşılar. Modern dönemlerde gelinmiş kopukluklar, hızlı ve kısa/kesik sözler kullanma "çabası/beklentisi" nedeniyle de "konuşmanın fazlası" diye bir olgu, durum geliştirilemez ve/ya da bu kişisel/düşük "beklentinin" karşılanması, çevremizdeki kişilerden beklenilemez!] )


- FAZLA SAFLIK ile/ve/> İHÂNET

( Bazen fazla saflık da ihanetin nedeni/kaynağı olabilir. )


- FAZLA SAMİMİYET ile/ve/||/<> ÇOK SEVGİ ile/ve/||/<> ÇOK İYİLİK

( Saygıyı azaltır. İLE/VE/||/<> Nankörlük getirir ve sevileni uzaklaştırır. İLE/VE/||/<> Suistimal edilir. )


- [ne yazık ki]
(FAZLA) ŞIMARTILAN ÇOCUK ve/||/<>/> KENDİNDEN NEFRET EDEN ÇOCUK


- (FAZLA) YALAN SÖYLEMEMELİ!


- FAZLA ile/ve ÇEŞİTLİ


- FAZLA ile/ve/değil HIZLI

( [not] EXCESS vs./and/but FAST )


- | FAZLALIK ve GEREKSİZ | ile/değil/yerine CANIMIZ

( Kenara çekilen. VE Ardımızda olan/kalan. İLE/DEĞİL/YERİNE Yanımızda olan, yanında olduğumuz. )


- FAZLA/LIK ile/değil AŞKIN/LIK


- FBI ile/ve/||/<> CIA

( Federal Bureau of Investigation İLE/VE/||/<> Central Intelligence Agency )


- FCC İLE BCC İLE HCP ile/||/<> KRİSTAL ÖRGÜ TÜRLERİ

( Yaygın kristal yapılar. )

( Formül: APF = 0.74 İLE 0.68 İLE 0.74 )


- FCC İLE BCC İLE HCP ile/||/<> METAL KRİSTAL YAPILARI

( Metallerin üç temel paketlenme şekli. )

( Formül: CN: FCC=12 İLE BCC=8 İLE HCP=12 )


- FDA/FOOD AND DRUG ADMINISTRATION[İng.] değil/yerine/= ABD GIDA VE İLAÇ DAİRESİ


- FEAR vs. PRECAUTION


- FEAR vs./and PROTECTION


- FEDÂ ile/değil/yerine/>< ELVEDÂ

( Sevene can fedâ; sevmeyene elvedâ. )


- DİN:
FEDÂ ve/||/<> FERÂGAT


- FEDÂKÂRLIK:
YAPTIKLARIN ile/değil YAPMADIKLARIN

( Başkaları için. İLE/DEĞİL Kendin için. )


- FEDÂ(KÂRLIK) ile FERÂGAT

( Sadakat. İLE/VE/||/<> Sevgi. )

( Mal/dan vermek. İLE/VE/||/<> "Can vermek" ve candan vermek. )

( Babadan gelen. İLE/VE/||/<> Anneden gelen. )

( Bedel ödemek. İLE/VE/||/<> Muhabbet. )


- FEDÂKÂRLIK > FERÂGAT > AŞK


- FEDÂKÂR/LIK ile/ve/||/<>/> KAHRAMAN/LIK


- FEDÂKÂRLIK ile KATLANMA

( EXTREME DEVOTION vs. TO BEAR )


- VAZGEÇME/FEDÂKÂRLIK[Ar.] değil/yerine/= ÖZVERİ, EL ÇEKME

( Temiz ve özverili bir hayat yaşayın, bu yeter. )

( Live a clean, selfless life, that is all. )

( EXTREME DEVOTION vs. SELF-SACRIFICE )


- FEDARASYON değil FEDERASYON


- FEDERASYON ile KONFEDERASYON

( Savunma ve dış politika alanında dayanışma amacıyla birden fazla devletin bir birlik devleti içinde birleşmesi. | Aynı alandaki çeşitli kuruluşları bir arada toplayan dayanışma birliği. İLE Birden fazla ülkenin genellikle dış işleri ve savunma alanlarında federasyona göre biraz daha ılımlı bir bağımlılık içinde ortak politika ve yönetim izleyip öteki alanlarda ise bölgesel yönetimlerinde serbest bulundukları devletler topluluğu. | Çeşitli ortaklıkların, daha çok sendikaların kümeleşmesi. )


- FEEDBACK İNHİBİSYON ile/||/<> FEED-FORWARD

( Feedback ürün inhibe, feed-forward substrat aktive. )

( Formül: Negatif İLE pozitif )


- FEHM ile/ve/||/<> AKIL ile/ve/||/<> İLLET ile/ve/||/<> HİKMET

( Kavram. İLE/VE/||/<> Bağlam. İLE/VE/||/<> Neden/içsel. İLE/VE/||/<> Dışsal. )


- FEİGENBAUM SABİTİ ile/||/<> ALTIN ORAN

( Feigenbaum δ=4.669 kaos, altın oran φ=1.618 geometri. )

( Formül: Evrensel kaos İLE estetik )


- FEKAL MİKROBİYOTA TRANSPLANTASYONU ile/||/<> PROBİYOTİK TEDAVİSİ

( Fekal mikrobiyota transplantasyonu (FMT) tüm mikrobiyota topluluğunun aktarımı İLE probiyotik tedavisi seçilmiş bakterilerin verilmesidir. FMT daha kapsamlı İLE probiyotikler daha güvenli ve kolay uygulanır. )


- FEL FECRİ/FECİR değil VEL FECRİ/FECİR

( "Gözleri fel fecri okuyor." DEĞİL Gözleri vel fecri okuyor. )

Bugün[17 Kasım 2025]
itibarı ile 35.603 başlık/FaRk ile birlikte,
35.603 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(45/144)