Bugün[17 Kasım 2025]
itibarı ile 35.603 başlık/FaRk ile birlikte,
35.603 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.


Kılavuz içinde sözcük Ara/Bul...

(26/144)


- CAN ile/ve BAŞ/SER

( Şevk duyar. İLE/VE Zevk duyar. )


- CAN ile/ve/<> CANLI

( Görünmez. İLE/VE/<> Görünür. )

( CAN: Yaşam kudreti. )

( LIFE/SOUL vs./and/<> LIVING/ORGANISM )


- CAN ve/<> COŞKU

( LIFE and/<> EXUBERANCE, VIGOUR, ENTHUSIASM )


- CAN ve/||/<>/>/< KAN


- CAN ve/||/<> KAŞINMA

( Örgenlerimizin adı yoktur! Kendimiz için yoktur!

Başkaları için vardır. Başkalarının örgenleri ve adları olarak vardır.

Her yerimiz, canımızdır.
Can(ım) +
kulağım/sırtım/ayağım/parmağım/yanağım/kafam/kıçım, "oram/şuram/buram"...

Neremizden söz edecek olursak olalım, başkasının anlaması açısından bir addan ibarettir. Bizim içinse bir bütün olarak sadece canımızın acıdığı ya da kaşınan, dışarıdan ya da içeriden, sinir, kas ya da ten/doku olarak uyarılan noktamızdır. Neremize dokunursak dokunalım, neremizi düşünürsek düşünelim, her birimiz, canımızı düşünürüz ya da duyumsar ve algılarız. Başkası ise kaşınan ya da acıyan noktanın bölgesine verdiği adı düşünür ya da söyler, konuşur. Örgenlerimiz, tıbbın ve hukukun konusu olabilir fakat zihnin konusu değildir. Ötekinin, başkasının "konusu ya da düşüncesi" olabilir fakat bizim konumuz değildir. Her yerimiz, sadece ve tamamen tek bir parça olarak canımızdır.

Dolayısıyla bazı özel, duyarlı ve kapalı bölgemizin kendi ya da adı, ayrıcalıklı, iyi ya da kötü, çirkin, pis, iğrenç vb. de değildir ve olamaz! Gövdemizin her parçası kadar sinir taşıyor ve değerliyse kendimiz için "ayıp, kötü ya da günah" diyebileceğimiz yerimiz de yoktur. Ancak, üçüncü kişinin bulunduğu ya da bulunabileceği yerden itibaren bazı sınırlamalara gitmek durumundayızdır. Her zihnimizden geçen düşünceyi nasıl dillendir(e)miyorsak, bazı noktalarımızın adını ya da ayrıntılarını da dile getireceksek bazı koşullar aramak durumundayızdır. Bu özen ve duyarlılığımız, kendimiz için değil söz(cük)lerimizin başkalarına yük ya da dayatma olmaması amaçlı ve temellidir.

Ağzımızı silmek ile kıçımızı silmek arasında da kendimiz için ve tensel olarak hiçbir fark yoktur ve olmamalıdır. Her bir noktamızı ayrı ayrı düşünür ve duyumsarız fakat bütünlüğünü unutur ya da göz ardı edersek, olmadık "düşünce ve duygulara" da boş yere kapılırız. Bebeğimiz ve çocuğumuz için de aynı/özdeş görerek zihnimizin konusu görmeyiz. Sadece gereksinimimiz doğrultusunda gereken eylemi, temizliği/mizi yaparız.

Bağırsaklarımız da kötü ya da pis değildir. Suyla dışımızı yıkadığımız gibi yiyecekler de bizi beslediği gibi içimizi yıkar. İçerideki karmaşık yapıyı tarayarak fazlalıkları siler, süpürür. Son noktası, dışkının çıkış noktası da "pis" değildir! Yani dışarı atılması gerekenler vardır fakat "pis" olarak adlandırmamak, olumsuz "söz(cük), düşünce ve duygularla" körüklememeyi anımsamalı, kendimizi bu düşünce biçimine alıştırmak durumundayız. Bağırsağın son bölümü ve noktası, "göden" olarak tanımlanmıştır. Daha sonra da kısalarak ve "göt" olarak kullanılmaya devam edilmiştir. Kaba etimiz olarak üzerine oturduğumuz yerin adı da her ne kadar "arka" anlamında "kıç" sözcüğü olarak kullanılsa da "göt/kıç" değil bacaklarımızın sonu ya da başlangıcıdır. Birleşme, yan yana olma konumunu, bir bölge adı olarak adlandırmış durumdayız. Kadın ya da erkek farkı olmaksızın anatomik tanımları, belleğimizdeki olumsuz kayıtlarla, anlamsız, karşılıksız "düşünce ve duygularla" özdeşleştirmek ve olumsuzluğa indirgemek de ne yazık ki çok fazla karşılaşılan bir bilgisizlik ve bilinçsizlik durumudur.

Aynı biçimde, özel bölge olarak tanımladığımız örgenlerin Latince adları olan "penis" ve "vajina" için de geçerli olan deneyimlediğimiz ve duyumsadığımız ayrıntılar vardır. Bu bölgelerin de adı, başkası için bir anlam ifade eder. Bizim içinse hiçbir ayrımı ve utanç konusu olmaksızın, yoğun sinirlerle kaplı ve öteki bölgelerimize göre daha duyarlı olan, belirli bir noktamız ya da bölgemizdir. Aralarında, ne Latince, Türkçe ya da argo, küfür, benzetme adıyla, ne düşüncesiyle, ne gözümüzle görerek, ne de elimizle dokunarak herhangi bir fark duyumsarız. Canımızın yandığı/yanabileceği, incinebileceğimiz, yüksek duyarlılıkta ya da her yerimizde olduğu gibi sadece kaşınan/kaşınabilen herhangi bir noktamızdır. Bir bütün olarak görüp hiçbir noktamızın herhangi bir ayrımı, düşünce konusu olmasa da dilimizin konusu olabilir fakat böyle olmamalıdır.

Kendimizi, dikey ya da yatay, üçgen, dörtgen, çokgen ya da kare gibi değil küre olarak, aynı anne karnında bulunduğumuz biçimde, sırtındaki yuvarlak kabuğunun/kalkanının içinde bulunan bir armadillonun açılıp kapanması gibi hiçbir yeri tamamen açık ya da kapalı olmaksızın, spor hareketlerimizdeki gibi gerektiğinde açılabilen, gerektiğinde kapanarak tek bir yuvarlak parça/gövde olarak yaşayan bir canlı olarak düşünmek ve görmek durumundayız.

Bildiğimiz her ayrıntı veri, gördüğümüz her bir noktamız/parçamız, bütünlüğümüzü bozmaya yetebilecek bir bilgi ve bakış olmamalıdır. Gereksiz ve bilinçsiz bir biçimde parçalar ve küçük hesaplarla uğraşırken, gördüğümüz, zihnimize, dilimize doladığımız her parça ayağımıza dolanır ve yürüyüşümüzü yani yaşamamızı, yakınlarımızı ve çevremizi bozar. Ya da bunu şu andan itibaren tam tersine çevirebiliriz.

Nesneleri ve olguları birbirinden ayırabilme, yalınlaştırabilme, ara çözümler üretebilme bilgi ve becerisiyle parçalar ve "küçük hesaplar" yerine daha bütünlüklü ve derinlikli algı, düşünce ve duygularla yaşamımızı sürdürmemiz dileğiyle... )


- ÇAN ile/değil TİBET ÇANI

( ... İLE/DEĞİL 52 öğenin biraradalığı ile oluşturulmuş en iyi/özel çan. )


- CAN ve/=/||/<>/>/< VAR OLUŞUN SÜREKLİLİĞİ


- ÇANAK ÇÖMLEKSİZ NEOLİTİK A ile/||/<> ÇANAK ÇÖMLEKSİZ NEOLİTİK B

( Çanak Çömleksiz Neolitik A (PPNA) ilk yerleşim İLE Çanak Çömleksiz Neolitik B (PPNB) gelişmiş tarımdır. PPNA MÖ 9500-8700 İLE PPNB MÖ 8700-6500 dönemidir. Göbeklitepe PPNA İLE Çatalhöyük PPNB dönemine aittir. )


- ÇANAK TUTMA(MA)K ile/ve/değil/yerine MEYDAN VERME(ME)K


- ÇANAK ile/ve/||/<> HAVUZ


- ÇANAKÇIOĞLU, PROF. DR. HASAN (TRB. 1925 - 2015) :

( Üniversite Öğretim Üyesi. Trabzon Faroz'da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Trabzon'da yaptı. Liseden mezun olduktan sonra 9 ay Rize'de yardımcı öğretmenlik yaptı. 1943 yılında Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü Orman Fakültesinden 1947 yılında "Yüksek Orman Mühendisi" olarak mezun oldu. Mezuniyeti takiben bir süre Kırklareli Or. İşl. Müdürlüğünde çalıştıktan sonra askere gitti. Rahatsızlığı nedeni ile askerliğini erteletti. 1949 yılında İst. Bahçeköy Or. İşletme Müdürlüğü Bahçeköy Orman Bölge Şefliği, bilahare İst. Or. İşl. Müd. Adalar Orman Bölge Şefliği yaptı. 1954'te yarım kalan askerliğini tamamladı. Bir süre Beypazarı Or. İşl. Müd. Beypazarı Or. Bölge Şefliği görevini yaptıktan sonra açılan sınavı kazanarak İ.Ü. Orman Entomolojisi ve Koruma Enstitüsüne Asistan olarak göreve başladı. 1959 yılında hazırladığı "Orman Ağaçlarımızın Tohumlarına Arız olan Böcekler ve Bazı Önemli Türlerin Mücadeleleri Üzerine Araştırmalar" konulu tezi ile "Ormancılık İlimleri Doktoru" unvanını aldı. 1959 - 1961 yılında ABD giderek Kaliforniya Üniversitesi'nde (Berkeley) "Orman Yangınları" ve "Orman Entomolojisi" ile ilgili konferanslar verdi. 1965'te "Türkiye'de Orman Ağaçlarına Arız Olan Sitki Bitleri (aphidoidea) Üzerine Araştırmalar" kon ulu tezi ile "Üniversite Docenti" unvanını aldı. 1971 - 72 yılları arasında Almanya'nın Göttingen Üniversitesinde konusu ile ilgili araştırmalarda bulundu. Hazırlamış olduğu "Türkiye'de Orman Ağaç ve Ağaçcıklarında Zarar Yapan Coccoidea (Homoptera) Türleri Üzerine Ar aştırmalar" konulu tezinin kabulu ile 1972'de "Üniversite Profesörü" unvanını aldı. On adet telif ve ayrıca ders notundan başka pek çok makalesi yayınlandı ve yaş haddinden emekli oldu. )


- CAN/ÂN" ile/değil/yerine CAN ve CANAN


- CANARIKAN, HALİL (ŞANLIURFA, 1994) :

( Sanayici ve siyasetçi. Lise mezunudur. Tekstil imalatı ve satış işleri yapmaktadır. Tekstil sektöründe imalat ve satış işi yapmakta olup bir kısım Sivil Toplum Kuruluşlarında (STK) görev yapmaktadır. AKP de siyasete atılmış ve Sarıyer Belediye Meclisi üyesi seçilmiştir. Aynı Zaman İstanbul Büyük Şehir Belediye Meclisi üyesidir. )


- CANBAKAN, HACI M. NURİ (İST.1850 - 1952) :

( Sarıyer'in en yaşlı doktoru olarak yıllarca görev yaptı. Şeyhül - e Tıbba (Tıbbın Şeyhi – Doktorların Şeyhi) unvanı ile anıldı (Mezar taşında bu kitabe vardır). Uzun yıllar Osmanlı ordusunda cepheden cepheye giderek doktorluk yaptı. Sonraları İstanbul'da değişik hastanelerde görev yaptı. )


- CANBAKAN, M. ALİ (İST. 1934 - 1989) :

( Minibüs işletmecisi olarak iş hayatına atıldı. Sarıyer Spor Kulübü'nde futbol oynadı ve 9 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Kulübün Divan Kurulu üyesiydi. )


- CANCILIK = CÂNEGERÂYÎ[Fars.] = ERVÂHİYYE/T[Ar.] = ANIMISM[İng.] = ANIMISME[Fr.] = ANIMISMUS[Alm.] = ANIMISMO[İt., İsp.]


- CANÇU ile OKLAVA
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Şehriye hamuru açmakta kullanılan oklava. İLE ... )


- CANEL, SAMİ (SARIYER, 1932) :

( Güzel Sanatlar Akademisi'nden mezun oldu. Sarıyer ve Büyükdere Spor Kulüplerinde futbol oynadı. 19 dönem Sarıyer Spor Kulübü yönetim kurulunda görev yaptı (En uzun süreli görev yapan ilk beş kişiden biri). Türkiye Şeker Fabrikaları'nda işe hayatına başladı. Sarıyer Belediyesinde Zabıta Müdürü olarak görev yaptı ve 1982'de emekli oldu. Uzun süre Sarıyer Orta Okulu ve Sarıyer Lisesinde ders verdi. CHP Sarıyer İlçe Başkanlığı görevini üstlendi. İl Genel Meclisi Üyesi olarak görev yaptı. Mimar Sinan Üniversitesi Mezunları Derneği'ni kurdu ve Başkanlık görevini yürütmektedir. Sarıyerliler Derneği Kurucu üyesi olup, bu derneğin başkanlığını yaptı. Sarıyer Spor Kulübü Divan Kurulu Üyesidir. )


- CANEL, YILMAZ (SARIYER, 1940 - ?) :

( Genç yaşta gazeteciliğe başladı. Foto muhabiri olarak çeşitli gazetelerde çalıştı. Milliyet Gazetesinde çalışırken emekli oldu. Pek çok ödül kazandı. Basın şeref kartı sahibidir. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Sarıyer Spor Kulübü ve Türkiye Futbol Adamları Derneği üyesidir. )


- CANFES AĞA KALFA ÇEŞMESİ :

( Kilyos köyünde bulunan en eski tarihi eser çeşmedir. Canfes Ağa Kalfa tarafından yapılmış olacak ki bu isimle anılmaktadır. Halk arasındaki bir ismi de Orta Çeşme olup H. 1290 (M. 1874) yapılmıştır. Osmanlı mimarı tarzında, kesme taştan yapılmıştır. Kitabesi aynen korunmuş fakat yağlı boya ile boyanmıştır. Ayna taşı mevcuttur. Yalağı da korunmakta olup, su akarı vardır, içme suyu olarak kullanılmaktadır. )


- ÇANGLI MANGLI ile/= DAVDAT
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Bir çocuk oyununun adı. )


- CAN-HIRAŞ (ÇALIŞMAK, UĞRAŞMAK)


- CANHIRAŞ[< Fars.] ile CANSİPERÂNE[< Fars.]

( Yürek paralayan, kulak tırmalayan, acı, tüyler ürpertici (durum/ses). İLE Canını verircesine, özveriyle. )


- CAN-I GÖNÜL (-DEN SEVMEK/YAPMAK) -ile/ve/||/<>


- CANI İSTEMEK ile CANI ÇEKMEK


- CANI:
"SIKIK" değil SIKKIN


- [ne yazık ki]
!"CAN/I ACITMAK" ile/ve/||/<> !"CAN YAKMAK" ile/ve/||/<> !"CANINA OKUMAK"


- CÂNİB ile/||/<> CÂNİB-İ YEMÎN ile/||/<> CÂNİB-İ YESÂR

( Yön, taraf, cihet. İLE/||/<> Sağ taraf. İLE/||/<> Sol taraf. )


- CÂNİB[Ar.] ile KENEF[Ar.]


- CÂNİB[Ar.] ile NÂHİYE[Ar.] ile CİHET[Ar.]


- | CÂNİ ve BUDALA | ile/değil/>< OYUNCU

( Sürekli akıl var ve hiç duygu yoksa. VE Sürekli duygu var ve hiç akıl yoksa. İLE/DEĞİL/>< Akıl ve duygunun dengelenmesiyle. )


- CANİ/LİK ile/değil/||/<> VAHŞİ/LİK


- CANIMIZI, TEN EYLEMEK/SANMAK/VARSAYMAK ile/değil/yerine/>< TENİMİZİ, CAN EYLEMEK


- CAN'IN:
"AZI" ile/ve/||/<> "ÇOĞU"

( Can'ın, "azı", "çoğu" olmaz! )


- CANINA OT TIKMAK/TIKAMAK ile ÇARKINA SIÇMAK

( Bahsi geçen ot, pamuktur.[Anlayana!] İLE ... )


- CANINI ÇIKARMAK ile/değil/yerine/>< TADINI ÇIKARMAK


- CANINI YAKMA! ve/||/<>/>/< 'AH'INI ALMA!

( Zayıf olanın! VE/||/<>/>/< Hiçkimsenin! )


- CANLANDIRMA ile/ve/||/<> ZENGİNLEŞTİRME ile/ve/||/<> DERİNLEŞTİRME

( Özellikle de görselde... )


- CANLI (OLMAK/KALMAK) ile/ve/değil/||/<>/> YAŞAMAK

( Doğada, dirimbilimde, gövdede, hayvanda, bitkide. İLE/VE/DEĞİL/||/<>/> İnsanda, anlıkta, düşüncede, anlamda, değerde. )


- CANLI AŞILAR ile/ve CANSIZ AŞILAR


- CANLI BALIK GAZİNOSU :

( Bu gazino Osmanlılar döneminden Cumhuriyet dönemine ulaşan bir gazino idi. İlk sahibi Ermeni Kirkor'du. Sonra Arnavut Vehbi Bey ve Kemal Bey işletmeciliğini yaptılar. Hasan Bey ise işi devam ettirdi. Gazinonun son işletmecisi Uğurcan Elmas zamanında yaz kış İstanbul'un en büyük müzikhollerinden biri olarak faaliyet gösterdi. 1980'li yıllarda kapatılan gazino, sahibinden satın alınarak orduevi yapıldı. Canlı Balık Gazinosuna Atatürk birkaç kez gelerek şereflendirdiler. )


- CANLI/CANSIZ ile/ve/değil/yerine VAROLAN


- CANLI, AV. FİKRET (İST. 1924 - 2012) :

( İ.Ü. Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Sarıyer Spor Kulübü'nün 14 kurucusundan biridir. Kulüpte bir dönem başkanlık yaptı. Başkanlık dahil 21 yıl yönetim kurulu üyesi olarak görev aldı. 1949 yılından beri Kulübün avukatı ve hukuk müşaviri olarak görev yapıyor. Divan Kurulu üyesi olan Av. Fikret Canlı, Selahattin Yarar'ın ölümünden sonra Divan Başkanlığı görevini yürütüyordu. )


- CANLI ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BİLİNÇLİ ile/ve/değil/yerine/||/<>/>/< BİLİNCİNİN BİLİNCİNDE OLAN/OLABİLEN

( Uyurken. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< "Uyurgezer". İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Uyanıkken. )

( Bitki. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< Hayvan. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/>/< İnsan. )


- CANLI ile/ve/<> CAN

( Görünür. İLE/VE/<> Görünmez. )

( LIVING/ORGANISM vs./and/<> LIFE/SOUL )


- CANLI ile/ve HAREKETLİ/HAREKET EDEBİLEN

( ALIVE vs./and ACTIVE )


- CANLI ile/ve ORGANİK

( ALIVE vs./and ORGANIC )


- CANLI ile ORGANİZMA


- CANLI ile/ve/yerine VAROLAN

( ALIVE vs./and EXIST
EXIST instead of ALIVE )


- CANLILAR SINIFLANDIRMASI'NDA:
EUBACTERIA ve ARCHAEBACTERIA ve ARCHAEZOA ve PROTISTA ve CHROMISTA ve FUNGI ve PLANTAE ve ANIMALIA


- CANLILARI İNCELEME (B)İLİMİ ile/ve İNSANIN OTOPSİSİNİN (B)İLİMİ

( Çeşitli yöntemlerle. İLE/VE Göz, yüz, göbek deliği ve kasık bölgesi yarılmaz. )

( Sultan Abdülmecid zamanında, 1841 yılında, Hekimbaşı Mustafa Behçet Efendi'nin çabalarıyla, Avusturya Hastahanesi'nde, Avusturya'dan getirtilen, Charles Ambrois Bernard'ın öncülüğünde, insan cesetlerine ilk diseksiyon(teşrih) yapılmıştır. )


- CANLILIK:
DNA'NIN TANIMLANIŞIYLA ve/||/<> 1953


- CANLI/LIK ile/ve/değil DİRİ/LİK

( [not] ALIVE vs./and/but VIVACITY )


- CANLI:
[ne] BÜYÜK, [ne de] KÜÇÜK değil TEK

( Canlının, (en) "küçüğü" ya da "büyüğü" diye bir şey yoktur/olmaz! Hücreden daha büyük bir canlı yoktur. )


- CANSELEN, FAİK (KIRKLARELİ, 1909 - 2009) :

( Kırklareli'nde doğdu. İstanbul Balmumcu İlkokulunda eğitim gördü. 1926 - 1931 yılları arasında Ankara Müsiki Muallim Mektebi, 1938 - 1943 yılları arasında Ankara Devlet Konservatuarı İleri Kompozisyon ve Orkestra Yönetimi ile 1947 - 1949 yılları arasında Paris Ecole Cesar Franchk Müzik Okulu ve Paris Devlet Konservatuarını bitirdi. Cumhuriyet döneminin ilk kuşak müzik öğretmenlerinden biridir. "İleri" ve "İzindeyiz" gibi sevilen marşları yazıp besteledi. 1934 yılında Atatürk'ün Türk müziğindeki eksik olan çok sesliliğe işaret etmesi üzerine, Türkiye'deki ilk müzik ders kitabını yazdı. İstanbul Üniversitesinde ilk çok sesli koroyu kurdu ve Hulusi Akten'den ilk müzik eğitimini aldı. Yüz yaşını bitirdikten sonra vefât etti. Yeniköy'de ikamet ediyordu. )


- CANSEVİN, ORHAN (SARIYER, 1939) :

( Vefa'dan transfer edildi ve 1 sezon (1960 - 1961) Sarıyer'de tescilli kaldı. 26 lig ve 5 özel olmak üzere 31 maçta oynadı. Lig maçlarında takımına 4 gol kazandırdı. )


- CANSEVİN, SAFFET (İST. 1871 - 1968) :

( Sarıyerlidir. Sarıyerlilerin "Ebe Annesi" olarak tanınır. Sarıyer ilçesi içinde doğum için gitmediği semt, mahalle köy yoktur. Sarıyer'in efsane olmuş simalarından biridir. )


- ÇANSI KALİKS, ÇAN BİÇİMİNDE KALİKS = KE'S-İ CERESÎ = CALICE CAMPANULÉ


- CANSIZ, ALİ (OF, 1924) :

( Sedef Triko fabrikasının ve Çaykara Eğitim ve Kültür Vakfı'nın kurucusudur. Sarıyer Spor Kulübü'nde 3 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- CANSIZ ile/ve/<> CANLI

( Sadece kendi. İLE/VE/<> [Üreyerek] Kendini taklit ve tekrar eden/edebilen. )

( LIFELESS vs./and/<> ALIVE )

( CÂMİD ile HAYY, ÂİŞ )


- CANSIZ ile/ve CANLI OLMAYAN

( Canlılıktan sonraki durum. İLE/VE Hiçbir zaman canlanmamış. )

( Organik. İLE/VE İnorganik. )


- ÇANTA-MANTA


- CAN-TEN (DAYANDIRAMAMAK)


- CANTOR PARADOKSU ile/||/<> SONSUZLUK KAVRAMI

( Cantor paradoksu tüm kümelerin kümesi paradoksu İLE sonsuzluk kavramı farklı büyüklükteki sonsuzlukları içerir. Cantor bazı sonsuzların ötekinden büyük olduğunu gösterdi İLE bu sezgiye aykırı ama matematiksel olarak tutarlıdır. )

( Georg Cantor tarafından 1897 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1845-1918) (Ülke: Almanya) (Alan: Matematik) (Önemli katkıları: Küme teorisi, sonsuzluk kavramı) )


- ÇAP ÇAP ile ÇAP ÇAP
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Şaklama. İLE Dudağın şapırdaması. )


- ÇAP ile ÇAP ile ÇAP[Fars.]

( Nesnelerin genişliği, kutur. | Büyüklük. | Ölçü, ölçek. | Yapının ya da arsanın boyutlarını ve sınırlarını gösteren harita. | Bilgi, deneyim ve yeteneklerin tümü, kalibre. | Uc noktaları dairenin çevresi üzerinde bulunan ve çemberin merkezinden geçen doğru parçası. İLE Bozuk, eğri, dolaşık, aykırı [/bir biçimde]. İLE Sol. [RAST: Sağ. > ÇAP-RAZ: Sol-sağ. Zıt yönlerde gidip gelen, karşılıklı.] )


- ÇAP ile/ve ÇEVRE

( DIAMETER vs./and ENVIRONMENT )


- ÇAP ile/ve HAD

( DIAMETER vs./and LIMIT/BOUNDARY )


- ÇAP ile/ve/<> YARIÇAP

( Genellikle cisimlerin genişliği. | Büyüklük, ölçü. | Değer. | Yapının ya da arsanın boyutlarını ve sınırlarını gösteren harita. | Uc noktaları, dairenin çevresi üzerinde bulunan çemberin merkezinden geçen doğru parçası. İLE/VE/<> Çemberin/kürenin herhangi bir noktasıyla merkezini birleştiren doğru parçası, çapın yarısı. )

( DIAMETER vs./and/<> RADIUS )


- ÇAPAK/ÇAPAQ = ÇELPEK
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Bir balık türü. İLE Göz çapağı. )


- ÇAPAK ile ÇAPAK

( Göz pınarında ve kirpiklerde birikerek pıhtılaşan ya da kuruyan akıntı. | Madenler dövülürken sıçrayan ince ufak parça. | Metal eşyada bulunan pürüz. İLE Sazan ailesinden, gövdesi yandan basık, boyu yarım metre kadar olabilen bir balık. )

( ... cum ABRAMIS BRAMA )


- ÇAPA/LAMAK ile ÇABA/LAMAK


- ÇAPKIN ile/ve/değil/||/<> ALKOL ÇAPKINI


- ÇAPRAZ BAĞLANMA ile/||/<> DAL OLUŞUMU

( Çapraz bağ 3D ağ termoset, dal yan zincir termoplastik. )

( Formül: Network İLE branched )


- ÇAPSIZ/LIK ile/ve/||/<> (")KİFÂYETSİZ MUHTERİS(") (OLMA)


- ÇAPUT BAĞLAMA ile/ve/<> SALAMA

( ... İLE/VE/<> Sahalar'ın, çaput bağlamaya verdikleri ad. )


- CAR CAR ile CARCAR

( Çok ve yüksek selenle, gürültülü bir biçimde konuşma. İLE Geveze, yaygaracı. )


- ÇAR ÇUR = ŞAR ŞUR
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Geriye hiçbir şey bırakmama. )


- CAR-T İLE GENE DRİVE İLE BASE EDİTOR ile/||/<> GEN TERAPİLERİ

( İleri gen modifikasyon uygulamaları. )

( Formül: CAR = scFv + CD3ζ )


- CAR-T İLE TCR-T İLE NK-CAR ile/||/<> MÜHENDİSLİK İMMÜNOTERAPİ

( Tasarlanmış immün hücreler. )

( Formül: scFv-CD3ζ-CD28 )


- CÂR ile/||/<> CÂRİ ile/||/<> MERİYET/MERİYYET

( Komşu. İLE/||/<> Uygulanan. İLE/||/<> Yürürlük. )


- CARCUR ile CARCUR ile ÇAR ÇUR

( Gelişigüzel konuşmak. İLE Fermuar. İLE Savurganca tüketmek. )


- ÇARDAK ile KAMERİYE

( ... İLE Bahçelerde yazın oturulmak için yapılan, kafes biçiminde, kubbeli, üstü yeşilliklerle sarılan süslü çardak. )


- ÇÂRE[Fars.] ile/ve/||/<> DEVÂ[Ar.]


- ÇARENİN BULUNMASI/BULUN(A)MAMASI ile BAŞARI/BAŞARISIZLIK

( LACK OF REMEDY vs. SUCCESS/UNSUCCESSFULNESS )


- ÇARESİZ KALMAK ile/ve/değil/yerine/<> ÜMİTLİ OLMAK


- ÇARESİZ/LİK ile/ve/||/<> ÂCİZ/LİK


- ÇARESİZLİK ile ACZİYET


- ÇARESİZLİK ile/ve/||/<>/>/< HİÇBİR ŞEY YAPAMAMA


- ÇARESİZLİK ile/ve/değil/yerine/<> SABIR


- ÇARHACI/MANGLAY/HİREVÜL = ÖNCÜ GÜCÜ

( Savaş başlarken düşmanla ilk karşılaşan askerler/birlik/güç. )


- CARİ HESAP değil/yerine/= SÜREN SAYIŞ


- CARİ ÜCRET değil/yerine/= GEÇER ÖDENÇ


- CÂRÎ[AR.] ile/ve/||/<>/> SÂRÎ[AR.]


- ÇARIK-ÇÜRÜK


- CARITAS[Lat.] ve/||/<>/>/< CUPIDITAS[Lat.]

( Tanrı[uhrevî] sevgisi. VE/||/<>/>/< Kişi/nesne/dünya sevgisi. )


- ÇARK ETMEK ile/değil/yerine/>< FARK ETMEK


- ÇARK ile/ve/||/<> DİŞLİ


- CARL LINNAEUS ve/<>/> GEORGES CUVIER

( 23 Mayıs 1707 - 10 Ocak 1778 VE/<>/> 23 Ağustos 1769 - 13 Mayıs 1832 )


- CARLESON THEOREM ile/||/<> HUNT THEOREM

( Carleson L² konverjans, Hunt L^p konverjans p>1. )

( Formül: L² convergence İLE L^p convergence )


- CARLTON OTELİ :

( Yeniköy, Köybaşı caddesi üzerinde ve Sait Halim Paşa yalısının yanında idi. Turizm Bankasına ait olan otel yirmi yıl kadar hizmet ettikten sonra 1986'da kapatıldı, sonra da yıktırıldı. )


- CARMİCHAEL SAYI ile/||/<> PSÖDOASAL

( Carmichael tüm tabanlar için, psödoasal belirli taban için. )

( Formül: Composite strong İLE weak )


- CARNOT ÇEVRİMİ ve/||/<> İDEAL ÇEVRİM


- CARNOT ÇEVRİMİ ile/||/<> OTTO ÇEVRİMİ

( Carnot ideal kuramk, Otto benzinli motor çevrimi )

( Formül: η_Carnot = 1 - T_c/T_h İLE η_Otto = 1 - 1/r^(γ-1) )

( Sadi Carnot tarafından 1824 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1796-1832) (Ülke: Fransa) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Carnot çevrimi, termodinamik) )


- CARNOT ÇEVRİMİ ile/||/<> OTTO ÇEVRİMİ (İKİLİ KARŞILAŞTIRMA)

( Carnot ideal ısı makinesi, Otto benzinli motor çevrimidir )

( Formül: η=1-Tc/Th )

( Sadi Carnot tarafından 1824 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1796-1832) (Ülke: Fransa) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Carnot çevrimi, termodinamik) )


- CARNOT İLE OTTO İLE DİESEL İLE BRAYTON ile/||/<> TERMODİNAMİK ÇEVRİMLER

( Farklı ısı makinelerinin ideal çevrimleri. )

( Formül: η = 1 - Tc/Th )

( Sadi Carnot tarafından 1824 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1796-1832) (Ülke: Fransa) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Carnot çevrimi, termodinamik) )


- CARNOT VERİMİ ile/||/<> GERÇEK VERİM

( Carnot ideal maksimum, gerçek kayıplar sürtünme. )

( Formül: η = 1-T_c/T_h teorik )

( Sadi Carnot tarafından 1824 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1796-1832) (Ülke: Fransa) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Carnot çevrimi, termodinamik) )


- CAROTENE -ile

( Karotin, A vitaminin ana maddesi. )


- ÇARPAN ile/değil/yerine/||/<>/< DEĞİŞKEN

( vs./and/||/<>/but/< VARIABLE
VARIABLE instead of MULTIPLIER )


- ÇARPICI ile ÇARPITICI


- ÇARPIKLIK ile SAPTIRMA


- ÇARPILAN ile/ve/<> ÇARPAN ile/ve/<> ÇARPIM

( 12 ile/ve/<>/x 8 ile/ve/<>/= 96 )


- ÇARPIM CETVELİ yerine ÇARPIM TABLOSU


- ÇARPIŞAN ile/değil ÇAKIŞAN


- ÇARPİŞMA ile/||/<> ÇARPİŞMA FREKANSİ

( )

( Bilinmiyor tarafından keşfedildi/formüle edildi. )


- ÇARPIŞMA ile/ve/||/<>/> ŞINGIRDAMA

( ... İLE/VE/||/<>/> Küçük şeylerin, bir yere çarpıp düşerken ya da birbirine değerken çınlama sesi çıkarması. )


- ÇARPIŞMAK ile/ve/değil/yerine/>< TARTIŞMAK


- ÇARPITMAK ile GERİYE YANSITMA

( TO DISTORT/PERVERT vs. TO REFLECT BACK | WHIGGISM )


- ÇARPITMAK ile SAPTIRMAK


- ÇARPMA İKİLİĞİ ile ÇEKİM İKİLİĞİ


- ÇARPMADA:
1. ÖBEK(GRUP) ile/ve/||/<>/> 2. ÖBEK(GRUP) ile/ve/||/<>/> 3. ÖBEK(GRUP) ile/ve/||/<>/> ...

( 2-9 arasındakiler. İLE/VE/||/<>/> 11-99 arasındakiler. İLE/VE/||/<>/> 101 ile 999 arasındakiler. İLE/VE/||/<>/> ... )


- ÇARPMADA/BÖLMEDE:
2, 3, 4, 6, 7, 8 ile/ve/||/<> 5, 9, 11


- ÇARPMA[x] ve BÖLMEDE[:]:
+.+ ve -.- ile/ve/<> +.- ve -.+

( [sonuç] Her zaman, + 'dır. İLE/VE/<> Her zaman, - 'dir. )


- ÇARPTIRILMIŞ ile/değil ÇARPITILMIŞ


- ÇARPTIRMAK ile/değil ÇARPITMAK


- ÇARŞI ile KAPALI ÇARŞI ile ALIŞVERİŞ MERKEZİ(AVM)

( ... İLE Tonoz ya da kubbelerle örtülü, yanları kapalı, çeşitli dükkânlardan oluşan büyük çarşı binâsı. İLE ... )


- ÇARŞI[Fars. < ÇÂR/ÇEHÂR:Dört. + SU: Yol. ]/SUK[Arapça] ile PAZAR[Fars. < BAZAR]

( Dükkânların bulunduğu alışveriş yeri. İLE Satıcıların belirli günlerde mallarını sattığı geçici yer. | Belirli bir şeyin satıldığı yer, piyasa. | Alışveriş. | Cumartesi ile pazartesi arasındaki gün. )


- CÂRÛ/CÂRUB[Fars.] değil/yerine/= SÜPÜRGE


- CASİMİR ETKİSİ ile/||/<> VAN DER WAALS KUVVETİ

( Casimir etkisi vakum dalgalanmalarından kaynaklanan kuvvetken, Van der Waals moleküler elektrik dipol etkileşimidir )

( Formül: F ∝ 1/d⁴ )

( Hendrik Casimir tarafından 1948 yılında keşfedildi/formüle edildi. )


- CASİMİR İLE LAMB İLE AHARONOV-BOHM ile/||/<> KUANTUM VAKUM ETKİLERİ

( Boş uzayın kuantum etkileri. )

( Formül: F_Casimir = -ℏcπ²/240d⁴ )

( Georg Ohm tarafından 1827 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1789-1854) (Ülke: Almanya) (Alan: Fizik) (Önemli katkıları: Ohm yasası, elektrik direnci) )


- CASSCF ile/||/<> MRCI

( CAS aktif uzay tam, MRCI çok referanslı CI. )

( Formül: Statik İLE dinamik korelasyon )


- CASUSLUK YAPMAK değil/yerine/= ÇAŞITLAMAK


- ÇAT ile ÇAT

( Sert bir şeyin, kırılırken çıkardığı ses. İLE İki derenin ya da iki yolun birleştiği yer, kavşak. )


- ÇATAL-BIÇAK KULLANIMINI BİLMELİ/ÖĞRENMELİ/ÖĞRETMELİ! (ERKEN YAŞTA)


- ÇATAL ile/ve/||/<> AYRIM


- ÇATAL ile/ve/||/<> MAKAS


- ÇATAL ile/ve/||/<> YARIK


- CATALAN İLE STİRLİNG İLE BELL İLE FİBONACCİ ile/||/<> KOMBİNATORYAL SAYILAR

( Önemli sayı dizileri. )

( Formül: Cn = 1 ile1 ile2 ile5 ile14 ile42 ile... )


- ÇATALHÖYÜK DUVAR RESİMLERİ ile/||/<> MAĞARA RESİMLERİ

( Çatalhöyük duvar resimleri yerleşim içi sanat İLE mağara resimleri doğal mekanda sanattır. Çatalhöyük günlük yaşam sahneleri İLE mağara resimleri av hayvanları gösterir. İki sanat toplumsal yapı İLE farklı zihinsel dünyaları yansıtır. )

( Ian Hodder tarafından 1993 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1948-) (Ülke: İngiltere) (Alan: Arkeoloji) (Önemli katkıları: Çatalhöyük kazıları, post-işlemeci arkeoloji, sembolik ve bilişsel arkeoloji yaklaşımları) )


- ÇATALHÖYÜK YERLEŞİM DÜZENİ ile/||/<> MODERN KENT PLANI

( Çatalhöyük bitişik evler damdan giriş İLE modern kent sokak ve kapı girişlidir. Çatalhöyük toplulukçu düzen İLE modern kent bireyci planlama gösterir. Hodder Çatalhöyük'te sosyal eşitlik İLE hiyerarşik olmayan yapı buldu. )

( Ian Hodder tarafından 1993 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1948-) (Ülke: İngiltere) (Alan: Arkeoloji) (Önemli katkıları: Çatalhöyük kazıları, post-işlemeci arkeoloji, sembolik ve bilişsel arkeoloji yaklaşımları) )


- ÇATALHÖYÜK ile/ve/||/<>/> HACILARHÖYÜK


- ÇATALLANMA ile/ve/||/<> GARİP AÇI


- CATERING[İng.] değil/yerine/= TOPLU YEMEK SUNUMU


- ÇATIŞAN(I) ile/değil/yerine BÜTÜNLEYEN(İ)


- ÇATIŞKI ile/ve/<> ÇALKANTI


- ÇATIŞKI ile/ve/||/<> GERİLİM


- ÇATIŞKI ile/ve/||/<> UYUŞMAZLIK


- ÇATIŞMA değil/yerine/>< ÇALIŞMA


- ÇATIŞMA ile/değil ÇEKİŞTİRME


- ÇATIŞMA ile/ve/<> DİDİŞME


- ÇATIŞMA ile/değil/yerine FARK


- ÇATIŞMA ile "GERİLİM"


- ÇATIŞMA ile İNDİRGENEMEZ ÇATIŞMA


- ÇATIŞMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/< KESİŞME


- ÇATIŞMA ile "TAKIŞMA"


- ÇATIŞMA değil/yerine/>< UZLAŞMA


- ÇATIŞMA ile/ve/değil/yerine/||/<>/> UZLAŞMA BECERİSİ


- ÇATIŞMAK ile/ve/değil/yerine/||/<>/>< ÇALIŞMAK


- ÇATIŞMA ile/ve/||/<>/> ÇEKİŞME


- ÇATLAMIŞ OLAN, ...:
AORT DAMARI ile/değil/ne yazık ki/>< AR DAMARI


- ÇATMAK ile SATAŞMAK


- CAUCHY İLE D'ALEMBERT İLE RAABE ile/||/<> YAKINSAKLIK TESTLERİ

( Serilerin yakınsaklığını belirleyen testler. )

( Formül: lim |aₙ₊₁/aₙ| < 1 )


- CAUCHY SAYISI = HOOKE SAYISI

( Sıkıştırılabilir akış incelemelerinde kullanılan, akışkanın yoğunluğuyla hızının karesinin çarpımının, hacmine oranına eşit, boyutsuz bir sayı. )


- CAUCHY-RİEMANN ile/||/<> LAPLACE EŞİTLİĞİ/EQUATİON

( C-R ∂u/∂x=∂v/∂y koşul, Laplace ∂²u=0. )

( Formül: Analyticity condition İLE harmonic )

( Pierre-Simon Laplace tarafından 1799 yılında keşfedildi/formüle edildi. )


- CAUSAL SET THEORY ile/||/<> KONTİNUUM UZAY

( Causal set theory uzayın diskret yapısını öngörürken İLE kontinuum uzay sürekliliği varsayar )

( Formül: Poisson dağılımı )


- ÇAVAR/ÇUVAR ile ÇAVARLIG
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Ateş yakmak için kullanılan çalı çırpı. İLE/VE/||/<>/> Çalı çırpısı bol yer. )

( ÇUVAR ÇUVAR: Biçiminde ikileme olarak da kullanılır. )


- ÇAVULDUR, ORHAN (BURHANİYE, 1920 - ) :

( Tekel Genel Müdürlüğü bünyesinde memuriyet hayatına başladı. Büyükdere Kibrit Fabrikası Müdürlüğü yaptı. Sarıyer Spor Kulübü'nde 1 dönem yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. )


- ÇAXŞAK/ÇAXŞAQ ile ÇAXŞAK/ÇAXŞAQ[QARLUQ]
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Dağın doruğundaki taşlık yer. İLE Kurutulmuş kayısı ya da üzüm. )


- ÇAY PAKETLEME FABRİKASI :

( Çayırbaşı, Bahçeköy Caddesi üzerinde ve Tekel Kibrit Fabrikasının ilerisinde, Kazım Karabekir mahallesi sınırları içindedir. Rize'den kamyonlarla getirilen çaylar burada paketlenerek piyasaya sürülüyor. )


- ÇAY ile ADA /ÇAYI/DAĞ ÇAYI

( ... İLE Ballıbabagillerden, yurdumuzda çok yetişen tüylü ve beyazımtırak yaprakları olan güzel kokulu bir bitki. )

( ... cum SALVIA OFFICINALIS )


- ÇAY ile ÇAY

( Çaygillerden bir ağaççık. | Bu ağaççığın özel işlemlerle kurutulan yaprağı. | Bu yaprakların haşlanması ile elde edilen, sarımtrak kırmızı renkli içecek. | Konukların, çay, börek, çörek gibi yiyeceklerle ağırlandığı toplantı. | Müzikli toplantı. İLE Dereden büyük, ırmaktan küçük akarsu. )


- ÇAYCI İSTEPAN/DR. HULUSİ BEHÇET YALISI :

( Yeniköy, Köybaşı Caddesindeki yalılardan biri de Çaycı İstepan Yalısıdır. Ne zaman yapıldığı bilinmiyor. Dr. Hulusi Behçet adı ile anılan yalının son sahibi Necati Aslan'dır. )


- CAYDIRI ile/ve/||/<> CEZA


- CAYDIRICILIK ile/ve/||/<> ISLÂH EDİCİLİK


- CAYDIRMA ile/ve/||/<>/> ZORLAŞTIRMA ile/ve/||/<>/> YASAKLAMA


- ÇAYIR-ÇİMEN


- ÇAYIRBAŞI CADDESİ :

( Çayırbaşı deresinden başlar. Çayırbaşı'nda ki Sahil Güvenlik Komutanlığının yanından akan Bakla Deresinden başlayarak Büyükdere'deki İspanyol Sefareti yazlık binasına kadar devam eder. )


- ÇAYIRBAŞI ÇAYIRI VE MESİRESİ :

( Çayırbaşı vadisinde ve Büyükdere'nin iki yanından Bahçeköy kemerine kadar uzanan büyük çayırlık alan ismini Çayırbaşı'na vermiş bir çayırlık ve çok büyük bir mesire yeridir. Buraya "Büyükdere çayırlığı" ve "Büyükdere mesiresi"de denilmektedir. Osmanlılar dönemi ile Cumhuriyet'in ilk yıllarında burası spor alanı olarak kullanıldı. Alanda cirit oyunu, at yarışları, tulumbacı yarışları, yağlı güreş, futbol yarışmaları yapılıyor, mesire olarak halkın ilgisini çekiyordu. Sultan III. Selim'i (1789 - 1808) deviren Kabakçı Mustafa isyanı, asiler bu çayırda toplandıktan sonra başlandı. Çayırda bulunan Yedikardeşler ve Kırkağaç da denilen dev çınarın çevresinin 32 m boyunda 60 m olduğu, I. Haçlı Seferine komutanlık yapan Godrey de Bouillon'un ordusunu bu alanda konuşlandırdığı eserlerde kayıtlıdır. Bir söyleme göre bu dev çınarın bir yıldırım düşmesi sonucu yandığı, bir diğer söyleme göre ise kovuk gövdesi içinde faaliyet gösteren bir çay ocağından çıkan yangın nedeniyle yanıp kül olduğudur (bkz. Büyükdere çınarı). )


- ÇAYIRBAŞI DALYANI :

( Çayırbaşı koyunda kurulan bu dalyan uzun yıllardan beri kurulmamaktadır. )


- ÇAYIRBAŞI KÖPRÜSÜ :

( Çayırbaşı köprüsü Büyükdere üzerinde ve denize yakın yerde, Marmara ve Boğazlar Sahil Güvenlik Komutanlığı bahçesine bitişik ve Kefeliköy tarafındadır. Bu köprü Büyükdere Caddesi ile Bahçeköy caddesini birleştirir. )


- ÇAYIRBAŞI MAHALLESİ :

( Çayırbaşı, Sarıyer ilçesi sahil şeridinde yer alan bir mahalle olup Büyükdere, PTT. Evleri (Kozyatağı) ve Kazımkarabekir (Dağevleri) mahallelerinden sınır alır. Çayırbaşı Büyükdere körfezinin en iç/dip noktasında yer alır. İç kısımlara doğru gider. Antik çağda buraya Vatikolpos yani "Derin Vadi" deniliyordu. Körfeze dökülen dereye de Bathykolpos yani Büyükdere deniliyordu. Çayırbaşı 1954'te Büyükdere'den ayrılarak Çayırbaşı adı ile muhtarlık oldu. İlçenin büyük mahallelerinden biri olan Çayırbaşı'ndan PTT. Evleri (Koz Yatağı) Kazık Karabekir (Dağevleri) ayrılıp yeni mahalle olurken, Hacı Osman ile Kefeliköy'de Cumhuriyet mahallesine bağlandı.1992 nüfus sayımına göre mahallenin nüfusu 4.565'dir. )


- ÇAYIRBAŞI MEZARLIĞI :

( Çayırbaşı'nın iç kısmında futbol sahasının doğu tarafında ve tepe üzerindedir. )


- ÇAYIRBAŞI PARKI :

( Sahildedir. Kaptan - ı Derya Cezayirli Gazi Hasan Paşa'nın heykelinin bulunduğu parktır. )


- ÇAYIRBAŞI SPOR KULÜBÜ :

( 1954'te Ali Rıza Genç, Osman Kıvanç, Mehmet Emin Alpaslan, Hüseyin Kahraman, Hamit Özkan, İbrahim Aksu ve Nuri Sülün tarafından kuruldu. Futbol dalında faaliyet göstermekte olup, İstanbul Amatör Liginde yer almaktadır. Bu kulüpten; Suphi Soylu, Tuncay Satır, Cem Koşanoğlu, Hasan Ataklı, Nevzat Özertem, Nevzat Çetinkaya, Murat Yüksel gibi başarılı futbolcular yetişmiştir. )


- ÇAYIRBAŞI STADI :

( Çayırbaşı mahallesindedir. Eskiden Tekel Kibrit Fabrikasının sahası idi. Sadece yazlık maçlar oynanırdı. Zamanla alan Sarıyer Belediyesi tarafından takas yolu ile alındı ve semtin takımları için stat haline getirildi. Bu statta ilçenin amatör kulüpleri lig maçlarını oynamakta, antrenmanlarını yapmaktadır. Zemini halıdır. )


- ÇAYIRBAŞI YENİ MAHALLE MESCİDİ :

( Çayırbaşı, Bahçeköy Caddesi üzerinde olup, Çayırbaşı Yenimahalle Mescidi adını taşımaktadır. )


- ÇAYIRGÜZELİ -ile

( Buğdaygillerden bir bitki türü. [Lat. EROGROSTIS MAJOR] )


- ÇAYIRGÜZELİ ile ÇAYIROTU

( Buğdaygillerden bir bitki türü. İLE Buğdaygillerden küçük bir çayır otu. )

( EROGROSTIS MAJOR cum PHLEUM PRATENSE )

( ... avec FLEOL )


- ÇAYIRGÜZELİ ile ÇAYIRSEDEFİ ile ÇAYIRTİRFİLİ

( Buğdaygillerden bir bitki türü. İLE Düğünçiçeğigillerden, sulak yerlerde yetişen, kökü iç sürdürücü olarak kullanılan bir bitki. İLE Baklagillerden, hayvan yemi olarak yetiştirilen bir bitki. )

( EROGROSTIS MAJOR cum THALICTRUM cum TRIFOLIUM PRATENSE )


- ÇAYKUR ÇAY PAKETLEME MÜDÜRLÜĞÜ :

( Çayırbaşı, Kozdere arasında ve Bahçeköy Caddesi üzerinde bulunmaktadır. Rize'den kamyonlarla getirilen çaylar burada paketlenmektedir. )


- CAYLEY-HAMİLTON ile/||/<> MİNİMAL POLYNOMİAL

( C-H karakteristik polinom sıfır, minimal en küçük sıfır. )

( Formül: Characteristic İLE minimal degree )


- CAZİB ile/ve/<> MUZİB


- CEZBE/CAZİBE ile/ve TAHRİK


- CAZİP[Ar.] değil/yerine/= ÇEKİM


- CBS LİMİT ile/||/<> BASİS SET HATASI

( CBS complete basis sonsuz, BSSE süperpozisyon hatası. )

( Formül: Ekstrapole İLE CP düzeltme )


- CBT ile MBT


- CCD ile/||/<> CMOS

( CCD seri okuma yüksek kalite İLE CMOS paralel hızlı düşük güç. )

( Formül: Charge transfer İLE APS )


- CDK ile/||/<> SİKLİN

( CDK katalitik alt birim İLE siklin düzenleyici. )

( Formül: Kinaz İLE aktivatör )


- CDNA ile/||/<> GENOMİK DNA

( cDNA mRNA kopyası intron yok, genomik tüm DNA. )

( Formül: Coding İLE complete DNA )


- CDW İLE SDW İLE PDW İLE FFLO ile/||/<> EGZOTİK DÜZENLER

( Alışılmadık elektron düzenleri. )

( Formül: Δ(r) ~ cos(Q·r) )


- CE ile/||/<> PAGE

( CE kapiler elektroforez otomasyon İLE PAGE jel manuel. )

( Formül: Kapiler İLE jel )


- CEBÂN[Ar.] ile CEBBÂN[Ar.]

( Korkak. İLE Peynirci. )


- CEBEL(LEŞME) değil CEDEL(LEŞME)

( TARTIŞMA, SERT MÜNÂKAŞA | KAVGA )


- CEBERÛT/LUK / ZORBALIK değil/yerine/= GÜCEGEN/LİK


- CEBÎN[Ar.] değil/yerine/= KORKAK, YÜREKSİZ | ALÇAK | ALIN


- CEBİR ile/||/<> ALGORİTMA

( Cebir ilminin kurulması ve algoritma kavramı )

( Harezmi tarafından 820 yılında keşfedildi/formüle edildi. (780-850) (Ülke: Harezm) (Alan: matematik) (Önemli katkıları: Cebir ve algoritma, Hint rakamları, astronomi tabloları) )


- CEBİR = CEBR[Fars., Ar.] = ALGEBRA[İng., İt., İsp., Dan., Rus.] = ALGÈBRE[Fr.] = ARS RATIOCINANDI PER LITTERAS, ARS PER LITTERAS[Orta Lat.] = ALGEBRA, BUCHSTABENRECHNUNG[Alm.] = ALGEBRA, STELKUNDE[Fel.]


- CEBİR ile/||/<> GEOMETRİ

( Cebirsel denklemlerin geometrik çözümleri )

( Ömer Hayyam tarafından 1070 yılında keşfedildi/formüle edildi. (1048-1131) (Ülke: İran) (Alan: matematik) (Önemli katkıları: Cebir çalışmaları, takvim reformu, Rubaiyat) )


- CEBİRSEL İNŞÂ ile/ve/||/<> GEOMETRİK İNŞÂ


- CEBİR/SEL ile/ve/||/<> ARİTMETİK


- CEBL[Ar.] ile CEBR[Ar.]

( Yoktan yaratma. İLE Zor, zorlama. | Düzeltme, tamir etme. | Matematik, cebir. )


- CEB(İ)R[Ar.] değil/yerine/= ZOR, ZORLAMA | DÜZELTME, TAMİR ETME


- CEBR ile/ve/değil/yerine/<>/< CEZB

( Dışsal. İLE/VE/DEĞİL/YERİNE/||/<>/< İçsel. )


- [ne yazık ki]
CEBR ve/||/<> HİLE


- CEBR ile/ve/<> RAHMET


- CEBRÂİL/GABRIEL[İng.] ile/ve/<> MİKÂİL/MICHAEL[İng.] ile/ve/<> İSRÂFİL/RAPHAEL[İng.] ile/ve/<> AZRÂİL/AZRAEL[İng.]

( Cebrail'in görevi, haber vermektir, yani ağız. İLE/VE/<> Mikail'in görevi, Doğu'dan Batı'ya, tüm sesleri işitmekmiş, Kulak. İLE/VE/<> İsrafil'in öttürdüğü surlardan biri, kişileri öldürecek, öbürüyse diriltecekmiş, değil mi? Burnumuzdan aldığımız solukla biz de diriliyoruz, kanımızdaki canlılar da. Kapa bakalım birisinin burnunu, ölüyor mu, ölmüyor mu? Burun da, her soluk alış-verişte iki sur öttürüyor. İLE/VE/<> Azrail gözdür. İnsan ölürken, önce gözleri solar. )

( ... İLE/VE/<> Sevgi. | Cazibe. | Vahdetin gölgesi. İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> Amellerin toplamı. )

( TÂVUS-İ SİDRE: Cebrail aleyhisselâm. )

( KERRÛBİYYÛN: Dört büyük melek. )

( GREŞTA GABET: Dört büyük melek. )

( BÂNG-İ REVÂREV[Fars.]: İsrafil'in üfleyeceği sûrun ikinci derecesi. )

( ... İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> Alıp, saklayan. )

( Epistemelojik. İLE/VE/<> Ontolojik. İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> ... )

( Ağız/a. İLE/VE/<> Kulak/a. İLE/VE/<> Dil/e. İLE/VE/<> Göz/e. )

( ... İLE/VE/<> Allah'ın adını taşıyan melek. İLE/VE/<> ... İLE/VE/<> ... )

( Azrail'e can vermeyen,
Hakk'a, Hakikat'e varamaz. )

( NOUS/GABRIEL ile/ve/<> ... ile/ve/<> ... ile/ve/<> ... )


- CEBR/İCBAR/MECBUR ile HÜKÜM[/HÜKM]/MAHKUM


- CEBR-ÜL es-SÂM:
MATEMATİKTE ile/ve/<> MANTIKTA ile/ve/<> ŞİİRDE

( İrrasyonel [sonu olmayan, aşkın] sayı. İLE/VE/<> Açmaz/çıkmaz[paradoks]. İLE/VE/<> Aşk. )

( CEBR: Kök/köken. | SÂM: Duymak/işitmek. )


- ÇEÇEK ile ÇEÇEK[Çigil]
[<
Divân-ü Lugât-it-Türk]

( Çiçek. İLE Kızamık ya da çiçek sayrılığına verilen ad. )


- CED ile/||/<> ECDÂD ile/||/<> CEDİD

( Dede, ata. İLE/||/<> Büyük babadan başlayarak geriye doğru atalardan her biri. İLE/||/<> Yeni. )


- CEDEL ile/değil/yerine/<> BURHAN

( Bir bilginin, yanlışları göstermesi. İLE/DEĞİL/YERİNE/<> Savını temellendirmek. )


- CEFÂKÂR ile CEFÂKEŞ

( [eziyet] Çeken. İLE Eden. )


- CEHÂLET KİBARLIĞI ile/değil/yerine KİBARLIK

( "Kibarlığını" yüzüne-gözüne bulaştırır. İLE/DEĞİL/YERİNE Zamanını, zeminini, gerektiği kadar ve ölçüsünü bilerek/tutturarak, bilinçle. )


- CEHÂLET ve/<> BAĞNAZLIK ve/<> ÖFKE ve/<> YEGİNLİK/ŞİDDET


- CEHÂLET ile/ve CESÂRET

( Cesaret, akıldan gelirse cesârettir. Bilgisizlikten gelirse cehalettir. )

( IGNORANCE vs./and COURAGE )


- CEHÂLET ve/||/<>/< CEVELE

( Düzensiz ilişki. VE/||/<>/< Dolaşmak.
[Yaşamı, anlamsız, amaçsız ya da dirimsel sürdürmek.] )


- CEHÂLET ile İLİM

( Dönüp dolaşmak. İLE Bilinenden bilinmeyene gitmek. )

( İLMİ: - Ya Öğreten, - Ya öğrenen, - Ya seven olmak gerek. )

( İlmin saati, feyzi belirli olmaz. )

( İlim öğrendikçe, ilim onun niyetini tashih eder. )

( İlim taliplerine melekler kanatlarını serer. )


- CEHÂLET["CAHÂLET" değil!] ile/ve/yerine/değil İLİM

( Dönüp dolaşmak. İLE Bilinenden bilinmeyene gitmek. )

( Dünyaya sizin cahilliğe son vermenizden daha çok yardımı olabilecek bir başka şey yoktur. )

( İLMİ: - Ya Öğreten, - Ya öğrenen, - Ya seven olmak gerek. )

( İlmin saati, feyzi belirli olmaz. )

( İlim öğrendikçe, ilim onun niyetini tashih eder. )

( There is nothing that can help the world more than your putting an end to ignorance. )

( [not] IGNORANCE vs./and/but KNOWLEDGE
KNOWLEDGE instead of IGNORANCE )


- CEHÂLET ve/>/ve/< KABA GÜÇ ve/>/ve/< BAĞNAZLIK


- CEHÂLET ile/ve/< KİN

( IGNORANCE vs./and/< HATRED/SPITE/GRUDGE )


- CEHÂLET/CAHİL ile/ve LAUBALİ/LİK


- CEHÂLET ve/> RED

( Cahilin reddi/inkârı, ne kadar hızlı ve uzunsa o kadar cahildir. )


- CEHÂLET ve/> SABIRSIZLIK

( IGNORANCE and/> IMPATIENCE )


- CEHÂLET ile SIDKİYET(SÂDIK OLMA)


- BİLGİSİZLİK/CEHÂLET ile/ve/<> TAKINTI


- CEHÂLET ile/ve TEVEKKÜLDEN UZAK OLMAK


- CEHÂLET/BİLGİSİZLİK ve/<> ÇOK VE BOŞ (GEREKSİZ) KONUŞMAK

( IGNORANCE and/<> TO TALK TOO MUCH AND WASTE )


- CEHÂLET/CÂHİL ile/ve ZULÜM/ZÂLİM

( Cahil kişi, kendinin bile düşmanı iken, başkasına dost olması nasıl beklenir? )

( Zulümle âbâd olanın, sonu, berbâd olur. )

( IGNORANCE vs./and OPPRESSION/CRUELTY )

( ... ile/ve ADHARMA )


- CEHÂM[Ar.] ile CEHÂN[Ar.]

( Yağmur vermeyen bulut. İLE Dünya. | Sıçrayan, fırlayan, çabuk hareket eden. )


- CEHD değil/yerine/= ÇALIŞMA, ÇABALAMA


- CEHD ile/ve/||/<> GAYRET


- CEHENNEM:
"ACI ÇEKTİĞİMİZ YER" değil ACI ÇEKTİĞİMİZİ KİMSENİN DUYMADIĞI YER


- CEHENNEM" ve/||/<> İYİ NİYET TAŞLARI


- CEHL ile/||/<>/< CEHL-İ BASİT ile/||/<>/< CEHL-İ MÜREKKEB ile/||/<>/< CEHL-İ MİK'AB[KÜP] ile/||/<>/< CEHL-İ MURABBÂ, TAKLİT

( Bir şeyi mutlak olarak bilmemek.
İLE/||/<>/<
Bilmemek. Bilmediğini bilmek.
İLE/||/<>/<
Bilmemek. Bilmediğini bilmemek. [Olgu ve olaya uygun olmayan kesin inanç.]
İLE/||/<>/<
Bilmemek. Bilmediğini bilmemek fakat bildiğini iddia etmek. ["Bildiğinin" ya da bildiğini varsaydığının, yanlışının, en doğru/kesin olduğunu iddia etmek.]
İLE/||/<>/<
Ötekinin iddiasını/sözünü delilsiz/kanıtsız kabul etmek. )

( ... İLE/VE Tek boyutlu. İLE/VE İki boyutlu. İLE/VE Üç boyutlu. İLE/VE Dört boyutlu. )

( [Felsefe'de] BEBGAİYYE[Ar.]/PSITTACISME[Fr.]: Papağanlık. )

( Sadece bir iyi vardır, bilgi; sadece bir kötü vardır, cehalet. )

( TÂC MÂRİFET TÂCIDIR, SANMA GAYRI TÂC OLA
TAKLİT İLE TOK OLAN, HAKİKATTE AC OLA )

( )

( Anlayanlar(those who get it) <> Anlayıp da anlamamış gibi yapanlar(those who get it do not get it) <> Anlamayanlar(those who do not get it)
-----------------------------------------------------

Anlayanlar(those who get it) <> Anlayıp, anlaşılacak hiçbir şey olmadığı gerçeğini görenler(those who get it but realise there is nothing to get) <> Anlaşılacak bir şey olmadığı gerçeğini görenler(those who realise there is nothing to get)
----------------------------------------------------

Anlamayanlar(those who get it) <> Anlamayıp, anlaşılacak hiçbir şey olmadığı gerçeğini görenler(those who do not get it and realise there is nothing to get) <> Anlaşılacak bir şey olmadığı gerçeğini görenler(those who realise there is nothing to get)
-----------------------------------------------------

Karmakarışık durumda olanlar/hiçbir nasibi ol(a)mayanlar(those who are very confused) )

( O ki, bilmiyor ama biliyor bilmediğini;
çocuktur, onu eğitin/yetiştirin.

O ki, bilmiyor ama bilmiyor bilmediğini;
cahildir, ondan uzakça durun.

O ki, biliyor ama bilmiyor bildiğini;
(belki) uykudadır, onu uyandırın.

O ki, biliyor ama biliyor bildiğini;
bilge kişidir, onu izleyin. )


- CEHL >< HİLM


- CEHL-İ BASİT ile CEHL-İ MÜREKKEB

( Bilmediğini bilen. İLE Bilmediğini bilmeyen. )

( Şekk. İLE Eş-şekk. )

( O ki, bilmiyor ama biliyor bilmediğini; çocuktur, onu eğitin/yetiştirin. O ki, bilmiyor ama bilmiyor bilmediğini; cahildir, ondan uzakça durun. O ki, biliyor ama bilmiyor bildiğini; (belki) uykudadır, onu uyandırın. O ki, biliyor ama biliyor bildiğini; bilge kişidir, onu izleyin. )


- CEHL-İ MÜREKKEB ile/ve ECHEL-Ü CÜHELÂ

( Bilmediğini bilmemek. İLE/VE Bilmediği halde bildiğini doğru kabul etmek ve iddia etmek. )

( TECHÎL (ETMEK): Cahile cahilliğini söylemek. )


- CEHRE[< Fars.] ile ÇEHRE[< Fars.]

( Pamuk, yün gibi şeyleri eğirip iplik durumuna getirmeye yarayan araç, iğ. İLE Yüz. | Görünüş. | Somurtkanlık. )


- ÇEHRE[Fars. ÇİHRE] ile/ve/||/<> ÇEVRE


- ÇEK AUT[İng. < CHECK-OUT] değil/yerine/= ÇIKIŞ İŞLEMİ

Bugün[17 Kasım 2025]
itibarı ile 35.603 başlık/FaRk ile birlikte,
35.603 katkı[bilgi/açıklama] yer almaktadır.
(26/144)